Alman edebiyatı, Orta Avrupa'da yaşayan Almanca konuşan toplulukların edebi yaratısıdır. Almanya, Avusturya, İsviçre ve bunların yanındaki Alsas (Fransa), Bohemya (Çekya) ve Silezya (Polonya) gibi bölgelerdeki çalışmaları kapsar.
Alman edebiyatı |
---|
|
Alman Edebiyatı Tarihi |
|
Alman yazarlar |
|
Alman Edebiyatı'nın Yapısı ve Özellikleri
Diğer Avrupa edebiyatlarıyla karşılaştırıldığında Alman Edebiyatı diğerlerine oranla daha fazla yerel farklılık gösterir. Bunun sebeplerinden biri, 1800'lerde Berlin'in ortaya çıkmasına kadar, Almanca konuşan toplulukların Fransa'nın Paris'i ya da İngiltere'nin Londra'si gibi bir başkentinin olmamasıdır. Daha doğrusu, Almanya uzun süre ayrılıklar ve bölünmeler yaşamıştır. Bu tip bölünmeler, 1600'lerdeki din savaşları boyunca ve 1900'lerin ortasında başlayan Soğuk Savaş döneminde sıklıkla yaşanmıştı.
Almanya, Reform denen dini hareketin merkezi olması nedeniyle 1500'lerde Protestanlık'ın ortaya çıktığı yerdir. Reform, kişinin içsel ruhani özgürlüğünü vurguluyordu. Alman edebiyatını şekillendiren içsellik ve felsefi yansıma da bu tip bir ruha sahiptir.
Erken Alman Edebiyatı
MÖ. 1000 yıllarda Germen kabileleri şimdiki Almanya'ya kuzey Avrupa üzerinden göç etmişlerdi. Bu kabileler, nesilden nesile, besteledikleri baladları ve hikâyeleri anlatırlardı. Göçler yaklaşık MÖ. 800 civarında sona erdi. O zamanlarda manastırlar eğitim ve edebiyatın merkezi hâlindeydiler. Rahipler, İncil ve Hristiyan efsaneleri üzerine kurdukları şiir ve hikâyeleri yayıyorlardı. Anonim bir destan olan The Savior (yaklaşık 820-840), İsa'yı bir Sakson lideri olarak resmeder. , adıyla bilinen ilk Alman yazardır ve şiir kafiyeleriyle The Book of Gospels (863-871 arasında bitirilmiştir) kitabını yazmıştır.
Rahipler aynı zamanda eski kahramanlık destanlarını kaydetmeye ve zamanlarının feodal lordlarını yücelten yenilerini yazmaya başlamışlardı. Almanca yazılmış bu kahramanlık hikâyelerinden günümüze ulaşan Hildebrandslied, bir baba ile oğlu arasındaki savaşı anlatır. MS 9. yüzyılda, Germen destanı Güçlü Elli Walther, sonradan bir Latin efsanesi olan Waltharius'a dönüşmüştür. St. Gallen'de bir rahip olan , Romalı filozof ve Eski Yunan filozofu Aristo'nun yapıtlarından bazılarını Almancaya çevirmiştir.
Birinci Altın Çağ (1150-1250)
Alman Destanları
Alman destanları Birinci Altın Çağ'daki ana edebi ürünlerdir. Bunların en ünlüsü 12000 dizelik intikam, ihanet ve sadakati anlatan büyük olasılıkla Passau, Avusturya'da yazılan Nibelungların Şarkıları (Nibelungenlied)'dır.
Romans
Kahramanlar ve asıl gerçekleri anlatan Romans (Romance), bu dönemdeki başka bir ana edebi yazın biçimidir. Antik edebiyatın başyapıtları olarak sayılan önemli romanslar Wolfram von Eschenbach'in 'i (1200-1210), 'un Tristan ve Izolde'sidir (13. yüzyıl başları). Parzival, uzun sure şövalye olmak için uğraşan ama bunun için uzun yargılamalardan geçen ve sonunda kutsal toprakların kralı olan birisidir. Tristan ve Izolde'de Gottlieb, aşkları ölümleriyle biten iki gencin aşkını anlatır.
Şövalye Edebiyatı ve Minnesang
Eski Alman Edebiyatı dönemine damgasını vuran bir başka şey de 'dır. Bir şövalyenin tek özelliği savaşması değildi. Şövalye beğenisi yüksek olan, sanat ve edebiyatla uğraşan bir insandı. Minnesanglar onların elinden çıkmıştır. Bu Minnelerin çoğu, aşk ve kavalyeliği anlatan Fransız sarklılarının lirik şairlerini taklit etmişlerdir. Kadına duyulan aşk anlatılmaktadır. Burada anlatılan kadın, . En ünlü troubador Walther von der Vogelweide'dir. Şair, traubadorların samimiyetsiz ve soğuk şiirlerini sıcak ve orijinal aşk yorumlamalarına çevirmiştir. Walther'in aynı zamanda o dönemde Papalıkla uzun süren güç savaşına giren Orta Avrupa'daki Germen asıllı Imparatoru'nu öven ve savunan eserleri de vardır.
Altın Çağlar Arası (1250-1750)
Popüler Edebiyat Dönemi
1250'den 1600'e kadarki bu dönem Alman şehirlerine artan ticari büyüme ve zenginlik getirmişti ve yeni bir ekonomik-sosyal sınıf olan Orta-sınıf ortaya çıkmıştı. Orta-sınıf kültürel liderliği ele geçirmişti. Bu aşkın aristokrat tanımı orta sınıf gerçekliği, taslaması ve ciddiyetine yol açmıştır. Meier Helmbrecht 'i (yaklaşık 1250-1280) gibi destanlar, şövalyeliğin düşüşünü anlatmaktaydılar. Pratik dersleri ögretmek için fabllar önem kazandı ki bunları satirik destan Tilki Reynard (1487), 'in ahlaki ve satirik şiiri Aptallar Gemisi (1494) ve komik hikâyeleriyle Till Eulenspiegel'de görürüz (1500). 'li ayakkabı ustası , antik şarkıcıları taklit ederek yüzlerce oyun ve şarkı yazmıştır. Redentin Easter Play (1464) ve Oberammergau Passion Play (1634) gibi dini oyunlar, dinsel duyguları saf mizahla birleştirmiştir.
Rönesans, Almanya'ya, insanların dünyevi yeri ve doğasını anlama vurgusunu getirdi. Bu entelektüel alim hümanizm olarak bilinir. 'nın hümanizmi Avrupa tarihindeki en önemli değişim hareketlerinden birine, Reform'a yol açmıştır.
Alman Hümanizmi
1350 yılında üniversitelerin kurulmasıyla Bohemya'da başlamıştı. Bu dönemim en bilinen Alman eseri, Johannes von Tepl (Johannes von Salz olarak da bilinir) tarafından yazılan ve ölümle vasat bir çiftçi arasındaki diyaloğu anlatan Bohemyalı Çiftçi'dir (1400). Hümanizm, doruk noktası 1480'den 1530'a kadar geçen süre içindedir. İnsanlık için yeni idealler arayışı içinde hümanistler Eski Yunan'ın tarih ve felsefesini keşfe çıktılar. Eserlerinin çoğunu Almancadan çok Latince yazdılar. En ünlü Alman hümanistleri, İbranice'nin önde gelen ustalarından ve Reform'u başlatmada Martin Luther'in baş yardımcısı 'dur.
Reform
1517'de başlayan Reform hareketi, Alman kültür ve yaşamında hala etkisini gösteren bir etki bırakmıştır. Reformca etkilenen edebiyatın çoğu dinsel yazınlar ve bildirgelerdi. Reform lideri Martin Luther, İncil'i 'na çevirmişti. Luther'in 1534'te bitirdiği İncil çevirisi, Alman edebiyatının en etkileyici olaylarından biridir. İncil'in versiyonu İngiliz yazarları ne kadar etkilemişse, Luther'in Almanca versiyonu da Alman yazarları o derece etkilemişti. Bu çevirisinin yanı sıra Luther daha birçok dini ve politik metinler yazmıştı.
Barok Edebiyatı
Barok Edebiyatı genellikle fazla şişirilmiş ve abartılarla doludur. Barok şiiri ise inanç ve çaresizlik, maddecilik ve maneviyat, şiddet ve erdem arasında gidip gelmiştir. Andreas Griphius, Alman barok çağının en büyük lirik şairi olarak tanımlanır. İlahi yazarları ise en ünlü Alman ilahilerini bu dönemde yazmıştır.
Hans Jakob Christoffel von Grimmelshausen'ın Simplicissimus (1668)'u çok canlı ve gerçekçi bir romandır. Alman nüfusunun üçte birinin yaşamını yitirdiği Otuz Yıl Savaşları'ndaki (1618-1648) acıyı resmeder. Romanın kahramanı Simplicius Simplicissimus, en başta aptaldır ancak acı deneyimlerle zamanla erdem kazanır ve en sonunda dini bir keşiş olarak yaşamak için dünyadan elini çeker.
İkinci Altın Çağ (1750-1830)
1700'lerin sonuyla 1800'lerin başı, Germen dünyasında “Alimler Çağı” olarak bilinir. Wolfgang Amadeus Mozart ve Ludwig van Beethoven gibi besteciler ve Immanuel Kant ve G. W. F. Hegel gibi filozofların çalışmalarıyla felsefe ve müzikte ilerleme kaydedilmiştir.
Diğer Avrupa yazarlarının ötesinde, Alman yazarlar sanatı eğitime giden bir yol olarak gördüler. Büyük Alman dramatisti Friedrich Schiller, görüşlerini sanatın kişiyi ve toplumu değiştirme gücüyle ifade eden Mektup Serilerinde İnsanın Estetik Eğitimi Üzerine (1795)'de belirtmiştir. Aynı ruhla Immanuel Kant da modern estetiğin kuruluş yazını olarak kabul gören Yargılamanın Kritiği (1790)'nde bu şekilde davranmıştır.
Neden Çağı (Aydınlanma)
Neden Çağı ya da Aydınlanma, gerçeği anlamanın en iyi yolunun nedenleri kullanma ve sorgulama olduğuna vurgu yapan tarihsel dönemdir. Bu çağ Almanya'da, Fransa ve İngiltere'de olduğundan daha kısa sürdü (1700'lerin ortasi). Aydınlanmış reformların ruhu Alman edebiyatının milli gururu yükselttiği gibi onu Fransız etkisinden de çıkarmıştır.
Almanya'nın ilk önemli edebiyat eleştirmeni , 1700'lerin sonunda başlayan Alman milli edebiyatının hızlı gelişiminin temellerini atmıştır. Lessing ilk önce Antik Yunan ve Roma klasiklerini taklit eden Fransız Neoklasizm fikirlerini reddederek işe başlamıştı. Bunun yerine kendi oyunlarını İngiliz oyun yazarı William Shakespeare'in dramları üzerine modelledi. Lessing'in en bilinen oyunu Bilge Nathan (1779) dinsel toleransı tartışmaya açmıştı.
Alman Preromantizmi
Alman ya da daha iyi bilinen tanımıyla , 1770'te başladı ve otoriteye karşı güçlü arzu, orijinallik ve başkaldırıya vurgu yaptı. İsa'nin yaşamını anlatan, 'un Mesih (1748-1773) adlı dini destanı bir başyapıttır.
Fırtına ve Baskı, orta sınıf sosyal değerlerine, geleneğine ve politika, siyaset ve teolojideki otoritesine karşı isyankar, genelde kaotik bir hareketti. Genç Schiller ve Johann Wolfgang von Goethe bu akımın iki önemli dramatistiydi. Schiller'in ilk romanı Soyguncu (1781) iki kardeşin hikâyesini anlatır. Kardeşlerden biri babasını öldürmeyi hedefler, diğeri ise bir soyguncu çetesi kurar ve ormanları gezer. Schiller'in diğer gençlik romanları baskıcı sosyal kuralları, tiranlığı ve politik yozlaşmayı anlatır. Bir fahişeyi seven asilin hikâyesini anlatan Merak ve Aşk (1784), bir İspanyol prensinin babası Krala karşı duyduğu nefreti anlatan Don Carlos (1787) bu eserlerdendir. Goethe'nin melankolik ilk romanı Genç Werther´in Acıları (1774–1787'de tekrar gözden geçirildi) Avrupa'da fırtınalar estirdi. Romanın çoğunluğu, Werther adındaki genç bir adamın evli bir kadına yazdığı umutsuz aşk mektuplarından oluşmaktaydı.
Bu akımın felsefi ilham kaynağı, Goethe'nin de hocası büyük filozof ve tarihçi Johann Gottfried Herder idi. Herder, Alman yazarlarını, eski Yunan trajedilerini taklit eden Fransız Neoklasistlerin'in etkisinden çıkarmaya çalışmıştı. Shakespeare'in doğanın kanunlarını anlayan bir "alim" olduğunu düşünüyordu. Herder tüm dünyadan şiirler toplayıp onları Almancaya çevirip, her birinin kendi essiz gücünü kanıtlamasına yardımcı olmuştur.
Alman Klasizmi
Alman Klasizmi Goethe, Schiller ve Almanya'nın en büyük lirik şairi Friedrich Hölderlin tarafından idare ediliyordu. Klasizm yaklaşık 30 sene boyunca gelişti, ta ki 1787'de Goethe'nin İtalyan klasik antiklerini incelemek için yaptığı iki senelik bir geziye kadar.
Goethe'nin Wilhelm Meister'in Çıraklığı (1795-1796) romanı aktör ve oyun yazarı olarak doyuma ulaşmaya çalışan Wilhelm üzerine yoğunlaşır. Kitap Wilhelm'in olgunluk, kendini tanıma ve sosyal sorumluluk bilinci kazanması yolunda geçirdiği yavaş ve bazen sancılı süreci anlatır. Bu çalışma kişisel gelişim romanlarının ilk örneği sayılır.
Shakespeare'in yapıtları İngiliz Edebiyatı'nda ne ise Schiller'in büyük tarihsel dramları da Alman Edebiyatı'nda Klasik tarz olarak sahnede kalmıştır. Schiller'in sonraki oyunları çok tartışılan felsefi konuları, Avrupa tarihinin çalışmalarının karmaşık anlamasını, ari düşünceleri ve büyük bir edebi tarzı birleştirmişti. En ünlü oyunları tarihsel dramalardır: İskoç hükümdari Mary, İskoç Kraliçesi'ni anlatan Mary Stuart (1800); Fransız kahramanı 'i anlatan Orleans Kızı (1801); ve efsanevi İsviçre'li kahramanı anlatan William Tell (1804).
'in şiiri şiirsel güzelliği felsefi derinlikle birleştirir. Ekmek ve Şarap (1800-1801 – yeniden düzenlemesi ölümünden sonra 1894'te yapılmıştır) ve Patmos (1801-1803) gibi klasik güfte ve ağıtları, eski Yunan stilini ve ruhunu canlandırmıştır.
Romantizm
Romantizm, 1790'ların sonunda önemli ve etkileyici bir hareket olarak ortaya çıkmıştı. Romantikler, düş gücünü ve güçlü duyguları konu alıp edebi ifadenin daha özgür biçimlerini ele aldılar. Belki de Romantiklerin en iyisi "Novalis" takma adıyla yazan Friedrich von Hardenberg idi. Yardımcısı Friedrich Schlegel ile beraber Novalis insane imgeleminin gücünü keşfe çıkmışlardı. Geceye İlahiler (1800) şiirlerinde geceyi, ölen nişanlısı ve tanrı arasındaki ruhani birliğe giden eşik olarak gördüğü ölüm ve sonsuzluk sembolü olarak görüyordu.
Diğer romantik yazarlar, özellikle ve E.T.A. Hoffmann da bilinçsizlik dünyasını irdeliyorlardı. Bu iki yazar, 1800'lerin sonunda ortaya çıkan modern psikoanalizin Avusturyalı babası Sigmund Freud'un öncelleri olarak kabul edilirler.
Çoğu romantik, lirik şiirler yazdı. Novalis'ten sonra, bu şairlerin en ses getireni 'tu. Yüzeyde şiirleri çok basitti, ancak dikkatli incelendiğinde oldukça derindi. Eichendorf'unkilerin yanı sıra gibi romantiklerin diğer romantiklerin şiirleri, içlerinde Franz Schubert'in de bulunduğu Alman romantik bestecilerince sıklıkla müziğe geçirilmiştir. Bu sanat şarkıları günümüzde de hala popülerdir.
Alman romantizminin önemli bir özelliği de yazarların tümünde görülen sıkı bir milliyetçiliktir. 1800'lerin başında ve Wilhelm Grimm tarafından derlenen Alman efsaneleri yalnızca Alman milliyetçiliğini değil ama aynı zamanda romantiklerin efsaneler ve folklore ilgisini de ifade etmiştir. Grimm kardeşler aynı zamanda linguistik (dil bilimi) çalışmalarının da kurucuları olarak kabul edilen bilgelerdi.
Diğer Yazarlar
1800'lerin başlarındaki bazı yazarlar öylesine kişisel yazılar yazmışlardı ki onları belli bir sınıflandırmanın içine koymak çok da mümkün değildir. Bu yazarların içinde Goethe, Heinrich von Kleist ve Georg Büchner de vardır. 1808'de, Goethe, başyapıtı Faust'un ilk bölümünü bitirmişti. İkinci bölümü ise öldüğü 1832'de bitirmiştir. Faust, 1500'lerde ruhunu şeytana sihirli güçler karşılığında satan bir teolog efsanesinin Goethe versiyonudur.
Goethe aynı zamanda iki zor roman da yazmıştı: Evli bir çiftle iki arkadaşları arasındaki trajik ilişkiyi inceleyen Seçme Yatkınlık (1809) ve Wilhelm Meister'in Çırağı'nın devamı olan Wilhelm Meister'in Seyyahlık Yılları (1821, 1829'da gözden geçirildi).
Kleist, felsefi yansımanın psikolojik derinlikle biçimsel mükemmellikle birleştirilmiş dramalar da yazmıştır. Penthesilea (1808), Amazonlarin kraliçesi Penthesilea ile Antik Yunan'ın en cesur savaşçısı 'in arasındaki aşk hikâyesini resmeder. Kleist'in Homburg'lu Prens Friedrich (1810) dramının kahramanı askeri emirlere uymayı reddederek idama mahkûm edilen bir prensin hikâyesidir. Kleist, intikam peşindeki üçkağıtçı bir at tüccarının hikâyesi Michael Kolhaas (1808) ve nasıl olduğunu bilmeden hamile kalan bir asil kadını anlatan O… Markizi (1808) gibi oldukça kısa romanlar da yazmıştır. Buchner'in draması (1835) Fransız Devrimi'ni resmeder. Woyzeck (1835-1837) romanı ise üstlerince aşağılanan ve bu nedenle deliren bir ordu komutanını anlatır.
Yükselen Alman milliyetçiliğinin aksine Goethe yaşamının son yıllarında Asya edebiyatına dönmüştür. Çin romanlarını takdir etmiş ve eski Pers şairi Hafız'in şiirlerini taklit eden şiirler derlemesi Doğu-Batı Divani'ni (1819) yazmıştır.
1830'dan 1880'e Alman Edebiyatı
Genç Almanya
Genç Almanya hareketi, 1830'larda etkin hale gelen ve edebiyatı politik düşünceleri ifade etmede kullanan radikal Almanlarca oluşturulmuştu. Bu yazarlar, dönemin muhafazakâr prensi 'in politikalarını şiddetle eleştiriyorlardı. Birçok Genç Alman, başarısız 1830 ve 1848 devrimlerinde rol almıştı. 1848'de kurulan ve Almanya'yı birleşik ve liberal bir demokrasi yapmak isteyen seçilmiş konsey 'ni desteklemişlerdi. Bu birlik sonradan dağıtılmıştır.
Bu dönemin en tanınan şairi Heinrich Heine'dir. Alman kültürünü o kadar aşağılık görüyordu ki yaşamının çoğunu Paris'te geçirmişti. , Almanya'yı Almanya: Bir Kış Masalı (1844) gibi genişçe okunan ve tercüme edilen çalışmalarında şiddetle eleştirmiştir. aynı zamanda mükemmel bir lirik şairdi.
Gerçekçilik
Gerçekçilik (Realizm), günlük yaşamı inanılır kişiler ve her zamanki olaylar aracılığıyla olduğu gibi resmetmeyi amaçlar. Alman edebiyatında gerçekçilik, çoğunlukla "Şiirsel Gerçekçilik" biçimini almış ve günlük yaşamın sanatsal görünümünü yaratmayı amaçlamıştır.
Avrupa'nın diğer yerlerinde gerçekçilik özellikle kent toplumlarının gerilim ve çelişkilerini yakalamayı hedeflemişti. Alman Gerçekçiliği ise geniş ölçüde kırsal ve bölgesel kalmıştır. Gerçekçiler, 'in bilim adamı olmayı hedefleyen bir gencin hikâyesi olan Hint Yazı (1857) gibi romanlarla Bildungsroman'a devam etmişlerdi. Bir diğer gerçekçi Bildungsroman Gottfried Keller'in İsviçreli bir ressamın mücadelesi ve gelişimini anlatan Yeşil Henry'dir (1854-1855). Bu dönemin tipik güçlü bölgeciliğine atıfla, Stifler ve Keller'in romanları sırasıyla Avusturya ve İsviçre köylerinde geçer.
1890'dan 1945'e kadar Alman Edebiyatı
Naturalizm
1890'dan sonra gerçekçilik, sosyal adaletsizlik, suç, varoş koşulları ve kalıtımın insane gelişimindeki rolünü konu alan edebi hareket olan Naturalizm'e yol vermiştir. 'ın Dokumacılar (1893) romanı belki de bu dönemdeki Naturalist dramın en iyi yapıtıdır.
Empresyonizm, Neoromantizm, Sembolizm
Empresyonizm (İzlenimcilik), (Yeni romantizm) ve Sembolizm gibi resimde daha çok bilinen kavramlar aynı zamanda yazın biçimlerini tanımlamada da kullanılmıştır. Empresyonistler, nesnelerin ve olayların izleyici üzerinde yarattığı etkilenimlere baskı yaparak bir tavır ve beyin hali yaratmaya çalışmışlardı. Neoromantikler, insani duyguları ve tutkularını takdir eden Romantik hareketi yeniden canlandırmışlardı. Sembolistler ise şiirsel semboller, fanteziler ve psikanalizden büyülenmişlerdi. Doğrunun mantıksal düşünüşle resmedilemeyeceğini, ancak sembollerle önerilebileceğini öne sürmüşlerdir. Bu dönemin terimleri bulanıktır ve yazarları ise eleştirmenlerce yalnızca bir kategoriye konamamaktadır.
ve Rainer Maria Rilke'nin şiirleri o atmosferi çağrıştırdığı için empresyonisttir. Hoffmansthal aynı zamanda bir neoromantik olarak kabul edilir çünkü naturalizme karşı çıkmıştır. Hoffmansthal büyük ölçüde Alman besteci Richard Strauss'un yazdığı opera - özellikle Der Rosenkavalier ( – librettoları (söz) ile tanınır.
Thomas Mann'ın romanları geniş ölçekli biçimler ve temaları sunar. İlk sosyal romanlarından Buddenbrooks (1901), tüccar bir ailenin yaşamını anlatmasıyla tamamen gerçekçidir. Mann'ın Sihirli Dağ (1924) daha felsefidir ve hem empresyonist hem de sembolist olarak tanımlanabilir. Kitapta, tüberküloz sanatoryumundaki hastaları 1900'lerin başlarındaki Avrupa toplumunun çatışan tavır ve politik inançlarını sembolize eder.
Arthur Schnitzler'in Viyana'da yazdığı empresyonist dram ve hikâyeler, kısa romanı Rüya Hikayesi'nde (1926) cinsel kıskançlığı anlattığı gibi, insani hislerinin psikolojisini keşfe çıkar. Schnitzler'in çalışmaları, Sigmund Freud psikanaliz'inin derinliklerini edebiyata ithal etme denemelerini temsil eder.
Ekspresyonizm
Ekspresyonizm tüm sanat dallarındaki ana bir hareketti. Ekspresyonistler yaşamı gerçeğin kendi kişisel yorumlamalarınca değiştirilmiş olarak resmetmeye çalışmışlardı. Ekspresyonizm, I. Dünya Savaşı'na (1914-1918) ve geleneksel sosyal ve politik yapıların çözülmesi sonucu ortaya çıkan kaosa tepki olarak sahneye çıkmıştı. Expresyonist eserlerin çoğu kâbus gibi bir niteliğe sahipti. Her şeyin ötesinde Ekspresyonizm, tüm geneleksel sanat standartlarının reddedildiği radikal bir deneysellik hareketiydi.
Belki de en büyük ekspresyonist yazar Franz Kafka'ydı. Onun hayalsi stili, garip görüntüler, kilik değiştirmiş referanslar ve psikolojik işkence ile yanıltıcı basitlikteki betimlemeleri harmanlar. Sonuç ise edebiyat tarihindeki eşsiz bir stil olmuştu. Kafka'nın Duruşma (1925) romanında bir adam, gizemli bir mahkeme tarafından tutuklanır, suçlanır ve idam edilir.
Ekspresyonist dramların en iyi örneklerinden bazıları da Bertolt Brecht'in özellikle 1940'larda yazdığı piyesleridir. Bunların içinde Otuz Yıl Savaşları'nın tarihi kaydı niteliğindeki Cesaret Ana ve Çocukları (1941) ve İtalyan astronom Galileo ile onun bilimsel teorilerini dini temelde suçlayan arasındaki savaşımı anlatan Galileo'nun Yaşamı (1943) de vardır. Brecht'in yanı sıra ve de önde gelen ekspresyonistlerdendir. Bu dönemin şairlerinden Georg Trakl ve Gottfried Benn de üne sahiptir.
Nazi Döneminde Edebiyat
Adolf Hitler'in Nazi Partisi Almanya'daki iktidarı 1933'te ele geçirdi. Naziler hiç zaman geçirmeden ahlaksız ve siyaseten güvenilmez buldukları ekspresyonistleri yargılamaya giriştiler. Yaptıkları ilk işlerden biri ekspresyonist kitapları Berlin'de bir kütüphanenin avlusunda halkın gözleri önünde yakmak oldu.
Hitler'in Üçüncü Reich'ı (1933-1945) bitmek tükenmek bilmeyen propagandanın yanında çok az değerli edebi eser üretebilmiştir. Özellikle bu dönemde Leo Weisgerber düşünceleri en çok tutulan ve Nazilerce yüceltilen dil bilimci ve edebiyatçıdır. Bertolt Brecht ve Thomas Mann gibi önemli yazarlar ABD'ye göç ettiler ve Almanca yazmaya orada devam ettiler. Diğerleri ise yakalandılar ve toplama kamplarında katledildiler.
Nazi döneminde yazılan macera ya da polisiye romanları bile nazi ideolojisinin etkisini taşımaktadır. Buna örnek olarak Janna Bernitt'in Gri zarflarda mektuplar adlı eseri verilebilir.
Savaş Sonrası Alman Edebiyatı (1945-1990)
II. Dünya Savaşı'ndan sonra (1939-1945), Alman edebiyatı ana olarak savaşla yerle bir edilen Almanya'nın psikolojik travmalarla dolu yaşamı ile ilgilendi. Bu dönem, "Trümmerliteratur" (Almanca: Enkaz edebiyatı) olarak isimlendirilir. Savaştan sonra Almanya, SSCB tarafından kontrol edilen Doğu Almanya ve Batı ve özellikle Amerika güdümündeki Batı Almanya olmak üzere iki devlete bölünmüştü. Dönemin en önde gelen Alman yazarları Heinrich Böll ve Günter Grass'tı. Böll'ün romanları Bayanla Grup Resmi (1971) ve Katharina Blum'un Kayıp Onuru (1974) toplumdaki itibarlarını kaybetmiş kadınları anlatır. ise edebi biçimlerdeki korkusuz yorumlarıyla öne çıkmıştı. Teneke Trampet (1959), Kedi ve Fare (1961) ve Köpek Yılları (1963)'ndan oluşan , şimdiki adı Gdansk olan Alman-Leh şehrindeki savaş sonrası zenginlik ve Nazi iktidarının bir taslamasıdır.
Savaş sonrası edebiyat, Almanya'nın Nazi tarihiyle yüzleşmek için çaba sarfetmişti. Faust efsanesinin Thomas Mann versiyonu Doktor Faustus'ta (1947) bir bestecinin, aşk ve ahlaki sorumluluğu sanatsal yaratıcılık uğruna reddedisini anlatır. Hikâyeleri, Alman edebiyatının tüm geçmişinin Nazilerin ortaya çıkmasında sorumlu olduğunu anlatmaya çalışır. Carl Zuckmayer'in Şeytan'ın Generali (1946) dramı Nazi rejiminde suçlanan Alman ordu kahramanı Ernst Udet'in yaşamı üzerineydi. 'un piyesi Vekil (1963) 'u Nazilerin Yahudileri katletmesine göz yummakla suçlar.
Savaş sonrası drama yazarlarının en önemlileri Almanlar değil, İsviçreli Friedrich Durrenmatt ve Max Frisch ile Avusturyalı Thomas Bernhard ve Peter Handke'dir. İsviçreli yazarlar, Brecht tarzındaki sosyal eleştiriyi devam ettirdiler. İki Avusturyalı ise daha çok psikolojik dramlar yazmıştı.
Doğu Alman edebiyatı, Batı'dakinden farklıydı. Doğu yazarları genelde sosyalist bakış açısına sahiptiler ve Batı'nın değerlerini eleştiriyorlardı. Christina Wolf'un romanı Cassandra (1983) savaştan bitap olmuş şehri Doğu Almanya'ya benzeterek Troya'nın düşüşünü yeniden anlatır. 1959'da Doğu Almanya'dan Batı Almanya'ya geçen , politik olarak bölünmüş Almanya'nın yorgunluklarına işaret ediyordu. Johnson'un romanı Jakop Hakkındaki Dedikodular (1959) Sovyet ajanlarıyla işbirliği yapmayı reddeden bir adamın öldürülmesini konu eder.
Günümüz Alman Edebiyatı
1989'da, toplum baskısı nedeniyle Doğu Alman hükûmeti çöktü. 1990'da Doğu ve Batı Almanya tekrar birleşti. Birleşmeden sonra , , Monika Maron ve Christa Wolf gibi eski Doğu Alman yazarları otobiyografiler, romanlar ve denemelerle geçmişleriyle hesaplaşma içine girdiler. Maron'un Küllerin Uçuşması (1981) romanında bir güç santralinin çevreyi kirlettiğini keşfettikten sonra bir gazetecinin yüz yüze kaldığı ahlaki açmaz konu edilir. Romanya'nın Almanca konuşan azınlığından Herta Müller Komünist rejimdeki yaşamı romanları Yeşil Eriklerin Ülkesi (1994) ve Randevu'da (1997) anlatır. 'ın romanları Tango Dansçısı (1989) ve Willenbrock (2000) kendilerini bir kâbusun içinde bulan normal insanları kaleme alır.
Kaynakça
- Amrine, Frederick, Alman Edebiyatı; World Book 2005; Michigan, 2005.
- Bullivant, Keith, 1989'un ötesinde: 1945'ten bu yana Alman Edebi Tarihini Yeniden Okumak; Berghahn, 1997.
- Furness, Raymond ve Humble, Malcomb, Yirminci Yüzyıl Alman Edebiyatı´na Katkı, 2.Baskı; Routledge, 1997.
- Garland, Henry ve Garland, Mary, Alman Edebiyatı´na Oxford Katkısı, 3.Baskı; Oxford, 1997.
- Konzett, Matthias; Alman Edebiyatı Ansiklopedisi; Fitzroy Dearborn, 2000.
- Sagarra, Eda ve Skrine, PNA; Alman Edebiyatı´na Katkı: 1500'den Bugüne; Blackwell, 1997.
- Watanabe-O'Kelly, Helen; Alman Edebiyatı´nın Cambridge Tarihi, 1997. Yeniden basım:Cambridge, 2000.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Alman edebiyati Orta Avrupa da yasayan Almanca konusan topluluklarin edebi yaratisidir Almanya Avusturya Isvicre ve bunlarin yanindaki Alsas Fransa Bohemya Cekya ve Silezya Polonya gibi bolgelerdeki calismalari kapsar Alman edebiyatiKategorilerAlman Edebiyati Tarihi Alman yazarlarYazarlar Oyun yazarlari SairlerBu kutu goruntuletartisdegistirAlman Edebiyati nin Yapisi ve OzellikleriDiger Avrupa edebiyatlariyla karsilastirildiginda Alman Edebiyati digerlerine oranla daha fazla yerel farklilik gosterir Bunun sebeplerinden biri 1800 lerde Berlin in ortaya cikmasina kadar Almanca konusan topluluklarin Fransa nin Paris i ya da Ingiltere nin Londra si gibi bir baskentinin olmamasidir Daha dogrusu Almanya uzun sure ayriliklar ve bolunmeler yasamistir Bu tip bolunmeler 1600 lerdeki din savaslari boyunca ve 1900 lerin ortasinda baslayan Soguk Savas doneminde siklikla yasanmisti Almanya Reform denen dini hareketin merkezi olmasi nedeniyle 1500 lerde Protestanlik in ortaya ciktigi yerdir Reform kisinin icsel ruhani ozgurlugunu vurguluyordu Alman edebiyatini sekillendiren icsellik ve felsefi yansima da bu tip bir ruha sahiptir Erken Alman EdebiyatiMO 1000 yillarda Germen kabileleri simdiki Almanya ya kuzey Avrupa uzerinden goc etmislerdi Bu kabileler nesilden nesile besteledikleri baladlari ve hikayeleri anlatirlardi Gocler yaklasik MO 800 civarinda sona erdi O zamanlarda manastirlar egitim ve edebiyatin merkezi halindeydiler Rahipler Incil ve Hristiyan efsaneleri uzerine kurduklari siir ve hikayeleri yayiyorlardi Anonim bir destan olan The Savior yaklasik 820 840 Isa yi bir Sakson lideri olarak resmeder adiyla bilinen ilk Alman yazardir ve siir kafiyeleriyle The Book of Gospels 863 871 arasinda bitirilmistir kitabini yazmistir Rahipler ayni zamanda eski kahramanlik destanlarini kaydetmeye ve zamanlarinin feodal lordlarini yucelten yenilerini yazmaya baslamislardi Almanca yazilmis bu kahramanlik hikayelerinden gunumuze ulasan Hildebrandslied bir baba ile oglu arasindaki savasi anlatir MS 9 yuzyilda Germen destani Guclu Elli Walther sonradan bir Latin efsanesi olan Waltharius a donusmustur St Gallen de bir rahip olan Romali filozof ve Eski Yunan filozofu Aristo nun yapitlarindan bazilarini Almancaya cevirmistir Birinci Altin Cag 1150 1250 Alman Destanlari Alman destanlari Birinci Altin Cag daki ana edebi urunlerdir Bunlarin en unlusu 12000 dizelik intikam ihanet ve sadakati anlatan buyuk olasilikla Passau Avusturya da yazilan Nibelunglarin Sarkilari Nibelungenlied dir Romans Kahramanlar ve asil gercekleri anlatan Romans Romance bu donemdeki baska bir ana edebi yazin bicimidir Antik edebiyatin basyapitlari olarak sayilan onemli romanslar Wolfram von Eschenbach in i 1200 1210 un Tristan ve Izolde sidir 13 yuzyil baslari Parzival uzun sure sovalye olmak icin ugrasan ama bunun icin uzun yargilamalardan gecen ve sonunda kutsal topraklarin krali olan birisidir Tristan ve Izolde de Gottlieb asklari olumleriyle biten iki gencin askini anlatir Sovalye Edebiyati ve Minnesang Eski Alman Edebiyati donemine damgasini vuran bir baska sey de dir Bir sovalyenin tek ozelligi savasmasi degildi Sovalye begenisi yuksek olan sanat ve edebiyatla ugrasan bir insandi Minnesanglar onlarin elinden cikmistir Bu Minnelerin cogu ask ve kavalyeligi anlatan Fransiz sarklilarinin lirik sairlerini taklit etmislerdir Kadina duyulan ask anlatilmaktadir Burada anlatilan kadin En unlu troubador Walther von der Vogelweide dir Sair traubadorlarin samimiyetsiz ve soguk siirlerini sicak ve orijinal ask yorumlamalarina cevirmistir Walther in ayni zamanda o donemde Papalikla uzun suren guc savasina giren Orta Avrupa daki Germen asilli Imparatoru nu oven ve savunan eserleri de vardir Altin Caglar Arasi 1250 1750 Populer Edebiyat Donemi 1250 den 1600 e kadarki bu donem Alman sehirlerine artan ticari buyume ve zenginlik getirmisti ve yeni bir ekonomik sosyal sinif olan Orta sinif ortaya cikmisti Orta sinif kulturel liderligi ele gecirmisti Bu askin aristokrat tanimi orta sinif gercekligi taslamasi ve ciddiyetine yol acmistir Meier Helmbrecht i yaklasik 1250 1280 gibi destanlar sovalyeligin dususunu anlatmaktaydilar Pratik dersleri ogretmek icin fabllar onem kazandi ki bunlari satirik destan Tilki Reynard 1487 in ahlaki ve satirik siiri Aptallar Gemisi 1494 ve komik hikayeleriyle Till Eulenspiegel de goruruz 1500 li ayakkabi ustasi antik sarkicilari taklit ederek yuzlerce oyun ve sarki yazmistir Redentin Easter Play 1464 ve Oberammergau Passion Play 1634 gibi dini oyunlar dinsel duygulari saf mizahla birlestirmistir Ronesans Almanya ya insanlarin dunyevi yeri ve dogasini anlama vurgusunu getirdi Bu entelektuel alim humanizm olarak bilinir nin humanizmi Avrupa tarihindeki en onemli degisim hareketlerinden birine Reform a yol acmistir Alman Humanizmi 1350 yilinda universitelerin kurulmasiyla Bohemya da baslamisti Bu donemim en bilinen Alman eseri Johannes von Tepl Johannes von Salz olarak da bilinir tarafindan yazilan ve olumle vasat bir ciftci arasindaki diyalogu anlatan Bohemyali Ciftci dir 1400 Humanizm doruk noktasi 1480 den 1530 a kadar gecen sure icindedir Insanlik icin yeni idealler arayisi icinde humanistler Eski Yunan in tarih ve felsefesini kesfe ciktilar Eserlerinin cogunu Almancadan cok Latince yazdilar En unlu Alman humanistleri Ibranice nin onde gelen ustalarindan ve Reform u baslatmada Martin Luther in bas yardimcisi dur Reform 1517 de baslayan Reform hareketi Alman kultur ve yasaminda hala etkisini gosteren bir etki birakmistir Reformca etkilenen edebiyatin cogu dinsel yazinlar ve bildirgelerdi Reform lideri Martin Luther Incil i na cevirmisti Luther in 1534 te bitirdigi Incil cevirisi Alman edebiyatinin en etkileyici olaylarindan biridir Incil in versiyonu Ingiliz yazarlari ne kadar etkilemisse Luther in Almanca versiyonu da Alman yazarlari o derece etkilemisti Bu cevirisinin yani sira Luther daha bircok dini ve politik metinler yazmisti Immanuel KantBarok Edebiyati Barok Edebiyati genellikle fazla sisirilmis ve abartilarla doludur Barok siiri ise inanc ve caresizlik maddecilik ve maneviyat siddet ve erdem arasinda gidip gelmistir Andreas Griphius Alman barok caginin en buyuk lirik sairi olarak tanimlanir Ilahi yazarlari ise en unlu Alman ilahilerini bu donemde yazmistir Hans Jakob Christoffel von Grimmelshausen in Simplicissimus 1668 u cok canli ve gercekci bir romandir Alman nufusunun ucte birinin yasamini yitirdigi Otuz Yil Savaslari ndaki 1618 1648 aciyi resmeder Romanin kahramani Simplicius Simplicissimus en basta aptaldir ancak aci deneyimlerle zamanla erdem kazanir ve en sonunda dini bir kesis olarak yasamak icin dunyadan elini ceker Friedrich SchillerIkinci Altin Cag 1750 1830 1700 lerin sonuyla 1800 lerin basi Germen dunyasinda Alimler Cagi olarak bilinir Wolfgang Amadeus Mozart ve Ludwig van Beethoven gibi besteciler ve Immanuel Kant ve G W F Hegel gibi filozoflarin calismalariyla felsefe ve muzikte ilerleme kaydedilmistir Diger Avrupa yazarlarinin otesinde Alman yazarlar sanati egitime giden bir yol olarak gorduler Buyuk Alman dramatisti Friedrich Schiller goruslerini sanatin kisiyi ve toplumu degistirme gucuyle ifade eden Mektup Serilerinde Insanin Estetik Egitimi Uzerine 1795 de belirtmistir Ayni ruhla Immanuel Kant da modern estetigin kurulus yazini olarak kabul goren Yargilamanin Kritigi 1790 nde bu sekilde davranmistir Neden Cagi Aydinlanma Neden Cagi ya da Aydinlanma gercegi anlamanin en iyi yolunun nedenleri kullanma ve sorgulama olduguna vurgu yapan tarihsel donemdir Bu cag Almanya da Fransa ve Ingiltere de oldugundan daha kisa surdu 1700 lerin ortasi Aydinlanmis reformlarin ruhu Alman edebiyatinin milli gururu yukselttigi gibi onu Fransiz etkisinden de cikarmistir Almanya nin ilk onemli edebiyat elestirmeni 1700 lerin sonunda baslayan Alman milli edebiyatinin hizli gelisiminin temellerini atmistir Lessing ilk once Antik Yunan ve Roma klasiklerini taklit eden Fransiz Neoklasizm fikirlerini reddederek ise baslamisti Bunun yerine kendi oyunlarini Ingiliz oyun yazari William Shakespeare in dramlari uzerine modelledi Lessing in en bilinen oyunu Bilge Nathan 1779 dinsel toleransi tartismaya acmisti Johann Wolfgang von GoetheAlman Preromantizmi Alman ya da daha iyi bilinen tanimiyla 1770 te basladi ve otoriteye karsi guclu arzu orijinallik ve baskaldiriya vurgu yapti Isa nin yasamini anlatan un Mesih 1748 1773 adli dini destani bir basyapittir Firtina ve Baski orta sinif sosyal degerlerine gelenegine ve politika siyaset ve teolojideki otoritesine karsi isyankar genelde kaotik bir hareketti Genc Schiller ve Johann Wolfgang von Goethe bu akimin iki onemli dramatistiydi Schiller in ilk romani Soyguncu 1781 iki kardesin hikayesini anlatir Kardeslerden biri babasini oldurmeyi hedefler digeri ise bir soyguncu cetesi kurar ve ormanlari gezer Schiller in diger genclik romanlari baskici sosyal kurallari tiranligi ve politik yozlasmayi anlatir Bir fahiseyi seven asilin hikayesini anlatan Merak ve Ask 1784 bir Ispanyol prensinin babasi Krala karsi duydugu nefreti anlatan Don Carlos 1787 bu eserlerdendir Goethe nin melankolik ilk romani Genc Werther in Acilari 1774 1787 de tekrar gozden gecirildi Avrupa da firtinalar estirdi Romanin cogunlugu Werther adindaki genc bir adamin evli bir kadina yazdigi umutsuz ask mektuplarindan olusmaktaydi Bu akimin felsefi ilham kaynagi Goethe nin de hocasi buyuk filozof ve tarihci Johann Gottfried Herder idi Herder Alman yazarlarini eski Yunan trajedilerini taklit eden Fransiz Neoklasistlerin in etkisinden cikarmaya calismisti Shakespeare in doganin kanunlarini anlayan bir alim oldugunu dusunuyordu Herder tum dunyadan siirler toplayip onlari Almancaya cevirip her birinin kendi essiz gucunu kanitlamasina yardimci olmustur Friedrich HolderlinAlman Klasizmi Alman Klasizmi Goethe Schiller ve Almanya nin en buyuk lirik sairi Friedrich Holderlin tarafindan idare ediliyordu Klasizm yaklasik 30 sene boyunca gelisti ta ki 1787 de Goethe nin Italyan klasik antiklerini incelemek icin yaptigi iki senelik bir geziye kadar Goethe nin Wilhelm Meister in Cirakligi 1795 1796 romani aktor ve oyun yazari olarak doyuma ulasmaya calisan Wilhelm uzerine yogunlasir Kitap Wilhelm in olgunluk kendini tanima ve sosyal sorumluluk bilinci kazanmasi yolunda gecirdigi yavas ve bazen sancili sureci anlatir Bu calisma kisisel gelisim romanlarinin ilk ornegi sayilir Shakespeare in yapitlari Ingiliz Edebiyati nda ne ise Schiller in buyuk tarihsel dramlari da Alman Edebiyati nda Klasik tarz olarak sahnede kalmistir Schiller in sonraki oyunlari cok tartisilan felsefi konulari Avrupa tarihinin calismalarinin karmasik anlamasini ari dusunceleri ve buyuk bir edebi tarzi birlestirmisti En unlu oyunlari tarihsel dramalardir Iskoc hukumdari Mary Iskoc Kralicesi ni anlatan Mary Stuart 1800 Fransiz kahramani i anlatan Orleans Kizi 1801 ve efsanevi Isvicre li kahramani anlatan William Tell 1804 in siiri siirsel guzelligi felsefi derinlikle birlestirir Ekmek ve Sarap 1800 1801 yeniden duzenlemesi olumunden sonra 1894 te yapilmistir ve Patmos 1801 1803 gibi klasik gufte ve agitlari eski Yunan stilini ve ruhunu canlandirmistir Heinrich von KleistRomantizm Romantizm 1790 larin sonunda onemli ve etkileyici bir hareket olarak ortaya cikmisti Romantikler dus gucunu ve guclu duygulari konu alip edebi ifadenin daha ozgur bicimlerini ele aldilar Belki de Romantiklerin en iyisi Novalis takma adiyla yazan Friedrich von Hardenberg idi Yardimcisi Friedrich Schlegel ile beraber Novalis insane imgeleminin gucunu kesfe cikmislardi Geceye Ilahiler 1800 siirlerinde geceyi olen nisanlisi ve tanri arasindaki ruhani birlige giden esik olarak gordugu olum ve sonsuzluk sembolu olarak goruyordu Diger romantik yazarlar ozellikle ve E T A Hoffmann da bilincsizlik dunyasini irdeliyorlardi Bu iki yazar 1800 lerin sonunda ortaya cikan modern psikoanalizin Avusturyali babasi Sigmund Freud un oncelleri olarak kabul edilirler Cogu romantik lirik siirler yazdi Novalis ten sonra bu sairlerin en ses getireni tu Yuzeyde siirleri cok basitti ancak dikkatli incelendiginde oldukca derindi Eichendorf unkilerin yani sira gibi romantiklerin diger romantiklerin siirleri iclerinde Franz Schubert in de bulundugu Alman romantik bestecilerince siklikla muzige gecirilmistir Bu sanat sarkilari gunumuzde de hala populerdir Alman romantizminin onemli bir ozelligi de yazarlarin tumunde gorulen siki bir milliyetciliktir 1800 lerin basinda ve Wilhelm Grimm tarafindan derlenen Alman efsaneleri yalnizca Alman milliyetciligini degil ama ayni zamanda romantiklerin efsaneler ve folklore ilgisini de ifade etmistir Grimm kardesler ayni zamanda linguistik dil bilimi calismalarinin da kuruculari olarak kabul edilen bilgelerdi Diger Yazarlar 1800 lerin baslarindaki bazi yazarlar oylesine kisisel yazilar yazmislardi ki onlari belli bir siniflandirmanin icine koymak cok da mumkun degildir Bu yazarlarin icinde Goethe Heinrich von Kleist ve Georg Buchner de vardir 1808 de Goethe basyapiti Faust un ilk bolumunu bitirmisti Ikinci bolumu ise oldugu 1832 de bitirmistir Faust 1500 lerde ruhunu seytana sihirli gucler karsiliginda satan bir teolog efsanesinin Goethe versiyonudur Goethe ayni zamanda iki zor roman da yazmisti Evli bir ciftle iki arkadaslari arasindaki trajik iliskiyi inceleyen Secme Yatkinlik 1809 ve Wilhelm Meister in Ciragi nin devami olan Wilhelm Meister in Seyyahlik Yillari 1821 1829 da gozden gecirildi Kleist felsefi yansimanin psikolojik derinlikle bicimsel mukemmellikle birlestirilmis dramalar da yazmistir Penthesilea 1808 Amazonlarin kralicesi Penthesilea ile Antik Yunan in en cesur savascisi in arasindaki ask hikayesini resmeder Kleist in Homburg lu Prens Friedrich 1810 draminin kahramani askeri emirlere uymayi reddederek idama mahkum edilen bir prensin hikayesidir Kleist intikam pesindeki uckagitci bir at tuccarinin hikayesi Michael Kolhaas 1808 ve nasil oldugunu bilmeden hamile kalan bir asil kadini anlatan O Markizi 1808 gibi oldukca kisa romanlar da yazmistir Buchner in dramasi 1835 Fransiz Devrimi ni resmeder Woyzeck 1835 1837 romani ise ustlerince asagilanan ve bu nedenle deliren bir ordu komutanini anlatir Yukselen Alman milliyetciliginin aksine Goethe yasaminin son yillarinda Asya edebiyatina donmustur Cin romanlarini takdir etmis ve eski Pers sairi Hafiz in siirlerini taklit eden siirler derlemesi Dogu Bati Divani ni 1819 yazmistir 1830 dan 1880 e Alman EdebiyatiHeinrich HeineGenc Almanya Genc Almanya hareketi 1830 larda etkin hale gelen ve edebiyati politik dusunceleri ifade etmede kullanan radikal Almanlarca olusturulmustu Bu yazarlar donemin muhafazakar prensi in politikalarini siddetle elestiriyorlardi Bircok Genc Alman basarisiz 1830 ve 1848 devrimlerinde rol almisti 1848 de kurulan ve Almanya yi birlesik ve liberal bir demokrasi yapmak isteyen secilmis konsey ni desteklemislerdi Bu birlik sonradan dagitilmistir Bu donemin en taninan sairi Heinrich Heine dir Alman kulturunu o kadar asagilik goruyordu ki yasaminin cogunu Paris te gecirmisti Almanya yi Almanya Bir Kis Masali 1844 gibi genisce okunan ve tercume edilen calismalarinda siddetle elestirmistir ayni zamanda mukemmel bir lirik sairdi Gercekcilik Gercekcilik Realizm gunluk yasami inanilir kisiler ve her zamanki olaylar araciligiyla oldugu gibi resmetmeyi amaclar Alman edebiyatinda gercekcilik cogunlukla Siirsel Gercekcilik bicimini almis ve gunluk yasamin sanatsal gorunumunu yaratmayi amaclamistir Avrupa nin diger yerlerinde gercekcilik ozellikle kent toplumlarinin gerilim ve celiskilerini yakalamayi hedeflemisti Alman Gercekciligi ise genis olcude kirsal ve bolgesel kalmistir Gercekciler in bilim adami olmayi hedefleyen bir gencin hikayesi olan Hint Yazi 1857 gibi romanlarla Bildungsroman a devam etmislerdi Bir diger gercekci Bildungsroman Gottfried Keller in Isvicreli bir ressamin mucadelesi ve gelisimini anlatan Yesil Henry dir 1854 1855 Bu donemin tipik guclu bolgeciligine atifla Stifler ve Keller in romanlari sirasiyla Avusturya ve Isvicre koylerinde gecer Thomass Mann1890 dan 1945 e kadar Alman EdebiyatiNaturalizm 1890 dan sonra gercekcilik sosyal adaletsizlik suc varos kosullari ve kalitimin insane gelisimindeki rolunu konu alan edebi hareket olan Naturalizm e yol vermistir in Dokumacilar 1893 romani belki de bu donemdeki Naturalist dramin en iyi yapitidir Empresyonizm Neoromantizm Sembolizm Empresyonizm Izlenimcilik Yeni romantizm ve Sembolizm gibi resimde daha cok bilinen kavramlar ayni zamanda yazin bicimlerini tanimlamada da kullanilmistir Empresyonistler nesnelerin ve olaylarin izleyici uzerinde yarattigi etkilenimlere baski yaparak bir tavir ve beyin hali yaratmaya calismislardi Neoromantikler insani duygulari ve tutkularini takdir eden Romantik hareketi yeniden canlandirmislardi Sembolistler ise siirsel semboller fanteziler ve psikanalizden buyulenmislerdi Dogrunun mantiksal dusunusle resmedilemeyecegini ancak sembollerle onerilebilecegini one surmuslerdir Bu donemin terimleri bulaniktir ve yazarlari ise elestirmenlerce yalnizca bir kategoriye konamamaktadir ve Rainer Maria Rilke nin siirleri o atmosferi cagristirdigi icin empresyonisttir Hoffmansthal ayni zamanda bir neoromantik olarak kabul edilir cunku naturalizme karsi cikmistir Hoffmansthal buyuk olcude Alman besteci Richard Strauss un yazdigi opera ozellikle Der Rosenkavalier librettolari soz ile taninir Thomas Mann in romanlari genis olcekli bicimler ve temalari sunar Ilk sosyal romanlarindan Buddenbrooks 1901 tuccar bir ailenin yasamini anlatmasiyla tamamen gercekcidir Mann in Sihirli Dag 1924 daha felsefidir ve hem empresyonist hem de sembolist olarak tanimlanabilir Kitapta tuberkuloz sanatoryumundaki hastalari 1900 lerin baslarindaki Avrupa toplumunun catisan tavir ve politik inanclarini sembolize eder Arthur Schnitzler in Viyana da yazdigi empresyonist dram ve hikayeler kisa romani Ruya Hikayesi nde 1926 cinsel kiskancligi anlattigi gibi insani hislerinin psikolojisini kesfe cikar Schnitzler in calismalari Sigmund Freud psikanaliz inin derinliklerini edebiyata ithal etme denemelerini temsil eder Ekspresyonizm Ekspresyonizm tum sanat dallarindaki ana bir hareketti Ekspresyonistler yasami gercegin kendi kisisel yorumlamalarinca degistirilmis olarak resmetmeye calismislardi Ekspresyonizm I Dunya Savasi na 1914 1918 ve geleneksel sosyal ve politik yapilarin cozulmesi sonucu ortaya cikan kaosa tepki olarak sahneye cikmisti Expresyonist eserlerin cogu kabus gibi bir nitelige sahipti Her seyin otesinde Ekspresyonizm tum geneleksel sanat standartlarinin reddedildigi radikal bir deneysellik hareketiydi Belki de en buyuk ekspresyonist yazar Franz Kafka ydi Onun hayalsi stili garip goruntuler kilik degistirmis referanslar ve psikolojik iskence ile yaniltici basitlikteki betimlemeleri harmanlar Sonuc ise edebiyat tarihindeki essiz bir stil olmustu Kafka nin Durusma 1925 romaninda bir adam gizemli bir mahkeme tarafindan tutuklanir suclanir ve idam edilir Bertold Brecht Ekspresyonist dramlarin en iyi orneklerinden bazilari da Bertolt Brecht in ozellikle 1940 larda yazdigi piyesleridir Bunlarin icinde Otuz Yil Savaslari nin tarihi kaydi niteligindeki Cesaret Ana ve Cocuklari 1941 ve Italyan astronom Galileo ile onun bilimsel teorilerini dini temelde suclayan arasindaki savasimi anlatan Galileo nun Yasami 1943 de vardir Brecht in yani sira ve de onde gelen ekspresyonistlerdendir Bu donemin sairlerinden Georg Trakl ve Gottfried Benn de une sahiptir Nazi Doneminde Edebiyat Adolf Hitler in Nazi Partisi Almanya daki iktidari 1933 te ele gecirdi Naziler hic zaman gecirmeden ahlaksiz ve siyaseten guvenilmez bulduklari ekspresyonistleri yargilamaya giristiler Yaptiklari ilk islerden biri ekspresyonist kitaplari Berlin de bir kutuphanenin avlusunda halkin gozleri onunde yakmak oldu Hitler in Ucuncu Reich i 1933 1945 bitmek tukenmek bilmeyen propagandanin yaninda cok az degerli edebi eser uretebilmistir Ozellikle bu donemde Leo Weisgerber dusunceleri en cok tutulan ve Nazilerce yuceltilen dil bilimci ve edebiyatcidir Bertolt Brecht ve Thomas Mann gibi onemli yazarlar ABD ye goc ettiler ve Almanca yazmaya orada devam ettiler Digerleri ise yakalandilar ve toplama kamplarinda katledildiler Nazi doneminde yazilan macera ya da polisiye romanlari bile nazi ideolojisinin etkisini tasimaktadir Buna ornek olarak Janna Bernitt in Gri zarflarda mektuplar adli eseri verilebilir Savas Sonrasi Alman Edebiyati 1945 1990 II Dunya Savasi ndan sonra 1939 1945 Alman edebiyati ana olarak savasla yerle bir edilen Almanya nin psikolojik travmalarla dolu yasami ile ilgilendi Bu donem Trummerliteratur Almanca Enkaz edebiyati olarak isimlendirilir Savastan sonra Almanya SSCB tarafindan kontrol edilen Dogu Almanya ve Bati ve ozellikle Amerika gudumundeki Bati Almanya olmak uzere iki devlete bolunmustu Donemin en onde gelen Alman yazarlari Heinrich Boll ve Gunter Grass ti Boll un romanlari Bayanla Grup Resmi 1971 ve Katharina Blum un Kayip Onuru 1974 toplumdaki itibarlarini kaybetmis kadinlari anlatir ise edebi bicimlerdeki korkusuz yorumlariyla one cikmisti Teneke Trampet 1959 Kedi ve Fare 1961 ve Kopek Yillari 1963 ndan olusan simdiki adi Gdansk olan Alman Leh sehrindeki savas sonrasi zenginlik ve Nazi iktidarinin bir taslamasidir Savas sonrasi edebiyat Almanya nin Nazi tarihiyle yuzlesmek icin caba sarfetmisti Faust efsanesinin Thomas Mann versiyonu Doktor Faustus ta 1947 bir bestecinin ask ve ahlaki sorumlulugu sanatsal yaraticilik ugruna reddedisini anlatir Hikayeleri Alman edebiyatinin tum gecmisinin Nazilerin ortaya cikmasinda sorumlu oldugunu anlatmaya calisir Carl Zuckmayer in Seytan in Generali 1946 drami Nazi rejiminde suclanan Alman ordu kahramani Ernst Udet in yasami uzerineydi un piyesi Vekil 1963 u Nazilerin Yahudileri katletmesine goz yummakla suclar Savas sonrasi drama yazarlarinin en onemlileri Almanlar degil Isvicreli Friedrich Durrenmatt ve Max Frisch ile Avusturyali Thomas Bernhard ve Peter Handke dir Isvicreli yazarlar Brecht tarzindaki sosyal elestiriyi devam ettirdiler Iki Avusturyali ise daha cok psikolojik dramlar yazmisti Dogu Alman edebiyati Bati dakinden farkliydi Dogu yazarlari genelde sosyalist bakis acisina sahiptiler ve Bati nin degerlerini elestiriyorlardi Christina Wolf un romani Cassandra 1983 savastan bitap olmus sehri Dogu Almanya ya benzeterek Troya nin dususunu yeniden anlatir 1959 da Dogu Almanya dan Bati Almanya ya gecen politik olarak bolunmus Almanya nin yorgunluklarina isaret ediyordu Johnson un romani Jakop Hakkindaki Dedikodular 1959 Sovyet ajanlariyla isbirligi yapmayi reddeden bir adamin oldurulmesini konu eder Gunumuz Alman Edebiyati1989 da toplum baskisi nedeniyle Dogu Alman hukumeti coktu 1990 da Dogu ve Bati Almanya tekrar birlesti Birlesmeden sonra Monika Maron ve Christa Wolf gibi eski Dogu Alman yazarlari otobiyografiler romanlar ve denemelerle gecmisleriyle hesaplasma icine girdiler Maron un Kullerin Ucusmasi 1981 romaninda bir guc santralinin cevreyi kirlettigini kesfettikten sonra bir gazetecinin yuz yuze kaldigi ahlaki acmaz konu edilir Romanya nin Almanca konusan azinligindan Herta Muller Komunist rejimdeki yasami romanlari Yesil Eriklerin Ulkesi 1994 ve Randevu da 1997 anlatir in romanlari Tango Danscisi 1989 ve Willenbrock 2000 kendilerini bir kabusun icinde bulan normal insanlari kaleme alir KaynakcaAmrine Frederick Alman Edebiyati World Book 2005 Michigan 2005 Bullivant Keith 1989 un otesinde 1945 ten bu yana Alman Edebi Tarihini Yeniden Okumak Berghahn 1997 Furness Raymond ve Humble Malcomb Yirminci Yuzyil Alman Edebiyati na Katki 2 Baski Routledge 1997 Garland Henry ve Garland Mary Alman Edebiyati na Oxford Katkisi 3 Baski Oxford 1997 Konzett Matthias Alman Edebiyati Ansiklopedisi Fitzroy Dearborn 2000 Sagarra Eda ve Skrine PNA Alman Edebiyati na Katki 1500 den Bugune Blackwell 1997 Watanabe O Kelly Helen Alman Edebiyati nin Cambridge Tarihi 1997 Yeniden basim Cambridge 2000