Barton Fink, Ethan ve Joel Coen kardeşler'in yazdığı, yönettiği ve yapımcılığını üstlendiği 1991 ABD yapımı filmdir.
Barton Fink | |
Yönetmen | Joel ve Ethan Coen |
---|---|
Yapımcı | Joel ve Ethan Coen |
Senarist | Joel ve Ethan Coen |
Oyuncular | John Turturro John Goodman Michael Lerner Steve Buscemi Judy Davis John Mahoney Tony Shaloub Jon Polito |
Müzik | Carter Burwell |
Görüntü yönetmeni | Roger Deakins |
Kurgu | Roderick Jaynes |
Stüdyo | Circle Films |
Dağıtıcı | 20th Century Fox |
Cinsi | Sinema filmi |
Renk | Renkli |
Yapım yılı | 1991 |
Çıkış tarih(ler)i | Mayıs 1991 (Cannes) 21 Ağustos 1991 (ABD) |
Süre | 116 dk. |
Ülke | ABD |
Dil | İngilizce |
Bütçe | 9.000.000$ (tahmini) |
Hasılat | 6.153.939$ |
Konusu 1941 yılında geçen filmin başrollerinde, Hollywood'daki bir film stüdyosu için senaryo yazmak üzere işe alınan New Yorklu oyun yazarını canlandıran John Turturro ile yazarın kalmakta olduğu harap durumdaki Hotel Earle'de yan komşusu olan sigorta satıcısını canlandıran John Goodman yer alır.
Coen kardeşler filmin senaryosunu, diğer bir filmleri Miller's Crossing'in yazımında yaşadıkları bir çıkmaz sırasında, üç haftalık bir dönemde yazdı. "Miller's Crossing"in tamamlanmasından kısa bir süre sonra "Barton Fink"in çekimlerine başlandı.
Filmin ilk gösterimi Mayıs 1991'de Cannes Film Festivali kapsamında yapıldı. Film, Altın Palmiye'nin yanı sıra en iyi yönetmen ve en iyi erkek oyuncu (Turturro) ödüllerini de kazandı. Dünya genelinde eleştirmenlerden olumlu yorumlar almasına ve Akademi Ödülü'nde 3 dalda aday gösterilmesine rağmen film, 9 milyon dolarlık tahmini bütçesinin ancak üçte ikisi olan 6 milyon dolar civarında hâsılat elde etti.
"Barton Fink"teki iki baskın tema, yazarlık süreci ve eğlence prodüksiyonları kültürüdür. Filmde Hollywood dünyası ile Broadway dünyası arasındaki zıtlıklar gösterilir. Yüksek kültür ile alçak kültür arasındaki yüzeysel farkların irdelenmesinin yanı sıra filmde faşizm ve II. Dünya Savaşı; eğlence endüstrisindeki iş koşulları ve kölelik; entelektüellerin "sokaktaki adam" ile nasıl ilişki kurdukları gibi temalar da işlenmiştir. "Barton Fink"te yer alan unsurların çeşitliliği sebebiyle film, herhangi bir türe doğrudan dahil edilememekte, bu yüzden de kara film, korku filmi, Künstlerroman ya da buddy film olarak değerlendirilmektedir.
Öykünün gelişiminde Hotel Earle'in yarattığı hissiyat önemli yere sahiptir, bu nedenle otelin tasarımı için ayrıntılı bir çalışma yapılmıştır. Holywood'un parlak ve el değmemiş mekânlarıyla, özellikle de Jack Lipnick'in eviyle Fink'in yaşamını sürdürdüğü mekânlar arasında kesin bir tezat bulunur. Fink'in odasının duvarında asılı olan tek resim, plajdaki bir kadını gösterir. Barton'ın dikkatini çeken bu resim, filmin final sahnesinde yeniden ortaya çıkar. Bu resimle birlikte filmde yer alan birçok unsur -özellikle de Charlie'nin Fink'e verdiği gizemli kutu- sembolizmle yüklü olsa da, eleştirmenler bu unsurların anlamları konusunda farklı düşüncelere sahiptir. Coenler filme özellikle dahil edilmiş bazı sembolik unsurları açıklasalar da, filmin bütünsel bir mesajı yaymaya çalıştığını reddetmiştir. Filmde birçok gerçek olaya ve kişiye -örneğin yazarlar Clifford Odets ve William Faulkner'e- göndermeler bulunur. Barton Fink ve W.P. Mayhew karakterleri genel görüşe göre bu kişilerin kurgusal temsilcileridir ancak Coenler'e göre arada çok önemli farklar da bulunmaktadır. Ayrıca Coenler Louis B. Mayer gibi film endüstrisinin duayenlerinin parodisini yaptıklarını kabul etmiş ancak Fink'in Hollywood'da yaşadığı acıların kendi gerçek deneyimlerini yansıttığını reddetmişlerdir.
Barton Fink'te daha önceki birçok eserin etkileri görülür. Bunların arasında Roman Polanski'nin filmleri, özellikle de Repulsion (1965) ve The Tenant (1976) vardır. Filmde etkisi olan diğer eserler, Stanley Kubrick'in Cinnet (The Shining) ve Preston Sturges'ın Sullivan's Travels filmleridir. Film ayrıca William Shakespeare, John Keats ve Flannery O'Connor'ın eserlerine edebi göndermeler içerir. Filmdeki dinî göndermeler ise Daniel kitabı, Nebukadnezar ve Batşeba ile ilgilidir.
Konu
Barton Fink (John Turturro) ilk oyunu Bare Ruined Choirs'in Broadway'deki başarısının keyfini sürmekte olan bir yazardır. Menajeri, Hollywood'daki Capitol Pictures şirketinin film senaryoları yazması için ayda bin dolar teklif ettiğini söyler. Barton tereddüt eder; çünkü Kaliforniya'ya taşınması hâlinde, odaklanmış olduğu konu olan "sıradan insanlardan" ayrı kalacağından korkmaktadır. Yine de teklifi kabul ederek büyük ve alışılmadık biçimde boş bırakılmış bir bina olan Hotel Earle'e yerleşir. Kaldığı odada da çok fazla eşya yoktur ve döşemelerde durgun renkler kullanılmıştır. Odadaki tek dekorasyon, kumsalda oturup güneşten yüzünü korumak için elini kaldırmış olan bir kadını gösteren küçük bir tablodur.
Capitol Pictures'ın patronu Jack Lipnick (Michael Lerner) ile yaptığı ilk toplantıda Barton, Earle'e yerleşmesinin sebebinin "daha az Hollywood" olan bir yerde kalmak istemesi olduğunu söyler. Lipnick ise Barton'un sadece yazma yeteneği ile ilgilendiğini söyler ve ona bir güreş filminde görev verir. Ancak odasına geri dönen Barton bir türlü yazmaya başlayamaz. Yan odadan gelen sesler nedeniyle dikkkati dağılır ve şikayet etmek üzere resepsiyonu arar. Gürültünün kaynağı olan komşusu Charlie Meadows (John Goodman) özür dilemek için Barton'ı ziyaret eder ve aralarını düzeltmek için birlikte içmeyi önerir. Sohbetleri sırasında Barton "sıradan insana" duyduğu ilgiyi anlatınca Charlie de sigorta satıcı olarak hayatını anlatır. Daha sonra Barton uyuyakalır ancak sürekli vızıldayan bir sivrisinek yüzünden uyanır.
Senaryonun ilk birkaç satırından daha fazlasını yazamayan Barton, yapımcı Ben Geisler'den (Tony Shalhoub) tavsiye ister. Buna canı sıkılan Geisler yazarı öğle yemeğine çıkarır ve başka bir yazarın yardımını almasını emreder. Tuvalete giden Barton, orada kusmakta olan yazar William Preston (W.P.) "Bill" Mayhew (John Mahoney) ile karşılaşır. Senaryo yazımı hakkında kısaca konuşurlar ve o gün daha sonra tekrar buluşmak üzere sözleşirler. Barton randevuya gittiğinde Mayhew sarhoştur ve çılgınca bağırmaktadır. Sekreteri Audrey Taylor (Judy Davis) görüşmeyi daha sonraki bir güne alır ve Barton'a Mayhew ile aşk yaşadıklarını itiraf eder. Sonunda öğle yemeğinde buluşan Barton, Mayhew ve Audrey yazarlık ve içki içmek hakkında konuşurlar. Çok geçmeden Mayhew Audrey ile tartışmaya başlar, kadına tokat atar ve sarhoş biçimde yürüyüp gider. Barton'un teselli teklifini reddeden Audrey, Mayhew için aslında üzüldüğünü çünkü adamın "sorunlu" bir kadınla evli olduğunu açıklar.
Lipnick ile film hakkında konuşmak üzere buluşmasına bir gün kalan Barton, Audrey'i arar ve yardımını ister. Kadın, yazarı Earle'de ziyarete geldiğinde Mayhew'in birçok senaryosunu aslında kendisinin yazdığını itiraf eder. Ardından muhtemelen birlikte olurlar; Barton bunu daha sonra Charlie'ye anlatacaktır. Ertesi sabah yine sivrisineğin sesi ile uyanan Barton sineği Audrey'in sırtına konmuşken görür ve vurarak öldürür. Kadının buna tepki vermemesi üzerine ona doğru dönen Barton, Audrey'nin vahşice öldürülmüş olduğunu görür. Ancak gece olup bitenleri hatırlayamamaktadır. Dehşete düşer ve Charlie'den yardım ister. Charlie önce karşı koyar fakat sonra cesedi yok eder ve Barton'a polisle konuşmamasını söyler. Görüşmesi sırasında Lipnick'in beklenmedik şekilde yazara destek olmasının ardından Barton yeniden yazmaya çalışır ama çalışması, uzun süre kalmak üzere New York'a gideceğini söylemek için gelen Charlie tarafından yine kesilir. Charlie Barton'a göz kulak olması için bir paket bırakır.
Bir süre sonra Barton'ı görmeye gelen iki polis dedektifi Charlie'nin asıl adının Karl Mundt – "Madman Mundt" olduğunu açıklar. Birçok cinayetten aranan bir seri katildir ve kurbanlarını vurduktan sonra başlarını kesip saklamaktadır. Polisler eşgali Audrey'e benzeyen ama başı olmayan bir kadın cesedi bulmuşlardır. Sersemlemiş şekilde odasına geri giren Barton, Charlie'nin bıraktığı kutuyu inceler. Kutuyu açmadan masasının üzerine koyar ve ardından bir oturuşta tüm senaryoyu tamamlar. Daha sonra ünlülerin davetli olduğu bir dansa katılır. Odasına döndüğünde daha önce gelmiş olan iki dedektif içeridedir. Dedektifler yazarı karyolaya kelepçeledikten sonra Mayhew'in de öldürüldüğünü söylerler. Bu sırada Charlie ortaya çıkar ve oteli alevler sarar. Koridorda bağırarak koşan Charlie polisleri bir tüfekle vurur. Koridor yanarken Charlie, Barton ile hayatları ve otel hakkında konuşur, yazarın kelepçeli olduğu karyola başını kırar, ardından Barton'a yazarın Aşağı Manhattan'daki anne babası ve amcasını ziyaret ettiğini söyleyerek kendi odasına çekilir. Barton otelden kutu ve senaryo ile ayrılır. Hemen ailesine telefon eder ama cevap veren olmaz.
Son toplantıları sırasında, savaş için ordudaki yedek bir rütbeyi almaya çalıştığı için üniforma giyen ve senaryo konusunda hayal kırıklığına uğramış olan Lipnick, Barton'a "acı çekme hakkında uygunsuz bir senaryo" yazdığı için kızar. Ancak yazarın sözleşmesini sona erdirmeyeceğini ve onu Los Angeles'tan göndermeyeceğini, fakat yazdığı hiçbir senaryoyu da filme almayarak onun başarısızlığı ile dalga geçilmesini sağlayacağını anlatır. Sersemlemiş durumdaki Barton, elinde hâlâ paket olduğu halde plaja gider. Earle'deki odasının duvarındaki resimde yer alan kadına tıpatıp benzeyen br kadınla karşılaşır ve kadın yazarın elindeki kutuyu sorar. Barton kadına, kutunun içindekileri de, kime ait olduğunu da bilmediğini söyler. Kadın resimdeki pozda durur ve film biter.
Kadro
- John Turturro: Barton Fink
- John Goodman: Charlie Meadows
- Michael Lerner: Jack Lipnick
- Judy Davis: Audrey Taylor
- John Mahoney: W.P. Mayhew
- Tony Shalhoub: Ben Geisler
- Jon Polito: Lou Breeze
- Steve Buscemi: Chet
- David Warrilow: Garland Stanford
- Richard Portnow: Dedektif Mastrionotti
- Christopher Murney: Dedektif Deutsch
- Megan Fay: Poppy Carnahan
- Lance Davis: Richard St. Claire
- Frances McDormand (listelenmedi): Sahne aktrisinin sesi
- Barry Sonnenfeld (listelenmedi): Barton Fink'i çağıran uşak
Arka plan ve senaryonun yazılışı
1989 yılında film yapımcısı Coen kardeşler, sonunda Miller's Crossing adıyla gösterime girecek olan filmin senaryosunu yazmaya başladı. Öyküdeki farklı konular sonunda çok karmaşık bir hâle geldiğinde aradan dört ay geçmişti ve Coenler yazım sürecinde kaybolmuştu. Bu durum daha sonra bazı biyografi yazarları ve eleştirmenler tarafından yazar tıkanıklığı olarak tanımlansa da Coen kardeşler bunu kabul etmedi. Joel Coen 1991'deki bir röportajında "Yazar tıkanıklığı çektiğimiz pek doğru değil, ama çalışma hızımız yavaşladı ve biz de Miller's Crossing'den biraz uzaklaşmayı istedik" demişti. Coenler Los Angeles'tan New York'a gittiler ve farklı bir proje üzerinde çalışmaya başladılar.
Coen kardeşler, Miller's Crossing'de birlikte çalışmakta oldukları John Turturro için özel olarak yazılmış bir başrolü içeren yeni bir senaryoyu üç hafta içinde tamamladı. Bu yeni film, Barton Fink, büyük ve terk edilmiş gibi görünen bir otelde geçiyordu.Hotel Earle adını verdikleri bu set, yeni projenin öyküsünün ve atmosferinin temelini oluşturuyordu. Bunda, Austin, Teksas'ta 1984 yapımı Blood Simple isimli filmlerini çekerken kaldıkları bir otelin büyük etkisi olmuştu: "Şöyle düşündük, 'Vay, Cehennem Moteli'. Hani, dünyadaki en garip otelde yaşamaya mahkûm edilmiş gibi".
Barton Fink'in yazılışının sorunsuz olduğunu söyleyen kardeşlere göre bunun sebebi belki de Miller's Crossing'den uzaklaşmanın getirdiği ferahlamaydı. Ayrıca öykünün son şekli içlerine sinmişti ve bu yüzden senaryolaştırmaya çabucak geçebilmişlerdi. Film hakkında "Kimi filmler insanın kafasına bir bütün olarak gelir, biz Barton Fink'i geğiriverdik" demişlerdi. Coenler ikinci başrolü, yine daha önce 1987 tarihli komedi filmleri Raising Arizona'da birlikte çalıştıkları John Goodman'ı düşünerek yazdılar. Charlie isimli bu yeni karakter, Barton'ın oteldeki kapı komşusu olacaktı. Daha senaryoyu yazmaya başlamadan önce Coen kardeşler öyküyü nasıl bitireceklerini biliyorlardı ve Charlie'nin son konuşmasını yazım sürecinin başında tamamlamışlardı.
Coenler, saptırıcı görevini yerine getiren senaryoyu bir kenara bıraktı: "Barton Fink bir nevi beynimizi yıkadı ve geri dönüp Miller's Crossing'i tamamlayabildik."Miller's Crossing'in yapımı tamamlanınca Coenler Barton Fink için kadro oluşturmaya başladı. Turturro başrolü oynamayı çok istiyordu ve görüşlerini paylaşmak için bir ay Los Angeles'ta Coenlerle kaldı: "Barton'a daha insani bir şeyler katabileceğimi hissettim. Joel ve Ethan bir miktar katkıda bulunmama izin verdi. Beklediklerinden birazcık daha ileriye gitmeye çalıştım."
Yapım
Coenler Barton Fink için ayrıntılı resimli taslağı hazırlarken, bir taraftan da yeni bir görüntü yönetmeni aramaya başladılar; çünkü ilk üç filmlerinde birlikte çalıştıkları Barry Sonnenfeld kendi ilk yönetmenlik denemesi olan Addams Ailesi üzerinde çalışmaktaydı. Kardeşler, İngiliz görüntü yönetmeni Roger Deakins'in çalışmalarından, özellikle de 1988 yapımı Stormy Monday filminin iç mekân sahnelerinden etkilenmişlerdi. Deakins'in Sid and Nancy ve Pascali's Island gibi diğer işlerini de izledikten sonra senaryoyu göndererek projeye katılması için davet ettiler. Menajerinin Coenlerle çalışmaması yönündeki tavsiyesine rağmen Deakins onlarla Notting Hill'de bir kahvede buluştu ve kısa süre sonra Barton Fink üzerinde birlikte çalışmaya başladılar.
Çekimler Haziran 1990'da başladı ve sekiz hafta sürdü, tahmini toplam bütçe 9 milyon dolar olarak gerçekleşti. Çekimlerin üç haftası, sanat yönetmeni Dennis Gassner tarafından hazırlanan Hotel Earle setinde gerçekleştirildi. Filmin doruk noktasında, otelin koridoruna yayılan büyük bir yangın sahnesi vardı ve Coenler alevleri yapım sonrasında dijital yöntemlerle eklemeyi planlamıştı. Ancak daha sonra gerçek alevler kullanmaya karar verdiler ve Long Beach'teki terkedilmiş bir uçak hangarında ikinci bir set inşa edildi. Duvarların arkasına gaz fıskiyeleri yerleştirildi ve alevlerin içeriye kolayca girmesi için duvar kâğıtlarında perforaj uygulandı. Goodman koridorda koşarken, yukarıdaki ışık iskelesinde bulunan bir teknisyen tek tek fıskiyeleri açarak Charlie'nin önünde ilerleyen bir yangın olduğu izlenimini yarattı. Her yeniden çekimde bu tesisatın yenilenmesi gerekti ve sahneler arası kısa görüntülerin çekilmesi için de alevlerin olmadığı ikinci bir koridor hazır bulunduruldu. Kayaya vuran dalgaların görüntüsü ve filmin son sahnesi ise Zuma Beach yakınlarında çekildi.
Coen kardeşler, bütün filmlerinde olduğu gibi kurguyu kendileri yaptılar. Joel Coen bu durumu 1996'da şöyle açıkladı: "Birinin yanına oturup hangi bölümleri kurguya dahil etmesi gerektiğini söylemektense kendimiz işin içinde olmayı tercih ediyoruz." Film yapımcıları meslek birliklerinin üyelik kuralları gereği Coenler'in bir takma isim kullanması gerekti, bu yüzden filmin künyesinde kurgu için "Roderick Jaynes" ismi yer aldı. Son kurguda, çekilmiş sahnelerin sadece birkaçı dışarıda bırakıldı. Bunlardan biri de Barton'ın New York'tan Hollywood'a taşınma sahnesiydi. Bu çekimler yerine filmde bu geçişi sağlamak için, kayalara vuran dalgalardan oluşan bir görüntü kullanıldı. Ayrıca Hollywood'da stüdyolardaki çalışmaların gösterildiği sahneler de çekilmişti ancak bunlar da çok alışılmış görüntüler oldukları için filmin dışında bırakıldı.
Zaman ve mekân
Hotel Earle'ün korkutucu ve nedensiz boşluğu Coenler'in film tasarımında merkezî bir yere sahipti. 1991 tarihli bir röportajda Joel Coen "Art deco bir tarz istedik" demişti, "ve güzel günler gördükten sonra artık bir harabeye dönüşmeye başlamış bir mekân olmalıydı." Otelde Barton'un odasında çok az eşya vardı ve iki büyük pencere başka bir binaya bakıyordu. Coenler daha sonra oteli "denizde sürüklenen hayalet gemideki gibi, başka yolcuların varlığını farkedersiniz ama onları asla göremezsiniz" sözleriyle tarif edecekti. Görülmeyen bu diğer otel sakinleri filmde, ayakkabılarının gösterilmesiyle ve diğer odalardan gelen seslerle betimlenmişti. Joel'in sözleriyle "otelin acınacak cinsel hayatları olan ve odalarında tek başına ağlayan başarısız gezgin tüccarlarla dolu olduğunu hayal edebilirdiniz." Oteldeki sıcaklık ve nem de mekânın diğer önemli özellikleriydi. Barton'ın odasındaki duvar kağıdı soyularak yere düşüyor ve aynı sorunu yaşayan Charlie bunun sıcaktan kaynaklandığını tahmin ediyordu. Coenler "bir çürüme havası oluşturmak" için otelin tasarımında yeşil ve kahverengi tonlarını bolca kullanmıştı.
Otelin atmosferi Charlie'nin karakteriyle bağlantılı biçimde kurgulanmıştı. Joel bu durumu şöyle açıkladı: "Amacımız daha çok, otelin John Goodman'ın oynadığı karakterin dışsallaştırılması görevini üstlenmesiydi. [Charlie'nin] teri tıpkı duvar kağıdının soyulup düşmesi gibi alnından akıp yere düşer. Sonda Goodman, kendi akli durumunun mahkûmu haline geldiğini ve bunun bir nevi cehenneme benzediğini söylediğinde, otelin hâlihazırda cehennemi anımsatacak bir şeyleri ortaya koymuş olması gerekiyordu." Sökülen duvar kağıdı ve arasından akan tutkal aynı zamanda Charlie'nin kronik kulak iltihabı ve akan irini de yansılamaktaydı.
Barton otele ilk vardığında, arkadaş canlısı resepsiyon görevlisi Chet (Steve Buscemi) ona "kalıcı mı geçici mi" olduğunu sorar. Barton emin olmadığını ama "süresiz" kalacağını söyler. Oteldeki kalıcı sakinler ile geçici konuklar arasındaki ikilik film boyunca birçok defa, özellikle de otelin "bir gün ya da ömür boyu" şeklindeki mottosunda görülür. Bu fikir filmin sonunda da, Charlie'nin Barton'u "daktilolu bir turist" olarak tanımlamasıyla yeniden ortaya çıkar. Charlie'nin içeride kalmasına rağmen Barton'ın oteli terk edebiliyor olması, eleştirmen Erica Rowell'a göre filmin öyküsünün aslında yazma sürecinin kendisini temsil ettiğinin kanıtıdır. Rowell'a göre, Barton bir öyküyü geride bırakabilen yazarı temsil ederken, Charlie öyküyü terk edemeyen karakteri betimler.
Otelin aksine Capitol Pictures'ın ofisleri ve Lipnick'in evi kusursuz, müsrifçe döşenmiş ve aşırı rahattır. Şirketin odaları güneş ışığıya doludur, Ben Geisler'in ofisi bir yeşilliğe bakar. Barton bir sahnede Lipnick ile kocaman kıpırtısız bir yüzme havuzunun yanında buluşur. Bu durum Lipnick'in stüdyonun başında yer aldığını vurgular ve adam bunu şöyle açıklar: "Her zaman dürüst olamazsın, hele bu şehrin etrafında dolanıp duran köpekbalıkları varken! Tamamen dürüst olsaydım, bu havuzun bir mil yakınına bile yaklaşamazdım. Tabii, temizlemek için gelmemişsem..." Lipnick, ofisinde gücünü vurgulayan başka bir şeyi de sergilemektedir: Yunan mitolojisinde Olimpos Dağı'ndaki tanrılara savaş açtığı için cezalandırılan titan Atlas'ın heykeli.
Özgün senaryoda olayların tarihî olarak Amerika Birleşik Devletleri'nin II'inci Dünya Savaşı'na girişinin hemen ardından geçmesi, filmin mekânı üzerinde önemli bir etkiye sahip olacaktı. Coenler bunu şöyle açıklarlar: "Otel sakinlerinin yaşlı, deli ya da fiziksel engelli olmalarını düşünüyorduk çünkü geri kalan herkes savaşa gitmiş olacaktı. Senaryo geliştikçe bu tema daha geride kaldı ancak yine de bu fikir o dönem içinde kalmamızı sağladı." Filmde II'inci Dünya Savaşı ile olan bağlantı, filmin sonlarında Lipnick'in albay üniformasıyla ortaya çıktığı sahneye kadar açıkça gösterilmez. Üniforma aslında bir kostümdür ve Lipnick gerçekte orduya katılmamıştır ama yine de kendisinin "küçük sarı piçlerle" savaşmaya hazır olduğunu söyler. Daha önceki bir sahnede ise Barton Capitol Pictures'ın çektiği bir güreş filminden parçalar izlerken çekim tahtasındaki tarih, Pearl Harbor Saldırısı'ndan iki gün sonrası olan 9 Aralık olarak görülür. Daha sonra, senaryosunu bitirişini kutlamak için katıldığı bir USO davetinde, Barton'ın etrafında cepheye gitmek üzere olan askerler vardır.
Resim
Barton'ın otel odasında asılı olan, kumsaldaki bir kadını gösteren resim hem karakter için hem de kamera için bir odak noktasıdır. Barton masasında çalışırken sürekli resmi inceler ve yatağında Audrey'nin cesedini bulduğunda da gidip resmin yanında dikilir. Filmin sonunda Barton, resimdekinin aynısı bir kumsalda, aynı şekilde giyinmiş ve aynı pozda oturmuş gerçek bir kadınla karşılaşır. Kadına güzelliği için iltifat eden Barton, "Resimlerde misiniz?" diye sorar ve utancından kıpkırmızı olan kadından "Aptal olma!" cevabını alır.
Coenler senaryo yazımının ilk aşamalarında resmi odadaki önemli unsurlardan biri olarak kurgulamaya karar vermişti. Joel bunu daha sonra şöyle açıkladı: "Amacımız odada çok az eşya olması, duvarların çıplak kalması ve pencereden hiçbir özelliği olmayan bir manzaranın görünmesiydi. Aslında dış dünyaya açılan tek şeyin bu resim olmasını istedik. Yalıtılmışlık hissi yaratmak için bunun önemli olduğunu düşündük."
Filmin sonraki sahnelerinden birinde Barton, Charlie'nin güzel bir takım elbise içinde ve elinde evrak çantasıyla çekilmiş fotoğrafını resmin çerçevesine iliştirir. Charlie'nin bir sigorta satıcısı kıyafeti içindeki bu fotoğrafı ile plajdaki kadının kaçışı akla getiren resminin yan yana oluşu, Barton'ın gerçeklik ve fantezi arasında bir kafa karışıklığı yaşamasına sebep olur. Eleştirmen Michael Dunne bunu şöyle açıklar: "Bu sahnede izleyici Charlie'nin ne kadar 'gerçek' olduğunu merak eder. ... Filmin son sahnesinde ise izleyici kadının ne kadar 'gerçek' olduğunu merak eder. Bu soru başka soruları akla getirir: Fink ne kadar gerçektir? Peki Lipnick? Audrey? Zaten filmler ne kadar gerçektir ki?"
Resmin önemi geniş bir spekülasyona da konu olmuştur. Washington Post yorumcusu Desson Howe'a göre filmin son sahnesi, duygusal etkisine rağmen, sadece can alıcı bir bitiş olması için düşünülmüştür. Coen kardeşlerin filmleri hakkındaki kitap uzunluğundaki eleştirisinde Rowell, Barton'ın resme olan saplantısını ironik bulur; çünkü resim alçak kültür kaynaklı iken yazar kendisinin yüksek kültürden olduğunu iddia eder. Rowell'a göre kamera, resme odaklandığı kadar, Barton'ın resme bakarkenki görüntüsüne de odaklanır. Bir noktadan sonra kamera Barton'ı geçip tüm kadrajı plajdaki kadının görüntüsüyle dolduracak şekilde resme yönlenir. Objektif ve subjektif bakış açıları arasındaki bu gerilim filmin sonunda Barton'ın kendini bir nevi resmin içinde bulmasıyla tekrar ortaya çıkar.
Eleştirmen M. Keith Booker'a göre son sahne sanat ve gerçeklik arasındaki ilişkiye dair gizemli bir yorumdur. Ona göre birbiriyle tıpatıp aynı bu iki görüntü hayatı doğrudan yansıtan sanat eserlerinin saçmalığına göndermedir. Filmde kadın sanattan doğrudan gerçekliğe geçirilir ve böylece izleyicide kafa karışıklığı oluşturulur. Booker'a göre bu sayede belirsizlik kaçınılmaz olarak ortaya çıkar.
Tür
Coenler, basitçe sınıflandırılamayacak filmler yapmalarıyla tanınır. İlk filmleri olan Blood Simple'ın polisiye türünün doğrudan bir örneği olduğunu söyleseler de, ikinci senaryoları Raising Arizona'yı yazarken belirli bir türe bağlı kalmaya çaba göstermediler. Bir komedi yazmaya karar verdiler ancak bazı kara unsurları özellikle eklediler ve böylece Ethan'ın deyimiyle "güzel vahşi bir film" üretmeye çalıştılar. Üçüncü filmleri Miller's Crossing'de bu sıralamayı tersine çevirdiler ve bir suç filmi içine komedi unsurları eklediler. Bu filmde ayrıca melodram, aşk öyküleri ve politik hiciv unsurları kullanarak, tek türde film yapısını bozdular.
Farklı film türlerinin karıştırılması yönündeki bu eğilim Barton Fink ile devam etti ve derinleşti. Coenler filmin "herhangi bir türe ait olmadığı" konusunda ısrarcı oldu. Ethan filmi "90'lar için bir buddy film" olarak tanımladı. Filmde komedi, korku ve kara film özellikleri mevcuttu ancak diğer film türlerinden de izler vardı. Aktör Turturro filmi bir tür bildungsroman öyküsü olarak tanımlarken edebiyat profesörü ve film analisti R. Barton Palmer ana karakterin yazar olarak evrimine dikkat çekerek bunun bir künstlerroman olduğunu söyledi. Eleştirmen Donald Lyons ise filmi "retro-sürreal bir vizyon" olarak tanımladı.
Filmin türler arasında geçişler yapması, karakterlerin başından geçenleri parçalar halinde sunması ve düz akış hâlinde bir anlatım şeklini benimsememesi, Barton Fink'in sıklıkla "postmodern" olarak tanımlanmasına yol açtı. "Postmodern Hollywood" isimli kitabında Booker, filmin, geçmişi kesin bir doğrulukla değil, empresyonist bir teknikle anlattığını söyledi. Booker'a göre bu teknik "geçmişi sadece şimdiki zamanın öncesi olarak görmeyip, malzeme bulmak üzere yağmalanacak bir imaj deposu olarak ele alan postmodern filmler için tipik bir özellik"ti. Coen filmleri hakkındaki analizinde Palmer, Barton Fink'i geçmiş devirlerin kendilerini nasıl temsil ettiğini yakından inceleyen bir "postmodernizm taklidi" olarak niteledi. Palmer filmi, Virginia Woolf ve onun eserlerini okuyan iki kadın hakkındaki 2002 yapımı Saatler filmiyle karşılaştırdı. Yazara göre her iki film de geçmişin önemini reddetmiyordu ve onu anlamamıza yardımcı oluyordu. Palmer'ın incelemesinde edebiyat teorisyeni Linda Hutcheon'ın değerlendirmesine de yer verilmişti: Her iki film de "geçmişin varlığını reddetmez; geçmişi onun metinleşmiş kalıntılarından farklı bir yolla bilebilmemiz mümkün mü diye sormaz."
Barton Fink'teki bazı unsurlar postmodernizmin parlatılması gibidir; yazar yüksek kültür hakkındaki modernist görüşleri ile stüdyonun yüksek kâr getiren formüle uygun bir film yapma isteği arasında kalır. Bu fikir çatışması, postmodernizmin temel göstergesi olan parçalanmış bir öyküyü doğurur. Coenler'in anlatım üslûbu da buna bir başka örnektir; Barton ve Audrey sevişmeye başladığında kamera odayı terk edip banyoya girer ve küvetin giderinde kaybolur. Rowell'a göre bu, Alfred Hitchcock'un 1959 yapımı Gizli Teşkilat filminde yer alan ünlü bir cinsel gönderme olan trenin tünele girişi sahnesine getirilmiş bir postmodern güncellemedir.
Üslûp
Barton Fink'te öykünün yarattığı ruh durumunun önemini belirtmek ve belli temaları vurgulamak amacıyla birçok geleneksel stilistik öge kullanılır. Örneğin filmin açılışında yazılar Hotel Earle'in duvar kağıdı üzerinde kayarken kamera aşağıya doğru hareket eder. Bu kamera hareketi, Barton'ın işi hakkındaki "yazarken en dibine ulaşmak" gerektiği iddiasına uygun olarak filmde birçok defa tekrarlanır. Yazarın otelde yaşadığı ilk olaylar da bu benzetmeyi destekler niteliktedir. Örneğin otel görevlisi Chet bodrum katından çıkarak gelir ve bu durum gerçek faaliyetin yeraltında olduğunu önerir. Barton'ın odası lobiden altı kat yukarıdadır ancak asansörün içi sadece aşağıya giderken gösterilir. Bu unsurlar – dramatik aralar, gerçeküstü diyaloglar ve şiddet imaları ile birleşince – aşırı gergin bir atmosfer yaratır. Coenler bunu şöyle açıklamıştır: "Tüm film yaklaşmakta olan bir yok oluş ya da felaket hissi vermeliydi. Ve film kesinlikle bir kıyamet hissiyle bitmeliydi."
Barton Fink'teki üslup aynı zamanda 1930'ların ve 1940'ların filmlerini çağrıştıran – ve temsil eden – unsurlara sahiptir. Eleştirmen Michael Dunne'ın belirttiği üzere "Fink'in ağır paltosu, şapkası, koyu ve donuk renkli takımları gerçekçi bir biçimde otuzlardan, hatta daha çok otuzların filmlerinden gelmektedir." Otelde kullanılan stil ve birçok sahnedeki atmosfer, II. Dünya Savaşı öncesi filmlerin etkisini yansıtır. Hatta Charlie'nin iç çamaşırları, sevdiği sinema oyuncusu Jack Oakie'nin giydikleriyle eştir. Ancak aynı zamanda, Coenler tarafından kullanılan kamera hareketleri, klasik ve özgün karışımıdır. Dikkatli izleme çekimleri ve aşırı yakın çekimler filmin yirminci yüzyılın sonlarına ait bir ürün olduğunu ortaya koyar.
Başından itibaren film, Barton'ın dünya görüşüne ilişkin öznel bakış açısı ile nesnel bakış açısı arasında gidip gelir. Açılış yazılarının ardından kamera aşağıya doğru hareket ederek, tiyatro oyununun sonunu izlemekte olan Barton'ı görür. Ardından yazarın bakış açısıyla seyircilerin çılgınca alkışlamaları gösterilir. İleriye doğru yürüdüğü esnada yeniden kameranın görüş alanına girer ve filmin izleyicisi yine nesnel bakış açısına dönmüş olur. Nesnel ve öznel bakış açıları arasındaki bu geçişler filmin son sahnesinde yeniden ortaya çıkar.
Bakış açısı değişimi filmin konusu olan film yapımcılığı ile de çakışır. Film bir tiyatro oyununun sonunda açılır ve yaratım sürecini irdelemeye başlar. Bu üst anlatı yaklaşımı, ilk sahnede kameranın oynanmakta olan tiyatro oyunu yerine, oyunu izleyen ve aktörlerin repliklerini sessizce tekrarlamakta olan Barton'a odaklanmasıyla vurgulanır. Rowell bunu şöyle açıklar: "Bir sahneyi izlerken, bir diğerini de dinleriz. ... Ses ve görüntünün ayrılmış olması, sanat yaratımı hakkındaki iki görüş arasındaki kritik ikiliği gösterir: kahraman tarafından yaratılmış dünya (tiyatro oyunu) ve bunun dışındaki dünya (bu performansı yaratmaya yarayan her şey)."
Filmde ayrıca birçok önceden ima etme tekniği kullanılır. Örneğin Charlie'nin Barton'a bıraktığı paketin muhtemel içeriğini vurgularcasına, özgün senaryoda altmış defa "kafa" sözü geçer. Charlie yapmakta olduğu sigortacılık işinden bahsederken, daha sonra olacakları onaylarcasına şu sözleri kullanır: "Yangın, hırsızlık ve ölüm sadece başkalarının başına gelen şeyler değildir."
Sembolizm
Barton Fink'in sembolik anlamları hakkında birçok şey yazılmıştır. Rowell'a göre film "sanatçıya geri dönen birçok fikirle şişmiş bir kafadır." Audrey'nin ölümüne çok yakın bir zamanda gerçekleşen seks sahnesi ise Lyons'ın "Filmde seks ölümdür" yorumuna yol açmıştır. Diğer yorumlara göre filmin ikinci yarısı, uzatılmış bir rüya sekansıdır.
Coenler ise, filmdeki sembolleri sistematik biçimde birleştirme niyetlerinin olmadığını söyler. 1998 tarihli bir röportajında Joel "Filmlerimize hiçbir zaman aklımızda böyle bir şeyle başlamayız" der. "Bu tür belirli bir entelektüel çöküşe yaklaşan hiçbir şey yoktur. Her nedense doğru olduğunu hissettiğimiz birçok içgüdüsel şey vardır her zaman." Ayrıca Coenler, filmlerinde çözülmemiş muğlaklıklar olmasından da rahatsız olmadıklarını belirtir. 1991'de Ethan bunu şöyle açıklamıştır: "Barton Fink, ne olup bittiği hakkında bilinmesi gerektiği kadar şey söyleyerek biter ... Tüm açıklığıyla görülmeyen şeylerin zaten tüm açıklığıyla görülmemesi amaçlanmıştır ve bunu böyle bırakmak iyidir." Ethan, fanteziler ve rüya sekansları hakkında ise şöyle konuşur:
“ | İzleyicinin Barton'ın bakış açısının yanı sıra içsel hayatını da paylaşmasını istediğimizi söylemek doğru olur. Ama çok ileri gitmeye gerek yoktu. Örneğin, Barton'ın filmin sonunda uyanması ve böylece bizim de onun filmde betimlenenden daha büyük bir dünyanın parçası olduğunu öne sürmemiz münasebetsizce olurdu. Her durumda, kurgusal bir karaktere ilişkin olarak "gerçeklikten" bahsetmek her zaman yapay olur. | „ |
Barton'ın Charlie ile olan ilişkisindeki homoerotik göndermeler ise maksatlıdır. Dedektiflerden biri ikilinin "hastalıklı bir seks şeyi" yapıp yapmadığını öğrenmek istese de, yakınlıkları sapkın değildir ve normal cinselliğin kuralları altına gizlenmiştir. Örneğin Charlie'nin komşusuna ilk defa arkadaşça yaklaşması sırasında söyledikleri sıradan bir tavlama cümlesidir: "Sana bir içki ısmarlamama izin verirsen, verdiğim lanet olasıca rahatsızlık hakkında kendimi daha iyi hissedeceğim." Barton ile Charlie'nin güreş sahnesi de ikilinin homoerotik bağlılıklarının bir örneği olarak görülür. Joel Coen 2001'de "Onu bir seks sahnesi olarak değerlendiriyoruz" demiştir.
Ses ve müzik
Barton Fink'te yer alan birçok ses efekti anlam yüklüdür. Örneğin Barton New York'ta yemek yerken, hafif ve hoş bir zil sesiyle çağrılır. Bunun aksine Hotel Earle'deki zilin ürkütücü sesi, Chet onu susturana kadar lobide çınlamaya devam eder. Otelde Barton'ın odasına yakın odalardan sürekli gırtlak sesleri, inlemeler ve tanımlanamaz gürültüler yükselir. Bu sesler Barton'ın karışık akli durumu ile örtüşür ve Charlie'nin "Bu çöplükte olup biten her şeyi duyarım" iddiasını da güçlendirir. İlk sahnedeki alkış sesi, kayalara çarpan dalgaların sesiyle karışırken ekranda da bu görüntü belirir. Böylece Barton'ın doğudan batıya taşınmasının yarattığı gerilim öngörülmüş olur.
Filmdeki başka bir sembolik ses de sivrisinek vızıltısıdır. Yapımcısı Los Angeles'ta bataklık bulunmadığı için sivrisinek olmadığında ısrar etse de, Barton otel odasında havada dolaşan bir böceği izlerken sivrisinek vızıltısı açıkça duyulur. Daha sonra Barton bir toplantıya, yüzünde sivrisinek ısırığı iziyle katılır. Sivrisinek ayrıca Audrey'nin ölümü sahnesinde de ortaya çıkar; Barton kadının cesedi üzerinde beslenen bir sivrisineği öldürdüğü anda kadının da öldürülmüş olduğunu fark eder. Sivrisineğin tiz sesi film müziklerindeki yaylı sazların tiz sesleriyle de temsil edilir. Rowell'a göre filmdeki sivrisinekler, kurgu içindeki gerçekliğin yapısı gereği kesin olmadığını göstermeye yarar. Bu durum, başka bir Coen filmi olan Raising Arizona'daki iş insanının ofisinde beklenmedik şekilde sineklerin olmasına benzer.
Film müzikleri, Coenler'le ilk filmlerinden beri çalışan Carter Burwell tarafından bestelendi. Miller's Crossing'de kullanılan İrlanda halk ezgisi ve Raising Arizona'nın müziklerinin temelini oluşturan folk şarkısı gibi örneklerin aksine, Burwell bu defa belirli bir ilham kaynağından faydalanmadı. Müzikler 1996'da Coenler'in sonraki bir filmi olan Fargo'nun müzikleriyle birlikte CD formatında yayımlandı.
Filmde kullanılan birçok şarkı da anlam yüklüdür. Bir sahnede Mayhew sarhoş bir şekilde Barton ve Audrey'den sendeleyerek uzaklaşır. Yürürken folk şarkısı "Old Black Joe'yu" söylemeye başlar. Stephen Foster bestesi olan bu şarkı, "daha iyi bir ülkedeki" arkadaşlarına katılmaya hazırlanan yaşlı bir kölenin öyküsünü anlatır. Mayhew'ın bu şarkıyı söylemesi, kendisinin Capitol Pictures'ın ezilen bir çalışanı olmasıyla çakıştığı gibi, Barton'ın filmin sonundaki durumunu da önceden bildirir.
Senaryosunu bitiren Barton bunu kutlamak için bir USO gösterisine dans etmeye gider. Bu sahnede kullanılan şarkı, bir swing parçası olan "Down South Camp Meeting"dir. Şarkının filmde duyulmayan sözleri "Git ready / Here they come! The choir's all set (Hazırlan / İşte geliyorlar! Koro kuruldu bile)" şeklindedir ve Barton'ın tiyatro oyunu Bare Ruined Choirs'in başlığını akla getirir. Kutlama bir kargaşaya dönüşürken müzik gittikçe daha da keskinleşir ve kamera trompetin içine doğru hareket eder. Bu sekans, Audrey'nin cinayetinden hemen önce kameranın küvetin giderine yaklaşmasının bir yansıması gibidir.
Kaynaklar, ilhamlar ve göndermeler
Filmin ilhamı birçok farklı kaynaktan gelir ve filmde farklı olaylara ve insanlara göndermeler bulunur. Örneğin piknik sahnesinde, sarhoş hâldeki Mayhew Barton ve Audrey'den uzaklaşırken "Silent upon a peak in Darien!" diye bağırır. Bu söz, John Keats'in 1816 tarihli "On First Looking into Chapman's Homer" sonesinin son dizesidir. Bu edebi gönderme karakterin klasik metinler hakkında bilgili olduğunu gösterir. Bununla birlikte sonede Pasifik Okyanusu'ndan bahsedilmesi Mayhew'in "Pasifik'e kadar yürümeye devam edeceğim ve ondan sonra da ... doğaçlama yapacağım." sözleriyle uyuşur. Ayrıca şiirin içeriği, Mayhew'in çeşitli sebeplerle artık yazamayan ya da yazmak istemeyen "sessiz" bir sanatçı oluşuna da uyar.
Barton'ın oyununun adı olan Bare Ruined Choirs, William Shakespeare'in 73. Sone'sinin dördüncü dizesinden gelir. Şiirin yaşlanma ve ölüme odaklanması, filmin sanatsal zorlukları irdelemesiyle bağlantılıdır. Filmde başka akademik göndermeler de mevcuttur ancak çoğunlukla üstü kapalı biçimde verilmiştir. Örneğin Mayhew'in kitaplarından birinin kapağında yayıncı olarak "Swain and Pappas" görülür. Bu büyük ihtimalle, filmde de ele alınan bilginin sınırları ve varlığın doğası gibi konular üzerinde çalışan filozoflar Marshall Swain ve George Pappas'a yapılmış bir göndermedir. Barton'ın otel odasının tavanındaki lekeye ilişkin saplantısı ise, Flannery O'Connor'ın "Kalıcı Ürperti" başlıklı öyküsündeki protagonistin davranışlarına benzer.
Eleştirmenlere göre film dolaylı olarak Dante Alighieri (İlahi Komedya imgelerinin kullanılması) ve Johann Wolfgang von Goethe'nin (Faustvari anlaşmalar) eserlerine de referans verir. Filmde ayrıca Franz Kafka romanlarındakine benzer şaşırtıcı bürokratik yapılar ve akıldışı karakterler görülür ancak Coenler bunun bilinçli olarak yapılmadığını öne sürmüştür. 1991'de Joel "onu üniversiteden beri okumadım" demiştir, "o zamanlar Dönüşüm gibi eserleri yutmuştum. Birileri Şato ve Ceza Sömürgesi'nden de bahsetti ama onları hiç okumadım."
Clifford Odets
1930'larda Harold Clurman, Cheryl Crawford ve Lee Strasberg gibi tiyatro yazarlarının kurduğu Group Theatre'a katılan New York'lu oyun yazarı Clifford Odets, Barton Fink karakterinin ilham kaynağıdır. Bu tiyatro grubunun eserleri sosyal konulara odaklanıyordu ve insan deneyimini gerçeğe en uygun biçimde sahnede yeniden canlandırmayı amaçlayan Stanislavski sistemini kullanıyordu. Odets'in Awake and Sing! ve Waiting for Lefty (her ikisi de 1935) gibi birçok oyunu Broadway'de başarıyla sahnelenmişti. Politik konulara bağlı eserlerin gözden düşerek, Eugene O'Neill'in ailevi realizm temalı oyunları rağbet görmeye başlayınca, Odet başarılı oyunlar üretemedi ve Hollywood'a taşınarak sonraki yirmi yıl boyunca film senaryoları yazdı.
Barton Fink'i "dürüst, politik konulara eğilen ve biraz naif olan ciddi bir oyun yazarı" olarak kurgulayan Coenler'in aklında senaryoyu yazarken Odets vardı. Ethan'ın 1991'de söylediği üzere "Group Theater akımının parçası olması ve 1930'lardan gelmesi doğal gözüküyordu." Odets gibi Barton da tiyatronun sıradan insanın çabalarını ve zaferlerini kutlaması gerektiğini düşünüyordu; tıpkı Odets gibi sürekli kendinden bahsetmeyi seviyordu. Filmde Barton'ın oyunu Bare Ruined Choirs hakkındaki bir yazıda, oyundaki karakterler için "vahşi bir varoluş mücadelesi içindeler ... en rezil köşelerde" sözleri kullanılır. Bu ifadeler, biyografi yazarı Gerald Weales'ın Odets'in karakterleri hakkında yazdığı "kötü koşulların ortasında yaşam mücadelesi" sözlerine benzer. Barton'ın eserlerindeki bazı diyaloglar da Odets'in Awake and Sing! oyununu akla getirir. Örneğin bir karakter "Şimdi uyanığım, ilk defa uyanığım" derken diğeri "Şu harap koroyu al. Şarkı söylemesini sağla." sözlerini kullanır.
Yine de iki adam arasında birçok önemli fark da vardır. Joel Coen bunu şöyle ifade eder: "Her iki yazar da proleter kahramanların olduğu benzer oyunlar yazdı ancak kişilikleri oldukça farklıydı. Odets çok daha dışa dönüktü, aslında Hollywood'da bile oldukça sosyaldi, Barton Fink'te ise bunun tersi geçerliydi!" New York'taki popülaritesini kaybettiği için üzgün olan Odets, buna rağmen Hollywood'da geçirdiği zaman boyunca başarılıydı. Son dönem oyunlarının büyük kısmı, kendisi ya da başkaları tarafından sinemaya uyarlanmıştı. Bunlardan biri olan The Big Knife isimli film, Barton'ın hayatına çok uyuyordu. Filmde, stüdyonun açgözlülüğünden bıkan bir aktör sonunda intihar ediyordu. Odets'in eserlerine olan bir başka benzerlik de Audrey'in ölüm sahnesiydi. Bu sahne, senaryosu Odets tarafından yazılan 1946 yapımı bir kara film olan Deadline at Dawn'daki bir sahnenin benzeriydi. O filmde de sabah uyanan adam, akşam birlikte olduğu kadının öldürülmüş olduğunu görüyordu.
Odets, Broadway'den Hollywood'a geçişi sırasında yaşadığı sıkıntıları, 1988'de The Time Is Ripe: The 1940 Journal of Clifford Odets başlığıyla yayımlanan güncesine kaydetmişti. Bu günlük aynı zamanda Odets'in yazarlık ve romantizm hakkındaki detaylı görüşlerini de içeriyordu. Kadınları sık sık dairesine davet eden yazar, bu ilişkilerinden güncesinde bahsetmişti. Bu ilişkiler ile birlikte yazarlık konusundaki bitmek bilmeyen konuşma, Audrey'nin Barton'ı otel odasında ziyaret edip baştan çıkardığı sahnede yansıtılmıştır. Prodüksiyon ekibinde Odets'in güncesini okuyan tek kişi Turturro'ydu ve Coen kardeşler izleyicilerin "adamla karakter arasındaki farklılıkları göz önünde tutmasını" istemişti.
William Faulkner
W.P. Mayhew karakteri ile romancı William Faulkner arasında da bazı benzerlikler vardır. Mayhew gibi Faulkner de Güney Rönesansı'nın önde gelen yazarlarından biri olarak biliniyordu ve sonraki dönemde sinema sektöründe çalışmıştı. Faulkner gibi Mayhew da ağır miktarda alkol alıyordu ve Hollywood'u küçük gören konuşmalar yapıyordu. Coenler'in filmi yaratırken okudukları, Hollywood'un 1940'lardaki tarihi hakkındaki City of Nets kitabında da Faulkner'in adı geçiyordu. Ethan bunu 1998'de şöyle açıklar: "Arada Faulkner'in bir güreş filmi yazma işi aldığı hakkındaki hikâyeyi okudum... Bizi Barton Fink fikrine götüren şeylerden biri de buydu." 1932 tarihli güreş filmi Flesh'in senaryo yazarlarından biri Faulkner'di. Barton Fink filminde Barton, üzerinde çalıştığı senaryoyu, Flesh filminin yıldızı da olan aktör Wallace Beery için yazıyordu. Güreş konusuna eğilmek Coen kardeşler için de kolaydı çünkü lisede bu sporu yapmışlardı.
Yine de Coenler, Faulkner ile Mayhew arasında kayda değer bir bağlantı olduğunu reddeder ve benzerliklerin "yüzeysel" olduğu söyler. 1991 tarihli röportajında Ethan "Karakterin ayrıntıları göz önüne alındığında Mayhew Faulkner'den oldukça farklıdır ve ikisinin Hollywood deneyimleri hiç benzer değildir." demişti. Mayhew'ın alkol ve kişisel sorunlar yüzünden yazamıyor olmasına karşın Faulkner, sinema sektöründe çalıştıktan sonra da roman yazmaya devam etmişti ve Hollywood'da geçirdiği dönem boyunca ya da daha sonra tamamladığı eserlerle birçok ödül almıştı.
Jack Lipnick
Lerner'in Akademi Ödülü adaylığı aldığı rol olan film stüdyosu patronu Jack Lipnick karakteri, Barton Fink'in geçtiği dönemde film endüstrisinin en güçlü üç adamı olan Harry Cohn, Louis B. Mayer ve Jack Warner da dahil olmak üzere birçok Hollywood yapımcısının bileşimidir. Mayer gibi Lipnick de Belarus'un başkenti Minsk kökenlidir. II. Dünya Savaşı sırasında Warner orduda görev almak için uğraşmış ve stüdyonun kostüm departmanından kendisi için bir üniforma hazırlamalarını istemiştir; Lipnick de filmdeki son sahnesinde aynısını yapar. Warner bir keresinde yazarlar için "Underwoods'lu hıyarlar" sözlerini kullanmıştır ve filmde Barton'ın Underwood marka daktilo kullanmasıyla bu sözlere gönderme yapılır.
Öte yandan Coen kardeşler, Barton'ın yaşadığı aldatılma ve zorlukların, kendi deneyimlerinin bir yansıması olmadığını vurgular. Joel sanatçıların genelde "filistinizmle karşılaştığını" söylese de şunları ekler: "Barton Fink kendi deneyimlerimizden epey uzaktır. Hollywood'daki profesyonel hayatımız oldukça kolaydı ve şüphesiz bu durum sıra dışı ve adaletsiz." Ethan ise Lipnick'in, tıpkı o karaktere ilham veren yapımcılar gibi, o dönemin bir sonucu olduğunu söyler: "Bu tip karakterler hâlâ var mı bilmiyorum. Hollywood o döneme kıyasla artık daha yumuşak başlı ve daha kurumsal."
Sinema
Coenler Barton Fink'in sinemayla ilgili birçok esin kaynağı olduğunu açıklamışlardır. Bunların arasında en önde gelenleri, Polonyalı-Fransız yönetmen Roman Polanski'nin üç filmiydi: Repulsion (1965), Cul-de-sac (1966) ve The Tenant (1976). Bu üç filmde psikolojik belirsizlik havası ve karakterlerin akli dengesizliğini artıran tekinsiz ortamlar görülür. Barton'ın Hotel Earle'deki odasındaki tecrit durumu sıklıkla, The Tenant filminde Trelkovsky'nin apartman dairesindeki hâliyle karşılaştırılır. Ethan Barton Fink'in türü hakkında şunları söylemiştir: "Bu bir tür Polanski filmi. Herhangi bir şeyden çok buna yakın." Tesadüf eseri, filmin ilk gösteriminin yapıldığı 1991 Cannes Film Festivali'nde Polanski jüri başkanıydı. Joel daha sonra verdiği bir röportajda şöyle dedi: "Onun filmlerinden besbelli etkilenmiştik, ama bu defa onunla konuşmaya çekindik çünkü ona yalakalık ettiğimiz izlenimi vermek istemiyorduk."
Barton Fink'in esin kaynağı olarak gösterilen diğer filmler arasında Stanley Kubrick'in 1980 tarihli Cinnet'i ile Preston Sturges'ın yazıp yönettiği 1941 tarihli komedi filmi Sullivan's Travels yer alır. Boş bir otelde geçen Kubrick filminde son eserinde bir türlü ilerleyemeyen bir yazar konu edilir. Coenler iki filmin karşılaştırılmasını doğru bulsa da Joel, Kubrick'in filminin "genel anlamda korku filmi türüne ait olduğunu" söylemiştir.Barton Fink'te olayların geçtiği yıl gösterime girmiş olan Sullivan's Travels'da ise başarılı yönetmen John Sullivan'ın derin sosyal etki yaratacak bir film yapmaya karar vermesi anlatılır – ki bu durum Barton'ın "sıradan insan" için eğlence yaratma isteğine benzer. Sulivan sonunda komik eğlencenin film yapımcıları için kilit öneme sahip olduğuna karar verir. Bu durum Barton Fink'in sonunda Jack Lipnick'in "izleyici aksiyon görmek, macera görmek istiyor" ifadesiyle benzeşir.
Bunların yanı sıra Barton Fink'te sinema tarihine ve çeşitli filmlere bolca gönderme bulunur. Bir sahnede karakterlerden biri "Victor Soderberg" hakkında konuşur; bu isim Hollywood'da Victor Seastrom adıyla çalışan İsveçli yönetmen Victor Sjöström'e göndermedir. Charlie'nin sorunlarından bahsederken "fasulye yığını" ifadesini kullanması muhtemelen 1942 yapımı Kazablanka'ya yapılan bir atıftır. Barton Fink'teki plaj sahnesi, 1960 yapımı Tatlı Hayat'ın son sahnesinde genç bir kadının son sözlerinin okyanusun gürültüsünde kaybolmasına benzer. Hotel Earle'nin rahatsız edici tenhalığı ise, Key Largo (1948) ve Sunset Bulvarı (1950) filmlerindeki yaşam alanlarıyla karşılaştırılır.
Temalar
Filmin iki ana teması olan eğlence prodüksiyonu kültürü ve yazarlık süreci filmde birbirine geçmiş durumdadır ve her iki konu da eserin doğası gereği yaratıcısı hakkında oluşuyla ilgilidir. Bu iki konu aynı zamanda eser içinde eser temasını da oluşturur. Barton Fink, bir tiyatro oyunundan yola çıkarak bir film senaryosu yazan bir adam hakkındaki bir filmdir ve Barton'ın tüm yapıtının merkezinde yazarın kendisi bulunur. Barton'ın filmin ilk sahnesinde oynanmakta olan Bare Ruined Choirs isimli tiyatro oyunundaki diyalog (aynı zamanda filmin ilk repliğidir ve yazarın filmin sonunda tamamladığı The Burlyman isimli senaryosunda da kısmen tekrar edilir) yazarın kendisini anlattığı sanatı hakkında da fikir verir. Örneğin oyundaki annenin adı Lil'dir ve filmin ilerleyen sahnelerinde bunun Barton'ın kendi annesinin de adı olduğu ortaya çıkar. Oyunda Barton'ı temsil eden "The Kid" karakteri evinin "altı kat yukarıda" olduğunu söyler, ki Barton da Hotel Earle'de altıncı katta kalır. Dahası filmdeki karakterlerin yazarlık süreçleri, eğlence prodüksiyonu konusunda New York'taki Broadway ortamı ile Hollywood ortamı arasındaki kültür farkını da ortaya koyar.
Broadway ve Hollywood
Barton film boyunca "sıradan insana ait, onun hakkında ve onun için yeni ve yaşayan bir tiyatro" yaratılmasına yardım etme isteğinden sıklıkla bahseder ancak bunun sinema yoluyla zaten yapılmış olduğunu fark etmez. Hatta bu yeni formu küçümser. Öte yandan Barton Fink'teki Broadway tiyatrosu dünyası yüksek kültürün bir parçasıdır ve buradaki yaratıcılar, eserlerinin kendi değerlerini simgelediğine inanır. Barton da, kendi başarısını küçümser gibi görünmesine rağmen Bare Ruined Choirs ile büyük bir başarı kazandığına inanır. Aslında övgü beklemektedir; temsilcisi, Herald'daki övgü dolu değerlendirmeyi görüp görmediğini sorduğunda, yapımcısının makaleyi kendisine okumuş olmasına rağmen hayır cevabını verir. Barton kendisini tiyatroya daha yakın görür; çünkü bu alanda "sıradan insanı" onurlandıracak eserler yaratabileceğinden emindir. Oyunun yapımını finanse eden kişiler – Barton'ın deyimiyle "o insanlar" – Broadway'in de Hollywood gibi kâr peşinde olduğunu ortaya koyar ancak Broadway'deki samimiyet ve küçük ölçek yazarın eserlerinin gerçekten değerli olduğunu düşünmesine izin verir.
Barton, Hollywood'un aynı fırsatı sunduğuna inanmaz. Filmde Los Angeles sahtelikler ve yapmacık insanlarla doludur. Bu durum, filmin çekilmiş ancak sinema gösterimlerine alınmamış olan ilk sahnesinde de görülür. Bu sahnede temsilcisi Barton'a Capitol Pictures'ın teklifinden söz ederken şöyle der: "Sadece kararında biraz gerçekçilik olmasını istiyorum – tabii bu kelimeyle Hollywood'u aynı cümlede kullanmak mümkünse". Daha sonra, Barton'ın neden Earle'de kaldığını açıkladığı bir sahnede, stüdyo başkanı Jack Lipnick Barton'ın "daha az Hollywood" olan bir yer istediğini söyleyerek sözünü bitirir. Buradaki varsayım Hollywood'un sahte, Earle'nin ise gerçek olduğudur. Yapımcı Ben Geisler'ın Barton'ı öğle yemeği için götürdüğü lokantanın duvarındaki "New York Cafe" görüntüsü de, Hollywood'un, doğu yakasının sahiciliğine ulaşmaya çalışmasının işaretidir. Lipnick'in Barton'la ilk karşılaşmasındaki taşkın tavrı da sahtedir. İlk başta Barton'a "Capitol Pictures'da yazar kraldır" demiş olmasına rağmen, sondan bir önceki sahnede şunları söyler: "Fikrinin bir önemi olsaydı, sanırım istifa eder ve stüdyoyu senin yönetmene izin verirdim. Ama fikrinin önemi yok ve burayı sana bırakmayacağım ve bu tımarhaneyi deliler yönetmeyecek."
Barton Fink'te işlenen sahtelik Hollywood'un alçak kültüre odaklanmış oluşunun da simgesidir. Hollywood, sadece ekonomik kazançlar için belli formüller çerçevesinde eğlence üretmeyi istemektedir. Capitol Pictures Barton'a süperstar Wallace Beery'nin başrolde olduğu bir güreş filminin senaryosunu yazma görevi verir. Lipnick aksini açıklasa da, Geisler Barton'a bunun "sadece bir B filmi" olduğunu söyler. Audrey yazım aşamasında tıkanan yazara şöyle yardım etmeye çalışır: "Bak, bu gerçekten de bir formül sadece. İçine ruhunu katmana gerek yok". İlk toplantılarında Lipnick'in Barton'a, ana karakterin bir aşk ilişkisi mi yaşaması yoksa yetim bir çocukla mı ilgilenmesi gerektiğini sorması da bu formülü açığa çıkarmaktadır. Barton ise bu soruya "Her ikisi de, belki?" cevabını vererek basmakalıplığı yıkma isteğini gösterir. Sonunda, stüdyonun kurallarına uymayı başaramaması Barton'ı mahveder.
Hollywood'un buna benzer bir tasviri, birçok eleştirmen tarafından Barton Fink'in önemli öncüllerinden sayılan,Nathanael West'in 1939 tarihli The Day of the Locust romanında da yer alır. Harap durumdaki bir sitede geçen roman, film setlerini dekore etmeye indirgenmiş bir ressam hakkındadır. Kitapta Hollywood, yetenekli bireyleri hiç bitmeyen kâr iştahı sebebiyle yiyip bitiren kaba ve sömürücü bir ortam olarak betimlenir. Gerek West'in romanında gerekse filmde baş kahraman film stüdyolarının endüstriyel işleyişi tarafından baskılanmaktadır.
Yazarlık
Coen kardeşlerin başka bir projenin senaryosunu yazarken sıkıntı yaşadıkları bir dönemde yazdıkları Barton Fink, yazmakta zorlanan bir yazarın hikâyesini anlattığı için Coenler'in kendi yaşamlarına da atıfta bulunur. Barton, kendisinin anlamlı sanat yaratma arzusu ile, Capitol Pictures'ın standart formülleri kullanarak kâr etme ihtiyacı arasında sıkışmıştır. Audrey, standart formülleri takip ederse bu sıkıntıdan kurtulacağını söyler ancak Barton onun bu tavsiyesini dikkate almaz. Yine de, Barton'ın gizemli kutuyu yazı masasına koymasıyla birlikte, aslında Audrey ölümünden sonra bile farklı şekilde de olsa ona yardımcı olmuş olur. Filmin kendisi de standart senaryo yazma formülleriyle oynar. Tıpkı Mayhew'in senaryoları gibi Barton Fink de filmin sonunda birbiriyle yüzleşen "iyi güreşçi" (Barton) ile "kötü güreşçi" (Charlie) temasını içerir. Ancak Coenler için tipik olduğu üzere iyi ile kötünün arasındaki sınır bulanıktır ve görünüşteki kahraman Barton bir "sıradan insan" olan komşusunun yalvarışlarına kulaklarını tıkar. Gerçeklik ve gerçeküstü deneyimler arasındaki sınırın da bulanıklaştırılması sayesinde film, Barton'a bir yazarın izlemesi gereken basit yollar olarak gösterilen "temel ahlak öykülerini" yıkar.
Ancak Coenler'e göre Barton Fink kendilerini temsil etmek amacıyla yazılmamıştır. Coenler bir röportajlarında "Hollywood'daki yaşamımız özellikle kolay oldu" demiştir, "film kişisel bir yorum değil". Yine de film boyunca, yaratım süreci hakkındaki evrensel temalar irdelenir. Örneğin piknik sahnesinde Mayhew Barton'a sorar: "Yazmak huzur verici, değil mi?" Barton duraksar ve sonra şöyle der: "Hayır, ben hep yazmanın büyük içsel bir acıdan kaynaklandığını gördüm." Bu tür konuşmalar sebebiyle eleştirmen William Rodney Allen'a göre Barton Fink, "birebir gerçek yaşamlarını değil ama Coenler'in zihninin yaşamını anlatan bir otobiyografidir."
Faşizm
Filmdeki birçok unsur, İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcı hakkındaki sahne de dahil olmak üzere, bazı eleştirmenlere göre faşizmin o dönemdeki yükselişi ile paralellikler taşır. Örneğin "Mastrionatti" ve "Deutsch" isimli iki dedektif Hotel Earle'e Barton'ı görmeye gelir. İtalyanca ve Almanca olan bu isimler Benito Mussolini ve Adolf Hitler yönetimlerini akla getirir. Bu dedektifler Barton'ı açıkça hor görür: "Fink. Bu bir Yahudi ismi, değil mi? ... Bu çöplüğün kısıtlı bölge olduğunu bilmiyordum." Filmde daha sonraki bir sahnede, son kurbanını öldürmeden hemen önce Charlie "Heil Hitler" der. Jack Lipnick ise 1941'deki Barbarossa Harekâtı'nın ardından Naziler tarafından işgal edilen Belarus'un başkenti Minsk'ten selam gönderir.
Biyografi yazarı Ronald Bergan'a göre "Barton Fink'in üzerinde Holokost'un uçuştuğunu söylemek zorlama olmaz." Diğer yazarlara göreyse filmde, özellikle de Barton'ın Charlie'nin cinai eğilimlerine kayıtsız kalışında, daha belirli bir mesaj vardır. Eleştirmen Roger Ebert 1991 tarihli bir incelemesinde, Coenler'in Nazizm'in yükselişi hakkında bir alegori yaratmaya çalıştıklarını ileri sürer. Ebert şöyle der: "Fink etkisiz ve güçsüz bir solcu entelektüel olarak çizilmiştir. Kendi kendine doğru şeyi yaptığını söylerken aslında tasfiye edilir. 'Sıradan insanı' anladığını sanmaktadır ancak faşizmin birçok sıradan insan için baştan çıkarıcı bir çekiciliği olduğunu anlayamaz." Yine de Ebert'e göre filmin bu yönü üzerinde çok fazla odaklanmak hatalı olacaktır.
Diğer eleştirmenlerin ise filmden beklentisi daha fazladır. M. Keith Booker şöyle yazar:
Filmde Fink'in "dinlemedeki" başarısızlığına, onun gibi birçok solcu entelektüelin kendi ilgi alanları ile çok fazla meşgul oldukları için faşizmin yükselişine etkili biçimde karşı çıkamadıklarını anlatmak için özellikle yer verilmiş gibidir. Bu aslında tarihsel açıdan tamamıyla yanlıştır ... Coenler'in faşizmin yükselişine karşı duran Amerika'daki tek gruba böylesine bir sorumsuzluk atfediyor olması, kendi içinde bir sorumsuzluktur ve tarihsel gerçeklere ilişkin tam bir cahilliğe (ya da ilgisizliğe) işaret eder. Böylesine bir cehalet ve duyumsamazlık postmodern sinema için tipiktir....
Kölelik
Diyaloglarda ve görsellikte oldukça hafifletilmiş olsa da kölelik teması filmde defalarca görülür. "Uzaklardaki pamuk tarlalarındaki arkadaşlarının" hasretini çeken birinin öyküsünün anlatıldığı ruhani müzik parçası "Old Black Joe"'yu mırıldanan Mayhew film stüdyosunun kölesi gibi gösterilir. Mayhew'in çalışma odasının kapısını gösteren kısa bir görüntüde ise, yazarın üzerinde çalıştığı filmin adının Slave Ship (Köle Gemisi) olduğu anlaşılır. Bu görüntü, Mayhew karakterinin ilham kaynağı William Faulkner'ın senaryosunu yazdığı ve filmde Fink'in senaryosunu yazmakta olduğu filmde oynayacak olan Wallace Beery'nin başrolde yer aldığı 1937 yapımı aynı isimli filme göndermedir.
Köle gemisi sembolü belirli set tasarımlarıyla daha da genişletilmiştir. Örneğin Ben Geisler'ın ofisindeki yuvarlak pencere bir lumboza benzer, Mayhew'in evine giden yol ise bir deniz taşıtının bordasına doğru yükselen rampa gibidir. Filmde geçen birçok konuşma ise, filmin sonunda Barton'ın stüdyonun kölesi hâline geldiğini gösterir: "Kafanın içindekiler" der Lipnick'in asistanı, "Capitol Pictures'ın malıdır." Barton senaryosunu teslim ettikten sonra ise, Lipnick daha öldürücü bir darbe vurur: "Yazdığın her şey Capitol Pictures'ın malı olacak. Ve Capitol Pictures yazdığın hiçbir şeyin yapımını gerçekleştirmeyecek." Bu hor görme ve kontrol etme durumu, dönemin Hollywood'unda çalışan birçok yazar tarafından da dile getirilmiştir. Örneğin Arthur Miller, Barton Fink hakkındaki incelemesinde şöyle der: "Hollywood hakkında emin olduğum bir tek şey varsa, o da yazarların nasıl ezildiğinin asla yeterince abartılamayacak olmasıdır."
"Sıradan insan"
Filmin ilk üçte birlik bölümünde, Barton sürekli olarak eserlerinde "sıradan insanı" kahramanlaştırmayı istediğinden bahseder. Bir yerde şöyle konuşur: "Sıradan insanın umutları ve hayalleri bir kralınkiler kadar asildir. Bu hayatın bir şeyi – neden tiyatronun da bir şeyi olmasın ki? Kahretsin, bunu yapmak neden bu kadar zor olsun ki? Buna yeni tiyatro deme Charlie, gerçek tiyatro de. Bizim tiyatromuz de." Bu retoriğe rağmen Barton, yan odasında yaşamakta olan "sıradan insanın" insanlığına değer vermeyi kesinlikle beceremez ya da bunu yapmak istemez. Filmin sonraki bölümlerinde Charlie ona birçok dehşet getirdiğini söyler çünkü Barton "dinlememektedir." Barton Charlie ile olan ilk konuşmasında, Charlie'nin sözünü sürekli "Sana bazı hikayeler anlatabilirim-" diye söze başladığı anlarda keser. Bu durum, Barton'ın söylemiş olduğu büyük sözlerin aleyhine, Charlie'nin deneyimleriyle hiç ilgilenmediğini gösterir. Bir başka sahnede ise Barton, dış dünyaya karşı sağır olduğunu temsil edercesine, çalan telefonu duymamak için kulaklarına pamuk tıkar.
Barton'ın senarist olarak konumu, "sıradan insanla" olan ilişkisinin doğrudan sonucudur. Komşusunu dinlemeyi reddetmesi sonucunda Barton, Charlie'nin yazdıklarındaki varlığını da açıklayamaz. Charlie sadece küçük düşürücü bir işe saplanıp kalmamış, aynı zamanda hikâyesinin de anlatılmasını sağlayamamıştır. Daha genel olarak film, Barton'ın "sıradan insanı" giderek daha fazla anlamasını gösterir: İlk olarak "sıradan insan", belirsiz, uzaktan izlenerek övülmesi gereken soyut bir şeydir. Sonra korkuları ve arzuları olan karmaşık bir birey hâline gelir. Sonunda kendi kararlarını veren güçlü bir birey olarak kendini gösterir, aşırı derecede yıkıcı olabilmektedir ve dolayısıyla korkulması ya da saygı duyulması gerekir.
Filmde "sıradan insanın" karmaşıklığı konusu, aynı zamanda sıkça kullanılan "zihnin yaşamı" terimiyle de incelenir. Bir yazar olarak görevlerini izah ederken Barton şöyle der: "Şunu söylemem lazım ki zihnin yaşamı ... Bu arazi için bir yol haritası yoktur ... ve orayı keşfe çıkmak acı verebilir. Çoğu insanın hakkında hiçbir şey bilmediği bir tür acı." Barton kendisinin yaratıcı düşüncelere vakıf olduğunu ama Charlie için bunun geçerli olmadığını varsayar. Bu yanılgı filmin doruk noktasında, Charlie'nin Earle'in koridorunda koşarak elindeki silahla dedektifleri vururken bağırdığı sözlerle yer alır: "BANA BAKIN! SİZE ZİHNİN YAŞAMINI GÖSTERECEĞİM!!" Charlie'nin "zihninin yaşamı" Barton'ınkinden daha az karmaşık değildir; hatta bazı eleştirmenler daha karmaşık olduğunu ileri sürer.
Charlie'nin dünyayı kavrayış şekli, her şeyi bilen birininki olarak tasvir edilir. Örneğin Barton'a "yan odadaki iki aşk kuşu" hakkında sorular sorar ancak bahsettiği kişiler çok daha uzaktaki bir odadadır. Barton'ın onları nereden bildiğini sorması üzerine Charlie şöyle cevap verir: "Görünüşe göre bu çöplükte olup biten her şeyi duyuyorum. Borulardan falan her hâlde" Charlie'nin Earle'de olanların tamamının farkında olması, Audrey'nin tanımıyla gerçek bir empati göstermek için gerekli olan farkındalık seviyesini temsil eder. Charlie'nin son sahnesinde yaptığı açıklama ile bu tema yeniden ortaya çıkar: "Çoğu insan için sadece üzülüyorum. Evet. Neler yaşadıklarını düşünmek içimi parçalıyor. Nasıl kapana kısılmış olduklarını... Bunu anlıyorum. Hissedebiliyorum. Dolayısıyla kurtulmalarına yardım etmeye çalışıyorum."
Din
Dinsel kurtuluş teması ve İncil'e yapılan göndermeler Barton Fink'te çok kısa yer almasına rağmen filmin tüm öyküsüne yayılmıştır. Barton en fazla zihin karışıklığı ve umutsuzluk yaşadığı anda çalışma masasının çekmecesini açar ve bir Gideon İncili bulur. Rastgele açtığı kitapta Daniel kitabının ikinci bölümünü okumaya başlar: "Ve kral, Nebukadnezar, cevap verdi ve Keldaniler'e dedi ki, rüyamı hatırlamıyorum; eğer bana rüyamı ve rüyamın yorumunu bildirmezseniz, dilim dilim doğranacaksınız ve çadırlarınız gübre tepesine dönüşecek." Bu pasaj Barton'ın kendi deneyimlerine, örneğin Audrey'nin "doğranmış" olmasına olduğu kadar, "sıradan insanın" umut ve hayallerine de anlam vermedeki aczini gösterir. Aynı zamanda, Mayhew'in Barton'a "filistinistler arasındaki kısa misafirliği sırasında oyalanması için küçük bir eğlence" olarak verdiği romanın başlığı da Nebukadnezar'dır.
Mayhew'in "Süleyman'ın dadısı" hakkında yaptığı gönderme de, Batşeba'nın kocası 'ın sevgilisi Davud tarafından öldürülmesinin ardından Süleyman'ı doğurması konusuna bir atıftır. Audrey bu sırada Mayhew'in sözünü keserek yazarın kitabını övmeye başlar ancak bu atıf filmin üç karakteri arasında gerçekleşecek aşk üçgeninin göstergesidir. Mayhew, muhtemelen Charlie tarafından, Barton ve Audrey'nin birlikte olmasının hemen ardından öldürülür. Bir başka İncil atıfı da, Barton'ın çekmecede bulduğu İncil'in kapağını açınca kendi sözlerinin Tekvin içinde yer aldığını görmesidir. Bu durum, Barton'ın kendini her şeye kadir olan yaratılışın efendisi olarak görme kibrinin bir simgesi veya alternatif olarak, Barton'ın halüsinasyonlarla dolu akli durumunun bir göstergesidir.
Tepkiler
Barton Fink'in prömiyeri Mayıs 1991'de Cannes Film Festivali kapsamında yapıldı. Film, yarışma bölümünde Jacques Rivette'in La Belle Noiseuse, Spike Lee'nin Orman Ateşi ve David Mamet'in Homicide filmlerini geride bırakarak En İyi Erkek Oyuncu ve En İyi Yönetmen ödüllerinin yanı sıra Altın Palmiye'yi kazandı. Ana kategorilerde bu kadar çok ödülün bir filme verilmesi nadir görülen bir durumdu ve bazı eleştirmenler jürinin filme çok bonkör davrandığını söyledi. Bir filme çok sayıda ödül verilmesi sebebiyle diğer değerli filmlerin gerekli takdiri almaması ihtimaline karşı, 1991 festivali sonrasında bir filme verilebilecek ödül sayısı iki ile sınırlandırıldı.Barton Fink üç Akademi Ödülü'ne de aday gösterildi: En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Lerner), En İyi Sanat Yönetmeni (Dennis Gassner, Nancy Haigh) ve En İyi Kostüm (Richard Hornung). Lerner ödülü City Slickers filmindeki rolüyle Jack Palance'a karşı kaybederken, diğer iki kategoride kazanan Bugsy oldu.
Barton Fink önemli bir eleştirel başarı yakaladı. Film yorumu sitesi Rotten Tomatoes'ta yer alan 46 yorumun %91'i olumludur ve sitenin biri dışında tüm "en üst eleştirmenleri" olumlu yorum yapmıştır. Bir başka yorum sitesi Metacritic'te ise 19 yorumun %69'u olumludur. The Washington Post eleştirmeni Rita Kempley filmi "kesinlikle o yılın en iyi ve en merak uyandırıcı filmlerinden biri" olarak tanımlamıştır. Eleştirmen Jim Emerson'a göre Barton Fink "Coenler'in şimdiye kadarki en provokatif biçimde tanımlanamaz filmi"ydi.
Bazı eleştirmenler filmin karmaşık konusunu ve gizemli sonunu sevmedi. Chicago Reader eleştirmeni Jonathan Rosenbaum Coenler'in "ergen yapmacıklığındaki ciddiyeti ve çizgi roman şüpheciliği" konusunda izleyicileri uyardı ve filmi "pazar öğleden sonrası sanat galerisi kıyafetleri giymiş bir geceyarısı filmi" olarak niteledi. 1994 tarihli bir röportajda Joel filmin açık olmayan unsurları hakkındaki tüm eleştirileri görmezden geldi: "İnsanlar filmlerimizin dosdoğru olmadığı gerçeği ile başa çıkmakta zorlanıyor. Onlara göre Barton Fink'in ikinci yarısı, bir yazarın yazma tıkanıklığı sorunu ve bunun gerçek dünyada nasıl çözüleceği hakkında olmalıydı..." Talk-show sunucusu Larry King ise belirsiz sonuna rağmen film hakkında olumlu yorum yaptı. USA Today'deki yazısında "Filmin sonu hakkında ve başarıp başaramadıkları konusunda hâlâ emin değilim, ama galiba işe yaramış" dedi.
Film ABD'de 23 Ağustos 1991'de on bir sinemada gösterime girdi ve ilk hafta sonu 268.561 $ hasılat elde etti. Film tüm gösterimi boyunca ABD'de toplam 6.153.939 $ hasılata ulaştı. Filmin yapım maliyetini karşılayamamış olması, Coenler'in daha sonra The Hudsucker Proxy'de birlikte çalışacakları film yapımcısı Joel Silver tarafından "5 milyon dolar kazanamadığını düşünüyorum, ama 9 milyon dolara mal oldu. [Coenler] garip, çarpık ve ulaşılamaz olmak konusunda bir üne sahipler" sözleriyle eleştirildi.
Diğer sürümler
Film VHS ev videosu formatında 18 Ağustos 1993'te yayımlandı ve DVD sürümü 20 Mayıs 2003'te çıktı. DVD'de filmden kareler, posterler ve filmin dışında bırakılmış sekiz sahne de yer alıyordu. Film Birleşik Krallık'ta Coenler'in 5 filminden oluşan bir setin parçası olarak Blu-ray Disc formatında da yayımlandı.
Muhtemel devam filmi
Coen kardeşler, Barton Fink'in devamı olarak Old Fink başlıklı bir film çekmeyi düşündüklerini söyledi. Bu film 1960'larda, Coenler'in başka bir filmi olan Ciddi Bir Adam ile aynı dönemde geçecekti. Joel Coen film fikri hakkında şöyle dedi: "Aşk Yazı sırasında Fink Berkeley'de ders vermektedir. Birçok arkadaşını Amerikan Karşıtı Faaliyetleri İzleme Komitesi'ne ispiyonlamıştır." Coen kardeşler John Turturro ile Fink rolünü yeniden canlandırması için konuştuklarını ama "rolü oynayacak kadar yaşlanmasını beklediklerini" söyledi. Haziran 2011'de The A.V. Club'a konuşan Turturro ise filmin 1970'ler geçeceğini, Fink'in uzun kıvırcık saçlı bir hippi olacağını söyledi ve "bunun için en azından bir 10 sene daha bekleyeceksiniz" dedi.
Kaynakça
- Allen, William Rodney, (Ed.) (2006), The Coen Brothers: Interviews, Jackson: University Press of Mississippi,
- Bergan, Ronald (2000), The Coen Brothers, New York: Thunder's Mouth Press,
- Booker, M. Keith (2007), Postmodern Hollywood: What's New in Film and Why It Makes Us Feel So Strange, Westport, Connecticut: Praeger Publishers,
- Ciment, Michel; Niogret, Hubert (2004), "The Coen Brothers Interviewed", Palmer, R. Barton (Ed.), Joel and Ethan Coen, Urbana: University of Illinois Press, ss. 159-192,
- Coen, Joel ve Ethan (1991), Barton Fink & Miller's Crossing, Londra: Faber and Faber,
- Dunne, Michael (2000), "Barton Fink, Intertextuality, and the (Almost) Unbearable Richness of Viewing", Literature/Film Quarterly (28.4), ss. 303-311
- Lyons, Donald (1994), Independent Visions: A Critical Introduction to Recent Independent American Film, New York: Ballantine Books,
- Palmer, R. Barton (2004), Joel and Ethan Coen, Urbana: University of Illinois Press,
- Rowell, Erica (2007), The Brothers Grim: The Films of Ethan and Joel Coen, Lanham, Maryland: The Scarecrow Press, Inc.,
Kaynak notları
- ^ a b c d e Ciment & Niogret 2004, s. 176
- ^ Coen 1991, s. 21
- ^ Coen 1991, s. 104
- ^ a b Coen 1991, s. 129
- ^ a b Bergan 2000, s. 114-115
- ^ a b c d Rowell 2007, s. 104
- ^ Kempley, Rita (21 Ağustos 1991). "'Barton Fink'". The Washington Post. 7 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Ağustos 2012.
- ^ a b c Ciment & Niogret 2004, s. 172
- ^ Allen 2006, s. 60
- ^ Bergan 2000, s. 140'ta alıntı
- ^ Bergan 2000, s. 130'da alıntı
- ^ a b c Bergan 2000, s. 130
- ^ Ciment & Niogret 2004, s. 177
- ^ Bergan 2000, s. 115'te alıntı
- ^ Bergan 2000, s. 131'de alıntı
- ^ a b c d e f g h Ciment & Niogret 2004, s. 179-180
- ^ Bergan 2000, s. 138-139
- ^ a b c Bergan 2000, s. 140-141
- ^ Ciment & Niogret 2004, s. 191
- ^ Yuan, Jada. "Roderick Jaynes, Imaginary Oscar Nominee for ‘No Country’" 13 Mayıs 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . New York Entertainment. 22 Ocak 2008. New York Magazine. Erişim 20 Kasım 2008.
- ^ Rowell 2007, s. 113
- ^ Palmer 2004, s. 124-125
- ^ a b Rowell 2007, s. 124
- ^ Coen 1991, s. 14
- ^ Coen 1991, s. 92
- ^ Rowell 2007, s. 131
- ^ a b c d e f g h i Ciment & Niogret 2004, s. 172-173
- ^ Coen 1991, s. 128
- ^ a b c Rowell 2007, s. 130
- ^ Coen 1991, s. 132-133
- ^ a b c d Ciment & Niogret 2004, s. 174-175
- ^ a b Dunne 2000, s. 308-309
- ^ Howe, Desson. "Barton Fink" 7 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. The Washington Post. 23 Ağustos 1991. The Washington Post Company. Erişim: 20 Kasım 2008.
- ^ a b Rowell 2007, s. 112
- ^ a b c Booker 2007, s. 144-145
- ^ Ciment & Niogret 2004, s. 159-168
- ^ Rowell 2007, s. 99
- ^ a b c Allen 2006, s. 56
- ^ a b Rowell 2007, s. 106
- ^ a b c Palmer 2004, s. 119
- ^ Lyons 1994, s. 85
- ^ Palmer 2004, s. 107. Alıntıdaki italik bölüm Palmer'da bu şekilde yer alır ancak özgün metinde böyle olup olmadığı belirtilmemiştir.
- ^ Palmer 2004, s. 108
- ^ a b Rowell 2007, s. 117
- ^ Rowell 2007, s. 129
- ^ a b Bergan 2000, s. 44
- ^ a b c Dunne 2000, s. 306-307
- ^ a b Rowell 2007, s. 107-109
- ^ Rowell 2007, s. 111
- ^ Rowell 2007, s. 116
- ^ a b Rowell 2007, s. 115
- ^ Lyons 1994, s. 128
- ^ Allen 2006, s. 94
- ^ Allen 2006, s. 58
- ^ Rowell 2007, s. 129. Yazara göre Barton'ın cevabı da seksidir: "Tamam. Ama çabuk bir tane."
- ^ Allen 2006, s. 179
- ^ Rowell 2007, s. 123
- ^ a b c Rowell 2007, s. 122
- ^ Allen 2006, s. 59
- ^ Coen 1991, s. 69
- ^ a b c Rowell 2007, s. 121
- ^ Ciment & Niogret 2004, s. 189
- ^ Fargo/Barton Fink Soundtrack. Amazon.com. Erişim: 13 Ocak 2009.
- ^ a b c Rowell 2007, s. 126-127
- ^ Rowell 2007, s. 128
- ^ Lyons 1994, s. 127
- ^ a b c d Rowell 2007, s. 125
- ^ a b Allen 2006, s. xv
- ^ Booker 2007, s. 143
- ^ Dunne 2000, s. 310
- ^ Palmer 2004, s. 119-120
- ^ a b Palmer 2004, s. 114-116
- ^ Rowell 2007, s. 125, yazar ayrıca Odets'in New York Times'a kendisinin en yetenekli oyun yazarı olduğunu söylediğinden bahseder.
- ^ Palmer 2004, s. 116-117
- ^ Bergan 2000, s. 137
- ^ a b Allen 2006, s. 122
- ^ a b c Bergan 2000, s. 134
- ^ William Faulkner: Biography 28 Eylül 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. The Nobel Foundation, 1949. Online adres: Nobelprize.org 5 Nisan 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Erişim: 1 Aralık 2008.
- ^ a b Bergan 2000, s. 133
- ^ Allen 2006, s. 145
- ^ Palmer 2004, s. 110
- ^ Rowell 2007, s. 122-123
- ^ Bergan 2000, s. 137-138
- ^ a b Rowell 2007, s. 108-110
- ^ Peyser, Tom. "Will Épater les Bourgeois for Food: Peter Sellars in Search of Buyers" 22 Mayıs 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. reasononline. 19 Haziran 2003.
- ^ Rowell 2007, s. 131'de alıntı
- ^ Bu sahne daha sonraki ev videosu sürümlerinde kesilmiş sahneler arasında yer almıştır.
- ^ Rowell 2007, s. 106'da alıntı
- ^ Coen 1991, s. 128; özgün vurgular italik ile verilmiştir.
- ^ Palmer 2004, s. 126'da alıntı
- ^ a b c Palmer 2004, s. 121-122
- ^ Palmer 2004, s. 117-119
- ^ Palmer 2004, s. 117-119. Kaynakta ayrıca, filmin West'in birçok fikrini ödünç aldığı, ama yazarın eleştirilerini de ciddi biçimde genişlettiği belirtilmektedir.
- ^ Rowell 2007, s. 108'de yazar şöyle der: "Audrey'nin başı ... onun sapkın müzü haline gelir."
- ^ Bergan 2000, s. 131
- ^ Coen 1991, s. 56
- ^ Allen 2006, s. xv. Allen'in bu yorumu aynı zamanda, filmde defalarca birbirinden oldukça farklı bağlamlarda kullanılan "zihnin yaşamı" ifadesine bir göndermedir.
- ^ Coen 1991, s. 102
- ^ Coen 1991, s. 106
- ^ Coen 1991, s. 122
- ^ Rowell 2007, s. 132
- ^ Ebert, Roger. "Barton Fink" 12 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Chicago Sun Times. 23 Ağustos 1991. Erişim: 4 Aralık 2008.
