Jacques Derrida (15 Temmuz 1930; , Cezayir - 8 Ekim 2004, Paris), Fransız filozof, ve yapısökümcülük olarak bilinen eleştirel düşünce yönteminin kurucusudur.
Jacques Derrida | |
---|---|
Tam adı | Jacques Derrida |
Doğumu | 15 Temmuz 1930 |
Ölümü | 8 Ekim 2004 (74 yaşında) |
Çağı | 20. yüzyıl felsefesi |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Okulu | Postmodernizm, yapısöküm, postyapısalcı felsefe |
İlgi alanları | Dil, akıl, metafizik, edebiyat |
Önemli fikirleri | Yapısöküm, , mevcudiyet metafiziği, karar verilemezlik |
Etkilendikleri | |
Etkiledikleri |
Yaşamı ve düşüncelerinin oluşumu
Derrida'nın etkinliği yalnızca felsefeyle sınırlı olmamıştı. Özellikle, 1960'lardan sonra yoğunlaşan siyasal konjonktür içinde ırkçılık karşıtı hareketlerde yer aldığı, Fransa'daki Cezayirli mültecilerin haklarını desteklediği ve ayrıca Soğuk Savaş dönemi Çekoslovakya'sının muhalif hareketlerini desteklediği ve bu nedenden 1982 yılında aynı ülkede tutuklanmış olduğu bilinmektedir.
Körfez Savaşı sırasında ise Alman filozof Jürgen Habermas'la birlikte Frankfurter Allgemeine'de kaleme aldıkları bir yazıda, dünya entelektüellerini ABD'nin Irak'a karşı giriştiği saldırıya tavır almaya ve Avrupa'nın dünyadaki yerini yeniden tanımlamaya giriştiği bilinir.
Paris'te Ecole Normale Superieure'de ve Sorbonne Üniversitesi'nde okudu. 1970'lerden itibaren Paris ve ABD'deki Johns Hopkins, Yale, Harvard, Kaliforniya üniversitelerinde akademik kariyerini sürdürdü. Geliştirdiği yöntem ve kavramlar edebiyat eleştirisinden sosyolojiye, kimlik sorunundan felsefeye bütün düşünsel alanlarda etkisini gösterdi ve sarsıcı sonuçlara yol açtı.
Michel Foucault, Gilles Deleuze ve Félix Guattari gibi ünlü postyapısalcı felsefenin ya da başka bir deyişle kurucu öncülerinden biridir.
1960'lı yıllardan itibaren geniş bir entelektüel kesimin dikkatini çekmeye başladı, özellikle düşünce tarihine yönelttiği köktenci eleştiriler ve yazmanın (yazının) doğasıyla ilgili teorik önermeleri önemsendi. J.J.Rousseau, Friedrich Nietzsche, Andre Gide, Paul Valery, Albert Camus gibi yazarları erken dönemde okuyan Derrida, Bergson ve Sartre etkisiyle felsefe çalışmalarına yönelmiştir. Bu yönelim sonrasında, sürekli felsefenin ve düşüncenin kıyılarında dolanacak, düşünce tarihi içinde geri alınması ya da yok sayılması olanaksız müdahaleler gerçekleştirecektir.
Yapısökümcülük denilen Derridacı yöntem, yani metnin derin yapılarını ayrıştırmayı hedefleyen yöntemsel yaklaşım edebiyat kuramı, dilbilim, felsefe, hukuk, sosyoloji, , mimarlık gibi disiplinler başta olmak üzere birçok alanda yeni açılımlar getirdi. Onun çalışmaları köktenci bir şekilde, Platon’dan günümüze çeşitli ve karşıt eğilimlerle gelmiş olan metafizik felsefenin sorgulanması ve böyle bir sorgulama ışığında örneğin Marx, Freud ya da Nietzsche gibi düşünürlerin yeniden değerlendirilmesi olanağını sağladı.
Postyapısalcılık
Derrida, Dil’i yeniden sorunsallaştırır. Dolayısıyla yapısalcılığı özellikle Saussure'ü ve Levi-Strauss'u da kendi sınırlılığı çerçevesinde sorunsallaştırır. Ona göre, dil, yapısalcıların sandığı ve gösterdiklerinden çok daha fazla oynak ve belirsiz bir şeydir. Anlam, karşıtlık içinde başka bir anlama gönderme yapmaksızın doğamaz ve anlamın sınırları Dil'in tarihselliği içerisinde sürekli yer değiştirir; çünkü göstergeler her zaman başka anlam bağlamlarından geçerler, başka anlamlara gelirler, asla kapatılamazlar. Bağlamdan bağlama değişen göstergeler zincirinde anlam, dolayısıyla durmadan değişen bir nitelik arz eder. Derrida bağımsız bir gösterilenler alanının olamayacağını ileri sürer. Burada iki önerme belirginleşir: Birincisi, bağımsız bir gösterilenler alanının olanaksızlığı ve ikincisi, hiçbir şekilde ya da herhangi bir şekilde bir gösterge dizgesinden kaçılamayacağı.
De la grammatologie 1967’de yayınlandı. O dönem yayınlanan, yazı üzerine diger iki ayrı çalışmasıyla birlikte bunlar Derrida'nın çizgisinde bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Bu metinler fenomenoloji (ve Edmund Husserl’i), dilbilimi (ve Ferdinand de Saussure’ü), psikanalizi (ve Jacques Lacan’ı), yapısalcılığı (ve Levi-Strauss’u) eleştiriye aldığı temel ve öncü çalışmalardır. Yapısalcılığı ve fenomenolojiyi, bir yapısalcının ve fenomenoloğun yapamayacağı şekilde kendi içinde mantıksal sonuçlarına götürerek dilin ve yapı'nın merkeziliğini sorunsallaştırdı. Buna bağlı olarak yapıların tarafsızlığı önermesini bu düzlemde geçersiz kıldı.
Yapısalcılık iç-ögelerinin ayrımı olarak yapıyı tanımlamakla geleneksel felsefedeki " merkez " anlayışını yerinden etmişti. Derrida, bu noktada yapıların merkeziliğine yönelik eleştirisiyle devreye girer ve yapısökümcülüğü oluşturarak yapısalcılığı yerinden eder. Yapısöküm, burada, ’un Türkçe karşılığı olarak kullanılmaktadır. Başka yerlerde bunun yapıbozum ya da yapıçözüm olarak karşılandığı da görülür.
Derrida’nın yapısalcı Dil anlayışına itirazı, kendisinin asıl temel sorgulama konusu olan mevcudiyet metafiziği (başka bazı çevirilerde "bulunuş metafiziği" olarak çevrilir) dediği geleneksel düşünce yapısına karşı itirazının temelini oluşturur. Mevcudiyet metafizigi, Platon’dan Husserl’e ve yapısalcılığa kadar uzanmaktadır ve sonuçta hepsi bağımsız bir mevcudiyet ya da varlık alanının olduğu varsayımından hareket ederler; oysa Derrida, göstergelerin ( ya da işaretlerin) işaret ettiği ve bu göstergelerden tamamen bağımsız bir alanın olanaksızlığını ileri sürer ve 'den bağımsız bir 'in mümkün olmadığını ortaya koyar.
Buna göre, anlama işaret eden işaretlerden ya da göstergelerden bağımsız bir anlam alanının olamayacağı gösterilmiş olunur, yani hiçbir koşula bağlı olmayan bir bulunuşun ya da mevcudiyetin söz konusu olamayacağı belirtilir. , dil bağlamında söz konusu olamaz. Çünkü " aşkın bir gösterilen yoktur ". Her gösteren, başka bir göstereni gösterir ve buradan elde edilecek olan yalnızca mevcudiyet değil anlama kaynaklık eden " "dir. Böylece "" sonsuz/ bitimsiz bir oyuna dönüşür.
Sesmerkezcilik ve Sözmerkezcilik
Derrida’nın sesmerkezcilik’i ve sözmerkezcilik’i reddedişi de tam bu noktaya ilişkindir. Bunların yapılarını sökerek Derrida, mevcudiyet metafiziğinin örtülerini kaldırır. , Tanrı, Akıl ya da Madde gibi merkezlerin başka nosyonlara dayanak olmaları söz konusu olamaz Derrida'ya göre. Çünkü "aşkın bir göstergenin yokluğu" söz konusudur. Dolayısıyla, yazı karşısında ses’e ve söz’e öncelik ve ayrıcalık verilmesi de anlamsızdır. Söz-yazı ayrımının kendisi bizzat, bu metafiziksel düşüncenin ürünüdür, yani belirli bir merkez üzerinde ikili karşıtlıklarla işleyen felsefe geleneğinin bir sonucudur. Her tür metafiziksel düşünce Derrida'ya göre ikili karşıtlıklarla taşınır. Madan Sarup bunları şöyle belirtir: gösteren /gösterilen, duyulur/ düşünülür, konuşma /yazı, söz/dil, artzamanlı/eşzamanlı, uzam/zaman, edilgenlik/etkenlik. Ayrıca bunlara daha ideolojik kullanımları olan ikilikleri de ekler: madde/tin, özne/nesne, yanlışlık/doğruluk, beden/ruh, temsil/mevcudiyet, görünüş/öz, içsel/dışsal gibi. Derrida, yapısalcıların bu ikilikleri fazla sorgulamadan kabul ettiklerini söyler. Bu karşıt terimlerin her biri ancak diğerinin var olmasıyla birlikte var olurlar. Derrida bunu anlamanın yöntemsel araçlarını geliştirir yapısökümcülüğü ile.
Söz-yazı ayrımı, metafiziğin en gizli ve güçlü argümanının kalbidir ve kabul edilemezdir; çünkü Derrida’ya göre, geleneksel düşüncede konuşmanın birincil konuma çıkarılmasının gerisinde "bulunuş metafiziği"nin temel mantığı yatmaktadır. Buna göre konuşmada, konuşan kişi ürettiği sözle eş-anlı bulunmakta yani sözüyle arasında zamansal ya da uzamsal bir uzaklık olmamaktadır. Bu doğrudanlık, konuşmada, dolayısıyla ses ve söz'de, konuşan kişinin ürettiği söz ve o söz aracılığıyla anlatmaya çalıştığı şey arasında bir örtüşme (özdeşlik) olduğunu varsayar. Başka bir deyişle, anlamın söz'de içkin olduğunu kabul edilir burada. Derrida bunun böyle olamayacağını gösterir. , söz’ün içinden belirlenebilecek bir şey değildir. Yazı için geçerli olan söz için de geçerlidir; her söz söyleyenin ve söylenenin yokluğunda söylenmiştir, dil’e gelen aşkın bir gösterilene asla işaret edemez.
Logos'un sökümü
Derrida yaptığı yapısökümcü okumalarla, klasik felsefenin, yani Derrida'ya göre mevcudiyet metafiziğinin bilinçdışı kaynaklarını ortaya koymaya çalışmış, metinin yapısındaki ikili karşıtlıkları sorunsallaştırmış ve böylece mevcut düşünüş yapısını sökmeyi denemiştir. Bir "merkez" ve "dışarısı" olduğu varsayımına karşı, Derrida'nin ünlü argümanı ve sav sözü şöyledir:
- Metnin dışında hiçbir şey yoktur.
Bu noktada, Derrida, nın çalışmasında Logos'a yönelik temelli itirazların geliştirildiği görülür. Batı felsefesi'nde hem söz hem de akıl anlamına gelir Logos. Derrida'nın eleştirisinin tam da bu hedeflere yöneldiği açıktır. Burada metafizik bir varlık görüşü gizlidir çünkü ve Derrida, bir yandan akıl'ın konumunu sorunsallastırarak bir yandan da söz-merkezcilik'in yapısını deşifre ederek, mevcudiyet metafiziğinin ardındaki temel dayanak olan Logos'un sökümünü gerçekleştirir. Bunun sonucunda özne'nin metafizik mevcudiyet fikrinin merkezindeki konumu sona edilir. Söz ve akıl sahibi özne artık metafizik mevcudiyetin merkezi dayanak noktası değildir.
Bazı yapıtları
- De la Grammatologie,1967
- La Dissemination (Yayılım),1972
- Marges de la philosophie (Felsefenin Kıyıları),1972
- La verite en peinture(Resim olarak gerçek), 1978
- La cartepostale(Kartpostal), 1980
- Psyche, inventions de l’autre (Psyche, Ötekinin icatları),1987
- Du Droit a la philosophie (Felsefe Hakkı Üzerine), 1990
- Apories(Açmazlar), 1996
- L’Autre cap (Öteki Hedef/Başka Baş),1991
İngilizcede yapıtları
- Of Grammatology, Çeviren: Gayatri Chakravorty Spivak, Katkıda Bulunan Gayatri Chakravorty Spivak: JHU Press, 1998, ISBN 0-8018-5830-5, 9780801858307, 360 sayfa
- The Gift of Death, Çeviren: David Wills, Katkıda Bulunan: David Wills: University of Chicago Press, 1996, ISBN 0-226-14306-6, 9780226143064, 124 sayfa 5 Kasım 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- On Cosmopolitanism and Forgiveness : Routledge, 2001, ISBN 0-415-22711-9, 9780415227117, 60 sayfa 21 Kasım 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Türkçede yapıtları
- Marx’ın Hayaletleri, (çev. A.Tümertekin, Ayrıntı yay.2001)
- Marx ve Mahdumları, (çev. A.Tümertekin, Ayrıntı yay., 2002)
- Şiir Nedir?, (çev. Ahmet Sarı, Abdullah Arslan, Babil yay.)
- Mahmuzlar/ Nietzsche’nin Üslupları, (çev. Mehmet Baştürk, Babil yay.)
- Öteki Hedef/ Başka Baş, (çev. M.Başaran, Bağlam yay. 2003)
- Bağışlama ve Kozmopolitizm, (çev. Ali Utku, Mukadder Erkan, Birey yay., 2005)
- Çile, (çev. Melih Başaran,Kabalcı yay.2008)
- İsim Hariç, (çev.Didem Eryar,Kabalcı yay.2008)
- Khora, (çev.Didem Eryar,Kabalcı yay.2008)
- Terör günlerinde felsefe (J. Habermas ve J. Derrida ile diyaloglar,çev.Emre Barca,YKY,2003)
- Edebiyat Edimleri (çev.Ali Utku, Mukadder Erkan,Otonom Yayıncılık,2010)
- Gramatoloji (çev.İsmet Birkan,BilgeSu Yayıncılık,2011)
- Nietzchelerin Şöleni (çev.Ali Utku, Mukadder Erkan,Otonom Yayıncılık,2008)
- Önemsizin Arkeolojisi: Condillac Okuması (çev.Ali Utku, Mukadder Erkan,Otonom Yayıncılık,2007)
- Yazı ve Fark (çev.P. Burcu Yalım, Metin Yayınları, 2020)
Kaynakça
- , Madan Sarup, çev:Abdülbaki Güçlü, Bilim ve Sanat yay.
- , Terry Eagleton, çev:Tuncay Birkan, Ayrıntı yay.
- Derrida, 1997 yılında Türkiye'ye gelmiştir. Katıldığı seminerlerdeki sunular sonradan kitaplaştırıldı. Bkz: , yay. haz. Ferda Keskin, Önay Sözer, Y.K.Y., İstanbul, 1998).
Dış bağlantılar
Vikisöz'de Jacques Derrida ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
- Derrida Üzerine Belgesel Video[]
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Jacques Derrida 15 Temmuz 1930 Cezayir 8 Ekim 2004 Paris Fransiz filozof ve yapisokumculuk olarak bilinen elestirel dusunce yonteminin kurucusudur Jacques DerridaTam adiJacques DerridaDogumu15 Temmuz 1930 1930 07 15 Olumu8 Ekim 2004 74 yasinda Cagi20 yuzyil felsefesiBolgesiBati felsefesiOkuluPostmodernizm yapisokum postyapisalci felsefeIlgi alanlariDil akil metafizik edebiyatOnemli fikirleriYapisokum mevcudiyet metafizigi karar verilemezlikEtkilendikleri Karl Marx Saussure Claude Levi Strauss Bergson Sartre Friedrich Nietzsche J J Rousseau Edmund Husserl Martin Heidegger WittgensteinEtkiledikleri Julia Kristeva Richard Rorty Ernesto LaclauYasami ve dusuncelerinin olusumuDerrida nin etkinligi yalnizca felsefeyle sinirli olmamisti Ozellikle 1960 lardan sonra yogunlasan siyasal konjonktur icinde irkcilik karsiti hareketlerde yer aldigi Fransa daki Cezayirli multecilerin haklarini destekledigi ve ayrica Soguk Savas donemi Cekoslovakya sinin muhalif hareketlerini destekledigi ve bu nedenden 1982 yilinda ayni ulkede tutuklanmis oldugu bilinmektedir Korfez Savasi sirasinda ise Alman filozof Jurgen Habermas la birlikte Frankfurter Allgemeine de kaleme aldiklari bir yazida dunya entelektuellerini ABD nin Irak a karsi giristigi saldiriya tavir almaya ve Avrupa nin dunyadaki yerini yeniden tanimlamaya giristigi bilinir Paris te Ecole Normale Superieure de ve Sorbonne Universitesi nde okudu 1970 lerden itibaren Paris ve ABD deki Johns Hopkins Yale Harvard Kaliforniya universitelerinde akademik kariyerini surdurdu Gelistirdigi yontem ve kavramlar edebiyat elestirisinden sosyolojiye kimlik sorunundan felsefeye butun dusunsel alanlarda etkisini gosterdi ve sarsici sonuclara yol acti Michel Foucault Gilles Deleuze ve Felix Guattari gibi unlu postyapisalci felsefenin ya da baska bir deyisle kurucu onculerinden biridir 1960 li yillardan itibaren genis bir entelektuel kesimin dikkatini cekmeye basladi ozellikle dusunce tarihine yonelttigi koktenci elestiriler ve yazmanin yazinin dogasiyla ilgili teorik onermeleri onemsendi J J Rousseau Friedrich Nietzsche Andre Gide Paul Valery Albert Camus gibi yazarlari erken donemde okuyan Derrida Bergson ve Sartre etkisiyle felsefe calismalarina yonelmistir Bu yonelim sonrasinda surekli felsefenin ve dusuncenin kiyilarinda dolanacak dusunce tarihi icinde geri alinmasi ya da yok sayilmasi olanaksiz mudahaleler gerceklestirecektir Yapisokumculuk denilen Derridaci yontem yani metnin derin yapilarini ayristirmayi hedefleyen yontemsel yaklasim edebiyat kurami dilbilim felsefe hukuk sosyoloji mimarlik gibi disiplinler basta olmak uzere bircok alanda yeni acilimlar getirdi Onun calismalari koktenci bir sekilde Platon dan gunumuze cesitli ve karsit egilimlerle gelmis olan metafizik felsefenin sorgulanmasi ve boyle bir sorgulama isiginda ornegin Marx Freud ya da Nietzsche gibi dusunurlerin yeniden degerlendirilmesi olanagini sagladi PostyapisalcilikDerrida Dil i yeniden sorunsallastirir Dolayisiyla yapisalciligi ozellikle Saussure u ve Levi Strauss u da kendi sinirliligi cercevesinde sorunsallastirir Ona gore dil yapisalcilarin sandigi ve gosterdiklerinden cok daha fazla oynak ve belirsiz bir seydir Anlam karsitlik icinde baska bir anlama gonderme yapmaksizin dogamaz ve anlamin sinirlari Dil in tarihselligi icerisinde surekli yer degistirir cunku gostergeler her zaman baska anlam baglamlarindan gecerler baska anlamlara gelirler asla kapatilamazlar Baglamdan baglama degisen gostergeler zincirinde anlam dolayisiyla durmadan degisen bir nitelik arz eder Derrida bagimsiz bir gosterilenler alaninin olamayacagini ileri surer Burada iki onerme belirginlesir Birincisi bagimsiz bir gosterilenler alaninin olanaksizligi ve ikincisi hicbir sekilde ya da herhangi bir sekilde bir gosterge dizgesinden kacilamayacagi De la grammatologie 1967 de yayinlandi O donem yayinlanan yazi uzerine diger iki ayri calismasiyla birlikte bunlar Derrida nin cizgisinde bir donum noktasi olarak kabul edilir Bu metinler fenomenoloji ve Edmund Husserl i dilbilimi ve Ferdinand de Saussure u psikanalizi ve Jacques Lacan i yapisalciligi ve Levi Strauss u elestiriye aldigi temel ve oncu calismalardir Yapisalciligi ve fenomenolojiyi bir yapisalcinin ve fenomenologun yapamayacagi sekilde kendi icinde mantiksal sonuclarina goturerek dilin ve yapi nin merkeziligini sorunsallastirdi Buna bagli olarak yapilarin tarafsizligi onermesini bu duzlemde gecersiz kildi Yapisalcilik ic ogelerinin ayrimi olarak yapiyi tanimlamakla geleneksel felsefedeki merkez anlayisini yerinden etmisti Derrida bu noktada yapilarin merkeziligine yonelik elestirisiyle devreye girer ve yapisokumculugu olusturarak yapisalciligi yerinden eder Yapisokum burada un Turkce karsiligi olarak kullanilmaktadir Baska yerlerde bunun yapibozum ya da yapicozum olarak karsilandigi da gorulur Derrida nin yapisalci Dil anlayisina itirazi kendisinin asil temel sorgulama konusu olan mevcudiyet metafizigi baska bazi cevirilerde bulunus metafizigi olarak cevrilir dedigi geleneksel dusunce yapisina karsi itirazinin temelini olusturur Mevcudiyet metafizigi Platon dan Husserl e ve yapisalciliga kadar uzanmaktadir ve sonucta hepsi bagimsiz bir mevcudiyet ya da varlik alaninin oldugu varsayimindan hareket ederler oysa Derrida gostergelerin ya da isaretlerin isaret ettigi ve bu gostergelerden tamamen bagimsiz bir alanin olanaksizligini ileri surer ve den bagimsiz bir in mumkun olmadigini ortaya koyar Buna gore anlama isaret eden isaretlerden ya da gostergelerden bagimsiz bir anlam alaninin olamayacagi gosterilmis olunur yani hicbir kosula bagli olmayan bir bulunusun ya da mevcudiyetin soz konusu olamayacagi belirtilir dil baglaminda soz konusu olamaz Cunku askin bir gosterilen yoktur Her gosteren baska bir gostereni gosterir ve buradan elde edilecek olan yalnizca mevcudiyet degil anlama kaynaklik eden dir Boylece sonsuz bitimsiz bir oyuna donusur Sesmerkezcilik ve SozmerkezcilikDerrida nin sesmerkezcilik i ve sozmerkezcilik i reddedisi de tam bu noktaya iliskindir Bunlarin yapilarini sokerek Derrida mevcudiyet metafiziginin ortulerini kaldirir Tanri Akil ya da Madde gibi merkezlerin baska nosyonlara dayanak olmalari soz konusu olamaz Derrida ya gore Cunku askin bir gostergenin yoklugu soz konusudur Dolayisiyla yazi karsisinda ses e ve soz e oncelik ve ayricalik verilmesi de anlamsizdir Soz yazi ayriminin kendisi bizzat bu metafiziksel dusuncenin urunudur yani belirli bir merkez uzerinde ikili karsitliklarla isleyen felsefe geleneginin bir sonucudur Her tur metafiziksel dusunce Derrida ya gore ikili karsitliklarla tasinir Madan Sarup bunlari soyle belirtir gosteren gosterilen duyulur dusunulur konusma yazi soz dil artzamanli eszamanli uzam zaman edilgenlik etkenlik Ayrica bunlara daha ideolojik kullanimlari olan ikilikleri de ekler madde tin ozne nesne yanlislik dogruluk beden ruh temsil mevcudiyet gorunus oz icsel dissal gibi Derrida yapisalcilarin bu ikilikleri fazla sorgulamadan kabul ettiklerini soyler Bu karsit terimlerin her biri ancak digerinin var olmasiyla birlikte var olurlar Derrida bunu anlamanin yontemsel araclarini gelistirir yapisokumculugu ile Soz yazi ayrimi metafizigin en gizli ve guclu argumaninin kalbidir ve kabul edilemezdir cunku Derrida ya gore geleneksel dusuncede konusmanin birincil konuma cikarilmasinin gerisinde bulunus metafizigi nin temel mantigi yatmaktadir Buna gore konusmada konusan kisi urettigi sozle es anli bulunmakta yani sozuyle arasinda zamansal ya da uzamsal bir uzaklik olmamaktadir Bu dogrudanlik konusmada dolayisiyla ses ve soz de konusan kisinin urettigi soz ve o soz araciligiyla anlatmaya calistigi sey arasinda bir ortusme ozdeslik oldugunu varsayar Baska bir deyisle anlamin soz de ickin oldugunu kabul edilir burada Derrida bunun boyle olamayacagini gosterir soz un icinden belirlenebilecek bir sey degildir Yazi icin gecerli olan soz icin de gecerlidir her soz soyleyenin ve soylenenin yoklugunda soylenmistir dil e gelen askin bir gosterilene asla isaret edemez Logos un sokumuDerrida yaptigi yapisokumcu okumalarla klasik felsefenin yani Derrida ya gore mevcudiyet metafiziginin bilincdisi kaynaklarini ortaya koymaya calismis metinin yapisindaki ikili karsitliklari sorunsallastirmis ve boylece mevcut dusunus yapisini sokmeyi denemistir Bir merkez ve disarisi oldugu varsayimina karsi Derrida nin unlu argumani ve sav sozu soyledir Metnin disinda hicbir sey yoktur Bu noktada Derrida nin calismasinda Logos a yonelik temelli itirazlarin gelistirildigi gorulur Bati felsefesi nde hem soz hem de akil anlamina gelir Logos Derrida nin elestirisinin tam da bu hedeflere yoneldigi aciktir Burada metafizik bir varlik gorusu gizlidir cunku ve Derrida bir yandan akil in konumunu sorunsallastirarak bir yandan da soz merkezcilik in yapisini desifre ederek mevcudiyet metafiziginin ardindaki temel dayanak olan Logos un sokumunu gerceklestirir Bunun sonucunda ozne nin metafizik mevcudiyet fikrinin merkezindeki konumu sona edilir Soz ve akil sahibi ozne artik metafizik mevcudiyetin merkezi dayanak noktasi degildir Bazi yapitlariDe la Grammatologie 1967 La Dissemination Yayilim 1972 Marges de la philosophie Felsefenin Kiyilari 1972 La verite en peinture Resim olarak gercek 1978 La cartepostale Kartpostal 1980 Psyche inventions de l autre Psyche Otekinin icatlari 1987 Du Droit a la philosophie Felsefe Hakki Uzerine 1990 Apories Acmazlar 1996 L Autre cap Oteki Hedef Baska Bas 1991Ingilizcede yapitlariOf Grammatology Ceviren Gayatri Chakravorty Spivak Katkida Bulunan Gayatri Chakravorty Spivak JHU Press 1998 ISBN 0 8018 5830 5 9780801858307 360 sayfa The Gift of Death Ceviren David Wills Katkida Bulunan David Wills University of Chicago Press 1996 ISBN 0 226 14306 6 9780226143064 124 sayfa 5 Kasim 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde On Cosmopolitanism and Forgiveness Routledge 2001 ISBN 0 415 22711 9 9780415227117 60 sayfa 21 Kasim 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Turkcede yapitlariMarx in Hayaletleri cev A Tumertekin Ayrinti yay 2001 Marx ve Mahdumlari cev A Tumertekin Ayrinti yay 2002 Siir Nedir cev Ahmet Sari Abdullah Arslan Babil yay Mahmuzlar Nietzsche nin Usluplari cev Mehmet Basturk Babil yay Oteki Hedef Baska Bas cev M Basaran Baglam yay 2003 Bagislama ve Kozmopolitizm cev Ali Utku Mukadder Erkan Birey yay 2005 Cile cev Melih Basaran Kabalci yay 2008 Isim Haric cev Didem Eryar Kabalci yay 2008 Khora cev Didem Eryar Kabalci yay 2008 Teror gunlerinde felsefe J Habermas ve J Derrida ile diyaloglar cev Emre Barca YKY 2003 Edebiyat Edimleri cev Ali Utku Mukadder Erkan Otonom Yayincilik 2010 Gramatoloji cev Ismet Birkan BilgeSu Yayincilik 2011 Nietzchelerin Soleni cev Ali Utku Mukadder Erkan Otonom Yayincilik 2008 Onemsizin Arkeolojisi Condillac Okumasi cev Ali Utku Mukadder Erkan Otonom Yayincilik 2007 Yazi ve Fark cev P Burcu Yalim Metin Yayinlari 2020 Kaynakca Madan Sarup cev Abdulbaki Guclu Bilim ve Sanat yay Terry Eagleton cev Tuncay Birkan Ayrinti yay Derrida 1997 yilinda Turkiye ye gelmistir Katildigi seminerlerdeki sunular sonradan kitaplastirildi Bkz yay haz Ferda Keskin Onay Sozer Y K Y Istanbul 1998 Dis baglantilarVikisoz de Jacques Derrida ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Derrida Uzerine Belgesel Video olu kirik baglanti