Türk göçleri, Türk boylarının ve Türk dillerinin 6. ve 11. yüzyıllar arasında Avrasya'daki yayılma sürecini ifade eder. 6. yüzyılda Göktürkler, şimdiki Moğolistan'da bulunan Cücenler'i devirip her yöne genişleyerek Avrasya bozkırlarına Türk kültürünü yaydılar. Göktürk Kağanlığı 8. yüzyılda sona ermesine rağmen, Uygur Kağanlığı, Karahan Devleti, Hazarlar ve Kumanlar gibi çok sayıda Türk hanlıkları yer almaya devam etti. Bazı Türkler sonunda Karahoca (Gaochang) ve Kansu Uygurları gibi yerleşik hayata geçiş yaptı. Selçuklu Hanedanı 11. yüzyıldan itibaren Anadolu'ya yerleşerek burada kalıcı Türk yerleşimi ve varlığını ve sonunda Anadolu Türklerinin oluşmasını sağladı. Büyük Türk nüfusa sahip modern milletler arasında Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kazakistan bulunmaktadır. Ayrıca Türk nüfusu, Çuvaşya, Başkurdistan, Tataristan, Kırımlılar, Çin'deki Uygurlar ve Sibirya'daki Yakutistan gibi diğer ülkelerde de mevcuttur.
Köken
Türk halklarının anavatanları ve dillerinin kökeni ile ilgili öneriler, Orta Asya bozkırlarından Kuzeydoğu Asya'ya (Mançurya) kadar geniş bir yelpazeye yayılmaktadır. Yunusbayev göre genetik kanıtlar, Güney Sibirya ve Moğolistan yakınlarındaki bölgenin Türk etnik kökeninin "İç Asya Anavatanı" olarak bir kökene işaret etmekte. Benzer şekilde, Juha Janhunen, Roger Blench ve Matthew Spriggs gibi birkaç dilbilimci, Moğolistan'ın erken Türk dilinin anavatanı olduğunu öne sürmektedir. Robbeets'e göre Türk halkı, bugünkü Güney Sibirya ve Moğolistan'dan günümüz Mançuryasında bulunan Batı Liao Nehri Havzasına kadar uzanan bir bölgede yaşayan insanlardan gelmektedir.
Hunlar
Hunlar, MS 4. ve 6. yüzyıllar arasında Orta Asya, Kafkaslar ve Doğu Avrupa'da yaşayan göçebe bir halktı. Dönemin Avrupalılarına göre, ilk olarak Volga Nehri'nin doğusunda, o sırada İskit'in bir parçası olan bir bölgede yaşadıkları bildirildi; Hunların gelişi, Hint-İran halkı Alanlar'ın batıya doğru göçüyle ilişkilidir. Hunlar genellikle bir Türk halkı olarak kabul edildi ve bazen Hiung-nu ile ilişkilendirildi. Avrupa'da Hunlar zamanla Gotlar, Slavlar ve Alanlar gibi toplulukları bünyesine kattı.
Hunlar okuma yazma bilmiyorlardı (Prokopius'a göre) ve Cermen, İran, Türk, bilinmezden ve bir karışımdan türetilen isimleri dışında onları tanımlayacak dilbilimsel hiçbir şey bırakmadılar. Örnek olarak, Ultinčur ve Alpilčur gibi -čor ile biten Türkçe isimler, -čoro ile biten Peçenek isimleri ve -čoro ile biten Kırgız isimleri gibidir. Utrigur ve Onogur gibi -gur ile biten isimler ve Ultingir gibi -gir ile biten isimler aynı şekillerdeki Türkçe isimler gibidir.
Hunların gerçek kimliği hala tartışılmaktadır. Hunların kültürel oluşumuyla ilgili olarak, Cambridge Ancient History of China şöyle diyor: "MÖ sekizinci yüzyıldan başlayarak, iç Asya'da ata binen kırsal topluluklar ortaya çıktı ve savaşçı toplumların kökenini oluşturdu." Bunlar, Karadeniz'den Moğolistan'a uzanan ve Yunanlar tarafından İskitler olarak bilinen "atlı kırsal halklar" kuşağının bir parçasıydı.
Göktürk göçü (5.-8. yy.)
Tinlingler ve Türkler
Türk veya Türküt'e ilk atıf, 6. yüzyıl Çin kaynaklarında Tūjué (突厥) olarak geçmektedir. Türk dillerinin en eski kanıtı ve "Türk" ün bir isim olarak kullanılması, 8. yüzyılın başlarında Göktürkler'in Orhun yazıtlarından gelmektedir. 'Türk' dillerini konuşan pek çok grup, asla kendi kimlikleri için Türk ismini benimsemedi. Göktürk egemenliğine giren ve onun siyasi kültürünü ve ortak dilini benimseyen halklar arasında "Türk" adı her zaman tercih edilen kimlik değildi. Bu nedenle Türk, o dönemde bulunan tüm Türk halklarında kullanılmadı, sadece Doğu Göktürk Kağanlığı'na atıfta bulunurken, Batı Göktürk Kağanlığı ve Tinlingler kendi kabile isimlerini kullandılar. Türk boylarının gemişlemesi ve dağılımı bir arada olmadı. Göktürk İmparatorluğu'nda Bulgarlar gibi çevre Türk halkları ve hatta Oğuzlar ve Karluklar gibi merkezi olanlar, göç eden tüccarlar, askerler ve kasaba halkıyla beraber kendi başlarına göç ettiler.
Türk topluluklarının anavatanlarından ilk göçlerinin kesin tarihi bilinmemektedir. Daha sonra birçok devlete ve halka adını verecek olan, "Türk" olarak bilinen ilk devlet 6. yüzyıldaki Göktürklerdi. 439'da Aşina boyunun başı, halkını Lijian'dan (modern Zhelaizhai), konfederasyonlarına dahil olmak ve Çin'den korunmak için Rouran'a götürdü. Boy, ünlü metal demircilerden oluşuyordu ve bir miğfer gibi görünen bir dağ ocağının yanına yerleştiler, Türk/Tujue 突厥 adını da bu araziden aldılar.[] 546'da Ashina'nın lideri Bumin, Rouran'ın Tiele isyanını bastırmasına yardım etti. Bumin, hizmeti için bir Rouran prensesi ile evlilik talep etti, ancak reddedildi ve ardından bağımsızlığını ilan etti. 551'de Bumin kendini Kağan ilan etti ve Batı Wei'den Prenses Changle ile evlendi. Daha sonra ertesi yıl Rouran Kağanlığı'na ciddi bir darbe indirdi, ancak kısa süre sonra öldü. Oğulları İssik Kağan ve Mukan Kağan, Rouran ile savaş vermeye devam etti ve 554'te onları bitirdi. 568'e gelindiğinde, toprakları, muhtemelen Rouran'la bir şekilde bağlantılı olan Avarların kaçtığı Bizans İmparatorluğu'nun sınırlarına ulaştı. 581'de Taspar Kağan öldü ve Kağanlık, iki ayrı Türk fraksiyonuyla sonuçlanan bir iç savaşa girdi. Doğu Kağanlığı 630'da Tang hanedanı tarafından yenilirken, Batı Kağanlığı 657'de aynı şekilde Tang hanedanı tarafından düşürüldü. 682'de İlteriş Kağan, Tang'a isyan etti ve 744 yılında bir başka Türk devleti olan Uygurların eline düşene kadar sürecek olan İkinci Türk Kağanlığı'nı kurdu.
Bulgarlar
Bulgarlar, Kuban bozkırlarına 5. yüzyıl içerisinde bir zaman diliminde yerleşti. 7. yüzyıla gelindiğinde, 635'te Kubrat önderliğinde isyan edecekleri Avarların yönetimi altındaydılar. İsyandan önce Kubrat, Bizans İmparatorluğu'ndan Herakleios ile ittifak yapmıştı ve 619'da vaftiz edildi. Kubrat 660'larda öldü ve toprakları oğulları arasında bölündü. Bunlardan ikisi Hazarlar tarafından birleştirildi, biri Pannonia'ya yöneldi ve biri Bizanslıların tebası oldu. Pannonia'daki Bulgarlar, Pannonia Avarlarına karşı ayaklandılar ve 679'da Selanik'e göç ettiler, ardından burada Birinci Bulgar İmparatorluğu'nu kurdular.
Hazarlar
Hazarların kökeni belirsizdir. Bazı kaynaklar, 555'ten önce batıya göç eden Uygurların bir parçası olduklarını söylemektedir. El-Mesûdî'ye göre, Hazarlara Türkçede Sabirler denmekteydi.Hudûd el-âlem, Hazar kralının Ashina olarak yorumlanan Ansa'dan geldiğini söylediğinden, bazıları Hazarların Batı Göktürk Kağanlığı'nın sondan bir önceki hükümdarı Ériş Kül Kağan tarafından kurulduğuna inanıyor. 7. yüzyılın ortalarında Hazarlar, Emevilerle sürekli savaştıkları Kuzey Kafkasya'da bulunuyordu.
Kırgızlar
Tang Kitabı içeriğine göre Yenisey Kırgızları uzun boylu, kızıl saçlı, mavi gözlü ve kırmızı yüzlere sahipti. Ayrıca Kırgız kadınların sayıca erkeklerden daha fazla olduğunu, hem erkek hem de kadınların dövme yaptıklarını ve Türklere verdikleri silahları yaptıklarını, tarım yaptıklarını ama meyve yetiştirmediklerini belirtmektedir. Kırgızlar, Baykal Gölü'nün batısında ve Karluklar'ın doğusunda yaşıyordu. Sui Kitabıiçerisinde yazılanlara göre, Kırgızlar, Göktürk Kağanlığı'nın hakimiyetiyle uğraştılar. Uygurlar da Kırgızlara karşı savaş açtı ve Uygurların tekelinde olan Çin ticaretinden kesti. Sonuç olarak Kırgızlar Tibetliler, Araplar ve Karluklar gibi diğer ticaret kanallarına yöneldi. 820'den itibaren Kırgızlar, Uygurlar'ın dağıtıldığı 840 yılına kadar Uygurlarla sürekli savaş halindeydi. Kırgızlar Uygur topraklarının bir kısmını işgal etmeyi başardıysa da, etraflarındaki jeopolitik durum üzerinde büyük bir etki sağlayamadılar. Çinliler, bazı unvanlar vermek dışında Kırgızlar ile bir iletişimde bulunmadılar ve Uygurlar artık iktidarda olmadığından, Kırgızlarla ilişkilerini sürdürmek için artık bir neden kalmadığını düşündüler. Kırgızlar, doğudaki Uygurların eski topraklarını işgal etmekle ilgilenmediler ve 924 yılına gelindiğinde, Hitaylar eski Uygur Kağanlığı başkenti Ötüken'i işgal etti.
Türgişler
699'da Türkeş hükümdarı Üç Elig Kağan, Taşkent'ten Beşbalık'a uzanan bir kağanlık kurdu. Üç Elig kağan ve ardından oğlu Sakla, yeniden kurulan Türk Kağanlığı'nın Türkeşleri savaşta yenilgiye uğrattığı 711'e kadar Tang Hanedanına ve Türk müttefiklerine karşı savaştı. Turkeşlerden geriye kalanlar, Suluk komutasında Yedisu'da yeniden yerleştiler ve devlet kurdular. Suluk, 737 yılında Emevîler tarafından yenildikten sonra astlarından birisi tarafından öldürüldü. Tang hanedanı, Türkeş bölgesini istila etmek için durumdan yararlandı ve Suyab şehrini ele geçirdi. 760'larda Karluklar, Türkeşleri bölgeden kovdular.
Karluklar
Adlarını "kar" kelimesinden alan Karluklar, 7. yüzyılın başlarında Toharistan bölgesine göç ettiler. 744'te, İkinci Doğu Göktürk Kağanlığı'nı devirilmesini sağlayarak Uygur Kağanlığı'nın yükselişine katkı sağladılar, ancak Uygurlarla olan anlaşmazlıklar onları daha batıya, Yedisu'ya göç etmeye zorladı. 766'da Türkeşler'i kovarak Batı Türk başkenti Suyab'ı ele geçirdiler. 9. yüzyılda Karluklar arasında İslam yayılmaya başladı. 10. yüzyılda Hudûd el-âlem'de yazılanlara göre, Karluklar tarım, sürüler ve avcılıkla uğraşan, hoş ve medeni insanlardı. El-Mesûdî, Karlukları Türkler arasında en güzel insanlar olarak görüyordu, uzun boylu ve efendi görünümlüydüler. 11. yüzyıla gelindiğinde, nüfuslarına hatırı sayılır miktarda Soğdialı katıldı, bu da Kâşgarlı Mahmud'a göre, dilin telafuzunun bozulmasına neden oldu. 9. yüzyılda Karluklar, Çiğiller ve Yağmalar bir araya gelerek, Karahanlı Devletini kurdular, ancak yeni yönetimin liderliğini Karlukların mı yoksa Yağmaların mı üstlendiği günümüzde hala belli değildir.
Peçenekler
Sui Kitabına göre Peçenekler, modern Kazakistan ve Kuzey Kafkasya bozkırlarında Tieleler ile beraber, Onogurlar ve Alanlar'a komşu olarak yaşıyorlardı. 8. yüzyılda yazılmış bir Uygur raporunun Tibetçe tercümesinde, Peçenekler'in Eftalitler ile savaştığı yazmaktadır. Peçenekler, muhtemelen Kanglılar ile akrabaydı. 9. yüzyılın sonlarında, Hazarlarla yaptıkları çatışmalar, Peçenekleri Pontus bozkırlarına sürükledi. 10. yüzyılda, komşularının kontrolünü ellerinde tutabilmek için Peçeneklere bağlı olan Bizans İmparatorluğu ile yoğun etkileşimleri bulunmaktaydı. Bizans ve Müslüman kaynakları, Peçenekler'in bir liderlik makamı olduğunu, ancak bunun babadan oğula geçmediğini doğrulamaktadır. 10. yüzyılda, Peçenekler Ruslarla askeri çatışmaya girdi ve 11. yüzyılın başlarında Oğuz Türkleri ile yaptıkları askeri çatışmalar onları Tuna nehrinden batıya, Bizans topraklarına doğru sürdü.
Uygur göçü (8.-9. yy.)
Oğuzlar
Oğuz adı, pek çok Türk topluluğu için ortak bir isimlendirmedir. Bu durum bazı durumlarda kafa karışıklığına neden olmuştur. Örneğin, dokuz yerine on iki kabile olmasına rağmen Oğuz hükümdarına Tokuz (Dokuz) Kağan denmekteydi. Oğuz Türklerinin doğrudan Tokuz Oğuz soyundan gelip gelmediği kesin değildir. Bir noktada Tokuz'un doğrudan önderliği altında olmuş olabilirler, ancak 11. yüzyılda Oğuzlar dilsel olarak Kıpçaklar ve Karahanlılar gibi komşularından çoktan ayrılmıştı.
Oğuzların batıya doğru olan göçü, İkinci Doğu Göktürk Kağanlığı'nın düşüşü ve 744'te Uygur Kağanlığı'nın yükselişi ile başladı. Uygur yönetimi altında Oğuz lideri "Yabgu (𐰖𐰉𐰍𐰆)" unvanını aldı. 9. yüzyılda Müslüman metinlerinde yer aldıklarında, aynı başlık kullanılarak tanımlandılar. Oğuzlar bozkırda Peçenekler, Halaçlar, Çarukluğ ve Hazarlar ile bir dizi savaşa girdi. Galip gelmelerinin ardından Oğuz Yabgu Devleti'ni kurdular. Oğuzlar, Müslüman metinlerde kaydedildiği gibi 10. yüzyıl boyunca Peçenekler ve Hazarlar ile sürekli çatışma içindeydiler, ancak zaman zaman da işbirliği yaptılar. Bir keresinde Hazarlar, Alanlar'ın saldırısına karşı savaşmak için Oğuzlar ile anlaştılar. 965'te Oğuzlar, Hazarlara yönelik yapılan bir saldırıda Roslar'ın yanına katıldı. 985'te İdil Bulgarları'na saldırmak için tekrar Roslar ile işbirliği yaptılar. Oğuz Yabgu Devleti'nin merkezi bir liderliği yoktu ve Yabgu'nun tüm Oğuz halkını temsil ettiğine dair bir kanıt bulunmamaktadır. 10. yüzyılda, bazı Oğuzlar şehirlere yerleşerek Müslüman olmaya başladı, ancak birçok kabile Tengricilik inancını takip etmeye devam etti.
Kumanlar ve Kıpçaklar
Kumanlar ve Kıpçakların ilişkisi ve kökenleri belirsizdir. Bazen farklı isimlerle tek bir topluluk olarak kabul edilirler: Batı'da Kumanlar, Doğu'da Kıpçaklar olarak adlandırılırlar. En eski kaynak, Türk-Kıpçak'tan bahseden Uygur Kağanlığı'ndan Bayan Çor Kağan'ın bir yazıtı olarak gösterilir. Söz konusu yazıtta Türk-Kıpçak'lardan bahseder. İlhanlı'da çok sonraları yazan Reşîdüddîn Fazlullah-ı Hemedânî'ye göre Kıpçak, "içi boş çürümüş ağaç" anlamına gelen Türkçe bir kelimeden türetilmiştir. Kuman, "soluk" veya "sarı" anlamına gelen Türkçe qun kelimesinden türetilmiş olma ihtimali vardır. Bazı bilginler Kuman Kıpçaklarını Kanglılarla ilişkilendirir. Kıpçaklardan daha sonra 9. yüzyılda, onları Dokuz Oğuzlarının yanına yerleştiren İbn Hurdâzbih tarafından bahsedilmiş, Birûni ise Qun'un onların daha doğusunda olduğunu iddia etmiştir.
Kimekler
9. yüzyılın ortalarında, Kimekler doğuda Balkaş Gölü'nden batıda Aral Denizi'ne kadar uzanan kuzey bozkırlarında ortaya çıktı. Aslen Çin askeri unvanı "Dudu"dan türetilen "Shad Tutuk" unvanına sahip olan küçük bir kabileydiler, ancak Uygur Kağanlığı'ndan kalanlar 840'ta onların eline geçtiğinde bunun yerine "Yabgu" unvanını kullanmaya başladılar. 10. yüzyılın başlarında Kimekler, Oğuzlar ile aralarındaki Ural Nehri'ni sınır olarak kullandı. 10. yüzyılda yazılan Hudûd el-âlem'e göre Kimekler Kağan unvanını kullanmışlardır. Türk halkları arasında yerleşik medeniyetten en uzak olanlar onlardı ve kendi topraklarında tek bir kasaba vardı. 11. yüzyılda Kimekler, Kumanlar tarafından yerlerinden edildi.
Kaynakça
- Özel
- ^ Yunusbayev, Bayazit; Metspalu, Mait; Metspalu, Ene; Valeev, Albert; Litvinov, Sergei; Valiev, Ruslan; Akhmetova, Vita; Balanovska, Elena; Balanovsky, Oleg (21 Nisan 2015). "The Genetic Legacy of the Expansion of Turkic-Speaking Nomads across Eurasia". PLOS Genetics. 11 (4): e1005068. doi:10.1371/journal.pgen.1005068. ISSN 1553-7390. (PMC) 4405460 $2. (PMID) 25898006.
The origin and early dispersal history of the Turkic peoples is disputed, with candidates for their ancient homeland ranging from the Transcaspian steppe to Manchuria in Northeast Asia,
- ^ Yunusbayev, Bayazit; Metspalu, Mait; Metspalu, Ene; Valeev, Albert; Litvinov, Sergei; Valiev, Ruslan; Akhmetova, Vita; Balanovska, Elena; Balanovsky, Oleg (21 Nisan 2015). "The Genetic Legacy of the Expansion of Turkic-Speaking Nomads across Eurasia". PLOS Genetics. 11 (4): e1005068. doi:10.1371/journal.pgen.1005068. ISSN 1553-7390. (PMC) 4405460 $2. (PMID) 25898006.
Thus, our study provides the first genetic evidence supporting one of the previously hypothesized IAHs to be near Mongolia and South Siberia.
- ^ Blench, Roger; Spriggs, Matthew (2 Eylül 2003). Archaeology and Language II: Archaeological Data and Linguistic Hypotheses (İngilizce). Routledge. ISBN . 18 Ekim 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ekim 2020.
- ^ . ResearchGate. 19 Şubat 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2019.
- ^ Sinor 1990, s. 180.
- ^ a b Maenchen-Helfen (1973) s. 376.
- ^ Maenchen-Helfen (1973) ss. 441–442.
- ^ Di Cosmo, Nicola (1999). "The Northern Frontier in Pre-Imperial China". Loewe, Michael; Shaughnessy, Edward L. (Ed.). The Cambridge History of Ancient China: From the Origins of Civilization to 221 B.C. Cambridge University Press. s. 886. ISBN .
- ^ Gao Yang, "The Origin of the Turks and the Turkish Khanate", X. Türk Tarih Kongresi: Ankara 22 – 26 Eylül 1986, Kongreye Sunulan Bildiriler, V. Cilt, Türk Tarih Kurumu, 1991, s. 731. 4 Ekim 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
- ^ Barfield 1989, s. 150.
- ^ Golden 1992, s. 244-246.
- ^ Golden 1992, s. 233-238.
- ^ Golden 1992, s. 198-199.
- ^ Golden 1992, s. 264-268.
- ^ Golden 1992, s. 205-206.
- ^ Golden 1992, s. 207.
- ^ Golden 1992, s. 209-211.
- ^ Golden 1992, s. 270-272.
- ^ Golden 1992, s. 204-205.
- Genel
- Sinor, Denis (1990). "The Hun Period". Sinor, Denis (Ed.). The Cambridge history of early Inner Asi a (1.. publ. bas.). Cambridge [u.a.]: Cambridge Univ. Press. ss. 177-203. ISBN .
- Barfield, Thomas (1989), The Perilous Frontier: Nomadic Empires and China, Basil Blackwell
- Golden, Peter B. (1992), An Introduction to the History of the Turkic Peoples
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Turk gocleri Turk boylarinin ve Turk dillerinin 6 ve 11 yuzyillar arasinda Avrasya daki yayilma surecini ifade eder 6 yuzyilda Gokturkler simdiki Mogolistan da bulunan Cucenler i devirip her yone genisleyerek Avrasya bozkirlarina Turk kulturunu yaydilar Gokturk Kaganligi 8 yuzyilda sona ermesine ragmen Uygur Kaganligi Karahan Devleti Hazarlar ve Kumanlar gibi cok sayida Turk hanliklari yer almaya devam etti Bazi Turkler sonunda Karahoca Gaochang ve Kansu Uygurlari gibi yerlesik hayata gecis yapti Selcuklu Hanedani 11 yuzyildan itibaren Anadolu ya yerleserek burada kalici Turk yerlesimi ve varligini ve sonunda Anadolu Turklerinin olusmasini sagladi Buyuk Turk nufusa sahip modern milletler arasinda Kirgizistan Turkmenistan Ozbekistan ve Kazakistan bulunmaktadir Ayrica Turk nufusu Cuvasya Baskurdistan Tataristan Kirimlilar Cin deki Uygurlar ve Sibirya daki Yakutistan gibi diger ulkelerde de mevcuttur KokenAvrupali yazarlar tarafindan goruldugu sekliyle MS 450 civarinda Hun Imparatorlugu Yildiz gocebe Hunlarin daglik bir bolgede bir tur bozkir ulkesi olan Macar ovasinda kamp icin sectikleri yeri isaretler Turk halklarinin anavatanlari ve dillerinin kokeni ile ilgili oneriler Orta Asya bozkirlarindan Kuzeydogu Asya ya Mancurya kadar genis bir yelpazeye yayilmaktadir Yunusbayev gore genetik kanitlar Guney Sibirya ve Mogolistan yakinlarindaki bolgenin Turk etnik kokeninin Ic Asya Anavatani olarak bir kokene isaret etmekte Benzer sekilde Juha Janhunen Roger Blench ve Matthew Spriggs gibi birkac dilbilimci Mogolistan in erken Turk dilinin anavatani oldugunu one surmektedir Robbeets e gore Turk halki bugunku Guney Sibirya ve Mogolistan dan gunumuz Mancuryasinda bulunan Bati Liao Nehri Havzasina kadar uzanan bir bolgede yasayan insanlardan gelmektedir Hunlar Hunlar MS 4 ve 6 yuzyillar arasinda Orta Asya Kafkaslar ve Dogu Avrupa da yasayan gocebe bir halkti Donemin Avrupalilarina gore ilk olarak Volga Nehri nin dogusunda o sirada Iskit in bir parcasi olan bir bolgede yasadiklari bildirildi Hunlarin gelisi Hint Iran halki Alanlar in batiya dogru gocuyle iliskilidir Hunlar genellikle bir Turk halki olarak kabul edildi ve bazen Hiung nu ile iliskilendirildi Avrupa da Hunlar zamanla Gotlar Slavlar ve Alanlar gibi topluluklari bunyesine katti Hunlar okuma yazma bilmiyorlardi Prokopius a gore ve Cermen Iran Turk bilinmezden ve bir karisimdan turetilen isimleri disinda onlari tanimlayacak dilbilimsel hicbir sey birakmadilar Ornek olarak Ultincur ve Alpilcur gibi cor ile biten Turkce isimler coro ile biten Pecenek isimleri ve coro ile biten Kirgiz isimleri gibidir Utrigur ve Onogur gibi gur ile biten isimler ve Ultingir gibi gir ile biten isimler ayni sekillerdeki Turkce isimler gibidir Hunlarin gercek kimligi hala tartisilmaktadir Hunlarin kulturel olusumuyla ilgili olarak Cambridge Ancient History of China soyle diyor MO sekizinci yuzyildan baslayarak ic Asya da ata binen kirsal topluluklar ortaya cikti ve savasci toplumlarin kokenini olusturdu Bunlar Karadeniz den Mogolistan a uzanan ve Yunanlar tarafindan Iskitler olarak bilinen atli kirsal halklar kusaginin bir parcasiydi Gokturk gocu 5 8 yy Gokturk Kaganligi 6 Yuzyil Tang in Bati Turklerine seferi Tinlingler ve Turkler Turk veya Turkut e ilk atif 6 yuzyil Cin kaynaklarinda Tujue 突厥 olarak gecmektedir Turk dillerinin en eski kaniti ve Turk un bir isim olarak kullanilmasi 8 yuzyilin baslarinda Gokturkler in Orhun yazitlarindan gelmektedir Turk dillerini konusan pek cok grup asla kendi kimlikleri icin Turk ismini benimsemedi Gokturk egemenligine giren ve onun siyasi kulturunu ve ortak dilini benimseyen halklar arasinda Turk adi her zaman tercih edilen kimlik degildi Bu nedenle Turk o donemde bulunan tum Turk halklarinda kullanilmadi sadece Dogu Gokturk Kaganligi na atifta bulunurken Bati Gokturk Kaganligi ve Tinlingler kendi kabile isimlerini kullandilar Turk boylarinin gemislemesi ve dagilimi bir arada olmadi Gokturk Imparatorlugu nda Bulgarlar gibi cevre Turk halklari ve hatta Oguzlar ve Karluklar gibi merkezi olanlar goc eden tuccarlar askerler ve kasaba halkiyla beraber kendi baslarina goc ettiler Turk topluluklarinin anavatanlarindan ilk goclerinin kesin tarihi bilinmemektedir Daha sonra bircok devlete ve halka adini verecek olan Turk olarak bilinen ilk devlet 6 yuzyildaki Gokturklerdi 439 da Asina boyunun basi halkini Lijian dan modern Zhelaizhai konfederasyonlarina dahil olmak ve Cin den korunmak icin Rouran a goturdu Boy unlu metal demircilerden olusuyordu ve bir migfer gibi gorunen bir dag ocaginin yanina yerlestiler Turk Tujue 突厥 adini da bu araziden aldilar kaynak belirtilmeli 546 da Ashina nin lideri Bumin Rouran in Tiele isyanini bastirmasina yardim etti Bumin hizmeti icin bir Rouran prensesi ile evlilik talep etti ancak reddedildi ve ardindan bagimsizligini ilan etti 551 de Bumin kendini Kagan ilan etti ve Bati Wei den Prenses Changle ile evlendi Daha sonra ertesi yil Rouran Kaganligi na ciddi bir darbe indirdi ancak kisa sure sonra oldu Ogullari Issik Kagan ve Mukan Kagan Rouran ile savas vermeye devam etti ve 554 te onlari bitirdi 568 e gelindiginde topraklari muhtemelen Rouran la bir sekilde baglantili olan Avarlarin kactigi Bizans Imparatorlugu nun sinirlarina ulasti 581 de Taspar Kagan oldu ve Kaganlik iki ayri Turk fraksiyonuyla sonuclanan bir ic savasa girdi Dogu Kaganligi 630 da Tang hanedani tarafindan yenilirken Bati Kaganligi 657 de ayni sekilde Tang hanedani tarafindan dusuruldu 682 de Ilteris Kagan Tang a isyan etti ve 744 yilinda bir baska Turk devleti olan Uygurlarin eline dusene kadar surecek olan Ikinci Turk Kaganligi ni kurdu Bulgarlar 7 yuzyilda Buyuk Bulgar Hanligi nin dususunden sonra Bulgarlarin gocu Bulgarlar Kuban bozkirlarina 5 yuzyil icerisinde bir zaman diliminde yerlesti 7 yuzyila gelindiginde 635 te Kubrat onderliginde isyan edecekleri Avarlarin yonetimi altindaydilar Isyandan once Kubrat Bizans Imparatorlugu ndan Herakleios ile ittifak yapmisti ve 619 da vaftiz edildi Kubrat 660 larda oldu ve topraklari ogullari arasinda bolundu Bunlardan ikisi Hazarlar tarafindan birlestirildi biri Pannonia ya yoneldi ve biri Bizanslilarin tebasi oldu Pannonia daki Bulgarlar Pannonia Avarlarina karsi ayaklandilar ve 679 da Selanik e goc ettiler ardindan burada Birinci Bulgar Imparatorlugu nu kurdular Hazarlar Hazarlarin kokeni belirsizdir Bazi kaynaklar 555 ten once batiya goc eden Uygurlarin bir parcasi olduklarini soylemektedir El Mesudi ye gore Hazarlara Turkcede Sabirler denmekteydi Hudud el alem Hazar kralinin Ashina olarak yorumlanan Ansa dan geldigini soylediginden bazilari Hazarlarin Bati Gokturk Kaganligi nin sondan bir onceki hukumdari Eris Kul Kagan tarafindan kurulduguna inaniyor 7 yuzyilin ortalarinda Hazarlar Emevilerle surekli savastiklari Kuzey Kafkasya da bulunuyordu Kirgizlar Tang Kitabi icerigine gore Yenisey Kirgizlari uzun boylu kizil sacli mavi gozlu ve kirmizi yuzlere sahipti Ayrica Kirgiz kadinlarin sayica erkeklerden daha fazla oldugunu hem erkek hem de kadinlarin dovme yaptiklarini ve Turklere verdikleri silahlari yaptiklarini tarim yaptiklarini ama meyve yetistirmediklerini belirtmektedir Kirgizlar Baykal Golu nun batisinda ve Karluklar in dogusunda yasiyordu Sui Kitabiicerisinde yazilanlara gore Kirgizlar Gokturk Kaganligi nin hakimiyetiyle ugrastilar Uygurlar da Kirgizlara karsi savas acti ve Uygurlarin tekelinde olan Cin ticaretinden kesti Sonuc olarak Kirgizlar Tibetliler Araplar ve Karluklar gibi diger ticaret kanallarina yoneldi 820 den itibaren Kirgizlar Uygurlar in dagitildigi 840 yilina kadar Uygurlarla surekli savas halindeydi Kirgizlar Uygur topraklarinin bir kismini isgal etmeyi basardiysa da etraflarindaki jeopolitik durum uzerinde buyuk bir etki saglayamadilar Cinliler bazi unvanlar vermek disinda Kirgizlar ile bir iletisimde bulunmadilar ve Uygurlar artik iktidarda olmadigindan Kirgizlarla iliskilerini surdurmek icin artik bir neden kalmadigini dusunduler Kirgizlar dogudaki Uygurlarin eski topraklarini isgal etmekle ilgilenmediler ve 924 yilina gelindiginde Hitaylar eski Uygur Kaganligi baskenti Otuken i isgal etti Turgisler 699 da Turkes hukumdari Uc Elig Kagan Taskent ten Besbalik a uzanan bir kaganlik kurdu Uc Elig kagan ve ardindan oglu Sakla yeniden kurulan Turk Kaganligi nin Turkesleri savasta yenilgiye ugrattigi 711 e kadar Tang Hanedanina ve Turk muttefiklerine karsi savasti Turkeslerden geriye kalanlar Suluk komutasinda Yedisu da yeniden yerlestiler ve devlet kurdular Suluk 737 yilinda Emeviler tarafindan yenildikten sonra astlarindan birisi tarafindan olduruldu Tang hanedani Turkes bolgesini istila etmek icin durumdan yararlandi ve Suyab sehrini ele gecirdi 760 larda Karluklar Turkesleri bolgeden kovdular Karluklar 1006 yilinda Karahanlilar Adlarini kar kelimesinden alan Karluklar 7 yuzyilin baslarinda Toharistan bolgesine goc ettiler 744 te Ikinci Dogu Gokturk Kaganligi ni devirilmesini saglayarak Uygur Kaganligi nin yukselisine katki sagladilar ancak Uygurlarla olan anlasmazliklar onlari daha batiya Yedisu ya goc etmeye zorladi 766 da Turkesler i kovarak Bati Turk baskenti Suyab i ele gecirdiler 9 yuzyilda Karluklar arasinda Islam yayilmaya basladi 10 yuzyilda Hudud el alem de yazilanlara gore Karluklar tarim suruler ve avcilikla ugrasan hos ve medeni insanlardi El Mesudi Karluklari Turkler arasinda en guzel insanlar olarak goruyordu uzun boylu ve efendi gorunumluyduler 11 yuzyila gelindiginde nufuslarina hatiri sayilir miktarda Sogdiali katildi bu da Kasgarli Mahmud a gore dilin telafuzunun bozulmasina neden oldu 9 yuzyilda Karluklar Cigiller ve Yagmalar bir araya gelerek Karahanli Devletini kurdular ancak yeni yonetimin liderligini Karluklarin mi yoksa Yagmalarin mi ustlendigi gunumuzde hala belli degildir Pecenekler Sui Kitabina gore Pecenekler modern Kazakistan ve Kuzey Kafkasya bozkirlarinda Tieleler ile beraber Onogurlar ve Alanlar a komsu olarak yasiyorlardi 8 yuzyilda yazilmis bir Uygur raporunun Tibetce tercumesinde Pecenekler in Eftalitler ile savastigi yazmaktadir Pecenekler muhtemelen Kanglilar ile akrabaydi 9 yuzyilin sonlarinda Hazarlarla yaptiklari catismalar Pecenekleri Pontus bozkirlarina surukledi 10 yuzyilda komsularinin kontrolunu ellerinde tutabilmek icin Peceneklere bagli olan Bizans Imparatorlugu ile yogun etkilesimleri bulunmaktaydi Bizans ve Musluman kaynaklari Pecenekler in bir liderlik makami oldugunu ancak bunun babadan ogula gecmedigini dogrulamaktadir 10 yuzyilda Pecenekler Ruslarla askeri catismaya girdi ve 11 yuzyilin baslarinda Oguz Turkleri ile yaptiklari askeri catismalar onlari Tuna nehrinden batiya Bizans topraklarina dogru surdu Uygur gocu 8 9 yy Oguzlar Oguz Yabgu Devleti 8 yy Oguz adi pek cok Turk toplulugu icin ortak bir isimlendirmedir Bu durum bazi durumlarda kafa karisikligina neden olmustur Ornegin dokuz yerine on iki kabile olmasina ragmen Oguz hukumdarina Tokuz Dokuz Kagan denmekteydi Oguz Turklerinin dogrudan Tokuz Oguz soyundan gelip gelmedigi kesin degildir Bir noktada Tokuz un dogrudan onderligi altinda olmus olabilirler ancak 11 yuzyilda Oguzlar dilsel olarak Kipcaklar ve Karahanlilar gibi komsularindan coktan ayrilmisti Oguzlarin batiya dogru olan gocu Ikinci Dogu Gokturk Kaganligi nin dususu ve 744 te Uygur Kaganligi nin yukselisi ile basladi Uygur yonetimi altinda Oguz lideri Yabgu 𐰖𐰉𐰍𐰆 unvanini aldi 9 yuzyilda Musluman metinlerinde yer aldiklarinda ayni baslik kullanilarak tanimlandilar Oguzlar bozkirda Pecenekler Halaclar Caruklug ve Hazarlar ile bir dizi savasa girdi Galip gelmelerinin ardindan Oguz Yabgu Devleti ni kurdular Oguzlar Musluman metinlerde kaydedildigi gibi 10 yuzyil boyunca Pecenekler ve Hazarlar ile surekli catisma icindeydiler ancak zaman zaman da isbirligi yaptilar Bir keresinde Hazarlar Alanlar in saldirisina karsi savasmak icin Oguzlar ile anlastilar 965 te Oguzlar Hazarlara yonelik yapilan bir saldirida Roslar in yanina katildi 985 te Idil Bulgarlari na saldirmak icin tekrar Roslar ile isbirligi yaptilar Oguz Yabgu Devleti nin merkezi bir liderligi yoktu ve Yabgu nun tum Oguz halkini temsil ettigine dair bir kanit bulunmamaktadir 10 yuzyilda bazi Oguzlar sehirlere yerleserek Musluman olmaya basladi ancak bircok kabile Tengricilik inancini takip etmeye devam etti Kumanlar ve Kipcaklar Kumanlar ve Kipcaklarin iliskisi ve kokenleri belirsizdir Bazen farkli isimlerle tek bir topluluk olarak kabul edilirler Bati da Kumanlar Dogu da Kipcaklar olarak adlandirilirlar En eski kaynak Turk Kipcak tan bahseden Uygur Kaganligi ndan Bayan Cor Kagan in bir yaziti olarak gosterilir Soz konusu yazitta Turk Kipcak lardan bahseder Ilhanli da cok sonralari yazan Residuddin Fazlullah i Hemedani ye gore Kipcak ici bos curumus agac anlamina gelen Turkce bir kelimeden turetilmistir Kuman soluk veya sari anlamina gelen Turkce qun kelimesinden turetilmis olma ihtimali vardir Bazi bilginler Kuman Kipcaklarini Kanglilarla iliskilendirir Kipcaklardan daha sonra 9 yuzyilda onlari Dokuz Oguzlarinin yanina yerlestiren Ibn Hurdazbih tarafindan bahsedilmis Biruni ise Qun un onlarin daha dogusunda oldugunu iddia etmistir Kimekler 9 yuzyilin ortalarinda Kimekler doguda Balkas Golu nden batida Aral Denizi ne kadar uzanan kuzey bozkirlarinda ortaya cikti Aslen Cin askeri unvani Dudu dan turetilen Shad Tutuk unvanina sahip olan kucuk bir kabileydiler ancak Uygur Kaganligi ndan kalanlar 840 ta onlarin eline gectiginde bunun yerine Yabgu unvanini kullanmaya basladilar 10 yuzyilin baslarinda Kimekler Oguzlar ile aralarindaki Ural Nehri ni sinir olarak kullandi 10 yuzyilda yazilan Hudud el alem e gore Kimekler Kagan unvanini kullanmislardir Turk halklari arasinda yerlesik medeniyetten en uzak olanlar onlardi ve kendi topraklarinda tek bir kasaba vardi 11 yuzyilda Kimekler Kumanlar tarafindan yerlerinden edildi KaynakcaOzel Yunusbayev Bayazit Metspalu Mait Metspalu Ene Valeev Albert Litvinov Sergei Valiev Ruslan Akhmetova Vita Balanovska Elena Balanovsky Oleg 21 Nisan 2015 The Genetic Legacy of the Expansion of Turkic Speaking Nomads across Eurasia PLOS Genetics 11 4 e1005068 doi 10 1371 journal pgen 1005068 ISSN 1553 7390 PMC 4405460 2 PMID 25898006 The origin and early dispersal history of the Turkic peoples is disputed with candidates for their ancient homeland ranging from the Transcaspian steppe to Manchuria in Northeast Asia Yunusbayev Bayazit Metspalu Mait Metspalu Ene Valeev Albert Litvinov Sergei Valiev Ruslan Akhmetova Vita Balanovska Elena Balanovsky Oleg 21 Nisan 2015 The Genetic Legacy of the Expansion of Turkic Speaking Nomads across Eurasia PLOS Genetics 11 4 e1005068 doi 10 1371 journal pgen 1005068 ISSN 1553 7390 PMC 4405460 2 PMID 25898006 Thus our study provides the first genetic evidence supporting one of the previously hypothesized IAHs to be near Mongolia and South Siberia Blench Roger Spriggs Matthew 2 Eylul 2003 Archaeology and Language II Archaeological Data and Linguistic Hypotheses Ingilizce Routledge ISBN 9781134828692 18 Ekim 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Ekim 2020 ResearchGate 19 Subat 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Mart 2019 Sinor 1990 s 180 a b Maenchen Helfen 1973 s 376 Maenchen Helfen 1973 ss 441 442 Di Cosmo Nicola 1999 The Northern Frontier in Pre Imperial China Loewe Michael Shaughnessy Edward L Ed The Cambridge History of Ancient China From the Origins of Civilization to 221 B C Cambridge University Press s 886 ISBN 978 0 521 47030 8 Gao Yang The Origin of the Turks and the Turkish Khanate X Turk Tarih Kongresi Ankara 22 26 Eylul 1986 Kongreye Sunulan Bildiriler V Cilt Turk Tarih Kurumu 1991 s 731 4 Ekim 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce Barfield 1989 s 150 Golden 1992 s 244 246 Golden 1992 s 233 238 Golden 1992 s 198 199 Golden 1992 s 264 268 Golden 1992 s 205 206 Golden 1992 s 207 Golden 1992 s 209 211 Golden 1992 s 270 272 Golden 1992 s 204 205 GenelSinor Denis 1990 The Hun Period Sinor Denis Ed The Cambridge history of early Inner Asi a 1 publ bas Cambridge u a Cambridge Univ Press ss 177 203 ISBN 9780521243049 Barfield Thomas 1989 The Perilous Frontier Nomadic Empires and China Basil Blackwell Golden Peter B 1992 An Introduction to the History of the Turkic Peoples