Albert Camus (Fransızca telaffuz: ; d. 7 Kasım 1913 - ö. 4 Ocak 1960), Fransız yazar ve filozof.
Albert Camus | |
---|---|
1957'de Camus | |
Tam adı | Albert Camus |
Doğumu | 7 Kasım 1913 Mondovi, Fransız Cezayiri |
Ölümü | 4 Ocak 1960 (46 yaşında) Villeblevin, Fransa Trafik kazası |
Milliyeti | Fransız |
Evlilikler | Francine Faure (e. 1940–1960), Simone Hie (e. 1934–1940) |
Alma mater | |
Ödüller | Nobel edebiyat ödülü (1957) |
Çağı | 20. yüzyıl felsefesi |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Okulu | Varoluşçuluk, Absürdizm |
Önemli eserler | Yabancı, Sisifos Söyleni, Düşüş, Veba |
Etkilendikleri | |
İmzası |
Varoluşçuluk ile ilgilenmiştir ve absürdizm akımının öncülerinden biri olarak tanınır; fakat Camus kendini herhangi bir akımın filozofu olarak görmediğinden, kendini bir "varoluşçu" ya da "absürdist" olarak tanımlamaz. 1957'de Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanarak, Rudyard Kipling'den sonra bu ödülü kazanan en genç yazar olmuştur. Ödülü aldıktan 3 yıl sonra bir trafik kazasında öldü.
Hayatı
Çocukluğu ve gençliği
20. yüzyılın en güçlü Fransız yazarlarından biri olan Albert Camus, 1913'te Cezayir'in (Fransız Cezayiri: O dönemde bir Fransız sömürgesi) Mondovi kasabasında doğdu. Yoksul bir aileden gelen Camus'nün babası Alsaslı, annesi ise İspanyol'du. I. Dünya Savaşı sırasında, 1914'te babasını kaybetti. Annesi evlerde hizmetçilik yaparak oğlunu okutmaya çalıştı. Ancak Camus, daha bağımsız bir hayat sürebilmek için evinden ayrıldı. 1923'te liseye, ardından da 'ne kabul edildi. Üniversite eğitimi sırasında sağlığı bozuldu ve 1930'da vereme yakalandı. Hastalığı yüzünden üniversite takımının kaleciliğini bırakmak zorunda kaldı. Bundan sonra çeşitli işlerde çalışmaya başlayan Camus, felsefe eğitimini ancak 1936'da tamamlayabildi.
1934'te Fransız Komünist Partisi'ne katıldı. Bu hareketinin kaynağı, Marksist-Leninist öğretisine (doktrinine) desteğinden ziyade, İspanya'da daha sonra iç savaşla sonuçlanacak politik duruma duyduğu kaygıydı. Ancak üç yıl sonra, Troçkist suçlamasıyla partiden atıldı. Camus, 1934'te Simone Hie'yle evlendi. Simone, bir morfin bağımlısıydı ve Camus'yle evlilikleri, Simone'nun sadakatsizliğine bağlı olarak son buldu. 1935'te "İşçinin Tiyatrosu"nu (Théâtre du Travail) kurdu. Fakat bu tiyatro 1939'da kapandı. Aynı yıl, verem hastası olduğundan Fransa ordusuna kabul edilmedi.
1940'ta piyanist ve matematikçi Francine Faure ile evlendi ve 5 Eylül 1945'te Catherine ve Jean adlarında ikiz çocukları oldu. Aynı yıl dergisi için çalışmaya başladı. II. Dünya Savaşı'nın henüz "Tuhaf Savaş" olarak adlandırılan ilk zamanlarında bir pasifist olarak kaldı. Ancak bu tutumu Paris'in Alman ordusu tarafından işgali ve 1941'de, komünist gazeteci Gabriel Péri'nin gözleri önünde idam edilmesiyle değişti ve onun da başkaldırmasına neden oldu. Paris-Soir ekibiyle Bordeaux'ya gitti ve aynı yıl ilk kitapları olan "Yabancı" ve "Sisifos Söyleni"ni tamamladı. Camus, Bordeaux'yu 1942'de terk edip Cezayir'in Oran şehrine gitti ve ardından Paris'e döndü.
Edebiyat kariyeri
Camus II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'na karşı oluşmuş Fransız Direnişi'ne katıldı ve bu direnişin bir parçası olarak "Combat" adında bir gazete yayımlamaya başladı. 1943'te gazetenin editörü oldu; fakat 1947'de "Combat" ticari bir gazete olunca buradan ayrıldı. Jean-Paul Sartre ile tanışması burada gerçekleşmiştir.
Savaştan sonra, Sartre ve Beauvoir gibi kişilerin buluştuğu 'deki 'u ziyaret etmeye başladı. Bu yıllarda, aynı zamanda Amerika'yı turlayarak Fransız varoluşçuluğu hakkında dersler verdi. Politik olarak sol görüşlere yatkın olmasına rağmen komünizme karşı çıkması, ona komünist partilerde arkadaş kazandırmadığı gibi Sartre'dan da uzaklaştırdı.
Camus, 1949'da vereminin tekrarlaması yüzünden iki yıl inzivaya çekildi ve ""ı yayımladı. Bu kitap, Fransa'daki birçok sol görüşe sahip arkadaşı ve özellikle de Sartre tarafından hoş karşılanmadı ve Sartre'la bütünüyle yollarını ayırdı. Kitabının tatsız yorumlarla karşılanması Camus'yü kitap yazmaktan tiyatro oyunları çevirmeye itti.
Camus, 1950'lerde kendini insan haklarına adadı. 1952'de Birleşmiş Milletler, Francisco Franco diktatörlüğündeki İspanya'yı üye olarak kabul edince UNESCO'daki çalışmalarını durdurdu ve kurumdan ayrıldı. Ayaklanmalarda insanlık dışı bir sertlik kullanan Sovyet metotlarını eleştirdi. Pasifistliğini koruyan Camus, idam cezasına karşı savaşını sürdürdü.
Cezayir Bağımsızlık Savaşı 1954'te başladığında, Camus kendini ahlakî bir ikilem içinde buldu. Bunun nedeni, Cezayir doğumlu Fransızları tasvir ederken kullandığı sıfat olan "siyah ayak"tı. Ancak, sonunda, savaşta Fransa hükümetini savunuyordu. Kuzey Afrika'da başlayan isyanın, aslında Mısır önderliğindeki yeni-Arap emperyalizminin ve batıya saldıran Sovyetler Birliği'nin işleri olduğunu düşünüyordu. Cezayir'in özerk, hatta bir federasyon olmasını savunuyor; fakat bütünüyle bağımsızlığını desteklemiyordu. Öte yandan, Araplar'la "siyah ayak"ların beraber yaşayabileceğini düşünüyordu. Bu kriz sırasında ölüm cezasına çarptırılan Cezayirlilerin kurtulması için gizlice çalıştı.
Camus, 1955 ve 1956 yıllarında Fransız "L'Express" dergisinde yazdı. Bunların ardından 1957 yılında Camus Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazandı. Nobel Ödülü'nü aldıktan sonra büsbütün genişleyen ünü, onu XX. yüzyıl dünya edebiyatının başköşesine yerleştirdi. Genel yaklaşım bu ödülün bir önceki yıl yayımlanan "Düşüş" için değil, idam cezasına karşı yazdığı "Réflexions Sur la Guillotine" makalesi için verildiğidir. Stockholm Üniversitesi'nde yaptığı bir konuşma esnasında Cezayir konusundaki hareketsizliğini savundu. Fakat daha sonra Cezayir'de yaşayan annesinin başına ne geleceği konusunda meraklandığını bildirdi. Çelişkili sayılan bu durum Fransız sol entelektüelleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Ölümü
Camus, 4 Ocak 1960'ta, Sens yakınlarındaki küçük Villeblevin kasabasında "Le Grand Fossard" isimli bir yerde geçirdiği trafik kazası sonucu öldü. Daha sonra mantosunun cebinde bir tren bileti bulunmuştur. Büyük bir olasılıkla, Camus gideceği yere trenle gitmeyi planlamıştı; fakat arkadaşıyla birlikte arabayla dönmeyi tercih etti. İronik biçimde, Camus daha önce en absürt ölüm şeklinin ne olduğu sorulduğunda, araba kazasında ölmeyi bunlardan biri olarak nitelendirmişti. Kazanın gerçekleştiği Facel Vega marka otomobilin sürücüsü ve yayımcı dostu da Camus'yle birlikte öldü. Çek şair günlüklerinde "güvendiği birisinden Camus'un KGB tarafından öldürüldüğünü duyduğu" söylemiştir. Camus'un biyografisini yazan iddiaya dair daha sonraki araştırmalarında Sovyet arşivlerinde iddiayı destekleyen bilgi bulamamıştır. Camus Lourmarin Mezarlığı, Lourmarin, Vaucluse, Provence-Alpes-Côte d'Azur'de gömülmüştür.
Camus'nün ölümünden sonra telif hakları Camus'nün çocukları olan, Catherine ve Jean Camus'ye devredildi. Ölümünden sonra 1970'te "", 1995'te de öldüğünde hala bitmemiş olan "İlk Adam" yayımlandı.
Camus'ye göre "absürd"
Camus'nün felsefeye en büyük katkısı, insanların ne berraklık ne de anlam sunan dünyada bunları aramalarının sonucu olarak oluşan "absürt" fikridir. Filozof bu felsefesini "Sisifos Soyleni"de açıklayıp "Yabancı" ve "Veba" gibi romanlarında da işlemiştir.
Genelde varoluşçulukla birlikte ele alınan "Absürdizm" (Saçma, uyumsuzluk felsefesi) ile birçok yazar ilgilenmiş ve bu felsefi düşünce akımını kendine göre yorumlamıştır, Camus "saçma"nın kurucusu değildir fakat bu düşünce akımında önemli bir yer tutar.
Camus, makalelerinde okuyanı dualizmle tanıştırır. Mutluluk ve keder, yaşam ve ölüm, karanlık ve aydınlık.. Hayatın çeşitli biçimlerde geçtiğini ve insanın ölümlü olduğu gerçeği de budur. Sisifos Söyleni'de bu dualizm bir çelişki halini alır: Bir yanda yaşayarak hayatlarımıza değer vermekte öte yandan eninde sonunda yok olacağımız gerçeğini de bilmekteyiz. Bu çelişkiyle yaşamak "Absürt"ün ta kendisidir. Eğer hayatımızın anlamsız ve boşuna olduğunu biliyorsak, kendimizi öldürmeli miyiz? Bu trajik kısır döngü nasıl aşılabilir? Camus saçma kavramını burada kurar: yaşamın beyhudeliğinin bilincinde olan insan. Fakat Camus intihardan yana değildir, yaşamın anlamsızlığının yok edilemeyeceğinin bilincindedir fakat bununla savaşmaktan kaçınmaz.
Varoluşçuluk ve absürdizm hakkındaki görüşleri
Bazı eleştirmenler Camus'yü kategorize etmeye çalışarak onun bir varoluşçu ya da absürdist olduğunu söyler. Eleştirmenlerin mi ya da Camus'nün kendi ifadesinin mi doğru olup olmadığı tartışılmakla birlikte, Camus etiketlenmeyi sevmediğini belirterek varoluşçu olduğu tanımına karşı çıkar: "Hayır, ben bir varoluşçu değilim. Sartre ile isimlerimizin yan yana anılmasına hep şaştık. Sartre ve ben kitaplarımızı birbirimizle gerçekten tanışmadan önce yayımladık. Birbirimizi tanıdığımızda ise ne kadar farklı olduğumuzu anladık. Sartre bir varoluşçudur, benim yayımladığım tek fikir kitabı Sisifos Söyleni'dir ve sözde varoluşçu filozoflara karşı doğrultulmuştur. Camus felsefesini en iyi anlatan sözlerinden biri de; 'hayat hiçbir şey değildir, itina ile yaşayınız.'dir. Hayatın bir anlam aramaya çalışmayacak kadar kısa olduğunu, nihayetinde bir anlamı olmadığı, anlamı olsa bile olmasının hiçbir şey değiştirmeyeceğidir. Bu yüzden insanın yapabileceği en iyi şey hayatını yaşamak olacaktır. Camus hayatın anlamsız olduğunu söylemiştir, fakat anlamsız bir şeyi anlamlı yaşamanın da bir sakıncası yoktur. Bu yüzden Camus'un felsefesi pesimist veya aşırı melankolik değildir.
Bir absürdist olup olmadığı hakkında da şunları söyler:
- "Absürt kelimesinin kötü bir geçmişi var ve bunun beni rahatsız ettiğini itiraf ediyorum. Absürt'ü Sisifos Söyleni'nde ele alırken, bir metot arıyordum doktrin değil. Sistemli bir şüphe pratiği yapıyordum. Daha sonra bir şeyler inşa edebileceği düşüncesiyle "tabula rasa" yöntemini kullanmaya çalışıyordum. Eğer hiçbir şeyin bir anlamı olmadığını varsayarsak, dünyanın absürt olduğu sonucuna ulaşmalıyız. Fakat gerçekten hiçbir şeyin hiçbir anlamı yok muydu? Bu noktada kalabileceğimize hiçbir zaman inanmadım."
Camus ve futbol
Camus'yle birlikte anılan ve sık sık gönderme yapılan konulardan biri de kaleciliğidir. Bir süre genç takım kaleciliği yapmıştır ve maç raporlarına göre tutkuyla oynayan cesur bir kalecidir. Bir seferinde arkadaşı "tiyatroyu mu yoksa futbolu mu" tercih edeceğini sorduğunda, "Tereddütsüz futbol" cevabını vermiştir. Tüberküloza yakalanınca futbolu bırakmak zorunda kalmıştır. 1950'li yıllarda bir spor dergisine futbol hakkında bir yazı yazması rica edilince şöyle demiştir:
Ahlak ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum.
Camus, dini ve politik insanların aklımızı karışık ahlaki sistemlerle karıştırmaya çalıştığını böylece aslında basit olan şeylerin olduğundan daha komplike göründüğünü söyler. İnsanlar, politikacılar ve filozofların alanı yerine futbolun basit ahlakına bakmakla daha iyi edebilir.
Uyarlamalar
Filmler
- İtalyan yönetmen Luchino Visconti Yabancı'yı 1967'de sinemaya uyarladı, başrolünde Marcello Mastroianni oynuyordu.
- ve Veba'yı 1991'de piyasaya çıkardı. Filmin başrolünde William Hurt oynuyordu.
- Zeki Demirkubuz 2001'de Yabancı'yı Yazgı ismiyle sinemaya uyarladı. Kitapla çeşitli farklılıklar olsa da Musa karakteri Meursault'u çağrıştırmaktadır.
Şarkılar
- The Cure grubu 1978'de Yabancı'ya dayanan Killing an Arab isimli bir parça çıkardı. Meursault'un sahilde bir Arap'ı öldürmesini konu alan bu şarkıyı son yıllarda grup "Kissing an Arab" ve "Killing Another" biçiminde seslendirmektedir.
- ve gruplarının parçası Here's to Life'ta Camus'den bahsedilmektedir.
- Post Punk grubu The Fall ismini "Düşüş"ten almaktadır.
Ünlü eserleri
Romanları
- Yabancı (L'Étranger) (1942)
- Veba (La Peste) (1947)
- Düşüş (La Chute) (1956)
- Mutlu Ölüm (La Mort heureuse) (ölümünden sonra, 1970)
- İlk Adam (Le premier homme) (ölümünden sonra, 1995)
Hikâyeleri
- Sürgün ve Krallık (L'exil et le royaume) (1957)
Oyunlar
- Asturya'da İsyan (1935 yılında yazıldı)
- (1938'de yazıldı, 1945'te oynandı]
- Yanlışlık (1943'te yazıldı)
- Sıkıyönetim (1948"de yazıldı (İlk kez, 27 Ekim 1948'de, "Madeleine Renaud-Jean-Louis BarraultTopluluğu" tarafından, Simonne Volterra'nın yönettiği Marigny Tiyatrosu'nda oynanmıştır.)
- Adiller (1949 yılında yazıldı)
Denemeler
- Sisifos Söyleni (Le Mythe de Sisyphe) (1942)
- (L'envers et l'endroit) (1937)
- (L'Homme révolté) (1951)
- (Lettre a un ami allemand) (1945)
- Ölüm Cezası Üstüne Düşünceler (Reflexions sur la guillotine)
- Yazışmalar (1944–1959) Albert Camus ve María Casares'in kızı Catherine Camus'un önsözüyle yazışmaları (2017)
Kaynakça
- ^ Frank N., Magill (2013). The 20th Century A-GI: Dictionary of World Biography, 7. cilt. Routledge. s. 554. ISBN .
- ^ . BBC News Türkçe. 7 Ağustos 2011. 4 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ocak 2021.
- ^ . the Guardian (İngilizce). 6 Ağustos 2011. 30 Eylül 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ocak 2023.
- ^ dmyfelsefe (22 Ağustos 2013). . DMY Felsefe. 5 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ocak 2021.
- ^ " From An interview with Jeanine Delpech, in Les Nouvelles Littéraires, (1945). Cited in Albert Camus: Lyrical and Critical Essays, Vintage (1970)
- ^ From An interview with Gabriel d’Aubarède, in Les Nouvelles Littéraires, (1951). Cited in Albert Camus: Lyrical and Critical Essays, Vintage (1970)
- ^ "Albert Camus: thinker, goalkeeper". The Telegraph. 10 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- ^ a b . camus-society.com. 21 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- ^ "Albert Camus". The Guardian. 21 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
All I know most surely about morality and obligations, I owe to football
- ^ Asturya'da İsyan, Can Yayınları, 2015.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 9 Nisan 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 13 Mart 2014.
- ^ Caligula, Can Yayınları, 2015.
- ^ Yanlışlık, Can Yayınları, 2015.
- ^ Sıkıyönetim, Can Yayınları, 2015.
- ^ Adiller, Can Yayınları, 2015.
Dış bağlantılar
Vikisöz'de Albert Camus ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
- Modern bakış açısıyla Camus[]
- Yabancı adlı eseri üzerine tez[]
- Yanlışlık adlı oyunu ile ilgili akadamik makale[]
- Albert Camus Hayatı ve Eserleri (Türkçe) 28 Kasım 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Saçma ve İntihar denemesi üzerine 26 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Aşağıdaki bütün dış bağlantılar İngilizcedir.
- Nobel Edebiyat Ödülü (1957) Bağlantı 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Kızı Catherine ile söyleşi 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Kızı Catherine ile söyleşi -2 - 3AM 29 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Kızı Catherine ile söyleşi -3 - Spike 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Albert Camus biyografisi 28 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Albert Camus Society UK 15 Ağustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Fonds Albert Camus - Cité du livre d'Aix en Provence 23 Nisan 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Albert Camus Fransizca telaffuz albɛʁ kamy d 7 Kasim 1913 o 4 Ocak 1960 Fransiz yazar ve filozof Albert Camus1957 de CamusTam adiAlbert CamusDogumu7 Kasim 1913 Mondovi Fransiz CezayiriOlumu4 Ocak 1960 46 yasinda Villeblevin Fransa Trafik kazasiMilliyetiFransizEvliliklerFrancine Faure e 1940 1960 Simone Hie e 1934 1940 Alma materOdullerNobel edebiyat odulu 1957 Cagi20 yuzyil felsefesiBolgesiBati felsefesiOkuluVarolusculuk AbsurdizmOnemli eserlerYabanci Sisifos Soyleni Dusus VebaEtkilendikleri Soren Kierkegaard Dostoyevski Franz Kafka Herman Melville Jean Paul SartreImzasi Varolusculuk ile ilgilenmistir ve absurdizm akiminin onculerinden biri olarak taninir fakat Camus kendini herhangi bir akimin filozofu olarak gormediginden kendini bir varoluscu ya da absurdist olarak tanimlamaz 1957 de Nobel Edebiyat Odulu nu kazanarak Rudyard Kipling den sonra bu odulu kazanan en genc yazar olmustur Odulu aldiktan 3 yil sonra bir trafik kazasinda oldu HayatiCocuklugu ve gencligi 20 yuzyilin en guclu Fransiz yazarlarindan biri olan Albert Camus 1913 te Cezayir in Fransiz Cezayiri O donemde bir Fransiz somurgesi Mondovi kasabasinda dogdu Yoksul bir aileden gelen Camus nun babasi Alsasli annesi ise Ispanyol du I Dunya Savasi sirasinda 1914 te babasini kaybetti Annesi evlerde hizmetcilik yaparak oglunu okutmaya calisti Ancak Camus daha bagimsiz bir hayat surebilmek icin evinden ayrildi 1923 te liseye ardindan da ne kabul edildi Universite egitimi sirasinda sagligi bozuldu ve 1930 da vereme yakalandi Hastaligi yuzunden universite takiminin kaleciligini birakmak zorunda kaldi Bundan sonra cesitli islerde calismaya baslayan Camus felsefe egitimini ancak 1936 da tamamlayabildi 1934 te Fransiz Komunist Partisi ne katildi Bu hareketinin kaynagi Marksist Leninist ogretisine doktrinine desteginden ziyade Ispanya da daha sonra ic savasla sonuclanacak politik duruma duydugu kaygiydi Ancak uc yil sonra Trockist suclamasiyla partiden atildi Camus 1934 te Simone Hie yle evlendi Simone bir morfin bagimlisiydi ve Camus yle evlilikleri Simone nun sadakatsizligine bagli olarak son buldu 1935 te Iscinin Tiyatrosu nu Theatre du Travail kurdu Fakat bu tiyatro 1939 da kapandi Ayni yil verem hastasi oldugundan Fransa ordusuna kabul edilmedi 1940 ta piyanist ve matematikci Francine Faure ile evlendi ve 5 Eylul 1945 te Catherine ve Jean adlarinda ikiz cocuklari oldu Ayni yil dergisi icin calismaya basladi II Dunya Savasi nin henuz Tuhaf Savas olarak adlandirilan ilk zamanlarinda bir pasifist olarak kaldi Ancak bu tutumu Paris in Alman ordusu tarafindan isgali ve 1941 de komunist gazeteci Gabriel Peri nin gozleri onunde idam edilmesiyle degisti ve onun da baskaldirmasina neden oldu Paris Soir ekibiyle Bordeaux ya gitti ve ayni yil ilk kitaplari olan Yabanci ve Sisifos Soyleni ni tamamladi Camus Bordeaux yu 1942 de terk edip Cezayir in Oran sehrine gitti ve ardindan Paris e dondu Edebiyat kariyeri Camus II Dunya Savasi sirasinda Nazi Almanyasi na karsi olusmus Fransiz Direnisi ne katildi ve bu direnisin bir parcasi olarak Combat adinda bir gazete yayimlamaya basladi 1943 te gazetenin editoru oldu fakat 1947 de Combat ticari bir gazete olunca buradan ayrildi Jean Paul Sartre ile tanismasi burada gerceklesmistir Savastan sonra Sartre ve Beauvoir gibi kisilerin bulustugu deki u ziyaret etmeye basladi Bu yillarda ayni zamanda Amerika yi turlayarak Fransiz varolusculugu hakkinda dersler verdi Politik olarak sol goruslere yatkin olmasina ragmen komunizme karsi cikmasi ona komunist partilerde arkadas kazandirmadigi gibi Sartre dan da uzaklastirdi Camus 1949 da vereminin tekrarlamasi yuzunden iki yil inzivaya cekildi ve i yayimladi Bu kitap Fransa daki bircok sol goruse sahip arkadasi ve ozellikle de Sartre tarafindan hos karsilanmadi ve Sartre la butunuyle yollarini ayirdi Kitabinin tatsiz yorumlarla karsilanmasi Camus yu kitap yazmaktan tiyatro oyunlari cevirmeye itti Camus 1950 lerde kendini insan haklarina adadi 1952 de Birlesmis Milletler Francisco Franco diktatorlugundeki Ispanya yi uye olarak kabul edince UNESCO daki calismalarini durdurdu ve kurumdan ayrildi Ayaklanmalarda insanlik disi bir sertlik kullanan Sovyet metotlarini elestirdi Pasifistligini koruyan Camus idam cezasina karsi savasini surdurdu Cezayir Bagimsizlik Savasi 1954 te basladiginda Camus kendini ahlaki bir ikilem icinde buldu Bunun nedeni Cezayir dogumlu Fransizlari tasvir ederken kullandigi sifat olan siyah ayak ti Ancak sonunda savasta Fransa hukumetini savunuyordu Kuzey Afrika da baslayan isyanin aslinda Misir onderligindeki yeni Arap emperyalizminin ve batiya saldiran Sovyetler Birligi nin isleri oldugunu dusunuyordu Cezayir in ozerk hatta bir federasyon olmasini savunuyor fakat butunuyle bagimsizligini desteklemiyordu Ote yandan Araplar la siyah ayak larin beraber yasayabilecegini dusunuyordu Bu kriz sirasinda olum cezasina carptirilan Cezayirlilerin kurtulmasi icin gizlice calisti Camus 1955 ve 1956 yillarinda Fransiz L Express dergisinde yazdi Bunlarin ardindan 1957 yilinda Camus Nobel Edebiyat Odulu nu kazandi Nobel Odulu nu aldiktan sonra busbutun genisleyen unu onu XX yuzyil dunya edebiyatinin baskosesine yerlestirdi Genel yaklasim bu odulun bir onceki yil yayimlanan Dusus icin degil idam cezasina karsi yazdigi Reflexions Sur la Guillotine makalesi icin verildigidir Stockholm Universitesi nde yaptigi bir konusma esnasinda Cezayir konusundaki hareketsizligini savundu Fakat daha sonra Cezayir de yasayan annesinin basina ne gelecegi konusunda meraklandigini bildirdi Celiskili sayilan bu durum Fransiz sol entelektuelleri tarafindan tepkiyle karsilandi Olumu Fransiz yazar ve filozof Albert Camus adina abide hayatini kaybettigi kucuk Fransiz kasabasi Villeblevin Camus 4 Ocak 1960 ta Sens yakinlarindaki kucuk Villeblevin kasabasinda Le Grand Fossard isimli bir yerde gecirdigi trafik kazasi sonucu oldu Daha sonra mantosunun cebinde bir tren bileti bulunmustur Buyuk bir olasilikla Camus gidecegi yere trenle gitmeyi planlamisti fakat arkadasiyla birlikte arabayla donmeyi tercih etti Ironik bicimde Camus daha once en absurt olum seklinin ne oldugu soruldugunda araba kazasinda olmeyi bunlardan biri olarak nitelendirmisti Kazanin gerceklestigi Facel Vega marka otomobilin surucusu ve yayimci dostu da Camus yle birlikte oldu Cek sair gunluklerinde guvendigi birisinden Camus un KGB tarafindan olduruldugunu duydugu soylemistir Camus un biyografisini yazan iddiaya dair daha sonraki arastirmalarinda Sovyet arsivlerinde iddiayi destekleyen bilgi bulamamistir Camus Lourmarin Mezarligi Lourmarin Vaucluse Provence Alpes Cote d Azur de gomulmustur Albert Camus mezartasi Camus nun olumunden sonra telif haklari Camus nun cocuklari olan Catherine ve Jean Camus ye devredildi Olumunden sonra 1970 te 1995 te de oldugunde hala bitmemis olan Ilk Adam yayimlandi Camus ye gore absurd Camus nun felsefeye en buyuk katkisi insanlarin ne berraklik ne de anlam sunan dunyada bunlari aramalarinin sonucu olarak olusan absurt fikridir Filozof bu felsefesini Sisifos Soyleni de aciklayip Yabanci ve Veba gibi romanlarinda da islemistir Genelde varolusculukla birlikte ele alinan Absurdizm Sacma uyumsuzluk felsefesi ile bircok yazar ilgilenmis ve bu felsefi dusunce akimini kendine gore yorumlamistir Camus sacma nin kurucusu degildir fakat bu dusunce akiminda onemli bir yer tutar Camus makalelerinde okuyani dualizmle tanistirir Mutluluk ve keder yasam ve olum karanlik ve aydinlik Hayatin cesitli bicimlerde gectigini ve insanin olumlu oldugu gercegi de budur Sisifos Soyleni de bu dualizm bir celiski halini alir Bir yanda yasayarak hayatlarimiza deger vermekte ote yandan eninde sonunda yok olacagimiz gercegini de bilmekteyiz Bu celiskiyle yasamak Absurt un ta kendisidir Eger hayatimizin anlamsiz ve bosuna oldugunu biliyorsak kendimizi oldurmeli miyiz Bu trajik kisir dongu nasil asilabilir Camus sacma kavramini burada kurar yasamin beyhudeliginin bilincinde olan insan Fakat Camus intihardan yana degildir yasamin anlamsizliginin yok edilemeyeceginin bilincindedir fakat bununla savasmaktan kacinmaz Varolusculuk ve absurdizm hakkindaki gorusleriBazi elestirmenler Camus yu kategorize etmeye calisarak onun bir varoluscu ya da absurdist oldugunu soyler Elestirmenlerin mi ya da Camus nun kendi ifadesinin mi dogru olup olmadigi tartisilmakla birlikte Camus etiketlenmeyi sevmedigini belirterek varoluscu oldugu tanimina karsi cikar Hayir ben bir varoluscu degilim Sartre ile isimlerimizin yan yana anilmasina hep sastik Sartre ve ben kitaplarimizi birbirimizle gercekten tanismadan once yayimladik Birbirimizi tanidigimizda ise ne kadar farkli oldugumuzu anladik Sartre bir varoluscudur benim yayimladigim tek fikir kitabiSisifos Soyleni dir ve sozde varoluscu filozoflara karsi dogrultulmustur Camus felsefesini en iyi anlatan sozlerinden biri de hayat hicbir sey degildir itina ile yasayiniz dir Hayatin bir anlam aramaya calismayacak kadar kisa oldugunu nihayetinde bir anlami olmadigi anlami olsa bile olmasinin hicbir sey degistirmeyecegidir Bu yuzden insanin yapabilecegi en iyi sey hayatini yasamak olacaktir Camus hayatin anlamsiz oldugunu soylemistir fakat anlamsiz bir seyi anlamli yasamanin da bir sakincasi yoktur Bu yuzden Camus un felsefesi pesimist veya asiri melankolik degildir Bir absurdist olup olmadigi hakkinda da sunlari soyler Absurt kelimesinin kotu bir gecmisi var ve bunun beni rahatsiz ettigini itiraf ediyorum Absurt uSisifos Soyleni nde ele alirken bir metot ariyordum doktrin degil Sistemli bir suphe pratigi yapiyordum Daha sonra bir seyler insa edebilecegi dusuncesiyle tabula rasa yontemini kullanmaya calisiyordum Eger hicbir seyin bir anlami olmadigini varsayarsak dunyanin absurt oldugu sonucuna ulasmaliyiz Fakat gercekten hicbir seyin hicbir anlami yok muydu Bu noktada kalabilecegimize hicbir zaman inanmadim Camus ve futbolCamus yle birlikte anilan ve sik sik gonderme yapilan konulardan biri de kaleciligidir Bir sure genc takim kaleciligi yapmistir ve mac raporlarina gore tutkuyla oynayan cesur bir kalecidir Bir seferinde arkadasi tiyatroyu mu yoksa futbolu mu tercih edecegini sordugunda Tereddutsuz futbol cevabini vermistir Tuberkuloza yakalaninca futbolu birakmak zorunda kalmistir 1950 li yillarda bir spor dergisine futbol hakkinda bir yazi yazmasi rica edilince soyle demistir Ahlak ve insanin yukumlulukleri hakkinda guvenebilecegim ne biliyorsam onu futbola borcluyum Camus dini ve politik insanlarin aklimizi karisik ahlaki sistemlerle karistirmaya calistigini boylece aslinda basit olan seylerin oldugundan daha komplike gorundugunu soyler Insanlar politikacilar ve filozoflarin alani yerine futbolun basit ahlakina bakmakla daha iyi edebilir UyarlamalarFilmler Italyan yonetmen Luchino Visconti Yabanci yi 1967 de sinemaya uyarladi basrolunde Marcello Mastroianni oynuyordu ve Veba yi 1991 de piyasaya cikardi Filmin basrolunde William Hurt oynuyordu Zeki Demirkubuz 2001 de Yabanci yi Yazgi ismiyle sinemaya uyarladi Kitapla cesitli farkliliklar olsa da Musa karakteri Meursault u cagristirmaktadir Sarkilar The Cure grubu 1978 de Yabanci ya dayanan Killing an Arab isimli bir parca cikardi Meursault un sahilde bir Arap i oldurmesini konu alan bu sarkiyi son yillarda grup Kissing an Arab ve Killing Another biciminde seslendirmektedir ve gruplarinin parcasi Here s to Life ta Camus den bahsedilmektedir Post Punk grubu The Fall ismini Dusus ten almaktadir Unlu eserleriRomanlari Yabanci L Etranger 1942 Veba La Peste 1947 Dusus La Chute 1956 Mutlu Olum La Mort heureuse olumunden sonra 1970 Ilk Adam Le premier homme olumunden sonra 1995 Hikayeleri Surgun ve Krallik L exil et le royaume 1957 Oyunlar Asturya da Isyan 1935 yilinda yazildi 1938 de yazildi 1945 te oynandi Yanlislik 1943 te yazildi Sikiyonetim 1948 de yazildi Ilk kez 27 Ekim 1948 de Madeleine Renaud Jean Louis BarraultToplulugu tarafindan Simonne Volterra nin yonettigi Marigny Tiyatrosu nda oynanmistir Adiller 1949 yilinda yazildi Denemeler Sisifos Soyleni Le Mythe de Sisyphe 1942 L envers et l endroit 1937 L Homme revolte 1951 Lettre a un ami allemand 1945 Olum Cezasi Ustune Dusunceler Reflexions sur la guillotine Yazismalar 1944 1959 Albert Camus ve Maria Casares in kizi Catherine Camus un onsozuyle yazismalari 2017 Kaynakca Frank N Magill 2013 The 20th Century A GI Dictionary of World Biography 7 cilt Routledge s 554 ISBN 1136593349 BBC News Turkce 7 Agustos 2011 4 Ocak 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Ocak 2021 the Guardian Ingilizce 6 Agustos 2011 30 Eylul 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Ocak 2023 dmyfelsefe 22 Agustos 2013 DMY Felsefe 5 Ekim 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Ocak 2021 From An interview with Jeanine Delpech in Les Nouvelles Litteraires 1945 Cited in Albert Camus Lyrical and Critical Essays Vintage 1970 From An interview with Gabriel d Aubarede in Les Nouvelles Litteraires 1951 Cited in Albert Camus Lyrical and Critical Essays Vintage 1970 Albert Camus thinker goalkeeper The Telegraph 10 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Haziran 2016 a b camus society com 21 Aralik 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Haziran 2016 Albert Camus The Guardian 21 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Haziran 2016 All I know most surely about morality and obligations I owe to football Asturya da Isyan Can Yayinlari 2015 Arsivlenmis kopya PDF 9 Nisan 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 13 Mart 2014 Caligula Can Yayinlari 2015 Yanlislik Can Yayinlari 2015 Sikiyonetim Can Yayinlari 2015 Adiller Can Yayinlari 2015 Dis baglantilarVikisoz de Albert Camus ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Modern bakis acisiyla Camus olu kirik baglanti Yabanci adli eseri uzerine tez olu kirik baglanti Yanlislik adli oyunu ile ilgili akadamik makale olu kirik baglanti Albert Camus Hayati ve Eserleri Turkce 28 Kasim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sacma ve Intihar denemesi uzerine 26 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde Asagidaki butun dis baglantilar Ingilizcedir Nobel Edebiyat Odulu 1957 Baglanti 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kizi Catherine ile soylesi 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kizi Catherine ile soylesi 2 3AM 29 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kizi Catherine ile soylesi 3 Spike 15 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Albert Camus biyografisi 28 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Albert Camus Society UK 15 Agustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Fonds Albert Camus Cite du livre d Aix en Provence 23 Nisan 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde