Avustralya yerlileri ya da Avustralya Aborjinleri, Avustralya kıtası yerlilerine verilen ad. Aborjinler, Avustralya'ya Güneydoğu Asya'dan gelmişlerdir.[] Bir göçebe hayatı sınırları boyunca hareket halinde yaşamışlardır. Avlanırken mızrak ve bumerang, balık avında ise kanolar kullanmışlar, meyve ve sebze toplamışlardır. Yazılı bir dilleri olmamasına rağmen şarkılar yoluyla ağızdan ağza birçok bilgi aktarılmıştır.
Tanım
Aborjinler ifadesi genel olarak tüm bir Avustralya, Tasmanya ve çevre adalarda yaşayan yerlileri tanımlamakta kullanılmakla birlikte bu isimlendirmenin dil ve yaşayış biçimi olarak ortak noktalarıyla birlikte farklılıklar da taşıyan geleneksel toplulukları işaret ettiği de unutulmamalıdır". İsim, Latince "ab" ve "origine" sözcüklerinin birleşiminden oluşur. "Ab" İngilizcede "from", Türkçede "-den, -dan" ekine karşılık gelir. Misyoner rahipler tarafından kabilelere verilen bu genel isim "kökenli, köklü, kökene dair" anlamlarına gelmelidir.[]
Yerli kabilelerden bazıları; New South Wales ve Viktorya'da , Queensland'da , Güney Avustralya'da , Merkezi Batı Avustralya'da ; Güneybatı Avustralya'da , Kuzey Avustralya'da ve Kuzey bölgelerine komşu bölgelerde ; orta Kuzey bölgede , Doğu Arnhem topraklarında ve Tazmanya'da Palawah kabileleri gibi.
En büyük gruplardan Anangu (Çölden gelen kişi anlamına gelmektedir) kabilesinin Luritja ve Antikirinya şeklinde alt toplulukları bulunmaktadır.
Nüfusu
İngilizler 18. yüzyılda Avustralya'ya yerleştiklerinde 300.000'den fazla aborjin yaşamaktaydı. Ancak birçoğu İngilizler tarafından öldürülmüş ya da topraklarından sürülmüştü. 1900'lerin ortasında Aborjin nüfusu 45.000'e düşmüştü. 1960'larda hükûmetin Aborjinlerin toprak haklarını tanımaya başlamasıyla birlikte bu rakam yükselmiş ve bugün 250.000'in üzerine çıkmıştır.
2001 yılında Avustralya İstatistik Bürosu toplam yerli nüfusunu 458,521 olarak vermiştir (bu rakam Avustralya'nın toplam nüfusunun %2.4'üdür). Bu nüfusun %90'ı Aborjin olarak, %4'ü , geri kalan %4'ü hem Aborjin hem Torres Strait Islander olarak tanımlanmaktadır.
2001 nüfus sayımına göre Aborjin Nüfusu:
- Yeni Güney Galler New South Wales - 134.888
- Queensland - 125.910
- Batı Australya Western Australia - 65.931
- Northern Territory - 56.875
- Victoria - 27.846
- Güney Avustralya South Australia - 25.544
- Tazmanya - 17.384
- ACT - 3.909
- Diğer bölgeler - 233
Kültür ve Din
Avustralya kıtasında Avrupalılar gelmeden önce farklı dillere sahip pek çok kabile barındığı için tek bir kültürden ziyade birbirleriyle benzerlikleri de olan farklı kültürlerden bahsedilebilir. Pek çok büyük ve birbirlerinden farklı grupların kendi kültürleri, inanç yapıları ve dilleri bulunmaktadır. Bu kültürler zaman içinde birbirleriyle az veya çok çakışmışlardır.
Bkn. Düşzamanı
Avustralya yerlilerinin toprağa saygı ve Düşzamanı inancı üzerine kurulu şifahi gelenekleri ve manevi erdemleri bulunmaktaydı. Rüyalar, düşler hem yaradılışın antik zamanı hem de günümüz gerçeğini ifade etmektedir.
Düş zamanı hikâyelerinden bir parça:
Tüm dünya uykudaydı. Her şey sessiz, hareketsizdi ve hiçbir şey büyümüyordu. Hayvanlar yer altında uyumaktaydı. Bir gün gökkuşağı yılanı uyandı ve dünyanın yüzeyinde süründü. Her şeyi bir kenara itti ve bu onun tarzıydı. Tüm bir diyarı gezdi ve yorulduğunda kıvrılıp uyumaya başladı. Böylece her yere izini bıraktı. Sonra geri döndü ve kurbağalara seslendi. Onlar da su dolu kocaman mideleriyle ortaya çıktılar. Gökkuşağı yılanı onları gıdıklayıp güldürdü. Sular ağızlarından çıktı ve gökkuşağı yılanının izlerini doldurdu. Göl ve nehirler böyle yaratıldı. Daha sonra çimenler ve ağaçlar büyümeye ve yeryüzünü yaşam doldurmaya başladı.
1996 nüfus sayımında Aborjinlerin %72 oranında Hıristiyanlığın çeşitli formlarını uyguladıkları %16'sının ise herhangi bir dini işaretlemediği bildirilmiştir. 2001 yılı nüfus sayımında Aborjin nüfusunun yüzde 0.03 kadarının Aborjin dini pratiklerini uyguladıkları tespit edilmiştir. Son zamanlarda İslam dinine geçişler başlamıştır.
Aborjin Sanatı
Aborjinler suyla çeşitli kaya pigmentlerini karıştırarak elde ettikleri boyalarla kayalıklara veya ağaç kabuklarına ilkel fırçalar, çubuklar ve parmaklarını kullanarak veya ağızlarına aldıkları boyayı püskürterek boyama yapmışlardır.
Aborjin sanatında temalar Aborjinlerin mitolojik Düşzamanı ile ilişkilidir, öyle ki günümüzde temasını aborjin maneviyatından almayan sanatların hakiki aborjin sanatı olmadığını söyleyenler bulunmaktadır. Aborjinlerin önde gelen sanatçılarından Wenten Rubuntja manevi anlamdan yoksun herhangi bir aborjin sanatı ile karşılaşmanın zor olduğunu söylemektedir.
Müzik ve dansın da Aborjin kültüründe önemli bir yeri vardır. Aborjinlerin hemen her durum için yazdıkları şarkıları bulunmaktadır; av şarkıları, cenaze şarkıları, atalarla ilgili şarkılar, mevsim şarkıları, hayvan ve arazi ile ilgili şarkılar ve Rüyazamanı efsaneleriyle ilgili şarkılar. Aborjin müzikleri de kıtaya özgü enstrümanlarla (örneğin didgeridoo) icra edilirler.
Hayatları
Aborjinler, geleneksel olarak; açıkta ya da dallardan ve ağaç kabuklarından yapılmış barınaklarda yaşamaktaydılar. Vücutlarının boyanmış kısımları sayılmazsa Aborjinler pek fazla örtünmezlerdi. , kemerler ve paltolar kanguru derisinden yapılmaktaydı. Bugün, az sayıda Aborjin ülkenin iç kısımlarında, atalarının yaşadığı gibi yaşamaktadır. Büyük çoğunluğu ise kasaba ya da şehirlere göç etmiş durumdadır.
Sanat ve Müzik
Aborjin sanatı, esas olarak mağara duvarlarının ve ağaç kabuklarının boyanması, şiir ve şarkıların söylenmesi ve bu sayede dinsel inançların betimlenmesi biçimindedir. Bugün kimi Aborjin sanatçıları toprak boyalarla ve kömür kullanarak yaptıkları eserlerini satarak geçimlerini sürdürmektedirler. Aborjin müziği bir didgeridoo (uzun ve odundan yapılmış bir çeşit kaval) ve birbirine vurulan iki çubuk (aynı zamanda bu çubuklar bumerang olarak kullanılmaktadır.) ile yapılmaktadır.
Tarih
Avustralya yerlileri kendilerinin hep Avustralya kıtasında bulunduklarına inanırlar. Yerlilerin kökeni ile ilgili elde hiçbir bilimsel kanıt bulunmamaktadır. Güneybatı Asya'dan bu kıtaya gelmiş olmalarına rağmen hiçbir Asya halkıyla herhangi bir bağlantıları olduğuna dair kanıt bulunmamaktadır.
Avrupalı Yerleşimcilerin Kıtaya Gelişi
İlk Avrupalı yerleşimcilerin kıtaya gelişinden önce Avustralya'da 250 bin ve 1 milyon arası bir nüfusun olduğu tahmin edilmektedir. Nüfus düzeyi muhtemelen binlerce yıldır aynı kalmaya devam etmiştir. Avustralya yerlilerinin çoğunlukla çöl sakinleri olduğu şeklindeki genel kanı aslında yanlıştır çünkü en yoğun yerli nüfusun olduğu bölgeler sahil bölgeleridir. En büyük nüfus yoğunluğu kıtanın güney ve doğu bölgelerinde özellikle de Murray Gölü vadisinde yer almaktadır. Bununla birlikte Avustralya yerlileri, Tazmanya'nın soğuk ve nemli platolarından kıtanın kurak iç bölgelerine kadar tüm Avustralya'da doğa ile başarılı bir uyum sağlamışlardır. Yerlilerin kullandıkları teknikler, yiyecek türleri ve avlanma biçimleri yerel koşullara uyum sağlamıştır.
Kıtanın Avrupalı yerleşimciler tarafından sömürgeleştirilmesi sonrasında sahil bölgelerindeki yerli nüfus hızla topraklarından edildiler ve geleneksel Aborjin yaşam biçimini terk etmeye zorlandılar. Avrupalıların yerleşmekten kaçındıkları kurak bölgelerdeki yerli topluluklar ise yaşam biçimlerini daha fazla korudular. Fakat Avrupalı istilacılardan kaçarak iç bölgelere sığınan Aborjinler daha fazladır. Çünkü yeni gelenler onları çöle sürdüler. Oysa yeni gelen Avrupalılar, tanrılarının geri döndüğüne inanan Aborjinleri bir soykırım diyebileceğimiz bazı durumlara maruz bıraktılar. Kıyı şeridini terk edip çöle gitmek zorunda kaldılar. Sonun başlangıcı başlamıştı artık!
Avrupalı Yerleşimcilerin Kıtaya Etkisi
1770 yılında Kaptan James Cook, Avustralya'nın doğu sahillerini Büyük Britanya adına ele geçirdi ve burayı Yeni Güney Galler (New South Wales) olarak isimlendirdi. Avustralya'daki İngiliz sömürgeciliği 1788'de Sidney'de başladı ve kıtaya ilk gelen Batılı yerleşimciler çiçek, suçiçeği, grip, kızamık gibi rahatsızlıkları da beraberlerinde getirdiler. Bünyeleri bu hastalıkları hiç tanımayan Avustralya yerlileri bu hastalıklara yakalanarak büyük ölçüde kayıplar verdiler ve nüfusları önemli ölçüde düşüş gösterdi.
İngiliz yerleşimcilerin ikinci etkisi arazi ve su kaynaklarını kendilerine ayırmaları olmuştur. Beyaz yerleşimciler avcı-toplayıcı olan yerli halkın kendi topraklarına sahip olma gibi bir kavrama sahip olmayan ve sürülecekleri herhangi bir yerde de mutlu yaşayabilecek göçmenler olarak görmüşlerdi. Oysa geleneksel arazilerini, yiyecek ve su kaynaklarının kaybı yerliler üzerinde ölümcül etki yapmış ve hastalıklarla güçsüz düşmüşlerdi. Aynı zamanda beyaz adamlar Avustralya yerlilerinin arazileriyle derin ruhsal ve kültürel bağlara sahip oldukları gerçeğini görmemiş veya görmezlikten gelmeyi tercih etmişlerdi. Geleneksel dini pratiklerinden uzaklaştırılan bu halklarda doğum oranları hızla düşmüş alkol gibi yerlilere yabancı içkilerin kullanımı artmıştı. 1788 yılı ile 1900 yılları arasında yerliler, maruz kaldıkları hastalıklar sonucu nüfuslarının yaklaşık %90'ını kaybettiler. Tasmanya adasında Britanya sömürge döneminde 1803-1847 yıllarında işlenen Tasmanya Soykırımı sırasında Tasmanya yerlilerinin soyları tüketilmiştir.
Aborjin Soykırımları
Avrupalı sömürge güçleri Avustralya yerlilerini farklı zamanlarda soykırım uygulamalarına tabi tutmuşlardır. Ancak soykırımlarla ilgili bilgi çoğunlukla hükûmetin tuttuğu kayıtlardan edinildiği için sayılarının belirtilenden çok daha fazla olabileceği düşünülebilir. Tasmanya Soykırımı en iyi bilinen örneğidir.
Northern Territory Legislative Assembly'nin üyesi olan John Ah Kit 9 Ekim 2003 tarihli bir tartışmada şunları söylemektedir:
1920'lerin sonlarının büyük bir kuraklık zamanı olduğu ve bu yüzden de bu ortamda Avustralya'da siyah/beyaz ilişkilerinin öncülerinin aralarından pek çok şey geçtiği unutulmamalıdır. Doğal kaynaklar üzerinde yoğun bir mücadele yaşanmaktaydı. Bir arazi ve onun halkı arasında; sığırlar ve beraberlerinde silahlar ve hastalıklar getirenler arasındaki bir çatışmaydı bu. Genellikle yanlış anlaşılan şey şu ki tek bir olay değil polis gruplarının ayrım gözetmeden haftalarca öldürdüğü bir seri cezalandırıcı baskınlardan biri olduğudur." [1]
Aşağıda bunlardan birkaçı yer almaktadır:
- Fremantle, Batı Avustralya (1830): Batı Avustralya'daki Avustralya yerli halkına yönelik ilk resmi 'cezalandırma baskını' (punishment raid) bu girişim Yüzbaşı Irwin tarafından 1830 Mayısında gerçekleştirilmiştir. Fremantle'ın kuzeyindeki Aborjin kampına Irwin'in yönlendirdiği askerler tarafından pek çok Aborjin öldürülmüş ve yaralanmıştı.
- Convincing Ground katliamı (1833-34) : Portland yakınlarındaki Victoria'da Victoria'daki kayıtlı en büyük katliamlardan biri yapılmıştı. Balina avcıları ve yerel Kilcarer Gunditjmara halkı balina teknelerini sahile çekme hakları için mücadele etmekteydiler.
- Waterloo Creek katliamı (1838) : Waterloo Creek denilen yerdeki yerli kampına düzenlenen baskında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 100-300 arasında Avustralya yerlisinin öldürüldüğü iddia edilmektedir.
- Coniston katliamı (1928) : Avrupalıların Aborjinlere uyguladığı bilinen son katliamdır. Coniston'da bazı Aborjin aileleri Avrupalılar tarafından vurulmuştur. Katliam dingo avcısı Frederick Brooks'un 1928 Ağustosunda Yukurru denilen yerde bazı Aborjinliler tarafından vurulmasının intikamı adına işlenmiştir. Resmi kayıtlar 32 Aborjinin öldürüldüğünü ifade ederken tarihçiler en az altmış Aborjin erkek, kadın ve çocuğunun katliamda öldürüldüğünü iddia etmektedirler. Brooks'un öldürülmesi üzerine yerel polis memuru William Murray intikam amacıyla birkaç hafta süreyle Aborjin kamplarına baskın düzenlemişti. Soruşturma kurulu Constable Murray'in eylemenin haklı olduğu hükmünü vererek beraat ettirmiştir.
1910 ve 1970 yılları arasında uygulanan devlet politikasıyla, yerli çocukların 3'te 1'i ila 10'da 1'i ailelerinden zorla alındı. 1997 yılında tarafından yürütülen ulusal bir soruşturma kapsamında, yerli çocukların ailelerinden zorla ayrılıp asimile edilerek, ayrı bir ırk olan Aborjinleri yok etmenin amaçlandığı ve soykırım uygulandığı sonucuna varıldı.
Günümüzde Aborjinler
1999'da Avustralya Anayasası'nın değiştirilmesi kabul edildi. Bu anayasanın giriş bölümünde Avustralya'da İngiliz yerleşiminden önce yerli Avustralyalıların kıtada yaşadığı kabul edilmekteydi.
2004 yılında Avustralya Hükûmeti Avustralya'nın en büyük yerli organizasyonu olan ATSIC'i (The Aboriginal and Torres Strait Islander Commission) kamu fonlarının ATSIC'in başkanı tarafından kötüye kullanıldığı gerekçesiyle feshetti ve yerlilerle ilgili programlar başka hükûmet bölümlerine aktarıldı ve hükûmetle beraber çalışan "Department of Immigration and Multicultural and Indigenous Affairs" altındaki "The Office of Indigenous Policy Coordination" kuruldu.
Avustralya Aborjin nüfusunun büyük bir kesimi şehirleşmiş ancak küçük bir kesimi eskiden kilise misyonu olan bölgelerdeki iskânlarda yaşamaktadır. Aborjin gençleri genel nüfusa oranla 11 kat daha fazla hapse giriyor ve polis gözetimi altında işlenen intihar oranları oldukça yüksek. İşsizlik, sağlık ve yoksulluk problemleri aynı şekilde genel nüfusa oranla oldukça yüksek, okul bırakma ve üniversiteye giriş oranları ise düşük seyretmektedir.
Eski hükûmetler beyazların Aborjin topluluklarına yaptıklarından dolayı kendilerinden özür dilemeyi sürekli reddetmişlerdir. Ayrıca ATSIC gibi Aborjinlerin en büyük teşkilatlarından birini yolsuzluk gerekçesiyle kapatmışlardır. Fakat başbakan Kevin Rudd'un tüm Avustralyalılar adına Aborjinlerden özür dilemesini öngören önerge oy birliğiyle kabul edilmiştir. Rudd'un parlamentoda okuduğu bu önergede “Avustralya’da birbiri ardına gelen hükûmetlerin, derin üzüntü, acı ve kayıplara neden olan yasaları ve politikaları nedeniyle bu Avustralyalı vatandaşlarımızdan özür diliyoruz” ifadeleri yer almış, özür kelimesinin sıkça kullanıldığı bu konuşmada Kevin Rudd ayrıca "çalınmış nesil"den de özür dilemiştir. Yaklaşık 20 dakika süren konuşma oturumu izleyen Aborjinler tarafından ayakta alkışlanmıştır.
Suç Oranı
Avustralya yerlilerinin hapishaneye girme oranı yerli olmayan kesimden 11 kat daha fazla olduğu belirtilmektedir. Yerlilerin küçük suçlardan dolayı yerli olmayan kesimlerden daha fazla suçlandıkları da iddialar arasındadır. Yerlilerin suça itilme sebepleri arasında şunlar gösterilmektedir:
- Yoksulluk
- İşsizlik : 2001 nüfus sayımında bir yerlinin (%20) yerli olmayandan (%7.6) 3 kat daha fazla işsiz kalabildiği ortaya çıkmıştır.
- Yetersiz eğitim : 2001 nüfus sayımında yerlilerin sadece %39'unun 12 yıllık eğitimi tamamladığı görülmektedir
- Adaletsizlik ve ırkçılığa tepki
- Kültürel yozlaşma : Kıtanın beyaz yöneticilerinin yerlileri kendi kültürel kökenlerinden uzaklaştırmak adına yaptıkları pek çok uygulama olduğu bilinmektedir. Yerli çocuklarının ailelerinden koparılıp beyazlar gibi giyinip konuşmaya zorlandıkları okullarda okutulmaya çalışılması bunlardan sadece biridir..[]
Dil ve Edebiyat
Avrupalıların gelişinden önce, Aborjinler yalnızca sözlü edebiyat ürünleri vermekteydi ve yazma sistemleri yoktu. Avustralya Aborijin dillerinin transkripsiyonundan sonra kısıtlı da olsa bir yazılı kültür oluştu.
Kaynakça
- ^ AnaBritannica (1987, 3. cilt, sayfa: 46-47 Avustralya Yerlileri)
- ^ International Review of Indigenous issues in 2000: Australia -- 6. Indigenous children as victims of racism 13 Şubat 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. . 27 Nisan 2013 tarihinde erişildi.
- ^ Bringing them Home - Chapter 13 4 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. . 27 Nisan 2013 tarihinde erişildi.
- [1] ^ Henry Reynolds (ed.) Dispossession: Black Australians and White Invaders, Sydney: Allen & Unwin, 1989, s. 9
- [2] ^ David Collins, An Account of the English Colony in New South Wales7 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- [3] ^ Religion and Mythology 23 Ağustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- [4] ^ Coniston massacre 13 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- The history of the separation Aboriginal and Torres Strait Islander children from their families23 Ekim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Indigenous Australians 25 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- List of Australian Aboriginal Massacres 13 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Aboriginal art 2 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- Aborjinlerin Astronomik ve Astrolojik Mitleri
- Australian Aboriginal Culture-Sacred Texts 23 Ağustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Tavşan Geçirmez Çit, Ailelerinden koparılan aborjin neslinin anısına bir film 5 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Avustralya yerlileri ya da Avustralya Aborjinleri Avustralya kitasi yerlilerine verilen ad Aborjinler Avustralya ya Guneydogu Asya dan gelmislerdir kaynak belirtilmeli Bir gocebe hayati sinirlari boyunca hareket halinde yasamislardir Avlanirken mizrak ve bumerang balik avinda ise kanolar kullanmislar meyve ve sebze toplamislardir Yazili bir dilleri olmamasina ragmen sarkilar yoluyla agizdan agza bircok bilgi aktarilmistir TanimAborjinler ifadesi genel olarak tum bir Avustralya Tasmanya ve cevre adalarda yasayan yerlileri tanimlamakta kullanilmakla birlikte bu isimlendirmenin dil ve yasayis bicimi olarak ortak noktalariyla birlikte farkliliklar da tasiyan geleneksel topluluklari isaret ettigi de unutulmamalidir Isim Latince ab ve origine sozcuklerinin birlesiminden olusur Ab Ingilizcede from Turkcede den dan ekine karsilik gelir Misyoner rahipler tarafindan kabilelere verilen bu genel isim kokenli koklu kokene dair anlamlarina gelmelidir kaynak belirtilmeli Yerli kabilelerden bazilari New South Wales ve Viktorya da Queensland da Guney Avustralya da Merkezi Bati Avustralya da Guneybati Avustralya da Kuzey Avustralya da ve Kuzey bolgelerine komsu bolgelerde orta Kuzey bolgede Dogu Arnhem topraklarinda ve Tazmanya da Palawah kabileleri gibi En buyuk gruplardan Anangu Colden gelen kisi anlamina gelmektedir kabilesinin Luritja ve Antikirinya seklinde alt topluluklari bulunmaktadir NufusuIngilizler 18 yuzyilda Avustralya ya yerlestiklerinde 300 000 den fazla aborjin yasamaktaydi Ancak bircogu Ingilizler tarafindan oldurulmus ya da topraklarindan surulmustu 1900 lerin ortasinda Aborjin nufusu 45 000 e dusmustu 1960 larda hukumetin Aborjinlerin toprak haklarini tanimaya baslamasiyla birlikte bu rakam yukselmis ve bugun 250 000 in uzerine cikmistir 2001 yilinda Avustralya Istatistik Burosu toplam yerli nufusunu 458 521 olarak vermistir bu rakam Avustralya nin toplam nufusunun 2 4 udur Bu nufusun 90 i Aborjin olarak 4 u geri kalan 4 u hem Aborjin hem Torres Strait Islander olarak tanimlanmaktadir 2001 nufus sayimina gore Aborjin Nufusu Yeni Guney Galler New South Wales 134 888 Queensland 125 910 Bati Australya Western Australia 65 931 Northern Territory 56 875 Victoria 27 846 Guney Avustralya South Australia 25 544 Tazmanya 17 384 ACT 3 909 Diger bolgeler 233Kultur ve DinAvustralya kitasinda Avrupalilar gelmeden once farkli dillere sahip pek cok kabile barindigi icin tek bir kulturden ziyade birbirleriyle benzerlikleri de olan farkli kulturlerden bahsedilebilir Pek cok buyuk ve birbirlerinden farkli gruplarin kendi kulturleri inanc yapilari ve dilleri bulunmaktadir Bu kulturler zaman icinde birbirleriyle az veya cok cakismislardir Bkn Duszamani Gokkusagi yilaninin bir temsili Avustralya yerlilerinin topraga saygi ve Duszamani inanci uzerine kurulu sifahi gelenekleri ve manevi erdemleri bulunmaktaydi Ruyalar dusler hem yaradilisin antik zamani hem de gunumuz gercegini ifade etmektedir Dus zamani hikayelerinden bir parca Tum dunya uykudaydi Her sey sessiz hareketsizdi ve hicbir sey buyumuyordu Hayvanlar yer altinda uyumaktaydi Bir gun gokkusagi yilani uyandi ve dunyanin yuzeyinde surundu Her seyi bir kenara itti ve bu onun tarziydi Tum bir diyari gezdi ve yoruldugunda kivrilip uyumaya basladi Boylece her yere izini birakti Sonra geri dondu ve kurbagalara seslendi Onlar da su dolu kocaman mideleriyle ortaya ciktilar Gokkusagi yilani onlari gidiklayip guldurdu Sular agizlarindan cikti ve gokkusagi yilaninin izlerini doldurdu Gol ve nehirler boyle yaratildi Daha sonra cimenler ve agaclar buyumeye ve yeryuzunu yasam doldurmaya basladi 1996 nufus sayiminda Aborjinlerin 72 oraninda Hiristiyanligin cesitli formlarini uyguladiklari 16 sinin ise herhangi bir dini isaretlemedigi bildirilmistir 2001 yili nufus sayiminda Aborjin nufusunun yuzde 0 03 kadarinin Aborjin dini pratiklerini uyguladiklari tespit edilmistir Son zamanlarda Islam dinine gecisler baslamistir Aborjin SanatiAborjinler suyla cesitli kaya pigmentlerini karistirarak elde ettikleri boyalarla kayaliklara veya agac kabuklarina ilkel fircalar cubuklar ve parmaklarini kullanarak veya agizlarina aldiklari boyayi puskurterek boyama yapmislardir Aborjin sanatinda temalar Aborjinlerin mitolojik Duszamani ile iliskilidir oyle ki gunumuzde temasini aborjin maneviyatindan almayan sanatlarin hakiki aborjin sanati olmadigini soyleyenler bulunmaktadir Aborjinlerin onde gelen sanatcilarindan Wenten Rubuntja manevi anlamdan yoksun herhangi bir aborjin sanati ile karsilasmanin zor oldugunu soylemektedir Muzik ve dansin da Aborjin kulturunde onemli bir yeri vardir Aborjinlerin hemen her durum icin yazdiklari sarkilari bulunmaktadir av sarkilari cenaze sarkilari atalarla ilgili sarkilar mevsim sarkilari hayvan ve arazi ile ilgili sarkilar ve Ruyazamani efsaneleriyle ilgili sarkilar Aborjin muzikleri de kitaya ozgu enstrumanlarla ornegin didgeridoo icra edilirler HayatlariAborjinler geleneksel olarak acikta ya da dallardan ve agac kabuklarindan yapilmis barinaklarda yasamaktaydilar Vucutlarinin boyanmis kisimlari sayilmazsa Aborjinler pek fazla ortunmezlerdi kemerler ve paltolar kanguru derisinden yapilmaktaydi Bugun az sayida Aborjin ulkenin ic kisimlarinda atalarinin yasadigi gibi yasamaktadir Buyuk cogunlugu ise kasaba ya da sehirlere goc etmis durumdadir Sanat ve MuzikAborjin sanati esas olarak magara duvarlarinin ve agac kabuklarinin boyanmasi siir ve sarkilarin soylenmesi ve bu sayede dinsel inanclarin betimlenmesi bicimindedir Bugun kimi Aborjin sanatcilari toprak boyalarla ve komur kullanarak yaptiklari eserlerini satarak gecimlerini surdurmektedirler Aborjin muzigi bir didgeridoo uzun ve odundan yapilmis bir cesit kaval ve birbirine vurulan iki cubuk ayni zamanda bu cubuklar bumerang olarak kullanilmaktadir ile yapilmaktadir TarihAvustralya yerlileri kendilerinin hep Avustralya kitasinda bulunduklarina inanirlar Yerlilerin kokeni ile ilgili elde hicbir bilimsel kanit bulunmamaktadir Guneybati Asya dan bu kitaya gelmis olmalarina ragmen hicbir Asya halkiyla herhangi bir baglantilari olduguna dair kanit bulunmamaktadir Avrupali Yerlesimcilerin Kitaya Gelisi Aborjin el aletleriKaptan James Cook un 1770 te adaya gelisine karsi duran yerlilerin gosterildigi bir gravur Ilk Avrupali yerlesimcilerin kitaya gelisinden once Avustralya da 250 bin ve 1 milyon arasi bir nufusun oldugu tahmin edilmektedir Nufus duzeyi muhtemelen binlerce yildir ayni kalmaya devam etmistir Avustralya yerlilerinin cogunlukla col sakinleri oldugu seklindeki genel kani aslinda yanlistir cunku en yogun yerli nufusun oldugu bolgeler sahil bolgeleridir En buyuk nufus yogunlugu kitanin guney ve dogu bolgelerinde ozellikle de Murray Golu vadisinde yer almaktadir Bununla birlikte Avustralya yerlileri Tazmanya nin soguk ve nemli platolarindan kitanin kurak ic bolgelerine kadar tum Avustralya da doga ile basarili bir uyum saglamislardir Yerlilerin kullandiklari teknikler yiyecek turleri ve avlanma bicimleri yerel kosullara uyum saglamistir Kitanin Avrupali yerlesimciler tarafindan somurgelestirilmesi sonrasinda sahil bolgelerindeki yerli nufus hizla topraklarindan edildiler ve geleneksel Aborjin yasam bicimini terk etmeye zorlandilar Avrupalilarin yerlesmekten kacindiklari kurak bolgelerdeki yerli topluluklar ise yasam bicimlerini daha fazla korudular Fakat Avrupali istilacilardan kacarak ic bolgelere siginan Aborjinler daha fazladir Cunku yeni gelenler onlari cole surduler Oysa yeni gelen Avrupalilar tanrilarinin geri dondugune inanan Aborjinleri bir soykirim diyebilecegimiz bazi durumlara maruz biraktilar Kiyi seridini terk edip cole gitmek zorunda kaldilar Sonun baslangici baslamisti artik Avrupali Yerlesimcilerin Kitaya Etkisi 1770 yilinda Kaptan James Cook Avustralya nin dogu sahillerini Buyuk Britanya adina ele gecirdi ve burayi Yeni Guney Galler New South Wales olarak isimlendirdi Avustralya daki Ingiliz somurgeciligi 1788 de Sidney de basladi ve kitaya ilk gelen Batili yerlesimciler cicek sucicegi grip kizamik gibi rahatsizliklari da beraberlerinde getirdiler Bunyeleri bu hastaliklari hic tanimayan Avustralya yerlileri bu hastaliklara yakalanarak buyuk olcude kayiplar verdiler ve nufuslari onemli olcude dusus gosterdi Ingiliz yerlesimcilerin ikinci etkisi arazi ve su kaynaklarini kendilerine ayirmalari olmustur Beyaz yerlesimciler avci toplayici olan yerli halkin kendi topraklarina sahip olma gibi bir kavrama sahip olmayan ve surulecekleri herhangi bir yerde de mutlu yasayabilecek gocmenler olarak gormuslerdi Oysa geleneksel arazilerini yiyecek ve su kaynaklarinin kaybi yerliler uzerinde olumcul etki yapmis ve hastaliklarla gucsuz dusmuslerdi Ayni zamanda beyaz adamlar Avustralya yerlilerinin arazileriyle derin ruhsal ve kulturel baglara sahip olduklari gercegini gormemis veya gormezlikten gelmeyi tercih etmislerdi Geleneksel dini pratiklerinden uzaklastirilan bu halklarda dogum oranlari hizla dusmus alkol gibi yerlilere yabanci ickilerin kullanimi artmisti 1788 yili ile 1900 yillari arasinda yerliler maruz kaldiklari hastaliklar sonucu nufuslarinin yaklasik 90 ini kaybettiler Tasmanya adasinda Britanya somurge doneminde 1803 1847 yillarinda islenen Tasmanya Soykirimi sirasinda Tasmanya yerlilerinin soylari tuketilmistir Aborjin Soykirimlari Avrupali somurge gucleri Avustralya yerlilerini farkli zamanlarda soykirim uygulamalarina tabi tutmuslardir Ancak soykirimlarla ilgili bilgi cogunlukla hukumetin tuttugu kayitlardan edinildigi icin sayilarinin belirtilenden cok daha fazla olabilecegi dusunulebilir Tasmanya Soykirimi en iyi bilinen ornegidir Northern Territory Legislative Assembly nin uyesi olan John Ah Kit 9 Ekim 2003 tarihli bir tartismada sunlari soylemektedir 1920 lerin sonlarinin buyuk bir kuraklik zamani oldugu ve bu yuzden de bu ortamda Avustralya da siyah beyaz iliskilerinin onculerinin aralarindan pek cok sey gectigi unutulmamalidir Dogal kaynaklar uzerinde yogun bir mucadele yasanmaktaydi Bir arazi ve onun halki arasinda sigirlar ve beraberlerinde silahlar ve hastaliklar getirenler arasindaki bir catismaydi bu Genellikle yanlis anlasilan sey su ki tek bir olay degil polis gruplarinin ayrim gozetmeden haftalarca oldurdugu bir seri cezalandirici baskinlardan biri oldugudur 1 Asagida bunlardan birkaci yer almaktadir Fremantle Bati Avustralya 1830 Bati Avustralya daki Avustralya yerli halkina yonelik ilk resmi cezalandirma baskini punishment raid bu girisim Yuzbasi Irwin tarafindan 1830 Mayisinda gerceklestirilmistir Fremantle in kuzeyindeki Aborjin kampina Irwin in yonlendirdigi askerler tarafindan pek cok Aborjin oldurulmus ve yaralanmisti Convincing Ground katliami 1833 34 Portland yakinlarindaki Victoria da Victoria daki kayitli en buyuk katliamlardan biri yapilmisti Balina avcilari ve yerel Kilcarer Gunditjmara halki balina teknelerini sahile cekme haklari icin mucadele etmekteydiler Waterloo Creek katliami 1838 Waterloo Creek denilen yerdeki yerli kampina duzenlenen baskinda aralarinda kadin ve cocuklarin da bulundugu 100 300 arasinda Avustralya yerlisinin olduruldugu iddia edilmektedir Coniston katliami 1928 Avrupalilarin Aborjinlere uyguladigi bilinen son katliamdir Coniston da bazi Aborjin aileleri Avrupalilar tarafindan vurulmustur Katliam dingo avcisi Frederick Brooks un 1928 Agustosunda Yukurru denilen yerde bazi Aborjinliler tarafindan vurulmasinin intikami adina islenmistir Resmi kayitlar 32 Aborjinin olduruldugunu ifade ederken tarihciler en az altmis Aborjin erkek kadin ve cocugunun katliamda olduruldugunu iddia etmektedirler Brooks un oldurulmesi uzerine yerel polis memuru William Murray intikam amaciyla birkac hafta sureyle Aborjin kamplarina baskin duzenlemisti Sorusturma kurulu Constable Murray in eylemenin hakli oldugu hukmunu vererek beraat ettirmistir 1910 ve 1970 yillari arasinda uygulanan devlet politikasiyla yerli cocuklarin 3 te 1 i ila 10 da 1 i ailelerinden zorla alindi 1997 yilinda tarafindan yurutulen ulusal bir sorusturma kapsaminda yerli cocuklarin ailelerinden zorla ayrilip asimile edilerek ayri bir irk olan Aborjinleri yok etmenin amaclandigi ve soykirim uygulandigi sonucuna varildi Gunumuzde Aborjinler1999 da Avustralya Anayasasi nin degistirilmesi kabul edildi Bu anayasanin giris bolumunde Avustralya da Ingiliz yerlesiminden once yerli Avustralyalilarin kitada yasadigi kabul edilmekteydi 2004 yilinda Avustralya Hukumeti Avustralya nin en buyuk yerli organizasyonu olan ATSIC i The Aboriginal and Torres Strait Islander Commission kamu fonlarinin ATSIC in baskani tarafindan kotuye kullanildigi gerekcesiyle feshetti ve yerlilerle ilgili programlar baska hukumet bolumlerine aktarildi ve hukumetle beraber calisan Department of Immigration and Multicultural and Indigenous Affairs altindaki The Office of Indigenous Policy Coordination kuruldu Avustralya Aborjin nufusunun buyuk bir kesimi sehirlesmis ancak kucuk bir kesimi eskiden kilise misyonu olan bolgelerdeki iskanlarda yasamaktadir Aborjin gencleri genel nufusa oranla 11 kat daha fazla hapse giriyor ve polis gozetimi altinda islenen intihar oranlari oldukca yuksek Issizlik saglik ve yoksulluk problemleri ayni sekilde genel nufusa oranla oldukca yuksek okul birakma ve universiteye giris oranlari ise dusuk seyretmektedir Eski hukumetler beyazlarin Aborjin topluluklarina yaptiklarindan dolayi kendilerinden ozur dilemeyi surekli reddetmislerdir Ayrica ATSIC gibi Aborjinlerin en buyuk teskilatlarindan birini yolsuzluk gerekcesiyle kapatmislardir Fakat basbakan Kevin Rudd un tum Avustralyalilar adina Aborjinlerden ozur dilemesini ongoren onerge oy birligiyle kabul edilmistir Rudd un parlamentoda okudugu bu onergede Avustralya da birbiri ardina gelen hukumetlerin derin uzuntu aci ve kayiplara neden olan yasalari ve politikalari nedeniyle bu Avustralyali vatandaslarimizdan ozur diliyoruz ifadeleri yer almis ozur kelimesinin sikca kullanildigi bu konusmada Kevin Rudd ayrica calinmis nesil den de ozur dilemistir Yaklasik 20 dakika suren konusma oturumu izleyen Aborjinler tarafindan ayakta alkislanmistir Suc Orani Avustralya yerlilerinin hapishaneye girme orani yerli olmayan kesimden 11 kat daha fazla oldugu belirtilmektedir Yerlilerin kucuk suclardan dolayi yerli olmayan kesimlerden daha fazla suclandiklari da iddialar arasindadir Yerlilerin suca itilme sebepleri arasinda sunlar gosterilmektedir Yoksulluk Issizlik 2001 nufus sayiminda bir yerlinin 20 yerli olmayandan 7 6 3 kat daha fazla issiz kalabildigi ortaya cikmistir Yetersiz egitim 2001 nufus sayiminda yerlilerin sadece 39 unun 12 yillik egitimi tamamladigi gorulmektedir Adaletsizlik ve irkciliga tepki Kulturel yozlasma Kitanin beyaz yoneticilerinin yerlileri kendi kulturel kokenlerinden uzaklastirmak adina yaptiklari pek cok uygulama oldugu bilinmektedir Yerli cocuklarinin ailelerinden koparilip beyazlar gibi giyinip konusmaya zorlandiklari okullarda okutulmaya calisilmasi bunlardan sadece biridir kaynak belirtilmeli Dil ve EdebiyatAvrupalilarin gelisinden once Aborjinler yalnizca sozlu edebiyat urunleri vermekteydi ve yazma sistemleri yoktu Avustralya Aborijin dillerinin transkripsiyonundan sonra kisitli da olsa bir yazili kultur olustu Kaynakca AnaBritannica 1987 3 cilt sayfa 46 47 Avustralya Yerlileri International Review of Indigenous issues in 2000 Australia 6 Indigenous children as victims of racism 13 Subat 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi 27 Nisan 2013 tarihinde erisildi Bringing them Home Chapter 13 4 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi 27 Nisan 2013 tarihinde erisildi 1 Henry Reynolds ed Dispossession Black Australians and White Invaders Sydney Allen amp Unwin 1989 s 9 ISBN 1 86448 141 2 2 David Collins An Account of the English Colony in New South Wales7 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi 3 Religion and Mythology 23 Agustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi 4 Coniston massacre 13 Eylul 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi The history of the separation Aboriginal and Torres Strait Islander children from their families23 Ekim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Indigenous Australians 25 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi List of Australian Aboriginal Massacres 13 Eylul 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Aboriginal art 2 Eylul 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Ayrica bakinizAborjin mitolojisiDis baglantilarWikimedia Commons ta Avustralya Aborjinleri ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Aborjinlerin Astronomik ve Astrolojik Mitleri Australian Aboriginal Culture Sacred Texts 23 Agustos 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi Tavsan Gecirmez Cit Ailelerinden koparilan aborjin neslinin anisina bir film 5 Eylul 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arsivlendi