Sol milliyetçilik, eşitliğe, halk egemenliğine ve self determinasyona dayalı bir milliyetçilik akımıdır. Kökleri Fransız Devrimi'ndeki jakobenizme dayanır. Sol milliyetçilik anti emperyalizmi benimser. Sol milliyetçilik, etnik milliyetçiliği ve faşizmi reddeder; buna rağmen sol milliyetçiliğin bazı minör formları tahammülsüzlük ve ırksal önyargıyı içerisinde barındırır.
Tarihte kayda değer sol milliyetçi akımlara, Gandi önderliğindeki Hindistan Ulusal Kongresi'nin Hindistan'ın bağımsızlığını kazandırması, Yahudi Ulusal Uyanışı'na önayak olan , İrlanda Bağımsızlık Savaşı'nda ve Kuzey İrlanda sorununda Sinn Féin, Nelson Mandela önderliğindeki Güney Afrika Afrika Ulusal Konseyi'nin Apartheid ile olan çatışmaları örnek gösterilebilir.
Sol milliyetçilik otoriter biçimlerde ortaya çıkmıştır. Suriye'de Baas Partisi ve Irak'ta ortaya çıkmış olan Pan-Arabizm ve devlet sosyalizmi. Eski Yugoslavya Komünist Birliği ve Yugoslavya liderleri Slobodan Milošević ve Josip Broz Tito sol milliyetçiliği desteklemişlerdir.
Marksizm ve Milliyetçilik
Marksizm, ulusu feodal sistemin çöküşünden sonra kapitalist ekonomik sistemi oluşturmak için kullanılan sosyo-ekonomik bir yapı olarak tanımlar. , oy birliğiyle milliyetçiliği Marksizm ile ilişkisi olmayan bir burjuva olgusu olarak ilan etti. Ancak, Karl Marx'ın eserlerinin yorumlarında uluslararası sınıf mücadelesinin nihai bir sonucu olarak reddetmesine rağmen üstü kapalı bir biçimde proleter milliyetçiliği bir milletin üzerinde proleter prensiplere ulaşmada uluslararası proleter devrimin sonraki aşamalarını sağladığını söylediği iddia edilir. Marksizm, sınıf mücadelesinin çıkarına ise bazı durumlarda milliyetçiliği destekler ama diğer milliyetçi hareketleri; işçileri, burjuvaziyi devirme hedefinden saptırıyorsa reddeder. Markistler, milletleri "gerici" ve "ilerici" milletler olmak üzere, ayrı ayrı değerlendirir. Stalin, Marx'ın sınıf mücadelesinde, enternasyonalist çerçevede proleter milliyetçiliğe göz yumulması yorumlarını desteklemiştir.
Karl Marx ve Friedrich Engels
Karl Marx ve Friedrich Engels, ulusu, sosyal evrimsel ve sınıfsal indirmegeci temelde incelemiştir. Marx ve Engels, modern ulus devletinin yaratılmasının, Kapitalist üretim biçiminin feodalizmin yerini alması sonucu ortaya çıktığını iddia eder. Kapitalizmin feodalizmin yerini almasıyla birlikte, kapitalistler ekonomiyi koordine etmek ve ortak bir dil olması açısından piyasa ekonomisine elverişli koşullar yaratmak amacıyla devlet içinde toplumların kültürünü ve dilini birleştirmek ve merkezileştirmek için devlet içinde yeterince büyük bir popülasyonu içeren işçi sınıfında iç bölünmelere yol açarak yerlerini sağlama alarak ve devlet için yeterince büyük bir alanı kaplayan canlı ekonomiyi korumak için çalıştı.
Marx, Hegel'in görüşünü takip ederek, önceleri din temelli toplum anlayışının sökülüp bireysel vicdanların serbest bırakılmasıyla devletlerin birey merkezli sivil toplumlar oluşturmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi. Alman İdeolojisi'nde Marx, sivil toplumun, kapitalist bir oluşum ve burjuvazi temsili olduğunu iddia etmesine rağmen, bunun proletaryaya yararlı olduğunu çünkü sivil toplumun dengesiz olduğunu ve ne devletin ne de burjuvazinin onu kontrol edebileceği fikrini savunur. Marx, Alman İdeolojisi'nde şöyle söyler:
Sivil toplum, üretici güçlerin gelişmesinin belirli bir aşamasında içindeki bireylerin bütün maddi ilişkilerini kucaklar. Bu belirli bir aşamanın bütün ticari ve endüstriyel ömrünü kapsar ve bir ölçüde, devlet ve milleti aşar. diğer taraftan da, dış ilişkilerde kendisini bir milliyetçi gibi savunmalı, içte ise kendisini bir devlet olarak organize etmelidir.
Marx ve Engels, ilerici milliyetçiliğin feodalizmin yıkılmasında, yararlı bir adım olduğunu düşünürler ancak uluslararası sınıf mücadelesinin gelişiminde, milliyetçiliği, gerici ve yok edilmesi gereken bir fikir olarak değerlendirirler. Marx ve Engels'in Marksist evrimsel ekonomik ilerlemeye daha yatkın olan ulusların diğerlerini asimile etmesi gerektiğini söyledikleri yorumu yapılır.
Uluslar ve proletarya konusunda Komünist Manifesto'da Marx ve Engels diyor ki:
İşçilerin vatanı yoktur. Zaten onların olmayan bir şeyin, alınması da mümkün değil. Proletarya, önce siyasal iktidarı ele geçirmek, kendini ulusal sınıf düzeyine getirmek, kendini ulus yapmak durumunda olduğu için, kendisi de ulusaldır hâlâ, ama asla burjuva anlamda değil. Proletaryanın egemenliği bunu daha da yok edecektir. Birleşik eylem, hiç değilse uygar ülkeler arasında olmak üzere, proletaryanın kurtuluşu için en önde gelen koşullardandır. Bir bireyin bir başka bireyi sömürmesi ortadan kalktığı ölçüde, bir ulusun da ötekini sömürmesi ortadan kalkacaktır. Ulusun kendi içindeki sınıfların karşıtlığıyla birlikte ulusların birbirlerine karşı düşmanca tutumları da düşer.
Genel olarak Marx, sınıf mücadelesinde uluslararasında etkileşimi ve enternasyonalizmi tercih etmiştir. Kapital'in birinci cildinin Almanca birinci baskıya önsöz bölümünde şöyle der:
"Bir ulus öteki uluslardan birçok şey öğrenebilir ve öğrenmelidir de".
Benzer bir şekilde, Marx ve Engels, İngiltere'deki işçi devrimini geciktirmesinden dolayı İrlanda başkaldırışını eleştirmesine rağmen, Marx ve Engels, İrlanda'nın Birleşik Krallık tarafından baskı altında tutulduğuna ve İrlanda halkının çıkarları doğrultusunda Avrupa'daki sınıf mücadelesine katılacağına inandı, Marx ve Engels, Avrupa'nın sosyalist işçilerinin İrlanda'nın tabii müttefikleri olduğunu söyledi. Ayrıca Marx ve Engels, İrlanda'nın bağımsızlığını kazanmasının, İngiliz işçi sınıfı ile elit sınıf İrlandalılara karşı birleşeceğinden, Britanya egemen sınıfının yararına olduğuna inanıyordu.
Stalinizm ve "Devrimci Vatanseverlik"
Stalin, Sovyetler Birliği'nde "devrimci vatanseverlik" denen sivil vatanseverlik kavramını destekledi. Gençken Stalin, Gürcü milliyetçi hareketlerinde yer almıştır. Gürcü halkındaki kültürel milliyetçiliğe, materyalist kalkınmaya öncü olan devletçi ekonomiyi ve eğitim sistemini destekleyen İlia Çavçavadze'den etkilenmiştir. Stalin Gürcü Marksistlere katıldığında Gürcistan'daki Marksizm, Gürcü yurtseverliğini ve Rus İmparatorluğu'nun Gürcistan'ı kontrolüne karşı çıkışı aşılamış 'dan etkilenmiştir.[]
Stalin 1903'te Bolşeviklere katıldıktan sonra, ulusal kültüre şiddetle karşı çıkmaya başladı. Kökeninde "zararlı alışkanlıklar ve kurumların" tutunmasına neden olan burjuvazi çağdaş milliyet kavramını kınadı. Ancak Stalin, insanların birlikte yaşadığı diğer insanlarla ortak kültürel bağları olduğuna ve bütünsel bağlarla birleştirilmesi gerektiğine inandı. Stalin ulusu "ne ırksal ne kabilesel, sadece ve sadece ortak tarihleri olan insan topluluğu" olarak tanımlar. Stalin, Abhazlar ve Tatarlar gibi "ilkel" milletlerin Gürcü ve Rus milletleri içinde asimile olmasının yararlı olduğunu düşünüyordu. Stalin, tüm ulusların yabancı değerleri özümsediğini ve bir toplum olarak milliyetlerin kapitalizmin baskısı altında ve akılcı evrensellik ile seyreldiği görüşünü savundu. 1913'te Stalin, millî kimlik kavramını bütünüyle reddetti ve evrensel kozmopolit modernliği savundu. Stalin, Rus kültürünü diğer uluslardan daha evrensel bir kimlik olarak tanımladı. Stalin'in Rusya, Almanya ve Macaristan gibi öncü devletlerin diğer ilkel saydığı devletlerden üstün olduğu düşüncesinin Friedrich Engels'in görüşleri ile bağlantılı olduğu iddia edilir.[]
