Antonio Francesco Gramsci (d. 22 Ocak 1891, Sardinya - ö. 27 Nisan 1937, Roma), İtalyan düşünür, siyasetçi ve sosyalist kuramcı.
Antonio Gramsci | |
---|---|
Antonio Gramsci (1916) | |
Tam adı | Antonio Francesco Gramsci |
Doğumu | 22 Ocak 1891 Sardinya, İtalya |
Ölümü | 27 Nisan 1937 (46 yaşında) Roma, İtalya |
Çağı | 20. yüzyıl felsefesi |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Okulu | Marksizm |
İlgi alanları | Politika, ideoloji, sınıf mücadelesi, kültür |
Önemli fikirleri | Kültürel hegemonya, |
Etkilendikleri | |
Etkiledikleri |
İtalyan Komünist Partisi'nin kurucu üyelerinden ve bir dönem lideriliğini yapmış olan Gramsci, aynı zamanda Benito Mussolini ve faşizmin sert bir eleştirmeniydi, bu sebepten 1926'da hapsedildi ve kalan hayatını 1937'deki ölümüne kadar hapiste geçirdi. Marksist literatüre katkısı ana olarak hegemonya, sivil toplum, altyapı-üstyapı ilişkileri, toplumda aydınların işlevi üzerindedir. Devlet teorisi üzerine özgün görüşler ileri sürmüş, başta Althusser olmak üzere birçok Marksist kuramcıyı derinden etkilemiş, görüşleri Batı Marksizm'inin temellerini oluşturmuştur.
Yaşamı
Erken dönem
Gramsci İtalya'da Sardunya adası'nda bulunan Ales'te doğdu. Alt düzey bir memur olan Francesco Gramsci'nin yedi oğlundan biriydi. Babasının ailesi Güney İtalya'ya 15. ve 16. yüzyıllarda göçetmiş Arnavut kökenli bir topluluk olan 'lerdendi. Arnavut kökenleri nedeniyle, Gramsci soyadının bir Arnavut kasabası Grameç ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Mali zorluklar ve Francesco Gramsci'nin polisle sorunları aileyi Sardunya'da birkaç kasaba değiştirmeye zorladı, sonunda Ghilarza'ya yerleştiler.
Francesco Gramsci, 1898'de zimmetine para geçirmekten tutuklandı ve hapsedildi. Bu durum, Antonio Gramsci'nin okulu terk etmesine ve 1904'te babasının serbest bırakılışına dek çeşitli işlerde çalışmasına neden oldu. Antonio Gramsci'nin sağlık sorunları o zamanlarda başladı: bir çocukluk kazası yüzünden omurilik bozuk oluşumu onu kambur ve azgelişmiş bıraktı. Yaşamı boyunca onu izleyecek dahili hastalıklar da o dönemde başladı.
Gramsci, orta okulu Cagliari'de tamamladı. Cagliari'de, eski bir asker olan ve İtalya'da görev yaptığı sırada militan sosyalist olan büyük ağabeyi Gennaro ile birlikte kaldı. Ancak, o zamanlar Gramsci sosyalizme sempati duymuyordu. Daha çok; gittikçe yoksullaşan, bu yoksulullaşmanın nedenlerini hızla sanayileşen Kuzey İtalya'nın öncelik tanınmasıyla ihmal edilişlerine bağlayan Sardunyalı köylü ve madencilerin acıları ile ilgileniyordu. Kuzeye duyulan bu tepki sonucunda Sardunya milliyetçiliği eğilimleri gösteriyordu.
Torino
Parlak bir öğrenci olan Gramsci, 1911'de Torino Üniversitesi'nde okuyabilmesini sağlayacak bir burs kazandı. Sınava gelecekte mücadele arkadaşı olacak Palmiro Togliatti ile birlikte girmişti. Torino'da edebiyat okudu, dilbilime yakın ilgi duydu. Gramsci geldiğinde Torino bir sanayileşme sürecinden geçiyor, Fiat ve Lancia fabrikaları fakir bölgelerden işçi yapmak için insan taşıyordu. Bu dönemde sendikalar kuruldu ve sınıfsal toplumsal çelişkiler görünür olmaya başladı. Gramsci bu gelişmelerin içinde yer aldı. Sosyalist çevrelerle iletişimde olmasıyla birlikte, büyüyüp yetiştiği Sardunya kültürü ile etkileşimini devam ettirmesini sağlayacak Sardunyalı göçmenlerle de görüşüyordu. Dünya görüşü bu ortamda; Sardunya'da edindiği daha önceki deneyimler ile birlikte İtalya'daki çevresiyle şekillendi. 1913 sonlarında 'ne katıldı.
Akademik çalışmalarında yetenekli olmasına rağmen, artan siyasi bağlantıları yanında mali sorunlar ve zayıf bünyesi nedeniyle 1915 başlarında eğitimini bıraktı. Eğitimi sırasında yoğun bir tarih ve felsefe bilgisi edindi. Üniversitede , , Giovanni Gentile'nin ve en önemlisi, zamanının en saygı duyulan aydını olan Benedetto Croce'nin fikirleriyle tanıştı. Bu düşünürler Labriola'nın "praksis felsefesi" ("philosophy of praxis") adını verdiği bir tür 'i benimsemişlerdi. Gramsci bu terimi daha sonra hapishanede yazdığı yazıları sansürden geçirebilmek için sık sık kullanmasına rağmen, bu düşünce akımına karşı ilişkileri kariyeri boyunca hep belirsiz kalacaktı.
1914'ten sonra gibi sosyalist gazetelerdeki yazıları ona dikkate değer bir gazeteci olarak ün kazandırdı. 1916'da Sosyalist Parti resmi yayın organı 'nin Piedmont baskısının eş-editörü oldu. Açıklıkla yazan verimli bir siyaset kuramı yazarı olarak Gramsci, Torino sosyal ve siyasi yaşamını tüm yönleriyle yazan görkemli bir yorumcu olduğunu kanıtladı.
Gramsci aynı zamanda Torino işçilerinin eğitimi ve örgütlenmesiyle ilgileniyordu. 1916'da ilk kez topluluk karşısında konuşmalar yaptı ve Romain Rolland, Fransız Devrimi, Paris Komünü ve kadınların kurtuluşu gibi konulara değindi. 1917 Ağustos devrimci ayaklanmalarının ardından Sosyalist Parti liderlerinin tutuklanmasıyla Gramsci parti Geçici Komitesine seçildi ve Il Grido del Popolo editörü oldu. Böylece, Torino'da sosyalist liderlerden biri haline geldi.
Nisan 1919'da Togliatti, ve ile birlikte, haftalık gazete 'yu çıkardılar. Aynı yıl Ekim ayında, birçok hizibe bölünmüş olmasına rağmen Sosyalist Parti büyük çoğunlukla 'e katıldı. Lenin tarafından Bolşevikler'e en yakın grup olarak görülüyordu ve aşırı sol Amadeo Bordiga'nın anti-parlamenter programına karşı Lenin'in desteğini almıştı. Parti içi geçerli pek çok taktik arasında, Gramsci grubu temel olarak işçi konseyleri savunusuyla öne çıkıyordu. Bu konseyler, 1919 ve 1920 Torino büyük grevleri sırasında kendiliğinden ortaya çıkmışlardı. Gramsci için bu konseyler, üretimi örgütleme görevinin yönetimini sağlayabilecek uygun araçlardı. Lenin'in "Bütün İktidar Sovyetlere" siyasetiyle aynı konumda olduğuna inanmasına rağmen, Bordiga tarafından Georges Sorel ve fikirleriyle etkilenmiş sendikalist bir eğilim olarak suçlandı. Torino işçilerinin 1920 ilkbaharında yenilgisiyle, Gramsci konseylerin savunusunda hemen hemen tek başına kalmıştı.
İKP'nin Kuruluşu
İşçi konseylerinin ulusal bir harekete dönüşümde başarısızlığı Gramsci'yi Leninist anlamda bir Komünist Parti'nin gerekliliğine inandırdı. L'Ordino Nuovo etrafındaki grup, İtalyan Sosyalist Partisi'nin merkezci önderliği aleyhinde söylemlerde bulundu ve Bordiga'nın "çekimser" hizbiyle ittifak yaptı. Bu gelişmelerin sonucunda, İtalyan Komünist Partisi 21 Ocak 1921'de Livorno kentinde kuruldu. Gramsci, Bordiga'nın yardımcısı oldu. Bordiga'nın disiplin vurgusu, merkeziyetçilik ve saflık ilkeleri parti programında Bordiga'nın liderliği yitirdiği 1924'e dek egemen oldu.
1922'de Gramsci yeni partinin bir temsilcisi olarak Rusya'ya gitti. Rusya'da daha sonra evleneceği viyolonselist ile tanıştı.
Rusya görevi İtalya'da Faşizm'in gelişine rastladı ve Gramsci, İKP önderliğinin isteklerinin aksine, faşizme karşı sol partilerin birleşik cephesini güçlendirme talimatlarıyla geri döndü. Böyle bir cephenin merkezinde İKP olacak ve bu vasıtayla Moskova bütün sol güçleri kontrol edecekti. Ancak diğerleri bu olası üstünlüğe karşı çıktılar. Sosyalistlerin İtalya'da belli bir geleneği vardı; ancak Komünist Parti oldukça genç bir partiydi ve oldukça radikal görünüyordu. Pek çok kişi, komünistlerce yönlendirilen bir koalisyonun siyasi tartışmalara uzak kalacağı ve bunun bir izolasyona yol açacağını savunuyordu.
1924'te Gramsci İKP başkanı oldu. Venedik seçimlerinde milletvekilli seçildi. Partinin resmi gazetesi 'yı (Birlik) örgütlemeye başladı. O sırada kendisi Roma'da yaşarken ailesi Moskova'da idi. Ocak 1926 Lyons Kongresi'nde Gramsci'nin İtalya'da demokrasiyi yeniden inşa için birleşik cephe çağrısı tezleri İKP tarafından kabul edildi.
1926'da Bolşevik parti içinde Stalin'in manevraları Gramsci'yi Komintern'e bir mektup yazmaya yöneltti. Bu mektupta Trotsky önderliğindeki muhalefeti eleştiriyor, ayrıca liderin bazı olası yanlışlıklarının da altını çiziyordu. Togliatti parti temsilcisi olarak Moskova'daydı, mektubu okudu ve göndermemeye karar verdi. Bu Gramsci ile Togliatti arasında hiçbir zaman çözüme kavuşmayacak zorlu bir çatışmaya neden oldu.
Hapsediliş
9 Kasım 1926'da Faşist hükûmet Mussolini'nin yaşamına kasteden bir saldırıyı gerekçe göstererek olağanüstü hâl yasalarını yürürlüğe koydu. Gramsci, milletvekili dokunulmazlığına rağmen tutuklandı ve ünlü Roma hapishanesi 'ye götürüldü. Davasında Gramsci'nin savcısı ünlü "Yirmi yıl bu beynin işlemesini durdurmalıyız" ifadesini kullandı. 5 yıl (uzak Ustica adasında) alıkonulma cezası aldı; ertesi yıl 20 yıl hapis cezasına (Bari yakınlarında, Turi'de) çarptırıldı. Yeni yaşam şartları sağlık problemlerini arttırdı, çok az yardım görebileceği tek kişilik bir hücreye kondu. 1932'de İtalya ile Sovyetler Birliği arasında yapılması planlanan Gramsci'yi de etkileyecek siyasi mahkûmların değişimi girişimi sonuçsuz kaldı. 1934'te sağlığı ağır şekilde kötüleşti ve Civitavecchia, Formia ve Roma hastanelerine gittikten sonra şartlı olarak özgür bırakıldı. Özgürlüğüne kavuştuktan kısa bir süre sonra 46 yaşında Roma'da öldü; orada Protestan Mezarlığı'na gömüldü.
Düşüncesi
Gramsci, özellikle Batı Marksizmi'nin temel düşünürlerinden birisi olarak, 20. yüzyılın en önemli Marksist kuramcılarından olarak kabul edilmektedir. Gramsci hapiste olduğu sürece 30'dan fazla defter ve toplam 3000 sayfa tarih ve analiz yazısı yazdı. Bu yazılar olarak adlandırıldı. , Gramsci'nin İtalya tarihini ve milliyetçiliğinin izlerini sürerken aynı zamanda , eleştirel kuram (critical theory) ve kendi adıyla anılan eğitim kuramıyla ilgili bazı düşüncelerini de içerir. Ele aldığı temel konular:
- Kapitalist devleti inşa aracı olarak hegemonya,
- İşçi sınıfı içinde entelektüellerinin çıkabilmesine yol açabilmek için, halk işçi eğitimi gereksinimi,
- Egemenliğin doğrudan ya da zor yoluyla gerçekleştiği (polis, ordu, yasal sistem, vb.), ile egemenliğin ideoloji ya da rıza yoluyla gerçekleştiği sivil toplum (aile, eğitim sistemi, sendikalar, vb) ayrımı,
- 'Mutlak tarihçilik',
- Ekonomik determinizm eleştirisi,
- eleştirisi.
Hegemonya
Hegemonya daha önceden Lenin gibi Marksistlerce kullanılan demokratik bir devrimde işçi sınıfının önderliğini belirten bir kavramdı, fakat Gramsci tarafından Ortodoks Marksizm'in öngördüğü 'kaçınılmaz' sosyalist devrimin 20. yüzyıl başlarında niçin olmadığını açıklayan keskin bir analiz ile geliştirildi. Gramsci'ye göre hegemonya; eğitim, kilise, politik partiler, sendikalar, gibi rızanın kaynağını oluşturan "özel kurumlar"a özerklik alanı tanıyan, dayanıklı ve bağımsız sivil topluma dayanmaktadır
Kapitalizm, öyle görünüyordu ki, her zaman olduğundan bile güçlü durumdaydı. Kapitalizm Gramsci'ye göre salt şiddet, siyasi ve ekonomik zor yoluyla değil aynı zamanda ideolojik olarak burjuva değerlerinin herkesin 'ortak düşüncesi' haline geldiği egemen kültür yoluyla da yönetiyordu. Böylece bir uzlaşma kültürü gelişiyor ve işçi sınıfındaki kişiler kendi iyiliklerini burjuvazinin iyiliğiyle özdeşleştiriyor, karşı çıkmak bir yana statüko-mevcut durumun devamına yardımcı oluyorlardı.
İşçi sınıfının kendi öz kültürünü geliştirmeye gereksinimi vardı. Böylece burjuva değerlerinin toplum için 'doğal' ya da 'normal' değerleri temsil ettiği kanısı yıkılacak ve ezilen ve aydın sınıfları proletarya davasına çekecekti. Lenin'e göre kültür siyasi amaçlara 'yardımcı' idi; ancak Gramsci için iktidarın temeliydi ve ilk olarak kültürel egemenlik elde edilmeliydi. Gramsci'nin görüşüne göre, modern koşullarda kazanmak isteyen sınıf, entelektüel ve ahlaki önderliği ele almalı, değişik güçlerle ittifak ve uzlaşmalar gerçekleştirmek için kendi dar 'ekonomik-toplu' çıkarlarının ötesinde davranmalıydı. O, bu sosyal güçlerin birliğine Georges Sorel'den aldığı bir terimle '' dedi. Bu blok belli bir sosyal düzen için rızanın altyapısını oluşturur. Baskın sınıfın kurumlar, sosyal ilişkiler ve düşünceler bağı yoluyla egemenliğini (hegemonyasını) yeniden ve yeniden üretir. Gramsci, altyapı ilişkilerini sürdüren ve parçalayan bir üstyapının önemini vurgulayan bir kuram geliştirdi.
Gramsci Batı'da burjuva kültürel değerlerinin Hristiyanlıkla bağı olduğunu belirtti, bu nedenle egemen kültüre karşı polemiklerinin çoğu dini norm ve değerlere ilişkindi. İnsanların bilinçlerindeki Roma Katolikliği gücü ve Kilisenin eğitilmişlerin dini ile daha az eğitilmişlerin arasında gittikçe büyüyen aşırı uçurumun giderilmesi için çabası onu etkilemişti. Rönesans hümanizmindeki dinin saf entelektüel eleştirisini Reformasyonun kitlelere yansıyan elementleriyle birleştirmenin Marksizmin görevi olduğuna inanıyordu. Gramsci'ye göre, Marksizm ancak halkın ruhani ihtiyaçlarını karşılarsa dinin yerini alabilecekti ve bunu başarmak için onların yaşadığı deneyimin ifadesi olarak dini tanımak zorundaydı.
Aydınlar ve Eğitim
Gramsci aydınların toplumdaki rolü sorununa düşüncesinde çok ağırlık verdi. Bütün insanlar aydındır, herkes entelektüel ve akılcı yeteneklere sahiptir; ancak herkes aydınların sosyal işlevini yapamaz, deyişi ünlüdür. Modern aydınların sadece konuşmacılar olmadıklarını, fakat eğitim ve medya gibi ideolojik aygıtlarla toplum inşasına ve egemenlik üretilmesine yardımcı olan yöneticiler ve düzenleyiciler olduğunu iddia etti. Daha da öte, (yanlış olarak) kendini toplumdan ayrı bir sınıf gibi gören 'geleneksel' aydınlar ile her sınıfın kendi safları arasından 'organik' olarak ürettiği düşünce grupları arasında ayrım yaptı. Böyle 'organik' aydınlar sadece sosyal hayatı bilimsel kurallara uygun tanımlamazlar, daha çok kitlelerin kendilerinin ifade edemediği duygular ve deneyimleri kültür dili yoluyla seslendirirler. İşçi sınıfı kültürü yaratma ihtiyacı Gramsci'nin işçi sınıfı aydınları geliştirecek bir tür eğitim çağrısıyla ilişkilidir. Bu aydınlar sadece Marksist ideolojiyi proletaryasız tanıtmakla kalmayacaklar, fakat daha çok kitleler içinde zaten var olan düşünsel etkinliğin mevcut durumu eleştirisini yaparak yenileyecekler de. Gramsci'nin bu amaçlarla eğitim sistemi ile ilgili düşünceleri, sonraki onyıllarda Brezilyalı Paulo Freire'nin kuramlaştırdığı ve çalıştığı eleştirel pedagoji (critical pedagogy) ve halk eğitimi (popular education) tasarımı ile örtüşmektedir. Bu nedenle, yetişkin ve halk eğitiminin partizanları Gramsci'yi günümüzde de önemli bir ses olarak görürler.
Devlet ve Sivil Toplum
Gramsci'nin egemenlik (hegemonya) düşüncesi onun kapitalist devlet kavramıyla bağıntılıdır, onun zor artı rıza ile hükmettiğini öne sürer. Devlet dar hükûmet anlamıyla anlaşılmamalıdır; bunun yerine, siyasi kurumlar ve yasal anayasal denetim arenası olan 'siyasi toplum' ile genelde 'özel' ya da 'devlet-dışında' bir alan olarak görülen 'sivil toplum' arasında bölümlendirir. İlki zorlama alemidir ve ikincisi ise razı olma (rıza). Bununla birlikte, bölünmenin sadece kavramsal olduğunu ve ikisinin gerçekte çoğu zaman çakıştığını vurgular.
Gramsci modern kapitalizm altında, burjuvazi ekonomik denetimini, sivil toplum içindeki sendikaların ve kitlesel siyasi partilerin siyasi alanda belli taleplerinin karşılanmasına izin vererek sağlar. Böylelikle, burjuvazi, yakın ekonomik çıkarlarının ötesine geçerek ve egemenlik biçimlerinin değişimine olanak vererek, 'pasif devrim' işine girer. Gramsci bu hareketleri reformizm ve faşizm olarak konumlandırır, ve Henry Ford'un 'bilimsel yönetim' ve 'montaj bandı' gibi yöntemleri de bunun örnekleridir.
Machiavelli'den alıntılayarak, ''in (devrimci parti) işçi sınıfının organik aydınlar yetiştirmeyi ve sivil toplum içinde alternatif egemenlik (hegemonya) sağlayacak kuvveti olduğunu ileri sürer. Modern sivil toplumun karmaşık yapısı burjuva egemenliğini altedecek ve sosyalizme götürecek yegane taktiği 'durum savaşı' (siper savaşına benzer) olduğu anlamına gelir; Bolşeviklerce yürütülen 'eylem savaşı' (ya da cepheden saldırı) Çar Rusyası'nda bulunan 'başlangıç' sivil toplumuna özgü daha doğru bir stratejiydi.
Bu ikisi arasındaki çizgilerin bulanık olabileceği iddiasını taşımasına rağmen Gramsci, Jakobenler ve tarafından yapıldığı gibi, siyasi toplumu sivil toplumla özdeşleştirme sonucu ortaya çıkan devlet-tapınmasına karşı uyarmaktadır. Proletaryanın tarihi görevinin bir 'düzenlenmiş toplum' yaratmak olduğuna inanır ve 'devletin yok oluşu'nu, sivil toplumun kendini düzenleme yeteneğinin tümüyle gelişimi olarak tanımlar.
Tarihsellik
Gramsci, erken dönem Marks'ı gibi, tarihçiliğin kuvvetli bir taraftarıydı. Onun görüşüne göre, bütün anlam, insanın pratik etkinliği ('') ile bir parçası olduğu "nesnel" tarihi ve sosyal süreçler arası ilişkiden kaynaklanıyordu. Düşünceler toplumsal ve tarihi içerikleri dışında, işlev ve kökenlerinden ayrı anlaşılamazlar. Dünya ile ilgili bilgilerimizi düzenlediğimiz kavramlar temelde bizim şeylerle olan ilişkilerimizle şekillenmez, aksine bu kavramları kullananların toplumsal ilişkileriyle şekillenir. Sonuçta, "insan doğası" gibi değişmeyen bir şey yoktur, oysa tarihsel olarak değişiklik gösteren böyle bir düşünce vardır. Daha da öte, felsefe ve bilim insandan bağımsız bir gerçekliği "yansıtmazlar", yalnızca aslında verili bir tarihi durumun gerçek gelişme eğilimini ifade ettikleri kadar "doğru" olurlar.
Marksistlerin büyük çoğunluğu ortak olarak şuna inanırlar: doğru ne zaman ve nerede bilinirse bilinsin doğrudur ve bilimsel bilgi (Marksizm buna dahil) doğrunun güncel anlamda ilerlemesiyle tarihsel olarak çoğalır ve bu nedenle üst yapının aldatıcı alemine ait değildirler. Buna karşın Gramsci'ye göre, Marksizm toplumsal pragmatik anlamda "doğru"dur, yani proletaryanın sınıf bilincini seslendirmekle, kendi zamanlarının "doğru"sunu diğer kuramlardan çok daha iyi ifade etmiştir. Bu anti-bilimsel ve anti-pozitivist duruş, Benedetto Croce'nin etkisi nedeniyleydi. Bununla birlikte, Gramsci bir "mutlak tarihçilik" yandaşıydı; bu Hegelci ve Croce'nin idealist tınılı düşünce ve tarihi "kader"e metafizik sentez yapma eğiliminden ayrılıyordu. Gramsci doğrunun tarihi yorumunun, relativizmin bir biçimi olduğu suçlamalarını reddetmiştir.
"Ekonomizm" Eleştirisi
"Kapital'e karşı devrim" (The Revolution against Das Kapital) adlı hapis öncesi ünlü makalesinde Gramsci, Rusya Ekim Devrimi'nin, sosyalist devrimin kapitalist güçler üretiminin tam gelişimini beklemek zorunda olduğu düşüncesini geçersiz kıldığını ileri sürdü. Bu onun, Marksizmin deterministik bir felsefe olmadığı görüşünü yansıtıyordu. Üretim ilişkilerinde nedensel "öncelik" (primacy) ilkesinin, Marksizm'deki bir yanlış anlaşılma olduğuna inanıyordu. Hem ekonomik hem de kültürel değişimler "temel tarihi süreçlerin" ifadesidirler ve hangi alanın diğerinden öncelik taşıdığı yanıtlanması zordur. İşçi hareketinin ilk yıllarında yaygın olan kaderci anlayış, yani "tarih yasaları"na göre kaçınılmaz olarak zafere ulaşılacağı, Gramsci'nin görüşüyle, savunma eylemlerine zorlanmış baskı altındaki bir sınıfın tarihsel koşullarının bir ürünüydü ve işçi sınıfı inisiyatifi ele almaya hazır hale gelir gelmez bir engel olduğundan bırakılmalıydı. Marksizm "pratik felsefesi" olduğundan, toplumsal değişim nesnesi olarak görünmez "tarihi yasalar"a yaslanılamazdı. Tarih insan pratiğine yapılır ve o nedenle insan isteği içerir. Herhangi bir verili durumda, bununla birlikte, istek-gücüyle tek başına istenilen hiçbir şey elde edilemez: işçi sınıfı bilinci eylem için gerekli gelişme aşamasına ulaştığında, isteğe bağlı değiştirilemeyecek tarihi koşullarla yüz yüze gelecektir. Bunlarla birlikte, sonuçta birçok olası gelişmeden hangisinin gerçekleşeceği tarihi kaçınılmazlıkla önceden belirli değildir.
Maddecilik Eleştirisi
İnsan tarihi ve ortak pratiğin (praxis) herhangi bir felsefi sorunun anlamlı olup olmadığını belirlediği inanışıyla, Gramsci görüşleri, kendisi bunu açıkça ifade etmese de, ve Engels ve Lenin'ce geliştirilen kavrama 'kopya' algı (perception) kuramına zıddı. Ona göre Marksizm kendi içinde ve kendisi için olan, insanlıktan bağımsız bir gerçeklikle uğraşmaz. İnsan tarihi ve insan pratiği dışında bir nesnel evren kavramı, ona göre, Tanrı inanışına benzerdi: hiçbir nesnellik olamazdı; ancak yalnızca gelecek komünist toplumunda kurulabilecek evrensel bir ortaköznellik (intersubjectivity) olabilirdi. Doğal tarih böylece sadece insan tarihiyle bağıntılı olarak anlamlıydı. Onun görüşüne göre, , aynı ilkel ortak anlayış gibi, eleştirel düşünce yokluğunun sonucuydu ve Lenin'in iddia ettiği gibi, dini boşinanların karşısındadır denilemezdi. Bunun aksine, Gramsci Marksizm'in bu tartışmalı ham kaba biçimini sorun etti: proletaryanın bağımsız bir sınıf olarak durumu kendi felsefesi olan Marksizmi, çoğu kez halk boşananları ve ortak inançları şeklinde ifade edilebilmektedir anlamına gelir. Bununla birlikte, eğitimli sınıfların ideolojilerine etkili şekilde karşı çıkılmalı, böylece Marksistler felsefelerini daha karmaşık bir tarzda sunmalı ve karşıtlarının görüşlerini gerçekten anlamaya çalışmalıdır...
Etkisi
Gramsci düşüncesi örgütlü soldan çıkmakla birlikte çağdaş akademik tartışmalarda, kültürel araştırmalar ve eleştirel kuram (critical theory) ile ilgili önemli bir kişilik haline gelmiştir. Merkez ve sağdan siyasi kuramcılar da onun görüşlerinden yararlanmışlardır; örneğin onun egemenlik (hegemonya) düşüncesine yaygınlıkla atıf yapılmıştır. Etkisi özellikle çağdaş siyasi bilim içinde güçlüdür, yeni-liberal düşünceli siyasi seçkinler arasında öndegelmesi, Yeni-gramscicilik biçimindedir. Çalışmaları aynı zamanda aydınların popüler kültür tartışmalarını ve bilimsel popüler kültür etütlerini çok ağırlıklı etkilemiştir.
Onunla ilgili eleştiriler onu, siyasi doğruluk (political correctness) gibi en son akademik tartışmalarda yansıyan düşünceler yoluyla iktidar mücadelesi tasarımını beslediği ile suçlarlar. Bu düşüncelere Gramscici yaklaşımın, bu tartışmalara yansıdığı şekliyle, Batı kültürünün klasiklerinden temellenen liberal araştırmalarda açık-uçlu olmak çelişkisi içinde olmasıdır. Çağdaş akademik siyaset çalışmalar nedeniyle Gramsci'nin övülmesi ya da yerilmesi tarihin tuhaf bir tecellisidir; çünkü Gramsci kendisi hiçbir zaman akademik bir kişi olmamıştı ve aslında İtalyan kültürü, tarihi ve çağının liberal düşüncesi ile entelektüel olarak derinden iç içeydi.
Bir komünist olarak, Gramsci'nin konumu tartışmalıdır. II. Dünya Savaşı'ndan sonra İKP'yi yöneten ve tedrici yaklaşımıyla ilerideki Avrokomünizmin öncüllerinden olan Togliatti, bu süreçte İKP'nin etkinliklerinin Gramsci düşüncesiyle uyuştuğu iddiasındaydı. Diğerleri, buna karşın, Gramsci'nin bir (Left Communist) olduğunu ve eğer hapis onu Stalin önderliği sırasında Moskova ile düzenli ilişkiden alıkoymasa, Partiden ihraç edilmiş olacağını ileri sürerler.
Gramsci düşüncesine etki edenler
- Niccolò Machiavelli — 16. yüzyıl İtalyan yazarı, Gramsci'nin devlet görüşlerini büyük oranda etkilemiştir.
- Karl Marx — filozof, tarihçi, ekonomist ve Marksizmin kurucusu.
- Vladimir İlyiç Lenin- Rusya'daki Ekim Devrimi'nin önderlerinden, III. Enternasyonal'in kurucularından ve Bolşevik Partisi'nin en önemli lideri.
- — İtalya'nın ilk önemli Marksist kuramcısı, Marksizm'in temel özelliğinin tarih ile felsefe arasında bağ kurmak olduğuna inanıyordu.
- Georges Sorel — Fransız sendikacı yazar, tarihi gelişmenin kaçınılmaz olduğunu reddetti.
- Vilfredo Pareto
- Henri Bergson — Fransız akıldışıcı (irrationalist) filozof ve gönüllücülük (voluntarism) kuramcısı.
- Benedetto Croce — İtalyan liberal, anti-Marksist ve idealist filozof, onun düşüncelerini Gramsci dikkatle ve eleştirel olarak inceledi.
Gramsci'den etkilenen daha sonraki düşünürler
Türkçede Gramsci
Eserlerinin Çevirileri
- Hapishane Defterleri 4. Cilt (Tam Metin), Editör:Joseph Buttigieg, çev. Barış Baysal, Kalkedon Yayınları 2014.
- Hapishane Defterleri 3. Cilt (Tam Metin), Editör:Joseph Buttigieg, çev. Barış Baysal, Kalkedon Yayınları 2012.
- Hapishane Defterleri 2. Cilt (Tam Metin), Editör:Joseph Buttigieg, çev. Barış Baysal, Kalkedon Yayınları 2012.
- Hapishane Defterleri 1. Cilt (Tam Metin), Editör:Joseph Buttigieg, çev. Ekrem Ekici, Kalkedon Yayınları 2011.
- Quaderni del carcere, yay. haz. V. Gerratana, 4 Cilt (Torino: Einaudi, 2007).
- Hapishane Defterleri, çev. Adnan Cemgil (İstanbul: Belge, 1975). [seçki].
- Hapishane Defterleri, çev. Kenan Somer (İstanbul: Onur, 1986). [seçki].
- Note sul Machiavelli, sulla politica e sullo stato moderno (Torino: Einaudi, 1949).
- Modern Prens, çev. Pars Esin (Ankara: Birey ve Toplum, 1984). [seçki].
- Lettere dal carcere, yay. haz. A. Santucci (Palermo: Sellerio, 1996).
- Hapishane Mektupları, çev. Attilâ Tokatlı (İstanbul: Gerçek, 1966). [seçki].
- L'albero del riccio (Milano: Milano:-Sera, 1948).
- Çocuklarıma Mektuplar, çev. Meral Erez ve Cemal Erez (İstanbul: Belge, 1979).
Seçkiler
- Aydınlar ve Toplum, çev. V. Günyol, F. Edgü ve B.Onaran (İstanbul: Çan, 1967).
- Felsefe ve Politika Sorunları, çev. Adnan Cemgil (İstanbul: Payel, 1975).
- İtalya'da İşçi Konseyleri Deneyimi, çev. Yusuf Alp (İstanbul: Belge, 1989).
- Komünist Partiye Doğru, çev. Celal A. Kanat (İstanbul: Belge, 1998).
Gramsci üzerine
- Anderson, Perry, Gramsci: Hegemonya, Doğu Batı Sorunu ve Strateji, çev. Tarık Günersel (İstanbul: Salyangoz, 2007).
- Bobbio, Norberto ve Jacques Texier, Gramsci ve Sivil Toplum, çev. Arda İpek ve Kenan Somer (Ankara: Savaş, 1982).
- Crehan, Kate, Gramsci: Kültür Antropoloji, çev. Ümit Aydoğmuş (istanbul: Kalkedon, 2006).
- Brog, Carmel, Gramsci ve Eğitim, çev. Selim Sezer, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2011).
- Morton, Adam David, Gramsci'yi Çözümlemek, çev. Barış Baysal, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2011).
- Santucci, Antonio A., Gramsci'yi Anlamak, çev. Selim Sezer, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2011).
- Ives, Peter, Gramsci'de Dil ve Hegemonya, çev. Ekrem Ekici, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2011).
- Mayo, Peter, Gramsci ve Eğitsel Düşünce, çev. Onur Gayretli, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2012).
- Fontana, Benedetto, Hegemonya ve İktidar, çev. Onur Gayretli, (İstanbul: Kalkedon Yayınları 2013).
- Fiori, Giuseppe, Bir Devrimcinin Yaşamı: Antonio Gramsci, çev. Kudret Emiroğlu (Ankara: Verso, 1989).
- Lombardi, Franco, Antonio Gramsci'nin Marksist Pedagojisi, çev. Başak Ekmen ve Sibel Özbudun (Ankara: Ütopya, 2000).
- Portelli, Hugues, Gramsci ve Tarihsel Blok, çev. Kenan Somer (Ankara: Savaş, 1982).
- Texier, Jacques, Gramsci ve Felsefe, çev. Kenan Somer (Ankara: Birey ve Toplum, 1985).
- Rosemary Dore. Gramscian Thought and Brazilian Education. Educational. Philosophy and Theory. v.41, p. 712 - 731, 2009. URL: http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/9781444324006.ch8/summary 31 Mayıs 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Yetiş, Mehmet, 'Antonio Gramsci', 1900'den Günümüze Büyük Düşünürler, ed. Çetin Veysal, c. 1 (İstanbul: Etik Yayınları, 2009).
İngilizce bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Antonio Gramsci ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Gramsci's writings at MIA 4 Ağustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Fondazione Instituto Gramsci 9 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Roberto Robaina: Gramsci and revolution: a necessary clarification 26 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Gramsci's contribution to the field of adult and popular education 15 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- The life and work of Antonio Gramsci 4 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Rare: a picture at the age of 15 9 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Gramsci's wife and sons 14 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Gramsci Links Archive 10 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynakça
Gramsci'nin Sivil toplum tartışmaları ekseninde kuramsal önermelerinin geniş bir değerlendirmesi için bkz:
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Antonio Francesco Gramsci d 22 Ocak 1891 Sardinya o 27 Nisan 1937 Roma Italyan dusunur siyasetci ve sosyalist kuramci Antonio GramsciAntonio Gramsci 1916 Tam adiAntonio Francesco GramsciDogumu22 Ocak 1891 Sardinya ItalyaOlumu27 Nisan 1937 46 yasinda Roma ItalyaCagi20 yuzyil felsefesiBolgesiBati felsefesiOkuluMarksizmIlgi alanlariPolitika ideoloji sinif mucadelesi kulturOnemli fikirleriKulturel hegemonya Etkilendikleri Karl Marx Georges Sorel Benedetto Croce Niccolo MachiavelliEtkiledikleri Louis Althusser Nicos Poulantzas Perry Anderson Ernest Mandel Ernesto Laclau Paulo Freire Edward Said Noam Chomsky Judith Butler Italyan Komunist Partisi nin kurucu uyelerinden ve bir donem lideriligini yapmis olan Gramsci ayni zamanda Benito Mussolini ve fasizmin sert bir elestirmeniydi bu sebepten 1926 da hapsedildi ve kalan hayatini 1937 deki olumune kadar hapiste gecirdi Marksist literature katkisi ana olarak hegemonya sivil toplum altyapi ustyapi iliskileri toplumda aydinlarin islevi uzerindedir Devlet teorisi uzerine ozgun gorusler ileri surmus basta Althusser olmak uzere bircok Marksist kuramciyi derinden etkilemis gorusleri Bati Marksizm inin temellerini olusturmustur YasamiErken donem Gramsci Italya da Sardunya adasi nda bulunan Ales te dogdu Alt duzey bir memur olan Francesco Gramsci nin yedi oglundan biriydi Babasinin ailesi Guney Italya ya 15 ve 16 yuzyillarda gocetmis Arnavut kokenli bir topluluk olan lerdendi Arnavut kokenleri nedeniyle Gramsci soyadinin bir Arnavut kasabasi Gramec ile iliskili oldugu dusunulmektedir Mali zorluklar ve Francesco Gramsci nin polisle sorunlari aileyi Sardunya da birkac kasaba degistirmeye zorladi sonunda Ghilarza ya yerlestiler Francesco Gramsci 1898 de zimmetine para gecirmekten tutuklandi ve hapsedildi Bu durum Antonio Gramsci nin okulu terk etmesine ve 1904 te babasinin serbest birakilisina dek cesitli islerde calismasina neden oldu Antonio Gramsci nin saglik sorunlari o zamanlarda basladi bir cocukluk kazasi yuzunden omurilik bozuk olusumu onu kambur ve azgelismis birakti Yasami boyunca onu izleyecek dahili hastaliklar da o donemde basladi Gramsci orta okulu Cagliari de tamamladi Cagliari de eski bir asker olan ve Italya da gorev yaptigi sirada militan sosyalist olan buyuk agabeyi Gennaro ile birlikte kaldi Ancak o zamanlar Gramsci sosyalizme sempati duymuyordu Daha cok gittikce yoksullasan bu yoksulullasmanin nedenlerini hizla sanayilesen Kuzey Italya nin oncelik taninmasiyla ihmal edilislerine baglayan Sardunyali koylu ve madencilerin acilari ile ilgileniyordu Kuzeye duyulan bu tepki sonucunda Sardunya milliyetciligi egilimleri gosteriyordu Torino Parlak bir ogrenci olan Gramsci 1911 de Torino Universitesi nde okuyabilmesini saglayacak bir burs kazandi Sinava gelecekte mucadele arkadasi olacak Palmiro Togliatti ile birlikte girmisti Torino da edebiyat okudu dilbilime yakin ilgi duydu Gramsci geldiginde Torino bir sanayilesme surecinden geciyor Fiat ve Lancia fabrikalari fakir bolgelerden isci yapmak icin insan tasiyordu Bu donemde sendikalar kuruldu ve sinifsal toplumsal celiskiler gorunur olmaya basladi Gramsci bu gelismelerin icinde yer aldi Sosyalist cevrelerle iletisimde olmasiyla birlikte buyuyup yetistigi Sardunya kulturu ile etkilesimini devam ettirmesini saglayacak Sardunyali gocmenlerle de gorusuyordu Dunya gorusu bu ortamda Sardunya da edindigi daha onceki deneyimler ile birlikte Italya daki cevresiyle sekillendi 1913 sonlarinda ne katildi Akademik calismalarinda yetenekli olmasina ragmen artan siyasi baglantilari yaninda mali sorunlar ve zayif bunyesi nedeniyle 1915 baslarinda egitimini birakti Egitimi sirasinda yogun bir tarih ve felsefe bilgisi edindi Universitede Giovanni Gentile nin ve en onemlisi zamaninin en saygi duyulan aydini olan Benedetto Croce nin fikirleriyle tanisti Bu dusunurler Labriola nin praksis felsefesi philosophy of praxis adini verdigi bir tur i benimsemislerdi Gramsci bu terimi daha sonra hapishanede yazdigi yazilari sansurden gecirebilmek icin sik sik kullanmasina ragmen bu dusunce akimina karsi iliskileri kariyeri boyunca hep belirsiz kalacakti 1914 ten sonra gibi sosyalist gazetelerdeki yazilari ona dikkate deger bir gazeteci olarak un kazandirdi 1916 da Sosyalist Parti resmi yayin organi nin Piedmont baskisinin es editoru oldu Aciklikla yazan verimli bir siyaset kurami yazari olarak Gramsci Torino sosyal ve siyasi yasamini tum yonleriyle yazan gorkemli bir yorumcu oldugunu kanitladi Gramsci ayni zamanda Torino iscilerinin egitimi ve orgutlenmesiyle ilgileniyordu 1916 da ilk kez topluluk karsisinda konusmalar yapti ve Romain Rolland Fransiz Devrimi Paris Komunu ve kadinlarin kurtulusu gibi konulara degindi 1917 Agustos devrimci ayaklanmalarinin ardindan Sosyalist Parti liderlerinin tutuklanmasiyla Gramsci parti Gecici Komitesine secildi ve Il Grido del Popolo editoru oldu Boylece Torino da sosyalist liderlerden biri haline geldi Nisan 1919 da Togliatti ve ile birlikte haftalik gazete yu cikardilar Ayni yil Ekim ayinda bircok hizibe bolunmus olmasina ragmen Sosyalist Parti buyuk cogunlukla e katildi Lenin tarafindan Bolsevikler e en yakin grup olarak goruluyordu ve asiri sol Amadeo Bordiga nin anti parlamenter programina karsi Lenin in destegini almisti Parti ici gecerli pek cok taktik arasinda Gramsci grubu temel olarak isci konseyleri savunusuyla one cikiyordu Bu konseyler 1919 ve 1920 Torino buyuk grevleri sirasinda kendiliginden ortaya cikmislardi Gramsci icin bu konseyler uretimi orgutleme gorevinin yonetimini saglayabilecek uygun araclardi Lenin in Butun Iktidar Sovyetlere siyasetiyle ayni konumda olduguna inanmasina ragmen Bordiga tarafindan Georges Sorel ve fikirleriyle etkilenmis sendikalist bir egilim olarak suclandi Torino iscilerinin 1920 ilkbaharinda yenilgisiyle Gramsci konseylerin savunusunda hemen hemen tek basina kalmisti IKP nin Kurulusu Isci konseylerinin ulusal bir harekete donusumde basarisizligi Gramsci yi Leninist anlamda bir Komunist Parti nin gerekliligine inandirdi L Ordino Nuovo etrafindaki grup Italyan Sosyalist Partisi nin merkezci onderligi aleyhinde soylemlerde bulundu ve Bordiga nin cekimser hizbiyle ittifak yapti Bu gelismelerin sonucunda Italyan Komunist Partisi 21 Ocak 1921 de Livorno kentinde kuruldu Gramsci Bordiga nin yardimcisi oldu Bordiga nin disiplin vurgusu merkeziyetcilik ve saflik ilkeleri parti programinda Bordiga nin liderligi yitirdigi 1924 e dek egemen oldu 1922 de Gramsci yeni partinin bir temsilcisi olarak Rusya ya gitti Rusya da daha sonra evlenecegi viyolonselist ile tanisti Rusya gorevi Italya da Fasizm in gelisine rastladi ve Gramsci IKP onderliginin isteklerinin aksine fasizme karsi sol partilerin birlesik cephesini guclendirme talimatlariyla geri dondu Boyle bir cephenin merkezinde IKP olacak ve bu vasitayla Moskova butun sol gucleri kontrol edecekti Ancak digerleri bu olasi ustunluge karsi ciktilar Sosyalistlerin Italya da belli bir gelenegi vardi ancak Komunist Parti oldukca genc bir partiydi ve oldukca radikal gorunuyordu Pek cok kisi komunistlerce yonlendirilen bir koalisyonun siyasi tartismalara uzak kalacagi ve bunun bir izolasyona yol acacagini savunuyordu 1924 te Gramsci IKP baskani oldu Venedik secimlerinde milletvekilli secildi Partinin resmi gazetesi yi Birlik orgutlemeye basladi O sirada kendisi Roma da yasarken ailesi Moskova da idi Ocak 1926 Lyons Kongresi nde Gramsci nin Italya da demokrasiyi yeniden insa icin birlesik cephe cagrisi tezleri IKP tarafindan kabul edildi 1926 da Bolsevik parti icinde Stalin in manevralari Gramsci yi Komintern e bir mektup yazmaya yoneltti Bu mektupta Trotsky onderligindeki muhalefeti elestiriyor ayrica liderin bazi olasi yanlisliklarinin da altini ciziyordu Togliatti parti temsilcisi olarak Moskova daydi mektubu okudu ve gondermemeye karar verdi Bu Gramsci ile Togliatti arasinda hicbir zaman cozume kavusmayacak zorlu bir catismaya neden oldu Hapsedilis 9 Kasim 1926 da Fasist hukumet Mussolini nin yasamina kasteden bir saldiriyi gerekce gostererek olaganustu hal yasalarini yururluge koydu Gramsci milletvekili dokunulmazligina ragmen tutuklandi ve unlu Roma hapishanesi ye goturuldu Davasinda Gramsci nin savcisi unlu Yirmi yil bu beynin islemesini durdurmaliyiz ifadesini kullandi 5 yil uzak Ustica adasinda alikonulma cezasi aldi ertesi yil 20 yil hapis cezasina Bari yakinlarinda Turi de carptirildi Yeni yasam sartlari saglik problemlerini arttirdi cok az yardim gorebilecegi tek kisilik bir hucreye kondu 1932 de Italya ile Sovyetler Birligi arasinda yapilmasi planlanan Gramsci yi de etkileyecek siyasi mahkumlarin degisimi girisimi sonucsuz kaldi 1934 te sagligi agir sekilde kotulesti ve Civitavecchia Formia ve Roma hastanelerine gittikten sonra sartli olarak ozgur birakildi Ozgurlugune kavustuktan kisa bir sure sonra 46 yasinda Roma da oldu orada Protestan Mezarligi na gomuldu DusuncesiGramsci ozellikle Bati Marksizmi nin temel dusunurlerinden birisi olarak 20 yuzyilin en onemli Marksist kuramcilarindan olarak kabul edilmektedir Gramsci hapiste oldugu surece 30 dan fazla defter ve toplam 3000 sayfa tarih ve analiz yazisi yazdi Bu yazilar olarak adlandirildi Gramsci nin Italya tarihini ve milliyetciliginin izlerini surerken ayni zamanda elestirel kuram critical theory ve kendi adiyla anilan egitim kuramiyla ilgili bazi dusuncelerini de icerir Ele aldigi temel konular Kapitalist devleti insa araci olarak hegemonya Isci sinifi icinde entelektuellerinin cikabilmesine yol acabilmek icin halk isci egitimi gereksinimi Egemenligin dogrudan ya da zor yoluyla gerceklestigi polis ordu yasal sistem vb ile egemenligin ideoloji ya da riza yoluyla gerceklestigi sivil toplum aile egitim sistemi sendikalar vb ayrimi Mutlak tarihcilik Ekonomik determinizm elestirisi elestirisi Hegemonya Hegemonya daha onceden Lenin gibi Marksistlerce kullanilan demokratik bir devrimde isci sinifinin onderligini belirten bir kavramdi fakat Gramsci tarafindan Ortodoks Marksizm in ongordugu kacinilmaz sosyalist devrimin 20 yuzyil baslarinda nicin olmadigini aciklayan keskin bir analiz ile gelistirildi Gramsci ye gore hegemonya egitim kilise politik partiler sendikalar gibi rizanin kaynagini olusturan ozel kurumlar a ozerklik alani taniyan dayanikli ve bagimsiz sivil topluma dayanmaktadir Kapitalizm oyle gorunuyordu ki her zaman oldugundan bile guclu durumdaydi Kapitalizm Gramsci ye gore salt siddet siyasi ve ekonomik zor yoluyla degil ayni zamanda ideolojik olarak burjuva degerlerinin herkesin ortak dusuncesi haline geldigi egemen kultur yoluyla da yonetiyordu Boylece bir uzlasma kulturu gelisiyor ve isci sinifindaki kisiler kendi iyiliklerini burjuvazinin iyiligiyle ozdeslestiriyor karsi cikmak bir yana statuko mevcut durumun devamina yardimci oluyorlardi Isci sinifinin kendi oz kulturunu gelistirmeye gereksinimi vardi Boylece burjuva degerlerinin toplum icin dogal ya da normal degerleri temsil ettigi kanisi yikilacak ve ezilen ve aydin siniflari proletarya davasina cekecekti Lenin e gore kultur siyasi amaclara yardimci idi ancak Gramsci icin iktidarin temeliydi ve ilk olarak kulturel egemenlik elde edilmeliydi Gramsci nin gorusune gore modern kosullarda kazanmak isteyen sinif entelektuel ve ahlaki onderligi ele almali degisik guclerle ittifak ve uzlasmalar gerceklestirmek icin kendi dar ekonomik toplu cikarlarinin otesinde davranmaliydi O bu sosyal guclerin birligine Georges Sorel den aldigi bir terimle dedi Bu blok belli bir sosyal duzen icin rizanin altyapisini olusturur Baskin sinifin kurumlar sosyal iliskiler ve dusunceler bagi yoluyla egemenligini hegemonyasini yeniden ve yeniden uretir Gramsci altyapi iliskilerini surduren ve parcalayan bir ustyapinin onemini vurgulayan bir kuram gelistirdi Gramsci Bati da burjuva kulturel degerlerinin Hristiyanlikla bagi oldugunu belirtti bu nedenle egemen kulture karsi polemiklerinin cogu dini norm ve degerlere iliskindi Insanlarin bilinclerindeki Roma Katolikligi gucu ve Kilisenin egitilmislerin dini ile daha az egitilmislerin arasinda gittikce buyuyen asiri ucurumun giderilmesi icin cabasi onu etkilemisti Ronesans humanizmindeki dinin saf entelektuel elestirisini Reformasyonun kitlelere yansiyan elementleriyle birlestirmenin Marksizmin gorevi olduguna inaniyordu Gramsci ye gore Marksizm ancak halkin ruhani ihtiyaclarini karsilarsa dinin yerini alabilecekti ve bunu basarmak icin onlarin yasadigi deneyimin ifadesi olarak dini tanimak zorundaydi Aydinlar ve Egitim Gramsci aydinlarin toplumdaki rolu sorununa dusuncesinde cok agirlik verdi Butun insanlar aydindir herkes entelektuel ve akilci