Bu maddede bulunmasına karşın yetersizliği nedeniyle bazı bilgilerin hangi kaynaktan alındığı belirsizdir.Mayıs 2017) () ( |
Post pozitivizm, 20. yüzyılın başından itibaren pozitivizme yönelik geliştirilen eleştirilerle birlikte biçimlenen ve bilim felsefesindeki tartışmalarla 60'lı yıllarda belirginleşen pozitivizm sonrası bir kuramsal/felsefi bilim düşüncesini belirten akımdır.
Tarihsel konum
Bu süreci, özellikle, bilim felsefesine belirli bir statü kazandıran mantıksal pozitivizmin ortaya çıkışından itibaren ele almak mümkündür. Ancak asıl olarak post pozitivizm akımını biçimlendiren zaman dilimi, 1960'lı yıllardan itibaren ve mantıksal pozitivizmin gündeme getirdiği soruların ve yolaçtığı sorunların aşılmasıyla belirginleşir. Thomas Kuhn'un çalışmaları bu yönelim için temel ve kurucu sayılmaktadır. Bazı bilim tarihçilerine göre Kuhn'un çalışmaları bir devrim niteliğindedir, yani bir kopuşu ifade eder; bazılarına göreyse mantıksal pozitivistlerle bir süreklilik halinde Kuhn görüşlerini geliştirmiş ve onların bir devamı olarak düşüncelerini ortaya koymuştur.Pozitivizmin eleştiricileri ve post pozitivizm başlığı altında değerlendirilebilecek diğer bilim felsefecileri ve kuramcılar ise birbirlerinden çok farklı yönelimleriyle bilinen Alexandre Koyré, Karl Popper, Paul Feyerabend olarak belirtilebilir. 20. yüzyıl felsefesinin en önemli bölümlerinden ve kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Bilgi, bilginin gelişimi,bilim, bilimin ilerlemesi, bilimsel bilginin nesnelliği, paradigma, görelilik, , doğruluk, yanlışlanabilirlik gibi eksenlerde yürütülen tartışmalarla gelişen post pozitivizm hem genel olarak bilim düşüncesinde hem de diğer kültürel ve düşünsel alanlarda etkili olmuştur.
Felsefi konumu
Postpozitivizm, pozitivizmin akla ve bilimin ayrıcalıklı özelliği olarak deneye verilen konumun eleştirisi üzerinde yükselir. Pozitivizm böylece, bilimi tarih dışı salt bir ussallık biçimine sokmakta, bilim dışı ve akıl dışı ögeleri tamamen dışta bırakmaktadır; ve daha en başından bu noktalara yönelik ciddi itirazlara maruz kalır. Koyre, bunun olanaksızlığını çeşitli çalışmalarıyla gösterir ve bilimin tarihten soyutlanamazlığını ortaya koymaya çalışır. Bilimsel gelişme olarak kabul edilen gelişmelerde ona göre akıl dışı ögelerin varlığı bu nedenle yadsınamaz.
Popper ise mantıksal pozitivizmle bağlantılı olmuş, ama temel bilim anlayışlarında farklı ve eleştirel bir yönelim göstermiştir. , Popper için bilimin temel ölçütüdür; ancak pozitivizmin önemli yaklaşımlarından olan doğrulanabilirlik konusunda itiraz eder, çünkü bilimin temel yaklaşımı tümevarım olamaz. Popper'a göre bilimin ayrıcalıklı ilkesi yanlışlanabilirlik ilkesidir.
Thomas Kuhn, felsefi alanda, bilim düşüncesini, pozitivizm karşısındaki yapılan eleştirilerin en kesin haliyle ifade eder. Öyle ki Popper'ın yaklaşımı bu tutum karşısında tamamen pozitivist bir konumda görünür. Bilim tarihine paradigma kavramını sokan Kuhn, bilimin belirli paradigmalarla işlediğini, bilimsel gelişmeninse belirli bir anda geçerli olan paradigmanın değişmesine yol açan devrimci bir kesintiyle meydana geldiğini belirtir. Belirli bir dönemde belirli bir paradigmanın geçerli olmasının ise, o paradigmanın ayrıcalıklı bir rasyonelllik ya da doğruluk niteliğine sahip olmasından ileri gelmediğini, bunun tarihsel, sosyolojik ve değer yargılarının da içinde bulunduğu bilim dışı öğelerin bütünlüğünden geldiğini öne sürmüştür. Böylece bilim alanına göreli bir yaklaşım tarzıyla yaklaşılmış olunmaktadır.
Fayerabend bu yönelim en uç noktasını oluşturuyor. Fayerabend açık olarak pozitivizmin temelini oluşturan "yönteme hayır" demiştir ve "akla veda" etmiştir; Batı toplumun ve kültürünün kendini ayrıcalıklı kıldığı akıl ve bilimsel yöntemin neden iddia edildiği gibi olamayacağını ve olamadığını göstermeye yönelmiştir. Bu eleştirilerinin üzerinden Feyerabend, "özgür bir toplumda bilim"i ve yeni bir akıl ve bilgi biçimini önermeyi dener.
Kaynakça
- Bilimsel Devrimlerin Yapısı, Thomas Kuhn, çeviren:, .
- Yönteme Hayır, Paul Feyerabend, .
- Bilimsel Araştırmanın Mantığı, Karl Popper, Yapı Kredi Yayınları.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddede kaynak listesi bulunmasina karsin metin ici kaynaklarin yetersizligi nedeniyle bazi bilgilerin hangi kaynaktan alindigi belirsizdir Lutfen kaynaklari uygun bicimde metin icine yerlestirerek maddenin gelistirilmesine yardimci olun Mayis 2017 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Post pozitivizm 20 yuzyilin basindan itibaren pozitivizme yonelik gelistirilen elestirilerle birlikte bicimlenen ve bilim felsefesindeki tartismalarla 60 li yillarda belirginlesen pozitivizm sonrasi bir kuramsal felsefi bilim dusuncesini belirten akimdir Tarihsel konumBu sureci ozellikle bilim felsefesine belirli bir statu kazandiran mantiksal pozitivizmin ortaya cikisindan itibaren ele almak mumkundur Ancak asil olarak post pozitivizm akimini bicimlendiren zaman dilimi 1960 li yillardan itibaren ve mantiksal pozitivizmin gundeme getirdigi sorularin ve yolactigi sorunlarin asilmasiyla belirginlesir Thomas Kuhn un calismalari bu yonelim icin temel ve kurucu sayilmaktadir Bazi bilim tarihcilerine gore Kuhn un calismalari bir devrim niteligindedir yani bir kopusu ifade eder bazilarina goreyse mantiksal pozitivistlerle bir sureklilik halinde Kuhn goruslerini gelistirmis ve onlarin bir devami olarak dusuncelerini ortaya koymustur Pozitivizmin elestiricileri ve post pozitivizm basligi altinda degerlendirilebilecek diger bilim felsefecileri ve kuramcilar ise birbirlerinden cok farkli yonelimleriyle bilinen Alexandre Koyre Karl Popper Paul Feyerabend olarak belirtilebilir 20 yuzyil felsefesinin en onemli bolumlerinden ve kaynaklarindan birini olusturmaktadir Bilgi bilginin gelisimi bilim bilimin ilerlemesi bilimsel bilginin nesnelligi paradigma gorelilik dogruluk yanlislanabilirlik gibi eksenlerde yurutulen tartismalarla gelisen post pozitivizm hem genel olarak bilim dusuncesinde hem de diger kulturel ve dusunsel alanlarda etkili olmustur Felsefi konumuPostpozitivizm pozitivizmin akla ve bilimin ayricalikli ozelligi olarak deneye verilen konumun elestirisi uzerinde yukselir Pozitivizm boylece bilimi tarih disi salt bir ussallik bicimine sokmakta bilim disi ve akil disi ogeleri tamamen dista birakmaktadir ve daha en basindan bu noktalara yonelik ciddi itirazlara maruz kalir Koyre bunun olanaksizligini cesitli calismalariyla gosterir ve bilimin tarihten soyutlanamazligini ortaya koymaya calisir Bilimsel gelisme olarak kabul edilen gelismelerde ona gore akil disi ogelerin varligi bu nedenle yadsinamaz Popper ise mantiksal pozitivizmle baglantili olmus ama temel bilim anlayislarinda farkli ve elestirel bir yonelim gostermistir Popper icin bilimin temel olcutudur ancak pozitivizmin onemli yaklasimlarindan olan dogrulanabilirlik konusunda itiraz eder cunku bilimin temel yaklasimi tumevarim olamaz Popper a gore bilimin ayricalikli ilkesi yanlislanabilirlik ilkesidir Thomas Kuhn felsefi alanda bilim dusuncesini pozitivizm karsisindaki yapilan elestirilerin en kesin haliyle ifade eder Oyle ki Popper in yaklasimi bu tutum karsisinda tamamen pozitivist bir konumda gorunur Bilim tarihine paradigma kavramini sokan Kuhn bilimin belirli paradigmalarla isledigini bilimsel gelismeninse belirli bir anda gecerli olan paradigmanin degismesine yol acan devrimci bir kesintiyle meydana geldigini belirtir Belirli bir donemde belirli bir paradigmanin gecerli olmasinin ise o paradigmanin ayricalikli bir rasyonelllik ya da dogruluk niteligine sahip olmasindan ileri gelmedigini bunun tarihsel sosyolojik ve deger yargilarinin da icinde bulundugu bilim disi ogelerin butunlugunden geldigini one surmustur Boylece bilim alanina goreli bir yaklasim tarziyla yaklasilmis olunmaktadir Fayerabend bu yonelim en uc noktasini olusturuyor Fayerabend acik olarak pozitivizmin temelini olusturan yonteme hayir demistir ve akla veda etmistir Bati toplumun ve kulturunun kendini ayricalikli kildigi akil ve bilimsel yontemin neden iddia edildigi gibi olamayacagini ve olamadigini gostermeye yonelmistir Bu elestirilerinin uzerinden Feyerabend ozgur bir toplumda bilim i ve yeni bir akil ve bilgi bicimini onermeyi dener KaynakcaBilimsel Devrimlerin Yapisi Thomas Kuhn ceviren Yonteme Hayir Paul Feyerabend Bilimsel Arastirmanin Mantigi Karl Popper Yapi Kredi Yayinlari