Ahmet Emin Yalman (14 Mayıs 1888, Selanik - 19 Aralık 1972, İstanbul) Türk liberal gazeteci ve yazar.
Ahmet Emin Yalman | |
---|---|
![]() | |
Doğum | 14 Mayıs 1888 Selanik, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 19 Aralık 1972 (84 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Ölüm sebebi | Kalp krizi |
Defin yeri | Feriköy Mezarlığı, İstanbul |
Vatandaşlık | Türkiye Cumhuriyeti |
Eğitim | İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi |
Meslek | Gazeteci, Yazar |
Evlilik | Rezzan Yalman (e. 1922; ö. 1972) |
İlk yılları
Babası Osman Tevfik Bey Selanik Askeri Rüştiyesinde Atatürk'ün yazı ve tarih hocasıydı. Kendisi de 1897'de aynı Askeri Rüştiyeye yazıldı. Diploma almasına iki ay kala Rüştiyeden 1899'da ayrılıp Selânik Alman Mektebine yazıldı. Daha sonra ailesiyle beraber İstanbul'a göç ederek öğrenimi 1903'ten itibaren İstanbul Alman Mektebinde devam etti.
Gazetecilik
1907 yılının Temmuz ayında Alman Mektebini bitirince Sabah gazetesinde İngilizce mütercimliğe başlayarak gazeteciliğe ilk adımını attı. Aynı yıl Bâb-ı Âli Tercüme Odası hülefalığına tayin edildi. 1908'de İstanbul Hukuk Fakültesine girdi. Meşrutiyetin ilk günlerinde kurulmuş olan Yeni Gazete'nin yazı heyetine katıldı.Yeni Gazete o sıralarda Kâmil Paşa'nın yayın organı olarak tanınmış olup hususi bir siyasi sütununda İngiliz, bazen de Avusturya menfaatlerine uygun yazılar çıkıyordu. Lakin Ahmet Emin Bey kendisini gazetenin memleket menfaatlerinin ölçüleriyle çalışan diğer cephesine mensup görüyordu. Gazeteye tercüme işleri için girdiği halde aradan bir yıl geçmeden her gün baş yazıyı, ayrıca da haftada birkaç kez Yeni Gazete imzalı ikinci makaleyi yazmaya başladı.
Bu arada Bâb-ı Âli Tercüme Kalemindeki vazifesini de bırakmamıştı. Ayan Reisi Said Paşa birtakım tercümeler yapmak üzere Bâb-ı Âli Tercüme Kaleminden İngilizce bilen bir genç isteyince oraya gönderildi. Aynı zamanda Viyana'da çıkan Neue Freie Presse gazetesinin yardımcı muhabiriydi. Haftalık Servet-i Fünun dergisine de tercümeler yapıyordu. Berlin'de çıkan Vossische Zeitung'a da ara sıra yazılar gönderiyordu. İttihat ve Terakki Kadıköy Kulübüne de üye oldu.
ABD'de eğitim


Yüz seksen kişinin katıldığı bir imtihandan geçerek ABD'ye ilk defa olarak gidecek Türk öğrenci grubuna dahil olup Şubat 1911'de New York'taki Columbia Üniversitesinin Siyasi İlimler Fakültesi sosyoloji ana dalında okumaya başladı. Türk basının tarihi, gelişme tarzı, hal ve şartları hakkında teziyle 1912 yaz sömestri sonunda yüksek lisans diplomasını aldı. Aynı yıl açılan Columbia Üniversitesi Pulitzer Gazetecilik Mektebinde staj görenlerin ilk doktora adaylarında biri oldu. Burada The Development of Modern Turkey as Measured by Its Press (Modern Türkiye'nin Gelişmesinin Basınıyla Ölçülmesi) başlıklı tezini 1914'te bitirip sosyoloji ve tarih doktorası bitirdi. Doktora tezi Columbia Üniversitesi Siyasi İlimler Fakültesinin yayınları arasında kitap olarak yayımlandı.
Öğrenciyken ABD'de çıkan Almanca Staatszaitung haftalık gazetesi için Türkiye'ye dair yazılar da yazıyordu. Ayrıca Alman Basın Kulübüne ve diğer Alman cemiyetlerine üye olmuş, ABD'deki Alman cemiyetine karışmıştı.Yeni Gazete'ye ve İkdam'a ise haftada bir "Amerika Mektupları" başlığı altında yazılar gönderiyordu. Balkan Harbi başlayınca ABD'deki birçok gazete sütunlarını Ahmet Emin Bey'e açtı. ABD'den New York Evening Post gazetesinin Türkiye muhabiri görevini üstlenerek ayrıldı.
Harp muhabiri
1914 Ağustos ayında İstanbul'a döndüğünde Darülfünunda felsefe tarihi muallim muavinliğine tayin edildi. Ziya Gökalp'in sosyoloji asistanlığının yanı sıra Mülkiye Mektebinde Hasan Saka'nın istatistik asistanlığını da yaptı. Ayrıca Tanin gazetesinin yazı işleri müdürlüğünü de yapıyordu. Almanya hükûmetinin Alman cephelerine bir Türk harp muhabiri gönderilmesinde ısrar etmesinden dolayı, Enver Paşanın kararıyla 1915 baharında Almanya'ya tek Türk harp muhabiri olarak gidip bütün batı ve doğu cephelerini dolaşmaya ve harbin bütün safhalarını görmeye imkan buldu.
Vakit gazetesi
Beş ay süren harp muhabirliğini bitirip İstanbul'a dönünce, Darülfünunun istatistik kürsüsüne sahip olmakla beraber Mülkiye'de istatistik profesörlüğüne geçti. Aynı zamanda esaslı maarif reformu için Almanya'dan getirilen ve "Has Müşavir" unvanını taşıyan Prof. Schmidt'in yanında tercüman olarak görevlendirildi. 1916 yazında tekrar harp muhabiri olarak Almanlara ve Avusturyalılara yardım etmek üzere Galiçya'ya gönderilen Türk kolordusuna katıldı. Galiçya'dan döndüğü zaman Sabah gazetesinin başına geçme teklifini kabul etti. 1916-1920 yılları arasında Mekteb-i Mülkiyede ders verdi. 1917 yılında Gördesli Mehmet Asım ile birlikte Vakit gazetesinin imtiyaz sahipliğini devralıp gazetelerinin ilk sayısını 22 Ekim 1917'de çıkardılar.Vakit, İttihat ve Terakki idaresiyle tek başına mücadele eden bir gazete oldu.
Bu arada Almanya'nın Gotha şehrinde bulunan Perthes Basımevinin siparişi üzerine Almanca Die Türkei (Türkiye) kitabını yazdı. Almanya'nın Volkssische Zeitung gazetesinde de yazıları çıkıyordu. Osmanlı Matbuat Cemiyetinin umumi katipliğine de seçildi. Sadrazam İzzet Paşa ve kabinesine yakın ilgi duydu.Mondros Mütarekesi ardından ABD ile iş birliği fikrini ortaya atması üzerine şiddetli telkinler ve itirazlar ile karşı karşıya kaldı. 1919 Mart ayında tevkif edildi. 17 Nisan'da üç ay Kütahya'ya sürgüne gönderildi. Bu dönemde Prens Sabahaddin ile sıkı bir dostluk kurdu. Veliahd Abdülmecid Efendi ile ve ikinci Veliaht Selim Efendi ile de aynı derecede sıkı bir temas halinde idi. İstanbul'un işgal edilmesi ve İngilizler tarafından aranması üzerine teslim olup 26 Mart 1920 tarihinde Malta'ya bir buçuk yıl sürgün edildi.
Kasım 1921'de sürgünden dönüp İstanbul'da iki üç günden fazla durmadan Ankara'ya gitti. Ankara'da TBMM hükûmeti tarafından teklif edilen Matbuat Umum Müdürlüğü vazifesini reddederek serbest bir gazeteci olarak Milli Mücadelenin halini İstanbul'a aksettirmeyi tercih etti. Atatürk ile ve milli hükûmetin diğer önde gelen simalarıyla görüşmeler yapıp cepheleri dolaştıktan sonra İstanbul'a döndü.
Vatan gazetesi
Saltanatın kaldırılmasından yaklaşık üç ay sonra Halk Fırkasının kurulmasına karşı çıktı, tenkitler yazdı.Vakit'in çok başarılı bir iş çıkararak öncü ve akıncı rol oynamasına rağmen, ortağı Mehmet Asım'ın kardeşi Hakkı Tarık Bey'le gazete işlerinde bazı ihtilaflar yaşanması üzerine ve gazetenin yazı işleri müdürü 'in gazetenin siyasi yazarı Ahmed Şükrü ile beraber Vakit'ten ayrılmaları dolaylarında Ahmet Emin hissesini 12.000 liraya Mehmet Asım'a satarak 26 Mart 1923'te Vatan gazetesini çıkardı. Aynı yıl Türkiye'nin ilk İş Aracılığı Merkezini Vatan matbaasında kurdu.
1923 seçimlerinde İstanbul'dan aday olmasına karar verildi fakat adayları kesinleştirme aşamasında, Yakup Kadri ve Falih Rıfkı'nın güceneceği düşünülerek İstanbul Vilayet Meclisine girmesi kararlaştırıldı.Rauf Bey ile Dr. Adnan Bey'in Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kuruluşuna iştirak etme teklifini reddetti fakat yazılarıyla ve gazetesiyle fırkayı destekledi. Halk Partisinin kurulmasını ve Mustafa Kemal Paşa'nın bu partinin başında bulunmasını tenkit etmesi ve Terakkiperver Fırkayı desteklemesi nedeniyle Vatan gazetesi o dönemde Atatürk'ün çevresinde bulunanların tepkilerine maruz kaldı.
13 Şubat 1925'te çıkan Şeyh Said İsyanı sonrasında İsmet Paşa (İnönü) önderliğinde kurulan yeni hükûmet Takrir-i Sükun kanununu çıkarmıştı. Takrir-i Sükun kanunuyla kurulan İstiklal Mahkemesi tarafından birçok İstanbul gazetesinin "hükümetin manevi nüfuzunu yıpratarak isyana imkan hazırlamak" isnadıyla 11 Temmuz 1925'te kapatılması sonucu Vatan gazetesi beş aydan fazla bir müddet tek müstakil gazete kaldı. Bunun sonucunda gazetenin satışı bir anda yedi binden on beş bin gibi o zaman için çok yüksek sayılan bir rakama ulaştı ve ilanlar da ona göre arttı. Fakat hükûmetin Terakkiperver Fırkasını kapatmasına gerekçe oluşturabilecek bir yazı yayınlanmaması için Ankara'da Vatan gazetesini destekleyenler gazeteden el çektiler. Bazı tevkife uğramış gazetecilerin Vatan'ın "istisna yollu muamele görmesinden" şikâyetçi olmaları ile bir İstiklal Mahkemesi üyesinin Ahmet Emin'e düşmanlığı bir araya gelince, 12 Ağustos 1925'te Vatan gazetesi mahkeme tarafından süresiz kapatılıp Ahmet Emin ile Ahmet Şükrü tutuklu olarak o zaman Elazığ'da bulunan İstiklal Mahkemesine sevk edildi. Mahkemenin verdiği beraat hükmüne rağmen, gazetenin açılmasına izin verilmedi.
Ticaret yılları
Gazetesinin kapatılması üzerine Ahmet Emin geçim imkanı için türlü işler denedi. Vatan gazetesinin taksim edilen sermayesinden on beş bin liralık payının büyük bir bölümünü borsa işlemlerinde kaybetti. Marie Stoeps'un Married Love romanını İzdivaçta Aşk başlığı ile takma bir isim altında tercüme etti. Bir ara , Ahmet Şükrü ve ile birlikte bir resimli haftalık dergi çıkardı. Bu dergi için iki ciltlik bir Alman macera eserini Selim Bey'in Amerika Hatıraları adıyla adapte etti. ABD'deki tarih profesörünün teklifi ile Carnegie Barış Vakfı tarafından neşredilecek serinin Türkiye hakkındaki cildini Turkey in the World War (Cihan Harbinde Türkiye) başlığı ile yazdı.
ABD Sefareti Ticaret Ataşesi Julien E. Guillespie vasıtasıyla Goodyear lastikleri, Dodge otomobilleri, Caterpillar traktörleri, Sullivan kompresörleri, Harnischfeger ekskavatörleri mümessilliğini alarak ticaretle meşgul oldu. 1929'da Amerikalı Curtiss-Wright uçak üretim şirketinin mümessilliğini yaparak Türk Hava Kuvvetleri için uçak satın alınmasına aracılık yaptı. Bu dönemde gazetecilikten ve siyasetten kendisini tamamen uzak tuttu. Yunus Nadi'nin Cumhuriyet gazetesinin yazı heyetine katılması ve Fethi Bey'in Serbest Fırkasının yayın organı olarak gazetenin başına geçmesi, partinin adayı olarak meclise girmesi yönündeki teklifleri reddetti.
Tan gazetesi
1936 yılında Atatürk tarafından affı ve gazeteciliğe geri dönmesine izin verilmesi üzerine Kaynak adlı bir haftalık gazete çıkardı. Fakat haftalık gazete tutmadı. Zekeriya Sertel ve Halil Lütfü Dördüncü ile birlikte Tan gazetesini İş Bankasından satın alarak 1 Ağustos 1936'dan çıkarmaya başladılar. Atatürk Tan gazetesi tesislerinin Ahmet Emin Yalman'ın eline geçmesini, böylece gazetecilikten uzak geçirdiği yılları için bir teselli olmasını istemiş, ona göre emirler vermişti.
Siyasi program bakımından Tan'ın sevk ve idaresi tamamıyla Yalman'ın elindeydi. O sırada başında Falih Rıfkı Atay bulunan Balkan Basın Birliğinin umumi katipliğine de seçildi. 1937'de İstanbul'un çok nüfuzlu valisi ve belediye başkanı Mühittin Üstündağ'la tartışmalara girdi. Üstündağ'a karşı açtığı dava Üstündağ'ın yargılanmasına ve İstanbul'dan ayrılmasına neden oldu. Atatürk ölüm döşeğinde yatarken, 17 Ağustos 1938'de Atatürk'ün sıhhati hakkında milleti aydınlatmak zorunda olduklarını iktidar sahiplerine bir başyazıda hatırlatması üzerine, Tan gazetesinin üç ay için kapanması için başbakan Celal Bayar tarafından emir verildi. Zekeriya Sertel ile Halil Lütfü Dördüncü'nün Yalman'ın söz konusu yazıyı onlara haber bile vermeden, gizlice gazeteye koydurduğunu iddia etmeleri nedeniyle Tan'dan küskün olarak ayrıldı.
Tan'dan ayrılmasından sonra iktidardan tepkiler karşısında kalınca Yalova kaplıcalarına çekildi. Orada birkaç haftada Gerçekleşen Rüya kitabını yazdı. Başbakan Celal Bayar daha sonra Yalman'ın gönlünü almak ve acı muamelesini unutturmak için, New York fuarındaki Türkiye pavyonunu idare edecek komisyonun üyeliği ve yayın müdürlüğünü teklif etti. Pavyonun düzenlenmesi görevi ise Abidin Dino'ya verilmiş, o da Fikret Mualla'ya 40 kadar suluboya İstanbul manzarası çizdirmiş fakat askerliğini yapmadığından kendisi fuara gidememişti.
İkinci Vatan
1939 yılı sonuna doğru New York fuarındaki Türkiye pavyonunun işlerini bitirerek İstanbul'a döndü. Birçok akraba, dost ve tanıdıktan sermaye olarak elli bin lira toplayıp bir limited şirket kurarak 19 Ağustos 1940'ta tekrar Vatan gazetesini çıkarmaya başladı. Gazetenin tefrika sütunu için de M. H. Zal takma adı altında İkinci Geliş başlıklı bir roman bile hazırladı.
Fakat Vatan tutmadı. II. Dünya Savaşında Batı dünyasının tarafını tutuyordu. Halbuki o sıralarda Türkiye'nin meyli Almanya'dan yanaydı. Memlekette canlı bir isyan hissi, bir demokrasi hasreti bulunmamasından dolayı, gazetenin sık sık hükûmetin hoşuna gitmeyecek tenkit yazıları yayınlaması hem halk tarafından ilgisiz kalıyordu, hem de hükûmet tarafından gazete üç gün, on gün gibi kapatma cezalarına uğruyordu.
21 Ekim-4 Aralık 1941 arasında "Berraklığa Doğru" başlığı altında bir dizide laikliğin sayesinde aydın bir din anlayışının ortaya çıkmaması, dinin kara kuvvetlerin elinde bulunması hususunu ileri sürmesi Vatan'ın o zamana kadar görülmemiş 45 günlük bir kapatma cezasına uğramasına neden oldu. Nisan 1943'te "CHP Kongresine Açık Rapor" başlığı ile bürokratizmi eleştiren yazısı üzere "devlet kanunlarını" tezyif isnadıyla ceza mahkemesi tarafından üç gün hapsedilmesine ve 30 lira ağır para ödemesine karar verildi fakat temyiz mahkemesi kararı bozarak beraat hükmünü verdi.
1942 yılının 21 Ağustos ile 7 Aralık tarihleri arasında ABD, Britanya ve Kanada'dan davetlerle Hüseyin Cahit Yalçın, Abidin Daver, Ahmet Şükrü ve Zekeriya Sertel ile beraber bir gazeteci heyeti olarak Mısır'dan, Sudan'dan, Afrika memleketlerinden, Portekiz'den, ABD ve Kanada'dan dönüşte Haiti ve İngiliz Guyanası'ndan, Brezilya'dan, Asansiyon Adası'ndan, Akra'dan geçmek üzere yapılan bir seyahate katıldı. Vatan'ın Hitler'le alay etmekten dolayı 60 gün süreyle kapatıldığı dönemde gazetede çalışanların maaşlarını ödemek için, seyahatine ait intibahlarını iki günde bir yazmak ve o zaman gazetelerin satış fiyatı olan 5 kuruşa satış ağı vasıtasıyla memleket ölçüsünde satma yoluna başvurdu. Bu yazılar daha sonra Havalarda Elli Bin Kilometre adlı bir kitap halinde yayınlanmıştır.
25-27 Eylül 1944 arasında üç yazıda Varlık Vergisini "Nazilik ve faşizme doğru kapıyı açan" şeklinde tanımlamaktan dolayı Vatan gazetesinin süresiz kapatılmasına karar verildi. Aynı zamanda bu yazılardan dolayı Ulus gazetesinin şiddetli hücumuna maruz kaldı. 1 Ekim 1944'ten 22 Mart 1945 tarihine kadar kapalı kalacak gazetede çalışanların maaşını ödemek için, bundan evvelki uzun tatilde yaptığı gibi, Britanya'ya gitmeye, Dünyadan Haberler başlığıyla hazırlayacağı bir kitabı gazete satış ağı vasıtasıyla satmaya karar verdi. Britanya'da iken Times gibi gazetelere mektuplar yazmanın yanı sıra, New Chronicles gazetesine, Observer ve Sunday Times ile diğer pazar gazetelerine devamlı yazılar veriyordu.
Türkiye'ye döndükten az bir müddet sonra Dış İşleri Bakanı Hasan Saka başkanlığı altında Birleşmiş Milletlerin kuruluş törenine iştirak etmek üzere San Francisco'ya giden heyete katıldı. San Francisco'da bulunurken Ermeni meselesinin iç yüzünü aydınlatmak üzere yazdığı iki makalesi San Francisco Chronicle gazetesinde çıktı.
Demokrat Parti kuruluş süreci
San Francisco'dan döndüğü zaman Dörtlü Takrir Meclise verilmiş, tenkit, istidat ve ihtiyaçların karşısında bir Müstakil Grup kurmak suretiyle CHP içinde isyan bayrağını çekenler zuhur etmişti. Ahmet Emin Yalman bu yeni muhite derhal kaynaşarak sekiz gün süren bir yazı dizisiyle Vatan gazetesinde çok partili hayata geçişten yana bayrak açtı. Gazetede Falih Rıfkı Akay, Fuat Köprülü, Rauf Orbay gibi ünlü isimlerin DP'yi destekleyici yazılarının yanı sıra liberal ruhlu gördüğü Mehmet Ali Aybar gibi sosyalistlerin yazılarına yer verdi. Vatan gazetesini bu hareketin baş destekçisi haline getirip Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan'la beraber Demokrat Partinin programının hazırlanmasına katkılarda bulundu. Nisan 1947'de (DP'nin 1950'de temsilci göndereceği) Liberal Enternasyonal'ın idare heyetine seçildi ve Türkiye'de kurdu.
Nâzım'a özgürlük kampanyası
1943 yılı başlarında Kurtuluş Savaşı Destanı adlı eserini gazetesinde yayımlamak istediğini bildirmiş fakat bu arzusunu gerçekleştirememiş olan Ahmet Emin Yalman, bir liberal olarak, komünist şair Nâzım Hikmet’in hapiste bu kadar uzun süre yatmasını haksız buluyordu. Sonunda onu cezaevinde ziyaret ederek gazetesinde Nâzım'a özgürlük kampanyası başlattı. 19 Ağustos 1949 tarihinde Vatan gazetesinde yer alan Fikret ve Nâzım Hikmet başlıklı yazısında Ahmet Emin Yalman şöyle diyordu:
Son nesillerin yetiştirdiği en büyük Türk şairlerinden, Türk diline en iyi tasarruf edebilen pek mahdut insanlardan biri, uzun yıllardır adli bakımdan da, milli bakımdan da haksız olarak zindanlarda süründürülüyor. Bu hali günün birinde tarih, bütün bir devir için leke diye kabul edecektir. Nâzım Hikmet'in uğradığı haksızlığın mesuliyeti, yalnız mahkûmiyet kararını veren iki askeri mahkemeye, yalnız tek parti devrinde bunun emrini verenlere, yalnız elindeki dosyalarda haksızlığın bütün delilleri bulunduğu halde hareketsiz duran adliyemize, yalnız münevver nesle düşmüyor. Yirmi milyon Türkten her birinin bu mesuliyette hissesi vardır.
Ben bu mesuliyetin yirmi milyonda biri derecesinde bir payı bile taşımaya devam etmeye razı değilim. Haksızlığa karşı sesimi yükseltiyorum ve bunun artık akisler bulacağını da umuyorum. ...
Umumî efkârın da bu dâvayı kendine mal edeceğini ve yirmi milyon Türkün büyük bir Türk şairinin tamamiyle haksız yere hapis ve eza görmesinden ileri gelen ağır bir mesuliyet hissesini sırtında taşımaya razı olmayacağını kuvvetle umuyoruz.
Yalman bunu izleyen başyazılarında sık sık Nâzım’dan bahsediyor, ayrıca bu konudaki gelişmelerle ilgili haberlerin yanı sıra hukukçuların, yazarların, politikacıların yazılarına da yer veriyordu. Bunların başında, Nâzım’ın avukatlığını üstlenen ve "Anayasamız, her Türkün hür doğup hür yaşadığını ilan eylemiştir. Ben de Nâzım Hikmet ismindeki Türk vatandaşının hür olduğunu, fakat hiçbir suç işlemediği halde, tabii hakkı olan hürriyetinden mahrum edilmiş bulunduğunu ve dolayısiyle asrımızın en büyük adli hatasına kurban gittiğini, gene Anayasamızın gölgesine sığınarak ispat ettim." diyen (daha sonra Adnan Menderes'in de avukatlığını yapmış) eski Demokrat Parti milletvekili, avukat yer alıyordu.
Böylece, önce ülke içinde, sonra da uluslararası planda çığ gibi büyüyen bu kampanya sonucunda, Nâzım Hikmet'in 12 yıllık aralıksız hapis hayatının ardından 14 Temmuz 1950'de çıkan aftan yararlanarak 15 Temmuz'da özgürlüğüne kavuşmasına öncülük etmiş oldu.
1950'li yıllar
Ahmet Emin Yalman 1952 yılında bir suikast girişimine hedef oldu. Malatya'yı ziyaret etmekteyken henüz bir lise öğrencisi olan Hüseyin Üzmez tarafından ateş edilerek ağır yaralandı. Malatya Hadisesi olarak bilinen bu suikast girişiminden sonra teslim olan Hüseyin Üzmez 20 yıl hapse mahkûm edildi.
Ahmet Emin Yalman Demokrat Partiyi ilk başlarda var gücüyle desteklemekle beraber iktidar olmasından itibaren onu eleştiren yazılar yazdı. Hatta 1950'lerin başlarındaki eleştirel destek konumundan 1954 seçimlerinden sonra muhalif olarak tanımlanabilecek bir konuma geçti. Bunda 1955 yılındaki 6-7 Eylül Olayları bir dönemeç oldu ve kendisi tarafından şöyle ifade edildi:
Türkiye'nin siyasi dramını tarafsız bir gözle inceleyenler için 6-7 Eylül Olayları, Demokrat Parti'nin halk tarafından iyi niyetlerle kendisine verilen büyük emanetin hakkını ödeyememesinin ve başaşağıya yuvarlanmasının başlangıcıdır.
İktidarla arasının giderek açılması sonunda hapisle noktalandı. 1958 sonbaharında ise Amerikalı gazeteci Eugen Pulliam başbakan Menderes ile mülakat randevusu alarak gelmesine rağmen haftalarca bekleyip eli boş dönmek zorunda kalınca Menderes hükümetinin insan haklarına ve basın özgürlüğüne aykırı politikalar izlediği şeklinde çok sert eleştiriler kaleme aldı. Bunları Türkçeye çevirtip kendi gazetesine taşıması iktidarın hışmını çekti ve hakkında dava açıldı. Yalman 15 Temmuz 1959'da 15 ay 16 gün hapse mahkûm oldu. Fakat hapiste 4 gün kaldıktan sonra 6 aylık sağlık raporu alarak çıktı ve ardından 27 Mayıs Darbesi olunca tekrar hapse girmekten kurtuldu.
1960'lı yıllar

27 Mayıs Darbesinin ardından yazdığı köşe yazısına "Allah'ın Bugünü de Varmış!" başlığını seçen ve bu sözü Yunan işgalinden kurtulan Egelilerin söylediklerini belirterek "1908'deki hürriyet bayramının zinde havasını yeniden teneffüs ettim" dedi. Daha sonra da ABD'deki Kaliforniya ve Georgia üniversitelerinden Great Courage Award (Büyük Cesaret) ödülü aldı.
27 Mayıs sonrasın Vatan'ın tirajı azaldı. 1961'de bir süre gazetesini çıkarmayı denedi. Fakat yeterince okuyucu bulamayınca bir yıl sonra bu gazeteyi de kapattı. 1961'den sonra çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmakla yetindi.
1967 yılında devlet kültür ödülünü aldı. Yaşamının son yıllarında hatıralarını dört ciltlik bir kitapta toplayarak Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim adıyla yayınladı.
19 Aralık 1972 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu İstanbul'da öldü. Cenazesi 20 Aralık 1972 tarihinde Teşvikiye Camiinde kılınan öğle namazının ardından Feriköy Mezarlığında toprağa verildi.
Özel hayatı

Çamlıca Lisesi mezunu ve bir müddet Güzel Sanatlar Akademisinde okumuş, yazıları Dergah dergisinde ve Akşam gazetesinde "Rezzan Arif" adıyla çıkan, Deniz Yarbayı Dr. Arif Bey'in kızı Rezzan Hanım ile Ahmet Emin Yalman 20 Mart 1922'de nişanlandılar, 14 Eylül 1922'de evlendiler. 25 Eylül 1925'te Ahmet Emin ve Rezzan Yalman çiftinin oğlu Tunç Yalman doğdu.
Kitapları
- The Development of Modern Turkey as Measured by Its Press (Doktora tezi - İngilizce: 1914)
- Die Türkei (Almanca: 1918)
- Mariya Tarnavoskaya (Annie Vivanti'nin romanı, İtalyancadan tercüme: 1920)
- İzdivaçta Aşk (Marie Stoeps'un Married Love başlıklı romanı, İngilizceden takma adla tercüme: 1925)
- Turkey in the World War (İngilizce: 1930)
- Gerçekleşen Rüya (1938)
- İkinci Geliş (M. H. Zal takma adı altında: 1940)
- Havalarda Elli Bin Kilometre (1943)
- Yarının Türkiyesine Seyahat (1944)
- San Fransisko'da Neler Gördüm
- Naziliğin İçyüzü (1943)
- Berraklığa Doğru (gazetede dizi olarak: 1941, kitap olarak: 1957)
- Turkey in My Time (1956)
- Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim (1970-1971, 4 cilt).
Kaynakça
- Yalman, Ahmet Emin (1997). Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim (2 bas.). İstanbul: Pera Turizm ve Ticaret A.Ş.
- ^ Yalman 1997, ss. 1267-1268.
- ^ Yalman 1997, ss. 10-11.
- ^ Yalman 1997, s. 23.
- ^ Yalman 1997, s. 31.
- ^ Yalman 1997, s. 40.
- ^ Yalman 1997, s. 57.
- ^ Yalman 1997, s. 64.
- ^ a b c Yalman 1997, ss. 73-76.
- ^ Yalman 1997, s. 101.
- ^ Yalman 1997, ss. 128-137.
- ^ a b Yalman 1997, s. 169.
- ^ Yalman 1997, ss. 177-179.
- ^ Yalman 1997, s. 234.
- ^ Yalman 1997, s. 154.
- ^ Yalman 1997, s. 183.
- ^ Yalman 1997, s. 235.
- ^ Yalman 1997, ss. 248-250.
- ^ Yalman 1997, ss. 261-263.
- ^ Yalman 1997, ss. 305-310.
- ^ Yalman 1997, ss. 353-355.
- ^ Yalman 1997, s. 378.
- ^ Yalman 1997, ss. 365-366.
- ^ Yalman 1997, s. 377.
- ^ Yalman 1997, ss. 391-393.
- ^ Yalman 1997, ss. 411-423.
- ^ Yalman 1997, s. 471.
- ^ Yalman 1997, ss. 471-497.
- ^ Yalman 1997, ss. 688-763.
- ^ Yalman 1997, s. 820.
- ^ Yalman 1997, ss. 834-835.
- ^ Yalman 1997, s. 861.
- ^ Yalman 1997, s. 859.
- ^ Yalman 1997, ss. 876-897.
- ^ Yalman 1997, ss. 999-1003.
- ^ Yalman 1997, s. 1022.
- ^ Yalman 1997, ss. 1024-1026.
- ^ Yalman 1997, ss. 1032-1036.
- ^ Yalman 1997, ss. 1050-1051.
- ^ Yalman 1997, s. 1062.
- ^ Yalman 1997, ss. 1064-1066.
- ^ Yalman 1997, ss. 1072-1075.
- ^ Yalman 1997, ss. 1081-1086.
- ^ Yalman 1997, s. 1087.
- ^ Rasih Nuri İleri (1 Ocak 1994). "Abidin Dino - Bir Kronoloji Değerlendirmesi" (PDF). Toplumsal Tarih dergisi, 1. Tarih Vakfı. s. 11. Erişim tarihi: 22 Aralık 2021.[]
- ^ Yalman 1997, ss. 1112-1113.
- ^ Yalman 1997, s. 1115-1116.
- ^ Yalman 1997, ss. 1120.
- ^ Yalman 1997, ss. 1122-1124.
- ^ Yalman 1997, ss. 1143-1144.
- ^ Yalman 1997, ss. 1243-1244.
- ^ Yalman 1997, ss. 1164-1266.
- ^ Yalman 1997, ss. 1258-1260.
- ^ Yalman 1997, s. 1282.
- ^ Yalman 1997, s. 1267.
- ^ Yalman 1997, s. 1295.
- ^ Yalman 1997, s. 1306.
- ^ Yalman 1997, ss. 1320-1321.
- ^ Yalman 1997, s. 1400.
- ^ Yalman, Ahmet Emin (19 Ağustos 1949). "Fikret ve Nâzım Hikmet" (PDF). Vatan gazetesi. Erişim tarihi: 17 Aralık 2021.[]
- ^ Fuat, Memet (2006). Nâzım Hikmet Yaşamı, Ruhsal Yapısı, Davaları, Tartışmaları, Dünya görüşü, Şiirinin Gelişmeleri (5 bas.). Adam Yayınları. s. 486.
- ^ a b Kalkan, Buğra (2018). Ahmet Emin Yalman: Entelektüel Bir Biyografi. Liberte Yayınları. s. 151-53.
- ^ http://gazetearsivi.milliyet.com.tr/Arsiv/1972/12/20 16 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Milliyet Gazetesi haber arşivi
- ^ http://gazetearsivi.milliyet.com.tr/Arsiv/1972/12/21 16 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Milliyet Gazetesi haber arşivi
- ^ a b "Ahmet Emin Yalman" (PDF). Marmara Üniversitesi Taha Toros Arşivi. 17 Aralık 2021 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 17 Aralık 2021.
- ^ Yalman 1997, ss. 770-771.
- ^ Yalman 1997, s. 788.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Ahmet Emin Yalman 14 Mayis 1888 Selanik 19 Aralik 1972 Istanbul Turk liberal gazeteci ve yazar Ahmet Emin YalmanDogum14 Mayis 1888 Selanik Osmanli ImparatorluguOlum19 Aralik 1972 84 yasinda Istanbul TurkiyeOlum sebebiKalp kriziDefin yeriFerikoy Mezarligi IstanbulVatandaslikTurkiye CumhuriyetiEgitimIstanbul Universitesi Hukuk FakultesiMeslekGazeteci YazarEvlilikRezzan Yalman e 1922 o 1972 Ilk yillariBabasi Osman Tevfik Bey Selanik Askeri Rustiyesinde Ataturk un yazi ve tarih hocasiydi Kendisi de 1897 de ayni Askeri Rustiyeye yazildi Diploma almasina iki ay kala Rustiyeden 1899 da ayrilip Selanik Alman Mektebine yazildi Daha sonra ailesiyle beraber Istanbul a goc ederek ogrenimi 1903 ten itibaren Istanbul Alman Mektebinde devam etti Gazetecilik1907 yilinin Temmuz ayinda Alman Mektebini bitirince Sabah gazetesinde Ingilizce mutercimlige baslayarak gazetecilige ilk adimini atti Ayni yil Bab i Ali Tercume Odasi hulefaligina tayin edildi 1908 de Istanbul Hukuk Fakultesine girdi Mesrutiyetin ilk gunlerinde kurulmus olan Yeni Gazete nin yazi heyetine katildi Yeni Gazete o siralarda Kamil Pasa nin yayin organi olarak taninmis olup hususi bir siyasi sutununda Ingiliz bazen de Avusturya menfaatlerine uygun yazilar cikiyordu Lakin Ahmet Emin Bey kendisini gazetenin memleket menfaatlerinin olculeriyle calisan diger cephesine mensup goruyordu Gazeteye tercume isleri icin girdigi halde aradan bir yil gecmeden her gun bas yaziyi ayrica da haftada birkac kez Yeni Gazete imzali ikinci makaleyi yazmaya basladi Bu arada Bab i Ali Tercume Kalemindeki vazifesini de birakmamisti Ayan Reisi Said Pasa birtakim tercumeler yapmak uzere Bab i Ali Tercume Kaleminden Ingilizce bilen bir genc isteyince oraya gonderildi Ayni zamanda Viyana da cikan Neue Freie Presse gazetesinin yardimci muhabiriydi Haftalik Servet i Funun dergisine de tercumeler yapiyordu Berlin de cikan Vossische Zeitung a da ara sira yazilar gonderiyordu Ittihat ve Terakki Kadikoy Kulubune de uye oldu ABD de egitimOgrenci Ahmet Emin17 Kasim 1923 tarihli Resimli Gazete nin 11 sayisinda Ahmet Emin Bey e dair bir cizim Yuz seksen kisinin katildigi bir imtihandan gecerek ABD ye ilk defa olarak gidecek Turk ogrenci grubuna dahil olup Subat 1911 de New York taki Columbia Universitesinin Siyasi Ilimler Fakultesi sosyoloji ana dalinda okumaya basladi Turk basinin tarihi gelisme tarzi hal ve sartlari hakkinda teziyle 1912 yaz somestri sonunda yuksek lisans diplomasini aldi Ayni yil acilan Columbia Universitesi Pulitzer Gazetecilik Mektebinde staj gorenlerin ilk doktora adaylarinda biri oldu Burada The Development of Modern Turkey as Measured by Its Press Modern Turkiye nin Gelismesinin Basiniyla Olculmesi baslikli tezini 1914 te bitirip sosyoloji ve tarih doktorasi bitirdi Doktora tezi Columbia Universitesi Siyasi Ilimler Fakultesinin yayinlari arasinda kitap olarak yayimlandi Ogrenciyken ABD de cikan Almanca Staatszaitung haftalik gazetesi icin Turkiye ye dair yazilar da yaziyordu Ayrica Alman Basin Kulubune ve diger Alman cemiyetlerine uye olmus ABD deki Alman cemiyetine karismisti Yeni Gazete ye ve Ikdam a ise haftada bir Amerika Mektuplari basligi altinda yazilar gonderiyordu Balkan Harbi baslayinca ABD deki bircok gazete sutunlarini Ahmet Emin Bey e acti ABD den New York Evening Post gazetesinin Turkiye muhabiri gorevini ustlenerek ayrildi Harp muhabiri1914 Agustos ayinda Istanbul a dondugunde Darulfununda felsefe tarihi muallim muavinligine tayin edildi Ziya Gokalp in sosyoloji asistanliginin yani sira Mulkiye Mektebinde Hasan Saka nin istatistik asistanligini da yapti Ayrica Tanin gazetesinin yazi isleri mudurlugunu de yapiyordu Almanya hukumetinin Alman cephelerine bir Turk harp muhabiri gonderilmesinde israr etmesinden dolayi Enver Pasanin karariyla 1915 baharinda Almanya ya tek Turk harp muhabiri olarak gidip butun bati ve dogu cephelerini dolasmaya ve harbin butun safhalarini gormeye imkan buldu Vakit gazetesiBes ay suren harp muhabirligini bitirip Istanbul a donunce Darulfununun istatistik kursusune sahip olmakla beraber Mulkiye de istatistik profesorlugune gecti Ayni zamanda esasli maarif reformu icin Almanya dan getirilen ve Has Musavir unvanini tasiyan Prof Schmidt in yaninda tercuman olarak gorevlendirildi 1916 yazinda tekrar harp muhabiri olarak Almanlara ve Avusturyalilara yardim etmek uzere Galicya ya gonderilen Turk kolordusuna katildi Galicya dan dondugu zaman Sabah gazetesinin basina gecme teklifini kabul etti 1916 1920 yillari arasinda Mekteb i Mulkiyede ders verdi 1917 yilinda Gordesli Mehmet Asim ile birlikte Vakit gazetesinin imtiyaz sahipligini devralip gazetelerinin ilk sayisini 22 Ekim 1917 de cikardilar Vakit Ittihat ve Terakki idaresiyle tek basina mucadele eden bir gazete oldu Bu arada Almanya nin Gotha sehrinde bulunan Perthes Basimevinin siparisi uzerine Almanca Die Turkei Turkiye kitabini yazdi Almanya nin Volkssische Zeitung gazetesinde de yazilari cikiyordu Osmanli Matbuat Cemiyetinin umumi katipligine de secildi Sadrazam Izzet Pasa ve kabinesine yakin ilgi duydu Mondros Mutarekesi ardindan ABD ile is birligi fikrini ortaya atmasi uzerine siddetli telkinler ve itirazlar ile karsi karsiya kaldi 1919 Mart ayinda tevkif edildi 17 Nisan da uc ay Kutahya ya surgune gonderildi Bu donemde Prens Sabahaddin ile siki bir dostluk kurdu Veliahd Abdulmecid Efendi ile ve ikinci Veliaht Selim Efendi ile de ayni derecede siki bir temas halinde idi Istanbul un isgal edilmesi ve Ingilizler tarafindan aranmasi uzerine teslim olup 26 Mart 1920 tarihinde Malta ya bir bucuk yil surgun edildi Kasim 1921 de surgunden donup Istanbul da iki uc gunden fazla durmadan Ankara ya gitti Ankara da TBMM hukumeti tarafindan teklif edilen Matbuat Umum Mudurlugu vazifesini reddederek serbest bir gazeteci olarak Milli Mucadelenin halini Istanbul a aksettirmeyi tercih etti Ataturk ile ve milli hukumetin diger onde gelen simalariyla gorusmeler yapip cepheleri dolastiktan sonra Istanbul a dondu Vatan gazetesiSaltanatin kaldirilmasindan yaklasik uc ay sonra Halk Firkasinin kurulmasina karsi cikti tenkitler yazdi Vakit in cok basarili bir is cikararak oncu ve akinci rol oynamasina ragmen ortagi Mehmet Asim in kardesi Hakki Tarik Bey le gazete islerinde bazi ihtilaflar yasanmasi uzerine ve gazetenin yazi isleri muduru in gazetenin siyasi yazari Ahmed Sukru ile beraber Vakit ten ayrilmalari dolaylarinda Ahmet Emin hissesini 12 000 liraya Mehmet Asim a satarak 26 Mart 1923 te Vatan gazetesini cikardi Ayni yil Turkiye nin ilk Is Araciligi Merkezini Vatan matbaasinda kurdu 1923 secimlerinde Istanbul dan aday olmasina karar verildi fakat adaylari kesinlestirme asamasinda Yakup Kadri ve Falih Rifki nin gucenecegi dusunulerek Istanbul Vilayet Meclisine girmesi kararlastirildi Rauf Bey ile Dr Adnan Bey in Terakkiperver Cumhuriyet Firkasi kurulusuna istirak etme teklifini reddetti fakat yazilariyla ve gazetesiyle firkayi destekledi Halk Partisinin kurulmasini ve Mustafa Kemal Pasa nin bu partinin basinda bulunmasini tenkit etmesi ve Terakkiperver Firkayi desteklemesi nedeniyle Vatan gazetesi o donemde Ataturk un cevresinde bulunanlarin tepkilerine maruz kaldi 13 Subat 1925 te cikan Seyh Said Isyani sonrasinda Ismet Pasa Inonu onderliginde kurulan yeni hukumet Takrir i Sukun kanununu cikarmisti Takrir i Sukun kanunuyla kurulan Istiklal Mahkemesi tarafindan bircok Istanbul gazetesinin hukumetin manevi nufuzunu yipratarak isyana imkan hazirlamak isnadiyla 11 Temmuz 1925 te kapatilmasi sonucu Vatan gazetesi bes aydan fazla bir muddet tek mustakil gazete kaldi Bunun sonucunda gazetenin satisi bir anda yedi binden on bes bin gibi o zaman icin cok yuksek sayilan bir rakama ulasti ve ilanlar da ona gore artti Fakat hukumetin Terakkiperver Firkasini kapatmasina gerekce olusturabilecek bir yazi yayinlanmamasi icin Ankara da Vatan gazetesini destekleyenler gazeteden el cektiler Bazi tevkife ugramis gazetecilerin Vatan in istisna yollu muamele gormesinden sikayetci olmalari ile bir Istiklal Mahkemesi uyesinin Ahmet Emin e dusmanligi bir araya gelince 12 Agustos 1925 te Vatan gazetesi mahkeme tarafindan suresiz kapatilip Ahmet Emin ile Ahmet Sukru tutuklu olarak o zaman Elazig da bulunan Istiklal Mahkemesine sevk edildi Mahkemenin verdigi beraat hukmune ragmen gazetenin acilmasina izin verilmedi Ticaret yillariGazetesinin kapatilmasi uzerine Ahmet Emin gecim imkani icin turlu isler denedi Vatan gazetesinin taksim edilen sermayesinden on bes bin liralik payinin buyuk bir bolumunu borsa islemlerinde kaybetti Marie Stoeps un Married Love romanini Izdivacta Ask basligi ile takma bir isim altinda tercume etti Bir ara Ahmet Sukru ve ile birlikte bir resimli haftalik dergi cikardi Bu dergi icin iki ciltlik bir Alman macera eserini Selim Bey in Amerika Hatiralari adiyla adapte etti ABD deki tarih profesorunun teklifi ile Carnegie Baris Vakfi tarafindan nesredilecek serinin Turkiye hakkindaki cildini Turkey in the World War Cihan Harbinde Turkiye basligi ile yazdi ABD Sefareti Ticaret Atasesi Julien E Guillespie vasitasiyla Goodyear lastikleri Dodge otomobilleri Caterpillar traktorleri Sullivan kompresorleri Harnischfeger ekskavatorleri mumessilligini alarak ticaretle mesgul oldu 1929 da Amerikali Curtiss Wright ucak uretim sirketinin mumessilligini yaparak Turk Hava Kuvvetleri icin ucak satin alinmasina aracilik yapti Bu donemde gazetecilikten ve siyasetten kendisini tamamen uzak tuttu Yunus Nadi nin Cumhuriyet gazetesinin yazi heyetine katilmasi ve Fethi Bey in Serbest Firkasinin yayin organi olarak gazetenin basina gecmesi partinin adayi olarak meclise girmesi yonundeki teklifleri reddetti Tan gazetesi1936 yilinda Ataturk tarafindan affi ve gazetecilige geri donmesine izin verilmesi uzerine Kaynak adli bir haftalik gazete cikardi Fakat haftalik gazete tutmadi Zekeriya Sertel ve Halil Lutfu Dorduncu ile birlikte Tan gazetesini Is Bankasindan satin alarak 1 Agustos 1936 dan cikarmaya basladilar Ataturk Tan gazetesi tesislerinin Ahmet Emin Yalman in eline gecmesini boylece gazetecilikten uzak gecirdigi yillari icin bir teselli olmasini istemis ona gore emirler vermisti Siyasi program bakimindan Tan in sevk ve idaresi tamamiyla Yalman in elindeydi O sirada basinda Falih Rifki Atay bulunan Balkan Basin Birliginin umumi katipligine de secildi 1937 de Istanbul un cok nufuzlu valisi ve belediye baskani Muhittin Ustundag la tartismalara girdi Ustundag a karsi actigi dava Ustundag in yargilanmasina ve Istanbul dan ayrilmasina neden oldu Ataturk olum doseginde yatarken 17 Agustos 1938 de Ataturk un sihhati hakkinda milleti aydinlatmak zorunda olduklarini iktidar sahiplerine bir basyazida hatirlatmasi uzerine Tan gazetesinin uc ay icin kapanmasi icin basbakan Celal Bayar tarafindan emir verildi Zekeriya Sertel ile Halil Lutfu Dorduncu nun Yalman in soz konusu yaziyi onlara haber bile vermeden gizlice gazeteye koydurdugunu iddia etmeleri nedeniyle Tan dan kuskun olarak ayrildi Tan dan ayrilmasindan sonra iktidardan tepkiler karsisinda kalinca Yalova kaplicalarina cekildi Orada birkac haftada Gerceklesen Ruya kitabini yazdi Basbakan Celal Bayar daha sonra Yalman in gonlunu almak ve aci muamelesini unutturmak icin New York fuarindaki Turkiye pavyonunu idare edecek komisyonun uyeligi ve yayin mudurlugunu teklif etti Pavyonun duzenlenmesi gorevi ise Abidin Dino ya verilmis o da Fikret Mualla ya 40 kadar suluboya Istanbul manzarasi cizdirmis fakat askerligini yapmadigindan kendisi fuara gidememisti Ikinci Vatan1939 yili sonuna dogru New York fuarindaki Turkiye pavyonunun islerini bitirerek Istanbul a dondu Bircok akraba dost ve tanidiktan sermaye olarak elli bin lira toplayip bir limited sirket kurarak 19 Agustos 1940 ta tekrar Vatan gazetesini cikarmaya basladi Gazetenin tefrika sutunu icin de M H Zal takma adi altinda Ikinci Gelis baslikli bir roman bile hazirladi Fakat Vatan tutmadi II Dunya Savasinda Bati dunyasinin tarafini tutuyordu Halbuki o siralarda Turkiye nin meyli Almanya dan yanaydi Memlekette canli bir isyan hissi bir demokrasi hasreti bulunmamasindan dolayi gazetenin sik sik hukumetin hosuna gitmeyecek tenkit yazilari yayinlamasi hem halk tarafindan ilgisiz kaliyordu hem de hukumet tarafindan gazete uc gun on gun gibi kapatma cezalarina ugruyordu 21 Ekim 4 Aralik 1941 arasinda Berrakliga Dogru basligi altinda bir dizide laikligin sayesinde aydin bir din anlayisinin ortaya cikmamasi dinin kara kuvvetlerin elinde bulunmasi hususunu ileri surmesi Vatan in o zamana kadar gorulmemis 45 gunluk bir kapatma cezasina ugramasina neden oldu Nisan 1943 te CHP Kongresine Acik Rapor basligi ile burokratizmi elestiren yazisi uzere devlet kanunlarini tezyif isnadiyla ceza mahkemesi tarafindan uc gun hapsedilmesine ve 30 lira agir para odemesine karar verildi fakat temyiz mahkemesi karari bozarak beraat hukmunu verdi 1942 yilinin 21 Agustos ile 7 Aralik tarihleri arasinda ABD Britanya ve Kanada dan davetlerle Huseyin Cahit Yalcin Abidin Daver Ahmet Sukru ve Zekeriya Sertel ile beraber bir gazeteci heyeti olarak Misir dan Sudan dan Afrika memleketlerinden Portekiz den ABD ve Kanada dan donuste Haiti ve Ingiliz Guyanasi ndan Brezilya dan Asansiyon Adasi ndan Akra dan gecmek uzere yapilan bir seyahate katildi Vatan in Hitler le alay etmekten dolayi 60 gun sureyle kapatildigi donemde gazetede calisanlarin maaslarini odemek icin seyahatine ait intibahlarini iki gunde bir yazmak ve o zaman gazetelerin satis fiyati olan 5 kurusa satis agi vasitasiyla memleket olcusunde satma yoluna basvurdu Bu yazilar daha sonra Havalarda Elli Bin Kilometre adli bir kitap halinde yayinlanmistir 25 27 Eylul 1944 arasinda uc yazida Varlik Vergisini Nazilik ve fasizme dogru kapiyi acan seklinde tanimlamaktan dolayi Vatan gazetesinin suresiz kapatilmasina karar verildi Ayni zamanda bu yazilardan dolayi Ulus gazetesinin siddetli hucumuna maruz kaldi 1 Ekim 1944 ten 22 Mart 1945 tarihine kadar kapali kalacak gazetede calisanlarin maasini odemek icin bundan evvelki uzun tatilde yaptigi gibi Britanya ya gitmeye Dunyadan Haberler basligiyla hazirlayacagi bir kitabi gazete satis agi vasitasiyla satmaya karar verdi Britanya da iken Times gibi gazetelere mektuplar yazmanin yani sira New Chronicles gazetesine Observer ve Sunday Times ile diger pazar gazetelerine devamli yazilar veriyordu Turkiye ye dondukten az bir muddet sonra Dis Isleri Bakani Hasan Saka baskanligi altinda Birlesmis Milletlerin kurulus torenine istirak etmek uzere San Francisco ya giden heyete katildi San Francisco da bulunurken Ermeni meselesinin ic yuzunu aydinlatmak uzere yazdigi iki makalesi San Francisco Chronicle gazetesinde cikti Demokrat Parti kurulus sureci San Francisco dan dondugu zaman Dortlu Takrir Meclise verilmis tenkit istidat ve ihtiyaclarin karsisinda bir Mustakil Grup kurmak suretiyle CHP icinde isyan bayragini cekenler zuhur etmisti Ahmet Emin Yalman bu yeni muhite derhal kaynasarak sekiz gun suren bir yazi dizisiyle Vatan gazetesinde cok partili hayata gecisten yana bayrak acti Gazetede Falih Rifki Akay Fuat Koprulu Rauf Orbay gibi unlu isimlerin DP yi destekleyici yazilarinin yani sira liberal ruhlu gordugu Mehmet Ali Aybar gibi sosyalistlerin yazilarina yer verdi Vatan gazetesini bu hareketin bas destekcisi haline getirip Celal Bayar Adnan Menderes Fuat Koprulu ve Refik Koraltan la beraber Demokrat Partinin programinin hazirlanmasina katkilarda bulundu Nisan 1947 de DP nin 1950 de temsilci gonderecegi Liberal Enternasyonal in idare heyetine secildi ve Turkiye de kurdu Nazim a ozgurluk kampanyasi 1943 yili baslarinda Kurtulus Savasi Destani adli eserini gazetesinde yayimlamak istedigini bildirmis fakat bu arzusunu gerceklestirememis olan Ahmet Emin Yalman bir liberal olarak komunist sair Nazim Hikmet in hapiste bu kadar uzun sure yatmasini haksiz buluyordu Sonunda onu cezaevinde ziyaret ederek gazetesinde Nazim a ozgurluk kampanyasi baslatti 19 Agustos 1949 tarihinde Vatan gazetesinde yer alan Fikret ve Nazim Hikmet baslikli yazisinda Ahmet Emin Yalman soyle diyordu Son nesillerin yetistirdigi en buyuk Turk sairlerinden Turk diline en iyi tasarruf edebilen pek mahdut insanlardan biri uzun yillardir adli bakimdan da milli bakimdan da haksiz olarak zindanlarda surunduruluyor Bu hali gunun birinde tarih butun bir devir icin leke diye kabul edecektir Nazim Hikmet in ugradigi haksizligin mesuliyeti yalniz mahkumiyet kararini veren iki askeri mahkemeye yalniz tek parti devrinde bunun emrini verenlere yalniz elindeki dosyalarda haksizligin butun delilleri bulundugu halde hareketsiz duran adliyemize yalniz munevver nesle dusmuyor Yirmi milyon Turkten her birinin bu mesuliyette hissesi vardir Ben bu mesuliyetin yirmi milyonda biri derecesinde bir payi bile tasimaya devam etmeye razi degilim Haksizliga karsi sesimi yukseltiyorum ve bunun artik akisler bulacagini da umuyorum Umumi efkarin da bu davayi kendine mal edecegini ve yirmi milyon Turkun buyuk bir Turk sairinin tamamiyle haksiz yere hapis ve eza gormesinden ileri gelen agir bir mesuliyet hissesini sirtinda tasimaya razi olmayacagini kuvvetle umuyoruz Yalman bunu izleyen basyazilarinda sik sik Nazim dan bahsediyor ayrica bu konudaki gelismelerle ilgili haberlerin yani sira hukukcularin yazarlarin politikacilarin yazilarina da yer veriyordu Bunlarin basinda Nazim in avukatligini ustlenen ve Anayasamiz her Turkun hur dogup hur yasadigini ilan eylemistir Ben de Nazim Hikmet ismindeki Turk vatandasinin hur oldugunu fakat hicbir suc islemedigi halde tabii hakki olan hurriyetinden mahrum edilmis bulundugunu ve dolayisiyle asrimizin en buyuk adli hatasina kurban gittigini gene Anayasamizin golgesine siginarak ispat ettim diyen daha sonra Adnan Menderes in de avukatligini yapmis eski Demokrat Parti milletvekili avukat yer aliyordu Boylece once ulke icinde sonra da uluslararasi planda cig gibi buyuyen bu kampanya sonucunda Nazim Hikmet in 12 yillik araliksiz hapis hayatinin ardindan 14 Temmuz 1950 de cikan aftan yararlanarak 15 Temmuz da ozgurlugune kavusmasina onculuk etmis oldu 1950 li yillar Ahmet Emin Yalman 1952 yilinda bir suikast girisimine hedef oldu Malatya yi ziyaret etmekteyken henuz bir lise ogrencisi olan Huseyin Uzmez tarafindan ates edilerek agir yaralandi Malatya Hadisesi olarak bilinen bu suikast girisiminden sonra teslim olan Huseyin Uzmez 20 yil hapse mahkum edildi Ahmet Emin Yalman Demokrat Partiyi ilk baslarda var gucuyle desteklemekle beraber iktidar olmasindan itibaren onu elestiren yazilar yazdi Hatta 1950 lerin baslarindaki elestirel destek konumundan 1954 secimlerinden sonra muhalif olarak tanimlanabilecek bir konuma gecti Bunda 1955 yilindaki 6 7 Eylul Olaylari bir donemec oldu ve kendisi tarafindan soyle ifade edildi Turkiye nin siyasi dramini tarafsiz bir gozle inceleyenler icin 6 7 Eylul Olaylari Demokrat Parti nin halk tarafindan iyi niyetlerle kendisine verilen buyuk emanetin hakkini odeyememesinin ve basasagiya yuvarlanmasinin baslangicidir Iktidarla arasinin giderek acilmasi sonunda hapisle noktalandi 1958 sonbaharinda ise Amerikali gazeteci Eugen Pulliam basbakan Menderes ile mulakat randevusu alarak gelmesine ragmen haftalarca bekleyip eli bos donmek zorunda kalinca Menderes hukumetinin insan haklarina ve basin ozgurlugune aykiri politikalar izledigi seklinde cok sert elestiriler kaleme aldi Bunlari Turkceye cevirtip kendi gazetesine tasimasi iktidarin hismini cekti ve hakkinda dava acildi Yalman 15 Temmuz 1959 da 15 ay 16 gun hapse mahkum oldu Fakat hapiste 4 gun kaldiktan sonra 6 aylik saglik raporu alarak cikti ve ardindan 27 Mayis Darbesi olunca tekrar hapse girmekten kurtuldu 1960 li yillarFerikoy Mezarligi nda yer alan aile mezarligi 27 Mayis Darbesinin ardindan yazdigi kose yazisina Allah in Bugunu de Varmis basligini secen ve bu sozu Yunan isgalinden kurtulan Egelilerin soylediklerini belirterek 1908 deki hurriyet bayraminin zinde havasini yeniden teneffus ettim dedi Daha sonra da ABD deki Kaliforniya ve Georgia universitelerinden Great Courage Award Buyuk Cesaret odulu aldi 27 Mayis sonrasin Vatan in tiraji azaldi 1961 de bir sure gazetesini cikarmayi denedi Fakat yeterince okuyucu bulamayinca bir yil sonra bu gazeteyi de kapatti 1961 den sonra cesitli gazetelerde kose yazilari yazmakla yetindi 1967 yilinda devlet kultur odulunu aldi Yasaminin son yillarinda hatiralarini dort ciltlik bir kitapta toplayarak Yakin Tarihte Gorduklerim ve Gecirdiklerim adiyla yayinladi 19 Aralik 1972 tarihinde gecirdigi kalp krizi sonucu Istanbul da oldu Cenazesi 20 Aralik 1972 tarihinde Tesvikiye Camiinde kilinan ogle namazinin ardindan Ferikoy Mezarliginda topraga verildi Ozel hayatiCamlica Lisesi mezunu ve bir muddet Guzel Sanatlar Akademisinde okumus yazilari Dergah dergisinde ve Aksam gazetesinde Rezzan Arif adiyla cikan Deniz Yarbayi Dr Arif Bey in kizi Rezzan Hanim ile Ahmet Emin Yalman 20 Mart 1922 de nisanlandilar 14 Eylul 1922 de evlendiler 25 Eylul 1925 te Ahmet Emin ve Rezzan Yalman ciftinin oglu Tunc Yalman dogdu KitaplariThe Development of Modern Turkey as Measured by Its Press Doktora tezi Ingilizce 1914 Die Turkei Almanca 1918 Mariya Tarnavoskaya Annie Vivanti nin romani Italyancadan tercume 1920 Izdivacta Ask Marie Stoeps un Married Love baslikli romani Ingilizceden takma adla tercume 1925 Turkey in the World War Ingilizce 1930 Gerceklesen Ruya 1938 Ikinci Gelis M H Zal takma adi altinda 1940 Havalarda Elli Bin Kilometre 1943 Yarinin Turkiyesine Seyahat 1944 San Fransisko da Neler Gordum Naziligin Icyuzu 1943 Berrakliga Dogru gazetede dizi olarak 1941 kitap olarak 1957 Turkey in My Time 1956 Yakin Tarihte Gorduklerim ve Gecirdiklerim 1970 1971 4 cilt KaynakcaYalman Ahmet Emin 1997 Yakin Tarihte Gorduklerim ve Gecirdiklerim 2 bas Istanbul Pera Turizm ve Ticaret A S Yalman 1997 ss 1267 1268 Yalman 1997 ss 10 11 Yalman 1997 s 23 Yalman 1997 s 31 Yalman 1997 s 40 Yalman 1997 s 57 Yalman 1997 s 64 a b c Yalman 1997 ss 73 76 Yalman 1997 s 101 Yalman 1997 ss 128 137 a b Yalman 1997 s 169 Yalman 1997 ss 177 179 Yalman 1997 s 234 Yalman 1997 s 154 Yalman 1997 s 183 Yalman 1997 s 235 Yalman 1997 ss 248 250 Yalman 1997 ss 261 263 Yalman 1997 ss 305 310 Yalman 1997 ss 353 355 Yalman 1997 s 378 Yalman 1997 ss 365 366 Yalman 1997 s 377 Yalman 1997 ss 391 393 Yalman 1997 ss 411 423 Yalman 1997 s 471 Yalman 1997 ss 471 497 Yalman 1997 ss 688 763 Yalman 1997 s 820 Yalman 1997 ss 834 835 Yalman 1997 s 861 Yalman 1997 s 859 Yalman 1997 ss 876 897 Yalman 1997 ss 999 1003 Yalman 1997 s 1022 Yalman 1997 ss 1024 1026 Yalman 1997 ss 1032 1036 Yalman 1997 ss 1050 1051 Yalman 1997 s 1062 Yalman 1997 ss 1064 1066 Yalman 1997 ss 1072 1075 Yalman 1997 ss 1081 1086 Yalman 1997 s 1087 Rasih Nuri Ileri 1 Ocak 1994 Abidin Dino Bir Kronoloji Degerlendirmesi PDF Toplumsal Tarih dergisi 1 Tarih Vakfi s 11 Erisim tarihi 22 Aralik 2021 olu kirik baglanti Yalman 1997 ss 1112 1113 Yalman 1997 s 1115 1116 Yalman 1997 ss 1120 Yalman 1997 ss 1122 1124 Yalman 1997 ss 1143 1144 Yalman 1997 ss 1243 1244 Yalman 1997 ss 1164 1266 Yalman 1997 ss 1258 1260 Yalman 1997 s 1282 Yalman 1997 s 1267 Yalman 1997 s 1295 Yalman 1997 s 1306 Yalman 1997 ss 1320 1321 Yalman 1997 s 1400 Yalman Ahmet Emin 19 Agustos 1949 Fikret ve Nazim Hikmet PDF Vatan gazetesi Erisim tarihi 17 Aralik 2021 olu kirik baglanti Fuat Memet 2006 Nazim Hikmet Yasami Ruhsal Yapisi Davalari Tartismalari Dunya gorusu Siirinin Gelismeleri 5 bas Adam Yayinlari s 486 a b Kalkan Bugra 2018 Ahmet Emin Yalman Entelektuel Bir Biyografi Liberte Yayinlari s 151 53 http gazetearsivi milliyet com tr Arsiv 1972 12 20 16 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Milliyet Gazetesi haber arsivi http gazetearsivi milliyet com tr Arsiv 1972 12 21 16 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Milliyet Gazetesi haber arsivi a b Ahmet Emin Yalman PDF Marmara Universitesi Taha Toros Arsivi 17 Aralik 2021 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 17 Aralik 2021 Yalman 1997 ss 770 771 Yalman 1997 s 788