Yunus Emre (Osmanlıca: يونس امره ya da Kul Yunus, Âşık Yunus veya Yunus) (1240-1320), Anadolu sahasında yetişmiş Türk şair ve mutasavvıf.13. yüzyılın son yarısı ve 14. yüzyılın başlarında yaşamış Türkmen bir derviş olan Yunus Emre, Anadolu'da Türkçe şiirin öncüsü sayılır. Tarihî şahsiyeti hakkındaki bilgiler yetersiz, hatta birbirini yalanlayıcı nitelikte olmakla birlikte biraz da menkıbelere karışmıştır. Yunus Emre hakkında biyografik bilgi veren velayetnameler ile manzum şiirler dışında temel kaynak bulunmamaktadır.
Yunus Emre | |
---|---|
Münif Fehim tarafından çizilmiş Yunus Emre portresi (1947) | |
Tam adı | Yunus Emre |
Doğumu | 1240 Sarıköy, Sivrihisar, Eskişehir, Anadolu Selçuklu |
Ölümü | 1320 Yunusemre, Mihalıçcık, Eskişehir |
Çağı | 13. - 14. yüzyıl |
Bölgesi | İç Anadolu Bölgesi |
İlgi alanları | Divan edebiyatı, Tasavvuf edebiyatı, Şiir, Tasavvuf |
Etkilendikleri |
Yunus Emre, 1240 yılında Sarıköy'de doğmuştur. Şiirlerindeki bilgilerden evli ve çocuk sahibi olduğu, İsmail adında bir oğlunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar ümmi olduğu söylense de tasavvuf yoluna girmeden önce iyi bir medrese eğitimi almış olması olağandır. İyi derecede Farsça, Arapça bildiği söylenebilir. Fuat Köprülü, Yunus Emre'nin, "Mevlâna'nın Farsça şiirlerinden zevk alacak kadar" İran edebiyatını bildiğini söylemektedir. Bazı beyitlerinden Maraş, Kayseri, Tebriz, Nahcıvan, Yukarı Azerbaycan, güneyde Bağdat ve Şam'ı dolaştığı anlaşılmaktadır.
Tapduk Emre, Yunus Emre'nin mürşididir. Yunus, bu gerçeği divanının 17 ayrı beytinde dile getirmiştir. Tapduk Emre, Yunus Emre'yi Nallıhan'daki zaviyesinde yetiştirmiştir.
Yunus Emre, resmî yazışma ve edebiyat dilinin Farsça olduğu, ilmî eserlerin Arapça yazıldığı bir dönemde yetişmiş bir geçiş dönemi şairidir. Bu yüzden eserlerinde yerine göre Türkçe, Arapça, Farsça sözler kullanılmış, hatta bazen üç dilden de sözcükler kullanmıştır. Yunus, 13. yüzyılda Anadolu sahasında Oğuz Türklerinin konuşup yazdığı yazı dilinin en önemli temsilcisidir. Eski Anadolu Türkçesi de denilen bu şivenin oluşumunda; kullandığı kelime ve ifade kalıpları, mecazlar ve terimlerle Türkçenin edebîleşmesi yolunda bir dönüm noktası olmuştur. Şiirlerini genel olarak hece ölçüsüyle yazmakla birlikte, hece ölçüsüne uyan aruz vezinleriyle de şiir söylemiştir. Tek heceli dil olan Türkçe ile aruz vezni uyum sağlamadığından ister istemez aruz hataları oluşmuştur. Kimi zor kavramları Türkçe kelimelerle rahatlıkla ifade edebilen Yunus Emre, bu özelliğiyle kendisinden sonra yetişecek şairlerin öncüsü olmuştur. Yunus, Türk dilinin kaderini değiştirmiş, gelecek asırlara damgasını vurmuş, aradan geçen yüzyıllarla bilinirliği daha da artmış büyük bir sufidir. Onun yaşadığı asırda başlattığı millî tarz, takipçileriyle gelişerek sürmüştür.
Yunus Emre'nin Risâletü'n-Nushiyye adlı tasavvufi bir mesnevisi ile Dîvân'ı Türkiye Türkçesinin en önemli metinleri olarak kabul görmektedir. Mısralarında kendisini "Şairler kocası" veya "Âşık Kocası" ibareleriyle tanıtan Yunus Emre, yaklaşık 1320 yılında, 82 yaşında ölmüştür. Ancak, nerede defnedildiği kesin olarak bilinmemektedir. Yunus'tan bahseden çeşitli kaynaklar, Sarıköy'de yattığını söylemektedir.
UNESCO, Yunus Emre'nin yaklaşık 750. doğum yılı olan 1991 yılını "Uluslararası Yunus Emre Yılı" ilan etmiştir. Fikir babası, zamanın kültür bakanı Namık Kemal Zeybek'tir.
Hayatı
Menkıbeleri, Hacı Bektaş Veli Velayetnamesi'ne ve sonraki tarihî eserlere girecek kadar büyük bir ün kazanan Yunus Emre'nin hayatı hakkında, kesin olarak bir şey söylenemez. Doğum yeri hakkında rivayetlere dayanan görüşlerse tutarsızdır. Kimi araştırmacılara göre doğum yeri Sarıköy kimi araştırmacılara göre ise Karaman'dır. Yunus ve Divanı'nda birçok yerlerde saygıyla andığı şeyhi Tapduk Emre, Sakarya havzasında yaşamışlardır. Bu nedenle Yunus'un Sarıköy'lü olduğu düşüncesi genel kanı hâline gelmiştir. Fuat Köprülü, Yunus hakkında Bektaşi geleneğinde anlatılan rivayetleri kabul etmiş, "13. yüzyılın son yarısında Sivrihisar civarında, yahut Bolu sınırı içindeki Sakarya Suyu civarındaki köylerden birinde yetişmiş bir Türkmen köylüsü" olduğunu dile getirmiştir. Abdülbaki Gölpınarlı'nın belirttiğine göre, Yunus'un tahsil hayatı Konya'da geçmiştir. Hayatı boyunca yolunu ve inancını yaymak için gezmiş, ihtiyarlık çağını ise doğduğu Sarıköy'de geçirmiştir. Netice itibarıyla, Yunus, Orta Anadolu'da Sakarya Nehri çevresinde bir yerde doğmuş ve Nallıhan'a yakın Emrem Sultan'daki zaviyede Tapduk Emre Dergâhı'nda yaşamıştır.
Hacı Bektaş Veli Velayetnamesi'nde, Hacı Bektaş'ın "nefes"ini kabul etmeyen Yunus'un "ehlim var, ayalim var, bana buğday gerek" sözünden hareketle evlendiği ve çocukları olduğu söylenebilir. Başbakanlık Arşivi'nde 871 sayılı Konya Defteri'ndeki 1518 (H. 924) tarihli bir belgede Yunus'un İsmail adındaki bir oğlundan söz edilir. Yunus'un bir şiirinde, "Bunda dahi verdin bize oğul u kız çift ü helâl/ Andan dahi geçdi arzum benim âhım didâr için" demesi de evli ve çocuklu olduğuna işarettir.
Ümmi oluşu hakkındaki rivayet; bazı şiirlerinde, bilgiyi gerçeğe ulaşmak için bir vasıta saydığından ilme önem vermemesi, dervişlik tevazusuyla kendisini bir şey bilmez olarak tavsif etmesi ve bilgisine güvenip gururlananları taşlaması yüzündendir. Köprülü'nün deyişiyle: "Zamanında Anadolu'da hâkim olan tasavvuf felsefesini Celâlettin Rumi'den hiçbir surette aşağı sayılamayacak bir manevi kabiliyet ile kavrayan ve onu emsalsiz bir kudretle en basit şekiller altında ifadeye muvaffak olan bu adam, 'harfleri heceleyemeyecek kadar ümmi' olamazdı." Yunus'un iyi bir eğitim aldığı, Arapça ve Farsçayı, tefsiri, hadisi, İslam tarihini ve diğer İslam ilimlerini okuduğu şiirlerinden anlaşılmaktadır. Ancak Kur'an'ı anlayacak kadar Arapçayı, Mevlâna'yı anlayacak kadar da Farsçayı öğrenmiş olması, İslami ilimleri bilmesi; bir medrese eğitiminin mi, yoksa dergâhta şeyhinden aldığı bir eğitimin mi sonucu olup olmadığı bilinmemektedir.Yunan mitolojisini, evliya ve enbiya menkıbelerini, eski İran efsanelerini bilmektedir, Kur'an'dan, hadisten, erenlerin sözlerinden mazmunlar aldığını ve Mevlâna'nın Mesnevî'sini ve Dîvân-ı Kebîr'deki gazelleri okuduğunu yine şiirlerinden anlamaktayız.Şirazlı Sadi'nin bir gazelini, nazmen Türkçeye çevirmiştir. Kendisi de birkaç şiirinde medresede tahsil gördüğünü açıkça söyler.
Yunus, kendinden önce Anadolu'yu etkisi altına alan İran edebiyatı sufiliğine karşı, Türk edebiyatı sufiliğini oluşturur. Onun millî tarz ve şekilli sufiyane şiirleri, Anadolu'da hızla yayılarak takipçisi olan birçok şair yetiştirir. Âşık Paşa, Eşrefoğlu Abdullah Rumi, İbrahim Gülşeni, Aziz Mahmud Hüdayi ve bunların en tanınmışlarıdır.Tanpınar, Yunus Dîvân'ını "Anadolu lehçesinin kendisini idraki" olarak niteler. Yunus Dîvân'ının 14. yüzyılın sonuna kadarki Türk şiirinin ve dilinin havasını yansıttığını belirtir.
Yunus, Tapduk Emre adlı Babai şeyhine bağlıdır. Köprülü, Yunus'un Tapduk Emre'ye mürit oluşunu: "Dîvân'ındaki eserlerinden anlaşıldığına göre, uzun müddet Hak yoluna erişmeye çalışmış, fakat bu emeline ancak Tapduk Emre'ye mürit olduktan sonra muvaffak olabilmiştir." sözleriyle açıklar. Şeyhinin ölümünden sonra, onun müritleri Yunus Emre'nin etrafına toplanmıştır. Yunus henüz hayatta iken menkıbeleri bütün Anadolu'ya yayılmıştır.
Yunus, Mevlâna öldüğüde 34 yaşındadır ve Mevlâna'yı gençlik çağında görmüş, onun meclislerinde bulunmuştur. İki şiirinde, 1273'te ölen Mevlâna Celâlettin'in meclislerinde bulunduğunu anlatır ve ondan büyük bir saygıyla bahseder. Yunus'un, Anadolu'nun birçok şehrini gezdiğini, Azerbaycan taraflarına ve Şam'a gittiğini söyleyen ve bir iki şiirinde şeyhliğinden ve ihtiyarlığından bahseden Yunus, Risâletü'n-Nushiyye adlı mesnevisini 1307-1308'de yazdığını belirtir. Bu bakımdan bu tarihte, olgun bir eser veren ve 1273'te ölen Mevlâna ile çağdaş olan Yunus, 1320 yılında 82 yaşında ölmüştür.
Ölüm tarihi ve defnedildiği yer hakkında çeşitli tartışmalar vardır. Ancak, Adnan Erzi, Beyazıt Devlet Kütüphanesinde bulduğu bir belgede Yunus Emre'nin H. 720 tarihinde (M. 1320/1321) 72 yaşında öldüğüne dair bir kayıt bulmuştur. Belgedeki verilen diğer tarihlerin doğruluğuna ek olarak, bizzat Yunus'un bahsettiği kişilerin yaşadığı yüzyıllarla da Yunus'un yaşadığı yıllar uymaktadır. Yunus'tan bahseden en eski kaynaklardan Hacı Bektaş Veli Velayetnamesi,Nefahâtü'l-Üns tercümesi ve Şakaik tercümelerinde onun, Porsuk Çayı'nın Sakarya Nehri'ne karıştığı yer yakınında, yani Sarıköy'de yattığı söylenmektedir.
Abdülbaki Gölpınarlı, Yunus'un mezarının Sarıköy'de olduğunu, diğer yerlerde bulunan mezarların Yunus'un makamları olduğunu kabul eder. Fuat Köprülü de Lamii Çelebi'nin tercümesindeki rivayeti tercih ederek Yunus Emre'nin, Porsuk Çayı'nın Sakarya'ya karıştığı yerde (Sarıköy) gömülü olduğunu "tamamıyla müspet olmamakla beraber, diğer rivayetlere göre herhâlde daha akla yakın" kabul etmektedir. Yunus'un Sarıköy'deki mezarı açılmış, çıkan kafatasına göre, Yunus'un iskeletin aşağı yukarı altı asırdan önceye ve seksen yaşlarında ölmüş bir adama ait olduğunu söylemiş ve bu suretle eski kaynakların rivayetlerini doğrulamıştır.
Bektaşi geleneğinde hayatı
Bektaşi geleneğine göre: Hacı Bektaş Veli, Anadolu'ya geldiği sırada, orada Seyyid Mahmud Hayrani, Celâlettin Rumi, Hacı İbrahim Sultan gibi birtakım büyük mutasavvıflar arasında, Emre adlı "kuvvetli velayet sahibi" bir şeyh varmış. Hacı Bektaş'ın daveti üzerine tüm Anadolu erenleri onun yanına gelmişler ancak bu şeyh davete icabet etmemiş. Diğer Anadolu erenleri onun gelmek istemediğini Hacı Bektaş'a bildirmişler. O da, Sarı İsmail ismindeki dervişini gönderip Emre'yi yanına çağırtmış, gelmemesindeki hikmeti sormuş. Emre, perde arkasından çıkan bir elin kendisine nasip verdiğini, hazır bulunduğu o erenler meclisinde Hacı Bektaş adlı bir kimseyi hiç görmediğini söylemiş. Hacı Bektaş Veli, o elin herhangi bir belirtisi olup olmadığını sorunca Emre, avucunda yeşil bir ben gördüğünü söylemiş. O vakit Hacı Bektaş elini uzatmış ve avucundaki yeşil beni hayretle gören Emre, kendisine evvelce el veren mürşidin karşısında bulunduğunu fark etmiş. Tam üç defa hayretle "Tapduk Padişahım!" demiş. İsmi işte o zamandan başlayarak Tapduk Emre olmuş.
Sivrihisar'ın güneyinde Sarıgök adlı bir köy vardır. O köyde doğmuş Yunus Emre adlı biri varmış. Yunus, ekincilikle geçinir, yoksul bir adammış. Bir sene kıtlık olmuş, Yunus'un yoksulluğu iyice artmış. Son çare, birçok keramet ve inayetini duyduğu Hacı Bektaş Veli'ye gidip yardım istemeyi düşünmüş. Sığırının üstüne bir miktar alıç (yaban elma) koyup dergâha gelmiş. Pir'in ayağına yüz sürerek hediyesini vermiş ve kendisine bir miktar buğday istemiş. Hacı Bektaş Veli, ona iyilikle muamele ederek, birkaç gün dergâhta misafir etmiş. Ancak Yunus geri dönmek için aceleci davranmış. Dervişler Pir'e, Yunus'un acelesini anlatmış. O da, "Buğday mı ister, yoksa erenler himmeti mi?" diye haber göndermiş. Yunus, buğday istemiş. Bunu duyan Hacı Bektaş, tekrar haber göndermiş, "İsterse, o alıcın her tanesine nefes edeyim." demiş. Yunus buğdayda ısrarcı imiş. Hacı Bektaş üçüncü defa yine haber göndermiş, "İsterse, her çekirdek sayısınca himmet edeyim." demiş. Yunus tekrar buğdayda ısrar edince artık buğdayı vermişler. Yunus, dergâhtan çıkıp gitmiş ancak biraz yürüdükten sonra, işlediği hatanın büyüklüğünü anlamış, çok pişman olmuş. Derhâl geri dönerek kusurunu itiraf etmiş. O vakit, Hacı Bektaş, onun kilidini Tapduk Emre'ye verdiğini, bu yüzden, isterse ona gitmesini söylemiş. Yunus bu cevabı alır almaz derhâl Tapduk dergâhına giderek başına geleni anlatmış; o da, Yunus'u dergâhının odunculuğuna tayin etmiş. Fedakâr derviş, tam 40 yıl bu hizmette bulunmuş, buna rağmen, eğri ve yaş odun getirdiği hiç görülmemiş. Böyle uzun senelerden sonra bir gün, bir erenler meclisi kurulmuş; orada şeyhi ile beraber oduncu Yunus hazır olduğu gibi, Yunus-ı Gûyende adlı pek tanınmış bir ilahici de varmış. Mecliste Tapduk Emre'ye vect hâli gelmiş, "Şevkimiz var, haydi, sen de biraz terennüm et!" diye Yunus-ı Gûyende'ye seslenmiş ancak bunu birkaç kere söylediği hâlde, ondan hiçbir ses çıkmamış. Nihayet, oduncu Yunus'a dönerek "Haydi, artık zamanı geldi, kilidin açıldı; Hacı Bektaş Veli sözü yerine geldi, durma söyle!" demiş. Bunun üzerine Yunus'un perdesi kalkarak kilidi açılmış, derhâl beliğ ve arifane nutuklar, ilahiler söylemeye başlamış.
Hayatı hakkında çeşitli fikirler
Fuat Köprülü, Yunus'un sufiyane şahsiyetinin yalnız Tapduk Emre etkisinde oluştuğunu kabul etmese de tamamıyla Tapduk etkisi altında olmadığını da kabul etmez. 13. yüzyıl Anadolu'sundaki tasavvufi cereyanların niteliği ve Yunus'un şahsiyeti göz önüne alınmasıyla, Tapduk Emre'nin "manevi siması"nın aydınlanacağını; Tapduk'un, Moğol istilası üzerine Buhara tarafından Anadolu'ya gelmiş Sinan Efendi adlı Orta Asyalı bir Türk şeyhi tarafından irşat edildiği hakkında Anadolu dervişleri arasında eskiden beri mevcut bir geleneğin Yunus üzerindeki Ahmet Yesevi etkilerini açıklayacağını söyler.
Abdülbaki Gölpınarlı'ya göre, Yunus Emre, Tapduk Emre'ye intisap etmiştir, Tapduk ise Barak Baba'nın halifesidir. Sarı Saltuk da Barak Baba'nın halifesi olup, Vilayetname'de Barak Baba ve Tapduk Baba Hacı Bektaş'ın halifeleri arasında gösterilir. Hacı Bektaş da Baba İshak'ın halifesi olarak geçer. Yunus Emre'nin bir şiirinde "Baba Tapduk" ifadesini kullanması, onun Babailik zümresine mensup olduğu fikrini destekler. Gölpınarlı'nın belirttiğine göre Yunus, bir beyitten anlaşıldığı üzere, Tapduk Baba'nın dervişidir; Tapduk, Barak Baba'nın, Barak Baba da Sarı Saltuk'un halifesidir.
Talat Halman'a göre, "Aslında hiçbir tarikata girdiği söylenemez. (…) Yunus Emre'yi tarikat ve tekkeler dışında kalmış bağımsız bir mutasavvıf, vicdanı hür bir şair ve manevi güç olarak düşünmektir."
Taşköprülüzade Ahmed Efendi'nin Şakaiku'n Numaniyye adlı eseri ve tercümelerinde Yunus Emre'nin Tapduk Emre'nin müritlerinden biri olduğu zikredilir. Tapduk Emre ise Sakarya Nehri yakınlarında bir köyde insanlardan uzak yaşayan irşat sahibi ve keramet göstermiş biri olarak tanıtılır. Yunus Emre, şeyhinin zaviyesine odun çeken, eğri bir odun getirmeyen birdir. Şeyhi sorunca, "Bu kapıya eğri odun yaraşmaz." diye cevap vermiş. Yunus; Türkçe tasavvufta birçok nazmı bulunan, tevhidde makamı yüksek, kerameti olan, vect ve manevi hâl sahibi bir kişi olarak tanıtılır. Yunus’tan Yıldırım Beyazıt (1389-1402) devrinin dervişlerinden biri olarak bahsedilir.
Mehmed Fahreddin Bursavî, Gülzâr-ı İrfân adlı eserde, Tapduk Emre'nin Yunus Emre'nin şeyhi olduğunu söyler. Bu hususta Yunus'un, "Yûnus bir doğan idi kondu Tapduk koluna/ Ava şikâre geldi bu yuva kuşu değil" beyitini misal verir. Tapduk Emre'nin şeyhinin Şeyh Sinan Buhari olduğunu, Sinan Buhari'nin Buhara'dan Anadolu'ya göç edip Hamit ilinde bir köye yerleştiğini orada ise Tapduk Emre'nin mürşidi olduğunu anlatır. Tapduk Emre'nin, şeyhinin ona "Tapduk" demesiyle Tapduk ismini aldığını, Tapduk'dan kasıt ise mürşidine biat ettiğini tasdik ve beyan olduğunu söyler. Yunus'un, Yıldırım Beyazıt devrinde yaşadığını söyler.
Lamii Çelebi'nin, Molla Cami'nin Nefahatü'l-Üns adlı eserinden tercüme ettiği,Fütûhu'l Mücâhidîn'de Yunus Emre'nin Tapduk Emre'nin müridi olduğundan bahsedilir. Şeyhine yıllarca odun taşıdığını, bir gün bile eğri odun getirmediğini söyler. Tapduk'un Yunus'a, "Yunus bu odunların içinde hiçbir eğri odun görünmez." dediğini Yunus'un da "Bu kapıdan eğri odun geçmez." dediğini rivayet eder. Yunus Emre'nin mezarının, Kütahya Suyu'nun Sakarya Suyu'na karıştığı yerin yakınında (Sarıköy) olduğunu söyler.
Yunus Emre'nin tarihî şahsiyeti hakkında çok farklı görüş ileri sürülmüştür.Âşıkpaşazade, Tevârih-i Âl-i Osman'da Yunus Emre'nin Orhan Gazi (1324-1362) devrinde yaşamış dervişlerden biri olduğunu söyler. Abdurrahim Şerif Beygu, Yunus Emre'nin ve Tapduk Emre'nin mezarının Erzurum'un Düzcü köyünde olduğunu, Yunus'un Yıldırım Beyazıt devrine eriştiğini söylemiştir.Hammer ise Kanuni Sultan Süleyman dönemi (1520-1566) şairleri arasında Yunus'a yer vermiştir.
Menkıbevi ve edebî kişiliği
Sevelim sevilelim dünyâya kimse kalmaz
Anlatılagelen bir menkıbeye göre Tapduk, Doğu'dan Anadolu'ya gelen bir evliyaymış. Softalar geçit vermeyeceğinden güvercin kılığına girmiş, ancak softalar da kartal olup ona saldırmış. Tapduk yaralanıp kanlar içinde yere düşmüş. Kartallar, öldü diye orada bırakıp gitmişler. Yaralı güvercini, bir köylü kadın gelip yerden almış. Evine götürüp yaralarını sarmış, iyileştiğindeyse göğe uçurmuş. Anadolu kadınının himmetiyle iyileşen Tapduk'un ruhu, bütün ülkede bir güvercin gibi uçarmış. Yunus'un anahtarını Hacı Bektaş Veli işte o ulu Tapduk'a göndermiş. Yunus gidip bulmuş Tapduk Emre'yi. Tekkesine girmiş, her gün dağdan odun sırtlayıp getirirmiş ama hiç eğri odun getirmemiş. "Niçin?" diye sorulduğunda "Erenler meclisine eğri bir şey yakışmaz." diye cevap verirmiş. Tapduk'a ve tekkesine otuz yıl, kırk yıl böyle hizmet etmiş.
Süleyman Şeyhî de Yunus'tan, Tapduk Emre'den, şiirlerinden ve tekkeye taşıdığı odunlardan söz etmiş, Mevlâna Celâlettin Rumi'nin Yunus hakkında, "İlahi menzillerin hangisine çıktımsa bu Türkmen kocasının izini önümde buldum, onu geçemedim." dediğini rivayet etmiştir. Yunus ile Mevlâna Celâlettin Rumi arasında geçtiği aktarılagelen başka bir rivayete göre, Yunus Emre bir gün karşılaştığı Mevlâna'ya, "Mesnevi'yi sen mi yazdın?" diye sormuş, Mevlâna "Evet." deyince Yunus, "Uzun yazmışsın. Ben olsam, 'Et ü kemik büründüm / Yûnus diye göründüm' derdim." karşılığını vermiş.
Bir diğer menkıbeye göre Yunus'un 3000 şiiri varmış, softalar bu şiirleri şeriata aykırı buluyormuş. Bir gün adlı bir softa bunları ele geçirerek 1000 tanesini yakmış, 1000 tanesini suya atmış, kalan 1000 şiiri okurken, "Derviş Yûnus bu sözü eğri büğrü söyleme / Seni sîgaya çeken bir Molla Kasım gelir" beytine rastlayınca neye uğradığını şaşırmış, Yunus'un büyüklüğünü anlayarak şiirleri yok etmekten vazgeçmiş ve Yunus'un veliliğine inanmış. Böylelikle 1000 şiir kurtulmuş. Halk arasında şöyle denilegelmiş: "Molla Kasım'ın yaktığı şiirleri melekler, suya attığı şiirleri balıklar, yok etmediği şiirleri insanlar okur o zamandan beri."
Yunus Emre'nin 417 şiirinden 138'i aruz, diğerleri hece vezniyle yazılmıştır. Yunus Emre şiirlerinin ilk kez ne zaman yazıya geçirildiği ve bir divan hâline getirildiği bilinmemektedir. Yunus Emre divanına ait eldeki yazmaların en erkeni olan Bursa nüshası 15. yüzyılın ikinci yarısına, Fatih nüshası tahminen 15. yüzyıla, Nuruosmaniye nüshası ise 1540 yılına aittir. Yunus'un şiirleri semai ve gazel tarzında kaleme alınmıştır. İlahi, nefes veya nutuk başlıkları altında kaydedilen şiirleri farklı birer edebî tür değildir. İlahi, nefes ve nutuk, mutasavvıf şairlerin hak ve hakikatten söyledikleri kelamlardır. Varlıkların her zerresinde Tanrı'yı arayışını coşkun bir şekilde dile getirmiştir. Yunus bu duygu ve bilgiyle olgunlaşıp derinleşen, bazen coşkun bazense rint ve her hâliyle cana yakın görünümde bir derviştir. Yunus, düşünüş ve inanışlarını büyük bir sadelik ve kolaylıkla şiirleştirmeye muvaffak olmuştur.
Ölüm tarihi
Yunus Emre'nin doğum ve ölüm tarihiyle ilgili bilgiler farklılık arz etmektedir. Adnan Erzi'nin Beyazıt Devlet Kütüphanesi'ndeki bir yazmaya dayanarak yayımladığı belge, en azından Yunus'un doğumuyla ilgili yorum ve tahminlerden kurtarmıştır. Yazmadaki kayıt şudur:
وفات يونس امره |
Vefât-ı Yunus Emre: |
Bu belgeye istinaden Yunus Emre'nin, 1240 yılında doğduğu ve 82 yıl ömür sürdüğü, 1320 yılında vefat ettiği ileri sürülebilir. Belgedeki tarih aralığının Yunus'un hayat seyriyle isabetli bir şekilde örtüşmesi, belgenin doğruluğunu kuvvetlendirmektedir. Ayrıca, Yunus Emre'nin hayatıyla ilgili kendi kaleminden çıkan yegane kayıt, Risâletü'n Nushiyye adlı mesnevisinde yazım yılının belirtildiği şu beyittir:
Söze tarih yedi yüz yedi idi,
Yunus canı bu yolda feda idi.
Beyitten anlaşıldığına göre Risâletü'n Nushiyye, 1307 yılında tamamlanmıştır. Belgedeki tarihle eserdeki tarih karşılaştırıldığında Yunus'un bu eseri, ölümünden 13 yıl önce nazma çektiği, 67 yaşın olgunluğuyla kaleme aldığı anlaşılır. Mısralarında kendisini "Şairler Kocası" veya "Âşık Kocası" ibareleriyle tanıtan Yunus'un uzun bir ömür sürdüğünü anlıyoruz.
Türbesi
En eski kaynaklar Yunus Emre'nin mezarının Sivrihisar yakınlarındaki Sarıköy'de olduğu belirtmektir. Sarıköy'deki mezar, Ankara-Eskişehir demir yolu hattının yapımı esnasında 6 Mayıs 1946 tarihinde açılmış, mezardaki kalıntılar geçici bir mezara nakledilmiştir. Gölpınarlı şöyle anlatır:
Yunus'un son zamanlarda Sarıköy'deki merkadi (mezarı) açılmış, çıkan kafatasına göre, mütehassıs, Yunus'un dâhi bir adam olduğunu, iskeletin takriben altı asırdan önceye ve seksen yaşlarında ölmüş bir adama ait bulunduğunu söylemiş ve bu suretle eski kaynakların rivayetleri tamamıyla tahakkuk ve teeyyüt etmiştir. Merkat, geniş bir bahçe içine alınmış, methal (giriş) kapısına, Yunus'un bir mısrasındaki "sevelim sevilelim" sözü, merkadin altındaki çeşmeye "Hak'tan inen şerbeti içtik elhamdülillah" mısrası işlenmiş, kemiklerinin konduğu tabut da, resmen ilan edilmediği hâlde, yirmi binden fazla bir halk kütlesi tarafından kucaklanarak yeni merkadine gömülmüştür.
Evliya Çelebi, Seyahatname'de Yunus Emre'nin mezarının Karaman'da Yunus Emre Cami'nin avlusunda bulunduğunu söyler. Fahreddin Bursavî'nin Gülzâr-ı İrfân'da da bahsettiğine göre Karamazak türbesinin yanında Yunus Emre ve Âşık Yunus isimli mezarlar bulunmaktadır. Bursavî, Yunus adına iki mezar olmasını halkın yanlış anlaması addetmiştir: "…İnsanların çoğu Âşık Yunus ve Yunus Emre'yi ayrı kişiler zannedip hataya düşmüşler, Yunus Emre ki marifet ve hakikat mertebesinde şeyhi ermiş evliyalardan Tapduk Emre hazretleridir…" Mustafa Tatcı durumu şöyle açıklar: "Âşık Yunus, Bursalı olup H. 843/M. 1439 senesinde vefat etmiştir... Âşık Yunus'un Bursa'da Kara Abdürrezzak (Karamazak) mahallesindeki kabrinde, Bizim Yunus'a ait bir de makam vardır."
Yunus'un mezarı ya da makamı, bazı tarihî kaynaklarda veya halk öykülerinde çeşitli yerleşim merkezlerinde gösterilmektedir. Yunus'u çok seven halk, manevi kişiliği dolayısıyla ona birçok makam ve mezar izafe etmiştir: Eskişehir'in Mihalıççık ilçesine bağlı Sarıköy, Karaman'da Yunus Emre Cami avlusu, Bursa, Aksaray ile Kırşehir arası, Ünye, Kula ile Salihli arasında Emre Sultan köyü, Erzurum'un Düzcü köyü, Isparta'nın Gönen ilçesi, Afyon'un Sandıklı ilçesi, Sivas'ta bir yol üstü ve Azerbaycan'ın Gah bölgesinin Oncallı kentinde makamları bulunmaktadır.
Eserleri
- Dîvân
- Risâletü'n-Nushiyye
Ayrıca bakınız
Notlar
- ^ Yunus, şiirlerinde çoğunlukla bu adları kullanır, bunlara ek olarak; Miskin Yunus, Derviş Yunus, Koca Yunus ve Yunus Emrem mahlaslarına da rastlanır.
Kaynakça
Özel
- ^ Gölpınarlı 2006, s. xxviii.
- ^ a b c Gölpınarlı 2006, s. xxxix.
- ^ a b c Köprülü 1976, s. 261.
- ^ Eyüboğlu, İsmet Zeki (1992). Bütün Yönleriyle Hacı Bektaş Velî - Yaşamı, Düşünceleri, Çevresi, Etkisi (2 bas.). Cağaloğlu-İstanbul: Özgür Yayın Dağıtım. s. 197. ISBN .
- ^ Tatcı 2021, s. 7.
- ^ a b c Göpınarlı 2006, s. xxxi.
- ^ Mustafa Tatcı, Yûnus Emre Dîvânı-Tahlil, İstanbul 1997, s. 46-47.
- ^ a b Tatcı 2021, ss. 43-44.
- ^ a b Tatcı 2021, s. 85.
- ^ Gölpınarlı 2006, s. xxxvii.
- ^ Tatcı 2021, s. 89.
- ^ Develi, Hayati (2015). (PDF). Türk Dili Dergisi. s. 83. 2 Ocak 2024 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ocak 2024.
- ^ a b c d e Tatcı 2021, ss. 45-46.
- ^ Halman 2022, s. 73.
- ^ a b c d e f g Tatcı 2013.
- ^ a b Gevrek, Alev (2012). Türk Tiyatrosu'nda Yunus Emre (1 bas.). İstanbul: Toplumsal Yayıncılık. s. 14. ISBN .
- ^ a b c d e f g h i j k Gölpınarlı 1975, ss. 11-13.
- ^ a b Köprülü 1976, s. 265.
- ^ Tatcı, Mustafa (2012). Yûnus Emre’nin Mürşidi Tapduk Emre. Ankara: Nallıhan Turizm Gönüllüleri Derneği. ss. 81-93.
- ^ a b c d e Gölpınarlı 1990, ss. 47-48.
- ^ a b Tatcı 2021, s. 23.
- ^ Güngör, İ. Hulusi (1991). "Devlet Arşivlerinde Yunus Emre ile İlgili Belgelerin Ortaya Koyduğu Gerçekler". Vakıf Haftası Dergisi. Cilt 8. s. 36. 6 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Ocak 2024.
Amma Yirce nâm yeri bu cemâtten Yunus Emre Karamanoğlu İbrahim Bey'den satun almış imiş elinde mülknâmesi vardır. Yunus Emre fevt olup evlâdına intikal eylemiştir.
- ^ a b c d e f Köprülü 1982, ss. 265-266.
- ^ a b Köprülü 1976, ss. 273-274.
- ^ Gölpınarlı 2017, s. 337.
- ^ Gölpınarlı 2017, s. 66.
- ^ Alkan, Mustafa (2015). Said Emre: Yunus Emre'nin İzinde Bir Sûfi. Net Kitaplık Yayıncılık. ss. 45-46. ISBN .
- ^ Tanpınar 2010, s. 19.
- ^ Tanpınar 2010, s. 20.
- ^ a b Erzi, Adnan Sadık (Ocak 1950). "Türkiye Kütüphanelerinden Notlar ve Vesikalar I". Belleten. 14 (53). Türk Tarih Kurumu. ss. 84-88. 3 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ocak 2024.
- ^ a b c Karaca, Songül (2019). Lâmi'î Çelebi, Fütûhu'l-Mücâhidîn li-Tervîhi Kulûbi'l-Müşâhidîn (Nefehâtü'l-üns tercümesi): İnceleme, tenkitli metin, sözlük, dizin. ss. 1418-1419. 5 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
- ^ a b İbrahim b. Ahmed el-Amâsî (2021). Tercüme-i Şakâ’ik-i Nu‘mâniyye. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. s. 239. 4 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Ocak 2024.
- ^ a b Mecdî Mehmed Efendi (2022). Hadâ’iku’ş-Şakâ’ik. 1. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. ss. 260-261. 9 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2024.
- ^ a b Habîbî Ahmed bin Dervîş (2021). Ed-Devhatü'l-İrfâniyye fî Ravzati Ulemâ'i'l-Osmâniyye: Habîbî'nin Şakâ'ik Tercümesi. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. s. 140. 9 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2024.
- ^ Köprülü 1976, ss. 277-278.
- ^ Bardakçı, Murat (10 Haziran 2012). "1940'lı yılların Hamletler'i, Yunus Emre'nin mezarını açıp kafatasıyla resim çektirmişler". Habertürk. 3 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ocak 2024.
- ^ Korkmaz 1999, s. 41.
- ^ Gölpınarlı 1990, s. 21.
- ^ a b Köprülü 1976, ss. 257-259.
- ^ Korkmaz 1999, ss. 93-94.
- ^ Gölpınarlı 2006, s. xxiv.
- ^ Halman 2022, s. 19.
- ^ Taşköprülüzâde Ahmed Efendi (2019). eş-Şakâ’iku’n-Nu‘mâniyye fî Ulemâi’d-Devleti’l-Osmâniyye,. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. s. 108. 5 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
- ^ a b İbrahim b. Ahmed el-Amâsî (2021). Tercüme-i Şakâ’ik-i Nu‘mâniyye. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. s. 75. 4 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Ocak 2024.
- ^ Özcan, Abdülkadir. "eş-ŞEKĀİKU'n-NU'MÂNİYYE". TDV İslâm Ansiklopedisi. 1 Kasım 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
- ^ Habîbî Ahmed bin Dervîş (2021). Ed-Devhatü'l-İrfâniyye fî Ravzati Ulemâ'i'l-Osmâniyye: Habîbî'nin Şakâ'ik Tercümesi. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. ss. 51-52. 9 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2024.
- ^ a b Mehmed Fahreddin Bursavî (2023). Gülzâr-ı İrfân. Kültür ve Turizm Bakanlığı. ss. 609-610.
- ^ Uludağ, Süleyman. "NEFEHÂTÜ'l-ÜNS". TDV İslâm Ansiklopedisi. 5 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
- ^ Aşıkpaşazade; Yavuz, Kemal; Saraç, M. A. Yekta (2003). Osmanoğulları'nın Tarihi. K kitaplığı Anatolia. Beşiktaş, İstanbul: Koç Kültür Sanat Tanıtım. ss. 296-297. ISBN .
…dervişlerden Âşık Paşam Hazreti vardı. Geyikli Baba, Yunus Emre, Şeyh Tapduk Emre, Ahi Evren, Karaca Ahmet Sultan da gazi hünkâr zamanında bulundular. Bunlar da kerametleri açıkça ortada olan ve duaları kabul edilen dervişlerdir.
- ^ Beygu, Abdurrahim Şerif (1936). Erzurum Tarihi, Anıtları, Kitabeleri. Bozkurt Basımevi. ss. 170-175. 9 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2024.
- ^ Hammer-Purgstall, Joseph von (1837). Geschichte der Osmanischen Dichtkunst bis auf unsere Zeit: 2: Von der Regierung Sultan Suleimanʼs des Gesetzgebers bis zu der Sultan Muradʼs 3 (Almanca). 2. Hartleben. s. 566. 9 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ocak 2024.
- ^ Gölpınarlı 2021, s. 383.
- ^ a b Halman 2022, ss. 27-29.
- ^ Cahit Öztelli. Yûnus Emre. Özgür Yayınları, 1984.
- ^ Esra Akbalık (2013). "Yunus Emre'nin Şiirlerinde Gönül İmgesi" (PDF). Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi. 11 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 11 Ocak 2014.
- ^ Zekeriya Başkal, "Turfanda Aşk: Modern Zamanlarda Yunus Emre Yorumları", Sütun, 2011.
- ^ Gölpınarlı 2006, s. xxvii.
- ^ a b Yunus Emre (2013). Avşar, Ziya (Ed.). Nasihatler Kitabı (Risâletü’n Nushiyye). Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı. s. 11.
- ^ Erzi, Adnan Sadık (Ocak 1950). "Türkiye Kütüphanelerinden Notlar ve Vesikalar I". Belleten. 14 (53). Türk Tarih Kurumu. s. 30. 3 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ocak 2024.
- ^ Yunus Emre (2013). Avşar, Ziya (Ed.). Nasihatler Kitabı (Risâletü’n Nushiyye). Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı. s. 139.
- ^ "Yûnus Emre'nin Kabri Nasıl Taşınmıştı?". Türkiye Yazarlar Birliği. 1 Nisan 2013. 5 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
- ^ Gölpınarlı 1975, s. 13.
- ^ Evliya Çelebi (1935). Evliya Çelebi seyahatnamesi. 9. Maarif Vekâleti. s. 315. 5 Ocak 2024 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2024.
…Keresteci Baba Cami (Yunus Emre Cami)'nde Yunus Emrem hazretlerinin mezarı, Türkçe tasavvufi beyitleri ve ilahi şiirleri ile şöhreti yaygındır…
- ^ a b c Tatcı 2021, ss. 48-49.
Genel
- Gölpınarlı, Abdülbaki (2017), Tasavvuftan Dilimize Geçen Deyimler ve Atasözleri, 4, İnkılap Kitabevi
- Gölpınarlı, Abdülbaki (2006), Yunus Emre Hayatı ve Bütün Şiirleri, Türkiye İş Bankası Kültür yayınları, ISBN
- Gölpınarlı, Abdülbaki (1990), Menakıb-ı Hacı Bektâş-ı Velî: Vilâyet-nâme, İnkılap Kitabevi
- Gölpınarlı, Abdülbaki (1975), Yunus Emre: Hayatı, Sanatı, Şiirleri, 8, Varlık Yayınevi
- Halman, Talât Sait (2022), A'dan Z'ye Yunus Emre, İstanbul: İBB Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü
- Korkmaz, Esat, (Ed.) (1999), Vilâyetname (Menakıb-ı Hacı Bektaş Veli), 2, İstanbul: Can Yayınları
- Köprülü, Fuat (1982), Türk Edebiyatı Tarihi, Ötüken Yayınları
- Köprülü, Fuat (1976), Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, 3, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
- Tanpınar, Ahmet Hamdi (2010), XIX. Asır Türk Edebiyatı Tarihi, 8, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, ISBN
- Tatcı, Mustafa (2013), "YÛNUS EMRE", TDV İslâm Ansiklopedisi, İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı, 43, ss. 600-606
- Tatcı, Mustafa (2021), Dîvân: Seçmeler, Ankara: Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
Konuyla ilgili yayınlar
Biyografik eserler
- Gölpınarlı, Abdülbaki (1941). "Yunus İle Aşık Paşa Ve Yunus'un Batınıliği". Kenan Basımevi
- Köprülü, Fuat (1976). "Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar". Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları. ss. 257-357.
- Fuat, Memet (1976). "Yunus Emre". De Yayınevi.
- Gölpınarlı, Abdülbaki (1990). "Vilayetname - Manakıbı Hacı Bektaş-ı Veli". İnkılap Kitabevi. ss. 47-48.
- Öztelli, Cahit (1992). "Yunus Emre - Yaşamı ve Bütün Şiirleri". Özgür Yayın Dağıtım.
- Toprak, Burhan (2004). "Yunus Emre Divanı". Yeni Zamanlar Yayınları.
- Ilgınlar, Elif Sena (Ed.). (2005). "Yunus Emre'den Seçmeler". Timaş Yayınları.
- Gölpınarlı, Abdülbaki (2006). "Yunus Emre – Hayatı ve Bütün Şiirleri". İş Bankası Yayınları.
- Tatcı, Mustafa (2008). "Yunus Emre Külliyatı" (6 Cilt). H Yayınları.
- Yakıt, İsmail (2009). "Çıktım Erik Dalına - Yunus Emre'de Sembolizm". Ötüken Neşriyat.
- Tatcı, Mustafa (2009). "Yunus Emre Divan - Risaletü'n Nushiyye". H Yayınları.
- Ocak, Ahmet Yaşar (Ed.). (2012). "Yunus Emre". Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları.
- Gevrek, Alev (2012). "Türk Tiyatrosunda Yunus Emre". Toplumsal Yayıncılık.
- Özçelik, Mustafa (2013). "Bizim Yunus". Nar Yayınları
- Timurtaş, Faruk Kadri (Haz.). (2018). "Yunus Emre Divanı". Kapı Yayınları.
- Tatcı, Mustafa (Haz.). (2021). "Yunus Emre - Divan". Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları.
Konusu olduğu eserler
- Ulu, Mahmut (2012). "Aşka Ağlayan Derviş". Karatay Akademi.
- Pala, İskender (2012). "Od". Kapı Yayınları.
- Argun, Galip (2013). "Aşk'ın Kandili Yunus Emre". Paradoks Yayınları.
Dış bağlantılar
Yunus Emre hakkında daha fazla bilgi edinin | |
Commons'ta dosyalar | |
Vikisöz'de alıntılar | |
Vikikaynak'ta belgeler |
- Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü'nde Yunus Emre
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Yunus Emre Osmanlica يونس امره ya da Kul Yunus Asik Yunus veya Yunus 1240 1320 Anadolu sahasinda yetismis Turk sair ve mutasavvif 13 yuzyilin son yarisi ve 14 yuzyilin baslarinda yasamis Turkmen bir dervis olan Yunus Emre Anadolu da Turkce siirin oncusu sayilir Tarihi sahsiyeti hakkindaki bilgiler yetersiz hatta birbirini yalanlayici nitelikte olmakla birlikte biraz da menkibelere karismistir Yunus Emre hakkinda biyografik bilgi veren velayetnameler ile manzum siirler disinda temel kaynak bulunmamaktadir Yunus EmreMunif Fehim tarafindan cizilmis Yunus Emre portresi 1947 Tam adiYunus EmreDogumu1240 Sarikoy Sivrihisar Eskisehir Anadolu SelcukluOlumu1320 Yunusemre Mihaliccik EskisehirCagi13 14 yuzyilBolgesiIc Anadolu BolgesiIlgi alanlariDivan edebiyati Tasavvuf edebiyati Siir TasavvufEtkilendikleri Tapduk Emre Haci Bektas Veli Ahi Evran Barak Baba Sari Saltuk Mevlana Yunus Emre 1240 yilinda Sarikoy de dogmustur Siirlerindeki bilgilerden evli ve cocuk sahibi oldugu Ismail adinda bir oglunun bulundugu anlasilmaktadir Her ne kadar ummi oldugu soylense de tasavvuf yoluna girmeden once iyi bir medrese egitimi almis olmasi olagandir Iyi derecede Farsca Arapca bildigi soylenebilir Fuat Koprulu Yunus Emre nin Mevlana nin Farsca siirlerinden zevk alacak kadar Iran edebiyatini bildigini soylemektedir Bazi beyitlerinden Maras Kayseri Tebriz Nahcivan Yukari Azerbaycan guneyde Bagdat ve Sam i dolastigi anlasilmaktadir Tapduk Emre Yunus Emre nin mursididir Yunus bu gercegi divaninin 17 ayri beytinde dile getirmistir Tapduk Emre Yunus Emre yi Nallihan daki zaviyesinde yetistirmistir Yunus Emre resmi yazisma ve edebiyat dilinin Farsca oldugu ilmi eserlerin Arapca yazildigi bir donemde yetismis bir gecis donemi sairidir Bu yuzden eserlerinde yerine gore Turkce Arapca Farsca sozler kullanilmis hatta bazen uc dilden de sozcukler kullanmistir Yunus 13 yuzyilda Anadolu sahasinda Oguz Turklerinin konusup yazdigi yazi dilinin en onemli temsilcisidir Eski Anadolu Turkcesi de denilen bu sivenin olusumunda kullandigi kelime ve ifade kaliplari mecazlar ve terimlerle Turkcenin edebilesmesi yolunda bir donum noktasi olmustur Siirlerini genel olarak hece olcusuyle yazmakla birlikte hece olcusune uyan aruz vezinleriyle de siir soylemistir Tek heceli dil olan Turkce ile aruz vezni uyum saglamadigindan ister istemez aruz hatalari olusmustur Kimi zor kavramlari Turkce kelimelerle rahatlikla ifade edebilen Yunus Emre bu ozelligiyle kendisinden sonra yetisecek sairlerin oncusu olmustur Yunus Turk dilinin kaderini degistirmis gelecek asirlara damgasini vurmus aradan gecen yuzyillarla bilinirligi daha da artmis buyuk bir sufidir Onun yasadigi asirda baslattigi milli tarz takipcileriyle geliserek surmustur Yunus Emre nin Risaletu n Nushiyye adli tasavvufi bir mesnevisi ile Divan i Turkiye Turkcesinin en onemli metinleri olarak kabul gormektedir Misralarinda kendisini Sairler kocasi veya Asik Kocasi ibareleriyle tanitan Yunus Emre yaklasik 1320 yilinda 82 yasinda olmustur Ancak nerede defnedildigi kesin olarak bilinmemektedir Yunus tan bahseden cesitli kaynaklar Sarikoy de yattigini soylemektedir UNESCO Yunus Emre nin yaklasik 750 dogum yili olan 1991 yilini Uluslararasi Yunus Emre Yili ilan etmistir Fikir babasi zamanin kultur bakani Namik Kemal Zeybek tir HayatiMenkibeleri Haci Bektas Veli Velayetnamesi ne ve sonraki tarihi eserlere girecek kadar buyuk bir un kazanan Yunus Emre nin hayati hakkinda kesin olarak bir sey soylenemez Dogum yeri hakkinda rivayetlere dayanan goruslerse tutarsizdir Kimi arastirmacilara gore dogum yeri Sarikoy kimi arastirmacilara gore ise Karaman dir Yunus ve Divani nda bircok yerlerde saygiyla andigi seyhi Tapduk Emre Sakarya havzasinda yasamislardir Bu nedenle Yunus un Sarikoy lu oldugu dusuncesi genel kani haline gelmistir Fuat Koprulu Yunus hakkinda Bektasi geleneginde anlatilan rivayetleri kabul etmis 13 yuzyilin son yarisinda Sivrihisar civarinda yahut Bolu siniri icindeki Sakarya Suyu civarindaki koylerden birinde yetismis bir Turkmen koylusu oldugunu dile getirmistir Abdulbaki Golpinarli nin belirttigine gore Yunus un tahsil hayati Konya da gecmistir Hayati boyunca yolunu ve inancini yaymak icin gezmis ihtiyarlik cagini ise dogdugu Sarikoy de gecirmistir Netice itibariyla Yunus Orta Anadolu da Sakarya Nehri cevresinde bir yerde dogmus ve Nallihan a yakin Emrem Sultan daki zaviyede Tapduk Emre Dergahi nda yasamistir Haci Bektas Veli Velayetnamesi nde Haci Bektas in nefes ini kabul etmeyen Yunus un ehlim var ayalim var bana bugday gerek sozunden hareketle evlendigi ve cocuklari oldugu soylenebilir Basbakanlik Arsivi nde 871 sayili Konya Defteri ndeki 1518 H 924 tarihli bir belgede Yunus un Ismail adindaki bir oglundan soz edilir Yunus un bir siirinde Bunda dahi verdin bize ogul u kiz cift u helal Andan dahi gecdi arzum benim ahim didar icin demesi de evli ve cocuklu olduguna isarettir Ummi olusu hakkindaki rivayet bazi siirlerinde bilgiyi gercege ulasmak icin bir vasita saydigindan ilme onem vermemesi dervislik tevazusuyla kendisini bir sey bilmez olarak tavsif etmesi ve bilgisine guvenip gururlananlari taslamasi yuzundendir Koprulu nun deyisiyle Zamaninda Anadolu da hakim olan tasavvuf felsefesini Celalettin Rumi den hicbir surette asagi sayilamayacak bir manevi kabiliyet ile kavrayan ve onu emsalsiz bir kudretle en basit sekiller altinda ifadeye muvaffak olan bu adam harfleri heceleyemeyecek kadar ummi olamazdi Yunus un iyi bir egitim aldigi Arapca ve Farscayi tefsiri hadisi Islam tarihini ve diger Islam ilimlerini okudugu siirlerinden anlasilmaktadir Ancak Kur an i anlayacak kadar Arapcayi Mevlana yi anlayacak kadar da Farscayi ogrenmis olmasi Islami ilimleri bilmesi bir medrese egitiminin mi yoksa dergahta seyhinden aldigi bir egitimin mi sonucu olup olmadigi bilinmemektedir Yunan mitolojisini evliya ve enbiya menkibelerini eski Iran efsanelerini bilmektedir Kur an dan hadisten erenlerin sozlerinden mazmunlar aldigini ve Mevlana nin Mesnevi sini ve Divan i Kebir deki gazelleri okudugunu yine siirlerinden anlamaktayiz Sirazli Sadi nin bir gazelini nazmen Turkceye cevirmistir Kendisi de birkac siirinde medresede tahsil gordugunu acikca soyler Yunus kendinden once Anadolu yu etkisi altina alan Iran edebiyati sufiligine karsi Turk edebiyati sufiligini olusturur Onun milli tarz ve sekilli sufiyane siirleri Anadolu da hizla yayilarak takipcisi olan bircok sair yetistirir Asik Pasa Esrefoglu Abdullah Rumi Ibrahim Gulseni Aziz Mahmud Hudayi ve bunlarin en taninmislaridir Tanpinar Yunus Divan ini Anadolu lehcesinin kendisini idraki olarak niteler Yunus Divan inin 14 yuzyilin sonuna kadarki Turk siirinin ve dilinin havasini yansittigini belirtir Yunus Tapduk Emre adli Babai seyhine baglidir Koprulu Yunus un Tapduk Emre ye murit olusunu Divan indaki eserlerinden anlasildigina gore uzun muddet Hak yoluna erismeye calismis fakat bu emeline ancak Tapduk Emre ye murit olduktan sonra muvaffak olabilmistir sozleriyle aciklar Seyhinin olumunden sonra onun muritleri Yunus Emre nin etrafina toplanmistir Yunus henuz hayatta iken menkibeleri butun Anadolu ya yayilmistir Yunus Mevlana oldugude 34 yasindadir ve Mevlana yi genclik caginda gormus onun meclislerinde bulunmustur Iki siirinde 1273 te olen Mevlana Celalettin in meclislerinde bulundugunu anlatir ve ondan buyuk bir saygiyla bahseder Yunus un Anadolu nun bircok sehrini gezdigini Azerbaycan taraflarina ve Sam a gittigini soyleyen ve bir iki siirinde seyhliginden ve ihtiyarligindan bahseden Yunus Risaletu n Nushiyye adli mesnevisini 1307 1308 de yazdigini belirtir Bu bakimdan bu tarihte olgun bir eser veren ve 1273 te olen Mevlana ile cagdas olan Yunus 1320 yilinda 82 yasinda olmustur Olum tarihi ve defnedildigi yer hakkinda cesitli tartismalar vardir Ancak Adnan Erzi Beyazit Devlet Kutuphanesinde buldugu bir belgede Yunus Emre nin H 720 tarihinde M 1320 1321 72 yasinda oldugune dair bir kayit bulmustur Belgedeki verilen diger tarihlerin dogruluguna ek olarak bizzat Yunus un bahsettigi kisilerin yasadigi yuzyillarla da Yunus un yasadigi yillar uymaktadir Yunus tan bahseden en eski kaynaklardan Haci Bektas Veli Velayetnamesi Nefahatu l Uns tercumesi ve Sakaik tercumelerinde onun Porsuk Cayi nin Sakarya Nehri ne karistigi yer yakininda yani Sarikoy de yattigi soylenmektedir Abdulbaki Golpinarli Yunus un mezarinin Sarikoy de oldugunu diger yerlerde bulunan mezarlarin Yunus un makamlari oldugunu kabul eder Fuat Koprulu de Lamii Celebi nin tercumesindeki rivayeti tercih ederek Yunus Emre nin Porsuk Cayi nin Sakarya ya karistigi yerde Sarikoy gomulu oldugunu tamamiyla muspet olmamakla beraber diger rivayetlere gore herhalde daha akla yakin kabul etmektedir Yunus un Sarikoy deki mezari acilmis cikan kafatasina gore Yunus un iskeletin asagi yukari alti asirdan onceye ve seksen yaslarinda olmus bir adama ait oldugunu soylemis ve bu suretle eski kaynaklarin rivayetlerini dogrulamistir Bektasi geleneginde hayati Bektasi gelenegine gore Haci Bektas Veli Anadolu ya geldigi sirada orada Seyyid Mahmud Hayrani Celalettin Rumi Haci Ibrahim Sultan gibi birtakim buyuk mutasavviflar arasinda Emre adli kuvvetli velayet sahibi bir seyh varmis Haci Bektas in daveti uzerine tum Anadolu erenleri onun yanina gelmisler ancak bu seyh davete icabet etmemis Diger Anadolu erenleri onun gelmek istemedigini Haci Bektas a bildirmisler O da Sari Ismail ismindeki dervisini gonderip Emre yi yanina cagirtmis gelmemesindeki hikmeti sormus Emre perde arkasindan cikan bir elin kendisine nasip verdigini hazir bulundugu o erenler meclisinde Haci Bektas adli bir kimseyi hic gormedigini soylemis Haci Bektas Veli o elin herhangi bir belirtisi olup olmadigini sorunca Emre avucunda yesil bir ben gordugunu soylemis O vakit Haci Bektas elini uzatmis ve avucundaki yesil beni hayretle goren Emre kendisine evvelce el veren mursidin karsisinda bulundugunu fark etmis Tam uc defa hayretle Tapduk Padisahim demis Ismi iste o zamandan baslayarak Tapduk Emre olmus Sivrihisar in guneyinde Sarigok adli bir koy vardir O koyde dogmus Yunus Emre adli biri varmis Yunus ekincilikle gecinir yoksul bir adammis Bir sene kitlik olmus Yunus un yoksullugu iyice artmis Son care bircok keramet ve inayetini duydugu Haci Bektas Veli ye gidip yardim istemeyi dusunmus Sigirinin ustune bir miktar alic yaban elma koyup dergaha gelmis Pir in ayagina yuz surerek hediyesini vermis ve kendisine bir miktar bugday istemis Haci Bektas Veli ona iyilikle muamele ederek birkac gun dergahta misafir etmis Ancak Yunus geri donmek icin aceleci davranmis Dervisler Pir e Yunus un acelesini anlatmis O da Bugday mi ister yoksa erenler himmeti mi diye haber gondermis Yunus bugday istemis Bunu duyan Haci Bektas tekrar haber gondermis Isterse o alicin her tanesine nefes edeyim demis Yunus bugdayda israrci imis Haci Bektas ucuncu defa yine haber gondermis Isterse her cekirdek sayisinca himmet edeyim demis Yunus tekrar bugdayda israr edince artik bugdayi vermisler Yunus dergahtan cikip gitmis ancak biraz yurudukten sonra isledigi hatanin buyuklugunu anlamis cok pisman olmus Derhal geri donerek kusurunu itiraf etmis O vakit Haci Bektas onun kilidini Tapduk Emre ye verdigini bu yuzden isterse ona gitmesini soylemis Yunus bu cevabi alir almaz derhal Tapduk dergahina giderek basina geleni anlatmis o da Yunus u dergahinin odunculuguna tayin etmis Fedakar dervis tam 40 yil bu hizmette bulunmus buna ragmen egri ve yas odun getirdigi hic gorulmemis Boyle uzun senelerden sonra bir gun bir erenler meclisi kurulmus orada seyhi ile beraber oduncu Yunus hazir oldugu gibi Yunus i Guyende adli pek taninmis bir ilahici de varmis Mecliste Tapduk Emre ye vect hali gelmis Sevkimiz var haydi sen de biraz terennum et diye Yunus i Guyende ye seslenmis ancak bunu birkac kere soyledigi halde ondan hicbir ses cikmamis Nihayet oduncu Yunus a donerek Haydi artik zamani geldi kilidin acildi Haci Bektas Veli sozu yerine geldi durma soyle demis Bunun uzerine Yunus un perdesi kalkarak kilidi acilmis derhal belig ve arifane nutuklar ilahiler soylemeye baslamis Hayati hakkinda cesitli fikirler Fuat Koprulu Yunus un sufiyane sahsiyetinin yalniz Tapduk Emre etkisinde olustugunu kabul etmese de tamamiyla Tapduk etkisi altinda olmadigini da kabul etmez 13 yuzyil Anadolu sundaki tasavvufi cereyanlarin niteligi ve Yunus un sahsiyeti goz onune alinmasiyla Tapduk Emre nin manevi simasi nin aydinlanacagini Tapduk un Mogol istilasi uzerine Buhara tarafindan Anadolu ya gelmis Sinan Efendi adli Orta Asyali bir Turk seyhi tarafindan irsat edildigi hakkinda Anadolu dervisleri arasinda eskiden beri mevcut bir gelenegin Yunus uzerindeki Ahmet Yesevi etkilerini aciklayacagini soyler Abdulbaki Golpinarli ya gore Yunus Emre Tapduk Emre ye intisap etmistir Tapduk ise Barak Baba nin halifesidir Sari Saltuk da Barak Baba nin halifesi olup Vilayetname de Barak Baba ve Tapduk Baba Haci Bektas in halifeleri arasinda gosterilir Haci Bektas da Baba Ishak in halifesi olarak gecer Yunus Emre nin bir siirinde Baba Tapduk ifadesini kullanmasi onun Babailik zumresine mensup oldugu fikrini destekler Golpinarli nin belirttigine gore Yunus bir beyitten anlasildigi uzere Tapduk Baba nin dervisidir Tapduk Barak Baba nin Barak Baba da Sari Saltuk un halifesidir Talat Halman a gore Aslinda hicbir tarikata girdigi soylenemez Yunus Emre yi tarikat ve tekkeler disinda kalmis bagimsiz bir mutasavvif vicdani hur bir sair ve manevi guc olarak dusunmektir Taskopruluzade Ahmed Efendi nin Sakaiku n Numaniyye adli eseri ve tercumelerinde Yunus Emre nin Tapduk Emre nin muritlerinden biri oldugu zikredilir Tapduk Emre ise Sakarya Nehri yakinlarinda bir koyde insanlardan uzak yasayan irsat sahibi ve keramet gostermis biri olarak tanitilir Yunus Emre seyhinin zaviyesine odun ceken egri bir odun getirmeyen birdir Seyhi sorunca Bu kapiya egri odun yarasmaz diye cevap vermis Yunus Turkce tasavvufta bircok nazmi bulunan tevhidde makami yuksek kerameti olan vect ve manevi hal sahibi bir kisi olarak tanitilir Yunus tan Yildirim Beyazit 1389 1402 devrinin dervislerinden biri olarak bahsedilir Mehmed Fahreddin Bursavi Gulzar i Irfan adli eserde Tapduk Emre nin Yunus Emre nin seyhi oldugunu soyler Bu hususta Yunus un Yunus bir dogan idi kondu Tapduk koluna Ava sikare geldi bu yuva kusu degil beyitini misal verir Tapduk Emre nin seyhinin Seyh Sinan Buhari oldugunu Sinan Buhari nin Buhara dan Anadolu ya goc edip Hamit ilinde bir koye yerlestigini orada ise Tapduk Emre nin mursidi oldugunu anlatir Tapduk Emre nin seyhinin ona Tapduk demesiyle Tapduk ismini aldigini Tapduk dan kasit ise mursidine biat ettigini tasdik ve beyan oldugunu soyler Yunus un Yildirim Beyazit devrinde yasadigini soyler Lamii Celebi nin Molla Cami nin Nefahatu l Uns adli eserinden tercume ettigi Futuhu l Mucahidin de Yunus Emre nin Tapduk Emre nin muridi oldugundan bahsedilir Seyhine yillarca odun tasidigini bir gun bile egri odun getirmedigini soyler Tapduk un Yunus a Yunus bu odunlarin icinde hicbir egri odun gorunmez dedigini Yunus un da Bu kapidan egri odun gecmez dedigini rivayet eder Yunus Emre nin mezarinin Kutahya Suyu nun Sakarya Suyu na karistigi yerin yakininda Sarikoy oldugunu soyler Yunus Emre nin tarihi sahsiyeti hakkinda cok farkli gorus ileri surulmustur Asikpasazade Tevarih i Al i Osman da Yunus Emre nin Orhan Gazi 1324 1362 devrinde yasamis dervislerden biri oldugunu soyler Abdurrahim Serif Beygu Yunus Emre nin ve Tapduk Emre nin mezarinin Erzurum un Duzcu koyunde oldugunu Yunus un Yildirim Beyazit devrine eristigini soylemistir Hammer ise Kanuni Sultan Suleyman donemi 1520 1566 sairleri arasinda Yunus a yer vermistir Menkibevi ve edebi kisiligiGelin tansik edelim is kolayin tutalim Sevelim sevilelim dunyaya kimse kalmaz Anlatilagelen bir menkibeye gore Tapduk Dogu dan Anadolu ya gelen bir evliyaymis Softalar gecit vermeyeceginden guvercin kiligina girmis ancak softalar da kartal olup ona saldirmis Tapduk yaralanip kanlar icinde yere dusmus Kartallar oldu diye orada birakip gitmisler Yarali guvercini bir koylu kadin gelip yerden almis Evine goturup yaralarini sarmis iyilestigindeyse goge ucurmus Anadolu kadininin himmetiyle iyilesen Tapduk un ruhu butun ulkede bir guvercin gibi ucarmis Yunus un anahtarini Haci Bektas Veli iste o ulu Tapduk a gondermis Yunus gidip bulmus Tapduk Emre yi Tekkesine girmis her gun dagdan odun sirtlayip getirirmis ama hic egri odun getirmemis Nicin diye soruldugunda Erenler meclisine egri bir sey yakismaz diye cevap verirmis Tapduk a ve tekkesine otuz yil kirk yil boyle hizmet etmis Suleyman Seyhi de Yunus tan Tapduk Emre den siirlerinden ve tekkeye tasidigi odunlardan soz etmis Mevlana Celalettin Rumi nin Yunus hakkinda Ilahi menzillerin hangisine ciktimsa bu Turkmen kocasinin izini onumde buldum onu gecemedim dedigini rivayet etmistir Yunus ile Mevlana Celalettin Rumi arasinda gectigi aktarilagelen baska bir rivayete gore Yunus Emre bir gun karsilastigi Mevlana ya Mesnevi yi sen mi yazdin diye sormus Mevlana Evet deyince Yunus Uzun yazmissin Ben olsam Et u kemik burundum Yunus diye gorundum derdim karsiligini vermis Bir diger menkibeye gore Yunus un 3000 siiri varmis softalar bu siirleri seriata aykiri buluyormus Bir gun adli bir softa bunlari ele gecirerek 1000 tanesini yakmis 1000 tanesini suya atmis kalan 1000 siiri okurken Dervis Yunus bu sozu egri bugru soyleme Seni sigaya ceken bir Molla Kasim gelir beytine rastlayinca neye ugradigini sasirmis Yunus un buyuklugunu anlayarak siirleri yok etmekten vazgecmis ve Yunus un veliligine inanmis Boylelikle 1000 siir kurtulmus Halk arasinda soyle denilegelmis Molla Kasim in yaktigi siirleri melekler suya attigi siirleri baliklar yok etmedigi siirleri insanlar okur o zamandan beri Yunus Emre nin 417 siirinden 138 i aruz digerleri hece vezniyle yazilmistir Yunus Emre siirlerinin ilk kez ne zaman yaziya gecirildigi ve bir divan haline getirildigi bilinmemektedir Yunus Emre divanina ait eldeki yazmalarin en erkeni olan Bursa nushasi 15 yuzyilin ikinci yarisina Fatih nushasi tahminen 15 yuzyila Nuruosmaniye nushasi ise 1540 yilina aittir Yunus un siirleri semai ve gazel tarzinda kaleme alinmistir Ilahi nefes veya nutuk basliklari altinda kaydedilen siirleri farkli birer edebi tur degildir Ilahi nefes ve nutuk mutasavvif sairlerin hak ve hakikatten soyledikleri kelamlardir Varliklarin her zerresinde Tanri yi arayisini coskun bir sekilde dile getirmistir Yunus bu duygu ve bilgiyle olgunlasip derinlesen bazen coskun bazense rint ve her haliyle cana yakin gorunumde bir dervistir Yunus dusunus ve inanislarini buyuk bir sadelik ve kolaylikla siirlestirmeye muvaffak olmustur Olum tarihiYunus Emre nin anisina yapilan Buyukcekmece Istanbul daki heykeli ve temsili mezari Yunus Emre Cesmesi Viyana nin Turkenschanzpark parkinda bulunmaktadir Yunus Emre nin dogum ve olum tarihiyle ilgili bilgiler farklilik arz etmektedir Adnan Erzi nin Beyazit Devlet Kutuphanesi ndeki bir yazmaya dayanarak yayimladigi belge en azindan Yunus un dogumuyla ilgili yorum ve tahminlerden kurtarmistir Yazmadaki kayit sudur Metin وفات يونس امره سنه ۷۲۰ مدت عمر ۸۲ Transliterasyonu Vefat i Yunus Emre Sene 720 muddet i omr 82 Bu belgeye istinaden Yunus Emre nin 1240 yilinda dogdugu ve 82 yil omur surdugu 1320 yilinda vefat ettigi ileri surulebilir Belgedeki tarih araliginin Yunus un hayat seyriyle isabetli bir sekilde ortusmesi belgenin dogrulugunu kuvvetlendirmektedir Ayrica Yunus Emre nin hayatiyla ilgili kendi kaleminden cikan yegane kayit Risaletu n Nushiyye adli mesnevisinde yazim yilinin belirtildigi su beyittir Soze tarih yedi yuz yedi idi Yunus cani bu yolda feda idi Beyitten anlasildigina gore Risaletu n Nushiyye 1307 yilinda tamamlanmistir Belgedeki tarihle eserdeki tarih karsilastirildiginda Yunus un bu eseri olumunden 13 yil once nazma cektigi 67 yasin olgunluguyla kaleme aldigi anlasilir Misralarinda kendisini Sairler Kocasi veya Asik Kocasi ibareleriyle tanitan Yunus un uzun bir omur surdugunu anliyoruz TurbesiEn eski kaynaklar Yunus Emre nin mezarinin Sivrihisar yakinlarindaki Sarikoy de oldugu belirtmektir Sarikoy deki mezar Ankara Eskisehir demir yolu hattinin yapimi esnasinda 6 Mayis 1946 tarihinde acilmis mezardaki kalintilar gecici bir mezara nakledilmistir Golpinarli soyle anlatir Yunus un son zamanlarda Sarikoy deki merkadi mezari acilmis cikan kafatasina gore mutehassis Yunus un dahi bir adam oldugunu iskeletin takriben alti asirdan onceye ve seksen yaslarinda olmus bir adama ait bulundugunu soylemis ve bu suretle eski kaynaklarin rivayetleri tamamiyla tahakkuk ve teeyyut etmistir Merkat genis bir bahce icine alinmis methal giris kapisina Yunus un bir misrasindaki sevelim sevilelim sozu merkadin altindaki cesmeye Hak tan inen serbeti ictik elhamdulillah misrasi islenmis kemiklerinin kondugu tabut da resmen ilan edilmedigi halde yirmi binden fazla bir halk kutlesi tarafindan kucaklanarak yeni merkadine gomulmustur Evliya Celebi Seyahatname de Yunus Emre nin mezarinin Karaman da Yunus Emre Cami nin avlusunda bulundugunu soyler Fahreddin Bursavi nin Gulzar i Irfan da da bahsettigine gore Karamazak turbesinin yaninda Yunus Emre ve Asik Yunus isimli mezarlar bulunmaktadir Bursavi Yunus adina iki mezar olmasini halkin yanlis anlamasi addetmistir Insanlarin cogu Asik Yunus ve Yunus Emre yi ayri kisiler zannedip hataya dusmusler Yunus Emre ki marifet ve hakikat mertebesinde seyhi ermis evliyalardan Tapduk Emre hazretleridir Mustafa Tatci durumu soyle aciklar Asik Yunus Bursali olup H 843 M 1439 senesinde vefat etmistir Asik Yunus un Bursa da Kara Abdurrezzak Karamazak mahallesindeki kabrinde Bizim Yunus a ait bir de makam vardir Yunus un mezari ya da makami bazi tarihi kaynaklarda veya halk oykulerinde cesitli yerlesim merkezlerinde gosterilmektedir Yunus u cok seven halk manevi kisiligi dolayisiyla ona bircok makam ve mezar izafe etmistir Eskisehir in Mihaliccik ilcesine bagli Sarikoy Karaman da Yunus Emre Cami avlusu Bursa Aksaray ile Kirsehir arasi Unye Kula ile Salihli arasinda Emre Sultan koyu Erzurum un Duzcu koyu Isparta nin Gonen ilcesi Afyon un Sandikli ilcesi Sivas ta bir yol ustu ve Azerbaycan in Gah bolgesinin Oncalli kentinde makamlari bulunmaktadir EserleriDivan Risaletu n NushiyyeAyrica bakinizYunus Emre Oratoryosu Yunus Emre Enstitusu Yunus Emre Vakfi Yunus Emre Kultur Merkezi Yunus Emre Turbesi MEB 100 Turk EdebiyatcisiNotlar Yunus siirlerinde cogunlukla bu adlari kullanir bunlara ek olarak Miskin Yunus Dervis Yunus Koca Yunus ve Yunus Emrem mahlaslarina da rastlanir KaynakcaOzel Golpinarli 2006 s xxviii a b c Golpinarli 2006 s xxxix a b c Koprulu 1976 s 261 Eyuboglu Ismet Zeki 1992 Butun Yonleriyle Haci Bektas Veli Yasami Dusunceleri Cevresi Etkisi 2 bas Cagaloglu Istanbul Ozgur Yayin Dagitim s 197 ISBN 978 975 447 020 8 Tatci 2021 s 7 a b c Gopinarli 2006 s xxxi Mustafa Tatci Yunus Emre Divani Tahlil Istanbul 1997 s 46 47 a b Tatci 2021 ss 43 44 a b Tatci 2021 s 85 Golpinarli 2006 s xxxvii Tatci 2021 s 89 Develi Hayati 2015 PDF Turk Dili Dergisi s 83 2 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 2 Ocak 2024 a b c d e Tatci 2021 ss 45 46 Halman 2022 s 73 a b c d e f g Tatci 2013 a b Gevrek Alev 2012 Turk Tiyatrosu nda Yunus Emre 1 bas Istanbul Toplumsal Yayincilik s 14 ISBN 978 605 87579 7 4 a b c d e f g h i j k Golpinarli 1975 ss 11 13 a b Koprulu 1976 s 265 Tatci Mustafa 2012 Yunus Emre nin Mursidi Tapduk Emre Ankara Nallihan Turizm Gonulluleri Dernegi ss 81 93 a b c d e Golpinarli 1990 ss 47 48 a b Tatci 2021 s 23 Gungor I Hulusi 1991 Devlet Arsivlerinde Yunus Emre ile Ilgili Belgelerin Ortaya Koydugu Gercekler Vakif Haftasi Dergisi Cilt 8 s 36 6 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Ocak 2024 Amma Yirce nam yeri bu cematten Yunus Emre Karamanoglu Ibrahim Bey den satun almis imis elinde mulknamesi vardir Yunus Emre fevt olup evladina intikal eylemistir a b c d e f Koprulu 1982 ss 265 266 a b Koprulu 1976 ss 273 274 Golpinarli 2017 s 337 Golpinarli 2017 s 66 Alkan Mustafa 2015 Said Emre Yunus Emre nin Izinde Bir Sufi Net Kitaplik Yayincilik ss 45 46 ISBN 978 605 2392 78 2 Tanpinar 2010 s 19 Tanpinar 2010 s 20 a b Erzi Adnan Sadik Ocak 1950 Turkiye Kutuphanelerinden Notlar ve Vesikalar I Belleten 14 53 Turk Tarih Kurumu ss 84 88 3 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Ocak 2024 a b c Karaca Songul 2019 Lami i Celebi Futuhu l Mucahidin li Tervihi Kulubi l Musahidin Nefehatu l uns tercumesi Inceleme tenkitli metin sozluk dizin ss 1418 1419 5 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 a b Ibrahim b Ahmed el Amasi 2021 Tercume i Saka ik i Nu maniyye Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi s 239 4 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Ocak 2024 a b Mecdi Mehmed Efendi 2022 Hada iku s Saka ik 1 Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi ss 260 261 9 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2024 a b Habibi Ahmed bin Dervis 2021 Ed Devhatu l Irfaniyye fi Ravzati Ulema i l Osmaniyye Habibi nin Saka ik Tercumesi Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi s 140 9 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2024 Koprulu 1976 ss 277 278 Bardakci Murat 10 Haziran 2012 1940 li yillarin Hamletler i Yunus Emre nin mezarini acip kafatasiyla resim cektirmisler Haberturk 3 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Ocak 2024 Korkmaz 1999 s 41 Golpinarli 1990 s 21 a b Koprulu 1976 ss 257 259 Korkmaz 1999 ss 93 94 Golpinarli 2006 s xxiv Halman 2022 s 19 Taskopruluzade Ahmed Efendi 2019 es Saka iku n Nu maniyye fi Ulemai d Devleti l Osmaniyye Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi s 108 5 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 a b Ibrahim b Ahmed el Amasi 2021 Tercume i Saka ik i Nu maniyye Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi s 75 4 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Ocak 2024 Ozcan Abdulkadir es SEKAIKU n NU MANIYYE TDV Islam Ansiklopedisi 1 Kasim 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 Habibi Ahmed bin Dervis 2021 Ed Devhatu l Irfaniyye fi Ravzati Ulema i l Osmaniyye Habibi nin Saka ik Tercumesi Turkiye Yazma Eserler Kurumu Baskanligi ss 51 52 9 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2024 a b Mehmed Fahreddin Bursavi 2023 Gulzar i Irfan Kultur ve Turizm Bakanligi ss 609 610 Uludag Suleyman NEFEHATU l UNS TDV Islam Ansiklopedisi 5 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 Asikpasazade Yavuz Kemal Sarac M A Yekta 2003 Osmanogullari nin Tarihi K kitapligi Anatolia Besiktas Istanbul Koc Kultur Sanat Tanitim ss 296 297 ISBN 978 975 296 043 5 dervislerden Asik Pasam Hazreti vardi Geyikli Baba Yunus Emre Seyh Tapduk Emre Ahi Evren Karaca Ahmet Sultan da gazi hunkar zamaninda bulundular Bunlar da kerametleri acikca ortada olan ve dualari kabul edilen dervislerdir Beygu Abdurrahim Serif 1936 Erzurum Tarihi Anitlari Kitabeleri Bozkurt Basimevi ss 170 175 9 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2024 Hammer Purgstall Joseph von 1837 Geschichte der Osmanischen Dichtkunst bis auf unsere Zeit 2 Von der Regierung Sultan Suleimanʼs des Gesetzgebers bis zu der Sultan Muradʼs 3 Almanca 2 Hartleben s 566 9 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ocak 2024 Golpinarli 2021 s 383 a b Halman 2022 ss 27 29 Cahit Oztelli Yunus Emre Ozgur Yayinlari 1984 Esra Akbalik 2013 Yunus Emre nin Siirlerinde Gonul Imgesi PDF Uluslararasi Sosyal Arastirmalar Dergisi 11 Ocak 2014 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 11 Ocak 2014 Zekeriya Baskal Turfanda Ask Modern Zamanlarda Yunus Emre Yorumlari Sutun 2011 Golpinarli 2006 s xxvii a b Yunus Emre 2013 Avsar Ziya Ed Nasihatler Kitabi Risaletu n Nushiyye Eskisehir 2013 Turk Dunyasi Kultur Baskenti Ajansi s 11 Erzi Adnan Sadik Ocak 1950 Turkiye Kutuphanelerinden Notlar ve Vesikalar I Belleten 14 53 Turk Tarih Kurumu s 30 3 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Ocak 2024 Yunus Emre 2013 Avsar Ziya Ed Nasihatler Kitabi Risaletu n Nushiyye Eskisehir 2013 Turk Dunyasi Kultur Baskenti Ajansi s 139 Yunus Emre nin Kabri Nasil Tasinmisti Turkiye Yazarlar Birligi 1 Nisan 2013 5 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 Golpinarli 1975 s 13 Evliya Celebi 1935 Evliya Celebi seyahatnamesi 9 Maarif Vekaleti s 315 5 Ocak 2024 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2024 Keresteci Baba Cami Yunus Emre Cami nde Yunus Emrem hazretlerinin mezari Turkce tasavvufi beyitleri ve ilahi siirleri ile sohreti yaygindir a b c Tatci 2021 ss 48 49 Genel Golpinarli Abdulbaki 2017 Tasavvuftan Dilimize Gecen Deyimler ve Atasozleri 4 Inkilap Kitabevi Golpinarli Abdulbaki 2006 Yunus Emre Hayati ve Butun Siirleri Turkiye Is Bankasi Kultur yayinlari ISBN 978 975 458 804 0 Golpinarli Abdulbaki 1990 Menakib i Haci Bektas i Veli Vilayet name Inkilap Kitabevi Golpinarli Abdulbaki 1975 Yunus Emre Hayati Sanati Siirleri 8 Varlik Yayinevi Halman Talat Sait 2022 A dan Z ye Yunus Emre Istanbul IBB Kutuphane ve Muzeler Mudurlugu Korkmaz Esat Ed 1999 Vilayetname Menakib i Haci Bektas Veli 2 Istanbul Can Yayinlari Koprulu Fuat 1982 Turk Edebiyati Tarihi Otuken Yayinlari Koprulu Fuat 1976 Turk Edebiyatinda Ilk Mutasavviflar 3 Diyanet Isleri Baskanligi Yayinlari Tanpinar Ahmet Hamdi 2010 XIX Asir Turk Edebiyati Tarihi 8 Istanbul Yapi Kredi Yayinlari ISBN 978 975 08 1159 3 Tatci Mustafa 2013 YUNUS EMRE TDV Islam Ansiklopedisi Istanbul Turkiye Diyanet Vakfi 43 ss 600 606 Tatci Mustafa 2021 Divan Secmeler Ankara Diyanet Isleri Baskanligi Yayinlari Konuyla ilgili yayinlarBiyografik eserler Golpinarli Abdulbaki 1941 Yunus Ile Asik Pasa Ve Yunus un Batiniligi Kenan Basimevi Koprulu Fuat 1976 Turk Edebiyatinda Ilk Mutasavviflar Diyanet Isleri Baskanligi Yayinlari ss 257 357 Fuat Memet 1976 Yunus Emre De Yayinevi Golpinarli Abdulbaki 1990 Vilayetname Manakibi Haci Bektas i Veli Inkilap Kitabevi ss 47 48 Oztelli Cahit 1992 Yunus Emre Yasami ve Butun Siirleri Ozgur Yayin Dagitim Toprak Burhan 2004 Yunus Emre Divani Yeni Zamanlar Yayinlari Ilginlar Elif Sena Ed 2005 Yunus Emre den Secmeler Timas Yayinlari Golpinarli Abdulbaki 2006 Yunus Emre Hayati ve Butun Siirleri Is Bankasi Yayinlari Tatci Mustafa 2008 Yunus Emre Kulliyati 6 Cilt H Yayinlari Yakit Ismail 2009 Ciktim Erik Dalina Yunus Emre de Sembolizm Otuken Nesriyat Tatci Mustafa 2009 Yunus Emre Divan Risaletu n Nushiyye H Yayinlari Ocak Ahmet Yasar Ed 2012 Yunus Emre Kultur ve Turizm Bakanligi Yayinlari Gevrek Alev 2012 Turk Tiyatrosunda Yunus Emre Toplumsal Yayincilik Ozcelik Mustafa 2013 Bizim Yunus Nar Yayinlari Timurtas Faruk Kadri Haz 2018 Yunus Emre Divani Kapi Yayinlari Tatci Mustafa Haz 2021 Yunus Emre Divan Diyanet Isleri Baskanligi Yayinlari Konusu oldugu eserler Ulu Mahmut 2012 Aska Aglayan Dervis Karatay Akademi Pala Iskender 2012 Od Kapi Yayinlari Argun Galip 2013 Ask in Kandili Yunus Emre Paradoks Yayinlari Dis baglantilarVikipedi nin kardes projelerinden Yunus Emre hakkinda daha fazla bilgi edininCommons ta dosyalarVikisoz de alintilarVikikaynak ta belgelerTurk Edebiyati Isimler Sozlugu nde Yunus Emre