Lade Deniz Muharebesi, İyon Ayaklanması sırasında MÖ 494 yılında gerçekleşen bir deniz muharebesidir. Muharebe, Midilli Adası'nın da katıldığı İyon kent devletleri ittifakı ile I. Darius'un Akamenid imparatorluğu arasında yapıldı ve Pers donanmasının açık zaferiyle İyon Ayaklanması'nı kesin biçimde sona erdirdi.
Lade Deniz Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Büyük Menderes Nehri alüvyon dolgusu ve Lade Adası | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
İyonya | Akamenid İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Phokaialı Dionysius | Datis | ||||||
Güçler | |||||||
353 trireme | 600 trireme | ||||||
Kayıplar | |||||||
246 trireme | 57 trireme |
Batı Anadolu'ya kadar genişleyen Pers hakimiyeti, özellikle İyon kent devletlerinin deniz ticaretini sınırlandırmıştı. Her yıl Pers Sarayı'na ödemek zorunda kaldıkları haracın üstüne bir de Pers Sarayı'nın Önasya'nın Grek kent devletleri yönetimine atadığı tiranlar halk arasında yaygın bir hoşnutsuzluğa yol açıyordu. İyon Ayaklanması'nı tetikleyen görünürdeki neden bu tiranlara karşı duyulan hoşnutsuzluktu. Bu tiranlardan biri olan Milet tiranı , MÖ 499 yılında Pers Satrabı 'ı da yanına alarak, daha doğrusu ikna ederek Nakşa Adası'nı ele geçirmek amacıyla bir sefer başlatmıştı. Aristagoras'ın böylesi bir istilaya girişmesindeki temel neden Milet'deki durumunu güçlendirmekti. Bu seferin başarısız olmasıyla Aristagoras, bir tiran olarak durumunun sallantıda olduğunu gördü ve tüm İyon kent devletlerini Pers hakimiyetine karşı ayaklanmaya kışkırttı. Ayaklanmanın ilk yılı olan MÖ 498 yılında İyon kuvvetleri, Atina ve Eretria'dan gelen kuvvetleri de takviye olarak alarak Satraplık başkenti Sard'a taarruz ettiler. Aşağı kenti ele geçirmelerine karşın yayılan bir yangın yüzünden yukarı şehrin kuşatmasını kaldırarak Milet'e geri çekildiler. Toparlanarak Sard'a yardıma gelen Pers kuvvetlerince izlenen bu kuvvetler, Efes dışında Pers kuvvetleriyle muharebeye girdiler. Efes Muharebesi İyon, Atina ve Eretriya kuvvetlerinin bozgunuyla sonuçlandı. Bu yenilgiye karşın daha sonra Karya ve Kıbrıs da ayaklanmaya katıldılar. İzleyen üç yıl boyunca Önasya'daki Pers askerî harekâtları kesin bir sonuç getirmemiştir. Pers ordusu ve donanması MÖ 494 yılında yeniden düzenlenip, dosdoğru ayaklanmanın merkez üssü durumundak Milet'e gönderildi.
İyon kuvvetleri Milet'i Miletliler'in savunmasına bırakarak Milet yaklaşımını denizden savunmaya karar verdiler. İyon filosu bu amaçla Milet Körfezi dışındaki Lade Adası'nda toplandı. Ada, günümüzde Büyük Menderes Nehri'nin körfezi doldurması sonucu, ovada bir yükselti halinde kalmıştır. Pers filosu komutanlığı, Lade açıklarında girişilecek bir deniz muharebesinin sonucundan emin olamadığı için dolaylı bir yol seçerek bazı İyon birliklerini çekilmek konusunda ikna etmenin yollarını aramıştır. Girişimler başlarda herhangi bir olumlu sonuç sağlamadı. Fakat daha sonra Pers kuvvetleri İyon birliklerine saldırınca Sisam Adası Pers teklifini kabul etmeye yanaşmıştır. Pers ve İyon filoları muharebeye girdiklerinde Sisam gemileri muharebe hattından ayrıldılar. Bu durum İyon hatlarının çözülmesine neden oldu. Muharebe hattında kalan Sakız Adası ve diğer İyon gemileri cesaretle savaştılarsa da savaş kaybedildi.
Lade Deniz Muharebesi yenilgisi üzerine İyon Ayaklanması son bulmuştur. Bir sonraki yıl Pers kuvvetleri ayaklanmanın son direnek noktalarını da ezdi ve hemen ardından bölgeye barış getirme sürecini başlattılar. İyon Ayaklanması Grek dünyası ile Pers İmparatorluğu arasındaki ilk geniş çaplı çatışmaları temsil etmektedir. Bu nedenle Yunan-Pers Savaşları'nın ilk evresi olarak kabul edilir. Lade Deniz Muharebesi'yle her ne kadar İyon Ayaklanması bastırılmış olsa da I. Darius, ayaklanmaya destek sağladıkları için Atina ve Eretria'yı cezalandırmaya and içmişti. Öte yandan Yunanistan'daki çok sayıda Grek kent devletinin varlığının, İmparatorluğu için bir tehdit olmaya devam ettiğini gördüğünden Yunanistan'ı bütünüyle istila etmeye karar vermiştir. Yunanistan'a yönelen ilk Pers genel saldırısı MÖ 492 yılında başlatıldı. Bu genel saldırı Yunan-Pers Savaşları'nın İyon Ayaklanması'ndan bir sonraki evresidir.
Kaynakça
Esas itibarıyla İyon Ayaklanması konusunda birincil kaynak Karyalı tarihçi Herodot'tur. "Tarihin babası" olarak bilinen Herodot, MÖ 484 yılında Halikarnas'ta dünyaya gelmiştir. Grekçe Historia, Tarihler adlı çalışmasını yaklaşık olarak MÖ 440-430 yılları arasında kaleme almıştı. Tarihler, esas olarak Yunan-Pers Savaşları'nın nedenlerini irdelemek üzere çalışılmış bir eserdir ve halen geçerli bir kaynak sayılmaktadır. Herodot'un tarzı tümüyle öyküleştirme tarzıydı ve en azından batı toplumları açısından tanınan bir tarih anlatımı olarak görülmektedir. Herodot'un, olayları tanrıların istek ve kaprislerine, kişilerin iddialarına dayanmadan ve olayların tarihsel değerlerini nispeten objektif vermesi, bir tarihçi için aranan bir nitelikler dizisi olarak kabul edilmektedir.
Herodot'tan sonraki, Tukididis gibi bazı tarihçiler, her ne kadar onun tarzını izlemişlerse de eleştirmekten geri kalmamışlardır. Bununla birlikte Tukididis kendi tarih çalışmasını, Herodot'un bıraktığı yerden, (Sestos Kuşatması)'ndan başlatmayı seçmiştir. Muhtemelen, Herodot'un çalışmasının düzeltilmeye ya da yeniden yazılmaya gerek duyulmayacak kadar doğru olduğunu kabul etmişti.Plutarkhos da Herodot'u bir denemesinde yeterince Yunan yanlısı olmamakla suçlayarak eleştirmiş, "barbarperver" olarak tanımlamıştır. Sonuç itibarıyla Rönesans Avrupa'sında çok okunmaya devam ediyor olsa da Herodot hakkında olumsuz bir yargı sürmüştür. Ancak 19. yüzyıla gelindiğinde, bir kısım arkeolojik bulgularla defalarca desteklenince Herodot'un değeri kabul edilir olmuştur. Günümüz yaygın görüşü, Herodot'un çalışmasının son derece değerli bir tarih kaydı olduğu yönündedir. Bununla birlikte, özellikle birliklerdeki mevcutlar ve tarihler konusunda verdiği ayrıntıların yer yer kuşkuyla karşılanması da söz konusu olmaktadır. Öte yandan halen birçok tarihçi, Herodot'un anlatımının Pers karşıtı bir eğilimde olduğuna ve olayların, dramatik bir etki yaratmak amacıyla abartılmış ya da süslenmiş olduğu kanısındadır. Herodot'ta Pers karşıtlığı yanında ilginçtir ki özellikle İyon Ayaklanması konusunda İyonlara karşı olan bir tarafgirliğe işaret eden çağdaş araştırmacılar vardır. Örneğin George Beardoe Grundy, Herodot'un "yaşamın herhangi bir bölümünde İyonya'lılar hakkında söylenecek hemen hiçbir sözü" olmadığını yazmaktadır. Andrew Robert Burn ise "kin doludur ve dürüst değildir" demektedir.
Yakın geçmiş
Bronz Çağı Çöküşü ardından Antik Yunanistan'da saray ekonomilerinin çökmesiyle nüfusun önemli bir bölümü, daha güvenli bulunan Önasya'ya göç ederek oralarda yerleştiler. Bu yerleşimciler Antik Yunanistan'ın dört ana kabilesinden üçü olan , İyonlar ve Dorlardır. İyon boyları, Lidya ve Karya kıyılarına yerleşerek İyonyayı oluşturacak 12 kent devleti kurdular. Bu kentler Karya'da Milet, Myus, Priene, İyonya'da Efes, , Lebedos, Teos, , Phokaia, ve Ege Adaları'nda Sisam ile Sakız'dır. Paniyonya Birliği olarak bilinen bu birliğe daha sonra Smyrna da katılmıştır. İyon kent devletleri ünlü Lidya kıralı Krezüs tarafından MÖ 560 yılı civarında boyun eğdirilene kadar bağımsız kalmaya devam etmişlerdi. Bu tarihten Akamenid İmparatorluğu'nu kuran II. Kiros tarafından yıkıldığı tarihe kadar (MÖ 564) Lidya hakimiyetinde kaldılar. Bu dönemde, Karadeniz, Çanakkale ve İstanbul Boğazları'nın batı kıyılarıyla Trakya kıyıları Pers kontrolüne geçmişti. Bu durumda Yunanistan ve Batı Anadolu kentlerinin bu bölgelerle ticareti kesilmişti. Karadeniz kıyılarında özellikle Milet'in yaygın bir kolonileşmesi mevcuttur. Bu kıyılardaki Pers hakimiyetinin yarattığı ve ticareti ilgilendiren diğer bir sorun ise bu kolonilerden gelen buğdayın kesilmesidir. Diğer yandan Pers Sarayı, boyun eğdirdiği Batı Anadolu'daki tüm kent devletlerinden haraç alınıyordu.
Ancak Pers İmparatorluğu için İyon kentlerini hakimiyet altında tutmak, istila edilmiş olan diğer imparatorluk bölgelerine oranla bazı güçlükler göstermektedir. II. Kiros, İmparatorluğun diğer bölgelerinde Musevi din adamları gibi, "seçkin" grupları, hakimiyetini güçlendirmek amacıyla desteklemiş, kollamıştı. Söz konusu dönemde Yunanistan'da ve İyonya'da benzer bir seçkin zümre yoktu. Her ne kadar aristokrat bir toprak sahipliği varsa da bu sınıf kendi içinde birlik halinde değil, kaçınılmaz olarak birbirine rakip durumdaydı. Bu yüzden Persler İyon kent devletlerinde bir tiranın yönetime gelmesini, kendilerini İyonya'nın iç çatışmalarına sürüklese de desteklemek durumunda kalmışlardır. Bir başka risk de bazı tiranların kendi yönetimlerini olabildiğince bağımsız kılma girişimleri olabilecekti ve bunların bir şekilde değiştirilmesi zorunluydu. Tiranlar da ayrıca zorlu bir işin üstesinden gelmeliydiler, vatandaşlarının Pers düşmanlığını yumuşatmalı, mümkünse gidermeli ve bu yolla Pers hakimiyetinin sürmesini garantilemeliydiler.
İyonya'nın istilasından 40 yıl sonra, (ki Büyük Kiros'un ardından tahta çıkan üçüncü kraldı) Pers kralı I. Darius'un döneminde, Milet tiranı Aristagoras da kendini, bu içinden çıkılması güç durumda bulmuştur. Bu sıralarda Nakşa'dan sürgün edilmiş olan aristokratlardan bazıları MÖ 500 yılında Aristagoras'a baş vurarak Ada'yı ele geçirmesi için teşvik ettiler. Nakşa'yı istila etmekle Milet'teki durumunu sağlamlaştırmayı planlayan Aristagoras, Lidya Satrabı Artaphernes'e başvurmuş, bir ordu istemiştir. Artaphernes bu teklifi kabul etmiştir.
Birleşik orduyu taşıyan gemiler MÖ 499 yılının baharında denize açıldılar. Fakat Nakşa'yı kuşatmalarına karşın sefer başarısızlıkla sonuçlandı. Dört ay süren Nakşa Kuşatması, bu sürenin sonunda maddi kaynakların tükenmesi nedeniyle kaldırılmak zorunda kalındı. Donanma ve ordu çaresiz olarak Önasya kıyılarına geri döndüler. Bu durumda, Pers Sarayı'nın Aristagoras'ı görevden alması kaçınılmaz gibi görünmektedir. Sarsıntıda gördüğü durumunu düzeltmek için yaptığı güçlü hamlenin başarısızlıkla sonuçlanması Aristagoras'ı, sarsıntıda gördüğü durumunu bıçak sırtına getirmesiyle sonuçlanmıştı. Pers Sarayı'ndaki itibar ve güven kaybını gidermek için yapabileceği hiçbir şey yoktu. Kendi halkına yöneldi ve Pers boyunduruğuna karşı duyulan hoşnutsuzluğu körükleyerek yeniden bir güç oluşturmayı denedi. Herodot her ne kadar ayaklanmayı Aristagoras ve Histiaeus'un kişisel ihtiraslarına bağlıyorsa da, İyonya'nın iç dinamiklerinin ayaklanmak için olgunlaşmış olduğu açıktır. Herodot, bu koşulları olgunlaştıran ilk etmenin Pers Sarayı tarafından atanan yöneticilere karşı duyulan hoşnutsuz olarak gösterir. Bu yüzden Aristagoras'ın girişimleri, bir kuru ot yığınına düşen kıvılcım gibi hızla yayılan etkilerle ayaklanmayı ateşlemiştir. Hemen her kent devletinde tiranlık yerine demokrasi hükûmet şekline geçilerek ayaklanma başlatılmış oldu. Diğer ifadeyle İyonlar, Pers Sarayı tarafından atanmış tiranları yönetimden uzaklaştırarak siyasi erki ele geçirmişlerdir.
Aristagoras Önasya'daki tüm Grek dünyasını ayaklanma içine çekmeyi başardı. Fakat, Pers kuvvetleriyle savaşabilmek için başka müttefiklere de ihtiyaçları olduğunu fark etmiştir. Bu düşünceyle MÖ 499 kışında deniz yoluyla, savaş konularında en atak Grek kent devleti olan Sparta'ya gitmiştir. Ancak Aristagoras'ın tüm ısrarına karşın Sparta Kralı I. Cleomenes, Perslere karşı Grek liderliği yönündeki teklifi geri çevirmiştir. Aristagoras bunun üzerine Atina'ya ve Eretria'ya gitti. Atina da Eretria da, Aristagoras'ın ayaklanmasını destekleme kararı vermiştir. Bu işbirliğinin bir sonucu olarak beşi Eretria'dan, yirmisi Atina'dan olmak üzere toplam 25 triremeden oluşan bir kuvvet, MÖ 498 baharında İyonya'ya gitmek üzere yola çıkmıştır. Bu filo esas İyon kuvvetleriyle Efes yakınlarında birleşti. Daha sonra Artaphernes'in Satraplık başkentine ilerleyen bu kuvvete Sard dağlarını aşarken Efesliler rehberlik etti. Pers savunması hazırlıksız yakalandı ve Grek kuvvetleri aşağı kente girdiler. Ancak Artaphernes halen önemli bir kuvvetle yukarı şehirdeki kaleyi tutmaktaydı. Bu arada aşağı şehirde bir yangın başladı ve hızla yayıldı. Herodot bu yangının kazaen çıktığını yazmıştır. Savaşa devam etme olanağı kalmayan Grek kuvvetleri muharebeyi bırakarak Efes'e geri dönmek üzere harekete geçtiler. Önasya'daki Pers kuvvetleri Sard'a doğru yürüyüşe geçmiş ancak kente ulaştıklarında Grek birliklerinin çekildiğini öğrenmişlerdir. İzlemeye geçen bu kuvvetler Grek ordusuna Efes yakınlarında yetiştiler. Moralsiz ve yorgun Grek kuvvetleri Pers ordusu için kaçınılmaz olarak zayıf bir rakipti. Yine de muharebeden kaçınma olanakları yoktu ve savaşa girdiler. Ancak sonuç ağır bir yenilgi oldu. Muharebe alanında tutunamayan İyonlar kendi kentlerini savunmak üzere çekilirken Atinalılar ve Eratrialılar gemilere kaçmayı başardı ve Yunanistan'a döndüler.
Bu yenilgiye karşın ayaklanma yine de yayılma göstermiştir. Bir İyon filosu Çanakkale Boğazı üzerinden Marmara Denizi civarına ilerledi. Bu kuvveler Byzantium'u ve civar kentleri istila ettiler. Aynı filo daha sonra Güney Ege'ye yelken açmış ve Karya ayaklanmaya katılmasını sağlamıştır. Diğer yandan ayaklanmanın genişlediğini gören Kıbrıs Kralı, herhangi bir dış teşvik olmadan Pers hakimiyetine başkaldırdı. Sonraki üç yıl boyunca Pers ordusu ve donanmasının büyük kısmı Karya ve Kıbrıs'ta, bu bölgelerdeki ayaklanmayı ezmekte kullanılmıştır. Bu yıllarda İyonya'nın geri kalanında görece durgun yıllar yaşanmıştır. Karya'yı ve Kıbrıs'ı hedef alan Pers karşı saldırılarının en güçlü olduğu bu evrede durumunun savunulmasının güçlüğünü gören Aristagoras, Milet'in ve ayaklanmanın liderliğinden çekilmiştir. Herodot bu tutum karşısında olumsuz bir yaklaşım sergiler. O'na göre Aristagoras bütünüyle soğukkanlılığını kaybetmiş ve mücadeleden kaçmıştır.
İyon Ayaklanması'nın altıncı yılı olan MÖ 494'te Pers kuvvetleri yeniden harekete geçmiştir İyon Ayaklanması'nı bastırmak için tahsis edilen tüm kara güçleri bir ordu olarak teşkillendi. Orduya destek olacak filo ise Mısır, Kilikya, Fenike ile yeniden boyun eğdirilen Kıbrıs 'dan sağlanmıştır. Bu şekilde düzenlenen Pers kuvvetleri, diğer kentler üzerinde durmayarak İyon Ayaklanması'nı merkez üssünde boğmak üzere doğrudan doğruya Milet'e yönelmişlerdir. I. Darius bu kez, Grekler konusunda deneyimli bir Pers Generali olan Datis'i orduya komuta etmek üzere atamıştır. Bu bağlamda Datis'in Pers taarruzunun genel komutasını üstlenmiş olması mümkündür. Pers kuvvetlerinin yaklaştığı haberi ulaşınca Miletliler, açık alanda bir muharebeye girmemek, savunmayı Milet surları gerisinde yapmak yönünde karar almışlardır. Diğer yandan toplayabildikleri tüm savaş gemilerini Milet açıklarındaki Lade Adası'nda topladılar. Milet'in deniz yaklaşımı olan ada, Milet'i denizden savunmak için seçilmişti. Ada, Büyük Menderes Nehri'nin getirdiği alüvyonlar nedeniyle günümüzde ova içinde bir yükselti haline gelmiştir.
MÖ V. yüzyılda deniz savaşları
MÖ 5. yüzyılda Akdeniz'de deniz savaşlarında kullanılan en gelişkin savaş gemileri triremelerdir. Uzunlukları 36 metre, genişlikleri ise 6 metre olan bu gemiler üç sıra kürekçi takımına sahiptir. Uygun rüzgar olduğunda toplam alanı 175 metrekareyi bulan yelken takımıyla hareket edebilirlerdi. Ancak yeterli rüzgar olmadığında ve muharebelerde kürekçi takımına dayanmak zorundadırlar. Bu gemilerde 170'i kürekçi olmak üzere 200 mürettebat istihdam edilmektedir.
O dönemde Akdeniz'de temel deniz muharebesi taktikleri gemilerin pruvasında bulunan mahmuzu kullanarak düşman gemisini mahmuzlayarak batırmaktı. Eğer bu mümkün olmazsa trireme düşman gemisine olabildiğince yakın geçiş yapmaya ve bir taraftaki kürekleri kırarak gemiyi manevra yapmaz hale getirmeye çalışırdı. Bir başka manevra da düşman gemisine bordalayarak asker çıkarmaktı. Bu kez düşman gemisi güvertesinde kıyasıya bir çatışma yaşanırdı ki, bu herhangi bir kara çatışmasıyla hemen hemen aynı şartlarda olurdu. Her iki tarafın savaş gemilerinde bu tür olası bir çatışma için asker bulunmaktadır. Grek İttifakı Donanması'nda tam silahlı hoplitler, Pers Donanması'nda ise hafif piyadeler.
MÖ VI. yüzyıl (500'lü yıllar) öncesinde mahmuzlu savaş gemileri olduğuna ilişkin herhangi bir kanıt günümüze ulaşmış değildir. Mahmuzlu savaş gemilerine dair ilk kanıt MÖ VI. yüzyıl ortalarına denk gelen Herodot'un kaydıdır. Mahmuz, düşman gemisinin bordasını parçalayabilmesi için tunç kaplamayla sağlamlaştırılırdı. Bu yüzden geminin en pahalıya mal olan bölümüdür. Mahmuzlu gemiler, her şeyden önce çarpışmanın darbe etkisine dayanacak kadar güçlü inşa edilmeliydiler. Dahası mahmuz için gereken tunç hem oldukça pahalıdır, hem de tek parça halinde dökülen bu kısım için uzman dökümcülere gerek duyulacaktır. Mahmuzlama, oldukça ustalık gerektiren bir manevradır. Mahmuzlama doğru yönde yapılmalı ve uygun vuruş durumuna kadar olabilecek en yüksek hızda ilerlemelidir. Bu anda kürekçilere emir verilir ve mahmuzlama hızına düşülür. Bu mahmuzlama hızı iyi belirlenmeli, etkili bir vuruş yapmaya yeterli olduğu gibi darbeden sonra düşman gemisinden kurtulmayı sağlayacak bir hız olmalıdır. Aksi takdirde düşman gemisine takılınıp kalınırdı. Bu durum ise, her iki geminin de aynı kaderi paylaşmasına yol açacaktır. Bu nedenle mahmuzlamanın hemen ardından kürekçilere verilen emirle geriye kürek çekilirdi.
Persler ve Asya'da yerleşik Grekler bu dönemde diekplous olarak bilinen bir manevrayı da kullanmaya başlamışlardır. Çok kesin olmamakla birlikte bu manevra, düşman hatlarının belirlenen bir kesiminde güç konsantrasyonu sağlayarak bir gedik açmaya dayanmaktadır. Savaş gemileri bu gedikten geçerek düşman hatlarının gerisine sarkar ve düşman gemilerini geriden mahmuzlar. Kuşkusuz böyle bir manevra daha büyük seyir ustalığı gerektirmektedir. Böyle olunca da Pers gemilerince daha başarıyla uygulanması olasıdır. Grek Donanması buna karşı muhtemeldir ki özel bazı taktikler geliştirmişti.
Herodot Grek gemilerinin daha ağır olduğunu ileri sürerken, manevra yeteneklerinin daha düşük olduğunu ima etmektedir. Gemilerin ağır oluşu diekplous manevrasını uygulayabilme konusunda güçlük yaratıyordu. Gemilerin neden daha ağır olduğu Herodot tarafından açıklanmamaktadır. Muhtemelen yapım olarak daha hantal, dolayısıyla daha ağırdılar. Gemilerin ağır olmasına diğer bir açıklama ise hoplitlerin silahlarını ağırlığı olarak düşünülmektedir. Grek gemileri eğer ağır ise, uygulayabilecekleri tek taktik olarak geriye bordalama kaldığından, daha fazla sayıda asker yüklemek zorundaydılar. Bu fazla asker almak, gemileri daha da ağır yapacaktır. Nitekim Herodot, Greklerin batırdıklarından çok daha sayıda gemiyi ele geçirdiklerini belirtmektedir. Bu durumda, Greklerin mahmuzlama taktiğinden çok bordalama taktiğini tercih ettikleri söylenebilir.
Kuvvetler
Grek
İyon kent devletleri bu savaş için bir Aiol yerleşimi olan Midilli Adası ile ittifak içinde kuvvet oluşturdular. Herodot her kent devletinin gemi olarak katkısını vermektedir. Herodot'a göre savaş düzeni içinde yer alan kent devletleri Milet, Priene, Myus, Teos, Sakız, Erythrai (günümüzde Ildırı), Phokaia (günümüze Foça), Sisam ve Midilli'dir. Donanma toplam 353 triremeden oluşan bir kuvveti toplamıştır.
Kent | Gemi sayısı |
---|---|
Sakız Adası | 100 |
Milet | 80 |
Midilli | 70 |
Sisam | 60 |
Teos | 17 |
Priene | 12 |
Erythrae | 8 |
Myus | 3 |
Phokaia | 3 |
Toplam | 353 |
Her ne kadar İyonya Birliği içinde bulunsalar da Efes ve Kolofon'un gemi göndermediği görülmektedir. Öte yandan Smyrna da önceleri bir Aoil yerleşimi iken tarafından istila edilmişti. Zaten bağımsız bir kent devleti değildi.
Pers
Herodot'a göre Pers donanmasında 600 savaş gemisi bulunmaktaydı. Bu donanma Fenike, Mısır ve yakın zamanda yeniden boyun eğdirilen Kıbrıs'tan sağlanmıştır. Pers donanmasına General Datis komuta etmiş olmalıdır. Pers kayıtları, General Datis'in Lade Deniz Muharebesi öncesinde I. Darius tarafından İyonya'ya gönderildiğini belirtmektedir. Ancak Herodot Pers harekâtına komuta eden generalin adından söz etmemektedir.
Muharebe öncesi
Pers donanması Lade açıklarına geldiğinde İyon donanmasındaki gemi sayısı konusunda istihbarat yaptılar ve bu donanmayı alt edemeyecekleri endişesi içine girdiler. Dahası, bir yenilgi durumunda I. Darius'un gazabını göze almak istemediler. Bunun üzerine dolaylı bir tutum izlendi ve Pers Donanma Komutanlığı, Herodot'un anlatımına göre, İyon Ayaklanlanması'nın başlarında tahttan indirilerek sürgüne gönderilmiş olan İyon tiranlarına talimatlar verdi. Söz konusu talimatta Pers Sarayına hizmet etmeleri için, kendi kentlerinin vatandaşlarının, ayaklanma güçlerinden çekilmelerini sağlamaları istenmektedir. Ayaklanma güçlerinden ayrıldıkları takdirde ayaklanmaya katıldıkları için cezalandırılmayacaklarına, evlerinin ve tapınaklarının yakılmayacağına garanti verilmektedir. Kentler bir felakete uğramayacaklardı ve her şey eskisi gibi olacaktı. Ancak çekilmezler ve Pers kuvvetleriyle savaşırlarsa, köle edilecekleri, oğullarının hadım edileceği, kızları alınarak Pers topraklarına götürüleceği, ayrıca topraklarına el konulacağı tehdidi ortaya konulmaktadır.
Tiranlar bu mesajı vatandaşlarına ilettilerse de İyonlar bu teklifleri geri çevirdiler. Esasen bu tehditlerin ciddiyeti ve kararlığı pek fark edilmemiş gibi görünmemektedir. Herodot, bu tekliflerin başka kentlere de götürüldüğünün bilinmediğini, her kentin sadece kendilerine yapıldığını sandıklarının yazmaktadır. Hatta bu teklifleri görüşmek, tartışmak için bir toplantı yapılmış bile değildir.
İyonlar sadece savaşın sevk ve idaresini görüşmek için toplantılar yaptılar. Phokaialı General Dionysius, Grek kuvvetlerine savaş eğitimi vermeyi ve komuta etmeyi önermiştir. Dionysius, durumun "ustura sırtında" (Türkçede bıçak sırtı) olduğunu söylemiştir, ya köle olacaklar ya da özgür kalacaklardır. Şimdi bir takım sıkıntılara katlanırlarsa düşmanlarını yenecek güce sahip olacaklar ve özgür kalacaklardır. Bu sıkıntıdan kastı, kendisinin yöneteceği sıkı bir askeri eğitimdi. Bu teklifin kabul edilmesi üzerine Dionysius her gün yoğun bir askeri eğitim programı uygulamaya koydu. Her sabah gemiler sıra sıra açık denize çıkıyordu. Kürekçileri düzenli olarak çalıştırırken bordalama manevraları ve denizde piyade çatışmaları talimleri yapıldı. Bu çalışmalar yedi gün boyunca sürdürüldü. Ancak bu yorucu talimler bu sürenin sonunda askerlere ağır geldi ve bitkin düştüler. Üç gemiyle gelip talimlere katılmayıp kamplarında kaldılar. Üç gemiyle çıkıp gelen Phokaialının kendilerine eziyet etmesine katlanmak istemediler. Kamplara çekilip bir kara ordusu gibi gölgede yattılar, gemilere çıkmadılar. Uzun süre hızlı ve güçlü kürek çekmenin her insanın el ve kaba etlerinin su toplamasına yol açması kaçınılmazdır. Herodot'a göre İyon ordusundaki bu disiplinsizliği ve umursamazlığı gören Sisamlılar, Pers teklifine olumlu bakmaya başlamışlardı. Bu durumda Pers kuvvetlerine üstün gelmenin olanaksız olduğunu düşünmeye başlamışlardı. Dahası Pers Donanması'nı yenseler bile arkasından bu kez beş katı güçte bir başkasının geleceğinden emindiler.
Ancak günümüzde bazı tarihçiler Grek kamplarındaki bu ayrışmayı kabul etmemektedirler. Herodot'un bu konuda yanlı düşündüğü ve yazdığı ileri sürülebilir. Sisamlılar'ın ihanetini mazur gösterecek bir bahane arama çabası da olabilir. Hatta bunda başlıca nedenin Sisamlılar'ı temize çıkarmak olduğu ileri sürülmektedir. Yine de Sisamlılar savaş başlayana kadar Grek kampında kalmaya devam etmişlerdir.
Muharebe
Askeri talimlere katılmamak yönünde General Dionysius'a bu başkaldırıdan kısa bir süre sonra Pers donanması muharebe için düzen alarak harekete geçti. Herodot, İyonlar'ın deniz muharebesinde cesurca mı yoksa korkakça mı savaştıkları konusunda, birbirlerini suçladıkları için bir şey söyleyemeyeceği açıkça itiraf etmektedir. Bununla birlikte Sisam gemileri muharebe hattından çark ederek uzaklaşmıştır. Yine de 11 Sisam savaş gemisi İyonlar'ı terk etmeyip muharebe hattında kaldılar. Herodot'un verdiği rakamlara göre, 49 Sisam triremesi muharebe hattından çekilmiş, İyon ittifakı 304 gemiyle muharebeye katılmış olmalıdır. Daha sonraki tarihlerde Sisamlılar bu muharebedeki vatandaşlarının yürekli ve özverili mücadelesi anısına pazar yerlerine bir anıtsal sütun dikeceklerdir. İyon muharebe hattının batı kanadındaki Midilli gemileri de Sisam filosunun çekildiğini görerek muharebe hattını terk ettiler. Böylece 70 geminin daha ayrılmasıyla filo mevcudu 234 gemiye düşmüştür. Sonuç olarak İyon muharebe hattının bir kanadı bütün bütün çökmüş oldu. Bu durum üzerine bazı İyon gemileri de durumun bir anda umutsuz hale geldiğini görünce çekildiler.
Muharebe alanında sadece güçlü Sakız donanmasının, belki başka bir grup İyon gemisiyle birlikte muharebeye devam etmişlerdir. Muharebede kalan İyon kuvvetleri her ne kadar inatla dövüştülerse de ağır kayıplara uğradılar ve kalan gemiler muharebe alanından çekildiler. Herodot, denizde izlenmekte olan bu gemilerin Mykale Dağı eteklerine geldiğini ve karaya çıktıklarını yazmaktadır. Karadan ilerleyerek Efes topraklarında ilerlediler. O sırada Efesli kadınlar Demeter ve Persephone onuruna düzenlenen 'ni kutlamaktaydı. Gece vakti topraklarına giren silahlı bir grubu haber alan Efes'in bunları kadınları kaçırmaya gelen bir grup haydut sandılar ve üzerlerine asker saldılar. Tümümünü kılıçtan geçirdiler. Sonuç olarak muharebede sadece Sakız'ın adam kaybı, gemi başına 200 mürettebat ve 40 askerden olmak üzere 24 bin kişi olmalıdır.
Sonuçları ve devamı
İyon filosunun uğradığı bu yenilgiyle İyon Ayaklanması kesin olarak çözülmüş oldu. Lade Deniz Muharebesi, o tarihe kadar bir savaşta nihai sonucu belirleyen ilk deniz muharebesi olmuştur. Yenilgi ise Sisamlı generallerin savaş alanından çekilmesine bağlanabilir. Bununla birlikte Leda Muharebesi'nden hemen önce durumu umutsuz gördükleri ileri sürülmektedir. Herodot'un da İyon Ayaklanması'nı talihsiz bir macera olarak gördüğü konusu halen tartışılmaktadır. Öte yandan Sisam'da, generallerinin Lade'deki tutumunu ihanet olarak değerlendiren "vatansever" bir grup ta vardı.
Lade açıklarındaki muharebenin kazanılmasından sonra Pers kuvvetleri karaya çıktılar ve Milet, duvarlar ele geçirilene kadar her türlü araçtan yayarlanılarak ve taşlar sökülerek yakın kuşatma altına alındı. Herodot'un anlattığına göre erkeklerin çoğu öldürüldü, kadınlar ve çocuklar köle edildi. Milet'te günümüzde yapılan arkeolojik kazılar, Lade Muharebesi sonrasında yaygın imha izleri ve kentin büyük ölçüde terk edildiğini gösteren somut kanıtlar vermektedir. Ancak bazı Miletliler'in kentte kalmasına ya da kısa süre sonra geri dönmelerine karşın Milet hiçbir zaman eski ihtişamına ve zenginliğine kavuşamamıştır. Milet'in bu şekilde kısmen tahliye edilmesiyle, kent ve sahil bölgesi Persler tarafından alındı. 'dan Karya'ya kadar olan topraklar da Pedasalılara bırakıldı. Tutsak Miletliler önce Susa'ya I. Darius'un sarayına götürüldüler. Oradan Basra Körfezi'nde Dicle'nin denize döküldüğü bir bölgede zorla iskan edildiler.
Lade'de generallerinin Pers Sarayı ile işbirliği içine girdiğini düşünen birçok Sisamlı, bu generallerin eski tiranı yeniden işbaşına getireceğinden kuşku duyuyorlardı. Eski tiranın da, işbaşına geçince intikam almaya yönelmesi bekleniyordu. Bu durumda eski tiranın yeniden başa geçmesinden önce göç etmeye karar vermişlerdir. Bu insanlar Sicilya kıyılarına yerleşmeleri için yer gösteren Messina'nın teklifini kabul ettiler. Bu öneri, Pers hakimiyetinden kaçmayı sağlayacak bir çözüm olarak görülmüştü. Aslında Sisam Persler tarafından, Lade Muharebesi'nde muharebe alanını bırakıp çekilmelerinin bir karşılığı olarak yakılıp yıkılmamıştır. Bu arada General Dionysius Sicilya'ya yerleşerek Kartaca ticaret gemilerine avlayan bir korsan grubu kurmuştur. Dionysius'un Lade'de donanmayı yönetmemiş olduğu, çünkü daha önce üst komuta görevinin iptal edildiği ileri sürülmektedir.
Bazı direnek noktaları ancak zor kullanılarak ele geçirilse de Karyalılar'ın çoğu Pers kuvvetlerine boyun eğmiştir. Pers filosu ve ordusu kışı Milet'de geçirdi. MÖ 493 yılında, İyon Ayaklanması'nın son direnek noktalarını da kırmak için harekete geçti. İlk saldırıları Sakız Adası, Midilli ve Bozcaada'ya yönelmiştir. Daha sonra Önasya kıyılarına yönelerek geri kalan İyon kentlerini de aldılar. Tüm İyon kentleri benzer akıbete uğradılar. Hemen hepsi Milet'in kaderini kısmen paylaşmamıştır. Lade önlerinde sürülmüş tiranlarla İyonlara bildirdikleri tehditlerin hepsini gerçekleştirdiler. Bir kent üzerinde hakimiyet kurduklarında Milet'teki gibi, en yakışıklı erkek çocukları ve çocuk yapabilecek durumdaki erkekleri toplayarak hadım ettiler, en güzel genç kızları da Pers Kraliyet Haremi'ne gönderdiler. Bu arada kentler ve tapınakları ateşe verildi. Pers Ordusu Marmara Denizi'nin Asya tarafındaki kentleri yeniden istila etti. Donanma ise Çanakkale Boğazı'nın Avrupa kıyılarına akın yapıp buradaki kentleri sırayla ele geçirdi. Önasya tümüyle Pers hakimiyetine girdi ve dolayısıyla İyon Ayaklanması kesin olarak bastırılmış oldu.
Pers Sarayı yönünden, İyon Ayaklanması'nı destekledikleri için Atina ve Eretria'yı cezalandırma politikası, MÖ 493 yılı sonuna kadar sonuçlandırılmamış bir meseleydi. İyon Ayaklanması I. Darius'un imparatorluğunu istikrar içinde yönetmesi yönünde ciddi bir tehdit yaratmıştı. Ayaklanma bastırılmıştı ama Yunanistan'daki kent devletleri halen bu yönde bir tehdit oluşturmaya devam ediyorlardı. Bu tehdit I. Darius'u, Atina ve Eretria'nın ele geçirmeyi ve devamında tüm Yunanistan'ı istila etmeyi düşünmeye başlamasına neden olmuştur. Bir sonraki yıl, MÖ 492'de Yunanistan'ın ilk istila girişimi başlatıldı. Pers General Maronius, Yunanistan'ın kara yaklaşım bölgelerini ele geçirerek istilayı kolaylaştırmak için görevlendirildi. General, olanak bulursa Atina ve Eretria üzerine yürüyecekti. Bu harekâtla İyon Ayaklanması sırasında Pers hakimiyetinin gevşemiş olduğu Trakya yeniden boyun eğdirilirken Makedonya Krallığı da Pers Sarayı'na bağlı bir krallık haline getirildi. Ancak denizde uğranılan bir yıkım General Maronius'un tüm hareketini kesintiye uğratmıştır. Yunanistan'ın istilasını amaçlayan ikinci girişimi, MÖ 490 yılında ve İyon Ayaklanması sırasında önemli rol oynayan Pers Satrabı Artaphernes'in oğlu Artaphernes yönetiminde yeniden başlatıldı. Bu harekette Pers kuvvetlerinin kara unsurlarını da yüklenmiş olan Pers Donanması, boyun eğdirmek için Eğriboz'dan önce Kiklad Adaları'na yönelmiştir. Eğriboz kuşatıldı, ele geçirildi ve yakılıp yıkıldı. Donanma daha sonra Attika yönünde yelken açtı. Maraton Koyu'nda karaya çıkan Pers Ordusu, burada Atina Ordusu karşısında giriştiği Maraton Muharebesi'nde ağır bir yenilgiye uğramıştır. Bu yenilgi, ikinci Pers girişiminin de sonunu belirlemiştir.
Notlar
- ^ Herodot, amcası Panyasis, tiran Lygdamis tarafından öldürülünce sürgün olarak bir süre Sisam'da yaşamıştı. (forum-arkeo.tr) 10 Şubat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Dış bağlantılar
- Herodot, Terpsikhore (5. Kitap2 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- Herodot, Erato (6. Kitap 5 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
Kaynakça
- ^ "Dokuz Eylül Üniversitesi". 19 Ekim 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Mayıs 2012.
- ^ "Ankara Mağara Araştırma ve Koruma Derneği". 15 Eylül 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Nisan 2012.
- ^ a b c Fine, Sh.: 269–277. 5 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Cicero, On the Laws I, 5
- ^ a b c Holland, Sh.: xvi–xvii.
- ^ Thucydides, History of the Peloponnesian War, e.g. I, 22 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Finley, Sh.: 15.
- ^ Holland, Sh.: xxiv.
- ^ David Pipes, Herodot: Father of History, Father of Liesh
- ^ a b Holland, Sh.: 377.
- ^ Fehling, Sh.: 1–277.
- ^ "Britannica". 16 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Nisan 2012.
- ^ J. A. S. Evans, Herodotos ve İonia İsyanı 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (Çeviri: Ömer Çapar) – Anadolu (Anatolia) Dergisi (Ankara Üniversitesi) Sayı 24, Sh.: 79
- ^ a b Herodot I, 142–151 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodot I, 142 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Hülya Boyana, Panionia Birliği 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . A.Ü. DTCF Tarih Araştırmaları Dergisi – Sayı 49 Sh.: 13
- ^ Herodot I, 26 20 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot". 29 Haziran 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Nisan 2012.
- ^ Herodot I, 141 15 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Belkan Ağar, Antik Çağda Deniz Gücü ve Önemli Deniz Savaşları 24 Aralık 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Selçuk Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi, Sh.: 40-41
- ^ Cavit Çakmakcı, Karia ve Ionia Bölgesi Arkaik Devir Pers Çağı Heykeltıraşlık Eserleri 27 Kasım 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Selçuk Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi
- ^ a b c d Holland, Sh.: 147–151.
- ^ Holland, Sh.: 153–154.
- ^ "Herodot, 5.30.1-3". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.31.4". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.34.1-4". 26 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.36.1". 5 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.35". 20 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 155–157.
- ^ a b Holland, Sh.: 157–159.
- ^ "Herodot, 5.99.1 Herodot, 5.99.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Kasım 2012.
- ^ a b c Holland, Sh.: 160–162.
- ^ "Herodot, 5.100". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodoti-, 5.101.3". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.102.3". 23 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.103.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.104.1 - 3". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b c Boardman et al, Sh.: 481–490. 8 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 5.124.1". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 6.6.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.7.1". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b Belkan Ağar, Sh.: 2
- ^ a b c d e f g h Lazenby, Sh.: 34–37
- ^ Holland, Sh.: 320–326
- ^ Herodot VII, 184 2 Mayıs 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Belkan Ağar, Sh.: 28
- ^ Belkan Ağar, Sh.: 27-28
- ^ Belkan Ağar, Sh.: 29
- ^ Herodot VIII, 60 25 Eylül 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodot VIII, 11 25 Eylül 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c "Herodot, 6.8.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b Hülya Boyana, Paniyonya Birliği 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . A.Ü. DTCF Tarih Araştırmaları Dergisi – sayı 49, Sh.: 22
- ^ a b "Herodot, 6.9.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.9.3 - 4". 5 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.10". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.11.1 - 3". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.12.1 - 4". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ J. A. S. Evans, Herodotos ve İonia İsyanı 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (Çeviri: Ömer Çapar) – Anadolu (Anatolia) Dergisi (Ankara Üniversitesi) Sayı 24, Sh.: 85
- ^ "Herodot, 6.13.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ J.A.S. Evans, Sh.: 80
- ^ "Herodot, 6.14.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.14.2". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.14.3". 10 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b "Hrodot, 6.14.3". 10 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 6.15". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.16". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ Belkan Ağar, Sh.: 43
- ^ J.A.S Evans, Sh.: 80-81
- ^ a b "Herodot, 6.32". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.22.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 6.20". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.11.1 - 2". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.25.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.17". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 5.25.2". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.31.1 - 2". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.33.1 -3". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Kasım 2012.
- ^ a b Holland, Sh.: 175–177.
- ^ a b Herodot VI, 43 20 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodot VI, 94–116
Kaynakça
Antik kaynaklar
- * Histories26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . İngilizce
- * Herodotos, Tarih - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Thucydides, History of The Peloponnesian Wars
- Diodorus Siculus, Library
- Cicero, On the Laws
Çağdaş kaynaklar
- The Cambridge Ancient History, vol. 5. Cambridge University Press (1988)
- D. Fehling, Herodotus and His "Sources": Citation, Invention, and Narrative Art (1989)
- JVA Fine, The Ancient Greeks: A Critical History. Harvard University Press (1983)
- Moses Finley, Thucydides – History of the Peloponnesian War Penguin (1972)
- Tom Holland, Persian Fire: The First World Empire and the Battle for the West Doubleday (2006)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Lade Deniz Muharebesi Iyon Ayaklanmasi sirasinda MO 494 yilinda gerceklesen bir deniz muharebesidir Muharebe Midilli Adasi nin da katildigi Iyon kent devletleri ittifaki ile I Darius un Akamenid imparatorlugu arasinda yapildi ve Pers donanmasinin acik zaferiyle Iyon Ayaklanmasi ni kesin bicimde sona erdirdi Lade Deniz MuharebesiBuyuk Menderes Nehri aluvyon dolgusu ve Lade AdasiTarihMO 494BolgeBatikoy dogusuSonucPers zaferiTaraflarIyonyaAkamenid ImparatorluguKomutanlar ve liderlerPhokaiali DionysiusDatisGucler353 trireme600 triremeKayiplar246 trireme57 trireme Bati Anadolu ya kadar genisleyen Pers hakimiyeti ozellikle Iyon kent devletlerinin deniz ticaretini sinirlandirmisti Her yil Pers Sarayi na odemek zorunda kaldiklari haracin ustune bir de Pers Sarayi nin Onasya nin Grek kent devletleri yonetimine atadigi tiranlar halk arasinda yaygin bir hosnutsuzluga yol aciyordu Iyon Ayaklanmasi ni tetikleyen gorunurdeki neden bu tiranlara karsi duyulan hosnutsuzluktu Bu tiranlardan biri olan Milet tirani MO 499 yilinda Pers Satrabi i da yanina alarak daha dogrusu ikna ederek Naksa Adasi ni ele gecirmek amaciyla bir sefer baslatmisti Aristagoras in boylesi bir istilaya girismesindeki temel neden Milet deki durumunu guclendirmekti Bu seferin basarisiz olmasiyla Aristagoras bir tiran olarak durumunun sallantida oldugunu gordu ve tum Iyon kent devletlerini Pers hakimiyetine karsi ayaklanmaya kiskirtti Ayaklanmanin ilk yili olan MO 498 yilinda Iyon kuvvetleri Atina ve Eretria dan gelen kuvvetleri de takviye olarak alarak Satraplik baskenti Sard a taarruz ettiler Asagi kenti ele gecirmelerine karsin yayilan bir yangin yuzunden yukari sehrin kusatmasini kaldirarak Milet e geri cekildiler Toparlanarak Sard a yardima gelen Pers kuvvetlerince izlenen bu kuvvetler Efes disinda Pers kuvvetleriyle muharebeye girdiler Efes Muharebesi Iyon Atina ve Eretriya kuvvetlerinin bozgunuyla sonuclandi Bu yenilgiye karsin daha sonra Karya ve Kibris da ayaklanmaya katildilar Izleyen uc yil boyunca Onasya daki Pers askeri harekatlari kesin bir sonuc getirmemistir Pers ordusu ve donanmasi MO 494 yilinda yeniden duzenlenip dosdogru ayaklanmanin merkez ussu durumundak Milet e gonderildi Iyon kuvvetleri Milet i Miletliler in savunmasina birakarak Milet yaklasimini denizden savunmaya karar verdiler Iyon filosu bu amacla Milet Korfezi disindaki Lade Adasi nda toplandi Ada gunumuzde Buyuk Menderes Nehri nin korfezi doldurmasi sonucu ovada bir yukselti halinde kalmistir Pers filosu komutanligi Lade aciklarinda girisilecek bir deniz muharebesinin sonucundan emin olamadigi icin dolayli bir yol secerek bazi Iyon birliklerini cekilmek konusunda ikna etmenin yollarini aramistir Girisimler baslarda herhangi bir olumlu sonuc saglamadi Fakat daha sonra Pers kuvvetleri Iyon birliklerine saldirinca Sisam Adasi Pers teklifini kabul etmeye yanasmistir Pers ve Iyon filolari muharebeye girdiklerinde Sisam gemileri muharebe hattindan ayrildilar Bu durum Iyon hatlarinin cozulmesine neden oldu Muharebe hattinda kalan Sakiz Adasi ve diger Iyon gemileri cesaretle savastilarsa da savas kaybedildi Lade Deniz Muharebesi yenilgisi uzerine Iyon Ayaklanmasi son bulmustur Bir sonraki yil Pers kuvvetleri ayaklanmanin son direnek noktalarini da ezdi ve hemen ardindan bolgeye baris getirme surecini baslattilar Iyon Ayaklanmasi Grek dunyasi ile Pers Imparatorlugu arasindaki ilk genis capli catismalari temsil etmektedir Bu nedenle Yunan Pers Savaslari nin ilk evresi olarak kabul edilir Lade Deniz Muharebesi yle her ne kadar Iyon Ayaklanmasi bastirilmis olsa da I Darius ayaklanmaya destek sagladiklari icin Atina ve Eretria yi cezalandirmaya and icmisti Ote yandan Yunanistan daki cok sayida Grek kent devletinin varliginin Imparatorlugu icin bir tehdit olmaya devam ettigini gordugunden Yunanistan i butunuyle istila etmeye karar vermistir Yunanistan a yonelen ilk Pers genel saldirisi MO 492 yilinda baslatildi Bu genel saldiri Yunan Pers Savaslari nin Iyon Ayaklanmasi ndan bir sonraki evresidir KaynakcaHerodot Esas itibariyla Iyon Ayaklanmasi konusunda birincil kaynak Karyali tarihci Herodot tur Tarihin babasi olarak bilinen Herodot MO 484 yilinda Halikarnas ta dunyaya gelmistir Grekce Historia Tarihler adli calismasini yaklasik olarak MO 440 430 yillari arasinda kaleme almisti Tarihler esas olarak Yunan Pers Savaslari nin nedenlerini irdelemek uzere calisilmis bir eserdir ve halen gecerli bir kaynak sayilmaktadir Herodot un tarzi tumuyle oykulestirme tarziydi ve en azindan bati toplumlari acisindan taninan bir tarih anlatimi olarak gorulmektedir Herodot un olaylari tanrilarin istek ve kaprislerine kisilerin iddialarina dayanmadan ve olaylarin tarihsel degerlerini nispeten objektif vermesi bir tarihci icin aranan bir nitelikler dizisi olarak kabul edilmektedir Tukididis Herodot tan sonraki Tukididis gibi bazi tarihciler her ne kadar onun tarzini izlemislerse de elestirmekten geri kalmamislardir Bununla birlikte Tukididis kendi tarih calismasini Herodot un biraktigi yerden Sestos Kusatmasi ndan baslatmayi secmistir Muhtemelen Herodot un calismasinin duzeltilmeye ya da yeniden yazilmaya gerek duyulmayacak kadar dogru oldugunu kabul etmisti Plutarkhos da Herodot u bir denemesinde yeterince Yunan yanlisi olmamakla suclayarak elestirmis barbarperver olarak tanimlamistir Sonuc itibariyla Ronesans Avrupa sinda cok okunmaya devam ediyor olsa da Herodot hakkinda olumsuz bir yargi surmustur Ancak 19 yuzyila gelindiginde bir kisim arkeolojik bulgularla defalarca desteklenince Herodot un degeri kabul edilir olmustur Gunumuz yaygin gorusu Herodot un calismasinin son derece degerli bir tarih kaydi oldugu yonundedir Bununla birlikte ozellikle birliklerdeki mevcutlar ve tarihler konusunda verdigi ayrintilarin yer yer kuskuyla karsilanmasi da soz konusu olmaktadir Ote yandan halen bircok tarihci Herodot un anlatiminin Pers karsiti bir egilimde olduguna ve olaylarin dramatik bir etki yaratmak amaciyla abartilmis ya da suslenmis oldugu kanisindadir Herodot ta Pers karsitligi yaninda ilginctir ki ozellikle Iyon Ayaklanmasi konusunda Iyonlara karsi olan bir tarafgirlige isaret eden cagdas arastirmacilar vardir Ornegin George Beardoe Grundy Herodot un yasamin herhangi bir bolumunde Iyonya lilar hakkinda soylenecek hemen hicbir sozu olmadigini yazmaktadir Andrew Robert Burn ise kin doludur ve durust degildir demektedir Yakin gecmisBronz Cagi Cokusu ardindan Antik Yunanistan da saray ekonomilerinin cokmesiyle nufusun onemli bir bolumu daha guvenli bulunan Onasya ya goc ederek oralarda yerlestiler Bu yerlesimciler Antik Yunanistan in dort ana kabilesinden ucu olan Iyonlar ve Dorlardir Iyon boylari Lidya ve Karya kiyilarina yerleserek Iyonyayi olusturacak 12 kent devleti kurdular Bu kentler Karya da Milet Myus Priene Iyonya da Efes Lebedos Teos Phokaia ve Ege Adalari nda Sisam ile Sakiz dir Paniyonya Birligi olarak bilinen bu birlige daha sonra Smyrna da katilmistir Iyon kent devletleri unlu Lidya kirali Krezus tarafindan MO 560 yili civarinda boyun egdirilene kadar bagimsiz kalmaya devam etmislerdi Bu tarihten Akamenid Imparatorlugu nu kuran II Kiros tarafindan yikildigi tarihe kadar MO 564 Lidya hakimiyetinde kaldilar Bu donemde Karadeniz Canakkale ve Istanbul Bogazlari nin bati kiyilariyla Trakya kiyilari Pers kontrolune gecmisti Bu durumda Yunanistan ve Bati Anadolu kentlerinin bu bolgelerle ticareti kesilmisti Karadeniz kiyilarinda ozellikle Milet in yaygin bir kolonilesmesi mevcuttur Bu kiyilardaki Pers hakimiyetinin yarattigi ve ticareti ilgilendiren diger bir sorun ise bu kolonilerden gelen bugdayin kesilmesidir Diger yandan Pers Sarayi boyun egdirdigi Bati Anadolu daki tum kent devletlerinden harac aliniyordu Ancak Pers Imparatorlugu icin Iyon kentlerini hakimiyet altinda tutmak istila edilmis olan diger imparatorluk bolgelerine oranla bazi guclukler gostermektedir II Kiros Imparatorlugun diger bolgelerinde Musevi din adamlari gibi seckin gruplari hakimiyetini guclendirmek amaciyla desteklemis kollamisti Soz konusu donemde Yunanistan da ve Iyonya da benzer bir seckin zumre yoktu Her ne kadar aristokrat bir toprak sahipligi varsa da bu sinif kendi icinde birlik halinde degil kacinilmaz olarak birbirine rakip durumdaydi Bu yuzden Persler Iyon kent devletlerinde bir tiranin yonetime gelmesini kendilerini Iyonya nin ic catismalarina suruklese de desteklemek durumunda kalmislardir Bir baska risk de bazi tiranlarin kendi yonetimlerini olabildigince bagimsiz kilma girisimleri olabilecekti ve bunlarin bir sekilde degistirilmesi zorunluydu Tiranlar da ayrica zorlu bir isin ustesinden gelmeliydiler vatandaslarinin Pers dusmanligini yumusatmali mumkunse gidermeli ve bu yolla Pers hakimiyetinin surmesini garantilemeliydiler Iyonya nin istilasindan 40 yil sonra ki Buyuk Kiros un ardindan tahta cikan ucuncu kraldi Pers krali I Darius un doneminde Milet tirani Aristagoras da kendini bu icinden cikilmasi guc durumda bulmustur Bu siralarda Naksa dan surgun edilmis olan aristokratlardan bazilari MO 500 yilinda Aristagoras a bas vurarak Ada yi ele gecirmesi icin tesvik ettiler Naksa yi istila etmekle Milet teki durumunu saglamlastirmayi planlayan Aristagoras Lidya Satrabi Artaphernes e basvurmus bir ordu istemistir Artaphernes bu teklifi kabul etmistir Birlesik orduyu tasiyan gemiler MO 499 yilinin baharinda denize acildilar Fakat Naksa yi kusatmalarina karsin sefer basarisizlikla sonuclandi Dort ay suren Naksa Kusatmasi bu surenin sonunda maddi kaynaklarin tukenmesi nedeniyle kaldirilmak zorunda kalindi Donanma ve ordu caresiz olarak Onasya kiyilarina geri donduler Bu durumda Pers Sarayi nin Aristagoras i gorevden almasi kacinilmaz gibi gorunmektedir Sarsintida gordugu durumunu duzeltmek icin yaptigi guclu hamlenin basarisizlikla sonuclanmasi Aristagoras i sarsintida gordugu durumunu bicak sirtina getirmesiyle sonuclanmisti Pers Sarayi ndaki itibar ve guven kaybini gidermek icin yapabilecegi hicbir sey yoktu Kendi halkina yoneldi ve Pers boyunduruguna karsi duyulan hosnutsuzlugu korukleyerek yeniden bir guc olusturmayi denedi Herodot her ne kadar ayaklanmayi Aristagoras ve Histiaeus un kisisel ihtiraslarina bagliyorsa da Iyonya nin ic dinamiklerinin ayaklanmak icin olgunlasmis oldugu aciktir Herodot bu kosullari olgunlastiran ilk etmenin Pers Sarayi tarafindan atanan yoneticilere karsi duyulan hosnutsuz olarak gosterir Bu yuzden Aristagoras in girisimleri bir kuru ot yiginina dusen kivilcim gibi hizla yayilan etkilerle ayaklanmayi ateslemistir Hemen her kent devletinde tiranlik yerine demokrasi hukumet sekline gecilerek ayaklanma baslatilmis oldu Diger ifadeyle Iyonlar Pers Sarayi tarafindan atanmis tiranlari yonetimden uzaklastirarak siyasi erki ele gecirmislerdir Trireme Aristagoras Onasya daki tum Grek dunyasini ayaklanma icine cekmeyi basardi Fakat Pers kuvvetleriyle savasabilmek icin baska muttefiklere de ihtiyaclari oldugunu fark etmistir Bu dusunceyle MO 499 kisinda deniz yoluyla savas konularinda en atak Grek kent devleti olan Sparta ya gitmistir Ancak Aristagoras in tum israrina karsin Sparta Krali I Cleomenes Perslere karsi Grek liderligi yonundeki teklifi geri cevirmistir Aristagoras bunun uzerine Atina ya ve Eretria ya gitti Atina da Eretria da Aristagoras in ayaklanmasini destekleme karari vermistir Bu isbirliginin bir sonucu olarak besi Eretria dan yirmisi Atina dan olmak uzere toplam 25 triremeden olusan bir kuvvet MO 498 baharinda Iyonya ya gitmek uzere yola cikmistir Bu filo esas Iyon kuvvetleriyle Efes yakinlarinda birlesti Daha sonra Artaphernes in Satraplik baskentine ilerleyen bu kuvvete Sard daglarini asarken Efesliler rehberlik etti Pers savunmasi hazirliksiz yakalandi ve Grek kuvvetleri asagi kente girdiler Ancak Artaphernes halen onemli bir kuvvetle yukari sehirdeki kaleyi tutmaktaydi Bu arada asagi sehirde bir yangin basladi ve hizla yayildi Herodot bu yanginin kazaen ciktigini yazmistir Savasa devam etme olanagi kalmayan Grek kuvvetleri muharebeyi birakarak Efes e geri donmek uzere harekete gectiler Onasya daki Pers kuvvetleri Sard a dogru yuruyuse gecmis ancak kente ulastiklarinda Grek birliklerinin cekildigini ogrenmislerdir Izlemeye gecen bu kuvvetler Grek ordusuna Efes yakinlarinda yetistiler Moralsiz ve yorgun Grek kuvvetleri Pers ordusu icin kacinilmaz olarak zayif bir rakipti Yine de muharebeden kacinma olanaklari yoktu ve savasa girdiler Ancak sonuc agir bir yenilgi oldu Muharebe alaninda tutunamayan Iyonlar kendi kentlerini savunmak uzere cekilirken Atinalilar ve Eratrialilar gemilere kacmayi basardi ve Yunanistan a donduler Bu yenilgiye karsin ayaklanma yine de yayilma gostermistir Bir Iyon filosu Canakkale Bogazi uzerinden Marmara Denizi civarina ilerledi Bu kuvveler Byzantium u ve civar kentleri istila ettiler Ayni filo daha sonra Guney Ege ye yelken acmis ve Karya ayaklanmaya katilmasini saglamistir Diger yandan ayaklanmanin genisledigini goren Kibris Krali herhangi bir dis tesvik olmadan Pers hakimiyetine baskaldirdi Sonraki uc yil boyunca Pers ordusu ve donanmasinin buyuk kismi Karya ve Kibris ta bu bolgelerdeki ayaklanmayi ezmekte kullanilmistir Bu yillarda Iyonya nin geri kalaninda gorece durgun yillar yasanmistir Karya yi ve Kibris i hedef alan Pers karsi saldirilarinin en guclu oldugu bu evrede durumunun savunulmasinin guclugunu goren Aristagoras Milet in ve ayaklanmanin liderliginden cekilmistir Herodot bu tutum karsisinda olumsuz bir yaklasim sergiler O na gore Aristagoras butunuyle sogukkanliligini kaybetmis ve mucadeleden kacmistir Iyon Ayaklanmasi nin altinci yili olan MO 494 te Pers kuvvetleri yeniden harekete gecmistir Iyon Ayaklanmasi ni bastirmak icin tahsis edilen tum kara gucleri bir ordu olarak teskillendi Orduya destek olacak filo ise Misir Kilikya Fenike ile yeniden boyun egdirilen Kibris dan saglanmistir Bu sekilde duzenlenen Pers kuvvetleri diger kentler uzerinde durmayarak Iyon Ayaklanmasi ni merkez ussunde bogmak uzere dogrudan dogruya Milet e yonelmislerdir I Darius bu kez Grekler konusunda deneyimli bir Pers Generali olan Datis i orduya komuta etmek uzere atamistir Bu baglamda Datis in Pers taarruzunun genel komutasini ustlenmis olmasi mumkundur Pers kuvvetlerinin yaklastigi haberi ulasinca Miletliler acik alanda bir muharebeye girmemek savunmayi Milet surlari gerisinde yapmak yonunde karar almislardir Diger yandan toplayabildikleri tum savas gemilerini Milet aciklarindaki Lade Adasi nda topladilar Milet in deniz yaklasimi olan ada Milet i denizden savunmak icin secilmisti Ada Buyuk Menderes Nehri nin getirdigi aluvyonlar nedeniyle gunumuzde ova icinde bir yukselti haline gelmistir MO V yuzyilda deniz savaslariBir trireme filosunun temsili resmiGunumuzde aslina uygun insa edilmis bir baska trireme MO 5 yuzyilda Akdeniz de deniz savaslarinda kullanilan en geliskin savas gemileri triremelerdir Uzunluklari 36 metre genislikleri ise 6 metre olan bu gemiler uc sira kurekci takimina sahiptir Uygun ruzgar oldugunda toplam alani 175 metrekareyi bulan yelken takimiyla hareket edebilirlerdi Ancak yeterli ruzgar olmadiginda ve muharebelerde kurekci takimina dayanmak zorundadirlar Bu gemilerde 170 i kurekci olmak uzere 200 murettebat istihdam edilmektedir O donemde Akdeniz de temel deniz muharebesi taktikleri gemilerin pruvasinda bulunan mahmuzu kullanarak dusman gemisini mahmuzlayarak batirmakti Eger bu mumkun olmazsa trireme dusman gemisine olabildigince yakin gecis yapmaya ve bir taraftaki kurekleri kirarak gemiyi manevra yapmaz hale getirmeye calisirdi Bir baska manevra da dusman gemisine bordalayarak asker cikarmakti Bu kez dusman gemisi guvertesinde kiyasiya bir catisma yasanirdi ki bu herhangi bir kara catismasiyla hemen hemen ayni sartlarda olurdu Her iki tarafin savas gemilerinde bu tur olasi bir catisma icin asker bulunmaktadir Grek Ittifaki Donanmasi nda tam silahli hoplitler Pers Donanmasi nda ise hafif piyadeler MO VI yuzyil 500 lu yillar oncesinde mahmuzlu savas gemileri olduguna iliskin herhangi bir kanit gunumuze ulasmis degildir Mahmuzlu savas gemilerine dair ilk kanit MO VI yuzyil ortalarina denk gelen Herodot un kaydidir Mahmuz dusman gemisinin bordasini parcalayabilmesi icin tunc kaplamayla saglamlastirilirdi Bu yuzden geminin en pahaliya mal olan bolumudur Mahmuzlu gemiler her seyden once carpismanin darbe etkisine dayanacak kadar guclu insa edilmeliydiler Dahasi mahmuz icin gereken tunc hem oldukca pahalidir hem de tek parca halinde dokulen bu kisim icin uzman dokumculere gerek duyulacaktir Mahmuzlama oldukca ustalik gerektiren bir manevradir Mahmuzlama dogru yonde yapilmali ve uygun vurus durumuna kadar olabilecek en yuksek hizda ilerlemelidir Bu anda kurekcilere emir verilir ve mahmuzlama hizina dusulur Bu mahmuzlama hizi iyi belirlenmeli etkili bir vurus yapmaya yeterli oldugu gibi darbeden sonra dusman gemisinden kurtulmayi saglayacak bir hiz olmalidir Aksi takdirde dusman gemisine takilinip kalinirdi Bu durum ise her iki geminin de ayni kaderi paylasmasina yol acacaktir Bu nedenle mahmuzlamanin hemen ardindan kurekcilere verilen emirle geriye kurek cekilirdi Persler ve Asya da yerlesik Grekler bu donemde diekplous olarak bilinen bir manevrayi da kullanmaya baslamislardir Cok kesin olmamakla birlikte bu manevra dusman hatlarinin belirlenen bir kesiminde guc konsantrasyonu saglayarak bir gedik acmaya dayanmaktadir Savas gemileri bu gedikten gecerek dusman hatlarinin gerisine sarkar ve dusman gemilerini geriden mahmuzlar Kuskusuz boyle bir manevra daha buyuk seyir ustaligi gerektirmektedir Boyle olunca da Pers gemilerince daha basariyla uygulanmasi olasidir Grek Donanmasi buna karsi muhtemeldir ki ozel bazi taktikler gelistirmisti Herodot Grek gemilerinin daha agir oldugunu ileri surerken manevra yeteneklerinin daha dusuk oldugunu ima etmektedir Gemilerin agir olusu diekplous manevrasini uygulayabilme konusunda gucluk yaratiyordu Gemilerin neden daha agir oldugu Herodot tarafindan aciklanmamaktadir Muhtemelen yapim olarak daha hantal dolayisiyla daha agirdilar Gemilerin agir olmasina diger bir aciklama ise hoplitlerin silahlarini agirligi olarak dusunulmektedir Grek gemileri eger agir ise uygulayabilecekleri tek taktik olarak geriye bordalama kaldigindan daha fazla sayida asker yuklemek zorundaydilar Bu fazla asker almak gemileri daha da agir yapacaktir Nitekim Herodot Greklerin batirdiklarindan cok daha sayida gemiyi ele gecirdiklerini belirtmektedir Bu durumda Greklerin mahmuzlama taktiginden cok bordalama taktigini tercih ettikleri soylenebilir KuvvetlerGrek Iyon kent devletleri bu savas icin bir Aiol yerlesimi olan Midilli Adasi ile ittifak icinde kuvvet olusturdular Herodot her kent devletinin gemi olarak katkisini vermektedir Herodot a gore savas duzeni icinde yer alan kent devletleri Milet Priene Myus Teos Sakiz Erythrai gunumuzde Ildiri Phokaia gunumuze Foca Sisam ve Midilli dir Donanma toplam 353 triremeden olusan bir kuvveti toplamistir Kent Gemi sayisiSakiz Adasi 100Milet 80Midilli 70Sisam 60Teos 17Priene 12Erythrae 8Myus 3Phokaia 3Toplam 353 Her ne kadar Iyonya Birligi icinde bulunsalar da Efes ve Kolofon un gemi gondermedigi gorulmektedir Ote yandan Smyrna da onceleri bir Aoil yerlesimi iken tarafindan istila edilmisti Zaten bagimsiz bir kent devleti degildi Pers Herodot a gore Pers donanmasinda 600 savas gemisi bulunmaktaydi Bu donanma Fenike Misir ve yakin zamanda yeniden boyun egdirilen Kibris tan saglanmistir Pers donanmasina General Datis komuta etmis olmalidir Pers kayitlari General Datis in Lade Deniz Muharebesi oncesinde I Darius tarafindan Iyonya ya gonderildigini belirtmektedir Ancak Herodot Pers harekatina komuta eden generalin adindan soz etmemektedir Muharebe oncesiPers donanmasi Lade aciklarina geldiginde Iyon donanmasindaki gemi sayisi konusunda istihbarat yaptilar ve bu donanmayi alt edemeyecekleri endisesi icine girdiler Dahasi bir yenilgi durumunda I Darius un gazabini goze almak istemediler Bunun uzerine dolayli bir tutum izlendi ve Pers Donanma Komutanligi Herodot un anlatimina gore Iyon Ayaklanlanmasi nin baslarinda tahttan indirilerek surgune gonderilmis olan Iyon tiranlarina talimatlar verdi Soz konusu talimatta Pers Sarayina hizmet etmeleri icin kendi kentlerinin vatandaslarinin ayaklanma guclerinden cekilmelerini saglamalari istenmektedir Ayaklanma guclerinden ayrildiklari takdirde ayaklanmaya katildiklari icin cezalandirilmayacaklarina evlerinin ve tapinaklarinin yakilmayacagina garanti verilmektedir Kentler bir felakete ugramayacaklardi ve her sey eskisi gibi olacakti Ancak cekilmezler ve Pers kuvvetleriyle savasirlarsa kole edilecekleri ogullarinin hadim edilecegi kizlari alinarak Pers topraklarina goturulecegi ayrica topraklarina el konulacagi tehdidi ortaya konulmaktadir Tiranlar bu mesaji vatandaslarina ilettilerse de Iyonlar bu teklifleri geri cevirdiler Esasen bu tehditlerin ciddiyeti ve kararligi pek fark edilmemis gibi gorunmemektedir Herodot bu tekliflerin baska kentlere de goturuldugunun bilinmedigini her kentin sadece kendilerine yapildigini sandiklarinin yazmaktadir Hatta bu teklifleri gorusmek tartismak icin bir toplanti yapilmis bile degildir Iyonlar sadece savasin sevk ve idaresini gorusmek icin toplantilar yaptilar Phokaiali General Dionysius Grek kuvvetlerine savas egitimi vermeyi ve komuta etmeyi onermistir Dionysius durumun ustura sirtinda Turkcede bicak sirti oldugunu soylemistir ya kole olacaklar ya da ozgur kalacaklardir Simdi bir takim sikintilara katlanirlarsa dusmanlarini yenecek guce sahip olacaklar ve ozgur kalacaklardir Bu sikintidan kasti kendisinin yonetecegi siki bir askeri egitimdi Bu teklifin kabul edilmesi uzerine Dionysius her gun yogun bir askeri egitim programi uygulamaya koydu Her sabah gemiler sira sira acik denize cikiyordu Kurekcileri duzenli olarak calistirirken bordalama manevralari ve denizde piyade catismalari talimleri yapildi Bu calismalar yedi gun boyunca surduruldu Ancak bu yorucu talimler bu surenin sonunda askerlere agir geldi ve bitkin dustuler Uc gemiyle gelip talimlere katilmayip kamplarinda kaldilar Uc gemiyle cikip gelen Phokaialinin kendilerine eziyet etmesine katlanmak istemediler Kamplara cekilip bir kara ordusu gibi golgede yattilar gemilere cikmadilar Uzun sure hizli ve guclu kurek cekmenin her insanin el ve kaba etlerinin su toplamasina yol acmasi kacinilmazdir Herodot a gore Iyon ordusundaki bu disiplinsizligi ve umursamazligi goren Sisamlilar Pers teklifine olumlu bakmaya baslamislardi Bu durumda Pers kuvvetlerine ustun gelmenin olanaksiz oldugunu dusunmeye baslamislardi Dahasi Pers Donanmasi ni yenseler bile arkasindan bu kez bes kati gucte bir baskasinin geleceginden emindiler Ancak gunumuzde bazi tarihciler Grek kamplarindaki bu ayrismayi kabul etmemektedirler Herodot un bu konuda yanli dusundugu ve yazdigi ileri surulebilir Sisamlilar in ihanetini mazur gosterecek bir bahane arama cabasi da olabilir Hatta bunda baslica nedenin Sisamlilar i temize cikarmak oldugu ileri surulmektedir Yine de Sisamlilar savas baslayana kadar Grek kampinda kalmaya devam etmislerdir MuharebeAskeri talimlere katilmamak yonunde General Dionysius a bu baskaldiridan kisa bir sure sonra Pers donanmasi muharebe icin duzen alarak harekete gecti Herodot Iyonlar in deniz muharebesinde cesurca mi yoksa korkakca mi savastiklari konusunda birbirlerini sucladiklari icin bir sey soyleyemeyecegi acikca itiraf etmektedir Bununla birlikte Sisam gemileri muharebe hattindan cark ederek uzaklasmistir Yine de 11 Sisam savas gemisi Iyonlar i terk etmeyip muharebe hattinda kaldilar Herodot un verdigi rakamlara gore 49 Sisam triremesi muharebe hattindan cekilmis Iyon ittifaki 304 gemiyle muharebeye katilmis olmalidir Daha sonraki tarihlerde Sisamlilar bu muharebedeki vatandaslarinin yurekli ve ozverili mucadelesi anisina pazar yerlerine bir anitsal sutun dikeceklerdir Iyon muharebe hattinin bati kanadindaki Midilli gemileri de Sisam filosunun cekildigini gorerek muharebe hattini terk ettiler Boylece 70 geminin daha ayrilmasiyla filo mevcudu 234 gemiye dusmustur Sonuc olarak Iyon muharebe hattinin bir kanadi butun butun cokmus oldu Bu durum uzerine bazi Iyon gemileri de durumun bir anda umutsuz hale geldigini gorunce cekildiler Muharebe alaninda sadece guclu Sakiz donanmasinin belki baska bir grup Iyon gemisiyle birlikte muharebeye devam etmislerdir Muharebede kalan Iyon kuvvetleri her ne kadar inatla dovustulerse de agir kayiplara ugradilar ve kalan gemiler muharebe alanindan cekildiler Herodot denizde izlenmekte olan bu gemilerin Mykale Dagi eteklerine geldigini ve karaya ciktiklarini yazmaktadir Karadan ilerleyerek Efes topraklarinda ilerlediler O sirada Efesli kadinlar Demeter ve Persephone onuruna duzenlenen ni kutlamaktaydi Gece vakti topraklarina giren silahli bir grubu haber alan Efes in bunlari kadinlari kacirmaya gelen bir grup haydut sandilar ve uzerlerine asker saldilar Tumumunu kilictan gecirdiler Sonuc olarak muharebede sadece Sakiz in adam kaybi gemi basina 200 murettebat ve 40 askerden olmak uzere 24 bin kisi olmalidir Sonuclari ve devamiIyon filosunun ugradigi bu yenilgiyle Iyon Ayaklanmasi kesin olarak cozulmus oldu Lade Deniz Muharebesi o tarihe kadar bir savasta nihai sonucu belirleyen ilk deniz muharebesi olmustur Yenilgi ise Sisamli generallerin savas alanindan cekilmesine baglanabilir Bununla birlikte Leda Muharebesi nden hemen once durumu umutsuz gordukleri ileri surulmektedir Herodot un da Iyon Ayaklanmasi ni talihsiz bir macera olarak gordugu konusu halen tartisilmaktadir Ote yandan Sisam da generallerinin Lade deki tutumunu ihanet olarak degerlendiren vatansever bir grup ta vardi Kentin ornek modeli Olcek 1 300 Bergama Muzesi Berlin Lade aciklarindaki muharebenin kazanilmasindan sonra Pers kuvvetleri karaya ciktilar ve Milet duvarlar ele gecirilene kadar her turlu aractan yayarlanilarak ve taslar sokulerek yakin kusatma altina alindi Herodot un anlattigina gore erkeklerin cogu olduruldu kadinlar ve cocuklar kole edildi Milet te gunumuzde yapilan arkeolojik kazilar Lade Muharebesi sonrasinda yaygin imha izleri ve kentin buyuk olcude terk edildigini gosteren somut kanitlar vermektedir Ancak bazi Miletliler in kentte kalmasina ya da kisa sure sonra geri donmelerine karsin Milet hicbir zaman eski ihtisamina ve zenginligine kavusamamistir Milet in bu sekilde kismen tahliye edilmesiyle kent ve sahil bolgesi Persler tarafindan alindi dan Karya ya kadar olan topraklar da Pedasalilara birakildi Tutsak Miletliler once Susa ya I Darius un sarayina goturulduler Oradan Basra Korfezi nde Dicle nin denize dokuldugu bir bolgede zorla iskan edildiler Lade de generallerinin Pers Sarayi ile isbirligi icine girdigini dusunen bircok Sisamli bu generallerin eski tirani yeniden isbasina getireceginden kusku duyuyorlardi Eski tiranin da isbasina gecince intikam almaya yonelmesi bekleniyordu Bu durumda eski tiranin yeniden basa gecmesinden once goc etmeye karar vermislerdir Bu insanlar Sicilya kiyilarina yerlesmeleri icin yer gosteren Messina nin teklifini kabul ettiler Bu oneri Pers hakimiyetinden kacmayi saglayacak bir cozum olarak gorulmustu Aslinda Sisam Persler tarafindan Lade Muharebesi nde muharebe alanini birakip cekilmelerinin bir karsiligi olarak yakilip yikilmamistir Bu arada General Dionysius Sicilya ya yerleserek Kartaca ticaret gemilerine avlayan bir korsan grubu kurmustur Dionysius un Lade de donanmayi yonetmemis oldugu cunku daha once ust komuta gorevinin iptal edildigi ileri surulmektedir Iyon Ayaklanmasi boyunca yurutulen askeri harekatlar Bazi direnek noktalari ancak zor kullanilarak ele gecirilse de Karyalilar in cogu Pers kuvvetlerine boyun egmistir Pers filosu ve ordusu kisi Milet de gecirdi MO 493 yilinda Iyon Ayaklanmasi nin son direnek noktalarini da kirmak icin harekete gecti Ilk saldirilari Sakiz Adasi Midilli ve Bozcaada ya yonelmistir Daha sonra Onasya kiyilarina yonelerek geri kalan Iyon kentlerini de aldilar Tum Iyon kentleri benzer akibete ugradilar Hemen hepsi Milet in kaderini kismen paylasmamistir Lade onlerinde surulmus tiranlarla Iyonlara bildirdikleri tehditlerin hepsini gerceklestirdiler Bir kent uzerinde hakimiyet kurduklarinda Milet teki gibi en yakisikli erkek cocuklari ve cocuk yapabilecek durumdaki erkekleri toplayarak hadim ettiler en guzel genc kizlari da Pers Kraliyet Haremi ne gonderdiler Bu arada kentler ve tapinaklari atese verildi Pers Ordusu Marmara Denizi nin Asya tarafindaki kentleri yeniden istila etti Donanma ise Canakkale Bogazi nin Avrupa kiyilarina akin yapip buradaki kentleri sirayla ele gecirdi Onasya tumuyle Pers hakimiyetine girdi ve dolayisiyla Iyon Ayaklanmasi kesin olarak bastirilmis oldu Pers Sarayi yonunden Iyon Ayaklanmasi ni destekledikleri icin Atina ve Eretria yi cezalandirma politikasi MO 493 yili sonuna kadar sonuclandirilmamis bir meseleydi Iyon Ayaklanmasi I Darius un imparatorlugunu istikrar icinde yonetmesi yonunde ciddi bir tehdit yaratmisti Ayaklanma bastirilmisti ama Yunanistan daki kent devletleri halen bu yonde bir tehdit olusturmaya devam ediyorlardi Bu tehdit I Darius u Atina ve Eretria nin ele gecirmeyi ve devaminda tum Yunanistan i istila etmeyi dusunmeye baslamasina neden olmustur Bir sonraki yil MO 492 de Yunanistan in ilk istila girisimi baslatildi Pers General Maronius Yunanistan in kara yaklasim bolgelerini ele gecirerek istilayi kolaylastirmak icin gorevlendirildi General olanak bulursa Atina ve Eretria uzerine yuruyecekti Bu harekatla Iyon Ayaklanmasi sirasinda Pers hakimiyetinin gevsemis oldugu Trakya yeniden boyun egdirilirken Makedonya Kralligi da Pers Sarayi na bagli bir krallik haline getirildi Ancak denizde ugranilan bir yikim General Maronius un tum hareketini kesintiye ugratmistir Yunanistan in istilasini amaclayan ikinci girisimi MO 490 yilinda ve Iyon Ayaklanmasi sirasinda onemli rol oynayan Pers Satrabi Artaphernes in oglu Artaphernes yonetiminde yeniden baslatildi Bu harekette Pers kuvvetlerinin kara unsurlarini da yuklenmis olan Pers Donanmasi boyun egdirmek icin Egriboz dan once Kiklad Adalari na yonelmistir Egriboz kusatildi ele gecirildi ve yakilip yikildi Donanma daha sonra Attika yonunde yelken acti Maraton Koyu nda karaya cikan Pers Ordusu burada Atina Ordusu karsisinda giristigi Maraton Muharebesi nde agir bir yenilgiye ugramistir Bu yenilgi ikinci Pers girisiminin de sonunu belirlemistir Notlar Herodot amcasi Panyasis tiran Lygdamis tarafindan oldurulunce surgun olarak bir sure Sisam da yasamisti forum arkeo tr 10 Subat 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Dis baglantilarHerodot Terpsikhore 5 Kitap2 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot Erato 6 Kitap 5 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynakca Dokuz Eylul Universitesi 19 Ekim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Mayis 2012 Ankara Magara Arastirma ve Koruma Dernegi 15 Eylul 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Nisan 2012 a b c Fine Sh 269 277 5 Subat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cicero On the Laws I 5 a b c Holland Sh xvi xvii Thucydides History of the Peloponnesian War e g I 22 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Finley Sh 15 Holland Sh xxiv David Pipes Herodot Father of History Father of Liesh a b Holland Sh 377 Fehling Sh 1 277 Britannica 16 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Nisan 2012 J A S Evans Herodotos ve Ionia Isyani 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ceviri Omer Capar Anadolu Anatolia Dergisi Ankara Universitesi Sayi 24 Sh 79 a b Herodot I 142 151 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot I 142 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hulya Boyana Panionia Birligi 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde A U DTCF Tarih Arastirmalari Dergisi Sayi 49 Sh 13 Herodot I 26 20 Subat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 29 Haziran 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Nisan 2012 Herodot I 141 15 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Belkan Agar Antik Cagda Deniz Gucu ve Onemli Deniz Savaslari 24 Aralik 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Selcuk Universitesi Yuksek Lisans Tezi Sh 40 41 Cavit Cakmakci Karia ve Ionia Bolgesi Arkaik Devir Pers Cagi Heykeltiraslik Eserleri 27 Kasim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Selcuk Universitesi Yuksek Lisans Tezi a b c d Holland Sh 147 151 Holland Sh 153 154 Herodot 5 30 1 3 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 31 4 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 34 1 4 26 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 36 1 5 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 35 20 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Holland Sh 155 157 a b Holland Sh 157 159 Herodot 5 99 1 Herodot 5 99 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Kasim 2012 a b c Holland Sh 160 162 Herodot 5 100 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodoti 5 101 3 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 102 3 23 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 103 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 104 1 3 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b c Boardman et al Sh 481 490 8 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 5 124 1 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Herodot 6 6 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 7 1 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Belkan Agar Sh 2 a b c d e f g h Lazenby Sh 34 37 Holland Sh 320 326 Herodot VII 184 2 Mayis 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Belkan Agar Sh 28 Belkan Agar Sh 27 28 Belkan Agar Sh 29 Herodot VIII 60 25 Eylul 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot VIII 11 25 Eylul 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c Herodot 6 8 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Hulya Boyana Paniyonya Birligi 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde A U DTCF Tarih Arastirmalari Dergisi sayi 49 Sh 22 a b Herodot 6 9 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 9 3 4 5 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 10 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 11 1 3 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 12 1 4 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 J A S Evans Herodotos ve Ionia Isyani 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ceviri Omer Capar Anadolu Anatolia Dergisi Ankara Universitesi Sayi 24 Sh 85 Herodot 6 13 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 J A S Evans Sh 80 Herodot 6 14 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 14 2 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 14 3 10 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Hrodot 6 14 3 10 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Herodot 6 15 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 16 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Belkan Agar Sh 43 J A S Evans Sh 80 81 a b Herodot 6 32 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 22 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Herodot 6 20 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 11 1 2 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 25 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 17 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 5 25 2 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 31 1 2 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 Herodot 6 33 1 3 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Kasim 2012 a b Holland Sh 175 177 a b Herodot VI 43 20 Subat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot VI 94 116KaynakcaAntik kaynaklar Herodot Histories26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Herodotos Tarih Turkiye Is Bankasi Kultur YayinlariThucydides History of The Peloponnesian Wars Diodorus Siculus Library Cicero On the LawsCagdas kaynaklar The Cambridge Ancient History vol 5 Cambridge University Press 1988 D Fehling Herodotus and His Sources Citation Invention and Narrative Art 1989 JVA Fine The Ancient Greeks A Critical History Harvard University Press 1983 Moses Finley Thucydides History of the Peloponnesian War Penguin 1972 Tom Holland Persian Fire The First World Empire and the Battle for the West Doubleday 2006