Kahvehane veya kıraathane; kahve ve çay yanı sıra çeşitli meşrubatların ve nargile gibi tütün ürünlerinin servis yapıldığı, masa oyunlarının oynandığı, sohbet edilen ve yine birçok farklı aktivitenin yapıldığı mekân.
Kafeteryalardan ve barlardan farklı olarak genellikle yemek servisi yapılmaz ve alkollü içeceklere ağırlıklı olarak yer verilmez. Özellikle Müslüman toplumlarda kahvehaneler oldukça yaygındır. 16. yüzyıldan beri, kahvehane Orta Doğu ülkelerinde erkeklerin toplandığı kahve gibi içecekler tükettiği, sohbet ettiği, kitap okuduğu ve çeşitli masa oyunları oynadığı yerlerin başında gelir.
Kahvehaneler, edebi, siyasi ve sanat ile ilgili bazı oluşumların doğuşuna da zemin hazırlayan; toplumsal sorunların tartışıldığı kültür mekânları olarak da işlev görmüşler ve bu nedenle "kıraathane" olarak da isimlendirilmişlerdir.
Etimoloji
Kahve sözcüğü Türkçeye Arapça: قهوة ḳahwa(t) sözcüğünden geçmiştir ve aslen Etiyopya'daki bölgesinden geldiği düşünülür. Hane (ev) sözcüğü ise Farsça kökenlidir.
Osmanlı tarihçisi İbrahim Peçevî'nin notlarından anlaşıldığına göre İstanbul'da ilk kâvehane'nin açılmasının ardından sözcük pek çok dilde şekil değiştirerek kullanılmıştır: Fransızca, Portekizce: café, İspanyolca: cafetería ya da café; İtalyanca: caffè, Almanca: café vb.
Tarihçe
Habeşistan'daki yüksek yaylalarda yetiştirilen ve yiyecek olarak tüketilen, Orta Çağ sonlarında ise gezici dervişler tarafından Habeşistan'dan Yemen'e götürülüp orada içecek haline getirilen kahvenin Osmanlı'ya gelmeye başladığı tarih 16. yüzyıldır. Kahve başlangıçta tüccarlar tarafından İstanbul, Bursa, Edirne'ye getirilmiş ve üst tabakalar tarafından tüketilmiştir. Osmanlıların, 1517'de Mısır'ı fethinden sonra kahve ticareti arttı ve kahve içme alışkanlığı alt tabakaya indi.
On altıncı yüzyılın ikinci yarısında Halep'ten Hakem ile Şam'dan Şems adında iki kişinin İstanbul'un Tahtakale semtinde birer kahvehane açmalarıyla başladığı söylenen süreç günden güne gelişmiş; kahvehaneler imparatorluğun diğer yerlerine başka ülkelere yayılmıştır. 17. yüzyılda, kahvehane Osmanlı Devleti sınırlarının dışında, Avrupa'da görülmeye başlandı ve kısa zamanda popüler oldu.
Kahvehanelerin yaygınlaşmasıyla kahve içmek ve yarenlik etmek amacıyla buralarda toplanan muhtelif zümrelerden ve değişik kültür seviyelerinden insanlar, çok hızlı gelişen bir kültürel birikim ortamı, sosyalleşme mekânı, siyasi iktidar karşısında seslerini duyurabildikleri bir kamusal alan meydana getirdiler.
Osmanlı'da kahvehane
Osmanlı ülkesinde ilk kahvehaneler camilerin yanında açılmış, sosyal işlevleri olan imaret kahveleri idi. Namaz vakitleri arasındaki boşluğu insanlar kahvehanelerde doldurmuş, küçük kulübeler biçiminde olan bu yerlerde çay içip sohbet etmişlerdir.
İstanbul'da ilk kahvehaneler ise 1555 yılında İstanbul'a Halep ve Şam'dan gelen kişilerce, Tahtakale'de açılmıştır. Burada özellikle okur yazar kesimden insanlar toplanıp kitap okur, satranç veya tavla oynarlardı. Davetler vererek arkadaş toplantıları düzenlemek pahalıyken, kahvelerde bir araya gelmek daha uygun bir seçenek haline gelmiş, haliyle kimi zaman kahvelerde oturacak boş yer dahi bulunamamıştır. Kahvelerin sayısı hızla artmıştır. 1630 yılında İstanbul'u adım adım dolaşan Evliya Çelebi şehirde 55 kahve olduğunu sayarken; II. Selim, III. Murat döneminde İstanbul'da 600'ü aşkın kahvehane vardır.
Osmanlı geleneksel toplum kültürünü şekillendiren saray, medrese ve cami dışında, "sivil" bir anlayışla ortaya çıkan kahvehane, 16. ve 17. yüzyılların İstanbul'unda, pek sık rastlanmayan bir tepkiyle karşılaştı. Ulema tarafından ‘Miskinlerin buluşma mekânı ve fitne yuvası’ olarak görülen kahvehanelere "şarapsız meyhaneler", "tanrısız tapınaklar" gibi isimler yakıştırıldı.
Osmanlı'da kahveyle ilgili ilk yasak Kanuni Sultan Süleyman devrinde Şeyhülislam Ebussuud Efendi tarafından getirildi. Kömür derecesinde kavrulan maddelerin tüketilmesinin İslamiyet'e aykırı olduğu gerekçesiyle kahve haram sayılmış, verilen fetva üzerine İstanbul'a kahve getiren gemiler, dipleri delinerek batırılmıştı.II. Selim devrinde, 1567 yılında başta Suriçi İstanbul olmak üzere İstanbul’daki bütün kahvehaneler kapatıldı. III. Murad ve I. Ahmed dönemlerinde de kısa süreli ve etkisiz yasaklar uygulandı.
17. yüzyılda IV. Murat, kahvehaneleri top yekûn kapatmaya yönelik şiddetli ve kapsamlı girişimlerde bulundu. 1633 Cibali Yangını bahanesine bağlanan bu yasağın arka planında yönetim aleyhtarı düşünce ve hareketlerin çoğunlukla kahvehanelerde şekilleniyor olması vardı. Sadece Eyüpsultan ve çevresinde 120 kahvehane kapatıldı. 16. yüzyılın ikinci yarısında ve 17. yüzyılın ilk yarısında ‘tehlikeli yerler’ olarak görülen kahvehaneler ‘külliyen’ kapatılırken 17. yüzyılın ortalarından itibaren otorite, ‘tehlikeyi’ önlemek için toptan kapatmak ve yıkmak yerine, benzerlerine ‘ibret olsun’ babında tek tek bazı kahvehaneleri kapatarak bir tür yıldırma siyaseti takip etti.
Yasaklamalara rağmen İstanbul'daki kahvehanelerin sayısı artmaya devam etmiştir. Kanuni Sultan Süleyman'ın hükümdarlığının son dönemlerinde İstanbul’da 50 kahvehane bulunduğu belirtilirken, bu sayı, 16. yüzyılın sonunda altı yüze ulaştı. Esnaf, ulema, azınlıklar ve yeniçeriler gibi toplumun farklı zümrelerinin devan ettiği farklı kahvehane türleri doğdu.
