Deli Hüseyin Paşa (ö. 1659) Osmanlı padişahları IV. Murad, Sultan İbrahim dönemlerinde Kaptan-ı Deryalık, IV. Mehmed döneminde de 28 Şubat 1656 - 5 Mart 1656 tarihleri arasında altı gün sadrazamlık yapmış; çeşitli eyalet valiliği, uzun yıllar Girit Serdarlığı ve üç kez Kaptan-ı deryalık dahil yüksek devlet görevlerinde bulunmuş bir Osmanlı devlet adamı ve askeridir.
Deli Hüseyin Paşa | |
---|---|
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 28 Şubat 1656 - 5 Mart 1656 | |
Hükümdar | IV. Mehmed |
Yerine geldiği | Ermeni Süleyman Paşa |
Yerine gelen | Zurnazen Mustafa Paşa |
Osmanlı Kaptan-ı Derya 1. kez: | |
Görev süresi 1634-1635 | |
Yerine geldiği | Bostancı Cafer Paşa |
Yerine gelen | Kemankeş Kara Mustafa Paşa |
2. kez: | |
Görev süresi 1640-1641 | |
Yerine geldiği | Mustafa Paşa |
Yerine gelen | Abaza Siyavuş Paşa |
3. kez: | |
Görev süresi Aralık 1657 - 13 Aralık 1658 | |
Yerine geldiği | Çavuşzade Mehmed Paşa |
Yerine gelen | Kılavuz Ali Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | Bursa |
Ölüm | 1659 İstanbul |
Yaşamı
Hüseyin Paşa Bursa Yenişehir Akçapınar köyünde doğdu. İstanbul'a gelip önce Osmanlı Eski Sarayı'na odun işleri ile ilgilenmek için alındı. İran şahı tarafından gönderilen ve bozulup kurulması çok zor olan bir yayı kırıp atması ile kendini gösterdi. Bunun üzerine Topkapı Sarayı'nda Enderûn’da eğitildi. Saray'da Zülüflü Baltacılar sınıfına girerek ağa dairesinde hizmet gördü. Önce küçük imrahorluk ve takiben büyük imrahorluk görevlerine atandı.
1634 yılında vezirlik rütbesiyle Kaptan-ı derya'lığa getirildi. Bir müddet sonra açılan Sultan IV. Murad'ın Revan Seferi'ne donanma işlerini donanma kethüdâsı olan Uzun Piyale Bey’e bırakarak "derya kalemi"ne bağlı zeâmet ve timar sahipleri ve askerleriyle birlikte Kaptan-ı derya olarak katıldı. Revan kalesinin fethinde gösterdiği büyük gayret ve özellikle topçuluktaki mahareti ile Hüseyin Paşa sultanın dikkatini çekti. Daha sonra Tebriz üzerine yapılan Azerbaycan Seferi harekâtına katıldı.
Dönüşte Diyarbekir’deyken 1635 yılında devletin önemli eyaletlerinden biri olan Mısır’a Beylerbeyi tâyin edildi. 1 yıl 9 ay Mısır Valisi görevinde kaldı. Mısır Valisi iken adı bazı suistimallere karıştığı için valilikten ve vezirlikten azledilip İstanbul'a çağrıldı.
İstanbul’a gelince, bir müddet Çinili Köşk'te hapise atıldı. Mal ve emlakına el konulma ile cezalandırıldı. Ancak bir dönem sonra eski itibarını kazanıp vezirlik rütbesi iade edildi.
1638'de Sultan IV. Murad'ın nedimi olarak onun Bağdat Seferi'ne katıldı. Bu sefer sırasında ordu Konya’ya yaklaşırken Anadolu Beylerbeyliği'ne atandı. Kuşatma devam etmekte iken kendi tarafına düşen iki kaleyi kolaylıkla zaptetti. Bağdat sokaklarındaki çarpışmalarla Bağdat’ın içinde sükûnu sağlamada büyük rolü oldu. Ayrıca iç kaledeki Narin Kuleyi bir bölük asker ile ele geçirdi.
Sultan IV. Murad bu başarılarından dolayı onu, sefer dönüşü tekrar İstanbul'da kubbe vezirliğine tâyin etti. O zaman Sadrazam olan Kemankeş Kara Mustafa Paşa aleyhindeki entrikalarda önemli rol oynadı. Sadâret kaymakamı olan Tabanıyassı Mehmed Paşa’nın katledilmesi olaylarında etkili oldu. 16 Aralık 1639'da ondan boşalan Sadaret Kaymakamlığı'na tayin edildi.
Sultan İbrahim’in tahta geçmesinden sonra Ocak 1640'ta ikinci kez Kaptân-ı deryalığa getirildi. Bu sıralarda Karadeniz ticaretine engel olan Rus-Kazak korsanlarına karşı Karadeniz Seferine çıktı. Çok geçmeden 30 kadar Rus-Kazak gemisini ele geçirerek İstanbul’a gönderdi.
