Titanik (İngilizce: Titanic), James Cameron'ın yönetmenlik, senaristlik, ortak yapımcılık ve ortak kurgu yönetmenliğini yaptığı, 1997 yılı Amerikan yapımı epik, felaket ve romantizm temalı sinema filmi. Titanic'in batışı üzerine kurgulanan filmin başrollerini, geminin felaketle sonuçlanan ilk seyahati sırasında birbirine âşık olan farklı toplumsal sınıflara mensup iki genci canlandıran Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet paylaşmaktadır.
Titanic | |
Filmin yayım posteri | |
Yönetmen | James Cameron |
---|---|
Yapımcı | James Cameron Jon Landau |
Senarist | James Cameron |
Oyuncular | |
Müzik | James Horner |
Görüntü yönetmeni | Russell Carpenter |
Kurgu |
|
Stüdyo | 20th Century Fox Paramount Pictures Lightstorm Entertainment |
Dağıtıcı | 20th Century Fox (uluslararası) Paramount Pictures (Kuzey Amerika) |
Cinsi | Sinema filmi |
Türü | |
Renk | Renkli |
Yapım yılı | 1997 |
Çıkış tarih(ler)i | 1 Kasım 1997 (Tokyo Uluslararası Film Festivali) 19 Aralık 1997 (ABD) 10 Şubat 2023 Yeniden vizyona giriş |
Süre | 195 dakika |
Ülke | Birleşik Devletler |
Dil | İngilizce |
Bütçe | $200 milyon |
Hasılat | US$2,187 milyar |
Cameron'ın filme ilişkin fikri batık gemilere olan büyük ilgisinden kaynaklanmaktadır; trajedinin duygusal mesajını iletmek isteyen Cameron, kayıpla karışık bir aşk hikâyesinin bunu başarmak için zaruri olduğunu düşünmekteydi. Filmin yapımı Cameron'ın RMS Titanic'in kalıntılarını görüntülediği 1995 yılında başladı. 1996'da geçen sahneleri Cameron'ın gemi enkazını görüntülerken kullandığı Akademik Mstislav Keldış gemisinde çekilmiştir. Titanic'in bir kopyası Meksika'daki kentinde inşa edilmiş ve batışı canlandırmak için maketlerle kullanılmıştır. Filmin maliyetleri kısmen Paramount Pictures ve 20th Century Fox tarafından karşılanmıştır ve 200 milyon dolarlık bütçesiyle o dönemde tarihteki en pahalı filmdi.
Film 19 Aralık 1997 tarihinde sinemalara girmesinin ardından ticari ve eleştirel alanda başarı elde etti. On dört dalda Akademi Ödülü'ne aday gösterildi ve En İyi Film ile En İyi Yönetmen dalları da dahil olmak üzere on bir dalda kazandı. Dünya çapında iki milyar doların üzerinde gişe hasılatı yapan film, bir milyar doları geçen ilk filmdi ve 2009 yılında yine Cameron'ın bir filmi olan Avatar tarafından geçilene kadar olan on iki yıl boyunca gişe hasılatı rekorunu elinde bulundurdu. 4 Nisan 2012 tarihinde filmin üç boyutlu bir versiyonu da trajedinin yüzüncü yılını anmak amacıyla sinemalara girdi. Disney, filmin vizyona girişinin 25. yıldönümü olması sebebiyle, 10 Şubat 2023 tarihinde 4K, HDR ve 3D formatlarıyla tekrar vizyona gireceğini açıkladı ve film 10 Şubat 2023 tarihinde tüm dünyada vizyona girdi.
Hikâye
1996'da, hazine avcısı Brock Lovett ve ekibi "" ismindeki elmas kolyeyi aramak amacıya RMS Titanic'in enkazında araştırmalar yapmaktadır. Kolyenin Caledon "Cal" Hockley'in kasasında olduğuna inanan ekip kasaya ulaşır fakat kasada kolye yerine Titanic'in battığı gece olan 14 Nisan 1912 tarihine ait kolyeyi takan çıplak bir kadın resmi bulunur. Resmin bulunduğu haberini alan Rose Dawson Calvert isimli yaşlı bir kadın Brock Lovett'ı arar ve resimdeki kadının kendisi olduğunu iddia eder. Bunun ardından torunu Lizzy Calvert'la birlikte Lovett ve ekibini gemilerinde ziyaret eder. Kolyenin yeri hakkında bir bilgisi olup olmadığı sorulduğunda Rose Titanic'teki anılarını anlatmaya başlar ve geminin battığı gece öldüğü düşünülen Rose DeWitt Bukater olduğunu söyler.
1912'de, 17 yaşındaki birinci sınıf yolcusu Rose, gemiye Southampton'da Pittsburgh'lu çelik alanında çalışan zengin bir işletmecinin oğlu olan, nişanlısı Caledon "Cal" Hockley'in ve annesi Ruth DeWitt Bukater ile biner. Ruth, evliliğin DeWitt Bukater'ların gizli mali sorunlarını çözeceği gerekçesiyle Rose'un nişanlılığının önemini vurgular. Nişanlılığından dolayı çılgına dönen Rose, geminin kıçından atlayarak intihar etmeyi düşünür. Jack Dawson isminde kafasına göre yaşıyan ve resim çizme hobisine sahip olan bir genç ise onu bu fikrinden vazgeçirttirmeye çalışır. Bu olay sırasında görevliler tarafından geminin en arkasında Jack'le birlikte bulunan Rose, merağından dolayı geminin arkasından pervanelere baktığını ve Jack'in onu düşmekten kurtardığını söyler. Rose'un ısrarları üzerine Cal müteşekkir olduğunu göstermek için sağ kolu Spicer Lovejoy'a, Jack'e ödül olarak 20 Dolar vermesini söyler ancak Rose bu teklifi beğenmez. Ardından Caledon Hockley, Jack'i ertesi akşam yemeğe davet eder. Cal ve Ruth üçüncü sınıftan gelen genç adamdan rahatsız olsa da Jack ile Rose çekingence bir arkadaşlık geliştirir. Birinci sınıftaki akşam yemeğinin ardından Rose gizlice üçüncü sınıftaki bir partide Jack'e katılır.
Cal ve Ruth tarafından Jack'i görmesi yasaklanan Rose, Jack'in devam eden ilgisini kesmeye çalışır. Buna karşın kısa süre içerisinde Jack'i Cal'a tercih ettiğini fark eder ve Titanic'in günışığını gördüğü son anlarda geminin başında onunla buluşur. Bunun ardından Rose'un lüks kamarasına giderler. Kamarada Rose Jack'ten kendisinin Cal'ın nişan hediyesi olan Okyanusun Kalbi'ni taktığı ve tamamen çıplak olduğu bir resmini yapmasını ister. Daha sonra peşlerine düşmüş, Cal'ın korumasını atlatan ikili, geminin kargo bölümünde lüks bir arabanın arka koltuğunda sevişir. Geminin ön havuz güvertesine giden ikili, burada geminin bir buzdağıyla çarpışmasına tanıklık eder ve gemi görevlilerinin durumun ciddiyetinden bahseden konuşmalarına kulak misafiri olur.
Cal, Jack'in yaptığı resmi ve Rose'un bıraktığı alaycı notu kasasında kolyeyle birlikte bulur. Çok sinirlenen Cal, korumasına Jack'in paltosunun cebine kolyeyi bıraktırır. Kolyeyi çalmakla suçlanan Jack, geminin alt kısımlarında bulunan güvenlik sorumlusunun bürosuna götürülüp burada bir boruya bağlanır, Cal ise kolyeyi kendi paltosuna koyar. Rose, Cal ile bir filikaya binmiş olan annesini terk ederek aşağıya iner ve Jack'i serbest bırakır. Bunun ardından gemi, yakınlarda bulunan diğer gemilerin dikkatini çekmek için işaret fişekleri atmaya başlar.
Jack ve Rose güverteye ulaşınca Cal ve Jack Rose'u filikalara binmesi için ikna eder, bu sırada Cal kendisi ve Jack'i güvenle gemiden uzaklaştıracak bir anlaşma yaptığını söyler. Rose filikaya bindikten sonra Cal Jack'e anlaşmanın sadece kendisi için geçerli olduğunu söyler. Rose'un bindiği filika indirilirken Rose Jack'ten ayrılamayacağını fark edip onunla yeniden bir araya gelmek için Titanic'e geri atlar. Çok sinirlenen Cal tabancayla onları içerisine su dolmakta olan birinci sınıf yemek salonuna kadar kovalar. Mermilerini tükettikten sonra kendisine acı veren bir biçimde elmasın Rose'a verdiği ceketinde kaldığını fark eder. Geminin durumunun artık acil olması nedeniyle güverteye dönüp kayıp bir çocuğa eşlik edermiş gibi yaparak filikalardan birine biner.
Jack ile Rose üst güverteye geri döner. Bütün filikalar ayrılmıştır ve geminin kıçı yükseldikçe yolcular gemiden aşağıya düşmektedir. Gemi ikiye ayrılır ve kıç bölümü doksan derecelik bir açıyla havaya yükselir. Jack ve Rose geminin bu son bölümüyle birlikte okyanusa iner. Jack Rose'un sadece bir kişiyi taşıyabilecek bir duvar kaplamasına çıkmasına yardım eder. Kaplamanın kenarını tutan Jack Rose'a sıcak yatağında yaşlı bir kadın olarak öleceğini söyler. Bu sırada Beşinci Subay Lowe hayatta kalanları aramak üzere bir filikayla yola çıkmıştır. Rose'u kurtarır; ama Jack filika gelene kadar hipotermiden ölmüştür.
Rose ile diğer kurtarılanlar RMS Carpathia ile New York'a götürülür. Rose burada adını Rose Dawson olarak verir. Cal Carpathia'nın güvertesinde kendisini ararken rastlanır. Daha sonraları Cal'ın 1929 yılında borsanın çökmesiyle servetini kaybettikten sonra intihar ettiğini öğrenir.
Hikâyesini anlatmayı bitiren Rose, tek başına Lovett'ın gemisinin kıçına gider. Burada en başından beridir elinde olan Okyanusun Kalbi'ni çıkarır ve denize atar. Yatağında uyurken, şifonyerinin üzerindeki fotoğraflar görüntüye gelir; bu fotoğraflar Rose'un Jack'ten ilham alarak yaşadığı özgür hayatı göstermektedir. Jack'in de ölmeden önce söylediği gibi yatağında ve huzur içinde hayata gözlerini kapar. Bunun ardından genç Rose Titanic'teki Büyük Merdiven'de Jack ile bir araya gelir ve gemide hayatını kaybedenler tarafından alkışlanırken gösterilir.
Oyuncular
Kurgusal karakterler
- Leonardo DiCaprio, Jack Dawson rolünde: Cameron oyuncuların gerçekten Titanik'teymişler gibi hissetmelerine, canlılığını yeniden yaşamalarına ve "o enerjiyi alıp kalbini uçurma yeteneğine sahip bir ressam olan Jack'e vermelerine" ihtiyacı olduğunu söyledi. Filmde Jack Wisconsin'deki Chippewa Falls'tan, Paris başta olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerini dolaşmış meteliksiz bir ressam olarak yer almaktadır. Bir poker oyununda RMS Titanic için iki bilet kazanır ve arkadaşı Fabrizio'yla birlikte üçüncü sınıfta seyahat eder. Rose'dan ilk görüşünde hoşlanır ve Rose kendisini geminin kıçından atmak üzereyken onunla tanışır. Bu da onun bir geceliğine birinci sınıf yolcuların aralarına karışabilmesini sağlar. Rol verilirken Matthew McConaughey, Chris O'Donnell, Billy Crudup ve Stephen Dorff da dahil olmak üzere bir takım tanınmış oyuncular değerlendirildi; ama Cameron bazılarının 20 yaşındaki bir kişiyi canlandırmak için çok yaşlı olduğunu düşündü. "Tom Cruise karakteri canlandırmayla ilgilendiğini bildirdi; ama süperstar olmasından kaynaklanan teklif ettiği fiyat asla ciddiye alınmadı." Cameron rolü Jared Leto'ya vermeyi düşündü; ama görüşme teklifi reddedildi. O dönemde 22 yaşında olan DiCaprio Cameron'ın gündemine oyuncu seçimi direktörü tarafından getirildi. İlk başlarda karakteri canlandırmak istemedi ve setteki ilk romantik sahnesinde rolünü yerine getirmeyi reddetti. Cameron konuyla ilgili olarak "Bir kere okudu, daha sonra ortalıkta aylak aylak gezinmeye başladı ve bir daha odaklanmasını sağlayamadım. Ama bir anda göklerden bir ışık indi ve ormanı aydınlattı," demiştir. Cameron DiCaprio'nun oyunculuk yeteneğine ilişkin güçlü bir inanç beslemekteydi ve ona "Bak, bu çocuğu derin düşüncelere dalan ve kuruntulu biri yapmayacağım. Ona tikler, topallık, veya senin istediğin hiçbir şeyi vermeyeceğim," dedi. Cameron bunun yerine karakteri James Stewart'a benzer bir şekilde düşlemekteydi.
- Kate Winslet, Rose DeWitt Bukater/Dawson rolünde: Cameron Winslet'in "arayacağınız şeye sahip olduğunu", "yüzünde, gözlerinde bir özellik" bulunduğunu ve "insanların bu işi onunla sonuna kadar götüreceğini bildiğini" söylemiştir.Philadelphia kökenli olan 17 yaşındaki Rose aileyi borç içerisinde bırakan babasının ölümünün ardından yüksek sosyal konumlarını koruyabilmek adına annesi Ruth tarafından 30 yaşındaki Cal Hockley ile nişanlanmaya zorlanmıştır. RMS Titanic'e Cal ve Ruth ile birinci sınıf bir yolcu olarak binen Rose, burada Jack ile tanışır. Winslet canlandırdığı karakter hakkında "Verebileceği çok şey var, oldukça açık bir kalbe sahip. Dünyayı keşfetmek ve macera yaşamak istiyor; ama bunun olmayacağını hissediyor," demiştir. Rolün Gwyneth Paltrow, Claire Danes ve Gabrielle Anwar'a verilmesi de düşünüldü. Bu isimlere verilen teklifler reddedilince 22 yaşındaki Kate rolü almak için büyük bir mücadele başlattı. Cameron'a İngiltere'den günlük notlar gönderdi, bunun üzerine Cameron da onu Hollywood seçmelerine davet etti. DiCaprio gibi Winslet'e de Cameron'ın dikkatini oyuncu seçme direktörü Mali Finn çekti. Rose rolü için oyuncu ararken Cameron karakteri "Audrey Hepburn gibi" şeklinde tarif etmişti. Winslet'in etkilense de ilk başlarda rolü ona verme konusunda tereddütleri vardı. DiCaprio'yla ekran testi yaparken DiCaprio'nun oyunculuğundan o kadar etkilendi ki Cameron'a "O harika. Beni seçmeseniz bile onu seçin," diye fısıldadı. Winslet Cameron'a üzerinde "Rose'undan" yazan bir kart ile tek bir gül ("rose" İngilizcede "gül" demektir) yolladı ve telefon aracılığıyla ikna etmeye çalıştı. Bir gün cep telefonuyla Cameron'a ulaşıp "Anlamıyorsunuz!" diyerek yalvardı. "Ben Rose'um! Başkalarını niye düşündüğünü bile bilmiyorum!" Yeteneğiyle birlikte ısrarları en sonunda Cameron'ı rolü ona vermeye ikna etti.
- Billy Zane, Caledon Nathan "Cal" Hockley rolünde: Cal, Rose'un 30 yaşındaki nişanlısıdır. Küstah ve kibirli olan Cal Pittsburgh'da çelikten elde edilen bir servetin varisidir. Rose'un Jack'le olan ilişkisi hakkında gittikçe daha mahcup, kıskanç ve acımasız hale gelir. Daha sonraları 1929 yılında Wall Street'in çöküşünün ardından intihar eder. Rol ilk olarak Matthew McConaughey'e önerilmişti.
- Frances Fisher, Ruth DeWitt Bukater rolünde: Rose'un dul annesi. Ailesinin sosyal konumunu korumak adına kızıyla Cal'ın nişanını düzenler. Kızını çok sever; ama sosyal konumun daha önemli olduğunu düşünür. Kızının hayatını kurtarmış olmasına karşın Jack'i küçümser.
- Gloria Stuart, Rose Dawson Calvert rolünde: Rose filmi 1996 yılında geçen bir anlatır. Cameron "Günümüzü ve geleceği görebilmek amacıyla [yaklâşık] 101 yaşındaki kurgusal bir karakter yaratmayı tercih ettim, bu bizi bir bakıma geçmişe bağlıyor," demiştir. 100 yaşındaki Rose Lovett'a nü resmi bulunduktan sonra "Okyanusun Kalbi" hakkında bilgi verir. Gemide geçirdiği zamanı anlatır ve Jack'ten felaketten beridir ilk kez bahseder. 87 yaşındaki Stuart daha yaşlı görünmesi için makyajlandı. Stuart'a rol verilmesi hakkında Cameron "Onu oyuncu seçimi direktörüm buldu. Otuzların ve kırkların altın çağında oynamış ve meslekten uzak kalan kadın oyuncuları bulması için görevlendirilmişti," dedi. Cameron o dönemde Stuart'ın kim olduğunu bilmediğini ve rolün Fay Wray'e verilmesinin de düşünüldüğünü belirtti. Konuyla ilgili olarak "Ancak Stuart oldukça ilgiliydi, ışıltılıydı ve harika bir ruha sahipti. Ayrıca onun ruhuyla [Winslet'in] ruhu arasındaki bağlantıyı gördüm," ifadelerini kullanmıştır. "İkisinde de o yaşam sevincini gördüm ve izleyicinin [1912'deki Rose ile 1996'daki Rose'un] aynı kişi olduğunu böylece kavrayabileceğini düşündüm." Winslet ile Stuart karakterin filmin sonunda öldüğü yönünde fikir belirtmiştir. Cameron ise bitişe ilişkin izleyicilerin kendi çıkarımlarını yapmalarını tercih ettiğini ifade etmiştir. Stuart 26 Eylül 2010 tarihinde, yaklâşık olarak Rose'un filmdeki yaşı olan 100 yaşında öldü.
- Bill Paxton, Brock Lovett rolünde: 1996 yılında, Titanic'in enkazında "Okyanusun Kalbi"ni arayan bir hazine avcısı. Araştırması için zamanı ve mali kaynakları tükenmektedir. Filmin sonunda Titanic hakkında üç yıldır düşünüyor olmasına rağmen Rose'un anlattıklarını duyana kadar anlamadığını belirtir.
- , Lizzy Calvert rolünde: Rose'un torunu. Gemide Lovett'a yaptığı ziyarette ona eşlik eder.
- , Fabrizio De Rossi rolünde: Jack'in en iyi arkadaşı olan İtalyan. Jack bir poker oyununda iki bilet kazanınca Jack'le birlikte gemiye biner. Gemi batarken filikalara binemez ve geminin bacalarından biri devrilip suya düşünce hayatını kaybeder.
- , Spicer Lovejoy rolünde: Eski bir Pinkerton çalışanı olan Lovejoy, Cal'ın uşağı ve korumasıdır. Rose'u izlemektedir ve Jack'in onu kurtarması konusuna şüpheyle yaklaşır.
- , Thomas "Tommy" Ryan rolünde: Jack ile Fabrizio'yla arkadaşlık eden İrlandalı bir üçüncü sınıf yolcusu. Yanlışlıkla ileriye itilmesi sonucu paniğe kapılmış İkinci Kaptan Murdoch tarafından vurularak öldürülür.
Tarihsel karakterler
Her ne kadar olaylar aslına tam olarak bağlı bir biçimde tasvir edilmese ve edilmesi amaçlanmasa da filmde bazı tarihsel karakterler yer almaktadır:
- Kathy Bates, Margaret "Molly" Brown rolünde: Margaret bir anda zenginliğe kavuşmuş olması nedeniyle birinci sınıftaki Ruth da dahil olmak üzere diğer kadınlar tarafından "kaba" ve "sonradan görme" olarak görülmektedir. Jack'e karşı arkadaşça bir tavır sergiler ve oğluna almış olduğu bir ceketi birinci sınıf akşam yemeğine davet edildiği akşam ödünç verir. Brown gerçek bir insan olmasına rağmen Cameron gerçek hayatta yaptıklarını yansıtmamayı tercih etti. Molly Brown'a 6 numaralı filikayı bir takım diğer kadının da desteğiyle 'in elinden aldığı için "Batmayan Molly Brown" lakabı takılmıştır. Bu kavganın bir bölümü filmde yer aldı.
- Victor Garber, Thomas Andrews rolünde: Geminin mühendisi olan Andrews büyük başarısı hakkında alçak gönüllü olan nazik ve hoş bir adam olarak betimlendi. Buzdağının çarpmasının ardından Ismay başta olmak üzere diğerlerini geminin batacağının "matematiksel bir kesinlik" olduğuna inandırmaya çalışır. Geminin batışı sırasında birinci sınıf sigara içme odasında saatin yanında durup güçlü ve güvenli bir gemi yapamayışına hayıflanarak betimlenmektedir.
- Bernard Hill, rolünde: Smith Titanic'in emekliliğinden önceki son seferi olmasını planlıyordu. Gemi batarken çekilen Smith, burada geminin dümenine asılırken pencerelerin patlayıp suyun içeri dolması sonucu hayatını kaybeder. Bu şekilde mi, yoksa daha sonraları donarak mı öldüğü tartışma konusudur. Bazı kaynaklar Smith'in daha sonra suda görüldüğünü belirtmektedir.
- Jonathan Hyde, Joseph Bruce Ismay rolünde: Ismay filmde zengin ve cahil bir adam olarak betimlendi. Filmde New York'a daha erken varılıp basının gemiye odaklanmasını sağlamak amacıyla White Star Line müdürlüğü konumunu kullanarak Kaptan Smith'i daha hızlı gitmeye ikna ederken gösterilmektedir. Bu durum felaketin popüler tasvirlerinde yer alsa da herhangi bir şekilde kanıtlanmamıştır. Çarpışmadan sonra "batmayan" gemisinin batacak oluşunu kabullenmemeye çalışır ve daha sonra filikalardan birine gizlice binerek kaçar.
- Eric Braeden, Albay IV. John Jacob Astor rolünde: Rose'un gemideki en zengin kişi diye bahsettiği birinci sınıf bir yolcu. Filmde Rose, Jack ile Astor ve 18 yaşındaki eşi 'i tanıştırmaktadır. Tanıştırma sırasında Astor Jack'e "Boston'lu Dawson'lar" ile bağlantılı olup olmadığını sorar, Jack ise nazik bir biçimde Chippewa Falls'tan Dawson'larla bağlantılı olduğunu söyler. Astor son olarak Büyük Merdiven'in camdan kubbesi patlayıp içeriye su dolarken görünmektedir. Gerçekte Astor geminin bacalarından biri devrildikten sonra ezilerek ölmüştür.
- , Albay rolünde: Filmde Gracie Cal'a "kadınlarla makinelerin bir arada yürümediğini" söylerken ve Jack'i Rose'un geminin kıçından düşmesini önlediği için tebrik ederken gösterilmektedir; ama bunun bir intihar teşebbüsü olduğunun farkında değildir. Fox daha önce Titanik hakkındaki 1958 yapımı filminde de oynamış ve gözcü Frederick Fleet'i canlandırmıştır.
- , Benjamin Guggenheim rolünde: Birinci sınıfta seyahat eden maden alanındaki bir iş adamı. Ailesi evlerinde onu beklerken Fransız metresi Madame Aubert ile diğer yolculara gösteriş yapmaktadır. Rose'u kurtarmasının ardından Jack akşam yemeğinde diğer birinci sınıf yolculara katılınca Guggenheim onu "bohem" olarak niteler.
- Jonathan Evans-Jones, : Geminin orkestrasının şefi. Geminin batışı sırasında arkadaşlarıyla birlikte kemanıyla moral verici parçalar çalar. Geminin suya son dalışı başlarken "" parçasının çalmasına öncülük eder ve geminin batışı sonucunda ölür.
- , İkinci Kaptan William Murdoch rolünde: Geminin buzdağını çarptığı sırada geminin yönetiminde olan subay. Filikalardan doğan bir arbede sırasında anlık bir panikle Tommy Ryan ile diğer bir yolcuyu vurur, daha sonra duyduğu suçluluk nedeniyle intihar eder. Kurgudaki bu olay eleştiriye maruz kalmıştır. Murdoch'ın yeğeni Scott filmi izledikten sonra amcasının filmdeki betimleniş biçiminin sahip olduğu kahramanlık itibarına zarar verdiğini söyledi. Bundan birkaç ay sonra Fox başkan yardımcısı Scott Neeson Murdoch'ın sağken ikamet ettiği İskoçya'daki kasabasına girerek kişisel olarak özür diledi ve William Murdoch Anı Ödülü'ne kaynak sağlamak amacıyla Dalbeattie Lisesi'ne 5000 sterlinlik bağışta bulundu. Cameron daha sonra DVD yorumlarında özür diledi; ama "" prensibini yürürlüğe koymak için ateş açan subaylar olduğunu belirtti.
- , Üçüncü Kaptan Charles Lightoller rolünde: Filmde Lightoller Kaptan Smith'e dalgalar buzdağlarına vurmadan buzdağlarını görmenin zor olacağını söylerken gösterilmektedir. Elinde bir tabanca sallayıp düzeni sağlamak için kullanmakla tehdit ederken görülmektedir. Daha sonra ilk bacanın devrildiği sahnede görülebilir. Lightoller felaketten kurtulan en yüksek rütbeli subaydı.
- Mark Lindsay Chapman, Birinci Zabit rolünde: Geminin birinci zabiti olan Wilde Cal'ın kollarında çocuk olduğu için filikalardan birine binmesine izin verir. Chapman donarak öldükten sonra Rose kurtarılmasını sağlayan Beşinci Subay Lowe'un dikkatini çekmek için onun düdüğünü kullanır.
- Ioan Gruffudd, Beşinci Subay rolünde: Lowe buzlu sulardaki kazazedeleri kurtarmak için filikayla dönen tek subaydı. Lowe filmde Rose'u kurtarırken gösterilmektedir.
- Edward Fletcher, Altıncı Subay rolünde: Felakette ölen tek düşük rütbeli subay. Filmde geminin Southampton'dan ayrılmasının hemen öncesinde Jack ile Fabrizio'yu gemiye alırken gösterilmektedir. Moody daha sonraları İkinci Kaptan Moody'nin geminin tam hıza ulaştırılması yönündeki emirlerini uygularken ve Murdoch'a buzdağı hakkında bilgi verirken betimlenmektedir.
- James Lancaster, Thomas Byles rolünde: İngiliz bir Katolik papaz olan Byles, geminin son anlarında dua ederken ve yolcuları teselli ederken betimlenmektedir.
- Lew Pelter ile Elsa Raven, ile rollerinde: R. H. Macy and Company'nin eski sahiplerinden ve New York'tan eski bir kongre üyesi olan Isidor, New York ve New Jersey Köprü Komisyonu'nun üyelerindendir. Batış sırasında eşi Ida'ya filikalara binmesi önerilir; ama Isidor'la kalıp evlilik yeminini onurlandıracağını belirterek reddeder. Son olarak su kamaralarına dolarken yataklarında uzanıp kucaklaşırken görülmektedirler.
- , rolünde: 1 numaralı filikada kurtulan İskoç bir baronet. Eşiyle kendisi 40 kişi alabilecek kapasitedeki 1 numaralı filikadaki 12 kişiden ikisiydiler. Filikanın mürettebatına geri dönüp suda çırpınanları kurtarmamaları için rüşvet vermekle suçlandı; ama Britanya Ticaret Kurulu'nun raporu Duff-Gordon'u bu suçlamadan akladı. Bunun yanı sıra kurulun katibi tarafından yazılan bir mektup bu aklamayı tekrarladı.
- , rolünde: Dünyaca tanınmış bir moda tasarımcısı ve Cosmo Duff-Gordon'un eşi. Kocasıyla birlikte 1 numaralı filikada kurtuldu. Çift hiçbir zaman filika mürettebatına batacakları korkusuyla geri dönüp suda çırpınanları kurtarmamaları için rüşvet verdikleri iddialarından kurtulamadı.
- Rochelle Rose, Rothes Kontesi rolünde: Kontes filmde Cal ve DeWitt Bukater ailesiyle yakın olarak betimlenmektedir. Cosmo ve Lucy Duff-Gordon'dan daha üst bir sosyal sınıfta bulunmasına rağmen naziktir, filikada kürek çekilmesine yardımcı olur ve hatta üçüncü sınıf yolcularla ilgilenir.
- Scott G. Anderson, Frederick Fleet rolünde: Buzdağını gören gözcü. Gemiden 6 numaralı filikada kaçtı.
- , Serdümen rolünde: Geminin altı serdümeninden biri olan Hichens buzdağıyla çarpışma anında dümenin başındaydı. 6 numaralı filikanın yönetimindedir. Batışın ardından geri dönüp hayatta kalanları toplamayı reddeder ve bunun üzerine filikanın idaresi Molly Brown tarafından ele alınır.
- Martin East, rolünde: Gözcü yerindeki diğer görevli. Felaketten kurtulur.
- , Dördüncü Subay rolünde: Geminin batışı sırasında fişekleri ateşleme ve 2 numaralı filikaya yolcu yerleştirme görevlerinden sorumlu subay. Köprü kanatlarında fişeklerin ateşlenmesine yardım ederken gösterilmektedir.
- Gregory Cooke, rolünde: Titanic'in kıdemli telsiz subayı. Kaptan Smith Cooke'a imdat sinyalini göndermesini emretmiştir.
- , rolünde: Gemideki kıdemsiz telsiz operatörü.
- , Baş Aşçı rolünde: Joughlin gemi batarken Jack ve Rose'un yanında, korkulukların üzerinde brendi içerken görülmektedir. Joughlin'in gerçek ifadesine göre gemiden aşağıya kayıp saçını ıslatmadan suya girdi ve muhtemelen alkolden dolayı soğuğu hissetmedi.
- , Baş Mühendis Joseph G. Bell rolünde: Bell ile ekibi son anlara kadar imdat çağrısının gönderilebilmesi için gemiye verilen enerjiyi korumaya çalıştı. Tamamı geminin içinde öldü.
- Kevin De La Noy, Üçüncü Subay rolünde: 5 numaralı filikanın yönetimindeki subay.
Figüranlar
Filmde Akademik Mstislav Keldış mürettebatının birçok üyesi yer aldı. Yer alanların arasında yaratıcısı ve pilotu olan de bulunmaktadır. Filmin setleri hakkında adına bir belgesel çeken Anders Falk da Jack'in kabinine girerken karşılaştığı İsveçli bir göçmen olarak rol aldı. Derneğin başkanı ve başkan yardımcısı Ed ve Karen Kamuda da filmde figüran olarak yer aldı. James Cameron ile Barry Dennen de dua eden topluluğun üyeleri olarak görüntülendi. ve de sırasıyla Carpathia'da bir kamarot ve Kamarot Barnes rollerinde figüranlık yaptı.
Yapım öncesi
Senaryo yazımı ve esinlenme
"Hikâye daha iyi olamazdı... Zenginle fakirin yan yana olması, ölüme kadar sürdürülen cinsiyet rolleri (önce kadınlar), eski bir dönemin metaneti ve asaleti, büyük geminin boyutlarına sadece gemiyi karanlıkta son sürat süren adamların aptallığıyla yaklaşabileceği ihtişamı. Ve hepsinin üstünde de verilen ders: hayat belirsiz, gelecek tahmin edilemez... akla hayale sığmayan şeyler mümkün." |
— James Cameron |
James Cameron'ın batmış gemi enkazlarına yönelik büyük bir ilgisi vardı ve onun için RMS Titanic "batıkların Everest Dağı" idi. Deniz altında seyahat yapabileceği yaşı neredeyse geçmek üzere olsa da hâlen okulda sanat derslerini fen derslerine tercih ettiğinde uzaklaştığı hayatı yaşamak için "ruhsal bir huzursuzluğu" vardı. Bu nedenle batığın kendisinin görüntülerinden bir IMAX filmi yapıldığında Cameron "bir yolculuğun maliyetini karşılaması ve aynı şeyi yapması" için Hollywood'dan mali kaynak aramaya başladı. Cameron konuyla ilgili "özellikle filmi yapmakla ilgili değildi, geminin enkazına dalış yapmak istiyordum," demiştir.
Cameron Titanic'te geçen bir film için bir "" yazdı,Peter Chernin de dahil olmak üzere 20th Century Fox yöneticileriyle bir toplantı yaptı ve projeyi "Titanic'te Romeo ve Juliet" olarak tanıttı. Gergin bir duraklama oldu ve James Cameron bunun ardından geçen diyaloğu şöyle anlatmıştır: "Ayrıca, arkadaşlar, bu bir dönem eseri, 150,000,000 dolara mal olacak ve devam filmi olmayacak... Şöyle oldular: "Taaaaamaaaam - üç saatlik bir romantik epik mi? Tabii, bu tam da bizim istediğimiz şey. İçerisinde birazcık Terminatör var mı? Herhangi bir Harrier jeti, silahlı çatışma, araba kovalamacası?" Ben de, "hayır, hayır, öyle değil," dedim." Stüdyo ticari açıdan projeden emin olmasa da Cameron'la uzun vadeli bir ilişkiye sahip olmak umuduyla ona yeşil ışık yaktılar.
Cameron Fox'u filmi Titanic batığının çekimiyle oluşan reklam aracılığıyla tanıtmaya ikna etti ve iki yıllık bir süreçte bölgede çok sayıda dalış düzenledi. Cameron konuyla ilgili olarak "O konuda atacağım adım biraz daha detaylı olmak zorundaydı. Bu nedenle şöyle dedim: 'Bakın, tüm bu girişte Titanic'te elması bulmak için geminin keşfi yapılıyor, bu nedenle geminin tüm bu görüntülerini dahil edeceğiz. Bakın, tüm bunları ayrıntılı maketler ve ile yaparız ve bize X dolara mal olur - veya X artı yüzde otuz harcarız ve gidip gerçek batığı çekeriz." Ekip Atlas Okyanusu'ndaki gerçek gemi enkazında 1995 yılında on bir kez çekim yaptı ve gemiyle yolcularından daha fazla zaman geçirdi. O derinlikte gemi üzerinde inç kare başına 6000 pound'luk bir su basıncı bulunuyordu ve "aracın gövdesindeki ufak bir delik içerideki herkes için anında ölüm anlamına geliyordu". Dalışların riskli olmasının yanı sıra olumsuz koşullar Cameron'ın istediği yüksek kaliteli görüntüleri almasının önüne geçti. Dalışlardan biri sırasında sualtı kameralarından biri Titanic'in gövdesiyle çarpıştı ve hem denizaltıya hem de gemiye zarar vererek aletin pervanesinin etrafında bulunan kanalın (dönmeyen bir halka) parçalarının gövdenin etrafına saçılmasına yol açtı. Kaptan Smith'e ayrılmış yerin dış bölmesi çöktü ve bölmenin içerisi açıkta kaldı. Büyük Merdiven'in girişi etrafındaki bölgede de zarar meydana geldi.
Enkazın kendisinin yanına inmek Cameron ve ekibinde "o gerçeklik seviyesine ulaşma" isteği uyandırdı. Cameron'a göre "bunun yanında gerçek enkazdan gelen başka bir seviyedeki bir tepki de vardı, bu da olayın sadece bir hikâye değil, bir dram olduğuydu. Gerçekten ölen gerçek insanların başına gelmiş bir olaydı. Batığın etrafında o kadar uzun süre çalışınca derin bir üzüntü hissine kapılıyor, adaletsizliğini anlıyor ve mesajını alıyorsunuz." Cameron konuyla ilgili olarak "'Muhtemelen Titanic'e giden pek fazla film yapımcısı olmayacak. Bir daha asla olmayabilir - belki bir belgesel yapımcısı olabilir' diye düşünüyorsunuz," ifadesinde bulunmuştur. Bu nedenle "duygusal mesajını iletmek - ve bunu doğru düzgün yapmak - için de büyük bir sorumluluk" hissetti.
Sualtındaki görüntüleri aldıktan sonra Cameron senaryoyu yazmaya başladı. Geminin batışı sırasında ölen insanları onurlandırmak istediğindan Titanic'in mürettebatı ve yolcularını araştırmak için altı ay harcadı. Konuyla ilgili olarak "Okuyabildiğim her şeyi okudum. Geminin son günlerinin ve son gecesinin aşırı derecede detaylı bir zaman çizelgesini yarattım. Ve senaryoyu yazmak için de bu çerçevede çalıştım, bir takım tarihçiden yazdığımı incelemelerini ve yorumlamalarını istedim ve bu doğrultuda düzeltmeler yaptım," demiştir. Detaylar üzerine çok özen gösterdi ve daha sonra filmden çıkarılsa da 'ın felaketteki rolüne ilişkin bir sahne bile çekti. Çekimin en başından itibaren gemide o gece ne yaşandığına ilişkin çok net bir fikirleri vardı. Cameron şöyle demiştir: "Yazıhanemin bir duvarını Titanic'le ilgili şeylerle dolduran bir kütüphanem vardı; çünkü özellikle de geminin bulunduğu yere dalacaksaydık yapacağımızın çok doğru olmasını istiyordum. Bu da çıtayı yükseltti - bir bakıma filmi saygınlaştırdı. Bunun bir zaman makinesiyle o döneme gidip çekmiş gibi tarihteki bu anın kusursuz bir canlandırması olmasını istiyordum."
Cameron Titanic'in batışının "gerçekten yaşanmış büyük bir roman gibi" olduğunu; ama olayın bir ibaret hale geldiğini ve filmin izleyiciye tarihi yaşama fırsatını vereceğini düşünüyordu. Hazine avcısı Brock Lovett trajedinin insancıl yönüne hiçbir zaman ilgi duymayanları temsil ederken Cameron'a göre Jack ve Rose'un gelişen aşkı hikâyenin en çekici kısmı olacak ve aşkları sonunda yok olduğunda izleyici bu kaybın yasını tutacaktı. Cameron konuyla ilgili olarak "Tüm filmlerim aşk hikâyeleridir; ama Titanik'te nihayet dengeyi doğru biçimde sağlayabildim. Bu bir felaket filmi değil. Bu detaylı gerçek tarihle kaplı bir aşk hikâyesi," demiştir. Cameron daha sonra aradaki yılları hissedilir ve dokunaklı yapmak için aşkı yaşlı Rose ile çerçeveledi. Ona göre filmin sonu yaşlı Rose'un bilinçli bir rüyada mı olduğu, yoksa uykusunda öldüğü mü sorusunu cevapsız bırakıyor.
Maket yapımı
RMS Titanic'i inşa eden Harland and Wolff özel arşivlerini ekibe açtı ve kayıp olduğu düşünülen planları paylaştı. Geminin içi için üretim tasarımcısı Peter Lamont ve ekibi o dönemden kalma eşyalar aradı. Ancak geminin yeni olması bütün sahne malzemelerinin sıfırdan hazırlanması gerektiği anlamına geliyordu. Fox Meksika'daki 'te deniz kıyısında 40 bir arazi satın aldı ve 31 Mayıs 1996 tarihinde yeni bir stüdyo inşa etmeye başladı. Geminin dışı için 17 milyon galonluk bir inşa edildi ve bu 270 derecelik bir okyanus görüntüsü sağladı. Gemi tam ölçekli olarak inşa edildi; ama Lamont geminin tanka sığması için üstyapıdaki gereksiz bölümlerle ön havuz güvertesini kaldırdı, bu bölümler dijital modellerle dolduruldu. Filikalar ve bacalar yüzde on oranında küçültüldü. Filika güvertesi ve A güvertesi çalışan setler olsa da geminin geri kalanı çelik kaplamadan ibaretti. Ayrıca batış sahnelerinde geminin eğilmesi için elli fit yüksekliğinde bir kaldırma platformu kuruldu. Maketin üzerinde hem inşaat, hem ışıklandırma, hem de görüntüleme amacıyla kullanılan 180 metrelik bir demiryolu üzerine kurulmuş 49 metre yüksekliğinde bir kule vinç bulunmaktaydı.
Titanic'in içerisini temsil eden setler gemiyi inşa edenlerin planları ve o dönemde kalan fotoğraflar kullanılarak orijinalleriyle tamamen aynı biçimde inşa edildi. Senaryo açısından önem taşıyan geminin birinci sınıf merdiveni gerçek tahtadan inşa edildi ve batış sahnesinde gerçekten de tahrip edildi. Odalar, halılar, tasarım ve renkler, mobilyalar, dekorlar, sandalyeler, duvar kaplamaları, çatal-bıçak ve üzerinde White Star Line arması taşıyan tabak takımları, tavanlar ve kostümler orijinallarine sadık kalınarak hazırlanmış tasarımlar arasındaydı. Cameron buna ek olarak filmdeki tarihsel detayları onaylamak üzere iki Titanic tarihçisi olan ve 'ı tuttu.
Yapım
1996 yılında geçen keşif gezisi sahneleri 1996 yılının temmuz ayında Akademik Mstislav Keldış gemisinde çekildi.Titanik için asıl çekimler Eylül 1996'da yeni inşa edilmiş olan Fox Baja Stüdyoları'nda başladı. geminin batışı sırasında kıçı yükselirken birkaç saniyede sıfırdan doksan derecelik bir eğime çıkabilecek bir dayanak üzerine inşa edildi. Dublörlerin güvenliği için sahne malzemelerinin çoğu süngerden yapıldı. 15 Kasım günü itibarıyla gemiye biniş sahneleri çekiliyordu. Hava durumu verileri kuzeyden güneye esen rüzgârın bacalardan çıkan dumanı kıç tarafına doğru üflediği için Cameron RMS Titanic'in maketini sancak tarafına inşa etmeyi uygun görmüştü. Gemi Southampton'dan ayrılırken iskele tarafı rıhtıma dönük olduğu için bu da o sahnenin çekimlerinde soruna yol açtı. Sahne malzemeleri ve kostümler üzerine yazılan her şey tersine çevrildi ve senaryoya göre sağa doğru yürümesi gereken kişiler çekimler sırasında sola doğru yürümek zorunda kaldı. Yapım sonrasında film doğru yöne çevrildi.
Oyuncuları 1912'deki üst sınıf soylularının davranış biçimleri üzerine eğitmek üzere tam mesai çalışan bir görgü kuralları uzmanı tutuldu. Buna rağmen bazı eleştirmenler özellikle ana karakterlerde hatalar tespit etti.
Cameron, senaryoda Jack'in çizdiği Rose'un çıplak resmini Rose'un maruz kaldığı baskının zemin hazırladığını düşündüğü bir sahne için çizdi. Konuyla ilgili olarak görüşlerini "Onun için bunun ne anlama geldiğini, hissetmekte olduğu özgürlüğü biliyorsunuz. Bu nedenle keyiflendirici," şeklinde ifade etmiştir. Çıplak resim sahnesi DiCaprio ve Winslet'in birlikte çektiği ilk sahneydi. Cameron, "bu herhangi bir biçimde planlanmış olmasa da daha iyi planamazdı. İkisinde de bir tedirginlik, bir enerji ve bir tereddüt var," demiştir. "Birlikte prova yapmışlardı; ama henüz birlikte hiçbir şey çekmemişlerdi. Eğer o dönemde bir seçme şansım olsaydı muhtemelen sahneyi çekimlerin ilerleyen zamanlarında çekerdim." Büyük set henüz hazır olmadığı için Cameron'a göre kendisiyle ekibi "çekecek bir şeyler bulmayla meşguldü". "Aylarca hazırlanması tamamlanamadı, bu nedenle biz de çekebileceğimiz her şeyi halletmeye çalışıyorduk." Filmde sahneyi görünce Cameron bunun sonunucunun oldukça iyi olduğuna karar verdi.
Buna rağmen bazı diğer zamanlarda set bu kadar sorunsuz değildi. Çekimler Cameron'un "başkası tarafından elinden alınması zor 'Hollywood'daki en korkutucu adam' unvanını sağlamlaştıran" zorlu bir süreçti. Cameron "inatçı, baskıcı bir mükemmeliyetçi" ve "162 fitlik bir vincin üzerinden insanların yüzlerine çullanan, bir megafon ve telsiz taşıyan, 300 desibellik çığlıklar atan modern bir " olarak anılmaya başladı. Winslet çekimler sırasında dirseğindeki bir kemiği çatlattı ve geminin batırıldığı 17 milyon galonluk su tankında boğulmaktan korktu. Konuyla ilgili olarak "Ondan gerçekten korktuğum zamanlar oldu. Jim inanamayacağınız bir öfkeye sahip," demiştir. "Ekibin zavallı bir çalışanına 'Allah kahretsin! Bu tam da istemediğim şey!' diye bağırırdı." Filmde rol alan bir diğer oyuncu olan Bill Paxton ise Cameron'la daha önce yaşadığı tecrübelerden onun iş ahlakına alışıktı. Görüşlerini "Sette çok sayıda insan vardı. Jim kalpleri ve ruhları kazanmak için zamanı olan insanlardan değil," şeklinde ifade etmiştir. Ekip Cameron'ın kötü bir ikinci kişiliğe sahip olduğunu düşünüyordu ve bu ikinci alternatif kişiliğe "Mij" ("Jim"in tersten yazılışı) adını vermişti. Cameron eleştirilere "Film yapımı bir savaştır. İş ve estetik arasındaki büyük bir savaş," diye cevap vermiştir.
Akademik Mstislav Keldış'taki çekimler sırasında ekibin öfkeli bir çalışanı Cameron ile bazı diğer kişilerin yediği çorbaya dissosiyatif bir kimyasal olan fensiklidin koydu ve bu nedenle elliden fazla kişi hastaneye kaldırıldı. Oyuncu Lewis Abernathy'ye göre "Etrafta yuvarlanan, tamamen kendi dünyalarındaki insanlar vardı. Bazıları parlaklıklar ve halisünasyonlar gördüklerini söyledi." Cameron kimyasal tam etkisini göstermeden öce kusabildi. Abernathy baktığı bir gözden dolayı şoke olmuştu. "Bir göz Terminatör'ün gözü gibi tamamen kırmızıydı. Bir tek göz bebeği vardı, iris yoktu ve pancar gibi kırmızıydı. Diğer gözü de dört yaşından beridir tutkal kokluyormuş gibi duruyordu." Olaydan sorumlu olan kişi tespit edilemedi.
Çekimlerin 138 gün sürmesi tahmin edilmiş olsa da 160 güne kadar uzadı. Winslet de dahil olmak üzere çok sayıda oyuncu soğuk suda saatler geçirdikten sonra soğuk algınlığına, gribe ve böbrek enfeksiyonlarına yakalandı. En sonunda, Winslet "çok para kazanmadıkça" bir daha Cameron ile çalışmamaya karar verdi. Çok sayıda çalışan setten ayrıldı ve üç dublör kemiklerine kırdı; ama konuyla ilgili inceleme yapan Screen Actors Guild sette güvenlik tehlikesi oluşturan herhangi bir durum olmadığına karar verdi. Buna ek olarak DiCaprio çekimler sırasında asla kendini tehlikede hissetmediğini belirtti. Tutkulu bir iş ahlakına inanan Cameron setleri yönetme biçiminden dolayı özür dilemedi; ama aşağıdaki biçimde kabullenmelerde bulundu:
Talepkarım, ve ekibimden çok şey beklerim. Az çok askeri bir disipline sahip olmama gelince, binlerce figüran ve büyük lojistiklerle başa çıkmakta ve insanları güvende tutmakta onun da payı olduğunu düşünüyorum. Binlerce insanı idare etmek için makul bir biçimde sıkı yöntemlere sahip olmanız gerektiğini düşünüyorum.
En sonunda Titanik'in çekim masrafları tırmanmaya başladı ve 200 milyon dolara ulaştı. Fox yöneticileri paniğe kapılarak üç saatlik filmden toplamda bir saat tutan belirli sahnelerin çıkarılmasını önerdi. Uzun epikler yönetmenlerin Oscar alma şansını yükseltse de uzunluğun fazla olmasının daha az gösterim anlamına geleceğini, bunun da daha az para kazanılmasına yol açacağı savunuldu. Cameron bunu reddetti ve Fox'a şunları söyledi: "Filmimi kesmek mi istiyorsunuz? Beni kovmak zorunda kalacaksınız! Beni kovmak mı istiyorsunuz? O zaman beni öldürmek zorunda kalacaksınız!" Yöneticiler tüm yatırımlarının kaybı anlamına geleceği için başa dönmek istemedi ve ilk başta Cameron'ın kârdaki payından vazgeçme teklifini boş bir jest olarak yorumlayıp reddetti, kâr edilmesine ihtimal vermiyorlardı. Cameron payından vazgeçme sürecini "karmâşık" olarak niteledi ve şunları söyledi: "...kısaca film orantısal olarak T2 ve Gerçek Yalanlar'dan daha fazlaya mal oldu. Bu filmler bütçelerini yüzde yedi veya sekiz oranında aştı. Titanik de başlangıçta büyük bir bütçeye sahipti; ama çok daha büyük bir miktarda bütçesini aştı. Yapımcı ve yönetmen olarak çekleri yazan stüdyonun sorumluluğunu üzerime alırım, bu nedenle de onların işini biraz kolaylaştırdım. Bunu iki kerede yaptım. Yapmam için beni zorlamadılar; ama yaptığım için memnundular."
Yapım sonrası
Efektler
Cameron filmiyle özel efektleri ileriye taşımak istiyordu ve The Abyss ile Terminatör 2: Kıyamet Günü filmlerinde öncülüğünü yaptığı dijital efektler için 'e başvurdu. Daha önce RMS Titanic hakkında çekilmiş filmlerin çoğunda su ağır çekimle çekilmişti ve bu da tam olarak inandırıcı durmuyordu. Şirketten kendilerine ait olan 14 metre uzunluğundaki gemi maketini "White Star Line adına bir reklam çekermiş gibi" çekmelerini istedi. Bunun ardından "motion capture" yöntemiyle elde edilen figüranların yanı sıra dijital su ve duman eklendi. Görsel efekt süpervizörü Rob Legato, dijital ekstralar ve figüranlar için kendisi ve çocukları da dahil olmak üzere çok sayıda kişinin yüzünü taradı. Ayrıca geminin kıçının 20 m uzunluğunda, ikiye ayrılabilen bir maketi de bulunmaktaydı ve bu ana maket dışında suda kullanılan tek maketti. Geminin makine dairesinde geçen sahneler için 'in motorlarının görüntüleri küçük destek şasileriyle ve oyuncuların "" önünde çekilen görüntüleriyle birleştirildi. Tasarruf amacıyla birinci sınıf salonu için greenscreen arka planına sahip olan küçük bir set kullanıldı.
Gemi maketinin içerisini su altında bırakmak için 19 milyon litrelik (5 milyon galon) bir su kullanıldı ve bu sırada tüm set yan yatma tehlikesi geçirdi. Büyük Merdiven'i batırmak için 340 bin litrelik su suya indirildikçe setin içerisine boşaltıldı. Beklenmeyen bir biçimde suyun akışı merdivenleri çelikle desteklenen temellerinden söktü; ama kimse yaralanmadı. RMS Titanic'in 227 metre uzunluğundaki dışının ilk yarısı suya batırıldı; ama geminin en ağır sebebi olması sebebiyle suya karşı görevi gördü ve seti batırabilmek için Cameron içerisinin büyük bölümünü boşalttı ve güverte pencerelerinden bazılarını kendisi kırdı. Yemek salonu batırıldıktan sonra Lovett'in geminin enkazını ziyaret ettiği sahnenin çekilmesi için üç gün harcandı. Dondurucu soğukluktaki Atlas Okyanusu'nda geminin batışından sonra geçen sahneler 1.3 milyon litrelik bir su tankında çekildi. Donmuş ceset görüntüleri oyuncuların üzerine suyla temas edince kristalleşen bir toz ve saçlarıyla giysilerine balmumu sürülmesiyle elde edildi.
Filmin zirve noktası olan geminin batmadan hemen önce ikiye ayrılmasını ve Atlas Okyanusu'nun derinliklerine gömülmesini gösteren sahnenin çekimi için tam boyutlu bir setin döndürülmesinin yanı sıra 150 figüran ve 100 dublör gerektirdi. Cameron Titanic hakkında daha önce yapılmış filmleri geminin son batışını suyun altına zarif bir şekilde kayması biçiminde gösterdikleri için eleştirdi ve olayı "gerçekte de olduğu gibi korkutucu derecede kaotik bir biçimde tasvir etmek" istedi. Sahnede yolcuların gittikçe yukarı kalkan güverteden aşağı düşmeleri, onlarca metre derinliğe dalmaları ve aşağı inerken parmaklıklara veya pervanelere çarpmaları gerekiyordu. Sahnenin dublör kullanılarak çekimi için yapılan birkaç denemede küçük yaralanmalar meydana gelince Cameron daha da tehlikeli hareketlerin yapılmasının önüne geçti. Riskler en sonunda "tehlikeli düşüşler için bilgisayar ürünü insanlar kullanılarak" en aza indirgendi.
Kurgu
Cameron'ın filme dahil etmemeyi seçtiği "çok önemli bir tarihsel gerçek" vardı: Titanic'e yakın olan; ama o geceliğine radyosunu kapatmış olması nedeniyle SOS sinyallerini almayan gemi. Cameron konuyla ilgili olarak "Evet, [SS] . Filmin temelinden verilmiş bir ödün değildi. Bu daha çok vurgulama, filmde duygusal bir gerçek yaratma hakkındaydı," demiştir. Yapım öncesi ve sonrasında geminin batışının hikâyesini anlatmak açısından önemli görünen; ama film geliştikçe daha önemsiz olduğu ortaya çıkan detaylar olduğunu ifade etmiştir. Şunları söylemiştir: "Californian'ın hikâyesi de oradaydı, hatta Marconi marka radyo alıcılarını kapattıkları bir sahne bile çektik. Ama çıkardım. Kolay bir karardı; çünkü sizi o dünyaya geri odaklıyor. Eğer Titanik bir metafor gibi güçlüyse, bir anlamda dünyanın sonunun küçük bir versiyonuysa, o zaman o dünya bağlantısız olmalı."
İlk toplu kesimde Cameron Brock Lovett'in hikâyesini sonlandıran filmin planlanmış sonunu değiştirdi. Bitimin orijinal halinde Brock ve Lizzy yaşlı Rose'u geminin kıçında görüp intihar etmesinden korkuyorlardı ve Rose "Okyanusun Kalbi"ne tüm bu zamandır sahip olduğunu; ama Cal'ın parası olmadan yaşamını sürdürebilmek için satmadığını açıklıyordu. Brock'a hayatın paha biçilemez olduğunu söyleyen Rose Brock'un kolyeyi elinde tutmasına izin verdikten sonra denize atıyordu. Daha sonra hazinenin değersiz olduğunu kabul eden Brock aptallığına gülüyor, bunun ardından Rose yatak odasına uyumaya gidiyor ve film yayınlandığı biçimindeki gibi bitiyordu. Kurgu odasında Cameron bu noktada izleyicinin Brock Lovett ile ilgilenmeyeceğine karar verdi ve filmin sonunu Rose kolyeyi atarken tek başına olacak biçimde değiştirdi. Aynı zamanda geminin batışının ardından izleyicinin hissettiği melankoliyi de bozmak istemedi.
İlk için kullanılan versiyonda Jack ve Rose'un sular altındaki yemek salonuna kaçmasının ardından Jack ile Lovejoy arasında gerçekleşen bir dövüş sahnesi de bulunmaktaydı; ama izleyiciler sahneyi beğenmedi. Sahne filme heyecan katmak için yazılmıştı ve Cal'ın samimiyetsiz bir biçimde Lovejoy'a eğer Jack ile Rose'dan geri almayı başarabilirse Okyanusun Kalbi'ni vereceğine ilişkin söz vermesini içeriyordu. Lovejoy bunun ardından ikiliyi takip ederek batmakta olan yemek salonuna iniyordu. Tam da ikili kurtulacakken Rose'un eli arkasında saklandığı masadan kayıp suya düşüyor ve Lovejoy da bunu duyuyordu. Daha sonra Jack ona kolyeyi çaldığı yönünde iftira atılmasını sağladığı için intikam almak adına Lovejoy'a saldırıyor ve kafasını pencerelerden birine çarptırıyordu, bu daha sonra öldüğü sahnede Lovejoy'un kafasındaki yarayı açıklamaktadır. Sahneye ilişkin görüşlerinde izleyiciler bir insanın para için hayatını riske atmasının gerçekçi olmayacağını söyledi ve Cameron bunun yanı sıra zaman ve filmin ilerleyiş hızı gibi nedenlerden sahneyi filmden çıkardı. Benzer sebeplerden dolayı çok sayıda diğer sahne de filmden çıkarıldı.
Müzik
"My Heart Will Go On", Céline Dion tarafından yorumlanmakta Titanik için James Horner ve Will Jennings tarafından bestelenen bu şarkı dört Grammy Ödülü kazandı ve yirmi beşten fazla ülkede bir numaraya ulaştı. | |
Dinlerken sorun mu yaşıyorsunuz? alın. |
Titanik'in müzik albümü James Horner tarafından bestelendi. Film boyunca yer alan ve The Wall Street Journal'dan Earle Hitchner tarafından "çarpıcı" olarak nitelenen vokaller için Cameron "Sissel" adıyla bilinen Norveçli şarkıcı Sissel Kyrkjebø'yü seçti. Horner Sissel'i albümünden dolayı tanıyordu ve özellikle ("Cennette bir kale olduğunu biliyorum") şarkısını söyleyiş biçimini beğeniyordu. Yirmi beş veya otuz şarkıcı denediktten sonra Sissel'i filmde belirli duyguları yaratacak ses olarak seçti.
Horner bunun yanı sıra ile "My Heart Will Go On" şarkısını yazdı; ama Cameron filmde herhangi bir şarkı istemediğinden bunu gizlice gerçekleştirdi.Céline Dion kocası René Angélil'in iknasıyla şarkı için bir demo kaydetmeyi kabul etti. Horner şarkıyı Cameron'a sunmak için onun uygun ruh halinde olduğu zamanı bulana kadar bekledi. Defalarca dinledikten sonra Cameron şarkıya onay verdi; ama buna rağmen "filmin sonunda işi ticarete dönüştürdüğü" iddiasıyla suçlanmaktan korkuyordu. Cameron aynı zamanda gergin stüdyo yöneticilerini rahatlatmak istiyordu ve "filmine ait hit bir şarkının filmin tamamlanmasını garanti etmede sadece olumlu bir faktör olabileceğini" fark etti.
Yayın
İlk gösterim
20th Century Fox ve Paramount Pictures Titanik'i birlikte finanse ettiler. Paramount filmin Kuzey Amerika'daki dağıtımını yürütürken Fox dünyanın geri kalanındaki yayımını üstlendi. Cameron'ın filmi 2 Temmuz 1997 tarihinde yayınlanacak bir şekilde bitirmesini bekliyorlardı. Filmin "genelde gişe rekorları kıran filmlerin daha iyi performans gösterdiği kazançlı yaz dönemi bilet satışlarından yararlanmak için" bu tarihte vizyona girmesi planlanmıştı. Nisan ayında Cameron filmin görsel efektlerinin yapımının çok zor olduğunu ve filmin yazın gösterime giremeyeceğini bildirdi. Yapımdaki gecikmeler nedeniyle Paramount yayın tarihini 19 Aralık 1997'ye çekti. "Bu filmin felaket olduğu yönünde bazı söylentilere yol açtı." Ancak 14 Temmuz tarihinde yapılan bir özel gösterim olumlu tepkilerle karşılaştı ve "internetteki konuşmalar film için daha iyi söylentilerin yayılmasına neden oldu." Bu da filme basının daha olumlu bir şekilde yaklaşmasıyla sonuçlandı.
Filmin prömiyeri 1 Kasım 1997 tarihinde Tokyo Uluslararası Film Festivali'nde yapıldı. Buradaki tepkiler The New York Times tarafından "soğuk" olarak nitelendi. Buna rağmen ABD'den olumlu yorumlar gelmeye başladı ve filmin resmî Hollywood prömiyeri 14 Aralık 1997 tarihinde gerçekleşti. Burada "açılışa katılan büyük film yıldızları dünya medyasına filme duydukları hayranlığı coşkulu bir şekilde anlatıyordu."
Gişe
2012 yılında yeniden yayınlanmasından elde edilen gelir de dahil olmak üzere Titanik 658,672,302 $, diğer ülkelerde 1,526,700,000 $, yani toplamda 2,185,372,302 $ elde etti. 1998 yılında gelmiş geçmiş en çok hasılat yapan film haline geldi ve 2010 yılında yine Cameron tarafından yazılan ve yönetilen Avatar tarafından geçilene kadar bu unvanını korudu. 1 Mart 1998 tarihinde dünya çapında 1 milyar dolardan fazla para kazanan ilk film olma unvanını elde etti ve geminin batışından tam yüz yıl sonra, üç boyutlu olarak yeniden gösterimi sırasında, 13-15 Nisan 2012 tarihlerinde 2 milyar dolar sınırını geçen ikinci film oldu.Box Office Mojo bilet fiyatları enflasyona göre yeniden düzenlendiği takdirde Titanik'in Kuzey Amerika'da tarihte beşinci en fazla hasılat yapan film olduğunu tahmin etmektedir. Günümüze göre hesaplandığında hala hasılat toplamında en tepede yer almaktadır.
İlk sinema gösterimi
Film Kuzey Amerika'da 19 Aralık 1997 Cuma günü gösterime girdikten sonra istikrarlı izleyici sayılarıyla karşılaştı. Aynı hafta sonunun sonunda sinemalar ellerindeki tüm biletleri satmaya başlamıştı. Film gösterime girdiği gün 8,658,814 $, ilk hafta sonunun sonuna kadar 2674 sinemadan 28,638,131 $ kazandı, sinema başına 10,710 $ düşmektedir. Film sinemalarda en fazla izlenen film oldu ve on sekizinci James Bond filmi olan Yarın Asla Ölmez'i geçti. Yılbaşına kadar Titanik 120 milyon dolarlık gelir getirmişti, popülerliği artmıştı ve sinemalar ellerindeki tüm biletleri satmaya devam etmekteydi. Filmin tek bir günde elde ettiği en büyük gelir 13,048,711 $ ile filmin Kuzey Amerika'da vizyona girmesinden altı hafta sonra, Sevgililer Günü olan 14 Şubat 1998 Cumartesi gününde gerçekleşti. Kuzey Amerika'da on beş hafta boyunca bir numarada kaldı ve bu alanda hâlen rekoru elinde bulundurmaktadır. Film Kuzey Amerika'da neredeyse on ay boyunca gösterimde kaldı, 1 Ekim 1998 Perşembe günü gösterimden kalktığında Kuzey Amerika'da 600,788,188 $ elde etmişti. 1,242,413,080 dolarlık dış hasılatı Kuzey Amerika'daki hasılatını ikiye katladı ve ilk gösteriminde toplamda 1,843,201,268 $ elde etti.
Ticari analiz
Yayınlanmasından önce değişik film eleştirmenleri filmin özellikle o dönem için yapım masrafları gelmiş geçmiş en fazla olan film olması nedeniyle gişede büyük bir hayal kırıklığı olacağını tahmin etmekteydi. 1997 sonbaharında filmin basına gösterilmesi "nihayetinde iki stüdyonun bir araya gelip büyük masraflarını karşılamak zorunda kaldıkları bir filmin ağır yükünden dolayı yapımı yönetenlerin işlerini kaybetmek üzere olduklarını düşünmeleri" nedeniyle "çok büyük kötü önsezilerle" gerçekleşti. Cameron da çekimler sırasında bir dönem "felakete yürüdüğünü" düşündü. Konuyla ilgili olarak "Titanik üzerine son altı ay stüdyonun 100 milyon dolar kaybedeceğini bilerek çalıştık. Bu kesindi," demiştir. Filmin gösterime girmesi yaklaştıkça "özellikle Cameron'a kibri ve devasa boyutlardaki müsrifliği olarak algılanan şeyler için kin kusulmaya" başlandı. Los Angeles Times'dan bir film eleştirmeni "Cameron'ın aşırı gururunun projeyi mahvetme noktasına yaklaştığını" ve filmin "tamamen eski Hollywood aşk filmlerinin basmakalıp bir kopyası" olduğunu yazdı.
Film gişede daha önce eşi görülmemiş bir performans gösterip büyük bir başarı haline gelince "dünyanın kalbini çalan aşk hikâyesi" olarak adlandırılmaya başlandı. "Filmi gören ilk insanlar yapımın boyutları ve izleyiciye yakınlığından dolayı şoke olmuşlardı. Sinemadan gözleri yaşlı ve duygusal açıdan afallamış olarak çıktılar." Film gösterime girmesinden tam on hafta sonra 3200 sinemada gösterimdeydi ve dokuzuncu haftasında toplam bilet satışlarının %43'üne ulaştı. İlk on haftası boyuncva her hafta 20 milyon dolardan fazla gelir getirdi ve on dördüncü haftasında bile haftada 1 milyon dolardan fazla para getiriyordu. Filmi defalarca izleyen ve "Leo Çılgınlığı"na yol açan genç kadınlar filmi gişe rekoruna ulaştırmaktan sorumlu tutulsa da bazı kaynaklar filmin başarısını aşk hikâyesiyle birleşen çığır açan görsel efektlerden kaynaklanan "olumlu söylentiler ve tekrar izlemelere" bağlamaktadır.
Filmin erkekler üzerindeki etkisine de sıkça atıfta bulunulmuştur. Günümüzde "erkekleri ağlatan" filmlerden biri olarak nitelenen film hakkında MSNBC'den Ian Hodder erkeklerin Jack'in macera anlayışına ve Amerika'ya giden bir gemiye kaçan olarak binmesine hayran kaldığı yorumunda bulunmuştur. Konuyla ilgili olarak, "Kendi ayarında olmayan bir kıza kur yaptıkça neşeleniyoruz. Çıplak resmi soyunmak için nasıl bir bahane olarak kullandığını gıptayla izliyoruz. Bu nedenle [trajik son gerçekleşince] kendimize hakim olamayarak bir gözyaşı seline kapılıyoruz," ifadelerinde bulunmuştur.Titanik'in erkekleri ağlatma özelliğinin Woody Harrelson tarafından canlandırılan Tallahassee karakterinin oğlunun ölümünü hatırlayarak "Titanik'ten beri öyle ağlamamıştım" dediği Zombieland filminde parodisi yapılmıştır. DVDActive.com'dan Benjamin Willcock 14 yaşındaki bir erkek olarak Yıldız Gemisi Askerleri'ni izlemek istediğini; ama amcalarından biri ve arkadaşları tarafından Titanik'e gitmek üzere ikna edildiğini söylemiştir. Konuyla ilgili olarak "Tarihin en büyük, en başarılı filmi olacak bir filmi izlediğimden pek haberim yoktu. Ayrıca 'bir epik aşk hikâyesi'nden çok daha fazla şey olacağı hakkında da en ufak bir fikrim yoktu," demiştir.
2010 yılında BBC erkeklerin Titanik'te ve genel olarak filmlerde ağlamasının ayıplanması konusunu inceledi. Sitede çalışan Finlo Rohrer "orta yaşlı erkeklerin filmler sırasında ağlanmaması bekleniyor" diyerek Titanik'in sonunun bu tür gözyaşlarının dökülmesine yol açtığını ve "erkekler film sırasında ağlamaklı olsalar bile bunu gizlemeye çalıştıklarını" belirtti. 'nden Profesör Mary Beth Oliver konuyla ilgili şunları söyledi: "Çoğu erkek üzerinde üzüntü veya korku gibi 'kadınsı' duyguları yansıtmamaları için büyük bir baskı var. Çok genç yaşlardan itibaren erkekleri ağlamalarının uygunsuz olduğu öğretiliyor ve kendilerine verilen bu derslere uygun hareket etmediklerinde sıkça alayla karşılaşıyorlar. Gerçekten de Titanik sırasında ağlamak ile alay eden erkeklerin bazıları Er Ryan'ı Kurtarmak veya Müfreze'de nutuklarının tutulmasını kolayca kabul edecektir." Erkekler için genel olarak bir "kardeşin" kurban edilmesi daha uygun bir duygulanma kaynağıdır.
Titanik'te geçen bir söz olan "Ben dünyanın kralıyım!" film endüstrisinin en popüler sözlerinden biri haline geldi. Filmlere günlük hayatta neden gönderme yapıldığını araştıran Kansas Devlet Üniversitesi'nde psikoloji profesörü olan Richard Harris'e göre gündelik konuşmada filmlerden alıntı yapmak şaka yapmaya benziyor ve diğer insanlarla beraberlik kurmanın bir yolu olarak kullanılıyor. "İnsanlar bunu kendilerini iyi hissetirmek için, diğer insanları ve de kendilerini güldürmek için yapıyor."
Cameron filmin başarısında izleyicilerinden paylaşımından önemli bir faktör olduğunu ifade etmiştir. Konuyla ilgili olarak "Sinemada çok güçlü bir film gören insanlar gidip bunu paylaşmak istiyor. Arkadaşlarını alıp getirmek ve onların da zevk almasını sağlamak istiyorlar. Onlara bunun yapmaya değer bir şey olduğunu söyleyen ilk kişi olmak istiyorlar. Titanik böyle başarılı oldu," demiştir. bulgularını "Çok başarılı bir film için tekrar izleme oranı yaklâşık %5'tir. Titanik için bu oran %20'ydi," şeklinde açıklamıştır. Gişedeki başarı "günde dört kez gösterilen normal filmlerin aksine filmin günde sadece üç kere gösterilebileceği anlamına gelen 3 saat 14 dakikalık uzunluğu" da hesaba katıldığında "daha da etkileyiciydi". Filmin uzunluğu nedeniyle "çok sayıda sinema gece yarısı gösterimleri başlattı ve neredeyse gece 3:30'a kadar salonlar doluluğunu korudu."
Titanik gişede hasılat rekorunu on iki yıl boyunca korudu. Bu rekoru kırma şansı gerçekten olan ilk film olarak gösterilen ve yine bir Cameron filmi olan Avatar 2010 yılında bunu başardı. Filmin Titanik'i geçme şansının varlığı çeşitli nedenlerle açıklanmıştır. "Titanik'in başarısının üçte ikisi denizaşırı ülkelerden geldi ve Avatar da benzer bir yol izledi... Avatar dünya çapında 106 ülkede sinemaya girdi ve hepsinde birinci sıraya yerleşti." Bunun yanı sıra "Titanik'in 1997 ve 1998'de nispeten az gelir elde ettiği" Rusya gibi pazarlar "günümüzde [2010'da] geçmişte hiç olmadığı kadar sinemanın ve izleyicinin olduğu çok sıcak pazarlar haline gelmiş bulunuyor." Box Office Mojo'nun başkanı Brandon Gray Avatar'ın Titanik'i elde ettiği gelir açısından geçme ihtimali olsa bile izleme sayısı açısından geçme ihtimalinin bulunmadığını söyledi. "1990'ların sonlarında bilet fiyatları 3 dolar daha azdı." 2009 yılının aralık ayında Cameron "Titanik'i koltuğundan indirmeyi denemenin gerçekçi olduğunu düşünmüyorum. Geçtiğimiz yıllarda bazı oldukça iyi filmler çıktı. Titanik sadece duygulandırmayı başardı," dedi. Ancak Avatar'ın performansının daha tahmin edilebilir bir hale geldiği Ocak 2010'da yapılan bir röportajda farklı bir görüş belirtti ve "Olacak. Bu bir zaman meselesi," dedi.
Yorumlar
Titanik film eleştirmenlerinden çoğunluğu olumlu yönde olan yorumlar aldı. Rotten Tomatoes sitesinde 163 incelemenin %88'inde filme "taze" onay verildi ve film ortalama olarak 10'da 7.8 puan aldı. Sitenin genel fikir birliği filmin "şaşaalı görseller ile modası geçmiş bir melodramı karıştıran Cameron için büyük ölçüde vasıfsız bir zafer" olduğu yönündeydi. Filmlere eleştirileri baz alarak 0-100 aralığında bir puan veren Metacritic'teyse filme 34 incelemeye dayanılarak 74 puan verildi, bu genel olarak tatmin edici bir film olarak sınıflandırıldığı anlamına gelmektedir.
Filmin genel tasarımıyla ilgili olarak Roger Ebert "Kusursuz bir biçimde işlenmiş, zeki bir biçimde düzenlenmiş, güçlü bir biçimde canlandırılmış ve büyüleyici... Böyle filmler yapmak hiç de zor değil; ama iyi yapmak neredeyse imkansız," dedi. "Teknik zorluklar" hakkında "o kadar yıldırıcı ki yapımcıların dram ile tarih arasındaki doğru oranı sağlayacak zamanı nasıl bulduğunu merak ettiğini" ve "hem hikâyeyi hem de üzücü destanı inandırıcı bulduğunu" söyledi.Titanik'i 1997'nin en iyi dokuzuncu filmi olarak gösterdi. programında film "iki takdir" aldı. Ebert filmi "iyi işlenmiş, bekleyişe kesinlikle değen görkemli bir Hollywood destanı" olarak tarif etti, ise Leonardo DiCaprio'yu "büyüleyici" buldu.James Berardinelli konu hakkında "Detay açısından çok titiz, buna rağmen odak ve amaç açısından çok geniş olan Titanik naidr bir epik film türünün üyesi. Titanik'i sadece izlemiyorsunuz, onu tecrübe ediyorsunuz," ifadesinde bulunmuş ve Titanik'in kendisine göre 1997'nin ikinci en iyi filmi olduğunu belirtti.BBC'den Almar Haflidason film hakkında "büyük geminin batışı bir sır değil; ama yine de çok sayıda kişi için boyutlar ve trajedi açısından beklentileri aştı" ve "filmin popo uyuşturan üç saatlik bir uzunluğunun olduğunu göz önünde bulundurunca Cameron'ın başarısının ne kadar etkileyici olduğunu anlıyorsunuz," ifadelerinde bulundu.Boxoffice Magazine'den Joseph McBride "Titanik'i gelmiş geçmiş en iyi felaket filmi olarak nitelemek onu küçümsemektir. James Cameron'ın 'batmayan' geminin 1912 yılındaki batışını canlandırması Hollywood'dan çıkmış ve çıkacak en muhteşem popüler eğlence kaynaklarından biridir," dedi.
Filmin romantik ve duygu yüklü yönlerinden eşit derecede övgüyle bahsedildi. Urban Cinefile'dan Andrew L. Urban film hakkında "Titanik'ten çıktığınızda filmin bütçesi veya süresi hakkında değil; geminin motorları kadar büyük, pervaneleri kalbinizi delermişçesine büyük ve itici bir gücü olan aşk hikâyesi kadar uzun süren duygusal gücü hakkında konuşuyor olacaksınız," dedi.Entertainment Weekly'den film hakkında "zevkli ve korkunç bir romantik kader gösterisi. Senarist-yönetmen James Cameron 20. yüzyılın başındaki felaketlerin dönüm noktası olan felaketi özlem ve korkuyla dolu öylesi bir insani boyutta canlandırmış ki popüler film yapımcılığının en derin seviyelerine iniyor," yorumunda bulundu.The New York Times'dan Cameron'ın "muhteşem" Titanik'inin onyıllardır Rüzgâr Gibi Geçti'yle karşılaştırılabilecek ilk film olduğunu savundu. Öte yandan Time dergisinden Richard Corliss yaptığı incelemede genel olarak olumsuz yönde yorumlarda bulundu ve filmde ilgi çekici duygusal unsurların bulunmadığını belirtti.
Bazı yorumcular görsellerin muhteşem olmasına karşın hikâye ve diyalogların zayıf olduğu görüşünü dillendirdi. Kenneth Turan'in The Los Angeles Times'daki yorumu özellikle sertti. Filmin duygusal unsurlarını kötüleyen yorumunda Turan "Asıl gözyaşı döktüren şey Cameron'ın böyle bir film yazabileceği konusunda ısrar etmesi. Hayır, bunu yapamaz, yaklaşamaz bile," ifadelerinde bulundu. Turan bunun dışında filmin Oscar kazanmasının tek sebebinin gişede kazandığı para miktarı olduğunu iddia etti.'dan Barbara Shulgasser filme dört üzerinden bir yıldız verdi ve bir arkadaşının "Bu inanılmaz derecede kötü yazılmış senaryoda ikilinin [ana karakterler] birbirlerine isimleriyle hitap etmelerinin sayısı bile senaryoda oyuncuların söyleyeceği daha ilginç şeylerin eksikliğinin boyutunun göstergesi," dediğini belirtti. Yapımcı Robert Altman da filmi "hayatımda gördüğüm en korkunç eser" olarak niteledi. 2012 yılında Titanic'in yolcularının hayatlarına ilişkin bir araştırmasında "Cameron'ın filmi zengin Amerikalıları ve eğitimli insanların konuştuğu İngilizceyi şeytanlaştırdı ve yaşadıkları duygusal kısıtlamaları, iyi giysilerini, özenli davranışlarını ve gramer alanındaki hassasiyetlerini lanetledi; ama fakir İrlandalılar ve eğitimsizlerden romantik kahramanlar yarattı," yorumunu yaptı.
Titanik başarısının yanı sıra ters tepkilerle de karşılaştı. 2003 yılında film "en iyi film sonları" alanında yapılan bir ankette birinci sırada yer alırken yine aynı yıl yapılan bir diğer ankette gelmiş geçmiş en kötü film seçildi. Britanya'da yayınlanan film dergisi Empire okuyucularının kendilerinin filmi aşırı tanıtımının ve birden fazla gösterime katılanlar gibi hayranlarının faaliyetlerinin dışında tutma yönünde olan isteklerinden dolayı filme verdiği beş üzerinden beş puanlık notu dörde indirdi ve yorumlarının üslubunu daha olumsuz olacak bir şekilde değiştirdi. Bunun yanı sıra filmin olumlu ve olumsuz parodileri internette yayınlandı ve sıkça filme ilişkin değişik görüşleri savunanlardan hararetli yorumlara neden oldu. DVDActive.com'dan Benjamin Willcock filme olan sert olumsuz tepkileri veya ateşli bir biçimde savunulan kişisel nefreti anlamadığını belirtti. Konuyla ilgili olarak şu ifadelerde bulundu: "Beni gerçekten üzen filmi sevenlere ağır laflar atanlar. Titanik'i sevmeyenlerle herhangi bir alıp veremediğim yok; ama sevdiğiniz için sizi küçümseyen ve zavallı gibi gören azınlık (böyleleri var, bana güvenin) anlayışımın ve sempatimin çok ötesinde."
Cameron olumsuz tepkilere, özellikle de Kenneth Turan'ın yorumlarına yanıt verdi. Konuyla ilgili olarak "Titanik insanları cafcaflı reklamlarla çekip daha sonra onlara hayal kırıklığı ve kazıklanma hissi yaşattıran bir film değil. Hayatlarından 3 saat ve 14 dakikalık bir bölüm koparan bir tecrübeyi yeniden yaşamak üzere tekrar ve tekrar izliyorlar, ve bu duyguları paylaşmak için diğerlerini de yanlarında götürüyorlar," dedi. Cameron ayrıca her yaştan, her kökenden izleyicinin filmi izleyerek "temel insanlıklarını ön plana çıkarıdıkları"nı vurguladı ve filmin böylece arketiplerle başa çıkarak başarılı olduğunu belirtti. Senaryoyu içten ve anlaşılır olarak niteledi ve kasıtlı olarak "zamanla ilgisi olmayan ve temel duygusal yapı taşlarımızı yansıttığı için bilindik olan evrensel insani tecrübeleri ve duyguları dahil ettiğini" belirtti. Bunu duygu sömürüsü olarak görmeyen Cameron, "Turan arketipi klişeyle karıştırıyor. En iyi senaryoların insan tecrübesinin uçlarında dolaşanlar veya esprili ve iyiliğe inanmayan diyaloglarını beğenmemiz için göz alıcı biçimde sunanlar olduğu yönündeki görüşüne katılmıyorum," dedi.
Empire daha sonra filme ilk başta verdiği beş puanlık notu geri getirdi ve şu yorumda bulundu: "James Cameron'ın Titanik'inin yerden yere vurulmasının dünyanın en sevdiği film olduğunun iyice belirginleştiği dönemde moda olması rastlantı değil. [Titanik] gelmiş geçmiş [en sevilen film]. Gerçek bu."
Ödüller ve adaylıklar
Titanik'in senaristi, yapımcısı ve yönetmeni, James Cameron | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Kaynakça |
Titanik ödül toplayışına Altın Küre Ödülleri'nde başladı; film En İyi Sinema Filmi - Drama, En İyi Yönetmen, En İyi Müzik ve En İyi Şarkı dallarında olmak üzere toplamda dört ödül aldı.Kate Winslet ve Gloria Stuart da aday gösterilseler de ödül kazanamadılar. Film ACE "Eddie Ödülü, ASC Ödülü, Art Directors Guild Ödülü, , Screen Actors Guild Ödülleri'in Gloria Stuart'a verdiği En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü, Directors Guild of America Ödülü, Producers Guild of America Ödülü ve 'ın James Cameron'a verdiği En İyi Yönetmen Ödülü'nü kazandı. Bunların yanı sıra En İyi Film ve En İyi Yönetmen de dahil olmak üzere on BAFTA ödülüne aday gösterildi; ama hiçbirini kazanamadı.
Film Joseph L. Mankiewicz'in 1950 yılındaki Perde Açılıyor filminin rekorunu egale ederek on dört Akademi Ödülü'ne aday gösterildi ve En İyi Film ile En İyi Yönetmen de dahil olmak üzere on birini kazandı. Filmin bunların yanı sıra En İyi Sinematografi, En İyi Kostüm Tasarımı, En İyi Görsel Efekt, En İyi Ses Miksajı (, , , ), En İyi Ses Kurgusu, En İyi Film Müziği, En İyi Film Kurgusu, En İyi Özgün Şarkı ve En İyi Sanat Yönetmeni dallarında da Akademi Ödülü kazandı. Kate Winslet, Gloria Stuart ve makyaj da aday gösterildi; ama kazanamadı. James Cameron'ın senaryosu ve Leonardo DiCaprio aday gösterilmedi.Titanik 1959 yılındaki Ben-Hur'dan sonra on bir Akademi Ödülü kazanan ikinci filmdi. 2003 yılında Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü de on bir adaylığın on birini de kazanarak bu rakama ulaştı.
En İyi Özgün Şarkı dalında Akademi Ödülü kazanan Titanik'in "My Heart Will Go On" şarkısı, Yılın Kaydı, Yılın Şarkısı ve Film veya Televizyon için Yazılan En İyi Şarkı dallarında Grammy Ödülü de aldı. Filmin müziği dünya çapında başarılı oldu ve gelmiş geçmiş en fazla satan orkestra soundtrack'ı haline gedi. Soundtrack ABD'de on altı hafta boyunca bir numarada kaldı ve sadece ABD'de on bir milyon kopya satıldığı için elmas sertifika verildi. Soundtrack albümü 1998 yılında ABD'de en fazla satılan albüm oldu. Film bunların yanı sıra MTV Film Ödülleri'nde Leonardo DiCaprio'ya verilen En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Film ödüllerini, People's Choice Ödülleri'nde En İyi Film ödülünü ve 1998 Kids' Choice Ödülleri'nde En Sevilen Film ödülünü kazandı. ABD dışında da çeşitli ödüller kazanan film, Japon Akademi Ödülü'nün En İyi Yabancı Film Ödülü'ne layık görüldü. Titanik toplamda doksana yakın ödül kazandı ve bunlara ek olarak kırk yedi kez de başarısız biçimde aday gösterildi. Bunlara ek olarak filmin yapımına ilişkin kitap haftalarca The New York Times'in çok satanlar listesinin birinci sırasında kaldı ve "bu başarıya ulaşan ve başka bir eserle böylesine bağlantılı ilk kitap" oldu.
Yayınlanışından beridir Titanik Amerikan Film Enstitüsü'nün AFI 100 Yıl serisinde yer almıştır. Günümüze kadar aşağıdaki listelerde kendisine yer bulmuştur:
AFI'nın 100 Yılı... 100 | Sıra | Kaynak | Notlar |
---|---|---|---|
Heyecan | 25 | 2001 yılında derlenen Amerikan sinemasının en heyecanlı 100 filminin bir listesi. | |
37 | 2002 yılında derlenen Amerikan sinemasının en iyi 100 aşk hikâyesinin bir listesi. | ||
14 | 2004 yılında derlenen Amerikan sinemasının en iyi 100 şarkısının bir listesi. Titanik Céline Dion'un "My Heart Will Go On" şarkısıyla 14. sırada yer aldı. | ||
100 | 2004 yılında derlenen Amerikan sinemasının en iyi 100 film sözünün bir listesi. Titanic Jack Dawson'ın "Ben dünyanın kralıyım!" haykırışıyla 100. sırada yer aldı. | ||
Film | 83 | 20. yüzyılın en iyi 100 filmi için 1997 yılında derlenen listenin 2007 yılındaki yeniden düzenlenmiş versiyonu. Titanik özgün liste yayınlandığında henüz gösterime girmemişti. | |
6 | 2008 yılında yapılan anket on farklı türdeki en iyi on filmden oluşuyordu. Titanik altıncı en iyi epik film olarak yer aldı. |
Ev sineması
Titanik 1 Eylül 1998 tarihinde dünya çapında VHS ve laserdisc'te geniş ekran ile pan and scan formatlarında yayınlandı. VHS sürümü ayrıca üzerinde bir film şeridi ve altı tane baskı resim bulunan kutulu bir hediye seti halinde de piyasaya sürüldü. DVD sürümü de 31 Ağustos 1999 tarihinde satışa sunuldu. Bu sürüm geniş ekran formatındaydı (anamorfik değildi), tek diskten oluşmaktaydı ve fragman dışında herhangi bir özel eklenti içermemekteydi. Cameron DVD'nin yayınlandığı dönemde daha fazla eklentiye sahip olan özel bir versiyonu daha sonra piyasaya sürme niyetinde olduğunu belirtti. 1999 yılının ve 2000'in ilk aylarının en fazla satan DVD'si olan bu DVD, aynı zamanda bir milyondan fazla satan ilk DVD oldu. Bu dönemde ABD'deki evlerin yüzde beşinden azında DVD oynatıcı mevcuttu. Paramount'un yurt içi ev eğlence bölümü müdürü Meagan Burrows, "orijinal Titanik DVD'sini yayınladığımızda pazar çok daha küçüktü ve bonus özellikler günümüzdeki gibi standart değildi," demiş ve bunun DVD'nin başarısını daha da etkileyici kıldığını belirtmiştir.
Titanik DVD'sinin üç diskli Özel Koleksiyoncu Edisyonu 25 Ekim 2005'te ABD ve Kanada'da satışa sunuldu. Bu edisyonda filmin üzerine bir takım düzenlemeler yapılmış bir sürümü ve çeşitli özellikler bulunmaktaydı.
Uluslararası iki ve dört diskli bir set de 7 Kasım 2005 tarihinde piyasaya sürüldü. İki diskli olan Özel Edisyon adı altında satıldı, üç diskin ilk ikisini içermekte ve sadece PAL ile çalışmaktaydı. Dört diskli olanıysa "Deluxe" Koleksiyoncu Edisyonu olarak adlandırılmıştı.
Bunların yanı sıra Birleşik Krallık'ta filmin sadece on bin kopyası üretilen ve "Deluxe" Sınırlı Edisyon olarak adlandırılan bir DVD edisyonu da satışa sürüldü. Beşinci disk Cameron'ın Walt Disney Pictures tarafından dağıtılan belgeselini de içermektedir. Ghosts of the Abyss'in tek başına satışında iki disk verilmesine karşın bu edisyona sadece birinci disk dahil edildi.
Televizyon yayını olarak ise film arada bir TNT gibi Amerikan kanallarında yayınlanmaktadır. Jack'in Rose'un nü resmini çizdiği sahnenin kanallarda yayınlanmasını mümkün kılmak için bazı bölümlerin kesilmesinin yanı sıra Winslet'in giydiği saydam giysi dijital ortamda siyaha boyandı. Turner Classic Movies de özellikle 82. Akademi Ödülleri'nden önceki günlerde filmi yayınladı.
Üç boyutlu versiyonu
2012 yılında filmin özgün çözünürlüğü 4K çözünürlüğü olacak biçimde yeniden düzenlenerek ve stereoskopik üç boyutlu formata dönüştürülerek üretilen üç boyutlu bir versiyonu yayınlandı. Üç boyutlu formata dönüştürülme süreci çözünürlük düzenleme de dahil olmak üzere 60 hafta ve 18 milyon dolara mal oldu. Filmin üç boyutluya dönüştürülüşü Stereo D ve film müziğini yeniden düzenleyen Sony ile Slam Content'e ait Panther Records tarafından gerçekleştirildi. Dijital iki boyutlu ve iki boyutlu IMAX versiyonlar da bu süreçte ortaya çıkan 4K sürüm baz alınarak üretildi. Bu yeniden düzenleme sırasında tamamen değiştirilen tek sahne Rose'un 15 Nisan 1912 sabahı denizden gökyüzüne baktığı sahneydi. Sahne Kuzey Atlantik Okyanusu'ndaki konumda Nisan 1912'de gece gökyüzünün görünüşüne göre değiştirilerek Samanyolu'nun da dahil olduğu doğru bir görüntü elde edildi. Değişiklik filmi gerçekle bağdaşmayan yıldız konumlarını sergilediği için eleştiren, daha sonraysa Cameron'la yıldızların doğru konumlarını göndermek üzere anlaşan astrofizikçi Neil deGrasse Tyson sayesinde gerçekleştirildi. Yeni sahne Tyson'ın gönderdiği görüntü temel alınarak oluşturuldu.
Titanik'in üç boyutlu versiyonunun prömiyeri 27 Mart 2012 tarihinde, Londra'daki Royal Albert Hall'da James Cameron ve Kate Winslet'in katılımıyla gerçekleştirildi. Gösterime girişiyse Titanic'in yola çıkışının yüzüncü yıl dönümünden altı gün önce olan 4 Nisan 2012 tarihinde gerçekleşti.
Rolling Stone'dan filmin üç boyutlu versiyonuna "son derece göz kamaştırıcı" bulduğunu söylerek 4 üzerinden 3.5 puan verdi. Konuyla ilgili olarak "Üç boyutlu olması Titanik'i yoğunlaştırıyor. Oradasınız. Daha önce hiç olmamış bir şekilde size çok yakın bir epiğin ortasındasınız," dedi.Entertainment Weekly'de yazan filme A notu verdi. "Bu kez üç boyutlu bir filmdeki görseller kararmış veya dikkat dağıtıcı değil. Duygusal bakımdan taze ve canlı duruyorlar," ifadesini kullandı. 1997'de de filme eleştirel açıdan yaklaşan Time yazarı Richard Corliss 2012'de de benzer yorumlarda bulundu. "Genel olarak tepkim aynı oldu, sadece arada bir dehşete düştüm, film genelde sulandırılmış." Filmin üç boyutlu olmasına ilişkin ise "üç boyutluya yapılan dikkatli dönüştürülme işlemi bazı anlara hacim ve etki ekliyor ... [ama] sahnelerin ön planlarıyla arka planlarını ayrılırken görüş alanı organik değil, ayrık tabakalara ayrılmış," yorumunu yaptı.The Washington Post yazarı Ann Hornaday "kendi kendine filmin insanlık ve manzara değerlerine üç boyutluya çevrilmesiyle herhangi bir şey katılıp katılmadığını sordu. Cevap şu: Hayır." Buna ek olarak "Üç boyutluya çevrilmesi yakınlığın olması gereken yerde araya mesafe koyuyor, çerçeveleme ve kompozisyonda ara sıra gözlemlenebilen tuhaflıkları da unutmamak gerek," dedi.
Film Kuzey Amerika'da yeniden gösterime girişinin ilk gününde geceyarısı özel gösterimleri de dahil olmak üzere 4.7 milyon dolar elde etti. Hafta sonu boyunca 17.3 milyon dolar elde eden film hafta sonunu üçüncü sırada tamamladı. Kuzey Amerika dışındaysa 35.2 milyon $ kazanarak ikinci sırada yer aldı ve ertesi hafta sonu 98.9 milyon $ ile birinci sıraya yerleşerek performansında yükseliş gösterdi. Çin filmin en başarılı olduğu pazar oldu. Filmin gösterime girdiği gün 11.6 milyon $ elde ettiği ülkede ilk haftasında rekor bir miktar olan 67 milyon $ kazandı ve böylece orijinal gösteriminin tamamından daha büyük bir kazanç elde etti. Filmin yeniden gösterimi Kuzey Amerika'da 57.7 milyon $, diğer ülkelerden (100 milyonundan fazla Çin'den gelen) 284.3 milyon $, yani toplamda 342 milyon $ elde etmiştir.
Titanic, filmin 20. yıldönümü sebebiyle 1 Aralık 2017'den itibaren bir hafta boyunca Dolby Vision'da (hem 2D hem de 3D) sinemalarda yeniden gösterime girdi, filmin bir kez daha Sevgililer Günü haftasında ve 25.yıldönümü sebebiyle, 10 Şubat 2023 tarihinde yeniden gösterime gireceği açıklandı ve film 10 Şubat 2023 tarihinde tüm Dünya'da vizyona girdi.
Kaynakça
- ^ a b c . Film & TV Database. British Film Institute. 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Haziran 2012.
- ^ a b Garrett, Diane (20 Nisan 2007). . Variety. 9 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Kasım 2009.
- ^ a b Wyatt, Justin; Vlesmas, Katherine (1999). "The Drama of Recoupment: On the Mass Media Negotiation of Titanic". s. 29 3 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .–45. In Sandler & Studlar (1999).
- ^ a b "Titanic". Box Office Mojo. 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Haziran 2012.
- ^ . NTV. 18 Ekim 2022. 18 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b c d "Heart of the Ocean: The Making of Titanic. THE BEST OF". 1997-1998.
- ^ a b c d e f g h i j k l m "Titanic. Man overboard! After a production as lavish and pricey as the doomed ship itself, James Cameron finally unveils his epic film. But will it be unsinkable?". Entertainment Weekly. 7 Kasım 1997. ss. 1-7. 6 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Ocak 2010.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q "James Cameron's Titanic". . 28 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Ocak 2010.
- ^ "Billy Crudup: "Titanic" Would've Sunk My Life". Internet Movie Database. 22 Haziran 2000. 5 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Haziran 2007.
- ^ "Actor Is Thankful He Didn't Get Titanic Role". Internet Movie Database. 25 Ağustos 1998. 18 Mart 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Haziran 2007.
- ^ "Leonardo DiCaprio or Kate Winslet: Which 'Titanic' Star Has the Better Career?". The Daily Beast. . 4 Nisan 2012. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Nisan 2012.
- ^ Forbes staff (25 Şubat 2009). "Star Misses. Nicole Kidman in "The Reader"? Gwyneth Paltrow aboard "Titanic"? How some of the biggest names in Hollywood lost out on some of its biggest roles". Forbes. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ocak 2010.
- ^ Warrington, Ruby (29 Kasım 2009). "Claire Danes: the secretive starlet". The Times. Londra. 15 Haziran 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ocak 2010.
- ^ a b c d e f g h i Schultz, Rick. "James Cameron tells the astonishing story of Titanic, his breathtaking labor of love". industrycentral.net. 17 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Ocak 2010.
- ^ a b Jon Landau, Kate Winslet, Gloria Stuart, Victor Garber (2005). Audio Commentary (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ Beverly Fortune (11 Ekim 1999). "Wheel of Fortune". .
That was one of the first questions pitched to 89-year-old actress Gloria Stuart at a book signing Wednesday night at Joseph-Beth Booksellers [...] 'Yes, Old Rose died'
- ^ a b James Cameron (2005). Audio Commentary (DVD) . 20th Century Fox.
The big ambiguity here is 'is she alive and dreaming' or 'is she dead and on her way to Titanic heaven?' I'll never tell. Of course, I know what we intended... The answer has to be something you supply personally; individually.
- ^ . Variety. 27 Eylül 2010. 10 Ekim 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ Barczewski, Stephanie L. (2004). Titanic: A Night Remembered. Continuum International Publishing Group. s. 30. . Retrieved March 31, 2009.
- ^ Ballard, s. 40–41
- ^ Howells (1999: 31).
- ^ Beesley, Lawrence (1912). The Loss of the S.S. Titanic. Londra: Heinemann. s. 56.
- ^ National Geographic, Aralık 1985, Cilt 168, No.6 s. 712
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Aralık 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ Bevil, J. Marshall. "And the Band Played On" 18 Ocak 2000 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Rice Üniversitesi, Houston, 23 Şubat 2012 tarihinde erişilmiştir.
- ^ "Nephew angered by tarnishing of Titanic hero". . 24 Ocak 1998. 6 Ocak 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ "Titanic makers say sorry". . 15 Nisan 1998. 1 Ekim 2007 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Şubat 2007.
- ^ James Cameron (2005). Audio Commentary (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ Reynolds, Nigel (2 Mayıs 2007). "Letter clears 'blackguard of the Titanic'". telegraph.co.uk. Londra: Telegraph Medya Grubu. 20 Nisan 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Mayıs 2007.
- ^ Lynch, s. 183–185
- ^ "Sir Cosmo and Lady Duff Gordon at the Titanic Inquiry," The Sketch, 22 Mayıs 1912
- ^ . Titanic Inquiry Project. 21 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ocak 2006.
- ^ . Titanic Inquiry Project. 1999. 16 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2010.
- ^ a b c d e f Ed W. Marsh (1998). James Cameron's Titanic. Londra: Boxtree. ss. 3-29.
- ^ Anders Falk (2005). Titanic Ship's Tour (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ a b c d e f Marsh and Kirkland, s. v–xiii
- ^ a b . Playboy. Aralık 2009. 30 Temmuz 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ a b c d e Realf, Maria. . Eyeforfilm.co.uk. 10 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ocak 2010.
- ^ a b Bilmes, Alex (14 Ocak 2009). "James Cameron in conversation". GQ. Erişim tarihi: 21 Ocak 2010.[]
- ^ a b c James Cameron (2005). Deep Dive Presentation (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ Eaton, John P.; Haas, Charles A. (1999). Titanic: A Journey Through Time. Sparkford, Somerset: Patrick Stephens. ss. 205. ISBN .
- ^ a b Marsh ve Kirkland, s. 36–38.
- ^ a b Ed W. Marsh (2005). Construction Timelapse (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ Marsh ve Kirkland, s. 130–142
- ^ Marsh ve Kirkland, s. 52–54
- ^ "Quite a bit of the dialogue is peppered by vulgarities and colloquialisms that seem inappropriate to the period and place, but again seem aimed directly to the sensibilities of young American viewers." McCarthy, Todd (4 Kasım 1997). ""Titanic" review by Todd McCarthy". Variety. 5 Haziran 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Şubat 2009.
- ^ "Titanic's very slow leak". Washington Post. 25 Mart 1999. 26 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Şubat 2009.
- ^ "Titanic's Reign". Montreal Mirror. Mart 1998. 6 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Şubat 2009.
- ^ a b c d e f g Godwin, Christopher (8 Kasım 2008). "James Cameron: From Titanic to Avatar". The Times. Londra. 16 Eylül 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2010.
- ^ a b c Andrew Gumbel (11 Ocak 2007). "Lights, cameras, blockbuster: The return of James Cameron". The Independent. Londra. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Şubat 2008.
- ^ "Leonardo DiCaprio Interviewed by Joe Leydon for "Titanic"". YouTube. 11 Haziran 2008. 27 Nisan 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ağustos 2010.
- ^ Welkos, Robert W. (11 Şubat 1998). . Los Angeles Times. 9 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Aralık 2009.
- ^ a b Marsh ve Kirkland, s. 147–154
- ^ Marsh ve Kirkland, s. 65
- ^ VFX Shot Breakdown (DVD) . 20th Century Fox. 2005.
- ^ VFX How To For First Class Lounge (DVD) . 20th Century Fox. 2005.
- ^ Marsh ve Kirkland, s. 161–168
- ^ James Cameron (2005). Alternate Ending Commentary (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ a b James Cameron (2005). Deleted scene commentaries (DVD) . 20th Century Fox.
- ^ Hitchner, Earle (12 Mart 1998). "In Titanic's Wake: A Voice to Remember . ." The Wall Street Journal. 3 Aralık 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Ocak 2010.
- ^ a b Parisi, s. 195
- ^ "Titanic Launch Reset". Internet Movie Database. 28 Mayıs 1997. 6 Eylül 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Haziran 2007.
- ^ "Titanic To Dock First In Japan". Internet Movie Database. 30 Eylül 1997. 24 Mart 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Haziran 2007.
- ^ "Titanic No Big Deal In Tokyo". Internet Movie Database. 4 Kasım 1997. 23 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Haziran 2007.
- ^ a b "Cameron does it again as 'Avatar' surpasses 'Titanic'". Newsday. 3 Şubat 2010. 24 Şubat 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Ekim 2010.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 7 Ocak 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ "Titanic sinks competitors without a trace". . 25 Şubat 1998. 18 Aralık 2007 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ "Titanic becomes second ever film to take $2 billion". The Daily Telegraph. 16 Nisan 2012. 2 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Nisan 2012.
- ^ "All Time Box Office Adjusted for Ticket Price Inflation". Box Office Mojo. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Ocak 2010.
- ^ Habertürk. "'Titanic', 27 yıldır geçilemedi - Magazin servisi". Habertürk. 14 Mayıs 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Mayıs 2024.
- ^ "Titanic (1997) – Daily Box Office Results". Box Office Mojo. 7 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ "Titanic (1997) – Weekend Box Office Results". Box Office Mojo. 7 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ "BEST RANKING MOVIES by Weekend Rank, 1982–Present". Box Office Mojo. 27 Aralık 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "Titanic (1997) – Release Summary". Box Office Mojo. 2 Ocak 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ "Titanic (1997) – Overseas Total". Box Office Mojo. 22 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ "The Billion Dollar film club". The Daily Telegraph. 1 Ağustos 2012. 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Nisan 2012.
- ^ a b c Davis, Jason (24 Mart 1998). "Love story that won the heart of the Academy: The love story that stole the world's hearts". BBC News. 23 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Eylül 2007.
- ^ a b c d Thomson, David (10 Aralık 2007). "Titanic achievement at the box office". The Guardian. Londra. 22 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Ocak 2010.
- ^ a b c d e f Willcock, Benjamin. . dvdactive.com. 20 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ a b c Ditzian, Eric (4 Ocak 2010). "Will 'Avatar' Top James Cameron's 'Titanic' Box-Office Record?". MTV. 9 Ocak 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Ocak 2010.
- ^ O'Neill, Anne-Marie (26 Ocak 1998). "Riding the Wave". People. 8 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Ocak 2010.
- ^ a b "Titanic (1997)". Rotten Tomatoes. 14 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2006.
- ^ a b c Hodder, Ian (6 Mart 2007). . msnbc.com. 15 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2010.
- ^ a b c Rohrer, Finlo (16 Haziran 2010). "A new type of tear-jerker". BBC News. BBC. 4 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ağustos 2010.
Over the years misty eyes have been generated by the death of Bambi's mother, the killing of the kestrel in Kes, the ending of Titanic, or Jenny's death in Love Story.
- ^ Loder, Kurt (2 Ekim 2009). "Woody Harrelson brings the laughs in a high-spirited monster mow-down". MTV. 14 Temmuz 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Aralık 2010.
- ^ . Reelmovienews.com. 9 Ekim 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2010.
- ^ a b "AFI's 100 Years...100 Movie Quotes" (PDF). American Film Institute. 16 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ a b Pawlowski, A (9 Mart 2009). "You talkin' to me? Film quotes stir passion". CNN. 22 Nisan 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Ocak 2010.
- ^ Carroll, Jason (23 Kasım 2009). "CNN's Jason Carroll interviews director James Cameron about his new film "Avatar." (Video.)". CNN. 20 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2009.
- ^ Levin, Josh (10 Aralık 2009). "Here Come the Cats With Human Boobs. Is Avatar destined to flop?". Slate. . 13 Aralık 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2009.
- ^ a b Britt, Russ (4 Ocak 2010). "Can Cameron break his own box-office record? 'Avatar' unprecedented in staying power, international sales". . 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Haziran 2012.
- ^ a b Jacks, Brian (16 Ocak 2010). "EXCLUSIVE: James Cameron Says 'Avatar' Will Beat 'Titanic' To Become Biggest Of All Time". MTV. 1 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Haziran 2012.
- ^ Ball, Sarah (6 Ocak 2010). "Why 'Avatar' Could Out-Earn 'Titanic'. James Cameron is king of the box office again, but will his latest eclipse his Titanic success?". Newsweek. 21 Nisan 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Haziran 2012.
- ^ "Titanic". Metacritic. 18 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2006.
- ^ Roger Ebert (19 Aralık 1997). "Titanic". Chicago Sun-Times. 9 Mart 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Aralık 2006.
- ^ "Siskel & Ebert At the Movies-Best of 1997 1 of 2". YouTube. 23 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ağustos 2010.
- ^ "Siskel & Ebert Titanic review". . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.[]
- ^ Berardinelli, James. "A Film Review by James Berardinelli". Reelviews.net. 7 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ Berardinelli, James. . Reelviews.net. 4 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ Almar Haflidason (Ağustos 2007). "Titanic (1997)". BBC. 31 Ağustos 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Aralık 2008.
- ^ a b c "Titanic (1997) Critical Debates". Chicago Sun-Times. 11 Mart 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ Giles, Jeff (16 Aralık 2009). "Total Recall: James Cameron Movies. We take a look at the career of the visionary director of Avatar". Rotten Tomatoes. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ Corliss, Richard (8 Aralık 1997). "Down, Down To A Watery Grave". Time. 21 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Temmuz 2008.
- ^ Kenneth Turan (19 Aralık 1997). . Los Angeles Times. 2 Mart 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ Lubin, s. 8–9
- ^ Barbara Shulgasser (19 Aralık 1997). "Titanic Filmakers Should Have Sunk More Money Into the Script". The San Francisco Examiner. 9 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ Roger Friedman (23 Mart 2002). "Altman: Titanic Worst Movie Ever". Fox News. 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Aralık 2008.
- ^ Davenport-Hines, Richard (2012). Titanic Lives: Migrants and Millionaires, Conmen and Crew. Birleşik Krallık: HarperCollins.
- ^ "Titanic voted 'best' film ending". . 15 Ekim 2003. 21 Mayıs 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Haziran 2007.
- ^ "Titanic sinks in worst film poll". BBC News Online. 4 Kasım 2003. 5 Ocak 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Haziran 2007.
- ^ Stephenson, John-Paul (Ekim 2005). . M/C Journal: A Journal of Media and Culture. 8 (5). 7 Ekim 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Eylül 2009.
- ^ . 27 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ekim 2007.
- ^ "He's Mad as Hell at Turan. James Cameron Gets the Last Word on Our Critic's 'Titanic'". Los Angeles Times. 28 Mart 1998. 7 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Şubat 2010.
- ^ Adam Smith. "Review of Titanic". Bauer Consumer Media. 22 Şubat 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2010.
- ^ "Titanic sweeps Golden Globes". BBC News Online. 19 Ocak 1998. 30 Nisan 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ "Nominations for the 55th Golden Globe Awards". BBC. 17 Ocak 1998. 25 Nisan 2003 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Şubat 2007.
- ^ a b c d e f g "Titanic Awards and Nominations". Internet Movie Database. 21 Nisan 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "Can Anything Stop the Raising of Titanic on March 23?". New York Observer. 22 Şubat 1998. 25 Temmuz 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Aralık 2010.
- ^ "Titanic". The Academy of Motion Picture Arts and Sciences. Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "The 70th Academy Awards (1998) Nominees and Winners". oscars.org. 1 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Kasım 2011.
- ^ . The Recoeding Academy. 27 Şubat 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ocak 2010.
- ^ "Gold & Platinum – July 28, 2009". Recording Industry Association of America. 5 Ocak 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Haziran 2009.
- ^ "The Billboard 200: 1998". Billboard Magazine. 8 Şubat 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ "AFI's 100 Years...100 Thrills" (PDF). American Film Institute. 29 Haziran 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "AFI's 100 Years...100 Passions" (PDF). American Film Institute. 7 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "AFI's 100 Years...100 Songs" (PDF). American Film Institute. 16 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "AFI's official PDF of the 1998 and 2007 rankings (registration required)" (PDF). American Film Institute. 21 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ "AFI's Top Ten Epic" (PDF). American Film Institute. 7 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ Titanic [VHS] (1997).
- ^ a b c Arnold, Thomas K (28 Mart 2005). "Special editions go full steam ahead". USAToday. 12 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2010.
- ^ ASIN B000ANVQ0K, Titanic (Three-Disc Special Collector's Edition) (1997) (10 Temmuz 2010)
- ^ a b ASIN B000A8NZ54 4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Titanic (2 Disc Special Edition) [1997] [DVD] (19 Ocak 2010)
- ^ . Turner Broadcasting System. 2 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Ağustos 2010.
- ^ . Turner Broadcasting System. 23 Ocak 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Temmuz 2010.
- ^ "Coming in 60 weeks: 'Titanic' in 3D version", Times of India, 30 Ekim, 2011, web sayfası: TOI-8599 19 Nisan 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. 27 Mart 2012 tarihinde erişilmiştir.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 7 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2012.
- ^ Douglas, Edward (12 Ekim 2011). "A Preview of James Cameron's Titanic 3D Rerelease". (). 21 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Kasım 2011.
- ^ O'Neill, Ian (2 Nisan 2012). "'Titanic' Accuracy Tightened by Neil deGrassee Tyson". Discovery News. 3 Ocak 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Nisan 2012.
- ^ Associated Press (27 Mart 2012). "Kate Winslet, James Cameron at Titanic 3D premiere". . Erişim tarihi: 12 Nisan 2012.[]
- ^ "Titanic Official Movie Site". Paramount Pictures. 22 Ocak 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Şubat 2012.
- ^ Semigran, Ali (8 Şubat 2012). "'Titanic' in 3-D to set sail two days earlier". 9 Kasım 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ Travers, Peter (5 Nisan 2012). "Movie Reviews - Titanic 3D". Rolling Stone. 17 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ Gleiberman, Owen (4 Nisan 2012). "Titanic 3D Review". Entertainment Weekly. 22 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ Corliss, Richard (4 Nisan 2012). "Titanic, TIME and Me". Time. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ Hornaday, Ann (4 Nisan 2012). . The Washington Post. 18 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2012.
- ^ Young, John (5 Nisan 2012). "'Titanic 3D' leaves port with $4.4 million on Wednesday, so was the 3-D conversion worth it?". Entertainment Weekly. 9 Kasım 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Nisan 2012.
- ^ Subers, Ray (8 Nisan 2012). "Weekend Report: 'Hunger Games' Three-peats, Passes $300 Million Over Easter". Box Office Mojo. 13 Nisan 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ Subers, Ray (10 Nisan 2012). "Around-the-World Roundup: 'Titanic 3D' Can't Stop 'Wrath'". Box Office Mojo. 6 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ a b "Around-the-World Roundup: 'Titanic 3D' Opens to Record-Setting $67 Million in China". Box Office Mojo. 16 Nisan 2012. 7 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Nisan 2012.
- ^ Subers, Ray (10 Nisan 2012). "'Titanic 3D' Has Huge Opening Day in China". Box Office Mojo. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Nisan 2012.
- ^ "Titanic 3D (2012) – International Box Office results". Box Office Mojo. 9 Kasım 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Mayıs 2012.
- ^ Evans, Greg; Evans, Greg (15 Kasım 2017). . Deadline (İngilizce). 15 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2021.
Dış bağlantılar
Vikisöz'de Titanik ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
- Resmî site
- IMDb'de Titanik
- Sinemalar.com'da Titanik 23 Kasım 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Ödüller | ||
---|---|---|
Önce gelen İngiliz Hasta | En İyi Film Akademi Ödülü 1997 | Sonra gelen Aşık Shakespeare |
En İyi Sinema Filmi Altın Küre Ödülü - Drama 1997 | Sonra gelen Er Ryan'ı Kurtarmak |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Titanik Ingilizce Titanic James Cameron in yonetmenlik senaristlik ortak yapimcilik ve ortak kurgu yonetmenligini yaptigi 1997 yili Amerikan yapimi epik felaket ve romantizm temali sinema filmi Titanic in batisi uzerine kurgulanan filmin basrollerini geminin felaketle sonuclanan ilk seyahati sirasinda birbirine asik olan farkli toplumsal siniflara mensup iki genci canlandiran Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet paylasmaktadir TitanikTitanicFilmin yayim posteriYonetmenJames CameronYapimciJames Cameron Jon LandauSenaristJames CameronOyuncularLeonardo DiCaprioKate WinsletBilly ZaneKathy BatesFrances FisherVictor GarberBernard HillJonathan HydeDavid WarnerBill PaxtonGloria StuartMuzikJames HornerGoruntu yonetmeniRussell CarpenterKurguJames CameronStudyo20th Century Fox Paramount Pictures Lightstorm EntertainmentDagitici20th Century Fox uluslararasi Paramount Pictures Kuzey Amerika CinsiSinema filmiTuruEpikfelaketromantizmRenkRenkliYapim yili1997Cikis tarih ler i1 Kasim 1997 Tokyo Uluslararasi Film Festivali 19 Aralik 1997 ABD 10 Subat 2023 Yeniden vizyona girisSure195 dakikaUlkeBirlesik DevletlerDilIngilizceButce 200 milyonHasilatUS 2 187 milyar Cameron in filme iliskin fikri batik gemilere olan buyuk ilgisinden kaynaklanmaktadir trajedinin duygusal mesajini iletmek isteyen Cameron kayipla karisik bir ask hikayesinin bunu basarmak icin zaruri oldugunu dusunmekteydi Filmin yapimi Cameron in RMS Titanic in kalintilarini goruntuledigi 1995 yilinda basladi 1996 da gecen sahneleri Cameron in gemi enkazini goruntulerken kullandigi Akademik Mstislav Keldis gemisinde cekilmistir Titanic in bir kopyasi Meksika daki kentinde insa edilmis ve batisi canlandirmak icin maketlerle kullanilmistir Filmin maliyetleri kismen Paramount Pictures ve 20th Century Fox tarafindan karsilanmistir ve 200 milyon dolarlik butcesiyle o donemde tarihteki en pahali filmdi Film 19 Aralik 1997 tarihinde sinemalara girmesinin ardindan ticari ve elestirel alanda basari elde etti On dort dalda Akademi Odulu ne aday gosterildi ve En Iyi Film ile En Iyi Yonetmen dallari da dahil olmak uzere on bir dalda kazandi Dunya capinda iki milyar dolarin uzerinde gise hasilati yapan film bir milyar dolari gecen ilk filmdi ve 2009 yilinda yine Cameron in bir filmi olan Avatar tarafindan gecilene kadar olan on iki yil boyunca gise hasilati rekorunu elinde bulundurdu 4 Nisan 2012 tarihinde filmin uc boyutlu bir versiyonu da trajedinin yuzuncu yilini anmak amaciyla sinemalara girdi Disney filmin vizyona girisinin 25 yildonumu olmasi sebebiyle 10 Subat 2023 tarihinde 4K HDR ve 3D formatlariyla tekrar vizyona girecegini acikladi ve film 10 Subat 2023 tarihinde tum dunyada vizyona girdi Hikaye1996 da hazine avcisi Brock Lovett ve ekibi ismindeki elmas kolyeyi aramak amaciya RMS Titanic in enkazinda arastirmalar yapmaktadir Kolyenin Caledon Cal Hockley in kasasinda olduguna inanan ekip kasaya ulasir fakat kasada kolye yerine Titanic in battigi gece olan 14 Nisan 1912 tarihine ait kolyeyi takan ciplak bir kadin resmi bulunur Resmin bulundugu haberini alan Rose Dawson Calvert isimli yasli bir kadin Brock Lovett i arar ve resimdeki kadinin kendisi oldugunu iddia eder Bunun ardindan torunu Lizzy Calvert la birlikte Lovett ve ekibini gemilerinde ziyaret eder Kolyenin yeri hakkinda bir bilgisi olup olmadigi soruldugunda Rose Titanic teki anilarini anlatmaya baslar ve geminin battigi gece oldugu dusunulen Rose DeWitt Bukater oldugunu soyler 1912 de 17 yasindaki birinci sinif yolcusu Rose gemiye Southampton da Pittsburgh lu celik alaninda calisan zengin bir isletmecinin oglu olan nisanlisi Caledon Cal Hockley in ve annesi Ruth DeWitt Bukater ile biner Ruth evliligin DeWitt Bukater larin gizli mali sorunlarini cozecegi gerekcesiyle Rose un nisanliliginin onemini vurgular Nisanliligindan dolayi cilgina donen Rose geminin kicindan atlayarak intihar etmeyi dusunur Jack Dawson isminde kafasina gore yasiyan ve resim cizme hobisine sahip olan bir genc ise onu bu fikrinden vazgecirttirmeye calisir Bu olay sirasinda gorevliler tarafindan geminin en arkasinda Jack le birlikte bulunan Rose meragindan dolayi geminin arkasindan pervanelere baktigini ve Jack in onu dusmekten kurtardigini soyler Rose un israrlari uzerine Cal mutesekkir oldugunu gostermek icin sag kolu Spicer Lovejoy a Jack e odul olarak 20 Dolar vermesini soyler ancak Rose bu teklifi begenmez Ardindan Caledon Hockley Jack i ertesi aksam yemege davet eder Cal ve Ruth ucuncu siniftan gelen genc adamdan rahatsiz olsa da Jack ile Rose cekingence bir arkadaslik gelistirir Birinci siniftaki aksam yemeginin ardindan Rose gizlice ucuncu siniftaki bir partide Jack e katilir Cal ve Ruth tarafindan Jack i gormesi yasaklanan Rose Jack in devam eden ilgisini kesmeye calisir Buna karsin kisa sure icerisinde Jack i Cal a tercih ettigini fark eder ve Titanic in gunisigini gordugu son anlarda geminin basinda onunla bulusur Bunun ardindan Rose un luks kamarasina giderler Kamarada Rose Jack ten kendisinin Cal in nisan hediyesi olan Okyanusun Kalbi ni taktigi ve tamamen ciplak oldugu bir resmini yapmasini ister Daha sonra peslerine dusmus Cal in korumasini atlatan ikili geminin kargo bolumunde luks bir arabanin arka koltugunda sevisir Geminin on havuz guvertesine giden ikili burada geminin bir buzdagiyla carpismasina taniklik eder ve gemi gorevlilerinin durumun ciddiyetinden bahseden konusmalarina kulak misafiri olur Cal Jack in yaptigi resmi ve Rose un biraktigi alayci notu kasasinda kolyeyle birlikte bulur Cok sinirlenen Cal korumasina Jack in paltosunun cebine kolyeyi biraktirir Kolyeyi calmakla suclanan Jack geminin alt kisimlarinda bulunan guvenlik sorumlusunun burosuna goturulup burada bir boruya baglanir Cal ise kolyeyi kendi paltosuna koyar Rose Cal ile bir filikaya binmis olan annesini terk ederek asagiya iner ve Jack i serbest birakir Bunun ardindan gemi yakinlarda bulunan diger gemilerin dikkatini cekmek icin isaret fisekleri atmaya baslar Jack ve Rose guverteye ulasinca Cal ve Jack Rose u filikalara binmesi icin ikna eder bu sirada Cal kendisi ve Jack i guvenle gemiden uzaklastiracak bir anlasma yaptigini soyler Rose filikaya bindikten sonra Cal Jack e anlasmanin sadece kendisi icin gecerli oldugunu soyler Rose un bindigi filika indirilirken Rose Jack ten ayrilamayacagini fark edip onunla yeniden bir araya gelmek icin Titanic e geri atlar Cok sinirlenen Cal tabancayla onlari icerisine su dolmakta olan birinci sinif yemek salonuna kadar kovalar Mermilerini tukettikten sonra kendisine aci veren bir bicimde elmasin Rose a verdigi ceketinde kaldigini fark eder Geminin durumunun artik acil olmasi nedeniyle guverteye donup kayip bir cocuga eslik edermis gibi yaparak filikalardan birine biner Jack ile Rose ust guverteye geri doner Butun filikalar ayrilmistir ve geminin kici yukseldikce yolcular gemiden asagiya dusmektedir Gemi ikiye ayrilir ve kic bolumu doksan derecelik bir aciyla havaya yukselir Jack ve Rose geminin bu son bolumuyle birlikte okyanusa iner Jack Rose un sadece bir kisiyi tasiyabilecek bir duvar kaplamasina cikmasina yardim eder Kaplamanin kenarini tutan Jack Rose a sicak yataginda yasli bir kadin olarak olecegini soyler Bu sirada Besinci Subay Lowe hayatta kalanlari aramak uzere bir filikayla yola cikmistir Rose u kurtarir ama Jack filika gelene kadar hipotermiden olmustur Rose ile diger kurtarilanlar RMS Carpathia ile New York a goturulur Rose burada adini Rose Dawson olarak verir Cal Carpathia nin guvertesinde kendisini ararken rastlanir Daha sonralari Cal in 1929 yilinda borsanin cokmesiyle servetini kaybettikten sonra intihar ettigini ogrenir Hikayesini anlatmayi bitiren Rose tek basina Lovett in gemisinin kicina gider Burada en basindan beridir elinde olan Okyanusun Kalbi ni cikarir ve denize atar Yataginda uyurken sifonyerinin uzerindeki fotograflar goruntuye gelir bu fotograflar Rose un Jack ten ilham alarak yasadigi ozgur hayati gostermektedir Jack in de olmeden once soyledigi gibi yataginda ve huzur icinde hayata gozlerini kapar Bunun ardindan genc Rose Titanic teki Buyuk Merdiven de Jack ile bir araya gelir ve gemide hayatini kaybedenler tarafindan alkislanirken gosterilir OyuncularKurgusal karakterler Jack Dawson i canlandiran Leonardo DiCaprioRose DeWitt Bukater i canlandiran Kate WinsletLeonardo DiCaprio Jack Dawson rolunde Cameron oyuncularin gercekten Titanik teymisler gibi hissetmelerine canliligini yeniden yasamalarina ve o enerjiyi alip kalbini ucurma yetenegine sahip bir ressam olan Jack e vermelerine ihtiyaci oldugunu soyledi Filmde Jack Wisconsin deki Chippewa Falls tan Paris basta olmak uzere dunyanin cesitli bolgelerini dolasmis meteliksiz bir ressam olarak yer almaktadir Bir poker oyununda RMS Titanic icin iki bilet kazanir ve arkadasi Fabrizio yla birlikte ucuncu sinifta seyahat eder Rose dan ilk gorusunde hoslanir ve Rose kendisini geminin kicindan atmak uzereyken onunla tanisir Bu da onun bir geceligine birinci sinif yolcularin aralarina karisabilmesini saglar Rol verilirken Matthew McConaughey Chris O Donnell Billy Crudup ve Stephen Dorff da dahil olmak uzere bir takim taninmis oyuncular degerlendirildi ama Cameron bazilarinin 20 yasindaki bir kisiyi canlandirmak icin cok yasli oldugunu dusundu Tom Cruise karakteri canlandirmayla ilgilendigini bildirdi ama superstar olmasindan kaynaklanan teklif ettigi fiyat asla ciddiye alinmadi Cameron rolu Jared Leto ya vermeyi dusundu ama gorusme teklifi reddedildi O donemde 22 yasinda olan DiCaprio Cameron in gundemine oyuncu secimi direktoru tarafindan getirildi Ilk baslarda karakteri canlandirmak istemedi ve setteki ilk romantik sahnesinde rolunu yerine getirmeyi reddetti Cameron konuyla ilgili olarak Bir kere okudu daha sonra ortalikta aylak aylak gezinmeye basladi ve bir daha odaklanmasini saglayamadim Ama bir anda goklerden bir isik indi ve ormani aydinlatti demistir Cameron DiCaprio nun oyunculuk yetenegine iliskin guclu bir inanc beslemekteydi ve ona Bak bu cocugu derin dusuncelere dalan ve kuruntulu biri yapmayacagim Ona tikler topallik veya senin istedigin hicbir seyi vermeyecegim dedi Cameron bunun yerine karakteri James Stewart a benzer bir sekilde duslemekteydi Kate Winslet Rose DeWitt Bukater Dawson rolunde Cameron Winslet in arayacaginiz seye sahip oldugunu yuzunde gozlerinde bir ozellik bulundugunu ve insanlarin bu isi onunla sonuna kadar goturecegini bildigini soylemistir Philadelphia kokenli olan 17 yasindaki Rose aileyi borc icerisinde birakan babasinin olumunun ardindan yuksek sosyal konumlarini koruyabilmek adina annesi Ruth tarafindan 30 yasindaki Cal Hockley ile nisanlanmaya zorlanmistir RMS Titanic e Cal ve Ruth ile birinci sinif bir yolcu olarak binen Rose burada Jack ile tanisir Winslet canlandirdigi karakter hakkinda Verebilecegi cok sey var oldukca acik bir kalbe sahip Dunyayi kesfetmek ve macera yasamak istiyor ama bunun olmayacagini hissediyor demistir Rolun Gwyneth Paltrow Claire Danes ve Gabrielle Anwar a verilmesi de dusunuldu Bu isimlere verilen teklifler reddedilince 22 yasindaki Kate rolu almak icin buyuk bir mucadele baslatti Cameron a Ingiltere den gunluk notlar gonderdi bunun uzerine Cameron da onu Hollywood secmelerine davet etti DiCaprio gibi Winslet e de Cameron in dikkatini oyuncu secme direktoru Mali Finn cekti Rose rolu icin oyuncu ararken Cameron karakteri Audrey Hepburn gibi seklinde tarif etmisti Winslet in etkilense de ilk baslarda rolu ona verme konusunda tereddutleri vardi DiCaprio yla ekran testi yaparken DiCaprio nun oyunculugundan o kadar etkilendi ki Cameron a O harika Beni secmeseniz bile onu secin diye fisildadi Winslet Cameron a uzerinde Rose undan yazan bir kart ile tek bir gul rose Ingilizcede gul demektir yolladi ve telefon araciligiyla ikna etmeye calisti Bir gun cep telefonuyla Cameron a ulasip Anlamiyorsunuz diyerek yalvardi Ben Rose um Baskalarini niye dusundugunu bile bilmiyorum Yetenegiyle birlikte israrlari en sonunda Cameron i rolu ona vermeye ikna etti Billy Zane Caledon Nathan Cal Hockley rolunde Cal Rose un 30 yasindaki nisanlisidir Kustah ve kibirli olan Cal Pittsburgh da celikten elde edilen bir servetin varisidir Rose un Jack le olan iliskisi hakkinda gittikce daha mahcup kiskanc ve acimasiz hale gelir Daha sonralari 1929 yilinda Wall Street in cokusunun ardindan intihar eder Rol ilk olarak Matthew McConaughey e onerilmisti Frances Fisher Ruth DeWitt Bukater rolunde Rose un dul annesi Ailesinin sosyal konumunu korumak adina kiziyla Cal in nisanini duzenler Kizini cok sever ama sosyal konumun daha onemli oldugunu dusunur Kizinin hayatini kurtarmis olmasina karsin Jack i kucumser Gloria Stuart Rose Dawson Calvert rolunde Rose filmi 1996 yilinda gecen bir anlatir Cameron Gunumuzu ve gelecegi gorebilmek amaciyla yaklasik 101 yasindaki kurgusal bir karakter yaratmayi tercih ettim bu bizi bir bakima gecmise bagliyor demistir 100 yasindaki Rose Lovett a nu resmi bulunduktan sonra Okyanusun Kalbi hakkinda bilgi verir Gemide gecirdigi zamani anlatir ve Jack ten felaketten beridir ilk kez bahseder 87 yasindaki Stuart daha yasli gorunmesi icin makyajlandi Stuart a rol verilmesi hakkinda Cameron Onu oyuncu secimi direktorum buldu Otuzlarin ve kirklarin altin caginda oynamis ve meslekten uzak kalan kadin oyunculari bulmasi icin gorevlendirilmisti dedi Cameron o donemde Stuart in kim oldugunu bilmedigini ve rolun Fay Wray e verilmesinin de dusunuldugunu belirtti Konuyla ilgili olarak Ancak Stuart oldukca ilgiliydi isiltiliydi ve harika bir ruha sahipti Ayrica onun ruhuyla Winslet in ruhu arasindaki baglantiyi gordum ifadelerini kullanmistir Ikisinde de o yasam sevincini gordum ve izleyicinin 1912 deki Rose ile 1996 daki Rose un ayni kisi oldugunu boylece kavrayabilecegini dusundum Winslet ile Stuart karakterin filmin sonunda oldugu yonunde fikir belirtmistir Cameron ise bitise iliskin izleyicilerin kendi cikarimlarini yapmalarini tercih ettigini ifade etmistir Stuart 26 Eylul 2010 tarihinde yaklasik olarak Rose un filmdeki yasi olan 100 yasinda oldu Bill Paxton Brock Lovett rolunde 1996 yilinda Titanic in enkazinda Okyanusun Kalbi ni arayan bir hazine avcisi Arastirmasi icin zamani ve mali kaynaklari tukenmektedir Filmin sonunda Titanic hakkinda uc yildir dusunuyor olmasina ragmen Rose un anlattiklarini duyana kadar anlamadigini belirtir Lizzy Calvert rolunde Rose un torunu Gemide Lovett a yaptigi ziyarette ona eslik eder Fabrizio De Rossi rolunde Jack in en iyi arkadasi olan Italyan Jack bir poker oyununda iki bilet kazaninca Jack le birlikte gemiye biner Gemi batarken filikalara binemez ve geminin bacalarindan biri devrilip suya dusunce hayatini kaybeder Spicer Lovejoy rolunde Eski bir Pinkerton calisani olan Lovejoy Cal in usagi ve korumasidir Rose u izlemektedir ve Jack in onu kurtarmasi konusuna supheyle yaklasir Thomas Tommy Ryan rolunde Jack ile Fabrizio yla arkadaslik eden Irlandali bir ucuncu sinif yolcusu Yanlislikla ileriye itilmesi sonucu panige kapilmis Ikinci Kaptan Murdoch tarafindan vurularak oldurulur Tarihsel karakterler Her ne kadar olaylar aslina tam olarak bagli bir bicimde tasvir edilmese ve edilmesi amaclanmasa da filmde bazi tarihsel karakterler yer almaktadir Kathy Bates Margaret Molly Brown rolunde Margaret bir anda zenginlige kavusmus olmasi nedeniyle birinci siniftaki Ruth da dahil olmak uzere diger kadinlar tarafindan kaba ve sonradan gorme olarak gorulmektedir Jack e karsi arkadasca bir tavir sergiler ve ogluna almis oldugu bir ceketi birinci sinif aksam yemegine davet edildigi aksam odunc verir Brown gercek bir insan olmasina ragmen Cameron gercek hayatta yaptiklarini yansitmamayi tercih etti Molly Brown a 6 numarali filikayi bir takim diger kadinin da destegiyle in elinden aldigi icin Batmayan Molly Brown lakabi takilmistir Bu kavganin bir bolumu filmde yer aldi Victor Garber Thomas Andrews rolunde Geminin muhendisi olan Andrews buyuk basarisi hakkinda alcak gonullu olan nazik ve hos bir adam olarak betimlendi Buzdaginin carpmasinin ardindan Ismay basta olmak uzere digerlerini geminin batacaginin matematiksel bir kesinlik olduguna inandirmaya calisir Geminin batisi sirasinda birinci sinif sigara icme odasinda saatin yaninda durup guclu ve guvenli bir gemi yapamayisina hayiflanarak betimlenmektedir Bernard Hill rolunde Smith Titanic in emekliliginden onceki son seferi olmasini planliyordu Gemi batarken cekilen Smith burada geminin dumenine asilirken pencerelerin patlayip suyun iceri dolmasi sonucu hayatini kaybeder Bu sekilde mi yoksa daha sonralari donarak mi oldugu tartisma konusudur Bazi kaynaklar Smith in daha sonra suda goruldugunu belirtmektedir Jonathan Hyde Joseph Bruce Ismay rolunde Ismay filmde zengin ve cahil bir adam olarak betimlendi Filmde New York a daha erken varilip basinin gemiye odaklanmasini saglamak amaciyla White Star Line mudurlugu konumunu kullanarak Kaptan Smith i daha hizli gitmeye ikna ederken gosterilmektedir Bu durum felaketin populer tasvirlerinde yer alsa da herhangi bir sekilde kanitlanmamistir Carpismadan sonra batmayan gemisinin batacak olusunu kabullenmemeye calisir ve daha sonra filikalardan birine gizlice binerek kacar Eric Braeden Albay IV John Jacob Astor rolunde Rose un gemideki en zengin kisi diye bahsettigi birinci sinif bir yolcu Filmde Rose Jack ile Astor ve 18 yasindaki esi i tanistirmaktadir Tanistirma sirasinda Astor Jack e Boston lu Dawson lar ile baglantili olup olmadigini sorar Jack ise nazik bir bicimde Chippewa Falls tan Dawson larla baglantili oldugunu soyler Astor son olarak Buyuk Merdiven in camdan kubbesi patlayip iceriye su dolarken gorunmektedir Gercekte Astor geminin bacalarindan biri devrildikten sonra ezilerek olmustur Albay rolunde Filmde Gracie Cal a kadinlarla makinelerin bir arada yurumedigini soylerken ve Jack i Rose un geminin kicindan dusmesini onledigi icin tebrik ederken gosterilmektedir ama bunun bir intihar tesebbusu oldugunun farkinda degildir Fox daha once Titanik hakkindaki 1958 yapimi filminde de oynamis ve gozcu Frederick Fleet i canlandirmistir Benjamin Guggenheim rolunde Birinci sinifta seyahat eden maden alanindaki bir is adami Ailesi evlerinde onu beklerken Fransiz metresi Madame Aubert ile diger yolculara gosteris yapmaktadir Rose u kurtarmasinin ardindan Jack aksam yemeginde diger birinci sinif yolculara katilinca Guggenheim onu bohem olarak niteler Jonathan Evans Jones Geminin orkestrasinin sefi Geminin batisi sirasinda arkadaslariyla birlikte kemaniyla moral verici parcalar calar Geminin suya son dalisi baslarken parcasinin calmasina onculuk eder ve geminin batisi sonucunda olur Ikinci Kaptan William Murdoch rolunde Geminin buzdagini carptigi sirada geminin yonetiminde olan subay Filikalardan dogan bir arbede sirasinda anlik bir panikle Tommy Ryan ile diger bir yolcuyu vurur daha sonra duydugu sucluluk nedeniyle intihar eder Kurgudaki bu olay elestiriye maruz kalmistir Murdoch in yegeni Scott filmi izledikten sonra amcasinin filmdeki betimlenis biciminin sahip oldugu kahramanlik itibarina zarar verdigini soyledi Bundan birkac ay sonra Fox baskan yardimcisi Scott Neeson Murdoch in sagken ikamet ettigi Iskocya daki kasabasina girerek kisisel olarak ozur diledi ve William Murdoch Ani Odulu ne kaynak saglamak amaciyla Dalbeattie Lisesi ne 5000 sterlinlik bagista bulundu Cameron daha sonra DVD yorumlarinda ozur diledi ama prensibini yururluge koymak icin ates acan subaylar oldugunu belirtti Ucuncu Kaptan Charles Lightoller rolunde Filmde Lightoller Kaptan Smith e dalgalar buzdaglarina vurmadan buzdaglarini gormenin zor olacagini soylerken gosterilmektedir Elinde bir tabanca sallayip duzeni saglamak icin kullanmakla tehdit ederken gorulmektedir Daha sonra ilk bacanin devrildigi sahnede gorulebilir Lightoller felaketten kurtulan en yuksek rutbeli subaydi Mark Lindsay Chapman Birinci Zabit rolunde Geminin birinci zabiti olan Wilde Cal in kollarinda cocuk oldugu icin filikalardan birine binmesine izin verir Chapman donarak oldukten sonra Rose kurtarilmasini saglayan Besinci Subay Lowe un dikkatini cekmek icin onun dudugunu kullanir Ioan Gruffudd Besinci Subay rolunde Lowe buzlu sulardaki kazazedeleri kurtarmak icin filikayla donen tek subaydi Lowe filmde Rose u kurtarirken gosterilmektedir Edward Fletcher Altinci Subay rolunde Felakette olen tek dusuk rutbeli subay Filmde geminin Southampton dan ayrilmasinin hemen oncesinde Jack ile Fabrizio yu gemiye alirken gosterilmektedir Moody daha sonralari Ikinci Kaptan Moody nin geminin tam hiza ulastirilmasi yonundeki emirlerini uygularken ve Murdoch a buzdagi hakkinda bilgi verirken betimlenmektedir James Lancaster Thomas Byles rolunde Ingiliz bir Katolik papaz olan Byles geminin son anlarinda dua ederken ve yolculari teselli ederken betimlenmektedir Lew Pelter ile Elsa Raven ile rollerinde R H Macy and Company nin eski sahiplerinden ve New York tan eski bir kongre uyesi olan Isidor New York ve New Jersey Kopru Komisyonu nun uyelerindendir Batis sirasinda esi Ida ya filikalara binmesi onerilir ama Isidor la kalip evlilik yeminini onurlandiracagini belirterek reddeder Son olarak su kamaralarina dolarken yataklarinda uzanip kucaklasirken gorulmektedirler rolunde 1 numarali filikada kurtulan Iskoc bir baronet Esiyle kendisi 40 kisi alabilecek kapasitedeki 1 numarali filikadaki 12 kisiden ikisiydiler Filikanin murettebatina geri donup suda cirpinanlari kurtarmamalari icin rusvet vermekle suclandi ama Britanya Ticaret Kurulu nun raporu Duff Gordon u bu suclamadan akladi Bunun yani sira kurulun katibi tarafindan yazilan bir mektup bu aklamayi tekrarladi rolunde Dunyaca taninmis bir moda tasarimcisi ve Cosmo Duff Gordon un esi Kocasiyla birlikte 1 numarali filikada kurtuldu Cift hicbir zaman filika murettebatina batacaklari korkusuyla geri donup suda cirpinanlari kurtarmamalari icin rusvet verdikleri iddialarindan kurtulamadi Rochelle Rose Rothes Kontesi rolunde Kontes filmde Cal ve DeWitt Bukater ailesiyle yakin olarak betimlenmektedir Cosmo ve Lucy Duff Gordon dan daha ust bir sosyal sinifta bulunmasina ragmen naziktir filikada kurek cekilmesine yardimci olur ve hatta ucuncu sinif yolcularla ilgilenir Scott G Anderson Frederick Fleet rolunde Buzdagini goren gozcu Gemiden 6 numarali filikada kacti Serdumen rolunde Geminin alti serdumeninden biri olan Hichens buzdagiyla carpisma aninda dumenin basindaydi 6 numarali filikanin yonetimindedir Batisin ardindan geri donup hayatta kalanlari toplamayi reddeder ve bunun uzerine filikanin idaresi Molly Brown tarafindan ele alinir Martin East rolunde Gozcu yerindeki diger gorevli Felaketten kurtulur Dorduncu Subay rolunde Geminin batisi sirasinda fisekleri atesleme ve 2 numarali filikaya yolcu yerlestirme gorevlerinden sorumlu subay Kopru kanatlarinda fiseklerin ateslenmesine yardim ederken gosterilmektedir Gregory Cooke rolunde Titanic in kidemli telsiz subayi Kaptan Smith Cooke a imdat sinyalini gondermesini emretmistir rolunde Gemideki kidemsiz telsiz operatoru Bas Asci rolunde Joughlin gemi batarken Jack ve Rose un yaninda korkuluklarin uzerinde brendi icerken gorulmektedir Joughlin in gercek ifadesine gore gemiden asagiya kayip sacini islatmadan suya girdi ve muhtemelen alkolden dolayi sogugu hissetmedi Bas Muhendis Joseph G Bell rolunde Bell ile ekibi son anlara kadar imdat cagrisinin gonderilebilmesi icin gemiye verilen enerjiyi korumaya calisti Tamami geminin icinde oldu Kevin De La Noy Ucuncu Subay rolunde 5 numarali filikanin yonetimindeki subay Figuranlar Filmde Akademik Mstislav Keldis murettebatinin bircok uyesi yer aldi Yer alanlarin arasinda yaraticisi ve pilotu olan de bulunmaktadir Filmin setleri hakkinda adina bir belgesel ceken Anders Falk da Jack in kabinine girerken karsilastigi Isvecli bir gocmen olarak rol aldi Dernegin baskani ve baskan yardimcisi Ed ve Karen Kamuda da filmde figuran olarak yer aldi James Cameron ile Barry Dennen de dua eden toplulugun uyeleri olarak goruntulendi ve de sirasiyla Carpathia da bir kamarot ve Kamarot Barnes rollerinde figuranlik yapti Yapim oncesiSenaryo yazimi ve esinlenme Hikaye daha iyi olamazdi Zenginle fakirin yan yana olmasi olume kadar surdurulen cinsiyet rolleri once kadinlar eski bir donemin metaneti ve asaleti buyuk geminin boyutlarina sadece gemiyi karanlikta son surat suren adamlarin aptalligiyla yaklasabilecegi ihtisami Ve hepsinin ustunde de verilen ders hayat belirsiz gelecek tahmin edilemez akla hayale sigmayan seyler mumkun James Cameron James Cameron in batmis gemi enkazlarina yonelik buyuk bir ilgisi vardi ve onun icin RMS Titanic batiklarin Everest Dagi idi Deniz altinda seyahat yapabilecegi yasi neredeyse gecmek uzere olsa da halen okulda sanat derslerini fen derslerine tercih ettiginde uzaklastigi hayati yasamak icin ruhsal bir huzursuzlugu vardi Bu nedenle batigin kendisinin goruntulerinden bir IMAX filmi yapildiginda Cameron bir yolculugun maliyetini karsilamasi ve ayni seyi yapmasi icin Hollywood dan mali kaynak aramaya basladi Cameron konuyla ilgili ozellikle filmi yapmakla ilgili degildi geminin enkazina dalis yapmak istiyordum demistir Cameron Titanic te gecen bir film icin bir yazdi Peter Chernin de dahil olmak uzere 20th Century Fox yoneticileriyle bir toplanti yapti ve projeyi Titanic te Romeo ve Juliet olarak tanitti Gergin bir duraklama oldu ve James Cameron bunun ardindan gecen diyalogu soyle anlatmistir Ayrica arkadaslar bu bir donem eseri 150 000 000 dolara mal olacak ve devam filmi olmayacak Soyle oldular Taaaaamaaaam uc saatlik bir romantik epik mi Tabii bu tam da bizim istedigimiz sey Icerisinde birazcik Terminator var mi Herhangi bir Harrier jeti silahli catisma araba kovalamacasi Ben de hayir hayir oyle degil dedim Studyo ticari acidan projeden emin olmasa da Cameron la uzun vadeli bir iliskiye sahip olmak umuduyla ona yesil isik yaktilar Filmin cekimi kapsaminda RMS Titanic in enkazi da goruntulendi Cameron Fox u filmi Titanic batiginin cekimiyle olusan reklam araciligiyla tanitmaya ikna etti ve iki yillik bir surecte bolgede cok sayida dalis duzenledi Cameron konuyla ilgili olarak O konuda atacagim adim biraz daha detayli olmak zorundaydi Bu nedenle soyle dedim Bakin tum bu giriste Titanic te elmasi bulmak icin geminin kesfi yapiliyor bu nedenle geminin tum bu goruntulerini dahil edecegiz Bakin tum bunlari ayrintili maketler ve ile yapariz ve bize X dolara mal olur veya X arti yuzde otuz harcariz ve gidip gercek batigi cekeriz Ekip Atlas Okyanusu ndaki gercek gemi enkazinda 1995 yilinda on bir kez cekim yapti ve gemiyle yolcularindan daha fazla zaman gecirdi O derinlikte gemi uzerinde inc kare basina 6000 pound luk bir su basinci bulunuyordu ve aracin govdesindeki ufak bir delik icerideki herkes icin aninda olum anlamina geliyordu Dalislarin riskli olmasinin yani sira olumsuz kosullar Cameron in istedigi yuksek kaliteli goruntuleri almasinin onune gecti Dalislardan biri sirasinda sualti kameralarindan biri Titanic in govdesiyle carpisti ve hem denizaltiya hem de gemiye zarar vererek aletin pervanesinin etrafinda bulunan kanalin donmeyen bir halka parcalarinin govdenin etrafina sacilmasina yol acti Kaptan Smith e ayrilmis yerin dis bolmesi coktu ve bolmenin icerisi acikta kaldi Buyuk Merdiven in girisi etrafindaki bolgede de zarar meydana geldi Enkazin kendisinin yanina inmek Cameron ve ekibinde o gerceklik seviyesine ulasma istegi uyandirdi Cameron a gore bunun yaninda gercek enkazdan gelen baska bir seviyedeki bir tepki de vardi bu da olayin sadece bir hikaye degil bir dram olduguydu Gercekten olen gercek insanlarin basina gelmis bir olaydi Batigin etrafinda o kadar uzun sure calisinca derin bir uzuntu hissine kapiliyor adaletsizligini anliyor ve mesajini aliyorsunuz Cameron konuyla ilgili olarak Muhtemelen Titanic e giden pek fazla film yapimcisi olmayacak Bir daha asla olmayabilir belki bir belgesel yapimcisi olabilir diye dusunuyorsunuz ifadesinde bulunmustur Bu nedenle duygusal mesajini iletmek ve bunu dogru duzgun yapmak icin de buyuk bir sorumluluk hissetti Sualtindaki goruntuleri aldiktan sonra Cameron senaryoyu yazmaya basladi Geminin batisi sirasinda olen insanlari onurlandirmak istedigindan Titanic in murettebati ve yolcularini arastirmak icin alti ay harcadi Konuyla ilgili olarak Okuyabildigim her seyi okudum Geminin son gunlerinin ve son gecesinin asiri derecede detayli bir zaman cizelgesini yarattim Ve senaryoyu yazmak icin de bu cercevede calistim bir takim tarihciden yazdigimi incelemelerini ve yorumlamalarini istedim ve bu dogrultuda duzeltmeler yaptim demistir Detaylar uzerine cok ozen gosterdi ve daha sonra filmden cikarilsa da in felaketteki rolune iliskin bir sahne bile cekti Cekimin en basindan itibaren gemide o gece ne yasandigina iliskin cok net bir fikirleri vardi Cameron soyle demistir Yazihanemin bir duvarini Titanic le ilgili seylerle dolduran bir kutuphanem vardi cunku ozellikle de geminin bulundugu yere dalacaksaydik yapacagimizin cok dogru olmasini istiyordum Bu da citayi yukseltti bir bakima filmi sayginlastirdi Bunun bir zaman makinesiyle o doneme gidip cekmis gibi tarihteki bu anin kusursuz bir canlandirmasi olmasini istiyordum Cameron Titanic in batisinin gercekten yasanmis buyuk bir roman gibi oldugunu ama olayin bir ibaret hale geldigini ve filmin izleyiciye tarihi yasama firsatini verecegini dusunuyordu Hazine avcisi Brock Lovett trajedinin insancil yonune hicbir zaman ilgi duymayanlari temsil ederken Cameron a gore Jack ve Rose un gelisen aski hikayenin en cekici kismi olacak ve asklari sonunda yok oldugunda izleyici bu kaybin yasini tutacakti Cameron konuyla ilgili olarak Tum filmlerim ask hikayeleridir ama Titanik te nihayet dengeyi dogru bicimde saglayabildim Bu bir felaket filmi degil Bu detayli gercek tarihle kapli bir ask hikayesi demistir Cameron daha sonra aradaki yillari hissedilir ve dokunakli yapmak icin aski yasli Rose ile cerceveledi Ona gore filmin sonu yasli Rose un bilincli bir ruyada mi oldugu yoksa uykusunda oldugu mu sorusunu cevapsiz birakiyor Maket yapimi RMS Titanic i insa eden Harland and Wolff ozel arsivlerini ekibe acti ve kayip oldugu dusunulen planlari paylasti Geminin ici icin uretim tasarimcisi Peter Lamont ve ekibi o donemden kalma esyalar aradi Ancak geminin yeni olmasi butun sahne malzemelerinin sifirdan hazirlanmasi gerektigi anlamina geliyordu Fox Meksika daki te deniz kiyisinda 40 bir arazi satin aldi ve 31 Mayis 1996 tarihinde yeni bir studyo insa etmeye basladi Geminin disi icin 17 milyon galonluk bir insa edildi ve bu 270 derecelik bir okyanus goruntusu sagladi Gemi tam olcekli olarak insa edildi ama Lamont geminin tanka sigmasi icin ustyapidaki gereksiz bolumlerle on havuz guvertesini kaldirdi bu bolumler dijital modellerle dolduruldu Filikalar ve bacalar yuzde on oraninda kucultuldu Filika guvertesi ve A guvertesi calisan setler olsa da geminin geri kalani celik kaplamadan ibaretti Ayrica batis sahnelerinde geminin egilmesi icin elli fit yuksekliginde bir kaldirma platformu kuruldu Maketin uzerinde hem insaat hem isiklandirma hem de goruntuleme amaciyla kullanilan 180 metrelik bir demiryolu uzerine kurulmus 49 metre yuksekliginde bir kule vinc bulunmaktaydi Titanic in icerisini temsil eden setler gemiyi insa edenlerin planlari ve o donemde kalan fotograflar kullanilarak orijinalleriyle tamamen ayni bicimde insa edildi Senaryo acisindan onem tasiyan geminin birinci sinif merdiveni gercek tahtadan insa edildi ve batis sahnesinde gercekten de tahrip edildi Odalar halilar tasarim ve renkler mobilyalar dekorlar sandalyeler duvar kaplamalari catal bicak ve uzerinde White Star Line armasi tasiyan tabak takimlari tavanlar ve kostumler orijinallarine sadik kalinarak hazirlanmis tasarimlar arasindaydi Cameron buna ek olarak filmdeki tarihsel detaylari onaylamak uzere iki Titanic tarihcisi olan ve i tuttu YapimTitanic in Southampton dan ayrilisinin tasviri Bu sahnenin cekimleri sirasinda geminin rihtima donuk tarafiyla ilgili bir sorun yasandi 1996 yilinda gecen kesif gezisi sahneleri 1996 yilinin temmuz ayinda Akademik Mstislav Keldis gemisinde cekildi Titanik icin asil cekimler Eylul 1996 da yeni insa edilmis olan Fox Baja Studyolari nda basladi geminin batisi sirasinda kici yukselirken birkac saniyede sifirdan doksan derecelik bir egime cikabilecek bir dayanak uzerine insa edildi Dublorlerin guvenligi icin sahne malzemelerinin cogu sungerden yapildi 15 Kasim gunu itibariyla gemiye binis sahneleri cekiliyordu Hava durumu verileri kuzeyden guneye esen ruzgarin bacalardan cikan dumani kic tarafina dogru ufledigi icin Cameron RMS Titanic in maketini sancak tarafina insa etmeyi uygun gormustu Gemi Southampton dan ayrilirken iskele tarafi rihtima donuk oldugu icin bu da o sahnenin cekimlerinde soruna yol acti Sahne malzemeleri ve kostumler uzerine yazilan her sey tersine cevrildi ve senaryoya gore saga dogru yurumesi gereken kisiler cekimler sirasinda sola dogru yurumek zorunda kaldi Yapim sonrasinda film dogru yone cevrildi Oyunculari 1912 deki ust sinif soylularinin davranis bicimleri uzerine egitmek uzere tam mesai calisan bir gorgu kurallari uzmani tutuldu Buna ragmen bazi elestirmenler ozellikle ana karakterlerde hatalar tespit etti Senaryoya gore Jack in gercekte Cameron in cizdigi Rose un ciplak resminin bir bolumu Ana set o donemde henuz hazir olmadigindan resim sahnesi ilk cekilen sahnelerdendi Cameron senaryoda Jack in cizdigi Rose un ciplak resmini Rose un maruz kaldigi baskinin zemin hazirladigini dusundugu bir sahne icin cizdi Konuyla ilgili olarak goruslerini Onun icin bunun ne anlama geldigini hissetmekte oldugu ozgurlugu biliyorsunuz Bu nedenle keyiflendirici seklinde ifade etmistir Ciplak resim sahnesi DiCaprio ve Winslet in birlikte cektigi ilk sahneydi Cameron bu herhangi bir bicimde planlanmis olmasa da daha iyi planamazdi Ikisinde de bir tedirginlik bir enerji ve bir tereddut var demistir Birlikte prova yapmislardi ama henuz birlikte hicbir sey cekmemislerdi Eger o donemde bir secme sansim olsaydi muhtemelen sahneyi cekimlerin ilerleyen zamanlarinda cekerdim Buyuk set henuz hazir olmadigi icin Cameron a gore kendisiyle ekibi cekecek bir seyler bulmayla mesguldu Aylarca hazirlanmasi tamamlanamadi bu nedenle biz de cekebilecegimiz her seyi halletmeye calisiyorduk Filmde sahneyi gorunce Cameron bunun sonunucunun oldukca iyi olduguna karar verdi Buna ragmen bazi diger zamanlarda set bu kadar sorunsuz degildi Cekimler Cameron un baskasi tarafindan elinden alinmasi zor Hollywood daki en korkutucu adam unvanini saglamlastiran zorlu bir surecti Cameron inatci baskici bir mukemmeliyetci ve 162 fitlik bir vincin uzerinden insanlarin yuzlerine cullanan bir megafon ve telsiz tasiyan 300 desibellik cigliklar atan modern bir olarak anilmaya basladi Winslet cekimler sirasinda dirsegindeki bir kemigi catlatti ve geminin batirildigi 17 milyon galonluk su tankinda bogulmaktan korktu Konuyla ilgili olarak Ondan gercekten korktugum zamanlar oldu Jim inanamayacaginiz bir ofkeye sahip demistir Ekibin zavalli bir calisanina Allah kahretsin Bu tam da istemedigim sey diye bagirirdi Filmde rol alan bir diger oyuncu olan Bill Paxton ise Cameron la daha once yasadigi tecrubelerden onun is ahlakina alisikti Goruslerini Sette cok sayida insan vardi Jim kalpleri ve ruhlari kazanmak icin zamani olan insanlardan degil seklinde ifade etmistir Ekip Cameron in kotu bir ikinci kisilige sahip oldugunu dusunuyordu ve bu ikinci alternatif kisilige Mij Jim in tersten yazilisi adini vermisti Cameron elestirilere Film yapimi bir savastir Is ve estetik arasindaki buyuk bir savas diye cevap vermistir Akademik Mstislav Keldis taki cekimler sirasinda ekibin ofkeli bir calisani Cameron ile bazi diger kisilerin yedigi corbaya dissosiyatif bir kimyasal olan fensiklidin koydu ve bu nedenle elliden fazla kisi hastaneye kaldirildi Oyuncu Lewis Abernathy ye gore Etrafta yuvarlanan tamamen kendi dunyalarindaki insanlar vardi Bazilari parlakliklar ve halisunasyonlar gorduklerini soyledi Cameron kimyasal tam etkisini gostermeden oce kusabildi Abernathy baktigi bir gozden dolayi soke olmustu Bir goz Terminator un gozu gibi tamamen kirmiziydi Bir tek goz bebegi vardi iris yoktu ve pancar gibi kirmiziydi Diger gozu de dort yasindan beridir tutkal kokluyormus gibi duruyordu Olaydan sorumlu olan kisi tespit edilemedi Cekimlerin 138 gun surmesi tahmin edilmis olsa da 160 gune kadar uzadi Winslet de dahil olmak uzere cok sayida oyuncu soguk suda saatler gecirdikten sonra soguk alginligina gribe ve bobrek enfeksiyonlarina yakalandi En sonunda Winslet cok para kazanmadikca bir daha Cameron ile calismamaya karar verdi Cok sayida calisan setten ayrildi ve uc dublor kemiklerine kirdi ama konuyla ilgili inceleme yapan Screen Actors Guild sette guvenlik tehlikesi olusturan herhangi bir durum olmadigina karar verdi Buna ek olarak DiCaprio cekimler sirasinda asla kendini tehlikede hissetmedigini belirtti Tutkulu bir is ahlakina inanan Cameron setleri yonetme biciminden dolayi ozur dilemedi ama asagidaki bicimde kabullenmelerde bulundu Talepkarim ve ekibimden cok sey beklerim Az cok askeri bir disipline sahip olmama gelince binlerce figuran ve buyuk lojistiklerle basa cikmakta ve insanlari guvende tutmakta onun da payi oldugunu dusunuyorum Binlerce insani idare etmek icin makul bir bicimde siki yontemlere sahip olmaniz gerektigini dusunuyorum En sonunda Titanik in cekim masraflari tirmanmaya basladi ve 200 milyon dolara ulasti Fox yoneticileri panige kapilarak uc saatlik filmden toplamda bir saat tutan belirli sahnelerin cikarilmasini onerdi Uzun epikler yonetmenlerin Oscar alma sansini yukseltse de uzunlugun fazla olmasinin daha az gosterim anlamina gelecegini bunun da daha az para kazanilmasina yol acacagi savunuldu Cameron bunu reddetti ve Fox a sunlari soyledi Filmimi kesmek mi istiyorsunuz Beni kovmak zorunda kalacaksiniz Beni kovmak mi istiyorsunuz O zaman beni oldurmek zorunda kalacaksiniz Yoneticiler tum yatirimlarinin kaybi anlamina gelecegi icin basa donmek istemedi ve ilk basta Cameron in kardaki payindan vazgecme teklifini bos bir jest olarak yorumlayip reddetti kar edilmesine ihtimal vermiyorlardi Cameron payindan vazgecme surecini karmasik olarak niteledi ve sunlari soyledi kisaca film orantisal olarak T2 ve Gercek Yalanlar dan daha fazlaya mal oldu Bu filmler butcelerini yuzde yedi veya sekiz oraninda asti Titanik de baslangicta buyuk bir butceye sahipti ama cok daha buyuk bir miktarda butcesini asti Yapimci ve yonetmen olarak cekleri yazan studyonun sorumlulugunu uzerime alirim bu nedenle de onlarin isini biraz kolaylastirdim Bunu iki kerede yaptim Yapmam icin beni zorlamadilar ama yaptigim icin memnundular Yapim sonrasiEfektler Cameron filmiyle ozel efektleri ileriye tasimak istiyordu ve The Abyss ile Terminator 2 Kiyamet Gunu filmlerinde onculugunu yaptigi dijital efektler icin e basvurdu Daha once RMS Titanic hakkinda cekilmis filmlerin cogunda su agir cekimle cekilmisti ve bu da tam olarak inandirici durmuyordu Sirketten kendilerine ait olan 14 metre uzunlugundaki gemi maketini White Star Line adina bir reklam cekermis gibi cekmelerini istedi Bunun ardindan motion capture yontemiyle elde edilen figuranlarin yani sira dijital su ve duman eklendi Gorsel efekt supervizoru Rob Legato dijital ekstralar ve figuranlar icin kendisi ve cocuklari da dahil olmak uzere cok sayida kisinin yuzunu taradi Ayrica geminin kicinin 20 m uzunlugunda ikiye ayrilabilen bir maketi de bulunmaktaydi ve bu ana maket disinda suda kullanilan tek maketti Geminin makine dairesinde gecen sahneler icin in motorlarinin goruntuleri kucuk destek sasileriyle ve oyuncularin onunde cekilen goruntuleriyle birlestirildi Tasarruf amaciyla birinci sinif salonu icin greenscreen arka planina sahip olan kucuk bir set kullanildi Gemi maketinin icerisini su altinda birakmak icin 19 milyon litrelik 5 milyon galon bir su kullanildi ve bu sirada tum set yan yatma tehlikesi gecirdi Buyuk Merdiven i batirmak icin 340 bin litrelik su suya indirildikce setin icerisine bosaltildi Beklenmeyen bir bicimde suyun akisi merdivenleri celikle desteklenen temellerinden soktu ama kimse yaralanmadi RMS Titanic in 227 metre uzunlugundaki disinin ilk yarisi suya batirildi ama geminin en agir sebebi olmasi sebebiyle suya karsi gorevi gordu ve seti batirabilmek icin Cameron icerisinin buyuk bolumunu bosaltti ve guverte pencerelerinden bazilarini kendisi kirdi Yemek salonu batirildiktan sonra Lovett in geminin enkazini ziyaret ettigi sahnenin cekilmesi icin uc gun harcandi Dondurucu sogukluktaki Atlas Okyanusu nda geminin batisindan sonra gecen sahneler 1 3 milyon litrelik bir su tankinda cekildi Donmus ceset goruntuleri oyuncularin uzerine suyla temas edince kristallesen bir toz ve saclariyla giysilerine balmumu surulmesiyle elde edildi Filmin zirve noktasi olan geminin batmadan hemen once ikiye ayrilmasini ve Atlas Okyanusu nun derinliklerine gomulmesini gosteren sahnenin cekimi icin tam boyutlu bir setin dondurulmesinin yani sira 150 figuran ve 100 dublor gerektirdi Cameron Titanic hakkinda daha once yapilmis filmleri geminin son batisini suyun altina zarif bir sekilde kaymasi biciminde gosterdikleri icin elestirdi ve olayi gercekte de oldugu gibi korkutucu derecede kaotik bir bicimde tasvir etmek istedi Sahnede yolcularin gittikce yukari kalkan guverteden asagi dusmeleri onlarca metre derinlige dalmalari ve asagi inerken parmakliklara veya pervanelere carpmalari gerekiyordu Sahnenin dublor kullanilarak cekimi icin yapilan birkac denemede kucuk yaralanmalar meydana gelince Cameron daha da tehlikeli hareketlerin yapilmasinin onune gecti Riskler en sonunda tehlikeli dususler icin bilgisayar urunu insanlar kullanilarak en aza indirgendi Kurgu Cameron in filme dahil etmemeyi sectigi cok onemli bir tarihsel gercek vardi Titanic e yakin olan ama o geceligine radyosunu kapatmis olmasi nedeniyle SOS sinyallerini almayan gemi Cameron konuyla ilgili olarak Evet SS Filmin temelinden verilmis bir odun degildi Bu daha cok vurgulama filmde duygusal bir gercek yaratma hakkindaydi demistir Yapim oncesi ve sonrasinda geminin batisinin hikayesini anlatmak acisindan onemli gorunen ama film gelistikce daha onemsiz oldugu ortaya cikan detaylar oldugunu ifade etmistir Sunlari soylemistir Californian in hikayesi de oradaydi hatta Marconi marka radyo alicilarini kapattiklari bir sahne bile cektik Ama cikardim Kolay bir karardi cunku sizi o dunyaya geri odakliyor Eger Titanik bir metafor gibi gucluyse bir anlamda dunyanin sonunun kucuk bir versiyonuysa o zaman o dunya baglantisiz olmali Ilk toplu kesimde Cameron Brock Lovett in hikayesini sonlandiran filmin planlanmis sonunu degistirdi Bitimin orijinal halinde Brock ve Lizzy yasli Rose u geminin kicinda gorup intihar etmesinden korkuyorlardi ve Rose Okyanusun Kalbi ne tum bu zamandir sahip oldugunu ama Cal in parasi olmadan yasamini surdurebilmek icin satmadigini acikliyordu Brock a hayatin paha bicilemez oldugunu soyleyen Rose Brock un kolyeyi elinde tutmasina izin verdikten sonra denize atiyordu Daha sonra hazinenin degersiz oldugunu kabul eden Brock aptalligina guluyor bunun ardindan Rose yatak odasina uyumaya gidiyor ve film yayinlandigi bicimindeki gibi bitiyordu Kurgu odasinda Cameron bu noktada izleyicinin Brock Lovett ile ilgilenmeyecegine karar verdi ve filmin sonunu Rose kolyeyi atarken tek basina olacak bicimde degistirdi Ayni zamanda geminin batisinin ardindan izleyicinin hissettigi melankoliyi de bozmak istemedi Ilk icin kullanilan versiyonda Jack ve Rose un sular altindaki yemek salonuna kacmasinin ardindan Jack ile Lovejoy arasinda gerceklesen bir dovus sahnesi de bulunmaktaydi ama izleyiciler sahneyi begenmedi Sahne filme heyecan katmak icin yazilmisti ve Cal in samimiyetsiz bir bicimde Lovejoy a eger Jack ile Rose dan geri almayi basarabilirse Okyanusun Kalbi ni verecegine iliskin soz vermesini iceriyordu Lovejoy bunun ardindan ikiliyi takip ederek batmakta olan yemek salonuna iniyordu Tam da ikili kurtulacakken Rose un eli arkasinda saklandigi masadan kayip suya dusuyor ve Lovejoy da bunu duyuyordu Daha sonra Jack ona kolyeyi caldigi yonunde iftira atilmasini sagladigi icin intikam almak adina Lovejoy a saldiriyor ve kafasini pencerelerden birine carptiriyordu bu daha sonra oldugu sahnede Lovejoy un kafasindaki yarayi aciklamaktadir Sahneye iliskin goruslerinde izleyiciler bir insanin para icin hayatini riske atmasinin gercekci olmayacagini soyledi ve Cameron bunun yani sira zaman ve filmin ilerleyis hizi gibi nedenlerden sahneyi filmden cikardi Benzer sebeplerden dolayi cok sayida diger sahne de filmden cikarildi Muzik My Heart Will Go On Celine Dion tarafindan yorumlanmakta source source Titanik icin James Horner ve Will Jennings tarafindan bestelenen bu sarki dort Grammy Odulu kazandi ve yirmi besten fazla ulkede bir numaraya ulasti Dinlerken sorun mu yasiyorsunuz Medya yardimi alin Titanik in muzik albumu James Horner tarafindan bestelendi Film boyunca yer alan ve The Wall Street Journal dan Earle Hitchner tarafindan carpici olarak nitelenen vokaller icin Cameron Sissel adiyla bilinen Norvecli sarkici Sissel Kyrkjebo yu secti Horner Sissel i albumunden dolayi taniyordu ve ozellikle Cennette bir kale oldugunu biliyorum sarkisini soyleyis bicimini begeniyordu Yirmi bes veya otuz sarkici denediktten sonra Sissel i filmde belirli duygulari yaratacak ses olarak secti Horner bunun yani sira ile My Heart Will Go On sarkisini yazdi ama Cameron filmde herhangi bir sarki istemediginden bunu gizlice gerceklestirdi Celine Dion kocasi Rene Angelil in iknasiyla sarki icin bir demo kaydetmeyi kabul etti Horner sarkiyi Cameron a sunmak icin onun uygun ruh halinde oldugu zamani bulana kadar bekledi Defalarca dinledikten sonra Cameron sarkiya onay verdi ama buna ragmen filmin sonunda isi ticarete donusturdugu iddiasiyla suclanmaktan korkuyordu Cameron ayni zamanda gergin studyo yoneticilerini rahatlatmak istiyordu ve filmine ait hit bir sarkinin filmin tamamlanmasini garanti etmede sadece olumlu bir faktor olabilecegini fark etti YayinIlk gosterim 20th Century Fox ve Paramount Pictures Titanik i birlikte finanse ettiler Paramount filmin Kuzey Amerika daki dagitimini yuruturken Fox dunyanin geri kalanindaki yayimini ustlendi Cameron in filmi 2 Temmuz 1997 tarihinde yayinlanacak bir sekilde bitirmesini bekliyorlardi Filmin genelde gise rekorlari kiran filmlerin daha iyi performans gosterdigi kazancli yaz donemi bilet satislarindan yararlanmak icin bu tarihte vizyona girmesi planlanmisti Nisan ayinda Cameron filmin gorsel efektlerinin yapiminin cok zor oldugunu ve filmin yazin gosterime giremeyecegini bildirdi Yapimdaki gecikmeler nedeniyle Paramount yayin tarihini 19 Aralik 1997 ye cekti Bu filmin felaket oldugu yonunde bazi soylentilere yol acti Ancak 14 Temmuz tarihinde yapilan bir ozel gosterim olumlu tepkilerle karsilasti ve internetteki konusmalar film icin daha iyi soylentilerin yayilmasina neden oldu Bu da filme basinin daha olumlu bir sekilde yaklasmasiyla sonuclandi Filmin promiyeri 1 Kasim 1997 tarihinde Tokyo Uluslararasi Film Festivali nde yapildi Buradaki tepkiler The New York Times tarafindan soguk olarak nitelendi Buna ragmen ABD den olumlu yorumlar gelmeye basladi ve filmin resmi Hollywood promiyeri 14 Aralik 1997 tarihinde gerceklesti Burada acilisa katilan buyuk film yildizlari dunya medyasina filme duyduklari hayranligi coskulu bir sekilde anlatiyordu Gise 2012 yilinda yeniden yayinlanmasindan elde edilen gelir de dahil olmak uzere Titanik 658 672 302 diger ulkelerde 1 526 700 000 yani toplamda 2 185 372 302 elde etti 1998 yilinda gelmis gecmis en cok hasilat yapan film haline geldi ve 2010 yilinda yine Cameron tarafindan yazilan ve yonetilen Avatar tarafindan gecilene kadar bu unvanini korudu 1 Mart 1998 tarihinde dunya capinda 1 milyar dolardan fazla para kazanan ilk film olma unvanini elde etti ve geminin batisindan tam yuz yil sonra uc boyutlu olarak yeniden gosterimi sirasinda 13 15 Nisan 2012 tarihlerinde 2 milyar dolar sinirini gecen ikinci film oldu Box Office Mojo bilet fiyatlari enflasyona gore yeniden duzenlendigi takdirde Titanik in Kuzey Amerika da tarihte besinci en fazla hasilat yapan film oldugunu tahmin etmektedir Gunumuze gore hesaplandiginda hala hasilat toplaminda en tepede yer almaktadir Ilk sinema gosterimi Film Kuzey Amerika da 19 Aralik 1997 Cuma gunu gosterime girdikten sonra istikrarli izleyici sayilariyla karsilasti Ayni hafta sonunun sonunda sinemalar ellerindeki tum biletleri satmaya baslamisti Film gosterime girdigi gun 8 658 814 ilk hafta sonunun sonuna kadar 2674 sinemadan 28 638 131 kazandi sinema basina 10 710 dusmektedir Film sinemalarda en fazla izlenen film oldu ve on sekizinci James Bond filmi olan Yarin Asla Olmez i gecti Yilbasina kadar Titanik 120 milyon dolarlik gelir getirmisti populerligi artmisti ve sinemalar ellerindeki tum biletleri satmaya devam etmekteydi Filmin tek bir gunde elde ettigi en buyuk gelir 13 048 711 ile filmin Kuzey Amerika da vizyona girmesinden alti hafta sonra Sevgililer Gunu olan 14 Subat 1998 Cumartesi gununde gerceklesti Kuzey Amerika da on bes hafta boyunca bir numarada kaldi ve bu alanda halen rekoru elinde bulundurmaktadir Film Kuzey Amerika da neredeyse on ay boyunca gosterimde kaldi 1 Ekim 1998 Persembe gunu gosterimden kalktiginda Kuzey Amerika da 600 788 188 elde etmisti 1 242 413 080 dolarlik dis hasilati Kuzey Amerika daki hasilatini ikiye katladi ve ilk gosteriminde toplamda 1 843 201 268 elde etti Ticari analiz Yayinlanmasindan once degisik film elestirmenleri filmin ozellikle o donem icin yapim masraflari gelmis gecmis en fazla olan film olmasi nedeniyle gisede buyuk bir hayal kirikligi olacagini tahmin etmekteydi 1997 sonbaharinda filmin basina gosterilmesi nihayetinde iki studyonun bir araya gelip buyuk masraflarini karsilamak zorunda kaldiklari bir filmin agir yukunden dolayi yapimi yonetenlerin islerini kaybetmek uzere olduklarini dusunmeleri nedeniyle cok buyuk kotu onsezilerle gerceklesti Cameron da cekimler sirasinda bir donem felakete yurudugunu dusundu Konuyla ilgili olarak Titanik uzerine son alti ay studyonun 100 milyon dolar kaybedecegini bilerek calistik Bu kesindi demistir Filmin gosterime girmesi yaklastikca ozellikle Cameron a kibri ve devasa boyutlardaki musrifligi olarak algilanan seyler icin kin kusulmaya baslandi Los Angeles Times dan bir film elestirmeni Cameron in asiri gururunun projeyi mahvetme noktasina yaklastigini ve filmin tamamen eski Hollywood ask filmlerinin basmakalip bir kopyasi oldugunu yazdi Film gisede daha once esi gorulmemis bir performans gosterip buyuk bir basari haline gelince dunyanin kalbini calan ask hikayesi olarak adlandirilmaya baslandi Filmi goren ilk insanlar yapimin boyutlari ve izleyiciye yakinligindan dolayi soke olmuslardi Sinemadan gozleri yasli ve duygusal acidan afallamis olarak ciktilar Film gosterime girmesinden tam on hafta sonra 3200 sinemada gosterimdeydi ve dokuzuncu haftasinda toplam bilet satislarinin 43 une ulasti Ilk on haftasi boyuncva her hafta 20 milyon dolardan fazla gelir getirdi ve on dorduncu haftasinda bile haftada 1 milyon dolardan fazla para getiriyordu Filmi defalarca izleyen ve Leo Cilginligi na yol acan genc kadinlar filmi gise rekoruna ulastirmaktan sorumlu tutulsa da bazi kaynaklar filmin basarisini ask hikayesiyle birlesen cigir acan gorsel efektlerden kaynaklanan olumlu soylentiler ve tekrar izlemelere baglamaktadir Filmin erkekler uzerindeki etkisine de sikca atifta bulunulmustur Gunumuzde erkekleri aglatan filmlerden biri olarak nitelenen film hakkinda MSNBC den Ian Hodder erkeklerin Jack in macera anlayisina ve Amerika ya giden bir gemiye kacan olarak binmesine hayran kaldigi yorumunda bulunmustur Konuyla ilgili olarak Kendi ayarinda olmayan bir kiza kur yaptikca neseleniyoruz Ciplak resmi soyunmak icin nasil bir bahane olarak kullandigini giptayla izliyoruz Bu nedenle trajik son gerceklesince kendimize hakim olamayarak bir gozyasi seline kapiliyoruz ifadelerinde bulunmustur Titanik in erkekleri aglatma ozelliginin Woody Harrelson tarafindan canlandirilan Tallahassee karakterinin oglunun olumunu hatirlayarak Titanik ten beri oyle aglamamistim dedigi Zombieland filminde parodisi yapilmistir DVDActive com dan Benjamin Willcock 14 yasindaki bir erkek olarak Yildiz Gemisi Askerleri ni izlemek istedigini ama amcalarindan biri ve arkadaslari tarafindan Titanik e gitmek uzere ikna edildigini soylemistir Konuyla ilgili olarak Tarihin en buyuk en basarili filmi olacak bir filmi izledigimden pek haberim yoktu Ayrica bir epik ask hikayesi nden cok daha fazla sey olacagi hakkinda da en ufak bir fikrim yoktu demistir 2010 yilinda BBC erkeklerin Titanik te ve genel olarak filmlerde aglamasinin ayiplanmasi konusunu inceledi Sitede calisan Finlo Rohrer orta yasli erkeklerin filmler sirasinda aglanmamasi bekleniyor diyerek Titanik in sonunun bu tur gozyaslarinin dokulmesine yol actigini ve erkekler film sirasinda aglamakli olsalar bile bunu gizlemeye calistiklarini belirtti nden Profesor Mary Beth Oliver konuyla ilgili sunlari soyledi Cogu erkek uzerinde uzuntu veya korku gibi kadinsi duygulari yansitmamalari icin buyuk bir baski var Cok genc yaslardan itibaren erkekleri aglamalarinin uygunsuz oldugu ogretiliyor ve kendilerine verilen bu derslere uygun hareket etmediklerinde sikca alayla karsilasiyorlar Gercekten de Titanik sirasinda aglamak ile alay eden erkeklerin bazilari Er Ryan i Kurtarmak veya Mufreze de nutuklarinin tutulmasini kolayca kabul edecektir Erkekler icin genel olarak bir kardesin kurban edilmesi daha uygun bir duygulanma kaynagidir Titanik te gecen bir soz olan Ben dunyanin kraliyim film endustrisinin en populer sozlerinden biri haline geldi Filmlere gunluk hayatta neden gonderme yapildigini arastiran Kansas Devlet Universitesi nde psikoloji profesoru olan Richard Harris e gore gundelik konusmada filmlerden alinti yapmak saka yapmaya benziyor ve diger insanlarla beraberlik kurmanin bir yolu olarak kullaniliyor Insanlar bunu kendilerini iyi hissetirmek icin diger insanlari ve de kendilerini guldurmek icin yapiyor Cameron filmin basarisinda izleyicilerinden paylasimindan onemli bir faktor oldugunu ifade etmistir Konuyla ilgili olarak Sinemada cok guclu bir film goren insanlar gidip bunu paylasmak istiyor Arkadaslarini alip getirmek ve onlarin da zevk almasini saglamak istiyorlar Onlara bunun yapmaya deger bir sey oldugunu soyleyen ilk kisi olmak istiyorlar Titanik boyle basarili oldu demistir bulgularini Cok basarili bir film icin tekrar izleme orani yaklasik 5 tir Titanik icin bu oran 20 ydi seklinde aciklamistir Gisedeki basari gunde dort kez gosterilen normal filmlerin aksine filmin gunde sadece uc kere gosterilebilecegi anlamina gelen 3 saat 14 dakikalik uzunlugu da hesaba katildiginda daha da etkileyiciydi Filmin uzunlugu nedeniyle cok sayida sinema gece yarisi gosterimleri baslatti ve neredeyse gece 3 30 a kadar salonlar dolulugunu korudu Titanik gisede hasilat rekorunu on iki yil boyunca korudu Bu rekoru kirma sansi gercekten olan ilk film olarak gosterilen ve yine bir Cameron filmi olan Avatar 2010 yilinda bunu basardi Filmin Titanik i gecme sansinin varligi cesitli nedenlerle aciklanmistir Titanik in basarisinin ucte ikisi denizasiri ulkelerden geldi ve Avatar da benzer bir yol izledi Avatar dunya capinda 106 ulkede sinemaya girdi ve hepsinde birinci siraya yerlesti Bunun yani sira Titanik in 1997 ve 1998 de nispeten az gelir elde ettigi Rusya gibi pazarlar gunumuzde 2010 da gecmiste hic olmadigi kadar sinemanin ve izleyicinin oldugu cok sicak pazarlar haline gelmis bulunuyor Box Office Mojo nun baskani Brandon Gray Avatar in Titanik i elde ettigi gelir acisindan gecme ihtimali olsa bile izleme sayisi acisindan gecme ihtimalinin bulunmadigini soyledi 1990 larin sonlarinda bilet fiyatlari 3 dolar daha azdi 2009 yilinin aralik ayinda Cameron Titanik i koltugundan indirmeyi denemenin gercekci oldugunu dusunmuyorum Gectigimiz yillarda bazi oldukca iyi filmler cikti Titanik sadece duygulandirmayi basardi dedi Ancak Avatar in performansinin daha tahmin edilebilir bir hale geldigi Ocak 2010 da yapilan bir roportajda farkli bir gorus belirtti ve Olacak Bu bir zaman meselesi dedi Yorumlar Titanik film elestirmenlerinden cogunlugu olumlu yonde olan yorumlar aldi Rotten Tomatoes sitesinde 163 incelemenin 88 inde filme taze onay verildi ve film ortalama olarak 10 da 7 8 puan aldi Sitenin genel fikir birligi filmin sasaali gorseller ile modasi gecmis bir melodrami karistiran Cameron icin buyuk olcude vasifsiz bir zafer oldugu yonundeydi Filmlere elestirileri baz alarak 0 100 araliginda bir puan veren Metacritic teyse filme 34 incelemeye dayanilarak 74 puan verildi bu genel olarak tatmin edici bir film olarak siniflandirildigi anlamina gelmektedir Filmin genel tasarimiyla ilgili olarak Roger Ebert Kusursuz bir bicimde islenmis zeki bir bicimde duzenlenmis guclu bir bicimde canlandirilmis ve buyuleyici Boyle filmler yapmak hic de zor degil ama iyi yapmak neredeyse imkansiz dedi Teknik zorluklar hakkinda o kadar yildirici ki yapimcilarin dram ile tarih arasindaki dogru orani saglayacak zamani nasil buldugunu merak ettigini ve hem hikayeyi hem de uzucu destani inandirici buldugunu soyledi Titanik i 1997 nin en iyi dokuzuncu filmi olarak gosterdi programinda film iki takdir aldi Ebert filmi iyi islenmis bekleyise kesinlikle degen gorkemli bir Hollywood destani olarak tarif etti ise Leonardo DiCaprio yu buyuleyici buldu James Berardinelli konu hakkinda Detay acisindan cok titiz buna ragmen odak ve amac acisindan cok genis olan Titanik naidr bir epik film turunun uyesi Titanik i sadece izlemiyorsunuz onu tecrube ediyorsunuz ifadesinde bulunmus ve Titanik in kendisine gore 1997 nin ikinci en iyi filmi oldugunu belirtti BBC den Almar Haflidason film hakkinda buyuk geminin batisi bir sir degil ama yine de cok sayida kisi icin boyutlar ve trajedi acisindan beklentileri asti ve filmin popo uyusturan uc saatlik bir uzunlugunun oldugunu goz onunde bulundurunca Cameron in basarisinin ne kadar etkileyici oldugunu anliyorsunuz ifadelerinde bulundu Boxoffice Magazine den Joseph McBride Titanik i gelmis gecmis en iyi felaket filmi olarak nitelemek onu kucumsemektir James Cameron in batmayan geminin 1912 yilindaki batisini canlandirmasi Hollywood dan cikmis ve cikacak en muhtesem populer eglence kaynaklarindan biridir dedi Filmin romantik ve duygu yuklu yonlerinden esit derecede ovguyle bahsedildi Urban Cinefile dan Andrew L Urban film hakkinda Titanik ten ciktiginizda filmin butcesi veya suresi hakkinda degil geminin motorlari kadar buyuk pervaneleri kalbinizi delermiscesine buyuk ve itici bir gucu olan ask hikayesi kadar uzun suren duygusal gucu hakkinda konusuyor olacaksiniz dedi Entertainment Weekly den film hakkinda zevkli ve korkunc bir romantik kader gosterisi Senarist yonetmen James Cameron 20 yuzyilin basindaki felaketlerin donum noktasi olan felaketi ozlem ve korkuyla dolu oylesi bir insani boyutta canlandirmis ki populer film yapimciliginin en derin seviyelerine iniyor yorumunda bulundu The New York Times dan Cameron in muhtesem Titanik inin onyillardir Ruzgar Gibi Gecti yle karsilastirilabilecek ilk film oldugunu savundu Ote yandan Time dergisinden Richard Corliss yaptigi incelemede genel olarak olumsuz yonde yorumlarda bulundu ve filmde ilgi cekici duygusal unsurlarin bulunmadigini belirtti Bazi yorumcular gorsellerin muhtesem olmasina karsin hikaye ve diyaloglarin zayif oldugu gorusunu dillendirdi Kenneth Turan in The Los Angeles Times daki yorumu ozellikle sertti Filmin duygusal unsurlarini kotuleyen yorumunda Turan Asil gozyasi dokturen sey Cameron in boyle bir film yazabilecegi konusunda israr etmesi Hayir bunu yapamaz yaklasamaz bile ifadelerinde bulundu Turan bunun disinda filmin Oscar kazanmasinin tek sebebinin gisede kazandigi para miktari oldugunu iddia etti dan Barbara Shulgasser filme dort uzerinden bir yildiz verdi ve bir arkadasinin Bu inanilmaz derecede kotu yazilmis senaryoda ikilinin ana karakterler birbirlerine isimleriyle hitap etmelerinin sayisi bile senaryoda oyuncularin soyleyecegi daha ilginc seylerin eksikliginin boyutunun gostergesi dedigini belirtti Yapimci Robert Altman da filmi hayatimda gordugum en korkunc eser olarak niteledi 2012 yilinda Titanic in yolcularinin hayatlarina iliskin bir arastirmasinda Cameron in filmi zengin Amerikalilari ve egitimli insanlarin konustugu Ingilizceyi seytanlastirdi ve yasadiklari duygusal kisitlamalari iyi giysilerini ozenli davranislarini ve gramer alanindaki hassasiyetlerini lanetledi ama fakir Irlandalilar ve egitimsizlerden romantik kahramanlar yaratti yorumunu yapti Titanik basarisinin yani sira ters tepkilerle de karsilasti 2003 yilinda film en iyi film sonlari alaninda yapilan bir ankette birinci sirada yer alirken yine ayni yil yapilan bir diger ankette gelmis gecmis en kotu film secildi Britanya da yayinlanan film dergisi Empire okuyucularinin kendilerinin filmi asiri tanitiminin ve birden fazla gosterime katilanlar gibi hayranlarinin faaliyetlerinin disinda tutma yonunde olan isteklerinden dolayi filme verdigi bes uzerinden bes puanlik notu dorde indirdi ve yorumlarinin uslubunu daha olumsuz olacak bir sekilde degistirdi Bunun yani sira filmin olumlu ve olumsuz parodileri internette yayinlandi ve sikca filme iliskin degisik gorusleri savunanlardan hararetli yorumlara neden oldu DVDActive com dan Benjamin Willcock filme olan sert olumsuz tepkileri veya atesli bir bicimde savunulan kisisel nefreti anlamadigini belirtti Konuyla ilgili olarak su ifadelerde bulundu Beni gercekten uzen filmi sevenlere agir laflar atanlar Titanik i sevmeyenlerle herhangi bir alip veremedigim yok ama sevdiginiz icin sizi kucumseyen ve zavalli gibi goren azinlik boyleleri var bana guvenin anlayisimin ve sempatimin cok otesinde Cameron olumsuz tepkilere ozellikle de Kenneth Turan in yorumlarina yanit verdi Konuyla ilgili olarak Titanik insanlari cafcafli reklamlarla cekip daha sonra onlara hayal kirikligi ve kaziklanma hissi yasattiran bir film degil Hayatlarindan 3 saat ve 14 dakikalik bir bolum koparan bir tecrubeyi yeniden yasamak uzere tekrar ve tekrar izliyorlar ve bu duygulari paylasmak icin digerlerini de yanlarinda goturuyorlar dedi Cameron ayrica her yastan her kokenden izleyicinin filmi izleyerek temel insanliklarini on plana cikaridiklari ni vurguladi ve filmin boylece arketiplerle basa cikarak basarili oldugunu belirtti Senaryoyu icten ve anlasilir olarak niteledi ve kasitli olarak zamanla ilgisi olmayan ve temel duygusal yapi taslarimizi yansittigi icin bilindik olan evrensel insani tecrubeleri ve duygulari dahil ettigini belirtti Bunu duygu somurusu olarak gormeyen Cameron Turan arketipi kliseyle karistiriyor En iyi senaryolarin insan tecrubesinin uclarinda dolasanlar veya esprili ve iyilige inanmayan diyaloglarini begenmemiz icin goz alici bicimde sunanlar oldugu yonundeki gorusune katilmiyorum dedi Empire daha sonra filme ilk basta verdigi bes puanlik notu geri getirdi ve su yorumda bulundu James Cameron in Titanik inin yerden yere vurulmasinin dunyanin en sevdigi film oldugunun iyice belirginlestigi donemde moda olmasi rastlanti degil Titanik gelmis gecmis en sevilen film Gercek bu Oduller ve adayliklar Odul ve adaylik listesi Titanik in senaristi yapimcisi ve yonetmeni James CameronOdul ve adayliklarOdul Kazandi Adaylik2 2Akademi Odulu 11 14Saturn Odulleri 1 31 11 1Amerikan Goruntu Yonetmenleri Dernegi 1 1Annie Odulleri 1 11 1Japon Akademisi Odulleri 1 1BAFTA Odulleri 0 101 15 61 11 1Brit Odulleri 1 11 11 2Casting Society of America 0 11 21 11 1Cesar Odulleri 0 1Altin Kure Odulleri 4 81 2Grammy Odulleri 4 4MTV Film Odulleri 2 8People s Choice Odulleri 2 2Kaynakca Titanik odul toplayisina Altin Kure Odulleri nde basladi film En Iyi Sinema Filmi Drama En Iyi Yonetmen En Iyi Muzik ve En Iyi Sarki dallarinda olmak uzere toplamda dort odul aldi Kate Winslet ve Gloria Stuart da aday gosterilseler de odul kazanamadilar Film ACE Eddie Odulu ASC Odulu Art Directors Guild Odulu Screen Actors Guild Odulleri in Gloria Stuart a verdigi En Iyi Yardimci Kadin Oyuncu Odulu Directors Guild of America Odulu Producers Guild of America Odulu ve in James Cameron a verdigi En Iyi Yonetmen Odulu nu kazandi Bunlarin yani sira En Iyi Film ve En Iyi Yonetmen de dahil olmak uzere on BAFTA odulune aday gosterildi ama hicbirini kazanamadi Film Joseph L Mankiewicz in 1950 yilindaki Perde Aciliyor filminin rekorunu egale ederek on dort Akademi Odulu ne aday gosterildi ve En Iyi Film ile En Iyi Yonetmen de dahil olmak uzere on birini kazandi Filmin bunlarin yani sira En Iyi Sinematografi En Iyi Kostum Tasarimi En Iyi Gorsel Efekt En Iyi Ses Miksaji En Iyi Ses Kurgusu En Iyi Film Muzigi En Iyi Film Kurgusu En Iyi Ozgun Sarki ve En Iyi Sanat Yonetmeni dallarinda da Akademi Odulu kazandi Kate Winslet Gloria Stuart ve makyaj da aday gosterildi ama kazanamadi James Cameron in senaryosu ve Leonardo DiCaprio aday gosterilmedi Titanik 1959 yilindaki Ben Hur dan sonra on bir Akademi Odulu kazanan ikinci filmdi 2003 yilinda Yuzuklerin Efendisi Kralin Donusu de on bir adayligin on birini de kazanarak bu rakama ulasti En Iyi Ozgun Sarki dalinda Akademi Odulu kazanan Titanik in My Heart Will Go On sarkisi Yilin Kaydi Yilin Sarkisi ve Film veya Televizyon icin Yazilan En Iyi Sarki dallarinda Grammy Odulu de aldi Filmin muzigi dunya capinda basarili oldu ve gelmis gecmis en fazla satan orkestra soundtrack i haline gedi Soundtrack ABD de on alti hafta boyunca bir numarada kaldi ve sadece ABD de on bir milyon kopya satildigi icin elmas sertifika verildi Soundtrack albumu 1998 yilinda ABD de en fazla satilan album oldu Film bunlarin yani sira MTV Film Odulleri nde Leonardo DiCaprio ya verilen En Iyi Erkek Oyuncu ve En Iyi Film odullerini People s Choice Odulleri nde En Iyi Film odulunu ve 1998 Kids Choice Odulleri nde En Sevilen Film odulunu kazandi ABD disinda da cesitli oduller kazanan film Japon Akademi Odulu nun En Iyi Yabanci Film Odulu ne layik goruldu Titanik toplamda doksana yakin odul kazandi ve bunlara ek olarak kirk yedi kez de basarisiz bicimde aday gosterildi Bunlara ek olarak filmin yapimina iliskin kitap haftalarca The New York Times in cok satanlar listesinin birinci sirasinda kaldi ve bu basariya ulasan ve baska bir eserle boylesine baglantili ilk kitap oldu Yayinlanisindan beridir Titanik Amerikan Film Enstitusu nun AFI 100 Yil serisinde yer almistir Gunumuze kadar asagidaki listelerde kendisine yer bulmustur AFI nin 100 Yili 100 Sira Kaynak NotlarHeyecan 25 2001 yilinda derlenen Amerikan sinemasinin en heyecanli 100 filminin bir listesi 37 2002 yilinda derlenen Amerikan sinemasinin en iyi 100 ask hikayesinin bir listesi 14 2004 yilinda derlenen Amerikan sinemasinin en iyi 100 sarkisinin bir listesi Titanik Celine Dion un My Heart Will Go On sarkisiyla 14 sirada yer aldi 100 2004 yilinda derlenen Amerikan sinemasinin en iyi 100 film sozunun bir listesi Titanic Jack Dawson in Ben dunyanin kraliyim haykirisiyla 100 sirada yer aldi Film 83 20 yuzyilin en iyi 100 filmi icin 1997 yilinda derlenen listenin 2007 yilindaki yeniden duzenlenmis versiyonu Titanik ozgun liste yayinlandiginda henuz gosterime girmemisti 6 2008 yilinda yapilan anket on farkli turdeki en iyi on filmden olusuyordu Titanik altinci en iyi epik film olarak yer aldi Ev sinemasi Titanik 1 Eylul 1998 tarihinde dunya capinda VHS ve laserdisc te genis ekran ile pan and scan formatlarinda yayinlandi VHS surumu ayrica uzerinde bir film seridi ve alti tane baski resim bulunan kutulu bir hediye seti halinde de piyasaya suruldu DVD surumu de 31 Agustos 1999 tarihinde satisa sunuldu Bu surum genis ekran formatindaydi anamorfik degildi tek diskten olusmaktaydi ve fragman disinda herhangi bir ozel eklenti icermemekteydi Cameron DVD nin yayinlandigi donemde daha fazla eklentiye sahip olan ozel bir versiyonu daha sonra piyasaya surme niyetinde oldugunu belirtti 1999 yilinin ve 2000 in ilk aylarinin en fazla satan DVD si olan bu DVD ayni zamanda bir milyondan fazla satan ilk DVD oldu Bu donemde ABD deki evlerin yuzde besinden azinda DVD oynatici mevcuttu Paramount un yurt ici ev eglence bolumu muduru Meagan Burrows orijinal Titanik DVD sini yayinladigimizda pazar cok daha kucuktu ve bonus ozellikler gunumuzdeki gibi standart degildi demis ve bunun DVD nin basarisini daha da etkileyici kildigini belirtmistir Titanik DVD sinin uc diskli Ozel Koleksiyoncu Edisyonu 25 Ekim 2005 te ABD ve Kanada da satisa sunuldu Bu edisyonda filmin uzerine bir takim duzenlemeler yapilmis bir surumu ve cesitli ozellikler bulunmaktaydi Uluslararasi iki ve dort diskli bir set de 7 Kasim 2005 tarihinde piyasaya suruldu Iki diskli olan Ozel Edisyon adi altinda satildi uc diskin ilk ikisini icermekte ve sadece PAL ile calismaktaydi Dort diskli olaniysa Deluxe Koleksiyoncu Edisyonu olarak adlandirilmisti Bunlarin yani sira Birlesik Krallik ta filmin sadece on bin kopyasi uretilen ve Deluxe Sinirli Edisyon olarak adlandirilan bir DVD edisyonu da satisa suruldu Besinci disk Cameron in Walt Disney Pictures tarafindan dagitilan belgeselini de icermektedir Ghosts of the Abyss in tek basina satisinda iki disk verilmesine karsin bu edisyona sadece birinci disk dahil edildi Televizyon yayini olarak ise film arada bir TNT gibi Amerikan kanallarinda yayinlanmaktadir Jack in Rose un nu resmini cizdigi sahnenin kanallarda yayinlanmasini mumkun kilmak icin bazi bolumlerin kesilmesinin yani sira Winslet in giydigi saydam giysi dijital ortamda siyaha boyandi Turner Classic Movies de ozellikle 82 Akademi Odulleri nden onceki gunlerde filmi yayinladi Uc boyutlu versiyonu Filmin uc boyutlu versiyonunun afisi 2012 yilinda filmin ozgun cozunurlugu 4K cozunurlugu olacak bicimde yeniden duzenlenerek ve stereoskopik uc boyutlu formata donusturulerek uretilen uc boyutlu bir versiyonu yayinlandi Uc boyutlu formata donusturulme sureci cozunurluk duzenleme de dahil olmak uzere 60 hafta ve 18 milyon dolara mal oldu Filmin uc boyutluya donusturulusu Stereo D ve film muzigini yeniden duzenleyen Sony ile Slam Content e ait Panther Records tarafindan gerceklestirildi Dijital iki boyutlu ve iki boyutlu IMAX versiyonlar da bu surecte ortaya cikan 4K surum baz alinarak uretildi Bu yeniden duzenleme sirasinda tamamen degistirilen tek sahne Rose un 15 Nisan 1912 sabahi denizden gokyuzune baktigi sahneydi Sahne Kuzey Atlantik Okyanusu ndaki konumda Nisan 1912 de gece gokyuzunun gorunusune gore degistirilerek Samanyolu nun da dahil oldugu dogru bir goruntu elde edildi Degisiklik filmi gercekle bagdasmayan yildiz konumlarini sergiledigi icin elestiren daha sonraysa Cameron la yildizlarin dogru konumlarini gondermek uzere anlasan astrofizikci Neil deGrasse Tyson sayesinde gerceklestirildi Yeni sahne Tyson in gonderdigi goruntu temel alinarak olusturuldu Titanik in uc boyutlu versiyonunun promiyeri 27 Mart 2012 tarihinde Londra daki Royal Albert Hall da James Cameron ve Kate Winslet in katilimiyla gerceklestirildi Gosterime girisiyse Titanic in yola cikisinin yuzuncu yil donumunden alti gun once olan 4 Nisan 2012 tarihinde gerceklesti Rolling Stone dan filmin uc boyutlu versiyonuna son derece goz kamastirici buldugunu soylerek 4 uzerinden 3 5 puan verdi Konuyla ilgili olarak Uc boyutlu olmasi Titanik i yogunlastiriyor Oradasiniz Daha once hic olmamis bir sekilde size cok yakin bir epigin ortasindasiniz dedi Entertainment Weekly de yazan filme A notu verdi Bu kez uc boyutlu bir filmdeki gorseller kararmis veya dikkat dagitici degil Duygusal bakimdan taze ve canli duruyorlar ifadesini kullandi 1997 de de filme elestirel acidan yaklasan Time yazari Richard Corliss 2012 de de benzer yorumlarda bulundu Genel olarak tepkim ayni oldu sadece arada bir dehsete dustum film genelde sulandirilmis Filmin uc boyutlu olmasina iliskin ise uc boyutluya yapilan dikkatli donusturulme islemi bazi anlara hacim ve etki ekliyor ama sahnelerin on planlariyla arka planlarini ayrilirken gorus alani organik degil ayrik tabakalara ayrilmis yorumunu yapti The Washington Post yazari Ann Hornaday kendi kendine filmin insanlik ve manzara degerlerine uc boyutluya cevrilmesiyle herhangi bir sey katilip katilmadigini sordu Cevap su Hayir Buna ek olarak Uc boyutluya cevrilmesi yakinligin olmasi gereken yerde araya mesafe koyuyor cerceveleme ve kompozisyonda ara sira gozlemlenebilen tuhafliklari da unutmamak gerek dedi Film Kuzey Amerika da yeniden gosterime girisinin ilk gununde geceyarisi ozel gosterimleri de dahil olmak uzere 4 7 milyon dolar elde etti Hafta sonu boyunca 17 3 milyon dolar elde eden film hafta sonunu ucuncu sirada tamamladi Kuzey Amerika disindaysa 35 2 milyon kazanarak ikinci sirada yer aldi ve ertesi hafta sonu 98 9 milyon ile birinci siraya yerleserek performansinda yukselis gosterdi Cin filmin en basarili oldugu pazar oldu Filmin gosterime girdigi gun 11 6 milyon elde ettigi ulkede ilk haftasinda rekor bir miktar olan 67 milyon kazandi ve boylece orijinal gosteriminin tamamindan daha buyuk bir kazanc elde etti Filmin yeniden gosterimi Kuzey Amerika da 57 7 milyon diger ulkelerden 100 milyonundan fazla Cin den gelen 284 3 milyon yani toplamda 342 milyon elde etmistir Titanic filmin 20 yildonumu sebebiyle 1 Aralik 2017 den itibaren bir hafta boyunca Dolby Vision da hem 2D hem de 3D sinemalarda yeniden gosterime girdi filmin bir kez daha Sevgililer Gunu haftasinda ve 25 yildonumu sebebiyle 10 Subat 2023 tarihinde yeniden gosterime girecegi aciklandi ve film 10 Subat 2023 tarihinde tum Dunya da vizyona girdi Kaynakca a b c Film amp TV Database British Film Institute 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 29 Haziran 2012 a b Garrett Diane 20 Nisan 2007 Variety 9 Subat 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 16 Kasim 2009 a b Wyatt Justin Vlesmas Katherine 1999 The Drama of Recoupment On the Mass Media Negotiation of Titanic s 29 3 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde 45 In Sandler amp Studlar 1999 a b Titanic Box Office Mojo 6 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Haziran 2012 NTV 18 Ekim 2022 18 Ekim 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi a b c d Heart of the Ocean The Making of Titanic THE BEST OF 1997 1998 a b c d e f g h i j k l m Titanic Man overboard After a production as lavish and pricey as the doomed ship itself James Cameron finally unveils his epic film But will it be unsinkable Entertainment Weekly 7 Kasim 1997 ss 1 7 6 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Ocak 2010 a b c d e f g h i j k l m n o p q James Cameron s Titanic 28 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Ocak 2010 Billy Crudup Titanic Would ve Sunk My Life Internet Movie Database 22 Haziran 2000 5 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Haziran 2007 Actor Is Thankful He Didn t Get Titanic Role Internet Movie Database 25 Agustos 1998 18 Mart 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Haziran 2007 Leonardo DiCaprio or Kate Winslet Which Titanic Star Has the Better Career The Daily Beast 4 Nisan 2012 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Nisan 2012 Forbes staff 25 Subat 2009 Star Misses Nicole Kidman in The Reader Gwyneth Paltrow aboard Titanic How some of the biggest names in Hollywood lost out on some of its biggest roles Forbes 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ocak 2010 Warrington Ruby 29 Kasim 2009 Claire Danes the secretive starlet The Times Londra 15 Haziran 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ocak 2010 a b c d e f g h i Schultz Rick James Cameron tells the astonishing story of Titanic his breathtaking labor of love industrycentral net 17 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Ocak 2010 a b Jon Landau Kate Winslet Gloria Stuart Victor Garber 2005 Audio Commentary DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox Beverly Fortune 11 Ekim 1999 Wheel of Fortune That was one of the first questions pitched to 89 year old actress Gloria Stuart at a book signing Wednesday night at Joseph Beth Booksellers Yes Old Rose died a b James Cameron 2005 Audio Commentary DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox The big ambiguity here is is she alive and dreaming or is she dead and on her way to Titanic heaven I ll never tell Of course I know what we intended The answer has to be something you supply personally individually Variety 27 Eylul 2010 10 Ekim 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Arsivlenmis kopya 21 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Barczewski Stephanie L 2004 Titanic A Night Remembered Continuum International Publishing Group s 30 ISBN 978 1 85285 434 8 Retrieved March 31 2009 Ballard s 40 41 Howells 1999 31 Beesley Lawrence 1912 The Loss of the S S Titanic Londra Heinemann s 56 National Geographic Aralik 1985 Cilt 168 No 6 s 712 Arsivlenmis kopya 26 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Bevil J Marshall And the Band Played On 18 Ocak 2000 tarihinde Wayback Machine sitesinde Rice Universitesi Houston 23 Subat 2012 tarihinde erisilmistir Nephew angered by tarnishing of Titanic hero 24 Ocak 1998 6 Ocak 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Subat 2007 Titanic makers say sorry 15 Nisan 1998 1 Ekim 2007 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Subat 2007 James Cameron 2005 Audio Commentary DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox Reynolds Nigel 2 Mayis 2007 Letter clears blackguard of the Titanic telegraph co uk Londra Telegraph Medya Grubu 20 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Mayis 2007 Lynch s 183 185 Sir Cosmo and Lady Duff Gordon at the Titanic Inquiry The Sketch 22 Mayis 1912 Titanic Inquiry Project 21 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 2 Ocak 2006 Titanic Inquiry Project 1999 16 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 3 Agustos 2010 a b c d e f Ed W Marsh 1998 James Cameron s Titanic Londra Boxtree ss 3 29 Anders Falk 2005 Titanic Ship s Tour DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox a b c d e f Marsh and Kirkland s v xiii a b Playboy Aralik 2009 30 Temmuz 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Ocak 2010 a b c d e Realf Maria Eyeforfilm co uk 10 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Ocak 2010 a b Bilmes Alex 14 Ocak 2009 James Cameron in conversation GQ Erisim tarihi 21 Ocak 2010 olu kirik baglanti a b c James Cameron 2005 Deep Dive Presentation DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox Eaton John P Haas Charles A 1999 Titanic A Journey Through Time Sparkford Somerset Patrick Stephens ss 205 ISBN 978 1 85260 575 9 a b Marsh ve Kirkland s 36 38 a b Ed W Marsh 2005 Construction Timelapse DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox Marsh ve Kirkland s 130 142 Marsh ve Kirkland s 52 54 Quite a bit of the dialogue is peppered by vulgarities and colloquialisms that seem inappropriate to the period and place but again seem aimed directly to the sensibilities of young American viewers McCarthy Todd 4 Kasim 1997 Titanic review by Todd McCarthy Variety 5 Haziran 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Subat 2009 Titanic s very slow leak Washington Post 25 Mart 1999 26 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Subat 2009 Titanic s Reign Montreal Mirror Mart 1998 6 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Subat 2009 a b c d e f g Godwin Christopher 8 Kasim 2008 James Cameron From Titanic to Avatar The Times Londra 16 Eylul 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2010 a b c Andrew Gumbel 11 Ocak 2007 Lights cameras blockbuster The return of James Cameron The Independent Londra 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Subat 2008 Leonardo DiCaprio Interviewed by Joe Leydon for Titanic YouTube 11 Haziran 2008 27 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Agustos 2010 Welkos Robert W 11 Subat 1998 Los Angeles Times 9 Subat 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Aralik 2009 a b Marsh ve Kirkland s 147 154 Marsh ve Kirkland s 65 VFX Shot Breakdown DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox 2005 VFX How To For First Class Lounge DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox 2005 Marsh ve Kirkland s 161 168 James Cameron 2005 Alternate Ending Commentary DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox a b James Cameron 2005 Deleted scene commentaries DVD bicim kullanmak icin url gerekiyor yardim 20th Century Fox Hitchner Earle 12 Mart 1998 In Titanic s Wake A Voice to Remember The Wall Street Journal 3 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Ocak 2010 a b Parisi s 195 Titanic Launch Reset Internet Movie Database 28 Mayis 1997 6 Eylul 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Haziran 2007 Titanic To Dock First In Japan Internet Movie Database 30 Eylul 1997 24 Mart 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Haziran 2007 Titanic No Big Deal In Tokyo Internet Movie Database 4 Kasim 1997 23 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Haziran 2007 a b Cameron does it again as Avatar surpasses Titanic Newsday 3 Subat 2010 24 Subat 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Ekim 2010 Arsivlenmis kopya 7 Ocak 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Titanic sinks competitors without a trace 25 Subat 1998 18 Aralik 2007 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Subat 2007 Titanic becomes second ever film to take 2 billion The Daily Telegraph 16 Nisan 2012 2 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Nisan 2012 All Time Box Office Adjusted for Ticket Price Inflation Box Office Mojo 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Ocak 2010 Haberturk Titanic 27 yildir gecilemedi Magazin servisi Haberturk 14 Mayis 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Mayis 2024 Titanic 1997 Daily Box Office Results Box Office Mojo 7 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 Titanic 1997 Weekend Box Office Results Box Office Mojo 7 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 BEST RANKING MOVIES by Weekend Rank 1982 Present Box Office Mojo 27 Aralik 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Titanic 1997 Release Summary Box Office Mojo 2 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 Titanic 1997 Overseas Total Box Office Mojo 22 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 The Billion Dollar film club The Daily Telegraph 1 Agustos 2012 6 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Nisan 2012 a b c Davis Jason 24 Mart 1998 Love story that won the heart of the Academy The love story that stole the world s hearts BBC News 23 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Eylul 2007 a b c d Thomson David 10 Aralik 2007 Titanic achievement at the box office The Guardian Londra 22 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Ocak 2010 a b c d e f Willcock Benjamin dvdactive com 20 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Ocak 2010 a b c Ditzian Eric 4 Ocak 2010 Will Avatar Top James Cameron s Titanic Box Office Record MTV 9 Ocak 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Ocak 2010 O Neill Anne Marie 26 Ocak 1998 Riding the Wave People 8 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Ocak 2010 a b Titanic 1997 Rotten Tomatoes 14 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2006 a b c Hodder Ian 6 Mart 2007 msnbc com 15 Eylul 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Ocak 2010 a b c Rohrer Finlo 16 Haziran 2010 A new type of tear jerker BBC News BBC 4 Temmuz 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Agustos 2010 Over the years misty eyes have been generated by the death of Bambi s mother the killing of the kestrel in Kes the ending of Titanic or Jenny s death in Love Story Loder Kurt 2 Ekim 2009 Woody Harrelson brings the laughs in a high spirited monster mow down MTV 14 Temmuz 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Aralik 2010 Reelmovienews com 9 Ekim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Aralik 2010 a b AFI s 100 Years 100 Movie Quotes PDF American Film Institute 16 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 a b Pawlowski A 9 Mart 2009 You talkin to me Film quotes stir passion CNN 22 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Ocak 2010 Carroll Jason 23 Kasim 2009 CNN s Jason Carroll interviews director James Cameron about his new film Avatar Video CNN 20 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2009 Levin Josh 10 Aralik 2009 Here Come the Cats With Human Boobs Is Avatar destined to flop Slate 13 Aralik 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2009 a b Britt Russ 4 Ocak 2010 Can Cameron break his own box office record Avatar unprecedented in staying power international sales 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Haziran 2012 a b Jacks Brian 16 Ocak 2010 EXCLUSIVE James Cameron Says Avatar Will Beat Titanic To Become Biggest Of All Time MTV 1 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Haziran 2012 Ball Sarah 6 Ocak 2010 Why Avatar Could Out Earn Titanic James Cameron is king of the box office again but will his latest eclipse his Titanic success Newsweek 21 Nisan 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Haziran 2012 Titanic Metacritic 18 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2006 Roger Ebert 19 Aralik 1997 Titanic Chicago Sun Times 9 Mart 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Aralik 2006 Siskel amp Ebert At the Movies Best of 1997 1 of 2 YouTube 23 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Agustos 2010 Siskel amp Ebert Titanic review Erisim tarihi 19 Ocak 2010 olu kirik baglanti Berardinelli James A Film Review by James Berardinelli Reelviews net 7 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Berardinelli James Reelviews net 4 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Almar Haflidason Agustos 2007 Titanic 1997 BBC 31 Agustos 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Aralik 2008 a b c Titanic 1997 Critical Debates Chicago Sun Times 11 Mart 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Giles Jeff 16 Aralik 2009 Total Recall James Cameron Movies We take a look at the career of the visionary director of Avatar Rotten Tomatoes 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Corliss Richard 8 Aralik 1997 Down Down To A Watery Grave Time 21 Temmuz 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Temmuz 2008 Kenneth Turan 19 Aralik 1997 Los Angeles Times 2 Mart 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Subat 2007 Lubin s 8 9 Barbara Shulgasser 19 Aralik 1997 Titanic Filmakers Should Have Sunk More Money Into the Script The San Francisco Examiner 9 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Subat 2007 Roger Friedman 23 Mart 2002 Altman Titanic Worst Movie Ever Fox News 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Aralik 2008 Davenport Hines Richard 2012 Titanic Lives Migrants and Millionaires Conmen and Crew Birlesik Krallik HarperCollins Titanic voted best film ending 15 Ekim 2003 21 Mayis 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Haziran 2007 Titanic sinks in worst film poll BBC News Online 4 Kasim 2003 5 Ocak 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Haziran 2007 Stephenson John Paul Ekim 2005 M C Journal A Journal of Media and Culture 8 5 7 Ekim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Eylul 2009 27 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Ekim 2007 He s Mad as Hell at Turan James Cameron Gets the Last Word on Our Critic s Titanic Los Angeles Times 28 Mart 1998 7 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Subat 2010 Adam Smith Review of Titanic Bauer Consumer Media 22 Subat 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2010 Titanic sweeps Golden Globes BBC News Online 19 Ocak 1998 30 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Subat 2007 Nominations for the 55th Golden Globe Awards BBC 17 Ocak 1998 25 Nisan 2003 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Subat 2007 a b c d e f g Titanic Awards and Nominations Internet Movie Database 21 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Can Anything Stop the Raising of Titanic on March 23 New York Observer 22 Subat 1998 25 Temmuz 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Aralik 2010 Titanic The Academy of Motion Picture Arts and Sciences Erisim tarihi 19 Ocak 2010 The 70th Academy Awards 1998 Nominees and Winners oscars org 1 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Kasim 2011 The Recoeding Academy 27 Subat 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Ocak 2010 Gold amp Platinum July 28 2009 Recording Industry Association of America 5 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Haziran 2009 The Billboard 200 1998 Billboard Magazine 8 Subat 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 AFI s 100 Years 100 Thrills PDF American Film Institute 29 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 AFI s 100 Years 100 Passions PDF American Film Institute 7 Agustos 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 AFI s 100 Years 100 Songs PDF American Film Institute 16 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 AFI s official PDF of the 1998 and 2007 rankings registration required PDF American Film Institute 21 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 AFI s Top Ten Epic PDF American Film Institute 7 Agustos 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 19 Ocak 2010 Titanic VHS 1997 ISBN 0 7921 5171 2 a b c Arnold Thomas K 28 Mart 2005 Special editions go full steam ahead USAToday 12 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2010 ASIN B000ANVQ0K Titanic Three Disc Special Collector s Edition 1997 10 Temmuz 2010 a b ASIN B000A8NZ54 4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Titanic 2 Disc Special Edition 1997 DVD 19 Ocak 2010 Turner Broadcasting System 2 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 7 Agustos 2010 Turner Broadcasting System 23 Ocak 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 10 Temmuz 2010 Coming in 60 weeks Titanic in 3D version Times of India 30 Ekim 2011 web sayfasi TOI 8599 19 Nisan 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 27 Mart 2012 tarihinde erisilmistir Arsivlenmis kopya 9 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Arsivlenmis kopya 7 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2012 Douglas Edward 12 Ekim 2011 A Preview of James Cameron s Titanic 3D Rerelease 21 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Kasim 2011 O Neill Ian 2 Nisan 2012 Titanic Accuracy Tightened by Neil deGrassee Tyson Discovery News 3 Ocak 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Nisan 2012 Associated Press 27 Mart 2012 Kate Winslet James Cameron at Titanic 3D premiere Erisim tarihi 12 Nisan 2012 olu kirik baglanti Titanic Official Movie Site Paramount Pictures 22 Ocak 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Subat 2012 Semigran Ali 8 Subat 2012 Titanic in 3 D to set sail two days earlier 9 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Nisan 2012 Travers Peter 5 Nisan 2012 Movie Reviews Titanic 3D Rolling Stone 17 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Nisan 2012 Gleiberman Owen 4 Nisan 2012 Titanic 3D Review Entertainment Weekly 22 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Nisan 2012 Corliss Richard 4 Nisan 2012 Titanic TIME and Me Time 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Nisan 2012 Hornaday Ann 4 Nisan 2012 The Washington Post 18 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Nisan 2012 Young John 5 Nisan 2012 Titanic 3D leaves port with 4 4 million on Wednesday so was the 3 D conversion worth it Entertainment Weekly 9 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Nisan 2012 Subers Ray 8 Nisan 2012 Weekend Report Hunger Games Three peats Passes 300 Million Over Easter Box Office Mojo 13 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 Subers Ray 10 Nisan 2012 Around the World Roundup Titanic 3D Can t Stop Wrath Box Office Mojo 6 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 a b Around the World Roundup Titanic 3D Opens to Record Setting 67 Million in China Box Office Mojo 16 Nisan 2012 7 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Nisan 2012 Subers Ray 10 Nisan 2012 Titanic 3D Has Huge Opening Day in China Box Office Mojo 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Nisan 2012 Titanic 3D 2012 International Box Office results Box Office Mojo 9 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Mayis 2012 Evans Greg Evans Greg 15 Kasim 2017 Deadline Ingilizce 15 Kasim 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Ocak 2021 Dis baglantilarVikisoz de Titanik ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Resmi site IMDb de Titanik Sinemalar com da Titanik 23 Kasim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde OdullerOnce gelen Ingiliz Hasta En Iyi Film Akademi Odulu 1997 Sonra gelen Asik ShakespeareEn Iyi Sinema Filmi Altin Kure Odulu Drama 1997 Sonra gelen Er Ryan i Kurtarmak