Genel görelilik |
İlgili başlıklar |
düzenle |
Kütleçekimsel dalga veya kütleçekim dalgası (KÇD), fizikte uzayzaman eğriliğinde oluşan kırışıklık olup kaynağından dışarıya doğru bir dalga olarak yayılır. Albert Einstein tarafından 1915'te varlığı öngörülen bu dalgalar,Genel Relativite Teorisi'ne dayanarakkütleçekimsel ışıma şeklinde enerji naklederler. Tespit edilebilir kütleçekimsel dalga kaynakları, beyaz cüce, nötron yıldızı veya kara delik içeren çift yıldız sistemleri olabilir. Kütleçekimsel dalgaların varlığı, kendisiyle fiziksel etkileşimlerin yayılma hızını sınırlama kavramını getiren ve genel relativite ile ilgili Lorentz değişmezliğinin muhtemel bir sonucudur. Bu dalgaların, etkileşim hızını sonsuz olarak kabul eden Newton'un Çekim Teorisi'nde varlığı mümkün değildir.
Doğrudan doğruya tespit edilemeyen kütleçekimsel ışımanın varlığı 2016 yılına kadar dolaylı olarak bilinmekteydi. Kütleçekimsel dalgaların matematiksel denksizliklerden ziyade olduğunu gösteren Hulse-Taylor çift yıldızı ile ilgili ölçümleri içeren çalışmalar, 1993'te Nobel Fizik Ödülü'ne layık görülmüştür. Muhtelif kütle-çekimsel dalga detektörleri mevcut olmakla birlikte bugüne kadar bu dalgaların tespitini yapamamışlardır.
11 Şubat 2016'da Lazer Interferometer Yerçekimi Dalgası Gözlemevi (LIGO) çalışma grubu, birbirleri ile çarpışan iki kara delikten yer çekimsel dalgalar tespit edildiğini açıkladı. Keşfedilen yerçekimi dalgalarının iki kara deliğin 1,3 milyar ışık yılı ötedeki çarpışmasıyla ortaya çıktığı ve çarpışma sesinin kaydedildiği ifade edildi.
Giriş
Einstein'in Genel Relativite Teorisi'ne göre çekim, uzayzamanın eğriliğinden doğan bir fenomen olarak ele alınır. Bir noktadaki bu eğrilik, orada bulunan bir kütlenin varlığından kaynaklanır. Genel olarak bir hacim ne kadar çok kütle içinde bulundurursa bu hacmin çeperindeki uzayzaman da o derece eğrilecektir. Kütleli cisimler hareket ettiğinde buradaki eğrilik, bu cisimlerin hareketini yansıtacak şekilde değişir. Özel durumlarda hızlana cisimler, bu eğriliği değiştirerek dışarıya doğru dalgasal biçimde ışık hızıyla yayılmasını sağlarlar.
Kütleçekimsel dalga uzaktaki bir gözlemcinin yanından geçtiğinde gözlemci, uzayzamanın oluşan zorlanmadan dolayı çarpıldığını fark eder. Serbest cisimlerarası uzaklıklar, dalga geçerken dalganın frekansına uygun şekilde ritmik olarak artar ve azalır. Bu hareket, serbest cisimlere dengede olmayan bir kuvvet etki etmemiş olmasına rağmen olur. Hareketin genliği, cismin dalga kaynağına olan uzaklığıyla ters orantılıdır. İçeri doğru birbirine yaklaşarak dönen (İng. İngilizce: inspiralling) kaynaştığında kütleçekimsel dalgalar için kuvvetli bir kaynak oldukları tahmin edilmektedir. Çünkü bu kaynaşma sırasında birbirine iyice yaklaşan gök cisimlerinin kütleleri çok büyük bir ivmeyle birbirlerine doğru hareket etmektedirler. Bu tür kaynaklara olan büyük uzaklıklardan dolayı Dünya'da eğriliklerin 1'e 1020'den az olması beklenmektedir. Başka bir ifadeyle Dünya ile Güneş arası uzunluğunda olan hayalî bir detektörün en az 1,5 nm'lik bir değişikliği farketmesi yetersiz kalacaktır. Bilginler, bu dalgaların varlığını daha da hassas detektörlerle göstermeye çalışmaktadırlar. 2012'deki en hassas detektör, LİGO ve rasathanelerinde kullanılmakta olup 5×10-22'lik bir değişimi fark edebilecek kapasitededirler. Bu rasathanelerde kütleçekimsel dalgaların tespit edilememesi, bu tür olayların çokluğuna bir üst sınırlama getirmektedir. Uzaya fırlatılmak üzere ESA'nın geliştirmekte olduğu rasathanesi daha bitmemiştir.
Prensip olarak KÇD'ler her genlikte yayılabilir. Fakat çok düşük frekanstaki KÇD'leri tespit etmek imkânsızken çok yüksek frekanslarda "yayın" yapabileceğine inanılan bir kaynak bilinmemektedir. Stephen W. Hawking ve , 10-7 ilâ 1011 Hz arası frekanslarda dalga üretebilecek muhtemel kaynakları listelemişlerdir.
Geçen kütleçekimsel dalgaların etkileri
Geçmekte olan bir KÇD'nın etkisi, (ekranınınız yüzeyi gibi) kusursuz düz bir uzayzaman düzleminde bulunan hareketsiz test parçacıklarınca görüntülenebilir. KÇD, parçacıklar arasından (ekranınıza bakış doğrultusu gibi) bu düzleme dik doğrultuda geçerken bu parçacıklar, animasyonda da görüldüğü üzere uzayzamanın çarpıklığını izleyerek çapraz şekilde salınırlar. Parçacıkların kapsadığı alan bu sırada değişmediği gibi parçacıklar, dalganın yayılma yönünde hareket etmezler.
Animasyonda gösterilen salınımlar, tartışmada anlaşılması için abartılmıştır. Gerçekte KÇD'nın genliği, belirtildiği gibi çok küçüktür. Fakat bu abartılmış salınımlar, mesela dairesel hareket eden bir kütle çiftince meydana getirilen KÇD'larla görülen salınım tarzını görüntülerler. Bu durumda KÇD'nın genliği sabitken polarizasyon düzlemi, dairesel hareketin periyodunun iki katıyla değişir veya döner. Böylece zamanla değişen KÇD boyu (veya periyodik uzayzaman gerinimi), animasyonda görülen bir değişime uğrar. Yörünge eliptikse KÇD'nın genliği, Einstein'ın göre zamanla değişir.
Diğer dalgalarda olduğu gibi KÇD'ları tanımlayan birkaç kullanışlı özellikleri vardır:
- Genlik: Genellikle ile simgelenir. Animasyonda gerilme veya sıkışma olarak görülen hareketin bir kesri olan genlik, dalganın boyudur. Burada gösterilen genlik, kabaca veya %50'dir. Dünya'dan geçmekte olan KÇD'ları, burada gösterilenin birçok bilyonda biri kadardır — . Burada bu büyüklüğün elektromanyetik dalganın olan genliği ile benzeşmediğine dikkat çekilmelidir.
- Frekans: Genelde f ile simgelenir. 1/iki ardışık en büyük gerilme veya sıkışma arasında geçen zaman olan bu büyüklük, salınım frekansını gösterir.
- Dalga boyu: Genelde ile gösterilen bu büyüklük, en büyük gerilme veya sıkışma arası uzaklıktır.
- Hız: Dalga üzerinde (mesela en büyük gerilme veya sıkışma yerindeki) bir noktanın hızıdır. Küçük genlikli KÇD'lar için bu hız, ışık hızına eşittir ().
