Marksizm, özgün bir siyasal felsefe akımı, tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dünya görüşü, kapitalizmin Marksist açıdan çözümlenmesi, bir , Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in çalışmalarından çıkarılan, insanın özgürleşmesiyle ilgili bir düşünce sistemidir.
Marksizm bir öğreti olarak siyasal, ekonomik ve felsefi bir bütünlük içerir. Marksizm, ideolojik alanda esas olarak sınıflar savaşımı teorisini ortaya atan ve bu savaşımın zorunlu sonucu olarak proletarya diktatörlüğüne ve oradan da toplumsal eşitlik ve özgürlük dünyası komünizme varılacağını öngören bir öğreti olarak tanımlanır.
Tarihçe
Karl Marx ve Friedrich Engels
Marksizme adını veren Karl Marx, döneminin en öne çıkan filozof, siyasetçi, ekonomist ve devrimcilerindendir. İşçi sınıfının sömürülmesinin mekanizmalarının ve üretim süreçlerine yabancılaşmasını incelemiş, kapitalist üretim ilişkilerini araştırarak tarihsel materyalizmin temellerini atmıştır. İnsanlık tarihini sınıf savaşımı açısından analiz etmiş, bu fikirlerini 1848 yılında kaleme aldığı Komünist Manifesto'da dile getirmiştir: "Şimdiye kadarki tüm toplum tarihi sınıf mücadeleleri tarihidir.
Marx'ın teorik çalışmalarında kendine en büyük yardımı yine kendi gibi Alman bir filozof olan Friedrich Engels yapmıştır. 1844 yılında bir araya gelen ikili aynı siyasi fikirleri benimsediklerini görerek Marx'ın 1883 yılındaki ölümüne kadar beraber çalışacak ve çok sayıda ortak esere imza atacaklardır.
1848 yılında Komünist Manifesto'nun yayınlanmasının ardından Belçika'dan sınırdışı edilen ikili Köln'e geçerek burada Neue Rheinische Zeitung adlı radikal sol gazeteyi çıkartmaya başlar. 1849 yılında buradan da ayrılmak zorunda kalan ikili Londra'ya geçer.
Siyasi ve yazın alanındaki faaliyetlerini Birleşik Krallık'ta sürdürürler. 1883 yılında Marx'ın ölümü üzerine Engels, Marx'ın yazmış olduğu eserlerin editörlüğü ve çevirmenliğini yapmak durumunda kalır. Bu dönemde kendi de başta Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni olmak üzere çeşitli eserler kaleme alır.
19. yüzyıl
Marksizm, 19. yüzyılda kendi açılarından zirveye ulaşmış olan üç düşünsel kaynaktan beslenmiştir: İngiliz ekonomi-politiği, Alman felsefesi ve Fransız ütopik sosyalizmi. Bu üç bileşen, Marx ve Engels tarafından yoğun bir entelektüel ve siyasal eleştiriden geçirilerek eşit ve özgür bir insanlık ütopyasının yaşama geçirilmesinin teorisi ve pratiği olarak Marksizm'de erimiş ve dönüştürülmüştür.
Marksizm fikirleri Avrupa kıtasındaki 1848 Devrimleriyle ayaklanan işçi sınıfı hareketinin içine doğar. Özellikle aydınlar, düşünürler ve siyasetçiler arasında bilinir hale gelse de emekçiler arasında geniş bir etkiye derhal sahip olmaz. Birinci Enternasyonal örgütlenmesiyle bilinir hale gelen Marksizm, Paris Komünü gibi ayaklanmaları etkilese de belirleyici ideoloji olmayacaktır. Kısa ömürlü de olsa Paris Komünü deneyimini selamlayan Marx ve Engels yaptıkları eleştirilerle süreci değerlendirerek bu deneyimi işçi sınıfının ilk özgün devrimci hükûmeti olarak tanımlamışlardır. Bu değerlendimeler Marksizmdeki proletarya diktatörlüğü ile bütünleşiktir.
20. yüzyıl
Bu dönemde Rus İmparatorluğunda yaşanan Şubat Devrimi ile çarlık rejiminin devrilmesi ve sonrasında Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi içindeki Lenin önderliğindeki Bolşeviklerin Ekim Devrimi ile iktidarı almalarıyla yeni bir ayrım yaşanır. Bolşevikler özellikle I. Dünya Savaşı sırasında sosyal demokrat partilerin işçi sınıfı siyaseti aleyhine olacak şekilde ulusal burjuvaziyle ittifak yapmasını eleştirir. Bu yüzden II. Enternasyonal yerine artık III. Enternasyonalin gündemde olduğu belirtilerek bu yönde örgütlenme yapılır.
Marksizm-Leninizm bu dönemlerde sık sık gündemde olacak, yaşanan yeni altüst oluşlarda temel referans noktası haline gelecektir. II. Dünya Savaşı'nın ardından Doğu Avrupa ülkelerinde kurulan sosyalist rejimler, Çin Devrimi'nin 1949 yılında başarıya ulaşması ve 1959 yılındaki Küba Devrimi ile Fidel Castro önderliğinde iktidarı ele geçiren 26 Temmuz Hareketi sayesinde marksizmden etkilenen siyasi hareketlerin çeşitli ülkelerde başa geçtiği görülür.
21. yüzyıl
Sovyetler Birliği'nin dağılması ve Doğu Blokunun çözülmesiyle beraber marksist ideolojinin yenildiği ve tarihin bu anlamda sonu geldiği iddia edilmiştir. Buna rağmen özellikle marksist eğilimli Küba hükûmetinin ideolojik etkisinden etkilenerek Latin Amerika'da birbirinin ardı sıra iktidara gelen marksist eğilimli iktidarların sayısı artmıştır.
Kavramlar
Diyalektik ve Tarihsel Materyalizm
Metodolojik açıdan Marksizmin bir tanımı da, aynı zamanda Marksist felsefi düşüncenin tanımlamasını da veren ve bilimsel bir yöntem olarak sunulan diyalektik materyalizmdir. Marx diyalektiği Hegel'den almış, onu materyalizm temeline oturtmuş ve kendi ifadesiyle, Hegel'in başaşağı duran yöntemini ayakları üzerine doğrultmuştur. Diyalektik materyalizm bu bileşimin bir ürünüdür. Marx, Feuerbach'ın materyalizmini eleştirmiş ve Feuerbach, dinsel özü, insan özüne indirger. Ama insan özü, tek tek bireyin doğasında bulunan bir soyutlama değildir. Bu öz aslında toplumsal ilişkiler bütünüdür demiştir. Diyalektik materyalizmin toplumsal-tarihsel alana uyarlanmasıyla da ortaya yeni bir paradigma "tarihsel materyalizm" çıkmıştır. Birçok sosyal bilimci çalışmalarını bu paradigma temelinde yapılandırmıştır.
Diyalektik ve tarihsel materyalizm sayesinde, insanlık tarihinin başlangıcından itibaren açıklanması ve özellikle sınıflı toplumun kuruluşu, ilkel komünal toplumdan komünizme gelişmesi ve varacağı aşamaların maddi toplumsal yapıdan çıkarılması amacıyla çalışmalar yapılmıştır. Bu toplumsal-tarihsel gelişme temelde maddi bir süreçtir, yani her tür iradeden bağımsız olarak, kendi iç yasaları gereği bu süreç ilerlemektedir. Bununla birlikte Marksizm'de iradenin yadsındığı söylenemez, aksine belirgin bir sekilde iradeye yer verilir. Bu irade bireylerin ya da belirli bir grubun iradesi değil, işçi sınıfının iradesidir. Burada Marx'ın teorisi, toplumsal maddi koşullar ile işçi sınıfının iradesinin çakışmakta olduğunu öne sürer. Bu şekilde Marx, kapitalist toplumsal yapının çözümlemesine, maddi çelişkilerinin ortaya konulmasına ve bunların değiştirilmesinin yöntemlerinin bulunmasına yönelir. Çünkü, Marksizmin düsturlarından ilki, aslolanın dünyayı anlamak değil onu değiştirmek olduğudur.
Tarihi materyalist bakış açısıyla inceleyen teoride toplumun gelişmesinin tarihçesi ve dinamikleri insanların toplumsal yapı içindeki üretim ilişkileriyle birlikte anlaşılmaya çalışılır. Toplumdaki ekonomik altyapı toplumsal sınıfları, siyasi yapıları ve ideolojileri belirler. buna göre altyapı olarak değerlendirilen üretim güçleri, üretim ilişkileri, toplumsal iş bölümü ve mülkiyet ilişkiler üstyapı olarak adlandırılan kültürü, ideolojiyi, siyasi kurumları ve toplumsal yönetim biçimini belirler. Marx bu sosyo-ekonomik çelişkilerin kendini aşağıdaki toplumsal yapılar şeklinde gerçekleştirdiği ve gerçekleştireceğini öngörür:
- İlkel komünizm: Kabile topluluklarının birlikte yaşayışı
- Köleci toplum: Kabileler gelişerek şehir devletlerini oluşturur, aristokrasinin doğuşu
- Feodalizm: Aristokrasi iktidarı, tüccarlar kapitalistlere evrilir
- Kapitalizm: İktidarda kapitalistler vardır, üretim emeğini kiralamak durumundaki proletarya tarafından gerçekleştirilir
- Sosyalizm: Sınıf bilinci kazanan işçiler devrimle iktidarı alır ve üretim araçlarını kamulaştırır
- Komünizm: Sınıfsız ve devletsiz toplum, tüm dünyada sosyalist iktidarların başa gelmesi sonucu oluşur
Kapitalizmin Eleştirisi
Bir kişi tüketeceğinden fazlasının üretiminde emek gücünü harcadığı durumlarda sömürülmektedir. Sömürü mekanizması artı değerin oluşmasıyla doğrudan ilişkilidir. Sömürü, sınıflı her toplumun ortak bir özelliği olagelmiştir. Toplumsal alanda bir sınıfın iktidarı ve dolayısıyla üretim araçlarının mülkiyetini elinde bulundurması diğer sınıfları sömürebilmesinin olanağını sağlar. Kapitalizmde emek-değer teorisine göre bir metanın değeri onun üretilmesi için gerekli emek süresindedir. Bu koşullarda işçi tarafından üretilen değer ile emeği karşılığında aldığı değer arasındaki farkı oluşturan artı değer kapitalist sömürünün temelidir.
Kapitalizm öncesi ekonomik modellerde işçinin sömürüsü fiziksel zor kullanılarak sağlanırdı. Kapitalist üretim tarzında aynı sonuç farklı şekilde sağlanır. İşçi, üretim araçlarının mülkiyetine sahip olmadığından aç kalmamak için kapitalist sömürü ilişkileri içinde çalışmak zorundadır. Gönüllü gibi görünen bu emek sürecine katılım, kapitalistler tarafından bir özgürlük olarak adlandırılsa da işçi çalışmak veya açlıktan ölmek arasında seçim yapmak durumundadır.
Marksizm ayrıca kapitalist üretim biçimi yüzünden yaşanan yabancılaşma sürecine de dikkat çeker. Üretim araçlarıyla olan ilişkilerine göre sosyal sınıfların aşağıdaki şekilde gerçekleştiğini belirtir:
- Proletarya: Emek güçlerini satan kişilerden oluşur, kapitalist üretim biçiminde üretim araçlarına sahip değildirler. Kapitalist üretim biçimi içinde proletarya eline geçen ücretten daha çok değer ürettiği için sömürülmektedir.
- Burjuvazi: Üretim araçlarına sahip sınıftır. Proletaryanın emek gücünü satın alarak onu sömürecek koşullarda çalıştırır. Küçük burjuvazi olarak adlandırılan bir alt sınıfı da bünyesinde barındırır.
Küçük burjuvazi: İşçi çalıştırmasına rağmen kendi de çalışan kişilerden oluşur. Marksizm üretim araçlarının gelişmesiyle birlikte bu ara sınıfın eriyerek proletaryaya dahil olacağını öngörür. - Lümpen proletarya: Ekonomik üretime katkıda bulunmayan ve para karşılığı farklı işleri yapmaya hazır olan suçlular, dilenciler, serseriler vb bu gruba dahil edilir.
- Toprak ağalığı: Kapitalizm döneminde de hâlâ güç ve servet sahibi olan tarımsal üretimde söz sahibi sınıf.
- : Tarım alanında faaliyet gösteren dağınık bir sınıf, tarihsel olarak çoğunluğu proletaryanın saflarına geçerken bir kısmı toprak ağası olabilmektedir.
Marksizm işçilerin sınıf bilincine sahip olmaksızın sınıfları ve toplumları için tarihsel bir mücadele başlatamayacaklarına vurgu yapar.
Devrim ve Sosyalizm
Marksizm insanlık tarihinin ilerleyişi gereğince kapitalizmden sosyalizme geçişi kaçınılmaz olarak nitelendirir.
Marksizm ve siyaset
Marx'ın ölümünden sonra teorik arka planını Marksizme dayandıran çok farklı özneler çok farklı siyasi hatları takip etmiştir. Marksistler arasındaki ilk büyük ayrım sosyalizme geçiş sürecine dair yaşanmıştır. Sosyal demokrasi bu sürecin reformlarla burjuva parlamenterizmi dahilinde olacağını öne sürerken komünistler sosyalizme geçişin devrim sayesinde olacağını iddia etmişlerdir. Kopuş I.Dünya Savaşı başlangıcında kendi ulusal burjuva hükûmetlerini destekleme kararı alan II. Enternasyonalin dağılmasıyla kesinleşmiştir. Ekim Devriminin başarısının ardından Bolşevikler III. Enternasyonalin kurulduğunu ilan etmişlerdir.
Arka planı
1917 yılında Rus İmparatorluğunda Ekim Devrimi ile iktidarı alan Bolşevikler, Marksist teorideki proletarya iktidarının pratiğe geçirilmesi alanında ilk büyük ölçekli deneme olur. Yeni hükûmet sürmekte olan I. Dünya Savaşının yanı sıra karşı-devrimci ayaklanmalar, iç savaş ve yabancı askeri müdahaleye maruz kalır. Bu olumsuz durum karşısında Bolşevik lider Lenin sosyalizmin zaferinin çok sayıda farklı ülkedeki işçilerin ortak mücadelesiyle ancak kurulabileceğini belirterek devrimin hızla yayılması gerektiğini vurgular. Ekim Devrimi, zaferi izleyen yıllarda dünya çapında devrimci bir dalga yaratmayı başarsa da beklenenin aksine Batı Avrupa sanayileşmiş kapitalist ülkelerinde işçiler iktidarı alamaz. Özellikle Alman Devrimi komünistlerin kanlı bir şekilde bastırılmasıyla sonuçlanınca ve Sovyet-Polonya Savaşındaki başarısızlığın ardından Sovyetler Birliği yalnız kalmıştır. Bu dönemde ülkede önce Savaş Komünizmi sonra Yeni Ekonomi Politikası uygulanacaktır. Uluslararası siyasi ortamın giderek yeni bir dünya savaşına gitmeye başladığı dönemde ülke her ne pahasına olursa olsun sanayileşme hamlesine girişmiştir.
Çin'de kurulmuş olan ulusalcı Kuomintang partisindeki Marksist üyeler Çin Komünist Partisine karşıydılar. Sun Yat-sen'in ölümünden sonra partinin başına geçen Çan Kay Şek döneminde ayrılık komünistlerin katledilmesine kadar vardırılacaktır. Çin Devriminin ardından Kuomintang Tayvan'a kaçacaktır.
II. Dünya Savaşı'nın ardından Nazi Almanyasının işgal ettiği ülkeleri özgürleştiren Kızılordu bu ülkelerde Sovyet yanlısı sosyalizan rejimlerin iktidara gelmesini sağlamıştır. Bunun haricinde Sovyetler Birliğinin askeri varlığından bağımsız bir şekilde iktidarı alabilmiş marksist eğilimli partiler Çin, Yugoslavya, Vietnam, Güney Yemen, Etiyopya ve Küba gibi ülkelerde iktidarı alacaktır. Aynı ideolojiye bağlı olsalar da bu ülkeler arasında siyasi ayrılıklar yaşanmıştır.
1991 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ortaya çıkan Rusya artık kendini marksist bir rejim olarak tanımlamamaktadır. Özellikle Soğuk Savaşın sona ermesiyle beraber marksizm ideolojik olarak varlığını sürdürse de küresel anlamda etkin bir konumda bulunmamaktadır.
Sosyal demokrasi
Sosyal demokrasi 19. yüzyılın sonuyla 20. yüzyılın başında ortaya çıkan siyasi bir akımdır. Bu dönemde çoğunluğu sosyalist devrimci ve Marksistlerden oluşan gruplar hem sosyalizm mücadelesi veriyor hem de bulundukları ülkelerde demokrasinin geliştirilmesi için çalışıyorlardı. Sosyal demokratların geleneksel olarak ayrılmasına sebebiyet veren görüş farklılığı sosyalizmin sınıf savaşımı, devrim ve proletarya diktatörlüğüyle gerçekleşebileceğini reddetmeleridir. Günümüzdeki sosyal demokrasi akımı sosyalizmin devrim değil evrim yoluyla elde edileceğini ileri sürerler. Bu tutum akımın özellikle komünistlerce kapitalizm içi reformist bir hareket olarak tanımlanarak eleştirilmesiyle karşılaşır. Sosyal demokratlar ve komünistler farklılıklarına rağmen I. Dünya Savaşına kadar II. Enternasyonal örgütü içinde bir arada yer almışlardır. Ancak sosyal-demokratlar kendi ulusal burjuva hükûmetlerini savaş sırasında destekleme kararı aldıklarında komünistler tarafından işçi sınıfına ihanet etmekle suçlanmışlardır. Ekim Devriminden sonra reform yanlısı sosyal demokratlar sosyal-demokrat ismini korurlarken, devrimci sosyalistler kendilerine komünist demeye başlar. Bu dönemde III. Enternasyonal kurulacaktır. Özellikle Batı Avrupada 20. yüzyılın ortalarından sonra ortaya çıkan Avro komünizm akımına uyan bazı komünist partiler de sınıf savaşımını bıraktıklarını açıklamışlardır.
Sosyalizm
Sosyalist terimi günümüzde birbirinden farklı ideolojiler için kullanılmaktadır. Sosyal demokratlardan temelde farklı olmasalar da daha sol tarafta yer alan demokratik sosyalistlerle geleneksel Marksist-Leninistler de bu şekilde çağrılabilmektedir. Marksist-Leninistler şimdiye kadar hep tek parti rejimi olarak gerçekleşmiş olan sosyalist devlet kurulmasını savunurken, demokratik sosyalistler sosyal reformlarla gelişmeyi savunur. Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından kendini sosyalist olarak tanımlayan ülke sayısında düşüş gözlenmiştir, günümüzde Kuzey Kore, Laos, Vietnam, Nepal, Küba ve Çin iktidarda sosyalistlerin oldukları ülkelerdir.
Ancak buna rağmen bir partinin veya hükûmetin kendini sosyalist olarak adlandırmasıyla uyguladığı ekonomik veya sosyal politikaların farklı olmasını dışlamamaktadır. Kendisini sosyalist olarak tanımlayan Çin Halk Cumhuriyeti Hükûmeti geniş bir özel sektörün ülkede gelişmesine izin vermekte, böylece üretim araçlarının kamu mülkiyetinde olmasını içeren sosyalist ideallere karşı gelmektedir.
Komünizm
Marksizme ideolojik olarak bağlı olduklarını ilan eden çok sayıda devlet ya bir komünist partinin tek başına veya çok sayıda farklı grubun bir çatı altında bulunduğu komünist bir partide iktidarda olmuştur. Hükûmetteki komünistlerin varlığından dolayı bu ülkelere komünist devletler dense de komünizm tanımı dünya çapındaki sınıfsız toplumu tanımladığı için yanlıştır. Bu ülkeler sosyalisttir ve komünist devlet kendi içinde bir oksimorondur.
Komünist hükûmetler tarihsel olarak bazı karakteristik uygulamalarla anılırlar. Bunlar arasında planlı ekonomi, sanayileşme, üretim araçlarının kamulaştırılması, toprak reformu sayılabilir. Çoğu uygulamada merkezi bir devlet yapısı ile birlikte başında komünist partinin bulunduğu idari yapı dikkat çekicidir.
Marksizm-Leninizm
Marksizm-Leninizm, Leninizm olarak da adlandırılan, Lenin tarafından Marksizm'in geliştirilmesine verilen isimdir. Siyasi alanda farklı hatta birbirinin karşıtı özneler Marksist-Leninist olduklarını öne sürebilirler. Genel olarak içeriğinde öne çıkan yanlar kapitalizmin bir devrim sonunda devrilmesi, proletarya diktatörlüğünün kurulması, öncü komünist parti önderliğinde sosyalizm yolunda ilerlenmesidir. Leninizm, kapitalizmin ancak devrimle devrilebileceğini öne sürerek evrimci reform çabalarını mahkûm eder. Leninizm'e bağlı bir öncü partinin temel amacı proletaryaya sınıfı bilincinin taşınmasıdır. Sınıf ve tarih bilincine sahip işçi sınıfı örgütlenecek ve siyasi iktidara el koyacaktır. Devrimin ardından iktidardaki işçi sınıfı kendi diktatörlüğünü kurarak sosyalizmi kurmaya girişecektir.
Troçkizm
Troçkizm, Troçki tarafından Marksizmden esinlenerek geliştirilen bir ideolojidir. Troçki kendini Bolşevik-Leninist olarak tanımlar, geleneksel Marksist olarak görür. [] Siyasi alanda Troçki'nin fikirleri özellikle Stalin'den tamamen ayrılır. Troçkizmin öne çıkan farkı sürekli devrime olan vurgudur. Troçki, burjuva demokratik devrimlerini tamamlanmamış ülkelerde gerçekleşecek proletarya devrimlerinin kapitalist ülkelerle çevrili bir durumda ayakta kalamayacağını, ayakta kalabilmesi için özellikle gelişkin işçi sınıfına sahip sanayileşmiş ülkelerde sosyalist devrimlerin gerçekleşmesi gerektiğini savunur.
Maoizm
Maoizm, Çin Komünist Partisi lideri Mao Zedong tarafından Marksizm-Leninizmi geliştirdiği öne sürülen öğretilerdir. Çin Komünist Partisi tarafından Maoizm tanımlamasının yerine Mao Zedong Düşüncesi tercih edilmelidir. Bununla birlilte maoizmi benimseyen siyasi partiler genelde Marksist-Leninist tanımlamasını tercih eder. Çin'de Mao Zedong Düşüncesi resmî doktrin olarak benimsenmektedir. Mao, Marksizm-Leninizm kapsamında devrimin öncü güç kaynağı olarak tanımlanan sanayi proletaryasının dışında köylülüğün ihmal edildiğine vurgu yapar. Komünist partinin öncülüğünde kırsal alanda verilen önce halk savaşı teorisi bu şekilde geliştirilir. Mao, özellikle ülkenin çoğunluğunu köylülerin oluşturduğu durumlarda sosyalizmin ilk evrelerinde bu stratejinin geçerli olduğunu savunmuştur. Diğer marksist ideolojilerin tersine maoizm, askeri doktrini de içerecek şekildedir.
Yorumları
Marksizm-Leninizm
Dünya siyasi hayatına yaptığı etki bakımından Marksizm içindeki en büyük akımların başında gelir. Genellikle Bolşevizm olarak da tanımlanan akımın siyasi özneler ele alındığında dünya ölçeğinde büyük etkisi olduğu görülebilir. Bu terim Sovyetler Birliği Komünist Partisi tarafından Lenin'in Marksizmin üzerine yaptığı ideolojik geliştirmeleri tanımlamak için kullanılmıştır. Lenin'in düşüncelerini savunanlar yapılan geliştirmelerin Marksizmin asıl teorik temeline sadık kalınarak emperyalizm dönemini uygun hale getirilmesi olduğunu savunurlar:
“ | Leninizm emperyalizm koşullarında gelişmiş ve tanımlanmıştır, bu dönemde kapitalizmin çelişkileri olağanüstü gelişmiş, proletarya devrimi acil ve pratik bir sorun haline gelmiştir, işçi sınıfının devrime hazırlandığı eski dönemin sonuna gelinmiş ve kapitalizme doğrudan saldırı dönemine girilmiştir. | „ |
Leninist emperyalizm tanımının stratejik bir çıkarsaması da sanayileşmiş ülkelerdeki işçi sınfının aynı ülkelerin deniz aşırı sömürgelerinde boyunduruk altında bulunan ve bağımsızlık mücadelesi veren halklarla dayanışma gereğinin önemine vurgu yapmasıdır.
Avrokomünizm
Avrokomünizm veya Avrupa komünizmi, 1970'li yıllarda İtalyan Komünist Partisi ve İspanyol Komünist Partisi başta olmak üzere bazı Batı Avrupa komünist partilerinde ortaya çıkan bir anlayıştır. Sovyet geleneğinden farklı bir hat izlemek isteyen Santiago Carrillo tarafından formüle edilmiştir. İtalya'da ise teorik olarak Antonio Gramsci'ye dayandırılmak istenmiştir. Buna göre proletarya diktatörlüğü fikri reddedilmiş, geleneksel Marksist-Leninist esaslardan vazgeçilmiştir. Özellikle Arnavutluk Emek Partisi lideri Enver Hoca tarafından eleştirilen siyasetin temeli Nikita Kruşçev'in barış içinde bir arada yaşama siyasetine dayandırılır.
Revizyonizm karşıtlığı
Marksist-Leninistler arasında özellikle Kruşçev politikalarını kabul etmeyen siyasi partiler de bulunmaktadır. Bu politikalar revizyon olarak adlandırıldığı için bu siyasetin karşıtlığı da revizyonizm karşıtlığı olarak değerlendirilmektedir. Çin Halk Cumhuriyeti ile birlikte Sovyetler Birliğini revizyonist olarak tanımlayan Arnavutluk ise Üç Dünya Teorisinin üzerine Maoizmden uzaklaşmıştır.
Troçkizm
Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesinden ve sonrasında ülkeden uzaklaştırılan Lev Troçki, iktidardaki yönetimi dejenere bürokratik bir kast olarak tanımladıktan sonra alaşağı edilmesini savunur duruma gelecektir. Aynı bakış açısı Marksist-Leninist yönelimli sosyalist yönetimlerin iktidarda oldukları ülkelere karşı da geliştirilmiştir.
Anarşist-Komünizm
Komünizmin ancak otorite ve mülkün ortadan kaldırılmasıyla geleceğine inanan görüştür. Anarşizmin devlet karşıtlığıyla komünal anlayışı birleştirir. İspanya darbesiyle Katalonya'da 3 yıl sürmüş anarko-komünist bir ülke kurulmuştur.
Eleştiriler
Marksizm tüm siyasi akımlar tarafından çeşitli şekilde eleştirilmiştir. Sosyal-demokratlar sosyalizme proletarya devrimi sonucunda ulaşılabileceğini kabul etmezken, anarşistler sosyalizmde devlet aygıtının varlığını korumasını reddederler. Siyasi olarak solda olmayan akımların Marksizme yönelik eleştirileri daha çok sosyalizme karşı olarak değerlendirilebilir. Marksizmin ekonomik alandaki dayanaklarının eleştirilmesine ek olarak özellikle Frankfurt Okulu tarafından geliştirilen sosyal, toplumsal, siyasi eleştiriler de bulunmaktadır.
Kaynakça
- ^ Karl Marx, Friedrich Engels,Komünist Parti Manifestosu NK Yayınları İstanbul 2003 3.Baskı Almancadan çeviren: Erkin Özalp s.11
- ^ Bakınız Francis Fukuyama'nın Tarihin Sonu ve Son İnsan adlı eseri
- ^ Bunlar arasında Simón Bolívar'a ithafen Bolivarcı Devrim sürecinde olduğu belirtilen Hugo Chavezli Venezuela, Daniel Ortegalı Nikaragua, Evo Moralesli Bolivya, Rafael Correalı Ekvador sayılabilir
- ^ [1]Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı adlı eserin giriş kısmı 20 Nisan 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce) 8 Aralık 2011 tarihinde erişilmiştir
- ^ Bu döneme dair değerlendirmede bulunan Troçki ve taraftarları Stalin tarafından uygulamaya konuan Tek ülkede sosyalizm siyasetinin yanlış olduğunu ve ülkede artık işçi sınıfının iktidarda olmadığını iddia ederler
- ^ Bakınız Çin-Sovyet ayrılığı,
- ^ Bakınız İspanyol Komünist Partisi ve İtalyan Komünist Partisi
- ^ Lev Troçki (15 Temmuz 1933). "To Build Communist Parties and an International Anew" (İngilizce). Dördüncü Enternasyonal (1943 tarihinde yayınlandı). 30 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Nisan 2021.
- ^ Bu bağlamda Troçki, Sovyetler Birliğinde iktidarın işçi sınıfında değil dejenere bir bürokraside olduğunu iddia eder
- ^ Leninizmin Temelleri 14 Aralık 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce) 15 Aralık 2011 tarihinde erişilmiştir
- ^ Enver Hoca, Eurocommunism is anti-communism 8 Nentori Publishing House, Tiran 1980 s.252
- ^ Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanlığı yapmış olan Vyaçeslav Molotov Kruşçev tarafından tasfiye edildikten sonra izlenen siyasi politikayı şiddetle eleştirmiştir
- Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi, İletişim Yayınları, 1987
- Castro, Fidel; Ramonet, Ignacio, My Life: A Spoken Autobiography New York: Scribner 2009
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- Vikisöz'de Marksizm ile ilgili sözler mevcuttur.
- Marksist internet arşivi25 Şubat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Marksizm ozgun bir siyasal felsefe akimi tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dunya gorusu kapitalizmin Marksist acidan cozumlenmesi bir Karl Marx in ve Friedrich Engels in calismalarindan cikarilan insanin ozgurlesmesiyle ilgili bir dusunce sistemidir Karl Marx Marksizm bir ogreti olarak siyasal ekonomik ve felsefi bir butunluk icerir Marksizm ideolojik alanda esas olarak siniflar savasimi teorisini ortaya atan ve bu savasimin zorunlu sonucu olarak proletarya diktatorlugune ve oradan da toplumsal esitlik ve ozgurluk dunyasi komunizme varilacagini ongoren bir ogreti olarak tanimlanir TarihceKarl Marx ve Friedrich Engels Marx ailesi ve Engels19 Haziran 1848 tarihli Neue Rheinische Zeitung1848 tarihli Komunist Manifesto Marksizme adini veren Karl Marx doneminin en one cikan filozof siyasetci ekonomist ve devrimcilerindendir Isci sinifinin somurulmesinin mekanizmalarinin ve uretim sureclerine yabancilasmasini incelemis kapitalist uretim iliskilerini arastirarak tarihsel materyalizmin temellerini atmistir Insanlik tarihini sinif savasimi acisindan analiz etmis bu fikirlerini 1848 yilinda kaleme aldigi Komunist Manifesto da dile getirmistir Simdiye kadarki tum toplum tarihi sinif mucadeleleri tarihidir Marx in teorik calismalarinda kendine en buyuk yardimi yine kendi gibi Alman bir filozof olan Friedrich Engels yapmistir 1844 yilinda bir araya gelen ikili ayni siyasi fikirleri benimsediklerini gorerek Marx in 1883 yilindaki olumune kadar beraber calisacak ve cok sayida ortak esere imza atacaklardir 1848 yilinda Komunist Manifesto nun yayinlanmasinin ardindan Belcika dan sinirdisi edilen ikili Koln e gecerek burada Neue Rheinische Zeitung adli radikal sol gazeteyi cikartmaya baslar 1849 yilinda buradan da ayrilmak zorunda kalan ikili Londra ya gecer Siyasi ve yazin alanindaki faaliyetlerini Birlesik Krallik ta surdururler 1883 yilinda Marx in olumu uzerine Engels Marx in yazmis oldugu eserlerin editorlugu ve cevirmenligini yapmak durumunda kalir Bu donemde kendi de basta Ailenin Ozel Mulkiyetin ve Devletin Kokeni olmak uzere cesitli eserler kaleme alir 19 yuzyil Marksizm 19 yuzyilda kendi acilarindan zirveye ulasmis olan uc dusunsel kaynaktan beslenmistir Ingiliz ekonomi politigi Alman felsefesi ve Fransiz utopik sosyalizmi Bu uc bilesen Marx ve Engels tarafindan yogun bir entelektuel ve siyasal elestiriden gecirilerek esit ve ozgur bir insanlik utopyasinin yasama gecirilmesinin teorisi ve pratigi olarak Marksizm de erimis ve donusturulmustur Marksizm fikirleri Avrupa kitasindaki 1848 Devrimleriyle ayaklanan isci sinifi hareketinin icine dogar Ozellikle aydinlar dusunurler ve siyasetciler arasinda bilinir hale gelse de emekciler arasinda genis bir etkiye derhal sahip olmaz Birinci Enternasyonal orgutlenmesiyle bilinir hale gelen Marksizm Paris Komunu gibi ayaklanmalari etkilese de belirleyici ideoloji olmayacaktir Kisa omurlu de olsa Paris Komunu deneyimini selamlayan Marx ve Engels yaptiklari elestirilerle sureci degerlendirerek bu deneyimi isci sinifinin ilk ozgun devrimci hukumeti olarak tanimlamislardir Bu degerlendimeler Marksizmdeki proletarya diktatorlugu ile butunlesiktir 20 yuzyil Bu donemde Rus Imparatorlugunda yasanan Subat Devrimi ile carlik rejiminin devrilmesi ve sonrasinda Rusya Sosyal Demokrat Isci Partisi icindeki Lenin onderligindeki Bolseviklerin Ekim Devrimi ile iktidari almalariyla yeni bir ayrim yasanir Bolsevikler ozellikle I Dunya Savasi sirasinda sosyal demokrat partilerin isci sinifi siyaseti aleyhine olacak sekilde ulusal burjuvaziyle ittifak yapmasini elestirir Bu yuzden II Enternasyonal yerine artik III Enternasyonalin gundemde oldugu belirtilerek bu yonde orgutlenme yapilir Marksizm Leninizm bu donemlerde sik sik gundemde olacak yasanan yeni altust oluslarda temel referans noktasi haline gelecektir II Dunya Savasi nin ardindan Dogu Avrupa ulkelerinde kurulan sosyalist rejimler Cin Devrimi nin 1949 yilinda basariya ulasmasi ve 1959 yilindaki Kuba Devrimi ile Fidel Castro onderliginde iktidari ele geciren 26 Temmuz Hareketi sayesinde marksizmden etkilenen siyasi hareketlerin cesitli ulkelerde basa gectigi gorulur 21 yuzyil Sovyetler Birligi nin dagilmasi ve Dogu Blokunun cozulmesiyle beraber marksist ideolojinin yenildigi ve tarihin bu anlamda sonu geldigi iddia edilmistir Buna ragmen ozellikle marksist egilimli Kuba hukumetinin ideolojik etkisinden etkilenerek Latin Amerika da birbirinin ardi sira iktidara gelen marksist egilimli iktidarlarin sayisi artmistir KavramlarDiyalektik ve Tarihsel Materyalizm Metodolojik acidan Marksizmin bir tanimi da ayni zamanda Marksist felsefi dusuncenin tanimlamasini da veren ve bilimsel bir yontem olarak sunulan diyalektik materyalizmdir Marx diyalektigi Hegel den almis onu materyalizm temeline oturtmus ve kendi ifadesiyle Hegel in basasagi duran yontemini ayaklari uzerine dogrultmustur Diyalektik materyalizm bu bilesimin bir urunudur Marx Feuerbach in materyalizmini elestirmis ve Feuerbach dinsel ozu insan ozune indirger Ama insan ozu tek tek bireyin dogasinda bulunan bir soyutlama degildir Bu oz aslinda toplumsal iliskiler butunudur demistir Diyalektik materyalizmin toplumsal tarihsel alana uyarlanmasiyla da ortaya yeni bir paradigma tarihsel materyalizm cikmistir Bircok sosyal bilimci calismalarini bu paradigma temelinde yapilandirmistir Diyalektik ve tarihsel materyalizm sayesinde insanlik tarihinin baslangicindan itibaren aciklanmasi ve ozellikle sinifli toplumun kurulusu ilkel komunal toplumdan komunizme gelismesi ve varacagi asamalarin maddi toplumsal yapidan cikarilmasi amaciyla calismalar yapilmistir Bu toplumsal tarihsel gelisme temelde maddi bir surectir yani her tur iradeden bagimsiz olarak kendi ic yasalari geregi bu surec ilerlemektedir Bununla birlikte Marksizm de iradenin yadsindigi soylenemez aksine belirgin bir sekilde iradeye yer verilir Bu irade bireylerin ya da belirli bir grubun iradesi degil isci sinifinin iradesidir Burada Marx in teorisi toplumsal maddi kosullar ile isci sinifinin iradesinin cakismakta oldugunu one surer Bu sekilde Marx kapitalist toplumsal yapinin cozumlemesine maddi celiskilerinin ortaya konulmasina ve bunlarin degistirilmesinin yontemlerinin bulunmasina yonelir Cunku Marksizmin dusturlarindan ilki aslolanin dunyayi anlamak degil onu degistirmek oldugudur Tarihi materyalist bakis acisiyla inceleyen teoride toplumun gelismesinin tarihcesi ve dinamikleri insanlarin toplumsal yapi icindeki uretim iliskileriyle birlikte anlasilmaya calisilir Toplumdaki ekonomik altyapi toplumsal siniflari siyasi yapilari ve ideolojileri belirler buna gore altyapi olarak degerlendirilen uretim gucleri uretim iliskileri toplumsal is bolumu ve mulkiyet iliskiler ustyapi olarak adlandirilan kulturu ideolojiyi siyasi kurumlari ve toplumsal yonetim bicimini belirler Marx bu sosyo ekonomik celiskilerin kendini asagidaki toplumsal yapilar seklinde gerceklestirdigi ve gerceklestirecegini ongorur Ilkel komunizm Kabile topluluklarinin birlikte yasayisi Koleci toplum Kabileler geliserek sehir devletlerini olusturur aristokrasinin dogusu Feodalizm Aristokrasi iktidari tuccarlar kapitalistlere evrilir Kapitalizm Iktidarda kapitalistler vardir uretim emegini kiralamak durumundaki proletarya tarafindan gerceklestirilir Sosyalizm Sinif bilinci kazanan isciler devrimle iktidari alir ve uretim araclarini kamulastirir Komunizm Sinifsiz ve devletsiz toplum tum dunyada sosyalist iktidarlarin basa gelmesi sonucu olusurKapitalizmin Elestirisi Bir kisi tuketeceginden fazlasinin uretiminde emek gucunu harcadigi durumlarda somurulmektedir Somuru mekanizmasi arti degerin olusmasiyla dogrudan iliskilidir Somuru sinifli her toplumun ortak bir ozelligi olagelmistir Toplumsal alanda bir sinifin iktidari ve dolayisiyla uretim araclarinin mulkiyetini elinde bulundurmasi diger siniflari somurebilmesinin olanagini saglar Kapitalizmde emek deger teorisine gore bir metanin degeri onun uretilmesi icin gerekli emek suresindedir Bu kosullarda isci tarafindan uretilen deger ile emegi karsiliginda aldigi deger arasindaki farki olusturan arti deger kapitalist somurunun temelidir Kapitalizm oncesi ekonomik modellerde iscinin somurusu fiziksel zor kullanilarak saglanirdi Kapitalist uretim tarzinda ayni sonuc farkli sekilde saglanir Isci uretim araclarinin mulkiyetine sahip olmadigindan ac kalmamak icin kapitalist somuru iliskileri icinde calismak zorundadir Gonullu gibi gorunen bu emek surecine katilim kapitalistler tarafindan bir ozgurluk olarak adlandirilsa da isci calismak veya acliktan olmek arasinda secim yapmak durumundadir Marksizm ayrica kapitalist uretim bicimi yuzunden yasanan yabancilasma surecine de dikkat ceker Uretim araclariyla olan iliskilerine gore sosyal siniflarin asagidaki sekilde gerceklestigini belirtir Proletarya Emek guclerini satan kisilerden olusur kapitalist uretim biciminde uretim araclarina sahip degildirler Kapitalist uretim bicimi icinde proletarya eline gecen ucretten daha cok deger urettigi icin somurulmektedir Burjuvazi Uretim araclarina sahip siniftir Proletaryanin emek gucunu satin alarak onu somurecek kosullarda calistirir Kucuk burjuvazi olarak adlandirilan bir alt sinifi da bunyesinde barindirir Kucuk burjuvazi Isci calistirmasina ragmen kendi de calisan kisilerden olusur Marksizm uretim araclarinin gelismesiyle birlikte bu ara sinifin eriyerek proletaryaya dahil olacagini ongorur Lumpen proletarya Ekonomik uretime katkida bulunmayan ve para karsiligi farkli isleri yapmaya hazir olan suclular dilenciler serseriler vb bu gruba dahil edilir Toprak agaligi Kapitalizm doneminde de hala guc ve servet sahibi olan tarimsal uretimde soz sahibi sinif Tarim alaninda faaliyet gosteren daginik bir sinif tarihsel olarak cogunlugu proletaryanin saflarina gecerken bir kismi toprak agasi olabilmektedir Marksizm iscilerin sinif bilincine sahip olmaksizin siniflari ve toplumlari icin tarihsel bir mucadele baslatamayacaklarina vurgu yapar Devrim ve Sosyalizm Marksizm insanlik tarihinin ilerleyisi geregince kapitalizmden sosyalizme gecisi kacinilmaz olarak nitelendirir Marksizm ve siyasetMarx in olumunden sonra teorik arka planini Marksizme dayandiran cok farkli ozneler cok farkli siyasi hatlari takip etmistir Marksistler arasindaki ilk buyuk ayrim sosyalizme gecis surecine dair yasanmistir Sosyal demokrasi bu surecin reformlarla burjuva parlamenterizmi dahilinde olacagini one surerken komunistler sosyalizme gecisin devrim sayesinde olacagini iddia etmislerdir Kopus I Dunya Savasi baslangicinda kendi ulusal burjuva hukumetlerini destekleme karari alan II Enternasyonalin dagilmasiyla kesinlesmistir Ekim Devriminin basarisinin ardindan Bolsevikler III Enternasyonalin kuruldugunu ilan etmislerdir Arka plani 1917 yilinda Rus Imparatorlugunda Ekim Devrimi ile iktidari alan Bolsevikler Marksist teorideki proletarya iktidarinin pratige gecirilmesi alaninda ilk buyuk olcekli deneme olur Yeni hukumet surmekte olan I Dunya Savasinin yani sira karsi devrimci ayaklanmalar ic savas ve yabanci askeri mudahaleye maruz kalir Bu olumsuz durum karsisinda Bolsevik lider Lenin sosyalizmin zaferinin cok sayida farkli ulkedeki iscilerin ortak mucadelesiyle ancak kurulabilecegini belirterek devrimin hizla yayilmasi gerektigini vurgular Ekim Devrimi zaferi izleyen yillarda dunya capinda devrimci bir dalga yaratmayi basarsa da beklenenin aksine Bati Avrupa sanayilesmis kapitalist ulkelerinde isciler iktidari alamaz Ozellikle Alman Devrimi komunistlerin kanli bir sekilde bastirilmasiyla sonuclaninca ve Sovyet Polonya Savasindaki basarisizligin ardindan Sovyetler Birligi yalniz kalmistir Bu donemde ulkede once Savas Komunizmi sonra Yeni Ekonomi Politikasi uygulanacaktir Uluslararasi siyasi ortamin giderek yeni bir dunya savasina gitmeye basladigi donemde ulke her ne pahasina olursa olsun sanayilesme hamlesine girismistir Cin de kurulmus olan ulusalci Kuomintang partisindeki Marksist uyeler Cin Komunist Partisine karsiydilar Sun Yat sen in olumunden sonra partinin basina gecen Can Kay Sek doneminde ayrilik komunistlerin katledilmesine kadar vardirilacaktir Cin Devriminin ardindan Kuomintang Tayvan a kacacaktir II Dunya Savasi nin ardindan Nazi Almanyasinin isgal ettigi ulkeleri ozgurlestiren Kizilordu bu ulkelerde Sovyet yanlisi sosyalizan rejimlerin iktidara gelmesini saglamistir Bunun haricinde Sovyetler Birliginin askeri varligindan bagimsiz bir sekilde iktidari alabilmis marksist egilimli partiler Cin Yugoslavya Vietnam Guney Yemen Etiyopya ve Kuba gibi ulkelerde iktidari alacaktir Ayni ideolojiye bagli olsalar da bu ulkeler arasinda siyasi ayriliklar yasanmistir 1991 yilinda Sovyetler Birligi nin dagilmasinin ardindan ortaya cikan Rusya artik kendini marksist bir rejim olarak tanimlamamaktadir Ozellikle Soguk Savasin sona ermesiyle beraber marksizm ideolojik olarak varligini surdurse de kuresel anlamda etkin bir konumda bulunmamaktadir Sosyal demokrasi Sosyal demokrasi 19 yuzyilin sonuyla 20 yuzyilin basinda ortaya cikan siyasi bir akimdir Bu donemde cogunlugu sosyalist devrimci ve Marksistlerden olusan gruplar hem sosyalizm mucadelesi veriyor hem de bulunduklari ulkelerde demokrasinin gelistirilmesi icin calisiyorlardi Sosyal demokratlarin geleneksel olarak ayrilmasina sebebiyet veren gorus farkliligi sosyalizmin sinif savasimi devrim ve proletarya diktatorluguyle gerceklesebilecegini reddetmeleridir Gunumuzdeki sosyal demokrasi akimi sosyalizmin devrim degil evrim yoluyla elde edilecegini ileri surerler Bu tutum akimin ozellikle komunistlerce kapitalizm ici reformist bir hareket olarak tanimlanarak elestirilmesiyle karsilasir Sosyal demokratlar ve komunistler farkliliklarina ragmen I Dunya Savasina kadar II Enternasyonal orgutu icinde bir arada yer almislardir Ancak sosyal demokratlar kendi ulusal burjuva hukumetlerini savas sirasinda destekleme karari aldiklarinda komunistler tarafindan isci sinifina ihanet etmekle suclanmislardir Ekim Devriminden sonra reform yanlisi sosyal demokratlar sosyal demokrat ismini korurlarken devrimci sosyalistler kendilerine komunist demeye baslar Bu donemde III Enternasyonal kurulacaktir Ozellikle Bati Avrupada 20 yuzyilin ortalarindan sonra ortaya cikan Avro komunizm akimina uyan bazi komunist partiler de sinif savasimini biraktiklarini aciklamislardir Sosyalizm Sosyalist terimi gunumuzde birbirinden farkli ideolojiler icin kullanilmaktadir Sosyal demokratlardan temelde farkli olmasalar da daha sol tarafta yer alan demokratik sosyalistlerle geleneksel Marksist Leninistler de bu sekilde cagrilabilmektedir Marksist Leninistler simdiye kadar hep tek parti rejimi olarak gerceklesmis olan sosyalist devlet kurulmasini savunurken demokratik sosyalistler sosyal reformlarla gelismeyi savunur Sovyetler Birligi nin dagilmasinin ardindan kendini sosyalist olarak tanimlayan ulke sayisinda dusus gozlenmistir gunumuzde Kuzey Kore Laos Vietnam Nepal Kuba ve Cin iktidarda sosyalistlerin olduklari ulkelerdir Ancak buna ragmen bir partinin veya hukumetin kendini sosyalist olarak adlandirmasiyla uyguladigi ekonomik veya sosyal politikalarin farkli olmasini dislamamaktadir Kendisini sosyalist olarak tanimlayan Cin Halk Cumhuriyeti Hukumeti genis bir ozel sektorun ulkede gelismesine izin vermekte boylece uretim araclarinin kamu mulkiyetinde olmasini iceren sosyalist ideallere karsi gelmektedir Komunizm Marksizme ideolojik olarak bagli olduklarini ilan eden cok sayida devlet ya bir komunist partinin tek basina veya cok sayida farkli grubun bir cati altinda bulundugu komunist bir partide iktidarda olmustur Hukumetteki komunistlerin varligindan dolayi bu ulkelere komunist devletler dense de komunizm tanimi dunya capindaki sinifsiz toplumu tanimladigi icin yanlistir Bu ulkeler sosyalisttir ve komunist devlet kendi icinde bir oksimorondur Komunist hukumetler tarihsel olarak bazi karakteristik uygulamalarla anilirlar Bunlar arasinda planli ekonomi sanayilesme uretim araclarinin kamulastirilmasi toprak reformu sayilabilir Cogu uygulamada merkezi bir devlet yapisi ile birlikte basinda komunist partinin bulundugu idari yapi dikkat cekicidir Marksizm Leninizm Marksizm Leninizm Leninizm olarak da adlandirilan Lenin tarafindan Marksizm in gelistirilmesine verilen isimdir Siyasi alanda farkli hatta birbirinin karsiti ozneler Marksist Leninist olduklarini one surebilirler Genel olarak iceriginde one cikan yanlar kapitalizmin bir devrim sonunda devrilmesi proletarya diktatorlugunun kurulmasi oncu komunist parti onderliginde sosyalizm yolunda ilerlenmesidir Leninizm kapitalizmin ancak devrimle devrilebilecegini one surerek evrimci reform cabalarini mahkum eder Leninizm e bagli bir oncu partinin temel amaci proletaryaya sinifi bilincinin tasinmasidir Sinif ve tarih bilincine sahip isci sinifi orgutlenecek ve siyasi iktidara el koyacaktir Devrimin ardindan iktidardaki isci sinifi kendi diktatorlugunu kurarak sosyalizmi kurmaya girisecektir Trockizm Trockizm Trocki tarafindan Marksizmden esinlenerek gelistirilen bir ideolojidir Trocki kendini Bolsevik Leninist olarak tanimlar geleneksel Marksist olarak gorur kaynak belirtilmeli Siyasi alanda Trocki nin fikirleri ozellikle Stalin den tamamen ayrilir Trockizmin one cikan farki surekli devrime olan vurgudur Trocki burjuva demokratik devrimlerini tamamlanmamis ulkelerde gerceklesecek proletarya devrimlerinin kapitalist ulkelerle cevrili bir durumda ayakta kalamayacagini ayakta kalabilmesi icin ozellikle geliskin isci sinifina sahip sanayilesmis ulkelerde sosyalist devrimlerin gerceklesmesi gerektigini savunur Maoizm Maoizm Cin Komunist Partisi lideri Mao Zedong tarafindan Marksizm Leninizmi gelistirdigi one surulen ogretilerdir Cin Komunist Partisi tarafindan Maoizm tanimlamasinin yerine Mao Zedong Dusuncesi tercih edilmelidir Bununla birlilte maoizmi benimseyen siyasi partiler genelde Marksist Leninist tanimlamasini tercih eder Cin de Mao Zedong Dusuncesi resmi doktrin olarak benimsenmektedir Mao Marksizm Leninizm kapsaminda devrimin oncu guc kaynagi olarak tanimlanan sanayi proletaryasinin disinda koylulugun ihmal edildigine vurgu yapar Komunist partinin onculugunde kirsal alanda verilen once halk savasi teorisi bu sekilde gelistirilir Mao ozellikle ulkenin cogunlugunu koylulerin olusturdugu durumlarda sosyalizmin ilk evrelerinde bu stratejinin gecerli oldugunu savunmustur Diger marksist ideolojilerin tersine maoizm askeri doktrini de icerecek sekildedir YorumlariMarksizm Leninizm Dunya siyasi hayatina yaptigi etki bakimindan Marksizm icindeki en buyuk akimlarin basinda gelir Genellikle Bolsevizm olarak da tanimlanan akimin siyasi ozneler ele alindiginda dunya olceginde buyuk etkisi oldugu gorulebilir Bu terim Sovyetler Birligi Komunist Partisi tarafindan Lenin in Marksizmin uzerine yaptigi ideolojik gelistirmeleri tanimlamak icin kullanilmistir Lenin in dusuncelerini savunanlar yapilan gelistirmelerin Marksizmin asil teorik temeline sadik kalinarak emperyalizm donemini uygun hale getirilmesi oldugunu savunurlar Leninizm emperyalizm kosullarinda gelismis ve tanimlanmistir bu donemde kapitalizmin celiskileri olaganustu gelismis proletarya devrimi acil ve pratik bir sorun haline gelmistir isci sinifinin devrime hazirlandigi eski donemin sonuna gelinmis ve kapitalizme dogrudan saldiri donemine girilmistir Stalin Leninist emperyalizm taniminin stratejik bir cikarsamasi da sanayilesmis ulkelerdeki isci sinfinin ayni ulkelerin deniz asiri somurgelerinde boyunduruk altinda bulunan ve bagimsizlik mucadelesi veren halklarla dayanisma gereginin onemine vurgu yapmasidir Avrokomunizm Avrokomunizm veya Avrupa komunizmi 1970 li yillarda Italyan Komunist Partisi ve Ispanyol Komunist Partisi basta olmak uzere bazi Bati Avrupa komunist partilerinde ortaya cikan bir anlayistir Sovyet geleneginden farkli bir hat izlemek isteyen Santiago Carrillo tarafindan formule edilmistir Italya da ise teorik olarak Antonio Gramsci ye dayandirilmak istenmistir Buna gore proletarya diktatorlugu fikri reddedilmis geleneksel Marksist Leninist esaslardan vazgecilmistir Ozellikle Arnavutluk Emek Partisi lideri Enver Hoca tarafindan elestirilen siyasetin temeli Nikita Kruscev in baris icinde bir arada yasama siyasetine dayandirilir Revizyonizm karsitligi Marksist Leninistler arasinda ozellikle Kruscev politikalarini kabul etmeyen siyasi partiler de bulunmaktadir Bu politikalar revizyon olarak adlandirildigi icin bu siyasetin karsitligi da revizyonizm karsitligi olarak degerlendirilmektedir Cin Halk Cumhuriyeti ile birlikte Sovyetler Birligini revizyonist olarak tanimlayan Arnavutluk ise Uc Dunya Teorisinin uzerine Maoizmden uzaklasmistir Trockizm Sovyetler Birligi Komunist Partisi Merkez Komitesinden ve sonrasinda ulkeden uzaklastirilan Lev Trocki iktidardaki yonetimi dejenere burokratik bir kast olarak tanimladiktan sonra alasagi edilmesini savunur duruma gelecektir Ayni bakis acisi Marksist Leninist yonelimli sosyalist yonetimlerin iktidarda olduklari ulkelere karsi da gelistirilmistir Anarsist Komunizm Komunizmin ancak otorite ve mulkun ortadan kaldirilmasiyla gelecegine inanan gorustur Anarsizmin devlet karsitligiyla komunal anlayisi birlestirir Ispanya darbesiyle Katalonya da 3 yil surmus anarko komunist bir ulke kurulmustur ElestirilerMarksizm tum siyasi akimlar tarafindan cesitli sekilde elestirilmistir Sosyal demokratlar sosyalizme proletarya devrimi sonucunda ulasilabilecegini kabul etmezken anarsistler sosyalizmde devlet aygitinin varligini korumasini reddederler Siyasi olarak solda olmayan akimlarin Marksizme yonelik elestirileri daha cok sosyalizme karsi olarak degerlendirilebilir Marksizmin ekonomik alandaki dayanaklarinin elestirilmesine ek olarak ozellikle Frankfurt Okulu tarafindan gelistirilen sosyal toplumsal siyasi elestiriler de bulunmaktadir Kaynakca Karl Marx Friedrich Engels Komunist Parti Manifestosu NK Yayinlari Istanbul 2003 3 Baski Almancadan ceviren Erkin Ozalp s 11 Bakiniz Francis Fukuyama nin Tarihin Sonu ve Son Insan adli eseri Bunlar arasinda Simon Bolivar a ithafen Bolivarci Devrim surecinde oldugu belirtilen Hugo Chavezli Venezuela Daniel Ortegali Nikaragua Evo Moralesli Bolivya Rafael Correali Ekvador sayilabilir 1 Ekonomi Politigin Elestirisine Katkiadli eserin giris kismi 20 Nisan 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce 8 Aralik 2011 tarihinde erisilmistir Bu doneme dair degerlendirmede bulunan Trocki ve taraftarlari Stalin tarafindan uygulamaya konuan Tek ulkede sosyalizm siyasetinin yanlis oldugunu ve ulkede artik isci sinifinin iktidarda olmadigini iddia ederler Bakiniz Cin Sovyet ayriligi Bakiniz Ispanyol Komunist Partisi ve Italyan Komunist Partisi Lev Trocki 15 Temmuz 1933 To Build Communist Parties and an International Anew Ingilizce Dorduncu Enternasyonal 1943 tarihinde yayinlandi 30 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Nisan 2021 Bu baglamda Trocki Sovyetler Birliginde iktidarin isci sinifinda degil dejenere bir burokraside oldugunu iddia eder Leninizmin Temelleri 14 Aralik 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce 15 Aralik 2011 tarihinde erisilmistir Enver Hoca Eurocommunism is anti communism 8 Nentori Publishing House Tiran 1980 s 252 Sovyetler Birligi Disisleri Bakanligi yapmis olan Vyaceslav Molotov Kruscev tarafindan tasfiye edildikten sonra izlenen siyasi politikayi siddetle elestirmistir Sosyalizm ve Toplumsal Mucadeleler Ansiklopedisi Iletisim Yayinlari 1987 Castro Fidel Ramonet Ignacio My Life A Spoken Autobiography New York Scribner 2009 ISBN 9781416562337Ayrica bakinizGenc Marx Marx in insan dogasi kurami Marksist edebiyat kurami Marx in yabancilasma teorisi Devlet ateizmi Kulturel MarksizmDis baglantilarVikisoz de Marksizm ile ilgili sozler mevcuttur Marksist internet arsivi25 Subat 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde