Filistin (Arapça: فلسطين, Filasṭīn; İbranice: פלשתינה, romanize: Falestīna; Grekçe: Παλαιστίνη, Palaistinē; Latince: Palaestina), Doğu Akdeniz'de ve Orta Doğu'da, İsrail topraklarının tamamı ile Gazze Şeridi ve Batı Şeria gibi Filistin Devleti topraklarını kapsayan coğrafi bölgedir.Bölgenin sınırları oldukça tartışmalıdır ve bazı kaynaklar Ürdün'ü de dahil ederler. Filistin (bazı kaynaklarda bir kısmı), Kutsal Topraklar olarak bilinir ve Yahudiler, Hristiyanlar ve Müslümanlar için kutsaldır. 20. yüzyıldan beri bölgede Arap ve Yahudi millî unsurlarının mücadelesi devam etmekte, zaman zaman uzun süreli şiddete ve hatta savaşa dönüşmektedir.
Köken bilimi
Filistin kelimesinin kökeni Yunanca Philistia sözcüğüdür ve Filistinlerin yurdu anlamına gelir.Antik Filistinliler (İng: Philistine) MÖ 12. yüzyılda güney sahilinde, Tel Aviv-Yafa ve Gazze arasındaki küçük bir bölgeyi ele geçirmişler ve ilk kez Antik Yunan yazarlar bu bölge için Philistia ismini kullanmışlardır. Filistin adı, 2. yüzyılda Romalılar tarafından 'nin güneyini tarif etmek amacıyla şeklinde kullanılmış ve yeniden canlandırılmıştır. Buradan Arapçaya girmiş, en az İslam tarihinin başından beri kullanılagelmiştir.
Roma İmparatorluğu'ndan sonra Filistin adının resmi olarak kullanımı, Osmanlı İmparatorluğu yıkılıp bölge İngiliz mandası oluncaya kadar ortadan kalktı. İngiliz mandası olan Filistin, hemen hemen tüm modern İsrail'i, Batı Şeria'yı ve günümüz Ürdün'ü olan Şeria Nehri'nin doğusunu kaplıyordu.Birleşik Krallık daha sonra Şeria Nehri doğusundaki toprakları ayrı bir idari yönetim altına aldı.
Bu yazıda Antik Filistinlilerin bölgeye yerleştiği MÖ 12. yüzyıldan önceki halklar da tanımlama kolaylığı açısından zaman zaman Filistin halkı olarak adlandırılmıştır. Bu durum bir etnik köken belirtmemektedir.
Tarihçe
Taş ve Bakır Çağı
Arkeolojik bulgular, Yontma Taş Devri'nde Filistin bölgesinde yaşayan insanların aynı dönemde Avrupa'da yaşayan Neandertal'lar ile aynı gruptan olduğunu ve kültürlerinin de benzer olduğunu göstermektedir.
Orta Taş Devri'nde bölgede kültürü hakim oldu. Natufiler mağaralarda yaşıyor, muhtemelen ziraatle uğraşıyorlardı. Cilalı Taş Devri'nde hayvanları evcilleştirmeye, tahıl yetiştirmeye, kilden kap-kaçak yapmaya ve kasabalar kurmaya başladılar. Örneğin Jericho yöresinde MÖ 7000 yıllarına ait, bu durumu ispatlayan kalıntılar vardır.
Bölgede Taş Devri'nden Bakır Çağı'na geçiş MÖ 5. ila 4. binyıllarda gerçekleşti. Muhtemelen MÖ 4. binyılda bölgeye göç ettiler. Gassulilerin kökeni belirsizdir. Gassuli ismi günümüzde, Ürdün Vadisi'ndeki Tulaylāt al-Ghassūl kazı alanına atfen verilmiştir.
Gassulilere ait kalıntılar çoğunlukla güney Filistin'de bulunmaktadır. Muhtemelen MÖ 4. binyılın sonuna doğru kuzeyden güneye yeni halklar göç etti. MÖ 3. binyılda, Bronz Çağı'nın başlarında Filistin'de çok çeşitli halklar yaşıyordu ve bunlar zamanla kaynaşarak yerleşik bir şehir toplumunu oluşturdular.
Filistin halkı, bölgede İbrani krallıkları kurulana kadar Antik Mısır tarih sistemini kullandı.
Bronz Çağı
İlk Bronz Çağı
Filistin'de bilinen tarihi kasabaların çoğu Bronz Çağı'nda kuruldu. Bu kasabaların gelişimi, Antik Mısır'daki Eski Krallık dönemine denk gelir ve 1. hanedan döneminden kalma MÖ 2925 yılına ait kalıntılar bu çaprazlama tarih tespitinde kullanılmıştır. Filistin'deki Bronz Çağı'na ait kalıntılar ise Megiddo, Jericho, , , ve Ai ()'da çıkarılmıştır. Bu sitelerin hepsi orta ya da kuzey Filistin'dedir ve Bronz Çağı'nın başlarına aittir. Güneyde , ve 'de bulunan kalıntılar ise 'na aittir. Bu dönemdeki Sami Filistin halkına günümüzde tanımlama kolaylığı açısından zaman zaman Kenanlılar denmekle birlikte "Kenan" terimi MÖ 2000 yıllarına kadar kullanılmamıştır.
MÖ 3. binyılda Filistin'de surlarla çevrilmiş kasabalar ortaya çıktı. Bu kasabaların Mısır ve Mezopotamya örneklerinde olduğu gibi tek bir bayrak altında toplandığına dair kanıt yoktur. Filistin'deki kasabalar muhtemelen bağımsız şehir devletleri olarak kaldılar ancak gevşek şekilde Antik Mısır'ın siyasi kontrolü altındaydılar.
MÖ 23. yüzyıl civarında Filistin'de şehir hayatı azaldı ve pastoral bir döneme girildi. Bunda muhtemelen Şeria Nehri'nin doğusundan gelen göçebelerin büyük etkisi oldu. Göçebelerin büyük bir kısmının Suriye Çölü'nden gelen olduğu düşünülmektedir. Bu dönemde Suriye'deki Ebla ve Mezopotamya'daki Akadların Filistin üzerindeki hegemonyasına dair net bir bilgi yoktur. Ancak Filistin'e doğudan gelen göçebeler, Mısır'ın Asyalılar tarafından işgali ve MÖ 20. yüzyılda Eski Krallık döneminin tamamen sona erişi arasında bir ilişki olduğu düşünülmektedir.
Bu dönemde Filistin halkı hem benzer hem farklı yönleri olan müttefik kabilelerden oluşuyordu. Bu kabilelerin çoğu yarı-göçebe ve pastoral bir yapıya sahipti. Kabileler arasında şehir hayatına en az katkı sağlayanlar kuzeylilerdi. Bu konudaki arkeolojik bulgular Kitabı Mukadddes ile uyum içerisindedir. Zira Joshua'nın Kitabı'nda tepelerde yaşayan Amoritlerin aksine Kenanlıların düzlüklerde ve tarıma elverişli sahillerde yaşadıkları anlatılır.
Orta Bronz Çağı
İsrailoğullarının Filistin'e girişi Orta Bronz Çağı'nda gerçekleşti. (yaklaşık MÖ 2000 ila MÖ 1550) Eski Ahit ve Tanah'taki öykülerin arka planını oluşturur.
