Türkiye'deki Arnavutlar, (Arnavutça: Shqiptarët në Turqi) Türkiye'de ikamet eden etnik Arnavut vatandaşlarıdır; genelde Balkan Savaşları'nın başlamasından sonra, Karadağ ve Arnavutluk'tan gelen Arnavutlarla birlikte Sırp ve Yunan zulmünden kaçan Kosovalı / Makedon ve Tosk Çam Arnavutlardan oluşmaktadır.Türkiye Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) 2008 yılında hazırladığı bir raporda, Türkiye'de yaklaşık 1,3 milyon Arnavut kökenli insanın yaşadığı ve 500.000'den fazlasının kendi atalarını, dilini ve kültürünü tanıdığı tahmin ediliyor. Ancak Türkiye'de Arnavut kökenli ve kökene sahip kişilerin sayısının 5 milyona çıktığını öne süren başka tahminler de var. Bir zamanlar 21. Waffen-SS Dağ Tümeni Skanderbeg'de görev yapan Arnavut Gaziler, 1953-1968 yıllarında aileleriyle birlikte Yugoslavya'dan Türkiye'ye göç etmişlerdir.
Shqiptarët në Turqi | |
---|---|
Türkiye'de Arnavutça konuşanların anadile göre dağılımı, 1965 Türkiye nüfus sayım | |
Toplam nüfus | |
Türkiye 500,000 - 5,000,000 | |
Önemli nüfusa sahip bölgeler | |
Amasya (il), Ankara (il), Artvin (il), Bursa (il) (Marmara Bölgesi), Hatay (il), İstanbul (il), İzmir (il), Kırklareli (il), Sakarya (il), Samsun (il) ve Tokat (il) | |
Diller | |
Din | |
İlgili etnik gruplar | |
Arnavut diasporası |
Demografi
Yıl | İlk dil olarak | İkinci dil olarak | Toplam | Türkiye'nin nüfusu | Toplam konuşmacıların yüzdesi |
---|---|---|---|---|---|
1927 | 21.774 | - | 21.774 | 13.629.488 | 0.16 |
1935 | 14.496 | 26.161 | 40.657 | 16.157.450 | 0,25 |
1945 | 14.165 | 17.701 | 31.866 | 18.790.174 | 0.17 |
1950 | 16.079 | - | 16.079 | 20.947.188 | 0,08 |
1955 | 10.893 | 25.898 | 36.791 | 24.064.763 | 0,15 |
1960 | 12.000 | 37.144 | 49.144 | 27.754.820 | 0,18 |
1965 | 12.832 | 40.688 | 53.520 | 31.391.421 | 0.17 |
1965 nüfus sayımında ana dil olarak Arnavutça konuşanların oranı oransal olarak en çok Bursa (%0,3), Sakarya (%0,2), Tokat (%0,2) ve İstanbul'da (%0,2) görülmektedir.
Doğu Anadolu'daki üç Türk üniversitesindeki akademisyenlerin 2008 yılında Milli Güvenlik Kurulu için hazırladığı rapora göre, Türkiye'de yaklaşık 1.300.000 Arnavut asıllı insan yaşamaktadır. Bu araştırmaya göre 500.000'den fazla Arnavut soyundan gelenler hâlâ kendi atalarını ve/veya dillerini, kültürlerini ve geleneklerini tanımaktadır. 2011 yılında yapılan bir ankete göre Türkiye'de %0,2 veya yaklaşık 150.000 kişi kendisini Arnavut olarak tanımlamaktadır.
Türkiye'deki Arnavut nüfusuna ilişkin olarak 3-4 milyon kişiden toplam 5 milyona kadar değişen sayılarda başka tahminler de bulunulmaktadır; ancak bunların çoğu artık tam veya kısmi Arnavut soyundan gelen Arnavutçayı akıcı bir şekilde konuşamayan Türk vatandaşlarıdır. (bkz. Alman Amerikanlar). Bunun nedeni, Türkiye'deki Arnavut diasporası arasında meydana gelen çeşitli derecelerdeki dilsel ve/veya kültürel asimilasyondur. Bununla birlikte, İstanbul'daki gibi Türkiye'deki Arnavut topluluğunun büyük bir kısmı, kendine özgü Arnavut kimliğini korumuştur.
Tarih
İskender Bey'in direnişinin sona ermesinin ardından Arnavutluk'ta takip eden Osmanlı dönemi büyük bir değişimle karakterize edilmiştir. Osmanlı hükûmetinde İmrahor İlyas Bey, Hamza Kastrioti, Koca Davud Paşa, Zağanos Paşa, Köprülü Mehmed Paşa (Köprülü sadrazam ailesinin başı), Buşatlı ailesi, Berkinzâde Süleyman Paşa, Ethem Paşa, Nezim Frakulla, Haxhi Shekreti, Hasan Zyko Kamberi, Gusinyeli Ali Paşa, Kavalalı Mehmed Ali Paşa ve Rumeli'deki en güçlü Müslüman Arnavut hükümdarlarından biri haline gelen Tepedelenli Ali Paşa gibi pek çok Arnavut, önemli mevkiler elde etmişlerdir. Bu nedenle, eski Osmanlı İmparatorluğu'nun bazı bölgelerinde, Anadolu gibi bölgelerde, Osmanlı yönetimi ve askeriyesi nedeniyle hatırı sayılır miktarda Arnavut varlığı olmuştur.
Türkiye'de Arnavut diasporasının göçü ve oluşumu
Birinci Aşama: İşgücü ve diğer göçler (16. yüzyıl-20. yüzyılın başları)
Türkiye'deki Arnavut diasporası, Osmanlı döneminde ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında ekonomik nedenlerle göç ve daha sonra Balkan ülkelerinde Arnavutların yaşadığı ayrımcılık ve şiddet gibi sosyopolitik koşullar nedeniyle oluşmuştur. Arnavutların ilk yoğunlaşmalarından biri, II. Mehmed'in Arnavutları İstanbul'a getirip Arnavutköy adını verdikleri yere yerleştirdiği 1468 yılına dayanmaktadır.
Arnavutların Türkiye'ye göçü üç farklı evrede gerçekleşmiştir. Bunlardan ilki, Arnavutların Osmanlı bürokratları, mevsimlik işçiler ya da o zamanki başkent İstanbul'a ve Marmara bölgesinin yakınlarına çekilen orduda görev yaptıkları Osmanlı dönemidir. Kuzeybatı Anadolu'ya yapılan bu Arnavut göçleri esas olarak 16. yüzyıldan itibaren başlamıştır. Bu gruptaki Arnavut toplumu üyeleri çoğunlukla Türk toplumuna asimile olmuş, az sayıda kişi kendilerini Arnavut olarak görmüştür.
Arnavutlar da diğer Balkan halklarıyla birlikte Anadolu'ya mevsimlik veya kalıcı yerleşimle sonuçlanan işçi göçü gerçekleştirmişlerdir. Bu Arnavutların zaman zaman İstanbul'da işsiz olması ve sıklıkla birbirlerine yakın yaşamaları, Osmanlı yetkililerinin büyük bir işsiz grubunun toplumsal karışıklığa neden olma potansiyeline sahip olduğu konusunda endişe duymasına neden olmuştur. 18. yüzyılda yaşanan sosyo-politik kriz nedeniyle Osmanlı elitleri, alt sınıftaki Arnavutların eşkıyalığın yanı sıra diğer suçlara yatkın olduğu ve bu görüşlerin gölge oyunu Karagöz ve Hacivat oyunlarıyla Türk popüler kültürüne de yansıdığı yönünde bir ön yargı gelişmiştir. Pek çok Osmanlı padişahı, Arnavutların İstanbul'a göçünü yasaklayan fermanlar çıkarmıştır; bu, zaman zaman Osmanlı yetkililerinin şehirdeki Arnavut kümelerini dağıtmasına ve diğerlerini anayurtlarına geri göndermesine yol açmış; bu eylemler daha sonra Marmara bölgesinde gerçekleştirilmiştir. İstanbul'daki ve daha az bir ölçüde İzmir'deki Arnavut topluluğu, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan Arnavut entelijansiyası aracılığıyla, Arnavut milliyetçi özlemlerinin şekillenmesinde ve üretilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Örneğin, Başkimi (Birlik) grubu İstanbul'da, Anadolu ve Balkanlar'ın çeşitli kent merkezlerinde Arnavut sosyo-politik haklarını, Arnavut dili eğitiminin, yayıncılığının ve edebiyatının gelişimini teşvik eden şubeler açmıştır.
Ayrıca Balkan Arnavutçası konuşan veya kültürel bir alandan gelen ve çoğunlukla Kosova ve Makedonya'daki şehirli seçkinleremensup olan ve Anadolu'ya göç eden ve her zaman Arnavutluk kavramıyla özdeşleşmeyen bazı insanlar da olmuştur. Bunun yerine 19. yüzyılda ve 20. yüzyılın başlarında Osmanlı Türkçesi bakış açısını benimsediler ve kendilerini Türk veya Osmanlı Türkçesi konuşan vatandaşlar olarak adlandırmaya başlamışlardır.Toplumdilbilim asimilasyonun etkileri nedeniyle Arnavut milliyetçiliğini destekleyenler Anadolu'ya göç konusunda endişelendiler ve bu yolculuğa çıkan alt sınıflardan Arnavutları aşağıladılar. Bu grubun çağdaş zamanlardaki soyundan gelenlerin Arnavut dili hakkında akıcılığa veya bilgiye sahip olup olmadığı veya ne dereceye kadar olduğu bilinmemektedir. Arnavut göçünün etkileri, Arnavutların adını taşıyan yer adları, mutfaktaki Arnavut ciğeri yemeği ve Arnavut inadı gibi karakter özellikleri gibi Türk kültürünü etkilemiştir.
İkinci Aşama: Savaşlar ve zorunlu nüfus hareketleri (1878-1944)
İkinci aşama, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında, Osmanlı İmparatorluğu'nun çatışmalar nedeniyle dağılması nedeniyle Arnavutların çoğunlukla zulümden kaçtığı ve mülteci haline geldiği dönemdir. Arnavutlar, 1878 yılında Sırp ordusu tarafından sınır dışı edilerek Niş Sancağı'ndan kaçarak Samsun bölgesine yerleşmişlerdir.Yunanistan, Sırbistan, Karadağ ve Bulgaristan'ın Osmanlı İmparatorluğu'na karşı yaptığı Balkan Savaşları (1912-1913) Arnavut diasporasını genişletmiştir. Çok sayıda Müslüman mülteci, Osmanlı yetkililerinin yiyecek, barınak, kişisel kayıt ve belge sağlama konusundaki yeteneklerini ve kaynaklarını aşacak şekilde İstanbul ve Anadolu'ya gelmiştir. Bu Arnavutların torunları Türkiye'deki Arnavut topluluğunun en büyük bölümünü oluşturmaktadırlar.
Kosova ve Makedonya'nın demografisini bilen Osmanlı yetkilileri, Doğu Trakya ve Anadolu'ya göç eden kayıtsız mültecilerin büyük bir kısmının Arnavut olduğunu ve bunların çoğunun Karacabey, Edremit, Değirmendere, Karamürsel, Mustafakemalpaşa ve Bursa gibi kent merkezlerinde toplandığını kaydetmişlerdir.Debre'nin Sırbistan tarafından ele geçirilmesi, buradaki birçok Arnavut'un İstanbul'a kaçmasına neden olmuştur. Gelen Arnavut mültecilerin yerel Ortodoks Rumlara karşı, onları köylerden tahliye ederek ve topraklarını alarak toplumsal şiddet uyguladığına değinen çok sayıda Osmanlı resmi yetkilisi ve basın raporu mevcuttur. Osmanlı İmparatorluğu'nun yeni Jön Türk (İTC) hükûmeti, I. Dünya Savaşı sırasındaki demografik durumu daha geniş Marmara bölgesi etrafında yeniden yapılandırmaya çalışmıştır.
Savaşın başlangıcında Arnavutların Anadolu'ya göçü, zaten çok sayıda bulundukları ve bölgenin jeostratejik önemi nedeniyle yetkililer tarafından Arnavutlara yasaklanan vilayetlere (İstanbul, Edirne, Hüdavendigâr) ve sancaklara (Çatalca, Kale-i-Sultaniye, İzmit ve Gelibolu) doğru devam etmiştir. Jön Türk hükûmeti Arnavutları bir araya geldiklerinde eşkıyalığa ve şiddete eğilimli olarak görüyordu ve dağılma yoluyla devlete yönelik tehditleri zayıflatmaya çalışıyordu. Jön Türk hükûmeti, Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsızlığını ilan ettikten sonra Arnavutlara, özellikle de bu sürece dahil olan Hristiyan Arnavutlara karşı güvensizdi ve ülkeye gelmeleri yasaklandı. Osmanlı hükûmeti tarafından yeni varış yerleri Arnavut göçmenler için Ankara, Konya'ya doğru yeniden yerleşimle birlikte Sivas, Diyarbakır, Elazığ, Kayseri, Adana ve diğer yerlere yönlendirilirken, bu önlemler birkaç istisna dışında Marmara bölgesindeki yerleşik Arnavutlar için de uygulanmıştır.
Arnavutlar, sadık Müslüman Türkçe konuşan vatandaşlar yaratmak amacıyla dilsel ve kültürel asimilasyon için koşullar yaratmak amacıyla Anadolu'ya yeniden yerleşmeye hazırlanan imparatorluktaki birçok Müslüman halktan birisidir. Osmanlı hükûmet yetkilileri bu politikayı bazı bölgelerde uyguladılar ve bazı karar alma otoritelerinin Balkan Arnavut dil veya kültür alanından gelmesi nedeniyle Arnavutların bir bölgedeki sosyo-politik önemini anlayarak diğer yerlerde bundan kaçındılar. Bazı Arnavut göçmenler, hükûmetin yeniden yerleşim hamlelerine direnmişlerdir.
Arnavutluk'un bağımsızlığından sonra, İşkodra, Tiran veya Kosova'daki Arnavut elitleri Arnavutluk Cumhuriyeti için çalışma seçeneğine sahipken, Yunan ve Sırp Makedonya'daki Arnavut elitlerinin kendilerine ihtiyaç duyan bir evi veya hükûmeti veya aile, iş veya diğer Balkan ağları yoktu bu nedenle Anadolu'ya taşındılar. Çok sayıda mülteciden oluşan Arnavut topluluğu, 1914-1918 yılları arasında coğrafi olarak parçalanmış durumdaydı ve Çerkesler gibi diğer daha yerleşik toplulukların aksine, Doğu Cephesi'ne dayalı Osmanlı paramiliter oluşumlarına pek entegre değildiler. Arnavutlar bu yapılar için olası üye olarak görülüyordu ve Osmanlı seçkinlerinden, daha önce Balkanlar'da İttihat ve Terakki ile ilişkileri olan veya daha sonra Anadolu'ya katılan bazı Arnavutlar, Arnavutları askere almak için çalıştılar.
I. Dünya Savaşı sonunda Bursa ve Mustafakemalpaşa bölgesindeki paramiliter oluşumlardaki Arnavutlar Türk Milliyetçilerinin yanında yer almışlardılar. Arnavut silahlı grupları, Güney Marmara bölgesindeki yerel çıkarlar ve ailevi rekabetler nedeniyle Laz ve Gürcü paramiliter güçlere karşı savaşırken, Arnavut paramiliter güçleri Hristiyan köylerine saldırıyordu ve Osmanlı yetkililerinin daha geniş alan üzerinde çok az veya hiç kontrolü yoktu. Arnavut ve Çerkes paramiliter güçleri arasında da çatışmalar yaşanmıştır; bu paramiliter güçler, Arnavutların Marmara bölgesindeki mülklerini yağmalamış ve talan etmiştir. Eyalet meselelerine odaklanan bazı Çerkes paramiliter gruplar, 1920'de Kurtuluş Savaşı sırasında gelen Yunan askerî güçleriyle işbirliği yapmış ve Arnavut paramiliter güçler onlara karşı savaşmıştır. Bafra bölgesinde de Arnavut paramiliter güçler faaliyet göstermekteydi. Eski İstanbul Arnavut diasporası, Anadolu'ya yeni gelen Arnavutların içinde bulunduğu kötü duruma pek ilgi göstermemişlerdir. Bunun yerine, Osmanlı Anadolu topraklarının işgaline kayıtsız kalmışlar ve 1920'lerin başında Yugoslavya'nın Arnavut egemenliğine tecavüzüyle bağlantılı olarak esas olarak Balkan Arnavutluk meseleleriyle ilgilenmişlerdir.
1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur ve Trakya üzerinden Arnavut göçü hız kesmeden devam etmiştir ve Türkiye, Arnavut mültecileri devletin tahsis ettiği bölgelere yerleştirmekte veya yasaklı olarak sınıflandırılan bölgelere gitmelerini engellemekte zorlanmıştır. Türk hükûmeti bunun yerine Türkleri ve Balkanlardaki diğer Müslümanları tercih etmiş ve Millet Meclisi, Sırp ve Yugoslav pasaportu taşıyan Arnavutların Türkiye'ye girişini yasaklamıştır. Türkiye Cumhuriyeti, Arnavutları Türkiye'nin istediği bölgelerine çıkarma, dağıtma ve yeniden yerleştirme hakkını saklı tutmuştur. Önceki Jön Türk hükûmetinin aksine, başkent İstanbul'un Ankara'ya devredilmesi ve bölgenin stratejik önemini kaybetmesi nedeniyle Arnavutların yeni cumhuriyet yetkilileri tarafından Güney Marmara bölgesine yerleşmeleri yasaklanmamıştır. Türkiye, Arnavut toplumuna hareket özgürlüğü tanıyarak, hâlihazırda mevcut olan Arnavutları Türk toplumuna entegre etmeye çalışmıştır. Yerel Türk idare yetkilileri Arnavutların yeniden yerleştirilmesi konusunda farklı görüşlere sahipken, Antalya, Kocaeli ve Çatalca gibi bazı iller yardımı reddederken, Iğdır ve Adana gibi diğerleri ise Arnavut mültecileri kabul etmeye istekli olduklarını ifade etmişlerdir. Çatalca, Niğde, Kırklareli, Kastamonu ve Osmaniye gibi pek çok bölgede yeni kurulan Arnavut toplulukları, çoğunluğu Kosova ve Makedonya'dan gelen Arnavut mültecilerden oluşuyordu; bazıları tüccar, devlet memuru olarak çalışıyor, bazıları ise eşkıyalık yapıyordu.
Bazı Türk yetkilileri, resmi yazışmalarda hem köklü toplulukların hem de Türkiye'nin bazı bölgelerinde yaşayan yeni gelenlerin Arnavut numaralarını bildirdiler. Diğer Türk yetkililer, Arnavut topluluklarının birçok Türk köyünde, kasabasında ve mahallesinde yoğunlaşarak yaşadığını ve çoğu zaman nüfusun en az yüzde 10'unu oluşturduğunu belirtti.İzmir, uzun süredir yerleşik bir nüfustan oluşan en fazla Arnavut'a sahipti bölgeydi; bunlardan bazıları savaş sırasında Yunan askerî güçleri tarafından yerlerinden edilmiş ve yeni gelenler terk edilmiş Yunan mülklerine yerleşmiş, bazıları Isparta ve Niğde civarında Anadolu'nun iç kesimlerine taşınmış ve eski Ermeni mülkleri onlara verilmişti. İstanbul'da Türk yetkililer, başta Kosova ve Makedonya olmak üzere Arnavutların kalacağı ve diğerlerinin de Anadolu'ya yerleştirileceği isim listelerini ve diğer aile ayrıntılarını derledi. İstanbul bölgesindeki Arnavutlar, İzmir bölgesine yerleşmeyi tercih ediyorlardı.
Türk devletinde, Arnavut mülteciler ve göçmenler hakkında konumları, sayıları ve nüfus yüzdeleri ve nereye yerleşebilecekleri konusunda ayrıntıları içeren geniş bir yazışmalar ve idari belgeler külliyatı oluşmuştur. Diğer idari belgelerde Türk yetkililerin savaş sırasında kayıt dışı olan veya adı bilinmeyen diğer Arnavutların izini kaybettikleri belirtmektedir. Devlet memurları, tüccarlar, toprak sahipleri, esnaflar, memurlar ve subaylar olarak istihdam edilen entegre Arnavutlar, Türk devleti belgelerinde çok az yer almaktadır ve dikkatler daha ziyade devleti tehdit edebilecek topluluklar olarak görülen Arnavut mültecilere ve yoksullara yönelmiştir. Devam eden Arnavut göçü, Türk hükûmeti tarafından olumsuz değerlendirilmiş; çünkü Arnavutlar, göç yasasında (1926) Araplar, Kürtler ve Roman nüfusların yanında üçüncü kademeye yerleştirilmiş; bunlar yıkıcı ve istenmeyen, vatandaşlığa alınmaları yasaklanan kişiler olarak görülmüştü.
Arnavutluk, Türkiye'de ekonomik ve siyasi sorunlar yaşayan büyük Arnavut nüfusunun çıkarlarının korunmasına yönelik kaygılar ve kaygılar olan Türkiye ile devletlerarası ilişkileri geliştirmeye ve ilerletmeye çalışmıştır. Arnavutluk-Türkiye ikili ilişkileri bağlamında her iki ülke, Arnavutluk'taki Türk vatandaşlarının ve Türkiye'deki Arnavut vatandaşlarının mülkiyet ve vatandaşlık haklarının korunmasına ilişkin hükümler içeren Vatandaşlık Anlaşması'nı (1923) imzalamış, ancak Lozan Antlaşması nedeniyle Ankara Hristiyan Arnavutlarla ilgili protokolleri desteklememiştir.
1923'teki Lozan Antlaşması, dilsel veya diğer farklılıklara dayanmayan, dini bağlılığa göre yapılan Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesini resmileştirdi.Rıza Nur gibi üst düzey Türk yetkililerin Arnavutlar hakkında olumsuz görüşleri vardı ve onların Yunanistan'ın kabul ettiği Türkiye'ye yapılacak nüfus mübadelesinin dışında tutulması için baskı yapıyordu. Yunan temsilciler, Arnavutların yalnızca Çamlık ile sınırlı olduğunu belirtti ve Türk yetkililere, Yunanistan'dan yalnızca Epir ve diğer bölgelerden Türkçe konuşanların gönderileceğine dair söz verdiler.Preveze, Yanya ve Florina'dan gelenlerin yanı sıra Çamlık'dan da binlerce Arnavut Türkiye'ye geldi; bunlar Bursa çevresine ve daha geniş Güney Marmara bölgesine yerleştiler ve Türkiye'nin savaş sırasında yıkılan yerleşimleri yeniden inşa etme çabalarının bir parçasıydı. Arnavutluk, Ankara'yı, Yunan olarak kabul edilen Ortodoks Arnavutları Yunanistan ile yapılan nüfus mübadelesinin dışında bırakmaya ve Türkiye'deki mal ve varlıklarını korumaya ikna etmeye çalıştı ve başarısız oldu. Türkiye, Lozan Antlaşması'ndaki sözleşmelerin otomatik olarak tüm Ortodoksları Rum olarak tanımladığını ve bireysel gruplar veya davalar için bu durumun geri alınamayacağını iddia etmiştir.
Tiran ayrıca, Yunanistan'la yapılan nüfus mübadelesi sırasında Türkiye'ye gelen ve zor ekonomik koşullar altında yaşayan Müslüman Arnavutların, isterlerse Arnavutluk'a göç etmelerine izin verilmesinden de endişe duyuyormuştur. Çamlıklı Arnavutlara bu hakkı tanıyan düzenleme, Yugoslavya'dan Türkiye'ye gelen Arnavutların da Arnavutluk'a göç etme seçeneğini de kapsamaktaydı. Örneğin, Debre'den Türkiye'ye kaçan bazı Arnavutlar, 1920'lerde kentsel nüfusun önemli bir kesimi haline geldikleri Arnavutluk'a ve başkenti Tiran'a göç etmişlerdir. Rıza Nur gibi Türk yetkililer, Arnavutların mübadele anlaşmasına aykırı olarak Türk olarak gelmelerinden ve İzmit'in batısında kaliteli topraklar olarak kabul edilen Kartal, Pendik ve Erenköy gibi bölgelere ve Ankara'ya yerleştirildiklerinden duydukları hoşnutsuzluğu dile getirmişlerdir. Nüfus mübadelesi sırasında gelenlerin soyundan gelen Arnavutlar halen İstanbul'un Erenköy ve Kartal bölgelerinde ve ayrıca Mudanya başta olmak üzere Bursa'nın bazı kasabalarında yaşamaktadır. Mübadele sırasında sınırın Yunanistan tarafındaki Arnavut Devoll bölgesinin karşısındaki köylerden ve Kesriye bölgesindeki köylerden Arnavutlar Türkiye'ye gelmiştir.
Rıza Nur, suçu, Arnavutları Anadolu'nun diğer bölgelerinden İzmir'e yerleşmeye teşvik ettiği dönemde İzmir valisi olarak görev yapan, Atatürk'ün yakın arkadaşı ve Yanya doğumlu Arnavut Abdülhalik Renda'ya yüklemiştir. Jandarma teşkilatı ve yerel yetkililer tarafından hazırlanan resmi Türk hükûmeti raporlarında, Anadolu'nun iç kesimlerinden Bursa, Eskişehir, Konya gibi yerlerden ve Türkiye'nin Ege kıyılarına, özellikle de İzmir'e doğru seyahat eden çok sayıda Arnavut'tan bahsedilmektedir. Türk yetkililer Arnavutların "burayı Arnavutluk haline getireceklerine" dair kaygılarını dile getirmişlerdir. Arnavutlar yasadışı yollardan Türkiye'ye gelmeye devam ediyordu ve asıl varış noktaları İzmir'di. Kosova'da 1918-1923 yılları arasında Yugoslav devletinin Sırplaştırma politikaları sonucunda çoğunluğu Müslüman olan 30.000 ila 40.000 arası Arnavut İzmir ve Anadolu bölgelerine göç etmiştir.
1925'ten itibaren Yugoslavya, Müslümanların göçüne izin vermek için Türkiye ile bir anlaşma yapmaya çalışmış; Arnavutluk bunun Arnavutların Türkiye'nin nüfusun az olduğu bölgelerine yeniden yerleşmek üzere Balkanlar'dan çıkarılmasını gerektireceğinden endişe etmiştir. Türkiye, Yugoslavya'dan Anadolu'ya gelen Arnavutlara ilgisizliğini Arnavutluk'a yineleyerek, konunun esas olarak Vardar Makedonya'sındaki etnik Türklerle ilgili olduğunu belirtmiştir. 1920'lerin ortalarına gelindiğinde, Türkiye'de çok sayıda Arnavut mülteci mevcuttu ve Arnavutluk ile işbirliği yapma ve Arnavutların Yugoslavya'dan göçünü durdurma konusunda bir anlayış oluşmuş ve bu on yılın geri kalanında önemli ölçüde azalmıştır.
Yugoslavya'nın Ankara büyükelçiliği'nin 1919-1940 yılları için derlediği veriler, Yugoslavya'dan Türkiye'ye 215.412 Arnavut'un göç ettiğini göstermektedir. 1923 ile 1939 yılları arasında yaklaşık 115.000 Yugoslav vatandaşı Türkiye'ye göç etmiş ve hem Yugoslav hem de Türk kaynakları bu nüfus grubunun çoğunu Arnavutların oluşturduğunu kaydetmiştir. Arnavutluk ve Kosova'dan gelen Arnavut akademisyenler, Arnavut mültecilerin sayısını 300.000'den yüz binlerceye çıkararak, onların baskı nedeniyle Yugoslavya'yı terk ettiklerini belirtilmektedir. 1918-1941 döneminde göç eden Kosovalı Arnavutlar için Balkanlar dışındaki bilim adamlarının verdiği diğer tahminler 90.000 ile 150.000 veya 200.000-300.000 arasındadır. Bu konuya ilişkin Türk Dışişleri Bakanlığı arşivine bugüne kadar erişim sağlanamamıştır ve bu nedenle iki savaş arası dönemde Türkiye'ye gelen Arnavutların toplam sayısını belirlemek zordur.
Türkiye, bu Arnavutları Doğu Anadolu'da Yozgat, Elazığ ve Diyarbakır gibi bölgelere yerleştirmeye çalışırken, pek çok Arnavut sonunda Eskisehir, Kocaeli, Tekirdağ, İzmir, Bursa ve İstanbul'a yerleşmiştir. Yugoslavya'da, topraklara el konulması ve Kosova'daki Sırp sömürgecilere yeniden dağıtılmasının yanı sıra, Kosova ve kuzeybatı Makedonya'da faaliyet gösteren silahlı Arnavut Kachak direniş hareketi ile Yugoslav yetkililer arasındaki savaşın da aralarında bulunduğu çeşitli nedenlerle Arnavutlar Türkiye'ye göç etmişlerdir. Yugoslav yetkililer, Arnavutları düşman bir nüfus olarak görmüş ve Yugoslavya'daki varlıklarını azaltmayı tercih ederken, Türkiye de nüfus mübadelesi sırasında Anadolu'nun daha önce Yunanca ve Türkçe konuşan konuşan Ortodoks Hristiyanlarından boşaltılan bölgelerini yeniden doldurmak istiyordu.
1933 yılında Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras, Belgrad'daki Yugoslav Dışişleri Bakanlığı'na birçok ziyarette bulunarak, Yugoslavya'nın Güney Sırbistan olarak belirlenen bölgesinden Anadolu'ya Müslümanların tehciri konusunu görüşmüştür. Dışişleri Bakanı Aras ve Yugoslav Milan Stojadinović, beş yıl süren görüşmelerin ardından Müslüman Türklerin, Türkiye'ye göçüne ilişkin bir sözleşme imzalamışlardır. Anlaşmada, Türkçenin akıcı olması, Romanların hariç tutulması ve göç süreci için Kosova ve Batı Makedonya'daki belediyelerin öncelikli alınması gibi yönetmelik ve gereksinimlere uygun olarak 1939-1944 döneminde 40.000 ailenin yeniden yerleştirilmesi önerisine atıfta bulunuluyordu. Yugoslavya'da sınır dışı edilen kişilerin mülklerinin tasfiye edilmesi yönündeki tedbirlerin ana hedefi kırsal topluluklardı.Selanik limanından Anadolu'ya yapılacak yolculuk, durumu denetleyecek bir Türk-Yugoslav ortak komisyonu ile büyük ölçüde Türkiye tarafından finanse edilecekti.
O döneme ait arşiv ve basılı belgeler, anlaşmanın yazılı içeriği ve amacı açısından yanıltıcı ve aldatıcı bir metin olduğunu gösteriyor; zira sonuç, Arnavut nüfusunun Türkiye'ye taşınması yönündeydi. Atatürk, ikili sözleşme müzakereleri sırasında Yugoslav yetkililerle görüşmüş ve daha sonra anlaşmayı onaylanmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunmuştur. Atatürk'ün ölümünden beş ay önce, Temmuz 1938'de TBMM anlaşmayı onaylamayı reddetmiş ve II. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla konu yeniden açılmamıştır. Arnavutların tek nüfus haline geldiği ya da tek nüfus olduğu köylere yerleşenlerin dili çeşitli derecelerde korunurken, etnik açıdan karışık bölgelerde dilin korunması artık geçerliliğini yitirmiştir.
Üçüncü Aşama: 1945-2000'ler
Arnavutların Türkiye'ye göçünün üçüncü aşaması, II. Dünya Savaşı sonrası 1999 yılına kadar olan dönemi kapsamaktadır. Bu dönemdeki Arnavut göçmenler Yugoslavya'dan, özellikle de 1950'ler ve 1970'ler arasındaki Kosova'dan geliyordu; bunun nedeni, devletin Arnavutlara kendilerini Türk ilan etmeleri ve Türkiye'ye göç etmeleri konusunda uyguladığı ayrımcılık ve/veya baskıydı. II. Dünya Savaşı ve Yugoslavya-Arnavutluk bölünmesinin ardından Yugoslav yetkililer, Arnavutluk ve Kosova Arnavutları arasındaki bağları küçümsemeye ve Arnavutlar arasında Türkçe eğitimi ve Türkiye'ye göçü teşvik eden bir "Türkleştirme" politikası uygulamaya çalışmışlardır. 1953 yılında Yugoslav Devlet Başkanı Josip Broz Tito ile Arnavutların Anadolu'ya göçünü teşvik eden Türkiye'nin dışişleri bakanı Fuat Köprülü arasında 1938 Konvansiyonunu yeniden canlandıran bir anlaşmaya varılmıştır.
Türkiye'ye zorunlu göç artmış ve Klejda Mulaj'ın 1953-1957 yılları için belirttiği rakamlar, Yugoslavya'dan ayrılan 195.000 Arnavut ve 1966 yılı için ise yaklaşık 230.000 kişi şeklindedir. Tim Judah'ın aktardığı rakamlar, 1952 ile 1967 yılları arasında yaklaşık 175.000 Müslüman'ın Yugoslavya'dan göç ettiğini ve bunların birçoğunun Makedonca konuşan Müslümanlar (Torbeşler), Boşnaklar ve etnik Türkler yanında göçmenlerin çoğunluğunun Arnavut olduğunu tahmin edilmektedir. Tarihçi , 1953 ile 1966 yılları arasında Türkiye'ye giden Arnavutların sayısını 100.000 olarak tahmin etmektedir. Göçün artmasında rol oynayan faktörler, Yugoslav polis şefi Aleksandar Ranković'in başkanlık ettiği ve resmi olarak Arnavut milliyetçiliğini dizginlemeyi amaçladığı belirtilen bir kampanya yoluyla Arnavut nüfusuna yönelik gözdağı ve baskıdır. Ranković'in kontrolü altındaki Kosova, Türkiye tarafından "Beyefendilerin Anlaşmasını" uygulayacak kişi olarak görülüyordu. Bu durum 1966 yılında Ranković'in görevinden alınmasıyla sona ermiştir. Yugoslavya'dan gelen bu Arnavutların birçoğu İzmir, Gemlik ve Aydın gibi şehir merkezlerine yerleşmiştir. Komünizmin çöküşüyle birlikte 1992'den sonra Arnavutluk'tan Türkiye'ye bazı Arnavutlar gelmiştir. 1999'da bazı Arnavutlar Kosova'daki çatışmalardan kaçarak Türkiye'ye gelmiştir Bu üçüncü gruptaki Arnavutlar çoğunlukla Türkiye'nin batı bölgelerindeki büyük kent merkezlerine yerleşmişlerdir.
Bugün Türkiye'deki Arnavutlar ve Balkan Arnavutlarıyla ulusötesi bağlantılar
Türkiye'de Arnavutça dil okulları bulunmaktadır. Türk-Arnavut Kardeşlik Kültür ve Dayanışma Derneği, kültürel geceler ve folklor festivallerine ev sahipliği yaparak Arnavut kültür ve geleneklerini korumayı amaçlamaktadır. Merkezi Bayrampaşa'da bulunan bu kuruluşun Küçükçekmece ile Ankara ve Bursa illerinde üç şubesi bulunmaktadır. Ayrıca yıl boyunca Arnavutça dil dersleri verip ve Arnavutluk'un bağımsızlığını anma kutlamaları düzenlemektedir.
Arnavutlar Türkiye'nin sivil yaşamında aktiftirler. Türkiye'de Arnavutlar, yerel ve ulusal kültür derneklerine üyelik yoluyla Türk siyasetine katılmaktadırlar. Bu kuruluşlar arasında dini açıdan daha muhafazakar olan Rumeli Türk Derneği, etno-milliyetçi Türk-Arnavut Kardeşliği ve daha toplum odaklı olan Sakarya Arnavutları Kültür ve Dayanıșma Derneği yer almaktadır. Arnavutlar, farklı siyasi partilere mensup olmalarına rağmen Türk parlamentosunda Türkler ve Kürtlerden sonra en çok temsil edilen üçüncü etnik milletvekili grubudur. Ülkedeki Arnavut diasporası, Kosova'nın bağımsızlığının Türkiye tarafından tanınması için Türk hükûmetine kulis yapmışlardır.
Arnavutluk ve Kosova'nın Türkiye ile devlet ilişkileri, Türkiye'deki Arnavut nüfus ile Balkanlardaki Arnavutların karşılıklı yakın bağlarını sürdürmesi nedeniyle dostane ve yakındır ve ayrıca Türkiye'nin Arnavutluk ve Kosova ile yakın sosyo-politik, kültürel, ekonomik ve askeri bağları sürdürmektedir. II. Dünya Savaşı sonrası bağlamda, özellikle Kosova ve Makedonya'dan göç eden Arnavutlar, Türkiye'deki akrabalarıyla daha yakın aile temasına sahipler ve bunun tersi de, Anadolu'ya göçleri çok daha erken gerçekleşen Arnavutluk'tan gelenlere göre daha yakındırlar. Türkiye, Arnavutluk'un Balkanlar'daki jeopolitik çıkarlarını desteklemektedir. 2010'larda yapılan Gallup anketlerinde Türkiye, Arnavutluk, Kosova ve önemli bir Arnavut azınlığın bulunduğu Makedonya Cumhuriyeti'nde halkın büyük çoğunluğu arasında olumlu imaja sahip dost bir ülke olarak görülmektedir.
Türkiye'de önemli bir nüfus grubunu oluşturan Arnavutlar, pek çok tüccar, subay, işçi, memur, eğitimci ve aydınla Türk toplumuna ve devletine katkıda bulunmuşlardır.
Türk hükûmeti, 2016 yılında "Türkiye'de yaşayan diller ve aksanlar" adlı devlet projesi kapsamında Arnavutça dilini okullarında seçmeli ders olarak kabul etmiş ve derslerin 2018'de başlayacağını, ilk olarak Balkan kökenli halkının yaşadığı bölgelerde pilot uygulama yapılacağını duyurmuştur. İlk Arnavutça dili sınıfı, 2018 yılında Türk ve Arnavutluk eğitim bakanları İsmet Yılmaz ve 'nın katılımı ile İzmir bölgesindeki bir okulda açılmıştır.
Türkiye'deki Çam Arnavutları
Türkiye'deki Müslüman Çamlar, Arnavutluk'tan sonra ikinci büyük Çam topluluğunu oluşturmaktadır. Bu topluluk iki Dünya Savaşından sonra kurulmuştur. I. Dünya Savaşı'ndan sonra, Çamlar nüfus mübadelesi sırasında Türkiye'ye gitmek zorunda kalmışlar, ve II. Dünya Savaşı'ndan sonra Yunanistan'dan Çam Arnavutlarının sürgün edilmesi sonrası anti-komünist duyguları nedeniyle Arnavutluk yerine Türkiye'yi tercih etmesiyle başka bir göç dalgası izlemiştir.
Türkiye'deki Müslüman Çamların kesin sayısı bilinmemektedir, ancak çeşitli tahminler bunların sayısının Türkiye'de yaşayan 1,3 ila 6 milyon Arnavutluk toplam nüfusa karşılık 80.000 ila 100.000 arasında olduğu sonucuna göstermektedir. Çamlık İnsan Hakları Derneği, Arnavut bilincini ve bölgesel Çam geleneklerini sürdürmelerine rağmen çoğunun dilsel olarak asimile edildiğini belirtmektedir. Türkiye'de önemli sayıda Çam, kökenlerini korumak amacıyla soyadlarını Çam olarak değiştirmiştir. Arnavutların hakları için mücadele eden "Arnavut-Türk Kardeşlik Derneği" bünyesinde örgütlenmektedirler.
Albanofon Romanca
Türkiye'de, Adana ve Gaziantep'te kendilerini Arnavut olarak tanımlayan ve demircilik, metal işçiliği ve demir işçiliği gibi işlerde çalışan, Arnavutça konuşan Romanlardan oluşan küçük topluluklar bulunmaktadır. Balkan savaşları (1912-1913) nedeniyle Güney Avrupa'da Osmanlı egemenliğinin çökmesi, atalarının Türkiye'ye göç etmesine ve yerleşmesine neden olmuştur.
Türkiye'de Ünlü Arnavutlar
- Detaylı liste için bakınız: Türkiye Arnavutları Listesi
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Özel
- ^ a b c d e f Saunders 2011, s. 98.
- ^ a b c "Türkiye'deki Kürtlerin sayısı!". 6 Haziran 2008. 9 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Eylül 2010.
- ^ a b c Yenigun 2009, s. 184. "Turkey contains 5-6 million Albanians (more than in the Balkan area)"
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p Geniş & Maynard 2009, ss. 553–555. "Taking a chronological perspective, the ethnic Albanians currently living in Turkey today could be categorized into three groups: Ottoman Albanians, Balkan Albanians, and twentieth century Albanians. The first category comprises descendants of Albanians who relocated to the Marmara and Aegean regions as part of the Ottoman Empire's administrative structure. Official Ottoman documents record the existence of Albanians living in and around Istanbul (Constantinople), Iznik (Nicaea), and Izmir (Smyrna). For example, between the fifteenth and eighteenth centuries Albanian boys were brought to Istanbul and housed in Topkapı Palace as part of the devşirme system (an early Ottoman practice of human tribute required of Christian citizens) to serve as civil servants and Janissaries. In the 1600s Albanian seasonal workers were employed by these Albanian Janissaries in and around Istanbul and Iznik, and in 1860 Kayserili Ahmet, the governor of Izmir, employed Albanians to fight the raiding Zeybeks. Today, the descendants of Ottoman Albanians do not form a community per se, but at least some still identify as ethnically Albanian. However, it is unknown how many, if any, of these Ottoman Albanians retain Albanian language skills. The second category of ethnic Albanians living in modern Turkey is composed of people who are the descendants of refugees from the Balkans who because of war were forced to migrate inwards towards Eastern Thrace and Anatolia in the late nineteenth and early twentieth centuries as the Ottoman Empire dissolved. These Balkan Albanians are the largest group of ethnic Albanians living in Turkey today, and can be subcategorized into those who ended up in actual Albanian-speaking communities and those who were relocated into villages where they were the only Albanian-speaking migrants. Not surprisingly, the language is retained by some of the descendants from those of the former, but not those of the latter. The third category of ethnic Albanians in Turkey comprises recent or twentieth century migrants from the Balkans. These recent migrants can be subcategorized into those who came from Kosovo in the 1950s–1970s, those who came from Kosovo in 1999, and those who came from the Republic of Albania after 1992. All of these in the third category know a variety of modern Albanian and are mostly located in the western parts of Turkey in large metropolitan areas. Our research focuses on the history of migration and community formation of the Albanians located in the Samsun Province in the Black Sea region around 1912–1913 who would fall into the second category discussed above (see Figure 1). Turkish census data between 1927 and 1965 recorded the presence of Albanian speakers in Samsun Province, and the fieldwork we have been conducting in Samsun since September 2005 has revealed that there is still a significant number of Albanians living in the city and its surrounding region. According to the community leaders we interviewed, there are about 30,000–40,000 ethnic Albanian Turkish citizens in Samsun Province. The community was largely rural, located in the villages and engaged in agricultural activities until the 1970s. After this time, gradual migration to urban areas, particularly smaller towns and nearby cities has been observed. Long-distance rural-to-urban migration also began in later years mostly due to increasing demand for education and better jobs. Those who migrated to areas outside of Samsun Province generally preferred the cities located in the west of Turkey, particularly metropolitan areas such as Istanbul, Izmir and Bursa mainly because of the job opportunities as well as the large Albanian communities already residing in these cities. Today, the size of the Albanian community in Samsun Province is considered to be much smaller and gradually shrinking because of outward migration. Our observation is that the Albanians in Samsun seem to be fully integrated into Turkish society, and engaged in agriculture and small trading businesses. As education becomes accessible to the wider society and modernization accelerates transportation and hence communication of urban values, younger generations have also started to acquire professional occupations. Whilst a significant number of people still speak Albanian fluently as the language in the family, they have a perfect command of the Turkish language and cannot be distinguished from the rest of the population in terms of occupation, education, dress and traditions. In this article, we are interested in the history of this Albanian community in Samsun. Given the lack of any research on the Albanian presence in Turkey, our questions are simple and exploratory. When and where did these people come from? How and why did they choose Samsun as a site of resettlement? How did the socio-cultural characteristics of this community change over time? It is generally believed that the Albanians in Samsun Province are the descendants of the migrants and refugees from Kosovo who arrived in Turkey during the wars of 1912–13. Based on our research in Samsun Province, we argue that this information is partial and misleading. The interviews we conducted with the Albanian families and community leaders in the region and the review of Ottoman history show that part of the Albanian community in Samsun was founded through three stages of successive migrations. The first migration involved the forced removal of Muslim Albanians from the Sancak of Nish in 1878; the second migration occurred when these migrants’ children fled from the massacres in Kosovo in 1912–13 to Anatolia; and the third migration took place between 1913 and 1924 from the scattered villages in Central Anatolia where they were originally placed to the Samsun area in the Black Sea Region. Thus, the Albanian community founded in the 1920s in Samsun was in many ways a reassembling of the demolished Muslim Albanian community of Nish. This trajectory of the Albanian community of Nish shows that the fate of this community was intimately bound up with the fate of the Ottoman Empire in the Balkans and the socio-cultural composition of modern Turkey still carries on the legacy of its historical ancestor."
- ^ "The Post-Second World War Immigration of the Yugoslav Muslims to Turkey (1953-1968)". 2012.
- ^ Fuat Dündar, Türkiye Nüfus Sayımlarında Azınlıklar, 2000
- ^ Milliyet, Türkiyedeki Kürtlerin Sayısı. 2008-06-06.
- ^ a b c "Albanians in Turkey celebrate their cultural heritage 31 Ekim 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .". Today's Zaman. 21 August 2011. Retrieved 17 July 2015.
- ^ (PDF). 9 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ Kreiser, Klaus (2009). Istanbul: ein historischer Stadtführer. Verlag CH Beck. s. 20. ISBN . "Europäische Migranten sind verantwortlich für Ortsnamen wie Arnavutköy («Albanerdorf»)"
- ^ Çebi, Emrin (2017). "The role of Turkish NGOs in social cohesion of Syrians". Turkish Journal of Middle Eastern Studies (Special Issue-1 Middle East and Migration): 87-107. doi:10.26513/tocd.312245 . "Some examples of prominent migrations such as migration of Albanians who were placed in Arnavutköy in 1468"
- ^ a b Coşkun, Burhanettin; Yolcu, Tuğba (28–29 Nisan 2016). "Küreselleşen dünyada göç sorunları ve Türkiye'nin bölgesel rolü [Migration issues in the globalizing world and Turkey's regional role]". Aralik University: 97. 5 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Haziran 2019. "İlk defa Türkiye'ye Fatih Sultan Mehmet zamanında getirilen Arnavutlar, 1468 senesinde İstanbul’un Arnavutköy semtine yerleştirilmişlerdir. Arnavutköy, 1468 yılında Arnavut göçmenler tarafından oluşturulmuştur. Kültürümüzün temel taşlarından olan semtlere (Arnavutköy, Arnavutkaldırımı), yemeklerimize (Arnavut ciğeri), kişilik özelliklerine (Arnavut inadı) adını verdiğimiz Arnavutların, Anadolu’ya ilk göçleri, yaşadıkları Arnavutluk toprağının Osmanlı Devleti yönetimine geçmesiyle başlamıştır."
- ^ a b Gingeras 2009, s. 32.
- ^ a b c Gingeras 2009, s. 33.
- ^ Gingeras 2009, ss. 33–34.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 194.
- ^ a b Gingeras 2009, ss. 31–32, 34.
- ^ Gingeras 2009, s. 34.
- ^ Kia, Mehrdad (2011). Daily Life in the Ottoman Empire. ABC-CLIO. s. 225. ISBN . "As with their political and administrative practices, the Ottomans managed to assimilate the best of the culinary traditions they encountered and merge them with their own cooking customs and practices in such a way as to bring about the enrichment of their own cuisine. In this fashion, Albanian liver (Arnavut cigeri)... were assimilated into the Ottoman Turkish cuisine"
- ^ a b Gingeras 2009, s. 35.
- ^ Gingeras 2009, ss. 35–36.
- ^ a b Clayer, Nathalie (2005). "The Albanian students of the Mekteb-i Mülkiye: Social networks and trends of thought". Özdalga, Elisabeth (Ed.). Late Ottoman Society: The Intellectual Legacy. Routledge. ss. 306-307. ISBN .
- ^ Gingeras 2009.
- ^ a b c Gingeras 2009, s. 47.
- ^ Gingeras 2009, ss. 49–51.
- ^ Gingeras 2009, ss. 47–48.
- ^ Gingeras 2009, ss. 48–49.
- ^ Gingeras 2009, ss. 49–51, 146.
- ^ Gingeras 2009, s. 49.
- ^ Gingeras 2009, ss. 64–65.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 64.
- ^ Gingeras 2009, s. 80.
- ^ Gingeras 2009, s. 88.
- ^ Gingeras 2009, ss. 88–89.
- ^ Gingeras 2009, ss. 121, 133.
- ^ Gingeras 2009, s. 233.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 133.
- ^ Gingeras 2009, ss. 148–149.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 148.
- ^ a b c Gingeras 2009, s. 150.
- ^ Gingeras 2009, ss. 151–152.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 153.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 155.
- ^ Gingeras 2009, ss. 155–156.
- ^ Gingeras 2009, ss. 156–157.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 157.
- ^ Gingeras 2009, s. 147.
- ^ Musaj 2013, s. 232.
- ^ Musaj 2013, ss. 234–236.
- ^ a b Baltsiotis 2011. para. 28-29; footnote 48.
- ^ Gingeras 2009, ss. 158–160.
- ^ Gingeras 2009, s. 158.
- ^ Gingeras 2009, s. 158. "Greek authorities ultimately followed through on the deportation of thousands of Muslims from the Çamëria, together with tens of thousands of others from Larissa, Langada, Drama, Vodina, Serez, Edessa, Florina, Kilkis, Kavala, and Salonika."; p. 159.
- ^ Musaj 2013, ss. 237–239.
- ^ Musaj 2013, s. 241.
- ^ Musaj 2013, ss. 236–237, 240.
- ^ a b c d e Gingeras 2009, s. 164.
- ^ Gingeras 2009, ss. 160–161.
- ^ a b Fabbe, Kristin (18 Ekim 2007). "Defining Minorities and Identities - Religious Categorization and State-Making Strategies in Greece and Turkey" (PDF). Washington, United States of America: Presentation at: The Graduate Student Pre-Conference in Turkish and Turkic Studies University of Washington. s. 49. 19 Mart 2009 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 25 Ekim 2023.
- ^ Yildirim 2006, s. 121.
- ^ De Rapper, Gilles (2012). "Blood and Seed, Trunk and Hearth: Kinship and Common Origin in southern Albania". Hemming, Andreas; Kera, Gentiana; Pandelejmoni, Enriketa (Ed.). Albania: Family, Society and Culture in the 20th century. LIT Verlag Münster. ss. 80-81. ISBN .
- ^ Sintès, Pierre (2010). "Construction des discours d'appartenance en migration: l'exemple des Albanais en Grèce". Anatoli. 1. 3 Kasım 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ekim 2023.. para. 5.
- ^ a b c d Gingeras 2009, s. 160.
- ^ a b Iseni, Bashkim (2008). La question nationale en Europe du Sud-Est: genèse, émergence et développement de l'indentité nationale albanaise au Kosovo et en Macédoine. Peter Lang. ss. 312-313. ISBN .
- ^ a b Musaj 2013, ss. 244–246.
- ^ Musaj 2013, s. 247.
- ^ Qirezi 2017, s. 47
- ^ Gingeras 2009, s. 161.
- ^ a b Mulaj 2008, s. 69
- ^ Leurdijk, Dick; Zandee, Dick (2001). Kosovo: from crisis to crisis. Routledge. s. 14. ISBN .
- ^ Gingeras 2009, ss. 161–162.
- ^ Judah 2008, ss. 45–46.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 162.
- ^ Gingeras 2009, ss. 162–163.
- ^ a b c d Gingeras 2009, s. 163.
- ^ Judah 2008, s. 46.
- ^ Daskalovski 2003, s. 20.
- ^ Emmert & Ingrao 2013, s. 94.
- ^ a b c d e Mulaj, Klejda (2008). Politics of ethnic cleansing: nation-state building and provision of in/security in twentieth-century Balkans. Lexington Books. s. 45. ISBN .
- ^ a b c d e Qirezi, Arben (2017). "Settling the self-determination dispute in Kosovo". Mehmeti, Leandrit I.; Radeljić, Branislav (Ed.). Kosovo and Serbia: Contested Options and Shared Consequences. University of Pittsburgh Press. s. 50. ISBN .
- ^ Judah 2008, s. 52.
- ^ a b c d e Berisha, Mal (Kasım 2000). Diaspora Shqiptare në Turqi (Arnavutça). New York: ACCL Publishing. s. 13.
- ^ Hale 2002, s. 265.
- ^ Kreiser, Klaus (2009). Istanbul: ein historischer Stadtführer. Verlag CH Beck. s. 20. ISBN . "Europäische Migranten sind verantwortlich für Ortsnamen wie Arnavutköy («Albanerdorf»)"
- ^ a b c Tabak, Hüsrev (03 Mart 2013). "Albanian awakening: The worm has turned! 17 Temmuz 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .". Today's Zaman. Retrieved 17 July 2015.
- ^ a b Gingeras 2009, s. 237.
- ^ a b c d Kaynak hatası: Geçersiz
<ref>
etiketi;Petrovic162
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: ) - ^ Schmidt-Neke 2014, s. 15.
- ^ "Genci Muçaj: Albania enjoys magnificent relations with Turkey 3 Eylül 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .". Koha Jonë. 14 Mart 2015. Retrieved 17 Temmuz 2015.
- ^ Öktem 2011, s. 158. "This assertion holds particularly true for Kosovo and Macedonia, where most remaining Albanians and Turks are in close contact with family members living in Turkey, and even more so for Bulgaria and Greece, where channels of interaction with Turkey are very intensive. It is less so the case for Albania and Bosnia-Herzegovina, where emigration to Turkey occurred mostly in earlier stages, not between the post-war years and the 1990s."
- ^ Gingeras 2009, s. 165.
- ^ a b Buyuk, Hamdi Firat (18 Nisan 2018). "Pioneer Albanian Class Starts in Turkish School". Balkan Insight. 18 Nisan 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ekim 2023.
- ^ Vickers, Miranda. The Cham Issue - Where to Now? (PDF) (İngilizce). Defence Academy of the United Kingdom. 9 Aralık 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2012.
- ^ Roudometof 2002, s. 182.
- ^ Mai, Nicola; Schwandner-Sievers, Stephanie (2005). Russell, King (Ed.). The New Albanian Migration. Sussex, UK: Sussex Academic Press. s. 87. ISBN . 978-1-903900-78-9. Erişim tarihi: 31 Mart 2009.
- ^ Bollati, Sali; Vehbi Bajrami (Haziran 2005). "Interview with the head of Chameria organization / Bollati: Chameria today" (Arnavutça ve İngilizce). New York, United States of America. Iliria Newspaper.
- ^ a b Tarlan, Kemal Vural, (Ed.) (2017), (PDF), Kırkayak Kültür Sanat ve Doğa Derneği, s. 21, 18 Haziran 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi, erişim tarihi: 21 Haziran 2018
- Genel
- Baltsiotis, Lambros (2011). "The Muslim Chams of Northwestern Greece: The grounds for the expulsion of a "non-existent" minority community". European Journal of Turkish Studies. 12.
- Bayar, Yeşim (2014). Formation of the Turkish Nation-state, 1920-1938. New York: Palgrave Macmillan. ISBN .
- Daskalovski, Židas (2003). "Claims to Kosovo: Nationalism and Self-determination". Bieber, Florian; Daskalovski, Židas (Ed.). Understanding the war in Kosovo. Londra: Psychology Press. ss. 13-30. ISBN .
- Emmert, Thomas; Ingrao, Charles (2013). Conflict in Southeastern Europe at the End of the Twentieth Century: A "Scholars' Initiative" Assesses Some of the Controversies. New York: Routledge. ISBN .
- Geniş, Şerife; Maynard, Kelly Lynne (2009). "Formation of a Diasporic Community: The history of migration and resettlement of Muslim Albanians in the Black Sea Region of Turkey". Middle Eastern Studies. 45 (4): 553-569. doi:10.1080/00263200903009619.
- Gingeras, Ryan (2009). Sorrowful Shores: Violence, Ethnicity, and the End of the Ottoman Empire 1912-1923. Oxford: Oxford University Press. ISBN .
- Hale, William (2002). Turkish foreign policy, 1774-2000. Londra: Frank Cass. ISBN .
- Hale, William M.; Çarkoğlu, Ali (2008). The Politics of Modern Turkey: Major issues and themes in contemporary Turkish politics. Routledge. ISBN .
- Judah, Tim (2008). Kosovo: What everyone needs to know. Oxford: Oxford University Press. ISBN .
- Musaj, Fatmira (2013). "Marrëdhëniet shqiptaro-turke (1925-1928) [Albanian-Turkish relations (1925-1928)]". Gjurmime Albanologjike (43): 231-252.
- Öktem, Kerem (2011). "Between emigration, de-Islamization and the nation-state: Muslim communities in the Balkans today". Southeast European and Black Sea Studies. 11 (2): 155-171. doi:10.1080/14683857.2011.587249.
- Petrović, Žarko; Reljić, Dušan (2011). "Turkish interests and involvement in the Western Balkans: A score-card" (PDF). Insight Turkey. 13 (3): 159-172.
- Roudometof, Victor (2002). Collective memory, national identity, and ethnic conflict: Greece, Bulgaria, and the Macedonian question. Greenwood Publishing Group. ISBN .
- Saunders, Robert A. (2011). Ethnopolitics in Cyberspace: The Internet, Minority Nationalism, and the Web of Identity. Lanham: Lexington Books. ISBN .
- Schmidt-Neke, Michael (2014). "A burden of Legacies: The transformation of Albanian's political system". Pichler, Robert (Ed.). Legacy and Change: Albanian Transformation from Multidisciplinary Perspectives. Münster: LIT Verlag. ss. 13-30. ISBN .
- Yenigun, Cuneyt (2009). (PDF). SDU Faculty of Arts and Sciences Journal of Social Sciences. 2: 175-185. 27 Eylül 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- Yildirim, Onur (2006). Diplomacy and displacement: Reconsidering the Turco-Greek exchange of populations, 1922–1934. New York: Routledge. ISBN .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Turkiye deki Arnavutlar Arnavutca Shqiptaret ne Turqi Turkiye de ikamet eden etnik Arnavut vatandaslaridir genelde Balkan Savaslari nin baslamasindan sonra Karadag ve Arnavutluk tan gelen Arnavutlarla birlikte Sirp ve Yunan zulmunden kacan Kosovali Makedon ve Tosk Cam Arnavutlardan olusmaktadir Turkiye Milli Guvenlik Kurulu nun MGK 2008 yilinda hazirladigi bir raporda Turkiye de yaklasik 1 3 milyon Arnavut kokenli insanin yasadigi ve 500 000 den fazlasinin kendi atalarini dilini ve kulturunu tanidigi tahmin ediliyor Ancak Turkiye de Arnavut kokenli ve kokene sahip kisilerin sayisinin 5 milyona ciktigini one suren baska tahminler de var Bir zamanlar 21 Waffen SS Dag Tumeni Skanderbeg de gorev yapan Arnavut Gaziler 1953 1968 yillarinda aileleriyle birlikte Yugoslavya dan Turkiye ye goc etmislerdir Turkiye deki ArnavutlarShqiptaret ne TurqiTurkiye de Arnavutca konusanlarin anadile gore dagilimi 1965 Turkiye nufus sayimToplam nufus Turkiye 500 000 5 000 000Onemli nufusa sahip bolgelerAmasya il Ankara il Artvin il Bursa il Marmara Bolgesi Hatay il Istanbul il Izmir il Kirklareli il Sakarya il Samsun il ve Tokat il DillerTurkce ArnavutcaDinIslam Sunnilik Bektasilik Ilgili etnik gruplarArnavut diasporasiDemografiTurkiye de Arnavutca konusan nufus Yil Ilk dil olarak Ikinci dil olarak Toplam Turkiye nin nufusu Toplam konusmacilarin yuzdesi1927 21 774 21 774 13 629 488 0 161935 14 496 26 161 40 657 16 157 450 0 251945 14 165 17 701 31 866 18 790 174 0 171950 16 079 16 079 20 947 188 0 081955 10 893 25 898 36 791 24 064 763 0 151960 12 000 37 144 49 144 27 754 820 0 181965 12 832 40 688 53 520 31 391 421 0 17 1965 nufus sayiminda ana dil olarak Arnavutca konusanlarin orani oransal olarak en cok Bursa 0 3 Sakarya 0 2 Tokat 0 2 ve Istanbul da 0 2 gorulmektedir Dogu Anadolu daki uc Turk universitesindeki akademisyenlerin 2008 yilinda Milli Guvenlik Kurulu icin hazirladigi rapora gore Turkiye de yaklasik 1 300 000 Arnavut asilli insan yasamaktadir Bu arastirmaya gore 500 000 den fazla Arnavut soyundan gelenler hala kendi atalarini ve veya dillerini kulturlerini ve geleneklerini tanimaktadir 2011 yilinda yapilan bir ankete gore Turkiye de 0 2 veya yaklasik 150 000 kisi kendisini Arnavut olarak tanimlamaktadir Turkiye deki Arnavut nufusuna iliskin olarak 3 4 milyon kisiden toplam 5 milyona kadar degisen sayilarda baska tahminler de bulunulmaktadir ancak bunlarin cogu artik tam veya kismi Arnavut soyundan gelen Arnavutcayi akici bir sekilde konusamayan Turk vatandaslaridir bkz Alman Amerikanlar Bunun nedeni Turkiye deki Arnavut diasporasi arasinda meydana gelen cesitli derecelerdeki dilsel ve veya kulturel asimilasyondur Bununla birlikte Istanbul daki gibi Turkiye deki Arnavut toplulugunun buyuk bir kismi kendine ozgu Arnavut kimligini korumustur TarihKoprulu Mehmed Pasa Osmanli Imparatorlugu nun Sadrazami 17 yuzyilin ortalari ve guclu siyasi Koprulu ailesi hanedaninin kurucusu Iskender Bey in direnisinin sona ermesinin ardindan Arnavutluk ta takip eden Osmanli donemi buyuk bir degisimle karakterize edilmistir Osmanli hukumetinde Imrahor Ilyas Bey Hamza Kastrioti Koca Davud Pasa Zaganos Pasa Koprulu Mehmed Pasa Koprulu sadrazam ailesinin basi Busatli ailesi Berkinzade Suleyman Pasa Ethem Pasa Nezim Frakulla Haxhi Shekreti Hasan Zyko Kamberi Gusinyeli Ali Pasa Kavalali Mehmed Ali Pasa ve Rumeli deki en guclu Musluman Arnavut hukumdarlarindan biri haline gelen Tepedelenli Ali Pasa gibi pek cok Arnavut onemli mevkiler elde etmislerdir Bu nedenle eski Osmanli Imparatorlugu nun bazi bolgelerinde Anadolu gibi bolgelerde Osmanli yonetimi ve askeriyesi nedeniyle hatiri sayilir miktarda Arnavut varligi olmustur Turkiye de Arnavut diasporasinin gocu ve olusumu Birinci Asama Isgucu ve diger gocler 16 yuzyil 20 yuzyilin baslari Arnavut cigeri yuzyillar boyunca Anadolu da calisan Arnavut kasaplarindan ortaya cikan Istanbul Turk ciger yemegi Turkiye deki Arnavut diasporasi Osmanli doneminde ve Turkiye Cumhuriyeti nin ilk yillarinda ekonomik nedenlerle goc ve daha sonra Balkan ulkelerinde Arnavutlarin yasadigi ayrimcilik ve siddet gibi sosyopolitik kosullar nedeniyle olusmustur Arnavutlarin ilk yogunlasmalarindan biri II Mehmed in Arnavutlari Istanbul a getirip Arnavutkoy adini verdikleri yere yerlestirdigi 1468 yilina dayanmaktadir Arnavutlarin Turkiye ye gocu uc farkli evrede gerceklesmistir Bunlardan ilki Arnavutlarin Osmanli burokratlari mevsimlik isciler ya da o zamanki baskent Istanbul a ve Marmara bolgesinin yakinlarina cekilen orduda gorev yaptiklari Osmanli donemidir Kuzeybati Anadolu ya yapilan bu Arnavut gocleri esas olarak 16 yuzyildan itibaren baslamistir Bu gruptaki Arnavut toplumu uyeleri cogunlukla Turk toplumuna asimile olmus az sayida kisi kendilerini Arnavut olarak gormustur Arnavutlar da diger Balkan halklariyla birlikte Anadolu ya mevsimlik veya kalici yerlesimle sonuclanan isci gocu gerceklestirmislerdir Bu Arnavutlarin zaman zaman Istanbul da issiz olmasi ve siklikla birbirlerine yakin yasamalari Osmanli yetkililerinin buyuk bir issiz grubunun toplumsal karisikliga neden olma potansiyeline sahip oldugu konusunda endise duymasina neden olmustur 18 yuzyilda yasanan sosyo politik kriz nedeniyle Osmanli elitleri alt siniftaki Arnavutlarin eskiyaligin yani sira diger suclara yatkin oldugu ve bu goruslerin golge oyunu Karagoz ve Hacivat oyunlariyla Turk populer kulturune de yansidigi yonunde bir on yargi gelismistir Pek cok Osmanli padisahi Arnavutlarin Istanbul a gocunu yasaklayan fermanlar cikarmistir bu zaman zaman Osmanli yetkililerinin sehirdeki Arnavut kumelerini dagitmasina ve digerlerini anayurtlarina geri gondermesine yol acmis bu eylemler daha sonra Marmara bolgesinde gerceklestirilmistir Istanbul daki ve daha az bir olcude Izmir deki Arnavut toplulugu 19 yuzyilin sonlarinda ve 20 yuzyilin baslarinda ortaya cikan Arnavut entelijansiyasi araciligiyla Arnavut milliyetci ozlemlerinin sekillenmesinde ve uretilmesinde onemli bir rol oynamistir Ornegin Baskimi Birlik grubu Istanbul da Anadolu ve Balkanlar in cesitli kent merkezlerinde Arnavut sosyo politik haklarini Arnavut dili egitiminin yayinciliginin ve edebiyatinin gelisimini tesvik eden subeler acmistir Semseddin Sami Osmanli Arnavut aydini Ayrica Balkan Arnavutcasi konusan veya kulturel bir alandan gelen ve cogunlukla Kosova ve Makedonya daki sehirli seckinleremensup olan ve Anadolu ya goc eden ve her zaman Arnavutluk kavramiyla ozdeslesmeyen bazi insanlar da olmustur Bunun yerine 19 yuzyilda ve 20 yuzyilin baslarinda Osmanli Turkcesi bakis acisini benimsediler ve kendilerini Turk veya Osmanli Turkcesi konusan vatandaslar olarak adlandirmaya baslamislardir Toplumdilbilim asimilasyonun etkileri nedeniyle Arnavut milliyetciligini destekleyenler Anadolu ya goc konusunda endiselendiler ve bu yolculuga cikan alt siniflardan Arnavutlari asagiladilar Bu grubun cagdas zamanlardaki soyundan gelenlerin Arnavut dili hakkinda akiciliga veya bilgiye sahip olup olmadigi veya ne dereceye kadar oldugu bilinmemektedir Arnavut gocunun etkileri Arnavutlarin adini tasiyan yer adlari mutfaktaki Arnavut cigeri yemegi ve Arnavut inadi gibi karakter ozellikleri gibi Turk kulturunu etkilemistir Ikinci Asama Savaslar ve zorunlu nufus hareketleri 1878 1944 Ahmed Izzet Pasa Osmanli Sadrazami Disisleri Bakani ve Orgeneral Turk Kurtulus Savasi katilimcisi Ikinci asama 19 yuzyilin sonlarinda ve 20 yuzyilin baslarinda Osmanli Imparatorlugu nun catismalar nedeniyle dagilmasi nedeniyle Arnavutlarin cogunlukla zulumden kactigi ve multeci haline geldigi donemdir Arnavutlar 1878 yilinda Sirp ordusu tarafindan sinir disi edilerek Nis Sancagi ndan kacarak Samsun bolgesine yerlesmislerdir Yunanistan Sirbistan Karadag ve Bulgaristan in Osmanli Imparatorlugu na karsi yaptigi Balkan Savaslari 1912 1913 Arnavut diasporasini genisletmistir Cok sayida Musluman multeci Osmanli yetkililerinin yiyecek barinak kisisel kayit ve belge saglama konusundaki yeteneklerini ve kaynaklarini asacak sekilde Istanbul ve Anadolu ya gelmistir Bu Arnavutlarin torunlari Turkiye deki Arnavut toplulugunun en buyuk bolumunu olusturmaktadirlar Kosova ve Makedonya nin demografisini bilen Osmanli yetkilileri Dogu Trakya ve Anadolu ya goc eden kayitsiz multecilerin buyuk bir kisminin Arnavut oldugunu ve bunlarin cogunun Karacabey Edremit Degirmendere Karamursel Mustafakemalpasa ve Bursa gibi kent merkezlerinde toplandigini kaydetmislerdir Debre nin Sirbistan tarafindan ele gecirilmesi buradaki bircok Arnavut un Istanbul a kacmasina neden olmustur Gelen Arnavut multecilerin yerel Ortodoks Rumlara karsi onlari koylerden tahliye ederek ve topraklarini alarak toplumsal siddet uyguladigina deginen cok sayida Osmanli resmi yetkilisi ve basin raporu mevcuttur Osmanli Imparatorlugu nun yeni Jon Turk ITC hukumeti I Dunya Savasi sirasindaki demografik durumu daha genis Marmara bolgesi etrafinda yeniden yapilandirmaya calismistir Savasin baslangicinda Arnavutlarin Anadolu ya gocu zaten cok sayida bulunduklari ve bolgenin jeostratejik onemi nedeniyle yetkililer tarafindan Arnavutlara yasaklanan vilayetlere Istanbul Edirne Hudavendigar ve sancaklara Catalca Kale i Sultaniye Izmit ve Gelibolu dogru devam etmistir Jon Turk hukumeti Arnavutlari bir araya geldiklerinde eskiyaliga ve siddete egilimli olarak goruyordu ve dagilma yoluyla devlete yonelik tehditleri zayiflatmaya calisiyordu Jon Turk hukumeti Osmanli Imparatorlugu ndan bagimsizligini ilan ettikten sonra Arnavutlara ozellikle de bu surece dahil olan Hristiyan Arnavutlara karsi guvensizdi ve ulkeye gelmeleri yasaklandi Osmanli hukumeti tarafindan yeni varis yerleri Arnavut gocmenler icin Ankara Konya ya dogru yeniden yerlesimle birlikte Sivas Diyarbakir Elazig Kayseri Adana ve diger yerlere yonlendirilirken bu onlemler birkac istisna disinda Marmara bolgesindeki yerlesik Arnavutlar icin de uygulanmistir Arnavutlar sadik Musluman Turkce konusan vatandaslar yaratmak amaciyla dilsel ve kulturel asimilasyon icin kosullar yaratmak amaciyla Anadolu ya yeniden yerlesmeye hazirlanan imparatorluktaki bircok Musluman halktan birisidir Osmanli hukumet yetkilileri bu politikayi bazi bolgelerde uyguladilar ve bazi karar alma otoritelerinin Balkan Arnavut dil veya kultur alanindan gelmesi nedeniyle Arnavutlarin bir bolgedeki sosyo politik onemini anlayarak diger yerlerde bundan kacindilar Bazi Arnavut gocmenler hukumetin yeniden yerlesim hamlelerine direnmislerdir Kazim Ozalp subay daha sonra Orgeneral politikaci ve Turk Kurtulus Savasi nin onde gelen isimlerinden Arnavutluk un bagimsizligindan sonra Iskodra Tiran veya Kosova daki Arnavut elitleri Arnavutluk Cumhuriyeti icin calisma secenegine sahipken Yunan ve Sirp Makedonya daki Arnavut elitlerinin kendilerine ihtiyac duyan bir evi veya hukumeti veya aile is veya diger Balkan aglari yoktu bu nedenle Anadolu ya tasindilar Cok sayida multeciden olusan Arnavut toplulugu 1914 1918 yillari arasinda cografi olarak parcalanmis durumdaydi ve Cerkesler gibi diger daha yerlesik topluluklarin aksine Dogu Cephesi ne dayali Osmanli paramiliter olusumlarina pek entegre degildiler Arnavutlar bu yapilar icin olasi uye olarak goruluyordu ve Osmanli seckinlerinden daha once Balkanlar da Ittihat ve Terakki ile iliskileri olan veya daha sonra Anadolu ya katilan bazi Arnavutlar Arnavutlari askere almak icin calistilar I Dunya Savasi sonunda Bursa ve Mustafakemalpasa bolgesindeki paramiliter olusumlardaki Arnavutlar Turk Milliyetcilerinin yaninda yer almislardilar Arnavut silahli gruplari Guney Marmara bolgesindeki yerel cikarlar ve ailevi rekabetler nedeniyle Laz ve Gurcu paramiliter guclere karsi savasirken Arnavut paramiliter gucleri Hristiyan koylerine saldiriyordu ve Osmanli yetkililerinin daha genis alan uzerinde cok az veya hic kontrolu yoktu Arnavut ve Cerkes paramiliter gucleri arasinda da catismalar yasanmistir bu paramiliter gucler Arnavutlarin Marmara bolgesindeki mulklerini yagmalamis ve talan etmistir Eyalet meselelerine odaklanan bazi Cerkes paramiliter gruplar 1920 de Kurtulus Savasi sirasinda gelen Yunan askeri gucleriyle isbirligi yapmis ve Arnavut paramiliter gucler onlara karsi savasmistir Bafra bolgesinde de Arnavut paramiliter gucler faaliyet gostermekteydi Eski Istanbul Arnavut diasporasi Anadolu ya yeni gelen Arnavutlarin icinde bulundugu kotu duruma pek ilgi gostermemislerdir Bunun yerine Osmanli Anadolu topraklarinin isgaline kayitsiz kalmislar ve 1920 lerin basinda Yugoslavya nin Arnavut egemenligine tecavuzuyle baglantili olarak esas olarak Balkan Arnavutluk meseleleriyle ilgilenmislerdir 1923 yilinda Turkiye Cumhuriyeti kurulmustur ve Trakya uzerinden Arnavut gocu hiz kesmeden devam etmistir ve Turkiye Arnavut multecileri devletin tahsis ettigi bolgelere yerlestirmekte veya yasakli olarak siniflandirilan bolgelere gitmelerini engellemekte zorlanmistir Turk hukumeti bunun yerine Turkleri ve Balkanlardaki diger Muslumanlari tercih etmis ve Millet Meclisi Sirp ve Yugoslav pasaportu tasiyan Arnavutlarin Turkiye ye girisini yasaklamistir Turkiye Cumhuriyeti Arnavutlari Turkiye nin istedigi bolgelerine cikarma dagitma ve yeniden yerlestirme hakkini sakli tutmustur Onceki Jon Turk hukumetinin aksine baskent Istanbul un Ankara ya devredilmesi ve bolgenin stratejik onemini kaybetmesi nedeniyle Arnavutlarin yeni cumhuriyet yetkilileri tarafindan Guney Marmara bolgesine yerlesmeleri yasaklanmamistir Turkiye Arnavut toplumuna hareket ozgurlugu taniyarak halihazirda mevcut olan Arnavutlari Turk toplumuna entegre etmeye calismistir Yerel Turk idare yetkilileri Arnavutlarin yeniden yerlestirilmesi konusunda farkli goruslere sahipken Antalya Kocaeli ve Catalca gibi bazi iller yardimi reddederken Igdir ve Adana gibi digerleri ise Arnavut multecileri kabul etmeye istekli olduklarini ifade etmislerdir Catalca Nigde Kirklareli Kastamonu ve Osmaniye gibi pek cok bolgede yeni kurulan Arnavut topluluklari cogunlugu Kosova ve Makedonya dan gelen Arnavut multecilerden olusuyordu bazilari tuccar devlet memuru olarak calisiyor bazilari ise eskiyalik yapiyordu Hayrullah Fisek Turk ordusunda subay ve Milli Savunma Bakanligi Mustesari Bazi Turk yetkilileri resmi yazismalarda hem koklu topluluklarin hem de Turkiye nin bazi bolgelerinde yasayan yeni gelenlerin Arnavut numaralarini bildirdiler Diger Turk yetkililer Arnavut topluluklarinin bircok Turk koyunde kasabasinda ve mahallesinde yogunlasarak yasadigini ve cogu zaman nufusun en az yuzde 10 unu olusturdugunu belirtti Izmir uzun suredir yerlesik bir nufustan olusan en fazla Arnavut a sahipti bolgeydi bunlardan bazilari savas sirasinda Yunan askeri gucleri tarafindan yerlerinden edilmis ve yeni gelenler terk edilmis Yunan mulklerine yerlesmis bazilari Isparta ve Nigde civarinda Anadolu nun ic kesimlerine tasinmis ve eski Ermeni mulkleri onlara verilmisti Istanbul da Turk yetkililer basta Kosova ve Makedonya olmak uzere Arnavutlarin kalacagi ve digerlerinin de Anadolu ya yerlestirilecegi isim listelerini ve diger aile ayrintilarini derledi Istanbul bolgesindeki Arnavutlar Izmir bolgesine yerlesmeyi tercih ediyorlardi Turk devletinde Arnavut multeciler ve gocmenler hakkinda konumlari sayilari ve nufus yuzdeleri ve nereye yerlesebilecekleri konusunda ayrintilari iceren genis bir yazismalar ve idari belgeler kulliyati olusmustur Diger idari belgelerde Turk yetkililerin savas sirasinda kayit disi olan veya adi bilinmeyen diger Arnavutlarin izini kaybettikleri belirtmektedir Devlet memurlari tuccarlar toprak sahipleri esnaflar memurlar ve subaylar olarak istihdam edilen entegre Arnavutlar Turk devleti belgelerinde cok az yer almaktadir ve dikkatler daha ziyade devleti tehdit edebilecek topluluklar olarak gorulen Arnavut multecilere ve yoksullara yonelmistir Devam eden Arnavut gocu Turk hukumeti tarafindan olumsuz degerlendirilmis cunku Arnavutlar goc yasasinda 1926 Araplar Kurtler ve Roman nufuslarin yaninda ucuncu kademeye yerlestirilmis bunlar yikici ve istenmeyen vatandasliga alinmalari yasaklanan kisiler olarak gorulmustu Galatasaray futbol kulubunun kurucusu Ali Sami Yen Arnavutluk Turkiye de ekonomik ve siyasi sorunlar yasayan buyuk Arnavut nufusunun cikarlarinin korunmasina yonelik kaygilar ve kaygilar olan Turkiye ile devletlerarasi iliskileri gelistirmeye ve ilerletmeye calismistir Arnavutluk Turkiye ikili iliskileri baglaminda her iki ulke Arnavutluk taki Turk vatandaslarinin ve Turkiye deki Arnavut vatandaslarinin mulkiyet ve vatandaslik haklarinin korunmasina iliskin hukumler iceren Vatandaslik Anlasmasi ni 1923 imzalamis ancak Lozan Antlasmasi nedeniyle Ankara Hristiyan Arnavutlarla ilgili protokolleri desteklememistir 1923 teki Lozan Antlasmasi dilsel veya diger farkliliklara dayanmayan dini bagliliga gore yapilan Turkiye Yunanistan nufus mubadelesini resmilestirdi Riza Nur gibi ust duzey Turk yetkililerin Arnavutlar hakkinda olumsuz gorusleri vardi ve onlarin Yunanistan in kabul ettigi Turkiye ye yapilacak nufus mubadelesinin disinda tutulmasi icin baski yapiyordu Yunan temsilciler Arnavutlarin yalnizca Camlik ile sinirli oldugunu belirtti ve Turk yetkililere Yunanistan dan yalnizca Epir ve diger bolgelerden Turkce konusanlarin gonderilecegine dair soz verdiler Preveze Yanya ve Florina dan gelenlerin yani sira Camlik dan da binlerce Arnavut Turkiye ye geldi bunlar Bursa cevresine ve daha genis Guney Marmara bolgesine yerlestiler ve Turkiye nin savas sirasinda yikilan yerlesimleri yeniden insa etme cabalarinin bir parcasiydi Arnavutluk Ankara yi Yunan olarak kabul edilen Ortodoks Arnavutlari Yunanistan ile yapilan nufus mubadelesinin disinda birakmaya ve Turkiye deki mal ve varliklarini korumaya ikna etmeye calisti ve basarisiz oldu Turkiye Lozan Antlasmasi ndaki sozlesmelerin otomatik olarak tum Ortodokslari Rum olarak tanimladigini ve bireysel gruplar veya davalar icin bu durumun geri alinamayacagini iddia etmistir Tiran ayrica Yunanistan la yapilan nufus mubadelesi sirasinda Turkiye ye gelen ve zor ekonomik kosullar altinda yasayan Musluman Arnavutlarin isterlerse Arnavutluk a goc etmelerine izin verilmesinden de endise duyuyormustur Camlikli Arnavutlara bu hakki taniyan duzenleme Yugoslavya dan Turkiye ye gelen Arnavutlarin da Arnavutluk a goc etme secenegini de kapsamaktaydi Ornegin Debre den Turkiye ye kacan bazi Arnavutlar 1920 lerde kentsel nufusun onemli bir kesimi haline geldikleri Arnavutluk a ve baskenti Tiran a goc etmislerdir Riza Nur gibi Turk yetkililer Arnavutlarin mubadele anlasmasina aykiri olarak Turk olarak gelmelerinden ve Izmit in batisinda kaliteli topraklar olarak kabul edilen Kartal Pendik ve Erenkoy gibi bolgelere ve Ankara ya yerlestirildiklerinden duyduklari hosnutsuzlugu dile getirmislerdir Nufus mubadelesi sirasinda gelenlerin soyundan gelen Arnavutlar halen Istanbul un Erenkoy ve Kartal bolgelerinde ve ayrica Mudanya basta olmak uzere Bursa nin bazi kasabalarinda yasamaktadir Mubadele sirasinda sinirin Yunanistan tarafindaki Arnavut Devoll bolgesinin karsisindaki koylerden ve Kesriye bolgesindeki koylerden Arnavutlar Turkiye ye gelmistir Riza Nur sucu Arnavutlari Anadolu nun diger bolgelerinden Izmir e yerlesmeye tesvik ettigi donemde Izmir valisi olarak gorev yapan Ataturk un yakin arkadasi ve Yanya dogumlu Arnavut Abdulhalik Renda ya yuklemistir Jandarma teskilati ve yerel yetkililer tarafindan hazirlanan resmi Turk hukumeti raporlarinda Anadolu nun ic kesimlerinden Bursa Eskisehir Konya gibi yerlerden ve Turkiye nin Ege kiyilarina ozellikle de Izmir e dogru seyahat eden cok sayida Arnavut tan bahsedilmektedir Turk yetkililer Arnavutlarin burayi Arnavutluk haline getireceklerine dair kaygilarini dile getirmislerdir Arnavutlar yasadisi yollardan Turkiye ye gelmeye devam ediyordu ve asil varis noktalari Izmir di Kosova da 1918 1923 yillari arasinda Yugoslav devletinin Sirplastirma politikalari sonucunda cogunlugu Musluman olan 30 000 ila 40 000 arasi Arnavut Izmir ve Anadolu bolgelerine goc etmistir 1925 ten itibaren Yugoslavya Muslumanlarin gocune izin vermek icin Turkiye ile bir anlasma yapmaya calismis Arnavutluk bunun Arnavutlarin Turkiye nin nufusun az oldugu bolgelerine yeniden yerlesmek uzere Balkanlar dan cikarilmasini gerektireceginden endise etmistir Turkiye Yugoslavya dan Anadolu ya gelen Arnavutlara ilgisizligini Arnavutluk a yineleyerek konunun esas olarak Vardar Makedonya sindaki etnik Turklerle ilgili oldugunu belirtmistir 1920 lerin ortalarina gelindiginde Turkiye de cok sayida Arnavut multeci mevcuttu ve Arnavutluk ile isbirligi yapma ve Arnavutlarin Yugoslavya dan gocunu durdurma konusunda bir anlayis olusmus ve bu on yilin geri kalaninda onemli olcude azalmistir Yugoslavya nin Ankara buyukelciligi nin 1919 1940 yillari icin derledigi veriler Yugoslavya dan Turkiye ye 215 412 Arnavut un goc ettigini gostermektedir 1923 ile 1939 yillari arasinda yaklasik 115 000 Yugoslav vatandasi Turkiye ye goc etmis ve hem Yugoslav hem de Turk kaynaklari bu nufus grubunun cogunu Arnavutlarin olusturdugunu kaydetmistir Arnavutluk ve Kosova dan gelen Arnavut akademisyenler Arnavut multecilerin sayisini 300 000 den yuz binlerceye cikararak onlarin baski nedeniyle Yugoslavya yi terk ettiklerini belirtilmektedir 1918 1941 doneminde goc eden Kosovali Arnavutlar icin Balkanlar disindaki bilim adamlarinin verdigi diger tahminler 90 000 ile 150 000 veya 200 000 300 000 arasindadir Bu konuya iliskin Turk Disisleri Bakanligi arsivine bugune kadar erisim saglanamamistir ve bu nedenle iki savas arasi donemde Turkiye ye gelen Arnavutlarin toplam sayisini belirlemek zordur Turkiye bu Arnavutlari Dogu Anadolu da Yozgat Elazig ve Diyarbakir gibi bolgelere yerlestirmeye calisirken pek cok Arnavut sonunda Eskisehir Kocaeli Tekirdag Izmir Bursa ve Istanbul a yerlesmistir Yugoslavya da topraklara el konulmasi ve Kosova daki Sirp somurgecilere yeniden dagitilmasinin yani sira Kosova ve kuzeybati Makedonya da faaliyet gosteren silahli Arnavut Kachak direnis hareketi ile Yugoslav yetkililer arasindaki savasin da aralarinda bulundugu cesitli nedenlerle Arnavutlar Turkiye ye goc etmislerdir Yugoslav yetkililer Arnavutlari dusman bir nufus olarak gormus ve Yugoslavya daki varliklarini azaltmayi tercih ederken Turkiye de nufus mubadelesi sirasinda Anadolu nun daha once Yunanca ve Turkce konusan konusan Ortodoks Hristiyanlarindan bosaltilan bolgelerini yeniden doldurmak istiyordu 1933 yilinda Disisleri Bakani Tevfik Rustu Aras Belgrad daki Yugoslav Disisleri Bakanligi na bircok ziyarette bulunarak Yugoslavya nin Guney Sirbistan olarak belirlenen bolgesinden Anadolu ya Muslumanlarin tehciri konusunu gorusmustur Disisleri Bakani Aras ve Yugoslav Milan Stojadinovic bes yil suren gorusmelerin ardindan Musluman Turklerin Turkiye ye gocune iliskin bir sozlesme imzalamislardir Anlasmada Turkcenin akici olmasi Romanlarin haric tutulmasi ve goc sureci icin Kosova ve Bati Makedonya daki belediyelerin oncelikli alinmasi gibi yonetmelik ve gereksinimlere uygun olarak 1939 1944 doneminde 40 000 ailenin yeniden yerlestirilmesi onerisine atifta bulunuluyordu Yugoslavya da sinir disi edilen kisilerin mulklerinin tasfiye edilmesi yonundeki tedbirlerin ana hedefi kirsal topluluklardi Selanik limanindan Anadolu ya yapilacak yolculuk durumu denetleyecek bir Turk Yugoslav ortak komisyonu ile buyuk olcude Turkiye tarafindan finanse edilecekti O doneme ait arsiv ve basili belgeler anlasmanin yazili icerigi ve amaci acisindan yaniltici ve aldatici bir metin oldugunu gosteriyor zira sonuc Arnavut nufusunun Turkiye ye tasinmasi yonundeydi Ataturk ikili sozlesme muzakereleri sirasinda Yugoslav yetkililerle gorusmus ve daha sonra anlasmayi onaylanmak uzere Turkiye Buyuk Millet Meclisi ne sunmustur Ataturk un olumunden bes ay once Temmuz 1938 de TBMM anlasmayi onaylamayi reddetmis ve II Dunya Savasi nin baslamasiyla konu yeniden acilmamistir Arnavutlarin tek nufus haline geldigi ya da tek nufus oldugu koylere yerlesenlerin dili cesitli derecelerde korunurken etnik acidan karisik bolgelerde dilin korunmasi artik gecerliligini yitirmistir Ucuncu Asama 1945 2000 ler Ilhan Cavcav isadami ve Genclerbirligi futbol kulubu baskani Arnavutlarin Turkiye ye gocunun ucuncu asamasi II Dunya Savasi sonrasi 1999 yilina kadar olan donemi kapsamaktadir Bu donemdeki Arnavut gocmenler Yugoslavya dan ozellikle de 1950 ler ve 1970 ler arasindaki Kosova dan geliyordu bunun nedeni devletin Arnavutlara kendilerini Turk ilan etmeleri ve Turkiye ye goc etmeleri konusunda uyguladigi ayrimcilik ve veya baskiydi II Dunya Savasi ve Yugoslavya Arnavutluk bolunmesinin ardindan Yugoslav yetkililer Arnavutluk ve Kosova Arnavutlari arasindaki baglari kucumsemeye ve Arnavutlar arasinda Turkce egitimi ve Turkiye ye gocu tesvik eden bir Turklestirme politikasi uygulamaya calismislardir 1953 yilinda Yugoslav Devlet Baskani Josip Broz Tito ile Arnavutlarin Anadolu ya gocunu tesvik eden Turkiye nin disisleri bakani Fuat Koprulu arasinda 1938 Konvansiyonunu yeniden canlandiran bir anlasmaya varilmistir Turkiye ye zorunlu goc artmis ve Klejda Mulaj in 1953 1957 yillari icin belirttigi rakamlar Yugoslavya dan ayrilan 195 000 Arnavut ve 1966 yili icin ise yaklasik 230 000 kisi seklindedir Tim Judah in aktardigi rakamlar 1952 ile 1967 yillari arasinda yaklasik 175 000 Musluman in Yugoslavya dan goc ettigini ve bunlarin bircogunun Makedonca konusan Muslumanlar Torbesler Bosnaklar ve etnik Turkler yaninda gocmenlerin cogunlugunun Arnavut oldugunu tahmin edilmektedir Tarihci 1953 ile 1966 yillari arasinda Turkiye ye giden Arnavutlarin sayisini 100 000 olarak tahmin etmektedir Gocun artmasinda rol oynayan faktorler Yugoslav polis sefi Aleksandar Rankovic in baskanlik ettigi ve resmi olarak Arnavut milliyetciligini dizginlemeyi amacladigi belirtilen bir kampanya yoluyla Arnavut nufusuna yonelik gozdagi ve baskidir Rankovic in kontrolu altindaki Kosova Turkiye tarafindan Beyefendilerin Anlasmasini uygulayacak kisi olarak goruluyordu Bu durum 1966 yilinda Rankovic in gorevinden alinmasiyla sona ermistir Yugoslavya dan gelen bu Arnavutlarin bircogu Izmir Gemlik ve Aydin gibi sehir merkezlerine yerlesmistir Komunizmin cokusuyle birlikte 1992 den sonra Arnavutluk tan Turkiye ye bazi Arnavutlar gelmistir 1999 da bazi Arnavutlar Kosova daki catismalardan kacarak Turkiye ye gelmistir Bu ucuncu gruptaki Arnavutlar cogunlukla Turkiye nin bati bolgelerindeki buyuk kent merkezlerine yerlesmislerdir Bugun Turkiye deki Arnavutlar ve Balkan Arnavutlariyla ulusotesi baglantilar Istanbul un tarihi Arnavutkoy mahallesi 15 yuzyilda Sultan II Mehmed in Arnavutlari sehre getirmesiyle kurulmustur Bugun Istanbul un Arnavut halki ayri bir Arnavut kimligine ve kulturune sahip Candan Ercetin kismen Arnavut kokenli sarkici soz yazari ve Galatasaray futbol kulubunun baskan yardimcisiDemet Evgar kismen Arnavut asilli Turk oyuncu Turkiye de Arnavutca dil okullari bulunmaktadir Turk Arnavut Kardeslik Kultur ve Dayanisma Dernegi kulturel geceler ve folklor festivallerine ev sahipligi yaparak Arnavut kultur ve geleneklerini korumayi amaclamaktadir Merkezi Bayrampasa da bulunan bu kurulusun Kucukcekmece ile Ankara ve Bursa illerinde uc subesi bulunmaktadir Ayrica yil boyunca Arnavutca dil dersleri verip ve Arnavutluk un bagimsizligini anma kutlamalari duzenlemektedir Arnavutlar Turkiye nin sivil yasaminda aktiftirler Turkiye de Arnavutlar yerel ve ulusal kultur derneklerine uyelik yoluyla Turk siyasetine katilmaktadirlar Bu kuruluslar arasinda dini acidan daha muhafazakar olan Rumeli Turk Dernegi etno milliyetci Turk Arnavut Kardesligi ve daha toplum odakli olan Sakarya Arnavutlari Kultur ve Dayanișma Dernegi yer almaktadir Arnavutlar farkli siyasi partilere mensup olmalarina ragmen Turk parlamentosunda Turkler ve Kurtlerden sonra en cok temsil edilen ucuncu etnik milletvekili grubudur Ulkedeki Arnavut diasporasi Kosova nin bagimsizliginin Turkiye tarafindan taninmasi icin Turk hukumetine kulis yapmislardir Arnavutluk ve Kosova nin Turkiye ile devlet iliskileri Turkiye deki Arnavut nufus ile Balkanlardaki Arnavutlarin karsilikli yakin baglarini surdurmesi nedeniyle dostane ve yakindir ve ayrica Turkiye nin Arnavutluk ve Kosova ile yakin sosyo politik kulturel ekonomik ve askeri baglari surdurmektedir II Dunya Savasi sonrasi baglamda ozellikle Kosova ve Makedonya dan goc eden Arnavutlar Turkiye deki akrabalariyla daha yakin aile temasina sahipler ve bunun tersi de Anadolu ya gocleri cok daha erken gerceklesen Arnavutluk tan gelenlere gore daha yakindirlar Turkiye Arnavutluk un Balkanlar daki jeopolitik cikarlarini desteklemektedir 2010 larda yapilan Gallup anketlerinde Turkiye Arnavutluk Kosova ve onemli bir Arnavut azinligin bulundugu Makedonya Cumhuriyeti nde halkin buyuk cogunlugu arasinda olumlu imaja sahip dost bir ulke olarak gorulmektedir Turkiye de onemli bir nufus grubunu olusturan Arnavutlar pek cok tuccar subay isci memur egitimci ve aydinla Turk toplumuna ve devletine katkida bulunmuslardir Turk hukumeti 2016 yilinda Turkiye de yasayan diller ve aksanlar adli devlet projesi kapsaminda Arnavutca dilini okullarinda secmeli ders olarak kabul etmis ve derslerin 2018 de baslayacagini ilk olarak Balkan kokenli halkinin yasadigi bolgelerde pilot uygulama yapilacagini duyurmustur Ilk Arnavutca dili sinifi 2018 yilinda Turk ve Arnavutluk egitim bakanlari Ismet Yilmaz ve nin katilimi ile Izmir bolgesindeki bir okulda acilmistir Turkiye deki Cam Arnavutlari Turkiye deki Musluman Camlar Arnavutluk tan sonra ikinci buyuk Cam toplulugunu olusturmaktadir Bu topluluk iki Dunya Savasindan sonra kurulmustur I Dunya Savasi ndan sonra Camlar nufus mubadelesi sirasinda Turkiye ye gitmek zorunda kalmislar ve II Dunya Savasi ndan sonra Yunanistan dan Cam Arnavutlarinin surgun edilmesi sonrasi anti komunist duygulari nedeniyle Arnavutluk yerine Turkiye yi tercih etmesiyle baska bir goc dalgasi izlemistir Turkiye deki Musluman Camlarin kesin sayisi bilinmemektedir ancak cesitli tahminler bunlarin sayisinin Turkiye de yasayan 1 3 ila 6 milyon Arnavutluk toplam nufusa karsilik 80 000 ila 100 000 arasinda oldugu sonucuna gostermektedir Camlik Insan Haklari Dernegi Arnavut bilincini ve bolgesel Cam geleneklerini surdurmelerine ragmen cogunun dilsel olarak asimile edildigini belirtmektedir Turkiye de onemli sayida Cam kokenlerini korumak amaciyla soyadlarini Cam olarak degistirmistir Arnavutlarin haklari icin mucadele eden Arnavut Turk Kardeslik Dernegi bunyesinde orgutlenmektedirler Albanofon Romanca Turkiye de Adana ve Gaziantep te kendilerini Arnavut olarak tanimlayan ve demircilik metal isciligi ve demir isciligi gibi islerde calisan Arnavutca konusan Romanlardan olusan kucuk topluluklar bulunmaktadir Balkan savaslari 1912 1913 nedeniyle Guney Avrupa da Osmanli egemenliginin cokmesi atalarinin Turkiye ye goc etmesine ve yerlesmesine neden olmustur Turkiye de Unlu ArnavutlarDetayli liste icin bakiniz Turkiye Arnavutlari ListesiAyrica bakinizArnavutluk Turkiye iliskileri Kosova Turkiye iliskileri Osmanli doneminde ArnavutlukKaynakcaOzel a b c d e f Saunders 2011 s 98 a b c Turkiye deki Kurtlerin sayisi 6 Haziran 2008 9 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Eylul 2010 a b c Yenigun 2009 s 184 Turkey contains 5 6 million Albanians more than in the Balkan area a b c d e f g h i j k l m n o p Genis amp Maynard 2009 ss 553 555 Taking a chronological perspective the ethnic Albanians currently living in Turkey today could be categorized into three groups Ottoman Albanians Balkan Albanians and twentieth century Albanians The first category comprises descendants of Albanians who relocated to the Marmara and Aegean regions as part of the Ottoman Empire s administrative structure Official Ottoman documents record the existence of Albanians living in and around Istanbul Constantinople Iznik Nicaea and Izmir Smyrna For example between the fifteenth and eighteenth centuries Albanian boys were brought to Istanbul and housed in Topkapi Palace as part of the devsirme system an early Ottoman practice of human tribute required of Christian citizens to serve as civil servants and Janissaries In the 1600s Albanian seasonal workers were employed by these Albanian Janissaries in and around Istanbul and Iznik and in 1860 Kayserili Ahmet the governor of Izmir employed Albanians to fight the raiding Zeybeks Today the descendants of Ottoman Albanians do not form a community per se but at least some still identify as ethnically Albanian However it is unknown how many if any of these Ottoman Albanians retain Albanian language skills The second category of ethnic Albanians living in modern Turkey is composed of people who are the descendants of refugees from the Balkans who because of war were forced to migrate inwards towards Eastern Thrace and Anatolia in the late nineteenth and early twentieth centuries as the Ottoman Empire dissolved These Balkan Albanians are the largest group of ethnic Albanians living in Turkey today and can be subcategorized into those who ended up in actual Albanian speaking communities and those who were relocated into villages where they were the only Albanian speaking migrants Not surprisingly the language is retained by some of the descendants from those of the former but not those of the latter The third category of ethnic Albanians in Turkey comprises recent or twentieth century migrants from the Balkans These recent migrants can be subcategorized into those who came from Kosovo in the 1950s 1970s those who came from Kosovo in 1999 and those who came from the Republic of Albania after 1992 All of these in the third category know a variety of modern Albanian and are mostly located in the western parts of Turkey in large metropolitan areas Our research focuses on the history of migration and community formation of the Albanians located in the Samsun Province in the Black Sea region around 1912 1913 who would fall into the second category discussed above see Figure 1 Turkish census data between 1927 and 1965 recorded the presence of Albanian speakers in Samsun Province and the fieldwork we have been conducting in Samsun since September 2005 has revealed that there is still a significant number of Albanians living in the city and its surrounding region According to the community leaders we interviewed there are about 30 000 40 000 ethnic Albanian Turkish citizens in Samsun Province The community was largely rural located in the villages and engaged in agricultural activities until the 1970s After this time gradual migration to urban areas particularly smaller towns and nearby cities has been observed Long distance rural to urban migration also began in later years mostly due to increasing demand for education and better jobs Those who migrated to areas outside of Samsun Province generally preferred the cities located in the west of Turkey particularly metropolitan areas such as Istanbul Izmir and Bursa mainly because of the job opportunities as well as the large Albanian communities already residing in these cities Today the size of the Albanian community in Samsun Province is considered to be much smaller and gradually shrinking because of outward migration Our observation is that the Albanians in Samsun seem to be fully integrated into Turkish society and engaged in agriculture and small trading businesses As education becomes accessible to the wider society and modernization accelerates transportation and hence communication of urban values younger generations have also started to acquire professional occupations Whilst a significant number of people still speak Albanian fluently as the language in the family they have a perfect command of the Turkish language and cannot be distinguished from the rest of the population in terms of occupation education dress and traditions In this article we are interested in the history of this Albanian community in Samsun Given the lack of any research on the Albanian presence in Turkey our questions are simple and exploratory When and where did these people come from How and why did they choose Samsun as a site of resettlement How did the socio cultural characteristics of this community change over time It is generally believed that the Albanians in Samsun Province are the descendants of the migrants and refugees from Kosovo who arrived in Turkey during the wars of 1912 13 Based on our research in Samsun Province we argue that this information is partial and misleading The interviews we conducted with the Albanian families and community leaders in the region and the review of Ottoman history show that part of the Albanian community in Samsun was founded through three stages of successive migrations The first migration involved the forced removal of Muslim Albanians from the Sancak of Nish in 1878 the second migration occurred when these migrants children fled from the massacres in Kosovo in 1912 13 to Anatolia and the third migration took place between 1913 and 1924 from the scattered villages in Central Anatolia where they were originally placed to the Samsun area in the Black Sea Region Thus the Albanian community founded in the 1920s in Samsun was in many ways a reassembling of the demolished Muslim Albanian community of Nish This trajectory of the Albanian community of Nish shows that the fate of this community was intimately bound up with the fate of the Ottoman Empire in the Balkans and the socio cultural composition of modern Turkey still carries on the legacy of its historical ancestor The Post Second World War Immigration of the Yugoslav Muslims to Turkey 1953 1968 2012 Eksik ya da bos url yardim Arsivlenmesi gereken baglantiya sahip kaynak sablonu iceren maddeler link Fuat Dundar Turkiye Nufus Sayimlarinda Azinliklar 2000 Milliyet Turkiyedeki Kurtlerin Sayisi 2008 06 06 a b c Albanians in Turkey celebrate their cultural heritage 31 Ekim 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Today s Zaman 21 August 2011 Retrieved 17 July 2015 PDF 9 Agustos 2013 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Kreiser Klaus 2009 Istanbul ein historischer Stadtfuhrer Verlag CH Beck s 20 ISBN 9783406590634 Europaische Migranten sind verantwortlich fur Ortsnamen wie Arnavutkoy Albanerdorf Cebi Emrin 2017 The role of Turkish NGOs in social cohesion of Syrians Turkish Journal of Middle Eastern Studies Special Issue 1 Middle East and Migration 87 107 doi 10 26513 tocd 312245 Some examples of prominent migrations such as migration of Albanians who were placed in Arnavutkoy in 1468 a b Coskun Burhanettin Yolcu Tugba 28 29 Nisan 2016 Kuresellesen dunyada goc sorunlari ve Turkiye nin bolgesel rolu Migration issues in the globalizing world and Turkey s regional role Aralik University 97 5 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Haziran 2019 Ilk defa Turkiye ye Fatih Sultan Mehmet zamaninda getirilen Arnavutlar 1468 senesinde Istanbul un Arnavutkoy semtine yerlestirilmislerdir Arnavutkoy 1468 yilinda Arnavut gocmenler tarafindan olusturulmustur Kulturumuzun temel taslarindan olan semtlere Arnavutkoy Arnavutkaldirimi yemeklerimize Arnavut cigeri kisilik ozelliklerine Arnavut inadi adini verdigimiz Arnavutlarin Anadolu ya ilk gocleri yasadiklari Arnavutluk topraginin Osmanli Devleti yonetimine gecmesiyle baslamistir a b Gingeras 2009 s 32 a b c Gingeras 2009 s 33 Gingeras 2009 ss 33 34 a b Gingeras 2009 s 194 a b Gingeras 2009 ss 31 32 34 Gingeras 2009 s 34 Kia Mehrdad 2011 Daily Life in the Ottoman Empire ABC CLIO s 225 ISBN 9780313064029 As with their political and administrative practices the Ottomans managed to assimilate the best of the culinary traditions they encountered and merge them with their own cooking customs and practices in such a way as to bring about the enrichment of their own cuisine In this fashion Albanian liver Arnavut cigeri were assimilated into the Ottoman Turkish cuisine a b Gingeras 2009 s 35 Gingeras 2009 ss 35 36 a b Clayer Nathalie 2005 The Albanian students of the Mekteb i Mulkiye Social networks and trends of thought Ozdalga Elisabeth Ed Late Ottoman Society The Intellectual Legacy Routledge ss 306 307 ISBN 9780415341646 Gingeras 2009 a b c Gingeras 2009 s 47 Gingeras 2009 ss 49 51 Gingeras 2009 ss 47 48 Gingeras 2009 ss 48 49 Gingeras 2009 ss 49 51 146 Gingeras 2009 s 49 Gingeras 2009 ss 64 65 a b Gingeras 2009 s 64 Gingeras 2009 s 80 Gingeras 2009 s 88 Gingeras 2009 ss 88 89 Gingeras 2009 ss 121 133 Gingeras 2009 s 233 a b Gingeras 2009 s 133 Gingeras 2009 ss 148 149 a b Gingeras 2009 s 148 a b c Gingeras 2009 s 150 Gingeras 2009 ss 151 152 a b Gingeras 2009 s 153 a b Gingeras 2009 s 155 Gingeras 2009 ss 155 156 Gingeras 2009 ss 156 157 a b Gingeras 2009 s 157 Gingeras 2009 s 147 Musaj 2013 s 232 Musaj 2013 ss 234 236 a b Baltsiotis 2011 para 28 29 footnote 48 Gingeras 2009 ss 158 160 Gingeras 2009 s 158 Gingeras 2009 s 158 Greek authorities ultimately followed through on the deportation of thousands of Muslims from the Cameria together with tens of thousands of others from Larissa Langada Drama Vodina Serez Edessa Florina Kilkis Kavala and Salonika p 159 Musaj 2013 ss 237 239 Musaj 2013 s 241 Musaj 2013 ss 236 237 240 a b c d e Gingeras 2009 s 164 Gingeras 2009 ss 160 161 a b Fabbe Kristin 18 Ekim 2007 Defining Minorities and Identities Religious Categorization and State Making Strategies in Greece and Turkey PDF Washington United States of America Presentation at The Graduate Student Pre Conference in Turkish and Turkic Studies University of Washington s 49 19 Mart 2009 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 25 Ekim 2023 Yildirim 2006 s 121 De Rapper Gilles 2012 Blood and Seed Trunk and Hearth Kinship and Common Origin in southern Albania Hemming Andreas Kera Gentiana Pandelejmoni Enriketa Ed Albania Family Society and Culture in the 20th century LIT Verlag Munster ss 80 81 ISBN 9783643501448 Sintes Pierre 2010 Construction des discours d appartenance en migration l exemple des Albanais en Grece Anatoli 1 3 Kasim 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ekim 2023 para 5 a b c d Gingeras 2009 s 160 a b Iseni Bashkim 2008 La question nationale en Europe du Sud Est genese emergence et developpement de l indentite nationale albanaise au Kosovo et en Macedoine Peter Lang ss 312 313 ISBN 9783039113200 a b Musaj 2013 ss 244 246 Musaj 2013 s 247 Qirezi 2017 s 47 Gingeras 2009 s 161 a b Mulaj 2008 s 69 Leurdijk Dick Zandee Dick 2001 Kosovo from crisis to crisis Routledge s 14 ISBN 9781351791571 Gingeras 2009 ss 161 162 Judah 2008 ss 45 46 a b Gingeras 2009 s 162 Gingeras 2009 ss 162 163 a b c d Gingeras 2009 s 163 Judah 2008 s 46 Daskalovski 2003 s 20 Emmert amp Ingrao 2013 s 94 a b c d e Mulaj Klejda 2008 Politics of ethnic cleansing nation state building and provision of in security in twentieth century Balkans Lexington Books s 45 ISBN 9780739146675 a b c d e Qirezi Arben 2017 Settling the self determination dispute in Kosovo Mehmeti Leandrit I Radeljic Branislav Ed Kosovo and Serbia Contested Options and Shared Consequences University of Pittsburgh Press s 50 ISBN 9780822981572 Judah 2008 s 52 a b c d e Berisha Mal Kasim 2000 Diaspora Shqiptare ne Turqi Arnavutca New York ACCL Publishing s 13 Hale 2002 s 265 Kreiser Klaus 2009 Istanbul ein historischer Stadtfuhrer Verlag CH Beck s 20 ISBN 978 3 406 59063 4 Europaische Migranten sind verantwortlich fur Ortsnamen wie Arnavutkoy Albanerdorf a b c Tabak Husrev 03 Mart 2013 Albanian awakening The worm has turned 17 Temmuz 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Today s Zaman Retrieved 17 July 2015 a b Gingeras 2009 s 237 a b c d Kaynak hatasi Gecersiz lt ref gt etiketi Petrovic162 isimli refler icin metin saglanmadi Bkz Kaynak gosterme Schmidt Neke 2014 s 15 Genci Mucaj Albania enjoys magnificent relations with Turkey 3 Eylul 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Koha Jone 14 Mart 2015 Retrieved 17 Temmuz 2015 Oktem 2011 s 158 This assertion holds particularly true for Kosovo and Macedonia where most remaining Albanians and Turks are in close contact with family members living in Turkey and even more so for Bulgaria and Greece where channels of interaction with Turkey are very intensive It is less so the case for Albania and Bosnia Herzegovina where emigration to Turkey occurred mostly in earlier stages not between the post war years and the 1990s Gingeras 2009 s 165 a b Buyuk Hamdi Firat 18 Nisan 2018 Pioneer Albanian Class Starts in Turkish School Balkan Insight 18 Nisan 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Ekim 2023 Vickers Miranda The Cham Issue Where to Now PDF Ingilizce Defence Academy of the United Kingdom 9 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 9 Aralik 2012 Roudometof 2002 s 182 Mai Nicola Schwandner Sievers Stephanie 2005 Russell King Ed The New Albanian Migration Sussex UK Sussex Academic Press s 87 ISBN 978 1 903900 78 9 978 1 903900 78 9 Erisim tarihi 31 Mart 2009 Bollati Sali Vehbi Bajrami Haziran 2005 Interview with the head of Chameria organization Bollati Chameria today Arnavutca ve Ingilizce New York United States of America Iliria Newspaper a b Tarlan Kemal Vural Ed 2017 PDF Kirkayak Kultur Sanat ve Doga Dernegi s 21 18 Haziran 2018 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi erisim tarihi 21 Haziran 2018 GenelBaltsiotis Lambros 2011 The Muslim Chams of Northwestern Greece The grounds for the expulsion of a non existent minority community European Journal of Turkish Studies 12 Bayar Yesim 2014 Formation of the Turkish Nation state 1920 1938 New York Palgrave Macmillan ISBN 9781137384546 Daskalovski Zidas 2003 Claims to Kosovo Nationalism and Self determination Bieber Florian Daskalovski Zidas Ed Understanding the war in Kosovo Londra Psychology Press ss 13 30 ISBN 9780714653914 Emmert Thomas Ingrao Charles 2013 Conflict in Southeastern Europe at the End of the Twentieth Century A Scholars Initiative Assesses Some of the Controversies New York Routledge ISBN 9781317970163 Genis Serife Maynard Kelly Lynne 2009 Formation of a Diasporic Community The history of migration and resettlement of Muslim Albanians in the Black Sea Region of Turkey Middle Eastern Studies 45 4 553 569 doi 10 1080 00263200903009619 Gingeras Ryan 2009 Sorrowful Shores Violence Ethnicity and the End of the Ottoman Empire 1912 1923 Oxford Oxford University Press ISBN 9780199561520 Hale William 2002 Turkish foreign policy 1774 2000 Londra Frank Cass ISBN 9780714650715 Hale William M Carkoglu Ali 2008 The Politics of Modern Turkey Major issues and themes in contemporary Turkish politics Routledge ISBN 9780415456456 Judah Tim 2008 Kosovo What everyone needs to know Oxford Oxford University Press ISBN 9780199704040 Musaj Fatmira 2013 Marredheniet shqiptaro turke 1925 1928 Albanian Turkish relations 1925 1928 Gjurmime Albanologjike 43 231 252 Oktem Kerem 2011 Between emigration de Islamization and the nation state Muslim communities in the Balkans today Southeast European and Black Sea Studies 11 2 155 171 doi 10 1080 14683857 2011 587249 Petrovic Zarko Reljic Dusan 2011 Turkish interests and involvement in the Western Balkans A score card PDF Insight Turkey 13 3 159 172 Roudometof Victor 2002 Collective memory national identity and ethnic conflict Greece Bulgaria and the Macedonian question Greenwood Publishing Group ISBN 9780275976484 Saunders Robert A 2011 Ethnopolitics in Cyberspace The Internet Minority Nationalism and the Web of Identity Lanham Lexington Books ISBN 9780739141946 Schmidt Neke Michael 2014 A burden of Legacies The transformation of Albanian s political system Pichler Robert Ed Legacy and Change Albanian Transformation from Multidisciplinary Perspectives Munster LIT Verlag ss 13 30 ISBN 9783643905666 Yenigun Cuneyt 2009 PDF SDU Faculty of Arts and Sciences Journal of Social Sciences 2 175 185 27 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Yildirim Onur 2006 Diplomacy and displacement Reconsidering the Turco Greek exchange of populations 1922 1934 New York Routledge ISBN 9780415979825