Termofil Muharebesi veya Thermopylae Muharebesi (/θərˈmɒpɪliː/ thər-MOP-i-lee; Yunanca: Μάχη τῶν Θερμοπυλῶν, Máchē tōn Thermopylōn), Ahameniş İmparatorluğu’nun Yunanistan’ı ikinci kez işgal girişimi sırasında gerçekleşen üç günlük bir muharebedir. Muharebe, Sparta Kralı I. Leonidas’ın komutasındaki Yunan Şehir Devletleri ittifakı kuvvetleri ile I. Serhas (Kserkses) komutasındaki Pers kuvvetleri arasında cereyan etmiştir. Pers ve Yunan kuvvetleri, M.Ö. 480 yılının Ağustos ya da Eylül ayında, Artemision Deniz Muharebesi’yle aynı günlerde, Ege Denizi sahiline yakın Termofil Geçidi’nde karşılaşmıştır.
Termofil Muharebesi | |||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Yunan-Pers Savaşları | |||||||||||
Jacques-Louis David’in Leonidas Termofil’de adlı çalışması | |||||||||||
| |||||||||||
Taraflar | |||||||||||
Ahameniş İmparatorluğu | |||||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||||
I. Leonidas (ölü) Thespiaeli Demophilus (ölü) İstefeli Leontiades | I. Serhas (ölü) (ölü) | ||||||||||
Güçler | |||||||||||
| |||||||||||
Kayıplar | |||||||||||
4.000 (Herodotos) | 20.000 (Herodotos) |
Yunanistan’ı işgal etmeye yönelik bu girişim, I. Serhas’ın M.Ö. 490 yılındaki kuvvetlerinin zaferiyle sonuçlanan Maraton Muharebesi’ne gecikmiş bir yanıt olmuştur. I. Serhas, Yunanistan’ı istila etmek için büyük bir ordu ve donanmayla harekete geçmiştir. Herodot’un “Tarih” isimli kitabında I. Serhas’ın ordusunun öylesine büyük olduğu anlatılır ki, bir dinlenişte bir gölü kuruttukları söylenir, fakat bu Modern Tarihçiler tarafından pek ciddiye alınmaz. Persler’in karşı tarafında general Themistokles Yunan İttifakı’na, Pers kuvvetlerini hem karada hem de denizde durdurmak için aynı anda Termofil Geçidi’ni ve Artemision Boğazı’nı tutmayı önermiştir.
Bu strateji kabul görünce MÖ 480 yılının yazında 7 bin civarında askerden oluşan bir Grek kuvveti kuzeye doğru yürüyüşe geçmiştir. Antik kaynaklarda bir milyondan büyük olduğu öne sürülen bir Pers ordusu Ağustos ayı sonlarında ya da Eylül başlarında Geçit'e ulaşmıştır. Ancak bugün bu rakam fazlasıyla abartılı bulunmaktadır. Günümüz tarihçileri, 100 bin ile 300 bin arasında değişen bir sayıyı kabul etmektedirler. Serhas, dört gün boyunca saldırıya geçmemiş, beşinci gün Geçit'e taarruz etmiştir. Grek savunması iki gün boyunca art arda gelen Pers saldırılarını göğüsleyerek durumunu korumayı başarmıştır. İkinci günün sonunda Epialtes adında o civardan biri, Grek hatlarının gerisine çıkan küçük bir dağ geçidini Perslere göstererek Greklere ihanet etmiştir. Kuvvetlerinin arkadan çevrileceğini fark eden Leonidas 300 Spartalı, 400 Tebaili, 700 Therpianlı ve birkaç yüz savaşçı ile birlikte Geçit'te kalmış, Grek Ordusu'nun büyük bir kısmını geri göndermiştir. Kral Leonidas, bu artçı birliği mağlup etmiştir ancak hayatını yitirmiştir.
Kısa süre sonra Grek İttifakı Donanması Komutanı Atinalı Themistokles, Thermopylae'deki yenilginin haberini almıştır. Grek stratejisi hem Thermopylae'nin hem de Artemision Boğazı'nın tutulmasını gerektirdiği için ve bu arada Donanma'nın uğradığı kayıpları da dikkate alarak Salamis Körfezi'ne çekilme kararı alınmıştır. Pers Ordusu Boeotia'yı boydan boya geçerken kentleri yağmalamış ve daha önceden tahliye edilmiş olan Atina'ya girmiştir. Daha sonra Pers Donanması karşısında kesin sonuç arayan Grek İttifakı, MÖ 480 yılında Salamis Deniz Muharebesi'nde Pers Donanması'nı ağır bir yenilgiye uğratmıştır. Donanmayı kaybeden I. Serhas, Avrupa topraklarında tuzağa düşmekten çekinerek, açlık ve hastalıktan önemli bir kısmını kaybettiği ordunun büyük kısmıyla Asya'ya çekilmiştir. Gerideki kuvvetlerinin komutasında General 'u bırakmıştır. Ertesi yıl Mardonius kuvvetleri Platea Muharebesi'nde yenilgiye uğramış ve bu yenilgi, ikinci Pers istilasının sonunu getirmiştir.
Hem antik hem de günümüz yazarları Thermopylae Muharebesi'nin kendi yurtlarını savunan kuvvetlerin bu nedenle sahip oldukları güce örnek olarak almaktadır. Bu muharebede Grek kuvvetlerinin gösterdiği direnç ve başarı, araziyi askeri bir unsur olarak iyi kullanmanın ve uygun donanımın, uygun askeri eğitimin bir örneği olarak ele alınmıştır.
Antik kaynaklar
Grek – Pers Savaşları üzerine birinci el kaynakların hemen hemen tümü Grek kaynaklarıdır. Pers tarihçilerin çalışmalarından hiçbiri günümüze ulaşmamıştır. Bunun sonucu olarak gerek Grek - Pers Savaşları, gerekse de Persler konusundaki bilgilerimizin az çok "taraflı" olduğunu kabul etmek gerekecektir. Yunan – Pers Savaşları konusunda temel antik kaynak Karyalı tarihçi Herodot'dur. Sicilyalı tarihçi Diodorus, kısmen Eforus'tan yararlanarak Yunan – Pers Savaşları'yla ilgili bazı bilgileri MÖ 1. yüzyılda kaleme aldığı çalışmasında işlemiştir. Diodorus'un verdiği bilgiler Herodot'la büyük ölçüde uyumludur. Yunan – Pers Savaşları daha az ayrıntı verilerek birkaç antik tarihçi tarafından daha anlatılmaktadır. Bunların arasında , Plutarkhos ve oyun yazarı Eshilos sayılabilir. Yılanlı sütun gibi bazı arkeolojik buluntular da Herodot'un anlatımlarını desteklemektedir.
Muharebeyle ilgili olarak Herodot'un anlatıları rengarenk süslemeler ve abartılarla doludur. Bu anlatılar başka kaynaklarca doğrulanmış değildir. Dahası muharebeyle ilgili bir dizi söylenceye kaynak oluşturur. Herodot'un Thermopylae ile ilgili anlatıları açık biçimde Sparta "yiğitliğine" övgü şeklindedir. Antik Yunan kaynaklarında övgü dolu abartılara bir örnek de Plutarkhos'dan gelir. Kral Leonidas'ın karısı Gorgo eşine, eğer geri dönmezse ne yapması gerektiğini sorduğunda Leonidas'ın "iyi bir adamla evlen ve iyi çocukların olsun" dediğini ileri sürer.
Yakın geçmiş
Persler, Med İmparatorluğu'nu MÖ 550 yılında yıkarak bağımsızlıklarını kazandılar ve neredeyse çeyrek asır içinde sınırlarını büyük bir hızla genişleterek bir imparatorluk haline geldiler. Bu kısa süre içinde (Lidya Krallığı)'nı yıkarak batıda sınırlarını Ege kıyılarına uzattılar. Ardından kuzeyde Hazar Denizi kıyılarına, doğuda Hindistan'a kadar genişlediler. Çok kısa süre sonra Babil İmparatorluğu'nu yıkarak tüm Levant'ı, MÖ 525 yılında da Mısır topraklarını kontrolleri altına aldılar. Bu denli hızlı genişleyen bir imparatorluğun hakimiyeti altına aldığı topraklardaki halklar, halen ayaklanma eğilimi içindeydiler.
Grek şehir devletlerinden Atina ve Eretria, MÖ 499 – 494 yılları arasındaki, sonuçta yenilgiye uğrayarak şiddetle bastırılan İyon Ayaklanması'nı askeri yönden desteklemişlerdi. Bu tarihlerde Pers hükümdarı olan I. Darius tahtı pek de meşru olmayan yoldan ele geçirmişti, dahası hükümdarlığının büyük bir bölümünde ayaklanan tebasını bastırmakla geçirdi. İyon Ayaklanması da bu ayaklanmalardan biriydi. Ayaklanma, imparatorluğun bütünlüğü için bir tehdit olmuştu. Dışarıdan da desteklenmiş olması durumu ciddi hale getiriyordu, gelecekte benzer bir durumun ortaya çıkması mümkündü. Atina ve Eretria'nın, Herodot'a göre cezalandırılması ya da "kendi işleriyle uğraşmaları" yönünde caydırıcı bir biçimde uyarılmaları gerekiyordu. Öte yandan bu haddini bildirme, İmparatorluk'un topraklarını Avrupa içlerine doğru genişletmek için bir bahane olacaktır. Dahası, Antik Yunan dünyasının siyasi bir birliğe sahip olmaması da I. Darius'un işini kolaylaştıracak gibi görünüyordu.
Bu amaçla MÖ 492 yılında General komutasındaki donanma ve ordu Trakya üzerine bir sefere girişti. Bu seferin amacı İyon Ayaklanması sırasında kontrolden çıkan Trak kabilelerini yeniden ele geçirmek ve Makedonya Krallığı'nı bağlı bir krallık haline getirmekti. Böylece Yunanistan'ın kara yaklaşımı esas sefer için güven altına alınacaktı. General Mardonius, koşullar buna elverirse Yunanistan'a girecekti. Mardonius'un seferi başarılı gelişmiştir. Trakya yeniden Pers İmparatorluğu topraklarına dahil edilirken 'un Makedonya Krallığı'ı Pers Sarayı'na bağlı bir krallık haline getirildi. Ancak daha sonra, yine aynı yıl içinde uğranılan bir deniz felaketi seferin, aslında ana hedefi olan Yunanistan'a ulaşamadan sona erdirilmesini zorunlu kılmıştır.
Bir sonraki yıl, MÖ 491'de Darius tüm Grek kent devletlerine elçiler göndererek, sembolik olarak boyun eğmeyi ifade eden toprak ve su istemiştir. Bir önceki sene Trakya'daki güç gösterisinin de etkisinde kalarak birçok kent devleti bu isteği yerine getirmiştir. Ancak Pers elçileri Atina'da toprak vermek anlamında bir çukura atılarak, Sparta'da ise su vermek anlamında bir kuyuya atılarak idam edildiler. Elçilere karşı bu tutum açıkça Pers İmparatorluğu'na savaş ilan etmekti.
Doğrudan Yunanistan'a bir saldırı için MÖ 490 yılında General ve Artaphernes komutasında güçlü bir ordu ve donanmaKilikya'dan denize açılmıştır. Donanma önce Nakşa'yı düşürmüş, sonra Kiklad Adaları'nin diğer kentlerini almıştır. Daha sonra Eretria'yı kuşatan Pers Ordusu kenti düşürmüştür. Bir sonraki hedef Atina olacaktır. Pers Ordusu, Atina'ya 40 km. mesafedeki Maraton Ovası'na çıkarma yapmıştır. Bu arada Atina Ordusu da ovanın Atina yaklaşımını tutmuştur. Maraton Muharebesi'nde yenilgiye uğrayan Pers kuvvetleri bunun üzerine Asya kıyılarına geri çekildiler.
Bu yenilgi üzerine Darius yeni ve daha büyük bir ordu ve donanma hazırlamaya girişti. Ancak MÖ 486 yılında Mısır'da çıkan bir ayaklanma yüzünden Yunanistan'ın istilası belirsiz bir tarihe ertelenmiştir. Fakat Darius ayaklanmanın bastırılması için yapılan hazırlıklar sırasında ölmüştür. Tahta geçen oğlu I. Serhas Mısır'daki ayaklanmayı bastırdıktan sonra Yunanistan'ın işgali hazırlıklarını devam ettirdi. Yunanistan'ın istilası hazırlıkları uzun soluklu bir planlama ve geniş çaplı hazırlıklar gerektirmektedir. İstila güzergâhı üzerindeki muazzam istihkam çalışmaları da önceden planlanmıştır. Serhas, ordusunu Çanakkale Boğazı'ndan duba köprülerden karşıya geçirmeyi, donanmayı da Aynoroz Yarımadası'ı dolaştırmadan, kazdıracağı bir kanaldan geçirmeyi hesaplamıştır. Yarımadayı dolaşmaktan kaçınılmak isteniyordu çünkü bir Pers donanması General Mardinous'un seferi sırasında MÖ 492'de burada bir fırtınaya yakalanmış hemen hemen tümüyle elden çıkmıştı. Her iki istihkam projesi de günümüz devletlerini bile zorlayacak projelerdir. Hazırlıklar MÖ 480 yılı başlarında tamamlanmıştır. Sard'da toplanan ordu Kuzeybatı Anadolu'ya yürüdü ve Çanakkale Boğazı'nı iki duba köprü üzerinden geçti.
Atina da MÖ 480'li yılların ortalarından itibaren bir Pers savaşına hazırlanmaktadır. Bu hazırlıklar içinde en önemlisi Atinalı politikacı Themistokles'in önderliğinde büyük bir donanmanın hazırlanmasına MÖ 482 yılında başlanmasıdır. Perslerle çarpışabilmek için güçlü bir donanmaya ihtiyaçları olacaktı. Daha doğrusu Themistokles'in görüşü buydu ve Atinalılara bunu empoze etmek için büyük çaba harcadı. Olayların sonraki aylardaki seyri Themistokles'in bu stratejik görüşünü haklı çıkaracak ve Yunanistan'a yönelen Pers saldırısı bu donanma sayesinde def edilecektir. Sonraki birkaç onyıl içinde de bu donanma, Atinayı deniz ticaretine dayanan bir imparatorluk haline getirecektir. Ancak Atina'nın hem denizde, hem de karada savaşacak kadar insangücü yoktur. Bu nedenle Grek kent devletleriyle ittifaklar oluşturulması bir zorunluluk olarak gerekmektedir. Bu arada I. Serhas MÖ 481 yılında Grek kent devletlerine elçiler göndererek kendi iradesine boyun eğmelerini istedi. Ancak MÖ 491'de elçileri öldürmeleri nedeniyle Atina ve Sparta'ya elçi gönderilmemiştir. Böylece bu iki en güçlü kent devleti etrafında bir toparlanma başlamıştır. Korint'te MÖ 481 yılı sonbaharının sonlarına doğru toplanan bir konferansla Grek kent devletleri arasında bir ittifak şekillenmiştir. Bu ittifak, destek istemek için delege gönderme ve mutabık kalınmak koşuluyla katılan kent devletlerinden savunma noktalarına birlik sevk etmek yetkilerine sahipti. Grek dünyasının siyasi olarak bölünmüş yapısı içinde bu birleşme dikkat çekicidir. Özellikle de bazı kent devletleri teknik olarak halen savaş halindeyken.
Kongre, MÖ 480 yılı baharında bir kez daha toplanmıştır. Teselya heyeti, Grek kuvvetlerinin Olimpos Dağı ile arasında yer alan "Tapınak Vadisi"'ni tutmalarını önermiştir. Böylelikle Pers ordusunun, daha Teselya sınırında Yunanistan'a girmesinin önleneceğini ileri sürmüştür. Bu öneri, Pers ordusunun vadiyi bir geçit olarak kullanmaktan başka yolu olmadığına inanıldığı için kabul edildi ve Vadi'ye onbin hoplitten oluşan bir kuvvet gönderildi. Spartalıların komutanı Euaenetus, Atinalıların komutanı ise Themistokles'tir. Tapınak Vadisi'nde kamp kurduktan birkaç gün sonra Makedonya Kralı I. Alexander'ın habercileri kampa gelmiştir. Haberciler, Pers Ordusu'nun ve Donanması'nın büyüklüğünü anlatarak "ayaklar altında çiğnenmemelerini, oradan ayrılmalarını" tavsiye etmişlerdir. Bu arada Tapınak Vadisi'nin Teselya'ya ulaşan tek yol olmadığı, Makedonya'nın tepelik bölgesinden geçen bir başka yol daha olduğu keşfedildi. Bu durumda Pers ordusunun vadiyi hiç kullanmadan Sarantoporo Geçidi üzerinden yürüyebileceği, Grek kuvvetlerinin gerisine sarkarak bu orduyu imha edeceği açıktır. Bunun üzerine vadiyi tutmak için gönderilen Grek kuvvetleri geri çekilmiştir. Bu durum, Greklerin kendi kentleri ve yakın civarı dışında Yunanistan'ı ne kadar az tanıdıklarını, askerî harekâtlara ne denli hazırlıksız kalkıştıklarını gösteren bir örnek olarak görülebilir.
Kısa bir süre sonra I. Serhas'ın ordusuyla Çanakkale Boğazı'nı geçerek Avrupa topraklarında ilerlediği haberi alındı. Bunun üzerine Themistokles daha farklı bir strateji önermiştir. Pers Ordusu'nun Güney Yunanistan'a Boeotia, Attika ve Mora Yarımadası'na yürüyebileceği tek hat, sarp dağlarla deniz arasında kalan Thermopylae Geçidi gibi oldukça dar bir geçittir. Bu geçit, sayıca Pers Ordusu'ndan çok daha az da olsalar hoplitlerce kolayca savunulabilir durumdadır. Aynı zamanda Pers Donanması'nın Thermopylae Geçidini denizi üzerinden pas geçmesini ve geriye asker çıkarmasını önlemek için Grek İttifakı Donanması'yla Artemision Boğazını kesmek gerektiğini ileri sürdü. Bu ikili strateji kongre tarafından onaylanmıştır. Ancak Mora kentleri planı tam olarak benimsemediler. Her şey bir yana bırakılarak Korint Kıstağı savunulmalıydı. Böyle olunca kıstağın kuzeyinde kalan Atina'nın tüm kadın ve çocuk nüfusu Mora Yarımadası'nın kentine ve Salamis Adası'na tahliyesine başlanmıştır.
Muharebe öncesi
Trakya'yı geçen Pers Ordusu acele etmeden Makedonya içlerinde ilerliyordu. Ağustos ayında casuslar, Ordu'nun Yunanistan anakarasına yöneldiği ve yaklaşmakta olduğu haberini iletmişlerdir. Yılın bu zamanı, Grek ittifakının de facto askeri lideri olan Sparta'da Apollon onuruna düzenlenen'nin kutlandığı günlerdir. Sparta yasalarına göre Carneia sırasında herhangi bir askeri faaliyet yasaklanmıştır. Maraton Muharebesi'ne de bu yüzden katılamamışlar, muharebe alanına her şey olup bittikten sonra intikal edebilmişlerdi. Aynı zamanda Olimpik Oyunlar vardı ve dolayısıyla bu dönem, bir barış dönemi olmalıydı. Savaşa girmek bu yüzden Sparta Ordusu için kutsal değerlere iki kat saygısızlık olacaktır. Bu durumda efor'lar iki eş kraldan biri olan I. Leonidas'ı Pers Ordusu'nun ilerlemesini Thermopylae Geçidi'nde durdurmak için göndermeye karar verdiler. Bu hareket tarzında amaç, diğer Grek kent devletlerinin Kral Leonidas'ın Thermopylae'ye yürüdüğünü görerek, Perslere boyun eğmek yerinde savaşa katılmalarını sağlamaktı. Esasen Carneia Festivali sona erdiğinde, Sparta'da bir garnizon bırakarak tüm kuvvetleriyle birlikte Thermopylae'ye hareket edilecekti. Bu arada Leonidas kuvvetleri Pers ilerlemesini geciktirecekti. Kral Leonidas, beraberinde götürmesine izin verilen 300 kraliyet muhafızı, bin kadar Fokidalı ve aralarında helotların da olduğu bir birlik teşkil etmiştir. Leonidas'ın planı, Thermopylae üzerine yürürken geçtiği yerlerden de olabildiğince asker alarak ilerlemek ve esas Sparta Ordusu gelene kadar geçidi tutmaktı.
Herodot'un aktardığı şekliyle Thermopylae söylencesi, Spartalılar'ın bir önceki yıl Delfi kahinlerine danışmalarıyla başlar. Kahinlerin onlara söyledikleri kısaca ya kentlerinin Persler tarafından yağmalanacağı ya da bir kralın kaybına yas tutacakları şeklindedir. Herodot, Kral Leonidas'ın elindeki kuvvetlerin bir zafer kazanmak için yeterli olmadığını bildiğinden kehanete inandığını, böylece kendi ölümünü kaçınılmaz gördüğünü ve Sparta uğruna bilerek ölüme gittiğini anlatmaktadır.
Thermopylae yolunda Leonidas kuvvetleri, geçtikleri yerleşimlerden katılan askerlerle 7 binden fazla bir kuvvet haline gelmiştir. Leonidas, Thermopylae Geçidi'nin en dar olan orta kesimini kamp ve savunma hattı olarak seçti. Burada kısa süre önce Fokidalılar bir savunma duvarı yapmıştı. Bölge hakkında bilgi edinen Leonidas, Thermopylae'nin dışından ve etrafından dolaşarak gerisine çıkan bir dağ patikası olduğunu öğrenmiştir. Bunun üzerine bin Fokidalı askeri bu geçidi tutmaları için gönderdi.
Ağustos ayı ortalarında Pers Ordusu'nun, 'nin karşı tarafında Thermopylae yönünde ilerlemekte olduğu görülmeye başlanmıştır. Pers kuvvetlerinin yaklaşması üzerine bir savaş konseyi toplanmıştır. Bazı Moralılar Korint Kıstağı'na çekilerek orada savunma yapmayı, Pers Ordusu'nun Mora'ya girmesini engellemeyi önerdiler. Yakın kent devletleri olan Fokida ve askerleri ise bu görüşe içerleyerek Thermopylae'de savunma yapılmasını ve daha fazla kuvvet için kent devletlerine adam gönderilmesini önermiştir. Kral Leonidas gerginliği yatıştırdı ve Thermopylae'de savunma yapılması konusunda herkesi ikna etti.
Bu arada Serhas, Leonidas'a elçiler göndererek barış önerdi. Grekler özgür kalacak ve Perslerin dostu sayılacaktı. Dahası, şu an sahip olduklarından daha geniş topraklara yerleşebileceklerdi. Serhas'a boyun eğmeyen kent devletlerinin topraklarından bir kısmı kendilerine verilebilirdi. Leonidas bu koşulları geri çevirmiştir. Pers elçileri silahlarını bırakmalarını isteyince de ünlü sözünü söylemişti, "gelin, alın" Daha ünlü bir karşılık generallerinden birinden geldi. Leonidas elçilerin isteklerini geri çevirdiğinde elçi, Pers Ordusu'nun gücünü ifade etmek amacıyla Pers oklarının güneşi örttüğünü söylemiştir. Generalin karşılığı "O takdirde gölgede dövüşeceğiz demektir" olmuştur. Pers elçilerinin elleri boş dönmesiyle artık savaş kaçınılmaz olmuştur. Ancak I. Serhas, Grek kuvvetlerinin çözülmesi olasılığını dikkate alarak saldırmak için dört gün bekledi. Bu beklemeyle hem Donanma'nın Eğriboz Boğazı'na girmesi, hem de karşısındaki kuvvetlerin durumu hakkında daha ayrıntılı bilgi sağlamak için zaman kazanmıştır. Bu ex-ante doğru bir taktikti, çünkü anlaşıldığı kadarıyla Leonidas'ın müdahalesi olmasaydı Grek kuvvetleri Korint Kıstağı gerisine çekilme kararı alacaklardı.
Savaş tarzı
Pers savaş tarzı
Pers ordusu, İmparatorluğun geniş topraklarından ve farklı toplumlardan gelen, unsurlardan oluşmaktaydı. Yine de, Herodot'a göre ordunun genelinde, en azından silahlarda ve savaş tarzında bir tek tiplilik ve uyumluluk vardır. Bunların bir kısmı İmparatoluk tebasından askeri yükümlüklere bağlı olarak toplanan askerlerdir. Bir kısmı ise müttefik krallıklardan gelen birlikler ve kiralanan paralı askerlerdir. Bu birlikler, iyi eğitimli, Pers - Med piyade ve süvari teşkilleriyle desteklenirdi. Bunlar, İmparatorluk'un düzenli birlikleridir. Bu unsurlar kendi donanım ve silahlarıyla orduya katılır, kendi tarzlarında savaşırlardı. Profesyonel askerlerden oluşan düzenli birlikler, Ölümsüzler gibi, tek tip donanıma sahiptiler. Göçebe topluluklardan ok, yay, mızrak gibi hafif silahlı askerler, muharebeye girmeyen işçi taburları, eşler, cariyeler ve köleler, Pers askeri garnizonlarında ve kamplarında hep görülen kalabalıkları oluştururlar.
Birlikler çoğunlukla yay-ok, kısa mızrak, kılıç ya da balta ile silahlanmış olup hasır bir kalkan taşıyorlardı. Askerler deri bir göğüs zırhı kuşanmışlardır. Fakat yüksek sınıftan kişiler daha iyi korumalı olarak metal göğüs zırhı kullanmaktaydılar. Pers ordusu başta kitlesel ok atışıyla düşmanlarını yıpratmak, ardından sonuç alıcı darbeyi indirmek için mızrak ve kılıçlarla göğüs göğüse çatışmaya girmek şeklinde bir savaş tarzı izliyorlardı. Pers piyade oluşumlarının sparabara olarak adlandırılan ilk hattı ok ve yay taşımaz, daha büyük hasır kalkan ve daha uzun (2 metreye yakın) bir mızrak taşırlardı. Pers ordusunun bel kemiğini oluşturan bu oluşum ön hatta bir "kalkan duvarı" oluşturarak diğer birlikleri karşı tarafın ok atışlarından korumaktaydı. Fakat asıl işlevleri, "düşman"la ilk göğüs göğüse çatışmaya girecek olan birlikler olmalarıdır. Pers süvarisi ise çoğunlukla okçu süvariden oluşan hafif süvariydi.
Grek savaş tarzı
Grek kent devletleri arasındaki savaş tarzı, esas olarak okçularla ve sapancılarla desteklenen hoplitlerin falanks düzenine dayanmaktadır. En azından MÖ 650'ye kadar uzanan bir dönem için böyledir. Söz konusu tarih bir Grek seramiğinin tarihlendirilmesine dayanmaktadır. Hoplitler, ağır piyade olarak uygulamada, bu şekilde savaşabilmek için gereken teçhizatı sağlayabilecek olanakları olan orta sınıf halktan oluşurdu. Atinalılar bu sınıfa "zeugites" adını vermiştir. Zeugites, kentin çiftçi, tüccar ve esnaf gibi özgür vatandaşlarıdır. Bu insanlar, çoğu kez tepeler arasındaki tek bir vadiden daha fazlası olmayan kent arazisindeki kendi paylarını korumak uğruna güçlü bir birlik duygusu içindedirler. Bu sınıftan (esasen mülk sahibi) her yetişkin erkek vatandaş, kendi techizatını kendi sağlayarak kentin ordusunda hizmet vermekle yükümlüdür. Bu adamlar orduda piyade olarak hizmet vermek zorundadırlar. Çünkü zaten sınırlı olan kent topraklarında at besleyecek kadar otlak ayırmak olanaksızdır. Dolayısıyla Grek kent devletlerinin ordularında süvari teşkili yoktur.
Hoplitlerin silahları, omuzdan kalçaya kadar inen bir göğüs zırhı, ki genellikle göğüs kısmı deri üzeri bronzdur, karnın alt kısmını koruyan geniş bir kemer, dizlikler, alından burun ucuna kadar uzanan dar bir köprüsü olan bronz tolga, aspis ya da hoplon adı verilen büyük, yuvarlak ve dışbükey, demirle güçlendirilmiş ahşap bir kalkandan oluşurdu. Hoplitlerin esas silahları ise dori adını verdikleri uzun kargıdır. Bu mızrak, Pers askerlerindeki mızraklardan önemli ölçüde uzundur. Ayrıca "xiphos" adı verilen iki yanı keskin demir bir kılıç taşırlardı. Ağır zırh ve uzun bir mızrak, göğüs göğüse mücadelede Greklere önemli bir üstünlük ve uzun menzilli silahlara karşı ciddi bir koruma sağlamaktadır. Bu tarz silahların (silah ve diğer donanım anlamında) benzerleri dönemin başka ordularında da rahatlıkla görülebilmektedir. Esasen hoplit, geniş bir coğrafyada bilinen bir ağır piyadeden fazlası değildir. Grek ordusunun asıl gücünü oluşturan hoplit değil, hoplitlerin bir arada ve belirli bir düzende muharebe etmesi olan falanks tertiplenmesidir. Aslında bu tarz muharebe geleneği Mezopotamya kaynaklıdır. Falanks, silahlarının dönük olduğu "keskin" kenarı yönünde ağır ama karşı konulması oldukça güç ilerleyen bir askerî güçtür. Genellikle ve standart olarak 8 hat derinlikle oluşturulan ve her hat diğerlerine olabildiğince yakın duran falanks, bu haliyle insanlardan oluşsa da adeta katı bir kütledir. Falanksın ilk üç hattı uzun kargıları ileri doğru yatay uzatırlar. Böylece bu üç hattın kargıları, en öndeki hattın da ilerisine uzatılmış olur. Gerideki hatlardaki askerler ise kargılarını yukarı doğru dik, fakat hazırda tutarlar. Falanksın özellikle ön hattında yer alan hoplitlerin kalkanları vücutlarını kısmen örter, kısmen açık kalan sağ taraf ise, sağ yanlarındaki hoplitin kalkanı ardına çekilerek örtülür. Bu zorunluluk falanksı daha da "sıkı" hale getirir, çünkü hiçbir asker, sağındakinden fazla uzaklaşmak istemez.
Falanks saldırısı, ağır silahlar yüzünden yavaş sayılabilecek bir ileri koşuyla başlar. Bu arada moral güç için savaş çığlıkları atarlar. Karşıdaki güç falanks olsun olmasın çarpışma şiddetlidir. Her hoplit, kargısını karşı taraftaki bir askere, zırhın korumadığı bir nokta seçip saplamak amacındadır. Eğer karşı tarafın kalkan duvarı yarılırsa bu kez kargılar bırakılarak çatışmaya kılıçla devam edilir ve zırh olmayan bir tarafa, sık sık bacak ve kollara darbe savrulmaya çalışılır.
Daha yoksul vatandaşlar, yani mülksüzler, orduya daha hafif techizatla katılmak durumundadırlar. "Peltast" ve "Psiloi" adı verilen hafif piyade unsurları da Grek kuvvetlerinin bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu oluşumların Grek ordularında önemi ve yeri giderek artmıştır. Örneğin Platea Muharebesi'ne ordunun yarıdan fazlası psiloi unsurlardan oluşuyordu. Zırh, tolga ve güçlü bir kalkan alacak maddi olanakları olmayan yoksul kesimden yetişkin erkekler savaşlara bu şekilde silahlanarak katılabiliyorlardı.
Kuvvetler
Pers kuvvetleri
Yunanistan'ın ikinci istilası için I. Serhas'ın oluşturduğu ordunun kuvveti büyük tartışmalara neden olmuştur. Bunun nedeni, antik kaynaklarda bu konuda verilen rakamların gerçekten de son derece abartılı bulunmasıdır. Herodot sefere katılan asker sayısını 2,6 milyon olarak vermektedir. Herodot'a göre bu rakama denk sayıda yardımcı unsurlar da orduya katılmıştır. Çağdaş sayılabilecek ozan Simonides dört milyon, 800 bin rakamlarını vermektedir. Günümüz araştırmacıları Herodot dahil antik yazarların verdikleri bu rakamları, yanlış hesaplama ya da Grek zaferini yüceltmek amaçlı abartmalar olarak görme eğilimdedirler. Günümüzde Pers Ordusu'nun mevcudu konusunda kabul gören rakamlar 70 bin – 300 bin aralığında değişmektedir. Bu yaklaşımlar, dönemin Pers lojistik kapasitesi, toplam insan kaynaklarını etkileyen sınırlamalar gibi askeri göstergeleri üzerinde yapılan çalışmalara dayandırılmaktadır. Rakam ne olursa olsun, I. Serhas'ın başarılı bir seferi garantilemek için denizde ve karada ezici bir sayısal üstünlük sağlamak yönünde özellikle çaba harcadığı açıktır. Sonuç olarak Pers istila kuvveti için yaklaşık da olsa bir rakama ulaşılamadığından Thermopylae Muharebesi'ne katılan Pers kuvvetleri hakkında da kesin bir şey söyleme olanağı yoktur. Bu bağlamda tüm Pers Ordusu'nun Thermopylae üzerine yürüyüp yürümediği ya da Makedonya'daki ve Teselya'daki üslerde birlik bırakılıp bırakılmadığı da açık değildir.
Grek Ordusu
Diodorus bin Lakonyalı ve 3 bin kadar diğer Moralı olmak üzere toplam 4 bin kişinin muharebeye katıldığını ileri sürmektedir. Herodot, ozan Simonides'in bir yazıttan aktardığı bilgiye dayanarak aynı rakamı vermektedir. Ancak başka bir pasajda muharebeden önce Thermopylae'de 3.100 Moralı bulunduğunu belirtmektedir. Herodot'un 4 bin rakamı ile başka bir pasajda verdiği 3.100 arasındaki farkın, yani 900'ün helotlar olması gerekir. Herodot, Mora dışındaki kentlerden gelen kuvvetlerle birlikte 6.100 kişilik bir kuvveti toplam kuvvet olarak verir. Diodorus'a göre diğer kentlerle birlikte toplam Grek kuvveti 7.700'dür. Pers ileri hareketi üzerindeki tüm yerleşimlerden eli silah tutan erkekler gelip Grek kuvvetlerine katılmışlardır. Bu savaşçıların toplamı Pausanias'a göre 6 bin kişidir. Herodot'un helotlar hariç 5.200 rakamına eklendiğinde 11.200 rakamına ulaşılır.
Günümüzde tarihçilerin çoğu Herodot'u daha güvenilir bulmaktadır. Bu nedenle Herodot'un 5.200 rakamını esas alarak bu rakama 900 helotu ve bin Moralıyı eklerler ve böylece 7.100 ya da kabaca 7 bin rakamını kabul ederler. Ancak bu sadece bir yaklaşımdır ve başka hesaplar da makul sayılır. Bununla birlikte ordunun büyük bir bölümü çekilince sayı azalmıştır. Kalanlar 300 Spartalı, 700 Thespianlı, 400 Tebaili, 1.000 Fokidalı ve 900 helottur.
Stratejik ve taktik yaklaşımlar
Stratejik bakış açısından Grek kuvvetlerinin Thermopylae'de savunmada kalmaları, ellerindeki mevcut kuvvetin en uygun biçimde kullanılmasıydı. Pers Ordusu'nun Yunanistan anakarası içlerine daha fazla ilerlemesini önleyebildikleri sürece muharebe alanında kesin sonuç aramalarına gerek yoktu. Dolayısıyla savunmada kalmak yeterliydi. Gerek Thermopylae, gerekse de Artemision Boğazı, oldukça dar geçitleridir. Bu durum sayıca az Grek kuvvetleri için daha elverişlidir. Diğer taraftan böylesi büyük bir orduyla Pers kuvvetleri belirli bir bölgede uzun süre kalamayacaklardır. Bu nedenle Persler ya ilerlemek ya da geri çekilmek zorundadır. İlerlemek için ise Thermopylae'yi zorla geçmek gerekmektedir.
Thermopylae Geçidi, taktik açıdan Grek savaş tarzı yönünden ideal bir durum sunmaktadır.Falanks düzeninde muharebe eden hoplitler için dar bir geçidi savunmak, süvari tarafından kanatlardan kuşatılma riski olmadığından son derece uygun bir muharebe tarzıdır. Ayrıca daha hafif silah ve zırhlı Pers piyadesi için, bir geçitte falanksa saldırmak daha güçtür.
Grek kuvvetlerinin pozisyonunda en zayıf nokta, Thermopylae Geçidi'ne paralel bir dağ yolunun olmasıydı. Düşman, bu yolu kullanarak Grek kuvvetlerinin arkasına dolanabilirdi. Bu dağ geçidi süvari hareketleri için uygun olmasa da dağ muharebelerine alışkın olan Pers piyadesi için rahatlıkla geçilebilecek bir yoldur. Geçidin varlığını yöre halkından öğrenen Kral Leonidas Fokida birliğini tespit kuvveti olarak geçide göndermiştir. Leonidas'ın sağ kanadı zaten denizdir. Themistokles'in önerisiyle bu deniz zaten Grek İttifakı Donanması tarafından tutulmaktadır. Leonidas için sol kanadını örtmek, yeterli bir taktik önlem olarak görülmektedir.
Muharebe alanı
Bu tarihlerde Thermopylae Geçidi, kıyısı boyunca uzanan dar bir geçittir. Uzunluğu yaklaşık olarak 6,5 km.dir. Herodot geçidin en dar bölgesinde genişliğinin 15 metre olduğunu yazmaktadır. Geçidin kuzey kenarı boyunca Körfez, güney kenarı boyunca da sarp kayalıklar uzanmaktadır. Geçitte sıraya üç dar bölge vardır. Bu dar bölgelerden ortadakinde bir önceki yüzyılda alçak bir savunma duvarı inşa edilmişti. Fokidalılar, Teselya üzerinden gelecek saldırılara karşı topraklarını savunmak amacıyla bu duvarı inşa etmişlerdi. Günümüzde geçit denize yakın olmayıp birkaç kilometre içerdedir. Yıllar boyu erozyon ve çökelmeyle Malian Körfezi kıyıları dolmuştur.
Geçit halen doğal savunma olanakları sunmaktadır. II. Dünya Savaşı sırasında, 1941 yılında İngiliz Yurtdışı Sefer Kuvveti'nin Yeni Zelandalı bir birliği, Alman ordularına karşı eski muharebe alanından fazla uzak olmayan bir hatta artçı muharebesi vererek savunma yapmıştır.
Muharebe
Birinci gün
Pers Ordusu Thermopylae'ye geldiğinde kamp kurmuş ve dört gün boyunca taarruzi bir harekete girişmemiştir. Bir görüşe göre Pers planı, Ordu'nun Thermopylae'ye, Donanma'nın da Artemision'a aynı gün ulaşmasına, Fenike gemilerinin de bu sırada Eğriboz Boğazına güneyden girmesine dayanıyordu. Serhas'ın beklediği Donanma'ydı ve Donanma'nın Artemision'a ulaştığı gün Thermopylae'de saldırıya geçti. Grek İttifakı Donanması'nı bölgeden atarsa Thermopylae gerisine asker çıkarabilirdi. Diğer açıdan Serhas'ın karşısındaki kuvvetin durumu hakkında yeterli bilgi sahibi olabilmek için beklediği düşünülebilir. Nitekim Grek kampında ne kadar asker olduğunu ve ne yapmakta olduklarını gözlemek atlı için bir keşif çıkardığını biliyoruz. Keşfe gönderilen atlı Grek kampının ancak bir bölümünü, ama dikkatlice gözledi. Bazı savaşçıların çıplak olarak beden egzersizleri yaptığını, diğerlerinin ise saçlarını taradığını şaşkınlıkla izledi. Bu gözlemlerini anlatınca Serhas'da bunlara bir anlam verememiştir. Ancak, I. Kleomenes'la birlikte Sparta krallığı yapmış fakat tahtan indirilince Pers Sarayı'na sığınmış olan –ki Serhas'ın danışmanlarından biriydi- ¸ Sparta geleneklerine göre bunun savaş hazırlığı olduğunu söylemiştir.
Beklemenin nedeni ne olursa olsun, Serhas beşinci gün ordusuna saldırı emri vermiştir. İlk saldırı olarak beş bin okçuya atış için emir verilmiştir. Ancak tunç Grek kalkan ve tolgaları üzerinden sekip savrulan oklar savaşçılarda ciddi bir zarara yol açmamıştır. Esasen oklar bundan daha fazla etkili olabilirdi. Ancak günümüz araştırmacıları en azından 90 metre mesafeden ok atışı yapıldığını kabul etmektedir. Ok taarruzunun ardından Serhas on bin kişilik Med ve Huzistanlı savaşçıyı Grek hatlarına karşı taarruza kaldırmıştır. Anlaşıldığı kadarıyla Serhas, ilk saldırıyı seçkin birlikleriyle yapmayı tercih etmiştir, Pers ordularının bel kemiğini Pers – Med kuvvetleri oluşturmaktadır. Bu kuvvetler dalgalar halinde bir cephe taarruzuna giriştiler. Grek kuvvetleri ise geçidin en dar yerinde, Fokida duvarının önünde, geçidi olabilecek en az kuvvetle tutmak üzere yerleşmişlerdi. Muharebenin taktik ayrıntıları konusunda bilgilerimiz sınırlıdır. Diodorus, Greklerin büyük kalkanlarının gerisinde omuz omuza dövüştüğünü yazmaktadır. Muhtemelen standart falanks tertibinde dört sıra olarak, geçit boyunca ileri uzanmış mızraklarla ve geniş kalkanlarla adeta bir duvar oluşturulmuştur. Herodot'un anlatımına göre her kentten askerler bir aradaydı ve kendi kentlerinden bir generalin komutası altındaydılar. Çatışmaların yol açtığı yorgunluğu gidermek için zaman zaman bu gruplar dışarı alınarak dinlendirilmesi gerekiyordu. Böylece savaş hattında bir rotasyon uygulandı. Bu durum, Grek kuvvetlerinin, geçidi tutabilmek için fiziki olarak gerekenin üstünde bir savaşçı sayısına sahip olduğunu göstermektedir. 'ın anlatımına göre ilk Pers dalgası "bozguna uğratıldı". Bu arada birkaç Spartalı asker ölmüştür. Sonuçta ilk dalgada saldıran Pers kuvvetlerinin büyük kısmı muharebe hattında düştüler ve çok azı geri çekilmeyi başarabildi.
Herodot ve Diodorus'a göre I. Serhas aynı gün ikinci bir taarruza girişmiştir. Bu taarruz için Pers Saray Muhafızları olan Ölümsüzler adı verilen en seçkin birliklerden 10 bin kişilik bir taarruz gücü oluşturulmuştur. Ancak Ölümsüzlerin taarruzu da günün ilk taarruzundan daha başarılı olmamıştır. Bu başarısız taarruzlar, Pers silahlarının Grek silahları karşısında etkisiz kalmasıyla açıklanmaya çalışılmaktadır. Pers askerlerinin büyük bölümü zırh kullanmıyor olması bir zayıflık yaratıyordu. Kullandıkları koruyucu donanım ise Grek kılıç ve mızrakları karşısında yetersiz kalıyordu. Üstelik göğüs göğüse çatışmalarda kullanılmak üzere yetersiz kalan hasır kalkanlar taşıyorlardı. Hasır bir kalkan ancak bıçak gibi hafif bir silaha karşı ya da uzak mesafeden gelen bir oka karşı etkili bir koruma sağlayabilir. Grek mızrak uçları karşısında hiçbir koruma sağlayamaz. Mızrakların ve kılıçların görece daha kısa olması da başka bir zayıflık yaratmıştır. Bu koşullarda pek çok Pers askeri hoplitlere silahlarını kullanacak kadar bile yaklaşamadı. Greklerin uzun mızrakları karşısında kısa mızraklarla dövüşüldüğünde, sayı üstünlüğü işe yaramamıştır. Yaklaşmayı başaranların silahları da Grek zırhları ve tolgaları karşısında etkisiz kaldılar. Pers kayıpları o denli çoktur ki, Serhas'ın savaşı izlediği tahtından üç kez ayağa kalktığı rivayet edilmektedir. Yine de Pers savaşçıları, Krallarının gözü önünde olmalarının da etkisiyle sıkı dövüştüler, Herodot muharebenin gün boyu sürdüğünü yazmaktadır. Gün bittiğinde Pers saldırıları tümüyle sonuçsuz kalmıştır ve geri çekilmişlerdir.
Diğer yandan Grek taktik manevraları da etkili olmuştur. Örneğin Spartalı savaşçılar bir yanıltma manevrası olarak geri çekilme taktiğini sıklıkla uygulamışlardır. Hemen ardından, geri dönerek peşlerinden gelen Pers askerlerinin üzerine çullandılar.
İkinci gün
İkinci günde Serhas, Grek kuvvetlerinin ilk günün çatışmalarında uğradıkları kayıplar nedeniyle daha fazla direnme gösteremeyeceklerini varsayarak yeniden geçide taarruz etmiştir. Bu taarruz da ilk günün taarruzlarından daha başarılı olamamıştır. Bunun üzerine Pers kuvvetleri muharebe alanından kamplarına çekildiler. Herodot'a göre Serhas daha ilk günün ilk saldırısı sonunda askerinin muharebe gücünün yetersiz kaldığını fark etmiştir.
Birliklerini kampa çekmesi I. Serhas'ın nasıl bir strateji izleyeceği konusunda kararsız olduğuna işaret sayılabilir. Fakat bu sırada beklenmedik bir gelişme ortaya çıkmıştır. Malian Körfezi kıyılarında yaşayan bir Grek kabilesinden bir adam, Thermopylae Geçidi'nin dışından dolaşmayı sağlayan bir dağ geçidi konusunda Pers kampına bilgi getirmiştir.Epialtes adlı bu adam muhtemelen bir ödül peşindedir. Bu olayla Epialtes sözcüğü Grek dilinde ihanet anlamında kullanıla gelmiştir. Daha sonra Epialtes'in başına ödül kondu. Sonunda Ephaltes, Athenades adında biri tarafından MÖ 470 yılı gibi öldürüldü. Herodot Serhas'a dağ patikasını anlatan ve Pers kuvvetlerine patikada rehberlik eden Onetes adında başka bir adamdan daha söz edildiğin yazmıştır. Ancak bu adamla ilgili anlatılanları yanlış kabul etmektedir.
Herodot, Serhas'ın aynı gece, hava karardıktan sonra komutasında Ölümsüzler'den oluşan bir birliği bu patikadan geçerek Sparta kuvvetlerini çevirmek üzere harekete geçirdiğini yazmaktadır. Ancak bu birliğin mevcudu hakkında bir bilgi vermez. Ölümsüzler ilk günkü çatışmalarda yüksek kayıplara uğramışlardır. Böyle olunca Hydarnes'in kalan tüm Ölümsüzleri komutası altına almış olduğunu kabul etmek mümkündür. Esasen Diodorus'a göre Hydarnes emrindeki bu birlik 20 bin kişilik bir kuvvettir. Bu kuvvetin yürüyeceği patika, Pers kampından doğuya doğru sırtlardan geçip Anopaea Dağı uçurumları arasından Thermopylae Geçidi'nin etrafını dolaşmaktadır. Herodot patikanın Asopos Nehri'nden başladığını ve vadiyi izlediğini yazmaktadır.
Üçüncü gün
Gece vakti, böylesi kayalık, üstelik Herodot'a göre meşe ormanıyla kaplı bir bölgenin yürünmesinin son derece güç olacağı ileri sürülerek bu gece yürüyüşü kuşkuyla karşılanmaktadır. Yine de Herodot Pers askerlerinin gece boyu yürüyerek şafakta patikanın en üst kesimine ulaştıklarını yazmaktadır. Patikanın iniş kesimini gözleyen Fokidalı muhafızlar, dağ meşe ağaçlarıyla kaplı olduğundan Persleri fark edememiştir. Ancak iyice yaklaştılarında kuru yapraklarının hışırtısı rahatlıkla duyulmaya başlandı. Bunun üzerine derhal alarm verildi. Herodot, hiç beklemedikleri halde silahlı bir grup ile karşılaştıkları için Fokidalıların şaşkınlık yaşadığını yazmaktadır. Yine Herodot'a göre Hydarnes de karşısındakilerin Spartalı olmasından korkmuş ve bunu Epialtes'e sormuştur. Ancak Epialtes, bu savaşçıların Spartalı olmadığını söyledi. Hemen ardından adamlarını savaş düzenine sokmuştur. Fokidalılar Persler üzerine yoğun bir ok yağmuru gönderdikten sonra yakındaki bir tepeye çekildiler. Pers kuvvetlerinin kendi üzerlerine geldiğini düşünüyorlardı ve kendilerini imha olmaya hazırladılar. Ancak Hydarnes ve adamları onlarla ilgilenmeden olabildiğince hızlı olarak dağdan aşağı inmeye başladılar. Fokidalılar, Herodot'a göre tuttukları mevzide çok zayıf bir direnç göstermişlerdir. Pers kuvvetlerinin kendilerine saldırmak için geldiğini düşünerek yakındaki bir tepeye, savunma yapmak için çekildiler. Halbuki patikayı tutma görevini kendi istekleriyle almışlardı. Yine de, bu bin kişilik kuvvetin, 20 bin kişilik üstelik de en seçkin birliklerden oluşan bir ordu karşısında duramayacağı açıktır.
Fokidalıların geçidi terk ettiğini bir haberciden öğrenen Leonidas şafakta bir savaş konseyi toplamıştır. Konseyde görüş ayrılığı çıktı. Bir kısım birlikler bulundukları yerden ayrılmamak görüşündeydiler. Diğerleri ise buna karşıydı. Sonunda karşı olan birlikler kentlerine dönmek üzere Thermopylae'den ayrıldılar. Herodot, Leonidas'ın orada ölmelerini istemediği askerleri geriye gönderdiğini ama savunmaya geldikleri bu bölgeden ayrılmayı kendisine ve Spartalılara yakıştıramadığını yazar. Kişisel kanısına göre durum şudur, Leonidas, diğer birliklerin moralsiz ve riske girmek konusunda isteksiz olduklarını anladığı için gitmelerini emretmiştir. Ancak kendisi, adını ve Sparta'nın onurunu lekelememek için kalmıştır. Öte yandan Boeotia'nın Thespiae kentinden ve General komutasındaki 700 savaşçı geçidi bırakmayı reddederek savaşmak üzere kaldılar. Ayrıca 400 Tebaili savaşçı ile Spartaların yanlarında getirdikleri ve esasen köle olan helotlar da Leonidas kuvvetleriyle kalmışlardır. bir savaşçı olan , aynı zamanda bir kahindir. Bir kurbanı inceledikten sonra Thermopylae'de ölümün şafakta geleceğini söylemişti. Thermopylae'de öleceğine kesin bir biçimde inandığı halde savaşmak için kaldı. Bununla birlikte şafakta değil öğleden sonranın geç saatlerinde ölmüş olmalıdır. Serhas'ın saldırısı öğleden önce başlamamıştı.
Leonidas'ın buradaki kararı pek çok tartışmaya neden olmuştur. Genellikle Spartalıların geri çekilmeme yönündeki Sparta yasasına uydukları kabul edilir. Fakat Leonidas'ın ordunun büyük bölümünün geri çekilmesi yönündeki kararı bu yasaya uymamak gibi görünür. Ne de olsa bu birliklerin komutası kendisindedir. Ancak Spartalılar ve kendisi muharebe alanında kalmıştır. Kahinlerin sözlerini hatırlayan Leonidas'ın Sparta'nın güvenliği için kendi yaşamını feda etmeye karar vermiş olması da mümkündür. Fakat kehanette sadece Leonidas'ın ölümünden söz edildiğine göre yanındaki, helotlar hariç 1.400 adamın da ölümüne bir dövüş için kalmaları ilginçtir. Daha güçlü bir olasılık, Leonidas'ın Grek kuvvetlerinin güven içinde çekilebilmeleri için bir artçı birlik oluşturmuş olmasıdır. Eğer tüm askerler birlikte geri çekilmiş olsaydı Pers süvarisi onları rahatlıkla izleyebilecekti ve açık arazide muharebeye zorlayabilecekti. Diğer yandan kuşatılıp tümüyle imha edilmemek için geri çekilmek zorundaydılar. Kral Leonidas geri çekilmeyi bir artçı birlikle örterek ve geçidi tutarak, esasen 3 bin askerin çekilebilmesini, daha geride bir bölgede savaşa devam edebilmesine olanak sağlanmıştır.
Tebaililer de tartışma konusu olmuştur. Herodot'un iddiasına göre Tebai'nin gönderdiği savaşçılar aslında, Grek davasına sırt çevirmelerini önlemek için vermeye zorlandıkları rehinelerdir. Ancak Plutarkhos, bu adamların eğer rehine olsalardı diğer Grek askerleriyle birlikte geri çekilmeleri gerekeceğini ileri sürmektedir. Leonidas'ın böylesi bir anda, zorla savaş alanında tutulan birliklerin düşmanlığını göze alabileceğini düşünmek mantıklı olamaz. Muhtemelen bu Tebaililer, Pers hakimiyetini kabul eden şehir halkının çoğunluğu aksine buna karşı çıkan kimselerdir. Bu insanlar, Pers kuvvetleri Thermopylae'yi geçip Boeotia'ya girdiklerinde kentlerini de ele geçirerek onları boyun eğmek zorunda bırakacaklarını görebiliyorlardı. Büyük olasılıkla kendi özgür iradeleriyle savaşa geçmiştirler ve Tebai'ye geri dönemezlerdi. Boeotia Persler tarafından istila edildiğinde zaten hayatta kalma şansları olmayacaktı. Ancak Tebaililerin Thermopylae'de kalmalarının tek nedeni bu olmamalıdır. Çünkü daha sonra Pers kuvvetleri tarafından kuşatıldıklarında teslim olmuşlardır. Bütün bunlardan Tebaili savaşçıların, en azından başlangıçta gönüllü olarak Thermopylae'de olduğu anlaşılmaktadır.
I. Serhas, şafakta saldırıya geçmemiş, kuşatma kuvvetlerinin dağdan inerek düz arazide ilerlemeleri için zaman kazandırmak amacıyla gün ortasına kadar beklemiştir. Bu arada esas itibariye kuşatma birliğine zaman vermek amacıyla toprağa şarap dökerek tanrıları kutsama töreni düzenlemiştir. Daha sonra Pers saldırısı başladı. Leonidas ve adamları bu kez savunma duvarının ilerisine çıkarak geçidin daha geniş olduğu kesimde dövüştüler. Mızraklar kırılıncaya kadar mızraklarla, daha sonra da kılıçlarla dövüşüldü. Herodot bu çatışmada Serhas'ın iki kardeşinin ve 'in öldüğünü belirtmektedir. Leonidas da bir taarruz sırasında Pers oklarıyla vurulmuştur. Taraflar, her iki taraftan cesetler üzerinde dövüştüler. Herodot'a göre Grekler bu anlarda savaş alanında duruma hakimdi. Leonidas'ın cesedi çevresinde çok sert çatışmalar yaşandı. Sonunda Grekler onu çekip çıkardılar ve uzaklaştırdılar.
Patika üzerinden gelen Ölümsüzler yaklaşırken Spartalılar, Thespiaeliler ve helotlar geri çekildiler ve duvarın gerisindeki bir tepe üzerinde tertibat aldılar. Tebaililer ellerini kaldırıp Perslere doğru ilerlediler ve teslim oldular. Herodot'un anlatımıyla Leonidas ve adamları savunma yapacakları tepeye doğru çekilirken Tebailliler onlardan ayrı düşmüşlerdi. Tebai komutanı ellerini kaldırarak Perslere doğru ilerlemiştir. Onlara, Perslere ilk olarak "toprak ve su" sunanın baştan beri Pers yandaşı Tebai olduğunu, buraya zorla getirildiklerini anlatmıştır. Leontiades'in bu konuşması Tebaililerin büyük çoğunluğunun yaşamını kurtardı. Ancak bazıları yine de Pers askerleri tarafından öldürüldüler. Kalanların, başta Leontiades olmak üzere Pers Kraliyet işaretiyle alınları dağlandı.
Duvar savunması geriye atıldıktan sonra Serhas'ın emriyle Pers kuvvetleri tepeyi kuşattılar. Son direnen de ölene kadar tepe ok yağmuruna tutuldu. Spyridon Martinatos adlı Yunan arkeoloğun 1939 yılında Thermopylae'de 'nde yürüttüğü kazılarda 1939 yılında çok sayıda Pers bronz okbaşı ele geçmiştir. Burası, "duvar"a en yakın bulunan tepedir ve Greklerin çekilerek savunma aldıkları tepe olmalıdır.
Muharebenin sona ermesinden sonra Serhas Donanma'sına bir haberci gönderdi. Ancak daha önce, Thermopylae açıklarından geçecek olan Donanma'daki adamların ölüleri görmemesi için onları gömdürdü.
Thermopylae Geçidi'ni aşmak Herodot'a göre Pers kuvvetlerine 20 bin kayba mal olmuştur. Artçı olarak kalan Leonidas kuvvetlerinin kayıpları ise 300 Spartalı, 700 Thespiaeli ve muhtemelen sayıları 900 olan helotlarla 1.900 olmaktadır. Tebaili 400 savaşçıdan kaçının teslim olduğunu, kaçının savaşta kaldığını, kaçının teslim olduktan sonra Persler tarafından öldürüldüğünü bilmiyoruz. İlk iki günün kayıpları konusunda da net bir bilgimiz yoktur.
Sonuçları ve devamı
Kral Leonidas'ın bedeni Persler tarafından muharebe alanında bulundu. I. Serhas, hıncını Leonidas'ın cansız bedeninden aldı, başının kesilerek vücudun çarmıha gerilmesini emretti. Bu tutum Pers geleneğinde alışlılageldik bir durum değildir. Persler, "yiğit savaşçılar"a karşı onları onurlandıracak biçimde davranma alışkanlığındadırlar. Artemision Deniz Muharebesi öncesinde küçük bir ada olan Skiathos açıklarında ele geçirilen coğrafyacı ve kâşif Piteas örneği bunu desteklemektedir. Ancak I. Serhas'ın öfkesi biliniyordu. Herodot'a göre Çanakkale Boğazı'nda dubalardan oluşturulan köprülerin bir fırtınada yıkılması üzerine denize 300 kamçı vurulması ve kızgın demirle dağlanması için emir vermişti.
Pers Ordusu'nun Thermopylae Geçidi'ni ele geçirmesiyle Artemision Körfezi'nde Thermopylae'nin kanadını örten Grek Donanması'nın bu görevi de gereksiz hale gelmiştir. Dahası çatışmalarda Grek İttifakı Donanması'nın kayıpları öylesine ağırdı ki Themistokles dahi çekilmekten yana bir tutum almıştı. Bu sonuçlar karşısında Grek Donanması düzen içinde 'ne çekilmiştir. Donanma burada Atina halkının Salamis Adası'na tahliyesine yardımcı olacaktır.
Thermopylae'yi geçen Pers Ordusu, Atina yönünde ilerlemeyip Pers hakimiyetine boyun eğmeyi reddeden kentlerini, ( ve Thespiae) yağmalayıp ateşe vermiştir. Atina'nın Pers kuvvetleri eline geçmesi Eylül ayı sonlarıdır. Bu arada Mora Yarımadası'na çekilen Grek kuvvetleri Korint Kıstağı'nda savunma yapmak üzere hazırlıklara girişmişlerdir. Kıstaktaki tek yol imha edilmiş ve bir savunma duvarı inşa edilmiştir. Burada da Thermopylae ve Artemision'dakine benzer bir strateji uygulandı. Bir yandan Korint Kıstağı tutulurken diğer yandan Grek Donanması, Saronik Körfezi'ne Pers Donanması'nın girişini önleyerek Mora Yarımadası'na asker çıkarılamamasını sağladı.
Ancak Themistokles, sadece savunma yerine Pers Donanması karşısında kesin sonuç elde etmeye çalışmak konusunda Atinalıları ikna etmiştir. Sonuçta bir savaş hilesiyle Salamis Boğazı'nda muharebeye çekilen Pers Donanması'nın büyük bir bölümü buradaki Salamis Deniz Muharebesi'nde imha edildi. Bu zafer, Mora Yarımadası'na yönelen Pers istila girişimine kesin olarak son vermiştir.
Çanakkale Boğazı üzerindeki geçiş noktalarına olası bir Grek saldırısından, böylece ordusunun Avrupa topraklarında sıkışıp kalmasından çekinen I. Serhas, kuvvetlerinin büyük bir bölümüyle Asya topraklarına çekilmiştir. Ancak bu çekilme sırasında açlık ve salgın hastalıklardan çok fazla asker kaybedecektir. Çekilmesine karşın Avrupa topraklarında bir sonraki yıl istilayı tamamlamak için General komutasında seçkin süvari ve piyade birliklerinden oluşan bir ordu bırakmıştır. Bir süre sonra Atina'nın baskısıyla Mora kent devletleri, General Mardonius kuvvetlerinin üzerine gitmek zorunda kaldılar ve Attika'ya ilerlediler. General Mardonius, Grek kuvvetlerini süvarisini kullanabileceği açık arazide karşılamak amacıyla Boeotia'ya çekilmiştir. İlerleyen Grek kuvvetleriyle Pers Ordusu Platea kenti yakınlarında karşı karşıya geldi. Burada MÖ 479 yılı Ağustos ayında gerçekleşen Platea Muharebesi'nde Grek kuvvetleri, Pers Ordusu'nun büyük bir bölümünü muharebe alanında imha ederek kesin sonuç elde etmiş ve Yunanistan'a yönelen Pers saldırısını sona erdirmiştir. Aynı günün ilerleyen saatlerinde gerçekleşen Mykale Muharebesi'nde Pers Donanması'ndan geriye kalan ve burada karaya çekilmiş olan gemiler de imha oldu. Böylece Yunanistan üzerindeki Pers tehdidi bütünüyle ortadan kalktı.
Önemi
Thermopylae Muharebesi, sıklıkla atıfta bulunulan ve üzerinde çalışmalar yapılan, Antik Avrupa tarihinin en ünlü muharebelerinden biridir. En azından Batı kültüründe, Antik Yunanistan'da ortaya konulan yiğitlik bazında övünç kaynağı olarak görülmektedir. Bununla birlikte Pers istilası çerçevesinde ele alındığında kuşkusuz ki bir yenilgiydi. Taktik değeri de tartışmaya fazlasıyla açıktır. Grek stratejisi, Pers kuvvetlerini Thermopylae Geçidi'nde ve Artemision Boğazı'nda engellemeye dayanıyordu, Boeotia ve Attika Perslere bırakılmamak, savunulmak isteniyordu. Ancak Thermopylae'de sonuç itibarıyla başarısız olundu. Daha da önemlisi, Grek İttifakı, Thermopylae yenilgisi ardından bu toprakları savunmaktan derhal vazgeçti ve tüm güçlerini Korint Kıstağı gerisine çekti. Diğer deyişle Atina dahil tüm bu Grek kentleri, Pers kararına terk edildi.
Thermopylae'deki Grek savunma düzeninin, sayısal olarak son derece dezavantajlı olmalarına karşın, neredeyse aşılamaz olduğu ileri sürülmektedir. Daha uzun süre mevzilerinde kalabilselerdi I. Serhas, erzak ve su ikmalinde karşılaşılan sorunlar yüzünden geri çekilmek zorunda kalabilecekti. Fakat Pers Ordusu'nun Thermopylae Geçidi'ni ağır kayıplara karşın ele geçirmiş olması, hem taktik hem de stratejik yönden kesin bir zaferdir. Grek kuvvetlerinin büyük kısmının başarıyla geri çekilmesi bir yandan moral etkileri olarak önemliydi, diğer yandan da Pers zaferinin parlaklığına gölge düşürmüştür.
Zaman zaman Thermopylae Zaferi'nin I. Serhas için bir Pirus Zaferi olduğu da ileri sürülmektedir. Herodot'da da bu yönde bir ima dahi görünmez. Dahası muharebeden sonra Pers Ordusu Yunanistan'ın büyük bir kısmını istila etmiştir. Daha çarpıcı olanı, bu istila edilmiş toprakların bir yıl daha Pers kontrolünde kalacak olmasıdır ve Mardonius'un yeniden Atina üzerine yürümesidir. Sonuç itibarıyla bu muharebede uğranılan zahiyat, her ne kadar çok yüksekse de, Pers Ordusu'nu tüketmiş değildir.
Bir başka bakış açısından Thermopylae Muharebesi'nin, Atina Filosu'nun geliştirilmesi için zaman kazandırdığı ileri sürülmektedir. Salamis Deniz Muharebesi'ne katılan Grek İttifakı Donanması'nın büyük bir bölümünü Atina Filosu oluşturmaktaydı ve Salamis'deki Grek zaferinde önemli payı olacaktır. Bununla birlikte Thermopylae Muharebesi ile Salamis Deniz Muharebesi arasındaki sürenin kabaca bir ay kadar olduğu düşünüldüğünde, etki çok belirgin de değildir. Öte yandan Thermopylae Muharebesi sırasında denizde de Grek İttifakı Donanması savaş halindeydi ve kayıplara uğramıştı. Üstelik bu kayıplar oldukça fazlaydı, en basitinden Donanma'nın en büyük bileşeni olan Atina Donanması toplam gemi sayısının yarısını Artemision'da kaybetmiştir. Attemision'a katılan Atina gemisi sayısı 127'dir. Daha sonra gönderilen takviye ise 53 gemidir. Atina Donanması'nın kaybı ise yarı mevcudu, yani 90'dır. Salamis Deniz Muharebesi'ne de 180 Atina gemisi katıldığına göre Atina, bu süre içinde ancak muharebe kayıplarını karşılayabilmiştir.
Yeni Zelandalı tarihçi George Cawkwell, I. Serhas'ın Thermopylae ile Salamis arasındaki bir aylık sürede Boeotia ve Fokida'da oyalandığına dikkat çekmektedir. Bu süre içinde bölge yakılıp yıkıldı ve yağmalandı. Böylece bölgenin direnci de ortadan kalkmış oldu. Bu yaklaşıma göre Pers Ordusu'nun Attika yönünde yeniden ileri harekete geçmesinin zaman almasında Thermopylae'nin önemli bir etkisi yoktur. Günümüzün akademik genel yaklaşımı Thermopylae'deki Pers zaferini Pirus Zaferi olarak görmekten çok, bir başarı olarak değerlendirme yönündedir. Serhas, sağlam Grek savunmasını aşmış ve Yunanistan'ın büyük bir bölümün işgal etmiştir. Dolayısıyla Yunanistan'ın istilası hem karada hem de denizde parlak başarılarla başlatılmış oldu. Örneğin tarihçi John Francis Lazenby, Thermopylae'deki Grek yenilgisini bir hezimet olarak değerlendirmektedir. Sonuç olarak Thermopylae Muharebesi'nin ünü, savaşın sonucu üzerindeki etkisinden değil, daha çok yiğitliğe bir methiye olarak ortaya çıkmıştır.
Askeri olarak Thermopylae, Pers istilası çerçevesinde sonucu etkileyecek bir mücadele değildi. Buna karşın ilk iki günün çatışmalarından doğan bazı önemli noktalar da vardır. Savunmanın başarısı, donanım, eğitim ve arazinin avantajlarının uygun kullanımının bir bileşke sonucu olarak görülmektedir.
Thermopylae anısı
Pers Ordusu ilerleyip bölgeden çıktıktan sonra Grekler gelip ölülerini topladılar ve geleneklerine uygun olarak tepede yaktılar. Pers istilası atıldıktan sonraki yıllarda da Thermopylae'ye Kral Leonidas anısına taş bir aslan heykeli konmuştur. Muharebeden kırk yıl sonra, MÖ 440 yılında Leonidas'ın kemikleri Sparta'ya getirildi. Törenle Sparta'da yeniden gömüldü. Her yıl Kral'ın anısına törenler yapılma geleneği yerleşmiştir.
Anıtlar
Thermopylae muharebe alanında günümüzde birkaç anıt vardır.
- Simonides'in mezar yazıtı
- Thermopylae'de Spartalıların tümülüsü üzerine dikilen bir anıt taşa Simonides'in bir ağıtı kazınmıştır. Tümülüs, aynı zamanda Spartalıların son dövüştüğü tepedir. Taş anıt üzerinden yazılı olanlar Herodot'tan öğrenilmektedir, anıtın kendisi günümüze ulaşmamıştır. Ancak 1955 yılında bu ağıt yeni bir taş üzerine kazınarak yerine dikildi.
- Thermopylae'ye giden Spartalılardan Aristodemus ve Eurytus adındaki iki kişi, gözlerindeki ağır enfeksiyon nedeniyle Kral Leonidas emriyle geri gönderilmişti. Fakat Eurytus, bir helotun yardımıyla savaş alanına geldi ve savaşta öldü. Aristodemus ise Sparta'da kalmıştı. Üçyüz Spartalıdan sağ kalan diğer bir kişi, Tesalya'ya ulak olarak gönderilmiş olan Pantites adlı kişidir. Bu ikisi dışındaki tüm Spartalılar muharebe alanında ölmüşlerdir. Muharebenin sonucunu Sparta'ya bildirecek tek kişi bile sağ kalmadı. Grek yazıtları çoğunlukla oradan geçen ve yazıtı okuyan kişiye "yabancı" diye hitap eder. Thermopylae'deki anıt, okuyucudan tüm Spartalıların orada öldüğü haberini Sparta'ya iletmesini istemektedir. "Yabancı"nın, Spartalıların emirleri uygularken öldüklerini belirtmesi istenir.
- Leonidas Anıtı
- Ayrıca bölgede Kral Leonidas anısına yaptırılan modern bir anıt bulunmaktadır. Anıt, Kral'ın bronz bir heykelidir. Heykelin kaidesinde Kral Leonidas'ın silahlarını bırakmalarını isteyen Pers elçilerine verdiği yanıt yazılıdır, "Gelin, alın"
- Thespian Anıtı
- Yunan Hükümeti tarafından 1997 yılında savaşta Spartalılarla birlikte çarpışan 700 Thespialı asker için bir anıt yaptırılmıştır. Mermerden yapılan anıtın üstünde antik Thespia tanrısı Eros'a saygı unsuru olarak düşünülen bir bronz heykel yer almaktadır. Heykelin üzerinde "Yedi yüz Tebailinin anısına" yazıtı kazınmıştır.
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Thermopylae Muharebesi ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Ayrıntılı bir kroki 31 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Herodot, Polymnia (7. Kitap2 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- Herodot, Uranisa (8. Kitap26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
Notlar
- ^ Carneia Festivali Eylül ayında düzenlenen bir festivaldir. Dipnot 3 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Spartalılar tarafından köleleştirilen yerli halk
- ^ Günümüzde Kolonos Tepesi 19 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . fotoğrafı en altta
Kaynakça
Antik kaynaklar
- * Histories26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . İngilizce
- * Herodotos, Tarih - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
- Tukididis History of the Peloponnesian War
- Xenophon, Anabasis, Hellenica
- Plutarkhos Parallel Lives, Themistokles, Aristides
- Diodorus Bibliotheca historica
- Cornelius Nepos, Lives of the Eminent Commanders
Günümüz kaynakları
- Ernle Bradford, Thermopylae: The Battle for the West. 2004 Da Capo Press
- J. B. Bury, Meiggs Russell, A History of Greece to the Death of Alexander the Great 2000 Palgrave Macmillan
- George Cawkwell, The Greco-Persian Wars 2006 Oxford University Press
- Osbert Guy Stanhope Crawford, Said and Done: The Autobiography of an Archaeologist 1955 Weidenfeld and Nicolson
- Lyn Dore, "Once the War Is Over". In Freeman, P.W.M.; Pollard, A.. Fields of Conflict: Progress and Prospect in Battlefield Archaeology. David Brown Book Co.
- Karl W. Eikenberry, "Take No Casualties". Parameters: US Army War College Quarterly1996
- William Golding, The Hot Gates
- Peter Green, The Greco-Persian Wars 1996 University of California Press
- Peter Green, Greek History 480-431 B.C., the Alternative Version, University of Texas Press
- Edward Greswell, Origines kalendariæ Hellenicæ 1827 E. Duychinck, Collin & co.
- Herodot, The Histories penguin group
- Tom Holland, Persian Fire: The First World Empire and the Battle for the West. New York: Doubleday
- J. F. Lazenby, The Defence of Greece 490–479 BC. Aris & Phillips Ltd., 1993
- Reginald Walter Macan, Herodotus The Perseus Digital Library
- Justin Marozzi, The Way of Herodotus: Travels with the Man Who Invented History. Da Capo Press
Kaynakça
- ^ Lemprière, Sh.: 10
- ^ Greswell, Sh.: 374
- ^ "Perslerin Termofil'deki zaferinden sonra Yunanlar ve Persler birbirlerini Salamis’te bir deniz savaşında buldular."Bramwell, Neil D. (1932). Ancient Persia. NJ Berkeley Heights. s. 6.
- ^ Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;Tung & Tung, p. 239
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;Marozzi, p. 74
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ The Persian Empire: A Corpus of Sources of the Achaemenid Period, sayfa: 278. 10 Mayıs 2023[Tarih uyuşmuyor] tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Battle of Thermopylae | Date, Location, and Facts". Encyclopedia Britannica (İngilizce). 6 Ekim 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ Barkworth, 1992. The Organization of Xerxes' Army. Iranica Antiqua Vol. 27, pp. 149–167
- ^ a b c d Ctesias, Persica 4 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (from Photius' Epitome)
- ^ a b "Herodot, 7.186". 8 Kasım 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 8.25.2". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c "Herodot, 8.24.1". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c . 29 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Diodorus Siculus, Bibliotheca Historica 24 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 9.81.1 Dipnot". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Plutarch, Apophthegmata Laconica, 51.2 10 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Suna Doğaner, Anadolu'nun 200 Yıllık İşgali Dönemi 18 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 19-20
- ^ a b Holland, Sh.: 47–55
- ^ a b Holland, Sh.: 203
- ^ "Herodot, 5.105.2". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Aralık 2012.
- ^ Liddell Hart, Strateji, Dolaylı Tutum Sh.: 33
- ^ Holland, Sh.: 171–178
- ^ "Herodot, 6.44.1". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.44.2". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c Holland, Sh.: 178–179
- ^ "Herodot, 7.133.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.94.2". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.101.2". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.116.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 206–206
- ^ a b Holland, Sh.: 208–211
- ^ a b Holland, Sh.: 213–214
- ^ "Herodot, 7.37.1". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 217–223
- ^ "Herodot, 7.32". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.145.1". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 226
- ^ a b Holland, Sh.: 248–249
- ^ "Herodot, 7.173.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.173.3". 24 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 7.173.4". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b Holland, Sh.: 255–257
- ^ "Herodot, 8.40.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c d e f g h i j . 12 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 7.206.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 6.120.1". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b Holland, Sh.: 258–259.
- ^ Rawlinson translation of Herodotus VII, 242 13 Mart 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodot VII, 205 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodot VIII, 201 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Holland, Sh.: 262–264
- ^ Holland, Sh.: 269–270
- ^ a b c Herodot, 7.207.1
- ^ Holland, Sh.: 270–271
- ^ David Padrusch, Nisan 2012 Legendary Battle at Thermopylae
- ^ Plutarch, Apophthegmata Laconica,saying 11
- ^ a b "Herodot, 7.210.1". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c d Lazenby, Sh.: 23 - 29
- ^ . 14 Eylül 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 196
- ^ Farrokh, Sh.: 76
- ^ Lazenby, p232
- ^ a b c d Lazenby, Sh.: 256
- ^ Holland, Sh.: 69 - 72
- ^ Holland, Sh.: 217
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o Hoplit 18 Ağustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Historyworld
- ^ Lazenby, Sh.: 227–228
- ^ Holland, Sh.: 237
- ^ Holland, Sh.: 394.
- ^ de Souza, Sh.: 41.
- ^ Diodorus Siculus XI, 4 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 7.228.1". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.202.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Macan, note to Herodotus VIII, 25
- ^ a b Green, Sh.: 140
- ^ Bradford, Sh.: 106
- ^ Bury, Sh.: 271–282
- ^ a b c d e Lazenby, Sh.: 248–253
- ^ a b c Holland, sh 285–287
- ^ Holland, Sh.: 288
- ^ "Herodot, 7.175.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Aralık 2012.
- ^ Nigel Cawthorne, The Immortals: History's Fighting Elites Sh.: 12
- ^ "Herodot, 7.176.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Herodot, VII, 176 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Jack Cassin-Scott, The Greek and Persian Wars 500 – 323 BC Sh.: 12
- ^ "Herodot, 7.208.3". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.208.2". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.209.3". 4 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Diodorus Siculus XI, 6 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ . 28 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.210.2". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Herodot VII, 208 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b "Herodot, 7.223.2". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c Diodorus Siculus XI, 7 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Holland, Sh.: 274
- ^ "Herodot, 7.204". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c "Herodot, 7.211.3". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b . 17 Aralık 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.211.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c d "Herodot, 7.211.2". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c "Herodot, 7.212.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 7.213.1". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Tegopoulos, entry for Εφιάλτης
- ^ "Herodot, 7.213.2". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.214.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.215". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Green (2006), Sh.: 59
- ^ "Herodot, 7.216.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.217.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c "Herodot, 7.218.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.218.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 7.218.3". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.217.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.219.2". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.220.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "7.220.2". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b "Herodot, 7.222.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c Holland, Sh.: 291–293
- ^ "Herodot, 7.219.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Smith Williams, Dictionary of Greek and Roman Biography and Mythology 19 Aralık 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d e f g Lazenby, Sh.: 144–145
- ^ a b c d e f Holland, Sh.: 294
- ^ Lazenby, Sh.: 259–260
- ^ "Herodot, 7.223.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ a b c "Herodot, 7.224.1". 23 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.224.2". 22 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.225.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.225.2". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.233.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.233.2". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.225.3". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ . 24 Mayıs 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Crawford, Sh.: 302
- ^ "Herodot, 7.181". 2 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Aralık 2012.
- ^ "Herodot, 7.35". 3 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Aralık 2012.
- ^ Mary MacGregor, The Story of Greece Sh.: 232
- ^ . 18 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Herodot VIII, 50 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "livius.org – Naval Battle of Salamis". 23 Eylül 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Herodot VIII, 71 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Holland, Sh.: 299–303
- ^ Holland, Sh.: 327–334
- ^ "Herodot, 8.97.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Aralık 2012.
- ^ "Herodot, 8.115.1 - 3". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Aralık 2012.
- ^ Holland, Sh.: 327–329
- ^ a b c Holland, Sh.: 338–341
- ^ "Herodot, 9.106.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Kasım 2012.
- ^ Holland, Sh.: 357–359
- ^ Holland, Sh.: xviii.
- ^ a b Lazenby, Sh.: 151.
- ^ Tung & Tung, Sh.: 239.
- ^ Marozzi, Sh.: 74.
- ^ a b Cawkwell, Sh.: 105–106
- ^ [s kontrolünde kalacak olmasıdır. Herodot, 9.1.1]
- ^ "History.net – Greco-Persian Wars: Battle of Thermopylae". 28 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ Herodot VIII, 1–19 4 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b "Herodot, 8.18". 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 8.1.1". 26 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 8.14.1". 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 8.44.1". 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Kasım 2012.
- ^ Cawkwell, Sh.: 104.
- ^ Lazenby, Sh.: 150
- ^ Eikenberry, 1996
- ^ Herodot VII, 238 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Pausanias III, 14 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Herodot, 7.229.1". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.232.1". 5 Kasım 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
- ^ "Herodot, 7.228.2". 25 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2012.
Kaynak hatası: <ref>
"lower-alpha" adında grup ana etiketi bulunuyor, ancak <references group="lower-alpha"/>
etiketinin karşılığı bulunamadı (Bkz: )
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Termofil Muharebesi veya Thermopylae Muharebesi 8erˈmɒpɪliː ther MOP i lee Yunanca Maxh tῶn 8ermopylῶn Mache tōn Thermopylōn Ahamenis Imparatorlugu nun Yunanistan i ikinci kez isgal girisimi sirasinda gerceklesen uc gunluk bir muharebedir Muharebe Sparta Krali I Leonidas in komutasindaki Yunan Sehir Devletleri ittifaki kuvvetleri ile I Serhas Kserkses komutasindaki Pers kuvvetleri arasinda cereyan etmistir Pers ve Yunan kuvvetleri M O 480 yilinin Agustos ya da Eylul ayinda Artemision Deniz Muharebesi yle ayni gunlerde Ege Denizi sahiline yakin Termofil Gecidi nde karsilasmistir Termofil MuharebesiYunan Pers SavaslariJacques Louis David in Leonidas Termofil de adli calismasiTarih7 Agustos ya da 8 10 Eylul MO 480BolgeYunanistan Termofil GecidiSebepM O 499 493 yillari arasinda cikan Iyonya Ayaklanmasi na Yunan Sehir Devletleri nin destek vermesi SonucPers zaferiCografi DegisikliklerPersler Fokida Bootya ve Attika bolgelerinin kontrolunu ele gecirdi TaraflarYunan Sehir Devletleri Sparta Thespiae Thebai Diger Yunan Sehir DevletleriAhamenis ImparatorluguKomutanlar ve liderlerI Leonidas olu Thespiaeli Demophilus olu Istefeli Leontiades I Serhas olu olu Gucler7 000 Herodotos 7 400 Diodorus 11 200 Pausanias 300 Spartali 400 Tebaili 700 Termofilli120 000 300 000 Gunumuz Tarihcileri 800 000 Ctesias 5 283 220 Herodotos 10 000 OlumsuzlerKayiplar4 000 Herodotos 20 000 Herodotos Yunanistan i isgal etmeye yonelik bu girisim I Serhas in M O 490 yilindaki kuvvetlerinin zaferiyle sonuclanan Maraton Muharebesi ne gecikmis bir yanit olmustur I Serhas Yunanistan i istila etmek icin buyuk bir ordu ve donanmayla harekete gecmistir Herodot un Tarih isimli kitabinda I Serhas in ordusunun oylesine buyuk oldugu anlatilir ki bir dinleniste bir golu kuruttuklari soylenir fakat bu Modern Tarihciler tarafindan pek ciddiye alinmaz Persler in karsi tarafinda general Themistokles Yunan Ittifaki na Pers kuvvetlerini hem karada hem de denizde durdurmak icin ayni anda Termofil Gecidi ni ve Artemision Bogazi ni tutmayi onermistir Bu strateji kabul gorunce MO 480 yilinin yazinda 7 bin civarinda askerden olusan bir Grek kuvveti kuzeye dogru yuruyuse gecmistir Antik kaynaklarda bir milyondan buyuk oldugu one surulen bir Pers ordusu Agustos ayi sonlarinda ya da Eylul baslarinda Gecit e ulasmistir Ancak bugun bu rakam fazlasiyla abartili bulunmaktadir Gunumuz tarihcileri 100 bin ile 300 bin arasinda degisen bir sayiyi kabul etmektedirler Serhas dort gun boyunca saldiriya gecmemis besinci gun Gecit e taarruz etmistir Grek savunmasi iki gun boyunca art arda gelen Pers saldirilarini gogusleyerek durumunu korumayi basarmistir Ikinci gunun sonunda Epialtes adinda o civardan biri Grek hatlarinin gerisine cikan kucuk bir dag gecidini Perslere gostererek Greklere ihanet etmistir Kuvvetlerinin arkadan cevrilecegini fark eden Leonidas 300 Spartali 400 Tebaili 700 Therpianli ve birkac yuz savasci ile birlikte Gecit te kalmis Grek Ordusu nun buyuk bir kismini geri gondermistir Kral Leonidas bu artci birligi maglup etmistir ancak hayatini yitirmistir Kisa sure sonra Grek Ittifaki Donanmasi Komutani Atinali Themistokles Thermopylae deki yenilginin haberini almistir Grek stratejisi hem Thermopylae nin hem de Artemision Bogazi nin tutulmasini gerektirdigi icin ve bu arada Donanma nin ugradigi kayiplari da dikkate alarak Salamis Korfezi ne cekilme karari alinmistir Pers Ordusu Boeotia yi boydan boya gecerken kentleri yagmalamis ve daha onceden tahliye edilmis olan Atina ya girmistir Daha sonra Pers Donanmasi karsisinda kesin sonuc arayan Grek Ittifaki MO 480 yilinda Salamis Deniz Muharebesi nde Pers Donanmasi ni agir bir yenilgiye ugratmistir Donanmayi kaybeden I Serhas Avrupa topraklarinda tuzaga dusmekten cekinerek aclik ve hastaliktan onemli bir kismini kaybettigi ordunun buyuk kismiyla Asya ya cekilmistir Gerideki kuvvetlerinin komutasinda General u birakmistir Ertesi yil Mardonius kuvvetleri Platea Muharebesi nde yenilgiye ugramis ve bu yenilgi ikinci Pers istilasinin sonunu getirmistir Hem antik hem de gunumuz yazarlari Thermopylae Muharebesi nin kendi yurtlarini savunan kuvvetlerin bu nedenle sahip olduklari guce ornek olarak almaktadir Bu muharebede Grek kuvvetlerinin gosterdigi direnc ve basari araziyi askeri bir unsur olarak iyi kullanmanin ve uygun donanimin uygun askeri egitimin bir ornegi olarak ele alinmistir Antik kaynaklarGrek Pers Savaslari uzerine birinci el kaynaklarin hemen hemen tumu Grek kaynaklaridir Pers tarihcilerin calismalarindan hicbiri gunumuze ulasmamistir Bunun sonucu olarak gerek Grek Pers Savaslari gerekse de Persler konusundaki bilgilerimizin az cok tarafli oldugunu kabul etmek gerekecektir Yunan Pers Savaslari konusunda temel antik kaynak Karyali tarihci Herodot dur Sicilyali tarihci Diodorus kismen Eforus tan yararlanarak Yunan Pers Savaslari yla ilgili bazi bilgileri MO 1 yuzyilda kaleme aldigi calismasinda islemistir Diodorus un verdigi bilgiler Herodot la buyuk olcude uyumludur Yunan Pers Savaslari daha az ayrinti verilerek birkac antik tarihci tarafindan daha anlatilmaktadir Bunlarin arasinda Plutarkhos ve oyun yazari Eshilos sayilabilir Yilanli sutun gibi bazi arkeolojik buluntular da Herodot un anlatimlarini desteklemektedir Muharebeyle ilgili olarak Herodot un anlatilari rengarenk suslemeler ve abartilarla doludur Bu anlatilar baska kaynaklarca dogrulanmis degildir Dahasi muharebeyle ilgili bir dizi soylenceye kaynak olusturur Herodot un Thermopylae ile ilgili anlatilari acik bicimde Sparta yigitligine ovgu seklindedir Antik Yunan kaynaklarinda ovgu dolu abartilara bir ornek de Plutarkhos dan gelir Kral Leonidas in karisi Gorgo esine eger geri donmezse ne yapmasi gerektigini sordugunda Leonidas in iyi bir adamla evlen ve iyi cocuklarin olsun dedigini ileri surer Yakin gecmisPers Savaslari oncesi Yunanistan Ege ve Bati Anadolu Trakya Persler Med Imparatorlugu nu MO 550 yilinda yikarak bagimsizliklarini kazandilar ve neredeyse ceyrek asir icinde sinirlarini buyuk bir hizla genisleterek bir imparatorluk haline geldiler Bu kisa sure icinde Lidya Kralligi ni yikarak batida sinirlarini Ege kiyilarina uzattilar Ardindan kuzeyde Hazar Denizi kiyilarina doguda Hindistan a kadar genislediler Cok kisa sure sonra Babil Imparatorlugu nu yikarak tum Levant i MO 525 yilinda da Misir topraklarini kontrolleri altina aldilar Bu denli hizli genisleyen bir imparatorlugun hakimiyeti altina aldigi topraklardaki halklar halen ayaklanma egilimi icindeydiler Grek sehir devletlerinden Atina ve Eretria MO 499 494 yillari arasindaki sonucta yenilgiye ugrayarak siddetle bastirilan Iyon Ayaklanmasi ni askeri yonden desteklemislerdi Bu tarihlerde Pers hukumdari olan I Darius tahti pek de mesru olmayan yoldan ele gecirmisti dahasi hukumdarliginin buyuk bir bolumunde ayaklanan tebasini bastirmakla gecirdi Iyon Ayaklanmasi da bu ayaklanmalardan biriydi Ayaklanma imparatorlugun butunlugu icin bir tehdit olmustu Disaridan da desteklenmis olmasi durumu ciddi hale getiriyordu gelecekte benzer bir durumun ortaya cikmasi mumkundu Atina ve Eretria nin Herodot a gore cezalandirilmasi ya da kendi isleriyle ugrasmalari yonunde caydirici bir bicimde uyarilmalari gerekiyordu Ote yandan bu haddini bildirme Imparatorluk un topraklarini Avrupa iclerine dogru genisletmek icin bir bahane olacaktir Dahasi Antik Yunan dunyasinin siyasi bir birlige sahip olmamasi da I Darius un isini kolaylastiracak gibi gorunuyordu Bu amacla MO 492 yilinda General komutasindaki donanma ve ordu Trakya uzerine bir sefere giristi Bu seferin amaci Iyon Ayaklanmasi sirasinda kontrolden cikan Trak kabilelerini yeniden ele gecirmek ve Makedonya Kralligi ni bagli bir krallik haline getirmekti Boylece Yunanistan in kara yaklasimi esas sefer icin guven altina alinacakti General Mardonius kosullar buna elverirse Yunanistan a girecekti Mardonius un seferi basarili gelismistir Trakya yeniden Pers Imparatorlugu topraklarina dahil edilirken un Makedonya Kralligi i Pers Sarayi na bagli bir krallik haline getirildi Ancak daha sonra yine ayni yil icinde ugranilan bir deniz felaketi seferin aslinda ana hedefi olan Yunanistan a ulasamadan sona erdirilmesini zorunlu kilmistir Bir sonraki yil MO 491 de Darius tum Grek kent devletlerine elciler gondererek sembolik olarak boyun egmeyi ifade eden toprak ve su istemistir Bir onceki sene Trakya daki guc gosterisinin de etkisinde kalarak bircok kent devleti bu istegi yerine getirmistir Ancak Pers elcileri Atina da toprak vermek anlaminda bir cukura atilarak Sparta da ise su vermek anlaminda bir kuyuya atilarak idam edildiler Elcilere karsi bu tutum acikca Pers Imparatorlugu na savas ilan etmekti Dogrudan Yunanistan a bir saldiri icin MO 490 yilinda General ve Artaphernes komutasinda guclu bir ordu ve donanmaKilikya dan denize acilmistir Donanma once Naksa yi dusurmus sonra Kiklad Adalari nin diger kentlerini almistir Daha sonra Eretria yi kusatan Pers Ordusu kenti dusurmustur Bir sonraki hedef Atina olacaktir Pers Ordusu Atina ya 40 km mesafedeki Maraton Ovasi na cikarma yapmistir Bu arada Atina Ordusu da ovanin Atina yaklasimini tutmustur Maraton Muharebesi nde yenilgiye ugrayan Pers kuvvetleri bunun uzerine Asya kiyilarina geri cekildiler Bu yenilgi uzerine Darius yeni ve daha buyuk bir ordu ve donanma hazirlamaya giristi Ancak MO 486 yilinda Misir da cikan bir ayaklanma yuzunden Yunanistan in istilasi belirsiz bir tarihe ertelenmistir Fakat Darius ayaklanmanin bastirilmasi icin yapilan hazirliklar sirasinda olmustur Tahta gecen oglu I Serhas Misir daki ayaklanmayi bastirdiktan sonra Yunanistan in isgali hazirliklarini devam ettirdi Yunanistan in istilasi hazirliklari uzun soluklu bir planlama ve genis capli hazirliklar gerektirmektedir Istila guzergahi uzerindeki muazzam istihkam calismalari da onceden planlanmistir Serhas ordusunu Canakkale Bogazi ndan duba koprulerden karsiya gecirmeyi donanmayi da Aynoroz Yarimadasi i dolastirmadan kazdiracagi bir kanaldan gecirmeyi hesaplamistir Yarimadayi dolasmaktan kacinilmak isteniyordu cunku bir Pers donanmasi General Mardinous un seferi sirasinda MO 492 de burada bir firtinaya yakalanmis hemen hemen tumuyle elden cikmisti Her iki istihkam projesi de gunumuz devletlerini bile zorlayacak projelerdir Hazirliklar MO 480 yili baslarinda tamamlanmistir Sard da toplanan ordu Kuzeybati Anadolu ya yurudu ve Canakkale Bogazi ni iki duba kopru uzerinden gecti Atina da MO 480 li yillarin ortalarindan itibaren bir Pers savasina hazirlanmaktadir Bu hazirliklar icinde en onemlisi Atinali politikaci Themistokles in onderliginde buyuk bir donanmanin hazirlanmasina MO 482 yilinda baslanmasidir Perslerle carpisabilmek icin guclu bir donanmaya ihtiyaclari olacakti Daha dogrusu Themistokles in gorusu buydu ve Atinalilara bunu empoze etmek icin buyuk caba harcadi Olaylarin sonraki aylardaki seyri Themistokles in bu stratejik gorusunu hakli cikaracak ve Yunanistan a yonelen Pers saldirisi bu donanma sayesinde def edilecektir Sonraki birkac onyil icinde de bu donanma Atinayi deniz ticaretine dayanan bir imparatorluk haline getirecektir Ancak Atina nin hem denizde hem de karada savasacak kadar insangucu yoktur Bu nedenle Grek kent devletleriyle ittifaklar olusturulmasi bir zorunluluk olarak gerekmektedir Bu arada I Serhas MO 481 yilinda Grek kent devletlerine elciler gondererek kendi iradesine boyun egmelerini istedi Ancak MO 491 de elcileri oldurmeleri nedeniyle Atina ve Sparta ya elci gonderilmemistir Boylece bu iki en guclu kent devleti etrafinda bir toparlanma baslamistir Korint te MO 481 yili sonbaharinin sonlarina dogru toplanan bir konferansla Grek kent devletleri arasinda bir ittifak sekillenmistir Bu ittifak destek istemek icin delege gonderme ve mutabik kalinmak kosuluyla katilan kent devletlerinden savunma noktalarina birlik sevk etmek yetkilerine sahipti Grek dunyasinin siyasi olarak bolunmus yapisi icinde bu birlesme dikkat cekicidir Ozellikle de bazi kent devletleri teknik olarak halen savas halindeyken Kongre MO 480 yili baharinda bir kez daha toplanmistir Teselya heyeti Grek kuvvetlerinin Olimpos Dagi ile arasinda yer alan Tapinak Vadisi ni tutmalarini onermistir Boylelikle Pers ordusunun daha Teselya sinirinda Yunanistan a girmesinin onlenecegini ileri surmustur Bu oneri Pers ordusunun vadiyi bir gecit olarak kullanmaktan baska yolu olmadigina inanildigi icin kabul edildi ve Vadi ye onbin hoplitten olusan bir kuvvet gonderildi Spartalilarin komutani Euaenetus Atinalilarin komutani ise Themistokles tir Tapinak Vadisi nde kamp kurduktan birkac gun sonra Makedonya Krali I Alexander in habercileri kampa gelmistir Haberciler Pers Ordusu nun ve Donanmasi nin buyuklugunu anlatarak ayaklar altinda cignenmemelerini oradan ayrilmalarini tavsiye etmislerdir Bu arada Tapinak Vadisi nin Teselya ya ulasan tek yol olmadigi Makedonya nin tepelik bolgesinden gecen bir baska yol daha oldugu kesfedildi Bu durumda Pers ordusunun vadiyi hic kullanmadan Sarantoporo Gecidi uzerinden yuruyebilecegi Grek kuvvetlerinin gerisine sarkarak bu orduyu imha edecegi aciktir Bunun uzerine vadiyi tutmak icin gonderilen Grek kuvvetleri geri cekilmistir Bu durum Greklerin kendi kentleri ve yakin civari disinda Yunanistan i ne kadar az tanidiklarini askeri harekatlara ne denli hazirliksiz kalkistiklarini gosteren bir ornek olarak gorulebilir Kisa bir sure sonra I Serhas in ordusuyla Canakkale Bogazi ni gecerek Avrupa topraklarinda ilerledigi haberi alindi Bunun uzerine Themistokles daha farkli bir strateji onermistir Pers Ordusu nun Guney Yunanistan a Boeotia Attika ve Mora Yarimadasi na yuruyebilecegi tek hat sarp daglarla deniz arasinda kalan Thermopylae Gecidi gibi oldukca dar bir gecittir Bu gecit sayica Pers Ordusu ndan cok daha az da olsalar hoplitlerce kolayca savunulabilir durumdadir Ayni zamanda Pers Donanmasi nin Thermopylae Gecidini denizi uzerinden pas gecmesini ve geriye asker cikarmasini onlemek icin Grek Ittifaki Donanmasi yla Artemision Bogazini kesmek gerektigini ileri surdu Bu ikili strateji kongre tarafindan onaylanmistir Ancak Mora kentleri plani tam olarak benimsemediler Her sey bir yana birakilarak Korint Kistagi savunulmaliydi Boyle olunca kistagin kuzeyinde kalan Atina nin tum kadin ve cocuk nufusu Mora Yarimadasi nin kentine ve Salamis Adasi na tahliyesine baslanmistir Muharebe oncesiPers ve Grek harekati Trakya yi gecen Pers Ordusu acele etmeden Makedonya iclerinde ilerliyordu Agustos ayinda casuslar Ordu nun Yunanistan anakarasina yoneldigi ve yaklasmakta oldugu haberini iletmislerdir Yilin bu zamani Grek ittifakinin de facto askeri lideri olan Sparta da Apollon onuruna duzenlenen nin kutlandigi gunlerdir Sparta yasalarina gore Carneia sirasinda herhangi bir askeri faaliyet yasaklanmistir Maraton Muharebesi ne de bu yuzden katilamamislar muharebe alanina her sey olup bittikten sonra intikal edebilmislerdi Ayni zamanda Olimpik Oyunlar vardi ve dolayisiyla bu donem bir baris donemi olmaliydi Savasa girmek bu yuzden Sparta Ordusu icin kutsal degerlere iki kat saygisizlik olacaktir Bu durumda efor lar iki es kraldan biri olan I Leonidas i Pers Ordusu nun ilerlemesini Thermopylae Gecidi nde durdurmak icin gondermeye karar verdiler Bu hareket tarzinda amac diger Grek kent devletlerinin Kral Leonidas in Thermopylae ye yurudugunu gorerek Perslere boyun egmek yerinde savasa katilmalarini saglamakti Esasen Carneia Festivali sona erdiginde Sparta da bir garnizon birakarak tum kuvvetleriyle birlikte Thermopylae ye hareket edilecekti Bu arada Leonidas kuvvetleri Pers ilerlemesini geciktirecekti Kral Leonidas beraberinde goturmesine izin verilen 300 kraliyet muhafizi bin kadar Fokidali ve aralarinda helotlarin da oldugu bir birlik teskil etmistir Leonidas in plani Thermopylae uzerine yururken gectigi yerlerden de olabildigince asker alarak ilerlemek ve esas Sparta Ordusu gelene kadar gecidi tutmakti Herodot un aktardigi sekliyle Thermopylae soylencesi Spartalilar in bir onceki yil Delfi kahinlerine danismalariyla baslar Kahinlerin onlara soyledikleri kisaca ya kentlerinin Persler tarafindan yagmalanacagi ya da bir kralin kaybina yas tutacaklari seklindedir Herodot Kral Leonidas in elindeki kuvvetlerin bir zafer kazanmak icin yeterli olmadigini bildiginden kehanete inandigini boylece kendi olumunu kacinilmaz gordugunu ve Sparta ugruna bilerek olume gittigini anlatmaktadir Kabaca Doris in kuzeybati kosesi Thermopylae yolunda Leonidas kuvvetleri gectikleri yerlesimlerden katilan askerlerle 7 binden fazla bir kuvvet haline gelmistir Leonidas Thermopylae Gecidi nin en dar olan orta kesimini kamp ve savunma hatti olarak secti Burada kisa sure once Fokidalilar bir savunma duvari yapmisti Bolge hakkinda bilgi edinen Leonidas Thermopylae nin disindan ve etrafindan dolasarak gerisine cikan bir dag patikasi oldugunu ogrenmistir Bunun uzerine bin Fokidali askeri bu gecidi tutmalari icin gonderdi Agustos ayi ortalarinda Pers Ordusu nun nin karsi tarafinda Thermopylae yonunde ilerlemekte oldugu gorulmeye baslanmistir Pers kuvvetlerinin yaklasmasi uzerine bir savas konseyi toplanmistir Bazi Moralilar Korint Kistagi na cekilerek orada savunma yapmayi Pers Ordusu nun Mora ya girmesini engellemeyi onerdiler Yakin kent devletleri olan Fokida ve askerleri ise bu goruse icerleyerek Thermopylae de savunma yapilmasini ve daha fazla kuvvet icin kent devletlerine adam gonderilmesini onermistir Kral Leonidas gerginligi yatistirdi ve Thermopylae de savunma yapilmasi konusunda herkesi ikna etti Bu arada Serhas Leonidas a elciler gondererek baris onerdi Grekler ozgur kalacak ve Perslerin dostu sayilacakti Dahasi su an sahip olduklarindan daha genis topraklara yerlesebileceklerdi Serhas a boyun egmeyen kent devletlerinin topraklarindan bir kismi kendilerine verilebilirdi Leonidas bu kosullari geri cevirmistir Pers elcileri silahlarini birakmalarini isteyince de unlu sozunu soylemisti gelin alin Daha unlu bir karsilik generallerinden birinden geldi Leonidas elcilerin isteklerini geri cevirdiginde elci Pers Ordusu nun gucunu ifade etmek amaciyla Pers oklarinin gunesi orttugunu soylemistir Generalin karsiligi O takdirde golgede dovusecegiz demektir olmustur Pers elcilerinin elleri bos donmesiyle artik savas kacinilmaz olmustur Ancak I Serhas Grek kuvvetlerinin cozulmesi olasiligini dikkate alarak saldirmak icin dort gun bekledi Bu beklemeyle hem Donanma nin Egriboz Bogazi na girmesi hem de karsisindaki kuvvetlerin durumu hakkinda daha ayrintili bilgi saglamak icin zaman kazanmistir Bu ex ante dogru bir taktikti cunku anlasildigi kadariyla Leonidas in mudahalesi olmasaydi Grek kuvvetleri Korint Kistagi gerisine cekilme karari alacaklardi Savas tarziPers savas tarzi Pers on hat piyadesi Pers ordusu Imparatorlugun genis topraklarindan ve farkli toplumlardan gelen unsurlardan olusmaktaydi Yine de Herodot a gore ordunun genelinde en azindan silahlarda ve savas tarzinda bir tek tiplilik ve uyumluluk vardir Bunlarin bir kismi Imparatoluk tebasindan askeri yukumluklere bagli olarak toplanan askerlerdir Bir kismi ise muttefik kralliklardan gelen birlikler ve kiralanan parali askerlerdir Bu birlikler iyi egitimli Pers Med piyade ve suvari teskilleriyle desteklenirdi Bunlar Imparatorluk un duzenli birlikleridir Bu unsurlar kendi donanim ve silahlariyla orduya katilir kendi tarzlarinda savasirlardi Profesyonel askerlerden olusan duzenli birlikler Olumsuzler gibi tek tip donanima sahiptiler Gocebe topluluklardan ok yay mizrak gibi hafif silahli askerler muharebeye girmeyen isci taburlari esler cariyeler ve koleler Pers askeri garnizonlarinda ve kamplarinda hep gorulen kalabaliklari olustururlar Birlikler cogunlukla yay ok kisa mizrak kilic ya da balta ile silahlanmis olup hasir bir kalkan tasiyorlardi Askerler deri bir gogus zirhi kusanmislardir Fakat yuksek siniftan kisiler daha iyi korumali olarak metal gogus zirhi kullanmaktaydilar Pers ordusu basta kitlesel ok atisiyla dusmanlarini yipratmak ardindan sonuc alici darbeyi indirmek icin mizrak ve kiliclarla gogus goguse catismaya girmek seklinde bir savas tarzi izliyorlardi Pers piyade olusumlarinin sparabara olarak adlandirilan ilk hatti ok ve yay tasimaz daha buyuk hasir kalkan ve daha uzun 2 metreye yakin bir mizrak tasirlardi Pers ordusunun bel kemigini olusturan bu olusum on hatta bir kalkan duvari olusturarak diger birlikleri karsi tarafin ok atislarindan korumaktaydi Fakat asil islevleri dusman la ilk gogus goguse catismaya girecek olan birlikler olmalaridir Pers suvarisi ise cogunlukla okcu suvariden olusan hafif suvariydi Grek savas tarzi Grek askerleriBirMakedonya tipi falanks Grek kent devletleri arasindaki savas tarzi esas olarak okcularla ve sapancilarla desteklenen hoplitlerin falanks duzenine dayanmaktadir En azindan MO 650 ye kadar uzanan bir donem icin boyledir Soz konusu tarih bir Grek seramiginin tarihlendirilmesine dayanmaktadir Hoplitler agir piyade olarak uygulamada bu sekilde savasabilmek icin gereken techizati saglayabilecek olanaklari olan orta sinif halktan olusurdu Atinalilar bu sinifa zeugites adini vermistir Zeugites kentin ciftci tuccar ve esnaf gibi ozgur vatandaslaridir Bu insanlar cogu kez tepeler arasindaki tek bir vadiden daha fazlasi olmayan kent arazisindeki kendi paylarini korumak ugruna guclu bir birlik duygusu icindedirler Bu siniftan esasen mulk sahibi her yetiskin erkek vatandas kendi techizatini kendi saglayarak kentin ordusunda hizmet vermekle yukumludur Bu adamlar orduda piyade olarak hizmet vermek zorundadirlar Cunku zaten sinirli olan kent topraklarinda at besleyecek kadar otlak ayirmak olanaksizdir Dolayisiyla Grek kent devletlerinin ordularinda suvari teskili yoktur Hoplitlerin silahlari omuzdan kalcaya kadar inen bir gogus zirhi ki genellikle gogus kismi deri uzeri bronzdur karnin alt kismini koruyan genis bir kemer dizlikler alindan burun ucuna kadar uzanan dar bir koprusu olan bronz tolga aspis ya da hoplon adi verilen buyuk yuvarlak ve disbukey demirle guclendirilmis ahsap bir kalkandan olusurdu Hoplitlerin esas silahlari ise dori adini verdikleri uzun kargidir Bu mizrak Pers askerlerindeki mizraklardan onemli olcude uzundur Ayrica xiphos adi verilen iki yani keskin demir bir kilic tasirlardi Agir zirh ve uzun bir mizrak gogus goguse mucadelede Greklere onemli bir ustunluk ve uzun menzilli silahlara karsi ciddi bir koruma saglamaktadir Bu tarz silahlarin silah ve diger donanim anlaminda benzerleri donemin baska ordularinda da rahatlikla gorulebilmektedir Esasen hoplit genis bir cografyada bilinen bir agir piyadeden fazlasi degildir Grek ordusunun asil gucunu olusturan hoplit degil hoplitlerin bir arada ve belirli bir duzende muharebe etmesi olan falanks tertiplenmesidir Aslinda bu tarz muharebe gelenegi Mezopotamya kaynaklidir Falanks silahlarinin donuk oldugu keskin kenari yonunde agir ama karsi konulmasi oldukca guc ilerleyen bir askeri guctur Genellikle ve standart olarak 8 hat derinlikle olusturulan ve her hat digerlerine olabildigince yakin duran falanks bu haliyle insanlardan olussa da adeta kati bir kutledir Falanksin ilk uc hatti uzun kargilari ileri dogru yatay uzatirlar Boylece bu uc hattin kargilari en ondeki hattin da ilerisine uzatilmis olur Gerideki hatlardaki askerler ise kargilarini yukari dogru dik fakat hazirda tutarlar Falanksin ozellikle on hattinda yer alan hoplitlerin kalkanlari vucutlarini kismen orter kismen acik kalan sag taraf ise sag yanlarindaki hoplitin kalkani ardina cekilerek ortulur Bu zorunluluk falanksi daha da siki hale getirir cunku hicbir asker sagindakinden fazla uzaklasmak istemez Falanks saldirisi agir silahlar yuzunden yavas sayilabilecek bir ileri kosuyla baslar Bu arada moral guc icin savas cigliklari atarlar Karsidaki guc falanks olsun olmasin carpisma siddetlidir Her hoplit kargisini karsi taraftaki bir askere zirhin korumadigi bir nokta secip saplamak amacindadir Eger karsi tarafin kalkan duvari yarilirsa bu kez kargilar birakilarak catismaya kilicla devam edilir ve zirh olmayan bir tarafa sik sik bacak ve kollara darbe savrulmaya calisilir Daha yoksul vatandaslar yani mulksuzler orduya daha hafif techizatla katilmak durumundadirlar Peltast ve Psiloi adi verilen hafif piyade unsurlari da Grek kuvvetlerinin bir bolumunu olusturmaktadir Bu olusumlarin Grek ordularinda onemi ve yeri giderek artmistir Ornegin Platea Muharebesi ne ordunun yaridan fazlasi psiloi unsurlardan olusuyordu Zirh tolga ve guclu bir kalkan alacak maddi olanaklari olmayan yoksul kesimden yetiskin erkekler savaslara bu sekilde silahlanarak katilabiliyorlardi KuvvetlerPers kuvvetleri Yunanistan in ikinci istilasi icin I Serhas in olusturdugu ordunun kuvveti buyuk tartismalara neden olmustur Bunun nedeni antik kaynaklarda bu konuda verilen rakamlarin gercekten de son derece abartili bulunmasidir Herodot sefere katilan asker sayisini 2 6 milyon olarak vermektedir Herodot a gore bu rakama denk sayida yardimci unsurlar da orduya katilmistir Cagdas sayilabilecek ozan Simonides dort milyon 800 bin rakamlarini vermektedir Gunumuz arastirmacilari Herodot dahil antik yazarlarin verdikleri bu rakamlari yanlis hesaplama ya da Grek zaferini yuceltmek amacli abartmalar olarak gorme egilimdedirler Gunumuzde Pers Ordusu nun mevcudu konusunda kabul goren rakamlar 70 bin 300 bin araliginda degismektedir Bu yaklasimlar donemin Pers lojistik kapasitesi toplam insan kaynaklarini etkileyen sinirlamalar gibi askeri gostergeleri uzerinde yapilan calismalara dayandirilmaktadir Rakam ne olursa olsun I Serhas in basarili bir seferi garantilemek icin denizde ve karada ezici bir sayisal ustunluk saglamak yonunde ozellikle caba harcadigi aciktir Sonuc olarak Pers istila kuvveti icin yaklasik da olsa bir rakama ulasilamadigindan Thermopylae Muharebesi ne katilan Pers kuvvetleri hakkinda da kesin bir sey soyleme olanagi yoktur Bu baglamda tum Pers Ordusu nun Thermopylae uzerine yuruyup yurumedigi ya da Makedonya daki ve Teselya daki uslerde birlik birakilip birakilmadigi da acik degildir Grek Ordusu Diodorus bin Lakonyali ve 3 bin kadar diger Morali olmak uzere toplam 4 bin kisinin muharebeye katildigini ileri surmektedir Herodot ozan Simonides in bir yazittan aktardigi bilgiye dayanarak ayni rakami vermektedir Ancak baska bir pasajda muharebeden once Thermopylae de 3 100 Morali bulundugunu belirtmektedir Herodot un 4 bin rakami ile baska bir pasajda verdigi 3 100 arasindaki farkin yani 900 un helotlar olmasi gerekir Herodot Mora disindaki kentlerden gelen kuvvetlerle birlikte 6 100 kisilik bir kuvveti toplam kuvvet olarak verir Diodorus a gore diger kentlerle birlikte toplam Grek kuvveti 7 700 dur Pers ileri hareketi uzerindeki tum yerlesimlerden eli silah tutan erkekler gelip Grek kuvvetlerine katilmislardir Bu savascilarin toplami Pausanias a gore 6 bin kisidir Herodot un helotlar haric 5 200 rakamina eklendiginde 11 200 rakamina ulasilir Gunumuzde tarihcilerin cogu Herodot u daha guvenilir bulmaktadir Bu nedenle Herodot un 5 200 rakamini esas alarak bu rakama 900 helotu ve bin Moraliyi eklerler ve boylece 7 100 ya da kabaca 7 bin rakamini kabul ederler Ancak bu sadece bir yaklasimdir ve baska hesaplar da makul sayilir Bununla birlikte ordunun buyuk bir bolumu cekilince sayi azalmistir Kalanlar 300 Spartali 700 Thespianli 400 Tebaili 1 000 Fokidali ve 900 helottur Stratejik ve taktik yaklasimlarThermopylae ve Artemision da manevralar Stratejik bakis acisindan Grek kuvvetlerinin Thermopylae de savunmada kalmalari ellerindeki mevcut kuvvetin en uygun bicimde kullanilmasiydi Pers Ordusu nun Yunanistan anakarasi iclerine daha fazla ilerlemesini onleyebildikleri surece muharebe alaninda kesin sonuc aramalarina gerek yoktu Dolayisiyla savunmada kalmak yeterliydi Gerek Thermopylae gerekse de Artemision Bogazi oldukca dar gecitleridir Bu durum sayica az Grek kuvvetleri icin daha elverislidir Diger taraftan boylesi buyuk bir orduyla Pers kuvvetleri belirli bir bolgede uzun sure kalamayacaklardir Bu nedenle Persler ya ilerlemek ya da geri cekilmek zorundadir Ilerlemek icin ise Thermopylae yi zorla gecmek gerekmektedir Thermopylae Gecidi taktik acidan Grek savas tarzi yonunden ideal bir durum sunmaktadir Falanks duzeninde muharebe eden hoplitler icin dar bir gecidi savunmak suvari tarafindan kanatlardan kusatilma riski olmadigindan son derece uygun bir muharebe tarzidir Ayrica daha hafif silah ve zirhli Pers piyadesi icin bir gecitte falanksa saldirmak daha guctur Grek kuvvetlerinin pozisyonunda en zayif nokta Thermopylae Gecidi ne paralel bir dag yolunun olmasiydi Dusman bu yolu kullanarak Grek kuvvetlerinin arkasina dolanabilirdi Bu dag gecidi suvari hareketleri icin uygun olmasa da dag muharebelerine aliskin olan Pers piyadesi icin rahatlikla gecilebilecek bir yoldur Gecidin varligini yore halkindan ogrenen Kral Leonidas Fokida birligini tespit kuvveti olarak gecide gondermistir Leonidas in sag kanadi zaten denizdir Themistokles in onerisiyle bu deniz zaten Grek Ittifaki Donanmasi tarafindan tutulmaktadir Leonidas icin sol kanadini ortmek yeterli bir taktik onlem olarak gorulmektedir Muharebe alaniGecmiste ve gunumuzde Thermopylae Gecidi Bu tarihlerde Thermopylae Gecidi kiyisi boyunca uzanan dar bir gecittir Uzunlugu yaklasik olarak 6 5 km dir Herodot gecidin en dar bolgesinde genisliginin 15 metre oldugunu yazmaktadir Gecidin kuzey kenari boyunca Korfez guney kenari boyunca da sarp kayaliklar uzanmaktadir Gecitte siraya uc dar bolge vardir Bu dar bolgelerden ortadakinde bir onceki yuzyilda alcak bir savunma duvari insa edilmisti Fokidalilar Teselya uzerinden gelecek saldirilara karsi topraklarini savunmak amaciyla bu duvari insa etmislerdi Gunumuzde gecit denize yakin olmayip birkac kilometre icerdedir Yillar boyu erozyon ve cokelmeyle Malian Korfezi kiyilari dolmustur Gecit halen dogal savunma olanaklari sunmaktadir II Dunya Savasi sirasinda 1941 yilinda Ingiliz Yurtdisi Sefer Kuvveti nin Yeni Zelandali bir birligi Alman ordularina karsi eski muharebe alanindan fazla uzak olmayan bir hatta artci muharebesi vererek savunma yapmistir MuharebeBirinci gun Falanks duzeninde hoplitlerOlumsuzleri gosteren bir duvar islemesi Pers Ordusu Thermopylae ye geldiginde kamp kurmus ve dort gun boyunca taarruzi bir harekete girismemistir Bir goruse gore Pers plani Ordu nun Thermopylae ye Donanma nin da Artemision a ayni gun ulasmasina Fenike gemilerinin de bu sirada Egriboz Bogazina guneyden girmesine dayaniyordu Serhas in bekledigi Donanma ydi ve Donanma nin Artemision a ulastigi gun Thermopylae de saldiriya gecti Grek Ittifaki Donanmasi ni bolgeden atarsa Thermopylae gerisine asker cikarabilirdi Diger acidan Serhas in karsisindaki kuvvetin durumu hakkinda yeterli bilgi sahibi olabilmek icin bekledigi dusunulebilir Nitekim Grek kampinda ne kadar asker oldugunu ve ne yapmakta olduklarini gozlemek atli icin bir kesif cikardigini biliyoruz Kesfe gonderilen atli Grek kampinin ancak bir bolumunu ama dikkatlice gozledi Bazi savascilarin ciplak olarak beden egzersizleri yaptigini digerlerinin ise saclarini taradigini saskinlikla izledi Bu gozlemlerini anlatinca Serhas da bunlara bir anlam verememistir Ancak I Kleomenes la birlikte Sparta kralligi yapmis fakat tahtan indirilince Pers Sarayi na siginmis olan ki Serhas in danismanlarindan biriydi Sparta geleneklerine gore bunun savas hazirligi oldugunu soylemistir Beklemenin nedeni ne olursa olsun Serhas besinci gun ordusuna saldiri emri vermistir Ilk saldiri olarak bes bin okcuya atis icin emir verilmistir Ancak tunc Grek kalkan ve tolgalari uzerinden sekip savrulan oklar savascilarda ciddi bir zarara yol acmamistir Esasen oklar bundan daha fazla etkili olabilirdi Ancak gunumuz arastirmacilari en azindan 90 metre mesafeden ok atisi yapildigini kabul etmektedir Ok taarruzunun ardindan Serhas on bin kisilik Med ve Huzistanli savasciyi Grek hatlarina karsi taarruza kaldirmistir Anlasildigi kadariyla Serhas ilk saldiriyi seckin birlikleriyle yapmayi tercih etmistir Pers ordularinin bel kemigini Pers Med kuvvetleri olusturmaktadir Bu kuvvetler dalgalar halinde bir cephe taarruzuna giristiler Grek kuvvetleri ise gecidin en dar yerinde Fokida duvarinin onunde gecidi olabilecek en az kuvvetle tutmak uzere yerlesmislerdi Muharebenin taktik ayrintilari konusunda bilgilerimiz sinirlidir Diodorus Greklerin buyuk kalkanlarinin gerisinde omuz omuza dovustugunu yazmaktadir Muhtemelen standart falanks tertibinde dort sira olarak gecit boyunca ileri uzanmis mizraklarla ve genis kalkanlarla adeta bir duvar olusturulmustur Herodot un anlatimina gore her kentten askerler bir aradaydi ve kendi kentlerinden bir generalin komutasi altindaydilar Catismalarin yol actigi yorgunlugu gidermek icin zaman zaman bu gruplar disari alinarak dinlendirilmesi gerekiyordu Boylece savas hattinda bir rotasyon uygulandi Bu durum Grek kuvvetlerinin gecidi tutabilmek icin fiziki olarak gerekenin ustunde bir savasci sayisina sahip oldugunu gostermektedir in anlatimina gore ilk Pers dalgasi bozguna ugratildi Bu arada birkac Spartali asker olmustur Sonucta ilk dalgada saldiran Pers kuvvetlerinin buyuk kismi muharebe hattinda dustuler ve cok azi geri cekilmeyi basarabildi Herodot ve Diodorus a gore I Serhas ayni gun ikinci bir taarruza girismistir Bu taarruz icin Pers Saray Muhafizlari olan Olumsuzler adi verilen en seckin birliklerden 10 bin kisilik bir taarruz gucu olusturulmustur Ancak Olumsuzlerin taarruzu da gunun ilk taarruzundan daha basarili olmamistir Bu basarisiz taarruzlar Pers silahlarinin Grek silahlari karsisinda etkisiz kalmasiyla aciklanmaya calisilmaktadir Pers askerlerinin buyuk bolumu zirh kullanmiyor olmasi bir zayiflik yaratiyordu Kullandiklari koruyucu donanim ise Grek kilic ve mizraklari karsisinda yetersiz kaliyordu Ustelik gogus goguse catismalarda kullanilmak uzere yetersiz kalan hasir kalkanlar tasiyorlardi Hasir bir kalkan ancak bicak gibi hafif bir silaha karsi ya da uzak mesafeden gelen bir oka karsi etkili bir koruma saglayabilir Grek mizrak uclari karsisinda hicbir koruma saglayamaz Mizraklarin ve kiliclarin gorece daha kisa olmasi da baska bir zayiflik yaratmistir Bu kosullarda pek cok Pers askeri hoplitlere silahlarini kullanacak kadar bile yaklasamadi Greklerin uzun mizraklari karsisinda kisa mizraklarla dovusuldugunde sayi ustunlugu ise yaramamistir Yaklasmayi basaranlarin silahlari da Grek zirhlari ve tolgalari karsisinda etkisiz kaldilar Pers kayiplari o denli coktur ki Serhas in savasi izledigi tahtindan uc kez ayaga kalktigi rivayet edilmektedir Yine de Pers savascilari Krallarinin gozu onunde olmalarinin da etkisiyle siki dovustuler Herodot muharebenin gun boyu surdugunu yazmaktadir Gun bittiginde Pers saldirilari tumuyle sonucsuz kalmistir ve geri cekilmislerdir Diger yandan Grek taktik manevralari da etkili olmustur Ornegin Spartali savascilar bir yaniltma manevrasi olarak geri cekilme taktigini siklikla uygulamislardir Hemen ardindan geri donerek peslerinden gelen Pers askerlerinin uzerine cullandilar Ikinci gun Ikinci gunde Serhas Grek kuvvetlerinin ilk gunun catismalarinda ugradiklari kayiplar nedeniyle daha fazla direnme gosteremeyeceklerini varsayarak yeniden gecide taarruz etmistir Bu taarruz da ilk gunun taarruzlarindan daha basarili olamamistir Bunun uzerine Pers kuvvetleri muharebe alanindan kamplarina cekildiler Herodot a gore Serhas daha ilk gunun ilk saldirisi sonunda askerinin muharebe gucunun yetersiz kaldigini fark etmistir Birliklerini kampa cekmesi I Serhas in nasil bir strateji izleyecegi konusunda kararsiz olduguna isaret sayilabilir Fakat bu sirada beklenmedik bir gelisme ortaya cikmistir Malian Korfezi kiyilarinda yasayan bir Grek kabilesinden bir adam Thermopylae Gecidi nin disindan dolasmayi saglayan bir dag gecidi konusunda Pers kampina bilgi getirmistir Epialtes adli bu adam muhtemelen bir odul pesindedir Bu olayla Epialtes sozcugu Grek dilinde ihanet anlaminda kullanila gelmistir Daha sonra Epialtes in basina odul kondu Sonunda Ephaltes Athenades adinda biri tarafindan MO 470 yili gibi olduruldu Herodot Serhas a dag patikasini anlatan ve Pers kuvvetlerine patikada rehberlik eden Onetes adinda baska bir adamdan daha soz edildigin yazmistir Ancak bu adamla ilgili anlatilanlari yanlis kabul etmektedir Herodot Serhas in ayni gece hava karardiktan sonra komutasinda Olumsuzler den olusan bir birligi bu patikadan gecerek Sparta kuvvetlerini cevirmek uzere harekete gecirdigini yazmaktadir Ancak bu birligin mevcudu hakkinda bir bilgi vermez Olumsuzler ilk gunku catismalarda yuksek kayiplara ugramislardir Boyle olunca Hydarnes in kalan tum Olumsuzleri komutasi altina almis oldugunu kabul etmek mumkundur Esasen Diodorus a gore Hydarnes emrindeki bu birlik 20 bin kisilik bir kuvvettir Bu kuvvetin yuruyecegi patika Pers kampindan doguya dogru sirtlardan gecip Anopaea Dagi ucurumlari arasindan Thermopylae Gecidi nin etrafini dolasmaktadir Herodot patikanin Asopos Nehri nden basladigini ve vadiyi izledigini yazmaktadir Ucuncu gun Gece vakti boylesi kayalik ustelik Herodot a gore mese ormaniyla kapli bir bolgenin yurunmesinin son derece guc olacagi ileri surulerek bu gece yuruyusu kuskuyla karsilanmaktadir Yine de Herodot Pers askerlerinin gece boyu yuruyerek safakta patikanin en ust kesimine ulastiklarini yazmaktadir Patikanin inis kesimini gozleyen Fokidali muhafizlar dag mese agaclariyla kapli oldugundan Persleri fark edememistir Ancak iyice yaklastilarinda kuru yapraklarinin hisirtisi rahatlikla duyulmaya baslandi Bunun uzerine derhal alarm verildi Herodot hic beklemedikleri halde silahli bir grup ile karsilastiklari icin Fokidalilarin saskinlik yasadigini yazmaktadir Yine Herodot a gore Hydarnes de karsisindakilerin Spartali olmasindan korkmus ve bunu Epialtes e sormustur Ancak Epialtes bu savascilarin Spartali olmadigini soyledi Hemen ardindan adamlarini savas duzenine sokmustur Fokidalilar Persler uzerine yogun bir ok yagmuru gonderdikten sonra yakindaki bir tepeye cekildiler Pers kuvvetlerinin kendi uzerlerine geldigini dusunuyorlardi ve kendilerini imha olmaya hazirladilar Ancak Hydarnes ve adamlari onlarla ilgilenmeden olabildigince hizli olarak dagdan asagi inmeye basladilar Fokidalilar Herodot a gore tuttuklari mevzide cok zayif bir direnc gostermislerdir Pers kuvvetlerinin kendilerine saldirmak icin geldigini dusunerek yakindaki bir tepeye savunma yapmak icin cekildiler Halbuki patikayi tutma gorevini kendi istekleriyle almislardi Yine de bu bin kisilik kuvvetin 20 bin kisilik ustelik de en seckin birliklerden olusan bir ordu karsisinda duramayacagi aciktir Fokidalilarin gecidi terk ettigini bir haberciden ogrenen Leonidas safakta bir savas konseyi toplamistir Konseyde gorus ayriligi cikti Bir kisim birlikler bulunduklari yerden ayrilmamak gorusundeydiler Digerleri ise buna karsiydi Sonunda karsi olan birlikler kentlerine donmek uzere Thermopylae den ayrildilar Herodot Leonidas in orada olmelerini istemedigi askerleri geriye gonderdigini ama savunmaya geldikleri bu bolgeden ayrilmayi kendisine ve Spartalilara yakistiramadigini yazar Kisisel kanisina gore durum sudur Leonidas diger birliklerin moralsiz ve riske girmek konusunda isteksiz olduklarini anladigi icin gitmelerini emretmistir Ancak kendisi adini ve Sparta nin onurunu lekelememek icin kalmistir Ote yandan Boeotia nin Thespiae kentinden ve General komutasindaki 700 savasci gecidi birakmayi reddederek savasmak uzere kaldilar Ayrica 400 Tebaili savasci ile Spartalarin yanlarinda getirdikleri ve esasen kole olan helotlar da Leonidas kuvvetleriyle kalmislardir bir savasci olan ayni zamanda bir kahindir Bir kurbani inceledikten sonra Thermopylae de olumun safakta gelecegini soylemisti Thermopylae de olecegine kesin bir bicimde inandigi halde savasmak icin kaldi Bununla birlikte safakta degil ogleden sonranin gec saatlerinde olmus olmalidir Serhas in saldirisi ogleden once baslamamisti Leonidas in buradaki karari pek cok tartismaya neden olmustur Genellikle Spartalilarin geri cekilmeme yonundeki Sparta yasasina uyduklari kabul edilir Fakat Leonidas in ordunun buyuk bolumunun geri cekilmesi yonundeki karari bu yasaya uymamak gibi gorunur Ne de olsa bu birliklerin komutasi kendisindedir Ancak Spartalilar ve kendisi muharebe alaninda kalmistir Kahinlerin sozlerini hatirlayan Leonidas in Sparta nin guvenligi icin kendi yasamini feda etmeye karar vermis olmasi da mumkundur Fakat kehanette sadece Leonidas in olumunden soz edildigine gore yanindaki helotlar haric 1 400 adamin da olumune bir dovus icin kalmalari ilginctir Daha guclu bir olasilik Leonidas in Grek kuvvetlerinin guven icinde cekilebilmeleri icin bir artci birlik olusturmus olmasidir Eger tum askerler birlikte geri cekilmis olsaydi Pers suvarisi onlari rahatlikla izleyebilecekti ve acik arazide muharebeye zorlayabilecekti Diger yandan kusatilip tumuyle imha edilmemek icin geri cekilmek zorundaydilar Kral Leonidas geri cekilmeyi bir artci birlikle orterek ve gecidi tutarak esasen 3 bin askerin cekilebilmesini daha geride bir bolgede savasa devam edebilmesine olanak saglanmistir Tebaililer de tartisma konusu olmustur Herodot un iddiasina gore Tebai nin gonderdigi savascilar aslinda Grek davasina sirt cevirmelerini onlemek icin vermeye zorlandiklari rehinelerdir Ancak Plutarkhos bu adamlarin eger rehine olsalardi diger Grek askerleriyle birlikte geri cekilmeleri gerekecegini ileri surmektedir Leonidas in boylesi bir anda zorla savas alaninda tutulan birliklerin dusmanligini goze alabilecegini dusunmek mantikli olamaz Muhtemelen bu Tebaililer Pers hakimiyetini kabul eden sehir halkinin cogunlugu aksine buna karsi cikan kimselerdir Bu insanlar Pers kuvvetleri Thermopylae yi gecip Boeotia ya girdiklerinde kentlerini de ele gecirerek onlari boyun egmek zorunda birakacaklarini gorebiliyorlardi Buyuk olasilikla kendi ozgur iradeleriyle savasa gecmistirler ve Tebai ye geri donemezlerdi Boeotia Persler tarafindan istila edildiginde zaten hayatta kalma sanslari olmayacakti Ancak Tebaililerin Thermopylae de kalmalarinin tek nedeni bu olmamalidir Cunku daha sonra Pers kuvvetleri tarafindan kusatildiklarinda teslim olmuslardir Butun bunlardan Tebaili savascilarin en azindan baslangicta gonullu olarak Thermopylae de oldugu anlasilmaktadir I Serhas safakta saldiriya gecmemis kusatma kuvvetlerinin dagdan inerek duz arazide ilerlemeleri icin zaman kazandirmak amaciyla gun ortasina kadar beklemistir Bu arada esas itibariye kusatma birligine zaman vermek amaciyla topraga sarap dokerek tanrilari kutsama toreni duzenlemistir Daha sonra Pers saldirisi basladi Leonidas ve adamlari bu kez savunma duvarinin ilerisine cikarak gecidin daha genis oldugu kesimde dovustuler Mizraklar kirilincaya kadar mizraklarla daha sonra da kiliclarla dovusuldu Herodot bu catismada Serhas in iki kardesinin ve in oldugunu belirtmektedir Leonidas da bir taarruz sirasinda Pers oklariyla vurulmustur Taraflar her iki taraftan cesetler uzerinde dovustuler Herodot a gore Grekler bu anlarda savas alaninda duruma hakimdi Leonidas in cesedi cevresinde cok sert catismalar yasandi Sonunda Grekler onu cekip cikardilar ve uzaklastirdilar Patika uzerinden gelen Olumsuzler yaklasirken Spartalilar Thespiaeliler ve helotlar geri cekildiler ve duvarin gerisindeki bir tepe uzerinde tertibat aldilar Tebaililer ellerini kaldirip Perslere dogru ilerlediler ve teslim oldular Herodot un anlatimiyla Leonidas ve adamlari savunma yapacaklari tepeye dogru cekilirken Tebailliler onlardan ayri dusmuslerdi Tebai komutani ellerini kaldirarak Perslere dogru ilerlemistir Onlara Perslere ilk olarak toprak ve su sunanin bastan beri Pers yandasi Tebai oldugunu buraya zorla getirildiklerini anlatmistir Leontiades in bu konusmasi Tebaililerin buyuk cogunlugunun yasamini kurtardi Ancak bazilari yine de Pers askerleri tarafindan oldurulduler Kalanlarin basta Leontiades olmak uzere Pers Kraliyet isaretiyle alinlari daglandi Duvar savunmasi geriye atildiktan sonra Serhas in emriyle Pers kuvvetleri tepeyi kusattilar Son direnen de olene kadar tepe ok yagmuruna tutuldu Spyridon Martinatos adli Yunan arkeologun 1939 yilinda Thermopylae de nde yuruttugu kazilarda 1939 yilinda cok sayida Pers bronz okbasi ele gecmistir Burasi duvar a en yakin bulunan tepedir ve Greklerin cekilerek savunma aldiklari tepe olmalidir Muharebenin sona ermesinden sonra Serhas Donanma sina bir haberci gonderdi Ancak daha once Thermopylae aciklarindan gececek olan Donanma daki adamlarin oluleri gormemesi icin onlari gomdurdu Thermopylae Gecidi ni asmak Herodot a gore Pers kuvvetlerine 20 bin kayba mal olmustur Artci olarak kalan Leonidas kuvvetlerinin kayiplari ise 300 Spartali 700 Thespiaeli ve muhtemelen sayilari 900 olan helotlarla 1 900 olmaktadir Tebaili 400 savascidan kacinin teslim oldugunu kacinin savasta kaldigini kacinin teslim olduktan sonra Persler tarafindan olduruldugunu bilmiyoruz Ilk iki gunun kayiplari konusunda da net bir bilgimiz yoktur Sonuclari ve devamiKral Leonidas in bedeni Persler tarafindan muharebe alaninda bulundu I Serhas hincini Leonidas in cansiz bedeninden aldi basinin kesilerek vucudun carmiha gerilmesini emretti Bu tutum Pers geleneginde alislilageldik bir durum degildir Persler yigit savascilar a karsi onlari onurlandiracak bicimde davranma aliskanligindadirlar Artemision Deniz Muharebesi oncesinde kucuk bir ada olan Skiathos aciklarinda ele gecirilen cografyaci ve kasif Piteas ornegi bunu desteklemektedir Ancak I Serhas in ofkesi biliniyordu Herodot a gore Canakkale Bogazi nda dubalardan olusturulan koprulerin bir firtinada yikilmasi uzerine denize 300 kamci vurulmasi ve kizgin demirle daglanmasi icin emir vermisti Pers Ordusu nun Thermopylae Gecidi ni ele gecirmesiyle Artemision Korfezi nde Thermopylae nin kanadini orten Grek Donanmasi nin bu gorevi de gereksiz hale gelmistir Dahasi catismalarda Grek Ittifaki Donanmasi nin kayiplari oylesine agirdi ki Themistokles dahi cekilmekten yana bir tutum almisti Bu sonuclar karsisinda Grek Donanmasi duzen icinde ne cekilmistir Donanma burada Atina halkinin Salamis Adasi na tahliyesine yardimci olacaktir Thermopylae yi gecen Pers Ordusu Atina yonunde ilerlemeyip Pers hakimiyetine boyun egmeyi reddeden kentlerini ve Thespiae yagmalayip atese vermistir Atina nin Pers kuvvetleri eline gecmesi Eylul ayi sonlaridir Bu arada Mora Yarimadasi na cekilen Grek kuvvetleri Korint Kistagi nda savunma yapmak uzere hazirliklara girismislerdir Kistaktaki tek yol imha edilmis ve bir savunma duvari insa edilmistir Burada da Thermopylae ve Artemision dakine benzer bir strateji uygulandi Bir yandan Korint Kistagi tutulurken diger yandan Grek Donanmasi Saronik Korfezi ne Pers Donanmasi nin girisini onleyerek Mora Yarimadasi na asker cikarilamamasini sagladi Ancak Themistokles sadece savunma yerine Pers Donanmasi karsisinda kesin sonuc elde etmeye calismak konusunda Atinalilari ikna etmistir Sonucta bir savas hilesiyle Salamis Bogazi nda muharebeye cekilen Pers Donanmasi nin buyuk bir bolumu buradaki Salamis Deniz Muharebesi nde imha edildi Bu zafer Mora Yarimadasi na yonelen Pers istila girisimine kesin olarak son vermistir Canakkale Bogazi uzerindeki gecis noktalarina olasi bir Grek saldirisindan boylece ordusunun Avrupa topraklarinda sikisip kalmasindan cekinen I Serhas kuvvetlerinin buyuk bir bolumuyle Asya topraklarina cekilmistir Ancak bu cekilme sirasinda aclik ve salgin hastaliklardan cok fazla asker kaybedecektir Cekilmesine karsin Avrupa topraklarinda bir sonraki yil istilayi tamamlamak icin General komutasinda seckin suvari ve piyade birliklerinden olusan bir ordu birakmistir Bir sure sonra Atina nin baskisiyla Mora kent devletleri General Mardonius kuvvetlerinin uzerine gitmek zorunda kaldilar ve Attika ya ilerlediler General Mardonius Grek kuvvetlerini suvarisini kullanabilecegi acik arazide karsilamak amaciyla Boeotia ya cekilmistir Ilerleyen Grek kuvvetleriyle Pers Ordusu Platea kenti yakinlarinda karsi karsiya geldi Burada MO 479 yili Agustos ayinda gerceklesen Platea Muharebesi nde Grek kuvvetleri Pers Ordusu nun buyuk bir bolumunu muharebe alaninda imha ederek kesin sonuc elde etmis ve Yunanistan a yonelen Pers saldirisini sona erdirmistir Ayni gunun ilerleyen saatlerinde gerceklesen Mykale Muharebesi nde Pers Donanmasi ndan geriye kalan ve burada karaya cekilmis olan gemiler de imha oldu Boylece Yunanistan uzerindeki Pers tehdidi butunuyle ortadan kalkti OnemiThermopylae Muharebesi siklikla atifta bulunulan ve uzerinde calismalar yapilan Antik Avrupa tarihinin en unlu muharebelerinden biridir En azindan Bati kulturunde Antik Yunanistan da ortaya konulan yigitlik bazinda ovunc kaynagi olarak gorulmektedir Bununla birlikte Pers istilasi cercevesinde ele alindiginda kuskusuz ki bir yenilgiydi Taktik degeri de tartismaya fazlasiyla aciktir Grek stratejisi Pers kuvvetlerini Thermopylae Gecidi nde ve Artemision Bogazi nda engellemeye dayaniyordu Boeotia ve Attika Perslere birakilmamak savunulmak isteniyordu Ancak Thermopylae de sonuc itibariyla basarisiz olundu Daha da onemlisi Grek Ittifaki Thermopylae yenilgisi ardindan bu topraklari savunmaktan derhal vazgecti ve tum guclerini Korint Kistagi gerisine cekti Diger deyisle Atina dahil tum bu Grek kentleri Pers kararina terk edildi Thermopylae deki Grek savunma duzeninin sayisal olarak son derece dezavantajli olmalarina karsin neredeyse asilamaz oldugu ileri surulmektedir Daha uzun sure mevzilerinde kalabilselerdi I Serhas erzak ve su ikmalinde karsilasilan sorunlar yuzunden geri cekilmek zorunda kalabilecekti Fakat Pers Ordusu nun Thermopylae Gecidi ni agir kayiplara karsin ele gecirmis olmasi hem taktik hem de stratejik yonden kesin bir zaferdir Grek kuvvetlerinin buyuk kisminin basariyla geri cekilmesi bir yandan moral etkileri olarak onemliydi diger yandan da Pers zaferinin parlakligina golge dusurmustur Zaman zaman Thermopylae Zaferi nin I Serhas icin bir Pirus Zaferi oldugu da ileri surulmektedir Herodot da da bu yonde bir ima dahi gorunmez Dahasi muharebeden sonra Pers Ordusu Yunanistan in buyuk bir kismini istila etmistir Daha carpici olani bu istila edilmis topraklarin bir yil daha Pers kontrolunde kalacak olmasidir ve Mardonius un yeniden Atina uzerine yurumesidir Sonuc itibariyla bu muharebede ugranilan zahiyat her ne kadar cok yuksekse de Pers Ordusu nu tuketmis degildir Bir baska bakis acisindan Thermopylae Muharebesi nin Atina Filosu nun gelistirilmesi icin zaman kazandirdigi ileri surulmektedir Salamis Deniz Muharebesi ne katilan Grek Ittifaki Donanmasi nin buyuk bir bolumunu Atina Filosu olusturmaktaydi ve Salamis deki Grek zaferinde onemli payi olacaktir Bununla birlikte Thermopylae Muharebesi ile Salamis Deniz Muharebesi arasindaki surenin kabaca bir ay kadar oldugu dusunuldugunde etki cok belirgin de degildir Ote yandan Thermopylae Muharebesi sirasinda denizde de Grek Ittifaki Donanmasi savas halindeydi ve kayiplara ugramisti Ustelik bu kayiplar oldukca fazlaydi en basitinden Donanma nin en buyuk bileseni olan Atina Donanmasi toplam gemi sayisinin yarisini Artemision da kaybetmistir Attemision a katilan Atina gemisi sayisi 127 dir Daha sonra gonderilen takviye ise 53 gemidir Atina Donanmasi nin kaybi ise yari mevcudu yani 90 dir Salamis Deniz Muharebesi ne de 180 Atina gemisi katildigina gore Atina bu sure icinde ancak muharebe kayiplarini karsilayabilmistir Yeni Zelandali tarihci George Cawkwell I Serhas in Thermopylae ile Salamis arasindaki bir aylik surede Boeotia ve Fokida da oyalandigina dikkat cekmektedir Bu sure icinde bolge yakilip yikildi ve yagmalandi Boylece bolgenin direnci de ortadan kalkmis oldu Bu yaklasima gore Pers Ordusu nun Attika yonunde yeniden ileri harekete gecmesinin zaman almasinda Thermopylae nin onemli bir etkisi yoktur Gunumuzun akademik genel yaklasimi Thermopylae deki Pers zaferini Pirus Zaferi olarak gormekten cok bir basari olarak degerlendirme yonundedir Serhas saglam Grek savunmasini asmis ve Yunanistan in buyuk bir bolumun isgal etmistir Dolayisiyla Yunanistan in istilasi hem karada hem de denizde parlak basarilarla baslatilmis oldu Ornegin tarihci John Francis Lazenby Thermopylae deki Grek yenilgisini bir hezimet olarak degerlendirmektedir Sonuc olarak Thermopylae Muharebesi nin unu savasin sonucu uzerindeki etkisinden degil daha cok yigitlige bir methiye olarak ortaya cikmistir Askeri olarak Thermopylae Pers istilasi cercevesinde sonucu etkileyecek bir mucadele degildi Buna karsin ilk iki gunun catismalarindan dogan bazi onemli noktalar da vardir Savunmanin basarisi donanim egitim ve arazinin avantajlarinin uygun kullaniminin bir bileske sonucu olarak gorulmektedir Thermopylae anisiPers Ordusu ilerleyip bolgeden ciktiktan sonra Grekler gelip olulerini topladilar ve geleneklerine uygun olarak tepede yaktilar Pers istilasi atildiktan sonraki yillarda da Thermopylae ye Kral Leonidas anisina tas bir aslan heykeli konmustur Muharebeden kirk yil sonra MO 440 yilinda Leonidas in kemikleri Sparta ya getirildi Torenle Sparta da yeniden gomuldu Her yil Kral in anisina torenler yapilma gelenegi yerlesmistir Anitlar Thermopylae muharebe alaninda gunumuzde birkac anit vardir Simonides in mezar yazitiThermopylae de Spartalilarin tumulusu uzerine dikilen bir anit tasa Simonides in bir agiti kazinmistir Tumulus ayni zamanda Spartalilarin son dovustugu tepedir Tas anit uzerinden yazili olanlar Herodot tan ogrenilmektedir anitin kendisi gunumuze ulasmamistir Ancak 1955 yilinda bu agit yeni bir tas uzerine kazinarak yerine dikildi Thermopylae ye giden Spartalilardan Aristodemus ve Eurytus adindaki iki kisi gozlerindeki agir enfeksiyon nedeniyle Kral Leonidas emriyle geri gonderilmisti Fakat Eurytus bir helotun yardimiyla savas alanina geldi ve savasta oldu Aristodemus ise Sparta da kalmisti Ucyuz Spartalidan sag kalan diger bir kisi Tesalya ya ulak olarak gonderilmis olan Pantites adli kisidir Bu ikisi disindaki tum Spartalilar muharebe alaninda olmuslerdir Muharebenin sonucunu Sparta ya bildirecek tek kisi bile sag kalmadi Grek yazitlari cogunlukla oradan gecen ve yaziti okuyan kisiye yabanci diye hitap eder Thermopylae deki anit okuyucudan tum Spartalilarin orada oldugu haberini Sparta ya iletmesini istemektedir Yabanci nin Spartalilarin emirleri uygularken olduklerini belirtmesi istenir Leonidas AnitiAyrica bolgede Kral Leonidas anisina yaptirilan modern bir anit bulunmaktadir Anit Kral in bronz bir heykelidir Heykelin kaidesinde Kral Leonidas in silahlarini birakmalarini isteyen Pers elcilerine verdigi yanit yazilidir Gelin alin Thespian AnitiYunan Hukumeti tarafindan 1997 yilinda savasta Spartalilarla birlikte carpisan 700 Thespiali asker icin bir anit yaptirilmistir Mermerden yapilan anitin ustunde antik Thespia tanrisi Eros a saygi unsuru olarak dusunulen bir bronz heykel yer almaktadir Heykelin uzerinde Yedi yuz Tebailinin anisina yaziti kazinmistir Dis baglantilarWikimedia Commons ta Thermopylae Muharebesi ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Ayrintili bir kroki 31 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot Polymnia 7 Kitap2 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot Uranisa 8 Kitap26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Notlar Carneia Festivali Eylul ayinda duzenlenen bir festivaldir Dipnot 3 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Spartalilar tarafindan kolelestirilen yerli halk Gunumuzde Kolonos Tepesi 19 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde fotografi en alttaKaynakcaAntik kaynaklar Herodot Histories26 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Herodotos Tarih Turkiye Is Bankasi Kultur YayinlariTukididis History of the Peloponnesian War Xenophon Anabasis Hellenica Plutarkhos Parallel Lives Themistokles Aristides Diodorus Bibliotheca historica Cornelius Nepos Lives of the Eminent CommandersGunumuz kaynaklari Ernle Bradford Thermopylae The Battle for the West 2004 Da Capo Press J B Bury Meiggs Russell A History of Greece to the Death of Alexander the Great 2000 Palgrave Macmillan George Cawkwell The Greco Persian Wars 2006 Oxford University Press Osbert Guy Stanhope Crawford Said and Done The Autobiography of an Archaeologist 1955 Weidenfeld and Nicolson Lyn Dore Once the War Is Over In Freeman P W M Pollard A Fields of Conflict Progress and Prospect in Battlefield Archaeology David Brown Book Co Karl W Eikenberry Take No Casualties Parameters US Army War College Quarterly1996 William Golding The Hot Gates Peter Green The Greco Persian Wars 1996 University of California Press Peter Green Greek History 480 431 B C the Alternative Version University of Texas Press Edward Greswell Origines kalendariae Hellenicae 1827 E Duychinck Collin amp co Herodot The Histories penguin group Tom Holland Persian Fire The First World Empire and the Battle for the West New York Doubleday J F Lazenby The Defence of Greece 490 479 BC Aris amp Phillips Ltd 1993 Reginald Walter Macan Herodotus The Perseus Digital Library Justin Marozzi The Way of Herodotus Travels with the Man Who Invented History Da Capo PressKaynakca Lempriere Sh 10 Greswell Sh 374 Perslerin Termofil deki zaferinden sonra Yunanlar ve Persler birbirlerini Salamis te bir deniz savasinda buldular Bramwell Neil D 1932 Ancient Persia NJ Berkeley Heights s 6 Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi Tung amp Tung p 239 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi Marozzi p 74 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme The Persian Empire A Corpus of Sources of the Achaemenid Period sayfa 278 10 Mayis 2023 Tarih uyusmuyor tarihinde Wayback Machine sitesinde Battle of Thermopylae Date Location and Facts Encyclopedia Britannica Ingilizce 6 Ekim 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 Barkworth 1992 The Organization of Xerxes Army Iranica Antiqua Vol 27 pp 149 167 a b c d Ctesias Persica 4 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde from Photius Epitome a b Herodot 7 186 8 Kasim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 8 25 2 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Herodot 8 24 1 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c 29 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Diodorus Siculus Bibliotheca Historica 24 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 9 81 1 Dipnot 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Plutarch Apophthegmata Laconica 51 2 10 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Suna Doganer Anadolu nun 200 Yillik Isgali Donemi 18 Ekim 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 19 20 a b Holland Sh 47 55 a b Holland Sh 203 Herodot 5 105 2 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Aralik 2012 Liddell Hart Strateji Dolayli Tutum Sh 33 Holland Sh 171 178 Herodot 6 44 1 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 6 44 2 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Holland Sh 178 179 Herodot 7 133 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 6 94 2 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Kasim 2012 Herodot 6 101 2 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 6 116 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Holland Sh 206 206 a b Holland Sh 208 211 a b Holland Sh 213 214 Herodot 7 37 1 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Holland Sh 217 223 Herodot 7 32 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 145 1 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Holland Sh 226 a b Holland Sh 248 249 Herodot 7 173 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 173 3 24 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Herodot 7 173 4 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Holland Sh 255 257 Herodot 8 40 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c d e f g h i j 12 Subat 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Herodot 7 206 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 6 120 1 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Holland Sh 258 259 Rawlinson translation of Herodotus VII 242 13 Mart 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot VII 205 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot VIII 201 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Holland Sh 262 264 Holland Sh 269 270 a b c Herodot 7 207 1 Holland Sh 270 271 David Padrusch Nisan 2012 Legendary Battle at Thermopylae Plutarch Apophthegmata Laconica saying 11 a b Herodot 7 210 1 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c d Lazenby Sh 23 29 14 Eylul 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Kasim 2012 Holland Sh 196 Farrokh Sh 76 Lazenby p232 a b c d Lazenby Sh 256 Holland Sh 69 72 Holland Sh 217 a b c d e f g h i j k l m n o Hoplit 18 Agustos 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Historyworld Lazenby Sh 227 228 Holland Sh 237 Holland Sh 394 de Souza Sh 41 Diodorus Siculus XI 4 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 7 228 1 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 202 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Macan note to Herodotus VIII 25 a b Green Sh 140 Bradford Sh 106 Bury Sh 271 282 a b c d e Lazenby Sh 248 253 a b c Holland sh 285 287 Holland Sh 288 Herodot 7 175 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Aralik 2012 Nigel Cawthorne The Immortals History s Fighting Elites Sh 12 Herodot 7 176 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot VII 176 1 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Jack Cassin Scott The Greek and Persian Wars 500 323 BC Sh 12 Herodot 7 208 3 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 208 2 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 209 3 4 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Diodorus Siculus XI 6 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 28 Agustos 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 210 2 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot VII 208 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Herodot 7 223 2 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Diodorus Siculus XI 7 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Holland Sh 274 Herodot 7 204 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Herodot 7 211 3 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b 17 Aralik 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 211 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c d Herodot 7 211 2 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Herodot 7 212 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Herodot 7 213 1 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Tegopoulos entry for Efialths Herodot 7 213 2 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 214 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 215 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Green 2006 Sh 59 Herodot 7 216 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 217 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Herodot 7 218 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 218 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Herodot 7 218 3 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 217 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 219 2 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 220 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 7 220 2 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b Herodot 7 222 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Holland Sh 291 293 Herodot 7 219 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Smith Williams Dictionary of Greek and Roman Biography and Mythology 19 Aralik 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e f g Lazenby Sh 144 145 a b c d e f Holland Sh 294 Lazenby Sh 259 260 Herodot 7 223 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 a b c Herodot 7 224 1 23 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 224 2 22 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 225 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 225 2 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 233 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 233 2 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 225 3 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 24 Mayis 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Crawford Sh 302 Herodot 7 181 2 Mayis 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Aralik 2012 Herodot 7 35 3 Mayis 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Aralik 2012 Mary MacGregor The Story of Greece Sh 232 18 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot VIII 50 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde livius org Naval Battle of Salamis 23 Eylul 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot VIII 71 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Holland Sh 299 303 Holland Sh 327 334 Herodot 8 97 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Aralik 2012 Herodot 8 115 1 3 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Aralik 2012 Holland Sh 327 329 a b c Holland Sh 338 341 Herodot 9 106 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Kasim 2012 Holland Sh 357 359 Holland Sh xviii a b Lazenby Sh 151 Tung amp Tung Sh 239 Marozzi Sh 74 a b Cawkwell Sh 105 106 s kontrolunde kalacak olmasidir Herodot 9 1 1 History net Greco Persian Wars Battle of Thermopylae 28 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot VIII 1 19 4 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Herodot 8 18 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Kasim 2012 Herodot 8 1 1 26 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 8 14 1 21 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Kasim 2012 Herodot 8 44 1 3 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Kasim 2012 Cawkwell Sh 104 Lazenby Sh 150 Eikenberry 1996 Herodot VII 238 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Pausanias III 14 2 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodot 7 229 1 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 232 1 5 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Herodot 7 228 2 25 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2012 Kaynak hatasi lt ref gt lower alpha adinda grup ana etiketi bulunuyor ancak lt references group lower alpha gt etiketinin karsiligi bulunamadi Bkz Kaynak gosterme