Nakşa Kuşatması, MÖ 499 yılında Milet tiranı Aristagoras'ın, Akamenid İmparatoru I. Darius adına ve desteğiyle giriştiği bir kuşatma harekâtı olup başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Aristagoras'ın bu harekâtı, 50 yıl sürecek Grek – Pers Savaşları'nın hemen öncesinde, etkileriyle bu savaşlara yol açan bir gelişmeler dizisine yol açmıştır.
Nakşa Kuşatması | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Kiklad Adaları ve Nakşa | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Akamenid İmparatorluğu, Milet | Nakşa | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Aristagoras, | Bilinmiyor | ||||||
Güçler | |||||||
200 trireme | Yaklaşık 8 bin hoplit | ||||||
Kayıplar | |||||||
? | ? |
Aristagoras'n Nakşa Adası'na saldırması, adalarına dönmenin bir yolunu arayan sürgündeki Nakşa soylularının kendisine başvurmasıyla hesaplanmış gibi görünmektedir. Milet'deki durumunu sağlamlaştırmak için bunu bir fırsat olarak gören Aristagoras, bağlı olduğu hükümdar I. Darius'tan ve Sard Satrab'ı 'ten Nakşa'yı istila etmek için yardım istemiştir. Böylece oluşturulan Milet ve Pers kuvvetleri, Pers donanmasıyla Nakşa'ya sefere çıkmışlardır.
Sefer kısa sürede bir fiyaskoya dönüştü. Karyalı tarihçi Herodot'un anlatımına göre, Arsitagoras'la Pers generali Megabates Nakşa yaklaşımında tartıştılar ve içlerinden biri, muhemelen Megabates Nakşalılar'a yaklaşan kuvvetler konusunda istihbarat verdi. Kuvvetler çağın kuşatma yöntemleri gereğine uygun biçimde kenti kuşattılar. Ancak dört ay geçmesine karşın, hazırlıklı bir savunmanın karşısında sonuç elde edemediler. Bu sürenin sonuna gelindiğinde bu kuşatma için ayrılan parasal kaynaklar tükenmişti ve kuvvetler kuşatmayı kaldırıp geri dönmek zorunda kaldılar.
Bu başarısız seferin ardından bir tiran olarak görevden alınacağı endişesine kapılan Aristagoras, tüm İyon kent devletlerini I. Darius'a karşı bir ayaklanma yönünde kışkırtmaya girişmiştir. Ayaklanmayı bastırmak için Önasya'ya karşı üç yıl süren Pers saldırıları kesin bir sonuç getirmedi. Daha sonra Pers kuvvetleri yeniden toparlanıp bu kez ayaklanmanın merkezi sayılan Milet üzerine yüklendiler. Lade Deniz Muharebesi'nde İyon donanmasının ağır bir yenilgiye uğraması İyon Ayaklanmasını da çökertmiştir. İyon Ayaklanması'nın çözülmesiyle Önasya yeniden Pers kontrolüne geçmiş de olsa I. Darius, ayaklanmayı askeri yönden desteklemiş olan Atina ve Eretria'yı cezalandırmaya yemin etmişti. Dolayısıyla MÖ 492 yılında Yunanistan'ın istilası için başlatılan birinci Pers genel saldırısı, Nakşa'daki başarısız girişimin ve İyon Ayaklanması'nın bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Kaynakça
İyon Ayaklanması konusunda esas itirbariyle birincil kaynak Karyalı tarihçi Herodot'tur. "Tarihin babası" olarak bilinen Herodot, MÖ 484 yılında Halikarnas'ta dünyaya gelmiştir. Grekçe Historia, Tarihler adlı çalışmasını yaklaşık olarak MÖ 440-430 yılları arasında kaleme almıştı. Tarihler, esas olarak Grek – Pers Savaşları'nın nedenlerini irdelemek üzere çalışılmış bir eserdir ve halen geçerli bir kaynak sayılmaktadır. Herodot'un tarzı tümüyle öyküleştirme tarzıydı ve en azından batı toplumları açısından tanınan bir tarih anlatımı olarak görünüyordu. Herodot'un, olayları tanrıların istek ve kaprislerine, kişilerin iddialarına dayanmadan ve olayların tarihsel değerlerini nispeten objektif vermesi, bir tarihçi için aranan bir nitelik dizisi olarak kabul edilmektedir.
Herodot'tan sonraki, Tukididis gibi bazı tarihçiler, her ne kadar onun tarzını izlemişlerse de eleştirmekten de geri kalmamışlardır. Bununla birlikte Tukididis kendi tarih çalışmasını, Herodot'un bıraktığı yerden, Sestos Kuşatması'ndan başlatmayı seçmiştir. Muhtemelen, Herodot'un çalışmasının düzeltilmeye ya da yeniden yazılmaya gerek duymayacak kadar doğru olduğunu düşünmüştü.Plutarkhos da bir denemesinde Herodot'u yeterince Yunan yanlısı olmamakla suçlayarak eleştirmiş, "barbarperver" olarak tanımlamıştır. Sonuç itibarıyla Rönesans Avrupa'sında çok okunmaya devam ediyor olsa da Herodot hakkında olumsuz bir yargı sürmüştür. Ancak 19. yüzyıla gelindiğinde, yazdıkları bir kısım arkeolojik bulgularla defalarca desteklenince Herodot'un değeri kabul edilir olmuştur. Günümüz yaygın görüşü, Herodot'un çalışmasının son derece değerli bir tarih kaydı olduğu yönündedir. Bununla birlikte, özellikle birliklerdeki mevcutlar ve tarihler konusunda verdiği ayrıntıların yer yer kuşkuyla karşılanması da söz konusu olmaktadır. Öte yandan halen birçok tarihçi, Herodot'un anlatımının Pers karşıtı bir eğilimde olduğuna ve olayların, dramatik bir etki yaratmak amacıyla abartılmış ya da süslenmiş olduğu kanısındadır. Herodot'ta Pers karşıtlığı yanında ilginçtir ki özellikle İyon Ayaklanması konusunda İyonlara karşı olan bir tarafgirliğe işaret eden çağdaş araştırmacılar vardır. Örneğin George Beardoe Grundy, Herodot'un "yaşamın herhangi bir bölümünde İyonya'lılar hakkında söylenecek hemen hiçbir iyi sözü" olmadığını yazmaktadır. İngiliz tarihçi Andrew Robert Burn ise "kin doludur ve dürüst değildir" demektedir.
Yakın geçmiş
Bronz Çağı Çöküşü ardından Antik Yunanistan'da saray ekonomilerinin çökmesiyle nüfusun önemli bir bölümü, daha güvenli bulunan Önasya'ya göç ederek oralarda yerleştiler. Bu yerleşimciler Antik Yunanistan'ın dört ana kabilesinden üçü olan , İyonlar ve Dorlardır. İyon boyları, Lidya ve Karya kıyılarına yerleşerek İyonyayı oluşturacak 12 kent devleti kurdular. Bu kentler Karya'da Milet, Myus, Priene, İyonya'da Efes, , Lebedos, Teos, , Phokaia, ve Ege Adaları'nda Sisam ile Sakız'dır. İyon kent devletleri ünlü Lidya kıralı Krezüs tarafından MÖ 560 yılı civarında boyun eğdirilene kadar bağımsız kalmaya devam etmişlerdi. Bu tarihten Akamenid İmparatorluğu'nu kuran II. Kiros tarafından yıkıldığı tarihe kadar (MÖ 564) Lidya hakimiyetinde kaldılar. Önasya'daki Pers yönetimi, özellikle Batı Anadolu kıyılarını ticari ilişkileri yönünden serbest bırakmıştı. "Ancak ekonomik ağırlık merkezi olan Batı Anadolu ile bağları kesilmiş olan Yunanistan, buradaki kolonileri Pers'lere karşı ayaklanmaları yönünde desteklemiştir."
Öte yandan Pers İmparatorluğu için İyon kentlerini hakimiyet altında tutmak, istila edilmiş olan diğer imparatorluk bölgelerine oranla bazı güçlükler göstermektedir. II. Kiros, İmparatorluğun diğer bölgelerinde Musevi din adamları gibi, "seçkin" grupları, hakimiyetini güçlendirmek amacıyla desteklemiş, kollamıştı. Söz konusu dönemde Yunanistan'da benzer bir seçkin zümre yoktu. Her ne kadar aristokrat bir toprak sahipliği varsa da bu sınıf kendi içinde birlik halinde değildi ve böyle olunca da kaçınılmaz olarak birbirine rakip durumdaydı. Bu yüzden Pers Sarayı İyon kent devletlerinde bir tiranın yönetime gelmesini, kendilerini İyonya'nın iç çatışmalarına sürüklese de desteklemek durumunda kalmışlardır. Bir başka risk de bazı tiranların kendi yönetimlerini olabildiğince bağımsız kılma girişimleri olabilecekti ve bu tiranların bir şekilde değiştirilmesi zorunluydu. Tiranlar da ayrıca zorlu bir işin üstesinden gelmeliydiler, vatandaşlarının Pers düşmanlığını yumuşatmalı, mümkünse gidermeli ve bu yolla Pers hakimiyetinin sürmesini garantilemeliydiler.
İyonya'nın istilasından 40 yıl sonra, (ki Büyük Kiros'un ardından tahta çıkan üçüncü kraldı) Pers kralı I. Darius'un döneminde, Milet tiranı Aristagoras'ta kendini, bu içinden çıkılması güç durumda bulmuştur. Aristagoras'ın amcası Histiaeus, MÖ 513 yılında I. Darius'la sefere katılmıştı. İstediği ödül sorulduğunda istila edilmiş Trakya topraklarının bir bölümünü talep etmiştir. Bu istek yerine getirilmekle birlikte Histiaeus'un hırsı, I. Darius'un danışmanlarının dikkatinden kaçmamıştır. Sonuçta, daha fazlasıyla ödüllendirildi ve Kral'ın yakın çevresine dahil edilerek kışlık başkent Susa'da kalması istendi. Milet tahtını Histiaeus'tan Aristagoras devraldığında, kentte Pers hakimiyetine karşı duyulan hoşnutsuzluk artmaktaydı.
Nitekim Grek tarihinde bu dönem birçok Grek kent devletinde önemli sosyal ve siyasal değişimlerin yaşandığı bir dönemdir. Bu değişimler içinde belki de en önemlisi Atina demokrasisi'nin oluşmasıydı. Nakşa Adası da Kiklad Adaları grubu içinde yer alan ve bu dönemde söz konusu politik çalkantılardan etkilenen bir adaydı. Ada, Sparta tarafından yerinden edildiği MÖ 524 yılına kadar, Atina tiranı Peisistratos'un desteklediği tiran Lygdamis'ın yönetiminde kalmıştır. Bu tarihten sonra yerli aristokrasi gelişti ve Ada, Ege adaları içinde en müreffeh ve güçlü adalardan biri haline geldi. Aristokratların bu başarısına karşın Nakşa, sınıfsal gerilimler ve iç çekişmeler karşısında bütün bütün savunmasız değildi. Nitekim kısa bir süre sonra MÖ 500 öncesinde halk aristokratları dışlayarak siyasal erki ele geçirdi ve Ada'da demokrasiyi kurdu.
Nakşa'dan sürgün edilmiş olan söz konusu aristokratlardan bazıları MÖ 500 yılında Aristagoras'a baş vurarak Ada'yı ele geçirmesi için teşvik ettiler. Dahası, tüm seferin masraflarını karşılayacaklarına söz verdiler ve diğer Kiklad Adaları'nın da Darius'a boyun eğeceğini vadettiler. Nakşa'yı istila etmekle Milet'teki durumunu güçlendireceğinin hesabını yapan Aristagoras, Lidya Satrap'ı 'e bir teklifle yaklaşmıştır. Eğer Artaphernes, bir orduyla kendisini askeri yönden desteklerse, Nakşa'yı ele geçirdiğinde, ki böylece I. Darius'un İmparatorluğu'nun sınırlarını genişletmiş olacaktır, ele geçen ganimetten, genişleteceği ordusunun maliyetini karşılamakta kullanabileceği bir pay verecekti. Artaphernes bu tekliften çok memnun kaldı ve Aritagoras'ın istediğ 100 gemi yerine 200 gemi vereceğini söyledi. Ancak önce sefer için I. Darius'un onayı alınmalıydı. I. Darius bunu onaylayınca, ertesi yıl 200 trireme'den oluşan bir donanma Nakşa'ya saldırı için toplandı.
Kuvvetler
Herodot tarafların güçleri hakkında kesin sayılar vermese de bu konuda yine de bir fikir vermektedir. Her şeyden önce, Nakşa kuvvetlerini tüm bir nüfus olarak düşünmek mümkündür, çünkü kendi kentleri ve toprakları için savaşacaklardır. Herodot Nakşa'nın 8 bin "kalkanlı asker" çıkarttığını belirtmektedir. Bunu, Nakşa'nın sekiz bin kadar askeri hoplit olarak donatabildiği şeklinde anlamak da olanaklıdır. Bu savaşçılar Nakşa savunmasının belkemiğini oluşturmaktaydı.
Pers kuvvetleri öncelikle 200 civarında triremeye dayanıyordu. Bu savaş gemilerinin yanında nakliye gemisi olup olmadığı hakkında bir bilgimiz yoktur. Bir triremenin en fazla 40-45 denizci taşıyabildiğini, fazla ağırlık yüzünden dengenin bozulacağını kabul etmek gerekir. Dolayısıyla Pers kuvvetlerinin 8-9 bin askerden oluştuğu ileri sürülür. Ayrıca her gemi için yeterli sayıda kürekçi de sefere katılmıştır.
Muharebe öncesi
Pers filosu MÖ 499 yılının baharında gerektiği şekilde hazırlandı ve İyon sahillerine, Milet'e yelken açtı. Artaphernes ordunun ve donanmanın komutasını kendisinin ve Darius'un kuzeni 'e vermiştir. Gemiler, Aristagoras'ın donanma ve ordusundan oluşan kuvvetleri de alarak yeniden Kiklad Adaları'na gitmek üzere yelken açtılar. Donanma, Nakşa'yı kuşkulandırmamak için önce kuzeye, Çanakkale Boğazı istikametine yönelmiştir. Sakız Adası'na ulaştıktan sonra güneye çark ederek Kiklad Adaları'na yönelmiştir. Herodot, Megabates'in gemilerin nöbetçilerini denetlerken (muhtemelen geceyi geçirmek için sahile yanaştıklarında), Myndos'tan (günümüzde Gümüşlük) bir gemide hiç nöbetçi bulunmadığını gördüğünü yazmaktadır. Herodot'un anlatımına göre olayın gelişimi şöyle olmuştur. Megabates muhafızlarına geminin kaptanını bulmaları için emir verdi. Gemi kaptanı, gemi kürek deliklerinden birine, başı gemi dışında, vücudu içeride olarak itilmiş olarak bırakılarak cezalandırıldı. Arkadaşının durumu hakkında bilgi Aristagoras'a iletildiğinde gidip Megabates'ten kararını gözden geçirmesini istedi. Magabates Aristagoras'ın isteğini geri çevirince kendisi gidip kaptanı kurtardı. Megabates bu durumu öğrendiğinde çok sinirlenmiştir. Aristagoras'ı bulup, "Artaphernes seni bana itaat etmek için, her nereye emredersem oraya yelken açmak için göndermedi mi? Şimdi her şeye burnunu sokman niye?" diyerek çıkışmıştır. Herodot, bu olayla çileden çıkan Megabates'in Nakşa'ya bir tekneyle haber göndererek yaklaşmakta olan kuvvet hakkında uyardığını yazmaktadır.
Bir Pers generalinin, hele I. Darius'un bir seferin komutasına atadığı bir generalin, kendi sorumluluğuna verilen bir askerî harekâtı sabote etmesini kuşkuyla karşılayan günümüz tarihçileri olası birkaç senaryo ileri sürmektedirler. Ancak Nakşalılar'ın bir istiladan nasıl haberdar olduklarını bugün için bilmek olanaksızdır. Fakat kesin olan şudur ki, bir şekilde haberdar oldular ve hazırlıklara başladılar. Herodot'a göre Nakşalılar seferden önceden haberdar değildi. Bu konuda haber gelince, bir kuşatma altında dayanmayı sağlamak için tarlalardan her şeyi kent içine getirip erzak depoladılar ve surları güçlendirdiler.
Kuşatma
Pers ve İyon kuvvetleri adaya ulaştıklarında iyi tahkim edilmiş bir savunmayla karşılaştılar. Ayrıca bol erzak depolanmıştı. Herodot açıkça belirtmez ama bu kent muhtemelen Ada'ya adını veren başkenttir. Herodot askerî harekâtlar hakkında birkaç ayrıntı vermektedir. Her şeyden önce muhtemelen kente bir ilk taarruz olmuştu fakat geri püskürtüldü. Bu başarısız saldırı ardından İyon ve Pers kuvvetleri kenti kuşatma altına aldılar. Ancak dört ay geçtiğinde, Aristagoras'ın harcamalarıyla da eldeki para ve erzak tükenmişti. Bu durumda eli boş olarak geri dönmekten başka çare kalmamıştır. Ayrılmadan önce sürgün edilmiş aristokratlar için Ada'da güçlü bir tahkimat inşa edilmiştir. İç karışıklıklar sonucu sürgün edilenlerin geri dönüşüne olanak sağlamak için onlara bir üs sağlamayı amaçlayan bu uygulama, Grek dünyasında alışıla geldik bir stratejidir.
Sonuçları ve devamı
Nakşa seferi başarısızlıkla sonuçlanınca Aristagoras oldukça zor bir duruma düşmüştü. Her şeyden önce Artaphernes'e, vadetmiş olduğu gibi seferin maliyetlerini karşılayacak bir ödeme yapamıyordu. Öte yandan Pers kraliyet ailesi ile artık daha soğuk ilişkiler içinde olacaktı. Artaphernes tarafından görevden alınması her an beklenebilirdi. Bu durumdan kurtulmak için zor bir yol seçerek Milet halkını, kendi efendilerine karşı ayaklanmaya teşvik etti. Böylece İyon Ayaklanmasını başlatmış oldu. Herodot İyon Ayaklanması'nı her ne kadar Aristagoras'ın kişisel endişe ve hırslarına bağlıyorsa da açıktır ki, yine Herodot'a göre Pers Sarayı tarafından dayatılan tiranların yönetimine karşı genel bir hoşnutsuzluk yaygındı ve bu durum olayları zaten bir ayaklanma yönünde geliştiriyordu. Ancak Herodot'un ortaya attığı bu neden, ikincil bir neden olabilir. Esas neden bölgedeki Pers hakimiyetine karşı gelişen ya da geliştirilen karşı tutumdur. Bu yüzden Aristagoras'ın her yerde tiranlık yerine demokrasi hükûmet şeklini geçirmesi, İyonya'nın tümüne yayılacak bir ayaklanmayı teşvik etmiştir.
Aristagoras Önasya'daki tüm Grek dünyasını ayaklanma içine çekmeyi başardı. Fakat, Pers kuvvetleriyle savaşabilmek için başka müttefiklere ihtiyaçları olduğunu da fark etmiştir. Bu amaçla MÖ 499 kışında Yunanistan'a giderek müttefik bulmaya çalıştı. Ancak Sparta'yı ikna etmekte başarılı olamadı. Yine de Atina ve Eretria İyon Ayaklanması'nı desteklemeyi kabul etmişlerdir. Atina'dan yirmi, Eretria'dan beş olmak üzere 25 triremeden oluşan bir müttefik kuvveti MÖ 498 baharında iyonya'ya doğru denize açılmıştır. Bu filo, Efes yakınlarında İyonya esas kuvvetleriyle birleşti. Daha sonra bu kuvvet Efesliler'in önderliğinde Artaphernes'in satraplık başkenti Sard'a yürümüştür. Saldırı Sard'daki Pers kuvvetlerini hazırlıksız yakaladı ve aşağı şehri ele geçirdi. Ancak aşağı şehirde yangın çıkması ve hızla yayılması nedeniyle muharebe etmek güçleşince Grek kuvvetleri yukarı şehri kuşatmayı bırakarak Efes'e geri çekildiler. Bu arada Sard'a saldırıldığı haberinin ulaşması üzerine Önasya'daki Pers birlikleri toparlanıp Sard'a yürüşe geçmişlerdir. Kente ulaştıklarında düşmanlarının geri çekildiğini öğrendiler. Bunun üzerine Grek ve İyon kuvvetlerinin peşine takılmış ve Efes dışında onlara yetişmişlerdir. Yorgun ve moralsiz bu kuvvetler ister istemez muharebeye girdiler ve (Efes Muharebesi) sonucunda ağır bir bozguna uğradılar. İyon birlikleri kendi kentlerini korumak için geri çekildiler. Atina ve Eretria kuvvetlerinden sağ kalanlar ise gemilere kaçmayı başardılar ve Yunanistan'a dönmek üzere denize açıldılar.
Bu yenilgiye karşın ayaklanma hızla yayılmıştır. İyon kent devletleri Çanakkale Boğazı'na ve Marmara Denizi'ne asker gönderdiler, Byzantion'u ve diğer yakın kentleri aldılar. Bu arada Karya da ayaklanmaya katıldı. Önasya'da İyon Ayaklanması'nın bu şekilde yayılması Kıbrıs Kralını da teşvik etti ve Kıbrıs da Pers hakimiyetine karşı baş kaldırdı. İzleyen üç yıl boyunca Pers ordusu ve donanması Karya ve Kıbrıs'taki ayaklanmalarla savaştı. Bu süre içinde İyonya'da nispeten hareketsiz fakat huzursuz bir durum hakimdir. Bu Pers karşı taarruzlarının doruğa ulaşmasıyla Aristagoras durumunun savunmasız olduğunu fark ederek Milet'in ve ayaklanmanın liderliğini bırakarak Milet'ten ayrılmıştır. Aristagoras hakkında açıkça olumsuz bir bakış açısına sahip olan Herodot, Aristagoras'ın sinirlenin bozulduğunu ve kaçtığını yazmaktadır. Aristagoras yanındakilerle birlikte Trakya'ya çekilmiştir. Myrcinus kentinde kontrolü ele geçirerek bölgedeki Trak kabilelere karşı akınlar başlattı. Fakat bu akınlardan birinde, muhtemelen MÖ 497 ya da 496 yılında Traklar tarafından öldürüldü.
Ayaklanmanın altıncı yılına gelindiğinde Önasya'daki Pers kuvvetleri yeniden tertiplendiler. Mevcut kara unsurları bir ordu halinde teşkillendi. Donanma ise Mısır, Kilikya ve Fenike ile bastırılan ayaklanmadan sonra yeniden Pers hakimiyetine giren Kıbrıs gemilerinden oluşturuldu. Pers kuvvetleri, diğer direnek noktalarına fazlaca önem vermeden doğrudan doğruya, İyon Ayaklanması'nın merkezi sayılan Milet üzerine yürümüşlerdir. Miletliler kentlerini deniz yaklaşımında savunmayı seçmiştiler. İyon filosu, Milet körfezi'nin dışında Lade Adası civarında toplanmıştır. Pers filosu komutanlığı, Lade açıklarında girişilecek bir deniz muharebesinin sonucundan emin olamadığı için dolaylı bir yol seçerek bazı İyon birliklerini çekilmek konusunda ikna etmenin yollarını aramıştır. Başlarda bu girişimden herhangi bir sonuç elde edilemedi. Lakin Pers kuvvetleri İyon kuvvetlerine saldırdığında, Lade Deniz Muharebesi'nin hemen öncesinde Sisam, Pers tekliflerini kabul etmeye yanaşmıştır. Pers filosuyla İyon filosu karşı karşıya geldiğinde Sisam filosu, çark ederek savaş alanından ayrılmıştır. Sonuçta güçten düşen İyon filosu bozguna uğradı. Sakız Adası'ndan ve diğer bazı ayaklanmaya katılmış olan bölgelerden gemiler savaşa katıldılar ve cesurca dövüştülerse de savaş kaybedildi.
Lade Deniz Muharebesi'nin yenilgisi İyon Ayaklanması'nın da sonu olmuştur. Bunun ardından karaya çıkarak Milet'e ilerleyen Pers Ordusu kenti yakın bir kuşatma altına aldı. Kent duvarlarının altını kazarak duvarlardan taşları sökmek dahil her türlü kuşatma tekniğini ve silahını kullanarak kenti düşürene kadar yüklendiler. Sonunda kente girdiler. Herodot'un yazdıklarına göre erkeklerin çoğu öldürüldü, kadınlar ve çocuklarsa köle edildi.
Ertesi yıl Pers kuvvetleri İyon Ayaklanması'nın son direnek noktalarını da ezdiler. Ardından Önasya'ya aşama aşama bir barış düzeni oturttular. İyon Ayaklanması, Grek dünyası ile Pers İmparatorluğu arasındaki ilk geniş kapsamlı çatışma olmuştur. Bu nedenle Grek – Pers Savaşları'nın da ilk evresi olarak görülmektedir. Önasya yeniden Pers hakimiyetine girmiş olsa da I. Darius, İyon Ayaklanması'na askeri olarak destek sağladıkları için Atina ve Eretria'yı cezalandırmaya yemin etmişti. Öte yandan çok sayıdaki Grek kent devletleri İmparatorluk için halen bir tehdit olarak varlıklarını sürdürmektedir. Bu yüzden I. Darius, MÖ 492 yılında tüm Yunanistan'ı istila etmeye karar vermiştir. Yunanistan'a yönelen birinci Pers genel saldırısı, Grek – Pers Savaşları'nın, İyon Ayaklanması'nın bir sonraki evresi olarak ortaya çıkmıştır.
Notlar
- ^ Herodot'un tarih yazımının neden-sonuç ilişkileri vermediği, olayların kaydı niteliği taşıdığı kabul edilir. (forum-arkeo.tr) 10 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynakça
- ^ a b c d "Herodot, 5.32". 21 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 5.30.4". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ a b c d e Fine, Sh.: 269–277. 5 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Cicero, On the Laws I, 5
- ^ a b c Holland, Sh.: xvi–xvii.
- ^ Thucydides, History of the Peloponnesian War, e.g. I, 22 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Finley, Sh.: 15.
- ^ Holland, Sh.: xxiv.
- ^ David Pipes,
- ^ a b Holland, Sh.: 377.
- ^ Fehling, Sh.: 1–277.
- ^ "Britannica". 16 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Nisan 2012.
- ^ J. A. S. Evans, Herodotos ve İonia İsyanı 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (Çeviri: Ömer Çapar) – Anadolu (Anatolia) Dergisi (Ankara Üniversitesi) Sayı 24, Sh.: 79
- ^ a b Herodotus I, 142–151 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodotus I, 142 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot". 29 Haziran 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Nisan 2012.
- ^ Herodotus I, 141 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Hale Güney, Soloı-Pompeıopolis Sikkeleri 3 Haziran 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . – Yüksek Lisans Tezi, Sh.: 40
- ^ a b c d Holland, Sh.: 147–151.
- ^ a b Holland, Sh.: 153–154.
- ^ "Herodot, 5.28". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Kasım 2012.
- ^ Lloyd, Sh.: 143.
- ^ "Herodot, 5.30.1-3". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.30.6". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.31.1-3". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ Goldsworthy, Sh.: 103.
- ^ "Herodot, 5.33.1". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 5.33.2". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 5.33.4". 24 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ Keaveney, Sh.: 76.
- ^ "Herodot, 5.34.1". 26 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.34.2". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.34.3". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Kasım 2012.
- ^ a b Boardman et al, Sh.: 481–490. 8 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 5.35.1". 20 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Kasım 2012.
- ^ . 10 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2012.
- ^ Holland, Sh.: 155–157.
- ^ a b Holland, Sh.: 157–159.
- ^ a b c d Holland, Sh.: 160–162.
- ^ a b "Herodot, 5.100.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodoti-, 5.101.3". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.102.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.102.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.102.3". 23 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.103.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.104.1 - 3". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.126.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 5.126.2". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ Thucydides IV, 102 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b "Herodot, 6.6.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.9.2 -3". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ Herodotus VI, 13 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 6.15.1 - 2". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.18". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.19.3". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.31.2". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.42 - 43". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b Holland, Sh.: 175–177.
Kaynakça
Antik kaynaklar
- * Histories 5. Kitap Terpsikhore2 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- * Herodotos, Tarih - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Thucydides, History of The Peloponnesian Wars
- Diodorus Siculus, Library
- Cicero, On the Laws
Çağdaş kaynaklar
- The Cambridge Ancient History, vol. 5. Cambridge University Press (1988)
- D. Fehling, Herodotus and His "Sources": Citation, Invention, and Narrative Art (1989)
- JVA Fine, The Ancient Greeks: A Critical History. Harvard University Press (1983)
- Moses Finley, Thucydides – History of the Peloponnesian War Penguin (1972)
- A. Goldsworthy, The Fall of Carthage. Cassel (2003)
- Tom Holland, Persian Fire: The First World Empire and the Battle for the West Doubleday (2006)
- A. Keaveney, The Attack on Naxos: A 'Forgotten Cause' of the Ionian Revolt (1988)
- J.F. Lazenby, The Defence of Greece 490–479 BC Aris & Phillips Ltd (1993)
- A. Lloyd, Marathon: The Crucial Battle That Created Western Democracy Souvenir Press (2004)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Naksa Kusatmasi MO 499 yilinda Milet tirani Aristagoras in Akamenid Imparatoru I Darius adina ve destegiyle giristigi bir kusatma harekati olup basarisizlikla sonuclanmistir Aristagoras in bu harekati 50 yil surecek Grek Pers Savaslari nin hemen oncesinde etkileriyle bu savaslara yol acan bir gelismeler dizisine yol acmistir Naksa KusatmasiKiklad Adalari ve NaksaTarihMO 499BolgeNaksa Kiklad AdalariSonucNaksa zaferiTaraflarAkamenid Imparatorlugu MiletNaksaKomutanlar ve liderlerAristagoras BilinmiyorGucler200 triremeYaklasik 8 bin hoplitKayiplar Aristagoras n Naksa Adasi na saldirmasi adalarina donmenin bir yolunu arayan surgundeki Naksa soylularinin kendisine basvurmasiyla hesaplanmis gibi gorunmektedir Milet deki durumunu saglamlastirmak icin bunu bir firsat olarak goren Aristagoras bagli oldugu hukumdar I Darius tan ve Sard Satrab i ten Naksa yi istila etmek icin yardim istemistir Boylece olusturulan Milet ve Pers kuvvetleri Pers donanmasiyla Naksa ya sefere cikmislardir Sefer kisa surede bir fiyaskoya donustu Karyali tarihci Herodot un anlatimina gore Arsitagoras la Pers generali Megabates Naksa yaklasiminda tartistilar ve iclerinden biri muhemelen Megabates Naksalilar a yaklasan kuvvetler konusunda istihbarat verdi Kuvvetler cagin kusatma yontemleri geregine uygun bicimde kenti kusattilar Ancak dort ay gecmesine karsin hazirlikli bir savunmanin karsisinda sonuc elde edemediler Bu surenin sonuna gelindiginde bu kusatma icin ayrilan parasal kaynaklar tukenmisti ve kuvvetler kusatmayi kaldirip geri donmek zorunda kaldilar Bu basarisiz seferin ardindan bir tiran olarak gorevden alinacagi endisesine kapilan Aristagoras tum Iyon kent devletlerini I Darius a karsi bir ayaklanma yonunde kiskirtmaya girismistir Ayaklanmayi bastirmak icin Onasya ya karsi uc yil suren Pers saldirilari kesin bir sonuc getirmedi Daha sonra Pers kuvvetleri yeniden toparlanip bu kez ayaklanmanin merkezi sayilan Milet uzerine yuklendiler Lade Deniz Muharebesi nde Iyon donanmasinin agir bir yenilgiye ugramasi Iyon Ayaklanmasini da cokertmistir Iyon Ayaklanmasi nin cozulmesiyle Onasya yeniden Pers kontrolune gecmis de olsa I Darius ayaklanmayi askeri yonden desteklemis olan Atina ve Eretria yi cezalandirmaya yemin etmisti Dolayisiyla MO 492 yilinda Yunanistan in istilasi icin baslatilan birinci Pers genel saldirisi Naksa daki basarisiz girisimin ve Iyon Ayaklanmasi nin bir sonucu olarak ortaya cikmistir KaynakcaHerodot Iyon Ayaklanmasi konusunda esas itirbariyle birincil kaynak Karyali tarihci Herodot tur Tarihin babasi olarak bilinen Herodot MO 484 yilinda Halikarnas ta dunyaya gelmistir Grekce Historia Tarihler adli calismasini yaklasik olarak MO 440 430 yillari arasinda kaleme almisti Tarihler esas olarak Grek Pers Savaslari nin nedenlerini irdelemek uzere calisilmis bir eserdir ve halen gecerli bir kaynak sayilmaktadir Herodot un tarzi tumuyle oykulestirme tarziydi ve en azindan bati toplumlari acisindan taninan bir tarih anlatimi olarak gorunuyordu Herodot un olaylari tanrilarin istek ve kaprislerine kisilerin iddialarina dayanmadan ve olaylarin tarihsel degerlerini nispeten objektif vermesi bir tarihci icin aranan bir nitelik dizisi olarak kabul edilmektedir Tukididis Herodot tan sonraki Tukididis gibi bazi tarihciler her ne kadar onun tarzini izlemislerse de elestirmekten de geri kalmamislardir Bununla birlikte Tukididis kendi tarih calismasini Herodot un biraktigi yerden Sestos Kusatmasi ndan baslatmayi secmistir Muhtemelen Herodot un calismasinin duzeltilmeye ya da yeniden yazilmaya gerek duymayacak kadar dogru oldugunu dusunmustu Plutarkhos da bir denemesinde Herodot u yeterince Yunan yanlisi olmamakla suclayarak elestirmis barbarperver olarak tanimlamistir Sonuc itibariyla Ronesans Avrupa sinda cok okunmaya devam ediyor olsa da Herodot hakkinda olumsuz bir yargi surmustur Ancak 19 yuzyila gelindiginde yazdiklari bir kisim arkeolojik bulgularla defalarca desteklenince Herodot un degeri kabul edilir olmustur Gunumuz yaygin gorusu Herodot un calismasinin son derece degerli bir tarih kaydi oldugu yonundedir Bununla birlikte ozellikle birliklerdeki mevcutlar ve tarihler konusunda verdigi ayrintilarin yer yer kuskuyla karsilanmasi da soz konusu olmaktadir Ote yandan halen bircok tarihci Herodot un anlatiminin Pers karsiti bir egilimde olduguna ve olaylarin dramatik bir etki yaratmak amaciyla abartilmis ya da suslenmis oldugu kanisindadir Herodot ta Pers karsitligi yaninda ilginctir ki ozellikle Iyon Ayaklanmasi konusunda Iyonlara karsi olan bir tarafgirlige isaret eden cagdas arastirmacilar vardir Ornegin George Beardoe Grundy Herodot un yasamin herhangi bir bolumunde Iyonya lilar hakkinda soylenecek hemen hicbir iyi sozu olmadigini yazmaktadir Ingiliz tarihci Andrew Robert Burn ise kin doludur ve durust degildir demektedir Yakin gecmisBronz Cagi Cokusu ardindan Antik Yunanistan da saray ekonomilerinin cokmesiyle nufusun onemli bir bolumu daha guvenli bulunan Onasya ya goc ederek oralarda yerlestiler Bu yerlesimciler Antik Yunanistan in dort ana kabilesinden ucu olan Iyonlar ve Dorlardir Iyon boylari Lidya ve Karya kiyilarina yerleserek Iyonyayi olusturacak 12 kent devleti kurdular Bu kentler Karya da Milet Myus Priene Iyonya da Efes Lebedos Teos Phokaia ve Ege Adalari nda Sisam ile Sakiz dir Iyon kent devletleri unlu Lidya kirali Krezus tarafindan MO 560 yili civarinda boyun egdirilene kadar bagimsiz kalmaya devam etmislerdi Bu tarihten Akamenid Imparatorlugu nu kuran II Kiros tarafindan yikildigi tarihe kadar MO 564 Lidya hakimiyetinde kaldilar Onasya daki Pers yonetimi ozellikle Bati Anadolu kiyilarini ticari iliskileri yonunden serbest birakmisti Ancak ekonomik agirlik merkezi olan Bati Anadolu ile baglari kesilmis olan Yunanistan buradaki kolonileri Pers lere karsi ayaklanmalari yonunde desteklemistir Ote yandan Pers Imparatorlugu icin Iyon kentlerini hakimiyet altinda tutmak istila edilmis olan diger imparatorluk bolgelerine oranla bazi guclukler gostermektedir II Kiros Imparatorlugun diger bolgelerinde Musevi din adamlari gibi seckin gruplari hakimiyetini guclendirmek amaciyla desteklemis kollamisti Soz konusu donemde Yunanistan da benzer bir seckin zumre yoktu Her ne kadar aristokrat bir toprak sahipligi varsa da bu sinif kendi icinde birlik halinde degildi ve boyle olunca da kacinilmaz olarak birbirine rakip durumdaydi Bu yuzden Pers Sarayi Iyon kent devletlerinde bir tiranin yonetime gelmesini kendilerini Iyonya nin ic catismalarina suruklese de desteklemek durumunda kalmislardir Bir baska risk de bazi tiranlarin kendi yonetimlerini olabildigince bagimsiz kilma girisimleri olabilecekti ve bu tiranlarin bir sekilde degistirilmesi zorunluydu Tiranlar da ayrica zorlu bir isin ustesinden gelmeliydiler vatandaslarinin Pers dusmanligini yumusatmali mumkunse gidermeli ve bu yolla Pers hakimiyetinin surmesini garantilemeliydiler Iyonya nin istilasindan 40 yil sonra ki Buyuk Kiros un ardindan tahta cikan ucuncu kraldi Pers krali I Darius un doneminde Milet tirani Aristagoras ta kendini bu icinden cikilmasi guc durumda bulmustur Aristagoras in amcasi Histiaeus MO 513 yilinda I Darius la sefere katilmisti Istedigi odul soruldugunda istila edilmis Trakya topraklarinin bir bolumunu talep etmistir Bu istek yerine getirilmekle birlikte Histiaeus un hirsi I Darius un danismanlarinin dikkatinden kacmamistir Sonucta daha fazlasiyla odullendirildi ve Kral in yakin cevresine dahil edilerek kislik baskent Susa da kalmasi istendi Milet tahtini Histiaeus tan Aristagoras devraldiginda kentte Pers hakimiyetine karsi duyulan hosnutsuzluk artmaktaydi Nitekim Grek tarihinde bu donem bircok Grek kent devletinde onemli sosyal ve siyasal degisimlerin yasandigi bir donemdir Bu degisimler icinde belki de en onemlisi Atina demokrasisi nin olusmasiydi Naksa Adasi da Kiklad Adalari grubu icinde yer alan ve bu donemde soz konusu politik calkantilardan etkilenen bir adaydi Ada Sparta tarafindan yerinden edildigi MO 524 yilina kadar Atina tirani Peisistratos un destekledigi tiran Lygdamis in yonetiminde kalmistir Bu tarihten sonra yerli aristokrasi gelisti ve Ada Ege adalari icinde en mureffeh ve guclu adalardan biri haline geldi Aristokratlarin bu basarisina karsin Naksa sinifsal gerilimler ve ic cekismeler karsisinda butun butun savunmasiz degildi Nitekim kisa bir sure sonra MO 500 oncesinde halk aristokratlari dislayarak siyasal erki ele gecirdi ve Ada da demokrasiyi kurdu Naksa dan surgun edilmis olan soz konusu aristokratlardan bazilari MO 500 yilinda Aristagoras a bas vurarak Ada yi ele gecirmesi icin tesvik ettiler Dahasi tum seferin masraflarini karsilayacaklarina soz verdiler ve diger Kiklad Adalari nin da Darius a boyun egecegini vadettiler Naksa yi istila etmekle Milet teki durumunu guclendireceginin hesabini yapan Aristagoras Lidya Satrap i e bir teklifle yaklasmistir Eger Artaphernes bir orduyla kendisini askeri yonden desteklerse Naksa yi ele gecirdiginde ki boylece I Darius un Imparatorlugu nun sinirlarini genisletmis olacaktir ele gecen ganimetten genisletecegi ordusunun maliyetini karsilamakta kullanabilecegi bir pay verecekti Artaphernes bu tekliften cok memnun kaldi ve Aritagoras in istedig 100 gemi yerine 200 gemi verecegini soyledi Ancak once sefer icin I Darius un onayi alinmaliydi I Darius bunu onaylayinca ertesi yil 200 trireme den olusan bir donanma Naksa ya saldiri icin toplandi KuvvetlerHerodot taraflarin gucleri hakkinda kesin sayilar vermese de bu konuda yine de bir fikir vermektedir Her seyden once Naksa kuvvetlerini tum bir nufus olarak dusunmek mumkundur cunku kendi kentleri ve topraklari icin savasacaklardir Herodot Naksa nin 8 bin kalkanli asker cikarttigini belirtmektedir Bunu Naksa nin sekiz bin kadar askeri hoplit olarak donatabildigi seklinde anlamak da olanaklidir Bu savascilar Naksa savunmasinin belkemigini olusturmaktaydi Pers kuvvetleri oncelikle 200 civarinda triremeye dayaniyordu Bu savas gemilerinin yaninda nakliye gemisi olup olmadigi hakkinda bir bilgimiz yoktur Bir triremenin en fazla 40 45 denizci tasiyabildigini fazla agirlik yuzunden dengenin bozulacagini kabul etmek gerekir Dolayisiyla Pers kuvvetlerinin 8 9 bin askerden olustugu ileri surulur Ayrica her gemi icin yeterli sayida kurekci de sefere katilmistir Muharebe oncesiPers ve Grek donanmalarinda ana muharebe gemisi olan trireme Pers filosu MO 499 yilinin baharinda gerektigi sekilde hazirlandi ve Iyon sahillerine Milet e yelken acti Artaphernes ordunun ve donanmanin komutasini kendisinin ve Darius un kuzeni e vermistir Gemiler Aristagoras in donanma ve ordusundan olusan kuvvetleri de alarak yeniden Kiklad Adalari na gitmek uzere yelken actilar Donanma Naksa yi kuskulandirmamak icin once kuzeye Canakkale Bogazi istikametine yonelmistir Sakiz Adasi na ulastiktan sonra guneye cark ederek Kiklad Adalari na yonelmistir Herodot Megabates in gemilerin nobetcilerini denetlerken muhtemelen geceyi gecirmek icin sahile yanastiklarinda Myndos tan gunumuzde Gumusluk bir gemide hic nobetci bulunmadigini gordugunu yazmaktadir Herodot un anlatimina gore olayin gelisimi soyle olmustur Megabates muhafizlarina geminin kaptanini bulmalari icin emir verdi Gemi kaptani gemi kurek deliklerinden birine basi gemi disinda vucudu iceride olarak itilmis olarak birakilarak cezalandirildi Arkadasinin durumu hakkinda bilgi Aristagoras a iletildiginde gidip Megabates ten kararini gozden gecirmesini istedi Magabates Aristagoras in istegini geri cevirince kendisi gidip kaptani kurtardi Megabates bu durumu ogrendiginde cok sinirlenmistir Aristagoras i bulup Artaphernes seni bana itaat etmek icin her nereye emredersem oraya yelken acmak icin gondermedi mi Simdi her seye burnunu sokman niye diyerek cikismistir Herodot bu olayla cileden cikan Megabates in Naksa ya bir tekneyle haber gondererek yaklasmakta olan kuvvet hakkinda uyardigini yazmaktadir Bir Pers generalinin hele I Darius un bir seferin komutasina atadigi bir generalin kendi sorumluluguna verilen bir askeri harekati sabote etmesini kuskuyla karsilayan gunumuz tarihcileri olasi birkac senaryo ileri surmektedirler Ancak Naksalilar in bir istiladan nasil haberdar olduklarini bugun icin bilmek olanaksizdir Fakat kesin olan sudur ki bir sekilde haberdar oldular ve hazirliklara basladilar Herodot a gore Naksalilar seferden onceden haberdar degildi Bu konuda haber gelince bir kusatma altinda dayanmayi saglamak icin tarlalardan her seyi kent icine getirip erzak depoladilar ve surlari guclendirdiler KusatmaPers ve Iyon kuvvetleri adaya ulastiklarinda iyi tahkim edilmis bir savunmayla karsilastilar Ayrica bol erzak depolanmisti Herodot acikca belirtmez ama bu kent muhtemelen Ada ya adini veren baskenttir Herodot askeri harekatlar hakkinda birkac ayrinti vermektedir Her seyden once muhtemelen kente bir ilk taarruz olmustu fakat geri puskurtuldu Bu basarisiz saldiri ardindan Iyon ve Pers kuvvetleri kenti kusatma altina aldilar Ancak dort ay gectiginde Aristagoras in harcamalariyla da eldeki para ve erzak tukenmisti Bu durumda eli bos olarak geri donmekten baska care kalmamistir Ayrilmadan once surgun edilmis aristokratlar icin Ada da guclu bir tahkimat insa edilmistir Ic karisikliklar sonucu surgun edilenlerin geri donusune olanak saglamak icin onlara bir us saglamayi amaclayan bu uygulama Grek dunyasinda alisila geldik bir stratejidir Sonuclari ve devamiNaksa seferi basarisizlikla sonuclaninca Aristagoras oldukca zor bir duruma dusmustu Her seyden once Artaphernes e vadetmis oldugu gibi seferin maliyetlerini karsilayacak bir odeme yapamiyordu Ote yandan Pers kraliyet ailesi ile artik daha soguk iliskiler icinde olacakti Artaphernes tarafindan gorevden alinmasi her an beklenebilirdi Bu durumdan kurtulmak icin zor bir yol secerek Milet halkini kendi efendilerine karsi ayaklanmaya tesvik etti Boylece Iyon Ayaklanmasini baslatmis oldu Herodot Iyon Ayaklanmasi ni her ne kadar Aristagoras in kisisel endise ve hirslarina bagliyorsa da aciktir ki yine Herodot a gore Pers Sarayi tarafindan dayatilan tiranlarin yonetimine karsi genel bir hosnutsuzluk yaygindi ve bu durum olaylari zaten bir ayaklanma yonunde gelistiriyordu Ancak Herodot un ortaya attigi bu neden ikincil bir neden olabilir Esas neden bolgedeki Pers hakimiyetine karsi gelisen ya da gelistirilen karsi tutumdur Bu yuzden Aristagoras in her yerde tiranlik yerine demokrasi hukumet seklini gecirmesi Iyonya nin tumune yayilacak bir ayaklanmayi tesvik etmistir Iyon Ayaklanmasi nin askeri harekatlari Aristagoras Onasya daki tum Grek dunyasini ayaklanma icine cekmeyi basardi Fakat Pers kuvvetleriyle savasabilmek icin baska muttefiklere ihtiyaclari oldugunu da fark etmistir Bu amacla MO 499 kisinda Yunanistan a giderek muttefik bulmaya calisti Ancak Sparta yi ikna etmekte basarili olamadi Yine de Atina ve Eretria Iyon Ayaklanmasi ni desteklemeyi kabul etmislerdir Atina dan yirmi Eretria dan bes olmak uzere 25 triremeden olusan bir muttefik kuvveti MO 498 baharinda iyonya ya dogru denize acilmistir Bu filo Efes yakinlarinda Iyonya esas kuvvetleriyle birlesti Daha sonra bu kuvvet Efesliler in onderliginde Artaphernes in satraplik baskenti Sard a yurumustur Saldiri Sard daki Pers kuvvetlerini hazirliksiz yakaladi ve asagi sehri ele gecirdi Ancak asagi sehirde yangin cikmasi ve hizla yayilmasi nedeniyle muharebe etmek guclesince Grek kuvvetleri yukari sehri kusatmayi birakarak Efes e geri cekildiler Bu arada Sard a saldirildigi haberinin ulasmasi uzerine Onasya daki Pers birlikleri toparlanip Sard a yuruse gecmislerdir Kente ulastiklarinda dusmanlarinin geri cekildigini ogrendiler Bunun uzerine Grek ve Iyon kuvvetlerinin pesine takilmis ve Efes disinda onlara yetismislerdir Yorgun ve moralsiz bu kuvvetler ister istemez muharebeye girdiler ve Efes Muharebesi sonucunda agir bir bozguna ugradilar Iyon birlikleri kendi kentlerini korumak icin geri cekildiler Atina ve Eretria kuvvetlerinden sag kalanlar ise gemilere kacmayi basardilar ve Yunanistan a donmek uzere denize acildilar Bu yenilgiye karsin ayaklanma hizla yayilmistir Iyon kent devletleri Canakkale Bogazi na ve Marmara Denizi ne asker gonderdiler Byzantion u ve diger yakin kentleri aldilar Bu arada Karya da ayaklanmaya katildi Onasya da Iyon Ayaklanmasi nin bu sekilde yayilmasi Kibris Kralini da tesvik etti ve Kibris da Pers hakimiyetine karsi bas kaldirdi Izleyen uc yil boyunca Pers ordusu ve donanmasi Karya ve Kibris taki ayaklanmalarla savasti Bu sure icinde Iyonya da nispeten hareketsiz fakat huzursuz bir durum hakimdir Bu Pers karsi taarruzlarinin doruga ulasmasiyla Aristagoras durumunun savunmasiz oldugunu fark ederek Milet in ve ayaklanmanin liderligini birakarak Milet ten ayrilmistir Aristagoras hakkinda acikca olumsuz bir bakis acisina sahip olan Herodot Aristagoras in sinirlenin bozuldugunu ve kactigini yazmaktadir Aristagoras yanindakilerle birlikte Trakya ya cekilmistir Myrcinus kentinde kontrolu ele gecirerek bolgedeki Trak kabilelere karsi akinlar baslatti Fakat bu akinlardan birinde muhtemelen MO 497 ya da 496 yilinda Traklar tarafindan olduruldu Ayaklanmanin altinci yilina gelindiginde Onasya daki Pers kuvvetleri yeniden tertiplendiler Mevcut kara unsurlari bir ordu halinde teskillendi Donanma ise Misir Kilikya ve Fenike ile bastirilan ayaklanmadan sonra yeniden Pers hakimiyetine giren Kibris gemilerinden olusturuldu Pers kuvvetleri diger direnek noktalarina fazlaca onem vermeden dogrudan dogruya Iyon Ayaklanmasi nin merkezi sayilan Milet uzerine yurumuslerdir Miletliler kentlerini deniz yaklasiminda savunmayi secmistiler Iyon filosu Milet korfezi nin disinda Lade Adasi civarinda toplanmistir Pers filosu komutanligi Lade aciklarinda girisilecek bir deniz muharebesinin sonucundan emin olamadigi icin dolayli bir yol secerek bazi Iyon birliklerini cekilmek konusunda ikna etmenin yollarini aramistir Baslarda bu girisimden herhangi bir sonuc elde edilemedi Lakin Pers kuvvetleri Iyon kuvvetlerine saldirdiginda Lade Deniz Muharebesi nin hemen oncesinde Sisam Pers tekliflerini kabul etmeye yanasmistir Pers filosuyla Iyon filosu karsi karsiya geldiginde Sisam filosu cark ederek savas alanindan ayrilmistir Sonucta gucten dusen Iyon filosu bozguna ugradi Sakiz Adasi ndan ve diger bazi ayaklanmaya katilmis olan bolgelerden gemiler savasa katildilar ve cesurca dovustulerse de savas kaybedildi Lade Deniz Muharebesi nin yenilgisi Iyon Ayaklanmasi nin da sonu olmustur Bunun ardindan karaya cikarak Milet e ilerleyen Pers Ordusu kenti yakin bir kusatma altina aldi Kent duvarlarinin altini kazarak duvarlardan taslari sokmek dahil her turlu kusatma teknigini ve silahini kullanarak kenti dusurene kadar yuklendiler Sonunda kente girdiler Herodot un yazdiklarina gore erkeklerin cogu olduruldu kadinlar ve cocuklarsa kole edildi Ertesi yil Pers kuvvetleri Iyon Ayaklanmasi nin son direnek noktalarini da ezdiler Ardindan Onasya ya asama asama bir baris duzeni oturttular Iyon Ayaklanmasi Grek dunyasi ile Pers Imparatorlugu arasindaki ilk genis kapsamli catisma olmustur Bu nedenle Grek Pers Savaslari nin da ilk evresi olarak gorulmektedir Onasya yeniden Pers hakimiyetine girmis olsa da I Darius Iyon Ayaklanmasi na askeri olarak destek sagladiklari icin Atina ve Eretria yi cezalandirmaya yemin etmisti Ote yandan cok sayidaki Grek kent devletleri Imparatorluk icin halen bir tehdit olarak varliklarini surdurmektedir Bu yuzden I Darius MO 492 yilinda tum Yunanistan i istila etmeye karar vermistir Yunanistan a yonelen birinci Pers genel saldirisi Grek Pers Savaslari nin Iyon Ayaklanmasi nin bir sonraki evresi olarak ortaya cikmistir Notlar Herodot un tarih yaziminin neden sonuc iliskileri vermedigi olaylarin kaydi niteligi tasidigi kabul edilir forum arkeo tr 10 Subat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynakca a b c d Herodot 5 32 21 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 a b Herodot 5 30 4 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 a b c d e Fine Sh 269 277 5 Subat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cicero On the Laws I 5 a b c Holland Sh xvi xvii Thucydides History of the Peloponnesian War e g I 22 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Finley Sh 15 Holland Sh xxiv David Pipes a b Holland Sh 377 Fehling Sh 1 277 Britannica 16 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Nisan 2012 J A S Evans Herodotos ve Ionia Isyani 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ceviri Omer Capar Anadolu Anatolia Dergisi Ankara Universitesi Sayi 24 Sh 79 a b Herodotus I 142 151 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodotus I 142 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 29 Haziran 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Nisan 2012 Herodotus I 141 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hale Guney Soloi Pompeiopolis Sikkeleri 3 Haziran 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yuksek Lisans Tezi Sh 40 a b c d Holland Sh 147 151 a b Holland Sh 153 154 Herodot 5 28 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Kasim 2012 Lloyd Sh 143 Herodot 5 30 1 3 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Herodot 5 30 6 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Herodot 5 31 1 3 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Goldsworthy Sh 103 Herodot 5 33 1 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 a b Herodot 5 33 2 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 a b Herodot 5 33 4 24 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Keaveney Sh 76 Herodot 5 34 1 26 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Herodot 5 34 2 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 Herodot 5 34 3 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Kasim 2012 a b Boardman et al Sh 481 490 8 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 5 35 1 20 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Kasim 2012 10 Subat 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Nisan 2012 Holland Sh 155 157 a b Holland Sh 157 159 a b c d Holland Sh 160 162 a b Herodot 5 100 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodoti 5 101 3 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 102 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 102 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 102 3 23 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 103 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 104 1 3 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 126 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Herodot 5 126 2 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Thucydides IV 102 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Herodot 6 6 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 9 2 3 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodotus VI 13 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 6 15 1 2 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 18 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 19 3 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 31 2 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 42 43 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Holland Sh 175 177 KaynakcaAntik kaynaklar Herodot Histories 5 Kitap Terpsikhore2 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodotos Tarih Turkiye Is Bankasi Kultur YayinlariThucydides History of The Peloponnesian Wars Diodorus Siculus Library Cicero On the LawsCagdas kaynaklar The Cambridge Ancient History vol 5 Cambridge University Press 1988 D Fehling Herodotus and His Sources Citation Invention and Narrative Art 1989 JVA Fine The Ancient Greeks A Critical History Harvard University Press 1983 Moses Finley Thucydides History of the Peloponnesian War Penguin 1972 A Goldsworthy The Fall of Carthage Cassel 2003 Tom Holland Persian Fire The First World Empire and the Battle for the West Doubleday 2006 A Keaveney The Attack on Naxos A Forgotten Cause of the Ionian Revolt 1988 J F Lazenby The Defence of Greece 490 479 BC Aris amp Phillips Ltd 1993 A Lloyd Marathon The Crucial Battle That Created Western Democracy Souvenir Press 2004