Bu maddedeki bilgilerin için ek kaynaklar gerekli.Aralık 2022) () ( |
Osmanlı İmparatorluğu'nda Batılı milliyetçilik anlayışının yükselişi, Osmanlı millet anlayışının çöküşüne neden oldu. Osmanlı İmparatorluğu'nda hakim olan ve dini merkeze aldığı için mevcut millet kavramından farklı olan millet anlayışı, Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesinde kilit bir faktör oldu.
Arka plan
Osmanlı İmparatorluğu'nda İslam inancı resmi dindi ve mensupları tüm haklara sahipken, gayrimüslimlerin hakları kısıtlanmıştı. Gayrimüslim (zimmi) etnik-dinsel yasal gruplar, "millet" anlamına gelen farklı milletler olarak tanımlanmıştır.
Milliyetçilik fikirleri Avrupa'da 19. yüzyılda, Balkanlar'ın çoğunun hâlâ Osmanlı yönetimi altında olduğu bir dönemde ortaya çıktı. Sırplar ve Yunanlarla başlayan, ancak daha sonra Karadağlılara ve Bulgarlara da yayılan Osmanlı İmparatorluğu'nun Hristiyan halkları, Sırp İsyanları (1804-17) ve Sırbistan Prensliği ile Birinci Helen Cumhuriyeti'ni kuran Yunan İsyanı (1821-29) ile başlayan bir dizi silahlı isyanla özerklik talep etmeye başladı. Osmanlı İmparatorluğu'nda milliyetçi bir ideoloji altında savaşan ilk isyan Sırp İsyanları'dır. Daha sonra Karadağ Prensliği, Karadağ'ın laikleşmesi ve ile kurulmuştur. Bulgaristan Prensliği ise Bulgar millî uyanışı, Bulgar Eksarhlığı'nın kurulması, 1876 Nisan Ayaklanması ve 93 Harbi süreçleriyle kurulmuştur.
Jön Türk hareketinin 20. yüzyılın başlarındaki radikal unsurları, Avrupa yayılmacılığının ilerlemesini veya Balkanlar'daki milliyetçi hareketlerin yayılmasını durdurmayı başaramayan 19. yüzyıl Osmanlı reformcularının başarısızlıkları olarak algıladıkları şeylerden dolayı hayal kırıklığına uğramışlardı. Bu duygular Kemalistler tarafından da paylaşılıyordu. Bu gruplar, reform kuşağının temel ilkesi olan ittihad-ı anasır - "Etnik Unsurların Birliği" - fikrini terk etmeye ve bunun yerine Türk milliyetçiliğini benimsemeye karar verdiler.
, Osmanlı İmparatorluğu'nda milliyetçiliğin yükselişinin, Osmanlı'nın daha önce daha fazla özerkliğe sahip olan halklar üzerinde daha doğrudan ve merkezi yönetim biçimleri kurma girişimlerine karşı bir tepkinin sonucu olduğunu ileri sürmektedir.
Arnavutlar
93 Harbi, Balkan Yarımadası'ndaki Osmanlı gücüne kesin bir darbe indirdi ve imparatorluğa sadece Makedonya ve Arnavut nüfusun yaşadığı topraklar üzerinde güvencesiz bir tutunma alanı bıraktı. Arnavutların yaşadıkları toprakların Karadağ, Sırbistan, Bulgaristan ve Yunanistan arasında paylaşılacağı korkusu Arnavut milliyetçiliğinin yükselişini körükledi. Arnavutlar, Arnavut milliyetlerini teyit etmek istiyorlardı. Savaş sonrası ilk antlaşma olan ve 3 Mart 1878'de imzalanan başarısız Ayastefanos Antlaşması, Arnavut nüfusun yaşadığı toprakları Sırbistan, Karadağ ve Bulgaristan'a tahsis etti. Arnavut hareketleri esas olarak vergilere ve merkezi politikalara karşı olmuştu. Ancak Ayastefanos Antlaşması ile hareketler milliyetçi bir hal aldı. Avusturya-Macaristan ve Birleşik Krallık, Rusya'ya Balkanlar'da baskın bir konum kazandırdığı ve böylece Avrupa güç dengesini bozduğu için anlaşmayı engelledi. Anlaşmazlığı çözmek için yılın ilerleyen günlerinde Berlin'de Berlin Kongresi olarak bilinen bir barış konferansı düzenlendi. Berlin Kongresi'nin açılışından bir hafta bile geçmeden Büyük Britanya'dan Lord Beaconsfield'e tüm Arnavutlar adına bir muhtıra gönderildi. Bu muhtıranın Büyük Britanya'ya gönderilmesinin nedeni, Arnavutların kendilerini temsil edememeleriydi, çünkü hâlâ Osmanlı yönetimi altındaydılar. Büyük Britanya'nın Arnavutları temsil etmek için en iyi konumda olmasının bir başka nedeni de Büyük Britanya'nın Türk İmparatorluğu'nun yerini almak istememesiydi. Bu memorandum Arnavutlara ait toprakları tanımlamalı ve bağımsız bir Arnavutluk yaratmalıydı.
Araplar
Arap milliyetçiliği, 20. yüzyılda esas olarak Türk milliyetçiliğine bir tepki olarak ortaya çıkan milliyetçi bir ideolojidir.[]Fas'tan Arap Yarımadası'na kadar uzanan ulusların ortak dilsel, kültürel ve tarihi miraslarıyla birleştiği önermesine dayanır.Pan-Arabizm, tek bir Arap devletinin kurulması çağrısında bulunan ilgili bir kavramdır, ancak tüm Arap milliyetçileri aynı zamanda Pan-Arabist değildir. 19. yüzyılda Batı etkilerine tepki olarak radikal bir değişim şekillendi. İmparatorluk'un farklı bölgelerindeki Müslümanlar ve Hristiyanlar arasında bu hiyerarşiye meydan okuyan çatışmalar patlak verdi. Bu, 20. yüzyıl boyunca İmparatorluk'un ardılı olan devletlerdeki milliyetçi ve dini retoriğe büyük ölçüde ilham veren gerilimlerin başlangıcı oldu.
Arap kabile soyundan gelme iddiaları ve Kur'an'da örneklenen Klasik Arapçanın devamı ile vurgulanan Arap kabile dayanışması (asabiyye) duygusu, İslam'ın yükselişinden itibaren Araplar arasında belirsiz bir duygusunu korumuştur. Ancak bu olgunun siyasi bir tezahürü olmadı (Arabistan'daki 18. yüzyıl Vehhabi hareketi dini-kabilevi bir hareketti ve "Arap" terimi esas olarak Arabistan sakinlerini ve göçebeleri tanımlamak için kullanılıyordu); ta ki 19. yüzyılın sonlarında Arap edebiyatının yeniden canlanmasını Osmanlı İmparatorluğu'nun Suriye vilayetlerinde Arap kültürel kimliğinin tartışılması ve Suriye için daha fazla özerklik talepleri izleyene kadar. Ancak bu hareket neredeyse sadece bazı Hristiyan Araplarla sınırlı kaldı ve çok az destek gördü. Osmanlı'daki 1908 Jön Türk Devrimi'nden sonra, bu talepler bazı Suriyeli Müslüman Araplar tarafından benimsendi ve Osmanlı Arap vilayetleri için özerklikten bağımsızlığa kadar çeşitli talepleri ilerletmek için çeşitli açık veya gizli cemiyetler (Selim Ali Selam liderliğindeki Beyrut Islahat Cemiyeti, 1912; Osmanlı İdari Adem-i Merkeziyet Partisi, 1912; el-Kahtaniyye, 1909; el-Fetat, 1911; ve el-Ahd, 1912) kuruldu.[] Bu gruplardan bazılarının üyeleri el-Fetat'ın isteği üzerine bir araya gelerek Paris'te 1913 Arap Kongresi'ni oluşturdu ve burada istenen reformlar tartışıldı.
Ermeniler
Tanzimat reformları yapılana kadar Ermeni milleti bir 'ın ('ulusal' lider), Ermeni Apostolik Kilisesi'nin denetimi altındaydı. Ermeni milleti büyük bir güce sahipti - kendi kanunlarını koyuyor ve kendi vergilerini toplayıp dağıtıyorlardı. Tanzimat döneminde, bir dizi anayasal reform, Osmanlı İmparatorluğu'nun Ermeniler için de sınırlı bir modernleşmesini sağladı. 1856'da "Islahat Fermanı", etnik köken ve mezheplerine bakılmaksızın tüm Osmanlı vatandaşlarına eşitlik vadederek 1839 Tanzimat Fermanı'nın kapsamını genişletti.
Osmanlı, Ermeni ulusal uyanışıyla başa çıkmak için Ermeni ve diğer Hristiyan vatandaşlarına kademeli olarak daha fazla hak tanıdı. Ermeni Ulusal Anayasası, 1863 yılında "Ermeni aydınları" tarafından hazırlanan ve Ermeni Patriği ile yeni kurulan "Ermeni Millet Meclisi"nin yetkilerini tanımlayan 150 maddeden oluşan "Nizamname"nin Osmanlı tarafından onaylanmış haliydi. Reformist dönem, Genç Osmanlılar üyeleri tarafından yazılan ve 23 Kasım 1876'da ilan edilen 1876 Osmanlı Anayasası ile zirveye ulaştı. Bu anayasa inanç özgürlüğünü ve tüm vatandaşların kanun önünde eşitliğini tesis ediyordu. Ermeni Ulusal Meclisi, Ermeni toplumu arasında siyasi tabakaların gelişmesiyle Ermeni soylularının aristokratik hakimiyetini ortadan kaldırmak için bir "yönetim içinde yönetim" oluşturdu.
Süryaniler
Osmanlı İmparatorluğu'nun millet sistemi altında, Süryani ulusunun her mezhebi kendi patriği tarafından temsil ediliyordu. Doğu Kilisesi mezhebine göre patrik, milletin geçici lideriydi ve patriğin altında her bir aşireti yöneten bir dizi "malik" vardı.
Modern Süryani milliyetçiliğinin yükselişi, Yakubi, Nasturi ve Keldani mezheplerini içeren birleşik bir Süryani ulusu için baskı yapan Aşur Yusuf, Naum Faik ve gibi entelektüellerle başladı.
Boşnaklar
Osmanlı Sultanları 19. yüzyılın başlarında, çoğunlukla sınır savaşlarının neden olduğu ciddi sorunları ele almak için çeşitli ekonomik reformlar uygulamaya çalıştı. Ancak reformlar genellikle Bosna'daki askeri kaptanlıklar tarafından direnişle karşılandı. Bu ayaklanmaların en ünlüsü 1831 yılında Yüzbaşı Hüseyin Kaptan Gradaşçeviç tarafından gerçekleştirildi. Gradaşçeviç, Sırbistan, Yunanistan ve Arnavutluk'un doğu topraklarına özerklik verilmesinin Bosna devletinin ve Boşnak halklarının konumunu zayıflatacağını düşünüyordu. Osmanlı, iki Bosna vilayetini alıp Sırplara dostça bir hediye olarak Sırbistan'a verdiğinde durum daha da kötüleşti. Öfkelenen Gradaşçeviç, yüzbaşının sağduyusuna ve cesaretine inanan ve ona Zmaj od Bosne (Bosna'nın ejderhası) adını veren binlerce yerli Bosnalı askerin de katılımıyla vilayette geniş çaplı bir isyan başlattı. Başta ünlü Kosova Muharebesi olmak üzere birkaç önemli zafer kazanmalarına rağmen, isyancılar sonunda 1832'de Saraybosna yakınlarındaki bir muharebede, Sultan'ı destekleyen Hersekli soyluların çıkmazı bozmasıyla yenildiler. Hüseyin Kaptan'ın bir daha ülkeye girmesi yasaklandı ve sonunda İstanbul'da zehirlendi. Bosna Hersek 1878 yılına kadar Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olarak kalacaktı. Avusturya-Macaristan tarafından resmen işgal edilmeden önce, bölge birkaç ay boyunca fiilen bağımsızdı. Hüseyin Kaptan Gradaşçeviç hareketinin amacı Bosna'da statükoyu korumaktı. Modern anlamda Boşnak milliyetçiliği Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun yönetimi altında ortaya çıkacaktı.
