Bu maddede yeterince bilgilendirici olmayan ve karşı savunmasız olan kullanılmıştır.Ekim 2023) () ( |
Said Nursî kendisinin skolastik bir medrese hocası gibi değerlendirilmemesini, Risale-i Nur'un Arş-ı Azam'dan indirilerek kendisine yazdırılan ve mehdiliği temsil eden Kur'an hakikatleri olduğunu, kendisinin sadece bir aracı ve elçi (nur elçisi) olduğunu ifade eder. Öyle ki Kur'an'ın yanında celcelutiye, mektubat (İmam Rabbani), gibi asırlar önce yazılmış eserler ima ve işaretler yoluyla muhtelif yerlerde Risale-i Nur'a işaret eder, mücadelesini destekler, Risale-i Nur'un mahrem ve izni ilahi tarafından uygun görülmeyen kısımları yazdırılmaz ya da ilgili bölüm atlanılarak izin verilen kısımlar yazdırılmaya devam eder. Kendisinin mücadele alanı ise başta insanın sonsuz azap çekmesini gerektiren imansızlığın yanında imansızlığın en büyük kaynağı olarak gördüğü ve ahir zamanın büyük deccali olarak adlandırdığı bolşeviklik ve İslam deccali veya süfyan olarak nitelendirdiği Mustafa Kemal'den ve Cumhuriyet Devrimleri'nden başkası değildir. Cumhuriyete taraf olmakla birlikte, şeriatı yürürlükten kaldıran laikliğe şiddetle karşıdır ve şapka giyilmesini de küfür işareti olarak görür. Çünkü ona göre şeriat adalet-i mahza ve fazilettir.
Risale-i Nur'un İslami konulara yaklaşımı nötr veya eleştirel değil destekleyici ve zorlayıcıdır. Öyle ki tarafsızlık bile ona göre inançsızlıkla eşdeğer şeytani bir aldanmadan ibarettir.
Said Nursi, klasik İslamcılara benzer şekilde Batı'dan bilimin alınması ancak Batılı yaşam tarzı ve Batı kültürünün reddedilmesi taraftarıdır.
Tarihçe-i Hayat'a göre Said Nursî Cumhuriyet öncesi ve sonrasında siyasi otoritelerle problemlidir. Cumhuriyete karşı olmamakla birlikte devrimler, özellikle de tekke ve zaviyelerin kapatılması, kılık-kıyafet devrimi ve şeriat kanunlarının ilgası anlamına gelen laikliğe karşı çıkmıştır.Ahir zaman fitnesi olarak gördüğü bu durum karşısında imanı kuvvetlendirmeye dönük eserler yazmaya ve bu konuda çalışmaya yönelir.
Said Nursi'nin kullandığı Mucizat-ı Ahmediye gibi risalelerde kullandığı rivayetlerin bir kısmı kıssacılık geleneğinin yansımalarından oluşmaktadır. Bu geleneğin özelliği ürettikleri rivayetlere senetler ekleme gibi her kılığa girerek, halkı rahatsız eden yalın gerçekleri değil, anlatımları sonrasında topladıkları bahşişleri artıran, onların duygularını okşayan, kabartan, bazen de ağlatan, ayrıntılı dramatik hikâyeleri coşkulu bir dille vermesidir. Kıssacılar en çok peygamberlik delilleri (Delail En Nübüvve) gibi alanlarda üretim yapmışlardır. Örneğin Huneyn Muharebesinde Muhammedin attığı bir avuç çakıl taşı kafirlerin tümünün gözlerine ayrı ayrı girer.
Fantastik seyahat yazarıEvliya Çelebi, Seyahatnâme'de, İslâm'da İsa'nın havârilerinden kabul edilen 'nın Nakura yakınlarındaki türbesinde bulduğu incil nüshasını incelediğini, Muhammed'i müjdeleyen ayetin o nüshada mevcut olduğunu iddia etmektedir. Çelebi'nin, bizzat Şem'un-u Safa tarafından yazıldığını naklettiği bu el yazması incil, bulunamamıştır. Said Nursi bu iddiayı doğru kabul eder.
Said Nursi'nin yüklendiği kimlik, misyon ve metodu
Said Nursi'nin uğruna ömrünce mücadele ettiği inanca göre yaşadığımız devir ahir zamandır. Bu zamanda maddecilik ve materyalizm ön plana çıkmış, dinsizlik bilim ve Batı'yı da arkasına alarak güçlenmiş, inancı ve imanı zayıflatmıştır. Said Nursi'ye göre bu devirde en önemli görev imanı kurtarmaktır. Risalelerde "ahir zamanın büyük mehdisi"nin üç görevi bulunur ve bunlardan birincisi ve en önemlisi olan iman kurtarma hizmetini Risale-i Nur'un manevi şahsiyeti yerine getirir. Said Nursi'nin metodolojisi değişik ve güçlü anlatımlarla desteklenen mantıksal çıkarımlarla, dini inanç ve uygulamaların topluma benimsetilmesi yoludur. Ayrıca bunun diğer insanlara örnek teşkil edecek şekilde bizzat uygulanması ve bu uygulamadan en zor şartlarda bile vazgeçilmemesi diğer bir belirleyici unsurdur. Eserlerinde örneğin beş vakit namazdan bahsederken, bunun ne kadar gerekli, insani ve imani bir görev olduğu vurgulanır, namazın şekli, miktarı, sayısı, ne kadar farz, ne kadar vacip ya da sünnet olduğu gibi fıkhi ayrıntı ve tartışmalara girilmez.
Fıkıh açısından hakkında Kur'an ve hadis gibi birincil kaynaklarda hüküm bulunmayan dini açmazları gidermede zihinsel bir çaba olarak görülen İctihadı din duvarında gedik açma olarak görür. "ictihad kapısı açıktır. Fakat şu zamanda oraya girmeye altı mâni(engel) vardır. "... Nasıl ki kışta, fırtınaların şiddetli olduğu bir vakitte, dar delikler dahi seddedilir; yeni kapıları açmak, hiçbir cihetle kâr-ı akıl değil. Hem, nasıl ki büyük bir selin hücumunda, tâmir için duvarlarda delikler açmak gark olmaya vesîledir. Öyle de, şu münkerât zamanında ve âdât-ı ecânibin istilâsı ânında ve bid’aların kesreti vaktinde ve dalâletin tahribâtı hengâmında, içtihad nâmiyle, kasr-ı İslâmiyet’ten yeni kapılar açıp duvarlarından muharriplerin girmesine vesîle olacak delikler açmak, İslâmiyet’e cinâyettir."
Said Nursi risalelerinde sıklıkla bilimsel deyim ve argümanlar kullanmakla birlikte, inanç konusunu da ilgilendiren bilimsel tartışmalara girmemeyi tercih etmiştir. İnancı çok yakından ilgilendirmesine rağmen insanın ve canlıların evrimi konusu risalelerde tartışılmaz. Onun yerine yaratılışın hikmetleri, amaçları (gayelilik), güzellikleri, hesaplı, planlı, sanatkarane yaratılış gibi kavramlar üzerinden okuyucu Allah'a inanmaya davet edilir. Risale-i Nur okuyucuları kendisinin kullandığı bazı ifadeleri evrimi destekler veya çürütür şeklinde yorumlayabilmektedirler.
Fehmi İlkay Çeçen Gizli tutulan 18. Lem'a içeriği ile ilgili konuşuyor. İlkay Çeçen'e göre Said Nursi 18. Lem'ada Gulat-ı Şia'nın iddia ve inançlarını paylaşmaktadır. |
Risalelerin büyük bir kısmı iman üzerine yazıldığı halde, Said Nursi kader ve kaza gibi birkaç istisna dışında klasik kelam tartışmalarına girmez. Kelamcıların bazı usullerini eserlerinde kullanmakla beraber, sadece ilm-i kelam ile hakikatlara ulaşmanın etkili bir yöntem olmadığını, Kuran'ın uslüp ve metodunun çok daha kısa ve selametli olduğuna inanır.
Ninova halkına peygamber olarak gönderilen Yunus, 33 yıl onları tanrının dinine davet etmiş, kendisine bu süre içerisinde sadece iki kişi inanmıştır. Bu durum kendisinin canını sıkmış, Tanrı'nın izni olmadan Ninova'dan ayrılıp Akdeniz’e kadar giderek bir gemiye binmiş ve Yunus Akdenizde gemiden atılmıştır. Rivayetlerde balık Yunus’u sırasıyla Nil nehrine, Fars denizine, el-Betâik Denizi'ne ve Dicle'ye götürüp, Nusaybin topraklarında düz ve geniş bir yere atar. Yunus tekrar kavmine döndürülür ve 100 bin kişi O’na inanır. Said Nursi'nin bu ve benzer hikayelere yaklaşımı O'nun temel kaynaklarda geçen akıl dışı ayrıntıları atlayarak rasyonalize etmesi şeklinde de kendini gösterebilmektedir: “Hazret-i Yunus Aleyhisselâm'ın kıssa-i meşhuresinin hülâsası: Denize atılmış, büyük bir balık onu yutmuş. Deniz fırtınalı ve gece dağdağalı ve karanlık ve her taraftan ümid kesik bir vaziyette münacatı, ona sür'aten vasıta-i necat olmuştur.”
Kur'an yorumu
Said Nursi ayetlerde değişik ""mana tabakaları"" bulunduğunu ve herkesin kendi seviyesine göre bu ayetleri farklı şekilde anlayacağını söyler. Kuran'ın bir kısmı diğer bir kısmını tefsir eder diyerek Kur'an'ı Kur'an'la anlamlandırmanın gerektiği üzerinde durur. Ona göre Kuran'da sonra en güvenilir kaynak ise sahih hadislerdir. Özellikle Buhari ve Müslim'i Kuran'dan sonra en güvenilir kaynak olarak kabul eder. Zaman zaman Kur'an anlaşılmasına tıp, biyoloji, astrofizik, kimya, jeolojiden örneklerle katkı sağlamaya çalışır ve bunları kainat kitabı olarak nitelendirir.
Bunun dışında gerekli gördüğü yerlerde bazı menkibeler ve kurgusal hikâyelere de yer verir, cifr ve ebced kullanır. Bu yaklaşımlar kendisinin İslami ezoterizm (batınilik) ve hurifilik ile yakınlaştığı noktaları oluşturur. Said Nursi bu yöntemleri Kur'an ve celcelutiye gibi kaynaklara uygulayarak bu kaynaklardan Risale-i Nur'lara yönelik anlamlar, işaretler ve müjdeler çıkartır. Yusuf Suresi'nde anlatılan, Yusuf'un rüyasında kendisine secde eden yıldızları Güneşin 12 gezegeni bulunduğu şeklinde yorumlar.
İman hizmetleri
Said Nursî'ye göre Kur'an'ın takip ettiği dört ana maksadın birincisi tevhiddir Said Nursî'nin kitaplarında işlediği konuların esas yörüngesini oluşturur. Allah'ın varlığı kavramı gerek özet gerek detaylı olarak birçok eserinde ele alınır. Özellikle Tabiat Risalesi,Yirmiikinci Söz gibi bahislerde, kainat ve içindeki varlıkların kendi kendine meydana gelmesinin mümkün olmadığı, tabiatın Allah'ın bir eseri olmaktan öte gerçek manada bir etkisinin bulunmadığı, şuursuz atom parçalarının tesadüfler sonucu bir araya gelerek kompleks canlı vücutlarını oluşturmalarının mümkün olmadığı ifade edilir. Kainatın ezeli olmadığı, bir başlangıcı varsayımı üzerinden varoluş kuramını açıklamaya girişir. Evrenin yoktan varolma ve bugünkü düzenine ulaşmasını açıklayabilecek etkenleri dört ana başlık altında toplar ve ilk üçünün imkansızlığı ispatlandığı zaman, dördüncü seçenek olan, bir tek yaratıcı tarafından ortaya konulmasından başka ihtimalin kalmadığını savunur.
Yaratıcının varlığı problemini bu şekilde çözdüğüne inanan Nursi, yaratıcıyı Allah ile özdeşleştirerek Allah'ın birliğini ispat aşamasına geçer; uzay, yıldızlar, Dünya, canlılar, denizler, dağlar, nehirler, atom, akyuvarlar ve alyuvarlar gibi insan hücreleri ve bedenin üzerinden tevhidin delillerini sıralar.
Said Nursi Kur'an'ın takip ettiğine inandığı dört ana maksattan bir diğerini oluşturan Peygamberlik kavramını da rivayetler ve mantıksal delillerle işler. Peygamberlerin sadece manevî hayat için değil mesleki önderler olarak öne çıktığını ileri sürer. Ona göre ilk gemi Nuh, ilk saat Yusuf tarafından yapılmış, demir ise ilk defa Davud peygamber tarafından eritilerek insanlığa kazandırılmıştı.
Nursi'ye göre diğer peygamberlerin hak olduğuna dair deliller, Muhammed'in hayatında fazlasıyla bulunmaktadır.
Kainat, Kur'an ve Muhammed O'na göre yaratıcının delilleridir. Olağanüstü hikayelerden oluşan 300 kadar rivayeti ve mantıksal çıkarımları bir araya getiren Muhammed'in peygamberlik delillerini On Dokuzuncu Söz'de de ele alır. Bu rivayetlerin uydurulmuş mucizeler bütünü olduğu da değişik ilahiyatçıların eleştirileri arasında yer alır.
O'nun için Peygamberliğin anlamını "Onun getirdiği nur ile kainat gerçek anlamını bulmuş, bize yabancı ve düşman görünen varlıklar, birer dost ve kardeş şeklini almıştır. Kainattaki bütün hareket, değişim ve başkalaşımlar manasızlıktan, tesadüf eseri ve abes olarak görülmekten çıkmış, Allah'ı tanıtan birer kitap, birer mektup ve ayna şeklini almışlardır". "Muhammed, insanlığı bekleyen sonsuz bir saadeti haber verip, müjdeleyerek tükenmeyen bir rahmeti keşf ve ilan etmektedir." gibi sözlerinde bulmak mümkündür.
Peygamberlik müessesesinin zaruri olduğunu Lemeât adlı eserinde şu cümlelerle ifade eder: Karıncayı emirsiz, arıyı yâsupsuz bırakmayan kudret-i ezeliye, elbette, beşeri de bırakmaz şeriatsiz, nebîsiz.
Din anlayışı
Şeriat, Kadın ve tesettür: Ona göre mutlak adalet şeriatla mümkündür fakat bu yönetime ihtilal şeklinde asayişi bozarak gidilmemelidir.
"Şeriatın bir hakikatına, bin ruhum olsa feda etmeğe hazırım! Zira şeriat, sebeb-i saadet ve adâlet-i mahz ve fazilettir. Fakat ihtilâlcilerin isteyişi gibi değil."
TBMM'de Atatürk ile yaşadığı namaz tartışmasında Said Nursî'nin sarf ettiği sözler: “Paşa! Paşa! İslâmiyette, imandan sonra en yüksek hakikat namazdır. Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduttur.” Bazı kaynaklar bu cümlenin devamını da verir: "Kafirin hakkı hayatı var. Merdudun yoktur." Klasik şeriat anlayışını yansıtan ifadeler dilin kullanımı açısından da sorunludur. Çünkü şeriatta namaz kılmayanlar için merdut diye bir fıkıh hükmü bulunmuyor ancak, namaz kılmayanlar bazı İslam mezheplerinde mürted olarak değerlendirilir ve dört büyük Sünni mezhebe göre mürtedin cezası ölümdür. Tarihsel süreç içerisinde terkedilen, (belki de hiç uygulanmayan) bu hükümlerin uygulanması insan hakları ve dini özgürlüklere karşı ağır bir saldırı anlamına gelecektir.
Nur risalelerinde kadınlar tesettür, miras gibi bahisler içerisinde ele alınır.
Risalelerde, şehirli kadınların köylü, bedevi kadınlar gibi açılamayacağı, ifadelerinden kendisinin şehirli kadınlar için, istisnası olmayan “mutlak hicap ve örtü” şeklinde bir tesettür anlayışı olduğu sonucuna ulaşılabilir.
Said Nursi, kadınların fıtraten tesettüre ihtiyacı olduğunu en doğru tesettürün çarşaf ile yapılabileceğini kadınların baştan ayağa kadar yüz ve eller dâhil olmak üzere çarşafla örtünmelerinin Kur’ân’ın kesin bir emri olduğunu ve şeriata göre kadınlara mirastan erkeğin yarısı kadar pay verilmesinin tam bir adalet ve merhamet olduğunu söyler.
Said Nursi’ye göre kadınlara mirastan erkeğin yarısı kadar pay verilmesi şeriatın hak ve adalet amacına uygundur. Bunu şöyle gerekçelendirir: Kadın evlendiğinde geçim yükümlülüğünü bir erkeğe yüklerken, erkek ise evlilikte bir kadının geçim yükümlülüğünü üzerine almak zorundadır. Ancak miras paylaşımındaki eşitsiz uygulamanın evlilik istemeyen, bu imkanı bulamayan ve kendisi evin geçimini sağlamak zorunda olan kadınlar açısından bir açıklaması yoktur.
Said Nursî'nin adalet anlayışı başka bir değerlendirmesinde de kendisini ortaya koyar; buna göre sınırlı bir dünya hayatında işlenen günahların -ki ona göre bunların en büyüğü imansızlıktır- karşılığı olarak sonu gelmeyen cehennem azabı Allah'ın adalet ve merhamet sıfatlarına ve adalete uygundur.
Hanımlar Rehberi'ne göre kadınların şefkat, merhamet, samimiyet, fedakarlık gibi güzel hasletleri bulunmakta, hatta çocukları için kahramanlıkta bir derece ileri oldukları ve annenin ilk öğretmen olarak değeri vurgulanmaktadır.
Nurcular günlük dualarında şeytanın ve kadınların şerlerinden Allah'a sığınırlar. Ancak bunun kadınların mutlak manada şerli varlıklar olarak değerlendirildiği anlamına gelmediği Said Nursî'nin birçok eserinde kadınların toplum hayatındaki önemine ve olumlu katkılarına dikkat çektiği savunulmaktadır.
Tabiat algısı: Gizem, şifa ve kehanet
Said Nursi'de tabiat insan iman ettiğinde ise sevinen, insan küfre veya günaha düştüğünde üzülen veya kızarak O'na öfkeyle cevap veren, insanla etkileşim halinde canlı ve ruhu olan bir varlıktır. İnsanın imansızlığı ve küfrü karşısında tabiatın verdiği cevaplar Peygamberler tarihi, Ahmediyye, Muhammediyye gibi siyer ve megazi kaynaklarından alarak risalelerinde işlediği mitolojik özellikler taşıyan Nuh, Yunus, Eyyub ve benzeri peygamber kıssalarında ve inşikak-ı kamer mucizesini de anlattığı Mektubat'ta 19. mektup olan mucizat-ı Ahmediyye'de görülür. Said Nursi bu anlatıları gerçek olaylar şeklinde anlar ve anlatır.
Tabiatın etkileşimi Said Nursi'nin kendisi ve cemaatine karşı deprem, sel, kuraklık gibi olaylara getirdiği yorumlarda da görülür: Bu olaylar ilahi emirle hareket eden Dünya'nın günahkarlara karşı harekete geçmesidir, örneğin ramazanda teravih vakti radyoda şarkı söyleyen kızlar gibi günah işleyen topluma bir ikaz ve cezadır. Risale-i Nur'da yer yer tekrarlanan anlatımlara göre depremlerin yeri ve zamanı Risale-i Nur'un hizmetine ilişen zındık düşmanların günah olarak nitelenen engellemeleri ve nur hizmetine dönük komploları ile ilişkilidir. Risale-i Nur, kendisine hizmet etmekte kusur edenlere nasıl tokat vuruyorsa; eksiksiz hizmet edenlere de olağanüstü yardımlarını göstermeyi biliyor; böylelerini, kazalardan belâlardan kurtarıyor. Çarşıda büyük bir yangın çıkıyor ve talebeleri; ‘Biz yanıyoruz, mahvoluyoruz!’ dediler. Yangının hücum ettiği mağazada; Risale-i Nur külliyatından Âyet-ül-Kübra vardı. Ben de Risale- i Nur’u ve Âyet-ül-Kübra adlı risaleyi şafaatçı kılıp; ‘Ya Rabbi kurtar!’ dedim. 3 saat o dehşetli yangın hücumuna devam etti. Bütün o büyük daireyi, altında ve bitişiğindeki dükkânların hepsini yaktı. Ama Risale-i Nur’un ve Âyet-ül-Kübra adlı bölümünün koruyuculuğunda olan mağazaya ilişmedi. Ve altındaki Risale-i Nur talebesinin dükkânına da dokunmadı. Bunun, Risale-i Nur’un ve Âyet’ül-Kübra adlı risalenin bir kerameti olduğuna hem ben, hem de bütün arkadaşlar kanaat getirdik…’
Dualara yüklenen anlamlar, hayali kişilerle konuşmalar, zehirlenme iddiaları, beddua ve duaların çatışması sonucu islam düşmanına bedduanın işlememesi, nihayet 1938-39 yıllarında bu bedduanın kabul edilmesi. Zeynelabidin rivayetiyle aktarılan cevşen duasıyla ilgili olarak Said Nursi şu ifadeyi kullanır:"Münâfık düşmanlarımın maddî ve manevî zehirlerine karşı gerçi Cevşen ve Evrâd-ı Kudsiye-i Şâh-ı Nakşibend beni ölüm tehlikesinden, belki yirmi defa kudsiyetleriyle kurtardılar..."
Said Nursi, "Ümmetimden bir grup kıyamet kopuncaya kadar hak uğrunda mücadele etmeye devam edecek" hadisini ebced hesabına tabî tutmuş ve kıyametin yaklaşık tarihini hesaplamıştır. Buna göre hadisin "Hatta ye'tiyellahu biemrihi - Kıyamet kopuncaya kadar" kısmının ebced hesabı, Hicri 1545, Miladi 2120 senesi olup, kopacak Kıyametin vaktine işaret etmektedir.
Sosyal yaklaşımlar
Milliyetçilik
Mektubat isimli kitabında milliyetini ve milliyetçilik görüşünü ifade eden sözleri: "Siz Türksünüz. Maşaallah, Türklerde her nevi ulema ve ehl-i kemal vardır. Said bir Kürttür. Milliyetinizden olmayan birisiyle teşrik-i mesai etmek hamiyet-i milliyeye münâfidir," sualine karşı cevabı, "Ey bedbaht mülhid. Ben felillahilhamd Müslümanım. Her zamanda kudsi milletimin üç yüz elli milyon efradı vardır. Böyle ebedî bir uhuvveti tesis eden ve dualarıyla bana yardım eden ve içinde Kürtlerin ekseriyet-i mutlakası bulunan üç yüz elli milyon kardeşi, unsuriyet ve menfi milliyet fikrine feda etmek ve o mübarek hadsiz kardeşlere bedel, Kürt namını taşıyan ve Kürt unsurundan addedilen mahdut birkaç dinsiz veya mezhepsiz bir mesleğe girenleri kazanmaktan yüz bin defa istiâze ediyorum. Ey mülhid! Senin gibi ahmaklar lâzım ki, Macar kâfirleri veyahut dinsiz olmuş ve frenkleşmiş birkaç Türkleri muvakkaten, dünyaca dahi faydasız uhuvvetini kazanmak için, üç yüz elli milyon hakikî, nuranî menfaattar bir cemaatin bâki uhuvvetlerini terk etsin."
Politik tutum
Tarihçe-i Hayat'ta ifade edilen anlatımlara göre Said Nursi Cumhuriyet öncesinde olduğu gibi, Cumhuriyet sonrasında da siyasi otoritelerle problemlidir. Diğer etkenlerin yanında, büyük bir öz güvenin eşlik ettiği bağımsız hareket etme, işbirliği ve ekip çalışmasına kapalı karakteri bu tutumun olası belirleyici etkenidir. Cumhuriyete karşı olmamakla birlikte devrimlere, özellikle de tekke ve zaviyelerin kapatılması, kılık-kıyafet devrimi ve şeriat kanunlarının ilgası anlamına gelen laiklik kendisinin öfkesini çekmektedir.Ahir zaman fitnesi ve dini anlayışın zayıflaması olarak gördüğü bu gelişmelerle mücadele etmeyi görev edinir. Ancak ona göre bu mücadele silahla değil, medeni bir araçla, ikna yoluyla yapılmalıdır. (Görsel kaynak) Bunun için ayrıntılarla uğraşma yerine, dinin temeli olan iman konusuna eğilir ve imanı kuvvetlendirmeye dönük eserler yazmaya ve bu konuda çalışmaya yönelir. Said Nursi bu dönemde günlük siyasetten uzak kalmayı kendine ilke edinir.
Medeniyet üzerine düşünceleri
Medeniyet konusunda risalelerin pek çok yerinde Japonları Osmanlı'ya örnek göstermiştir. Bu konu hakkında eserinde şöyle yazmıştır: "Kesb-i medeniyette Japonlara iktida bize lazımdır ki; onlar Avrupa'dan mehasin-i medeniyeti almakla beraber, her kavmin maye-i bekası olan adat-ı milliyelerini muhafaza ettiler."
Said Nursi, kapitalizm ve sosyalizm olarak iki kola ayırdığı ve medeniyet-i sefihe olarak nitelediği medeniyete eleştiriler yöneltir ve onun insanlık ve Müslümanlar için ne kadar tehlikeli olduğunu anlatır. Tesettür bahsinde "Medeniyet-i sefihe ise, Kur'ân'ın bu hükmüne karşı muhalif gidiyor. Tesettürü fıtrî görmüyor, bir esarettir diyor."
Said Nursi insanlığın beş devirden geçtiğini söyler: İlk devir "vahşet ve bedeviyet", ikincisi "memlukiyet devri", üçüncüsü "esir devri", dördüncüsü "ecir devri", beşincisi ise "malikiyet ve serbestiyet devri"dir. İnsanlığın esirlik istemediğinden dolayı bunu kanıyla parçaladığını, şimdilik ecîr (ücretli) olduğunu ve bunun yükünü çektiğini ancak bunu da parçalayarak "malikiyet ve serbestiyet" devrini başlatacağını söyler. Nursi'ye göre: "Sosyalizm, basit, sade bir hayatı takdim ediyor. Ona mukabil kimseyi dininden, imanından, namusundan büyük bir hisseyi feda etmeye mecbur etmediği gibi kimse de kendinden mecburiyet hissetmez." ve "Sosyalistlik desatiri, İslamiyetin esasatını bozamaz; şu medeniyet-i sefihe bozuyor, hem çok pahalı düşüyor" dedikten sonra kapitalizmin pek çok aldatıcı ve teşvik edici vasıtalarla donandığını, cazibedar ve sihirli olduğundan dolayı din, namus ve fazilet karşılığında kendini sattığını, gösterişli bir hayatı gösterip takdim ettiğinden dinden, namustan ve faziletten fazla rüşvet aldığını söyler. Nursi, sosyalizmi halkın medeniyeti olarak niteler ve bunun daha adaletli olduğunu, adalet-i halisenin ise İslamiyetten çıkıp ruha hayat verdiğini ifade eder. Ona göre mutlak adalet şeriatla mümkündür. "Şeriatın bir hakikatına, bin ruhum olsa feda etmeğe hazırım! Zira şeriat, sebeb-i saadet ve adâlet-i mahz ve fazilettir." Bir başka ifadesi de Rus İhtilali'nde olduğu gibi bolşevizme dönüşen sosyalizmin yol açtığı yıkımlarla ilgilidir. Değişik yerlerde ahir zamanın büyük deccali olarak nitelendirdiği komünizm ve Bolşevizm'in insanlık üzerindeki yıkımları ve dinsizliğin yayılmasına etkilerine işaret eder: "Şu asrın tâbiriyle, sosyalistlik, bolşeviklik sûretinde, evvel Rusya'yı zîr ü zeber edip..."
Eleştiriler
Mustafa İslamoğlu İslam dünyasında Kur'an sonrasında Kendilerine Kitap verildiği/yazdırıldığı iddiaları ile öne çıkan 6 kişiden ve bunların oluşturduğu dini akımlardan bahisle, bu akımların ileri zamanlarda ayrı dinler olarak değerlendirilebileceklerini söylüyor ve Said Nursi'in Nurculuk akımının da bu eğilimlerden sonuncusu olduğu üzerinde duruyor.
Abdullah Tekhafızoğlu'nun eleştirileri: Said Nursi'nin istediği manayı elde etmek için hadisler üzerinde oynama yaptığı ile ilgilidir. Bunlardan birisi Cehennem çukurunun derinliğini anlatan bir hadistir: Ebu Hureyre şöyle dedi: “Bir gün Resulullah ile birlikte idik. Ansızın bir düşme sesi işitildi. Peygamber : -Bu nedir, biliyor musunuz? diye sordu. Biz: -Allah ve Resulü en iyi bilendir, dedik. -Bu, cehenneme atılmış bir taştır ki, yetmiş sonbahardan beri yol almaktadır. O, nihayet şimdi dibine varıp dayandı, buyurdu.” Said Nursi bu hadise "Bu garip haberden beş-altı dakika sonra birisi geldi dedi: "Ya Rasulallah! Yetmiş yaşında bulunan filan münafık vefat etti, cehenneme gitti." Peygamberin yüksek beliğane kelamının tevilini gösterdi.” (Şuâlar, 446; Siracü’n-Nûr, 232) ilavesini yaparak arasına katıyor.
’in eleştirileri: Said Nursi’nin Süfyan deccali uydurması veya uydurma hadislerle yaratılan bu yapay karakteriAtatürk ile özdeşleştirmesi, risalelerinde akıl ve bilim dışı mitolojik unsurları ihtiva eden zayıf veya uydurma hadis ve rivayetleri hiçbir ayıklama yapmadan kullanması, kelamı kibar türünden bazı sözleri hadis zannetmesi, savunmacı İslam anlayışı ile ilgilidir: "Ona göre; dünya kurulalı 5960 sene geçmiş olup, insanlığın ömrü 7000 yıl kadardır" ifadelerini kullanır. (İlgili bölümler için bkz. Kıyamet, Kamer suresi, Süfyan, Deccal)
Abdülaziz Bayındır Said Nursi ve risaleleriyle ilgili "Bütün ilimlerin daha çocukken bir gece rüyasına giren peygamber tarafından kendisine verildiği ve birkaç ayda üstad düzeyine çıkartıldığı, kendinden 150 sene önce ölen bir kişinin kendisine sarık ve cübbe gönderdiği, imam Ali’nin Risale-i Nur’un bölümlerine isim verdiği, Risale-i Nur’un arştaki yerinden iktibas edildiği ve yazdırıldığı, kendisine dünyanın başından sonuna kadar bütün ilimler ve sırların açıldığı ifadeleri ve 8 asır önce kendisi için Abdülkadir-i Geylani’nin şiir yazması iddialarını eleştiri konusu yapar. Ayrıca Said Nursi’nin “birlik makamı”nı temsil ettiği, bu makamın yüceliğini bile kavrayamayabileceği, “Âlemlere rahmet” “Nur elçisi” ve “bediüzzaman” oluşu, Darda kalanlara yardım ettiği, Allah’ın isimlerini ve Kur’an'ı taşıma iddiaları, her devirde farklı kimlikle ortaya çıkması, en büyük mürşid ve müceddit olduğu, ahir zamanın büyük Mehdiliği, Mesihliği, kurtarıcılığı, şefaatçiliği diğer eleştiri başlıklarıdır.
Ahmet Balyemez, Said Nursi'nin kendisi ve eserlerine dönük, -yer yer mütevazı görünümler de içeren- aşırı övünmelerinin narsistik eğilimlerinin bir yansıması olduğu eleştirilerinde bulunmaktadır.
Edip Yüksel Said Nursi'nin bilimsel metodolojiden uzak oluşuna ve bazı alanlarda bilimsel altyapısının yetersiz oluşuna vurgu yaptığı sert ifadeler içeren değerlendirmelerinde Said Nursi'nin gerçeküstücü eğilimlerinden ve psikolojik sorunlarından da bahsetmektedir.
Mustafa Sabri tarafından yazılan Nurculuk Hakkında adlı kitapta Risalelerin içeriğinin Müslümanlık esaslarına göre dini ve ilmi kıymeti olmadığı ve Risale-i Nur'un ilhamla yazıldığı, müellifince gaybden ihtarlar alındığı, Kuran tefsirine mananın tahammül edemeyeceği tarzda batıni ve indi manalar verildiği ve ilmi değeri olmadığı, hatta sapkınlık olduğu eleştirileri yapılmıştır. "Nurculukla Mücadele Komitesi" üyelerinden , söz konusu kitab hakkında "27 Mayıs darbe hükümetinin emriyle ve sırf Nurculuk aleyhinde olsun diye öyle bir işin yapıldığını" ve "Diyanet tarafından çıkarılarak, ondan 10 yıl önce ölmüş bulunan Mustafa Sabri'nin eseri olarak piyasaya sürüldüğünü" ifade etmiştir. Ancak kitap için Mustafa Sabri'nin yaptığı çalışmaların Diyanet işleri Başkanlığınca sonradan yayına hazırlanarak yayınlanmış olma olasılığı göz ardı edilemez.
Tefsir eleştirileri
Arif Tekin'in eleştirileri Said Nursi'nin ayetlere olağanüstü anlamlar ve özellikler yüklemesi ile ilgilidir: "Kur'an'da Sebe' Suresi'nin 15. ayeti Sebelilerin evlerini anlatır. Said Nursi bu ayeti, ebced hesabını uygulayarak İstanbul'un 1453'te fethedileceğine kanıt olarak göstermiştir. Al-i İmran 154. ayetiyle ilgili olarak Said Nursi'nin sözleri: 'Allah öylesine adildir ki, bakın bir cümle oluştururken cansız olan harfler arasında bile eşitlikten vazgeçmiyor.' Kendisi burada öyle bir hesap yapıyor ki gerçekle hiç ilgisi yoktur. Kaldı ki, yaptığı hesap da yanlıştır. ... Yani diyelim 7 bin ayetten bir ayetteki harflerin sayısı tesadüfen eşit çıktı; bundan kalkıp olağanüstü bir anlam çıkarmak doğru olur mu?"
Kaynakça
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Mart 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Ekim 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ekim 2020.
- ^ a b . 10 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ a b . 2 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Kasım 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ . 27 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Ekim 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Kasım 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ekim 2020.
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 13 Kasım 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ a b . 23 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 2 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Kasım 2020.
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 19 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ a b c "Arşivlenmiş kopya". 28 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Ocak 2022.
- ^ http://www.radikal.com.tr/yazarlar/hakki-devrim/evliya-celebi-atti-mi-dersiniz-682174/
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ocak 2022.
- ^ a b Said Nursî, Mektûbat, s. 171, Envâr Neşriyât, İstanbul: 2010. Evliya Çelebi'nin eserinde Osmanlı alfabesiyle alıntıladığı o âyette geçen kelimeler; "ايتون Bir oğlan", "ازربيون İbrahim neslinden ola", "پروفتون Peygamber ola", "لوغسلين yalancı olmaya", "بنت onun", "افزولات doğum yeri Mekke ola", "كه كالوشير salihlikle gelmiş ola", "تونومنين onun mübarek adı", "مواميت Mevamit ola", "اسفدوس ona uyanlar", "تاكرديس bu dünyânın mâliki olalar", "بيست بيث ve o dünyânın mâliki olalar" Said Nursî, mevamit kelimesinin sırasıyla Muhammed ve Memed kelimelerinden tahrif edildiğini savunur.
- ^ Evliya Çelebi; Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi; 3. Kitap, 1. Cilt, s. 140-141 vd.; hazırlayanlar, Seyit Ali Kahraman, Yücel Dağlı; Yapı Kredi Yayınları; 3. Baskı, İstanbul: Haziran 2012; .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Ağustos 2014.
- ^ İçtihad Risalesi - Risale-i Nur Külliyatı / Sözler / 27. Söz http://www.erisale.com/#content.tr.1.646 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 17 Eylül 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Eylül 2014.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Eylül 2014.
- ^ Mektubat / Yirmialtıncı Mektub - Dördüncü Mebhas / Üçüncü Mesele http://www.erisale.com/#content.tr.2.463 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ İbn Esir, el-Kâmil, Beyrut 1965, I, 360
- ^ Sahihi Buhâri ve Tecridi Sarih Tercümesi, IX, 152
- ^ Râzî, XXVI, 165
- ^ Bediüzzaman Said Nursi Lem’alar, 1. Lema
- ^ Şualar / Birinci Şua - http://www.erisale.com/#content.tr.4.867 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ İşaratü'l-İ'caz / Bölüm: Fatiha Suresi - http://www.erisale.com/#content.tr.6.49 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Mart 2017.
- ^ Mektubat / Yirminci Mektup / İkinci Makam / Dördüncü Kelime / Dördüncü Fıkra http://www.erisale.com/#content.tr.2.333 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 19 Ocak 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Kasım 2020.
- ^ http://www.tesbihat.asia/joomla/index.php/risale-i-nur-lar/risale-i-nurun-icyuezue/843-batiniyenin-ve-sianin-etkileri.html[]
- ^ . 12 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2020.
- ^ İşârâtü'l-İ'câz Tefsiri / Fatiha Suresi - http://www.erisale.com/#content.tr.6.30 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lemalar / Yirmi Üçüncü Lem'a - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.3.291 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Sözler / Yirmi İkinci Söz - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.1.375 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Yirmi Üçüncü Lem'a / Birinci Yol - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.3.293 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Yirmi Üçüncü Lem'a / İkinci Mesele - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.3.297 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Yirmi Üçüncü Lem'a / Üçüncü Kelime - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.3.298 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Yirmi Üçüncü Lem'a / Mukaddime - http://www.erisale.com/?locale=tr&bookId=1&pageNo=384#content.tr.3.292 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Şualar / Yedinci Şuâ - http://www.erisale.com/#content.tr.4.139 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Sözler / Otuz İkinci Söz - http://www.erisale.com/#content.tr.1.804 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Sözler / Yirminci Söz - http://www.erisale.com/#content.tr.1.343 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ On Dokuzuncu Mektup - http://www.erisale.com/#content.tr.2.134 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Ondokuzuncu Söz - http://www.erisale.com/#content.tr.1.319 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 26 Ekim 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Kasım 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ Lemeât - http://www.erisale.com/#content.tr.1.952 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b [1] Divanı harbi örfi
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 18 Şubat 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Şubat 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Mart 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Temmuz 2023.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 7 Şubat 2020 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 10 Şubat 2020.
- ^ (PDF). 15 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2020.
- ^ . 7 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2020.
- ^ . 2 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2013.
- ^ Hem kadınların on adetten altı yedisi, ya ihtiyardır, ya çirkindir ki, ihtiyarlığını ve çirkinliğini herkese göstermek istemezler. Ya kıskançtır, kendinden daha güzellere nispeten çirkin düşmemek veya tecavüzden ve ittihamdan korkar; taarruza mâruz kalmamak ve kocası nazarında hıyanetle müttehem olmamak için, fıtraten tesettür isterler. Hattâ dikkat edilse, en ziyade kendini saklayan, ihtiyarlardır. Ve on adetten ancak iki üç tanesi bulunabilir ki, hem genç olsun, hem güzel olsun, hem kendini göstermekten sıkılmasın
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 19 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2020.
- ^ Hanımlar Rehberi8 Mayıs 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 8 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Mart 2017.
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 15 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Mart 2017.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 31 Aralık 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Eylül 2020.
- ^ . 25 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Eylül 2020.
- ^ http://www.tesbihat.asia/joomla/index.php/risale-i-nur-lar/risale-i-nurun-icyuezue/683-nur-risaleleri-ve-depremler.html []
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 5 Eylül 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Eylül 2014.
- ^ . 11 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ "Fethullah Gulenin Hadis Anlayi | PDF". Scribd (İngilizce). 22 Şubat 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Kasım 2023.
- ^ Buhari, İ'tisam:10
- ^ Müslim, İman: 247
- ^ İbni Mace, Mukaddime:1
- ^ Tirmizi, Fiten: 51
- ^ Bediüzzaman Said Nursi, Kastamonu Lahikası, s. 23
- ^ Mehdi ve Deccal, Şaban Döğen, Gençlik Yayınları, s 164
- ^ . 18 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2014.
- ^ [2]27 Eylül 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ . 7 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2020.
- ^ "Lemalar, Yirmi Dördüncü Lem'a, s.197". 13 Kasım 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ . 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ ""Sosyalistlik dinimize ilişemez ve dinimize zarar veremez. Hem bizi sosyalistliğe sokamaz." ile "Komünist, dinsizlik cereyanı, yüzde otuz, kırk adama zarar verebilir." nasıl anlamalı?". 26 Ocak 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ "Mektubat, Yirmi Sekizinci Mektup, s.353". 13 Kasım 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Aralık 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Aralık 2021.
- ^ Tirmizî, Sıfati Cehennem, 2/2701
- ^ S. Nursi münafığın ölümü ile ilgili bölümü ekleyerek idrac yapmıştır. https://www.suleymaniyevakfi.org/e-kitaplar/risale-i-nur-elestirisi.pdf 11 Ocak 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Şubat 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Ağustos 2021.
- ^ . 24 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ . 1 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ . 7 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ a b Nurculuk Hakkında. Ankara: Diyanet İşleri Başkanlığı. 1964.Milli Kütüphane 1965 AD 95 yer numarasıyla kayıtlı
- ^ Manaz, Abdullah. Dünyada ve Türkiye'de Siyasal İslamcılık. Ayraç. .
- ^ . 13 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 28 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2013.
Dış bağlantılar
- Edip Yüksel'in teolojik eleştirileri21 Mayıs 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Süleymaniye Vakfı Din ve Fıtrat Araştırmaları Merkezi Nur Risalelerine(Risale-i Nur) Eleştirel Bir Yaklaşım, Abdullah Tekhafizoglu 2 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Said Nursi Gerçeği Prof.Dr.Abdülaziz Bayındır'ın eleştirileri2 Mayıs 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddede yeterince bilgilendirici olmayan ve baglanti olumune karsi savunmasiz olan yalin URL ler kullanilmistir Maddenin dogrulanabilir kalmasini ve maddede tutarli bir kaynak biciminin surdurulebilmesini saglamak adina lutfen bunlari tamamlayin Ekim 2023 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Said Nursi kendisinin skolastik bir medrese hocasi gibi degerlendirilmemesini Risale i Nur un Ars i Azam dan indirilerek kendisine yazdirilan ve mehdiligi temsil eden Kur an hakikatleri oldugunu kendisinin sadece bir araci ve elci nur elcisi oldugunu ifade eder Oyle ki Kur an in yaninda celcelutiye mektubat Imam Rabbani gibi asirlar once yazilmis eserler ima ve isaretler yoluyla muhtelif yerlerde Risale i Nur a isaret eder mucadelesini destekler Risale i Nur un mahrem ve izni ilahi tarafindan uygun gorulmeyen kisimlari yazdirilmaz ya da ilgili bolum atlanilarak izin verilen kisimlar yazdirilmaya devam eder Kendisinin mucadele alani ise basta insanin sonsuz azap cekmesini gerektiren imansizligin yaninda imansizligin en buyuk kaynagi olarak gordugu ve ahir zamanin buyuk deccali olarak adlandirdigi bolseviklik ve Islam deccali veya sufyan olarak nitelendirdigi Mustafa Kemal den ve Cumhuriyet Devrimleri nden baskasi degildir Cumhuriyete taraf olmakla birlikte seriati yururlukten kaldiran laiklige siddetle karsidir ve sapka giyilmesini de kufur isareti olarak gorur Cunku ona gore seriat adalet i mahza ve fazilettir Risale i Nur un Islami konulara yaklasimi notr veya elestirel degil destekleyici ve zorlayicidir Oyle ki tarafsizlik bile ona gore inancsizlikla esdeger seytani bir aldanmadan ibarettir Said Nursi klasik Islamcilara benzer sekilde Bati dan bilimin alinmasi ancak Batili yasam tarzi ve Bati kulturunun reddedilmesi taraftaridir Tarihce i Hayat a gore Said Nursi Cumhuriyet oncesi ve sonrasinda siyasi otoritelerle problemlidir Cumhuriyete karsi olmamakla birlikte devrimler ozellikle de tekke ve zaviyelerin kapatilmasi kilik kiyafet devrimi ve seriat kanunlarinin ilgasi anlamina gelen laiklige karsi cikmistir Ahir zaman fitnesi olarak gordugu bu durum karsisinda imani kuvvetlendirmeye donuk eserler yazmaya ve bu konuda calismaya yonelir Said Nursi nin kullandigi Mucizat i Ahmediye gibi risalelerde kullandigi rivayetlerin bir kismi kissacilik geleneginin yansimalarindan olusmaktadir Bu gelenegin ozelligi urettikleri rivayetlere senetler ekleme gibi her kiliga girerek halki rahatsiz eden yalin gercekleri degil anlatimlari sonrasinda topladiklari bahsisleri artiran onlarin duygularini oksayan kabartan bazen de aglatan ayrintili dramatik hikayeleri coskulu bir dille vermesidir Kissacilar en cok peygamberlik delilleri Delail En Nubuvve gibi alanlarda uretim yapmislardir Ornegin Huneyn Muharebesinde Muhammedin attigi bir avuc cakil tasi kafirlerin tumunun gozlerine ayri ayri girer Fantastik seyahat yazariEvliya Celebi Seyahatname de Islam da Isa nin havarilerinden kabul edilen nin Nakura yakinlarindaki turbesinde buldugu incil nushasini inceledigini Muhammed i mujdeleyen ayetin o nushada mevcut oldugunu iddia etmektedir Celebi nin bizzat Sem un u Safa tarafindan yazildigini naklettigi bu el yazmasi incil bulunamamistir Said Nursi bu iddiayi dogru kabul eder Said Nursi nin yuklendigi kimlik misyon ve metoduSaid Nursi nin ugruna omrunce mucadele ettigi inanca gore yasadigimiz devir ahir zamandir Bu zamanda maddecilik ve materyalizm on plana cikmis dinsizlik bilim ve Bati yi da arkasina alarak guclenmis inanci ve imani zayiflatmistir Said Nursi ye gore bu devirde en onemli gorev imani kurtarmaktir Risalelerde ahir zamanin buyuk mehdisi nin uc gorevi bulunur ve bunlardan birincisi ve en onemlisi olan iman kurtarma hizmetini Risale i Nur un manevi sahsiyeti yerine getirir Said Nursi nin metodolojisi degisik ve guclu anlatimlarla desteklenen mantiksal cikarimlarla dini inanc ve uygulamalarin topluma benimsetilmesi yoludur Ayrica bunun diger insanlara ornek teskil edecek sekilde bizzat uygulanmasi ve bu uygulamadan en zor sartlarda bile vazgecilmemesi diger bir belirleyici unsurdur Eserlerinde ornegin bes vakit namazdan bahsederken bunun ne kadar gerekli insani ve imani bir gorev oldugu vurgulanir namazin sekli miktari sayisi ne kadar farz ne kadar vacip ya da sunnet oldugu gibi fikhi ayrinti ve tartismalara girilmez Fikih acisindan hakkinda Kur an ve hadis gibi birincil kaynaklarda hukum bulunmayan dini acmazlari gidermede zihinsel bir caba olarak gorulen Ictihadi din duvarinda gedik acma olarak gorur ictihad kapisi aciktir Fakat su zamanda oraya girmeye alti mani engel vardir Nasil ki kista firtinalarin siddetli oldugu bir vakitte dar delikler dahi seddedilir yeni kapilari acmak hicbir cihetle kar i akil degil Hem nasil ki buyuk bir selin hucumunda tamir icin duvarlarda delikler acmak gark olmaya vesiledir Oyle de su munkerat zamaninda ve adat i ecanibin istilasi aninda ve bid alarin kesreti vaktinde ve dalaletin tahribati hengaminda ictihad namiyle kasr i Islamiyet ten yeni kapilar acip duvarlarindan muharriplerin girmesine vesile olacak delikler acmak Islamiyet e cinayettir Said Nursi risalelerinde siklikla bilimsel deyim ve argumanlar kullanmakla birlikte inanc konusunu da ilgilendiren bilimsel tartismalara girmemeyi tercih etmistir Inanci cok yakindan ilgilendirmesine ragmen insanin ve canlilarin evrimi konusu risalelerde tartisilmaz Onun yerine yaratilisin hikmetleri amaclari gayelilik guzellikleri hesapli planli sanatkarane yaratilis gibi kavramlar uzerinden okuyucu Allah a inanmaya davet edilir Risale i Nur okuyuculari kendisinin kullandigi bazi ifadeleri evrimi destekler veya curutur seklinde yorumlayabilmektedirler Harici videoFehmi Ilkay Cecen Gizli tutulan 18 Lem a icerigi ile ilgili konusuyor Ilkay Cecen e gore Said Nursi 18 Lem ada Gulat i Sia nin iddia ve inanclarini paylasmaktadir Risalelerin buyuk bir kismi iman uzerine yazildigi halde Said Nursi kader ve kaza gibi birkac istisna disinda klasik kelam tartismalarina girmez Kelamcilarin bazi usullerini eserlerinde kullanmakla beraber sadece ilm i kelam ile hakikatlara ulasmanin etkili bir yontem olmadigini Kuran in uslup ve metodunun cok daha kisa ve selametli olduguna inanir Ninova halkina peygamber olarak gonderilen Yunus 33 yil onlari tanrinin dinine davet etmis kendisine bu sure icerisinde sadece iki kisi inanmistir Bu durum kendisinin canini sikmis Tanri nin izni olmadan Ninova dan ayrilip Akdeniz e kadar giderek bir gemiye binmis ve Yunus Akdenizde gemiden atilmistir Rivayetlerde balik Yunus u sirasiyla Nil nehrine Fars denizine el Betaik Denizi ne ve Dicle ye goturup Nusaybin topraklarinda duz ve genis bir yere atar Yunus tekrar kavmine dondurulur ve 100 bin kisi O na inanir Said Nursi nin bu ve benzer hikayelere yaklasimi O nun temel kaynaklarda gecen akil disi ayrintilari atlayarak rasyonalize etmesi seklinde de kendini gosterebilmektedir Hazret i Yunus Aleyhisselam in kissa i meshuresinin hulasasi Denize atilmis buyuk bir balik onu yutmus Deniz firtinali ve gece dagdagali ve karanlik ve her taraftan umid kesik bir vaziyette munacati ona sur aten vasita i necat olmustur Yunus ve Balik Islam minyaturu Yunus kitabinda Akdeniz de gemiden atilip balik tarafindan yutulan ve Dicle nin kenarinda Ninova da karaya firlatilan Midrasik Yunus anlatisi Kur an da da tekrarlanir Kur an yorumu Said Nursi ayetlerde degisik mana tabakalari bulundugunu ve herkesin kendi seviyesine gore bu ayetleri farkli sekilde anlayacagini soyler Kuran in bir kismi diger bir kismini tefsir eder diyerek Kur an i Kur an la anlamlandirmanin gerektigi uzerinde durur Ona gore Kuran da sonra en guvenilir kaynak ise sahih hadislerdir Ozellikle Buhari ve Muslim i Kuran dan sonra en guvenilir kaynak olarak kabul eder Zaman zaman Kur an anlasilmasina tip biyoloji astrofizik kimya jeolojiden orneklerle katki saglamaya calisir ve bunlari kainat kitabi olarak nitelendirir Bunun disinda gerekli gordugu yerlerde bazi menkibeler ve kurgusal hikayelere de yer verir cifr ve ebced kullanir Bu yaklasimlar kendisinin Islami ezoterizm batinilik ve hurifilik ile yakinlastigi noktalari olusturur Said Nursi bu yontemleri Kur an ve celcelutiye gibi kaynaklara uygulayarak bu kaynaklardan Risale i Nur lara yonelik anlamlar isaretler ve mujdeler cikartir Yusuf Suresi nde anlatilan Yusuf un ruyasinda kendisine secde eden yildizlari Gunesin 12 gezegeni bulundugu seklinde yorumlar Iman hizmetleri Said Nursi ye gore Kur an in takip ettigi dort ana maksadin birincisi tevhiddir Said Nursi nin kitaplarinda isledigi konularin esas yorungesini olusturur Allah in varligi kavrami gerek ozet gerek detayli olarak bircok eserinde ele alinir Ozellikle Tabiat Risalesi Yirmiikinci Soz gibi bahislerde kainat ve icindeki varliklarin kendi kendine meydana gelmesinin mumkun olmadigi tabiatin Allah in bir eseri olmaktan ote gercek manada bir etkisinin bulunmadigi suursuz atom parcalarinin tesadufler sonucu bir araya gelerek kompleks canli vucutlarini olusturmalarinin mumkun olmadigi ifade edilir Kainatin ezeli olmadigi bir baslangici varsayimi uzerinden varolus kuramini aciklamaya girisir Evrenin yoktan varolma ve bugunku duzenine ulasmasini aciklayabilecek etkenleri dort ana baslik altinda toplar ve ilk ucunun imkansizligi ispatlandigi zaman dorduncu secenek olan bir tek yaratici tarafindan ortaya konulmasindan baska ihtimalin kalmadigini savunur Yaraticinin varligi problemini bu sekilde cozdugune inanan Nursi yaraticiyi Allah ile ozdeslestirerek Allah in birligini ispat asamasina gecer uzay yildizlar Dunya canlilar denizler daglar nehirler atom akyuvarlar ve alyuvarlar gibi insan hucreleri ve bedenin uzerinden tevhidin delillerini siralar Said Nursi Kur an in takip ettigine inandigi dort ana maksattan bir digerini olusturan Peygamberlik kavramini da rivayetler ve mantiksal delillerle isler Peygamberlerin sadece manevi hayat icin degil mesleki onderler olarak one ciktigini ileri surer Ona gore ilk gemi Nuh ilk saat Yusuf tarafindan yapilmis demir ise ilk defa Davud peygamber tarafindan eritilerek insanliga kazandirilmisti Nursi ye gore diger peygamberlerin hak olduguna dair deliller Muhammed in hayatinda fazlasiyla bulunmaktadir Kainat Kur an ve Muhammed O na gore yaraticinin delilleridir Olaganustu hikayelerden olusan 300 kadar rivayeti ve mantiksal cikarimlari bir araya getiren Muhammed in peygamberlik delillerini On Dokuzuncu Soz de de ele alir Bu rivayetlerin uydurulmus mucizeler butunu oldugu da degisik ilahiyatcilarin elestirileri arasinda yer alir O nun icin Peygamberligin anlamini Onun getirdigi nur ile kainat gercek anlamini bulmus bize yabanci ve dusman gorunen varliklar birer dost ve kardes seklini almistir Kainattaki butun hareket degisim ve baskalasimlar manasizliktan tesaduf eseri ve abes olarak gorulmekten cikmis Allah i tanitan birer kitap birer mektup ve ayna seklini almislardir Muhammed insanligi bekleyen sonsuz bir saadeti haber verip mujdeleyerek tukenmeyen bir rahmeti kesf ve ilan etmektedir gibi sozlerinde bulmak mumkundur Peygamberlik muessesesinin zaruri oldugunu Lemeat adli eserinde su cumlelerle ifade eder Karincayi emirsiz ariyi yasupsuz birakmayan kudret i ezeliye elbette beseri de birakmaz seriatsiz nebisiz Din anlayisiSeriat kadin ve tesettur Seriat Kadin ve tesettur Ona gore mutlak adalet seriatla mumkundur fakat bu yonetime ihtilal seklinde asayisi bozarak gidilmemelidir Seriatin bir hakikatina bin ruhum olsa feda etmege hazirim Zira seriat sebeb i saadet ve adalet i mahz ve fazilettir Fakat ihtilalcilerin isteyisi gibi degil Fasli bir kadinin Sol Hachuel murtedlik gerekcesi ile infazi Alfred Dehodencq TBMM de Ataturk ile yasadigi namaz tartismasinda Said Nursi nin sarf ettigi sozler Pasa Pasa Islamiyette imandan sonra en yuksek hakikat namazdir Namaz kilmayan haindir hainin hukmu merduttur Bazi kaynaklar bu cumlenin devamini da verir Kafirin hakki hayati var Merdudun yoktur Klasik seriat anlayisini yansitan ifadeler dilin kullanimi acisindan da sorunludur Cunku seriatta namaz kilmayanlar icin merdut diye bir fikih hukmu bulunmuyor ancak namaz kilmayanlar bazi Islam mezheplerinde murted olarak degerlendirilir ve dort buyuk Sunni mezhebe gore murtedin cezasi olumdur Tarihsel surec icerisinde terkedilen belki de hic uygulanmayan bu hukumlerin uygulanmasi insan haklari ve dini ozgurluklere karsi agir bir saldiri anlamina gelecektir Nur risalelerinde kadinlar tesettur miras gibi bahisler icerisinde ele alinir Siraz da carsafli kadinlar Said Nursi ye gore koylu kadinlardan farkli olarak sehirli kadinlarin yuz ve elleri de Kur an in ortunme emri kapsamindadir Risalelerde sehirli kadinlarin koylu bedevi kadinlar gibi acilamayacagi ifadelerinden kendisinin sehirli kadinlar icin istisnasi olmayan mutlak hicap ve ortu seklinde bir tesettur anlayisi oldugu sonucuna ulasilabilir Said Nursi kadinlarin fitraten tesetture ihtiyaci oldugunu en dogru tesetturun carsaf ile yapilabilecegini kadinlarin bastan ayaga kadar yuz ve eller dahil olmak uzere carsafla ortunmelerinin Kur an in kesin bir emri oldugunu ve seriata gore kadinlara mirastan erkegin yarisi kadar pay verilmesinin tam bir adalet ve merhamet oldugunu soyler Said Nursi ye gore kadinlara mirastan erkegin yarisi kadar pay verilmesi seriatin hak ve adalet amacina uygundur Bunu soyle gerekcelendirir Kadin evlendiginde gecim yukumlulugunu bir erkege yuklerken erkek ise evlilikte bir kadinin gecim yukumlulugunu uzerine almak zorundadir Ancak miras paylasimindaki esitsiz uygulamanin evlilik istemeyen bu imkani bulamayan ve kendisi evin gecimini saglamak zorunda olan kadinlar acisindan bir aciklamasi yoktur Said Nursi nin adalet anlayisi baska bir degerlendirmesinde de kendisini ortaya koyar buna gore sinirli bir dunya hayatinda islenen gunahlarin ki ona gore bunlarin en buyugu imansizliktir karsiligi olarak sonu gelmeyen cehennem azabi Allah in adalet ve merhamet sifatlarina ve adalete uygundur Hanimlar Rehberi ne gore kadinlarin sefkat merhamet samimiyet fedakarlik gibi guzel hasletleri bulunmakta hatta cocuklari icin kahramanlikta bir derece ileri olduklari ve annenin ilk ogretmen olarak degeri vurgulanmaktadir Nurcular gunluk dualarinda seytanin ve kadinlarin serlerinden Allah a siginirlar Ancak bunun kadinlarin mutlak manada serli varliklar olarak degerlendirildigi anlamina gelmedigi Said Nursi nin bircok eserinde kadinlarin toplum hayatindaki onemine ve olumlu katkilarina dikkat cektigi savunulmaktadir Tabiat algisi Gizem sifa ve kehanetMuhammed bolunen Ay i isaret ederken 16 yy Kur an da muallakat sairlerinden Imruʾu l Kays in siirinde de kullanilan Kiyamet yaklasti ve ay yarildi ifadesi ve baglantili rivayetler Muhammed in bir isaretiyle ayin gokyuzunde ikiye ayrilip tekrar birleserek en buyuk mucizelerinden birisini gosterdigi inancinin muslumanlar arasinda yerlesmesine yol acmistir Said Nursi Ayin ikiye parcalandigini soyler ama rivayetlerde gecmesine ragmen parcalarin yeryuzune indigi kismini reddeder Said Nursi de tabiat insan iman ettiginde ise sevinen insan kufre veya gunaha dustugunde uzulen veya kizarak O na ofkeyle cevap veren insanla etkilesim halinde canli ve ruhu olan bir varliktir Insanin imansizligi ve kufru karsisinda tabiatin verdigi cevaplar Peygamberler tarihi Ahmediyye Muhammediyye gibi siyer ve megazi kaynaklarindan alarak risalelerinde isledigi mitolojik ozellikler tasiyan Nuh Yunus Eyyub ve benzeri peygamber kissalarinda ve insikak i kamer mucizesini de anlattigi Mektubat ta 19 mektup olan mucizat i Ahmediyye de gorulur Said Nursi bu anlatilari gercek olaylar seklinde anlar ve anlatir Tabiatin etkilesimi Said Nursi nin kendisi ve cemaatine karsi deprem sel kuraklik gibi olaylara getirdigi yorumlarda da gorulur Bu olaylar ilahi emirle hareket eden Dunya nin gunahkarlara karsi harekete gecmesidir ornegin ramazanda teravih vakti radyoda sarki soyleyen kizlar gibi gunah isleyen topluma bir ikaz ve cezadir Risale i Nur da yer yer tekrarlanan anlatimlara gore depremlerin yeri ve zamani Risale i Nur un hizmetine ilisen zindik dusmanlarin gunah olarak nitelenen engellemeleri ve nur hizmetine donuk komplolari ile iliskilidir Risale i Nur kendisine hizmet etmekte kusur edenlere nasil tokat vuruyorsa eksiksiz hizmet edenlere de olaganustu yardimlarini gostermeyi biliyor boylelerini kazalardan belalardan kurtariyor Carsida buyuk bir yangin cikiyor ve talebeleri Biz yaniyoruz mahvoluyoruz dediler Yanginin hucum ettigi magazada Risale i Nur kulliyatindan Ayet ul Kubra vardi Ben de Risale i Nur u ve Ayet ul Kubra adli risaleyi safaatci kilip Ya Rabbi kurtar dedim 3 saat o dehsetli yangin hucumuna devam etti Butun o buyuk daireyi altinda ve bitisigindeki dukkanlarin hepsini yakti Ama Risale i Nur un ve Ayet ul Kubra adli bolumunun koruyuculugunda olan magazaya ilismedi Ve altindaki Risale i Nur talebesinin dukkanina da dokunmadi Bunun Risale i Nur un ve Ayet ul Kubra adli risalenin bir kerameti olduguna hem ben hem de butun arkadaslar kanaat getirdik Dualara yuklenen anlamlar hayali kisilerle konusmalar zehirlenme iddialari beddua ve dualarin catismasi sonucu islam dusmanina bedduanin islememesi nihayet 1938 39 yillarinda bu bedduanin kabul edilmesi Zeynelabidin rivayetiyle aktarilan cevsen duasiyla ilgili olarak Said Nursi su ifadeyi kullanir Munafik dusmanlarimin maddi ve manevi zehirlerine karsi gerci Cevsen ve Evrad i Kudsiye i Sah i Naksibend beni olum tehlikesinden belki yirmi defa kudsiyetleriyle kurtardilar Said Nursi Ummetimden bir grup kiyamet kopuncaya kadar hak ugrunda mucadele etmeye devam edecek hadisini ebced hesabina tabi tutmus ve kiyametin yaklasik tarihini hesaplamistir Buna gore hadisin Hatta ye tiyellahu biemrihi Kiyamet kopuncaya kadar kisminin ebced hesabi Hicri 1545 Miladi 2120 senesi olup kopacak Kiyametin vaktine isaret etmektedir Sosyal yaklasimlarMilliyetcilik Mektubat isimli kitabinda milliyetini ve milliyetcilik gorusunu ifade eden sozleri Siz Turksunuz Masaallah Turklerde her nevi ulema ve ehl i kemal vardir Said bir Kurttur Milliyetinizden olmayan birisiyle tesrik i mesai etmek hamiyet i milliyeye munafidir sualine karsi cevabi Ey bedbaht mulhid Ben felillahilhamd Muslumanim Her zamanda kudsi milletimin uc yuz elli milyon efradi vardir Boyle ebedi bir uhuvveti tesis eden ve dualariyla bana yardim eden ve icinde Kurtlerin ekseriyet i mutlakasi bulunan uc yuz elli milyon kardesi unsuriyet ve menfi milliyet fikrine feda etmek ve o mubarek hadsiz kardeslere bedel Kurt namini tasiyan ve Kurt unsurundan addedilen mahdut birkac dinsiz veya mezhepsiz bir meslege girenleri kazanmaktan yuz bin defa istiaze ediyorum Ey mulhid Senin gibi ahmaklar lazim ki Macar kafirleri veyahut dinsiz olmus ve frenklesmis birkac Turkleri muvakkaten dunyaca dahi faydasiz uhuvvetini kazanmak icin uc yuz elli milyon hakiki nurani menfaattar bir cemaatin baki uhuvvetlerini terk etsin Politik tutum Tarihce i Hayat ta ifade edilen anlatimlara gore Said Nursi Cumhuriyet oncesinde oldugu gibi Cumhuriyet sonrasinda da siyasi otoritelerle problemlidir Diger etkenlerin yaninda buyuk bir oz guvenin eslik ettigi bagimsiz hareket etme isbirligi ve ekip calismasina kapali karakteri bu tutumun olasi belirleyici etkenidir Cumhuriyete karsi olmamakla birlikte devrimlere ozellikle de tekke ve zaviyelerin kapatilmasi kilik kiyafet devrimi ve seriat kanunlarinin ilgasi anlamina gelen laiklik kendisinin ofkesini cekmektedir Ahir zaman fitnesi ve dini anlayisin zayiflamasi olarak gordugu bu gelismelerle mucadele etmeyi gorev edinir Ancak ona gore bu mucadele silahla degil medeni bir aracla ikna yoluyla yapilmalidir Gorsel kaynak Bunun icin ayrintilarla ugrasma yerine dinin temeli olan iman konusuna egilir ve imani kuvvetlendirmeye donuk eserler yazmaya ve bu konuda calismaya yonelir Said Nursi bu donemde gunluk siyasetten uzak kalmayi kendine ilke edinir Medeniyet uzerine dusunceleri Medeniyet konusunda risalelerin pek cok yerinde Japonlari Osmanli ya ornek gostermistir Bu konu hakkinda eserinde soyle yazmistir Kesb i medeniyette Japonlara iktida bize lazimdir ki onlar Avrupa dan mehasin i medeniyeti almakla beraber her kavmin maye i bekasi olan adat i milliyelerini muhafaza ettiler Said Nursi kapitalizm ve sosyalizm olarak iki kola ayirdigi ve medeniyet i sefihe olarak niteledigi medeniyete elestiriler yoneltir ve onun insanlik ve Muslumanlar icin ne kadar tehlikeli oldugunu anlatir Tesettur bahsinde Medeniyet i sefihe ise Kur an in bu hukmune karsi muhalif gidiyor Tesetturu fitri gormuyor bir esarettir diyor Said Nursi insanligin bes devirden gectigini soyler Ilk devir vahset ve bedeviyet ikincisi memlukiyet devri ucuncusu esir devri dorduncusu ecir devri besincisi ise malikiyet ve serbestiyet devri dir Insanligin esirlik istemediginden dolayi bunu kaniyla parcaladigini simdilik ecir ucretli oldugunu ve bunun yukunu cektigini ancak bunu da parcalayarak malikiyet ve serbestiyet devrini baslatacagini soyler Nursi ye gore Sosyalizm basit sade bir hayati takdim ediyor Ona mukabil kimseyi dininden imanindan namusundan buyuk bir hisseyi feda etmeye mecbur etmedigi gibi kimse de kendinden mecburiyet hissetmez ve Sosyalistlik desatiri Islamiyetin esasatini bozamaz su medeniyet i sefihe bozuyor hem cok pahali dusuyor dedikten sonra kapitalizmin pek cok aldatici ve tesvik edici vasitalarla donandigini cazibedar ve sihirli oldugundan dolayi din namus ve fazilet karsiliginda kendini sattigini gosterisli bir hayati gosterip takdim ettiginden dinden namustan ve faziletten fazla rusvet aldigini soyler Nursi sosyalizmi halkin medeniyeti olarak niteler ve bunun daha adaletli oldugunu adalet i halisenin ise Islamiyetten cikip ruha hayat verdigini ifade eder Ona gore mutlak adalet seriatla mumkundur Seriatin bir hakikatina bin ruhum olsa feda etmege hazirim Zira seriat sebeb i saadet ve adalet i mahz ve fazilettir Bir baska ifadesi de Rus Ihtilali nde oldugu gibi bolsevizme donusen sosyalizmin yol actigi yikimlarla ilgilidir Degisik yerlerde ahir zamanin buyuk deccali olarak nitelendirdigi komunizm ve Bolsevizm in insanlik uzerindeki yikimlari ve dinsizligin yayilmasina etkilerine isaret eder Su asrin tabiriyle sosyalistlik bolseviklik suretinde evvel Rusya yi zir u zeber edip ElestirilerMustafa Islamoglu Islam dunyasinda Kur an sonrasinda Kendilerine Kitap verildigi yazdirildigi iddialari ile one cikan 6 kisiden ve bunlarin olusturdugu dini akimlardan bahisle bu akimlarin ileri zamanlarda ayri dinler olarak degerlendirilebileceklerini soyluyor ve Said Nursi in Nurculuk akiminin da bu egilimlerden sonuncusu oldugu uzerinde duruyor Abdullah Tekhafizoglu nun elestirileri Said Nursi nin istedigi manayi elde etmek icin hadisler uzerinde oynama yaptigi ile ilgilidir Bunlardan birisi Cehennem cukurunun derinligini anlatan bir hadistir Ebu Hureyre soyle dedi Bir gun Resulullah ile birlikte idik Ansizin bir dusme sesi isitildi Peygamber Bu nedir biliyor musunuz diye sordu Biz Allah ve Resulu en iyi bilendir dedik Bu cehenneme atilmis bir tastir ki yetmis sonbahardan beri yol almaktadir O nihayet simdi dibine varip dayandi buyurdu Said Nursi bu hadise Bu garip haberden bes alti dakika sonra birisi geldi dedi Ya Rasulallah Yetmis yasinda bulunan filan munafik vefat etti cehenneme gitti Peygamberin yuksek beligane kelaminin tevilini gosterdi Sualar 446 Siracu n Nur 232 ilavesini yaparak arasina katiyor in elestirileri Said Nursi nin Sufyan deccali uydurmasi veya uydurma hadislerle yaratilan bu yapay karakteriAtaturk ile ozdeslestirmesi risalelerinde akil ve bilim disi mitolojik unsurlari ihtiva eden zayif veya uydurma hadis ve rivayetleri hicbir ayiklama yapmadan kullanmasi kelami kibar turunden bazi sozleri hadis zannetmesi savunmaci Islam anlayisi ile ilgilidir Ona gore dunya kurulali 5960 sene gecmis olup insanligin omru 7000 yil kadardir ifadelerini kullanir Ilgili bolumler icin bkz Kiyamet Kamer suresi Sufyan Deccal Abdulaziz Bayindir Said Nursi ve risaleleriyle ilgili Butun ilimlerin daha cocukken bir gece ruyasina giren peygamber tarafindan kendisine verildigi ve birkac ayda ustad duzeyine cikartildigi kendinden 150 sene once olen bir kisinin kendisine sarik ve cubbe gonderdigi imam Ali nin Risale i Nur un bolumlerine isim verdigi Risale i Nur un arstaki yerinden iktibas edildigi ve yazdirildigi kendisine dunyanin basindan sonuna kadar butun ilimler ve sirlarin acildigi ifadeleri ve 8 asir once kendisi icin Abdulkadir i Geylani nin siir yazmasi iddialarini elestiri konusu yapar Ayrica Said Nursi nin birlik makami ni temsil ettigi bu makamin yuceligini bile kavrayamayabilecegi Alemlere rahmet Nur elcisi ve bediuzzaman olusu Darda kalanlara yardim ettigi Allah in isimlerini ve Kur an i tasima iddialari her devirde farkli kimlikle ortaya cikmasi en buyuk mursid ve muceddit oldugu ahir zamanin buyuk Mehdiligi Mesihligi kurtariciligi sefaatciligi diger elestiri basliklaridir Ahmet Balyemez Said Nursi nin kendisi ve eserlerine donuk yer yer mutevazi gorunumler de iceren asiri ovunmelerinin narsistik egilimlerinin bir yansimasi oldugu elestirilerinde bulunmaktadir Edip Yuksel Said Nursi nin bilimsel metodolojiden uzak olusuna ve bazi alanlarda bilimsel altyapisinin yetersiz olusuna vurgu yaptigi sert ifadeler iceren degerlendirmelerinde Said Nursi nin gercekustucu egilimlerinden ve psikolojik sorunlarindan da bahsetmektedir Mustafa Sabri tarafindan yazilan Nurculuk Hakkinda adli kitapta Risalelerin iceriginin Muslumanlik esaslarina gore dini ve ilmi kiymeti olmadigi ve Risale i Nur un ilhamla yazildigi muellifince gaybden ihtarlar alindigi Kuran tefsirine mananin tahammul edemeyecegi tarzda batini ve indi manalar verildigi ve ilmi degeri olmadigi hatta sapkinlik oldugu elestirileri yapilmistir Nurculukla Mucadele Komitesi uyelerinden soz konusu kitab hakkinda 27 Mayis darbe hukumetinin emriyle ve sirf Nurculuk aleyhinde olsun diye oyle bir isin yapildigini ve Diyanet tarafindan cikarilarak ondan 10 yil once olmus bulunan Mustafa Sabri nin eseri olarak piyasaya suruldugunu ifade etmistir Ancak kitap icin Mustafa Sabri nin yaptigi calismalarin Diyanet isleri Baskanliginca sonradan yayina hazirlanarak yayinlanmis olma olasiligi goz ardi edilemez Tefsir elestirileri Arif Tekin in elestirileri Said Nursi nin ayetlere olaganustu anlamlar ve ozellikler yuklemesi ile ilgilidir Kur an da Sebe Suresi nin 15 ayeti Sebelilerin evlerini anlatir Said Nursi bu ayeti ebced hesabini uygulayarak Istanbul un 1453 te fethedilecegine kanit olarak gostermistir Al i Imran 154 ayetiyle ilgili olarak Said Nursi nin sozleri Allah oylesine adildir ki bakin bir cumle olustururken cansiz olan harfler arasinda bile esitlikten vazgecmiyor Kendisi burada oyle bir hesap yapiyor ki gercekle hic ilgisi yoktur Kaldi ki yaptigi hesap da yanlistir Yani diyelim 7 bin ayetten bir ayetteki harflerin sayisi tesadufen esit cikti bundan kalkip olaganustu bir anlam cikarmak dogru olur mu Kaynakca Arsivlenmis kopya 24 Mart 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 20 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Ekim 2020 a b 10 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 a b 2 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 21 Kasim 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 27 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 24 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 22 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 21 Kasim 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Ekim 2020 a b Arsivlenmis kopya 13 Kasim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 a b 23 Mart 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 2 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Kasim 2020 a b Arsivlenmis kopya 19 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 a b c Arsivlenmis kopya 28 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Ocak 2022 http www radikal com tr yazarlar hakki devrim evliya celebi atti mi dersiniz 682174 Arsivlenmis kopya 13 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Ocak 2022 a b Said Nursi Mektubat s 171 Envar Nesriyat Istanbul 2010 Evliya Celebi nin eserinde Osmanli alfabesiyle alintiladigi o ayette gecen kelimeler ايتون Bir oglan ازربيون Ibrahim neslinden ola پروفتون Peygamber ola لوغسلين yalanci olmaya بنت onun افزولات dogum yeri Mekke ola كه كالوشير salihlikle gelmis ola تونومنين onun mubarek adi مواميت Mevamit ola اسفدوس ona uyanlar تاكرديس bu dunyanin maliki olalar بيست بيث ve o dunyanin maliki olalar Said Nursi mevamit kelimesinin sirasiyla Muhammed ve Memed kelimelerinden tahrif edildigini savunur Evliya Celebi Gunumuz Turkcesiyle Evliya Celebi Seyahatnamesi 3 Kitap 1 Cilt s 140 141 vd hazirlayanlar Seyit Ali Kahraman Yucel Dagli Yapi Kredi Yayinlari 3 Baski Istanbul Haziran 2012 ISBN 978 975 08 1101 1 Arsivlenmis kopya 12 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Agustos 2014 Ictihad Risalesi Risale i Nur Kulliyati Sozler 27 Soz http www erisale com content tr 1 646 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 17 Eylul 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Eylul 2014 Arsivlenmis kopya 11 Eylul 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Eylul 2014 Mektubat Yirmialtinci Mektub Dorduncu Mebhas Ucuncu Mesele http www erisale com content tr 2 463 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ibn Esir el Kamil Beyrut 1965 I 360 Sahihi Buhari ve Tecridi Sarih Tercumesi IX 152 Razi XXVI 165 Bediuzzaman Said Nursi Lem alar 1 Lema Sualar Birinci Sua http www erisale com content tr 4 867 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Isaratu l I caz Bolum Fatiha Suresi http www erisale com content tr 6 49 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Mart 2017 Mektubat Yirminci Mektup Ikinci Makam Dorduncu Kelime Dorduncu Fikra http www erisale com content tr 2 333 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 19 Ocak 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Kasim 2020 http www tesbihat asia joomla index php risale i nur lar risale i nurun icyuezue 843 batiniyenin ve sianin etkileri html olu kirik baglanti 12 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Nisan 2020 Isaratu l I caz Tefsiri Fatiha Suresi http www erisale com content tr 6 30 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lemalar Yirmi Ucuncu Lem a http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 3 291 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sozler Yirmi Ikinci Soz http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 1 375 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yirmi Ucuncu Lem a Birinci Yol http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 3 293 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yirmi Ucuncu Lem a Ikinci Mesele http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 3 297 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yirmi Ucuncu Lem a Ucuncu Kelime http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 3 298 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Yirmi Ucuncu Lem a Mukaddime http www erisale com locale tr amp bookId 1 amp pageNo 384 content tr 3 292 13 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sualar Yedinci Sua http www erisale com content tr 4 139 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sozler Otuz Ikinci Soz http www erisale com content tr 1 804 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sozler Yirminci Soz http www erisale com content tr 1 343 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 On Dokuzuncu Mektup http www erisale com content tr 2 134 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ondokuzuncu Soz http www erisale com content tr 1 319 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 26 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Kasim 2020 Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Lemeat http www erisale com content tr 1 952 12 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b 1 Divani harbi orfi Arsivlenmis kopya 18 Subat 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Subat 2022 Arsivlenmis kopya 22 Mart 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Temmuz 2023 Arsivlenmis kopya PDF 7 Subat 2020 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 10 Subat 2020 PDF 15 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 10 Subat 2020 7 Subat 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 10 Subat 2020 2 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2013 Hem kadinlarin on adetten alti yedisi ya ihtiyardir ya cirkindir ki ihtiyarligini ve cirkinligini herkese gostermek istemezler Ya kiskanctir kendinden daha guzellere nispeten cirkin dusmemek veya tecavuzden ve ittihamdan korkar taarruza maruz kalmamak ve kocasi nazarinda hiyanetle muttehem olmamak icin fitraten tesettur isterler Hatta dikkat edilse en ziyade kendini saklayan ihtiyarlardir Ve on adetten ancak iki uc tanesi bulunabilir ki hem genc olsun hem guzel olsun hem kendini gostermekten sikilmasin Arsivlenmis kopya 19 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 4 Agustos 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Arsivlenmis kopya 29 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2020 Hanimlar Rehberi8 Mayis 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Arsivlenmis kopya 8 Mayis 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Mart 2017 a b Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 15 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 8 Mayis 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Mart 2017 Arsivlenmis kopya 31 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Eylul 2020 25 Mart 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Eylul 2020 http www tesbihat asia joomla index php risale i nur lar risale i nurun icyuezue 683 nur risaleleri ve depremler html olu kirik baglanti Arsivlenmis kopya 5 Eylul 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Eylul 2014 11 Eylul 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Fethullah Gulenin Hadis Anlayi PDF Scribd Ingilizce 22 Subat 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Kasim 2023 Buhari I tisam 10 Muslim Iman 247 Ibni Mace Mukaddime 1 Tirmizi Fiten 51 Bediuzzaman Said Nursi Kastamonu Lahikasi s 23 Mehdi ve Deccal Saban Dogen Genclik Yayinlari s 164 18 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Agustos 2014 2 27 Eylul 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde 7 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Nisan 2020 Lemalar Yirmi Dorduncu Lem a s 197 13 Kasim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Sosyalistlik dinimize ilisemez ve dinimize zarar veremez Hem bizi sosyalistlige sokamaz ile Komunist dinsizlik cereyani yuzde otuz kirk adama zarar verebilir nasil anlamali 26 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Mektubat Yirmi Sekizinci Mektup s 353 13 Kasim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 24 Aralik 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Aralik 2021 Tirmizi Sifati Cehennem 2 2701 S Nursi munafigin olumu ile ilgili bolumu ekleyerek idrac yapmistir https www suleymaniyevakfi org e kitaplar risale i nur elestirisi pdf 11 Ocak 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde Arsivlenmis kopya 13 Subat 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 21 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 14 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Agustos 2021 24 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 1 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 7 Temmuz 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 a b Nurculuk Hakkinda Ankara Diyanet Isleri Baskanligi 1964 Milli Kutuphane 1965 AD 95 yer numarasiyla kayitli Manaz Abdullah Dunyada ve Turkiye de Siyasal Islamcilik Ayrac ISBN 975 8087 70 3 13 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 Arsivlenmis kopya 28 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2013 Dis baglantilarEdip Yuksel in teolojik elestirileri21 Mayis 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Suleymaniye Vakfi Din ve Fitrat Arastirmalari Merkezi Nur Risalelerine Risale i Nur Elestirel Bir Yaklasim Abdullah Tekhafizoglu2 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Said Nursi Gercegi Prof Dr Abdulaziz Bayindir in elestirileri2 Mayis 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde