Su döngüsü yahut hidrolojik döngü, suyun Dünya yüzeyinin üstünde ve altında sürekli hareketini tanımlar. Suyun okyanus ile denizlerden atmosfere, atmosferden yeryüzüne ve yeniden deniz-okyanuslara ulaşması şeklindeki genel turu, döngüyü oluşturur. Evrenin korunumu yasası gibi, yeryüzündeki su kaynaklarının artmaz veya eksilmezliğini ifade eden bir terimdir ve bir başlangıç veya sonu yoktur.
Dünyadaki su kütlesi zamanla oldukça sabit kalır, ancak suyun büyük buz, tatlı su, tuzlu su ve atmosferik su rezervuarlarına ayrılması, çok çeşitli iklim değişkenlerine bağlı olarak değişkendir. Su, nehirden okyanusa veya okyanustan atmosfere gibi bir rezervuardan diğerine, buharlaşma, yoğuşma, yağış, sızma, yüzey akışı ve yüzey altı akışının fiziksel süreçleriyle hareket eder. Bunu yaparken, su farklı formlardan geçer: sıvı, katı (buz) ve buhar.
Su çevrimi, sıcaklık değişimlerine yol açan enerji değişimini içerir. Su buharlaştığında, çevresinden enerji alır ve çevreyi soğutur. Yoğunlaştığında, serbest bırakır ve çevreyi ısıtır. Bu ısı değişimleri iklimi etkiler.
Döngünün buharlaşma aşaması suyu arındırır ve daha sonra toprağı tatlı su ile doldurur. Sıvı su ve buz akışı dünyadaki mineralleri taşır. Ayrıca, erozyon ve sedimantasyon gibi süreçlerle Dünya'nın jeolojik özelliklerinin yeniden şekillendirilmesinde rol oynar. Yeryüzündeki su kaynaklarını okyanuslar, denizler, göller ve yeraltı suları oluşturur. Dünya'daki su hareket eder, biçim değiştirir, bitkiler ve hayvanlar tarafından kullanılır, fakat gerçekte asla yok olmaz. Su döngüsü, yağış, buharlaşma (Evapotranspirasyon), yer üstü ve yer altı akışları olmak üzere üç temel aşamayı içerir.
Açıklama
Su döngüsünü yönlendiren güneş, okyanuslarda ve denizlerde suyu ısıtır. Su, su buharı olarak havaya buharlaşır. Bazı buz ve karlar doğrudan su buharına yüceltilir. Evapotranspirasyon bitkilerden alınan ve topraktan buharlaştırılan sudur. Su molekülü
2O, atmosfer, azot ve oksijen, N'nin ana bileşenlerinden daha küçük moleküler kütleye sahiptir.
2 ve O
2, bu nedenle daha az yoğundur. Yoğunluktaki önemli fark nedeniyle, kaldırma kuvveti nemli havayı daha yükseğe çıkarır. İrtifa arttıkça hava basıncı düşer ve sıcaklık düşer (bkz. Gaz yasaları). Daha düşük sıcaklık, su buharının havadan ağır olan küçük sıvı su damlacıklarına yoğuşmasına neden olur ve bir yukarı çekiş ile desteklenmedikçe düşer. Bu damlacıkların atmosferdeki geniş bir alan üzerinde büyük bir konsantrasyonu bulut olarak görünür hale gelir. Bazı yoğunlaşma yer seviyesine yakındır ve sis olarak adlandırılır.
Atmosferik sirkülasyon, su buharını dünya etrafında hareket ettirir; bulut parçacıkları çökelme olarak büyür ve üst atmosfer tabakalarından düşer. Bazı yağışlar kar veya dolu, karla karışık yağmur gibi düşer ve binlerce yıldır donmuş su depolayabilen buzullar ve buzullar olarak birikebilir. Suların çoğu okyanuslara veya karaya yağmur olarak düşer ve suyun yüzey akışı olarak zeminden aktığı yer. Akışın bir kısmı, akarsuların okyanuslara doğru hareket etmesiyle, manzaradaki vadilerde nehirlere girer. Yere çıkan akıntı ve su (yeraltı suyu) göllerde tatlı su olarak depolanabilir. Tüm akışlar nehirlere akmaz; birçoğu sızma olarak zemine batıyor. Biraz su zemine derinlemesine sızar ve tatlı suyu uzun süre depolayabilen akiferleri yeniler. Bazı sızmalar kara yüzeyine yakın kalır ve yeraltı suyu deşarjı olarak yüzey suyu kütlelerine (ve okyanusa) geri sızabilir. Bazı yeraltı suları kara yüzeyinde açıklıklar bulur ve tatlı su kaynakları olarak ortaya çıkar. Nehir vadilerinde ve taşkın yataklarında, hiporheik bölgedeki yüzey suyu ile yeraltı suyu arasında genellikle sürekli su değişimi vardır. Zamanla su, su döngüsüne devam etmek için okyanusa geri döner.
Süreçler
Birçok farklı süreç suda hareketlere ve faz değişikliklerine yol açar
Yağış
Dünya yüzeyine düşen yoğunlaşmış su buharı. Yağışların çoğu yağmur olarak görülür, ancak kar, dolu, sis damlası, graupel ve karla karışık yağmur içerir. Her yıl yaklaşık 505.000 km3 (121.000 cu mi) su yağış olarak düşüyor, bunun 398.000 km3 (95.000 cu mi) okyanuslar üzerinde. [daha iyi kaynak gerekli] Karada yağmur 107.000 km3 (26.000 cu mi) yılda su ve sadece 1.000 km3 kar yağışı (240 cu mi). Küresel yağışların% 78'i okyanus üzerinde gerçekleşmektedir.
Kanopi müdahalesi
Bitki yaprakları tarafından kesilen yağış, nihayetinde yere düşmek yerine atmosfere geri buharlaşır.
Kar erimesi
Kar eriterek üretilen akış.
Yüzey akışı
Suyun karada nasıl hareket ettiği. Bu hem yüzey akışını hem de kanal akışını içerir. Akarken, su toprağa sızabilir, havaya buharlaşabilir, göllerde veya rezervuarlarda depolanabilir veya tarımsal veya diğer insan kullanımları için ekstrakte edilebilir.
Sızma
Zemin yüzeyinden toprağa su akışı. Sızan su, toprak nemi veya yeraltı suyu haline gelir. Bununla birlikte, su kararlı izotopları kullanan yeni bir küresel çalışma, tüm toprak neminin yeraltı suyu şarjı veya bitki terlemesi için eşit olarak mevcut olmadığını göstermektedir.
Yeraltı akışı
Vadose bölgesinde ve akiferlerde yeraltı su akışı. Yeraltı suyu yüzeye dönebilir (örneğin kaynak olarak veya pompalanarak) veya sonunda okyanuslara sızabilir. Su, yerçekimi kuvveti veya yerçekimi kaynaklı basınçlar altında, sızdığı yerden daha düşük bir yükseklikte kara yüzeyine geri döner. Yeraltı suyu yavaş hareket etme eğilimindedir ve yavaşça yenilenir, böylece binlerce yıl akiferlerde kalabilir.
Buharlaşma
Suyun yerden veya su kütlelerinden üstteki atmosfere geçerken sıvının gaz fazlarına dönüşümü. Buharlaşma için enerji kaynağı öncelikle güneş ışınımıdır. Buharlaşma genellikle örtük olarak bitkilerden terlemeyi içerir, ancak birlikte spesifik olarak bitki su tüketimi olarak adlandırılırlar. Toplam yıllık bitki su tüketimi yaklaşık 505.000 km3 (121.000 cu mi) su, 434.000 km3 (104.000 cu mi) okyanuslardan buharlaşmaktadır. [2] Küresel buharlaşmanın% 86'sı okyanus üzerinde gerçekleşmektedir. [4]
Yüceltme
Sıvı halden geçerek durum doğrudan katı sudan (kar veya buz) su buharına dönüşür.
Tortu
Bu, Su buharının doğrudan buza değiştirilmesini ifade eder.
Adveksiyon
Suyun atmosferde dolaşımı. Adveksiyon olmadan, okyanuslar üzerinde buharlaşan su karada çökelemez.
Yoğunlaşma
Su buharının havadaki sıvı su damlacıklarına dönüşmesi, bulutlar ve sis oluşturur.
Terleme
Su buharının bitkilerden ve topraktan havaya salınması.
Süzülme
Su topraktan dikey olarak akar ve yerçekimi etkisi altında kayar.
Levha tektoniği
Su mantoya okyanus kabuğunun çökmesi ile girer. Su volkanizma ile yüzeye döner. Su döngüsü bu işlemlerin çoğunu içerir.
İkamet süreleri
Bir rezervuarın hidrolojik döngü içerisinde kalma süresi, su kütlesinin kendi suyunu yenileme süresi, bir su molekülünün bu rezervuarda geçireceği ortalama süredir (bitişik tabloya bakınız). Bu rezervuardaki suyun ortalama yaşının bir ölçüsüdür.
Yeraltı suyu ayrılmadan önce Dünya yüzeyinin altında 10.000 yıldan fazla zaman geçirebilir. Özellikle eski yeraltı sularına fosil su denir. Toprakta depolanan su çok kısa bir süre orada kalır, çünkü Dünya'ya ince bir şekilde yayılır ve buharlaşma, terleme, akarsu akışı veya yeraltı suyu şarjı ile kolayca kaybolur. Buharlaştıktan sonra atmosferdeki kalış süresi yoğuşmadan ve yağış olarak Dünya'ya düşmeden yaklaşık 9 gündür.
Büyük buz tabakaları - Antarktika ve Grönland - buzları çok uzun süre saklar. Antarktika'dan gelen buz, şimdiki zamandan daha kısa olmasına rağmen, güvenilir bir şekilde 800.000 yıl öncesine tarihlenmektedir.
Hidrolojide kalış süreleri iki şekilde tahmin edilebilir. Daha yaygın yöntem, kütlenin korunumu ilkesine dayanır ve belirli bir rezervuardaki su miktarının kabaca sabit olduğunu varsayar. Bu yöntemle, kalma süreleri, rezervuar hacminin, suyun rezervuara girme veya çıkma hızına bölünmesiyle hesaplanır. Kavramsal olarak, bu, su kalmayacaksa rezervuarın boştan ne kadar süre doldurulacağını (veya su girmeyecekse rezervuarın ne kadar sürede boşaltacağını) zamanlamaya eşdeğerdir. Yeraltı suyunun tarihlendirilmesinde popülerlik kazanan ikamet sürelerini tahmin etmenin alternatif bir yöntemi izotopik tekniklerin kullanılmasıdır. Bu, izotop hidrolojinin alt alanında yapılır.
Zamanla değişir
Su döngüsü, suyun hidrosfer boyunca hareketini sağlayan süreçleri açıklar. Bununla birlikte, uzun bir süre boyunca, gerçekte döngüden geçmekte olandan çok daha fazla su "depodadır". Dünyadaki tüm suyun büyük çoğunluğunun depoları okyanuslardır. Dünyadaki su kaynağının 332.500.000 mi3'ünün (1.386.000.000 km3), yaklaşık 321.000.000 mi3'ün (1.338.000.000 km3) okyanuslarda veya yaklaşık% 97'de depolandığı tahmin edilmektedir. Okyanusların su döngüsüne giren buharlaştırılmış suyun yaklaşık% 90'ını sağladıkları tahmin edilmektedir.
Daha soğuk iklim dönemlerinde, daha fazla buz örtüsü ve buzul oluşur ve küresel su kaynağının yeterli olması, su döngüsünün diğer kısımlarındaki miktarları azaltmak için buz olarak birikir. Sıcak dönemlerde bunun tersi geçerlidir. Son buz çağında, buzullar Dünya'nın kara kütlesinin neredeyse üçte birini kapladı ve sonuç olarak okyanuslar bugünden yaklaşık 122 m (400 ft) daha düşüktü. Son küresel "sıcak büyü" sırasında, yaklaşık 125.000 yıl önce, denizler şimdi olduğundan yaklaşık 5,5 m (18 ft) daha yüksekti. Yaklaşık üç milyon yıl önce okyanuslar 50 m (165 ft) daha yüksek olabilirdi. [13]
Politika Yapıcılar için 2007 Hükûmetler Arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Özeti'nde ifade edilen bilimsel uzlaşma, su döngüsünün 21. yüzyıl boyunca yoğunlaşmaya devam etmesine rağmen, bu, tüm bölgelerde yağışların artacağı anlamına gelmemektedir. Subtropikal arazi bölgelerinde - zaten nispeten kuru olan yerlerin - yağışın 21. yüzyılda azalması ve kuraklık olasılığının artması beklenmektedir. Kurutmanın, subtropiklerin kutup kenarlarında (örneğin, Akdeniz Havzası, Güney Afrika, güney Avustralya ve Güneybatı ABD) yakınında en güçlü olacağı tahmin edilmektedir. Yıllık yağış miktarlarının, mevcut iklimde ve aynı zamanda yüksek enlemlerde ıslanma eğilimi gösteren ekvatoral bölgelerde artması beklenmektedir. Bu büyük ölçekli modeller, IPCC'nin 4. Değerlendirmesinin bir parçası olarak çeşitli uluslararası araştırma merkezlerinde yürütülen iklim model simülasyonlarının neredeyse hepsinde mevcuttur. Artık artan hidrolojik değişkenlik ve iklim değişikliğinin, hidrolojik döngü, su mevcudiyeti, su talebi ve küresel, bölgesel, havza ve yerel su tahsisi yoluyla su sektörü üzerinde derin bir etkiye sahip olduğuna ve devam edeceğine dair çok sayıda kanıt bulunmaktadır. seviyeleri. 1950-2000 yılları arasında yüzey okyanus tuzluluğuna dayanan Bilim'de 2012 yılında yayınlanan araştırmalar, tuzlu alanların daha tuzlu ve daha taze alanların daha taze hale geldiği bu yoğunlaştırılmış küresel su döngüsünün bu projeksiyonunu doğrulamaktadır:
Temel termodinamik ve iklim modelleri, kuru bölgelerin daha kuru olacağını ve ıslak bölgelerin ısınmaya tepki olarak daha da ıslanacağını göstermektedir. Yağış ve buharlaşmanın seyrek yüzey gözlemlerinde bu uzun vadeli yanıtı tespit etme çabaları belirsizliğini korumaktadır. Okyanus tuzluluk modellerinin yoğunlaşan su döngüsünün tanımlanabilir bir parmak izini ifade ettiğini gösteriyoruz. 50 yıllık gözlemlenen küresel yüzey tuzluluk değişimlerimiz, küresel iklim modellerindeki değişikliklerle birleştiğinde, yüzey ısınma derecesi başına% 8 ± 5 oranında yoğunlaşmış bir küresel su döngüsünün güçlü kanıtlarını sunmaktadır. Bu oran, mevcut nesil iklim modellerinin öngördüğü tepkinin iki katıdır ve küresel su döngüsünün önemli bir (% 16 ila 24) yoğunlaşmasının gelecekte 2 ° ila 3 ° daha sıcak bir dünyada meydana geleceğini düşündürmektedir. Temel termodinamik ve iklim modelleri, kuru bölgelerin daha kuru olacağını ve ıslak bölgelerin ısınmaya tepki olarak daha da ıslanacağını göstermektedir. Yağış ve buharlaşmanın seyrek yüzey gözlemlerinde bu uzun vadeli yanıtı tespit etme çabaları belirsizliğini korumaktadır. Okyanus tuzluluk modellerinin yoğunlaşan su döngüsünün tanımlanabilir bir parmak izini ifade ettiğini gösteriyoruz. 50 yıllık gözlemlenen küresel yüzey tuzluluk değişimlerimiz, küresel iklim modellerindeki değişikliklerle birleştiğinde, yüzey ısınma derecesi başına% 8 ± 5 oranında yoğunlaşmış bir küresel su döngüsünün güçlü kanıtlarını sunmaktadır. Bu oran, mevcut nesil iklim modellerinin öngördüğü tepkinin iki katıdır ve küresel su döngüsünün önemli bir (% 16 ila 24) yoğunlaşmasının gelecekte 2 ° ila 3 ° daha sıcak bir dünyada meydana geleceğini düşündürmektedir.
Haziran 2011'de başlatılan SAC-D uydu Kovaları tarafından taşınan bir alet, küresel deniz yüzeyi tuzluluğunu ölçtü.
Buzul çekilmesi, yağıştan buzullara su tedarikinin, erime ve süblimasyondan kaynaklanan su kaybına ayak uyduramadığı, değişen bir su döngüsünün bir örneğidir. 1850'den beri buzul çekilmeleri oldukça yaygın.
Su döngüsünü değiştiren insan faaliyetleri tarım, sanayi, atmosferin kimyasal bileşiminin değiştirilmesi, baraj inşaatı, ormansızlaşma ve ağaçlandırma, yeraltı suyunun kuyulardan uzaklaştırılması, nehirlerden su soyutlama, kentleşme olarak sıralanabilir.
İklim üzerindeki etkileri
Su çevrimi güneş enerjisinden güç alır. Küresel buharlaşmanın% 86'sı okyanuslardan meydana gelir ve buharlaşan soğutma ile sıcaklıklarını düşürür. Soğutma olmadan, buharlaşmanın sera etkisi üzerindeki etkisi 67 °C (153 °F) çok daha yüksek bir yüzey sıcaklığına ve daha sıcak bir gezegene yol açacaktır. Akiferin dezavantajı veya aşırı tasfiyesi ve fosil suyun pompalanması, hidrosferdeki toplam su miktarını arttırır ve deniz seviyesinin yükselmesine katkıda bulunduğu varsayılmıştır.
Biyojeokimyasal döngü üzerindeki etkiler
Su döngüsünün kendisi bir biyojeokimyasal döngü iken, Dünya'nın üstünde ve altında su akışı, diğer biyojeokimyasalların döngüsünün önemli bir bileşenidir. Akıntı, erozyona uğramış tortu ve fosforun karadan su kütlelerine taşınmasının neredeyse tümünden sorumludur. Okyanusların tuzluluğu, çözünmüş tuzların topraktan erozyon ve taşınmasından elde edilir. Göllerin kültürel ötrofikasyonu öncelikle fosfordan kaynaklanır, gübrelerdeki tarım alanlarına aşırı miktarda uygulanır ve daha sonra kara ve aşağı nehirlerde taşınır. Hem akış hem de yeraltı suyu akışı azotun karadan su kütlelerine taşınmasında önemli rol oynamaktadır.Mississippi Nehri'nin çıkışındaki ölü bölge, gübrenin nitratlarının tarım alanlarından taşınması ve nehir sisteminden Meksika Körfezi'ne doğru hunlanmasının bir sonucudur. Akıntı, yine aşınmış kaya ve toprağın taşınması yoluyla karbon döngüsünde de rol oynar.
Jeolojik zaman içinde yavaş kayıp
Ana madde: Atmosferik kaçış
Bir gezegenin atmosferinin üst kısmındaki hidrodinamik rüzgar, Hidrojen gibi hafif kimyasal elementlerin egzoza, ekzosferin alt sınırı olana kadar hareket etmesine izin verir, burada gazlar, diğer gaz parçacıklarını etkilemeden dış uzaya girebilir. . Bir gezegenden uzaya bu tür bir gaz kaybı, gezegensel rüzgar olarak bilinir. Sıcak alt atmosferleri olan gezegenler, hidrojen kaybını hızlandıran nemli üst atmosferlere neden olabilir.
Hidrolojik döngü teorisinin tarihi
Yüzen kara kütlesi
Eski zamanlarda, kara kütlesinin bir su kütlesi üzerinde yüzdüğü ve nehirlerdeki suyun çoğunun kökeni toprak altında olduğu yaygın olarak düşünülmüştür. Bu inancın örnekleri Homer'in (MÖ 800 dolaylarında) eserlerinde bulunabilir.
Eski yakın doğudaki İbranice bilginleri, nehirlerin denize girmesine rağmen denizin hiç dolmadığını gözlemlediler. Bazı akademisyenler bu dönem boyunca su döngüsünün bu dönemde tamamen tanımlandığı sonucuna varıyorlar: "Rüzgar güneye doğru ilerliyor ve kuzeye doğru dönüyor; sürekli dönüyor ve rüzgar devrelerine göre tekrar geri dönüyor. denize dolmuş olsa da, deniz dolu değil; nehirlerin geldiği yerden, oraya tekrar dönüyorlar ”(, KJV). Akademisyenler, Vaizler tarihi konusunda hemfikir değiller, ancak akademisyenlerin çoğu Davut ve Bathsheba oğlu Kral Süleyman zamanında bir tarihe işaret ediyor, "üç bin yıl önce [28] Ayrıca MÖ 962–922. Ayrıca, bulutlar dolu olduğunda yeryüzünde yağmuru boşalttıkları da gözlemlenmiştir (). Buna ek olarak, MÖ 793-740 döneminde bir İbranice peygamber Amos, deniz ve yeryüzüne dökülür (,).
MÖ 7. ve 2. yüzyıllar arasındaki İncil İş Kitabında, [29] hidrolojik döngüde bir yağış tanımı vardır, [28] "Su damlalarını küçük yapmak için: buharı yağmura döküyorlar bulutların insana bolca damladığı ve damıtıldığı "(, KJV).
Yağış ve sızma
M.Ö. 4. yüzyıla tarihlenen bir Hindu destanı olan Ramayana'nın Adityahridayam'da (Güneş Tanrısına adanmış bir ilahi), 22. ayette Güneşin suyu ısıtıp yağmur olarak gönderdiği belirtilmektedir. Yaklaşık MÖ 500 yılına gelindiğinde, Yunan akademisyenler nehirlerdeki suyun büyük kısmının yağmura atfedilebileceğini düşünüyorlardı. Yağmurun kökeni de o zamanlar biliniyordu. Ancak bu akademisyenler, yeryüzünden yükselen suyun nehirlere büyük katkıda bulunduğu inancını sürdürdüler. Bu düşünceye örnek olarak Anaximander (MÖ 570) (balıklardan kara hayvanlarının evrimi hakkında spekülasyon yapan ve Kolofon Ksenofanları (MÖ 530) verilebilir. Chi Ni Tzu (MÖ 320) ve Lu Shih Ch'un Ch'iu (MÖ 239) gibi Çinli akademisyenlerin de benzer düşünceleri vardı. Su döngüsünün kapalı bir döngü olduğu fikri Clazomenae Anaxagoras (MÖ 460) ve Apollonia Diogenes (MÖ 460) eserlerinde bulunabilir. Hem Plato (MÖ 390) hem de Aristoteles (MÖ 350) su döngüsünün bir parçası olarak perkülasyon hakkında spekülasyon yaptı.
Yalnız yağış
Rönesans dönemine kadar, yağışların sadece nehirleri beslemek için yeterli olmadığı, tam bir su döngüsü için yeterli olmadığı ve okyanuslardan yukarı doğru itilen yeraltı sularının nehir sularına ana katkıda bulunduğu düşünülüyordu.
Kaynakça
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Aralık 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Aralık 2011.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 7 Kasım 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 15 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ . 27 Nisan 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 17 Nisan 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Ocak 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 10 Ekim 2017 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 4 Şubat 2007 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 3 Şubat 2007.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 30 Ekim 2018 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Ocak 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ . 15 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ . 30 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Eylül 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Eylül 2006.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 28 Eylül 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Eylül 2006.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 17 Eylül 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Eylül 2010.
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 28 Haziran 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 3 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 2 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 28 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 28 Temmuz 2013.
- ^ https://books.google.com/books?id=JI65-MygMm0C&pg=PA4 []
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 11 Ekim 2014 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 9 Mayıs 2020.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Su dongusu yahut hidrolojik dongu suyun Dunya yuzeyinin ustunde ve altinda surekli hareketini tanimlar Suyun okyanus ile denizlerden atmosfere atmosferden yeryuzune ve yeniden deniz okyanuslara ulasmasi seklindeki genel turu donguyu olusturur Evrenin korunumu yasasi gibi yeryuzundeki su kaynaklarinin artmaz veya eksilmezligini ifade eden bir terimdir ve bir baslangic veya sonu yoktur Su Dongusu Diyagrami Dunyadaki su kutlesi zamanla oldukca sabit kalir ancak suyun buyuk buz tatli su tuzlu su ve atmosferik su rezervuarlarina ayrilmasi cok cesitli iklim degiskenlerine bagli olarak degiskendir Su nehirden okyanusa veya okyanustan atmosfere gibi bir rezervuardan digerine buharlasma yogusma yagis sizma yuzey akisi ve yuzey alti akisinin fiziksel surecleriyle hareket eder Bunu yaparken su farkli formlardan gecer sivi kati buz ve buhar Su cevrimi sicaklik degisimlerine yol acan enerji degisimini icerir Su buharlastiginda cevresinden enerji alir ve cevreyi sogutur Yogunlastiginda serbest birakir ve cevreyi isitir Bu isi degisimleri iklimi etkiler Dongunun buharlasma asamasi suyu arindirir ve daha sonra topragi tatli su ile doldurur Sivi su ve buz akisi dunyadaki mineralleri tasir Ayrica erozyon ve sedimantasyon gibi sureclerle Dunya nin jeolojik ozelliklerinin yeniden sekillendirilmesinde rol oynar Yeryuzundeki su kaynaklarini okyanuslar denizler goller ve yeralti sulari olusturur Dunya daki su hareket eder bicim degistirir bitkiler ve hayvanlar tarafindan kullanilir fakat gercekte asla yok olmaz Su dongusu yagis buharlasma Evapotranspirasyon yer ustu ve yer alti akislari olmak uzere uc temel asamayi icerir AciklamaSu dongusunu yonlendiren gunes okyanuslarda ve denizlerde suyu isitir Su su buhari olarak havaya buharlasir Bazi buz ve karlar dogrudan su buharina yuceltilir Evapotranspirasyon bitkilerden alinan ve topraktan buharlastirilan sudur Su molekulu 2O atmosfer azot ve oksijen N nin ana bilesenlerinden daha kucuk molekuler kutleye sahiptir 2 ve O 2 bu nedenle daha az yogundur Yogunluktaki onemli fark nedeniyle kaldirma kuvveti nemli havayi daha yuksege cikarir Irtifa arttikca hava basinci duser ve sicaklik duser bkz Gaz yasalari Daha dusuk sicaklik su buharinin havadan agir olan kucuk sivi su damlaciklarina yogusmasina neden olur ve bir yukari cekis ile desteklenmedikce duser Bu damlaciklarin atmosferdeki genis bir alan uzerinde buyuk bir konsantrasyonu bulut olarak gorunur hale gelir Bazi yogunlasma yer seviyesine yakindir ve sis olarak adlandirilir Atmosferik sirkulasyon su buharini dunya etrafinda hareket ettirir bulut parcaciklari cokelme olarak buyur ve ust atmosfer tabakalarindan duser Bazi yagislar kar veya dolu karla karisik yagmur gibi duser ve binlerce yildir donmus su depolayabilen buzullar ve buzullar olarak birikebilir Sularin cogu okyanuslara veya karaya yagmur olarak duser ve suyun yuzey akisi olarak zeminden aktigi yer Akisin bir kismi akarsularin okyanuslara dogru hareket etmesiyle manzaradaki vadilerde nehirlere girer Yere cikan akinti ve su yeralti suyu gollerde tatli su olarak depolanabilir Tum akislar nehirlere akmaz bircogu sizma olarak zemine batiyor Biraz su zemine derinlemesine sizar ve tatli suyu uzun sure depolayabilen akiferleri yeniler Bazi sizmalar kara yuzeyine yakin kalir ve yeralti suyu desarji olarak yuzey suyu kutlelerine ve okyanusa geri sizabilir Bazi yeralti sulari kara yuzeyinde acikliklar bulur ve tatli su kaynaklari olarak ortaya cikar Nehir vadilerinde ve taskin yataklarinda hiporheik bolgedeki yuzey suyu ile yeralti suyu arasinda genellikle surekli su degisimi vardir Zamanla su su dongusune devam etmek icin okyanusa geri doner Surecler Bircok farkli surec suda hareketlere ve faz degisikliklerine yol acar Yagis Dunya yuzeyine dusen yogunlasmis su buhari Yagislarin cogu yagmur olarak gorulur ancak kar dolu sis damlasi graupel ve karla karisik yagmur icerir Her yil yaklasik 505 000 km3 121 000 cu mi su yagis olarak dusuyor bunun 398 000 km3 95 000 cu mi okyanuslar uzerinde daha iyi kaynak gerekli Karada yagmur 107 000 km3 26 000 cu mi yilda su ve sadece 1 000 km3 kar yagisi 240 cu mi Kuresel yagislarin 78 i okyanus uzerinde gerceklesmektedir Kanopi mudahalesi Bircok farkli surec suda hareketlere ve faz degisikliklerine yol acar Bitki yapraklari tarafindan kesilen yagis nihayetinde yere dusmek yerine atmosfere geri buharlasir Kar erimesi Kar eriterek uretilen akis Yuzey akisi Suyun karada nasil hareket ettigi Bu hem yuzey akisini hem de kanal akisini icerir Akarken su topraga sizabilir havaya buharlasabilir gollerde veya rezervuarlarda depolanabilir veya tarimsal veya diger insan kullanimlari icin ekstrakte edilebilir Sizma Zemin yuzeyinden topraga su akisi Sizan su toprak nemi veya yeralti suyu haline gelir Bununla birlikte su kararli izotoplari kullanan yeni bir kuresel calisma tum toprak neminin yeralti suyu sarji veya bitki terlemesi icin esit olarak mevcut olmadigini gostermektedir Yeralti akisi Vadose bolgesinde ve akiferlerde yeralti su akisi Yeralti suyu yuzeye donebilir ornegin kaynak olarak veya pompalanarak veya sonunda okyanuslara sizabilir Su yercekimi kuvveti veya yercekimi kaynakli basinclar altinda sizdigi yerden daha dusuk bir yukseklikte kara yuzeyine geri doner Yeralti suyu yavas hareket etme egilimindedir ve yavasca yenilenir boylece binlerce yil akiferlerde kalabilir Buharlasma Suyun yerden veya su kutlelerinden ustteki atmosfere gecerken sivinin gaz fazlarina donusumu Buharlasma icin enerji kaynagi oncelikle gunes isinimidir Buharlasma genellikle ortuk olarak bitkilerden terlemeyi icerir ancak birlikte spesifik olarak bitki su tuketimi olarak adlandirilirlar Toplam yillik bitki su tuketimi yaklasik 505 000 km3 121 000 cu mi su 434 000 km3 104 000 cu mi okyanuslardan buharlasmaktadir 2 Kuresel buharlasmanin 86 si okyanus uzerinde gerceklesmektedir 4 Yuceltme Sivi halden gecerek durum dogrudan kati sudan kar veya buz su buharina donusur Tortu Bu Su buharinin dogrudan buza degistirilmesini ifade eder Adveksiyon Suyun atmosferde dolasimi Adveksiyon olmadan okyanuslar uzerinde buharlasan su karada cokelemez Yogunlasma Su buharinin havadaki sivi su damlaciklarina donusmesi bulutlar ve sis olusturur Terleme Su buharinin bitkilerden ve topraktan havaya salinmasi Suzulme Su topraktan dikey olarak akar ve yercekimi etkisi altinda kayar Levha tektonigi Su mantoya okyanus kabugunun cokmesi ile girer Su volkanizma ile yuzeye doner Su dongusu bu islemlerin cogunu icerir Ikamet sureleriBir rezervuarin hidrolojik dongu icerisinde kalma suresi su kutlesinin kendi suyunu yenileme suresi bir su molekulunun bu rezervuarda gecirecegi ortalama suredir bitisik tabloya bakiniz Bu rezervuardaki suyun ortalama yasinin bir olcusudur Yeralti suyu ayrilmadan once Dunya yuzeyinin altinda 10 000 yildan fazla zaman gecirebilir Ozellikle eski yeralti sularina fosil su denir Toprakta depolanan su cok kisa bir sure orada kalir cunku Dunya ya ince bir sekilde yayilir ve buharlasma terleme akarsu akisi veya yeralti suyu sarji ile kolayca kaybolur Buharlastiktan sonra atmosferdeki kalis suresi yogusmadan ve yagis olarak Dunya ya dusmeden yaklasik 9 gundur Buyuk buz tabakalari Antarktika ve Gronland buzlari cok uzun sure saklar Antarktika dan gelen buz simdiki zamandan daha kisa olmasina ragmen guvenilir bir sekilde 800 000 yil oncesine tarihlenmektedir Hidrolojide kalis sureleri iki sekilde tahmin edilebilir Daha yaygin yontem kutlenin korunumu ilkesine dayanir ve belirli bir rezervuardaki su miktarinin kabaca sabit oldugunu varsayar Bu yontemle kalma sureleri rezervuar hacminin suyun rezervuara girme veya cikma hizina bolunmesiyle hesaplanir Kavramsal olarak bu su kalmayacaksa rezervuarin bostan ne kadar sure doldurulacagini veya su girmeyecekse rezervuarin ne kadar surede bosaltacagini zamanlamaya esdegerdir Yeralti suyunun tarihlendirilmesinde populerlik kazanan ikamet surelerini tahmin etmenin alternatif bir yontemi izotopik tekniklerin kullanilmasidir Bu izotop hidrolojinin alt alaninda yapilir Zamanla degisirEnlem boylam ile yillik ortalama buharlasma eksi yagis kuresel haritasi Su dongusu suyun hidrosfer boyunca hareketini saglayan surecleri aciklar Bununla birlikte uzun bir sure boyunca gercekte donguden gecmekte olandan cok daha fazla su depodadir Dunyadaki tum suyun buyuk cogunlugunun depolari okyanuslardir Dunyadaki su kaynaginin 332 500 000 mi3 unun 1 386 000 000 km3 yaklasik 321 000 000 mi3 un 1 338 000 000 km3 okyanuslarda veya yaklasik 97 de depolandigi tahmin edilmektedir Okyanuslarin su dongusune giren buharlastirilmis suyun yaklasik 90 ini sagladiklari tahmin edilmektedir Daha soguk iklim donemlerinde daha fazla buz ortusu ve buzul olusur ve kuresel su kaynaginin yeterli olmasi su dongusunun diger kisimlarindaki miktarlari azaltmak icin buz olarak birikir Sicak donemlerde bunun tersi gecerlidir Son buz caginda buzullar Dunya nin kara kutlesinin neredeyse ucte birini kapladi ve sonuc olarak okyanuslar bugunden yaklasik 122 m 400 ft daha dusuktu Son kuresel sicak buyu sirasinda yaklasik 125 000 yil once denizler simdi oldugundan yaklasik 5 5 m 18 ft daha yuksekti Yaklasik uc milyon yil once okyanuslar 50 m 165 ft daha yuksek olabilirdi 13 Politika Yapicilar icin 2007 Hukumetler Arasi Iklim Degisikligi Paneli IPCC Ozeti nde ifade edilen bilimsel uzlasma su dongusunun 21 yuzyil boyunca yogunlasmaya devam etmesine ragmen bu tum bolgelerde yagislarin artacagi anlamina gelmemektedir Subtropikal arazi bolgelerinde zaten nispeten kuru olan yerlerin yagisin 21 yuzyilda azalmasi ve kuraklik olasiliginin artmasi beklenmektedir Kurutmanin subtropiklerin kutup kenarlarinda ornegin Akdeniz Havzasi Guney Afrika guney Avustralya ve Guneybati ABD yakininda en guclu olacagi tahmin edilmektedir Yillik yagis miktarlarinin mevcut iklimde ve ayni zamanda yuksek enlemlerde islanma egilimi gosteren ekvatoral bolgelerde artmasi beklenmektedir Bu buyuk olcekli modeller IPCC nin 4 Degerlendirmesinin bir parcasi olarak cesitli uluslararasi arastirma merkezlerinde yurutulen iklim model simulasyonlarinin neredeyse hepsinde mevcuttur Artik artan hidrolojik degiskenlik ve iklim degisikliginin hidrolojik dongu su mevcudiyeti su talebi ve kuresel bolgesel havza ve yerel su tahsisi yoluyla su sektoru uzerinde derin bir etkiye sahip olduguna ve devam edecegine dair cok sayida kanit bulunmaktadir seviyeleri 1950 2000 yillari arasinda yuzey okyanus tuzluluguna dayanan Bilim de 2012 yilinda yayinlanan arastirmalar tuzlu alanlarin daha tuzlu ve daha taze alanlarin daha taze hale geldigi bu yogunlastirilmis kuresel su dongusunun bu projeksiyonunu dogrulamaktadir Temel termodinamik ve iklim modelleri kuru bolgelerin daha kuru olacagini ve islak bolgelerin isinmaya tepki olarak daha da islanacagini gostermektedir Yagis ve buharlasmanin seyrek yuzey gozlemlerinde bu uzun vadeli yaniti tespit etme cabalari belirsizligini korumaktadir Okyanus tuzluluk modellerinin yogunlasan su dongusunun tanimlanabilir bir parmak izini ifade ettigini gosteriyoruz 50 yillik gozlemlenen kuresel yuzey tuzluluk degisimlerimiz kuresel iklim modellerindeki degisikliklerle birlestiginde yuzey isinma derecesi basina 8 5 oraninda yogunlasmis bir kuresel su dongusunun guclu kanitlarini sunmaktadir Bu oran mevcut nesil iklim modellerinin ongordugu tepkinin iki katidir ve kuresel su dongusunun onemli bir 16 ila 24 yogunlasmasinin gelecekte 2 ila 3 daha sicak bir dunyada meydana gelecegini dusundurmektedir Temel termodinamik ve iklim modelleri kuru bolgelerin daha kuru olacagini ve islak bolgelerin isinmaya tepki olarak daha da islanacagini gostermektedir Yagis ve buharlasmanin seyrek yuzey gozlemlerinde bu uzun vadeli yaniti tespit etme cabalari belirsizligini korumaktadir Okyanus tuzluluk modellerinin yogunlasan su dongusunun tanimlanabilir bir parmak izini ifade ettigini gosteriyoruz 50 yillik gozlemlenen kuresel yuzey tuzluluk degisimlerimiz kuresel iklim modellerindeki degisikliklerle birlestiginde yuzey isinma derecesi basina 8 5 oraninda yogunlasmis bir kuresel su dongusunun guclu kanitlarini sunmaktadir Bu oran mevcut nesil iklim modellerinin ongordugu tepkinin iki katidir ve kuresel su dongusunun onemli bir 16 ila 24 yogunlasmasinin gelecekte 2 ila 3 daha sicak bir dunyada meydana gelecegini dusundurmektedir Haziran 2011 de baslatilan SAC D uydu Kovalari tarafindan tasinan bir alet kuresel deniz yuzeyi tuzlulugunu olctu Buzul cekilmesi yagistan buzullara su tedarikinin erime ve sublimasyondan kaynaklanan su kaybina ayak uyduramadigi degisen bir su dongusunun bir ornegidir 1850 den beri buzul cekilmeleri oldukca yaygin Su dongusunu degistiren insan faaliyetleri tarim sanayi atmosferin kimyasal bilesiminin degistirilmesi baraj insaati ormansizlasma ve agaclandirma yeralti suyunun kuyulardan uzaklastirilmasi nehirlerden su soyutlama kentlesme olarak siralanabilir Iklim uzerindeki etkileri Su cevrimi gunes enerjisinden guc alir Kuresel buharlasmanin 86 si okyanuslardan meydana gelir ve buharlasan sogutma ile sicakliklarini dusurur Sogutma olmadan buharlasmanin sera etkisi uzerindeki etkisi 67 C 153 F cok daha yuksek bir yuzey sicakligina ve daha sicak bir gezegene yol acacaktir Akiferin dezavantaji veya asiri tasfiyesi ve fosil suyun pompalanmasi hidrosferdeki toplam su miktarini arttirir ve deniz seviyesinin yukselmesine katkida bulundugu varsayilmistir Biyojeokimyasal dongu uzerindeki etkiler Su dongusunun kendisi bir biyojeokimyasal dongu iken Dunya nin ustunde ve altinda su akisi diger biyojeokimyasallarin dongusunun onemli bir bilesenidir Akinti erozyona ugramis tortu ve fosforun karadan su kutlelerine tasinmasinin neredeyse tumunden sorumludur Okyanuslarin tuzlulugu cozunmus tuzlarin topraktan erozyon ve tasinmasindan elde edilir Gollerin kulturel otrofikasyonu oncelikle fosfordan kaynaklanir gubrelerdeki tarim alanlarina asiri miktarda uygulanir ve daha sonra kara ve asagi nehirlerde tasinir Hem akis hem de yeralti suyu akisi azotun karadan su kutlelerine tasinmasinda onemli rol oynamaktadir Mississippi Nehri nin cikisindaki olu bolge gubrenin nitratlarinin tarim alanlarindan tasinmasi ve nehir sisteminden Meksika Korfezi ne dogru hunlanmasinin bir sonucudur Akinti yine asinmis kaya ve topragin tasinmasi yoluyla karbon dongusunde de rol oynar Jeolojik zaman icinde yavas kayip Ana madde Atmosferik kacis Bir gezegenin atmosferinin ust kismindaki hidrodinamik ruzgar Hidrojen gibi hafif kimyasal elementlerin egzoza ekzosferin alt siniri olana kadar hareket etmesine izin verir burada gazlar diger gaz parcaciklarini etkilemeden dis uzaya girebilir Bir gezegenden uzaya bu tur bir gaz kaybi gezegensel ruzgar olarak bilinir Sicak alt atmosferleri olan gezegenler hidrojen kaybini hizlandiran nemli ust atmosferlere neden olabilir Hidrolojik dongu teorisinin tarihi Yuzen kara kutlesi Eski zamanlarda kara kutlesinin bir su kutlesi uzerinde yuzdugu ve nehirlerdeki suyun cogunun kokeni toprak altinda oldugu yaygin olarak dusunulmustur Bu inancin ornekleri Homer in MO 800 dolaylarinda eserlerinde bulunabilir Eski yakin dogudaki Ibranice bilginleri nehirlerin denize girmesine ragmen denizin hic dolmadigini gozlemlediler Bazi akademisyenler bu donem boyunca su dongusunun bu donemde tamamen tanimlandigi sonucuna variyorlar Ruzgar guneye dogru ilerliyor ve kuzeye dogru donuyor surekli donuyor ve ruzgar devrelerine gore tekrar geri donuyor denize dolmus olsa da deniz dolu degil nehirlerin geldigi yerden oraya tekrar donuyorlar KJV Akademisyenler Vaizler tarihi konusunda hemfikir degiller ancak akademisyenlerin cogu Davut ve Bathsheba oglu Kral Suleyman zamaninda bir tarihe isaret ediyor uc bin yil once 28 Ayrica MO 962 922 Ayrica bulutlar dolu oldugunda yeryuzunde yagmuru bosalttiklari da gozlemlenmistir Buna ek olarak MO 793 740 doneminde bir Ibranice peygamber Amos deniz ve yeryuzune dokulur MO 7 ve 2 yuzyillar arasindaki Incil Is Kitabinda 29 hidrolojik dongude bir yagis tanimi vardir 28 Su damlalarini kucuk yapmak icin buhari yagmura dokuyorlar bulutlarin insana bolca damladigi ve damitildigi KJV Yagis ve sizma M O 4 yuzyila tarihlenen bir Hindu destani olan Ramayana nin Adityahridayam da Gunes Tanrisina adanmis bir ilahi 22 ayette Gunesin suyu isitip yagmur olarak gonderdigi belirtilmektedir Yaklasik MO 500 yilina gelindiginde Yunan akademisyenler nehirlerdeki suyun buyuk kisminin yagmura atfedilebilecegini dusunuyorlardi Yagmurun kokeni de o zamanlar biliniyordu Ancak bu akademisyenler yeryuzunden yukselen suyun nehirlere buyuk katkida bulundugu inancini surdurduler Bu dusunceye ornek olarak Anaximander MO 570 baliklardan kara hayvanlarinin evrimi hakkinda spekulasyon yapan ve Kolofon Ksenofanlari MO 530 verilebilir Chi Ni Tzu MO 320 ve Lu Shih Ch un Ch iu MO 239 gibi Cinli akademisyenlerin de benzer dusunceleri vardi Su dongusunun kapali bir dongu oldugu fikri Clazomenae Anaxagoras MO 460 ve Apollonia Diogenes MO 460 eserlerinde bulunabilir Hem Plato MO 390 hem de Aristoteles MO 350 su dongusunun bir parcasi olarak perkulasyon hakkinda spekulasyon yapti Yalniz yagis Ronesans donemine kadar yagislarin sadece nehirleri beslemek icin yeterli olmadigi tam bir su dongusu icin yeterli olmadigi ve okyanuslardan yukari dogru itilen yeralti sularinin nehir sularina ana katkida bulundugu dusunuluyordu Kaynakca Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 26 Aralik 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Aralik 2011 Arsivlenmis kopya 7 Kasim 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 15 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 27 Nisan 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 17 Nisan 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 26 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya PDF 10 Ekim 2017 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya PDF 4 Subat 2007 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 3 Subat 2007 Arsivlenmis kopya 6 Temmuz 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 26 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya PDF 30 Ekim 2018 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 16 Mayis 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 4 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 15 Ocak 2018 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 13 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 30 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 20 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 1 Eylul 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Eylul 2006 Arsivlenmis kopya 28 Eylul 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Eylul 2006 Arsivlenmis kopya 17 Eylul 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Eylul 2010 a b Arsivlenmis kopya 28 Haziran 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 3 Ocak 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 9 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya 2 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Mayis 2020 Arsivlenmis kopya PDF 28 Temmuz 2013 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 28 Temmuz 2013 https books google com books id JI65 MygMm0C amp pg PA4 yalin URL Arsivlenmis kopya PDF 11 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 9 Mayis 2020