Bu çağda yeni kap-kacak türleri, yeni silahlar üretildi, ölü gömme adetlerinde değişiklikler meydana geldi. Filistin'de bir kez daha tarıma dayalı şehir hayatı ön plana çıktı. MÖ 20. yüzyıldan itibaren Filistin'de kurulmaya başlanan, Suriye ve Mezopotamya benzeri hanedanlıkların, yerleşik hayata alışan yerel halkların mı yoksa yeni göçmen akımlarının mı eseri olduğu net olarak bilinmemektedir.
Bu yeni medeniyet, Fenike-Kenan sahil şeridindeki kasabalarla çok sıkı ilişkiler içindeydi. Antik Mısır dokümanları 12. Hanedan dönemindeki (MÖ 1938 - MÖ 1756) Filistin'e dair önemli bilgiler içerir. Bu belgelerde Mısır'ın Filistin'e gösterdiği alaka ve bölgedeki etkisi görülmektedir. Bu dönemdeki Filistin kültürü ile MÖ 14 ve 13. yüzyıllarda bölgeye göçen İsrailoğullarının karşılaştığı kültür aynıdır.
MÖ 19. yüzyıldan itibaren Filistin'de şehir hayatı oldukça gelişti. Bazı kasabalar üzerinde yürünebilen taştan korkuluklu surlarla çevrildiler. Bu durum bölgede yabancı unsurların, muhtemelen Asyatik Hyksosların etkisinin görülmeye başladığının kanıtıdır. Hyksoslar muhtemelen Amoritler ile aynı soydandılar ve MÖ 1630 civarında kuzey Mısır'da hüküm sürdüler. Hyksoslar, Habiru (Mısırca: Apiru) denen Sami halktan unsurlar taşıyorlardı. Habiru sözcüğü "yabancı" anlamına geliyordu ve bu gruba göçebeler, kaçaklar, haydutlar ve alt tabakadan işçiler dahildi. Oldukça tartışmalı olmakla birlikte Habiru sözcüğü, İbrani (İngilizce: Hebrew) sözcüğü ile etimolojik olarak akrabadır.
Hyksoslar, MÖ yaklaşık 1550 yıllarında Mısırlılar tarafından Filistin'e sürüldüler. Megiddo, Jericho ve Kiriath-sepher şehirlerindeki yıkımdan kaçan Habirular da, Filistin'de askeri bir aristokrasi oluşturdular ve kasabaların savunmalarını güçlendirmenin yanı sıra yerel dokuyu bozmadan Filistin'e zenginlik ve Mısır kültüründen unsurlar getirdiler.
Son Bronz Çağı
Yeni Krallığın tek yerli firavunu olan I. Ahmose'nin MÖ 1514'teki ölümünden sonra Mısırlılar Filistin'i işgal etmeye başladılar. Kraliçe Hatshepsut döneminde (MÖ 1479-58) Filistinliler, Mısır hakimiyetine karşı başkaldırmaya başladılar. Bu isyan dalgası bir sonraki firavun III. Thutmose tarafından güç kullanarak bastırıldı. Thutmose istikrarlı bir yönetim kurdu ve bu durum ondan sonrakiler tarafından da uzun süre devam ettirildi. Amarna olarak bilinen bu döneme ait arkeolojik bulgular oldukça detaylıdır. Örneğin bölgesi (Suriye-Filistin), üç idari bölgeye bölünmüştü ve Mısırlı valiler tarafından yönetiliyordu. Bunlardan üçüncüsü (Kenan), Mısır sınırından Biblos'a kadar olan Filistin'i kapsıyordu. Mısır Firavunlarının Filistin'e özel bir ilgi göstermesinin nedeni MÖ 1375 kadar Mitanniler, daha sonra da Hititler tarafından rahatsız edilen Fenike ve Güney Suriye'nin güvenliğini sağlamaktı.
MÖ 1292'den sonra, 18. hanedanın sonlardaki güçsüz firavunlar gidip yerine 19. hanedanın I. Seti ve II. Ramses (MÖ 1279-13) gibi güçlü kralları geldi. Bu krallar Hititlerin güneye akınlarını körelttiler ve çatırdamakta olan Mısır İmparatorluğu'nu güçlendirdiler.
MÖ 13. yüzyılın sonlarında Filistin'deki Kenanlı vassal prenslikler, yabancı bürokratlara yapılan ödemeler ve yolsuzluklar nedeniyle oldukça zayıflamıştı. Bu dönemde İsrailoğulları, Şeria Nehri'nin doğusundaki dağlık bölgenin büyük kısmını ve Batı Filistin'i ele geçirdiler. Arkeolojik bulgular, Filistin'deki İsrailoğulları yerleşiminin, Kitabı Mukaddes'tekinden çok daha farklı ve karmaşık olduğunu göstermektedir. 19. hanedanın sonlarında Filistin'deki Mısır hakimiyeti son buldu. MÖ 12. yüzyılda Mısır, Filistin tarihini çok az etkiledi.
Filistin'in bundan sonraki tarihi incelenirken sıklıkla Kitabı Mukaddes'e başvurulur. Kitabı Mukaddes'teki bilgilerin doğruluğu oldukça tartışmalı olmakla birlikte arkeolojik bulguların ya da diğer belgelerin yetersiz olduğu durumlarda başlıca kaynaktır.
Demir Çağı
İsrailoğulları ve Antik Filistinliler
İsrailoğulları Filistin'e ilk kez Son Bronz Çağı'nda gelmeye başlamakla beraber MÖ 12. yüzyıla kadar bölgeye tam olarak yerleşmemişlerdir. Yarıgöçebe İbrani kavimlerin Kenan'a yerleşmesi ile bölgede İsrailoğullarının nüfusu büyük miktarda arttı. gibi yerleşik Kenanlılar da komşu yerleşik kabileler yerine işgalcilerin yanında yer aldılar. İsrailoğulları kısa zamanda yıkıntıların arasında yeni kentler kurdular.
Olayların akışı tarihin normal seyrini izleseydi, Esdraelon denen sahil boyundaki bölgede yaşayan Kenanlılar, bölük pörçük durumdaki İsrailoğullarını muhtemelen hakimiyetleri altına alabilirlerdi. Ancak III. Ramses döneminde (MÖ 12. yy. başları) yaşanan Denizci Halklar istilası bu durumu engelledi. Bu Denizci Halklar arasında Ege (muhtemelen Girit) kökenli Filistinliler (İng: Philistines) güney sahiline yerleştiler ve yaklaşık bir buçuk asır zarfında Filistin'in çoğunu ele geçirdiler.
Bu dönemde III. Ramses tarafından paralı asker ve kale muhafızı olarak kullanılan ve Mısır'da Peleset olarak bilinen kişilerin de Filistinli olduğu kabul edilir. Aynı esnada Şeria Nehri'nin doğusuna yeni halklar yerleşiyordu: Güneyde , Ölü Deniz'in doğusunda ve Suriye Çölü kıyısında, Gilead'ın hemen doğusunda . İsrailoğulları tarafından kendileri gibi İbrani kabul edilen bu halklar, İsrailoğullarının işgalinden önce bölgeye yerleşmişlerdi. Edomitler, Moabitler ve Amonitler, Eski Ahit döneminin sonuna kadar çok tanrılı inançlarını muhafaza ettiler.
Tek tanrılı inançlarındaki güçlü merkeziyetçi yapı ve çok ciddi etik disiplini, İsrailoğulları'nı tüm komşularından farklı kılıyordu. Yehova ile İsrailoğulları arasındaki Musevi ahit geleneği, çok güçlü Mişkan ritüeli, farklı boyları sonraki dönem Yunan gibi birbirine bağlıyordu. Boylar arasındaki bu dini bağı aşındıran yıkıcı kabilecilik geleneği ise gevşek bir ittifak bağı ile dizginlenebiliyordu ancak yine de sıklıkla iç savaşa dönüşüyordu. İsraioğulları, komşularının aralıksız saldırılarına maruz kalmasa, muhtemelen hiçbir zaman siyasi bir birliktelik oluşturmazdı. Karşıt girişimlere rağmen Şaul, yaklaşık olarak MÖ 1020'de tüm İsrail'in kralı oldu.
Davud ve Süleyman
Şaul, ve Filistinlileri yenilgiye uğrattı ancak Filistinlilerle yaptığı bir savaşta hayatını kaybetti. Şaul'un yerine geçen Davud Filistinlileri ağır bir yenilgiye uğrattı ve Şeria Nehri doğusundaki üç İbrani eyaletini fethetti. Suriye'den gelen Aram halkının akınları Davud'u Aram eyaletlerini kuzeyde Orontes Nehri üzerindeki Hamas sınırına kadar ele geçirmek zorunda bıraktı. Doğu'da Fırat Nehri'ne kadar olan Suriye Çölü'ndeki göçmen halklar üzerinde gevşek bir hakimiyet kurdu. Davud, krallığında Mısır benzeri bir idari yapı kurdu ve nüfus sayımı yaptırdı. Planlarını gerçekleştiremeden öldü ancak yerine geçen Süleyman bunları tamamladı.
Süleyman'ın iktidarı (MÖ 10. yüzyıl ortaları) İsrailoğulları'nın siyasi tarihinin zirvesini oluşturur. Süleyman, Davud tarafından fethedilmiş, ülkenin dışına taşan toprakların kontrolünü kaybetmesine rağmen ekonomik düzenlemeler açısından inanılmaz bir başarı gösterdi. Akdeniz ticaretinin can damarını kontrol eden Fenike'deki Hiram ve Sur şehirleri ile birlikte uzak diyarlara ekonomik seferler düzenledi. Muhtemelen bir doğu Afrika ya da Hindistan şehri olan Ophir'den altın, tavuskuşu, sandal ağacı gibi değerli malları Filistin'e getirdi.
Güney'de Saba'ya (Yemen) kadar ulaştı ve buradaki Araplarla ticaret yaptı. Bu ticari gelişmeler, gemi teknolojisindeki yenilikler ve evcilleştirilerek kervanlarda kullanılması ile mümkün oldu. Süleyman Akaba Körfezi yakınında büyük bir kale ya da depo inşa ettirdi. Bu dönemde zarif ve detaylı bir mimari örneği sergilenmiştir. Süleyman gösterişli bir kraliyet sarayı ve Kudüs Tapınağı'nı inşa ettirdi. Birçok kasabayı surlarla çevirdi. En çok bilinenleri , ve Gezer'dir.
Süleyman dönemindeki mimari harcamalar ekonomiyi oldukça zorluyordu. Ticaret gelirleri ve eyaletlerin haraçları masrafları karşılamıyordu. İsrailoğulları hem zorunlu işçi ordularında kullanılıyor hem de çeşitli vergilerin altında eziliyorlardı. Bu şartlar göz önüne alındığında, Büyük Kral'ın ölümünden sonra kuzeydeki İsrailoğulları'nın isyan etmesi ve Birleşik İsrail Krallığının parçalanması hiç de şaşırtıcı değildir.
İsrail Krallığı'nın kalıntıları iki yüzyıl daha ayakta kaldı. Bu arada yine İsrail Krallığı gibi Yehova'ya inanan ve Musevi geleneğinden gelen güneydeki küçük Yehuda Krallığı ile dönem dönem savaşlar gerçekleşti. Yehuda Kralı Asa, büyüyen ile ittifaka girdi. Bu durum Yehuda üzerindeki İsrail baskısını azalttı. Şam, İsrail'e saldırdı ve Şeria Nehri doğusu ile Yarmuk Nehri kuzeyindeki toprakları ele geçirdi. Şam ile İsrail arasındaki uzun süren savaşlar, Asurluların MÖ 732'de Şam'ı ele geçirmesine kadar devam etti.
İlyas ve Elyasa
İsrailoğulları hakkında en çok bilgiye sahip olunan dönem MÖ 9. yüzyılda, İlyas ve Elyesa peygamberlerin yaşadığı dönemdir. Bu dönemde İsrailoğulları Amrid hanedanı tarafından yönetiliyordu. Hanedanın kurucusu Kral , Samaria'yı başkent ilan etti. Burada kraliyet binaları inşa etti ve şehri gösterişli surlarla çevirdi. Günümüzde bu döneme ait birçok arkeolojik kalıntıya ulaşılmıştır.
Amri'nin oğlu Ahab, dini hikâyelerde bazen kahraman, bazen kötü adam olarak resmedilir. Ahab çok karmaşık uluslararası ilişkiler kurdu ve bunun bedelini 'da hayatıyla ödedi. Amrid hanedanı, MÖ 841 civarında kanlı bir şekilde sona erdi. Başa geçen Yehu hanedanı, yaklaşık bir asır hüküm sürdü.
MÖ 740 yılında Kuzey Suriye'deki Arpad, Asur kralı III. Tiglath-pileser tarafından ele geçirildi. MÖ 738'de İsrail ve Yehuda krallıkları Asurlulara tarihlerinde ilk defa haraç vermeye başladılar. MÖ 733'te Asurlular Gilead ve Celile'yi ele geçirdiler ve Manasseh ile Ephrahim kabileleri haricinde tüm bölgeyi Asur hakimiyetine aldılar. MÖ 732'de Şam'ı ele geçirdiler ve Aram Devleti'ne son verdiler. Son olarak MÖ 722'de Samaria'yı ele geçirdiler ve İsrail Krallığı'na son verdiler.
Asur ve Babil hakimiyeti
Asur ordularının salgın bir hastalık nedeniyle kırılması, Davud ve Süleyman geleneğinin son temsilcisi olan Yehuda Krallığı'nın sonunu geciktirdi. MÖ 612 yılında iyice zayıflamış olan Asurluların başkenti Nineveh Medler tarafından ele geçirildi. Yehuda kralı Josiah Mısırlı Necho ile yaptığı bir savaşta hayatını kaybetti.
Bu arada Babillilerin (Chaldean) kralları oldukça güçlenmişlerdi. Babilli Nabopolassar ve Medialı Cyaxares Asur krallığını bölüştüler. Cyaxares'in oğlu II. Nebukadnezar Suriye ve Filistin'i ele geçirdi.
Mağlup Mısırlılar ise Filistin'le ilgilenmeye devam ettiler. Filistinliler de Babil karşıtı her türlü koalisyona dahil oldular. Bu koalisyonların hiçbiri başarılı olmadı ve çoğu Kasdu orduları tarafından bastırıldı. MÖ 587/586 yıllarında Kudüs yerle bir oldu. Halkını, ateşle oynadıklarını söyleyerek çok önceden uyaran İbrani peygamber Yeremya Mısır'da öldü. Yehuda Krallığı yerle bir oldu ve toprakları neredeyse tamamen terkedildi.
Pers hakimiyeti
MÖ 539'da Pers Kralı II. Cyrus, Media'daki zaferinin ardından Lidya ve Babil'i de alarak o güne kadar görülen en büyük imparatorluğu kurdu. I. Darius döneminde (MÖ 522-486) uygulanan idari reformlarla Fenike, Filistin-Suriye ve Kıbrıs, Pers İmparatorluğunun 5. eyaleti (satraplık) oldular.
II. Cyrus'un ilk icraatlarından biri yayınladığı bir fermanla (yak. MÖ 538) Yehuda topraklarının ve yıkılan Kudüs Tapınağı'nın yeniden inşasını emretmek oldu. Babil'de sürgünde olan Yahudiler Kudüs'e geri döndüler ve İkinci Tapınağın inşası başladı.
Roma Filistini
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Arap hakimiyeti
İslamiyet'in ortaya çıkışı
Mekke'de yaklaşık 570 yılında doğan Muhammed bin Abdullah, 610 yılında Allah'ın kendisine Kur'an isimli bir kitabı vahiyle göndermekte olduğunu, öncelikle kabilesi olmak üzere tüm insanlığın bu yeni kitaba ve kendisinin peygamberliğine iman etmesinin Allah'ın emri olduğunu duyurarak İslam dinini vazetmeye başladı. İlk başta çok büyük bir direnişle karşılaşsa da 632'deki ölümüne yakın tüm Arap kabilelerini siyasî olarak İslâm devleti altında toplamayı başardı.
İslam'ın en önemli özelliklerinden birisi bu dinin yayılıp yeryüzünde egemen olabilmesi için kutsal savaş -cihad- emrinin inananlar arasında daima diri tutulmasıdır. Bu sebeple İslam'ın Medine devrinde fetihler başlamış, Müslümanlar Arap Yarımadası'nı hâkimiyet altına almışlardır.
Muhammed hayattayken Filistin bölgesi Bizans yönetimi altında bulunuyordu. Onun Arap yarımadasından çıkarak Suriye fethine başlaması Mute Muharebesi'yle olmuştur. 629 yılında İslam ordusuyla Bizans ordusunun bu ilk karşılaşmasında sayıca kendilerinden 30 kat fazla olan Bizans ordusu karşısında İslam ordusu bozulmaya başlayınca komutayı eline alan Halid bin Velid orduyu geri çekmeyi başarmıştır. Bundan bir yıl sonra 630 yılında bu defa Muhammed'in başında olduğu bir ordu Suriye sınırındaki Tebük'e kadar gelmiş, ne var ki Bizans ordusuyla karşılaşılmadan Medine'ye geri dönülmüştür. Muhammed hayattayken İslam orduları Bizans'a ait bir toprağa hakim olamamışlardır.
Halifeler dönemi
Ana madde: Müslümanların Levant'ı fethi Muhammed 632 yılında ölünce yerine halife unvanıyla yakın dostu Ebû Bekir geçerek İslam devletinin emiri oldu. Ebû Bekir, fetih hareketlerine hemen başlayamadı, çünkü Muhammed'in ölümüyle Arap kabileleri bağlılıklarını geri çekerek zekat vermeyeceklerini bildirdiler. Ebû Bekir, Ridde Savaşları denilen savaşlarla tekrar bu kabileleri itaat altına aldı.
Halife 633 yılında Ebu Ubeyde bin Cerrâh komutasındaki orduyu Suriye üzerine gönderdi. Bu ordu günümüzdeki Filistin bölgesinin güneyinde bulunan Gazze şehrini alarak ilk olarak Filistin'e girmiş oldu. Aynı zamanda komutanlığını Halid bin Velid'in yaptığı diğer bir ordu Şam üzerine yürüyor ve burada tarihi Busra şehrini alıyordu. Burada tüm Müslüman güçleri birleşerek Filistin'de toplanmış olan 60.000 kişilik Bizans ordusu üzerine yürüdü. Günümüzde orta Filistin'de Ölüdeniz'in batısında yer alan mevkide yapılan Ecnadeyn Muharebesi'nde İslam ordusu Bizans ordusunu yenerek Bizans karsısındaki ilk zaferini kazandı ve Filistin'in fethi başlamış oldu.
Ecnadeyn Muharebesi'nin kazanılıp Müslümanların Filistin fethine başladığı zamanlarda Ebû Bekir öldü. Yerine yine Muhammed'in yakın dostu Ömer bin Hattab halife oldu. Halife Ömer bu dönemde Irak üzerine ordular gönderirken Filistin'in fethini de tamamlamaya çalıştı. 638 yılında kutsal Kudüs kuşatıldı ve fazla bir direnişle karşılaşılmadan alındı. Kudüs patriği şehri sadece halife Ömer'e teslim edeceğini söyleyince Ömer Kudüs'e geldi. Alçakgönüllü bir şekilde şehre bir katır üstünde girdi ve şehri teslim aldı.
Emeviler
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Abbasiler
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Fatımiler
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Haçlı Seferleri
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Bu bölgeye, özellikle Kudüs'ü geri almak için 8 tane Haçlı Seferi yapılmıştır. I. Haçlı Seferi'nde kurulan Kudüs Krallığı Memlük Devleti tarafından 1299 yılında yıkılmıştır.
Osmanlı hakimiyeti
Filistin bölgesi, Haçlı Seferlerinin ardından yaklaşık iki asır boyunca Memlük hakimiyetinde kaldı. Yavuz Sultan Selim döneminde, Mercidabık Savaşı’ndaki Osmanlı galibiyeti sonucu 24 Ağustos 1516'da bir kısmı Osmanlı topraklarına katıldı. Bölgenin tamamı ise Kanuni Sultan Süleyman zamanında Osmanlı hakimiyetine geçti. Kanuni döneminde İbrahimi dinlerce önemli olan "" kısmının bakımı yapılarak etrafındaki duvarlar yeniden inşa edildi. Osmanlı Devleti, Filistin’i Suriye sınırları içinde Şam’a bağlı Kudüs, Gazze, Nablus ve Safed olmak üzere dört sancağa ayırdı. Daha sonra bu sancaklar Kudüs’e bağlı birer eyalet oldu. Filistin emirlerinden Cezzar Ahmet Paşa döneminde Mısır’ı ele geçiren Fransız İmparatoru Napolyon Bonapart, Filistin’in Yafa şehrini aldı. Cezzar Ahmet Paşa yönetimindeki Osmanlı ordusu 1798'de Akka Kalesi civarında Napolyon’u geri çekilmek zorunda bıraktı.
Osmanlının gerileme döneminde, Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa, Filistin’in tamamını ele geçirdi. Filistin 1840 yılına kadar Mısır’ın yönetimi altında kaldı. Ancak daha sonra tekrar Osmanlı idaresine geçti.
1877 tarihinde Kudüs Osmanlı merkezine bağlı bir oldu. Bir yıl sonra ise Nablus ve Akka Kudüs Mutasarrıflığı'na bağlandı. Böylece Filistin’in kuzeyi 'ne güneyi ise Kudüs Mutasarrıflığı idaresine bırakıldı.
I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkan Osmanlı İmparatorluğu Filistin’deki 402 yıllık hakimiyetini kaybederken çok değer verdiği Kudüs'e zarar gelmemesi için şehri askeri bakımdan boşaltarak tarihe ve kültüre olan saygısını göz önüne alarak şehir dışında savunma yaptı.[]
İngiliz mandası
Osmanlı İmparatorluğu savaşı kaybedince bugünkü Birleşmiş Milletler'in temelini oluşturan Milletler Cemiyeti (İng: League of Nations) Filistin'i İngiliz himayesine (manda) verdi.
İsrail'in kuruluşu
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz. |
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b c d e f g h "Filistin (bölge)." Encyclopædia Britannica. Encyclopædia Britannica Online. Encyclopædia Britannica Inc.
- ^ a b "Palestine." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o "Palestine." (Şövalye) & Glenn Richard Bugh. Encyclopædia Britannica. Ultimate Reference Suite. Chicago: Encyclopædia Britannica, 2009.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t "Palestine." William Foxwell Albright & Glenn Richard Bugh. Encyclopædia Britannica. Ultimate Reference Suite. Chicago: Encyclopædia Britannica, 2008.
- ^ "Philistine." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003.
- ^ The History, Herodotus, III. Kitap, Bölüm 91
- ^ "EBÛ BEKİR". TDV İslâm Ansiklopedisi. 11 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ekim 2023.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Filistin Arapca فلسطين Filasṭin Ibranice פלשתינה romanize Falestina Grekce Palaistinh Palaistine Latince Palaestina Dogu Akdeniz de ve Orta Dogu da Israil topraklarinin tamami ile Gazze Seridi ve Bati Seria gibi Filistin Devleti topraklarini kapsayan cografi bolgedir Bolgenin sinirlari oldukca tartismalidir ve bazi kaynaklar Urdun u de dahil ederler Filistin bazi kaynaklarda bir kismi Kutsal Topraklar olarak bilinir ve Yahudiler Hristiyanlar ve Muslumanlar icin kutsaldir 20 yuzyildan beri bolgede Arap ve Yahudi milli unsurlarinin mucadelesi devam etmekte zaman zaman uzun sureli siddete ve hatta savasa donusmektedir Bolgenin uydu fotografi 2003 Ulke sinirlari siyah renk ile gosterilmistir 1949 Yesil Hat sinirlariKoken bilimiUrdun Nehri Filistin kelimesinin kokeni Yunanca Philistia sozcugudur ve Filistinlerin yurdu anlamina gelir Antik Filistinliler Ing Philistine MO 12 yuzyilda guney sahilinde Tel Aviv Yafa ve Gazze arasindaki kucuk bir bolgeyi ele gecirmisler ve ilk kez Antik Yunan yazarlar bu bolge icin Philistia ismini kullanmislardir Filistin adi 2 yuzyilda Romalilar tarafindan nin guneyini tarif etmek amaciyla seklinde kullanilmis ve yeniden canlandirilmistir Buradan Arapcaya girmis en az Islam tarihinin basindan beri kullanilagelmistir Roma Imparatorlugu ndan sonra Filistin adinin resmi olarak kullanimi Osmanli Imparatorlugu yikilip bolge Ingiliz mandasi oluncaya kadar ortadan kalkti Ingiliz mandasi olan Filistin hemen hemen tum modern Israil i Bati Seria yi ve gunumuz Urdun u olan Seria Nehri nin dogusunu kapliyordu Birlesik Krallik daha sonra Seria Nehri dogusundaki topraklari ayri bir idari yonetim altina aldi Bu yazida Antik Filistinlilerin bolgeye yerlestigi MO 12 yuzyildan onceki halklar da tanimlama kolayligi acisindan zaman zaman Filistin halki olarak adlandirilmistir Bu durum bir etnik koken belirtmemektedir TarihceTas ve Bakir Cagi kulturunun yayilisi Arkeolojik bulgular Yontma Tas Devri nde Filistin bolgesinde yasayan insanlarin ayni donemde Avrupa da yasayan Neandertal lar ile ayni gruptan oldugunu ve kulturlerinin de benzer oldugunu gostermektedir Orta Tas Devri nde bolgede kulturu hakim oldu Natufiler magaralarda yasiyor muhtemelen ziraatle ugrasiyorlardi Cilali Tas Devri nde hayvanlari evcillestirmeye tahil yetistirmeye kilden kap kacak yapmaya ve kasabalar kurmaya basladilar Ornegin Jericho yoresinde MO 7000 yillarina ait bu durumu ispatlayan kalintilar vardir Bolgede Tas Devri nden Bakir Cagi na gecis MO 5 ila 4 binyillarda gerceklesti Muhtemelen MO 4 binyilda bolgeye goc ettiler Gassulilerin kokeni belirsizdir Gassuli ismi gunumuzde Urdun Vadisi ndeki Tulaylat al Ghassul kazi alanina atfen verilmistir Gassulilere ait kalintilar cogunlukla guney Filistin de bulunmaktadir Muhtemelen MO 4 binyilin sonuna dogru kuzeyden guneye yeni halklar goc etti MO 3 binyilda Bronz Cagi nin baslarinda Filistin de cok cesitli halklar yasiyordu ve bunlar zamanla kaynasarak yerlesik bir sehir toplumunu olusturdular Filistin halki bolgede Ibrani kralliklari kurulana kadar Antik Misir tarih sistemini kullandi Bronz Cagi Ilk Bronz Cagi Antik Mezopotamya Filistin de bilinen tarihi kasabalarin cogu Bronz Cagi nda kuruldu Bu kasabalarin gelisimi Antik Misir daki Eski Krallik donemine denk gelir ve 1 hanedan doneminden kalma MO 2925 yilina ait kalintilar bu caprazlama tarih tespitinde kullanilmistir Filistin deki Bronz Cagi na ait kalintilar ise Megiddo Jericho ve Ai da cikarilmistir Bu sitelerin hepsi orta ya da kuzey Filistin dedir ve Bronz Cagi nin baslarina aittir Guneyde ve de bulunan kalintilar ise na aittir Bu donemdeki Sami Filistin halkina gunumuzde tanimlama kolayligi acisindan zaman zaman Kenanlilar denmekle birlikte Kenan terimi MO 2000 yillarina kadar kullanilmamistir MO 3 binyilda Filistin de surlarla cevrilmis kasabalar ortaya cikti Bu kasabalarin Misir ve Mezopotamya orneklerinde oldugu gibi tek bir bayrak altinda toplandigina dair kanit yoktur Filistin deki kasabalar muhtemelen bagimsiz sehir devletleri olarak kaldilar ancak gevsek sekilde Antik Misir in siyasi kontrolu altindaydilar MO 23 yuzyil civarinda Filistin de sehir hayati azaldi ve pastoral bir doneme girildi Bunda muhtemelen Seria Nehri nin dogusundan gelen gocebelerin buyuk etkisi oldu Gocebelerin buyuk bir kisminin Suriye Colu nden gelen oldugu dusunulmektedir Bu donemde Suriye deki Ebla ve Mezopotamya daki Akadlarin Filistin uzerindeki hegemonyasina dair net bir bilgi yoktur Ancak Filistin e dogudan gelen gocebeler Misir in Asyalilar tarafindan isgali ve MO 20 yuzyilda Eski Krallik doneminin tamamen sona erisi arasinda bir iliski oldugu dusunulmektedir Bu donemde Filistin halki hem benzer hem farkli yonleri olan muttefik kabilelerden olusuyordu Bu kabilelerin cogu yari gocebe ve pastoral bir yapiya sahipti Kabileler arasinda sehir hayatina en az katki saglayanlar kuzeylilerdi Bu konudaki arkeolojik bulgular Kitabi Mukadddes ile uyum icerisindedir Zira Joshua nin Kitabi nda tepelerde yasayan Amoritlerin aksine Kenanlilarin duzluklerde ve tarima elverisli sahillerde yasadiklari anlatilir Orta Bronz Cagi Israilogullarinin Filistin e girisi Orta Bronz Cagi nda gerceklesti yaklasik MO 2000 ila MO 1550 Eski Ahit ve Tanah taki oykulerin arka planini olusturur Bu cagda yeni kap kacak turleri yeni silahlar uretildi olu gomme adetlerinde degisiklikler meydana geldi Filistin de bir kez daha tarima dayali sehir hayati on plana cikti MO 20 yuzyildan itibaren Filistin de kurulmaya baslanan Suriye ve Mezopotamya benzeri hanedanliklarin yerlesik hayata alisan yerel halklarin mi yoksa yeni gocmen akimlarinin mi eseri oldugu net olarak bilinmemektedir Bu yeni medeniyet Fenike Kenan sahil seridindeki kasabalarla cok siki iliskiler icindeydi Antik Misir dokumanlari 12 Hanedan donemindeki MO 1938 MO 1756 Filistin e dair onemli bilgiler icerir Bu belgelerde Misir in Filistin e gosterdigi alaka ve bolgedeki etkisi gorulmektedir Bu donemdeki Filistin kulturu ile MO 14 ve 13 yuzyillarda bolgeye gocen Israilogullarinin karsilastigi kultur aynidir MO 19 yuzyildan itibaren Filistin de sehir hayati oldukca gelisti Bazi kasabalar uzerinde yurunebilen tastan korkuluklu surlarla cevrildiler Bu durum bolgede yabanci unsurlarin muhtemelen Asyatik Hyksoslarin etkisinin gorulmeye basladiginin kanitidir Hyksoslar muhtemelen Amoritler ile ayni soydandilar ve MO 1630 civarinda kuzey Misir da hukum surduler Hyksoslar Habiru Misirca Apiru denen Sami halktan unsurlar tasiyorlardi Habiru sozcugu yabanci anlamina geliyordu ve bu gruba gocebeler kacaklar haydutlar ve alt tabakadan isciler dahildi Oldukca tartismali olmakla birlikte Habiru sozcugu Ibrani Ingilizce Hebrew sozcugu ile etimolojik olarak akrabadir Hyksoslar MO yaklasik 1550 yillarinda Misirlilar tarafindan Filistin e surulduler Megiddo Jericho ve Kiriath sepher sehirlerindeki yikimdan kacan Habirular da Filistin de askeri bir aristokrasi olusturdular ve kasabalarin savunmalarini guclendirmenin yani sira yerel dokuyu bozmadan Filistin e zenginlik ve Misir kulturunden unsurlar getirdiler Son Bronz Cagi Yeni Kralligin tek yerli firavunu olan I Ahmose nin MO 1514 teki olumunden sonra Misirlilar Filistin i isgal etmeye basladilar Kralice Hatshepsut doneminde MO 1479 58 Filistinliler Misir hakimiyetine karsi baskaldirmaya basladilar Bu isyan dalgasi bir sonraki firavun III Thutmose tarafindan guc kullanarak bastirildi Thutmose istikrarli bir yonetim kurdu ve bu durum ondan sonrakiler tarafindan da uzun sure devam ettirildi Amarna olarak bilinen bu doneme ait arkeolojik bulgular oldukca detaylidir Ornegin bolgesi Suriye Filistin uc idari bolgeye bolunmustu ve Misirli valiler tarafindan yonetiliyordu Bunlardan ucuncusu Kenan Misir sinirindan Biblos a kadar olan Filistin i kapsiyordu Misir Firavunlarinin Filistin e ozel bir ilgi gostermesinin nedeni MO 1375 kadar Mitanniler daha sonra da Hititler tarafindan rahatsiz edilen Fenike ve Guney Suriye nin guvenligini saglamakti MO 1292 den sonra 18 hanedanin sonlardaki gucsuz firavunlar gidip yerine 19 hanedanin I Seti ve II Ramses MO 1279 13 gibi guclu krallari geldi Bu krallar Hititlerin guneye akinlarini korelttiler ve catirdamakta olan Misir Imparatorlugu nu guclendirdiler MO 13 yuzyilin sonlarinda Filistin deki Kenanli vassal prenslikler yabanci burokratlara yapilan odemeler ve yolsuzluklar nedeniyle oldukca zayiflamisti Bu donemde Israilogullari Seria Nehri nin dogusundaki daglik bolgenin buyuk kismini ve Bati Filistin i ele gecirdiler Arkeolojik bulgular Filistin deki Israilogullari yerlesiminin Kitabi Mukaddes tekinden cok daha farkli ve karmasik oldugunu gostermektedir 19 hanedanin sonlarinda Filistin deki Misir hakimiyeti son buldu MO 12 yuzyilda Misir Filistin tarihini cok az etkiledi Filistin in bundan sonraki tarihi incelenirken siklikla Kitabi Mukaddes e basvurulur Kitabi Mukaddes teki bilgilerin dogrulugu oldukca tartismali olmakla birlikte arkeolojik bulgularin ya da diger belgelerin yetersiz oldugu durumlarda baslica kaynaktir Demir Cagi Israilogullari ve Antik Filistinliler Israilogullari Filistin e ilk kez Son Bronz Cagi nda gelmeye baslamakla beraber MO 12 yuzyila kadar bolgeye tam olarak yerlesmemislerdir Yarigocebe Ibrani kavimlerin Kenan a yerlesmesi ile bolgede Israilogullarinin nufusu buyuk miktarda artti gibi yerlesik Kenanlilar da komsu yerlesik kabileler yerine isgalcilerin yaninda yer aldilar Israilogullari kisa zamanda yikintilarin arasinda yeni kentler kurdular Olaylarin akisi tarihin normal seyrini izleseydi Esdraelon denen sahil boyundaki bolgede yasayan Kenanlilar boluk porcuk durumdaki Israilogullarini muhtemelen hakimiyetleri altina alabilirlerdi Ancak III Ramses doneminde MO 12 yy baslari yasanan Denizci Halklar istilasi bu durumu engelledi Bu Denizci Halklar arasinda Ege muhtemelen Girit kokenli Filistinliler Ing Philistines guney sahiline yerlestiler ve yaklasik bir bucuk asir zarfinda Filistin in cogunu ele gecirdiler Bu donemde III Ramses tarafindan parali asker ve kale muhafizi olarak kullanilan ve Misir da Peleset olarak bilinen kisilerin de Filistinli oldugu kabul edilir Ayni esnada Seria Nehri nin dogusuna yeni halklar yerlesiyordu Guneyde Olu Deniz in dogusunda ve Suriye Colu kiyisinda Gilead in hemen dogusunda Israilogullari tarafindan kendileri gibi Ibrani kabul edilen bu halklar Israilogullarinin isgalinden once bolgeye yerlesmislerdi Edomitler Moabitler ve Amonitler Eski Ahit doneminin sonuna kadar cok tanrili inanclarini muhafaza ettiler Tek tanrili inanclarindaki guclu merkeziyetci yapi ve cok ciddi etik disiplini Israilogullari ni tum komsularindan farkli kiliyordu Yehova ile Israilogullari arasindaki Musevi ahit gelenegi cok guclu Miskan ritueli farkli boylari sonraki donem Yunan gibi birbirine bagliyordu Boylar arasindaki bu dini bagi asindiran yikici kabilecilik gelenegi ise gevsek bir ittifak bagi ile dizginlenebiliyordu ancak yine de siklikla ic savasa donusuyordu Israiogullari komsularinin araliksiz saldirilarina maruz kalmasa muhtemelen hicbir zaman siyasi bir birliktelik olusturmazdi Karsit girisimlere ragmen Saul yaklasik olarak MO 1020 de tum Israil in krali oldu Davud ve Suleyman Saul ve Filistinlileri yenilgiye ugratti ancak Filistinlilerle yaptigi bir savasta hayatini kaybetti Saul un yerine gecen Davud Filistinlileri agir bir yenilgiye ugratti ve Seria Nehri dogusundaki uc Ibrani eyaletini fethetti Suriye den gelen Aram halkinin akinlari Davud u Aram eyaletlerini kuzeyde Orontes Nehri uzerindeki Hamas sinirina kadar ele gecirmek zorunda birakti Dogu da Firat Nehri ne kadar olan Suriye Colu ndeki gocmen halklar uzerinde gevsek bir hakimiyet kurdu Davud kralliginda Misir benzeri bir idari yapi kurdu ve nufus sayimi yaptirdi Planlarini gerceklestiremeden oldu ancak yerine gecen Suleyman bunlari tamamladi Suleyman in iktidari MO 10 yuzyil ortalari Israilogullari nin siyasi tarihinin zirvesini olusturur Suleyman Davud tarafindan fethedilmis ulkenin disina tasan topraklarin kontrolunu kaybetmesine ragmen ekonomik duzenlemeler acisindan inanilmaz bir basari gosterdi Akdeniz ticaretinin can damarini kontrol eden Fenike deki Hiram ve Sur sehirleri ile birlikte uzak diyarlara ekonomik seferler duzenledi Muhtemelen bir dogu Afrika ya da Hindistan sehri olan Ophir den altin tavuskusu sandal agaci gibi degerli mallari Filistin e getirdi Guney de Saba ya Yemen kadar ulasti ve buradaki Araplarla ticaret yapti Bu ticari gelismeler gemi teknolojisindeki yenilikler ve evcillestirilerek kervanlarda kullanilmasi ile mumkun oldu Suleyman Akaba Korfezi yakininda buyuk bir kale ya da depo insa ettirdi Bu donemde zarif ve detayli bir mimari ornegi sergilenmistir Suleyman gosterisli bir kraliyet sarayi ve Kudus Tapinagi ni insa ettirdi Bircok kasabayi surlarla cevirdi En cok bilinenleri ve Gezer dir Suleyman donemindeki mimari harcamalar ekonomiyi oldukca zorluyordu Ticaret gelirleri ve eyaletlerin haraclari masraflari karsilamiyordu Israilogullari hem zorunlu isci ordularinda kullaniliyor hem de cesitli vergilerin altinda eziliyorlardi Bu sartlar goz onune alindiginda Buyuk Kral in olumunden sonra kuzeydeki Israilogullari nin isyan etmesi ve Birlesik Israil Kralliginin parcalanmasi hic de sasirtici degildir Israil Kralligi nin kalintilari iki yuzyil daha ayakta kaldi Bu arada yine Israil Kralligi gibi Yehova ya inanan ve Musevi geleneginden gelen guneydeki kucuk Yehuda Kralligi ile donem donem savaslar gerceklesti Yehuda Krali Asa buyuyen ile ittifaka girdi Bu durum Yehuda uzerindeki Israil baskisini azaltti Sam Israil e saldirdi ve Seria Nehri dogusu ile Yarmuk Nehri kuzeyindeki topraklari ele gecirdi Sam ile Israil arasindaki uzun suren savaslar Asurlularin MO 732 de Sam i ele gecirmesine kadar devam etti Ilyas ve Elyasa Israilogullari hakkinda en cok bilgiye sahip olunan donem MO 9 yuzyilda Ilyas ve Elyesa peygamberlerin yasadigi donemdir Bu donemde Israilogullari Amrid hanedani tarafindan yonetiliyordu Hanedanin kurucusu Kral Samaria yi baskent ilan etti Burada kraliyet binalari insa etti ve sehri gosterisli surlarla cevirdi Gunumuzde bu doneme ait bircok arkeolojik kalintiya ulasilmistir Amri nin oglu Ahab dini hikayelerde bazen kahraman bazen kotu adam olarak resmedilir Ahab cok karmasik uluslararasi iliskiler kurdu ve bunun bedelini da hayatiyla odedi Amrid hanedani MO 841 civarinda kanli bir sekilde sona erdi Basa gecen Yehu hanedani yaklasik bir asir hukum surdu MO 740 yilinda Kuzey Suriye deki Arpad Asur krali III Tiglath pileser tarafindan ele gecirildi MO 738 de Israil ve Yehuda kralliklari Asurlulara tarihlerinde ilk defa harac vermeye basladilar MO 733 te Asurlular Gilead ve Celile yi ele gecirdiler ve Manasseh ile Ephrahim kabileleri haricinde tum bolgeyi Asur hakimiyetine aldilar MO 732 de Sam i ele gecirdiler ve Aram Devleti ne son verdiler Son olarak MO 722 de Samaria yi ele gecirdiler ve Israil Kralligi na son verdiler Asur ve Babil hakimiyeti Asur ordularinin salgin bir hastalik nedeniyle kirilmasi Davud ve Suleyman geleneginin son temsilcisi olan Yehuda Kralligi nin sonunu geciktirdi MO 612 yilinda iyice zayiflamis olan Asurlularin baskenti Nineveh Medler tarafindan ele gecirildi Yehuda krali Josiah Misirli Necho ile yaptigi bir savasta hayatini kaybetti Bu arada Babillilerin Chaldean krallari oldukca guclenmislerdi Babilli Nabopolassar ve Mediali Cyaxares Asur kralligini bolustuler Cyaxares in oglu II Nebukadnezar Suriye ve Filistin i ele gecirdi Maglup Misirlilar ise Filistin le ilgilenmeye devam ettiler Filistinliler de Babil karsiti her turlu koalisyona dahil oldular Bu koalisyonlarin hicbiri basarili olmadi ve cogu Kasdu ordulari tarafindan bastirildi MO 587 586 yillarinda Kudus yerle bir oldu Halkini atesle oynadiklarini soyleyerek cok onceden uyaran Ibrani peygamber Yeremya Misir da oldu Yehuda Kralligi yerle bir oldu ve topraklari neredeyse tamamen terkedildi Pers hakimiyeti MO 539 da Pers Krali II Cyrus Media daki zaferinin ardindan Lidya ve Babil i de alarak o gune kadar gorulen en buyuk imparatorlugu kurdu I Darius doneminde MO 522 486 uygulanan idari reformlarla Fenike Filistin Suriye ve Kibris Pers Imparatorlugunun 5 eyaleti satraplik oldular II Cyrus un ilk icraatlarindan biri yayinladigi bir fermanla yak MO 538 Yehuda topraklarinin ve yikilan Kudus Tapinagi nin yeniden insasini emretmek oldu Babil de surgunde olan Yahudiler Kudus e geri donduler ve Ikinci Tapinagin insasi basladi Roma Filistini Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Arap hakimiyeti Islamiyet in ortaya cikisi Mekke de yaklasik 570 yilinda dogan Muhammed bin Abdullah 610 yilinda Allah in kendisine Kur an isimli bir kitabi vahiyle gondermekte oldugunu oncelikle kabilesi olmak uzere tum insanligin bu yeni kitaba ve kendisinin peygamberligine iman etmesinin Allah in emri oldugunu duyurarak Islam dinini vazetmeye basladi Ilk basta cok buyuk bir direnisle karsilassa da 632 deki olumune yakin tum Arap kabilelerini siyasi olarak Islam devleti altinda toplamayi basardi Islam in en onemli ozelliklerinden birisi bu dinin yayilip yeryuzunde egemen olabilmesi icin kutsal savas cihad emrinin inananlar arasinda daima diri tutulmasidir Bu sebeple Islam in Medine devrinde fetihler baslamis Muslumanlar Arap Yarimadasi ni hakimiyet altina almislardir Muhammed hayattayken Filistin bolgesi Bizans yonetimi altinda bulunuyordu Onun Arap yarimadasindan cikarak Suriye fethine baslamasi Mute Muharebesi yle olmustur 629 yilinda Islam ordusuyla Bizans ordusunun bu ilk karsilasmasinda sayica kendilerinden 30 kat fazla olan Bizans ordusu karsisinda Islam ordusu bozulmaya baslayinca komutayi eline alan Halid bin Velid orduyu geri cekmeyi basarmistir Bundan bir yil sonra 630 yilinda bu defa Muhammed in basinda oldugu bir ordu Suriye sinirindaki Tebuk e kadar gelmis ne var ki Bizans ordusuyla karsilasilmadan Medine ye geri donulmustur Muhammed hayattayken Islam ordulari Bizans a ait bir topraga hakim olamamislardir Halifeler donemi Ana madde Muslumanlarin Levant i fethi Muhammed 632 yilinda olunce yerine halife unvaniyla yakin dostu Ebu Bekir gecerek Islam devletinin emiri oldu Ebu Bekir fetih hareketlerine hemen baslayamadi cunku Muhammed in olumuyle Arap kabileleri bagliliklarini geri cekerek zekat vermeyeceklerini bildirdiler Ebu Bekir Ridde Savaslari denilen savaslarla tekrar bu kabileleri itaat altina aldi Halife 633 yilinda Ebu Ubeyde bin Cerrah komutasindaki orduyu Suriye uzerine gonderdi Bu ordu gunumuzdeki Filistin bolgesinin guneyinde bulunan Gazze sehrini alarak ilk olarak Filistin e girmis oldu Ayni zamanda komutanligini Halid bin Velid in yaptigi diger bir ordu Sam uzerine yuruyor ve burada tarihi Busra sehrini aliyordu Burada tum Musluman gucleri birleserek Filistin de toplanmis olan 60 000 kisilik Bizans ordusu uzerine yurudu Gunumuzde orta Filistin de Oludeniz in batisinda yer alan mevkide yapilan Ecnadeyn Muharebesi nde Islam ordusu Bizans ordusunu yenerek Bizans karsisindaki ilk zaferini kazandi ve Filistin in fethi baslamis oldu Ecnadeyn Muharebesi nin kazanilip Muslumanlarin Filistin fethine basladigi zamanlarda Ebu Bekir oldu Yerine yine Muhammed in yakin dostu Omer bin Hattab halife oldu Halife Omer bu donemde Irak uzerine ordular gonderirken Filistin in fethini de tamamlamaya calisti 638 yilinda kutsal Kudus kusatildi ve fazla bir direnisle karsilasilmadan alindi Kudus patrigi sehri sadece halife Omer e teslim edecegini soyleyince Omer Kudus e geldi Alcakgonullu bir sekilde sehre bir katir ustunde girdi ve sehri teslim aldi Emeviler Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Abbasiler Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Fatimiler Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Hacli Seferleri Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Bu bolgeye ozellikle Kudus u geri almak icin 8 tane Hacli Seferi yapilmistir I Hacli Seferi nde kurulan Kudus Kralligi Memluk Devleti tarafindan 1299 yilinda yikilmistir Osmanli hakimiyeti Filistin bolgesi Hacli Seferlerinin ardindan yaklasik iki asir boyunca Memluk hakimiyetinde kaldi Yavuz Sultan Selim doneminde Mercidabik Savasi ndaki Osmanli galibiyeti sonucu 24 Agustos 1516 da bir kismi Osmanli topraklarina katildi Bolgenin tamami ise Kanuni Sultan Suleyman zamaninda Osmanli hakimiyetine gecti Kanuni doneminde Ibrahimi dinlerce onemli olan kisminin bakimi yapilarak etrafindaki duvarlar yeniden insa edildi Osmanli Devleti Filistin i Suriye sinirlari icinde Sam a bagli Kudus Gazze Nablus ve Safed olmak uzere dort sancaga ayirdi Daha sonra bu sancaklar Kudus e bagli birer eyalet oldu Filistin emirlerinden Cezzar Ahmet Pasa doneminde Misir i ele geciren Fransiz Imparatoru Napolyon Bonapart Filistin in Yafa sehrini aldi Cezzar Ahmet Pasa yonetimindeki Osmanli ordusu 1798 de Akka Kalesi civarinda Napolyon u geri cekilmek zorunda birakti Osmanlinin gerileme doneminde Misir Valisi Mehmet Ali Pasa nin oglu Ibrahim Pasa Filistin in tamamini ele gecirdi Filistin 1840 yilina kadar Misir in yonetimi altinda kaldi Ancak daha sonra tekrar Osmanli idaresine gecti 1877 tarihinde Kudus Osmanli merkezine bagli bir oldu Bir yil sonra ise Nablus ve Akka Kudus Mutasarrifligi na baglandi Boylece Filistin in kuzeyi ne guneyi ise Kudus Mutasarrifligi idaresine birakildi I Dunya Savasi ndan yenik cikan Osmanli Imparatorlugu Filistin deki 402 yillik hakimiyetini kaybederken cok deger verdigi Kudus e zarar gelmemesi icin sehri askeri bakimdan bosaltarak tarihe ve kulture olan saygisini goz onune alarak sehir disinda savunma yapti kaynak belirtilmeli Ingiliz mandasi Osmanli Imparatorlugu savasi kaybedince bugunku Birlesmis Milletler in temelini olusturan Milletler Cemiyeti Ing League of Nations Filistin i Ingiliz himayesine manda verdi Israil in kurulusu Bu alt basligin genisletilmesi gerekiyor Sayfayi duzenleyerek yardimci olabilirsiniz Ayrica bakinizFilistin Devleti Filistinli Araplar Antik Filistinliler Filistinli Yahudiler Filistin Ulusal Yonetimi Filistin Kurtulus Orgutu Filistin Halk Kurtulus Cephesi Israil Sykes Picot Anlasmasi Balfour Deklerasyonu 1917 Filistin adinin zaman cizelgesiKaynakca a b c d e f g h Filistin bolge Encyclopaedia Britannica Encyclopaedia Britannica Online Encyclopaedia Britannica Inc a b Palestine Oxford Dictionary of English 2e Oxford University Press 2003 a b c d e f g h i j k l m n o Palestine Sovalye amp Glenn Richard Bugh Encyclopaedia Britannica Ultimate Reference Suite Chicago Encyclopaedia Britannica 2009 a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t Palestine William Foxwell Albright amp Glenn Richard Bugh Encyclopaedia Britannica Ultimate Reference Suite Chicago Encyclopaedia Britannica 2008 Philistine Oxford Dictionary of English 2e Oxford University Press 2003 The History Herodotus III Kitap Bolum 91 EBU BEKIR TDV Islam Ansiklopedisi 11 Agustos 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ekim 2023