yeteneklere sahiptir ancak herkes aydinlarin sosyal islevini yapamaz deyisi unludur Modern aydinlarin sadece konusmacilar olmadiklarini fakat egitim ve medya gibi ideolojik aygitlarla toplum insasina ve egemenlik uretilmesine yardimci olan yoneticiler ve duzenleyiciler oldugunu iddia etti Daha da ote yanlis olarak kendini toplumdan ayri bir sinif gibi goren geleneksel aydinlar ile her sinifin kendi saflari arasindan organik olarak urettigi dusunce gruplari arasinda ayrim yapti Boyle organik aydinlar sadece sosyal hayati bilimsel kurallara uygun tanimlamazlar daha cok kitlelerin kendilerinin ifade edemedigi duygular ve deneyimleri kultur dili yoluyla seslendirirler Isci sinifi kulturu yaratma ihtiyaci Gramsci nin isci sinifi aydinlari gelistirecek bir tur egitim cagrisiyla iliskilidir Bu aydinlar sadece Marksist ideolojiyi proletaryasiz tanitmakla kalmayacaklar fakat daha cok kitleler icinde zaten var olan dusunsel etkinligin mevcut durumu elestirisini yaparak yenileyecekler de Gramsci nin bu amaclarla egitim sistemi ile ilgili dusunceleri sonraki onyillarda Brezilyali Paulo Freire nin kuramlastirdigi ve calistigi elestirel pedagoji critical pedagogy ve halk egitimi popular education tasarimi ile ortusmektedir Bu nedenle yetiskin ve halk egitiminin partizanlari Gramsci yi gunumuzde de onemli bir ses olarak gorurler Devlet ve Sivil Toplum Gramsci nin egemenlik hegemonya dusuncesi onun kapitalist devlet kavramiyla bagintilidir onun zor arti riza ile hukmettigini one surer Devlet dar hukumet anlamiyla anlasilmamalidir bunun yerine siyasi kurumlar ve yasal anayasal denetim arenasi olan siyasi toplum ile genelde ozel ya da devlet disinda bir alan olarak gorulen sivil toplum arasinda bolumlendirir Ilki zorlama alemidir ve ikincisi ise razi olma riza Bununla birlikte bolunmenin sadece kavramsal oldugunu ve ikisinin gercekte cogu zaman cakistigini vurgular Gramsci modern kapitalizm altinda burjuvazi ekonomik denetimini sivil toplum icindeki sendikalarin ve kitlesel siyasi partilerin siyasi alanda belli taleplerinin karsilanmasina izin vererek saglar Boylelikle burjuvazi yakin ekonomik cikarlarinin otesine gecerek ve egemenlik bicimlerinin degisimine olanak vererek pasif devrim isine girer Gramsci bu hareketleri reformizm ve fasizm olarak konumlandirir ve Henry Ford un bilimsel yonetim ve montaj bandi gibi yontemleri de bunun ornekleridir Machiavelli den alintilayarak in devrimci parti isci sinifinin organik aydinlar yetistirmeyi ve sivil toplum icinde alternatif egemenlik hegemonya saglayacak kuvveti oldugunu ileri surer Modern sivil toplumun karmasik yapisi burjuva egemenligini altedecek ve sosyalizme goturecek yegane taktigi durum savasi siper savasina benzer oldugu anlamina gelir Bolseviklerce yurutulen eylem savasi ya da cepheden saldiri Car Rusyasi nda bulunan baslangic sivil toplumuna ozgu daha dogru bir stratejiydi Bu ikisi arasindaki cizgilerin bulanik olabilecegi iddiasini tasimasina ragmen Gramsci Jakobenler ve tarafindan yapildigi gibi siyasi toplumu sivil toplumla ozdeslestirme sonucu ortaya cikan devlet tapinmasina karsi uyarmaktadir Proletaryanin tarihi gorevinin bir duzenlenmis toplum yaratmak olduguna inanir ve devletin yok olusu nu sivil toplumun kendini duzenleme yeteneginin tumuyle gelisimi olarak tanimlar Tarihsellik Gramsci erken donem Marks i gibi tarihciligin kuvvetli bir taraftariydi Onun gorusune gore butun anlam insanin pratik etkinligi ile bir parcasi oldugu nesnel tarihi ve sosyal surecler arasi iliskiden kaynaklaniyordu Dusunceler toplumsal ve tarihi icerikleri disinda islev ve kokenlerinden ayri anlasilamazlar Dunya ile ilgili bilgilerimizi duzenledigimiz kavramlar temelde bizim seylerle olan iliskilerimizle sekillenmez aksine bu kavramlari kullananlarin toplumsal iliskileriyle sekillenir Sonucta insan dogasi gibi degismeyen bir sey yoktur oysa tarihsel olarak degisiklik gosteren boyle bir dusunce vardir Daha da ote felsefe ve bilim insandan bagimsiz bir gercekligi yansitmazlar yalnizca aslinda verili bir tarihi durumun gercek gelisme egilimini ifade ettikleri kadar dogru olurlar Marksistlerin buyuk cogunlugu ortak olarak suna inanirlar dogru ne zaman ve nerede bilinirse bilinsin dogrudur ve bilimsel bilgi Marksizm buna dahil dogrunun guncel anlamda ilerlemesiyle tarihsel olarak cogalir ve bu nedenle ust yapinin aldatici alemine ait degildirler Buna karsin Gramsci ye gore Marksizm toplumsal pragmatik anlamda dogru dur yani proletaryanin sinif bilincini seslendirmekle kendi zamanlarinin dogru sunu diger kuramlardan cok daha iyi ifade etmistir Bu anti bilimsel ve anti pozitivist durus Benedetto Croce nin etkisi nedeniyleydi Bununla birlikte Gramsci bir mutlak tarihcilik yandasiydi bu Hegelci ve Croce nin idealist tinili dusunce ve tarihi kader e metafizik sentez yapma egiliminden ayriliyordu Gramsci dogrunun tarihi yorumunun relativizmin bir bicimi oldugu suclamalarini reddetmistir Ekonomizm Elestirisi Kapital e karsi devrim The Revolution against Das Kapital adli hapis oncesi unlu makalesinde Gramsci Rusya Ekim Devrimi nin sosyalist devrimin kapitalist gucler uretiminin tam gelisimini beklemek zorunda oldugu dusuncesini gecersiz kildigini ileri surdu Bu onun Marksizmin deterministik bir felsefe olmadigi gorusunu yansitiyordu Uretim iliskilerinde nedensel oncelik primacy ilkesinin Marksizm deki bir yanlis anlasilma olduguna inaniyordu Hem ekonomik hem de kulturel degisimler temel tarihi sureclerin ifadesidirler ve hangi alanin digerinden oncelik tasidigi yanitlanmasi zordur Isci hareketinin ilk yillarinda yaygin olan kaderci anlayis yani tarih yasalari na gore kacinilmaz olarak zafere ulasilacagi Gramsci nin gorusuyle savunma eylemlerine zorlanmis baski altindaki bir sinifin tarihsel kosullarinin bir urunuydu ve isci sinifi inisiyatifi ele almaya hazir hale gelir gelmez bir engel oldugundan birakilmaliydi Marksizm pratik felsefesi oldugundan toplumsal degisim nesnesi olarak gorunmez tarihi yasalar a yaslanilamazdi Tarih insan pratigine yapilir ve o nedenle insan istegi icerir Herhangi bir verili durumda bununla birlikte istek gucuyle tek basina istenilen hicbir sey elde edilemez isci sinifi bilinci eylem icin gerekli gelisme asamasina ulastiginda istege bagli degistirilemeyecek tarihi kosullarla yuz yuze gelecektir Bunlarla birlikte sonucta bircok olasi gelismeden hangisinin gerceklesecegi tarihi kacinilmazlikla onceden belirli degildir Maddecilik Elestirisi Insan tarihi ve ortak pratigin praxis herhangi bir felsefi sorunun anlamli olup olmadigini belirledigi inanisiyla Gramsci gorusleri kendisi bunu acikca ifade etmese de ve Engels ve Lenin ce gelistirilen kavrama kopya algi perception kuramina ziddi Ona gore Marksizm kendi icinde ve kendisi icin olan insanliktan bagimsiz bir gerceklikle ugrasmaz Insan tarihi ve insan pratigi disinda bir nesnel evren kavrami ona gore Tanri inanisina benzerdi hicbir nesnellik olamazdi ancak yalnizca gelecek komunist toplumunda kurulabilecek evrensel bir ortakoznellik intersubjectivity olabilirdi Dogal tarih boylece sadece insan tarihiyle bagintili olarak anlamliydi Onun gorusune gore ayni ilkel ortak anlayis gibi elestirel dusunce yoklugunun sonucuydu ve Lenin in iddia ettigi gibi dini bosinanlarin karsisindadir denilemezdi Bunun aksine Gramsci Marksizm in bu tartismali ham kaba bicimini sorun etti proletaryanin bagimsiz bir sinif olarak durumu kendi felsefesi olan Marksizmi cogu kez halk bosananlari ve ortak inanclari seklinde ifade edilebilmektedir anlamina gelir Bununla birlikte egitimli siniflarin ideolojilerine etkili sekilde karsi cikilmali boylece Marksistler felsefelerini daha karmasik bir tarzda sunmali ve karsitlarinin goruslerini gercekten anlamaya calismalidir EtkisiGramsci dusuncesi orgutlu soldan cikmakla birlikte cagdas akademik tartismalarda kulturel arastirmalar ve elestirel kuram critical theory ile ilgili onemli bir kisilik haline gelmistir Merkez ve sagdan siyasi kuramcilar da onun goruslerinden yararlanmislardir ornegin onun egemenlik hegemonya dusuncesine yayginlikla atif yapilmistir Etkisi ozellikle cagdas siyasi bilim icinde gucludur yeni liberal dusunceli siyasi seckinler arasinda ondegelmesi Yeni gramscicilik bicimindedir Calismalari ayni zamanda aydinlarin populer kultur tartismalarini ve bilimsel populer kultur etutlerini cok agirlikli etkilemistir Onunla ilgili elestiriler onu siyasi dogruluk political correctness gibi en son akademik tartismalarda yansiyan dusunceler yoluyla iktidar mucadelesi tasarimini besledigi ile suclarlar Bu dusuncelere Gramscici yaklasimin bu tartismalara yansidigi sekliyle Bati kulturunun klasiklerinden temellenen liberal arastirmalarda acik uclu olmak celiskisi icinde olmasidir Cagdas akademik siyaset calismalar nedeniyle Gramsci nin ovulmesi ya da yerilmesi tarihin tuhaf bir tecellisidir cunku Gramsci kendisi hicbir zaman akademik bir kisi olmamisti ve aslinda Italyan kulturu tarihi ve caginin liberal dusuncesi ile entelektuel olarak derinden ic iceydi Bir komunist olarak Gramsci nin konumu tartismalidir II Dunya Savasi ndan sonra IKP yi yoneten ve tedrici yaklasimiyla ilerideki Avrokomunizmin oncullerinden olan Togliatti bu surecte IKP nin etkinliklerinin Gramsci dusuncesiyle uyustugu iddiasindaydi Digerleri buna karsin Gramsci nin bir Left Communist oldugunu ve eger hapis onu Stalin onderligi sirasinda Moskova ile duzenli iliskiden alikoymasa Partiden ihrac edilmis olacagini ileri surerler Gramsci dusuncesine etki edenler Niccolo Machiavelli 16 yuzyil Italyan yazari Gramsci nin devlet goruslerini buyuk oranda etkilemistir Karl Marx filozof tarihci ekonomist ve Marksizmin kurucusu Vladimir Ilyic Lenin Rusya daki Ekim Devrimi nin onderlerinden III Enternasyonal in kurucularindan ve Bolsevik Partisi nin en onemli lideri Italya nin ilk onemli Marksist kuramcisi Marksizm in temel ozelliginin tarih ile felsefe arasinda bag kurmak olduguna inaniyordu Georges Sorel Fransiz sendikaci yazar tarihi gelismenin kacinilmaz oldugunu reddetti Vilfredo Pareto Henri Bergson Fransiz akildisici irrationalist filozof ve gonulluculuk voluntarism kuramcisi Benedetto Croce Italyan liberal anti Marksist ve idealist filozof onun dusuncelerini Gramsci dikkatle ve elestirel olarak inceledi Gramsci den etkilenen daha sonraki dusunurler Perry Anderson Michael Hardt ve Antonio Negri Louis Althusser Nicos Poulantzas Raymond Williams David Harvey Edward Said Judith Butler Ernesto Laclau ve Chantal Mouffe Pier Paolo Pasolini Bob JessopTurkcede GramsciEserlerinin Cevirileri Hapishane Defterleri 4 Cilt Tam Metin Editor Joseph Buttigieg cev Baris Baysal Kalkedon Yayinlari 2014 Hapishane Defterleri 3 Cilt Tam Metin Editor Joseph Buttigieg cev Baris Baysal Kalkedon Yayinlari 2012 Hapishane Defterleri 2 Cilt Tam Metin Editor Joseph Buttigieg cev Baris Baysal Kalkedon Yayinlari 2012 Hapishane Defterleri 1 Cilt Tam Metin Editor Joseph Buttigieg cev Ekrem Ekici Kalkedon Yayinlari 2011 Quaderni del carcere yay haz V Gerratana 4 Cilt Torino Einaudi 2007 Hapishane Defterleri cev Adnan Cemgil Istanbul Belge 1975 secki Hapishane Defterleri cev Kenan Somer Istanbul Onur 1986 secki Note sul Machiavelli sulla politica e sullo stato moderno Torino Einaudi 1949 Modern Prens cev Pars Esin Ankara Birey ve Toplum 1984 secki Lettere dal carcere yay haz A Santucci Palermo Sellerio 1996 Hapishane Mektuplari cev Attila Tokatli Istanbul Gercek 1966 secki L albero del riccio Milano Milano Sera 1948 Cocuklarima Mektuplar cev Meral Erez ve Cemal Erez Istanbul Belge 1979 Seckiler Aydinlar ve Toplum cev V Gunyol F Edgu ve B Onaran Istanbul Can 1967 Felsefe ve Politika Sorunlari cev Adnan Cemgil Istanbul Payel 1975 Italya da Isci Konseyleri Deneyimi cev Yusuf Alp Istanbul Belge 1989 Komunist Partiye Dogru cev Celal A Kanat Istanbul Belge 1998 Gramsci uzerine Anderson Perry Gramsci Hegemonya Dogu Bati Sorunu ve Strateji cev Tarik Gunersel Istanbul Salyangoz 2007 Bobbio Norberto ve Jacques Texier Gramsci ve Sivil Toplum cev Arda Ipek ve Kenan Somer Ankara Savas 1982 Crehan Kate Gramsci Kultur Antropoloji cev Umit Aydogmus istanbul Kalkedon 2006 Brog Carmel Gramsci ve Egitim cev Selim Sezer Istanbul Kalkedon Yayinlari 2011 Morton Adam David Gramsci yi Cozumlemek cev Baris Baysal Istanbul Kalkedon Yayinlari 2011 Santucci Antonio A Gramsci yi Anlamak cev Selim Sezer Istanbul Kalkedon Yayinlari 2011 Ives Peter Gramsci de Dil ve Hegemonya cev Ekrem Ekici Istanbul Kalkedon Yayinlari 2011 Mayo Peter Gramsci ve Egitsel Dusunce cev Onur Gayretli Istanbul Kalkedon Yayinlari 2012 Fontana Benedetto Hegemonya ve Iktidar cev Onur Gayretli Istanbul Kalkedon Yayinlari 2013 Fiori Giuseppe Bir Devrimcinin Yasami Antonio Gramsci cev Kudret Emiroglu Ankara Verso 1989 Lombardi Franco Antonio Gramsci nin Marksist Pedagojisi cev Basak Ekmen ve Sibel Ozbudun Ankara Utopya 2000 Portelli Hugues Gramsci ve Tarihsel Blok cev Kenan Somer Ankara Savas 1982 Texier Jacques Gramsci ve Felsefe cev Kenan Somer Ankara Birey ve Toplum 1985 Rosemary Dore Gramscian Thought and Brazilian Education Educational Philosophy and Theory v 41 p 712 731 2009 URL http onlinelibrary wiley com doi 10 1002 9781444324006 ch8 summary 31 Mayis 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yetis Mehmet Antonio Gramsci 1900 den Gunumuze Buyuk Dusunurler ed Cetin Veysal c 1 Istanbul Etik Yayinlari 2009 Ingilizce baglantilarWikimedia Commons ta Antonio Gramsci ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Gramsci s writings at MIA 4 Agustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Fondazione Instituto Gramsci 9 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Roberto Robaina Gramsci and revolution a necessary clarification 26 Eylul 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Gramsci s contribution to the field of adult and popular education 15 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde The life and work of Antonio Gramsci 4 Subat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Rare a picture at the age of 15 9 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Gramsci s wife and sons 14 Haziran 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Gramsci Links Archive 10 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde KaynakcaGramsci nin Sivil toplum tartismalari ekseninde kuramsal onermelerinin genis bir degerlendirmesi icin bkz