Bu maddedeki bilgilerin için ek kaynaklar gerekli.Nisan 2020) () ( |
Titanic | ||
Genel Bilgiler | ||
---|---|---|
İsim: | RMS Titanic | |
Sahibi: | White Star Line | |
Sicilin bulunduğu liman: | Liverpool, Birleşik Krallık | |
Rotası: | Southampton'dan New York'a | |
İnşa eden: | Harland and Wolff tersaneleri | |
Yapılış yeri: | Belfast, İrlanda, Birleşik Krallık | |
Tersane numarası: | 401 | |
Başlangıç: | 31 Mart 1909 | |
Denize indiriliş: | 31 Mayıs 1911 | |
Tamamlanması: | 2 Nisan 1912 | |
İlk Seferi: | 10 Nisan 1912 | |
Durumu: | Buz dağına çarparak battı, 15 Nisan 1912 | |
Batış Yeri: | 41°43′55″K 49°56′45″B / 41.73194°K 49.94583°B New Founland ve Labrador yakınları, Kuzey Atlantik, Atlas Okyanusu | |
Genel Özellikler | ||
Sınıfı ve Tipi: | Olympic Sınıfı, Transatlantik yolcu gemisi | |
Ağırlığı: | 52.310 ton | |
Boyu: | 269 metre | |
Eni: | 28 metre | |
Yükseklik: | 53,3 metre | |
Draft: | 10,5 metre | |
İtme sistemi: |
| |
Hız: | ||
Kapasite: | 2.435 yolcu, 892 mürettebat Toplam: 3547 |
RMS Titanic, White Star Line şirketine ait Olympic sınıfı bir transatlantik yolcu gemisiydi. Harland and Wolff (Belfast, Kuzey İrlanda) tersanelerinde inşa edilmiştir. 15 Nisan 1912 gecesi daha ilk seferinde bir buz dağına çarpmış ve yaklaşık iki saat kırk dakika içinde Kuzey Atlantik'in buzlu sularına gömülmüştür. 1912'de yapımı tamamlandığında dünyanın en büyük buharlı yolcu gemisiydi. Batışı 1.514 kişinin ölümüyle sonuçlanmış ve en büyük deniz felaketlerinden biri olarak tarihe geçmiştir.
Titanic'in batışının yol açtığı büyük can kaybı oranı birçok nedene bağlanmaktaydı ama zamanla öne çıkan gerçek, geminin herkese yetecek kadar filika taşımıyor olmasıydı. Titanic'in tam kapasitesi 3.547 kişi olmasına rağmen gemideki filikaların toplam kapasitesi 1.178 kişiydi. Ayrıca kaza sırasında kadınlara ve çocuklara öncelik tanındığı için toplamda ölen erkek sayısı da çok orantısızdı.
Titanic'in yapımında zamanının mevcut olan en ileri teknolojiler kullanılmıştı. Birçok insan tarafından "batmaz gemi" olduğuna inanılıyordu ve bu inanış batmadan önce bu şekilde tanımlanmış ve lanse edilmişti. Bu derece ileri teknoloji ve eğitimli mürettebata rağmen batması birçok insanı şoke etti. Medya Titanic'in ünlü kurbanları ve batışı ile ilgili efsaneleri sürekli gündeme getirmeye devam etti. Bu tartışmaların sonucunda denizcilik kanunu değişmiş oldu.
Amerikan donanmasından emekli Robert Ballard'ın geminin enkazını 1985'te bulması Titanic'e olan ilgiyi artırdı ve bu ilgi günümüze kadar devam etti.[]
Yapımı
Titanic White Star Line'a ait bir transatlantik gemisiydi, Harland and Wolff tersanelerinde (Belfast, Kuzey İrlanda) üretilmiş ve rakip firma Cunard Line'ın RMS Lusitania ve gemileriyle rekabet etmesi için tasarlanmıştır. Titanicin yanı sıra Olympic Sınıfı kardeşleri de üretilmiştir. Bunlar, ilk üretilmiş olan RMS Olympic, daha sonra üretilecek olan HMHS Britannic'ti (diğer adı Gigantic). Gemilerin tasarımcıları ise hem Harland and Wolff ve White Star'da yönetici olan William Pirrie, inşa yöneticisi ile dizayn bölümünün başı Alexander Carlisle ve gemi mühendisi Thomas Andrews'dur. Gemi ayrıca Amerikan yatırımcı John Pierpont Morgan tarafından finanse ediliyordu.
RMS Titanicin yapımına 31 Mart 1909'da başlanmış ve üzerinde 26 ay boyunca 11.300 kişi çalışmıştır. Geminin gövdesi 31 Mayıs 1911'da suya indirildi ve tamamlanması için bir yıl daha gerekti. Geminin inşası 2 Nisan 1912'de tamamlanmıştır.
Titanic 269 m uzunluk, 28.2 m genişlik, 52,310 ton ağırlığa sahipti. Geminin 3 pervanesine güç sağlayan iki zamanlı dört silindir, üç aşamalı, buharlı itici motorlar ve düşük basınçlı türbinler bulunmaktaydı. Bu motorlara 159 kömür fırını tarafından ateşlenen 29 kazan enerji veriyor ve bu da geminin yaklaşık olarak 43 km/sa maksimum hıza ulaşmasını mümkün kılıyordu. Gemideki dört bacadan sadece üçü işlevseldi, dördüncü baca sadece geminin daha çarpıcı gözükmesi için eklenmişti. Gemi toplamda 3.547 yolcu ve mürettebat taşıyabiliyordu. Aynı zamanda posta da taşımaktaydı. Adının başındaki kısaltma bunu ifade eder. (RMS - Royal Mail Steamer).
Özellikler
Geminin bulunduğu zamanda, Titanic lüks, zenginlik ve ihtişam konusunda tüm rakiplerinin üzerindeydi. Gemide standart olarak ana güvertede yüzme havuzu, spor salonu, Türk hamamı, hem birinci sınıf hem de ikinci sınıfta kütüphane ve tenis kortu sunulmaktaydı. Birinci sınıf ortak odaları çok özel ağaç işlemeciliği, pahalı mobilyalar ve diğer dekorasyonlar ile süslenmiştir. Buna ilave olarak 'Café Parisien' birinci sınıf yolculara çardak biçiminde dekorasyon ile süslenmiş güneşli veranda altında mutfak hizmeti vermekteydi.
Gemi bulunduğu zamana göre gelişmiş teknolojik özellikler ile donatılmıştı. [] Buhar jeneratörleri tarafından desteklenen geniş bir elektrik altyapısı vardı, elektrik kabloları aynı zamanda elektrik lambalarını besliyordu. Gemi aynı zamanda iki Marconi radyo sistemi ile de donatılmıştı. Vardiya halinde çalışan operatörler tarafından işletilen 1500 watt'lık sistem sabit bir iletişim ve birçok yolcu mesajlarının aynı anda transferine olanak sağlamaktaydı.
Filikalar
Titanic'’in tasarım aşamasında, Carlisle Titanic'’in filikaları için kullanılacak mataforaların daha yeni ve geniş bir modelini önermişti. Bu sayede Titanic 48 filika taşıyabilecek ve geminin tamamına olmasa bile güvertedeki herkese yetecek kadar filika sağlanmış olacaktı. White Star Line, daha geniş mataforayı kullanmış olsa da yolcuların %52’sinin taşınmasına imkân verecek 16 ahşap filika (1-16) (Bu rakam, bu tonajdaki bir gemi için yasal minimumdu) ve buna ek olarak 4 adet katlanabilir filika (A-D) konulmasına karar verdi. Ticaret kurulunun o zamanki yönetmeliği, 10.000 ton üzerindeki gemilerin en az 155.724 m³ genişliğinde 16 filika taşımasını zorunlu kılıyordu. Yani, gemi yasal olarak gereken filika sayısından daha fazlasını taşımaktaydı. 1894'te değerlendirilebilen en büyük gemi sadece 13.000 tondu ve yönetmelik 1894'ten beri değişmediği için büyük ve geniş gemiler bakımından ayrı bir zorunluluk getirilmemişti. Carlisle, White Star Line yöneticilerinden J. Bruce Ismay ile konuyu resmi olarak tartıştığını söylemiştir. Bruce Ismay ise bunu reddetmiş, böyle bir görüşmenin olmadığını ve kendisine böyle bir uyarının gelmediğini ifade etmiştir.
Olympic ile karşılaştırma
Titanic eski kardeşi RMS Olympic'e çok benzemekteydi. Hacmi ve kayıtlı tonajı daha fazla olmasına rağmen, omurgası Olympic ile neredeyse aynı idi. Bununla birlikte bazı farklılıklar da vardı. En belirgin fark, Titanic'teki A güvertesinin ön yarısı sürgülü pencereleri olan çelik duvarlarla kapatılmış iken, Olympic'tekinin komple açık oluşuydu. B güvertesi de Olympic'tekine göre küçültülmüş, ek kamaralar ve ortak odalar için kullanılmıştı. Olympic inşa edildiğinde Titanic'in sahip olduğuna benzer bir Cafe Parisien yoktu. Bu özellik 1913'e kadar eklenmedi. Olympic'te bulunan bazı kusurlar da Titanic'te düzeltildi. Örneğin geminin arka kısmındaki ses çıkartan birleşme yeri, Titanic'in A güvertesindeki pencereler daire biçiminde, Olympic'tekiler ise ovaldi. Titanic'in kaptan köşkü daha dar ve uzun yapılmıştı. Bu ve diğer değişiklikler yüzünden, kayıtlı fazladan 1,004 gross ton ile Olympic'ten biraz daha ağır ve ilk yolculuğunu yapacağı 1912'de en büyük gemiydi.
Mürettebat
Kaptan Edward John Smith
Titanic'in batışı ile ilgili olarak, Kaptan Smith'in bir ihmalinin olup olmadığı hususu günümüze kadar tartışılan bir konu haline gelmiştir. Smith'in bu olaydaki ihmaller zincirine katkısı ile ilgili çok fazla iddia mevcuttur, Kaptan tarafında bir zaafiyet mevcut olsa bile aşağıdaki faktörlerde gözden kaçırılmamalıdır.
- Titanic boyut olarak çok büyük bir gemidir, zamanına göre ciddi teknolojik üstünlüklere sahiptir, kompartımanlar arasında su geçirmez levhalar yerleştirilmiş ve batmaz gemi olarak lanse edilmiştir.
- Özellikle Atlantik'te kritik mesajlar köprüye iletilememiştir.
- Titanic'in imal edildiği çelik metallerin çok kırılgan olduğu görüşü de birçok uzman tarafından ifade edilmiştir.
Titanic 'in çarpmasından sonra, Kaptan Smith'in nasıl öldüğü de çok netliğe kavuşamamıştır. Ballard'a göre Titanic filminde de görüldüğü gibi, köprüye gittiği, son emri vermek için beklediği ve Atlantiğin buzlu sularında kaybolduğu söylenmektedir.
Başka bir iddiaya göre ise Kaptan silahını kafasına dayamış ve tetiği çekmiştir. Bu inanılması zor olayın ardından kurtulanlar, kaptan John Smith'in gemi batmadan önce bir çocuğu filikalara kadar götürüp, geri dönerek kaptan köşkünde öldüğü söylenilmektedir.[]
İlk sefer
Titanic ilk seferine Southampton, İngiltere'den, New York'a doğru 10 Nisan 1912'de hareket edecekti. O gün ilk olarak mürettebat ve ardından yolcular gemiye yerel saat ile 09.30'da alınmaya başlandı. Gemi Southampton'dan öğle üzeri ayrıldı ve ilk sefer Kaptan Smith'in komutasında başladı. New York'a yönelmeden önce ilk olarak Avrupa kıtasındaki yolcuları almak için Manş denizi üzerinden Fransız limanı Cherbourg'a gidecek, daha sonra da Queenstown'a (Birleşik Krallık) uğrayacaktı. Titanic bulunduğu iskeleden ayrılır iken, gittiği güney yolu üzerinde geniş ve büyük buzdağları olduğuna dair bir uyarı aldı. Ancak bu uyarı USN Hydrographic (deniz haritacılığı) bölümüne gitti ve asla köprüye ulaşamadı. Buzdağı uyarıları gün boyunca alınmaya devam etti, ancak bu uyarılar yılın bu zamanları içinde oldukça normal görülüyordu. Daha sonra akşam saat 21.30'da, Mesaba gemisi tarafından Titanic'in takip ettiği yolda geniş ve büyük buzdağları olduğu ile ilgili yapılan uyarı, telsiz (Marconi) odasındaki ve tarafından alınmasına rağmen, bir takım zaaflar nedeni ile köprüye ulaşamadı. Bu zaaflar kısaca geminin iletişim kodlarının girilmemesi olmaktaydı. Uyarılar olmasına rağmen, seyir ile ilgili bir değiştirmeye ve yavaşlamayı gerektirecek bir neden yoktu. Titanic'de gözcü olarak üç takım çalışmakta idi, her takım iki kişiden meydana geliyordu ve bu iki kişi iki saatte bir değiştirilmekteydi. Gözcüler köprünün üst kısmında kuş yuvası olarak ifade edilen direğin üzerinde duruyor ve karşıyı sürekli olarak gözetliyorlardı. Başka geceler buzdağının daha önceden görünmesi kesin gibiydi, ancak o gece birçok faktör beraber hareket etmekteydi, ay yoktu, rüzgar yoktu, dürbün yoktu ve buzdağının karanlık yüzü gemiyi karşılıyor idi. Lightoller'in de İngiliz soruşturmasında ifade ettiği gibi "Her şey Bize Karşı İdi."
Buzdağının görülmesi
14 Nisan 1912 saat 23.39'da (gemideki saat), Titanic, New Foundland'ın Grand Banks güneyi açıklarında seyir etmekteydi. Gözcü Frederic Fleet gemi'nin ön tarafında tam olarak seçilemeyen büyük bir buzdağı fark etti. Fleet geminin çan'ını üç kez çaldı ve köprüye telefon etti. Telefona Altıncı subay James Paul Moody cevap verdi. Fleet "Orda biri var mı?" diye bağırdı. Moody "Evet ne gördün?" diye cevap verdi. Fleet "Tam önümüzde buz dağı var!" şeklinde bağırdı. Moody kıdemli ve o anda köprüde sorumlu Birinci zabit William Mcmaster Murdoch'u uyarmadan önce "Teşekkür ederim" şeklinde cevap verdi ve telefonu kapattı.
Murdoch'in emirleri
Kaptan Smith'in durumunda olduğu gibi, Birinci subay Murdoch'in çarpışma sırasında vermiş olduğu emirler ile ilgili de çok fazla iddia ortaya çıkmıştır. Genel olarak kabul görülen, Murdoch'ın "Tam Sancak Tarafı" (Gemi'nin dümenini bir yöne çevirmek için kullanılır.) şeklinde emir vermiş olduğudur. Bu sayede gemi dönecek ve muhtemel bir çarpmadan kurtulacaktı. Kaza sırasında köprüye giren ve birbirlerini gören Dördüncü Subay Joseph Boxhall tarafından, Murdoch'a geminin makine dairesine bağlı telgrafı Tam tornistan'a getirmesi rapor edildi.
Boxhall’ın bu ifadesini makine dairesi yağcısı Frederick Scott yalanlamıştır. Ona göre motor odası telgrafı önce "Dur" işaretini göstermekteydi. Ayrıca Kazan dairesinin çavuşlarından Frederick Barret ise kazandaki ateş göstergelerinin önce tam da olduğunu daha sonra dur'a gittiğini ifade etmiştir. Tam o esnada veya daha önce Murdoch iskele tarafına tam bir dönüş emri vermiş olabilirdi. (Serdümen subayı Alfred Olliver çarpışma esnasında köprüye doğru giderken bu emri duyduğunu ifade etmiştir.) Burada denenmeye çalışılan ve sağa doğru kalma manevrası olarak bilinen bu hareket, dümen yekesini tamamen sola taşımak bu sayede geminin sağa dönmesini sağlamak ve kalan arka kısmı buzdağından uzak tutmaktı. Yapılan bu manevra gemi'nin arka tarafının buzdağına asla çarpmayacağı konusunda ifade veren diğer mürettebat üyeleri tarafından da desteklenmiştir. Çarpışma esnasında dümende olan dördüncü subay Robert Hichens ve köprüde olup olmadığı tam belli olmayan dördüncü subay Boxhall, her ikisi de Murdoch'in Hichens'e verdiği son emrinin "Tam sancak tarafı!" olduğunu ifade etmişlerdir.
Çarpışma
Fleet'in buzdağını gördükten sonra, geminin ölümcül çarpışmasını 37 saniyede yaptığı tahmin edilmektedir. Geminin sancak (sağ) tarafı buzdağı tarafından yırtılmıştır, omurgadaki birçok noktada bükülmeler olmuş, suyun altında kalan perçinler atmış ve bu nedenle beş kompartıman suya doğru açılmış (ileri seviye tank, üç ileri ambar ve kazan dairesi 6) ve denizin altında kalmıştır. Normal perçinler, yani geminin üst tarafındaki perçinler yapım sırasında makineler yardımıyla yerleştirilmiş, ancak geminin deniz altına girecek sancak ve iskele bölümlerine makineler yetişemediğinden perçinler insan gücüyle ve cüruf yardımıyla güçlendirilmiş olsa da fazla cüruf kullanıldığından perçinler daha rahat bir şekilde parçalanmıştır. Çarpmanın tüm etkisi ortalama 10 saniyede tamamlanmıştır. Altıncı kompartımandaki (kazan dairesi) pompalar suyu geldiği hızla geri pompalayabiliyordu. İlk beş kompartıman aşağı yukarı 1,1 m² civarındaki alandaki küçük oyuklar ile delik deşik olmuştu. Öndeki kompartımanlar doldukça, kompartımanlar arasındaki su geçirmez bölmeler kapatıldı. Titanic su yüzünde dört kompartımanın dolması ile ayakta durabilirdi. Ancak gemi beşinci kompartımanlarına da su alıyordu. Kaptan Smith köprüye varır varmaz, çarpmanın etkisi ile birlikte ekibine her şeyin durdurulması emrini vermişti. Çarpmadan sonraki ilk on dakikada bütün kompartımanlar 4,3 m civarında, Atlantik'in buzlu suları ile doldu. Geminin birinci derecedeki subaylarının incelemesini takiben, gemi mühendisi ve tamircilerinden J. Hutchinson ve Thomas Andrews iki güvertedeki posta odalarını da kapsayan detaylı bir inceleme yaptılar, bu inceleme sonucunda görünen oydu ki Titanic batacaktı. Saat gece yarısını vurmadan önce öndeki üçüncü sınıf kısmı suyla dolmaya başlamıştı. Çarpışmadan 25 dakika sonra saat 00.05'te Kaptan Smith bütün cankurtaran filikalarının örtülerinin açılmasını emretti; beş dakika sonra saat 00.10'da yerlerinden çıkartılmasını ve saat 00.25'te filikaların kadınlar ve çocuklar ile doldurulmasını ve aşağıya indirilmesini emretti. Saat 00.50'de dördüncü subay Joseph Boxhall ilk beyaz yardım fişeğini ateşledi.
Saat 00.45 - İlk filika indiriliyor
Charles Lightoller ölümünden önce bir mülakat vermiş ve ilk filika indirilmeden önce Kaptan Smith ile olan karşılaşmasını açıklamıştır. İfadesinde:
"Filikaların örtüleri kaldırılmış, temizlenmişti. Akabinde filikalar bot güvertesi seviyesine indirilmiş ve menteşelerinden çıkarılmaya hazırdı, tam bu o anda Kaptan Smith ile karşılaştım ve ellerimi onun kulaklarının arkasına koyarak ve yüksek sesle sordum, 'Efendim filikalara ilk önce kadın ve çocukları mı almalıyım?' Bu soruma Kaptan olumlu anlamda kafa salladı ve bunun üzerine ilk filikayı doldurmaya başladım."
İlk 65 kişi kapasiteye sahip yedi numaralı filika saat 00.45'te sancak tarafından üstünde sadece 28 kişi ile birlikte indirildi. Hemen arkasından 00.55'te altı numaralı filikada yine 28 kişi ile iskele tarafından indirildi. Titanic yolcuları ve mürettebatı ile birlikte 2,228 kişi olmasına rağmen, toplam kapasitesi 1,178 olan 22 filika taşımaktaydı. Numaralar ile isimlendirilmiş on sekiz filika mataforalardaydı (vinç), yandan çadır bezli, harf ile isimlendirilmiş ve katlanabilir dört adet filika ise subay yatakhanesinin çatısına yerleştirilmişlerdi. Filikalar için toplamda yetecek alan gemideki yolcuların ve mürettebatın yarısından biraz daha az idi. Yukarıda da ifade edildiği gibi o zamanlar gereken bot sayısı insan sayısı yerine geminin gros ton ağırlığına göre karar veriliyordu.
Birinci ve ikinci sınıf yolcularının filikalara erişimi bot güvertesine çıkan merdivenler ile daha kolaydı, fakat üçüncü sınıf yolcuları için bu daha zordu. Alt kısımlarda kalan birçok koridor yüzünden filikalara giden yolu bulmak çok zordu. Ayrıca üçüncü sınıfı geminin diğer alanlarından ayıran ve geminin arka kısmından ikinci kısma geçişi sağlayan kapılar kilitliydi. Birinci ve ikinci sınıfın kadın ve çocuklarının birçoğu batış esnasında kurtarıldı, üçüncü sınıfın kadın ve çocuklarında ise durum daha vahimdir, kayıp edilen rakam kurtarılandan daha fazladır.
Bununla birlikte kilitli kapılar bot güvertesi ve F-G güverteleri arasındaki iletişime de engel olmuştu.
Filikalar bot güvertesinde bekleyen kadın ve çocuklar ile birlikte indirilmeli ve sonrasında ise F-G güvertelerinde bekleyen kadın ve çocukları iskelelerden (aralıklardan) almalıydı. Maalesef botlar basitçe ve hiç durdurulmadan suya indirildi. Bununla birlikte üçüncü sınıfında kurtarılma esnasında ayrılması ile birlikte, birinci sınıfta seyahat eden 6 çocuktan 1'i, ikinci sınıfta seyahat eden 24 çocuktan hiçbiri, üçüncü sınıfta seyahat eden 79 çocuktan 52'si hayatını kaybetti.
Saat 01.10'dan beş dakika önce, toplam kapasitesi 65 olan "filika 8" iskele tarafından 28 kişi ile ayrıldı. Aşağı yukarı 10 dakika sonra 9 numaralı filika 56 kişi ile birlikte gemiyi terk etti. Felaketin geri dönülemez noktası gece saat 01.15'te gelmişti, o anda geminin ön tarafında bulunan çapa boşlukları suyun altında kalmıştı. Bu noktadan önce, okyanus suyunun girebileceği tek yer buzdağı tarafından oluşturulan yarıklardı. Deniz suyu geminin çapa boşlukları üzerinden sürekli güç kazanıyordu ve bu güç geminin batma hızını dramatik olarak artırıyordu.
Bot güvertesi zaman geçtikçe daha fazla kaotik hale geliyordu. Saat 01.25'te 11 numaralı filika 70 kişilik yolcu ve mürettebatı ile birlikte sancak tarafından indirildi. Ancak filikanın indirildiği yer suyu gemiden dışarıya atmaya çalışan boşaltım pompalarından birine çok yakındı ve bundan dolayı filika denize ulaştığından neredeyse batıyordu.
Tayfalar filikalar denize inmesine saniyeler kala gemiden bir an önce uzaklaşabilmek için kürekleri çekmeye başlıyordu. On dakika sonra Filika 13, 70 kişiyle ve Filika 15, 40 kişiyle indirildi. 13 numaralı filikaya başka kişiler Boşaltma borusundan atılan su, hızla indirilen 15 numaralı filikanın altında duran 13 numaralı filikanın arkasından ittirdi. Tayfalar suya indirilen 13 numaralı filikanın iplerini çılgınca kesiyorlar ve yönünü değiştirebilmek için manevra yapıyorlardı. Aynı esnada filika 14 içindeki 40 kişi ile birlikte beşinci subay Harold Lowe'in yönetiminde iskele tarafında alçalmaya başladı. Filika alçalmasını devam ettirirken, Lowe filikaya yan taraflardan binmeye çalışanları korkutmak ve kalabalığı kontrol etmek için, filikada bulunanlarında baskısı ile yaralanmaya sebep olmadan silahı ile havaya üç uyarı ateşi açtı. Saat 01.35'te Filika 15 ve 16 gemiyi her biri 40 kişi ile terk etti. İkinci sınıfın bot güvertesindeki bütün filikalar gitmişti. Gemide sadece birinci sınıfta olmak üzere toplamda her bir filika 49 kişi olan altı filika kalmıştı, tahminen gemide kalan sayısı ise 1800 olacaktı. Filika 2 ve 4, katlanabilir filikalar dışında gemiden son ayrılacak filikalardı. Filika 2 01.45 civarlarında 40 kişi ile ayrıldı, hemen onu çok yakın olarak on dakika sonra filika 4, 40 kişi ile takip etti. Bu filikalar batacak olan gemiye en yakın olanlardandı. Filika 4 gemiden dondurucu okyanusa düşmüş olan insanların bir kısmını aldı.
Saat 01.45'te geminin üst güvertesi ve ileri güverte su altındaydı ve ileri A güvertesi gezinti noktası ortalama yüzeyin 3m üstündeydi.
Telsiz operatörleri Jack Philipse ve Harold Syndney Bride tehlike sinyali göndermek ile meşgul idi, mesaj CQD-MGY idi, bunun anlamı batıyorum acil yardıma ihtiyacım var şeklinde idi. Bu çağrıya birçok gemiden cevap geldi, bu gemiler Mount Temple, Frankfurt ve Titanic'in kardeş gemisi Olympic idi, ama hiçbiri yetişmek için yeteri kadar yakın değildi.
Olympic ortalama 930 km uzaklıktaydı. En yakın cevap veren gemi Cunard Line'dan RMS Carpathia idi, aşağı yukarı 107 km uzaklıktaydı ve ortalama geliş süresi 4 saatti, ancak Titanic için çok geçti.
Titanic'in acil yardım çağrısını karadan iki nokta aldı. Bir tanesi Cape Race'deki radyo istasyonu diğeri ise New York'ta Wanamaker mağazasının tepesinde bulunan Marconi telgraf istasyonu idi. Acil yardım çağrısından kısa bir süre sonra, bu çağrı gemiden gemiye, Halifax'dan New York'a oradan tüm ülkeye yayılmaya başladı. New York'ta insanlar White Star Line'in önünü doldurmaya başladı.
Mount Temple'in kurtarma denemesi
Mount Temple ilk acil yardım çağrısını Titanic'e 79 mil uzaklıkta iken saat 00.30'da aldı. Kaptan Moore geminin yönünü hemen çevirip 11.5 knot azami hızla yola çıktı. Saat 04.10 civarlarında Titanic tarafından verilen koordinata ulaştığında ortada herhangi bir gemi veya benzeri bir şey bulamadı. Sonradan ortaya çıkan gerçek ise Titanic'in vermiş olduğu pozisyon gerçek yerinden 12 km uzaklıktaydı. Eğer Titanic o anda doğru koordinatları vermiş olsa idi, Mount Temple muhtemelen RMS Carpathia'dan daha önce varacaktı.
Yakınlarda duran, cevap vermeyen ve bilinmeyen gemiler
Titanic köprüsünden, sancak tarafında bulunan bir geminin ışıkları görünebiliyordu, geminin Titanic'e olan ortalama uzaklığı 16–24 km civarındaydı. Bu gemi ne radyo iletişimine, ne de her 15 dakikada bir fırlatılan roketlere cevap veriyordu. Bunun üzerine Boxhall ve levazım subayı George Rowe Titanic'deki lambalar ile karşı gemiye mors kodları göndermeye başladı, ancak bu deneme de sonuçsuz kaldı.
Bu gemi ile ilgili yapılan soruşturmalarda S.S Mount Temple kaptanı Moore ve RMS Carpathia'nın kaptanı Rostron bağımsız olarak ayrı ayrı verdikleri ifadelerde gece karanlığında bu vapurun ışıklarını gördüklerini ifade etmişlerdir. Ancak her iki kaptanın da aynı geminin ışıklarını gördüklerine dair ortada bir kesinlik de bulunmamaktadır. Buna ilaveten hem Rostron hem de Moore ek kanıt olarak gün ağardığında (15 Nisan 1912) iki direği ve tek bacası olan bir vapuru da gördüklerini ifadelerinde belirtmişlerdir. Bu anılan geminin çok sık olarak adı geçen ve mürettebatı soruşturmaya uğrayan S.S Californian olup olmadığı çok tartışma konusu olmuştur. (S.S. Californian dört tane direğe sahipti.)
Çarpışma gecesi, SS Californian buzdan dolayı ve gece olduğu için durmuştu ancak Titanic'e oldukça yakındı, vapurun telsiz sistemi, operatör gece uyumaya gittiğinden dolayı kapatılmıştı. Titanic'in telsiz sistemi (Marconi) daha önceki günlerde bir hasar görmüş, Philips ve Bride bunu düzeltebilmek için tüm gün boyunca uğraşmışlardı. Bunun sonucu olarak geride gönderilmeyi bekleyen çok fazla sayıda mesaj birikmişti. Philips en yakındaki Halifax istasyonundan güçlü bir sinyal alınca mesajları göndermeye başlamıştı. Californian telsiz operatörü Cyril evans saat 23.00'te yatağa gitmeden önce Titanic'i yollarının üzerinde büyük buzdağları olduğu konusunda hatalı yazılmış bir mesaj ile uyarmaya çalıştı, fakat Cyril, Jack Philips tarafından sürekli kesildi, mesaj hatalı olduğundan kaptan köprüsüne iletilmedi ve geri cevap olarak "Çeneni kapat, şu anda çok meşgulüm ve çalışıyorum" iletildi.
Saat 22.10'da Californian, güneyden gelen bir geminin ışıklarını fark etmişti. Kaptan Lord ve üçüncü subay C.V Groves bunun bir yolcu gemisi olduğu konusunda mutabık olmuşlardır. Yukarıda da ifade edildiği gibi durmuş olan Californian, gelen gemiyi buz ile ilgili uyarmaya çalışmış, ancak Titanic'in telsiz operatörü (Jack Philips) tarafından azarlanmıştı. Saat 23.50'de Grove geminin ışıklarının yanıp söndüğünü fark etti, sanki gemi durmuş veya tamamen kapatılmış gibiydi. Kaptan Lord'un emri ile saat 23.30 ve 01.00 arasında mors ışık kodları gönderildi, ancak hiçbirine cevap alınamadı. Daha sonra yapılan soruşturmalarda ortaya çıkan gerçek ise, Mors lambasının maksimum mesafesinin 6 km olduğudur, bu sebepten dolayı Titanic tarafından asla görülemedi. Kaptan Lord saat 23.30'da köşküne istirahat etmek için çekilmişti, ikinci subay Stone görev başındaydı ve saat 01.15'te Lord'u gemi'nin (Titanic) bir tane roket fırlattığına (bunu takiben dört tane daha fırlatılmıştır.) dair uyardı. Lord bu roketlerin bir şirket sembolü olup olmadığını bilmek istedi, bu roketler tanımlama yapmak için kullanılan ve ışık saçan roketlerdi. Stone roketlerin tamamının beyaz olup olmadığı ile ilgili olarak hiçbir fikrinin olmadığını ifade etti. Titanic'in göndermiş olduğu acil yardım roketleri'nin renkleri farklı idi, o zamanlardaki denizcilik yönetmeliğinin eksiklerinden dolayı, Kaptan Lord'un kafası karıştı ve bu roketlerin acil durum roketi olup olmadığını bilemedi. Kaptan Lord ekibine izlemeye devam etmelerini ve diğer vapurlara Mors lambası ile sinyal göndermelerini emir etti ve tekrar yatağına çekildi. Saat 01.50'de üç roket daha görüldü ve Stone gemi'nin suyun içinde ilginç göründüğünü not etti. Saat 02.15'te gemi'nin artık görünmediği konusunda Kaptan Lord tekrar bilgilendirildi. Lord ışıkların herhangi bir renginin olup olmadığını tekrar sordu, cevaben hepsinin beyaz olduğu bilgisini aldı. Birinci subay George Stewart saat 05.30'da telsiz operatörü Cyril Evans'i uyandırdı ve gece boyunca roketlerin görüldüğü konusunda onu bilgilendirdi ve bulabileceği gemiler ile iletişim kurmasını istedi. Frankfurt gemisi Titanic telsiz operatörünün kayıp olduğu bilgisini verdi, bu bilgi hemen Lord'a aktarıldı ve Californian yardım için harekete geçti.
Soruşturmalarda tespit edilen ise Californian Titanic'e olan uzaklığı 31 km civarındaydı. Kaptan Lord roketleri gördükten sonra telsiz operatörünü kaldırabilir ve yardım için hemen harekete geçebilirdi bu sayede yaşanan kayıplar daha az olabilirdi.
Felaket ile ilgili yapılan her iki soruşturmada da SS Californian ve kaptanı Stanley Lord yeterli yardımı yapmadığı için hatalı bulunmuştur.
Saat 02.00 - Dondurucu okyanus suyu ileri bot güvertesine ulaşıyor
Felaketin ilk anlarında yolcular sıcak odalarını bırakmak konusunda oldukça isteksiz davranmıştır ve Titanic'i daha güvenli bulmuştur. Bunun nedenleri ile ilgili yapılan araştırmalarda ortaya çıkan gerçek ise gelen felaketin boyutunun yolcular tarafından çok iyi anlaşılamamasıdır. Gemi mürettabanın felaketin ilk anlarındaki tavırları da bu algıya önemli miktarda katkı sağlamıştır. Çarpışmanın hemen arkasından kazanın boyutları tam olarak bilinemediği ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu için yolcular arasında panik havasına neden olabilecek ifadelerden kaçınılmıştır. Titanic araştırmacıları filikaların ilk başlarda mevcut kapasitesinin çok altında gitmesinin ana sebeplerinden birisini buna bağlamaktadır, araştırmacılar ikinci neden olarak ise, filikaların sağlamlığı konusunda kafalarda oluşan şüphelerin olduğunu ifade etmişlerdir. Filikaların tam olarak doldurulması halinde batabileceği düşünülmüş, hatta birçok yolcunun gemiden atlayıp filikalara binebileceği tahmin edilmiştir.
Kaptan Smith aynı zamanda filikaların yarı doldurulup gönderilmesini istemiştir, bu sayede filikalar hemen geri dönüp su üzerinde kalanları kurtarabilecekti. Bir numaralı filika 40 kişi taşıyabiliyordu, ancak Titanic'den 12 kişi ile birlikte ayrıldı. Çıkarılan bir dedikoduya göre Sir Cosmo ve Lady Duff Gordon iki tayfa ve beş ateşciye rüşvet verdiği kendileri ile birlikte, üç tane de arkadaşını gemiden çıkartmasını istediği iddia edilmiştir. Ancak bu söylentinin daha sonra yanlış olduğu ispatlanmıştır. White Star Line'ın yönetici direktörlerinden J.Bruce Ismay 40 kişinin olduğu portatif filika C ile gemiden ayrılmış, hem Amerikan hem de Ingiliz soruşturmalarında bundan dolayı eleştirilmiştir. Diğer yolculardan peder Thomas Byles ve Margaret Brown filikaların içindeki kadınlara ve çocuklara yardım etmişlerdir. Brown son olarak filikaya binmesi konusunda zorlanmış ve kurtulmuştur, ancak Byles kurtulamamıştır.
Zaman geçtikçe geminin okyanusa doğru eğiminin artması ile birlikte insanlardaki endişede artmaya başlamıştı, bazı filikalar daha fazla yolcu ile ayrılmaya başlamıştı. Filikalar doldurulurken kadınlar ve çocuklar ilk olarak filikalara alınıyordu, bu emir Kaptan Smith tarafından verilmişti. Ilk başta düşünülen kadınlar ve çocuklar doldurulacak, yer kalırsa erkeklerde alınacaktı.
Maalesef bazı heyecanlı subaylar erkeklerin filikalara binmesini engellemişti, hatta erkekler için yer olmasına rağmen, silah bile kullanmaktan çekinmemişlerdir.
Çok sık olarak anılan bir slogan ise birinci sınıftaki erkeklerin yaşam oranı üçüncü sınıftaki kadınlardan fazla olduğudur. Bu asla doğru değildir. Resmi kayıtlara göre kurtarılan üçüncü sınıf kadınların oranı birinci sınıf erkeklere göre sayıca çok üstündür. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek ise üçüncü sınıftaki kadınların yarısından fazlası donmuş, birinci ve ikinci sınıftaki kadınların neredeyse tamamı kurtarılmıştır.
Saat 02.05'te dondurucu okyanus suyu köprü altındaki trabzanlara ulaşmıştı, katlanabilir A ve B filikaları da dahil olmak üzere, bütün filikalar indirilmişti. Katlanabilir D filikası ise mataforalardan indirilen son filikaydı ve 02.05'te 44 kişi ile son ayrılan filika oldu. Tüm filikalar içinde toplamda boş alan sayısı 466 olarak hesaplanmaktadır.
02.05 - Pervaneler ortaya çıkıyor
Okyanus suyu ilerledikçe, Titanic'in bronz pervaneleri de su yüzünden yukarı doğru yükselmeye başlamıştı. Okyanus suyu ileri bot güvertesini yavaş yavaş dolduruyordu. Kaptan Smith, Harold Bride ve Jack Phillips'i görevlerinden azil etmiştir. Bundan sonra Bride bitişiğindeki yatakhaneden yedek parasını almaya gitmiş, ancak Phillips çalışmaya devam etmiştir.
Bride döndüğünde, bir ateşçinin yavaşça ve gizlice Philips'in can yeleğini çalmaya çalıştığını fark etmiş ve ateşçiyi yakalamıştır. Tam o anda üçü de küçük odada boğuşmaya başlamıştır. Boğuşma esnasında Bride ateşçiyi belinden yakalamış, Phillips de ateşçiye yumruk atmıştır. Her ikisi de o anda suyun odaya girdiğini görüp, şapkalarını alıp çıkmışlardır. Bride katlanabilir B filikasına yardım etmiş, Phillips ise kurtulma ümidi ile geminin arkasına doğru koşmuş ve gözden kaybolmuştur.
Tam o sırada Atlantik’in buzlu sularının ulaştığı sağ güvertenin açığında ise iki filika yüzmekteydi. Katlanabilir filika B yukarıdan aşağıya inmiş ve A filikasının yarısı su ile dolmuştu. Kaptan Smith köprüde her zamanki pozisyonunda dikilmekteydi. Gemi batar iken kaptan ya dümenci odasında sıkışıp kalmıştı ya da buzlu suların arasında yok olmuştu. Bu konuda tam bir kesinlik ortaya konulamamıştır. Genel kabul köprüde hayatını kayıp ettiği yönündedir. Su ilerledikçe verdiği ilk önemli hasarlardan biri ilk bacanın devrilmesidir. Baca devrilmesi ile birlikte sancak tarafında kalan köprü kanatlarını parçalamış ve su üzerinde bulunan birçok insanın ölümüne neden olmuştur. Bunların arasında zengin ve meşhurlardan Charles Williams, Hugh McElroy ve muhtemelen John Jacob Astor IV'de vardı. Güvertede bulunan insanlar geminin arkasına doğru bağırıyorlardı veya bir umutla filikalara ulaşabilmek için suya atlıyorlardı. İçeride ise durum daha vahimdi. Su camları kırmaya başlamış ve birinci sınıf merdivenleri yutmuştu. Peder Byles bu son kritik anlarda, çevresindeki insanlar ile birlikte dua okumaktaydı. Tam o esnada bronz pervaneler tamamen ortaya çıkmış ve gemi baş aşağı eğilmişti.
Bu arada ikinci baca da yere yuvarlanmış, elektrik sistemi de iflas etmiş ve ışıklar tamamen kapanıp gemi bütünüyle karanlığa bürünmüştü. Kısa bir süre sonra Titanic’in gövdesinin üzerindeki stres (gerilim) artmış ve son iki baca arasından ikiye bölünmüştür. Bölünmeden sonra baş taraf tamamen suyun altına gitmiş, geminin arka tarafı ise tek başına bir süre kaldıktan sonra dikey olarak saat 02.20 civarlarında okyanusun karanlık sularına gömülmüştür.
Gemi tamamen battıktan sonra açıklardan bulunan 18 filikanın sadece 2 tanesi geri dönüp insanları kurtarmaya çalışmıştır. Bunlardan biri olan 4 numaralı filika batış yerine oldukça yakın idi. Bu sayede suda bulunan dört kişiyi daha kurtarmıştır. Kurtarılanlardan ikisi daha sonra ölmüştür. Aşağı yukarı bir saat sonra 14 numaralı filika enkaz alanına tekrar geri gitmiş ve dondurucu su üzerinde bulunan dört kişiyi daha kurtarmıştır. Geride kalan diğer filikaların da bir müddet sonra kurtarma işlemine katıldığına dair ifadeler de bulunmaktadır. Ayrıca su üzerinden kalan insanların can havli ile filikalara doğru yüzerek tırmandığı ve filika üzerindeki insanların ise filikanın batmasını engellemek için su üzerindeki kurbanlar ile mücadele ettiği de kayıtlarda yer almaktadır.
Batışın hemen sonrasında gemi derinlere doğru süzülüyordu ancak iki kısım birbirinden çok farklı batıyordu. Arka taraf yüzeyden 609 m yükseklikte süzülmekteydi ve bir şekilde yavaşlayıp hafifçe iniş yaptı. Baş taraf ise okyanus suyuna şiddetli bir şekilde dalmış, içeride sıkışmış hava büyük bir patlamaya neden olarak gövde üzerinde büyük bir yırtığa neden olmuş ve zemine oturmuştur.
Sonrası
Kurtulanlar, kaybedilenler ve istatistikler
Yaş / | Sınıf / | Gemideki Sayı | Kurtulan Sayısı | Kaybedilen Sayısı | Kurtarılma Oranı | Kaybedilme Oranı |
---|---|---|---|---|---|---|
Çocuklar | Birinci Sınıf | 6 | 5 | 1 | 83% | 17% |
İkinci Sınıf | 24 | 24 | 0 | 100% | 0% | |
Üçüncü Sınıf | 79 | 27 | 52 | 34% | 66% | |
Toplam | Çocuk | 109 | 56 | 53 | 51% | 49% |
Kadınlar | Birinci Sınıf | 144 | 140 | 4 | 97% | 3% |
İkinci Sınıf | 93 | 80 | 13 | 86% | 14% | |
Üçüncü Sınıf | 165 | 76 | 89 | 46% | 54% | |
Mürettebat | 23 | 20 | 3 | 87% | 13% | |
Toplam | Kadın | 425 | 316 | 109 | 74% | 26% |
Erkekler | Birinci Sınıf | 175 | 57 | 118 | 33% | 67% |
İkinci Sınıf | 168 | 14 | 154 | 8% | 92% | |
Üçüncü Sınıf | 462 | 75 | 387 | 16% | 84% | |
Mürettebat | 885 | 192 | 693 | 22% | 78% | |
Toplam | Erkek | 1.690 | 338 | 1.352 | 20% | 80% |
Toplam | 1.Sınıf | 325 | 202 | 123 | 62% | 38% |
Toplam | 2.Sınıf | 285 | 118 | 167 | 41% | 59% |
Toplam | 3.Sınıf | 706 | 178 | 528 | 25% | 75% |
Toplam | Mürettebat | 908 | 212 | 696 | 23% | 77% |
Toplam | 2224 | 710 | 1514 | 32% | 68% |
Titanic'deki toplam 2,224 kişiden sadece 710 (üçte birden daha az) kişi kurtuldu ve kalan 1,514 kişi öldü. Ölümlerin çoğunluğun -2 °C derecedeki su sıcaklığına bağlı hipotermi yüzünden, 15 dakikadan daha az sürede gerçekleştiği kabul edilmiştir.
Titanik faciasında yolculuğa geç kalıp, bileti olduğu halde katılamayan tek kişi Türk Tabip Besim Ömer Akalın'dır.
Titanik Laneti
Titanik'in sulara gömülmesi, hakkındaki "lanetli" söylentilerini de beraberinde getirdi. Basın "Titanik Laneti", olayını hemen White Star Line'ın gemilerini vaftiz etmemeleriyle ilişkilendirdi.
En çok tartışılanlardan biri ise, geminin inşa edildiği şehir olan Kuzey İrlanda'daki Belfast'ın tarikatçı bir şehir olmasıydı. Buna işaret olarak, gemiye verilen "390904" numarasının suya yansımasındaki tersten okunuşunda "No Pope" (Papa yoktur) ifadesi gösteriliyordu. Çünkü bu; aşırı Protestan tarikatçıların Roma Katoliklerine saldırmak ve onları provoke etmek için kullandıkları bir slogandı.
Tabii ki bu hikâye yalnızca bir şehir efsanesiydi. Aslında RMS Olympic ve Titanik'e yarda numarası olarak 400 ve 401 verilmişti. Hikâyenin kaynağı büyük olasılıkla, geminin kömürlüğündeki anti-Katolik graffitiye karşı olan kömürcüler olarak tahmin ediliyor. Bu numarayı da gemide çalışmaya başladıklarında kendilerinin uydurduğu varsayılıyor.
Titanic orkestrası
Titanic'in batışı esnasındaki etkileyici ve ünlü hikâyelerden birisi de Titanic orkestrasına aittir. Wallace Hartley tarafından yönetilen sekiz üyeli orkestra, yolcuları sakinleştirmek ve daha iyimser tutabilmek için geminin birinci sınıf bölümünde toplanmıştı. Wallace Hartley diğer 7 orkestra üyesine kaçmaları için izin verdi ancak hepsi Hartley ile kaldı. Orkestra daha sonra ilerideki bot güvertesine geçti ve gemi tamamen batarken bile müzik çalmaya devam etti. Gemi battıktan sonra tüm orkestra üyeleri hayatlarını kaybetmiştir.
Orkestranın son çaldığı şarkının ne olduğu hususunda çok fazla spekülasyon ortaya çıkmıştır. Kanadalı Bayan Vera ***, orkestra tarafından çalınan son şarkının "Nearer, my God, to thee" olduğunu iddia etmiştir. Ancak; Walter Lord'un "A Night to Remember" isimli kitabında yazdığına göre ise, Harold Bride gemi batmadan önce çalan şarkının "Autumn" veya "Songe d'Automne," olduğunu iddia etmiştir.
Bride aynı zamanda geminin batışı esnasında orkestraya en yakın kişi olduğunu da iddia etmiştir. Güvenilir bir takım kaynaklara göre Bayan *** geminin batışından 1 saat 20 dakika önce gemiden filika ile ayrılmıştır, bu nedenle son şarkıyı duyması çok mümkün değildi.
Enkaz
Titanic battıktan sonra tüm dünyada şok etkisi yaratmıştır. Özellikle insanların teknolojiye olan güvenleri derinden sarsılmıştır. Yıllarca aranan Titanic enkazı sonunda bir deniz bilimci Robert Ballard tarafından 1985 yılında yani kazadan 73 sene sonra keşfedildi. Titanic 3.657 metre derinlikte yatıyordu. Yani, normal bir denizaltının bu derinliğe inmesi olanaksızdı, çünkü bu derinlikteki basınç değerleri, bir denizaltıyı rahatlıkla ezebilecek güçtedir. Bu noktaya inebilen, özel olarak üretilmiş denizaltı araçları ile dahi Titanic'e ulaşması 2,5 saat sürmektedir.
İlk yüzeysel araştırma sonucu ortaya çıkan şaşırtıcı gerçek Titanic'in arka kısmının pruva kısmından oldukça uzakta, birkaç kilometre ötede, farklı yöne bakıyor olduğuydu. Bu görgü tanıklarının geminin su üzerinde ikiye ayrıldığı ifadelerini doğruluyordu. Görgü tanıkları kazadan sonra, geminin büyük bir gürültü ile son iki bacasından ikiye ayrıldığını ifade etmişlerdir, fakat bunun imkânsız olduğuna inanılmıştır. Arka kısım adeta patlamış gibi etrafa saçılmıştı. Araştırmalara göre arka kısımda kalan hava su basıncına dayanamayıp patlamıştır.
Ballard geminin ilk fotoğraflarını çekmeyi başardı. Böylece tarihçilerin ve bilim adamlarının ilgisini bu dev enkaz yeniden çekmeyi başardı. Titanic'in ilk yayınlanan görüntüleri bütün bilinenleri değiştirdi. Daha sonraki yıllarda geminin iç kısmında araştırmalar başladı ve böylece bilinmeyenler açığa çıkacaktı. Ballard, Titanic'e en ünlü bölümü olan grand staircase yani görkemli merdivenlerinin tepe girmeyi başardı. Eskiden geminin en görkemli kısmı olan bu yer, en alt kadar çökmüştür. Ballard gemiden yolculara duyduğu saygı nedeniyle hiçbir şey çıkartmamıştır. Fakat araştırma yapmak için demir parçaları ve tartışma konusu olan perçin çivilerini gün yüzüne çıkarmıştır. Perçin çivileri üzerinde yapılan araştırmada bu demirlerin sağlam olmadığı ortaya çıkmıştır. Demirler üzerinde yapılan araştırma ise geminin neden ikiye kırıldığını açıklar nitelikte idi. Bu demirlerin özelliği yoktu...
Geminin kamaralarındaki birçok eşya ilk günkü gibi duruyordu. -Daha sonraki yıllarda eşyalar çıkarılacak ve sergilenecektir.- 77 yıl sonra, Titanic'e gelen ziyaretçi sayısı artmaya başladı. Ballard aralarında film yapımcıları bile olan birçok ziyaretçilerin yasal olarak getirildiğini biliyordu. Hatta gemiye çarptıklarını rapor ediyordu. Araların da bu geminin pruvasında evlenmek isteyenler bile vardı. Hatta gelen birçok deniz altı kaza yaparak Titanic'i yaralıyordu. Ballard bu konuda şöyle söylüyordu; ...korktuğum başıma gelmişti. Titanic'in kalıntılarına saygı gösterilmesi gerektiğini ısrarla vurgulamıştım. Aksine, gemiyi panayırlarda sergilenen hilkat garibelerine çevirmişlerdi. Böylece ABD ve İngiltere Titanic'e ziyaretlerin denetlenmesi hakkında bir anlaşma imzalamıştır.
Sonraki yıllarda yeniden çıkarılan enkaz kalıntıları korkunç bir gerçeği gün yüzüne çıkardı. Gemi bakteriler sonucunda yavaşça adeta eriyordu. Uzmanlara göre, Atlas Okyanusu’nun dibinde yatan enkaz da 15 ila 20 yıl içinde bir bakteri yüzünden yok olup gidecek. Yeni keşfedilen ve pasla beslenen bir tür bakterinin geminin yapımında kullanılan 50 bin ton demiri yavaş yavaş tükettiği ortaya çıktı. Uzmanlar artık saldırgan mikroorganizma gruplarının eninde sonunda gemi enkazının tamamen yok olmasına neden olacağını düşünüyor. DNA teknolojisi kullanılarak tespit edilen bakteri, Titanik’in demir gövdesini kaplayan pas tabakalarının üzerinde bulundu. Halomonas titanicae adlı bakterinin, demiri ve pası tüketerek yaşadığı belirtiliyor.
Sonuç olarak, bilim insanları iki ayrı bölümdeki enkazdan geriye 20 yıl içinde dev bir pas lekesinden başka bir şey kalmayacağına inanıyor. Titanik’teki mikro organizmalara dair Kanada’daki Dalhousie Üniversitesi’nden ve ile İspanya’daki Sevilla Üniversitesi’nden araştırmacıların ortak çalışmasıyla 20 yıllık bir araştırma sonucunda ortaya çıkan sonuç, 1991 yılında alınan örneklerden elde edildi. Uzmanlar Titanic’in metal yüzeyinin çok sayıda mikro organizmaya ev sahipliği yaptığını, bunlar arasında 27 bakteri türünün yer aldığını kaydediyor. Halomonas titanicae adlı bakterinin özellikle demire düşkün olduğu belirlendi.
Titanic’in enkazının korunması şu an için mümkün görünmüyor. Enkaz çıkarma projesi 1986 yılında başlatıldı. Fakat hiçbir teknoloji aracı Titanic'i olduğu gibi su yüzüne çıkartmayı mümkün kılmıyor. Zira gemi çapasına kadar çamura gömülmüş ve baş kısım tek başına 44.000 ton çekiyor. Aynı zamanda geminin en iç kısımlarına işleyen su bu ağırlığın artmasına sebep olmuştur. Titanic enkazı şu anda su altında bulunan en büyük enkaz. Fakat bakteriler yüzünden yakında yok olacağı tahmin ediliyor.
Geminin arka kısmının su yüzeyinde kalktığı görgü tanıkları tarafından doğrulanmıştır. Ancak geminin batmadan önce mi yoksa suyun içinde mi ikiye ayrıldığı konusunda fikir ayrılıkları oluşmuştur. Görgü tanıklarının bazıları geminin henüz su üstündeyken ikiye ayrıldığını, bazıları ise gemiden kopan parçalar olduğunu ancak bir bölünme olmadığını ifade etmiştir. Uzmanların görüşü geminin su yüzeyinde değil de suyun içinde ikiye ayrıldığıdır. Çünkü 269 metrelik geminin enkazı sadece 5 km çapındaki bir bölgeye dağılmıştır. Eğer su yüzeyinde bölünse bu bölge çok daha büyük olurdu.
Popüler kültür
- "Titanic" (1953) ABD yönetmen Jean Negulesco, en iyi senaryo Akademi Ödülü adayı"
- Lanetli Gemi, Clive Cussler'ın 1976'da yazdığı Titanik'in bulunup tekrar yüzdürülmesini anlatan romanı.
- Titanik, Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet'in oynadığı, Titanic'in ilk yolculuğunu konu alan 11 Akademi Ödülü kazanmış 1997 yapımı film.
Galeri
Kaynakça
- ^ . 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ . 12 Nisan 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ . 6 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2008.
- ^ "Lightoller's testimony on Day 12 of British Board of Trade Inquiry". 17 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Aralık 2008.
- ^ Lord, Walter (2005) [1955]. A Night to Remember. New York: St. Martin's Griffin. .
- ^ Ballard, Robert D. (1987). The Discovery of the Titanic. New York: Warner Books. .
- ^ Eaton, John P.; Haas, Charles A. (1994). Titanic: Triumph and Tragedy. Wellingborough, UK: Patrick Stephens. .
- ^ . United States Senate Inquiry. 30 Temmuz 1912. 6 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2011.
- ^ Spitz, D.J. (2006): Investigation of Bodies in Water. In: Spitz, W.U. & Spitz, D.J. (eds): Spitz and Fisher’s Medicolegal Investigation of Death. Guideline for the Application of Pathology to Crime Investigations (Fourth edition), Charles C. Thomas, pp.: 846–881; Springfield, Illinois.
- ^ Claude A. Piantadosi: The biology of human survival: life and death in extreme environments (2003), .
- ^ . sabah.com.tr. 10 Nisan 2015. 4 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2015.
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta RMS Titanic ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- BBC Arşiv: Titanic 24 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Hayatta kalanların hiç unutamadıkları o geceyi onların tanımları ile duyun. (İngilizce)
- Titanic Historical Society3 Nisan 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- Encyclopedia Titanica17 Ekim 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Titanic batışı ile ilgili önemli bir kaynak. (İngilizce)
- RMS Titanic, Inc 17 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Resmi Titanic arşivi ve önemli bilgiler. (İngilizce)
- ABD senatosu ve İngiliz ticaret odasının felakatle ilgili soruşturma raporlarının kopyası. (İngilizce)
- PBS Online - Kayıp yolcu gemileri 18 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- Curlie'de RMS Titanic (DMOZ tabanlı) (İngilizce)
- Titanic felaketi kazayı yaşayan ve yorumlayanlar31 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- Titanic arşivi 9 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- Titanic Enkaz Haberi
- RMS Titanic, Inc. 16 Haziran 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . - Den exklusiva förvaltare av RMS Titanic (İngilizce)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddedeki bilgilerin dogrulanabilmesi icin ek kaynaklar gerekli Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek maddenin gelistirilmesine yardimci olun Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Kaynak ara RMS Titanic haber gazete kitap akademik JSTOR Nisan 2020 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin TitanicGenel BilgilerIsim RMS TitanicSahibi White Star LineSicilin bulundugu liman Liverpool Birlesik KrallikRotasi Southampton dan New York aInsa eden Harland and Wolff tersaneleriYapilis yeri Belfast Irlanda Birlesik KrallikTersane numarasi 401Baslangic 31 Mart 1909Denize indirilis 31 Mayis 1911Tamamlanmasi 2 Nisan 1912Ilk Seferi 10 Nisan 1912Durumu Buz dagina carparak batti 15 Nisan 1912Batis Yeri 41 43 55 K 49 56 45 B 41 73194 K 49 94583 B 41 73194 49 94583 New Founland ve Labrador yakinlari Kuzey Atlantik Atlas OkyanusuGenel OzelliklerSinifi ve Tipi Olympic Sinifi Transatlantik yolcu gemisiAgirligi 52 310 tonBoyu 269 metreEni 28 metreYukseklik 53 3 metreDraft 10 5 metreItme sistemi 2 adet bronz uc bicakli kanat pervaneleri 1 adet bronz dort bicakli orta pervaneHiz 21 Knot 39 km s 24 mph Azami 23 Knot 44 km s Kapasite 2 435 yolcu 892 murettebat Toplam 3547 RMS Titanic White Star Line sirketine ait Olympic sinifi bir transatlantik yolcu gemisiydi Harland and Wolff Belfast Kuzey Irlanda tersanelerinde insa edilmistir 15 Nisan 1912 gecesi daha ilk seferinde bir buz dagina carpmis ve yaklasik iki saat kirk dakika icinde Kuzey Atlantik in buzlu sularina gomulmustur 1912 de yapimi tamamlandiginda dunyanin en buyuk buharli yolcu gemisiydi Batisi 1 514 kisinin olumuyle sonuclanmis ve en buyuk deniz felaketlerinden biri olarak tarihe gecmistir Titanic in batisinin yol actigi buyuk can kaybi orani bircok nedene baglanmaktaydi ama zamanla one cikan gercek geminin herkese yetecek kadar filika tasimiyor olmasiydi Titanic in tam kapasitesi 3 547 kisi olmasina ragmen gemideki filikalarin toplam kapasitesi 1 178 kisiydi Ayrica kaza sirasinda kadinlara ve cocuklara oncelik tanindigi icin toplamda olen erkek sayisi da cok orantisizdi Titanic in yapiminda zamaninin mevcut olan en ileri teknolojiler kullanilmisti Bircok insan tarafindan batmaz gemi olduguna inaniliyordu ve bu inanis batmadan once bu sekilde tanimlanmis ve lanse edilmisti Bu derece ileri teknoloji ve egitimli murettebata ragmen batmasi bircok insani soke etti Medya Titanic in unlu kurbanlari ve batisi ile ilgili efsaneleri surekli gundeme getirmeye devam etti Bu tartismalarin sonucunda denizcilik kanunu degismis oldu Amerikan donanmasindan emekli Robert Ballard in geminin enkazini 1985 te bulmasi Titanic e olan ilgiyi artirdi ve bu ilgi gunumuze kadar devam etti kaynak belirtilmeli YapimiTitanic ve Olympic Belfast da yapim asamasinda iken Titanic White Star Line a ait bir transatlantik gemisiydi Harland and Wolff tersanelerinde Belfast Kuzey Irlanda uretilmis ve rakip firma Cunard Line in RMS Lusitania ve gemileriyle rekabet etmesi icin tasarlanmistir Titanicin yani sira Olympic Sinifi kardesleri de uretilmistir Bunlar ilk uretilmis olan RMS Olympic daha sonra uretilecek olan HMHS Britannic ti diger adi Gigantic Gemilerin tasarimcilari ise hem Harland and Wolff ve White Star da yonetici olan William Pirrie insa yoneticisi ile dizayn bolumunun basi Alexander Carlisle ve gemi muhendisi Thomas Andrews dur Gemi ayrica Amerikan yatirimci John Pierpont Morgan tarafindan finanse ediliyordu RMS Titanicin yapimina 31 Mart 1909 da baslanmis ve uzerinde 26 ay boyunca 11 300 kisi calismistir Geminin govdesi 31 Mayis 1911 da suya indirildi ve tamamlanmasi icin bir yil daha gerekti Geminin insasi 2 Nisan 1912 de tamamlanmistir Titanic in 1 sinif bolumundeki buyuk merdivenler Titanic 269 m uzunluk 28 2 m genislik 52 310 ton agirliga sahipti Geminin 3 pervanesine guc saglayan iki zamanli dort silindir uc asamali buharli itici motorlar ve dusuk basincli turbinler bulunmaktaydi Bu motorlara 159 komur firini tarafindan ateslenen 29 kazan enerji veriyor ve bu da geminin yaklasik olarak 43 km sa maksimum hiza ulasmasini mumkun kiliyordu Gemideki dort bacadan sadece ucu islevseldi dorduncu baca sadece geminin daha carpici gozukmesi icin eklenmisti Gemi toplamda 3 547 yolcu ve murettebat tasiyabiliyordu Ayni zamanda posta da tasimaktaydi Adinin basindaki kisaltma bunu ifade eder RMS Royal Mail Steamer Ozellikler Geminin bulundugu zamanda Titanic luks zenginlik ve ihtisam konusunda tum rakiplerinin uzerindeydi Gemide standart olarak ana guvertede yuzme havuzu spor salonu Turk hamami hem birinci sinif hem de ikinci sinifta kutuphane ve tenis kortu sunulmaktaydi Birinci sinif ortak odalari cok ozel agac islemeciligi pahali mobilyalar ve diger dekorasyonlar ile suslenmistir Buna ilave olarak Cafe Parisien birinci sinif yolculara cardak biciminde dekorasyon ile suslenmis gunesli veranda altinda mutfak hizmeti vermekteydi Titanic in icindeki Spor Salonu Gemi bulundugu zamana gore gelismis teknolojik ozellikler ile donatilmisti kaynak belirtilmeli Buhar jeneratorleri tarafindan desteklenen genis bir elektrik altyapisi vardi elektrik kablolari ayni zamanda elektrik lambalarini besliyordu Gemi ayni zamanda iki Marconi radyo sistemi ile de donatilmisti Vardiya halinde calisan operatorler tarafindan isletilen 1500 watt lik sistem sabit bir iletisim ve bircok yolcu mesajlarinin ayni anda transferine olanak saglamaktaydi Filikalar Titanic in tasarim asamasinda CarlisleTitanic in filikalari icin kullanilacak mataforalarin daha yeni ve genis bir modelini onermisti Bu sayede Titanic 48 filika tasiyabilecek ve geminin tamamina olmasa bile guvertedeki herkese yetecek kadar filika saglanmis olacakti White Star Line daha genis mataforayi kullanmis olsa da yolcularin 52 sinin tasinmasina imkan verecek 16 ahsap filika 1 16 Bu rakam bu tonajdaki bir gemi icin yasal minimumdu ve buna ek olarak 4 adet katlanabilir filika A D konulmasina karar verdi Ticaret kurulunun o zamanki yonetmeligi 10 000 ton uzerindeki gemilerin en az 155 724 m genisliginde 16 filika tasimasini zorunlu kiliyordu Yani gemi yasal olarak gereken filika sayisindan daha fazlasini tasimaktaydi 1894 te degerlendirilebilen en buyuk gemi sadece 13 000 tondu ve yonetmelik 1894 ten beri degismedigi icin buyuk ve genis gemiler bakimindan ayri bir zorunluluk getirilmemisti Carlisle White Star Line yoneticilerinden J Bruce Ismay ile konuyu resmi olarak tartistigini soylemistir Bruce Ismay ise bunu reddetmis boyle bir gorusmenin olmadigini ve kendisine boyle bir uyarinin gelmedigini ifade etmistir Olympic ile karsilastirma Olympic solda ve tersanedeki havuzdan disari cekilen Titanic sagda Titanic eski kardesi RMS Olympic e cok benzemekteydi Hacmi ve kayitli tonaji daha fazla olmasina ragmen omurgasi Olympic ile neredeyse ayni idi Bununla birlikte bazi farkliliklar da vardi En belirgin fark Titanic teki A guvertesinin on yarisi surgulu pencereleri olan celik duvarlarla kapatilmis iken Olympic tekinin komple acik olusuydu B guvertesi de Olympic tekine gore kucultulmus ek kamaralar ve ortak odalar icin kullanilmisti Olympic insa edildiginde Titanic in sahip olduguna benzer bir Cafe Parisien yoktu Bu ozellik 1913 e kadar eklenmedi Olympic te bulunan bazi kusurlar da Titanic te duzeltildi Ornegin geminin arka kismindaki ses cikartan birlesme yeri Titanic in A guvertesindeki pencereler daire biciminde Olympic tekiler ise ovaldi Titanic in kaptan kosku daha dar ve uzun yapilmisti Bu ve diger degisiklikler yuzunden kayitli fazladan 1 004 gross ton ile Olympic ten biraz daha agir ve ilk yolculugunu yapacagi 1912 de en buyuk gemiydi MurettebatKaptan Edward John Smith Kaptan Edward Smith Titanic in Kaptani Titanic in batisi ile ilgili olarak Kaptan Smith in bir ihmalinin olup olmadigi hususu gunumuze kadar tartisilan bir konu haline gelmistir Smith in bu olaydaki ihmaller zincirine katkisi ile ilgili cok fazla iddia mevcuttur Kaptan tarafinda bir zaafiyet mevcut olsa bile asagidaki faktorlerde gozden kacirilmamalidir Titanic boyut olarak cok buyuk bir gemidir zamanina gore ciddi teknolojik ustunluklere sahiptir kompartimanlar arasinda su gecirmez levhalar yerlestirilmis ve batmaz gemi olarak lanse edilmistir Ozellikle Atlantik te kritik mesajlar kopruye iletilememistir Titanic in imal edildigi celik metallerin cok kirilgan oldugu gorusu de bircok uzman tarafindan ifade edilmistir Titanic in carpmasindan sonra Kaptan Smith in nasil oldugu de cok netlige kavusamamistir Ballard a gore Titanic filminde de goruldugu gibi kopruye gittigi son emri vermek icin bekledigi ve Atlantigin buzlu sularinda kayboldugu soylenmektedir Baska bir iddiaya gore ise Kaptan silahini kafasina dayamis ve tetigi cekmistir Bu inanilmasi zor olayin ardindan kurtulanlar kaptan John Smith in gemi batmadan once bir cocugu filikalara kadar goturup geri donerek kaptan koskunde oldugu soylenilmektedir kaynak belirtilmeli Ilk seferTitanic Southampton rihtimindan ayrilmadan once Titanic ilk seferine Southampton Ingiltere den New York a dogru 10 Nisan 1912 de hareket edecekti O gun ilk olarak murettebat ve ardindan yolcular gemiye yerel saat ile 09 30 da alinmaya baslandi Gemi Southampton dan ogle uzeri ayrildi ve ilk sefer Kaptan Smith in komutasinda basladi New York a yonelmeden once ilk olarak Avrupa kitasindaki yolculari almak icin Mans denizi uzerinden Fransiz limani Cherbourg a gidecek daha sonra da Queenstown a Birlesik Krallik ugrayacakti Titanic bulundugu iskeleden ayrilir iken gittigi guney yolu uzerinde genis ve buyuk buzdaglari olduguna dair bir uyari aldi Ancak bu uyari USN Hydrographic deniz haritaciligi bolumune gitti ve asla kopruye ulasamadi Buzdagi uyarilari gun boyunca alinmaya devam etti ancak bu uyarilar yilin bu zamanlari icinde oldukca normal goruluyordu Daha sonra aksam saat 21 30 da Mesaba gemisi tarafindan Titanic in takip ettigi yolda genis ve buyuk buzdaglari oldugu ile ilgili yapilan uyari telsiz Marconi odasindaki ve tarafindan alinmasina ragmen bir takim zaaflar nedeni ile kopruye ulasamadi Bu zaaflar kisaca geminin iletisim kodlarinin girilmemesi olmaktaydi Uyarilar olmasina ragmen seyir ile ilgili bir degistirmeye ve yavaslamayi gerektirecek bir neden yoktu Titanic de gozcu olarak uc takim calismakta idi her takim iki kisiden meydana geliyordu ve bu iki kisi iki saatte bir degistirilmekteydi Gozculer koprunun ust kisminda kus yuvasi olarak ifade edilen diregin uzerinde duruyor ve karsiyi surekli olarak gozetliyorlardi Baska geceler buzdaginin daha onceden gorunmesi kesin gibiydi ancak o gece bircok faktor beraber hareket etmekteydi ay yoktu ruzgar yoktu durbun yoktu ve buzdaginin karanlik yuzu gemiyi karsiliyor idi Lightoller in de Ingiliz sorusturmasinda ifade ettigi gibi Her sey Bize Karsi Idi Buzdaginin gorulmesi Gozcu Frederic FleetAltinci Zabit Moody 14 Nisan 1912 saat 23 39 da gemideki saat Titanic New Foundland in Grand Banks guneyi aciklarinda seyir etmekteydi Gozcu Frederic Fleet gemi nin on tarafinda tam olarak secilemeyen buyuk bir buzdagi fark etti Fleet geminin can ini uc kez caldi ve kopruye telefon etti Telefona Altinci subay James Paul Moody cevap verdi Fleet Orda biri var mi diye bagirdi Moody Evet ne gordun diye cevap verdi Fleet Tam onumuzde buz dagi var seklinde bagirdi Moody kidemli ve o anda koprude sorumlu Birinci zabit William Mcmaster Murdoch u uyarmadan once Tesekkur ederim seklinde cevap verdi ve telefonu kapatti Murdoch in emirleri Birinci Subay Murdoch Kaptan Smith in durumunda oldugu gibi Birinci subay Murdoch in carpisma sirasinda vermis oldugu emirler ile ilgili de cok fazla iddia ortaya cikmistir Genel olarak kabul gorulen Murdoch in Tam Sancak Tarafi Gemi nin dumenini bir yone cevirmek icin kullanilir seklinde emir vermis oldugudur Bu sayede gemi donecek ve muhtemel bir carpmadan kurtulacakti Kaza sirasinda kopruye giren ve birbirlerini goren Dorduncu Subay Joseph Boxhall tarafindan Murdoch a geminin makine dairesine bagli telgrafi Tam tornistan a getirmesi rapor edildi Boxhall in bu ifadesini makine dairesi yagcisi Frederick Scott yalanlamistir Ona gore motor odasi telgrafi once Dur isaretini gostermekteydi Ayrica Kazan dairesinin cavuslarindan Frederick Barret ise kazandaki ates gostergelerinin once tam da oldugunu daha sonra dur a gittigini ifade etmistir Tam o esnada veya daha once Murdoch iskele tarafina tam bir donus emri vermis olabilirdi Serdumen subayi Alfred Olliver carpisma esnasinda kopruye dogru giderken bu emri duydugunu ifade etmistir Burada denenmeye calisilan ve saga dogru kalma manevrasi olarak bilinen bu hareket dumen yekesini tamamen sola tasimak bu sayede geminin saga donmesini saglamak ve kalan arka kismi buzdagindan uzak tutmakti Yapilan bu manevra gemi nin arka tarafinin buzdagina asla carpmayacagi konusunda ifade veren diger murettebat uyeleri tarafindan da desteklenmistir Carpisma esnasinda dumende olan dorduncu subay Robert Hichens ve koprude olup olmadigi tam belli olmayan dorduncu subay Boxhall her ikisi de Murdoch in Hichens e verdigi son emrinin Tam sancak tarafi oldugunu ifade etmislerdir Carpisma Titanic in bas muhendisi Thomas Andrews Fleet in buzdagini gordukten sonra geminin olumcul carpismasini 37 saniyede yaptigi tahmin edilmektedir Geminin sancak sag tarafi buzdagi tarafindan yirtilmistir omurgadaki bircok noktada bukulmeler olmus suyun altinda kalan percinler atmis ve bu nedenle bes kompartiman suya dogru acilmis ileri seviye tank uc ileri ambar ve kazan dairesi 6 ve denizin altinda kalmistir Normal percinler yani geminin ust tarafindaki percinler yapim sirasinda makineler yardimiyla yerlestirilmis ancak geminin deniz altina girecek sancak ve iskele bolumlerine makineler yetisemediginden percinler insan gucuyle ve curuf yardimiyla guclendirilmis olsa da fazla curuf kullanildigindan percinler daha rahat bir sekilde parcalanmistir Carpmanin tum etkisi ortalama 10 saniyede tamamlanmistir Altinci kompartimandaki kazan dairesi pompalar suyu geldigi hizla geri pompalayabiliyordu Ilk bes kompartiman asagi yukari 1 1 m civarindaki alandaki kucuk oyuklar ile delik desik olmustu Ondeki kompartimanlar doldukca kompartimanlar arasindaki su gecirmez bolmeler kapatildi Titanic su yuzunde dort kompartimanin dolmasi ile ayakta durabilirdi Ancak gemi besinci kompartimanlarina da su aliyordu Kaptan Smith kopruye varir varmaz carpmanin etkisi ile birlikte ekibine her seyin durdurulmasi emrini vermisti Carpmadan sonraki ilk on dakikada butun kompartimanlar 4 3 m civarinda Atlantik in buzlu sulari ile doldu Geminin birinci derecedeki subaylarinin incelemesini takiben gemi muhendisi ve tamircilerinden J Hutchinson ve Thomas Andrews iki guvertedeki posta odalarini da kapsayan detayli bir inceleme yaptilar bu inceleme sonucunda gorunen oydu ki Titanic batacakti Saat gece yarisini vurmadan once ondeki ucuncu sinif kismi suyla dolmaya baslamisti Carpismadan 25 dakika sonra saat 00 05 te Kaptan Smith butun cankurtaran filikalarinin ortulerinin acilmasini emretti bes dakika sonra saat 00 10 da yerlerinden cikartilmasini ve saat 00 25 te filikalarin kadinlar ve cocuklar ile doldurulmasini ve asagiya indirilmesini emretti Saat 00 50 de dorduncu subay Joseph Boxhall ilk beyaz yardim fisegini atesledi Saat 00 45 Ilk filika indiriliyor Charles Lightoller olumunden once bir mulakat vermis ve ilk filika indirilmeden once Kaptan Smith ile olan karsilasmasini aciklamistir Ifadesinde Filikalarin ortuleri kaldirilmis temizlenmisti Akabinde filikalar bot guvertesi seviyesine indirilmis ve menteselerinden cikarilmaya hazirdi tam bu o anda Kaptan Smith ile karsilastim ve ellerimi onun kulaklarinin arkasina koyarak ve yuksek sesle sordum Efendim filikalara ilk once kadin ve cocuklari mi almaliyim Bu soruma Kaptan olumlu anlamda kafa salladi ve bunun uzerine ilk filikayi doldurmaya basladim Ilk 65 kisi kapasiteye sahip yedi numarali filika saat 00 45 te sancak tarafindan ustunde sadece 28 kisi ile birlikte indirildi Hemen arkasindan 00 55 te alti numarali filikada yine 28 kisi ile iskele tarafindan indirildi Titanic yolculari ve murettebati ile birlikte 2 228 kisi olmasina ragmen toplam kapasitesi 1 178 olan 22 filika tasimaktaydi Numaralar ile isimlendirilmis on sekiz filika mataforalardaydi vinc yandan cadir bezli harf ile isimlendirilmis ve katlanabilir dort adet filika ise subay yatakhanesinin catisina yerlestirilmislerdi Filikalar icin toplamda yetecek alan gemideki yolcularin ve murettebatin yarisindan biraz daha az idi Yukarida da ifade edildigi gibi o zamanlar gereken bot sayisi insan sayisi yerine geminin gros ton agirligina gore karar veriliyordu Birinci ve ikinci sinif yolcularinin filikalara erisimi bot guvertesine cikan merdivenler ile daha kolaydi fakat ucuncu sinif yolculari icin bu daha zordu Alt kisimlarda kalan bircok koridor yuzunden filikalara giden yolu bulmak cok zordu Ayrica ucuncu sinifi geminin diger alanlarindan ayiran ve geminin arka kismindan ikinci kisma gecisi saglayan kapilar kilitliydi Birinci ve ikinci sinifin kadin ve cocuklarinin bircogu batis esnasinda kurtarildi ucuncu sinifin kadin ve cocuklarinda ise durum daha vahimdir kayip edilen rakam kurtarilandan daha fazladir Bununla birlikte kilitli kapilar bot guvertesi ve F G guverteleri arasindaki iletisime de engel olmustu Filikalar bot guvertesinde bekleyen kadin ve cocuklar ile birlikte indirilmeli ve sonrasinda ise F G guvertelerinde bekleyen kadin ve cocuklari iskelelerden araliklardan almaliydi Maalesef botlar basitce ve hic durdurulmadan suya indirildi Bununla birlikte ucuncu sinifinda kurtarilma esnasinda ayrilmasi ile birlikte birinci sinifta seyahat eden 6 cocuktan 1 i ikinci sinifta seyahat eden 24 cocuktan hicbiri ucuncu sinifta seyahat eden 79 cocuktan 52 si hayatini kaybetti Saat 01 10 dan bes dakika once toplam kapasitesi 65 olan filika 8 iskele tarafindan 28 kisi ile ayrildi Asagi yukari 10 dakika sonra 9 numarali filika 56 kisi ile birlikte gemiyi terk etti Felaketin geri donulemez noktasi gece saat 01 15 te gelmisti o anda geminin on tarafinda bulunan capa bosluklari suyun altinda kalmisti Bu noktadan once okyanus suyunun girebilecegi tek yer buzdagi tarafindan olusturulan yariklardi Deniz suyu geminin capa bosluklari uzerinden surekli guc kazaniyordu ve bu guc geminin batma hizini dramatik olarak artiriyordu Titanic in Batisi Radio aciklamalarina istinaden Henry Reuterdahl tarafindan cizilmistir Bot guvertesi zaman gectikce daha fazla kaotik hale geliyordu Saat 01 25 te 11 numarali filika 70 kisilik yolcu ve murettebati ile birlikte sancak tarafindan indirildi Ancak filikanin indirildigi yer suyu gemiden disariya atmaya calisan bosaltim pompalarindan birine cok yakindi ve bundan dolayi filika denize ulastigindan neredeyse batiyordu Tayfalar filikalar denize inmesine saniyeler kala gemiden bir an once uzaklasabilmek icin kurekleri cekmeye basliyordu On dakika sonra Filika 13 70 kisiyle ve Filika 15 40 kisiyle indirildi 13 numarali filikaya baska kisiler Bosaltma borusundan atilan su hizla indirilen 15 numarali filikanin altinda duran 13 numarali filikanin arkasindan ittirdi Tayfalar suya indirilen 13 numarali filikanin iplerini cilginca kesiyorlar ve yonunu degistirebilmek icin manevra yapiyorlardi Ayni esnada filika 14 icindeki 40 kisi ile birlikte besinci subay Harold Lowe in yonetiminde iskele tarafinda alcalmaya basladi Filika alcalmasini devam ettirirken Lowe filikaya yan taraflardan binmeye calisanlari korkutmak ve kalabaligi kontrol etmek icin filikada bulunanlarinda baskisi ile yaralanmaya sebep olmadan silahi ile havaya uc uyari atesi acti Saat 01 35 te Filika 15 ve 16 gemiyi her biri 40 kisi ile terk etti Ikinci sinifin bot guvertesindeki butun filikalar gitmisti Gemide sadece birinci sinifta olmak uzere toplamda her bir filika 49 kisi olan alti filika kalmisti tahminen gemide kalan sayisi ise 1800 olacakti Filika 2 ve 4 katlanabilir filikalar disinda gemiden son ayrilacak filikalardi Filika 2 01 45 civarlarinda 40 kisi ile ayrildi hemen onu cok yakin olarak on dakika sonra filika 4 40 kisi ile takip etti Bu filikalar batacak olan gemiye en yakin olanlardandi Filika 4 gemiden dondurucu okyanusa dusmus olan insanlarin bir kismini aldi Titanic in rapor e ttigi pozisyon 41 46 0 N 50 14 0 W Enkazin bulundugu koordinat 41 44 0 N 49 57 0 W Saat 01 45 te geminin ust guvertesi ve ileri guverte su altindaydi ve ileri A guvertesi gezinti noktasi ortalama yuzeyin 3m ustundeydi Telsiz operatorleri Jack Philipse ve Harold Syndney Bride tehlike sinyali gondermek ile mesgul idi mesaj CQD MGY idi bunun anlami batiyorum acil yardima ihtiyacim var seklinde idi Bu cagriya bircok gemiden cevap geldi bu gemiler Mount Temple Frankfurt ve Titanic in kardes gemisi Olympic idi ama hicbiri yetismek icin yeteri kadar yakin degildi Olympic ortalama 930 km uzakliktaydi En yakin cevap veren gemi Cunard Line dan RMS Carpathia idi asagi yukari 107 km uzakliktaydi ve ortalama gelis suresi 4 saatti ancak Titanic icin cok gecti Titanic in acil yardim cagrisini karadan iki nokta aldi Bir tanesi Cape Race deki radyo istasyonu digeri ise New York ta Wanamaker magazasinin tepesinde bulunan Marconi telgraf istasyonu idi Acil yardim cagrisindan kisa bir sure sonra bu cagri gemiden gemiye Halifax dan New York a oradan tum ulkeye yayilmaya basladi New York ta insanlar White Star Line in onunu doldurmaya basladi Mount Temple in kurtarma denemesi Mount Temple ilk acil yardim cagrisini Titanic e 79 mil uzaklikta iken saat 00 30 da aldi Kaptan Moore geminin yonunu hemen cevirip 11 5 knot azami hizla yola cikti Saat 04 10 civarlarinda Titanic tarafindan verilen koordinata ulastiginda ortada herhangi bir gemi veya benzeri bir sey bulamadi Sonradan ortaya cikan gercek ise Titanic in vermis oldugu pozisyon gercek yerinden 12 km uzakliktaydi Eger Titanic o anda dogru koordinatlari vermis olsa idi Mount Temple muhtemelen RMS Carpathia dan daha once varacakti Yakinlarda duran cevap vermeyen ve bilinmeyen gemiler New York Herald in Titanic felaketi ile ilgili on sayfasi Titanic koprusunden sancak tarafinda bulunan bir geminin isiklari gorunebiliyordu geminin Titanic e olan ortalama uzakligi 16 24 km civarindaydi Bu gemi ne radyo iletisimine ne de her 15 dakikada bir firlatilan roketlere cevap veriyordu Bunun uzerine Boxhall ve levazim subayi George Rowe Titanic deki lambalar ile karsi gemiye mors kodlari gondermeye basladi ancak bu deneme de sonucsuz kaldi Bu gemi ile ilgili yapilan sorusturmalarda S S Mount Temple kaptani Moore ve RMS Carpathia nin kaptani Rostron bagimsiz olarak ayri ayri verdikleri ifadelerde gece karanliginda bu vapurun isiklarini gorduklerini ifade etmislerdir Ancak her iki kaptanin da ayni geminin isiklarini gorduklerine dair ortada bir kesinlik de bulunmamaktadir Buna ilaveten hem Rostron hem de Moore ek kanit olarak gun agardiginda 15 Nisan 1912 iki diregi ve tek bacasi olan bir vapuru da gorduklerini ifadelerinde belirtmislerdir Bu anilan geminin cok sik olarak adi gecen ve murettebati sorusturmaya ugrayan S S Californian olup olmadigi cok tartisma konusu olmustur S S Californian dort tane direge sahipti Carpisma gecesi SS Californian buzdan dolayi ve gece oldugu icin durmustu ancak Titanic e oldukca yakindi vapurun telsiz sistemi operator gece uyumaya gittiginden dolayi kapatilmisti Titanic in telsiz sistemi Marconi daha onceki gunlerde bir hasar gormus Philips ve Bride bunu duzeltebilmek icin tum gun boyunca ugrasmislardi Bunun sonucu olarak geride gonderilmeyi bekleyen cok fazla sayida mesaj birikmisti Philips en yakindaki Halifax istasyonundan guclu bir sinyal alinca mesajlari gondermeye baslamisti Californian telsiz operatoru Cyril evans saat 23 00 te yataga gitmeden once Titanic i yollarinin uzerinde buyuk buzdaglari oldugu konusunda hatali yazilmis bir mesaj ile uyarmaya calisti fakat Cyril Jack Philips tarafindan surekli kesildi mesaj hatali oldugundan kaptan koprusune iletilmedi ve geri cevap olarak Ceneni kapat su anda cok mesgulum ve calisiyorum iletildi SS Californian vapuru Saat 22 10 da Californian guneyden gelen bir geminin isiklarini fark etmisti Kaptan Lord ve ucuncu subay C V Groves bunun bir yolcu gemisi oldugu konusunda mutabik olmuslardir Yukarida da ifade edildigi gibi durmus olan Californian gelen gemiyi buz ile ilgili uyarmaya calismis ancak Titanic in telsiz operatoru Jack Philips tarafindan azarlanmisti Saat 23 50 de Grove geminin isiklarinin yanip sondugunu fark etti sanki gemi durmus veya tamamen kapatilmis gibiydi Kaptan Lord un emri ile saat 23 30 ve 01 00 arasinda mors isik kodlari gonderildi ancak hicbirine cevap alinamadi Daha sonra yapilan sorusturmalarda ortaya cikan gercek ise Mors lambasinin maksimum mesafesinin 6 km oldugudur bu sebepten dolayi Titanic tarafindan asla gorulemedi Kaptan Lord saat 23 30 da koskune istirahat etmek icin cekilmisti ikinci subay Stone gorev basindaydi ve saat 01 15 te Lord u gemi nin Titanic bir tane roket firlattigina bunu takiben dort tane daha firlatilmistir dair uyardi Lord bu roketlerin bir sirket sembolu olup olmadigini bilmek istedi bu roketler tanimlama yapmak icin kullanilan ve isik sacan roketlerdi Stone roketlerin tamaminin beyaz olup olmadigi ile ilgili olarak hicbir fikrinin olmadigini ifade etti Titanic in gondermis oldugu acil yardim roketleri nin renkleri farkli idi o zamanlardaki denizcilik yonetmeliginin eksiklerinden dolayi Kaptan Lord un kafasi karisti ve bu roketlerin acil durum roketi olup olmadigini bilemedi Kaptan Lord ekibine izlemeye devam etmelerini ve diger vapurlara Mors lambasi ile sinyal gondermelerini emir etti ve tekrar yatagina cekildi Saat 01 50 de uc roket daha goruldu ve Stone gemi nin suyun icinde ilginc gorundugunu not etti Saat 02 15 te gemi nin artik gorunmedigi konusunda Kaptan Lord tekrar bilgilendirildi Lord isiklarin herhangi bir renginin olup olmadigini tekrar sordu cevaben hepsinin beyaz oldugu bilgisini aldi Birinci subay George Stewart saat 05 30 da telsiz operatoru Cyril Evans i uyandirdi ve gece boyunca roketlerin goruldugu konusunda onu bilgilendirdi ve bulabilecegi gemiler ile iletisim kurmasini istedi Frankfurt gemisi Titanic telsiz operatorunun kayip oldugu bilgisini verdi bu bilgi hemen Lord a aktarildi ve Californian yardim icin harekete gecti Sorusturmalarda tespit edilen ise Californian Titanic e olan uzakligi 31 km civarindaydi Kaptan Lord roketleri gordukten sonra telsiz operatorunu kaldirabilir ve yardim icin hemen harekete gecebilirdi bu sayede yasanan kayiplar daha az olabilirdi Felaket ile ilgili yapilan her iki sorusturmada da SS Californian ve kaptani Stanley Lord yeterli yardimi yapmadigi icin hatali bulunmustur Saat 02 00 Dondurucu okyanus suyu ileri bot guvertesine ulasiyor Felaketin ilk anlarinda yolcular sicak odalarini birakmak konusunda oldukca isteksiz davranmistir ve Titanic i daha guvenli bulmustur Bunun nedenleri ile ilgili yapilan arastirmalarda ortaya cikan gercek ise gelen felaketin boyutunun yolcular tarafindan cok iyi anlasilamamasidir Gemi murettabanin felaketin ilk anlarindaki tavirlari da bu algiya onemli miktarda katki saglamistir Carpismanin hemen arkasindan kazanin boyutlari tam olarak bilinemedigi ve daha fazla arastirmaya ihtiyac duyuldugu icin yolcular arasinda panik havasina neden olabilecek ifadelerden kacinilmistir Titanic arastirmacilari filikalarin ilk baslarda mevcut kapasitesinin cok altinda gitmesinin ana sebeplerinden birisini buna baglamaktadir arastirmacilar ikinci neden olarak ise filikalarin saglamligi konusunda kafalarda olusan suphelerin oldugunu ifade etmislerdir Filikalarin tam olarak doldurulmasi halinde batabilecegi dusunulmus hatta bircok yolcunun gemiden atlayip filikalara binebilecegi tahmin edilmistir Titanigin hareket ettigi limanin yeri ve battigi yer Kaptan Smith ayni zamanda filikalarin yari doldurulup gonderilmesini istemistir bu sayede filikalar hemen geri donup su uzerinde kalanlari kurtarabilecekti Bir numarali filika 40 kisi tasiyabiliyordu ancak Titanic den 12 kisi ile birlikte ayrildi Cikarilan bir dedikoduya gore Sir Cosmo ve Lady Duff Gordon iki tayfa ve bes atesciye rusvet verdigi kendileri ile birlikte uc tane de arkadasini gemiden cikartmasini istedigi iddia edilmistir Ancak bu soylentinin daha sonra yanlis oldugu ispatlanmistir White Star Line in yonetici direktorlerinden J Bruce Ismay 40 kisinin oldugu portatif filika C ile gemiden ayrilmis hem Amerikan hem de Ingiliz sorusturmalarinda bundan dolayi elestirilmistir Diger yolculardan peder Thomas Byles ve Margaret Brown filikalarin icindeki kadinlara ve cocuklara yardim etmislerdir Brown son olarak filikaya binmesi konusunda zorlanmis ve kurtulmustur ancak Byles kurtulamamistir Zaman gectikce geminin okyanusa dogru egiminin artmasi ile birlikte insanlardaki endisede artmaya baslamisti bazi filikalar daha fazla yolcu ile ayrilmaya baslamisti Filikalar doldurulurken kadinlar ve cocuklar ilk olarak filikalara aliniyordu bu emir Kaptan Smith tarafindan verilmisti Ilk basta dusunulen kadinlar ve cocuklar doldurulacak yer kalirsa erkeklerde alinacakti Maalesef bazi heyecanli subaylar erkeklerin filikalara binmesini engellemisti hatta erkekler icin yer olmasina ragmen silah bile kullanmaktan cekinmemislerdir Cok sik olarak anilan bir slogan ise birinci siniftaki erkeklerin yasam orani ucuncu siniftaki kadinlardan fazla oldugudur Bu asla dogru degildir Resmi kayitlara gore kurtarilan ucuncu sinif kadinlarin orani birinci sinif erkeklere gore sayica cok ustundur Ancak unutulmamasi gereken bir gercek ise ucuncu siniftaki kadinlarin yarisindan fazlasi donmus birinci ve ikinci siniftaki kadinlarin neredeyse tamami kurtarilmistir Saat 02 05 te dondurucu okyanus suyu kopru altindaki trabzanlara ulasmisti katlanabilir A ve B filikalari da dahil olmak uzere butun filikalar indirilmisti Katlanabilir D filikasi ise mataforalardan indirilen son filikaydi ve 02 05 te 44 kisi ile son ayrilan filika oldu Tum filikalar icinde toplamda bos alan sayisi 466 olarak hesaplanmaktadir 02 05 Pervaneler ortaya cikiyor Okyanus suyu ilerledikce Titanic in bronz pervaneleri de su yuzunden yukari dogru yukselmeye baslamisti Okyanus suyu ileri bot guvertesini yavas yavas dolduruyordu Kaptan Smith Harold Bride ve Jack Phillips i gorevlerinden azil etmistir Bundan sonra Bride bitisigindeki yatakhaneden yedek parasini almaya gitmis ancak Phillips calismaya devam etmistir Kurtulanlarin bulundugu bir filika Carpathia tarafindan alinmadan once Bride dondugunde bir atescinin yavasca ve gizlice Philips in can yelegini calmaya calistigini fark etmis ve atesciyi yakalamistir Tam o anda ucu de kucuk odada bogusmaya baslamistir Bogusma esnasinda Bride atesciyi belinden yakalamis Phillips de atesciye yumruk atmistir Her ikisi de o anda suyun odaya girdigini gorup sapkalarini alip cikmislardir Bride katlanabilir B filikasina yardim etmis Phillips ise kurtulma umidi ile geminin arkasina dogru kosmus ve gozden kaybolmustur Tam o sirada Atlantik in buzlu sularinin ulastigi sag guvertenin aciginda ise iki filika yuzmekteydi Katlanabilir filika B yukaridan asagiya inmis ve A filikasinin yarisi su ile dolmustu Kaptan Smith koprude her zamanki pozisyonunda dikilmekteydi Gemi batar iken kaptan ya dumenci odasinda sikisip kalmisti ya da buzlu sularin arasinda yok olmustu Bu konuda tam bir kesinlik ortaya konulamamistir Genel kabul koprude hayatini kayip ettigi yonundedir Su ilerledikce verdigi ilk onemli hasarlardan biri ilk bacanin devrilmesidir Baca devrilmesi ile birlikte sancak tarafinda kalan kopru kanatlarini parcalamis ve su uzerinde bulunan bircok insanin olumune neden olmustur Bunlarin arasinda zengin ve meshurlardan Charles Williams Hugh McElroy ve muhtemelen John Jacob Astor IV de vardi Guvertede bulunan insanlar geminin arkasina dogru bagiriyorlardi veya bir umutla filikalara ulasabilmek icin suya atliyorlardi Iceride ise durum daha vahimdi Su camlari kirmaya baslamis ve birinci sinif merdivenleri yutmustu Peder Byles bu son kritik anlarda cevresindeki insanlar ile birlikte dua okumaktaydi Tam o esnada bronz pervaneler tamamen ortaya cikmis ve gemi bas asagi egilmisti Titanic in batmasinin tasviri Bu arada ikinci baca da yere yuvarlanmis elektrik sistemi de iflas etmis ve isiklar tamamen kapanip gemi butunuyle karanliga burunmustu Kisa bir sure sonra Titanic in govdesinin uzerindeki stres gerilim artmis ve son iki baca arasindan ikiye bolunmustur Bolunmeden sonra bas taraf tamamen suyun altina gitmis geminin arka tarafi ise tek basina bir sure kaldiktan sonra dikey olarak saat 02 20 civarlarinda okyanusun karanlik sularina gomulmustur Gemi tamamen battiktan sonra aciklardan bulunan 18 filikanin sadece 2 tanesi geri donup insanlari kurtarmaya calismistir Bunlardan biri olan 4 numarali filika batis yerine oldukca yakin idi Bu sayede suda bulunan dort kisiyi daha kurtarmistir Kurtarilanlardan ikisi daha sonra olmustur Asagi yukari bir saat sonra 14 numarali filika enkaz alanina tekrar geri gitmis ve dondurucu su uzerinde bulunan dort kisiyi daha kurtarmistir Geride kalan diger filikalarin da bir muddet sonra kurtarma islemine katildigina dair ifadeler de bulunmaktadir Ayrica su uzerinden kalan insanlarin can havli ile filikalara dogru yuzerek tirmandigi ve filika uzerindeki insanlarin ise filikanin batmasini engellemek icin su uzerindeki kurbanlar ile mucadele ettigi de kayitlarda yer almaktadir Batisin hemen sonrasinda gemi derinlere dogru suzuluyordu ancak iki kisim birbirinden cok farkli batiyordu Arka taraf yuzeyden 609 m yukseklikte suzulmekteydi ve bir sekilde yavaslayip hafifce inis yapti Bas taraf ise okyanus suyuna siddetli bir sekilde dalmis iceride sikismis hava buyuk bir patlamaya neden olarak govde uzerinde buyuk bir yirtiga neden olmus ve zemine oturmustur SonrasiKurtulanlar kaybedilenler ve istatistikler Yas wbr Cinsiyet Sinif wbr Murettebat Gemideki Sayi Kurtulan Sayisi Kaybedilen Sayisi Kurtarilma Orani Kaybedilme OraniCocuklar Birinci Sinif 6 5 1 83 17 Ikinci Sinif 24 24 0 100 0 Ucuncu Sinif 79 27 52 34 66 Toplam Cocuk 109 56 53 51 49 Kadinlar Birinci Sinif 144 140 4 97 3 Ikinci Sinif 93 80 13 86 14 Ucuncu Sinif 165 76 89 46 54 Murettebat 23 20 3 87 13 Toplam Kadin 425 316 109 74 26 Erkekler Birinci Sinif 175 57 118 33 67 Ikinci Sinif 168 14 154 8 92 Ucuncu Sinif 462 75 387 16 84 Murettebat 885 192 693 22 78 Toplam Erkek 1 690 338 1 352 20 80 Toplam 1 Sinif 325 202 123 62 38 Toplam 2 Sinif 285 118 167 41 59 Toplam 3 Sinif 706 178 528 25 75 Toplam Murettebat 908 212 696 23 77 Toplam 2224 710 1514 32 68 Titanic deki toplam 2 224 kisiden sadece 710 ucte birden daha az kisi kurtuldu ve kalan 1 514 kisi oldu Olumlerin cogunlugun 2 C derecedeki su sicakligina bagli hipotermi yuzunden 15 dakikadan daha az surede gerceklestigi kabul edilmistir Titanik faciasinda yolculuga gec kalip bileti oldugu halde katilamayan tek kisi Turk Tabip Besim Omer Akalin dir Titanik Laneti Titanic in dedikodulara yol acan numarasinin tersten okunusu No Pope Titanik in sulara gomulmesi hakkindaki lanetli soylentilerini de beraberinde getirdi Basin Titanik Laneti olayini hemen White Star Line in gemilerini vaftiz etmemeleriyle iliskilendirdi En cok tartisilanlardan biri ise geminin insa edildigi sehir olan Kuzey Irlanda daki Belfast in tarikatci bir sehir olmasiydi Buna isaret olarak gemiye verilen 390904 numarasinin suya yansimasindaki tersten okunusunda No Pope Papa yoktur ifadesi gosteriliyordu Cunku bu asiri Protestan tarikatcilarin Roma Katoliklerine saldirmak ve onlari provoke etmek icin kullandiklari bir slogandi Tabii ki bu hikaye yalnizca bir sehir efsanesiydi Aslinda RMS Olympic ve Titanik e yarda numarasi olarak 400 ve 401 verilmisti Hikayenin kaynagi buyuk olasilikla geminin komurlugundeki anti Katolik graffitiye karsi olan komurculer olarak tahmin ediliyor Bu numarayi da gemide calismaya basladiklarinda kendilerinin uydurdugu varsayiliyor Titanic Orkestrasinin Uyeleri Titanic orkestrasi Titanic in batisi esnasindaki etkileyici ve unlu hikayelerden birisi de Titanic orkestrasina aittir Wallace Hartley tarafindan yonetilen sekiz uyeli orkestra yolculari sakinlestirmek ve daha iyimser tutabilmek icin geminin birinci sinif bolumunde toplanmisti Wallace Hartley diger 7 orkestra uyesine kacmalari icin izin verdi ancak hepsi Hartley ile kaldi Orkestra daha sonra ilerideki bot guvertesine gecti ve gemi tamamen batarken bile muzik calmaya devam etti Gemi battiktan sonra tum orkestra uyeleri hayatlarini kaybetmistir Orkestranin son caldigi sarkinin ne oldugu hususunda cok fazla spekulasyon ortaya cikmistir Kanadali Bayan Vera orkestra tarafindan calinan son sarkinin Nearer my God to thee oldugunu iddia etmistir Ancak Walter Lord un A Night to Remember isimli kitabinda yazdigina gore ise Harold Bride gemi batmadan once calan sarkinin Autumn veya Songe d Automne oldugunu iddia etmistir Bride ayni zamanda geminin batisi esnasinda orkestraya en yakin kisi oldugunu da iddia etmistir Guvenilir bir takim kaynaklara gore Bayan geminin batisindan 1 saat 20 dakika once gemiden filika ile ayrilmistir bu nedenle son sarkiyi duymasi cok mumkun degildi EnkazTitanigin on tarafi 2004 Titanic battiktan sonra tum dunyada sok etkisi yaratmistir Ozellikle insanlarin teknolojiye olan guvenleri derinden sarsilmistir Yillarca aranan Titanic enkazi sonunda bir deniz bilimci Robert Ballard tarafindan 1985 yilinda yani kazadan 73 sene sonra kesfedildi Titanic 3 657 metre derinlikte yatiyordu Yani normal bir denizaltinin bu derinlige inmesi olanaksizdi cunku bu derinlikteki basinc degerleri bir denizaltiyi rahatlikla ezebilecek guctedir Bu noktaya inebilen ozel olarak uretilmis denizalti araclari ile dahi Titanic e ulasmasi 2 5 saat surmektedir Ilk yuzeysel arastirma sonucu ortaya cikan sasirtici gercek Titanic in arka kisminin pruva kismindan oldukca uzakta birkac kilometre otede farkli yone bakiyor olduguydu Bu gorgu taniklarinin geminin su uzerinde ikiye ayrildigi ifadelerini dogruluyordu Gorgu taniklari kazadan sonra geminin buyuk bir gurultu ile son iki bacasindan ikiye ayrildigini ifade etmislerdir fakat bunun imkansiz olduguna inanilmistir Arka kisim adeta patlamis gibi etrafa sacilmisti Arastirmalara gore arka kisimda kalan hava su basincina dayanamayip patlamistir Ballard geminin ilk fotograflarini cekmeyi basardi Boylece tarihcilerin ve bilim adamlarinin ilgisini bu dev enkaz yeniden cekmeyi basardi Titanic in ilk yayinlanan goruntuleri butun bilinenleri degistirdi Daha sonraki yillarda geminin ic kisminda arastirmalar basladi ve boylece bilinmeyenler aciga cikacakti Ballard Titanic e en unlu bolumu olan grand staircase yani gorkemli merdivenlerinin tepe girmeyi basardi Eskiden geminin en gorkemli kismi olan bu yer en alt kadar cokmustur Ballard gemiden yolculara duydugu saygi nedeniyle hicbir sey cikartmamistir Fakat arastirma yapmak icin demir parcalari ve tartisma konusu olan percin civilerini gun yuzune cikarmistir Percin civileri uzerinde yapilan arastirmada bu demirlerin saglam olmadigi ortaya cikmistir Demirler uzerinde yapilan arastirma ise geminin neden ikiye kirildigini aciklar nitelikte idi Bu demirlerin ozelligi yoktu Geminin kamaralarindaki bircok esya ilk gunku gibi duruyordu Daha sonraki yillarda esyalar cikarilacak ve sergilenecektir 77 yil sonra Titanic e gelen ziyaretci sayisi artmaya basladi Ballard aralarinda film yapimcilari bile olan bircok ziyaretcilerin yasal olarak getirildigini biliyordu Hatta gemiye carptiklarini rapor ediyordu Aralarin da bu geminin pruvasinda evlenmek isteyenler bile vardi Hatta gelen bircok deniz alti kaza yaparak Titanic i yaraliyordu Ballard bu konuda soyle soyluyordu korktugum basima gelmisti Titanic in kalintilarina saygi gosterilmesi gerektigini israrla vurgulamistim Aksine gemiyi panayirlarda sergilenen hilkat garibelerine cevirmislerdi Boylece ABD ve Ingiltere Titanic e ziyaretlerin denetlenmesi hakkinda bir anlasma imzalamistir Titanic cani Gozcu Frederic Fleet buz dagi uyarisini bu can ile yapmisti Sonraki yillarda yeniden cikarilan enkaz kalintilari korkunc bir gercegi gun yuzune cikardi Gemi bakteriler sonucunda yavasca adeta eriyordu Uzmanlara gore Atlas Okyanusu nun dibinde yatan enkaz da 15 ila 20 yil icinde bir bakteri yuzunden yok olup gidecek Yeni kesfedilen ve pasla beslenen bir tur bakterinin geminin yapiminda kullanilan 50 bin ton demiri yavas yavas tukettigi ortaya cikti Uzmanlar artik saldirgan mikroorganizma gruplarinin eninde sonunda gemi enkazinin tamamen yok olmasina neden olacagini dusunuyor DNA teknolojisi kullanilarak tespit edilen bakteri Titanik in demir govdesini kaplayan pas tabakalarinin uzerinde bulundu Halomonas titanicae adli bakterinin demiri ve pasi tuketerek yasadigi belirtiliyor Sonuc olarak bilim insanlari iki ayri bolumdeki enkazdan geriye 20 yil icinde dev bir pas lekesinden baska bir sey kalmayacagina inaniyor Titanik teki mikro organizmalara dair Kanada daki Dalhousie Universitesi nden ve ile Ispanya daki Sevilla Universitesi nden arastirmacilarin ortak calismasiyla 20 yillik bir arastirma sonucunda ortaya cikan sonuc 1991 yilinda alinan orneklerden elde edildi Uzmanlar Titanic in metal yuzeyinin cok sayida mikro organizmaya ev sahipligi yaptigini bunlar arasinda 27 bakteri turunun yer aldigini kaydediyor Halomonas titanicae adli bakterinin ozellikle demire duskun oldugu belirlendi Titanic in enkazinin korunmasi su an icin mumkun gorunmuyor Enkaz cikarma projesi 1986 yilinda baslatildi Fakat hicbir teknoloji araci Titanic i oldugu gibi su yuzune cikartmayi mumkun kilmiyor Zira gemi capasina kadar camura gomulmus ve bas kisim tek basina 44 000 ton cekiyor Ayni zamanda geminin en ic kisimlarina isleyen su bu agirligin artmasina sebep olmustur Titanic enkazi su anda su altinda bulunan en buyuk enkaz Fakat bakteriler yuzunden yakinda yok olacagi tahmin ediliyor Geminin arka kisminin su yuzeyinde kalktigi gorgu taniklari tarafindan dogrulanmistir Ancak geminin batmadan once mi yoksa suyun icinde mi ikiye ayrildigi konusunda fikir ayriliklari olusmustur Gorgu taniklarinin bazilari geminin henuz su ustundeyken ikiye ayrildigini bazilari ise gemiden kopan parcalar oldugunu ancak bir bolunme olmadigini ifade etmistir Uzmanlarin gorusu geminin su yuzeyinde degil de suyun icinde ikiye ayrildigidir Cunku 269 metrelik geminin enkazi sadece 5 km capindaki bir bolgeye dagilmistir Eger su yuzeyinde bolunse bu bolge cok daha buyuk olurdu Populer kultur Titanic 1953 ABD yonetmen Jean Negulesco en iyi senaryo Akademi Odulu adayi Lanetli Gemi Clive Cussler in 1976 da yazdigi Titanik in bulunup tekrar yuzdurulmesini anlatan romani Titanik Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet in oynadigi Titanic in ilk yolculugunu konu alan 11 Akademi Odulu kazanmis 1997 yapimi film GaleriTitanikKaynakca 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi 12 Nisan 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi 6 Aralik 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Aralik 2008 Lightoller s testimony on Day 12 of British Board of Trade Inquiry 17 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Aralik 2008 Lord Walter 2005 1955 A Night to Remember New York St Martin s Griffin ISBN 978 0 8050 7764 3 Ballard Robert D 1987 The Discovery of the Titanic New York Warner Books ISBN 978 0 446 51385 2 Eaton John P Haas Charles A 1994 Titanic Triumph and Tragedy Wellingborough UK Patrick Stephens ISBN 978 1 85260 493 6 United States Senate Inquiry 30 Temmuz 1912 6 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2011 Spitz D J 2006 Investigation of Bodies in Water In Spitz W U amp Spitz D J eds Spitz and Fisher s Medicolegal Investigation of Death Guideline for the Application of Pathology to Crime Investigations Fourth edition Charles C Thomas pp 846 881 Springfield Illinois Claude A Piantadosi The biology of human survival life and death in extreme environments 2003 ISBN 0 19 516501 2 sabah com tr 10 Nisan 2015 4 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 10 Nisan 2015 Dis baglantilarWikimedia Commons ta RMS Titanic ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir BBC Arsiv Titanic 24 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hayatta kalanlarin hic unutamadiklari o geceyi onlarin tanimlari ile duyun Ingilizce Titanic Historical Society3 Nisan 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Encyclopedia Titanica17 Ekim 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Titanic batisi ile ilgili onemli bir kaynak Ingilizce RMS Titanic Inc 17 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Resmi Titanic arsivi ve onemli bilgiler Ingilizce ABD senatosu ve Ingiliz ticaret odasinin felakatle ilgili sorusturma raporlarinin kopyasi Ingilizce PBS Online Kayip yolcu gemileri 18 Subat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Curlie de RMS Titanic DMOZ tabanli Ingilizce Titanic felaketi kazayi yasayan ve yorumlayanlar31 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Titanic arsivi 9 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Titanic Enkaz Haberi RMS Titanic Inc 16 Haziran 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Den exklusiva forvaltare av RMS Titanic Ingilizce