Astronomik adlandırma kuralları, gökcisimlerinin her birinin ayırt edici olarak adlandırılmasında kullanılan genel geçer kural ve prensipleri ifade etmektedir. Eski zamanlarda, yalnızca Güneş, Ay, birkaç yıldız ile kolaylıkla görülebilen gezegenlerin isimleri bulunmaktaydı. Son birkaç yüzyılda ise gelişen teknoloji ve araçlar vasıtasıyla milyarlarca yeni gök cismi keşfedildiğinden astronomların çok yüksek sayıdaki bu gök cisimlerini birbirinden ayırt edebileceği bir sistematiğe ihtiyaç duyulmuştur. Bununla birlikte, istisnai ve özellikli gök cisimlerinin daha kolay ayırt edilebilmesi amaçlanmıştır.
Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) üzerlerinde bulunan herhangi bir yüzey özelliği dahil olmak üzere yıldızlar, gezegenler ve küçük gezegenler gibi gök cisimlerinin belirlenmesi ve adlandırılmasında kabul edilen bir kuruluştur. Astronomik cisimler için açık isimlerin kullanılması ihtiyacına binaen çeşitli türlerdeki cisimler için bazı sistematik adlandırma kuralları ortaya koymuştur.
Yıldızlar
Çıplak gözle gökyüzünde görülebilecek yıldızların sayısı birkaç bin kadardır. Bu nedenle, kadim kültürler çıplak gözle görülebilen yıldızların birçoğunu adlandırmışlardır. Görünür büyüklüğü 6 ve üstü olan yıldızların ki bu sınıf yaklaşık on bin yıldıza tekabül etmekte olup fiziksel olarak insan gözüyle görülmesi mümkün bulunmaktadır. Görünür büyüklük ölçüsü logaritmiktir, bu nedenle görünür büyüklüğü 1 olan bir yıldız, 6 olan bir yıldıza göre 100 kat daha parlak görünür. Bununla birlikte, görünür büyüklük değer eksi değerlere doğru gittikçe artmaktadır, bu nedenle görünür büyüklüğü -2,3 olan bir yıldız 4 olan bir yıldızdan çok daha parlaktır.</ref>. Arttırılmış ışık toplama kapasitesi yüksek olan bir teleskopla birlikte birçok yıldız görünür hale gelmiş ve bunların belirli bir kısmına da isimler verilmiştir. Yıldızların adlandırılması konusunda ortaya çıkan ilk ve hala revaçta olan sistem Bayer belirtmesi sistemi olup takımyıldızlara mensup yıldızları tanımlamak için kullanılmıştır.
IAU gök cisimlerinin yüzey bileşenleri ile astronomik konumlarının atanmasında tek geçerli otoritedir. Bunun nedeni çok fazla sayıda bulunan cisimlerin birbiriyle karıştırılmasını engellemektedir. Yeni gökyüzü araştırmaları yapıldıkça, geçmiş dönemde ve tarihi dönemlerde hazırlanan yıldız kataloglarının çakışmadan oluşturulabilmesi sağlanmaktadır. Son yıldız kataloglarındaki tüm nesne tanımları, IAU tarafından küresel olarak benzersiz tutulan bir "başlangıç" (initialism) ile başlar. Farklı yıldız katalogları, daha sonra, atanan ilk harften sonra gelen atamalar için farklı adlandırma kurallarına sahiptir, ancak modern kataloglar, kullanılan veri formatları için bir dizi genelleşmiş kuralı takip etme eğilimindedir.
Son dönemlerde artış yaşanan yıldız adlandırma firmaları tarafından fiktif olarak yıldız adı satışını IAU tanımamaktadır. Hatta, IAU resmi web sitesinde bu tarzdaki firmaları şarlatan olarak tanımlamaktadır.
Geleneksel isimler
300 veya 350 kadar yıldızın geleneksel veya tarihi isimleri bulunmaktadır. Bu isimler ya bir takımyıldızdaki en görünür olanlara ya da gökyüzündeki en parlak yıldızlara verilmiştir. Bu yıldızlara ilişkin en bilinen örnekler; Betelgeuse, Rigel ve Vega'dır. Bu yıldızların isimlerinin birçoğu Arapça adlarından esinlenilerek verilmiştir.
Birçok farklı kültür yıldızları birbirinden bağımsız olarak isimlendirdiğinden, yıldızların farklı kültürlerde kullanılan birden çok özel adı olabilmektedir. Örneğin Kutup Yıldızı, yani Polaris insanlar tarafından farklı kültürlerde, çeşitli zamanlarda ve yerlerde Alruccabah, Angel Stern, Cynosura, Lodestar, Mismar, Navigatoria, Phoenice, the Pole Star, Star of Arcady, Tramontana ve Yilduz isimleriyle de anılmıştır.
2016'da IAU, yıldız isimlerini kataloglamak ve standart hale getirmek için bir Yıldız Adları Çalışma Grubu (WGSN) oluşturmuştur. WGSN'nin Temmuz 2016 tarihli ilk bülteninde WGSN onaylı ilk iki isim grubu tabloları ve IAU Yürütme Komitesi Kamu Adlandırma Çalışma Grubu tarafından kabul edilen yıldızların adlarını yer almıştır. 2015 NameExoWorlds kampanyası sırasında ise Gezegenler ve Gezegen Uyduları tanınmıştır. Diğer isim grupları ise farklı tarihlerde onaylanmıştır. Bunlar, WGSN'nin Ekim 2016'da yayınlanan ikinci bülteninde yer alan tablolarda listelenmiştir Sonraki eklemelerle birlikte, kataloglananların tümü, son olarak 1 Ocak 2021'de güncellenen mevcut IAU onaylı Yıldız İsimleri Listesinde bulunmaktadır.
Dünya'ya en yakın yıldız, tipik olarak basitçe "Güneş" veya farklı dillerdeki adlandırmalardaki eşdeğeri olarak bilinir. (Örnek: Fransızcada "le Soleil"). Bununla birlikte, bilimkurguda genellikle Latince adı olan Sol kullanılmaktadır.
İnsanların adını alanlar
Barnard Yıldızı ve Kapteyn Yıldızı gibi tarihi isimleri olan ve astronomların onuruna isimlendirilen 25'e yakın yıldız bulunmaktadır. Aralık 2015'teki NameExoWorlds kampanyasının bir sonucu olarak IAU, Mu Arae ve 55 Cancri A yıldızları için sırasıyla Cervantes (yazar Miguel de Cervantes'in onuruna) ve Copernicus (astronom Nicolaus Copernicus'un onuruna) adlarını onaylamıştır. Temmuz 2016'da IAU WGSN, doktoru Sir Charles Scarborough tarafından İngiltere Kralı I. Charles'ın onuruna verilen Alpha Canum Venaticorum yıldızı için Cor Caroli ( Latince 'Charles'ın kalbi' anlamına gelir) adını onaylamıştır. 2019'da ise IAU, NameExoWorlds kampanyasını düzenleyerek, küresel çapta her bir ülkeden bir ötegezegene ve bir yıldıza verilecek isimleri belirlemelerini talep etti. Bu kampanyada, İspanya, yazar onuruna yıldızına Rosalíadecastro adını, Azerbaycan adlı yıldıza 12.yy şairlerinden onuruna Mashati adını, Küba adlı yıldıza Kübalı katolik rahibe onuruna Felixvarela adını ve Hindistan ise onuruna adlı yıldıza Bibha adını vermiştir. Türkiye ise bu kampanyada WASP-52 adlı yıldıza Anadolu adını vermiştir. 2019 yılında yapılan kampanyanın bir benzeri 2022 yılında yeniden yapılmaktadır.
Kataloglar
Teleskopların ışık toplama yeteneklerinin artmasıyla birlikte, hepsine isim verilemeyecek kadar çok sayıda yıldız görünür hale geldi. Bunun yerine, çeşitli yıldız katalogları tarafından kendilerine atanan tanımlara sahiptirler. Eski kataloglar ya her nesneye rastgele bir sayı atamış ya da 150'lerden kalma Yunanca Batlamyus'un Almagest'i ve 964'ten kalma Arapça Al-Sufi'nin Sabit Yıldızlar Kitabı gibi yıldızın bulunduğu takımyıldızına dayalı basit bir sistematik adlandırma şeması kullanmıştır. Şu anda kullanılmakta olan gökyüzü kataloglarının çeşitliliği, çoğu parlak yıldızın şu anda birden fazla adlandırmaya sahip olduğu anlamına gelmektedir.
1540 yılında İtalyan astronom Piccolomini, 47 takımyıldızın yıldız haritalarını içeren De le Stelle Fisse (Sabit Yıldızlar Üzerine) adlı kitabını yayınladı ve burada yıldızları latin harflerini kullanarak büyüklük sırasına göre numaralandırdı.
Bayer belirtmesi
Yaklaşık 1.500 en parlak yıldızın Bayer belirtmeleri ilk olarak 1603 yılında yayınlanmıştır. Bu listede bir yıldız Yunan alfabesinin küçük harflerinden biriyle tanımlanır ve ardından ana takımyıldızının Latince adı gelir. Bayer belirtmesinde takımyıldızın adının iyelik hali kullanılır; bu da hemen hemen her durumda -is, -i veya -ae ile biter; takımyıldızın adı çoğulsa -um kullanılır (bkz. takımyıldızlar için genitif durum). Ek olarak, genellikle üç harfli bir kısaltma kullanılır . Örnekler arasında Andromeda takımyıldızındaki Alpha Andromedae (α And), Centaurus takımyıldızındaki Alpha Centauri (α Cen), Crux takımyıldızındaki en parlak iki yıldız olan Alpha Crucis (α Cru) ve (β Cru), Güney Haçı, Carina'daki (ε Car), Scorpius'taki Lambda Scorpii (λ Sco) ve Sagittarius'taki (σ Sgr) sayılabilir. Yirmi dört Yunan harfinin tamamı atandıktan sonra, (A Cen), (D Cen), G Scorpii (G Sco), (P Cyg), (b Sgr), (d Cen) ve (s Car) için olduğu gibi büyük ve küçük harf Latin harfleri kullanılır.
Teleskopların çözümleme gücü arttıkça, tek bir nesne olduğu düşünülen çok sayıda nesnenin, gökyüzünde insan gözüyle ayırt edilemeyecek kadar yakın aralıklı optik yıldız sistemleri olduğu anlaşıldı. Bu durum üçüncü bir yinelemeye yol açmış ve daha önce çözülemeyen yıldızları ayırt etmek için sayısal üst simgeler eklenmiştir. Örnekler arasında (θ Sgr) daha sonra Theta¹ Sagittarii (θ¹ Sgr) ve Theta² Sagittarii (θ² Sgr) olarak ayırt edilmiştir; bunların her biri sırasıyla iki ve üç yıldız içeren kendi (fiziksel) yıldız sistemleridir.
Flamsteed belirtmesi
Flamsteed belirtmeleri bir sayı ve yıldızın içinde bulunduğu takımyıldızın Latince genitifinden oluşur. Örnek olarak 51 Pegasi ve 61 Cygni verilebilir. Yaklaşık 2,500 yıldız kataloglanmıştır. Bunlar genellikle Bayer adlandırması bulunmadığında ya da Bayer adlandırmasında Rho¹ Cancri'de olduğu gibi sayısal üst simgeler kullanıldığında kullanılır. Bu durumda, daha basit olan Flamsteed belirtmesi, 55 Cancri, genellikle tercih edilir.
Modern kataloglar
Modern katalogların çoğu yüksek çözünürlüklü, yüksek hassasiyetli teleskoplar kullanılarak bilgisayarlar tarafından oluşturulur ve sonuç olarak çok büyük sayıda nesneyi tanımlar. Örneğin, 998 milyondan fazla farklı astronomik nesne hakkında girişe sahiptir. Bu kataloglardaki nesneler tipik olarak çok yüksek çözünürlükle konumlandırılır ve bu nesnelere gökyüzündeki konumlarına göre belirtmeler atanır. Böyle bir belirtmeye örnek olarak SDSSp J153259.96-003944.1 verilebilir; burada SDSSp baş harfi belirtmenin "Sloan Dijital Gökyüzü Araştırması ilk (preliminary) nesneleri"nden olduğunu, diğer karakterler ise göksel koordinatları gösterir (dönem 'J', sağ açıklık 15h32m59.96s, dik açıklık-00°39′44.1″).
Değişen yıldızlar
Değişen yıldızlara, Bayer belirtmesi formatının bir varyasyonuna dayanan değişen yıldız şemasında, yıldızın içinde bulunduğu takımyıldızın adının Latince genitifinden önce gelen tanımlayıcı bir etiket atanır. Bu tür adlandırmalar onları değişen yıldızlar olarak işaretler. Örnekler arasında , RR Lyrae ve sayılabilir. Uluslararası Astronomi Birliği bu görevi Rusya'nın Moskova kentindeki devretmiştir.
Kompakt yıldızlar
Pulsarlar
gibi pulsarlar, Atımlı Radyo Kaynağı anlamına gelen "PSR-Pulsating Source of Radio" ön ekiyle belirtilir. Bu önekin ardından pulsarın sağ yükselimi ve dik açıklığı gelir. 'de olduğu gibi, sağ açıklığın önüne "J" (Julian dönemi) veya 1993'ten önce kullanılan "B" (Besselian dönemi) de eklenir.
Kara delikler
Kara deliklerin tutarlı bir adlandırma kuralları yoktur. Süper kütleli kara delikler, çekirdeğinde bulundukları galaksinin adını alırlar. Örnek olarak NGC 4261, NGC 4151 ve M31 verilebilir; bunlar isimlerini Yeni Genel Katalog ve Messier nesneleri listesinden alırlar.
Büyük olasılıkla yıldızsal bir kara delik olan Cygnus X-1 gibi diğer kara delikler takımyıldızlarına ve keşfedildikleri sıraya göre kataloglanır. Çok sayıda kara delik gökyüzündeki konumlarına göre belirlenir ve önlerine onları keşfeden araç veya araştırma eklenir. Örnek olarak (burada SDSS, Sloan Dijital Gökyüzü Araştırması anlamına gelir) ve Chandra X-ışını Gözlemevi tarafından gözlemlenen verilebilir.
Süpernova
Süpernova keşifleri IAU'nun Central Bureau for Astronomical Telegrams CBAT'a (Astronomik Telgraflar Merkez Bürosu) bildirilir ve keşif koordinatlarına göre otomatik olarak geçici bir isim verilir. Tarihsel olarak, süpernovaların bir "tip"e ait olduğu belirlendiğinde, CBAT ayrıca atanan yıl-harf belirtmelerini ve keşif ayrıntılarını içeren sirkülerler yayınlamıştır. Bir süpernovanın kalıcı belirtmesi standart "SN" ön eki, keşif yılı ve Latin alfabesinin bir veya iki harfinden oluşan bir son ekten oluşur. Yılın ilk 26 süpernovası A'dan Z'ye kadar büyük bir harf alır. O yılın sonraki süpernovaları "aa "dan "az "a kadar küçük harf çiftleriyle belirlenir ve sonra "ba" ile "zz "ye kadar devam eder. Örneğin, öne çıkan SN 1987A, 1987 yılında gözlemlenen ilk süpernovadır. 1885'ten bu yana binlerce süpernova rapor edilmiştir. Son yıllarda, birkaç süpernova keşif projesi daha uzak süpernova keşiflerini kurum içi takip için saklamış ve CBAT'a bildirmemiştir. CBAT, 2015 yılından başlayarak, tiplendirilmiş süpernovaların atanmış belirtmelerini yayınlama çabalarını azaltmıştır: Eylül 2014 itibarıyla CBAT, o yıl içinde keşfedilen 100 süpernovanın isimlerini ve ayrıntılarını yayınlamıştır. Eylül 2015 itibarıyla, CBAT o yıl içinde keşfedilen 20 süpernovanın sadece isimlerini yayınlamıştır. The Astronom's Telegram CBAT'tan bağımsız olarak bazı vekil hizmetler sunmaktadır.
Dört tarihi süpernova sadece meydana geldikleri yılla bilinmektedir: SN 1006 (şimdiye kadar kaydedilmiş en parlak yıldız olayı), SN 1054 (kalıntısı Yengeç Bulutsusu ve Yengeç Pulsarı), SN 1572 (Tycho'nun Nova'sı) ve SN 1604 (Kepler'in Yıldızı).
1885'ten bu yana, tüm yıl boyunca sadece bir süpernova tespit edilip edilmediğine bakılmaksızın harf-ekleri açıkça atanmaktadır (ancak bu 1947'den beri gerçekleşmemiştir). Teknolojideki ilerlemeler ve 21. yüzyılın başlarında gözlem süresindeki artışların etkisiyle, her yıl IAU'ya yüzlerce süpernova rapor edilmiş, 2007'de 500'den fazla süpernova kataloglanmıştır. O zamandan beri, yeni keşfedilen süpernovaların sayısı yılda binlere çıkmıştır, örneğin 2019'da yaklaşık 16.000 süpernova gözlemi rapor edilmiş, bunların 2.000'den fazlası CBAT tarafından adlandırılmıştır.
Takımyıldızlar
Gökyüzü, tarihi astronomlar tarafından gökyüzünde algılanan desenlere göre takımyıldızlara bölünmüştür. Başlangıçta sadece desenlerin şekilleri tanımlanmıştı ve takımyıldızların isimleri ve sayıları bir yıldız haritasından diğerine değişiyordu. Bilimsel olarak anlamsız olmalarına rağmen, astronomlar da dahil olmak üzere insanlar için gökyüzünde faydalı referans noktaları sağlarlar. 1930 yılında bu takımyıldızların sınırları Eugène Joseph Delporte tarafından belirlenmiş ve IAU tarafından kabul edilmiştir, böylece artık gök küresi üzerindeki her nokta belirli bir takımyıldıza aittir.
Galaksiler
Yıldızlar gibi, çoğu galaksinin de adı yoktur. Andromeda Galaksisi, Girdap Galaksisi ve diğerleri gibi birkaç istisna vardır, ancak çoğunun sadece bir katalog numarası vardır.
19. yüzyılda galaksilerin doğası henüz tam olarak anlaşılmamıştı ve ilk kataloglar basitçe açık kümeleri, küresel kümeleri, nebulaları ve galaksileri bir araya getiriyordu: Messier kataloğunda toplam 110 tane bulunmaktadır. Andromeda Gökadası Messier nesnesi 31 ya da M31'dir; Girdap Gökadası ise M51'dir. Yeni Genel Katalog (NGC, J. L. E. Dreyer 1888) çok daha büyüktü ve yaklaşık 8.000 nesne içeriyordu, yine de galaksileri nebulalar ve yıldız kümeleriyle karıştırıyordu.
Gezegenler
Gökyüzündeki en parlak gezegenlere eski çağlardan beri isimler verilmiştir. Bilimsel isimler Romalılar tarafından verilen isimlerden alınmıştır: Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn. Kendi gezegenimiz genellikle İngilizcede Dünya ya da konuşulan dildeki karşılığı olarak adlandırılır (örneğin Fransızca konuşan iki gökbilimci ona la Terre diyecektir). Bununla birlikte, insanlık tarihinde ancak son zamanlarda bir gezegen olarak düşünülmeye başlanmıştır. Dünya, bir gezegen olarak görüldüğünde, bazen Latince bilimsel geleneksel adı Terra ile de adlandırılır, bu isim özellikle "terran" sıfatının Dünya'nın uydusu için "Lunar" veya Jüpiter için "Jovian" gibi kullanıldığı bilim kurguda yaygındır. Latince geleneği bu dilin Kopernik, Kepler, Galileo, Newton ve diğerleri gibi ilk modern astronomlar tarafından uluslararası bir bilim dili olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır ve uzun süre kullanılmıştır. Bu nedenle daha sonra keşfedilen cisimler de buna göre adlandırılmıştır. Daha sonra keşfedilen ve keşfedildiklerinde gezegen olarak kabul edilen iki cisim daha bugün hala genel olarak gezegen olarak kabul edilmektedir:
- Uranüs, 1781'de William Herschel tarafından keşfedildi.
- Neptün, Johann Gottfried Galle tarafından 1846'da keşfedildi ( Urbain Le Verrier'in tahminine göre)
Bunlara Yunan ya da Roma efsanelerinden, antik gezegen isimleriyle eşleşecek isimler verilmiştir - ancak bazı tartışmalardan sonra. Örneğin, Sir William Herschel 1781 yılında Uranüs'ü keşfetmiş ve başlangıçta Birleşik Krallık Kralı III George'un onuruna Georgium Sidus (George'un Yıldızı) olarak adlandırmıştır. Alman , Yunan tanrısına atfen Uranüs adını önermeden önce Fransız astronomlar ona Herschel demeye başladılar. "Uranüs" adı yaklaşık 1850 yılına kadar yaygın olarak kullanılmadı.
1801 yılından itibaren Mars ve Jüpiter arasında asteroitler keşfedildi. İlk birkaçı (Ceres, Pallas, Juno, Vesta) başlangıçta gezegen olarak kabul edildi. Daha fazlası keşfedildikçe, kısa süre sonra gezegen statülerinden çıkarıldılar. Öte yandan, Plüton 1930'da keşfedildiğinde, Neptün'ün ötesinde bulunduğu için bir gezegen olarak kabul edildi. Bu modeli takiben, birkaç varsayımsal cisme isim verilmiştir: Bunlar; Merkür'ün yörüngesindeki bir gezegen için Vulcan; Mars ve Jüpiter arasında asteroitlerin öncüsü olduğuna inanılan bir gezegen için ; Satürn'ün bir uydusu için ; ve Pluton ötesi bir gezegen için 'dir.
Klasik mitolojiden türetilen bu isimler yalnızca Batı'da gezegenlerle ilgili tartışmalarda standart olarak kabul edilir. Gezegenler için başka geleneksel isimlere sahip toplumlardaki astronomlar bilimsel söylemlerinde bu isimleri kullanabilirler. Örneğin, IAU Jüpiter'i Arapça tartışan astronomların gezegenin geleneksel Arapça adı olan المشتري Al-Mushtarīy'i kullanmalarını onaylamamaktadır.
Plüton'un keşfinden yaklaşık altmış yıl sonra, çok sayıda büyük Neptün ötesi cisim keşfedilmeye başlandı. Bu Kuiper kuşağı cisimlerini (KBO) sınıflandırma kriterleri altında, Plüton'un 1990'larda keşfedilmiş olsaydı bir gezegen olarak kabul edilip edilmeyeceği şüpheli hale geldi. Kütlesinin artık düşünülenden çok daha küçük olduğu bilinmektedir ve Eris'in keşfiyle birlikte bilinen en büyük iki Neptün ötesi cisimden biri haline gelmiştir. Bu nedenle 2006 yılında Plüton, Eris ve diğerleriyle birlikte cüce gezegenler olarak bilinen farklı bir astronomik cisimler sınıfına yeniden sınıflandırıldı.
Ötegezegenler
IAU'ya göre şu anda ötegezegenleri (diğer yıldızların yörüngesindeki gezegenler) adlandırmak için üzerinde anlaşmaya varılmış bir sistem bulunmamaktadır. Bu gezegenlerin isimlendirilmesi süreci IAU Yürütme Komitesi Gezegenlerin ve Gezegen Uydularının Kamusal İsimlendirilmesi Çalışma Grubu tarafından organize edilmektedir. İsimlendirmeler için bilimsel terminoloji genellikle yıldızın ismine karşılık gelen bir özel isim veya kısaltma ve ardından küçük bir harften ('b' ile başlayan) oluşur, 51 Pegasi b gibi.
Küçük harf stili, IAU'nun ikili ve çoklu yıldız sistemlerini adlandırmak için uzun süredir uyguladığı kurallardan alınmıştır. Yoldaş yıldızlardan daha parlak ve tipik olarak daha büyük olan birincil yıldız büyük harfle A ile gösterilir. Yoldaşları ise B, C ve benzeri şekilde etiketlenir. Örneğin, gökyüzündeki en parlak yıldız olan Sirius aslında çıplak gözle görülebilen Sirius A ve onun sönük beyaz cüce yoldaşı Sirius B'den oluşan bir çift yıldızdır. Üçlü yıldız sistemi Alpha Centauri'deki ikinci en parlak yıldızın etrafında geçici olarak tanımlanan ilk ötegezegen buna göre Alpha Centauri Bb olarak adlandırılır. Eğer bir ötegezegen ikili bir sistemde her iki yıldızın da yörüngesinde dönüyorsa, adı örneğin olabilir.
Doğal uydular
Dünya'nın doğal uydusu basitçe Ay ya da konuşulan dildeki karşılığı olarak bilinir (örneğin Fransızca konuşan iki gökbilimci ona la Lune diyecektir). İngilizce bilim kurgu eserleri, daha geniş bir kavramı belirli bir örnekten daha iyi ayırt edebilmek için genel olarak doğal uydular için İngilizce "Moon" terimini kullanırken genellikle Latince "Luna" adını benimser. Diğer gezegenlerin doğal uyduları genellikle ana cismin adaşı olan mitolojik figürlerin isimlerini alırlar; örneğin Ares'in (Mars) ikiz oğulları Phobos ve Deimos ya da Zeus'un (Jüpiter) dört eşi olan Galilei uyduları Io, Europa, Ganymede ve Callisto gibi. Uranüs'ün uyduları bunun yerine William Shakespeare ya da Alexander Pope'un Umbriel ya da Titania gibi eserlerindeki karakterlerin adlarıyla anılırlar.
Doğal uydular ilk kez keşfedildiklerinde, onlara (S/2010 J 2) veya S/2003 S 1 gibi geçici isimler atanmıştır. Bu adlandırmadaki önde bulunan "S/" ibaresi, "D/", "C/" ve "P/" gibi ön adlarla adlandırılan kuyruklu yıldızlardan uyduları (Satelitte) ayırt etmek için tercih edilmektedir. "R/" ön ad belirtmesi ise gezegensel halkaları betimler. Bu belirtmeler bazen sondaki boşluk atılarak "S/2003 S1" biçiminde de gösterilebilmektedir. Kategori ve yılı takip eden harf ise cismin gezegenini nitelemektedir. (Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün; Mars ve Merkür gezegenlerini birbirinden ayırt etmek için Merkür-Hermes adıyla betimlenir.) Bir cüce gezegen olarak sınıflandırılmasından evvel Plüton da P harfiyle betimlenmekteydi. Doğal uydu bir küçük gezegene ait ise bu durumda küçük gezegenin numarası başta gösterilmektedir. Böylece 243 Ida'nın bir uydusu olan (Dactyl) ilk olarak "S/1993 (243) 1" olarak adlandırılmıştır. İsmi onaylandıktan sonra (243) Ida I Dactyl olarak tasdiklenmiştir. Benzer şekilde, Plüton'un dördüncü uydusu olan Kerberos, her ne kadar New Horizons ekibi tarafından cüce gezegen numarası ataması yapılması uygulamasına katılmasalar da, bir cüce gezegen olarak sınıflandırılmasından sonra keşfedildiği için Plüton'un küçük gezegen numarasını ihtiva eden (S/2011 (134340) 1) geçici ismiyle nitelenmiş, ardından da S/2011 P 1 adıyla tasdiklenmiştir.
Keşiften bir süre sonra, yeni cismin varlığı onaylanıp yörüngesi hesaplandığında, başta kullanılan "S/" ibaresi yerine daimi bir isim atanır. Ancak, geçmişte bazı uyduların keşiflerinden sonraki uzun süreler boyunca şaşırtıcı bir biçimde adlandırılmamış olarak kaldıkları görülmüştür.
Roma numaralandırma sistemi, Dünya dışındaki doğal uyduların ilk keşfiyle ortaya çıkmıştır: Galileo Galilei uydularını I'den IV'e kadar (Jüpiter'den dışa doğru sayarak) olarak adlandırmış, kısmen de cisimlere Medici ailesinin üyelerinin isimlerini verme önerisinin kabul görmemesi üzerine şimdi benimsenen isimleri öneren rakibi Simon Marius'a inat olsun diye bu isimleri kullanmıştır. Benzer numaralandırma şemaları doğal olarak Satürn ve Mars'ın etrafındaki uyduların keşfiyle ortaya çıktı. Numaralar başlangıçta uyduları yörünge sırasına göre belirlese de, yeni keşifler kısa süre sonra bu şemaya uymadı (örneğin "Jüpiter V", Jüpiter'e Io'dan daha yakın yörüngede dönen Amalthea'dır). Daha sonra, 19. yüzyılın sonlarında, tarihsel istisnalar dışında, numaraların aşağı yukarı keşif sırasını yansıttığı belirtilmemiş bir kural haline gelmiştir (bkz. Güneş Sistemi gezegenlerinin ve uydularının keşfinin zaman çizelgesi).
Jeolojik ve coğrafi özelliklerin adlandırması
Gezegenleri ve uyduları isimlendirmenin yanı sıra, bu gezegen ve uydular üzerindeki kraterler, dağlar ve volkanlar gibi jeolojik ve coğrafi özelliklerin de isimlendirilmesi gerekir.
İlk zamanlarda Ay dışındaki diğer Güneş Sistemi cisimlerinde sadece çok sınırlı sayıda özellik görülebiliyordu. Ay'daki kraterler en eski teleskoplardan bazılarıyla bile gözlemlenebiliyordu ve 19. yüzyıl teleskopları Mars'taki bazı özellikleri seçebiliyordu. Jüpiter'in ünlü Büyük Kırmızı Lekesi de ilk teleskoplarla görülebiliyordu.
1919'da IAU kuruldu ve o zamanlar mevcut olan kaotik Ay ve Mars isimlendirmelerini düzenlemek için bir komite atadı. Çalışmaların çoğu Mary Adela Blagg tarafından yapıldı. Blagg ve Muller (1935) tarafından hazırlanan Ay Oluşumları adlı rapor, Ay isimlendirmesinin ilk sistematik listesidir. Daha sonra Gerard P. Kuiper yönetiminde "Ay Kraterleri Sistemi, çeyrek I, II, III, IV" yayımlanmıştır. Bu çalışmalar IAU tarafından benimsenmiş ve Ay isimlendirmesi için tanınmış kaynaklar haline gelmiştir.
Mars'ın isimlendirilmesi 1958 yılında, IAU'nun bir komitesinin yer tabanlı teleskoplarla gözlemlenen 128 albedo özelliğinin (parlak, koyu veya renkli) isimlerinin kabul edilmesini tavsiye etmesiyle netleşmiştir (IAU, 1960). Bu isimler 19. yüzyılın sonlarında İtalyan astronom Giovanni V. Schiaparelli (1879) tarafından geliştirilen ve 20. yüzyılın başlarında Fransa'nın Meudon kentinde çalışan Yunan asıllı astronom Eugene M. Antoniadi (1929) tarafından genişletilen bir isimlendirme sistemine dayanmaktadır.
Ancak uzay sondaları çağı, çeşitli Güneş Sistemi cisimlerinin yüksek çözünürlüklü görüntülerini getirdi ve bu cisimlerde görülen özellikler için adlandırma standartları önermek gerekli hale geldi.
Küçük gezegenler
Başlangıçta, küçük gezegenlere verilen isimler diğer gezegenlerle aynı modeli izledi: Yunan veya Roma mitlerinden gelen isimler, kadın isimleri tercih edildi. Mars'ın yörüngesinden geçen ilk cismin 1898'de keşfedilmesiyle farklı bir seçim uygun görüldü ve 433 Eros seçildi. Bu, ana kuşak cisimleri için kadın isimleri ve sıra dışı yörüngelere sahip olanlar için erkek isimleri modelini başlattı.
Yıllar geçtikçe daha fazla keşif yapıldıkça, bu sistemin yetersiz olduğu anlaşıldı ve yeni bir sistem tasarlandı. Şu anda, küçük gezegenleri belirleme ve adlandırma konusundaki ana sorumluluk, 11'i oy hakkına sahip 15 üyeden oluşan Küçük Cisimler Adlandırma Çalışma Grubu'na (WGSBN, orijinal adıyla Committee for Small Bodies Nomenclature, CSBN) aittir; diğer dördü ise Gezegen Sistemi Adlandırma Çalışma Grubu, Küçük Gezegen Merkezi ve IAU Başkanı ve Genel Sekreteri'nin temsilcileridir. En az iki gece boyunca gözlemlenen ve mevcut bir gök cismiyle özdeşleştirilemeyen küçük gezegenlere başlangıçta geçici adlar verilir (yıl ve o yıl içindeki keşif sırasını içeren). Güvenilir bir yörünge hesaplamak için aynı cisme ait yeterli sayıda gözlem elde edildiğinde, küçük gezegen adlandırmasına bir sıra numarası atanır.
İsim verildikten sonra, keşfi yapan kişiye, IAU tarafından kabul edilmesi halinde geçici ismin yerine geçecek bir isim önerme fırsatı verilir. Bu, iki ila üç aylık bir gözlem aralığından sonra gerçekleşecektir. Örneğin, 'ya Ixion adı verilmişti ve şimdi olarak adlandırılmaktadır. İsim, önemini açıklayan kısa bir alıntıyla birlikte WGSBN bülteninde yayınlandıktan sonra resmiyet kazanır. Bu, ilk gözlemden birkaç yıl sonra olabilir veya "kayıp" asteroitler söz konusu olduğunda, tekrar görülmeleri ve nihayet bir isim almaları birkaç on yıl sürebilir. Eğer bir küçük gezegene bir isim verildikten on yıl sonra hala isim verilmemişse, isim verme hakkı cismin çeşitli görünümlerinin tanımlayıcılarına, resmi görünüm dışındaki görünümlerde keşif yapanlara, gözlemleri yörüngenin belirlenmesine büyük ölçüde katkıda bulunanlara veya resmi keşfin yapıldığı gözlemevinin temsilcilerine de verilir. WGSBN bir küçük gezegeni isimlendirirken kendi başına hareket etme hakkına sahiptir, bu da genellikle cisme atanan sayı binlerin tam sayısı olduğunda gerçekleşir.
Son yıllarda, LINEAR veya gibi otomatik arama çalışmaları o kadar çok sayıda yeni asteroit keşfetmiştir ki, WGSBN resmi olarak isimlendirmeyi her iki ayda bir keşfeden başına en fazla iki isimle sınırlandırmıştır. Dolayısıyla, şu anda keşfedilen asteroitlerin ezici çoğunluğuna resmi isimler verilmemiştir.
IAU kuralları altında, isimlerin telaffuz edilebilir ve mümkünse tek kelime ( da olduğu gibi) olmaları tercih edilmekle birlikte buna ilişkin bazı istisnalar da () bulunmaktadır. 1982 yılından itibaren verilen isimlerin boşluklar ve işaretler dahil 16 karakter olması kuralı getirilmiş olup, bunun da bir istisnası 17 karakterden oluşan kuyruklu yıldız asteroidi 'dur. Fonetik işaret bulunduran gibi isimler de kabul edilmektedir. Askeri ve politik liderlerin isimlerinin bir gökcismine verilmesi ancak ilgili kişinin ölümünden 100 yıl geçmesiyle mümkündür. Evcil hayvan isimleri ise geçmişte bazı örnekleri bulunmasına rağmen tercih edilmez. Yalnızca iş hayatında başarılı olduğu bilinen kişi, şirket veya ürün adları ve reklama benzer alıntılar kabul edilmez.
Nispeten sıradan asteroitler için tuhaf adlar kullanılabilir ( veya 274301 Wikipedia gibi), ancak belirli dinamik gruplara ait olanların daha kesin olarak tanımlanmış adlandırma şemalarını izlemesi beklenir.
- Dünya'ya yakın cisimler (1862 Apollo gibi) yaratılış veya yeraltı dünyasıyla ilişkili olanlar hariç mitolojik isimler alırken, uzak Amor asteroidi (enberisi 1,3 AU'dan büyük) mitolojik olmayan isimler alabilir.
- Jüpiter truvalıları (Jüpiter ile 1:1 yörünge rezonansındaki nesneler) efsanevi Truva Savaşı'nın karakterleri arasından adlandırılır. Lagrangian noktası L4'teki asteroitler Yunan karakterlerinin (588 Achilles gibi), L5'teki asteroitler ise Truvalıların ( gibi) isimlerini alırlar. Mutlak parlaklıkları 12'den büyük olan küçük Jüpiter truvalılarına Olimpiyat sporcularının isimleri verilebilir.
- Dev bir gezegenin yörüngesinden geçen veya yörüngesine yaklaşan, ancak dengeleyici bir rezonansta olmayan Centaurlar (2060 Chiron gibi), Yunan mitolojisindeki yarı at yarı insan olan yaratıklar için adlandırılır.
- Neptün truvalıları ( gibi Neptün'le 1:1 yörünge rezonansında olan nesneler) L4 ve L5'teki nesneler arasında bir ayrım yapılmaksızın Amazonlar arasındaki karakterlerden adlarını alırlar.
- Plutinolar (90482 Orcus gibi) yeraltı dünyasıyla ilişkili mitolojik figürlerin isimlerini alırlar.
- Klasik Kuiper kuşağı nesneleri de dahil olmak üzere diğer Neptün ötesi nesnelere (50000 Quaoar gibi) mitolojik veya efsanevi isimler (Yunan veya Roma mitolojisinden olması gerekmez), özellikle de yaratılışla ilgili olanlar verilir.
Kuyruklu yıldızlar
Kuyruklu yıldızlara verilen isimler son iki yüzyıl boyunca birkaç farklı geleneği takip etmiştir. Herhangi bir sistematik adlandırma kuralı benimsenmeden önce, kuyruklu yıldızlar çeşitli şekillerde adlandırılmıştır. İlk adlandırılan kuyruklu yıldız "Halley Kuyruklu Yıldızı" olup, adını yörüngesini hesaplayan Edmond Halley'den almıştır. Benzer şekilde, bilinen ikinci periyodik kuyruklu yıldız olan Encke Kuyruklu Yıldızı (resmi olarak 2P/Encke olarak adlandırılmıştır), kuyruklu yıldızın ilk kaşifi Pierre Méchain'den ziyade yörüngesini hesaplayan astronom Johann Franz Encke'nin adını almıştır. Diğer kuyruklu yıldızlar arasında "Biela Kuyruklu Yıldızı" () ve "Bayan Herschel Kuyruklu Yıldızı" ( ya da Herschel-Rigollet Kuyruklu Yıldızı) bulunmaktadır. Çoğu parlak (periyodik olmayan) kuyruklu yıldız, ortaya çıktıkları yıl "Büyük ...(yıl) Kuyruklu Yıldızı" olarak anılmıştır.
20. yüzyılın başlarında kuyrukluyıldızlara kaşiflerinin isimlerini verme geleneği yaygınlaşmıştır ve bu gelenek günümüzde de devam etmektedir. Bir kuyruklu yıldıza ilk bağımsız kaşiflerinin isimleri verilir, en fazla üç isim tire işaretiyle ayrılır. IAU en fazla iki kaşifin ismini vermeyi tercih eder ve üçten fazla kaşifin ismini sadece "nadir durumlarda, ismi kaybolmuş kuyruklu yıldızların yeni bir isim almış bir yeniden keşifle tanımlandığı durumlarda" verilir. Son yıllarda, birçok kuyruklu yıldız büyük gökbilimci ekipleri tarafından işletilen araçlar tarafından keşfedilmiştir ve bu durumda kuyruklu yıldızlar araç için adlandırılabilir (örneğin, (C/1983 H1) IRAS uydusu ve amatör gökbilimciler ve tarafından bağımsız olarak keşfedilmiştir). tarafından keşfedilen , aslında "105P/Singer-Brewster" olarak adlandırılmalıydı, ancak bu, sırasıyla Singer ve Brewster adlı iki gökbilimcinin ortak keşfi olarak yanlış yorumlanabilirdi, bu nedenle kısa çizgi bir boşlukla değiştirildi., , , (1974g), ya da gibi kuyrukluyıldız isimlerindeki boşluklar, kesme işaretleri ve diğer karakterler korunmuştur.
1994 yılına kadar kuyrukluyıldızların sistematik olarak adlandırılmasında ("Eski Stil") önce keşfedildikleri yıla ait geçici bir ad veriliyor, ardından da o yıl içinde keşfedilme sırasını gösteren küçük bir harf ekleniyordu (örneğin ilk Kuyrukluyıldız Bennett 1969 yılında keşfedilen 9. kuyrukluyıldız olan 1969i'dir). 1987'de 26'dan fazla kuyrukluyıldız keşfedildi, bu nedenle alfabe, asteroitlerle hala yapılana çok benzer şekilde "1" alt simgesiyle tekrar kullanıldı (bir örnek Skorichenko-George Kuyrukluyıldızı, 1989e1). Rekor yıl 1989'du ve adlandırma sırası 1989h1'e kadar yükseldi. Bir yörünge oluşturulduktan sonra, kuyruklu yıldıza enberi geçiş sırasına göre, yılı takiben bir Roma rakamından oluşan kalıcı bir isim verilirdi. Örneğin, Bennett Kuyruklu Yıldızı (1969i) 1970 II olmuştur.
Artan sayıda kuyruklu yıldız keşfi bu prosedürün işletilmesini zorlaştırmış ve 2003 yılında IAU'nun Küçük Cisim İsimlendirme Komitesi yeni bir isimlendirme sistemini onaylamıştır. 1994 Genel Kurulunda IAU, 1 Ocak 1995'te yürürlüğe giren yeni bir isimlendirme sistemini onaylamıştır. Kuyruklu yıldızlar artık keşfedildikleri yıl ve ardından keşfedildikleri ayın yarısını gösteren bir harf (A Ocak ayının ilk yarısını, B Ocak ayının ikinci yarısını, C Şubat ayının ilk yarısını, D Şubat ayının ikinci yarısını, vb) ve keşif sırasını gösteren bir sayı ile adlandırılmaktadır. Örnek vermek gerekirse, Şubat 2006'nın ikinci yarısında keşfedilen dördüncü kuyruklu yıldız 2006 D4 olarak adlandırılacaktır. "I" ve "Z" kuyruklu yıldızın keşfedildiği ayın yarısını tanımlarken kullanılmaz. Kuyruklu yıldızın doğasını belirtmek için de ön ekler eklenir; P/ periyodik bir kuyruklu yıldızı, C/ periyodik olmayan bir kuyruklu yıldızı, X/ ise güvenilir bir yörüngesi hesaplanamayan bir kuyruklu yıldızı (tipik olarak tarihi kroniklerde anlatılan kuyruklu yıldızlar) belirtir, D/ parçalanmış ya da kaybolmuş bir kuyruklu yıldızı, A/ ise ilk başta kuyruklu yıldız olduğu düşünülen ancak daha sonra asteroit olarak yeniden sınıflandırılan bir nesneyi gösterir (C/2017 U1, A/2017 U1 oldu ve son olarak 1I/ʻOumuamua oldu). Kuyrukluyıldız aktivitesi göstermeyen hiperbolik yörüngelerdeki nesneler de bir A/ belirtmesi alır (örnek: A/2018 C2, kuyruklu yıldız aktivitesi tespit edildiğinde olmuştur). Periyodik kuyruklu yıldızların da keşif sırasını gösteren bir numarası vardır. Bu nedenle Bennett Kuyruklu Yıldızı C/1969 Y1 sistematik belirtmesine sahiptir. Periyodik olarak tanımlanan ilk kuyruklu yıldız olan Halley Kuyruklu Yıldızı'nın sistematik adı 1P/1682 Q1'dir. Hale-Bopp Kuyruklu Yıldızı'nın sistematik adı C/1995 O1'dir. Ünlü Shoemaker-Levy 9 Kuyruklu Yıldızı Carolyn Shoemaker, ve David Levy tarafından ortaklaşa keşfedilen dokuzuncu periyodik kuyruklu yıldızdır (Shoemaker-Levy ekibi periyodik olanların arasına serpiştirilmiş dört periyodik olmayan kuyruklu yıldız da keşfetmiştir), ancak sistematik adı D/1993 F2'dir (1993 yılında keşfedilmiştir ve Jüpiter'e çarptığı gözlemlendiği için "D/" ön eki uygulanmıştır).
Bazı kuyruklu yıldızlar ilk olarak küçük gezegenler olarak tespit edilmiş ve daha sonra kuyruklu yıldız aktivitesi keşfedilmeden önce buna göre geçici bir isim almıştır. (Catalina 2) veya (Spacewatch-LINEAR) gibi kuyruklu yıldızların nedeni budur. MPEC'ler ve IAUCs'nin HTML versiyonu, telgraf tarzları nedeniyle alt simgeleri "düzleştirir", ancak IAUCs'nin PDF versiyonu ve Yamamoto Sirküleri ve Kometnyj Tsirkular gibi diğer bazı kaynaklar bunları kullanır.
Ayrıca bakınız
Dipnotlar
- ^ USGS genellikle IAU yönergelerini yakından takip ettiğinden, Merkür için "H" ataması USGS tarafından belirtilmiştir, bu büyük olasılıkla IAU konvansiyonudur, ancak teyide ihtiyaç vardır. "USGS Gazetteer of Planetary Nomenclature". 27 Mayıs 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.;
Kaynakça
- ^ "Naming of Astronomical Objects – Stars". IAU. 11 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Eylül 2015.
- ^ "About the IAU". IAU. 2 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Eylül 2015.
- ^ . 10 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2016.
- ^ "Bulletin of the IAU Working Group on Star Names, No. 1" (PDF). 17 Nisan 2018 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 28 Temmuz 2016.
- ^ "International Astronomical Union | IAU". www.iau.org. 2 Aralık 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Mart 2023.
- ^ "Bulletin of the IAU Working Group on Star Names, No. 2" (PDF). 17 Nisan 2018 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 12 Ekim 2016.
- ^ . IAU.org. 28 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Haziran 2018.
- ^ . 1 Şubat 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ Richard Hinckley Allen, , G.E. Stechert, New York, 1899
- ^ Robert Burnham, Jr. Burnham's Celestial Handbook, Volume 1, p. 359.
- ^ Ian Ridpath: "Star Tales", Canes Venatici 15 Aralık 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .. See also Deborah J. Warner, The Sky Explored: Celestial Cartography 1500-1800.
- ^ "Approved names". NameExoworlds (İngilizce). 19 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Ocak 2020.
- ^ AA, Daily Sabah with (17 Aralık 2019). "'Anadolu' and 'Göktürk': Turkey names its star and planet". Daily Sabah (İngilizce). 7 Haziran 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Mart 2023.
- ^ "About | NameExoWorlds 2022". NameExoworlds (İngilizce). 24 Şubat 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 31 Mart 2023.
- ^ . 1 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Yazar
|ad1=
eksik|soyadı1=
() - ^ . StarDate.org. 6 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Eylül 2015.
- ^ . Harvard-Smithsonian Center for Astrophysics. 10 Ağustos 2015. 5 Aralık 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b "List of Supernovae". Cbat.eps.harvard.edu. 12 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Eylül 2015.
- ^ Bishop, David. . Rochester Academy of Science, Astronomy Section. 20 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mart 2021.
- ^ . International Astronomical Union. 28 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Eylül 2015.
- ^ "Naming of exoplanets". International Astronomical Union. 9 Aralık 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Aralık 2014.
- ^ . 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Temmuz 2011.
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ a b "IAU: WG Small Body Nomenclature (WGSBN)". Working Group Small Body Nomenclature. 8 Şubat 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Şubat 2022.
- ^ a b c d e "Naming Astronomical Objects: Minor Planets". International Astronomical Union. 25 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Kasım 2014.
- ^ "Division F WG Small Bodies Nomenclature (SBN) | Commissions | IAU". www.iau.org. 7 Haziran 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Ekim 2019.
- ^ "How Are Minor Planets Named?". Minor Planet Center. 25 Haziran 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Kasım 2014.
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ Lutz D. Schmadel (2012), Dictionary of Minor Planet Names, 6th, Springer, ss. 8-9, ISBN
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ "MPEC 2020-T164 : (3548) Eurybates I = Queta". Minor Planet Electronic Circular. Minor Planet Center. 15 Ekim 2020. 1 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Mayıs 2021.
- ^ "Minor Planet Naming Guidelines (Rules and Guidelines for naming non-cometary small Solar-System bodies) – v1.0" (PDF). Working Group Small Body Nomenclature (PDF). 20 Aralık 2021. 20 Mart 2023 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
- ^ Ticha, J.; ve diğerleri. (10 Nisan 2018). "DIVISION F / Working Group for Small Body Nomenclature Working Group for Small Body Nomenclature. THE TRIENNIAL REPORT (2015 Sept 1 - 2018 Feb 15)" (PDF). International Astronomical Union. 25 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 16 Mayıs 2021.
- ^ a b c IAU Comet-naming Guidelines 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., Committee on Small Body Nomenclature of Division III of the IAU
- ^ (1 Ağustos 1985). Comets, meteors & asteroids--how they affect Earth. Tab Books. s. 76. ISBN . Erişim tarihi: 19 Aralık 2012.
What if two or more different people discover the same comet at about the same time? This problem is solved by allowing a comet to bear as many as three names. The names are separated by hyphens. Thus we have had comets such as Ikeya-Seki and Arend-Roland. It has been decided that more than three names would be ridiculous and cumbersome. Therefore, we do not hear of comets such as Jones-Smith-James-Olson-Walters-Peterson-Garcia-Welch!
- ^ a b Don E. Machholz (1989), "Comet corner", Journal of the Association of Lunar and Planetary Observers, Association of Lunar and Planetary Observers (U.S.), 33 (1), ss. 25-28, 26, Bibcode:1989JALPO..33...25M,
A hyphen (-) is used in a comet's name only to separate the discoverers. Thus, when sometimes the discover has a double name, the hyphen is dropped from the comet's name in order to show that there was only one discoverer. For example, in 1986 Stephen Singer-Brewster discovered a comet. It is known as "Comet Singer Brewster."
Go to the journal search in the Astrophysics Data System 11 Şubat 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., pick "Journal of the Association of Lunar and Planetary Observers", volume "33", page "26". It's not in the list of abstracts, you have to check the page thumbnails. - ^ Cometary Designation System 11 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., IAU, First appearing in Minor Planet Circulars 23803-4, then in International Comet Quarterly, 16, 127
- ^ "MPEC 2018-H54 : 2. A/ Objects". Minor Planet Center. 20 Nisan 2018. 29 Ocak 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Ağustos 2018.
- ^ Compare the HTML 13 Şubat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . and PDF 6 Nisan 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde . versions of IAUC 8797: in the PDF version the designation P/1999 DN3 is written with a subscript.
- ^ See for example
; Warren, W.H. Jr. (1991). The Bright Star Catalogue (Preliminary Version). 5th Revised. Astronomical Data Center, NSSDC / ADC. 20 Ekim 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Mayıs 2023.
Dış bağlantılar
- Cometary designation system 2 Kasım 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . from Minor Planet Circulars 23803-4
- Dictionary of nomenclature of astronomical objects 5 Mart 2004 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- How do planets and their moons get their names? 16 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- IAU on Naming Astronomical Objects 16 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- IAU specifications for nomenclature 13 Ekim 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- New- And Old-Style Minor Planet Designations 21 Mayıs 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde . from the Minor Planet Center
- Who named the planets and who decides what to name them? 28 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Astronomik adlandirma kurallari gokcisimlerinin her birinin ayirt edici olarak adlandirilmasinda kullanilan genel gecer kural ve prensipleri ifade etmektedir Eski zamanlarda yalnizca Gunes Ay birkac yildiz ile kolaylikla gorulebilen gezegenlerin isimleri bulunmaktaydi Son birkac yuzyilda ise gelisen teknoloji ve araclar vasitasiyla milyarlarca yeni gok cismi kesfedildiginden astronomlarin cok yuksek sayidaki bu gok cisimlerini birbirinden ayirt edebilecegi bir sistematige ihtiyac duyulmustur Bununla birlikte istisnai ve ozellikli gok cisimlerinin daha kolay ayirt edilebilmesi amaclanmistir Uluslararasi Astronomi Birligi IAU uzerlerinde bulunan herhangi bir yuzey ozelligi dahil olmak uzere yildizlar gezegenler ve kucuk gezegenler gibi gok cisimlerinin belirlenmesi ve adlandirilmasinda kabul edilen bir kurulustur Astronomik cisimler icin acik isimlerin kullanilmasi ihtiyacina binaen cesitli turlerdeki cisimler icin bazi sistematik adlandirma kurallari ortaya koymustur YildizlarCiplak gozle gokyuzunde gorulebilecek yildizlarin sayisi birkac bin kadardir Bu nedenle kadim kulturler ciplak gozle gorulebilen yildizlarin bircogunu adlandirmislardir Gorunur buyuklugu 6 ve ustu olan yildizlarin ki bu sinif yaklasik on bin yildiza tekabul etmekte olup fiziksel olarak insan gozuyle gorulmesi mumkun bulunmaktadir Gorunur buyukluk olcusu logaritmiktir bu nedenle gorunur buyuklugu 1 olan bir yildiz 6 olan bir yildiza gore 100 kat daha parlak gorunur Bununla birlikte gorunur buyukluk deger eksi degerlere dogru gittikce artmaktadir bu nedenle gorunur buyuklugu 2 3 olan bir yildiz 4 olan bir yildizdan cok daha parlaktir lt ref gt Arttirilmis isik toplama kapasitesi yuksek olan bir teleskopla birlikte bircok yildiz gorunur hale gelmis ve bunlarin belirli bir kismina da isimler verilmistir Yildizlarin adlandirilmasi konusunda ortaya cikan ilk ve hala revacta olan sistem Bayer belirtmesi sistemi olup takimyildizlara mensup yildizlari tanimlamak icin kullanilmistir IAU gok cisimlerinin yuzey bilesenleri ile astronomik konumlarinin atanmasinda tek gecerli otoritedir Bunun nedeni cok fazla sayida bulunan cisimlerin birbiriyle karistirilmasini engellemektedir Yeni gokyuzu arastirmalari yapildikca gecmis donemde ve tarihi donemlerde hazirlanan yildiz kataloglarinin cakismadan olusturulabilmesi saglanmaktadir Son yildiz kataloglarindaki tum nesne tanimlari IAU tarafindan kuresel olarak benzersiz tutulan bir baslangic initialism ile baslar Farkli yildiz kataloglari daha sonra atanan ilk harften sonra gelen atamalar icin farkli adlandirma kurallarina sahiptir ancak modern kataloglar kullanilan veri formatlari icin bir dizi genellesmis kurali takip etme egilimindedir Son donemlerde artis yasanan yildiz adlandirma firmalari tarafindan fiktif olarak yildiz adi satisini IAU tanimamaktadir Hatta IAU resmi web sitesinde bu tarzdaki firmalari sarlatan olarak tanimlamaktadir Geleneksel isimler 300 veya 350 kadar yildizin geleneksel veya tarihi isimleri bulunmaktadir Bu isimler ya bir takimyildizdaki en gorunur olanlara ya da gokyuzundeki en parlak yildizlara verilmistir Bu yildizlara iliskin en bilinen ornekler Betelgeuse Rigel ve Vega dir Bu yildizlarin isimlerinin bircogu Arapca adlarindan esinlenilerek verilmistir Bircok farkli kultur yildizlari birbirinden bagimsiz olarak isimlendirdiginden yildizlarin farkli kulturlerde kullanilan birden cok ozel adi olabilmektedir Ornegin Kutup Yildizi yani Polaris insanlar tarafindan farkli kulturlerde cesitli zamanlarda ve yerlerde Alruccabah Angel Stern Cynosura Lodestar Mismar Navigatoria Phoenice the Pole Star Star of Arcady Tramontana ve Yilduz isimleriyle de anilmistir 2016 da IAU yildiz isimlerini kataloglamak ve standart hale getirmek icin bir Yildiz Adlari Calisma Grubu WGSN olusturmustur WGSN nin Temmuz 2016 tarihli ilk bulteninde WGSN onayli ilk iki isim grubu tablolari ve IAU Yurutme Komitesi Kamu Adlandirma Calisma Grubu tarafindan kabul edilen yildizlarin adlarini yer almistir 2015 NameExoWorlds kampanyasi sirasinda ise Gezegenler ve Gezegen Uydulari taninmistir Diger isim gruplari ise farkli tarihlerde onaylanmistir Bunlar WGSN nin Ekim 2016 da yayinlanan ikinci bulteninde yer alan tablolarda listelenmistir Sonraki eklemelerle birlikte kataloglananlarin tumu son olarak 1 Ocak 2021 de guncellenen mevcut IAU onayli Yildiz Isimleri Listesinde bulunmaktadir Dunya ya en yakin yildiz tipik olarak basitce Gunes veya farkli dillerdeki adlandirmalardaki esdegeri olarak bilinir Ornek Fransizcada le Soleil Bununla birlikte bilimkurguda genellikle Latince adi olan Sol kullanilmaktadir Insanlarin adini alanlar Barnard Yildizi ve Kapteyn Yildizi gibi tarihi isimleri olan ve astronomlarin onuruna isimlendirilen 25 e yakin yildiz bulunmaktadir Aralik 2015 teki NameExoWorlds kampanyasinin bir sonucu olarak IAU Mu Arae ve 55 Cancri A yildizlari icin sirasiyla Cervantes yazar Miguel de Cervantes in onuruna ve Copernicus astronom Nicolaus Copernicus un onuruna adlarini onaylamistir Temmuz 2016 da IAU WGSN doktoru Sir Charles Scarborough tarafindan Ingiltere Krali I Charles in onuruna verilen Alpha Canum Venaticorum yildizi icin Cor Caroli Latince Charles in kalbi anlamina gelir adini onaylamistir 2019 da ise IAU NameExoWorlds kampanyasini duzenleyerek kuresel capta her bir ulkeden bir otegezegene ve bir yildiza verilecek isimleri belirlemelerini talep etti Bu kampanyada Ispanya yazar onuruna yildizina Rosaliadecastro adini Azerbaycan adli yildiza 12 yy sairlerinden onuruna Mashati adini Kuba adli yildiza Kubali katolik rahibe onuruna Felixvarela adini ve Hindistan ise onuruna adli yildiza Bibha adini vermistir Turkiye ise bu kampanyada WASP 52 adli yildiza Anadolu adini vermistir 2019 yilinda yapilan kampanyanin bir benzeri 2022 yilinda yeniden yapilmaktadir Kataloglar Teleskoplarin isik toplama yeteneklerinin artmasiyla birlikte hepsine isim verilemeyecek kadar cok sayida yildiz gorunur hale geldi Bunun yerine cesitli yildiz kataloglari tarafindan kendilerine atanan tanimlara sahiptirler Eski kataloglar ya her nesneye rastgele bir sayi atamis ya da 150 lerden kalma Yunanca Batlamyus un Almagest i ve 964 ten kalma Arapca Al Sufi nin Sabit Yildizlar Kitabi gibi yildizin bulundugu takimyildizina dayali basit bir sistematik adlandirma semasi kullanmistir Su anda kullanilmakta olan gokyuzu kataloglarinin cesitliligi cogu parlak yildizin su anda birden fazla adlandirmaya sahip oldugu anlamina gelmektedir 1540 yilinda Italyan astronom Piccolomini 47 takimyildizin yildiz haritalarini iceren De le Stelle Fisse Sabit Yildizlar Uzerine adli kitabini yayinladi ve burada yildizlari latin harflerini kullanarak buyukluk sirasina gore numaralandirdi Bayer belirtmesi Yaklasik 1 500 en parlak yildizin Bayer belirtmeleri ilk olarak 1603 yilinda yayinlanmistir Bu listede bir yildiz Yunan alfabesinin kucuk harflerinden biriyle tanimlanir ve ardindan ana takimyildizinin Latince adi gelir Bayer belirtmesinde takimyildizin adinin iyelik hali kullanilir bu da hemen hemen her durumda is i veya ae ile biter takimyildizin adi cogulsa um kullanilir bkz takimyildizlar icin genitif durum Ek olarak genellikle uc harfli bir kisaltma kullanilir Ornekler arasinda Andromeda takimyildizindaki Alpha Andromedae a And Centaurus takimyildizindaki Alpha Centauri a Cen Crux takimyildizindaki en parlak iki yildiz olan Alpha Crucis a Cru ve b Cru Guney Haci Carina daki e Car Scorpius taki Lambda Scorpii l Sco ve Sagittarius taki s Sgr sayilabilir Yirmi dort Yunan harfinin tamami atandiktan sonra A Cen D Cen G Scorpii G Sco P Cyg b Sgr d Cen ve s Car icin oldugu gibi buyuk ve kucuk harf Latin harfleri kullanilir Teleskoplarin cozumleme gucu arttikca tek bir nesne oldugu dusunulen cok sayida nesnenin gokyuzunde insan gozuyle ayirt edilemeyecek kadar yakin aralikli optik yildiz sistemleri oldugu anlasildi Bu durum ucuncu bir yinelemeye yol acmis ve daha once cozulemeyen yildizlari ayirt etmek icin sayisal ust simgeler eklenmistir Ornekler arasinda 8 Sgr daha sonra Theta Sagittarii 8 Sgr ve Theta Sagittarii 8 Sgr olarak ayirt edilmistir bunlarin her biri sirasiyla iki ve uc yildiz iceren kendi fiziksel yildiz sistemleridir Flamsteed belirtmesi Flamsteed belirtmeleri bir sayi ve yildizin icinde bulundugu takimyildizin Latince genitifinden olusur Ornek olarak 51 Pegasi ve 61 Cygni verilebilir Yaklasik 2 500 yildiz kataloglanmistir Bunlar genellikle Bayer adlandirmasi bulunmadiginda ya da Bayer adlandirmasinda Rho Cancri de oldugu gibi sayisal ust simgeler kullanildiginda kullanilir Bu durumda daha basit olan Flamsteed belirtmesi 55 Cancri genellikle tercih edilir Modern kataloglar Modern kataloglarin cogu yuksek cozunurluklu yuksek hassasiyetli teleskoplar kullanilarak bilgisayarlar tarafindan olusturulur ve sonuc olarak cok buyuk sayida nesneyi tanimlar Ornegin 998 milyondan fazla farkli astronomik nesne hakkinda girise sahiptir Bu kataloglardaki nesneler tipik olarak cok yuksek cozunurlukle konumlandirilir ve bu nesnelere gokyuzundeki konumlarina gore belirtmeler atanir Boyle bir belirtmeye ornek olarak SDSSp J153259 96 003944 1 verilebilir burada SDSSp bas harfi belirtmenin Sloan Dijital Gokyuzu Arastirmasi ilk preliminary nesneleri nden oldugunu diger karakterler ise goksel koordinatlari gosterir donem J sag aciklik 15h32m59 96s dik aciklik 00 39 44 1 Degisen yildizlar Degisen yildizlara Bayer belirtmesi formatinin bir varyasyonuna dayanan degisen yildiz semasinda yildizin icinde bulundugu takimyildizin adinin Latince genitifinden once gelen tanimlayici bir etiket atanir Bu tur adlandirmalar onlari degisen yildizlar olarak isaretler Ornekler arasinda RR Lyrae ve sayilabilir Uluslararasi Astronomi Birligi bu gorevi Rusya nin Moskova kentindeki devretmistir Kompakt yildizlar Pulsarlar gibi pulsarlar Atimli Radyo Kaynagi anlamina gelen PSR Pulsating Source of Radio on ekiyle belirtilir Bu onekin ardindan pulsarin sag yukselimi ve dik acikligi gelir PSR B1257 12 de oldugu gibi sag acikligin onune J Julian donemi veya 1993 ten once kullanilan B Besselian donemi de eklenir Kara delikler Kara deliklerin tutarli bir adlandirma kurallari yoktur Super kutleli kara delikler cekirdeginde bulunduklari galaksinin adini alirlar Ornek olarak NGC 4261 NGC 4151 ve M31 verilebilir bunlar isimlerini Yeni Genel Katalog ve Messier nesneleri listesinden alirlar Buyuk olasilikla yildizsal bir kara delik olan Cygnus X 1 gibi diger kara delikler takimyildizlarina ve kesfedildikleri siraya gore kataloglanir Cok sayida kara delik gokyuzundeki konumlarina gore belirlenir ve onlerine onlari kesfeden arac veya arastirma eklenir Ornek olarak burada SDSS Sloan Dijital Gokyuzu Arastirmasi anlamina gelir ve Chandra X isini Gozlemevi tarafindan gozlemlenen verilebilir Supernova Supernova kesifleri IAU nun Central Bureau for Astronomical Telegrams CBAT a Astronomik Telgraflar Merkez Burosu bildirilir ve kesif koordinatlarina gore otomatik olarak gecici bir isim verilir Tarihsel olarak supernovalarin bir tip e ait oldugu belirlendiginde CBAT ayrica atanan yil harf belirtmelerini ve kesif ayrintilarini iceren sirkulerler yayinlamistir Bir supernovanin kalici belirtmesi standart SN on eki kesif yili ve Latin alfabesinin bir veya iki harfinden olusan bir son ekten olusur Yilin ilk 26 supernovasi A dan Z ye kadar buyuk bir harf alir O yilin sonraki supernovalari aa dan az a kadar kucuk harf ciftleriyle belirlenir ve sonra ba ile zz ye kadar devam eder Ornegin one cikan SN 1987A 1987 yilinda gozlemlenen ilk supernovadir 1885 ten bu yana binlerce supernova rapor edilmistir Son yillarda birkac supernova kesif projesi daha uzak supernova kesiflerini kurum ici takip icin saklamis ve CBAT a bildirmemistir CBAT 2015 yilindan baslayarak tiplendirilmis supernovalarin atanmis belirtmelerini yayinlama cabalarini azaltmistir Eylul 2014 itibariyla CBAT o yil icinde kesfedilen 100 supernovanin isimlerini ve ayrintilarini yayinlamistir Eylul 2015 itibariyla CBAT o yil icinde kesfedilen 20 supernovanin sadece isimlerini yayinlamistir The Astronom s Telegram CBAT tan bagimsiz olarak bazi vekil hizmetler sunmaktadir Dort tarihi supernova sadece meydana geldikleri yilla bilinmektedir SN 1006 simdiye kadar kaydedilmis en parlak yildiz olayi SN 1054 kalintisi Yengec Bulutsusu ve Yengec Pulsari SN 1572 Tycho nun Nova si ve SN 1604 Kepler in Yildizi 1885 ten bu yana tum yil boyunca sadece bir supernova tespit edilip edilmedigine bakilmaksizin harf ekleri acikca atanmaktadir ancak bu 1947 den beri gerceklesmemistir Teknolojideki ilerlemeler ve 21 yuzyilin baslarinda gozlem suresindeki artislarin etkisiyle her yil IAU ya yuzlerce supernova rapor edilmis 2007 de 500 den fazla supernova kataloglanmistir O zamandan beri yeni kesfedilen supernovalarin sayisi yilda binlere cikmistir ornegin 2019 da yaklasik 16 000 supernova gozlemi rapor edilmis bunlarin 2 000 den fazlasi CBAT tarafindan adlandirilmistir TakimyildizlarGokyuzu tarihi astronomlar tarafindan gokyuzunde algilanan desenlere gore takimyildizlara bolunmustur Baslangicta sadece desenlerin sekilleri tanimlanmisti ve takimyildizlarin isimleri ve sayilari bir yildiz haritasindan digerine degisiyordu Bilimsel olarak anlamsiz olmalarina ragmen astronomlar da dahil olmak uzere insanlar icin gokyuzunde faydali referans noktalari saglarlar 1930 yilinda bu takimyildizlarin sinirlari Eugene Joseph Delporte tarafindan belirlenmis ve IAU tarafindan kabul edilmistir boylece artik gok kuresi uzerindeki her nokta belirli bir takimyildiza aittir GalaksilerYildizlar gibi cogu galaksinin de adi yoktur Andromeda Galaksisi Girdap Galaksisi ve digerleri gibi birkac istisna vardir ancak cogunun sadece bir katalog numarasi vardir 19 yuzyilda galaksilerin dogasi henuz tam olarak anlasilmamisti ve ilk kataloglar basitce acik kumeleri kuresel kumeleri nebulalari ve galaksileri bir araya getiriyordu Messier katalogunda toplam 110 tane bulunmaktadir Andromeda Gokadasi Messier nesnesi 31 ya da M31 dir Girdap Gokadasi ise M51 dir Yeni Genel Katalog NGC J L E Dreyer 1888 cok daha buyuktu ve yaklasik 8 000 nesne iceriyordu yine de galaksileri nebulalar ve yildiz kumeleriyle karistiriyordu GezegenlerGokyuzundeki en parlak gezegenlere eski caglardan beri isimler verilmistir Bilimsel isimler Romalilar tarafindan verilen isimlerden alinmistir Merkur Venus Mars Jupiter ve Saturn Kendi gezegenimiz genellikle Ingilizcede Dunya ya da konusulan dildeki karsiligi olarak adlandirilir ornegin Fransizca konusan iki gokbilimci ona la Terre diyecektir Bununla birlikte insanlik tarihinde ancak son zamanlarda bir gezegen olarak dusunulmeye baslanmistir Dunya bir gezegen olarak goruldugunde bazen Latince bilimsel geleneksel adi Terra ile de adlandirilir bu isim ozellikle terran sifatinin Dunya nin uydusu icin Lunar veya Jupiter icin Jovian gibi kullanildigi bilim kurguda yaygindir Latince gelenegi bu dilin Kopernik Kepler Galileo Newton ve digerleri gibi ilk modern astronomlar tarafindan uluslararasi bir bilim dili olarak kullanilmasindan kaynaklanmaktadir ve uzun sure kullanilmistir Bu nedenle daha sonra kesfedilen cisimler de buna gore adlandirilmistir Daha sonra kesfedilen ve kesfedildiklerinde gezegen olarak kabul edilen iki cisim daha bugun hala genel olarak gezegen olarak kabul edilmektedir Uranus 1781 de William Herschel tarafindan kesfedildi Neptun Johann Gottfried Galle tarafindan 1846 da kesfedildi Urbain Le Verrier in tahminine gore Bunlara Yunan ya da Roma efsanelerinden antik gezegen isimleriyle eslesecek isimler verilmistir ancak bazi tartismalardan sonra Ornegin Sir William Herschel 1781 yilinda Uranus u kesfetmis ve baslangicta Birlesik Krallik Krali III George un onuruna Georgium Sidus George un Yildizi olarak adlandirmistir Alman Yunan tanrisina atfen Uranus adini onermeden once Fransiz astronomlar ona Herschel demeye basladilar Uranus adi yaklasik 1850 yilina kadar yaygin olarak kullanilmadi 1801 yilindan itibaren Mars ve Jupiter arasinda asteroitler kesfedildi Ilk birkaci Ceres Pallas Juno Vesta baslangicta gezegen olarak kabul edildi Daha fazlasi kesfedildikce kisa sure sonra gezegen statulerinden cikarildilar Ote yandan Pluton 1930 da kesfedildiginde Neptun un otesinde bulundugu icin bir gezegen olarak kabul edildi Bu modeli takiben birkac varsayimsal cisme isim verilmistir Bunlar Merkur un yorungesindeki bir gezegen icin Vulcan Mars ve Jupiter arasinda asteroitlerin oncusu olduguna inanilan bir gezegen icin Saturn un bir uydusu icin ve Pluton otesi bir gezegen icin dir Klasik mitolojiden turetilen bu isimler yalnizca Bati da gezegenlerle ilgili tartismalarda standart olarak kabul edilir Gezegenler icin baska geleneksel isimlere sahip toplumlardaki astronomlar bilimsel soylemlerinde bu isimleri kullanabilirler Ornegin IAU Jupiter i Arapca tartisan astronomlarin gezegenin geleneksel Arapca adi olan المشتري Al Mushtariy i kullanmalarini onaylamamaktadir Pluton un kesfinden yaklasik altmis yil sonra cok sayida buyuk Neptun otesi cisim kesfedilmeye baslandi Bu Kuiper kusagi cisimlerini KBO siniflandirma kriterleri altinda Pluton un 1990 larda kesfedilmis olsaydi bir gezegen olarak kabul edilip edilmeyecegi supheli hale geldi Kutlesinin artik dusunulenden cok daha kucuk oldugu bilinmektedir ve Eris in kesfiyle birlikte bilinen en buyuk iki Neptun otesi cisimden biri haline gelmistir Bu nedenle 2006 yilinda Pluton Eris ve digerleriyle birlikte cuce gezegenler olarak bilinen farkli bir astronomik cisimler sinifina yeniden siniflandirildi Otegezegenler IAU ya gore su anda otegezegenleri diger yildizlarin yorungesindeki gezegenler adlandirmak icin uzerinde anlasmaya varilmis bir sistem bulunmamaktadir Bu gezegenlerin isimlendirilmesi sureci IAU Yurutme Komitesi Gezegenlerin ve Gezegen Uydularinin Kamusal Isimlendirilmesi Calisma Grubu tarafindan organize edilmektedir Isimlendirmeler icin bilimsel terminoloji genellikle yildizin ismine karsilik gelen bir ozel isim veya kisaltma ve ardindan kucuk bir harften b ile baslayan olusur 51 Pegasi b gibi Kucuk harf stili IAU nun ikili ve coklu yildiz sistemlerini adlandirmak icin uzun suredir uyguladigi kurallardan alinmistir Yoldas yildizlardan daha parlak ve tipik olarak daha buyuk olan birincil yildiz buyuk harfle A ile gosterilir Yoldaslari ise B C ve benzeri sekilde etiketlenir Ornegin gokyuzundeki en parlak yildiz olan Sirius aslinda ciplak gozle gorulebilen Sirius A ve onun sonuk beyaz cuce yoldasi Sirius B den olusan bir cift yildizdir Uclu yildiz sistemi Alpha Centauri deki ikinci en parlak yildizin etrafinda gecici olarak tanimlanan ilk otegezegen buna gore Alpha Centauri Bb olarak adlandirilir Eger bir otegezegen ikili bir sistemde her iki yildizin da yorungesinde donuyorsa adi ornegin olabilir Dogal uydular Dunya nin dogal uydusu basitce Ay ya da konusulan dildeki karsiligi olarak bilinir ornegin Fransizca konusan iki gokbilimci ona la Lune diyecektir Ingilizce bilim kurgu eserleri daha genis bir kavrami belirli bir ornekten daha iyi ayirt edebilmek icin genel olarak dogal uydular icin Ingilizce Moon terimini kullanirken genellikle Latince Luna adini benimser Diger gezegenlerin dogal uydulari genellikle ana cismin adasi olan mitolojik figurlerin isimlerini alirlar ornegin Ares in Mars ikiz ogullari Phobos ve Deimos ya da Zeus un Jupiter dort esi olan Galilei uydulari Io Europa Ganymede ve Callisto gibi Uranus un uydulari bunun yerine William Shakespeare ya da Alexander Pope un Umbriel ya da Titania gibi eserlerindeki karakterlerin adlariyla anilirlar Dogal uydular