- ^ a b c d Rowell 2007, s. 126-128
- ^ Coen 1991, s. 93
- ^ Dunne 2000, s. 305
- ^ Dunne 2000, s. 309'da alıntı
- ^ a b Coen 1991, s. 32. Vurgular özgün metindeki şekliyle kullanılmıştır.
- ^ Coen 1991, s. 124
- ^ Palmer 2004, s. 118
- ^ Coen 1991, s. 49. "Zihnin yaşamı" terimi senaryonun bu noktasında yoktur, ama filmde söylenir. Senaryoda bu terim Barton'ın temsilcisi Garland ile yaptığı ilk konuşmada geçer, ama buna filmde yer verilmemiştir.
- ^ Coen 1991, s. 120. Büyük harfler ve birden fazla kullanılan noktalama işaretleri özgün metinden aynen alınmıştır.
- ^ Palmer 2004, s. 127; Rowell 2007, s. 135
- ^ Coen 1991, s. 65
- ^ Rowell 2007, s. 135
- ^ Coen 1991, s. 123
- ^ Coen 1991, s. 100. Bu metin, İncil'in Kral James versiyonu olarak bilinen İngilizce çevirisindeki metinden biraz farklıdır.
- ^ Coen 1991, s. 54
- ^ "Festival de Cannes: Awards 1991" 2 Ocak 2013 tarihinde Archive.is sitesinde arşivlendi. Festival de Cannes web sitesi. Erişim 9 Aralık 2008.
- ^ a b Bergan 2000, s. 143
- ^ "The 64th Academy Awards (1992) Nominees and Winners". oscars.org. 6 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Şubat 2011.
- ^ Academy Awards Database 12 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Academy of Motion Picture Arts and Sciences. Erişim tarihi: 28 Ekim 2009.
- ^ Kempley, Rita. "Barton Fink" 7 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. The Washington Post. 21 Ağustos 1991. Online versiyon: washingtonpost.com 16 Eylül 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Erişim tarihi: 9 Aralık 2008.
- ^ Allen 2006, s. 55
- ^ Rosenbaum, Jonathan. "Barton Fink" 4 Haziran 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Chicago Reader. Erişim tarihi: 9 Aralık 2008.
- ^ Allen 2006, s. 71
- ^ Rowell 2007, s. 104'te alıntı
- ^ "Barton Fink (1991) 23 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Box Office Mojo. Erişim tarihi: 10 Aralık 2008.
- ^ Allen 2006, s. 69'da alıntı
- ^ "Barton Fink (1991)". amazon.com'da VHS ürün listesi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2008.
- ^ "Barton Fink (1991)". amazon.com'da DVD ürün listesi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2008.
- ^ Adam Rosenberg (21 Eylül 2009). "EXCLUSIVE: Coen Brothers Want John Turturro To Get Old For 'Barton Fink' Sequel, 'Old Fink'". MTV. 25 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Eylül 2009.
- ^ "Random Roles:John Turturro". Onion A.V. Club. 28 Haziran 2011. 16 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2012.
Dış bağlantılar
- IMDb'de Barton Fink
- Film hakkında Coen kardeşlerle röportaj (İngilizce)
- at You Know, For Kids3 Mayıs 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . fansite
- "Nietzsche: The Darkness of Life and Barton Fink"18 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde . by Jorn K. Bramann, from The Educating Rita Workbook. .
- Writing for the Pictures: Questions about Barton Fink9 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Flash animation analysis
Ödüller | ||
---|---|---|
Önce gelen: Wild at Heart 1990 | Altın Palmiye 1991 | Sonra gelen: The Best Intentions 1992 |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Barton Fink Ethan ve Joel Coen kardesler in yazdigi yonettigi ve yapimciligini ustlendigi 1991 ABD yapimi filmdir Barton FinkBarton FinkYonetmenJoel ve Ethan CoenYapimciJoel ve Ethan CoenSenaristJoel ve Ethan CoenOyuncularJohn Turturro John Goodman Michael Lerner Steve Buscemi Judy Davis John Mahoney Tony Shaloub Jon PolitoMuzikCarter BurwellGoruntu yonetmeniRoger DeakinsKurguRoderick JaynesStudyoCircle FilmsDagitici20th Century FoxCinsiSinema filmiRenkRenkliYapim yili1991Cikis tarih ler iMayis 1991 1991 05 Cannes 21 Agustos 1991 1991 08 21 ABD Sure116 dk UlkeABDDilIngilizceButce9 000 000 tahmini Hasilat6 153 939 Konusu 1941 yilinda gecen filmin basrollerinde Hollywood daki bir film studyosu icin senaryo yazmak uzere ise alinan New Yorklu oyun yazarini canlandiran John Turturro ile yazarin kalmakta oldugu harap durumdaki Hotel Earle de yan komsusu olan sigorta saticisini canlandiran John Goodman yer alir Coen kardesler filmin senaryosunu diger bir filmleri Miller s Crossing in yaziminda yasadiklari bir cikmaz sirasinda uc haftalik bir donemde yazdi Miller s Crossing in tamamlanmasindan kisa bir sure sonra Barton Fink in cekimlerine baslandi Filmin ilk gosterimi Mayis 1991 de Cannes Film Festivali kapsaminda yapildi Film Altin Palmiye nin yani sira en iyi yonetmen ve en iyi erkek oyuncu Turturro odullerini de kazandi Dunya genelinde elestirmenlerden olumlu yorumlar almasina ve Akademi Odulu nde 3 dalda aday gosterilmesine ragmen film 9 milyon dolarlik tahmini butcesinin ancak ucte ikisi olan 6 milyon dolar civarinda hasilat elde etti Barton Fink teki iki baskin tema yazarlik sureci ve eglence produksiyonlari kulturudur Filmde Hollywood dunyasi ile Broadway dunyasi arasindaki zitliklar gosterilir Yuksek kultur ile alcak kultur arasindaki yuzeysel farklarin irdelenmesinin yani sira filmde fasizm ve II Dunya Savasi eglence endustrisindeki is kosullari ve kolelik entelektuellerin sokaktaki adam ile nasil iliski kurduklari gibi temalar da islenmistir Barton Fink te yer alan unsurlarin cesitliligi sebebiyle film herhangi bir ture dogrudan dahil edilememekte bu yuzden de kara film korku filmi Kunstlerroman ya da buddy film olarak degerlendirilmektedir Oykunun gelisiminde Hotel Earle in yarattigi hissiyat onemli yere sahiptir bu nedenle otelin tasarimi icin ayrintili bir calisma yapilmistir Holywood un parlak ve el degmemis mekanlariyla ozellikle de Jack Lipnick in eviyle Fink in yasamini surdurdugu mekanlar arasinda kesin bir tezat bulunur Fink in odasinin duvarinda asili olan tek resim plajdaki bir kadini gosterir Barton in dikkatini ceken bu resim filmin final sahnesinde yeniden ortaya cikar Bu resimle birlikte filmde yer alan bircok unsur ozellikle de Charlie nin Fink e verdigi gizemli kutu sembolizmle yuklu olsa da elestirmenler bu unsurlarin anlamlari konusunda farkli dusuncelere sahiptir Coenler filme ozellikle dahil edilmis bazi sembolik unsurlari aciklasalar da filmin butunsel bir mesaji yaymaya calistigini reddetmistir Filmde bircok gercek olaya ve kisiye ornegin yazarlar Clifford Odets ve William Faulkner e gondermeler bulunur Barton Fink ve W P Mayhew karakterleri genel goruse gore bu kisilerin kurgusal temsilcileridir ancak Coenler e gore arada cok onemli farklar da bulunmaktadir Ayrica Coenler Louis B Mayer gibi film endustrisinin duayenlerinin parodisini yaptiklarini kabul etmis ancak Fink in Hollywood da yasadigi acilarin kendi gercek deneyimlerini yansittigini reddetmislerdir Barton Fink te daha onceki bircok eserin etkileri gorulur Bunlarin arasinda Roman Polanski nin filmleri ozellikle de Repulsion 1965 ve The Tenant 1976 vardir Filmde etkisi olan diger eserler Stanley Kubrick in Cinnet The Shining ve Preston Sturges in Sullivan s Travels filmleridir Film ayrica William Shakespeare John Keats ve Flannery O Connor in eserlerine edebi gondermeler icerir Filmdeki dini gondermeler ise Daniel kitabi Nebukadnezar ve Batseba ile ilgilidir KonuCoen kardesler Charlie Meadows rolunu aktor John Goodman icin yazdi Bunun sebebi kismen aktorun izleyiciye yansittigi sicak ve arkadasca imajdi Barton Fink John Turturro ilk oyunu Bare Ruined Choirs in Broadway deki basarisinin keyfini surmekte olan bir yazardir Menajeri Hollywood daki Capitol Pictures sirketinin film senaryolari yazmasi icin ayda bin dolar teklif ettigini soyler Barton tereddut eder cunku Kaliforniya ya tasinmasi halinde odaklanmis oldugu konu olan siradan insanlardan ayri kalacagindan korkmaktadir Yine de teklifi kabul ederek buyuk ve alisilmadik bicimde bos birakilmis bir bina olan Hotel Earle e yerlesir Kaldigi odada da cok fazla esya yoktur ve dosemelerde durgun renkler kullanilmistir Odadaki tek dekorasyon kumsalda oturup gunesten yuzunu korumak icin elini kaldirmis olan bir kadini gosteren kucuk bir tablodur Capitol Pictures in patronu Jack Lipnick Michael Lerner ile yaptigi ilk toplantida Barton Earle e yerlesmesinin sebebinin daha az Hollywood olan bir yerde kalmak istemesi oldugunu soyler Lipnick ise Barton un sadece yazma yetenegi ile ilgilendigini soyler ve ona bir gures filminde gorev verir Ancak odasina geri donen Barton bir turlu yazmaya baslayamaz Yan odadan gelen sesler nedeniyle dikkkati dagilir ve sikayet etmek uzere resepsiyonu arar Gurultunun kaynagi olan komsusu Charlie Meadows John Goodman ozur dilemek icin Barton i ziyaret eder ve aralarini duzeltmek icin birlikte icmeyi onerir Sohbetleri sirasinda Barton siradan insana duydugu ilgiyi anlatinca Charlie de sigorta satici olarak hayatini anlatir Daha sonra Barton uyuyakalir ancak surekli vizildayan bir sivrisinek yuzunden uyanir Senaryonun ilk birkac satirindan daha fazlasini yazamayan Barton yapimci Ben Geisler den Tony Shalhoub tavsiye ister Buna cani sikilan Geisler yazari ogle yemegine cikarir ve baska bir yazarin yardimini almasini emreder Tuvalete giden Barton orada kusmakta olan yazar William Preston W P Bill Mayhew John Mahoney ile karsilasir Senaryo yazimi hakkinda kisaca konusurlar ve o gun daha sonra tekrar bulusmak uzere sozlesirler Barton randevuya gittiginde Mayhew sarhostur ve cilginca bagirmaktadir Sekreteri Audrey Taylor Judy Davis gorusmeyi daha sonraki bir gune alir ve Barton a Mayhew ile ask yasadiklarini itiraf eder Sonunda ogle yemeginde bulusan Barton Mayhew ve Audrey yazarlik ve icki icmek hakkinda konusurlar Cok gecmeden Mayhew Audrey ile tartismaya baslar kadina tokat atar ve sarhos bicimde yuruyup gider Barton un teselli teklifini reddeden Audrey Mayhew icin aslinda uzuldugunu cunku adamin sorunlu bir kadinla evli oldugunu aciklar Lipnick ile film hakkinda konusmak uzere bulusmasina bir gun kalan Barton Audrey i arar ve yardimini ister Kadin yazari Earle de ziyarete geldiginde Mayhew in bircok senaryosunu aslinda kendisinin yazdigini itiraf eder Ardindan muhtemelen birlikte olurlar Barton bunu daha sonra Charlie ye anlatacaktir Ertesi sabah yine sivrisinegin sesi ile uyanan Barton sinegi Audrey in sirtina konmusken gorur ve vurarak oldurur Kadinin buna tepki vermemesi uzerine ona dogru donen Barton Audrey nin vahsice oldurulmus oldugunu gorur Ancak gece olup bitenleri hatirlayamamaktadir Dehsete duser ve Charlie den yardim ister Charlie once karsi koyar fakat sonra cesedi yok eder ve Barton a polisle konusmamasini soyler Gorusmesi sirasinda Lipnick in beklenmedik sekilde yazara destek olmasinin ardindan Barton yeniden yazmaya calisir ama calismasi uzun sure kalmak uzere New York a gidecegini soylemek icin gelen Charlie tarafindan yine kesilir Charlie Barton a goz kulak olmasi icin bir paket birakir Bir sure sonra Barton i gormeye gelen iki polis dedektifi Charlie nin asil adinin Karl Mundt Madman Mundt oldugunu aciklar Bircok cinayetten aranan bir seri katildir ve kurbanlarini vurduktan sonra baslarini kesip saklamaktadir Polisler esgali Audrey e benzeyen ama basi olmayan bir kadin cesedi bulmuslardir Sersemlemis sekilde odasina geri giren Barton Charlie nin biraktigi kutuyu inceler Kutuyu acmadan masasinin uzerine koyar ve ardindan bir oturusta tum senaryoyu tamamlar Daha sonra unlulerin davetli oldugu bir dansa katilir Odasina dondugunde daha once gelmis olan iki dedektif iceridedir Dedektifler yazari karyolaya kelepceledikten sonra Mayhew in de olduruldugunu soylerler Bu sirada Charlie ortaya cikar ve oteli alevler sarar Koridorda bagirarak kosan Charlie polisleri bir tufekle vurur Koridor yanarken Charlie Barton ile hayatlari ve otel hakkinda konusur yazarin kelepceli oldugu karyola basini kirar ardindan Barton a yazarin Asagi Manhattan daki anne babasi ve amcasini ziyaret ettigini soyleyerek kendi odasina cekilir Barton otelden kutu ve senaryo ile ayrilir Hemen ailesine telefon eder ama cevap veren olmaz Son toplantilari sirasinda savas icin ordudaki yedek bir rutbeyi almaya calistigi icin uniforma giyen ve senaryo konusunda hayal kirikligina ugramis olan Lipnick Barton a aci cekme hakkinda uygunsuz bir senaryo yazdigi icin kizar Ancak yazarin sozlesmesini sona erdirmeyecegini ve onu Los Angeles tan gondermeyecegini fakat yazdigi hicbir senaryoyu da filme almayarak onun basarisizligi ile dalga gecilmesini saglayacagini anlatir Sersemlemis durumdaki Barton elinde hala paket oldugu halde plaja gider Earle deki odasinin duvarindaki resimde yer alan kadina tipatip benzeyen br kadinla karsilasir ve kadin yazarin elindeki kutuyu sorar Barton kadina kutunun icindekileri de kime ait oldugunu da bilmedigini soyler Kadin resimdeki pozda durur ve film biter KadroJohn Turturro Barton Fink John Goodman Charlie Meadows Michael Lerner Jack Lipnick Judy Davis Audrey Taylor John Mahoney W P Mayhew Tony Shalhoub Ben Geisler Jon Polito Lou Breeze Steve Buscemi Chet David Warrilow Garland Stanford Richard Portnow Dedektif Mastrionotti Christopher Murney Dedektif Deutsch Megan Fay Poppy Carnahan Lance Davis Richard St Claire Frances McDormand listelenmedi Sahne aktrisinin sesi Barry Sonnenfeld listelenmedi Barton Fink i cagiran usakArka plan ve senaryonun yazilisi1989 yilinda film yapimcisi Coen kardesler sonunda Miller s Crossing adiyla gosterime girecek olan filmin senaryosunu yazmaya basladi Oykudeki farkli konular sonunda cok karmasik bir hale geldiginde aradan dort ay gecmisti ve Coenler yazim surecinde kaybolmustu Bu durum daha sonra bazi biyografi yazarlari ve elestirmenler tarafindan yazar tikanikligi olarak tanimlansa da Coen kardesler bunu kabul etmedi Joel Coen 1991 deki bir roportajinda Yazar tikanikligi cektigimiz pek dogru degil ama calisma hizimiz yavasladi ve biz de Miller s Crossing den biraz uzaklasmayi istedik demisti Coenler Los Angeles tan New York a gittiler ve farkli bir proje uzerinde calismaya basladilar Coen kardesler Barton Fink in yazilmasi sirasinda hicbir arastirma yapmadiklarini soylediler Coen kardesler Miller s Crossing de birlikte calismakta olduklari John Turturro icin ozel olarak yazilmis bir basrolu iceren yeni bir senaryoyu uc hafta icinde tamamladi Bu yeni film Barton Fink buyuk ve terk edilmis gibi gorunen bir otelde geciyordu Hotel Earle adini verdikleri bu set yeni projenin oykusunun ve atmosferinin temelini olusturuyordu Bunda Austin Teksas ta 1984 yapimi Blood Simple isimli filmlerini cekerken kaldiklari bir otelin buyuk etkisi olmustu Soyle dusunduk Vay Cehennem Moteli Hani dunyadaki en garip otelde yasamaya mahkum edilmis gibi Barton Fink in yazilisinin sorunsuz oldugunu soyleyen kardeslere gore bunun sebebi belki de Miller s Crossing den uzaklasmanin getirdigi ferahlamaydi Ayrica oykunun son sekli iclerine sinmisti ve bu yuzden senaryolastirmaya cabucak gecebilmislerdi Film hakkinda Kimi filmler insanin kafasina bir butun olarak gelir biz Barton Fink i gegiriverdik demislerdi Coenler ikinci basrolu yine daha once 1987 tarihli komedi filmleri Raising Arizona da birlikte calistiklari John Goodman i dusunerek yazdilar Charlie isimli bu yeni karakter Barton in oteldeki kapi komsusu olacakti Daha senaryoyu yazmaya baslamadan once Coen kardesler oykuyu nasil bitireceklerini biliyorlardi ve Charlie nin son konusmasini yazim surecinin basinda tamamlamislardi Coenler saptirici gorevini yerine getiren senaryoyu bir kenara birakti Barton Fink bir nevi beynimizi yikadi ve geri donup Miller s Crossing i tamamlayabildik Miller s Crossing in yapimi tamamlaninca Coenler Barton Fink icin kadro olusturmaya basladi Turturro basrolu oynamayi cok istiyordu ve goruslerini paylasmak icin bir ay Los Angeles ta Coenlerle kaldi Barton a daha insani bir seyler katabilecegimi hissettim Joel ve Ethan bir miktar katkida bulunmama izin verdi Beklediklerinden birazcik daha ileriye gitmeye calistim YapimCoenler Barton Fink icin ayrintili resimli taslagi hazirlarken bir taraftan da yeni bir goruntu yonetmeni aramaya basladilar cunku ilk uc filmlerinde birlikte calistiklari Barry Sonnenfeld kendi ilk yonetmenlik denemesi olan Addams Ailesi uzerinde calismaktaydi Kardesler Ingiliz goruntu yonetmeni Roger Deakins in calismalarindan ozellikle de 1988 yapimi Stormy Monday filminin ic mekan sahnelerinden etkilenmislerdi Deakins in Sid and Nancy ve Pascali s Island gibi diger islerini de izledikten sonra senaryoyu gondererek projeye katilmasi icin davet ettiler Menajerinin Coenlerle calismamasi yonundeki tavsiyesine ragmen Deakins onlarla Notting Hill de bir kahvede bulustu ve kisa sure sonra Barton Fink uzerinde birlikte calismaya basladilar New York ta gecen restoran sahneleri yolcu gemisi RMS Queen Mary de cekildi Cekimler Haziran 1990 da basladi ve sekiz hafta surdu tahmini toplam butce 9 milyon dolar olarak gerceklesti Cekimlerin uc haftasi sanat yonetmeni Dennis Gassner tarafindan hazirlanan Hotel Earle setinde gerceklestirildi Filmin doruk noktasinda otelin koridoruna yayilan buyuk bir yangin sahnesi vardi ve Coenler alevleri yapim sonrasinda dijital yontemlerle eklemeyi planlamisti Ancak daha sonra gercek alevler kullanmaya karar verdiler ve Long Beach teki terkedilmis bir ucak hangarinda ikinci bir set insa edildi Duvarlarin arkasina gaz fiskiyeleri yerlestirildi ve alevlerin iceriye kolayca girmesi icin duvar kagitlarinda perforaj uygulandi Goodman koridorda kosarken yukaridaki isik iskelesinde bulunan bir teknisyen tek tek fiskiyeleri acarak Charlie nin onunde ilerleyen bir yangin oldugu izlenimini yaratti Her yeniden cekimde bu tesisatin yenilenmesi gerekti ve sahneler arasi kisa goruntulerin cekilmesi icin de alevlerin olmadigi ikinci bir koridor hazir bulunduruldu Kayaya vuran dalgalarin goruntusu ve filmin son sahnesi ise Zuma Beach yakinlarinda cekildi Coen kardesler butun filmlerinde oldugu gibi kurguyu kendileri yaptilar Joel Coen bu durumu 1996 da soyle acikladi Birinin yanina oturup hangi bolumleri kurguya dahil etmesi gerektigini soylemektense kendimiz isin icinde olmayi tercih ediyoruz Film yapimcilari meslek birliklerinin uyelik kurallari geregi Coenler in bir takma isim kullanmasi gerekti bu yuzden filmin kunyesinde kurgu icin Roderick Jaynes ismi yer aldi Son kurguda cekilmis sahnelerin sadece birkaci disarida birakildi Bunlardan biri de Barton in New York tan Hollywood a tasinma sahnesiydi Bu cekimler yerine filmde bu gecisi saglamak icin kayalara vuran dalgalardan olusan bir goruntu kullanildi Ayrica Hollywood da studyolardaki calismalarin gosterildigi sahneler de cekilmisti ancak bunlar da cok alisilmis goruntuler olduklari icin filmin disinda birakildi Zaman ve mekanBarton in odasindaki soyulan duvar kagidi Charlie nin enfeksiyonlu kulagindan akan irini sembolize edecek sekilde tasarlanmistir Hotel Earle un korkutucu ve nedensiz boslugu Coenler in film tasariminda merkezi bir yere sahipti 1991 tarihli bir roportajda Joel Coen Art deco bir tarz istedik demisti ve guzel gunler gordukten sonra artik bir harabeye donusmeye baslamis bir mekan olmaliydi Otelde Barton un odasinda cok az esya vardi ve iki buyuk pencere baska bir binaya bakiyordu Coenler daha sonra oteli denizde suruklenen hayalet gemideki gibi baska yolcularin varligini farkedersiniz ama onlari asla goremezsiniz sozleriyle tarif edecekti Gorulmeyen bu diger otel sakinleri filmde ayakkabilarinin gosterilmesiyle ve diger odalardan gelen seslerle betimlenmisti Joel in sozleriyle otelin acinacak cinsel hayatlari olan ve odalarinda tek basina aglayan basarisiz gezgin tuccarlarla dolu oldugunu hayal edebilirdiniz Oteldeki sicaklik ve nem de mekanin diger onemli ozellikleriydi Barton in odasindaki duvar kagidi soyularak yere dusuyor ve ayni sorunu yasayan Charlie bunun sicaktan kaynaklandigini tahmin ediyordu Coenler bir curume havasi olusturmak icin otelin tasariminda yesil ve kahverengi tonlarini bolca kullanmisti Otelin atmosferi Charlie nin karakteriyle baglantili bicimde kurgulanmisti Joel bu durumu soyle acikladi Amacimiz daha cok otelin John Goodman in oynadigi karakterin dissallastirilmasi gorevini ustlenmesiydi Charlie nin teri tipki duvar kagidinin soyulup dusmesi gibi alnindan akip yere duser Sonda Goodman kendi akli durumunun mahkumu haline geldigini ve bunun bir nevi cehenneme benzedigini soylediginde otelin halihazirda cehennemi animsatacak bir seyleri ortaya koymus olmasi gerekiyordu Sokulen duvar kagidi ve arasindan akan tutkal ayni zamanda Charlie nin kronik kulak iltihabi ve akan irini de yansilamaktaydi Barton otele ilk vardiginda arkadas canlisi resepsiyon gorevlisi Chet Steve Buscemi ona kalici mi gecici mi oldugunu sorar Barton emin olmadigini ama suresiz kalacagini soyler Oteldeki kalici sakinler ile gecici konuklar arasindaki ikilik film boyunca bircok defa ozellikle de otelin bir gun ya da omur boyu seklindeki mottosunda gorulur Bu fikir filmin sonunda da Charlie nin Barton u daktilolu bir turist olarak tanimlamasiyla yeniden ortaya cikar Charlie nin iceride kalmasina ragmen Barton in oteli terk edebiliyor olmasi elestirmen Erica Rowell a gore filmin oykusunun aslinda yazma surecinin kendisini temsil ettiginin kanitidir Rowell a gore Barton bir oykuyu geride birakabilen yazari temsil ederken Charlie oykuyu terk edemeyen karakteri betimler Coenler filmin Pearl Harbor Saldirisi sirasinda gecmesini tercih ettiler Boylece disaridaki dunyanin bir yikimin arifesinde oldugunu gostermek istiyorlardi Otelin aksine Capitol Pictures in ofisleri ve Lipnick in evi kusursuz musrifce dosenmis ve asiri rahattir Sirketin odalari gunes isigiya doludur Ben Geisler in ofisi bir yesillige bakar Barton bir sahnede Lipnick ile kocaman kipirtisiz bir yuzme havuzunun yaninda bulusur Bu durum Lipnick in studyonun basinda yer aldigini vurgular ve adam bunu soyle aciklar Her zaman durust olamazsin hele bu sehrin etrafinda dolanip duran kopekbaliklari varken Tamamen durust olsaydim bu havuzun bir mil yakinina bile yaklasamazdim Tabii temizlemek icin gelmemissem Lipnick ofisinde gucunu vurgulayan baska bir seyi de sergilemektedir Yunan mitolojisinde Olimpos Dagi ndaki tanrilara savas actigi icin cezalandirilan titan Atlas in heykeli Ozgun senaryoda olaylarin tarihi olarak Amerika Birlesik Devletleri nin II inci Dunya Savasi na girisinin hemen ardindan gecmesi filmin mekani uzerinde onemli bir etkiye sahip olacakti Coenler bunu soyle aciklarlar Otel sakinlerinin yasli deli ya da fiziksel engelli olmalarini dusunuyorduk cunku geri kalan herkes savasa gitmis olacakti Senaryo gelistikce bu tema daha geride kaldi ancak yine de bu fikir o donem icinde kalmamizi sagladi Filmde II inci Dunya Savasi ile olan baglanti filmin sonlarinda Lipnick in albay uniformasiyla ortaya ciktigi sahneye kadar acikca gosterilmez Uniforma aslinda bir kostumdur ve Lipnick gercekte orduya katilmamistir ama yine de kendisinin kucuk sari piclerle savasmaya hazir oldugunu soyler Daha onceki bir sahnede ise Barton Capitol Pictures in cektigi bir gures filminden parcalar izlerken cekim tahtasindaki tarih Pearl Harbor Saldirisi ndan iki gun sonrasi olan 9 Aralik olarak gorulur Daha sonra senaryosunu bitirisini kutlamak icin katildigi bir USO davetinde Barton in etrafinda cepheye gitmek uzere olan askerler vardir Resim Filmde hem Barton karakterinin hem de kameranin surekli odaginda olan kadin resmi ustte ve filmin son sahnesinde bu resmin gercege donusmus hali altta Barton in otel odasinda asili olan kumsaldaki bir kadini gosteren resim hem karakter icin hem de kamera icin bir odak noktasidir Barton masasinda calisirken surekli resmi inceler ve yataginda Audrey nin cesedini buldugunda da gidip resmin yaninda dikilir Filmin sonunda Barton resimdekinin aynisi bir kumsalda ayni sekilde giyinmis ve ayni pozda oturmus gercek bir kadinla karsilasir Kadina guzelligi icin iltifat eden Barton Resimlerde misiniz diye sorar ve utancindan kipkirmizi olan kadindan Aptal olma cevabini alir Coenler senaryo yaziminin ilk asamalarinda resmi odadaki onemli unsurlardan biri olarak kurgulamaya karar vermisti Joel bunu daha sonra soyle acikladi Amacimiz odada cok az esya olmasi duvarlarin ciplak kalmasi ve pencereden hicbir ozelligi olmayan bir manzaranin gorunmesiydi Aslinda dis dunyaya acilan tek seyin bu resim olmasini istedik Yalitilmislik hissi yaratmak icin bunun onemli oldugunu dusunduk Filmin sonraki sahnelerinden birinde Barton Charlie nin guzel bir takim elbise icinde ve elinde evrak cantasiyla cekilmis fotografini resmin cercevesine ilistirir Charlie nin bir sigorta saticisi kiyafeti icindeki bu fotografi ile plajdaki kadinin kacisi akla getiren resminin yan yana olusu Barton in gerceklik ve fantezi arasinda bir kafa karisikligi yasamasina sebep olur Elestirmen Michael Dunne bunu soyle aciklar Bu sahnede izleyici Charlie nin ne kadar gercek oldugunu merak eder Filmin son sahnesinde ise izleyici kadinin ne kadar gercek oldugunu merak eder Bu soru baska sorulari akla getirir Fink ne kadar gercektir Peki Lipnick Audrey Zaten filmler ne kadar gercektir ki Resmin onemi genis bir spekulasyona da konu olmustur Washington Post yorumcusu Desson Howe a gore filmin son sahnesi duygusal etkisine ragmen sadece can alici bir bitis olmasi icin dusunulmustur Coen kardeslerin filmleri hakkindaki kitap uzunlugundaki elestirisinde Rowell Barton in resme olan saplantisini ironik bulur cunku resim alcak kultur kaynakli iken yazar kendisinin yuksek kulturden oldugunu iddia eder Rowell a gore kamera resme odaklandigi kadar Barton in resme bakarkenki goruntusune de odaklanir Bir noktadan sonra kamera Barton i gecip tum kadraji plajdaki kadinin goruntusuyle dolduracak sekilde resme yonlenir Objektif ve subjektif bakis acilari arasindaki bu gerilim filmin sonunda Barton in kendini bir nevi resmin icinde bulmasiyla tekrar ortaya cikar Elestirmen M Keith Booker a gore son sahne sanat ve gerceklik arasindaki iliskiye dair gizemli bir yorumdur Ona gore birbiriyle tipatip ayni bu iki goruntu hayati dogrudan yansitan sanat eserlerinin sacmaligina gondermedir Filmde kadin sanattan dogrudan gerceklige gecirilir ve boylece izleyicide kafa karisikligi olusturulur Booker a gore bu sayede belirsizlik kacinilmaz olarak ortaya cikar TurCoenler basitce siniflandirilamayacak filmler yapmalariyla taninir Ilk filmleri olan Blood Simple in polisiye turunun dogrudan bir ornegi oldugunu soyleseler de ikinci senaryolari Raising Arizona yi yazarken belirli bir ture bagli kalmaya caba gostermediler Bir komedi yazmaya karar verdiler ancak bazi kara unsurlari ozellikle eklediler ve boylece Ethan in deyimiyle guzel vahsi bir film uretmeye calistilar Ucuncu filmleri Miller s Crossing de bu siralamayi tersine cevirdiler ve bir suc filmi icine komedi unsurlari eklediler Bu filmde ayrica melodram ask oykuleri ve politik hiciv unsurlari kullanarak tek turde film yapisini bozdular Farkli film turlerinin karistirilmasi yonundeki bu egilim Barton Fink ile devam etti ve derinlesti Coenler filmin herhangi bir ture ait olmadigi konusunda israrci oldu Ethan filmi 90 lar icin bir buddy film olarak tanimladi Filmde komedi korku ve kara film ozellikleri mevcuttu ancak diger film turlerinden de izler vardi Aktor Turturro filmi bir tur bildungsroman oykusu olarak tanimlarken edebiyat profesoru ve film analisti R Barton Palmer ana karakterin yazar olarak evrimine dikkat cekerek bunun bir kunstlerroman oldugunu soyledi Elestirmen Donald Lyons ise filmi retro surreal bir vizyon olarak tanimladi Filmin turler arasinda gecisler yapmasi karakterlerin basindan gecenleri parcalar halinde sunmasi ve duz akis halinde bir anlatim seklini benimsememesi Barton Fink in siklikla postmodern olarak tanimlanmasina yol acti Postmodern Hollywood isimli kitabinda Booker filmin gecmisi kesin bir dogrulukla degil empresyonist bir teknikle anlattigini soyledi Booker a gore bu teknik gecmisi sadece simdiki zamanin oncesi olarak gormeyip malzeme bulmak uzere yagmalanacak bir imaj deposu olarak ele alan postmodern filmler icin tipik bir ozellik ti Coen filmleri hakkindaki analizinde Palmer Barton Fink i gecmis devirlerin kendilerini nasil temsil ettigini yakindan inceleyen bir postmodernizm taklidi olarak niteledi Palmer filmi Virginia Woolf ve onun eserlerini okuyan iki kadin hakkindaki 2002 yapimi Saatler filmiyle karsilastirdi Yazara gore her iki film de gecmisin onemini reddetmiyordu ve onu anlamamiza yardimci oluyordu Palmer in incelemesinde edebiyat teorisyeni Linda Hutcheon in degerlendirmesine de yer verilmisti Her iki film de gecmisin varligini reddetmez gecmisi onun metinlesmis kalintilarindan farkli bir yolla bilebilmemiz mumkun mu diye sormaz Barton Fink teki bazi unsurlar postmodernizmin parlatilmasi gibidir yazar yuksek kultur hakkindaki modernist gorusleri ile studyonun yuksek kar getiren formule uygun bir film yapma istegi arasinda kalir Bu fikir catismasi postmodernizmin temel gostergesi olan parcalanmis bir oykuyu dogurur Coenler in anlatim uslubu da buna bir baska ornektir Barton ve Audrey sevismeye basladiginda kamera odayi terk edip banyoya girer ve kuvetin giderinde kaybolur Rowell a gore bu Alfred Hitchcock un 1959 yapimi Gizli Teskilat filminde yer alan unlu bir cinsel gonderme olan trenin tunele girisi sahnesine getirilmis bir postmodern guncellemedir UslupYonetmen Alfred Hitchcock un etkisi filmde bircok yerde ortaya cikar Ornegin bir sahnede Barton in gozluk caminda bir gures macinin yansimasi gorulur Bu sahne Hitchcock un 1946 yapimi Asktan da Ustun filmindeki bir goruntuye gondermedir Barton Fink te oykunun yarattigi ruh durumunun onemini belirtmek ve belli temalari vurgulamak amaciyla bircok geleneksel stilistik oge kullanilir Ornegin filmin acilisinda yazilar Hotel Earle in duvar kagidi uzerinde kayarken kamera asagiya dogru hareket eder Bu kamera hareketi Barton in isi hakkindaki yazarken en dibine ulasmak gerektigi iddiasina uygun olarak filmde bircok defa tekrarlanir Yazarin otelde yasadigi ilk olaylar da bu benzetmeyi destekler niteliktedir Ornegin otel gorevlisi Chet bodrum katindan cikarak gelir ve bu durum gercek faaliyetin yeraltinda oldugunu onerir Barton in odasi lobiden alti kat yukaridadir ancak asansorun ici sadece asagiya giderken gosterilir Bu unsurlar dramatik aralar gercekustu diyaloglar ve siddet imalari ile birlesince asiri gergin bir atmosfer yaratir Coenler bunu soyle aciklamistir Tum film yaklasmakta olan bir yok olus ya da felaket hissi vermeliydi Ve film kesinlikle bir kiyamet hissiyle bitmeliydi Barton Fink teki uslup ayni zamanda 1930 larin ve 1940 larin filmlerini cagristiran ve temsil eden unsurlara sahiptir Elestirmen Michael Dunne in belirttigi uzere Fink in agir paltosu sapkasi koyu ve donuk renkli takimlari gercekci bir bicimde otuzlardan hatta daha cok otuzlarin filmlerinden gelmektedir Otelde kullanilan stil ve bircok sahnedeki atmosfer II Dunya Savasi oncesi filmlerin etkisini yansitir Hatta Charlie nin ic camasirlari sevdigi sinema oyuncusu Jack Oakie nin giydikleriyle estir Ancak ayni zamanda Coenler tarafindan kullanilan kamera hareketleri klasik ve ozgun karisimidir Dikkatli izleme cekimleri ve asiri yakin cekimler filmin yirminci yuzyilin sonlarina ait bir urun oldugunu ortaya koyar Basindan itibaren film Barton in dunya gorusune iliskin oznel bakis acisi ile nesnel bakis acisi arasinda gidip gelir Acilis yazilarinin ardindan kamera asagiya dogru hareket ederek tiyatro oyununun sonunu izlemekte olan Barton i gorur Ardindan yazarin bakis acisiyla seyircilerin cilginca alkislamalari gosterilir Ileriye dogru yurudugu esnada yeniden kameranin gorus alanina girer ve filmin izleyicisi yine nesnel bakis acisina donmus olur Nesnel ve oznel bakis acilari arasindaki bu gecisler filmin son sahnesinde yeniden ortaya cikar Bakis acisi degisimi filmin konusu olan film yapimciligi ile de cakisir Film bir tiyatro oyununun sonunda acilir ve yaratim surecini irdelemeye baslar Bu ust anlati yaklasimi ilk sahnede kameranin oynanmakta olan tiyatro oyunu yerine oyunu izleyen ve aktorlerin repliklerini sessizce tekrarlamakta olan Barton a odaklanmasiyla vurgulanir Rowell bunu soyle aciklar Bir sahneyi izlerken bir digerini de dinleriz Ses ve goruntunun ayrilmis olmasi sanat yaratimi hakkindaki iki gorus arasindaki kritik ikiligi gosterir kahraman tarafindan yaratilmis dunya tiyatro oyunu ve bunun disindaki dunya bu performansi yaratmaya yarayan her sey Filmde ayrica bircok onceden ima etme teknigi kullanilir Ornegin Charlie nin Barton a biraktigi paketin muhtemel icerigini vurgularcasina ozgun senaryoda altmis defa kafa sozu gecer Charlie yapmakta oldugu sigortacilik isinden bahsederken daha sonra olacaklari onaylarcasina su sozleri kullanir Yangin hirsizlik ve olum sadece baskalarinin basina gelen seyler degildir Sembolizm Barton Fink in sembolik anlamlari hakkinda bircok sey yazilmistir Rowell a gore film sanatciya geri donen bircok fikirle sismis bir kafadir Audrey nin olumune cok yakin bir zamanda gerceklesen seks sahnesi ise Lyons in Filmde seks olumdur yorumuna yol acmistir Diger yorumlara gore filmin ikinci yarisi uzatilmis bir ruya sekansidir Coenler ise filmdeki sembolleri sistematik bicimde birlestirme niyetlerinin olmadigini soyler 1998 tarihli bir roportajinda Joel Filmlerimize hicbir zaman aklimizda boyle bir seyle baslamayiz der Bu tur belirli bir entelektuel cokuse yaklasan hicbir sey yoktur Her nedense dogru oldugunu hissettigimiz bircok icgudusel sey vardir her zaman Ayrica Coenler filmlerinde cozulmemis muglakliklar olmasindan da rahatsiz olmadiklarini belirtir 1991 de Ethan bunu soyle aciklamistir Barton Fink ne olup bittigi hakkinda bilinmesi gerektigi kadar sey soyleyerek biter Tum acikligiyla gorulmeyen seylerin zaten tum acikligiyla gorulmemesi amaclanmistir ve bunu boyle birakmak iyidir Ethan fanteziler ve ruya sekanslari hakkinda ise soyle konusur Izleyicinin Barton in bakis acisinin yani sira icsel hayatini da paylasmasini istedigimizi soylemek dogru olur Ama cok ileri gitmeye gerek yoktu Ornegin Barton in filmin sonunda uyanmasi ve boylece bizim de onun filmde betimlenenden daha buyuk bir dunyanin parcasi oldugunu one surmemiz munasebetsizce olurdu Her durumda kurgusal bir karaktere iliskin olarak gerceklikten bahsetmek her zaman yapay olur Barton in Charlie ile olan iliskisindeki homoerotik gondermeler ise maksatlidir Dedektiflerden biri ikilinin hastalikli bir seks seyi yapip yapmadigini ogrenmek istese de yakinliklari sapkin degildir ve normal cinselligin kurallari altina gizlenmistir Ornegin Charlie nin komsusuna ilk defa arkadasca yaklasmasi sirasinda soyledikleri siradan bir tavlama cumlesidir Sana bir icki ismarlamama izin verirsen verdigim lanet olasica rahatsizlik hakkinda kendimi daha iyi hissedecegim Barton ile Charlie nin gures sahnesi de ikilinin homoerotik bagliliklarinin bir ornegi olarak gorulur Joel Coen 2001 de Onu bir seks sahnesi olarak degerlendiriyoruz demistir Ses ve muzik Barton Fink te yer alan bircok ses efekti anlam yukludur Ornegin Barton New York ta yemek yerken hafif ve hos bir zil sesiyle cagrilir Bunun aksine Hotel Earle deki zilin urkutucu sesi Chet onu susturana kadar lobide cinlamaya devam eder Otelde Barton in odasina yakin odalardan surekli girtlak sesleri inlemeler ve tanimlanamaz gurultuler yukselir Bu sesler Barton in karisik akli durumu ile ortusur ve Charlie nin Bu coplukte olup biten her seyi duyarim iddiasini da guclendirir Ilk sahnedeki alkis sesi kayalara carpan dalgalarin sesiyle karisirken ekranda da bu goruntu belirir Boylece Barton in dogudan batiya tasinmasinin yarattigi gerilim ongorulmus olur ASPCA ya da oyle bir sey cekimler baslamadan once Coenler le temasa gecti Ellerinde senaryonun bir kopyasi vardi ve sivrisineklere nasil davranacagimizi bilmek istiyorlardi Saka yapmiyorum Filmdeki baska bir sembolik ses de sivrisinek viziltisidir Yapimcisi Los Angeles ta bataklik bulunmadigi icin sivrisinek olmadiginda israr etse de Barton otel odasinda havada dolasan bir bocegi izlerken sivrisinek viziltisi acikca duyulur Daha sonra Barton bir toplantiya yuzunde sivrisinek isirigi iziyle katilir Sivrisinek ayrica Audrey nin olumu sahnesinde de ortaya cikar Barton kadinin cesedi uzerinde beslenen bir sivrisinegi oldurdugu anda kadinin da oldurulmus oldugunu fark eder Sivrisinegin tiz sesi film muziklerindeki yayli sazlarin tiz sesleriyle de temsil edilir Rowell a gore filmdeki sivrisinekler kurgu icindeki gercekligin yapisi geregi kesin olmadigini gostermeye yarar Bu durum baska bir Coen filmi olan Raising Arizona daki is insaninin ofisinde beklenmedik sekilde sineklerin olmasina benzer Film muzikleri Coenler le ilk filmlerinden beri calisan Carter Burwell tarafindan bestelendi Miller s Crossing de kullanilan Irlanda halk ezgisi ve Raising Arizona nin muziklerinin temelini olusturan folk sarkisi gibi orneklerin aksine Burwell bu defa belirli bir ilham kaynagindan faydalanmadi Muzikler 1996 da Coenler in sonraki bir filmi olan Fargo nun muzikleriyle birlikte CD formatinda yayimlandi Filmde kullanilan bircok sarki da anlam yukludur Bir sahnede Mayhew sarhos bir sekilde Barton ve Audrey den sendeleyerek uzaklasir Yururken folk sarkisi Old Black Joe yu soylemeye baslar Stephen Foster bestesi olan bu sarki daha iyi bir ulkedeki arkadaslarina katilmaya hazirlanan yasli bir kolenin oykusunu anlatir Mayhew in bu sarkiyi soylemesi kendisinin Capitol Pictures in ezilen bir calisani olmasiyla cakistigi gibi Barton in filmin sonundaki durumunu da onceden bildirir Senaryosunu bitiren Barton bunu kutlamak icin bir USO gosterisine dans etmeye gider Bu sahnede kullanilan sarki bir swing parcasi olan Down South Camp Meeting dir Sarkinin filmde duyulmayan sozleri Git ready Here they come The choir s all set Hazirlan Iste geliyorlar Koro kuruldu bile seklindedir ve Barton in tiyatro oyunu Bare Ruined Choirs in basligini akla getirir Kutlama bir kargasaya donusurken muzik gittikce daha da keskinlesir ve kamera trompetin icine dogru hareket eder Bu sekans Audrey nin cinayetinden hemen once kameranin kuvetin giderine yaklasmasinin bir yansimasi gibidir Kaynaklar ilhamlar ve gondermelerFilmin ilhami bircok farkli kaynaktan gelir ve filmde farkli olaylara ve insanlara gondermeler bulunur Ornegin piknik sahnesinde sarhos haldeki Mayhew Barton ve Audrey den uzaklasirken Silent upon a peak in Darien diye bagirir Bu soz John Keats in 1816 tarihli On First Looking into Chapman s Homer sonesinin son dizesidir Bu edebi gonderme karakterin klasik metinler hakkinda bilgili oldugunu gosterir Bununla birlikte sonede Pasifik Okyanusu ndan bahsedilmesi Mayhew in Pasifik e kadar yurumeye devam edecegim ve ondan sonra da dogaclama yapacagim sozleriyle uyusur Ayrica siirin icerigi Mayhew in cesitli sebeplerle artik yazamayan ya da yazmak istemeyen sessiz bir sanatci olusuna da uyar Barton in oyununun adi olan Bare Ruined Choirs William Shakespeare in 73 Sone sinin dorduncu dizesinden gelir Siirin yaslanma ve olume odaklanmasi filmin sanatsal zorluklari irdelemesiyle baglantilidir Filmde baska akademik gondermeler de mevcuttur ancak cogunlukla ustu kapali bicimde verilmistir Ornegin Mayhew in kitaplarindan birinin kapaginda yayinci olarak Swain and Pappas gorulur Bu buyuk ihtimalle filmde de ele alinan bilginin sinirlari ve varligin dogasi gibi konular uzerinde calisan filozoflar Marshall Swain ve George Pappas a yapilmis bir gondermedir Barton in otel odasinin tavanindaki lekeye iliskin saplantisi ise Flannery O Connor in Kalici Urperti baslikli oykusundeki protagonistin davranislarina benzer Elestirmenlere gore film dolayli olarak Dante Alighieri Ilahi Komedya imgelerinin kullanilmasi ve Johann Wolfgang von Goethe nin Faustvari anlasmalar eserlerine de referans verir Filmde ayrica Franz Kafka romanlarindakine benzer sasirtici burokratik yapilar ve akildisi karakterler gorulur ancak Coenler bunun bilincli olarak yapilmadigini one surmustur 1991 de Joel onu universiteden beri okumadim demistir o zamanlar Donusum gibi eserleri yutmustum Birileri Sato ve Ceza Somurgesi nden de bahsetti ama onlari hic okumadim Clifford Odets Elestirmen R Barton Palmer a gore Clifford Odets in aktor John Turturro ya benzerligi carpicidir 1930 larda Harold Clurman Cheryl Crawford ve Lee Strasberg gibi tiyatro yazarlarinin kurdugu Group Theatre a katilan New York lu oyun yazari Clifford Odets Barton Fink karakterinin ilham kaynagidir Bu tiyatro grubunun eserleri sosyal konulara odaklaniyordu ve insan deneyimini gercege en uygun bicimde sahnede yeniden canlandirmayi amaclayan Stanislavski sistemini kullaniyordu Odets in Awake and Sing ve Waiting for Lefty her ikisi de 1935 gibi bircok oyunu Broadway de basariyla sahnelenmisti Politik konulara bagli eserlerin gozden duserek Eugene O Neill in ailevi realizm temali oyunlari ragbet gormeye baslayinca Odet basarili oyunlar uretemedi ve Hollywood a tasinarak sonraki yirmi yil boyunca film senaryolari yazdi Barton Fink i durust politik konulara egilen ve biraz naif olan ciddi bir oyun yazari olarak kurgulayan Coenler in aklinda senaryoyu yazarken Odets vardi Ethan in 1991 de soyledigi uzere Group Theater akiminin parcasi olmasi ve 1930 lardan gelmesi dogal gozukuyordu Odets gibi Barton da tiyatronun siradan insanin cabalarini ve zaferlerini kutlamasi gerektigini dusunuyordu tipki Odets gibi surekli kendinden bahsetmeyi seviyordu Filmde Barton in oyunu Bare Ruined Choirs hakkindaki bir yazida oyundaki karakterler icin vahsi bir varolus mucadelesi icindeler en rezil koselerde sozleri kullanilir Bu ifadeler biyografi yazari Gerald Weales in Odets in karakterleri hakkinda yazdigi kotu kosullarin ortasinda yasam mucadelesi sozlerine benzer Barton in eserlerindeki bazi diyaloglar da Odets in Awake and Sing oyununu akla getirir Ornegin bir karakter Simdi uyanigim ilk defa uyanigim derken digeri Su harap koroyu al Sarki soylemesini sagla sozlerini kullanir Yine de iki adam arasinda bircok onemli fark da vardir Joel Coen bunu soyle ifade eder Her iki yazar da proleter kahramanlarin oldugu benzer oyunlar yazdi ancak kisilikleri oldukca farkliydi Odets cok daha disa donuktu aslinda Hollywood da bile oldukca sosyaldi Barton Fink te ise bunun tersi gecerliydi New York taki popularitesini kaybettigi icin uzgun olan Odets buna ragmen Hollywood da gecirdigi zaman boyunca basariliydi Son donem oyunlarinin buyuk kismi kendisi ya da baskalari tarafindan sinemaya uyarlanmisti Bunlardan biri olan The Big Knife isimli film Barton in hayatina cok uyuyordu Filmde studyonun acgozlulugunden bikan bir aktor sonunda intihar ediyordu Odets in eserlerine olan bir baska benzerlik de Audrey in olum sahnesiydi Bu sahne senaryosu Odets tarafindan yazilan 1946 yapimi bir kara film olan Deadline at Dawn daki bir sahnenin benzeriydi O filmde de sabah uyanan adam aksam birlikte oldugu kadinin oldurulmus oldugunu goruyordu Odets Broadway den Hollywood a gecisi sirasinda yasadigi sikintilari 1988 de The Time Is Ripe The 1940 Journal of Clifford Odets basligiyla yayimlanan guncesine kaydetmisti Bu gunluk ayni zamanda Odets in yazarlik ve romantizm hakkindaki detayli goruslerini de iceriyordu Kadinlari sik sik dairesine davet eden yazar bu iliskilerinden guncesinde bahsetmisti Bu iliskiler ile birlikte yazarlik konusundaki bitmek bilmeyen konusma Audrey nin Barton i otel odasinda ziyaret edip bastan cikardigi sahnede yansitilmistir Produksiyon ekibinde Odets in guncesini okuyan tek kisi Turturro ydu ve Coen kardesler izleyicilerin adamla karakter arasindaki farkliliklari goz onunde tutmasini istemisti William Faulkner John Mahoney nin W P Mayhew rolu icin secilmesinin sebebi yazar William Faulkner a olan benzerligiydi W P Mayhew karakteri ile romanci William Faulkner arasinda da bazi benzerlikler vardir Mayhew gibi Faulkner de Guney Ronesansi nin onde gelen yazarlarindan biri olarak biliniyordu ve sonraki donemde sinema sektorunde calismisti Faulkner gibi Mayhew da agir miktarda alkol aliyordu ve Hollywood u kucuk goren konusmalar yapiyordu Coenler in filmi yaratirken okuduklari Hollywood un 1940 lardaki tarihi hakkindaki City of Nets kitabinda da Faulkner in adi geciyordu Ethan bunu 1998 de soyle aciklar Arada Faulkner in bir gures filmi yazma isi aldigi hakkindaki hikayeyi okudum Bizi Barton Fink fikrine goturen seylerden biri de buydu 1932 tarihli gures filmi Flesh in senaryo yazarlarindan biri Faulkner di Barton Fink filminde Barton uzerinde calistigi senaryoyu Flesh filminin yildizi da olan aktor Wallace Beery icin yaziyordu Gures konusuna egilmek Coen kardesler icin de kolaydi cunku lisede bu sporu yapmislardi Yine de Coenler Faulkner ile Mayhew arasinda kayda deger bir baglanti oldugunu reddeder ve benzerliklerin yuzeysel oldugu soyler 1991 tarihli roportajinda Ethan Karakterin ayrintilari goz onune alindiginda Mayhew Faulkner den oldukca farklidir ve ikisinin Hollywood deneyimleri hic benzer degildir demisti Mayhew in alkol ve kisisel sorunlar yuzunden yazamiyor olmasina karsin Faulkner sinema sektorunde calistiktan sonra da roman yazmaya devam etmisti ve Hollywood da gecirdigi donem boyunca ya da daha sonra tamamladigi eserlerle bircok odul almisti Jack Lipnick Lerner in Akademi Odulu adayligi aldigi rol olan film studyosu patronu Jack Lipnick karakteri Barton Fink in gectigi donemde film endustrisinin en guclu uc adami olan Harry Cohn Louis B Mayer ve Jack Warner da dahil olmak uzere bircok Hollywood yapimcisinin bilesimidir Mayer gibi Lipnick de Belarus un baskenti Minsk kokenlidir II Dunya Savasi sirasinda Warner orduda gorev almak icin ugrasmis ve studyonun kostum departmanindan kendisi icin bir uniforma hazirlamalarini istemistir Lipnick de filmdeki son sahnesinde aynisini yapar Warner bir keresinde yazarlar icin Underwoods lu hiyarlar sozlerini kullanmistir ve filmde Barton in Underwood marka daktilo kullanmasiyla bu sozlere gonderme yapilir Ote yandan Coen kardesler Barton in yasadigi aldatilma ve zorluklarin kendi deneyimlerinin bir yansimasi olmadigini vurgular Joel sanatcilarin genelde filistinizmle karsilastigini soylese de sunlari ekler Barton Fink kendi deneyimlerimizden epey uzaktir Hollywood daki profesyonel hayatimiz oldukca kolaydi ve suphesiz bu durum sira disi ve adaletsiz Ethan ise Lipnick in tipki o karaktere ilham veren yapimcilar gibi o donemin bir sonucu oldugunu soyler Bu tip karakterler hala var mi bilmiyorum Hollywood o doneme kiyasla artik daha yumusak basli ve daha kurumsal Sinema Coenler Barton Fink in sinemayla ilgili bircok esin kaynagi oldugunu aciklamislardir Bunlarin arasinda en onde gelenleri Polonyali Fransiz yonetmen Roman Polanski nin uc filmiydi Repulsion 1965 Cul de sac 1966 ve The Tenant 1976 Bu uc filmde psikolojik belirsizlik havasi ve karakterlerin akli dengesizligini artiran tekinsiz ortamlar gorulur Barton in Hotel Earle deki odasindaki tecrit durumu siklikla The Tenant filminde Trelkovsky nin apartman dairesindeki haliyle karsilastirilir Ethan Barton Fink in turu hakkinda sunlari soylemistir Bu bir tur Polanski filmi Herhangi bir seyden cok buna yakin Tesaduf eseri filmin ilk gosteriminin yapildigi 1991 Cannes Film Festivali nde Polanski juri baskaniydi Joel daha sonra verdigi bir roportajda soyle dedi Onun filmlerinden besbelli etkilenmistik ama bu defa onunla konusmaya cekindik cunku ona yalakalik ettigimiz izlenimi vermek istemiyorduk Barton Fink in esin kaynagi olarak gosterilen diger filmler arasinda Stanley Kubrick in 1980 tarihli Cinnet i ile Preston Sturges in yazip yonettigi 1941 tarihli komedi filmi Sullivan s Travels yer alir Bos bir otelde gecen Kubrick filminde son eserinde bir turlu ilerleyemeyen bir yazar konu edilir Coenler iki filmin karsilastirilmasini dogru bulsa da Joel Kubrick in filminin genel anlamda korku filmi turune ait oldugunu soylemistir Barton Fink te olaylarin gectigi yil gosterime girmis olan Sullivan s Travels da ise basarili yonetmen John Sullivan in derin sosyal etki yaratacak bir film yapmaya karar vermesi anlatilir ki bu durum Barton in siradan insan icin eglence yaratma istegine benzer Sulivan sonunda komik eglencenin film yapimcilari icin kilit oneme sahip olduguna karar verir Bu durum Barton Fink in sonunda Jack Lipnick in izleyici aksiyon gormek macera gormek istiyor ifadesiyle benzesir Bunlarin yani sira Barton Fink te sinema tarihine ve cesitli filmlere bolca gonderme bulunur Bir sahnede karakterlerden biri Victor Soderberg hakkinda konusur bu isim Hollywood da Victor Seastrom adiyla calisan Isvecli yonetmen Victor Sjostrom e gondermedir Charlie nin sorunlarindan bahsederken fasulye yigini ifadesini kullanmasi muhtemelen 1942 yapimi Kazablanka ya yapilan bir atiftir Barton Fink teki plaj sahnesi 1960 yapimi Tatli Hayat in son sahnesinde genc bir kadinin son sozlerinin okyanusun gurultusunde kaybolmasina benzer Hotel Earle nin rahatsiz edici tenhaligi ise Key Largo 1948 ve Sunset Bulvari 1950 filmlerindeki yasam alanlariyla karsilastirilir TemalarFilmin iki ana temasi olan eglence produksiyonu kulturu ve yazarlik sureci filmde birbirine gecmis durumdadir ve her iki konu da eserin dogasi geregi yaraticisi hakkinda olusuyla ilgilidir Bu iki konu ayni zamanda eser icinde eser temasini da olusturur Barton Fink bir tiyatro oyunundan yola cikarak bir film senaryosu yazan bir adam hakkindaki bir filmdir ve Barton in tum yapitinin merkezinde yazarin kendisi bulunur Barton in filmin ilk sahnesinde oynanmakta olan Bare Ruined Choirs isimli tiyatro oyunundaki diyalog ayni zamanda filmin ilk repligidir ve yazarin filmin sonunda tamamladigi The Burlyman isimli senaryosunda da kismen tekrar edilir yazarin kendisini anlattigi sanati hakkinda da fikir verir Ornegin oyundaki annenin adi Lil dir ve filmin ilerleyen sahnelerinde bunun Barton in kendi annesinin de adi oldugu ortaya cikar Oyunda Barton i temsil eden The Kid karakteri evinin alti kat yukarida oldugunu soyler ki Barton da Hotel Earle de altinci katta kalir Dahasi filmdeki karakterlerin yazarlik surecleri eglence produksiyonu konusunda New York taki Broadway ortami ile Hollywood ortami arasindaki kultur farkini da ortaya koyar Broadway ve Hollywood Barton film boyunca siradan insana ait onun hakkinda ve onun icin yeni ve yasayan bir tiyatro yaratilmasina yardim etme isteginden siklikla bahseder ancak bunun sinema yoluyla zaten yapilmis oldugunu fark etmez Hatta bu yeni formu kucumser Ote yandan Barton Fink teki Broadway tiyatrosu dunyasi yuksek kulturun bir parcasidir ve buradaki yaraticilar eserlerinin kendi degerlerini simgeledigine inanir Barton da kendi basarisini kucumser gibi gorunmesine ragmen Bare Ruined Choirs ile buyuk bir basari kazandigina inanir Aslinda ovgu beklemektedir temsilcisi Herald daki ovgu dolu degerlendirmeyi gorup gormedigini sordugunda yapimcisinin makaleyi kendisine okumus olmasina ragmen hayir cevabini verir Barton kendisini tiyatroya daha yakin gorur cunku bu alanda siradan insani onurlandiracak eserler yaratabileceginden emindir Oyunun yapimini finanse eden kisiler Barton in deyimiyle o insanlar Broadway in de Hollywood gibi kar pesinde oldugunu ortaya koyar ancak Broadway deki samimiyet ve kucuk olcek yazarin eserlerinin gercekten degerli oldugunu dusunmesine izin verir Filmde Hollywood yazar Nancy Lynn Schwartz in tanimlamasiyla mutlak kontrolu elde tutmak icin kullanilan ekonomik ve psikolojik manipulasyon turlerinin bircogunu temsil eder Barton Hollywood un ayni firsati sunduguna inanmaz Filmde Los Angeles sahtelikler ve yapmacik insanlarla doludur Bu durum filmin cekilmis ancak sinema gosterimlerine alinmamis olan ilk sahnesinde de gorulur Bu sahnede temsilcisi Barton a Capitol Pictures in teklifinden soz ederken soyle der Sadece kararinda biraz gercekcilik olmasini istiyorum tabii bu kelimeyle Hollywood u ayni cumlede kullanmak mumkunse Daha sonra Barton in neden Earle de kaldigini acikladigi bir sahnede studyo baskani Jack Lipnick Barton in daha az Hollywood olan bir yer istedigini soyleyerek sozunu bitirir Buradaki varsayim Hollywood un sahte Earle nin ise gercek oldugudur Yapimci Ben Geisler in Barton i ogle yemegi icin goturdugu lokantanin duvarindaki New York Cafe goruntusu de Hollywood un dogu yakasinin sahiciligine ulasmaya calismasinin isaretidir Lipnick in Barton la ilk karsilasmasindaki taskin tavri da sahtedir Ilk basta Barton a Capitol Pictures da yazar kraldir demis olmasina ragmen sondan bir onceki sahnede sunlari soyler Fikrinin bir onemi olsaydi sanirim istifa eder ve studyoyu senin yonetmene izin verirdim Ama fikrinin onemi yok ve burayi sana birakmayacagim ve bu timarhaneyi deliler yonetmeyecek Barton Fink te islenen sahtelik Hollywood un alcak kulture odaklanmis olusunun da simgesidir Hollywood sadece ekonomik kazanclar icin belli formuller cercevesinde eglence uretmeyi istemektedir Capitol Pictures Barton a superstar Wallace Beery nin basrolde oldugu bir gures filminin senaryosunu yazma gorevi verir Lipnick aksini aciklasa da Geisler Barton a bunun sadece bir B filmi oldugunu soyler Audrey yazim asamasinda tikanan yazara soyle yardim etmeye calisir Bak bu gercekten de bir formul sadece Icine ruhunu katmana gerek yok Ilk toplantilarinda Lipnick in Barton a ana karakterin bir ask iliskisi mi yasamasi yoksa yetim bir cocukla mi ilgilenmesi gerektigini sormasi da bu formulu aciga cikarmaktadir Barton ise bu soruya Her ikisi de belki cevabini vererek basmakalipligi yikma istegini gosterir Sonunda studyonun kurallarina uymayi basaramamasi Barton i mahveder Hollywood un buna benzer bir tasviri bircok elestirmen tarafindan Barton Fink in onemli oncullerinden sayilan Nathanael West in 1939 tarihli The Day of the Locust romaninda da yer alir Harap durumdaki bir sitede gecen roman film setlerini dekore etmeye indirgenmis bir ressam hakkindadir Kitapta Hollywood yetenekli bireyleri hic bitmeyen kar istahi sebebiyle yiyip bitiren kaba ve somurucu bir ortam olarak betimlenir Gerek West in romaninda gerekse filmde bas kahraman film studyolarinin endustriyel isleyisi tarafindan baskilanmaktadir Yazarlik Coen kardeslerin baska bir projenin senaryosunu yazarken sikinti yasadiklari bir donemde yazdiklari Barton Fink yazmakta zorlanan bir yazarin hikayesini anlattigi icin Coenler in kendi yasamlarina da atifta bulunur Barton kendisinin anlamli sanat yaratma arzusu ile Capitol Pictures in standart formulleri kullanarak kar etme ihtiyaci arasinda sikismistir Audrey standart formulleri takip ederse bu sikintidan kurtulacagini soyler ancak Barton onun bu tavsiyesini dikkate almaz Yine de Barton in gizemli kutuyu yazi masasina koymasiyla birlikte aslinda Audrey olumunden sonra bile farkli sekilde de olsa ona yardimci olmus olur Filmin kendisi de standart senaryo yazma formulleriyle oynar Tipki Mayhew in senaryolari gibi Barton Fink de filmin sonunda birbiriyle yuzlesen iyi guresci Barton ile kotu guresci Charlie temasini icerir Ancak Coenler icin tipik oldugu uzere iyi ile kotunun arasindaki sinir bulaniktir ve gorunusteki kahraman Barton bir siradan insan olan komsusunun yalvarislarina kulaklarini tikar Gerceklik ve gercekustu deneyimler arasindaki sinirin da bulaniklastirilmasi sayesinde film Barton a bir yazarin izlemesi gereken basit yollar olarak gosterilen temel ahlak oykulerini yikar Ancak Coenler e gore Barton Fink kendilerini temsil etmek amaciyla yazilmamistir Coenler bir roportajlarinda Hollywood daki yasamimiz ozellikle kolay oldu demistir film kisisel bir yorum degil Yine de film boyunca yaratim sureci hakkindaki evrensel temalar irdelenir Ornegin piknik sahnesinde Mayhew Barton a sorar Yazmak huzur verici degil mi Barton duraksar ve sonra soyle der Hayir ben hep yazmanin buyuk icsel bir acidan kaynaklandigini gordum Bu tur konusmalar sebebiyle elestirmen William Rodney Allen a gore Barton Fink birebir gercek yasamlarini degil ama Coenler in zihninin yasamini anlatan bir otobiyografidir Fasizm Filmdeki bircok unsur Ikinci Dunya Savasi nin baslangici hakkindaki sahne de dahil olmak uzere bazi elestirmenlere gore fasizmin o donemdeki yukselisi ile paralellikler tasir Ornegin Mastrionatti ve Deutsch isimli iki dedektif Hotel Earle e Barton i gormeye gelir Italyanca ve Almanca olan bu isimler Benito Mussolini ve Adolf Hitler yonetimlerini akla getirir Bu dedektifler Barton i acikca hor gorur Fink Bu bir Yahudi ismi degil mi Bu coplugun kisitli bolge oldugunu bilmiyordum Filmde daha sonraki bir sahnede son kurbanini oldurmeden hemen once Charlie Heil Hitler der Jack Lipnick ise 1941 deki Barbarossa Harekati nin ardindan Naziler tarafindan isgal edilen Belarus un baskenti Minsk ten selam gonderir Biyografi yazari Ronald Bergan a gore Barton Fink in uzerinde Holokost un ucustugunu soylemek zorlama olmaz Diger yazarlara goreyse filmde ozellikle de Barton in Charlie nin cinai egilimlerine kayitsiz kalisinda daha belirli bir mesaj vardir Elestirmen Roger Ebert 1991 tarihli bir incelemesinde Coenler in Nazizm in yukselisi hakkinda bir alegori yaratmaya calistiklarini ileri surer Ebert soyle der Fink etkisiz ve gucsuz bir solcu entelektuel olarak cizilmistir Kendi kendine dogru seyi yaptigini soylerken aslinda tasfiye edilir Siradan insani anladigini sanmaktadir ancak fasizmin bircok siradan insan icin bastan cikarici bir cekiciligi oldugunu anlayamaz Yine de Ebert e gore filmin bu yonu uzerinde cok fazla odaklanmak hatali olacaktir Diger elestirmenlerin ise filmden beklentisi daha fazladir M Keith Booker soyle yazar Filmde Fink in dinlemedeki basarisizligina onun gibi bircok solcu entelektuelin kendi ilgi alanlari ile cok fazla mesgul olduklari icin fasizmin yukselisine etkili bicimde karsi cikamadiklarini anlatmak icin ozellikle yer verilmis gibidir Bu aslinda tarihsel acidan tamamiyla yanlistir Coenler in fasizmin yukselisine karsi duran Amerika daki tek gruba boylesine bir sorumsuzluk atfediyor olmasi kendi icinde bir sorumsuzluktur ve tarihsel gerceklere iliskin tam bir cahillige ya da ilgisizlige isaret eder Boylesine bir cehalet ve duyumsamazlik postmodern sinema icin tipiktir Kolelik Diyaloglarda ve gorsellikte oldukca hafifletilmis olsa da kolelik temasi filmde defalarca gorulur Uzaklardaki pamuk tarlalarindaki arkadaslarinin hasretini ceken birinin oykusunun anlatildigi ruhani muzik parcasi Old Black Joe yu mirildanan Mayhew film studyosunun kolesi gibi gosterilir Mayhew in calisma odasinin kapisini gosteren kisa bir goruntude ise yazarin uzerinde calistigi filmin adinin Slave Ship Kole Gemisi oldugu anlasilir Bu goruntu Mayhew karakterinin ilham kaynagi William Faulkner in senaryosunu yazdigi ve filmde Fink in senaryosunu yazmakta oldugu filmde oynayacak olan Wallace Beery nin basrolde yer aldigi 1937 yapimi ayni isimli filme gondermedir Kole gemisi sembolu belirli set tasarimlariyla daha da genisletilmistir Ornegin Ben Geisler in ofisindeki yuvarlak pencere bir lumboza benzer Mayhew in evine giden yol ise bir deniz tasitinin bordasina dogru yukselen rampa gibidir Filmde gecen bircok konusma ise filmin sonunda Barton in studyonun kolesi haline geldigini gosterir Kafanin icindekiler der Lipnick in asistani Capitol Pictures in malidir Barton senaryosunu teslim ettikten sonra ise Lipnick daha oldurucu bir darbe vurur Yazdigin her sey Capitol Pictures in mali olacak Ve Capitol Pictures yazdigin hicbir seyin yapimini gerceklestirmeyecek Bu hor gorme ve kontrol etme durumu donemin Hollywood unda calisan bircok yazar tarafindan da dile getirilmistir Ornegin Arthur Miller Barton Fink hakkindaki incelemesinde soyle der Hollywood hakkinda emin oldugum bir tek sey varsa o da yazarlarin nasil ezildiginin asla yeterince abartilamayacak olmasidir Siradan insan Filmin ilk ucte birlik bolumunde Barton surekli olarak eserlerinde siradan insani kahramanlastirmayi istediginden bahseder Bir yerde soyle konusur Siradan insanin umutlari ve hayalleri bir kralinkiler kadar asildir Bu hayatin bir seyi neden tiyatronun da bir seyi olmasin ki Kahretsin bunu yapmak neden bu kadar zor olsun ki Buna yeni tiyatro deme Charlie gercek tiyatro de Bizim tiyatromuz de Bu retorige ragmen Barton yan odasinda yasamakta olan siradan insanin insanligina deger vermeyi kesinlikle beceremez ya da bunu yapmak istemez Filmin sonraki bolumlerinde Charlie ona bircok dehset getirdigini soyler cunku Barton dinlememektedir Barton Charlie ile olan ilk konusmasinda Charlie nin sozunu surekli Sana bazi hikayeler anlatabilirim diye soze basladigi anlarda keser Bu durum Barton in soylemis oldugu buyuk sozlerin aleyhine Charlie nin deneyimleriyle hic ilgilenmedigini gosterir Bir baska sahnede ise Barton dis dunyaya karsi sagir oldugunu temsil edercesine calan telefonu duymamak icin kulaklarina pamuk tikar Barton in senarist olarak konumu siradan insanla olan iliskisinin dogrudan sonucudur Komsusunu dinlemeyi reddetmesi sonucunda Barton Charlie nin yazdiklarindaki varligini da aciklayamaz Charlie sadece kucuk dusurucu bir ise saplanip kalmamis ayni zamanda hikayesinin de anlatilmasini saglayamamistir Daha genel olarak film Barton in siradan insani giderek daha fazla anlamasini gosterir Ilk olarak siradan insan belirsiz uzaktan izlenerek ovulmesi gereken soyut bir seydir Sonra korkulari ve arzulari olan karmasik bir birey haline gelir Sonunda kendi kararlarini veren guclu bir birey olarak kendini gosterir asiri derecede yikici olabilmektedir ve dolayisiyla korkulmasi ya da saygi duyulmasi gerekir Filmde siradan insanin karmasikligi konusu ayni zamanda sikca kullanilan zihnin yasami terimiyle de incelenir Bir yazar olarak gorevlerini izah ederken Barton soyle der Sunu soylemem lazim ki zihnin yasami Bu arazi icin bir yol haritasi yoktur ve orayi kesfe cikmak aci verebilir Cogu insanin hakkinda hicbir sey bilmedigi bir tur aci Barton kendisinin yaratici dusuncelere vakif oldugunu ama Charlie icin bunun gecerli olmadigini varsayar Bu yanilgi filmin doruk noktasinda Charlie nin Earle in koridorunda kosarak elindeki silahla dedektifleri vururken bagirdigi sozlerle yer alir BANA BAKIN SIZE ZIHNIN YASAMINI GOSTERECEGIM Charlie nin zihninin yasami Barton inkinden daha az karmasik degildir hatta bazi elestirmenler daha karmasik oldugunu ileri surer Charlie nin dunyayi kavrayis sekli her seyi bilen birininki olarak tasvir edilir Ornegin Barton a yan odadaki iki ask kusu hakkinda sorular sorar ancak bahsettigi kisiler cok daha uzaktaki bir odadadir Barton in onlari nereden bildigini sormasi uzerine Charlie soyle cevap verir Gorunuse gore bu coplukte olup biten her seyi duyuyorum Borulardan falan her halde Charlie nin Earle de olanlarin tamaminin farkinda olmasi Audrey nin tanimiyla gercek bir empati gostermek icin gerekli olan farkindalik seviyesini temsil eder Charlie nin son sahnesinde yaptigi aciklama ile bu tema yeniden ortaya cikar Cogu insan icin sadece uzuluyorum Evet Neler yasadiklarini dusunmek icimi parcaliyor Nasil kapana kisilmis olduklarini Bunu anliyorum Hissedebiliyorum Dolayisiyla kurtulmalarina yardim etmeye calisiyorum Din Dinsel kurtulus temasi ve Incil e yapilan gondermeler Barton Fink te cok kisa yer almasina ragmen filmin tum oykusune yayilmistir Barton en fazla zihin karisikligi ve umutsuzluk yasadigi anda calisma masasinin cekmecesini acar ve bir Gideon Incili bulur Rastgele actigi kitapta Daniel kitabinin ikinci bolumunu okumaya baslar Ve kral Nebukadnezar cevap verdi ve Keldaniler e dedi ki ruyami hatirlamiyorum eger bana ruyami ve ruyamin yorumunu bildirmezseniz dilim dilim dogranacaksiniz ve cadirlariniz gubre tepesine donusecek Bu pasaj Barton in kendi deneyimlerine ornegin Audrey nin dogranmis olmasina oldugu kadar siradan insanin umut ve hayallerine de anlam vermedeki aczini gosterir Ayni zamanda Mayhew in Barton a filistinistler arasindaki kisa misafirligi sirasinda oyalanmasi icin kucuk bir eglence olarak verdigi romanin basligi da Nebukadnezar dir Mayhew in Suleyman in dadisi hakkinda yaptigi gonderme de Batseba nin kocasi in sevgilisi Davud tarafindan oldurulmesinin ardindan Suleyman i dogurmasi konusuna bir atiftir Audrey bu sirada Mayhew in sozunu keserek yazarin kitabini ovmeye baslar ancak bu atif filmin uc karakteri arasinda gerceklesecek ask ucgeninin gostergesidir Mayhew muhtemelen Charlie tarafindan Barton ve Audrey nin birlikte olmasinin hemen ardindan oldurulur Bir baska Incil atifi da Barton in cekmecede buldugu Incil in kapagini acinca kendi sozlerinin Tekvin icinde yer aldigini gormesidir Bu durum Barton in kendini her seye kadir olan yaratilisin efendisi olarak gorme kibrinin bir simgesi veya alternatif olarak Barton in halusinasyonlarla dolu akli durumunun bir gostergesidir TepkilerBarton Fink in promiyeri Mayis 1991 de Cannes Film Festivali kapsaminda yapildi Film yarisma bolumunde Jacques Rivette in La Belle Noiseuse Spike Lee nin Orman Atesi ve David Mamet in Homicide filmlerini geride birakarak En Iyi Erkek Oyuncu ve En Iyi Yonetmen odullerinin yani sira Altin Palmiye yi kazandi Ana kategorilerde bu kadar cok odulun bir filme verilmesi nadir gorulen bir durumdu ve bazi elestirmenler jurinin filme cok bonkor davrandigini soyledi Bir filme cok sayida odul verilmesi sebebiyle diger degerli filmlerin gerekli takdiri almamasi ihtimaline karsi 1991 festivali sonrasinda bir filme verilebilecek odul sayisi iki ile sinirlandirildi Barton Fink uc Akademi Odulu ne de aday gosterildi En iyi Yardimci Erkek Oyuncu Lerner En Iyi Sanat Yonetmeni Dennis Gassner Nancy Haigh ve En Iyi Kostum Richard Hornung Lerner odulu City Slickers filmindeki roluyle Jack Palance a karsi kaybederken diger iki kategoride kazanan Bugsy oldu Barton Fink onemli bir elestirel basari yakaladi Film yorumu sitesi Rotten Tomatoes ta yer alan 46 yorumun 91 i olumludur ve sitenin biri disinda tum en ust elestirmenleri olumlu yorum yapmistir Bir baska yorum sitesi Metacritic te ise 19 yorumun 69 u olumludur The Washington Post elestirmeni Rita Kempley filmi kesinlikle o yilin en iyi ve en merak uyandirici filmlerinden biri olarak tanimlamistir Elestirmen Jim Emerson a gore Barton Fink Coenler in simdiye kadarki en provokatif bicimde tanimlanamaz filmi ydi Bazi elestirmenler filmin karmasik konusunu ve gizemli sonunu sevmedi Chicago Reader elestirmeni Jonathan Rosenbaum Coenler in ergen yapmacikligindaki ciddiyeti ve cizgi roman supheciligi konusunda izleyicileri uyardi ve filmi pazar ogleden sonrasi sanat galerisi kiyafetleri giymis bir geceyarisi filmi olarak niteledi 1994 tarihli bir roportajda Joel filmin acik olmayan unsurlari hakkindaki tum elestirileri gormezden geldi Insanlar filmlerimizin dosdogru olmadigi gercegi ile basa cikmakta zorlaniyor Onlara gore Barton Fink in ikinci yarisi bir yazarin yazma tikanikligi sorunu ve bunun gercek dunyada nasil cozulecegi hakkinda olmaliydi Talk show sunucusu Larry King ise belirsiz sonuna ragmen film hakkinda olumlu yorum yapti USA Today deki yazisinda Filmin sonu hakkinda ve basarip basaramadiklari konusunda hala emin degilim ama galiba ise yaramis dedi Film ABD de 23 Agustos 1991 de on bir sinemada gosterime girdi ve ilk hafta sonu 268 561 hasilat elde etti Film tum gosterimi boyunca ABD de toplam 6 153 939 hasilata ulasti Filmin yapim maliyetini karsilayamamis olmasi Coenler in daha sonra The Hudsucker Proxy de birlikte calisacaklari film yapimcisi Joel Silver tarafindan 5 milyon dolar kazanamadigini dusunuyorum ama 9 milyon dolara mal oldu Coenler garip carpik ve ulasilamaz olmak konusunda bir une sahipler sozleriyle elestirildi Diger surumlerFilm VHS ev videosu formatinda 18 Agustos 1993 te yayimlandi ve DVD surumu 20 Mayis 2003 te cikti DVD de filmden kareler posterler ve filmin disinda birakilmis sekiz sahne de yer aliyordu Film Birlesik Krallik ta Coenler in 5 filminden olusan bir setin parcasi olarak Blu ray Disc formatinda da yayimlandi Muhtemel devam filmiCoen kardesler Barton Fink in devami olarak Old Fink baslikli bir film cekmeyi dusunduklerini soyledi Bu film 1960 larda Coenler in baska bir filmi olan Ciddi Bir Adam ile ayni donemde gececekti Joel Coen film fikri hakkinda soyle dedi Ask Yazi sirasinda Fink Berkeley de ders vermektedir Bircok arkadasini Amerikan Karsiti Faaliyetleri Izleme Komitesi ne ispiyonlamistir Coen kardesler John Turturro ile Fink rolunu yeniden canlandirmasi icin konustuklarini ama rolu oynayacak kadar yaslanmasini beklediklerini soyledi Haziran 2011 de The A V Club a konusan Turturro ise filmin 1970 ler gececegini Fink in uzun kivircik sacli bir hippi olacagini soyledi ve bunun icin en azindan bir 10 sene daha bekleyeceksiniz dedi KaynakcaAllen William Rodney Ed 2006 The Coen Brothers Interviews Jackson University Press of Mississippi ISBN 1 57806 889 4 Bergan Ronald 2000 The Coen Brothers New York Thunder s Mouth Press ISBN 1 56025 254 5 Booker M Keith 2007 Postmodern Hollywood What s New in Film and Why It Makes Us Feel So Strange Westport Connecticut Praeger Publishers ISBN 0 275 99900 9 Ciment Michel Niogret Hubert 2004 The Coen Brothers Interviewed Palmer R Barton Ed Joel and Ethan Coen Urbana University of Illinois Press ss 159 192 ISBN 0 252 07185 9 Coen Joel ve Ethan 1991 Barton Fink amp Miller s Crossing Londra Faber and Faber ISBN 0 571 16648 2 Dunne Michael 2000 Barton Fink Intertextuality and the Almost Unbearable Richness of Viewing Literature Film Quarterly 28 4 ss 303 311 Lyons Donald 1994 Independent Visions A Critical Introduction to Recent Independent American Film New York Ballantine Books ISBN 0 345 38249 8 Palmer R Barton 2004 Joel and Ethan Coen Urbana University of Illinois Press ISBN 0 252 07185 9 Rowell Erica 2007 The Brothers Grim The Films of Ethan and Joel Coen Lanham Maryland The Scarecrow Press Inc ISBN 0 8108 5850 9 Kaynak notlari a b c d e Ciment amp Niogret 2004 s 176 Coen 1991 s 21 Coen 1991 s 104 a b Coen 1991 s 129 a b Bergan 2000 s 114 115 a b c d Rowell 2007 s 104 Kempley Rita 21 Agustos 1991 Barton Fink The Washington Post 7 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Agustos 2012 a b c Ciment amp Niogret 2004 s 172 Allen 2006 s 60 Bergan 2000 s 140 ta alinti Bergan 2000 s 130 da alinti a b c Bergan 2000 s 130 Ciment amp Niogret 2004 s 177 Bergan 2000 s 115 te alinti Bergan 2000 s 131 de alinti a b c d e f g h Ciment amp Niogret 2004 s 179 180 Bergan 2000 s 138 139 a b c Bergan 2000 s 140 141 Ciment amp Niogret 2004 s 191 Yuan Jada Roderick Jaynes Imaginary Oscar Nominee for No Country 13 Mayis 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde New York Entertainment 22 Ocak 2008 New York Magazine Erisim 20 Kasim 2008 Rowell 2007 s 113 Palmer 2004 s 124 125 a b Rowell 2007 s 124 Coen 1991 s 14 Coen 1991 s 92 Rowell 2007 s 131 a b c d e f g h i Ciment amp Niogret 2004 s 172 173 Coen 1991 s 128 a b c Rowell 2007 s 130 Coen 1991 s 132 133 a b c d Ciment amp Niogret 2004 s 174 175 a b Dunne 2000 s 308 309 Howe Desson Barton Fink 7 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Washington Post 23 Agustos 1991 The Washington Post Company Erisim 20 Kasim 2008 a b Rowell 2007 s 112 a b c Booker 2007 s 144 145 Ciment amp Niogret 2004 s 159 168 Rowell 2007 s 99 a b c Allen 2006 s 56 a b Rowell 2007 s 106 a b c Palmer 2004 s 119 Lyons 1994 s 85 Palmer 2004 s 107 Alintidaki italik bolum Palmer da bu sekilde yer alir ancak ozgun metinde boyle olup olmadigi belirtilmemistir Palmer 2004 s 108 a b Rowell 2007 s 117 Rowell 2007 s 129 a b Bergan 2000 s 44 a b c Dunne 2000 s 306 307 a b Rowell 2007 s 107 109 Rowell 2007 s 111 Rowell 2007 s 116 a b Rowell 2007 s 115 Lyons 1994 s 128 Allen 2006 s 94 Allen 2006 s 58 Rowell 2007 s 129 Yazara gore Barton in cevabi da seksidir Tamam Ama cabuk bir tane Allen 2006 s 179 Rowell 2007 s 123 a b c Rowell 2007 s 122 Allen 2006 s 59 Coen 1991 s 69 a b c Rowell 2007 s 121 Ciment amp Niogret 2004 s 189 Fargo Barton Fink Soundtrack Amazon com Erisim 13 Ocak 2009 a b c Rowell 2007 s 126 127 Rowell 2007 s 128 Lyons 1994 s 127 a b c d Rowell 2007 s 125 a b Allen 2006 s xv Booker 2007 s 143 Dunne 2000 s 310 Palmer 2004 s 119 120 a b Palmer 2004 s 114 116 Rowell 2007 s 125 yazar ayrica Odets in New York Times a kendisinin en yetenekli oyun yazari oldugunu soylediginden bahseder Palmer 2004 s 116 117 Bergan 2000 s 137 a b Allen 2006 s 122 a b c Bergan 2000 s 134 William Faulkner Biography 28 Eylul 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Nobel Foundation 1949 Online adres Nobelprize org 5 Nisan 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim 1 Aralik 2008 a b Bergan 2000 s 133 Allen 2006 s 145 Palmer 2004 s 110 Rowell 2007 s 122 123 Bergan 2000 s 137 138 a b Rowell 2007 s 108 110 Peyser Tom Will Epater les Bourgeois for Food Peter Sellars in Search of Buyers 22 Mayis 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde reasononline 19 Haziran 2003 Rowell 2007 s 131 de alinti Bu sahne daha sonraki ev videosu surumlerinde kesilmis sahneler arasinda yer almistir Rowell 2007 s 106 da alinti Coen 1991 s 128 ozgun vurgular italik ile verilmistir Palmer 2004 s 126 da alinti a b c Palmer 2004 s 121 122 Palmer 2004 s 117 119 Palmer 2004 s 117 119 Kaynakta ayrica filmin West in bircok fikrini odunc aldigi ama yazarin elestirilerini de ciddi bicimde genislettigi belirtilmektedir Rowell 2007 s 108 de yazar soyle der Audrey nin basi onun sapkin muzu haline gelir Bergan 2000 s 131 Coen 1991 s 56 Allen 2006 s xv Allen in bu yorumu ayni zamanda filmde defalarca birbirinden oldukca farkli baglamlarda kullanilan zihnin yasami ifadesine bir gondermedir Coen 1991 s 102 Coen 1991 s 106 Coen 1991 s 122 Rowell 2007 s 132 Ebert Roger Barton Fink 12 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Chicago Sun Times 23 Agustos 1991 Erisim 4 Aralik 2008 a b c d Rowell 2007 s 126 128 Coen 1991 s 93 Dunne 2000 s 305 Dunne 2000 s 309 da alinti a b Coen 1991 s 32 Vurgular ozgun metindeki sekliyle kullanilmistir Coen 1991 s 124 Palmer 2004 s 118 Coen 1991 s 49 Zihnin yasami terimi senaryonun bu noktasinda yoktur ama filmde soylenir Senaryoda bu terim Barton in temsilcisi Garland ile yaptigi ilk konusmada gecer ama buna filmde yer verilmemistir Coen 1991 s 120 Buyuk harfler ve birden fazla kullanilan noktalama isaretleri ozgun metinden aynen alinmistir Palmer 2004 s 127 Rowell 2007 s 135 Coen 1991 s 65 Rowell 2007 s 135 Coen 1991 s 123 Coen 1991 s 100 Bu metin Incil in Kral James versiyonu olarak bilinen Ingilizce cevirisindeki metinden biraz farklidir Coen 1991 s 54 Festival de Cannes Awards 1991 2 Ocak 2013 tarihinde Archive is sitesinde arsivlendi Festival de Cannes web sitesi Erisim 9 Aralik 2008 a b Bergan 2000 s 143 The 64th Academy Awards 1992 Nominees and Winners oscars org 6 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Subat 2011 Academy Awards Database 12 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Academy of Motion Picture Arts and Sciences Erisim tarihi 28 Ekim 2009 Kempley Rita Barton Fink 7 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Washington Post 21 Agustos 1991 Online versiyon washingtonpost com 16 Eylul 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 9 Aralik 2008 Allen 2006 s 55 Rosenbaum Jonathan Barton Fink 4 Haziran 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Chicago Reader Erisim tarihi 9 Aralik 2008 Allen 2006 s 71 Rowell 2007 s 104 te alinti Barton Fink 1991 23 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Box Office Mojo Erisim tarihi 10 Aralik 2008 Allen 2006 s 69 da alinti Barton Fink 1991 amazon com da VHS urun listesi Erisim tarihi 9 Aralik 2008 Barton Fink 1991 amazon com da DVD urun listesi Erisim tarihi 9 Aralik 2008 Adam Rosenberg 21 Eylul 2009 EXCLUSIVE Coen Brothers Want John Turturro To Get Old For Barton Fink Sequel Old Fink MTV 25 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Eylul 2009 Random Roles John Turturro Onion A V Club 28 Haziran 2011 16 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2012 Dis baglantilarIMDb de Barton Fink Film hakkinda Coen kardeslerle roportaj Ingilizce at You Know For Kids3 Mayis 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde fansite Nietzsche The Darkness of Life and Barton Fink 18 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde by Jorn K Bramann from The Educating Rita Workbook ISBN 0 945073 25 9 Writing for the Pictures Questions about Barton Fink9 Subat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Flash animation analysisOdullerOnce gelen Wild at Heart 1990 Altin Palmiye 1991 Sonra gelen The Best Intentions 1992