Nispi temsil veya oransal temsil sistemi, siyasi partilerin veya adayların aldığı oyun parlamentoda orantılı olarak yansıtıldığı seçim sistemidir. Bu sistemde partiler oyları oranınca milletvekili çıkarırlar.
Nispi temsilin üç temel türü vardır: Listeli Nispi Temsil Sistemi, Devredilebilir Tek Oy Sistemi ve Karma Üyeli Nispi Temsil Sistemi. Nispi temsil doğası gereği birden fazla üyenin yer aldığı seçim çevrelerini (geniş bölge) gerekli kılmaktadır.
İsrail ve Sırbistan gibi bazı ülkelerde tüm ülke tek bir (çok isimli) seçim çevresini oluşturmaktadır. Arjantin veya Portekiz gibi diğer pek çok ülkede iller seçim çevresini oluştururken bazı ülkelerde ise seçim yönetimi kurumu seçim çevrelerinin büyüklüğünü belirlemektedir. Nispi temsil sistemleri genellikle yeni demokrasilerde tercih edilmekte, yerleşik demokrasilerde ise bazı değişikliklerle uygulanmaktadır. Nispi temsil sistemleri Latin Amerika, Afrika ve Avrupa kıtasında ağırlıklı olarak kullanılmaktadır.
Türleri
Listeli Nispi Temsil Sistemi
Parti listeli nispi temsil, orantılı temsilin en yaygın kullanılan versiyonudur. Seçmenler partilere oy verirler ve her partiye payına göre sandalye kazanır.
Bazı ülkelerde ülke genelinde oy sayımları kullanılır. Diğer ülkeler, ülkenin farklı seçim bölgelerindeki oy paylarını sayar ve her bölgede o belirli oy sayısına göre koltuk tahsis eder. Her iki varyantı kullanan ülkeler de var.
Aşağıda 200 sandalyeli bir parlamento seçiminin sonuçları sunulmuştur.
Parti | Aldığı oy oranı | Parti listeli nispi temsil - D'Hondt sistemi | |||
---|---|---|---|---|---|
Sandalye sayısı | Sandalye oranı % | ||||
A Partisi | %43,91 | 88 | %44% | ||
B Partisi | %39,94 | 80 | %40 | ||
C Partisi | %9,98 | 20 | %10 | ||
D Partisi | %6,03 | 12 | %6 | ||
Toplam | %100 | 200 | %100 |
Devredilebilir Tek Oy Sistemi
Devredilebilir Tek Oy Sistemi kapsamında, adayın seçilebilmesi için gereken oy miktarının tespiti ile başlar. Buna kota denir. Özellikle kullanılır. Bu örnekte, oyların %25'inden fazlasını alan bir aday seçilmiş ilan edilir. Bu örnekte sadece üç temsilci seçmek icin seçimler düzenleniyor. Seçmenler, adayları oy pusulası üzerinde kendi tercihlerine göre sıralarlar.
Aday | Parti | Aldığı oy oranı (ilk tercih) | Baraj | Seçildi mi? | Fazlalık oyu | |
---|---|---|---|---|---|---|
Ahmet | A Partisi | %40 | %25 | Evet | %15 | |
Mehmet | A Partisi | %11 | %25 | |||
Ayşe | A Partisi | %16 | %25 | |||
Hasan | B Partisi | %31 | %25 | Evet | %6 | |
Hüseyin | B Partisi | %3 | %25 | |||
Toplam | %100 |
Bu örnekte, Ahmet'in tüm seçmenlerinin Mehmet'i ikinci tercihleri olarak tercih ettiğini varsayalım (çünkü o da A Partisinden). Buna dayanarak oyları yeniden dağıtıyoruz ve Mehmet'in kotayı aştığını (%11 + %15 = %26) ve bu nedenle doldurmamız gereken 3. ve son koltuğa seçildiğini görüyoruz.
Karma Üyeli Nispi Temsil Sistemi
Karma Üye Nispi Temsili, geniş veya dar bölge üyelerinin seçimini telafi edici ek olarak ek üyelerin seçilmesiyle birleştirir.
Seçmen hem bir partiye oy veriyor, hem seçim bölgesinde bir adaya.
Parti | Aldığı oy oranı | Seçim bölgesini kazanan adaylar | Sistem gereği telafi sandalye | Toplam sandalye sayısı | Sandalye oranı | |||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|
A Partisi | %43,91 | 64 | 24 | 64 + 24 = 88 | %44 | |||
B Partisi | %39,94 | 33 | 47 | 33 + 47 = 80 | %40 | |||
C Partisi | %9,98 | 0 | 20 | 0 + 20 = 20 | %10 | |||
D Partisi | %6,03 | 3 | 9 | 3 + 9 = 12 | %6 | |||
Toplam | %100 | 100 | 100 | 200 | %100 |
Avantajları
Nispi temsil sisteminin en önemli avantajı, çoğunlukçu sistemin orantısız sonuçlarından kaçınması ve daha temsili -temsilde adaleti yüksek- bir yasama meclisi oluşturmasıdır. Özellikle derin sosyal ayrışmaların yaşandığı çoğu yeni demokraside tüm önemli grupların parlamentoya dâhil edilmesi, demokrasinin yerleştirilmesi açısından neredeyse şarttır. Gelişmekte olan siyasi sistemlerde azınlıkların -ve bazı durumlarda çoğunluğun- sistem dışı bırakılmasının olumsuz pek çok sonucu olabilmektedir.
Nispi temsil sistemlerinin genel olarak öne çıkan avantajları şunlardır:
- Verilen oylar tam olarak kazanılan sandalyelere dönüşür ve böylece çoğunluk sistemlerinin ortaya çıkardığı istikrarsız ve adil olmayan sonuçlardan kaçınılmış olur. Büyük partilerin ekstra sandalye kazanması önlenir ve az sayıda oy almış olsa dahi küçük partiler parlamentoya girmeye hak kazanabilir.
- Sistem, benzer fikirlere sahip aday gruplarını ortak davranmaya teşvik ederek siyasi partilerin oluşumunu destekler. Örneğin Doğu Timor bağımsızlığını kazandıktan sonra sistem toplum içindeki siyasi, ideolojik veya liderliğe ilişkin farklılıkları netleştirmiş ve parti sisteminin oluşmasını sağlamıştır.
- Sistemde çok az oy boşa gider. Baraj düşükse neredeyse kullanılan tüm oylar parlamentoya yansımaktadır. Bu durum, seçmenlerdeki, seçimin sandığa gitmeye değdiği algısını güçlendirir. Seçmenler, oyları ile küçük de olsa bir değişiklik yaratacaklarından daha emin olabilirler.
- Nispi temsil, azınlık partilerinin ve küçük partilerin temsil edilmesini kolaylaştırır. Barajın aşırı derecede yüksek olmadığı veya seçim çevrelerinin çok küçük olmadığı durumlarda her bir siyasi parti, verilen oyların küçük bir kısmı ile dahi parlamentoda temsil hakkı kazanır. Bu durum, bölünmüş toplumlarda istikrar için önemli rol oynayan ve yerleşik demokrasilerde karar alma süreçlerinde faydaları bulunan “dâhil etme prensibi”nin yerine getirilmesine katkı sağlar.
- Siyasi partileri güçlü oldukları veya diğer partilerle başa baş oldukları seçim çevrelerinin haricindeki seçim çevrelerinde de kampanya yapmaya teşvik eder. Nispi temsil sistemlerinde amaç, oyların nereden geldiğine bakılmaksızın toplamda alınan oy miktarını en yüksek düzeye çıkarmaktır. Bir siyasi partinin güçsüz olduğu yerden aldığı oylar da dâhil olmak üzere tüm oylar ilave bir sandalyenin kazanılmasına yardımcı olabilir.
- Parti kalelerinin oluşumunu azaltır. Çünkü nispi temsil sistemlerinde çoğunluk sistemlerine nazaran küçük partilere bir nevi ödül verilmekte ve böylece tek bir partinin belli bir ildeki veya seçim çevresindeki tüm sandalyeleri kazandığı durumlar ile daha az karşılaşılmaktadır. Bu, bir ilde veya seçim çevresinde belirli bir yerel yoğunlaşma veya ülkenin/bölgenin özel koşulları sayesinde temsil imkânı bulamayan azınlık partileri için özellikle önem arz edebilmektedir.
- Sistem, Batı Avrupa deneyimlerinde olduğu gibi devamlılık ve istikrar sağlayabilmektedir. Batı Avrupa’da, nispi temsil sistemlerinin hükûmetlerin ömrü, seçmen katılımı ve ekonomik performans açısından iyi sonuçlar verdiği görülmüştür. Tek İsimli Tek Turlu Sistemde hükûmetin düzenli olarak el değiştirdiği ve kutuplaşmış iki partili bir sistemde uzun vadeli ekonomik planlamaların daha zor gerçekleştirilmesine karşın geniş tabanlı nispi temsil koalisyon hükûmetleri, ulusal kalkınmayı sağlayan karar verme süreçlerinde istikrar ve tutarlılık açılarından daha başarılı olabilmektedir.
- Nispi temsil sisteminin siyasi partiler ve çıkar grupları arasındaki güç paylaşımını daha görünür kıldığı, toplumun tüm kesimlerinin çıkarlarının yasa yapma ve karar alma süreçlerine dâhil edilmesi suretiyle daha şeffaf bir yasama sürecine imkân tanıdığı öne sürülmektedir.
Dezavantajları
Nispi temsile yöneltilen eleştirilerin çoğu genel olarak nispi temsil sisteminin koalisyon hükûmetlerine ve parçalı parti sistemine yol açması ihtimalini artırmasına dayanmaktadır.
Sisteme karşı yöneltilen eleştiriler şu şekildedir:
- Sistem, kimi zaman yasamanın kilitlenmesine sebep olan ve sonuçta tutarlı politika oluşturamayan koalisyon hükümetlerine yol açmaktadır. Özellikle, derin buhranlar sonrası geçiş dönemlerinde yeni hükûmetten beklentinin yüksek olduğu durumlarda bu durum daha büyük riskler barındırmaktadır. Koalisyon hükûmetleri ve hizipleşmenin hâkim olduğu milli birlik hükûmetleri, hızlı ve tutarlı kararlar verme açısından zayıf kalabilmektedir.
- Nispi temsil, parti sisteminin istikrarsızlığa yol açacak bir şekilde parçalanması sonucunu doğurabilmektedir. Aşırı çoğulculuk, büyük partilerle koalisyon görüşmelerinde çok küçük partilere parlamentodaki güçleriyle orantısız bir avantaj sağlayabilmektedir. Bu bakımdan nispi temsilin kapsayıcılığı sistemin dezavantajı olarak gösterilmektedir. Örneğin İsrail’de radikal dini partiler bir hükûmetin kurulmasında sık sık kilit rol oynarken İtalya uzun yıllar boyunca sürekli değişen, istikrarsız koalisyon hükûmetlerince yönetilmiştir. Demokratikleşme sürecindeki ve gelişmemiş parti sistemlerine sahip ülkelerde nispi temsilin kişi temelli ve etnik bölünme yanlısı partilerin sayısını artırmasından genellikle endişe edilmektedir.
- Sistem, radikal partiler için elverişli bir ortam sağlamaktadır. Nispi temsil sistemleri, yasama organında radikal sağ veya sol partilerin yer edinmesine imkân tanıdığı için eleştirilmektedir. Weimar Almanyası’nın çöküşünün nispi temsil sistemi sonucunda radikal sağ ve sol grupların parlamentoda yer bulmasına kısmen bağlı olduğu ileri sürülmektedir.
- Partilerin seçimlerde karşılıklı olarak birbirlerinin seçmenlerinin oy desteğine muhtaç olduğu ve dolayısıyla daha güçlü koalisyonların oluştuğu Alternatifli Oy gibi sistemlerde mutabakata dayalı koalisyonlar (coalitions of commitment) kurulmaktayken bu sistemde yetersiz ortak zemin ve desteğe sahip olması yönüyle daha zayıf koalisyonlar (coalitions of convenience) kurulabilmektedir.
- Küçük partilere orantısız bir şekilde fazla güç kazandırmaktadır. Büyük partilerin çok küçük partiler ile koalisyon kurması zorunlu hale gelebilir. Bu durum, az miktarda oy almalarına karşın küçük partilere büyük partiden gelen önerileri veto etme gücü verebilmektedir.
- Seçmenin bir partiyi hesap verebilir olmaya zorlayarak iktidardan uzaklaştırma ihtimali azalmaktadır. Nispi temsil sistemlerinde belli büyüklükteki bir merkez partisini iktidardan uzaklaştırmak oldukça zor olabilmektedir. Hükûmetlerin genellikle koalisyonlardan oluşması halinde bazı siyasi partiler seçimlerde zaman zaman düşük oy alsalar dahi hükûmette sürekli yer alabilmektedir. Örneğin Almanya’da Hür Demokrat Parti, 1998'e kadar hiçbir seçimde %12’den fazla oy alamamasına karşın 1949 ile 1998 arasındaki yaklaşık 50 yıllık dönemde (8 yıl hariç) tüm koalisyon hükûmetlerinde yer almıştır.
- Sistemin karmaşık kurallarının seçmenler tarafından anlaşılması zor olabilmekte veya seçim yönetimi kurumları söz konusu karmaşık kuralları uygulamada zorluk yaşayabilmektedir. Bazı nispi temsil sistemleri, diğer seçim sistemlerine göre daha karmaşık ve zor anlaşılır olabilmekte ve seçmenlerin sağlıklı bir şekilde oy kullanması ve sandık görevlilerinin düzgün çalışabilmesi için eğitim almaları gerekebilmektedir.
Nispi temsil sistemine ilişkin hususlar
Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı
Bir seçim sisteminde kullanılan oyların parlamentodaki sandalye dağılımına ne şekilde yansıyacağına ilişkin en temel belirleyici unsurun seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı olduğu konusunda büyük ölçüde bir uzlaşma vardır. Tek İsimli Tek Turlu Sistem, Alternatifli Oy Sistem ya da İki Turlu Sistem gibi sistemlerde seçim çevresi başına bir temsilci düşmekte ve seçmenler seçim çevrelerindeki tek bir adaya oy vermektedir. Buna karşın Serbest Listeli Çoğunluk ve Kapalı Listeli Çoğunluk gibi bazı çoğunluk sistemleri ve Sınırlı Oy ve Devredilemez Tek Oy gibi bazı diğer sistemler ile nispi temsil içerisinde değerlendirilen tüm sistemlerde seçim çevresi başına birden çok temsilci seçilmektedir. Nispi temsil sistemlerinde seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı seçim sonuçlarının ne kadar orantılı olacağını yani temsilde adaleti büyük ölçüde belirlemektedir.
Temsilde adaletin en yüksek oranda sağlandığı sistemler seçim çevresi başına yüksek sayıda temsilcinin düştüğü sistemlerdir zira böylesi sistemler çok küçük partilerin dahi yasama organında temsil edilmesini sağlayabilmektedir. Seçim çevresi başına daha az temsilcinin seçildiği sistemlerde fiili seçim barajı yükselmektedir. Örneğin yalnızca üç temsilcinin seçileceği bir seçim çevresinde bir partinin sandalye kazanmayı garantilemesi için oyların en az %25’ini alması gerekmektedir. Oyların yalnızca %10’unu alan bir partinin sandalye kazanması pek mümkün olmayacak ve bu partinin destekçilerinin oyları parlamentoda temsil edilemeyecek. Buna karşın dokuz temsilcinin seçileceği bir seçim çevresinde oyların %10’unu alan bir partinin en az bir sandalye kazanması kesindir.
Öte yandan seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı arttıkça -hem seçilen temsilci sayısı arttığından hem de sonuç olarak seçim çevresini oluşturan coğrafi bölge büyüdüğünden- temsilci ile seçmenleri arasındaki bağ zayıflamaktadır. Bu durum yerel faktörlerin siyasette güçlü bir rol oynadığı ya da temsilcilerin seçmenlerle güçlü bağlantıları sürdürmesinin ve yasama organında daha etkin olmasının beklendiği toplumlarda ciddi sonuçlar doğurabilmektedir.
Bu nedenle seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının kaç olması gerektiği hakkında tartışmalar devam etmektedir. Çoğu siyaset bilimci, genel ilke olarak, seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının üç ila yedi arasında olması gerektiği konusunda hemfikirdir ve özellikle iki partili sistemlerde üç, beş veya yedi gibi tek sayıların pratikte çift sayılardan daha iyi çalıştığı düşünülmektedir. Bununla birlikte söz konusu sayılar yalnızca bir kılavuz niteliğindedir. Yeterli temsil düzeyi ve temsilde adaletin sağlanabilmesi açısından seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının daha yüksek olması gereken çok sayıda durum mevcuttur. Birçok ülkede seçim çevreleri eyalet, il, ilçe ve mahalle sınırları gibi idari sınırlarla belirlenmektedir ve bu sebeple seçim çevrelerinin çıkaracağı temsilci sayısı arasında geniş farklılıklar olabilmektedir. Diğer yandan bu durum hem seçimler için ek sınırlar çizme ihtiyacını ortadan kaldırmakta hem de seçim çevrelerini var olan tanımlanmış ve kabul gören topluluklarla ilişkilendirmeyi mümkün kılmaktadır.
Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının çok az ya da çok fazla olması daha aşırı sonuçlar ortaya çıkarabilmektedir. Yelpazenin bir ucunda tüm ülkenin tek bir seçim çevresi olması yer almaktadır. Bu sisteme saf (tam) nispi temsil de denilmektedir. Bu durumda seçilmek için gerekli oy miktarı oldukça düşüktür ve çok küçük partiler dahi sandalye kazanabilmektedir. Örneğin İsrail’de tüm ülke 120 temsilcinin seçildiği tek bir seçim çevresinden oluşmaktadır ve bu sebeple de partilerin aldıkları oyların oranı sandalye dağılımına neredeyse bire bir yansımaktadır. Böylelikle oyların sadece küçük bir miktarını alan partiler de temsil olanağı kazanabilmektedir. Ayrıca seçilmiş üyeler ile coğrafi bölgeler arasındaki bağ son derece zayıf olmaktadır.
Yelpazenin diğer ucunda ise seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının iki olduğu nispi temsil uygulamaları olabilmektedir. Bu uygulama, her seçim çevresinde en fazla iki partiden adayın seçilmesine imkân verdiği için, oy oranları ile sandalye dağılımı arasında oldukça büyük bir fark meydana getirmektedir. Söz konusu durum, nispi temsil sistemlerinin temsil ve meşruiyet açılarından sahip olduğu avantajları zayıflatma eğilimi taşımaktadır.
Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının ne kadar olacağı nispi bir seçim sistemi tasarlarken belirlenmesi gereken belki de en önemli karar niteliğindedir. Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı nispi temsil sistemi içerisinde değerlendirilmeyen başka seçim sistemlerinde de hayati öneme sahip olabilmektedir. Örneğin Devredilemez Tek Oy Sistemi özünde bir nispi temsil sistemi olmamasına karşın seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının birden çok olması (geniş bölge) sebebiyle oy oranları ile sandalye dağılımı arasında orantılı sonuçlar verebilmektedir. Benzer şekilde, Devredilebilir Tek Oy Sistemi, seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının bir olduğu duruma (dar bölge) uygulandığında bu sistemin bazı avantajlarını koruyan ancak oy oranları ile sandalye dağılımı arasındaki orantılılığı muhafaza etmeyen Alternatifli Oy Sistemi haline gelmektedir. Kapalı Listeli Çoğunluk ve Serbest Listeli Çoğunluk Sistemlerinde seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı arttıkça orantılılık azalmaktadır. Özetlemek gerekirse bir seçim sistemini tasarlarken seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı, sistemin pratikte nasıl çalışacağı, seçmenler ve seçilmiş üyeler arasındaki bağın gücü ve seçim sonuçlarının genel olarak orantılı olup olmadığının belirlenmesinde kilit faktördür.
Konuya ilişkin bir diğer husus da, bir seçim çevresinde bir partinin daha önceki seçimlerde kazandığı ortalama sandalye sayısının, yapılacak olan seçimlerde kimin seçileceğine ilişkin çok önemli bir gösterge olmasıdır. Eğer bir seçim çevresinden seçilmesi muhtemel yalnızca bir kişi varsa o kişinin erkek olması ve ülkedeki etnik çoğunluğa ya da baskın sosyal gruba mensup olması ihtimali çok yüksek olmaktadır. Ancak eğer aynı partiden seçilmesi muhtemel iki ya da daha fazla kişi varsa daha dengeli bir aday profili görülebilmektedir. Bu sayede toplamda daha fazla kadın ve azınlıklara mensup temsilci seçilebilmektedir. Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısının yüksek olması (yedi veya daha fazla sandalye sayısına sahip seçim çevreleri) ve yarışan parti sayısının görece az olması bir partinin kazandığı ortalama sandalye sayısını artıran faktörlerdir.
Seçim barajı
Tüm seçim sistemlerinde bir şekilde seçim barajı bulunmaktadır. Seçim barajı bir partinin temsil olanağı bulabilmesi için alması gereken asgari oy düzeyi anlamına gelmektedir. Seçim barajı kanunen açıkça belirlenmiş olabileceği gibi (resmi seçim barajı) seçim sisteminin doğal bir sonucu ve matematiksel bir özelliği (fiili seçim barajı) olarak da var olabilmektedir.
Resmi seçim barajı
Resmi seçim barajları nispi temsil sisteminin de tanımlandığı anayasa veya seçim kanunlarında açıkça yazılıdır. Karma seçim sisteminin uygulandığı Almanya ve Yeni Zelanda’da nispi temsille seçilen temsilciler için partilerin ülke çapındaki oyların en az %5’ini alması gerekmektedir. Bu uygulamanın kökenleri Almanya’da aşırılık yanlısı partilerin temsilini sınırlama amacına dayanmaktadır ve bu uygulamayla çok küçük partilerin temsil hakkı kazanması engellenmektedir. Bununla birlikte örneğin Almanya ve Yeni Zelanda’da küçük partilerin temsil hakkı kazanabilmeleri için alternatif yollar bulunmaktadır. Seçim barajını aşmak için yeterli oy oranı alamasa dahi partiler dar bölge ile sandalyelerin kazanıldığı seçim çevrelerinde Yeni Zelanda örneğinde en az bir, Almanya’da ise en az üç sandalye kazanmaları halinde ülke çapındaki seçim barajını geçmiş sayılmaktadır. 1995’te Rusya’da yapılan seçimlerde ise alternatif yol bulunmadığından parti listeleri için yapılan oylamalardaki tüm oyların neredeyse yarısı Parlamentoya yansımamıştır.
Resmi seçim barajı ülkeden ülkeye büyük farklılıklar içerebilmektedir. Resmi seçim barajı Hollanda’da olduğu gibi %0,67’den Lihtenştayn’de olduğu gibi %8’a kadar çıkabilmektedir. Bu oy oranlarını yakalayamayan partilerin oyları hesaplamalara katılmamaktadır. Resmi bir seçim barajının varlığı, aksi halde temsil edilecek partilerin temsilci çıkaramaması sebebiyle temsilde adaleti azaltma eğilimindedir. Polonya’da 1993 seçimlerinde, görece daha küçük sayılabilecek partiler için %5 ve seçim ittifakları için %8’lik seçim barajı dahi, oyların toplamda %34’ünden fazlasını alan parti ve koalisyonların temsil edilememesine sebep olmuştur.
Fiili seçim barajı
Etkin ya da gizli baraj adı da verilen fiili seçim barajı ise seçimlere ilişkin mevzuatta yer almamasına karşın seçim sisteminin matematiksel bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Seçim çevresi başına düşen temsilci sayısı, söz konusu fiili baraja ilişkin en önemli etkendir. Örneğin dört temsilcinin nispi temsil sistemine göre seçileceği bir seçim çevresinde bir partinin en az bir temsilci çıkarmayı garantilemesi için %20’den fazla oy alması gerekmektedir. Böylesi bir seçim çevresinde %10’dan az oy alan bir partinin temsilci çıkarması pek mümkün değildir. Tam değerler partilerin, adayların ve oyların konfigürasyonuna bağlıdır.
Kapalı, açık ve serbest listeler
Nispi temsil sistemlerinde seçmenlere partiler arasında olduğu gibi bir dereceye kadar aynı partinin adayları arasında da seçim yapma imkânı tanınması mümkündür. Bu bağlamda tercih edilebilecek üç seçenek bulunmaktadır: kapalı, açık ve serbest listeler.
Kapalı liste
Nispi temsil sistemlerinin çoğunluğu kapalı liste usulüdür, diğer bir deyişle adayların liste içerisindeki sıralaması onları aday gösteren parti tarafından belirlenmektedir ve seçmenler adayların sıralamasına etki edememektedir. Seçmenler yalnızca tercih ettikleri partiyi seçmekte, sonuç olarak seçilen adaylar ise partileri tarafından önceden belirlenmektedir. Bu durum aksi takdirde aday gösterilmekte zorluk çekebilecek bazı adayların (etnik azınlık mensupları ya da kadınlar gibi) partiler tarafından aday gösterilmesini kolaylaştırabilmektedir. Kapalı listelerin olumsuz yönü seçmenlerin, partilerinin temsilcilerinin kim olacağına dair söz hakkının bulunmamasıdır. Kapalı listeler ayrıca seçim süreci içerisindeki olayların hızlı değişimi karşısında etkisiz kalmaktadır. Örneğin Doğu Almanya’da 1990 yılında iki Almanya’nın birleşmesinin hemen öncesinde yapılan seçimlerde bir partinin üst sıralardaki adaylarından birinin seçimden dört gün önce gizli polis muhbiri olduğu ortaya çıkmış ve parti, adayı derhal ihraç etmiştir. Ancak parti listeleri kapanmış olduğundan ve seçmenler yalnızca partilere oy kullanabildiklerinden söz konusu kişiyi seçmek istemeseler dahi ilgili kişinin isminin yazıldığı listeye oy vermek zorunda kalmışlardır.
Açık liste
Batı Avrupa’daki nispi temsil sistemlerinin çoğu açık listelidir. Buna göre seçmenler yalnızca tercih ettikleri partiye değil aynı zamanda o parti içerisinde tercih ettikleri adaya da oy verebilmektedir. Açık listeli sistemlerin çoğunda aday tercihi opsiyoneldir ve seçmenlerin büyük çoğunluğu yalnızca partilere oy verdiğinden, aday seçme tercihi genellikle sınırlı etkiye sahip olmaktadır. Öte yandan, örneğin İsveç’te seçmenlerin yaklaşık %25’i düzenli olarak aynı zamanda aday tercihinde de bulunmakta ve listenin kapalı olması halinde seçilemeyecek bazı isimler bu şekilde seçilme imkânı kazanmaktadır.
Brezilya’da seçmenler oylarını ya bir adaya ya da bir partiye vermek durumundadır. Buna karşın Finlandiya’da seçmenler yalnızca adaylara oy verebilmektedir. Partilerin sandalye dağılımı ise adaylarının aldığı toplam oy miktarınca belirlenmektedir. Aynı partiden kimlerin seçileceğini ise adayların aldıkları oy miktarına göre oluşturulan sıralama belirlemektedir. Bu durum bir taraftan seçmenlere aday seçmeleri konusunda geniş bir özgürlük tanırken diğer yandan da aynı parti içerisindeki adayların birbirleri ile rekabetleri sonucu parti içi çatışma ve ayrışmalara da sebep olabilmektedir. Böylesi bir sistem aynı zamanda aday listelerini çeşitlendirmeye çalışan partilere dezavantaj oluşturabilmektedir. Örneğin Sri Lanka’da önde gelen Sinhala (Sri Lanka’da çoğunluğu oluşturan etnik grup) partilerinin azınlık mensubu Tamil adaylarını kazanabilir yerlerden aday gösterme çabası açık liste yöntemi sebebiyle başarısız olmuş; çünkü pek çok seçmen düşük profilli olsalar dahi Sinhala adaylara oy vermeyi tercih etmiştir. Kapalı listeden açık listeye geçen Kosova’da ise açık listeli seçimlerde aşırılık yanlısı adaylar seçilmiştir. Özellikle ataerkilliğin hâkim olduğu toplumlarda açık listeler kadınların daha az temsil edilmesine sebep olurken örneğin Polonya’da seçmenler, açık liste usulünde daha fazla kadın adayı seçmiştir.
Serbest liste
Açık listeleri daha da esnek hale getirmek için az sayıda seçim çevresine sahip yerlerde daha farklı yöntemler de kullanılabilmektedir. Örneğin Lüksemburg ve İsviçre’de her bir seçmen seçebileceği toplam sandalye sayısı kadar oy hakkına sahiptir ve bu oyları dilediği gibi bir parti içerisinde ya da farklı partilerin adayları arasında dağıtabilmektedir. Farklı partilerin listesinde yer alan birden çok adaya oy verebilme () veya kuvvetli şekilde desteklenen adaya birden çok oy verebilme yöntemlerinin her ikisi de seçmenlerin kontrol gücünü artıran ilave imkânlardır ve serbest liste sistemleri olarak sınıflandırılmaktadır.
Seçim ittifakları
Yüksek seçim barajları küçük partilere karşı ayrımcılık yapma yönünde kullanılabilmektedir. Hatta bazı durumlarda bu durum açıkça ifade edilmektedir. Fakat pek çok farklı örnekte de küçük partilere karşı olan sistem içi bir ayrımcılık, istenmeyen bir durum olarak görülmektedir. Bu durum özellikle de tabanı birbirine yakın olan birkaç küçük partinin oyların bölünmesi nedeniyle baraj altı kaldığı durumlarda söz konusudur. Bu sorunu aşmak için Listeli Nispi Temsil Sistemini kullanan bazı ülkeler küçük partilerin barajı aşabilmeleri için seçim ittifakı kurmalarına izin vermektedir. Seçim ittifaklarında partiler ayrı yapılar olarak kalmakta ve oy pusulasında ayrı ayrı yer almaktadır ancak oylar sayılırken söz konusu parti bloğu tek bir parti gibi düşünülmekte ve dolayısıyla söz konusu partiler parlamentoda temsil imkânı kazanabilmektedir. Bu uygulama Listeli Nispi Temsil Sisteminin uygulandığı Avrupa ve Latin Amerika’da bazı ülkelerde ve İsrail’de kullanılmaktadır. Afrika ve Asya’da ise bu uygulamaya çok az ülkede rastlanmaktadır. Bu ülkelerden Endonezya’da küçük partiler bu uygulama ile temsil imkânı bulmalarına karşın tekil olarak sandalye kaybına uğradıklarından 1999 yılında söz konusu uygulamadan vazgeçilmiştir.
Seçim çevresi düzeyinde nispi temsil hesaplama yöntemleri
Nispi temsil sisteminde tüm ülkenin tek bir seçim çevresi olmaması durumunda alınan oy ile elde edilen sandalyelerin orantılı olması amacıyla seçim çevrelerinde alınan oyların sandalyelere nasıl dağıtılacağını tespit etmek için bir hesaplamaya ihtiyaç duyulmaktadır. Bunun nedeni; partilerin aldıkları oyların, seçim çevresindeki geçerli oyların sandalye sayısına bölünmesiyle ortaya çıkan sayıya (seçim kotası) bölündüğünde elde edilen sayıların toplam sandalye sayısına ulaşamamasıdır; diğer bir ifadeyle “artık oyların” kalmasıdır.
Örneğin 5 sandalyenin ve 100.000 geçerli oyun olduğu bir seçim çevresinde:
Parti | Aldığı oy | Sandalye sayısı | Artık oy |
---|---|---|---|
A partisi | 36.000 | 1 | 16.000 |
B partisi | 30.000 | 1 | 10.000 |
C partisi | 24.000 | 1 | 4.000 |
D partisi | 10.000 | 0 | 10.000 |
Toplam | 100.000 | 3 | 40.000 |
Toplamda 40.000 artık oy mevcuttur ve kalan iki sandalyenin dağıtılması söz konusu artık oyların paylaştırılmasına bağlı olacaktır. Artık oyların partilere nasıl dağıtılacağı bir sorun oluşturduğundan bu artık oyları dağıtacak ya da baştan artık oy oluşturmayacak çeşitli yöntemlere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu amaçla kullanılan başka yöntemler bulunmakla birlikte temelde aşağıda bahsedilen beş farklı hesaplama yöntemi mevcuttur.
En Büyük Artık
Bu usulde açıkta kalan sandalyeler artık oyların büyüklüğüne göre dağıtılır. Yukarıdaki örnekten devam edilecek olursa A partisi 16.000 artık oya sahip olduğundan bir sandalye daha kazanır. Son sandalye ise aynı miktarda artık oya sahip olan B veya D’den birine verilecektir. Artık oyların eşitliği durumunda sandalyenin hangi partiye gideceği ilgili ülkenin seçim kanununca belirlenmektedir. Örneğin kura yöntemi kullanılabilir.
En Kuvvetli Ortalama
Bu yöntemde partilerin ilgili seçim çevresinde aldığı toplam oylar, partilerin ilk dağıtım sonucunda kazandıkları sandalye sayısına “1” eklenerek elde edilen sayıya bölünür. Çıkan sayılar büyükten küçüğe sıralanır ve açıkta kalan sandalyeler bu sayıların ait olduğu partilere verilir. Yukarıdaki örnekten devam edilecek olursa A partisi 36.000/(1+1)=18.000, B partisi 30.000/(1+1)=15.000, C partisi 24.000/ (1+1)=12.000, D partisi 10.000/(0+1)=10.000. Buna göre boşta kalan iki sandalye en büyük ortalamalara sahip A ve B partilerine verilir.
D’Hondt
Bu usulde seçim çevresindeki oyların paylaştırılması neticesinde artık oy ve boşta kalan sandalye mevzubahis değildir. Seçime katılan partilerin isimleri alt alta ve aldıkları geçerli oy sayıları da hizalarına yazılır. Partilerin oy sayıları önce bire, sonra ikiye, sonra üçe vs. o seçim çevresindeki toplam sandalye sayısına ulaşıncaya dek bölünür. Elde edilen sayılar parti ayrımı olmaksızın büyükten küçüğe sıralanır ve seçim çevresinden seçilecek üye sayısı kadar sayı üzerinden siyasi partilere veya bağımsız adaylara sandalyeler dağıtılır.
Yukarıdaki örnekten devam edilecek olursa;
Partiler | Oy/1 | Oy/2 | Oy/3 | Oy/4 | Oy/5 | Sandalye sayısı |
---|---|---|---|---|---|---|
A | 36.000 | 18.000 | 12.000 | 9.000 | 7.200 | 2 |
B | 30.000 | 15.000 | 10.000 | 7.500 | 6.000 | 2 |
C | 24.000 | 12.000 | 8.000 | 6.000 | 4.800 | 1 |
D | 10.000 | 5.000 | 3.333 | 2.500 | 2.000 | 0 |
Bu çizelgeden de anlaşılacağı üzere bölünme işlemlerinden elde edilen sayıların büyükten küçüğe sıralaması 36.000>30.000>24.000>18.000>15.000 şeklinde olduğundan, seçim çevresindeki sandalyeler bu sayılara tekabül eden partilere A partisi 2, B partisi 2 ve C partisi 1 olacak şekilde dağıtılır.
Saint-Lague
Bu usulde d’Hondt usulündeki hesaplama yöntemi kullanılmakla beraber küçük partiler lehine bir miktar avantaj oluşturmak için partilerin aldıkları oylar sırasıyla 1,2,3,4,… sayıları yerine sadece tek sayılı bölenlere, diğer bir ifadeyle 1,3,5,7… sayılarına bölünür. Bu doğrultuda bir sayı daha büyük sayılara bölündüğü zaman elde edilecek paylar daha küçük olacağı için küçük partilerin milletvekili elde etme şansı artmaktadır. Çok sayıda partiden oluşan bir parlamento yapısı ve bu doğrultuda siyasi sistemde istikrarsızlık ihtimalleri dolayısıyla İskandinav ülkelerinde bu usul “İskandinav Versiyonu Sainte-Lague” veya “Denkleştirilmiş Sainte-Laguë Sistemi” adıyla modifiye edilmiştir. Klasik Sainte-Lague usulünden farklı olarak bu usulde ilk bölen “1” değil de “1,4” olabilmekte diğer bir ifadeyle bölenler [1,4],3,5,7,… şeklinde sıralanmaktadır. İlk bölenin 1,4 olması çok küçük partilerin milletvekili kazanma ihtimalini azaltmaktadır.
Yukarıdaki örnekten B Partisinin 27.000 oy aldığı ve diğerlerinin değişmediği varsayımı altında Klasik Sainte-Lague usulünde aşağıdaki tablo ortaya çıkmaktadır:
Partiler | Oy/1 | Oy/3 | Oy/5 | Sandalye sayısı |
---|---|---|---|---|
A | 36.000 | 12.000 | 7.200 | 2 |
B | 27.000 | 9.000 | 5.400 | 1 |
C | 24.000 | 8.000 | 4.800 | 1 |
D | 10.000 | 3.333 | 2.000 | 1 |
Bu çizelgeden de anlaşılacağı üzere bölünme işlemlerinden elde edilen sayıların büyükten küçüğe sıralaması 36.000>27.000>24.000>12.000>10.000 şeklinde olduğundan, seçim çevresindeki sandalyeler bu sayılara tekabül eden partilere A partisine 2, B-C-D partilerine 1 olacak şekilde dağıtılır ve böylece d’Hondt usulünden farklı olarak D Partisi de üyelik elde etmiş olur. Bununla birlikte İskandinav Versiyonu Sainte-Laguë uygulanmış olsaydı D Partisi sandalye kazanamayacaktı.
Milli Bakiye
Bu yöntemde ülke düzeyinde seçim çevrelerinden gelen tüm artık oylar ve boşta kalan sandalyeler tek bir havuzda toplanır. Ülke düzeyindeki artık oylar toplamı seçim çevrelerinde boşta kalan sandalyelerin toplamına bölünerek bir sayı elde edilir. Her partinin artık oylar toplamı bu sayıya bölünür ve her partiye milli bakiyeden ne kadar sandalye verileceği belirlenir. Bu usul saf nispi temsilden sonra orantılılığı en fazla sağlayan yöntemdir.
Kaynakça
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Nispi temsil veya oransal temsil sistemi siyasi partilerin veya adaylarin aldigi oyun parlamentoda orantili olarak yansitildigi secim sistemidir Bu sistemde partiler oylari oraninca milletvekili cikarirlar Nispi temsilin uc temel turu vardir Listeli Nispi Temsil Sistemi Devredilebilir Tek Oy Sistemi ve Karma Uyeli Nispi Temsil Sistemi Nispi temsil dogasi geregi birden fazla uyenin yer aldigi secim cevrelerini genis bolge gerekli kilmaktadir Israil ve Sirbistan gibi bazi ulkelerde tum ulke tek bir cok isimli secim cevresini olusturmaktadir Arjantin veya Portekiz gibi diger pek cok ulkede iller secim cevresini olustururken bazi ulkelerde ise secim yonetimi kurumu secim cevrelerinin buyuklugunu belirlemektedir Nispi temsil sistemleri genellikle yeni demokrasilerde tercih edilmekte yerlesik demokrasilerde ise bazi degisikliklerle uygulanmaktadir Nispi temsil sistemleri Latin Amerika Afrika ve Avrupa kitasinda agirlikli olarak kullanilmaktadir TurleriListeli Nispi Temsil Sistemi Parti listeli nispi temsil orantili temsilin en yaygin kullanilan versiyonudur Secmenler partilere oy verirler ve her partiye payina gore sandalye kazanir Bazi ulkelerde ulke genelinde oy sayimlari kullanilir Diger ulkeler ulkenin farkli secim bolgelerindeki oy paylarini sayar ve her bolgede o belirli oy sayisina gore koltuk tahsis eder Her iki varyanti kullanan ulkeler de var Asagida 200 sandalyeli bir parlamento seciminin sonuclari sunulmustur Parti Aldigi oy orani Parti listeli nispi temsil D Hondt sistemiSandalye sayisi Sandalye orani A Partisi 43 91 88 44 B Partisi 39 94 80 40C Partisi 9 98 20 10D Partisi 6 03 12 6Toplam 100 200 100Devredilebilir Tek Oy Sistemi Devredilebilir Tek Oy Sisteminin oy pusulasi Devredilebilir Tek Oy Sistemi kapsaminda adayin secilebilmesi icin gereken oy miktarinin tespiti ile baslar Buna kota denir Ozellikle kullanilir Bu ornekte oylarin 25 inden fazlasini alan bir aday secilmis ilan edilir Bu ornekte sadece uc temsilci secmek icin secimler duzenleniyor Secmenler adaylari oy pusulasi uzerinde kendi tercihlerine gore siralarlar Aday Parti Aldigi oy orani ilk tercih Baraj Secildi mi Fazlalik oyuAhmet A Partisi 40 25 Evet 15Mehmet A Partisi 11 25Ayse A Partisi 16 25Hasan B Partisi 31 25 Evet 6Huseyin B Partisi 3 25Toplam 100 Bu ornekte Ahmet in tum secmenlerinin Mehmet i ikinci tercihleri olarak tercih ettigini varsayalim cunku o da A Partisinden Buna dayanarak oylari yeniden dagitiyoruz ve Mehmet in kotayi astigini 11 15 26 ve bu nedenle doldurmamiz gereken 3 ve son koltuga secildigini goruyoruz Karma Uyeli Nispi Temsil Sistemi Karma Uye Nispi Temsili genis veya dar bolge uyelerinin secimini telafi edici ek olarak ek uyelerin secilmesiyle birlestirir Secmen hem bir partiye oy veriyor hem secim bolgesinde bir adaya Parti Aldigi oy orani Secim bolgesini kazanan adaylar Sistem geregi telafi sandalye Toplam sandalye sayisi Sandalye oraniA Partisi 43 91 64 24 64 24 88 44B Partisi 39 94 33 47 33 47 80 40C Partisi 9 98 0 20 0 20 20 10D Partisi 6 03 3 9 3 9 12 6Toplam 100 100 100 200 100AvantajlariNispi temsil sisteminin en onemli avantaji cogunlukcu sistemin orantisiz sonuclarindan kacinmasi ve daha temsili temsilde adaleti yuksek bir yasama meclisi olusturmasidir Ozellikle derin sosyal ayrismalarin yasandigi cogu yeni demokraside tum onemli gruplarin parlamentoya dahil edilmesi demokrasinin yerlestirilmesi acisindan neredeyse sarttir Gelismekte olan siyasi sistemlerde azinliklarin ve bazi durumlarda cogunlugun sistem disi birakilmasinin olumsuz pek cok sonucu olabilmektedir Nispi temsil sistemlerinin genel olarak one cikan avantajlari sunlardir Verilen oylar tam olarak kazanilan sandalyelere donusur ve boylece cogunluk sistemlerinin ortaya cikardigi istikrarsiz ve adil olmayan sonuclardan kacinilmis olur Buyuk partilerin ekstra sandalye kazanmasi onlenir ve az sayida oy almis olsa dahi kucuk partiler parlamentoya girmeye hak kazanabilir Sistem benzer fikirlere sahip aday gruplarini ortak davranmaya tesvik ederek siyasi partilerin olusumunu destekler Ornegin Dogu Timor bagimsizligini kazandiktan sonra sistem toplum icindeki siyasi ideolojik veya liderlige iliskin farkliliklari netlestirmis ve parti sisteminin olusmasini saglamistir Sistemde cok az oy bosa gider Baraj dusukse neredeyse kullanilan tum oylar parlamentoya yansimaktadir Bu durum secmenlerdeki secimin sandiga gitmeye degdigi algisini guclendirir Secmenler oylari ile kucuk de olsa bir degisiklik yaratacaklarindan daha emin olabilirler Nispi temsil azinlik partilerinin ve kucuk partilerin temsil edilmesini kolaylastirir Barajin asiri derecede yuksek olmadigi veya secim cevrelerinin cok kucuk olmadigi durumlarda her bir siyasi parti verilen oylarin kucuk bir kismi ile dahi parlamentoda temsil hakki kazanir Bu durum bolunmus toplumlarda istikrar icin onemli rol oynayan ve yerlesik demokrasilerde karar alma sureclerinde faydalari bulunan dahil etme prensibi nin yerine getirilmesine katki saglar Siyasi partileri guclu olduklari veya diger partilerle basa bas olduklari secim cevrelerinin haricindeki secim cevrelerinde de kampanya yapmaya tesvik eder Nispi temsil sistemlerinde amac oylarin nereden geldigine bakilmaksizin toplamda alinan oy miktarini en yuksek duzeye cikarmaktir Bir siyasi partinin gucsuz oldugu yerden aldigi oylar da dahil olmak uzere tum oylar ilave bir sandalyenin kazanilmasina yardimci olabilir Parti kalelerinin olusumunu azaltir Cunku nispi temsil sistemlerinde cogunluk sistemlerine nazaran kucuk partilere bir nevi odul verilmekte ve boylece tek bir partinin belli bir ildeki veya secim cevresindeki tum sandalyeleri kazandigi durumlar ile daha az karsilasilmaktadir Bu bir ilde veya secim cevresinde belirli bir yerel yogunlasma veya ulkenin bolgenin ozel kosullari sayesinde temsil imkani bulamayan azinlik partileri icin ozellikle onem arz edebilmektedir Sistem Bati Avrupa deneyimlerinde oldugu gibi devamlilik ve istikrar saglayabilmektedir Bati Avrupa da nispi temsil sistemlerinin hukumetlerin omru secmen katilimi ve ekonomik performans acisindan iyi sonuclar verdigi gorulmustur Tek Isimli Tek Turlu Sistemde hukumetin duzenli olarak el degistirdigi ve kutuplasmis iki partili bir sistemde uzun vadeli ekonomik planlamalarin daha zor gerceklestirilmesine karsin genis tabanli nispi temsil koalisyon hukumetleri ulusal kalkinmayi saglayan karar verme sureclerinde istikrar ve tutarlilik acilarindan daha basarili olabilmektedir Nispi temsil sisteminin siyasi partiler ve cikar gruplari arasindaki guc paylasimini daha gorunur kildigi toplumun tum kesimlerinin cikarlarinin yasa yapma ve karar alma sureclerine dahil edilmesi suretiyle daha seffaf bir yasama surecine imkan tanidigi one surulmektedir DezavantajlariNispi temsile yoneltilen elestirilerin cogu genel olarak nispi temsil sisteminin koalisyon hukumetlerine ve parcali parti sistemine yol acmasi ihtimalini artirmasina dayanmaktadir Sisteme karsi yoneltilen elestiriler su sekildedir Sistem kimi zaman yasamanin kilitlenmesine sebep olan ve sonucta tutarli politika olusturamayan koalisyon hukumetlerine yol acmaktadir Ozellikle derin buhranlar sonrasi gecis donemlerinde yeni hukumetten beklentinin yuksek oldugu durumlarda bu durum daha buyuk riskler barindirmaktadir Koalisyon hukumetleri ve hiziplesmenin hakim oldugu milli birlik hukumetleri hizli ve tutarli kararlar verme acisindan zayif kalabilmektedir Nispi temsil parti sisteminin istikrarsizliga yol acacak bir sekilde parcalanmasi sonucunu dogurabilmektedir Asiri cogulculuk buyuk partilerle koalisyon gorusmelerinde cok kucuk partilere parlamentodaki gucleriyle orantisiz bir avantaj saglayabilmektedir Bu bakimdan nispi temsilin kapsayiciligi sistemin dezavantaji olarak gosterilmektedir Ornegin Israil de radikal dini partiler bir hukumetin kurulmasinda sik sik kilit rol oynarken Italya uzun yillar boyunca surekli degisen istikrarsiz koalisyon hukumetlerince yonetilmistir Demokratiklesme surecindeki ve gelismemis parti sistemlerine sahip ulkelerde nispi temsilin kisi temelli ve etnik bolunme yanlisi partilerin sayisini artirmasindan genellikle endise edilmektedir Sistem radikal partiler icin elverisli bir ortam saglamaktadir Nispi temsil sistemleri yasama organinda radikal sag veya sol partilerin yer edinmesine imkan tanidigi icin elestirilmektedir Weimar Almanyasi nin cokusunun nispi temsil sistemi sonucunda radikal sag ve sol gruplarin parlamentoda yer bulmasina kismen bagli oldugu ileri surulmektedir Partilerin secimlerde karsilikli olarak birbirlerinin secmenlerinin oy destegine muhtac oldugu ve dolayisiyla daha guclu koalisyonlarin olustugu Alternatifli Oy gibi sistemlerde mutabakata dayali koalisyonlar coalitions of commitment kurulmaktayken bu sistemde yetersiz ortak zemin ve destege sahip olmasi yonuyle daha zayif koalisyonlar coalitions of convenience kurulabilmektedir Kucuk partilere orantisiz bir sekilde fazla guc kazandirmaktadir Buyuk partilerin cok kucuk partiler ile koalisyon kurmasi zorunlu hale gelebilir Bu durum az miktarda oy almalarina karsin kucuk partilere buyuk partiden gelen onerileri veto etme gucu verebilmektedir Secmenin bir partiyi hesap verebilir olmaya zorlayarak iktidardan uzaklastirma ihtimali azalmaktadir Nispi temsil sistemlerinde belli buyuklukteki bir merkez partisini iktidardan uzaklastirmak oldukca zor olabilmektedir Hukumetlerin genellikle koalisyonlardan olusmasi halinde bazi siyasi partiler secimlerde zaman zaman dusuk oy alsalar dahi hukumette surekli yer alabilmektedir Ornegin Almanya da Hur Demokrat Parti 1998 e kadar hicbir secimde 12 den fazla oy alamamasina karsin 1949 ile 1998 arasindaki yaklasik 50 yillik donemde 8 yil haric tum koalisyon hukumetlerinde yer almistir Sistemin karmasik kurallarinin secmenler tarafindan anlasilmasi zor olabilmekte veya secim yonetimi kurumlari soz konusu karmasik kurallari uygulamada zorluk yasayabilmektedir Bazi nispi temsil sistemleri diger secim sistemlerine gore daha karmasik ve zor anlasilir olabilmekte ve secmenlerin saglikli bir sekilde oy kullanmasi ve sandik gorevlilerinin duzgun calisabilmesi icin egitim almalari gerekebilmektedir Nispi temsil sistemine iliskin hususlarSecim cevresi basina dusen temsilci sayisi Bir secim sisteminde kullanilan oylarin parlamentodaki sandalye dagilimina ne sekilde yansiyacagina iliskin en temel belirleyici unsurun secim cevresi basina dusen temsilci sayisi oldugu konusunda buyuk olcude bir uzlasma vardir Tek Isimli Tek Turlu Sistem Alternatifli Oy Sistem ya da Iki Turlu Sistem gibi sistemlerde secim cevresi basina bir temsilci dusmekte ve secmenler secim cevrelerindeki tek bir adaya oy vermektedir Buna karsin Serbest Listeli Cogunluk ve Kapali Listeli Cogunluk gibi bazi cogunluk sistemleri ve Sinirli Oy ve Devredilemez Tek Oy gibi bazi diger sistemler ile nispi temsil icerisinde degerlendirilen tum sistemlerde secim cevresi basina birden cok temsilci secilmektedir Nispi temsil sistemlerinde secim cevresi basina dusen temsilci sayisi secim sonuclarinin ne kadar orantili olacagini yani temsilde adaleti buyuk olcude belirlemektedir Temsilde adaletin en yuksek oranda saglandigi sistemler secim cevresi basina yuksek sayida temsilcinin dustugu sistemlerdir zira boylesi sistemler cok kucuk partilerin dahi yasama organinda temsil edilmesini saglayabilmektedir Secim cevresi basina daha az temsilcinin secildigi sistemlerde fiili secim baraji yukselmektedir Ornegin yalnizca uc temsilcinin secilecegi bir secim cevresinde bir partinin sandalye kazanmayi garantilemesi icin oylarin en az 25 ini almasi gerekmektedir Oylarin yalnizca 10 unu alan bir partinin sandalye kazanmasi pek mumkun olmayacak ve bu partinin destekcilerinin oylari parlamentoda temsil edilemeyecek Buna karsin dokuz temsilcinin secilecegi bir secim cevresinde oylarin 10 unu alan bir partinin en az bir sandalye kazanmasi kesindir Ote yandan secim cevresi basina dusen temsilci sayisi arttikca hem secilen temsilci sayisi arttigindan hem de sonuc olarak secim cevresini olusturan cografi bolge buyudugunden temsilci ile secmenleri arasindaki bag zayiflamaktadir Bu durum yerel faktorlerin siyasette guclu bir rol oynadigi ya da temsilcilerin secmenlerle guclu baglantilari surdurmesinin ve yasama organinda daha etkin olmasinin beklendigi toplumlarda ciddi sonuclar dogurabilmektedir Bu nedenle secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin kac olmasi gerektigi hakkinda tartismalar devam etmektedir Cogu siyaset bilimci genel ilke olarak secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin uc ila yedi arasinda olmasi gerektigi konusunda hemfikirdir ve ozellikle iki partili sistemlerde uc bes veya yedi gibi tek sayilarin pratikte cift sayilardan daha iyi calistigi dusunulmektedir Bununla birlikte soz konusu sayilar yalnizca bir kilavuz niteligindedir Yeterli temsil duzeyi ve temsilde adaletin saglanabilmesi acisindan secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin daha yuksek olmasi gereken cok sayida durum mevcuttur Bircok ulkede secim cevreleri eyalet il ilce ve mahalle sinirlari gibi idari sinirlarla belirlenmektedir ve bu sebeple secim cevrelerinin cikaracagi temsilci sayisi arasinda genis farkliliklar olabilmektedir Diger yandan bu durum hem secimler icin ek sinirlar cizme ihtiyacini ortadan kaldirmakta hem de secim cevrelerini var olan tanimlanmis ve kabul goren topluluklarla iliskilendirmeyi mumkun kilmaktadir Secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin cok az ya da cok fazla olmasi daha asiri sonuclar ortaya cikarabilmektedir Yelpazenin bir ucunda tum ulkenin tek bir secim cevresi olmasi yer almaktadir Bu sisteme saf tam nispi temsil de denilmektedir Bu durumda secilmek icin gerekli oy miktari oldukca dusuktur ve cok kucuk partiler dahi sandalye kazanabilmektedir Ornegin Israil de tum ulke 120 temsilcinin secildigi tek bir secim cevresinden olusmaktadir ve bu sebeple de partilerin aldiklari oylarin orani sandalye dagilimina neredeyse bire bir yansimaktadir Boylelikle oylarin sadece kucuk bir miktarini alan partiler de temsil olanagi kazanabilmektedir Ayrica secilmis uyeler ile cografi bolgeler arasindaki bag son derece zayif olmaktadir Yelpazenin diger ucunda ise secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin iki oldugu nispi temsil uygulamalari olabilmektedir Bu uygulama her secim cevresinde en fazla iki partiden adayin secilmesine imkan verdigi icin oy oranlari ile sandalye dagilimi arasinda oldukca buyuk bir fark meydana getirmektedir Soz konusu durum nispi temsil sistemlerinin temsil ve mesruiyet acilarindan sahip oldugu avantajlari zayiflatma egilimi tasimaktadir Secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin ne kadar olacagi nispi bir secim sistemi tasarlarken belirlenmesi gereken belki de en onemli karar niteligindedir Secim cevresi basina dusen temsilci sayisi nispi temsil sistemi icerisinde degerlendirilmeyen baska secim sistemlerinde de hayati oneme sahip olabilmektedir Ornegin Devredilemez Tek Oy Sistemi ozunde bir nispi temsil sistemi olmamasina karsin secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin birden cok olmasi genis bolge sebebiyle oy oranlari ile sandalye dagilimi arasinda orantili sonuclar verebilmektedir Benzer sekilde Devredilebilir Tek Oy Sistemi secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin bir oldugu duruma dar bolge uygulandiginda bu sistemin bazi avantajlarini koruyan ancak oy oranlari ile sandalye dagilimi arasindaki orantililigi muhafaza etmeyen Alternatifli Oy Sistemi haline gelmektedir Kapali Listeli Cogunluk ve Serbest Listeli Cogunluk Sistemlerinde secim cevresi basina dusen temsilci sayisi arttikca orantililik azalmaktadir Ozetlemek gerekirse bir secim sistemini tasarlarken secim cevresi basina dusen temsilci sayisi sistemin pratikte nasil calisacagi secmenler ve secilmis uyeler arasindaki bagin gucu ve secim sonuclarinin genel olarak orantili olup olmadiginin belirlenmesinde kilit faktordur Konuya iliskin bir diger husus da bir secim cevresinde bir partinin daha onceki secimlerde kazandigi ortalama sandalye sayisinin yapilacak olan secimlerde kimin secilecegine iliskin cok onemli bir gosterge olmasidir Eger bir secim cevresinden secilmesi muhtemel yalnizca bir kisi varsa o kisinin erkek olmasi ve ulkedeki etnik cogunluga ya da baskin sosyal gruba mensup olmasi ihtimali cok yuksek olmaktadir Ancak eger ayni partiden secilmesi muhtemel iki ya da daha fazla kisi varsa daha dengeli bir aday profili gorulebilmektedir Bu sayede toplamda daha fazla kadin ve azinliklara mensup temsilci secilebilmektedir Secim cevresi basina dusen temsilci sayisinin yuksek olmasi yedi veya daha fazla sandalye sayisina sahip secim cevreleri ve yarisan parti sayisinin gorece az olmasi bir partinin kazandigi ortalama sandalye sayisini artiran faktorlerdir Secim baraji Tum secim sistemlerinde bir sekilde secim baraji bulunmaktadir Secim baraji bir partinin temsil olanagi bulabilmesi icin almasi gereken asgari oy duzeyi anlamina gelmektedir Secim baraji kanunen acikca belirlenmis olabilecegi gibi resmi secim baraji secim sisteminin dogal bir sonucu ve matematiksel bir ozelligi fiili secim baraji olarak da var olabilmektedir Resmi secim baraji Resmi secim barajlari nispi temsil sisteminin de tanimlandigi anayasa veya secim kanunlarinda acikca yazilidir Karma secim sisteminin uygulandigi Almanya ve Yeni Zelanda da nispi temsille secilen temsilciler icin partilerin ulke capindaki oylarin en az 5 ini almasi gerekmektedir Bu uygulamanin kokenleri Almanya da asirilik yanlisi partilerin temsilini sinirlama amacina dayanmaktadir ve bu uygulamayla cok kucuk partilerin temsil hakki kazanmasi engellenmektedir Bununla birlikte ornegin Almanya ve Yeni Zelanda da kucuk partilerin temsil hakki kazanabilmeleri icin alternatif yollar bulunmaktadir Secim barajini asmak icin yeterli oy orani alamasa dahi partiler dar bolge ile sandalyelerin kazanildigi secim cevrelerinde Yeni Zelanda orneginde en az bir Almanya da ise en az uc sandalye kazanmalari halinde ulke capindaki secim barajini gecmis sayilmaktadir 1995 te Rusya da yapilan secimlerde ise alternatif yol bulunmadigindan parti listeleri icin yapilan oylamalardaki tum oylarin neredeyse yarisi Parlamentoya yansimamistir Resmi secim baraji ulkeden ulkeye buyuk farkliliklar icerebilmektedir Resmi secim baraji Hollanda da oldugu gibi 0 67 den Lihtenstayn de oldugu gibi 8 a kadar cikabilmektedir Bu oy oranlarini yakalayamayan partilerin oylari hesaplamalara katilmamaktadir Resmi bir secim barajinin varligi aksi halde temsil edilecek partilerin temsilci cikaramamasi sebebiyle temsilde adaleti azaltma egilimindedir Polonya da 1993 secimlerinde gorece daha kucuk sayilabilecek partiler icin 5 ve secim ittifaklari icin 8 lik secim baraji dahi oylarin toplamda 34 unden fazlasini alan parti ve koalisyonlarin temsil edilememesine sebep olmustur Fiili secim baraji Etkin ya da gizli baraj adi da verilen fiili secim baraji ise secimlere iliskin mevzuatta yer almamasina karsin secim sisteminin matematiksel bir sonucu olarak ortaya cikmaktadir Secim cevresi basina dusen temsilci sayisi soz konusu fiili baraja iliskin en onemli etkendir Ornegin dort temsilcinin nispi temsil sistemine gore secilecegi bir secim cevresinde bir partinin en az bir temsilci cikarmayi garantilemesi icin 20 den fazla oy almasi gerekmektedir Boylesi bir secim cevresinde 10 dan az oy alan bir partinin temsilci cikarmasi pek mumkun degildir Tam degerler partilerin adaylarin ve oylarin konfigurasyonuna baglidir Kapali acik ve serbest listeler Nispi temsil sistemlerinde secmenlere partiler arasinda oldugu gibi bir dereceye kadar ayni partinin adaylari arasinda da secim yapma imkani taninmasi mumkundur Bu baglamda tercih edilebilecek uc secenek bulunmaktadir kapali acik ve serbest listeler Kapali liste Nispi temsil sistemlerinin cogunlugu kapali liste usuludur diger bir deyisle adaylarin liste icerisindeki siralamasi onlari aday gosteren parti tarafindan belirlenmektedir ve secmenler adaylarin siralamasina etki edememektedir Secmenler yalnizca tercih ettikleri partiyi secmekte sonuc olarak secilen adaylar ise partileri tarafindan onceden belirlenmektedir Bu durum aksi takdirde aday gosterilmekte zorluk cekebilecek bazi adaylarin etnik azinlik mensuplari ya da kadinlar gibi partiler tarafindan aday gosterilmesini kolaylastirabilmektedir Kapali listelerin olumsuz yonu secmenlerin partilerinin temsilcilerinin kim olacagina dair soz hakkinin bulunmamasidir Kapali listeler ayrica secim sureci icerisindeki olaylarin hizli degisimi karsisinda etkisiz kalmaktadir Ornegin Dogu Almanya da 1990 yilinda iki Almanya nin birlesmesinin hemen oncesinde yapilan secimlerde bir partinin ust siralardaki adaylarindan birinin secimden dort gun once gizli polis muhbiri oldugu ortaya cikmis ve parti adayi derhal ihrac etmistir Ancak parti listeleri kapanmis oldugundan ve secmenler yalnizca partilere oy kullanabildiklerinden soz konusu kisiyi secmek istemeseler dahi ilgili kisinin isminin yazildigi listeye oy vermek zorunda kalmislardir Acik liste Bati Avrupa daki nispi temsil sistemlerinin cogu acik listelidir Buna gore secmenler yalnizca tercih ettikleri partiye degil ayni zamanda o parti icerisinde tercih ettikleri adaya da oy verebilmektedir Acik listeli sistemlerin cogunda aday tercihi opsiyoneldir ve secmenlerin buyuk cogunlugu yalnizca partilere oy verdiginden aday secme tercihi genellikle sinirli etkiye sahip olmaktadir Ote yandan ornegin Isvec te secmenlerin yaklasik 25 i duzenli olarak ayni zamanda aday tercihinde de bulunmakta ve listenin kapali olmasi halinde secilemeyecek bazi isimler bu sekilde secilme imkani kazanmaktadir Brezilya da secmenler oylarini ya bir adaya ya da bir partiye vermek durumundadir Buna karsin Finlandiya da secmenler yalnizca adaylara oy verebilmektedir Partilerin sandalye dagilimi ise adaylarinin aldigi toplam oy miktarinca belirlenmektedir Ayni partiden kimlerin secilecegini ise adaylarin aldiklari oy miktarina gore olusturulan siralama belirlemektedir Bu durum bir taraftan secmenlere aday secmeleri konusunda genis bir ozgurluk tanirken diger yandan da ayni parti icerisindeki adaylarin birbirleri ile rekabetleri sonucu parti ici catisma ve ayrismalara da sebep olabilmektedir Boylesi bir sistem ayni zamanda aday listelerini cesitlendirmeye calisan partilere dezavantaj olusturabilmektedir Ornegin Sri Lanka da onde gelen Sinhala Sri Lanka da cogunlugu olusturan etnik grup partilerinin azinlik mensubu Tamil adaylarini kazanabilir yerlerden aday gosterme cabasi acik liste yontemi sebebiyle basarisiz olmus cunku pek cok secmen dusuk profilli olsalar dahi Sinhala adaylara oy vermeyi tercih etmistir Kapali listeden acik listeye gecen Kosova da ise acik listeli secimlerde asirilik yanlisi adaylar secilmistir Ozellikle ataerkilligin hakim oldugu toplumlarda acik listeler kadinlarin daha az temsil edilmesine sebep olurken ornegin Polonya da secmenler acik liste usulunde daha fazla kadin adayi secmistir Serbest liste Acik listeleri daha da esnek hale getirmek icin az sayida secim cevresine sahip yerlerde daha farkli yontemler de kullanilabilmektedir Ornegin Luksemburg ve Isvicre de her bir secmen secebilecegi toplam sandalye sayisi kadar oy hakkina sahiptir ve bu oylari diledigi gibi bir parti icerisinde ya da farkli partilerin adaylari arasinda dagitabilmektedir Farkli partilerin listesinde yer alan birden cok adaya oy verebilme veya kuvvetli sekilde desteklenen adaya birden cok oy verebilme yontemlerinin her ikisi de secmenlerin kontrol gucunu artiran ilave imkanlardir ve serbest liste sistemleri olarak siniflandirilmaktadir Secim ittifaklari Yuksek secim barajlari kucuk partilere karsi ayrimcilik yapma yonunde kullanilabilmektedir Hatta bazi durumlarda bu durum acikca ifade edilmektedir Fakat pek cok farkli ornekte de kucuk partilere karsi olan sistem ici bir ayrimcilik istenmeyen bir durum olarak gorulmektedir Bu durum ozellikle de tabani birbirine yakin olan birkac kucuk partinin oylarin bolunmesi nedeniyle baraj alti kaldigi durumlarda soz konusudur Bu sorunu asmak icin Listeli Nispi Temsil Sistemini kullanan bazi ulkeler kucuk partilerin baraji asabilmeleri icin secim ittifaki kurmalarina izin vermektedir Secim ittifaklarinda partiler ayri yapilar olarak kalmakta ve oy pusulasinda ayri ayri yer almaktadir ancak oylar sayilirken soz konusu parti blogu tek bir parti gibi dusunulmekte ve dolayisiyla soz konusu partiler parlamentoda temsil imkani kazanabilmektedir Bu uygulama Listeli Nispi Temsil Sisteminin uygulandigi Avrupa ve Latin Amerika da bazi ulkelerde ve Israil de kullanilmaktadir Afrika ve Asya da ise bu uygulamaya cok az ulkede rastlanmaktadir Bu ulkelerden Endonezya da kucuk partiler bu uygulama ile temsil imkani bulmalarina karsin tekil olarak sandalye kaybina ugradiklarindan 1999 yilinda soz konusu uygulamadan vazgecilmistir Secim cevresi duzeyinde nispi temsil hesaplama yontemleri Nispi temsil sisteminde tum ulkenin tek bir secim cevresi olmamasi durumunda alinan oy ile elde edilen sandalyelerin orantili olmasi amaciyla secim cevrelerinde alinan oylarin sandalyelere nasil dagitilacagini tespit etmek icin bir hesaplamaya ihtiyac duyulmaktadir Bunun nedeni partilerin aldiklari oylarin secim cevresindeki gecerli oylarin sandalye sayisina bolunmesiyle ortaya cikan sayiya secim kotasi bolundugunde elde edilen sayilarin toplam sandalye sayisina ulasamamasidir diger bir ifadeyle artik oylarin kalmasidir Ornegin 5 sandalyenin ve 100 000 gecerli oyun oldugu bir secim cevresinde Parti Aldigi oy Sandalye sayisi Artik oyA partisi 36 000 1 16 000B partisi 30 000 1 10 000C partisi 24 000 1 4 000D partisi 10 000 0 10 000Toplam 100 000 3 40 000 Toplamda 40 000 artik oy mevcuttur ve kalan iki sandalyenin dagitilmasi soz konusu artik oylarin paylastirilmasina bagli olacaktir Artik oylarin partilere nasil dagitilacagi bir sorun olusturdugundan bu artik oylari dagitacak ya da bastan artik oy olusturmayacak cesitli yontemlere ihtiyac duyulmaktadir Bu amacla kullanilan baska yontemler bulunmakla birlikte temelde asagida bahsedilen bes farkli hesaplama yontemi mevcuttur En Buyuk Artik Bu usulde acikta kalan sandalyeler artik oylarin buyuklugune gore dagitilir Yukaridaki ornekten devam edilecek olursa A partisi 16 000 artik oya sahip oldugundan bir sandalye daha kazanir Son sandalye ise ayni miktarda artik oya sahip olan B veya D den birine verilecektir Artik oylarin esitligi durumunda sandalyenin hangi partiye gidecegi ilgili ulkenin secim kanununca belirlenmektedir Ornegin kura yontemi kullanilabilir En Kuvvetli Ortalama Bu yontemde partilerin ilgili secim cevresinde aldigi toplam oylar partilerin ilk dagitim sonucunda kazandiklari sandalye sayisina 1 eklenerek elde edilen sayiya bolunur Cikan sayilar buyukten kucuge siralanir ve acikta kalan sandalyeler bu sayilarin ait oldugu partilere verilir Yukaridaki ornekten devam edilecek olursa A partisi 36 000 1 1 18 000 B partisi 30 000 1 1 15 000 C partisi 24 000 1 1 12 000 D partisi 10 000 0 1 10 000 Buna gore bosta kalan iki sandalye en buyuk ortalamalara sahip A ve B partilerine verilir D Hondt Bu usulde secim cevresindeki oylarin paylastirilmasi neticesinde artik oy ve bosta kalan sandalye mevzubahis degildir Secime katilan partilerin isimleri alt alta ve aldiklari gecerli oy sayilari da hizalarina yazilir Partilerin oy sayilari once bire sonra ikiye sonra uce vs o secim cevresindeki toplam sandalye sayisina ulasincaya dek bolunur Elde edilen sayilar parti ayrimi olmaksizin buyukten kucuge siralanir ve secim cevresinden secilecek uye sayisi kadar sayi uzerinden siyasi partilere veya bagimsiz adaylara sandalyeler dagitilir Yukaridaki ornekten devam edilecek olursa Partiler Oy 1 Oy 2 Oy 3 Oy 4 Oy 5 Sandalye sayisiA 36 000 18 000 12 000 9 000 7 200 2B 30 000 15 000 10 000 7 500 6 000 2C 24 000 12 000 8 000 6 000 4 800 1D 10 000 5 000 3 333 2 500 2 000 0 Bu cizelgeden de anlasilacagi uzere bolunme islemlerinden elde edilen sayilarin buyukten kucuge siralamasi 36 000 gt 30 000 gt 24 000 gt 18 000 gt 15 000 seklinde oldugundan secim cevresindeki sandalyeler bu sayilara tekabul eden partilere A partisi 2 B partisi 2 ve C partisi 1 olacak sekilde dagitilir Saint Lague Bu usulde d Hondt usulundeki hesaplama yontemi kullanilmakla beraber kucuk partiler lehine bir miktar avantaj olusturmak icin partilerin aldiklari oylar sirasiyla 1 2 3 4 sayilari yerine sadece tek sayili bolenlere diger bir ifadeyle 1 3 5 7 sayilarina bolunur Bu dogrultuda bir sayi daha buyuk sayilara bolundugu zaman elde edilecek paylar daha kucuk olacagi icin kucuk partilerin milletvekili elde etme sansi artmaktadir Cok sayida partiden olusan bir parlamento yapisi ve bu dogrultuda siyasi sistemde istikrarsizlik ihtimalleri dolayisiyla Iskandinav ulkelerinde bu usul Iskandinav Versiyonu Sainte Lague veya Denklestirilmis Sainte Lague Sistemi adiyla modifiye edilmistir Klasik Sainte Lague usulunden farkli olarak bu usulde ilk bolen 1 degil de 1 4 olabilmekte diger bir ifadeyle bolenler 1 4 3 5 7 seklinde siralanmaktadir Ilk bolenin 1 4 olmasi cok kucuk partilerin milletvekili kazanma ihtimalini azaltmaktadir Yukaridaki ornekten B Partisinin 27 000 oy aldigi ve digerlerinin degismedigi varsayimi altinda Klasik Sainte Lague usulunde asagidaki tablo ortaya cikmaktadir Partiler Oy 1 Oy 3 Oy 5 Sandalye sayisiA 36 000 12 000 7 200 2B 27 000 9 000 5 400 1C 24 000 8 000 4 800 1D 10 000 3 333 2 000 1 Bu cizelgeden de anlasilacagi uzere bolunme islemlerinden elde edilen sayilarin buyukten kucuge siralamasi 36 000 gt 27 000 gt 24 000 gt 12 000 gt 10 000 seklinde oldugundan secim cevresindeki sandalyeler bu sayilara tekabul eden partilere A partisine 2 B C D partilerine 1 olacak sekilde dagitilir ve boylece d Hondt usulunden farkli olarak D Partisi de uyelik elde etmis olur Bununla birlikte Iskandinav Versiyonu Sainte Lague uygulanmis olsaydi D Partisi sandalye kazanamayacakti Milli Bakiye Bu yontemde ulke duzeyinde secim cevrelerinden gelen tum artik oylar ve bosta kalan sandalyeler tek bir havuzda toplanir Ulke duzeyindeki artik oylar toplami secim cevrelerinde bosta kalan sandalyelerin toplamina bolunerek bir sayi elde edilir Her partinin artik oylar toplami bu sayiya bolunur ve her partiye milli bakiyeden ne kadar sandalye verilecegi belirlenir Bu usul saf nispi temsilden sonra orantililigi en fazla saglayan yontemdir Kaynakca a b c d e f Emrah Hurma 1 Eylul 2020 PDF TBMM 18 Nisan 2021 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 7 Nisan 2023