Titoizm
Yugoslavya, Josip Broz Tito'nun ve Yugoslavya Komünistler Birliği'nin idaresi altında hem komünizmi hem de sol milliyetçiliği temsil etmiştir. Tito'nun Yugoslavya'sı Yugoslav uluslar birliğini yani Yugoslavya'yı, Yugoslavya'nın bağımsızlığının mücadelesine teşvik için açıkça milliyetçi bir tutum izlemiştir. Yugoslav ulusları birleştirmek için hükûmet, Yugoslav uluslararasındaki ilişkileri teşvik ederek, kültürel ve dilsel farklılıkların getirdiği sorunları kaldırmak için "" kavramını destekledi. Yugoslav milliyetçiliği, Yugoslav monarşiden beri süregelen kültürel asimilasyona karşı çıktı. Kültürel asimilasyona karşı çok kültürlülük savunuldu. Yugoslav milliyetçiliği temsil edilirken, Yugoslav hükûmeti herhangi bir şekildeki etnik milliyetçiliğe ya da azınlık milletler üzerindeki herhangi bir baskıya kesinlikle karşı çıktı. Tito, etnik milliyetçiliği nefrete dayalı olarak kınadı ve savaş nedeni olarak saydı.Yugoslavya Komünist Birliği, Yugoslav ulusları arasındaki ayrılıkçı çatışma ve bölünmelerle ilgili olarak emperyalist devletleri suçladı. Tito iktidarında sosyalist ve milliyetçi hükûmetler olan, Cemal Abdünnasır'ın yönetimindeki Mısır ve Cevahirlal Nehru'nun yönetimindeki Hindistan gibi devletlerle güçlü ilişkiler kurdu.
Avrupa
Avrupa'da, sol milliyetçi hareketler, uzun ve köklü bir geçmişe sahiptir. Milliyetçilik kendine Fransız Devrimi ve Fransız Devrim Savaşları'nda geniş bir yer bulmuştur. İlk sol milliyetçiler, ulusu "demokratik halk yönetimi" ve "birlik, beraberlik" olarak olarak tanımlayan liberal milliyetçiliği desteklemiştir. Sol milliyetçilik ilk zamanlarda Almanya'dan intikam almak ve Alsas-Loren'in kontrolünü savaşarak tekrar almak isteyen "revanşizm" ile bağlantı hâlinde olmuştur. Sol milliyetçiler, Bask Bölgesi, Katalonya ve Galiçya gibi yerlerde ayrılıkçı ve otonomist akımlara liderlik etmiştir. İskoç bağımsızlık hareketi 1980'li yıllarda solun merkezi olan İskoçya Ulusal Partisi'nin öncülüğünü yaptığı çok sayıda sol görüşün fikridir.
Avustralya
1890'lı yıllarda; , ve gibi Avustralya doğumlu roman yazarları ve şairler "Australian bushman (Avustralyalı ormancı)" arketipi üzerinden çalıştılar. Bunlar ve diğer yazarlar, sol kavramları sıklıkla içeren Avustralyalı demokratik işçi sınıfı kavramı "bush legend"i üretti. Kavram, eşitlikçilik ve anti-otoriteryenizm kavramlarını da içermekteydi ancak "milliyetçilik" ve "yurtseverlik" gibi kavramlar Britanya İmparatorluğu destekçileri tarafından da kullanılmıştır, 1920'lere kadar merkez sağ parti olarak kalan 'nin 1917 yılında kurulmasıyla sonuçlanmıştır.
1940'lı ver 50'li yıllarda, radikal entelektüellerin çoğu felsefi enternasyonalizm ve radikal milliyetçiliğin Avustralya kültüründe kombinasyonu olan 'ne (CPA) katıldı. Bu türde bir kültürel milliyetçilik o zamanlar Avustralyalı radikaller arasında olasıydı. Çünkü;
- 1941 komintern poltikasında "vatanseverliğe dönüş" ve,
- O zamanlar "yurtsever"in yaygın anlamı emperyalist "ırkçı yurtseverlik" ve İngiliz karşıtlığıydı,
- Radikal milliyetçilik, entelektüeller arasında Avustralya kültürü içinde büyüyordu.
Savaş sonrası radikal milliyetçiler 1890’larda ortaya çıkmış “bush” kültürünü yüceltmeye çalıştı. Savaş sonrası radikal milliyetçilerin örtük veya doğal olarak radikal niteliklere sahip olarak bu geleneği şöyle yorumlanır: Avustralya işçi sınıfını “saf demokratik” ve/veya sosyalist olarak tanımlarlar. Bu görüş ’nın işçi sınıfı ve entelektüeller üstündeki milliyetçi duyguları ile birleşti. , , , ve gibi önemli tarihçiler ve , , ve gibi yazarlar radikal milliyetçilik fikrini benimsemişlerdir.
Radikal milliyetçi gelenek 1960’larda yeni sol akımıyla karşı karşıya kaldı. 1960’lı yıllardan itibaren, Avustralya milliyetçiliğini sol ile ilişkilendirmek zorlaşmıştır. “Bush legend”, Avustralya kültüründeki değişikliklere rağmen ayakta kalmıştır: 1970 ve 1980’li yıllarda ortaya çıkan “yeni milliyetçilik” akımını etkilemiştir, Avustralya milliyetçiliği John Howard gibi merkez sağ milliyetçiler tarafından sahiplenilmiştir. 21. yüzyılda, az sayıda aydın sol milliyetçilik akımını yeniden ortaya çıkarmaya çalışmıştır.
Kanada
Kanada'da, hem Quebec milliyetçiliği hem de Pan-Kanada milliyetçiliği sol ile ilişkilidir.
Québec'de, kavram, 1960 ve 70'li yıllardaki politik gelişmeler sırasında Kuzey Amerika'da Québec'i benzersiz olarak gören S.H Milner ve H. Milner tarafından kullanılmıştır. Quebec'deki 'de liberaller, sağ ve gerici milliyetçiliğe karşı çıkarken, Québec'deki milliyetçiler şu anda kendilerini radikalizm ve sosyalizme adapte ettiler. Bu ideoloji enternasyonalist ve işçilerin vatanının olmadığını savunan tarihsel sosyalizme ters görünür.
1960'lı yıllarda Kanada'da Québec bağımsızlık hareketleri görüldü. Bu hareketin savunucuları bağımsız ve sosyalist Quebec militanlarıydı. 1960'ların başında, Quebec'de milliyetçilik çeşitli gruplara ayrıldı. İlki, 19. yüzyılda Aşağı Kanada'da ortaya çıkmış ve yaygın olan radikal liberal milliyetçilik, 1830'larda daha sesli olan liberal ve cumhuriyetçi milliyetçilik 1837 ve 1838 isyanlarıyla susturuldu. 1840'lı yıllarda, topraklara katılan Aşağı Kanada'da liberal milliyetçilik eskisinin yerini aldı. Buna paralel olarak, Katolik ve ultramontanist milliyetçilik ortaya çıktı. 1950'li yıllara kadar bu iki zıt milliyetçilik arasındaki uzlaşmazlıklar sürdü.
Politik bilimci Henry Milner'e göre, bu üç tür milliyetçilik arasındaki çatışma, entelektüeller Quebec'deki ekonomik sorunu ortaya çıkardığında önemli bir hal aldı. Milner, Quebec sol milliyetçiliğinin evrimindeki üç ayrı küme faktörünü şöyle tanımlar: "İlk küme Quebeclilerin ulusal bilinciyle ilgilidir, ikinci ise, teknoloji, endüstriyel organizasyon, iletişim ve eğitimdeki değişikler ile ilgilidir, üçüncü ise ilk iki faktörde entelektüellerin aldığı roldür."
'nda, hükûmetin Kanada'nın eski politik geleneklerini korumak için ekonomiye müdahalesi savunuluyordu, tarihte hem sağ hem de sağda görülen en azından Sör John A. Macdonald'ın ulusal politikasına (tarife koruması) dönülmesi taraftarları fazlaydı. Ancak 1920'lerden beri ABD'nin Kanada ekonomisini ele geçirmesini önlemek için Kanada solunun hükûmete daha aşırı şekillerde baskısı olmuştur. Sağ milliyetçilik hiçbir zaman bu tür önlemleri desteklememiştir ve ikisi arasındaki fark budur. Sol milliyetçilik aynı zamanda Kanada'nın İngiliz koloni tarihinden kalma miraslarını yok etme yanlısı olmuştur. Sol milliyetçiliği tarihte birçok Kanadalı sosyalist parti temsil etmiştir. Sol Milliyetçilik bugün kendine gibi yerlerde baskın gruplar bulmaktadır. Bu tür milliyetçilik "Devlet ya da Devletler" sloganı ile ilişkilendirilmiştir, bu slogan 1930'larda özelleştirmeye karşı gerçekleştirilen ulusal reklamlarla deyimleşmiştir, Kanada'daki Amerikan radyo istasyonları ise Birleşik Devletler tarafından ilhak korkusunu aşılarken bu kampanya gerçekleştirilmiştir. Sağ milliyetçilik Kanada'da varlığını sürdürmektedir ancak eğilimindedir. Özellikle muhafazakâr parti 1988 yılında serbest ticaret fikrini benimsediğinden beri bu eğilim sürmüştür. Kanada'daki çoğu aşırı sağ hareket milliyetçidir ancak Kanada milliyetçisi değildir, bunun yerine Birleşik Devletler ile birleşmeyi veya Batı Kanada ayrılıkçılığını savunurlar.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Sol milliyetcilik esitlige halk egemenligine ve self determinasyona dayali bir milliyetcilik akimidir Kokleri Fransiz Devrimi ndeki jakobenizme dayanir Sol milliyetcilik anti emperyalizmi benimser Sol milliyetcilik etnik milliyetciligi ve fasizmi reddeder buna ragmen sol milliyetciligin bazi minor formlari tahammulsuzluk ve irksal onyargiyi icerisinde barindirir Tarihte kayda deger sol milliyetci akimlara Gandi onderligindeki Hindistan Ulusal Kongresi nin Hindistan in bagimsizligini kazandirmasi Yahudi Ulusal Uyanisi na onayak olan Irlanda Bagimsizlik Savasi nda ve Kuzey Irlanda sorununda Sinn Fein Nelson Mandela onderligindeki Guney Afrika Afrika Ulusal Konseyi nin Apartheid ile olan catismalari ornek gosterilebilir Sol milliyetcilik otoriter bicimlerde ortaya cikmistir Suriye de Baas Partisi ve Irak ta ortaya cikmis olan Pan Arabizm ve devlet sosyalizmi Eski Yugoslavya Komunist Birligi ve Yugoslavya liderleri Slobodan Milosevic ve Josip Broz Tito sol milliyetciligi desteklemislerdir Marksizm ve MilliyetcilikMarksizm ulusu feodal sistemin cokusunden sonra kapitalist ekonomik sistemi olusturmak icin kullanilan sosyo ekonomik bir yapi olarak tanimlar oy birligiyle milliyetciligi Marksizm ile iliskisi olmayan bir burjuva olgusu olarak ilan etti Ancak Karl Marx in eserlerinin yorumlarinda uluslararasi sinif mucadelesinin nihai bir sonucu olarak reddetmesine ragmen ustu kapali bir bicimde proleter milliyetciligi bir milletin uzerinde proleter prensiplere ulasmada uluslararasi proleter devrimin sonraki asamalarini sagladigini soyledigi iddia edilir Marksizm sinif mucadelesinin cikarina ise bazi durumlarda milliyetciligi destekler ama diger milliyetci hareketleri iscileri burjuvaziyi devirme hedefinden saptiriyorsa reddeder Markistler milletleri gerici ve ilerici milletler olmak uzere ayri ayri degerlendirir Stalin Marx in sinif mucadelesinde enternasyonalist cercevede proleter milliyetcilige goz yumulmasi yorumlarini desteklemistir Karl Marx ve Friedrich Engels Karl Marx ve Friedrich Engels ulusu sosyal evrimsel ve sinifsal indirmegeci temelde incelemistir Marx ve Engels modern ulus devletinin yaratilmasinin Kapitalist uretim biciminin feodalizmin yerini almasi sonucu ortaya ciktigini iddia eder Kapitalizmin feodalizmin yerini almasiyla birlikte kapitalistler ekonomiyi koordine etmek ve ortak bir dil olmasi acisindan piyasa ekonomisine elverisli kosullar yaratmak amaciyla devlet icinde toplumlarin kulturunu ve dilini birlestirmek ve merkezilestirmek icin devlet icinde yeterince buyuk bir populasyonu iceren isci sinifinda ic bolunmelere yol acarak yerlerini saglama alarak ve devlet icin yeterince buyuk bir alani kaplayan canli ekonomiyi korumak icin calisti Marx Hegel in gorusunu takip ederek onceleri din temelli toplum anlayisinin sokulup bireysel vicdanlarin serbest birakilmasiyla devletlerin birey merkezli sivil toplumlar olusturmasini olumlu bir gelisme olarak degerlendirdi Alman Ideolojisi nde Marx sivil toplumun kapitalist bir olusum ve burjuvazi temsili oldugunu iddia etmesine ragmen bunun proletaryaya yararli oldugunu cunku sivil toplumun dengesiz oldugunu ve ne devletin ne de burjuvazinin onu kontrol edebilecegi fikrini savunur Marx Alman Ideolojisi nde soyle soyler Sivil toplum uretici guclerin gelismesinin belirli bir asamasinda icindeki bireylerin butun maddi iliskilerini kucaklar Bu belirli bir asamanin butun ticari ve endustriyel omrunu kapsar ve bir olcude devlet ve milleti asar diger taraftan da dis iliskilerde kendisini bir milliyetci gibi savunmali icte ise kendisini bir devlet olarak organize etmelidir Marx ve Engels ilerici milliyetciligin feodalizmin yikilmasinda yararli bir adim oldugunu dusunurler ancak uluslararasi sinif mucadelesinin gelisiminde milliyetciligi gerici ve yok edilmesi gereken bir fikir olarak degerlendirirler Marx ve Engels in Marksist evrimsel ekonomik ilerlemeye daha yatkin olan uluslarin digerlerini asimile etmesi gerektigini soyledikleri yorumu yapilir Uluslar ve proletarya konusunda Komunist Manifesto da Marx ve Engelsdiyor ki Iscilerin vatani yoktur Zaten onlarin olmayan bir seyin alinmasi da mumkun degil Proletarya once siyasal iktidari ele gecirmek kendini ulusal sinif duzeyine getirmek kendini ulus yapmak durumunda oldugu icin kendisi de ulusaldir hala ama asla burjuva anlamda degil Proletaryanin egemenligi bunu daha da yok edecektir Birlesik eylem hic degilse uygar ulkeler arasinda olmak uzere proletaryanin kurtulusu icin en onde gelen kosullardandir Bir bireyin bir baska bireyi somurmesi ortadan kalktigi olcude bir ulusun da otekini somurmesi ortadan kalkacaktir Ulusun kendi icindeki siniflarin karsitligiyla birlikte uluslarin birbirlerine karsi dusmanca tutumlari da duser Genel olarak Marx sinif mucadelesinde uluslararasinda etkilesimi ve enternasyonalizmi tercih etmistir Kapital in birinci cildinin Almanca birinci baskiya onsoz bolumunde soyle der Bir ulus oteki uluslardan bircok sey ogrenebilir ve ogrenmelidir de Benzer bir sekilde Marx ve Engels Ingiltere deki isci devrimini geciktirmesinden dolayi Irlanda baskaldirisini elestirmesine ragmen Marx ve Engels Irlanda nin Birlesik Krallik tarafindan baski altinda tutulduguna ve Irlanda halkinin cikarlari dogrultusunda Avrupa daki sinif mucadelesine katilacagina inandi Marx ve Engels Avrupa nin sosyalist iscilerinin Irlanda nin tabii muttefikleri oldugunu soyledi Ayrica Marx ve Engels Irlanda nin bagimsizligini kazanmasinin Ingiliz isci sinifi ile elit sinif Irlandalilara karsi birleseceginden Britanya egemen sinifinin yararina olduguna inaniyordu Stalinizm ve Devrimci Vatanseverlik Stalin Sovyetler Birligi nde devrimci vatanseverlik denen sivil vatanseverlik kavramini destekledi Gencken Stalin Gurcu milliyetci hareketlerinde yer almistir Gurcu halkindaki kulturel milliyetcilige materyalist kalkinmaya oncu olan devletci ekonomiyi ve egitim sistemini destekleyen Ilia Cavcavadze den etkilenmistir Stalin Gurcu Marksistlere katildiginda Gurcistan daki Marksizm Gurcu yurtseverligini ve Rus Imparatorlugu nun Gurcistan i kontrolune karsi cikisi asilamis dan etkilenmistir kaynak belirtilmeli Stalin 1903 te Bolseviklere katildiktan sonra ulusal kulture siddetle karsi cikmaya basladi Kokeninde zararli aliskanliklar ve kurumlarin tutunmasina neden olan burjuvazi cagdas milliyet kavramini kinadi Ancak Stalin insanlarin birlikte yasadigi diger insanlarla ortak kulturel baglari olduguna ve butunsel baglarla birlestirilmesi gerektigine inandi Stalin ulusu ne irksal ne kabilesel sadece ve sadece ortak tarihleri olan insan toplulugu olarak tanimlar Stalin Abhazlar ve Tatarlar gibi ilkel milletlerin Gurcu ve Rus milletleri icinde asimile olmasinin yararli oldugunu dusunuyordu Stalin tum uluslarin yabanci degerleri ozumsedigini ve bir toplum olarak milliyetlerin kapitalizmin baskisi altinda ve akilci evrensellik ile seyreldigi gorusunu savundu 1913 te Stalin milli kimlik kavramini butunuyle reddetti ve evrensel kozmopolit modernligi savundu Stalin Rus kulturunu diger uluslardan daha evrensel bir kimlik olarak tanimladi Stalin in Rusya Almanya ve Macaristan gibi oncu devletlerin diger ilkel saydigi devletlerden ustun oldugu dusuncesinin Friedrich Engels in gorusleri ile baglantili oldugu iddia edilir kaynak belirtilmeli Titoizm Yugoslavya Josip Broz Tito nun ve Yugoslavya Komunistler Birligi nin idaresi altinda hem komunizmi hem de sol milliyetciligi temsil etmistir Tito nun Yugoslavya si Yugoslav uluslar birligini yani Yugoslavya yi Yugoslavya nin bagimsizliginin mucadelesine tesvik icin acikca milliyetci bir tutum izlemistir Yugoslav uluslari birlestirmek icin hukumet Yugoslav uluslararasindaki iliskileri tesvik ederek kulturel ve dilsel farkliliklarin getirdigi sorunlari kaldirmak icin kavramini destekledi Yugoslav milliyetciligi Yugoslav monarsiden beri suregelen kulturel asimilasyona karsi cikti Kulturel asimilasyona karsi cok kulturluluk savunuldu Yugoslav milliyetciligi temsil edilirken Yugoslav hukumeti herhangi bir sekildeki etnik milliyetcilige ya da azinlik milletler uzerindeki herhangi bir baskiya kesinlikle karsi cikti Tito etnik milliyetciligi nefrete dayali olarak kinadi ve savas nedeni olarak saydi Yugoslavya Komunist Birligi Yugoslav uluslari arasindaki ayrilikci catisma ve bolunmelerle ilgili olarak emperyalist devletleri sucladi Tito iktidarinda sosyalist ve milliyetci hukumetler olan Cemal Abdunnasir in yonetimindeki Misir ve Cevahirlal Nehru nun yonetimindeki Hindistan gibi devletlerle guclu iliskiler kurdu AvrupaBelfast ta Bask milliyetciligi ile Kuba Devrimi arasinda bag kuran duvar resimleri Avrupa da sol milliyetci hareketler uzun ve koklu bir gecmise sahiptir Milliyetcilik kendine Fransiz Devrimi ve Fransiz Devrim Savaslari nda genis bir yer bulmustur Ilk sol milliyetciler ulusu demokratik halk yonetimi ve birlik beraberlik olarak olarak tanimlayan liberal milliyetciligi desteklemistir Sol milliyetcilik ilk zamanlarda Almanya dan intikam almak ve Alsas Loren in kontrolunu savasarak tekrar almak isteyen revansizm ile baglanti halinde olmustur Sol milliyetciler Bask Bolgesi Katalonya ve Galicya gibi yerlerde ayrilikci ve otonomist akimlara liderlik etmistir Iskoc bagimsizlik hareketi 1980 li yillarda solun merkezi olan Iskocya Ulusal Partisi nin onculugunu yaptigi cok sayida sol gorusun fikridir Avustralya1890 li yillarda ve gibi Avustralya dogumlu roman yazarlari ve sairler Australian bushman Avustralyali ormanci arketipi uzerinden calistilar Bunlar ve diger yazarlar sol kavramlari siklikla iceren Avustralyali demokratik isci sinifi kavrami bush legend i uretti Kavram esitlikcilik ve anti otoriteryenizm kavramlarini da icermekteydi ancak milliyetcilik ve yurtseverlik gibi kavramlar Britanya Imparatorlugu destekcileri tarafindan da kullanilmistir 1920 lere kadar merkez sag parti olarak kalan nin 1917 yilinda kurulmasiyla sonuclanmistir 1940 li ver 50 li yillarda radikal entelektuellerin cogu felsefi enternasyonalizm ve radikal milliyetciligin Avustralya kulturunde kombinasyonu olan ne CPA katildi Bu turde bir kulturel milliyetcilik o zamanlar Avustralyali radikaller arasinda olasiydi Cunku 1941 komintern poltikasinda vatanseverlige donus ve O zamanlar yurtsever in yaygin anlami emperyalist irkci yurtseverlik ve Ingiliz karsitligiydi Radikal milliyetcilik entelektueller arasinda Avustralya kulturu icinde buyuyordu Savas sonrasi radikal milliyetciler 1890 larda ortaya cikmis bush kulturunu yuceltmeye calisti Savas sonrasi radikal milliyetcilerin ortuk veya dogal olarak radikal niteliklere sahip olarak bu gelenegi soyle yorumlanir Avustralya isci sinifini saf demokratik ve veya sosyalist olarak tanimlarlar Bu gorus nin isci sinifi ve entelektueller ustundeki milliyetci duygulari ile birlesti ve gibi onemli tarihciler ve ve gibi yazarlar radikal milliyetcilik fikrini benimsemislerdir Radikal milliyetci gelenek 1960 larda yeni sol akimiyla karsi karsiya kaldi 1960 li yillardan itibaren Avustralya milliyetciligini sol ile iliskilendirmek zorlasmistir Bush legend Avustralya kulturundeki degisikliklere ragmen ayakta kalmistir 1970 ve 1980 li yillarda ortaya cikan yeni milliyetcilik akimini etkilemistir Avustralya milliyetciligi John Howard gibi merkez sag milliyetciler tarafindan sahiplenilmistir 21 yuzyilda az sayida aydin sol milliyetcilik akimini yeniden ortaya cikarmaya calismistir KanadaKanada da hem Quebec milliyetciligi hem de Pan Kanada milliyetciligi sol ile iliskilidir Quebec de kavram 1960 ve 70 li yillardaki politik gelismeler sirasinda Kuzey Amerika da Quebec i benzersiz olarak goren S H Milner ve H Milner tarafindan kullanilmistir Quebec deki de liberaller sag ve gerici milliyetcilige karsi cikarken Quebec deki milliyetciler su anda kendilerini radikalizm ve sosyalizme adapte ettiler Bu ideoloji enternasyonalist ve iscilerin vataninin olmadigini savunan tarihsel sosyalizme ters gorunur 1960 li yillarda Kanada da Quebec bagimsizlik hareketleri goruldu Bu hareketin savunuculari bagimsiz ve sosyalist Quebec militanlariydi 1960 larin basinda Quebec de milliyetcilik cesitli gruplara ayrildi Ilki 19 yuzyilda Asagi Kanada da ortaya cikmis ve yaygin olan radikal liberal milliyetcilik 1830 larda daha sesli olan liberal ve cumhuriyetci milliyetcilik 1837 ve 1838 isyanlariyla susturuldu 1840 li yillarda topraklara katilan Asagi Kanada da liberal milliyetcilik eskisinin yerini aldi Buna paralel olarak Katolik ve ultramontanist milliyetcilik ortaya cikti 1950 li yillara kadar bu iki zit milliyetcilik arasindaki uzlasmazliklar surdu Politik bilimci Henry Milner e gore bu uc tur milliyetcilik arasindaki catisma entelektueller Quebec deki ekonomik sorunu ortaya cikardiginda onemli bir hal aldi Milner Quebec sol milliyetciliginin evrimindeki uc ayri kume faktorunu soyle tanimlar Ilk kume Quebeclilerin ulusal bilinciyle ilgilidir ikinci ise teknoloji endustriyel organizasyon iletisim ve egitimdeki degisikler ile ilgilidir ucuncu ise ilk iki faktorde entelektuellerin aldigi roldur nda hukumetin Kanada nin eski politik geleneklerini korumak icin ekonomiye mudahalesi savunuluyordu tarihte hem sag hem de sagda gorulen en azindan Sor John A Macdonald in ulusal politikasina tarife korumasi donulmesi taraftarlari fazlaydi Ancak 1920 lerden beri ABD nin Kanada ekonomisini ele gecirmesini onlemek icin Kanada solunun hukumete daha asiri sekillerde baskisi olmustur Sag milliyetcilik hicbir zaman bu tur onlemleri desteklememistir ve ikisi arasindaki fark budur Sol milliyetcilik ayni zamanda Kanada nin Ingiliz koloni tarihinden kalma miraslarini yok etme yanlisi olmustur Sol milliyetciligi tarihte bircok Kanadali sosyalist parti temsil etmistir Sol Milliyetcilik bugun kendine gibi yerlerde baskin gruplar bulmaktadir Bu tur milliyetcilik Devlet ya da Devletler slogani ile iliskilendirilmistir bu slogan 1930 larda ozellestirmeye karsi gerceklestirilen ulusal reklamlarla deyimlesmistir Kanada daki Amerikan radyo istasyonlari ise Birlesik Devletler tarafindan ilhak korkusunu asilarken bu kampanya gerceklestirilmistir Sag milliyetcilik Kanada da varligini surdurmektedir ancak egilimindedir Ozellikle muhafazakar parti 1988 yilinda serbest ticaret fikrini benimsediginden beri bu egilim surmustur Kanada daki cogu asiri sag hareket milliyetcidir ancak Kanada milliyetcisi degildir bunun yerine Birlesik Devletler ile birlesmeyi veya Bati Kanada ayrilikciligini savunurlar