Kanser ağrısı tümörün yakındaki vücut kısımlarına baskı yapması veya sızmasından, tedavi ve teşhis yöntemlerinden veya hormon dengesizliği veya bağışıklık tepkisinin neden olduğu deri, sinir ve diğer değişikliklerden kaynaklanabilir. Çoğu kronik (uzun süreli) ağrı hastalıktan, akut (kısa süreli) ağrıların çoğu ise tedavi veya teşhis yöntemlerinden kaynaklanır. Ancak radyoterapi, cerrahi ve kemoterapi tedavi bittikten sonra uzun süre devam eden ağrılı durumlar oluşturabilir. Ağrının varlığı esasen kanserin yerine ve hastalığın evre’sine bağlıdır. Herhangi bir zamanda kötü huylu kanser teşhisi konan tüm insanların yaklaşık yarısı ağrı duyar ve ilerlemiş kanseri olanların üçte ikisi uykularını, ruh hallerini, sosyal ilişkilerini ve günlük yaşam aktiviteleri olumsuz yönde etkileyecek kadar şiddetli ağrı hisseder.
Yetkili yönetimle vakaların %80 - %90‘arasında kanser ağrısı yok edilebilir veya iyi kontrol edilebilir ancak gelişmiş dünyadaki kanser hastalarının yaklaşık % 50'si optimumdan daha az bakım almaktadır. Dünyada kanserli insanların yaklaşık %80'i ya çok az ağrı kesici ilaç alır veya hiç almaz.Çocuklarda ve zihinsel engelli kişilerde de kanser ağrısının yetersiz tedavi edildiği bildirilmektedir. Kanser ağrısının idaresinde ilaç kullanımına ilişkin kılavuzlar Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve diğerleri tarafından yayınlanmıştır. Sağlık mensuplarının mümkün olduğunda hasta veya hasta vasisinin ağrı tedavi seçenekleriyle ilişkili riskler ve faydalar hakkında iyi bilgilendirilmesini sağlamak gibi etik yükümlülükleri vardır. Yeterli ağrı tedavisi bazen ölmekte olan kişinin hayatını biraz kısaltabilir.
Ağrı
Ağrı (akut) (kısa süreli) veya kronik (uzun süreli) olarak sınıflandırılır. Kronik ağrı ara sıra şiddetli artışlarla (alevlenmeler) sürekli veya ağrı dönemleriyle serpiştirilmiş ağrısız dönemlerle aralıklı olabilir: Ağrı, uzun-etkili ilaçlar veya diğer tedavilerle iyi kontrol edilmesine rağmen bazen alevlenmeler hissedilebilir. Buna şiddetli ağrı denir ve hızlı etkili analjeziklerle durdurulur.
Kronik ağrılı kişilerin çoğu hafıza ve dikkat toplama zorlukları fark eder. Nesnel psikolojik testlerde hafıza, dikkat, sözel yetenek, zihinsel esneklik ve düşünme hızı ile ilgili sorunlar bulunmuştur. Ağrı aynı zamanda artmış depresyon, kaygı, korku ve öfke ile de ilişkilidir. Kalıcı ağrı, işlevi ve genel yaşam kalitesini azaltır ve ağrı duyan kişi ve ona bakan kişiler için moral bozucu ve zayıflatıcıdır.
Ağrının yoğunluğu hoşnutsuzluğundan farklıdır. Örneğin psikocerrahi ve bazı ilaç tedavileriyle veya telkinle (hipnoz ve plasebo'da olduğu gibi) ağrının nahoşluğunu yoğunluğunu etkilemeden azaltmak veya ortadan kaldırmak mümkündür.
Bazen vücudun bir bölümünde oluşan ağrı vücudun başka bir yerinden geliyormuş gibi hissedilir. Buna atfedilen ağrı denir.
Kanser ağrısı vücudun çoğu yerindeki özel ağrı sinyali veren sinir uçlarının (nosiseptif ağrı denir) mekanik (ör. çimdikleme) veya kimyasal uyarılmasıyla (ör. İltihap) oluşabilir veya hastalıklı, hasarlı veya sıkışmış sinirler ağrıya neden olabilir. Bu durumda ağrı nöropatik ağrı olarak adlandırılır. Nöropatik ağrıya genellikle karıncalanma gibi başka duygular eşlik eder.
Ağrının en iyi ölçüsü hastanın kendi ifadesidir; genellikle hastalardan 0-10 ölçeğinde ağrı şiddetini tahmin etmeleri istenir (0 puan ağrı yok ve 10 puan ise şimdiye kadar hissettikleri en kötü ağrıdır). Ancak bazı hastalar ağrılarını sözlü ifade edemeyebilir. Bu durumlarda yüz ifadeleri, vücut hareketleri ve inleme sesleri gibi fizyolojik göstergelere bakılmalıdır.
Nedeni
Kanser ağrısının yaklaşık yüzde 75'i hastalığın kendisinden kaynaklanır; geri kalanının çoğu teşhis yöntemleri ve tedaviden kaynaklanır.
Tümörle ilgili ağrı
Tümörler dokuyu ezerek veya sızarak enfeksiyonu veya iltihabı tetikleyerek veya normalde ağrısız uyaranları ağrılı hale getiren kimyasalları serbest bırakarak ağrıya neden olur.
Kanserin kemiğe yayılması kanser ağrısının en yaygın kaynağıdır. Sürekli arka planda ağrı ve kendiliğinden veya harekete bağlı alevlenme vakaları ile genellikle hassasiyet olarak hissedilir ve sıklıkla şiddetli olarak tanımlanır. Kaburga kırıkları, meme, prostat ve kaburga metastazı olan diğer kanserlerde yaygındır.
Vasküler (kan) sistem katı tümörlerden etkilenebilir. Derin ven trombozu'nun yüzde 15 ila 25'i kanserden (genellikle bir damarı sıkıştıran bir tümörden) kaynaklanır ve kanserin mevcut olduğuna dair ilk ipucu olabilir. Bacaklarda özellikle baldırda ve nadiren kollarda şişlik ve ağrıya neden olur.Superior vena cava (kalbe giden dolaşımdaki oksijeni giderilmiş kanı taşıyan büyük damar) bir tümör tarafından sıkıştırılarak superior vena kava sendromu’na neden olabilir ve bu ise diğer semptomların yanı sıra göğüs duvarı ağrısına neden olabilir.
Tümörler sinir sistemi bölümlerini (beyin, omurilik, sinir’ler, ganglia veya pleksa gibi) sıkıştırdığında, istila ettiğinde veya alevlendirdiğinde ağrıya ve diğer belirtilere neden olur. Beyin dokusu ağrı sensörleri içermemesine rağmen, beyin tümörü kan damarlarına veya beyni saran zara (meninksler) bastırarak veya dolaylı olarak ağrıya duyarlı dokuyu sıkıştırıp sıvı birikmesine (ödem) neden olarak ağrıya neden olabilir.
Mide veya karaciğer (viseral ağrı) gibi organlar’ın kanserinden kaynaklanan ağrı yaygındır, yerini bulması zordur ve atfedilen ağrı daha uzakta, genellikle yüzeysel yerlerdedir. Yumuşak dokunun bir tümör tarafından istilası, ağrı sensörlerinin enflamatuar veya mekanik olarak uyarılması yoluyla ağrıya veya bağlar, tendonlar ve iskelet kasları gibi hareketli yapıların tahrip olmasına neden olabilir.
Pelvis içindeki kanserin neden olduğu ağrı, etkilenen dokuya bağlı olarak değişir. Kanser bölgesinde görünebilir ancak sıklıkla üst uyluğa, sırtın altına, dış genital bölgeye veya apış arası’na yayılır.
Teşhis yöntemleri
Lomber ponksiyon (Dural ponksiyon sonrası baş ağrısı), venipunktür, parasentez ve torasentez gibi bazı teşhis yöntemleri ağrılı olabilir.
Tedavi ile ilgili
Potansiyel olarak ağrılı kanser tedavileri şunlardır:
- immünoterapi eklem veya kas ağrısı yapabilir;
- cilt reaksiyonları, enterit, fibroz, miyelopati, kemik nekroz’u, nöropati veya pleksopati'ye neden olabilen radyoterapi;
- genellikle kemoterapinin neden olduğu periferal nöropati, mukozit, eklem ağrısı, kas ağrısı ve ishal veya kabızlığa bağlı karın ağrısı ile ilişkili kemoterapi;
- hormon tedavisi bazen ağrı alevlenmelerine neden olur;
- trastuzumab ve kas, eklem veya göğüs ağrısına neden olabilen rituximab gibi hedefli tedaviler;
- bazen kemik ağrısına neden olduğu bilinen bevacizumab gibi anjiyogenez engelleyiciler;
- ameliyat sonrası ağrı, ampütasyon sonrası ağrı veya pelvik taban miyalji oluşturabilen ameliyat.
Enfeksiyon
Bir tümörün veya çevresindeki dokunun enfeksiyonuyla ilişkili kimyasal değişiklikler hızla artan bir ağrıya neden olabilir ancak enfeksiyon bazen olası bir neden olarak önemsenmez. Ağrı tedavisi için sevk edilen yaklaşık 300 kanser hastasının yüzde dördünde yapılan bir çalışmaya göre enfeksiyonun ağrıya neden olduğu bulunmuştur. Başka bir raporda ise daha önce iyi kontrol edilen ağrılarının birkaç gün içinde önemli ölçüde arttığı yedi kanserli kişiyi belirtilmiştir. Antibiyotik tedavisiyle üç gün içinde hepsinde ağrı giderilmiştir.
Yönetim
Kanser ağrı tedavisi, kişiye iyi yaşam kalitesi, işlev düzeyi ve nispeten ağrısız bir ölüm sağlayarak en az olumsuz tedavi etkileriyle ağrıyı gidermeyi amaçlar. Kanser ağrısının yüzde 80-90'ı ortadan kaldırılabilir veya iyi kontrol altına alınabilirse de gelişmiş dünyada kanser ağrılı tüm insanların yaklaşık yarısı ve dünya çapında kanserli kişilerin yüzde 80'inden fazlası optimalin altında bakım almaktadır.
Kanser zamanla değişir ve ağrı yönetiminin bunu yansıtması gerekir. Hastalık ilerledikçe birkaç farklı tedavi türü gerekebilir. Ağrıyı tedavi edenler hastaya ağrının nedenini ve çeşitli tedavi olanaklarını açık bir şekilde açıklamalı ve ilaç tedavisinin yanı sıra altta yatan hastalığı doğrudan değiştirmeyi, ağrı eşiğini yükseltmeyi, ağrı yollarını kesmeyi, yok etmeyi veya uyarmayı ve yaşam tarzı değişikliğini önermeyi düşünmelidir. Psikolojik, sosyal ve ruhsal rahatsızlığın hafifletilmesi etkili ağrı yönetiminde anahtar unsurdur.
Ağrısı kesilemeyen kişi bir hafifletici bakım veya ağrı tedavi uzmanına veya kliniğine sevk edilmelidir.
Psikolojik
Başa çıkma stratejileri
Bir kişinin ağrıya tepki verme şekli, ağrısının yoğunluğunu (orta derecede), yaşadıkları engellilik derecesini ve ağrının yaşam kalitesi’ne tesirini etkiler. İnsanların kanser ağrısıyla baş etmek için kullandıkları stratejiler arasında başkalarının yardımını alma, acıya rağmen görevlerinde ısrar etme, dikkati başka yöne çekme, uyumsuz fikirleri yeniden düşünme, dua veya ritüel vardır.
Acı çeken bazı insanlar, ağrının tehdit edici anlamına odaklanma, onu abartma ve acıyla başa çıkma yeteneklerinin az olduğunu düşünme eğilimindedir. Bu eğilime "felaketleştirici" denir.
