I. Murad (Osmanlıca: مراد اول, romanize: Murâd-ı Evvel), Murad-ı Hüdavendigâr veya Gazi Hünkar (29 Haziran 1326, Bursa – 15 Haziran 1389, Kosova), Osmanlı İmparatorluğu'nun üçüncü padişahı. Babası Orhan Gazi, annesi Nilüfer Hatun'dur. Babası Orhan Gazi döneminde 95.000 km² olan devlet toprakları onun döneminde yaklaşık 500.000 km² kadar genişlemiştir.
I. Murad مراد اول | |||||
---|---|---|---|---|---|
Bey Gazi Han Hüdavendigâr Sultânü's-selâtîn Emîr-i a'zam Melikü'l-mülûk | |||||
I. Murad'ın Paolo Veronese tarafından 16. yüzyılda yapılmış portresi. | |||||
3. Osmanlı Padişahı | |||||
Hüküm süresi | Mart 1362 – Haziran 1389 | ||||
Önce gelen | Orhan Gazi | ||||
Sonra gelen | I. Bayezid | ||||
Doğum | 1326 Bursa, Osmanlı Devleti | ||||
Ölüm | 15 / 28 Haziran 1389 (62–63 yaşlarında) Kosova Ovası, Sırbistan Prensliği | ||||
Defin | Kosova'da I. Murad Türbesi'ne gömülen organlar 42°42′07″K 21°06′15″D / 42.70194°K 21.10417°D Cenaze Sultan Murad Türbesi'ne defnedildi, Osmangazi, Bursa | ||||
Eş(ler)i | Gülçiçek Hatun Tamara Hatun Paşa Melek Hatun Diğer | ||||
Çocuk(lar)ı | Yıldırım Bayezid Yakup Çelebi Savcı Bey Diğer | ||||
| |||||
Hanedan | Osmanlı Hanedanı | ||||
Babası | Orhan Gazi | ||||
Annesi | Nilüfer Hatun | ||||
Dini | Sünni İslam | ||||
İmza |
"Hükümdar", "bey" anlamına gelen hüdavendigâr (Osmanlıca: خداوندگار) unvanı verilmiştir. Tuğrası Sultan Murad bin Orhan olarak istiflenmiştir. Bazı kitabelerde Melikû'l-Âdil İl Gazi es-Sultan Giyâsû'd-Dünya ve'd-Din şanı ile anılmıştır. Adına kesilmiş olan gümüş ve bakır sikkelerde ve bazı diğer kitabelerde Murad bin Orhan el-Melik, el-Adil, es Sultanü'l Gaalib ad ve unvanları kullanılmıştır. Bazı kaynaklara göre, bu Osmanlıların İlhanlılara olan bağımlılığının sona erdiğini göstermektedir. Böylece Sultan unvanı ilk kez I. Murad zamanında kullanılmıştır. Batı kaynaklarında Amourad I olarak anılmaktadır.
Şehzadeliği döneminde Edirne'yi fethederek Balkanlara geçmiştir ve Balkanlarda fetihler yapmaya başlayarak Osmanlı Devleti'nin sınırlarını genişletmiştir. 40'ın üzerinde savaşı yönettiği ve hiç yenilmediği çeşitli kaynaklarda söylenmektedir. I. Kosova Savaşı'ndan sonra savaş alanını gezerken bir Sırp askeri olan Milos Obilic tarafından hançerlenerek öldürüldü.
Padişahlık öncesi
İlk eğitimini annesi Nilüfer Hatun'dan almıştır. Annesi Rum asıllı Yarhisar tekfurunun kızı olduğu için, bundan ne kadar etkilendiği, örneğin Rumca bilip bilmediği meçhuldür. Çocukluğu ve gençliğinde İznik ve Bursa'da medreseler açıldığı bilinmekle beraber I. Murad'ın bu kurumlarda veya bunlarda bulunan değerli hocalardan İslamî eğitim görüp görmediği; yahut da babası ve dedesi gibi geleneksel Türkmen eğitimi görüp görmediği bilinmemektedir.
Babası Orhan Bey Bursa'yı aldığı zaman (1326'da veya bazı kaynaklara göre 1324'te), Aşıkpaşazade tarihine göre bu şehir "Bey Sancağı" olarak örgütlendi ve Şehzade Murad sancak beyi olarak atandı. Diğer kaynaklara göre ise Bursa doğrudan doğruya devlet merkezi yapılmıştır.
I. Murad'a Hüdavendigar unvanı verildiği bilindiği; bu unvanın daha çok Bursa Sancağı'nda kullanıldığı; sonradan II. Murad'a da verildiği göz önüne alınırsa, Bursa Sancak beyi olarak görev yaptığı çok olasıdır.
Olasılıkla Bursa Sancak Beyi iken, ağabeyi Süleyman Paşa'nın maiyetinde Rumeli fetihlerine katıldı. Süleyman Paşa'nın Çorlu'da bir sürek avı sırasına 1359'da ölümünden sonra 3 yıl kadar (1359-1362) Beylerbeyi olarak Rumeli fetihlerine devam etti. Ancak bazı kaynaklar oğlu Süleyman Paşa'nın beklenmedik ölümüne çok üzülen ve çok yaşlı olan Orhan Bey'in son günlerini inzivaya çekilip sessiz geçirdiğini, devlet idaresini oğlu Murad Bey'e bıraktığını yazarlar. Aşıkpaşazade ise Orhan Bey'in Süleyman Paşa ile aynı yılda öldüğünü bildirmektedir.
Saltanatı
1362'de Orhan Bey ölünce, kendisi Rumeli'de bir muharebe ortamındayken, Bursa ahilerinin kararıyla, hükümdar ilan edilmiş ve Bursa'ya çağrılmıştır.
Murad Bey tahtına geçtikten hemen sonra Aşıkpaşazade'nin deyişiyle
''Kendi vilayetinden ve Karesi'den eyi leşker cem edip''
hemen Rumeli'ye dönme hazırlığı yapmaya başlamıştır. Fakat komşu devletler ve diğer düşmanlar bu hükümdar değişikliğinden faydalanmak için hemen harekete geçmişlerdir. Bizanslılar Çorlu, Burgaz ve Malkara'yı geri almışlardır. Kısa bir zaman önce Osmanlılara katılmış olan Ankara'nın Ahileri şehirlerinden Osmanlı kale muhafızlarını kovmuşlardır. Büyük şehzade İbrahim ayaklanmıştır. Bizanslılar, anne tarafından VI. İoannis Kantakuzinos'un torunu olan ve imparator V. İoannis'un kızıyla nişanlı olan küçük şehzade Halil'i kışkırtarak ağabeyinin hükümdarlığını kabul etmemesine neden olmuşlardır.
Karamanoğulları da Osmanlılara hücum için ordusunu hazırlamaktaydı.
Murad Bey önce deneyimli komutanlar, ulema mensupları ve diğer ileri gelenler ile bir görüşme yapmış ve bu sorunların hepsine o yıl çare bulmuştur. Önce Ankara'ya hücum edip kaleyi ve şehri eline geçirmiş ve bozguncuları elimine etmiştir. Sonra Sultan Höyüğü (Eskişehir) almış ve Bursa'ya dönüp biraz daha savaş hazırlığı yapıp yapamadan Karamanoğulları üzerine yönelmiştir. Tarihçi Şükrullah'ın deyimiyle
''Karaman Beyi de ileri gelip iki ordu karşılaştılar... Kargılar kırıldı, kılıçlar çentik çentik, kalkanlar paramparça oldu. Kişiler güz yaprağı gibi döküldü... Karamanlılar çerisinden Varsak, Tatar ve Türkmenden sayısız kişiler toprağa düştü... Karaman Beyi takımlarını, ağırlıklarını bırakıp kaçtı.''
Bu sırada Eskişehir ve Bilecik taraflarında ayaklanma hazırlıkları içinde bulunan kardeşleri İbrahim ve Halil'i yakalattırdı ve boğdurdu.
O zamana kadar devlet göreneğine göre beylerbeylikleri ve sancak beylikleri hükümdarın kardeşlerine veya oğullarına verilmekteydi. Fakat Murad Bey kardeşlerini boğdurduğu ve çocukları da çok küçük yaşta olduğu için hanedan dışı atamalar yapmak zorunda kaldı: Lala Şahin Paşa beylerbeyi unvanı ile ordu komutanı; Bursa Kadısı Çandarlı Kara Halil Hayreddin'i de "kadı-asker" olarak atadı.
I. Murad Rumeli'ye hemen 1361'de dönüp Bizanslıların tekrar ellerine geçirdikleri Lüleburgaz ve Çorlu'yu yeniden eline geçirdi. I. Murad Lüleburgaz'da bir savaş meclisi topladı ve burada Edirne'nin alınması kararlaştırıldı. Hacı İlbeyi ve Gazi Evrenos idaresi altında akıncı kolları Malkara, Keşan, İpsala ve Dimetoka doğrusu üzerinde ilerleyip hem buraları ele geçirip hem de Balkanlardan yardım gelmesini önlediler. Lala Şahin Paşa komutasında Osmanlı birlikleri bir karmaşık Bizans-Bulgar ordusuna karşı Sazlıdere'deki muharebede galibiyet kazanıp; Edirne'nin fethine yol açtı. Böylece I. Murad Bizans'in Trakya'daki merkezi ve imparatorlukta üçüncü büyük şehir olan Edirne'yi (Adrianopolis) 1361'de ele geçirdi.
Balkanlarda genişleme stratejisi uygulamak ve bunun daha kolay başarılmasını sağlamak için Edirne'yi devletin ikinci başkenti olarak seçti. Edirne, İstanbul ile Tuna yalıları arasındaki yolda en güçlü kaleydi; Bizans başkenti ve Balkan Dağlarından giden yolun önemli menzili olarak bu yolu kontrol etmekteydi ve Bizans'ın Balkanlardaki ordu ve idari merkezi idi. Edirne yeni kurulan Rumeli Beylerbeyliği'nin de merkezi oldu.
Bu stratejik avantajını kullanan I. Murad 1363'te Filibe (Philippolis/Plovdiv)'i ve Gümülcine'yi de eline geçirip İstanbul'a hem çok önemli vergi geliri, hem de hububat, pirinç gibi yiyecek maddeleri sağlayan ana yolların geçtiği Meriç nehri vadisini idaresine aldı. Bu aynı zamanda Bulgar Çarı 'a Bizans aleyhinde Osmanlılara destek sağlaması için bir baskı yolu oldu.
Artık hedef Bizans değil Balkanlar olmuştu. Bu yeni stratejik durum Bulgar, Bosna, Sırp, Macar ve Eflak devletlerini etkiledi ve Papa V. Urbanus'ın teşvikiyle yeni bir bağdaşıklık kuruldu. Hristiyan devletlerin birliklerinden oluşan ve Macaristan Kralı komutanlığında bir Haçlı ordusu toplandı ve 1364 yazında bu ordu Balkanlar üzerinden Meriç vadisine inip Meriç nehri kenarından ilerlemeye başladı. Bu sırada I. Murad Anadolu'da Bursa'da devlet reformları ile uğraşmaktaydı.
Lala Şahin Paşa Edirne'yi korumak niyetiyle orada kalıp Hacı İl-Beyi komutasında bir süvari birliğini keşfe gönderdi. Haçlılar zaferlerinden emin olup Meriç kıyısında rahatlık içinde kampta bulunmaktaydılar. 26 Eylül 1364'te Hacı İl-bey'in birliği gün ağarırken aniden bir baskın hücumuna geçip bu Haçlı kuvvetini paniğe kaptırdı ve binlerce Bulgar, Sırp, Boşnak, Macar ve Eflaklı Haçlı asker öldürüldü veya Meriç'te boğuldu. Osmanlı tarihçileri bu müthiş baskını Sırp Sındığı olarak anmaktadırlar.
1366'da Savoy Kontu olan Amedeus, yakın akrabası olan Bizans İmparatoru V. İoannis'a destek sağlamak için denizden küçük bir Haçlı seferine girişti. Venedik'ten 15 kadırga ile ayrılıp Konstantinopolis'e gitmekte iken Çanakkale Boğazı ağzında bulunan ve 12 yıl önce Osmanlılar tarafından Trakya'da ele geçirilip yerleşke kurulan ilk kent olan Gelibolu'ya hücum edip I. Murad kale garnizonuna zamanında yardım sağlayamadığı için bu şehri eline geçirdi. Bu stratejik kale böylece 10 yıl Latin-Bizans idaresinde kalıp ancak 1377 sonunda yine Osmanlılar tarafından geri alındı.
I. Murad Bursa'dan Katalan Paralı Askerler Birliği kalıntıları elinde bulunan Karabiga'yı kuşatıp aldıktan sonra Rumeli'ye geçerek bir müddet Dimetoka ve Edirne'de oturdu ve bu kentlerin imarı ile uğraşıp buralarda birer saray ve camii yaptırdı. 1366-1368'de Bulgarlar'ın elinde olan , Yanbolu, İhtiman, , Aydos ve Süzebolu kentleri ve Bizans idaresinde olan Hayrabolu, Pınarhisar, Vize ve Kırklareli Osmanlılar eline geçti. Bulgar Kralı İvan Şişman ülkesinin önemli bir kısmını kaybetmiş oluyordu. 1368'de kız kardeşi Prenses Mara'yı I. Murad'la evlendirdi ve Bulgaristan'ın Osmanlılar'ın yüksek egemenliği altında bulunan bir vasal ülke olma statüsünü kabul etti.
1371'de Sırpsındığı Savaşı'nın intikamını almak isteyen Sırpları Çirmen Savaşı'nda yendi. Aynı yıl İstanbul'un yakınında bulunan Çatalca ele geçirildi. Osmanlı sınırları Sırp Despotluğu'na dayanmıştı. 1374'te Sırp Despotu ile yapılan bir anlaşma ile yıllık vergi vermek suretiyle Sırbistan'ın Osmanlılar yüksek egemenliği altında bir vasal ülke olması kabul edildi.
Bu gelişmeler Bizans'ı da yakından etkilemişti. Bizans İmparatoru V. İoannis, I. Murad ile müzakerelere girerek 1373 başlarında bir anlaşma yapıp Bizans İmparatorluğu'nun yıllık vergi ödeyerek Osmanlılar yüksek egemenliği altında bir vasal ülke olmasını kabul etti. Böylece Osmanlıların Rumeli'ye geçip yerleşmelerinden 20 yıl sonra Balkanlarda bulunan üç devlet de (Bizans, Bulgaristan ve Sırbistan) Osmanlıların yüksek egemenliğini kabul etmiş oluyordu.
Bizanslılarla yapılan anlaşmaya göre Bizans İmparatoru Osmanlı Sultanı istediği zaman imparatora yakın bir komutan altında asker de gönderecekti. Böylece Mayıs 1373'te Bizans İmparatoru Anadolu'da I. Murad'ın Çandaroğulları'na karşı açtığı bir savaşa katılmak zorunda kaldı.
Savcı Bey isyanı
I. Murad bu seferde iken "taht vekili" olan oğlu Savcı Bey bir şehzade ayaklanması başlattı. Gerçekte bu Osmanlı şehzadesinin ayaklanması İstanbul'da Bizans İmparatorluğu için imparator adayları arasındaki taht kavgalarının bir uzantısıydı. I. Murad 1373'te yanına vasal hükümdar olan Bizans İmparatoru V. İoannis ile birlikte bir Anadolu seferine çıkmıştı. Konstantinopolis'teki büyük oğlu Andronikos (sonra IV. Andronikos) küçük kardeşi Manuil (sonra II. Manuil) rekabet halindeydi. Babasının başkentten ayrılmasından istifade eden Andronikos bir komplo yapıp imparatorluğunu ilan etti. Bu ayaklanma eylemine her nedense daha 14 yaşında olan Osmanlı şehzadesi Savcı Bey de katılıp Rumeli'de babası I. Murad yerine hükümdar olduğunu ilan edip kendi adına hutbe okuttu. I. Murad, komutası altındaki Osmanlı güçleri ile hemen Rumeli'ye geçti. Şehzade Savcı Bey ve Bizanslı gaspçı Andronikos'un komutası altında bulunan birliklerle İstanbul yakınlarında "Apikridium" mevkiinde bir çarpışma yapıldı ve I. Murad idaresindeki ordu Savcı Bey ve Andronikos'un ordusunu dağıttı. Savcı Bey, Dimetoka'ya kaçtı ve orada yakalandı. Babası Savcı Bey isyanından çok etkilendiği için, önce onun gözlerine mil çektirme cezası uygulattı. Feridun Bey Münşeati terimiyle Savcı Bey "nur-ı basıradan mechur (görme ışığından yoksun)" edildi. Aynı ceza Bizans İmparatoru V. İoannis, tarafından asi oğluna da uygulandı. Fakat tarihçiler Bizans İmparatoru'nun bu cezayı daha hafif bir şekilde uygulayıp oğlunun gözlerine kızgın sirke döktürüp yarı kör ettirildiğini bildirirler. I. Murad oğlunu kör ettirdikten sonra öfkesini yenemeyip sonradan Bursa'da bulunan Savcı Bey'i boğdurarak idam ettirdi. Bursa dolaylarında başlayıp orada biten Savcı Bey öyküsü sonradan şiir ve romanlara konu olmuş bir trajik vaka oldu.
Anadolu'da kazanılan yeni yöreler
50 yaşındayken 1376'da I. Murad Bursa'ya döndü ve savaşsız geçen 5 yılı orada sarayında geçirdi.
1381'de oğlu Yıldırım Bayezid ile Germiyanoğulları Beyi Süleyman Şah'ın kızı Devlet Hatun ile evlendirdi. Germiyanoğulları çeyiz olarak Kütahya, Simav, Tavşanlı, Emet kentlerini Osmanlılara verdiler ve Süleyman Şah Kula'ya çekildi. Bursa'da yapılan görkemli düğüne konuk olan Hamitoğulları Beyi Hüseyin Bey ve elçisiyle görüşen I. Murad 80 bin altın karşılığında Akşehir, Yalvaç, Beyşehir, Seydişehir, Karaağaç, Eğirdir ve Isparta'yı satın aldı. Bu siyaset sonucu Osmanlı kısa zamanda Karamanoğulları ile karşı karşıya geldi.
Böylece I. Murad "Sultan" sanıyla tanınmasını gerektiren bir güce ulaşıyordu.
Balkanlarda yeni fetihler
I. Murad saltanatının 1381'i izleyen yıllarında Anadolu beyliklerinden Candaroğulları'nı içten zayıflatmayı ve Akdeniz'de güçlü Venedik devleti ile barışık kalmayı güden bir strateji uygularken Balkan sınırlarındaki akıncı beylerini ve ordu komutanlarını Balkan fethine devamla görevlendirdi.
Gazi Evrenos Bey idaresindeki akıncı kolu daha önce kaybedilen Gümülcine'yi eline geçirdikten sonra Batı Trakya ve Makedonya'ya yöneldi. Balaban Bey Sofya'yı, Yahşi Bey Niş'i ele geçirdi. Akıncılar Vardar ve Struma nehirlerinin vadilerini takip ettiler ve hemen sonra Vezir Çandarlı Hayreddin Paşa ise Batı Trakya'da Kavala, Drama, Zihne, Serez ve Bizans'in ikinci büyük şehri olan Selanik'i aldı. Kara Timurtaş Paşa İştip, Manastır ve Hayreddin Paşa Ohri'yi ele geçirip Arnavut sorunlarına müdahale edilmeye başlandı. Buralara Anadolu'dan yeni göçmen Türkmenler nakil edilerek Balkanların Türkleşmesi konusuna da eğilindi.
Karamanoğulları ile savaş
I. Murad 60 yaşını Bursa'da geçirmekteyken bu sefer de damadı Karamanlı Alâeddin Bey ile uğraşmak zorunda kaldı. Alâeddin Bey 1386'da Osmanlı sınırlarını çiğneyip Osmanlı idaresine 1381'de geçen Beyşehir'e saldırdı. Bunun üzerine I. Murad büyük bir ordu ile Karamanlı merkezi Konya üzerine yürüdü. Alâeddin Bey'in af dilemesini ve barış önerilerini kabul etmedi. Osmanlı ve Karamanlı orduları Konya şehri yakınlarında bir çarpışmaya giriştiler. Alâeddin Bey yenildi ve Konya kalesine kapandı. Fakat Osmanlı ordusu kaleyi kuşatıp çok geçmeden alıp kenti fethettiler. I. Murad'ın kızı ve Alâeddin Bey'in karısı Nefise Melek Hatun babası huzuruna çıkıp kocasının affını diledi. Oğluna karşı çok haşin davranmış olan I. Murad, damadına karşı çok bağışlayıcı davrandı ve onun hayatını bağışlayıp Bursa'ya döndü.
Balkanlarda yeni müttefikler, Kosova Meydan Muharebesi ve ölümü
Osmanlı devlet idaresi bu sırada önemli bir değişme geçirdi. Çandarlı Kara Halil Hayreddin Paşa hastalanarak 22 Ocak 1387'da öldü ve yerine vezirliğe oğlu Çandarlı Ali Paşa atandı. O zamana kadar tek bir vezir varken, Karaman seferinden sonra bu seferde çok gayreti görülen Kara Timurtaş Paşa'ya da vezir payesi verildi. Böylece Çandarlı Ali Paşa da vezir-i azam payesini aldı.
1388'de Balkanlarda yeni bir gaile ortaya çıktı. O zamana kadar vasal devlet hükümdarı olan Sırp Despotu Lazar ve Bosna Kralı Tvrtko, Hırvat prensleri ile Arnavutluk prensleri arasında bir Hristiyan bağdaşıklık cephesi kurdular. Amaçları yeni bir Haçlı Ordusu kurup, Osmanlı Devleti'ni Balkanlardan çıkarmaktı. Bu cephenin kurduğu ordunun ilk başarısı 1388 Ploşnik'te küçük bir Osmanlı akıncı birliğini bozguna uğratmak oldu. Bundan cesaret alan Macarlar, Ulahlar ve hatta bir Osmanlı uyruğu konumlu Bulgarlar da bu cepheye katıldı.
1389'da yeni Vezir-i Azam unvanlı Çandarlı Ali Paşa komutasında 30 bin kişilik bir kuvvet ile Rumeli'de sefere başladı. Bu kuvvet başarılar elde edip Tırnova ve Sumnu'yu aldı. Bu sırada I. Murad Anadolu'da beylerden ve ahaliden yeni bir ordu kurmakla meşgul olmakta idi ve çok gecmeden Rumeli'den de yeni takviye alan bu ordusu ile Bulgaristan'a girdi. Bunun üzerine Bulgar Kralı Şişman Hristiyan bağdaşıklıkdan ayrılıp teslim oldu. Ordunun bir kısmı Tuna boylarına yönelip stratejik Niğbolu ve Silistre kalelerini ele geçirdi. Haziran sonuna doğru büyük Osmanlı ordusu Kratova'da toplanmaya başladı ve burada I. Murad başkanlığında bir harp meclis kurulup bağdaşıklık ordusu üzerine yürüme kararı verildi. Şehzade Beyazid, Şehzade Yakup ve diğer deneyimli komutanlara görev belirtilerek bir muharebe planı hazırlandı.
28 Haziran 1389'da Haçlı Ordusu ile Osmanlı ordusu Üsküp'ün kuzeyinde Kosova Ovası'nda büyük bir meydan muharebesine giriştiler. I. Kosova Savaşı olarak adlandırılan bu muharebede Osmanlı ordusu ile Hristiyan Sırp, Bosna, Eflak, Macar ve Hırvat bağdaşıklık ordusu 8 saat süren bir çarpışmaya giriştiler. Hristiyan ordusu sonunda büyük bir bozguna uğradı. Muharebe bittikten sonra veya muharebe sırasında I. Murad, Sırp Miloš Obilić tarafından hançerlenerek şehid edildi. Böylece I. Murad harp sırasında öldürülen ilk ve tek Osmanlı Sultanı oldu.
Bir ölüm kalım savaşı haline girmiş olan çarpışma ve hükümdara suikast olayı Türk/Osmanlı ve yabancı kaynaklarda çok farklı şekillerde anlatılır:
- Birçok Türkçe kaynakta I. Murad geleneksel olarak savaş alanının dolaşırken Sırp Despotu Lazar'ın damadı olan yaralı Milos'un hançerine hedef olmuş; otağına götürülmüş; ama kurtarılamayarak ölmüştür.
- Feridun Bey Münşeat adlı eserinde Miloş'un Müslüman olmak istediği nedeniyle I. Murad'a yaklaşıp yeninde sakladığı hançerle onu kalbinden vurduğunu bildirir.
- Dimitri Kantemir ise tarihinde I. Murad'ın Kosova savaş meydanını gezerken yerdeki ölülerin çoğunun tüysüz delikanlılar olmasının nedenini sorduğunu; vezirin kendisine Padişahım zaten zafer bundan dolayı bizim olmuştur dediğini; I. Murad'ın ise bu harp meydanında öldürüldüğü hakkında önceki gece gördüğü bir rüyayı anlatmaya başladığını; bu sırada civarda yaralı bulunan bir Hristiyan askerin bu konuşan kişilerin padişah ve veziri olduğunu anlayıp onlara hücum edip I. Murad'ın karnına hançerini sapladığını nakleder.
- Yabancı kaynaklardan özellikle Sırp anlatımlarına göre, ise bir Sırp asılzadesi olan Milos'un görüşme talep ettiği; bunun kabul edilip serbestçe maiyeti ile birlikte I. Murad'ın otağında huzuruna çıktığı ve onun üzerine atılıp onu hançerleyip öldürdüğü yazılır. Dimitri Kantemir Osmanlı Padişahı huzuruna getirilen elçilerin ve yabancıların padişah huzurunda kollarının Saray mensupları tarafından sıkı sıkıya tutulma geleneğinin bu türlü suikast girişimlerini önlemek nedeniyle ortaya çıktığını bildirmektedir.
- Bu olayla ilgili elde bulunan zamanına ait tek bir yazılı belge ise, Bosna Kralı I. Tvartko'nun Floransa Senatosu'na gönderdiği 20 Ekim 1389 tarihli bir mektuptur. Bu mektuba göre muhaberenin başlarında Sırp ağır süvarilerinin bir hücumunda 12 kişilik bir grup Osmanlı ordusunu yarmayı başarmış ve bu 12 soylu süvariden biri I. Murad'ı öldürmüştür.
- Savaşın sonucu uzun süre belirsiz kaldı. Önce Hristiyanlar ağır bastılar. Üstelik bir Sırp, Sultan Murad’ın otağına girip sultanı hançerlemeyi başarınca zaferi kazandıkları kesin gibi gözükmeye başladı. Bu başarının sağlayacaklarını düşünerek gözleri kamaşan Lazar’ın ordusu hemen Avrupa saraylarına elçiler gönderip zaferi müjdeledi. Paris’te kral Te Deum okuttu.
Bu kaynak karışıklığı dolayısıyla hala gizemini koruyan bu suikast olayı nasıl olursa olsun, Şehzade Beyazid'in muharebe sahasından çağrılıp otağda Sultan ilan edilip kendisine biat edilmesi; yakalanıp esir düşen Sırp Despotu Lazar'ın ve yakınlarının "mukabeleyi-misil" olarak öldürülmesi I. Murad'ın muharebe tam olarak bitmeden bir suikasta uğradığını açıkça göstermektedir.
I. Murad'ın cenazesi, saltanat savı güder gerekçesiyle Kosova'da yeni padişah I. Bayezid emriyle boğularak öldürülen oğlu Yakup Bey'in cenazesiyle birlikte Bursa'ya getirildi ve Çekirge'deki türbesine gömüldü. Cenazenin sağlıkla nakli için, iç organları otağının bulduğu yerde Kosova'da defnedilmiştir. Türkler ve İslam dünyasında I. Murad'a Hüdavendigar lakabı ile kutsallık derecesinde saygı beslenmesine başlanmıştır. Böylece Kosova'da hala bulunan iç organlarının defnedildiği yer "Meşhed-i Hüdavendigar" adı ile ve Çekirge'de bulunan I. Murad türbesi birer ziyaretgah olmuştur.
Saltanatının değerlendirilmesi
I. Murad Osmanlı tarihinde ilk Sultan lakabı ile tanınan hükümdardır. 27 yıllık saltanatı sırasında Anadolu ve Rumeli'de 37 önemli muharebe yapmış ve bunlardan hepsini zaferle sonuçlandırmıştır.
Şahsi karakterlerine gelince tarihlerde "orta boylu, uzun boyunlu, değirmi çehreli, seyrek dişli, koç burunlu, şahin bakışlı" olarak betimlenmiştir. Az ve güzel konuşması, cengaverliği ve avcılığa düşkünlüğünden söz edilmiştir. Katıldığı savaşlarda çarpışmalar başlamadan önce ordusuna yaptığı ateşli moral verici söylevler hala rivayet edilmektedir. Neşrî Tarihinde şöyle tasvir edilmiştir:
''Atası gibi hayır sahibiydi. Cemi ömrünü gazaya sarf etmiştir. Osmanoğullarında bunun ettiği gazayı hiçbir padişah etmemiştir. Dahi avı gayet severdi ve nice bin altın ve gümüş halkalı itleri vardı. Doğanları yine öyleydi.''
Yabancı kaynaklar ondan "kibar şövalye" olarak bahsederler. Müneccimbaşı Tarihi ise adaletinden, iyilikseverliğinden ve merhametinden söz eder.
Öldükten sonra sanki kutsallığa yükseltilmiştir ancak zamanında pek dindar olmadığı hakkında bazı ipuçları bulunmaktadır. Dimitri Kantemir tarihi Bursa kadısının bir özel davada I. Murad'ın şahitliğini cemaatle birlikte namaz kılmaması nedeniyle kabul etmediğini hikâye eder. Bu hikâyeyi 18. yüzyıl İngiliz tarihçisi E.Gibbons klasik kitabına koymuştur. (E.Gibbons(1788) The History of the Decline and Fall of the Roman Empire (Roma İmparatorluğunun Düşmesi ve Çöküşü Tarihi) Cilt 6, Bölüm 64 (İngilizce))</ref> Ancak Ahiler arasında en yüksek mertebeye ulaştığı, yaptırdığı bir vakfiyenin kitabesinde "Ahilerden kuşandığım kuşağı Ahi Musa'ya kendi elimle kuşattım" cümlesinden çıkartılabilmektedir.
Hayırları ile ilişkili olan 1385 tarihli Vakfiye belgesi Arapça olarak elimizde bulunmaktadır. Bursa'nın Çekirge semtinde Hüdavendigar Camii ve imaret, medrese, misafirhane, türbe ve kaplıcayı kapsayan külliyesi vardır. Ayrıca Bursa Hisarı'nda Hisar Camii, Bilecik ve Yenişehir'de camiiler ve zaviye ve annesi adına İznik'te bir imaret yaptırmıştır.
Osmanlı devlet idaresi I. Murad döneminde küçük bir beylik idaresinden bir Sultanlık idaresi şekline dönüştürülmüştür. I. Murad döneminde 'Devlet hükümdar ve sülalesinin ortak malıdır.' anlayışı kalkmış yerine 'Devlet hükümdar ve oğullarının ortak malıdır.' anlayışı gelmiştir. Edirne'nin Osmanlılar eline geçirilip ikinci bir başkent durumuna geçirilmesi I. Murad döneminde başlamış, Rumeli Beylerbeyliği kurulmuş ve bu Osmanlı devletinin bir Balkanlar ve Avrupa devleti olduğu gerçeğini vurgulamıştır. Vezirlerin sayısı artmıştır. Divan üyelerinin sayısı artırılmıştır. Devletin malî bünyesi ortaya çıkartılmış ve Defterdarlık makamı oluşturulmuştur. Çağının en ileri profesyonel askerî organizasyonu olan Yeniçeri ocağı kurulmuştur.
Ailesi
- Eşleri
- Gülçiçek Hatun - Yıldırım Bayezid'ın ve Yahşi Bey'in annesi.
- Tamara Hatun - Bulgar Kralı'nın kızı.
- Paşa Melek Hatun - Kızıl Murad Bey'in kızı.
- Fûl-Dâne Hâtûn - Candaroğulları'ndan bir beyin kızı.
- Erkek çocukları
- Yıldırım Bayezid
- Yahşi Bey
- Yakup Çelebi
- Savcı Bey
- Şehzade İbrahim
- Kız çocukları
- Nefise Melek Hatun - (Karamanoğulları Beyi Alâeddîn Ali Bey ile evlendi.)
- Sultan Hatun
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b c İnalcık, Halil. "MURAD I". TDV İslâm Ansiklopedisi. 18 Ekim 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Ekim 2023.
- ^ I. Murad'ın saltanat yılları için çok ayrıntılı ve inanılır dış kaynaklar: Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, "Murad I", İslam Ansiklopedisi, C.VIII say.587-598 Ankara ve İstanbul:Türkiye Cumhuriyeti, Maarif Bakanlığı, 1940 ve sonrası
- ^ a b c d e Sakaoğlu, Necdet (1999), Bu Mülkün Sultanları, İstanbul: Oğlak Yayınları , sh.39-51
- ^ M. Çağatay Uluçay, Tarih Ansiklopedisi, Bateş Yayınları, s. 192.
- ^ a b c Derviş Ahmed Aşıki (haz. Cemil Çiftçi), (2008) Aşık Paşazade Tarihi, İstanbul: Mostar Yayınları .
- ^ Şükrullah, Behcetü'l-Tevârîh, say. 37-76
- ^ İnalcık, Halil. "Edirne'nin Fethi (1361)" (PDF). s. 159. 2 Kasım 2014 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 4 Kasım 2014.
- ^ Lord Kinross,(1977), The Ottoman Centuries, Morrow Quill:New York, say.52-53(İngilizce)
- ^ Shaw, Stanford J. (1976)"History of the Ottoman Empire and Modern Turkey. Vol.1: Empire of Gazis", Cambridge:Cambridge University Press say.18. (İngilizce)
- ^ a b c Norwich, John Julius (1991), Byzantium: the Decline and Fall, Londra: Penguin, Say.330-31(İngilizce)
- ^ a b Feridun Bey, Münşeattü's Selâtin, İstanbul, Hicri. 1274-1275 (Osmanlıca)
- ^ . TDV İslâm Ansiklopedisi. 18 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ocak 2023.
- ^ Anadolu'yu fethe başlayan Selçuk Sultanı Alp Arslan da 25 Kasım 1072'de Barzam Kalesi komutanı Yusuf el-Harzemi tarafından kale fethinden sonra öldürülmüştür.
- ^ . www.britannica.com (İngilizce). 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2023.
- ^ a b c Dimitri Kantemir (çev. Özdemir Çobanoğlu), (1979) Osmanlı İmparatorluğunun Yükseliş ve Çöküş Tarihi, C.1 Ankara
- ^ Vuchinich, W.S. ve T.A. Emmert, (1991) Kosovo: Legacy of a Medieval Battle, University of Minnesota.(İngilizce)
- ^ Jean-François Solnon (2009) L’EMPIRE OTTOMAN ET L’EUROPE 14.-20. SIECLE. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür yayınları. .
- ^ Mehmet Neşrî (yay. Faik Reşit Unat ve Mehmet A.Köymen), (1987), Kitâb-ı Cihan-nümâ (Neşrî Tarihi) Cilt I, Ankara: Turk Tarih Kurumu
- ^ Müneccimbaşı Ahmed Dede, (h. 1285) Sahaifü'l Ahbar I-III, (Camiü'l Düvel çevirisi), İstanbul
Dış kaynaklar
I. Murad hakkında daha fazla bilgi edinin | |
Commons'ta dosyalar | |
Vikikaynak'ta belgeler |
- Kemal, Namık (2005). Osmanlı Tarihi Cilt 1. İstanbul: Bilge Kültür Sanat yayınları. ISBN .(İlk Osmanlıca yayın:1908)
- İnalcık, Halil (2003). Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ (1300-1600). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. .
- Sakaoğlu, Necdet (1999). Bu Mülkün Sultanları. İstanbul: Oğlak Yayınları. . say. 42-51.
- Uzunçarşılı, İsmail Hakkı (2003). Büyük Osmanlı Tarihi Cilt I. Anadolu Selçukluları ve Anadolu Beylikleri Hakkında Bir Mukaddime İle Osmanlı Devleti'nin Kuruluşundan İstanbul'un Fethine Kadar. Ankara: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Yayınları. .
- Kinross, Lord (1977). The Ottoman Centuries. İstanbul: Sander Kitabevi. .
- Shaw, Stanford J. (1976). History of the Ottoman Empire and Modern Turkey: Vo. 1 Empire of Gazis. Cambridge: Cambridge University Press. . (İngilizce)
I. Murad Doğumu: 1326 Ölümü: 1389 | ||
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen Orhan Gazi | Osmanlı Sultanı 1362-1389 | Sonra gelen I. Bayezid |
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
I Murad Osmanlica مراد اول romanize Murad i Evvel Murad i Hudavendigar veya Gazi Hunkar 29 Haziran 1326 Bursa 15 Haziran 1389 Kosova Osmanli Imparatorlugu nun ucuncu padisahi Babasi Orhan Gazi annesi Nilufer Hatun dur Babasi Orhan Gazi doneminde 95 000 km olan devlet topraklari onun doneminde yaklasik 500 000 km kadar genislemistir I Murad مراد اولBey Gazi Han Hudavendigar Sultanu s selatin Emir i a zam Meliku l mulukI Murad in Paolo Veronese tarafindan 16 yuzyilda yapilmis portresi 3 Osmanli PadisahiHukum suresiMart 1362 Haziran 1389Once gelenOrhan GaziSonra gelenI BayezidDogum1326 Bursa Osmanli DevletiOlum15 28 Haziran 1389 62 63 yaslarinda Kosova Ovasi Sirbistan PrensligiDefinKosova da I Murad Turbesi ne gomulen organlar 42 42 07 K 21 06 15 D 42 70194 K 21 10417 D 42 70194 21 10417 Cenaze Sultan Murad Turbesi ne defnedildi Osmangazi BursaEs ler iGulcicek Hatun Tamara Hatun Pasa Melek Hatun DigerCocuk lar iYildirim Bayezid Yakup Celebi Savci Bey DigerTam adiMurad bin OrhanHanedanOsmanli HanedaniBabasiOrhan GaziAnnesiNilufer HatunDiniSunni IslamImzaSultan Gazi Murad Han Hudavendigar Hukumdar bey anlamina gelen hudavendigar Osmanlica خداوندگار unvani verilmistir Tugrasi Sultan Murad bin Orhan olarak istiflenmistir Bazi kitabelerde Meliku l Adil Il Gazi es Sultan Giyasu d Dunya ve d Din sani ile anilmistir Adina kesilmis olan gumus ve bakir sikkelerde ve bazi diger kitabelerde Murad bin Orhan el Melik el Adil es Sultanu l Gaalib ad ve unvanlari kullanilmistir Bazi kaynaklara gore bu Osmanlilarin Ilhanlilara olan bagimliliginin sona erdigini gostermektedir Boylece Sultan unvani ilk kez I Murad zamaninda kullanilmistir Bati kaynaklarinda Amourad I olarak anilmaktadir Sehzadeligi doneminde Edirne yi fethederek Balkanlara gecmistir ve Balkanlarda fetihler yapmaya baslayarak Osmanli Devleti nin sinirlarini genisletmistir 40 in uzerinde savasi yonettigi ve hic yenilmedigi cesitli kaynaklarda soylenmektedir I Kosova Savasi ndan sonra savas alanini gezerken bir Sirp askeri olan Milos Obilic tarafindan hancerlenerek olduruldu Padisahlik oncesiIlk egitimini annesi Nilufer Hatun dan almistir Annesi Rum asilli Yarhisar tekfurunun kizi oldugu icin bundan ne kadar etkilendigi ornegin Rumca bilip bilmedigi mechuldur Cocuklugu ve gencliginde Iznik ve Bursa da medreseler acildigi bilinmekle beraber I Murad in bu kurumlarda veya bunlarda bulunan degerli hocalardan Islami egitim gorup gormedigi yahut da babasi ve dedesi gibi geleneksel Turkmen egitimi gorup gormedigi bilinmemektedir Babasi Orhan Bey Bursa yi aldigi zaman 1326 da veya bazi kaynaklara gore 1324 te Asikpasazade tarihine gore bu sehir Bey Sancagi olarak orgutlendi ve Sehzade Murad sancak beyi olarak atandi Diger kaynaklara gore ise Bursa dogrudan dogruya devlet merkezi yapilmistir I Murad a Hudavendigar unvani verildigi bilindigi bu unvanin daha cok Bursa Sancagi nda kullanildigi sonradan II Murad a da verildigi goz onune alinirsa Bursa Sancak beyi olarak gorev yaptigi cok olasidir Olasilikla Bursa Sancak Beyi iken agabeyi Suleyman Pasa nin maiyetinde Rumeli fetihlerine katildi Suleyman Pasa nin Corlu da bir surek avi sirasina 1359 da olumunden sonra 3 yil kadar 1359 1362 Beylerbeyi olarak Rumeli fetihlerine devam etti Ancak bazi kaynaklar oglu Suleyman Pasa nin beklenmedik olumune cok uzulen ve cok yasli olan Orhan Bey in son gunlerini inzivaya cekilip sessiz gecirdigini devlet idaresini oglu Murad Bey e biraktigini yazarlar Asikpasazade ise Orhan Bey in Suleyman Pasa ile ayni yilda oldugunu bildirmektedir Saltanati1362 de Orhan Bey olunce kendisi Rumeli de bir muharebe ortamindayken Bursa ahilerinin karariyla hukumdar ilan edilmis ve Bursa ya cagrilmistir Murad Bey tahtina gectikten hemen sonra Asikpasazade nin deyisiyle Kendi vilayetinden ve Karesi den eyi lesker cem edip hemen Rumeli ye donme hazirligi yapmaya baslamistir Fakat komsu devletler ve diger dusmanlar bu hukumdar degisikliginden faydalanmak icin hemen harekete gecmislerdir Bizanslilar Corlu Burgaz ve Malkara yi geri almislardir Kisa bir zaman once Osmanlilara katilmis olan Ankara nin Ahileri sehirlerinden Osmanli kale muhafizlarini kovmuslardir Buyuk sehzade Ibrahim ayaklanmistir Bizanslilar anne tarafindan VI Ioannis Kantakuzinos un torunu olan ve imparator V Ioannis un kiziyla nisanli olan kucuk sehzade Halil i kiskirtarak agabeyinin hukumdarligini kabul etmemesine neden olmuslardir Karamanogullari da Osmanlilara hucum icin ordusunu hazirlamaktaydi Murad Bey once deneyimli komutanlar ulema mensuplari ve diger ileri gelenler ile bir gorusme yapmis ve bu sorunlarin hepsine o yil care bulmustur Once Ankara ya hucum edip kaleyi ve sehri eline gecirmis ve bozgunculari elimine etmistir Sonra Sultan Hoyugu Eskisehir almis ve Bursa ya donup biraz daha savas hazirligi yapip yapamadan Karamanogullari uzerine yonelmistir Tarihci Sukrullah in deyimiyle Karaman Beyi de ileri gelip iki ordu karsilastilar Kargilar kirildi kiliclar centik centik kalkanlar paramparca oldu Kisiler guz yapragi gibi dokuldu Karamanlilar cerisinden Varsak Tatar ve Turkmenden sayisiz kisiler topraga dustu Karaman Beyi takimlarini agirliklarini birakip kacti Bu sirada Eskisehir ve Bilecik taraflarinda ayaklanma hazirliklari icinde bulunan kardesleri Ibrahim ve Halil i yakalattirdi ve bogdurdu O zamana kadar devlet gorenegine gore beylerbeylikleri ve sancak beylikleri hukumdarin kardeslerine veya ogullarina verilmekteydi Fakat Murad Bey kardeslerini bogdurdugu ve cocuklari da cok kucuk yasta oldugu icin hanedan disi atamalar yapmak zorunda kaldi Lala Sahin Pasa beylerbeyi unvani ile ordu komutani Bursa Kadisi Candarli Kara Halil Hayreddin i de kadi asker olarak atadi Sultan I Murad I Murad Rumeli ye hemen 1361 de donup Bizanslilarin tekrar ellerine gecirdikleri Luleburgaz ve Corlu yu yeniden eline gecirdi I Murad Luleburgaz da bir savas meclisi topladi ve burada Edirne nin alinmasi kararlastirildi Haci Ilbeyi ve Gazi Evrenos idaresi altinda akinci kollari Malkara Kesan Ipsala ve Dimetoka dogrusu uzerinde ilerleyip hem buralari ele gecirip hem de Balkanlardan yardim gelmesini onlediler Lala Sahin Pasa komutasinda Osmanli birlikleri bir karmasik Bizans Bulgar ordusuna karsi Sazlidere deki muharebede galibiyet kazanip Edirne nin fethine yol acti Boylece I Murad Bizans in Trakya daki merkezi ve imparatorlukta ucuncu buyuk sehir olan Edirne yi Adrianopolis 1361 de ele gecirdi Balkanlarda genisleme stratejisi uygulamak ve bunun daha kolay basarilmasini saglamak icin Edirne yi devletin ikinci baskenti olarak secti Edirne Istanbul ile Tuna yalilari arasindaki yolda en guclu kaleydi Bizans baskenti ve Balkan Daglarindan giden yolun onemli menzili olarak bu yolu kontrol etmekteydi ve Bizans in Balkanlardaki ordu ve idari merkezi idi Edirne yeni kurulan Rumeli Beylerbeyligi nin de merkezi oldu Bu stratejik avantajini kullanan I Murad 1363 te Filibe Philippolis Plovdiv i ve Gumulcine yi de eline gecirip Istanbul a hem cok onemli vergi geliri hem de hububat pirinc gibi yiyecek maddeleri saglayan ana yollarin gectigi Meric nehri vadisini idaresine aldi Bu ayni zamanda Bulgar Cari a Bizans aleyhinde Osmanlilara destek saglamasi icin bir baski yolu oldu Artik hedef Bizans degil Balkanlar olmustu Bu yeni stratejik durum Bulgar Bosna Sirp Macar ve Eflak devletlerini etkiledi ve Papa V Urbanus in tesvikiyle yeni bir bagdasiklik kuruldu Hristiyan devletlerin birliklerinden olusan ve Macaristan Krali komutanliginda bir Hacli ordusu toplandi ve 1364 yazinda bu ordu Balkanlar uzerinden Meric vadisine inip Meric nehri kenarindan ilerlemeye basladi Bu sirada I Murad Anadolu da Bursa da devlet reformlari ile ugrasmaktaydi Lala Sahin Pasa Edirne yi korumak niyetiyle orada kalip Haci Il Beyi komutasinda bir suvari birligini kesfe gonderdi Haclilar zaferlerinden emin olup Meric kiyisinda rahatlik icinde kampta bulunmaktaydilar 26 Eylul 1364 te Haci Il bey in birligi gun agarirken aniden bir baskin hucumuna gecip bu Hacli kuvvetini panige kaptirdi ve binlerce Bulgar Sirp Bosnak Macar ve Eflakli Hacli asker olduruldu veya Meric te boguldu Osmanli tarihcileri bu muthis baskini Sirp Sindigi olarak anmaktadirlar 1366 da Savoy Kontu olan Amedeus yakin akrabasi olan Bizans Imparatoru V Ioannis a destek saglamak icin denizden kucuk bir Hacli seferine giristi Venedik ten 15 kadirga ile ayrilip Konstantinopolis e gitmekte iken Canakkale Bogazi agzinda bulunan ve 12 yil once Osmanlilar tarafindan Trakya da ele gecirilip yerleske kurulan ilk kent olan Gelibolu ya hucum edip I Murad kale garnizonuna zamaninda yardim saglayamadigi icin bu sehri eline gecirdi Bu stratejik kale boylece 10 yil Latin Bizans idaresinde kalip ancak 1377 sonunda yine Osmanlilar tarafindan geri alindi I Murad Bursa dan Katalan Parali Askerler Birligi kalintilari elinde bulunan Karabiga yi kusatip aldiktan sonra Rumeli ye gecerek bir muddet Dimetoka ve Edirne de oturdu ve bu kentlerin imari ile ugrasip buralarda birer saray ve camii yaptirdi 1366 1368 de Bulgarlar in elinde olan Yanbolu Ihtiman Aydos ve Suzebolu kentleri ve Bizans idaresinde olan Hayrabolu Pinarhisar Vize ve Kirklareli Osmanlilar eline gecti Bulgar Krali Ivan Sisman ulkesinin onemli bir kismini kaybetmis oluyordu 1368 de kiz kardesi Prenses Mara yi I Murad la evlendirdi ve Bulgaristan in Osmanlilar in yuksek egemenligi altinda bulunan bir vasal ulke olma statusunu kabul etti 1371 de Sirpsindigi Savasi nin intikamini almak isteyen Sirplari Cirmen Savasi nda yendi Ayni yil Istanbul un yakininda bulunan Catalca ele gecirildi Osmanli sinirlari Sirp Despotlugu na dayanmisti 1374 te Sirp Despotu ile yapilan bir anlasma ile yillik vergi vermek suretiyle Sirbistan in Osmanlilar yuksek egemenligi altinda bir vasal ulke olmasi kabul edildi Bu gelismeler Bizans i da yakindan etkilemisti Bizans Imparatoru V Ioannis I Murad ile muzakerelere girerek 1373 baslarinda bir anlasma yapip Bizans Imparatorlugu nun yillik vergi odeyerek Osmanlilar yuksek egemenligi altinda bir vasal ulke olmasini kabul etti Boylece Osmanlilarin Rumeli ye gecip yerlesmelerinden 20 yil sonra Balkanlarda bulunan uc devlet de Bizans Bulgaristan ve Sirbistan Osmanlilarin yuksek egemenligini kabul etmis oluyordu Bizanslilarla yapilan anlasmaya gore Bizans Imparatoru Osmanli Sultani istedigi zaman imparatora yakin bir komutan altinda asker de gonderecekti Boylece Mayis 1373 te Bizans Imparatoru Anadolu da I Murad in Candarogullari na karsi actigi bir savasa katilmak zorunda kaldi Savci Bey isyani I Murad Han I Murad bu seferde iken taht vekili olan oglu Savci Bey bir sehzade ayaklanmasi baslatti Gercekte bu Osmanli sehzadesinin ayaklanmasi Istanbul da Bizans Imparatorlugu icin imparator adaylari arasindaki taht kavgalarinin bir uzantisiydi I Murad 1373 te yanina vasal hukumdar olan Bizans Imparatoru V Ioannis ile birlikte bir Anadolu seferine cikmisti Konstantinopolis teki buyuk oglu Andronikos sonra IV Andronikos kucuk kardesi Manuil sonra II Manuil rekabet halindeydi Babasinin baskentten ayrilmasindan istifade eden Andronikos bir komplo yapip imparatorlugunu ilan etti Bu ayaklanma eylemine her nedense daha 14 yasinda olan Osmanli sehzadesi Savci Bey de katilip Rumeli de babasi I Murad yerine hukumdar oldugunu ilan edip kendi adina hutbe okuttu I Murad komutasi altindaki Osmanli gucleri ile hemen Rumeli ye gecti Sehzade Savci Bey ve Bizansli gaspci Andronikos un komutasi altinda bulunan birliklerle Istanbul yakinlarinda Apikridium mevkiinde bir carpisma yapildi ve I Murad idaresindeki ordu Savci Bey ve Andronikos un ordusunu dagitti Savci Bey Dimetoka ya kacti ve orada yakalandi Babasi Savci Bey isyanindan cok etkilendigi icin once onun gozlerine mil cektirme cezasi uygulatti Feridun Bey Munseati terimiyle Savci Bey nur i basiradan mechur gorme isigindan yoksun edildi Ayni ceza Bizans Imparatoru V Ioannis tarafindan asi ogluna da uygulandi Fakat tarihciler Bizans Imparatoru nun bu cezayi daha hafif bir sekilde uygulayip oglunun gozlerine kizgin sirke dokturup yari kor ettirildigini bildirirler I Murad oglunu kor ettirdikten sonra ofkesini yenemeyip sonradan Bursa da bulunan Savci Bey i bogdurarak idam ettirdi Bursa dolaylarinda baslayip orada biten Savci Bey oykusu sonradan siir ve romanlara konu olmus bir trajik vaka oldu Anadolu da kazanilan yeni yoreler 50 yasindayken 1376 da I Murad Bursa ya dondu ve savassiz gecen 5 yili orada sarayinda gecirdi 1381 de oglu Yildirim Bayezid ile Germiyanogullari Beyi Suleyman Sah in kizi Devlet Hatun ile evlendirdi Germiyanogullari ceyiz olarak Kutahya Simav Tavsanli Emet kentlerini Osmanlilara verdiler ve Suleyman Sah Kula ya cekildi Bursa da yapilan gorkemli dugune konuk olan Hamitogullari Beyi Huseyin Bey ve elcisiyle gorusen I Murad 80 bin altin karsiliginda Aksehir Yalvac Beysehir Seydisehir Karaagac Egirdir ve Isparta yi satin aldi Bu siyaset sonucu Osmanli kisa zamanda Karamanogullari ile karsi karsiya geldi Boylece I Murad Sultan saniyla taninmasini gerektiren bir guce ulasiyordu Balkanlarda yeni fetihler I Murad saltanatinin 1381 i izleyen yillarinda Anadolu beyliklerinden Candarogullari ni icten zayiflatmayi ve Akdeniz de guclu Venedik devleti ile barisik kalmayi guden bir strateji uygularken Balkan sinirlarindaki akinci beylerini ve ordu komutanlarini Balkan fethine devamla gorevlendirdi Gazi Evrenos Bey idaresindeki akinci kolu daha once kaybedilen Gumulcine yi eline gecirdikten sonra Bati Trakya ve Makedonya ya yoneldi Balaban Bey Sofya yi Yahsi Bey Nis i ele gecirdi Akincilar Vardar ve Struma nehirlerinin vadilerini takip ettiler ve hemen sonra Vezir Candarli Hayreddin Pasa ise Bati Trakya da Kavala Drama Zihne Serez ve Bizans in ikinci buyuk sehri olan Selanik i aldi Kara Timurtas Pasa Istip Manastir ve Hayreddin Pasa Ohri yi ele gecirip Arnavut sorunlarina mudahale edilmeye baslandi Buralara Anadolu dan yeni gocmen Turkmenler nakil edilerek Balkanlarin Turklesmesi konusuna da egilindi Karamanogullari ile savas I Murad 60 yasini Bursa da gecirmekteyken bu sefer de damadi Karamanli Alaeddin Bey ile ugrasmak zorunda kaldi Alaeddin Bey 1386 da Osmanli sinirlarini cigneyip Osmanli idaresine 1381 de gecen Beysehir e saldirdi Bunun uzerine I Murad buyuk bir ordu ile Karamanli merkezi Konya uzerine yurudu Alaeddin Bey in af dilemesini ve baris onerilerini kabul etmedi Osmanli ve Karamanli ordulari Konya sehri yakinlarinda bir carpismaya giristiler Alaeddin Bey yenildi ve Konya kalesine kapandi Fakat Osmanli ordusu kaleyi kusatip cok gecmeden alip kenti fethettiler I Murad in kizi ve Alaeddin Bey in karisi Nefise Melek Hatun babasi huzuruna cikip kocasinin affini diledi Ogluna karsi cok hasin davranmis olan I Murad damadina karsi cok bagislayici davrandi ve onun hayatini bagislayip Bursa ya dondu Balkanlarda yeni muttefikler Kosova Meydan Muharebesi ve olumu I Murad i olduren Milos Obilic in katledilmesi Hunername Nakkas OsmanKosova nin baskenti Pristine yakinlarindaki Sultan I Murat Turbesi ve civari 2006 I Murad in Kosova daki turbesi Osmanli devlet idaresi bu sirada onemli bir degisme gecirdi Candarli Kara Halil Hayreddin Pasa hastalanarak 22 Ocak 1387 da oldu ve yerine vezirlige oglu Candarli Ali Pasa atandi O zamana kadar tek bir vezir varken Karaman seferinden sonra bu seferde cok gayreti gorulen Kara Timurtas Pasa ya da vezir payesi verildi Boylece Candarli Ali Pasa da vezir i azam payesini aldi 1388 de Balkanlarda yeni bir gaile ortaya cikti O zamana kadar vasal devlet hukumdari olan Sirp Despotu Lazar ve Bosna Krali Tvrtko Hirvat prensleri ile Arnavutluk prensleri arasinda bir Hristiyan bagdasiklik cephesi kurdular Amaclari yeni bir Hacli Ordusu kurup Osmanli Devleti ni Balkanlardan cikarmakti Bu cephenin kurdugu ordunun ilk basarisi 1388 Plosnik te kucuk bir Osmanli akinci birligini bozguna ugratmak oldu Bundan cesaret alan Macarlar Ulahlar ve hatta bir Osmanli uyrugu konumlu Bulgarlar da bu cepheye katildi 1389 da yeni Vezir i Azam unvanli Candarli Ali Pasa komutasinda 30 bin kisilik bir kuvvet ile Rumeli de sefere basladi Bu kuvvet basarilar elde edip Tirnova ve Sumnu yu aldi Bu sirada I Murad Anadolu da beylerden ve ahaliden yeni bir ordu kurmakla mesgul olmakta idi ve cok gecmeden Rumeli den de yeni takviye alan bu ordusu ile Bulgaristan a girdi Bunun uzerine Bulgar Krali Sisman Hristiyan bagdasiklikdan ayrilip teslim oldu Ordunun bir kismi Tuna boylarina yonelip stratejik Nigbolu ve Silistre kalelerini ele gecirdi Haziran sonuna dogru buyuk Osmanli ordusu Kratova da toplanmaya basladi ve burada I Murad baskanliginda bir harp meclis kurulup bagdasiklik ordusu uzerine yurume karari verildi Sehzade Beyazid Sehzade Yakup ve diger deneyimli komutanlara gorev belirtilerek bir muharebe plani hazirlandi 28 Haziran 1389 da Hacli Ordusu ile Osmanli ordusu Uskup un kuzeyinde Kosova Ovasi nda buyuk bir meydan muharebesine giristiler I Kosova Savasi olarak adlandirilan bu muharebede Osmanli ordusu ile Hristiyan Sirp Bosna Eflak Macar ve Hirvat bagdasiklik ordusu 8 saat suren bir carpismaya giristiler Hristiyan ordusu sonunda buyuk bir bozguna ugradi Muharebe bittikten sonra veya muharebe sirasinda I Murad Sirp Milos Obilic tarafindan hancerlenerek sehid edildi Boylece I Murad harp sirasinda oldurulen ilk ve tek Osmanli Sultani oldu Bir olum kalim savasi haline girmis olan carpisma ve hukumdara suikast olayi Turk Osmanli ve yabanci kaynaklarda cok farkli sekillerde anlatilir Bircok Turkce kaynakta I Murad geleneksel olarak savas alaninin dolasirken Sirp Despotu Lazar in damadi olan yarali Milos un hancerine hedef olmus otagina goturulmus ama kurtarilamayarak olmustur Feridun Bey Munseat adli eserinde Milos un Musluman olmak istedigi nedeniyle I Murad a yaklasip yeninde sakladigi hancerle onu kalbinden vurdugunu bildirir Dimitri Kantemir ise tarihinde I Murad in Kosova savas meydanini gezerken yerdeki olulerin cogunun tuysuz delikanlilar olmasinin nedenini sordugunu vezirin kendisine Padisahim zaten zafer bundan dolayi bizim olmustur dedigini I Murad in ise bu harp meydaninda olduruldugu hakkinda onceki gece gordugu bir ruyayi anlatmaya basladigini bu sirada civarda yarali bulunan bir Hristiyan askerin bu konusan kisilerin padisah ve veziri oldugunu anlayip onlara hucum edip I Murad in karnina hancerini sapladigini nakleder Yabanci kaynaklardan ozellikle Sirp anlatimlarina gore ise bir Sirp asilzadesi olan Milos un gorusme talep ettigi bunun kabul edilip serbestce maiyeti ile birlikte I Murad in otaginda huzuruna ciktigi ve onun uzerine atilip onu hancerleyip oldurdugu yazilir Dimitri Kantemir Osmanli Padisahi huzuruna getirilen elcilerin ve yabancilarin padisah huzurunda kollarinin Saray mensuplari tarafindan siki sikiya tutulma geleneginin bu turlu suikast girisimlerini onlemek nedeniyle ortaya ciktigini bildirmektedir Bu olayla ilgili elde bulunan zamanina ait tek bir yazili belge ise Bosna Krali I Tvartko nun Floransa Senatosu na gonderdigi 20 Ekim 1389 tarihli bir mektuptur Bu mektuba gore muhaberenin baslarinda Sirp agir suvarilerinin bir hucumunda 12 kisilik bir grup Osmanli ordusunu yarmayi basarmis ve bu 12 soylu suvariden biri I Murad i oldurmustur Savasin sonucu uzun sure belirsiz kaldi Once Hristiyanlar agir bastilar Ustelik bir Sirp Sultan Murad in otagina girip sultani hancerlemeyi basarinca zaferi kazandiklari kesin gibi gozukmeye basladi Bu basarinin saglayacaklarini dusunerek gozleri kamasan Lazar in ordusu hemen Avrupa saraylarina elciler gonderip zaferi mujdeledi Paris te kral Te Deum okuttu Bu kaynak karisikligi dolayisiyla hala gizemini koruyan bu suikast olayi nasil olursa olsun Sehzade Beyazid in muharebe sahasindan cagrilip otagda Sultan ilan edilip kendisine biat edilmesi yakalanip esir dusen Sirp Despotu Lazar in ve yakinlarinin mukabeleyi misil olarak oldurulmesi I Murad in muharebe tam olarak bitmeden bir suikasta ugradigini acikca gostermektedir I Murad in cenazesi saltanat savi guder gerekcesiyle Kosova da yeni padisah I Bayezid emriyle bogularak oldurulen oglu Yakup Bey in cenazesiyle birlikte Bursa ya getirildi ve Cekirge deki turbesine gomuldu Cenazenin saglikla nakli icin ic organlari otaginin buldugu yerde Kosova da defnedilmistir Turkler ve Islam dunyasinda I Murad a Hudavendigar lakabi ile kutsallik derecesinde saygi beslenmesine baslanmistir Boylece Kosova da hala bulunan ic organlarinin defnedildigi yer Meshed i Hudavendigar adi ile ve Cekirge de bulunan I Murad turbesi birer ziyaretgah olmustur Saltanatinin degerlendirilmesiI Murad devrinde Osmanli Devleti sinirlari I Murad Osmanli tarihinde ilk Sultan lakabi ile taninan hukumdardir 27 yillik saltanati sirasinda Anadolu ve Rumeli de 37 onemli muharebe yapmis ve bunlardan hepsini zaferle sonuclandirmistir Sahsi karakterlerine gelince tarihlerde orta boylu uzun boyunlu degirmi cehreli seyrek disli koc burunlu sahin bakisli olarak betimlenmistir Az ve guzel konusmasi cengaverligi ve avciliga duskunlugunden soz edilmistir Katildigi savaslarda carpismalar baslamadan once ordusuna yaptigi atesli moral verici soylevler hala rivayet edilmektedir Nesri Tarihinde soyle tasvir edilmistir Atasi gibi hayir sahibiydi Cemi omrunu gazaya sarf etmistir Osmanogullarinda bunun ettigi gazayi hicbir padisah etmemistir Dahi avi gayet severdi ve nice bin altin ve gumus halkali itleri vardi Doganlari yine oyleydi Yabanci kaynaklar ondan kibar sovalye olarak bahsederler Muneccimbasi Tarihi ise adaletinden iyilikseverliginden ve merhametinden soz eder Oldukten sonra sanki kutsalliga yukseltilmistir ancak zamaninda pek dindar olmadigi hakkinda bazi ipuclari bulunmaktadir Dimitri Kantemir tarihi Bursa kadisinin bir ozel davada I Murad in sahitligini cemaatle birlikte namaz kilmamasi nedeniyle kabul etmedigini hikaye eder Bu hikayeyi 18 yuzyil Ingiliz tarihcisi E Gibbons klasik kitabina koymustur E Gibbons 1788 The History of the Decline and Fall of the Roman Empire Roma Imparatorlugunun Dusmesi ve Cokusu Tarihi Cilt 6 Bolum 64 Ingilizce lt ref gt Ancak Ahiler arasinda en yuksek mertebeye ulastigi yaptirdigi bir vakfiyenin kitabesinde Ahilerden kusandigim kusagi Ahi Musa ya kendi elimle kusattim cumlesinden cikartilabilmektedir Hayirlari ile iliskili olan 1385 tarihli Vakfiye belgesi Arapca olarak elimizde bulunmaktadir Bursa nin Cekirge semtinde Hudavendigar Camii ve imaret medrese misafirhane turbe ve kaplicayi kapsayan kulliyesi vardir Ayrica Bursa Hisari nda Hisar Camii Bilecik ve Yenisehir de camiiler ve zaviye ve annesi adina Iznik te bir imaret yaptirmistir Osmanli devlet idaresi I Murad doneminde kucuk bir beylik idaresinden bir Sultanlik idaresi sekline donusturulmustur I Murad doneminde Devlet hukumdar ve sulalesinin ortak malidir anlayisi kalkmis yerine Devlet hukumdar ve ogullarinin ortak malidir anlayisi gelmistir Edirne nin Osmanlilar eline gecirilip ikinci bir baskent durumuna gecirilmesi I Murad doneminde baslamis Rumeli Beylerbeyligi kurulmus ve bu Osmanli devletinin bir Balkanlar ve Avrupa devleti oldugu gercegini vurgulamistir Vezirlerin sayisi artmistir Divan uyelerinin sayisi artirilmistir Devletin mali bunyesi ortaya cikartilmis ve Defterdarlik makami olusturulmustur Caginin en ileri profesyonel askeri organizasyonu olan Yeniceri ocagi kurulmustur AilesiEsleriGulcicek Hatun Yildirim Bayezid in ve Yahsi Bey in annesi Tamara Hatun Bulgar Krali nin kizi Pasa Melek Hatun Kizil Murad Bey in kizi Ful Dane Hatun Candarogullari ndan bir beyin kizi Erkek cocuklariYildirim Bayezid Yahsi Bey Yakup Celebi Savci Bey Sehzade IbrahimKiz cocuklariNefise Melek Hatun Karamanogullari Beyi Alaeddin Ali Bey ile evlendi Sultan HatunAyrica bakinizI Murad HamamiKaynakca a b c Inalcik Halil MURAD I TDV Islam Ansiklopedisi 18 Ekim 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Ekim 2023 I Murad in saltanat yillari icin cok ayrintili ve inanilir dis kaynaklar Uzuncarsili Ismail Hakki Murad I Islam Ansiklopedisi C VIII say 587 598 Ankara ve Istanbul Turkiye Cumhuriyeti Maarif Bakanligi 1940 ve sonrasi a b c d e Sakaoglu Necdet 1999 Bu Mulkun Sultanlari Istanbul Oglak Yayinlari ISBN 975 329 299 6 sh 39 51 M Cagatay Ulucay Tarih Ansiklopedisi Bates Yayinlari s 192 a b c Dervis Ahmed Asiki haz Cemil Ciftci 2008 Asik Pasazade Tarihi Istanbul Mostar Yayinlari ISBN 978 605 101 018 2 Sukrullah Behcetu l Tevarih say 37 76 Inalcik Halil Edirne nin Fethi 1361 PDF s 159 2 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 4 Kasim 2014 Lord Kinross 1977 The Ottoman Centuries Morrow Quill New York say 52 53 Ingilizce Shaw Stanford J 1976 History of the Ottoman Empire and Modern Turkey Vol 1 Empire of Gazis Cambridge Cambridge University Press say 18 Ingilizce a b c Norwich John Julius 1991 Byzantium the Decline and Fall Londra Penguin Say 330 31 Ingilizce a b Feridun Bey Munseattu s Selatin Istanbul Hicri 1274 1275 Osmanlica TDV Islam Ansiklopedisi 18 Ekim 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 17 Ocak 2023 Anadolu yu fethe baslayan Selcuk Sultani Alp Arslan da 25 Kasim 1072 de Barzam Kalesi komutani Yusuf el Harzemi tarafindan kale fethinden sonra oldurulmustur www britannica com Ingilizce 5 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Mart 2023 a b c Dimitri Kantemir cev Ozdemir Cobanoglu 1979 Osmanli Imparatorlugunun Yukselis ve Cokus Tarihi C 1 Ankara Vuchinich W S ve T A Emmert 1991 Kosovo Legacy of a Medieval Battle University of Minnesota Ingilizce Jean Francois Solnon 2009 L EMPIRE OTTOMAN ET L EUROPE 14 20 SIECLE Istanbul Turkiye Is Bankasi Kultur yayinlari ISBN 978 625 7999 16 8 Mehmet Nesri yay Faik Resit Unat ve Mehmet A Koymen 1987 Kitab i Cihan numa Nesri Tarihi Cilt I Ankara Turk Tarih Kurumu ISBN 975 16 0721 3 Muneccimbasi Ahmed Dede h 1285 Sahaifu l Ahbar I III Camiu l Duvel cevirisi IstanbulDis kaynaklarVikipedi nin kardes projelerinden I Murad hakkinda daha fazla bilgi edininCommons ta dosyalarVikikaynak ta belgelerKemal Namik 2005 Osmanli Tarihi Cilt 1 Istanbul Bilge Kultur Sanat yayinlari ISBN 9756316470 Ilk Osmanlica yayin 1908 Inalcik Halil 2003 Osmanli Imparatorlugu Klasik Cag 1300 1600 Istanbul Yapi Kredi Yayinlari ISBN 975 08 0588 7 Sakaoglu Necdet 1999 Bu Mulkun Sultanlari Istanbul Oglak Yayinlari ISBN 875 329 299 6 say 42 51 Uzuncarsili Ismail Hakki 2003 Buyuk Osmanli Tarihi Cilt I Anadolu Selcuklulari ve Anadolu Beylikleri Hakkinda Bir Mukaddime Ile Osmanli Devleti nin Kurulusundan Istanbul un Fethine Kadar Ankara Ataturk Kultur Dil ve Tarih Yuksek Kurumu Turk Tarih Kurumu Yayinlari ISBN 975 16 0011 1 Kinross Lord 1977 The Ottoman Centuries Istanbul Sander Kitabevi ISBN 0 224 01379 8 Shaw Stanford J 1976 History of the Ottoman Empire and Modern Turkey Vo 1 Empire of Gazis Cambridge Cambridge University Press ISBN 0 521 29163 1 Ingilizce I MuradOsmanli HanedaniDogumu 1326 Olumu 1389Resmi unvanlarOnce gelen Orhan Gazi Osmanli Sultani 1362 1389 Sonra gelen I Bayezid