Şibhüddevle Ebû Kâmil Nasr (Arapça: نصر بن صالح بن مرداس; ö. 22 Mayıs 1038),Mirdasoğulları hanedanından Halep Emirliği'nin 1029 ile 1038 arasındaki ikinci emiri.
Şibhüddevle Ebû Kâmil Nasr | |||||
---|---|---|---|---|---|
Ebû Kâmil Nasr'ın 1033 / 34'te Halep'te basılmış gümüş dirhemi | |||||
Halep Emiri | |||||
Hüküm süresi | Mayıs 1029 – 22 Mayıs 1038 | ||||
Önce gelen | Salih bin Mirdas | ||||
Sonra gelen | Muizzüddevle Simâl | ||||
Ölüm | 22 Mayıs 1038 Tell Fas ( yakınında) (İdlib) | ||||
Eş(ler)i | Seyyide Alawiyye bin Vattab | ||||
Çocuk(lar)ı | |||||
| |||||
Hanedan | Mirdasoğulları | ||||
Babası | Salih bin Mirdas | ||||
Dini | Şii İslam |
Yaygın kullanılan Şibhüddevle lakabı, "Hanedanlığın genç aslanı" anlamına gelir.
Mirdasî hanedanının kurucusu Salih bin Mirdas'ın en büyük oğluydu. Nasr, Salih'in önderliğindeki bir Fatımî ordusu tarafından öldürüldüğü Tiberya yakınlarındaki 'nde babasıyla birlikte savaştı. Daha sonra Nasr, küçük kardeşlerinin en büyüğü Muizzüddevle Simâl ile birlikte emirliğe hükmetti.
Kısa süre sonra 1030 yılında genç emirler, Bizans İmparatoru III. Romanos liderliğindeki büyük çaplı bir Bizans ordusunun saldırısıyla karşı karşıya kaldı. Çok daha küçük bir Bedevi atlı kuvvetine komuta eden Nasr, Azez Muharebesi'nde Bizanslıları bozguna uğrattı.
Zaferinin ardından, Fatımîler ile bağlarını sürdürmeye çalışırken, Simâl'i Halep'ten çıkardı ve Bizans vasallığına girdi. Fatımî egemenliğini 1037 yılında tanıdı ve aynı zamanda Mirdasîlerin birkaç yıl önce kaybettiği Humus'un kontrolünü ele geçirdi. Suriye valisi olan Anuştekin, Nasr'ın Humus'u devralmasına itiraz etti; 1038'de güçleriyle Nasr'ın üzerine yürüdü ve Hama'nın çevresinde yapılan bir muharebe sırasında onu öldürdü.
Kardeşi Simâl Nasr'ın yerini aldıysa da, birkaç hafta sonra Halep Anuştekin'in eline geçti.
1042'de Mirdasî idaresi Simâl liderliğinde yeniden kuruldu ve 1080 yılına kadar bazı kesintilerle birlikte Mirdasoğulları devam etti.
Şibhüddevle Ebû Kâmil Nasr, Halep Kalesi'ni yeniledi ve onu güç merkezi yaptı. Yerel Hristiyan vezirinin yönetimi altında Halep, kırsal kesimden Müslümanların akınını karşılayabilmek için genişletildi ve kentleştirildi. Nasr'ın yönetimi, emirliğin kuzey Suriye kısmı ile sınırlıyken, Mirdasoğulları'nın Yukarı Mezopotamya kaleleri kardeşi Muizzüddevle Simâl tarafından kontrol ediliyordu. Beni Kelb aşireti ile ilişkileri zaman zaman gergin olsa da, Nasr Numayrî prensesi Seyyide Alawiyye ile evlenerek Beni Numayrî ile güçlü bağlar kurdu. Ondan, 1065-1075 yılları arasında Halep'i yöneten, bilinen tek oğlu doğdu.
İlk dönem yaşamı
Nasr, Salih bin Mirdas'ın en büyük oğluydu. Salih bin Mirdas, Beni Kelb kabilesinin ulu emiri ve Mirdasoğulları hanedanının kurucusuydu. Nasr'ın hem anne hem babası, Beni Kilab kabilesinin asil Bedevi (göçebe Arap) ailelerine mensuptu. Onun babası Mirdas bin İdris hakkında bilinenler az olmasına rağmen, Abd Allah bin Ebu Bekir'in Rabi'a bin Ka'b soyundan, Kilab'ın soylu bir klanından olduğu biliniyordu.
Salih bin Mirdas'ın 2. oğlu Muizzüddevle Simâl (ö. 1062), 3. oğlu (ö. 1071/72) olup 4. oğlunun (ö. 1029) ise adı bilinmemektedir. 1025 yılına gelindiğinde, Salih'in Halep merkezli Mirdasî emirliği Suriye'nin kuzeyini, Yukarı Mezopotamya'nın batısını ve merkezî Suriye kasabaları Sayda, Baalbek ve Humus'u kapsıyordu. Salih, bağımsız olarak hüküm sürmesine rağmen, emirliğinin üzerindeki Fatımî hükümranlığını tanımaktaydı. Ancak, 1029 yılında, o onun müttefiki desteklenen, Cerrahîlerin bir emiri olan Hasan bin Mufarric liderliğindeki Beni Tay kabilesi ile müttefik olup komutasındaki Fatımî ordusuna karşı desteklemeyi seçti. Mayıs 1029 yılında iki taraf Taberiye gölü yakınlarında el-Uqhuwanah muharebesinde savaştılar. Muharebe, Bedevi müttefikler için bir bozguna sona erdi, Emir Salih bin Mirdas onun küçük oğlu öldü, Mirdasîlerin Suriye orta kısmında önemli kaybı oldu.
Nasr babasıyla birlikte savaşmış ancak El-Uqhuwanah'tan kaçabilmişti ve babasının yokluğunda işleri yönetmek için Halep'te bırakılan ortanca kardeşi Muizzüddevle Simâl'in yanına döndü. Salih'in saltanatı sırasında basılan ve günümüze kalabilen iki sikkeden, Muizzüddevle Simâl'in, Salih'in ölümünden önceki yıl olan 1028/29 gibi geç bir tarihte Salih'in veli el-ahd'ı (seçilmiş halefi) olarak belirlendiğini göstermektedir. Ancak, el-Uqhuwanah Muharebesi sonrasında, Nasr ve Simâl Halep Emirliği'ni ortaklaşa yönetmeye başladılar. Görünüşte de Nasr Halep şehrinin merkezinde bulunurken, Simâl Halep Kalesi'ne hükmediyordu. El-Uqhuwanah'daki yenilgilerinin ardından Mirdasîler Sidon, Baalbek, Humus, Hisn bin Akkar ve Rafaniye'yi kaybetti ve kuvvetlerini Kinnesrin ve Batı Diyar Mudar'da (Yukarı Mezopotamya'nın Diyar-ı Bekir ve Diyar-ı Rabia ile birlikte üç eyaletinden biri) yoğunlaştırdı.
Bizanslılarla çatışmaları
Nasr ve Simâl'in gençliği ve deneyimsizliği, Bizans Antakya katepanosu Mihail Spondilis tarafından Mirdasîlerin toprakları üzerinde bir hamilik kurma ve Salih'in ölümünün ardından Fatımî egemenliğinin yeniden kurulmasını önleme fırsatı olarak görüldü. Spondilis, Halep'e bir sefer düzenledi; ancak, iki kardeş Nasr ve Simâl, Beni Kilab kabilelerine önderlik ederek Bizans kuvvetlerini 1029 yılının Temmuz ayında Kibar'da (Halep'in kuzeybatı kırsalında, bugünkü Afrin yakınında) pusuya düşürdü ve bozguna uğrattı. Sonrasında, Spondilis İmparator III. Romanos tarafından görevden alındı. Bizans İmparatorluğu, kaybının intikamının alınmasını kararlaştırdı, (r. 1028-1034) ancak Mirdasîler yerine onların müttefiki 'ya saldırdı, ve süreç, Araplara karşı kesin bir Bizans askerî zaferi ile sonuçlandı.
III. Romanos, çoğu paralı askerlerden oluşan 20.000 kişilik bir orduyla 20 Temmuz 1030 tarihinde Antakya'ya geldi. Nasr ve Simâl'e Halep'i kendisine teslim etmelerini talep eden bir elçi gönderdi. Nasr talebi reddetti, elçiyi tutukladı ve III. Romanos'u Halep'e saldırmaktan vazgeçmeye ikna etmek için kuzeni Mukallid bin Kamil liderliğindeki kendi diplomatik misyonunu gönderdi. Nasr'ın elçileri III. Romanos'a, Mirdasîlerin Bizanslılara savaş için herhangi bir gerekçe vermediklerini ve 969 antlaşması uyarınca Bizans himayesini ve ittifakını sürdürdüklerini söylediler. Ayrıca III. Romanos'un Halep saldırısına devam etmesi halinde savaşa hazırlandıklarını da aktarmışlardır. Buna karşılık Nasr'ın elçileri gözaltına alındı ve III. Romanos, yürüyüşüne devam ederek Halep'in kuzeybatısındaki Azez'in dışında kamp kurdu. Bu arada Nasr ve Simâl ailelerini şehirden tahliye ettiler ve Beni Kilab, ve diğer Bedevi aşiretlerinin yanı sıra Halep ve çevresindeki diğer yerel Müslümanları da harekete geçirdi. Mirdasî kuvvetlerinin büyük bir kısmı Halep'i ve kalesini savunmak için Muizzüddevle Simâl ile kaldı, Nasr ve 700-900 Bedevi atlısı Bizanslılarla yüzleşmek için ayrıldı.
Ordusu yaz sıcağında çorak bir ovada konaklayan Romanos, Azez kalesini araştırmak için bir kuvvet göndermiş, ancak bu birlikler Mirdasîler tarafından öldürülmüş veya esir alınmıştı. Bunun üzerine Romanos, Bizans topraklarına çekilme kararı aldı. Ermeni paralı askerlerin kampın pazarını yağmalaması ve siper muhafızlarının canlarını kurtarmak için kaçması üzerine bir kargaşa çıktı ve kısa sürede Bizans kampına yayıldı. Nasr ve Beni Kilab savaşçıları bu fırsatı, geri çekilen Bizans birliklerine karşı sürpriz bir saldırı başlatmak için kullandı. Bizanslılar kararlı bir şekilde mağlup edildi ve kaotik bir şekilde dağıldı. Çağdaş Bizans tarihçisi Mihail Psellos'a göre, "Romanos'un neredeyse kendisi bileyakalanıp düşman [Mirdasîler] tarafından esir alınacaktı." "...Romalıların [Bizanslıların] hiçbir sebep yokken kaçıp gittiklerini görünce, [Mirdasîler] bu olağanüstü zaferi şaşkınlıkla izlediler".
Halep Emirliği
İktidarın ele geçirilmesi
Nasr, Halep'in tek başına Muizzüddevle Simâl'in kontrolüne girmesine karşı çıktı ve kendisi Halep'in kontrolünü tek başına ele geçirmeye çalıştı. Nasr'ın iktidarı ele geçirmesiyle ilgili iki açıklama bulunmakla birlikte, her iki görüş de Simâl uzaktayken Nasr'ın Halep Kalesi'ni aldığını kabul ediyor.İbnü'l-Adîm'in ilk açıklamasında, Nasr ve adamları, Simâl'in Halep'in eteklerindeki Beni Kilab aşiret kamplarındayken, görüşmediği karısını şehre geri dönmeye ikna etmeye çalışırken kaleyi zorla ele geçirdikleri yazılıdır. Buna tepki olarak Simâl, Beni Kilab'a bağlı olan halkı Halep'i zorla geri almak amacıyla seferber eder, ancak Romanos'un güçlerinin gelişiyle, Beni Kilab reisleri Nasr ile Simâl arasındaki anlaşmazlığa arabuluculuk yapıp onları barışmaya teşvik etmiştir. Sonrasında yapılan anlaşmada Nasr, Emirliğin Suriye bölümünü Halep merkezinden yönetirken, Simâl de Yukarı Mezopotamya bölümünü Fırat Nehri üzerindeki (babası Salih bin Mirdas'ın tarih sahnesine çıktığı) El-Rahba Kalesi'nden yönetecekti.
Antakyalı Yahya'nın ve İbnü'l-Adîm'in de aktardığı ikinci görüş ise, Nasr'ın darbesinin Azez Muharebesi'nden sonra gerçekleştiğini savunuyor. Buna göre Simâl, Nasr'ın Bizans'a karşı kazandığı zaferden sonra ailesini şehre geri getirmek için Halep'ten ayrıldığında, Nasr yokluğunda Halep Kalesi'nin kontrolünü ele geçirdi. Tarihçi Süheyl Zakkar, bu açıklamanın daha olası bir senaryo olduğunu ileri sürüyor, özellikle Nasr, Azez'de Romanos'a karşı kesin zaferine rağmen, her yıl 500.000 dirhem haraç sunarak, Bizans affı ve koruması için hemen başvurduğu için; Zakkar, Nasr'ın Bizanslılara kendiliğinden teklifinin, Beni Kilab'ın muhalefetinin ya da Simâl'in devrilmesine karşılık olarak Simâl tarafından Nasr'ın yönetimine yönelik tehditlerinin bir sonucu olduğunu ileri sürer.
Bizans vasallığı dönemi ve Fatımîlerle ilişkileri
Romanos, Nasr'ın teklifini kabul etti ve Halep Emirliği'ni imparatorluğun bir vasalı ilan etti. Böylece Bizanslıları saldırı durumunda Nasr'ı desteklemeye ve korumaya mecbur etti. Nasr'ın Bizanslılarla olan vasallık ilişkisi, 1031'de başlayan Bizans-Fatımî barış görüşmelerinde başlıca çatışma noktası oldu. Romanos önerilen Nasr'ın emirliğini de kapsayan anlaşmayı kabul etmişken öldü ve yerine IV. Mihail 1034 yılında İmparator oldu ve 7 yıl Bizans'a hükmetti. Sonrasında, Fatımîlerin endişe ettiği konulara karşı daha uzlaşmacı bir yol izlendi. Böylece müzakereler 1036'da, Arapça hudna olarak tabir edilen bir ateşkesle sonuçlandı. On yıllık bu ateşkeste Halep meselesi tamamen kapsam dışı bırakıldı. Zakkar'a göre, "Bu Antlaşma ile Fatımî Halifeliği ile sorunlarının çoğunu çözen Bizans'ın Halep'e olan ilgisini yitirdiği veya en azından artık aynı siyasi öneme sahip görmediği anlaşılmıştır."
Bizans-Fatımî anlaşması, Nasr'ın stratejik konumunu zayıflattı ve onu Fatımîlerle ilişkilerini geliştirmeye zorladı. Nasr, 1030 yılının başından itibaren, Fatımî yönetiminin onayını istedi, hatta önceki halife döneminde Azez'den Halife Zâhir'e büyük miktarda savaş ganimeti taşıyan bir elçi gönderdi. Buna karşılık halife, en azından bir süre için, Nasr'ın Halep'teki yetkisini kabul etti. Ancak Nasr'ın Fatımîlere haraç ödediğine dair bir belge bulunamamıştır. Nasr'ın elçisi birkaç yıl Kahire'de kaldı Halife el-Müstensir (1026-1042) döneminde uzun süre Halep'e geri dönmedi. Tarihçi Zakkar, Nasr'ın Humus valiliğini istemesi üzerine, Nasr'ın Fatımîler veya Fatımî bölgeleri yerine Bizans'a haraç vermeye devam etmesi nedeniyle Halep ile Kahire arasında bir anlaşmazlık olduğunu tahmin etmek gerektiğini iddia etmiştir.
1036 anlaşmasının ardından İmparator IV. Mihail, Nasr ile Müstensir arasında, Fatımîlerin bilinmeyen koşullarının kabul edilmesini tavsiye ederek arabuluculuk yaptı. Aslında, çağdaş tarihçiler Nasr'ın 1030 ile 1036 yılları arasındaki Fatımîler ile ilişkileri hakkında yetersiz bilgi verirler. Tarihçiler, Nasr'ın elçisinin 1037'de Nasr'a Humus valiliğini veren bir belgeyle Halep'e döndüğünü ve ayrıca hükümdarlığı Nasr tarafından geçerli kabul edilen el-Müstensir'den hediyeler ve onur göstergesi kaftanlar verildiğini belirtiyorlar. El-Müstensir, daha önceki şibl el-devle unvanına ek olarak, Nasr'a muhtaṣ el-umara, khāṣtuʾl-imām, şams el-dewle wa macdihā ve duʾl-azīmatayn gibi soyluluk unvanlarını da bahşetti.
Tahkimatlar
Nasr, emirliğin koltuğunu Halep Kalesi'ne taşıdı ve Halep'in yöneticilerinin şehirdeki veya eteklerindeki bir sarayda yerleşik olduğu önceki gelenekten bir değişiklik gösterdi. Bu değişiklik, o andan itibaren Nasr'ın ve şehrin daha sonraki yöneticilerinin ikâmetgahı haline gelen kalede "görkemli binaların ve kabul salonlarının inşasına neden oldu".
Nasr, 1033'te Trablusşam'ın Fatımî valisi Hisn İbn Akkar'ın kaybını telafi etmek için, Hisn İbn Akkar'ın karşısında, Humus bölgesinin kuzey ucunda Hisn el-Safh'ı (daha sonraki Krak des Chevaliers) güçlendirdi. Kaleyi Kürt aşiret mensupları ile garnizonlaştırdı. Arapça adı "Hisn el-Akrad" (Bey Kalesi) daha yaygın olarak kullanıldı.
İç işleri
İktidarı ele geçirdikten sonra Nasr, babasının yaptığı gibi Halepli bir Hristiyan el-Mu'ammal el-Şammas'ı sivil ve askeri işleri yönetmek için vezir olarak belirledi. Mirdasî yönetimi sırasında, kırsal kesimden büyük bir köylü ve göçebe akını Halep şehrine taşındı ve bu da şehir surlarının içinde ve dışında kalabalık mahallelerin ve banliyö bölgelerinin kurulmasına neden oldu. El-Mu'ammal, kardeşinin de yardımıyla bu banliyölerin kentleşmesini ve yeni gelenleri ağırlamak için cami ve hamam yapımını sağladı.
Nasr, Harran'ın Numayrî emiri 'ın kız kardeşi Seyyide Alawiyye ile evlenerek Numayrîlerle bağlarını kutsadı; zira Numayrîler uzak akrabalarıydı ve Beni Kilab ile Mirdasîlerin geleneksel müttefikleriydi.
Nasr, Bizanslılara olan vassallığının bir sonucu olarak, Halep'in belediye başkanı ve Salih bin Mirdas'ın hükümdarlığı sırasında atanan
(şehir paramiliterleri) lideri 'ın muhalefetini kışkırttı. Salim bin el-Mustafad, ittifakı protesto etmek için Zaccacin mahallesinin ahdatlar ile alt ve orta sınıf sakinleri arasında bir isyan başlattı. Bu, Bizans'ın Antakya valisinin, Nasr'ın Salim bin el-Mustafad'ı öldürmesini istemesine neden oldu. Buna göre Nasr, İbnü'l-Mustafad'ı 1034'te tutuklattı ve idam ettirdi.Çöküş dönemi ve ölümü
Nasr'ın 1037'de Humus'u ele geçirmesiyle eşzamanlı olarak Fatımî tarafından atanmış Berberi (Kutama) vali Cafer bin Kulayd el-Kutamî valilikten ihraç edildi. Bin Kulayd, Şam merkezli Suriye Fatımî valisi Anuştekin el-Dizbari'nin yardımına başvurdu. El-Dizbari, Mirdasî diyarının Humus'a genişlemesinden çoktan rahatsız olmuştu; bu, Bizans destekli Mirdasî-Numayrî ittifakına ova bölgelerinin ve Irak sınırı ile Akdeniz arasındaki rotaların tam kontrolünü veriyordu. El-Dizbari endişelerini, tahtın arkasındaki güç Ali el-Carcara'i tarafından etkin bir şekilde yönetilen Fatımî mahkemesine iletti. El-Dizbari'nin Suriye'deki gücünü ve toprak hırslarını kontrol etmesi için Nasr'a Humus valiliğini kısmen veren el-Carcara'i idi. El-Dizbari Kahire'nin cevabını beklemedi ve Bin Kulayd ile beraber, Suriye kuzeyinde doğrudan Fatımî yönetimi sağlamak için güçlerini seferber ettiler. El-Dizbari'nin ordusu, Beni Kelb ve Beni Tay'den gelen birlikler ve Beni Kilab'ın muhalif bir hizbi tarafından desteklendi. Dahası, el-Dizbari, emirliğin yıllık haraçını sürdürmek kaydıyla Halep'i almak için Bizans'tan da izin aldı.
El-Dizbari'nin kendisine karşı yürüttüğü seferden haberdar olan Nasr, Simâl ve sadık güçleri de dahil olmak üzere yerel ve Beni Kilab güçlerini seferber etti ve Fatımî koalisyonuyla yüzleşmek için yola çıktı. Nasr'ın kuvvetleri, Hama'ya çekildi. Bu arada, El-Dizbari'nin birlikleri Hama'ya saldırdı ve yağmaladı, ardından Nasr'ın kampına doğru ilerledi. 22 Mayıs 1038 tarihinde iki taraf, Hama'nın kuzeybatı kırsalındaki 'in hemen batısındaki bir yerleşim yeri olan Tell Afis'te (günümüzde Afis köyü) savaştı. Sonraki savaş sırasında Simâl ve adamları, çok daha büyük Fatımî koalisyonuyla yüzleşmek zorunda kalan Nasr'ı ve onun sadık çekirdek kuvvetlerini terk ettiler. Simâl'in kaçma nedeni kesin olarak bilinmemekle birlikte, muhtemelen bunu Halep'in kontrolünü geri almak için bir fırsat olarak kullandığı ileri sürülmektedir. Bu arada, tarihçi Hugh N. Kennedy'ye göre Nasr "cesurca savaşırken öldürüldü"; başı el-Dizbari'ye verildi ve vücudu 'nin kapısında sergilendi.
'nin hemen batısında gerçekleşen bir muharebede yenildi ve yeniden toparlanmak içinSimâl, Halep emiri olarak Nasr'ın yerine geçti, ancak El-Dizbari'nin kuzeye doğru ilerlemesinden korkarak, kısa bir süre sonra Nasr'ın çocukları Şabib bin Vattab ve daha sonra Simâl'in evlendiği Nasr'ın dul eşi Seyyid Aleviyye ile birlikte şehri terk etti. Simâl, şehrin ve kalenin yönetimini akrabalarına, sırasıyla Halife bin Cabir el-Kilabî ve Mukallid bin Kâmil'e emanet etti. Bu valiler, kuşatmanın ardından 1038'in Haziran ayında şehri El Dizbari güçlerine teslim ettiler. Bununla El Dizbari, tüm Suriye'yi ilk kez doğrudan Fatımî yönetimi altına aldı. Ardından Mirdasî askerleri ve görevlileri Halep'ten sürüldü. Bununla birlikte, 1042'de el-Dizbari öldü ve Simâl, el-Carcara'i'ın da desteğiyle şehir üzerinde Mirdasî yönetimini yeniden kurdu.
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen Salih bin Mirdas | Halep Emiri Mayıs 1029–Mayıs 1038 | Sonra gelen Muizzüddevle Simâl |
Notlar
- ^ Tam adı ve soyağacı: Abū Kāmil Nasr ibn Sālih ibn Mirdās ibn Idrīs ibn Nāsir ibn Humayd ibn Müdrik ibn Şaddād ibn ʿÜbeyd ibn Kays ibn Rabīa ibn Kab ibn Abdullāh ibn Abū Bakriyah ibn Abdullāh ibn Abū Bakriyah ibn Mansūr ibn ʿİkrima ibn Haṣafa ibn Kays Aylān. Bu soy kütüğü, Suriye kökenli Orta Çağ tarihçileri İbnü'l-Adîm (ö. 1262) ve İbn Hallikân tarafından aktarılmıştır.
Kaynakça
- Özel
- ^ Hallikân, İbn (1842). De Slane, Mac Guckin (Ed.). Ibn Khallikan's Biographical Dictionary (İngilizce). 1. Paris: Oriental Translation Fund of Great Britain and Ireland. s. 631. 19 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Kasım 2020.
- ^ Zakkar 1971, s. 87.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 105.
- ^ Crawford, s. 91.
- ^ Zakkar 1971, s. 87.
- ^ Sobernheim 1936, s. 515.
- ^ a b Zakkar 1971, ss. 100–101.
- ^ Crawford, s. 92.
- ^ a b c Bianquis 1993, s. 117.
- ^ Zakkar 1971, s. 109.
- ^ Zakkar 1971, s. 111.
- ^ Zakkar 1971, s. 110.
- ^ Zakkar 1971, s. 115.
- ^ Zakkar 1971, s. 112.
- ^ Zakkar 1971, ss. 111–112.
- ^ Zakkar 1971, s. 113.
- ^ Zakkar 1971, s. 114.
- ^ Zakkar 1971, s. 116.
- ^ Zakkar 1971, s. 117.
- ^ Zakkar 1971, ss. 105–106.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 106.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 107.
- ^ Zakkar 1971, ss. 107–108.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 108.
- ^ Zakkar 1971, ss. 119–120.
- ^ a b c d e Bianquis 1993, s. 118.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 120.
- ^ Zakkar 1971, s. 121.
- ^ Zakkar 1971, ss. 121–122.
- ^ Zakkar 1971, s. 122.
- ^ Amabe 2016, ss. 64–65.
- ^ Zakkar 1971, ss. 106–107.
- ^ Salibi 1977, s. 108.
- ^ a b Amabe 2016, s. 66.
- ^ a b Kennedy 2004, s. 260.
- ^ Zakkar 1971, ss. 122–123.
- ^ a b Zakkar 1971, s. 124.
- ^ Zakkar 1971, ss. 124–125.
- ^ Zakkar 1971, s. 125.
- ^ Zakkar 1971, s. 132.
- ^ Zakkar 1971, ss. 132–133.
- ^ Zakkar 1971, s. 133.
- Genel
- Amabe, Fukuzo (2016). Urban Autonomy in Medieval Islam: Damascus, Aleppo, Cordoba, Toledo, Valencia and Tunis (İngilizce). Leiden: Brill. ISBN . 6 Aralık 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2020.
- Bianquis, Thierry. "Mirdās, Banū or Mirdāsids" (İngilizce). Cilt 7. ss. 115-123. Erişim tarihi: 8 Kasım 2020.
- Crawford, Robert W. (Nisan–Haziran 1953). "Reconstruction of a Struggle within the Mirdāsid Dynasty in Ḥalab". Journal of the American Oriental Society (İngilizce). 73 (2). ss. 89-95. doi:10.2307/595365. JSTOR 595365.
- Kennedy, Hugh (2004). The Prophet and the Age of the Caliphates: The Islamic Near East from the 6th to the 11th Century (İngilizce) (İkinci bas.). Harlow: Longman. ISBN .
- Salibi, Kamal S. (1977). Syria Under Islam: Empire on Trial, 634–1097 (İngilizce). 1. Delmar: Caravan Books. ISBN . 25 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2020.
- Smoor, Pieter (1985). Kings and Bedouins in the Palace of Aleppo as Reflected in Maʻarrī's Works (İngilizce). Manchester: University of Manchester. 1 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2020.
- Zakkar, Suhayl (1971). The Emirate of Aleppo: 1004–1094 (İngilizce). Beyrut: Dar al-Amanah. 6 Aralık 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Kasım 2020.
- Sobernheim, M. (1936). "Mirdāsids". Houtsma, M. Th.; Wensinck, A. J.; Levi-Provençal, E. (eds.). The Encyclopædia of Islam: A Dictionary of the Geography, Ethnography and Biography of the Muhammadan Peoples. III: L–R. Leiden: E. J. Brill. s. 515.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Sibhuddevle Ebu Kamil Nasr Arapca نصر بن صالح بن مرداس o 22 Mayis 1038 Mirdasogullari hanedanindan Halep Emirligi nin 1029 ile 1038 arasindaki ikinci emiri Sibhuddevle Ebu Kamil NasrEbu Kamil Nasr in 1033 34 te Halep te basilmis gumus dirhemiHalep EmiriHukum suresiMayis 1029 22 Mayis 1038Once gelenSalih bin MirdasSonra gelenMuizzuddevle SimalOlum22 Mayis 1038 Tell Fas yakininda Idlib Es ler iSeyyide Alawiyye bin VattabCocuk lar i en Tam adiSibhuddevle Ebu Kamil Nasr bin Salih bin MirdasHanedanMirdasogullariBabasiSalih bin MirdasDiniSii Islam Yaygin kullanilan Sibhuddevle lakabi Hanedanligin genc aslani anlamina gelir Mirdasi hanedaninin kurucusu Salih bin Mirdas in en buyuk ogluydu Nasr Salih in onderligindeki bir Fatimi ordusu tarafindan olduruldugu Tiberya yakinlarindaki nde babasiyla birlikte savasti Daha sonra Nasr kucuk kardeslerinin en buyugu Muizzuddevle Simal ile birlikte emirlige hukmetti Kisa sure sonra 1030 yilinda genc emirler Bizans Imparatoru III Romanos liderligindeki buyuk capli bir Bizans ordusunun saldirisiyla karsi karsiya kaldi Cok daha kucuk bir Bedevi atli kuvvetine komuta eden Nasr Azez Muharebesi nde Bizanslilari bozguna ugratti Mirdasi hanedaninin seceresi Zaferinin ardindan Fatimiler ile baglarini surdurmeye calisirken Simal i Halep ten cikardi ve Bizans vasalligina girdi Fatimi egemenligini 1037 yilinda tanidi ve ayni zamanda Mirdasilerin birkac yil once kaybettigi Humus un kontrolunu ele gecirdi Suriye valisi olan Anustekin Nasr in Humus u devralmasina itiraz etti 1038 de gucleriyle Nasr in uzerine yurudu ve Hama nin cevresinde yapilan bir muharebe sirasinda onu oldurdu Kardesi Simal Nasr in yerini aldiysa da birkac hafta sonra Halep Anustekin in eline gecti 1042 de Mirdasi idaresi Simal liderliginde yeniden kuruldu ve 1080 yilina kadar bazi kesintilerle birlikte Mirdasogullari devam etti Sibhuddevle Ebu Kamil Nasr Halep Kalesi ni yeniledi ve onu guc merkezi yapti Yerel Hristiyan vezirinin yonetimi altinda Halep kirsal kesimden Muslumanlarin akinini karsilayabilmek icin genisletildi ve kentlestirildi Nasr in yonetimi emirligin kuzey Suriye kismi ile sinirliyken Mirdasogullari nin Yukari Mezopotamya kaleleri kardesi Muizzuddevle Simal tarafindan kontrol ediliyordu Beni Kelb asireti ile iliskileri zaman zaman gergin olsa da Nasr Numayri prensesi Seyyide Alawiyye ile evlenerek Beni Numayri ile guclu baglar kurdu Ondan 1065 1075 yillari arasinda Halep i yoneten bilinen tek oglu en dogdu Ilk donem yasamiTaberiye Golu nun dogu kiyisindaki savasta Nasr kurtulsa da babasi Salih bin Mirdas olduruldu Fotograf 2014 Nasr Salih bin Mirdas in en buyuk ogluydu Salih bin Mirdas Beni Kelb kabilesinin ulu emiri ve Mirdasogullari hanedaninin kurucusuydu Nasr in hem anne hem babasi Beni Kilab kabilesinin asil Bedevi gocebe Arap ailelerine mensuptu Onun babasi Mirdas bin Idris hakkinda bilinenler az olmasina ragmen Abd Allah bin Ebu Bekir in Rabi a bin Ka b soyundan Kilab in soylu bir klanindan oldugu biliniyordu Salih bin Mirdas in 2 oglu Muizzuddevle Simal o 1062 3 oglu en o 1071 72 olup 4 oglunun o 1029 ise adi bilinmemektedir 1025 yilina gelindiginde Salih in Halep merkezli Mirdasi emirligi Suriye nin kuzeyini Yukari Mezopotamya nin batisini ve merkezi Suriye kasabalari Sayda Baalbek ve Humus u kapsiyordu Salih bagimsiz olarak hukum surmesine ragmen emirliginin uzerindeki Fatimi hukumranligini tanimaktaydi Ancak 1029 yilinda o onun muttefiki desteklenen Cerrahilerin bir emiri olan Hasan bin Mufarric liderligindeki Beni Tay kabilesi ile muttefik olup komutasindaki Fatimi ordusuna karsi desteklemeyi secti Mayis 1029 yilinda iki taraf Taberiye golu yakinlarinda el Uqhuwanah muharebesinde savastilar Muharebe Bedevi muttefikler icin bir bozguna sona erdi Emir Salih bin Mirdas onun kucuk oglu oldu Mirdasilerin Suriye orta kisminda onemli kaybi oldu Nasr babasiyla birlikte savasmis ancak El Uqhuwanah tan kacabilmisti ve babasinin yoklugunda isleri yonetmek icin Halep te birakilan ortanca kardesi Muizzuddevle Simal in yanina dondu Salih in saltanati sirasinda basilan ve gunumuze kalabilen iki sikkeden Muizzuddevle Simal in Salih in olumunden onceki yil olan 1028 29 gibi gec bir tarihte Salih in veli el ahd i secilmis halefi olarak belirlendigini gostermektedir Ancak el Uqhuwanah Muharebesi sonrasinda Nasr ve Simal Halep Emirligi ni ortaklasa yonetmeye basladilar Gorunuste de Nasr Halep sehrinin merkezinde bulunurken Simal Halep Kalesi ne hukmediyordu El Uqhuwanah daki yenilgilerinin ardindan Mirdasiler Sidon Baalbek Humus Hisn bin Akkar ve Rafaniye yi kaybetti ve kuvvetlerini Kinnesrin ve Bati Diyar Mudar da Yukari Mezopotamya nin Diyar i Bekir ve Diyar i Rabia ile birlikte uc eyaletinden biri yogunlastirdi Bizanslilarla catismalariMadrid Skilicis ten bir minyatur III Romanos un ordusuyla Azez yakinlarinda kamp yapmasini gosteriyor Madrid Skilicis ten Azez Muharebesi ne ait bir minyatur Nasr ve Simal in gencligi ve deneyimsizligi Bizans Antakya katepanosu Mihail Spondilis tarafindan Mirdasilerin topraklari uzerinde bir hamilik kurma ve Salih in olumunun ardindan Fatimi egemenliginin yeniden kurulmasini onleme firsati olarak goruldu Spondilis Halep e bir sefer duzenledi ancak iki kardes Nasr ve Simal Beni Kilab kabilelerine onderlik ederek Bizans kuvvetlerini 1029 yilinin Temmuz ayinda Kibar da Halep in kuzeybati kirsalinda bugunku Afrin yakininda pusuya dusurdu ve bozguna ugratti Sonrasinda Spondilis Imparator III Romanos tarafindan gorevden alindi Bizans Imparatorlugu kaybinin intikaminin alinmasini kararlastirdi r 1028 1034 ancak Mirdasiler yerine onlarin muttefiki ya saldirdi ve surec Araplara karsi kesin bir Bizans askeri zaferi ile sonuclandi III Romanos cogu parali askerlerden olusan 20 000 kisilik bir orduyla 20 Temmuz 1030 tarihinde Antakya ya geldi Nasr ve Simal e Halep i kendisine teslim etmelerini talep eden bir elci gonderdi Nasr talebi reddetti elciyi tutukladi ve III Romanos u Halep e saldirmaktan vazgecmeye ikna etmek icin kuzeni Mukallid bin Kamil liderligindeki kendi diplomatik misyonunu gonderdi Nasr in elcileri III Romanos a Mirdasilerin Bizanslilara savas icin herhangi bir gerekce vermediklerini ve 969 antlasmasi uyarinca Bizans himayesini ve ittifakini surdurduklerini soylediler Ayrica III Romanos un Halep saldirisina devam etmesi halinde savasa hazirlandiklarini da aktarmislardir Buna karsilik Nasr in elcileri gozaltina alindi ve III Romanos yuruyusune devam ederek Halep in kuzeybatisindaki Azez in disinda kamp kurdu Bu arada Nasr ve Simal ailelerini sehirden tahliye ettiler ve Beni Kilab ve diger Bedevi asiretlerinin yani sira Halep ve cevresindeki diger yerel Muslumanlari da harekete gecirdi Mirdasi kuvvetlerinin buyuk bir kismi Halep i ve kalesini savunmak icin Muizzuddevle Simal ile kaldi Nasr ve 700 900 Bedevi atlisi Bizanslilarla yuzlesmek icin ayrildi Ordusu yaz sicaginda corak bir ovada konaklayan Romanos Azez kalesini arastirmak icin bir kuvvet gondermis ancak bu birlikler Mirdasiler tarafindan oldurulmus veya esir alinmisti Bunun uzerine Romanos Bizans topraklarina cekilme karari aldi Ermeni parali askerlerin kampin pazarini yagmalamasi ve siper muhafizlarinin canlarini kurtarmak icin kacmasi uzerine bir kargasa cikti ve kisa surede Bizans kampina yayildi Nasr ve Beni Kilab savascilari bu firsati geri cekilen Bizans birliklerine karsi surpriz bir saldiri baslatmak icin kullandi Bizanslilar kararli bir sekilde maglup edildi ve kaotik bir sekilde dagildi Cagdas Bizans tarihcisi Mihail Psellos a gore Romanos un neredeyse kendisi bileyakalanip dusman Mirdasiler tarafindan esir alinacakti Romalilarin Bizanslilarin hicbir sebep yokken kacip gittiklerini gorunce Mirdasiler bu olaganustu zaferi saskinlikla izlediler Halep EmirligiIktidarin ele gecirilmesi Nasr 1030 da Halep Kalesi ni kardesi Muizzuddevle Simal den aldi ve Halep in tek hukumdari oldu Kaleye cok sayida yasam alani ve kabul salonlari ekledi ve burayi ikametgahi ve guc merkezi yapti Eski Halep in on planda ve kalesinin arka planda genel gorunumu 2008 Halep Mirdasilere baskentlik yapmisti Fotografta tasvir edilen kale 12 yuzyila tarihleniyor Nasr Halep in tek basina Muizzuddevle Simal in kontrolune girmesine karsi cikti ve kendisi Halep in kontrolunu tek basina ele gecirmeye calisti Nasr in iktidari ele gecirmesiyle ilgili iki aciklama bulunmakla birlikte her iki gorus de Simal uzaktayken Nasr in Halep Kalesi ni aldigini kabul ediyor Ibnu l Adim in ilk aciklamasinda Nasr ve adamlari Simal in Halep in eteklerindeki Beni Kilab asiret kamplarindayken gorusmedigi karisini sehre geri donmeye ikna etmeye calisirken kaleyi zorla ele gecirdikleri yazilidir Buna tepki olarak Simal Beni Kilab a bagli olan halki Halep i zorla geri almak amaciyla seferber eder ancak Romanos un guclerinin gelisiyle Beni Kilab reisleri Nasr ile Simal arasindaki anlasmazliga arabuluculuk yapip onlari barismaya tesvik etmistir Sonrasinda yapilan anlasmada Nasr Emirligin Suriye bolumunu Halep merkezinden yonetirken Simal de Yukari Mezopotamya bolumunu Firat Nehri uzerindeki babasi Salih bin Mirdas in tarih sahnesine ciktigi El Rahba Kalesi nden yonetecekti Antakyali Yahya nin ve Ibnu l Adim in de aktardigi ikinci gorus ise Nasr in darbesinin Azez Muharebesi nden sonra gerceklestigini savunuyor Buna gore Simal Nasr in Bizans a karsi kazandigi zaferden sonra ailesini sehre geri getirmek icin Halep ten ayrildiginda Nasr yoklugunda Halep Kalesi nin kontrolunu ele gecirdi Tarihci Suheyl Zakkar bu aciklamanin daha olasi bir senaryo oldugunu ileri suruyor ozellikle Nasr Azez de Romanos a karsi kesin zaferine ragmen her yil 500 000 dirhem harac sunarak Bizans affi ve korumasi icin hemen basvurdugu icin Zakkar Nasr in Bizanslilara kendiliginden teklifinin Beni Kilab in muhalefetinin ya da Simal in devrilmesine karsilik olarak Simal tarafindan Nasr in yonetimine yonelik tehditlerinin bir sonucu oldugunu ileri surer Bizans vasalligi donemi ve Fatimilerle iliskileri Romanos Nasr in teklifini kabul etti ve Halep Emirligi ni imparatorlugun bir vasali ilan etti Boylece Bizanslilari saldiri durumunda Nasr i desteklemeye ve korumaya mecbur etti Nasr in Bizanslilarla olan vasallik iliskisi 1031 de baslayan Bizans Fatimi baris gorusmelerinde baslica catisma noktasi oldu Romanos onerilen Nasr in emirligini de kapsayan anlasmayi kabul etmisken oldu ve yerine IV Mihail 1034 yilinda Imparator oldu ve 7 yil Bizans a hukmetti Sonrasinda Fatimilerin endise ettigi konulara karsi daha uzlasmaci bir yol izlendi Boylece muzakereler 1036 da Arapca hudna olarak tabir edilen bir ateskesle sonuclandi On yillik bu ateskeste Halep meselesi tamamen kapsam disi birakildi Zakkar a gore Bu Antlasma ile Fatimi Halifeligi ile sorunlarinin cogunu cozen Bizans in Halep e olan ilgisini yitirdigi veya en azindan artik ayni siyasi oneme sahip gormedigi anlasilmistir Imparator II Basileios un oldugu 1025 te Nasr in Halep Emirligi ni sag alt kosede Bizans Imparatorlugu nun korumasi altindaki bir vasallik olarak gosteren harita Bizans Fatimi anlasmasi Nasr in stratejik konumunu zayiflatti ve onu Fatimilerle iliskilerini gelistirmeye zorladi Nasr 1030 yilinin basindan itibaren Fatimi yonetiminin onayini istedi hatta onceki halife doneminde Azez den Halife Zahir e buyuk miktarda savas ganimeti tasiyan bir elci gonderdi Buna karsilik halife en azindan bir sure icin Nasr in Halep teki yetkisini kabul etti Ancak Nasr in Fatimilere harac odedigine dair bir belge bulunamamistir Nasr in elcisi birkac yil Kahire de kaldi Halife el Mustensir 1026 1042 doneminde uzun sure Halep e geri donmedi Tarihci Zakkar Nasr in Humus valiligini istemesi uzerine Nasr in Fatimiler veya Fatimi bolgeleri yerine Bizans a harac vermeye devam etmesi nedeniyle Halep ile Kahire arasinda bir anlasmazlik oldugunu tahmin etmek gerektigini iddia etmistir 1036 anlasmasinin ardindan Imparator IV Mihail Nasr ile Mustensir arasinda Fatimilerin bilinmeyen kosullarinin kabul edilmesini tavsiye ederek arabuluculuk yapti Aslinda cagdas tarihciler Nasr in 1030 ile 1036 yillari arasindaki Fatimiler ile iliskileri hakkinda yetersiz bilgi verirler Tarihciler Nasr in elcisinin 1037 de Nasr a Humus valiligini veren bir belgeyle Halep e dondugunu ve ayrica hukumdarligi Nasr tarafindan gecerli kabul edilen el Mustensir den hediyeler ve onur gostergesi kaftanlar verildigini belirtiyorlar El Mustensir daha onceki sibl el devle unvanina ek olarak Nasr a muhtaṣ el umara khaṣtuʾl imam sams el dewle wa macdiha ve duʾl azimatayn gibi soyluluk unvanlarini da bahsetti Tahkimatlar Nasr emirligin koltugunu Halep Kalesi ne tasidi ve Halep in yoneticilerinin sehirdeki veya eteklerindeki bir sarayda yerlesik oldugu onceki gelenekten bir degisiklik gosterdi Bu degisiklik o andan itibaren Nasr in ve sehrin daha sonraki yoneticilerinin ikametgahi haline gelen kalede gorkemli binalarin ve kabul salonlarinin insasina neden oldu Nasr 1033 te Trablussam in Fatimi valisi Hisn Ibn Akkar in kaybini telafi etmek icin Hisn Ibn Akkar in karsisinda Humus bolgesinin kuzey ucunda Hisn el Safh i daha sonraki Krak des Chevaliers guclendirdi Kaleyi Kurt asiret mensuplari ile garnizonlastirdi Arapca adi Hisn el Akrad Bey Kalesi daha yaygin olarak kullanildi Ic isleri Iktidari ele gecirdikten sonra Nasr babasinin yaptigi gibi Halepli bir Hristiyan el Mu ammal el Sammas i sivil ve askeri isleri yonetmek icin vezir olarak belirledi Mirdasi yonetimi sirasinda kirsal kesimden buyuk bir koylu ve gocebe akini Halep sehrine tasindi ve bu da sehir surlarinin icinde ve disinda kalabalik mahallelerin ve banliyo bolgelerinin kurulmasina neden oldu El Mu ammal kardesinin de yardimiyla bu banliyolerin kentlesmesini ve yeni gelenleri agirlamak icin cami ve hamam yapimini sagladi Nasr Harran in Numayri emiri in kiz kardesi Seyyide Alawiyye ile evlenerek Numayrilerle baglarini kutsadi zira Numayriler uzak akrabalariydi ve Beni Kilab ile Mirdasilerin geleneksel muttefikleriydi Nasr Bizanslilara olan vassalliginin bir sonucu olarak Halep in belediye baskani ve Salih bin Mirdas in hukumdarligi sirasinda atanan en sehir paramiliterleri lideri in muhalefetini kiskirtti Salim bin el Mustafad ittifaki protesto etmek icin Zaccacin mahallesinin ahdatlar ile alt ve orta sinif sakinleri arasinda bir isyan baslatti Bu Bizans in Antakya valisinin Nasr in Salim bin el Mustafad i oldurmesini istemesine neden oldu Buna gore Nasr Ibnu l Mustafad i 1034 te tutuklatti ve idam ettirdi Cokus donemi ve olumu Nasr in 1037 de Humus u ele gecirmesiyle eszamanli olarak Fatimi tarafindan atanmis Berberi Kutama vali Cafer bin Kulayd el Kutami valilikten ihrac edildi Bin Kulayd Sam merkezli Suriye Fatimi valisi Anustekin el Dizbari nin yardimina basvurdu El Dizbari Mirdasi diyarinin Humus a genislemesinden coktan rahatsiz olmustu bu Bizans destekli Mirdasi Numayri ittifakina ova bolgelerinin ve Irak siniri ile Akdeniz arasindaki rotalarin tam kontrolunu veriyordu El Dizbari endiselerini tahtin arkasindaki guc Ali el Carcara i tarafindan etkin bir sekilde yonetilen Fatimi mahkemesine iletti El Dizbari nin Suriye deki gucunu ve toprak hirslarini kontrol etmesi icin Nasr a Humus valiligini kismen veren el Carcara i idi El Dizbari Kahire nin cevabini beklemedi ve Bin Kulayd ile beraber Suriye kuzeyinde dogrudan Fatimi yonetimi saglamak icin guclerini seferber ettiler El Dizbari nin ordusu Beni Kelb ve Beni Tay den gelen birlikler ve Beni Kilab in muhalif bir hizbi tarafindan desteklendi Dahasi el Dizbari emirligin yillik haracini surdurmek kaydiyla Halep i almak icin Bizans tan da izin aldi El Dizbari nin kendisine karsi yuruttugu seferden haberdar olan Nasr Simal ve sadik gucleri de dahil olmak uzere yerel ve Beni Kilab guclerini seferber etti ve Fatimi koalisyonuyla yuzlesmek icin yola cikti Nasr in kuvvetleri en nin hemen batisinda gerceklesen bir muharebede yenildi ve yeniden toparlanmak icin Hama ya cekildi Bu arada El Dizbari nin birlikleri Hama ya saldirdi ve yagmaladi ardindan Nasr in kampina dogru ilerledi 22 Mayis 1038 tarihinde iki taraf Hama nin kuzeybati kirsalindaki in hemen batisindaki bir yerlesim yeri olan Tell Afis te gunumuzde Afis koyu savasti Sonraki savas sirasinda Simal ve adamlari cok daha buyuk Fatimi koalisyonuyla yuzlesmek zorunda kalan Nasr i ve onun sadik cekirdek kuvvetlerini terk ettiler Simal in kacma nedeni kesin olarak bilinmemekle birlikte muhtemelen bunu Halep in kontrolunu geri almak icin bir firsat olarak kullandigi ileri surulmektedir Bu arada tarihci Hugh N Kennedy ye gore Nasr cesurca savasirken olduruldu basi el Dizbari ye verildi ve vucudu nin kapisinda sergilendi Simal Halep emiri olarak Nasr in yerine gecti ancak El Dizbari nin kuzeye dogru ilerlemesinden korkarak kisa bir sure sonra Nasr in cocuklari Sabib bin Vattab ve daha sonra Simal in evlendigi Nasr in dul esi Seyyid Aleviyye ile birlikte sehri terk etti Simal sehrin ve kalenin yonetimini akrabalarina sirasiyla Halife bin Cabir el Kilabi ve Mukallid bin Kamil e emanet etti Bu valiler kusatmanin ardindan 1038 in Haziran ayinda sehri El Dizbari guclerine teslim ettiler Bununla El Dizbari tum Suriye yi ilk kez dogrudan Fatimi yonetimi altina aldi Ardindan Mirdasi askerleri ve gorevlileri Halep ten suruldu Bununla birlikte 1042 de el Dizbari oldu ve Simal el Carcara i in da destegiyle sehir uzerinde Mirdasi yonetimini yeniden kurdu Resmi unvanlarOnce gelen Salih bin Mirdas Halep Emiri Mayis 1029 Mayis 1038 Sonra gelen Muizzuddevle SimalNotlar Tam adi ve soyagaci Abu Kamil Nasr ibn Salih ibn Mirdas ibn Idris ibn Nasir ibn Humayd ibn Mudrik ibn Saddad ibn ʿUbeyd ibn Kays ibn Rabia ibn Kab ibn Abdullah ibn Abu Bakriyah ibn Abdullah ibn Abu Bakriyah ibn Mansur ibn ʿIkrima ibn Haṣafa ibn Kays Aylan Bu soy kutugu Suriye kokenli Orta Cag tarihcileri Ibnu l Adim o 1262 ve Ibn Hallikan tarafindan aktarilmistir KaynakcaOzel Hallikan Ibn 1842 De Slane Mac Guckin Ed Ibn Khallikan s Biographical Dictionary Ingilizce 1 Paris Oriental Translation Fund of Great Britain and Ireland s 631 19 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Kasim 2020 Zakkar 1971 s 87 a b Zakkar 1971 s 105 Crawford s 91 Zakkar 1971 s 87 Sobernheim 1936 s 515 a b Zakkar 1971 ss 100 101 Crawford s 92 a b c Bianquis 1993 s 117 Zakkar 1971 s 109 Zakkar 1971 s 111 Zakkar 1971 s 110 Zakkar 1971 s 115 Zakkar 1971 s 112 Zakkar 1971 ss 111 112 Zakkar 1971 s 113 Zakkar 1971 s 114 Zakkar 1971 s 116 Zakkar 1971 s 117 Zakkar 1971 ss 105 106 a b Zakkar 1971 s 106 a b Zakkar 1971 s 107 Zakkar 1971 ss 107 108 a b Zakkar 1971 s 108 Zakkar 1971 ss 119 120 a b c d e Bianquis 1993 s 118 a b Zakkar 1971 s 120 Zakkar 1971 s 121 Zakkar 1971 ss 121 122 Zakkar 1971 s 122 Amabe 2016 ss 64 65 Zakkar 1971 ss 106 107 Salibi 1977 s 108 a b Amabe 2016 s 66 a b Kennedy 2004 s 260 Zakkar 1971 ss 122 123 a b Zakkar 1971 s 124 Zakkar 1971 ss 124 125 Zakkar 1971 s 125 Zakkar 1971 s 132 Zakkar 1971 ss 132 133 Zakkar 1971 s 133 GenelAmabe Fukuzo 2016 Urban Autonomy in Medieval Islam Damascus Aleppo Cordoba Toledo Valencia and Tunis Ingilizce Leiden Brill ISBN 9789004315983 6 Aralik 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2020 Bianquis Thierry Mirdas Banu or Mirdasids Ingilizce Cilt 7 ss 115 123 Erisim tarihi 8 Kasim 2020 Crawford Robert W Nisan Haziran 1953 Reconstruction of a Struggle within the Mirdasid Dynasty in Ḥalab Journal of the American Oriental Society Ingilizce 73 2 ss 89 95 doi 10 2307 595365 JSTOR 595365 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim Kennedy Hugh 2004 The Prophet and the Age of the Caliphates The Islamic Near East from the 6th to the 11th Century Ingilizce Ikinci bas Harlow Longman ISBN 978 0 582 40525 7 Salibi Kamal S 1977 Syria Under Islam Empire on Trial 634 1097 Ingilizce 1 Delmar Caravan Books ISBN 978 0 88206 013 2 25 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2020 Smoor Pieter 1985 Kings and Bedouins in the Palace of Aleppo as Reflected in Maʻarri s Works Ingilizce Manchester University of Manchester 1 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2020 Zakkar Suhayl 1971 The Emirate of Aleppo 1004 1094 Ingilizce Beyrut Dar al Amanah 6 Aralik 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Kasim 2020 Sobernheim M 1936 Mirdasids Houtsma M Th Wensinck A J Levi Provencal E eds The Encyclopaedia of Islam A Dictionary of the Geography Ethnography and Biography of the Muhammadan Peoples III L R Leiden E J Brill s 515