Bir KÇD'nın hızı, dalga boyu ve frekansı, gibi denklemiyle bağıntılıdır. Mesela buradaki animasyonlar, takriben her iki saniyede bir kere salınırlar. Bu salınım, 0,5 Hz'lik bir frekansa ve 600.000 km'lik ya da Dünya çapının 47 katındaki bir dalga boyuna tekabül eder.
Yukarıdaki örnekte aslında dalganın bir ayrıcalığı vardır. Dalganın edildiğini farz ettik. Böyle dalgalar şeklinde yazılır. Bir KÇD'nın polarizasyonu, bir elektromanyetik dalganın polarizasyonu gibi olmakla birlikte KÇD'da 90° yerine 45°'dir. Bilhassa "çapraz" polarizasyonlu bir KÇD () olsaydı, test parçacıkları üzerindeki tesiri temelde aynı, fakat ikinci animasyondaki gibi 45° dönmüş olacaktı. Işık polarizasyonundaki gibi KÇD'ların polarizasyonu da dairesel polarizasyon olarak da ifade edilebilirdi. KÇD'lar, kaynaklarının tabiatından dolayı polarizedirler. Bir dalganın polarizasyonu, bir sonraki bölümde görüleceği gibi kaynağından geldiği açıya bağlıdır.
Kütleçekimsel dalgaların kaynakları
Genel olarak KÇD'lar hızlanan cisimlerden kusursuz küresel ya da silindirik simetrik hareket yapmamaları halinde yayılırlar. Döner halter, bu tür hareketlere basit bir örnektir: eğer bir mile bağlı tekerlekler gibi tam ortadan çevrilirlerse KÇD yaymayacaktır. Eğer tekerlerler milin tam ortasından değil de birbiri etrafında dönen gök cisimleri gibi başka bir eksen etrafında dönerlerse KÇD'lar teoriye göre yayılır. Kütlesi ve dönüş hızı ne kadar yüksekse o derece fazla kütleçekimsel ışıma yayacaktır. Eğer iki halter tekerleğinin birbiri etrafında hızlıca dönen nötron yıldızları ya da kara delikler gibi büyük kütleli yıldızlar olduğunu farz edersek hatırı sayılır miktarda kütleçekimsel ışıma uzaya yayılacaktır.
Daha detaylı örnekler:
- Hemen hemen Kepler'si olan düzlemsel yörüngede birbiri etrafında bir gezegenin yıldızı etrafında döndüğü gibi dönen iki cisim ışıyacaktır.
- Eksenine göre simetrik olmayan (ve mesela ekvatorunda bir kabarık ya da çukuru olan bir planetoid ışıyacaktır.
- Teorik olarak simetrik olarak patlayanlar hariç bir süpernova ışıyacaktır.
- Yalıtılmış ve kendi etrafında dönmeyen katı bir cisim, sabit hızla hareket ettiğinde ışımayacaktır. Bu durum doğrusal momentumun korunumu prensibinin sonucu olarak düşünülebilir.
- Kendi etrafında dönen bir disk ışımayacaktır. Bu durum açısal momentumun korunumu prensibinin sonucu olarak düşünülebilir.
- Küresel simetrik nabız gibi titreşen (yani sıfırdan farklı monopol momenti veya kütlesi olup sıfır kuadrupol momenti olan) bir yıldız ışımayacaktır. Bu durum, uygundur.
Daha teknik bir ifadeyle yalıtılmış bir sistemin stres-enerji tensörünün kuadrupol momentinin üçüncü türevi (veya ninci çoklu kutup momentinin zamana göre ninci türevi), KÇD yayabilmesi için sıfırdan farklı olmalıdır. Bu da elektromanyetik ışıma için gereken elektriksel yük ya da akımın değişen dipol momentine benzer.
Birbiri etrafında dönen cisimlerin ışıdığı güç
KÇD'lar, kaynaklarından öteye enerji taşırlar. Birbiri etrafında dönen cisimlerde bu, zamanla içe doğru helezon şeklinde birbirlerine yaklaşmalarına ve yörünge çapının küçülmesine yol açar. Mesela iki kütleden meydana gelen Dünya-Güneş sistemi gibi birbiri etrafında ışık hızına nispetle yavaşça dönen basit bir sistem düşünün. Bu iki kütlenin birbiri etrafında dairesel bir yörüngede - düzleminde döndüğünü farzedelim. İyi bir yaklaşım için kütlelerin basit döndüğünü kabul ediyoruz. Fakat bu tür yörüngeler değişken kuadrupol momenti temsil ederler. Dolayısıyla sistem KÇD yayacaktır.
Her iki kütlenin ve olduğunu ve birbirlerinden uzakta bulunduklarını farz edelim. Bu sistemin yaydığı güç
- ,
'dür. Burada G , c vakumdaki ışık hızı ve eksi işareti de gücün sistemden dışarıya doğru yayıldığını gösterir. Güneş ve Dünya sistemi gibi bir sistem için 1,5×1011 m ve ve de 2×1030 kg ve 6×1024 kg civarıdır. Bu durumda güç 200 vattır. Bu değer, takrîben 3,86×1026 watt olan ile kıyaslanınca küçüktür.
Teoride kütleçekimsel ışımayla enerji kaybı, zamanla Dünya'yı Güneş'in içine düşürür. Fakat Güneş etrafında dönen Dünya'nın toplam (potansiyel ve kinetik) enerji, takriben 1,14×1036juldür. Bunun saniyede ancak 200 julü kütleçekimsel ışımayla kaybolduğundan yörünge, günde 1×10-15 metre ya da takriben bir protonun çapı kadar büzülür. Bu büzülmeyle Dünya'nın helezonlar çizerek Güneş'le bu yüzden kaynaşması, Kâinat'ın yaşının 1×1013 katı kadar sürmelidir. Bu hesap r'nin zamanla azalmasını göz ardı etmek olmasına rağmen sürenin büyük bir kısmında cisimler birbirinden çok uzakta ve az miktarda ışımaktadır; yani bu örnekteki bu dikkatsizlikten doğan fark küçüktür. Sadece birkaç milyar sene sonra Dünya'nın kırmızı dev hâline gelen Güneş tarafından yutulacağı tahmin edilmektedir.
Işınan kütleçekimsel enerjinin daha dramatik bir örneği, birbiri etrafında 1,89×108 m (sadece 0,63 ışık saniyesi) uzaklığında dönen ve her biri Güneş kütleli olan iki nötron yıldızı oluşturur. [Güneş, Dünya'dan ortalama sekiz dakika 20 saniye uzaktadır.] Bu cisimlerin kütlelerini yukarıdaki denkleme koyunca kütleçekimsel ışımanın 1,38×1028 watt olduğu görülür. Bu da Güneş'in toplam elektromanyetik ışımasının 100 mislidir.
Kütleçekimsel ışımadan dolayı yörüngenin küçülmesi
Kütleçekimsel ışıma, birbiri etrafında dönen cisimlerin enerjisini alır. Evvelâ yörüngeleri daireselleştirir, sonra da çaplarını azaltır. Yörüngenin enerjisi azaltılınca cisimlerarası uzaklık azalarak birbiri etrafında daha çabuk dönmeye başlarlar. Buna rağmen toplam açısal momentum azalmaktadır. Bu azalma, kütleçekimsel ışımayla götürülen açısal momentuma karşılıktır. Cisimlerin birbirine olan uzaklığın zamana göre azalma nispeti şu formülle hesaplanır:
- .
Buradaki değişkenler, bir önceki denklemdekilerle aynıdır.
Yörünge, yarıçapın üçüncü kuvvetiyle ters orantılı olarak küçülür. Yarıçap, ilk değerinin yarısına indiğinde küçülmesi sekiz kere daha hızlanmış olur. Kepler'in üçüncü kanununa göre dönüş hızı bu noktada katına ya da neredeyse başdaki hızın üç misline çıkacaktır. Yarıçap azalınca kütleçekimsel ışımaya giden güç daha da artar. Önceki denklemden de görülebileceği gibi ışıdığı güç, yarıçapın beşinci kuvvetiyle ters orantılı olarak artar. Bu da bu durumda 32 kat demektir.
Bundan önce verilen değerleri Güneş ve Dünya için kullanırsak Dünya yörüngesinin saniyede 1,1×10-20 metre küçüldüğü ortaya çıkar. Bu da yılda 3,5×10-13 m'dir ya da çapının 1/300'üdür. Başka bir ifadeyle kütleçekimsel ışımanın Dünya'nın yörüngesine etkisi, Kâinat'ın bütün ömrü boyunca dahî ihmâl edilebilecek kadar azdır. Birbirine daha yakın dolanan cisimler için bu böyle değildir.
Daha pratik bir örnek, Güneş benzeri bir yıldızın kütlesi çok bir kara delik etrafındaki yörüngesidir. Samanyolu'muz, merkezi olan Sagittarius A'da potansiyel olarak 4.000.000 Güneş kütlesi olan bir kara deliğe sahiptir. Buna benzer , neredeyse her galaksinin merkezinde bulunmaktadır. Bu örnek için iki milyon Güneş kütlesine sahip bir kara deliğin etrafında 1,89×1010 m (63 ışık saniyesi) uzaklıkta dönen bir Güneş kütleli bir yıldız farz edelim. Kara deliğin kütlesi 4×1036 kg ve 6×109 m'dir. Yörüngenin periyodu 1.000 s veya 17 dakikanın biraz altında olacaktır. Güneş kütleli yıldız, merkezdeki kara deliği saniyede 7,4 metre ya da her dolanımda 7,4 km yaklaşacaktır. Çarpışma çok sürmeden olacaktır.
Bir çift Güneş kütleli nötron yıldızı, birbirlerinden 1,89×108 m (189.000 km) uzakta olduğu hâlde birbirleri etrafında dönmektedirler. Bu da Güneş'in çapının 1/7'sinden biraz daha az ya da 0,63 ışık saniyesidir. Yörünge periyodu 1.000 s olacaktır. Yeni kütle ve yarıçapı yukarıdaki formüldeki yerine koyunca yörüngenin küçülmesi 3,7×10-6 m/s veya dönüş başına 3,7 mm'dir. Bu da yılda 116 metredir ve kozmik zaman ölçeğinde ihmâl edilemez.
Bunun yerine bu nötron yıldızlarının 1,89×106 m (1890 km) uzaktan birbiri etrafında döndüklerini farz edelim. Periyotları 1 s ve yörüngesel hızları ışık hızının 1/50'sidir. Yörüngeleri her devirde 3,7 m küçülecektir. Yakın çarpışma kaçınılmazdır. Yörüngeden kontrolden çıkarcasına devam eden enerji kaybıyla yıldızlararası uzaklık daha hızlı şekilde küçülecektir. Sonuçta bir kara deliği oluşturup artık kütleçekimsel dalga yaymayacaklardır. Buna İngilizcede inspiral denir.
Yukarıdaki denklem, yarıçapın değişim hızı yarıçapa bağlı olduğu ve böylece sâbit olmadığından bu yörüngenin ömrünü doğrudan hesap etmek için kullanılamaz. Yörünge ömrü, bu denklemin entegrasyonuyla hesap edilebilir (bakınız bir sonraki bölüm).
Kütleçekimsel ışımadan dolayı yörüngesel ömür sınırları
Yörüngesel ömür, kütleçekimsel ışıma kaynaklarının en önemli özelliklerindendir. Kâinat'ta tespit edilebilecek kadar yakın olan çift yıldızların ortalama sayınsını belirler. Kısa ömürlü çift yıldızlar nispeten az olup kütleçekimsel ışıması kuvvetli olan kaynaklardandır. Uzun ömürlü çift yıldızlar sayıca daha çoktur, fakat zayıf kütleçekimsel dalga kaynağıdırlar. LIGO, iki nötron yıldızının kaynaşmak üzere olduğu frekans kuşağında en hassastır. Bu ışımanın olduğu zaman çerçevesi sadece birkaç saniye kadardır. Milyonlarca sene süren dönmeden sonra bir an meselesi olan bu olayı detektörün algılaması için tâlihin yaver gitmesi gerekmektedir. Böyle bir kaynaşmanın görülme ihtimâli onyılda bir kadardır.
Bir yörüngenin ömrü şu formülle hesaplanır:
- ,
Burada r, birbiri etrafında dönen iki cismin ilk uzaklığıdır. Bu denklem, bir önceki denklemin yarıçap azalma hızına göre integralini alarak çıkarılır. Denklem, yörünge çapının sıfıra ne zaman ineceğini gösterir. Yörüngesel hız, ışık hızını hatırı sayılır bir yüzdesi olduğundan denklem hatâlı olur. Bu yüzden içeri doğru helezon yapan cisimlerin kaynaşmadan önceki birkaç milisaniyeye kadar kullanılabilir.
Kütlelerin yerine Güneş ve Dünya'nın kütlelerini ve yörünge yarıçapını koyunca bu yörünge için 3,44×1030 s veya 1,09×1023 yıl gibi çok uzun bir ömür çıkar (ki bu, takrîben Kâinat'ın yaşının 1015 katıdır). Gerçek değer, hesaplanandan az daha küçük olacaktır. Dünya, Güneş'e birkaç yarıçap uzaklıktan daha fazla yaklaştığında gelgitsel kuvvetlerin etkisiyle parçalanacaktır. Parçalar, Güneş etrafında bir halka oluşturur oluşturmaz KÇD ışıması da duracaktır.
İki milyon Güneş kütleli bir kara deliğin 1,89×1010 m etrafında dönen Güneş kütleli bir yıldızdan oluşan bir sistemin ömrü 6,50×108 s veya 20,7 senedir.
10 kilometre çapında birbiri etrafında 1,89×108 m (189.000 km) uzaktan dönen Güneş kütleli iki nötron yıldızı sisteminin ömrü 1,30×1013 saniye veya takrîben 414.000 yıldır. Yörünge periyodu 1.000 s olup çok uzakta olmaması halinde LISA ile izlenebilir. Yörüngesel periyodu bu civarda olan çok daha büyük sayıda beyaz cüce çiftleri bulunmaktadır. Beyaz cüce çiftlerinin kütleleri Güneş kütlesi, çapları da Dünya çapı civarında olur. Birbirleri ile kaynaşıp KÇD ışımaya son vermeden önce birbirleri etrafında dönerken aralarındaki uzaklık 10.000 km'den çok daha az olamaz. Sonuçta yeni bir nötron yıldızı ya da kara delik oluşur. Bu olana kadar kütleçekimsel ışımaları bir nötron yıldızı çiftiyle kıyaslanabilir. LISA, bu tür çift yıldızları tespit edebilecek tek kütleçekimsel deneydir.
Nötron yıldızı çiftinin yörünge çapı 1,89×106 m'ye (1890 km) düşünce kalan ömrü 130.000 s veya 36 saat civarıdır. Yörüngesel frekansı başta saniyede 1 devirken aradaki uzaklık 20 km'ye inip kaynaşmak üzere olduğu anda frekansı 918'e çıkar, kütleçekimsel ışıma yörünge frekansının iki katı olur. Tam kaynaşmadan önceki yörüngesel helezon, çift yıldızlar yeteri kadar yakın olması halinde LIGO tarafından gözlenebilir. Toplam ömrü milyarlarca sene olan böyle bir sistemdeki bu kaynaşmayı izlemek için LIGO'nun ancak birkaç dakikalık bir zaman penceresi vardır. Kâinat'ta bu tür kaynaşmalar çok olmasına rağmen böyle olayları baştaki gibi ayarlanan LIGO ile izleme ihtimali bir hayli düşüktür. Bunun sebebi aletin hassasiyetinin yeteri kadar sisteme erişecek kadar olamamasıdır. İlk ayarlarındaki LIGO, birkaç yılda hiçbir kaynaşma tespit edememiştir. Bu ayarlarla LIGO'nun ancak birkaç on yılda bir böyle bir olayı izleyebileceği düşünülmektedir. Yenilenen LIGO detektörünün hassasiyeti on kat daha fazla ve erişebildiği uzaklık on mislidir. Böylece gözlediği hacim de bin misline çıkar ve gözleyebileceği yıldız çifti adayları da 1000 misline çıkar. Böylece yılda onlarca tespitin mümkün olacağı beklenmektedir.
Dünya–Güneş sisteminin dalga genlikleri
Dairesel yörüngede olan sistemleri yaydıkları KÇD genliğine göre de düşünebiliriz. , yörünge düzleminin dikmesiyle gözlemcinin bakış doğrultusu arasındaki açı olsun. Bir gözlemcinin sistemin dışında kütle merkezinden uzaklığında olduğunu farz edelim. Eğer , dalga boyundan çok daha büyükse dalganın iki polarizasyonu
olacaktır. Burada Newton fiziğinde sabit açısal hızla dairesel bir yörünge kabul edilmiştir:
Mesela gözlemci - düzleminde ise ve 'dır. Böylece polarizasyonu her zaman sıfır olur. Ayrıca ışınan dalga frekansının dönme frekansının iki katı olduğunu görülüyor. Sonucu Dünya–Güneş sisteminin değerlerini denkleme koyarsak
olduğunu buluruz. Bu durumda dalga bulabilmek için en küçük uzaklık R ≈ 1 ışık yılıdır. Böylece tipik genlikler h ≈ 10−26 olacaktır. Başka bir ifade ile bir parçacıklar halkası 1026'da bir kadar genişleyip sıkışacaklardır. Bu değer, düşünülebilecek bütün detektörlerin hassasiyet sınırının bir hayli altındadır.
Başka kaynaklardan ışıma
Dünya-Güneş sisteminin oluşturduğu dalgalar çok ufak olmasına rağmen astronomlar, hatırı sayılır dalgalara sebep olan başka kaynakları gösterebilirler. Önemli bir örnek, birisinin çift pulsar olduğu . Yörüngelerinin karakteristiği, yaydıkları radyo sinyallerinin Doppler etkisiyle değişiminden çıkarılabilir. Her bir yıldızın kütlesi 1,4 Güneş kütlesi olup yörüngelerinin çapı, Dünya-Güneş yörüngesinin 1/75'idir. Başka bir ifadeyle bu çap, Güneş çapının birkaç katıdır. Büyük kütlelerin ve küçük bir çapın bir araya gelmesiyle Hulse-Taylor Sistemi'nin yaydığı enerji, Dünya-Güneş Sistemi'nin verdiği enerjiden çok daha fazladır - takrîben 1022 katı kadar.
Yörünge hakkındaki bilgiler, dalga hâlinde ne kadar enerji (ve açısal momentum) yayılacağını kestirmeye yarar. Enerji oradan yayılırken yıldızlar birbirlerine yaklaşırlar. Bu etkiye içeri doğru dönme (İng. İngilizce: inspiral) denir ve pulsarın sinyalinde gözlenebilir. Hulse-Taylor sistemi ölçümleri otuz seneden fazla bir süreden beri yapılmaktadır. Genel rölativitenin öngördüğü kütleçekimsel ışımanın gözlemlerle %0,2'lik bir hata ile uyuştuğu gösterilmiştir. 1993'te Russell Hulse ve Joe Taylor, kütleçekimsel dalgaların bu ilk dolaylı ispatından dolayı Fizik Nobel ödülüne lâyık görülmüşlerdir. Ne yazık ki bu ikili sistemin yörüngesel ömrü 1,84 milyar senedir. Bu süre, Kâinat'ın bilinen ömrünün hatırı sayılır bir kesridir.
İnspiraller, kütleçekimsel dalgaların önemli kaynaklarındandır. Her ne zaman beyaz cüceler, nötron yıldızları veya gibi yoğun cisimler yakın oldukları hâlde birbirleri etrafında dönerse etrafa kuvvetli kütleçekimsel dalga yayarlar. Birbirlerine yakaştıkça bu dalgalar daha da kuvvetleşir. Öyle bir nokta gelir ki bu dalgaların etkisi, Dünya'daki veya Kâinat'taki başka cisimlerde doğrudan tespiti mümkün olur. Kütleçekimsel dalgayı doğrudan tespit etmeyi hedefleyen birkaç büyük ölçekli deney yapılmaktadır.
Bu konudaki tek zorluk, Hulse-Taylor ikilisi gibi sistemlerin çoğunun o kadar uzakta olmasıdır. Hulse-Taylor ikilisinin yaydığı dalga genliği, Dünya'ya geldiğinde takrîben h ≈ 10−26 olacaktır. Fakat astrofizikçilerin bulmayı ümidettiği çok daha büyük genlikli kaynaklar vardır (h ≈ 10−20). En azından sekiz başka ikili pulsar keşfedilmiştir
Kaynakça
- ^ Finley, Dave (25 Nisan 2013). "Einstein's gravity theory passes toughest test yet: Bizarre binary star system pushes study of relativity to new limits" [Einstein'in çekim teorisi şimdiye kadarki en sıkı testten geçiyor: Tuhaf çift yıldız sistemi, relativite çalışmalarını yeni sınırlara doğru itiyor] (HTML) (makale) (İngilizce). PHYS.ORG. 2 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Mayıs 2013.
- ^ Barish, Barry C. (2010). "The Detection of Gravitational Waves with LIGO" [LİGO ile kütleçekimsel dalgaların tespiti] (PDF) (makale) (İngilizce). California Institute of Technology, Pasadena, CA 91125, ABD. 27 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Mayıs 2013.
- ^ Davide Castelvecchi & Alexandra Witze (11 Şubat 2016). "Einstein's gravitational waves found at last". Nature.com. 12 Şubat 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Şubat 2016.
- ^ Nadia Drake (11 Şubat 2016). "Found! Gravitational Waves, or a Wrinkle in Spacetime". National Geographic. 12 Şubat 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Şubat 2016.
- ^ LIGO Scientific Collaboration; Virgo Collaboration (2012). "Search for Gravitational Waves from Low Mass Compact Binary Coalescence in LIGO's Sixth Science Run and Virgo's Science Runs 2 and 3". Physical Review D. Cilt 85. s. 082002. arXiv:1111.7314 $2.
- ^ Hawking, S. W. and Israel, W., General Relativity: An Einstein Centenary Survey, Cambridge University Press, Cambridge, 1979, 98.
- ^ Landau, L. D. and Lifshitz, E. M., The Classical Theory of Fields. Fourth Revised English Edition, Pergamon Press., 1975, 356–357.
- ^ Einstein, A., "Über Gravitationswellen." Sitzungsberichte, Preussische Akademie der Wissenschaften, 154, (1918).
- ^ a b c (PDF). eftaylor.com. 7 Temmuz 2010. 13 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Nisan 2014.
- ^ "Relativistic Binary Pulsar B1913+16: Thirty Years of Observations and Analysis" (PDF). 16 Kasım 2017 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Eylül 2013.
- ^ "Crashing Black Holes" (PDF). 7 Ocak 2011 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Eylül 2013.
- ^ (PDF). 1 Mart 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Eylül 2013.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Genel gorelilikGenel bakis Tarihce Testler Einstein denklemleri Esdegerlik ilkesi Kara delik Kutlecekimsel dalga Kutlecekimsel mercek Olay ufku Schwarzschild cozumu TekillikIlgili basliklarAlbert Einstein Astrofizik Kozmoloji Kutlecekim Ozel gorelilik Riemann geometrisi Stephen Hawkingduzenle Kutlecekimsel dalga veya kutlecekim dalgasi KCD fizikte uzayzaman egriliginde olusan kirisiklik olup kaynagindan disariya dogru bir dalga olarak yayilir Albert Einstein tarafindan 1915 te varligi ongorulen bu dalgalar Genel Relativite Teorisi ne dayanarakkutlecekimsel isima seklinde enerji naklederler Tespit edilebilir kutlecekimsel dalga kaynaklari beyaz cuce notron yildizi veya kara delik iceren cift yildiz sistemleri olabilir Kutlecekimsel dalgalarin varligi kendisiyle fiziksel etkilesimlerin yayilma hizini sinirlama kavramini getiren ve genel relativite ile ilgili Lorentz degismezliginin muhtemel bir sonucudur Bu dalgalarin etkilesim hizini sonsuz olarak kabul eden Newton un Cekim Teorisi nde varligi mumkun degildir Dogrudan dogruya tespit edilemeyen kutlecekimsel isimanin varligi 2016 yilina kadar dolayli olarak bilinmekteydi Kutlecekimsel dalgalarin matematiksel denksizliklerden ziyade oldugunu gosteren Hulse Taylor cift yildizi ile ilgili olcumleri iceren calismalar 1993 te Nobel Fizik Odulu ne layik gorulmustur Muhtelif kutle cekimsel dalga detektorleri mevcut olmakla birlikte bugune kadar bu dalgalarin tespitini yapamamislardir 11 Subat 2016 da Lazer Interferometer Yercekimi Dalgasi Gozlemevi LIGO calisma grubu birbirleri ile carpisan iki kara delikten yer cekimsel dalgalar tespit edildigini acikladi Kesfedilen yercekimi dalgalarinin iki kara deligin 1 3 milyar isik yili otedeki carpismasiyla ortaya ciktigi ve carpisma sesinin kaydedildigi ifade edildi GirisEinstein in Genel Relativite Teorisi ne gore cekim uzayzamanin egriliginden dogan bir fenomen olarak ele alinir Bir noktadaki bu egrilik orada bulunan bir kutlenin varligindan kaynaklanir Genel olarak bir hacim ne kadar cok kutle icinde bulundurursa bu hacmin ceperindeki uzayzaman da o derece egrilecektir Kutleli cisimler hareket ettiginde buradaki egrilik bu cisimlerin hareketini yansitacak sekilde degisir Ozel durumlarda hizlana cisimler bu egriligi degistirerek disariya dogru dalgasal bicimde isik hiziyla yayilmasini saglarlar Kutlecekimsel dalga uzaktaki bir gozlemcinin yanindan gectiginde gozlemci uzayzamanin olusan zorlanmadan dolayi carpildigini fark eder Serbest cisimlerarasi uzakliklar dalga gecerken dalganin frekansina uygun sekilde ritmik olarak artar ve azalir Bu hareket serbest cisimlere dengede olmayan bir kuvvet etki etmemis olmasina ragmen olur Hareketin genligi cismin dalga kaynagina olan uzakligiyla ters orantilidir Iceri dogru birbirine yaklasarak donen Ing Ingilizce inspiralling kaynastiginda kutlecekimsel dalgalar icin kuvvetli bir kaynak olduklari tahmin edilmektedir Cunku bu kaynasma sirasinda birbirine iyice yaklasan gok cisimlerinin kutleleri cok buyuk bir ivmeyle birbirlerine dogru hareket etmektedirler Bu tur kaynaklara olan buyuk uzakliklardan dolayi Dunya da egriliklerin 1 e 1020 den az olmasi beklenmektedir Baska bir ifadeyle Dunya ile Gunes arasi uzunlugunda olan hayali bir detektorun en az 1 5 nm lik bir degisikligi farketmesi yetersiz kalacaktir Bilginler bu dalgalarin varligini daha da hassas detektorlerle gostermeye calismaktadirlar 2012 deki en hassas detektor LIGO ve rasathanelerinde kullanilmakta olup 5 10 22 lik bir degisimi fark edebilecek kapasitededirler Bu rasathanelerde kutlecekimsel dalgalarin tespit edilememesi bu tur olaylarin cokluguna bir ust sinirlama getirmektedir Uzaya firlatilmak uzere ESA nin gelistirmekte oldugu rasathanesi daha bitmemistir Prensip olarak KCD ler her genlikte yayilabilir Fakat cok dusuk frekanstaki KCD leri tespit etmek imkansizken cok yuksek frekanslarda yayin yapabilecegine inanilan bir kaynak bilinmemektedir Stephen W Hawking ve 10 7 ila 1011 Hz arasi frekanslarda dalga uretebilecek muhtemel kaynaklari listelemislerdir Gecen kutlecekimsel dalgalarin etkileriArti polarizasyonlu bir kutlecekimsel dalganin parcacik halkasinda biraktigi etki Capraz polarizasyonlu bir kutlecekimsel dalganin parcacik halkasinda biraktigi etki Gecmekte olan bir KCD nin etkisi ekranininiz yuzeyi gibi kusursuz duz bir uzayzaman duzleminde bulunan hareketsiz test parcaciklarinca goruntulenebilir KCD parcaciklar arasindan ekraniniza bakis dogrultusu gibi bu duzleme dik dogrultuda gecerken bu parcaciklar animasyonda da goruldugu uzere uzayzamanin carpikligini izleyerek capraz sekilde salinirlar Parcaciklarin kapsadigi alan bu sirada degismedigi gibi parcaciklar dalganin yayilma yonunde hareket etmezler Animasyonda gosterilen salinimlar tartismada anlasilmasi icin abartilmistir Gercekte KCD nin genligi belirtildigi gibi cok kucuktur Fakat bu abartilmis salinimlar mesela dairesel hareket eden bir kutle ciftince meydana getirilen KCD larla gorulen salinim tarzini goruntulerler Bu durumda KCD nin genligi sabitken polarizasyon duzlemi dairesel hareketin periyodunun iki katiyla degisir veya doner Boylece zamanla degisen KCD boyu veya periyodik uzayzaman gerinimi animasyonda gorulen bir degisime ugrar Yorunge eliptikse KCD nin genligi Einstein in gore zamanla degisir Diger dalgalarda oldugu gibi KCD lari tanimlayan birkac kullanisli ozellikleri vardir Genlik Genellikle h displaystyle h ile simgelenir Animasyonda gerilme veya sikisma olarak gorulen hareketin bir kesri olan genlik dalganin boyudur Burada gosterilen genlik kabaca h 0 5 displaystyle h 0 5 veya 50 dir Dunya dan gecmekte olan KCD lari burada gosterilenin bircok bilyonda biri kadardir h 10 20 displaystyle h approx 10 20 Burada bu buyuklugun elektromanyetik dalganin dhdt displaystyle frac dh dt olan genligi ile benzesmedigine dikkat cekilmelidir Frekans Genelde f ile simgelenir 1 iki ardisik en buyuk gerilme veya sikisma arasinda gecen zaman olan bu buyukluk salinim frekansini gosterir Dalga boyu Genelde l displaystyle lambda ile gosterilen bu buyukluk en buyuk gerilme veya sikisma arasi uzakliktir Hiz Dalga uzerinde mesela en buyuk gerilme veya sikisma yerindeki bir noktanin hizidir Kucuk genlikli KCD lar icin bu hiz isik hizina esittir c displaystyle c Bir KCD nin hizi dalga boyu ve frekansi gibi c lf displaystyle c lambda dot f denklemiyle bagintilidir Mesela buradaki animasyonlar takriben her iki saniyede bir kere salinirlar Bu salinim 0 5 Hz lik bir frekansa ve 600 000 km lik ya da Dunya capinin 47 katindaki bir dalga boyuna tekabul eder Yukaridaki ornekte aslinda dalganin bir ayricaligi vardir Dalganin edildigini farz ettik Boyle dalgalar h displaystyle h seklinde yazilir Bir KCD nin polarizasyonu bir elektromanyetik dalganin polarizasyonu gibi olmakla birlikte KCD da 90 yerine 45 dir Bilhassa capraz polarizasyonlu bir KCD h displaystyle h times olsaydi test parcaciklari uzerindeki tesiri temelde ayni fakat ikinci animasyondaki gibi 45 donmus olacakti Isik polarizasyonundaki gibi KCD larin polarizasyonu da dairesel polarizasyon olarak da ifade edilebilirdi KCD lar kaynaklarinin tabiatindan dolayi polarizedirler Bir dalganin polarizasyonu bir sonraki bolumde gorulecegi gibi kaynagindan geldigi aciya baglidir Kutlecekimsel dalgalarin kaynaklariFarkli kutlede iki yildiz dairesel yorungededirler Her biri kirmizi kucuk arti isaretiyle gosterilmis ortak agirlik merkezi etrafinda donmektedir Bu cift yildizda buyuk kutle kucuk yorungededir Genel olarak KCD lar hizlanan cisimlerden kusursuz kuresel ya da silindirik simetrik hareket yapmamalari halinde yayilirlar Doner halter bu tur hareketlere basit bir ornektir eger bir mile bagli tekerlekler gibi tam ortadan cevrilirlerse KCD yaymayacaktir Eger tekerlerler milin tam ortasindan degil de birbiri etrafinda donen gok cisimleri gibi baska bir eksen etrafinda donerlerse KCD lar teoriye gore yayilir Kutlesi ve donus hizi ne kadar yuksekse o derece fazla kutlecekimsel isima yayacaktir Eger iki halter tekerleginin birbiri etrafinda hizlica donen notron yildizlari ya da kara delikler gibi buyuk kutleli yildizlar oldugunu farz edersek hatiri sayilir miktarda kutlecekimsel isima uzaya yayilacaktir Daha detayli ornekler Hemen hemen Kepler si olan duzlemsel yorungede birbiri etrafinda bir gezegenin yildizi etrafinda dondugu gibi donen iki cisim isiyacaktir Eksenine gore simetrik olmayan ve mesela ekvatorunda bir kabarik ya da cukuru olan bir planetoid isiyacaktir Teorik olarak simetrik olarak patlayanlar haric bir supernova isiyacaktir Yalitilmis ve kendi etrafinda donmeyen kati bir cisim sabit hizla hareket ettiginde isimayacaktir Bu durum dogrusal momentumun korunumu prensibinin sonucu olarak dusunulebilir Kendi etrafinda donen bir disk isimayacaktir Bu durum acisal momentumun korunumu prensibinin sonucu olarak dusunulebilir Kuresel simetrik nabiz gibi titresen yani sifirdan farkli monopol momenti veya kutlesi olup sifir kuadrupol momenti olan bir yildiz isimayacaktir Bu durum uygundur Daha teknik bir ifadeyle yalitilmis bir sistemin stres enerji tensorunun kuadrupol momentinin ucuncu turevi veya ninci coklu kutup momentinin zamana goreninci turevi KCD yayabilmesi icin sifirdan farkli olmalidir Bu da elektromanyetik isima icin gereken elektriksel yuk ya da akimin degisen dipol momentine benzer Birbiri etrafinda donen cisimlerin isidigi guc KCD lar kaynaklarindan oteye enerji tasirlar Birbiri etrafinda donen cisimlerde bu zamanla ice dogru helezon seklinde birbirlerine yaklasmalarina ve yorunge capinin kuculmesine yol acar Mesela iki kutleden meydana gelen Dunya Gunes sistemi gibi birbiri etrafinda isik hizina nispetle yavasca donen basit bir sistem dusunun Bu iki kutlenin birbiri etrafinda dairesel bir yorungede x displaystyle x y displaystyle y duzleminde dondugunu farzedelim Iyi bir yaklasim icin kutlelerin basit dondugunu kabul ediyoruz Fakat bu tur yorungeler degisken kuadrupol momenti temsil ederler Dolayisiyla sistem KCD yayacaktir Her iki kutlenin m1 displaystyle m 1 ve m2 displaystyle m 2 oldugunu ve birbirlerinden r displaystyle r uzakta bulunduklarini farz edelim Bu sistemin yaydigi guc P dEdt 325G4c5 m1m2 2 m1 m2 r5 displaystyle P frac dE dt frac 32 5 frac G 4 c 5 frac m 1 m 2 2 m 1 m 2 r 5 dur Burada G c vakumdaki isik hizi ve eksi isareti de gucun sistemden disariya dogru yayildigini gosterir Gunes ve Dunya sistemi gibi bir sistem icin r displaystyle r 1 5 1011 m ve m1 displaystyle m 1 ve m2 displaystyle m 2 de 2 1030 kg ve 6 1024 kg civaridir Bu durumda guc 200 vattir Bu deger takriben 3 86 1026 watt olan ile kiyaslaninca kucuktur Teoride kutlecekimsel isimayla enerji kaybi zamanla Dunya yi Gunes in icine dusurur Fakat Gunes etrafinda donen Dunya nin toplam potansiyel ve kinetik enerji takriben 1 14 1036juldur Bunun saniyede ancak 200 julu kutlecekimsel isimayla kayboldugundan yorunge gunde 1 10 15 metre ya da takriben bir protonun capi kadar buzulur Bu buzulmeyle Dunya nin helezonlar cizerek Gunes le bu yuzden kaynasmasi Kainat in yasinin 1 1013 kati kadar surmelidir Bu hesap r nin zamanla azalmasini goz ardi etmek olmasina ragmen surenin buyuk bir kisminda cisimler birbirinden cok uzakta ve az miktarda isimaktadir yani bu ornekteki bu dikkatsizlikten dogan fark kucuktur Sadece birkac milyar sene sonra Dunya nin kirmizi dev haline gelen Gunes tarafindan yutulacagi tahmin edilmektedir Isinan kutlecekimsel enerjinin daha dramatik bir ornegi birbiri etrafinda 1 89 108 m sadece 0 63 isik saniyesi uzakliginda donen ve her biri Gunes kutleli olan iki notron yildizi olusturur Gunes Dunya dan ortalama sekiz dakika 20 saniye uzaktadir Bu cisimlerin kutlelerini yukaridaki denkleme koyunca kutlecekimsel isimanin 1 38 1028 watt oldugu gorulur Bu da Gunes in toplam elektromanyetik isimasinin 100 mislidir Kutlecekimsel isimadan dolayi yorungenin kuculmesi Kutlecekimsel isima birbiri etrafinda donen cisimlerin enerjisini alir Evvela yorungeleri dairesellestirir sonra da caplarini azaltir Yorungenin enerjisi azaltilinca cisimlerarasi uzaklik azalarak birbiri etrafinda daha cabuk donmeye baslarlar Buna ragmen toplam acisal momentum azalmaktadir Bu azalma kutlecekimsel isimayla goturulen acisal momentuma karsiliktir Cisimlerin birbirine olan uzakligin zamana gore azalma nispeti su formulle hesaplanir drdt 645G3c5 m1m2 m1 m2 r3 displaystyle frac dr dt frac 64 5 frac G 3 c 5 frac m 1 m 2 m 1 m 2 r 3 Buradaki degiskenler bir onceki denklemdekilerle aynidir Yorunge yaricapin ucuncu kuvvetiyle ters orantili olarak kuculur Yaricap ilk degerinin yarisina indiginde kuculmesi sekiz kere daha hizlanmis olur Kepler in ucuncu kanununa gore donus hizi bu noktada 8 2 828 displaystyle sqrt 8 2 828 katina ya da neredeyse basdaki hizin uc misline cikacaktir Yaricap azalinca kutlecekimsel isimaya giden guc daha da artar Onceki denklemden de gorulebilecegi gibi isidigi guc yaricapin besinci kuvvetiyle ters orantili olarak artar Bu da bu durumda 32 kat demektir Bundan once verilen degerleri Gunes ve Dunya icin kullanirsak Dunya yorungesinin saniyede 1 1 10 20 metre kuculdugu ortaya cikar Bu da yilda 3 5 10 13 m dir ya da capinin 1 300 udur Baska bir ifadeyle kutlecekimsel isimanin Dunya nin yorungesine etkisi Kainat in butun omru boyunca dahi ihmal edilebilecek kadar azdir Birbirine daha yakin dolanan cisimler icin bu boyle degildir Daha pratik bir ornek Gunes benzeri bir yildizin kutlesi cok bir kara delik etrafindaki yorungesidir Samanyolu muz merkezi olan Sagittarius A da potansiyel olarak 4 000 000 Gunes kutlesi olan bir kara delige sahiptir Buna benzer neredeyse her galaksinin merkezinde bulunmaktadir Bu ornek icin iki milyon Gunes kutlesine sahip bir kara deligin etrafinda 1 89 1010 m 63 isik saniyesi uzaklikta donen bir Gunes kutleli bir yildiz farz edelim Kara deligin kutlesi 4 1036 kg ve 6 109 m dir Yorungenin periyodu 1 000 s veya 17 dakikanin biraz altinda olacaktir Gunes kutleli yildiz merkezdeki kara deligi saniyede 7 4 metre ya da her dolanimda 7 4 km yaklasacaktir Carpisma cok surmeden olacaktir Bir cift Gunes kutleli notron yildizi birbirlerinden 1 89 108 m 189 000 km uzakta oldugu halde birbirleri etrafinda donmektedirler Bu da Gunes in capinin 1 7 sinden biraz daha az ya da 0 63 isik saniyesidir Yorunge periyodu 1 000 s olacaktir Yeni kutle ve yaricapi yukaridaki formuldeki yerine koyunca yorungenin kuculmesi 3 7 10 6 m s veya donus basina 3 7 mm dir Bu da yilda 116 metredir ve kozmik zaman olceginde ihmal edilemez Bunun yerine bu notron yildizlarinin 1 89 106 m 1890 km uzaktan birbiri etrafinda donduklerini farz edelim Periyotlari 1 s ve yorungesel hizlari isik hizinin 1 50 sidir Yorungeleri her devirde 3 7 m kuculecektir Yakin carpisma kacinilmazdir Yorungeden kontrolden cikarcasina devam eden enerji kaybiyla yildizlararasi uzaklik daha hizli sekilde kuculecektir Sonucta bir kara deligi olusturup artik kutlecekimsel dalga yaymayacaklardir Buna Ingilizcede inspiral denir Yukaridaki denklem yaricapin degisim hizi yaricapa bagli oldugu ve boylece sabit olmadigindan bu yorungenin omrunu dogrudan hesap etmek icin kullanilamaz Yorunge omru bu denklemin entegrasyonuyla hesap edilebilir bakiniz bir sonraki bolum Kutlecekimsel isimadan dolayi yorungesel omur sinirlari Yorungesel omur kutlecekimsel isima kaynaklarinin en onemli ozelliklerindendir Kainat ta tespit edilebilecek kadar yakin olan cift yildizlarin ortalama sayinsini belirler Kisa omurlu cift yildizlar nispeten az olup kutlecekimsel isimasi kuvvetli olan kaynaklardandir Uzun omurlu cift yildizlar sayica daha coktur fakat zayif kutlecekimsel dalga kaynagidirlar LIGO iki notron yildizinin kaynasmak uzere oldugu frekans kusaginda en hassastir Bu isimanin oldugu zaman cercevesi sadece birkac saniye kadardir Milyonlarca sene suren donmeden sonra bir an meselesi olan bu olayi detektorun algilamasi icin talihin yaver gitmesi gerekmektedir Boyle bir kaynasmanin gorulme ihtimali onyilda bir kadardir Bir yorungenin omru su formulle hesaplanir t 5256c5G3r4 m1m2 m1 m2 displaystyle t frac 5 256 frac c 5 G 3 frac r 4 m 1 m 2 m 1 m 2 Burada r birbiri etrafinda donen iki cismin ilk uzakligidir Bu denklem bir onceki denklemin yaricap azalma hizina gore integralini alarak cikarilir Denklem yorunge capinin sifira ne zaman inecegini gosterir Yorungesel hiz isik hizini hatiri sayilir bir yuzdesi oldugundan denklem hatali olur Bu yuzden iceri dogru helezon yapan cisimlerin kaynasmadan onceki birkac milisaniyeye kadar kullanilabilir Kutlelerin yerine Gunes ve Dunya nin kutlelerini ve yorunge yaricapini koyunca bu yorunge icin 3 44 1030 s veya 1 09 1023 yil gibi cok uzun bir omur cikar ki bu takriben Kainat in yasinin 1015 katidir Gercek deger hesaplanandan az daha kucuk olacaktir Dunya Gunes e birkac yaricap uzakliktan daha fazla yaklastiginda gelgitsel kuvvetlerin etkisiyle parcalanacaktir Parcalar Gunes etrafinda bir halka olusturur olusturmaz KCD isimasi da duracaktir Iki milyon Gunes kutleli bir kara deligin 1 89 1010 m etrafinda donen Gunes kutleli bir yildizdan olusan bir sistemin omru 6 50 108 s veya 20 7 senedir 10 kilometre capinda birbiri etrafinda 1 89 108 m 189 000 km uzaktan donen Gunes kutleli iki notron yildizi sisteminin omru 1 30 1013 saniye veya takriben 414 000 yildir Yorunge periyodu 1 000 s olup cok uzakta olmamasi halinde LISA ile izlenebilir Yorungesel periyodu bu civarda olan cok daha buyuk sayida beyaz cuce ciftleri bulunmaktadir Beyaz cuce ciftlerinin kutleleri Gunes kutlesi caplari da Dunya capi civarinda olur Birbirleri ile kaynasip KCD isimaya son vermeden once birbirleri etrafinda donerken aralarindaki uzaklik 10 000 km den cok daha az olamaz Sonucta yeni bir notron yildizi ya da kara delik olusur Bu olana kadar kutlecekimsel isimalari bir notron yildizi ciftiyle kiyaslanabilir LISA bu tur cift yildizlari tespit edebilecek tek kutlecekimsel deneydir Notron yildizi ciftinin yorunge capi 1 89 106 m ye 1890 km dusunce kalan omru 130 000 s veya 36 saat civaridir Yorungesel frekansi basta saniyede 1 devirken aradaki uzaklik 20 km ye inip kaynasmak uzere oldugu anda frekansi 918 e cikar kutlecekimsel isima yorunge frekansinin iki kati olur Tam kaynasmadan onceki yorungesel helezon cift yildizlar yeteri kadar yakin olmasi halinde LIGO tarafindan gozlenebilir Toplam omru milyarlarca sene olan boyle bir sistemdeki bu kaynasmayi izlemek icin LIGO nun ancak birkac dakikalik bir zaman penceresi vardir Kainat ta bu tur kaynasmalar cok olmasina ragmen boyle olaylari bastaki gibi ayarlanan LIGO ile izleme ihtimali bir hayli dusuktur Bunun sebebi aletin hassasiyetinin yeteri kadar sisteme erisecek kadar olamamasidir Ilk ayarlarindaki LIGO birkac yilda hicbir kaynasma tespit edememistir Bu ayarlarla LIGO nun ancak birkac on yilda bir boyle bir olayi izleyebilecegi dusunulmektedir Yenilenen LIGO detektorunun hassasiyeti on kat daha fazla ve erisebildigi uzaklik on mislidir Boylece gozledigi hacim de bin misline cikar ve gozleyebilecegi yildiz cifti adaylari da 1000 misline cikar Boylece yilda onlarca tespitin mumkun olacagi beklenmektedir Dunya Gunes sisteminin dalga genlikleri Dairesel yorungede olan sistemleri yaydiklari KCD genligine gore de dusunebiliriz 8 displaystyle theta yorunge duzleminin dikmesiyle gozlemcinin bakis dogrultusu arasindaki aci olsun Bir gozlemcinin sistemin disinda kutle merkezinden R displaystyle R uzakliginda oldugunu farz edelim Eger R displaystyle R dalga boyundan cok daha buyukse dalganin iki polarizasyonu h 1RG2c42m1m2r 1 cos2 8 cos 2w t R displaystyle h frac 1 R frac G 2 c 4 frac 2m 1 m 2 r 1 cos 2 theta cos left 2 omega t R right h 1RG2c44m1m2r cos 8 sin 2w t R displaystyle h times frac 1 R frac G 2 c 4 frac 4m 1 m 2 r cos theta sin left 2 omega t R right olacaktir Burada Newton fiziginde sabit acisal hizla dairesel bir yorunge kabul edilmistir w G m1 m2 r3 displaystyle omega sqrt G m 1 m 2 r 3 Mesela gozlemci x displaystyle x y displaystyle y duzleminde ise 8 p 2 displaystyle theta pi 2 ve cos 8 0 displaystyle cos theta 0 dir Boylece h displaystyle h times polarizasyonu her zaman sifir olur Ayrica isinan dalga frekansinin donme frekansinin iki kati oldugunu goruluyor Sonucu Dunya Gunes sisteminin degerlerini denkleme koyarsak h 1RG2c44m1m2r 1R1 7 10 10metre displaystyle h frac 1 R frac G 2 c 4 frac 4m 1 m 2 r frac 1 R 1 7 times 10 10 mathrm metre oldugunu buluruz Bu durumda dalga bulabilmek icin en kucuk uzaklik R 1 isik yilidir Boylece tipik genlikler h 10 26 olacaktir Baska bir ifade ile bir parcaciklar halkasi 1026 da bir kadar genisleyip sikisacaklardir Bu deger dusunulebilecek butun detektorlerin hassasiyet sinirinin bir hayli altindadir Baska kaynaklardan isima Dunya Gunes sisteminin olusturdugu dalgalar cok ufak olmasina ragmen astronomlar hatiri sayilir dalgalara sebep olan baska kaynaklari gosterebilirler Onemli bir ornek birisinin cift pulsar oldugu Hulse Taylor cift yildizidir Yorungelerinin karakteristigi yaydiklari radyo sinyallerinin Doppler etkisiyle degisiminden cikarilabilir Her bir yildizin kutlesi 1 4 Gunes kutlesi olup yorungelerinin capi Dunya Gunes yorungesinin 1 75 idir Baska bir ifadeyle bu cap Gunes capinin birkac katidir Buyuk kutlelerin ve kucuk bir capin bir araya gelmesiyle Hulse Taylor Sistemi nin yaydigi enerji Dunya Gunes Sistemi nin verdigi enerjiden cok daha fazladir takriben 1022 kati kadar Yorunge hakkindaki bilgiler dalga halinde ne kadar enerji ve acisal momentum yayilacagini kestirmeye yarar Enerji oradan yayilirken yildizlar birbirlerine yaklasirlar Bu etkiye iceri dogru donme Ing Ingilizce inspiral denir ve pulsarin sinyalinde gozlenebilir Hulse Taylor sistemi olcumleri otuz seneden fazla bir sureden beri yapilmaktadir Genel rolativitenin ongordugu kutlecekimsel isimanin gozlemlerle 0 2 lik bir hata ile uyustugu gosterilmistir 1993 te Russell Hulse ve Joe Taylor kutlecekimsel dalgalarin bu ilk dolayli ispatindan dolayi Fizik Nobel odulune layik gorulmuslerdir Ne yazik ki bu ikili sistemin yorungesel omru 1 84 milyar senedir Bu sure Kainat in bilinen omrunun hatiri sayilir bir kesridir Inspiraller kutlecekimsel dalgalarin onemli kaynaklarindandir Her ne zaman beyaz cuceler notron yildizlari veya gibi yogun cisimler yakin olduklari halde birbirleri etrafinda donerse etrafa kuvvetli kutlecekimsel dalga yayarlar Birbirlerine yakastikca bu dalgalar daha da kuvvetlesir Oyle bir nokta gelir ki bu dalgalarin etkisi Dunya daki veya Kainat taki baska cisimlerde dogrudan tespiti mumkun olur Kutlecekimsel dalgayi dogrudan tespit etmeyi hedefleyen birkac buyuk olcekli deney yapilmaktadir Bu konudaki tek zorluk Hulse Taylor ikilisi gibi sistemlerin cogunun o kadar uzakta olmasidir Hulse Taylor ikilisinin yaydigi dalga genligi Dunya ya geldiginde takriben h 10 26 olacaktir Fakat astrofizikcilerin bulmayi umidettigi cok daha buyuk genlikli kaynaklar vardir h 10 20 En azindan sekiz baska ikili pulsar kesfedilmistirKaynakca Finley Dave 25 Nisan 2013 Einstein s gravity theory passes toughest test yet Bizarre binary star system pushes study of relativity to new limits Einstein in cekim teorisi simdiye kadarki en siki testten geciyor Tuhaf cift yildiz sistemi relativite calismalarini yeni sinirlara dogru itiyor HTML makale Ingilizce PHYS ORG 2 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Mayis 2013 Barish Barry C 2010 The Detection of Gravitational Waves with LIGO LIGO ile kutlecekimsel dalgalarin tespiti PDF makale Ingilizce California Institute of Technology Pasadena CA 91125 ABD 27 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Mayis 2013 Davide Castelvecchi amp Alexandra Witze 11 Subat 2016 Einstein s gravitational waves found at last Nature com 12 Subat 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Subat 2016 Nadia Drake 11 Subat 2016 Found Gravitational Waves or a Wrinkle in Spacetime National Geographic 12 Subat 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Subat 2016 LIGO Scientific Collaboration Virgo Collaboration 2012 Search for Gravitational Waves from Low Mass Compact Binary Coalescence in LIGO s Sixth Science Run and Virgo s Science Runs 2 and 3 Physical Review D Cilt 85 s 082002 arXiv 1111 7314 2 Hawking S W and Israel W General Relativity An Einstein Centenary Survey Cambridge University Press Cambridge 1979 98 Landau L D and Lifshitz E M The Classical Theory of Fields Fourth Revised English Edition Pergamon Press 1975 356 357 Einstein A Uber Gravitationswellen Sitzungsberichte Preussische Akademie der Wissenschaften 154 1918 a b c PDF eftaylor com 7 Temmuz 2010 13 Temmuz 2014 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 26 Nisan 2014 Relativistic Binary Pulsar B1913 16 Thirty Years of Observations and Analysis PDF 16 Kasim 2017 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Eylul 2013 Crashing Black Holes PDF 7 Ocak 2011 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Eylul 2013 PDF 1 Mart 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 8 Eylul 2013