Marksist iktisat veya Marksist iktisat okulu, politik iktisadi düşüncenin heterodoks bir okuludur. Temelleri Karl Marx'ın ekonomi politik eleştirisine kadar uzanmaktadır. Bununla birlikte, ekonomi politik eleştirmenlerinin aksine, Marksist iktisatçılar ekonomi kavramını ilk bakışta kabul etme eğilimindedir. Marksist ekonomi birkaç farklı teoriden oluşur ve bazen birbirlerine karşıt olan birden fazla düşünce okulunu içerir; birçok durumda Marksist analiz diğer ekonomik yaklaşımları tamamlamak veya desteklemek için kullanılır. Ekonomik olarak Marksist olmak için siyasi olarak Marksist olmak gerekmediğinden, iki sıfat eşanlamlı olmaktan ziyade kullanımda bir arada bulunur: Anlamsal bir alanı paylaşırken, aynı zamanda hem yananlamsal hem de düzanlamsal farklılıklara izin verir.
Marksist iktisat, kapitalizmdeki krizin analizi, artı ürünün ve artı değerin çeşitli ekonomik sistemlerdeki rolü ve dağılımı, ekonomik değerin doğası ve kökeni, sınıf ve sınıf mücadelesinin ekonomik ve siyasi süreçler üzerindeki etkisi ve ekonomik evrim süreci ile çeşitli şekillerde ilgilenir.
Marksist iktisat -özellikle akademide- siyasi bir ideoloji olarak Marksizm'den ve Marksist düşüncenin normatif yönlerinden ayrılır: bu, Marx'ın iktisat ve ekonomik kalkınmayı anlamaya yönelik özgün yaklaşımının, kendi devrimci sosyalizm savunusundan entelektüel olarak bağımsız olduğu görüşünü yansıtır. Marksist iktisatçılar tamamen Marx'ın ve diğer yaygın olarak bilinen Marksistlerin eserlerine dayanmazlar, ancak bir dizi Marksist ve Marksist olmayan kaynaktan yararlanırlar.
Heterodoks bir ekol olarak kabul edilen Marksist ekol, tutarsızlık, başarısız öngörüler ve 20. yüzyılda sözde komünist ülkelerin ekonomik planlamalarının incelenmesi ile ilgili iddialarla eleştirilmiştir. George Stigler ve Robert Solow gibi iktisatçılara göre, Marksist iktisat modern iktisatla ilgili değildir, "neredeyse hiçbir etkisi yoktur" ve sadece "modern iktisatçıların küçük bir azınlığını temsil etmektedir". Bununla birlikte, Marx okulunun bazı fikirleri küresel ekonominin ana akım anlayışına katkıda bulunmuştur. Marksist iktisatta geliştirilen bazı kavramlar, özellikle de sermaye birikimi ve iş döngüsüyle ilgili olanlar, kapitalist sistemlerde kullanılmak üzere uyarlanmıştır; Joseph Schumpeter'in yaratıcı yıkım kavramı buna bir örnektir.
Marx'ın ekonomi politiğin eleştirisine dair Das Kapital (Kapital: Ekonomi Politiğin Eleştirisi) üç ciltten oluşmaktaydı ve bunlardan sadece ilk cildi Marx hayattayken (1867) yayımlandı; diğerleri ise Friedrich Engels tarafından Marx'ın notlarından yararlanılarak yayımlandı. Marx'ın erken dönem çalışmalarından biri olan Ekonomi Politiğin Eleştirisi büyük ölçüde Das Kapital'e, özellikle de 1. cildin başına dahil edilmiştir. Marx'ın Das Kapital'i yazmaya hazırlanırken aldığı notlar 1939 yılında Grundrisse adıyla yayımlanmıştır.
Marx'ın klasik iktisat eleştirisi
Marx'ın ekonomi politik eleştirisi, kendi döneminin en tanınmış ekonomistleri olan İngiliz ahlak filozofu ve ekonomist Adam Smith ile David Ricardo'nun çalışmalarını çıkış noktası olarak almıştır.
Ulusların Zenginliği adlı eserinde Smith, piyasa ekonomisinin en önemli özelliğinin üretken yeteneklerde hızlı bir büyümeye izin vermesi olduğunu savunmuştur. Smith, büyüyen bir piyasanın daha büyük bir "işbölümünü" (yani işletmelerin ve/veya işçilerin uzmanlaşmasını) teşvik ettiğini ve bunun da daha fazla üretkenliğe yol açtığını iddia etmiştir. Smith genel olarak işçiler hakkında çok az şey söylemiş olsa da, artan iş bölümünün bir noktada, iş bölümü genişledikçe işleri gittikçe daralanlara zarar verebileceğini belirtmiştir. Smith, laissez-faire ekonomisinin zaman içinde doğal olarak kendini düzelteceğini savunmuştur.
Marx, Smith'i takip ederek kapitalizmin en önemli faydalı ekonomik sonucunun üretkenlik becerilerindeki hızlı büyüme olduğunu iddia etmiştir. Marx, kapitalizm daha üretken hale geldikçe emekçilerin zarar görebileceği fikrini de büyük ölçüde genişletmiştir. Ayrıca Marx, Artı Değer Teorileri'nde şunları belirtmiştir: "Adam Smith'in artı-değer ve dolayısıyla sermaye analizinde Fizyokratların ötesine geçerek büyük bir ilerleme kaydettiğini görüyoruz. Onlara göre, artı-değeri yaratan yalnızca belirli bir tür somut emektir -tarımsal emek-... Ama Adam Smith'e göre, değeri yaratan, genel toplumsal emektir - hangi kullanım değerlerinde kendini gösterirse göstersin - sadece gerekli emek miktarıdır. Artı-değer, ister kâr, ister rant ya da ikincil bir biçim olan faiz biçimini alsın, emeğin maddi koşullarının sahipleri tarafından canlı emekle değişiminde el konulan bu emeğin bir parçasından başka bir şey değildir."
Malthus'un Nüfus İlkesi Üzerine Bir Deneme kitabında nüfus artışının işçiler için geçimlik düzeyde ücretlerin temel nedeni olduğunu iddia etmesi, Marx'ı alternatif bir ücret belirleme teorisi geliştirmeye teşvik etmiştir. Malthus nüfus artışına dair tarihsel bir teori sunarken, Marx kapitalizmdeki göreli nüfus fazlasının ücretleri nasıl geçimlik seviyelere itme eğiliminde olduğuna dair bir teori sunmuştur. Marx bu göreli nüfus fazlasının biyolojik nedenlerden değil (Malthus'ta olduğu gibi) ekonomik nedenlerden kaynaklandığını düşünüyordu. Bu ekonomik temelli artı nüfus teorisi genellikle Marx'ın yedek emek ordusu teorisi olarak adlandırılır.
Ricardo, kapitalizm içinde bir bölüşüm teorisi geliştirmiştir - yani, toplumun çıktısının toplum içindeki sınıflara nasıl dağıtıldığına dair bir teori. Bu teorinin en olgun versiyonu, Ekonomi Politiğin ve Vergilendirmenin İlkeleri'nde (1817), üretilen herhangi bir nesnenin değerinin nesnede somutlaşan emeğe eşit olduğu bir emek değer teorisine dayanıyordu ve Smith de bir emek değer teorisi sunmuştu, ancak bu sadece eksik bir şekilde gerçekleştirilmişti. Ricardo'nun ekonomi teorisinde dikkat çeken bir diğer nokta da kârın toplumun üretiminden bir kesinti olduğu ve ücretlerle kârın ters orantılı olduğudur: kârdaki artış ücretlerdeki düşüş pahasına gerçekleşir. Marx, Kapital'de bulunan resmi ekonomik analizin çoğunu Ricardo'nun ekonomi teorisi üzerine inşa etmiştir.
Marx ayrıca, toplumun üretim gücünün tam olarak gerçekleşmesini engelleyen temel faktörler olarak gördüğü "burjuva ekonomisinin" iki özelliğini eleştirmiştir: üretim araçlarının mülkiyeti ve ekonominin "karışıklıklara" ve fazlalığa yol açan sözde irrasyonel işleyişi.
Toplum, tüm üretim araçlarına el koyarak ve bunları planlı bir şekilde kullanarak, kendisini ve tüm üyelerini, kendilerinin ürettiği ancak karşı konulmaz bir yabancı güç olarak karşılarına çıkan bu üretim araçları tarafından tutuldukları esaretten kurtardığında.
— Friedrich Engels, Anti-Dühring
Marksist iktisatçılara göre Marx'ın ekonomi politik eleştirisi
Bazılarına göre Marx, bir metanın değerinin ona harcanan toplumsal olarak gerekli emek zamanı olduğunu savunan bir emek değer teorisi kullanmıştır. Bu modelde, kapitalistler işçilere ürettikleri metaların tam değerini ödemezler; bunun yerine, işçiye yalnızca gerekli emeğin karşılığını verirler (işçinin ücreti, yalnızca şu anda çalışmasını ve gelecekte ailesini bir grup olarak sürdürmek için gerekli geçim araçlarını kapsar). Bu gerekli emek zorunlu olarak tam iş gününün sadece bir kısmıdır - geri kalanı, artı-emek, kapitalist tarafından kâr olarak cebe indirilecektir.
Marx, bir işçinin ürettiği değer ile aldığı ücret arasındaki farkın, artı değer olarak bilinen bir tür ödenmemiş emek olduğunu teorize etmiştir. Dahası, Marx piyasaların toplumsal ilişkileri ve üretim süreçlerini gizleme eğiliminde olduğunu savunur; buna meta fetişizmi adını verir. İnsanlar metaların son derece farkında ve genellikle temsil ettikleri ilişkiler ve emek hakkında düşünmüyorlar.
Marx'ın analizi ekonomik krizin dikkate alınmasına yol açar. Robert Heilbroner, Dünyevi Filozoflar adlı eserinde, "Kriz eğilimi -biz buna iş çevrimleri diyoruz- Marx'ın zamanındaki başka hiçbir iktisatçı tarafından kapitalizmin doğasında var olan bir özellik olarak kabul edilmedi," diyor ve ekliyor: "Her ne kadar gelecekteki olaylar Marx'ın birbirini izleyen patlama ve çöküşlere ilişkin öngörüsünü kesinlikle doğrulamış olsa da." Marx'ın ekonomik döngüler teorisi Richard Goodwin tarafından Kapital'in I. cildinin yüzüncü yılında yayınlanan "Bir Büyüme Döngüsü" (1967) adlı makalede resmileştirilmiştir.
Marx, üretim araçlarının mülkiyeti ile üretimin "toplumsal eylemi" arasındaki burjuva çelişkisini çözmek için üretim araçlarının toplumsallaştırılmasını önermiştir. Kapitalist ekonominin "rahatsızlıklarını" ortadan kaldırmak için Marx, "bireysel tercihlerin toplamı" tarafından yönlendirilen "kaotik" piyasa güçlerinin yerini alacak olan ekonominin "rasyonel yönetimini" önerdi.
Eğer toplumun kapitalist değil de komünist olduğunu düşünürsek, o zaman sorun, toplumun, örneğin demiryolu inşaatı gibi, herhangi bir üretim ya da geçim aracı sağlamayan ve uzun bir süre, bir yıl ya da daha uzun bir süre boyunca herhangi bir yararlı etki yaratmayan, toplam yıllık üretimden emek, üretim aracı ve geçim aracı çeken iş kollarına, zarar görmeden ne kadar emek, üretim aracı ve geçim aracı yatırabileceğini önceden hesaplama ihtiyacına gelir.
— Karl Marx, Das Kapital, 314–315
Metodoloji
Marx, Georg Wilhelm Friedrich Hegel'in çalışmalarından uyarladığı bir yöntem olan diyalektiği kullanmıştır. Diyalektik ilişki ve değişime odaklanır ve evreni her biri özünde sabit ve değişmez özelliklere sahip ayrı nesnelerden oluşmuş gibi görmekten kaçınmaya çalışır. Diyalektiğin bir bileşeni de soyutlamadır; organik bir bütün olarak düşünülen farklılaşmamış bir veri yığınından ya da sistemden, üzerinde düşünülecek ya da atıfta bulunulacak kısımlar soyutlanır. Biri nesneleri soyutlayabilir, ama aynı zamanda -ve daha tipik olarak- ilişkileri ve değişim süreçlerini de soyutlayabilir. Bir soyutlama geniş veya dar olabilir, genel veya özele odaklanabilir ve çeşitli bakış açılarından yapılabilir. Örneğin, bir satış alıcının veya satıcının bakış açısından soyutlanabilir ve belirli bir satış veya genel olarak satışlar soyutlanabilir. Bir diğer bileşen ise kategorilerin diyalektik olarak çıkarılmasıdır. Marx, Hegel'in formlar olan kategoriler kavramını ekonomi için kullanır: Meta biçimi, para biçimi, sermaye biçimi. burjuva iktisatçıları tarafından yapıldığı gibi dışsal bir şekilde kavranmak yerine sistematik olarak çıkarılmalıdır. Bu, Hegel'in Kant'ın transandantal felsefesine yönelttiği eleştiriye karşılık gelir.
Marx tarihi birkaç aşamadan geçmiş olarak değerlendirmiştir. Dönemlendirmesinin detayları eserleri arasında biraz farklılık gösterse de temelde şöyledir: İlkel Komünizm - Köleci toplumlar - Feodalizm - Kapitalizm - Sosyalizm - Komünizm (kapitalizm şimdiki aşama, komünizm ise gelecek). Marx öncelikle kapitalizmi tanımlamakla meşgul olmuştur. Tarihçiler kapitalizmin başlangıcını yaklaşık 1450 ile 17. yüzyıl arasına yerleştirmektedir.
Marx metayı bir pazarda satılmak üzere üretilen insan emeği ürünü olarak tanımlar ve insan emeğinin pek çok ürünü metadır. Marx, ekonomi üzerine temel eseri Kapital'e metalar üzerine bir tartışmayla başlamıştır; Birinci Bölüm "Metalar" adını taşımaktadır.
Emtia
"Kapitalist üretim tarzının hüküm sürdüğü toplumların zenginliği, kendisini 'muazzam bir meta birikimi' olarak sunar ve bunun birimi tek bir metadır." (Kapital, Cilt I'in ilk cümlesi)
"Metaların mübadele edildikleri zamanki değişim değerlerinde kendini gösteren ortak madde, onların değeridir." (Kapital, I, Kısım I, Bölüm 1.)
Bir metanın değeri, Marx'ın kullanım-değeri ve değer olarak adlandırdığı iki farklı şekilde düşünülebilir. Bir malın kullanım değeri, bazı pratik amaçları yerine getirmeye yaramasıdır; örneğin, bir yiyeceğin kullanım değeri, besleyici ve zevkli bir tat sağlamasıdır; bir çekicin kullanım değeri, çivi çakabilmesidir.
Öte yandan değer, bir malın diğer mallara kıyasla değerinin ölçüsüdür. Metaların birbirleriyle takas edilme oranı olan değişim-değeri ile yakından ilişkilidir, ancak özdeş değildir: değer daha genel bir soyutlama düzeyindedir; değişim-değeri ise bunun bir gerçekleşmesi ya da biçimidir.
Marx, eğer değer tüm metalar için ortak bir özellikse, o zaman değerin türetildiği, onu belirleyen her şeyin tüm metalar için ortak olması gerektiğini savunmuştur. Marx'a göre tüm metalarda ortak olan tek şey insan emeğidir: hepsi insan emeğiyle üretilir.
Marx, bir metanın değerinin basitçe onu üretmek için gereken insan emeği miktarı olduğu sonucuna varmıştır. Böylece Marx, selefleri Ricardo ve MacCulloch gibi bir emek değer teorisini benimsedi; Marx'ın kendisi de teorinin varlığını en azından 1739 veya 1740 civarında Londra'da yayınlanan Genel Olarak Paranın Faizi ve Özellikle Kamu Fonları Üzerine Bazı Düşünceler adlı anonim bir esere kadar takip etti.
Marx, değer teorisinin geçerliliğine bazı kısıtlamalar getirmiştir: teorinin geçerli olabilmesi için metanın işe yaramaz bir madde olmaması gerektiğini söylemiştir; ve değerini belirleyen, belirli bir bireysel metanın üretiminde harcanan gerçek emek miktarı değil, ortalama enerji ve yeteneğe sahip, ortalama yoğunlukta çalışan, günün geçerli tekniklerini kullanan bir işçinin onu üretmek için ihtiyaç duyacağı emek miktarıdır. Yasanın resmi ifadesi şöyledir: Bir metanın değeri, üretimi için gerekli olan ortalama toplumsal emek zamanına eşittir.
Marx'ın iddiası, oldukça genel bir soyutlama düzeyinde, metaların değer üzerinden değiş tokuş edilme eğiliminde olduğuydu; yani, değeri "V" olan A Metası, B Metası ile takas edilirse, değeri aynı "V" olan bir miktar B Metası getirme eğiliminde olacaktır. Ancak özel koşullar bu kuraldan sapmaya neden olacaktır.
Para
Marx, altın gibi metalik paranın bir meta olduğunu ve değerinin onu üretmek (madenini çıkarmak, eritmek, vb.) için gerekli emek zamanı olduğunu savunmuştur. Marx, altın ve gümüşün geleneksel olarak para olarak kullanıldığını, çünkü büyük miktarda emeği küçük, dayanıklı ve kullanışlı bir biçimde somutlaştırdıklarını ileri sürmüştür. Bu modelde kağıt para, neredeyse kendi değeri olmayan ancak devlet kararıyla dolaşımda tutulan altın veya gümüşün bir temsilidir.
"Kağıt para, altın veya parayı temsil eden bir simgedir." (Kapital, I, Kısım III, Bölüm 2, kısım c.)
Üretim
Marx temel üretim faktörlerini şöyle sıralar:
- Emek, "insanın kişisel faaliyeti." (Kapital, I, VII, 1.)
- Emeğin konusu: üzerinde çalışılan şey.
- Emek araçları: aletler, at gibi evcil hayvanlar, özneyi değiştirmek için kullanılan kimyasallar vb.
Bazı emek konuları doğrudan Doğa'dan temin edilebilir: yakalanmamış balık, çıkarılmamış kömür vb. Diğerleri üretimin önceki bir aşamasının sonuçlarıdır; bunlar un veya iplik gibi hammaddeler olarak bilinir. Atölyeler, kanallar ve yollar emek araçları olarak kabul edilir. (Kapital, I, VII, 1.) Kazanlar için kömür, tekerlekler için yağ ve çekilen atlar için saman, emek aracı değil, hammadde olarak kabul edilir.
"Öte yandan, emeğin konusu, deyim yerindeyse, önceki emeğin süzgecinden geçmişse, ona hammadde diyoruz" (Kapital, I, Bölüm VII, kısım 1.)
Emek özneleri ve emek araçları birlikte üretim araçları olarak adlandırılır. Üretim ilişkileri, insanların üretim sürecinin bir parçası olarak birbirlerine karşı benimsedikleri ilişkilerdir. Kapitalizmde ücretli emek ve özel mülkiyet, üretim ilişkileri sisteminin bir parçasıdır.
- Bir ürünün değerinin hesaplanması (fiyat, değer ile karıştırılmamalıdır):
- Eğer emek doğrudan Doğa üzerinde ve ihmal edilebilir değerdeki aletlerle gerçekleştiriliyorsa, ürünün değeri sadece emek zamanıdır. Eğer emek, kendisi de önceki emeğin ürünü olan bir şey üzerinde (yani bir hammadde üzerinde), belli bir değere sahip aletler kullanılarak gerçekleştiriliyorsa, ürünün değeri hammaddenin değeri, artı aletlerin amortismanı ve artı emek zamanıdır. Amortisman, basitçe aletlerin değerini çalışma ömrüne bölerek hesaplanabilir; "örneğin" 1.000 £ değerindeki bir torna tezgahı 10 yıl kullanıldığında ürüne yılda 100 £ oranında değer katar.
, | Nedir: | ürünün değeridir; | |
üretim araçlarının değeridir; | |||
emek zamanıdır. |
Emek değer teorisi
Emek değer teorisi ilk olarak klasik iktisatçılar Adam Smith ve David Ricardo tarafından ortaya atılmış, ancak Marx'ın Kapital adlı eserinde daha da geliştirilmiştir. Değerin emek teorisine göre, bir metanın değeri, onu üretmek için gereken sosyal olarak gerekli emek zamanına eşittir.
Metaların değeri iki kategoriye ayrılır: kullanım değeri ve değişim değeri. Kullanım değeri, bir malın kullanışlılığıdır. Değişim-değeri, bir tür kullanım-değerinin diğer tür kullanım-değerleriyle değiş tokuş edildiği orandır. Ancak, değişim değerleri keyfi olmadığından, malların eşitlenebileceği ortak bir birim olmalıdır. Malların benzersiz kullanım değerleri çıkarıldığında, geriye kalan tek değer, metayı üretmek için gerekli emek zamanıdır.
Soyut emek
Marx'ın değer teorisi, emek tanımıyla klasik görüşten ayrılır. Marx bunu iki farklı türe ayırır: somut ve soyut emek. Somut emek, bir çiftçi ile bir terzinin çalışması gibi emeğin kendine has özellikleri olarak düşünülebilir. Soyut emek ise insan emeğinin genel kavramsallaştırmasıdır. Basit insan emek gücünün harcanmasını temsil eder. Somut emek niteliksel olarak farklı metalar üretir; ancak niteliksel olarak farklı metaların değerlerini niceliksel olarak eşitlemek ve karşılaştırmak için değerlerinin soyut emek açısından ölçülmesi gerekir. Soyut emek, değerin temel birimidir ve Marx'ın emek değer teorisinin temelini oluşturur.
Artı değer
Marx'a göre, kapitalizmde işçiler emek-güçlerine sahiptirler, ancak emek-güçlerini hayata geçirebilecekleri ve kullanım-değerleri üretebilecekleri üretim araçlarına sahip değildirler. Sonuç olarak, işçiler emeklerini satmak zorunda kalmakta ve emeklerine yabancılaşmaktadırlar. Kapitalist, işçiler tarafından yaratılan kullanım değerlerini alır. Ancak kapitalist bu malları kullanım değerleri için değil, değişim değerleri için istemektedir. Marx'a göre kapitalistler kâr ya da artı-değer peşindedir. Ancak, hiçbir artı değer doğal olarak yaratılamaz. Emek süreci basitçe değeri bir biçimden diğerine dönüştürür. Dolayısıyla, Marx'a göre, kapitalistin artı-değer kazanmasının tek yolu işçilere kullanım değerlerini değil, değişim değerlerini ödemektir. Bu iki değer arasındaki fark, üretilen artı-değerdir.
Teknik ilerlemenin etkisi
Marx'a göre, tipik bir işçinin belirli bir sürede ürettiği gerçek ürün (yani kullanım değeri) miktarı emeğin üretkenliğidir. Kapitalizm altında artma eğilimi göstermiştir. Bunun nedeni, işletme ölçeğindeki artış, işgücünün uzmanlaşması ve makinelerin kullanılmaya başlanmasıdır. Bunun hemen sonucu, belirli bir ürünün değerinin düşme eğiliminde olmasıdır, çünkü onu üretmek için gerekli emek zamanı azalır. Belirli bir süre içinde emek daha fazla ürün üretir, ancak her birim daha az değere sahiptir; zaman başına yaratılan toplam değer aynı kalır. Bu, geçim araçlarının ucuzlaması anlamına gelir; dolayısıyla emek gücünün ya da gerekli emek zamanının değeri azalır. Eğer iş gününün uzunluğu aynı kalırsa, bu artı emek süresinde ve artı değer oranında bir artışa neden olur.
Teknolojik ilerleme, bir iş kurmak için gereken sermaye miktarını artırma eğilimindedir ve sermayenin giderek daha büyük bir kısmının emek (değişken sermaye) yerine üretim araçlarına (sabit sermaye) harcanmasına neden olur. Marx bu iki tür sermayenin oranını sermayenin bileşimi olarak adlandırmıştır.
Marksist iktisatta güncel teorileştirme
Marx'ın iktisadı, neredeyse Marx'ın ölümünden itibaren pek çok kişi tarafından üzerine inşa edilmiştir. Das Kapital'in ikinci ve üçüncü ciltleri, Marx'ın notları temel alınarak yakın çalışma arkadaşı Friedrich Engels tarafından düzenlendi. Marx'ın Artı-Değer Teorileri Karl Kautsky tarafından derlenmiştir. Marks'ın değer teorisi ve pozitif matrisin pozitif öz vektörü üzerine Perron-Frobenius teoremi, Marks ekonomisinin matematiksel incelemeleri için temeldir. Sömürü (artı emek) ve kâr arasındaki ilişki artan bir karmaşıklıkla modellenmiştir.
Marksist ekonomi alanında bir veya daha fazla ders veren veya Marksist olarak tanımladıkları bir bakış açısıyla diğer konularda bir veya daha fazla ekonomi dersi veren üniversiteler şunlardır Colorado Devlet Üniversitesi, Yeni Sosyal Araştırmalar Okulu, Londra Üniversitesi, SOAS, Rio de Janeiro Federal Üniversitesi, Campinas Devlet Üniversitesi, Maastricht Üniversitesi, Bremen Üniversitesi, Kaliforniya Üniversitesi, Leeds Üniversitesi, Maine Üniversitesi, Manchester Üniversitesi, Massachusetts Amherst Üniversitesi, Boston Massachusetts Üniversitesi, Missouri Üniversitesi-Kansas City, Sheffield Üniversitesi, Utah Üniversitesi, Kalküta Üniversitesi ve York Üniversitesi (Toronto)
İngilizce dergiler arasında Kapital ve Sınıf, Tarihsel Materyalizm, Aylık İnceleme, Marksizmi Yeniden Düşünmek, Radikal Politik Ekonomi Üzerine Bir İnceleme ve Politik Ekonomi Çalışmaları sayılabilir.
Eleştiriler
Klasik Marksist iktisada yönelik eleştirilerin çoğu, Marx'ın orijinal teorisini revize eden Marksist iktisatçılardan ya da Avusturya İktisat Okulu'ndan gelmiştir. 1898'de yazan V. K. Dmitriev, 1906-07'de yazan Ladislaus von Bortkiewicz ve sonraki eleştirmenler, Marx'ın emek değer teorisinin ve kâr oranının düşme eğilimi yasasının içsel olarak tutarsız olduğunu iddia ettiler. Başka bir deyişle, eleştirmenler Marx'ın teorik öncüllerinden aslında çıkmayan sonuçlar çıkardığını iddia etmektedir. Bu iddia edilen hatalar düzeltildiğinde, toplam fiyat ve kârın toplam değer ve artı değer tarafından belirlendiği ve bunlara eşit olduğu sonucu artık doğru değildir. Bu sonuç, işçilerin sömürülmesinin kârın tek kaynağı olduğu yönündeki teorisinin sorgulanmasına yol açmaktadır.
Kapitalizmde kâr oranının Marx'ın öngördüğü gibi düşme eğiliminde olup olmadığı tartışma konusudur. N. Okishio, 1961 yılında, kapitalistlerin maliyet düşürücü teknikler izlemesi ve reel ücretin artmaması durumunda kâr oranının artması gerektiğini gösteren bir teorem (Okishio teoremi) geliştirmiştir.
Tutarsızlık iddiaları, 1970'lerden bu yana Marksist iktisadın ve onu çevreleyen tartışmaların önemli bir özelliği olmuştur.
Marksist iktisada yönelik eleştirilerin çoğu, 20. yüzyılda Marksist iktisadi ve siyasi doktrine bağlılığını ilan eden ülkelerde gözlemlenen çelişkilerden kaynaklanmaktadır. Bu ülkelerdeki yaygın mal kıtlığının ve çok temel mallar için ikinci ekonomilerin (karaborsa) yaygınlığının analizi, "kıtlık ekonomisi" teriminin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Paul Dembinski, Marx'ın değerin emek teorisinde merkezi bir kavram olan ve bu ekonomilerde doğru bir şekilde değerlendirildiği takdirde düşüşlerini açıklamaya yardımcı olan "emek değerini" tutarsız bir şekilde belirlediğine dikkat çekti.
Ekonomide alaka düzeyi
George Stigler ve Robert Solow gibi iktisatçılara göre, Marksist iktisat modern iktisatla ilgili değildir, "neredeyse hiçbir etkisi yoktur", sadece "modern iktisatçıların küçük bir azınlığını temsil eder" ve "alakasız bir çıkmaz sokaktır".
Neo-Marksist iktisat
"Neo-Marksist", "post-Marksist" ve "radikal politik iktisat" terimleri ilk olarak 1970'ler ve 1980'lerde Marksist iktisat düşüncesinden kaynaklanan farklı bir iktisat teorisi geleneğine atıfta bulunmak için kullanılmıştır. Kalkınma ekonomisine neo-Marksist yaklaşım, bağımlılık ve dünya sistemleri teorileriyle bağlantılıdır. Bu durumlarda, onu Marksist olarak sınıflandıran 'sömürü', klasik Marksizmin normal 'iç' sömürüsünden ziyade dışsal bir sömürüdür.
Endüstriyel ekonomide, neo-Marksist yaklaşım kapitalizmin rekabetçi doğasından ziyade tekelci ve oligarşik doğasını vurgulamaktadır. Bu yaklaşım Michał Kalecki, Josef Steindl, Paul A. Baran ve Paul Sweezy ile ilişkilendirilmektedir.
Marc Fleurbaey, Samuel Bowles, David Gordon, John Roemer, Herbert Gintis, Jon Elster ve Adam Przeworski gibi teorisyenler, sömürü ve sınıf çatışması gibi Marksist kavramları ortaya koymak için oyun teorisi ve matematiksel modelleme de dahil olmak üzere neoklasik iktisat tekniklerini benimsemişlerdir.
Neo-Marksist yaklaşım, Joan Robinson gibi post-Keynesyenlerden ve Piero Sraffa'nın neo-Ricardocu ekolünden Marksist olmayan ya da "burjuva" iktisadını entegre etmiştir. Polonyalı ekonomistler Michał Kalecki, Rosa Luxemburg, Henryk Grossman, Adam Przeworski ve Oskar Lange bu ekolde, özellikle de eksik tüketim teorilerinin geliştirilmesinde etkili olmuşlardır. Çoğu resmi komünist parti neo-Marksist teorileri "burjuva ekonomisi" olarak kınarken, bazı neo-Marksistler sosyalist ya da Üçüncü Dünya'nın gelişmekte olan hükûmetlerine danışman olarak hizmet etmiştir. Neo-marksist teoriler de Emperyalizm çalışmalarında etkili olmuştur.
İç tutarsızlıklara işaret eden eleştirmenler arasında Paul Sweezy, Nobuo Okishio, Ian Steedman, John Roemer, Gary Mongiovi ve David Laibman gibi eski ve mevcut Marksist ve/veya Sraffçı iktisatçılar yer almakta ve alanın Marx'ın Kapital'de sunduğu ve geliştirdiği orijinal biçimiyle politik ekonomi eleştirisi yerine Marksist iktisadın kendi doğru versiyonlarına dayandırılmasını önermektedirler.
Marx'ın değer teorisinin zamansal tek-sistem yorumunun savunucuları, sözde tutarsızlıkların aslında yanlış yorumlamanın sonucu olduğunu iddia ederler; Marx'ın teorisi "zamansal" ve "tek-sistem" olarak anlaşıldığında, iddia edilen iç tutarsızlıkların ortadan kalktığını savunurlar. Tartışmanın yakın tarihli bir incelemesinde, zamansal tek-sistem yorumu'nun bir savunucusu "tutarsızlık kanıtlarının artık savunulmadığı; Marx'a karşı tüm davanın yorum meselesine indirgendiği" sonucuna varmaktadır. Tartışmanın yakın tarihli bir incelemesinde, zamansal tek-sistem yorumu'nun bir savunucusu "tutarsızlık kanıtlarının artık savunulmadığı; Marx'a karşı tüm davanın yorum meselesine indirgendiği" sonucuna varmaktadır.
Ortodoks Marksist bir iktisatçı olmasına rağmen Maurice Dobb'da bu akımla ilişkilendirilmiştir.
Kavramlar
Büyük işletmeler, maliyetleri düşürmek, reklam yapmak ve ürünlerini pazarlamak için rekabet ederken satış fiyatlarını yüksek seviyelerde tutabilir. Ancak rekabet, birkaç gerçek tekel haricinde, çeşitli pazarları paylaşan birkaç büyük sermaye oluşumuyla genellikle sınırlıdır. Ortaya çıkan ekonomik fazlalıklar, tüketicilerin daha fazla harcamasıyla karşılanamaz. Bu nedenle, üretim fazlasının iş dünyasının seçkinlerinin elinde yoğunlaşması, emperyalist ve militarist hükûmet eğilimlerine yönelik olmalıdır ki bu da üretim fazlasını kullanmanın en kolay ve en emin yoludur.
Sömürü, düşük ücretli çalışanlara ve başta azınlıklar olmak üzere ülke içindeki gruplara odaklanmaktadır. Ortalama gelirliler, üretim dürtüsündeki baskıların insan ilişkilerini yok ettiğini, daha geniş bir yabancılaşma ve düşmanlığa yol açtığını görüyor. Tüm sistem büyük ölçüde irrasyoneldir çünkü bireyler rasyonel kararlar alabilse de nihai sistemik hedefler rasyonel değildir. Keynesyen tam istihdam politikaları izlendiği sürece sistem işlemeye devam eder, ancak az gelişmiş ülkelerin yeni sömürgeci tahakkümün kısıtlamalarından kurtulması istikrarı tehdit etmeye devam eder.
Emek değer teorisi
Paul Alexander Baran, tekelci sermayenin hakimiyetinin ortaya çıkardığı yeni karmaşıklıklarla, özellikle de tekelci kapitalizmin düşük kapasite kullanımıyla ilişkili olacağı ve dolayısıyla potansiyel artığın tipik olarak gerçekleşen artıktan çok daha büyük olacağı yönündeki teorik öngörüyle başa çıkmak için potansiyel ekonomik artık kavramını ortaya atmıştır. Paul Alexander Baran, Paul Sweezy ile birlikte bu yeniliğin önemini, Marx'ın emek değeri kavramıyla tutarlılığını ve Marx'ın artı değer kategorisiyle tamamlayıcı ilişkisini detaylandırdı.
Paul Alexander Baran'ın kategorilerine göre:
- Fiili ekonomik fazla: "toplumun fiili cari üretimi ile fiili cari tüketimi arasındaki fark." Dolayısıyla, cari tasarruf veya birikime eşittir.
- Potansiyel ekonomik fazla: "Belirli bir doğal ve teknik ortamda, istihdam edilebilir üretken kaynakların yardımıyla üretilebilecek çıktı ile temel tüketim olarak kabul edilebilecek çıktı arasındaki fark."
Paul Alexander Baran ayrıca, yalnızca rasyonel olarak planlanmış sosyalist bir toplumda işlevsel hale getirilebilecek bir kategori olan planlanmış artı kavramını da ortaya atmıştır. Bu, "mevcut tüm üretken kaynakların planlı 'optimal' kullanımı koşulları altında, tarihsel olarak verili bir doğal ve teknolojik ortamda toplumun mevcut 'optimum' çıktısı ile seçilmiş bazı 'optimal' tüketim hacmi arasındaki fark" olarak tanımlanmıştır.
Paul Alexander Baran, Büyümenin Ekonomi Politiği adlı eserinde az gelişmiş ekonomileri (ya da günümüzde daha iyimser bir ifadeyle "gelişmekte olan ekonomiler" olarak adlandırılan ekonomileri) analiz etmek için artık kavramını kullanmıştır.
Ayrıca bakınız
Dipnotlar
- ^ Wolff and Resnick, Richard and Stephen (August 1987). Economics: Marxian versus Neoclassical. The Johns Hopkins University Press. s. 130. ISBN .
Marxian theory (singular) gave way to Marxian theories (plural).
- ^ . The New School. 29 Nisan 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ağustos 2007.
- ^ Munro, John. "Some Basic Principles of Marxian Economics" (PDF). University of Toronto. 18 Kasım 2001 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 23 Ağustos 2007.
- ^ Described in and Gérard Duménil, 2008, "Marx's analysis of capitalist production," , 2nd Edition. Abstract. 11 Ocak 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Robert M. Solow, "The Wide, Wide World of Wealth, "New York Times, March 28, 1988, excerpt 24 Ağustos 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (from a review of , 1987).
- ^ a b Stigler, George J. (December 1988). "Palgrave's Dictionary of Economics". Journal of Economic Literature. American Economic Association. 26 (4): 1729-36. JSTOR 2726859.
- ^ Schefold, Bertram (1992). The Relation between the Rate of Profit and the Rate of Interest: A Reassessment after the Publication of Marx's Manuscript of the Third Volume of Das Kapital. Springer Link. ss. 127-129.
- ^ Dembinsky, Pawel H. (1991). The Logic of The Planned Economy. Oxford: Clarendon Press. ss. 22-23. ISBN .
- ^ Heilbroner 2000, s. 164.
- ^ Screpanti & Zamagni 2005, s. 474.
- ^ See , quoted in: Kubota, Ken: Die dialektische Darstellung des allgemeinen Begriffs des Kapitals im Lichte der Philosophie Hegels. Zur logischen Analyse der politischen Ökonomie unter besonderer Berücksichtigung Adornos und der Forschungsergebnisse von , , , und (PDF) 23 Mayıs 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., in: Beiträge zur Marx-Engels-Forschung. Neue Folge 2009, pp. 199–224, DOI:10.4444/100.100.de, here p. 199.
- ^ Angus Maddison, Phases of Capitalist Development. Oxford, 1982. p. 256, note.
- ^ Capital, Vol I, Chap I (p. 39 in the Progress Publishers, Moscow, edition).
- ^ "Capital Volume 1" (PDF). 4 Haziran 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 28 Eylül 2023.
- ^ a b c Foster, John Bellamy; Burkett, Paul (1 Kasım 2018). "Value Isn't Everything". Monthly Review: 1-17. doi:10.14452/mr-070-06-2018-10_1. ISSN 0027-0520.
- ^ a b c d e f Marx, Karl (2020). (Ed.). Capital (abridged bas.). Oxford University Press. ISBN . OCLC 1237770778. 7 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Eylül 2023.
- ^ Fujimori, Y. (1982). "Modern Analysis of Value Theory". Lecture Notes in Economics and Mathematical Systems. Springer.
- ^ Yoshihara, Naoki (14 Mayıs 2014). "A Progressive Report on Marxian Economic Theory: On the Controversies in Exploitation Theory since Okishio (1963)" (PDF). umass.edu (Working Paper). University of Massachusetts AMHERST. 20 Ocak 2022 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 28 Eylül 2023.
- ^ Schools 7 Ekim 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. HETecon.com. Retrieved on: August 23, 2007.
- ^ [1] 28 Nisan 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. Heterodox Economics Directory. Retrieved on: April 28, 2023
- ^ V. K. Dmitriev, 1974 (1898), Economic Essays on Value, Competition and Utility. Cambridge: Cambridge Univ. Press.
- ^ Ladislaus von Bortkiewicz, 1952 (1906–1907), "Value and Price in the Marxian System", International Economic Papers 2, 5–60; Ladislaus von Bortkiewicz, 1984 (1907), "On the Correction of Marx’s Fundamental Theoretical Construction in the Third Volume of Capital". In Eugen von Böhm-Bawerk 1984 (1896), Karl Marx and the Close of his System, Philadelphia: Orion Editions.
- ^ M. C. Howard and J. E. King. (1992) A History of Marxian Economics: Volume II, 1929–1990, chapter 12, sect. III. Princeton, NJ: Princeton Univ. Press.
- ^ M. C. Howard and J. E. King. (1992) A History of Marxian Economics: Volume II, 1929–1990, chapter 7, sects. II–IV. Princeton, NJ: Princeton Univ. Press.
- ^ See M. C. Howard and J. E. King, 1992, A History of Marxian Economics: Volume II, 1929–1990. Princeton, NJ: Princeton Univ. Press.
- ^ W. Charemza, C. M. Davis (1989). Models of Disequilibrium and Shortage in Centrally Planned Economies. Chapman & Hall.
- ^ Dembinski, Paul H. (1991). The Logic of The Planned Economy. Oxford: Clarendon Press. ss. 22-23. ISBN .
- ^ Robert M. Solow, "The Wide, Wide World of Wealth, "New York Times, March 28, 1988, excerpt 24 Ağustos 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Foster-Carter, A. 1973. "Neo-Marxist Approaches to Development and Underdevelopment." 3(1).
- ^ Taylor, John. 1974. "Neo-Marxism and Underdevelopment — A Sociological Phantasy." 4(1):5–23.
- ^ a b , and . 2009. Capital as power: a study of order and creorder. . p. 50.
- ^ Baran, P. and Sweezy, P. (1966). : An essay on the American economic and social order, Monthly Review Press, New York
- ^ Jonathan Nitzan and Shimshon Bichler. Capital as power: a study of order and creorder. Taylor & Francis, 2009, p. 50
- ^ . 1985. "Post-marxian economics: Labour, learning and history." 24(3). p. 507.
- ^ Wolff, Richard D., and Stephen Cullenberg. 1986. "Marxism and Post-Marxism." 15(Fall):126–35.
- ^ Barry Stewart Clark, Political economy: a comparative approach, ABC-CLIO, 1998, p. 67.
- ^ "Only one conclusion is possible, namely, that the Marxian method of transformation [of commodity values into prices of production] is logically unsatisfactory." Paul M. Sweezy, 1970 (1942), The Theory of Capitalist Development, p. 15. New York: Modern Reader Paperbacks.
- ^ Nobuo Okishio, 1961, "Technical Changes and the Rate of Profit," Kobe University Economic Review 7, pp. 85–99.
- ^ "[P]hysical quantities ... suffice to determine the rate of profit (and the associated prices of production) .... [I]t follows that value magnitudes are, at best, redundant in the determination of the rate of profit (and prices of production)." "Marx’s value reasoning––hardly a peripheral aspect of his work––must therefore be abandoned, in the interest of developing a coherent materialist theory of capitalism." Ian Steedman, 1977, Marx after Sraffa, pp. 202, 207. London: New Left Books.
- ^ "[The falling-rate-of-profit] position is rebutted in Chapter 5 by a theorem which states that ... competitive innovations result in a rising rate of profit. There seems to be no hope for a theory of the falling rate of profit within the strict confines of the environment that Marx suggested as relevant." John Roemer, Analytical Foundations of Marxian Economic Theory, p. 12. Cambridge: Cambridge Univ. Press, 1981.
- ^ Mongiovi, Gary (2002). . Review of Radical Political Economics. 34 (4): 393-416. doi:10.1177/048661340203400401. 6 Mayıs 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi.
"Marx did make a number of errors in elaborating his theory of value and the profit rate .... [H]is would-be Temporal Single System defenders ... camouflage Marx’s errors." "Marx’s value analysis does indeed contain errors." (abstract)
- ^ "An Error II is an inconsistency, whose removal through development of the theory leaves the foundations of the theory intact. Now I believe that Marx left us with a few Errors II." , "Rhetoric and Substance in Value Theory" in Alan Freeman, , and (eds.), The New Value Controversy and the Foundations of Economics, Cheltenham, UK: Edward Elgar, 2004, p. 17
- ^ See , Reclaiming Marx's "Capital": A Refutation of the Myth of Inconsistency, esp. pp. 210–11.
- ^ Andrew Kliman, Reclaiming Marx's "Capital", Lanham, MD: Lexington Books, p. 208, emphases in original.
- ^ , and . 2012. "Some Theoretical Implications 21 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde .," edited by . 64(3).
- ^ a b Baran, Paul A. (1957). The Political Economy of Growth. New York: Monthly Review Press. ss. 22-23, 41-42.
Ekonomi veya finans ile ilgili bu madde seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Marksist iktisat veya Marksist iktisat okulu politik iktisadi dusuncenin heterodoks bir okuludur Temelleri Karl Marx in ekonomi politik elestirisine kadar uzanmaktadir Bununla birlikte ekonomi politik elestirmenlerinin aksine Marksist iktisatcilar ekonomi kavramini ilk bakista kabul etme egilimindedir Marksist ekonomi birkac farkli teoriden olusur ve bazen birbirlerine karsit olan birden fazla dusunce okulunu icerir bircok durumda Marksist analiz diger ekonomik yaklasimlari tamamlamak veya desteklemek icin kullanilir Ekonomik olarak Marksist olmak icin siyasi olarak Marksist olmak gerekmediginden iki sifat esanlamli olmaktan ziyade kullanimda bir arada bulunur Anlamsal bir alani paylasirken ayni zamanda hem yananlamsal hem de duzanlamsal farkliliklara izin verir Marksist iktisat kapitalizmdeki krizin analizi arti urunun ve arti degerin cesitli ekonomik sistemlerdeki rolu ve dagilimi ekonomik degerin dogasi ve kokeni sinif ve sinif mucadelesinin ekonomik ve siyasi surecler uzerindeki etkisi ve ekonomik evrim sureci ile cesitli sekillerde ilgilenir Marksist iktisat ozellikle akademide siyasi bir ideoloji olarak Marksizm den ve Marksist dusuncenin normatif yonlerinden ayrilir bu Marx in iktisat ve ekonomik kalkinmayi anlamaya yonelik ozgun yaklasiminin kendi devrimci sosyalizm savunusundan entelektuel olarak bagimsiz oldugu gorusunu yansitir Marksist iktisatcilar tamamen Marx in ve diger yaygin olarak bilinen Marksistlerin eserlerine dayanmazlar ancak bir dizi Marksist ve Marksist olmayan kaynaktan yararlanirlar Heterodoks bir ekol olarak kabul edilen Marksist ekol tutarsizlik basarisiz ongoruler ve 20 yuzyilda sozde komunist ulkelerin ekonomik planlamalarinin incelenmesi ile ilgili iddialarla elestirilmistir George Stigler ve Robert Solow gibi iktisatcilara gore Marksist iktisat modern iktisatla ilgili degildir neredeyse hicbir etkisi yoktur ve sadece modern iktisatcilarin kucuk bir azinligini temsil etmektedir Bununla birlikte Marx okulunun bazi fikirleri kuresel ekonominin ana akim anlayisina katkida bulunmustur Marksist iktisatta gelistirilen bazi kavramlar ozellikle de sermaye birikimi ve is dongusuyle ilgili olanlar kapitalist sistemlerde kullanilmak uzere uyarlanmistir Joseph Schumpeter in yaratici yikim kavrami buna bir ornektir Marx in ekonomi politigin elestirisine dair Das Kapital Kapital Ekonomi Politigin Elestirisi uc ciltten olusmaktaydi ve bunlardan sadece ilk cildi Marx hayattayken 1867 yayimlandi digerleri ise Friedrich Engels tarafindan Marx in notlarindan yararlanilarak yayimlandi Marx in erken donem calismalarindan biri olan Ekonomi Politigin Elestirisi buyuk olcude Das Kapital e ozellikle de 1 cildin basina dahil edilmistir Marx in Das Kapital i yazmaya hazirlanirken aldigi notlar 1939 yilinda Grundrisse adiyla yayimlanmistir Marx in klasik iktisat elestirisiMarx in ekonomi politik elestirisi kendi doneminin en taninmis ekonomistleri olan Ingiliz ahlak filozofu ve ekonomist Adam Smith ile David Ricardo nun calismalarini cikis noktasi olarak almistir Uluslarin Zenginligi adli eserinde Smith piyasa ekonomisinin en onemli ozelliginin uretken yeteneklerde hizli bir buyumeye izin vermesi oldugunu savunmustur Smith buyuyen bir piyasanin daha buyuk bir isbolumunu yani isletmelerin ve veya iscilerin uzmanlasmasini tesvik ettigini ve bunun da daha fazla uretkenlige yol actigini iddia etmistir Smith genel olarak isciler hakkinda cok az sey soylemis olsa da artan is bolumunun bir noktada is bolumu genisledikce isleri gittikce daralanlara zarar verebilecegini belirtmistir Smith laissez faire ekonomisinin zaman icinde dogal olarak kendini duzeltecegini savunmustur Marx Smith i takip ederek kapitalizmin en onemli faydali ekonomik sonucunun uretkenlik becerilerindeki hizli buyume oldugunu iddia etmistir Marx kapitalizm daha uretken hale geldikce emekcilerin zarar gorebilecegi fikrini de buyuk olcude genisletmistir Ayrica Marx Arti Deger Teorileri nde sunlari belirtmistir Adam Smith in arti deger ve dolayisiyla sermaye analizinde Fizyokratlarin otesine gecerek buyuk bir ilerleme kaydettigini goruyoruz Onlara gore arti degeri yaratan yalnizca belirli bir tur somut emektir tarimsal emek Ama Adam Smith e gore degeri yaratan genel toplumsal emektir hangi kullanim degerlerinde kendini gosterirse gostersin sadece gerekli emek miktaridir Arti deger ister kar ister rant ya da ikincil bir bicim olan faiz bicimini alsin emegin maddi kosullarinin sahipleri tarafindan canli emekle degisiminde el konulan bu emegin bir parcasindan baska bir sey degildir Malthus un Nufus Ilkesi Uzerine Bir Deneme kitabinda nufus artisinin isciler icin gecimlik duzeyde ucretlerin temel nedeni oldugunu iddia etmesi Marx i alternatif bir ucret belirleme teorisi gelistirmeye tesvik etmistir Malthus nufus artisina dair tarihsel bir teori sunarken Marx kapitalizmdeki goreli nufus fazlasinin ucretleri nasil gecimlik seviyelere itme egiliminde olduguna dair bir teori sunmustur Marx bu goreli nufus fazlasinin biyolojik nedenlerden degil Malthus ta oldugu gibi ekonomik nedenlerden kaynaklandigini dusunuyordu Bu ekonomik temelli arti nufus teorisi genellikle Marx in yedek emek ordusu teorisi olarak adlandirilir Ricardo kapitalizm icinde bir bolusum teorisi gelistirmistir yani toplumun ciktisinin toplum icindeki siniflara nasil dagitildigina dair bir teori Bu teorinin en olgun versiyonu Ekonomi Politigin ve Vergilendirmenin Ilkeleri nde 1817 uretilen herhangi bir nesnenin degerinin nesnede somutlasan emege esit oldugu bir emek deger teorisine dayaniyordu ve Smith de bir emek deger teorisi sunmustu ancak bu sadece eksik bir sekilde gerceklestirilmisti Ricardo nun ekonomi teorisinde dikkat ceken bir diger nokta da karin toplumun uretiminden bir kesinti oldugu ve ucretlerle karin ters orantili oldugudur kardaki artis ucretlerdeki dusus pahasina gerceklesir Marx Kapital de bulunan resmi ekonomik analizin cogunu Ricardo nun ekonomi teorisi uzerine insa etmistir Marx ayrica toplumun uretim gucunun tam olarak gerceklesmesini engelleyen temel faktorler olarak gordugu burjuva ekonomisinin iki ozelligini elestirmistir uretim araclarinin mulkiyeti ve ekonominin karisikliklara ve fazlaliga yol acan sozde irrasyonel isleyisi Toplum tum uretim araclarina el koyarak ve bunlari planli bir sekilde kullanarak kendisini ve tum uyelerini kendilerinin urettigi ancak karsi konulmaz bir yabanci guc olarak karsilarina cikan bu uretim araclari tarafindan tutulduklari esaretten kurtardiginda Friedrich Engels Anti DuhringMarksist iktisatcilara gore Marx in ekonomi politik elestirisiBazilarina gore Marx bir metanin degerinin ona harcanan toplumsal olarak gerekli emek zamani oldugunu savunan bir emek deger teorisi kullanmistir Bu modelde kapitalistler iscilere urettikleri metalarin tam degerini odemezler bunun yerine isciye yalnizca gerekli emegin karsiligini verirler iscinin ucreti yalnizca su anda calismasini ve gelecekte ailesini bir grup olarak surdurmek icin gerekli gecim araclarini kapsar Bu gerekli emek zorunlu olarak tam is gununun sadece bir kismidir geri kalani arti emek kapitalist tarafindan kar olarak cebe indirilecektir Marx bir iscinin urettigi deger ile aldigi ucret arasindaki farkin arti deger olarak bilinen bir tur odenmemis emek oldugunu teorize etmistir Dahasi Marx piyasalarin toplumsal iliskileri ve uretim sureclerini gizleme egiliminde oldugunu savunur buna meta fetisizmi adini verir Insanlar metalarin son derece farkinda ve genellikle temsil ettikleri iliskiler ve emek hakkinda dusunmuyorlar Marx in analizi ekonomik krizin dikkate alinmasina yol acar Robert Heilbroner Dunyevi Filozoflar adli eserinde Kriz egilimi biz buna is cevrimleri diyoruz Marx in zamanindaki baska hicbir iktisatci tarafindan kapitalizmin dogasinda var olan bir ozellik olarak kabul edilmedi diyor ve ekliyor Her ne kadar gelecekteki olaylar Marx in birbirini izleyen patlama ve cokuslere iliskin ongorusunu kesinlikle dogrulamis olsa da Marx in ekonomik donguler teorisi Richard Goodwin tarafindan Kapital in I cildinin yuzuncu yilinda yayinlanan Bir Buyume Dongusu 1967 adli makalede resmilestirilmistir Marx uretim araclarinin mulkiyeti ile uretimin toplumsal eylemi arasindaki burjuva celiskisini cozmek icin uretim araclarinin toplumsallastirilmasini onermistir Kapitalist ekonominin rahatsizliklarini ortadan kaldirmak icin Marx bireysel tercihlerin toplami tarafindan yonlendirilen kaotik piyasa guclerinin yerini alacak olan ekonominin rasyonel yonetimini onerdi Eger toplumun kapitalist degil de komunist oldugunu dusunursek o zaman sorun toplumun ornegin demiryolu insaati gibi herhangi bir uretim ya da gecim araci saglamayan ve uzun bir sure bir yil ya da daha uzun bir sure boyunca herhangi bir yararli etki yaratmayan toplam yillik uretimden emek uretim araci ve gecim araci ceken is kollarina zarar gormeden ne kadar emek uretim araci ve gecim araci yatirabilecegini onceden hesaplama ihtiyacina gelir Karl Marx Das Kapital 314 315 Metodoloji Marx Georg Wilhelm Friedrich Hegel in calismalarindan uyarladigi bir yontem olan diyalektigi kullanmistir Diyalektik iliski ve degisime odaklanir ve evreni her biri ozunde sabit ve degismez ozelliklere sahip ayri nesnelerden olusmus gibi gormekten kacinmaya calisir Diyalektigin bir bileseni de soyutlamadir organik bir butun olarak dusunulen farklilasmamis bir veri yiginindan ya da sistemden uzerinde dusunulecek ya da atifta bulunulacak kisimlar soyutlanir Biri nesneleri soyutlayabilir ama ayni zamanda ve daha tipik olarak iliskileri ve degisim sureclerini de soyutlayabilir Bir soyutlama genis veya dar olabilir genel veya ozele odaklanabilir ve cesitli bakis acilarindan yapilabilir Ornegin bir satis alicinin veya saticinin bakis acisindan soyutlanabilir ve belirli bir satis veya genel olarak satislar soyutlanabilir Bir diger bilesen ise kategorilerin diyalektik olarak cikarilmasidir Marx Hegel in formlar olan kategoriler kavramini ekonomi icin kullanir Meta bicimi para bicimi sermaye bicimi burjuva iktisatcilari tarafindan yapildigi gibi dissal bir sekilde kavranmak yerine sistematik olarak cikarilmalidir Bu Hegel in Kant in transandantal felsefesine yonelttigi elestiriye karsilik gelir Marx tarihi birkac asamadan gecmis olarak degerlendirmistir Donemlendirmesinin detaylari eserleri arasinda biraz farklilik gosterse de temelde soyledir Ilkel Komunizm Koleci toplumlar Feodalizm Kapitalizm Sosyalizm Komunizm kapitalizm simdiki asama komunizm ise gelecek Marx oncelikle kapitalizmi tanimlamakla mesgul olmustur Tarihciler kapitalizmin baslangicini yaklasik 1450 ile 17 yuzyil arasina yerlestirmektedir Marx metayi bir pazarda satilmak uzere uretilen insan emegi urunu olarak tanimlar ve insan emeginin pek cok urunu metadir Marx ekonomi uzerine temel eseri Kapital e metalar uzerine bir tartismayla baslamistir Birinci Bolum Metalar adini tasimaktadir Emtia Kapitalist uretim tarzinin hukum surdugu toplumlarin zenginligi kendisini muazzam bir meta birikimi olarak sunar ve bunun birimi tek bir metadir Kapital Cilt I in ilk cumlesi Metalarin mubadele edildikleri zamanki degisim degerlerinde kendini gosteren ortak madde onlarin degeridir Kapital I Kisim I Bolum 1 Bir metanin degeri Marx in kullanim degeri ve deger olarak adlandirdigi iki farkli sekilde dusunulebilir Bir malin kullanim degeri bazi pratik amaclari yerine getirmeye yaramasidir ornegin bir yiyecegin kullanim degeri besleyici ve zevkli bir tat saglamasidir bir cekicin kullanim degeri civi cakabilmesidir Ote yandan deger bir malin diger mallara kiyasla degerinin olcusudur Metalarin birbirleriyle takas edilme orani olan degisim degeri ile yakindan iliskilidir ancak ozdes degildir deger daha genel bir soyutlama duzeyindedir degisim degeri ise bunun bir gerceklesmesi ya da bicimidir Marx eger deger tum metalar icin ortak bir ozellikse o zaman degerin turetildigi onu belirleyen her seyin tum metalar icin ortak olmasi gerektigini savunmustur Marx a gore tum metalarda ortak olan tek sey insan emegidir hepsi insan emegiyle uretilir Marx bir metanin degerinin basitce onu uretmek icin gereken insan emegi miktari oldugu sonucuna varmistir Boylece Marx selefleri Ricardo ve MacCulloch gibi bir emek deger teorisini benimsedi Marx in kendisi de teorinin varligini en azindan 1739 veya 1740 civarinda Londra da yayinlanan Genel Olarak Paranin Faizi ve Ozellikle Kamu Fonlari Uzerine Bazi Dusunceler adli anonim bir esere kadar takip etti Marx deger teorisinin gecerliligine bazi kisitlamalar getirmistir teorinin gecerli olabilmesi icin metanin ise yaramaz bir madde olmamasi gerektigini soylemistir ve degerini belirleyen belirli bir bireysel metanin uretiminde harcanan gercek emek miktari degil ortalama enerji ve yetenege sahip ortalama yogunlukta calisan gunun gecerli tekniklerini kullanan bir iscinin onu uretmek icin ihtiyac duyacagi emek miktaridir Yasanin resmi ifadesi soyledir Bir metanin degeri uretimi icin gerekli olan ortalama toplumsal emek zamanina esittir Marx in iddiasi oldukca genel bir soyutlama duzeyinde metalarin deger uzerinden degis tokus edilme egiliminde olduguydu yani degeri V olan A Metasi B Metasi ile takas edilirse degeri ayni V olan bir miktar B Metasi getirme egiliminde olacaktir Ancak ozel kosullar bu kuraldan sapmaya neden olacaktir Para Marx altin gibi metalik paranin bir meta oldugunu ve degerinin onu uretmek madenini cikarmak eritmek vb icin gerekli emek zamani oldugunu savunmustur Marx altin ve gumusun geleneksel olarak para olarak kullanildigini cunku buyuk miktarda emegi kucuk dayanikli ve kullanisli bir bicimde somutlastirdiklarini ileri surmustur Bu modelde kagit para neredeyse kendi degeri olmayan ancak devlet karariyla dolasimda tutulan altin veya gumusun bir temsilidir Kagit para altin veya parayi temsil eden bir simgedir Kapital I Kisim III Bolum 2 kisim c Uretim Marx temel uretim faktorlerini soyle siralar Emek insanin kisisel faaliyeti Kapital I VII 1 Emegin konusu uzerinde calisilan sey Emek araclari aletler at gibi evcil hayvanlar ozneyi degistirmek icin kullanilan kimyasallar vb Bazi emek konulari dogrudan Doga dan temin edilebilir yakalanmamis balik cikarilmamis komur vb Digerleri uretimin onceki bir asamasinin sonuclaridir bunlar un veya iplik gibi hammaddeler olarak bilinir Atolyeler kanallar ve yollar emek araclari olarak kabul edilir Kapital I VII 1 Kazanlar icin komur tekerlekler icin yag ve cekilen atlar icin saman emek araci degil hammadde olarak kabul edilir Ote yandan emegin konusu deyim yerindeyse onceki emegin suzgecinden gecmisse ona hammadde diyoruz Kapital I Bolum VII kisim 1 Emek ozneleri ve emek araclari birlikte uretim araclari olarak adlandirilir Uretim iliskileri insanlarin uretim surecinin bir parcasi olarak birbirlerine karsi benimsedikleri iliskilerdir Kapitalizmde ucretli emek ve ozel mulkiyet uretim iliskileri sisteminin bir parcasidir Bir urunun degerinin hesaplanmasi fiyat deger ile karistirilmamalidir Eger emek dogrudan Doga uzerinde ve ihmal edilebilir degerdeki aletlerle gerceklestiriliyorsa urunun degeri sadece emek zamanidir Eger emek kendisi de onceki emegin urunu olan bir sey uzerinde yani bir hammadde uzerinde belli bir degere sahip aletler kullanilarak gerceklestiriliyorsa urunun degeri hammaddenin degeri arti aletlerin amortismani ve arti emek zamanidir Amortisman basitce aletlerin degerini calisma omrune bolerek hesaplanabilir ornegin 1 000 degerindeki bir torna tezgahi 10 yil kullanildiginda urune yilda 100 oraninda deger katar value mp lt displaystyle value mp lt Nedir value displaystyle value urunun degeridir mp displaystyle mp uretim araclarinin degeridir lt displaystyle lt emek zamanidir Emek deger teorisi Emek deger teorisi ilk olarak klasik iktisatcilar Adam Smith ve David Ricardo tarafindan ortaya atilmis ancak Marx in Kapital adli eserinde daha da gelistirilmistir Degerin emek teorisine gore bir metanin degeri onu uretmek icin gereken sosyal olarak gerekli emek zamanina esittir Metalarin degeri iki kategoriye ayrilir kullanim degeri ve degisim degeri Kullanim degeri bir malin kullanisliligidir Degisim degeri bir tur kullanim degerinin diger tur kullanim degerleriyle degis tokus edildigi orandir Ancak degisim degerleri keyfi olmadigindan mallarin esitlenebilecegi ortak bir birim olmalidir Mallarin benzersiz kullanim degerleri cikarildiginda geriye kalan tek deger metayi uretmek icin gerekli emek zamanidir Soyut emek Marx in deger teorisi emek tanimiyla klasik gorusten ayrilir Marx bunu iki farkli ture ayirir somut ve soyut emek Somut emek bir ciftci ile bir terzinin calismasi gibi emegin kendine has ozellikleri olarak dusunulebilir Soyut emek ise insan emeginin genel kavramsallastirmasidir Basit insan emek gucunun harcanmasini temsil eder Somut emek niteliksel olarak farkli metalar uretir ancak niteliksel olarak farkli metalarin degerlerini niceliksel olarak esitlemek ve karsilastirmak icin degerlerinin soyut emek acisindan olculmesi gerekir Soyut emek degerin temel birimidir ve Marx in emek deger teorisinin temelini olusturur Arti deger Marx a gore kapitalizmde isciler emek guclerine sahiptirler ancak emek guclerini hayata gecirebilecekleri ve kullanim degerleri uretebilecekleri uretim araclarina sahip degildirler Sonuc olarak isciler emeklerini satmak zorunda kalmakta ve emeklerine yabancilasmaktadirlar Kapitalist isciler tarafindan yaratilan kullanim degerlerini alir Ancak kapitalist bu mallari kullanim degerleri icin degil degisim degerleri icin istemektedir Marx a gore kapitalistler kar ya da arti deger pesindedir Ancak hicbir arti deger dogal olarak yaratilamaz Emek sureci basitce degeri bir bicimden digerine donusturur Dolayisiyla Marx a gore kapitalistin arti deger kazanmasinin tek yolu iscilere kullanim degerlerini degil degisim degerlerini odemektir Bu iki deger arasindaki fark uretilen arti degerdir Teknik ilerlemenin etkisi Marx a gore tipik bir iscinin belirli bir surede urettigi gercek urun yani kullanim degeri miktari emegin uretkenligidir Kapitalizm altinda artma egilimi gostermistir Bunun nedeni isletme olcegindeki artis isgucunun uzmanlasmasi ve makinelerin kullanilmaya baslanmasidir Bunun hemen sonucu belirli bir urunun degerinin dusme egiliminde olmasidir cunku onu uretmek icin gerekli emek zamani azalir Belirli bir sure icinde emek daha fazla urun uretir ancak her birim daha az degere sahiptir zaman basina yaratilan toplam deger ayni kalir Bu gecim araclarinin ucuzlamasi anlamina gelir dolayisiyla emek gucunun ya da gerekli emek zamaninin degeri azalir Eger is gununun uzunlugu ayni kalirsa bu arti emek suresinde ve arti deger oraninda bir artisa neden olur Teknolojik ilerleme bir is kurmak icin gereken sermaye miktarini artirma egilimindedir ve sermayenin giderek daha buyuk bir kisminin emek degisken sermaye yerine uretim araclarina sabit sermaye harcanmasina neden olur Marx bu iki tur sermayenin oranini sermayenin bilesimi olarak adlandirmistir Marksist iktisatta guncel teorilestirmeMarx in iktisadi neredeyse Marx in olumunden itibaren pek cok kisi tarafindan uzerine insa edilmistir Das Kapital in ikinci ve ucuncu ciltleri Marx in notlari temel alinarak yakin calisma arkadasi Friedrich Engels tarafindan duzenlendi Marx in Arti Deger Teorileri Karl Kautsky tarafindan derlenmistir Marks in deger teorisi ve pozitif matrisin pozitif oz vektoru uzerine Perron Frobenius teoremi Marks ekonomisinin matematiksel incelemeleri icin temeldir Somuru arti emek ve kar arasindaki iliski artan bir karmasiklikla modellenmistir Marksist ekonomi alaninda bir veya daha fazla ders veren veya Marksist olarak tanimladiklari bir bakis acisiyla diger konularda bir veya daha fazla ekonomi dersi veren universiteler sunlardir Colorado Devlet Universitesi Yeni Sosyal Arastirmalar Okulu Londra Universitesi SOAS Rio de Janeiro Federal Universitesi Campinas Devlet Universitesi Maastricht Universitesi Bremen Universitesi Kaliforniya Universitesi Leeds Universitesi Maine Universitesi Manchester Universitesi Massachusetts Amherst Universitesi Boston Massachusetts Universitesi Missouri Universitesi Kansas City Sheffield Universitesi Utah Universitesi Kalkuta Universitesi ve York Universitesi Toronto Ingilizce dergiler arasinda Kapital ve Sinif Tarihsel Materyalizm Aylik Inceleme Marksizmi Yeniden Dusunmek Radikal Politik Ekonomi Uzerine Bir Inceleme ve Politik Ekonomi Calismalari sayilabilir ElestirilerKlasik Marksist iktisada yonelik elestirilerin cogu Marx in orijinal teorisini revize eden Marksist iktisatcilardan ya da Avusturya Iktisat Okulu ndan gelmistir 1898 de yazan V K Dmitriev 1906 07 de yazan Ladislaus von Bortkiewicz ve sonraki elestirmenler Marx in emek deger teorisinin ve kar oraninin dusme egilimi yasasinin icsel olarak tutarsiz oldugunu iddia ettiler Baska bir deyisle elestirmenler Marx in teorik oncullerinden aslinda cikmayan sonuclar cikardigini iddia etmektedir Bu iddia edilen hatalar duzeltildiginde toplam fiyat ve karin toplam deger ve arti deger tarafindan belirlendigi ve bunlara esit oldugu sonucu artik dogru degildir Bu sonuc iscilerin somurulmesinin karin tek kaynagi oldugu yonundeki teorisinin sorgulanmasina yol acmaktadir Kapitalizmde kar oraninin Marx in ongordugu gibi dusme egiliminde olup olmadigi tartisma konusudur N Okishio 1961 yilinda kapitalistlerin maliyet dusurucu teknikler izlemesi ve reel ucretin artmamasi durumunda kar oraninin artmasi gerektigini gosteren bir teorem Okishio teoremi gelistirmistir Tutarsizlik iddialari 1970 lerden bu yana Marksist iktisadin ve onu cevreleyen tartismalarin onemli bir ozelligi olmustur Marksist iktisada yonelik elestirilerin cogu 20 yuzyilda Marksist iktisadi ve siyasi doktrine bagliligini ilan eden ulkelerde gozlemlenen celiskilerden kaynaklanmaktadir Bu ulkelerdeki yaygin mal kitliginin ve cok temel mallar icin ikinci ekonomilerin karaborsa yayginliginin analizi kitlik ekonomisi teriminin ortaya cikmasina yol acmistir Paul Dembinski Marx in degerin emek teorisinde merkezi bir kavram olan ve bu ekonomilerde dogru bir sekilde degerlendirildigi takdirde dususlerini aciklamaya yardimci olan emek degerini tutarsiz bir sekilde belirledigine dikkat cekti Ekonomide alaka duzeyiGeorge Stigler ve Robert Solow gibi iktisatcilara gore Marksist iktisat modern iktisatla ilgili degildir neredeyse hicbir etkisi yoktur sadece modern iktisatcilarin kucuk bir azinligini temsil eder ve alakasiz bir cikmaz sokaktir Neo Marksist iktisat Neo Marksist post Marksist ve radikal politik iktisat terimleri ilk olarak 1970 ler ve 1980 lerde Marksist iktisat dusuncesinden kaynaklanan farkli bir iktisat teorisi gelenegine atifta bulunmak icin kullanilmistir Kalkinma ekonomisine neo Marksist yaklasim bagimlilik ve dunya sistemleri teorileriyle baglantilidir Bu durumlarda onu Marksist olarak siniflandiran somuru klasik Marksizmin normal ic somurusunden ziyade dissal bir somurudur Endustriyel ekonomide neo Marksist yaklasim kapitalizmin rekabetci dogasindan ziyade tekelci ve oligarsik dogasini vurgulamaktadir Bu yaklasim Michal Kalecki Josef Steindl Paul A Baran ve Paul Sweezy ile iliskilendirilmektedir Marc Fleurbaey Samuel Bowles David Gordon John Roemer Herbert Gintis Jon Elster ve Adam Przeworski gibi teorisyenler somuru ve sinif catismasi gibi Marksist kavramlari ortaya koymak icin oyun teorisi ve matematiksel modelleme de dahil olmak uzere neoklasik iktisat tekniklerini benimsemislerdir Neo Marksist yaklasim Joan Robinson gibi post Keynesyenlerden ve Piero Sraffa nin neo Ricardocu ekolunden Marksist olmayan ya da burjuva iktisadini entegre etmistir Polonyali ekonomistler Michal Kalecki Rosa Luxemburg Henryk Grossman Adam Przeworski ve Oskar Lange bu ekolde ozellikle de eksik tuketim teorilerinin gelistirilmesinde etkili olmuslardir Cogu resmi komunist parti neo Marksist teorileri burjuva ekonomisi olarak kinarken bazi neo Marksistler sosyalist ya da Ucuncu Dunya nin gelismekte olan hukumetlerine danisman olarak hizmet etmistir Neo marksist teoriler de Emperyalizm calismalarinda etkili olmustur Ic tutarsizliklara isaret eden elestirmenler arasinda Paul Sweezy Nobuo Okishio Ian Steedman John Roemer Gary Mongiovi ve David Laibman gibi eski ve mevcut Marksist ve veya Sraffci iktisatcilar yer almakta ve alanin Marx in Kapital de sundugu ve gelistirdigi orijinal bicimiyle politik ekonomi elestirisi yerine Marksist iktisadin kendi dogru versiyonlarina dayandirilmasini onermektedirler Marx in deger teorisinin zamansal tek sistem yorumunun savunuculari sozde tutarsizliklarin aslinda yanlis yorumlamanin sonucu oldugunu iddia ederler Marx in teorisi zamansal ve tek sistem olarak anlasildiginda iddia edilen ic tutarsizliklarin ortadan kalktigini savunurlar Tartismanin yakin tarihli bir incelemesinde zamansal tek sistem yorumu nun bir savunucusu tutarsizlik kanitlarinin artik savunulmadigi Marx a karsi tum davanin yorum meselesine indirgendigi sonucuna varmaktadir Tartismanin yakin tarihli bir incelemesinde zamansal tek sistem yorumu nun bir savunucusu tutarsizlik kanitlarinin artik savunulmadigi Marx a karsi tum davanin yorum meselesine indirgendigi sonucuna varmaktadir Ortodoks Marksist bir iktisatci olmasina ragmen Maurice Dobb da bu akimla iliskilendirilmistir Kavramlar Buyuk isletmeler maliyetleri dusurmek reklam yapmak ve urunlerini pazarlamak icin rekabet ederken satis fiyatlarini yuksek seviyelerde tutabilir Ancak rekabet birkac gercek tekel haricinde cesitli pazarlari paylasan birkac buyuk sermaye olusumuyla genellikle sinirlidir Ortaya cikan ekonomik fazlaliklar tuketicilerin daha fazla harcamasiyla karsilanamaz Bu nedenle uretim fazlasinin is dunyasinin seckinlerinin elinde yogunlasmasi emperyalist ve militarist hukumet egilimlerine yonelik olmalidir ki bu da uretim fazlasini kullanmanin en kolay ve en emin yoludur Somuru dusuk ucretli calisanlara ve basta azinliklar olmak uzere ulke icindeki gruplara odaklanmaktadir Ortalama gelirliler uretim durtusundeki baskilarin insan iliskilerini yok ettigini daha genis bir yabancilasma ve dusmanliga yol actigini goruyor Tum sistem buyuk olcude irrasyoneldir cunku bireyler rasyonel kararlar alabilse de nihai sistemik hedefler rasyonel degildir Keynesyen tam istihdam politikalari izlendigi surece sistem islemeye devam eder ancak az gelismis ulkelerin yeni somurgeci tahakkumun kisitlamalarindan kurtulmasi istikrari tehdit etmeye devam eder Emek deger teorisi Paul Alexander Baran tekelci sermayenin hakimiyetinin ortaya cikardigi yeni karmasikliklarla ozellikle de tekelci kapitalizmin dusuk kapasite kullanimiyla iliskili olacagi ve dolayisiyla potansiyel artigin tipik olarak gerceklesen artiktan cok daha buyuk olacagi yonundeki teorik ongoruyle basa cikmak icin potansiyel ekonomik artik kavramini ortaya atmistir Paul Alexander Baran Paul Sweezy ile birlikte bu yeniligin onemini Marx in emek degeri kavramiyla tutarliligini ve Marx in arti deger kategorisiyle tamamlayici iliskisini detaylandirdi Paul Alexander Baran in kategorilerine gore Fiili ekonomik fazla toplumun fiili cari uretimi ile fiili cari tuketimi arasindaki fark Dolayisiyla cari tasarruf veya birikime esittir Potansiyel ekonomik fazla Belirli bir dogal ve teknik ortamda istihdam edilebilir uretken kaynaklarin yardimiyla uretilebilecek cikti ile temel tuketim olarak kabul edilebilecek cikti arasindaki fark Paul Alexander Baran ayrica yalnizca rasyonel olarak planlanmis sosyalist bir toplumda islevsel hale getirilebilecek bir kategori olan planlanmis arti kavramini da ortaya atmistir Bu mevcut tum uretken kaynaklarin planli optimal kullanimi kosullari altinda tarihsel olarak verili bir dogal ve teknolojik ortamda toplumun mevcut optimum ciktisi ile secilmis bazi optimal tuketim hacmi arasindaki fark olarak tanimlanmistir Paul Alexander Baran Buyumenin Ekonomi Politigi adli eserinde az gelismis ekonomileri ya da gunumuzde daha iyimser bir ifadeyle gelismekte olan ekonomiler olarak adlandirilan ekonomileri analiz etmek icin artik kavramini kullanmistir Ayrica bakinizKapitalist uretim bicimi Sermaye birikimi Emek fazlasiDipnotlar Wolff and Resnick Richard and Stephen August 1987 Economics Marxian versus Neoclassical The Johns Hopkins University Press s 130 ISBN 0801834805 Marxian theory singular gave way to Marxian theories plural The New School 29 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Agustos 2007 Munro John Some Basic Principles of Marxian Economics PDF University of Toronto 18 Kasim 2001 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 23 Agustos 2007 Described in and Gerard Dumenil 2008 Marx s analysis of capitalist production 2nd Edition Abstract 11 Ocak 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Robert M Solow The Wide Wide World of Wealth New York Times March 28 1988 excerpt 24 Agustos 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde from a review of 1987 a b Stigler George J December 1988 Palgrave s Dictionary of Economics Journal of Economic Literature American Economic Association 26 4 1729 36 JSTOR 2726859 Schefold Bertram 1992 The Relation between the Rate of Profit and the Rate of Interest A Reassessment after the Publication of Marx s Manuscript of the Third Volume of Das Kapital Springer Link ss 127 129 Dembinsky Pawel H 1991 The Logic of The Planned Economy Oxford Clarendon Press ss 22 23 ISBN 0198286864 Heilbroner 2000 s 164 Screpanti amp Zamagni 2005 s 474 See quoted in Kubota Ken Die dialektische Darstellung des allgemeinen Begriffs des Kapitals im Lichte der Philosophie Hegels Zur logischen Analyse der politischen Okonomie unter besonderer Berucksichtigung Adornos und der Forschungsergebnisse von und PDF 23 Mayis 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde in Beitrage zur Marx Engels Forschung Neue Folge 2009 pp 199 224 DOI 10 4444 100 100 de here p 199 Angus Maddison Phases of Capitalist Development Oxford 1982 p 256 note Capital Vol I Chap I p 39 in the Progress Publishers Moscow edition Capital Volume 1 PDF 4 Haziran 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 28 Eylul 2023 a b c Foster John Bellamy Burkett Paul 1 Kasim 2018 Value Isn t Everything Monthly Review 1 17 doi 10 14452 mr 070 06 2018 10 1 ISSN 0027 0520 a b c d e f Marx Karl 2020 Ed Capital abridged bas Oxford University Press ISBN 978 0 19 192047 9 OCLC 1237770778 7 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Eylul 2023 Fujimori Y 1982 Modern Analysis of Value Theory Lecture Notes in Economics and Mathematical Systems Springer Yoshihara Naoki 14 Mayis 2014 A Progressive Report on Marxian Economic Theory On the Controversies in Exploitation Theory since Okishio 1963 PDF umass edu Working Paper University of Massachusetts AMHERST 20 Ocak 2022 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 28 Eylul 2023 Schools 7 Ekim 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde HETecon com Retrieved on August 23 2007 1 28 Nisan 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde Heterodox Economics Directory Retrieved on April 28 2023 V K Dmitriev 1974 1898 Economic Essays on Value Competition and Utility Cambridge Cambridge Univ Press Ladislaus von Bortkiewicz 1952 1906 1907 Value and Price in the Marxian System International Economic Papers 2 5 60 Ladislaus von Bortkiewicz 1984 1907 On the Correction of Marx s Fundamental Theoretical Construction in the Third Volume of Capital In Eugen von Bohm Bawerk 1984 1896 Karl Marx and the Close of his System Philadelphia Orion Editions M C Howard and J E King 1992 A History of Marxian Economics Volume II 1929 1990 chapter 12 sect III Princeton NJ Princeton Univ Press M C Howard and J E King 1992 A History of Marxian Economics Volume II 1929 1990 chapter 7 sects II IV Princeton NJ Princeton Univ Press See M C Howard and J E King 1992 A History of Marxian Economics Volume II 1929 1990 Princeton NJ Princeton Univ Press W Charemza C M Davis 1989 Models of Disequilibrium and Shortage in Centrally Planned Economies Chapman amp Hall Dembinski Paul H 1991 The Logic of The Planned Economy Oxford Clarendon Press ss 22 23 ISBN 0198286864 Robert M Solow The Wide Wide World of Wealth New York Times March 28 1988 excerpt 24 Agustos 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde Foster Carter A 1973 Neo Marxist Approaches to Development and Underdevelopment 3 1 Taylor John 1974 Neo Marxism and Underdevelopment A Sociological Phantasy 4 1 5 23 a b and 2009 Capital as power a study of order and creorder Taylor amp Francis p 50 Baran P and Sweezy P 1966 An essay on the American economic and social order Monthly Review Press New York Jonathan Nitzan and Shimshon Bichler Capital as power a study of order and creorder Taylor amp Francis 2009 p 50 1985 Post marxian economics Labour learning and history 24 3 p 507 Wolff Richard D and Stephen Cullenberg 1986 Marxism and Post Marxism 15 Fall 126 35 Barry Stewart Clark Political economy a comparative approach ABC CLIO 1998 p 67 Only one conclusion is possible namely that the Marxian method of transformation of commodity values into prices of production is logically unsatisfactory Paul M Sweezy 1970 1942 The Theory of Capitalist Development p 15 New York Modern Reader Paperbacks Nobuo Okishio 1961 Technical Changes and the Rate of Profit Kobe University Economic Review 7 pp 85 99 P hysical quantities suffice to determine the rate of profit and the associated prices of production I t follows that value magnitudes are at best redundant in the determination of the rate of profit and prices of production Marx s value reasoning hardly a peripheral aspect of his work must therefore be abandoned in the interest of developing a coherent materialist theory of capitalism Ian Steedman 1977 Marx after Sraffa pp 202 207 London New Left Books The falling rate of profit position is rebutted in Chapter 5 by a theorem which states that competitive innovations result in a rising rate of profit There seems to be no hope for a theory of the falling rate of profit within the strict confines of the environment that Marx suggested as relevant John Roemer Analytical Foundations of Marxian Economic Theory p 12 Cambridge Cambridge Univ Press 1981 Mongiovi Gary 2002 Review of Radical Political Economics 34 4 393 416 doi 10 1177 048661340203400401 6 Mayis 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Marx did make a number of errors in elaborating his theory of value and the profit rate H is would be Temporal Single System defenders camouflage Marx s errors Marx s value analysis does indeed contain errors abstract An Error II is an inconsistency whose removal through development of the theory leaves the foundations of the theory intact Now I believe that Marx left us with a few Errors II Rhetoric and Substance in Value Theory in Alan Freeman and eds The New Value Controversy and the Foundations of Economics Cheltenham UK Edward Elgar 2004 p 17 See Reclaiming Marx s Capital A Refutation of the Myth of Inconsistency esp pp 210 11 Andrew Kliman Reclaiming Marx s Capital Lanham MD Lexington Books p 208 emphases in original and 2012 Some Theoretical Implications 21 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde edited by 64 3 a b Baran Paul A 1957 The Political Economy of Growth New York Monthly Review Press ss 22 23 41 42 Ekonomi veya finans ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir Madde icerigini genisleterek Vikipedi ye katki saglayabilirsiniz