ilk kez kesfedildiklerinde onlara S 2010 J 2 veya S 2003 S 1 gibi gecici isimler atanmistir Bu adlandirmadaki onde bulunan S ibaresi D C ve P gibi on adlarla adlandirilan kuyruklu yildizlardan uydulari Satelitte ayirt etmek icin tercih edilmektedir R on ad belirtmesi ise gezegensel halkalari betimler Bu belirtmeler bazen sondaki bosluk atilarak S 2003 S1 biciminde de gosterilebilmektedir Kategori ve yili takip eden harf ise cismin gezegenini nitelemektedir Jupiter Saturn Uranus Neptun Mars ve Merkur gezegenlerini birbirinden ayirt etmek icin Merkur Hermes adiyla betimlenir Bir cuce gezegen olarak siniflandirilmasindan evvel Pluton da P harfiyle betimlenmekteydi Dogal uydu bir kucuk gezegene ait ise bu durumda kucuk gezegenin numarasi basta gosterilmektedir Boylece 243 Ida nin bir uydusu olan Dactyl ilk olarak S 1993 243 1 olarak adlandirilmistir Ismi onaylandiktan sonra 243 Ida I Dactyl olarak tasdiklenmistir Benzer sekilde Pluton un dorduncu uydusu olan Kerberos her ne kadar New Horizons ekibi tarafindan cuce gezegen numarasi atamasi yapilmasi uygulamasina katilmasalar da bir cuce gezegen olarak siniflandirilmasindan sonra kesfedildigi icin Pluton un kucuk gezegen numarasini ihtiva eden S 2011 134340 1 gecici ismiyle nitelenmis ardindan da S 2011 P 1 adiyla tasdiklenmistir H Merkur Hermes V Venus E Dunya M Mars J Jupiter S Saturn U Uranus N Neptun Kesiften bir sure sonra yeni cismin varligi onaylanip yorungesi hesaplandiginda basta kullanilan S ibaresi yerine daimi bir isim atanir Ancak gecmiste bazi uydularin kesiflerinden sonraki uzun sureler boyunca sasirtici bir bicimde adlandirilmamis olarak kaldiklari gorulmustur Roma numaralandirma sistemi Dunya disindaki dogal uydularin ilk kesfiyle ortaya cikmistir Galileo Galilei uydularini I den IV e kadar Jupiter den disa dogru sayarak olarak adlandirmis kismen de cisimlere Medici ailesinin uyelerinin isimlerini verme onerisinin kabul gormemesi uzerine simdi benimsenen isimleri oneren rakibi Simon Marius a inat olsun diye bu isimleri kullanmistir Benzer numaralandirma semalari dogal olarak Saturn ve Mars in etrafindaki uydularin kesfiyle ortaya cikti Numaralar baslangicta uydulari yorunge sirasina gore belirlese de yeni kesifler kisa sure sonra bu semaya uymadi ornegin Jupiter V Jupiter e Io dan daha yakin yorungede donen Amalthea dir Daha sonra 19 yuzyilin sonlarinda tarihsel istisnalar disinda numaralarin asagi yukari kesif sirasini yansittigi belirtilmemis bir kural haline gelmistir bkz Gunes Sistemi gezegenlerinin ve uydularinin kesfinin zaman cizelgesi Jeolojik ve cografi ozelliklerin adlandirmasi Gezegenleri ve uydulari isimlendirmenin yani sira bu gezegen ve uydular uzerindeki kraterler daglar ve volkanlar gibi jeolojik ve cografi ozelliklerin de isimlendirilmesi gerekir Ilk zamanlarda Ay disindaki diger Gunes Sistemi cisimlerinde sadece cok sinirli sayida ozellik gorulebiliyordu Ay daki kraterler en eski teleskoplardan bazilariyla bile gozlemlenebiliyordu ve 19 yuzyil teleskoplari Mars taki bazi ozellikleri secebiliyordu Jupiter in unlu Buyuk Kirmizi Lekesi de ilk teleskoplarla gorulebiliyordu 1919 da IAU kuruldu ve o zamanlar mevcut olan kaotik Ay ve Mars isimlendirmelerini duzenlemek icin bir komite atadi Calismalarin cogu Mary Adela Blagg tarafindan yapildi Blagg ve Muller 1935 tarafindan hazirlanan Ay Olusumlari adli rapor Ay isimlendirmesinin ilk sistematik listesidir Daha sonra Gerard P Kuiper yonetiminde Ay Kraterleri Sistemi ceyrek I II III IV yayimlanmistir Bu calismalar IAU tarafindan benimsenmis ve Ay isimlendirmesi icin taninmis kaynaklar haline gelmistir Mars in isimlendirilmesi 1958 yilinda IAU nun bir komitesinin yer tabanli teleskoplarla gozlemlenen 128 albedo ozelliginin parlak koyu veya renkli isimlerinin kabul edilmesini tavsiye etmesiyle netlesmistir IAU 1960 Bu isimler 19 yuzyilin sonlarinda Italyan astronom Giovanni V Schiaparelli 1879 tarafindan gelistirilen ve 20 yuzyilin baslarinda Fransa nin Meudon kentinde calisan Yunan asilli astronom Eugene M Antoniadi 1929 tarafindan genisletilen bir isimlendirme sistemine dayanmaktadir Ancak uzay sondalari cagi cesitli Gunes Sistemi cisimlerinin yuksek cozunurluklu goruntulerini getirdi ve bu cisimlerde gorulen ozellikler icin adlandirma standartlari onermek gerekli hale geldi Kucuk gezegenlerBaslangicta kucuk gezegenlere verilen isimler diger gezegenlerle ayni modeli izledi Yunan veya Roma mitlerinden gelen isimler kadin isimleri tercih edildi Mars in yorungesinden gecen ilk cismin 1898 de kesfedilmesiyle farkli bir secim uygun goruldu ve 433 Eros secildi Bu ana kusak cisimleri icin kadin isimleri ve sira disi yorungelere sahip olanlar icin erkek isimleri modelini baslatti Yillar gectikce daha fazla kesif yapildikca bu sistemin yetersiz oldugu anlasildi ve yeni bir sistem tasarlandi Su anda kucuk gezegenleri belirleme ve adlandirma konusundaki ana sorumluluk 11 i oy hakkina sahip 15 uyeden olusan Kucuk Cisimler Adlandirma Calisma Grubu na WGSBN orijinal adiyla Committee for Small Bodies Nomenclature CSBN aittir diger dordu ise Gezegen Sistemi Adlandirma Calisma Grubu Kucuk Gezegen Merkezi ve IAU Baskani ve Genel Sekreteri nin temsilcileridir En az iki gece boyunca gozlemlenen ve mevcut bir gok cismiyle ozdeslestirilemeyen kucuk gezegenlere baslangicta gecici adlar verilir yil ve o yil icindeki kesif sirasini iceren Guvenilir bir yorunge hesaplamak icin ayni cisme ait yeterli sayida gozlem elde edildiginde kucuk gezegen adlandirmasina bir sira numarasi atanir Isim verildikten sonra kesfi yapan kisiye IAU tarafindan kabul edilmesi halinde gecici ismin yerine gececek bir isim onerme firsati verilir Bu iki ila uc aylik bir gozlem araligindan sonra gerceklesecektir Ornegin ya Ixion adi verilmisti ve simdi olarak adlandirilmaktadir Isim onemini aciklayan kisa bir alintiyla birlikte WGSBN bulteninde yayinlandiktan sonra resmiyet kazanir Bu ilk gozlemden birkac yil sonra olabilir veya kayip asteroitler soz konusu oldugunda tekrar gorulmeleri ve nihayet bir isim almalari birkac on yil surebilir Eger bir kucuk gezegene bir isim verildikten on yil sonra hala isim verilmemisse isim verme hakki cismin cesitli gorunumlerinin tanimlayicilarina resmi gorunum disindaki gorunumlerde kesif yapanlara gozlemleri yorungenin belirlenmesine buyuk olcude katkida bulunanlara veya resmi kesfin yapildigi gozlemevinin temsilcilerine de verilir WGSBN bir kucuk gezegeni isimlendirirken kendi basina hareket etme hakkina sahiptir bu da genellikle cisme atanan sayi binlerin tam sayisi oldugunda gerceklesir Son yillarda LINEAR veya gibi otomatik arama calismalari o kadar cok sayida yeni asteroit kesfetmistir ki WGSBN resmi olarak isimlendirmeyi her iki ayda bir kesfeden basina en fazla iki isimle sinirlandirmistir Dolayisiyla su anda kesfedilen asteroitlerin ezici cogunluguna resmi isimler verilmemistir IAU kurallari altinda isimlerin telaffuz edilebilir ve mumkunse tek kelime da oldugu gibi olmalari tercih edilmekle birlikte buna iliskin bazi istisnalar da bulunmaktadir 1982 yilindan itibaren verilen isimlerin bosluklar ve isaretler dahil 16 karakter olmasi kurali getirilmis olup bunun da bir istisnasi 17 karakterden olusan kuyruklu yildiz asteroidi dur Fonetik isaret bulunduran gibi isimler de kabul edilmektedir Askeri ve politik liderlerin isimlerinin bir gokcismine verilmesi ancak ilgili kisinin olumunden 100 yil gecmesiyle mumkundur Evcil hayvan isimleri ise gecmiste bazi ornekleri bulunmasina ragmen tercih edilmez Yalnizca is hayatinda basarili oldugu bilinen kisi sirket veya urun adlari ve reklama benzer alintilar kabul edilmez Nispeten siradan asteroitler icin tuhaf adlar kullanilabilir veya 274301 Wikipedia gibi ancak belirli dinamik gruplara ait olanlarin daha kesin olarak tanimlanmis adlandirma semalarini izlemesi beklenir Dunya ya yakin cisimler 1862 Apollo gibi yaratilis veya yeralti dunyasiyla iliskili olanlar haric mitolojik isimler alirken uzak Amor asteroidi enberisi 1 3 AU dan buyuk mitolojik olmayan isimler alabilir Jupiter truvalilari Jupiter ile 1 1 yorunge rezonansindaki nesneler efsanevi Truva Savasi nin karakterleri arasindan adlandirilir Lagrangian noktasi L4 teki asteroitler Yunan karakterlerinin 588 Achilles gibi L5 teki asteroitler ise Truvalilarin gibi isimlerini alirlar Mutlak parlakliklari 12 den buyuk olan kucuk Jupiter truvalilarina Olimpiyat sporcularinin isimleri verilebilir Dev bir gezegenin yorungesinden gecen veya yorungesine yaklasan ancak dengeleyici bir rezonansta olmayan Centaurlar 2060 Chiron gibi Yunan mitolojisindeki yari at yari insan olan yaratiklar icin adlandirilir Neptun truvalilari gibi Neptun le 1 1 yorunge rezonansinda olan nesneler L4 ve L5 teki nesneler arasinda bir ayrim yapilmaksizin Amazonlar arasindaki karakterlerden adlarini alirlar Plutinolar 90482 Orcus gibi yeralti dunyasiyla iliskili mitolojik figurlerin isimlerini alirlar Klasik Kuiper kusagi nesneleri de dahil olmak uzere diger Neptun otesi nesnelere 50000 Quaoar gibi mitolojik veya efsanevi isimler Yunan veya Roma mitolojisinden olmasi gerekmez ozellikle de yaratilisla ilgili olanlar verilir Kuyruklu yildizlarKuyruklu yildizlara verilen isimler son iki yuzyil boyunca birkac farkli gelenegi takip etmistir Herhangi bir sistematik adlandirma kurali benimsenmeden once kuyruklu yildizlar cesitli sekillerde adlandirilmistir Ilk adlandirilan kuyruklu yildiz Halley Kuyruklu Yildizi olup adini yorungesini hesaplayan Edmond Halley den almistir Benzer sekilde bilinen ikinci periyodik kuyruklu yildiz olan Encke Kuyruklu Yildizi resmi olarak 2P Encke olarak adlandirilmistir kuyruklu yildizin ilk kasifi Pierre Mechain den ziyade yorungesini hesaplayan astronom Johann Franz Encke nin adini almistir Diger kuyruklu yildizlar arasinda Biela Kuyruklu Yildizi ve Bayan Herschel Kuyruklu Yildizi ya da Herschel Rigollet Kuyruklu Yildizi bulunmaktadir Cogu parlak periyodik olmayan kuyruklu yildiz ortaya ciktiklari yil Buyuk yil Kuyruklu Yildizi olarak anilmistir 20 yuzyilin baslarinda kuyrukluyildizlara kasiflerinin isimlerini verme gelenegi yayginlasmistir ve bu gelenek gunumuzde de devam etmektedir Bir kuyruklu yildiza ilk bagimsiz kasiflerinin isimleri verilir en fazla uc isim tire isaretiyle ayrilir IAU en fazla iki kasifin ismini vermeyi tercih eder ve ucten fazla kasifin ismini sadece nadir durumlarda ismi kaybolmus kuyruklu yildizlarin yeni bir isim almis bir yeniden kesifle tanimlandigi durumlarda verilir Son yillarda bircok kuyruklu yildiz buyuk gokbilimci ekipleri tarafindan isletilen araclar tarafindan kesfedilmistir ve bu durumda kuyruklu yildizlar arac icin adlandirilabilir ornegin C 1983 H1 IRAS uydusu ve amator gokbilimciler ve tarafindan bagimsiz olarak kesfedilmistir tarafindan kesfedilen aslinda 105P Singer Brewster olarak adlandirilmaliydi ancak bu sirasiyla Singer ve Brewster adli iki gokbilimcinin ortak kesfi olarak yanlis yorumlanabilirdi bu nedenle kisa cizgi bir boslukla degistirildi 1974g ya da gibi kuyrukluyildiz isimlerindeki bosluklar kesme isaretleri ve diger karakterler korunmustur 1994 yilina kadar kuyrukluyildizlarin sistematik olarak adlandirilmasinda Eski Stil once kesfedildikleri yila ait gecici bir ad veriliyor ardindan da o yil icinde kesfedilme sirasini gosteren kucuk bir harf ekleniyordu ornegin ilk Kuyrukluyildiz Bennett 1969 yilinda kesfedilen 9 kuyrukluyildiz olan 1969i dir 1987 de 26 dan fazla kuyrukluyildiz kesfedildi bu nedenle alfabe asteroitlerle hala yapilana cok benzer sekilde 1 alt simgesiyle tekrar kullanildi bir ornek Skorichenko George Kuyrukluyildizi 1989e1 Rekor yil 1989 du ve adlandirma sirasi 1989h1 e kadar yukseldi Bir yorunge olusturulduktan sonra kuyruklu yildiza enberi gecis sirasina gore yili takiben bir Roma rakamindan olusan kalici bir isim verilirdi Ornegin Bennett Kuyruklu Yildizi 1969i 1970 II olmustur Artan sayida kuyruklu yildiz kesfi bu prosedurun isletilmesini zorlastirmis ve 2003 yilinda IAU nun Kucuk Cisim Isimlendirme Komitesi yeni bir isimlendirme sistemini onaylamistir 1994 Genel Kurulunda IAU 1 Ocak 1995 te yururluge giren yeni bir isimlendirme sistemini onaylamistir Kuyruklu yildizlar artik kesfedildikleri yil ve ardindan kesfedildikleri ayin yarisini gosteren bir harf A Ocak ayinin ilk yarisini B Ocak ayinin ikinci yarisini C Subat ayinin ilk yarisini D Subat ayinin ikinci yarisini vb ve kesif sirasini gosteren bir sayi ile adlandirilmaktadir Ornek vermek gerekirse Subat 2006 nin ikinci yarisinda kesfedilen dorduncu kuyruklu yildiz 2006 D4 olarak adlandirilacaktir I ve Z kuyruklu yildizin kesfedildigi ayin yarisini tanimlarken kullanilmaz Kuyruklu yildizin dogasini belirtmek icin de on ekler eklenir P periyodik bir kuyruklu yildizi C periyodik olmayan bir kuyruklu yildizi X ise guvenilir bir yorungesi hesaplanamayan bir kuyruklu yildizi tipik olarak tarihi kroniklerde anlatilan kuyruklu yildizlar belirtir D parcalanmis ya da kaybolmus bir kuyruklu yildizi A ise ilk basta kuyruklu yildiz oldugu dusunulen ancak daha sonra asteroit olarak yeniden siniflandirilan bir nesneyi gosterir C 2017 U1 A 2017 U1 oldu ve son olarak 1I ʻOumuamua oldu Kuyrukluyildiz aktivitesi gostermeyen hiperbolik yorungelerdeki nesneler de bir A belirtmesi alir ornek A 2018 C2 kuyruklu yildiz aktivitesi tespit edildiginde olmustur Periyodik kuyruklu yildizlarin da kesif sirasini gosteren bir numarasi vardir Bu nedenle Bennett Kuyruklu Yildizi C 1969 Y1 sistematik belirtmesine sahiptir Periyodik olarak tanimlanan ilk kuyruklu yildiz olan Halley Kuyruklu Yildizi nin sistematik adi 1P 1682 Q1 dir Hale Bopp Kuyruklu Yildizi nin sistematik adi C 1995 O1 dir Unlu Shoemaker Levy 9 Kuyruklu Yildizi Carolyn Shoemaker ve David Levy tarafindan ortaklasa kesfedilen dokuzuncu periyodik kuyruklu yildizdir Shoemaker Levy ekibi periyodik olanlarin arasina serpistirilmis dort periyodik olmayan kuyruklu yildiz da kesfetmistir ancak sistematik adi D 1993 F2 dir 1993 yilinda kesfedilmistir ve Jupiter e carptigi gozlemlendigi icin D on eki uygulanmistir Bazi kuyruklu yildizlar ilk olarak kucuk gezegenler olarak tespit edilmis ve daha sonra kuyruklu yildiz aktivitesi kesfedilmeden once buna gore gecici bir isim almistir Catalina 2 veya Spacewatch LINEAR gibi kuyruklu yildizlarin nedeni budur MPEC ler ve IAUCs nin HTML versiyonu telgraf tarzlari nedeniyle alt simgeleri duzlestirir ancak IAUCs nin PDF versiyonu ve Yamamoto Sirkuleri ve Kometnyj Tsirkular gibi diger bazi kaynaklar bunlari kullanir Ayrica bakinizParlak yildizlar listesi Kucuk gezegen uydusu Kucuk gezegen listesi Jupiter truvalilari Kucuk gezegen gruplari Geleneksel yildiz adlari dizini Takimyildizina gore yildizlar diziniDipnotlar USGS genellikle IAU yonergelerini yakindan takip ettiginden Merkur icin H atamasi USGS tarafindan belirtilmistir bu buyuk olasilikla IAU konvansiyonudur ancak teyide ihtiyac vardir USGS Gazetteer of Planetary Nomenclature 27 Mayis 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Kaynakca Naming of Astronomical Objects Stars IAU 11 Subat 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 10 Eylul 2015 About the IAU IAU 2 Haziran 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 10 Eylul 2015 10 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Mayis 2016 Bulletin of the IAU Working Group on Star Names No 1 PDF 17 Nisan 2018 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 28 Temmuz 2016 International Astronomical Union IAU www iau org 2 Aralik 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Mart 2023 Bulletin of the IAU Working Group on Star Names No 2 PDF 17 Nisan 2018 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 12 Ekim 2016 IAU org 28 Ocak 2023 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 17 Haziran 2018 1 Subat 2018 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Richard Hinckley Allen G E Stechert New York 1899 Robert Burnham Jr Burnham s Celestial Handbook Volume 1 p 359 Ian Ridpath Star Tales Canes Venatici 15 Aralik 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde See also Deborah J Warner The Sky Explored Celestial Cartography 1500 1800 Approved names NameExoworlds Ingilizce 19 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Ocak 2020 AA Daily Sabah with 17 Aralik 2019 Anadolu and Gokturk Turkey names its star and planet Daily Sabah Ingilizce 7 Haziran 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Mart 2023 About NameExoWorlds 2022 NameExoworlds Ingilizce 24 Subat 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 31 Mart 2023 1 Ekim 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Yazar ad1 eksik soyadi1 yardim StarDate org 6 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 4 Eylul 2015 Harvard Smithsonian Center for Astrophysics 10 Agustos 2015 5 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi a b List of Supernovae Cbat eps harvard edu 12 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Eylul 2015 Bishop David Rochester Academy of Science Astronomy Section 20 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Mart 2021 International Astronomical Union 28 Ocak 2023 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 4 Eylul 2015 Naming of exoplanets International Astronomical Union 9 Aralik 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Aralik 2014 26 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 20 Temmuz 2011 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 a b IAU WG Small Body Nomenclature WGSBN Working Group Small Body Nomenclature 8 Subat 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Subat 2022 a b c d e Naming Astronomical Objects Minor Planets International Astronomical Union 25 Temmuz 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Kasim 2014 Division F WG Small Bodies Nomenclature SBN Commissions IAU www iau org 7 Haziran 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Ekim 2019 How Are Minor Planets Named Minor Planet Center 25 Haziran 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Kasim 2014 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Lutz D Schmadel 2012 Dictionary of Minor Planet Names 6th Springer ss 8 9 ISBN 9783642297182 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 MPEC 2020 T164 3548 Eurybates I Queta Minor Planet Electronic Circular Minor Planet Center 15 Ekim 2020 1 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Mayis 2021 Minor Planet Naming Guidelines Rules and Guidelines for naming non cometary small Solar System bodies v1 0 PDF Working Group Small Body Nomenclature PDF 20 Aralik 2021 20 Mart 2023 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Ticha J ve digerleri 10 Nisan 2018 DIVISION F Working Group for Small Body Nomenclature Working Group for Small Body Nomenclature THE TRIENNIAL REPORT 2015 Sept 1 2018 Feb 15 PDF International Astronomical Union 25 Agustos 2018 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 16 Mayis 2021 a b c IAU Comet naming Guidelines 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Committee on Small Body Nomenclature of Division III of the IAU 1 Agustos 1985 Comets meteors amp asteroids how they affect Earth Tab Books s 76 ISBN 978 0 8306 1905 4 Erisim tarihi 19 Aralik 2012 What if two or more different people discover the same comet at about the same time This problem is solved by allowing a comet to bear as many as three names The names are separated by hyphens Thus we have had comets such as Ikeya Seki and Arend Roland It has been decided that more than three names would be ridiculous and cumbersome Therefore we do not hear of comets such as Jones Smith James Olson Walters Peterson Garcia Welch a b Don E Machholz 1989 Comet corner Journal of the Association of Lunar and Planetary Observers Association of Lunar and Planetary Observers U S 33 1 ss 25 28 26 Bibcode 1989JALPO 33 25M A hyphen is used in a comet s name only to separate the discoverers Thus when sometimes the discover has a double name the hyphen is dropped from the comet s name in order to show that there was only one discoverer For example in 1986 Stephen Singer Brewster discovered a comet It is known as Comet Singer Brewster Go to the journal search in the Astrophysics Data System 11 Subat 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde pick Journal of the Association of Lunar and Planetary Observers volume 33 page 26 It s not in the list of abstracts you have to check the page thumbnails Cometary Designation System 11 Mayis 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde IAU First appearing in Minor Planet Circulars 23803 4 then in International Comet Quarterly 16 127 MPEC 2018 H54 2 A Objects Minor Planet Center 20 Nisan 2018 29 Ocak 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Agustos 2018 Compare the HTML 13 Subat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde and PDF 6 Nisan 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde versions of IAUC 8797 in the PDF version the designation P 1999 DN3 is written with a subscript See for example Warren W H Jr 1991 The Bright Star Catalogue Preliminary Version 5th Revised Astronomical Data Center NSSDC ADC 20 Ekim 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Mayis 2023 Dis baglantilarCometary designation system 2 Kasim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde from Minor Planet Circulars 23803 4 Dictionary of nomenclature of astronomical objects 5 Mart 2004 tarihinde Wayback Machine sitesinde How do planets and their moons get their names 16 Haziran 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde IAU on Naming Astronomical Objects 16 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde IAU specifications for nomenclature 13 Ekim 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde New And Old Style Minor Planet Designations 21 Mayis 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde from the Minor Planet Center Who named the planets and who decides what to name them 28 Ocak 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde