İnsanlığa karşı suçlar, fiili bir otorite, genellikle bir devlet tarafından veya onun adına işlenen ve insan haklarını ağır biçimde ihlal eden, yaygın veya sistemik suç eylemleridir. Savaş suçlarından farkı, savaş dışında da işlenebilen, bireysel olmayan eylemler olmasıdır. Suçun resmi bir politikanın parçası olması gerekmiyor ve yalnızca yetkililer tarafından hoş görülmesi yeterlidir.
İnsanlığa karşı suçlar, Türk Ceza Kanunu'nun 77. maddesinde "kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tâbi kılma, cinsel saldırıda bulunma, çocukların cinsel istismarı, zorla hamile bırakma, zorla fuhşa sevketme fiillerinin; siyasal, felsefî, ırkî veya dinî saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak işlenmesi" olarak tanımlanır.
İnsanlığa karşı suçlar için ilk kovuşturma Nürnberg mahkemelerinde gerçekleşti.
Holokost'un ardından uluslararası hukukta yaygın olarak kullanılmaya başlanan insan haklarına ilişkin küresel standart, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde (1948) ifade edilmiştir. Bildirgede sıralanan insan hakları normlarını ihlal eden ya da ihlal edilmesini teşvik eden siyasi gruplar ya da devletler, insanlığa karşı suçlarla ilişkilendirilen siyasi patolojilerin ifadeleridir.
Nürnberg mahkemelerinden bu yana, insanlığa karşı suçlar diğer uluslararası mahkemeler (Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Ruanda Uluslararası Ceza Mahkemesi, Sierra Leone Özel Mahkemesi, Kamboçya Mahkemelerindeki Olağanüstü Daireler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi) ve yerel mahkemeler tarafından kovuşturulmuştur. İnsanlığa karşı suçlar hukuku esas olarak uluslararası teamül hukukunun evrimi sonucunda gelişti. İnsanlığa karşı suçlar için uluslararası bir sözleşme bulunmamakta, İnsanlığa Karşı Suçlar İnisiyatifi öncülüğünde böyle bir antlaşmanın oluşturulması için çaba devam etmektedir.
İnsanlığa karşı suçlar, bir hükûmet ya da fiili hükûmet politikasının gereği ya da hoşgörüsü altında işlenen yaygın bir vahşetin parçası oldukları için münferit olaylar değildirler. Saldırı savaşı, savaş suçları, cinayet, katliam, insanlıktan çıkarma, soykırım, etnik temizlik, tehcir, etik olmayan insan deneyleri, yargısız infaz veya cezalar, kitle imha silahlarının kullanımı, devlet terörü veya terörizme devlet sponsorluğu, ölüm mangaları, adam kaçırma ve zorla kaybetmeler, çocuk asker kullanımı, haksız tutuklama, köleleştirme, işkence, tecavüz, siyasi baskı, ırk ayrımcılığı, dini zulüm ve diğer insan hakları ihlalleri yaygın veya sistematik bir uygulamanın parçası olmaları halinde insanlığa karşı suçlar kapsamında ele alınabilir.
Terimin anlamı
""İnsanlığa karşı suçlar" terimi, insanlık (tüm insanlar) ya da insanlık değeri anlamına gelebilir. Ancak tüm insanlığı kapsaması olağan değil ve insanlık değerlerine karşı suç olarak anlaşılmalıdır.
Köle ticaretinin kaldırılması
1814 tarihli, köle ticaretinin kınanmasını ifade eden ahlaki bir dil ve ifadeler içeren ikili antlaşmalar, çok taraflı Viyana Kongresi Nihai Senedi'nin (1815) imzalanmasının habercisi olmuştur. Örneğin, İngiltere ve Fransa arasındaki Paris Antlaşması "doğal adalet ilkeleri"nden bahsediyor, İngiliz ve Birleşik Devletler yetkili temsilcileri Ghent Antlaşması'nda köle ticaretinin "insanlık ve adalet ilkelerini" ihlal ettiğini belirtiyordu.
Köle Ticaretinin Kaldırılmasına İlişkin 8 Şubat 1815 tarihli çok taraflı Güçler Deklarasyonu (aynı yıl Viyana Kongresi Nihai Senedi'nin XV. Bölümünü de oluşturmuştur) ilk cümlesinde "devamı iğrenç" olan bir ticareti sona erdirmenin gerekçesi olarak "insanlık ve evrensel ahlak ilkeleri" kavramına yer vermiştir.
1856 Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık seçimi için oluşturulan Cumhuriyetçi Parti Platformu şunları söyledi:
Tüm bunların mevcut Ulusal Yönetimin bilgisi, yaptırımı ve tedariki ile yapıldığını; Anayasaya, Birliğe ve insanlığa karşı işlenen bu büyük suçtan dolayı, bu Yönetimi, Başkanı, danışmanlarını, ajanlarını, destekçilerini, savunucularını ve suç ortaklarını, olaydan önce ya da sonra, ülke ve dünya önünde suçluyoruz; ve bu iğrenç saldırıların gerçek faillerini ve suç ortaklarını bundan sonra kesin ve acımasız bir cezaya çarptırmanın sabit amacımız olduğunu belirtiyoruz.
—
Terimin ilk kullanımları
4 Haziran 1854 Pazar günü Boston'daki Music Hall'da Unitarian papazı ve kölelik karşıtı Theodore Parker, 1850 tarihli Kaçak Köle Yasası uyarınca Anthony Burns adlı bir adamın Boston'dan Virginia'nın İskenderiye kentine iadesine izin veren adli işlemleri protesto etmek için "İnsanlığa karşı yeni bir suç" başlıklı bir vaaz verdi.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı 1860 seçimi için Cumhuriyetçi Platform dokuzuncu maddesinde şu ifadeyi kullandı:
Ulusal bayrağımızın örtüsü altında, yargı gücünün saptırılmasıyla desteklenen Afrika köle ticaretinin son zamanlarda yeniden açılmasını insanlığa karşı bir suç ve ülkemiz ve çağımız için yakıcı bir utanç olarak damgalıyoruz; ve Kongre'yi bu iğrenç trafiğin tamamen ve nihai olarak bastırılması için hızlı ve etkili önlemler almaya çağırıyoruz.
—
"İnsanlığa karşı suçlar" terimi, Amerikalı bir bakan, siyasetçi ve tarihçi olan George Washington Williams tarafından, 1890 yılında Kongo Özgür Devleti'nde Belçika'nın Leopold II yönetimi tarafından işlenen zulümleri anlatan ve ABD Dışişleri Bakanı'na yazdığı bir mektupta kullanılmıştır. Bu, erken bir dönemdi, ancak çoğu zaman iddia edildiği gibi, terimin İngilizcede modern anlamıyla ilk kullanımı değildi. ABD Başkanı Harrison, Aralık 1889'daki ilk yıllık mesajında, 1883'te George Washington Williams, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kölelik hakkındaki düşüncelerinde aynı terimi kullanmıştı.
Terim uluslararası antlaşmalarda 1899 tarihli İkinci Lahey Sözleşmesi önsözünde ortaya çıkmış, uluslararası insancıl hukukun yeni kurallarının kodlanmasıyla 1907 tarihli Dördüncü Lahey Sözleşmesinin önsözü ve ilgili düzenlemelerinde genişletilmiş, "insanlık yasalarına" hümanist değerlerin bir ifadesi olarak atıfta bulunulmuştur. (Martens Maddesinin bir parçası)
24 Mayıs 1915'te İngiltere, Fransa ve Rusya ortaklaşa, açık ve ilk kez bir başka hükumeti (Osmanlı) "insanlığa karşı suç" işlemekle suçlayan bir bildiri yayınladılar.
Uluslararası bir savaş suçları komisyonu insanlık yasalarının ihlallerini" yargılamak için savaşın sonunda, bir mahkeme kurulmasını tavsiye etti. Ancak ABD temsilcisi, yapılan atıfların kesin olmadığı ve yeterince geliştirilmediği gerekçesiyle itiraz etti ve kavram takip edilmedi.
Bununla birlikte, 1948 tarihli bir BM raporunda, Ermeni soykırımına ilişkin olarak "insanlığa karşı suçlar" teriminin kullanılmasına Nüremberg ve Tokyo Şartları'na emsal teşkil edecek şekilde atıfta bulunulmuştur. 15 Mayıs 1948'de Ekonomik ve Sosyal Konsey, savaş suçları ve savaş suçluları hakkında bilgi toplamak ve derlemek üzere Londra'da kurulan (Ekim 1943) Birleşmiş Milletler Savaş Suçları Komisyonu (UNWCC) tarafından hazırlanan 384 sayfalık bir raporu sunmuştur. Rapor, BM Genel Sekreteri'nin "savaş suçlularının, döneklerin ve vatan hainlerinin yargılandığı davalardan, özellikle de Nürnberg ve Tokyo Duruşmalarından kaynaklanan insan haklarına ilişkin bilgilerin toplanması ve yayınlanması" için düzenlemeler yapılması talebine uygun olarak hazırlanmıştır. Rapor, komisyonun hukukçu üyeleri tarafından hazırlanmıştır. Rapor, sadece 1915 olaylarını tarihi bir örnek olarak kullandığı için değil, aynı zamanda Nürnberg ve Tokyo Sözleşmelerinin 6 (c) ve 5 (c) maddelerine emsal teşkil ettiği ve dolayısıyla savaş suçları ile insanlığa karşı işlenen suçlar arasında ayrım yapan ve o dönemde yeni kabul edilen BM Soykırım Sözleşmesinin öncüsü olduğu için Ermeni Soykırımı açısından son derece günceldir. Birinci Dünya Savaşı sırasında toplanan ve 1919 Sorumluluklar Komisyonu tarafından ortaya konan bilgilere atıfta bulunan "Savaş Suçlularının Yargılanmasından Doğan İnsan Haklarına İlişkin Bilgiler" başlıklı rapor, Ermeni vakasını bir devletin kendi vatandaşlarına karşı işlediği suçların canlı bir örneği olarak kullanmıştır. Raporda ayrıca, Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan ile yapılan Paris Barış Antlaşmalarında "insanlık yasalarına" herhangi bir atıfta bulunulmadığı, bunun yerine suçlamaların "savaş yasaları ve geleneklerinin" ihlaline dayandırıldığı, ancak Türkiye ile yapılan Sevr Barış Antlaşmasının bunu yaptığı belirtilmiştir.Sevr Antlaşması, (Versay Antlaşması'nın 228-230. Maddelerine tekabül eden) savaş teamüllerine ilişkin 226-228. Maddelere ek olarak, 24 Mayıs 1915 tarihli Müttefik ültimatomuna uygun olarak "insanlığa ve uygarlığa karşı işlenen suçlar" ile ilgili 230. Maddeyi de içermektedir.:130
Nürnberg mahkemeleri
Londra Uluslararası Askeri Mahkeme Tüzüğü, Nürnberg mahkemelerinin yürütüleceği yasa ve prosedürleri İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra belirledi. Belge Holokost'a ve Nazi rejimi tarafından işlenen ağır suçlara nasıl yanıt verileceği sorunuyla ilgiliydi. Savaş suçları için geleneksel anlayışta bir gücün kendi vatandaşlarına karşı işlediği suçlar için herhangi bir hüküm bulunmuyordu. Bu nedenle, Şart'ın 6. maddesi, yalnızca geleneksel savaş suçları ve barışa karşı suçları değil, aynı zamanda, tanımlandığı şekliyle insanlığa karşı suçları da içerecek şekilde hazırlanmıştır.
Savaştan önce veya savaş sırasında herhangi bir sivil nüfusa karşı işlenen cinayet, imha, köleleştirme, sürgün ve diğer insanlık dışı eylemler veya işlendiği ülkenin iç hukukunu ihlal etsin veya etmesin, Mahkemenin yargı yetkisi dahilindeki herhangi bir suçun icrası sırasında veya bu suçla bağlantılı olarak siyasi, ırksal veya dini nedenlerle yapılan zulümler.
—
Tanım kapsamında, insanlığa karşı suçlar, ancak bir şekilde savaş suçları veya barışa karşı suçlarla bağlantılı olabildikleri ölçüde cezalandırılabilirdi. Yetki sınırlaması, Londra Konferansı'nın Amerikan baş temsilcisi Robert H. Jackson tarafından açıklandı ve çok eski zamanlardan beri "başka bir hükümetin iç işlerinin normalde bizim işimiz olmadığı genel bir ilke olmuştur". Bu nedenle, "yalnızca toplama kampları ve tehcirlerin haksız bir savaş yapma ortak bir planı veya girişimi doğrultusunda olması nedeniyle, bireylere veya devletlere müdahale etmemiz veya intikam almaya çalışmamız haklı görülebilir". İlk Nürnberg davasının kararında, 1939'da savaşın patlak vermesinden önce Almanya'da "sivillere yönelik zulüm, baskı ve cinayet politikasının" ve Yahudilere yönelik zulmün insanlığa karşı suç olmadığı, çünkü "bu suçların birçoğu ne kadar iğrenç ve korkunç olsa da, bunların savaş suçları veya barışa karşı suçların icrası için veya bunlarla bağlantılı olarak yapıldığının tatmin edici bir şekilde kanıtlanmadığı" sonucuna varılmıştır. Sonraki Nürnberg davaları, insanlığa karşı suçların daha geniş bir kapsamda gözden geçirilmiş bir tanımını içeren 10 Sayılı Kontrol Konseyi Yasası kapsamında yürütülmüştür.
Tokyo Yargılaması
Tokyo Mahkemesi olarak da bilinen Uluslararası Uzak Doğu Askeri Mahkemesi (IMTFE), Japon liderleri İkinci Dünya Savaşı sırasında işlenen üç tür suçtan yargılamak için toplandı: "A Sınıfı" (barışa karşı suçlar), "B Sınıfı" (savaş suçları ) ve "C Sınıfı" (insanlığa karşı suçlar)
Duruşmanın yasal dayanağı, 19 Ocak 1946'da ilan edilen Uluslararası Uzak Doğu Askeri Mahkemesi Tüzüğü ile oluşturuldu.
Tokyo Duruşmasında İnsanlığa Karşı Suçlar (C Sınıfı) hiçbir zanlı için uygulanmadı. Nanking Katliamı ile ilgili kovuşturmalar, Savaş Yasalarının ihlali olarak kategorize edildi.
IMTFE'ye, her biri muzaffer Müttefik güçlerden (Amerika Birleşik Devletleri, Çin Cumhuriyeti, Sovyetler Birliği, Birleşik Krallık, Hollanda, Fransa Cumhuriyeti Geçici Hükümeti, Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada, Britanya Hindistanı ve Filipinler )oluşan 11 yargıç başkanlık etti.
İnsanlığa karşı suç türleri
İnsanlığa karşı suç teşkil edebilecek farklı suç türleri, hem uluslararası hem de ulusal düzeydeki tanımlar arasında farklılık gösterir. Yaygın veya sistematik bir saldırının parçası olarak işlenen belirli nitelikteki münferit insanlık dışı eylemler, ağır insan hakları ihlalleri veya - koşullara bağlı olarak - savaş suçları oluşturabilir, ancak insanlığa karşı suçlar olarak sınıflandırılmaz.
Apartheid
1976'da Güney Afrika apartheid hükûmeti yönetimindeki bir ırksal grubun bir başkası tarafından sistematik olarak ezilmesi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından insanlığa karşı bir suç olarak kabul edildi. Birleşmiş Milletler Antlaşmasına (Madde 13, 14, 15), göre Genel Kurul'un kararları Güvenlik Konseyi için tavsiye niteliğindedir. BM Genel Kurulu apartheid ile ilgili olarak, herhangi bir bulgu tespitinde bulunmadı ve apartheid ile ilgili dava yürütülmedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Af Örgütü ve Michael Lynk (BM Özel Raportörü) İsrail'i Filistinlilere karşı apartheid suçunu işlemekle suçladı.
Tecavüz ve cinsel şiddet
10 No'lu Kontrol Konseyi Yasası tecavüzü insanlığa karşı suç olarak kabul etse de, ne Nürnberg ne de Tokyo Sözleşmeleri cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı suçları savaş suçları veya insanlığa karşı suçlar olarak tanıyan açık bir hüküm içermiyordu. Eski Yugoslavya ve Ruanda Uluslararası Ceza Mahkemeleri'nin tüzüğü, tecavüzü insanlığa karşı bir suç olarak içeriyor. UCM, -tecavüz, cinsel kölelik, zorla fuhuş, hamilelik, kısırlaştırma ve diğer cinsel şiddet biçimleri de dahil olmak üzere- çeşitli cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı suçları, insanlığa karşı suçların (aynı zamanda uluslararası ve/veya uluslararası olmayan silahlı çatışmalarda işlenen savaş suçlarının) temelinde yatan bir eylem olarak açıkça dahil eden ilk uluslararası belgedir.
BM Güvenlik Konseyi "tecavüz ve diğer cinsel şiddet biçimlerinin, savaş suçu, insanlığa karşı suçlar veya soykırım açısından temel bir eylem teşkil edebileceğini" kaydeden 1820 sayılı kararı 2008'de kabul etti.
Barış için Özel Yargı Yetkisi 14 Nisan 2021'de, Kolombiyada silahlı çatışma kurbanı olan "beş LGBTİ kişinin infazının insanlığa karşı suç teşkil etmiş olabileceğine karar verdi".
Uluslararası hukukta insanlığa karşı suçların hukuki statüsü
Nürnberg ilkelerinin oluşturulmasından bu yana uluslararası ceza hukukunda yaygın olarak tanınan ve yasaklanan soykırım ve savaş suçlarının aksine, bu tür suçlar dünya çapında sayısız çatışma ve krizde sürekli olarak işlenmesine rağmen, insanlığa karşı işlenen suçlara ilişkin kapsamlı bir sözleşme hiçbir zaman yapılmamıştır. İnsanlığa karşı suçları tanımlayan on bir uluslararası metin vardır, ancak hepsi bu suçun tanımı ve yasal unsurları konusunda kısmi farklılıklar gösterir. 2008 yılında, uluslararası hukuktaki bu boşluğu gidermek için İnsanlığa Karşı Suçlar Girişimi başlatıldı.
BM Hukuk Komisyonu, Özel Raportör Sean D. Murphy tarafından sunulan bir rapora dayanarak insanlığa karşı suçlar konusunu uzun vadeli çalışma programına dahil etme kararı aldı. (30 Temmuz 2013)
M. Cherif Bassiouni, insanlığa karşı suçların jus cogens'in bir parçası olduğunu ve bu nedenle uluslararası hukukun askıya alınamaz bir kuralını oluşturduğunu savunuyor.
Birleşmiş Milletler
1948'de kurulduğundan beri insanlığa karşı suçların kovuşturulmasından birincil derecede Birleşmiş Milletler sorumlu olmuştur.
Nürnberg'den sonra neredeyse 50 yıl boyunca insanlığa karşı suçlar konusunda yargı yetkisine sahip bir uluslararası mahkeme kurulmadı. Ancak Birleşmiş Milletler'de insanlığa karşı suçların tanımını geliştirme çalışmaları devam etti. Örneğin 1947'de Uluslararası Hukuk Komisyonu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından Nürnberg Şartı ve kararında tanınan ve pekiştirilen uluslararası hukuk ilkelerini formüle etmekle görevlendirildi ve aynı zamanda 'insanlığın barış ve güvenliğine karşı işlenen suçlara ilişkin bir kod' hazırlamakla görevlendirildi. 50 yıl sonra 1996'da tamamlanan Kanun Tasarısı, insanlığa karşı suçları "cinayet, imha, işkence, köleleştirme, siyasi, ırksal, dini veya etnik nedenlerle zulüm, kurumsallaşmış ayrımcılık, keyfi sınır dışı etme veya nüfusun zorla nakli, keyfi hapis, tecavüz, zorla fuhuş ve sistematik bir şekilde veya büyük ölçekte işlenen ve bir Hükümet veya herhangi bir örgüt veya grup tarafından kışkırtılan veya yönlendirilen diğer insanlık dışı eylemler" gibi çeşitli insanlık dışı eylemler olarak tanımlamıştır. Bu tanım, suç teşkil eden fiillerin "savaştan önce veya savaş sırasında" işlenmiş olması gereken ve böylece insanlığa karşı suçlar ile silahlı çatışma arasında bir bağ kuran Nuremberg'de kullanılan tanımdan farklıdır.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, 21 Mart 2013 tarihli 22. oturumunda Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'ndeki (KDHC) insan haklarına ilişkin bir Araştırma Komisyonu kurmuştur. Komisyon, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'ndeki sistematik, yaygın ve ağır insan hakları ihlallerini, özellikle de insanlığa karşı suç teşkil edebilecek ihlaller için tam hesap verebilirliği sağlamak amacıyla araştırmakla görevlendirilmiştir. Komisyon, insanlığa karşı suçlarla ilgili meseleleri, uluslararası teamül hukuku ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Roma Tüzüğü'nde belirtilen tanımlar temelinde ele aldı. Komisyon'un 2014 Raporu'na göre "alınan ifadeler ve diğer bilgiler, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nde, Devletin en üst düzeyinde oluşturulan politikalar uyarınca insanlığa karşı suçlar işlendiğini ortaya koymaktadır [.... İnsanlığa karşı işlenen bu suçlar, imha, cinayet, köleleştirme, işkence, hapis, tecavüz, zorla kürtaj ve diğer cinsel, siyasi, dini, ırksal ve cinsiyet temelli zulüm, nüfusun zorla nakli, kişilerin zorla kaybedilmesi ve bilerek uzun süreli açlığa neden olma gibi insanlık dışı eylemleri içermektedir. Komisyon ayrıca Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nde insanlığa karşı işlenen suçların devam ettiğini, bu suçların temelinde yatan politikaların, kurumların ve cezasızlık kalıplarının halen yürürlükte olduğunu tespit etmiştir."
Komisyon ayrıca, insanlığa karşı suçların özellikle 1990'lı yıllarda açlık çeken halklara karşı işlendiğini ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti için işgücü ve diğer becerileri için sistematik olarak kaçırılan veya ülkelerine geri gönderilmeyen diğer ülkelerden gelen kişilere karşı işlenmeye devam ettiğini tespit etmiştir.
Güvenlik Konseyi
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından 28 Nisan 2006 tarihinde kabul edilen 1674 sayılı BM Güvenlik Konseyi Kararı, "2005 Dünya Zirvesi Sonuç Belgesi'nin, halkları soykırım, savaş suçları, etnik temizlik ve insanlığa karşı suçlardan koruma sorumluluğuna ilişkin 138. ve 139. paragraflarında yer alan hükümleri yeniden teyit etmektedir". Karar, Konsey'i silahlı çatışmalarda sivillerin korunması için harekete geçmeye davet etmektedir.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Libya'ya ilişkin 1970 (2011) sayılı kararına göre, Libya Arap Cemahiriyesi'ne doğrudan ya da dolaylı olarak tedarik, transfer ya da satış şeklinde silah ticareti yapılması üye ülkeler tarafından engellenmeliydi. Silah ambargosu, silah, askeri araç, yedek parça, teknik yardım, finansman ve silah sağlayan ülke dışında bir ülke kökenli silahlı paralı askerlerin tedarikini kısıtlamaktaydı.
Daha sonra Birleşmiş Milletler Kasım 2019 tarihli raporunda Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve Türkiye'nin 1970 tarihli karar uyarınca Libya'ya uygulanan silah ambargosunu ihlal ettiğini iddia etti. Temmuz 2019'da Trablus'taki göçmen gözaltı merkezine düzenlenen ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından gerçekleştirildiği düşünülen hava saldırısı, Birleşmiş Milletler tarafından ifade edildiği gibi savaş suçu olarak nitelendirilebilir. Hava saldırısı, Muammer Kaddafi rejimini deviren 2011 askeri ayaklanmasından daha ölümcüldü.
Uluslararası mahkemeler ve ceza mahkemeleri
Nürnberg ve Tokyo duruşmalarından sonra, insanlığa karşı suçlar konusunda uluslararası mahkeme elli yıl daha kurulmadı. 1990'larda işlenen zulümlere yanıt olarak, insanlığa karşı suçlar üzerinde yargı yetkisine sahip çok sayıda ad hoc mahkeme kuruldu. Uluslararası Ceza Mahkemesi, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemeleri ve Ruanda Uluslararası Ceza Mahkemelerinin tüzüklerinin her biri insanlığa karşı suçların farklı tanımlarını içermektedir.
Yugoslavya için Uluslararası Ceza Mahkemesi
1993 yılında BM Güvenlik Konseyi, eski Yugoslavya'da işlenen üç uluslararası suçu (soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar) soruşturmak ve yargılamakla yetkili Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni (ICTY) kurdu. ICTY Statüsü'nün 5. Maddesi şunları belirtmektedir:
Uluslararası Mahkeme, uluslararası veya iç nitelikte silahlı çatışmalarda işlenen ve herhangi bir sivil nüfusa karşı yöneltilen aşağıdaki suçlardan sorumlu kişileri yargılama yetkisine sahiptir:
- (a) cinayet;
- (b) yok etme;
- (c) köleleştirme;
- (d) sınır dışı etme;
- (e) hapsetme;
- (f) işkence;
- (g) tecavüz;
- (h) siyasi, ırksal ve dini nedenlerle yapılan zulümler;
- (i) diğer insanlık dışı eylemler."
İnsanlığa karşı suçların bu tanımı, insanlığa karşı suçları hem uluslararası hem de uluslararası olmayan silahlı çatışmalarla ilişkilendirerek, silahlı çatışma ile orijinal 'Nuremberg' bağını yeniden canlandırmıştır. Ayrıca Nürnberg'de kullanılan suç eylemleri listesini hapis, işkence ve tecavüzü de içerecek şekilde genişletmiştir. Cherif Bassiouni, eski Yugoslavya'daki çatışmanın hem uluslararası hem de uluslararası olmayan nitelikte bir çatışma olarak görülmesi nedeniyle bu tanımın gerekli olduğunu savunmuştur. Bu nedenle, insanlığa karşı suçların bu şekilde değiştirilmiş tanımı, mahkemeye bu suç üzerinde yargı yetkisi sağlamak için gerekliydi.
Ruanda için Uluslararası Ceza Mahkemesi
BM Güvenlik Konseyi, Ruanda soykırımının ardından 1994 yılında Ruanda için Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni kurdu. ICTR Statüsü uyarınca, insanlığa karşı işlenen suçlar ile herhangi bir silahlı çatışma arasındaki bağlantı kaldırılmıştır. Bunun yerine, insanlık dışı eylemlerin "ulusal, siyasi, etnik, ırksal veya dini gerekçelerle herhangi bir sivil nüfusa yönelik sistematik veya yaygın bir saldırının" parçası olması şartı eklendi. Eski Yugoslavya'daki çatışmanın aksine, Ruanda'daki çatışmanın uluslararası olmadığı kabul edildiğinden, silahlı çatışmayla bağlantısı devam etseydi insanlığa karşı suçlar muhtemelen uygulanamazdı.
Sierra Leone için Özel Mahkeme
Kamboçya Mahkemelerindeki Olağanüstü Daireler (ECCC)
Uluslararası Ceza Mahkemesi
2002 yılında Lahey'de (Hollanda) Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) kurulmuştur ve Roma Statüsü UCM'nin soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçları üzerinde yargı yetkisine sahip olmasını öngörmektedir. UCM yargılamalarında "insanlığa karşı suç" tanımı, orijinal yasal tanımından veya BM tarafından kullanılan tanımdan önemli ölçüde farklılaşmıştır. Esasen, Roma Statüsü, saldırının 'ulusal, siyasi, etnik, ırksal veya dini gerekçelerle' gerçekleştirilmiş olması şartı hariç, ICTR Statüsü ile aynı insanlığa karşı suç tanımını kullanır. Ek olarak, Roma Statüsü tanımı, bugüne kadar insanlığa karşı suç oluşturabilecek belirli suç eylemlerinin en kapsamlı listesini sunmaktadır.
Antlaşmanın 7. maddesi şöyle diyordu:
Bu Statü'nün amacı doğrultusunda, "insanlığa karşı suç", herhangi bir sivil nüfusa yönelik yaygın veya sistematik bir saldırının parçası olarak, saldırının bilgisi dahilinde işlendiğinde aşağıdaki fiillerden herhangi biri anlamına gelir:
- (a) Cinayet;
- (b) İmha;
- (c) ;
- (d) ;
- (e) Hapis veya uluslararası hukukun temel kurallarına aykırı olarak fiziksel özgürlükten diğer ciddi mahrumiyetler;
- (f) İşkence;
- (g) , cinsel kölelik, , zorla hamilelik, veya benzer ağırlıkta başka herhangi bir cinsel şiddet biçimi;
- (h) Bu paragrafta atıfta bulunulan herhangi bir eylem veya Mahkeme'nin yargı yetkisi dahilindeki herhangi bir suçla bağlantılı olarak, siyasi, , ulusal, etnik, kültürel, dinsel, cinsiyet veya 3. paragrafta tanımlandığı üzere uluslararası hukuk uyarınca kabul edilemez olduğu evrensel olarak kabul edilen diğer gerekçelerle tanımlanabilir herhangi bir gruba veya topluluğa karşı zulüm;
- (i) Kişilerin ;
- (j) ;
- (k) Kasıtlı olarak büyük acılara veya vücutta ya da zihinsel veya fiziksel sağlıkta ciddi yaralanmalara neden olan benzer nitelikteki diğer insanlık dışı eylemler;
Roma Statüsü Açıklayıcı Mutabakat Zaptı, insanlığa karşı suçların
insan onuruna yönelik ciddi bir saldırı veya bir ya da daha fazla insanın ağır bir şekilde aşağılanması veya küçük düşürülmesi anlamına gelmeleri bakımından özellikle iğrenç suçlardır. Bunlar münferit veya münferit olaylar olmayıp, ya bir hükümet politikasının (faillerin kendilerini bu politika ile özdeşleştirmeleri gerekmese de) ya da bir hükümet veya fiili otorite tarafından hoş görülen veya göz yumulan geniş bir zulüm uygulamasının parçasıdır. Bununla birlikte, cinayet, imha, işkence, tecavüz, siyasi, ırksal veya dini zulüm ve diğer insanlık dışı eylemler, ancak yaygın veya sistematik bir uygulamanın parçası olmaları halinde insanlığa karşı suç eşiğine ulaşır. Bu nitelikteki münferit insanlık dışı eylemler, insan haklarının ağır ihlallerini veya koşullara bağlı olarak savaş suçlarını oluşturabilir, ancak tartışılan suç kategorisine atfedilen damgayı hak etmekte yetersiz kalabilir. Öte yandan, bir kişi yukarıda belirtilen suçlardan bir ya da ikisini işlese ya da sadece birkaç sivile karşı bu tür bir suç işlese bile, bu suçların o suçu işleyen kişiyle bağlantılı bir dizi kişinin (örneğin, aynı tarafta silahlı eylemde bulundukları ya da ortak bir plana taraf oldukları için ya da benzer herhangi bir nedenle) tutarlı bir yanlış davranış modelinin parçası olması koşuluyla, insanlığa karşı suç işlemekten suçlu olabilir. Sonuç olarak, bir veya daha fazla kişi insanlık dışı bir politika planlamak veya yürütmekle değil, sadece belirli zulümleri veya kötü eylemleri gerçekleştirmekle suçlandığında, gerekli eşiğin karşılanıp karşılanmadığını belirlemek için aşağıdaki test kullanılmalıdır: bu zulümlere veya eylemlere kendi bağlamları içinde bakılmalı ve bunların genel bir politikanın veya tutarlı bir insanlık dışı modelin parçası olarak kabul edilip edilemeyeceği veya bunun yerine münferit veya düzensiz zulüm ve kötülük eylemleri oluşturup oluşturmadığı doğrulanmalıdır.
Roma Statüsü kapsamına girmek için, Madde 7.1'de tanımlanan insanlığa karşı bir suçun "herhangi bir sivil nüfusa yönelik yaygın veya sistematik bir saldırının parçası" olması gerekir. Madde 7.2.a'da "1. paragrafın amacı doğrultusunda: 'Herhangi bir sivil nüfusa yönelik saldırı, 1. paragrafta atıfta bulunulan fiillerin herhangi bir sivil nüfusa karşı, bu tür bir saldırıyı gerçekleştirmeye yönelik bir Devlet veya örgüt politikası uyarınca veya bu politikanın devamı olarak birden fazla işlenmesini içeren bir davranış biçimi anlamına gelir'" denmektedir. Bu, tek başına bir suçun, hatta bu türden bir dizi suçun, bir Devlet politikasının ya da örgütsel bir politikanın sonucu olmadıkça Roma Statüsü kapsamına girmeyeceği anlamına gelmektedir. Bu durum Luis Moreno Ocampo tarafından Mart 2003'te Irak'ın işgali sırasında işlenen ve UCM kapsamına girebilecek suçlara ilişkin iddialar hakkında vardığı sonuçları yayınladığı açık mektupta teyit edilmiştir. "Soykırım ve İnsanlığa Karşı Suçlarla İlgili İddialar" başlıklı bölümde Ocampo, "eldeki bilgilerin insanlığa karşı suç için gerekli unsurları, yani 'herhangi bir sivil nüfusa yönelik yaygın veya sistematik bir saldırıyı' makul göstermediğini" belirtmiştir.
UCM, insanlığa karşı suçları yalnızca yargı yetkisine sahip olduğu durumlarda kovuşturabilir. UCM sadece Roma Statüsü'ne taraf bir Devletin topraklarında işlenen ve statüsünde yer alan suçlar (soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar), taraf olmayan bir Devletin kendi ülkesindeki bir durumu mahkemeye havale etmesi veya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin bir davayı UCM'ye havale etmesi halinde yargı yetkisine sahiptir. 2005 yılında BM, Darfur'daki durumu UCM'ye havale etti. Bu sevk, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in 2008 yılında soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarından itham edilmesiyle sonuçlandı. UCM Başkanı, insanlığa karşı işlenen bu suçlarla ilgili davada kaydedilen ilerleme hakkında BM'ye rapor verdiğinde, Yargıç Phillipe Kirsch "Mahkeme bu kişileri tutuklama yetkisine sahip değildir. Bu Devletlerin ve diğer aktörlerin sorumluluğudur. Tutuklamalar olmadan yargılama da yapılamaz".
Avrupa Konseyi
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 30 Nisan 2002'de kadınların şiddete karşı korunması konusunda üye devletlere bir tavsiye kararı yayınlamıştır. "Çatışma ve çatışma sonrası durumlarda şiddete ilişkin ek tedbirler" bölümünde, 69. paragrafta üye devletlerin şunları yapması gerektiği belirtilmektedir: "Tecavüz, cinsel kölelik, zorla hamile bırakma, zorla kısırlaştırma veya benzer ağırlıktaki diğer cinsel şiddet biçimlerini insan haklarının kabul edilemez bir ihlali, insanlığa karşı suçlar ve silahlı çatışma bağlamında işlendiğinde savaş suçları olarak cezalandırmalıdır"
69. paragraf dikkate alındığında bu tavsiyeye ilişkin Açıklayıcı Notta:
Temmuz 1998'de Roma'da kabul edilen Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü'ne atıfta bulunulmalıdır. Statünün 7. Maddesi tecavüz, cinsel kölelik, zorla fuhuş, zorla hamilelik, zorla kısırlaştırma veya benzer ağırlıktaki diğer cinsel şiddet türlerini insanlığa karşı suçlar olarak tanımlamaktadır. Ayrıca, Statünün 8. Maddesi tecavüz, cinsel kölelik, zorla fuhuş, zorla hamilelik, zorla kısırlaştırma veya diğer herhangi bir cinsel şiddet biçimini Cenevre Sözleşmelerinin ciddi bir ihlali ve savaş suçu olarak tanımlamaktadır.
20. yüzyıl
Kaynaklar, 20. yüzyılın dünya tarihinin en kanlı dönemi olarak kabul edilebileceğini söylüyor. Milyonlarca sivil bebek, çocuk, yetişkin ve yaşlı insan savaşta öldü. Öldürülen her savaşçıya karşılık bir sivil hayatını kaybetti. Uluslararası Kızıl Haç Komitesi'nin çabaları, insancıl yasalar ve savaş kuralları insanlığa karşı işlenen bu suçları durduramadı. Bu terminolojiler, önceki kelime dağarcığı bu suçları tanımlamak için yeterli olmadığından icat edilmiştir. Savaş suçluları İkinci Dünya Savaşı öncesinde kovuşturulmaktan, yakalanmaktan ya da hapsedilmekten korkmuyorlardı. İngiltere Başbakanı Winston Churchill savaş suçlularının doğrudan idam edilmesinden yanaydı. Amerika Birleşik Devletleri ise daha hoşgörülüydü ve adil bir yargılama yapılması çağrısında bulundu. İngiliz Hükûmeti, ardında birçok miras bırakan Nürnberg Duruşmasını başlatmaya ikna oldu. Bunlar, ağır savaş suçları için dünya çapında yargı yetkisi, uluslararası savaş suçları mahkemelerinin kurulması, devasa suçların tarihini etkili bir şekilde belgeleyen adli prosedürler ve BM mahkemelerinin tarafsız yargılamalardaki başarısıdır.
BM, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Roma Statüsü'nün özellikle bir bölgenin sivil halkına yönelik geniş çaplı şiddet eylemlerini tanımlayan 7. Maddesine dikkat çekti. Bu eylemler cinayet; imha; köleleştirme; esaret; nüfusun zorla yer değiştirmesi; uluslararası yasaları ihlal eden hapis veya fiziksel özgürlükten mahrum bırakma; kötü muamele; zorla fuhuş ve tecavüz; belirli gruplara karşı ayrımcılık ve zorbalık; apartheid (ırk ayrımcılığı ve ayrımı); ve diğer insanlık dışı eylemlerden oluşmaktadır. Trial International'ın bir yayınında, insanlığa karşı suçların 1990'dan itibaren düzenlenmeye başlandığı belirtildi. Bunlar, 1993 Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi Tüzüğü, 1994 Ruanda Uluslararası Mahkemesi Tüzüğü ve 1998 Roma Uluslararası Ceza Mahkemesi Tüzüğü idi. İkincisi, sivillere karşı işlenen suçların en son ayrıntılı ve en kapsamlı listesini içerir.
21'inci yüzyıl
Richard Goldstone tarafından 2008-09 Gazze Savaşı hakkında hazırlanan bir rapor, İsrail ve Hamas güçlerini insanlığa karşı "muhtemelen" suç işlemekle suçlar; Raporda İsrail'in orantısız güç kullandığı, sivil altyapıyı tahrip ettiği, Filistinli sivilleri hedef aldığı ve onları canlı kalkan olarak kullandığı sonucuna varılmıştır. Hamas'ın ise ayrım gözetmeksizin roket saldırıları düzenleyerek İsrailli sivilleri ve İsrail altyapısını kasten hedef aldığı tespit edildi. Hem İsrail hükûmeti hem de Hamas raporu reddetti.
2019 yılında Birleşmiş Milletler müfettişleri İsrail askerlerinin insanlığa karşı suç işlemiş olabileceğini açıkladı. Müfettişler, Gazze protestoları sırasında 189 Filistinlinin öldürüldüğünü, 183'ünün gerçek mermiyle vurulduğunu, bunların arasında 35 çocuk, üç sağlık çalışanı ve iki gazetecinin de bulunduğunu söyledi. Uluslararası Af Örgütü, İsrail'i Filistinlilere karşı apartheid suçu işlemekle suçladı.
2022 yılında, BM İnsan Hakları Ofisi'nin Sincan'daki insan hakları endişelerine ilişkin değerlendirmesi, 2017 yılından bu yana Çin'de Uygur ve diğer ağırlıklı olarak Müslüman gruplara mensup kişilerin yasa ve politika uyarınca keyfi ve ayrımcı bir şekilde gözaltına alınmasının, bireysel ve toplu olarak yararlanılan temel hakların kısıtlanması ve daha genel olarak bunlardan mahrum bırakılması bağlamında, uluslararası suçlar, özellikle de insanlığa karşı suçlar teşkil edebileceği sonucuna varmıştır.
Myanmar ordusunun 25.000'den fazla kişinin öldürüldüğü ve 18.000'den fazla kadın ve kız çocuğunun sistematik olarak tecavüze uğradığı Rohingya Müslümanlarını hedef alması, Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Af Örgütü tarafından insanlığa karşı suçlar olarak etiketlendi.OHCHR Bağımsız Olguları Bulma Misyonu, Tatmadaw'ın insanlığa karşı suçlar, soykırım ve etnik temizlik işlediğini tespit etti.
Ayrıca bakınız
- Birleşmiş Milletler Şartı
- Komünist rejimlerde insanlığa karşı suçlar
- İnsanlığa Karşı Suçlar Girişimi
- Soykırım Sözleşmesi
- Tarihsel revizyonizm (olumsuzluk)
- Nefret suçları
- Namus cinayeti
- İnsan hakları
- Amerikalılar Arası İnsan Hakları Komisyonu
- Uluslararası Ceza Mahkemesi
- Toplu vahşet suçları
- Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü
- Hukuk kuralı
- Viyana Deklarasyonu ve Eylem Programı
- Savaş suçları
- Evrensel yetki
Dış bağlantılar
- Uluslararası hukukta insanlığa karşı suçlar, Ezeli Azarkan21 Ağustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynaklar
- ^ Zegveld, Liesbeth. Accountability of Armed Opposition Groups. s. 107.
- ^ . 20 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2021.
- ^ DRAPER.G.l.A.D. : "The Modern Pattern of War Criminality", War Crimcs in International Law, Ed. Yoram DİNSTEİN - Mala TABORY, The Haguc. Martinus Nijhoff Publishers,1996, s.149-150.
- ^ Martin, Francisco Forrest (2007). The Constitution as Treaty: The International Legal Constructionalist Approach to the U.S. Constitution. Cambridge University Press. s. 101. ISBN .
- ^ Plenipotentiaries of the treaty (1816). The Parliamentary Debates from the Year 1803 to the Present Time. 32. s.n. s. 200.
- ^ https://www.presidency.ucsb.edu/documents/republican-party-platform-1856 5 Haziran 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde . |title=Republican Party Platform of 1856 |author= |date=18 Haziran 1856 |website=presidency.ucsb.edu |erişimtarihi=7 Haziran 2021
- ^ "The New Crime Against Humanity: A Sermon Preached at the Music Hall, in Boston, on Sunday, June 4, 1854". 1854. 26 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Aralık 2022.
- ^ https://www.presidency.ucsb.edu/documents/republican-party-platform-1860 5 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde . |title=Republican Party Platform of 1860 |author= |date=17 Mayıs 1860 |website=presidency.ucsb.edu |erişimtarihi=7 Haziran 2021
- ^ Provost, René, (Ed.) (2010). Confronting Genocide. Springer Science & Business Media. s. 33. ISBN .
- ^ Hochschild, A. King Leopold's Ghost: A Story of Greed, Terror and Heroism in Colonial Africa. Houghton Mifflin, 1999. pp. 111–112.
- ^ Lösing, Felix (2020). A 'Crisis of Whiteness' in the 'Heart of Darkness'. Racism and the Congo Reform Movement. Bielefeld: transcript. s. 80. ISBN . OCLC 1182579739.
- ^ Cherif Bassiouni, M. Crimes against Humanity: Historical Evolution and Contemporary Application. Cambridge: Cambridge University Press, 2011. p. 86
- ^ Cryer, Robert (2007). An Introduction to International Criminal Law and Procedure. Cambridge University Press. ss. 188.
- ^ "E/CN.4/W.19". UN.org. 29 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ Avedian, Vahagn (2018). Knowledge and Acknowledgement in the Politics of Memory of the Armenian Genocide. Routledge. ISBN .
- ^ "Nuremberg War Crimes Trial: The Charter Provisions". avalon.law.yale.edu. 4 Nisan 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ Nicolas Werth, Karel Bartošek, Jean-Louis Panné, Jean-Louis Margolin, Andrzej Paczkowski, , : Crimes, Terror, Repression, Harvard University Press, 858 pages, , p. 6.
- ^ a b The Destruction of the European Jews. 3rd. New Haven, CT: Yale University Press. 2003. ss. 1145-1147. ISBN .
- ^ "The trial of German major war criminals : proceedings of the International Military Tribunal sitting at Nuremberg Germany". avalon.law.yale.edu. 29 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Temmuz 2023.
- ^ Wolfe (1 Ocak 1998). "Flaws in the Nuremberg Legacy: An Impediment to International War Crimes Tribunals' Prosecution of Crimes Against Humanity". Holocaust and Genocide Studies. 12 (3): 443-444. doi:10.1093/hgs/12.3.434.
- ^ Tokyo Saiban [The Tokyo Trial] (Japonca). Kodansha. 2008. ss. 26, 116-119. ISBN . Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ BC-kyū Senpan Saiban [The Class B & C War Criminal Trials] (Japonca). Iwanami Shoten Publishers. 2005. s. 33. ISBN . Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ Higurashi 2008.
- ^ As quoted by Guy Horton in Dying Alive – A Legal Assessment of Human Rights Violations in Burma 13 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . April 2005, co-Funded by The Netherlands Ministry for Development Co-Operation. See section "12.52 Crimes against humanity", p. 201. He references RSICC/C, Vol. 1 p. 360
- ^ . 17 Nisan 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b "Israel's apartheid against Palestinians: a cruel system of domination and a crime against humanity". February 2022. 20 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ Shakir (27 Nisan 2021). "A Threshold Crossed. Israeli Authorities and the Crimes of Apartheid and Persecution". Human Rights Watch. 28 Nisan 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "Israel's occupation of Palestinian Territory is 'apartheid': UN rights expert". 25 Mart 2022. 1 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "ICC Prosecutor's Policy Paper on Sexual and Gender-Based Crimes" 4 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde . June 2014
- ^ "Security Council Demands Immediate and Coomplete Halt to Acts of Sexual Violence Against Civilians in Combat Zones, Unanimously Adopting Resolution 1820 (2008)". Un.org. 8 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Şubat 2013.
- ^ "Gender-based persecution as a crime against humanity: A milestone for LGBTI rights before the Colombian Special Jurisdiction for Peace". (İngilizce). 4 Mayıs 2021. 1 Haziran 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Ocak 2023. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ "Convention on the Prevention and Punishment of the Crime of Genocide" 15 Mart 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Office of the United Nations High Commissioner for Human Rights.
- ^ "The Geneva Conventions of 1949 and their Additional Protocols" 10 Mayıs 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . International Committee of the Red Cross
- ^ Zgonec-Rožej, Miša (July 2013). . Briefing Papers. Chatham House: 16. 2 Şubat 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ağustos 2019.
- ^ "International Prosecutors Call for Convention on Crimes Against Humanity" 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . The Jurist
- ^ Richard, Goldstone (2011). "Foreword".
- ^ Murphy, Sean (February 2013). "Proposal for New Topic: Crimes Against Humanity, Working Group on the Long-Term Program of Work". International Law Commission, Sixty-fifth session. p. 2
- ^ "A/RES/260(III) – E – A/RES/260(III)". undocs.org. 7 Mart 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Ağustos 2019.
- ^ "ICD – Crimes against humanity". Asser Institute. 2013. 29 Eylül 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ a b Report of the commission of inquiry on human rights in the Democratic People's Republic of Korea – A/HRC/25/63, available at: . 25 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Mayıs 2015.
- ^ "Security Council Committee established pursuant to resolution 1970 (2011) concerning Libya". United Nations Security Council. 5 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "Resolution 1970 (2011)". United Nations Security Council. 28 Şubat 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "Jordan, UAE, Turkey, Sudan accused of violating sanctions on Libya – U.N. report". Reuters. 11 Kasım 2019. 12 Kasım 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Kasım 2019.
- ^ "Libya's Tripoli Government Blames U.A.E. for Deadly Airstrike". The Wall Street Journal. 4 Temmuz 2019. 4 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Temmuz 2019.
- ^ "ICTY Statüsü" 21 Mart 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Madde 5
- ^ Cherif Bassiouni, M. Crimes against Humanity: Historical Evolution and Contemporary Application. Cambridge: Cambridge University Press, 2011. p. 186
- ^ "ICTR Statute" 14 Mart 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Article 3
- ^ Cherif Bassiouni. . 18 Temmuz 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2006.
- ^ Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü 13 Mayıs 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Madde 7: İnsanlığa karşı suçlar. pdf versiyonu 18 Mart 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ As quoted by Guy Horton in Dying Alive – A Legal Assessment of Human Rights Violations in Burma 13 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . April 2005, co-Funded by The Netherlands Ministry for Development Co-Operation. See section "12.52 Crimes against humanity", p. 201. He references RSICC/C, Vol. 1 p. 360
- ^ . 12 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2011.
- ^ International Criminal Court, 14 July 2008.. 15 Temmuz 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Temmuz 2008.. Accessed 14 July 2008.
- ^ Judge Philippe Kirsch (President of the International Criminal Court) (PDF). 6 Haziran 2007 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Eylül 2007. (PDF) website ICC 23 Aralık 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., 9 October 2006, p. 3.
- ^ of the Council of Europe: Recommendation (2002) 5 27 Kasım 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Paragraph 100.
- ^ "History: The Most Violent Century". www.vision.org (İngilizce). 19 Eylül 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Haziran 2018.
- ^ "War and peace". the Guardian (İngilizce). 23 Şubat 2002. 23 Haziran 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Haziran 2018. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ "Britain favoured execution over Nuremberg trials for Nazi leaders". the Guardian (İngilizce). 25 Ekim 2012. 4 Nisan 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Haziran 2018. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ "Rome Statute of the International Criminal Court, 1998". legal.un.org. 19 Ekim 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Haziran 2018. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ "Crimes Against Humanity – TRIAL International". TRIAL International (İngilizce). 1 Haziran 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Haziran 2018.
- ^ "Pair of legal heavyweights defend Goldstone". The Star. Johannesburg. 22 Ocak 2010. Birden fazla yazar-name-list parameters kullanıldı (); Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ "UN condemns 'war crimes' in Gaza". BBC News. 16 Eylül 2009. 22 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Nisan 2010.
- ^ "Human rights council finds Palestinian armed forces to have conducted war crimes that may amount to crimes against humanity" (PDF). 7 Ekim 2009 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ Holmes (28 Şubat 2019). "UN says Israel's killings at Gaza protests may amount to war crimes". . 30 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "Commission of Inquiry finds that the Israeli occupation is unlawful under international law". OHCHR. 15 Mart 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ Cumming-Bruce (28 Şubat 2019). "Israelis May Have Committed Crimes Against Humanity in Gaza Protests, U.N. Says". The New York Times. 13 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ "Israel's Apartheid Against Palestinians". February 2022. 13 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Temmuz 2023.
- ^ . the Guardian. 31 Ağustos 2022. 1 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2022.
- ^ . BBC News. 31 Ağustos 2022. 1 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2022.
- ^ Cumming-Bruce (31 Ağustos 2022). . The New York Times (İngilizce). ISSN 0362-4331. 1 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2022.
- ^ Oliver Holmes (19 Aralık 2016). . The Guardian. 6 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Ocak 2017.
- ^ . BBC News. 19 Aralık 2016. 7 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Temmuz 2018.
- ^ . ohchr.org. 27 Ağustos 2018. 19 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019.
- ^ "Burmese generals should stand trial for atrocities against the Rohingya". The Economist. 30 Ağustos 2018. ISSN 0013-0613. 2 Ocak 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Ocak 2022.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Insanliga karsi suclar fiili bir otorite genellikle bir devlet tarafindan veya onun adina islenen ve insan haklarini agir bicimde ihlal eden yaygin veya sistemik suc eylemleridir Savas suclarindan farki savas disinda da islenebilen bireysel olmayan eylemler olmasidir Sucun resmi bir politikanin parcasi olmasi gerekmiyor ve yalnizca yetkililer tarafindan hos gorulmesi yeterlidir Insanliga karsi suclar Turk Ceza Kanunu nun 77 maddesinde kasten oldurme kasten yaralama iskence eziyet veya kolelestirme kisi hurriyetinden yoksun kilma bilimsel deneylere tabi kilma cinsel saldirida bulunma cocuklarin cinsel istismari zorla hamile birakma zorla fuhsa sevketme fiillerinin siyasal felsefi irki veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karsi bir plan dogrultusunda sistemli olarak islenmesi olarak tanimlanir Insanliga karsi suclar icin ilk kovusturma Nurnberg mahkemelerinde gerceklesti Holokost un ardindan uluslararasi hukukta yaygin olarak kullanilmaya baslanan insan haklarina iliskin kuresel standart Insan Haklari Evrensel Beyannamesi nde 1948 ifade edilmistir Bildirgede siralanan insan haklari normlarini ihlal eden ya da ihlal edilmesini tesvik eden siyasi gruplar ya da devletler insanliga karsi suclarla iliskilendirilen siyasi patolojilerin ifadeleridir Nurnberg mahkemelerinden bu yana insanliga karsi suclar diger uluslararasi mahkemeler Eski Yugoslavya Uluslararasi Ceza Mahkemesi Ruanda Uluslararasi Ceza Mahkemesi Sierra Leone Ozel Mahkemesi Kambocya Mahkemelerindeki Olaganustu Daireler ve Uluslararasi Ceza Mahkemesi gibi ve yerel mahkemeler tarafindan kovusturulmustur Insanliga karsi suclar hukuku esas olarak uluslararasi teamul hukukunun evrimi sonucunda gelisti Insanliga karsi suclar icin uluslararasi bir sozlesme bulunmamakta Insanliga Karsi Suclar Inisiyatifi onculugunde boyle bir antlasmanin olusturulmasi icin caba devam etmektedir Insanliga karsi suclar bir hukumet ya da fiili hukumet politikasinin geregi ya da hosgorusu altinda islenen yaygin bir vahsetin parcasi olduklari icin munferit olaylar degildirler Saldiri savasi savas suclari cinayet katliam insanliktan cikarma soykirim etnik temizlik tehcir etik olmayan insan deneyleri yargisiz infaz veya cezalar kitle imha silahlarinin kullanimi devlet teroru veya terorizme devlet sponsorlugu olum mangalari adam kacirma ve zorla kaybetmeler cocuk asker kullanimi haksiz tutuklama kolelestirme iskence tecavuz siyasi baski irk ayrimciligi dini zulum ve diger insan haklari ihlalleri yaygin veya sistematik bir uygulamanin parcasi olmalari halinde insanliga karsi suclar kapsaminda ele alinabilir Ermeni soykirimi resimde Mayis 1915 Uclu Itilaf Deklarasyonu nda insanliga karsi suc seklinde resmi olarak kinanan ilk olaydi Terimin anlami Insanliga karsi suclar terimi insanlik tum insanlar ya da insanlik degeri anlamina gelebilir Ancak tum insanligi kapsamasi olagan degil ve insanlik degerlerine karsi suc olarak anlasilmalidir Kole ticaretinin kaldirilmasi 1814 tarihli kole ticaretinin kinanmasini ifade eden ahlaki bir dil ve ifadeler iceren ikili antlasmalar cok tarafli Viyana Kongresi Nihai Senedi nin 1815 imzalanmasinin habercisi olmustur Ornegin Ingiltere ve Fransa arasindaki Paris Antlasmasi dogal adalet ilkeleri nden bahsediyor Ingiliz ve Birlesik Devletler yetkili temsilcileri Ghent Antlasmasi nda kole ticaretinin insanlik ve adalet ilkelerini ihlal ettigini belirtiyordu Kole Ticaretinin Kaldirilmasina Iliskin 8 Subat 1815 tarihli cok tarafli Gucler Deklarasyonu ayni yil Viyana Kongresi Nihai Senedi nin XV Bolumunu de olusturmustur ilk cumlesinde devami igrenc olan bir ticareti sona erdirmenin gerekcesi olarak insanlik ve evrensel ahlak ilkeleri kavramina yer vermistir 1856 Amerika Birlesik Devletleri Baskanlik secimi icin olusturulan Cumhuriyetci Parti Platformu sunlari soyledi Tum bunlarin mevcut Ulusal Yonetimin bilgisi yaptirimi ve tedariki ile yapildigini Anayasaya Birlige ve insanliga karsi islenen bu buyuk suctan dolayi bu Yonetimi Baskani danismanlarini ajanlarini destekcilerini savunucularini ve suc ortaklarini olaydan once ya da sonra ulke ve dunya onunde sucluyoruz ve bu igrenc saldirilarin gercek faillerini ve suc ortaklarini bundan sonra kesin ve acimasiz bir cezaya carptirmanin sabit amacimiz oldugunu belirtiyoruz Terimin ilk kullanimlari 4 Haziran 1854 Pazar gunu Boston daki Music Hall da Unitarian papazi ve kolelik karsiti Theodore Parker 1850 tarihli Kacak Kole Yasasi uyarinca Anthony Burns adli bir adamin Boston dan Virginia nin Iskenderiye kentine iadesine izin veren adli islemleri protesto etmek icin Insanliga karsi yeni bir suc baslikli bir vaaz verdi Amerika Birlesik Devletleri Baskanligi 1860 secimi icin Cumhuriyetci Platform dokuzuncu maddesinde su ifadeyi kullandi Ulusal bayragimizin ortusu altinda yargi gucunun saptirilmasiyla desteklenen Afrika kole ticaretinin son zamanlarda yeniden acilmasini insanliga karsi bir suc ve ulkemiz ve cagimiz icin yakici bir utanc olarak damgaliyoruz ve Kongre yi bu igrenc trafigin tamamen ve nihai olarak bastirilmasi icin hizli ve etkili onlemler almaya cagiriyoruz Belcika Krali II Leopold ve ajanlari insanliga karsi suc islemekle itham edilen Ozgur Kongo Devleti nin fiili sahibiydi Insanliga karsi suclar terimi Amerikali bir bakan siyasetci ve tarihci olan George Washington Williams tarafindan 1890 yilinda Kongo Ozgur Devleti nde Belcika nin Leopold II yonetimi tarafindan islenen zulumleri anlatan ve ABD Disisleri Bakani na yazdigi bir mektupta kullanilmistir Bu erken bir donemdi ancak cogu zaman iddia edildigi gibi terimin Ingilizcede modern anlamiyla ilk kullanimi degildi ABD Baskani Harrison Aralik 1889 daki ilk yillik mesajinda 1883 te George Washington Williams Amerika Birlesik Devletleri ndeki kolelik hakkindaki dusuncelerinde ayni terimi kullanmisti Terim uluslararasi antlasmalarda 1899 tarihli Ikinci Lahey Sozlesmesi onsozunde ortaya cikmis uluslararasi insancil hukukun yeni kurallarinin kodlanmasiyla 1907 tarihli Dorduncu Lahey Sozlesmesinin onsozu ve ilgili duzenlemelerinde genisletilmis insanlik yasalarina humanist degerlerin bir ifadesi olarak atifta bulunulmustur Martens Maddesinin bir parcasi 24 Mayis 1915 te Ingiltere Fransa ve Rusya ortaklasa acik ve ilk kez bir baska hukumeti Osmanli insanliga karsi suc islemekle suclayan bir bildiri yayinladilar Uluslararasi bir savas suclari komisyonu insanlik yasalarinin ihlallerini yargilamak icin savasin sonunda bir mahkeme kurulmasini tavsiye etti Ancak ABD temsilcisi yapilan atiflarin kesin olmadigi ve yeterince gelistirilmedigi gerekcesiyle itiraz etti ve kavram takip edilmedi Bununla birlikte 1948 tarihli bir BM raporunda Ermeni soykirimina iliskin olarak insanliga karsi suclar teriminin kullanilmasina Nuremberg ve Tokyo Sartlari na emsal teskil edecek sekilde atifta bulunulmustur 15 Mayis 1948 de Ekonomik ve Sosyal Konsey savas suclari ve savas suclulari hakkinda bilgi toplamak ve derlemek uzere Londra da kurulan Ekim 1943 Birlesmis Milletler Savas Suclari Komisyonu UNWCC tarafindan hazirlanan 384 sayfalik bir raporu sunmustur Rapor BM Genel Sekreteri nin savas suclularinin doneklerin ve vatan hainlerinin yargilandigi davalardan ozellikle de Nurnberg ve Tokyo Durusmalarindan kaynaklanan insan haklarina iliskin bilgilerin toplanmasi ve yayinlanmasi icin duzenlemeler yapilmasi talebine uygun olarak hazirlanmistir Rapor komisyonun hukukcu uyeleri tarafindan hazirlanmistir Rapor sadece 1915 olaylarini tarihi bir ornek olarak kullandigi icin degil ayni zamanda Nurnberg ve Tokyo Sozlesmelerinin 6 c ve 5 c maddelerine emsal teskil ettigi ve dolayisiyla savas suclari ile insanliga karsi islenen suclar arasinda ayrim yapan ve o donemde yeni kabul edilen BM Soykirim Sozlesmesinin oncusu oldugu icin Ermeni Soykirimi acisindan son derece gunceldir Birinci Dunya Savasi sirasinda toplanan ve 1919 Sorumluluklar Komisyonu tarafindan ortaya konan bilgilere atifta bulunan Savas Suclularinin Yargilanmasindan Dogan Insan Haklarina Iliskin Bilgiler baslikli rapor Ermeni vakasini bir devletin kendi vatandaslarina karsi isledigi suclarin canli bir ornegi olarak kullanmistir Raporda ayrica Almanya Avusturya Macaristan ve Bulgaristan ile yapilan Paris Baris Antlasmalarinda insanlik yasalarina herhangi bir atifta bulunulmadigi bunun yerine suclamalarin savas yasalari ve geleneklerinin ihlaline dayandirildigi ancak Turkiye ile yapilan Sevr Baris Antlasmasinin bunu yaptigi belirtilmistir Sevr Antlasmasi Versay Antlasmasi nin 228 230 Maddelerine tekabul eden savas teamullerine iliskin 226 228 Maddelere ek olarak 24 Mayis 1915 tarihli Muttefik ultimatomuna uygun olarak insanliga ve uygarliga karsi islenen suclar ile ilgili 230 Maddeyi de icermektedir 130 Nurnberg mahkemeleri Nurnberg Durusmalari Saniklar saniklarda Iddia makaminin ana hedefi Hitler in olumunden sonra Ucuncu Reich ta hayatta kalan en onemli yetkili olarak kabul edilen Hermann Goring di sol kenarda ilk siranin uzerinde Londra Uluslararasi Askeri Mahkeme Tuzugu Nurnberg mahkemelerinin yurutulecegi yasa ve prosedurleri Ikinci Dunya Savasi ndan sonra belirledi Belge Holokost a ve Nazi rejimi tarafindan islenen agir suclara nasil yanit verilecegi sorunuyla ilgiliydi Savas suclari icin geleneksel anlayista bir gucun kendi vatandaslarina karsi isledigi suclar icin herhangi bir hukum bulunmuyordu Bu nedenle Sart in 6 maddesi yalnizca geleneksel savas suclari ve barisa karsi suclari degil ayni zamanda tanimlandigi sekliyle insanliga karsi suclari da icerecek sekilde hazirlanmistir Savastan once veya savas sirasinda herhangi bir sivil nufusa karsi islenen cinayet imha kolelestirme surgun ve diger insanlik disi eylemler veya islendigi ulkenin ic hukukunu ihlal etsin veya etmesin Mahkemenin yargi yetkisi dahilindeki herhangi bir sucun icrasi sirasinda veya bu sucla baglantili olarak siyasi irksal veya dini nedenlerle yapilan zulumler Tanim kapsaminda insanliga karsi suclar ancak bir sekilde savas suclari veya barisa karsi suclarla baglantili olabildikleri olcude cezalandirilabilirdi Yetki sinirlamasi Londra Konferansi nin Amerikan bas temsilcisi Robert H Jackson tarafindan aciklandi ve cok eski zamanlardan beri baska bir hukumetin ic islerinin normalde bizim isimiz olmadigi genel bir ilke olmustur Bu nedenle yalnizca toplama kamplari ve tehcirlerin haksiz bir savas yapma ortak bir plani veya girisimi dogrultusunda olmasi nedeniyle bireylere veya devletlere mudahale etmemiz veya intikam almaya calismamiz hakli gorulebilir Ilk Nurnberg davasinin kararinda 1939 da savasin patlak vermesinden once Almanya da sivillere yonelik zulum baski ve cinayet politikasinin ve Yahudilere yonelik zulmun insanliga karsi suc olmadigi cunku bu suclarin bircogu ne kadar igrenc ve korkunc olsa da bunlarin savas suclari veya barisa karsi suclarin icrasi icin veya bunlarla baglantili olarak yapildiginin tatmin edici bir sekilde kanitlanmadigi sonucuna varilmistir Sonraki Nurnberg davalari insanliga karsi suclarin daha genis bir kapsamda gozden gecirilmis bir tanimini iceren 10 Sayili Kontrol Konseyi Yasasi kapsaminda yurutulmustur Tokyo Yargilamasi Saniklar Tokyo Uluslararasi Mahkemesi nde Orta siranin ortasinda yer alan General Hideki Tojo ana saniklardan biriydi Tokyo Mahkemesi olarak da bilinen Uluslararasi Uzak Dogu Askeri Mahkemesi IMTFE Japon liderleri Ikinci Dunya Savasi sirasinda islenen uc tur suctan yargilamak icin toplandi A Sinifi barisa karsi suclar B Sinifi savas suclari ve C Sinifi insanliga karsi suclar Durusmanin yasal dayanagi 19 Ocak 1946 da ilan edilen Uluslararasi Uzak Dogu Askeri Mahkemesi Tuzugu ile olusturuldu Tokyo Durusmasinda Insanliga Karsi Suclar C Sinifi hicbir zanli icin uygulanmadi Nanking Katliami ile ilgili kovusturmalar Savas Yasalarinin ihlali olarak kategorize edildi IMTFE ye her biri muzaffer Muttefik guclerden Amerika Birlesik Devletleri Cin Cumhuriyeti Sovyetler Birligi Birlesik Krallik Hollanda Fransa Cumhuriyeti Gecici Hukumeti Avustralya Yeni Zelanda Kanada Britanya Hindistani ve Filipinler olusan 11 yargic baskanlik etti Insanliga karsi suc turleriInsanliga karsi suc teskil edebilecek farkli suc turleri hem uluslararasi hem de ulusal duzeydeki tanimlar arasinda farklilik gosterir Yaygin veya sistematik bir saldirinin parcasi olarak islenen belirli nitelikteki munferit insanlik disi eylemler agir insan haklari ihlalleri veya kosullara bagli olarak savas suclari olusturabilir ancak insanliga karsi suclar olarak siniflandirilmaz Apartheid 1976 da Guney Afrika apartheid hukumeti yonetimindeki bir irksal grubun bir baskasi tarafindan sistematik olarak ezilmesi Birlesmis Milletler Genel Kurulu tarafindan insanliga karsi bir suc olarak kabul edildi Birlesmis Milletler Antlasmasina Madde 13 14 15 gore Genel Kurul un kararlari Guvenlik Konseyi icin tavsiye niteligindedir BM Genel Kurulu apartheid ile ilgili olarak herhangi bir bulgu tespitinde bulunmadi ve apartheid ile ilgili dava yurutulmedi Insan Haklari Izleme Orgutu Uluslararasi Af Orgutu ve Michael Lynk BM Ozel Raportoru Israil i Filistinlilere karsi apartheid sucunu islemekle sucladi Tecavuz ve cinsel siddet 10 No lu Kontrol Konseyi Yasasi tecavuzu insanliga karsi suc olarak kabul etse de ne Nurnberg ne de Tokyo Sozlesmeleri cinsel ve toplumsal cinsiyete dayali suclari savas suclari veya insanliga karsi suclar olarak taniyan acik bir hukum icermiyordu Eski Yugoslavya ve Ruanda Uluslararasi Ceza Mahkemeleri nin tuzugu tecavuzu insanliga karsi bir suc olarak iceriyor UCM tecavuz cinsel kolelik zorla fuhus hamilelik kisirlastirma ve diger cinsel siddet bicimleri de dahil olmak uzere cesitli cinsel ve toplumsal cinsiyete dayali suclari insanliga karsi suclarin ayni zamanda uluslararasi ve veya uluslararasi olmayan silahli catismalarda islenen savas suclarinin temelinde yatan bir eylem olarak acikca dahil eden ilk uluslararasi belgedir BM Guvenlik Konseyi tecavuz ve diger cinsel siddet bicimlerinin savas sucu insanliga karsi suclar veya soykirim acisindan temel bir eylem teskil edebilecegini kaydeden 1820 sayili karari 2008 de kabul etti Baris icin Ozel Yargi Yetkisi 14 Nisan 2021 de Kolombiyada silahli catisma kurbani olan bes LGBTI kisinin infazinin insanliga karsi suc teskil etmis olabilecegine karar verdi Uluslararasi hukukta insanliga karsi suclarin hukuki statusuNurnberg ilkelerinin olusturulmasindan bu yana uluslararasi ceza hukukunda yaygin olarak taninan ve yasaklanan soykirim ve savas suclarinin aksine bu tur suclar dunya capinda sayisiz catisma ve krizde surekli olarak islenmesine ragmen insanliga karsi islenen suclara iliskin kapsamli bir sozlesme hicbir zaman yapilmamistir Insanliga karsi suclari tanimlayan on bir uluslararasi metin vardir ancak hepsi bu sucun tanimi ve yasal unsurlari konusunda kismi farkliliklar gosterir 2008 yilinda uluslararasi hukuktaki bu boslugu gidermek icin Insanliga Karsi Suclar Girisimi baslatildi BM Hukuk Komisyonu Ozel Raportor Sean D Murphy tarafindan sunulan bir rapora dayanarak insanliga karsi suclar konusunu uzun vadeli calisma programina dahil etme karari aldi 30 Temmuz 2013 M Cherif Bassiouni insanliga karsi suclarin jus cogens in bir parcasi oldugunu ve bu nedenle uluslararasi hukukun askiya alinamaz bir kuralini olusturdugunu savunuyor Birlesmis Milletler1948 de kuruldugundan beri insanliga karsi suclarin kovusturulmasindan birincil derecede Birlesmis Milletler sorumlu olmustur Nurnberg den sonra neredeyse 50 yil boyunca insanliga karsi suclar konusunda yargi yetkisine sahip bir uluslararasi mahkeme kurulmadi Ancak Birlesmis Milletler de insanliga karsi suclarin tanimini gelistirme calismalari devam etti Ornegin 1947 de Uluslararasi Hukuk Komisyonu Birlesmis Milletler Genel Kurulu tarafindan Nurnberg Sarti ve kararinda taninan ve pekistirilen uluslararasi hukuk ilkelerini formule etmekle gorevlendirildi ve ayni zamanda insanligin baris ve guvenligine karsi islenen suclara iliskin bir kod hazirlamakla gorevlendirildi 50 yil sonra 1996 da tamamlanan Kanun Tasarisi insanliga karsi suclari cinayet imha iskence kolelestirme siyasi irksal dini veya etnik nedenlerle zulum kurumsallasmis ayrimcilik keyfi sinir disi etme veya nufusun zorla nakli keyfi hapis tecavuz zorla fuhus ve sistematik bir sekilde veya buyuk olcekte islenen ve bir Hukumet veya herhangi bir orgut veya grup tarafindan kiskirtilan veya yonlendirilen diger insanlik disi eylemler gibi cesitli insanlik disi eylemler olarak tanimlamistir Bu tanim suc teskil eden fiillerin savastan once veya savas sirasinda islenmis olmasi gereken ve boylece insanliga karsi suclar ile silahli catisma arasinda bir bag kuran Nuremberg de kullanilan tanimdan farklidir Birlesmis Milletler Insan Haklari Konseyi 21 Mart 2013 tarihli 22 oturumunda Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti ndeki KDHC insan haklarina iliskin bir Arastirma Komisyonu kurmustur Komisyon Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti ndeki sistematik yaygin ve agir insan haklari ihlallerini ozellikle de insanliga karsi suc teskil edebilecek ihlaller icin tam hesap verebilirligi saglamak amaciyla arastirmakla gorevlendirilmistir Komisyon insanliga karsi suclarla ilgili meseleleri uluslararasi teamul hukuku ve Uluslararasi Ceza Mahkemesi nin Roma Tuzugu nde belirtilen tanimlar temelinde ele aldi Komisyon un 2014 Raporu na gore alinan ifadeler ve diger bilgiler Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti nde Devletin en ust duzeyinde olusturulan politikalar uyarinca insanliga karsi suclar islendigini ortaya koymaktadir Insanliga karsi islenen bu suclar imha cinayet kolelestirme iskence hapis tecavuz zorla kurtaj ve diger cinsel siyasi dini irksal ve cinsiyet temelli zulum nufusun zorla nakli kisilerin zorla kaybedilmesi ve bilerek uzun sureli acliga neden olma gibi insanlik disi eylemleri icermektedir Komisyon ayrica Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti nde insanliga karsi islenen suclarin devam ettigini bu suclarin temelinde yatan politikalarin kurumlarin ve cezasizlik kaliplarinin halen yururlukte oldugunu tespit etmistir Komisyon ayrica insanliga karsi suclarin ozellikle 1990 li yillarda aclik ceken halklara karsi islendigini ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti icin isgucu ve diger becerileri icin sistematik olarak kacirilan veya ulkelerine geri gonderilmeyen diger ulkelerden gelen kisilere karsi islenmeye devam ettigini tespit etmistir Guvenlik Konseyi Birlesmis Milletler Guvenlik Konseyi tarafindan 28 Nisan 2006 tarihinde kabul edilen 1674 sayili BM Guvenlik Konseyi Karari 2005 Dunya Zirvesi Sonuc Belgesi nin halklari soykirim savas suclari etnik temizlik ve insanliga karsi suclardan koruma sorumluluguna iliskin 138 ve 139 paragraflarinda yer alan hukumleri yeniden teyit etmektedir Karar Konsey i silahli catismalarda sivillerin korunmasi icin harekete gecmeye davet etmektedir Birlesmis Milletler Guvenlik Konseyi nin Libya ya iliskin 1970 2011 sayili kararina gore Libya Arap Cemahiriyesi ne dogrudan ya da dolayli olarak tedarik transfer ya da satis seklinde silah ticareti yapilmasi uye ulkeler tarafindan engellenmeliydi Silah ambargosu silah askeri arac yedek parca teknik yardim finansman ve silah saglayan ulke disinda bir ulke kokenli silahli parali askerlerin tedarikini kisitlamaktaydi Daha sonra Birlesmis Milletler Kasim 2019 tarihli raporunda Birlesik Arap Emirlikleri Urdun ve Turkiye nin 1970 tarihli karar uyarinca Libya ya uygulanan silah ambargosunu ihlal ettigini iddia etti Temmuz 2019 da Trablus taki gocmen gozalti merkezine duzenlenen ve Birlesik Arap Emirlikleri tarafindan gerceklestirildigi dusunulen hava saldirisi Birlesmis Milletler tarafindan ifade edildigi gibi savas sucu olarak nitelendirilebilir Hava saldirisi Muammer Kaddafi rejimini deviren 2011 askeri ayaklanmasindan daha olumculdu Uluslararasi mahkemeler ve ceza mahkemeleriNurnberg ve Tokyo durusmalarindan sonra insanliga karsi suclar konusunda uluslararasi mahkeme elli yil daha kurulmadi 1990 larda islenen zulumlere yanit olarak insanliga karsi suclar uzerinde yargi yetkisine sahip cok sayida ad hoc mahkeme kuruldu Uluslararasi Ceza Mahkemesi Eski Yugoslavya Uluslararasi Ceza Mahkemeleri ve Ruanda Uluslararasi Ceza Mahkemelerinin tuzuklerinin her biri insanliga karsi suclarin farkli tanimlarini icermektedir Yugoslavya icin Uluslararasi Ceza Mahkemesi 1993 yilinda BM Guvenlik Konseyi eski Yugoslavya da islenen uc uluslararasi sucu soykirim savas suclari ve insanliga karsi islenen suclar sorusturmak ve yargilamakla yetkili Eski Yugoslavya Uluslararasi Ceza Mahkemesi ni ICTY kurdu ICTY Statusu nun 5 Maddesi sunlari belirtmektedir Uluslararasi Mahkeme uluslararasi veya ic nitelikte silahli catismalarda islenen ve herhangi bir sivil nufusa karsi yoneltilen asagidaki suclardan sorumlu kisileri yargilama yetkisine sahiptir a cinayet b yok etme c kolelestirme d sinir disi etme e hapsetme f iskence g tecavuz h siyasi irksal ve dini nedenlerle yapilan zulumler i diger insanlik disi eylemler Insanliga karsi suclarin bu tanimi insanliga karsi suclari hem uluslararasi hem de uluslararasi olmayan silahli catismalarla iliskilendirerek silahli catisma ile orijinal Nuremberg bagini yeniden canlandirmistir Ayrica Nurnberg de kullanilan suc eylemleri listesini hapis iskence ve tecavuzu de icerecek sekilde genisletmistir Cherif Bassiouni eski Yugoslavya daki catismanin hem uluslararasi hem de uluslararasi olmayan nitelikte bir catisma olarak gorulmesi nedeniyle bu tanimin gerekli oldugunu savunmustur Bu nedenle insanliga karsi suclarin bu sekilde degistirilmis tanimi mahkemeye bu suc uzerinde yargi yetkisi saglamak icin gerekliydi Ruanda icin Uluslararasi Ceza Mahkemesi BM Guvenlik Konseyi Ruanda soykiriminin ardindan 1994 yilinda Ruanda icin Uluslararasi Ceza Mahkemesi ni kurdu ICTR Statusu uyarinca insanliga karsi islenen suclar ile herhangi bir silahli catisma arasindaki baglanti kaldirilmistir Bunun yerine insanlik disi eylemlerin ulusal siyasi etnik irksal veya dini gerekcelerle herhangi bir sivil nufusa yonelik sistematik veya yaygin bir saldirinin parcasi olmasi sarti eklendi Eski Yugoslavya daki catismanin aksine Ruanda daki catismanin uluslararasi olmadigi kabul edildiginden silahli catismayla baglantisi devam etseydi insanliga karsi suclar muhtemelen uygulanamazdi Sierra Leone icin Ozel Mahkeme Kambocya Mahkemelerindeki Olaganustu Daireler ECCC Uluslararasi Ceza Mahkemesi ICC nin Lahey deki genel merkezi 2002 yilinda Lahey de Hollanda Uluslararasi Ceza Mahkemesi UCM kurulmustur ve Roma Statusu UCM nin soykirim insanliga karsi suclar ve savas suclari uzerinde yargi yetkisine sahip olmasini ongormektedir UCM yargilamalarinda insanliga karsi suc tanimi orijinal yasal tanimindan veya BM tarafindan kullanilan tanimdan onemli olcude farklilasmistir Esasen Roma Statusu saldirinin ulusal siyasi etnik irksal veya dini gerekcelerle gerceklestirilmis olmasi sarti haric ICTR Statusu ile ayni insanliga karsi suc tanimini kullanir Ek olarak Roma Statusu tanimi bugune kadar insanliga karsi suc olusturabilecek belirli suc eylemlerinin en kapsamli listesini sunmaktadir Antlasmanin 7 maddesi soyle diyordu Bu Statu nun amaci dogrultusunda insanliga karsi suc herhangi bir sivil nufusa yonelik yaygin veya sistematik bir saldirinin parcasi olarak saldirinin bilgisi dahilinde islendiginde asagidaki fiillerden herhangi biri anlamina gelir a Cinayet b Imha c d e Hapis veya uluslararasi hukukun temel kurallarina aykiri olarak fiziksel ozgurlukten diger ciddi mahrumiyetler f Iskence g cinsel kolelik zorla hamilelik veya benzer agirlikta baska herhangi bir cinsel siddet bicimi h Bu paragrafta atifta bulunulan herhangi bir eylem veya Mahkeme nin yargi yetkisi dahilindeki herhangi bir sucla baglantili olarak siyasi ulusal etnik kulturel dinsel cinsiyet veya 3 paragrafta tanimlandigi uzere uluslararasi hukuk uyarinca kabul edilemez oldugu evrensel olarak kabul edilen diger gerekcelerle tanimlanabilir herhangi bir gruba veya topluluga karsi zulum i Kisilerin j k Kasitli olarak buyuk acilara veya vucutta ya da zihinsel veya fiziksel saglikta ciddi yaralanmalara neden olan benzer nitelikteki diger insanlik disi eylemler Roma Statusu Aciklayici Mutabakat Zapti insanliga karsi suclarin insan onuruna yonelik ciddi bir saldiri veya bir ya da daha fazla insanin agir bir sekilde asagilanmasi veya kucuk dusurulmesi anlamina gelmeleri bakimindan ozellikle igrenc suclardir Bunlar munferit veya munferit olaylar olmayip ya bir hukumet politikasinin faillerin kendilerini bu politika ile ozdeslestirmeleri gerekmese de ya da bir hukumet veya fiili otorite tarafindan hos gorulen veya goz yumulan genis bir zulum uygulamasinin parcasidir Bununla birlikte cinayet imha iskence tecavuz siyasi irksal veya dini zulum ve diger insanlik disi eylemler ancak yaygin veya sistematik bir uygulamanin parcasi olmalari halinde insanliga karsi suc esigine ulasir Bu nitelikteki munferit insanlik disi eylemler insan haklarinin agir ihlallerini veya kosullara bagli olarak savas suclarini olusturabilir ancak tartisilan suc kategorisine atfedilen damgayi hak etmekte yetersiz kalabilir Ote yandan bir kisi yukarida belirtilen suclardan bir ya da ikisini islese ya da sadece birkac sivile karsi bu tur bir suc islese bile bu suclarin o sucu isleyen kisiyle baglantili bir dizi kisinin ornegin ayni tarafta silahli eylemde bulunduklari ya da ortak bir plana taraf olduklari icin ya da benzer herhangi bir nedenle tutarli bir yanlis davranis modelinin parcasi olmasi kosuluyla insanliga karsi suc islemekten suclu olabilir Sonuc olarak bir veya daha fazla kisi insanlik disi bir politika planlamak veya yurutmekle degil sadece belirli zulumleri veya kotu eylemleri gerceklestirmekle suclandiginda gerekli esigin karsilanip karsilanmadigini belirlemek icin asagidaki test kullanilmalidir bu zulumlere veya eylemlere kendi baglamlari icinde bakilmali ve bunlarin genel bir politikanin veya tutarli bir insanlik disi modelin parcasi olarak kabul edilip edilemeyecegi veya bunun yerine munferit veya duzensiz zulum ve kotuluk eylemleri olusturup olusturmadigi dogrulanmalidir Roma Statusu kapsamina girmek icin Madde 7 1 de tanimlanan insanliga karsi bir sucun herhangi bir sivil nufusa yonelik yaygin veya sistematik bir saldirinin parcasi olmasi gerekir Madde 7 2 a da 1 paragrafin amaci dogrultusunda Herhangi bir sivil nufusa yonelik saldiri 1 paragrafta atifta bulunulan fiillerin herhangi bir sivil nufusa karsi bu tur bir saldiriyi gerceklestirmeye yonelik bir Devlet veya orgut politikasi uyarinca veya bu politikanin devami olarak birden fazla islenmesini iceren bir davranis bicimi anlamina gelir denmektedir Bu tek basina bir sucun hatta bu turden bir dizi sucun bir Devlet politikasinin ya da orgutsel bir politikanin sonucu olmadikca Roma Statusu kapsamina girmeyecegi anlamina gelmektedir Bu durum Luis Moreno Ocampo tarafindan Mart 2003 te Irak in isgali sirasinda islenen ve UCM kapsamina girebilecek suclara iliskin iddialar hakkinda vardigi sonuclari yayinladigi acik mektupta teyit edilmistir Soykirim ve Insanliga Karsi Suclarla Ilgili Iddialar baslikli bolumde Ocampo eldeki bilgilerin insanliga karsi suc icin gerekli unsurlari yani herhangi bir sivil nufusa yonelik yaygin veya sistematik bir saldiriyi makul gostermedigini belirtmistir UCM insanliga karsi suclari yalnizca yargi yetkisine sahip oldugu durumlarda kovusturabilir UCM sadece Roma Statusu ne taraf bir Devletin topraklarinda islenen ve statusunde yer alan suclar soykirim savas suclari ve insanliga karsi suclar taraf olmayan bir Devletin kendi ulkesindeki bir durumu mahkemeye havale etmesi veya Birlesmis Milletler Guvenlik Konseyi nin bir davayi UCM ye havale etmesi halinde yargi yetkisine sahiptir 2005 yilinda BM Darfur daki durumu UCM ye havale etti Bu sevk Sudan Devlet Baskani Omer El Besir in 2008 yilinda soykirim insanliga karsi suclar ve savas suclarindan itham edilmesiyle sonuclandi UCM Baskani insanliga karsi islenen bu suclarla ilgili davada kaydedilen ilerleme hakkinda BM ye rapor verdiginde Yargic Phillipe Kirsch Mahkeme bu kisileri tutuklama yetkisine sahip degildir Bu Devletlerin ve diger aktorlerin sorumlulugudur Tutuklamalar olmadan yargilama da yapilamaz Avrupa KonseyiAvrupa Konseyi Bakanlar Komitesi 30 Nisan 2002 de kadinlarin siddete karsi korunmasi konusunda uye devletlere bir tavsiye karari yayinlamistir Catisma ve catisma sonrasi durumlarda siddete iliskin ek tedbirler bolumunde 69 paragrafta uye devletlerin sunlari yapmasi gerektigi belirtilmektedir Tecavuz cinsel kolelik zorla hamile birakma zorla kisirlastirma veya benzer agirliktaki diger cinsel siddet bicimlerini insan haklarinin kabul edilemez bir ihlali insanliga karsi suclar ve silahli catisma baglaminda islendiginde savas suclari olarak cezalandirmalidir 69 paragraf dikkate alindiginda bu tavsiyeye iliskin Aciklayici Notta Temmuz 1998 de Roma da kabul edilen Uluslararasi Ceza Mahkemesi Statusu ne atifta bulunulmalidir Statunun 7 Maddesi tecavuz cinsel kolelik zorla fuhus zorla hamilelik zorla kisirlastirma veya benzer agirliktaki diger cinsel siddet turlerini insanliga karsi suclar olarak tanimlamaktadir Ayrica Statunun 8 Maddesi tecavuz cinsel kolelik zorla fuhus zorla hamilelik zorla kisirlastirma veya diger herhangi bir cinsel siddet bicimini Cenevre Sozlesmelerinin ciddi bir ihlali ve savas sucu olarak tanimlamaktadir 20 yuzyilArjantinliler askeri cunta kurbanlarini aniyor 24 Mart 2019 Kaynaklar 20 yuzyilin dunya tarihinin en kanli donemi olarak kabul edilebilecegini soyluyor Milyonlarca sivil bebek cocuk yetiskin ve yasli insan savasta oldu Oldurulen her savasciya karsilik bir sivil hayatini kaybetti Uluslararasi Kizil Hac Komitesi nin cabalari insancil yasalar ve savas kurallari insanliga karsi islenen bu suclari durduramadi Bu terminolojiler onceki kelime dagarcigi bu suclari tanimlamak icin yeterli olmadigindan icat edilmistir Savas suclulari Ikinci Dunya Savasi oncesinde kovusturulmaktan yakalanmaktan ya da hapsedilmekten korkmuyorlardi Ingiltere Basbakani Winston Churchill savas suclularinin dogrudan idam edilmesinden yanaydi Amerika Birlesik Devletleri ise daha hosgoruluydu ve adil bir yargilama yapilmasi cagrisinda bulundu Ingiliz Hukumeti ardinda bircok miras birakan Nurnberg Durusmasini baslatmaya ikna oldu Bunlar agir savas suclari icin dunya capinda yargi yetkisi uluslararasi savas suclari mahkemelerinin kurulmasi devasa suclarin tarihini etkili bir sekilde belgeleyen adli prosedurler ve BM mahkemelerinin tarafsiz yargilamalardaki basarisidir BM Uluslararasi Ceza Mahkemesi nin Roma Statusu nun ozellikle bir bolgenin sivil halkina yonelik genis capli siddet eylemlerini tanimlayan 7 Maddesine dikkat cekti Bu eylemler cinayet imha kolelestirme esaret nufusun zorla yer degistirmesi uluslararasi yasalari ihlal eden hapis veya fiziksel ozgurlukten mahrum birakma kotu muamele zorla fuhus ve tecavuz belirli gruplara karsi ayrimcilik ve zorbalik apartheid irk ayrimciligi ve ayrimi ve diger insanlik disi eylemlerden olusmaktadir Trial International in bir yayininda insanliga karsi suclarin 1990 dan itibaren duzenlenmeye baslandigi belirtildi Bunlar 1993 Yugoslavya Uluslararasi Ceza Mahkemesi Tuzugu 1994 Ruanda Uluslararasi Mahkemesi Tuzugu ve 1998 Roma Uluslararasi Ceza Mahkemesi Tuzugu idi Ikincisi sivillere karsi islenen suclarin en son ayrintili ve en kapsamli listesini icerir 21 inci yuzyilRichard Goldstone tarafindan 2008 09 Gazze Savasi hakkinda hazirlanan bir rapor Israil ve Hamas guclerini insanliga karsi muhtemelen suc islemekle suclar Raporda Israil in orantisiz guc kullandigi sivil altyapiyi tahrip ettigi Filistinli sivilleri hedef aldigi ve onlari canli kalkan olarak kullandigi sonucuna varilmistir Hamas in ise ayrim gozetmeksizin roket saldirilari duzenleyerek Israilli sivilleri ve Israil altyapisini kasten hedef aldigi tespit edildi Hem Israil hukumeti hem de Hamas raporu reddetti 2019 yilinda Birlesmis Milletler mufettisleri Israil askerlerinin insanliga karsi suc islemis olabilecegini acikladi Mufettisler Gazze protestolari sirasinda 189 Filistinlinin olduruldugunu 183 unun gercek mermiyle vuruldugunu bunlarin arasinda 35 cocuk uc saglik calisani ve iki gazetecinin de bulundugunu soyledi Uluslararasi Af Orgutu Israil i Filistinlilere karsi apartheid sucu islemekle sucladi 2022 yilinda BM Insan Haklari Ofisi nin Sincan daki insan haklari endiselerine iliskin degerlendirmesi 2017 yilindan bu yana Cin de Uygur ve diger agirlikli olarak Musluman gruplara mensup kisilerin yasa ve politika uyarinca keyfi ve ayrimci bir sekilde gozaltina alinmasinin bireysel ve toplu olarak yararlanilan temel haklarin kisitlanmasi ve daha genel olarak bunlardan mahrum birakilmasi baglaminda uluslararasi suclar ozellikle de insanliga karsi suclar teskil edebilecegi sonucuna varmistir Myanmar ordusunun 25 000 den fazla kisinin olduruldugu ve 18 000 den fazla kadin ve kiz cocugunun sistematik olarak tecavuze ugradigi Rohingya Muslumanlarini hedef almasi Birlesmis Milletler ve Uluslararasi Af Orgutu tarafindan insanliga karsi suclar olarak etiketlendi OHCHR Bagimsiz Olgulari Bulma Misyonu Tatmadaw in insanliga karsi suclar soykirim ve etnik temizlik isledigini tespit etti Ayrica bakinizBirlesmis Milletler Sarti Komunist rejimlerde insanliga karsi suclar Insanliga Karsi Suclar Girisimi Soykirim Sozlesmesi Tarihsel revizyonizm olumsuzluk Nefret suclari Namus cinayeti Insan haklari Amerikalilar Arasi Insan Haklari Komisyonu Uluslararasi Ceza Mahkemesi Toplu vahset suclari Uluslararasi Ceza Mahkemesi Roma Statusu Hukuk kurali Viyana Deklarasyonu ve Eylem Programi Savas suclari Evrensel yetkiDis baglantilarUluslararasi hukukta insanliga karsi suclar Ezeli Azarkan21 Agustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynaklar Zegveld Liesbeth Accountability of Armed Opposition Groups s 107 20 Mayis 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 20 Mayis 2021 DRAPER G l A D The Modern Pattern of War Criminality War Crimcs in International Law Ed Yoram DINSTEIN Mala TABORY The Haguc Martinus Nijhoff Publishers 1996 s 149 150 Martin Francisco Forrest 2007 The Constitution as Treaty The International Legal Constructionalist Approach to the U S Constitution Cambridge University Press s 101 ISBN 978 1139467186 Plenipotentiaries of the treaty 1816 The Parliamentary Debates from the Year 1803 to the Present Time 32 s n s 200 https www presidency ucsb edu documents republican party platform 1856 5 Haziran 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde title Republican Party Platform of 1856 author date 18 Haziran 1856 website presidency ucsb edu erisimtarihi 7 Haziran 2021 The New Crime Against Humanity A Sermon Preached at the Music Hall in Boston on Sunday June 4 1854 1854 26 Mayis 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Aralik 2022 https www presidency ucsb edu documents republican party platform 1860 5 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde title Republican Party Platform of 1860 author date 17 Mayis 1860 website presidency ucsb edu erisimtarihi 7 Haziran 2021 Provost Rene Ed 2010 Confronting Genocide Springer Science amp Business Media s 33 ISBN 978 9048198405 Hochschild A King Leopold s Ghost A Story of Greed Terror and Heroism in Colonial Africa Houghton Mifflin 1999 pp 111 112 Losing Felix 2020 A Crisis of Whiteness in the Heart of Darkness Racism and the Congo Reform Movement Bielefeld transcript s 80 ISBN 978 3 8376 5498 1 OCLC 1182579739 Cherif Bassiouni M Crimes against Humanity Historical Evolution and Contemporary Application Cambridge Cambridge University Press 2011 p 86 Cryer Robert 2007 An Introduction to International Criminal Law and Procedure Cambridge University Press ss 188 E CN 4 W 19 UN org 29 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Avedian Vahagn 2018 Knowledge and Acknowledgement in the Politics of Memory of the Armenian Genocide Routledge ISBN 978 1 13 831885 4 Nuremberg War Crimes Trial The Charter Provisions avalon law yale edu 4 Nisan 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Nicolas Werth Karel Bartosek Jean Louis Panne Jean Louis Margolin Andrzej Paczkowski Crimes Terror Repression Harvard University Press 858 pages 0 674 07608 7 p 6 a b The Destruction of the European Jews 3rd New Haven CT Yale University Press 2003 ss 1145 1147 ISBN 978 0300095579 The trial of German major war criminals proceedings of the International Military Tribunal sitting at Nuremberg Germany avalon law yale edu 29 Mayis 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Temmuz 2023 Wolfe 1 Ocak 1998 Flaws in the Nuremberg Legacy An Impediment to International War Crimes Tribunals Prosecution of Crimes Against Humanity Holocaust and Genocide Studies 12 3 443 444 doi 10 1093 hgs 12 3 434 Tokyo Saiban The Tokyo Trial Japonca Kodansha 2008 ss 26 116 119 ISBN 978 4062879248 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim BC kyu Senpan Saiban The Class B amp C War Criminal Trials Japonca Iwanami Shoten Publishers 2005 s 33 ISBN 978 4004309529 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim Higurashi 2008 As quoted by Guy Horton in Dying Alive A Legal Assessment of Human Rights Violations in Burma 13 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde April 2005 co Funded by The Netherlands Ministry for Development Co Operation See section 12 52 Crimes against humanity p 201 He references RSICC C Vol 1 p 360 17 Nisan 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi a b Israel s apartheid against Palestinians a cruel system of domination and a crime against humanity February 2022 20 Temmuz 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Shakir 27 Nisan 2021 A Threshold Crossed Israeli Authorities and the Crimes of Apartheid and Persecution Human Rights Watch 28 Nisan 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Israel s occupation of Palestinian Territory is apartheid UN rights expert 25 Mart 2022 1 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 ICC Prosecutor s Policy Paper on Sexual and Gender Based Crimes 4 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde June 2014 Security Council Demands Immediate and Coomplete Halt to Acts of Sexual Violence Against Civilians in Combat Zones Unanimously Adopting Resolution 1820 2008 Un org 8 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Subat 2013 Gender based persecution as a crime against humanity A milestone for LGBTI rights before the Colombian Special Jurisdiction for Peace Ingilizce 4 Mayis 2021 1 Haziran 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Ocak 2023 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim Convention on the Prevention and Punishment of the Crime of Genocide 15 Mart 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde Office of the United Nations High Commissioner for Human Rights The Geneva Conventions of 1949 and their Additional Protocols 10 Mayis 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde International Committee of the Red Cross Zgonec Rozej Misa July 2013 Briefing Papers Chatham House 16 2 Subat 2018 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Agustos 2019 International Prosecutors Call for Convention on Crimes Against Humanity 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Jurist Richard Goldstone 2011 Foreword Murphy Sean February 2013 Proposal for New Topic Crimes Against Humanity Working Group on the Long Term Program of Work International Law Commission Sixty fifth session p 2 A RES 260 III E A RES 260 III undocs org 7 Mart 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Agustos 2019 ICD Crimes against humanity Asser Institute 2013 29 Eylul 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 a b Report of the commission of inquiry on human rights in the Democratic People s Republic of Korea A HRC 25 63 available at 25 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Mayis 2015 Security Council Committee established pursuant to resolution 1970 2011 concerning Libya United Nations Security Council 5 Mayis 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Resolution 1970 2011 United Nations Security Council 28 Subat 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Jordan UAE Turkey Sudan accused of violating sanctions on Libya U N report Reuters 11 Kasim 2019 12 Kasim 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Kasim 2019 Libya s Tripoli Government Blames U A E for Deadly Airstrike The Wall Street Journal 4 Temmuz 2019 4 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Temmuz 2019 ICTY Statusu 21 Mart 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Madde 5 Cherif Bassiouni M Crimes against Humanity Historical Evolution and Contemporary Application Cambridge Cambridge University Press 2011 p 186 ICTR Statute 14 Mart 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde Article 3 Cherif Bassiouni 18 Temmuz 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2006 Uluslararasi Ceza Mahkemesi Roma Statusu 13 Mayis 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Madde 7 Insanliga karsi suclar pdf versiyonu 18 Mart 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde As quoted by Guy Horton in Dying Alive A Legal Assessment of Human Rights Violations in Burma 13 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde April 2005 co Funded by The Netherlands Ministry for Development Co Operation See section 12 52 Crimes against humanity p 201 He references RSICC C Vol 1 p 360 12 Nisan 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Nisan 2011 International Criminal Court 14 July 2008 15 Temmuz 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Temmuz 2008 Accessed 14 July 2008 Judge Philippe Kirsch President of the International Criminal Court PDF 6 Haziran 2007 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 14 Eylul 2007 PDF website ICC 23 Aralik 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde 9 October 2006 p 3 of the Council of Europe Recommendation 2002 5 27 Kasim 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde Paragraph 100 History The Most Violent Century www vision org Ingilizce 19 Eylul 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Haziran 2018 War and peace the Guardian Ingilizce 23 Subat 2002 23 Haziran 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Haziran 2018 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim Britain favoured execution over Nuremberg trials for Nazi leaders the Guardian Ingilizce 25 Ekim 2012 4 Nisan 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Haziran 2018 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim Rome Statute of the International Criminal Court 1998 legal un org 19 Ekim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Haziran 2018 Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim Crimes Against Humanity TRIAL International TRIAL International Ingilizce 1 Haziran 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Haziran 2018 Pair of legal heavyweights defend Goldstone The Star Johannesburg 22 Ocak 2010 Birden fazla yazar name list parameters kullanildi yardim Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim UN condemns war crimes in Gaza BBC News 16 Eylul 2009 22 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Nisan 2010 Human rights council finds Palestinian armed forces to have conducted war crimes that may amount to crimes against humanity PDF 7 Ekim 2009 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Holmes 28 Subat 2019 UN says Israel s killings at Gaza protests may amount to war crimes 30 Mayis 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Commission of Inquiry finds that the Israeli occupation is unlawful under international law OHCHR 15 Mart 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Cumming Bruce 28 Subat 2019 Israelis May Have Committed Crimes Against Humanity in Gaza Protests U N Says The New York Times 13 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 Israel s Apartheid Against Palestinians February 2022 13 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Temmuz 2023 the Guardian 31 Agustos 2022 1 Eylul 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2022 BBC News 31 Agustos 2022 1 Eylul 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2022 Cumming Bruce 31 Agustos 2022 The New York Times Ingilizce ISSN 0362 4331 1 Eylul 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2022 Oliver Holmes 19 Aralik 2016 The Guardian 6 Ocak 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Ocak 2017 BBC News 19 Aralik 2016 7 Ekim 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Temmuz 2018 ohchr org 27 Agustos 2018 19 Ekim 2018 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Agustos 2019 Burmese generals should stand trial for atrocities against the Rohingya The Economist 30 Agustos 2018 ISSN 0013 0613 2 Ocak 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Ocak 2022