Bulgarlar
Bulgaristan'da ulusal bilincin yükselişi hareketine yol açtı. Yunanistan ve Sırbistan'ın aksine, Bulgaristan'daki milliyetçi hareket başlangıçta Osmanlı İmparatorluğu'na karşı silahlı direnişe değil, kültürel ve dini özerklik için barışçıl mücadeleye odaklanmış ve bunun sonucunda 28 Şubat 1870'te Bulgar Eksarhlığı kurulmuştur. Geniş çaplı bir silahlı mücadele hareketi 1870'lerin başından itibaren ve kurulması ve 'nin her iki örgütte de aktif olarak yer almasıyla gelişmeye başladı. Mücadele, Nisan 1876'da Mezya, Trakya ve Makedonya'daki çeşitli Bulgar bölgelerinde patlak veren Nisan Ayaklanması ile zirveye ulaştı. Ayaklanmanın sertçe bastırılması ve sivil halka karşı işlenen zulüm, Bulgarların bağımsızlık arzusunu arttırdı. Aynı zamanda Avrupa'da da büyük bir öfkeye neden oldular ve Bulgar Dehşeti olarak anılmaya başladılar. Sonuç olarak, Tersane Konferansı olarak da bilinen 1876-1877 İstanbul Konferansı'nda Avrupalı devlet adamları bir dizi reform önerisinde bulundu. Rusya, şartları kabul etmemesi halinde Sultan'ı Kıbrıs ile tehdit etti. Ancak şartlar çok ağır olduğu için Sultan bunları uygulamayı reddetti ve Rusya savaş ilan etti. Savaş sırasında Bulgar gönüllü kuvvetleri (Bulgarca: опълченци) Rus ordusunun yanında savaştı. Şipka Geçidi için yapılan muharebede özellikle üstünlük kazandılar. Savaşın sonunda Rusya ve Osmanlı, Bulgaristan'a özerklik veren Ayastefanos Antlaşması'nı imzaladı. 1878'de imzalanan Berlin Antlaşması, esasen Ayastefanos Antlaşması'nı geçersiz kıldı. Bunun yerine Bulgaristan iki vilayete bölündü. Kuzey vilayetine siyasi özerklik verildi ve Bulgaristan Prensliği olarak adlandırıldı, güney vilayeti Doğu Rumeli ise Sultan'ın doğrudan siyasi ve askeri kontrolü altına alındı.
Yunanlar
Doğu Roma İmparatorluğu'nun çöküşüyle birlikte , edebiyatı ve dilinin üstün rolü daha belirgin hale geldi. 13. yüzyıldan itibaren, İmparatorluk'un topraklarının sadece Yunanca konuşulan bölgelere indirgenmesiyle birlikte, zaten zayıflamış olan eski çok etnikli gelenek yerini bilinçli bir ulusal Yunan bilincine bıraktı ve Helen kültürüne daha büyük bir ilgi gelişti. Bizanslılar kendilerini sadece Romalı (Rhomaioi) olarak değil, Yunan (Helen) olarak da tanımlamaya başladılar. İmparatorluk'un siyasi olarak yok olmasıyla birlikte, Yunan Ortodoks Kilisesi ve Yunan kolonizasyon ve göç bölgelerindeki Yunanca konuşan topluluklar, hem klasik Yunan geçmişine hem de Roma İmparatorluğu'na dayanan bir Bizans imparatorluk mirası ideolojisinin yanı sıra okullaşma yoluyla bu kimliği geliştirmeye devam etti.
Eğitimli ve ayrıcalıklı Rumların Osmanlı İmparatorluğu içindeki konumu 17. ve 18. yüzyıllarda iyileşti. İmparatorluk daha yerleşik hale geldikçe ve Avrupalı güçler karşısında giderek geri kaldığını hissetmeye başladıkça, geniş Osmanlı nüfusunun sahip olmadığı türden akademik, idari, teknik ve mali becerilere sahip Rumları giderek daha fazla işe aldı. İmparatorluk'un tercümanlarının, finansörlerinin, doktorlarının ve akademisyenlerinin çoğunluğunu Rumlar oluşturuyordu. 1600'lerin sonlarından itibaren Rumlar Osmanlı devletinin en yüksek makamlarından bazılarını doldurmaya başladılar. Konstantinopolis'in Fenar semtinde yaşayan zengin Rumlardan oluşan bir sınıf olan Fenerliler giderek güçlendi. Tüccar ya da diplomat olarak Batı Avrupa'nın diğer bölgelerine yaptıkları seyahatler onları Aydınlanma'nın ileri fikirleriyle, özellikle de liberalizm, radikalizm ve milliyetçilikle temasa geçirdi ve modern Yunan milliyetçi hareketi Fenerliler arasında olgunlaştı. Bununla birlikte, Yunan milliyetçiliğinin baskın biçimi (daha sonra Megali İdea'ya dönüşen), özellikle Frenk kültürünü küçümseyen ve Ortodoks Kilisesi'nin himayesinden yararlanan emperyal Bizans restorasyonunun mesihçi bir ideolojisiydi.
Milliyetçilik fikirleri Osmanlı İmparatorluğu'na ulaşmadan çok önce Avrupa'da gelişmeye başladı. Milliyetçiliğin Osmanlı üzerindeki ilk etkilerinden bazıları Yunan İsyanı ile ilgilidir. Savaş, Osmanlı İmparatorluğu'na karşı bir ayaklanma olarak başladı. O sırada eski bir Arnavut paralı asker olan Mehmed Ali Mısır'ı oldukça başarılı bir şekilde yönetiyordu. En büyük projelerinden biri, askere alınmış köylülerden oluşan modern bir ordu kurmaktı. Sultan ona ordusunu Yunanistan'a götürmesini ve bu ayaklanmaları durdurmasını emretti. O dönemde milliyetçilik Avrupa'da yerleşik bir kavram haline gelmişti ve bazı Yunan entelektüeller saf bir Yunan devleti fikrini benimsemeye başlamıştı. Avrupa'nın çoğu bu fikri büyük ölçüde destekledi, çünkü kısmen Antik Yunanistan mitolojisine dair fikirler Batı dünyasında büyük ölçüde romantize ediliyordu. Devrim zamanındaki Yunanistan Avrupa'nın görüşüne pek benzemese de çoğu kişi bu düşünceye dayanarak körü körüne destekledi.
Mehmed Ali'nin Yunanistan'ı istila etmeyi kabul etmek için kendi gerekçeleri vardı. Sultan, Ali'ye kendisini Girit Valisi yapacağına dair söz verdi, bu da Ali'nin statüsünü yükseltecekti. Ali'nin ordusu ilk başta Hristiyan isyanlarını bastırmada önemli başarılar elde etti, ancak çok geçmeden Avrupalı güçler müdahale etti. Yunan milliyetçiliğini desteklediler ve hem Ali'nin ordusunu hem de Osmanlı kuvvetlerinin geri kalanını Yunanistan'dan çıkardılar.
Yunan milliyetçiliği örneği, bu kavramın Osmanlı'ya tanıtılmasında önemli bir etken oldu. Yunanistan'daki başarısızlıkları nedeniyle Osmanlı, Batı'da milliyetçilik lehine meydana gelen değişiklikleri kabul etmek zorunda kaldılar. Bunun sonucunda Osmanlı tarihinde, İmparatorluk'un yabancı güçlerin eline geçmesini önlemek için modernleşmeye çalıştıkları savunmacı bir kalkınmacılık dönemi başlayacaktı. Bu şekilde gelişen milliyetçilik fikri Osmanlıcılık olarak adlandırıldı ve İmparatorlukta birçok siyasi, hukuki ve sosyal değişikliğe neden oldu.
- 1821'de bağımsız bir Yunanistan yaratmaya çalışan Yunan devrimi, kısa bir süre için Boğdan ve Muntenya prensleri tarafından desteklenen Romanya topraklarında patlak verdi.
- Dostluk Cemiyeti (Filiki Eterya) adlı gizli bir Yunan milliyetçi örgütü 1814 yılında Odessa'da kuruldu. Jülyen takvimine göre 25 Mart (günümüzde Yunan Bağımsızlık Günü) miladi takvime göre 6 Nisan 1821'de Patras Ortodoks Metropoliti Germanos ulusal ayaklanmayı ilan etti. Makedonya, Girit ve Kıbrıs da dahil olmak üzere Yunanistan genelinde eşzamanlı ayaklanmalar planlandı. İsyan, Mart 1821'de Etairistlerin lideri Aleksandro İpsilanti'nin küçük bir birlikle Prut Nehri'ni geçerek Türklerin elindeki Boğdan'a girmesiyle başladı. Başlangıçtaki sürpriz avantajıyla Yunanlar Mora'yı ve diğer bazı ele geçirmeyi başardılar.
Kürtler
Bu bölüm herhangi bir .Ocak 2023) () ( |
İdris'in getirdiği yönetim sistemi 1828-29 Osmanlı-Rus Savaşı'nın sonuna kadar değişmeden kaldı. Ancak Kürtler, ülkelerinin başkentten uzaklığı ve Osmanlı İmparatorluğu'nun gerilemesi nedeniyle, nüfuz ve güçlerini büyük ölçüde artırmış ve ülkenin batısında Ankara'ya kadar yayılmışlardı.
Savaştan sonra Kürtler kendilerini Osmanlı kontrolünden kurtarmaya çalıştılar[] ve 1834'te Bedirhan aşiretinin ayaklanmasından sonra onları itaat altına almak gerekli hale geldi. Bu, Reşid Paşa tarafından yapıldı. Başlıca şehirler güçlü bir şekilde garnizonlaştırıldı ve Kürt beylerinin çoğunun yerine Türk valiler atandı. 1843'te Bedirhan Bey'in önderliğinde çıkan bir ayaklanma sert bir şekilde bastırıldı ve Kırım Savaşı'ndan sonra Osmanlı bölge üzerindeki hakimiyetlerini güçlendirdi.
93 Harbi'ni, 1880-1881 yıllarında Şeyh Ubeydullah'ın Osmanlı İmparatorluğu'nun koruması altında bağımsız bir Kürt prensliği kurma girişimi izledi. Rusya'nın egemenliği altında bir Ermeni devleti kurulması projesine bir cevap olarak Osmanlı tarafından ilk başta teşvik edilen bu girişim, Ubeydullah'ın İran'a yaptığı baskından sonra, çeşitli koşulların merkezi hükûmetin üstün otoritesini yeniden ortaya koymasına yol açmasıyla çöktü. 1828-1829 Rus-Osmanlı Savaşı'na kadar Kürtler ve Ermeniler arasında çok az düşmanca duygu vardı ve 1877-1878 gibi geç bir tarihte her iki ırkın dağlıları oldukça iyi bir şekilde bir arada yaşamışlardı.
1891'de Ermeni Komitelerinin faaliyetleri Osmanlı'yı, iyi silahlanmış ve Sultan II. Abdülhamid'in adıyla Hamidiye olarak anılan bir Kürt düzensiz süvari birliği kurarak Kürtlerin konumunu güçlendirmeye sevk etti. Küçük çaplı karışıklıklar sürekli olarak meydana geldi ve kısa süre sonra 1894-1896 yılları arasında Sason'da ve diğer yerlerde Ermenilerin katledilmesinde Kürtler de aktif rol aldı. Kürtlerin bir kısmı, milliyetçi Ermeniler gibi, bir Kürt ülkesi kurmayı amaçlıyordu.
Yahudiler
Siyonizm uluslararası bir ; Osmanlı İmparatorluğu dışında başlamış olmasına rağmen, siyonizm Yahudileri ulusal bir varlık olarak görür ve bu varlığı korumaya çalışır. Bu, öncelikle Vadedilmiş Topraklar'da yaratılmasına odaklanmıştır ve (bu hedefe ulaştıktan sonra) modern İsrail devletine destek olarak devam etmektedir.
Kökenleri daha eskiye dayansa da hareket 19. yüzyılın sonlarında Avusturya-Macaristanlı gazeteci Theodor Herzl'in katılımıyla daha iyi organize olmuş ve dönemin emperyal güçleriyle daha yakın ilişkiler kurmuştur. Hareket sonunda 1948'de dünyanın ilk ve tek modern olarak İsrail'in kurulmasında başarılı oldu. "Diaspora milliyetçiliği" olarak tanımlanan bu hareketin savunucuları, hareketi Yahudi halkının kendi kaderini tayin etmesini amaçlayan bir ulusal kurtuluş hareketi olarak görmektedir.
Makedonlar
Makedonların ulusal uyanışının 19. yüzyılın sonlarında başladığı söylenebilir; bu dönem Belgrad, Sofya,Selanik ve Sankt-Peterburg'daki sınırlı entelektüel grupların etnik milliyetçiliği ilk ifade ettikleri dönemdir. "" özellikle 1912-1913 Balkan Savaşları ve ardından Osmanlı Makedonyası'nın üç komşu Hristiyan devlet arasında paylaşılması ve bu devletler arasında Makedonya'ya sahip olma konusunda yaşanan gerginlikler sonrasında öne çıkmıştır. Bu ülkelerin her biri kendi iddialarını meşrulaştırmak için halkı bağlılığa 'ikna' etmeye çalıştı. Makedonist fikirler Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra hem Yugoslavya Krallığı'nda hem de Bulgaristan Krallığı'ndaki sol eğilimli diaspora arasında önem kazandı ve Komintern tarafından desteklendi.
Karadağlılar
Bu bölüm herhangi bir .Ocak 2023) () ( |
Prenslik, 13 Mart 1852 tarihinde, daha önce II. Vladika Danilo olarak bilinen 'un olarak dini konumundan vazgeçip evlenmeye karar vermesiyle kurulmuştur. "Danilo Kanunu" olarak bilinen ilk Karadağ anayasası 1855 yılında ilan edildi. Yüzyıllar süren teokratik yönetimin ardından bu, Karadağ'ı laik bir prensliğe dönüştürdü.
I. Danilo'nun ağabeyi olan , 7500 kişilik güçlü bir ordunun başında 1 Mayıs 1858'de 'ta Osmanlı'ya(7000-13.000 kişilik bir ordu) karşı önemli bir kazandı. Bu zafer, büyük güçleri Karadağ ile Osmanlı arasındaki sınırları resmen çizmeye zorladı ve Karadağ'ın yüzyıllardır süregelen bağımsızlığını fiilen tanıdı.
Rumenler
Bu bölüm herhangi bir .Ocak 2023) () ( |
1821 Eflak İsyanı, Fenerli karşıtı bir isyan olarak başladı ve Yunan Filiki Eterya'nın da katılımıyla bir ayaklanmaya dönüştü. Boğdan, İpsilanti tarafından işgal edilirken; Eflak, 'nun elindeydi. Vladimirescu isyancı ordusunda ("Pandurlar") disiplini sağlayamadığı ve Osmanlılarla uzlaşmaya istekli olduğu için, Osmanlı ordusu Bükreş'i direniş göstermeden geri aldıktan sonra Eterya onu tutuklattı. Ordusu dağıtıldı ve Osmanlılar Tuna Prenslikleri'ndeki Eterya'lıları yok ettikten sonra isyan bastırıldı. Özgürlük elde etme konusunda başarısız olsa da Fenerliler dönemini sona erdirdi; Osmanlı Sultanı II. Mahmud 1822'de iki yerli boyarın, ve 'nın Boğdan ve Eflak'ın hospodarları olarak atanmasına razı oldu.
1848 yılında hem 'da hem de 'ta isyan çıktı.
Sırplar
Bu bölüm herhangi bir .Ocak 2023) () ( |
Sırp ulusal hareketi, Osmanlı yönetimine karşı başarılı ulusal direnişin ilk örneklerinden birini temsil etmektedir. Bu hareket 19. yüzyılın başında iki kitlesel ayaklanmayla doruğa ulaşarak ulusal kurtuluşa ve Sırbistan Prensliği'nin kurulmasına yol açtı. Bu hareketin ana merkezlerinden biri, yeniden kurulan Sırp ulusal devletinin çekirdeği haline gelen Semendire Sancağı'ydı ("Belgrad Paşalığı").
Yükselişine bir dizi faktör katkıda bulundu. Her şeyden önce ulusal kimliğin çekirdeği, Osmanlı dönemi boyunca şu veya bu şekilde özerk kalan Sırp Ortodoks Kilisesi biçiminde korundu. Ortodoks Hristiyanlığa bağlılık, etnik kendi kaderini tayin etme de hâlâ önemli bir faktör olarak kabul edilmektedir. Sırp Kilisesi, bağlarını koruyarak ulusal kurtuluş fikrini canlı tuttu.
Diğer bir grup faktör ise özellikle 17. ve 18. yüzyıllar olmak üzere Osmanlı egemenliği dönemindeki bölgesel siyasi olaylardan kaynaklanmaktadır. Avusturya'nın Osmanlı İmparatorluğu'na karşı yürüttüğü savaşlar, Sırbistan'ın merkezinde Avusturya egemenliği dönemleriyle (1718-39 ve 1788-92) sonuçlandı, dolayısıyla 19. yüzyılın başında Avrupa egemenliği nispeten yeni tecrübe edildi. Kuzey Sırbistan toprakları ilk olarak Belgrad Antlaşması uyarınca Osmanlı yönetimine geçmiş olsa da bölge 18. yüzyıl boyunca neredeyse sürekli çatışmalara sahne oldu. Sonuç olarak, Osmanlı Belgrad Paşalığı'nda hiçbir zaman tam bir feodal düzen kuramadı ve nüfusun çoğunluğunu küçük toprak parçalarına sahip özgür[] köylüler oluşturdu. Dahası, gelecekteki silahlı isyanların liderlerinin çoğu, Avusturya'nın düzensiz birlikleri olan Freikorps'ta görev yaparak değerli askeri bilgiler edindi. Avusturya sınırına yakınlık, ihtiyaç duyulan askeri malzemeyi elde etme fırsatı sağlıyordu. Sırp liderler ayrıca Avusturya İmparatorluğu'nda görece refah içinde yaşayan Sırp dostlarının mali ve lojistik desteğine de güvenebilirlerdi.
Birinci Sırp Ayaklanması'nın (1804-13) başlamasının ilk nedeni, iktidarı ele geçiren Yeniçeri birliklerinin ( olarak bilinir) vilayeti kötü yönetmesiydi. Sırp nüfusu önce Dahije'ye karşı ayaklanırken, kısa sürede elde ettikleri başarı ulusal kurtuluş arzusunu körükledi ve tam teşekküllü bir savaşa yol açtı. Başarısız olsa da bu isyan, sonunda başarıya ulaşan 1815 İkinci Sırp Ayaklanması'nın yolunu açtı. Sırbistan; başta Bosna, Hersek ve Makedonya olmak üzere Sırpların yaşadığı komşu topraklardaki ve Yunanistan gibi Hristiyanların yaşadığı diğer topraklardaki kurtuluş hareketlerini aktif olarak ya da gizlice destekleyerek Osmanlılara karşı bir direniş merkezi haline geldi. Bu durum 1875'te Hersek İsyanı'na ve Sırp-Osmanlı Savaşı'na (1876-1878) yol açtı. 1903 yılında , Kosova Vilayeti ve Makedonya vilayetlerinin Osmanlı egemenliği altındaki topraklarında bulunan 'ı (Kosova ve Makedonya) kurtarmak amacıyla kuruldu. Sırp-Osmanlı çatışması 1912'de Birinci Balkan Savaşı ile sonuçlandı.
Türkler
Pan-Türkizm, 1839 yılında Tatarlar tarafından kurulan ile ortaya çıktı. Ancak Türk milliyetçiliği çok daha sonra 1908'de Türk Derneği ile gelişti, daha sonra Türk Ocağı'na dönüştü ve nihayetinde Pan-Turanizm ve Pan-Türkizm gibi ideolojileri içerecek şekilde genişledi. Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılmasıyla birlikte, İmparatorluk'un Balkanlar ve Kafkasya'da yeni kurulan devletlere sürülen Türk nüfus, Mustafa Kemal'in önderliğinde Kemalist ideoloji doğrultusunda yeni bir ulusal kimlik oluşturdu.
Anadolu Hareketi, Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı'na katılımını sona erdiren Mondros Mütarekesi'nin ardından Osmanlı İmparatorluğu'nun İtilaf Devletleri ve Osmanlı hükûmeti tarafından bölünmesine ve 1920'de Osmanlı hükûmeti tarafından imzalanan ve Anadolu'yu İtilaf kuvvetleri ve destekçileri arasında paylaştıran Sevr Antlaşması'na karşı isyan eden vatanseverlerden oluşuyordu.
Atatürk önderliğindeki Anadolu Hareketi, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında, Ermeniler (Birinci Ermenistan Cumhuriyeti), Yunanlılar (Yunanistan) ve Fransız Ermeni Lejyonu tarafından desteklenen İtilaf kuvvetlerine karşı savaştı. Anadolu Hareketi Sevr Antlaşması'nı reddetti ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ve Doğu Trakya ve Anadolu üzerindeki mutlak egemenliğini tanıyan Lozan Antlaşması'nı müzakere etti.
Kadınların rolü
Osmanlı reformları, devlet içinde yükselen milliyetçilik ve Avrupa yayılmasıyla mücadele etmek için yürürlüğe kondu. Osmanlı Devleti, yüksek statülü kadınlar da dahil olmak üzere kadınları giderek daha fazla kısıtladı. Kadınların istedikleri gibi hareket etmelerine ve giyinmelerine izin verilmiyordu. Bu nedenle, 1839 tarihli Tanzimat Fermanı ve 1856 tarihli Islahat Fermanı'nda belirtilen reformların hedefleri aslında sadece Osmanlı İmparatorluğu'nda Sultan'ın erkek tebaasının eşitliğine odaklanmıştı.
Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun son yüzyıllarında kadınlar, Osmanlı İmparatorluğu'nun geleceğine ilişkin tartışmalara daha fazla dahil olmaya başladı. Kadınların toplumda yeni bir role sahip olmaya başlamasıyla toplumsal cinsiyet ilişkileri yeniden incelenmeye başlandı. Osmanlı İmparatorluğu'nda milliyetçiliğe odaklanılması Osmanlı toplumunun tüm yapısını değiştirdi. Osmanlı İmparatorluğu'nun önceliklerinden biri, milliyetçiliğin yükselişini önlemek ve Osmanlı İmparatorluğu'na ait toprakların Rusya ve Avrupa tarafından fethedilmesini engellemek için ordunun geliştirilmesiydi. Kadın ve erkeklerin seferberliği imparatorluğu siyasi ve ekonomik olarak güçlendirecekti. Yeni Osmanlı nesillerinin yetiştirilmesinden kadınlar sorumluydu. Anneler kültürel kimliği yaratıyor ve sürdürüyordu ve bu, modernleşme çabalarını destekleyecekti. Bu nedenle kadınların eğitiminin iyileştirilmesine yönelik bir talep vardı. Kadınların üstlendiği yeni rol, haklarını savunmalarının önünü açtı. Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nda çok sayıda farklı etnik-dinsel topluluk olması nedeniyle kadın toplulukları arasında pek çok farklılık vardı. Kadınlar, fikirlerini bir etnik-dinsel gruptan diğerine yaymak için resmi ve gayri resmi iletişim yolları aracılığıyla birbirleriyle temasa geçmeye çalıştılar. Eğitim kurumları, diğer etnik-dinsel topluluklardaki gelişmelerle ilgili bilgilerin paylaşıldığı yerlerdi.
1917 yılında Osmanlı Aile Hakları Kanunu, Osmanlı reformunun bir parçasıydı. Bazı kadınlar bu reformu kadın haklarını iyileştirmek için kritik bir an olarak görmüştür. Ancak bu, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki feministler için zordu çünkü İslam'ın rolünü sorgulamak istemiyorlardı ve milliyetçilik döneminde kendi geleneklerini değiştirmek istemiyorlardı. Kadınlar kendi lehlerine bir yasal reform için çabaladılar, ancak Osmanlı Aile Hakları Kanunu kadın haklarını genişletme konusunda pek bir şey değiştirmeyecekti. Sicil kayıtlarına göre, kadınlar rollerini değiştirmek ve kadın haklarını arttırmak için şeriat mahkemelerinde aktif olarak çalışmışlardır. Şeriat mahkemeleri kadınlara eylemliliklerini artırma fırsatı verdi.
Kaynakça
- ^ Roshwald, Aviel (2013). "Part II. The Emergence of Nationalism: Politics and Power – Nationalism in the Middle East, 1876-1945". Breuilly, John (Ed.). The Oxford Handbook of the History of Nationalism. Oxford and New York: Oxford University Press. ss. 220-241. doi:10.1093/oxfordhb/9780199209194.013.0011. ISBN .
- ^ a b Antonello Biagini; Giovanna Motta (19 Haziran 2014). Empires and Nations from the Eighteenth to the Twentieth Century: Volume 1. Cambridge Scholars Publishing. ss. 143-. ISBN .
- ^ Cagaptay 2014, s. 70.
- ^ Stojanović 1968, s. 2.
- ^ M. Şükrü Hanioğlu (8 Mart 2010). A Brief History of the Late Ottoman Empire. Princeton University Press. ss. 51-. ISBN .
- ^ Zürcher, Erik J. (2010). The Young Turk Legacy and Nation Building: From the Ottoman Empire to Atatürk's Turkey. I.B. Tauris. s. 60. ISBN .
- ^ Hechter, Michael (2001). Containing nationalism. Oxford University Press. ss. 71-77. ISBN . OCLC 470549985. 22 Haziran 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
- ^ a b c d e f Skendi, Stavro (1967). The Albanian National Awakening 1878-1912. Princeton, New Jersey: Princeton University Press. ss. 3-88.
- ^ a b Charles Smith, The Arab-Israeli Conflict, in International Relations in the Middle East by Louise Fawcett, s. 220.
- ^ Christians and Jews in the Ottoman Arab World, Bruce Masters, Cambridge
- ^ "Arab Nationalism". 1 Kasım 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2009.
- ^ Richard G. (EDT) Hovannisian "The Armenian People from Ancient to Modern Times" s. 198
- ^ İlber Ortaylı, Tanzimattan Cumhuriyete Yerel Yönetim Gelenegi, İstanbul 1985, s. 73
- ^ "A Brief Study in the Palak Nationalism", by Dr. David Barsoum Perley LL.B.
- ^ Sućeska 1985, s. 81.
- ^ English translation: Leopold Ranke, A History of Serbia and the Serbian Revolution. Translated from the German by Mrs Alexander Kerr (London: John Murray, 1847)
- ^ . 26 Haziran 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ L. S. Stavrianos, The Balkans since 1453 (London: Hurst and Co., 2000), s. 248-250.
- ^ Babuna, Aydın (1999). "Nationalism and the Bosnian Muslims". East European Quarterly. XXXIII (2). s. 214.
- ^ . 21 Mayıs 2006. 21 Mayıs 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Aralık 2022.
- ^ Lord Kinross, The Ottoman Centuries: The Rise and Fall of the Turkish Empire, Morrow Quill Paperbacks (New York) 1977, s. 525.
- ^ Encyclopædia Britannica, Greece during the Byzantine period (c. AD 300–c. 1453) > Population and languages > Emerging Greek identity, 2008 ed.
- ^ Ροτζώκος Νίκος, Επανάσταση και εμφύλιος στο εικοσιένα, pages 131-137
- ^ McManners, John (2001). The Oxford illustrated history of Christianity. Oxford University Press. ss. 521-524. ISBN .
The Greek uprising and the church. Bishop Germanos of old Patras blesses the Greek banner at the outset of the national revolt against the Turks on 25 March 1821. The solemnity of the scene was enhanced two decades later in this painting by T. Vryzakis….The fact that one of the Greek bishops, Germanos of Old Patras, had enthusiastically blessed the Greek uprising at the onset (25 March 1821) and had thereby helped to unleash a holy war, was not to gain the church a satisfactory, let alone a dominant, role in the new order of things.
- ^ . www.britannica.com. 1 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2009.
The Greek revolt was precipitated on March 25, 1821, when Bishop Germanos of Patras raised the flag of revolution over the Monastery of Agia Lavra in the Peloponnese. The cry “Freedom or Death” became the motto of the revolution. The Greeks experienced early successes on the battlefield, including the capture of Athens in June 1822, but infighting ensued.
- ^ Ernest Gellner, 1983. Nations and Nationalism (First edition), s 107-108.
- ^ Д. Т. Левов. Лоза, Свобода, ВИ/786, Софиja, 13. 04 1892, 3.
- ^ †Лоза#, месечно списание, издава Младата македонска книжевна дружина, Свобода, VI/774, Софија, 18. 02 1892, 3.
- ^ К.П.Мисирков, „За Македонцките работи“, јубилејно издание, Табернакул, Скопје, 2003
- ^ . 23 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mart 2008. (1912)
- ^ a b c d e f g h i j k l Kanner, Efi (2016). "Transcultural Encounters: Discourses on Women's Rights and Feminist Interventions in the Ottoman Empire, Greece, and Turkey from the Mid-Nineteenth Century to the Interwar Period". Journal of Women's History. 28 (3). ss. 66-92. doi:10.1353/jowh.2016.0025. ISSN 1527-2036. 2 Haziran 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
- ^ a b c Tucker, Judith E. (1996). "Revisiting Reform: Women and the Ottoman Law of Family Rights, 1917". The Arab Studies Journal. 4 (2). ss. 4-17. ISSN 1083-4753. JSTOR 27933698. 15 Nisan 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
- ^ a b Zachs, Fruma; Ben-Bassat, Yuval (2015). "Women's Visibility in Petitions from Greater Syria During the Late Ottoman Period". International Journal of Middle East Studies. 47 (4). ss. 765-781. doi:10.1017/S0020743815000975. ISSN 0020-7438. JSTOR 43998040. 20 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
Konuyla ilgili yayınlar
- Karpat, Kemal H. (2002). Studies on Ottoman Social and Political History: Selected Articles and Essays. BRILL. ISBN .
- Karpat, K.H., 1973. An inquiry into the social foundations of nationalism in the Ottoman state: From social estates to classes, from millets to nations (No. 39). Center of International Studies, Princeton University.
- Karpat, K.H., 1972. The transformation of the Ottoman State, 1789-1908. International Journal of Middle East Studies, 3(3), ss. 243-281.
- Mazower, Mark (2000). The Balkans: A Short History. Modern Library Chronicles. New York: Random House. ISBN .
- Stojanović, Mihailo D. (1968) [1939]. The Great Powers and the Balkans, 1875-1878. Cambridge University Press. 15 Ocak 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
- Mete Tunçay; Erik Jan Zürcher (1994). Socialism and nationalism in the Ottoman Empire, 1876-1923. British Academic Press in association with the International Institute of Social History, Amsterdam. ISBN .
- William W. Haddad; William Ochsenwald (1977). Nationalism in a non-national state: the dissolution of the Ottoman Empire. Ohio State University Press. ISBN .
- Charles Jelavich; Barbara Jelavich (20 Eylül 2012). The Establishment of the Balkan National States, 1804-1920. University of Washington Press. ISBN .
- Zeine, Z.N., 1958. Arab-Turkish Relations and the Emergence of Arab Nationalism. Khayat's.
- Kanner, Efi (2016). "Transcultural Encounters: Discourses on Women's Rights and Feminist Interventions in the Ottoman Empire, Greece, and Turkey from the Mid-Nineteenth Century to the Interwar Period". Journal of Women's History. 28 (3): ss. 66-92.
- Kayali, H., 1997. Arabs and Young Turks: Ottomanism, Arabism, and Islamism in the Ottoman Empire, 1908-1918. Univ of California Press.
- Haddad, W.W., 1977. Nationalism in the Ottoman Empire. Nationalism in a Non-national State: the Dissolution of the Ottoman Empire, ss. 3-25.
- Roudometof, V., 1998. From Rum Millet to Greek Nation: Enlightenment, Secularization, and National Identity in Ottoman Balkan Society, 1453-1821. Journal of Modern Greek Studies, 16(1), ss. 11-48.
- Ülker, E., 2005. Contextualising ‘Turkification’: nation‐building in the late Ottoman Empire, 1908-18. Nations and Nationalism, 11(4), ss. 613-636.
- Sućeska, Avdo (1985). Istorija države i prava naroda SFRJ [History of the state and the rights of the people of SFRY]. Saraybosna: Svjetlost. OCLC 442530093. 20 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Aralık 2022.
- Sugar, P.F., 1997. Nationality and society in Habsburg and Ottoman Europe (Vol. 566). Variorum Publishing.
- Cagaptay, Soner (1 Şubat 2014). The Rise of Turkey: The Twenty-First Century's First Muslim Power. Potomac Books, Inc. ss. 70-. ISBN .
- Tucker, Judith E. (1996). "Revisiting Reform: Women and the Ottoman Law of Family Rights, 1917". The Arab Studies Journal. 4 (2), ss. 4-17.
- Zachs, Fruma; Ben-Bassat, Yuval (2015). "WOMENS VISIBILITY IN PETITIONS FROM GREATER SYRIA DURING THE LATE OTTOMAN PERIOD". International journal of Middle East Studies, 47, ss. 765-781.
- Skendi, Stavro (1967). The Albanian National Awakening 1878-1912. Princeton, New Jersey: Princeton University Press, ss. 3-88.
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Bu maddedeki bilgilerin dogrulanabilmesi icin ek kaynaklar gerekli Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek maddenin gelistirilmesine yardimci olun Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Kaynak ara Osmanli Imparatorlugu nda milliyetciligin yukselisi haber gazete kitap akademik JSTOR Aralik 2022 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Osmanli Imparatorlugu nda Batili milliyetcilik anlayisinin yukselisi Osmanli millet anlayisinin cokusune neden oldu Osmanli Imparatorlugu nda hakim olan ve dini merkeze aldigi icin mevcut millet kavramindan farkli olan millet anlayisi Osmanli Imparatorlugu nun gerilemesinde kilit bir faktor oldu Arka planOsmanli Imparatorlugu nda Islam inanci resmi dindi ve mensuplari tum haklara sahipken gayrimuslimlerin haklari kisitlanmisti Gayrimuslim zimmi etnik dinsel yasal gruplar millet anlamina gelen farkli milletler olarak tanimlanmistir Milliyetcilik fikirleri Avrupa da 19 yuzyilda Balkanlar in cogunun hala Osmanli yonetimi altinda oldugu bir donemde ortaya cikti Sirplar ve Yunanlarla baslayan ancak daha sonra Karadaglilara ve Bulgarlara da yayilan Osmanli Imparatorlugu nun Hristiyan halklari Sirp Isyanlari 1804 17 ve Sirbistan Prensligi ile Birinci Helen Cumhuriyeti ni kuran Yunan Isyani 1821 29 ile baslayan bir dizi silahli isyanla ozerklik talep etmeye basladi Osmanli Imparatorlugu nda milliyetci bir ideoloji altinda savasan ilk isyan Sirp Isyanlari dir Daha sonra Karadag Prensligi Karadag in laiklesmesi ve ile kurulmustur Bulgaristan Prensligi ise Bulgar milli uyanisi Bulgar Eksarhligi nin kurulmasi 1876 Nisan Ayaklanmasi ve 93 Harbi surecleriyle kurulmustur Jon Turk hareketinin 20 yuzyilin baslarindaki radikal unsurlari Avrupa yayilmaciliginin ilerlemesini veya Balkanlar daki milliyetci hareketlerin yayilmasini durdurmayi basaramayan 19 yuzyil Osmanli reformcularinin basarisizliklari olarak algiladiklari seylerden dolayi hayal kirikligina ugramislardi Bu duygular Kemalistler tarafindan da paylasiliyordu Bu gruplar reform kusaginin temel ilkesi olan ittihad i anasir Etnik Unsurlarin Birligi fikrini terk etmeye ve bunun yerine Turk milliyetciligini benimsemeye karar verdiler Osmanli Imparatorlugu nda milliyetciligin yukselisinin Osmanli nin daha once daha fazla ozerklige sahip olan halklar uzerinde daha dogrudan ve merkezi yonetim bicimleri kurma girisimlerine karsi bir tepkinin sonucu oldugunu ileri surmektedir Arnavutlar93 Harbi Balkan Yarimadasi ndaki Osmanli gucune kesin bir darbe indirdi ve imparatorluga sadece Makedonya ve Arnavut nufusun yasadigi topraklar uzerinde guvencesiz bir tutunma alani birakti Arnavutlarin yasadiklari topraklarin Karadag Sirbistan Bulgaristan ve Yunanistan arasinda paylasilacagi korkusu Arnavut milliyetciliginin yukselisini korukledi Arnavutlar Arnavut milliyetlerini teyit etmek istiyorlardi Savas sonrasi ilk antlasma olan ve 3 Mart 1878 de imzalanan basarisiz Ayastefanos Antlasmasi Arnavut nufusun yasadigi topraklari Sirbistan Karadag ve Bulgaristan a tahsis etti Arnavut hareketleri esas olarak vergilere ve merkezi politikalara karsi olmustu Ancak Ayastefanos Antlasmasi ile hareketler milliyetci bir hal aldi Avusturya Macaristan ve Birlesik Krallik Rusya ya Balkanlar da baskin bir konum kazandirdigi ve boylece Avrupa guc dengesini bozdugu icin anlasmayi engelledi Anlasmazligi cozmek icin yilin ilerleyen gunlerinde Berlin de Berlin Kongresi olarak bilinen bir baris konferansi duzenlendi Berlin Kongresi nin acilisindan bir hafta bile gecmeden Buyuk Britanya dan Lord Beaconsfield e tum Arnavutlar adina bir muhtira gonderildi Bu muhtiranin Buyuk Britanya ya gonderilmesinin nedeni Arnavutlarin kendilerini temsil edememeleriydi cunku hala Osmanli yonetimi altindaydilar Buyuk Britanya nin Arnavutlari temsil etmek icin en iyi konumda olmasinin bir baska nedeni de Buyuk Britanya nin Turk Imparatorlugu nun yerini almak istememesiydi Bu memorandum Arnavutlara ait topraklari tanimlamali ve bagimsiz bir Arnavutluk yaratmaliydi Araplar1916 1918 Arap Isyani sirasinda Arap Isyani bayragini tasiyan Mekke Serifi nin askerleri Arap milliyetciligi 20 yuzyilda esas olarak Turk milliyetciligine bir tepki olarak ortaya cikan milliyetci bir ideolojidir kaynak belirtilmeli Fas tan Arap Yarimadasi na kadar uzanan uluslarin ortak dilsel kulturel ve tarihi miraslariyla birlestigi onermesine dayanir Pan Arabizm tek bir Arap devletinin kurulmasi cagrisinda bulunan ilgili bir kavramdir ancak tum Arap milliyetcileri ayni zamanda Pan Arabist degildir 19 yuzyilda Bati etkilerine tepki olarak radikal bir degisim sekillendi Imparatorluk un farkli bolgelerindeki Muslumanlar ve Hristiyanlar arasinda bu hiyerarsiye meydan okuyan catismalar patlak verdi Bu 20 yuzyil boyunca Imparatorluk un ardili olan devletlerdeki milliyetci ve dini retorige buyuk olcude ilham veren gerilimlerin baslangici oldu Arap kabile soyundan gelme iddialari ve Kur an da orneklenen Klasik Arapcanin devami ile vurgulanan Arap kabile dayanismasi asabiyye duygusu Islam in yukselisinden itibaren Araplar arasinda belirsiz bir duygusunu korumustur Ancak bu olgunun siyasi bir tezahuru olmadi Arabistan daki 18 yuzyil Vehhabi hareketi dini kabilevi bir hareketti ve Arap terimi esas olarak Arabistan sakinlerini ve gocebeleri tanimlamak icin kullaniliyordu ta ki 19 yuzyilin sonlarinda Arap edebiyatinin yeniden canlanmasini Osmanli Imparatorlugu nun Suriye vilayetlerinde Arap kulturel kimliginin tartisilmasi ve Suriye icin daha fazla ozerklik talepleri izleyene kadar Ancak bu hareket neredeyse sadece bazi Hristiyan Araplarla sinirli kaldi ve cok az destek gordu Osmanli daki 1908 Jon Turk Devrimi nden sonra bu talepler bazi Suriyeli Musluman Araplar tarafindan benimsendi ve Osmanli Arap vilayetleri icin ozerklikten bagimsizliga kadar cesitli talepleri ilerletmek icin cesitli acik veya gizli cemiyetler Selim Ali Selam liderligindeki Beyrut Islahat Cemiyeti 1912 Osmanli Idari Adem i Merkeziyet Partisi 1912 el Kahtaniyye 1909 el Fetat 1911 ve el Ahd 1912 kuruldu kaynak belirtilmeli Bu gruplardan bazilarinin uyeleri el Fetat in istegi uzerine bir araya gelerek Paris te 1913 Arap Kongresi ni olusturdu ve burada istenen reformlar tartisildi ErmenilerTanzimat reformlari yapilana kadar Ermeni milleti bir in ulusal lider Ermeni Apostolik Kilisesi nin denetimi altindaydi Ermeni milleti buyuk bir guce sahipti kendi kanunlarini koyuyor ve kendi vergilerini toplayip dagitiyorlardi Tanzimat doneminde bir dizi anayasal reform Osmanli Imparatorlugu nun Ermeniler icin de sinirli bir modernlesmesini sagladi 1856 da Islahat Fermani etnik koken ve mezheplerine bakilmaksizin tum Osmanli vatandaslarina esitlik vadederek 1839 Tanzimat Fermani nin kapsamini genisletti Osmanli Ermeni ulusal uyanisiyla basa cikmak icin Ermeni ve diger Hristiyan vatandaslarina kademeli olarak daha fazla hak tanidi Ermeni Ulusal Anayasasi 1863 yilinda Ermeni aydinlari tarafindan hazirlanan ve Ermeni Patrigi ile yeni kurulan Ermeni Millet Meclisi nin yetkilerini tanimlayan 150 maddeden olusan Nizamname nin Osmanli tarafindan onaylanmis haliydi Reformist donem Genc Osmanlilar uyeleri tarafindan yazilan ve 23 Kasim 1876 da ilan edilen 1876 Osmanli Anayasasi ile zirveye ulasti Bu anayasa inanc ozgurlugunu ve tum vatandaslarin kanun onunde esitligini tesis ediyordu Ermeni Ulusal Meclisi Ermeni toplumu arasinda siyasi tabakalarin gelismesiyle Ermeni soylularinin aristokratik hakimiyetini ortadan kaldirmak icin bir yonetim icinde yonetim olusturdu SuryanilerOsmanli Imparatorlugu nun millet sistemi altinda Suryani ulusunun her mezhebi kendi patrigi tarafindan temsil ediliyordu Dogu Kilisesi mezhebine gore patrik milletin gecici lideriydi ve patrigin altinda her bir asireti yoneten bir dizi malik vardi Modern Suryani milliyetciliginin yukselisi Yakubi Nasturi ve Keldani mezheplerini iceren birlesik bir Suryani ulusu icin baski yapan Asur Yusuf Naum Faik ve gibi entelektuellerle basladi BosnaklarOsmanli Sultanlari 19 yuzyilin baslarinda cogunlukla sinir savaslarinin neden oldugu ciddi sorunlari ele almak icin cesitli ekonomik reformlar uygulamaya calisti Ancak reformlar genellikle Bosna daki askeri kaptanliklar tarafindan direnisle karsilandi Bu ayaklanmalarin en unlusu 1831 yilinda Yuzbasi Huseyin Kaptan Gradascevic tarafindan gerceklestirildi Gradascevic Sirbistan Yunanistan ve Arnavutluk un dogu topraklarina ozerklik verilmesinin Bosna devletinin ve Bosnak halklarinin konumunu zayiflatacagini dusunuyordu Osmanli iki Bosna vilayetini alip Sirplara dostca bir hediye olarak Sirbistan a verdiginde durum daha da kotulesti Ofkelenen Gradascevic yuzbasinin sagduyusuna ve cesaretine inanan ve ona Zmaj od Bosne Bosna nin ejderhasi adini veren binlerce yerli Bosnali askerin de katilimiyla vilayette genis capli bir isyan baslatti Basta unlu Kosova Muharebesi olmak uzere birkac onemli zafer kazanmalarina ragmen isyancilar sonunda 1832 de Saraybosna yakinlarindaki bir muharebede Sultan i destekleyen Hersekli soylularin cikmazi bozmasiyla yenildiler Huseyin Kaptan in bir daha ulkeye girmesi yasaklandi ve sonunda Istanbul da zehirlendi Bosna Hersek 1878 yilina kadar Osmanli Imparatorlugu nun bir parcasi olarak kalacakti Avusturya Macaristan tarafindan resmen isgal edilmeden once bolge birkac ay boyunca fiilen bagimsizdi Huseyin Kaptan Gradascevic hareketinin amaci Bosna da statukoyu korumakti Modern anlamda Bosnak milliyetciligi Avusturya Macaristan Imparatorlugu nun yonetimi altinda ortaya cikacakti Bulgarlar in bandosu 1903 te 31 Mart Vakasi sirasinda Istanbul a yapilacak yuruyusun bir parcasi olacakti Bulgaristan da ulusal bilincin yukselisi hareketine yol acti Yunanistan ve Sirbistan in aksine Bulgaristan daki milliyetci hareket baslangicta Osmanli Imparatorlugu na karsi silahli direnise degil kulturel ve dini ozerklik icin bariscil mucadeleye odaklanmis ve bunun sonucunda 28 Subat 1870 te Bulgar Eksarhligi kurulmustur Genis capli bir silahli mucadele hareketi 1870 lerin basindan itibaren ve kurulmasi ve nin her iki orgutte de aktif olarak yer almasiyla gelismeye basladi Mucadele Nisan 1876 da Mezya Trakya ve Makedonya daki cesitli Bulgar bolgelerinde patlak veren Nisan Ayaklanmasi ile zirveye ulasti Ayaklanmanin sertce bastirilmasi ve sivil halka karsi islenen zulum Bulgarlarin bagimsizlik arzusunu arttirdi Ayni zamanda Avrupa da da buyuk bir ofkeye neden oldular ve Bulgar Dehseti olarak anilmaya basladilar Sonuc olarak Tersane Konferansi olarak da bilinen 1876 1877 Istanbul Konferansi nda Avrupali devlet adamlari bir dizi reform onerisinde bulundu Rusya sartlari kabul etmemesi halinde Sultan i Kibris ile tehdit etti Ancak sartlar cok agir oldugu icin Sultan bunlari uygulamayi reddetti ve Rusya savas ilan etti Savas sirasinda Bulgar gonullu kuvvetleri Bulgarca oplchenci Rus ordusunun yaninda savasti Sipka Gecidi icin yapilan muharebede ozellikle ustunluk kazandilar Savasin sonunda Rusya ve Osmanli Bulgaristan a ozerklik veren Ayastefanos Antlasmasi ni imzaladi 1878 de imzalanan Berlin Antlasmasi esasen Ayastefanos Antlasmasi ni gecersiz kildi Bunun yerine Bulgaristan iki vilayete bolundu Kuzey vilayetine siyasi ozerklik verildi ve Bulgaristan Prensligi olarak adlandirildi guney vilayeti Dogu Rumeli ise Sultan in dogrudan siyasi ve askeri kontrolu altina alindi YunanlarHermes o Logios 18 ve 19 yuzyillarin Yunan edebiyat dergisi Dogu Roma Imparatorlugu nun cokusuyle birlikte edebiyati ve dilinin ustun rolu daha belirgin hale geldi 13 yuzyildan itibaren Imparatorluk un topraklarinin sadece Yunanca konusulan bolgelere indirgenmesiyle birlikte zaten zayiflamis olan eski cok etnikli gelenek yerini bilincli bir ulusal Yunan bilincine birakti ve Helen kulturune daha buyuk bir ilgi gelisti Bizanslilar kendilerini sadece Romali Rhomaioi olarak degil Yunan Helen olarak da tanimlamaya basladilar Imparatorluk un siyasi olarak yok olmasiyla birlikte Yunan Ortodoks Kilisesi ve Yunan kolonizasyon ve goc bolgelerindeki Yunanca konusan topluluklar hem klasik Yunan gecmisine hem de Roma Imparatorlugu na dayanan bir Bizans imparatorluk mirasi ideolojisinin yani sira okullasma yoluyla bu kimligi gelistirmeye devam etti Egitimli ve ayricalikli Rumlarin Osmanli Imparatorlugu icindeki konumu 17 ve 18 yuzyillarda iyilesti Imparatorluk daha yerlesik hale geldikce ve Avrupali gucler karsisinda giderek geri kaldigini hissetmeye basladikca genis Osmanli nufusunun sahip olmadigi turden akademik idari teknik ve mali becerilere sahip Rumlari giderek daha fazla ise aldi Imparatorluk un tercumanlarinin finansorlerinin doktorlarinin ve akademisyenlerinin cogunlugunu Rumlar olusturuyordu 1600 lerin sonlarindan itibaren Rumlar Osmanli devletinin en yuksek makamlarindan bazilarini doldurmaya basladilar Konstantinopolis in Fenar semtinde yasayan zengin Rumlardan olusan bir sinif olan Fenerliler giderek guclendi Tuccar ya da diplomat olarak Bati Avrupa nin diger bolgelerine yaptiklari seyahatler onlari Aydinlanma nin ileri fikirleriyle ozellikle de liberalizm radikalizm ve milliyetcilikle temasa gecirdi ve modern Yunan milliyetci hareketi Fenerliler arasinda olgunlasti Bununla birlikte Yunan milliyetciliginin baskin bicimi daha sonra Megali Idea ya donusen ozellikle Frenk kulturunu kucumseyen ve Ortodoks Kilisesi nin himayesinden yararlanan emperyal Bizans restorasyonunun mesihci bir ideolojisiydi Milliyetcilik fikirleri Osmanli Imparatorlugu na ulasmadan cok once Avrupa da gelismeye basladi Milliyetciligin Osmanli uzerindeki ilk etkilerinden bazilari Yunan Isyani ile ilgilidir Savas Osmanli Imparatorlugu na karsi bir ayaklanma olarak basladi O sirada eski bir Arnavut parali asker olan Mehmed Ali Misir i oldukca basarili bir sekilde yonetiyordu En buyuk projelerinden biri askere alinmis koylulerden olusan modern bir ordu kurmakti Sultan ona ordusunu Yunanistan a goturmesini ve bu ayaklanmalari durdurmasini emretti O donemde milliyetcilik Avrupa da yerlesik bir kavram haline gelmisti ve bazi Yunan entelektueller saf bir Yunan devleti fikrini benimsemeye baslamisti Avrupa nin cogu bu fikri buyuk olcude destekledi cunku kismen Antik Yunanistan mitolojisine dair fikirler Bati dunyasinda buyuk olcude romantize ediliyordu Devrim zamanindaki Yunanistan Avrupa nin gorusune pek benzemese de cogu kisi bu dusunceye dayanarak koru korune destekledi Mehmed Ali nin Yunanistan i istila etmeyi kabul etmek icin kendi gerekceleri vardi Sultan Ali ye kendisini Girit Valisi yapacagina dair soz verdi bu da Ali nin statusunu yukseltecekti Ali nin ordusu ilk basta Hristiyan isyanlarini bastirmada onemli basarilar elde etti ancak cok gecmeden Avrupali gucler mudahale etti Yunan milliyetciligini desteklediler ve hem Ali nin ordusunu hem de Osmanli kuvvetlerinin geri kalanini Yunanistan dan cikardilar Yunan milliyetciligi ornegi bu kavramin Osmanli ya tanitilmasinda onemli bir etken oldu Yunanistan daki basarisizliklari nedeniyle Osmanli Bati da milliyetcilik lehine meydana gelen degisiklikleri kabul etmek zorunda kaldilar Bunun sonucunda Osmanli tarihinde Imparatorluk un yabanci guclerin eline gecmesini onlemek icin modernlesmeye calistiklari savunmaci bir kalkinmacilik donemi baslayacakti Bu sekilde gelisen milliyetcilik fikri Osmanlicilik olarak adlandirildi ve Imparatorlukta bircok siyasi hukuki ve sosyal degisiklige neden oldu 1821 de bagimsiz bir Yunanistan yaratmaya calisan Yunan devrimi kisa bir sure icin Bogdan ve Muntenya prensleri tarafindan desteklenen Romanya topraklarinda patlak verdi Dostluk Cemiyeti Filiki Eterya adli gizli bir Yunan milliyetci orgutu 1814 yilinda Odessa da kuruldu Julyen takvimine gore 25 Mart gunumuzde Yunan Bagimsizlik Gunu miladi takvime gore 6 Nisan 1821 de Patras Ortodoks Metropoliti Germanos ulusal ayaklanmayi ilan etti Makedonya Girit ve Kibris da dahil olmak uzere Yunanistan genelinde eszamanli ayaklanmalar planlandi Isyan Mart 1821 de Etairistlerin lideri Aleksandro Ipsilanti nin kucuk bir birlikle Prut Nehri ni gecerek Turklerin elindeki Bogdan a girmesiyle basladi Baslangictaki surpriz avantajiyla Yunanlar Mora yi ve diger bazi ele gecirmeyi basardilar KurtlerBu bolum herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu bolum gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Ocak 2023 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Idris in getirdigi yonetim sistemi 1828 29 Osmanli Rus Savasi nin sonuna kadar degismeden kaldi Ancak Kurtler ulkelerinin baskentten uzakligi ve Osmanli Imparatorlugu nun gerilemesi nedeniyle nufuz ve guclerini buyuk olcude artirmis ve ulkenin batisinda Ankara ya kadar yayilmislardi Savastan sonra Kurtler kendilerini Osmanli kontrolunden kurtarmaya calistilar kaynak belirtilmeli ve 1834 te Bedirhan asiretinin ayaklanmasindan sonra onlari itaat altina almak gerekli hale geldi Bu Resid Pasa tarafindan yapildi Baslica sehirler guclu bir sekilde garnizonlastirildi ve Kurt beylerinin cogunun yerine Turk valiler atandi 1843 te Bedirhan Bey in onderliginde cikan bir ayaklanma sert bir sekilde bastirildi ve Kirim Savasi ndan sonra Osmanli bolge uzerindeki hakimiyetlerini guclendirdi 93 Harbi ni 1880 1881 yillarinda Seyh Ubeydullah in Osmanli Imparatorlugu nun korumasi altinda bagimsiz bir Kurt prensligi kurma girisimi izledi Rusya nin egemenligi altinda bir Ermeni devleti kurulmasi projesine bir cevap olarak Osmanli tarafindan ilk basta tesvik edilen bu girisim Ubeydullah in Iran a yaptigi baskindan sonra cesitli kosullarin merkezi hukumetin ustun otoritesini yeniden ortaya koymasina yol acmasiyla coktu 1828 1829 Rus Osmanli Savasi na kadar Kurtler ve Ermeniler arasinda cok az dusmanca duygu vardi ve 1877 1878 gibi gec bir tarihte her iki irkin daglilari oldukca iyi bir sekilde bir arada yasamislardi 1891 de Ermeni Komitelerinin faaliyetleri Osmanli yi iyi silahlanmis ve Sultan II Abdulhamid in adiyla Hamidiye olarak anilan bir Kurt duzensiz suvari birligi kurarak Kurtlerin konumunu guclendirmeye sevk etti Kucuk capli karisikliklar surekli olarak meydana geldi ve kisa sure sonra 1894 1896 yillari arasinda Sason da ve diger yerlerde Ermenilerin katledilmesinde Kurtler de aktif rol aldi Kurtlerin bir kismi milliyetci Ermeniler gibi bir Kurt ulkesi kurmayi amacliyordu YahudilerSiyonizm uluslararasi bir Osmanli Imparatorlugu disinda baslamis olmasina ragmen siyonizm Yahudileri ulusal bir varlik olarak gorur ve bu varligi korumaya calisir Bu oncelikle Vadedilmis Topraklar da yaratilmasina odaklanmistir ve bu hedefe ulastiktan sonra modern Israil devletine destek olarak devam etmektedir Kokenleri daha eskiye dayansa da hareket 19 yuzyilin sonlarinda Avusturya Macaristanli gazeteci Theodor Herzl in katilimiyla daha iyi organize olmus ve donemin emperyal gucleriyle daha yakin iliskiler kurmustur Hareket sonunda 1948 de dunyanin ilk ve tek modern olarak Israil in kurulmasinda basarili oldu Diaspora milliyetciligi olarak tanimlanan bu hareketin savunuculari hareketi Yahudi halkinin kendi kaderini tayin etmesini amaclayan bir ulusal kurtulus hareketi olarak gormektedir MakedonlarMakedonlarin ulusal uyanisinin 19 yuzyilin sonlarinda basladigi soylenebilir bu donem Belgrad Sofya Selanik ve Sankt Peterburg daki sinirli entelektuel gruplarin etnik milliyetciligi ilk ifade ettikleri donemdir ozellikle 1912 1913 Balkan Savaslari ve ardindan Osmanli Makedonyasi nin uc komsu Hristiyan devlet arasinda paylasilmasi ve bu devletler arasinda Makedonya ya sahip olma konusunda yasanan gerginlikler sonrasinda one cikmistir Bu ulkelerin her biri kendi iddialarini mesrulastirmak icin halki bagliliga ikna etmeye calisti Makedonist fikirler Birinci Dunya Savasi ndan sonra hem Yugoslavya Kralligi nda hem de Bulgaristan Kralligi ndaki sol egilimli diaspora arasinda onem kazandi ve Komintern tarafindan desteklendi KaradaglilarBu bolum herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu bolum gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Ocak 2023 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Prenslik 13 Mart 1852 tarihinde daha once II Vladika Danilo olarak bilinen un olarak dini konumundan vazgecip evlenmeye karar vermesiyle kurulmustur Danilo Kanunu olarak bilinen ilk Karadag anayasasi 1855 yilinda ilan edildi Yuzyillar suren teokratik yonetimin ardindan bu Karadag i laik bir prenslige donusturdu I Danilo nun agabeyi olan 7500 kisilik guclu bir ordunun basinda 1 Mayis 1858 de ta Osmanli ya 7000 13 000 kisilik bir ordu karsi onemli bir kazandi Bu zafer buyuk gucleri Karadag ile Osmanli arasindaki sinirlari resmen cizmeye zorladi ve Karadag in yuzyillardir suregelen bagimsizligini fiilen tanidi RumenlerBukres te Osmanli ve Eteristler arasinda mucadele Bu bolum herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu bolum gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Ocak 2023 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin 1821 Eflak Isyani Fenerli karsiti bir isyan olarak basladi ve Yunan Filiki Eterya nin da katilimiyla bir ayaklanmaya donustu Bogdan Ipsilanti tarafindan isgal edilirken Eflak nun elindeydi Vladimirescu isyanci ordusunda Pandurlar disiplini saglayamadigi ve Osmanlilarla uzlasmaya istekli oldugu icin Osmanli ordusu Bukres i direnis gostermeden geri aldiktan sonra Eterya onu tutuklatti Ordusu dagitildi ve Osmanlilar Tuna Prenslikleri ndeki Eterya lilari yok ettikten sonra isyan bastirildi Ozgurluk elde etme konusunda basarisiz olsa da Fenerliler donemini sona erdirdi Osmanli Sultani II Mahmud 1822 de iki yerli boyarin ve nin Bogdan ve Eflak in hospodarlari olarak atanmasina razi oldu 1848 yilinda hem da hem de ta isyan cikti SirplarBu bolum herhangi bir kaynak icermemektedir Lutfen guvenilir kaynaklar ekleyerek bu bolum gelistirilmesine yardimci olunuz Kaynaksiz icerik itiraz konusu olabilir ve kaldirilabilir Ocak 2023 Bu sablonun nasil ve ne zaman kaldirilmasi gerektigini ogrenin Orasac meclisi 1804 te Birinci Sirp Ayaklanmasi nin baslangici Sirp ulusal hareketi Osmanli yonetimine karsi basarili ulusal direnisin ilk orneklerinden birini temsil etmektedir Bu hareket 19 yuzyilin basinda iki kitlesel ayaklanmayla doruga ulasarak ulusal kurtulusa ve Sirbistan Prensligi nin kurulmasina yol acti Bu hareketin ana merkezlerinden biri yeniden kurulan Sirp ulusal devletinin cekirdegi haline gelen Semendire Sancagi ydi Belgrad Pasaligi Yukselisine bir dizi faktor katkida bulundu Her seyden once ulusal kimligin cekirdegi Osmanli donemi boyunca su veya bu sekilde ozerk kalan Sirp Ortodoks Kilisesi biciminde korundu Ortodoks Hristiyanliga baglilik etnik kendi kaderini tayin etme de hala onemli bir faktor olarak kabul edilmektedir Sirp Kilisesi baglarini koruyarak ulusal kurtulus fikrini canli tuttu Diger bir grup faktor ise ozellikle 17 ve 18 yuzyillar olmak uzere Osmanli egemenligi donemindeki bolgesel siyasi olaylardan kaynaklanmaktadir Avusturya nin Osmanli Imparatorlugu na karsi yuruttugu savaslar Sirbistan in merkezinde Avusturya egemenligi donemleriyle 1718 39 ve 1788 92 sonuclandi dolayisiyla 19 yuzyilin basinda Avrupa egemenligi nispeten yeni tecrube edildi Kuzey Sirbistan topraklari ilk olarak Belgrad Antlasmasi uyarinca Osmanli yonetimine gecmis olsa da bolge 18 yuzyil boyunca neredeyse surekli catismalara sahne oldu Sonuc olarak Osmanli Belgrad Pasaligi nda hicbir zaman tam bir feodal duzen kuramadi ve nufusun cogunlugunu kucuk toprak parcalarina sahip ozgur kaynak belirtilmeli koyluler olusturdu Dahasi gelecekteki silahli isyanlarin liderlerinin cogu Avusturya nin duzensiz birlikleri olan Freikorps ta gorev yaparak degerli askeri bilgiler edindi Avusturya sinirina yakinlik ihtiyac duyulan askeri malzemeyi elde etme firsati sagliyordu Sirp liderler ayrica Avusturya Imparatorlugu nda gorece refah icinde yasayan Sirp dostlarinin mali ve lojistik destegine de guvenebilirlerdi Birinci Sirp Ayaklanmasi nin 1804 13 baslamasinin ilk nedeni iktidari ele geciren Yeniceri birliklerinin olarak bilinir vilayeti kotu yonetmesiydi Sirp nufusu once Dahije ye karsi ayaklanirken kisa surede elde ettikleri basari ulusal kurtulus arzusunu korukledi ve tam tesekkullu bir savasa yol acti Basarisiz olsa da bu isyan sonunda basariya ulasan 1815 Ikinci Sirp Ayaklanmasi nin yolunu acti Sirbistan basta Bosna Hersek ve Makedonya olmak uzere Sirplarin yasadigi komsu topraklardaki ve Yunanistan gibi Hristiyanlarin yasadigi diger topraklardaki kurtulus hareketlerini aktif olarak ya da gizlice destekleyerek Osmanlilara karsi bir direnis merkezi haline geldi Bu durum 1875 te Hersek Isyani na ve Sirp Osmanli Savasi na 1876 1878 yol acti 1903 yilinda Kosova Vilayeti ve Makedonya vilayetlerinin Osmanli egemenligi altindaki topraklarinda bulunan i Kosova ve Makedonya kurtarmak amaciyla kuruldu Sirp Osmanli catismasi 1912 de Birinci Balkan Savasi ile sonuclandi Turkler source source source Kuva yi Milliye Pan Turkizm 1839 yilinda Tatarlar tarafindan kurulan ile ortaya cikti Ancak Turk milliyetciligi cok daha sonra 1908 de Turk Dernegi ile gelisti daha sonra Turk Ocagi na donustu ve nihayetinde Pan Turanizm ve Pan Turkizm gibi ideolojileri icerecek sekilde genisledi Osmanli Imparatorlugu nun dagilmasiyla birlikte Imparatorluk un Balkanlar ve Kafkasya da yeni kurulan devletlere surulen Turk nufus Mustafa Kemal in onderliginde Kemalist ideoloji dogrultusunda yeni bir ulusal kimlik olusturdu Anadolu Hareketi Osmanli Imparatorlugu nun I Dunya Savasi na katilimini sona erdiren Mondros Mutarekesi nin ardindan Osmanli Imparatorlugu nun Itilaf Devletleri ve Osmanli hukumeti tarafindan bolunmesine ve 1920 de Osmanli hukumeti tarafindan imzalanan ve Anadolu yu Itilaf kuvvetleri ve destekcileri arasinda paylastiran Sevr Antlasmasi na karsi isyan eden vatanseverlerden olusuyordu Ataturk onderligindeki Anadolu Hareketi Turk Kurtulus Savasi sirasinda Ermeniler Birinci Ermenistan Cumhuriyeti Yunanlilar Yunanistan ve Fransiz Ermeni Lejyonu tarafindan desteklenen Itilaf kuvvetlerine karsi savasti Anadolu Hareketi Sevr Antlasmasi ni reddetti ve Turkiye Cumhuriyeti nin bagimsizligini ve Dogu Trakya ve Anadolu uzerindeki mutlak egemenligini taniyan Lozan Antlasmasi ni muzakere etti Kadinlarin roluOsmanli reformlari devlet icinde yukselen milliyetcilik ve Avrupa yayilmasiyla mucadele etmek icin yururluge kondu Osmanli Devleti yuksek statulu kadinlar da dahil olmak uzere kadinlari giderek daha fazla kisitladi Kadinlarin istedikleri gibi hareket etmelerine ve giyinmelerine izin verilmiyordu Bu nedenle 1839 tarihli Tanzimat Fermani ve 1856 tarihli Islahat Fermani nda belirtilen reformlarin hedefleri aslinda sadece Osmanli Imparatorlugu nda Sultan in erkek tebaasinin esitligine odaklanmisti Ancak Osmanli Imparatorlugu nun son yuzyillarinda kadinlar Osmanli Imparatorlugu nun gelecegine iliskin tartismalara daha fazla dahil olmaya basladi Kadinlarin toplumda yeni bir role sahip olmaya baslamasiyla toplumsal cinsiyet iliskileri yeniden incelenmeye baslandi Osmanli Imparatorlugu nda milliyetcilige odaklanilmasi Osmanli toplumunun tum yapisini degistirdi Osmanli Imparatorlugu nun onceliklerinden biri milliyetciligin yukselisini onlemek ve Osmanli Imparatorlugu na ait topraklarin Rusya ve Avrupa tarafindan fethedilmesini engellemek icin ordunun gelistirilmesiydi Kadin ve erkeklerin seferberligi imparatorlugu siyasi ve ekonomik olarak guclendirecekti Yeni Osmanli nesillerinin yetistirilmesinden kadinlar sorumluydu Anneler kulturel kimligi yaratiyor ve surduruyordu ve bu modernlesme cabalarini destekleyecekti Bu nedenle kadinlarin egitiminin iyilestirilmesine yonelik bir talep vardi Kadinlarin ustlendigi yeni rol haklarini savunmalarinin onunu acti Ancak Osmanli Imparatorlugu nda cok sayida farkli etnik dinsel topluluk olmasi nedeniyle kadin topluluklari arasinda pek cok farklilik vardi Kadinlar fikirlerini bir etnik dinsel gruptan digerine yaymak icin resmi ve gayri resmi iletisim yollari araciligiyla birbirleriyle temasa gecmeye calistilar Egitim kurumlari diger etnik dinsel topluluklardaki gelismelerle ilgili bilgilerin paylasildigi yerlerdi 1917 yilinda Osmanli Aile Haklari Kanunu Osmanli reformunun bir parcasiydi Bazi kadinlar bu reformu kadin haklarini iyilestirmek icin kritik bir an olarak gormustur Ancak bu Osmanli Imparatorlugu ndaki feministler icin zordu cunku Islam in rolunu sorgulamak istemiyorlardi ve milliyetcilik doneminde kendi geleneklerini degistirmek istemiyorlardi Kadinlar kendi lehlerine bir yasal reform icin cabaladilar ancak Osmanli Aile Haklari Kanunu kadin haklarini genisletme konusunda pek bir sey degistirmeyecekti Sicil kayitlarina gore kadinlar rollerini degistirmek ve kadin haklarini arttirmak icin seriat mahkemelerinde aktif olarak calismislardir Seriat mahkemeleri kadinlara eylemliliklerini artirma firsati verdi Kaynakca Roshwald Aviel 2013 Part II The Emergence of Nationalism Politics and Power Nationalism in the Middle East 1876 1945 Breuilly John Ed The Oxford Handbook of the History of Nationalism Oxford and New York Oxford University Press ss 220 241 doi 10 1093 oxfordhb 9780199209194 013 0011 ISBN 9780191750304 a b Antonello Biagini Giovanna Motta 19 Haziran 2014 Empires and Nations from the Eighteenth to the Twentieth Century Volume 1 Cambridge Scholars Publishing ss 143 ISBN 978 1 4438 6193 9 Cagaptay 2014 s 70 Stojanovic 1968 s 2 M Sukru Hanioglu 8 Mart 2010 A Brief History of the Late Ottoman Empire Princeton University Press ss 51 ISBN 978 1 4008 2968 2 Zurcher Erik J 2010 The Young Turk Legacy and Nation Building From the Ottoman Empire to Ataturk s Turkey I B Tauris s 60 ISBN 9781848852723 Hechter Michael 2001 Containing nationalism Oxford University Press ss 71 77 ISBN 0 19 924751 X OCLC 470549985 22 Haziran 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 a b c d e f Skendi Stavro 1967 The Albanian National Awakening 1878 1912 Princeton New Jersey Princeton University Press ss 3 88 a b Charles Smith The Arab Israeli Conflict in International Relations in the Middle East by Louise Fawcett s 220 Christians and Jews in the Ottoman Arab World Bruce Masters Cambridge Arab Nationalism 1 Kasim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Agustos 2009 Richard G EDT Hovannisian The Armenian People from Ancient to Modern Times s 198 Ilber Ortayli Tanzimattan Cumhuriyete Yerel Yonetim Gelenegi Istanbul 1985 s 73 A Brief Study in the Palak Nationalism by Dr David Barsoum Perley LL B Suceska 1985 s 81 English translation Leopold Ranke A History of Serbia and the Serbian Revolution Translated from the German by Mrs Alexander Kerr London John Murray 1847 26 Haziran 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi L S Stavrianos The Balkans since 1453 London Hurst and Co 2000 s 248 250 Babuna Aydin 1999 Nationalism and the Bosnian Muslims East European Quarterly XXXIII 2 s 214 21 Mayis 2006 21 Mayis 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Aralik 2022 Lord Kinross The Ottoman Centuries The Rise and Fall of the Turkish Empire Morrow Quill Paperbacks New York 1977 s 525 Encyclopaedia Britannica Greece during the Byzantine period c AD 300 c 1453 gt Population and languages gt Emerging Greek identity 2008 ed Rotzwkos Nikos Epanastash kai emfylios sto eikosiena pages 131 137 McManners John 2001 The Oxford illustrated history of Christianity Oxford University Press ss 521 524 ISBN 0 19 285439 9 The Greek uprising and the church Bishop Germanos of old Patras blesses the Greek banner at the outset of the national revolt against the Turks on 25 March 1821 The solemnity of the scene was enhanced two decades later in this painting by T Vryzakis The fact that one of the Greek bishops Germanos of Old Patras had enthusiastically blessed the Greek uprising at the onset 25 March 1821 and had thereby helped to unleash a holy war was not to gain the church a satisfactory let alone a dominant role in the new order of things www britannica com 1 Aralik 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Eylul 2009 The Greek revolt was precipitated on March 25 1821 when Bishop Germanos of Patras raised the flag of revolution over the Monastery of Agia Lavra in the Peloponnese The cry Freedom or Death became the motto of the revolution The Greeks experienced early successes on the battlefield including the capture of Athens in June 1822 but infighting ensued Ernest Gellner 1983 Nations and Nationalism First edition s 107 108 D T Levov Loza Svoboda VI 786 Sofija 13 04 1892 3 Loza mesechno spisanie izdava Mladata makedonska knizhevna druzhina Svoboda VI 774 Sofiјa 18 02 1892 3 K P Misirkov Za Makedonckite raboti јubileјno izdanie Tabernakul Skopјe 2003 23 Ocak 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 22 Mart 2008 1912 a b c d e f g h i j k l Kanner Efi 2016 Transcultural Encounters Discourses on Women s Rights and Feminist Interventions in the Ottoman Empire Greece and Turkey from the Mid Nineteenth Century to the Interwar Period Journal of Women s History 28 3 ss 66 92 doi 10 1353 jowh 2016 0025 ISSN 1527 2036 2 Haziran 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 a b c Tucker Judith E 1996 Revisiting Reform Women and the Ottoman Law of Family Rights 1917 The Arab Studies Journal 4 2 ss 4 17 ISSN 1083 4753 JSTOR 27933698 15 Nisan 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 a b Zachs Fruma Ben Bassat Yuval 2015 Women s Visibility in Petitions from Greater Syria During the Late Ottoman Period International Journal of Middle East Studies 47 4 ss 765 781 doi 10 1017 S0020743815000975 ISSN 0020 7438 JSTOR 43998040 20 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 Konuyla ilgili yayinlarKarpat Kemal H 2002 Studies on Ottoman Social and Political History Selected Articles and Essays BRILL ISBN 90 04 12101 3 Karpat K H 1973 An inquiry into the social foundations of nationalism in the Ottoman state From social estates to classes from millets to nations No 39 Center of International Studies Princeton University Karpat K H 1972 The transformation of the Ottoman State 1789 1908 International Journal of Middle East Studies 3 3 ss 243 281 Mazower Mark 2000 The Balkans A Short History Modern Library Chronicles New York Random House ISBN 0 679 64087 8 Stojanovic Mihailo D 1968 1939 The Great Powers and the Balkans 1875 1878 Cambridge University Press 15 Ocak 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 Mete Tuncay Erik Jan Zurcher 1994 Socialism and nationalism in the Ottoman Empire 1876 1923 British Academic Press in association with the International Institute of Social History Amsterdam ISBN 978 1 85043 787 1 William W Haddad William Ochsenwald 1977 Nationalism in a non national state the dissolution of the Ottoman Empire Ohio State University Press ISBN 978 0 8142 0191 6 Charles Jelavich Barbara Jelavich 20 Eylul 2012 The Establishment of the Balkan National States 1804 1920 University of Washington Press ISBN 978 0 295 80360 9 Zeine Z N 1958 Arab Turkish Relations and the Emergence of Arab Nationalism Khayat s Kanner Efi 2016 Transcultural Encounters Discourses on Women s Rights and Feminist Interventions in the Ottoman Empire Greece and Turkey from the Mid Nineteenth Century to the Interwar Period Journal of Women s History 28 3 ss 66 92 Kayali H 1997 Arabs and Young Turks Ottomanism Arabism and Islamism in the Ottoman Empire 1908 1918 Univ of California Press Haddad W W 1977 Nationalism in the Ottoman Empire Nationalism in a Non national State the Dissolution of the Ottoman Empire ss 3 25 Roudometof V 1998 From Rum Millet to Greek Nation Enlightenment Secularization and National Identity in Ottoman Balkan Society 1453 1821 Journal of Modern Greek Studies 16 1 ss 11 48 Ulker E 2005 Contextualising Turkification nation building in the late Ottoman Empire 1908 18 Nations and Nationalism 11 4 ss 613 636 Suceska Avdo 1985 Istorija drzave i prava naroda SFRJ History of the state and the rights of the people of SFRY Saraybosna Svjetlost OCLC 442530093 20 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Aralik 2022 Sugar P F 1997 Nationality and society in Habsburg and Ottoman Europe Vol 566 Variorum Publishing Cagaptay Soner 1 Subat 2014 The Rise of Turkey The Twenty First Century s First Muslim Power Potomac Books Inc ss 70 ISBN 978 1 61234 650 2 Tucker Judith E 1996 Revisiting Reform Women and the Ottoman Law of Family Rights 1917 The Arab Studies Journal 4 2 ss 4 17 Zachs Fruma Ben Bassat Yuval 2015 WOMENS VISIBILITY IN PETITIONS FROM GREATER SYRIA DURING THE LATE OTTOMAN PERIOD International journal of Middle East Studies 47 ss 765 781 Skendi Stavro 1967 The Albanian National Awakening 1878 1912 Princeton New Jersey Princeton University Press ss 3 88