Osmanlı Devleti'nde Yeniçeri Ocağı'nın düzeninin bozulmasından sonra yeniçeri kahvehaneleri yeniçerilerin sığındıkları, türlü yolsuzlukları planladıkları yuvalar haline geldi. Zorba olarak bilinen bazı yeniçeri üyeleri çeteler kurmuşlardı. Bağlı bulundukları ortalardan üyeler toplayan zorbalar, kahvehaneler satın alarak çetelerinin "mafya mekanı" olarak kullandılar. İşlerini buradan yönettiler. Bu zorbalardan bazıları lüks kahvehaneler kurmakla nam salmıştı. Bu zenginliğin kaynağı kanun dışı yollarla topladıkları paralardı. Dönemin kahvehane sahibi ünlü zorbalarından: Kahvecioğlu Burunsuz Mustafa Kuledibi Kahvehanesi'ne, Darıcalı İbrahim Çavuş Hendek Kahvehanesi'ne, Galatalı Hüseyin Ağa Çardak İskelesi Kahvehanesi'ne, Tiflisli Ali Toygar Tepesi Kahvehanesi'ne sahipti. Yeniçeri kahveleri saz ve sözle, afyon ve esrarla eğlenilen mekanlar idi. II. Mahmud, 1826 yılında Yeniçeri Ocağını kapattıktan sonra kahvehanelere de el atarak özellikle Boğaziçi kıyılarındaki Yeniçeri kahvelerini toptan yerle bir etti. Yıkılmayanlar, yerini berber dükkanlarına bıraktı ya da "bekar odaları" olarak kullanıldı. Daha sonra tulumbacıların işlettikleri ve devam ettikleri, "Semai Kahvehaneleri" denilen çalgılı kahvehaneler ortaya çıktı. Bu kahvelerde yeniçeri kahvelerinin mirasını mahalle raconuyla kaynaştıran kabadayılar devam etmekteydi.
Kahvehane saysı 19. yüzyılın başlarında ikibinbeşyüzlere kadar çıktı. Hem sayı olarak, hem de itibar olarak gittikçe önemi artan kahvehaneler, Sultan Abdülaziz ve Sultan II. Abdülhamid devirlerinde altın çağlarını yaşadı. Basın başta olmak üzere pek çok yasak uygulamada iken kahvehaneler bundan ayrı tutuldu. 19. yüzyılın ikinci yarısında kahvehanelerin kimisi edebiyatçıların, aydınların toplantı yeri haline geldi. Kültürün üretildiği ve tüketildiği bu mekanlar birçok değişikliklere uğrayarak hayatiyetini devam ettirdi.
20. yüzyılın ilk yirmi yılında kahvehaneler toplumun hemen her kesiminin uğradığı yerler haline geldi. Bunların arasında esrarcıların toplanıp esrar içtikleri "esrar kahveleri" ile horoz dövüşlerinin yaptırıldığı "horozcu kavheleri" de vardır. Zamanla okur yazar insanların elini ayağını çekmesiyle her türlü içkinin ve afyonun içile- bildiği, kavga ve dövüş mekânları olarak anımsanan kahvehaneler, Türk aydınların yazılarında zararlı kurumlar olarak gösterildi. Bununla birlikte I. Dünya Savaşı'ndan sonra ülkenin işgal edildiği yıllarda birçok mahalle kahvehanesi ülkenin durumunun tartışılıp, kötü gidişattan nasıl kurtulabileceği konusunda fikirlerin üretildiği birere mekan olma özelliği gösterdi.Türk Kurtuluş Savaşı'ndan sonra gerçekleştirilen inkılâpların halka inmesinde, halk arasında yayılmasında kahvehanelerin önemli bir rolü oldu. Kimi yazarlara göre bu dönemde kahvehaneler önemli bir propaganda ve telkin vasıtası haline geldi.
Kaynakça
Kahvehane hakkında daha fazla bilgi edinin | |
Vikisözlük'te tanımlar | |
Vikiversite'de eğitim kaynakları |
- ^ Bir Başka Kahve Hikâyesi 1 Aralık 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Yazar: Doç. Dr. İsmail Albayrak, Yayınlayan: Yeni Ümit. Temmuz-Ağustos-Eylül 2008
- ^ a b c d e Ulusoy, Kadir. (PDF). Millî Folklor, Sayı 89, Yıl:2011. 29 Mart 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2017.
- ^ . Nişanyan Sözlük. Sevan Nişanyan. 16 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Temmuz 2023.
- ^ "coffee." 16 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Online Etymology Dictionary. Erişim: 16 Şubat 2015.
- ^ Alıntı: Bernard Lewis, Istanbul and the Civilization of the Ottoman Empire, Basın (yeni baskı, 1989), p. 132 Google Kitap 6 Eylül 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. .
- ^ a b c d . Mimarizm Mimarlık ve Yapı Platformu, 18 Eylül 2007. 1 Aralık 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
- ^ a b c d e Göktaş, Erbil. . Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, Sayı 11, Yıl 1999. 1 Aralık 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2017.
- ^ a b c d e Emeksiz, Abdülkadir. (PDF). Yapı Kredi Yayınları, 2009. 27 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2017.
- ^ Birsel, Salah (1983). Kahveler Kitabı (2 bas.). Ankara: Türkiye iş Bankası Kültür Yayınları. ss. 9, 364.
- ^ I.B. Tauris Publishers, Ottoman Tulips Ottoman Coffee, Leisure and Lifestyle in the 18th Century (2007), p.129
- ^ I.B. Tauris Publishers, Ottoman Tulips Ottoman Coffee, Leisure and Lifestyle in the 18th Century (2007), p.132
Ayrıca bakınız
Konuyla ilgili yayınlar
- Yıldız, M. Cengiz, 1996, “”, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 8, 157–194.
- Yıldız, M. Cengiz, 2002, “Türk Kültür Tarihinde Kahve ve Kahvehane 28 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .”, Türkler, C.10, Yeni Türkiye Yayınları, 635–639.
- Yıldız, M. Cengiz, 2007, Kahvehane Kültürü 2 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Beyan Yayınları, İstanbul.
- Yıldız, M. Cengiz, 2010, "Coffeehouses as an Informal Education Institution and Coffeehouses of Egypt", Procedia-Social and Behavioral Sciences, Volume 9, 2010, Pages 1362-1367
- Ahmet Yaşar, “The Coffeehouses in Early Modern İstanbul: Public Space, Sociability and Surveillance 19 Kasım 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde .”, Yüksek Lisans Tezi, Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2003.
- Ahmet Yaşar, “”, Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi (TALİD), sy. 6, Güz 2005, s. 237–256.
- Ahmet Yaşar, “Osmanlı Kahvehaneleri: Sivil Eğitim Kurumları”, Çerçeve, Aralık 2005, s. 30-32.
- Serdar Öztürk, “Cumhuriyet Türkiyesinde Kahvehane ve İktidar (1930 - 1945)”, Kırmızı, Ocak 2006
- Ralph S. Hattox “Kahve ve Kahvehaneler Bir Toplumsal İçeceğin Yakındoğu'daki Kökenleri”, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, Eylül 1996
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Kahvehane veya kiraathane kahve ve cay yani sira cesitli mesrubatlarin ve nargile gibi tutun urunlerinin servis yapildigi masa oyunlarinin oynandigi sohbet edilen ve yine bircok farkli aktivitenin yapildigi mekan Eski Istanbul kahvehanesi21 Subat 1924 tarihli Resimli Gazete de Seyyar Kahveci Huseyin Aga Kafeteryalardan ve barlardan farkli olarak genellikle yemek servisi yapilmaz ve alkollu iceceklere agirlikli olarak yer verilmez Ozellikle Musluman toplumlarda kahvehaneler oldukca yaygindir 16 yuzyildan beri kahvehane Orta Dogu ulkelerinde erkeklerin toplandigi kahve gibi icecekler tukettigi sohbet ettigi kitap okudugu ve cesitli masa oyunlari oynadigi yerlerin basinda gelir Kahvehaneler edebi siyasi ve sanat ile ilgili bazi olusumlarin dogusuna da zemin hazirlayan toplumsal sorunlarin tartisildigi kultur mekanlari olarak da islev gormusler ve bu nedenle kiraathane olarak da isimlendirilmislerdir EtimolojiKahvehanede bir meddah Kahve sozcugu Turkceye Arapca قهوة ḳahwa t sozcugunden gecmistir ve aslen Etiyopya daki bolgesinden geldigi dusunulur Hane ev sozcugu ise Farsca kokenlidir Osmanli tarihcisi Ibrahim Pecevi nin notlarindan anlasildigina gore Istanbul da ilk kavehane nin acilmasinin ardindan sozcuk pek cok dilde sekil degistirerek kullanilmistir Fransizca Portekizce cafe Ispanyolca cafeteria ya da cafe Italyanca caffe Almanca cafe vb TarihceIngiltere de bir kahve 17 yuzyil Habesistan daki yuksek yaylalarda yetistirilen ve yiyecek olarak tuketilen Orta Cag sonlarinda ise gezici dervisler tarafindan Habesistan dan Yemen e goturulup orada icecek haline getirilen kahvenin Osmanli ya gelmeye basladigi tarih 16 yuzyildir Kahve baslangicta tuccarlar tarafindan Istanbul Bursa Edirne ye getirilmis ve ust tabakalar tarafindan tuketilmistir Osmanlilarin 1517 de Misir i fethinden sonra kahve ticareti artti ve kahve icme aliskanligi alt tabakaya indi On altinci yuzyilin ikinci yarisinda Halep ten Hakem ile Sam dan Sems adinda iki kisinin Istanbul un Tahtakale semtinde birer kahvehane acmalariyla basladigi soylenen surec gunden gune gelismis kahvehaneler imparatorlugun diger yerlerine baska ulkelere yayilmistir 17 yuzyilda kahvehane Osmanli Devleti sinirlarinin disinda Avrupa da gorulmeye baslandi ve kisa zamanda populer oldu Kahvehanelerin yayginlasmasiyla kahve icmek ve yarenlik etmek amaciyla buralarda toplanan muhtelif zumrelerden ve degisik kultur seviyelerinden insanlar cok hizli gelisen bir kulturel birikim ortami sosyallesme mekani siyasi iktidar karsisinda seslerini duyurabildikleri bir kamusal alan meydana getirdiler Osmanli da kahvehane Osmanli ulkesinde ilk kahvehaneler camilerin yaninda acilmis sosyal islevleri olan imaret kahveleri idi Namaz vakitleri arasindaki boslugu insanlar kahvehanelerde doldurmus kucuk kulubeler biciminde olan bu yerlerde cay icip sohbet etmislerdir Istanbul da ilk kahvehaneler ise 1555 yilinda Istanbul a Halep ve Sam dan gelen kisilerce Tahtakale de acilmistir Burada ozellikle okur yazar kesimden insanlar toplanip kitap okur satranc veya tavla oynarlardi Davetler vererek arkadas toplantilari duzenlemek pahaliyken kahvelerde bir araya gelmek daha uygun bir secenek haline gelmis haliyle kimi zaman kahvelerde oturacak bos yer dahi bulunamamistir Kahvelerin sayisi hizla artmistir 1630 yilinda Istanbul u adim adim dolasan Evliya Celebi sehirde 55 kahve oldugunu sayarken II Selim III Murat doneminde Istanbul da 600 u askin kahvehane vardir Osmanli geleneksel toplum kulturunu sekillendiren saray medrese ve cami disinda sivil bir anlayisla ortaya cikan kahvehane 16 ve 17 yuzyillarin Istanbul unda pek sik rastlanmayan bir tepkiyle karsilasti Ulema tarafindan Miskinlerin bulusma mekani ve fitne yuvasi olarak gorulen kahvehanelere sarapsiz meyhaneler tanrisiz tapinaklar gibi isimler yakistirildi Osmanli da kahveyle ilgili ilk yasak Kanuni Sultan Suleyman devrinde Seyhulislam Ebussuud Efendi tarafindan getirildi Komur derecesinde kavrulan maddelerin tuketilmesinin Islamiyet e aykiri oldugu gerekcesiyle kahve haram sayilmis verilen fetva uzerine Istanbul a kahve getiren gemiler dipleri delinerek batirilmisti II Selim devrinde 1567 yilinda basta Surici Istanbul olmak uzere Istanbul daki butun kahvehaneler kapatildi III Murad ve I Ahmed donemlerinde de kisa sureli ve etkisiz yasaklar uygulandi 17 yuzyilda IV Murat kahvehaneleri top yekun kapatmaya yonelik siddetli ve kapsamli girisimlerde bulundu 1633 Cibali Yangini bahanesine baglanan bu yasagin arka planinda yonetim aleyhtari dusunce ve hareketlerin cogunlukla kahvehanelerde sekilleniyor olmasi vardi Sadece Eyupsultan ve cevresinde 120 kahvehane kapatildi 16 yuzyilin ikinci yarisinda ve 17 yuzyilin ilk yarisinda tehlikeli yerler olarak gorulen kahvehaneler kulliyen kapatilirken 17 yuzyilin ortalarindan itibaren otorite tehlikeyi onlemek icin toptan kapatmak ve yikmak yerine benzerlerine ibret olsun babinda tek tek bazi kahvehaneleri kapatarak bir tur yildirma siyaseti takip etti Yasaklamalara ragmen Istanbul daki kahvehanelerin sayisi artmaya devam etmistir Kanuni Sultan Suleyman in hukumdarliginin son donemlerinde Istanbul da 50 kahvehane bulundugu belirtilirken bu sayi 16 yuzyilin sonunda alti yuze ulasti Esnaf ulema azinliklar ve yeniceriler gibi toplumun farkli zumrelerinin devan ettigi farkli kahvehane turleri dogdu Osmanli Devleti nde Yeniceri Ocagi nin duzeninin bozulmasindan sonra yeniceri kahvehaneleri yenicerilerin sigindiklari turlu yolsuzluklari planladiklari yuvalar haline geldi Zorba olarak bilinen bazi yeniceri uyeleri ceteler kurmuslardi Bagli bulunduklari ortalardan uyeler toplayan zorbalar kahvehaneler satin alarak cetelerinin mafya mekani olarak kullandilar Islerini buradan yonettiler Bu zorbalardan bazilari luks kahvehaneler kurmakla nam salmisti Bu zenginligin kaynagi kanun disi yollarla topladiklari paralardi Donemin kahvehane sahibi unlu zorbalarindan Kahvecioglu Burunsuz Mustafa Kuledibi Kahvehanesi ne Daricali Ibrahim Cavus Hendek Kahvehanesi ne Galatali Huseyin Aga Cardak Iskelesi Kahvehanesi ne Tiflisli Ali Toygar Tepesi Kahvehanesi ne sahipti Yeniceri kahveleri saz ve sozle afyon ve esrarla eglenilen mekanlar idi II Mahmud 1826 yilinda Yeniceri Ocagini kapattiktan sonra kahvehanelere de el atarak ozellikle Bogazici kiyilarindaki Yeniceri kahvelerini toptan yerle bir etti Yikilmayanlar yerini berber dukkanlarina birakti ya da bekar odalari olarak kullanildi Daha sonra tulumbacilarin islettikleri ve devam ettikleri Semai Kahvehaneleri denilen calgili kahvehaneler ortaya cikti Bu kahvelerde yeniceri kahvelerinin mirasini mahalle raconuyla kaynastiran kabadayilar devam etmekteydi Istanbul da bir kahvehane 1905 Kahvehane saysi 19 yuzyilin baslarinda ikibinbesyuzlere kadar cikti Hem sayi olarak hem de itibar olarak gittikce onemi artan kahvehaneler Sultan Abdulaziz ve Sultan II Abdulhamid devirlerinde altin caglarini yasadi Basin basta olmak uzere pek cok yasak uygulamada iken kahvehaneler bundan ayri tutuldu 19 yuzyilin ikinci yarisinda kahvehanelerin kimisi edebiyatcilarin aydinlarin toplanti yeri haline geldi Kulturun uretildigi ve tuketildigi bu mekanlar bircok degisikliklere ugrayarak hayatiyetini devam ettirdi 20 yuzyilin ilk yirmi yilinda kahvehaneler toplumun hemen her kesiminin ugradigi yerler haline geldi Bunlarin arasinda esrarcilarin toplanip esrar ictikleri esrar kahveleri ile horoz dovuslerinin yaptirildigi horozcu kavheleri de vardir Zamanla okur yazar insanlarin elini ayagini cekmesiyle her turlu ickinin ve afyonun icile bildigi kavga ve dovus mekanlari olarak animsanan kahvehaneler Turk aydinlarin yazilarinda zararli kurumlar olarak gosterildi Bununla birlikte I Dunya Savasi ndan sonra ulkenin isgal edildigi yillarda bircok mahalle kahvehanesi ulkenin durumunun tartisilip kotu gidisattan nasil kurtulabilecegi konusunda fikirlerin uretildigi birere mekan olma ozelligi gosterdi Turk Kurtulus Savasi ndan sonra gerceklestirilen inkilaplarin halka inmesinde halk arasinda yayilmasinda kahvehanelerin onemli bir rolu oldu Kimi yazarlara gore bu donemde kahvehaneler onemli bir propaganda ve telkin vasitasi haline geldi KaynakcaVikipedi nin kardes projelerinden Kahvehane hakkinda daha fazla bilgi edininVikisozluk te tanimlarVikiversite de egitim kaynaklari Bir Baska Kahve Hikayesi 1 Aralik 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yazar Doc Dr Ismail Albayrak Yayinlayan Yeni Umit Temmuz Agustos Eylul 2008 a b c d e Ulusoy Kadir PDF Milli Folklor Sayi 89 Yil 2011 29 Mart 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 26 Kasim 2017 Nisanyan Sozluk Sevan Nisanyan 16 Temmuz 2023 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 16 Temmuz 2023 coffee 16 Subat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Online Etymology Dictionary Erisim 16 Subat 2015 Alinti Bernard Lewis Istanbul and the Civilization of the Ottoman Empire Basin yeni baski 1989 p 132 Google Kitap 6 Eylul 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde ISBN 978 0 8061 1060 8 a b c d Mimarizm Mimarlik ve Yapi Platformu 18 Eylul 2007 1 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 26 Kasim 2016 a b c d e Goktas Erbil Turkiyat Arastirmalari Enstitusu Dergisi Sayi 11 Yil 1999 1 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 26 Kasim 2017 a b c d e Emeksiz Abdulkadir PDF Yapi Kredi Yayinlari 2009 27 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 25 Kasim 2017 Birsel Salah 1983 Kahveler Kitabi 2 bas Ankara Turkiye is Bankasi Kultur Yayinlari ss 9 364 I B Tauris Publishers Ottoman Tulips Ottoman Coffee Leisure and Lifestyle in the 18th Century 2007 p 129 I B Tauris Publishers Ottoman Tulips Ottoman Coffee Leisure and Lifestyle in the 18th Century 2007 p 132Ayrica bakinizKafeKonuyla ilgili yayinlarYildiz M Cengiz 1996 Firat Universitesi Sosyal Bilimler Dergisi 8 157 194 Yildiz M Cengiz 2002 Turk Kultur Tarihinde Kahve ve Kahvehane 28 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Turkler C 10 Yeni Turkiye Yayinlari 635 639 Yildiz M Cengiz 2007 Kahvehane Kulturu 2 Subat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Beyan Yayinlari Istanbul Yildiz M Cengiz 2010 Coffeehouses as an Informal Education Institution and Coffeehouses of Egypt Procedia Social and Behavioral Sciences Volume 9 2010 Pages 1362 1367 Ahmet Yasar The Coffeehouses in Early Modern Istanbul Public Space Sociability and Surveillance 19 Kasim 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yuksek Lisans Tezi Bogazici Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu 2003 Ahmet Yasar Turkiye Arastirmalari Literatur Dergisi TALID sy 6 Guz 2005 s 237 256 Ahmet Yasar Osmanli Kahvehaneleri Sivil Egitim Kurumlari Cerceve Aralik 2005 s 30 32 Serdar Ozturk Cumhuriyet Turkiyesinde Kahvehane ve Iktidar 1930 1945 Kirmizi Ocak 2006 Ralph S Hattox Kahve ve Kahvehaneler Bir Toplumsal Icecegin Yakindogu daki Kokenleri Tarih Vakfi Yurt Yayinlari Eylul 1996