Azərbaycanca
Беларускі
Dansk
Deutsch
Española
Français
Indonesia
Italiana
日本語
Қазақ
Lietuvos
Nederlands
Português
Русский
සිංහල
แบบไทย
Türkçe
Українська
中國人
United State
Afrikaans
Anestezik, hücrelerin özellikle sinir sistemi hücrelerinin biyolojik fonksiyonlarını geçici olarak yavaşlatan veya durduran ilaç. Anestetik ilaçların canlı üzerindeki bu etkisine anestezi veya narkoz denir. Genel anestezide merkezî sinir sisteminin çalışması o derece yavaşlatılır ki acıya karşı duyarlılık kaybolur ve hasta bilincini kaybeder. Anestezi için anestetik maddenin kanda belirli bir konsantrasyona ulaşması ve bu konsantrasyonda kalması gerekir. Madde miktarı belirli bir konsantrasyonun altına düştüğü zaman hücreler normal fonksiyonlarına tekrar başlar. Bu konsantrasyon dietil eter için 100 mL kanda 150 mg iken kloroform için 100 mL kanda 30 mg'dır. Daha yüksek konsantrasyonlar tehlikelidir.
Anestetikler genel olarak;
olarak iki sınıfa ayrılır. solunum yoluyla akciğerlere oradan da kan dolaşımı ile bütün hücrelere yayılır. ise enjeksiyonla doğrudan damara verilir.
Genel olarak küçük moleküllü alifatik hidrokarbonlar ve siklopropan anestetik etki gösterir. etkisi doymuşlardan fazladır. Doymuş ve doymamış hidrokarbonlara halojen katılması anestetik etkinin artmasına neden olur. Ancak bu sırada toksik etki de artar. Örneğin karbon tetraklorürün (CCl4) anestetik etkisi kloroformun etkisinden fazladır. Fakat toksik etkisi nedeniyle anestetik olarak kullanılmaz.
Tarihçe
İnsanlığın eski zamanlarında anestezi uygulanmadan önce, çok az cerrahi girişim yapılıyor, yapılan girişimler de, uyuşturulmamış kişide ortaya çıkan ağrı ve şok nedeniyle, birkaç dakikalık girişimlerle sınırlanıyordu. Bu yüzden hekimler, yüzyıllar boyunca ağrısız cerrahi girişim sağlayabilecek ilaçlar aradılar.
Batıda alkol ve afyon bileşikleri kullanıldı. İnkalar deri üstüne koka yaprakları özü (kokain) sürmeyi denediler. Çinliler afyon kullandılar. Çok ender olarak da sinir köklerine doğrudan basınç ve soğuk uygulaması yapıldı. Ama bu yöntemlerin tümü sadece yerel etki gösteriyordu. Tüm bedenin cerrahi girişime duyarsız kalmasını sağlayacak bir yöntem (genel anestezi) için 19. yüzyılın ortalarına kadar bir gelişme sağlanamadı. Bu amaçla kullanılan maddelerin biri, 18. yüzyılın sonlarından beri bilinen gazı idi. Fakat azot protoksitin tek başına genel anestezi sağlamaya yeterli olmadığı denemelerle anlaşılmıştı.