Sonra sırasıyla 1641’de 8 ay Özi muhafızı oldu. Bu görevi yapmakta iken Azak Kalesi Ruslar tarafından işgal edildi. Bu kaleyi kurtarmak görevi Özi Muhafızı olan Hüseyin Paşa'ya verildi. Emri altında Silistre eyalet askerî güçleri; Kaptanıderyâ Siyavuş Paşa, yeniçeri kethüdâsı Haydar Ağazâde, Kırım Hanı I. Bahadır Giray ve Kefe Valisi Yusuf Paşa ve bunların askerî birlikleri ile Azak kalesini kuşatma altına aldı. Lakin hemen mühimmat kıtlığı ortaya çıktı ve yeni tedarik gelmedi. Ayrıca Kaptanıderya Siyavuş Paşa ile Hüseyin Paşa arasında anlaşmazlık çıktı. Bu nedenlerle kuşatma ancak 3 ay kadar sürdü. Sonra başarısız olarak kuşatmayı bırakmak zorunda kaldı.
Şubat 1642’de Bosna valisi tayin edildi. Takiben Bağdat valiliğine getirildi. Bağdat’ta bir süredir bozulmuş olan asayişi sağladı ve Şat üzerindeki Kameriye Camii’ni onarttı. Burada başarılı hizmetlerde bulundu. Bunun üzerine padişah musahipliği ile İstanbul'a çağrıldı. Fakat rakiplerinin çabaları sonucu hemen 1644 yılında Budin beylerbeyi atanıp İstanbul'dan uzaklaştırıldı.
1646’da Girit Seferi başlangıcında tayinler de hızlanmıştı. Ele geçen Hanya Muhafızlığına getirildi ve kendisine ikinci vezir rütbesi verildi. Mevsimin kış olmasına rağmen bu görevine gitmek için Hüseyin Paşa Anadolu'dan emrine verilen birliklerle Girit'e gitmeye harekete geçti. Fakat büyük bir fırtına dolayısıyla Benefşe Limanı'na sığınmak zorunda kaldı. Burada kışlayacağı söylentilerinin yayılmasını sağlayarak Venedik donanması saldırısından kurtuldu. İstanbul'dan gönderilen 7 kadırgalık ve Rodos filosundan gönderilen 10 kadırgalık bir filo eşliğinde 3 gün içinde Hanya'ya ulaşmayı başardı.
Adada kaybettikleri arazileri geri almak için saldırılara devam etmekte olan Venediklileri geri püskürttü ve Hanza-Tuzla arasında emniyeti sağladı. Venedikliler’in teşvikiyle çeteler kurarak etrafı rahatsız eden atlı Rum dağ köylülerine karşı adada 300 kişilik bir süvari birliği kurdu. Savaşlarda gösterdiği cesareti sebebiyle Hüseyin Paşa “deli” lakabını aldı. Girit Serdarı olan Sultanzade Civankapıcıbaşı Mehmed Paşa maiyetinde Suda kuşatmasına katıldı. Burada serdarın ölümü üzerinde Deli Hüseyin Paşa Girit Serdarı tayin edildi. Deli Hüseyin Paşa hemen ordu komutanlarını toplayarak çok muhkem olan ve donanmanın deniz tarafından kuşatmada yetersiz kalması nedenleri ile Suda Kalesi kuşatmasının kaldırılmasını teklif etti ve bu teklifi kabul edildi. Sonra Resmo’nun kuşatılması kararlaştırıldı.
Resmo ve Sivrihisar başta olmak üzere, doğu Girit’in bütün şehirlerini Osmanlılar eline geçirdi. Karargâhını Resmo’da kuran Deli Hüseyin Paşa, kan ve barut içinde kalmış olan Resmo kalesini yeniden tamir ettirdi. Şehirdeki bir kiliseyi Sultan İbrahim adına câmiye çevirdi. Kendi adına da bir cami, medrese ve hamam inşa ettirdi. Ayrıca şehrin imarı için çeşitli tedbirler aldı.
Deli Hüseyin Paşa, bir taraftan imar faaliyetlerini sürdürürken, diğer taraftan müstahkem Kandiye Kalesini zaptetmek üzere hazırlıklara girişti. Ancak bu sırada yardıma gelmekte olan Osmanlı donanması Kandiye Boğazı önünde Venediklilere yenilince, kuşatma saldırısından bir netice alınamadı. Hüseyin Paşa, buna rağmen kuşatmayı kaldırmadı. Gerekli destek ve yardımı alamaması kalenin düşmesini engelledi.
Uzun müddet Girit Serdarı olarak adada kalan Deli Hüseyin Paşa ada Rum halkının Osmanlı Devleti idaresine alışması için tedbirler alıp Venediklilerinin gaddar idaresinden gocunmuş olan Rum halkını âdil vergi sistemiyle Osmanlı devleti idaresine ısındırma siyaseti uygulamaya başladı.
Fakat hakkında malî suiistimal şikayetleri İstanbul'a erişmişti ve bu nedenle İstanbul merkezî idaresi adanın özellikle gelirlerini incelemek üzere adaya müfettiş gönderdi. Deli Hüseyin Paşa bundan çok alındı. Bunun yanında adada bulunan yeniçerilere ulufe vermek icin yeterli gelir bulunmamakta ve ulufeler ödenmemekte idi. Ulufe alamayan askerler Deli Hüseyin Paşa'nın otağına saldırıp otağı talan ettiler. Deli Hüseyin Paşa istifa etmek istedi; ama bu istifa isteği kabul edilmedi.
Şubat 1656'da Sadrazam Ermeni Süleyman Paşa sadaretten azledilince Deli Hüseyin Paşa'nın sadarete getirilmesine karar verildi. Sadaret mühr-ü hümayunu gemi ile ona Girit'e gönderildi. Fakat haber Girit'e erişmeden Kaptan-ı Derya ve İstanbul Sadaret Kaymakamı olan Zurnazen Mustafa Paşa kışkırtması ile 29 Şubat 1656'de (sonradan Vaka-i Vakvakiye adı verilen) büyük bir kapıkulu askeri isyanı ortaya çıktı. Bu isyanı sona erdirmek amacı ile daha mühr-ü hümayun Girit'e yarıyola bile varmadan bu kararı bozduran (Deli Hüseyin Paşa'nın rakibi olan) Zurnazen Mustafa Paşa asaleten sadrazam olarak tayin edildi. Böylece Deli Hüseyin Paşa haberi bile olmaksızın 6 gün sadrazamlık yaptıktan sonra azledilmiş kabul edildi.
15 Eylül 1656'de Köprülü Mehmed Paşa özel imtiyazlara sadrazam tayin edildi. Bu sırada Girit Serdarı olan Deli Hǜseyin Paşa Kandiye Kuşatması ile uğraşmakta idi. Bu kuşatma 1 Mayıs 1648'da başlamış ve 1656'da küçük çatışmalar; lağım kazıp mayınlamalar halinde devam etmekteydi. Yeni sadrazam Köprülü Mehmed Paşa bu kuşatmayı başarısız olarak kabul etmekte idi. Girit’teki kuvvetlere gönderilen parayı da Deli Hüseyin Paşa'nın kötüye kullandığına da inanmıştı. Onun için Deli Hüseyin Paşa'yı Girit Serdarlığı'ndan alıp devlet merkezine çağırdı.
Deli Hüseyin Paşa merkeze gelip Edirne'de Sultan IV. Mehmed huzuruna çıktı ve iltifat gördü. Sadrazam Köprülü Mehmed Paşa bundan hoşlanmadı; kendisine rakip olarak gördüğü Hüseyin Paşa’yı ortadan kaldırmak için çabalara başladı. Fakat Hüseyin Paşa devlet ilerigelenleri arasında popülerdi. Sadrazam onu saf dışı bırakmak için dönemin şeyhülislâmı Bolevî Mustafa Efendi’den fetva istemişti; ama şeyhülislam buna yanaşmamıştı. Dârüssaâde ağası ve Vâlide Turhan Sultan da Deli Hüseyin Paşa'yı himaye etmekteydiler. Sadrazam kendine rakip olacak gördüğü Deli Hüseyin Paşa'yı bertaraf edemedi.
Onu üçüncü kez Kaptan-ı derya olarak atamak zorunda kaldı (Aralık 1657). Deli Hüseyin Paşa, sadrazamın kendi aleyhinde emelleri olduğunu bilmekteydi. Bunun için kaptanıderya görevi sırasında gayet davranmaya başlayıp herhangi bir şikâyete fırsat vermemeye çalıştı. Örneğin derya beylerinin yeni kaptan-ı deryâya hediyeler sunmaları bir gelenek haline gelmişken Hüseyin Paşa böyle hediyeleri almaktan kaçındı.
Bunun üzerine Sadrazam 13 Aralık 1658’de Hüseyin Paşa'yı geniş yetkilerle Rumeli Beylerbeyi olarak atadı. Bu görevi sırasında kapı halkının masraflarını karşılamak üzere Hüseyin Paşa, halktan bir miktar cerîme talep etti. Bu talep üzerine Filibe Kadısı Süleyman Efendi merkeze bir şikâyetnâme gönderdi. Ayrıca Rumeli’den diğer şikâyetler de yapıldı. Sadrazam Köprülü Mehmed Paşa Hüseyin Paşa'nın her hareketini yakından takip ettirmekte idi. Bu şikayetler Sadrazam tarafından birer fırsat olarak görüldü. Hüseyin Paşa görevden alınarak İstanbul’a çağrıldı. Bu şikayetlerin birer sadrazam tertibi olması aşikar görünmekte iken Sultan IV. Mehmed'in huzurunda Hüseyin Paşa sorgulandı ve suçu sabit görüldü. Yedikule zindanına hapis edildi, 29 Aralık 1658'de dostlarının af edilmesi ricalarına rağmen Yedikule Zindanı’nda idam edildi.
Bu olay halk arasında büyük bir infiale sebep oldu.
Deli Hüseyin Paşa’nın mezarı Yedikule dahilindeki has bahçede Yaldızlı (Mücevher) kapıdadır. Mezartaşı Üsküf serpuşlu olup kitâbesizdir.
Değerlendirme
Halk arasında “gazî” ve bilhassa gözünü budaktan sakınmaz tavrı ve hareketleri neticesinde “deli” lakabı ile tanınmış olan Hüseyin Paşa, kuvvetli bir vücut yapısına sâhip, cesur bir vezirdi. Özellikle Revan ve Bağdat seferleri ile Girit’in fethinde gösterdiği kahramanlıklar, kendisine büyük bir şöhret kazandırdı.
Girit’te 12 yıl geceli gündüzlü cephede kalmış ve bütün parasını adanın îmârına harcamıştı. Bu sebeple halk arasında ziyadesiyle sayılıp seviliyordu. Bilhassa Girit Rumları arasında İslâmiyetin yayılmasına gayret etmiş ve onun gösterdiği adâlete hayran kalan Hristiyanlar, kitleler halinde İslâm'a girmişlerdir. Bu, Arnavutluk ve Bosna-Hersek’tekinden sonra Balkan kavimleri arasında üçüncü toplu İslâmlaşma hareketidir. Bazı kiliseleri câmiye çevirtip, Hanya ve ele geçirilince Kandiye başta olmak üzere pek çok yerde câmi yaptırdı.
Hüseyin Paşa, son derece kuvvetliydi. Rivayete göre İstanbul’a gelen İran elçisi memleketinden getirdiği bir yayı Sultan IV. Murad’a takdim etmişti. Kurulu bir vaziyette bulunan yayın özelliği, boşaltıp yeniden kurmanın son derece zor olmasıydı. Nitekim sarayda tertip olunan bir müsabakada hiçbir şahıs bu yayı boşaltamamış ve padişah yayın Ağa Kapısına asılmasını ve bu işi yapacak olan şahsın kendisine bildirilmesini istemişti. Bu arada Ağa dairesinde hizmet etmekte olan Hüseyin Paşa, yayı kurup boşaltmış ve durum Sultan Murad’a bildirilmişti. Hüseyin Paşa, daha sonra aynı hareketi Sultan’ın ve İran elçisinin huzurunda birkaç defa tekrarlayınca, Sultan, pek beğendiği bu genci bir daha yanından ayırmamıştı.
Boğdurularak idam edilen Baltaoğlu Deli Hüseyin Paşa'nın düşmanları tarafından bir fitneye kurban gittiği Devrin Padişahı tarafından anlaşılınca, Bu durumdan üzüntü duyan devrin padişahı Girit'e yapılan ikinci camiye Baltaoğlu Deli Hüseyin Paşa Camii adını vermiştir.
Oğlu Sarı Mustafa Paşa Sultan III. Ahmed’in kızı Sâliha Sultan’la evlenmiştir.
Kaynakça
- ^ a b c d e f g h i j k l m Yayın Kurulu, "Hüseyin Paşa (Deli)" (1999) Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi, Cilt.1 Sayfa.588-589, İstanbul: Yapı Kredi Kültür Yayıncılık A.Ş. ISBN 975-08-0071-01.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u İlgürel, Mücteba (1999) "Hüseyin Paşa, Deli", Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi Cilt:19 Sayfa:4-6 , İstanbul: TDV Yayınları. Online:[1] 2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ . 25 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Şubat 2015.
Dış kaynaklar
- Yayın Kurulu "Hüseyin Paşa (Deli)" (1999) Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi, Cilt.1 Sayfa.588-589, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Yayıncılık A.Ş. ISBN 975-08-0071-01.
- Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, (1954, Altıncı Bas: 2011) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım, XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (ISBN 978-975-16-0010) say.328-.
- Danişmend, İsmail Hâmi, (1971) Osmanlı Devlet Erkânı cilt:3 Sayfa:400-, İstanbul: Türkiye Yayınevi,
- Joseph von Hammer-Purgstall, (Tür. çev.: Abdülkadir Karahan), (1966), Osmanlı Tarihi cilt II, İstanbul: Milliyet Yayınları,
- Yücel, Yaşar ve Sevim, Ali, (1991) Türkiye tarihi Cilt III, İstanbul: AKDTYKTTK Yayınları, say. 139-145
- Yılmaz, Mevlüt Uluğtekin (2007) Osmanlı'nın Arka Bahçesi. Ankara:MUY Yayınları,, ISBN 944334204 (2012 Istanbul: Togan Yayinevi, ) say. 162-164
Dış bağlantılar
- İlgürel, Mücteba (1999) "Hüseyin Paşa, Deli", Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi Cilt:19 Sayfa:4-6 , İstanbul:TDV Yayınları. Online:[2]2 Şubat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Ermeni Süleyman Paşa | ![]() Osmanlı Sadrazamı 28 Şubat 1656 - 5 Mart 1656 | Sonra gelen: Zurnazen Mustafa Paşa |
Askerî görevi | ||
Önce gelen: Bostancı Cafer Paşa | Kaptan-ı Derya 1.kez 30 Haziran 1634 - 21 Ekim 1635 | Sonra gelen: Kemankeş Kara Mustafa Paşa |
Önce gelen: Silahtar Mustafa Paşa | Kaptan-ı Derya 2.kez 22 Şubat 1640 - 9 Eylül 1640 | Sonra gelen: Siyavuş Paşa |
Önce gelen: Çavuşzade Mehmed Paşa | Kaptan-ı Derya 3.kez 14 Temmuz 1658 - 4 Aralık 1658 | Sonra gelen: Kılavuz Ali Paşa |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Deli Huseyin Pasa o 1659 Osmanli padisahlari IV Murad Sultan Ibrahim donemlerinde Kaptan i Deryalik IV Mehmed doneminde de 28 Subat 1656 5 Mart 1656 tarihleri arasinda alti gun sadrazamlik yapmis cesitli eyalet valiligi uzun yillar Girit Serdarligi ve uc kez Kaptan i deryalik dahil yuksek devlet gorevlerinde bulunmus bir Osmanli devlet adami ve askeridir Deli Huseyin PasaOsmanli SadrazamiGorev suresi 28 Subat 1656 5 Mart 1656Hukumdar IV MehmedYerine geldigi Ermeni Suleyman PasaYerine gelen Zurnazen Mustafa PasaOsmanli Kaptan i Derya 1 kez Gorev suresi 1634 1635Yerine geldigi Bostanci Cafer PasaYerine gelen Kemankes Kara Mustafa Pasa2 kez Gorev suresi 1640 1641Yerine geldigi Mustafa PasaYerine gelen Abaza Siyavus Pasa3 kez Gorev suresi Aralik 1657 13 Aralik 1658Yerine geldigi Cavuszade Mehmed PasaYerine gelen Kilavuz Ali PasaKisisel bilgilerDogum BursaOlum 1659 IstanbulYasamiHuseyin Pasa Bursa Yenisehir Akcapinar koyunde dogdu Istanbul a gelip once Osmanli Eski Sarayi na odun isleri ile ilgilenmek icin alindi Iran sahi tarafindan gonderilen ve bozulup kurulmasi cok zor olan bir yayi kirip atmasi ile kendini gosterdi Bunun uzerine Topkapi Sarayi nda Enderun da egitildi Saray da Zuluflu Baltacilar sinifina girerek aga dairesinde hizmet gordu Once kucuk imrahorluk ve takiben buyuk imrahorluk gorevlerine atandi 1634 yilinda vezirlik rutbesiyle Kaptan i derya liga getirildi Bir muddet sonra acilan Sultan IV Murad in Revan Seferi ne donanma islerini donanma kethudasi olan Uzun Piyale Bey e birakarak derya kalemi ne bagli zeamet ve timar sahipleri ve askerleriyle birlikte Kaptan i derya olarak katildi Revan kalesinin fethinde gosterdigi buyuk gayret ve ozellikle topculuktaki mahareti ile Huseyin Pasa sultanin dikkatini cekti Daha sonra Tebriz uzerine yapilan Azerbaycan Seferi harekatina katildi Donuste Diyarbekir deyken 1635 yilinda devletin onemli eyaletlerinden biri olan Misir a Beylerbeyi tayin edildi 1 yil 9 ay Misir Valisi gorevinde kaldi Misir Valisi iken adi bazi suistimallere karistigi icin valilikten ve vezirlikten azledilip Istanbul a cagrildi Istanbul a gelince bir muddet Cinili Kosk te hapise atildi Mal ve emlakina el konulma ile cezalandirildi Ancak bir donem sonra eski itibarini kazanip vezirlik rutbesi iade edildi 1638 de Sultan IV Murad in nedimi olarak onun Bagdat Seferi ne katildi Bu sefer sirasinda ordu Konya ya yaklasirken Anadolu Beylerbeyligi ne atandi Kusatma devam etmekte iken kendi tarafina dusen iki kaleyi kolaylikla zaptetti Bagdat sokaklarindaki carpismalarla Bagdat in icinde sukunu saglamada buyuk rolu oldu Ayrica ic kaledeki Narin Kuleyi bir boluk asker ile ele gecirdi Sultan IV Murad bu basarilarindan dolayi onu sefer donusu tekrar Istanbul da kubbe vezirligine tayin etti O zaman Sadrazam olan Kemankes Kara Mustafa Pasa aleyhindeki entrikalarda onemli rol oynadi Sadaret kaymakami olan Tabaniyassi Mehmed Pasa nin katledilmesi olaylarinda etkili oldu 16 Aralik 1639 da ondan bosalan Sadaret Kaymakamligi na tayin edildi Sultan Ibrahim in tahta gecmesinden sonra Ocak 1640 ta ikinci kez Kaptan i deryaliga getirildi Bu siralarda Karadeniz ticaretine engel olan Rus Kazak korsanlarina karsi Karadeniz Seferine cikti Cok gecmeden 30 kadar Rus Kazak gemisini ele gecirerek Istanbul a gonderdi Sonra sirasiyla 1641 de 8 ay Ozi muhafizi oldu Bu gorevi yapmakta iken Azak Kalesi Ruslar tarafindan isgal edildi Bu kaleyi kurtarmak gorevi Ozi Muhafizi olan Huseyin Pasa ya verildi Emri altinda Silistre eyalet askeri gucleri Kaptaniderya Siyavus Pasa yeniceri kethudasi Haydar Agazade Kirim Hani I Bahadir Giray ve Kefe Valisi Yusuf Pasa ve bunlarin askeri birlikleri ile Azak kalesini kusatma altina aldi Lakin hemen muhimmat kitligi ortaya cikti ve yeni tedarik gelmedi Ayrica Kaptaniderya Siyavus Pasa ile Huseyin Pasa arasinda anlasmazlik cikti Bu nedenlerle kusatma ancak 3 ay kadar surdu Sonra basarisiz olarak kusatmayi birakmak zorunda kaldi Subat 1642 de Bosna valisi tayin edildi Takiben Bagdat valiligine getirildi Bagdat ta bir suredir bozulmus olan asayisi sagladi ve Sat uzerindeki Kameriye Camii ni onartti Burada basarili hizmetlerde bulundu Bunun uzerine padisah musahipligi ile Istanbul a cagrildi Fakat rakiplerinin cabalari sonucu hemen 1644 yilinda Budin beylerbeyi atanip Istanbul dan uzaklastirildi 1646 da Girit Seferi baslangicinda tayinler de hizlanmisti Ele gecen Hanya Muhafizligina getirildi ve kendisine ikinci vezir rutbesi verildi Mevsimin kis olmasina ragmen bu gorevine gitmek icin Huseyin Pasa Anadolu dan emrine verilen birliklerle Girit e gitmeye harekete gecti Fakat buyuk bir firtina dolayisiyla Benefse Limani na siginmak zorunda kaldi Burada kislayacagi soylentilerinin yayilmasini saglayarak Venedik donanmasi saldirisindan kurtuldu Istanbul dan gonderilen 7 kadirgalik ve Rodos filosundan gonderilen 10 kadirgalik bir filo esliginde 3 gun icinde Hanya ya ulasmayi basardi Adada kaybettikleri arazileri geri almak icin saldirilara devam etmekte olan Venediklileri geri puskurttu ve Hanza Tuzla arasinda emniyeti sagladi Venedikliler in tesvikiyle ceteler kurarak etrafi rahatsiz eden atli Rum dag koylulerine karsi adada 300 kisilik bir suvari birligi kurdu Savaslarda gosterdigi cesareti sebebiyle Huseyin Pasa deli lakabini aldi Girit Serdari olan Sultanzade Civankapicibasi Mehmed Pasa maiyetinde Suda kusatmasina katildi Burada serdarin olumu uzerinde Deli Huseyin Pasa Girit Serdari tayin edildi Deli Huseyin Pasa hemen ordu komutanlarini toplayarak cok muhkem olan ve donanmanin deniz tarafindan kusatmada yetersiz kalmasi nedenleri ile Suda Kalesi kusatmasinin kaldirilmasini teklif etti ve bu teklifi kabul edildi Sonra Resmo nun kusatilmasi kararlastirildi Resmo ve Sivrihisar basta olmak uzere dogu Girit in butun sehirlerini Osmanlilar eline gecirdi Karargahini Resmo da kuran Deli Huseyin Pasa kan ve barut icinde kalmis olan Resmo kalesini yeniden tamir ettirdi Sehirdeki bir kiliseyi Sultan Ibrahim adina camiye cevirdi Kendi adina da bir cami medrese ve hamam insa ettirdi Ayrica sehrin imari icin cesitli tedbirler aldi Deli Huseyin Pasa bir taraftan imar faaliyetlerini surdururken diger taraftan mustahkem Kandiye Kalesini zaptetmek uzere hazirliklara giristi Ancak bu sirada yardima gelmekte olan Osmanli donanmasi Kandiye Bogazi onunde Venediklilere yenilince kusatma saldirisindan bir netice alinamadi Huseyin Pasa buna ragmen kusatmayi kaldirmadi Gerekli destek ve yardimi alamamasi kalenin dusmesini engelledi Uzun muddet Girit Serdari olarak adada kalan Deli Huseyin Pasa ada Rum halkinin Osmanli Devleti idaresine alismasi icin tedbirler alip Venediklilerinin gaddar idaresinden gocunmus olan Rum halkini adil vergi sistemiyle Osmanli devleti idaresine isindirma siyaseti uygulamaya basladi Fakat hakkinda mali suiistimal sikayetleri Istanbul a erismisti ve bu nedenle Istanbul merkezi idaresi adanin ozellikle gelirlerini incelemek uzere adaya mufettis gonderdi Deli Huseyin Pasa bundan cok alindi Bunun yaninda adada bulunan yenicerilere ulufe vermek icin yeterli gelir bulunmamakta ve ulufeler odenmemekte idi Ulufe alamayan askerler Deli Huseyin Pasa nin otagina saldirip otagi talan ettiler Deli Huseyin Pasa istifa etmek istedi ama bu istifa istegi kabul edilmedi Subat 1656 da Sadrazam Ermeni Suleyman Pasa sadaretten azledilince Deli Huseyin Pasa nin sadarete getirilmesine karar verildi Sadaret muhr u humayunu gemi ile ona Girit e gonderildi Fakat haber Girit e erismeden Kaptan i Derya ve Istanbul Sadaret Kaymakami olan Zurnazen Mustafa Pasa kiskirtmasi ile 29 Subat 1656 de sonradan Vaka i Vakvakiye adi verilen buyuk bir kapikulu askeri isyani ortaya cikti Bu isyani sona erdirmek amaci ile daha muhr u humayun Girit e yariyola bile varmadan bu karari bozduran Deli Huseyin Pasa nin rakibi olan Zurnazen Mustafa Pasa asaleten sadrazam olarak tayin edildi Boylece Deli Huseyin Pasa haberi bile olmaksizin 6 gun sadrazamlik yaptiktan sonra azledilmis kabul edildi 15 Eylul 1656 de Koprulu Mehmed Pasa ozel imtiyazlara sadrazam tayin edildi Bu sirada Girit Serdari olan Deli Hǜseyin Pasa Kandiye Kusatmasi ile ugrasmakta idi Bu kusatma 1 Mayis 1648 da baslamis ve 1656 da kucuk catismalar lagim kazip mayinlamalar halinde devam etmekteydi Yeni sadrazam Koprulu Mehmed Pasa bu kusatmayi basarisiz olarak kabul etmekte idi Girit teki kuvvetlere gonderilen parayi da Deli Huseyin Pasa nin kotuye kullandigina da inanmisti Onun icin Deli Huseyin Pasa yi Girit Serdarligi ndan alip devlet merkezine cagirdi Deli Huseyin Pasa merkeze gelip Edirne de Sultan IV Mehmed huzuruna cikti ve iltifat gordu Sadrazam Koprulu Mehmed Pasa bundan hoslanmadi kendisine rakip olarak gordugu Huseyin Pasa yi ortadan kaldirmak icin cabalara basladi Fakat Huseyin Pasa devlet ilerigelenleri arasinda populerdi Sadrazam onu saf disi birakmak icin donemin seyhulislami Bolevi Mustafa Efendi den fetva istemisti ama seyhulislam buna yanasmamisti Darussaade agasi ve Valide Turhan Sultan da Deli Huseyin Pasa yi himaye etmekteydiler Sadrazam kendine rakip olacak gordugu Deli Huseyin Pasa yi bertaraf edemedi Onu ucuncu kez Kaptan i derya olarak atamak zorunda kaldi Aralik 1657 Deli Huseyin Pasa sadrazamin kendi aleyhinde emelleri oldugunu bilmekteydi Bunun icin kaptaniderya gorevi sirasinda gayet davranmaya baslayip herhangi bir sikayete firsat vermemeye calisti Ornegin derya beylerinin yeni kaptan i deryaya hediyeler sunmalari bir gelenek haline gelmisken Huseyin Pasa boyle hediyeleri almaktan kacindi Bunun uzerine Sadrazam 13 Aralik 1658 de Huseyin Pasa yi genis yetkilerle Rumeli Beylerbeyi olarak atadi Bu gorevi sirasinda kapi halkinin masraflarini karsilamak uzere Huseyin Pasa halktan bir miktar cerime talep etti Bu talep uzerine Filibe Kadisi Suleyman Efendi merkeze bir sikayetname gonderdi Ayrica Rumeli den diger sikayetler de yapildi Sadrazam Koprulu Mehmed Pasa Huseyin Pasa nin her hareketini yakindan takip ettirmekte idi Bu sikayetler Sadrazam tarafindan birer firsat olarak goruldu Huseyin Pasa gorevden alinarak Istanbul a cagrildi Bu sikayetlerin birer sadrazam tertibi olmasi asikar gorunmekte iken Sultan IV Mehmed in huzurunda Huseyin Pasa sorgulandi ve sucu sabit goruldu Yedikule zindanina hapis edildi 29 Aralik 1658 de dostlarinin af edilmesi ricalarina ragmen Yedikule Zindani nda idam edildi Bu olay halk arasinda buyuk bir infiale sebep oldu Deli Huseyin Pasa nin mezari Yedikule dahilindeki has bahcede Yaldizli Mucevher kapidadir Mezartasi Uskuf serpuslu olup kitabesizdir DegerlendirmeHalk arasinda gazi ve bilhassa gozunu budaktan sakinmaz tavri ve hareketleri neticesinde deli lakabi ile taninmis olan Huseyin Pasa kuvvetli bir vucut yapisina sahip cesur bir vezirdi Ozellikle Revan ve Bagdat seferleri ile Girit in fethinde gosterdigi kahramanliklar kendisine buyuk bir sohret kazandirdi Girit te 12 yil geceli gunduzlu cephede kalmis ve butun parasini adanin imarina harcamisti Bu sebeple halk arasinda ziyadesiyle sayilip seviliyordu Bilhassa Girit Rumlari arasinda Islamiyetin yayilmasina gayret etmis ve onun gosterdigi adalete hayran kalan Hristiyanlar kitleler halinde Islam a girmislerdir Bu Arnavutluk ve Bosna Hersek tekinden sonra Balkan kavimleri arasinda ucuncu toplu Islamlasma hareketidir Bazi kiliseleri camiye cevirtip Hanya ve ele gecirilince Kandiye basta olmak uzere pek cok yerde cami yaptirdi Huseyin Pasa son derece kuvvetliydi Rivayete gore Istanbul a gelen Iran elcisi memleketinden getirdigi bir yayi Sultan IV Murad a takdim etmisti Kurulu bir vaziyette bulunan yayin ozelligi bosaltip yeniden kurmanin son derece zor olmasiydi Nitekim sarayda tertip olunan bir musabakada hicbir sahis bu yayi bosaltamamis ve padisah yayin Aga Kapisina asilmasini ve bu isi yapacak olan sahsin kendisine bildirilmesini istemisti Bu arada Aga dairesinde hizmet etmekte olan Huseyin Pasa yayi kurup bosaltmis ve durum Sultan Murad a bildirilmisti Huseyin Pasa daha sonra ayni hareketi Sultan in ve Iran elcisinin huzurunda birkac defa tekrarlayinca Sultan pek begendigi bu genci bir daha yanindan ayirmamisti Bogdurularak idam edilen Baltaoglu Deli Huseyin Pasa nin dusmanlari tarafindan bir fitneye kurban gittigi Devrin Padisahi tarafindan anlasilinca Bu durumdan uzuntu duyan devrin padisahi Girit e yapilan ikinci camiye Baltaoglu Deli Huseyin Pasa Camii adini vermistir Oglu Sari Mustafa Pasa Sultan III Ahmed in kizi Saliha Sultan la evlenmistir Kaynakca a b c d e f g h i j k l m Yayin Kurulu Huseyin Pasa Deli 1999 Yasamlari ve Yapitlariyla Osmanlilar Ansiklopedisi Cilt 1 Sayfa 588 589 Istanbul Yapi Kredi Kultur Yayincilik A S ISBN 975 08 0071 01 a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u Ilgurel Mucteba 1999 Huseyin Pasa Deli Turkiye Diyanet Vakfi Islam Ansiklopedisi Cilt 19 Sayfa 4 6 Istanbul TDV Yayinlari Online 1 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde 25 Subat 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Subat 2015 Dis kaynaklarYayin Kurulu Huseyin Pasa Deli 1999 Yasamlari ve Yapitlariyla Osmanlilar Ansiklopedisi Cilt 1 Sayfa 588 589 Istanbul Yapi Kredi Kultur Yayincilik A S ISBN 975 08 0071 01 Uzuncarsili Ismail Hakki 1954 Altinci Bas 2011 Osmanli Tarihi III Cilt 2 Kisim XVI Yuzyil Ortalarindan XVII Yuzyil Sonuna kadar Ankara Turk Tarih Kurumu ISBN 978 975 16 0010 say 328 Danismend Ismail Hami 1971 Osmanli Devlet Erkani cilt 3 Sayfa 400 Istanbul Turkiye Yayinevi Joseph von Hammer Purgstall Tur cev Abdulkadir Karahan 1966 Osmanli Tarihi cilt II Istanbul Milliyet Yayinlari Yucel Yasar ve Sevim Ali 1991 Turkiye tarihi Cilt III Istanbul AKDTYKTTK Yayinlari say 139 145 Yilmaz Mevlut Ulugtekin 2007 Osmanli nin Arka Bahcesi Ankara MUY Yayinlari ISBN 944334204 2012 Istanbul Togan Yayinevi ISBN 9786055224073 say 162 164Dis baglantilarIlgurel Mucteba 1999 Huseyin Pasa Deli Turkiye Diyanet Vakfi Islam Ansiklopedisi Cilt 19 Sayfa 4 6 Istanbul TDV Yayinlari Online 2 2 Subat 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Siyasi goreviOnce gelen Ermeni Suleyman Pasa Osmanli Sadrazami 28 Subat 1656 5 Mart 1656 Sonra gelen Zurnazen Mustafa PasaAskeri goreviOnce gelen Bostanci Cafer Pasa Kaptan i Derya 1 kez 30 Haziran 1634 21 Ekim 1635 Sonra gelen Kemankes Kara Mustafa PasaOnce gelen Silahtar Mustafa Pasa Kaptan i Derya 2 kez 22 Subat 1640 9 Eylul 1640 Sonra gelen Siyavus PasaOnce gelen Cavuszade Mehmed Pasa Kaptan i Derya 3 kez 14 Temmuz 1658 4 Aralik 1658 Sonra gelen Kilavuz Ali Pasa