Eldenizler, ayrıca Eldegezler,İldenizliler veya Azerbaycan Atabeyleri [Azerice: Eldənizlər] - 1136-1225'te Azerbaycan'ı, Doğu Anadolu'yu, Kuzey Irak'ı, İran'ı ve Cibal'ı yöneten tarihi bir devlet. Hanedanlığın kuruluşu Kıpçak asıllı Şemseddin İldeniz ile bağlantılıdır. Böylece Arran'ı Sultan Mesud'dan ikta olarak alan Eldeniz, gücünü kısa sürede tüm Azerbaycan'a yaydı. Eldeniz, oğulluğu Arslanşah'ı 1160 yılında hükümdar yaptıktan sonra Irak Selçuklu Devleti'nde fiilen iktidarı ele geçirdi. Şemseddin İldeniz döneminde Azerbaycan atabeylerinin toprakları Arran, Azerbaycan, Şirvan, Cibal, Hemedan, Gilan, Mazenderan, İsfahan, Rey, Musul, Kirman, Fars, Huzistan, Ahlat, Erzurum ve Meraga topraklarını içeriyordu.
اتابکان آذربایجان Atabakan-e Āzarbayjan Azerbaycan Atabeyleri | |||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1136-1225 | |||||||||||||
Bayrak | |||||||||||||
Başkent | Nahçıvan (1136-1175) Hemedan (1175-1191) Tebriz (1191-1225) | ||||||||||||
Yaygın dil(ler) | Azerbaycan Türkçesi Farsça | ||||||||||||
Hükûmet | Mutlak Monarşi | ||||||||||||
Atabey; Sultan (1191 yılından itibaren) | |||||||||||||
| |||||||||||||
Tarihçe | |||||||||||||
| |||||||||||||
|
Hanedanın güçlenmesi Muhammed Cihan Pehlevan dönemi ile ilgilidir. Sultan Arslanşah'ın 1175 yılında ölümünden sonra 7 yaşındaki oğlu III. Toğrul'u iktidara getiren Cihan Pehlevan, kendisini atabey ilan etti ve Şemseddin İldeniz gibi asıl gücü eline aldı. Merkezi hükûmete karşı çıkan isyanlar Atabey Muhammed Cihan Pehlevan tarafından bastırıldı ve komşu hanedanlarla dostane ilişkiler kuruldu. Cihan Pehlevan dönemi düzen dönemi olduğundan, İldenizler yönetimindeki topraklarda kültürel alanlar gelişmiştir. İldenizler'in başkenti üzerine konuşulmuş atabey zamanında Nahçıvan'dan Hemedan'a taşınmıştır.
Yüzyılın büyük şairleri Nizami ve Hakanî Atabeyler zamanında yaşamışlardır. Her iki şairin de İldeniz sarayı ile yakın ilişkileri vardır. İldenizliler döneminde mimarlık alanında bir takım ilerlemeler kaydedilmiştir. Arran ve Nahçıvan-Meraga mimarlık okulları bu dönemde gelişmiştir. Nahçıvan-Maraga mimarlık ekolünün gelişmesinde mimar Acemi'nin büyük rolü olmuştur. Yusuf bin Küseyir Türbesi, Mümine Hatun Türbesi, Göy Günbaz Türbesi, Atabayler camisi gibi mimari örnekler İldenizler dönemi ile ilgilidir.
Muhammed Cihan Pehlevan'dan sonra kardeşi Kızılarslan iktidara geldi. Kızılarslan döneminde başkent Tebriz'e taşındı. Kızılarslan hem iç savaşlara son vermiş hem de kendini padişah ilan ederek Azerbaycan atabeylerinin hakim oldukları topraklardaki gücünü yasallaştırmıştır. Sultan Kızılarslan'ın 1191'de ölümü üzerine taht savaşları yeniden başladı. Muhammed Cihan Pehlevan'ın oğulları Ebu Bekir, Amir Amiran Omar ve Kutlug İnanc bu savaşlarda kilit rol oynadı.
İktidardaki son hükümdarlar Ebu Bekir ve Özbey döneminde devlet zayıfladı ve çöktü. Her iki hükümdar da devlet işleriyle ilgilenmezler ve zamanlarını içki meclislerinde geçirmeyi seçerlerdi. Özbey zamanında Azerbaycan atabeylerinin topraklarının çoğu kaybedildi ve gücü sadece Azerbaycan ile sınırlı kaldı. Yabancı istilalara aldırış etmeyen son hükümdar Özbey'in saltanatı sırasında İldenizliler'in bütün toprakları Celaleddin Mengüberti tarafından işgal edildi. Ona karşı herhangi bir direniş göstermeyen Özbek, 1225 yılında Elince kalesinde öldü.
Hanedanlığın kökeni
İldenizliler hanedanının kurucusu Şemseddin İldeniz Kıpçaklardandır. Mirhond şöyle yazar: "Bilgili tarihçiler, eski zamanlarda Kıpçaklar ülkesinde böyle bir gelenek olduğunu bildiriyorlar: bir tüccar bir kerede 40 köle satın alırsa, satıcı bunlardan sadece otuz dokuzu'nun parasını alır ve kırkıncıyı bedavaya verirdi". Bu şekilde olmuştur ki, Sultan Mahmud zamanında bir köle tüccarı 39 köle satmış ve kırkıncı köle için para almamıştır. O köle de İldeniz'di.
İldeniz'in kökeni bazı kaynaklara göre Kafkasya Kıpçaklarından, bazılarına göre ise Orta Asya ve Horasan Kıpçaklarından gelmektedir. Harezm tarihçisi Bahaeddin Muhammed ibn Muayyad, Harezmşahların mektupları üzerine yaptığı çalışmasında Atabey Muhammed Cihan Pehlevan'a ait bir mektuptan söz eder ve Atabey'in Harzem ordularının başında Taraz'a gelen Kıpçak Uran kabilesinin reislerinden Kiran'la "akraba" olduğunu yazar. Söz edilen kabilenin çoğu, Harzem ordusuna katılıncaya kadar Müslüman değildi. Yani kabile Türk tanrısına tapınıyordu.
Şemseddin İldeniz dönemi (1136-1175)
Hanedanlığın güçlenmesi
İldeniz'i köle olarak alan Selçuklu veziri Sümeyrami'nin Mayıs 1122'de öldürülmesinin ardından Sultan Mahmud, onun tüm mal varlığına el koydu. İldeniz de padişahın hizmetine keçer. Sultan Mahmud İldeniz'in hünerini görünce yetiştirilmesini Emir Nasr'a emanet eder. İldeniz kısa süre sonra padişahın mutfağından sorumlu oldu. İldeniz bu görevdeyken Sultan Mahmud öldü. Sultan II. Tuğrul'un saltanatı sırasında İldeniz, padişahın kişisel memlükleri saflarına geçirildi. Sultan'ın eşi Mümine Hatun ona özel övgülerde bulundu.
1136 yılında Sultan Mesud Arran'ı, atabay İldeniz'e ikta arazisi olarak verdi ve İldeniz Berde'deki konutuna doğru yola çıktı. İldeniz kısa sürede yerel emirleri yanına çekti, padişah hizmetine bağımlı olmaktan kurtuldu ve nadiren saraya geldi. Yavaş yavaş tüm Azerbaycan'ı fethetti ve küçük emirliklere boyun eğdirdi. Cüzcani, "Eldeniz Azerbaycan toprakları kontrolü altına aldı, çok çalıştı ve faaliyetlerinin izleri bu ülkede hala duruyor" diye yazıyor. Bununla bağımsız İldenizliler devletinin ve bu devleti yöneten İldenizliler hanedanının temeli atılmıştır. İldeniz'in ele geçirdiği topraklara dahil olan Nahçıvan başkent seçildi.
İktidarın ele geçirilmesi
1145-1146'da İran hakimi Boz Aba ile Rey'in hakimi Abbas ittifak kurarak merkezi hükûmete isyan ettiler. Sultan Mesud'un hacibi Abdurrahman ibn Togan Yürek de bu ittifaka katıldı. Sultan Mesud bu ayaklanmayı bastıramadığı için Atabey İldeniz'den yardım istedi. Atabey aceleyle yola çıktı ve Mesud ile birlikte Kaşan çevresindeki isyancılarla karşılaştı. İsyancılar savaşta yenildiler ve geri çekildiler. Eldeniz'in Irak Selçuklu Devleti'ndeki nüfuzu daha da arttı.
1160 yılında, Irak Selçuklu sultanı Süleyman Şah, emirlerin konuşmaları sonucu tahttan indirilip öldürüldüğünde, başta nüfuzlu soylulardan Şerafeddin Muvaffaq Gord-Boz olmak üzere komplonun organizatörleri İldiniz'e başvurarak oğlu Arslanşah'ı Hemedan'a getirmesini ve Irak saltanatının tahtına oturtmasını istediler. Kasım 1160'ta İldeniz, 20.000 kişilik bir ordunun başında Arslanşah ile Hemedan'a girdi. Burada (Rey hükümdarı İnanc hariç) devletin tüm soyluları ve emirleri tarafından karşılandılar ve ciddi bir törenden sonra Arslanşah'ı taçlandırdılar. Padişah idaresi altındaki her yerde onun adına hutbe okunurdu.
1160 yılında Şemseddin İldeniz "Büyük Atabey" unvanını alarak Irak Selçuklu Devleti'nin yönetimini fiilen devraldı. En büyük oğlu Muhammed Cihan Pehlevan sultanının hacibi oldu ve en küçük oğlu Kızılarslan, ordunun başkomutanlığına atandı.
Atabey İldeniz'in Irak Selçuklu tahtını ele geçirmesi kolay olmadı. Arslanşah'ın karşısına 2 taht adayı çıktı. Maraga Atabey'inin kontrolünde olan Mahmud Şah ve Fars hakiminin kontrolünde olan Melik Şah. Bu iki aday, halifenin ısrarı üzerine İldeniz'e karşı harekete geçti. Ancak İldeniz hızlı hareket etti ve onların bireşmeerine izin vermedi. 2 Ağustos 1161'de Rey civarında Mahmud Şah ibn Muhammed'in ordusunu yendi. Rey'i ele geçirdi ve onu Pehlavan'ın iktası ilan etti. Ray hakimi Emir İnanç da İldeniz'in vasalı oldu.
Daha sonra İldeniz, Maraga hakimi Nusretdin Arslan-Aba'ya bir haberci göndererek Şehzade Mahmud Şah ibn Muhammed'in teslim edilmesini ve padişahın hizmetine sunulmasını talep etti. Ancak Nusretuddin, bu talebi yerine getirmeyi reddetti ve şunları söyledi:"Sultan yanımda yaşıyor!". Daha sonra Atabay İldeniz Muhammed Cihan Pehlevan önderliğinde bir ordu toplayarak Maraga Hakim'i Nusretuddin'in üzerine gönderdi. Nusreteddin, Hilat'ın hakimi Seyfeddin Bey Teymur'dan yardım istedi ve o da ordusunu yardıma gönderdi. Muhammed Cihan Pehlevan Safidrud Nehri yakınında yapılan savaşta yenildi ve Hemedan'a kaçtı. Bir süre sonra Maraga'nın hakimi Nusratuddin öldü. İldeniz, mülklerinin çoğuna el koydu ve Aksungurluları etkisi altına aldı.
Sınırların genişlendirilmesi
İldeniz'in son düşmanı, Arslanşah'ın üstün otoritesini tanımak istemeyen Pers hakimi Sungur ibn Madud 1161'de öldü. Sadece kendisinden sonra gelen Zengi ibn Madud, 1162'de padişah ve Atabey İldeniz'e vassal bağımlılığı kabul etti ve onlar adına para kesti. Aynı yıl Atabey İldeniz, Erdebil vilayetini Muhammed ibn Ağ Gush'tan aldı ve o bölgeyi oğlu Muhammed Cihan Pehlevan'ın mülküne ekledi.
1161 yılında Gürcü birlikleri İldeniz komutasındaki Dabil şehrine saldırarak 10.000 kişiyi kılıçtan geçirmiş, kadın ve çocukları çıplak olarak Gürcistan'a götürmüştür. Gürcü kadınların protestosu üzerine kıyafetleri kendilerine iade edildi. Olayı duyan Atabey İldeniz, Hilat, Maraga, Arzan al-Rum hakimlerini ve diğer emirlerini Gürcülere karşı birleştirdi. Ocak 1163'te Atabey İldeniz'in birlikleri Gürcistan'a girdi. İldeniz ve III.George birlikleri arasındaki askeri operasyon 1 ay sürdü. Aynı yılın Temmuz ayında, emirlerin birleşik kuvvetleri Gürcülere karşı ikinci bir sefer başlattı ve Eldeniz, Dabil şehrini onlardan alarak III. George'u ağır bir yenilgiye uğrattı. Ancak bu yenilgiye rağmen, Nisan 1164'te Gürcü birlikleri tekrar Dabil şehrine saldırdı ve yağmaladı. Eldeniz onları tekrar şehir dışına sürdü ve aynı yılın sonunda şehri Şeddadi emiri Fazlu'nun kardeşi Şahenşah'a verdi.
1167'de Musul Atabeyleri, Zengiler de Arslanşah'ın egemenliğini kabul ettiler. Kirman ve Huzistan hakimleri de Atabey İldeniz'in egemenliğini kabul ettiler. Böylece Atabey İldeniz döneminde Azerbaycan Atabeyleri Irak Selçuklularının bütün topraklarını ele geçirdi. Atabey'e itaat eden iller arasında Arran, Azerbaycan, Şirvan, Cibal, Hemedan, Gilan, Mazenderan, İsfahan, Rey, Musul, Kirman, Fars, Huzistan, Ahlat, Erzurum ve Maraga vardı. Selçuklu tarihçisi el-Hüseyni, "Gerçek hükümdar Atabey İldeniz'in kendisiydi. Emirleri o verdi, ikta topraklarını o dağıttı, devlet hazinesini o kontrol etti. Sultan Arslanşah ibn Toğrul'un sadece bir adı vardı".
1167-1168'de Kirman hükümdarı Tuğrul Şah öldü ve oğulları arasında iktidar mücadelesi başladı. Tuğrul Şah'ın ortanca oğlu II. Arslanşah kaçarak Hamedan'a geldi - Sultan Arslanşah'a ve Atabey İldeniz'e sığındı. 1168'de Atabey'in kuvvetleri Kirman'a girdi. II. Arslanşah Atabey'in vasalı olarak Kirman'a hakım tayin edildi.
1166'da çok sayıda Gürcü askeri Azerbaycan'a girdi ve Gence'ye ilerledi. Şehir yağmalandı. Bu müdahaleden sonra iki taraf da 1174 yılına kadar aktif askeri operasyonlar yürütmedi. Ancak 1174 yılı başlarında Nahçıvan'dan Hemedan'a gelen Atabey'in eşi Mümine Hatun, Gürcü birliklerinin yeni bir saldırı haberini getirdi. 1175 Ağustos'unda Atabey İldeniz, Sultan Arslanşah, Hilat hakimi Şah Armen ve Diyarbakır hakiminden oluşan birleşik güçler,Muhammed Cihan Pehlevan önderliğinde Gürcülere karşı bir sefer daha başlattılar. Ravandi'ye göre, Gürcüler "yenildiler ve Müslümanlar öyle bir zafer kazandılar ki böylesini kimsenin hatırlayamayacağı bir zaferdi". Bu yenilginin ardından Gürcüler, Dabil'e ve İldenizliler'in kontrolündeki diğer topraklara yönelik saldırılarını geçici olarak durdurdu.
1166-1167'de Atabey'e bağlı bir vassal olan Nişabur hakimi Ay-Aba, Hamedan'a geldi ve Atabey İldeniz'e Harezmşahlı İl-Arslan'ın birliklerini Nişabur'u ele geçirmek için yönlendirdiğini bildirdi. Atabey İldeniz, Hamedan'dan Rey'e gitti ve oradan Harezmşah İl-Arslan'a şu mektupla bir elçi gönderdi:"Gerçekten de bu Muayid Ay-Aba padişahın memlukudur ve Horasan da padişahın memleketi, babalarının ve dedelerinin yeridir. Aynı şekilde, sizin kaldığınız Harezm de onun malıdır! Nişabur'a hareket edersen sana karşı bir saldırı ve aramızdaki savaş olacak. Sen kendini düşünmüyor musun?"
Kuşatma 2 ay sürmesine rağmen şehir teslim olmadı. Atabey'in ve Harzemşah'ın birlikleri arasındaki savaş sonuç vermedi. Ancak İldenizliler kısa süre sonra Nişabur'u kaybetti. Böylece, daha önce İldenizlilerin bir vasalı olan Nişabur hakimi Ay-Aba, bizzat Harezmşah'ın tarafına geçti.
1168'de Maraga'nın hükümdarı Arslan-Aba, iktidara karşı tekrar isyan etti, ancak bu isyan Maragha'yı kuşatan Muhammed Cihan Pehlevan tarafından bastırıldı. Kısa bir süre sonra, ilgili tarafların eski vasallığını geri getiren bir ateşkes imzalandı. 1170 yılında Rey'ehareket eden Atabey, bu vilayeti devralarak oğlu Muhammed Cihan Pehlevan'nın iktasına kattı. Rey hakimi İnanç, Atabey'in emriyle öldürüldü.
Şemseddin İldeniz 1175 Ekim-Kasım, Arslanşah ise Aralık-Ocak aylarında öldü.
Muhammed Cihan Pehlevan dönemi (1175-1186)
İç mücadele
Atabey İldeniz'in ölüm haberi Muhammed Cihan Pehlevan'a ulaşır ulaşmaz hemen Hemedan'dan Nahçıvan'a geçerek devlet hazinesinin ve tahtın mülkünün kontrolünü ele geçirdi. Tüm birlikleri bir araya toplayan Atabey, Sultan Arslanşah'ın kendisine karşı tavrının amacı olan olayların gidişatını beklemeye başladı.
İldeniz'in politikasından memnun olmayan emirler, Muhammed Cihan Pehlevan'nın Hamedan'dan ayrılmasından yararlanarak Sultan Arslanşah'ı büyük bir orduyla Azerbaycan'a saldırması için kışkırttı. Ancak Zencan'da hastalanıp Hemedan'a dönen Sultan Arslanşah, Muhammed Cihan Pehlevan'ı başkente davet ederek onunla barışmış ve devletin idaresini kendisine emanet ettikten kısa bir süre sonra ölmüştür. Kaynaklardan alınan bilgiler, Arslanşah'ın Muhammed Cihan Pehlevan'ın emriyle zehirlendiğini doğruluyor. Rakibini bu şekilde ortadan kaldıran Atabey, 1177'de Arslanşah'ın 7 yaşındaki oğlu III. Tuğrul'u saltanat tahtına oturttu ve kendisi de onun atabeyi oldu.
Muhammed Cihan Pehlevan, emrinden ayrılan Huzistan hakimi Aydoğdu Şimla'nın isyanını bastırmak zorunda kaldı. Atabey İldeniz, yaşamı boyunca Halife'nin saldırılarını önleme gücüne sahip olan bu vasala her zaman yardım etmiştir. Şimla Atabey İldeniz'in ölümünden yararlanarak Nahavandi'ye gizlice girerek şehri yağmaladı, vali ve hakimi idam etti. Muhammed Cihan Pehlevan tarafından gönderilen orduyla yapılan bir savaşta Şimla'nın ordusu yenildi ve ağır yaralanan Şimla yakalandı ve iki gün sonra öldü. Huzistan'da iktidara gelen oğlu Şerafeddin Amiran, Atabey'e itaat etti.
Atabey'in Selçuklu hanedanından tek engeli Sultan III. Tuğrul'un amcası Şehzade Muhammed idi. Şehzade III. Muhammed Toğrul iktidara geldikten sonra İsfahan'a giderek Atabey Cihan Pahlavan'a karşı asker toplamaya başladı. Ancak yenilerek esir alındı ve Sarcahan kalesine hapsedildi. Atabey Pahlavan, 1175'te Maraga'nın atabeyi Arslan-Aba ibn Aksungur'un ölümünden yararlanarak topraklarını ele geçirmek için harekete geçti ve kısa süre sonra Maragha kuşatıldı. Aynı zamanda Arran ve Azerbaycan hakimi kardeşi Kızıl Arslan da Tebriz'e saldırdı. Marağa şehrinin gaziül-güzatı Sadreddin ile yapılan barış anlaşmasına göre, Maraga atabeylerinin diğer toprakları, Maraga ve Ruindej kalesinin Aksungurlulara verilmesi şartıyla İldenizliler'e devredildi. Arran ve Azerbaycan hakimi kardeşi Kızıl Arslan ikametgâhını Nahçıvan'dan Tebriz'e taşıdı.
Dış ilişkiler
Atabey'in yönetsel yeteneği ve acımasız talepleri, devlet yönetim sisteminin her alanında güçlü kuralların oluşmasına neden olmuştur. İktidardaki 10 yıllık süreçte devlet herhangi bir dış müdahaleye maruz kalmamıştır. El-Hüseyni, Muhammed Cihan Pehlevan'ın saltanatı sırasında "Gürcüler onun taleplerini kabul ettiğini ve barıştığını" yazıyor.
Atabey güçlendikten kısa bir süre sonra, onunla Harzemşah Tekiş arasında dostane ilişkiler kuruldu. Harezmşah Tekiş'in "Irak'ın büyük atabeyi Şems ed-Dövle ve-d-Din Pehlevan'a" yazdığı mektuplardan sadece dördü zamanımıza ulaşmıştır. Bunlardan bir tanesinde (Ağustos 1181), "Hümayun Bey" padişahının elçilerinin sayısını azalttığı üzüntüyle söylenmiştir. Bir başka mektupta Harzemşah, "Bu hediyeler samimi bir kalple gönderildiği için hediyelerini kabul etmesini ister. Harezmşah, sevinç kapılarının her zaman açık olacağını ve aralarında şüphe kapılarının kapanacağını umduğunu ifade ediyor."
Zengi Atabeylerinin Halep'teki en büyük temsilcisi Nureddinin'nin ölümü üzerine Mısır'ı eline alan Selahaddin Eyyubi, askerî gücünü önce Zengilerin Halep kolunu kendi yönetimi altına almak için kullanmış, ardından Muhammed Cihan Pahlavan'ın bir vasalı Musul Zengilerini etkilemeye başlamıştır. Musul valisi Zengili İzzeddin Mesud, Selahaddin Eyyubi'ye bir elçi göndererek barış teklifinde bulundu, ancak Eyyubi bunu kabul etmedi. Selahaddin Eyyubi'nin cevabı üzerine Musul atabeyi İzzeddin, padişahın tebaası oldukları için Muhammed Cihan Pehlevan'dan onları korumasını istedi. Bunu duyan Eyyubi, Nisan 1185'te Musul'u kuşattı. Ancak 10 Temmuz 1185'te Ermenşahlardan II. Sökmen'in ölüm haberini alan Selahaddin Eyyubi, kuşatmayı durdurarak Ahlat yönüne hareket etti. Eyyubi'nin gelişine kadar Ahlat'takiErmenşahlarının reisi olan Seyfeddin Bey Teymur, Muhammed Cihan Pahlavan'dan yardım istedi. Hem Musul'daki hem de Ahlat'taki durumu dikkate alan Atabey Cihan Pahlavan, hemen Doğu Anadolu yönüne hareket etti. Atabay'ın yardıma gelmesi ile ve güçler arasındaki farkın aleyhine olduğunu anlayan Selahaddin Eyyubi geri çekildi.
1185 yılında Hilat hükümdarı Cihan Pahlavan'ın vasalı II. Nasıreddin Muhammed ibn İbrahim'in vefatından sonra Seyfeddin Bey Teymur Memluk'u onun eline geçirmiştir. II. Sökmen'in veziri Macduddin ibn el-Muvaffak liderliğindeki Hilat valileri, Memlüklerin muhalifleri olan Selahaddin'e başvurdu ve ondan Hilat'ı Teymur'dan geri almasını istedi. Selahaddin bu teklifi kabul etti ve Hilat'a asker gönderdi. Fakih İsa Hilat'a keşif amacıyla bir haberci gönderildi. II. Sökmen'in veziri ona şunları söyledi: "Seyfeddin Bey Teymur ve II. Sökmen'in eşi Pahlavan'ın kızı Hilat Kalesi'ndedir, belki buraya Pahlavan da gelmiştir." Fakih İsa sonuçsuz geri döndü.
Kısa süre sonra atabey Muhammed Cihan Pehlevan da koruması altındaki toprakları korumak adına ordusuyla birlikte Hilat'a yetişdi. Atabay'ın birlikleri şehrin doğusunda mevzi aldı. Muhammed Cihan Pehlevan, Salahuddin'e bir mektup yazdı ve şöyle dedi: "Bu ülke benim kızıma ait ve o şu anda kalede. Tavsiyem şudur: Aramızdaki dostane ilişki kalsın ve devam etsin". Bundan sonra Selahaddin El Cezire'ye döndü ve Pahlavan da ülkesine döndü. Seyfeddin Bey Teymur, Ataba'ya para ve hediyeler göndermiş, Hilat'ta Cihan Pahlavan adına hutbe okunmuştur.
Bu olaylar sırasında atabay Muhammed Cihan Pehlevan'ın midesinde şiddetli bir ağrı vardı. Atabey, onu yaptırdığı Tabarak kalesine, ailesinin yanına götürmelerini emretti. Doktorların tüm çabalarına rağmen Atabey'i ölüm döşeğinden kaldıramadılar. 1186'da 50 yaşında öldü.
Muhammed Cihan Pehlevan, ölümünden önce hakimiyyeti çocukları arasında paylaştırdı. Azerbaycan ve Arran'ın yönetimini oğlu Ebu Bekir'e emanet etti ve kardeşi Kızıl Arslan'ı onun Atabeyi olarak atadı. . Ray, İsfahan ve Acem Irak'ın idaresi Gutluk İnanç ve Amir Amiran Omar'a, Hamedan ise Özbey'e verildi. Ancak atabeyin ani ölümü, koyduğu kuralları bozdu. Halefi Kızıl Arslan, yalnızca Sultan III. Tuğrul değil, aynı zamanda kardeşinin dul eşi İnanç Hatun'un ve onun Irak Selçuklu emirleri arasında yandaşlarının direnişiyle yüzleşmek zorunda kaldı.
Kızıl Arslan dönemi (1186-1191)
Muhammed Cihan Pehlivan'ın ölümü saltanatın yönetici çevresinde kafa karışıklığına neden oldu. Ayanlar ve Atabay'ın akrabaları (İnanç Hatun ve yandaşları) Muhammed Cihan Pehlivan'ın ölümünü tebaasından gizlediler ve iki üç ay boyunca hastalığıyla ilgili haberler yaydılar. Bunca zaman, Cihan Pehlivan'ın yerini kimin alabileceği konusunda istişareler yapıyorlardı. Sonunda Sultan III. Tuğrul'a giderek Kızıl Arslan'ın ikta toprakları sayılan Azerbaycan ve Arran'ı kendi idaresi altında tutmaya ve ordunun başkomutanlığını da ona emanet etmesi için onu ikna etmeye karar verirler.
Cihan Pehlivan'ın komutasındaki Memlükler ve emirler de tahtta hak iddia edenler arasında bölünmüştü. Ordunun büyük bir kısmı Kızıl Arslan'ın yanındaydı. Amirbar Mahmud Anasioğlu, Kazvin emiri Nureddin Gara, Natanz hakimi Nureddin Kiran Huvan, Rey emir Siraceddin Kaymaz, Karac valisi Ebu Dulaf, Farrazin hakimi ve Atabey Pahlavan'ın malikul-ümera'sı Cemaleddin Uluğ Barbey Ay-Aba el-Farrazin Kızıl Arslan'ın atabeyliyi'ni destekledi. Camaladdin Ay-Aba, Seifaddin Rus ve Camaladdin Oz-Aba, Gutluq Faith ile birlikte Amir Amiran Omar, Izzeddin Miyak al-Atabey, Garagoz al-Atabey, Bashir ve Sevinc Aba Sultan III. Tuğrul'un yanında yer aldı.
İnanç Hatun'un hoşnutsuzluğuna rağmen, emirlerin çoğu, Muhammed Cihan Pehlevan'ın halefinin Kızıl Arslan olması gerektiği sonucuna vardı. 1186'da Kızıl Arslan'a bağlılıklarını ifade ederek ondan Hemedan'a gelmesini ve devletin yönetimini devralmasını istediler. Sultan III. Tuğrul Atabeyi olarak Kızıl Arslan'ı atamak zorunda kaldı.
Kızıl Arslan'a yönelik bu tavır, konumunun güçlenmesi, İnanç Hatun'u hiç memnun etmedi. Rahmetli kocasının eski Memlükleri Emir Cemaleddin Ay-Aba ve Seyfeddin Rus ile gizli görüşmelere girerek onları Sultan III. Toğrul tarafına geçirmeyi başardı.Zencan, Ebher ve Maraga hakimleri de onlara katıldı. 1187'de, birleşik kuvvetler ile Kızıl Arslan'ın ordusu arasında Hamedan yakınlarında birkaç gün süren çatışmalardan sonra, Kızıl Arslan'ın ordusu geri çekildi.
Bundan sonra padişahın emriyle yandaşları Kızıl Arslan'ın yandaşlarına saldırmaya başladı. Böylece III. Tuğrul'un veziri İzzeddin, Hamada reisi Fahreddin, Kızıl Arslan'ın emirleri, Sirajeddin Kaymaz, Bedreddin Karagöz ve diğerleri öldürüldü. Bundan sonra mahalli hâkimler, özellikle çevredeki hâkimler, padişahla bağlarını kesmeye başladılar.
Kızıl Arslan ilk olarak Bağdat Halifesi Nasır Lidinillah'a başvurdu. Halife el-Nasır, Kızıl Arslan'ın teklifini kabul etti ve Celaleddin ibn Yunis önderliğinde Hemedan'a asker gönderdi. Hamedan yakınlarındaki Day-Marg'da yapılan savaşta Kızıl Arslan'ın gelişini beklemeden savaşa giren halifenin kuvvetleri, 6 Mayıs 1188'de III. Tuğrul'a yenildi.
Yenilgi haberini duyan halife, hemen ikinci bir ordu kurdu ve Mücahid el-Din Halis el-Kassi'yi komutan olarak atadı. Aralık 1188'de Halife ile Sultan arasında ikinci bir savaş gerçekleşti. Bu kez III. Tuğrul Hemedan'dan ayrılarak İsfahan'a kaçtı ve Abbasi ordusu başkenti işgal etti. Kızıl Arslan da buraya geldi. Halifenin emriyle Hamedan'da tahta Kızıl Arslan geçti. Bağdat'ta adına "müminlerin emirinin hükümdarı ve yardımcısı" olarak bir hutbe okundu.
Kızıl Arslan'ın Hemedan'daki varlığından yararlanan Sultan III. Tuğrul, ordusuyla Uşnu, Hoy, Urmiye ve Selmas şehirlerine girerek her yeri yağmaladı. III. Tuğrul Selahaddin Eyyubi'den yardım etmesini istedi. Selahaddin, Kızıl Arslan ile III. Tuğrul'u uzlaştırmaya çalışsa da sonuç getirmedi. Önce barışı kabul eden III. Tuğrul, Kızıl Arslan ile tekrar savaşa girmeye karar verdi ve 1190 Ekim'inde Kızıl Arslan'a saldırdı. Kızıl Arslan, bir diğer rakibi İnanç Hatun'un oğulları ile bir barış anlaşması imzalayarak onları hizmetine aldı ve sonunda merhum kardeşinin dul eşi İnanç Hatun ile evlendi. Böylece ancak bu tedbirlerden sonra 1191 yılında III. Tuğrulla karşılaşan Kızıl Arslan Sultanı yenerek hapse attı.
1191 yılında Kızıl Arslan aktif Gürcüleri durdurmak için harekete geçti. Atabey'in birlikleri Van Gölü'ne yaklaşarak yol üzerinde Bitlis şehrini ele geçirdi. Aynı zamanda Kızıl Arslan, Gürcü sarayından ihraç edilen Kraliçe Tamara'nın ilk kocası Georgi Rus'a askeri yardımda bulundu. Gürcistan'ı işgal eden Kızıl Arslan'ın güçleri ülkeyi yağmaladı ve çok sayıda esir ve ganimetle geri döndü.
Kızıl Arslan Hamedan'a dönüşünde Nahçıvan'da hapsedilen Selçuklu tahtının varislerinden Sancar ibn Süleyman'ı getirip Irak Selçuklu tahtına oturttu. Daha sonra Halifenin tavsiyesi ile Sancar'ı tekrar tutukladı ve saltanat tacını kendi başına taktı. Böylece İldenizliler'in iktidar mücadelesi Nahçıvan'ın iktidarından Selçuklu saltanatının tahtına bir yol geçmişt ve gelişiminin zirvesine ulaşmıştır. Böylece Azerbaycan Atabeyleri resmi gücü, yani Sultan unvanını ele geçirdiler.
Ancak Kızıl Arslan, gerçek hakimiyyetini güçlendirmek için mevcut tüm fırsatları kullanmadı. Sonunda Kızıl Arslan'a karşı bir suikast düzenlendi. İnanç Hatun bu suikastda aktif rol oynadı. Eylül 1191'de Kızıl Arslan öldürüldü.
Ebu Bekir dönemi (1191-1210)
Ebu Bekir adına basılan dirhemler
Sultan Kızıl Arslan öldürülür öldürülmez, Ebu Bekir Azerbaycan'a doğru yola çıktı ve kısa bir süre sonra Nahçıvan'a, Şemseddin Eldeniz döneminde Azerbaycan'ın Atabeylerine bağlı topraklardan toplanan vergilerin toplandığı Elince kalesi ulaştı. Kale, tüm hazinelerle birlikte Ebu Bekir tarafından ele geçirildi. Azerbaycan'daki tüm yerel hakimler onun otoritesini tanıdı. Hemedan ve çevre iller, Muhammed Cihan Pehlevan'ın İnanç Hatun'dan olan çocuklar Kutlug İnanç Mahmud ve Emir Emiran Omar tarafından ele geçirildi. İnanç Hatun kendisi Rey'de kaldı.
1192'de Muhammed Cihan Pehlevan'ın silah arkadaşlarından Mahmud Anas, Sultan III. Tuğrul'u hapisten çıkardı. Kutlug İnanç'a saldıran III. Tuğrul, Kazvin yakınlarındaki bir savaşta 15.000 İnanç askerini yendi. Ordusu tarafından ihanete uğrayan Kutlug İnanç Ray'e çekildi. Bu zaferden sonra, Sultan III. Tuğrul kutlamalı bir şekilde Hemedan'a girdi ve sultan tahtını geri aldı.
Mağlup Kutlug İnanç, elçiler aracılığıyla III. Tuğrul ile mücadelede Harzemşah Tekiş'ten yardım istedi. Ecem Irak'taki gergin durumdan yararlanan Harzemşah Tekiş, 1193'ün başlarında Ecem Irak'ı işgal etmek için asker gönderdi. Harezm birlikleri Rey ve Tabarkak kalesine saldırdı ve ele geçirdi. Kutlug İnanç, Harezmşah'ın askerlerinin gücünden korkarak kaçarak Sarcahan kalesine sığındı. Bundan yararlanan III. Tuğrul, Tekiş'e çok miktarda hediye göndererek Kutluğ İnanç ile mücadelede yardımını istedi. III. Tuğrul kızını Tekiş'in kardeşi Yunus Han'a yardımlarından dolayı hediye etti ve hatta onun adına para kesip onun adına bir hutbe okuyacağına söz verdi.
Bu sırada Harzemşah Tekiş'in kardeşi Sultanşah ona isyan ederek Gürgenci'yi ele geçirdi ve Harezm'i kuşattı. Bu nedenle Tekiş, fethedilen topraklardan haraç topladı, Harezm birliklerini Rey ve Tabarak'ta Emir Tamgaç liderliğinde bıraktı ve kısa süre sonra Harezm'a döndü. III. Tuğrul, geleneğine uygun olarak, müttefikine tekrar ihanet etti ve Harezmşah'ın ayrılmasından yararlanarak, Mart-Nisan 1193'te Harezmşahların birliklerine saldırdı ve onları kılıçtan geçirdi. Rey ve Tabarak kalesini ele geçirdi ve mağlup Emir Tamgaç'ın başını Harezm'e gönderdi.
Olayların böyle bir resmi, İnanç Hatu'nun III. Tuğrul ile ilgili politikasını değiştirmesine neden olur. III. Tuğrul'a başvurdu ve ondan arkadaşlık ve servet karşılığında evlilik teklifini kabul etmesini istedi. Ancak, evliliklerinden kısa bir süre sonra Tuğrul'a İnanç Hatun'un kendisini zehirlemeyi planladığı bilgisi verildi. Bu haber Tuğrul'a ulaşır ulaşmaz İnanç Hatun'un düzenlediği suikast, İnanç Hatun'un kendisine karşı kullanıldı ve İnanç Hatun öldürüldü. İşte İldenizliler devletinin siyasi hayatında çok fazla suikast ve entrikanın işlenmesinde korkunç bir rol oynayan o kadının hayatı bu şekilde bitiyor.
Annesinin akıbetinden sonra Kutlug İnanç Mahmud, babasının kölelerinden oluşan bir grupla kaçarak kardeşi Emir Emiran Ömer'in yanına sığındı. Kardeşler birlikte Tebriz'i ele geçirdiler ve diğer kardeşleri Ebu Bekir'e saldırmak için hazırlanmaya başladılar. 1193 yılı sonunda Tebriz yakınlarındaki savaşı Ebu Bekir kazandı. Kutlug İnanç Zencan'a, Emir Emiran Ömer ise Şirvan'a döndü. Kutlug İnanç, Harezmşah Tekiş'e bir mektup göndererek tekrar III. Tuğrul'a karşı mücadelede yardım istedi. Aynı zamanda halife el-Nasır da Takiş'e bir mektup gönderdi. Bu teklifi kabul eden Tekiş, 1193 yılında ordusuyla Harzem'den yola çıktı. Simnan'da Kutlug İnanç, yandaşları ve III. Tuğrul'dan ayrılan Iraklı emirlerle birlikte Tekiş'e katıldı.
Harezmşah'ın saldırı haberini duyan III. Tuğrul, birlikleriyle birlikte hemen Rey'e yöneldi ve ana kuvvetlerinin yaklaşmasını beklemeden Harezmşah ile savaşa girmeye karar verdi. 4 Mart 1194'te III. Tuğrul 60 köle ile Rey yakınlarında Kutlug İnanç liderliğindeki Harezm ordusunun ileri müfrezelerine saldırdı. Çatışma sırasında gözünden okla yaralanan ve atından düşen Sultan, Kutlug İnanç tarafından öldürülmüş ve başı Harzemşah'a götürülmüştür.
III. Tuğrul'un ölümünden sonra, Temmuz 1194'te Tekiş, Ecem Irak'ın şehirlerinin çoğunu ve Hemedan'ı ele geçirdi ve ele geçirilen toprakları emirleri arasında paylaştırdı. İsfahan'ı Kutlug İnanç'a verdi ve onu Irak'ın en baş emiri olarak atadı. Hemedan Emir Karagöz el-Atabeyi'ye, Rey ise Tekiş'in oğlu Yunus Han'a verildi. Emir Mayaçuk, Yunis Han'ın Atabeyi olarak atandı.
1195 yılı başında Huzistan hakimi İl-Doğdu öldü. Halife bundan yararlanarak veziri İbn el-Kassab'ın önderliğinde Huzistan'a asker gönderdi. Abbasi birlikleri, Huzistan şehirlerini işgal ettikten sonra, halifenin emriyle kargaşa içindeki Ecem Irakı'na saldırmaya başladılar.
O yıl, Kutlug İnanç ve Yusif han'ın Atabeyi Mayaçuk arasında bir çatışma çıktı. Zencan yakınlarındaki muharebede mağlup olan Kutlug İnanç, grubuyla birlikte Hulvan geçidine halifenin veziri ve aynı zamanda Abbasi ordusunun komutanı İbn el-Kassab'a sığındı ve ondan yardım istedi. Vezir Kutlug İnanç'ı bir şeref cübbesi ile onurlandırdı ve süvarilerini emrine verdi. Hamedan'a tekrar saldıran Kutlug İnanç, kısa bir savaşın ardından Yunis han ve Mayaçuk'u şehirden sürmeyi başardı.
Bu olayları öğrenen Alâeddin Tekiş, halife birliklerinin Ecem Irakın'tan çekilmesini talep ederek birlikleriyle Harzem'den Ecem Irakın'a doğru yürüyüşe başladı. Temmuz 1196'da vezirin ölümünden sonra, halifenin birlikleri arasındaki anlaşmazlıktan yararlanan Harzemşah Hemedan'ı kuşattı. Şehir ele geçirildi ve Kutlug İnanç öldürüldü.
Şirvanşah I. Ahsitan'a sığınan Emir Emiran Ömer'e I. Ahsitan askerî güçle yardım etti. Gürcü kraliçesi Tamar'dan da askeri destek alan Ömer, birleşik birliklerle Şemkir ve Beylegan muharebelerinde Ebu Bekir'i mağlup etti. Emir Emiran Ömer ve Gürcü askerî güçleri Gence'ye saldırdı. Gence halkı "kafirlerle" geldikleri için teslim olmayacaklarını söylediler. Emir Emiran Ömer Gence'yi hile ile ele geçirdi. Gürcü birliklerinin Gence'den ayrılmasının ardından halkın saldırısına uğrayan Emir Emiran Ömer öldürüldü. Şehir yeniden Ebu Bekir'in yönetimine girdi. Bunu öğrenen Gürcü birlikleri Azerbaycan sınırlarını geçti. Devletin savunmasını yalnız bırakan Ebu Bekir, Nahçıvan'a, oradan da Tebriz'e gitti. Gence'yi alamayan Gürcü birlikleri 1203'te Debil'e girerek şehri yağmaladılar.
Güçlü bir rakibe direnmenin boşuna olduğunu anlayan Ebu Bekir, Harezmşah Takiş'e boyun eğdiğini ilan etti ve Ecem Irakı ve Azerbaycan yönetiminin kendisine verildiğini belirten bir izin aldı. Ancak Harezmşah'a gitmedi ve kardeşi Özbey'i gönderdi. Özbek, Hamedan'da Harezmşah tarafından büyük saygı ve onurla karşılandı. Tekiş Irakı Arap, Irakı Ecemi'nin idaresini Özbey'e emanet etti ve Cemaleddin Ay-Aba'yı onun veziri olarak atadı.
Harezmşah Tekiş'in Harezm'e dönüşünden sonra Irak Memlükleri bir araya gelerek Harzemşahlara karşı savaşmaya başladılar. Birliğin başında bulunan Muhammed Cihan Pehlevan'ın vasalı Gökçe el-Türki ile birlikte Halife el-Nasır da Harezmşahlar'a karşı harekete geçti. Harezmşah'ın Özbey'e verdiği eski Irak Selçuklu toprakları halife ile Gökçe arasında paylaştırıldı. Rey, Save, Kum, Kaşan Gökçe'nin, İsfahan, Hemedan, Zencan ve Kazvin Halifenin eline geçti. Özbek, Hemedan'ın kontrolünü ele geçirdi.
27 Ocak 1197'de hizmet adına Özbey'e gelen vezir Cemaleddin'in yandaşları, Özbey'i Hemedan'ın dışına sürdü ve şehri ele geçirdi. Bu arada 1197 yılında Eyyubi komutanlarından Emir Ebul Hayc el-Sami, Eyyubi sultanı ile ilişkilerinin bozulması üzerine halifeye sığınmıştır. Halife onu ordunun komutanı olarak atadı ve Hemedan'a saldırıya hazırlanmasını emretti. Abbasi birlikleri Hemedan'a yaklaştığında Özbek ordusuyla onlara katıldı. Ancak askeri istişare sırasında Özbek, Ebul Hayc'ın önerisine katılmadı ve taraflar arasında bir anlaşmazlık çıktı ve Özbek tutuklandı. Halife bunu öğrenince, Özbey'in derhal serbest bırakılmasını emretti ve ona bir fahri elbise ve altın bir kılıç gönderdi. Ebul Hayc, durumun bu böyle şekillendiğini görmekten korktu. Ordusunu bırakarak Erbil'e kaçtı ve orada öldü.
Bir süre sonra Abbasi ordusuna güvenmeyen Özbek, Hemedan'dan ayrılarak kardeşi Ebubekir'in yanına Azerbaycan'a döndü. Harzemşah Tekiş'in 1220'de ölümünden sonra tahta oğlu Alaeddin Muhammed geçti. Harezm tahtındaki hükümdar değişikliğinden yararlanan Gökçe, Özbek ve Ebu Bekir, Irak Ecem bölgesinde faaliyetlerini artırdı. Hemedan'a gelen Atabey Ebu Bekir, buranın yönetimini kardeşine vererek İsfahan'ı eline aldı. Rey'in yönetimi Gökçe'ye verilir. Ancak İldenizliler ile vassalları arasındaki çatışma yeniden canlanır. Atabey Ebu Bekir'in içki ve sefa partilerine karıştığı için, onun vazifesini ülkenin gerçek sahibi gibi olan Cemaleddin Ay-Aba üstlenmişti. Bu durum Gökçe'nin gücünün artmasına neden oldu. Pek çok saray mensubu Gökçe'nin tarafına geçmeye başladı.
"Alimlere ve iyi insanlara sahip olduğunu ve onlara merhamet ettiğini duyduk. Bu yüzden seni iyi kalpli ve dindar biri olarak gördük. Ama şimdi bunun tam tersini görüyoruz. İslam topraklarını işgal eder, Müslümanlarla savaşır, onların mallarını soyar ve fitne çıkarırsınız. Eğer gerçekten öyleysen, aklın yok. Bir köy sahibi olduğunuzda, Hemedan kapılarından Hilat ve Erbil'e kadar olan toprakların yöneticilerine, üzerine mi saldırırsınız? Farz edin ki onu (Ebu Bekir'i) kaçırtacaksınız, onun Memlükleri olduğunu bilmiyor musunuz ve ben onlardan biriyim? Ebu Bekir, her köyden bir grup veya her şehirden on kişi çağırsaydı, ordusu sizinkinden birkaç kat fazla olurdu! Sana tavsiyem şehrine geri dönmen! Bunu sana sadece acıdığım için söylüyorum!" |
Şemseddin Aydoğmuş'un Muzaffereddin Göy-Böri'ye Mektubu. |
Kısa süre sonra Atabay Ebu Bekir'in yandaşları ve ordusunun çoğu Gökçe'nin tarafına geçti. Ebu Bekir, İsfahan'a çekildi ve Gökce, kutlama ile Hemedan'a girdi. O sırada yanında kalan diğer emirlerin ihaneti sonucu Ebu Bekir tamamen Azerbaycan'a çekildi. Ancak 1203-1204'te Muhammed Cihan Pehlevan'ın eski vasallarından Şemseddin Aydoğmuş Gökçe aleyhine çıktı. Meydana gelen savaşta Gökçe öldürülür ve bütün toprakları Aydoğmuş'un eline geçer. Aydoğmuş'un saltanatını meşrulaştırmak için İldeniz şehzadesi Özbey'i padişah ilan etti, ancak tüm gücü elinde topladı.
1204-1205'te Gürcüler Azerbaycan'a seferler düzenledi. Ali İbnü'l-Esîr'e göre, Azerbaycan'da "çok fazla şiddete, yıkıma, yağmaya neden oldular ve çok sayıda esir aldılar". Direnmeden ilerleyen Gürcüler, İldenizliler'in batı kesimlerinde Hilata, Malazgirt ve Erciş'e saldırılar düzenlediler. Burada Gürcü ordusu, Gürcüler ile yerel hakimlerin birlikleri arasındaki savaşta yenildi. Ancak ertesi yıl Gürcü birlikleri yeniden Azerbaycan'ın batı vilayetlerine saldırdı ve birçok yerleşim yerini harabeye çevirdi. Hilat'ı tekrar ele geçirmeye çalıştılar ama yine yenildiler. Ebu Bekir sonunda Gürcü saldırısını önlemek için Gürcü hükümdarının kızıyla evlendi ve bundan sonra Gürcü saldırıları durdu.
Azerbaycan'da Maraga hakimi Bebek Arslan, Erbil'in atabeyi Göy-Böru ile sözleşme imzalayarak Tebriz'i ele geçirmeye hazırlanıyordu. Atabay Ebu Bekir korktu ve Aydoğmuş'tan yardım istedi. Ebu Bekir'in isteğini kabul eden Aydoğmuş, ordusuyla Ebu Bekir'in kampına geldi ve onunla güçlerini birleştirdi. Bunu duyan Göy-Börü hemen Azerbaycan'dan ayrıldı. Aydoğmuş ve Ebu Bekir, Maraga'yı kuşattı. Ancak Alaaddin Bebek Arslan'ın barış teklif etmesi üzerine kuşatma durdurulmuş ve anlaşmaya göre Marağa kalelerinden biri Ebu Bekir'e, Uşnu ve Urmi de Bebek Arslan'a verilmiştir.
1208 yılının ortalarında, Aksungurlu el-Ahmadili'nin soyundan gelen Maraga hakimi Bebek Arslan'ın ve bir süre sonra küçük oğlunun ölümüyle, Maraga hakimlerinin tahta geçecek bir temsilcisi kalmamıştı. Atabey Ebu Bekir bundan yararlanarak Maragan'ı ve Ruindej kalesi dışında el-Ahmadili ailesinin tüm topraklarını ele geçirdi. Ruindej kalesi, tüm serveti kendine mal eden Bebek Arslan'ın hacesi tarafından ele geçirildi. Aynı yıl Harzemşah Tekiş'in oğlu Taceddin Alişah, Ebu Bekir'in topraklarına saldırmış, fakat yenilmiş ve öldürülmüştür.
Atabay Nusretuddin Ebu Bekir'in ölümü 1210'un sonu ve 1211'in başına denk geliyor. 1211 yılında amcası Kızıl Arslan'a ait dinarların yeniden basılması kararı, onun ölümünün 1211 yılının başında olduğunu göstermektedir. Kardeşinin ölümünden sonra Özbek, İldeniz tahtına oturdu.
Özbek dönemi (1210-1225)
Gürcü seferleri ve Ecem Irakın'takı çatışmalar
Gürcü birlikleri 1210-1211'de Azerbaycan'a yıkıcı baskınlar yaptı. Nahçıvan'ı kuşattılar ama ele geçiremediler. Sonra Merend'i yağmaladılar ve Tebriz'i kuşattılar. Muhammed Cihan Pehlevan'ın eşi Zahida Hatun, bol miktarda para, mücevher ve zanaat vererek şehri yıkımdan kurtardı. Miyane'nin yanı sıra Tebriz halkının tüm eşyaları alındı ve çevresi yağmalandı. Gürcü birlikleri geri çekilirken Miyane halkı isyan ederek Gürcü garnizonunu yıktı. Kente tekrar saldıran Gürcü çeteleri, kent hakimi ve ailesini kılıçtan geçirip, derilerini yüzerek minarenin tepesinden astıktan sonra kenti yağmalayıp yaktı. Zencan, Kazvin ve Abhare halkını da aynı şekilde katlettiler. Kervanlarla Erdebil Uçhan şehrinin bütün servetini kervanlarla alıp götürdüler. 12 bin erdebilli kılıçtan geçirildi. Özbey döneminde İldenizliler devletinin düşüşü hızlanmıştır.
Tahta geçtiği sırada, Ecem Irakın'takı durum korkunçtu. Muhammed Cihan Pehlevan'ın bir başka memlûku olan Nasreddin Mangli, Irak Ecemi'ni bir süre tek başına yöneten Aydoğmuş'a karşı çıkı ve onu yenerek Irak Ecemi topraklarını eline aldı. Rey, İsfahan, Hemedan ve diğer vilayetlerde kendi adına vaazlar vermiş ve "Sultan" adıyla para bastırmıştır. Halife el-Nasır, Azerbaycan Atabeyi Özbek ve İsmaili hükümdarı Celaleddin Hasan da Mengli'nin elindeki Irak Ecemi topraklarını kendi aralarında paylaştırdı. Erbil'in Atabeyi Muzaffereddin Göy-Böru da onlara katıldı. Müttefiklerin birleşik orduları Hemedan'a doğru ilerledi. 1215 Ağustos-Eylül aylarında gerçekleşen savaşta Mangli yenildi ve kaçtığı Saveda'da şehir hakimi tarafından öldürüldü. Başı Atabey Özbey'e gönderildi. Atabay Özbek, Tebriz'e dönerek, Muhammed Cihan Pehlevan'ın vasallarından biri olan Seyfeddin Oğlamış'ı Mangli'den alınan topraklarda vali olarak atadı. Ancak daha önce Harzemşahların hizmetinde bulunan Oğlamış'ın vali tayin edilmesinden sonra Harzemşah Alâeddin Muhammed adına hutbeyi okumaya başlamıştır. Bu nedenle 1217 yılının baharında Oğlamış öldürüldü ve Ecem Irakın'da Harezmşahlar adına vaaz verilmesi ve para basılması durduruldu.
O sırada İran hükümdarı Atabay Özbek ve vasalı Atabay Sad ibn Zengi, Oğlamış'ın ölümünden ve Harezmşah'ın yokluğundan yararlanarak birliklerini İran Irakı topraklarına gönderdi. Özbek, İsfahanlıların rızasıyla şehre girdi. Aynı zamanda Sad ibn Zengi, Rey, Kazvin, Hüvar ve Semnan şehirlerini ve ilçelerini ele geçirdi. Kumis'te İran topraklarının büyük bir bölümünün Atabey Özbek ve Atabey Sad tarafından işgal edildiğini duyan Harzemşah, 12 bin seçkin atlıyı askerlerinden ayırarak Rey'e gönderdi. Heili-Buzurg yakınlarında Harzemşah'ın ordusu Atabey Sad'ı yakaladı ve savaşta mağlup olan Sad esir alınarak Hamedan'a, Harzemşah'a götürüldü.
Bunu duyan Özbek, Eher hakimi Nuruddin Muhammed'i Tebriz'e gönderdi ve dağlarda bulunan kalelerden birine kaçtı. Ancak Nuruddin Muhammed, Miyane yakınlarında Harzemşahlar'a yenildi ve vezir Rabibuddin Dan da esir alındı. Harzemşah Alaeddin Muhammed veziri Nasireddin Devletyar'ı Atabey Özbey'e göndererek teslim olmasını ve Harzemşah adına bir hutbe okuyup para basmasını emretti. Harezmşah'ın bu tekliflerini kabul eden Özbek, Arran ve Azerbaycan'da gücünü korumasına rağmen Alaeddin Muhammed'in vassalı oldu.
1214-1215'te Gürcü saldırıları arasındaki aradan yararlanan Özbek, malikanesinde işleri yoluna koymaya karar verir. Bu amaçla atabey hazinesine vergi ödemeyi reddeden yerel hakimleri cezalandırmak için Karabağ'a yürür. 13. yüzyılın kimliği belirsiz bir yazarına göre, "atabey'in birlikleri galip geldi ve herkesi kılıçtan geçirdi. Çok para ve zengin askeri ganimet getirdiler".
1222'de Şirvan'a saldıran Kıpçakları yendikten sonra Gürcüler oradan dönerek 1222 Kasım'ında Beylegan'a saldırdılar. Kasaba halkı, her zamanki gibi, Gürcülerden tazminatla kurtulacaklarını varsaydılar. Ama Gürcüler Moğollardan da acımasızca katletmeye başladılar. Şehri yağmaladıktan sonra geri döndüler.
Moğolların yürüyüşü
Atabey Özbek ve İldenizlilerin egemenliğinin son döneminde Moğolların Orta Asya, Ortadoğu ve Kafkasya'ya ilk seferleri gerçekleşti. Cebe Cormagon Noyan ve Subutay Bahadır komutasındaki Moğollar, 1221 yılının Ocak ayında Horasan ve Irak Ecemi topraklarından geçerek Tebriz'e ulaştılar. Atabey Özbek, Moğollara bir elçi göndermeyi ve barış imzalamayı teklif etti. Moğollar, Tebriz garnizonlarındaki Harezmlilerin kendilerine teslim olmasını istediler. Atabay Özbek, Harezmlerin bir kısmını kendisi öldürmüş, kalanını da Moğollara göndermiştir. Ayrıca Özbek onlara tazminat olarak para, giysi ve sığır verdi.
Moğolların artan tehlikesini gören Gürcü hükümdarı IV. George Laşa, atabey Özbek, Hilat ve Cezire hakimi el-Malik el-Eşref dahil komşu hakimlere başvurdu. Atabey Özbek ve Georgi, bir barış anlaşması ve Moğollara karşı ortak bir eylem anlaşması imzaladılar. Ancak ortak eylem konusundaki müzakereler Moğollar tarafından biliniyordu ve tekrar Gürcistan ve Arran'ı işgal ettiler. Gürcü birlikleri yenildi.
Bundan sonra Azerbaycan topraklarına dönen Moğollar tekrar Tebriz'e saldırdılar. Ancak şehir halkı bu sefer tazminat ödeyerek şehrin işgalini engellemeyi başardı. Bundan sonra Moğollar yüzlerini Marağa'ya çevirdiler. Mart 1221'de Özbey'in eşi Sülafa Hatun'a ait olan Marağa şehri kuşatıldı. Ağır kuşatmaya dayanamayan Marağalılar yenildi. Moğolların eline geçen şehir yakılıp yağmalandı.
Daha sonra uzun süre İldenizliler'in başkenti olan Hemedan'a saldırdılar. Hemedan'ı ele geçiren Moğollar, şehri harabeye çevirerek Erdebil'e yöneldiler. Şehri yerle bir eden Moğollar tekrar Tebriz'e geldiler. Atabey Özbek Nahçıvan'a kaçtı. Tebriz hakimi Şemseddin el-Tugrayi, Moğollara hediyeler vererek şehri saldırılarından kurtardı. Moğollar buradan Sarab'a hareket ettiler, Sarab'da da Moğollar Erdebil'de yaptıklarını tekrarlayarak buradan da Nahçıvan'a hareket ettiler. Nahçıvan köylerinin ahalisini öldürmeye başladıklarında Atabey Özbey'in oğlu Hamus onlara bir haberci göndererek özür diledi. Moğollar ayrıca onlara dokunulmazlık işareti olarak üzerinde bir işaret bulunan oymalı bir tahta baygu da verdiler.
Nahçıvan'dan sonra Moğollar kuzeye, Gence ve Beylagan'a doğru ilerlemeye başladılar. Beylagan'ı yağmaladıktan sonra Gence'ye saldırdılar ve şehri kuşattılar. İbn el-Asir, "Bu şehrin birçok savunucusu olduğunu, Gürcülerle sürekli mücadelede kazanılan cesaretlerini ve şehir surlarının aşılmazlığını öğrendiklerini" yazıyor. Moğollar sadece tazminatla yetinerek şehirden çekildiler. Sonra Moğollar Derbent geçidinden kuzeye geçmeye çalıştılar. Derbent'in kapılarını tutan Kıpçaklar onlara direndiği için ilk girişimleri başarısız oldu. Bu durumda Moğollar, Şirvanşah I Guştasb'a bir elçi göndererek barış yapmak için birkaç kişi göndermesini istediler. Şirvanşah, soylularından 10 kişi gönderdi. Moğollar bir tanesini öldürdüler ve diğerlerinden kuzeye geçişi göstermelerini istediler. Böylece Derbent'den kuzeye hareket ederek Azerbaycan'ı terk ettiler.
Atabey Özbek'in hareketsizliğine ve nüfuz kaybına rağmen, babası .Muhammed Cihan Pehlevan'ın vassalları geleneksel olarak Azerbaycan Atabey hanedanına saygılarını sürdürdüler. Böylece 1222'de II. İmadeddin Zengi, Musul Atabeylerinin toprak sahipleri arasında bir anlaşmazlık çıkınca, Musul hakimi Bedreddin Lulu tarafından mülkünden kovuldu. II. İmameddin Zengi atabay Özbek'e sığındı, Özbek iltifat ederek mallarını ortak topraklara yani iktaya böldü ve sarayda hizmet etmek için kendisini aldı.
Harzemşah Celaleddin'in seferi
Harezmşah Alaeddin Muhammed'in vefatından sonra oğulları belli bölgelerde güçlerini yeniden kazandılar. Bunların en güçlüsü Giyaseddin Pir Şah'dı. Ecem Irak'nı ele geçirdi ve diğer kardeşi Celaleddin Mengüberti Hindistan'a hareket etti. Bir süre Hindistan'da kaldıktan sonra Celaleddin İran'a gitti. Celaleddin'den önce kardeşi Pir Şah, İldenizliler'in mülklerine saldırmıştı. Atabay Özbek, Maraga'yı eline alan Pir Şah'a barış teklifinde bulundu ve ona kız kardeşi Celaliyya Hatunu onunla evlendirdi.
Bundan sonra Qiyaseddin Pir Şah birliklerini Rey'e çekti. Burada kendisi ile atabeyi ve kayınbiraderi İghan-Taisi arasında bir çatışma çıktı ve bunun sonucunda İğan-Taisi 50.000 kişilik bir orduyla geri çekildi. Aralarındaki anlaşmazlıktan yararlanan Özbek Pir, Şah'a boyun eğmeyi reddetti ve ona karşı çıktı. Aynı zamanda Pir Şah, İgan-Taisi'yi yendi ve onu Azerbaycan'a çekilmeye zorladı. Azerbaycan'a giren İgan-Taisi yağma ve katliama başladı. Daha sonra Halife el-Nasır'ın emriyle diğer vilayetlerle birlikte Halife tarafından kendisine ikta adı olarak Hemedan'a doğru hareket etti. Burada İğan-Taisi, Hindistan'dan gelen Celaleddin Mengüberti'nin askerleri tarafından kuşatıldı ve yenildi ve kendisi esir alındı. Bundan sonra Celaleddin, Abbasilere saldırmaya hazırlandı.
Halife birliklerini bozguna uğratan Celaleddin, 12 gün boyunca Bağdat çevresinde kaldı ve Maraga halkının daveti üzerine Azerbaycan'a doğru bir saldırı başlattı. Mayıs 1225'te Maraga, Celaleddin'e direnmeden teslim oldu. Bundan sonra Celaleddin, Moğollar tarafından harabeye çevrilen Uçan'ı geçerek Tebriz şehrini kuşattı. Şehrin reisi Nizam el-Din el-Tuğray liderliğindeki Tebriz ordusu, yedi günden fazla savunamadı. 25 Haziran 1225'te Harzemşah henüz Maraga'da iken Atabey Özbey'in terk ettiği Tebriz şehri Harezm birlikleri tarafından ele geçirildi.
İvane Mkhargrdzeli komutasındaki Gürcüler, Azerbaycan'daki kargaşadan yararlanarak 60.000 kişilik bir orduyla Azerbaycan'a saldırmak için Debil yakınlarındaki Garni kalesinde toplandılar. Gürcülerin asıl amacı Bağdat ve Tebriz'i ele geçirmekti. Birkaç hafta Tebriz'de kalan Celaleddin'in veziri Şeref el-Mülk'ü, buraya hakim olarak atadı ve Debil'e doğru ilerlemeye başladı. Celaleddin, Garni'deki Gürcü ordusuyla savaşa gitti. Meydana gelen muharebede Gürcüler yenildiler ve 20.000 kayıpla geri çekildiler. Bu olaylar sırasında Azerbaycan Atabeylerinin eski vasalları - Sürmeli hakimleri Şerafeddin Uzdara ve Hüsameddin Hızır, Celaleddin'in emrinde görev yaptı.
Bundan sonra Tiflis yönüne hareket eden Celaleddin, Beylegan, Berde, Gence, Şemkir şehirlerini ve Berde ile Gence arasında bulunan Şutur kalesini ele geçirdi. Padişahın bu yürüyüşü arifesinde Gence'de kalan Atabey Özbek, ondan Gence ve bölgelerinin mülkiyet haklarını aldı, ancak kısa süre sonra Nahçıvan yakınlarındaki Elince kalesine sığındı. Bu kaynaklara göre, eşi Maleyka'nın Sultan Celaleddin ile evlendiği haberi Atabey'e ulaştığında, "başını yastığa koydu, ateşi yükseldi ve birkaç gün sonra öldü".
Azerbaycan Atabeyleri, Atabey Muzaffardin Ebu Nasr Özbek ibn Muhammed ibn Atabey Eldeniz el-Turki el-Selçuki el-Tuğrul'un ölümüyle varlıklarını kaybettiler. İldenizliler'in çocuklarının yönetimi altındaki topraklar - Azerbaycan, Arran, Şirvan - Harezmşah Celaleddin Mengüberti'nin egemenliğine girdi. Bu, Celaleddin'in birliklerinin Moğollar tarafından bozguna uğratıldığı ve kendisinin öldürüldüğü 1231 Ağustos ortasına kadar devam etti.
Atabay Özbey'in tek oğlu Kızıl Arslan Hamus, babasının ölümünden sonra Gence'ye gelerek Celaleddin'e hizmet etmek istediğini açıkladı. Doğuştan "sağır ve dilsiz" olan ve dolayısıyla "Hamush" lakapı alan melik, Aksunguri ailesinin soyundan Maragh hükümdarı Alaeddin Bebek Arslan el-Ahmadili'nin torunu Sülafe Hatun ile evlenmişti.
1226'da Atabey Özbey'in Memlükleri Beklik es-Sadidi ve Seyfeddin Sungurca, Sultan Celaleddin'e karşı ayaklandı. Ayaklanmaları başarısız oldu - Sultan Celaleddin onları Hoy bölgesinde kuşattı ve teslim olmaya zorladı. Mağlup Memlükler Sultan'a hizmet etmeye başladılar. Ancak 1229'da Baklik es-Sadidi ve Seyfeddin Sungurca, Nasiruddin Ağ Guş ve diğerleri de dahil olmak üzere Atabey'in diğer Memlükleri ile birlikte Hamuş'un oğlu Nusreddin'i hapishaneden çıkardı ve İldenizliler'in gücünü geri getirmek için bir ayaklanma başlattı. Ancak bu ayaklanma da başarısızlıkla sonuçlandı, Ağ Guş ve Bekli'yi çarmıha gerdiler.
İldeniz Atabegleri Listesi
Devlet yapısı
Yönetim ve idari bölüm
Azerbaycan Atabeyleri'ndeki idari yönetim, Irak Selçuklu saltanatı ile aynıydı. Hanedanın kurucusu Şemseddin İldeniz, devletinin idari veya askeri yapısında hemen hemen hiçbir değişiklik yapmamıştır. İldeniz, yönetim ve idari olarak Irak Selçuklularının sistemlerini kullanmıştır.
Kızıl Arslan'a kadar İldenizliler'de "büyük atabey" veya "atabey al-azam" denilen makam vardı. Divan yönetimi vezirin elindeydi. “Eshab el-Divan” olarak anılırdı. Vezir, memurları atama ve görevden alma, emekli maaşlarını ve maaşları belirleme, vergi idaresini ve hazineyi kontrol etme hakkına sahipti. Vezir her zaman hükümdarın yanındaydı, gezilerde ve yürüyüşlerde ona eşlik etti, asker gönderip onlara önderlik edebilirdi. Devlette büyük saygı duyulan vezirler, eshab el-divan, vezir, sadr, dastur, hoca-bozorg unvanlarını taşırlardı. Bir hokka ve belli bir mahuddan yapılmış sarık, onların vazife alâmetleriydi.
Devletteki üçüncü makam, büyük veya "Ulu Hacib" makamıydı. Bu görevi yerine getiren kişi, emîr-i hacib-i kebir veya hacib-i hass-ı hazret unvanına sahipti. Önemli işleri devlet başkanına haber verir, ihtiyaçlarını giderir ve saray merasimlerini tayin ederdi.
Muhammed Cihan Pehlevan döneminden başlayarak, başda vezir olmakla daha yüksek bir makam, yani "divanü'l-ala" kurulmuştur. Bu makamın altında devlet dairesi, yani divan al-insha veya divan al-tughra, mali yönetim veya hazine yönetimi, yani "divan al-istifa" vardı. Devlet dairesi hem iç hem de dış yazışmaları yapıyordu. Bu dairenin başkanına "munşi" veya "tugrayi" denirdi. Bu makam kalıtsaldı, bunu yapanlar ve sonraki nesiller "et-tuğrayi" lakabını aldılar. Mali departmandan veya hazineden sorumlu mali baş görevli, yani "mustavfi al-memalik", devletin mali yönetim sisteminin başındaydı. Askeri yönetim, yani "divan el-ceyş veya divan el-arz", "divanü'l-arz" tarafından yönetiliyordu. O askeri iktaya nezaret etti, her rütbeden askerî personelin maaş ve giderlerinin ödenmesiyle ilgilendi. Askerlik görevleri ve orduyla ilgili her şey hizmette bulunan Türk soylularının elindeydi.
Her ilin başına bir "vali", yani "canişin" atandı. Valiler, bu pozisyonu üstlenmeden önce genellikle ordu komutanları olarak görev yapmıştır. Vali, kendi eyaletinin hakimidi. Dini hakimler - kadılar valiye bağlıydı. Eyaletteki tüm yetkililerin başı ve başkomutanı olan vali, aynı zamanda maliye dairesi de bağlıydı. Validen sonra vilayette ikinci sırada yer alan kişi onun veziriydi. Reisler, şehirleri vali adına yönettiler. Kural olarak, önde gelen bir yerel soydan gelen kasaba reislerinin konumu kalıtsaldı. Reisin kendisi tarafından atanan ve görevden alınan istihbarat reisleri ona tabiydi.
Ordu
İldenizliler'in ordusu, merkezi hükûmetten ikta alan emirlerin kuvvetleri ile onların yönettiği topraklardan valilerin gönderdiği kuvvetlerden oluşuyordu. Ayrıca, askerî güçlerin yanı sıra, hükümdarın kendisi 50 bin kişilik düzenli bir süvari gücüne sahipti. El-Hüseynî, "Akhbar al-Devle al-Selcuqiyyah" adlı kitabında şöyle yazar:
“ | "Sultan, Arslanşah'ın ölümünü duyduğunda, Huzistan valisi ve vilayetindeki birliklerin komutanı olan atabeyi Şarafuddini Emiran ibn Şimli'den onunla birlikte Irak üzerine yürümesini istedi. Ve o dedi ki: - Atabey Muhammed Cihan Pehlevan ile tek başıma savaşamam ve seni sensiz koruyamam. Kısa bir süre önce babam Karmis'te savaştı ama beni yendi ve babamı öldürdü. Şimdi Irak ve Azerbaycan'ın Arran birlikleri onun yanında ve atlı sayıları 50 binden fazla". | ” |
Kültür
Bilim
Atabey hükümdarlarının bilime, sanata ve sanatçıya değer vermesi bu dönemde bilim ve kültürün gelişmesini sağlayan etkenlerden biriydi. Kaynaklarda yazıyor: "Dönemin en iyi alimleri Şirvanşahlar ve İldenizliler saraylarında toplanmıştır. Matematik, doğa bilimleri, tıp, kimya, felsefe, mantık, hukuk, astronomi, Arap ve Fars edebiyatı vb. alanlarda büyük başarılar elde etmiş, birçoğu Müslüman kültür ve biliminin en güzel şahsiyetleri olarak kabul edilmiştir".
Tıp
Bu dönemde Azerbaycan'da tıp bilimi de üst düzeyde gelişmiş, Azerbaycanlı tıp bilim adamları tarafından tıp araştırmaları yapılmış, bir takım hastalıkların tedavisi ve farmakoloji üzerine çalışmalar yazılmıştır. Bunlar arasında Mevlana Kemaleddin Hüseyin'in oğlu Nureddin, Kafieddin Ömer ibn Osman, Atabey Özbey'in özel hekimi Celaleddin Tabib, tıp üzerine "El-Muhtar" ve "Kitabi tibb al-Camali" kitaplarının yazarı, Muhzadbeddin Tebrizi, Mahmud ibn İlyas, Akmeleddin Nahçıvani, Fakhreddin Ebu Abdullah Ahmed ibn Arabşah ibn Cebrail el-Nahçıvani, Akmalled ve Nahçıvani vb. gibi büyük bilim adamları dahil. Celaleddin Tabibi hakkında konuşan Atabay Özbek, şunları söyledi:
“ | "Bu benim hayatımı kurtaran adam. O sadece hastaların mucizevi bir şifacısı değil. Hastalığı önceden belirler ve ilaçları o kadar hazırlar ki, kelimenin tam anlamıyla iyileştirirler. Varlığı insanlara muazzam faydalar sağlıyor ve onun gibi hiçbir doktor doğmadı". | ” |
Edebiyat
Kelime hazinesi, söz dizimsel ifadelerin zenginliği, metafor ve kompozisyonların anlatımı ve özgünlüğü - tüm bu şiirsel biçim belirtileri ile 12. yüzyıl Azerbaycan şairleri çağdaşları ve sonraki nesil şairler arasında öne çıktılar. Nizami ve Hakani'nin eserleri, içeriklerinin zenginliği nedeniyle insan dehasının en güzel başarıları arasındadır. Selçuklu sultanlarının ve daha sonra Azerbaycan Atabeylerinin saray şairleriydiler. Selçuklu sultanları ve daha sonra onların yerine geçen Atabeyler, aşiret yapısını koruyan ve yazısız Türk dillerini konuşan göçebelerin temsilcileriydi.
Dönemin büyük şairlerinden Afzaleddin Hakani'nin şiirinin önemli yönlerinden biri de şairin Farsçanın hâkim olduğu şiir diline Azerice-Türkçe kelimeleri kazandırmasıdır. Bunlar arasında şairin ünlü "Mera der parsi fohshi ke guyand, be torki cherkheshan guiad ke sensen" (çeviri: "Farsça lanetlerlerse çarkı felek onlara Türkçe söyler ki bu sensin") ve kendi şiir'inde su, Tanrı, çocuk, chukha, kunduz, hatun, siyah kız, dağ, han vb. gibi sözler söylenebilir.
Atabeylerin saray şairlerinden biri de Asireddin Ebul-Fazl Muhammed'dir. Orta Asya'nın Akhisket şehrinde doğdu ve Kağan üslubunda yaratılan şiirsel formun ustasıdır. Şaire "Sultan el-Fuzala" lakabı verildi. Ayrıca "Melikü'l-kelam" lakaplı Zahireddin Tahir el-Faryabi, Atabeyler'in Orta Asya şairlerinden biriydi. O 1189'da Muhammed Cihan Pehlevan'ın, daha sonra Kızıl Arslan ve Ebu Bekir'in himayesine girdi. Hakani ile Tebriz'de arkadaş olan Faryabi, ilahilerinde onu taklit etmiştir. Şair Tebriz'de ölmüştür ve mezarı Hakani'nin mezarının yanındadır. Seyyid Zülfügar Şirvani, Qivami Mutarerizi, Farrukh Şirvani, Cevhari, Yusif Fuzuli, Kemaleddin Nahçıvani, Seyyid İzzeddin al-Alavi ve benzeri şairler Azerbaycan atabeylerinin sarayında yaşamışlardır.
Nizami Gencevi, 1180-1181'de bitirdiği ikinci şiiri "Hüsrev ve Şirin"i Irak'ın son Selçuklu sultanı III. Tuğrul'a adamıştır. Ama bu bir tür resmi adanmışlıktı. Aslında şiir atabey Muhammed Cihan Pehlevan'a ithaf edilmiştir. Cihan Pehlevan 1186 yılında öldüğünden dolayı şiirin kasidesi kardeşi Atabay Kızıl Arslan adına yazılmıştır. Nizami'ni Gence yakınlarındaki kampına davet eden Kızıl Arslan, onu çadırına aldı. Kızıl Arslan, şiir karşılığında Nizami Hamdünyan köyünü ve şeref elbisesi takdim etti.
“ | Hüsrev ve Şirin, Nizami Gencevi Tacı aydan yüksek olan Altın Arslan | ” |
Eğitim
Atabeyler zamanında ve Orta Çağ'da okul, Azerbaycan'da ilköğretim kurumu olarak biliniyordu. Okullar temel eğitim veriyor ve daha çok medreseler için öğrenci yetiştiriyordu. Okullara kabul 5-6 yaşından itibaren yapılır ve 15 yaşına kadar orada eğitim görürler. Okullarda okuma ve yazmanın yanı sıra, ana yön diniydi, Kuran'ı ezberlemeye ve dini doktrinleri öğretmeye odaklandı. Ayrıca bireysel konular hakkında bilgi verildi. Bu dönemlerde, yetimlerin eğitimi için "beyt et-telim" adı verilen ayrı okullar da faaliyet gösteriyordu. Burada her 10 çocuğa bir öğretmen-atabey atanıyordu. Yetimlerin geçimini, yemeklerini, giyeceklerini, eğitimlerini sağlarlar ve yetiştirilmesinden sorumluydular.
Orta Çağ'da Azerbaycan'da da mazhar denilen bir eğitim şekli vardı. Bu eğitim biçiminde bir veya birden fazla öğrenciye tek tek konu öğretmek yerine her usta onları genel olarak yönlendirirdi. Bilimin çeşitli alanlarında bağımsız olarak çalışan öğrenciler, periyodik olarak tavsiye için ustaya geler ve derslerini dinlerdiler.
Orta öğretim kurumları olan medreseler laik bilimlerin yanı sıra dini öğretileri de öğretmiştir. 12-15. yüzyıllarda Müslüman Doğu'da medreseler, bilim merkezlerinin yanı sıra eğitim merkezlerinin rolünü oynadılar.
Dönemin alimlerinden Fahreddin Ebulfazl İsmail ibn al-Musanna al-Tebrizi Bağdat'ta "en-Nizamiye" medresesinde ders veriyordu. O Azerbaycan Tarihi kitabının yazarıdır. Ne yazık ki bu eser zamanımıza ulaşmamıştır. Tebrizî dışında, İldenizliler devrinde ilim tahsil edip Azerbaycan'da, ayrıca Şam, Yemen, Kahire ve Bağdat'ta ders veren pek çok âlim vardı. Mahmud el-Ardabili, Az-Zaki el-Beylagani, Aminuddin Muzaffar al-Tebrizi, Muhammad al-Urmavi, Fakhreddin al-Razi, Muhammad al-Tebrizi, Abu Hafs Ömer al-Canzi, İsmail al-Cenzavi, Haddad al- Nahçıvani, Şemseddin Muhammed el-Tebrizi, Şeyh Ebu Hamid Tac el-Din el-Urmavi, Gazi Şemseddin el-Huvayyi, Ebu Muhammed el-Tebrizi, İsmail el-Maragi, Muhammed el-Hasan el- Maraghi ve diğerleri dahildir.
Mimari
Azerbaycan'ın en büyük ekonomik, siyasi ve kültürel merkezleri Şamahı, Bakü, Gence, Nahçıvan, Beylegan, Tebriz, Meraga, Urmiye vb. şehirlerde çeşitli karakteristik anıtlar inşa edildi. Orta Çağ Azerbaycan mimarisinin gelişimini belirleyen 3 ana üslup yönünü yansıtan Şirvan-Abşeron, Nahçıvan-Marağa ve Arran mimarlık okulları kuruldu. Bölgenin etnik ve sosyal yapısı da dahil olmak üzere yerel unsurlar bu okulların tarzında belirleyici bir rol oynamıştır.
-
- Göy Günbed türbesi
- Atabeyler camisi
-
Mimar Acemi tarafından geliştirilen Nahçıvan-Maraga mimarlık okulu - üslup sadece Nahçıvan'ı kapsamakla kalmadı, aynı zamanda Güney Azerbaycan'daki Maraga şehrine, kuzeyde Berde şehrine ve aynı zamanda Doğu Anadolu topraklarına yayıldı. Genel olarak, bu mimari üslup Doğu dünyasının büyük bir bölümünde devam etti ve kompozit anıtların yaratılmasına ivme kazandırdı.
İldenizliler dönemi mimarisinde yer alan en büyük kültür örneklerinden biri, 1186 yılında Acemi Abubakr oğlu tarafından Nahçıvan şehrinin batı kesiminde yaptırılan Mümine Hatun Türbesidir. Pişmiş tuğladan inşa edilen anıtın üzeri zengin desenlerle süslenmiş küçük tuğlalarla kaplanmıştır. Bu türbenin prizma şeklindeki yapısı ile çadır örtüsü arasındaki boşluk, figürlü kâgir formda yapılmış bir yazıt ile çözülmüştür. Türbenin yer altı bölümünde köşeli formlu ve zengin sanatsal tasarıma sahip bir tonoz yer almaktadır.
Dönemin dini mimari örneklerinden biri de günümüze ulaşamamış Atabayler Camii'dir. 19. yüzyılda yaşamış bir Alman gezgin olan V. A. Engelgard şöyle yazar:
“ | Bu Türk camii, kesme taştan yapılmış kemerli büyük bir yapıdır ve içinde çeşitli oyma desenler görülebilir. Binanın bir kısmı çoktan çöktü ve geri kalanı çökme tehlikesiyle karşı karşıya. Ondan 50 sajen uzaklıkta, bir zamanlar bu camiye ait olan, her biri 10 sajen yüksekliğinde çift minareli bir kapı vardır. Cami ile kapı arasındaki boşluk daha önce camiye ait yardımcı binalar tarafından işgal edilmişti, ancak şimdi bu binalar artık orada olmadığında, kapının çok özel bir kuleye (Mümine Hatun Türbesi) ait olduğu izlenimini veriyor. | ” |
O dönemin yapılarından biri de mimar Acemi'nin "şeyhlerin reisi" Yusif Küseyir oğlu için 1162 yılında yaptırdığı türbedir. Bu türbenin hem ana yapısı hem de dekoratif duvarcılığı, tek bir malzemeden - pişmiş (kırmızı) tuğladan yapılmıştır. Türbe iki katlı olup, her iki tabaka da sekizgen planlıdır. Yeraltı tonoz sekizgen plana uygun olarak ortası düz bir kubbe ile örtülmüştür. Türbenin köşelerindeki geometrik bezemeler, çapraz yerleştirilmiş tuğlalardan oluşturulmuştur. Usta, renkli malzeme eklemeden ışık ve gölgenin maksimum sanatsal etkisini elde etmeye çalışmıştır.
İldenizliler dönemine ait bir diğer mimari eser ise 1194 yılında Maraga'da inşa edilen Mavi Kubbe'dir. Mavi Kubbe kulesinin plan-mekansal yapısı Karahan İkiz Türbeleri'ne benzer - oktahedral prizmanın açıları dışta silindirik desteklerle güçlendirilmiştir. Ancak sütunlar ile korniş arasındaki sivri kemerlerde sarkıt kullanımı açısından Mavi Kubbe'deki Mümine Hatun Türbesi'nden etkilendiği açıktır.
Ekonomi
Hamdullah Kazvi'nin "Nuzhatul-Kulub" adlı eserindeki rakamlara göre, Azerbaycan'ın doğrudan devlet geliri Atabeyler döneminde, yani 12. yüzyılda 25 milyon dinardı. İldenizliler'in en güçlü olduğu dönemlerdeki vergi gelirleri (dinar ile) aşağıdadır.
- Azerbaycan – 25 milyon
- Irakı Ecem – 25,2 milyon
- Irakı Arap– 30 milyon
- Erminiyyet el-Ekber – 2 milyon
Azerbaycan'ın tarihi topraklarının büyük bir bölümünü kaplayan Eldeniz ve ülkenin kuzeydoğu eyaletlerini kapsayan Şirvanşahlar devletinin yanı sıra Moğol istilaları sonrasında ortaya çıkan Hulakiler devletinin varlığı, önce Marağa şehirlerini, ardından merkez olarak Tebriz'i seçmiş, birleşik ölçü aletleri sistemi de dahil olmak üzere Azerbaycan'ın ekonomik yaşamının gelişmesine katkıda bulunmuş, yaratılmasına ve uygulanmasına yol açmıştır.
Şehirler ve ticaret
Atabey hanedanlığı döneminde gelişiminin zirvesine ulaşan Gence, İldenizliler'in başkentlerinden biriydi. Bu döneme ait anıtların verdiği bilgilere göre Gence, "önemli bir şehir", büyük bir şehir ve başkent, yani "daru'l-mülk" idi. Gence, Yakın ve Orta Doğu'nun en önemli ticaret ve sanat merkeziydi. Kent yakınlarında demir ve bakır cevherlerinin bulunması nedeniyle demircilik, metal işleme, silah yapımı, sofra takımı yapımı, metal oymacılığı ve diğer sanatlar gelişmiştir.
Berde Eyaleti, Yakın ve Orta Doğu'da tekstil için ana hammadde kaynaklarından biri olan ham ipek üretimi için önemli bir üsdü. Berde'nin yanı sıra Azerbaycan'ın Beylegan, Tebriz, Şabran ve daha birçok il ve bölgesinde ham ipek üretimi yaygındı. Ayrıca Tebriz, Maraga, Hoy, Beylegan, Erdebil şehirleri de önemli dokuma merkezleriydi. Bu dönemde Azerbaycan'da halı dokumacılığı yaygınlaşmıştır. Merend'de ve Kur-Araz havzasının doğusunda yer alan şehir ve yerleşimlerde halı dokumacılığı gelişmiştir. 12. yüzyılda Tebriz ve Erdebil, demircilik de dahil olmak üzere metal işlemenin önemli merkezleriydi. Azerbaycan'ın tüm bölgelerinde çanak çömlek sanatı büyük bir gelişme göstermiştir.
Azerbaycan'ın önemli bir ekonomik merkezi olan Nahçıvan, Atabeyler döneminde zanaat üretimini geliştirmişti. Şehirde farklı sanat dallarını temsil eden çok sayıda zanaatkar vardır - dokumacılar, porselen ve ağaç işleme ustaları, kuyumcular vb. çalışıyorlardı. Kentin el sanatları üretiminde, dokumacılık ve ilgili alanlarda - Çin kumaşı, ince örtü, halı, keçe, yünlü kumaş, banyo kilimleri için ince şallar ve pamuklu kumaş üretimi önemli bir rol oynamıştır.
Tarımda ve genel olarak ülkenin tüm ekonomik yaşamında önde gelen alan tahıl yetiştiriciliğiydi. Buğday ve arpa ekimi esas olarak kuru tarım karakterindeydi ve ülkenin hemen hemen tüm illerini kapsıyordu. Kuru tarımının yanı sıra sulama tarım da vardı. Kanal ve hendek sistemi yaygın olmuştur. Beylegan'da bahçecilik, nar, üzüm ve diğer meyve tarlaları gelişmiştir. Azerbaycan, Orta Çağ'ın başlarından beri pirincin yaygın olarak yetiştirildiği ülkelerden biriydi. Pirincin ana ekim bölgesi Şeki, Nahçıvan, Muğan, Tebriz ve diğer iller olmuştur.
Para basma
Azerbaycan şehirleri ve illeri, yoğun bir iç ve dış ticaret yolları ağıyla birbirine bağlandı. Örneğin, bu ticari ilişkilerin ne kadar yoğun ve kapsamlı olduğu, Beylagan bölgesinde yapılan arkeolojik kazılar sırasında ortaya çıkarılan sikke buluntuları tarafından kanıtlanmaktadır. Burada çok miktarda (1500 adet) İldeniz sikkesi bulunmuştur. İldeniz sikkelerinin neredeyse yarısı, Erdebil de dahil olmak üzere Güney Azerbaycan şehirlerinde basılmıştır.
Ayrıca Astara ilinin Meşkan köyünde bulunan sikke hazinesi de tamamen "düzgün" basılmış bakır sikkelerden - Azerbaycan'ın son Atabeyleri adına basılmış bakır dirhemlerden ve onların vassalları adına basılan bakır dirhemlerden oluşur. Kasım 1974'te Masallı bölgesindeki Hırmandalı köyünde bulunan ikinci hazine, aynı hükümdarların sadece "düzgün olmayan" basılmış küçük bakır paralarını içerir.
Toprak mülkiyeti ve vergiler
Birkaç feodal toprak mülkiyeti türü vardı. Malikane arazileri kalıtsaldı, sahipleri araziyi satabilir ve bağışlayabilirdi. Ortak (topluluk) topraklar - meralar, çayırlar, ormanlar, bataklıklar ve bazen bazen tarlalar vardı. Topluluk arazileri devlete aitti ve devlete arazi vergisi ödediler. Hassa hükümdarlarına ve hanedanlarına ait büyük toprak parçaları vardı. Devlete ait arazilere yani doğrudan hazineye gelen gelire divani veya divan arazisi denirdi. Şartlı arazi mülkleri-iqta sistemi de gelişiyordu. Devlete hizmet karşılığında ikta veriliyordu. İkta sahipleri-yöneticileri doğrudan çiftçilikle uğraşmıyorlardı, kural olarak iktalarını kiraya veriyorlardı. Zamanla, iktadarların özel mülkiyeti haline geldiler. Bu dönemde vakıf arazileri de yaygındı. Bu topraklar bireysel din adamlarına, dini ve hayır kurumlarına, camilere, medreselere vb. verilmişti.
12. yüzyılda ve 13. yüzyılın başlarında ve onlardan önce "haraç" ana vergi olarak önemini korumuştur. Toprağın kullanımı karşılığında köylüden para veya natura alınıyordu. Şahıs arazilerinden ve ikta sahiplerinden "Üşr" tescil vergisi tahsil edilirdi. Alaf, bir garnizonu veya bir memuru desteklemek için yiyecek ve diğer doğal masraflardan alınan bir vergiydi. Tahakkumat, dini kurum ve mülklerin ödemekten muaf tutulduğu bir vergi türüdür. Gümrük ve bekleme ücretleri de bu Tahakkumat'a aitti. "İnanç", hükümdarın talimatlarına dayanan ücretle birlikte tebaadan alınan ek ödeme türlerinden biriydi. Ayrıca ikta sahipleri tarafından "manal", "marafik", "daraib" gibi vergiler de toplanmıştır.
Notlar
- ^ Arapça bir kelimedir ve "baş gazı" olarak tercüme edilmiştir.
- ^ Arapça bir kelimedir ve "resmi tören emiri" olarak tercüme edilmiştir.
- ^ Bu komutanın adı Sübidey, Subatay, Sabutay Bahadır şeklinde de yazılmıştır.
- ^ Moğollar'da resmi belge anlamında kullanılmaktadır.
- ^ Kaynaklarda bu hükümdarın adı "Mangburnu" bazen de "Mangü-Berti" olarak geçmektedir. Mangburnu eski Türkçede "koca burun" anlamına gelir. Mangü-Berti "ebedi kurt" demektir. Kaynaklarda bu iki isim arasındaki fark, Celaleddin'in isminin tam olarak okunmamasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca "mang", Türklerde boy adı anlamına gelir.
- ^ Hakanî Şirvani'nin amcası ve öğretmeni.
- ^ Arapça'dan çeviri "soyluların sultanı"
- ^ Yaklaşık 107 metre
- ^ Yaklaşık 42 metre
- ^ Yani vergi para şeklinde değil, ürün şeklinde ödeniyordu.
- ^ Arapçadan çevrilmiş, onda bir anlamına gelir.
- ^ Arapça'dan çevrilmiş, nezaket anlamına gelir
Kaynakça
- ^ Hodgson, Marshall G.S. (1977). The expansion of Islam in the middle periods Volume 1. University of Chicago Press. s. 262. ISBN . 23 Aralık 2018 tarihinde kaynağından .
- ^ Luther, K.A. (15 Aralık 1987). "Atabakan-e Ādarbayjan". Encyclopedia Iranica. 2 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Ekim 2010.
- ^ a b ASEAN
- ^ ASEAN
- ^ a b c İradə Nuriyeva.s.18.
- ^ Antoine Constant. L'Azerbaïdjan, Karthala Editions, 2002, , p. 96
- ^ Houtsma, M. T. E. J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913–1936, BRILL, 1987, , p. 1053
- ^ Роза Салаева (2002). (PDF). БАКУ. 12 Aralık 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ Nuriyeva İradə.s.19–20.
- ^ Gülay Ögün Bezer (2013). (PDF). TDV İslam Ansiklopedisi. s. 84. 21 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ Ziya Bünyadov.s.37
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.22.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.305.
- ^ Ziya Bünyadov.s.38–39.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.23.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.115.
- ^ Ziya Bünyadov.s.39–40.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.306.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.116.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.25.
- ^ Ziya Bünyadov.s.41.
- ^ a b Əkbər N. Nəcəf.s.26.
- ^ Erdoğan Merçil.s.48–49.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.307–308.
- ^ Ziya Bünyadov.s.43.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.308.
- ^ a b Ziya Bünyadov.s.53.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.308–309.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.27.
- ^ Erdoğan Merçil.s. 87–88.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.29.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.119.
- ^ Erdoğan Merçil.s. 89.
- ^ Azərbaycan tarixi.313.
- ^ Erdoğan Merçil.s. 89–90.
- ^ Ziya Bünyadov.s.59–60.
- ^ a b c Əkbər N. Nəcəf.s.39.
- ^ Azərbaycan tarixi.314.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.120–121.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.33–34.
- ^ Ziya Bünyadov.s.64.
- ^ Ziya Bünyadov.s.65.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.34.
- ^ a b Süleyman Əliyarlı.s.121.
- ^ Azərbaycan tarixi.314–315.
- ^ Ziya Bünyadov.s.68.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.35.
- ^ Azərbaycan tarixi.314
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.122.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.35–36.
- ^ Ziya Bünyadov.s.71.
- ^ Erdoğan Merçil.s. 95.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.36.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.123.
- ^ Azərbaycan tarixi.316.
- ^ Ziya Bünyadov.s.74.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.37.
- ^ Ziya Bünyadov.s.76.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.124.
- ^ Azərbaycan tarixi.317.
- ^ Ziya Bünyadov.s.77–78.
- ^ Azərbaycan tarixi.317–318.
- ^ Ziya Bünyadov.s.78.
- ^ Azərbaycan tarixi.318.
- ^ Ziya Bünyadov.s.79.
- ^ a b Azərbaycan tarixi.s.318.
- ^ Ziya Bünyadov.s.80–81.
- ^ Ziya Bünyadov.s.82.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.319.
- ^ Ziya Bünyadov.s.83.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.125.
- ^ İradə Nuriyeva.s.20.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.319–320.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.40.
- ^ Ziya Bünyadov.s.88.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.320–321.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.41.
- ^ Z. Bünyadov.s.91.
- ^ Ziya Bünyadov.s.90.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.321.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.41–42.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.322.
- ^ Ziya Bünyadov.s.95.
- ^ İradə Nuriyeva.s.20–21
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.43–44.
- ^ Ziya Bünyadov.s.97.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.44–45.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.324.
- ^ Ziya Bünyadov.s.104.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.137–138.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.45.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.130.
- ^ Ziya Bünyadov.s.100.
- ^ Azərbaycan tarixis.326.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.132.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.46.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.133–134.
- ^ Ziya Bünyadov.s.103–104.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.47.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.139.
- ^ Ziya Bünyadov.s.105–106.
- ^ Azərbaycan tarixi.328–329.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.139–140.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.48.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.142.
- ^ Ziya Bünyadov.s.109.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.143.
- ^ a b Azərbaycan tarixi.330.
- ^ Əkbər N. Nəcəf.s.49.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.112.
- ^ Ziya Bünyadov.s.112.
- ^ Ziya Bünyadov.s.151.
- ^ Azərbaycan tarixi.310–311.
- ^ Ziya Bünyadov.s.157–158.
- ^ Azərbaycan tarixi.311–312.
- ^ Ziya Bünyadov.s.162–164.
- ^ İradə Nuriyeva.s.19.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.120.
- ^ Təhmasib Fərzəliyev.s.14
- ^ Əsgər Əhməd.s.242,301.
- ^ Ziya Bünyadov.s.199.
- ^ İradə Nuriyeva.26.
- ^ Ziya Bünyadov.s.202.
- ^ Nizami Gəncəvi. "12 mart, 2015". khatai.cls.az. 26 Mart 2022 tarihinde kaynağından .
- ^ Zakir Məmmədov.s.32.
- ^ Əsgər Əhməd.s.245
- ^ Zakir Məmmədov.s.35–36.
- ^ Əsgər Əhməd.s.246
- ^ Ziya Bünyadov.s.208–210
- ^ a b İradə Nuriyeva.s.27.
- ^ Л.С. Бретаницкий. Архитектура и изобразительное искусство. Российские универсальные энциклопедии. Брокгауз-Ефрон и Большая советская энциклопедия объединенный словник. 11 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ Azərbaycan tarixi.377.
- ^ C. Qiyasi.s.48
- ^ K. M. Məmmədzadə.s.43.
- ^ C. Qiyasi.s.99.
- ^ Süleyman Əliyarlı.s.155.
- ^ Əsgər Əhməd.s.310.
- ^ Ziya Bünyadov.167–168.
- ^ Azərbaycan tarixi.339–343.
- ^ Ziya Bünyadov.170–171.
- ^ Azərbaycan tarixi.334.
- ^ Azərbaycan tarixi.s.345.
- ^ Ziya Bünyadov.183.
- ^ Nuriyeva İradə s.24.
- ^ Ziya Bünyadov.194–197.
Ek okuma
- Ziya Bünyadov. Azerbaycan Atabeyleri devleti (1136-1225 yıllar). Bakü, "Şərq-Qərb", 2007. 312 səh.
- Ekber N.Necef. Selçuklu devletleri ve atabeyler tarihi (Oğuzların ortaya çıkışından 14. yüzyıla kadar). Bakü, "Qanun", 2010.
- Azerbaycan tarihi. Yedi ciltte. II. cil (III-XIII yüzyılların ilk çeyreği). Bakü, "Elm", 2007. 608 səh. - 24 səh.
- Nuriyeva İrade Tofig kızı. Azerbaycan devletleri rönesans sırasında. Bakü, "Mütərcim", 2015. – 32 səh.
- Erdoğan Merçil. İldenizliler: Azurbaycan Atabegleri, Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi. İstanbul, 1993. c. 8.
- Asger Ahmed. XII-XV yüzyıllarda Azerbaycan'ın manevi kültürü. Bakü, 2012, "Elm". 372 səh.
- Tehmasb Ferzeliyev. Azerbaycan folklorunda halk tiyatrosu ve oyun gösterileri. Azerbaycan sözlü halk edebiyatı çalışmaları. VII. kitap. Bakü "Elm", 1987.
- Zakir Memmedov. Azerbaycan felsefe tarihi. Bakü, "İşıq",1994.
- K. M. Memmedzade. Azerbaycan'da inşaat sanatı. Bakü, "Elm", 1978.
- Süleyman Eliyarlı. Azerbaycan tarihi ile ilgili kaynaklar. Bakü, "Çıraq", 2007. 400 səh.
- C. Kiyasi. Nizami döneminin mimari anıtları. Bakü, "İşıq", 1991.
Dış bağlantılar
- Hodgson, Marshall G.S. (1977). The expansion of Islam in the middle periods Volume 1. University of Chicago Press. s. 262. ISBN . 8 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından .
- Luther, K.A. (15 Aralık 1987). "Atabakan-e Ādarbayjan". Encyclopedia Iranica. 17 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Ekim 2010.
- Gülay Ögün Bezer (2013). (PDF). TDV İslam Ansiklopedisi. s. 84. 21 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- Роза Салаева (2002). (PDF). БАКУ. 9 Aralık 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Eldenizler ayrica Eldegezler Ildenizliler veya Azerbaycan Atabeyleri Azerice Eldenizler 1136 1225 te Azerbaycan i Dogu Anadolu yu Kuzey Irak i Iran i ve Cibal i yoneten tarihi bir devlet Hanedanligin kurulusu Kipcak asilli Semseddin Ildeniz ile baglantilidir Boylece Arran i Sultan Mesud dan ikta olarak alan Eldeniz gucunu kisa surede tum Azerbaycan a yaydi Eldeniz ogullugu Arslansah i 1160 yilinda hukumdar yaptiktan sonra Irak Selcuklu Devleti nde fiilen iktidari ele gecirdi Semseddin Ildeniz doneminde Azerbaycan atabeylerinin topraklari Arran Azerbaycan Sirvan Cibal Hemedan Gilan Mazenderan Isfahan Rey Musul Kirman Fars Huzistan Ahlat Erzurum ve Meraga topraklarini iceriyordu اتابکان آذربایجان Atabakan e Azarbayjan Azerbaycan Atabeyleri1136 1225BayrakBaskentNahcivan 1136 1175 Hemedan 1175 1191 Tebriz 1191 1225 Yaygin dil ler Azerbaycan Turkcesi FarscaHukumetMutlak MonarsiAtabey Sultan 1191 yilindan itibaren 1136 1175Semseddin Ildeniz ilk 1210 1225Sultan Muzaffereddin Ozbek son Tarihce Kurulusu1136 Dagilisi1225Onculler ArdillarBuyuk Selcuklu ImparatorluguIrak Selcuklu Devleti Harezmsahlar DevletiGurcu Kralligi Hanedanin guclenmesi Muhammed Cihan Pehlevan donemi ile ilgilidir Sultan Arslansah in 1175 yilinda olumunden sonra 7 yasindaki oglu III Togrul u iktidara getiren Cihan Pehlevan kendisini atabey ilan etti ve Semseddin Ildeniz gibi asil gucu eline aldi Merkezi hukumete karsi cikan isyanlar Atabey Muhammed Cihan Pehlevan tarafindan bastirildi ve komsu hanedanlarla dostane iliskiler kuruldu Cihan Pehlevan donemi duzen donemi oldugundan Ildenizler yonetimindeki topraklarda kulturel alanlar gelismistir Ildenizler in baskenti uzerine konusulmus atabey zamaninda Nahcivan dan Hemedan a tasinmistir Yuzyilin buyuk sairleri Nizami ve Hakani Atabeyler zamaninda yasamislardir Her iki sairin de Ildeniz sarayi ile yakin iliskileri vardir Ildenizliler doneminde mimarlik alaninda bir takim ilerlemeler kaydedilmistir Arran ve Nahcivan Meraga mimarlik okullari bu donemde gelismistir Nahcivan Maraga mimarlik ekolunun gelismesinde mimar Acemi nin buyuk rolu olmustur Yusuf bin Kuseyir Turbesi Mumine Hatun Turbesi Goy Gunbaz Turbesi Atabayler camisi gibi mimari ornekler Ildenizler donemi ile ilgilidir Muhammed Cihan Pehlevan dan sonra kardesi Kizilarslan iktidara geldi Kizilarslan doneminde baskent Tebriz e tasindi Kizilarslan hem ic savaslara son vermis hem de kendini padisah ilan ederek Azerbaycan atabeylerinin hakim olduklari topraklardaki gucunu yasallastirmistir Sultan Kizilarslan in 1191 de olumu uzerine taht savaslari yeniden basladi Muhammed Cihan Pehlevan in ogullari Ebu Bekir Amir Amiran Omar ve Kutlug Inanc bu savaslarda kilit rol oynadi Iktidardaki son hukumdarlar Ebu Bekir ve Ozbey doneminde devlet zayifladi ve coktu Her iki hukumdar da devlet isleriyle ilgilenmezler ve zamanlarini icki meclislerinde gecirmeyi secerlerdi Ozbey zamaninda Azerbaycan atabeylerinin topraklarinin cogu kaybedildi ve gucu sadece Azerbaycan ile sinirli kaldi Yabanci istilalara aldiris etmeyen son hukumdar Ozbey in saltanati sirasinda Ildenizliler in butun topraklari Celaleddin Menguberti tarafindan isgal edildi Ona karsi herhangi bir direnis gostermeyen Ozbek 1225 yilinda Elince kalesinde oldu Hanedanligin kokeniIldenizliler hanedaninin kurucusu Semseddin Ildeniz Kipcaklardandir Mirhond soyle yazar Bilgili tarihciler eski zamanlarda Kipcaklar ulkesinde boyle bir gelenek oldugunu bildiriyorlar bir tuccar bir kerede 40 kole satin alirsa satici bunlardan sadece otuz dokuzu nun parasini alir ve kirkinciyi bedavaya verirdi Bu sekilde olmustur ki Sultan Mahmud zamaninda bir kole tuccari 39 kole satmis ve kirkinci kole icin para almamistir O kole de Ildeniz di Ildeniz in kokeni bazi kaynaklara gore Kafkasya Kipcaklarindan bazilarina gore ise Orta Asya ve Horasan Kipcaklarindan gelmektedir Harezm tarihcisi Bahaeddin Muhammed ibn Muayyad Harezmsahlarin mektuplari uzerine yaptigi calismasinda Atabey Muhammed Cihan Pehlevan a ait bir mektuptan soz eder ve Atabey in Harzem ordularinin basinda Taraz a gelen Kipcak Uran kabilesinin reislerinden Kiran la akraba oldugunu yazar Soz edilen kabilenin cogu Harzem ordusuna katilincaya kadar Musluman degildi Yani kabile Turk tanrisina tapiniyordu Semseddin Ildeniz donemi 1136 1175 Hanedanligin guclenmesi Ildeniz i kole olarak alan Selcuklu veziri Sumeyrami nin Mayis 1122 de oldurulmesinin ardindan Sultan Mahmud onun tum mal varligina el koydu Ildeniz de padisahin hizmetine kecer Sultan Mahmud Ildeniz in hunerini gorunce yetistirilmesini Emir Nasr a emanet eder Ildeniz kisa sure sonra padisahin mutfagindan sorumlu oldu Ildeniz bu gorevdeyken Sultan Mahmud oldu Sultan II Tugrul un saltanati sirasinda Ildeniz padisahin kisisel memlukleri saflarina gecirildi Sultan in esi Mumine Hatun ona ozel ovgulerde bulundu 1136 yilinda Sultan Mesud Arran i atabay Ildeniz e ikta arazisi olarak verdi ve Ildeniz Berde deki konutuna dogru yola cikti Ildeniz kisa surede yerel emirleri yanina cekti padisah hizmetine bagimli olmaktan kurtuldu ve nadiren saraya geldi Yavas yavas tum Azerbaycan i fethetti ve kucuk emirliklere boyun egdirdi Cuzcani Eldeniz Azerbaycan topraklari kontrolu altina aldi cok calisti ve faaliyetlerinin izleri bu ulkede hala duruyor diye yaziyor Bununla bagimsiz Ildenizliler devletinin ve bu devleti yoneten Ildenizliler hanedaninin temeli atilmistir Ildeniz in ele gecirdigi topraklara dahil olan Nahcivan baskent secildi Iktidarin ele gecirilmesi 1145 1146 da Iran hakimi Boz Aba ile Rey in hakimi Abbas ittifak kurarak merkezi hukumete isyan ettiler Sultan Mesud un hacibi Abdurrahman ibn Togan Yurek de bu ittifaka katildi Sultan Mesud bu ayaklanmayi bastiramadigi icin Atabey Ildeniz den yardim istedi Atabey aceleyle yola cikti ve Mesud ile birlikte Kasan cevresindeki isyancilarla karsilasti Isyancilar savasta yenildiler ve geri cekildiler Eldeniz in Irak Selcuklu Devleti ndeki nufuzu daha da artti 1160 yilinda Irak Selcuklu sultani Suleyman Sah emirlerin konusmalari sonucu tahttan indirilip olduruldugunde basta nufuzlu soylulardan Serafeddin Muvaffaq Gord Boz olmak uzere komplonun organizatorleri Ildiniz e basvurarak oglu Arslansah i Hemedan a getirmesini ve Irak saltanatinin tahtina oturtmasini istediler Kasim 1160 ta Ildeniz 20 000 kisilik bir ordunun basinda Arslansah ile Hemedan a girdi Burada Rey hukumdari Inanc haric devletin tum soylulari ve emirleri tarafindan karsilandilar ve ciddi bir torenden sonra Arslansah i taclandirdilar Padisah idaresi altindaki her yerde onun adina hutbe okunurdu 1160 yilinda Semseddin Ildeniz Buyuk Atabey unvanini alarak Irak Selcuklu Devleti nin yonetimini fiilen devraldi En buyuk oglu Muhammed Cihan Pehlevan sultaninin hacibi oldu ve en kucuk oglu Kizilarslan ordunun baskomutanligina atandi Atabey Ildeniz in Irak Selcuklu tahtini ele gecirmesi kolay olmadi Arslansah in karsisina 2 taht adayi cikti Maraga Atabey inin kontrolunde olan Mahmud Sah ve Fars hakiminin kontrolunde olan Melik Sah Bu iki aday halifenin israri uzerine Ildeniz e karsi harekete gecti Ancak Ildeniz hizli hareket etti ve onlarin biresmeerine izin vermedi 2 Agustos 1161 de Rey civarinda Mahmud Sah ibn Muhammed in ordusunu yendi Rey i ele gecirdi ve onu Pehlavan in iktasi ilan etti Ray hakimi Emir Inanc da Ildeniz in vasali oldu Daha sonra Ildeniz Maraga hakimi Nusretdin Arslan Aba ya bir haberci gondererek Sehzade Mahmud Sah ibn Muhammed in teslim edilmesini ve padisahin hizmetine sunulmasini talep etti Ancak Nusretuddin bu talebi yerine getirmeyi reddetti ve sunlari soyledi Sultan yanimda yasiyor Daha sonra Atabay Ildeniz Muhammed Cihan Pehlevan onderliginde bir ordu toplayarak Maraga Hakim i Nusretuddin in uzerine gonderdi Nusreteddin Hilat in hakimi Seyfeddin Bey Teymur dan yardim istedi ve o da ordusunu yardima gonderdi Muhammed Cihan Pehlevan Safidrud Nehri yakininda yapilan savasta yenildi ve Hemedan a kacti Bir sure sonra Maraga nin hakimi Nusratuddin oldu Ildeniz mulklerinin coguna el koydu ve Aksungurlulari etkisi altina aldi Sinirlarin genislendirilmesi Ildeniz in son dusmani Arslansah in ustun otoritesini tanimak istemeyen Pers hakimi Sungur ibn Madud 1161 de oldu Sadece kendisinden sonra gelen Zengi ibn Madud 1162 de padisah ve Atabey Ildeniz e vassal bagimliligi kabul etti ve onlar adina para kesti Ayni yil Atabey Ildeniz Erdebil vilayetini Muhammed ibn Ag Gush tan aldi ve o bolgeyi oglu Muhammed Cihan Pehlevan in mulkune ekledi 1175 Ildenizliler in en genis donemi 1161 yilinda Gurcu birlikleri Ildeniz komutasindaki Dabil sehrine saldirarak 10 000 kisiyi kilictan gecirmis kadin ve cocuklari ciplak olarak Gurcistan a goturmustur Gurcu kadinlarin protestosu uzerine kiyafetleri kendilerine iade edildi Olayi duyan Atabey Ildeniz Hilat Maraga Arzan al Rum hakimlerini ve diger emirlerini Gurculere karsi birlestirdi Ocak 1163 te Atabey Ildeniz in birlikleri Gurcistan a girdi Ildeniz ve III George birlikleri arasindaki askeri operasyon 1 ay surdu Ayni yilin Temmuz ayinda emirlerin birlesik kuvvetleri Gurculere karsi ikinci bir sefer baslatti ve Eldeniz Dabil sehrini onlardan alarak III George u agir bir yenilgiye ugratti Ancak bu yenilgiye ragmen Nisan 1164 te Gurcu birlikleri tekrar Dabil sehrine saldirdi ve yagmaladi Eldeniz onlari tekrar sehir disina surdu ve ayni yilin sonunda sehri Seddadi emiri Fazlu nun kardesi Sahensah a verdi 1167 de Musul Atabeyleri Zengiler de Arslansah in egemenligini kabul ettiler Kirman ve Huzistan hakimleri de Atabey Ildeniz in egemenligini kabul ettiler Boylece Atabey Ildeniz doneminde Azerbaycan Atabeyleri Irak Selcuklularinin butun topraklarini ele gecirdi Atabey e itaat eden iller arasinda Arran Azerbaycan Sirvan Cibal Hemedan Gilan Mazenderan Isfahan Rey Musul Kirman Fars Huzistan Ahlat Erzurum ve Maraga vardi Selcuklu tarihcisi el Huseyni Gercek hukumdar Atabey Ildeniz in kendisiydi Emirleri o verdi ikta topraklarini o dagitti devlet hazinesini o kontrol etti Sultan Arslansah ibn Togrul un sadece bir adi vardi 1167 1168 de Kirman hukumdari Tugrul Sah oldu ve ogullari arasinda iktidar mucadelesi basladi Tugrul Sah in ortanca oglu II Arslansah kacarak Hamedan a geldi Sultan Arslansah a ve Atabey Ildeniz e sigindi 1168 de Atabey in kuvvetleri Kirman a girdi II Arslansah Atabey in vasali olarak Kirman a hakim tayin edildi 1166 da cok sayida Gurcu askeri Azerbaycan a girdi ve Gence ye ilerledi Sehir yagmalandi Bu mudahaleden sonra iki taraf da 1174 yilina kadar aktif askeri operasyonlar yurutmedi Ancak 1174 yili baslarinda Nahcivan dan Hemedan a gelen Atabey in esi Mumine Hatun Gurcu birliklerinin yeni bir saldiri haberini getirdi 1175 Agustos unda Atabey Ildeniz Sultan Arslansah Hilat hakimi Sah Armen ve Diyarbakir hakiminden olusan birlesik gucler Muhammed Cihan Pehlevan onderliginde Gurculere karsi bir sefer daha baslattilar Ravandi ye gore Gurculer yenildiler ve Muslumanlar oyle bir zafer kazandilar ki boylesini kimsenin hatirlayamayacagi bir zaferdi Bu yenilginin ardindan Gurculer Dabil e ve Ildenizliler in kontrolundeki diger topraklara yonelik saldirilarini gecici olarak durdurdu 1166 1167 de Atabey e bagli bir vassal olan Nisabur hakimi Ay Aba Hamedan a geldi ve Atabey Ildeniz e Harezmsahli Il Arslan in birliklerini Nisabur u ele gecirmek icin yonlendirdigini bildirdi Atabey Ildeniz Hamedan dan Rey e gitti ve oradan Harezmsah Il Arslan a su mektupla bir elci gonderdi Gercekten de bu Muayid Ay Aba padisahin memlukudur ve Horasan da padisahin memleketi babalarinin ve dedelerinin yeridir Ayni sekilde sizin kaldiginiz Harezm de onun malidir Nisabur a hareket edersen sana karsi bir saldiri ve aramizdaki savas olacak Sen kendini dusunmuyor musun Kusatma 2 ay surmesine ragmen sehir teslim olmadi Atabey in ve Harzemsah in birlikleri arasindaki savas sonuc vermedi Ancak Ildenizliler kisa sure sonra Nisabur u kaybetti Boylece daha once Ildenizlilerin bir vasali olan Nisabur hakimi Ay Aba bizzat Harezmsah in tarafina gecti 1168 de Maraga nin hukumdari Arslan Aba iktidara karsi tekrar isyan etti ancak bu isyan Maragha yi kusatan Muhammed Cihan Pehlevan tarafindan bastirildi Kisa bir sure sonra ilgili taraflarin eski vasalligini geri getiren bir ateskes imzalandi 1170 yilinda Rey ehareket eden Atabey bu vilayeti devralarak oglu Muhammed Cihan Pehlevan nin iktasina katti Rey hakimi Inanc Atabey in emriyle olduruldu Semseddin Ildeniz 1175 Ekim Kasim Arslansah ise Aralik Ocak aylarinda oldu Muhammed Cihan Pehlevan donemi 1175 1186 Ic mucadele Muhammed Cihan Pehlevan adina basilmis dirhem Atabey Ildeniz in olum haberi Muhammed Cihan Pehlevan a ulasir ulasmaz hemen Hemedan dan Nahcivan a gecerek devlet hazinesinin ve tahtin mulkunun kontrolunu ele gecirdi Tum birlikleri bir araya toplayan Atabey Sultan Arslansah in kendisine karsi tavrinin amaci olan olaylarin gidisatini beklemeye basladi Ildeniz in politikasindan memnun olmayan emirler Muhammed Cihan Pehlevan nin Hamedan dan ayrilmasindan yararlanarak Sultan Arslansah i buyuk bir orduyla Azerbaycan a saldirmasi icin kiskirtti Ancak Zencan da hastalanip Hemedan a donen Sultan Arslansah Muhammed Cihan Pehlevan i baskente davet ederek onunla barismis ve devletin idaresini kendisine emanet ettikten kisa bir sure sonra olmustur Kaynaklardan alinan bilgiler Arslansah in Muhammed Cihan Pehlevan in emriyle zehirlendigini dogruluyor Rakibini bu sekilde ortadan kaldiran Atabey 1177 de Arslansah in 7 yasindaki oglu III Tugrul u saltanat tahtina oturttu ve kendisi de onun atabeyi oldu Muhammed Cihan Pehlevan emrinden ayrilan Huzistan hakimi Aydogdu Simla nin isyanini bastirmak zorunda kaldi Atabey Ildeniz yasami boyunca Halife nin saldirilarini onleme gucune sahip olan bu vasala her zaman yardim etmistir Simla Atabey Ildeniz in olumunden yararlanarak Nahavandi ye gizlice girerek sehri yagmaladi vali ve hakimi idam etti Muhammed Cihan Pehlevan tarafindan gonderilen orduyla yapilan bir savasta Simla nin ordusu yenildi ve agir yaralanan Simla yakalandi ve iki gun sonra oldu Huzistan da iktidara gelen oglu Serafeddin Amiran Atabey e itaat etti Atabey in Selcuklu hanedanindan tek engeli Sultan III Tugrul un amcasi Sehzade Muhammed idi Sehzade III Muhammed Togrul iktidara geldikten sonra Isfahan a giderek Atabey Cihan Pahlavan a karsi asker toplamaya basladi Ancak yenilerek esir alindi ve Sarcahan kalesine hapsedildi Atabey Pahlavan 1175 te Maraga nin atabeyi Arslan Aba ibn Aksungur un olumunden yararlanarak topraklarini ele gecirmek icin harekete gecti ve kisa sure sonra Maragha kusatildi Ayni zamanda Arran ve Azerbaycan hakimi kardesi Kizil Arslan da Tebriz e saldirdi Maraga sehrinin gaziul guzati Sadreddin ile yapilan baris anlasmasina gore Maraga atabeylerinin diger topraklari Maraga ve Ruindej kalesinin Aksungurlulara verilmesi sartiyla Ildenizliler e devredildi Arran ve Azerbaycan hakimi kardesi Kizil Arslan ikametgahini Nahcivan dan Tebriz e tasidi Dis iliskiler Atabey in yonetsel yetenegi ve acimasiz talepleri devlet yonetim sisteminin her alaninda guclu kurallarin olusmasina neden olmustur Iktidardaki 10 yillik surecte devlet herhangi bir dis mudahaleye maruz kalmamistir El Huseyni Muhammed Cihan Pehlevan in saltanati sirasinda Gurculer onun taleplerini kabul ettigini ve baristigini yaziyor Atabey guclendikten kisa bir sure sonra onunla Harzemsah Tekis arasinda dostane iliskiler kuruldu Harezmsah Tekis in Irak in buyuk atabeyi Sems ed Dovle ve d Din Pehlevan a yazdigi mektuplardan sadece dordu zamanimiza ulasmistir Bunlardan bir tanesinde Agustos 1181 Humayun Bey padisahinin elcilerinin sayisini azalttigi uzuntuyle soylenmistir Bir baska mektupta Harzemsah Bu hediyeler samimi bir kalple gonderildigi icin hediyelerini kabul etmesini ister Harezmsah sevinc kapilarinin her zaman acik olacagini ve aralarinda suphe kapilarinin kapanacagini umdugunu ifade ediyor Zengi Atabeylerinin Halep teki en buyuk temsilcisi Nureddinin nin olumu uzerine Misir i eline alan Selahaddin Eyyubi askeri gucunu once Zengilerin Halep kolunu kendi yonetimi altina almak icin kullanmis ardindan Muhammed Cihan Pahlavan in bir vasali Musul Zengilerini etkilemeye baslamistir Musul valisi Zengili Izzeddin Mesud Selahaddin Eyyubi ye bir elci gondererek baris teklifinde bulundu ancak Eyyubi bunu kabul etmedi Selahaddin Eyyubi nin cevabi uzerine Musul atabeyi Izzeddin padisahin tebaasi olduklari icin Muhammed Cihan Pehlevan dan onlari korumasini istedi Bunu duyan Eyyubi Nisan 1185 te Musul u kusatti Ancak 10 Temmuz 1185 te Ermensahlardan II Sokmen in olum haberini alan Selahaddin Eyyubi kusatmayi durdurarak Ahlat yonune hareket etti Eyyubi nin gelisine kadar Ahlat takiErmensahlarinin reisi olan Seyfeddin Bey Teymur Muhammed Cihan Pahlavan dan yardim istedi Hem Musul daki hem de Ahlat taki durumu dikkate alan Atabey Cihan Pahlavan hemen Dogu Anadolu yonune hareket etti Atabay in yardima gelmesi ile ve gucler arasindaki farkin aleyhine oldugunu anlayan Selahaddin Eyyubi geri cekildi 1185 yilinda Hilat hukumdari Cihan Pahlavan in vasali II Nasireddin Muhammed ibn Ibrahim in vefatindan sonra Seyfeddin Bey Teymur Memluk u onun eline gecirmistir II Sokmen in veziri Macduddin ibn el Muvaffak liderligindeki Hilat valileri Memluklerin muhalifleri olan Selahaddin e basvurdu ve ondan Hilat i Teymur dan geri almasini istedi Selahaddin bu teklifi kabul etti ve Hilat a asker gonderdi Fakih Isa Hilat a kesif amaciyla bir haberci gonderildi II Sokmen in veziri ona sunlari soyledi Seyfeddin Bey Teymur ve II Sokmen in esi Pahlavan in kizi Hilat Kalesi ndedir belki buraya Pahlavan da gelmistir Fakih Isa sonucsuz geri dondu Kisa sure sonra atabey Muhammed Cihan Pehlevan da korumasi altindaki topraklari korumak adina ordusuyla birlikte Hilat a yetisdi Atabay in birlikleri sehrin dogusunda mevzi aldi Muhammed Cihan Pehlevan Salahuddin e bir mektup yazdi ve soyle dedi Bu ulke benim kizima ait ve o su anda kalede Tavsiyem sudur Aramizdaki dostane iliski kalsin ve devam etsin Bundan sonra Selahaddin El Cezire ye dondu ve Pahlavan da ulkesine dondu Seyfeddin Bey Teymur Ataba ya para ve hediyeler gondermis Hilat ta Cihan Pahlavan adina hutbe okunmustur Bu olaylar sirasinda atabay Muhammed Cihan Pehlevan in midesinde siddetli bir agri vardi Atabey onu yaptirdigi Tabarak kalesine ailesinin yanina goturmelerini emretti Doktorlarin tum cabalarina ragmen Atabey i olum doseginden kaldiramadilar 1186 da 50 yasinda oldu Muhammed Cihan Pehlevan olumunden once hakimiyyeti cocuklari arasinda paylastirdi Azerbaycan ve Arran in yonetimini oglu Ebu Bekir e emanet etti ve kardesi Kizil Arslan i onun Atabeyi olarak atadi Ray Isfahan ve Acem Irak in idaresi Gutluk Inanc ve Amir Amiran Omar a Hamedan ise Ozbey e verildi Ancak atabeyin ani olumu koydugu kurallari bozdu Halefi Kizil Arslan yalnizca Sultan III Tugrul degil ayni zamanda kardesinin dul esi Inanc Hatun un ve onun Irak Selcuklu emirleri arasinda yandaslarinin direnisiyle yuzlesmek zorunda kaldi Kizil Arslan donemi 1186 1191 Muhammed Cihan Pehlivan in olumu saltanatin yonetici cevresinde kafa karisikligina neden oldu Ayanlar ve Atabay in akrabalari Inanc Hatun ve yandaslari Muhammed Cihan Pehlivan in olumunu tebaasindan gizlediler ve iki uc ay boyunca hastaligiyla ilgili haberler yaydilar Bunca zaman Cihan Pehlivan in yerini kimin alabilecegi konusunda istisareler yapiyorlardi Sonunda Sultan III Tugrul a giderek Kizil Arslan in ikta topraklari sayilan Azerbaycan ve Arran i kendi idaresi altinda tutmaya ve ordunun baskomutanligini da ona emanet etmesi icin onu ikna etmeye karar verirler Atabey Kizil Arslan in sair Nizami Gencevi yi karsilamasi 1481 tarihli el yazmasindan minyatur Baltimore ABD Cihan Pehlivan in komutasindaki Memlukler ve emirler de tahtta hak iddia edenler arasinda bolunmustu Ordunun buyuk bir kismi Kizil Arslan in yanindaydi Amirbar Mahmud Anasioglu Kazvin emiri Nureddin Gara Natanz hakimi Nureddin Kiran Huvan Rey emir Siraceddin Kaymaz Karac valisi Ebu Dulaf Farrazin hakimi ve Atabey Pahlavan in malikul umera si Cemaleddin Ulug Barbey Ay Aba el Farrazin Kizil Arslan in atabeyliyi ni destekledi Camaladdin Ay Aba Seifaddin Rus ve Camaladdin Oz Aba Gutluq Faith ile birlikte Amir Amiran Omar Izzeddin Miyak al Atabey Garagoz al Atabey Bashir ve Sevinc Aba Sultan III Tugrul un yaninda yer aldi Inanc Hatun un hosnutsuzluguna ragmen emirlerin cogu Muhammed Cihan Pehlevan in halefinin Kizil Arslan olmasi gerektigi sonucuna vardi 1186 da Kizil Arslan a bagliliklarini ifade ederek ondan Hemedan a gelmesini ve devletin yonetimini devralmasini istediler Sultan III Tugrul Atabeyi olarak Kizil Arslan i atamak zorunda kaldi Kizil Arslan a yonelik bu tavir konumunun guclenmesi Inanc Hatun u hic memnun etmedi Rahmetli kocasinin eski Memlukleri Emir Cemaleddin Ay Aba ve Seyfeddin Rus ile gizli gorusmelere girerek onlari Sultan III Togrul tarafina gecirmeyi basardi Zencan Ebher ve Maraga hakimleri de onlara katildi 1187 de birlesik kuvvetler ile Kizil Arslan in ordusu arasinda Hamedan yakinlarinda birkac gun suren catismalardan sonra Kizil Arslan in ordusu geri cekildi Bundan sonra padisahin emriyle yandaslari Kizil Arslan in yandaslarina saldirmaya basladi Boylece III Tugrul un veziri Izzeddin Hamada reisi Fahreddin Kizil Arslan in emirleri Sirajeddin Kaymaz Bedreddin Karagoz ve digerleri olduruldu Bundan sonra mahalli hakimler ozellikle cevredeki hakimler padisahla baglarini kesmeye basladilar Kizil Arslan ilk olarak Bagdat Halifesi Nasir Lidinillah a basvurdu Halife el Nasir Kizil Arslan in teklifini kabul etti ve Celaleddin ibn Yunis onderliginde Hemedan a asker gonderdi Hamedan yakinlarindaki Day Marg da yapilan savasta Kizil Arslan in gelisini beklemeden savasa giren halifenin kuvvetleri 6 Mayis 1188 de III Tugrul a yenildi Yenilgi haberini duyan halife hemen ikinci bir ordu kurdu ve Mucahid el Din Halis el Kassi yi komutan olarak atadi Aralik 1188 de Halife ile Sultan arasinda ikinci bir savas gerceklesti Bu kez III Tugrul Hemedan dan ayrilarak Isfahan a kacti ve Abbasi ordusu baskenti isgal etti Kizil Arslan da buraya geldi Halifenin emriyle Hamedan da tahta Kizil Arslan gecti Bagdat ta adina muminlerin emirinin hukumdari ve yardimcisi olarak bir hutbe okundu Kizil Arslan in Hemedan daki varligindan yararlanan Sultan III Tugrul ordusuyla Usnu Hoy Urmiye ve Selmas sehirlerine girerek her yeri yagmaladi III Tugrul Selahaddin Eyyubi den yardim etmesini istedi Selahaddin Kizil Arslan ile III Tugrul u uzlastirmaya calissa da sonuc getirmedi Once barisi kabul eden III Tugrul Kizil Arslan ile tekrar savasa girmeye karar verdi ve 1190 Ekim inde Kizil Arslan a saldirdi Kizil Arslan bir diger rakibi Inanc Hatun un ogullari ile bir baris anlasmasi imzalayarak onlari hizmetine aldi ve sonunda merhum kardesinin dul esi Inanc Hatun ile evlendi Boylece ancak bu tedbirlerden sonra 1191 yilinda III Tugrulla karsilasan Kizil Arslan Sultani yenerek hapse atti 1191 yilinda Kizil Arslan aktif Gurculeri durdurmak icin harekete gecti Atabey in birlikleri Van Golu ne yaklasarak yol uzerinde Bitlis sehrini ele gecirdi Ayni zamanda Kizil Arslan Gurcu sarayindan ihrac edilen Kralice Tamara nin ilk kocasi Georgi Rus a askeri yardimda bulundu Gurcistan i isgal eden Kizil Arslan in gucleri ulkeyi yagmaladi ve cok sayida esir ve ganimetle geri dondu Kizil Arslan Hamedan a donusunde Nahcivan da hapsedilen Selcuklu tahtinin varislerinden Sancar ibn Suleyman i getirip Irak Selcuklu tahtina oturttu Daha sonra Halifenin tavsiyesi ile Sancar i tekrar tutukladi ve saltanat tacini kendi basina takti Boylece Ildenizliler in iktidar mucadelesi Nahcivan in iktidarindan Selcuklu saltanatinin tahtina bir yol gecmist ve gelisiminin zirvesine ulasmistir Boylece Azerbaycan Atabeyleri resmi gucu yani Sultan unvanini ele gecirdiler Ancak Kizil Arslan gercek hakimiyyetini guclendirmek icin mevcut tum firsatlari kullanmadi Sonunda Kizil Arslan a karsi bir suikast duzenlendi Inanc Hatun bu suikastda aktif rol oynadi Eylul 1191 de Kizil Arslan olduruldu Ebu Bekir donemi 1191 1210 Ebu Bekir adina basilan dirhemler Sultan Kizil Arslan oldurulur oldurulmez Ebu Bekir Azerbaycan a dogru yola cikti ve kisa bir sure sonra Nahcivan a Semseddin Eldeniz doneminde Azerbaycan in Atabeylerine bagli topraklardan toplanan vergilerin toplandigi Elince kalesi ulasti Kale tum hazinelerle birlikte Ebu Bekir tarafindan ele gecirildi Azerbaycan daki tum yerel hakimler onun otoritesini tanidi Hemedan ve cevre iller Muhammed Cihan Pehlevan in Inanc Hatun dan olan cocuklar Kutlug Inanc Mahmud ve Emir Emiran Omar tarafindan ele gecirildi Inanc Hatun kendisi Rey de kaldi 1192 de Muhammed Cihan Pehlevan in silah arkadaslarindan Mahmud Anas Sultan III Tugrul u hapisten cikardi Kutlug Inanc a saldiran III Tugrul Kazvin yakinlarindaki bir savasta 15 000 Inanc askerini yendi Ordusu tarafindan ihanete ugrayan Kutlug Inanc Ray e cekildi Bu zaferden sonra Sultan III Tugrul kutlamali bir sekilde Hemedan a girdi ve sultan tahtini geri aldi Maglup Kutlug Inanc elciler araciligiyla III Tugrul ile mucadelede Harzemsah Tekis ten yardim istedi Ecem Irak taki gergin durumdan yararlanan Harzemsah Tekis 1193 un baslarinda Ecem Irak i isgal etmek icin asker gonderdi Harezm birlikleri Rey ve Tabarkak kalesine saldirdi ve ele gecirdi Kutlug Inanc Harezmsah in askerlerinin gucunden korkarak kacarak Sarcahan kalesine sigindi Bundan yararlanan III Tugrul Tekis e cok miktarda hediye gondererek Kutlug Inanc ile mucadelede yardimini istedi III Tugrul kizini Tekis in kardesi Yunus Han a yardimlarindan dolayi hediye etti ve hatta onun adina para kesip onun adina bir hutbe okuyacagina soz verdi Bu sirada Harzemsah Tekis in kardesi Sultansah ona isyan ederek Gurgenci yi ele gecirdi ve Harezm i kusatti Bu nedenle Tekis fethedilen topraklardan harac topladi Harezm birliklerini Rey ve Tabarak ta Emir Tamgac liderliginde birakti ve kisa sure sonra Harezm a dondu III Tugrul gelenegine uygun olarak muttefikine tekrar ihanet etti ve Harezmsah in ayrilmasindan yararlanarak Mart Nisan 1193 te Harezmsahlarin birliklerine saldirdi ve onlari kilictan gecirdi Rey ve Tabarak kalesini ele gecirdi ve maglup Emir Tamgac in basini Harezm e gonderdi Olaylarin boyle bir resmi Inanc Hatu nun III Tugrul ile ilgili politikasini degistirmesine neden olur III Tugrul a basvurdu ve ondan arkadaslik ve servet karsiliginda evlilik teklifini kabul etmesini istedi Ancak evliliklerinden kisa bir sure sonra Tugrul a Inanc Hatun un kendisini zehirlemeyi planladigi bilgisi verildi Bu haber Tugrul a ulasir ulasmaz Inanc Hatun un duzenledigi suikast Inanc Hatun un kendisine karsi kullanildi ve Inanc Hatun olduruldu Iste Ildenizliler devletinin siyasi hayatinda cok fazla suikast ve entrikanin islenmesinde korkunc bir rol oynayan o kadinin hayati bu sekilde bitiyor Annesinin akibetinden sonra Kutlug Inanc Mahmud babasinin kolelerinden olusan bir grupla kacarak kardesi Emir Emiran Omer in yanina sigindi Kardesler birlikte Tebriz i ele gecirdiler ve diger kardesleri Ebu Bekir e saldirmak icin hazirlanmaya basladilar 1193 yili sonunda Tebriz yakinlarindaki savasi Ebu Bekir kazandi Kutlug Inanc Zencan a Emir Emiran Omer ise Sirvan a dondu Kutlug Inanc Harezmsah Tekis e bir mektup gondererek tekrar III Tugrul a karsi mucadelede yardim istedi Ayni zamanda halife el Nasir da Takis e bir mektup gonderdi Bu teklifi kabul eden Tekis 1193 yilinda ordusuyla Harzem den yola cikti Simnan da Kutlug Inanc yandaslari ve III Tugrul dan ayrilan Irakli emirlerle birlikte Tekis e katildi Harezmsah in saldiri haberini duyan III Tugrul birlikleriyle birlikte hemen Rey e yoneldi ve ana kuvvetlerinin yaklasmasini beklemeden Harezmsah ile savasa girmeye karar verdi 4 Mart 1194 te III Tugrul 60 kole ile Rey yakinlarinda Kutlug Inanc liderligindeki Harezm ordusunun ileri mufrezelerine saldirdi Catisma sirasinda gozunden okla yaralanan ve atindan dusen Sultan Kutlug Inanc tarafindan oldurulmus ve basi Harzemsah a goturulmustur III Tugrul un olumunden sonra Temmuz 1194 te Tekis Ecem Irak in sehirlerinin cogunu ve Hemedan i ele gecirdi ve ele gecirilen topraklari emirleri arasinda paylastirdi Isfahan i Kutlug Inanc a verdi ve onu Irak in en bas emiri olarak atadi Hemedan Emir Karagoz el Atabeyi ye Rey ise Tekis in oglu Yunus Han a verildi Emir Mayacuk Yunis Han in Atabeyi olarak atandi 1195 yili basinda Huzistan hakimi Il Dogdu oldu Halife bundan yararlanarak veziri Ibn el Kassab in onderliginde Huzistan a asker gonderdi Abbasi birlikleri Huzistan sehirlerini isgal ettikten sonra halifenin emriyle kargasa icindeki Ecem Iraki na saldirmaya basladilar O yil Kutlug Inanc ve Yusif han in Atabeyi Mayacuk arasinda bir catisma cikti Zencan yakinlarindaki muharebede maglup olan Kutlug Inanc grubuyla birlikte Hulvan gecidine halifenin veziri ve ayni zamanda Abbasi ordusunun komutani Ibn el Kassab a sigindi ve ondan yardim istedi Vezir Kutlug Inanc i bir seref cubbesi ile onurlandirdi ve suvarilerini emrine verdi Hamedan a tekrar saldiran Kutlug Inanc kisa bir savasin ardindan Yunis han ve Mayacuk u sehirden surmeyi basardi Bu olaylari ogrenen Alaeddin Tekis halife birliklerinin Ecem Irakin tan cekilmesini talep ederek birlikleriyle Harzem den Ecem Irakin a dogru yuruyuse basladi Temmuz 1196 da vezirin olumunden sonra halifenin birlikleri arasindaki anlasmazliktan yararlanan Harzemsah Hemedan i kusatti Sehir ele gecirildi ve Kutlug Inanc olduruldu Sirvansah I Ahsitan a siginan Emir Emiran Omer e I Ahsitan askeri gucle yardim etti Gurcu kralicesi Tamar dan da askeri destek alan Omer birlesik birliklerle Semkir ve Beylegan muharebelerinde Ebu Bekir i maglup etti Emir Emiran Omer ve Gurcu askeri gucleri Gence ye saldirdi Gence halki kafirlerle geldikleri icin teslim olmayacaklarini soylediler Emir Emiran Omer Gence yi hile ile ele gecirdi Gurcu birliklerinin Gence den ayrilmasinin ardindan halkin saldirisina ugrayan Emir Emiran Omer olduruldu Sehir yeniden Ebu Bekir in yonetimine girdi Bunu ogrenen Gurcu birlikleri Azerbaycan sinirlarini gecti Devletin savunmasini yalniz birakan Ebu Bekir Nahcivan a oradan da Tebriz e gitti Gence yi alamayan Gurcu birlikleri 1203 te Debil e girerek sehri yagmaladilar Guclu bir rakibe direnmenin bosuna oldugunu anlayan Ebu Bekir Harezmsah Takis e boyun egdigini ilan etti ve Ecem Iraki ve Azerbaycan yonetiminin kendisine verildigini belirten bir izin aldi Ancak Harezmsah a gitmedi ve kardesi Ozbey i gonderdi Ozbek Hamedan da Harezmsah tarafindan buyuk saygi ve onurla karsilandi Tekis Iraki Arap Iraki Ecemi nin idaresini Ozbey e emanet etti ve Cemaleddin Ay Aba yi onun veziri olarak atadi Harezmsah Tekis in Harezm e donusunden sonra Irak Memlukleri bir araya gelerek Harzemsahlara karsi savasmaya basladilar Birligin basinda bulunan Muhammed Cihan Pehlevan in vasali Gokce el Turki ile birlikte Halife el Nasir da Harezmsahlar a karsi harekete gecti Harezmsah in Ozbey e verdigi eski Irak Selcuklu topraklari halife ile Gokce arasinda paylastirildi Rey Save Kum Kasan Gokce nin Isfahan Hemedan Zencan ve Kazvin Halifenin eline gecti Ozbek Hemedan in kontrolunu ele gecirdi 27 Ocak 1197 de hizmet adina Ozbey e gelen vezir Cemaleddin in yandaslari Ozbey i Hemedan in disina surdu ve sehri ele gecirdi Bu arada 1197 yilinda Eyyubi komutanlarindan Emir Ebul Hayc el Sami Eyyubi sultani ile iliskilerinin bozulmasi uzerine halifeye siginmistir Halife onu ordunun komutani olarak atadi ve Hemedan a saldiriya hazirlanmasini emretti Abbasi birlikleri Hemedan a yaklastiginda Ozbek ordusuyla onlara katildi Ancak askeri istisare sirasinda Ozbek Ebul Hayc in onerisine katilmadi ve taraflar arasinda bir anlasmazlik cikti ve Ozbek tutuklandi Halife bunu ogrenince Ozbey in derhal serbest birakilmasini emretti ve ona bir fahri elbise ve altin bir kilic gonderdi Ebul Hayc durumun bu boyle sekillendigini gormekten korktu Ordusunu birakarak Erbil e kacti ve orada oldu Bir sure sonra Abbasi ordusuna guvenmeyen Ozbek Hemedan dan ayrilarak kardesi Ebubekir in yanina Azerbaycan a dondu Harzemsah Tekis in 1220 de olumunden sonra tahta oglu Alaeddin Muhammed gecti Harezm tahtindaki hukumdar degisikliginden yararlanan Gokce Ozbek ve Ebu Bekir Irak Ecem bolgesinde faaliyetlerini artirdi Hemedan a gelen Atabey Ebu Bekir buranin yonetimini kardesine vererek Isfahan i eline aldi Rey in yonetimi Gokce ye verilir Ancak Ildenizliler ile vassallari arasindaki catisma yeniden canlanir Atabey Ebu Bekir in icki ve sefa partilerine karistigi icin onun vazifesini ulkenin gercek sahibi gibi olan Cemaleddin Ay Aba ustlenmisti Bu durum Gokce nin gucunun artmasina neden oldu Pek cok saray mensubu Gokce nin tarafina gecmeye basladi Alimlere ve iyi insanlara sahip oldugunu ve onlara merhamet ettigini duyduk Bu yuzden seni iyi kalpli ve dindar biri olarak gorduk Ama simdi bunun tam tersini goruyoruz Islam topraklarini isgal eder Muslumanlarla savasir onlarin mallarini soyar ve fitne cikarirsiniz Eger gercekten oyleysen aklin yok Bir koy sahibi oldugunuzda Hemedan kapilarindan Hilat ve Erbil e kadar olan topraklarin yoneticilerine uzerine mi saldirirsiniz Farz edin ki onu Ebu Bekir i kacirtacaksiniz onun Memlukleri oldugunu bilmiyor musunuz ve ben onlardan biriyim Ebu Bekir her koyden bir grup veya her sehirden on kisi cagirsaydi ordusu sizinkinden birkac kat fazla olurdu Sana tavsiyem sehrine geri donmen Bunu sana sadece acidigim icin soyluyorum Semseddin Aydogmus un Muzaffereddin Goy Bori ye Mektubu Kisa sure sonra Atabay Ebu Bekir in yandaslari ve ordusunun cogu Gokce nin tarafina gecti Ebu Bekir Isfahan a cekildi ve Gokce kutlama ile Hemedan a girdi O sirada yaninda kalan diger emirlerin ihaneti sonucu Ebu Bekir tamamen Azerbaycan a cekildi Ancak 1203 1204 te Muhammed Cihan Pehlevan in eski vasallarindan Semseddin Aydogmus Gokce aleyhine cikti Meydana gelen savasta Gokce oldurulur ve butun topraklari Aydogmus un eline gecer Aydogmus un saltanatini mesrulastirmak icin Ildeniz sehzadesi Ozbey i padisah ilan etti ancak tum gucu elinde topladi 1204 1205 te Gurculer Azerbaycan a seferler duzenledi Ali Ibnu l Esir e gore Azerbaycan da cok fazla siddete yikima yagmaya neden oldular ve cok sayida esir aldilar Direnmeden ilerleyen Gurculer Ildenizliler in bati kesimlerinde Hilata Malazgirt ve Ercis e saldirilar duzenlediler Burada Gurcu ordusu Gurculer ile yerel hakimlerin birlikleri arasindaki savasta yenildi Ancak ertesi yil Gurcu birlikleri yeniden Azerbaycan in bati vilayetlerine saldirdi ve bircok yerlesim yerini harabeye cevirdi Hilat i tekrar ele gecirmeye calistilar ama yine yenildiler Ebu Bekir sonunda Gurcu saldirisini onlemek icin Gurcu hukumdarinin kiziyla evlendi ve bundan sonra Gurcu saldirilari durdu Azerbaycan da Maraga hakimi Bebek Arslan Erbil in atabeyi Goy Boru ile sozlesme imzalayarak Tebriz i ele gecirmeye hazirlaniyordu Atabay Ebu Bekir korktu ve Aydogmus tan yardim istedi Ebu Bekir in istegini kabul eden Aydogmus ordusuyla Ebu Bekir in kampina geldi ve onunla guclerini birlestirdi Bunu duyan Goy Boru hemen Azerbaycan dan ayrildi Aydogmus ve Ebu Bekir Maraga yi kusatti Ancak Alaaddin Bebek Arslan in baris teklif etmesi uzerine kusatma durdurulmus ve anlasmaya gore Maraga kalelerinden biri Ebu Bekir e Usnu ve Urmi de Bebek Arslan a verilmistir 1208 yilinin ortalarinda Aksungurlu el Ahmadili nin soyundan gelen Maraga hakimi Bebek Arslan in ve bir sure sonra kucuk oglunun olumuyle Maraga hakimlerinin tahta gececek bir temsilcisi kalmamisti Atabey Ebu Bekir bundan yararlanarak Maragan i ve Ruindej kalesi disinda el Ahmadili ailesinin tum topraklarini ele gecirdi Ruindej kalesi tum serveti kendine mal eden Bebek Arslan in hacesi tarafindan ele gecirildi Ayni yil Harzemsah Tekis in oglu Taceddin Alisah Ebu Bekir in topraklarina saldirmis fakat yenilmis ve oldurulmustur Atabay Nusretuddin Ebu Bekir in olumu 1210 un sonu ve 1211 in basina denk geliyor 1211 yilinda amcasi Kizil Arslan a ait dinarlarin yeniden basilmasi karari onun olumunun 1211 yilinin basinda oldugunu gostermektedir Kardesinin olumunden sonra Ozbek Ildeniz tahtina oturdu Ozbek donemi 1210 1225 Gurcu seferleri ve Ecem Irakin taki catismalar Gurcu birlikleri 1210 1211 de Azerbaycan a yikici baskinlar yapti Nahcivan i kusattilar ama ele geciremediler Sonra Merend i yagmaladilar ve Tebriz i kusattilar Muhammed Cihan Pehlevan in esi Zahida Hatun bol miktarda para mucevher ve zanaat vererek sehri yikimdan kurtardi Miyane nin yani sira Tebriz halkinin tum esyalari alindi ve cevresi yagmalandi Gurcu birlikleri geri cekilirken Miyane halki isyan ederek Gurcu garnizonunu yikti Kente tekrar saldiran Gurcu ceteleri kent hakimi ve ailesini kilictan gecirip derilerini yuzerek minarenin tepesinden astiktan sonra kenti yagmalayip yakti Zencan Kazvin ve Abhare halkini da ayni sekilde katlettiler Kervanlarla Erdebil Uchan sehrinin butun servetini kervanlarla alip goturduler 12 bin erdebilli kilictan gecirildi Ozbey doneminde Ildenizliler devletinin dususu hizlanmistir Tahta gectigi sirada Ecem Irakin taki durum korkunctu Muhammed Cihan Pehlevan in bir baska memluku olan Nasreddin Mangli Irak Ecemi ni bir sure tek basina yoneten Aydogmus a karsi ciki ve onu yenerek Irak Ecemi topraklarini eline aldi Rey Isfahan Hemedan ve diger vilayetlerde kendi adina vaazlar vermis ve Sultan adiyla para bastirmistir Halife el Nasir Azerbaycan Atabeyi Ozbek ve Ismaili hukumdari Celaleddin Hasan da Mengli nin elindeki Irak Ecemi topraklarini kendi aralarinda paylastirdi Erbil in Atabeyi Muzaffereddin Goy Boru da onlara katildi Muttefiklerin birlesik ordulari Hemedan a dogru ilerledi 1215 Agustos Eylul aylarinda gerceklesen savasta Mangli yenildi ve kactigi Saveda da sehir hakimi tarafindan olduruldu Basi Atabey Ozbey e gonderildi Atabay Ozbek Tebriz e donerek Muhammed Cihan Pehlevan in vasallarindan biri olan Seyfeddin Oglamis i Mangli den alinan topraklarda vali olarak atadi Ancak daha once Harzemsahlarin hizmetinde bulunan Oglamis in vali tayin edilmesinden sonra Harzemsah Alaeddin Muhammed adina hutbeyi okumaya baslamistir Bu nedenle 1217 yilinin baharinda Oglamis olduruldu ve Ecem Irakin da Harezmsahlar adina vaaz verilmesi ve para basilmasi durduruldu O sirada Iran hukumdari Atabay Ozbek ve vasali Atabay Sad ibn Zengi Oglamis in olumunden ve Harezmsah in yoklugundan yararlanarak birliklerini Iran Iraki topraklarina gonderdi Ozbek Isfahanlilarin rizasiyla sehre girdi Ayni zamanda Sad ibn Zengi Rey Kazvin Huvar ve Semnan sehirlerini ve ilcelerini ele gecirdi Kumis te Iran topraklarinin buyuk bir bolumunun Atabey Ozbek ve Atabey Sad tarafindan isgal edildigini duyan Harzemsah 12 bin seckin atliyi askerlerinden ayirarak Rey e gonderdi Heili Buzurg yakinlarinda Harzemsah in ordusu Atabey Sad i yakaladi ve savasta maglup olan Sad esir alinarak Hamedan a Harzemsah a goturuldu Bunu duyan Ozbek Eher hakimi Nuruddin Muhammed i Tebriz e gonderdi ve daglarda bulunan kalelerden birine kacti Ancak Nuruddin Muhammed Miyane yakinlarinda Harzemsahlar a yenildi ve vezir Rabibuddin Dan da esir alindi Harzemsah Alaeddin Muhammed veziri Nasireddin Devletyar i Atabey Ozbey e gondererek teslim olmasini ve Harzemsah adina bir hutbe okuyup para basmasini emretti Harezmsah in bu tekliflerini kabul eden Ozbek Arran ve Azerbaycan da gucunu korumasina ragmen Alaeddin Muhammed in vassali oldu 1214 1215 te Gurcu saldirilari arasindaki aradan yararlanan Ozbek malikanesinde isleri yoluna koymaya karar verir Bu amacla atabey hazinesine vergi odemeyi reddeden yerel hakimleri cezalandirmak icin Karabag a yurur 13 yuzyilin kimligi belirsiz bir yazarina gore atabey in birlikleri galip geldi ve herkesi kilictan gecirdi Cok para ve zengin askeri ganimet getirdiler 1222 de Sirvan a saldiran Kipcaklari yendikten sonra Gurculer oradan donerek 1222 Kasim inda Beylegan a saldirdilar Kasaba halki her zamanki gibi Gurculerden tazminatla kurtulacaklarini varsaydilar Ama Gurculer Mogollardan da acimasizca katletmeye basladilar Sehri yagmaladiktan sonra geri donduler Mogollarin yuruyusu Cengiz Han Atabey Ozbek ve Ildenizlilerin egemenliginin son doneminde Mogollarin Orta Asya Ortadogu ve Kafkasya ya ilk seferleri gerceklesti Cebe Cormagon Noyan ve Subutay Bahadir komutasindaki Mogollar 1221 yilinin Ocak ayinda Horasan ve Irak Ecemi topraklarindan gecerek Tebriz e ulastilar Atabey Ozbek Mogollara bir elci gondermeyi ve baris imzalamayi teklif etti Mogollar Tebriz garnizonlarindaki Harezmlilerin kendilerine teslim olmasini istediler Atabay Ozbek Harezmlerin bir kismini kendisi oldurmus kalanini da Mogollara gondermistir Ayrica Ozbek onlara tazminat olarak para giysi ve sigir verdi Mogollarin artan tehlikesini goren Gurcu hukumdari IV George Lasa atabey Ozbek Hilat ve Cezire hakimi el Malik el Esref dahil komsu hakimlere basvurdu Atabey Ozbek ve Georgi bir baris anlasmasi ve Mogollara karsi ortak bir eylem anlasmasi imzaladilar Ancak ortak eylem konusundaki muzakereler Mogollar tarafindan biliniyordu ve tekrar Gurcistan ve Arran i isgal ettiler Gurcu birlikleri yenildi Bundan sonra Azerbaycan topraklarina donen Mogollar tekrar Tebriz e saldirdilar Ancak sehir halki bu sefer tazminat odeyerek sehrin isgalini engellemeyi basardi Bundan sonra Mogollar yuzlerini Maraga ya cevirdiler Mart 1221 de Ozbey in esi Sulafa Hatun a ait olan Maraga sehri kusatildi Agir kusatmaya dayanamayan Maragalilar yenildi Mogollarin eline gecen sehir yakilip yagmalandi Daha sonra uzun sure Ildenizliler in baskenti olan Hemedan a saldirdilar Hemedan i ele geciren Mogollar sehri harabeye cevirerek Erdebil e yoneldiler Sehri yerle bir eden Mogollar tekrar Tebriz e geldiler Atabey Ozbek Nahcivan a kacti Tebriz hakimi Semseddin el Tugrayi Mogollara hediyeler vererek sehri saldirilarindan kurtardi Mogollar buradan Sarab a hareket ettiler Sarab da da Mogollar Erdebil de yaptiklarini tekrarlayarak buradan da Nahcivan a hareket ettiler Nahcivan koylerinin ahalisini oldurmeye basladiklarinda Atabey Ozbey in oglu Hamus onlara bir haberci gondererek ozur diledi Mogollar ayrica onlara dokunulmazlik isareti olarak uzerinde bir isaret bulunan oymali bir tahta baygu da verdiler Nahcivan dan sonra Mogollar kuzeye Gence ve Beylagan a dogru ilerlemeye basladilar Beylagan i yagmaladiktan sonra Gence ye saldirdilar ve sehri kusattilar Ibn el Asir Bu sehrin bircok savunucusu oldugunu Gurculerle surekli mucadelede kazanilan cesaretlerini ve sehir surlarinin asilmazligini ogrendiklerini yaziyor Mogollar sadece tazminatla yetinerek sehirden cekildiler Sonra Mogollar Derbent gecidinden kuzeye gecmeye calistilar Derbent in kapilarini tutan Kipcaklar onlara direndigi icin ilk girisimleri basarisiz oldu Bu durumda Mogollar Sirvansah I Gustasb a bir elci gondererek baris yapmak icin birkac kisi gondermesini istediler Sirvansah soylularindan 10 kisi gonderdi Mogollar bir tanesini oldurduler ve digerlerinden kuzeye gecisi gostermelerini istediler Boylece Derbent den kuzeye hareket ederek Azerbaycan i terk ettiler Atabey Ozbek in hareketsizligine ve nufuz kaybina ragmen babasi Muhammed Cihan Pehlevan in vassallari geleneksel olarak Azerbaycan Atabey hanedanina saygilarini surdurduler Boylece 1222 de II Imadeddin Zengi Musul Atabeylerinin toprak sahipleri arasinda bir anlasmazlik cikinca Musul hakimi Bedreddin Lulu tarafindan mulkunden kovuldu II Imameddin Zengi atabay Ozbek e sigindi Ozbek iltifat ederek mallarini ortak topraklara yani iktaya boldu ve sarayda hizmet etmek icin kendisini aldi Harzemsah Celaleddin in seferi Harezmsah Alaeddin Muhammed in vefatindan sonra ogullari belli bolgelerde guclerini yeniden kazandilar Bunlarin en guclusu Giyaseddin Pir Sah di Ecem Irak ni ele gecirdi ve diger kardesi Celaleddin Menguberti Hindistan a hareket etti Bir sure Hindistan da kaldiktan sonra Celaleddin Iran a gitti Celaleddin den once kardesi Pir Sah Ildenizliler in mulklerine saldirmisti Atabay Ozbek Maraga yi eline alan Pir Sah a baris teklifinde bulundu ve ona kiz kardesi Celaliyya Hatunu onunla evlendirdi Bundan sonra Qiyaseddin Pir Sah birliklerini Rey e cekti Burada kendisi ile atabeyi ve kayinbiraderi Ighan Taisi arasinda bir catisma cikti ve bunun sonucunda Igan Taisi 50 000 kisilik bir orduyla geri cekildi Aralarindaki anlasmazliktan yararlanan Ozbek Pir Sah a boyun egmeyi reddetti ve ona karsi cikti Ayni zamanda Pir Sah Igan Taisi yi yendi ve onu Azerbaycan a cekilmeye zorladi Azerbaycan a giren Igan Taisi yagma ve katliama basladi Daha sonra Halife el Nasir in emriyle diger vilayetlerle birlikte Halife tarafindan kendisine ikta adi olarak Hemedan a dogru hareket etti Burada Igan Taisi Hindistan dan gelen Celaleddin Menguberti nin askerleri tarafindan kusatildi ve yenildi ve kendisi esir alindi Bundan sonra Celaleddin Abbasilere saldirmaya hazirlandi Halife birliklerini bozguna ugratan Celaleddin 12 gun boyunca Bagdat cevresinde kaldi ve Maraga halkinin daveti uzerine Azerbaycan a dogru bir saldiri baslatti Mayis 1225 te Maraga Celaleddin e direnmeden teslim oldu Bundan sonra Celaleddin Mogollar tarafindan harabeye cevrilen Ucan i gecerek Tebriz sehrini kusatti Sehrin reisi Nizam el Din el Tugray liderligindeki Tebriz ordusu yedi gunden fazla savunamadi 25 Haziran 1225 te Harzemsah henuz Maraga da iken Atabey Ozbey in terk ettigi Tebriz sehri Harezm birlikleri tarafindan ele gecirildi Ivane Mkhargrdzeli komutasindaki Gurculer Azerbaycan daki kargasadan yararlanarak 60 000 kisilik bir orduyla Azerbaycan a saldirmak icin Debil yakinlarindaki Garni kalesinde toplandilar Gurculerin asil amaci Bagdat ve Tebriz i ele gecirmekti Birkac hafta Tebriz de kalan Celaleddin in veziri Seref el Mulk u buraya hakim olarak atadi ve Debil e dogru ilerlemeye basladi Celaleddin Garni deki Gurcu ordusuyla savasa gitti Meydana gelen muharebede Gurculer yenildiler ve 20 000 kayipla geri cekildiler Bu olaylar sirasinda Azerbaycan Atabeylerinin eski vasallari Surmeli hakimleri Serafeddin Uzdara ve Husameddin Hizir Celaleddin in emrinde gorev yapti Bundan sonra Tiflis yonune hareket eden Celaleddin Beylegan Berde Gence Semkir sehirlerini ve Berde ile Gence arasinda bulunan Sutur kalesini ele gecirdi Padisahin bu yuruyusu arifesinde Gence de kalan Atabey Ozbek ondan Gence ve bolgelerinin mulkiyet haklarini aldi ancak kisa sure sonra Nahcivan yakinlarindaki Elince kalesine sigindi Bu kaynaklara gore esi Maleyka nin Sultan Celaleddin ile evlendigi haberi Atabey e ulastiginda basini yastiga koydu atesi yukseldi ve birkac gun sonra oldu Azerbaycan Atabeyleri Atabey Muzaffardin Ebu Nasr Ozbek ibn Muhammed ibn Atabey Eldeniz el Turki el Selcuki el Tugrul un olumuyle varliklarini kaybettiler Ildenizliler in cocuklarinin yonetimi altindaki topraklar Azerbaycan Arran Sirvan Harezmsah Celaleddin Menguberti nin egemenligine girdi Bu Celaleddin in birliklerinin Mogollar tarafindan bozguna ugratildigi ve kendisinin olduruldugu 1231 Agustos ortasina kadar devam etti Atabay Ozbey in tek oglu Kizil Arslan Hamus babasinin olumunden sonra Gence ye gelerek Celaleddin e hizmet etmek istedigini acikladi Dogustan sagir ve dilsiz olan ve dolayisiyla Hamush lakapi alan melik Aksunguri ailesinin soyundan Maragh hukumdari Alaeddin Bebek Arslan el Ahmadili nin torunu Sulafe Hatun ile evlenmisti 1226 da Atabey Ozbey in Memlukleri Beklik es Sadidi ve Seyfeddin Sungurca Sultan Celaleddin e karsi ayaklandi Ayaklanmalari basarisiz oldu Sultan Celaleddin onlari Hoy bolgesinde kusatti ve teslim olmaya zorladi Maglup Memlukler Sultan a hizmet etmeye basladilar Ancak 1229 da Baklik es Sadidi ve Seyfeddin Sungurca Nasiruddin Ag Gus ve digerleri de dahil olmak uzere Atabey in diger Memlukleri ile birlikte Hamus un oglu Nusreddin i hapishaneden cikardi ve Ildenizliler in gucunu geri getirmek icin bir ayaklanma baslatti Ancak bu ayaklanma da basarisizlikla sonuclandi Ag Gus ve Bekli yi carmiha gerdiler Ildeniz Atabegleri ListesiSemseddin Ildeniz Muhammed Cihan Pehlevan Kizil Arslan Ebu Bekir OzbekDevlet yapisiYonetim ve idari bolum Azerbaycan Atabeyleri ndeki idari yonetim Irak Selcuklu saltanati ile ayniydi Hanedanin kurucusu Semseddin Ildeniz devletinin idari veya askeri yapisinda hemen hemen hicbir degisiklik yapmamistir Ildeniz yonetim ve idari olarak Irak Selcuklularinin sistemlerini kullanmistir Kizil Arslan a kadar Ildenizliler de buyuk atabey veya atabey al azam denilen makam vardi Divan yonetimi vezirin elindeydi Eshab el Divan olarak anilirdi Vezir memurlari atama ve gorevden alma emekli maaslarini ve maaslari belirleme vergi idaresini ve hazineyi kontrol etme hakkina sahipti Vezir her zaman hukumdarin yanindaydi gezilerde ve yuruyuslerde ona eslik etti asker gonderip onlara onderlik edebilirdi Devlette buyuk saygi duyulan vezirler eshab el divan vezir sadr dastur hoca bozorg unvanlarini tasirlardi Bir hokka ve belli bir mahuddan yapilmis sarik onlarin vazife alametleriydi Ildenizliler doneminden bir migfer Azerbaycan Ulusal Guzel Sanatlar Muzesi Devletteki ucuncu makam buyuk veya Ulu Hacib makamiydi Bu gorevi yerine getiren kisi emir i hacib i kebir veya hacib i hass i hazret unvanina sahipti Onemli isleri devlet baskanina haber verir ihtiyaclarini giderir ve saray merasimlerini tayin ederdi Muhammed Cihan Pehlevan doneminden baslayarak basda vezir olmakla daha yuksek bir makam yani divanu l ala kurulmustur Bu makamin altinda devlet dairesi yani divan al insha veya divan al tughra mali yonetim veya hazine yonetimi yani divan al istifa vardi Devlet dairesi hem ic hem de dis yazismalari yapiyordu Bu dairenin baskanina munsi veya tugrayi denirdi Bu makam kalitsaldi bunu yapanlar ve sonraki nesiller et tugrayi lakabini aldilar Mali departmandan veya hazineden sorumlu mali bas gorevli yani mustavfi al memalik devletin mali yonetim sisteminin basindaydi Askeri yonetim yani divan el ceys veya divan el arz divanu l arz tarafindan yonetiliyordu O askeri iktaya nezaret etti her rutbeden askeri personelin maas ve giderlerinin odenmesiyle ilgilendi Askerlik gorevleri ve orduyla ilgili her sey hizmette bulunan Turk soylularinin elindeydi Her ilin basina bir vali yani canisin atandi Valiler bu pozisyonu ustlenmeden once genellikle ordu komutanlari olarak gorev yapmistir Vali kendi eyaletinin hakimidi Dini hakimler kadilar valiye bagliydi Eyaletteki tum yetkililerin basi ve baskomutani olan vali ayni zamanda maliye dairesi de bagliydi Validen sonra vilayette ikinci sirada yer alan kisi onun veziriydi Reisler sehirleri vali adina yonettiler Kural olarak onde gelen bir yerel soydan gelen kasaba reislerinin konumu kalitsaldi Reisin kendisi tarafindan atanan ve gorevden alinan istihbarat reisleri ona tabiydi Ordu Ildenizliler in ordusu merkezi hukumetten ikta alan emirlerin kuvvetleri ile onlarin yonettigi topraklardan valilerin gonderdigi kuvvetlerden olusuyordu Ayrica askeri guclerin yani sira hukumdarin kendisi 50 bin kisilik duzenli bir suvari gucune sahipti El Huseyni Akhbar al Devle al Selcuqiyyah adli kitabinda soyle yazar Sultan Arslansah in olumunu duydugunda Huzistan valisi ve vilayetindeki birliklerin komutani olan atabeyi Sarafuddini Emiran ibn Simli den onunla birlikte Irak uzerine yurumesini istedi Ve o dedi ki Atabey Muhammed Cihan Pehlevan ile tek basima savasamam ve seni sensiz koruyamam Kisa bir sure once babam Karmis te savasti ama beni yendi ve babami oldurdu Simdi Irak ve Azerbaycan in Arran birlikleri onun yaninda ve atli sayilari 50 binden fazla KulturBilim Atabey hukumdarlarinin bilime sanata ve sanatciya deger vermesi bu donemde bilim ve kulturun gelismesini saglayan etkenlerden biriydi Kaynaklarda yaziyor Donemin en iyi alimleri Sirvansahlar ve Ildenizliler saraylarinda toplanmistir Matematik doga bilimleri tip kimya felsefe mantik hukuk astronomi Arap ve Fars edebiyati vb alanlarda buyuk basarilar elde etmis bircogu Musluman kultur ve biliminin en guzel sahsiyetleri olarak kabul edilmistir Tip Bu donemde Azerbaycan da tip bilimi de ust duzeyde gelismis Azerbaycanli tip bilim adamlari tarafindan tip arastirmalari yapilmis bir takim hastaliklarin tedavisi ve farmakoloji uzerine calismalar yazilmistir Bunlar arasinda Mevlana Kemaleddin Huseyin in oglu Nureddin Kafieddin Omer ibn Osman Atabey Ozbey in ozel hekimi Celaleddin Tabib tip uzerine El Muhtar ve Kitabi tibb al Camali kitaplarinin yazari Muhzadbeddin Tebrizi Mahmud ibn Ilyas Akmeleddin Nahcivani Fakhreddin Ebu Abdullah Ahmed ibn Arabsah ibn Cebrail el Nahcivani Akmalled ve Nahcivani vb gibi buyuk bilim adamlari dahil Celaleddin Tabibi hakkinda konusan Atabay Ozbek sunlari soyledi Bu benim hayatimi kurtaran adam O sadece hastalarin mucizevi bir sifacisi degil Hastaligi onceden belirler ve ilaclari o kadar hazirlar ki kelimenin tam anlamiyla iyilestirirler Varligi insanlara muazzam faydalar sagliyor ve onun gibi hicbir doktor dogmadi Edebiyat Nizami i Gencevi nin temsili resmi Kelime hazinesi soz dizimsel ifadelerin zenginligi metafor ve kompozisyonlarin anlatimi ve ozgunlugu tum bu siirsel bicim belirtileri ile 12 yuzyil Azerbaycan sairleri cagdaslari ve sonraki nesil sairler arasinda one ciktilar Nizami ve Hakani nin eserleri iceriklerinin zenginligi nedeniyle insan dehasinin en guzel basarilari arasindadir Selcuklu sultanlarinin ve daha sonra Azerbaycan Atabeylerinin saray sairleriydiler Selcuklu sultanlari ve daha sonra onlarin yerine gecen Atabeyler asiret yapisini koruyan ve yazisiz Turk dillerini konusan gocebelerin temsilcileriydi Donemin buyuk sairlerinden Afzaleddin Hakani nin siirinin onemli yonlerinden biri de sairin Farscanin hakim oldugu siir diline Azerice Turkce kelimeleri kazandirmasidir Bunlar arasinda sairin unlu Mera der parsi fohshi ke guyand be torki cherkheshan guiad ke sensen ceviri Farsca lanetlerlerse carki felek onlara Turkce soyler ki bu sensin ve kendi siir inde su Tanri cocuk chukha kunduz hatun siyah kiz dag han vb gibi sozler soylenebilir Atabeylerin saray sairlerinden biri de Asireddin Ebul Fazl Muhammed dir Orta Asya nin Akhisket sehrinde dogdu ve Kagan uslubunda yaratilan siirsel formun ustasidir Saire Sultan el Fuzala lakabi verildi Ayrica Meliku l kelam lakapli Zahireddin Tahir el Faryabi Atabeyler in Orta Asya sairlerinden biriydi O 1189 da Muhammed Cihan Pehlevan in daha sonra Kizil Arslan ve Ebu Bekir in himayesine girdi Hakani ile Tebriz de arkadas olan Faryabi ilahilerinde onu taklit etmistir Sair Tebriz de olmustur ve mezari Hakani nin mezarinin yanindadir Seyyid Zulfugar Sirvani Qivami Mutarerizi Farrukh Sirvani Cevhari Yusif Fuzuli Kemaleddin Nahcivani Seyyid Izzeddin al Alavi ve benzeri sairler Azerbaycan atabeylerinin sarayinda yasamislardir Nizami Gencevi 1180 1181 de bitirdigi ikinci siiri Husrev ve Sirin i Irak in son Selcuklu sultani III Tugrul a adamistir Ama bu bir tur resmi adanmislikti Aslinda siir atabey Muhammed Cihan Pehlevan a ithaf edilmistir Cihan Pehlevan 1186 yilinda oldugunden dolayi siirin kasidesi kardesi Atabay Kizil Arslan adina yazilmistir Nizami ni Gence yakinlarindaki kampina davet eden Kizil Arslan onu cadirina aldi Kizil Arslan siir karsiliginda Nizami Hamdunyan koyunu ve seref elbisesi takdim etti Husrev ve Sirin Nizami Gencevi Taci aydan yuksek olan Altin Arslan Batinin penahidir Dogunun hukumdari Egitim Atabeyler zamaninda ve Orta Cag da okul Azerbaycan da ilkogretim kurumu olarak biliniyordu Okullar temel egitim veriyor ve daha cok medreseler icin ogrenci yetistiriyordu Okullara kabul 5 6 yasindan itibaren yapilir ve 15 yasina kadar orada egitim gorurler Okullarda okuma ve yazmanin yani sira ana yon diniydi Kuran i ezberlemeye ve dini doktrinleri ogretmeye odaklandi Ayrica bireysel konular hakkinda bilgi verildi Bu donemlerde yetimlerin egitimi icin beyt et telim adi verilen ayri okullar da faaliyet gosteriyordu Burada her 10 cocuga bir ogretmen atabey ataniyordu Yetimlerin gecimini yemeklerini giyeceklerini egitimlerini saglarlar ve yetistirilmesinden sorumluydular Orta Cag da Azerbaycan da da mazhar denilen bir egitim sekli vardi Bu egitim biciminde bir veya birden fazla ogrenciye tek tek konu ogretmek yerine her usta onlari genel olarak yonlendirirdi Bilimin cesitli alanlarinda bagimsiz olarak calisan ogrenciler periyodik olarak tavsiye icin ustaya geler ve derslerini dinlerdiler Orta ogretim kurumlari olan medreseler laik bilimlerin yani sira dini ogretileri de ogretmistir 12 15 yuzyillarda Musluman Dogu da medreseler bilim merkezlerinin yani sira egitim merkezlerinin rolunu oynadilar Donemin alimlerinden Fahreddin Ebulfazl Ismail ibn al Musanna al Tebrizi Bagdat ta en Nizamiye medresesinde ders veriyordu O Azerbaycan Tarihi kitabinin yazaridir Ne yazik ki bu eser zamanimiza ulasmamistir Tebrizi disinda Ildenizliler devrinde ilim tahsil edip Azerbaycan da ayrica Sam Yemen Kahire ve Bagdat ta ders veren pek cok alim vardi Mahmud el Ardabili Az Zaki el Beylagani Aminuddin Muzaffar al Tebrizi Muhammad al Urmavi Fakhreddin al Razi Muhammad al Tebrizi Abu Hafs Omer al Canzi Ismail al Cenzavi Haddad al Nahcivani Semseddin Muhammed el Tebrizi Seyh Ebu Hamid Tac el Din el Urmavi Gazi Semseddin el Huvayyi Ebu Muhammed el Tebrizi Ismail el Maragi Muhammed el Hasan el Maraghi ve digerleri dahildir Mimari Azerbaycan in en buyuk ekonomik siyasi ve kulturel merkezleri Samahi Baku Gence Nahcivan Beylegan Tebriz Meraga Urmiye vb sehirlerde cesitli karakteristik anitlar insa edildi Orta Cag Azerbaycan mimarisinin gelisimini belirleyen 3 ana uslup yonunu yansitan Sirvan Abseron Nahcivan Maraga ve Arran mimarlik okullari kuruldu Bolgenin etnik ve sosyal yapisi da dahil olmak uzere yerel unsurlar bu okullarin tarzinda belirleyici bir rol oynamistir Yusuf bin Kuseyir Turbesi Goy Gunbed turbesi Atabeyler camisi Mumine Hatun Turbesi Mimar Acemi tarafindan gelistirilen Nahcivan Maraga mimarlik okulu uslup sadece Nahcivan i kapsamakla kalmadi ayni zamanda Guney Azerbaycan daki Maraga sehrine kuzeyde Berde sehrine ve ayni zamanda Dogu Anadolu topraklarina yayildi Genel olarak bu mimari uslup Dogu dunyasinin buyuk bir bolumunde devam etti ve kompozit anitlarin yaratilmasina ivme kazandirdi Ildenizliler donemi mimarisinde yer alan en buyuk kultur orneklerinden biri 1186 yilinda Acemi Abubakr oglu tarafindan Nahcivan sehrinin bati kesiminde yaptirilan Mumine Hatun Turbesidir Pismis tugladan insa edilen anitin uzeri zengin desenlerle suslenmis kucuk tuglalarla kaplanmistir Bu turbenin prizma seklindeki yapisi ile cadir ortusu arasindaki bosluk figurlu kagir formda yapilmis bir yazit ile cozulmustur Turbenin yer alti bolumunde koseli formlu ve zengin sanatsal tasarima sahip bir tonoz yer almaktadir Donemin dini mimari orneklerinden biri de gunumuze ulasamamis Atabayler Camii dir 19 yuzyilda yasamis bir Alman gezgin olan V A Engelgard soyle yazar Bu Turk camii kesme tastan yapilmis kemerli buyuk bir yapidir ve icinde cesitli oyma desenler gorulebilir Binanin bir kismi coktan coktu ve geri kalani cokme tehlikesiyle karsi karsiya Ondan 50 sajen uzaklikta bir zamanlar bu camiye ait olan her biri 10 sajen yuksekliginde cift minareli bir kapi vardir Cami ile kapi arasindaki bosluk daha once camiye ait yardimci binalar tarafindan isgal edilmisti ancak simdi bu binalar artik orada olmadiginda kapinin cok ozel bir kuleye Mumine Hatun Turbesi ait oldugu izlenimini veriyor O donemin yapilarindan biri de mimar Acemi nin seyhlerin reisi Yusif Kuseyir oglu icin 1162 yilinda yaptirdigi turbedir Bu turbenin hem ana yapisi hem de dekoratif duvarciligi tek bir malzemeden pismis kirmizi tugladan yapilmistir Turbe iki katli olup her iki tabaka da sekizgen planlidir Yeralti tonoz sekizgen plana uygun olarak ortasi duz bir kubbe ile ortulmustur Turbenin koselerindeki geometrik bezemeler capraz yerlestirilmis tuglalardan olusturulmustur Usta renkli malzeme eklemeden isik ve golgenin maksimum sanatsal etkisini elde etmeye calismistir Ildenizliler donemine ait bir diger mimari eser ise 1194 yilinda Maraga da insa edilen Mavi Kubbe dir Mavi Kubbe kulesinin plan mekansal yapisi Karahan Ikiz Turbeleri ne benzer oktahedral prizmanin acilari dista silindirik desteklerle guclendirilmistir Ancak sutunlar ile kornis arasindaki sivri kemerlerde sarkit kullanimi acisindan Mavi Kubbe deki Mumine Hatun Turbesi nden etkilendigi aciktir EkonomiHamdullah Kazvi nin Nuzhatul Kulub adli eserindeki rakamlara gore Azerbaycan in dogrudan devlet geliri Atabeyler doneminde yani 12 yuzyilda 25 milyon dinardi Ildenizliler in en guclu oldugu donemlerdeki vergi gelirleri dinar ile asagidadir Azerbaycan 25 milyon Iraki Ecem 25 2 milyon Iraki Arap 30 milyon Erminiyyet el Ekber 2 milyon Azerbaycan in tarihi topraklarinin buyuk bir bolumunu kaplayan Eldeniz ve ulkenin kuzeydogu eyaletlerini kapsayan Sirvansahlar devletinin yani sira Mogol istilalari sonrasinda ortaya cikan Hulakiler devletinin varligi once Maraga sehirlerini ardindan merkez olarak Tebriz i secmis birlesik olcu aletleri sistemi de dahil olmak uzere Azerbaycan in ekonomik yasaminin gelismesine katkida bulunmus yaratilmasina ve uygulanmasina yol acmistir Sehirler ve ticaret Ildenizler donemine ait vazo Azerbaycan Ulusal Guzel Sanatlar MuzesiMuhammed Cihan Pehlevan in adi yazilmis ve antropomorfik goruntulerle suslenmis bir comlek Atabey hanedanligi doneminde gelisiminin zirvesine ulasan Gence Ildenizliler in baskentlerinden biriydi Bu doneme ait anitlarin verdigi bilgilere gore Gence onemli bir sehir buyuk bir sehir ve baskent yani daru l mulk idi Gence Yakin ve Orta Dogu nun en onemli ticaret ve sanat merkeziydi Kent yakinlarinda demir ve bakir cevherlerinin bulunmasi nedeniyle demircilik metal isleme silah yapimi sofra takimi yapimi metal oymaciligi ve diger sanatlar gelismistir Berde Eyaleti Yakin ve Orta Dogu da tekstil icin ana hammadde kaynaklarindan biri olan ham ipek uretimi icin onemli bir usdu Berde nin yani sira Azerbaycan in Beylegan Tebriz Sabran ve daha bircok il ve bolgesinde ham ipek uretimi yaygindi Ayrica Tebriz Maraga Hoy Beylegan Erdebil sehirleri de onemli dokuma merkezleriydi Bu donemde Azerbaycan da hali dokumaciligi yayginlasmistir Merend de ve Kur Araz havzasinin dogusunda yer alan sehir ve yerlesimlerde hali dokumaciligi gelismistir 12 yuzyilda Tebriz ve Erdebil demircilik de dahil olmak uzere metal islemenin onemli merkezleriydi Azerbaycan in tum bolgelerinde canak comlek sanati buyuk bir gelisme gostermistir Azerbaycan in onemli bir ekonomik merkezi olan Nahcivan Atabeyler doneminde zanaat uretimini gelistirmisti Sehirde farkli sanat dallarini temsil eden cok sayida zanaatkar vardir dokumacilar porselen ve agac isleme ustalari kuyumcular vb calisiyorlardi Kentin el sanatlari uretiminde dokumacilik ve ilgili alanlarda Cin kumasi ince ortu hali kece yunlu kumas banyo kilimleri icin ince sallar ve pamuklu kumas uretimi onemli bir rol oynamistir Tarimda ve genel olarak ulkenin tum ekonomik yasaminda onde gelen alan tahil yetistiriciligiydi Bugday ve arpa ekimi esas olarak kuru tarim karakterindeydi ve ulkenin hemen hemen tum illerini kapsiyordu Kuru tariminin yani sira sulama tarim da vardi Kanal ve hendek sistemi yaygin olmustur Beylegan da bahcecilik nar uzum ve diger meyve tarlalari gelismistir Azerbaycan Orta Cag in baslarindan beri pirincin yaygin olarak yetistirildigi ulkelerden biriydi Pirincin ana ekim bolgesi Seki Nahcivan Mugan Tebriz ve diger iller olmustur Para basma Atabey Semseddin Ildeniz adina basilan sikke Azerbaycan sehirleri ve illeri yogun bir ic ve dis ticaret yollari agiyla birbirine baglandi Ornegin bu ticari iliskilerin ne kadar yogun ve kapsamli oldugu Beylagan bolgesinde yapilan arkeolojik kazilar sirasinda ortaya cikarilan sikke buluntulari tarafindan kanitlanmaktadir Burada cok miktarda 1500 adet Ildeniz sikkesi bulunmustur Ildeniz sikkelerinin neredeyse yarisi Erdebil de dahil olmak uzere Guney Azerbaycan sehirlerinde basilmistir Ayrica Astara ilinin Meskan koyunde bulunan sikke hazinesi de tamamen duzgun basilmis bakir sikkelerden Azerbaycan in son Atabeyleri adina basilmis bakir dirhemlerden ve onlarin vassallari adina basilan bakir dirhemlerden olusur Kasim 1974 te Masalli bolgesindeki Hirmandali koyunde bulunan ikinci hazine ayni hukumdarlarin sadece duzgun olmayan basilmis kucuk bakir paralarini icerir Toprak mulkiyeti ve vergiler Birkac feodal toprak mulkiyeti turu vardi Malikane arazileri kalitsaldi sahipleri araziyi satabilir ve bagislayabilirdi Ortak topluluk topraklar meralar cayirlar ormanlar batakliklar ve bazen bazen tarlalar vardi Topluluk arazileri devlete aitti ve devlete arazi vergisi odediler Hassa hukumdarlarina ve hanedanlarina ait buyuk toprak parcalari vardi Devlete ait arazilere yani dogrudan hazineye gelen gelire divani veya divan arazisi denirdi Sartli arazi mulkleri iqta sistemi de gelisiyordu Devlete hizmet karsiliginda ikta veriliyordu Ikta sahipleri yoneticileri dogrudan ciftcilikle ugrasmiyorlardi kural olarak iktalarini kiraya veriyorlardi Zamanla iktadarlarin ozel mulkiyeti haline geldiler Bu donemde vakif arazileri de yaygindi Bu topraklar bireysel din adamlarina dini ve hayir kurumlarina camilere medreselere vb verilmisti 12 yuzyilda ve 13 yuzyilin baslarinda ve onlardan once harac ana vergi olarak onemini korumustur Topragin kullanimi karsiliginda koyluden para veya natura aliniyordu Sahis arazilerinden ve ikta sahiplerinden Usr tescil vergisi tahsil edilirdi Alaf bir garnizonu veya bir memuru desteklemek icin yiyecek ve diger dogal masraflardan alinan bir vergiydi Tahakkumat dini kurum ve mulklerin odemekten muaf tutuldugu bir vergi turudur Gumruk ve bekleme ucretleri de bu Tahakkumat a aitti Inanc hukumdarin talimatlarina dayanan ucretle birlikte tebaadan alinan ek odeme turlerinden biriydi Ayrica ikta sahipleri tarafindan manal marafik daraib gibi vergiler de toplanmistir Notlar Arapca bir kelimedir ve bas gazi olarak tercume edilmistir Arapca bir kelimedir ve resmi toren emiri olarak tercume edilmistir Bu komutanin adi Subidey Subatay Sabutay Bahadir seklinde de yazilmistir Mogollar da resmi belge anlaminda kullanilmaktadir Kaynaklarda bu hukumdarin adi Mangburnu bazen de Mangu Berti olarak gecmektedir Mangburnu eski Turkcede koca burun anlamina gelir Mangu Berti ebedi kurt demektir Kaynaklarda bu iki isim arasindaki fark Celaleddin in isminin tam olarak okunmamasindan kaynaklanmaktadir Ayrica mang Turklerde boy adi anlamina gelir Hakani Sirvani nin amcasi ve ogretmeni Arapca dan ceviri soylularin sultani Yaklasik 107 metre Yaklasik 42 metre Yani vergi para seklinde degil urun seklinde odeniyordu Arapcadan cevrilmis onda bir anlamina gelir Arapca dan cevrilmis nezaket anlamina gelirKaynakca Hodgson Marshall G S 1977 The expansion of Islam in the middle periods Volume 1 University of Chicago Press s 262 ISBN 0 226 34684 6 23 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Luther K A 15 Aralik 1987 Atabakan e Adarbayjan Encyclopedia Iranica 2 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Ekim 2010 a b ASEAN ASEAN a b c Irade Nuriyeva s 18 Antoine Constant L Azerbaidjan Karthala Editions 2002 ISBN 2 84586 144 3 p 96 Houtsma M T E J Brill s First Encyclopaedia of Islam 1913 1936 BRILL 1987 ISBN 90 04 08265 4 p 1053 Roza Salaeva 2002 PDF BAKU 12 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Nuriyeva Irade s 19 20 Gulay Ogun Bezer 2013 PDF TDV Islam Ansiklopedisi s 84 21 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Ziya Bunyadov s 37 Ekber N Necef s 22 Azerbaycan tarixi s 305 Ziya Bunyadov s 38 39 Ekber N Necef s 23 Suleyman Eliyarli s 115 Ziya Bunyadov s 39 40 Azerbaycan tarixi s 306 Suleyman Eliyarli s 116 Ekber N Necef s 25 Ziya Bunyadov s 41 a b Ekber N Necef s 26 Erdogan Mercil s 48 49 Azerbaycan tarixi s 307 308 Ziya Bunyadov s 43 Azerbaycan tarixi s 308 a b Ziya Bunyadov s 53 Azerbaycan tarixi s 308 309 Ekber N Necef s 27 Erdogan Mercil s 87 88 Ekber N Necef s 29 Suleyman Eliyarli s 119 Erdogan Mercil s 89 Azerbaycan tarixi 313 Erdogan Mercil s 89 90 Ziya Bunyadov s 59 60 a b c Ekber N Necef s 39 Azerbaycan tarixi 314 Suleyman Eliyarli s 120 121 Ekber N Necef s 33 34 Ziya Bunyadov s 64 Ziya Bunyadov s 65 Ekber N Necef s 34 a b Suleyman Eliyarli s 121 Azerbaycan tarixi 314 315 Ziya Bunyadov s 68 Ekber N Necef s 35 Azerbaycan tarixi 314 Suleyman Eliyarli s 122 Ekber N Necef s 35 36 Ziya Bunyadov s 71 Erdogan Mercil s 95 Ekber N Necef s 36 Suleyman Eliyarli s 123 Azerbaycan tarixi 316 Ziya Bunyadov s 74 Ekber N Necef s 37 Ziya Bunyadov s 76 Suleyman Eliyarli s 124 Azerbaycan tarixi 317 Ziya Bunyadov s 77 78 Azerbaycan tarixi 317 318 Ziya Bunyadov s 78 Azerbaycan tarixi 318 Ziya Bunyadov s 79 a b Azerbaycan tarixi s 318 Ziya Bunyadov s 80 81 Ziya Bunyadov s 82 Azerbaycan tarixi s 319 Ziya Bunyadov s 83 Suleyman Eliyarli s 125 Irade Nuriyeva s 20 Azerbaycan tarixi s 319 320 Ekber N Necef s 40 Ziya Bunyadov s 88 Azerbaycan tarixi s 320 321 Ekber N Necef s 41 Z Bunyadov s 91 Ziya Bunyadov s 90 Azerbaycan tarixi s 321 Ekber N Necef s 41 42 Azerbaycan tarixi s 322 Ziya Bunyadov s 95 Irade Nuriyeva s 20 21 Ekber N Necef s 43 44 Ziya Bunyadov s 97 Ekber N Necef s 44 45 Azerbaycan tarixi s 324 Ziya Bunyadov s 104 Suleyman Eliyarli s 137 138 Ekber N Necef s 45 Suleyman Eliyarli s 130 Ziya Bunyadov s 100 Azerbaycan tarixis 326 Suleyman Eliyarli s 132 Ekber N Necef s 46 Suleyman Eliyarli s 133 134 Ziya Bunyadov s 103 104 Ekber N Necef s 47 Suleyman Eliyarli s 139 Ziya Bunyadov s 105 106 Azerbaycan tarixi 328 329 Suleyman Eliyarli s 139 140 Ekber N Necef s 48 Suleyman Eliyarli s 142 Ziya Bunyadov s 109 Suleyman Eliyarli s 143 a b Azerbaycan tarixi 330 Ekber N Necef s 49 Suleyman Eliyarli s 112 Ziya Bunyadov s 112 Ziya Bunyadov s 151 Azerbaycan tarixi 310 311 Ziya Bunyadov s 157 158 Azerbaycan tarixi 311 312 Ziya Bunyadov s 162 164 Irade Nuriyeva s 19 Suleyman Eliyarli s 120 Tehmasib Ferzeliyev s 14 Esger Ehmed s 242 301 Ziya Bunyadov s 199 Irade Nuriyeva 26 Ziya Bunyadov s 202 Nizami Gencevi 12 mart 2015 khatai cls az 26 Mart 2022 tarihinde kaynagindan Zakir Memmedov s 32 Esger Ehmed s 245 Zakir Memmedov s 35 36 Esger Ehmed s 246 Ziya Bunyadov s 208 210 a b Irade Nuriyeva s 27 L S Bretanickij Arhitektura i izobrazitelnoe iskusstvo Rossijskie universalnye enciklopedii Brokgauz Efron i Bolshaya sovetskaya enciklopediya obedinennyj slovnik 11 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Azerbaycan tarixi 377 C Qiyasi s 48 K M Memmedzade s 43 C Qiyasi s 99 Suleyman Eliyarli s 155 Esger Ehmed s 310 Ziya Bunyadov 167 168 Azerbaycan tarixi 339 343 Ziya Bunyadov 170 171 Azerbaycan tarixi 334 Azerbaycan tarixi s 345 Ziya Bunyadov 183 Nuriyeva Irade s 24 Ziya Bunyadov 194 197 Ek okumaZiya Bunyadov Azerbaycan Atabeyleri devleti 1136 1225 yillar Baku Serq Qerb 2007 312 seh Ekber N Necef Selcuklu devletleri ve atabeyler tarihi Oguzlarin ortaya cikisindan 14 yuzyila kadar Baku Qanun 2010 Azerbaycan tarihi Yedi ciltte II cil III XIII yuzyillarin ilk ceyregi Baku Elm 2007 608 seh 24 seh Nuriyeva Irade Tofig kizi Azerbaycan devletleri ronesans sirasinda Baku Mutercim 2015 32 seh Erdogan Mercil Ildenizliler Azurbaycan Atabegleri Dogustan Gunumuze Buyuk Islam Tarihi Istanbul 1993 c 8 Asger Ahmed XII XV yuzyillarda Azerbaycan in manevi kulturu Baku 2012 Elm 372 seh Tehmasb Ferzeliyev Azerbaycan folklorunda halk tiyatrosu ve oyun gosterileri Azerbaycan sozlu halk edebiyati calismalari VII kitap Baku Elm 1987 Zakir Memmedov Azerbaycan felsefe tarihi Baku Isiq 1994 K M Memmedzade Azerbaycan da insaat sanati Baku Elm 1978 Suleyman Eliyarli Azerbaycan tarihi ile ilgili kaynaklar Baku Ciraq 2007 400 seh C Kiyasi Nizami doneminin mimari anitlari Baku Isiq 1991 Dis baglantilarHodgson Marshall G S 1977 The expansion of Islam in the middle periods Volume 1 University of Chicago Press s 262 ISBN 0 226 34684 6 8 Temmuz 2023 tarihinde kaynagindan Luther K A 15 Aralik 1987 Atabakan e Adarbayjan Encyclopedia Iranica 17 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Ekim 2010 Gulay Ogun Bezer 2013 PDF TDV Islam Ansiklopedisi s 84 21 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Roza Salaeva 2002 PDF BAKU 9 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi