Johann Christoph Friedrich von Schiller (d. 10 Kasım 1759, Marbach am Neckar - ö. 9 Mayıs 1805, Weimar), 1802 yılında soyluluk unvanı almış bir şair, filozof, tarihçi ve en önemli Alman dram yazarıdır. Yazdığı çoğu tiyatro eseri Alman tiyatrosunda başyapıt niteliğindedir. Schiller doğa tasvirli şiirlerin şairi olarak da gayet başarılı olmuştur, ancak asıl alanı düşünsel/didaktik şiirdir, çoğu yazara ilham olmuştur ve dramatik şiirleri en sevilen Alman balatları arasındadır.
Friedrich Schiller | |
---|---|
Friedrich Schiller | |
Doğum | 10 Kasım 1759 Marbach am Neckar, Württemberg Dükalığı, Kutsal Roma İmparatorluğu |
Ölüm | 9 Mayıs 1805 (45 yaşında) Weimar, , Kutsal Roma İmparatorluğu |
Meslek | Şair, filozof, tarihçi ve oyun yazarı |
Milliyet | Alman |
İmza | |
Schiller; Wieland, Herder ve Goethe ile Weimar Klasiğinin en önemli dört yazarından biridir.
Yaşamı
Ailesi ve okul yaşamı
Friedrich Schiller; memur ve cerrah olan Johann Caspar Schiller ve Elisabeth Dorothea Schiller’in ikinci çocuğu olarak Marbach am Neckar’da dünyaya geldi. Schiller 5 kız kardeşinin arasındaki tek erkek çocuktu. Babasının reklâm memuru olması dolayısıyla ailesi 1763’te Lorch’a taşınmak zorunda kaldı. Kısa bir süre sonra 1766’da kız kardeşi Luise’nin doğmasıyla ailesi Ludwigsburg’a taşındı. Aynı yıl Schiller orada Latin okuluna başladı. Daha o zamanlardan “Absalon” ve “Hıristiyanlar” adlı tiyatro oyunlarını kaleme almaya başlamıştı.
Ailesinin baskıları ve istekleri üzerine Schiller 1773 yılında Karlsschule askerî akademisine gitmek zorunda kaldı. Sonraları hukuk eğitimi almaya başladı. Yatılı öğrenciler sıkı bir şekilde askerî eğitim alıyorlardı ve Schiller 2 defa katı bir şekilde cezalandırıldı.
Tıp eğitimi
Akademi 1775 yılında Solidute şatosundan Stuttgart’ın içine taşındı. Schiller eğitim aldığı bölümü değiştirerek, tıp bölümüne geçiş yaptı. Bu süre zarfında coşkucu şairlerin eserleri ve Klopstock’un şiirleri Schiller’in ilgisini çekti. Aynı yıl içinde Schiller “Der Student von Nassau” dramını kaleme aldı. 1776 yılında ilk defa “Der Abend” şiiri basıldı. Schiller Plutarch‘ın, Shakespeare‘in, Voltaire‘in, Rousseau‘nun ve Goethe’nin eserlerini inceledi. Ayrıca 1776 yılında özgürlükçü tiyatro eseri “Haydutlar”ı yazmaya başladı. 1779 yılında ilk tıp sınavını verdi ve askeri tıptan istifasını istedi. Fakat bu ancak 1780 yılında yaptığı “İnsanın vahşi doğası ve ruhu ile ilişkisi üzerine deney” adlı doktora tezini bitirmesine kadar sürdü.
Haydutlar
1781 yılında Schiller tiyatro eseri Haydutlar(Die Räuber)'ı bitirdi ve isimsiz olarak yayımladı. “Die Räuber”, Schiller’in kaleme aldığı en önemli drama eseridir. İlk olarak sahne eseri olarak tasarlanmamış olan eser, 5 perdede ve her perde 2 ya da 5 sahneye bölünerek sunuldu. “Sturm und Drang” döneminin ruhunu taşıyan eserin prömiyeri, 13 Ocak 1782 tarihinde, yayımcısının adıyla, Manheim Tiyatrosu'nda, Wolfgang Heribert von Dalbergs yönetiminde yapıldı. Özellikle bu eserden etkilenen genç kitlede coşku daha fazlaydı. Kraliyetin yasaklamasına rağmen Schiller arkadaşı Andreas Streicher ile prömiyerde yer aldı. Bu yüzden dük Karl Eugen itaatsiz şairi 14 günlüğüne cezaevine attı ve bu eserin devamını, komedileri ve buna benzer şeyleri yazmasını yasakladı. Özgür ruha sahip gençler ileriki zamanlarda çok sayıda “Haydutlar Çetesi” oluşturdu.
19. yüzyılın ilk çeyreğine kadar haydut çeteleri ve kanunsuzlar Almanya’da alışıldık bir durum değildi. Edebiyat tarihçilerine göre, bu eser en ünlü çete elebaşı Nikol List’in oluşmasında büyük rol oynamıştır.
Bu eserin asıl çıkma noktası Karl ve Franz arasında var olan çatışmadır. Bir tarafta entelektüel, özgürlüğü seven ve babası tarafından çok sevilen Haydut Karl, öteki tarafta ise duygusuz, menfaatçi, sevgi yoksunluğundan acı çeken, Karl’ı kıskanan ve babasının mirasına konmak isteyen Franz.
Schiller’in bu eserinde sunduğu ana fikir kanun ve özgürlük arasındaki çatışmanın tasavvurudur. Ayrıca eserin konusu “Amaç araçları meşru kılar!” atasözünün de aksini iddia etmektedir.
Giuseppe Verdi’nin aynı isimli opera eseri, Schiller’in dayanır.
Stuttgart’tan kaçış
22 Eylül’ü 23’e bağlayan gecede Schiller, arkadaşı Andreas Streicher ile Stuttgart’tan kaçtı ve yeniden Mannheim’a -yeni dramı “Fiesco’nun Genua’ya Yemini”ni yazacağı yere- gitti. Bunun ardından Frankfurt, Oggersheim ve Bauerbach (Türingiya) seyahatlerine çıktı. Schiller’in arkadaşı Streicher “1782’den 1785’e kadar Schiller’in Stuttgart’tan kaçışı ve Mannheim’a ikameti” adlı kitabında kaçışı anlattı. 1782 yılında çoğu Schiller’e ait olan “1782 yılı antolojisi” kitabı basıldı.
Belirsiz gezginlik yılları: 1783-1789
Schiller 1782 yılında okul arkadaşı Wilhelm von Wolzogen aracılığıyla aralık ayında arkadaşının annesi Henriette von Wolzogen’in yanına sığındı. Yakında bulunan başkent Meiningen’de düklerin evindeki saray kütüphanesine ziyaretlerinde Schiller, ileride kız kardeşiyle de evlenecek olan kütüphaneciyle tanıştı. Bauerbach’ta “Luise Millerin” eserini bitirdi ve ’u yazmaya başladı. Tiyatro müdürü Dalberg’in davetiyle 1783 yılında Mannheim’a geri döndü ve temmuz ayında tiyatro yazarı olarak işe başladı. Fakat orada 1783 yılının eylül ayında, o zamanlar Ren Nehri civarında çok yaygın olan sıtma hastalığına yakalandı. Mannheim’da Charlotte von Kalb ile tanıştı. 1784 yılının ocak ayında “Fiesco”, nisan ayında “Luise Millerin”in adları; August Wilhelm Iffland tarafından “Hile ve Aşk” olarak değiştirildi ve sahnelendi. Bir yıl sonra Dalberg, Schiller’in düşüş göstermesine neden oldu ve sözleşmesini uzatmadı, bu da Schiller’in borçlular hapishanesine düşmesinde büyük rol oynadı.
1785 yılında Schiller, para sıkıntısında ona yardım etmiş olan ’in yanına, Leipzig’e gitti. 1812’den 1816 yılına kadar, Schiller’in eserlerinin basılması için bütün masraflarını karşılayan Körner’le tanışmaları, 1784 yılında imzasız bir mektup yüzünden oldu. Körner ve onun arkadaşı Ludwig Ferdinand Huber, Leipzigli demir zanaatçısı Johann Michael Stock’un kız kardeşleri Minna ve Dora Stock ile etik olmayan bir ilişki içerisindeydiler, bu da burjuva sınıfı otoriteleri tarafından eleştirilmekteydi. Bu yüzden, Schiller onların bu durumlarını “Hile ve Aşk” dramında canlandırdı ve bu çift Schiller’e yazdıkları mektupta sonsuz saygılarını ifade ettiler. Schiller yaklaşık 6 ay sonra bu mektuba karşılık olarak: “Bu mektubu, kalbimin en derin üzüntülü hâliyle gönderiyorum.” (7 Aralık 1784) diye bildirmiştir. 7 Ağustos 1785 yılında Christian Gottfried Körner küçük kız Minna ile evlendi.
Körner’e yazdığı bir mektupta Schiller, Johann Christoph Bode’nin onu farmason yapmak istediğini yazdı. Kendisi de farmason olan Körner, sadece masona güç kazandırmak istedikleri için Schiller’in farmason olmamasını istedi. 1785 yılının yaz ve sonbahar aylarında bugünkü Gohlis semtinin bulunduğu bir köyde, sonraki tarihte ise Körner’in Dresden-Löschwitz’teki bağ evinde Körner’in ricası üzerine ünlü Ode an die Freude (Beethoven’in 9. senfonisinin bestesi) adlı eseri ve aynı zamanda mason locasında yemekte okunmak üzere “Üç kılıca dair” (Zu den drei Schwertern) adlı eser yazılmıştır.
1786 yılında, Thalia dergisinin 2. baskısında “Verbrecher aus Infamie. Eine wahre Geschichte“ öyküleri yayınlandı. Sonradan bu öyküler “Onursuz Suçlu” adı altında yeniden basıldı. Schiller 17 Nisan’dan 21 Mayıs’a kadar Dresden yakınlarında Tharandt’ta yaşadı ve Gasthof zum Hirsch’te (günümüzde: „Schillereck“ olarak biliniyor) “Don Karlos“ adlı eserini tamamladı. 21 Temmuz 1787 yılında Schiller Weimar’a gitti. Orada Herder, Wieland ve Kant felsefesini benimseyen ilk kişi olarak Carl Leonhard Reinhold ile tanıştı ve Schiller’i de Kant çalışmalarına, söz konusu düşünürün Berlin Aylık Dergisinde (Berliner Monatsschrift) çıkan yazıları ile başlaması konusunda ikna etmiştir. Rudolstadt’a yaptığı bir gezi sırasında tanıştığı Charlotte von Lengefeld ve onun kardeşi Caroline von Wolzogen Schiller’in dergisinde, Schiller’e ithafen Agnes von Lilien romanını yayınladı.
Aynı yıl, dramı yayınlandı ve hemen sahnelendi. 1788 yılında Goethe İtalya gezisinden döndükten sonra, bu iki yazar 7 Eylül’de Rudolstad’ta Lengefeld ailesinin bahçesinde ilk defa karşılaştılar ve o zamana kadar daha birbirlerini hiç etkilememişlerdi.
Schiller, “Birleşik Hollanda’nın, İspanya Hükümeti’nden Ayrılışının Tarihi” çalışmasının ilk ve tek cildini ve “Don Karlos’a” 12 mektubunu bitirdi.
Don Karlos’un onuncu mektubunda Schiller, ne mason ne de farmason olduğunu yazdı. Schiller’in torununun torunu ise, Schiller’i “Ayaktaki Aslan Günther” adlı mason locasına tanıtan kişinin Wilhelm Heinrich Karl von Gleichen-Rußwurm olduğunu belirtmiştir. 1794 yılında Johann Gottlieb Fichte de Schiller’e ortak oldu. 1829 yılında Rudolstadtlı iki farmason en sonunda Schiller’in de farmason olacağı süreçte onu locanın yıkılması adına şikâyet ettiler. Schiller’in ortaklık belgeleri oysaki hiç bulunmadı.
1789-1799 yıllarında ekonomik borçlanma durumu
İdeallerine aykırı olmasına rağmen 1789 yılında Schiller, Jena’da profesörlüğü kabul etti ve filozof olmasına rağmen tarih eğitimi vermeye başladı. Bu yeteneğini özellikle, “Birleşik Hollanda’nın çöküş tarihi” eserinde gösterdi. “Haydutlar” sayesinde çok sevilen yazar, Jena’daki yaşam koşulları haberleri heyecanının coşmasına neden oldu. “Dünya tarihi nedir ve ne amaçla okutulur?” adlı ilk dersi amfinin taşmasına neden oldu ve daha sonra daha büyük bir amfiye taşınmak zorunda kalındı. Bundan dolayı bütün şehir ayaklandı.
Aynı yıl Schiller’in “Ruhların Tanığı” romanı basıldı ve yazar Wilhelm von Humboldt ile dostluk kurmaya başladı. 22 Şubat 1790 yılında Charlotte von Lengefeld ile kendisi tarafından sonradan Jena Schillerkirche olarak adlandırılan kilisede evlendi. Nikâhı kıyan papaz, felsefe profesörü Carl Christian Erhard Schmid, Schiller’in meslektaşıydı. Kız kardeşleri Christophine ve Schwager Reinwald’i Meinigen’de ziyareti sırasında Dük 1. Georg, sarayın bir bölümünü Schiller’e kiraladı. Schiller 1791 yılında ölümcül bir hastalığa yakalandı. 3 Ocak’ta çökmeye başladı, şiddetli öksürük ve zaman zaman baygınlık da baş gösterdi. İki ay sonra, hatta Mayıs ayında yeni hastalıklar takip etti. Schiller muhtemelen onu hayatı boyunca hiç bırakmayacak olan tüberküloza maruz kalmıştı. Aynı yılın Aralık ayında Schiller’in dostları Ernst Heinrich Graf von Schimmelmann ve Friedrich Christian von Augustenburg Schiller’i maddi yükten kurtarmak için yıllık 3000 marktan 5 yıl boyunca emeklilik ödemesi yaptılar. 1792 yılında Haydutlar sayesinde Friedrich Gottlieb Klopstock, Johann Heinrich Campe, Johann Heinrich Pestalozzi, George Washington ve Tadeusz Kościuszko Fransız Cumhuriyeti fahri vatandaşlığına kabul edildiler.
Fransız devrimine tamamen iyi bir niyetle karşı çıktı, özgürlüğün hızlı değişimini ve Jakobenlerin insanlığı hor gören terörlerini önceden tahmin etti. Fransız devrimcilerin teröründen ve idamlardan üzülerek nefret etti.
Aynı yıl 30 Yıl Savaşı, Neue Thalia ve Trajik Sanat Üzerine eserlerini tamamladı.
1793 yılında Güzellik ve Heybet Üzerine eserini bitirdi ve Ludwigsburg’daki ailesini ziyaret etti. 14 Eylül’de ilk çocuğu Karl Friedrich Ludwig dünyaya geldi. 1794 yılında yayımcı Friedrich Cotta ile tanıştı ve Horen ve Musenalmanach aylık dergilerinin basılması gerektiğini belirtti.
Goethe ile arkadaşlık ilişkileri
Goethe, Schiller’e Horen dergisine ortak olmasını önerdi ve bu olayın ardından aralarında arkadaşça bir mektup alışverişi başladı. 1794 yılının Eylül ayında Schiller, Goethe’nin evinde 2 hafta geçirdi. Bu da onun gündelik yaşamına kötü bir etki yaratmaya başladı, öğleden sonralarına kadar uyuyor, geceleri çalışıyordu. Schiller’in gelenekçi biri olmasından dolayı, Goethe ve onun hayat arkadaşı Christiane Vulpius, aralarındaki “nikâhsız evliliği” örtbas etmeye çalıştılar, fakat bu saklambaç oyunu Goethe’nin evinde alışılmadık emek israfına neden oldu. Christiane ve onun 5 yaşındaki oğlu August aynı evde görünmez olmuşlardı. Schiller, Goethe’nin ilişkisini Mademoiselle Vulpius, yani Goethe’nin “tek kusuru” olarak niteledi ve bir mektupta Goethe’ye “evcil huzur hakkında yanlış bir kavrayışa sahip” olduğu yönünde eleştiri getirdi.
Goethe de buna cevap olarak “Seramonisiz Evlilik” diye betimledi ilişkilerini. Öbür yandan Schiller’in iskambil oyunları ve tütüne olan düşkünlüğü Goethe’yi artık rahatsız etmeye başlamıştı.
1795 yılında aylık dergi Horen ilk sayısını çıkardı. Ayrıca Schiller, “Doğal ve Duygulu Şiir Üzerine” araştırmasını tamamladı. O zamanın en ünlü yazarları ve filozofları da bu dergiye katılmaya başladılar. Bunlardan bazıları şu yazarlardır: Herder, Fichte, August Wilhelm Schlegel, Wilhelm ve Alexander von Humboldt, Johann Heinrich Voß ve Friedrich Hölderlin. 1796 yılında babası ve kız kardeşi Nanette hayatlarını kaybettiler. Aynı yıl ikinci oğlu Ernst Friedrich Wilhelm doğdu. 1796 yılından 1800 yılına kadar, edebiyat dergisi Musenalmanach’ı yayımladı ve bu dergide de Goethe, Herder, Tieck, Hölderlin ve August Wilhelm Schlegel’le beraber çalıştı. 1797 yılında Mussenalmanach dergisinde Goethe ve Schiller „hiciv“ bölümü düzenlediler ve orada birlikte edebiyattaki uygunsuzluklarla alay ettiler (“Xenien”).
1797 yılı “Dramatik Masal” yılı olarak adlandırıldı ve Schiller aynı yıl “Dalgıç, Eldiven, Polikrates’in Yüzüğü, Eisenhammer’a Yolculuk, ” masallarını bitirdi.
1798 yılında ise “Şehir Halkı” ve “Ejderhalarla Savaş” masallarını bitirdi. Aynı yıl Fransa tarafından verilen Fahri Vatandaşlık belgeleri en sonunda Schiller’e teslim edildi.
Weimar’da 1799’a kadar geçen yıllar
Schiller’in 11 Ekim 1799 yılında kızı Caroline Henriette Luise doğdu. 3 Aralık’ta ailesiyle birlikte Weimar’a taşındı ve orada 16 Kasım 1802 yılında soyluluk unvanını alarak şimdiki adıyla Friedrich von Schiller olarak adlandırıldı. Aynı yıl annesi öldü.
1799 yılında “Wallenstein”ı, ayrıca “”nı da bitirdi. 1800 yılında “”ı tamamladı, 1801‘de “”ni ve “” adlı şiiri yazdı. 1803’te “Messinalı Gelin” çalışmasını bitirdi. 12 Şubat 1804’te “”i tamamladı ve ardından, sonunda tamamlayamayacağı “”u yazmaya başladı. 1804’te kızı Emilie Friederike Henriette doğdu. Bundan sonra hastalığı daha da ağırlaşmaya başladı.
1805 yılı ve ölüm
Bir gazete Schiller’in ölümünden birkaç ay önce, öldüğü yalan haberini yayımladı. 1805’in Şubat ayında hastalığı daha da ağırlaşmaya başladı ve 1 Mayıs’ta Goethe ile son defa tiyatro yolunda buluştular. Ölümünden kısa bir süre önce Schiller, Jean Racine’nin klasik trajedisi “Phédre“”nin (1677) çevirisini tamamladı.
Schiller 9 Mayıs’ta tüberküloz teşhisiyle akciğer iltihaplanması yüzünden Weimar’da hayatını kaybetti. Otopsi raporuna göre Schiller’in sol akciğer kanadı tamamen tahrip olmuştu. Böbrekleri de iflas etmişti. Kalp kasları küçülmüştü ve dalak ve safra kesesi kötü bir biçimde büyümüştü.
Ardından Schiller Jacobsfriedhof Weimar’a gömüldü. Ancak gerçek mezarının yeri ile ilgili yoğun bir tartışma ile birlikte 1826 yılında mezarı açılıp kontrol edilmesiyle, orada gömülü olanın Schiller olmadığı yönünde karar verildi. Bu araştırmaların devamında bulunan mezarı, düşes Anna Amalia Kütüphanesinin bahçesine getirildi. 1826 yılının sonbaharında Goethe oradan, kafatasını ödünç aldı. Bunu sadece Wilhelm von Humboldt biliyordu. Goethe, Schiller’in kafatasına bakıp “Schiller’in Kafatasını İncelerken” şiirini yazmıştı. Kemikleri 16 Aralık 1827 yılında Weimar mezarlığına götürüldü, ardından Goethe öldükten sonra, o da aynı mezarlığa gömüldü.
Eserleri
Dramatik eserleri
- (1781)
- Hile ve Aşk (1783)
- Fiesco’nun Genua’ya Yemini (1784)
- Könners Vormittag (1787)
- (1787/1788,)
- Wallenstein Üçlemesi (1799)
- Maria Stuart (1800)
- Orleans Bakiresi (1801)
- Messinalı Gelin (1803)
- (1803/1804)
- Sanatın Biatı (1804)
- Demetrius (Tamamlanmadı, 1805)
Düzyazıları
- Onursuz Suçlu (1786)
- Ruhların Tanığı (Fragman)
- Yüce bir davranış.
Lirik eserleri
- Johann Christian Weckherlin’in Genç Yaşta Ölümüne Ağıtlar (1781)
- Sevince Kasideler (1786)
- Boyun Eğme (1786)
- Yunan Tanrıçaları (ilk sürüm 1788, ikinci sürüm 1800)
- Hektor’ün Vedası (1790)
- Sais’e Sisli Resim (1795)
- Dünyanın İkiye Bölünmesi (1795)
- Dalgıç (1797)
- Ibikus’un Turnaları (1797)
- Ritter Toggenburg (1797)
- Eldiven (1797)
- Eisenhammer’a Yolculuk (1797)
- (1798)
- Uçurtma Savaşı (1798)
- Kefalet (1798)
- Çanın Şarkısı (1799)
- Naenie/ Nänie (1800)
- Yeni Yüzyıla Giriş (1800)
- Zafer Töreni (1803)
Felsefi yazıları
- Fizyolojinin Felsefesi (1779)
- İnsanın Vahşi Doğası ve Ruhu ile İlişkisi Üzerine (1780)
- Tiyatro Eserine Ahlâki bir Kurum Olarak Bakmak (1784)
- Trajik Olaylar Karşısında Duyulan Hazzın Nedenleri Üzerine (1792)
- Augustenburg Mektupları (1793)
- İncelik ve Onur Üzerine (1793)
- Kallias Mektupları (1793)
- İnsanın estetik terbiyesi üzerine (1795)
- Doğal ve Duygulu Şiir Üzerine (1795)
- Dilettantizm Üzerine / Amatörlük Üzerine (1799, Johann Wolfgang Goethe ile Birlikte)
- Yücelik Üzerine (1801)
Tarihi eserleri
- Birleşik Hollanda’nın, İspanya Hükûmeti’nden Ayrılışının Tarihi (1788)
- Dünya tarihi nedir ve ne amaçla okutulur? (26 Mayıs 1789-1790)
- Otuz Yıl Savaşının Tarihi (1790)
Çevirileri ve uyarlamaları
- Euripides: Iphigenie Auris’te
- Euripides sahneleri (Scenen aus den Phönizierinnen)
- William Shakespeare: Macbeth
- Turandot (Carlo Gozzi’den sonra 1801)
- Amca Rolünde Yeğen (Komedi/Louis-Benoît Picard’den sonra 1803)
- Der Parasit oder Die Kunst, sein Glück zu machen (Komedi, Picard’dan sonra 1803)
- Racine: Phèdre (1805)
- Denis Diderot: Jacques le fataliste et son maître (Bazı kısımları “Dişil İntikamın Tuhaf Bir Örneği“ başlığı altında çevrildi. 1785)
Yayınlanan dergileri
Dil Kullanımı
Schiller; sarayın sinik, soğuk dünyasını betimlemek için muazzam, coşkulu ve abartılı bir üslup kullanır. Saray yaşamının boş konuşmalarını ve eğilimlerinin muazzam dış görünüşünün maskesini düşürmek için Fransızca paragraflara başvurmuştur yazar. Başkanın konuşması kusursuz, çıkarcı, buyurgan bir küstahlıktadır. “Senin alçaklığını, ince bir ayna galerisinden bakarcasına sürekli kontrol edeceğim.” Sekreter Wurm, Başkanın bir benzeri gibi hareket eder. Mareşal Kalb’in ifade tarzı, Bayan Miller’inkine benzer bir şekilde algılanabilir. Kalb aptalca, doğal olmayan ve yapmacık bir tarzda konuşur ayrıca bazı kelimeleri yanlış kullanır: “…bütüncül bir maharetle ben eve - kıyafet değişimi- ve iade - ne buyurursunuz buna?” Schiller sarayın doğal olmayan konuşmalarını doğrudan yazar, bazen de Miller çiftinin kaba konuşmasına yer verir. Miller basit bir kişiymiş gibi karakterize edilmiştir. Buna karşın aşıkların (Ferdinand, Luise, Milford) dili tam bir ara dildir, sadece insanlık dolu ifadelere, tüm yalınlığı ile içten bir söylem birliğine rastlanmaktadır.
Kant ve Schiller
1791 yılından itibaren Schiller’in düşünce dünyasında Kant’ın felsefesi önemli bir yer tutmaya başlamakta; yazar yoğun olarak büyük filozofun eserlerini irdelemeye başlamıştır. Bu okumalar Schiller’in kendi estetik ve ahlak anlayışının belirginleşmesine yol açan bir öğrenme ve olgunlaşma dönemi olarak da kabul edilebilir.
Yargılama gücünün eleştirisi adlı eserinde Kant güzelliği özneye etkisi bakımından açıklamaya çalışarak iki ayrı “beğeni” biçimini belirlemiştir. Beğeni öncelikle “menfaatsiz” idi, başka bir deyişle güzel nesnenin varlığına yönelik düşünceden kaynaklanmamaktaydı, ikinci tür olarak da beğeni, güzel nesnenin, herhangi yararcı -örneğin nesnenin kullanımı bakımından- bir kasıt içermeksizin içsel makuliyetine bağlıydı. Bu anlamda “özgür beğeni yargısı” Kant’a göre alımlayıcının bir emeği sonucu sayılmalıydı. Schiller de bu anlamda Kant’ın bu “kasıtsız güzellik” kavramından etkilenerek, ancak aynı zamanda onun “makuliyet”ine karşı bir itirazla kendi beğeni ve estetik anlayışını oluşturmuştur. Buna göre Schiller’de özneye etkisi bakımdan güzelliğin tanımı yetersiz kalmakta; “nesnel güzellik”ten de uzak durulması gerektiği fikri ön plana çıkmaktadır. Schiller’e göre insan (dolayısıyla özne) pekala “güzele yönelik eğilim” (Neigung) besleyebilir, bu durum güzelliği güzel olmaktan çıkarmamalıdır. En belirgin haliyle sanat güzelliği biçiminde ortaya çıktığı iddiası ile Schiller Kant’a karşı kendi estetik anlayışını ondan sonraki iki yıl boyunca belirginleştirmeye başlamıştır. Bu çalışmaların sonunda Schiller’in şu ünlü tanımı ortaya çıkmışıtr: güzellik, görünüre kavuşan özgürlüktür. Bu aynı zamanda, Kant’ın mutlak güzel tanımından bir uzaklaşma anlamını içeren bir düşüncedir, kısacası: Schiller Kant’a karşıt olarak platonik (ideal) güzelliği değil, görselleşen, cisimleşen ve böylelikle öznelerin üzerinde etkiye kavuşan güzelliği estetik anlayışının merkezine yerleştirmiştir. Kant ile Schiller arasındaki ilişkiyi somutlaştırabilmek için, çoğu zaman yine sıkça alıntılanan şu düşünceye atıfta bulunulmuştur: “Severek dostlarıma yardımcı oluyorum; ancak bunu eğilimle yaptığımdan dolayı canım sıkılır.” Buradaki düşüncede, Kant’ın felsefesindeki gibi öznel istenç veya eğilim olmaksızın bir insanın iyiliği ve güzelliği yeğlemesi gerektiği yönündeki temel gerekçelendirmeye karşı bir çıkış dile gelmektedir. Bütün bunlara rağmen Schiller, Kant’ı bir rakip veya karşıt olarak görmemiştir; daha ziyade “yanlış anlamalara” işaret ederek onunla bir tür bağlılık içinde olduğunu belirtmiştir. “İstenç” ve “görev” kavramları arasındaki Kant’a özgü ayrımı Schiller’de görmek olanaklı değildir, fakat, yukarıdaki alıntı da Kant’ın ahlak felsefesine karşı kesin ve ciddi bir eleştiri olarak da anlaşılmamalıdır.
Schiller'in alımlanışında azalma
Schiller’in eserleri sadece Almanya’da değil, ayrıca Avrupa’nın birçok ülkesinde coşkuyla karşılanmıştır. Örneğin; hala birleşmemiş ve zalim İtalya’da hatta Rusya Çarlığı’nda bile. Kimi Schiller’i özgürlüğün şairi olarak, kimileri de halkın medeniyetinin savunucusu olarak görmüştür. Dizelerinde ve tiyatro eserlerindeki diyalogların muazzam dil yapısındaki sadelik sayısız özdeyişin oluşmasına neden olmuştur. 1859 yılı Schiller’in doğumunun 100. yılı olarak tüm Avrupa ve Amerika’da kutlanır. Yayımcı Johann Friedrich Cotta 1867 yılına kadar toplamda 2.4 milyon nüsha kitap satar.
Alman burjuvazisinin Schiller’in eserleriyle 19. yüzyılda ve hatta 20. Yüzyılın başlarında gitgide daha da somutlaşan bir ilişkisi vardır. Eğitim reformcuları Schiller’i okul kitaplarına aldıkları ve “Kültürel Kapital”in ana maddesi olarak kullandıkları için hep ezberde kalmıştır. Alman işçi hareketinde ve işçi eğitim derneğinde çok değerli bir özgürlük şairi olmuştur.
Naziler iktidara gelişleriyle beraber hemen Schiller’i kendi görüşleri doğrultusunda “Alman Şair” olarak sömürüp kullanmaya kalkışmışlardır. 1941 yılında ’in gösterimi Hitler’in emriyle yasaklanır, ayrıca artık gösterilmez.
Almanya’da Schiller’in ideolojik bütünleşmesi için uğraşılır. O dönemlerde “ilerici halk hareketi” komünizme hazırlık olarak adlandırılır. 1959 yılında Schiller’in 200. doğum yılı dolayısıyla büyük gösteriler yapılır. Daha sonraları özgürlükçü tiyatro eseri Don Karlos bir daha gösterilmez.
Thomas Mann’nın ölümünden kısa bir süre önce 1955 yılında Almanya’nın bölünmüş iki tarafına yaptığı “Schiller üzerine deneme-Yazarın 150. Ölüm yıldönümü“ konuşması Schiller’e yaptığı ilanı aşk ve aynı zamanda son iki savaşta görünürde hiçbir şey öğrenmemiş Almanlara yaptığı bir çağrı niteliğindedir. Ayrıca Almanya Kültür bakanı Johannes R. Becher yazarın 150. ölüm yıldönümü dolayısıyla bir konuşma yapmıştır.
2005 Schiller Yılında, Schiller’in eserlerinin tıpkı eskisi gibi kıymetinin bilindiği aşikârdır. Schiller’in yarattığı edebiyat bilimi yeni bir canlanmaya vesile oldu ve kitleler yıldönümünü en önemli gün olarak ilan edilmiştir. Resmî törenlerde metinleri okunur ve halkta tamamen coşku uyandırmak istenir. Orijinalleri artık eskisi gibi yeterince ünlü değildir. Artık Schiller’i tiyatro eserlerinde ya da diğer eserlerinde ezbere okuyacak çok fazla kişi kalmaz.
Bu edebiyat sosyolojisi açısından ilginç bir durumdur. Eugen Rosenstock-Huessey, 130 yıllık bir süre içinde yeni bir neslin hafızasından geniş kültür birikimlerinin tamamen silinip kaybolabileceğine işaret etmiştir. Buna karşın bugün (2007) hala Alman öncü aydın kesimin bir bölümü için Schiller’in eserleri hala şaşırtıcı derecede aşinadır. En azından Schiller’in dönemindeki çağdaşların, o döneme aynı mesafede duran ve unutulmuş olan Barok edebiyatı ve otuz yıl savaşları öncesi edebiyata yakınlığından daha yakın ve aşinadır.
Schiller’in Aristotelesçi dram kurallarından, Sturm und Drang (Coşumculuk) dönemi karakteri olarak ayrılması
Sturm und Drang döneminin en önemli eserlerinden biri olan Haydutlar, Aristoteles’in Trajedi’nin Kuralları gibi edebiyat normlarına ve kurallarına karşı bir başkaldırıdır. Bu sadece Aristoteles’i kapsamamakta; ayrıca Fransız Klasiğinin yorumlarını da içermektedir. Paris’te de aynı Schiller’in Haydutlar eseri gibi bu yolda emek sarf edilmişti. Tiyatro eseri trajedinin kurallarına bağlılığı açısından incelendiğinde şunlar görülür:
Drama 18. yüzyılın ortalarında oynanırdı. Eserin gösterimde olması aşağı yukarı 2 sene sürdü. Bu Aristoteles’ten sonra Klasik Trajedi için ortaya konulan kuralların tam aksidir. Olay önce Moor Şato’sunda; ileriki aşamalarda ise Saksonya sınırında bir meyhanede ya da Tuna nehri boyunca Bohem ormanlarında geçmekte.
Aristoteles’in üç birlik kuralı dışında bir sıra daha kural vardır. İlk izlenimde Schiller, Aristoteles tarafından gözlemlenen olay koşullarına uymuş; bu kuralları hiçe saymamıştır. Çünkü eserin kahramanı Karl ve kardeşi Franz Kont Maximilian Moor’un çocuklarıdır ve bundan dolayı soyludurlar. Hatta Karl’ın sevgilisi de asildir. Schiller’in Hile ve Aşk eseri gibi bir sınıflar arası aşktan hiçbir zaman bahsedilemez. Ayrıca Karl Moor bir haydut çetesi kurma düşüncesiyle entrikacı kardeşinden, babasından ve böylece toplumsal statüsünden vazgeçer. Buna göre Schiller Klasik Trajedinin kurallarını yıkmıştır.
Fransız üslubunun 17. yüzyıldaki geleneğinde olduğu gibi kahramanların dili yüksek manzume dilinde yazılmamıştır; ayrıca tüm metnin nesir biçimi sınırları içinde tutulmuştur. Bu manzume diline göre daha „alt“ bir düzeye işaret etmektedir. Çeşitli monolog veya diyalog yerlerindeki, iç çelişkilerle dolu birim ve bölümler de kahrmanların çatışkılı ruh hallerine bir işaret niteliğindedir. Sturm und Drang döneminde yazılmayan eserlerle kıyaslanınca cinayet ve ölüm sahnelerini doğrudan sahneye taşımaktadır, bu da Aristoteles’ci ve Fransız geleneğine aykırı bir durum olarak değerlendirilmelidir. Örneğin Karl Moor nişanlısını, onun isteği üzerine sahne üzerinde öldürür. Bu ve buna benzer birçok örnekten yola çıkarak denebilir ki, Schiller, dramların klasik (Aristotelesci) kuralcı normların çoğunu kırmıştır.
Haydutlar
Dil ve üslup
Dramatik tiyatro eseri “Haydutlar”, Schubart’ın deyimi ile “İnsan yüreğinin hikâyesine katılacak bir hikâye” olarak 5 perdeden oluşur. Bu perdelerin her biri 2 ile 5 sahne arasında değişir. Schiller bu eseri bulunduğu çağın, yani Sturm und Drang’ın (coşumculuğun) duygusal diline göre dramatize etmiştir. Coşkulu anlatım ve kabalık arasında dalgalanan düzyazısı, sayısız biçemsel araçla (vurgu, yazılı-sözlü üslup, ünlem, anlam uyuşmazlığı, benzerlik, iki isimli ifade tarzı, retorik sorular, alay, eğretileme) eserin tutkulu gücünü oluşturur.
Özet
Maximilian von Moor, Franz ve Karl’ın babasıdır. Doğasında nefret olan Franz çocukluğunda çok ihmal edilir ve ikinci çocuk olmasından dolayı hep arka plana atılır. Bunun aksine Karl; babasının en sevdiği oğlu, ’te özensiz, savurgan bir öğrencilik yaşar ve babasına isteklerini ifade edeceği mektubu yazmadan önce suçlara bulaşır.
Burada trajedinin eylemi görülür. Kıskanç Franz kardeşinin mektubunu başka bir mektupla değiştirir. Babasına Leipzig’teki bir muhabirin sanki yazdığı ve Karl’ın tecavüzcü, katil ve haydut olduğu bir metni okur. Franz’ın, kendisini, yani kardeşi Karl’ı sürmek ve mirastan alıkoymaya çalışmak için kandırdığını düşünen babası korkmaya başlar.
Karl’ın lideri olduğu çetenin içinde zaman zaman gerginlikler oluşur; bunlar çoğu zaman tecavüzcü ve katil olan Moritz Spiegelberg yüzünden ortaya çıkar. Karl haksızlık ve iktidar yüzünden kendisini gitgide soylu yaşamdan daha da uzaklaştıracak bir çıkmaza girer ve çetesindeki diğer arkadaşlarına sonsuz sadakat yemini verir. Ne zaman ki suçsuz biri onun için yaşamını yitirir ve sevdiği Amalia’yı hatırlarsa, babasının evine tekrar dönmeyi kafasına koyar.
Bu arada Franz babasının yüreğini entrika bir yalanla yaralar ve Moor Şatosunun yeni sahibi olmayı başarır. Güç delisi ve azgın Franz, Amalia’yı kazanmak için defalarca uğraşır. Her şeye rağmen Amalia küstah arzulara karşı çıkar ve nişanlısına bağlı kalır. Karl kılık değiştirerek şatoya girer, çöküşünün nedenini anlar ve Amalia’nın onu hala çok sevdiğini de görür.
Franz kılık değiştirenin kim olduğunu tahmin edince, Karl şatodan kaçar ve kulede yerde sürünen en sevdiği oğlunu tanımayan, ölü sandığı babasıyla tesadüfen karşılaşır. Karl şatoya hücum etmek ve nefret ettiği kardeşini yakalamak için kızgın bir şekilde çete arkadaşlarına haber salar. Fakat son anda kendi kendini öldürmesi için onu bırakır. Haydutlar Amalia’yı alırlar ve Karl’a getirirler. Karl çetenin elebaşı olarak tanınmaktan dolayı ümitsizliğe düşer. Bu durum babasını hayal kırıklığına uğratır. Hatta Amalia da korkmuştur fakat aşkı bu durumu es geçmesine neden olur. Çete arkadaşlarına ettiği yemin yüzünden Karl’ın Amalia’ya geri dönmesi mümkün değildir. Ama Amalia onsuz yaşamak istemez ve Karl’dan kendisini öldürmesini ister. Karl onun son isteğini yerine getirir ve bıçakla onu öldürür, ardından adalete teslim olmaya karar verir.
Gala
Eserin ilk sergilenişi 13 Ocak 1782’de Mannheim Ulusal Tiyatrosu’nda gerçekleşmiştir. Halkın ilgisi çok büyük olur. Feodal sisteme açık bir şekilde yapılan eleştiri sebebiyle bir yıl önceki basım halkta büyük bir heyecan uyandırmıştı. Tiyatro müdürü ve yönetmen Wolfgang Heribert von Dilbert bu nedenle eserdeki müstehcen ve olay yaratacak kısımları 300 yıl önceki zamana aktarma yöntemini kullanarak törpüleyip silmek istemiştir. Ancak August Wilhelm Iffland Franz Moor karakterini çağdaş kıyafetlerle canlandırır. Gala büyük bir skandal yaratır. Schiller’in kendisi galayı gizli bir isim kullanarak eleştirir. Yazarı, kendisini ve hatta zayıflığını kınar.
Don Karlos
İspanya veliahtı Don Karlos, beş bölümden oluşan dramatik bir şiirdir. Friedrich Schiller bu dramı 1783 ile 1787 yılları arasında kaleme almıştır. Dram, sorunun özüne inmeden politik-toplumsal çatışmayı -17. yüzyılda Hollanda eyaletinin İspanya’yla bağımsızlıkları için savaşmaları- ve Kral II. Philipp’in umutlarına karşı yapılan samimi toplumsal entrikaları işlemektedir.
Eserin konusu
Aranjuez yazlık köşklerinde uzun zaman sonra Don Karlos ve onun gençlik arkadaşı Marquis von Posa yeniden karşılaşırlar. Posa Brüksel’den yeni gelmiştir ve bu arada Hollanda eyaletinde milletvekilliği yapmaktadır. Posa’nın tek amacı, Karlos’u kandırarak farklı mezheplerde olan Protestan yerli Hollandalıların ve Katolikliğe bağlanan İspanyolların yaşadığı huzursuz eyalete, Flandra’ya gitmektir. Prens, arkadaşına babası Kral Philipp’in şimdiki eşi olan, kendisinin eski nişanlısı Elisabeth de Valois’i sevdiğini ümitsizce anlatır. Posa bundan dolayı Karlos ve Kraliçe için bir buluşma tertip eder, devamında Karlos üvey annesine aşkını anlatır. Elisabeth yine de bu durumu reddeder ve kendisine olan sevgisi yerine vatana sevgiyle bağlı kalması için onu yüreklendirir.
Madrid’e geri döndüğünde Karlos Kral’dan valilik için ricada bulunur; fakat Kral Philipp veliahta sır vermez, yumuşak sesle konuşur ve eski kabadayı asker Dük Alba’yı yeğlediğini söyler. Karlos Prenses Eboli’den bir aşk mektubu alır, mektubun Kraliçe’den olduğunu düşünür. Büyük bir sevinçle sarayın uzak kabinesine gider, orada yine de Eboli’yi, bütün bu yanlış anlamanın odağındaki kişiyi bulur. Karlos Eboli’den aldığı bir mektupta Kral Philipp’in Eboli’yi metres yapacağını öğrenir. Bu görüşme esnasında Eboli, Karlos’un onu sevgili olarak değil de arkadaş olarak gördüğünü fark eder. Karlos kendisinin gelecekte Kral olacağına dair bir mektup alır. Bu arada Eboli’ye, çeşitli yönlerden akıl verenler, onu, krala gidip Karlos’un kraliçeye olan aşkını ifşa etmesi için ikna ederek, kraliçeyi zor durumda bırakacak belgeleri çalması için zorlarlar.
Karlos, Posa’ya kendi talihsizliğini ve Kral’ın vefasızlığını haber verir. Posa, Prensin Kralın Eboli’ye mektubunu Kraliçe’ye göstermesine engel olur, daha önceki idealleri ve siyasi hedefleri için onu uyarır.
Alba Kral’a, Kraliçe ve Karlos arasındaki buluşmayı ifşa ettikten ve Domingo Prenses Eboli’nin günah çıkarma sırasında açığa vurduğu gibi veliahdın, Kralın oğlu olmadığı söylentilerini haber verdikten sonra, karısı tarafından aldatıldığını öğrenen ve zaten güvensiz olan Philipp karısı ve oğlunu öldürtmek ister. İçindeki korkak duygular yüzünden, samimi arkadaşını hatırlar, ardından cesur Marquis von Posa’yı çağırma ve hizmetine alma düşüncesi aklına gelir. Sonra Posa, Kral’ın bu isteğini reddeder. Bariz bir şekilde insanlığı desteklediğini söyler ve Philipp’den İspanya cezaevini özgürlük korunağı haline getirmesini ister. Kral, Posa’nın cesareti ve samimiyetinden etkilenir, onu bakan ve en yakın danışmanı yapar. Her şeyden önce onu o anda güvenilir bir dost olarak görür. Ondan Karlos ve Kraliçe arasındaki ilişkiyi gözetlemesini ister. Posa yapmacık bir şekilde razı olur. Posa, Elisabeth’i ziyaret eder. Posa ve Elisabeth; Karlos’u Krala karşı isyana teşvik etmesini, gizlice Hollandalıların İspanyol boyunduruğundan kurtarması için Brüksel’e gitmesini kararlaştırırlar. Posa, Karlos’a Kraliçe tarafından yazılmış uygun bir mektup yollar ve mektup çantasını rica eder. Bu arada Kraliçe mektuplarının (Eboli tarafından) çalındığını ortaya çıkarır ve Kralla bunun üzerine kavga ederek onu suçlar. Marquis, Krala Karlos’un mektup çantasını teslim eder. Philipp, Prenses Eboli’nin mektubunu oğlunun mektupları arasında bulduğunda, kayıtsız şartsız yetkiyle donattığı Marquis’in isteklerini yerine getirir ve oğlu için tutuklama emri çıkartır. Graf Lerma bu durumu hemen Karlos’a bildirir. Karlos şaşkın bir şekilde hemen Prenses Eboli’nin, ona en son samimi olan kişinin yanına koşar. Posa orada onu tutuklar. Prenses, Kraliçe‘ye o an mektupları neden çaldığını itiraf eder. Posa planının başarısızlığa uğradığını fark eder. Gizlice yeni bir plan hazırlar ve kraliçeyi davet eder, kralın oğluna eski “özgür bir ülke kurma” yeminini hatırlar.
Marquis, Karlos’u hapishanede ziyaret eder ve Posa’ya hayatlarını tehlikeye sokacak mektupları Krala vermiş olmasının hata olduğunu söyler. Dük Alba gelir ve Karlos’u özgür bırakır; fakat Karlos, Alba’yı kovar; çünkü sadece Kral tarafından özgürlük hakkı verilir ve alınır. Posa, Karlos’a Eboli’nin ihanetini haber verir ve kendini arkadaşı için feda edeceği yeni planını açıklar. Kısa bir süre sonra bir silah sesi gelir ve Marquis can havliyle yere düşer. Kral Posa’nın ihaneti yüzünden hayal kırıklığına uğrar, oğlunun serbest bırakılmasını ister. Fakat oğlunu bu ölümden ötürü suçlar ve ona Marquis ile olan arkadaşlık ilişkisini anlatır. Bir hassa alayı memuru Karlos’u özgür görmek isteyen halkın isyan haberini bildirir. Lerma, veliahdı Brüksel’e kaçması için ikna eder. başkanı Kral’ın insani zayıflığını bir hata olarak görür ve oğlunun idam edilmesini ister. Bu arada dedesinin ruhu kılığına bürünür ve Kraliçe’nin odasına sızar. Orada Philipp onu engizisyon başkanına teslim eder.
Wilhelm Tell
Wilhelm Tell, Schiller’in tamamladığı son dramdır. 1804 yılında tamamlanmıştır.
İçerik
Wilhelm Tell eseri 1803-1804 tarihlerinde Friedrich Schiller tarafından yazılmıştır ve 17 Mart 1804 tarihinde Weimar Saray Tiyatrosunda sahnelenmiştir.
Yazarın daha sonraları eşi olacak olan Charlotte von Lengefeld, daha 1789’da o zamanlarda Johannes von Müller’e “Geschichten schweizerischer Eidgenossenschaft” adlı kitabı iletmiş, böylece de Schiller’in Tell efsanesi ile karşılaşmasına vesile olmuştur. Goethe 1775-1797 yılları arasında İsviçre’nin iç kısımlarını 3 defa ziyaret eder ve 1797 yılının Ekim ayında “Küçük Kanton”u yeniden ziyaret edeceğini ve efsaneyle çok ilgilendiği bildirir (8 Ekim 1797 tarihli mektubunda).
(…)Vierwaldstätter gölü çevresi ve Wilhelm Tell’in ruhu onu büyüler. Goethe, Tschudi’den İsviçre Kroniğini alır; ardından İsviçre’nin kurtuluş marşını epik olarak yeniden düzenler; ama sonradan bu konunun üstüne gitmez. 1803’ten 1804’e kadar Williem Tell eserinin 5 perdesi yazılır. İlk 4 perdede Tschudi’nin kroniğinin ayrıntılarına sadık kalır Schiller. İsviçre’ye hayatında hiç gitmemesine rağmen, oranın görülmeye değer yerlerini tarih bilgisinden dolayı iyi bir biçimde yazmıştır. Schiller bir canlandırmasında İsviçre’nin iç kısımlarındaki yerlilerin, Habsburglu valinin zalim ve zorba yönetimine karşı kişisel ve ortak özgürlük savaşını tasavvur eder. Bir sahnede doğal masum haliyle başrol oyuncusunun, zorbanın ölümünden sonra bir daha geri dönemeyişi gösterilir. Oyunun başında Tell sezgili bir biçimde ele alınırken ve suskun hareketlerde bulunurken, beşinci ve son perdede olayları bütünsel olarak algılayan bir kişilik psikolojisindeymiş gibi davranır; ancak 19. Yüzyılda Tell’in sergilediği bu psikolojik sahne ya gösterilmezdi ya da sıkı bir şekilde sansürlenip kısaltılırdı. Ludwig Börne döneminde çok fazla ilgi gören Schiller, özgürlüğün dışavurumunu sorunlu bir biçimde ifade eder. Başkahraman eserin kilit sahnesinde bu Börne yorumuna göre elma yerine okla doğrudan derebeyini hedef alarak bir şehitlik ölümü göze alabilirdi; bu görüş, tam da Napolyon sonrası Avrupa’nın ruh haline uygun düşmektedir.
Nazi Almanyası’nda bu oyun, sonraları Nazi propagandasında kullanılır. Propaganda Bakanı Goebbels ilk yıllarda bu esere “Liderin Draması” der ve sık sık oyun sahnelenir. Başrol Tell’i Werner Stauffacher ideal bir lider rolünde canlandırır. Tell ile ilgili birçok yazı kitaplarda bulunabilir. Naziler için çok değerli olan bu eserin 3 Haziran 1941’de Hitler’in talimatıyla yasaklanması da çok dramatik bir durum olmuştur. 1941 yılında İsviçre Konfederasyonunun 650. kuruluş yıldönümü kutlanır. O zamanlar Schiller’in “Wilhelm Tell” eserine çok fazla karşılaştırmalar yapılır. Böylece Altdorf’daki Tell oyunu taraftarları 1 Ağustos’ta Rütli’de diktatör olan derebeyine karşı yemin sahnesini sergilerler.
Hile ve Aşk
“Hile ve Aşk” Schiller’in yazdığı, 5 perdeden oluşan, ilk defa 13 Nisan 1784 yılında sahnelenen dramdır. Bu dram, soylu bir aileden gelen Ferdinand von Walter ve orta sınıftan bir müzisyenin kızı Luise Millerin’in samimi aşkının hain entrikalar sonucu sonlanmasını konu edinir.
İlk ismi “Luise Millerin” olan eser tiyatrocu August Wilhelm Iffland’ın önerisiyle sonradan “Hile ve Aşk” ismiyle ünlenir. Bu eser Alman Dramının en büyük klasiği niteliğindedir ve okullarda edebiyat derslerinde öğretilir. 1848 yılında Giuseppe Verdi tarafından “Luisa Miller” isminde bestelenir, opera haline ise Napolili Salvatore Cammarano tarafından getirilir.
Arka plan
1784 yılında Schiller “Tiyatro sahnesinin etik bir kurum olarak incelenmesi” teorisini yayımlar. Bu makalenin ana düşüncesi; trajediyi bir yazınsal tür olarak tanrıcılığın bir dışavurum aracı olarak tasvir etmektir. Tiyatronun göreviyse; dünyanın düzenini, büyük adaleti sahnede sanki tanrı yapmış gibi göstermeye çalışmaktır. Bu adalet “Hile ve Aşk”ta görülebilir. Bu eserin sonunda dünyevi adaletin yerine tanrının adaleti getirecek son merci olduğu gösterilir. Schiller tiyatronun bir diğer işlevinde ise bu eğitim misyonunda izleyicinin bütün hislerinde durulaşma etkisini (bkz. Aristoteles Poetica’sında Katarsis) uyandırmak, eğitimle onları bir kalıba sokmak ve “tiyatro sahnesi”ni “ahlâki bir kurum” haline getirmek olarak görür. Fakat en anlamlı görevi özgürlük ve zorunluluk arasındaki ara roldür. Topluma karşı bireysel savaş, ahlâki ve dinî şiddet, sahnede fikir halini alır ve insanlar bunları içselleştirir.
Bu eser Fırtına ve Coşku (Sturm und Drang) döneminin bir parçası sayılır. Bireysel ilgi ve şiddete karşı özgürlük arayışı gibi öznel duygular figürler için kuvvetli güdülerdir ve en sonunda bir felakete sürüklenirler.
Charlotte von Wolzogen’e olan aşkı yüzünden, Schiller kendisini asalet ve burjuvazi arasındaki büyük uçurumda bulur. “Hile ve Aşk” Schiller’in üçüncü dramıdır. 1782 yılının Eylül ayında Württembergli Dük Karl Eugen’in egemenliğinden Mannheim’a kaçar. Dük “Haydutlar” eserinin gösterimi için oradan kaçmış olan Schiller’i gözaltına almak ister ve bundan sonra da yazı yasmasının yasaklanması için uğraşır. Tanıklık ettiği ve bir nevi kurbanı olduğu adaletsizlik ve prenslerin yaşamını “Hile ve Aşk” eserinde ortaya koymuştur.
- Kraliyet sarayları uğruna boş uğraşlar: Würtemberg Schiller’in zamanında fakir bir yer olmasına rağmen, Karl Eugen kendi dük yaşamını Fransız Kralının yaşantısına benzer bir şekilde idame eder. Bu durumdan ötürü sıklıkla yapılan şölenler, baleler ve avlar gibi pahalı eğlenceler askerî ödeneklerden ve halkın cebinden çıkıyordu.
- Askeri Ticaret: Schiller döneminde; her şeyden önce Amerika’daki sömürge savaşı için, ülkedeki çocukların yurtdışına satılması da Württemberg’de vuku bulmuştur ve para toplamaya yarıyordu.
- Metres: Karl Eugen yaşadığı zamanda olağan olan aşikâr bir metres yaşamı sürdürüyordu. Daha sonra 1780 yılında Dükün eşi olacak olan Franziska von Leutrum, Karl Eugen’in metreslerinden sadece biriydi. Franziska von Leutrum, Hile ve Aşk eserindeki Lady Milford rolünün tarihsel esin kaynağıdır.
- Entrika: Schiller döneminde Württemberg Sarayında görev alan Bakan Graf Samuel Monmartin kurmaca bir mektupla rakiplerini kandırır ve prensin güvendiği tek kişi olmayı başarır.
Konu
Alman Prenslik Sarayında Asil unvanı alan Binbaşı Ferdinand; müzisyen Miller’in kızı Luise ile sonu ölümle biten çatışmada bir aşk yaşar. Fakat Ferdinand’ın babası ve yaşlı Miller bu ilişkiyi reddederler.
Başkan von Walter bu ilişkinin yerine, Ferdinand’ı dükün metresi, Lady Milford’la evlendirmeye çalışır, böylelikle sarayın etkisini de daha da artırabilecektir; fakat Ferdinand bu plana karşı isyan eder, söz dinlemez ve Luise’le kaçmak için onu ikna etmeye çalışır. Amacına ulaşmak adına, Başkan ve sekreteri Wurm (solucan) haince bir entrikaya başvururlar. Luise’nin ailesi sebepsiz yere tutuklanır. Luise’ye, ancak saray mareşali von Kalb’e yazacağı bir aşk mektubuyla ailesinin ölümden kurtulabileceği söylenir. Üstelik tanrıya bir ant içmesi gerekir. Bu mektup Ferdindand’ın eline geçer ve kıskançlık gibi kindar duygular uyanmaya başlar. Luise Ferdinand’a olan aşkının saflığını göstermek ve yemini bozmak için intihar etmek ister. Babası ahlâki ve dinsel baskılarla bu düşüncesini uygulamaması için onu ikna eder. Böylece Ferdinand’ın suçlaması karşısında suskun kalır. Öfke ve ümitsizlikten körleşen Ferdinand kendini ve Luise’yi zehirler. Ölüm anında Luise suskunluk yemininden sıyrılmış olduğundan Ferdinand’a bütün hileli entrikayı açıklar, onu bağışlayarak kollarında ölür. Ferdinand ise son anında babasına elini uzatır, babası ise bu hamleyi, oğlu Ferdinand’ın kendisini bağışladığı yönünde yorumlar.
Bir bölümde, asalet ve burjuvazi arasında gidip gelen Lady Milford Luise’nin Ferdinand’a olan saf ve büyük aşkıyla karşı karşıya gelir. Ferdinand’a olan aşkına rağmen evlilik planlarından vazgeçer ve kendi dünyasına umutlu bir şekilde geri döner.
Kaynakça
Vikisöz'de Friedrich Schiller ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
Dış bağlantılar
- Felsefe.info: Johann Friedrich Von Schiller 7 Aralık 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Johann Christoph Friedrich von Schiller d 10 Kasim 1759 Marbach am Neckar o 9 Mayis 1805 Weimar 1802 yilinda soyluluk unvani almis bir sair filozof tarihci ve en onemli Alman dram yazaridir Yazdigi cogu tiyatro eseri Alman tiyatrosunda basyapit niteligindedir Schiller doga tasvirli siirlerin sairi olarak da gayet basarili olmustur ancak asil alani dusunsel didaktik siirdir cogu yazara ilham olmustur ve dramatik siirleri en sevilen Alman balatlari arasindadir Friedrich SchillerFriedrich SchillerDogum10 Kasim 1759 1759 11 10 Marbach am Neckar Wurttemberg Dukaligi Kutsal Roma ImparatorluguOlum9 Mayis 1805 45 yasinda Weimar Kutsal Roma ImparatorluguMeslekSair filozof tarihci ve oyun yazariMilliyetAlmanImza1802 de Friedrich Schiller 1905 te Jos Koehler tarafindan basilmis olan litograf Friedrich Schiller 1945 Fransiz Isgal Bolgesi puluFriedrich Schiller Ressam Gerhard von KugelgenWeimar da Goethe ve Schiller AnitiStuttgart ta Schiller Aniti Schiller Wieland Herder ve Goethe ile Weimar Klasiginin en onemli dort yazarindan biridir YasamiAilesi ve okul yasami Friedrich Schiller memur ve cerrah olan Johann Caspar Schiller ve Elisabeth Dorothea Schiller in ikinci cocugu olarak Marbach am Neckar da dunyaya geldi Schiller 5 kiz kardesinin arasindaki tek erkek cocuktu Babasinin reklam memuru olmasi dolayisiyla ailesi 1763 te Lorch a tasinmak zorunda kaldi Kisa bir sure sonra 1766 da kiz kardesi Luise nin dogmasiyla ailesi Ludwigsburg a tasindi Ayni yil Schiller orada Latin okuluna basladi Daha o zamanlardan Absalon ve Hiristiyanlar adli tiyatro oyunlarini kaleme almaya baslamisti Ailesinin baskilari ve istekleri uzerine Schiller 1773 yilinda Karlsschule askeri akademisine gitmek zorunda kaldi Sonralari hukuk egitimi almaya basladi Yatili ogrenciler siki bir sekilde askeri egitim aliyorlardi ve Schiller 2 defa kati bir sekilde cezalandirildi Tip egitimi Akademi 1775 yilinda Solidute satosundan Stuttgart in icine tasindi Schiller egitim aldigi bolumu degistirerek tip bolumune gecis yapti Bu sure zarfinda coskucu sairlerin eserleri ve Klopstock un siirleri Schiller in ilgisini cekti Ayni yil icinde Schiller Der Student von Nassau dramini kaleme aldi 1776 yilinda ilk defa Der Abend siiri basildi Schiller Plutarch in Shakespeare in Voltaire in Rousseau nun ve Goethe nin eserlerini inceledi Ayrica 1776 yilinda ozgurlukcu tiyatro eseri Haydutlar i yazmaya basladi 1779 yilinda ilk tip sinavini verdi ve askeri tiptan istifasini istedi Fakat bu ancak 1780 yilinda yaptigi Insanin vahsi dogasi ve ruhu ile iliskisi uzerine deney adli doktora tezini bitirmesine kadar surdu Haydutlar1781 yilinda Schiller tiyatro eseri Haydutlar Die Rauber i bitirdi ve isimsiz olarak yayimladi Die Rauber Schiller in kaleme aldigi en onemli drama eseridir Ilk olarak sahne eseri olarak tasarlanmamis olan eser 5 perdede ve her perde 2 ya da 5 sahneye bolunerek sunuldu Sturm und Drang doneminin ruhunu tasiyan eserin promiyeri 13 Ocak 1782 tarihinde yayimcisinin adiyla Manheim Tiyatrosu nda Wolfgang Heribert von Dalbergs yonetiminde yapildi Ozellikle bu eserden etkilenen genc kitlede cosku daha fazlaydi Kraliyetin yasaklamasina ragmen Schiller arkadasi Andreas Streicher ile promiyerde yer aldi Bu yuzden duk Karl Eugen itaatsiz sairi 14 gunlugune cezaevine atti ve bu eserin devamini komedileri ve buna benzer seyleri yazmasini yasakladi Ozgur ruha sahip gencler ileriki zamanlarda cok sayida Haydutlar Cetesi olusturdu 19 yuzyilin ilk ceyregine kadar haydut ceteleri ve kanunsuzlar Almanya da alisildik bir durum degildi Edebiyat tarihcilerine gore bu eser en unlu cete elebasi Nikol List in olusmasinda buyuk rol oynamistir Bu eserin asil cikma noktasi Karl ve Franz arasinda var olan catismadir Bir tarafta entelektuel ozgurlugu seven ve babasi tarafindan cok sevilen Haydut Karl oteki tarafta ise duygusuz menfaatci sevgi yoksunlugundan aci ceken Karl i kiskanan ve babasinin mirasina konmak isteyen Franz Schiller in bu eserinde sundugu ana fikir kanun ve ozgurluk arasindaki catismanin tasavvurudur Ayrica eserin konusu Amac araclari mesru kilar atasozunun de aksini iddia etmektedir Giuseppe Verdi nin ayni isimli opera eseri Schiller in dayanir Stuttgart tan kacis22 Eylul u 23 e baglayan gecede Schiller arkadasi Andreas Streicher ile Stuttgart tan kacti ve yeniden Mannheim a yeni drami Fiesco nun Genua ya Yemini ni yazacagi yere gitti Bunun ardindan Frankfurt Oggersheim ve Bauerbach Turingiya seyahatlerine cikti Schiller in arkadasi Streicher 1782 den 1785 e kadar Schiller in Stuttgart tan kacisi ve Mannheim a ikameti adli kitabinda kacisi anlatti 1782 yilinda cogu Schiller e ait olan 1782 yili antolojisi kitabi basildi Belirsiz gezginlik yillari 1783 1789Schiller 1782 yilinda okul arkadasi Wilhelm von Wolzogen araciligiyla aralik ayinda arkadasinin annesi Henriette von Wolzogen in yanina sigindi Yakinda bulunan baskent Meiningen de duklerin evindeki saray kutuphanesine ziyaretlerinde Schiller ileride kiz kardesiyle de evlenecek olan kutuphaneciyle tanisti Bauerbach ta Luise Millerin eserini bitirdi ve u yazmaya basladi Tiyatro muduru Dalberg in davetiyle 1783 yilinda Mannheim a geri dondu ve temmuz ayinda tiyatro yazari olarak ise basladi Fakat orada 1783 yilinin eylul ayinda o zamanlar Ren Nehri civarinda cok yaygin olan sitma hastaligina yakalandi Mannheim da Charlotte von Kalb ile tanisti 1784 yilinin ocak ayinda Fiesco nisan ayinda Luise Millerin in adlari August Wilhelm Iffland tarafindan Hile ve Ask olarak degistirildi ve sahnelendi Bir yil sonra Dalberg Schiller in dusus gostermesine neden oldu ve sozlesmesini uzatmadi bu da Schiller in borclular hapishanesine dusmesinde buyuk rol oynadi 1785 yilinda Schiller para sikintisinda ona yardim etmis olan in yanina Leipzig e gitti 1812 den 1816 yilina kadar Schiller in eserlerinin basilmasi icin butun masraflarini karsilayan Korner le tanismalari 1784 yilinda imzasiz bir mektup yuzunden oldu Korner ve onun arkadasi Ludwig Ferdinand Huber Leipzigli demir zanaatcisi Johann Michael Stock un kiz kardesleri Minna ve Dora Stock ile etik olmayan bir iliski icerisindeydiler bu da burjuva sinifi otoriteleri tarafindan elestirilmekteydi Bu yuzden Schiller onlarin bu durumlarini Hile ve Ask draminda canlandirdi ve bu cift Schiller e yazdiklari mektupta sonsuz saygilarini ifade ettiler Schiller yaklasik 6 ay sonra bu mektuba karsilik olarak Bu mektubu kalbimin en derin uzuntulu haliyle gonderiyorum 7 Aralik 1784 diye bildirmistir 7 Agustos 1785 yilinda Christian Gottfried Korner kucuk kiz Minna ile evlendi Korner e yazdigi bir mektupta Schiller Johann Christoph Bode nin onu farmason yapmak istedigini yazdi Kendisi de farmason olan Korner sadece masona guc kazandirmak istedikleri icin Schiller in farmason olmamasini istedi 1785 yilinin yaz ve sonbahar aylarinda bugunku Gohlis semtinin bulundugu bir koyde sonraki tarihte ise Korner in Dresden Loschwitz teki bag evinde Korner in ricasi uzerine unlu Ode an die Freude Beethoven in 9 senfonisinin bestesi adli eseri ve ayni zamanda mason locasinda yemekte okunmak uzere Uc kilica dair Zu den drei Schwertern adli eser yazilmistir 1786 yilinda Thalia dergisinin 2 baskisinda Verbrecher aus Infamie Eine wahre Geschichte oykuleri yayinlandi Sonradan bu oykuler Onursuz Suclu adi altinda yeniden basildi Schiller 17 Nisan dan 21 Mayis a kadar Dresden yakinlarinda Tharandt ta yasadi ve Gasthof zum Hirsch te gunumuzde Schillereck olarak biliniyor Don Karlos adli eserini tamamladi 21 Temmuz 1787 yilinda Schiller Weimar a gitti Orada Herder Wieland ve Kant felsefesini benimseyen ilk kisi olarak Carl Leonhard Reinhold ile tanisti ve Schiller i de Kant calismalarina soz konusu dusunurun Berlin Aylik Dergisinde Berliner Monatsschrift cikan yazilari ile baslamasi konusunda ikna etmistir Rudolstadt a yaptigi bir gezi sirasinda tanistigi Charlotte von Lengefeld ve onun kardesi Caroline von Wolzogen Schiller in dergisinde Schiller e ithafen Agnes von Lilien romanini yayinladi Ayni yil drami yayinlandi ve hemen sahnelendi 1788 yilinda Goethe Italya gezisinden dondukten sonra bu iki yazar 7 Eylul de Rudolstad ta Lengefeld ailesinin bahcesinde ilk defa karsilastilar ve o zamana kadar daha birbirlerini hic etkilememislerdi Schiller Birlesik Hollanda nin Ispanya Hukumeti nden Ayrilisinin Tarihi calismasinin ilk ve tek cildini ve Don Karlos a 12 mektubunu bitirdi Don Karlos un onuncu mektubunda Schiller ne mason ne de farmason oldugunu yazdi Schiller in torununun torunu ise Schiller i Ayaktaki Aslan Gunther adli mason locasina tanitan kisinin Wilhelm Heinrich Karl von Gleichen Russwurm oldugunu belirtmistir 1794 yilinda Johann Gottlieb Fichte de Schiller e ortak oldu 1829 yilinda Rudolstadtli iki farmason en sonunda Schiller in de farmason olacagi surecte onu locanin yikilmasi adina sikayet ettiler Schiller in ortaklik belgeleri oysaki hic bulunmadi 1789 1799 yillarinda ekonomik borclanma durumuIdeallerine aykiri olmasina ragmen 1789 yilinda Schiller Jena da profesorlugu kabul etti ve filozof olmasina ragmen tarih egitimi vermeye basladi Bu yetenegini ozellikle Birlesik Hollanda nin cokus tarihi eserinde gosterdi Haydutlar sayesinde cok sevilen yazar Jena daki yasam kosullari haberleri heyecaninin cosmasina neden oldu Dunya tarihi nedir ve ne amacla okutulur adli ilk dersi amfinin tasmasina neden oldu ve daha sonra daha buyuk bir amfiye tasinmak zorunda kalindi Bundan dolayi butun sehir ayaklandi Ayni yil Schiller in Ruhlarin Tanigi romani basildi ve yazar Wilhelm von Humboldt ile dostluk kurmaya basladi 22 Subat 1790 yilinda Charlotte von Lengefeld ile kendisi tarafindan sonradan Jena Schillerkirche olarak adlandirilan kilisede evlendi Nikahi kiyan papaz felsefe profesoru Carl Christian Erhard Schmid Schiller in meslektasiydi Kiz kardesleri Christophine ve Schwager Reinwald i Meinigen de ziyareti sirasinda Duk 1 Georg sarayin bir bolumunu Schiller e kiraladi Schiller 1791 yilinda olumcul bir hastaliga yakalandi 3 Ocak ta cokmeye basladi siddetli oksuruk ve zaman zaman bayginlik da bas gosterdi Iki ay sonra hatta Mayis ayinda yeni hastaliklar takip etti Schiller muhtemelen onu hayati boyunca hic birakmayacak olan tuberkuloza maruz kalmisti Ayni yilin Aralik ayinda Schiller in dostlari Ernst Heinrich Graf von Schimmelmann ve Friedrich Christian von Augustenburg Schiller i maddi yukten kurtarmak icin yillik 3000 marktan 5 yil boyunca emeklilik odemesi yaptilar 1792 yilinda Haydutlar sayesinde Friedrich Gottlieb Klopstock Johann Heinrich Campe Johann Heinrich Pestalozzi George Washington ve Tadeusz Kosciuszko Fransiz Cumhuriyeti fahri vatandasligina kabul edildiler Fransiz devrimine tamamen iyi bir niyetle karsi cikti ozgurlugun hizli degisimini ve Jakobenlerin insanligi hor goren terorlerini onceden tahmin etti Fransiz devrimcilerin terorunden ve idamlardan uzulerek nefret etti Ayni yil 30 Yil Savasi Neue Thalia ve Trajik Sanat Uzerine eserlerini tamamladi 1793 yilinda Guzellik ve Heybet Uzerine eserini bitirdi ve Ludwigsburg daki ailesini ziyaret etti 14 Eylul de ilk cocugu Karl Friedrich Ludwig dunyaya geldi 1794 yilinda yayimci Friedrich Cotta ile tanisti ve Horen ve Musenalmanach aylik dergilerinin basilmasi gerektigini belirtti Goethe ile arkadaslik iliskileriGoethe Schiller e Horen dergisine ortak olmasini onerdi ve bu olayin ardindan aralarinda arkadasca bir mektup alisverisi basladi 1794 yilinin Eylul ayinda Schiller Goethe nin evinde 2 hafta gecirdi Bu da onun gundelik yasamina kotu bir etki yaratmaya basladi ogleden sonralarina kadar uyuyor geceleri calisiyordu Schiller in gelenekci biri olmasindan dolayi Goethe ve onun hayat arkadasi Christiane Vulpius aralarindaki nikahsiz evliligi ortbas etmeye calistilar fakat bu saklambac oyunu Goethe nin evinde alisilmadik emek israfina neden oldu Christiane ve onun 5 yasindaki oglu August ayni evde gorunmez olmuslardi Schiller Goethe nin iliskisini Mademoiselle Vulpius yani Goethe nin tek kusuru olarak niteledi ve bir mektupta Goethe ye evcil huzur hakkinda yanlis bir kavrayisa sahip oldugu yonunde elestiri getirdi Goethe de buna cevap olarak Seramonisiz Evlilik diye betimledi iliskilerini Obur yandan Schiller in iskambil oyunlari ve tutune olan duskunlugu Goethe yi artik rahatsiz etmeye baslamisti 1795 yilinda aylik dergi Horen ilk sayisini cikardi Ayrica Schiller Dogal ve Duygulu Siir Uzerine arastirmasini tamamladi O zamanin en unlu yazarlari ve filozoflari da bu dergiye katilmaya basladilar Bunlardan bazilari su yazarlardir Herder Fichte August Wilhelm Schlegel Wilhelm ve Alexander von Humboldt Johann Heinrich Voss ve Friedrich Holderlin 1796 yilinda babasi ve kiz kardesi Nanette hayatlarini kaybettiler Ayni yil ikinci oglu Ernst Friedrich Wilhelm dogdu 1796 yilindan 1800 yilina kadar edebiyat dergisi Musenalmanach i yayimladi ve bu dergide de Goethe Herder Tieck Holderlin ve August Wilhelm Schlegel le beraber calisti 1797 yilinda Mussenalmanach dergisinde Goethe ve Schiller hiciv bolumu duzenlediler ve orada birlikte edebiyattaki uygunsuzluklarla alay ettiler Xenien 1797 yili Dramatik Masal yili olarak adlandirildi ve Schiller ayni yil Dalgic Eldiven Polikrates in Yuzugu Eisenhammer a Yolculuk masallarini bitirdi 1798 yilinda ise Sehir Halki ve Ejderhalarla Savas masallarini bitirdi Ayni yil Fransa tarafindan verilen Fahri Vatandaslik belgeleri en sonunda Schiller e teslim edildi Weimar da 1799 a kadar gecen yillarSchiller in 11 Ekim 1799 yilinda kizi Caroline Henriette Luise dogdu 3 Aralik ta ailesiyle birlikte Weimar a tasindi ve orada 16 Kasim 1802 yilinda soyluluk unvanini alarak simdiki adiyla Friedrich von Schiller olarak adlandirildi Ayni yil annesi oldu 1799 yilinda Wallenstein i ayrica ni da bitirdi 1800 yilinda i tamamladi 1801 de ni ve adli siiri yazdi 1803 te Messinali Gelin calismasini bitirdi 12 Subat 1804 te i tamamladi ve ardindan sonunda tamamlayamayacagi u yazmaya basladi 1804 te kizi Emilie Friederike Henriette dogdu Bundan sonra hastaligi daha da agirlasmaya basladi 1805 yili ve olumBir gazete Schiller in olumunden birkac ay once oldugu yalan haberini yayimladi 1805 in Subat ayinda hastaligi daha da agirlasmaya basladi ve 1 Mayis ta Goethe ile son defa tiyatro yolunda bulustular Olumunden kisa bir sure once Schiller Jean Racine nin klasik trajedisi Phedre nin 1677 cevirisini tamamladi Schiller 9 Mayis ta tuberkuloz teshisiyle akciger iltihaplanmasi yuzunden Weimar da hayatini kaybetti Otopsi raporuna gore Schiller in sol akciger kanadi tamamen tahrip olmustu Bobrekleri de iflas etmisti Kalp kaslari kuculmustu ve dalak ve safra kesesi kotu bir bicimde buyumustu Ardindan Schiller Jacobsfriedhof Weimar a gomuldu Ancak gercek mezarinin yeri ile ilgili yogun bir tartisma ile birlikte 1826 yilinda mezari acilip kontrol edilmesiyle orada gomulu olanin Schiller olmadigi yonunde karar verildi Bu arastirmalarin devaminda bulunan mezari duses Anna Amalia Kutuphanesinin bahcesine getirildi 1826 yilinin sonbaharinda Goethe oradan kafatasini odunc aldi Bunu sadece Wilhelm von Humboldt biliyordu Goethe Schiller in kafatasina bakip Schiller in Kafatasini Incelerken siirini yazmisti Kemikleri 16 Aralik 1827 yilinda Weimar mezarligina goturuldu ardindan Goethe oldukten sonra o da ayni mezarliga gomuldu EserleriDramatik eserleri 1781 Hile ve Ask 1783 Fiesco nun Genua ya Yemini 1784 Konners Vormittag 1787 1787 1788 Wallenstein Uclemesi 1799 Maria Stuart 1800 Orleans Bakiresi 1801 Messinali Gelin 1803 1803 1804 Sanatin Biati 1804 Demetrius Tamamlanmadi 1805 Duzyazilari Onursuz Suclu 1786 Ruhlarin Tanigi Fragman Yuce bir davranis Lirik eserleri Johann Christian Weckherlin in Genc Yasta Olumune Agitlar 1781 Sevince Kasideler 1786 Boyun Egme 1786 Yunan Tanricalari ilk surum 1788 ikinci surum 1800 Hektor un Vedasi 1790 Sais e Sisli Resim 1795 Dunyanin Ikiye Bolunmesi 1795 Dalgic 1797 Ibikus un Turnalari 1797 Ritter Toggenburg 1797 Eldiven 1797 Eisenhammer a Yolculuk 1797 1798 Ucurtma Savasi 1798 Kefalet 1798 Canin Sarkisi 1799 Naenie Nanie 1800 Yeni Yuzyila Giris 1800 Zafer Toreni 1803 Felsefi yazilari Fizyolojinin Felsefesi 1779 Insanin Vahsi Dogasi ve Ruhu ile Iliskisi Uzerine 1780 Tiyatro Eserine Ahlaki bir Kurum Olarak Bakmak 1784 Trajik Olaylar Karsisinda Duyulan Hazzin Nedenleri Uzerine 1792 Augustenburg Mektuplari 1793 Incelik ve Onur Uzerine 1793 Kallias Mektuplari 1793 Insanin estetik terbiyesi uzerine 1795 Dogal ve Duygulu Siir Uzerine 1795 Dilettantizm Uzerine Amatorluk Uzerine 1799 Johann Wolfgang Goethe ile Birlikte Yucelik Uzerine 1801 Tarihi eserleri Birlesik Hollanda nin Ispanya Hukumeti nden Ayrilisinin Tarihi 1788 Dunya tarihi nedir ve ne amacla okutulur 26 Mayis 1789 1790 Otuz Yil Savasinin Tarihi 1790 Cevirileri ve uyarlamalari Euripides Iphigenie Auris te Euripides sahneleri Scenen aus den Phonizierinnen William Shakespeare Macbeth Turandot Carlo Gozzi den sonra 1801 Amca Rolunde Yegen Komedi Louis Benoit Picard den sonra 1803 Der Parasit oder Die Kunst sein Gluck zu machen Komedi Picard dan sonra 1803 Racine Phedre 1805 Denis Diderot Jacques le fataliste et son maitre Bazi kisimlari Disil Intikamin Tuhaf Bir Ornegi basligi altinda cevrildi 1785 Yayinlanan dergileri Wirtembergisches Repertorium Thalia Die Horen 1795 Dil KullanimiSchiller sarayin sinik soguk dunyasini betimlemek icin muazzam coskulu ve abartili bir uslup kullanir Saray yasaminin bos konusmalarini ve egilimlerinin muazzam dis gorunusunun maskesini dusurmek icin Fransizca paragraflara basvurmustur yazar Baskanin konusmasi kusursuz cikarci buyurgan bir kustahliktadir Senin alcakligini ince bir ayna galerisinden bakarcasina surekli kontrol edecegim Sekreter Wurm Baskanin bir benzeri gibi hareket eder Maresal Kalb in ifade tarzi Bayan Miller inkine benzer bir sekilde algilanabilir Kalb aptalca dogal olmayan ve yapmacik bir tarzda konusur ayrica bazi kelimeleri yanlis kullanir butuncul bir maharetle ben eve kiyafet degisimi ve iade ne buyurursunuz buna Schiller sarayin dogal olmayan konusmalarini dogrudan yazar bazen de Miller ciftinin kaba konusmasina yer verir Miller basit bir kisiymis gibi karakterize edilmistir Buna karsin asiklarin Ferdinand Luise Milford dili tam bir ara dildir sadece insanlik dolu ifadelere tum yalinligi ile icten bir soylem birligine rastlanmaktadir Kant ve Schiller1791 yilindan itibaren Schiller in dusunce dunyasinda Kant in felsefesi onemli bir yer tutmaya baslamakta yazar yogun olarak buyuk filozofun eserlerini irdelemeye baslamistir Bu okumalar Schiller in kendi estetik ve ahlak anlayisinin belirginlesmesine yol acan bir ogrenme ve olgunlasma donemi olarak da kabul edilebilir Yargilama gucunun elestirisi adli eserinde Kant guzelligi ozneye etkisi bakimindan aciklamaya calisarak iki ayri begeni bicimini belirlemistir Begeni oncelikle menfaatsiz idi baska bir deyisle guzel nesnenin varligina yonelik dusunceden kaynaklanmamaktaydi ikinci tur olarak da begeni guzel nesnenin herhangi yararci ornegin nesnenin kullanimi bakimindan bir kasit icermeksizin icsel makuliyetine bagliydi Bu anlamda ozgur begeni yargisi Kant a gore alimlayicinin bir emegi sonucu sayilmaliydi Schiller de bu anlamda Kant in bu kasitsiz guzellik kavramindan etkilenerek ancak ayni zamanda onun makuliyet ine karsi bir itirazla kendi begeni ve estetik anlayisini olusturmustur Buna gore Schiller de ozneye etkisi bakimdan guzelligin tanimi yetersiz kalmakta nesnel guzellik ten de uzak durulmasi gerektigi fikri on plana cikmaktadir Schiller e gore insan dolayisiyla ozne pekala guzele yonelik egilim Neigung besleyebilir bu durum guzelligi guzel olmaktan cikarmamalidir En belirgin haliyle sanat guzelligi biciminde ortaya ciktigi iddiasi ile Schiller Kant a karsi kendi estetik anlayisini ondan sonraki iki yil boyunca belirginlestirmeye baslamistir Bu calismalarin sonunda Schiller in su unlu tanimi ortaya cikmisitr guzellik gorunure kavusan ozgurluktur Bu ayni zamanda Kant in mutlak guzel tanimindan bir uzaklasma anlamini iceren bir dusuncedir kisacasi Schiller Kant a karsit olarak platonik ideal guzelligi degil gorsellesen cisimlesen ve boylelikle oznelerin uzerinde etkiye kavusan guzelligi estetik anlayisinin merkezine yerlestirmistir Kant ile Schiller arasindaki iliskiyi somutlastirabilmek icin cogu zaman yine sikca alintilanan su dusunceye atifta bulunulmustur Severek dostlarima yardimci oluyorum ancak bunu egilimle yaptigimdan dolayi canim sikilir Buradaki dusuncede Kant in felsefesindeki gibi oznel istenc veya egilim olmaksizin bir insanin iyiligi ve guzelligi yeglemesi gerektigi yonundeki temel gerekcelendirmeye karsi bir cikis dile gelmektedir Butun bunlara ragmen Schiller Kant i bir rakip veya karsit olarak gormemistir daha ziyade yanlis anlamalara isaret ederek onunla bir tur baglilik icinde oldugunu belirtmistir Istenc ve gorev kavramlari arasindaki Kant a ozgu ayrimi Schiller de gormek olanakli degildir fakat yukaridaki alinti da Kant in ahlak felsefesine karsi kesin ve ciddi bir elestiri olarak da anlasilmamalidir Schiller in alimlanisinda azalmaSchiller in eserleri sadece Almanya da degil ayrica Avrupa nin bircok ulkesinde coskuyla karsilanmistir Ornegin hala birlesmemis ve zalim Italya da hatta Rusya Carligi nda bile Kimi Schiller i ozgurlugun sairi olarak kimileri de halkin medeniyetinin savunucusu olarak gormustur Dizelerinde ve tiyatro eserlerindeki diyaloglarin muazzam dil yapisindaki sadelik sayisiz ozdeyisin olusmasina neden olmustur 1859 yili Schiller in dogumunun 100 yili olarak tum Avrupa ve Amerika da kutlanir Yayimci Johann Friedrich Cotta 1867 yilina kadar toplamda 2 4 milyon nusha kitap satar Alman burjuvazisinin Schiller in eserleriyle 19 yuzyilda ve hatta 20 Yuzyilin baslarinda gitgide daha da somutlasan bir iliskisi vardir Egitim reformculari Schiller i okul kitaplarina aldiklari ve Kulturel Kapital in ana maddesi olarak kullandiklari icin hep ezberde kalmistir Alman isci hareketinde ve isci egitim derneginde cok degerli bir ozgurluk sairi olmustur Naziler iktidara gelisleriyle beraber hemen Schiller i kendi gorusleri dogrultusunda Alman Sair olarak somurup kullanmaya kalkismislardir 1941 yilinda in gosterimi Hitler in emriyle yasaklanir ayrica artik gosterilmez Almanya da Schiller in ideolojik butunlesmesi icin ugrasilir O donemlerde ilerici halk hareketi komunizme hazirlik olarak adlandirilir 1959 yilinda Schiller in 200 dogum yili dolayisiyla buyuk gosteriler yapilir Daha sonralari ozgurlukcu tiyatro eseri Don Karlos bir daha gosterilmez Thomas Mann nin olumunden kisa bir sure once 1955 yilinda Almanya nin bolunmus iki tarafina yaptigi Schiller uzerine deneme Yazarin 150 Olum yildonumu konusmasi Schiller e yaptigi ilani ask ve ayni zamanda son iki savasta gorunurde hicbir sey ogrenmemis Almanlara yaptigi bir cagri niteligindedir Ayrica Almanya Kultur bakani Johannes R Becher yazarin 150 olum yildonumu dolayisiyla bir konusma yapmistir 2005 Schiller Yilinda Schiller in eserlerinin tipki eskisi gibi kiymetinin bilindigi asikardir Schiller in yarattigi edebiyat bilimi yeni bir canlanmaya vesile oldu ve kitleler yildonumunu en onemli gun olarak ilan edilmistir Resmi torenlerde metinleri okunur ve halkta tamamen cosku uyandirmak istenir Orijinalleri artik eskisi gibi yeterince unlu degildir Artik Schiller i tiyatro eserlerinde ya da diger eserlerinde ezbere okuyacak cok fazla kisi kalmaz Bu edebiyat sosyolojisi acisindan ilginc bir durumdur Eugen Rosenstock Huessey 130 yillik bir sure icinde yeni bir neslin hafizasindan genis kultur birikimlerinin tamamen silinip kaybolabilecegine isaret etmistir Buna karsin bugun 2007 hala Alman oncu aydin kesimin bir bolumu icin Schiller in eserleri hala sasirtici derecede asinadir En azindan Schiller in donemindeki cagdaslarin o doneme ayni mesafede duran ve unutulmus olan Barok edebiyati ve otuz yil savaslari oncesi edebiyata yakinligindan daha yakin ve asinadir Schiller in Aristotelesci dram kurallarindan Sturm und Drang Cosumculuk donemi karakteri olarak ayrilmasiSturm und Drang doneminin en onemli eserlerinden biri olan Haydutlar Aristoteles in Trajedi nin Kurallari gibi edebiyat normlarina ve kurallarina karsi bir baskaldiridir Bu sadece Aristoteles i kapsamamakta ayrica Fransiz Klasiginin yorumlarini da icermektedir Paris te de ayni Schiller in Haydutlar eseri gibi bu yolda emek sarf edilmisti Tiyatro eseri trajedinin kurallarina bagliligi acisindan incelendiginde sunlar gorulur Drama 18 yuzyilin ortalarinda oynanirdi Eserin gosterimde olmasi asagi yukari 2 sene surdu Bu Aristoteles ten sonra Klasik Trajedi icin ortaya konulan kurallarin tam aksidir Olay once Moor Sato sunda ileriki asamalarda ise Saksonya sinirinda bir meyhanede ya da Tuna nehri boyunca Bohem ormanlarinda gecmekte Aristoteles in uc birlik kurali disinda bir sira daha kural vardir Ilk izlenimde Schiller Aristoteles tarafindan gozlemlenen olay kosullarina uymus bu kurallari hice saymamistir Cunku eserin kahramani Karl ve kardesi Franz Kont Maximilian Moor un cocuklaridir ve bundan dolayi soyludurlar Hatta Karl in sevgilisi de asildir Schiller in Hile ve Ask eseri gibi bir siniflar arasi asktan hicbir zaman bahsedilemez Ayrica Karl Moor bir haydut cetesi kurma dusuncesiyle entrikaci kardesinden babasindan ve boylece toplumsal statusunden vazgecer Buna gore Schiller Klasik Trajedinin kurallarini yikmistir Fransiz uslubunun 17 yuzyildaki geleneginde oldugu gibi kahramanlarin dili yuksek manzume dilinde yazilmamistir ayrica tum metnin nesir bicimi sinirlari icinde tutulmustur Bu manzume diline gore daha alt bir duzeye isaret etmektedir Cesitli monolog veya diyalog yerlerindeki ic celiskilerle dolu birim ve bolumler de kahrmanlarin catiskili ruh hallerine bir isaret niteligindedir Sturm und Drang doneminde yazilmayan eserlerle kiyaslaninca cinayet ve olum sahnelerini dogrudan sahneye tasimaktadir bu da Aristoteles ci ve Fransiz gelenegine aykiri bir durum olarak degerlendirilmelidir Ornegin Karl Moor nisanlisini onun istegi uzerine sahne uzerinde oldurur Bu ve buna benzer bircok ornekten yola cikarak denebilir ki Schiller dramlarin klasik Aristotelesci kuralci normlarin cogunu kirmistir HaydutlarDil ve uslup Dramatik tiyatro eseri Haydutlar Schubart in deyimi ile Insan yureginin hikayesine katilacak bir hikaye olarak 5 perdeden olusur Bu perdelerin her biri 2 ile 5 sahne arasinda degisir Schiller bu eseri bulundugu cagin yani Sturm und Drang in cosumculugun duygusal diline gore dramatize etmistir Coskulu anlatim ve kabalik arasinda dalgalanan duzyazisi sayisiz bicemsel aracla vurgu yazili sozlu uslup unlem anlam uyusmazligi benzerlik iki isimli ifade tarzi retorik sorular alay egretileme eserin tutkulu gucunu olusturur Ozet Maximilian von Moor Franz ve Karl in babasidir Dogasinda nefret olan Franz cocuklugunda cok ihmal edilir ve ikinci cocuk olmasindan dolayi hep arka plana atilir Bunun aksine Karl babasinin en sevdigi oglu te ozensiz savurgan bir ogrencilik yasar ve babasina isteklerini ifade edecegi mektubu yazmadan once suclara bulasir Burada trajedinin eylemi gorulur Kiskanc Franz kardesinin mektubunu baska bir mektupla degistirir Babasina Leipzig teki bir muhabirin sanki yazdigi ve Karl in tecavuzcu katil ve haydut oldugu bir metni okur Franz in kendisini yani kardesi Karl i surmek ve mirastan alikoymaya calismak icin kandirdigini dusunen babasi korkmaya baslar Karl in lideri oldugu cetenin icinde zaman zaman gerginlikler olusur bunlar cogu zaman tecavuzcu ve katil olan Moritz Spiegelberg yuzunden ortaya cikar Karl haksizlik ve iktidar yuzunden kendisini gitgide soylu yasamdan daha da uzaklastiracak bir cikmaza girer ve cetesindeki diger arkadaslarina sonsuz sadakat yemini verir Ne zaman ki sucsuz biri onun icin yasamini yitirir ve sevdigi Amalia yi hatirlarsa babasinin evine tekrar donmeyi kafasina koyar Bu arada Franz babasinin yuregini entrika bir yalanla yaralar ve Moor Satosunun yeni sahibi olmayi basarir Guc delisi ve azgin Franz Amalia yi kazanmak icin defalarca ugrasir Her seye ragmen Amalia kustah arzulara karsi cikar ve nisanlisina bagli kalir Karl kilik degistirerek satoya girer cokusunun nedenini anlar ve Amalia nin onu hala cok sevdigini de gorur Franz kilik degistirenin kim oldugunu tahmin edince Karl satodan kacar ve kulede yerde surunen en sevdigi oglunu tanimayan olu sandigi babasiyla tesadufen karsilasir Karl satoya hucum etmek ve nefret ettigi kardesini yakalamak icin kizgin bir sekilde cete arkadaslarina haber salar Fakat son anda kendi kendini oldurmesi icin onu birakir Haydutlar Amalia yi alirlar ve Karl a getirirler Karl cetenin elebasi olarak taninmaktan dolayi umitsizlige duser Bu durum babasini hayal kirikligina ugratir Hatta Amalia da korkmustur fakat aski bu durumu es gecmesine neden olur Cete arkadaslarina ettigi yemin yuzunden Karl in Amalia ya geri donmesi mumkun degildir Ama Amalia onsuz yasamak istemez ve Karl dan kendisini oldurmesini ister Karl onun son istegini yerine getirir ve bicakla onu oldurur ardindan adalete teslim olmaya karar verir Gala Eserin ilk sergilenisi 13 Ocak 1782 de Mannheim Ulusal Tiyatrosu nda gerceklesmistir Halkin ilgisi cok buyuk olur Feodal sisteme acik bir sekilde yapilan elestiri sebebiyle bir yil onceki basim halkta buyuk bir heyecan uyandirmisti Tiyatro muduru ve yonetmen Wolfgang Heribert von Dilbert bu nedenle eserdeki mustehcen ve olay yaratacak kisimlari 300 yil onceki zamana aktarma yontemini kullanarak torpuleyip silmek istemistir Ancak August Wilhelm Iffland Franz Moor karakterini cagdas kiyafetlerle canlandirir Gala buyuk bir skandal yaratir Schiller in kendisi galayi gizli bir isim kullanarak elestirir Yazari kendisini ve hatta zayifligini kinar Don KarlosIspanya veliahti Don Karlos bes bolumden olusan dramatik bir siirdir Friedrich Schiller bu drami 1783 ile 1787 yillari arasinda kaleme almistir Dram sorunun ozune inmeden politik toplumsal catismayi 17 yuzyilda Hollanda eyaletinin Ispanya yla bagimsizliklari icin savasmalari ve Kral II Philipp in umutlarina karsi yapilan samimi toplumsal entrikalari islemektedir Eserin konusu Aranjuez yazlik kosklerinde uzun zaman sonra Don Karlos ve onun genclik arkadasi Marquis von Posa yeniden karsilasirlar Posa Bruksel den yeni gelmistir ve bu arada Hollanda eyaletinde milletvekilligi yapmaktadir Posa nin tek amaci Karlos u kandirarak farkli mezheplerde olan Protestan yerli Hollandalilarin ve Katoliklige baglanan Ispanyollarin yasadigi huzursuz eyalete Flandra ya gitmektir Prens arkadasina babasi Kral Philipp in simdiki esi olan kendisinin eski nisanlisi Elisabeth de Valois i sevdigini umitsizce anlatir Posa bundan dolayi Karlos ve Kralice icin bir bulusma tertip eder devaminda Karlos uvey annesine askini anlatir Elisabeth yine de bu durumu reddeder ve kendisine olan sevgisi yerine vatana sevgiyle bagli kalmasi icin onu yureklendirir Madrid e geri dondugunde Karlos Kral dan valilik icin ricada bulunur fakat Kral Philipp veliahta sir vermez yumusak sesle konusur ve eski kabadayi asker Duk Alba yi yegledigini soyler Karlos Prenses Eboli den bir ask mektubu alir mektubun Kralice den oldugunu dusunur Buyuk bir sevincle sarayin uzak kabinesine gider orada yine de Eboli yi butun bu yanlis anlamanin odagindaki kisiyi bulur Karlos Eboli den aldigi bir mektupta Kral Philipp in Eboli yi metres yapacagini ogrenir Bu gorusme esnasinda Eboli Karlos un onu sevgili olarak degil de arkadas olarak gordugunu fark eder Karlos kendisinin gelecekte Kral olacagina dair bir mektup alir Bu arada Eboli ye cesitli yonlerden akil verenler onu krala gidip Karlos un kraliceye olan askini ifsa etmesi icin ikna ederek kraliceyi zor durumda birakacak belgeleri calmasi icin zorlarlar Karlos Posa ya kendi talihsizligini ve Kral in vefasizligini haber verir Posa Prensin Kralin Eboli ye mektubunu Kralice ye gostermesine engel olur daha onceki idealleri ve siyasi hedefleri icin onu uyarir Alba Kral a Kralice ve Karlos arasindaki bulusmayi ifsa ettikten ve Domingo Prenses Eboli nin gunah cikarma sirasinda aciga vurdugu gibi veliahdin Kralin oglu olmadigi soylentilerini haber verdikten sonra karisi tarafindan aldatildigini ogrenen ve zaten guvensiz olan Philipp karisi ve oglunu oldurtmek ister Icindeki korkak duygular yuzunden samimi arkadasini hatirlar ardindan cesur Marquis von Posa yi cagirma ve hizmetine alma dusuncesi aklina gelir Sonra Posa Kral in bu istegini reddeder Bariz bir sekilde insanligi destekledigini soyler ve Philipp den Ispanya cezaevini ozgurluk korunagi haline getirmesini ister Kral Posa nin cesareti ve samimiyetinden etkilenir onu bakan ve en yakin danismani yapar Her seyden once onu o anda guvenilir bir dost olarak gorur Ondan Karlos ve Kralice arasindaki iliskiyi gozetlemesini ister Posa yapmacik bir sekilde razi olur Posa Elisabeth i ziyaret eder Posa ve Elisabeth Karlos u Krala karsi isyana tesvik etmesini gizlice Hollandalilarin Ispanyol boyundurugundan kurtarmasi icin Bruksel e gitmesini kararlastirirlar Posa Karlos a Kralice tarafindan yazilmis uygun bir mektup yollar ve mektup cantasini rica eder Bu arada Kralice mektuplarinin Eboli tarafindan calindigini ortaya cikarir ve Kralla bunun uzerine kavga ederek onu suclar Marquis Krala Karlos un mektup cantasini teslim eder Philipp Prenses Eboli nin mektubunu oglunun mektuplari arasinda buldugunda kayitsiz sartsiz yetkiyle donattigi Marquis in isteklerini yerine getirir ve oglu icin tutuklama emri cikartir Graf Lerma bu durumu hemen Karlos a bildirir Karlos saskin bir sekilde hemen Prenses Eboli nin ona en son samimi olan kisinin yanina kosar Posa orada onu tutuklar Prenses Kralice ye o an mektuplari neden caldigini itiraf eder Posa planinin basarisizliga ugradigini fark eder Gizlice yeni bir plan hazirlar ve kraliceyi davet eder kralin ogluna eski ozgur bir ulke kurma yeminini hatirlar Marquis Karlos u hapishanede ziyaret eder ve Posa ya hayatlarini tehlikeye sokacak mektuplari Krala vermis olmasinin hata oldugunu soyler Duk Alba gelir ve Karlos u ozgur birakir fakat Karlos Alba yi kovar cunku sadece Kral tarafindan ozgurluk hakki verilir ve alinir Posa Karlos a Eboli nin ihanetini haber verir ve kendini arkadasi icin feda edecegi yeni planini aciklar Kisa bir sure sonra bir silah sesi gelir ve Marquis can havliyle yere duser Kral Posa nin ihaneti yuzunden hayal kirikligina ugrar oglunun serbest birakilmasini ister Fakat oglunu bu olumden oturu suclar ve ona Marquis ile olan arkadaslik iliskisini anlatir Bir hassa alayi memuru Karlos u ozgur gormek isteyen halkin isyan haberini bildirir Lerma veliahdi Bruksel e kacmasi icin ikna eder baskani Kral in insani zayifligini bir hata olarak gorur ve oglunun idam edilmesini ister Bu arada dedesinin ruhu kiligina burunur ve Kralice nin odasina sizar Orada Philipp onu engizisyon baskanina teslim eder Wilhelm TellWilhelm Tell Schiller in tamamladigi son dramdir 1804 yilinda tamamlanmistir Icerik Wilhelm Tell eseri 1803 1804 tarihlerinde Friedrich Schiller tarafindan yazilmistir ve 17 Mart 1804 tarihinde Weimar Saray Tiyatrosunda sahnelenmistir Yazarin daha sonralari esi olacak olan Charlotte von Lengefeld daha 1789 da o zamanlarda Johannes von Muller e Geschichten schweizerischer Eidgenossenschaft adli kitabi iletmis boylece de Schiller in Tell efsanesi ile karsilasmasina vesile olmustur Goethe 1775 1797 yillari arasinda Isvicre nin ic kisimlarini 3 defa ziyaret eder ve 1797 yilinin Ekim ayinda Kucuk Kanton u yeniden ziyaret edecegini ve efsaneyle cok ilgilendigi bildirir 8 Ekim 1797 tarihli mektubunda Vierwaldstatter golu cevresi ve Wilhelm Tell in ruhu onu buyuler Goethe Tschudi den Isvicre Kronigini alir ardindan Isvicre nin kurtulus marsini epik olarak yeniden duzenler ama sonradan bu konunun ustune gitmez 1803 ten 1804 e kadar Williem Tell eserinin 5 perdesi yazilir Ilk 4 perdede Tschudi nin kroniginin ayrintilarina sadik kalir Schiller Isvicre ye hayatinda hic gitmemesine ragmen oranin gorulmeye deger yerlerini tarih bilgisinden dolayi iyi bir bicimde yazmistir Schiller bir canlandirmasinda Isvicre nin ic kisimlarindaki yerlilerin Habsburglu valinin zalim ve zorba yonetimine karsi kisisel ve ortak ozgurluk savasini tasavvur eder Bir sahnede dogal masum haliyle basrol oyuncusunun zorbanin olumunden sonra bir daha geri donemeyisi gosterilir Oyunun basinda Tell sezgili bir bicimde ele alinirken ve suskun hareketlerde bulunurken besinci ve son perdede olaylari butunsel olarak algilayan bir kisilik psikolojisindeymis gibi davranir ancak 19 Yuzyilda Tell in sergiledigi bu psikolojik sahne ya gosterilmezdi ya da siki bir sekilde sansurlenip kisaltilirdi Ludwig Borne doneminde cok fazla ilgi goren Schiller ozgurlugun disavurumunu sorunlu bir bicimde ifade eder Baskahraman eserin kilit sahnesinde bu Borne yorumuna gore elma yerine okla dogrudan derebeyini hedef alarak bir sehitlik olumu goze alabilirdi bu gorus tam da Napolyon sonrasi Avrupa nin ruh haline uygun dusmektedir Nazi Almanyasi nda bu oyun sonralari Nazi propagandasinda kullanilir Propaganda Bakani Goebbels ilk yillarda bu esere Liderin Dramasi der ve sik sik oyun sahnelenir Basrol Tell i Werner Stauffacher ideal bir lider rolunde canlandirir Tell ile ilgili bircok yazi kitaplarda bulunabilir Naziler icin cok degerli olan bu eserin 3 Haziran 1941 de Hitler in talimatiyla yasaklanmasi da cok dramatik bir durum olmustur 1941 yilinda Isvicre Konfederasyonunun 650 kurulus yildonumu kutlanir O zamanlar Schiller in Wilhelm Tell eserine cok fazla karsilastirmalar yapilir Boylece Altdorf daki Tell oyunu taraftarlari 1 Agustos ta Rutli de diktator olan derebeyine karsi yemin sahnesini sergilerler Hile ve Ask Hile ve Ask Schiller in yazdigi 5 perdeden olusan ilk defa 13 Nisan 1784 yilinda sahnelenen dramdir Bu dram soylu bir aileden gelen Ferdinand von Walter ve orta siniftan bir muzisyenin kizi Luise Millerin in samimi askinin hain entrikalar sonucu sonlanmasini konu edinir Ilk ismi Luise Millerin olan eser tiyatrocu August Wilhelm Iffland in onerisiyle sonradan Hile ve Ask ismiyle unlenir Bu eser Alman Draminin en buyuk klasigi niteligindedir ve okullarda edebiyat derslerinde ogretilir 1848 yilinda Giuseppe Verdi tarafindan Luisa Miller isminde bestelenir opera haline ise Napolili Salvatore Cammarano tarafindan getirilir Arka plan 1784 yilinda Schiller Tiyatro sahnesinin etik bir kurum olarak incelenmesi teorisini yayimlar Bu makalenin ana dusuncesi trajediyi bir yazinsal tur olarak tanriciligin bir disavurum araci olarak tasvir etmektir Tiyatronun goreviyse dunyanin duzenini buyuk adaleti sahnede sanki tanri yapmis gibi gostermeye calismaktir Bu adalet Hile ve Ask ta gorulebilir Bu eserin sonunda dunyevi adaletin yerine tanrinin adaleti getirecek son merci oldugu gosterilir Schiller tiyatronun bir diger islevinde ise bu egitim misyonunda izleyicinin butun hislerinde durulasma etkisini bkz Aristoteles Poetica sinda Katarsis uyandirmak egitimle onlari bir kaliba sokmak ve tiyatro sahnesi ni ahlaki bir kurum haline getirmek olarak gorur Fakat en anlamli gorevi ozgurluk ve zorunluluk arasindaki ara roldur Topluma karsi bireysel savas ahlaki ve dini siddet sahnede fikir halini alir ve insanlar bunlari icsellestirir Bu eser Firtina ve Cosku Sturm und Drang doneminin bir parcasi sayilir Bireysel ilgi ve siddete karsi ozgurluk arayisi gibi oznel duygular figurler icin kuvvetli gudulerdir ve en sonunda bir felakete suruklenirler Charlotte von Wolzogen e olan aski yuzunden Schiller kendisini asalet ve burjuvazi arasindaki buyuk ucurumda bulur Hile ve Ask Schiller in ucuncu dramidir 1782 yilinin Eylul ayinda Wurttembergli Duk Karl Eugen in egemenliginden Mannheim a kacar Duk Haydutlar eserinin gosterimi icin oradan kacmis olan Schiller i gozaltina almak ister ve bundan sonra da yazi yasmasinin yasaklanmasi icin ugrasir Taniklik ettigi ve bir nevi kurbani oldugu adaletsizlik ve prenslerin yasamini Hile ve Ask eserinde ortaya koymustur Kraliyet saraylari ugruna bos ugraslar Wurtemberg Schiller in zamaninda fakir bir yer olmasina ragmen Karl Eugen kendi duk yasamini Fransiz Kralinin yasantisina benzer bir sekilde idame eder Bu durumdan oturu siklikla yapilan solenler baleler ve avlar gibi pahali eglenceler askeri odeneklerden ve halkin cebinden cikiyordu Askeri Ticaret Schiller doneminde her seyden once Amerika daki somurge savasi icin ulkedeki cocuklarin yurtdisina satilmasi da Wurttemberg de vuku bulmustur ve para toplamaya yariyordu Metres Karl Eugen yasadigi zamanda olagan olan asikar bir metres yasami surduruyordu Daha sonra 1780 yilinda Dukun esi olacak olan Franziska von Leutrum Karl Eugen in metreslerinden sadece biriydi Franziska von Leutrum Hile ve Ask eserindeki Lady Milford rolunun tarihsel esin kaynagidir Entrika Schiller doneminde Wurttemberg Sarayinda gorev alan Bakan Graf Samuel Monmartin kurmaca bir mektupla rakiplerini kandirir ve prensin guvendigi tek kisi olmayi basarir Konu Alman Prenslik Sarayinda Asil unvani alan Binbasi Ferdinand muzisyen Miller in kizi Luise ile sonu olumle biten catismada bir ask yasar Fakat Ferdinand in babasi ve yasli Miller bu iliskiyi reddederler Baskan von Walter bu iliskinin yerine Ferdinand i dukun metresi Lady Milford la evlendirmeye calisir boylelikle sarayin etkisini de daha da artirabilecektir fakat Ferdinand bu plana karsi isyan eder soz dinlemez ve Luise le kacmak icin onu ikna etmeye calisir Amacina ulasmak adina Baskan ve sekreteri Wurm solucan haince bir entrikaya basvururlar Luise nin ailesi sebepsiz yere tutuklanir Luise ye ancak saray maresali von Kalb e yazacagi bir ask mektubuyla ailesinin olumden kurtulabilecegi soylenir Ustelik tanriya bir ant icmesi gerekir Bu mektup Ferdindand in eline gecer ve kiskanclik gibi kindar duygular uyanmaya baslar Luise Ferdinand a olan askinin safligini gostermek ve yemini bozmak icin intihar etmek ister Babasi ahlaki ve dinsel baskilarla bu dusuncesini uygulamamasi icin onu ikna eder Boylece Ferdinand in suclamasi karsisinda suskun kalir Ofke ve umitsizlikten korlesen Ferdinand kendini ve Luise yi zehirler Olum aninda Luise suskunluk yemininden siyrilmis oldugundan Ferdinand a butun hileli entrikayi aciklar onu bagislayarak kollarinda olur Ferdinand ise son aninda babasina elini uzatir babasi ise bu hamleyi oglu Ferdinand in kendisini bagisladigi yonunde yorumlar Bir bolumde asalet ve burjuvazi arasinda gidip gelen Lady Milford Luise nin Ferdinand a olan saf ve buyuk askiyla karsi karsiya gelir Ferdinand a olan askina ragmen evlilik planlarindan vazgecer ve kendi dunyasina umutlu bir sekilde geri doner Kaynakca www turkedebiyati org 18 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Kasim 2022 PDF 1 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 18 Mart 2010 Vikisoz de Friedrich Schiller ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Dis baglantilarFelsefe info Johann Friedrich Von Schiller 7 Aralik 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde