Kalp ya da yürek, pek çok hayvanda bulunan kaslı bir organdır. Bu organ dolaşım sisteminin kan damarları yoluyla kan pompalar. Pompalanan kan besin ve oksijeni vücudun gerekli yerlerine taşırken, karbondioksit gibi metabolik atıkları da akciğerlere taşır. İnsanlarda kalp yaklaşık olarak kapalı bir yumruk boyutundadır ve akciğerler arasında, göğüsün orta bölmesinin içindedir. Temel görevi kanı vücuda pompalamak olan kalp, metabolizma eylemleri sonucunda oluşan artık ürünlerin vücuttan uzaklaştırılması, vücut ısısının düzenlenmesi, asit-baz dengesinin korunması, hormonlar ve enzimlerin vücudun gerekli bölgelerine taşınması gibi görevleri yapar. Kalp, dolaşım sistemi içerisinde motor görevi yapar. Kalp insanda dakikada 60-80 atım arasında değişen bir hızla dakikada 5-35 litre arası, günlük ise 9.000 litre kanı vücuda pompalar. Günde yaklaşık 100 bin, yılda 40 milyon, tüm insan hayatı boyunca yaklaşık 2,5 milyar kere, hiç durmadan yaklaşık 8 bin ton kanı vücuda pompalar. Yetişkin bir kadında ortalama ağırlığı 200-280 gram, yetişkin bir erkekte ise 250-390 gram ağırlığındadır. Her kişinin, kalbinin yaklaşık kendi yumruğu büyüklüğünde olduğu sanılır.
kalp | |
---|---|
Latince isim | cor |
Sistem | dolaşım sistemi |
Arter | sağ koroner arter, |
Toplardamar | superior vena kava |
Tanımlayıcılar | |
JSTOR | heart |
Microsoft Academic | 2910030998 |
MeSH | D006321 |
TA | 3932 |
Kalp, göğüs boşluğunda, 2 akciğer arasında, sternumun arkasında, diyafram kası üzerinde ve 4. 5. ve 6. costa'ların arka yüzünde, üçte ikisi orta çizginin solunda, üçte biri ise sağında yer almaktadır.
- Elimizi göğsümüzün sol tarafına koyduğumuzda, kalbimizden gelen sesin nedeni kulakçık ile karıncık arasındaki kapakçıkların açılıp kapanmasıdır.
- Başlıca 4 kalp sesi vardır; bunların ilk ikisi hissedilir veya steteskop vasıtasıyla duyulabilirken, 3. ve 4. sesler ancak EKG (ECG) cihazında duyulabilir. 1. kalp sesi atriyo-ventriküler kapakların sesi iken, 2. kalp sesi aorta ve arteria pulmonalis'teki kapakların çıkardığı sestir. 1. ve 2. kalp sesi arasındaki süre ventrüküler sistoldür (kalbin kasılması). 2. kalp sesi ile 1. kalp sesi arasındaki süre ise ventriküler diastol (kalbin gevşemesi) evresidir.
Köken bilim
Kalp sözcüğünün Türkçedeki karşılığı Yürek’tir, Arapça ḳlb kökünden gelen kalb قلب sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük, Akadca aynı anlama gelen kablu sözcüğü ile eş kökenlidir. Hastane bölümlerinden birisi olan ve kalp düzeneğinin tedavileriyle ilgilenen Kardiyoloji sözcüğü ise; Eski Yunanca kardía καρδία sözcüğünden alıntıdır.
Yapı
Odacıklar
Kalbin dört odası vardır, iki üst atriyum, alıcı odacıklar ve iki alt ventrikül, boşaltma odası. Atriyum, atriyoventriküler septum içinde bulunan atriyoventriküler kapaklar vasıtasıyla ventriküllere açılır. Bu ayrım kalbin yüzeyinde koroner sulkus olarak da görülebilir.
Sağ üst atriyumda sağ atrial apendiks veya kulak kepçesi adı verilen kulak şeklinde bir yapı vardır ve sol üst atriyumda sol atrial apendiks adı verilen başka bir yapı vardır.
Sağ atriyum ve sağ ventrikül birlikte bazen sağ kalp olarak adlandırılır. Benzer şekilde, sol atriyum ve sol ventriküle birlikte bazen sol kalp denir. Ventriküller, kalbin yüzeyinde anterior longitudinal sulkus ve posterior interventriküler sulkus] olarak görülen interventriküler septum ile birbirinden ayrılır.
Kalbin içerisinde 4 adet odacık bulunmaktadır:
- Sağ kulakçık (atrium dexter)Kalp kası
- Sol kulakçık(atrium sinister)
- Sağ karıncık (ventriculus dexter)
- Sol karıncık (ventriculus sinister)
Kalbin sağ ve sol kısımları septum aracılığıyla birbirinden tamamen ayrılmaktadır. Kalp, içi boş dört bölmeden oluşmaktadır. Sağ kalp, sağ kulakçık ve sağ karıncıkdan oluşmakta olup burada oksijen bakımından fakir olan venöz kan bulunmaktadır. Sol kalp ise sol kulakçık ve sol karıncıkdan oluşmuş olup içerisinde oksijen bakımından zengin olan arterial kanı bulundurur. Ayrıca sol karıncığın pompalama görevinden dolayı duvar yapısı diğer boşluklara göre oldukça gelişmiştir.
Kapaklar
Kalbin odacıklarını birbirinden ayıran dört kapağı vardır. Her atriyum ve ventrikül arasında bir kapak ve her bir ventrikülün çıkışında bir kapak bulunur.
Kulakçıklar ile karıncıklar arasındaki kapakçıklara atriyoventriküler kapakçıklar denir. Sağ atriyum ile sağ ventrikül arasında triküspit kapak bulunur. Triküspid kapağın, korda tendinae'ya bağlanan ve göreli konumlarına göre anterior, posterior ve septal kaslar olarak adlandırılan üç papiller kas olmak üzere üç çıkıntısı vardır. Mitral kapak, sol atriyum ile sol ventrikül arasında yer alır. Ön ve arka olmak üzere iki çıkıntıya sahip olması nedeniyle biküspid kapak olarak da bilinir. Bu tüberküller ayrıca korda tendinalar yoluyla ventriküler duvardan çıkıntı yapan iki papiller kasa bağlanır.
Kalpte iki adet atrioventriküler kapak, iki adet de büyük damar kapakları (yarım ay kapak) olmak üzere 4 kapakçık bulunmaktadır. Kulakçıklar ile karıncıklar arasında ve karıncıklar ile buradan çıkan damarlar arasında kapaklar bulunur. Kapakçıklar, kanın tek yönlü akmasını yani geriye dönüşünü engellemeye yarar. Kapaklar, kanın karıncıklara tek yönlü girişini sağlarken aynı zamanda tek yönlü çıkışını da sağlarlar.
- Triküspid kapak: Sağ kulakçık ile sağ karıncık arasında bulunur.
- Pulmoner kapak: Sağ karıncık ile pulmoner arter (akciğer arteri) arasındaki sağ karıncıkdan pompalanan kanın geri dönüşünü engelleyen üç adet yarım ay şeklindeki kapaklardır.
- Mitral kapak: Sol karıncık ve sol kulakçık arasında bulunur.
- Aort kapağı: Sol karıncık ile aort arasında bulunur. Bu kapaklar sol karıncıkdan pompalanan kanın geri dönüşünü engeller.
Papiller kaslar, korda tendina denilen kıkırdaklı bağlantılar ile kalp duvarlarından kapakçıklara kadar uzanır. Bu kaslar, kapakçıkların kapandıklarında çok geriye düşmelerini engeller. Kalp döngüsünün gevşeme aşamasında papiller kaslar da gevşer ve korda tendinea üzerindeki gerilim hafiftir. Kalp odaları kasılırken papiller kaslar da kasılır. Bu, korda tendinea üzerinde gerilim oluşturarak atriyoventriküler kapakçıkların uçlarını yerinde tutmaya yardımcı olur ve kulakçıklara geri üflenmelerini önler.
Her bir ventrikülün çıkışında iki ek yarım ay kapak vardır. Pulmoner kapakçık pulmoner arter'in tabanındadır. Bu, herhangi bir papiller kasa bağlı olmayan üç çıkıntılıdır. Ventrikül gevşediğinde, kan arterden ventriküle geri akar ve bu kan akışı, kapağı kapatmak için kapanan tüberküllere doğru bastırarak cep benzeri kapağı doldurur. Yarım ay aort kapağı, aort'un tabanındadır ve ayrıca papiller kaslara bağlı değildir. Bunda da aortdan geri akan kanın basıncıyla kapanan üç tüberkül vardır.
Sağ kalp
Sağ kalp, triküspit kapakçık adlı bir kapakçıkla ayrılan sağ atriyum ve sağ ventrikül olmak üzere iki bölmeden oluşur.
Sağ atriyum, vücudun iki ana toplardamarından, üst ve alt venae kava'dan neredeyse sürekli olarak kan alır. Koroner dolaşımdan gelen az miktarda kan da, inferior vena kava açıklığının hemen üstünde ve ortasında bulunan koroner sinüs yoluyla sağ atriyuma akar. Sağ atriyumun duvarında, fossa ovalis olarak bilinen oval şekilli bir çöküntü vardır ve bu, fetal kalpte foramen ovale olarak bilinen bir açıklığın kalıntısıdır. Sağ atriyumun iç yüzeyinin çoğu pürüzsüzdür, fossa ovalisin çöküntüsü ortadadır ve ön yüzeyde sağ atriyal apendiks de bulunan pektinat kasların belirgin sırtları vardır.
Sağ ventrikülün duvarları trabeculae carneae ile kaplanmıştır, yani endokardiyum ile kaplı kalp kası sırtlarıdır. Bu kas sırtlarına ek olarak, moderatör bant denilen, yine endokardiyum tarafından kaplanan bir kalp kası bandı sağ ventrikülün ince duvarlarını güçlendirir ve kalp iletiminde çok önemli bir rol oynar. İnterventriküler septumun alt kısmından doğar ve inferior papiller kasa bağlanmak için sağ ventrikülün iç boşluğunu geçer. Sağ ventrikül, kasılırken içine kan püskürttüğü pulmoner gövde içine doğru incelir. Pulmoner gövde, kanı her bir akciğere taşıyan sol ve sağ pulmoner arterlere ayrılır. Pulmoner kapak, sağ kalp ile pulmoner gövde arasındadır.
Sol kalp
Sol kalbin iki odası vardır: mitral kapakçık ile ayrılan sol atriyum ve sol ventrikül.
Sol atriyum, dört pulmoner venden biri yoluyla akciğerlerden oksijenli kanı geri alır. Sol atriyumda sol atriyal apendiks adı verilen bir çıkıntı vardır. Sağ atriyum gibi, sol atriyum da pektinat kaslarla kaplıdır. Sol atriyum, mitral kapak ile sol ventriküle bağlanır.
Sol ventrikül, sağ ile karşılaştırıldığında tüm vücuda kan pompalamak için gereken daha büyük kuvvet nedeniyle çok daha kalındır. Sağ ventrikül gibi, solda da trabeculae carneae vardır ancak moderatör bant yoktur. Sol ventrikül, kanı aort kapağı yoluyla vücuda ve aorta pompalar. Aort kapağının üzerindeki iki küçük açıklık kanı kalp kasına taşır; sol koroner arter, kapağın sol ucunun üzerindedir ve sağ koroner arter sağ ucun üzerindedir.
Damarlar
Kalbin içerisi her ne kadar kan ile dolu olsa da, içerisindeki kanla değil, aort damarından ayrılan sağ ve sol kalp atardamarlarından beslenmektedir. Başta iki ana dal hâlinde olan bu arterler daha sonra kollara ve dallara ayrılıp kalbi beslerler.
- Kalbin arka yüzünü ve sağ karıncığı besleyen; sağ koroner arter,
- Kalbin ön yüzünü sol karıncığı besleyen; sol ön inen arter (LAD),
- Kalbin sol yanını ve arkasını besleyen; sirkumfleks arter (Cx)
Ayrıca LAD ve Cx arterlerinin dallandığı çok kısa bir sol ana koroner arter bulunmaktadır. Bu damarlar içerisinde en önemlisi LAD, kalbin neredeyse üçte ikisini besler. Tıkanması durumunda zarar gören kas kitlesi önemli düzeyde olduğundan ölüme neden olma durumu yüksektir, bu nedenle bu damara "Dul bırakan damar" (widowmaker) adı da verilmektedir. Sağ koroner arter sinüs düğümüne kan verdiğinden damar tıkanıklığı gerçekleştiğinde kalpte durma ve ritim bozuklukları sıkça görülür.
Tabakalar
Kalp duvarı üç tabakadan oluşur: iç endokardiyum, orta miyokard ve dış epikard. Bunlar perikard adı verilen çift zarlı bir kese ile çevrilidir. Dışta bulunan "perikart", kalbi dıştan saran fibro seröz yapıda bir zardır. Bu zarın arasında sürtünmeyi azaltan bir sıvı bulunur.
Kalbin en iç tabakasına endokard denir. Tek katlı yassı epitel astarından oluşur ve kalp odacıklarını ve kapakçıklarını kaplar. Kalbin damarlarının ve atardamarlarının endoteli ile süreklidir ve ince bir bağ dokusu tabakasıyla miyokardiyuma bağlanır. Endokardiyum endotelinler salgılayarak miyokardın kasılmasını düzenlemede de rol oynayabilir. Kalbin iç yüzeyini örten bu tabaka, içeriye doğru uzantılar vererek kalpteki dört kapağın temelini oluşturur.
Kalp duvarının orta tabakası, bir kollajen çerçevesiyle çevrili istemsiz çizgili kas doku tabakası kalp kası olan miyokarddır. İki ventrikülün etrafında 8 şekli oluşturup apekse doğru ilerleyerek, kulakçıkların çevresinde ve büyük damarların ve iç kasların tabanlarının çevresinde 8 modeli şekil oluşturan dış kaslarla kas hücreleri kalbin odalarının etrafında dönüp dururken, kalp kası modeli zarif ve karmaşıktır. Bu karmaşık dönme düzeni, kalbin kanı daha etkili bir şekilde pompalamasına olanak tanır.
Kalbin en kalın tabakası miyokarttır. Pompalama görevi yapan karıncıklar, kulakçıklara göre özellikle sol karıncıkta daha kalındır.
Kalp kasında iki tür hücre vardır: Kolay kasılma yeteneğine sahip kas hücreleri ve iletme sisteminin kalp atım (ing: pacemaker) hücreleri. Kas hücreleri, atriyum ve ventriküllerdeki hücrelerin büyük kısmını (%99) oluşturur. Bu kasılabilir hücreler, kalp atım hücrelerinden gelen hareket potansiyeli darbelerine hızlı yanıt sağlayan arakatkılı disklerle bağlanır. Arakatkılı diskler, hücrelerin bir sinsityum gibi davranmasına ve kanı kalpten ve ana arterlere pompalayan kasılmaları sağlar.
Kalp atım hücreleri, hücrelerin %1'ini oluşturur ve kalbin iletim sistemini oluşturur. Genellikle kasılma hücrelerinden çok daha küçüktürler ve onlara sınırlı kasılma sağlayan birkaç miyofibril içerirler. İşlevleri birçok açıdan nöronlara benzer. Kardiyak kas dokusu, tüm kalbin kasılmasını tetiklemek için uyarıyı hücreden hücreye hızla yayan, sabit hızda kardiyak hareket potansiyeli başlatmak için eşsiz yetenekli otoritmikliğe sahiptir.
Kalp kas hücrelerinde spesifik ifade edilen proteinler vardır. Bunlar çoğunlukla kasın kasılması ile ilişkilidir ve aktin, miyozin, tropomyosin ve troponin ile bağlanır. MYH6, ACTC1, TNNI3, CDH2 ve PKP2 içerirler. İfade edilen diğer proteinler, iskelet kasında da bahsedilen MYH7 ve LDB3'dür.
Perikardiyum
Perikardiyum, kalbi çevreleyen kesedir. Perikardiyumun sert dış yüzeyine lifli zar denir. Bu, kalbin yüzeyini yağlamak için kalp zar sıvısı üreten seröz zar denilen çift iç zarla kaplıdır. Seröz zarın lifli zara tutunan kısmına yan perikardiyum, seröz zarın kalbe yapışık olan kısmına ise visseral perikardiyum denir. Perikardiyum, göğüs içindeki diğer yapılara karşı hareketini kayganlaştırma, kalbin göğüs içindeki konumunu sabit tutma ve kalbi enfeksiyondan koruma görevleri yapar.
Koroner dolaşım
Vücuttaki tüm hücreler gibi kalp dokusunun da, oksijen ve besinlerle beslenmesi ve metabolik atıkların atılması için bir yolunun olması gerekir. Bu, atardamarlar, toplardamarlar ve lenfatik damarları kapsayan koroner dolaşımla sağlanır. Koroner damarlardan kan akışı, kalp kasının gevşeme veya kasılmasıyla ilgili olarak tepe ve çukurlarda oluşur.
Kalp dokusu, aort kapağının hemen üzerinde çıkan iki atardamardan (arter) kanı alır. Bunlar sol ana koroner arter ve sağ koroner arterdir. Sol ana koroner arter, aorttan ayrıldıktan sonra sol ön inen ve sol sirkümfleks arter olmak üzere iki damara ayrılır. Sol ön inen arter kalp dokusunu ve sol karıncığın (ventrikül) ön, dış tarafı ve bölmesini (septum) besler. Bunu, daha küçük arterlere (çapraz ve bölme(septal) dallar) dallanarak yapar. Sol sirkumfleks sol ventrikülün arkasını ve altını besler. Sağ koroner arter sağ atriyum, sağ ventrikül ve sol ventrikülün alt arka kısımlarını besler. Sağ koroner arter ayrıca atriyoventriküler düğüme (insanların yaklaşık %90'ında) ve sinoatriyal düğüme (insanların yaklaşık %60'ında) kan sağlar. Sağ koroner arter, kalbin arkasındaki bir olukta, sol ön inen arter ise öndeki bir olukta akar. Kalbi besleyen atardamarların anatomisinde insanlar arasında önemli farklılıklar vardır . Atardamarlar, en uzak noktalarında her atardamar dağılımının kenarlarında birleşen daha küçük dallara ayrılırlar.
Koroner sinüs, sağ atriyuma boşalan büyük bir damardır ve kalbin venöz drenajının çoğunu alır. Büyük kalp damarı'ndan (sol atriyumu ve her iki ventrikülü alan), arka kalp damarından (sol ventrikülün arkasını boşaltan), orta kalp damarından (sol ve sağ ventriküllerin altını boşaltan) ve küçük kalp damarından kanı alır. Ön kalp damarları, sağ karıncık önünü boşaltır ve doğrudan sağ atriyuma boşalırlar.
Kalbin üç tabakasının her birinin altında pleksus adı verilen küçük lenfatik ağlar bulunur. Bu ağlar, kalbin yüzeyindeki ventriküller arasındaki olukta yukarı doğru giden ve yukarı doğru çıktıkça daha küçük damarları alan, ana sol ve ana sağ gövdede toplanırlar. Bu damarlar daha sonra atriyoventriküler oluğa gider ve sol ventrikülün diyafram üzerinde oturan bölümünü boşaltan üçüncü bir damar alır. Sol damar bu üçüncü damarla birleşir ve pulmoner arter ve sol atriyum boyunca ilerleyerek aşağı trakeobronşiyal düğümde son bulur. Sağ damar, sağ atriyum ve sağ ventrikülün diyafram üzerinde oturan kısmı boyunca hareket eder. Genellikle çıkan aortun önünden geçerek brakiyosefalik bir düğümde son bulur.
Sinir beslemesi
Kalp, vagus siniri'nden ve sempatik gövdeden çıkan sinirlerden sinir sinyalleri alır. Bu sinirler, kalp atış hızını etkilemek için çalışır ancak onu kontrol etmez. Sempatik sinirler aynı zamanda kalp kasılma kuvvetini de etkiler. Bu sinirler boyunca ilerleyen sinyaller, omurilik soğanı'daki iki eşleştirilmiş kardiyovasküler merkezden çıkar. Parasempatik sinir sistemi'nin vagus siniri kalp atış hızını azaltmak, sempatik gövdeden gelen sinirler ise kalp atış hızını artırmak için çalışır. Bu sinirler, kardiyak pleksus adı verilen kalbin üzerinde uzanan bir sinir ağı oluşturur.
Vagus siniri, beyinsapı'ndan çıkan uzun, gezici bir sinirdir ve kalp dahil göğüs ve karın bölgesindeki çok sayıda organa parasempatik uyarı sağlar. Sempatik gövdeden gelen sinirler, T1-T4 torasik ganglionlardan çıkar ve hem sinoatriyal hem de atriyoventriküler düğümlere ayrıca atriyum ve ventriküllere gider. Ventriküller, sempatik lifler tarafından parasempatik liflerden daha zengin şekilde sinir sistemine bağlanırlar. Sempatik uyarım, kalp sinirlerinin nöromüsküler bağlantısında nörotransmitter norepinefrin (noradrenalin de denilir) salınmasına neden olur. Bu, repolarizasyon (yeniden kutuplaşma) süresini kısaltır. Böylece depolarizasyonu (kutuplaşmayı kaldırma) ve kasılma hızını artırır, bu ise kalp atış hızının artmasına neden olur. Pozitif yüklü iyonların akışına izin vererek kimyasal veya -kapılı sodyum ve kalsiyum iyon kanallarını açar. Norepinefrin, beta-1 reseptörüne bağlanır.
Fizyoloji
Kan akışı
Kalp, vücutta sürekli kan akışı sağlamak için dolaşım sistemi'nde pompa görevi yapar. Bu dolaşım, vücuda giren ve çıkan sistemik dolaşım ile akciğerlere giden ve çıkan pulmoner dolaşım'dan oluşur. Küçük kan dolaşımı'ndaki kan, solunum işlemi yoluyla akciğerlerdeki oksijen için karbondioksit'i değiştirir. Sistemik dolaşım daha sonra oksijeni vücuda taşır ve karbondioksiti ve nispeten oksijeni alınmış kanı akciğerlere aktarmak için kalbe geri döndürür.
Sağ kalp, superior ve alt ana toplardamar (inferior) olmak üzere iki büyük damardan oksijeni alınmış kanı toplar. Kan sürekli olarak sağ ve sol atriyumda toplanır. Superior ana toplardamarları kanı yukarıdan diyaframa akıtır ve sağ atriyumun üst arka kısmına boşaltır. alt anatoplardamarları kanı diyaframın altından boşaltır ve superior ana toplardamar açıklığının altındaki atriyumun arka kısmına boşaltır. Alt ana toplardamarlar açıklığının hemen üstünde ve ortasında ince duvarlı koroner sinüs açıklığı vardır. Ayrıca koroner sinüs, miyokardiyumdan gelen oksijensiz kanı sağ atriyuma döndürür. Kan sağ atriyumda toplanır. Sağ atriyum kasıldığında, kan triküspit kapaktan sağ ventriküle pompalanır.
Sağ ventrikül kasılırken triküspit kapak kapanır ve kan pulmoner kapaktan pulmoner gövdeye pompalanır. Pulmoner gövde, kılcal damar'lara ulaşana kadar akciğerler boyunca pulmoner arterlere ve giderek daha küçük arterlere ayrılır. Bunlar alveollerden geçerken karbondioksit oksijenle değiştirilir. Bu, pasif difüzyon süreci yoluyla olur.
Sol kalpte, oksijenli kan pulmoner damarlar yoluyla sol atriyuma geri döner. Daha sonra sistemik dolaşım için mitral kapaktan sol ventriküle ve aort kapağından aorta pompalanır. Aort, birçok küçük artere, arteriole ve nihayetinde kılcal damarlara dallanan büyük bir arterdir. Kılcal damarlarda, kandaki oksijen ve besinler metabolizma için vücut hücrelerine sağlanır ve karbondioksit ve atık ürünlerle değiştirilir. Artık oksijensizleştirilmiş kılcal kan, en sonunda üst ve alt toplardamarlarda ve sağ kalbe toplanan venül'lere ve damarlara doğru hareket eder.
Kalp döngüsü
Kalp döngüsü, kalbin her kalp atışıyla kasıldığı ve gevşediği olaylar dizisidir. Karıncıkların kasılarak kanı aorta ve ana pulmoner artere zorladığı süre sistol olarak bilinirken, karıncıkların gevşeyip yeniden kanla dolduğu dönem diyastol olarak bilinir. Kulakçıklar ve karıncıklar uyum içinde çalışır, yani sistolde karıncıklar kasılırken kulakçıklar gevşer ve kan toplar. Karıncıklar diyastolde gevşediğinde, atriyumlar kanı karıncıklara pompalamak için kasılır. Bu koordinasyon kanın vücuda verimli bir şekilde pompalanmasını sağlar.
Kalp döngüsünün başlangıcında karıncıklar gevşer. Bunu yaparken, açık mitral ve triküspit kapakçıklardan geçen kanla dolarlar. Karıncıklar dolmalarının çoğunu tamamladıktan sonra, kulakçıklar kasılarak karıncıklara daha fazla kan pompalamaya zorlar ve pompayı hazırlar. Ardından, ventriküller kasılmaya başlar. Ventriküllerin boşluklarında basınç yükseldikçe, mitral ve triküspit kapakçıklar kapanmaya zorlanır. Karıncıklardaki basınç daha da artarak aort ve pulmoner arterlerdeki basıncı aştığında, aort ve pulmoner kapakçıklar açılır. Kan kalpten dışarı püskürtülür ve karıncıklardaki basıncın düşmesine neden olur. Eşzamanlı olarak, kan superior ve inferior toplardamarlar yoluyla sağ atriyuma ve pulmoner damarlar yoluyla sol atriyuma akarken atriyum yeniden dolar. Son olarak, karıncıklardaki basınç aort ve pulmoner arterlerdeki basıncın altına düştüğünde, aort ve pulmoner kapakçıklar kapanır. Karıncıklar gevşemeye başlar, mitral ve triküspit kapaklar açılır ve döngü yeniden başlar.
Kalp debisi
Kalp debisi (CO), her bir ventrikül tarafından bir dakikada pompalanan kan miktarı (atım hacmi) ölçümüdür. Bu, atım hacminin (SV) kalp atış hızının (HR) dakikadaki atım sayısıyla çarpılmasıyla hesaplanır. Böylece: CO = SV x HR. Kalp debisi, vücut yüzey alanı ile vücut boyutuna göre normalleştirilir ve kardiyak indeksi denilir.
Ortalama kalp debisi, yaklaşık 70 mL'lik bir ortalama atım hacmi kullanıldığında, 5,25 L/dk'dır ve normal aralık 4,0–8,0 L/dk'dır. Atım hacmi normalde bir ekokardiyogram kullanılarak ölçülür ve kalbin büyüklüğünden, bireyin fiziksel ve zihinsel durumundan, cinsiyetten, kasılabilirlikten, kasılma süresinden, önyük ve arkyükten etkilenebilir.
Önyük, diyastolün sonunda, ventriküller tam doluyken atriyumun dolma basıncını ifade eder. Ana faktör, ventriküllerin dolmasının ne kadar sürdüğüdür: ventriküller daha sık kasılırsa, doldurmak için daha az zaman olur ve ön yük daha az olur. Ön yük, bir kişinin kan hacminden de etkilenebilir. Kalp kasının her kasılmasının kuvveti, Frank-Starling mekanizması olarak tanımlanan ön yük ile orantılıdır. Bu, kasılma kuvvetinin kas lifinin başlangıçtaki uzunluğuyla doğru orantılı olduğunu belirtir, yani bir ventrikül ne kadar gerilirse o kadar kuvvetli kasılır.
Art yük veya kalbin sistolde kanı dışarı atmak için ne kadar basınç oluşturması gerektiği vasküler dirençten etkilenir. Kalp kapakçıklarının daralmasından (stenoz) veya periferik kan damarlarının kasılmasından veya gevşemesinden etkilenebilir.
Kalp kası kasılmalarının gücü atım hacmini kontrol eder. Bu, inotrop olarak adlandırılan maddeler tarafından olumlu veya olumsuz olarak etkilenebilir. Bu maddeler vücuttaki değişikliklerin sonucu olabilir veya tıbbi bir bozukluğun tedavisinin bir parçası olarak ilaç olarak veya özellikle yoğun bakım ünitelerinde yaşam destek biçimi olarak verilebilir. Kasılma kuvvetini artıran inotroplar "pozitif" inotroplardır ve adrenalin, noradrenalin ve dopamin gibi sempatik ajanları içerir. "Negatif" inotroplar kasılma kuvvetini azaltır ve kalsiyum kanal blokerlerini içerir.
Uyarı ve ileti sistemi
Kalbin kasılarak kendisine gelen kanı bir pompa gibi davranarak vücuda vermesi elektrik akımları sayesinde kasılması ile olmaktadır. Kalbin yönetim sisteminde özel hücre kümeleri, demetleri ve lifleri bulunmaktadır. Uyarı ve ileti sistemi, sinoatrial düğüm (SA düğümü), atriyoventriküler düğüm (AV düğümü), atriyoventriküler demet (his demeti) ve purkinje lifleri olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır. Bunlardan ilk ikisi uyarı sisteminde, diğer ikisi ise ileti sisteminde yer almaktadır.
Bir kalp atımı, kalbin sağ kulakçığının üst bölümlerinde bulunan sinoatrial düğümün elektriksel bir uyarı çıkarmasıyla başlamaktadır. Bu düğümün özelliği eşit aralıklarla ve belirli bir hızda (dinlenme durumunda dakikada ortalama 60-80 kez) uyarı çıkarmasıdır. Bu bölge kalbin doğal pili olarak bilinmektedir. Sinüs düğümünde (Sinoatrial) oluşmuş olan bu uyarı, kalbin her iki kulakçığı boyunca, yine bu iş için özelleşmiş iletim yolları ile aşağıya doğru yayılıp bu uyarı ile birlikte kulakçıklar kasılarak içlerindeki kanı karıncıklara gönderirler. Sonrasında uyarı, kulakçıklar ile karıncıklar arasında bulunan diğer bir özel bölgeye; atriyoventriküler (AV) düğüme gelir. Elektrik iletisi karıncıklara ulaştırılmadan önce atriyoventriküler düğümde 0,1 saniyelik gecikme kulakçıkların karıncıklardan önce kasılmasını sağlar. Böylelikle kulakçıklar ile karıncıkların aynı anda kasılması engellenir. Böylece atriyoventriküler düğümden geçen akım, His-Purkinje sistemi ile uyarı tüm karıncıklara yayılır ve karıncıklar kasıldıklarında içlerindeki kanı akciğerlere ve aort yoluyla vücuda pompalarlar. Böylelikle sinüs düğümü yeniden başka bir uyarı çıkarıp başka bir döngü başlatır. Sinoatrial düğüm dakikada ne kadar uyartı çıkartıyorsa (dinlenme durumunda ortalama 60-80 defa), kulakçıklar ve karıncıklar o sayıda sistol yaparlar. Bir kalp vuruşu karıncıkların sistolüdür.
Elektrik iletimi
Sinüs ritmi olarak adlandırılan normal ritmik kalp atışı, kalbin kendi kalp pili olan sinoatriyal düğüm (sinüs düğümü veya SA düğümü olarak da bilinir) tarafından belirlenir. Burada kalpte dolaşan ve kalp kasının kasılmasına neden olan bir elektrik sinyali oluşturulur. Sinoatriyal düğüm, sağ atriyumun üst kısmında, superior vena kava ile birleşme noktasına yakın bir yerde bulunur. Sinoatriyal düğüm tarafından üretilen elektrik sinyali, tam olarak anlaşılamayan radyal bir şekilde sağ atriyumdan geçer. Sol ve sağ kulakçık kaslarının birlikte kasılması için Bachmann'ın demeti aracılığıyla sol kulakçığa gider. Sinyal daha sonra atriyoventriküler düğüme gider. Bu, atriyoventriküler septumda sağ atriyumun altında, sağ atriyum ile sol ventrikül arasındaki sınırda bulunur. Septum kalp iskeletinin bir parçasıdır, kalp içindeki elektrik sinyalinin geçemeyeceği dokudur ve bu doku sinyali yalnızca atriyoventriküler düğümden geçmeye zorlar. Sinyal daha sonra His demeti boyunca sol ve sağ demet dallarına, oradan da kalbin ventriküllerine gider. Ventriküllerde sinyal, Purkinje lifleri adı verilen özel doku tarafından taşınır ve bu doku daha sonra elektrik yükünü kalp kasına iletir.
Nabız
[[:Dosya:|]] [[Dosya:|200px|noicon|alt=]] | |
Dinlerken sorun mu yaşıyorsunuz? alın. |
Normal istirahat kalp atış hızı, sinüs ritmi denir ve sağ atriyum duvarında bulunan bir kalp atım grubu olan sinoatriyal düğüm tarafından oluşturulur ve sürdürülür. Sinoatriyal düğümdeki hücreler bunu aksiyon potansiyeli yaratarak yapar. Kardiyak aksiyon potansiyeli, belirli elektrolitlerin kalp atım hücrelerinin içine ve dışına hareketiyle oluşturulur. Aksiyon potansiyeli daha sonra yakındaki hücrelere yayılır.
Sinoatriyal hücreler dinlenirken, zarlarında negatif bir yük vardır. Hızlı bir sodyum iyon akışı, zarın yükünün pozitif olmasına neden olur. Buna depolarizasyon denir ve kendiliğinden gerçekleşir. Hücre yeterince yüksek yüklü olduğunda, sodyum kanalları kapanır ve kalsiyum iyonları hücreye girmeye başlar ve kısa bir süre sonra potasyum hücreden ayrılmaya başlar. Tüm iyonlar, sinoatriyal hücrelerin zarında iyon kanalları boyunca hareket eder. Potasyum ve kalsiyum, yalnızca yeterince yüksek bir yüke sahip olduğunda hücrenin dışına ve içine hareket etmeye başlar ve bu nedenle voltaj kapılı denilir. Bundan kısa bir süre sonra kalsiyum kanalları kapanır ve potasyum kanalları açılarak potasyumun hücreyi terk etmesine izin verilir. Bu, hücrenin negatif bir dinlenme yüküne sahip olmasına neden olur ve repolarizasyon denilir. Zar potansiyeli yaklaşık -60 mV'a ulaştığında potasyum kanalları kapanır ve süreç yeniden başlayabilir.
İyonlar yoğun oldukları alanlardan olmadıkları yerlere doğru hareket ederler. Bu nedenle sodyum hücreye dışarıdan, potasyum ise hücre içinden hücre dışına hareket eder. Kalsiyum da kritik bir rol oynar. Yavaş kanallardan içeri girmeleri, sinoatriyal hücrelerin pozitif yüklü olduklarında uzun süreli "plato" fazlı oldukları anlamına gelir. Bunun bir kısmına mutlak refrakter dönem denir. Kalsiyum iyonları da kalp kasının kasılmasını sağlamak için troponin kompleksindeki düzenleyici protein troponin C ile birleşir ve gevşemeyi sağlamak için proteinden ayrılır. Kalsiyum iyonları ayrıca kalp kasının kasılmasını sağlamak için troponin kompleksi içindeki düzenleyici protein troponin C ile birleşir ve gevşemeye imkan vermek için proteinden ayrılır.
Yetişkin dinlenme kalp atış hızı 60 ila 100 bpm arasında değişir. Yeni doğmuş bir bebeğin istirahat kalp atış hızı dakikada 129 atış (bpm) olabilir ve bu, olgunlaşana kadar kademeli olarak azalır. Bir sporcunun kalp atış hızı dakikada 60 atımdan daha az olabilir. Egzersiz sırasında atım hızı 150 vuru/dk olabilir ve maksimum hızlar 200 ile 220 vuru/dk arasında olabilir.
Notlar
- ^ Kasların kapakçıkların açılmasına sebep olmadığına dikkat edin. Kulakçıklardaki kan ile karıncıklardaki kan arasındaki basınç farkı bunu yapar.
Kaynakça
- ^ MEB (2011). (PDF). Ankara. s. 16. 4 Mart 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mart 2014.
- ^ a b Gray's Anatomy 2008, ss. 960–962.
- ^ Gray's Anatomy 2008, ss. 964–967.
- ^ Gray's Anatomy 2008, s. 960.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x y z aa ab ac ad ae af ag ah ai aj ak al am an ao ap aq ar Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;CNX2014
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ a b c Gray's Anatomy 2008, ss. 966–967.
- ^ Gray's Anatomy 2008, s. 970.
- ^ University of Minnesota. "Papillary Muscles". Atlas of Human Cardiac Anatomy. 17 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Mart 2016.
- ^ "pectinate muscle". The Free Dictionary. 23 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Temmuz 2016.
- ^ . 26 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2014.
- ^ . 3 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2014.
- ^ "The human proteome in heart – The Human Protein Atlas". www.proteinatlas.org. 9 Kasım 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Eylül 2017.
- ^ Uhlén, Mathias; Fagerberg, Linn; Hallström, Björn M.; Lindskog, Cecilia; Oksvold, Per; Mardinoglu, Adil; Sivertsson, Åsa; Kampf, Caroline; Sjöstedt, Evelina (23 Ocak 2015). "Tissue-based map of the human proteome". Science (İngilizce). 347 (6220): 1260419. doi:10.1126/science.1260419. ISSN 0036-8075. (PMID) 25613900.
- ^ Lindskog, Cecilia; Linné, Jerker; Fagerberg, Linn; Hallström, Björn M.; Sundberg, Carl Johan; Lindholm, Malene; Huss, Mikael; Kampf, Caroline; Choi, Howard (25 Haziran 2015). "The human cardiac and skeletal muscle proteomes defined by transcriptomics and antibody-based profiling". BMC Genomics. 16 (1): 475. doi:10.1186/s12864-015-1686-y. ISSN 1471-2164. (PMC) 4479346 $2. (PMID) 26109061.
- ^ Gray's Anatomy 2008, s. 959.
- ^ J., Tortora, Gerard (2009). Principles of human anatomy. Nielsen, Mark T. (Mark Thomas) (11.11yer=Hoboken, NJ bas.). J. Wiley. ISBN . OCLC 213300667.
- ^ Davidson's 2010, s. 525.
- ^ Gray's Anatomy 2008, s. 981.
- ^ a b Gray's Anatomy 2008, s. 982.
- ^ Davidson's 2010, s. 526.
- ^ Gray's Anatomy 2008, s. 945.
- ^ a b Guyton & Hall 2011, ss. 105–107.
- ^ Guyton & Hall 2011, ss. 110–113.
- ^ a b Berry, William; McKenzie, Catherine (1 Ocak 2010). "Use of inotropes in critical care". Clinical Pharmacist. 2: 395. 28 Kasım 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Bersten, Andrew (2013). Oh's Intensive Care Manual (7. bas.). Londra: Elsevier Health Sciences. ss. 912-922. ISBN .
- ^ . 9 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2014.
- ^ Pocock, Gillian (2006). Human Physiology (Third bas.). Oxford University Press. s. 266. ISBN .
- ^ Antz, Matthias (1998). "Electrical Conduction Between the Right Atrium and the Left Atrium via the Musculature of the Coronary Sinus". Circulation. 98 (17): 1790-1795. doi:10.1161/01.CIR.98.17.1790 . (PMID) 9788835.
- ^ De Ponti, Roberto (2002). "Electroanatomic Analysis of Sinus Impulse Propagation in Normal Human Atria". Journal of Cardiovascular Electrophysiology. 13 (1): 1-10. doi:10.1046/j.1540-8167.2002.00001.x. (PMID) 11843475.
- ^ "Definition of SA node". MedicineNet.com. 27 Nisan 2011. 1 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Haziran 2012.
- ^ Guyton & Hall 2011, ss. 115–120.
- ^ a b Davis, J. P.; Tikunova, S. B. (2008). "Ca2+ exchange with troponin C and cardiac muscle dynamics". Cardiovascular Research. 77 (4): 619-626. doi:10.1093/cvr/cvm098 . (PMID) 18079104.
- ^ Ostchega, Y; Porter, K. S.; Hughes, J; Dillon, C. F.; Nwankwo, T (2011). "Resting pulse rate reference data for children, adolescents and adults, United States 1999–2008" (PDF). National Health Statistics Reports (41): 1-16. (PMID) 21905522. 23 Haziran 2017 tarihinde kaynağından (PDF).
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- Arter, Ven için tıklayınız 4 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi: 02.10.2009
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Kalp ya da yurek pek cok hayvanda bulunan kasli bir organdir Bu organ dolasim sisteminin kan damarlari yoluyla kan pompalar Pompalanan kan besin ve oksijeni vucudun gerekli yerlerine tasirken karbondioksit gibi metabolik atiklari da akcigerlere tasir Insanlarda kalp yaklasik olarak kapali bir yumruk boyutundadir ve akcigerler arasinda gogusun orta bolmesinin icindedir Temel gorevi kani vucuda pompalamak olan kalp metabolizma eylemleri sonucunda olusan artik urunlerin vucuttan uzaklastirilmasi vucut isisinin duzenlenmesi asit baz dengesinin korunmasi hormonlar ve enzimlerin vucudun gerekli bolgelerine tasinmasi gibi gorevleri yapar Kalp dolasim sistemi icerisinde motor gorevi yapar Kalp insanda dakikada 60 80 atim arasinda degisen bir hizla dakikada 5 35 litre arasi gunluk ise 9 000 litre kani vucuda pompalar Gunde yaklasik 100 bin yilda 40 milyon tum insan hayati boyunca yaklasik 2 5 milyar kere hic durmadan yaklasik 8 bin ton kani vucuda pompalar Yetiskin bir kadinda ortalama agirligi 200 280 gram yetiskin bir erkekte ise 250 390 gram agirligindadir Her kisinin kalbinin yaklasik kendi yumrugu buyuklugunde oldugu sanilir kalpLatince isimcorSistemdolasim sistemiArtersag koroner arter Toplardamarsuperior vena kavaTanimlayicilarJSTORheartMicrosoft Academic2910030998MeSHD006321TA3932Kalp diyagrami 1 Sag atrium Atrium dextra 2 Sol atrium Atrium sinistrum 3 Superior vena kava Vena cava superior 4 Aort 5 Pulmoner arter 6 Pulmoner ven 7 Mitral kapak 8 Aort kapagi 9 Sol ventrikul 10 Sag ventrikul 11 Inferior vena kava Vena cava inferior 12 Trikuspit kapak 13 Pulmoner kapak Beyaz oklar normal dolasimBir insanin ic kalp goruntusuKalp atisinin bilgisayarla olusturulmus 3 boyutlu kesit modeliKalp atisinin uc boyutlu ultrasonografide gorunumuSistolik evre Kalbin kasilmasi Diastolik evre Kalbin gevsemesi Kalp gogus boslugunda 2 akciger arasinda sternumun arkasinda diyafram kasi uzerinde ve 4 5 ve 6 costa larin arka yuzunde ucte ikisi orta cizginin solunda ucte biri ise saginda yer almaktadir Elimizi gogsumuzun sol tarafina koydugumuzda kalbimizden gelen sesin nedeni kulakcik ile karincik arasindaki kapakciklarin acilip kapanmasidir Baslica 4 kalp sesi vardir bunlarin ilk ikisi hissedilir veya steteskop vasitasiyla duyulabilirken 3 ve 4 sesler ancak EKG ECG cihazinda duyulabilir 1 kalp sesi atriyo ventrikuler kapaklarin sesi iken 2 kalp sesi aorta ve arteria pulmonalis teki kapaklarin cikardigi sestir 1 ve 2 kalp sesi arasindaki sure ventrukuler sistoldur kalbin kasilmasi 2 kalp sesi ile 1 kalp sesi arasindaki sure ise ventrikuler diastol kalbin gevsemesi evresidir Koken bilimKalp sozcugunun Turkcedeki karsiligi Yurek tir Arapca ḳlb kokunden gelen kalb قلب sozcugunden alintidir Bu sozcuk Akadca ayni anlama gelen kablu sozcugu ile es kokenlidir Hastane bolumlerinden birisi olan ve kalp duzeneginin tedavileriyle ilgilenen Kardiyoloji sozcugu ise Eski Yunanca kardia kardia sozcugunden alintidir YapiOdaciklar Yukaridan sag ve sol ventrikulleri gosteren kalp incelemesi Kalbin dort odasi vardir iki ust atriyum alici odaciklar ve iki alt ventrikul bosaltma odasi Atriyum atriyoventrikuler septum icinde bulunan atriyoventrikuler kapaklar vasitasiyla ventrikullere acilir Bu ayrim kalbin yuzeyinde koroner sulkus olarak da gorulebilir Sag ust atriyumda sag atrial apendiks veya kulak kepcesi adi verilen kulak seklinde bir yapi vardir ve sol ust atriyumda sol atrial apendiks adi verilen baska bir yapi vardir Sag atriyum ve sag ventrikul birlikte bazen sag kalp olarak adlandirilir Benzer sekilde sol atriyum ve sol ventrikule birlikte bazen sol kalp denir Ventrikuller kalbin yuzeyinde anterior longitudinal sulkus ve posterior interventrikuler sulkus olarak gorulen interventrikuler septum ile birbirinden ayrilir Kalbin icerisinde 4 adet odacik bulunmaktadir Sag kulakcik atrium dexter Kalp kasi Sol kulakcik atrium sinister Sag karincik ventriculus dexter Sol karincik ventriculus sinister Kalbin sag ve sol kisimlari septum araciligiyla birbirinden tamamen ayrilmaktadir Kalp ici bos dort bolmeden olusmaktadir Sag kalp sag kulakcik ve sag karincikdan olusmakta olup burada oksijen bakimindan fakir olan venoz kan bulunmaktadir Sol kalp ise sol kulakcik ve sol karincikdan olusmus olup icerisinde oksijen bakimindan zengin olan arterial kani bulundurur Ayrica sol karincigin pompalama gorevinden dolayi duvar yapisi diger bosluklara gore oldukca gelismistir Kapaklar Atriyum ve ana damarlar cikarildiginda dort kapagin tamami acikca gorulebilir Kapakciklari arterleri ve damarlari gosteren kalp Beyaz oklar kan akisinin normal yonunu gosterir Korda tendinea yoluyla sagda trikuspit kapakcigina ve soldaki mitral kapagina bagli papiller kasi gosteren on kisim Kalbin odaciklarini birbirinden ayiran dort kapagi vardir Her atriyum ve ventrikul arasinda bir kapak ve her bir ventrikulun cikisinda bir kapak bulunur Kulakciklar ile karinciklar arasindaki kapakciklara atriyoventrikuler kapakciklar denir Sag atriyum ile sag ventrikul arasinda trikuspit kapak bulunur Trikuspid kapagin korda tendinae ya baglanan ve goreli konumlarina gore anterior posterior ve septal kaslar olarak adlandirilan uc papiller kas olmak uzere uc cikintisi vardir Mitral kapak sol atriyum ile sol ventrikul arasinda yer alir On ve arka olmak uzere iki cikintiya sahip olmasi nedeniyle bikuspid kapak olarak da bilinir Bu tuberkuller ayrica korda tendinalar yoluyla ventrikuler duvardan cikinti yapan iki papiller kasa baglanir Kalpte iki adet atrioventrikuler kapak iki adet de buyuk damar kapaklari yarim ay kapak olmak uzere 4 kapakcik bulunmaktadir Kulakciklar ile karinciklar arasinda ve karinciklar ile buradan cikan damarlar arasinda kapaklar bulunur Kapakciklar kanin tek yonlu akmasini yani geriye donusunu engellemeye yarar Kapaklar kanin karinciklara tek yonlu girisini saglarken ayni zamanda tek yonlu cikisini da saglarlar Trikuspid kapak Sag kulakcik ile sag karincik arasinda bulunur Pulmoner kapak Sag karincik ile pulmoner arter akciger arteri arasindaki sag karincikdan pompalanan kanin geri donusunu engelleyen uc adet yarim ay seklindeki kapaklardir Mitral kapak Sol karincik ve sol kulakcik arasinda bulunur Aort kapagi Sol karincik ile aort arasinda bulunur Bu kapaklar sol karincikdan pompalanan kanin geri donusunu engeller Papiller kaslar korda tendina denilen kikirdakli baglantilar ile kalp duvarlarindan kapakciklara kadar uzanir Bu kaslar kapakciklarin kapandiklarinda cok geriye dusmelerini engeller Kalp dongusunun gevseme asamasinda papiller kaslar da gevser ve korda tendinea uzerindeki gerilim hafiftir Kalp odalari kasilirken papiller kaslar da kasilir Bu korda tendinea uzerinde gerilim olusturarak atriyoventrikuler kapakciklarin uclarini yerinde tutmaya yardimci olur ve kulakciklara geri uflenmelerini onler Her bir ventrikulun cikisinda iki ek yarim ay kapak vardir Pulmoner kapakcik pulmoner arter in tabanindadir Bu herhangi bir papiller kasa bagli olmayan uc cikintilidir Ventrikul gevsediginde kan arterden ventrikule geri akar ve bu kan akisi kapagi kapatmak icin kapanan tuberkullere dogru bastirarak cep benzeri kapagi doldurur Yarim ay aort kapagi aort un tabanindadir ve ayrica papiller kaslara bagli degildir Bunda da aortdan geri akan kanin basinciyla kapanan uc tuberkul vardir Sag kalp Sag kalp trikuspit kapakcik adli bir kapakcikla ayrilan sag atriyum ve sag ventrikul olmak uzere iki bolmeden olusur Sag atriyum vucudun iki ana toplardamarindan ust ve alt venae kava dan neredeyse surekli olarak kan alir Koroner dolasimdan gelen az miktarda kan da inferior vena kava acikliginin hemen ustunde ve ortasinda bulunan koroner sinus yoluyla sag atriyuma akar Sag atriyumun duvarinda fossa ovalis olarak bilinen oval sekilli bir cokuntu vardir ve bu fetal kalpte foramen ovale olarak bilinen bir acikligin kalintisidir Sag atriyumun ic yuzeyinin cogu puruzsuzdur fossa ovalisin cokuntusu ortadadir ve on yuzeyde sag atriyal apendiks de bulunan pektinat kaslarin belirgin sirtlari vardir Sag ventrikulun duvarlari trabeculae carneae ile kaplanmistir yani endokardiyum ile kapli kalp kasi sirtlaridir Bu kas sirtlarina ek olarak moderator bant denilen yine endokardiyum tarafindan kaplanan bir kalp kasi bandi sag ventrikulun ince duvarlarini guclendirir ve kalp iletiminde cok onemli bir rol oynar Interventrikuler septumun alt kismindan dogar ve inferior papiller kasa baglanmak icin sag ventrikulun ic boslugunu gecer Sag ventrikul kasilirken icine kan puskurttugu pulmoner govde icine dogru incelir Pulmoner govde kani her bir akcigere tasiyan sol ve sag pulmoner arterlere ayrilir Pulmoner kapak sag kalp ile pulmoner govde arasindadir Sol kalp Sol kalbin iki odasi vardir mitral kapakcik ile ayrilan sol atriyum ve sol ventrikul Sol atriyum dort pulmoner venden biri yoluyla akcigerlerden oksijenli kani geri alir Sol atriyumda sol atriyal apendiks adi verilen bir cikinti vardir Sag atriyum gibi sol atriyum da pektinat kaslarla kaplidir Sol atriyum mitral kapak ile sol ventrikule baglanir Sol ventrikul sag ile karsilastirildiginda tum vucuda kan pompalamak icin gereken daha buyuk kuvvet nedeniyle cok daha kalindir Sag ventrikul gibi solda da trabeculae carneae vardir ancak moderator bant yoktur Sol ventrikul kani aort kapagi yoluyla vucuda ve aorta pompalar Aort kapaginin uzerindeki iki kucuk aciklik kani kalp kasina tasir sol koroner arter kapagin sol ucunun uzerindedir ve sag koroner arter sag ucun uzerindedir Damarlar Kalbin icerisi her ne kadar kan ile dolu olsa da icerisindeki kanla degil aort damarindan ayrilan sag ve sol kalp atardamarlarindan beslenmektedir Basta iki ana dal halinde olan bu arterler daha sonra kollara ve dallara ayrilip kalbi beslerler Kalbin arka yuzunu ve sag karincigi besleyen sag koroner arter Kalbin on yuzunu sol karincigi besleyen sol on inen arter LAD Kalbin sol yanini ve arkasini besleyen sirkumfleks arter Cx Ayrica LAD ve Cx arterlerinin dallandigi cok kisa bir sol ana koroner arter bulunmaktadir Bu damarlar icerisinde en onemlisi LAD kalbin neredeyse ucte ikisini besler Tikanmasi durumunda zarar goren kas kitlesi onemli duzeyde oldugundan olume neden olma durumu yuksektir bu nedenle bu damara Dul birakan damar widowmaker adi da verilmektedir Sag koroner arter sinus dugumune kan verdiginden damar tikanikligi gerceklestiginde kalpte durma ve ritim bozukluklari sikca gorulur Tabakalar Visseral ve parietal perikard dahil olmak uzere kalp duvar tabakalari Kalp duvari uc tabakadan olusur ic endokardiyum orta miyokard ve dis epikard Bunlar perikard adi verilen cift zarli bir kese ile cevrilidir Dista bulunan perikart kalbi distan saran fibro seroz yapida bir zardir Bu zarin arasinda surtunmeyi azaltan bir sivi bulunur Kalbin en ic tabakasina endokard denir Tek katli yassi epitel astarindan olusur ve kalp odaciklarini ve kapakciklarini kaplar Kalbin damarlarinin ve atardamarlarinin endoteli ile sureklidir ve ince bir bag dokusu tabakasiyla miyokardiyuma baglanir Endokardiyum endotelinler salgilayarak miyokardin kasilmasini duzenlemede de rol oynayabilir Kalbin ic yuzeyini orten bu tabaka iceriye dogru uzantilar vererek kalpteki dort kapagin temelini olusturur Miyokardin donen modeli kalbin etkili sekilde pompalamasina yardim eder Kalp duvarinin orta tabakasi bir kollajen cercevesiyle cevrili istemsiz cizgili kas doku tabakasi kalp kasi olan miyokarddir Iki ventrikulun etrafinda 8 sekli olusturup apekse dogru ilerleyerek kulakciklarin cevresinde ve buyuk damarlarin ve ic kaslarin tabanlarinin cevresinde 8 modeli sekil olusturan dis kaslarla kas hucreleri kalbin odalarinin etrafinda donup dururken kalp kasi modeli zarif ve karmasiktir Bu karmasik donme duzeni kalbin kani daha etkili bir sekilde pompalamasina olanak tanir Kalbin en kalin tabakasi miyokarttir Pompalama gorevi yapan karinciklar kulakciklara gore ozellikle sol karincikta daha kalindir Kalp kasinda iki tur hucre vardir Kolay kasilma yetenegine sahip kas hucreleri ve iletme sisteminin kalp atim ing pacemaker hucreleri Kas hucreleri atriyum ve ventrikullerdeki hucrelerin buyuk kismini 99 olusturur Bu kasilabilir hucreler kalp atim hucrelerinden gelen hareket potansiyeli darbelerine hizli yanit saglayan arakatkili disklerle baglanir Arakatkili diskler hucrelerin bir sinsityum gibi davranmasina ve kani kalpten ve ana arterlere pompalayan kasilmalari saglar Kalp atim hucreleri hucrelerin 1 ini olusturur ve kalbin iletim sistemini olusturur Genellikle kasilma hucrelerinden cok daha kucukturler ve onlara sinirli kasilma saglayan birkac miyofibril icerirler Islevleri bircok acidan noronlara benzer Kardiyak kas dokusu tum kalbin kasilmasini tetiklemek icin uyariyi hucreden hucreye hizla yayan sabit hizda kardiyak hareket potansiyeli baslatmak icin essiz yetenekli otoritmiklige sahiptir Kalp kas hucrelerinde spesifik ifade edilen proteinler vardir Bunlar cogunlukla kasin kasilmasi ile iliskilidir ve aktin miyozin tropomyosin ve troponin ile baglanir MYH6 ACTC1 TNNI3 CDH2 ve PKP2 icerirler Ifade edilen diger proteinler iskelet kasinda da bahsedilen MYH7 ve LDB3 dur Perikardiyum Perikardiyum kalbi cevreleyen kesedir Perikardiyumun sert dis yuzeyine lifli zar denir Bu kalbin yuzeyini yaglamak icin kalp zar sivisi ureten seroz zar denilen cift ic zarla kaplidir Seroz zarin lifli zara tutunan kismina yan perikardiyum seroz zarin kalbe yapisik olan kismina ise visseral perikardiyum denir Perikardiyum gogus icindeki diger yapilara karsi hareketini kayganlastirma kalbin gogus icindeki konumunu sabit tutma ve kalbi enfeksiyondan koruma gorevleri yapar Koroner dolasim Kalbin atardamarinin beslemesi kirmizi ile diger alanlar ise mavi ile etiketlenmistir Vucuttaki tum hucreler gibi kalp dokusunun da oksijen ve besinlerle beslenmesi ve metabolik atiklarin atilmasi icin bir yolunun olmasi gerekir Bu atardamarlar toplardamarlar ve lenfatik damarlari kapsayan koroner dolasimla saglanir Koroner damarlardan kan akisi kalp kasinin gevseme veya kasilmasiyla ilgili olarak tepe ve cukurlarda olusur Kalp dokusu aort kapaginin hemen uzerinde cikan iki atardamardan arter kani alir Bunlar sol ana koroner arter ve sag koroner arterdir Sol ana koroner arter aorttan ayrildiktan sonra sol on inen ve sol sirkumfleks arter olmak uzere iki damara ayrilir Sol on inen arter kalp dokusunu ve sol karincigin ventrikul on dis tarafi ve bolmesini septum besler Bunu daha kucuk arterlere capraz ve bolme septal dallar dallanarak yapar Sol sirkumfleks sol ventrikulun arkasini ve altini besler Sag koroner arter sag atriyum sag ventrikul ve sol ventrikulun alt arka kisimlarini besler Sag koroner arter ayrica atriyoventrikuler dugume insanlarin yaklasik 90 inda ve sinoatriyal dugume insanlarin yaklasik 60 inda kan saglar Sag koroner arter kalbin arkasindaki bir olukta sol on inen arter ise ondeki bir olukta akar Kalbi besleyen atardamarlarin anatomisinde insanlar arasinda onemli farkliliklar vardir Atardamarlar en uzak noktalarinda her atardamar dagiliminin kenarlarinda birlesen daha kucuk dallara ayrilirlar Koroner sinus sag atriyuma bosalan buyuk bir damardir ve kalbin venoz drenajinin cogunu alir Buyuk kalp damari ndan sol atriyumu ve her iki ventrikulu alan arka kalp damarindan sol ventrikulun arkasini bosaltan orta kalp damarindan sol ve sag ventrikullerin altini bosaltan ve kucuk kalp damarindan kani alir On kalp damarlari sag karincik onunu bosaltir ve dogrudan sag atriyuma bosalirlar Kalbin uc tabakasinin her birinin altinda pleksus adi verilen kucuk lenfatik aglar bulunur Bu aglar kalbin yuzeyindeki ventrikuller arasindaki olukta yukari dogru giden ve yukari dogru ciktikca daha kucuk damarlari alan ana sol ve ana sag govdede toplanirlar Bu damarlar daha sonra atriyoventrikuler oluga gider ve sol ventrikulun diyafram uzerinde oturan bolumunu bosaltan ucuncu bir damar alir Sol damar bu ucuncu damarla birlesir ve pulmoner arter ve sol atriyum boyunca ilerleyerek asagi trakeobronsiyal dugumde son bulur Sag damar sag atriyum ve sag ventrikulun diyafram uzerinde oturan kismi boyunca hareket eder Genellikle cikan aortun onunden gecerek brakiyosefalik bir dugumde son bulur Sinir beslemesi Kalbin otonom sinir baglantisi Kalp vagus siniri nden ve sempatik govdeden cikan sinirlerden sinir sinyalleri alir Bu sinirler kalp atis hizini etkilemek icin calisir ancak onu kontrol etmez Sempatik sinirler ayni zamanda kalp kasilma kuvvetini de etkiler Bu sinirler boyunca ilerleyen sinyaller omurilik sogani daki iki eslestirilmis kardiyovaskuler merkezden cikar Parasempatik sinir sistemi nin vagus siniri kalp atis hizini azaltmak sempatik govdeden gelen sinirler ise kalp atis hizini artirmak icin calisir Bu sinirler kardiyak pleksus adi verilen kalbin uzerinde uzanan bir sinir agi olusturur Vagus siniri beyinsapi ndan cikan uzun gezici bir sinirdir ve kalp dahil gogus ve karin bolgesindeki cok sayida organa parasempatik uyari saglar Sempatik govdeden gelen sinirler T1 T4 torasik ganglionlardan cikar ve hem sinoatriyal hem de atriyoventrikuler dugumlere ayrica atriyum ve ventrikullere gider Ventrikuller sempatik lifler tarafindan parasempatik liflerden daha zengin sekilde sinir sistemine baglanirlar Sempatik uyarim kalp sinirlerinin noromuskuler baglantisinda norotransmitter norepinefrin noradrenalin de denilir salinmasina neden olur Bu repolarizasyon yeniden kutuplasma suresini kisaltir Boylece depolarizasyonu kutuplasmayi kaldirma ve kasilma hizini artirir bu ise kalp atis hizinin artmasina neden olur Pozitif yuklu iyonlarin akisina izin vererek kimyasal veya kapili sodyum ve kalsiyum iyon kanallarini acar Norepinefrin beta 1 reseptorune baglanir FizyolojiKan akisi Kapakciklardan kan akis source source source source source source Kalpten kan akisi source source source Kalpten kan akisinin video aciklamasi Kalp vucutta surekli kan akisi saglamak icin dolasim sistemi nde pompa gorevi yapar Bu dolasim vucuda giren ve cikan sistemik dolasim ile akcigerlere giden ve cikan pulmoner dolasim dan olusur Kucuk kan dolasimi ndaki kan solunum islemi yoluyla akcigerlerdeki oksijen icin karbondioksit i degistirir Sistemik dolasim daha sonra oksijeni vucuda tasir ve karbondioksiti ve nispeten oksijeni alinmis kani akcigerlere aktarmak icin kalbe geri dondurur Sag kalp superior ve alt ana toplardamar inferior olmak uzere iki buyuk damardan oksijeni alinmis kani toplar Kan surekli olarak sag ve sol atriyumda toplanir Superior ana toplardamarlari kani yukaridan diyaframa akitir ve sag atriyumun ust arka kismina bosaltir alt anatoplardamarlari kani diyaframin altindan bosaltir ve superior ana toplardamar acikliginin altindaki atriyumun arka kismina bosaltir Alt ana toplardamarlar acikliginin hemen ustunde ve ortasinda ince duvarli koroner sinus acikligi vardir Ayrica koroner sinus miyokardiyumdan gelen oksijensiz kani sag atriyuma dondurur Kan sag atriyumda toplanir Sag atriyum kasildiginda kan trikuspit kapaktan sag ventrikule pompalanir Sag ventrikul kasilirken trikuspit kapak kapanir ve kan pulmoner kapaktan pulmoner govdeye pompalanir Pulmoner govde kilcal damar lara ulasana kadar akcigerler boyunca pulmoner arterlere ve giderek daha kucuk arterlere ayrilir Bunlar alveollerden gecerken karbondioksit oksijenle degistirilir Bu pasif difuzyon sureci yoluyla olur Sol kalpte oksijenli kan pulmoner damarlar yoluyla sol atriyuma geri doner Daha sonra sistemik dolasim icin mitral kapaktan sol ventrikule ve aort kapagindan aorta pompalanir Aort bircok kucuk artere arteriole ve nihayetinde kilcal damarlara dallanan buyuk bir arterdir Kilcal damarlarda kandaki oksijen ve besinler metabolizma icin vucut hucrelerine saglanir ve karbondioksit ve atik urunlerle degistirilir Artik oksijensizlestirilmis kilcal kan en sonunda ust ve alt toplardamarlarda ve sag kalbe toplanan venul lere ve damarlara dogru hareket eder Kalp dongusu EKG ile iliskili olarak kalp dongusu Kalp dongusu kalbin her kalp atisiyla kasildigi ve gevsedigi olaylar dizisidir Karinciklarin kasilarak kani aorta ve ana pulmoner artere zorladigi sure sistol olarak bilinirken karinciklarin gevseyip yeniden kanla doldugu donem diyastol olarak bilinir Kulakciklar ve karinciklar uyum icinde calisir yani sistolde karinciklar kasilirken kulakciklar gevser ve kan toplar Karinciklar diyastolde gevsediginde atriyumlar kani karinciklara pompalamak icin kasilir Bu koordinasyon kanin vucuda verimli bir sekilde pompalanmasini saglar Kalp dongusunun baslangicinda karinciklar gevser Bunu yaparken acik mitral ve trikuspit kapakciklardan gecen kanla dolarlar Karinciklar dolmalarinin cogunu tamamladiktan sonra kulakciklar kasilarak karinciklara daha fazla kan pompalamaya zorlar ve pompayi hazirlar Ardindan ventrikuller kasilmaya baslar Ventrikullerin bosluklarinda basinc yukseldikce mitral ve trikuspit kapakciklar kapanmaya zorlanir Karinciklardaki basinc daha da artarak aort ve pulmoner arterlerdeki basinci astiginda aort ve pulmoner kapakciklar acilir Kan kalpten disari puskurtulur ve karinciklardaki basincin dusmesine neden olur Eszamanli olarak kan superior ve inferior toplardamarlar yoluyla sag atriyuma ve pulmoner damarlar yoluyla sol atriyuma akarken atriyum yeniden dolar Son olarak karinciklardaki basinc aort ve pulmoner arterlerdeki basincin altina dustugunde aort ve pulmoner kapakciklar kapanir Karinciklar gevsemeye baslar mitral ve trikuspit kapaklar acilir ve dongu yeniden baslar Kalp debisi X ekseni kalp seslerinin kaydiyla zamani yansitir Y ekseni basinci temsil eder Kalp debisi CO her bir ventrikul tarafindan bir dakikada pompalanan kan miktari atim hacmi olcumudur Bu atim hacminin SV kalp atis hizinin HR dakikadaki atim sayisiyla carpilmasiyla hesaplanir Boylece CO SV x HR Kalp debisi vucut yuzey alani ile vucut boyutuna gore normallestirilir ve kardiyak indeksi denilir Ortalama kalp debisi yaklasik 70 mL lik bir ortalama atim hacmi kullanildiginda 5 25 L dk dir ve normal aralik 4 0 8 0 L dk dir Atim hacmi normalde bir ekokardiyogram kullanilarak olculur ve kalbin buyuklugunden bireyin fiziksel ve zihinsel durumundan cinsiyetten kasilabilirlikten kasilma suresinden onyuk ve arkyukten etkilenebilir Onyuk diyastolun sonunda ventrikuller tam doluyken atriyumun dolma basincini ifade eder Ana faktor ventrikullerin dolmasinin ne kadar surdugudur ventrikuller daha sik kasilirsa doldurmak icin daha az zaman olur ve on yuk daha az olur On yuk bir kisinin kan hacminden de etkilenebilir Kalp kasinin her kasilmasinin kuvveti Frank Starling mekanizmasi olarak tanimlanan on yuk ile orantilidir Bu kasilma kuvvetinin kas lifinin baslangictaki uzunluguyla dogru orantili oldugunu belirtir yani bir ventrikul ne kadar gerilirse o kadar kuvvetli kasilir Art yuk veya kalbin sistolde kani disari atmak icin ne kadar basinc olusturmasi gerektigi vaskuler direncten etkilenir Kalp kapakciklarinin daralmasindan stenoz veya periferik kan damarlarinin kasilmasindan veya gevsemesinden etkilenebilir Kalp kasi kasilmalarinin gucu atim hacmini kontrol eder Bu inotrop olarak adlandirilan maddeler tarafindan olumlu veya olumsuz olarak etkilenebilir Bu maddeler vucuttaki degisikliklerin sonucu olabilir veya tibbi bir bozuklugun tedavisinin bir parcasi olarak ilac olarak veya ozellikle yogun bakim unitelerinde yasam destek bicimi olarak verilebilir Kasilma kuvvetini artiran inotroplar pozitif inotroplardir ve adrenalin noradrenalin ve dopamin gibi sempatik ajanlari icerir Negatif inotroplar kasilma kuvvetini azaltir ve kalsiyum kanal blokerlerini icerir Uyari ve ileti sistemi Kalbin kasilarak kendisine gelen kani bir pompa gibi davranarak vucuda vermesi elektrik akimlari sayesinde kasilmasi ile olmaktadir Kalbin yonetim sisteminde ozel hucre kumeleri demetleri ve lifleri bulunmaktadir Uyari ve ileti sistemi sinoatrial dugum SA dugumu atriyoventrikuler dugum AV dugumu atriyoventrikuler demet his demeti ve purkinje lifleri olmak uzere dort bolumden olusmaktadir Bunlardan ilk ikisi uyari sisteminde diger ikisi ise ileti sisteminde yer almaktadir Bir kalp atimi kalbin sag kulakciginin ust bolumlerinde bulunan sinoatrial dugumun elektriksel bir uyari cikarmasiyla baslamaktadir Bu dugumun ozelligi esit araliklarla ve belirli bir hizda dinlenme durumunda dakikada ortalama 60 80 kez uyari cikarmasidir Bu bolge kalbin dogal pili olarak bilinmektedir Sinus dugumunde Sinoatrial olusmus olan bu uyari kalbin her iki kulakcigi boyunca yine bu is icin ozellesmis iletim yollari ile asagiya dogru yayilip bu uyari ile birlikte kulakciklar kasilarak iclerindeki kani karinciklara gonderirler Sonrasinda uyari kulakciklar ile karinciklar arasinda bulunan diger bir ozel bolgeye atriyoventrikuler AV dugume gelir Elektrik iletisi karinciklara ulastirilmadan once atriyoventrikuler dugumde 0 1 saniyelik gecikme kulakciklarin karinciklardan once kasilmasini saglar Boylelikle kulakciklar ile karinciklarin ayni anda kasilmasi engellenir Boylece atriyoventrikuler dugumden gecen akim His Purkinje sistemi ile uyari tum karinciklara yayilir ve karinciklar kasildiklarinda iclerindeki kani akcigerlere ve aort yoluyla vucuda pompalarlar Boylelikle sinus dugumu yeniden baska bir uyari cikarip baska bir dongu baslatir Sinoatrial dugum dakikada ne kadar uyarti cikartiyorsa dinlenme durumunda ortalama 60 80 defa kulakciklar ve karinciklar o sayida sistol yaparlar Bir kalp vurusu karinciklarin sistoludur Elektrik iletimi Kalbin iletim sistemi yoluyla kardiyak aksiyon potansiyeli iletimi Sinus ritmi olarak adlandirilan normal ritmik kalp atisi kalbin kendi kalp pili olan sinoatriyal dugum sinus dugumu veya SA dugumu olarak da bilinir tarafindan belirlenir Burada kalpte dolasan ve kalp kasinin kasilmasina neden olan bir elektrik sinyali olusturulur Sinoatriyal dugum sag atriyumun ust kisminda superior vena kava ile birlesme noktasina yakin bir yerde bulunur Sinoatriyal dugum tarafindan uretilen elektrik sinyali tam olarak anlasilamayan radyal bir sekilde sag atriyumdan gecer Sol ve sag kulakcik kaslarinin birlikte kasilmasi icin Bachmann in demeti araciligiyla sol kulakciga gider Sinyal daha sonra atriyoventrikuler dugume gider Bu atriyoventrikuler septumda sag atriyumun altinda sag atriyum ile sol ventrikul arasindaki sinirda bulunur Septum kalp iskeletinin bir parcasidir kalp icindeki elektrik sinyalinin gecemeyecegi dokudur ve bu doku sinyali yalnizca atriyoventrikuler dugumden gecmeye zorlar Sinyal daha sonra His demeti boyunca sol ve sag demet dallarina oradan da kalbin ventrikullerine gider Ventrikullerde sinyal Purkinje lifleri adi verilen ozel doku tarafindan tasinir ve bu doku daha sonra elektrik yukunu kalp kasina iletir Kalbin iletim sistemiNabiz Dosya Dosya 200px noicon alt Dinlerken sorun mu yasiyorsunuz Medya yardimi alin Onpotansiyel esige ulasilana kadar sodyum iyonlarinin yavas akisindan ve ardindan hizli bir depolarizasyon ve repolarizasyondan kaynaklanir Onpotansiyel zarin esigine ulasmasini aciklar ve hucrenin kendiliginden depolarizasyonunu ve kasilmasini baslatir dinlenme potansiyeli yoktur Normal istirahat kalp atis hizi sinus ritmi denir ve sag atriyum duvarinda bulunan bir kalp atim grubu olan sinoatriyal dugum tarafindan olusturulur ve surdurulur Sinoatriyal dugumdeki hucreler bunu aksiyon potansiyeli yaratarak yapar Kardiyak aksiyon potansiyeli belirli elektrolitlerin kalp atim hucrelerinin icine ve disina hareketiyle olusturulur Aksiyon potansiyeli daha sonra yakindaki hucrelere yayilir Sinoatriyal hucreler dinlenirken zarlarinda negatif bir yuk vardir Hizli bir sodyum iyon akisi zarin yukunun pozitif olmasina neden olur Buna depolarizasyon denir ve kendiliginden gerceklesir Hucre yeterince yuksek yuklu oldugunda sodyum kanallari kapanir ve kalsiyum iyonlari hucreye girmeye baslar ve kisa bir sure sonra potasyum hucreden ayrilmaya baslar Tum iyonlar sinoatriyal hucrelerin zarinda iyon kanallari boyunca hareket eder Potasyum ve kalsiyum yalnizca yeterince yuksek bir yuke sahip oldugunda hucrenin disina ve icine hareket etmeye baslar ve bu nedenle voltaj kapili denilir Bundan kisa bir sure sonra kalsiyum kanallari kapanir ve potasyum kanallari acilarak potasyumun hucreyi terk etmesine izin verilir Bu hucrenin negatif bir dinlenme yukune sahip olmasina neden olur ve repolarizasyon denilir Zar potansiyeli yaklasik 60 mV a ulastiginda potasyum kanallari kapanir ve surec yeniden baslayabilir Iyonlar yogun olduklari alanlardan olmadiklari yerlere dogru hareket ederler Bu nedenle sodyum hucreye disaridan potasyum ise hucre icinden hucre disina hareket eder Kalsiyum da kritik bir rol oynar Yavas kanallardan iceri girmeleri sinoatriyal hucrelerin pozitif yuklu olduklarinda uzun sureli plato fazli olduklari anlamina gelir Bunun bir kismina mutlak refrakter donem denir Kalsiyum iyonlari da kalp kasinin kasilmasini saglamak icin troponin kompleksindeki duzenleyici protein troponin C ile birlesir ve gevsemeyi saglamak icin proteinden ayrilir Kalsiyum iyonlari ayrica kalp kasinin kasilmasini saglamak icin troponin kompleksi icindeki duzenleyici protein troponin C ile birlesir ve gevsemeye imkan vermek icin proteinden ayrilir Yetiskin dinlenme kalp atis hizi 60 ila 100 bpm arasinda degisir Yeni dogmus bir bebegin istirahat kalp atis hizi dakikada 129 atis bpm olabilir ve bu olgunlasana kadar kademeli olarak azalir Bir sporcunun kalp atis hizi dakikada 60 atimdan daha az olabilir Egzersiz sirasinda atim hizi 150 vuru dk olabilir ve maksimum hizlar 200 ile 220 vuru dk arasinda olabilir Notlar Kaslarin kapakciklarin acilmasina sebep olmadigina dikkat edin Kulakciklardaki kan ile karinciklardaki kan arasindaki basinc farki bunu yapar Kaynakca MEB 2011 PDF Ankara s 16 4 Mart 2014 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 4 Mart 2014 a b Gray s Anatomy 2008 ss 960 962 Gray s Anatomy 2008 ss 964 967 Gray s Anatomy 2008 s 960 a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x y z aa ab ac ad ae af ag ah ai aj ak al am an ao ap aq ar Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi CNX2014 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme a b c Gray s Anatomy 2008 ss 966 967 Gray s Anatomy 2008 s 970 University of Minnesota Papillary Muscles Atlas of Human Cardiac Anatomy 17 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Mart 2016 pectinate muscle The Free Dictionary 23 Agustos 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Temmuz 2016 26 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mart 2014 3 Temmuz 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mart 2014 The human proteome in heart The Human Protein Atlas www proteinatlas org 9 Kasim 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Eylul 2017 Uhlen Mathias Fagerberg Linn Hallstrom Bjorn M Lindskog Cecilia Oksvold Per Mardinoglu Adil Sivertsson Asa Kampf Caroline Sjostedt Evelina 23 Ocak 2015 Tissue based map of the human proteome Science Ingilizce 347 6220 1260419 doi 10 1126 science 1260419 ISSN 0036 8075 PMID 25613900 Lindskog Cecilia Linne Jerker Fagerberg Linn Hallstrom Bjorn M Sundberg Carl Johan Lindholm Malene Huss Mikael Kampf Caroline Choi Howard 25 Haziran 2015 The human cardiac and skeletal muscle proteomes defined by transcriptomics and antibody based profiling BMC Genomics 16 1 475 doi 10 1186 s12864 015 1686 y ISSN 1471 2164 PMC 4479346 2 PMID 26109061 Gray s Anatomy 2008 s 959 J Tortora Gerard 2009 Principles of human anatomy Nielsen Mark T Mark Thomas 11 11yer Hoboken NJ bas J Wiley ISBN 978 0 471 78931 4 OCLC 213300667 Davidson s 2010 s 525 Gray s Anatomy 2008 s 981 a b Gray s Anatomy 2008 s 982 Davidson s 2010 s 526 Gray s Anatomy 2008 s 945 a b Guyton amp Hall 2011 ss 105 107 Guyton amp Hall 2011 ss 110 113 a b Berry William McKenzie Catherine 1 Ocak 2010 Use of inotropes in critical care Clinical Pharmacist 2 395 28 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Bersten Andrew 2013 Oh s Intensive Care Manual 7 bas Londra Elsevier Health Sciences ss 912 922 ISBN 978 0 7020 4762 6 9 Mayis 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 7 Mart 2014 Pocock Gillian 2006 Human Physiology Third bas Oxford University Press s 266 ISBN 978 0 19 856878 0 Antz Matthias 1998 Electrical Conduction Between the Right Atrium and the Left Atrium via the Musculature of the Coronary Sinus Circulation 98 17 1790 1795 doi 10 1161 01 CIR 98 17 1790 PMID 9788835 De Ponti Roberto 2002 Electroanatomic Analysis of Sinus Impulse Propagation in Normal Human Atria Journal of Cardiovascular Electrophysiology 13 1 1 10 doi 10 1046 j 1540 8167 2002 00001 x PMID 11843475 Definition of SA node MedicineNet com 27 Nisan 2011 1 Agustos 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Haziran 2012 Guyton amp Hall 2011 ss 115 120 a b Davis J P Tikunova S B 2008 Ca2 exchange with troponin C and cardiac muscle dynamics Cardiovascular Research 77 4 619 626 doi 10 1093 cvr cvm098 PMID 18079104 Ostchega Y Porter K S Hughes J Dillon C F Nwankwo T 2011 Resting pulse rate reference data for children adolescents and adults United States 1999 2008 PDF National Health Statistics Reports 41 1 16 PMID 21905522 23 Haziran 2017 tarihinde kaynagindan PDF Ayrica bakinizKalbin evrimi Ekokardiyografi Kalp krizi Kalp kasi Kalp carpintisi Kalp yetmezligi Kalp ritmi bozukluklari Hipertansiyon Anjina pektoris Angina pectoris Dis baglantilarArter Ven icin tiklayiniz 4 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 02 10 2009