Şimdiye kadar kanser ağrısında felakete yol açan birkaç çalışma bunun daha yüksek düzeyde ağrı ve psikolojik sıkıntıyla ilişkili olduğunu öne sürdü. Bir çalışmada ağrının devam edeceğini kabul eden ve yine de anlamlı bir yaşam sürdürebilen kanser ağrılı insanlar felakete ve depresyona daha az duyarlıydı. Yapılan iki çalışmada ise, net hedefleri ve bu hedeflere ulaşma motivasyonu ve araçları olan kanser ağrısına sahip kişilerin çok daha az düzeyde ağrı, yorgunluk ve depresyon yaşadıkları bulunmuştur.
Psikososyal müdahaleler
Psikososyal müdahaleler, yaşanan ağrının miktarını ve günlük yaşama müdahale derecesini etkiler. Amerikan Tıp Enstitüsü ve Amerikan Ağrı Derneği kanser ağrısı idaresinin parçası olarak uzman, kalite kontrollü psikososyal bakımın dahil edilmesini destekler. Psikososyal müdahaleler eğitimi (diğer konuların yanında analjezik ilaçların doğru kullanımı ve klinik uzmanlarıyla etkili iletişim) ve başa çıkma-becerileri eğitimini (problem çözme, gevşeme, dikkat dağıtma ve bilişsel yeniden yapılandırma gibi becerilerde eğitim yoluyla düşünceleri, duyguları ve davranışları değiştirme) kapsar. Eğitim, kanserli kişilere ve onların bakıcılarına başa çıkma becerileri eğitimi ise II. ve III. evrelerde daha yararlı olabilir.
Bir kişinin kansere alışması büyük ölçüde ailesinin ve diğer gayri resmi bakıcıların desteğine bağlıdır ancak ağrı, bu tür kişiler arası ilişkileri ciddi şekilde bozabilir. Bu nedenle kanser hastaları ve terapistler, ailelerini ve diğer gayri resmi bakıcıları uzman, kalite kontrollü psikososyal terapötik müdahalelere dahil etmeyi düşünmelidir.
İlaçlar
WHO (Dünya sağlık örgütü) yönergeleri, ağrı oluştuğunda kişi şiddetli ağrı duymuyorsa parasetamol, dipiron, Nonsteroid antiinflamatuar ilaç’ları veya COX-2 engelleyicileri gibi opioid olmayan ilaçlarla başlayarak ilaçların derhal ağızdan verilmesini önerir. Daha sonra ağrı tam ağrı giderilemezse veya hastalığın ilerlemesi daha agresif tedavi gerektiriyorsa mevcut opioid olmayan rejime kodein, dekstropropoksifen, dihidrokodein veya tramadol gibi hafif opioidler eklenir. Bu yetersizse veya yetersiz hale gelirse, hafif opioidlerin yerini morfin gibi daha güçlü opioidler alır; opioid olmayan tedaviye devam edilirken, opioid dozu kişi ağrısız hale gelinceye veya dayanılmaz yan etkiler olmaksızın mümkün olan maksimum rahatlama sağlanana kadar artırılır. İlk sunum şiddetli kanser ağrısıysa bu adımlama süreci atlanmalı ve opioid olmayan bir analjezik ile birlikte derhal güçlü bir opioid başlatılmalıdır. Ancak 2017 Cochrane İncelemesi, steroidal olmayan anti-inflamatuarların tek başına veya opioidlerle birlikte kullanımını DSÖ'nün üç-adım kanser ağrı merdiveni adımlarını desteklemek veya aksini ispatlamak için çok nitelikli kanıt olmadığını ve orta veya şiddetli kanser ağrılı bazı kişilerin bir veya iki hafta içinde önemli düzeyde fayda sağlayabileceğine dair çok az kaliteli kanıt bulmuştur.
Bazı yazarlar ikinci adımın (hafif opioidler) geçerliliğine itiraz eder ve daha yüksek toksisitelerine ve az etkinliklerine işaret edip, hafif opioidlerin az dozlarda güçlü opioidlerle değiştirilebileceğini savunur (kanser ağrısında kanıtlanmış etkinliği, nöropatik ağrı için özgüllüğü, geleneksel opioidlere kıyasla az yatıştırıcı özellikleri ve solunum sıkıntısının olası azalması nedenleriyle tramadol’un olası istisnasıyla).
İlerlemiş kanserli ve ağrılı kişilerin yarısından fazlasının güçlü opioidlere ihtiyacı olur ve bunlar opioid olmayan ağrı tıbbı ile birlikte vakaların yüzde 70-90'ında kabul edilebilir seviyede ağrıyı azaltabilir. Morfin kanser ağrısını gidermede etkilidir. Mide bulantısı ve kabızlığın yan etkileri nadiren tedavinin durdurulmasını gerektirecek kadar şiddetlidir. Sakinleştirme ve bilişsel bozukluk, genellikle ilk dozda veya güçlü opioidin dozajında önemli artışla olur ancak bir veya iki hafta tutarlı dozajdan sonra düzelir. Olağan mide bulantısı ve kabızlığı önlemek için antiemetik ve müshil tedavisine güçlü opioidlerle eş zamanlı olarak başlanmalıdır. Mide bulantısı normalde iki veya üç haftalık tedaviden sonra geçer ancak müshil ilaçlarının agresif şekilde sürdürülmesi gerekir. Buprenorfin, etkinliğine dair bazı kanıtları vardır ama diğer opioidlerle karşılaştıran az kaliteli kanıtları olab başka bir opioiddir.
Ağrı kesici ilaçlar "istendiğinde" değil, "saate göre" alınmalı (her 3-6 saatte bir), her doz bir önceki dozun etkisi geçmeden önce, ağrının sürekli olarak giderilmesini sağlayacak kadar yüksek dozlarda verilmelidi. Yavaş salınımlı morfin alan kişilere, düzenli ilaç tedavisiyle bastırılmayan ağrı artışları (şiddetli ağrı) için gerektiğinde kullanmak üzere anında salınan ("kurtarma") morfini de verilmelidir. Ağızdan ilaç alımı, ağrının geçirilmesi için en ucuz ve en kolay verilme şeklidir. Dil altı, yerel, yakı, parenteral, anal veya omurga gibi diğer uygulama yolları ihtiyaç acilse veya kusma, yutma güçlüğü, mide bağırsak sisteminin tıkanması, zayıf emilim veya koma durumunda düşünülmelidir.Fentanil transdermal bant’ların kronik kanser ağrısını kontrol etmedeki etkinliğine dair mevcut kanıtlar zayıftır ancak ağızdan morfine kıyasla kabızlık şikayetlerini azaltabilir.
Karaciğer ve böbrek hastalığı, ağrı kesici ilaçların biyolojik faaliyetini etkileyebilir. Karaciğer veya böbrek fonksiyonlarında azalma olan kişiler ağızdan opioidlerle tedavi edildiklerinde olası dozu azaltma, doz aralıklarını uzatma veya diğer opioidlere veya diğer ilaç verme yöntemlerine geçme ihtiyacı için izlenmelidirler. Steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçların yararı, mide-bağırsak, kalp-damar ve böbreklerle ilgili risklere karşı tartılmalıdır.
Tüm ağrılarda klasik ağrı kesici ilaçlar tam olarak verilmez ve geleneksel olarak ağrı kesici ilaç olarak kabul edilmeyen ancak steroidler veya bifosfonatlar gibi bazı durumlarda ağrıyı azaltan ilaçlar herhangi bir aşamada analjeziklerle aynı anda kullanılabilir. Trisiklik antidepresanlar, I. sınıf ritim bozukluğu ilaçları veya antikonvülzanlar nöropatik ağrı için tercih edilen ilaçlardır. Bu tür adjuvanlar geçici bakımın ortak parçasıdır ve kanserli kişilerin yüzde 90'a kadarı tarafından ölüme yaklaşırken kullanılır. Birçok yardımcı madde ciddi zorluk riski taşır.
Endişenin azaltılması, ağrı rahatsızlığını azaltabilir ancak orta ve şiddetli ağrıda çok az etkilidir.Benzodiazepinler ve sakinleştirici’ler gibi anksiyolitik’ler sakinleşmeye yaradıkları için sadece endişe, depresyon, rahatsız uyku veya kas spazmını gidermede kullanılmalıdırlar.
Girişimsel
Yukarıda önerilen analjezik ve adjuvan rejimi ağrıyı yeterince hafifletmiyorsa ek seçenekler vardır.
Radyasyon
Radyoterapi, kemik metastazı, yumuşak dokuya nüfuz etme veya duyusal sinirlerin sıkışması gibi durumlarda, ilaç tedavisi büyüyen bir tümörün ağrısını kontrol etmede başarısız olduğunda kullanılır. Genellikle az dozlar ağrının kesilmesi için yeterlidir. Bunun nedeninin basınçtaki azalmaya veya muhtemelen tümörün ağrıyı artıran kimyasallar üretmesine müdahaleye bağlı olduğu düşünülmektedir. Özel tümörleri hedef alan Radyofarmasötik’ler, metastatik hastalıkların ağrısını tedavi etmek için kullanılmıştır. Rahatlama tedaviden sonraki bir hafta içinde ortaya çıkabilir ve iki ila dört ay kadar sürebilir.
Nörolitik blok
Nörolitik blok, kimyasalların (bu durumda yönteme "nöroliz" denir) veya dondurma veya ısıtma gibi fiziksel ajanların ("nörotomi") uygulanmasıyla bir sinirin kasıtlı olarak yaralanmasıdır. Bu müdahaleler sinir liflerinin dejenerasyonuna ve ağrı sinyallerinin iletiminin geçici olarak engellenmesine neden olur. Bu yöntemlerde sinir lifi etrafındaki ince koruyucu tabaka olan bazal lamina korunur, böylece hasar görmüş lif yeniden büyüdükçe bazal lamina tüpü içinde hareket eder ve doğru gevşek uca bağlanır ve işlevi geri kazanılabilir. Bir sinirin cerrahi olarak kesilmesi bu bazal lamina tüplerini koparır ve yeniden büyüyen lifleri kayıp bağlantılarına kanalize etmedikleri takdirde ağrılı bir nöroma veya deafferentasyon ağrısı gelişebilir. Bu nedenle cerrahi blok yerine nörolitik tercih edilir.
Etkinliği belirlemek ve yan etkileri tespit etmek için gerçek nörolitik bloktan önce lokal anestezi kullanılarak kısa bir "prova" bloğu denenmelidir. Bu tedavinin amacı ağrının ortadan kaldırılması veya ağrının opioidlerin etkili olabileceği noktaya kadar azaltılmasıdır. Nörolitik blok, kullanımına ilişkin uzun vadeli sonuç araştırmaları ve kanıta dayalı kılavuzlardan yoksun olsa da ilerleyici kanseri olan ve tedavi edilemeyen ağrıları olan kişiler için önemli bir rol oynayabilir.
Sinir dokusunun kesilmesi veya tahrip edilmesi
Ağrı tedavisinde çevresel veya merkezi sinir dokusunun cerrahi olarak kesilmesi veya tahrip edilmesi artık nadiren kullanılmaktadır. Yöntemler, nörektomi, kordotomi, dorsal kök giriş bölgesi lezyonu ve singulotomiyi kapsar.
Sinirlerin kesilmesi veya alınması (nörektomi), kanser ağrısı çeken, yaşam beklentisi kısa olan, etkisizlik veya tahammülsüzlük nedeniyle ilaç tedavisine uygun olmayan kişilerde kullanılır. Sinirler sıklıkla hem duyusal hem de motor lifleri taşıdığından, motor bozukluk nörektominin olası bir yan etkisidir. Bu işlemin yaygın bir sonucu ameliyattan 6-9 ay sonra ağrının daha yoğun bir şekilde geri döndüğü "deafferentasyon ağrısı"dır.
Kordotomi, omuriliğin ön/yan (anterolateral) çeyreği boyunca uzanan, beyne ısı ve ağrı sinyalleri taşıyan sinir liflerinin kesilmesini içerir.
Pancoast tümör ağrısı, dorsal kök giriş bölgesi lezyonu (periferik ağrı sinyallerinin omurilik liflerine geçtiği omuriliğin bir bölgesinin tahrip edilmesi) ile etkili bir şekilde tedavi edilmiştir; bu önemli nörolojik yan etki riski taşıyan büyük bir ameliyattır.
Singulotomi beyindeki sinir liflerinin kesilmesini içerir. Acının tatsızlığını azaltır (yoğunluğunu etkilemeden) ancak bilişsel yan etkileri olabilir.
Hipofizektomi
Hipofizektomi, hipofiz bezi’nin tahrip edilmesidir ve bazı metastatik meme ve prostat kanseri ağrısı vakalarında ağrıyı azaltmıştır.
Hasta kontrollü analjezi
- İntratekal pompa
- Harici veya implante edilebilir bir intratekal pompa, bupivakain gibi bir lokal anestezik ve/veya morfin ve/veya zikonotid gibi opioid ve/veya klonidin gibi diğer bazı opioid olmayan ağrı kesici’leri salarak (halen yalnızca morfin ve zikonotid, ABD Gıda ve İlaç Kurumu tarafından IT analjezisi için onaylanan tek ajanlardır) doğrudan omurilik ile koruyucu kılıfı arasındaki sıvı dolu boşluğa (subaraknoid boşluk) uygulanır ve sistemik yan etkilerin azalmasıyla birlikte gelişmiş analjezi sağlanır. Bu diğer türlü tedavisi zor vakalarda ağrı seviyesini azaltabilir. Uzun süreli epidural sonda
- Omuriliği çevreleyen kılıfın dış tabakasına dura mater denir. Bu ve çevredeki omur’lar arasında bağ dokusu, yağ ve kan damarlarıyla dolu ve omurilik sinir köklerinin geçtiği epidural boşluk vardır. Anestetik veya analjezik sağlamak için bu boşluğa üç ila altı ay boyunca bir uzun süreli epidural sonda yerleştirilebilir. İlacı taşıyan hat, kişinin ön kısmında ortaya çıkacak şekilde derinin altından geçirilebilir; bu, "tünel açma" denilen bir işlemdir ve uzun süreli kullanımda çıkış yerindeki herhangi bir enfeksiyonun epidural boşluğa ulaşma olasılığını azaltmak için önerilir.
Omurilik uyarılması
Omuriliğin dorsal kolonlarının elektriksel olarak uyarılması analjezi üretebilir. İlk olarak elektrot telleri implante edilir, floroskopi ve hastadan alınan geri bildirim doğrultusunda yönlendirilir ve jeneratör, etkinliğin değerlendirilmesi için birkaç gün boyunca harici olarak takılır. Ağrı yarıdan fazla azalmışsa tedavinin uygun olduğu kabul edilir. Kalçanın üst kısmı, göğüs duvarı veya karın derisinin altındaki dokuya küçük bir cep kesilir ve kablolar, stimülasyon bölgesinden cebe kadar derinin altına geçirilir ve burada rahatça oturan jeneratöre bağlanır. Nosiseptif ağrıdan ziyade nöropatik ve iskemik ağrıda daha faydalı gibi görünmektedir ancak mevcut kanıtlar kanser ağrısının tedavisinde kullanımını önermek için çok zayıftır.
Tamamlayıcı ve alternatif tıp
Kanser ağrısının tedavisinde tamamlayıcı ve alternatif tıp ile ilgili çoğu çalışmanın az kaliteli olması nedeniyle bu tedavilerin kanser ağrısının yönetimine eklenmesini önermek mümkün değildir. Hipnozun mütevazı bir faydası olduğuna dair zayıf kanıt vardır; masaj terapisi çalışmaları karışık sonuçlar vermiş ve hiçbiri 4 hafta sonra ağrının azalmasını sağlamamıştır, Reiki ve dokunma terapisinin sonuçları yetersiz olmuştur. Bu tür tedaviler arasında en çok araştırılan akupunkturun kanser ağrısında yardımcı bir analjezik olarak hiçbir yararı olmadığı kanıtlanmıştır. Müzik terapisine dair kanıtlar şüphelidir. PC-SPES, ökse otu ve saw palmetto gibi bazı bitkisel müdahalelerin kanserli bazı kişiler için toksik olduğu bilinmektedir. Hala zayıf olsa da en umut verici kanıt, biyolojik geri bildirim ve rahatlama teknikleri gibi zihin-beden müdahalelerine yöneliktir.
Tedavinin önündeki engeller
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve diğerleri tarafından basit ve etkili, kanıta dayalı ağrı yönetimi kılavuzlarının yayınlanmasına ve hazır bulunmasına rağmen, birçok tıbbi sağlayıcısının değerlendirme, dozaj, tolerans, bağımlılık ve yan etkiler dahil olmak üzere ağrı yönetiminin temel yönleri hakkında anlayışı zayıftır ve pek çok kişi çoğu durumda ağrının iyi bir şekilde kontrol edilebileceğini bilmemektedir. Örneğin Kanada'da veteriner’ler ağrı konusunda doktorlara göre beş kat, hemşirelere göre ise üç kat daha fazla eğitim almaktadır. Doktorlar ayrıca düzenleyici bir kurum tarafından denetlenme korkusu nedeniyle ağrıyı yetersiz tedavi edebilirler.
Ağrı yönetiminin sağlanmasındaki sistemik kurumsal sorunlar arasında, hekimlerin yeterli eğitimi için kaynak eksikliği, zaman kısıtlamaları, klinik ortamda ağrı yönetimi için kişilerin yönlendirilmemesi, ağrı tedavisi için yetersiz sigorta geri ödemesi, yoksul bölgelerde yeterli ağrı kesici stokunun bulunmaması, kanser ağrısı yönetimine ilişkin güncelliğini kaybetmiş hükûmet politikaları ve opioid ilaçlarının reçetelenmesi, temini ve uygulanmasına ilişkin aşırı derecede karmaşık veya kısıtlayıcı hükûmet ve kurumsal düzenlemeler sayılabilir.
Tedavi masrafları, acının kaçınılmaz olduğu inancı, tedavinin yan etkilerinden hoşlanmama, bağımlılık veya tolerans geliştirme korkusu, doktorun dikkatini hastalığı tedavi etmekten alıkoyma korkusu veya hastalığın ilerleyişini izlemek için önemli olan bir belirtiyi maskeleme korkusu nedeniyle kanserli kişiler ağrılarını bildirmeyebilir.
İnsanlar, prognoz durumlarının farkında olmadıkları için yeterli ağrı kesici ilaç alma konusunda isteksiz olabilir veya teşhisi kabul etmekte isteksiz olabilirler. Ağrının bildirilmemesi veya ağrı kesici ilaç alma konusunda yanlış yönlendirilmiş isteksizlik, hassas bir eğitimle aşılabilir.
Epidemiyoloji
Kötü huylu kanser tanısı alan tüm kişilerin yüzde 53'ü, antikanser tedavisi gören kişilerin yüzde 59'u, metastatik veya ileri evre hastalığı olan kişilerin yüzde 64'ü ve iyileştirici tedavinin tamamlanmasından sonra kişilerin yüzde 33'ü ağrı yaşamaktadır. Yeni teşhis edilen kanserde ağrının yaygınlığına ilişkin kanıtlar azdır. Bir çalışma, yeni teşhis konulan kişilerin yüzde 38'inde ağrı buldu, bir diğeri bu kişilerin yüzde 35'inin önceki iki hafta içinde ağrı yaşadığını, bir diğeri ise vakaların yüzde 18-49'unda ağrının erken bir belirtisi olduğunu bildirdi. Kanser ağrısı çeken kişilerin üçte birinden fazlası ağrıyı orta veya şiddetli olarak tanımlar.
Aşağıdaki bölgelerdeki primer tümörler nispeten yüksek ağrı yaygınlığı ile ilişkilidir:
- Baş ve boyun (yüzde 67 ila 91)
- Prostat (yüzde 56 ila 94)
- Rahim (yüzde 30 ila 90)
- Genitoüriner sistem (yüzde 58 ila 90)
- Meme (yüzde 40 ila 89)
- Pankreas (yüzde 72 ila 85)
- Yemek borusu (yüzde 56 ila 94)
İlerlemiş multipl miyelom veya ileri sarkom hastası olan herkesin ağrı yaşaması muhtemeldir.
Yasal ve etik hususlar
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’si imzacı ülkeleri, insani sağlık hakkı kapsamında bir görev olarak, sınırları dahilindeki kişilere ağrı tedavisini mümkün kılmaya zorunlu kılmaktadır. Acı çekenlerin acılarını hafifletmek için makul önlemlerin alınmaması, İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'nin 5. maddesi uyarınca insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleye karşı korumanın sağlanamaması olarak görülebilir. Yeterli palyatif bakım hakkı, ABD Yüksek Mahkemesi tarafından 1997'de karara bağlanan Vacco v. Quill ve Washington v. Glucksberg olmak üzere iki davada onaylanmıştır. Bu hak aynı zamanda Kaliforniya İş ve Meslek Kanunu 22 gibi yasal kanunlarda ve ABD'deki bölge mahkemeleri ve diğer inceleme mahkemelerindeki diğer içtihat emsallerinde de onaylanmıştır. 1994 tarihli Avustralya Başkent Bölgesi Tıbbi Tedavi Yasası, "bir sağlık uzmanının bakımı altındaki bir hastanın, koşullar altında makul olan azami ölçüde ağrı ve ızdıraptan kurtulma hakkına sahip olduğunu" belirtir.
Hastalar ve onların yakınları, ağrı tedavilerinin ciddi riskleri ve yaygın yan etkileri konusunda bilgilendirilmelidir. Bir profesyonel için açıkça kabul edilebilir bir risk veya zarar gibi görünen şey, bu riski üstlenmek zorunda olan veya yan etkiyi deneyimleyen kişi için kabul edilemez olabilir. Örneğin, hareket halinde ağrı yaşayan insanlar, ağrısız dönemlerinde uyanıklığın tadını çıkarmak için güçlü opioidlerden vazgeçmeye istekli olabilirken diğerleri ağrısız kalabilmek için günün her saati ağrısının yatıştırılmasını tercih edebilir. Bakım sağlayıcı, birisinin reddettiği tedavide ısrar etmemeli ve sağlayıcının, olası faydaların haklı gösterebileceğinden daha zararlı veya daha riskli olduğuna inandığı tedaviyi sunmamalıdır. Tıp uzmanları fiziksel, duygusal, sosyal ve manevi acı arasındaki karşılıklı bağımlı ilişki ve bu diğer acı türlerinin hafifletilmesinin fiziksel acıya sağladığı kanıtlanmış fayda hakkında daha iyi bilgi sahibi oldukça, hastayı ve ailesini kişilerarası ilişkiler hakkında sorgulama eğiliminde olabilirler. Kişi böyle bir psikososyal müdahale talep etmedikçe veya en azından böyle bir sorgulamaya özgürce rıza göstermedikçe, bu, hastanın kişisel ilişkilerine etik açıdan haksız bir müdahale olacaktır (bu hastanın bilgilendirilmiş rızası olmadan ilaç sağlamaya benzer).
Profesyonel tıbbi bakım sağlayıcının acıyı hafifletme yükümlülüğü, zaman zaman yaşamı uzatma yükümlülüğüyle çatışabilir. Eğer ölümcül hasta bir kişi, yüksek düzeyde yatıştırmaya ve ömrünü kısaltma riskine rağmen ağrısız olmayı tercih ediyorsa, ona arzu ettiği ağrının hafifletilmesi sağlanmalıdır (sedasyonun maliyetine ve muhtemelen biraz daha kısa bir ömre rağmen). Bir kişinin bu tür bir karara dahil olamayacağı durumlarda, Birleşik Krallık'taki yasa ve tıp mesleği, doktorun, kişinin ağrısız olmayı tercih edeceğini varsaymasına izin verir ve böylece sağlayıcı, tedavi ölümü biraz hızlandırsa bile yeterli analjezi reçete edip uygulayabilir. Bu durumda altta yatan ölüm nedeninin gerekli ağrı tedavisi değil hastalık olduğu düşünülür. Bu yaklaşımın felsefi gerekçelerinden biri, hem iyi hem de kötü etki içeren bir eylemi haklı çıkarmak için dört koşulun gerekli olduğu çift etki doktrinidir:
- Eylem genelde iyi olmalı (veya en azından ahlaki açıdan tarafsız)
- Eylemi yapan kişi yalnızca iyi etkiyi amaçlamalı, kötü etki ise istenmeyen bir yan etki olarak kabul edilmelidir.
- Kötü etki, iyi etkinin nedeni olmamalıdır
- İyi etki kötü etkiden ağır basmalıdır
Kaynakça
- ^ a b Hanna, Magdi; Zylicz, Zbigniew, (Ed.) (1 Ocak 2013). Cancer Pain. Springer. ss. vii & 17. ISBN .
- ^ Marcus DA (August 2011). "Epidemiology of cancer pain". Current Pain and Headache Reports. 15 (4): 231-4. doi:10.1007/s11916-011-0208-0. (PMID) 21556709.
- ^ a b c Sheinfeld Gorin S, Krebs P, Badr H, Janke EA, Jim HS, Spring B, Mohr DC, Berendsen MA, Jacobsen PB (February 2012). "Meta-analysis of psychosocial interventions to reduce pain in patients with cancer". Journal of Clinical Oncology. 30 (5): 539-47. doi:10.1200/JCO.2011.37.0437. (PMC) 6815997 $2. (PMID) 22253460.
- ^ Hanna, Magdi; Zylicz, Zbigniew (2013). "Introduction". Hanna, Magdi; Zylicz, Zbigniew (Ed.). Cancer pain. Springer. s. 1. ISBN . LCCN 2013945729.
- ^ Millard, Samantha K.; de Knegt, Nanda C. (December 2019). "Cancer Pain in People With Intellectual Disabilities: Systematic Review and Survey of Health Care Professionals". Journal of Pain and Symptom Management. 58 (6): 1081-1099.e3. doi:10.1016/j.jpainsymman.2019.07.013 . ISSN 0885-3924. (PMID) 31326504.
- ^ a b c d e WHO guidelines:
- ^ a b c Other clinical guidelines:
- . National Institute for Health and Clinical Excellence. May 2012. 3 Temmuz 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2012.
- . USA National Institutes of Health. 2002. 8 Kasım 2005 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- . European Association for Palliative Care. 2001. 30 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- . Scottish Intercollegiate Guidelines Network. 2008. 27 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.
- "Clinical practice guidelines in oncology: adult cancer pain" (PDF). USA National Comprehensive Cancer Network. 2011. 10 Aralık 2006 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 22 Ağustos 2011.()
- ^ a b c d e f Randall F (2008). "Ethical issues in cancer pain management". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 93-100.
- ^ Portenoy RK, Conn M (23 Haziran 2003). "Cancer pain syndromes". Bruera ED, Portenoy RK (Ed.). Cancer Pain: Assessment and Management. Cambridge University Press. s. 8. ISBN .
- ^ a b c d e f Induru RR, Lagman RL (July 2011). "Managing cancer pain: frequently asked questions". Cleveland Clinic Journal of Medicine. 78 (7): 449-64. doi:10.3949/ccjm.78a.10054. (PMID) 21724928. 29 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Ocak 2021.
- ^ Kreitler S, Niv D (July 2007). . Pain: Clinical Updates. XV (4). 3 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2019.
- ^ Bruehl S, Burns JW, Chung OY, Chont M (March 2009). "Pain-related effects of trait anger expression: neural substrates and the role of endogenous opioid mechanisms". Neuroscience and Biobehavioral Reviews. 33 (3): 475-91. doi:10.1016/j.neubiorev.2008.12.003. (PMC) 2756489 $2. (PMID) 19146872.
- ^ & (1968). "Sensory, motivational and central control determinants of chronic pain: A new conceptual model". Kenshalo DR (Ed.). The skin senses: Proceedings of the first International Symposium on the Skin Senses, held at the Florida State University in Tallahassee, Florida. Springfield: Charles C. Thomas. ss. 423-443.
- ^ Kurita GP, Ulrich A, Jensen TS, Werner MU, Sjøgren P (January 2012). "How is neuropathic cancer pain assessed in randomised controlled trials?". Pain. 153 (1): 13-7. doi:10.1016/j.pain.2011.08.013. (PMID) 21903329.
- ^ Potter, Patricia Ann (25 Şubat 2016). Fundamentals of nursing. Potter, Patricia Ann,, Perry, Anne Griffin,, Hall, Amy (Amy M.),, Stockert, Patricia A. (Ninth bas.). St. Louis, Mo. ISBN . OCLC 944132880.
- ^ a b Portenoy RK (June 2011). "Treatment of cancer pain". Lancet. 377 (9784): 2236-47. doi:10.1016/S0140-6736(11)60236-5. (PMID) 21704873.
- ^ a b c d Twycross R, Bennett M (2008). "Cancer pain syndromes". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 27-37.
- ^ a b Urch CE, Suzuki R (2008). "Pathophysiology of somatic, visceral, and neuropathic cancer pain". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 3-12.
- ^ a b c Koh M, Portenoy RK (2010). Bruera ED, Portenoy RK (Ed.). Cancer Pain Syndromes. Cambridge University Press. ss. 53-85. ISBN .
- ^ Gundamraj NR, Richmeimer S (January 2010). "Chest Wall Pain". Fishman SM, Ballantyne JC, Rathmell JP (Ed.). Bonica's Management of Pain. Lippincott Williams & Wilkins. ss. 1045-. ISBN . Erişim tarihi: 10 Haziran 2013.
- ^ Foley KM (2004). "Acute and chronic cancer pain syndromes". Doyle D, Hanks G, Cherny N, Calman K (Ed.). Oxford textbook of palliative medicine. Oxford: OUP. ss. 298-316. ISBN .
- ^ Fitzgibbon & Loeser 2010, s. 34
- ^ Fitzgibbon & Loeser 2010, s. 35
- ^ International Association for the Study of Pain 28 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Treatment-Related Pain
- ^ Gonzalez GR, Foley KM, Portenoy RK (1989). "Evaluative skills necessary for a cancer pain consultant". American Pain Society Meeting, Phoenix Arizona.
- ^ Bruera E, MacDonald N (May 1986). "Intractable pain in patients with advanced head and neck tumors: a possible role of local infection". Cancer Treatment Reports. 70 (5): 691-2. (PMID) 3708626.
- ^ a b c d e f g h i j k l m Schug SA, Auret K (2008). "Clinical pharmacology: Principles of analgesic drug management". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 104-22.
- ^ Deandrea S, Montanari M, Moja L, Apolone G (December 2008). "Prevalence of undertreatment in cancer pain. A review of published literature". Annals of Oncology. 19 (12): 1985-91. doi:10.1093/annonc/mdn419. (PMC) 2733110 $2. (PMID) 18632721.
- ^ a b c d Porter LS, Keefe FJ (August 2011). "Psychosocial issues in cancer pain". Current Pain and Headache Reports. 15 (4): 263-70. doi:10.1007/s11916-011-0190-6. (PMID) 21400251.
- ^ Rosenstiel AK, Keefe FJ (September 1983). "The use of coping strategies in chronic low back pain patients: relationship to patient characteristics and current adjustment". Pain. 17 (1): 33-44. doi:10.1016/0304-3959(83)90125-2. (PMID) 6226916.
- ^ Institute of Medicine (US) Committee on Advancing Pain Research, Care, and Education (2011). Relieving Pain in America: A Blueprint for Transforming Prevention, Care, Education, and Research. Washington, DC: National Academies Press. 18 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ocak 2021.
- ^ Gordon DB, Dahl JL, Miaskowski C, McCarberg B, Todd KH, Paice JA, Lipman AG, Bookbinder M, Sanders SH, Turk DC, Carr DB (July 2005). . Archives of Internal Medicine. 165 (14): 1574-80. doi:10.1001/archinte.165.14.1574 . (PMID) 16043674. 5 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Haziran 2012.
- ^ Derry S, Wiffen PJ, Moore RA, McNicol ED, Bell RF, Carr DB, McIntyre M, Wee B (July 2017). "Oral nonsteroidal anti-inflammatory drugs (NSAIDs) for cancer pain in adults". The Cochrane Database of Systematic Reviews. 7: CD012638. doi:10.1002/14651858.CD012638.pub2. (PMC) 6369931 $2. (PMID) 28700091.
- ^ a b Wiffen PJ, Wee B, Moore RA (April 2016). "Oral morphine for cancer pain". The Cochrane Database of Systematic Reviews. 4: CD003868. doi:10.1002/14651858.CD003868.pub4. (PMC) 6540940 $2. (PMID) 27105021.
- ^ Schmidt-Hansen M, Bromham N, Taubert M, Arnold S, Hilgart JS (March 2015). "Buprenorphine for treating cancer pain". The Cochrane Database of Systematic Reviews (3): CD009596. doi:10.1002/14651858.cd009596.pub4. (PMC) 6513197 $2. (PMID) 25826743.
- ^ Hadley G, Derry S, Moore RA, Wiffen PJ (October 2013). "Transdermal fentanyl for cancer pain". The Cochrane Database of Systematic Reviews. 10 (10): CD010270. doi:10.1002/14651858.CD010270.pub2. (PMC) 6517042 $2. (PMID) 24096644.
- ^ Price DD, Riley JL, Wade JB (2001). "Psychophysical approaches to measurement of the dimensions and stages of pain". Turk DC, Melzack R (Ed.). Handbook of pain assessment. NY: Guildford Press. s. 65. ISBN .
- ^ a b c d e f g Atallah JN (2011). "Management of cancer pain". Vadivelu N, Urman RD, Hines RL (Ed.). Essentials of pain management. New York: Springer. ss. 597-628. doi:10.1007/978-0-387-87579-8. ISBN .
- ^ Hoskin PJ (2008). "Radiotherapy". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 251-55.
- ^ Fishman S, Ballantyne J, Rathmell JP (January 2010). Bonica's Management of Pain. Lippincott Williams & Wilkins. s. 1458. ISBN . Erişim tarihi: 15 Ağustos 2013.
- ^ a b Williams JE (2008). "Nerve blocks: Chemical and physical neurolytic agents". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 225-35.
- ^ a b c d e Cosgrove MA, Towns DK, Fanciullo GJ, Kaye AD (2011). "Interventional pain management". Vadivelu N, Urman RD, Hines RL (Ed.). Essentials of pain management. New York: Springer. ss. 237-299. doi:10.1007/978-0-387-87579-8. ISBN .
- ^ Stearns L, Boortz-Marx R, Du Pen S, Friehs G, Gordon M, Halyard M, Herbst L, Kiser J (2005). "Intrathecal drug delivery for the management of cancer pain: a multidisciplinary consensus of best clinical practices". The Journal of Supportive Oncology. 3 (6): 399-408. (PMID) 16350425.
- ^ Johnson MI, Oxberry SG, Robb K (2008). "Stimulation-induced analgesia". Sykes N, Bennett MI, Yuan CS (Ed.). Clinical pain management: Cancer pain (2.2 isbn = 978-0-340-94007-5 bas.). Londra: Hodder Arnold. ss. 235-250.
- ^ Peng L, Min S, Zejun Z, Wei K, Bennett MI (June 2015). "Spinal cord stimulation for cancer-related pain in adults". The Cochrane Database of Systematic Reviews. 2019 (6): CD009389. doi:10.1002/14651858.CD009389.pub3. (PMC) 6464643 $2. (PMID) 26121600.
- ^ a b c d Paice JA, Ferrell B (2011). "The management of cancer pain". CA: A Cancer Journal for Clinicians. 61 (3): 157-182. doi:10.3322/caac.20112 . (PMID) 21543825.
- ^ . Canadian Pain Summit. 2012. 14 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2012.
- ^ a b van den Beuken-van Everdingen MH, de Rijke JM, Kessels AG, Schouten HC, van Kleef M, Patijn J (September 2007). "Prevalence of pain in patients with cancer: a systematic review of the past 40 years". Annals of Oncology. 18 (9): 1437-1449. doi:10.1093/annonc/mdm056 . (PMID) 17355955.
- ^ International Association for the Study of Pain (2009). (PDF). 16 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Haziran 2012.
- ^ a b Higginson IJ, Murtagh F (2010). "Cancer pain epidemiology". Bruera ED, Portenoy RK (Ed.). Cancer Pain. Cambridge University Press. s. 45. ISBN .
- ^ a b Brennan F, Cousins FJ (September 2004). . 22 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Haziran 2012.
- ^ Lohman D, Schleifer R, Amon JJ (January 2010). "Access to pain treatment as a human right". BMC Medicine. 8: 8. doi:10.1186/1741-7015-8-8 . (PMC) 2823656 $2. (PMID) 20089155.
- ^ Blinderman CD (February 2012). "Do surrogates have a right to refuse pain medications for incompetent patients?". Journal of Pain and Symptom Management. 43 (2): 299-305. doi:10.1016/j.jpainsymman.2011.09.003 . (PMID) 22248789.
- ^ Sulmasy DP, Pellegrino ED (March 1999). "The rule of double effect: clearing up the double talk". Archives of Internal Medicine. 159 (6): 545-550. doi:10.1001/archinte.159.6.545. (PMID) 10090110.
Daha fazla okuma
- Fitzgibbon DR, Loeser JD (2010). Cancer pain: Assessment, diagnosis and management. Philadelphia. ISBN .
Sınıflandırma | D |
---|
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Kanser agrisi tumorun yakindaki vucut kisimlarina baski yapmasi veya sizmasindan tedavi ve teshis yontemlerinden veya hormon dengesizligi veya bagisiklik tepkisinin neden oldugu deri sinir ve diger degisikliklerden kaynaklanabilir Cogu kronik uzun sureli agri hastaliktan akut kisa sureli agrilarin cogu ise tedavi veya teshis yontemlerinden kaynaklanir Ancak radyoterapi cerrahi ve kemoterapi tedavi bittikten sonra uzun sure devam eden agrili durumlar olusturabilir Agrinin varligi esasen kanserin yerine ve hastaligin evre sine baglidir Herhangi bir zamanda kotu huylu kanser teshisi konan tum insanlarin yaklasik yarisi agri duyar ve ilerlemis kanseri olanlarin ucte ikisi uykularini ruh hallerini sosyal iliskilerini ve gunluk yasam aktiviteleri olumsuz yonde etkileyecek kadar siddetli agri hisseder Yetkili yonetimle vakalarin 80 90 arasinda kanser agrisi yok edilebilir veya iyi kontrol edilebilir ancak gelismis dunyadaki kanser hastalarinin yaklasik 50 si optimumdan daha az bakim almaktadir Dunyada kanserli insanlarin yaklasik 80 i ya cok az agri kesici ilac alir veya hic almaz Cocuklarda ve zihinsel engelli kisilerde de kanser agrisinin yetersiz tedavi edildigi bildirilmektedir Kanser agrisinin idaresinde ilac kullanimina iliskin kilavuzlar Dunya Saglik Orgutu WHO ve digerleri tarafindan yayinlanmistir Saglik mensuplarinin mumkun oldugunda hasta veya hasta vasisinin agri tedavi secenekleriyle iliskili riskler ve faydalar hakkinda iyi bilgilendirilmesini saglamak gibi etik yukumlulukleri vardir Yeterli agri tedavisi bazen olmekte olan kisinin hayatini biraz kisaltabilir AgriAgri akut kisa sureli veya kronik uzun sureli olarak siniflandirilir Kronik agri ara sira siddetli artislarla alevlenmeler surekli veya agri donemleriyle serpistirilmis agrisiz donemlerle aralikli olabilir Agri uzun etkili ilaclar veya diger tedavilerle iyi kontrol edilmesine ragmen bazen alevlenmeler hissedilebilir Buna siddetli agri denir ve hizli etkili analjeziklerle durdurulur Kronik agrili kisilerin cogu hafiza ve dikkat toplama zorluklari fark eder Nesnel psikolojik testlerde hafiza dikkat sozel yetenek zihinsel esneklik ve dusunme hizi ile ilgili sorunlar bulunmustur Agri ayni zamanda artmis depresyon kaygi korku ve ofke ile de iliskilidir Kalici agri islevi ve genel yasam kalitesini azaltir ve agri duyan kisi ve ona bakan kisiler icin moral bozucu ve zayiflaticidir Agrinin yogunlugu hosnutsuzlugundan farklidir Ornegin psikocerrahi ve bazi ilac tedavileriyle veya telkinle hipnoz ve plasebo da oldugu gibi agrinin nahoslugunu yogunlugunu etkilemeden azaltmak veya ortadan kaldirmak mumkundur Bazen vucudun bir bolumunde olusan agri vucudun baska bir yerinden geliyormus gibi hissedilir Buna atfedilen agri denir Kanser agrisi vucudun cogu yerindeki ozel agri sinyali veren sinir uclarinin nosiseptif agri denir mekanik or cimdikleme veya kimyasal uyarilmasiyla or Iltihap olusabilir veya hastalikli hasarli veya sikismis sinirler agriya neden olabilir Bu durumda agri noropatik agri olarak adlandirilir Noropatik agriya genellikle karincalanma gibi baska duygular eslik eder Agrinin en iyi olcusu hastanin kendi ifadesidir genellikle hastalardan 0 10 olceginde agri siddetini tahmin etmeleri istenir 0 puan agri yok ve 10 puan ise simdiye kadar hissettikleri en kotu agridir Ancak bazi hastalar agrilarini sozlu ifade edemeyebilir Bu durumlarda yuz ifadeleri vucut hareketleri ve inleme sesleri gibi fizyolojik gostergelere bakilmalidir NedeniKanser agrisinin yaklasik yuzde 75 i hastaligin kendisinden kaynaklanir geri kalaninin cogu teshis yontemleri ve tedaviden kaynaklanir Tumorle ilgili agri Tumorler dokuyu ezerek veya sizarak enfeksiyonu veya iltihabi tetikleyerek veya normalde agrisiz uyaranlari agrili hale getiren kimyasallari serbest birakarak agriya neden olur Kanserin kemige yayilmasi kanser agrisinin en yaygin kaynagidir Surekli arka planda agri ve kendiliginden veya harekete bagli alevlenme vakalari ile genellikle hassasiyet olarak hissedilir ve siklikla siddetli olarak tanimlanir Kaburga kiriklari meme prostat ve kaburga metastazi olan diger kanserlerde yaygindir Vaskuler kan sistem kati tumorlerden etkilenebilir Derin ven trombozu nun yuzde 15 ila 25 i kanserden genellikle bir damari sikistiran bir tumorden kaynaklanir ve kanserin mevcut olduguna dair ilk ipucu olabilir Bacaklarda ozellikle baldirda ve nadiren kollarda sislik ve agriya neden olur Superior vena cava kalbe giden dolasimdaki oksijeni giderilmis kani tasiyan buyuk damar bir tumor tarafindan sikistirilarak superior vena kava sendromu na neden olabilir ve bu ise diger semptomlarin yani sira gogus duvari agrisina neden olabilir Tumorler sinir sistemi bolumlerini beyin omurilik sinir ler ganglia veya pleksa gibi sikistirdiginda istila ettiginde veya alevlendirdiginde agriya ve diger belirtilere neden olur Beyin dokusu agri sensorleri icermemesine ragmen beyin tumoru kan damarlarina veya beyni saran zara meninksler bastirarak veya dolayli olarak agriya duyarli dokuyu sikistirip sivi birikmesine odem neden olarak agriya neden olabilir Mide veya karaciger viseral agri gibi organlar in kanserinden kaynaklanan agri yaygindir yerini bulmasi zordur ve atfedilen agri daha uzakta genellikle yuzeysel yerlerdedir Yumusak dokunun bir tumor tarafindan istilasi agri sensorlerinin enflamatuar veya mekanik olarak uyarilmasi yoluyla agriya veya baglar tendonlar ve iskelet kaslari gibi hareketli yapilarin tahrip olmasina neden olabilir Pelvis icindeki kanserin neden oldugu agri etkilenen dokuya bagli olarak degisir Kanser bolgesinde gorunebilir ancak siklikla ust uyluga sirtin altina dis genital bolgeye veya apis arasi na yayilir Teshis yontemleri Lomber ponksiyon Dural ponksiyon sonrasi bas agrisi venipunktur parasentez ve torasentez gibi bazi teshis yontemleri agrili olabilir Tedavi ile ilgili Kemoterapi ilaclari Potansiyel olarak agrili kanser tedavileri sunlardir immunoterapi eklem veya kas agrisi yapabilir cilt reaksiyonlari enterit fibroz miyelopati kemik nekroz u noropati veya pleksopati ye neden olabilen radyoterapi genellikle kemoterapinin neden oldugu periferal noropati mukozit eklem agrisi kas agrisi ve ishal veya kabizliga bagli karin agrisi ile iliskili kemoterapi hormon tedavisi bazen agri alevlenmelerine neden olur trastuzumab ve kas eklem veya gogus agrisina neden olabilen rituximab gibi hedefli tedaviler bazen kemik agrisina neden oldugu bilinen bevacizumab gibi anjiyogenez engelleyiciler ameliyat sonrasi agri amputasyon sonrasi agri veya pelvik taban miyalji olusturabilen ameliyat Enfeksiyon Bir tumorun veya cevresindeki dokunun enfeksiyonuyla iliskili kimyasal degisiklikler hizla artan bir agriya neden olabilir ancak enfeksiyon bazen olasi bir neden olarak onemsenmez Agri tedavisi icin sevk edilen yaklasik 300 kanser hastasinin yuzde dordunde yapilan bir calismaya gore enfeksiyonun agriya neden oldugu bulunmustur Baska bir raporda ise daha once iyi kontrol edilen agrilarinin birkac gun icinde onemli olcude arttigi yedi kanserli kisiyi belirtilmistir Antibiyotik tedavisiyle uc gun icinde hepsinde agri giderilmistir YonetimKanser agri tedavisi kisiye iyi yasam kalitesi islev duzeyi ve nispeten agrisiz bir olum saglayarak en az olumsuz tedavi etkileriyle agriyi gidermeyi amaclar Kanser agrisinin yuzde 80 90 i ortadan kaldirilabilir veya iyi kontrol altina alinabilirse de gelismis dunyada kanser agrili tum insanlarin yaklasik yarisi ve dunya capinda kanserli kisilerin yuzde 80 inden fazlasi optimalin altinda bakim almaktadir Kanser zamanla degisir ve agri yonetiminin bunu yansitmasi gerekir Hastalik ilerledikce birkac farkli tedavi turu gerekebilir Agriyi tedavi edenler hastaya agrinin nedenini ve cesitli tedavi olanaklarini acik bir sekilde aciklamali ve ilac tedavisinin yani sira altta yatan hastaligi dogrudan degistirmeyi agri esigini yukseltmeyi agri yollarini kesmeyi yok etmeyi veya uyarmayi ve yasam tarzi degisikligini onermeyi dusunmelidir Psikolojik sosyal ve ruhsal rahatsizligin hafifletilmesi etkili agri yonetiminde anahtar unsurdur Agrisi kesilemeyen kisi bir hafifletici bakim veya agri tedavi uzmanina veya klinigine sevk edilmelidir Psikolojik Basa cikma stratejileri Bir kisinin agriya tepki verme sekli agrisinin yogunlugunu orta derecede yasadiklari engellilik derecesini ve agrinin yasam kalitesi ne tesirini etkiler Insanlarin kanser agrisiyla bas etmek icin kullandiklari stratejiler arasinda baskalarinin yardimini alma aciya ragmen gorevlerinde israr etme dikkati baska yone cekme uyumsuz fikirleri yeniden dusunme dua veya rituel vardir Aci ceken bazi insanlar agrinin tehdit edici anlamina odaklanma onu abartma ve aciyla basa cikma yeteneklerinin az oldugunu dusunme egilimindedir Bu egilime felaketlestirici denir Simdiye kadar kanser agrisinda felakete yol acan birkac calisma bunun daha yuksek duzeyde agri ve psikolojik sikintiyla iliskili oldugunu one surdu Bir calismada agrinin devam edecegini kabul eden ve yine de anlamli bir yasam surdurebilen kanser agrili insanlar felakete ve depresyona daha az duyarliydi Yapilan iki calismada ise net hedefleri ve bu hedeflere ulasma motivasyonu ve araclari olan kanser agrisina sahip kisilerin cok daha az duzeyde agri yorgunluk ve depresyon yasadiklari bulunmustur Psikososyal mudahaleler Psikososyal mudahaleler yasanan agrinin miktarini ve gunluk yasama mudahale derecesini etkiler Amerikan Tip Enstitusu ve Amerikan Agri Dernegi kanser agrisi idaresinin parcasi olarak uzman kalite kontrollu psikososyal bakimin dahil edilmesini destekler Psikososyal mudahaleler egitimi diger konularin yaninda analjezik ilaclarin dogru kullanimi ve klinik uzmanlariyla etkili iletisim ve basa cikma becerileri egitimini problem cozme gevseme dikkat dagitma ve bilissel yeniden yapilandirma gibi becerilerde egitim yoluyla dusunceleri duygulari ve davranislari degistirme kapsar Egitim kanserli kisilere ve onlarin bakicilarina basa cikma becerileri egitimi ise II ve III evrelerde daha yararli olabilir Bir kisinin kansere alismasi buyuk olcude ailesinin ve diger gayri resmi bakicilarin destegine baglidir ancak agri bu tur kisiler arasi iliskileri ciddi sekilde bozabilir Bu nedenle kanser hastalari ve terapistler ailelerini ve diger gayri resmi bakicilari uzman kalite kontrollu psikososyal terapotik mudahalelere dahil etmeyi dusunmelidir Ilaclar WHO Dunya saglik orgutu yonergeleri agri olustugunda kisi siddetli agri duymuyorsa parasetamol dipiron Nonsteroid antiinflamatuar ilac lari veya COX 2 engelleyicileri gibi opioid olmayan ilaclarla baslayarak ilaclarin derhal agizdan verilmesini onerir Daha sonra agri tam agri giderilemezse veya hastaligin ilerlemesi daha agresif tedavi gerektiriyorsa mevcut opioid olmayan rejime kodein dekstropropoksifen dihidrokodein veya tramadol gibi hafif opioidler eklenir Bu yetersizse veya yetersiz hale gelirse hafif opioidlerin yerini morfin gibi daha guclu opioidler alir opioid olmayan tedaviye devam edilirken opioid dozu kisi agrisiz hale gelinceye veya dayanilmaz yan etkiler olmaksizin mumkun olan maksimum rahatlama saglanana kadar artirilir Ilk sunum siddetli kanser agrisiysa bu adimlama sureci atlanmali ve opioid olmayan bir analjezik ile birlikte derhal guclu bir opioid baslatilmalidir Ancak 2017 Cochrane Incelemesi steroidal olmayan anti inflamatuarlarin tek basina veya opioidlerle birlikte kullanimini DSO nun uc adim kanser agri merdiveni adimlarini desteklemek veya aksini ispatlamak icin cok nitelikli kanit olmadigini ve orta veya siddetli kanser agrili bazi kisilerin bir veya iki hafta icinde onemli duzeyde fayda saglayabilecegine dair cok az kaliteli kanit bulmustur Bazi yazarlar ikinci adimin hafif opioidler gecerliligine itiraz eder ve daha yuksek toksisitelerine ve az etkinliklerine isaret edip hafif opioidlerin az dozlarda guclu opioidlerle degistirilebilecegini savunur kanser agrisinda kanitlanmis etkinligi noropatik agri icin ozgullugu geleneksel opioidlere kiyasla az yatistirici ozellikleri ve solunum sikintisinin olasi azalmasi nedenleriyle tramadol un olasi istisnasiyla Ilerlemis kanserli ve agrili kisilerin yarisindan fazlasinin guclu opioidlere ihtiyaci olur ve bunlar opioid olmayan agri tibbi ile birlikte vakalarin yuzde 70 90 inda kabul edilebilir seviyede agriyi azaltabilir Morfin kanser agrisini gidermede etkilidir Mide bulantisi ve kabizligin yan etkileri nadiren tedavinin durdurulmasini gerektirecek kadar siddetlidir Sakinlestirme ve bilissel bozukluk genellikle ilk dozda veya guclu opioidin dozajinda onemli artisla olur ancak bir veya iki hafta tutarli dozajdan sonra duzelir Olagan mide bulantisi ve kabizligi onlemek icin antiemetik ve mushil tedavisine guclu opioidlerle es zamanli olarak baslanmalidir Mide bulantisi normalde iki veya uc haftalik tedaviden sonra gecer ancak mushil ilaclarinin agresif sekilde surdurulmesi gerekir Buprenorfin etkinligine dair bazi kanitlari vardir ama diger opioidlerle karsilastiran az kaliteli kanitlari olab baska bir opioiddir Agri kesici ilaclar istendiginde degil saate gore alinmali her 3 6 saatte bir her doz bir onceki dozun etkisi gecmeden once agrinin surekli olarak giderilmesini saglayacak kadar yuksek dozlarda verilmelidi Yavas salinimli morfin alan kisilere duzenli ilac tedavisiyle bastirilmayan agri artislari siddetli agri icin gerektiginde kullanmak uzere aninda salinan kurtarma morfini de verilmelidir Agizdan ilac alimi agrinin gecirilmesi icin en ucuz ve en kolay verilme seklidir Dil alti yerel yaki parenteral anal veya omurga gibi diger uygulama yollari ihtiyac acilse veya kusma yutma guclugu mide bagirsak sisteminin tikanmasi zayif emilim veya koma durumunda dusunulmelidir Fentanil transdermal bant larin kronik kanser agrisini kontrol etmedeki etkinligine dair mevcut kanitlar zayiftir ancak agizdan morfine kiyasla kabizlik sikayetlerini azaltabilir Karaciger ve bobrek hastaligi agri kesici ilaclarin biyolojik faaliyetini etkileyebilir Karaciger veya bobrek fonksiyonlarinda azalma olan kisiler agizdan opioidlerle tedavi edildiklerinde olasi dozu azaltma doz araliklarini uzatma veya diger opioidlere veya diger ilac verme yontemlerine gecme ihtiyaci icin izlenmelidirler Steroid olmayan antiinflamatuvar ilaclarin yarari mide bagirsak kalp damar ve bobreklerle ilgili risklere karsi tartilmalidir Tum agrilarda klasik agri kesici ilaclar tam olarak verilmez ve geleneksel olarak agri kesici ilac olarak kabul edilmeyen ancak steroidler veya bifosfonatlar gibi bazi durumlarda agriyi azaltan ilaclar herhangi bir asamada analjeziklerle ayni anda kullanilabilir Trisiklik antidepresanlar I sinif ritim bozuklugu ilaclari veya antikonvulzanlar noropatik agri icin tercih edilen ilaclardir Bu tur adjuvanlar gecici bakimin ortak parcasidir ve kanserli kisilerin yuzde 90 a kadari tarafindan olume yaklasirken kullanilir Bircok yardimci madde ciddi zorluk riski tasir Endisenin azaltilmasi agri rahatsizligini azaltabilir ancak orta ve siddetli agrida cok az etkilidir Benzodiazepinler ve sakinlestirici ler gibi anksiyolitik ler sakinlesmeye yaradiklari icin sadece endise depresyon rahatsiz uyku veya kas spazmini gidermede kullanilmalidirlar Girisimsel Yukarida onerilen analjezik ve adjuvan rejimi agriyi yeterince hafifletmiyorsa ek secenekler vardir Radyasyon Radyoterapi kemik metastazi yumusak dokuya nufuz etme veya duyusal sinirlerin sikismasi gibi durumlarda ilac tedavisi buyuyen bir tumorun agrisini kontrol etmede basarisiz oldugunda kullanilir Genellikle az dozlar agrinin kesilmesi icin yeterlidir Bunun nedeninin basinctaki azalmaya veya muhtemelen tumorun agriyi artiran kimyasallar uretmesine mudahaleye bagli oldugu dusunulmektedir Ozel tumorleri hedef alan Radyofarmasotik ler metastatik hastaliklarin agrisini tedavi etmek icin kullanilmistir Rahatlama tedaviden sonraki bir hafta icinde ortaya cikabilir ve iki ila dort ay kadar surebilir Norolitik blok Norolitik blok kimyasallarin bu durumda yonteme noroliz denir veya dondurma veya isitma gibi fiziksel ajanlarin norotomi uygulanmasiyla bir sinirin kasitli olarak yaralanmasidir Bu mudahaleler sinir liflerinin dejenerasyonuna ve agri sinyallerinin iletiminin gecici olarak engellenmesine neden olur Bu yontemlerde sinir lifi etrafindaki ince koruyucu tabaka olan bazal lamina korunur boylece hasar gormus lif yeniden buyudukce bazal lamina tupu icinde hareket eder ve dogru gevsek uca baglanir ve islevi geri kazanilabilir Bir sinirin cerrahi olarak kesilmesi bu bazal lamina tuplerini koparir ve yeniden buyuyen lifleri kayip baglantilarina kanalize etmedikleri takdirde agrili bir noroma veya deafferentasyon agrisi gelisebilir Bu nedenle cerrahi blok yerine norolitik tercih edilir Etkinligi belirlemek ve yan etkileri tespit etmek icin gercek norolitik bloktan once lokal anestezi kullanilarak kisa bir prova blogu denenmelidir Bu tedavinin amaci agrinin ortadan kaldirilmasi veya agrinin opioidlerin etkili olabilecegi noktaya kadar azaltilmasidir Norolitik blok kullanimina iliskin uzun vadeli sonuc arastirmalari ve kanita dayali kilavuzlardan yoksun olsa da ilerleyici kanseri olan ve tedavi edilemeyen agrilari olan kisiler icin onemli bir rol oynayabilir Sinir dokusunun kesilmesi veya tahrip edilmesi Omuriligin dorsal kolon ve anterolateral spinotalamik yollari gosteren enine kesiti Agri tedavisinde cevresel veya merkezi sinir dokusunun cerrahi olarak kesilmesi veya tahrip edilmesi artik nadiren kullanilmaktadir Yontemler norektomi kordotomi dorsal kok giris bolgesi lezyonu ve singulotomiyi kapsar Sinirlerin kesilmesi veya alinmasi norektomi kanser agrisi ceken yasam beklentisi kisa olan etkisizlik veya tahammulsuzluk nedeniyle ilac tedavisine uygun olmayan kisilerde kullanilir Sinirler siklikla hem duyusal hem de motor lifleri tasidigindan motor bozukluk norektominin olasi bir yan etkisidir Bu islemin yaygin bir sonucu ameliyattan 6 9 ay sonra agrinin daha yogun bir sekilde geri dondugu deafferentasyon agrisi dir Kordotomi omuriligin on yan anterolateral ceyregi boyunca uzanan beyne isi ve agri sinyalleri tasiyan sinir liflerinin kesilmesini icerir Pancoast tumor agrisi dorsal kok giris bolgesi lezyonu periferik agri sinyallerinin omurilik liflerine gectigi omuriligin bir bolgesinin tahrip edilmesi ile etkili bir sekilde tedavi edilmistir bu onemli norolojik yan etki riski tasiyan buyuk bir ameliyattir Singulotomi beyindeki sinir liflerinin kesilmesini icerir Acinin tatsizligini azaltir yogunlugunu etkilemeden ancak bilissel yan etkileri olabilir Hipofizektomi Hipofizektomi hipofiz bezi nin tahrip edilmesidir ve bazi metastatik meme ve prostat kanseri agrisi vakalarinda agriyi azaltmistir Hasta kontrollu analjezi Subaraknoid boslugu dura mater i ve sirt koku gangliyon u da dahil omurilik sinir koklerini gosteren omuriligin enine kesitiIntratekal pompa Harici veya implante edilebilir bir intratekal pompa bupivakain gibi bir lokal anestezik ve veya morfin ve veya zikonotid gibi opioid ve veya klonidin gibi diger bazi opioid olmayan agri kesici leri salarak halen yalnizca morfin ve zikonotid ABD Gida ve Ilac Kurumu tarafindan IT analjezisi icin onaylanan tek ajanlardir dogrudan omurilik ile koruyucu kilifi arasindaki sivi dolu bosluga subaraknoid bosluk uygulanir ve sistemik yan etkilerin azalmasiyla birlikte gelismis analjezi saglanir Bu diger turlu tedavisi zor vakalarda agri seviyesini azaltabilir Uzun sureli epidural sonda Omuriligi cevreleyen kilifin dis tabakasina dura mater denir Bu ve cevredeki omur lar arasinda bag dokusu yag ve kan damarlariyla dolu ve omurilik sinir koklerinin gectigi epidural bosluk vardir Anestetik veya analjezik saglamak icin bu bosluga uc ila alti ay boyunca bir uzun sureli epidural sonda yerlestirilebilir Ilaci tasiyan hat kisinin on kisminda ortaya cikacak sekilde derinin altindan gecirilebilir bu tunel acma denilen bir islemdir ve uzun sureli kullanimda cikis yerindeki herhangi bir enfeksiyonun epidural bosluga ulasma olasiligini azaltmak icin onerilir Omurilik uyarilmasi Omuriligin dorsal kolonlarinin elektriksel olarak uyarilmasi analjezi uretebilir Ilk olarak elektrot telleri implante edilir floroskopi ve hastadan alinan geri bildirim dogrultusunda yonlendirilir ve jenerator etkinligin degerlendirilmesi icin birkac gun boyunca harici olarak takilir Agri yaridan fazla azalmissa tedavinin uygun oldugu kabul edilir Kalcanin ust kismi gogus duvari veya karin derisinin altindaki dokuya kucuk bir cep kesilir ve kablolar stimulasyon bolgesinden cebe kadar derinin altina gecirilir ve burada rahatca oturan jeneratore baglanir Nosiseptif agridan ziyade noropatik ve iskemik agrida daha faydali gibi gorunmektedir ancak mevcut kanitlar kanser agrisinin tedavisinde kullanimini onermek icin cok zayiftir Tamamlayici ve alternatif tip Kanser agrisinin tedavisinde tamamlayici ve alternatif tip ile ilgili cogu calismanin az kaliteli olmasi nedeniyle bu tedavilerin kanser agrisinin yonetimine eklenmesini onermek mumkun degildir Hipnozun mutevazi bir faydasi olduguna dair zayif kanit vardir masaj terapisi calismalari karisik sonuclar vermis ve hicbiri 4 hafta sonra agrinin azalmasini saglamamistir Reiki ve dokunma terapisinin sonuclari yetersiz olmustur Bu tur tedaviler arasinda en cok arastirilan akupunkturun kanser agrisinda yardimci bir analjezik olarak hicbir yarari olmadigi kanitlanmistir Muzik terapisine dair kanitlar suphelidir PC SPES okse otu ve saw palmetto gibi bazi bitkisel mudahalelerin kanserli bazi kisiler icin toksik oldugu bilinmektedir Hala zayif olsa da en umut verici kanit biyolojik geri bildirim ve rahatlama teknikleri gibi zihin beden mudahalelerine yoneliktir Tedavinin onundeki engeller Dunya Saglik Orgutu WHO ve digerleri tarafindan basit ve etkili kanita dayali agri yonetimi kilavuzlarinin yayinlanmasina ve hazir bulunmasina ragmen bircok tibbi saglayicisinin degerlendirme dozaj tolerans bagimlilik ve yan etkiler dahil olmak uzere agri yonetiminin temel yonleri hakkinda anlayisi zayiftir ve pek cok kisi cogu durumda agrinin iyi bir sekilde kontrol edilebilecegini bilmemektedir Ornegin Kanada da veteriner ler agri konusunda doktorlara gore bes kat hemsirelere gore ise uc kat daha fazla egitim almaktadir Doktorlar ayrica duzenleyici bir kurum tarafindan denetlenme korkusu nedeniyle agriyi yetersiz tedavi edebilirler Agri yonetiminin saglanmasindaki sistemik kurumsal sorunlar arasinda hekimlerin yeterli egitimi icin kaynak eksikligi zaman kisitlamalari klinik ortamda agri yonetimi icin kisilerin yonlendirilmemesi agri tedavisi icin yetersiz sigorta geri odemesi yoksul bolgelerde yeterli agri kesici stokunun bulunmamasi kanser agrisi yonetimine iliskin guncelligini kaybetmis hukumet politikalari ve opioid ilaclarinin recetelenmesi temini ve uygulanmasina iliskin asiri derecede karmasik veya kisitlayici hukumet ve kurumsal duzenlemeler sayilabilir Tedavi masraflari acinin kacinilmaz oldugu inanci tedavinin yan etkilerinden hoslanmama bagimlilik veya tolerans gelistirme korkusu doktorun dikkatini hastaligi tedavi etmekten alikoyma korkusu veya hastaligin ilerleyisini izlemek icin onemli olan bir belirtiyi maskeleme korkusu nedeniyle kanserli kisiler agrilarini bildirmeyebilir Insanlar prognoz durumlarinin farkinda olmadiklari icin yeterli agri kesici ilac alma konusunda isteksiz olabilir veya teshisi kabul etmekte isteksiz olabilirler Agrinin bildirilmemesi veya agri kesici ilac alma konusunda yanlis yonlendirilmis isteksizlik hassas bir egitimle asilabilir EpidemiyolojiKotu huylu kanser tanisi alan tum kisilerin yuzde 53 u antikanser tedavisi goren kisilerin yuzde 59 u metastatik veya ileri evre hastaligi olan kisilerin yuzde 64 u ve iyilestirici tedavinin tamamlanmasindan sonra kisilerin yuzde 33 u agri yasamaktadir Yeni teshis edilen kanserde agrinin yayginligina iliskin kanitlar azdir Bir calisma yeni teshis konulan kisilerin yuzde 38 inde agri buldu bir digeri bu kisilerin yuzde 35 inin onceki iki hafta icinde agri yasadigini bir digeri ise vakalarin yuzde 18 49 unda agrinin erken bir belirtisi oldugunu bildirdi Kanser agrisi ceken kisilerin ucte birinden fazlasi agriyi orta veya siddetli olarak tanimlar Asagidaki bolgelerdeki primer tumorler nispeten yuksek agri yayginligi ile iliskilidir Bas ve boyun yuzde 67 ila 91 Prostat yuzde 56 ila 94 Rahim yuzde 30 ila 90 Genitouriner sistem yuzde 58 ila 90 Meme yuzde 40 ila 89 Pankreas yuzde 72 ila 85 Yemek borusu yuzde 56 ila 94 Ilerlemis multipl miyelom veya ileri sarkom hastasi olan herkesin agri yasamasi muhtemeldir Yasal ve etik hususlarEkonomik Sosyal ve Kulturel Haklara Iliskin Uluslararasi Sozlesme si imzaci ulkeleri insani saglik hakki kapsaminda bir gorev olarak sinirlari dahilindeki kisilere agri tedavisini mumkun kilmaya zorunlu kilmaktadir Aci cekenlerin acilarini hafifletmek icin makul onlemlerin alinmamasi Insan Haklari Evrensel Bildirisi nin 5 maddesi uyarinca insanlik disi ve asagilayici muameleye karsi korumanin saglanamamasi olarak gorulebilir Yeterli palyatif bakim hakki ABD Yuksek Mahkemesi tarafindan 1997 de karara baglanan Vacco v Quill ve Washington v Glucksberg olmak uzere iki davada onaylanmistir Bu hak ayni zamanda Kaliforniya Is ve Meslek Kanunu 22 gibi yasal kanunlarda ve ABD deki bolge mahkemeleri ve diger inceleme mahkemelerindeki diger ictihat emsallerinde de onaylanmistir 1994 tarihli Avustralya Baskent Bolgesi Tibbi Tedavi Yasasi bir saglik uzmaninin bakimi altindaki bir hastanin kosullar altinda makul olan azami olcude agri ve izdiraptan kurtulma hakkina sahip oldugunu belirtir Hastalar ve onlarin yakinlari agri tedavilerinin ciddi riskleri ve yaygin yan etkileri konusunda bilgilendirilmelidir Bir profesyonel icin acikca kabul edilebilir bir risk veya zarar gibi gorunen sey bu riski ustlenmek zorunda olan veya yan etkiyi deneyimleyen kisi icin kabul edilemez olabilir Ornegin hareket halinde agri yasayan insanlar agrisiz donemlerinde uyanikligin tadini cikarmak icin guclu opioidlerden vazgecmeye istekli olabilirken digerleri agrisiz kalabilmek icin gunun her saati agrisinin yatistirilmasini tercih edebilir Bakim saglayici birisinin reddettigi tedavide israr etmemeli ve saglayicinin olasi faydalarin hakli gosterebileceginden daha zararli veya daha riskli olduguna inandigi tedaviyi sunmamalidir Tip uzmanlari fiziksel duygusal sosyal ve manevi aci arasindaki karsilikli bagimli iliski ve bu diger aci turlerinin hafifletilmesinin fiziksel aciya sagladigi kanitlanmis fayda hakkinda daha iyi bilgi sahibi oldukca hastayi ve ailesini kisilerarasi iliskiler hakkinda sorgulama egiliminde olabilirler Kisi boyle bir psikososyal mudahale talep etmedikce veya en azindan boyle bir sorgulamaya ozgurce riza gostermedikce bu hastanin kisisel iliskilerine etik acidan haksiz bir mudahale olacaktir bu hastanin bilgilendirilmis rizasi olmadan ilac saglamaya benzer Profesyonel tibbi bakim saglayicinin aciyi hafifletme yukumlulugu zaman zaman yasami uzatma yukumluluguyle catisabilir Eger olumcul hasta bir kisi yuksek duzeyde yatistirmaya ve omrunu kisaltma riskine ragmen agrisiz olmayi tercih ediyorsa ona arzu ettigi agrinin hafifletilmesi saglanmalidir sedasyonun maliyetine ve muhtemelen biraz daha kisa bir omre ragmen Bir kisinin bu tur bir karara dahil olamayacagi durumlarda Birlesik Krallik taki yasa ve tip meslegi doktorun kisinin agrisiz olmayi tercih edecegini varsaymasina izin verir ve boylece saglayici tedavi olumu biraz hizlandirsa bile yeterli analjezi recete edip uygulayabilir Bu durumda altta yatan olum nedeninin gerekli agri tedavisi degil hastalik oldugu dusunulur Bu yaklasimin felsefi gerekcelerinden biri hem iyi hem de kotu etki iceren bir eylemi hakli cikarmak icin dort kosulun gerekli oldugu cift etki doktrinidir Eylem genelde iyi olmali veya en azindan ahlaki acidan tarafsiz Eylemi yapan kisi yalnizca iyi etkiyi amaclamali kotu etki ise istenmeyen bir yan etki olarak kabul edilmelidir Kotu etki iyi etkinin nedeni olmamalidir Iyi etki kotu etkiden agir basmalidirKaynakca a b Hanna Magdi Zylicz Zbigniew Ed 1 Ocak 2013 Cancer Pain Springer ss vii amp 17 ISBN 978 0 85729 230 8 Marcus DA August 2011 Epidemiology of cancer pain Current Pain and Headache Reports 15 4 231 4 doi 10 1007 s11916 011 0208 0 PMID 21556709 a b c Sheinfeld Gorin S Krebs P Badr H Janke EA Jim HS Spring B Mohr DC Berendsen MA Jacobsen PB February 2012 Meta analysis of psychosocial interventions to reduce pain in patients with cancer Journal of Clinical Oncology 30 5 539 47 doi 10 1200 JCO 2011 37 0437 PMC 6815997 2 PMID 22253460 Hanna Magdi Zylicz Zbigniew 2013 Introduction Hanna Magdi Zylicz Zbigniew Ed Cancer pain Springer s 1 ISBN 9780857292308 LCCN 2013945729 Millard Samantha K de Knegt Nanda C December 2019 Cancer Pain in People With Intellectual Disabilities Systematic Review and Survey of Health Care Professionals Journal of Pain and Symptom Management 58 6 1081 1099 e3 doi 10 1016 j jpainsymman 2019 07 013 ISSN 0885 3924 PMID 31326504 a b c d e WHO guidelines World Health Organization 1996 Cancer pain relief With a guide to opioid availability 2 bas Cenevre WHO ISBN 978 92 4 154482 5 World Health Organization 1998 Cancer pain relief and palliative care in children Cenevre WHO ISBN 978 92 4 154512 9 a b c Other clinical guidelines National Institute for Health and Clinical Excellence May 2012 3 Temmuz 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Agustos 2012 USA National Institutes of Health 2002 8 Kasim 2005 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2011 European Association for Palliative Care 2001 30 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2011 Scottish Intercollegiate Guidelines Network 2008 27 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Agustos 2011 Clinical practice guidelines in oncology adult cancer pain PDF USA National Comprehensive Cancer Network 2011 10 Aralik 2006 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 22 Agustos 2011 kayit gerekli a b c d e f Randall F 2008 Ethical issues in cancer pain management Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 93 100 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link Portenoy RK Conn M 23 Haziran 2003 Cancer pain syndromes Bruera ED Portenoy RK Ed Cancer Pain Assessment and Management Cambridge University Press s 8 ISBN 978 0 521 77332 4 a b c d e f Induru RR Lagman RL July 2011 Managing cancer pain frequently asked questions Cleveland Clinic Journal of Medicine 78 7 449 64 doi 10 3949 ccjm 78a 10054 PMID 21724928 29 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Ocak 2021 Kreitler S Niv D July 2007 Pain Clinical Updates XV 4 3 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Haziran 2019 Bruehl S Burns JW Chung OY Chont M March 2009 Pain related effects of trait anger expression neural substrates and the role of endogenous opioid mechanisms Neuroscience and Biobehavioral Reviews 33 3 475 91 doi 10 1016 j neubiorev 2008 12 003 PMC 2756489 2 PMID 19146872 amp 1968 Sensory motivational and central control determinants of chronic pain A new conceptual model Kenshalo DR Ed The skin senses Proceedings of the first International Symposium on the Skin Senses held at the Florida State University in Tallahassee Florida Springfield Charles C Thomas ss 423 443 Kurita GP Ulrich A Jensen TS Werner MU Sjogren P January 2012 How is neuropathic cancer pain assessed in randomised controlled trials Pain 153 1 13 7 doi 10 1016 j pain 2011 08 013 PMID 21903329 Potter Patricia Ann 25 Subat 2016 Fundamentals of nursing Potter Patricia Ann Perry Anne Griffin Hall Amy Amy M Stockert Patricia A Ninth bas St Louis Mo ISBN 9780323327404 OCLC 944132880 a b Portenoy RK June 2011 Treatment of cancer pain Lancet 377 9784 2236 47 doi 10 1016 S0140 6736 11 60236 5 PMID 21704873 a b c d Twycross R Bennett M 2008 Cancer pain syndromes Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 27 37 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link a b Urch CE Suzuki R 2008 Pathophysiology of somatic visceral and neuropathic cancer pain Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 3 12 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link a b c Koh M Portenoy RK 2010 Bruera ED Portenoy RK Ed Cancer Pain Syndromes Cambridge University Press ss 53 85 ISBN 9780511640483 Gundamraj NR Richmeimer S January 2010 Chest Wall Pain Fishman SM Ballantyne JC Rathmell JP Ed Bonica s Management of Pain Lippincott Williams amp Wilkins ss 1045 ISBN 978 0 7817 6827 6 Erisim tarihi 10 Haziran 2013 Foley KM 2004 Acute and chronic cancer pain syndromes Doyle D Hanks G Cherny N Calman K Ed Oxford textbook of palliative medicine Oxford OUP ss 298 316 ISBN 0 19 851098 5 Fitzgibbon amp Loeser 2010 s 34 Fitzgibbon amp Loeser 2010 s 35 International Association for the Study of Pain 28 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Treatment Related Pain Gonzalez GR Foley KM Portenoy RK 1989 Evaluative skills necessary for a cancer pain consultant American Pain Society Meeting Phoenix Arizona Bruera E MacDonald N May 1986 Intractable pain in patients with advanced head and neck tumors a possible role of local infection Cancer Treatment Reports 70 5 691 2 PMID 3708626 a b c d e f g h i j k l m Schug SA Auret K 2008 Clinical pharmacology Principles of analgesic drug management Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 104 22 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link Deandrea S Montanari M Moja L Apolone G December 2008 Prevalence of undertreatment in cancer pain A review of published literature Annals of Oncology 19 12 1985 91 doi 10 1093 annonc mdn419 PMC 2733110 2 PMID 18632721 a b c d Porter LS Keefe FJ August 2011 Psychosocial issues in cancer pain Current Pain and Headache Reports 15 4 263 70 doi 10 1007 s11916 011 0190 6 PMID 21400251 Rosenstiel AK Keefe FJ September 1983 The use of coping strategies in chronic low back pain patients relationship to patient characteristics and current adjustment Pain 17 1 33 44 doi 10 1016 0304 3959 83 90125 2 PMID 6226916 Institute of Medicine US Committee on Advancing Pain Research Care and Education 2011 Relieving Pain in America A Blueprint for Transforming Prevention Care Education and Research Washington DC National Academies Press 18 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ocak 2021 Gordon DB Dahl JL Miaskowski C McCarberg B Todd KH Paice JA Lipman AG Bookbinder M Sanders SH Turk DC Carr DB July 2005 Archives of Internal Medicine 165 14 1574 80 doi 10 1001 archinte 165 14 1574 PMID 16043674 5 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Haziran 2012 Derry S Wiffen PJ Moore RA McNicol ED Bell RF Carr DB McIntyre M Wee B July 2017 Oral nonsteroidal anti inflammatory drugs NSAIDs for cancer pain in adults The Cochrane Database of Systematic Reviews 7 CD012638 doi 10 1002 14651858 CD012638 pub2 PMC 6369931 2 PMID 28700091 a b Wiffen PJ Wee B Moore RA April 2016 Oral morphine for cancer pain The Cochrane Database of Systematic Reviews 4 CD003868 doi 10 1002 14651858 CD003868 pub4 PMC 6540940 2 PMID 27105021 Schmidt Hansen M Bromham N Taubert M Arnold S Hilgart JS March 2015 Buprenorphine for treating cancer pain The Cochrane Database of Systematic Reviews 3 CD009596 doi 10 1002 14651858 cd009596 pub4 PMC 6513197 2 PMID 25826743 Hadley G Derry S Moore RA Wiffen PJ October 2013 Transdermal fentanyl for cancer pain The Cochrane Database of Systematic Reviews 10 10 CD010270 doi 10 1002 14651858 CD010270 pub2 PMC 6517042 2 PMID 24096644 Price DD Riley JL Wade JB 2001 Psychophysical approaches to measurement of the dimensions and stages of pain Turk DC Melzack R Ed Handbook of pain assessment NY Guildford Press s 65 ISBN 1 57230 488 X a b c d e f g Atallah JN 2011 Management of cancer pain Vadivelu N Urman RD Hines RL Ed Essentials of pain management New York Springer ss 597 628 doi 10 1007 978 0 387 87579 8 ISBN 978 0 387 87578 1 Hoskin PJ 2008 Radiotherapy Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 251 55 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link Fishman S Ballantyne J Rathmell JP January 2010 Bonica s Management of Pain Lippincott Williams amp Wilkins s 1458 ISBN 978 0 7817 6827 6 Erisim tarihi 15 Agustos 2013 a b Williams JE 2008 Nerve blocks Chemical and physical neurolytic agents Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 225 35 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link a b c d e Cosgrove MA Towns DK Fanciullo GJ Kaye AD 2011 Interventional pain management Vadivelu N Urman RD Hines RL Ed Essentials of pain management New York Springer ss 237 299 doi 10 1007 978 0 387 87579 8 ISBN 978 0 387 87578 1 Stearns L Boortz Marx R Du Pen S Friehs G Gordon M Halyard M Herbst L Kiser J 2005 Intrathecal drug delivery for the management of cancer pain a multidisciplinary consensus of best clinical practices The Journal of Supportive Oncology 3 6 399 408 PMID 16350425 Johnson MI Oxberry SG Robb K 2008 Stimulation induced analgesia Sykes N Bennett MI Yuan CS Ed Clinical pain management Cancer pain 2 2 isbn 978 0 340 94007 5 bas Londra Hodder Arnold ss 235 250 KB1 bakim Dikey cizgi eksik link Peng L Min S Zejun Z Wei K Bennett MI June 2015 Spinal cord stimulation for cancer related pain in adults The Cochrane Database of Systematic Reviews 2019 6 CD009389 doi 10 1002 14651858 CD009389 pub3 PMC 6464643 2 PMID 26121600 a b c d Paice JA Ferrell B 2011 The management of cancer pain CA A Cancer Journal for Clinicians 61 3 157 182 doi 10 3322 caac 20112 PMID 21543825 Canadian Pain Summit 2012 14 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Temmuz 2012 a b van den Beuken van Everdingen MH de Rijke JM Kessels AG Schouten HC van Kleef M Patijn J September 2007 Prevalence of pain in patients with cancer a systematic review of the past 40 years Annals of Oncology 18 9 1437 1449 doi 10 1093 annonc mdm056 PMID 17355955 International Association for the Study of Pain 2009 PDF 16 Mayis 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 6 Haziran 2012 a b Higginson IJ Murtagh F 2010 Cancer pain epidemiology Bruera ED Portenoy RK Ed Cancer Pain Cambridge University Press s 45 ISBN 978 0 511 64048 3 a b Brennan F Cousins FJ September 2004 22 Agustos 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 28 Haziran 2012 Lohman D Schleifer R Amon JJ January 2010 Access to pain treatment as a human right BMC Medicine 8 8 doi 10 1186 1741 7015 8 8 PMC 2823656 2 PMID 20089155 Blinderman CD February 2012 Do surrogates have a right to refuse pain medications for incompetent patients Journal of Pain and Symptom Management 43 2 299 305 doi 10 1016 j jpainsymman 2011 09 003 PMID 22248789 Sulmasy DP Pellegrino ED March 1999 The rule of double effect clearing up the double talk Archives of Internal Medicine 159 6 545 550 doi 10 1001 archinte 159 6 545 PMID 10090110 Daha fazla okumaFitzgibbon DR Loeser JD 2010 Cancer pain Assessment diagnosis and management Philadelphia ISBN 978 1 60831 089 0 SiniflandirmaDICD 10 G89 3MeSH D000072716