Heykel ya da yontu, sanatsal bakış açısıyla meydana getirilmiş üç boyutlu formlara denir. Heykel temelde mekânın kapsanması, kavranması ve mekân ile ilişki kurulması ile ilgilenir.
Genellikle insan, hayvan ya da nesnelerin heykelleri yapılır. Taş ve ahşap gibi malzemelerden yontularak yapılabileceği gibi, kil, balmumu gibi ara malzemelerden modellenerek, bronz ve tunç gibi metallerden de dökülebilir. Büst, rölyef, , asamblaj, alçak rölyef, yüksek kabartma, , , , yontu, gibi heykel türleri vardır.
Heykelin tarihçesi
Heykel ve heykelciliğin tarihi eski zamanlara kadar uzanır. Dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan kazılarda mermer, ağaç, taş, pişmiş toprak, maden gibi çok çeşitli malzemelerden yapılmış heykel ve heykelciklere rastlanmaktadır. Bunlar ve diğer heykeller üzerinde yapılan incelemelerden, heykellerin büyük bir kısmının çeşitli kavimlerin ilah olarak tanıdıkları varlıkları tasvir ettikleri, bazılarının kral-kraliçe gibi hükümdar ailelerini, kahramanları ve kahramanlık olaylarını, bilim, sanat ve sporda meşhur olmuş kimseleri, bir kısmının da çeşitli insan ve hayvanları tasvir ettikleri anlaşılmıştır. Tarihi araştırmalar, ilk heykelin ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı hakkında herhangi bir netice vermemektedir.
Tarihi çok eski olduğu bilinen heykel ve heykelciliği bu derece yaygınlaştıran asıl sebep, inançtır. Çeşitli devirlerde yaşamış insanların tapındıkları ve ilah tanıdıkları şeylerin ağaç, taş, maden üzerine işlemeleri ve ibadetlerini bunlara karşı yapmaları, heykel ve heykelciliğe cemiyet hayatında geniş yer verilmesine yol açmıştır.
İlk çağ topluluklarında sanatçılar genellikle bir geleneği devam ettirir. Ortaya konan eser, toplumun ortak malı olarak kabul edilir. Dolayısıyla eserler sanatçıları değil üretildikleri kavim ve toplulukların adıyla anılırlar.
Tarımsal faaliyetlerin başlamasıyla birlikte, verimsizlik sorununa çare olarak, Magna Mater (Ana Tanrıça) heykelcikleri yapılmıştır. Bu heykelciklerin malzemesi ağaç ya da topraktır. Heykeller genel olarak aynı duruşu sergiler, kişisel özellik taşımazlar. Baş oranları vücudun geneline göre büyüktür. Üç boyutlu heykellerde bile uzuvlar çizilerek gösterilir. Heykel yüzeyleri çizilerek süsleme yoluna gidilir.
Mısır heykel sanatı
Kültür alanında otuz yüzyıl boyunca süreklilik gösteren Mısır’da heykeltıraşlar ağaç, granit, bazalt, gibi dayanıklı malzemeler kullandılar. Tapınakların ve mezar anıtlarının iç ve dış cephelerini heykeller ve rölyeflerle süslemişlerdir.
Mısır’da heykelcilikte zaman içinde gelişen bir üslupçuluk söz konusudur. Bu üsluplaşma özellikle figürlerin duruşlarında ve vücudu kaplayan kumaşların yapımında kendini gösterir. Figürler genel olarak durgun ve hareketsizdir. Frontal duruş hâkimdir. Ayakta duran figürlerde, vücut ağırlığı iki bacağa eşit olarak dağıtılır. Heykelin ortasından bir çizgi çekilirse iki eşit parça elde edilir. Kollar vücuda yapışık şekilde aşağıya sarkar, eller yumruk şeklindedir.
Mısır heykelcileri çok büyük ve sert taşlar yontuyorlardı. Bu durum onları çalışmalarında sadeleşme yapmaya yöneltti. Dolayısıyla heykellerde kas gibi detaylar görülmezken, yüzlerde de ifade de yoktur. Yalnızca mezarlara, dini inançlar gereği konan heykeller, ölünün ruhuna ev sahipliği yapacağından sahibine benzemesi zorunluluğu taşır.
Kral heykelleri sert taşlardan yapılırken, yumuşak taşlardan ve ağaçtan yapılan prens, rahip ve memur heykelleri bulunur.
Yeni imparatorluk döneminin en güzel eseri, şehrinde bulunan Kraliçe Nefertiti’ye ait olan büsttür. Sanatçısı bir yanda geleneğe bağlı kalmaya çalışırken, bir yandan da modelinin şahsi özelliklerini betimlemeye çalışmıştır. Gize piramidinin yanında bulunan Sfenks heykeli ise Eski Krallığın krallarından olan Kefren’nin portresini taşır.
Rölyefler daha çok tapınak ve mezarların duvarlarını süsler. Mısır rölyefleri daima bir olayı anlatır. Rölyeflerde baş, kollar, ayaklar, bacaklar ve gövde profilden; gözler ve omuzlar ise cepheden gösterilir.
Antik Yunan heykel sanatı
Antik Yunan heykelinde, kişisel özellikler değil, ortak ideal tip önemlidir. İdeal yüzler, ideal ölçülere uygun insan vücutları Yunan heykelinin başlıca özelliğidir. Başlangıçta kil, taş, fildişi, kemik ve tunç gibi malzemelerden ilkel heykelcikler ortaya koyan Yunan heykelcileri zaman içerisinde malzeme çeşitliliğini sürdürdüler. Heykel sanatının gelişmesinin ve anıtsal heykeltıraşlığın ortaya çıkmasının nedenleri arasında olimpiyatlarda başarı kazanan atletlerin heykellerinin dikilmesi geleneği ile gelişen mimariye bağlı olarak tapınakların taştan yapılmasıyla bunların iç ve dış cephelerinin kabartmalarla süslenmesi sayılabilir.
Yunan heykeli estetik anlamda karşıtlıklar ve bunun yarattığı dinamizm üzerine kuruludur. Baş başka bir yöne, göz ile kollar ve bacaklar başka yönlere bakarlar. Bu durumun da gösterdiği gibi Yunan heykeltraşı vücut nüansları üzerinde çalışmalar yapmıştır.
Yunan heykelcileri örtü altından hissedilen gövdenin biçimini ortaya çıkarmanın çekiciliğini fark etmişlerdir. Bundan dolayı, gizlerken göstermek Yunan heykelciliğinde bir olmuştur.
MÖ 7. ve MÖ 6. yüzyılda iki büyük heykeltıraşlık ekolü görülür:
Yunan heykelciliği üç bölümde incelenebilir:
- Antik Çağ (MÖ 490–460)
- Klasik Çağ
- Helenistik Devir (MÖ 330–30)
Antik çağ
Bu dönemden itibaren vücudun ağırlığının bir bacak üstüne verildiği, böylelikle duruşun değiştiği görülür. Bu yeni duruşun gelişmiş örneğine Olimpiya Zeus tapınağında rastlanır.
Klasik çağ
Bu dönem Parthenon tapınağının içinde bulunan altın, fildişi Athena heykelini yapan heykeltıraş ile en parlak çağına ulaşmıştır. Bu heykel kaybolmuştur. Günümüze kalan ise zamanında Romalıların yaptığı kopyadır. Sanatçı en çok tanrı heykelleri yapmıştır.
Helenistik çağ
Bu dönemde portrecilik gelişmiştir. Özellikle devlet adamlarının portreleri yapılmıştır. Bunlar arasında Büyük İskender portreleri ve bunların sanatçısı öne çıkar. Sanatçı o zamana kadar uygulanmakta olan oranlar sistemini değiştirmiştir. Baş küçülmüş, gövde uzamış, baş vücudun 1/6’i olmuştur.
Roma heykel sanatı
Romalılar bu alanda yaratıcılık gösterememişlerdir. Yunanistan'dan heykeller getirtmişler ve bunları kopyalayarak çoğaltmışlardır. Buna karşılık portrecilikte başarı göstermişlerdir. Bu durum dini geleneklerle bağlantılıdır. Roma geleneklerine göre ölen bir kişinin yüzünün balmumundan kalıbı alınır ve cenazeden sonra evin bir köşesinde saklanırdı. Özellikle cumhuriyet döneminde portrecilik çok gelişmiştir. Bu dönemde oldukça gerçekçi bir üslupla yapılan portrelerde her türlü yüz ifadesi ve şahsi özellikler başarıyla işlenmiştir.
Romalılar zaferle döndükleri seferler sonrasında, kazandıkları başarıları simgeleyen anıtlar dikmeyi adet edinmişlerdir. Belirli zaman ve yerde gerçekleşen olayları anlatan kabartmalarla süslü bu anıtların en önemlileri döneminde Roma’da yapılmış olan barış sunağında bulunur. Bir diğer önemli anıtsa İstanbul Sultanahmet meydanındaki obeliskidir (M.Ö. 4. yy.). Bu anıtın kaide kısmında imparator, maiyetiyle beraber hipodrom locasında görülür. Kabartmanın merkezinde imparator bulunurken, diğer figürler imparatora yakınlık derecelerine göre yerleştirilmiştir.
Heykelcilikte yöntem ve teknikler
Heykelci hem çizici hem de uygulayıcıdır. Heykelcilerin bazıları sadece ellerine verilen şekilleri ya oyarlar veya dökerler. Heykelcilikte; oyma, biçimleme, inşa ve birleştirme, döküm, bitirme gibi teknikler vardır.
- Eksiltme (Yontma)
- Heykelci tek parça bir kütleyi istenen düzen içinde şekillendirir. Taş ve ahşap heykelcilikte bu usul kullanılır.
- Manipülasyon (Modelleme/biçimleme)
- Şekillendirilebilir heykel malzemelerinin elle ya da çeşitli aletlerle biçimlendirilmesi. Bunların maddesi kil, balmumu ve alçıdır.
- Birleştirme (Yapılandırma/inşa)
- Önceden şekillendirilmiş malzeme ve parçaların usulüne uygun olarak bir araya getirilmesidir. Birleştirme heykelcilikte, kumaş, sac, , , , cam, ip, metal borular vb. maddeler kullanılır.
- Yerine geçme (Döküm)
- Kil, balmumu gibi ara malzemeyle yapılan heykellerin çeşitli döküm teknikleri kullanılarak bronz gibi dayanıklı malzemeyle dökülmesidir.
- Bitirme işi
- Bitmiş heykelleri , , boyama ve gibi uygulamaların yapılmasına denir.
Günümüzde heykel ve heykelcilik
İnsanların heykellere tapmaya başlamasından sonra, heykelcilik bir sanat ve ticaret metası olmuştur. Yüzyıllarca insanlar, her çeşit malzeme ve maddelerden heykeller yapmışlar ve hatta bunları başkalarına satarak geçimlerini temin etmek yolunu tutmuşlardır. Arkeolojik kazılarda, çeşitli yörelerde bol miktarda bulunup müzelere konan heykeller bunu ispatlamaktadır. Bilhassa mermerden yapılan heykeller, günümüze kadar sanat özelliklerini korumuşlardır.
Avrupa'da başlayan Rönesans hareketi ile heykelcilik ayrı bir önem kazanmıştır. Michelangelo bu devirde yetişen heykeltıraşların en meşhuru olmuştur. Bu zamandaki heykellerin yapımı, süsleme sanatı ile birlikte gelişmiştir. Ayrıca heykeller, şimşir, ıhlamur, meşe ve ceviz gibi sert ağaçlar oyularak çok çeşitli ölçülerde yapılmıştır. Taştan yapılan heykellerin kırılma ihtimali olduğundan, eski zamanlardan beri heykellerde mermer kullanılması daha yaygın ve daha çok tercih edilir olmuştur. Zamanımızdaki heykeltıraşlar tarafından genellikle mermer, bronz, tunç gibi kırılma tehlikesi daha az olan dayanıklı malzemeler kullanılmaktadır. Bunların yanında fildişinden heykel yapmak, eskiden olduğu gibi günümüzde de biblo yapımı şeklinde devam etmektedir.
Galeri
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Aralık 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Temmuz 2023.
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Heykel ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
Vikisöz'de Heykel ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
Vikisözlük'te heykel ile ilgili tanım bulabilirsiniz. |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Heykel ya da yontu sanatsal bakis acisiyla meydana getirilmis uc boyutlu formlara denir Heykel temelde mekanin kapsanmasi kavranmasi ve mekan ile iliski kurulmasi ile ilgilenir HeykelOlen Galyali MO 3 yuzyil sonlarina ait bir Helenistik eserin bir Roma mermer kopyasi Capitoline Muzeleri Roma MO 800 721 dolaylarinda Khorsabad dan Asur lamassu kapisi muhafiziMichelangelo nun Musa si yaklasik 1513 1515 San Pietro Vincoli Roma Papa II Julius un mezari icin Genellikle insan hayvan ya da nesnelerin heykelleri yapilir Tas ve ahsap gibi malzemelerden yontularak yapilabilecegi gibi kil balmumu gibi ara malzemelerden modellenerek bronz ve tunc gibi metallerden de dokulebilir Bust rolyef asamblaj alcak rolyef yuksek kabartma yontu gibi heykel turleri vardir Heykelin tarihcesiHeykel ve heykelciligin tarihi eski zamanlara kadar uzanir Dunyanin cesitli yerlerinde yapilan kazilarda mermer agac tas pismis toprak maden gibi cok cesitli malzemelerden yapilmis heykel ve heykelciklere rastlanmaktadir Bunlar ve diger heykeller uzerinde yapilan incelemelerden heykellerin buyuk bir kisminin cesitli kavimlerin ilah olarak tanidiklari varliklari tasvir ettikleri bazilarinin kral kralice gibi hukumdar ailelerini kahramanlari ve kahramanlik olaylarini bilim sanat ve sporda meshur olmus kimseleri bir kisminin da cesitli insan ve hayvanlari tasvir ettikleri anlasilmistir Tarihi arastirmalar ilk heykelin ne zaman ve kimler tarafindan yapildigi hakkinda herhangi bir netice vermemektedir Tarihi cok eski oldugu bilinen heykel ve heykelciligi bu derece yayginlastiran asil sebep inanctir Cesitli devirlerde yasamis insanlarin tapindiklari ve ilah tanidiklari seylerin agac tas maden uzerine islemeleri ve ibadetlerini bunlara karsi yapmalari heykel ve heykelcilige cemiyet hayatinda genis yer verilmesine yol acmistir Ilk cag topluluklarinda sanatcilar genellikle bir gelenegi devam ettirir Ortaya konan eser toplumun ortak mali olarak kabul edilir Dolayisiyla eserler sanatcilari degil uretildikleri kavim ve topluluklarin adiyla anilirlar Tarimsal faaliyetlerin baslamasiyla birlikte verimsizlik sorununa care olarak Magna Mater Ana Tanrica heykelcikleri yapilmistir Bu heykelciklerin malzemesi agac ya da topraktir Heykeller genel olarak ayni durusu sergiler kisisel ozellik tasimazlar Bas oranlari vucudun geneline gore buyuktur Uc boyutlu heykellerde bile uzuvlar cizilerek gosterilir Heykel yuzeyleri cizilerek susleme yoluna gidilir Misir heykel sanatiKultur alaninda otuz yuzyil boyunca sureklilik gosteren Misir da heykeltiraslar agac granit bazalt gibi dayanikli malzemeler kullandilar Tapinaklarin ve mezar anitlarinin ic ve dis cephelerini heykeller ve rolyeflerle suslemislerdir Misir da heykelcilikte zaman icinde gelisen bir uslupculuk soz konusudur Bu usluplasma ozellikle figurlerin duruslarinda ve vucudu kaplayan kumaslarin yapiminda kendini gosterir Figurler genel olarak durgun ve hareketsizdir Frontal durus hakimdir Ayakta duran figurlerde vucut agirligi iki bacaga esit olarak dagitilir Heykelin ortasindan bir cizgi cekilirse iki esit parca elde edilir Kollar vucuda yapisik sekilde asagiya sarkar eller yumruk seklindedir Misir heykelcileri cok buyuk ve sert taslar yontuyorlardi Bu durum onlari calismalarinda sadelesme yapmaya yoneltti Dolayisiyla heykellerde kas gibi detaylar gorulmezken yuzlerde de ifade de yoktur Yalnizca mezarlara dini inanclar geregi konan heykeller olunun ruhuna ev sahipligi yapacagindan sahibine benzemesi zorunlulugu tasir Kral heykelleri sert taslardan yapilirken yumusak taslardan ve agactan yapilan prens rahip ve memur heykelleri bulunur Yeni imparatorluk doneminin en guzel eseri sehrinde bulunan Kralice Nefertiti ye ait olan busttur Sanatcisi bir yanda gelenege bagli kalmaya calisirken bir yandan da modelinin sahsi ozelliklerini betimlemeye calismistir Gize piramidinin yaninda bulunan Sfenks heykeli ise Eski Kralligin krallarindan olan Kefren nin portresini tasir Rolyefler daha cok tapinak ve mezarlarin duvarlarini susler Misir rolyefleri daima bir olayi anlatir Rolyeflerde bas kollar ayaklar bacaklar ve govde profilden gozler ve omuzlar ise cepheden gosterilir Antik Yunan heykel sanatiAntik Yunan heykelinde kisisel ozellikler degil ortak ideal tip onemlidir Ideal yuzler ideal olculere uygun insan vucutlari Yunan heykelinin baslica ozelligidir Baslangicta kil tas fildisi kemik ve tunc gibi malzemelerden ilkel heykelcikler ortaya koyan Yunan heykelcileri zaman icerisinde malzeme cesitliligini surdurduler Heykel sanatinin gelismesinin ve anitsal heykeltirasligin ortaya cikmasinin nedenleri arasinda olimpiyatlarda basari kazanan atletlerin heykellerinin dikilmesi gelenegi ile gelisen mimariye bagli olarak tapinaklarin tastan yapilmasiyla bunlarin ic ve dis cephelerinin kabartmalarla suslenmesi sayilabilir Yunan heykeli estetik anlamda karsitliklar ve bunun yarattigi dinamizm uzerine kuruludur Bas baska bir yone goz ile kollar ve bacaklar baska yonlere bakarlar Bu durumun da gosterdigi gibi Yunan heykeltrasi vucut nuanslari uzerinde calismalar yapmistir Yunan heykelcileri ortu altindan hissedilen govdenin bicimini ortaya cikarmanin cekiciligini fark etmislerdir Bundan dolayi gizlerken gostermek Yunan heykelciliginde bir olmustur MO 7 ve MO 6 yuzyilda iki buyuk heykeltiraslik ekolu gorulur Girit Pelepones Iyonya Yunan heykelciligi uc bolumde incelenebilir Antik Cag MO 490 460 Klasik Cag Helenistik Devir MO 330 30 Antik cag Bu donemden itibaren vucudun agirliginin bir bacak ustune verildigi boylelikle durusun degistigi gorulur Bu yeni durusun gelismis ornegine Olimpiya Zeus tapinaginda rastlanir Klasik cag Bu donem Parthenon tapinaginin icinde bulunan altin fildisi Athena heykelini yapan heykeltiras ile en parlak cagina ulasmistir Bu heykel kaybolmustur Gunumuze kalan ise zamaninda Romalilarin yaptigi kopyadir Sanatci en cok tanri heykelleri yapmistir Helenistik cag Bu donemde portrecilik gelismistir Ozellikle devlet adamlarinin portreleri yapilmistir Bunlar arasinda Buyuk Iskender portreleri ve bunlarin sanatcisi one cikar Sanatci o zamana kadar uygulanmakta olan oranlar sistemini degistirmistir Bas kuculmus govde uzamis bas vucudun 1 6 i olmustur Roma heykel sanatiRomalilar bu alanda yaraticilik gosterememislerdir Yunanistan dan heykeller getirtmisler ve bunlari kopyalayarak cogaltmislardir Buna karsilik portrecilikte basari gostermislerdir Bu durum dini geleneklerle baglantilidir Roma geleneklerine gore olen bir kisinin yuzunun balmumundan kalibi alinir ve cenazeden sonra evin bir kosesinde saklanirdi Ozellikle cumhuriyet doneminde portrecilik cok gelismistir Bu donemde oldukca gercekci bir uslupla yapilan portrelerde her turlu yuz ifadesi ve sahsi ozellikler basariyla islenmistir Romalilar zaferle dondukleri seferler sonrasinda kazandiklari basarilari simgeleyen anitlar dikmeyi adet edinmislerdir Belirli zaman ve yerde gerceklesen olaylari anlatan kabartmalarla suslu bu anitlarin en onemlileri doneminde Roma da yapilmis olan baris sunaginda bulunur Bir diger onemli anitsa Istanbul Sultanahmet meydanindaki obeliskidir M O 4 yy Bu anitin kaide kisminda imparator maiyetiyle beraber hipodrom locasinda gorulur Kabartmanin merkezinde imparator bulunurken diger figurler imparatora yakinlik derecelerine gore yerlestirilmistir Heykelcilikte yontem ve tekniklerMetal cubuklarin birlestirilmesi yontemiyle meydana getirilmis insan heykeli Heykelci hem cizici hem de uygulayicidir Heykelcilerin bazilari sadece ellerine verilen sekilleri ya oyarlar veya dokerler Heykelcilikte oyma bicimleme insa ve birlestirme dokum bitirme gibi teknikler vardir Eksiltme Yontma Heykelci tek parca bir kutleyi istenen duzen icinde sekillendirir Tas ve ahsap heykelcilikte bu usul kullanilir Manipulasyon Modelleme bicimleme Sekillendirilebilir heykel malzemelerinin elle ya da cesitli aletlerle bicimlendirilmesi Bunlarin maddesi kil balmumu ve alcidir Birlestirme Yapilandirma insa Onceden sekillendirilmis malzeme ve parcalarin usulune uygun olarak bir araya getirilmesidir Birlestirme heykelcilikte kumas sac cam ip metal borular vb maddeler kullanilir Yerine gecme Dokum Kil balmumu gibi ara malzemeyle yapilan heykellerin cesitli dokum teknikleri kullanilarak bronz gibi dayanikli malzemeyle dokulmesidir Bitirme isi Bitmis heykelleri boyama ve gibi uygulamalarin yapilmasina denir Gunumuzde heykel ve heykelcilikInsanlarin heykellere tapmaya baslamasindan sonra heykelcilik bir sanat ve ticaret metasi olmustur Yuzyillarca insanlar her cesit malzeme ve maddelerden heykeller yapmislar ve hatta bunlari baskalarina satarak gecimlerini temin etmek yolunu tutmuslardir Arkeolojik kazilarda cesitli yorelerde bol miktarda bulunup muzelere konan heykeller bunu ispatlamaktadir Bilhassa mermerden yapilan heykeller gunumuze kadar sanat ozelliklerini korumuslardir Avrupa da baslayan Ronesans hareketi ile heykelcilik ayri bir onem kazanmistir Michelangelo bu devirde yetisen heykeltiraslarin en meshuru olmustur Bu zamandaki heykellerin yapimi susleme sanati ile birlikte gelismistir Ayrica heykeller simsir ihlamur mese ve ceviz gibi sert agaclar oyularak cok cesitli olculerde yapilmistir Tastan yapilan heykellerin kirilma ihtimali oldugundan eski zamanlardan beri heykellerde mermer kullanilmasi daha yaygin ve daha cok tercih edilir olmustur Zamanimizdaki heykeltiraslar tarafindan genellikle mermer bronz tunc gibi kirilma tehlikesi daha az olan dayanikli malzemeler kullanilmaktadir Bunlarin yaninda fildisinden heykel yapmak eskiden oldugu gibi gunumuzde de biblo yapimi seklinde devam etmektedir GaleriAyrica bakinizHeykeltiraslar listesi Balmumu heykel Gotik sanat heykel Turkiye de heykelcilik Michelangelo nun Davut Heykeli Dusunen AdamKaynakca Arsivlenmis kopya 29 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Temmuz 2023 Dis baglantilarWikimedia Commons ta Heykel ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Vikisoz de Heykel ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Vikisozluk te heykel ile ilgili tanim bulabilirsiniz