Attika-Delos Birliği, MÖ 477 yılında, sayıları 150 – 173 arasında olan Grek kent devletleri arasında oluşturulan ve MÖ 404 yılına kadar devam eden askeri - politik bir birliktir. Birliğin oluşturulması (Atina)'nın girişimleriyle sağlanmış ve liderliği Atina tarafından üstlenilmiştir. Atina, Sparta'nın ve Yunanistan'daki bir kısım kent devletlerinin desteğiyle Ahameniş İmparatorluğu'nun (Pers İmparatorluğu) Yunanistan'ı istila girişimine karşı yürüttüğü mücadelenin ardından Ege Denizi ve Batı Anadolu Bölgesi'ndeki Pers direnek noktalarına yönelik saldırılara girişmişti. Bu saldırılarla, yerel destek de sağlanarak Ege Adaları'nın ve Batı Anadolu'nun Grek kent devletlerinin Pers hakimiyetinden kurtulması sağlanmış ve böylelikle bir güç birliği oluşturulmuştu. Günümüz Batılı kaynaklarda Birlik'in adlandırılması, başlangıçtaki resmi toplantı yeri olan Delos Adası'na dayandırılarak Delos Birliği olarak yapılır. Bununla birlikte Perikles MÖ 454 yılında resmi toplantı merkezini Atina'ya taşımıştır. Türkçe kaynakların bir kısmında da bu şekilde ya da Attika-Delos Deniz Birliği olarak geçer.
Birliğin oluşmasından kısa bir süre sonra Atina, Birlik Donanması'nı kendi ticari amaçları için kullanmaya başlamıştır. Bu tarz kullanım, Attik Delos Birliği'nin içinde, Atina'dan daha az güce sahip olan kent devletleri için bir baskı haline geldi ve bu durum çeşitli huzursuzluklara, giderek çatışmalara yol açtı. Atina'nın Birlik'i kendi kontrolü altında tutabilmek ve kendi amaçları için kullanmak yolundaki çabalarının giderek daha fazla güce başvurmasıyla huzursuzluk yaygınlaştı ve MÖ 431 yılında Peloponez Savaşı'na yol açtı. Atina, bu savaşın sonunda MÖ 404 yılında teslim olmak zorunda kaldı ve Atina tarafından artık Atina İmparatorluğu haline getirilmiş olan Attik Delos Birliği de dağıldı.
Tarihi kaynaklar
Ne yazık ki Yunanistan'a İkinci Pers Saldırısı ile Peloponez Savaşı arasındaki döneme (MÖ 479 – 431) ilişkin olarak günümüze ulaşabilen çok az belge vardır. Tukididis'in Pentekontaetia olarak adlandırdığı bu dönem Yunanistan'da görece bir barış ve refah dönemi olmuştur. Bu dönemle ilgili en geniş kaynak Tukididis'in Peloponez Savaşı Tarihi adını verdiği çalışmasıdır. Tukididis'in MÖ 460 doğumlu olduğu göz önüne alındığında döneme en yakın tarihli çalışmadır. Günümüz tarihçileri tarafından da en güvenilir birincil kaynak olarak kabul edilmektedir. Tukididis bu çalışmasında Peloponez Savaşı'nın yakın geçmişinden bahsederken Atina'nın Peloponez Savaşı'na doğru giderek artan gücüne değinmiştir. Çalışması muhtemelen seçicidir ve dahası herhangi bir tarih vermemektedir. Bununla birlikte Tukididis'in çalışması, diğer antik yazarların verdiği bilgiler ve arkeolojik buluntularla desteklenerek kronolojik bir görüş oluşturmaya yeterince elverişlidir.
Tukididis Yunanistan'a İkinci Pers Saldırısı ile Peloponez Savaşı arasında gerçekleşen önemli olayları kısa kısa vermiştir. Ancak kronolojik bilgi hemen hemen hiç vermez. Düzgün bir kronoloji oluşturmak yönünde çeşitli girişimler olduysa da kesin sonuçlara ulaşmak güçtür. Şimdilik, Tukididis'in anlatımının uygun bir kronoloji izlediğini varsaymak gerekmektedir.
Dönem hakkında bir takım ayrıntılar da Plutarkhos'un ve Kimon'la ilgili biyografisinde verilmektedir. Ancak Plutarkhos'un çalışması söz konusu dönemden kabaca 600 yıl sonrasında kaleme alınmıştır, bu yüzden ikincil kaynak olarak kabul edilir. Bununla birlikte belirli ölçüde doğrulanabilen açıklamalarına sıklıkla başvurulur. Çalışmasında sıklıkla Tukididis'in kısa açıklamalarla geçiştirdiği konular hakkında da bilgi bulunabilmektedir.
Günümüze ulaşan diğer bir antik kaynak da Sicilyalı tarihçi Diodorus'un Bibliotheca Historica adını verdiği çalışmasıdır. Diodorus'un bu dönemle ilgili olarak yazdıklarından birçoğu daha erken tarihlerde yaşamış olan diğer bir Grek tarihçi 'tan alınmış izlenim vermektedir. Bununla birlikte Diodorus sıklıkla günümüz tarihçileri tarafından göz ardı edilir. Bu anlamda bu dönem için uygun bir kaynak değildir. Nitekim Diodorus'un çalışmasını İngilizceye çeviren Oldfather, bazı bölümlerdeki hatalı aktarıma dikkat çekmektedir.
Attik Delos Birliği vergi listeleri gibi arkeolojik belgeler de dönem hakkında hafife alınmayacak bilgiler sağlamaktadır.
Yakın geçmiş
Kiros'un Med hakimiyetini kırıp bağımsız bir devlet haline getirdiği Persler, çeyrek asır gibi kısa bir sürede bir imparatorluk haline gelmişlerdi. Kiros MÖ 550 yılından sonra Batı Anadolu'daki Grek kent devletlerini istila ederek Batı Anadolu'yu da İmparatorluk topraklarına bağlamıştı. İmparatorluğun hakimiyeti altına aldığı bölgelerin hakları da halen ayaklanma eğilimi içindeydiler. Pers hakimiyetinin bu toplumlar üzerinde yarattığı yük ve çeşitli baskılar, giderek yaygınlaşan huzursuzluklara yol açmaktaydı. Batı Anadolu'daki Grek kent devletleri de aynı durumdaydılar. Pers Sarayı tarafından bu kentlerin yönetimine atanan "tiran"ların keyfi yönetimi de bunlara eklenince, MÖ 500'lerin başlarında özellikle İyonya, ayaklanmak için adeta bir kıvılcım bekler hale gelmiştir. Bu hoşnutsuzluğu tüm Batı Anadolu'ya yayılan bir ayaklanmaya dönüştüren kıvılcım, Milet tiranı Aristagoras'ın girişimleriyle ortaya çıkmıştı. Aristagoras, Pers desteğiyle fakat kendi komutasında giriştiği bir askeri seferin ağır bir başarısızlıkla sonuçlanması üzerine tiranlıktan çekilerek kentte demokrasi ilan etmiştir. Bu açık açık Milet'in Pers Sarayı'na başkaldırmasıydı ve çok kısa sürede tüm İyonya'ya, ardından Aiolis'e ve Doris'e yayıldı. Böylece MÖ 499 yılında bir İyon Ayaklanması başlatılmış oldu.
Pers İmparatorluğu'na karşı askeri bir sefer için ilave askerî güç arayan Aristagoras (Atina) ve Eretria'dan destek sağlamayı başarmıştır. Bu destek kuvvetiyle MÖ 498 yılında Pers satraplık merkezi olan Sard üzerine bir sefer düzenlendi, aşağı kent ele geçirildi ve yakıldı. Ancak Sard akropol'ü ele geçirilmeden geri çekilindi. Bundan sonra beş yıl boyunca Batı Anadolu Grek kent devletleri Pers İmparatorluğu'na karşı taarruzi bir harekete geçmediler ama bağımsızlıklarını sürdürdüler. Bu sürenin sonunda güçlü Pers orduları ayaklanmanın direnek noktalarına saldırarak MÖ 493 yılında Batı Anadolu'yu yeniden Pers hakimiyetine aldılar.
Ancak Pers Kralı I. Darius, İyon Ayaklanması'nı bastırmış olmasına karşın Atina ve Eretria'ya boyun eğdirmeye kararlıydı. İyon Ayaklanması İmparatorluk topraklarındaki diğer ayaklanmalar gibi, imparatorluğun bütünlüğü için bir tehditti. Dışarıdan desteklenmiş olması bu ayaklanmayı daha ciddi bir tehdit durumuna getirmektedir. Her ne kadar acımasızca bastırılmış olsa da yeni ayaklanmalar Yunanistan tarafından desteklenebilirdi. Bunun kesin çözümü Yunan kent devletlerinin kontrol altına alınmasıydı. Bu düşünceyle I. Darius, Yunanistan'ın istilası için askeri bir seferin hazırlıklarına başlamıştır.
Sonraki yirmi yıllık süre içinde Pers İmparatorluğu Yunanistan'a karşı iki geniş kapsamlı sefer düzenlemiştir. Yunanistan'ın kara yaklaşımını emniyete almak için yapılan hazırlık seferinde, MÖ 492'de Makedonya Pers hakimiyeti altına yeniden alınmıştır. Yunanistan'a yönelen ilk seferde ise Ege Adaları ele geçirildi ve Eretria istila edildi. Ancak bu Pers seferi, Pers Ordusu'nun MÖ 490 yılında gerçekleşen Maraton Muharebesi'nde yenilgiye uğramasıyla, başarısızlıkla sona ermiştir. Darius yeni bir seferin hazırlıklarına vakit geçirmeden başladıysa da hazırlıklar tamamlanmadan öldü. Tahta oğlu ve vârisi I. Serhas geçmiştir. Serhas, MÖ 480 yılında başlatılan ikinci istila seferine bizzat komuta etmiştir. Bu arada 70 kadar Grek kent devleti arasında gevşek bir ittifak oluşmuştu. Ancak Grek İttifakı Thermopylae Muharebesi'nde yenilgiye uğradı ve Grek İttifakı Donanması da Artemision Deniz Muharebesi'nde, kesin sonuç elde edemeyerek geri çekildi. Bu zafer ardından Pers Ordusu Atina da dahil olmak üzere Mora Yarımadası hariç tüm Yunanistan'ı istila etmiştir. Ancak Salamis Deniz Muharebesi'nde Pers Donanması ağır bir yenilgiye uğradı. Bir sonraki yıl, MÖ 479'da Yunanistan'da kalan Pers Ordusu Platea Muharebesi'nde imha edildi. Bu yenilgiyle Pers İmparatorluğu'nun ikinci istila girişimi de başarısızlıkla sonuçlanmış oldu. Pers Donanması'nın Ege'deki kalıntıları ise Platea Muharebesi'yle aynı gün Mykale Muharebesi'nde imha edildi. Mykale Muharebesi'yle birlikte Yunan-Pers Savaşları'nda yeni bir evre başlamıştır. Bu noktadan itibaren artık Grek karşı taarruzları yaşanacaktır. Mykale aynı zamanda Batı Anadolu'daki Grek kent devletlerinin Pers hakimiyetine karşı ikinci başkaldırısını da başlatmış oldu. Yunanistan'da uğranılan yenilgiler sonrasında askerî gücü iyice yıpranmış olan Pers İmparatorluğu, bu başkaldırılara karşı çıkamamıştır.
Grek İttifakı'nın çözülmesi
Platea Muharebesi'yle Yunanistan anakarasındaki Pers askerî gücü atılmıştı. Mykale Muharebesi ile de Ege'deki Pers deniz gücü yok edilmişti. Mykale Muharebesi'nin hemen ardından Grek İttifakı Donanması Çanakkale Boğazı'na yönelmiş ve buradaki iki Pers garnizonuna saldırmıştır. İlk olarak Gelibolu Yarımadası'ndaki Sestos'a saldırıldı. Kuşatılan kent sonunda düşürüldü. Bir sonraki yıl MÖ 478'de bir Grek ordusu Byzantion'u kuşatıp ele geçirdi. Askeri açıdan bu, Avrupa topraklarındaki son Pers askeri varlığını sona erdirmektir. Fakat esas olarak, Karadeniz'e uzanan ticaret yolunun açılmasına hizmet etmektedir. Atina'nın buğday ithalatının önemli bir bölümü Çanakkale Boğazı üzerinden, Karadeniz'in kuzey kıyılarından gelmektedir. Bu nedenle Atina, Çanakkale Boğazı'nın Pers hakimiyetinde kalmasına, o gücü bulduğu anda engel olmalıydı.
Sonuç itibarıyla askeri olarak, artık Yunanistan üzerinde yakın bir Pers tehdidi kalmamıştır. Bu durum Grek İttifakı içindeki iki başat gücün, Atina ve Sparta'nın stratejilerinde bir değişim noktasını ifade etmektedir. Sparta'ya göre bu şekilde savaşın ve dolayısıyla Grek İttifakı'nın stratejik hedeflerine ulaşılmıştı, artık İttifak'ın maddi temeli kalmamıştır. Üstelik Batı Anadolu'daki Grek kent devletleri Pers hakimiyetine karşı ayaklanmış ve bağımsızlıklarını geri almışlardır. Dahası Sparta'ya göre Batı Anadolu'daki kent devletleri, Yunanistan anakarası için bir "karantina hattı" oluşturuyordu. Pers İmparatorluğu yeniden Yunanistan'a saldırmak isterse önce bu devletleri istila etmek zorunda kalacaktı. Diğer yandan Atina, Yunanistan'ın güvenliğini, Batı Anadolu'daki Grek kent devletlerinin güvenliğiyle doğrudan doğruya ilişkili görüyordu. Fakat çok daha önemlisi, Atina o güne kadar oluşturduğu deniz ticaret ağını sağlamlaştırmak ve genişletmek peşindedir. Bunun için de Pers askeri varlığının Ege Denizi'nden, boğazlardan ve Karadeniz'den uzaklaştırılması gerekmektedir.
Aslında her iki taraf da Platea ve Mykale muharebeleriyle Pers tehdidinin ortadan kalkmış olmadığını, Pers İmparatorluğu'nun yeniden Yunanistan'a saldırabileceğini görmekteydi. Bu noktada yine de, birbirinden tümüyle aksi yönde ve birbirini dışlayan iki stratejik bakış tarzıyla karşı karşıyız. Nitekim Byzantion Kuşatması Yunanistan'daki ittifakın son askerî harekâtı olmuştur. Byzantion'un alınmasından sonra Sparta'nın savaşa devam etmeme yönündeki kararı bütün bütün netleşmiştir. Bunun sonucu olarak Sparta ve pratikte Grek İttifakı'ndan çekilmiştir. Bu çekilmenin bildiğimiz kadarıyla ilk ifade edilişi, Mykale Muharebesi'nin hemen ardından bu görev gücünün komutanı olan Sparta Kralı tarafından dile getirilmiştir. Leotychides'a göre Batı Anadolu'daki bu kent devletlerinin Pers İmparatorluğu karşısında uzun dönemde güven içinde olması, içinde bulunulan koşullarda elde edilebilir bir amaç değildir. Bu durumda uygulanabilir tek çözüm, Batı Anadolu'daki Grek kent devletleri halkının Yunanistan'a taşınması olarak görülmektedir. Bu insanların Pers boyunduruğundan kesin bir şekilde kurtulmaları Kral'a göre ancak bu şekilde mümkün olabilirdi. Aynı muharebedeki Atinalı komutan Xanthippus ise İyon halkının esasen Yunanistan'dan göç eden insanlar olduğunu hatırlatarak, tek başlarına bile kalsalar İyonları koruyacaklarını ileri sürerek buna şiddetle karşı çıkmıştır.
Böylece Grek İttifakı içinde, Pers İmparatorluğu ile savaşa devam etmek ve devam etmemek şeklinde iki farklı ve zıt stratejik yaklaşım ortaya çıkmıştı. Grek İttifakı'nın karadaki en ileri hattı bu tarihte Byzantion'daki Grek garnizonuydu ve üst komutası Spartalı general 'taydı. Kısa süre içinde Pausanias'ın durumu fazlasıyla sarsıldı. Keyfi bazı tutumlarının yanı sıra Pers Sarayı ile ilişki kurduğu yönündeki iddialar üzerine Sparta'ya geri çağrıldı ve ihanet suçuyla yargılandı. General Pausanias, görünüşe göre, kendi iradesini her şeyin üzerinde gören bir kişilik yapısına sahipti. Askerlerini ve subaylarını vahşice cezalandırırdı. Dahası, diğer kent devletlerinin askerleri ile Sparta askerleri arasında, kabul edilemez bazı ayrımlar gözetiyordu. Diğer askerler, Spartalı askerlerden önce yatamıyor, yemek yiyemiyor, kaynağa su içmek için inemiyordu. Kuşkusuz bu durum ordu içinde ciddi bir huzursuzluk yaratmıştı, çünkü bu cezalandırmalar haksız görülebiliyordu. Fakat daha önemlisi, rüşvet almaya fazlasıyla eğilimli olduğu yönündeki kuşkular, ki bunlar pek de boşuna değildi, ölümcül bir güvensizliğe yol açmıştır. Bu kuşkular ve iddialar ağırdı ve Sparta, generali geri çağırmak ve yargılamak zorunda kaldı. Garnizonun üst komutanlığı ise Atinalı general tarafından üstlenildi.
Ancak görünüşe göre Sparta'da savaşa devam edilmesinden yana olan bir hizip de vardır. Çünkü Pausanias'ın geri çağrılmasından sonra komutayı almak üzere General Byzantion'a gönderilmiştir. Ancak müttefik kuvvetlerin artık Sparta liderliğini kabullenmeye razı olmadıklarını görerek ülkesine geri döndüler. Dorkis'in komutanlığının İyon kent devletlerinin de görüşüyle geri çevrilmesi, Sparta'daki savaş yanlısı hizipin de yenilgisi olmuştur. Dolayısıyla Pausanias'ın Sparta açısından utanç verici durumu, büyük ölçüde buna bağlı olarak Dorkis'in komutanlığının istenmemesi, Sparta'da barış yanlısı hizbi hakim duruma getirmiştir. Diğer yandan, Dorkis'in değil de Atina'nın üst komutanlığının benimsenmesinin, daha çok İyon kent devletlerinin etkisiyle olduğu ileri sürülmektedir. Dolayısıyla Attik Delos Birliği'nin teşkilinde inisiyatifin Atina'ya değil, bu İyon kentlerine ait olduğu kabul edilebilir. Tukididis de Pausanias'ın uygulamalarının özellikle İyon unsurlar için "kabul edilebilir olmaktan çıktığını" yazmaktadır. Büyük olasılıkla Atinaların da girişimiyle İyonlar, büyük bir istekle Atina'nın liderliğini istediler, Atina da bunu rahatlıkla kabul etmiştir. Atina birliklerinin komutanları Aristides ve Kimon'un insancıl, anlayışlı, güven verici davranışları, İyonlarla Atina arasında böylesi bir yakınlık oluşmasında kuşkusuz ki yararlı olmuştu. Plutarkhos, İyon birliklerindeki subay ve askerlerin Aristides ve Kimon etrafında toplanmalarında, Pausanias'ın davranışlarına karşı duyulan tahammülsüzlüğün payı olduğunu belirtmektedir.
Sparta ve onun başat güç olduğu Peloponez Birliği ile Atina arasındaki stratejik yaklaşım farklılığı ve ileri garnizonun Atina komutası altında geçmesinin sonucunda, Grek İttifakı bir bakıma çözülmüş oldu. Sparta ve Peloponez Birliği'nin saldırıdan yana olmaması, esasen pratikte Grek İttifakı'ndan çekilmeleridir. Bu tarihten itibaren Grek İttifakı'nın liderliği kesin bir biçimde Atina'ya geçmiştir. Atina'nın İttifak'ın liderliğinde başat rol üstlenmesi, bir bakıma Sparta'nın çekilmiş olmasının bir sonucu olarak görülmektedir. Diğer yandan Atina'nın, Pers İmparatorluğu ile savaşa devam edilmesi yönündeki kararı da Grek İttifak'nın resmi kararı haline gelmiştir. Böylece savaşın içinden yeni bir ittifak yapısı doğmaya başladı. Esasen henüz bu tarihte, Attik Delos Birliği'nin temel siyasası kendini göstermeye başlamıştır. Atina, Peloponez Birliği'nin Grek İttifakı'nın saldırı kanadından çekilmesi üzerine Batı Anadolu ve Ege'deki kent devletleriyle yeni bir ittifakı, Attik Delos Birliği'ni oluşturmuştur. Pers İmparatorluğu'na karşı Grek mücadelesi artık Attik Delos Birliği tarafından sürdürülecektir. Yunanistan'da ise Grek İttifakı, MÖ 462 yılına kadar Sparta komutasında varlığını sürdürmüştür. Atina'nın bu tarihte Sparta'nın düşmanları olan Argos ve Tesalya ile ittifak kurması bu sona neden olmuştur.
Attik Delos Birliği
Teşkilatlanma
Bu ittifakın oluşturulması için kutsal Delos Adası'nda bir kongre toplanmıştır. Bu kongreyle bir bakıma Atina ile İyon Birliği arasında yeni bir ittifak teşkil edilmiştir. Bu kongrenin Salamis Deniz Muharebesi'nden sonraki üçüncü yılda yani MÖ 477'de toplandığı anlaşılmaktadır. Ancak Birlik'in oluşturulması yönündeki görüşmeler ve düzenlemeler şeklindeki hazırlıkların MÖ 478 yılı yaz aylarında başladığı ve MÖ 478 – 477 kış mevsiminde sürdürüldüğü kabul edilmektedir.Tukididis'e göre Birlik'in remi amacı Pers hükümranlığı nedeniyle uğranılan yıkımların öcünü almaktı. Oturum başkanlığını Aristides'in yaptığı kongrede Attik Delos Birliği'nin anayasasının da taslağı ortaya konmuştu.
Bu anayasanın ana hatları,
- hangi kent devletlerinin para, hangilerinin asker ve trireme vereceğinin belirlenmesi,
- ilk vergilendirmenin yapılması,
- Delos'taki Apollon Tapınağı'nın Birlik'in hazinesine (Hellenotamai Hellen Hazinesi) ev sahipliği yapmasının kararlaştırılması,
- Birlik hazinesinin (Hellenatomies) on Atinalı maliye memuru tarafından idare edilmesi,
- Birlik politikasının Delos'ta toplanan meclis tarafından belirlenmesi
- gerekli kara ve deniz kuvvetinin teşkil edilmesi, sevk ve idaresi ile garnizonlar oluşturulması, Atina'nın görevi olması,
- üyelerin özerk olması şeklindedir.
Ancak bu ilk kongreye kaç kent devletinin katıldığı konusu günümüzde halen tartışma konusudur. M. F. McGregor, başlangıçta 140 üyenin hazır bulunduğunu ileri sürmektedir. Donanld Kagan ise Ege Adaları'ndan 20, İyonya'dan 36 Marmara Bölgesi'nden 35, Karya'dan 24 ve Trakya'dan 33 olmak üzere 148 üyeden söz eder. Daha sonraki yıllarda daha fazla kent devletinin Birlik'e katıldığı bilinmektedir. (Kent devletlerini gösterir harita için bkz)
Bu ilk kongreye başkanlık eden Aristides ayrıca üyelerin ilk katılım paylarını toplamda 460 talent (12 ton gümüş, 12.760.000 Drahmi) olarak belirlemiştir. Bu rakamın üye devletler arasında pay edilmesinde ise 12 farklı düzey belirlediği bilinmektedir. Her kent devletinin ödeyeceği yıllık vergi, kentin yerel kaynaklarına göre belirlenecektir. Daha sonra MÖ 454 yılında katılım paylarının dört yılda bir yeniden belirlenmesi karara bağlanmıştır ama bu karar düzenli uygulanmamıştır. Her ne kadar Birlik hazinesinin on Atinalı tarafından idare edilmesi prensibi getirilmişse de her üye kent devletinin hesapları denetleme yetkisi de tanınmıştır. Fakat katılım paylarının Atina tarafından belirlenmiş olması ve yönetilmesi önemlidir. Belirlenen vergiler zaman içinde Atina Akropolisi'ndeki mermer steller üzerine kaydedilmiştir. Bu stellerden bir kısmı günümüze ulaşmış bulunmaktadır.
Meclis'te her üyenin bir oy hakkı vardır. Ancak gelişmeler öyle gösteriyor ki, Birlik'in askerî güçlerinin komutasının Atina'da olması, Atina'nın diğer oyları kontrol edebilmesini sağlamıştır. Birlik'in savaş gemilerinin Atina'da toplanması da bu kongrede kabul edilmiştir. Diğer yandan özerklik konusunda bir sınırlama kabul edilmiştir, üye kent devletlerinin birbirleriyle savaşmaları yasaklanmıştır.
Gerçekte Attik Delos Birliği'nin girişimleri üç evrede farklılık göstermiştir. Bunlar, yapılması planlanan askeri seferin hazırlıkları, öç alma ve savaş ganimetlerinin bölüşülmesi şeklindedir. Birlik üyeleri, Birlik'in ortak hazinesine ya vergi ile katkıda bulunacak ya da Birlik Ordusu için asker ve savaş gemisi vereceklerdir. Pek çok kent devleti asker yerine vergi vermeyi tercih etmiştir. Esasen herhangi bir politik – askeri ittifakta parasal yükümlülük, Grek dünyası için yeni bir olaydır. Daha önceki bu tarz ittifaklarda parasal yükümlülük yerine asker verme yükümlülüğü uygulanmıştır.
Üyeler, aynı dost – düşman ilişkisi içinde olmak üzere yemin eder ve ittifaka bağlılıklarının ifadesi olarak denize demir külçeleri atardı. Denize atılan demir külçeleriyle, bunlar denizin yüzeyinde yüzmeye başlayana kadar yeminlerine bağlı kalacakları ifade edilmektedir. Ancak burada dikkati çekmesi gereken nokta, "aynı düşman" ifadesidir, çünkü bu, Pers İmparatorluğu'nu kastetmekten daha geniş bir ifadedir. En azından Atina'nın gözünde ve anlayışında Sparta ve Peloponez Birliği'ni de içine alacak kadar geniş bir ifade seçilmiş olduğu ileri sürülmektedir. Her ne olursa olsun Attik Delos Birliği esas itibarıyla Atina'nın bir imparatorluk kurmasına hizmet etmiştir. Birlik'in kuruluşundaki "Perslerle mücadele" amacının bir aldatmaca olduğu, esas amacın Atina'nın hegemonyası olduğu da, A. French, H. R. Rawling, H. D. Meyer ve K. E. Petzold gibi tarihçiler tarafından ileri sürülmektedir. Atina yönünden olay böyledir, ancak üye kent devletleri açısından da "Perslerle mücadele" esas amaç olarak görülmemektedir. Örneğin Troas kent devletlerinin bir yandan Attik Delos Birliği'ne katılmış oldukları ve hem Birlik'e, hem de Pers Sarayı'na vergi ödedikleri bilinmektedir. Bu durum, bu kent devletleri açısından ticaretin sürekliliğini sağlamaya yönelik gibi görülmektedir. Diğer yandan Pers Sarayı da bu kentlerin ticaretinden alınan vergiler nedeniyle onları Birlik'e katılmasına göz yummuş olmalıdır.
Atinalı politikacı Aristides yaşamının kalan bölümünün çoğunu Birlik'in işlerini düzenlemekle geçirmiştir. Plütarkhos'a göre birkaç yıl sonra Pontus'ta öldüğünde halen yeni katılacak üyelerin yükümlülüklerini belirlemek üzerinde çalışıyordu.
Genişleme politikası
Attik Delos Birliği'ne katılmalar çok büyük ölçüde, kent devletlerinin serbest iradeleriyle olmuştur. Ancak belirlenemeyen sayıda üye kent devletlerinin Birlik'e katılmalarının, Atina tarafından güç kullanarak sağlandığı yönünde bilgiler de vardır. Zamanla ve Birlik'ten ayrılma yönündeki, isyan olarak da tanımlanabilecek iradelerin zora dayanılarak bastırılmasıyla Atina, Attik Delos Birliği üzerindeki hakimiyetini kurmuştur. Tukididis, Atina hegemonyasının nasıl geliştiği konusunda bazı ipuçları vermektedir. Tukididis, esasen üye sayısını genişletmek için kuvvet kullanıldığına ilişkin tek bir olaydan söz etmektedir. Fakat bu olay muhtemelen bir örnek olarak verilmiştir ve başka benzer olaylar da gerçekleşmiş olmalıdır. Plutarkhos bu tarz uygulamalarla ilgili başka bir olaydan daha söz etmektedir.Artemision Deniz Muharebesi'nin ardından Perslerle işbirliği içine girmiş olan Eğriboz Adası'nın güney ucundaki 'a Kimon'un komuta ettiği bir seferle MÖ 473 yılında saldırıldı ve bir sonraki sene bu kent Birlik'e katılmak zorunda bırakıldı. Aslında bu kent saldırılmayı gerektirecek bir uygulama ya da tutum içinde değildir. Sadece Attik Delos Birliği'ne katılmaya yanaşmıyordu, o kadar. Bu kent devleti üzerine yapılan sefer sadece Attik Delos Birliği'na katılmasını zorlamak içindi. Esas neden Atina'nın tahıl ithal rotası üzerinde bulunmasıydı. Daha önce Pers amaçlarına hizmet etmiş olması, harekâtı haklı gösteren bir bahane olarak görünmektedir. Sonuç itibarıyla bu kentin adı, günümüze ulaşan Attik Delos Birliği vergi listelerinde görünmektedir. Plutarkhos ayrıca Faselis'in Kimon'un Eurymedon Seferi sırasında Birlik'e katılmaya zorlandığını anlatmaktadır. Ayrıca yine Kimon'un İskiri Adası'nı istila ederek buraya Atinalı yerleşmeciler gönderdi.
Güç kullanarak Attik Delos Birliği katılımını genişletmeye diğer iki örnek de Yunanistan'daki ve Fokida'dır. Atina, MÖ 456 yılında I. Peloponez Savaşı sırasında Boeotia'yı istila ederken, bu kent devletinin batısındaki Lokris ve Fokida'yı da Attik Delos Birliği'ne katılmaya zorlamıştır.
Başkaldırılar
Delos'ta MÖ 477 yılında düzenlenen ilk kongrede denize demir külçeleri atarak and içilmesi, bir yandan da Birlik'ten ayrılmamayı da kapsamaktadır. Yine de izleyen yıllarda bazı üyelerin ayrılmak istedikleri görülmektedir. Nakşa Adası, MÖ 470 – 467 yıllarında Birlik'ten ayrılma kararı vermişti. Atina kente saldırdı ve Nakşa bu karardan vazgeçmek zorunda kaldı.Taşoz da MÖ 465 yılında Birlik'ten ayrılmaya kalkan bir kentti. Benzer bir sonuçla karşılaştı ve Birlik'te kaldı. Tukididis başkaca örnek olaydan söz etmez. Ancak arkeolojik kanıtlar izleyen yıllarda daha fazla ayaklanma olduğuna ilişkin veriler sağlamaktadır. Bu kanıtlar içinde en güçlüleri vergi listeleridir. Belirli tarihlerden sonra artık bu listelerde görünmeyen kent devletlerinin Birlik'le ilişkilerinin kestikleri düşünülür. Bununla birlikte Tukididis'in anlatımı da, bu tür ayaklanmaların bastırılmasındaki Atina tutumunun giderek Birlik üzerinde bir kontrol sağladığını, sonuçta Attik Delos Birliği'nin Atina İmparatorluğu'na dönüştüğünü açık bir biçimde ortaya koyar. Dolayısıyla Birlikte kopma girişimlerine karşı Atina'nın bu tutumu, kendi imparatorluğunu oluşturmak için Attik Delos Birliği'ni kullanma yönündeki stratejilerden biri olarak görülebilecektir.
Nakşa Ayaklanması
Attik Delos Birliği'nden ayrılmak için ilk girişim MÖ 467 ya da MÖ 469 yılında Nakşa Adası tarafından yapıldı. Büyük olasılıkla yeni bir Pers saldırısı olasılığına karşı Ada, bir ileri karakol olarak görülüyordu. Bir donanma Ada'ya gönderildi. Yenilgiye uğramalarından sonra Nakşa, kent surlarını yıkmak zorunda bırakıldı. Donanması ve Birlik'teki oy hakkı elinden alındı. Daha sonraki ayaklanmalarda da aynı kurallar uygulanacaktır.
Taşoz Ayaklanması
Atina, MÖ 465 yılında Struma Nehri kıyılarında dokuz yol olarak adlandırılan bölgede Amfipolis kolonisini kurmuştur.Taşoz Adası, karşıda anakaradaki Pangaion Dağı'ndaki altın ve gümüş madenlerinde çok yakın bir bölgede kurulan bu kononiden doğal olarak rahatsızlık duydu. Bugüne kadar işlettikleri madenleri paylaşmak istemediler. Atina ise bu değerli maden yataklarını kendi adına işletmek istiyordu. Esasen anlaşmazlığın Attik Delos Birliği ile hiçbir ilişkisi yoktur. Diğer deyişle çatışma, Taşoz'un Birlik'ten ayrılmak istemesinden ya da Birlik'e olan yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmesinden çıkmış değildir. Taşoz Atina karşısında direnebilmek için Sparta'dan destek istemişti. Sparta, bu desteği 'yı istila ederek yapmaya karar vermiştir. Ancak bu sırada gerçekleşen büyük bir deprem ardından köle helotlar ve köle olmayan fakat Sparta vatandaşı sayılmayan bir grup 'na kaçmışlardı. Sparta'nın bu insanları yeniden kontrol altına almak için savaşa girişmesi gerekmişti. Dolayısıyla bu beklenmedik olaylar, Attika'nın istilasına olanak vermedi. Sparta'nın Attika'yı istila planı, bir bakıma beş yıl sonra başlayacak olan I. Peloponez Savaşı'nın habercisi sayılır.
Kent Atina ordusu tarafından MÖ 465 yılında kuşatıldı ve iki yıl ya da üç yıl süren bir kuşatmadan sonra Taşoz dize getirildi ve Birlik'e tekrar katılması sağlandı. Kent surları tümüyle yıktırıldı, donanmaya el konuldu ve madenlerin işletme hakkı tümüyle Taşoz'un elinden alındı. Ayrıca savaş tazminatı ödenek zorunda bırakılan kent her yıl ödeyeceği bir haraca bağlandı.
Taşoz Kuşatması, Tukididis'in anlatımıyla bir ittifaktan bir hegemonyaya dönüşmesinde önemli bir kilometre taşı olmuştur. Gerçekten de madenlerin şu ya da bu tarafça işletilmesinin Attik Delos Birliği'nin yapısıyla bir ilgisi yoktur. Atina, kendi çıkarı yönünde bu madenlere el koymuş ve hegemonyasını, Birlik üyesi bir devlete, zor kullanarak dayatmıştı. Bu güç kullanımında kuşkusuz ki Birlik'in askeri ve parasal kaynaklarını da kendi çıkarı için kullanmıştı. Kuşkusuz Atina'nın bu tutumu Birlik içinde şiddetli huzursuzluklara yol açmıştır. Diodorus, "Çoğu müttefik onların sertliklerine dayanamamış ve birbirlerine isyandan söz etmeye başlamışlardı." diye yazmaktadır. Tukididis ise "İsyanlar için başka nedenler olmasına karşın, asıl neden müttefiklerin haraçlarını ödememeleri veya kendilerin düşen gemi paylarını vermek istememeleri idi. Bazı durumlarda asker sağlamayı dahi reddediyorlardı. Ama Atinalılar haraçlarını zorla alıyorlardı ve … gösterdikleri tam bir zorbalıktı. … karşı gelenleri kolayca ezip geçiyorlardı." diye yazar.
Sisam Kuşatması
Sisam'la Milet arasında Priene konusundaki anlaşmazlık iyice tırmandığında Sisamlılar gördüler ki Atina Milet yanında yer almaktadır. Bunun üzerine Attik Delos Birliği'nden ayrılmaya karar verdiler. Bu durumda Atina Perikles komutasında 40 gemiden oluşan bir filoyu Sisam'a sevk edilmiştir. Sisam, Atina'nın deniz üstünlüğünü elinden alabilecek kadar güçlü bir donanmaya sahipti. Hele Midilli ve Sakız Sisam'la ittifak kuracak olursa Atina için durum daha da tehlikeli bir hal acaktı. Perikles, karaya asker çıkardı ve kenti hem karadan hem de denizden kuşatı. Sekiz ay süren kuşatma MÖ 440 – 439 kışı sonlarında Sisam'ın teslim olmasıyla sonuçlanmıştır. Sisam yenilginin bir bedeli olarak Atina'ya 80 talent gümüş ödediği gibi Perikles 80 de rehine almıştır. Bu düzenlemelere ek olarak kentte demokrasiyi sağlayıp, birkaç gün içinde Atina'ya döndü. Ancak kentte aristokratik düzeni geri getirmeyi amaçlayan bir kesim halen varlığını korumaktadır. Aristokrasi yanlısı hizip, Sard'a Pers Satrabı'na giderek yardım istedi ve 700 askerlik bir kuvvet alarak kenti gece vakti ele geçirdi. Rehineler geri alındı ve kent, kendini Atina'nın düşmanı olarak ilan etti. Atina yeniden Perikles komutasında, bu kez 60 gemilik bir kuvveti Sisam'a göndermiştir. Perikles, 70 savaş gemisinden oluşan Sisam donanmasını bir deniz muharebesinde yenilgiye uğrattıktan sonra kendisine katılan 25 Sakız ve Milet gemisiyle birlikte Sisam'ı kuşattı. Fakat birkaç gün sonra bir Fenike donanmasının Sisam'a yardım etmek için bölgeye gelmekte olduğu haber alındı. Perikles emrindeki gemilerin bir kısmıyla Fenike filosunu karşılamak üzere harekete geçmiştir. Gemilerin bir kısmının ayrıldığını gören Sisam gemileri geride kalan Atina filosuna saldırmış ve muharebeyi kazanmıştır. Perikles bu kez bir araya getirdiği 60 gemi, Sakız ve Milet'ten 30 gemiyle yeniden kenti kuşatmıştır. Sonuçta kuşatma silahları yaptırarak kenti dize getirmiştir. Boyun eğen kent 200 talent savaş tazminatı ödemiş, donanmasını tasfiye etmiş ve kent surlarını yıkmıştır.
Atina politikası
Antik yazarlar Birlik içindeki huzursuzlukları ve ayrılma isteklerini her ne kadar katılma paylarına bağlamaktasalar da esas nedenler daha derindir. Atina, Birlik üyesi kent devletlerinin doğrudan doğruya iç düzenlemelerine müdahale etmekte, onların ekonomilerini kendi ticari amaçları doğrultusunda biçimlendirmeye çalışmaktadır. Bu konuda bir örnek Byzantion'un durumudur. Atina, MÖ 440 yılında bu kentin tahıl dışsatımına kota uygulayarak dış ticaretini sınırlamaya gitmiştir. Tarihinin büyük bir bölümünde olduğu gibi o devirde de Byzantion yaygın bir ticari ilişkiler ağının merkeziydi. Kentin gelirinin büyük bir bölümü ticaretten, limandan ve ithal - ihraç ürünlerinden sağlanıyordu. Bu tarz girişimler konusunda belki de en çarpıcı olanı Atina'nın MÖ 5. yüzyıl ortalarında bir kararnameyle kendi ölçü ve para sistemini üye kent devletlerine dayatmasıydı. Bu kararnameyle Attik Delos Birliği üyelerinin gümüş para basması yasaklanmıştır. Böylece Birlik içindeki ticaretteki ödemelerde sadece Atina'nın bastığı para kullanılabilir olmuştur. Diğer yandan Birlik'e olan vergi yükümlülüklerini gemi olarak ödeyen kent devletlerinin sayısı zaman içinde azaldı. Bu, daha çok Kimon'un sağladığı bir gelişme olmuştur. Elimize geçen vergi listelerine göre MÖ 454 yılında vergisini gemi olarak ödeyen 17 kent devleti kalmıştı. On yıl kadar sonra da bu sayı üçe indi, Sakız, Midilli ve Sisam. MÖ 431'e gelindiğinde ise gemi olarak katılım yapan sadece Midilli ve Sisam kalmıştır.
Daha sonra MÖ 461 yılında Kimon sürgüne gönderildi ve onun etkileri, Perikles ve Efialtes gibi demokrat siyasetçiler tarafından temizlendi. Bu gelişmeler Atina'nın dış politikasında bir dönüşümün tamamlandığına işaret etmektedir. Bundan böyle Sparta ile ittifak ihtimali gözden çıkarılacak mö 462 yılında ve Sparta'nın düşmanlarıyla, Argos ve Tesalya ile ittifaka gidilecektir. Megara Sparta kontrolündeki 'nden ayrılarak Atina'nın müttefiki oldu. Böylece Mora Yarımadası yönünden gelebilecek saldırılara karşı Atina'yı koruyacak çift hat bir savunma duvarının Korint Kıstağı'nda inşa edilmesi mümkün olmuştur. Aynı yıllarda etkili hitabet becerisi sayesinde Themistokles, Atina'nın esas limanının yerine Piraeus'a (günümüzde Pire) taşınmasını sağladı. Bunun üzerine Atina surları Piraeus limanını ve buraya uzanan ulaşımı kapsayacak şekilde uzatılmasına karar verilmiş ve bu yönde inşaat işlerine başlanmıştı. Böylece kent ve liman, karadan bir kuşatmada bile bağlantılı ve savunulabilir hale getirilmiş olacaktı.
Perikles, MÖ 454 yılında Birlik'in hazinesini, bir Pers saldırısından korumak gerekçesiyle Delos'tan Atina'ya getirmiştir. Böylece hazinenin koruyucu tanrısı artık Apollon değil Atena'dır. Dolayısıyla hazinenin tasarrufu Atina'nın eline geçmiş, harcamalar konusunda Birlik üyelerine hesap verilme gereği de duyulmamıştır. Ancak Plutarkhos'a göre Perikles'in rakiplerinin çoğu, Atina'daki çok çeşitli inşa projelerinin finansmanı için bu parasal kaynaklara el konulduğunu ileri sürmüşlerdir. Atina'nın geniş parasal kaynaklar sağlamasına olanak veren diğer bir uygulama da Birlik üyelerinin yükümlülükleriyle ilgili uygulamayı değiştirmek olmuştur. Artık yükümlülüklerin gemi, asker ve silah olarak da karşılayabilmesini iptal etmiş, parasal olarak istemiştir. Atina'da toplanan bu Birlik hazinesi, Birlik üyelerinin savunması için değil, artık Atina gücünü ve refahını genişletmek için kullanılır olmuştur. Dolayısıyla üyelerin Birlik'e olan yükümlülükleri, Atina için kullanılan haraca dönüştü. Perikles bu kaynaklarla 'nde Partenon'un inşasını bu paralarla yaptırmıştır. Aynı şekilde savunma amaçlı olmayan pek çok harcama yine bu paralardan karşılandı. Böylece Attik Delos Birliği, bir ittifaktan bir imparatorluğa dönüştü. Birlik üyelerinden sağlanan bu kaynakların Atina'nın imarında kullanılması, Yunan sanatı, özellikle heykeltıraşlık ürünleri yönünden büyük bir değişim yaratmıştır. Pers Savaşları öncesi Yunan heykeltıraşlık ürünleri, bu dönemle karşılaştırıldığında "ilkel ve basit görünümlü" olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla Perikles'in hazineyi Atina'ya getirmesiyle Yunan sanatı da bir "altın çağ" yakalama fırsatı bulmuştur.
Atina'nın Attik Delos Birliği'ne dayanarak mali kaynaklar sağlaması sadece kentlerinin imarı için olmamıştır. Peloponez Savaşı'nın MÖ 431 yılında patlak vermesinden bir sene kadar sonra Atina, MÖ 430 yılı kışında komutasında Karya ve Likya üzerine bir sefer düzenlemişti. Seferin amacı Tukididis tarafından vergi toplanması ve Atina'nın deniz ticaretine zarar veren korsanların temizlenmesi olarak açıklanmaktadır. İki sene kadar sonra MÖ 428 yazında komutasında aynı bölgelere bir sefer daha düzenlendi. Tukididis bu seferin amacı olarak sadece vergi toplanmasını göstermektedir. Ancak bazı çalışmalar bu seferlerin gerçek amacının bölgedeki kıyı kentlerini ele geçirmek olduğu görüşündedir. Nitekim Lysikles, sefer sırasında bir Karya saldırısında öldürülmüştür. Bu türde, savaşın finansmanı için olağan vergiler dışında vergi toplamanın sadece Karya ve Likya'yla sınırlı olmadığı ve savaş boyunca sürdürüldüğü ileri sürülmektedir.
Pers İmparatorluğu ile çatışmalar
Attik Delos Birliği'nin oluşmasından sonraki yirmi yıl içinde Pers İmparatorluğu'nun tüm ileri garnizonları imha edilmiş ve Pers Donanması Ege Denizi'nden tümüyle atılmıştır. Bir elli yıl boyunca Grek dünyası için artık bir Pers tehdidi söz konusu olmayacaktır. Öte yandan bu askeri seferlerden elde edilen ganimet de büyük bir servetin, ağırlıklı olarak Atina'ya akmasını sağlamıştır. Pers garnizonlarına karşı yapılan saldırıların sağladığı ganimetin çok belirleyici bir motivasyon olduğunu Kimon örneği başarıyla açıklar. Kimon, babası öldüğünde artık kendisinin ödemekle yükümlü olduğu para cezası yüzünden (elli talent yaklaşık 1,3 ton gümüş) yoksul bir adamdı. Fakat Sestos Seferi sonrasında bile artık çok zengin bir adamdı. Ele geçen tutsakları Atinalılar almıştı ve bunlar karşılığında çok büyük fidyeler aldılar. Zaten, Birlik üyelerince Birlik hazinesine aktarılan vergiler de büyük tutarlara ulaşmaktaydı ve zamanla Atina'nın kontrolüne iyiden iyiye geçmiştir.
Trakya
Eion Kuşatması
Tukididis'e göre Attik Delos Birliği'nin Pers İmparatorluğu ile ilk çatışması Struma Nehri ağzındaki kentine saldırmakla olmuştur. Kuşatmanın MÖ 477 yılı sonbahar aylarından, bir sonraki yılın yaz aylarına kadar sürdüğü kabul edilmektedir. Eion, 'la birlikte Yunanistan'a İkinci Pers Saldırısı sonrasında bir Pers garnizonunun yer aldığı Trakya'daki iki kentten biriydi. Doğal olarak bu seferin amacı da Trakya'daki Pers askeri varlığını ortadan kaldırmaktı. Herodot'ta bu yıllara ait ayrıntı yer almamaktadır. Bununla birlikte Doriskos'taki Pers valisi Mascames'e karşı birkaç başarısız girişime değinmektedir. Kent, geniş ormanları ve yakındaki gümüş madenleriyle stratejik bir öneme sahiptir. Ayrıca gelecekte yakınlarında Amphipolis adı verilecek bir Atina kolonisi kurulacaktı. Bu koloni de Atina'nın başına yeni sorunlar açacaktır.
Atina kuvvetleri Kimon'un komutasında Eion'a saldırdılar. Plutarkhos'a göre Kimon'un Perslerle giriştiği savaşlarda aldığı ilk galibiyetti. Persler kente çekildiler ve orada kuşatıldılar. Kimon bölgedeki tüm Trakyalı Pers müttefiklerini sürür çıkarmıştır. Böylece kuşatmaya bir dış yardımın önünü kesmiş oldu. Kuşatılanlar, açlıktan teslim olmak zorunda bırakılacaktı. Herodot Pers komutanı Boges'e, kenti tahliye etmeleri ve Asya'ya çekilmeleri teklif edildiğini ileri sürmektedir. Ancak Serhas'ın hışmına uğramaktan korkan Boges bunu kabul etmedi ve sonuna kadar direndi. Eion'dakl tüm gıda stokları tükendiğinde Boges kendi servetini oluşturan hazinesini Struma Nehrine attı, tüm ev halkını öldürdü ve dev bir ölü yakma ateşinde onlarla birlikte kendini de kurban etti. Komutansız kalan kent düştü. Atinalılar sağ kalan tüm kent halkını köle olarak aldılar.
İskiri
Eion'un ardından, yine Kimon komutası altında ve muhtemelen aynı seferin devamı olarak, MÖ 476 yılında bu kez İskiri Adası'na saldırıldı. Bu saldırı Pers İmparatorluğu'na karşı girişilen bir harekât değildir. Ege Denizi'nin ortalarındaki bu ada, deniz ticareti için büyük sıkıntı yaratan bir korsan üssü durumundadır. Bu seferin sonucu olarak Ege korsanlardan temizlenmiş oldu. Bir önlem olarak da, adanın yeniden bir korsan üssü olmasını önlemek için Atina'dan yerleşimciler adaya getirilip yerleştirildi.
Çanakkale Boğazı
Kimon on yıl sonra Pers kuvvetlerini Avrupa topraklarından atmak için yeni bir sefere girişmiştir. Bu harekât Taşoz Kuşatmasıyla aynı tarihte olmalıdır, bu bağlamda MÖ 465 yılı verilir. Bu tarihlerde bazı Pers unsurları, Gelibolu Yarımadası'nda bazı bölgeleri halen ellerinde tutuyorlardı ya da yerli Trak halklarının da yardımıyla yeniden geri almışlardı. Kimon, 4 triremeyle Gelibolu'ya geldi ve 13 Pers gemisini de ele geçirmeyi başardı. Bu kuvvetle Pers unsurlarını yarımadadan attı. Yarımadayı böylece Atina göçmenleri için yerleşime açtı.
Batı Anadolu
Avrupa topraklarından Pers askeri varlığının atılmasından sonra Atina, Attik Delos Birliği üye sayısını Batı Anadolu'da artırmak için girişimlere başladılar.Sisam Adası, Sakız Adası ve Midilli Adası, Mykale Muharebesi'nden hemen sonra Grek İttifakı'na katıldıkları gibi Attik Delos Birliği'nin de ilk üyelerindendiler. Ancak Batı Anadolu'daki diğer Grek kent devletlerinin hangi tarihte Birlik'e katıldığı konusunda açık bir görüşümüz yoktur.
Kimon'un Eurymedon Seferi, Köprüçay Nehri'nin denize döküldüğü yerde Aspendos'ta toplanmaya başlayan büyük bir Pers donanması ve ordusuna karşı gerçekleştirilmişti. Genellikle Kimon'un bu seferinin, Pers kuvvetlerinin saldırı hazırlığı içinde olmalarından dolayı yeni ortaya çıkan bu tehdidi ortadan kaldırmaya yönelik olduğu ileri sürülür. Muhtemelen Pers İmparatorluğu'ndaki bazı iç çekişmeler, böylesi bir sefere girişmeyi geciktirmiştir. Pers kuvvetlerinin Aspendos'ta toplanması, Güneybatı Anadolu sahil kentlerini ele geçirmek içindi. Pers Donanması böylece buradan İyon kıyılarına karşı sefer düzenleyebilecekti.
Plutarkhos, Pers kuvvetlerinin Aspendos'ta toplandığının haber alması üzerine, Kimon komutasında 200 triremeden oluşan bir filonun 'tan denize açıldığını bildirmektedir. Çok büyük olasılıkla Atinalılar, Batı Anadolu'daki Grek kent devletlerini istila etmek için yakın tarihte bir Pers seferi hakkında istihbarat almışlardı. Kimon, bu bilgiye dayanarak harekete geçirilmişti. Plutarkhos'un yazdığına göre Kimon 200 trireme ile Likya'nın Grek kenti Faselis'e gitti, ancak limana girişine izin verilmedi. Bunun üzerine Faselis kırsalı yağmalanmaya, yakılıp yıkılmaya başlandı. Bu arada Grek donanmasındaki Sakız Adası komutanlarının arabuluculuğuyla Faselisliler Attik Delos Birliği'ne katılmayı kabul ettiler. Ayrıca kentin asker vermesi ve Atina'ya on talent ödemesi sağlandı.Köprüçay'ın batısında yer alan Faselis, Attik Delos Birliği'nin en doğudaki üyesidir. Bu konumuyla Pers akınlarını daha başlamadan engelleyecek durumdadır. Pers deniz gücünün ihtiyaç duyduğu bir deniz üssü böylece Pers kontrolünden çıkmış oldu. Böylesi bir başlangıç avantajını sağlayan Kimon, hemen ardından doğrudan doğruya Aspendos limanındaki Pers donanmasına saldırıya geçmiştir.
Eurymedon Muharebesi
Tukididis muharebeyle ilgili çok genel hatları vermektedir. Öte yandan Plutarkhos ise en güvenilir ayrıntıları vermiştir. Plutarkhos'a göre Pers filosu Köprüçay'ın denize döküldüğü sahilde demirlemişti ve Kıbrıs'tan gelecek olan 80 Fenike gemisini beklemekteydi. Pers filosundaki gemi sayısı hakkında birkaç rakam vardır. Bu konuda Tukididis'ın verdiği rakam en güvenilir kaynak olarak genel kabul görür, Tukididis'e göre Pers filosunda 200 Fenike savaş gemisi vardı. Plutarkhos'un 'a dayanarak verdiği rakam 350, Phanodemus'unki ise 600'dür.
Kimon, Faselis'ten hareket ederek takviyeler ulaşmadan Pers filosuna saldırdı. Ancak çatışmaya girmekten kaçınan Pers filosu ırmağın içine doğru geri çekilmiştir. Fakat Kimon üstüne üstüne gidince muharebeyi kabul etmek zorunda kaldılar. Sayı üstünlüğüne karşın Pers savaş hattı yarıldı ve Pers gemileri ırmak kıyılarına doğru sürüldüler. Karaya oturan gemilerin mürettebatı yakınlardaki Pers ordusunun güvenliğine sığınmak için çekildiler. Bu ilk çatışmanın yorgunluğuna karşın Kimon savaşçılarını karaya çıkarmış ve Pers ordusuna karşı taarruza kaldırmıştır. Muharebenin başlarında Pers hatları durumlarını başarıyla korudular. Ancak sonunda falanks düzeninde savaşan hoplitler karşısında daha fazla dayanamayarak bozguna uğradılar. Tukididis 200 Fenike gemisinin ele geçirildiğini ya da imha edildiğini yazmıştır. Bu kayıpların görece kısa süreli bir deniz muharebesinde gerçekleşmesi pek olağan görülmemektedir. Büyük olasılıkla karaya vuran gemiler muharebeden sonra ele geçirildi ve ateşe verilmiştir. Plutarkhos, Kimon'un kara muharebesinin hemen ardından donanmayla harekete geçtiğini yazmaktadır. Kimon'un amacı Pers filosunun beklemekte olduğu 80 Fenike gemisini denizde karşılamaktı. Sürpriz bir saldırıyla bu filoyu gafil avlayıp tüm gemileri ya ele geçirdi ya da batırdı. Fakat Tukididis bu ikinci harekâttan söz etmemektedir. Dolayısıyla gerçekleşip gerçekleşmediği kuşkuludur.
Plutarkhos'a göre halen Pers Kralı olan I. Serhas, Eurymedon Muharebesi sonrasında Greklerle alçaltıcı bir barış antlaşması yapmaya razı olmuştur. Ancak diğer antik kaynaklar barış antlaşmasının bu tarihte yapıldığına karşıdır. Kıbrıs Seferi sonrasında bir barış antlaşmasının daha mantıklı bir yaklaşım olduğu ileri sürülmektedir. Plutarkhos'un açıklaması da mantıklı görülmektedir. Buna göre, Serhas yeniden bir çatışmaya girmekten çekindiği için Greklerle böylesi alçaltıcı bir barış antlaşması yapmaya yanaşmıştır. Günümüz tarihçileri tarafından barış antlaşmasının Eurymedon sonrasında yapılmış olması genellikle zayıf bir olasılık olarak görülür.
Eurymedon Muharebesi'ndeki Attik Delos Birliği zaferi, Pers İmparatorluğu'nun yeniden Yunanistan'a saldırma tehlikesini bütün bütün ortadan kaldıran önemli bir zafer olmuştur. Ayrıca en azından MÖ 451 yılına kadar Batı Anadolu'nun yeniden istilasını amaçlayan bir Pers girişiminin de önüne geçilmiştir. Ayrıca Batı Anadolu'nun daha uzak kesimlerindeki, örneğin Karya'dan kent devletlerinin Attik Delos Birliği'ne katılması Eurymedon Muharebesi'nden sonra olmuştur. Muharebenin bir diğer önemli sonucu da Pers filoları MÖ 451 yılına kadar Ege'den uzak tutulmaları olmuştur. Böylece Grek gemileri zorlanmadan Ege'de seyir yapabildiler.
Mısır
Mısır Seferi'nin MÖ 459 yılında başlatıldığı genel kabul görmektedir. Aslında bu tarih dahi kuşkulu bir tarihtir. Çünkü MÖ 460 yılında Atina, Sparta ile savaş halindeydi. (I. Peloponez Savaşı) Halihazırda Yunanistan'da bir savaş varken Atina'nın Mısır Seferi'ne kaynak ve asker ayırabileceği kuşkuludur. Bu yüzden Mısır Seferi'ne daha önceki bir tarihte, MÖ 462 yılında çıkıldığı da ileri sürülmektedir.
Mısır Pers hakimiyeti altında çok uysal değil, tam tersine ayaklanmaya oldukça eğilimli bir ülkeydi. Bir ayaklanma da MÖ 486 yılında gerçekleşmişti. Yeni bir ayaklanma Mısır sınırına yakın bir Libya kralı tarafından MÖ 461 ya da 460 yılında başlatıldı. Ayaklanma 'un başkanlığında hızla tüm Mısır'a yayıldı. Bu arada Inaros Pers kuvvetlerine karşı verdiği mücadelede Attik Delos Birliği'nden destek istemiştir. Bu sıralarda zaten Birlik, Pers Sarayı'nın tüm dikkati ve çabası Mısır Ayaklanması'na konsantre olmuşken Kıbrıs'a eldeki 200 gemilik bir filoyu göndermişti. Bu filo, Mısır'daki ayaklanmayı desteklemek üzere harekete geçirildi. Bu şekilde birdenbire strateji değişikliğine gidilmesi, Atina'nın karar mekanizmalarında bir takım dengesizlikler olduğu yönünde de yorumlanabilmektedir. Daha derinlemesine bir analiz, Atina'nın eskiden beri Mısır'ın muazzam buğday üretim potansiyeliyle ilgilendiği gerçeğine götürür.
Tukididis başta tüm filonun Mısır'a sevk edildiğini ima etmektedir. Ancak daha sonra Pampremis'teki kuvvetlere destek olmak için kalan 50 geminin gönderildiğini belirtmektedir. Bu bağlamda filonun bir kısmının Batı Anadolu ya da Yunanistan kıyılarında kalmış olması mümkündür.Diodorus da Tukididis'in bu imasındaki rakamı verirken, Atina'nın Mısır'a 40 gemi gönderdiğini yazmaktadır. Tarihçi Fine, Atina'nın strateji değiştirip, üstelik halen savaş durumu olmasına karşın filoyu Mısır'a göndermiş olması ardında bir takım amaçlar bulunmuş olduğuna dikkati çekmektedir. Bunlar, Mısır'da bir çatışmaya girmek eğiliminde olmak, Pers kuvvetlerinin ayaklanmayla uğraşmakta olmasıyla zayıf düşmüş olması fırsatından yararlanmak, Mısır kıyılarında bir deniz üssü elde etme kararı, Nil Vadisi'nin geniş tahıl üretiminden yararlanmak ve böylece tahıl ithalatının yönünü değiştirmek olarak gösterilmektedir.
Sonuç olarak Atina Filosu Mısır'a ulaşıp Nil Deltası'na girdi ve Inaros'un kuvvetleriyle birleşti. Dönemin Pers Kralı I. Artaserhas Mısır'daki ayaklanmayı bastırmak için amcası komutasında bir ordu toplamıştır. Bu ordunun mevcudu konusunda Diodorus 300 bin, Ctesias ise 400 bin rakamını vermektedir. Fakat bu rakamlar büyük olasılıkla aşırı abartılmış rakamlardır.
Pampremis Muharebesi
Diodrous Pers harekâtının sadece başlangıç evresi hakkında detay vermekte ve Pers kuvvetlerinin Nil yakınında kamp kurduğunu yazmaktadır.Herodot'un çalışması her ne kadar bu dönemi kapsamasa da çok fazla kafatası görmekten söz eder. Bunlardan biri de Inaros tarafından öldürülen Achaemenes'inkidir. Pampremis ya da Papremis, Nil Deltası'nda yer alan bir kenttir. Aynı zamanda Mısır savaş Tanrısı'na adanmış bir kült merkezidir. Diodorus, Atina kuvvetleri Mısır'a ulaştığında onlar ve Mısırlıların savaşa girdiğini yazmıştır. Muharebenin başlarında Pers kuvvetleri sayı üstünlüğünün verdiği avantajla durumu başarılı götürdüler. Ancak Atina kuvvetlerinin baskısıyla hatları yarılınca bozguna uğradılar ve dağıldılar. Pers ordusunun bazı kısımları, Beyaz Kale olarak bilinen Memphis tahkimatına çekilmeyi başardılar ve burada başarılı bir savunma yaptılar.
Memfis Muharebesi
Bunun üzerine Atina ve Mısır kuvvetleri Beyaz Kale'yi kuşatmıştır. Tukididis tüm seferin 6 yıl sürdüğünü belirtmektedir. Bu sürenin son 18 ayı Prosoptis Kuşatması'yla geçtiğine göre Memfis Kuşatması en az 4 yıl sürdürülmüştür. Ancak başarı elde edilemedi.
Tukididis, Artaserhas'ın 'u Spartalılara Attika'yı istila etmeleri için rüşvet vermeye gönderdiğini yazmaktadır. Böylece Atina kuvvetleri Mısır'dan çekilmek zorunda kalacaktır. Fakat bu girişimden bir sonuç elde edilemeyince büyük bir ordu toplayıp bu kez komutasında Mısır'a göndermiştir. Diodorus da hemen hemen aynı şekilde, biraz daha ayrıntı vererek anlatır. Ordunun 300 bin kişilik olduğunu ve Megabyzus ile komutası altında Mısır'a gönderildiğini yazar. Ordu, önce Kilikya'ya yürümüş, oradan Fenike, Kilikya ve Kıbrıs'tan derlenen ve 300 triremeden oluşan bir donanmaya alınmıştır. Tüm personel bir yıl boyunca eğitim görmüştür. Sonunda denize açılan donanma Mısır'a yelken açtı. Tukididis Artabazus'tan söz etmez. Herodot Artabazus'u Yunanistan'a İkinci Pers Saldırısı'nın bir bölümünde anlatmıştır. Diodorus'un bu konuda hata yapmış olması mümkündür. General Megabyzus Mısır'a ulaştığında hızla Memfis Kuşatması'nın üzerine yürüdü ve Mısır ve Atina kuvvetlerini dağıttı.
Prosopitis Kuşatması
Atina kuvvetleri ve donanma Nil Deltası'ndaki Prosopitis Adası'na çekildiler. General Megabyzus adayı kuşattı ve 18 ay süren kuşatmanın sonlarında ada etrafında kanallar kazdırarak nehrin suyunun çekilmesini sağlamıştır. Böylece ada ile Nil kıyıları birleşti. Tukididis'in anlatımına göre Pers kuvvetleri oluşan kara üzerinden adaya saldırdılar ve ele geçirdiler. Çok az sayıda Atinalı Libya'ya kaçmayı başardı ve oradan ülkelerine dönebildi. Tukididis'te olmayan bir ayrıntı Diodorus'ta vardır, nehrin akışını değiştirme fikrini Mısırlı savaşçıların verdiğini ve daha sonra teslim olduklarını yazar. Görünüşe göre Pers Komutanlığı gereksiz kayıplara uğramayı göz almayarak Grek kuvvetlerinin Libya'ya çekilmesini ve oradan ülkelerine dönmesine göz yummuştur. Mısır Seferi'nde uğranılan bu yenilgi Atina'da büyük bir endişe uyandırmıştır. Pers kuvvetlerinin saldırısından duyulan bu endişeyle Attik Delos Birliği'nin Delos'taki hazinesi bu nedenle Atina'ya alınmıştır.
Mendesium Muharebesi
Tukididis, Prosopitis Kuşatması'nı kırmak için Atina'dan gönderilen 50 triremelik bir görev kuvvetinden söz etmektedir. Ancak kuşatmanın çözüldüğünden habersiz olarak Nil Deltası'na giren Atina görev kuvveti derhal karadan ve denizden saldırıya uğramıştır. Gemilerin büyük çoğunluğu burada imha edildi. Çok az sayıda gemi çekilmeyi ve Atina'ya dönmeyi başarabilmiştir.
Kıbrıs
Tukididis'în anlatımıyla Grek İttifakı Donanması, Mykale Muharebesi'nin ertesi yılı, MÖ 478 yılında Kıbrıs'a sevk edilerek adanın büyük bir bölümünün kontrol altına alınması sağlanmıştı. Bu anlatımın tam olarak neyi ifade ettiği açık değildir. Bu seferin Kıbrıs'taki Pers garnizonlarından olabildiğince fazla savaş ganimeti elde etmeyi amaçladığı ileri sürülür. Esasen Donanma, kısa bir süre sonra Byzantion'a yelken açmıştır. Üstelik Tukididis Kıbrıs'ın ele geçirilmesi yönünde herhangi bir girişim hakkında açıklama yapmaz. Dahası Kıbrıs'a art arda sefer düzenlenmiş olması, adada bir Grek garnizonunun MÖ 478 yılı itibarıyla oluşturulmadığını ya da oluşturulduysa bile kısa süre sonra geri çekildiğini düşündürmektedir. Ada'ya bir önceki sefer MÖ 460 yılı civarında gönderilen, fakat hemen sonra Inarus'u desteklemek için Mısır'a çevrilen donanmadır.
Mısır'daki bozgunun diğer bir sonucu da Atina ile Sparta arasında beş yıl süreli bir ateşkes antlaşmasının yapılması olmuştur. Bu sayede Yunanistan'daki savaşı durduran antlaşma, Attik Delos Birliği'ne MÖ 451 yılında Kıbrıs Mısır'a yeni bir sefer düzenleme olanağı sağlamış oldu. Bu sefere gönderilen kuvvetlere geri çağrılan Kimon komuta etmiştir.
Kiton Kuşatması
Kimon, Atina ve Birlik içindeki müttefiklerce sağlanan 200 gemilik bir filoyla sefere çıkmıştır. Ancak bu gemilerden 60 tanesi, bu kez 'un ayaklanmasını desteklemek üzerine Mısır'a sevk edilmiştir. Grek filosunun Kıbrıs'a ulaşan kısmı Kition'u (günümüzde Larnaka) kuşatmıştır. Ancak kuşatma sırasında Kimon, yaralandığı için ya da hastalıktan ölmüştür. Ölümü ordudan gizlendi ve sanki yatağında emirler verdi. Yine de Atina kuvvetleri Salamis'e çekildiler.
Salamis Muharebesi
Kition'dan ayrılmalarından 30 gün sonra, Grek donanması Salamis'ten ayrılırlarken Kilikya, Fenike ve Kıbrıs birliklerinden oluşan bir Pers donanması ve ordusunun saldırısına uğradılar. Kimon'un ölümü halen ordudan gizleniyordu. Yine de emirleri Kimon veriyor gibi davranıldı. Grek donanması Pers donanmasını yenilgiye uğrattıktan sonra karaya asker çıkardı ve karada da bir galibiyet elde etti. İçinde bulundukları güç durumdan böylece kurtulan Grekler Yunanistan'a geri dönmüşlerdir. Bu muharebeler Yunan-Pers Savaşları'nın sonunu oluşturmaktadır. Greklerle Persler arasında MÖ 396 yılına kadar doğrudan bir çatışma olmamıştır. Bu tarihte Sparta Kralı Batı Anadolu'ya kısa bir sefer düzenlemiştir.
Pers İmparatorluğu ile barış
Tukididis, Salamis Muharebesi'nden sonra Pers kuvvetleriyle bir çatışmadan söz etmez ve Grek kuvvetlerinin ülkelerine döndüklerini yazar. Diğer antik yazarlardan Diodorus ise Salamis'ten sonra Pers İmparatorluğu ile Kallias Barışı olarak bilinen bir barış antlaşmasının yapıldığını yazmaktadır. Diodorus muhtemelen Epirus'un tarih çalışmasını izleyerek – ki öğretmeni İsokrates'ten muhtemelen etkilenmiştir – barış antlaşmasına MÖ 380 tarihini vererek atıfta bulunmaktadır. MÖ 4. yüzyılda dahi barış antlaşması, bir kavram olarak yerleşmiş değildi. Bu dönemin iki tarih yazarı Kallisthenes ve bunun varlığından söz etmez.
Muhtemelen ilk önce Atinalılar Perslerle bir pazarlık görüşmesi için girişimde bulunmuşlardı. Plutarch'a göre, Eurymedon Muharebesi'nden sonra, Serhas'ın ardılı , Atina elçisinin hazır bulunduğu bir görüşmede, Greklerle bir barış antlaşması üzerinde görüşmüş ve anlaşmıştı. Ancak Plutarch da, Grek tarihçi Kallisthenes'ı böyle bir barış antlaşmasının varlığını reddettiğini kabul etmektedir. Herodot da bir Atina elçisinin başkanlığında bir heyetin Artaxerxes'le bir görüşme için Suşa'ya gönderildiğinden söz etmektedir. Sözünü ettiği elçi, muhtemelen Atina'nın önde gelen diplomatlarından Kallias olmalıdır. Bu heyette Argos'tan delegelerin bulunması tarihlendirmenin MÖ 461 olarak öngörülmesini gerektirmektedir. Atina ile Argos, bu tarihten sonra ittifak kurmuşlardır. Argoslu delegelerin, bir çeşit barış antlaşması sağlama yolları aradıkları ve bu girişimin başarısız olmasının, Atina'nın Mısır ayaklanmasını destekleme kararında rol oynadığı ileri sürülebilir. Bu nedenle antik kaynaklar, bu şekilde resmi bir barışın olup olmadığı, varsa tarihi konusunda net değildir.
Modern tarihçiler arasında da görüş birliği yoktur. Antlaşmanın varlığını kabul edenler olduğu gibi kabul etmeyenler de vardır. Holland, Atina ile Pers İmparatorluğu arasında uzlaşmaya varan bir sonuç elde edildiğini, ancak bunun gerçek bir antlaşma olmadığını savunmaktadır. Dahası, yine bir Grek tarihçi olan , gerçekte bir görüşmenin Pers Sarayı ile MÖ 423'te yapıldığını öne sürmektedir. Antlaşmanın varlığı konusunda bir başka argüman ise Atina kuvvetlerinin Kıbrıs'tan MÖ 449 yılındaki ani çekilmesidir. Bu durum, bir barış antlaşmasının yapılmış olması ya da olasılığının doğması ile açıklanabilir. Bu argümandan hareketle Kallias Barışı için MÖ 449 yılı önerilmektedir. Bütün bu tartışmalar bir yana, Diodorus antlaşmanın koşullarını ayrıntılı olarak vermiştir. Antlaşmanın ayrıntıların veren diğer antik kaynaklar bu çerçevede tutarlıdır.
- Asya'daki tüm Grek kentleri kendi yasaları çerçevesinde yaşar ve otonomdurlar.
- Pers Satrapları ve orduları, Isokrates'e göre Kızılırmak'ın batısına geçmeyeceklerdir. Kallisthenes'e göre ise Ege Denizi'ne atla bir günlük ya da Ephorus ve Diodorus'a göre yaya olarak üç günlük yoldan fazla yaklaşmayacaklardır.
- Hiçbir Pers savaş gemisi Faselis'ten batıya ve günümüz İstanbul Boğazı'nın kuzey tarafından batıya yelken açmayacaktır.
- Bu kurallara uyulduğu sürece Atina da Pers hakimiyetindeki topraklarına karşı askeri bir harekâtta bulunmayacaktır.
Yunanistan'daki çatışmalar
- Yunanistan anakarasında MÖ 479 – 461 yılları arasındaki dönemde, en azından dışarıdan bakıldığında bir barış döneminin hüküm sürdüğü görülür. Her ne kadar Yunanistan'daki kent devletleri Atina yanlısı – Sparta yanlısı olarak bölünmüş olsa bile, Atina ve Sparta halen müttefik oldukları için Grek İttifakı da yürürlükteydi. Sonuç olarak askeri – politik bir istikrar yaşanıyordu. Ancak belirtilen dönemin sonlarına doğru Atina'nın artan gücü Sparta'da gerginliğe ve Atina'ya karşı güvensizliğe yol açmıştır. Bu gerginlik sonunda MÖ 460 yılında, kaçınılmaz olarak gerçekleşen bir dizi gelişmenin ardından I. Peloponez Savaşı'na yol açmıştır. Atina, Grek İttifakı'nın gereği olarak MÖ 462 yılında, MÖ 465 – 461 yıllarını kapsayan (helot ayaklanması) için Sparta'ya yardımcı kuvvet göndermiştir. Ancak Sparta, Atina kuvvetlerinin helotların ayaklanma yönündeki iradelerini güçlendireceğinden çekinerek bu kuvvetleri geri göndermiştir. Bu olay Atina siyasal yapısında etkin olan aristokrat hizip karşısında radikal demokrat hizipin üstünlük kazanmasına ve Atina ile Sparta ve müttefikleri arasında I. Peloponez Savaşı'nın patlak vermesine yol açmıştır. Demokrat hizipin liderleri Efialtes ve Perikles, aristokrat hizipin lideri, aynı zamanda Sparta'ya gönderilen askeri birliğin komutanı olan Kimon'un sürgüne gönderilmesinden sonra güçlü siyasi liderler oldular. Bu çatışma gerçekten Atina'nın mücadelesiydi ve Attik Delos Birliği'nden müttefiklerinin katılması söz konusu olmamıştır. Esasen Attik Delos Birliği Pers İmparatorluğu ile mücadele için kurulmuştu, dışarıda kalan Grek unsurlarla değil. Bununla birlikte 'nde bir İyon birliğinin Atina ile savaştığı anlaşılmaktadır. Bu yıllarda Yunanistan'daki çatışmalar, Attik Delos Birliği ile doğrudan doğruya ilintili değildir.
- Bununla birlikte I. Peloponez Savaşı, Attik Delos Birliği'nin, Atina baskın bir ittifaktan Atina İmparatorluğu'na dönüşmesini hızlandırmıştır. Bu savaşın ilk yıllarında Atina ve onun Attik Delos Birliği'nden olmayan müttefikleri bir kısım başarılar sağladılar. Ancak Attik Delos Birliği'nin MÖ 454 yılındaki Mısır Seferi'nin başarısızlıkla sonuçlanması Atina'da bir panik haline yol açmıştır. Bu durum MÖ 451 yılına kadar Atina'nın askeri hareketlerinin daha sınırlı kalmasına yol açtı. Bu tarihte Sparta ile beş yıllık bir ateşkes antlaşması yapılmıştır. Atina'daki paniğin yol açtığı bir başka gelişme de Attik Delos Birliği hazinesinin, bir Pers karşı saldırısından endişe edilerek Atina'ya getirilmesiydi. Atina, Attik Delos Birliği'ndeki diğer üye kent devletleri üzerinde hegemonyacı bir tutum izlerken MÖ 461'deki Nakşa Ayaklanması'ndan sonra bir imparatorluğa doğru gidiş çok açık olarak ortaya çıkmıştır. Attik Delos Birliği'nin fiili olarak sona erişi MÖ 450 yılında Pers İmparatorluğu ile Grek dünyası arasında barış yapılması olarak görülebilir. Bu tarihten sonra da artık Birlik'in bir işlevi kalmadığı halde Atina, Birlik'ten ayrılmalara izin vermemeye devam etmiştir.: Savaş hem Atina, hem de Sparta açısından yıpratıcıydı. Sparta, hem Atina ve müttefikleriyle, hem de helot ayaklanmasıyla baş etmek zorundaydı. Atina ise hem Yunanistan'da Sparta ve müttefikleriyle, hem de Ege ve Mısır'da Pers güçleriyle mücadele ediyordu. Sonuç olarak Atina da, Sparta da, deyim yerindeyse Yunanistan'da kozlarını paylaşmış olamadılar. Bununla birlikte hem Atina hem de Sparta I. Peloponez Savaşı'nda stratejik hedeflerine ulaşamadılarsa da en azından kendi müttefikleri üzerinde bir güçlü etki oluşturabildiler ve müttefiklerine hakim olabildiler. Bu andan itibaren Peloponez Savaşı'nın sonuna kadar, "Atina'nın hakimiyeti altındaki kentler"in öyküsü yaşanır Yunanistan'da. Bu, müttefiklerine hakim olabilmek, ardından gelen Peloponez Savaşı'nın çok daha kesin sonuçlu, dolayısıyla çok çok daha yıkıcı bir savaş olabilmesini sağlamıştır.
Atina İmparatorluğu
Atina, Korint ve Aegina gibi limanı olan Yunan kent devletlerinden bazıları Miken geleneğini sürdürerek Doğu Akdeniz, Karadeniz ve Anadolu'nun Ege kıyılarıyla yoğun ticari ilişkileri sürdüregelmiştir. Bu ticari gelenek başlarda ağırlıklı olarak Minos'tan etkilenen ya da gasp edilen Miken seramiğine dayanıyordu. Yunan, fakat daha çok Atina'nın ticaretinin yayılma alanı, kolayca tanımlanan ve arkeolojik buluntu veren vazolardan takip edilebilmektedir. Bu buluntulara Akdeniz ve Karadeniz kıyıları kadar Anadolu, Suriye ve Mısır'ın iç kesimlerinde, Güney Rusya bozkırlarının kuzey sınırlarında, Güneybatı Almanya'da ve Kuzeydoğu Fransa'da rastlanmaktadır. Diğer yandan MÖ 6. yüzyılda Attika tarımı yapısal bir değişiklik göstererek şarap ve zeytinyağı ihracatını da geniş ölçüde kapsamıştı. Attika tarımı, giderek esas olarak buğday olmak üzere gıda maddesi üretiminden bu ürünlere yönelmiştir. Tarlalar, üzüm bağlarına ve zeytin ağacı yetiştirilen alanlara dönüşmüştü. Bu gerçekleştiğinde Atina artık denizaşırı ticaretin çapını büyütmüş olmakla birlikte çok daha fazla gelir elde ediyordu. Fakat özellikle buğday üretiminden vazgeçildiği için bu malı ithal etmek zorundaydı. Böylece bu ticaret kazançlı olmanın yanında Atina'yı denizaşırı ticarete bağımlı kılmıştı. Bol yağışlı geçen yıllarda dahi Attika gıda maddelerinin üçte ikisini ya da dörtte üçünü ithalatla karşılamak zorundaydı. Mykale Muharebesi'nden sonra Atina'nın Pers İmparatorluğu ile savaşa devam etme ve Attik Delos Birliği'ni oluşturma gelişmeleri, büyük ticari kazançlar vadeden ve Attika'nın gıda maddeleri ithalatını garantiye alan bir karar olarak görülmektedir. Atina ekonomisinin ne ölçüde mamul mal üretimine dayandığını gösterir bulgular vardır. Örneğin Atina'da MÖ 6. ve 5. yüzyıllarda yüzden fazla çömlek imalathanesinin bulunduğunu, buralarda mal sahibinin yanı sıra altı kişinin daha çalıştığını, bazı imalathanelerin üç ressam birden istihdam ettiğini biliyoruz. Dahası bir kerevet atölyesinde yirmi, bir silah imalathanesinde otuziki ve bir kalkan atölyesi'nde yüzyirmi kölenin çalıştığını biliyoruz. Bütün bunlar Atina ve benzeri kentlerde çok geniş çapta pazar için üretim yapıldığını gösterir. Sonuçta pazar için rekabetin ortaya çıkması kaçınılmazdı. Fakat Atina'nın iki çok değerli avantajı vardır. Bunlardan biri MÖ 480 yılların başında işletilmeye başlanan, Doğu Akdeniz'in en zengin gümüş madeni olan Laution madeni, diğeri ise Attik Delos Birliği'nin Atina'ya sağladığı olanaklardır.
Attik Delos Birliği, MÖ 454 yılına gelindiğinde artık bütünüyle Atina İmparatorluğu'na dönüşmüştü. Bu tarihte Attik Delos Birliği Hazinesi artık Atina'ya getirilmişti ve tümüyle Atina kontrolüne geçmişti. Bu hazinede muazzam bir mali kaynak birikmişti. Örneğin MÖ 450 – 449 yıllarında hazinede 5 bin talent (130 bin ton) gümüş birikmişti. Bu dönüşümde Atinalı politikacı Perikles'in büyük katkısı olduğu kabul edilir. Bu imparatorluk kısa süreli oldu, sadece yarım yüzyıl, MÖ 404 yılında Atina İmparatorluğu çözülmüştür. Atina kent devletinin bir imparatorluğa dönüşmesini başlatan olayın, Sparta'nın Pers İmparatorluğu'na karşı olan savaştan çekilmesi olduğu ileri sürülebilir. Peloponez Savaşı başladığı sırada sadece Sakız Adası ve Midilli Adası'nın gemi olarak katkısı alınıyordu. Bu iki ada artık destek görmeden ayrılmak için çok zayıf durumdaydılar. Midili ilk ayaklanmaya kalkışandı ve tamamıyla başarısızdı. Sakız Adası, Attik Delos Birliği'nin en güçlü ve en büyük üyesiydi. En son ayaklanan oydu. 'nin sonuçlarından birkaç yıl yararlandı. Tüm İyonya ayaklanırken Atina halen tüm ayaklanmaları bastıracak güçteydi.
Perikles, Atina'nın imparatorluk içinde hakimiyetini güçlendirmek için MÖ 450 yılında Klerukya olarak bilinen yarı koloni yerleşmeler oluşturma politikası geliştirmiştir. Atina'ya bağlı bir askeri garnizon işlevi gören bu yerleşimler, İmparatorluk'un geniş topraklarında Atina'nın kontrolünü garanti ediyordu. Ayrıca Perikles Birlik üyeleriyle Atina arasındaki ilişkileri düzenlemek, haraçların toplanmasını ve Atina yararına kullanılmasını temin eden kamu görevlileri çalıştırmıştır.
Atina İmparatorluğu dışa karşı yine de fazla güçlü değildi. Sparta ile savaşın 27. yılında iç çekişmelerin ve Pers desteğinin sayesinde de olsa yenilgiye uğratıldı. Attik Delos Birliği de MÖ 404 yılında ortadan kalktı. Ancak bu yenilginin sonuçlarını kısa sürede üstünden atmayı başardı. İkinci Atina İmparatorluğu, MÖ 377 yılında bir deniz savunma birliği olarak, yine Atina'nın önderliğinde kuruldu. Fakat Atina eski gücüne hiçbir zaman ulaşamadı. Üstelik artık düşmanları çok daha güçlü ve daha fazla sayıdaydı.
Sonuçları
Pers İmparatorluğu ile girişilen bu savaşın sonlarına doğru Attik Delos Birliği, Atina İmparatorluğu'na dönüşme yoluna iyiden iyiye girmiştir. Savaşın sona ermesine karşın Attik Delos Birliği üyelerinin, hem parasal hem de gemi yönünden Atina'yı destekleme yükümlülükleri devam ettirilmiştir. Yunanistan'da iki güç odağı Atina ve Sparta arasındaki I. Peloponez Savaşı, MÖ 460 – 445 yılları arasında sürmüş, nihayetinde otuz yıllık bir antlaşmayla ateşkes sağlanmıştı. Ancak bu ateşkes, Atina ile Sparta arasındaki çekişmeyi sona erdirmemiş, sadece 14 yıl sonra bu iki güç, Peloponez Savaşı'nda yeniden çatışmaya girmiştir. Bu yıkıcı savaş 27 yıl sürmüş, sonuçta Atina gücünün tümüyle kırılmasına yol açmıştır. Atina İmparatorluğu parçalanmış ve Yunanistan'da artık Sparta hegemonyası oluşmuştur. Ancak bu savaşlar sadece Atina'yı değil tüm Yunanistan kent devletlerini önemli ölçüde zayıflatmıştır. Yunanistan'daki olayların Pelopones Savaşı'na varmasında Attik Delos Birliği'nin önemli bir rolü olduğu kabul edilmektedir.
Grekler karşısında defalarca yenilgiye uğrayan ve iç isyanlarla savaş kapasitesi zayıflatılan Pers İmparatorluğu, MÖ 449'dan itibaren I. Artakserkses ve ardılları tarafından böl ve yönet stratejisini benimsemiştir. Greklerle açık bir çatışmadan kaçınılarak, bunun yerine Sparta'ya karşı Atina'yı kullanma yönünde bir siyaset izlendi. Bu amaç için politikacılara başvuruldu. Bu şekilde kendi aralarındaki sürtüşmelere dalan Grek dünyasının dikkati Pers İmparatorluğu'ndan uzaklaştırıldı. Grek dünyasıyla Pers İmparatorluğu arasında MÖ 396 yılına kadar bir çatışma gerçekleşmedi. MÖ 396 yılında başlattığı bir seferle Önasya'da geniş bir istila hareketine girişti. Plutarkhos'a göre Grekler bu aralar tüm dikkatleri "barbarlar"a yönelmişti.
Eğer Attik Delos Birliği Savaşları Grek dünyası ile Pers İmparatorluğu arasındaki güç dengesini Yunanistan lehine değiştirmişti. Bununla birlikte izleyen yarım yüzyıldaki Yunanistan'da taraflar arasında daha sonraki yarım yüzyıl süren yıpratıcı iç çekişmeler, Pers İmparatorluğu'nun güç dengesindeki konumunu önemli ölçüde düzeltmiş oldu. Sparta, MÖ 387 yılında Korint, Tebai ve Atina'dan oluşan bir ittifakla Korint Savaşı'na girmiştir. Durumunu kurtarabilmek için Pers İmparatorluğu'ndan destek istemek zorunda kalmıştır. , MÖ 386 yılında Sparta Kralı ile "Kral Barışı" olarak bilinen bir barış antlaşması imzaladı. Bu antlaşma sayesinde Yunanistan üzerinde tam bir hakimiyet kurduğu gibi, Batı Anadolu'da yeniden hakim oldu. Sparta, Yunanistan üzerindeki hegemonyasını sürdürebilmek için, bir bakıma Batı Anadolu Grek kent devletlerini feda etmiş oldu. Antlaşmayla bir önceki yüzyıldaki tüm Grek kazanımları kaybedilmiş oldu. Pers istila girişimleri karşısında muharebelerde elde edilen sonuçlar gibi, Attik Delos Birliği'nin Pers İmparatorluğu'na karşı giriştiği mücadelelerin kazanımları da kaybedilmişti.
Kaynakça
- ^ Finley, Sh.: 16
- ^ a b c Kagan, Sh.: 77
- ^ a b Sealey, Sh.: 264.
- ^ Fine, Sh.: 336.
- ^ Finley, Sh.: 29 - 30.
- ^ a b c d Sealey, Sh.: 248
- ^ Fine, Sh.: 343
- ^ a b Fine, Sh.: 344
- ^ Themistocles 25 28 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . has a direct reference to Thucydides I, 137 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d e f Fine, Sh.: 360.
- ^ Green, Sh.: xxiv.
- ^ Cawkwell, Sh.: 134
- ^ a b XI, 62 24 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Dipnot
- ^ Fine, Sh.: 357 - 358.
- ^ Herodotus V, 35 8 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Holland, Sh.: 155 - 157.
- ^ Holland, Sh.: 160 - 162.
- ^ Holland, Sh.: 175 - 177
- ^ a b c H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası[] Tarih İncelemeleri Dergisi – XXII, 2 Sh.: 17
- ^ Holland, Sh.: 183 - 186.
- ^ Holland, Sh.: 202 - 203.
- ^ Holland, Sh.: 240 - 244.
- ^ Holland, Sh.: 276 - 281.
- ^ Holland, Sh.: 320 - 326.
- ^ Holland, Sh.: 342 - 355.
- ^ Holland, Sh.: 357 - 358
- ^ Lazenby, Sh.: 247
- ^ "Tukididis, 1.89". 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ "Herodot, 9.114". 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ Murat Arslan, Pausanias'ın Byzantion Hakimiyeti ve Komplo Teorisi[] Sh.: 53
- ^ . 1 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ John Van Antwerp Fine, The Ancient Greeks: A Critical History Sh.: 331.
- ^ a b c d Delos Deniz Birliği 19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 43
- ^ D. Kagan, Sh.: 39 – 40
- ^ a b c d e f g h i livius.org 6 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Delian League
- ^ Donald Kagan, Perslere Karşı Elde Edilen Zaferinin Sonuçları 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 2 - 3
- ^ a b D. Kagan, Sh.: 31
- ^ a b c "Tukididis, 1.95". 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ a b c d Holland, Sh.: 362
- ^ a b c d e f g D. Kagan, Sh.: 38
- ^ "Tukididis, 1.95". 26 Eylül 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ "Tukididis, 1.95.1". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ D. Kagan, Sh.: 39
- ^ Murat Arslan, Pausanias'ın Byzantion Hakimiyeti ve Komplo Teorisi[]
- ^ Plutarkhos, Kimon 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Tarih İncelemeleri Dergisi XXIV – 2, Sh.: 110 - 111
- ^ a b c d e f g h "uvm.edu". 5 Ekim 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Aralık 2012.
- ^ H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 12
- ^ a b c d e f "The Athenian Empire" (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 16 Aralık 2012.
- ^ Thomas Martin, Ancient Greece: From Prehistoric to Hellenistic Times Yale University Press
- ^ Hülya Boyana, Vergi Listelerine Göre Attika-Delos Deniz Birliği ve İonia ile İlişkileri 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Tarih İncelemeleri Dergisi, XXI – 1 Sh.: 25
- ^ a b "Tukididis, 1.96". 5 Nisan 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ a b c H. Boyana, Vergi Listelerine Göre Attika-Delos Deniz Birliği ve İonia ile İlişkileri Sh.: 26
- ^ a b Hülya Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 11
- ^ a b c d e f H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 13 – 14
- ^ H. Boyana Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 13, dipnot
- ^ D. Kagan, Sh.: 41
- ^ a b c d Thomas Martin, An Overview of Classical Greek History from Mycenae to Alexander 7 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Küçükkuyu Değerleri Sempozyumu 7 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 82
- ^ a b Ken Oziah, Sh.: 5
- ^ a b c d The Athenian Empire Sh.: 45
- ^ H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 16
- ^ H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 14
- ^ a b H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 15
- ^ Ayşe Gül Akalın, Troas Synoikisis'i Sh. 8
- ^ Plutarkhos, Aristides, 26
- ^ a b c d Sealey, Sh.: 250.
- ^ a b Tukididis, 1.98
- ^ a b c d e D. Kagan, Sh.: 45
- ^ K. Oziah, Sh.: 7
- ^ a b c d e f g h Plutarch, Cimon, 12
- ^ Sarah B. Pomeroy, Ancient Greece: A Political, Social, and Cultural History Sh.: 213
- ^ a b c Thucydides I, 98 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Thucydides I, 100 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Fine, Sh.: 359
- ^ a b Thucydides I, 99 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Kagan, Sh.: 44.
- ^ Plutarkhos, The Life of Themistocles 3 Mart 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . dipnot 24
- ^ a b c d Donald, Kagan, Atina İmparatorluğu'nun Yükselişi 29 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 1
- ^ a b "Tukididis, 1.101". 31 Aralık 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ocak 2013.
- ^ Tukididis, 101
- ^ a b D. Kagan, Sh.: 2
- ^ "Diodorus, 12.27.1". 30 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ "Tukididis, 8.76.4". 29 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ Ayşen Sina Sh.: 152
- ^ Plutarkhos, The Life of Pericles 1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . - 28
- ^ ;Ayşen Sina Khioslu İon’un Epidemiai Eserinden Portreler 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 147
- ^ "Diodorus, 12.27.2". 10 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ "Diodorus, 12.27.3". 12 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ "Diodorus, 12.27.4". 30 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ "Diodorus, 12.28.1 - 2". 11 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ "Diodorus, 12.28.3". 30 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2013.
- ^ Murat Arslan, İstanbul'un Antikçağ Tarihi 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 11
- ^ Murat Arslan, sh. 57, dipnot 54
- ^ "Τα τείχη των Αθηνών". 26 Ocak 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ (PDF). 13 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ a b "Adalya". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ "Tukididis, 3.19.2". 28 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ Kimon, Sh.: 108
- ^ Plutarkhos, Kimon 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Çeviri Ayşen Sina, Sh.: 115 - 116
- ^ a b c d Herodotus VII, 107 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Plutarch, Cimon, 7
- ^ Plutarch, Cimon, 8
- ^ a b c Plutarch, Cimon, 14
- ^ a b c d e f Cawkwell, Sh.: 133.
- ^ Herodotus IX, 106 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Sealey, Sh.: 247.
- ^ a b Powell, Sh.: 19 - 20.
- ^ Cawkwell, Sh.: 132.
- ^ a b c Cawkwell, Sh.: 134.
- ^ a b c d e f Plutarch, Cimon, 13
- ^ a b Fine, Sh.: 363.
- ^ see Cawkwell, Sh.: 137 - 138, note 13.
- ^ a b Holland, Sh.: 363.
- ^ Cawkwell, Sh.: 132 - 134.
- ^ Hornblower, Sh.: 22 - 23.
- ^ a b c d Hellenlerin Doğu Akdeniz Seferi ve Kallias Barışı 19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 44
- ^ Kagan, Sh.: 82.
- ^ Holland, Sh.: 203.
- ^ Sealey, Sh.: 269.
- ^ a b Thucydides I, 104 13 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d Fine, Sh.: 352
- ^ Kagan, Sh.: 81
- ^ "Tukididis, 1.110.4". 24 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2013.
- ^ "Diodorus, 11.74.1". 12 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2013.
- ^ a b Ctesias, Persica, 36 4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (from Photius's Epitome)
- ^ a b c d Diodorus XI, 74 24 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodotus III, 12 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodotus II, 63 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c Thucydides I, 110 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d e f g Thucydides I, 109 13 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Diodorus XI, 74 - 75 24 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Herodotus VIII, 126 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c "Diodorus, 11.77". 26 Mart 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Ocak 2013.
- ^ a b "Tukididis, 1.94". 26 Eylül 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Aralık 2012.
- ^ Sealey, Sh.: 242
- ^ a b Sealey, Sh.: 271 - 273.
- ^ a b c d e f "Tukididis, 1.112". 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2012.
- ^ a b c d Plutarch, Cimon, 19
- ^ a b Diodorus XII, 4
- ^ a b Sealey, Sh.: 280.
- ^ Herodot, 7.151
- ^ Kagan, Sh.: 84.
- ^ Sealey, Sh.: 281.
- ^ Holland, Sh.: 366.
- ^ Fine, Sh.: 360
- ^ Thucydides I, 23 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Thucydides I, 102 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Kagan, Sh.: 73 - 74
- ^ a b Fine, Sh.: 358
- ^ Sealey, Sh.: 268 - 271.
- ^ Kagan, Sh.: 48.
- ^ a b Holland, Sh.: 366 - 367.
- ^ a b Sealey, Sh.: 282.
- ^ a b "The Naval Battle of Sybota". 15 Ekim 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Ocak 2013.
- ^ Gordon Childe, Tarihte Neler Oldu Sh. : 182 - 209
- ^ G. Childe, Sh.: 209
- ^ a b G. Childe, Sh.: 210
- ^ Ian Morris, The Athenian Empire (478-404 BC) 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 27
- ^ G. Childe, Sh.: 211 - 212
- ^ H. Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası Sh.: 18
- ^ Kagan, Sh.: 128.
- ^ Holland, Sh.: 371.
- ^ Xenophon, Hellenica II, 2
- ^ a b c Dandamaev, Sh.: 256.
- ^ Ken Oziah, Sh.: 2
- ^ Plutarkhos, Artakserkses 2 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Sh.: 138
- ^ Dandamaev, Sh.: 294.
Kaynaklar ve Dış bağlantılar
Antik kaynaklar
- *Thucydides, History of the Peloponnesian War 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- *Diodorus Siculus, Biblioteca Historica 24 Eylül 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Plutarkhos, Parallel Lives - The Live of Aristides1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., The Live of Kimon1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde .,
- Ctesias, Persica4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (from 's Epitome)
- Xenophon, Hellenica
Günümüz kaynakları
Türkçe
- Hülya Boyana, Delos Birliği'nin Anayasası ve Atina Hegemonyası[] Tarih İncelemeleri Dergisi – XXII
- Hellenlerin Doğu Akdeniz Seferi ve Kallias Barışı19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Hülya Boyana, Tarih İncelemeleri Dergisi, XXI – 1
- Donald, Kagan,
- Plutarkhos, Tarih İncelemeleri Dergisi XXIV – 2 Çeviri, Ayşen Sina
İngilizce
- Donald Kagan, The Outbreak Of The Peloponnesian War
- The Athenian Empire
- livius.org6 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Delian League
- Kronoloji 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- John Van Antwerp Fine, The ancient Greeks: a critical history. Harvard University Press (1983)
- Donalt Kagan, The Outbreak of the Peloponnesian War. Cornell University Press (1989)
- Athens 5 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- Raphael Sealey, A history of the Greek city states, ca. 700-338 B.C.. University of California Press (1976)
- Tom Holland, Persian Fire: The First World Empire and the Battle for the West. Abacus (2006)
- Ken Oziah, The Delian League: A Prelude To War
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Attika Delos Birligi MO 477 yilinda sayilari 150 173 arasinda olan Grek kent devletleri arasinda olusturulan ve MO 404 yilina kadar devam eden askeri politik bir birliktir Birligin olusturulmasi Atina nin girisimleriyle saglanmis ve liderligi Atina tarafindan ustlenilmistir Atina Sparta nin ve Yunanistan daki bir kisim kent devletlerinin destegiyle Ahamenis Imparatorlugu nun Pers Imparatorlugu Yunanistan i istila girisimine karsi yuruttugu mucadelenin ardindan Ege Denizi ve Bati Anadolu Bolgesi ndeki Pers direnek noktalarina yonelik saldirilara girismisti Bu saldirilarla yerel destek de saglanarak Ege Adalari nin ve Bati Anadolu nun Grek kent devletlerinin Pers hakimiyetinden kurtulmasi saglanmis ve boylelikle bir guc birligi olusturulmustu Gunumuz Batili kaynaklarda Birlik in adlandirilmasi baslangictaki resmi toplanti yeri olan Delos Adasi na dayandirilarak Delos Birligi olarak yapilir Bununla birlikte Perikles MO 454 yilinda resmi toplanti merkezini Atina ya tasimistir Turkce kaynaklarin bir kisminda da bu sekilde ya da Attika Delos Deniz Birligi olarak gecer Delos Adasi Birligin olusmasindan kisa bir sure sonra Atina Birlik Donanmasi ni kendi ticari amaclari icin kullanmaya baslamistir Bu tarz kullanim Attik Delos Birligi nin icinde Atina dan daha az guce sahip olan kent devletleri icin bir baski haline geldi ve bu durum cesitli huzursuzluklara giderek catismalara yol acti Atina nin Birlik i kendi kontrolu altinda tutabilmek ve kendi amaclari icin kullanmak yolundaki cabalarinin giderek daha fazla guce basvurmasiyla huzursuzluk yayginlasti ve MO 431 yilinda Peloponez Savasi na yol acti Atina bu savasin sonunda MO 404 yilinda teslim olmak zorunda kaldi ve Atina tarafindan artik Atina Imparatorlugu haline getirilmis olan Attik Delos Birligi de dagildi Tarihi kaynaklarNe yazik ki Yunanistan a Ikinci Pers Saldirisi ile Peloponez Savasi arasindaki doneme MO 479 431 iliskin olarak gunumuze ulasabilen cok az belge vardir Tukididis in Pentekontaetia olarak adlandirdigi bu donem Yunanistan da gorece bir baris ve refah donemi olmustur Bu donemle ilgili en genis kaynak Tukididis in Peloponez Savasi Tarihi adini verdigi calismasidir Tukididis in MO 460 dogumlu oldugu goz onune alindiginda doneme en yakin tarihli calismadir Gunumuz tarihcileri tarafindan da en guvenilir birincil kaynak olarak kabul edilmektedir Tukididis bu calismasinda Peloponez Savasi nin yakin gecmisinden bahsederken Atina nin Peloponez Savasi na dogru giderek artan gucune deginmistir Calismasi muhtemelen secicidir ve dahasi herhangi bir tarih vermemektedir Bununla birlikte Tukididis in calismasi diger antik yazarlarin verdigi bilgiler ve arkeolojik buluntularla desteklenerek kronolojik bir gorus olusturmaya yeterince elverislidir Tukididis Yunanistan a Ikinci Pers Saldirisi ile Peloponez Savasi arasinda gerceklesen onemli olaylari kisa kisa vermistir Ancak kronolojik bilgi hemen hemen hic vermez Duzgun bir kronoloji olusturmak yonunde cesitli girisimler olduysa da kesin sonuclara ulasmak guctur Simdilik Tukididis in anlatiminin uygun bir kronoloji izledigini varsaymak gerekmektedir Donem hakkinda bir takim ayrintilar da Plutarkhos un ve Kimon la ilgili biyografisinde verilmektedir Ancak Plutarkhos un calismasi soz konusu donemden kabaca 600 yil sonrasinda kaleme alinmistir bu yuzden ikincil kaynak olarak kabul edilir Bununla birlikte belirli olcude dogrulanabilen aciklamalarina siklikla basvurulur Calismasinda siklikla Tukididis in kisa aciklamalarla gecistirdigi konular hakkinda da bilgi bulunabilmektedir Gunumuze ulasan diger bir antik kaynak da Sicilyali tarihci Diodorus un Bibliotheca Historica adini verdigi calismasidir Diodorus un bu donemle ilgili olarak yazdiklarindan bircogu daha erken tarihlerde yasamis olan diger bir Grek tarihci tan alinmis izlenim vermektedir Bununla birlikte Diodorus siklikla gunumuz tarihcileri tarafindan goz ardi edilir Bu anlamda bu donem icin uygun bir kaynak degildir Nitekim Diodorus un calismasini Ingilizceye ceviren Oldfather bazi bolumlerdeki hatali aktarima dikkat cekmektedir Attik Delos Birligi vergi listeleri gibi arkeolojik belgeler de donem hakkinda hafife alinmayacak bilgiler saglamaktadir Yakin gecmisKiros un Med hakimiyetini kirip bagimsiz bir devlet haline getirdigi Persler ceyrek asir gibi kisa bir surede bir imparatorluk haline gelmislerdi Kiros MO 550 yilindan sonra Bati Anadolu daki Grek kent devletlerini istila ederek Bati Anadolu yu da Imparatorluk topraklarina baglamisti Imparatorlugun hakimiyeti altina aldigi bolgelerin haklari da halen ayaklanma egilimi icindeydiler Pers hakimiyetinin bu toplumlar uzerinde yarattigi yuk ve cesitli baskilar giderek yayginlasan huzursuzluklara yol acmaktaydi Bati Anadolu daki Grek kent devletleri de ayni durumdaydilar Pers Sarayi tarafindan bu kentlerin yonetimine atanan tiran larin keyfi yonetimi de bunlara eklenince MO 500 lerin baslarinda ozellikle Iyonya ayaklanmak icin adeta bir kivilcim bekler hale gelmistir Bu hosnutsuzlugu tum Bati Anadolu ya yayilan bir ayaklanmaya donusturen kivilcim Milet tirani Aristagoras in girisimleriyle ortaya cikmisti Aristagoras Pers destegiyle fakat kendi komutasinda giristigi bir askeri seferin agir bir basarisizlikla sonuclanmasi uzerine tiranliktan cekilerek kentte demokrasi ilan etmistir Bu acik acik Milet in Pers Sarayi na baskaldirmasiydi ve cok kisa surede tum Iyonya ya ardindan Aiolis e ve Doris e yayildi Boylece MO 499 yilinda bir Iyon Ayaklanmasi baslatilmis oldu Pers Imparatorlugu na karsi askeri bir sefer icin ilave askeri guc arayan Aristagoras Atina ve Eretria dan destek saglamayi basarmistir Bu destek kuvvetiyle MO 498 yilinda Pers satraplik merkezi olan Sard uzerine bir sefer duzenlendi asagi kent ele gecirildi ve yakildi Ancak Sard akropol u ele gecirilmeden geri cekilindi Bundan sonra bes yil boyunca Bati Anadolu Grek kent devletleri Pers Imparatorlugu na karsi taarruzi bir harekete gecmediler ama bagimsizliklarini surdurduler Bu surenin sonunda guclu Pers ordulari ayaklanmanin direnek noktalarina saldirarak MO 493 yilinda Bati Anadolu yu yeniden Pers hakimiyetine aldilar Ancak Pers Krali I Darius Iyon Ayaklanmasi ni bastirmis olmasina karsin Atina ve Eretria ya boyun egdirmeye kararliydi Iyon Ayaklanmasi Imparatorluk topraklarindaki diger ayaklanmalar gibi imparatorlugun butunlugu icin bir tehditti Disaridan desteklenmis olmasi bu ayaklanmayi daha ciddi bir tehdit durumuna getirmektedir Her ne kadar acimasizca bastirilmis olsa da yeni ayaklanmalar Yunanistan tarafindan desteklenebilirdi Bunun kesin cozumu Yunan kent devletlerinin kontrol altina alinmasiydi Bu dusunceyle I Darius Yunanistan in istilasi icin askeri bir seferin hazirliklarina baslamistir Sonraki yirmi yillik sure icinde Pers Imparatorlugu Yunanistan a karsi iki genis kapsamli sefer duzenlemistir Yunanistan in kara yaklasimini emniyete almak icin yapilan hazirlik seferinde MO 492 de Makedonya Pers hakimiyeti altina yeniden alinmistir Yunanistan a yonelen ilk seferde ise Ege Adalari ele gecirildi ve Eretria istila edildi Ancak bu Pers seferi Pers Ordusu nun MO 490 yilinda gerceklesen Maraton Muharebesi nde yenilgiye ugramasiyla basarisizlikla sona ermistir Darius yeni bir seferin hazirliklarina vakit gecirmeden basladiysa da hazirliklar tamamlanmadan oldu Tahta oglu ve varisi I Serhas gecmistir Serhas MO 480 yilinda baslatilan ikinci istila seferine bizzat komuta etmistir Bu arada 70 kadar Grek kent devleti arasinda gevsek bir ittifak olusmustu Ancak Grek Ittifaki Thermopylae Muharebesi nde yenilgiye ugradi ve Grek Ittifaki Donanmasi da Artemision Deniz Muharebesi nde kesin sonuc elde edemeyerek geri cekildi Bu zafer ardindan Pers Ordusu Atina da dahil olmak uzere Mora Yarimadasi haric tum Yunanistan i istila etmistir Ancak Salamis Deniz Muharebesi nde Pers Donanmasi agir bir yenilgiye ugradi Bir sonraki yil MO 479 da Yunanistan da kalan Pers Ordusu Platea Muharebesi nde imha edildi Bu yenilgiyle Pers Imparatorlugu nun ikinci istila girisimi de basarisizlikla sonuclanmis oldu Pers Donanmasi nin Ege deki kalintilari ise Platea Muharebesi yle ayni gun Mykale Muharebesi nde imha edildi Mykale Muharebesi yle birlikte Yunan Pers Savaslari nda yeni bir evre baslamistir Bu noktadan itibaren artik Grek karsi taarruzlari yasanacaktir Mykale ayni zamanda Bati Anadolu daki Grek kent devletlerinin Pers hakimiyetine karsi ikinci baskaldirisini da baslatmis oldu Yunanistan da ugranilan yenilgiler sonrasinda askeri gucu iyice yipranmis olan Pers Imparatorlugu bu baskaldirilara karsi cikamamistir Grek Ittifaki nin cozulmesiPlatea Muharebesi yle Yunanistan anakarasindaki Pers askeri gucu atilmisti Mykale Muharebesi ile de Ege deki Pers deniz gucu yok edilmisti Mykale Muharebesi nin hemen ardindan Grek Ittifaki Donanmasi Canakkale Bogazi na yonelmis ve buradaki iki Pers garnizonuna saldirmistir Ilk olarak Gelibolu Yarimadasi ndaki Sestos a saldirildi Kusatilan kent sonunda dusuruldu Bir sonraki yil MO 478 de bir Grek ordusu Byzantion u kusatip ele gecirdi Askeri acidan bu Avrupa topraklarindaki son Pers askeri varligini sona erdirmektir Fakat esas olarak Karadeniz e uzanan ticaret yolunun acilmasina hizmet etmektedir Atina nin bugday ithalatinin onemli bir bolumu Canakkale Bogazi uzerinden Karadeniz in kuzey kiyilarindan gelmektedir Bu nedenle Atina Canakkale Bogazi nin Pers hakimiyetinde kalmasina o gucu buldugu anda engel olmaliydi Sonuc itibariyla askeri olarak artik Yunanistan uzerinde yakin bir Pers tehdidi kalmamistir Bu durum Grek Ittifaki icindeki iki basat gucun Atina ve Sparta nin stratejilerinde bir degisim noktasini ifade etmektedir Sparta ya gore bu sekilde savasin ve dolayisiyla Grek Ittifaki nin stratejik hedeflerine ulasilmisti artik Ittifak in maddi temeli kalmamistir Ustelik Bati Anadolu daki Grek kent devletleri Pers hakimiyetine karsi ayaklanmis ve bagimsizliklarini geri almislardir Dahasi Sparta ya gore Bati Anadolu daki kent devletleri Yunanistan anakarasi icin bir karantina hatti olusturuyordu Pers Imparatorlugu yeniden Yunanistan a saldirmak isterse once bu devletleri istila etmek zorunda kalacakti Diger yandan Atina Yunanistan in guvenligini Bati Anadolu daki Grek kent devletlerinin guvenligiyle dogrudan dogruya iliskili goruyordu Fakat cok daha onemlisi Atina o gune kadar olusturdugu deniz ticaret agini saglamlastirmak ve genisletmek pesindedir Bunun icin de Pers askeri varliginin Ege Denizi nden bogazlardan ve Karadeniz den uzaklastirilmasi gerekmektedir Aslinda her iki taraf da Platea ve Mykale muharebeleriyle Pers tehdidinin ortadan kalkmis olmadigini Pers Imparatorlugu nun yeniden Yunanistan a saldirabilecegini gormekteydi Bu noktada yine de birbirinden tumuyle aksi yonde ve birbirini dislayan iki stratejik bakis tarziyla karsi karsiyiz Nitekim Byzantion Kusatmasi Yunanistan daki ittifakin son askeri harekati olmustur Byzantion un alinmasindan sonra Sparta nin savasa devam etmeme yonundeki karari butun butun netlesmistir Bunun sonucu olarak Sparta ve pratikte Grek Ittifaki ndan cekilmistir Bu cekilmenin bildigimiz kadariyla ilk ifade edilisi Mykale Muharebesi nin hemen ardindan bu gorev gucunun komutani olan Sparta Krali tarafindan dile getirilmistir Leotychides a gore Bati Anadolu daki bu kent devletlerinin Pers Imparatorlugu karsisinda uzun donemde guven icinde olmasi icinde bulunulan kosullarda elde edilebilir bir amac degildir Bu durumda uygulanabilir tek cozum Bati Anadolu daki Grek kent devletleri halkinin Yunanistan a tasinmasi olarak gorulmektedir Bu insanlarin Pers boyundurugundan kesin bir sekilde kurtulmalari Kral a gore ancak bu sekilde mumkun olabilirdi Ayni muharebedeki Atinali komutan Xanthippus ise Iyon halkinin esasen Yunanistan dan goc eden insanlar oldugunu hatirlatarak tek baslarina bile kalsalar Iyonlari koruyacaklarini ileri surerek buna siddetle karsi cikmistir Boylece Grek Ittifaki icinde Pers Imparatorlugu ile savasa devam etmek ve devam etmemek seklinde iki farkli ve zit stratejik yaklasim ortaya cikmisti Grek Ittifaki nin karadaki en ileri hatti bu tarihte Byzantion daki Grek garnizonuydu ve ust komutasi Spartali general taydi Kisa sure icinde Pausanias in durumu fazlasiyla sarsildi Keyfi bazi tutumlarinin yani sira Pers Sarayi ile iliski kurdugu yonundeki iddialar uzerine Sparta ya geri cagrildi ve ihanet sucuyla yargilandi General Pausanias gorunuse gore kendi iradesini her seyin uzerinde goren bir kisilik yapisina sahipti Askerlerini ve subaylarini vahsice cezalandirirdi Dahasi diger kent devletlerinin askerleri ile Sparta askerleri arasinda kabul edilemez bazi ayrimlar gozetiyordu Diger askerler Spartali askerlerden once yatamiyor yemek yiyemiyor kaynaga su icmek icin inemiyordu Kuskusuz bu durum ordu icinde ciddi bir huzursuzluk yaratmisti cunku bu cezalandirmalar haksiz gorulebiliyordu Fakat daha onemlisi rusvet almaya fazlasiyla egilimli oldugu yonundeki kuskular ki bunlar pek de bosuna degildi olumcul bir guvensizlige yol acmistir Bu kuskular ve iddialar agirdi ve Sparta generali geri cagirmak ve yargilamak zorunda kaldi Garnizonun ust komutanligi ise Atinali general tarafindan ustlenildi Ancak gorunuse gore Sparta da savasa devam edilmesinden yana olan bir hizip de vardir Cunku Pausanias in geri cagrilmasindan sonra komutayi almak uzere General Byzantion a gonderilmistir Ancak muttefik kuvvetlerin artik Sparta liderligini kabullenmeye razi olmadiklarini gorerek ulkesine geri donduler Dorkis in komutanliginin Iyon kent devletlerinin de gorusuyle geri cevrilmesi Sparta daki savas yanlisi hizipin de yenilgisi olmustur Dolayisiyla Pausanias in Sparta acisindan utanc verici durumu buyuk olcude buna bagli olarak Dorkis in komutanliginin istenmemesi Sparta da baris yanlisi hizbi hakim duruma getirmistir Diger yandan Dorkis in degil de Atina nin ust komutanliginin benimsenmesinin daha cok Iyon kent devletlerinin etkisiyle oldugu ileri surulmektedir Dolayisiyla Attik Delos Birligi nin teskilinde inisiyatifin Atina ya degil bu Iyon kentlerine ait oldugu kabul edilebilir Tukididis de Pausanias in uygulamalarinin ozellikle Iyon unsurlar icin kabul edilebilir olmaktan ciktigini yazmaktadir Buyuk olasilikla Atinalarin da girisimiyle Iyonlar buyuk bir istekle Atina nin liderligini istediler Atina da bunu rahatlikla kabul etmistir Atina birliklerinin komutanlari Aristides ve Kimon un insancil anlayisli guven verici davranislari Iyonlarla Atina arasinda boylesi bir yakinlik olusmasinda kuskusuz ki yararli olmustu Plutarkhos Iyon birliklerindeki subay ve askerlerin Aristides ve Kimon etrafinda toplanmalarinda Pausanias in davranislarina karsi duyulan tahammulsuzlugun payi oldugunu belirtmektedir Sparta ve onun basat guc oldugu Peloponez Birligi ile Atina arasindaki stratejik yaklasim farkliligi ve ileri garnizonun Atina komutasi altinda gecmesinin sonucunda Grek Ittifaki bir bakima cozulmus oldu Sparta ve Peloponez Birligi nin saldiridan yana olmamasi esasen pratikte Grek Ittifaki ndan cekilmeleridir Bu tarihten itibaren Grek Ittifaki nin liderligi kesin bir bicimde Atina ya gecmistir Atina nin Ittifak in liderliginde basat rol ustlenmesi bir bakima Sparta nin cekilmis olmasinin bir sonucu olarak gorulmektedir Diger yandan Atina nin Pers Imparatorlugu ile savasa devam edilmesi yonundeki karari da Grek Ittifak nin resmi karari haline gelmistir Boylece savasin icinden yeni bir ittifak yapisi dogmaya basladi Esasen henuz bu tarihte Attik Delos Birligi nin temel siyasasi kendini gostermeye baslamistir Atina Peloponez Birligi nin Grek Ittifaki nin saldiri kanadindan cekilmesi uzerine Bati Anadolu ve Ege deki kent devletleriyle yeni bir ittifaki Attik Delos Birligi ni olusturmustur Pers Imparatorlugu na karsi Grek mucadelesi artik Attik Delos Birligi tarafindan surdurulecektir Yunanistan da ise Grek Ittifaki MO 462 yilina kadar Sparta komutasinda varligini surdurmustur Atina nin bu tarihte Sparta nin dusmanlari olan Argos ve Tesalya ile ittifak kurmasi bu sona neden olmustur Attik Delos BirligiTeskilatlanma Bu ittifakin olusturulmasi icin kutsal Delos Adasi nda bir kongre toplanmistir Bu kongreyle bir bakima Atina ile Iyon Birligi arasinda yeni bir ittifak teskil edilmistir Bu kongrenin Salamis Deniz Muharebesi nden sonraki ucuncu yilda yani MO 477 de toplandigi anlasilmaktadir Ancak Birlik in olusturulmasi yonundeki gorusmeler ve duzenlemeler seklindeki hazirliklarin MO 478 yili yaz aylarinda basladigi ve MO 478 477 kis mevsiminde surduruldugu kabul edilmektedir Tukididis e gore Birlik in remi amaci Pers hukumranligi nedeniyle ugranilan yikimlarin ocunu almakti Oturum baskanligini Aristides in yaptigi kongrede Attik Delos Birligi nin anayasasinin da taslagi ortaya konmustu Bu anayasanin ana hatlari hangi kent devletlerinin para hangilerinin asker ve trireme vereceginin belirlenmesi ilk vergilendirmenin yapilmasi Delos taki Apollon Tapinagi nin Birlik in hazinesine Hellenotamai Hellen Hazinesi ev sahipligi yapmasinin kararlastirilmasi Birlik hazinesinin Hellenatomies on Atinali maliye memuru tarafindan idare edilmesi Birlik politikasinin Delos ta toplanan meclis tarafindan belirlenmesi gerekli kara ve deniz kuvvetinin teskil edilmesi sevk ve idaresi ile garnizonlar olusturulmasi Atina nin gorevi olmasi uyelerin ozerk olmasi seklindedir Ancak bu ilk kongreye kac kent devletinin katildigi konusu gunumuzde halen tartisma konusudur M F McGregor baslangicta 140 uyenin hazir bulundugunu ileri surmektedir Donanld Kagan ise Ege Adalari ndan 20 Iyonya dan 36 Marmara Bolgesi nden 35 Karya dan 24 ve Trakya dan 33 olmak uzere 148 uyeden soz eder Daha sonraki yillarda daha fazla kent devletinin Birlik e katildigi bilinmektedir Kent devletlerini gosterir harita icin bkz Bu ilk kongreye baskanlik eden Aristides ayrica uyelerin ilk katilim paylarini toplamda 460 talent 12 ton gumus 12 760 000 Drahmi olarak belirlemistir Bu rakamin uye devletler arasinda pay edilmesinde ise 12 farkli duzey belirledigi bilinmektedir Her kent devletinin odeyecegi yillik vergi kentin yerel kaynaklarina gore belirlenecektir Daha sonra MO 454 yilinda katilim paylarinin dort yilda bir yeniden belirlenmesi karara baglanmistir ama bu karar duzenli uygulanmamistir Her ne kadar Birlik hazinesinin on Atinali tarafindan idare edilmesi prensibi getirilmisse de her uye kent devletinin hesaplari denetleme yetkisi de taninmistir Fakat katilim paylarinin Atina tarafindan belirlenmis olmasi ve yonetilmesi onemlidir Belirlenen vergiler zaman icinde Atina Akropolisi ndeki mermer steller uzerine kaydedilmistir Bu stellerden bir kismi gunumuze ulasmis bulunmaktadir Meclis te her uyenin bir oy hakki vardir Ancak gelismeler oyle gosteriyor ki Birlik in askeri guclerinin komutasinin Atina da olmasi Atina nin diger oylari kontrol edebilmesini saglamistir Birlik in savas gemilerinin Atina da toplanmasi da bu kongrede kabul edilmistir Diger yandan ozerklik konusunda bir sinirlama kabul edilmistir uye kent devletlerinin birbirleriyle savasmalari yasaklanmistir Gercekte Attik Delos Birligi nin girisimleri uc evrede farklilik gostermistir Bunlar yapilmasi planlanan askeri seferin hazirliklari oc alma ve savas ganimetlerinin bolusulmesi seklindedir Birlik uyeleri Birlik in ortak hazinesine ya vergi ile katkida bulunacak ya da Birlik Ordusu icin asker ve savas gemisi vereceklerdir Pek cok kent devleti asker yerine vergi vermeyi tercih etmistir Esasen herhangi bir politik askeri ittifakta parasal yukumluluk Grek dunyasi icin yeni bir olaydir Daha onceki bu tarz ittifaklarda parasal yukumluluk yerine asker verme yukumlulugu uygulanmistir Uyeler ayni dost dusman iliskisi icinde olmak uzere yemin eder ve ittifaka bagliliklarinin ifadesi olarak denize demir kulceleri atardi Denize atilan demir kulceleriyle bunlar denizin yuzeyinde yuzmeye baslayana kadar yeminlerine bagli kalacaklari ifade edilmektedir Ancak burada dikkati cekmesi gereken nokta ayni dusman ifadesidir cunku bu Pers Imparatorlugu nu kastetmekten daha genis bir ifadedir En azindan Atina nin gozunde ve anlayisinda Sparta ve Peloponez Birligi ni de icine alacak kadar genis bir ifade secilmis oldugu ileri surulmektedir Her ne olursa olsun Attik Delos Birligi esas itibariyla Atina nin bir imparatorluk kurmasina hizmet etmistir Birlik in kurulusundaki Perslerle mucadele amacinin bir aldatmaca oldugu esas amacin Atina nin hegemonyasi oldugu da A French H R Rawling H D Meyer ve K E Petzold gibi tarihciler tarafindan ileri surulmektedir Atina yonunden olay boyledir ancak uye kent devletleri acisindan da Perslerle mucadele esas amac olarak gorulmemektedir Ornegin Troas kent devletlerinin bir yandan Attik Delos Birligi ne katilmis olduklari ve hem Birlik e hem de Pers Sarayi na vergi odedikleri bilinmektedir Bu durum bu kent devletleri acisindan ticaretin surekliligini saglamaya yonelik gibi gorulmektedir Diger yandan Pers Sarayi da bu kentlerin ticaretinden alinan vergiler nedeniyle onlari Birlik e katilmasina goz yummus olmalidir Atinali politikaci Aristides yasaminin kalan bolumunun cogunu Birlik in islerini duzenlemekle gecirmistir Plutarkhos a gore birkac yil sonra Pontus ta oldugunde halen yeni katilacak uyelerin yukumluluklerini belirlemek uzerinde calisiyordu Genisleme politikasi Attik Delos Birligi ne katilmalar cok buyuk olcude kent devletlerinin serbest iradeleriyle olmustur Ancak belirlenemeyen sayida uye kent devletlerinin Birlik e katilmalarinin Atina tarafindan guc kullanarak saglandigi yonunde bilgiler de vardir Zamanla ve Birlik ten ayrilma yonundeki isyan olarak da tanimlanabilecek iradelerin zora dayanilarak bastirilmasiyla Atina Attik Delos Birligi uzerindeki hakimiyetini kurmustur Tukididis Atina hegemonyasinin nasil gelistigi konusunda bazi ipuclari vermektedir Tukididis esasen uye sayisini genisletmek icin kuvvet kullanildigina iliskin tek bir olaydan soz etmektedir Fakat bu olay muhtemelen bir ornek olarak verilmistir ve baska benzer olaylar da gerceklesmis olmalidir Plutarkhos bu tarz uygulamalarla ilgili baska bir olaydan daha soz etmektedir Artemision Deniz Muharebesi nin ardindan Perslerle isbirligi icine girmis olan Egriboz Adasi nin guney ucundaki a Kimon un komuta ettigi bir seferle MO 473 yilinda saldirildi ve bir sonraki sene bu kent Birlik e katilmak zorunda birakildi Aslinda bu kent saldirilmayi gerektirecek bir uygulama ya da tutum icinde degildir Sadece Attik Delos Birligi ne katilmaya yanasmiyordu o kadar Bu kent devleti uzerine yapilan sefer sadece Attik Delos Birligi na katilmasini zorlamak icindi Esas neden Atina nin tahil ithal rotasi uzerinde bulunmasiydi Daha once Pers amaclarina hizmet etmis olmasi harekati hakli gosteren bir bahane olarak gorunmektedir Sonuc itibariyla bu kentin adi gunumuze ulasan Attik Delos Birligi vergi listelerinde gorunmektedir Plutarkhos ayrica Faselis in Kimon un Eurymedon Seferi sirasinda Birlik e katilmaya zorlandigini anlatmaktadir Ayrica yine Kimon un Iskiri Adasi ni istila ederek buraya Atinali yerlesmeciler gonderdi Guc kullanarak Attik Delos Birligi katilimini genisletmeye diger iki ornek de Yunanistan daki ve Fokida dir Atina MO 456 yilinda I Peloponez Savasi sirasinda Boeotia yi istila ederken bu kent devletinin batisindaki Lokris ve Fokida yi da Attik Delos Birligi ne katilmaya zorlamistir Baskaldirilar Delos ta MO 477 yilinda duzenlenen ilk kongrede denize demir kulceleri atarak and icilmesi bir yandan da Birlik ten ayrilmamayi da kapsamaktadir Yine de izleyen yillarda bazi uyelerin ayrilmak istedikleri gorulmektedir Naksa Adasi MO 470 467 yillarinda Birlik ten ayrilma karari vermisti Atina kente saldirdi ve Naksa bu karardan vazgecmek zorunda kaldi Tasoz da MO 465 yilinda Birlik ten ayrilmaya kalkan bir kentti Benzer bir sonucla karsilasti ve Birlik te kaldi Tukididis baskaca ornek olaydan soz etmez Ancak arkeolojik kanitlar izleyen yillarda daha fazla ayaklanma olduguna iliskin veriler saglamaktadir Bu kanitlar icinde en gucluleri vergi listeleridir Belirli tarihlerden sonra artik bu listelerde gorunmeyen kent devletlerinin Birlik le iliskilerinin kestikleri dusunulur Bununla birlikte Tukididis in anlatimi da bu tur ayaklanmalarin bastirilmasindaki Atina tutumunun giderek Birlik uzerinde bir kontrol sagladigini sonucta Attik Delos Birligi nin Atina Imparatorlugu na donustugunu acik bir bicimde ortaya koyar Dolayisiyla Birlikte kopma girisimlerine karsi Atina nin bu tutumu kendi imparatorlugunu olusturmak icin Attik Delos Birligi ni kullanma yonundeki stratejilerden biri olarak gorulebilecektir Naksa Ayaklanmasi Attik Delos Birligi nden ayrilmak icin ilk girisim MO 467 ya da MO 469 yilinda Naksa Adasi tarafindan yapildi Buyuk olasilikla yeni bir Pers saldirisi olasiligina karsi Ada bir ileri karakol olarak goruluyordu Bir donanma Ada ya gonderildi Yenilgiye ugramalarindan sonra Naksa kent surlarini yikmak zorunda birakildi Donanmasi ve Birlik teki oy hakki elinden alindi Daha sonraki ayaklanmalarda da ayni kurallar uygulanacaktir Tasoz Ayaklanmasi Atina MO 465 yilinda Struma Nehri kiyilarinda dokuz yol olarak adlandirilan bolgede Amfipolis kolonisini kurmustur Tasoz Adasi karsida anakaradaki Pangaion Dagi ndaki altin ve gumus madenlerinde cok yakin bir bolgede kurulan bu kononiden dogal olarak rahatsizlik duydu Bugune kadar islettikleri madenleri paylasmak istemediler Atina ise bu degerli maden yataklarini kendi adina isletmek istiyordu Esasen anlasmazligin Attik Delos Birligi ile hicbir iliskisi yoktur Diger deyisle catisma Tasoz un Birlik ten ayrilmak istemesinden ya da Birlik e olan yukumluluklerini yerine getirmeyi reddetmesinden cikmis degildir Tasoz Atina karsisinda direnebilmek icin Sparta dan destek istemisti Sparta bu destegi yi istila ederek yapmaya karar vermistir Ancak bu sirada gerceklesen buyuk bir deprem ardindan kole helotlar ve kole olmayan fakat Sparta vatandasi sayilmayan bir grup na kacmislardi Sparta nin bu insanlari yeniden kontrol altina almak icin savasa girismesi gerekmisti Dolayisiyla bu beklenmedik olaylar Attika nin istilasina olanak vermedi Sparta nin Attika yi istila plani bir bakima bes yil sonra baslayacak olan I Peloponez Savasi nin habercisi sayilir Kent Atina ordusu tarafindan MO 465 yilinda kusatildi ve iki yil ya da uc yil suren bir kusatmadan sonra Tasoz dize getirildi ve Birlik e tekrar katilmasi saglandi Kent surlari tumuyle yiktirildi donanmaya el konuldu ve madenlerin isletme hakki tumuyle Tasoz un elinden alindi Ayrica savas tazminati odenek zorunda birakilan kent her yil odeyecegi bir haraca baglandi Tasoz Kusatmasi Tukididis in anlatimiyla bir ittifaktan bir hegemonyaya donusmesinde onemli bir kilometre tasi olmustur Gercekten de madenlerin su ya da bu tarafca isletilmesinin Attik Delos Birligi nin yapisiyla bir ilgisi yoktur Atina kendi cikari yonunde bu madenlere el koymus ve hegemonyasini Birlik uyesi bir devlete zor kullanarak dayatmisti Bu guc kullaniminda kuskusuz ki Birlik in askeri ve parasal kaynaklarini da kendi cikari icin kullanmisti Kuskusuz Atina nin bu tutumu Birlik icinde siddetli huzursuzluklara yol acmistir Diodorus Cogu muttefik onlarin sertliklerine dayanamamis ve birbirlerine isyandan soz etmeye baslamislardi diye yazmaktadir Tukididis ise Isyanlar icin baska nedenler olmasina karsin asil neden muttefiklerin haraclarini odememeleri veya kendilerin dusen gemi paylarini vermek istememeleri idi Bazi durumlarda asker saglamayi dahi reddediyorlardi Ama Atinalilar haraclarini zorla aliyorlardi ve gosterdikleri tam bir zorbalikti karsi gelenleri kolayca ezip geciyorlardi diye yazar Sisam Kusatmasi Sisam la Milet arasinda Priene konusundaki anlasmazlik iyice tirmandiginda Sisamlilar gorduler ki Atina Milet yaninda yer almaktadir Bunun uzerine Attik Delos Birligi nden ayrilmaya karar verdiler Bu durumda Atina Perikles komutasinda 40 gemiden olusan bir filoyu Sisam a sevk edilmistir Sisam Atina nin deniz ustunlugunu elinden alabilecek kadar guclu bir donanmaya sahipti Hele Midilli ve Sakiz Sisam la ittifak kuracak olursa Atina icin durum daha da tehlikeli bir hal acakti Perikles karaya asker cikardi ve kenti hem karadan hem de denizden kusati Sekiz ay suren kusatma MO 440 439 kisi sonlarinda Sisam in teslim olmasiyla sonuclanmistir Sisam yenilginin bir bedeli olarak Atina ya 80 talent gumus odedigi gibi Perikles 80 de rehine almistir Bu duzenlemelere ek olarak kentte demokrasiyi saglayip birkac gun icinde Atina ya dondu Ancak kentte aristokratik duzeni geri getirmeyi amaclayan bir kesim halen varligini korumaktadir Aristokrasi yanlisi hizip Sard a Pers Satrabi na giderek yardim istedi ve 700 askerlik bir kuvvet alarak kenti gece vakti ele gecirdi Rehineler geri alindi ve kent kendini Atina nin dusmani olarak ilan etti Atina yeniden Perikles komutasinda bu kez 60 gemilik bir kuvveti Sisam a gondermistir Perikles 70 savas gemisinden olusan Sisam donanmasini bir deniz muharebesinde yenilgiye ugrattiktan sonra kendisine katilan 25 Sakiz ve Milet gemisiyle birlikte Sisam i kusatti Fakat birkac gun sonra bir Fenike donanmasinin Sisam a yardim etmek icin bolgeye gelmekte oldugu haber alindi Perikles emrindeki gemilerin bir kismiyla Fenike filosunu karsilamak uzere harekete gecmistir Gemilerin bir kisminin ayrildigini goren Sisam gemileri geride kalan Atina filosuna saldirmis ve muharebeyi kazanmistir Perikles bu kez bir araya getirdigi 60 gemi Sakiz ve Milet ten 30 gemiyle yeniden kenti kusatmistir Sonucta kusatma silahlari yaptirarak kenti dize getirmistir Boyun egen kent 200 talent savas tazminati odemis donanmasini tasfiye etmis ve kent surlarini yikmistir Atina politikasi Antik yazarlar Birlik icindeki huzursuzluklari ve ayrilma isteklerini her ne kadar katilma paylarina baglamaktasalar da esas nedenler daha derindir Atina Birlik uyesi kent devletlerinin dogrudan dogruya ic duzenlemelerine mudahale etmekte onlarin ekonomilerini kendi ticari amaclari dogrultusunda bicimlendirmeye calismaktadir Bu konuda bir ornek Byzantion un durumudur Atina MO 440 yilinda bu kentin tahil dissatimina kota uygulayarak dis ticaretini sinirlamaya gitmistir Tarihinin buyuk bir bolumunde oldugu gibi o devirde de Byzantion yaygin bir ticari iliskiler aginin merkeziydi Kentin gelirinin buyuk bir bolumu ticaretten limandan ve ithal ihrac urunlerinden saglaniyordu Bu tarz girisimler konusunda belki de en carpici olani Atina nin MO 5 yuzyil ortalarinda bir kararnameyle kendi olcu ve para sistemini uye kent devletlerine dayatmasiydi Bu kararnameyle Attik Delos Birligi uyelerinin gumus para basmasi yasaklanmistir Boylece Birlik icindeki ticaretteki odemelerde sadece Atina nin bastigi para kullanilabilir olmustur Diger yandan Birlik e olan vergi yukumluluklerini gemi olarak odeyen kent devletlerinin sayisi zaman icinde azaldi Bu daha cok Kimon un sagladigi bir gelisme olmustur Elimize gecen vergi listelerine gore MO 454 yilinda vergisini gemi olarak odeyen 17 kent devleti kalmisti On yil kadar sonra da bu sayi uce indi Sakiz Midilli ve Sisam MO 431 e gelindiginde ise gemi olarak katilim yapan sadece Midilli ve Sisam kalmistir Daha sonra MO 461 yilinda Kimon surgune gonderildi ve onun etkileri Perikles ve Efialtes gibi demokrat siyasetciler tarafindan temizlendi Bu gelismeler Atina nin dis politikasinda bir donusumun tamamlandigina isaret etmektedir Bundan boyle Sparta ile ittifak ihtimali gozden cikarilacak mo 462 yilinda ve Sparta nin dusmanlariyla Argos ve Tesalya ile ittifaka gidilecektir Megara Sparta kontrolundeki nden ayrilarak Atina nin muttefiki oldu Boylece Mora Yarimadasi yonunden gelebilecek saldirilara karsi Atina yi koruyacak cift hat bir savunma duvarinin Korint Kistagi nda insa edilmesi mumkun olmustur Ayni yillarda etkili hitabet becerisi sayesinde Themistokles Atina nin esas limaninin yerine Piraeus a gunumuzde Pire tasinmasini sagladi Bunun uzerine Atina surlari Piraeus limanini ve buraya uzanan ulasimi kapsayacak sekilde uzatilmasina karar verilmis ve bu yonde insaat islerine baslanmisti Boylece kent ve liman karadan bir kusatmada bile baglantili ve savunulabilir hale getirilmis olacakti Perikles MO 454 yilinda Birlik in hazinesini bir Pers saldirisindan korumak gerekcesiyle Delos tan Atina ya getirmistir Boylece hazinenin koruyucu tanrisi artik Apollon degil Atena dir Dolayisiyla hazinenin tasarrufu Atina nin eline gecmis harcamalar konusunda Birlik uyelerine hesap verilme geregi de duyulmamistir Ancak Plutarkhos a gore Perikles in rakiplerinin cogu Atina daki cok cesitli insa projelerinin finansmani icin bu parasal kaynaklara el konuldugunu ileri surmuslerdir Atina nin genis parasal kaynaklar saglamasina olanak veren diger bir uygulama da Birlik uyelerinin yukumlulukleriyle ilgili uygulamayi degistirmek olmustur Artik yukumluluklerin gemi asker ve silah olarak da karsilayabilmesini iptal etmis parasal olarak istemistir Atina da toplanan bu Birlik hazinesi Birlik uyelerinin savunmasi icin degil artik Atina gucunu ve refahini genisletmek icin kullanilir olmustur Dolayisiyla uyelerin Birlik e olan yukumlulukleri Atina icin kullanilan haraca donustu Perikles bu kaynaklarla nde Partenon un insasini bu paralarla yaptirmistir Ayni sekilde savunma amacli olmayan pek cok harcama yine bu paralardan karsilandi Boylece Attik Delos Birligi bir ittifaktan bir imparatorluga donustu Birlik uyelerinden saglanan bu kaynaklarin Atina nin imarinda kullanilmasi Yunan sanati ozellikle heykeltiraslik urunleri yonunden buyuk bir degisim yaratmistir Pers Savaslari oncesi Yunan heykeltiraslik urunleri bu donemle karsilastirildiginda ilkel ve basit gorunumlu olarak degerlendirilmektedir Dolayisiyla Perikles in hazineyi Atina ya getirmesiyle Yunan sanati da bir altin cag yakalama firsati bulmustur Atina nin Attik Delos Birligi ne dayanarak mali kaynaklar saglamasi sadece kentlerinin imari icin olmamistir Peloponez Savasi nin MO 431 yilinda patlak vermesinden bir sene kadar sonra Atina MO 430 yili kisinda komutasinda Karya ve Likya uzerine bir sefer duzenlemisti Seferin amaci Tukididis tarafindan vergi toplanmasi ve Atina nin deniz ticaretine zarar veren korsanlarin temizlenmesi olarak aciklanmaktadir Iki sene kadar sonra MO 428 yazinda komutasinda ayni bolgelere bir sefer daha duzenlendi Tukididis bu seferin amaci olarak sadece vergi toplanmasini gostermektedir Ancak bazi calismalar bu seferlerin gercek amacinin bolgedeki kiyi kentlerini ele gecirmek oldugu gorusundedir Nitekim Lysikles sefer sirasinda bir Karya saldirisinda oldurulmustur Bu turde savasin finansmani icin olagan vergiler disinda vergi toplamanin sadece Karya ve Likya yla sinirli olmadigi ve savas boyunca surduruldugu ileri surulmektedir Pers Imparatorlugu ile catismalarAttik Delos Birligi nin olusmasindan sonraki yirmi yil icinde Pers Imparatorlugu nun tum ileri garnizonlari imha edilmis ve Pers Donanmasi Ege Denizi nden tumuyle atilmistir Bir elli yil boyunca Grek dunyasi icin artik bir Pers tehdidi soz konusu olmayacaktir Ote yandan bu askeri seferlerden elde edilen ganimet de buyuk bir servetin agirlikli olarak Atina ya akmasini saglamistir Pers garnizonlarina karsi yapilan saldirilarin sagladigi ganimetin cok belirleyici bir motivasyon oldugunu Kimon ornegi basariyla aciklar Kimon babasi oldugunde artik kendisinin odemekle yukumlu oldugu para cezasi yuzunden elli talent yaklasik 1 3 ton gumus yoksul bir adamdi Fakat Sestos Seferi sonrasinda bile artik cok zengin bir adamdi Ele gecen tutsaklari Atinalilar almisti ve bunlar karsiliginda cok buyuk fidyeler aldilar Zaten Birlik uyelerince Birlik hazinesine aktarilan vergiler de buyuk tutarlara ulasmaktaydi ve zamanla Atina nin kontrolune iyiden iyiye gecmistir Trakya Eion Kusatmasi Tukididis e gore Attik Delos Birligi nin Pers Imparatorlugu ile ilk catismasi Struma Nehri agzindaki kentine saldirmakla olmustur Kusatmanin MO 477 yili sonbahar aylarindan bir sonraki yilin yaz aylarina kadar surdugu kabul edilmektedir Eion la birlikte Yunanistan a Ikinci Pers Saldirisi sonrasinda bir Pers garnizonunun yer aldigi Trakya daki iki kentten biriydi Dogal olarak bu seferin amaci da Trakya daki Pers askeri varligini ortadan kaldirmakti Herodot ta bu yillara ait ayrinti yer almamaktadir Bununla birlikte Doriskos taki Pers valisi Mascames e karsi birkac basarisiz girisime deginmektedir Kent genis ormanlari ve yakindaki gumus madenleriyle stratejik bir oneme sahiptir Ayrica gelecekte yakinlarinda Amphipolis adi verilecek bir Atina kolonisi kurulacakti Bu koloni de Atina nin basina yeni sorunlar acacaktir Atina kuvvetleri Kimon un komutasinda Eion a saldirdilar Plutarkhos a gore Kimon un Perslerle giristigi savaslarda aldigi ilk galibiyetti Persler kente cekildiler ve orada kusatildilar Kimon bolgedeki tum Trakyali Pers muttefiklerini surur cikarmistir Boylece kusatmaya bir dis yardimin onunu kesmis oldu Kusatilanlar acliktan teslim olmak zorunda birakilacakti Herodot Pers komutani Boges e kenti tahliye etmeleri ve Asya ya cekilmeleri teklif edildigini ileri surmektedir Ancak Serhas in hismina ugramaktan korkan Boges bunu kabul etmedi ve sonuna kadar direndi Eion dakl tum gida stoklari tukendiginde Boges kendi servetini olusturan hazinesini Struma Nehrine atti tum ev halkini oldurdu ve dev bir olu yakma atesinde onlarla birlikte kendini de kurban etti Komutansiz kalan kent dustu Atinalilar sag kalan tum kent halkini kole olarak aldilar Iskiri Eion un ardindan yine Kimon komutasi altinda ve muhtemelen ayni seferin devami olarak MO 476 yilinda bu kez Iskiri Adasi na saldirildi Bu saldiri Pers Imparatorlugu na karsi girisilen bir harekat degildir Ege Denizi nin ortalarindaki bu ada deniz ticareti icin buyuk sikinti yaratan bir korsan ussu durumundadir Bu seferin sonucu olarak Ege korsanlardan temizlenmis oldu Bir onlem olarak da adanin yeniden bir korsan ussu olmasini onlemek icin Atina dan yerlesimciler adaya getirilip yerlestirildi Canakkale Bogazi Kimon on yil sonra Pers kuvvetlerini Avrupa topraklarindan atmak icin yeni bir sefere girismistir Bu harekat Tasoz Kusatmasiyla ayni tarihte olmalidir bu baglamda MO 465 yili verilir Bu tarihlerde bazi Pers unsurlari Gelibolu Yarimadasi nda bazi bolgeleri halen ellerinde tutuyorlardi ya da yerli Trak halklarinin da yardimiyla yeniden geri almislardi Kimon 4 triremeyle Gelibolu ya geldi ve 13 Pers gemisini de ele gecirmeyi basardi Bu kuvvetle Pers unsurlarini yarimadadan atti Yarimadayi boylece Atina gocmenleri icin yerlesime acti Bati Anadolu Avrupa topraklarindan Pers askeri varliginin atilmasindan sonra Atina Attik Delos Birligi uye sayisini Bati Anadolu da artirmak icin girisimlere basladilar Sisam Adasi Sakiz Adasi ve Midilli Adasi Mykale Muharebesi nden hemen sonra Grek Ittifaki na katildiklari gibi Attik Delos Birligi nin de ilk uyelerindendiler Ancak Bati Anadolu daki diger Grek kent devletlerinin hangi tarihte Birlik e katildigi konusunda acik bir gorusumuz yoktur Kimon un Eurymedon Seferi Koprucay Nehri nin denize dokuldugu yerde Aspendos ta toplanmaya baslayan buyuk bir Pers donanmasi ve ordusuna karsi gerceklestirilmisti Genellikle Kimon un bu seferinin Pers kuvvetlerinin saldiri hazirligi icinde olmalarindan dolayi yeni ortaya cikan bu tehdidi ortadan kaldirmaya yonelik oldugu ileri surulur Muhtemelen Pers Imparatorlugu ndaki bazi ic cekismeler boylesi bir sefere girismeyi geciktirmistir Pers kuvvetlerinin Aspendos ta toplanmasi Guneybati Anadolu sahil kentlerini ele gecirmek icindi Pers Donanmasi boylece buradan Iyon kiyilarina karsi sefer duzenleyebilecekti Plutarkhos Pers kuvvetlerinin Aspendos ta toplandiginin haber almasi uzerine Kimon komutasinda 200 triremeden olusan bir filonun tan denize acildigini bildirmektedir Cok buyuk olasilikla Atinalilar Bati Anadolu daki Grek kent devletlerini istila etmek icin yakin tarihte bir Pers seferi hakkinda istihbarat almislardi Kimon bu bilgiye dayanarak harekete gecirilmisti Plutarkhos un yazdigina gore Kimon 200 trireme ile Likya nin Grek kenti Faselis e gitti ancak limana girisine izin verilmedi Bunun uzerine Faselis kirsali yagmalanmaya yakilip yikilmaya baslandi Bu arada Grek donanmasindaki Sakiz Adasi komutanlarinin arabuluculuguyla Faselisliler Attik Delos Birligi ne katilmayi kabul ettiler Ayrica kentin asker vermesi ve Atina ya on talent odemesi saglandi Koprucay in batisinda yer alan Faselis Attik Delos Birligi nin en dogudaki uyesidir Bu konumuyla Pers akinlarini daha baslamadan engelleyecek durumdadir Pers deniz gucunun ihtiyac duydugu bir deniz ussu boylece Pers kontrolunden cikmis oldu Boylesi bir baslangic avantajini saglayan Kimon hemen ardindan dogrudan dogruya Aspendos limanindaki Pers donanmasina saldiriya gecmistir Eurymedon Muharebesi Tukididis muharebeyle ilgili cok genel hatlari vermektedir Ote yandan Plutarkhos ise en guvenilir ayrintilari vermistir Plutarkhos a gore Pers filosu Koprucay in denize dokuldugu sahilde demirlemisti ve Kibris tan gelecek olan 80 Fenike gemisini beklemekteydi Pers filosundaki gemi sayisi hakkinda birkac rakam vardir Bu konuda Tukididis in verdigi rakam en guvenilir kaynak olarak genel kabul gorur Tukididis e gore Pers filosunda 200 Fenike savas gemisi vardi Plutarkhos un a dayanarak verdigi rakam 350 Phanodemus unki ise 600 dur Kimon Faselis ten hareket ederek takviyeler ulasmadan Pers filosuna saldirdi Ancak catismaya girmekten kacinan Pers filosu irmagin icine dogru geri cekilmistir Fakat Kimon ustune ustune gidince muharebeyi kabul etmek zorunda kaldilar Sayi ustunlugune karsin Pers savas hatti yarildi ve Pers gemileri irmak kiyilarina dogru surulduler Karaya oturan gemilerin murettebati yakinlardaki Pers ordusunun guvenligine siginmak icin cekildiler Bu ilk catismanin yorgunluguna karsin Kimon savascilarini karaya cikarmis ve Pers ordusuna karsi taarruza kaldirmistir Muharebenin baslarinda Pers hatlari durumlarini basariyla korudular Ancak sonunda falanks duzeninde savasan hoplitler karsisinda daha fazla dayanamayarak bozguna ugradilar Tukididis 200 Fenike gemisinin ele gecirildigini ya da imha edildigini yazmistir Bu kayiplarin gorece kisa sureli bir deniz muharebesinde gerceklesmesi pek olagan gorulmemektedir Buyuk olasilikla karaya vuran gemiler muharebeden sonra ele gecirildi ve atese verilmistir Plutarkhos Kimon un kara muharebesinin hemen ardindan donanmayla harekete gectigini yazmaktadir Kimon un amaci Pers filosunun beklemekte oldugu 80 Fenike gemisini denizde karsilamakti Surpriz bir saldiriyla bu filoyu gafil avlayip tum gemileri ya ele gecirdi ya da batirdi Fakat Tukididis bu ikinci harekattan soz etmemektedir Dolayisiyla gerceklesip gerceklesmedigi kuskuludur Plutarkhos a gore halen Pers Krali olan I Serhas Eurymedon Muharebesi sonrasinda Greklerle alcaltici bir baris antlasmasi yapmaya razi olmustur Ancak diger antik kaynaklar baris antlasmasinin bu tarihte yapildigina karsidir Kibris Seferi sonrasinda bir baris antlasmasinin daha mantikli bir yaklasim oldugu ileri surulmektedir Plutarkhos un aciklamasi da mantikli gorulmektedir Buna gore Serhas yeniden bir catismaya girmekten cekindigi icin Greklerle boylesi alcaltici bir baris antlasmasi yapmaya yanasmistir Gunumuz tarihcileri tarafindan baris antlasmasinin Eurymedon sonrasinda yapilmis olmasi genellikle zayif bir olasilik olarak gorulur Eurymedon Muharebesi ndeki Attik Delos Birligi zaferi Pers Imparatorlugu nun yeniden Yunanistan a saldirma tehlikesini butun butun ortadan kaldiran onemli bir zafer olmustur Ayrica en azindan MO 451 yilina kadar Bati Anadolu nun yeniden istilasini amaclayan bir Pers girisiminin de onune gecilmistir Ayrica Bati Anadolu nun daha uzak kesimlerindeki ornegin Karya dan kent devletlerinin Attik Delos Birligi ne katilmasi Eurymedon Muharebesi nden sonra olmustur Muharebenin bir diger onemli sonucu da Pers filolari MO 451 yilina kadar Ege den uzak tutulmalari olmustur Boylece Grek gemileri zorlanmadan Ege de seyir yapabildiler Misir Misir Seferi nin MO 459 yilinda baslatildigi genel kabul gormektedir Aslinda bu tarih dahi kuskulu bir tarihtir Cunku MO 460 yilinda Atina Sparta ile savas halindeydi I Peloponez Savasi Halihazirda Yunanistan da bir savas varken Atina nin Misir Seferi ne kaynak ve asker ayirabilecegi kuskuludur Bu yuzden Misir Seferi ne daha onceki bir tarihte MO 462 yilinda cikildigi da ileri surulmektedir Misir Pers hakimiyeti altinda cok uysal degil tam tersine ayaklanmaya oldukca egilimli bir ulkeydi Bir ayaklanma da MO 486 yilinda gerceklesmisti Yeni bir ayaklanma Misir sinirina yakin bir Libya krali tarafindan MO 461 ya da 460 yilinda baslatildi Ayaklanma un baskanliginda hizla tum Misir a yayildi Bu arada Inaros Pers kuvvetlerine karsi verdigi mucadelede Attik Delos Birligi nden destek istemistir Bu siralarda zaten Birlik Pers Sarayi nin tum dikkati ve cabasi Misir Ayaklanmasi na konsantre olmusken Kibris a eldeki 200 gemilik bir filoyu gondermisti Bu filo Misir daki ayaklanmayi desteklemek uzere harekete gecirildi Bu sekilde birdenbire strateji degisikligine gidilmesi Atina nin karar mekanizmalarinda bir takim dengesizlikler oldugu yonunde de yorumlanabilmektedir Daha derinlemesine bir analiz Atina nin eskiden beri Misir in muazzam bugday uretim potansiyeliyle ilgilendigi gercegine goturur Tukididis basta tum filonun Misir a sevk edildigini ima etmektedir Ancak daha sonra Pampremis teki kuvvetlere destek olmak icin kalan 50 geminin gonderildigini belirtmektedir Bu baglamda filonun bir kisminin Bati Anadolu ya da Yunanistan kiyilarinda kalmis olmasi mumkundur Diodorus da Tukididis in bu imasindaki rakami verirken Atina nin Misir a 40 gemi gonderdigini yazmaktadir Tarihci Fine Atina nin strateji degistirip ustelik halen savas durumu olmasina karsin filoyu Misir a gondermis olmasi ardinda bir takim amaclar bulunmus olduguna dikkati cekmektedir Bunlar Misir da bir catismaya girmek egiliminde olmak Pers kuvvetlerinin ayaklanmayla ugrasmakta olmasiyla zayif dusmus olmasi firsatindan yararlanmak Misir kiyilarinda bir deniz ussu elde etme karari Nil Vadisi nin genis tahil uretiminden yararlanmak ve boylece tahil ithalatinin yonunu degistirmek olarak gosterilmektedir Sonuc olarak Atina Filosu Misir a ulasip Nil Deltasi na girdi ve Inaros un kuvvetleriyle birlesti Donemin Pers Krali I Artaserhas Misir daki ayaklanmayi bastirmak icin amcasi komutasinda bir ordu toplamistir Bu ordunun mevcudu konusunda Diodorus 300 bin Ctesias ise 400 bin rakamini vermektedir Fakat bu rakamlar buyuk olasilikla asiri abartilmis rakamlardir Pampremis Muharebesi Diodrous Pers harekatinin sadece baslangic evresi hakkinda detay vermekte ve Pers kuvvetlerinin Nil yakininda kamp kurdugunu yazmaktadir Herodot un calismasi her ne kadar bu donemi kapsamasa da cok fazla kafatasi gormekten soz eder Bunlardan biri de Inaros tarafindan oldurulen Achaemenes inkidir Pampremis ya da Papremis Nil Deltasi nda yer alan bir kenttir Ayni zamanda Misir savas Tanrisi na adanmis bir kult merkezidir Diodorus Atina kuvvetleri Misir a ulastiginda onlar ve Misirlilarin savasa girdigini yazmistir Muharebenin baslarinda Pers kuvvetleri sayi ustunlugunun verdigi avantajla durumu basarili goturduler Ancak Atina kuvvetlerinin baskisiyla hatlari yarilinca bozguna ugradilar ve dagildilar Pers ordusunun bazi kisimlari Beyaz Kale olarak bilinen Memphis tahkimatina cekilmeyi basardilar ve burada basarili bir savunma yaptilar Memfis Muharebesi Bunun uzerine Atina ve Misir kuvvetleri Beyaz Kale yi kusatmistir Tukididis tum seferin 6 yil surdugunu belirtmektedir Bu surenin son 18 ayi Prosoptis Kusatmasi yla gectigine gore Memfis Kusatmasi en az 4 yil surdurulmustur Ancak basari elde edilemedi Tukididis Artaserhas in u Spartalilara Attika yi istila etmeleri icin rusvet vermeye gonderdigini yazmaktadir Boylece Atina kuvvetleri Misir dan cekilmek zorunda kalacaktir Fakat bu girisimden bir sonuc elde edilemeyince buyuk bir ordu toplayip bu kez komutasinda Misir a gondermistir Diodorus da hemen hemen ayni sekilde biraz daha ayrinti vererek anlatir Ordunun 300 bin kisilik oldugunu ve Megabyzus ile komutasi altinda Misir a gonderildigini yazar Ordu once Kilikya ya yurumus oradan Fenike Kilikya ve Kibris tan derlenen ve 300 triremeden olusan bir donanmaya alinmistir Tum personel bir yil boyunca egitim gormustur Sonunda denize acilan donanma Misir a yelken acti Tukididis Artabazus tan soz etmez Herodot Artabazus u Yunanistan a Ikinci Pers Saldirisi nin bir bolumunde anlatmistir Diodorus un bu konuda hata yapmis olmasi mumkundur General Megabyzus Misir a ulastiginda hizla Memfis Kusatmasi nin uzerine yurudu ve Misir ve Atina kuvvetlerini dagitti Prosopitis Kusatmasi Atina kuvvetleri ve donanma Nil Deltasi ndaki Prosopitis Adasi na cekildiler General Megabyzus adayi kusatti ve 18 ay suren kusatmanin sonlarinda ada etrafinda kanallar kazdirarak nehrin suyunun cekilmesini saglamistir Boylece ada ile Nil kiyilari birlesti Tukididis in anlatimina gore Pers kuvvetleri olusan kara uzerinden adaya saldirdilar ve ele gecirdiler Cok az sayida Atinali Libya ya kacmayi basardi ve oradan ulkelerine donebildi Tukididis te olmayan bir ayrinti Diodorus ta vardir nehrin akisini degistirme fikrini Misirli savascilarin verdigini ve daha sonra teslim olduklarini yazar Gorunuse gore Pers Komutanligi gereksiz kayiplara ugramayi goz almayarak Grek kuvvetlerinin Libya ya cekilmesini ve oradan ulkelerine donmesine goz yummustur Misir Seferi nde ugranilan bu yenilgi Atina da buyuk bir endise uyandirmistir Pers kuvvetlerinin saldirisindan duyulan bu endiseyle Attik Delos Birligi nin Delos taki hazinesi bu nedenle Atina ya alinmistir Mendesium Muharebesi Tukididis Prosopitis Kusatmasi ni kirmak icin Atina dan gonderilen 50 triremelik bir gorev kuvvetinden soz etmektedir Ancak kusatmanin cozuldugunden habersiz olarak Nil Deltasi na giren Atina gorev kuvveti derhal karadan ve denizden saldiriya ugramistir Gemilerin buyuk cogunlugu burada imha edildi Cok az sayida gemi cekilmeyi ve Atina ya donmeyi basarabilmistir Kibris Tukididis in anlatimiyla Grek Ittifaki Donanmasi Mykale Muharebesi nin ertesi yili MO 478 yilinda Kibris a sevk edilerek adanin buyuk bir bolumunun kontrol altina alinmasi saglanmisti Bu anlatimin tam olarak neyi ifade ettigi acik degildir Bu seferin Kibris taki Pers garnizonlarindan olabildigince fazla savas ganimeti elde etmeyi amacladigi ileri surulur Esasen Donanma kisa bir sure sonra Byzantion a yelken acmistir Ustelik Tukididis Kibris in ele gecirilmesi yonunde herhangi bir girisim hakkinda aciklama yapmaz Dahasi Kibris a art arda sefer duzenlenmis olmasi adada bir Grek garnizonunun MO 478 yili itibariyla olusturulmadigini ya da olusturulduysa bile kisa sure sonra geri cekildigini dusundurmektedir Ada ya bir onceki sefer MO 460 yili civarinda gonderilen fakat hemen sonra Inarus u desteklemek icin Misir a cevrilen donanmadir Misir daki bozgunun diger bir sonucu da Atina ile Sparta arasinda bes yil sureli bir ateskes antlasmasinin yapilmasi olmustur Bu sayede Yunanistan daki savasi durduran antlasma Attik Delos Birligi ne MO 451 yilinda Kibris Misir a yeni bir sefer duzenleme olanagi saglamis oldu Bu sefere gonderilen kuvvetlere geri cagrilan Kimon komuta etmistir Kiton Kusatmasi Kimon Atina ve Birlik icindeki muttefiklerce saglanan 200 gemilik bir filoyla sefere cikmistir Ancak bu gemilerden 60 tanesi bu kez un ayaklanmasini desteklemek uzerine Misir a sevk edilmistir Grek filosunun Kibris a ulasan kismi Kition u gunumuzde Larnaka kusatmistir Ancak kusatma sirasinda Kimon yaralandigi icin ya da hastaliktan olmustur Olumu ordudan gizlendi ve sanki yataginda emirler verdi Yine de Atina kuvvetleri Salamis e cekildiler Salamis Muharebesi Kition dan ayrilmalarindan 30 gun sonra Grek donanmasi Salamis ten ayrilirlarken Kilikya Fenike ve Kibris birliklerinden olusan bir Pers donanmasi ve ordusunun saldirisina ugradilar Kimon un olumu halen ordudan gizleniyordu Yine de emirleri Kimon veriyor gibi davranildi Grek donanmasi Pers donanmasini yenilgiye ugrattiktan sonra karaya asker cikardi ve karada da bir galibiyet elde etti Icinde bulunduklari guc durumdan boylece kurtulan Grekler Yunanistan a geri donmuslerdir Bu muharebeler Yunan Pers Savaslari nin sonunu olusturmaktadir Greklerle Persler arasinda MO 396 yilina kadar dogrudan bir catisma olmamistir Bu tarihte Sparta Krali Bati Anadolu ya kisa bir sefer duzenlemistir Pers Imparatorlugu ile barisTukididis Salamis Muharebesi nden sonra Pers kuvvetleriyle bir catismadan soz etmez ve Grek kuvvetlerinin ulkelerine donduklerini yazar Diger antik yazarlardan Diodorus ise Salamis ten sonra Pers Imparatorlugu ile Kallias Barisi olarak bilinen bir baris antlasmasinin yapildigini yazmaktadir Diodorus muhtemelen Epirus un tarih calismasini izleyerek ki ogretmeni Isokrates ten muhtemelen etkilenmistir baris antlasmasina MO 380 tarihini vererek atifta bulunmaktadir MO 4 yuzyilda dahi baris antlasmasi bir kavram olarak yerlesmis degildi Bu donemin iki tarih yazari Kallisthenes ve bunun varligindan soz etmez Muhtemelen ilk once Atinalilar Perslerle bir pazarlik gorusmesi icin girisimde bulunmuslardi Plutarch a gore Eurymedon Muharebesi nden sonra Serhas in ardili Atina elcisinin hazir bulundugu bir gorusmede Greklerle bir baris antlasmasi uzerinde gorusmus ve anlasmisti Ancak Plutarch da Grek tarihci Kallisthenes i boyle bir baris antlasmasinin varligini reddettigini kabul etmektedir Herodot da bir Atina elcisinin baskanliginda bir heyetin Artaxerxes le bir gorusme icin Susa ya gonderildiginden soz etmektedir Sozunu ettigi elci muhtemelen Atina nin onde gelen diplomatlarindan Kallias olmalidir Bu heyette Argos tan delegelerin bulunmasi tarihlendirmenin MO 461 olarak ongorulmesini gerektirmektedir Atina ile Argos bu tarihten sonra ittifak kurmuslardir Argoslu delegelerin bir cesit baris antlasmasi saglama yollari aradiklari ve bu girisimin basarisiz olmasinin Atina nin Misir ayaklanmasini destekleme kararinda rol oynadigi ileri surulebilir Bu nedenle antik kaynaklar bu sekilde resmi bir barisin olup olmadigi varsa tarihi konusunda net degildir Modern tarihciler arasinda da gorus birligi yoktur Antlasmanin varligini kabul edenler oldugu gibi kabul etmeyenler de vardir Holland Atina ile Pers Imparatorlugu arasinda uzlasmaya varan bir sonuc elde edildigini ancak bunun gercek bir antlasma olmadigini savunmaktadir Dahasi yine bir Grek tarihci olan gercekte bir gorusmenin Pers Sarayi ile MO 423 te yapildigini one surmektedir Antlasmanin varligi konusunda bir baska arguman ise Atina kuvvetlerinin Kibris tan MO 449 yilindaki ani cekilmesidir Bu durum bir baris antlasmasinin yapilmis olmasi ya da olasiliginin dogmasi ile aciklanabilir Bu argumandan hareketle Kallias Barisi icin MO 449 yili onerilmektedir Butun bu tartismalar bir yana Diodorus antlasmanin kosullarini ayrintili olarak vermistir Antlasmanin ayrintilarin veren diger antik kaynaklar bu cercevede tutarlidir Asya daki tum Grek kentleri kendi yasalari cercevesinde yasar ve otonomdurlar Pers Satraplari ve ordulari Isokrates e gore Kizilirmak in batisina gecmeyeceklerdir Kallisthenes e gore ise Ege Denizi ne atla bir gunluk ya da Ephorus ve Diodorus a gore yaya olarak uc gunluk yoldan fazla yaklasmayacaklardir Hicbir Pers savas gemisi Faselis ten batiya ve gunumuz Istanbul Bogazi nin kuzey tarafindan batiya yelken acmayacaktir Bu kurallara uyuldugu surece Atina da Pers hakimiyetindeki topraklarina karsi askeri bir harekatta bulunmayacaktir Yunanistan daki catismalarI Peloponez SavasiYunanistan anakarasinda MO 479 461 yillari arasindaki donemde en azindan disaridan bakildiginda bir baris doneminin hukum surdugu gorulur Her ne kadar Yunanistan daki kent devletleri Atina yanlisi Sparta yanlisi olarak bolunmus olsa bile Atina ve Sparta halen muttefik olduklari icin Grek Ittifaki da yururlukteydi Sonuc olarak askeri politik bir istikrar yasaniyordu Ancak belirtilen donemin sonlarina dogru Atina nin artan gucu Sparta da gerginlige ve Atina ya karsi guvensizlige yol acmistir Bu gerginlik sonunda MO 460 yilinda kacinilmaz olarak gerceklesen bir dizi gelismenin ardindan I Peloponez Savasi na yol acmistir Atina Grek Ittifaki nin geregi olarak MO 462 yilinda MO 465 461 yillarini kapsayan helot ayaklanmasi icin Sparta ya yardimci kuvvet gondermistir Ancak Sparta Atina kuvvetlerinin helotlarin ayaklanma yonundeki iradelerini guclendireceginden cekinerek bu kuvvetleri geri gondermistir Bu olay Atina siyasal yapisinda etkin olan aristokrat hizip karsisinda radikal demokrat hizipin ustunluk kazanmasina ve Atina ile Sparta ve muttefikleri arasinda I Peloponez Savasi nin patlak vermesine yol acmistir Demokrat hizipin liderleri Efialtes ve Perikles aristokrat hizipin lideri ayni zamanda Sparta ya gonderilen askeri birligin komutani olan Kimon un surgune gonderilmesinden sonra guclu siyasi liderler oldular Bu catisma gercekten Atina nin mucadelesiydi ve Attik Delos Birligi nden muttefiklerinin katilmasi soz konusu olmamistir Esasen Attik Delos Birligi Pers Imparatorlugu ile mucadele icin kurulmustu disarida kalan Grek unsurlarla degil Bununla birlikte nde bir Iyon birliginin Atina ile savastigi anlasilmaktadir Bu yillarda Yunanistan daki catismalar Attik Delos Birligi ile dogrudan dogruya ilintili degildir Bununla birlikte I Peloponez Savasi Attik Delos Birligi nin Atina baskin bir ittifaktan Atina Imparatorlugu na donusmesini hizlandirmistir Bu savasin ilk yillarinda Atina ve onun Attik Delos Birligi nden olmayan muttefikleri bir kisim basarilar sagladilar Ancak Attik Delos Birligi nin MO 454 yilindaki Misir Seferi nin basarisizlikla sonuclanmasi Atina da bir panik haline yol acmistir Bu durum MO 451 yilina kadar Atina nin askeri hareketlerinin daha sinirli kalmasina yol acti Bu tarihte Sparta ile bes yillik bir ateskes antlasmasi yapilmistir Atina daki panigin yol actigi bir baska gelisme de Attik Delos Birligi hazinesinin bir Pers karsi saldirisindan endise edilerek Atina ya getirilmesiydi Atina Attik Delos Birligi ndeki diger uye kent devletleri uzerinde hegemonyaci bir tutum izlerken MO 461 deki Naksa Ayaklanmasi ndan sonra bir imparatorluga dogru gidis cok acik olarak ortaya cikmistir Attik Delos Birligi nin fiili olarak sona erisi MO 450 yilinda Pers Imparatorlugu ile Grek dunyasi arasinda baris yapilmasi olarak gorulebilir Bu tarihten sonra da artik Birlik in bir islevi kalmadigi halde Atina Birlik ten ayrilmalara izin vermemeye devam etmistir Savas hem Atina hem de Sparta acisindan yipraticiydi Sparta hem Atina ve muttefikleriyle hem de helot ayaklanmasiyla bas etmek zorundaydi Atina ise hem Yunanistan da Sparta ve muttefikleriyle hem de Ege ve Misir da Pers gucleriyle mucadele ediyordu Sonuc olarak Atina da Sparta da deyim yerindeyse Yunanistan da kozlarini paylasmis olamadilar Bununla birlikte hem Atina hem de Sparta I Peloponez Savasi nda stratejik hedeflerine ulasamadilarsa da en azindan kendi muttefikleri uzerinde bir guclu etki olusturabildiler ve muttefiklerine hakim olabildiler Bu andan itibaren Peloponez Savasi nin sonuna kadar Atina nin hakimiyeti altindaki kentler in oykusu yasanir Yunanistan da Bu muttefiklerine hakim olabilmek ardindan gelen Peloponez Savasi nin cok daha kesin sonuclu dolayisiyla cok cok daha yikici bir savas olabilmesini saglamistir Peloponez SavasiAtina ImparatorluguMO 431 de Peloponez Savasi oncesi Atina Imparatorlugu Atina Korint ve Aegina gibi limani olan Yunan kent devletlerinden bazilari Miken gelenegini surdurerek Dogu Akdeniz Karadeniz ve Anadolu nun Ege kiyilariyla yogun ticari iliskileri surduregelmistir Bu ticari gelenek baslarda agirlikli olarak Minos tan etkilenen ya da gasp edilen Miken seramigine dayaniyordu Yunan fakat daha cok Atina nin ticaretinin yayilma alani kolayca tanimlanan ve arkeolojik buluntu veren vazolardan takip edilebilmektedir Bu buluntulara Akdeniz ve Karadeniz kiyilari kadar Anadolu Suriye ve Misir in ic kesimlerinde Guney Rusya bozkirlarinin kuzey sinirlarinda Guneybati Almanya da ve Kuzeydogu Fransa da rastlanmaktadir Diger yandan MO 6 yuzyilda Attika tarimi yapisal bir degisiklik gostererek sarap ve zeytinyagi ihracatini da genis olcude kapsamisti Attika tarimi giderek esas olarak bugday olmak uzere gida maddesi uretiminden bu urunlere yonelmistir Tarlalar uzum baglarina ve zeytin agaci yetistirilen alanlara donusmustu Bu gerceklestiginde Atina artik denizasiri ticaretin capini buyutmus olmakla birlikte cok daha fazla gelir elde ediyordu Fakat ozellikle bugday uretiminden vazgecildigi icin bu mali ithal etmek zorundaydi Boylece bu ticaret kazancli olmanin yaninda Atina yi denizasiri ticarete bagimli kilmisti Bol yagisli gecen yillarda dahi Attika gida maddelerinin ucte ikisini ya da dortte ucunu ithalatla karsilamak zorundaydi Mykale Muharebesi nden sonra Atina nin Pers Imparatorlugu ile savasa devam etme ve Attik Delos Birligi ni olusturma gelismeleri buyuk ticari kazanclar vadeden ve Attika nin gida maddeleri ithalatini garantiye alan bir karar olarak gorulmektedir Atina ekonomisinin ne olcude mamul mal uretimine dayandigini gosterir bulgular vardir Ornegin Atina da MO 6 ve 5 yuzyillarda yuzden fazla comlek imalathanesinin bulundugunu buralarda mal sahibinin yani sira alti kisinin daha calistigini bazi imalathanelerin uc ressam birden istihdam ettigini biliyoruz Dahasi bir kerevet atolyesinde yirmi bir silah imalathanesinde otuziki ve bir kalkan atolyesi nde yuzyirmi kolenin calistigini biliyoruz Butun bunlar Atina ve benzeri kentlerde cok genis capta pazar icin uretim yapildigini gosterir Sonucta pazar icin rekabetin ortaya cikmasi kacinilmazdi Fakat Atina nin iki cok degerli avantaji vardir Bunlardan biri MO 480 yillarin basinda isletilmeye baslanan Dogu Akdeniz in en zengin gumus madeni olan Laution madeni digeri ise Attik Delos Birligi nin Atina ya sagladigi olanaklardir Attik Delos Birligi MO 454 yilina gelindiginde artik butunuyle Atina Imparatorlugu na donusmustu Bu tarihte Attik Delos Birligi Hazinesi artik Atina ya getirilmisti ve tumuyle Atina kontrolune gecmisti Bu hazinede muazzam bir mali kaynak birikmisti Ornegin MO 450 449 yillarinda hazinede 5 bin talent 130 bin ton gumus birikmisti Bu donusumde Atinali politikaci Perikles in buyuk katkisi oldugu kabul edilir Bu imparatorluk kisa sureli oldu sadece yarim yuzyil MO 404 yilinda Atina Imparatorlugu cozulmustur Atina kent devletinin bir imparatorluga donusmesini baslatan olayin Sparta nin Pers Imparatorlugu na karsi olan savastan cekilmesi oldugu ileri surulebilir Peloponez Savasi basladigi sirada sadece Sakiz Adasi ve Midilli Adasi nin gemi olarak katkisi aliniyordu Bu iki ada artik destek gormeden ayrilmak icin cok zayif durumdaydilar Midili ilk ayaklanmaya kalkisandi ve tamamiyla basarisizdi Sakiz Adasi Attik Delos Birligi nin en guclu ve en buyuk uyesiydi En son ayaklanan oydu nin sonuclarindan birkac yil yararlandi Tum Iyonya ayaklanirken Atina halen tum ayaklanmalari bastiracak gucteydi Perikles Atina nin imparatorluk icinde hakimiyetini guclendirmek icin MO 450 yilinda Klerukya olarak bilinen yari koloni yerlesmeler olusturma politikasi gelistirmistir Atina ya bagli bir askeri garnizon islevi goren bu yerlesimler Imparatorluk un genis topraklarinda Atina nin kontrolunu garanti ediyordu Ayrica Perikles Birlik uyeleriyle Atina arasindaki iliskileri duzenlemek haraclarin toplanmasini ve Atina yararina kullanilmasini temin eden kamu gorevlileri calistirmistir Atina Imparatorlugu disa karsi yine de fazla guclu degildi Sparta ile savasin 27 yilinda ic cekismelerin ve Pers desteginin sayesinde de olsa yenilgiye ugratildi Attik Delos Birligi de MO 404 yilinda ortadan kalkti Ancak bu yenilginin sonuclarini kisa surede ustunden atmayi basardi Ikinci Atina Imparatorlugu MO 377 yilinda bir deniz savunma birligi olarak yine Atina nin onderliginde kuruldu Fakat Atina eski gucune hicbir zaman ulasamadi Ustelik artik dusmanlari cok daha guclu ve daha fazla sayidaydi SonuclariPers Imparatorlugu ile girisilen bu savasin sonlarina dogru Attik Delos Birligi Atina Imparatorlugu na donusme yoluna iyiden iyiye girmistir Savasin sona ermesine karsin Attik Delos Birligi uyelerinin hem parasal hem de gemi yonunden Atina yi destekleme yukumlulukleri devam ettirilmistir Yunanistan da iki guc odagi Atina ve Sparta arasindaki I Peloponez Savasi MO 460 445 yillari arasinda surmus nihayetinde otuz yillik bir antlasmayla ateskes saglanmisti Ancak bu ateskes Atina ile Sparta arasindaki cekismeyi sona erdirmemis sadece 14 yil sonra bu iki guc Peloponez Savasi nda yeniden catismaya girmistir Bu yikici savas 27 yil surmus sonucta Atina gucunun tumuyle kirilmasina yol acmistir Atina Imparatorlugu parcalanmis ve Yunanistan da artik Sparta hegemonyasi olusmustur Ancak bu savaslar sadece Atina yi degil tum Yunanistan kent devletlerini onemli olcude zayiflatmistir Yunanistan daki olaylarin Pelopones Savasi na varmasinda Attik Delos Birligi nin onemli bir rolu oldugu kabul edilmektedir Grekler karsisinda defalarca yenilgiye ugrayan ve ic isyanlarla savas kapasitesi zayiflatilan Pers Imparatorlugu MO 449 dan itibaren I Artakserkses ve ardillari tarafindan bol ve yonet stratejisini benimsemistir Greklerle acik bir catismadan kacinilarak bunun yerine Sparta ya karsi Atina yi kullanma yonunde bir siyaset izlendi Bu amac icin politikacilara basvuruldu Bu sekilde kendi aralarindaki surtusmelere dalan Grek dunyasinin dikkati Pers Imparatorlugu ndan uzaklastirildi Grek dunyasiyla Pers Imparatorlugu arasinda MO 396 yilina kadar bir catisma gerceklesmedi MO 396 yilinda baslattigi bir seferle Onasya da genis bir istila hareketine giristi Plutarkhos a gore Grekler bu aralar tum dikkatleri barbarlar a yonelmisti Eger Attik Delos Birligi Savaslari Grek dunyasi ile Pers Imparatorlugu arasindaki guc dengesini Yunanistan lehine degistirmisti Bununla birlikte izleyen yarim yuzyildaki Yunanistan da taraflar arasinda daha sonraki yarim yuzyil suren yipratici ic cekismeler Pers Imparatorlugu nun guc dengesindeki konumunu onemli olcude duzeltmis oldu Sparta MO 387 yilinda Korint Tebai ve Atina dan olusan bir ittifakla Korint Savasi na girmistir Durumunu kurtarabilmek icin Pers Imparatorlugu ndan destek istemek zorunda kalmistir MO 386 yilinda Sparta Krali ile Kral Barisi olarak bilinen bir baris antlasmasi imzaladi Bu antlasma sayesinde Yunanistan uzerinde tam bir hakimiyet kurdugu gibi Bati Anadolu da yeniden hakim oldu Sparta Yunanistan uzerindeki hegemonyasini surdurebilmek icin bir bakima Bati Anadolu Grek kent devletlerini feda etmis oldu Antlasmayla bir onceki yuzyildaki tum Grek kazanimlari kaybedilmis oldu Pers istila girisimleri karsisinda muharebelerde elde edilen sonuclar gibi Attik Delos Birligi nin Pers Imparatorlugu na karsi giristigi mucadelelerin kazanimlari da kaybedilmisti Kaynakca Finley Sh 16 a b c Kagan Sh 77 a b Sealey Sh 264 Fine Sh 336 Finley Sh 29 30 a b c d Sealey Sh 248 Fine Sh 343 a b Fine Sh 344 Themistocles 25 28 Mayis 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde has a direct reference to Thucydides I 137 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e f Fine Sh 360 Green Sh xxiv Cawkwell Sh 134 a b XI 62 24 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Dipnot Fine Sh 357 358 Herodotus V 35 8 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde Holland Sh 155 157 Holland Sh 160 162 Holland Sh 175 177 a b c H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi olu kirik baglanti Tarih Incelemeleri Dergisi XXII 2 Sh 17 Holland Sh 183 186 Holland Sh 202 203 Holland Sh 240 244 Holland Sh 276 281 Holland Sh 320 326 Holland Sh 342 355 Holland Sh 357 358 Lazenby Sh 247 Tukididis 1 89 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 Herodot 9 114 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 Murat Arslan Pausanias in Byzantion Hakimiyeti ve Komplo Teorisi olu kirik baglanti Sh 53 1 Haziran 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Aralik 2012 John Van Antwerp Fine The Ancient Greeks A Critical History Sh 331 a b c d Delos Deniz Birligi 19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 43 D Kagan Sh 39 40 a b c d e f g h i livius org 6 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Delian League Donald Kagan Perslere Karsi Elde Edilen Zaferinin Sonuclari 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 2 3 a b D Kagan Sh 31 a b c Tukididis 1 95 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 a b c d Holland Sh 362 a b c d e f g D Kagan Sh 38 Tukididis 1 95 26 Eylul 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 Tukididis 1 95 1 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 D Kagan Sh 39 Murat Arslan Pausanias in Byzantion Hakimiyeti ve Komplo Teorisi olu kirik baglanti Plutarkhos Kimon 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tarih Incelemeleri Dergisi XXIV 2 Sh 110 111 a b c d e f g h uvm edu 5 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Aralik 2012 H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 12 a b c d e f The Athenian Empire PDF 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 16 Aralik 2012 Thomas Martin Ancient Greece From Prehistoric to Hellenistic Times Yale University Press Hulya Boyana Vergi Listelerine Gore Attika Delos Deniz Birligi ve Ionia ile Iliskileri 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tarih Incelemeleri Dergisi XXI 1 Sh 25 a b Tukididis 1 96 5 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 a b c H Boyana Vergi Listelerine Gore Attika Delos Deniz Birligi ve Ionia ile Iliskileri Sh 26 a b Hulya Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 11 a b c d e f H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 13 14 H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 13 dipnot D Kagan Sh 41 a b c d Thomas Martin An Overview of Classical Greek History from Mycenae to Alexander 7 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kucukkuyu Degerleri Sempozyumu 7 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 82 a b Ken Oziah Sh 5 a b c d The Athenian Empire Sh 45 H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 16 H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 14 a b H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 15 Ayse Gul Akalin Troas Synoikisis i Sh 8 Plutarkhos Aristides 26 a b c d Sealey Sh 250 a b Tukididis 1 98 a b c d e D Kagan Sh 45 K Oziah Sh 7 a b c d e f g h Plutarch Cimon 12 Sarah B Pomeroy Ancient Greece A Political Social and Cultural History Sh 213 a b c Thucydides I 98 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Thucydides I 100 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Fine Sh 359 a b Thucydides I 99 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Kagan Sh 44 Plutarkhos The Life of Themistocles 3 Mart 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde dipnot 24 a b c d Donald Kagan Atina Imparatorlugu nun Yukselisi 29 Mart 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 1 a b Tukididis 1 101 31 Aralik 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Ocak 2013 Tukididis 101 a b D Kagan Sh 2 Diodorus 12 27 1 30 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Tukididis 8 76 4 29 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Aysen Sina Sh 152 Plutarkhos The Life of Pericles 1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde 28 Aysen Sina Khioslu Ion un Epidemiai Eserinden Portreler 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 147 Diodorus 12 27 2 10 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Diodorus 12 27 3 12 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Diodorus 12 27 4 30 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Diodorus 12 28 1 2 11 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Diodorus 12 28 3 30 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2013 Murat Arslan Istanbul un Antikcag Tarihi 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 11 Murat Arslan sh 57 dipnot 54 Ta teixh twn A8hnwn 26 Ocak 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 PDF 13 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 15 Aralik 2012 a b Adalya 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 Tukididis 3 19 2 28 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 Kimon Sh 108 Plutarkhos Kimon 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ceviri Aysen Sina Sh 115 116 a b c d Herodotus VII 107 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Plutarch Cimon 7 Plutarch Cimon 8 a b c Plutarch Cimon 14 a b c d e f Cawkwell Sh 133 Herodotus IX 106 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sealey Sh 247 a b Powell Sh 19 20 Cawkwell Sh 132 a b c Cawkwell Sh 134 a b c d e f Plutarch Cimon 13 a b Fine Sh 363 see Cawkwell Sh 137 138 note 13 a b Holland Sh 363 Cawkwell Sh 132 134 Hornblower Sh 22 23 a b c d Hellenlerin Dogu Akdeniz Seferi ve Kallias Barisi 19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 44 Kagan Sh 82 Holland Sh 203 Sealey Sh 269 a b Thucydides I 104 13 Subat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d Fine Sh 352 Kagan Sh 81 Tukididis 1 110 4 24 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2013 Diodorus 11 74 1 12 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2013 a b Ctesias Persica 36 4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde from Photius s Epitome a b c d Diodorus XI 74 24 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodotus III 12 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodotus II 63 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c Thucydides I 110 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e f g Thucydides I 109 13 Subat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde Diodorus XI 74 75 24 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Herodotus VIII 126 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c Diodorus 11 77 26 Mart 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Ocak 2013 a b Tukididis 1 94 26 Eylul 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Aralik 2012 Sealey Sh 242 a b Sealey Sh 271 273 a b c d e f Tukididis 1 112 24 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2012 a b c d Plutarch Cimon 19 a b Diodorus XII 4 a b Sealey Sh 280 Herodot 7 151 Kagan Sh 84 Sealey Sh 281 Holland Sh 366 Fine Sh 360 Thucydides I 23 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Thucydides I 102 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kagan Sh 73 74 a b Fine Sh 358 Sealey Sh 268 271 Kagan Sh 48 a b Holland Sh 366 367 a b Sealey Sh 282 a b The Naval Battle of Sybota 15 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Ocak 2013 Gordon Childe Tarihte Neler Oldu Sh 182 209 G Childe Sh 209 a b G Childe Sh 210 Ian Morris The Athenian Empire 478 404 BC 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 27 G Childe Sh 211 212 H Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi Sh 18 Kagan Sh 128 Holland Sh 371 Xenophon Hellenica II 2 a b c Dandamaev Sh 256 Ken Oziah Sh 2 Plutarkhos Artakserkses 2 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sh 138 Dandamaev Sh 294 Kaynaklar ve Dis baglantilarAntik kaynaklar Thucydides History of the Peloponnesian War 5 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Diodorus Siculus Biblioteca Historica 24 Eylul 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Plutarkhos Parallel Lives The Live of Aristides1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde The Live of Kimon1 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ctesias Persica4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde from s Epitome Xenophon HellenicaGunumuz kaynaklari Turkce Hulya Boyana Delos Birligi nin Anayasasi ve Atina Hegemonyasi olu kirik baglanti Tarih Incelemeleri Dergisi XXII Hellenlerin Dogu Akdeniz Seferi ve Kallias Barisi19 Ekim 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hulya Boyana Tarih Incelemeleri Dergisi XXI 1 Donald Kagan Plutarkhos Tarih Incelemeleri Dergisi XXIV 2 Ceviri Aysen SinaIngilizce Donald Kagan The Outbreak Of The Peloponnesian War The Athenian Empire livius org6 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Delian League Kronoloji 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde John Van Antwerp Fine The ancient Greeks a critical history Harvard University Press 1983 Donalt Kagan The Outbreak of the Peloponnesian War Cornell University Press 1989 Athens 5 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Raphael Sealey A history of the Greek city states ca 700 338 B C University of California Press 1976 Tom Holland Persian Fire The First World Empire and the Battle for the West Abacus 2006 Ken Oziah The Delian League A Prelude To War