Anestezi ciddi olarak ilk defa 19. yüzyıl ortalarında kullanılmaya başlamıştır. 16 Ekim 1846'da Boston'daki Massachusetts General Hospital'da dişhekimi William Thomas Green Morton, 52 yasinda bir erkek hastanın (Edward Gilbert Abbott) boyun bölgesindeki bir tümörün cerrah Dr. Warren tarafından çıkarılması sırasında "dietil eter" kullanarak başarılı bir genel anestezi uyguladı (Crawford W. Long adlı Georgia'lı bir hekim de 1842'den başlayarak eter kullanmış, fakat sonuçları 1848'da yayınlanmıştır). Bu olay, başta cerrah Dr. Warren'ın kendisi olmak üzere izleyenler tarafından "tıpta devrim" diye nitelendirildi ve yöntem hızla yaygınlaşarak, 2 yıl içinde ABD ve Avrupa'da yaygın biçimde uygulanmaya başlandı. Günümüzde 16 Ekim 1846 tarihi, genel anestezinin halka açık ilk gösterimi olarak kabul edilmektedir. 1844 yılında Bostonlu diş hekimi Wells hastasına solunum yoluyla (N2O) vererek ağrısız diş çekmiştir. 1846 yılında Amerika'da yine diş hekimi olan Jackson ilk olarak eter ile anestezi uygulamıştır. 1847 yılında da İngiltere'de jinekolog olan James Young Simpson anestezik olarak ilk kez kloroformu (CHCl3) kullanmıştır.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Anestezik hucrelerin ozellikle sinir sistemi hucrelerinin biyolojik fonksiyonlarini gecici olarak yavaslatan veya durduran ilac Anestetik ilaclarin canli uzerindeki bu etkisine anestezi veya narkoz denir Genel anestezide merkezi sinir sisteminin calismasi o derece yavaslatilir ki aciya karsi duyarlilik kaybolur ve hasta bilincini kaybeder Anestezi icin anestetik maddenin kanda belirli bir konsantrasyona ulasmasi ve bu konsantrasyonda kalmasi gerekir Madde miktari belirli bir konsantrasyonun altina dustugu zaman hucreler normal fonksiyonlarina tekrar baslar Bu konsantrasyon dietil eter icin 100 mL kanda 150 mg iken kloroform icin 100 mL kanda 30 mg dir Daha yuksek konsantrasyonlar tehlikelidir Anestetikler genel olarak kolay ucucu veya gaz halinde bulunanlar ucucu olmayan kati anestetikler olarak iki sinifa ayrilir solunum yoluyla akcigerlere oradan da kan dolasimi ile butun hucrelere yayilir ise enjeksiyonla dogrudan damara verilir Genel olarak kucuk molekullu alifatik hidrokarbonlar ve siklopropan anestetik etki gosterir etkisi doymuslardan fazladir Doymus ve doymamis hidrokarbonlara halojen katilmasi anestetik etkinin artmasina neden olur Ancak bu sirada toksik etki de artar Ornegin karbon tetraklorurun CCl4 anestetik etkisi kloroformun etkisinden fazladir Fakat toksik etkisi nedeniyle anestetik olarak kullanilmaz TarihceInsanligin eski zamanlarinda anestezi uygulanmadan once cok az cerrahi girisim yapiliyor yapilan girisimler de uyusturulmamis kiside ortaya cikan agri ve sok nedeniyle birkac dakikalik girisimlerle sinirlaniyordu Bu yuzden hekimler yuzyillar boyunca agrisiz cerrahi girisim saglayabilecek ilaclar aradilar Batida alkol ve afyon bilesikleri kullanildi Inkalar deri ustune koka yapraklari ozu kokain surmeyi denediler Cinliler afyon kullandilar Cok ender olarak da sinir koklerine dogrudan basinc ve soguk uygulamasi yapildi Ama bu yontemlerin tumu sadece yerel etki gosteriyordu Tum bedenin cerrahi girisime duyarsiz kalmasini saglayacak bir yontem genel anestezi icin 19 yuzyilin ortalarina kadar bir gelisme saglanamadi Bu amacla kullanilan maddelerin biri 18 yuzyilin sonlarindan beri bilinen gazi idi Fakat azot protoksitin tek basina genel anestezi saglamaya yeterli olmadigi denemelerle anlasilmisti Anestezi ciddi olarak ilk defa 19 yuzyil ortalarinda kullanilmaya baslamistir 16 Ekim 1846 da Boston daki Massachusetts General Hospital da dishekimi William Thomas Green Morton 52 yasinda bir erkek hastanin Edward Gilbert Abbott boyun bolgesindeki bir tumorun cerrah Dr Warren tarafindan cikarilmasi sirasinda dietil eter kullanarak basarili bir genel anestezi uyguladi Crawford W Long adli Georgia li bir hekim de 1842 den baslayarak eter kullanmis fakat sonuclari 1848 da yayinlanmistir Bu olay basta cerrah Dr Warren in kendisi olmak uzere izleyenler tarafindan tipta devrim diye nitelendirildi ve yontem hizla yayginlasarak 2 yil icinde ABD ve Avrupa da yaygin bicimde uygulanmaya baslandi Gunumuzde 16 Ekim 1846 tarihi genel anestezinin halka acik ilk gosterimi olarak kabul edilmektedir 1844 yilinda Bostonlu dis hekimi Wells hastasina solunum yoluyla N2O vererek agrisiz dis cekmistir 1846 yilinda Amerika da yine dis hekimi olan Jackson ilk olarak eter ile anestezi uygulamistir 1847 yilinda da Ingiltere de jinekolog olan James Young Simpson anestezik olarak ilk kez kloroformu CHCl3 kullanmistir