Hurûfî-Bektâşî inancı Hurûfîlik akımı İranlı bir Şiî mutasavvıf olan “Fadl’Allah Ester-Âbâdî” tarafından kuruldu.Halep sınırlarından, Batı Anadolu’ya doğru hareket eden “Hurûfîler” Seyyid Nesîmî’nin H. 820 / M. 1417 yılında Halep’te idamından sonra Irak’tan Azerbaycan’a ve oradan da Doğu Anadolu’ya kadar olan bölgelerde Hurûfîliği yaydılar.Nesîmî’nin Divânı ve hayat hikayesi birçok mutasavvıf için iyi bir kaynak ve sermaye oldu. Nesîmî, daha Fadl’Allah Yezdânî’nin “Hurûfîlik” mezhebinin ortaya çıkmasından beş asır önce yaşayan Hulûl ve ilhada yönelik söylemleri nedeniyle de aynı sonucu paylaşmış olan Hallâc-ı Mansûr’un yolunda olarak kabul edildi. Aslen İbâh’îyyûn olan “Hurûfîler”, aynı zamanda Mücessime’den olduklarından dolayı, Cenâb-ı Hakk’ın cisim olarak, Bâtınîliğin esas prensibi olan hulûle olan inançları nedeniyle de “Fadl’Allah Hurûfî” şeklinde belirdiğine inanırlar.
Hallâc-ı Mansûr
Bektâşî geleneğine göre Hulûl ve ilhad içeren söylemlerinden dolayı, H. 309 / M. 922 yılında zındiklikten idam edilen Hallâc-ı Mansûr da “Seyyid Nesîmî” ile ortak bir inancın kurbanı olması sebebiyle, “Hurûfîler” tarafından yüceltilmektedirler. Bu olay, bütün mutasavvıflar tarafından gerek şiir ve edebiyatta bir ıztırap ve acı konusu olarak, gerekse onun “En-el Hak” sözünün işaret ettiği “Vahdet-i Vücud” düşüncesi ile alakalı olan örnekler arasında sıklıkla bahsedilmektedir. Diğer taraftan, Rıfâ’îyye Tarikâtı Pîri Ahmed er-Rıfai ise Hallâc’ın kötü yönlerini belirtmiş, ve Hallâc’ın sözlerini küfür olarak nitelendirerek onun evliyalığını bile şüpheyle karşılamıştı. Ayrıca, H. 904 / M. 1499’da Sultan Hüseyin Baykara tarafından vezirliğe getirilen Emîr Kemal’ed-Dîn Hüseynî, hazırladığı Mecâlis’ûl-Uşşâk adlı eserin bir bölümünü Hallâc’a ayırmıştı. Mezarı, Bağdad’ın batısında, Ma’ruf Kerhi’nin şehitliğinin olduğunu yerin yanındadır.
Hurûfî İnancı
“Hurûfîler”, Kur'an-ı Kerîm üzerinde çok zaman harcamışlardır. İslâm’ın resmî sınırlarının dışına çıkmamış görünmek maksadıyla, mûhkemâtı(sağlamlaştırılmış) müteşâbihâtın(mecazi) yerine müteşâbihâtı da mûhkemâtın yerine koymak suretiyle pek çok hurûf (harflerin yerlerini değiştirme, anlam verme) ve hesaplamalar yaparak çeşitli manalaştırma şekilleri oluşturmuşlardır. Hurûf hakkındaki yorumlar Bâtın’îyye’ye göre:
- İnsan yüzündeki hatlar ile harflerin şekli arasında bazı bağlantıların bulunduğu inancı vardır. İnsan vücudundaki her uzuv bir harfe karşılık gelmektedir. Ayrıca, her uzuv kâinattaki bir tecellînin misalidir. Örneğin, Cesetsiz ruh olmadığı gibi harfsiz de anlam yoktur. Hurûfât ise mânaların cesedidir.
- Arş, zeka ve ruhun yansıdığı cephedir. Cennet, Cehennem, Sırat, Arafat, yer gök, cin, melek ve benzeri her şey de karşılığı olan tek bir harf ile temsil edilir.
- Hurûfîliğin kuramına göre insan gözünün biri Cebrail diğeri de Azrail’dir. Cebrail Ali’yi, Azrail’de Muhammed’i temsil etmektedir. Âdem’in yüzü Vech’ûl-Lâh(Allah'ın yüzü)’tır. “Kâb-ı Kavseyn” ise insanın iki kaşıdır.
- Bu ilişkilerden anlam çıkarmak için bazı hesap ve manalaştırmalar yapılmaktadır. Örneğin, Kur'an-ı Kerîm’de ne kadar “Fadl’Allah” ve “Fazıl” kelimesi varsa hepsi de beklenen Mehdi olan Fadl’Allah Yezdânî’ye işarettir.
- Nübüvvet(Peygamberlik) yirmi sekiz Huruf-ı Mukattaa’dır. Bu nedenle de ümmîdir. “Hurûfîler” bu yirmi sekiz Arap harfine “Kelime-i Muhammedî” adını verirler. Kur'an-ı Kerîm Velâyet’in Dûnun’undan olan Nübüvvet’e özgü olarak yirmi sekiz harf ile indirilmiştir. Fadl’ûl-Lâh Yezdânî’nin bu harflere eklediği dört harf “g”, “j”, “ç”, “p” ile birlikte oluşan otuz iki harfe ise “Kelime-i Âdemîyye” adını verirler. Böylece “Veli” de tam otuz iki harfe ulaşmış olur.
- Esrâr-ı Hurûf’u bilenler “Zümre-i Nâciye” olarak adlandırılan seçkinleri oluştururlar. Bu sınıfa dahil olamayanlar ise hüsranda kalmış olanlardır.
- Kur'an-ı Kerîm iki kısımdan oluşmuştur. Birinci kısım gizem ve anlam içeren mûhkemâttır. İkincisinde ise dört harften ibaret olan Velâyet te onun içine dahildir. Kur'an-ı Kerîm, mûhkemât, ve sûrelerin başında anlamları bilinmeyen “Elîf-Lâm-Mîm”, “Elîf-Lâm-Mîm-Sâd”, “Elîf-Lâm-Râ”, “Elîf-Lâm-Mîm-Râ”, “Kâf-Hâ-Yâ-Ayn-Sâd”, “Tâ-Hâ”, “Tâ-Sîn-Mîm”, “Tâ-Sîn – Bunlar sana Kur'an’ın ve apaçık bir kitabın âyetleridir.”, “Yâ-Sîn”, “Sâd – Bu öğütle dolu Kur'an’a bak!”, “Hâ-Mîm”, “Ayn-Sîn-Kâf”, “Kâf – Şanlı Kur'an’a andolsun!”, “Nûn – Kaleme, ve kalem ehlinin satıra dizdiklerine ve dizecekleri Hakk’îy-Çün!” gibi ya sadece harflerden oluşan ya da başlarında tek harf içeren müteşâbih diye nitelendirilen ayetlerden oluşmaktadır. (Hurûfîler bu noktada anlaşılması güç birtakım hesaplar yapmak suretiyle her şeyin anlamını değiştirerek başka bir hale getirirler).
- Bu yukarıda sıralanan ve Kur'an’daki yirmi dokuz sûrenin başında yer alan on dört soyut kelime “Kelâm-ı Mahfûz” niteliğinde olup Hurûfîliğe göre Bâtınî anlamlara aittir. Örneğin, “Ayn-Ali/İlîm”, “Mîm-Muhammed”, “Nûn-Nokta”, “Kâf-Hakk/Allah”, “Hı-Hızır”, “Sîn-Arş/28”, “Sâd-Salât”, “Lâm-Levh” demektir.
- Ebced hesabından başka, bir de “Hesâb-ı Cümeli” vardır. Bu hesapta her harf yalnız bir adede karşılık gelir. Daha ayrıntılı Hurûfî hesap sistemleriyse “Hesâb-ı Tafsili” ve “Cümel-i Kebîr” olarak adlandırılır.
İslâm’ın zâhir hükümleri Hurûfîler’in gözünde hiçbir değer ifade etmez. Irak Nebtî ve Kermâtîleri ile Suriye Nusayrîleri ve İran Şîʿa-i Bâtın’îyye’si ve bilumum Dürzîler bu hususta bir benzerlik göstermektedirler.
Noktacılık
Fadl’ûl-Lâh Yezdânî’nin vefatından sonra müridi “Ubeyd’ûl-Lâh Mahmud” aynen Bâtın’îyye gibi İbâh’îyyûn olan “Nokta” mezhebini ortaya çıkardı. Ubeyd’ûl-Lâh’a göre birçok noktanın birleşmesiyle meydana gelen harfler, anlamsız birer gölge olup esas olan noktadır. İmâm Zeyn el-Âb-ı Dîn’nin “En-Noktat’ûl-İlm’ûn” sözünün işaret ettiği varsayılan harflerin vücutları mutlaka nokta ile var olur. Hatta, “Vücûd-û Mutllâk” derecesine işaret etmek amacıyla İbranîler’in Kabalâ’sının ikinci kitabı olan Zohar da, Tevrat’ta nakledilmek üzere İbrânî alfabesinin en küçük harfi olan “Yu-Jode” yani “Lâfz” ile tabir edilmektedir.
Cabbalisme
Yahudi Cabbalisme’i Mukaddes Kitap’ın biri zahirî ve öteki bâtınî iki ayrı mânasının bulunduğu esâsından yola çıkar. Bâtınî mânası kelimeler ve harflerin derin mânasıdır ki, bunun herkes tarafından anlaşılması mümkün değildir. Hurûfîlik’te kullanılan “Kelâm-ı Mâhfûz” (logos endiathetos) ve “Kelâm-ı Melfûz” (logos prophorikos) ayrımı bu yöntemden gelmektedir. Kabalizm etkileri tasavvufa ilk defa “Hâkim Tırmızî” aracılığıyla girdi. “Sabiî Akımları ve Harraf Mektebi” aracılığıyla Fârâbî’nin de haberdar olduğu bu “Kabalizm akımı” “İhvân’ûs-Safa Risaleleri” üzerinde bir hayli etkili olmuştur. Fakat “Bâtınîler”, “Hurûfîler”, “Nôktâvîler” ve bu vesileyle de “Bektâşîler” üzerindeki tesirleri çok daha fazla olmuştur.
Yahudilik ve Hurûfîlik
Hurûfîlik mesleği, Yahudilerin Kabal ve “Neveflâtunî” inançlarıyla, yorumlama ve üstü kapalı şekilde belirtme temeli üzerine inşa edilmiş bir karışım demekti. Yahudilerin “Kabalâ Mezhebi” ile ortaklık arzeden Hurûfî talimatının en önemli ana kaynağı İbrahim peygambere ait bir konuşmada aşağıda ana hatları verildiği şekliyle şöyle açıklanmaktadır:
- Sifr’in nakline göre bütün kâinat Kelâm’ûl-Lâh’ın suret ve timsalidir. Kelâm ise İbranî alfebesinde mevcut olan “yirmi iki” harften müteşekkildir.
- Munzâm olan “On” kadar “Aded-î Asliye” ile birlikte toplamı “otuz iki” eder. Allah bütün âlemleri bu otuz iki harf ve adetten yaratmıştır.
Dolayısıyla yaratılışın sırrını anlayabilmek için bu yirmi iki harf ile on kadar adedin Esrar ve Havass’ına dikkat etmek gereklidir. Bu harflerin içerdiği önem ise aşağıdaki şu sözlere dikkat etmek suretiyle anlaşılabilir:
- “Cenâb-ı Hak”, “Cenâb-ı Rabb’ûl-Cüyûş”, İbranîler’in Tanrısı “Hâyy’û-Kâyyûm” ve “Sultân-ı Cihân Allâh’ûr-Râhman’ûr-Râhîym”.
- “Allâh’û-Teâlâ’lem-Yezel”, Yahudiler’in Kabalâ Mezhebi’nin ana âkidesinine göre “Allâh’û-Celle-Celâle’hû” nâm-ı ibtisâmını yukarıda sıralanan bu harfler ve adetler aracılığıyla teşkil buyurmuştur.
Sufîlik ve Hurûfîlik
Çoğu sufîlerin, harflerin çeşitli şekillerine ilişkilendirilen sırlarla ilgili tefsirleri “Hurûfîlik” gibi karıncalı inançların ortaya çıkmasına yönelik teşvikçi yollar açmıştır. Hurûfî Mezhebi ile ilgili olan bazı herkesin anlayamayacağı sözlerin, kendisini mutasavvıf olarak tanıtan şairlerin, hemen hemen büyük bir kısmı tarafından kabul gördüğünden yazmış oldukları eserler, hurûfâta dair pek çok işaretle doludur. Sufî Edebiyatının meşhur şâirlerinden olan ve Hurûfîliğe bağlanmayanların bile harflerin ve kelimelerin işaretlerinin anlamlarına değinen birçok şiirleri mevcuttur. Hatta Muhy’id-Dîn İbn Arabî’nin Şecere-i Numânîyye’si, Şerâf’ed-Dîn Ahmed Bunî’nin Esrâr-ı Hurûf’u ve bu konuda daha birçok âlimlerin sınıflandırmalarından anlaşıldığına göre, inanç yönünden kendilerinden asla şüphe edilmesi mümkün bile olmayan bazı meşhur mutasavvıfların bile eserlerinde harflerle ilgili gizemli ifadeler kullanmaktan kendilerini alamadıkları görülmektedir.
Mezhep yönünden Hurûfî olan mutasavvıfanın divanları titizlikle incelenirse bunların içeriklerinde hurûfa sırlar gösteren birçok şiirleri de kapsadıkları anlaşılır. Gerek İran’da ve gerekse Anadolu’da yaşayan Hurûfîler arasında “Üsküdarlı Hâşım Baba” gibi şairler ortaya koydukları eserler aracılığıyla bu mezhebin etrafa yayılması ve yüceltilmesi için bir hayli hizmet etmişlerdir. Hatta Noktacılığın etkisi altında kaldığı anlaşılan meşhur sûfîlerden “Seyyid Ali’ûl-Hemedanî” bile, Vücûd-û Mutllâk’ı “nokta” deyimiyle anılmaktadır.
Hurûfîliğin Bektâşîlik üzerindeki etkileri
Anadolu’da 13. Asıra damgasını vuran Babâîlik hareketinin devamı niteliğinde olan ve İran Râfizîliği’nin yayılmasına hizmet eden en büyük tarikat, 14. Asrın sonlarında ortaya çıkan Şiîliğin Hurûfîlik mezhebinin şiddetli etkileri altında faaliyetlerini sürdüren Bektâşî Tarikâtı olmuştu.
Hurûfîler’in Hacı Bektâş dervişleri arasına sızması
H. 796 / M. 1394 yılında Hurûfîlik akımının kurucusu “Fadl’Allah Yezdânî” idam edilince başta damadı“Ali’ûl-A’lâ” olmak üzere Hurûfîler’in çoğu Kırşehir’deki Hacı Bektâş Dergâhı’na sığındılar. Böylece Hurûfîliği Kırşehir’de Hacı Bektâş Tekkesi’nin yoldaşları arasında Hünkâr’ın talimatı diyerek yaymaya başladılar. H. 822 / M. 1419 yılında vefat eden ve kendisini Hacı Bektâş’ın halifesi olarak tanıtan “Ali’ûl-A’lâ” adındaki bu Hurûfî-Babasının bütün talimatı günümüzdeki Bektâşî inanışlarıyle tam bir birleşme göstermektedir. Aynı zamanda bu tarikata, “Âşık” adı verilen, ellerinde saz ve koltuklarında şarap tulumbaları taşıyan kişileri getirenler de Hurûfîler’dir.
Hurûfî – Bektâşîliğin imâni kimliği
Bütün “Şîʿa-i Bâtın’îyye” kollarında olduğu gibi Bektâşîler de kendi içlerinde mürid, baba, dede baba gibi ayrı ayrı rütbelere hâiz bazı basamak ve makamlara bölünmüşlerdir. Çeşitli din ve inanışların serpilmiş tohumlarından pek çok örnekler içerdiği gibi, bir ucu Hint felsefesine dayanan tenasüh ve hulûle inanmak ve tüm canlı mahlûkâta karşı aşırı saygı duyguları beslemek Bektâşîliğin ana ilkeleri arasında yer alır. Bektâşî İlâhiyâtı Vahdet-i Vücudun neff-i vücuda kadar vardığı gibi Hristiyanlık ile de ortak tarafları mevcuttur. İslâmiyet’in ruhbaniyet ve keşişliğe şiddetle karşı çıkmasına karşın Bektâşîler de tam aksine evlenmenin aleyhine tavır alır ve alâmeti tecrit olarak da Balım Sultan türbesinin eşiğinde, kulakları doldurarak küpe takmak en yüksek Tevellâ ve Teberra’yı ifade eder.
Balkan ve Arnavut Bektâşîliği
Osmanlı İmparatorluğu devrinde Yanya’ya, daha sonradan Manastır Vilâyeti’ne bağlı olan Avlonya kasabası Anadolu’daki Hacı Bektâş Ocağı’nın Dedebabalarının çoğunu yetiştirmekteydi. Bütün din ve mezheplere kendi kapısını açmış olan Bektâşîlik, İslâmîyet’in resmî inancını tanımayan çeşitli din ve inanç mensuplarını da kendi sınırları içerisine almakta hiçbir sakınca görmemiştir. Geçmişte “Türkiye Bektâşîleri” arasında Katolik ve Ortadoksluk gibi Hristiyan dininin mezheplerinden olan Rum ve Ermenilere mensup Canlar, Babalar, Dedebabalar ve hatta zâviye yöneten Hristiyan Bektaşiler’e sıkça rastlanmaktaydı. Anadolu’nun vaktiyle İslâm dinine girmemiş olan “Türk Hristiyanları” arasında da pek çok Bektaşi vardı. Avrupa’daki Bektâşîliğin en çok geliştiği bu çevrelerde İslâmiyet duyguları pek zayıf ve gevşek olduğu gibi, yaşamış oldukları Hristiyan bölgelerinde de mevcut olan İslam dışı batıl inançların çoğunu paylaşmaktadırlar. Toska Arnavutları’nın önemli bir kesimi mezheben Câferiyye Şiîliği’nden olup tarikâten ise Bektaşi’dirler.
Hurûfî – Bektâşîliğin “Bâtınîler” ile ortak yanları
Bektâşîliğin bütün silsilesi Bedr’îyye, Kalender’îyye, ve diğer “Şîʿa-i Bâtın’îyye” mezhepleriyle ortak bir cephe arz etmektedir. Fadl’Allah Hurûfî’nin Bektâşî öğretisi içine yerleştirmeyi başardığı kuralların hâkim olduğu yörelerde, zamanında Şeyh Halife ve Hasan Cevrî’nin müridleriyle diğer Şiî-Babalar tarafından serpiştirilmiş birçok itikatler mevcuttu. “Bektaşilik Tarikatı” Hurûfî etkilerine maruz kaldıktan sonra, Hurûfîliğin inanış ve kuramları hakkındaki esasları içeren Fadl’Allah Yezdânî’nin Câvidannâme’si, Şeyh Sâfî’nin Hakikâtnâme’si, Ali’ûl-A’lâ’nın Mâhşernâme’si, Emîr Gıyâs’ed-Dîn’in İstivânâme’si, Frişte Oğlu’nun Ahiretnâme’si ve yine bu konuda yazılmış olan Aşıknâme, Hidâyetnâme, Mukaddeme’t-ûl-Hâkayık, Muharremnâme-i Seyyid İshâk, Nihâyetnâme, Tûrabnâme, Miftâh’ûl-Gayb, Tuhfet’ûl-Uşşak, Risâle-i Nokta, Risâle-i Hurûf, Risâle-i Fazl’ûl-Lah, ve Viran Abdal risalesi gibi eserler Bektâşî canlarının üstatları tarafından saygı ile eller üstünde tutulmaktadır.
“Alâ Zikrihi’s-Selâm Hasan Sâni” ve Elemût Bâtınîleri tarafından İslâmî ibâdetlerin ortadan kaldırılması
Hicrî 559 yılının Ramazan Ayı’nın On Yedinci günü 8 Ağustos 1164 tarihinde “Kıyâm-ı Kıyâmet” adıyla anılan günde “Alâ Zikrihi’s-Selâm Hasan Sâni ” Elemût Kalesi’nde yapılan büyük toplantıda bütün dini tekliflerin tamamiyle ortadan kaldırdığını ilan etti. Verdiği demeçte: “Ben İmâm-ı Zamân’ım, emir ve neyh’e ait ne kadar tekâlif mevcutsa hepsini lağvettim. Halk Bâtınen hüdâya merbut kalmalı, Zâhirde ise tamamen hürdür.”Kur'an-ı Kerîm’de anlaşılan mâna zâhirî değil bâtınîdir. Böylece, “Bâtınîler” bütün dini yol gösterimleri ve hatta toplumsal yükümlülükleri bile istinasız kaldırıp atmışlardır. Bu konudaki “Melâhide-i Bâtın’îyye” inancı, bütün “Hurûfi–Bektaşiler” tarafından da aynen paylaşılmaktadır. Hurûfîlik’te ise sadece haftada iki rek’at Cuma Namazı farzı kabul edildikten sonra, geri kalan diğer ibadet hükümlerinin tamamı ve bütün İslâmî mevzuatlar geçersiz kılınmıştır.
“Fahr’ed-Dîn-i Acemî” ve Hurûfî-Bâtınîler’in Edirne’de ateşe atılmaları
Hurûfîler, 9.Hicrî / 15. Miladi yüzyılda çok sıkı bir kovuşturmaya maruz kaldılar. Osmanlı sınırları içerisine İran’dan, Hindistan’dan ve Türkistan’dan bazı tuhaf dinsel inanç taşıyan dervişlerin girmesi üzerine, hükümet bu garip kılıklı yabancılar aleyhinde soruşturma başlatmak zorunda kalmıştı. Çelebi Mehmed ve Sultân Koca Murad Sâni devirlerinde süregelen bâtınî aşılamanın tortuları, bu yüzyılda tekrar hareketlenmeye başlamışlardı. “Şekayık” yazarı İbn-i Hallikân’nın aktardığına göre “Fahr’ed-Dîn-i Acemî” küfür ve Kur'an'ın koyduğu kurallara karşı gelme suçlamasıyla Edirne’de canlı canlı yakılarak ölüme mahkûm olan Hurûfîler’in ateşlerini tutuşturmaya çalışırken bu arada kendi sakalını da dağlamıştı.
Bektâşî inancının oluşum sürecinde geçirdiği evreler
Kaynakça
- ^ Glasse, Cyril, The New Encyclopeida of Islam, Alta Mira Press, (2001), p.164
- ^ a b c d Encyclopedia Iranica, ASTARĀBĀDĪ, FAŻLALLĀH 17 Mayıs 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- ^ Keşf’ûz Zû-Nûn, Cilt 1, Sayfa 401.
- ^ İbn-i Hacer, Enbe’ül-Gumur. [Köprülü Mehmet Paşa Kütüphanesi, No: 1005-1009].
- ^ Öztürk, Yaşar Nuri, En-el Hak İsyanı – Hallâc-ı Mansûr (Darağacında Miraç), Cilt 1, ve 2, Yeni Boyut, 2011.
- ^ a b Massignon, Louis, Hallâc-ı Mansûr’un “Kitâb’ût-Tavâsîn” adlı eserinin Farsça’dan tercüme şerhini yapan Zuzbâhan Baklî’nin eseriyle birlikte hazırlattığı tetebbunâmesi.
- ^ Ahmed er-Rıfai, Bürhan’ûl-Müeyyed.
- ^ İbn-i Tikteka, Kitâb’ûl-Fahri, Sahife 234, Mısır tab’ı.
- ^ Öztürk, Yaşar Nuri, En-el Hak İsyanı – Hallâc-ı Mansûr (Darağacında Miraç), Cilt 2, Sahife 187, Yeni Boyut, 2011. (Sırf bu âyetin izâhatı için Hallâc-ı Mansûr tarafından yazılan “Tâvasîn” adlı meşhur eserin tercümesi mevcûttur.)
- ^ a b Balcıoğlu, Tahir Harimi, Türk Tarihinde Mezhep Cereyanları – Anadolu Şiîliğinin çok mühim iki cephesi: Hurûfîliğin esâs âkaidi, Sayfa 198, Kanaat Kitabevi, 1940.
- ^ a b Hoca İshak Efendi, Kâşif’ül-Esrâr.
- ^ a b Clement Huart, Gibb Külliyatı, Cilt 9.
- ^ Nûr’ûl-Hüdâ.
- ^ Mehmet Ali Aynî, Tasavvuf Tarihi, Cilt 1, Sahife 133.
- ^ Tahir Harimi, Tarihi Hikmette Sofiyûn.
- ^ "HURÛFÎLİK, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 18, sayfa 408-412, 1998". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ "BEKTAŞÎLİK, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 5, sayfa 373-379, 1992". 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ Dabashi, Theology of Discontent, p.463
- ^ a b c Encyclopedia Iranica, ʿALĪ AL-AʿLĀ 17 Mayıs 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- ^ Balcıoğlu, Tahir Harimi, Mezhep Cereyanları – Anadolu Şiîliğinin çok mühim iki cephesi: Bektâşîlik meratibi ve i’tikadî hüviyeti, Sayfa 191, Ahmet Sait Matbaası, 1940.
- ^ Encyclopedia Iranica, HORUFISM 17 Mayıs 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- ^ Profesör Hasluk, Bektaşi Tetkikleri – İngilizce’den mütercimi: Ragıp Hulûsi,, Sayfa 53.
- ^ "CÂVİDÂNNÂME, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 7, sayfa 173, 1993". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ Encyclopedia Iranica, JĀVDĀN-NĀMA 17 Mayıs 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- ^ "FAZLULLAH-ı HURÛFÎ, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 12, sayfa 277-279, 1995". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ "ALİ el-A'LÂ, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 2, sayfa 381, 1989". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ "EMÎR GIYÂSEDDİN, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 11, sayfa 130-131, 1995". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ [Bu risalelerin önemli bir bölümü Gibb koleksiyonunda “Clement Huart” tarafından yayınlanmış ve “Rıza Tevfik” tarafından bir Mukaddime yazılmıştır.]
- ^ "VİRÂNÎ, TDV İslâm Ansiklopedisi, cild 43, sayfa 109-110, 2013". 30 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2019.
- ^ Tahir Harimi, Naklî İlimler Tarihi – İran Bâtınîleri.
- ^ Ebû Reyhan Birunî, El’âsar ül-Bakîyye. [Bâyezid Umumî Kütüphanesi, el yazması nüsha].
- ^ Balcıoğlu, Tahir Harimi, Mezhep Cereyanları – Hurûfîliğin esas âkaidi, Sayfa 199, Ahmet Sait Matbaası, 1940.
- ^ İbn-i Hallikân Kenârî, Şekayık.
- ^ Balcıoğlu, Tahir Harimî, Türk Tarihinde Mezhep Cereyanları, (Mukaddime ve Notlar: Hilmi Ziya Ülken), Ahmet Sait tab'ı, 271 sayfa, Kanaat Kitabevi, İstanbul, 1940.
- ^ a b Ocak, Ahmet Yaşar XII yüzyılda Anadolu'da Babâîler İsyânı, sahife 83-89, İstanbul, 1980.
- ^ TDV, İslâm Ansiklopedisi, Cilt 4, Sahife 373-374, İstanbul, 1991.
- ^ Araştırmacı, yazar ve tarikât uzmanı Abdülbaki Gölpınarlı'ya göre ise "Kızılbaş" Hurremiyye'in ruhânî torunlarndan başka bir şey değillerdi. (Kaynak: Roger M. Savory, Encyclopaedia of Islam, "Kizil-Bash", Online Edition 2005)
- ^ Balcıoğlu, Tahir Harimî, Türk Tarihinde Mezhep Cereyanları – Anadolu Şiilikliğinin çok mühim iki cephesi: Hurûfîliğin esâs âkaidi, Sayfa 198, Kanaat Kitabevi, 1940.
- ^ Aleviliğin tanınmış araştırmacılarından Ahmet Yaşar Ocak'a göre ise "Bektâşîler" Türk toplumlarındaki Semen’îyye i'tikadının İslamî bir cilâ altında yeniden ortaya çıkmasından başka bir şey değillerdi. (Kaynak: Ocak, Ahmet Yaşar XII yüzyılda Anadolu'da Babâîler İsyânı, sahife 83-89, İstanbul, 1980.)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Hurufi Bektasi inanci Hurufilik akimi Iranli bir Sii mutasavvif olan Fadl Allah Ester Abadi tarafindan kuruldu Halep sinirlarindan Bati Anadolu ya dogru hareket eden Hurufiler Seyyid Nesimi nin H 820 M 1417 yilinda Halep te idamindan sonra Irak tan Azerbaycan a ve oradan da Dogu Anadolu ya kadar olan bolgelerde Hurufiligi yaydilar Nesimi nin Divani ve hayat hikayesi bircok mutasavvif icin iyi bir kaynak ve sermaye oldu Nesimi daha Fadl Allah Yezdani nin Hurufilik mezhebinin ortaya cikmasindan bes asir once yasayan Hulul ve ilhada yonelik soylemleri nedeniyle de ayni sonucu paylasmis olan Hallac i Mansur un yolunda olarak kabul edildi Aslen Ibah iyyun olan Hurufiler ayni zamanda Mucessime den olduklarindan dolayi Cenab i Hakk in cisim olarak Batiniligin esas prensibi olan hulule olan inanclari nedeniyle de Fadl Allah Hurufi seklinde belirdigine inanirlar Hallac i Mansur un Abbasi Halifesi Muktedir Bi l Lah in emriyle infazi 26 Mart 922 Bagdad Hallac i MansurBektasi gelenegine gore Hulul ve ilhad iceren soylemlerinden dolayi H 309 M 922 yilinda zindiklikten idam edilen Hallac i Mansur da Seyyid Nesimi ile ortak bir inancin kurbani olmasi sebebiyle Hurufiler tarafindan yuceltilmektedirler Bu olay butun mutasavviflar tarafindan gerek siir ve edebiyatta bir iztirap ve aci konusu olarak gerekse onun En el Hak sozunun isaret ettigi Vahdet i Vucud dusuncesi ile alakali olan ornekler arasinda siklikla bahsedilmektedir Diger taraftan Rifa iyye Tarikati Piri Ahmed er Rifai ise Hallac in kotu yonlerini belirtmis ve Hallac in sozlerini kufur olarak nitelendirerek onun evliyaligini bile supheyle karsilamisti Ayrica H 904 M 1499 da Sultan Huseyin Baykara tarafindan vezirlige getirilen Emir Kemal ed Din Huseyni hazirladigi Mecalis ul Ussak adli eserin bir bolumunu Hallac a ayirmisti Mezari Bagdad in batisinda Ma ruf Kerhi nin sehitliginin oldugunu yerin yanindadir Hurufi InanciHurufi Bektasi Dervisi Gul Baba nin Budapeste Macaristan daki Turbesi Miftahʾul Gayb in yazari Gul Baba Kur an i Kerim in Batini tefsiri konusunda bir Hurufi Ustadi idi ve daha sonra turbesi onemli bir Ziyaret Hac yeri oldu Seyahatname yazari Evliya Celebi nin naklettigine gore Gul Baba nin Macaristan Budapeste de kilinan Cenaze namazina 200 000 den fazla Musluman katilmisti Kur an i Kerim den alinma bircok Ayet u Mukatta at tabudunun uzerinde bulunan ortuye dokunmustur Gul Baba Macaristan in fethi uzerine Kanuni Sultan Suleyman tarafindan Budapeste Velisi ilan edildi Ustteki resimde Islam hat sanati ile turbesinin duvarlarina ciniler uzerine simetrik olarak yazilan La Ilahe illaʾl Lah sag tarafta ve Muhammedu n Rasulu l Lah sol tarafta Gul Baba Turbesi nin avlusu Hurufiler Kur an i Kerim uzerinde cok zaman harcamislardir Islam in resmi sinirlarinin disina cikmamis gorunmek maksadiyla muhkemati saglamlastirilmis mutesabihatin mecazi yerine mutesabihati da muhkematin yerine koymak suretiyle pek cok huruf harflerin yerlerini degistirme anlam verme ve hesaplamalar yaparak cesitli manalastirma sekilleri olusturmuslardir Huruf hakkindaki yorumlar Batin iyye ye gore Insan yuzundeki hatlar ile harflerin sekli arasinda bazi baglantilarin bulundugu inanci vardir Insan vucudundaki her uzuv bir harfe karsilik gelmektedir Ayrica her uzuv kainattaki bir tecellinin misalidir Ornegin Cesetsiz ruh olmadigi gibi harfsiz de anlam yoktur Hurufat ise manalarin cesedidir Ars zeka ve ruhun yansidigi cephedir Cennet Cehennem Sirat Arafat yer gok cin melek ve benzeri her sey de karsiligi olan tek bir harf ile temsil edilir Hurufiligin kuramina gore insan gozunun biri Cebrail digeri de Azrail dir Cebrail Ali yi Azrail de Muhammed i temsil etmektedir Adem in yuzu Vech ul Lah Allah in yuzu tir Kab i Kavseyn ise insanin iki kasidir Bu iliskilerden anlam cikarmak icin bazi hesap ve manalastirmalar yapilmaktadir Ornegin Kur an i Kerim de ne kadar Fadl Allah ve Fazil kelimesi varsa hepsi de beklenen Mehdi olan Fadl Allah Yezdani ye isarettir Nubuvvet Peygamberlik yirmi sekiz Huruf i Mukattaa dir Bu nedenle de ummidir Hurufiler bu yirmi sekiz Arap harfine Kelime i Muhammedi adini verirler Kur an i Kerim Velayet in Dunun undan olan Nubuvvet e ozgu olarak yirmi sekiz harf ile indirilmistir Fadl ul Lah Yezdani nin bu harflere ekledigi dort harf g j c p ile birlikte olusan otuz iki harfe ise Kelime i Ademiyye adini verirler Boylece Veli de tam otuz iki harfe ulasmis olur Esrar i Huruf u bilenler Zumre i Naciye olarak adlandirilan seckinleri olustururlar Bu sinifa dahil olamayanlar ise husranda kalmis olanlardir Kur an i Kerim iki kisimdan olusmustur Birinci kisim gizem ve anlam iceren muhkemattir Ikincisinde ise dort harften ibaret olan Velayet te onun icine dahildir Kur an i Kerim muhkemat ve surelerin basinda anlamlari bilinmeyen Elif Lam Mim Elif Lam Mim Sad Elif Lam Ra Elif Lam Mim Ra Kaf Ha Ya Ayn Sad Ta Ha Ta Sin Mim Ta Sin Bunlar sana Kur an in ve apacik bir kitabin ayetleridir Ya Sin Sad Bu ogutle dolu Kur an a bak Ha Mim Ayn Sin Kaf Kaf Sanli Kur an a andolsun Nun Kaleme ve kalem ehlinin satira dizdiklerine ve dizecekleri Hakk iy Cun gibi ya sadece harflerden olusan ya da baslarinda tek harf iceren mutesabih diye nitelendirilen ayetlerden olusmaktadir Hurufiler bu noktada anlasilmasi guc birtakim hesaplar yapmak suretiyle her seyin anlamini degistirerek baska bir hale getirirler Bu yukarida siralanan ve Kur an daki yirmi dokuz surenin basinda yer alan on dort soyut kelime Kelam i Mahfuz niteliginde olup Hurufilige gore Batini anlamlara aittir Ornegin Ayn Ali Ilim Mim Muhammed Nun Nokta Kaf Hakk Allah Hi Hizir Sin Ars 28 Sad Salat Lam Levh demektir Ebced hesabindan baska bir de Hesab i Cumeli vardir Bu hesapta her harf yalniz bir adede karsilik gelir Daha ayrintili Hurufi hesap sistemleriyse Hesab i Tafsili ve Cumel i Kebir olarak adlandirilir Islam in zahir hukumleri Hurufiler in gozunde hicbir deger ifade etmez Irak Nebti ve Kermatileri ile Suriye Nusayrileri ve Iran Siʿa i Batin iyye si ve bilumum Durziler bu hususta bir benzerlik gostermektedirler Noktacilik Fadl ul Lah Yezdani nin vefatindan sonra muridi Ubeyd ul Lah Mahmud aynen Batin iyye gibi Ibah iyyun olan Nokta mezhebini ortaya cikardi Ubeyd ul Lah a gore bircok noktanin birlesmesiyle meydana gelen harfler anlamsiz birer golge olup esas olan noktadir Imam Zeyn el Ab i Din nin En Noktat ul Ilm un sozunun isaret ettigi varsayilan harflerin vucutlari mutlaka nokta ile var olur Hatta Vucud u Mutllak derecesine isaret etmek amaciyla Ibraniler in Kabala sinin ikinci kitabi olan Zohar da Tevrat ta nakledilmek uzere Ibrani alfabesinin en kucuk harfi olan Yu Jode yani Lafz ile tabir edilmektedir Cabbalisme Yahudi Cabbalisme i Mukaddes Kitap in biri zahiri ve oteki batini iki ayri manasinin bulundugu esasindan yola cikar Batini manasi kelimeler ve harflerin derin manasidir ki bunun herkes tarafindan anlasilmasi mumkun degildir Hurufilik te kullanilan Kelam i Mahfuz logos endiathetos ve Kelam i Melfuz logos prophorikos ayrimi bu yontemden gelmektedir Kabalizm etkileri tasavvufa ilk defa Hakim Tirmizi araciligiyla girdi Sabii Akimlari ve Harraf Mektebi araciligiyla Farabi nin de haberdar oldugu bu Kabalizm akimi Ihvan us Safa Risaleleri uzerinde bir hayli etkili olmustur Fakat Batiniler Hurufiler Noktaviler ve bu vesileyle de Bektasiler uzerindeki tesirleri cok daha fazla olmustur Yahudilik ve Hurufilik Hurufilik meslegi Yahudilerin Kabal ve Neveflatuni inanclariyla yorumlama ve ustu kapali sekilde belirtme temeli uzerine insa edilmis bir karisim demekti Yahudilerin Kabala Mezhebi ile ortaklik arzeden Hurufi talimatinin en onemli ana kaynagi Ibrahim peygambere ait bir konusmada asagida ana hatlari verildigi sekliyle soyle aciklanmaktadir Sifr in nakline gore butun kainat Kelam ul Lah in suret ve timsalidir Kelam ise Ibrani alfebesinde mevcut olan yirmi iki harften mutesekkildir Munzam olan On kadar Aded i Asliye ile birlikte toplami otuz iki eder Allah butun alemleri bu otuz iki harf ve adetten yaratmistir Dolayisiyla yaratilisin sirrini anlayabilmek icin bu yirmi iki harf ile on kadar adedin Esrar ve Havass ina dikkat etmek gereklidir Bu harflerin icerdigi onem ise asagidaki su sozlere dikkat etmek suretiyle anlasilabilir Cenab i Hak Cenab i Rabb ul Cuyus Ibraniler in Tanrisi Hayy u Kayyum ve Sultan i Cihan Allah ur Rahman ur Rahiym Allah u Teala lem Yezel Yahudiler in Kabala Mezhebi nin ana akidesinine gore Allah u Celle Celale hu nam i ibtisamini yukarida siralanan bu harfler ve adetler araciligiyla teskil buyurmustur Sufilik ve Hurufilik Cogu sufilerin harflerin cesitli sekillerine iliskilendirilen sirlarla ilgili tefsirleri Hurufilik gibi karincali inanclarin ortaya cikmasina yonelik tesvikci yollar acmistir Hurufi Mezhebi ile ilgili olan bazi herkesin anlayamayacagi sozlerin kendisini mutasavvif olarak tanitan sairlerin hemen hemen buyuk bir kismi tarafindan kabul gordugunden yazmis olduklari eserler hurufata dair pek cok isaretle doludur Sufi Edebiyatinin meshur sairlerinden olan ve Hurufilige baglanmayanlarin bile harflerin ve kelimelerin isaretlerinin anlamlarina deginen bircok siirleri mevcuttur Hatta Muhy id Din Ibn Arabi nin Secere i Numaniyye si Seraf ed Din Ahmed Buni nin Esrar i Huruf u ve bu konuda daha bircok alimlerin siniflandirmalarindan anlasildigina gore inanc yonunden kendilerinden asla suphe edilmesi mumkun bile olmayan bazi meshur mutasavviflarin bile eserlerinde harflerle ilgili gizemli ifadeler kullanmaktan kendilerini alamadiklari gorulmektedir Mezhep yonunden Hurufi olan mutasavvifanin divanlari titizlikle incelenirse bunlarin iceriklerinde hurufa sirlar gosteren bircok siirleri de kapsadiklari anlasilir Gerek Iran da ve gerekse Anadolu da yasayan Hurufiler arasinda Uskudarli Hasim Baba gibi sairler ortaya koyduklari eserler araciligiyla bu mezhebin etrafa yayilmasi ve yuceltilmesi icin bir hayli hizmet etmislerdir Hatta Noktaciligin etkisi altinda kaldigi anlasilan meshur sufilerden Seyyid Ali ul Hemedani bile Vucud u Mutllak i nokta deyimiyle anilmaktadir Hurufiligin Bektasilik uzerindeki etkileriAnadolu da 13 Asira damgasini vuran Babailik hareketinin devami niteliginde olan ve Iran Rafiziligi nin yayilmasina hizmet eden en buyuk tarikat 14 Asrin sonlarinda ortaya cikan Siiligin Hurufilik mezhebinin siddetli etkileri altinda faaliyetlerini surduren Bektasi Tarikati olmustu Hurufiler in Haci Bektas dervisleri arasina sizmasi Bektasilik ve Kizilbaslik ta kendisine Ismet Gunahsiz sifati atfedilen Ali tasviri Islam peygamberi Muhammed den sonra Islamiyet i kabul eden ilk erkek olarak resmedilmis H 796 M 1394 yilinda Hurufilik akiminin kurucusu Fadl Allah Yezdani idam edilince basta damadi Ali ul A la olmak uzere Hurufiler in cogu Kirsehir deki Haci Bektas Dergahi na sigindilar Boylece Hurufiligi Kirsehir de Haci Bektas Tekkesi nin yoldaslari arasinda Hunkar in talimati diyerek yaymaya basladilar H 822 M 1419 yilinda vefat eden ve kendisini Haci Bektas in halifesi olarak tanitan Ali ul A la adindaki bu Hurufi Babasinin butun talimati gunumuzdeki Bektasi inanislariyle tam bir birlesme gostermektedir Ayni zamanda bu tarikata Asik adi verilen ellerinde saz ve koltuklarinda sarap tulumbalari tasiyan kisileri getirenler de Hurufiler dir Hurufi Bektasiligin imani kimligi Butun Siʿa i Batin iyye kollarinda oldugu gibi Bektasiler de kendi iclerinde murid baba dede baba gibi ayri ayri rutbelere haiz bazi basamak ve makamlara bolunmuslerdir Cesitli din ve inanislarin serpilmis tohumlarindan pek cok ornekler icerdigi gibi bir ucu Hint felsefesine dayanan tenasuh ve hulule inanmak ve tum canli mahlukata karsi asiri saygi duygulari beslemek Bektasiligin ana ilkeleri arasinda yer alir Bektasi Ilahiyati Vahdet i Vucudun neff i vucuda kadar vardigi gibi Hristiyanlik ile de ortak taraflari mevcuttur Islamiyet in ruhbaniyet ve kesislige siddetle karsi cikmasina karsin Bektasiler de tam aksine evlenmenin aleyhine tavir alir ve alameti tecrit olarak da Balim Sultan turbesinin esiginde kulaklari doldurarak kupe takmak en yuksek Tevella ve Teberra yi ifade eder Balkan ve Arnavut Bektasiligi Osmanli Imparatorlugu devrinde Yanya ya daha sonradan Manastir Vilayeti ne bagli olan Avlonya kasabasi Anadolu daki Haci Bektas Ocagi nin Dedebabalarinin cogunu yetistirmekteydi Butun din ve mezheplere kendi kapisini acmis olan Bektasilik Islamiyet in resmi inancini tanimayan cesitli din ve inanc mensuplarini da kendi sinirlari icerisine almakta hicbir sakinca gormemistir Gecmiste Turkiye Bektasileri arasinda Katolik ve Ortadoksluk gibi Hristiyan dininin mezheplerinden olan Rum ve Ermenilere mensup Canlar Babalar Dedebabalar ve hatta zaviye yoneten Hristiyan Bektasiler e sikca rastlanmaktaydi Anadolu nun vaktiyle Islam dinine girmemis olan Turk Hristiyanlari arasinda da pek cok Bektasi vardi Avrupa daki Bektasiligin en cok gelistigi bu cevrelerde Islamiyet duygulari pek zayif ve gevsek oldugu gibi yasamis olduklari Hristiyan bolgelerinde de mevcut olan Islam disi batil inanclarin cogunu paylasmaktadirlar Toska Arnavutlari nin onemli bir kesimi mezheben Caferiyye Siiligi nden olup tarikaten ise Bektasi dirler Hurufi Bektasiligin Batiniler ile ortak yanlari Bektasiligin butun silsilesi Bedr iyye Kalender iyye ve diger Siʿa i Batin iyye mezhepleriyle ortak bir cephe arz etmektedir Fadl Allah Hurufi nin Bektasi ogretisi icine yerlestirmeyi basardigi kurallarin hakim oldugu yorelerde zamaninda Seyh Halife ve Hasan Cevri nin muridleriyle diger Sii Babalar tarafindan serpistirilmis bircok itikatler mevcuttu Bektasilik Tarikati Hurufi etkilerine maruz kaldiktan sonra Hurufiligin inanis ve kuramlari hakkindaki esaslari iceren Fadl Allah Yezdani nin Cavidanname si Seyh Safi nin Hakikatname si Ali ul A la nin Mahsername si Emir Giyas ed Din in Istivaname si Friste Oglu nun Ahiretname si ve yine bu konuda yazilmis olan Asikname Hidayetname Mukaddeme t ul Hakayik Muharremname i Seyyid Ishak Nihayetname Turabname Miftah ul Gayb Tuhfet ul Ussak Risale i Nokta Risale i Huruf Risale i Fazl ul Lah ve Viran Abdal risalesi gibi eserler Bektasi canlarinin ustatlari tarafindan saygi ile eller ustunde tutulmaktadir Ala Zikrihi s Selam Hasan Sani ve Elemut Batinileri tarafindan Islami ibadetlerin ortadan kaldirilmasi Hicri 559 yilinin Ramazan Ayi nin On Yedinci gunu 8 Agustos 1164 tarihinde Kiyam i Kiyamet adiyla anilan gunde Ala Zikrihi s Selam Hasan Sani Elemut Kalesi nde yapilan buyuk toplantida butun dini tekliflerin tamamiyle ortadan kaldirdigini ilan etti Verdigi demecte Ben Imam i Zaman im emir ve neyh e ait ne kadar tekalif mevcutsa hepsini lagvettim Halk Batinen hudaya merbut kalmali Zahirde ise tamamen hurdur Kur an i Kerim de anlasilan mana zahiri degil batinidir Boylece Batiniler butun dini yol gosterimleri ve hatta toplumsal yukumlulukleri bile istinasiz kaldirip atmislardir Bu konudaki Melahide i Batin iyye inanci butun Hurufi Bektasiler tarafindan da aynen paylasilmaktadir Hurufilik te ise sadece haftada iki rek at Cuma Namazi farzi kabul edildikten sonra geri kalan diger ibadet hukumlerinin tamami ve butun Islami mevzuatlar gecersiz kilinmistir Fahr ed Din i Acemi ve Hurufi Batiniler in Edirne de atese atilmalari Hurufiler 9 Hicri 15 Miladi yuzyilda cok siki bir kovusturmaya maruz kaldilar Osmanli sinirlari icerisine Iran dan Hindistan dan ve Turkistan dan bazi tuhaf dinsel inanc tasiyan dervislerin girmesi uzerine hukumet bu garip kilikli yabancilar aleyhinde sorusturma baslatmak zorunda kalmisti Celebi Mehmed ve Sultan Koca Murad Sani devirlerinde suregelen batini asilamanin tortulari bu yuzyilda tekrar hareketlenmeye baslamislardi Sekayik yazari Ibn i Hallikan nin aktardigina gore Fahr ed Din i Acemi kufur ve Kur an in koydugu kurallara karsi gelme suclamasiyla Edirne de canli canli yakilarak olume mahkum olan Hurufiler in ateslerini tutusturmaya calisirken bu arada kendi sakalini da daglamisti Bektasi inancinin olusum surecinde gecirdigi evreler Melamilik Coktanricilik Islam Budizm Hinduizm Tengricilik Hariciler Siilik Sunnilik Animizm Samanizm Totemizm Batin iyye Imamiye Siilik ogretisi Galiyye Hanefi Maliki Safii Hanbeli Kalender iyye Ebu l Vefa el Bagdadi Meymun el Kaddah Isma il iyye Isna aser iyye Arslan Baba Baba Ilyas Nizari fikhi Yedicilik Zeyd iyye Sebe iyye Hemedani Babailik Sabbah iyye Musta liyye El Da i Kebir Hattabiyye Yesev iyye Alamut Kalesi Turkistan Aleviligi Nasir i Husrev On Iki Imamlar Alevilik Alaviler En Nasir Li Din il Lah Safevi Tarikati Keysan iyye Kutb ud Din Safev iyye Imamet Isnaaseriyye ogretisi Safevi Devleti I Ismail Muslim iyye Kizilbas Babekiyye Hurremiyye El Mukanna Sinbad Hurufilik Haci Bektas Kul Himmet Pir Sultan Abdal Gul Baba BalimʿSultan Imadeddin Nesimi Bektasi inanci Hace Ahmed i Yesevi Kaynakca Glasse Cyril The New Encyclopeida of Islam Alta Mira Press 2001 p 164 a b c d Encyclopedia Iranica ASTARABADi FAZLALLAH 17 Mayis 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Kesf uz Zu Nun Cilt 1 Sayfa 401 Ibn i Hacer Enbe ul Gumur Koprulu Mehmet Pasa Kutuphanesi No 1005 1009 Ozturk Yasar Nuri En el Hak Isyani Hallac i Mansur Daragacinda Mirac Cilt 1 ve 2 Yeni Boyut 2011 a b Massignon Louis Hallac i Mansur un Kitab ut Tavasin adli eserinin Farsca dan tercume serhini yapan Zuzbahan Bakli nin eseriyle birlikte hazirlattigi tetebbunamesi Ahmed er Rifai Burhan ul Mueyyed Ibn i Tikteka Kitab ul Fahri Sahife 234 Misir tab i Ozturk Yasar Nuri En el Hak Isyani Hallac i Mansur Daragacinda Mirac Cilt 2 Sahife 187 Yeni Boyut 2011 Sirf bu ayetin izahati icin Hallac i Mansur tarafindan yazilan Tavasin adli meshur eserin tercumesi mevcuttur a b Balcioglu Tahir Harimi Turk Tarihinde Mezhep Cereyanlari Anadolu Siiliginin cok muhim iki cephesi Hurufiligin esas akaidi Sayfa 198 Kanaat Kitabevi 1940 a b Hoca Ishak Efendi Kasif ul Esrar a b Clement Huart Gibb Kulliyati Cilt 9 Nur ul Huda Mehmet Ali Ayni Tasavvuf Tarihi Cilt 1 Sahife 133 Tahir Harimi Tarihi Hikmette Sofiyun HURUFILIK TDV Islam Ansiklopedisi cild 18 sayfa 408 412 1998 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 BEKTASILIK TDV Islam Ansiklopedisi cild 5 sayfa 373 379 1992 15 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 Dabashi Theology of Discontent p 463 a b c Encyclopedia Iranica ʿALi AL AʿLA 17 Mayis 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Balcioglu Tahir Harimi Mezhep Cereyanlari Anadolu Siiliginin cok muhim iki cephesi Bektasilik meratibi ve i tikadi huviyeti Sayfa 191 Ahmet Sait Matbaasi 1940 Encyclopedia Iranica HORUFISM 17 Mayis 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Profesor Hasluk Bektasi Tetkikleri Ingilizce den mutercimi Ragip Hulusi Sayfa 53 CAVIDANNAME TDV Islam Ansiklopedisi cild 7 sayfa 173 1993 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 Encyclopedia Iranica JAVDAN NAMA 17 Mayis 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce FAZLULLAH i HURUFI TDV Islam Ansiklopedisi cild 12 sayfa 277 279 1995 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 ALI el A LA TDV Islam Ansiklopedisi cild 2 sayfa 381 1989 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 EMIR GIYASEDDIN TDV Islam Ansiklopedisi cild 11 sayfa 130 131 1995 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 Bu risalelerin onemli bir bolumu Gibb koleksiyonunda Clement Huart tarafindan yayinlanmis ve Riza Tevfik tarafindan bir Mukaddime yazilmistir VIRANI TDV Islam Ansiklopedisi cild 43 sayfa 109 110 2013 30 Agustos 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2019 Tahir Harimi Nakli Ilimler Tarihi Iran Batinileri Ebu Reyhan Biruni El asar ul Bakiyye Bayezid Umumi Kutuphanesi el yazmasi nusha Balcioglu Tahir Harimi Mezhep Cereyanlari Hurufiligin esas akaidi Sayfa 199 Ahmet Sait Matbaasi 1940 Ibn i Hallikan Kenari Sekayik Balcioglu Tahir Harimi Turk Tarihinde Mezhep Cereyanlari Mukaddime ve Notlar Hilmi Ziya Ulken Ahmet Sait tab i 271 sayfa Kanaat Kitabevi Istanbul 1940 a b Ocak Ahmet Yasar XII yuzyilda Anadolu da Babailer Isyani sahife 83 89 Istanbul 1980 TDV Islam Ansiklopedisi Cilt 4 Sahife 373 374 Istanbul 1991 Arastirmaci yazar ve tarikat uzmani Abdulbaki Golpinarli ya gore ise Kizilbas Hurremiyye in ruhani torunlarndan baska bir sey degillerdi Kaynak Roger M Savory Encyclopaedia of Islam Kizil Bash Online Edition 2005 Balcioglu Tahir Harimi Turk Tarihinde Mezhep Cereyanlari Anadolu Siilikliginin cok muhim iki cephesi Hurufiligin esas akaidi Sayfa 198 Kanaat Kitabevi 1940 Aleviligin taninmis arastirmacilarindan Ahmet Yasar Ocak a gore ise Bektasiler Turk toplumlarindaki Semen iyye i tikadinin Islami bir cila altinda yeniden ortaya cikmasindan baska bir sey degillerdi Kaynak Ocak Ahmet Yasar XII yuzyilda Anadolu da Babailer Isyani sahife 83 89 Istanbul 1980