Hüsrev Gerede (1884, Edirne - 20 Mart 1962, İstanbul), Türk Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet tarihinin önemli isimlerinden olan Türk asker, siyasetçi ve diplomattır.
Hüsrev Gerede | |
---|---|
Doğum | 1884 Edirne, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 20 Mart 1962 (78 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Bağlılığı | Osmanlı (1903-1919) Türkiye (1919-1928) |
Hizmet yılları | 1903-1928 |
Rütbesi | Miralay |
Komutası | Atina Askerî Ataşeliği, 1. Kafkas Kolordusu Kurmay Başkanlığı, 25. Kolordu Kurmay Başkanlığı, 9. Ordu Müfettişliği İstihbarat ve Siyasi Şube Müdürlüğü, Heyet-i Temsiliye Başkâtipliği |
Çatışma/savaşları | Balkan Savaşları I. Dünya Savaşı Türk Kurtuluş Savaşı |
Ödülleri | |
Sonraki işi | Milletvekili |
Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıktığı sırada yanındaki kafilde yer alan subaylardandı. Millî mücadelenin teşkilatlanma aşamasında Havza bildirisi ile Amasya genelgesinin hazırlanmasında; Erzurum ve Sivas Kongreleri'nde alınan kararların belirlenmesinde hizmet etti. Son Osmanlı Mebusan Meclisi’ne Trabzon milletvekili olarak seçildi, Misak-ı Millî kararlarının alınmasında rol oynadı.İstanbul'un işgal edilip Meclis’in fesh edilmesi üzerine Ankara’ya döndü, TBMM’de milletvekili olarak görev yaptı. Kurtuluş Savaşı devam ederken çıkan iç isyanların bastırılmasında rol oynadı.
Cumhuriyet döneminde, Budapeşte, Sofya, Tahran, Tokyo, Berlin ve Rio de Janeiro Büyükelçiliklerinde bulundu. 1934 yılında Urfa, 1942 yılında Sivas milletvekili seçildi ancak diplomatik görevleri nedeniyle her iki seçimden sonra da milletvekilliğinden istifa etti. Gerede, İran, Japonya ve Almanya üzerine kitaplar ile Atatürk hakkında anılarını kaleme almıştır.
Yaşamı
Ailesi, eğitimi ve görevleri
1884 yılında Karaağaç'ta doğdu. Hersekli Rıdvanbeyoğlu ailesinden Ferik (Korgeneral) Mehmet Ali Paşa ile Fatma Mahinur Hanım'ın oğludur. Dedesi, İstolca Voyvodası Vezir Ali Paşa'dır.
Hüsrev Bey, ilköğrenimini Edirne'de tamamladı. Öğrenimine, babasının II. Abdülhamid devrinde görevlendirildiği Erzurum'da devam etti. 1894-1900 arasında Erzurum Mülkiye İdadisi'nde eğitim aldıktan sonra babasının ölümü üzerine asker olmaya karar verdi. Erzurum Askerî İdadisi'nin sınavlarına girerek son sınıfa kaydoldu. 1902 yılında girdiği Harp Okulu'nu 1905'te piyade teğmen rütbesiyle tamamladı ve Mekteb-i Erkân-ı Harbiye'ye girdi. 1908 yılında kurmay yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu; II. Ordu emrine verildi. Adana Olayları’nın bastırılmasında görev aldı.
Balkan Savaşı’nda 7. Fırka Kurmay Subaylığı görevinde bulundu; Trakya sınırını belirleyen komisyonda görev aldı. 1914'te Atina Askerî Ataşesi oldu. Bu görevi sırasında ileride evleneceği, Atina büyükelçisi Galip Kemali Bey'in kızı Lamia Hanım ile tanıştı.
I. Dünya Savaşı'nda Karargâh-ı Umumî'de 2. Haber Alma Şubesi Subaylığı'na, ardından 3. Ordu'ya atandı. Kafkaslarda yapılan muharebelere katıldı. 1917'de askerî incelemelerde bulunmak için Almanya'ya gönderilen heyette yer aldı. Döndüğünde 3.Ordu Harekât Şube Müdürü olarak görevine devam etti. Mart 1918’de Kafkas Cumhuriyeti delegeleriyle yapılan görüşmeler için Trabzon’da toplanan Kafkas Sulh Komisyonu adlı heyette yer aldı.
Nisan 1918’de I.Kafkas Kolordusunun Kurmay Başkanlığına atanan Hüsrev Bey, 1918 yılının yaz başında geçirdiği bir kaza sonucu izinli olarak İstanbul'a gönderildi ve Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasına kadar İstanbul’da kaldı. 16 Ekim 1918'de Erzurum’da Kazım Karabekir komutasındaki 15. Kolordu’da kurmay başkanlığına atandı. 30 Ekim 1918’de de Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasının ardından Genel Karargâh’a çekildi.
Mütareke yıllarındaki faaliyetleri
Hüsrev Bey, Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından sonra Bab-ı Ali’de kurulan Karma Basın Sansür Heyeti'ne atandı. Bu heyetin görevi, İtilaf Devletleri’nin aleyhine yayın yapılmaması konusunda çalışmaktı. Fransız İşgal Orduları Kumandanı Frenchet d’ Esprey'in 8 Şubat 1918'de beyaz at üzerinde İstanbul’a gelişi hakkında Hadisat gazetesi yazarı Süleyman Nazif Bey'in kaleme aldığı “Kara Bir Gün” başlıklı yazıyı sansürlemeyip yayımlayan Hüsrev Bey, İngilizler tarafından tutuklandı ve sansür heyetinden istifa etti.
Hüsrev Bey, sansür heyetinden istifasının sonra işgalle matbuat yoluyla mücadele için Rauf Bey ve Nazmi Bey ile birlikte bir gazete çıkardı. İsmail Hami Bey’in de başyazılarını yazdığı Memleket gazetesinde takma adlarla makaleler yazılar yazdı. Dokuzuncu Ordu Müfettişliği'ne atanana kadar yazılarını sürdürdü.
İstanbul'da Damat Ferit Paşa hükûmetinin kurulduğu günlerde Hüsrev Bey, Erzurum'a giderek Kazım Karabekir Paşa'yı ziyaret etti. 9 Mart 1919 günü görüştüğü Kazım Karabekir Paşa'ya işgallere karşı mücadele için ne yapılması gerektiğini sordu. O sırada Osmanlı paşaları arasında mücadeleyi Anadolu’dan sağlamak fikri oluşmuş; İstanbul'daki Osmanlı askerî kanadı İstanbul dışına çıkmanın yollarını aramaya başlamıştı. Kâzım Karabekir kendisine Anadolu'ya geçilmesi gerektiğini söyledi.
Binbaşı Hüsrev Bey, İstanbul'a döndükten sonra Şişli’de Ömer Bey Apartmanı'nda Mustafa Kemal Paşa ile görüştü. Mustafa Kemal, Karadeniz’de yaşanan karışıklıkların önüne geçebilmek amacıyla oluşturulan 9.Ordu Müfettişliğine atanmıştı. Hüsrev Bey'e bu heyette yer alma teklif etti. Teklifi kabul eden Hüsrev Bey, 7 Mayıs 1919 tarihinde Dokuzuncu Ordu Müfettişlik Heyeti'nin İstihbarat ve Siyasiyat Şubesi Müdürlüğü'ne atandı.
Millî Mücadele yıllarındaki faaliyetleri
Mustafa Kemal Paşa'nın başkanlığındaki Dokuzuncu Ordu Müfettişlik Heyeti ile 16 Mayıs günü yola çıktı, 19 Mayıs 1919 sabahı Samsun'a ulaştı. Heyetin bir üyesi olan Hüsrev Bey, o tarihten itibaren Mustafa Kemal Paşa'nın kurmay heyetinde yer aldı. İstihbarat ve propaganda işleriyle görevlendirilen Hüsrev Bey'e heyette yer alan Yüzbaşı Mümtaz Bey de yardım etti.
Binbaşı Hüsrev Bey, Millî Mücadele'nin hazırlık aşamasında Havza Genelgesi ve Amasya Genelgesi'nin yazımında görev aldı. Erzurum ve Sivas Kongresi sırasında Heyet-i Temsiliye Başkâtipliği görevini yürüttü. Sivas Kongresi'nin ardından Heyet-i Temsiliye ile birlikte Ankara'ya gitti; Mustafa Kemal Paşa'ya tahsis edilen ve hem karargah hem ikametgâh olarak kullanılan Ankara Ziraat Mektebi'nde görev yaptı.
1919 Osmanlı genel seçimlerinde Heyet-i Temsiliye tarafından Trabzon sancağından mebus adayı gösterildi. 199 oy alarak Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı'na Trabzon milletvekili olarak girdi. Heyet-i Temsiliye'nin hazırladığı ve Osmanlı Devleti’nin İtilaf Devletlerine karşı asgari barış şartlarını içeren Misak-ı Millî adlı belgeyi meclise ulaştırma görevi ona verilmişti. Mecliste 22 Ocak günü Felah-ı Vatan Grubu'nun gizli toplantısında Misak-ı Millî'nin maddelerini okudu. Osmanlı Meclisi'nin 28 Ocak 1920 tarihli gayri-resmî toplantısında Misak-ı Millî oylanıp kabul edildi ve imzalayanlardan birisi Trabzon milletvekili Hüsrev Bey oldu. İstanbul'un işgal edilip Meclis'in dağıtıldığı 16 Mart 1920 günü mecliste bulunmayan Hüsrev Bey, İstanbul'dan ayrılarak Ankara'ya geçti veTürkiye Büyük Millet Meclisi'nin çalışmalarına Trabzon mebusu olarak katıldı.
Milli Mücadele döneminde Bolu ve çevresinde baş gösteren isyanı önlemek üzere TBMM tarafından Heyet-i Nasiha başkanı olarak görevlendirildi. Heyette bulunan diğer milletvekilleriyle birlikte Gerede’de asilerin eline esir düşüp iki aya yakın bir süre Düzce’de tutuklu kaldı. Bu süre içerisinde Ankara hükûmeti ve asiler arasında uzlaşma sağlanması ve isyanın bitirilmesi için çaba sarf etti. Bu çabalarından dolayı Soyadı Kanunu çıktıktan sonra Atatürk tarafından Hüsrev Bey’e "Gerede" soyadı verilmiştir.
I. İnönü Zaferi'nden sonra İtilaf Devletleri, TBMM'nin kabul etmediği Sevr Antlaşması’nı üzerinde birtakım değişiklikler yaparak kabul ettirmek üzere Londra'da bir konferans düzenlemişti. Hüsrev Bey, Meclis'te yapılan oylama sonucu Londra Konferansı'na delege olarak gidecek heyete seçildi. Konferansı için Roma’ya hareket eden Ankara heyetini, Cami Bey ve Galip Kemali Bey’ karşılamıştı. Hüsrev Bey, bu sırada alınan bir kararla Galip Kemali Bey'in kızı Lamia Hanım ile 24 Ağustos 1922’de Berlin sefarethanesinde evlenmiştir. Çiftin bu evlilikten Ali Faruk ve Mehmet Selçuk isimli çocukları dünyaya geldi.
Sakarya Savaşı sırasında cephede bilfiil görevlendirilmeyen Hüsrev Bey, hem asker hem mebus olması nedeniyle Başkomutanlıktan gelen harp tebliğlerini alarak meclis kürsüsünde okumayı üstlenmiş; her gün aldığı askerî haberleri kürsüde açıkladıktan sonra çizimlerle birlikte savaşın durumunu da anlatmıştır.
Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin kazanılmasından sonra başlayan TBMM'nin ikinci devresinde Hüsrev Bey Urfa Mebusluğuna seçildi. Lozan Antlaşması'nın imzalanmasından sonra kırmızı yeşil şeritli İstiklâl Madalyası ile ödüllendirildi.
Elçilik görevleri
29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilân eden Ankara hükûmeti 1924 yılından itibaren diplomatik ilişkilerini geliştirebilmek için elçiler atadı. Urfa Mebusu Hüsrev Bey Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk elçilerinden biri olarak görevlendirildi. Meclis bu atamadan sonra kendisine tayin işlemleri için izin verdi.
Budapeşte
Elçi olarak ilk görev yeri, Orta Elçi unvanıyla 31 Mart 1924 tarihinde tayin edildiği Budapeşte idi. Mayıs ayında görevce başlayan Hüsrev Bey'in askerî rütbesi bu arada 22 Aralık 1924 tarihinden itibaren yarbaylığa yükseltildi. Budapeşte'de olduğu için alamadığı İstiklal madalyası Budapeşte'ye gönderildi. Buradaki görevi 1926 yılında sona erdi. Eylül ayında İstanbul'a gelen Hüsrev Bey, Kasım ayında Sofya'ya tayin edildi.
Sofya
Rıdvanoğlu Hüseyin Bey, 1926-1930 yıllarında Sofya'da Orta Elçi unvanıyla görev yaptı. İcra Vekilleri Heyeti tarafından hazırlanan kararname ile 1927 Ekim'inde askerlikten emekliye ayrıldı. Sofya'da görev yaptığı sırada iki devlet arasında 6 Mart 1929 tarihinde Türkiye-Bulgaristan Tarafsızlık, Uzlaştırma Yargısal Çözüm ve Hakemlik Antlaşması imzalandı. Hüsrev Bey’in Sofya Elçiliği sırasındaki önemli çalışmalarından birisi Bulgaristan’da yeni Türk alfabesinin kabul edilmesi idi. Bulgar Milli Eğitim Bakanlığınca 10 Ekim 1928 tarihinde Türk harfleriyle öğretimin dört yıl süreyle yasaklanmıştı. Hüsrev Bey'in Başbakan Andrey Lyapçev ile görüşmesi sonucunda bu karardan vazgeçildi.
Tahran
1930 yılında Ağrı ayaklanmaları nedeniyle İran ile yaşanan sınır problemini çözmek üzere Hüsrev Bey, Memduh Şevket Bey'in yerine Tahran'a büyükelçi olarak atandı. Bu görev, 24 Temmuz 1930 tarihinde, Başvekil İsmet Paşa ve Vakit gazetesi sahibi Hakkı Tarık Bey’in de katıldığı bir yemekte Mustafa Kemal Paşa tarafından kendisine bildirildi. Hüsrev Bey, 1930’un Eylül ayında itimatnamesini İran Şahı Rıza Pehlevi’ye sundu. Türkiye ve İran arasındaki sınır sorununun çözümünde sertliğin ve kararlılığın simgesi olarak görev yaptı. Sınır problem 1931 yılında çözülebildi.
1933 yılı Kasım ayında İran Şahı Rıza Pehlevi’yi ilkbaharda ağırlamak üzere Türkiye’ye davet eden Büyükelçi Hüsrev Bey, Pehlevi'nin Türkiye'ye gidişi ve ağırlanması ile ilgili hazırlıkları yürüttü ve Şah'a refakat eden heyette yer aldı. Şahın Türkiye gezisi sonunda Tahran'a geri dönmeyerek büyükelçilikten istifa etti.
Tokyo
1935 yılında yeni görev için Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal ile görüştüğü sırada Mustafa Kemal Paşa tarafından kendisine Gerede soyadı verildi. 1935 yılı TBMM seçimlerinde Sivas milletvekili oldu. 24 Aralık 1935'te Tokyo Büyükelçisi olarak atandı ve mebusluk görevinden istifa etti.
23 Mart 1936 tarihinde Japon imparatoru tarafından kabul edildi. Büyükelçiliği döneminde Japon Bahriye Nezaretinde staj gören öğrencileri yakından takip etti. 1890'da gerçekleşen Ertuğrul faciası anısına Kuşimoto'da bir anıt yaptırılması onun büyükelçiliği döneminde gerçekleşti.
Berlin
Hüsrev Gerede, II. Dünya Savaşı yıllarında Berlin’de büyükelçi olarak görev yaptı. Savaş, 1 Eylül 1939 sabahı Adolf Hitler’in Polonya’ya saldırmasıyla başladı. 1 Ağustos 1939 tarihinde Reisicumhur İsmet İnönü tarafından imzalanan kararname ile Berlin'e atanan Hüsrev Bey, 4 Eylül'de Berlin'e vardı ve 28 Eylül'de itimatnamesini Hitler'e sundu. Hitler ile dostluk kuran Gerede, Türkiye'nin savaşa girmemesi ve topraklarının işgalini önlemek amacıyla diplomasi faaliyetleri yürüttü. Siyasi faaliyetlerin yanı sıra kültürel, sosyal alanda da çalışmalarda bulundu; 1940 başlarında Talat Paşa’nın naaşını Türkiye’ye naklettirmesi, Almanya'da öğrenimini sürdüren Türk gençlerinin durumuyla ilgilenmesi bu çalışmalarındandır. 18 Haziran 1941'de Türk-Alman Dostluk Antlaşması'nın imzalanmasında rol oynadı. 1942'de bir basın açıklamasında "Hitler’in söylediği gibi Almanya’nın Türkiye’nin hayat sahası olduğu gibi, Türkiye’nin de Almanya’nın hayat sahası olduğu" şeklindeki sözleri Hariciye Vekaleti tarafından merkeze çağrılmasına sebep oldu.
Rio de Janeiro
Gerede, II. Dünya Savaşı'nın son bulmasından sonra 10 Ekim 1946'da Rio de Janeiro büyükelçisi olarak görevlendirildi. 1949 yılında büyükelçilik otomobilini kullandığı sırada, direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle bir trafik kazası yaşadı. Çarptığı bir kişinin ölümü dört kişinin yaralanması ile sonuçlanan bu olay sonrasında 1949 yılının Temmuz ayında emeklilik yaşını doldurması sebebiyle Türkiye’ye geri çağrıldı.
Son yılları ve ölümü
Emekliliğini ertesi yılında Ankara’da Yedek Subay Okulu'nda askerliğini yapmakta olan oğlu Faruk Gerede'yi 16 Eylül 1950'de yaşanan bir bomba kazasında kaybetti. Bu olay sonrasında anılarını yazmaya devam etti. Anılarının sadece Tahran bölümü Hüsrev Gerede'nin sağlığında yayımlandı.
Gerede, Yugoslavya’dan göç ederek Türkiye’ye gelen vatandaşların yaşadığı emlak sorunu ile ilgilendi; Yugoslavya’da Emlaki Bulunanların Haklarını Koruma Cemiyeti’ne başkan seçildi.
27 Mayıs 1960 darbesinden sonra Milli Birlik Komitesi başkanı Cemal Gürsel'e mektup yazarak yeni yönetimde tarafsız bir senatör olarak görev almak isteğini ileten Gerede, bu mektuba yanıt alamayınca İstanbul’dan bağımsız senatör adayı oldu ancak seçilemedi. Geçirdiği kalp krizi sonucunda 22 Mart 1962’de öldü. Edirnekapı Şehitliği'ne defnedildi.
Ölümünden önce İstanbul Nişantaşı’ndaki Demirağ Apartma'nında ikamet etmekte olan Gerede'nin anısına caddeye ismi verilmiş, caddenin Teşvikiye tarafındaki girişine 2001 yılında bir anıt dikilmiştir.
Kaynakça
Wikimedia Commons'ta Hüsrev Gerede ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- ^ "TBMM Albümü 1. Cilt (1920-1950)" (PDF). TBMM Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü. 6 Şubat 2016 tarihinde kaynağından (PDF).
- ^ a b Kılıç, Fahri (Kasım 2017). (PDF). History Studies. 5 Ekim 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
- ^ a b c d e f g h i Karakuş, Cansu (2019). . Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü yüksek lisans tezi. 29 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ekim 2021.
- ^ a b c d Alkan, Esra (2019). . Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü yüksek lisans tezi. 29 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Ekim 2021.
- ^ Kılınç, Aslıhan (2020). . Karadeniz Sosyal Bilimler Dergisi. 2 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b Kıycı, Aşir Kayhan (2017). (PDF). Bir İnkılâp ve Mücadele Adamı: Rıdvan Hüsrev (Gerede(. 21 Eylül 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Husrev Gerede 1884 Edirne 20 Mart 1962 Istanbul Turk Kurtulus Savasi ve Cumhuriyet tarihinin onemli isimlerinden olan Turk asker siyasetci ve diplomattir Husrev GeredeDogum1884 Edirne Osmanli ImparatorluguOlum20 Mart 1962 78 yasinda Istanbul TurkiyeBagliligi Osmanli 1903 1919 Turkiye 1919 1928 Hizmet yillari1903 1928RutbesiMiralayKomutasiAtina Askeri Ataseligi 1 Kafkas Kolordusu Kurmay Baskanligi 25 Kolordu Kurmay Baskanligi 9 Ordu Mufettisligi Istihbarat ve Siyasi Sube Mudurlugu Heyet i Temsiliye BaskatipligiCatisma savaslariBalkan Savaslari I Dunya Savasi Turk Kurtulus SavasiOdulleriSonraki isiMilletvekiliHusrev Gerede nin MezariHusrev Gerede nin Mezari Mustafa Kemal Pasa nin Samsun a ciktigi sirada yanindaki kafilde yer alan subaylardandi Milli mucadelenin teskilatlanma asamasinda Havza bildirisi ile Amasya genelgesinin hazirlanmasinda Erzurum ve Sivas Kongreleri nde alinan kararlarin belirlenmesinde hizmet etti Son Osmanli Mebusan Meclisi ne Trabzon milletvekili olarak secildi Misak i Milli kararlarinin alinmasinda rol oynadi Istanbul un isgal edilip Meclis in fesh edilmesi uzerine Ankara ya dondu TBMM de milletvekili olarak gorev yapti Kurtulus Savasi devam ederken cikan ic isyanlarin bastirilmasinda rol oynadi Cumhuriyet doneminde Budapeste Sofya Tahran Tokyo Berlin ve Rio de Janeiro Buyukelciliklerinde bulundu 1934 yilinda Urfa 1942 yilinda Sivas milletvekili secildi ancak diplomatik gorevleri nedeniyle her iki secimden sonra da milletvekilliginden istifa etti Gerede Iran Japonya ve Almanya uzerine kitaplar ile Ataturk hakkinda anilarini kaleme almistir Husrev Gerede nin MezariYasamiAilesi egitimi ve gorevleri 1884 yilinda Karaagac ta dogdu Hersekli Ridvanbeyoglu ailesinden Ferik Korgeneral Mehmet Ali Pasa ile Fatma Mahinur Hanim in ogludur Dedesi Istolca Voyvodasi Vezir Ali Pasa dir Husrev Bey ilkogrenimini Edirne de tamamladi Ogrenimine babasinin II Abdulhamid devrinde gorevlendirildigi Erzurum da devam etti 1894 1900 arasinda Erzurum Mulkiye Idadisi nde egitim aldiktan sonra babasinin olumu uzerine asker olmaya karar verdi Erzurum Askeri Idadisi nin sinavlarina girerek son sinifa kaydoldu 1902 yilinda girdigi Harp Okulu nu 1905 te piyade tegmen rutbesiyle tamamladi ve Mekteb i Erkan i Harbiye ye girdi 1908 yilinda kurmay yuzbasi rutbesiyle mezun oldu II Ordu emrine verildi Adana Olaylari nin bastirilmasinda gorev aldi Balkan Savasi nda 7 Firka Kurmay Subayligi gorevinde bulundu Trakya sinirini belirleyen komisyonda gorev aldi 1914 te Atina Askeri Atasesi oldu Bu gorevi sirasinda ileride evlenecegi Atina buyukelcisi Galip Kemali Bey in kizi Lamia Hanim ile tanisti Husrev Bey Trabzon Konferansi nin Transkafkasyali ve Osmanli katilimcilariyla I Dunya Savasi nda Karargah i Umumi de 2 Haber Alma Subesi Subayligi na ardindan 3 Ordu ya atandi Kafkaslarda yapilan muharebelere katildi 1917 de askeri incelemelerde bulunmak icin Almanya ya gonderilen heyette yer aldi Dondugunde 3 Ordu Harekat Sube Muduru olarak gorevine devam etti Mart 1918 de Kafkas Cumhuriyeti delegeleriyle yapilan gorusmeler icin Trabzon da toplanan Kafkas Sulh Komisyonu adli heyette yer aldi Nisan 1918 de I Kafkas Kolordusunun Kurmay Baskanligina atanan Husrev Bey 1918 yilinin yaz basinda gecirdigi bir kaza sonucu izinli olarak Istanbul a gonderildi ve Mondros Mutarekesi nin imzalanmasina kadar Istanbul da kaldi 16 Ekim 1918 de Erzurum da Kazim Karabekir komutasindaki 15 Kolordu da kurmay baskanligina atandi 30 Ekim 1918 de de Mondros Mutarekesi nin imzalanmasinin ardindan Genel Karargah a cekildi Mutareke yillarindaki faaliyetleri Husrev Bey Mondros Mutarekesi nin imzalanmasindan sonra Bab i Ali de kurulan Karma Basin Sansur Heyeti ne atandi Bu heyetin gorevi Itilaf Devletleri nin aleyhine yayin yapilmamasi konusunda calismakti Fransiz Isgal Ordulari Kumandani Frenchet d Esprey in 8 Subat 1918 de beyaz at uzerinde Istanbul a gelisi hakkinda Hadisat gazetesi yazari Suleyman Nazif Bey in kaleme aldigi Kara Bir Gun baslikli yaziyi sansurlemeyip yayimlayan Husrev Bey Ingilizler tarafindan tutuklandi ve sansur heyetinden istifa etti Husrev Bey sansur heyetinden istifasinin sonra isgalle matbuat yoluyla mucadele icin Rauf Bey ve Nazmi Bey ile birlikte bir gazete cikardi Ismail Hami Bey in de basyazilarini yazdigi Memleket gazetesinde takma adlarla makaleler yazilar yazdi Dokuzuncu Ordu Mufettisligi ne atanana kadar yazilarini surdurdu Istanbul da Damat Ferit Pasa hukumetinin kuruldugu gunlerde Husrev Bey Erzurum a giderek Kazim Karabekir Pasa yi ziyaret etti 9 Mart 1919 gunu gorustugu Kazim Karabekir Pasa ya isgallere karsi mucadele icin ne yapilmasi gerektigini sordu O sirada Osmanli pasalari arasinda mucadeleyi Anadolu dan saglamak fikri olusmus Istanbul daki Osmanli askeri kanadi Istanbul disina cikmanin yollarini aramaya baslamisti Kazim Karabekir kendisine Anadolu ya gecilmesi gerektigini soyledi Binbasi Husrev Bey Istanbul a dondukten sonra Sisli de Omer Bey Apartmani nda Mustafa Kemal Pasa ile gorustu Mustafa Kemal Karadeniz de yasanan karisikliklarin onune gecebilmek amaciyla olusturulan 9 Ordu Mufettisligine atanmisti Husrev Bey e bu heyette yer alma teklif etti Teklifi kabul eden Husrev Bey 7 Mayis 1919 tarihinde Dokuzuncu Ordu Mufettislik Heyeti nin Istihbarat ve Siyasiyat Subesi Mudurlugu ne atandi Milli Mucadele yillarindaki faaliyetleri Sivas Kongresi ne katilanlar Husrev Bey Mustafa Kemal in arkasindaki uniformali kisidir Mustafa Kemal Pasa nin baskanligindaki Dokuzuncu Ordu Mufettislik Heyeti ile 16 Mayis gunu yola cikti 19 Mayis 1919 sabahi Samsun a ulasti Heyetin bir uyesi olan Husrev Bey o tarihten itibaren Mustafa Kemal Pasa nin kurmay heyetinde yer aldi Istihbarat ve propaganda isleriyle gorevlendirilen Husrev Bey e heyette yer alan Yuzbasi Mumtaz Bey de yardim etti Binbasi Husrev Bey Milli Mucadele nin hazirlik asamasinda Havza Genelgesi ve Amasya Genelgesi nin yaziminda gorev aldi Erzurum ve Sivas Kongresi sirasinda Heyet i Temsiliye Baskatipligi gorevini yuruttu Sivas Kongresi nin ardindan Heyet i Temsiliye ile birlikte Ankara ya gitti Mustafa Kemal Pasa ya tahsis edilen ve hem karargah hem ikametgah olarak kullanilan Ankara Ziraat Mektebi nde gorev yapti 1919 Osmanli genel secimlerinde Heyet i Temsiliye tarafindan Trabzon sancagindan mebus adayi gosterildi 199 oy alarak Son Osmanli Meclis i Mebusani na Trabzon milletvekili olarak girdi Heyet i Temsiliye nin hazirladigi ve Osmanli Devleti nin Itilaf Devletlerine karsi asgari baris sartlarini iceren Misak i Milli adli belgeyi meclise ulastirma gorevi ona verilmisti Mecliste 22 Ocak gunu Felah i Vatan Grubu nun gizli toplantisinda Misak i Milli nin maddelerini okudu Osmanli Meclisi nin 28 Ocak 1920 tarihli gayri resmi toplantisinda Misak i Milli oylanip kabul edildi ve imzalayanlardan birisi Trabzon milletvekili Husrev Bey oldu Istanbul un isgal edilip Meclis in dagitildigi 16 Mart 1920 gunu mecliste bulunmayan Husrev Bey Istanbul dan ayrilarak Ankara ya gecti veTurkiye Buyuk Millet Meclisi nin calismalarina Trabzon mebusu olarak katildi TBMM albumundeki fotografi Milli Mucadele doneminde Bolu ve cevresinde bas gosteren isyani onlemek uzere TBMM tarafindan Heyet i Nasiha baskani olarak gorevlendirildi Heyette bulunan diger milletvekilleriyle birlikte Gerede de asilerin eline esir dusup iki aya yakin bir sure Duzce de tutuklu kaldi Bu sure icerisinde Ankara hukumeti ve asiler arasinda uzlasma saglanmasi ve isyanin bitirilmesi icin caba sarf etti Bu cabalarindan dolayi Soyadi Kanunu ciktiktan sonra Ataturk tarafindan Husrev Bey e Gerede soyadi verilmistir I Inonu Zaferi nden sonra Itilaf Devletleri TBMM nin kabul etmedigi Sevr Antlasmasi ni uzerinde birtakim degisiklikler yaparak kabul ettirmek uzere Londra da bir konferans duzenlemisti Husrev Bey Meclis te yapilan oylama sonucu Londra Konferansi na delege olarak gidecek heyete secildi Konferansi icin Roma ya hareket eden Ankara heyetini Cami Bey ve Galip Kemali Bey karsilamisti Husrev Bey bu sirada alinan bir kararla Galip Kemali Bey in kizi Lamia Hanim ile 24 Agustos 1922 de Berlin sefarethanesinde evlenmistir Ciftin bu evlilikten Ali Faruk ve Mehmet Selcuk isimli cocuklari dunyaya geldi Sakarya Savasi sirasinda cephede bilfiil gorevlendirilmeyen Husrev Bey hem asker hem mebus olmasi nedeniyle Baskomutanliktan gelen harp tebliglerini alarak meclis kursusunde okumayi ustlenmis her gun aldigi askeri haberleri kursude acikladiktan sonra cizimlerle birlikte savasin durumunu da anlatmistir Baskomutanlik Meydan Muharebesi nin kazanilmasindan sonra baslayan TBMM nin ikinci devresinde Husrev Bey Urfa Mebusluguna secildi Lozan Antlasmasi nin imzalanmasindan sonra kirmizi yesil seritli Istiklal Madalyasi ile odullendirildi Elcilik gorevleri 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan eden Ankara hukumeti 1924 yilindan itibaren diplomatik iliskilerini gelistirebilmek icin elciler atadi Urfa Mebusu Husrev Bey Turkiye Cumhuriyeti nin ilk elcilerinden biri olarak gorevlendirildi Meclis bu atamadan sonra kendisine tayin islemleri icin izin verdi Budapeste Elci olarak ilk gorev yeri Orta Elci unvaniyla 31 Mart 1924 tarihinde tayin edildigi Budapeste idi Mayis ayinda gorevce baslayan Husrev Bey in askeri rutbesi bu arada 22 Aralik 1924 tarihinden itibaren yarbayliga yukseltildi Budapeste de oldugu icin alamadigi Istiklal madalyasi Budapeste ye gonderildi Buradaki gorevi 1926 yilinda sona erdi Eylul ayinda Istanbul a gelen Husrev Bey Kasim ayinda Sofya ya tayin edildi Sofya Ridvanoglu Huseyin Bey 1926 1930 yillarinda Sofya da Orta Elci unvaniyla gorev yapti Icra Vekilleri Heyeti tarafindan hazirlanan kararname ile 1927 Ekim inde askerlikten emekliye ayrildi Sofya da gorev yaptigi sirada iki devlet arasinda 6 Mart 1929 tarihinde Turkiye Bulgaristan Tarafsizlik Uzlastirma Yargisal Cozum ve Hakemlik Antlasmasi imzalandi Husrev Bey in Sofya Elciligi sirasindaki onemli calismalarindan birisi Bulgaristan da yeni Turk alfabesinin kabul edilmesi idi Bulgar Milli Egitim Bakanliginca 10 Ekim 1928 tarihinde Turk harfleriyle ogretimin dort yil sureyle yasaklanmisti Husrev Bey in Basbakan Andrey Lyapcev ile gorusmesi sonucunda bu karardan vazgecildi Tahran 1930 yilinda Agri ayaklanmalari nedeniyle Iran ile yasanan sinir problemini cozmek uzere Husrev Bey Memduh Sevket Bey in yerine Tahran a buyukelci olarak atandi Bu gorev 24 Temmuz 1930 tarihinde Basvekil Ismet Pasa ve Vakit gazetesi sahibi Hakki Tarik Bey in de katildigi bir yemekte Mustafa Kemal Pasa tarafindan kendisine bildirildi Husrev Bey 1930 un Eylul ayinda itimatnamesini Iran Sahi Riza Pehlevi ye sundu Turkiye ve Iran arasindaki sinir sorununun cozumunde sertligin ve kararliligin simgesi olarak gorev yapti Sinir problem 1931 yilinda cozulebildi 1933 yili Kasim ayinda Iran Sahi Riza Pehlevi yi ilkbaharda agirlamak uzere Turkiye ye davet eden Buyukelci Husrev Bey Pehlevi nin Turkiye ye gidisi ve agirlanmasi ile ilgili hazirliklari yuruttu ve Sah a refakat eden heyette yer aldi Sahin Turkiye gezisi sonunda Tahran a geri donmeyerek buyukelcilikten istifa etti Tokyo 1935 yilinda yeni gorev icin Cumhurbaskani Mustafa Kemal ile gorustugu sirada Mustafa Kemal Pasa tarafindan kendisine Gerede soyadi verildi 1935 yili TBMM secimlerinde Sivas milletvekili oldu 24 Aralik 1935 te Tokyo Buyukelcisi olarak atandi ve mebusluk gorevinden istifa etti 23 Mart 1936 tarihinde Japon imparatoru tarafindan kabul edildi Buyukelciligi doneminde Japon Bahriye Nezaretinde staj goren ogrencileri yakindan takip etti 1890 da gerceklesen Ertugrul faciasi anisina Kusimoto da bir anit yaptirilmasi onun buyukelciligi doneminde gerceklesti Berlin Husrev Gerede II Dunya Savasi yillarinda Berlin de buyukelci olarak gorev yapti Savas 1 Eylul 1939 sabahi Adolf Hitler in Polonya ya saldirmasiyla basladi 1 Agustos 1939 tarihinde Reisicumhur Ismet Inonu tarafindan imzalanan kararname ile Berlin e atanan Husrev Bey 4 Eylul de Berlin e vardi ve 28 Eylul de itimatnamesini Hitler e sundu Hitler ile dostluk kuran Gerede Turkiye nin savasa girmemesi ve topraklarinin isgalini onlemek amaciyla diplomasi faaliyetleri yuruttu Siyasi faaliyetlerin yani sira kulturel sosyal alanda da calismalarda bulundu 1940 baslarinda Talat Pasa nin naasini Turkiye ye naklettirmesi Almanya da ogrenimini surduren Turk genclerinin durumuyla ilgilenmesi bu calismalarindandir 18 Haziran 1941 de Turk Alman Dostluk Antlasmasi nin imzalanmasinda rol oynadi 1942 de bir basin aciklamasinda Hitler in soyledigi gibi Almanya nin Turkiye nin hayat sahasi oldugu gibi Turkiye nin de Almanya nin hayat sahasi oldugu seklindeki sozleri Hariciye Vekaleti tarafindan merkeze cagrilmasina sebep oldu Rio de Janeiro Gerede II Dunya Savasi nin son bulmasindan sonra 10 Ekim 1946 da Rio de Janeiro buyukelcisi olarak gorevlendirildi 1949 yilinda buyukelcilik otomobilini kullandigi sirada direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle bir trafik kazasi yasadi Carptigi bir kisinin olumu dort kisinin yaralanmasi ile sonuclanan bu olay sonrasinda 1949 yilinin Temmuz ayinda emeklilik yasini doldurmasi sebebiyle Turkiye ye geri cagrildi Son yillari ve olumu Emekliligini ertesi yilinda Ankara da Yedek Subay Okulu nda askerligini yapmakta olan oglu Faruk Gerede yi 16 Eylul 1950 de yasanan bir bomba kazasinda kaybetti Bu olay sonrasinda anilarini yazmaya devam etti Anilarinin sadece Tahran bolumu Husrev Gerede nin sagliginda yayimlandi Gerede Yugoslavya dan goc ederek Turkiye ye gelen vatandaslarin yasadigi emlak sorunu ile ilgilendi Yugoslavya da Emlaki Bulunanlarin Haklarini Koruma Cemiyeti ne baskan secildi 27 Mayis 1960 darbesinden sonra Milli Birlik Komitesi baskani Cemal Gursel e mektup yazarak yeni yonetimde tarafsiz bir senator olarak gorev almak istegini ileten Gerede bu mektuba yanit alamayinca Istanbul dan bagimsiz senator adayi oldu ancak secilemedi Gecirdigi kalp krizi sonucunda 22 Mart 1962 de oldu Edirnekapi Sehitligi ne defnedildi Olumunden once Istanbul Nisantasi ndaki Demirag Apartma ninda ikamet etmekte olan Gerede nin anisina caddeye ismi verilmis caddenin Tesvikiye tarafindaki girisine 2001 yilinda bir anit dikilmistir KaynakcaWikimedia Commons ta Husrev Gerede ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir TBMM Albumu 1 Cilt 1920 1950 PDF TBMM Basin ve Halkla Iliskiler Mudurlugu 6 Subat 2016 tarihinde kaynagindan PDF a b Kilic Fahri Kasim 2017 PDF History Studies 5 Ekim 2021 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi a b c d e f g h i Karakus Cansu 2019 Marmara Universitesi Turkiyat Arastirmalari Enstitusu yuksek lisans tezi 29 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 4 Ekim 2021 a b c d Alkan Esra 2019 Ankara Haci Bayram Veli Universitesi Lisansustu Egitim Enstitusu yuksek lisans tezi 29 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Ekim 2021 Kilinc Aslihan 2020 Karadeniz Sosyal Bilimler Dergisi 2 Ocak 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi a b Kiyci Asir Kayhan 2017 PDF Bir Inkilap ve Mucadele Adami Ridvan Husrev Gerede 21 Eylul 2017 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi