Otizm, üç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. Bu belirtiler otizmi, Asperger sendromu gibi daha hafif seyreden otistik spektrum bozukluğundan (OSB) ayırır. Otizm kalıtımsal kökenlidir ancak kalıtsallığı oldukça karmaşıktır ve OSB’nin kökeninin çoklu gen etkileşimlerinden mi yoksa ender görülen mutasyonlardan mı kaynaklandığı çok açık değildir. Nadir vakalarda, doğum sakatlıklarına neden olan etmenlerle yakından bağlantılıdır. Diğer görüşlere göre ise çocuklukta yapılan aşılar gibi nedenler tartışmalıdır ve aşı kökenli varsayımların ikna edici bilimsel kanıtları yoktur. 2007 yılında yapılan araştırmalara göre otizmin prevalansını 1.000 kişiye bir ya da iki vaka olarak tahmin eder, aynı araştırmalardaki tahminlere göre OSB yaklaşık 1.000 kişide altı vakadır ve erkeklerde rastlanma oranı kadınlara göre 4,3 kat daha fazladır. 2022 yılı CDC verilerine göre otizmin görülme sıklığı 44 çocuktan 1'e yükselmiştir. Otizm vakalarının sayısı 1980’lerden beri oldukça fazla oranda artmıştır. Bunun nedeni kısmen tanı koyma yöntemlerindeki değişikliklerdir; gerçek prevalansın artıp artmadığı anlaşılamamıştır.
Otizm | |
---|---|
Nesneleri sürekli olarak üst üste koymak ya da bir hizaya getirmek otizm belirtisi sayılabilir | |
Uzmanlık | Psikiyatri, psikoloji, nöropsikoloji, pedagoji, Q17749492, Gelişim psikolojisi |
Otizm beynin birçok kısmını etkiler ama bu etkinin nasıl geliştiği çok iyi anlaşılamamıştır. Ebeveynler genellikle çocuklarının yaşamının ilk iki yılında belirtileri fark eder. Erken davranışsal ya da kavrayışsal müdahaleler çocukların kendine bakabilme yetisi ile sosyal ve iletişimsel yetiler kazanmasına yardımcı olabilir. Otizm tanılı çocukların çok azı erişkin olduktan sonra bağımsız yaşamakta, bunlardan bir kısmı bunda başarılı olabilmektedir. Bazılarının otizme bir çare aradığı, diğerlerinin de otizmin bir bozukluktan çok bir durum olduğuna inandığı bir ortaya çıkmıştır.
Sınıflandırma
Otizm ilk belirtilerini bebeklik ya da çocukluk döneminde gösteren, ancak remisyon ya da relaps göstermeden düzenli seyir izleyen bir beyin gelişme bozukluğudur. Bozulmalar beynin çeşitli sistemlerinde olgunlaşma ile ilgili değişikliklerden kaynaklanır. Otizm, yaygın sosyal etkileşim ve iletişim anormallikleri, aşırı kısıtlanmış ilgiler ve oldukça fazla tekrar eden davranışlarla tanımlanan beş yaygın gelişimsel bozukluktan (YGB) biridir. Diğer dört YGB arasında Asperger sendromu, belirtiler ve olası nedenler açısından otizme en yakın olanıdır; Rett sendromu ve çocukluğun dezintegratif bozukluğunun çeşitli belirtileri ortaktır ama nedenleri farklı olabilir; başka türlü adlandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluk (YGB-BTA) ise ölçütler daha belirgin bir bozukluğu göstermediğinde teşhis edilir. Asperger bozukluğunda otizmin aksine dil gelişiminde önemli bir gecikme yoktur. Otizmin terminolojisi şaşırtıcı olabilir. Otizm, Asperger sendromu ve YGB-BTA genellikle otistik spektrum bozuklukları (OSB) ya da bazen otistik bozukluklar, olarak adlandırılabilirken otizm sıklıkla otistik bozukluk, çocukluk otizmi, erken infantil otizmi ya da bebeklik otizmi olarak adlandırılır. Bu maddede otizm klasik otizm bozukluğu için kullanılmaktadır ancak bazı kaynaklar otizm tanımını OSB’den söz etmek için kullanır ya da OSB ile YGB’yi bir tutar. OSB, göz temasından kaçınmak gibi otizmi benzer kişisel özelliklere sahip olan ama OSB’si olduğu kesin olmayan geniş otizm fenotipinin bir alt kümesidir.
Otizm; sessiz kalma, zekâ engelli olma, durmadan el çırpma ya da sallanma gibi ciddi bozukluklar gösteren bireylerden, etkin ama belirgin olarak sıra dışı sosyal yaklaşımlar gösteren, çok dar ilgi odakları olan ve laf ebesi, bilgiçlik taslayan iletişimi olan daha az bozukluk gösteren bireylere kadar çok geniş bir spektrumda kendini gösterir. Bazen IQ eşiklerine ya da bireyin gündelik hayatında ne kadar desteğe gereksinimi olduğuna göre sendrom düşük, orta ya da yüksek işlevli otizm olarak bölümlere ayrılır ancak ölçütleri belirlenmemiş olan bu bölümlemeler tartışmalıdır. Otizm bazen sendrom ve sendrom dışı olarak da ikiye ayrılabilir, belirti gösteren otizm genellikle ciddi veya şiddetli zekâ geriliği ya da tüberoz skleroz gibi fiziksel belirtileri olan doğuştan gelen sendromlarla bağlantılandırılır. Asperger bozukluğu olan bireyler otizm bozukluğu olan bireylere göre kavrama alanında daha başarılı olsa da Asperger bozukluğu, yüksek işlevli otizm ve sendrom dışı otizmin çakışan noktaları çok açık değildir.
Bazı araştırmalar, dil ve sosyal becerilerde ilerleyememe yerine on dört aylıktan sonra bu becerilerin kaybı ile otizm teşhisi konduğunu belirtmiştir. Bu fenomen için regresif otizm, kötüleyen otizm ve gelişimsel duraklama gibi çeşitli terimler kullanılmıştır. Bu ayrımın geçerliliği hâlâ tartışmalıdır; regresif otizmin özel bir alttip olması mümkündür.
Özellikleri
Otizm tek bir belirtiden çok, bir dizi belirti ile fark edilir. Ana özellikleri sosyal etkileşim bozuklukları, iletişim bozuklukları, sınırlı ilgi ve yineleyici davranıştır. Atipik yemek yeme gibi diğer özelliklere sıklıkla rastlanır ama tanı koymak için gerekli değildir. Otizmin belirtileri genel popülasyon içinde tek tek görülür ama patolojik şiddette belirtiler ile kişilik özelliklerini birbirinden kesin hatlarla ayıracak kadar yüksek oranda bağdaştırılamaz.
Sosyal gelişim
Otizmi olan kişilerin sosyal bozuklukları vardır ve sıklıkla, çoğu insanın farkına varmadan sahip olduğu, diğer kişiler hakkındaki sezgilere sahip değildirler. Tanınmış otistik Temple Grandin, nörotipiklerin sosyal iletişimini anlayamama yetersizliğinden ötürü kendisini "Mars’ta bir antropolog gibi" hissettiğini söylemiştir.
Sosyal bozukluklar çocukluğun erken dönemlerinde belirginleşir ve erişkinliğe doğru devam eder. Otizm tanılı bebekler sosyal uyaranlara daha az dikkat eder, başkalarına çok daha az bakar ve gülümser ve kendi adlarına çok az tepki verir. Otizm tanılı çocukların daha çarpıcı normal dışı sosyal davranışları da vardır; örneğin çok az göz teması kurar, ileriyi düşünen tavırlar gösterir ve başka bir kişinin eli ile oynayarak iletişim kurmaya çalışırlar. Üç ile beş yaş arasındaki otism tanılı çocuklar başkalarına aniden yaklaşmak, duygulara karşılık vermek ve taklit etmek, konuşmadan iletişim kurmak ya da sıra ile bir şeyler yapmak gibi sosyal kavrayışları daha az sergilerler. Ancak, kendilerine bakan kişi ile bağ kurarlar. Normalden biraz daha az güvenli bağlılık gösterirler ama bu özellik zekâ gelişimi daha fazla olan ya da daha az şiddetli OSB’si olan çocuklarda görülmez. OSB’si olan daha büyük çocuklar ve erişkinler yüz ifadesi ve duygu tanıma testlerinde daha kötü sonuçlar alır.
Yaygın inanışın aksine otizm tanılı çocuklar yalnız kalmayı tercih etmez. Otizmi olanlar için arkadaşlık kurmak ve sürdürmek zor olmaktadır. Ne kadar yalnız olduklarını, arkadaşlarının sayısı değil, arkadaşlıklarının kalitesi belirler.
OSB’si olan bireylerdeki saldırganlık ve şiddet hakkında birçok hikâye anlatılır ama çok az sistematik araştırma bulunmaktadır. Eldeki sınırlı sayıdaki veri, zekâ geriliği olan çocuklarda otizmi saldırganlık, eşyalara zarar verme ve öfke nöbetleriyle ilişkilendirir. Dominick et al. OSB’si olan 67 çocuğun ebeveyniyle yaptığı mülakat sonucunda bu çocukların üçte ikisinin şiddetli öfke nöbetleri geçirdiğini ve üçte birinin geçmişinde saldırganlık vakaları olduğunu belirtmiştir. Öfke nöbetleri, geçmişinde dil öğrenme bozukluğu olan çocuklarda belirgin bir şekilde daha yaygındır.
İletişim
Otizmi olanların üçte biri ile yarısı arasında bir kısmı gündelik iletişim gereksinimlerini karşılayacak kadar doğal konuşma becerisi geliştiremez. İletişimdeki farklılıklar bir yaşından itibaren gözlemlenebilir. Bu farklılıklar, konuşmaya başlamadan önce anlamsız sesler çıkarmaya başlama döneminin gecikmesi, sıra dışı el hareketleri, azalan heveslilik ve bakıcının sesine, senkronize olmayan tepkiler olarak sayılabilir. İki ve üç yaşından sonra otizm tanılı çocukların daha seyrek ve daha az farklı anlamsız sesler çıkardığı, sözcükler ve sözcük grupları söylediği, el hareketlerinin sözlerle daha az bağlantılı olduğu gözlemlenir. Otizm tanılı çocuklar daha az istekte bulunur ya da deneyimlerini paylaşır, çoğunlukla başkalarının sözlerini tekrar ederler (ekolali) ya da kişi zamirlerini karıştırırlar. İşlevsel bir konuşma için birleşik dikkat gerekli gibidir. Birleşik dikkat eksiklikleri OSB’li çocukların fark edilmesini sağlayabilir: örneğin, işaret edilen nesne yerine işaret eden ele bakabilirler, ve sürekli olarak yaşlarına uygun olarak deneyimleri hakkında "yorum yapmayı" ya da "paylaşmayı" başaramazlar. Otizmli çocuklar hayalgücüne dayalı oyunlarda ve sembolleri dile çevirmede zorlanabilir.
Birkaç çalışmada yüksek işlevli otizm tanılı 8-15 yaşındaki çocuklar kelime bilgisi ve heceleme gibi temel dil görevlerinde kişisel olarak eşleştirildikleri kontrol denekleri ile aynı performansı göstermiş, erişkinler ise daha iyi sonuç almıştır. Her iki otizmli grubu da, mecazi anlatım, anlama ve sonuç çıkarma gibi karmaşık dil görevlerinde kontrol gruplarına göre daha kötü sonuçlar almıştır. Genellikle insanlar başlangıçta temel dil yetilerine göre ölçüldüğü için bu araştırmalar otizmli bireylerle konuşan kişilerin çoğunlukla karşılarındakinin anlayabileceğinden fazla şey anlayacağını düşünebileceklerini göstermektedir.
Yineleyici davranış
Otizm tanılı bireyler yineleyici ve sınırlı davranışın birçok türünü gösterirler. Bunlar Gözden Geçirilmiş Yineleyici Davranış Ölçeği’ne göre (İngilizce: Repetitive Behavior Scale-Revised (RBS-R) şöyle sınıflandırılır:
- Stereotipi el çırpma, kafa ve vücut sallama gibi amaçsız hareketlerdir.
- Kompulsif davranış isteyerek yapılır ve nesneleri belirli bir düzende dizmek gibi rutin kuralları izler.
- Tekdüzelik değişikliğe karşı direnç göstermektir; örneğin mobilyaların yer değiştirilmesine karşı çıkma ya da yaptığını yarıda kesmeye karşı çıkma gibi.
- Rutin davranış günlük etkinlikleri her zaman aynı şekilde yapmaktır; örneğin aynı yemeklerin yenmesi ya da aynı giysilerin giyilmesi gibi. Bu davranış, tekdüzelik ile çok yakından ilgilidir ve bağımsız bir değerlendirme çalışması sonucu bu iki faktörün birleştirilmesi önerilmiştir.
- Sınırlı davranış ilgi ve etkinliklerde sınırlı olmaktır; örneğin tek bir televizyon programı ile ilgilenmek gibi.
- Kendini yaralama kişiyi yaralayan ya da kendini ısırma gibi yaralayabilecek hareketleri içerir. Dominick et al., araştırmalarında OSB’si olan çocukların yaklaşık %30’unda kendini yaralama davranışlarından etkilendiğini belirtmiştir.
Otizme özel yineleyici bir davranış yoktur ama yalnızca otizmde bu davranışlara çok sık rastlanır ve şiddetleri daha fazladır.
Diğer belirtiler
Otizmli bireyler, tanı konmasına neden olmayan ama hem bireyi hem de ailesini etkileyen başka belirtiler de gösterebilir. OSB’si olan bireylerin çok küçük bir kısmı, önemsiz bilgilerin ezberlenmesinden, otistik savantların olağanüstü yeteneklerine kadar değişen bir yelpazede sıra dışı yetenekler sergiler.
Algısal uyaranlara karşı alışılmadık tepkiler otizmli çocuklarda daha yaygın ve belirgindir ancak algısal belirtilerin otizmi diğer gelişim bozukluklarından ayırdığına dair yeterli kanıt bulunmamaktadır. Bu tepkilere çocuklarda daha sık rastlanır: Otistik yetişkinlerde görülmemesine rağmen, otizm tanılı çocuklarda dokunarak algılama bozuklukları olduğunu gösteren birkaç çalışma vardır. Aynı çalışmalar otizm tanılı erişkinlerin karmaşık hafıza ve fikir yürütme konularında daha çok sorunları olduğunu göstermiştir; bu sorunlar yetişkinlerde daha belirgindir. Çeşitli çalışmalar, kas güçsüzlüğü (hipotoni), kaba motor disfonksiyon (apraksi) ve parmak uçlarında yürüme gibi değişik motor bozukluklara rastlandığını göstermiştir; OSB’de şiddetli motor bozukluklar görülmez.
Atipik yeme davranışı OSB’si olan çocukların dörtte üçünde görülür ve eskiden tanı koymada bir gösterge olarak kullanılırdı. Seçicilik en yaygın sorundur, ama yeme ritüelleri ve yemeği reddetmek gibi sorunlarda ortaya çıkabilir; bunlar yetersiz beslenme ile sonuçlanmaz. Bazı otizm tanılı çocuklarda gastrointestinal (Gİ) semptomlar görülse de otizmli çocukların normalden daha fazla Gİ sorunları olduğunu destekleyecek yeterli basılı veri bulunmamaktadır; çalışmalar çelişkili sonuçlar vermektedir ve Gİ sorunları ile OSB arasındaki bağlantı tam olarak belli değildir.
Gelişimsel bozuklukları olan çocuklarda uyku sorunlarının çok yaygın olduğu bilinmektedir, eldeki kanıtlara göre OSB’si olan çocukların daha da fazla uyku sorunu bulunduğu görülmüştür. Otizm tanılı çocuklar, uykuya dalmakta zorlanma, sık sık geceleri uyanma ve sabahları erken kalkma gibi sorunlarla karşı karşıya kalabilmektedirler. Dominick et al. OSB’si olan çocukların üçte ikisinin uyku sorunları olduğunu belirtmiştir.
OSB’si olan çocukların ebeveynlerinin stres düzeyleri çok yüksektir. OSB’si olan çocukların kardeşlerinin, OSB’den etkilenen kardeşe daha büyük ilgi beslediği ve daha az çatışma içine girdikleri belirtilmiştir. Bu kardeşler erişkin olduklarında kardeşlik ilişkilerinin zayıflaması ve olumsuz sağlık sorunları yaşama riskleri yüksektir.
Nedenleri
Otizm kalıtımsal kökenlidir ancak kalıtsallığı oldukça karmaşıktır ve OSB’nin kökeninin çoklu gen etkileşimlerinden mi yoksa ender görülen mutasyonlardan mı kaynaklandığı çok açık değildir. İkizler üzerine yapılan araştırmalar, ortak çevre koşulları ve başka genetik ya da tıbbi sendromlar olmadığı varsayıldığında, otizm riskinin %90’ınından fazlasını kalıtsallığın açıkladığını gösterir. Tipik olarak, otizm Mendel (tek gen) mutasyonu ya da Angelman sendromu veya frajil X sendromu gibi tek kromozom anomalileri ile izlenemez ve OSB ile bağlantılı genetik sendromların yalnızca OSB’ye yol açtığı da gösterilememiştir. Çeşitli genlerde olan mutasyonlar arasında ya da çevre ile mutasyona uğramış genler arasında önemli etkileşimler bulunabilir. Çeşitli genler bunlara aday olarak saptanmıştır ancak her birinin etkisi kendi başına çok küçüktür. Ailelerinde başka otistik olmayan otistik bireylerin çoğu, gen kopya sayısı varyantlarından (Mayoz bölünme sırasında kendiliğinden oluşan delesyon ya da duplikasyonlar) kaynaklanmış olabilir. Dolayısıyla, otizmin önemli bir miktarının kalıtsal olması mümkündür ama kalıtımla geçmemiştir; yani ebeveyn genomunda otizme neden olan mutasyonlar bulunmamaktadır.
Doğum kusurlarına yol açan faktörler olan ve otizm riski ile bağlantılı tüm teratojenlerin, gebe kalındıktan sonraki ilk sekiz hafta içinde etkilerinin görüldüğü bildirilmiştir. Bu sonuç, otizmin daha sonra başlama ihtimalini dışarıda tutmasa da otizmin gelişimin çok erken döneminde ortaya çıktığına dair çok güçlü bir kanıttır. Çevresel nedenler ile ilgili kanıtlar bilimsel olarak bulunmasa da detaylı araştırmalar yapılmaktadır. Otizmin oluşmasına ya da kötüleşmesine neden olduğu ileri sürülen çevresel faktörler arasında bazı besinler, bulaşıcı hastalıklar, ağır metaller, solventler, Dizel egzoz gazı, PCBler, plastik ürünlerde kullanılan ftalatlar ve fenoller, pestisitler, , alkol, sigara içme, yasadışı uyuşturucular ve aşılar bulunur. Ebeveynler çocuklarındaki otistik belirtilerin ilk olarak rutin aşılanma sırasında farkına varsa da MMR aşısı anlaşmazlığı|MMR aşısı (kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşısı) ve otizm arasında nedensel bağ bulunmadığını gösteren çok sayıda bilimsel kanıt bulunmaktadır.
İşleyişi
Yaygın araştırmalara rağmen otizmin nasıl oluştuğu iyi anlaşılamamıştır. İşleyişi iki alana ayrılabilir: Otizm ile ilgili beyin yapıları ve süreçlerinin patofizyolojisi ve beyin yapıları ile davranışlar arasında bulunan nöropsikolojik bağlar. Davranışların birçok patofizyolojisi olduğu görünmektedir.
Patofizyoloji
Otizmin beyin işlevsel sistemlerinin çoğunu ya da tümünü etkileyen gelişimsel faktörlerden kaynaklandığı, ve beyin gelişimini bozduğu anlaşılmaktadır.Nöroanatomik araştırmalar ve teratojenler ile olan bağlantılar, gebe kalındıktan kısa süre sonra beyin gelişimini değiştirmesinin otizmin işleyişinde önemli rol oynadığını göstermektedir. Bu yerel anomali beyinde, çevresel faktörlerin de önemli derecede etkilediği bir dizi patolojik olguya yol açar. Her ne kadar insan beyninin ana yapısı ile ilgili olsa da, hemen hemen tüm postmortem araştırmalar aynı zamanda zekâ geriliği olan bireylerde yapıldığından sonuç çıkarmak çok zordur. Beyin ağırlığı, hacmi ve kafa çevresi otizli çocuklarda genelde daha büyüktür. Patolojik erken aşırı büyümenin hücresel ve moleküler temelleri gibi aşırı büyümüş sinir sistemlerinin, otizmin karakteristik belirtilerinin sebebi olup olmadığı bilinmemektedir. Güncel varsayımlar şöyledir:
- Önemli beyin bölgelerinde yerel aşırı bağlantıya neden olan nöron fazlalığı.
- Gebeliğin başlarında bozulmuş nöron göçü
- Dengesiz uyarıcı-kısıtlayıcı ağlar.
- Sinaps ve dendritik dalların anormal oluşumu.
Bağışıklık sistemi ve sinir sistemi arasındaki etkileşimler embriyonik gelişimin başlarında başlar ve başarılı bir sinir sistemi gelişimi dengeli bir bağışıklık sistemi tepkisine bağlıdır. Otizmli çocuklarda kötü ayarlanmış bağışıklık tepkileri ile uyumlu çeşitli belirtiler olduğu, araştırmalarda belirtilmiştir. Sinir sisteminin gelişiminin kritik dönemlerinde anormal bağışıklık sistemi aktivitesinin OSB’nin bazı türlerinin işleyişinin bir parçası olabilmesi mümkündür. OSB’den başka hastalıklarda görülen otoantikorlar patoloji ile bağlantılı değildir ve OSB’de her zaman bulunmazlar. Dolayısıyla bağışıklık sistemi bozuklukları ile otizm arasındaki ilişki net değildir ve tartışma konusudur.
Otizmde, özellikle kanda yüksek serotonin düzeyleri gibi çeşitli nörotransmitter anomalileri tespit edilmiştir. Bunların yapısal ya da davranışsal anormaliklere neden olup olmadığı belli değildir. Ayrıca doğuştan metabolizma bozukluklarının bazıları otizm ile ilşkilidir ancak muhtemelen vakaların %5’inden azında rastlanır.
Otizmin ayna nöron sistemi (ANS) teorisi, ANS’nin gelişimindeki bozuklukların taklide engel olduğunu ve otizmin ana özellikleri olan sosyal bozukluklara ve iletişim zorluklarına yol açtığını ileri sürer. ANS, bir hayvan bir eylemde bulunduğunda ya da kendi türünden bir hayvan aynı eylemi yaptığında işleyen bir sistemdir. ANS, başkalarının eylemlerinin, niyetlerinin ve duygularının somut simülasyonu yoluyla davranışlarını modellemeye olanak sağlayarak, bireyin başkalarını anlamasına yardımcı olabilir. Bu varsayımı test eden birkaç çalışma, OSB’si olan bireylerin ANS bölgelerinde yapısal anormallikler olduğunu göstermiştir. Asperger sendromu olanlarda taklidin oluştuğu çekirdek devrede gecikme gibi bu anormalliklerin varlığıyla birlikte, OSB’li çocuklarda azalmış ANS aktivitesiyle belirtilerin şiddeti arasında bir bağıntı (korelasyon) olduğu gösterilmiştir. Ancak, otistiklerin, ANS dışında bulunan birçok bölgelerinde de anormal beyin aktiviteleri bulunur ve ANS teorisi otizm tanılı çocukların bir hedef ya da amaç içeren taklit görevlerindeki normal performanslarını açıklamaz.
Otizmli erişkinler üzerinde 2008 yılında yapılan bir araştırma, sosyal ve duygusal yönlendirme ile ilgili geniş beyin ağı olan ön dikkat sisteminde işlevsel düzenin değiştiğini ama dikkati toplama ve hedefe yönelik düşünme ile ilgili arka dikkat sisteminin bozulmamış olduğunu göstermiştir. 2008 yılına ait bir beyin görüntüleme araştırması, OSB’li bireylere özgü bir dizi sinyal bulunduğunu ortaya çıkardı.
Otizmin düşük bağlantı teorisi, otizmde üst düzey nöral bağlantıların ve senkronizasyonunun düşük işlevselliğinin bulunduğunu ve bunların yanı sıra alt düzey süreçlerin de fazlalığını varsayar. Bu teoriyi destekleyen kanıtlar otistik bireyler üzerinde yapılan işlevsel sinir sistemi görüntüleme araştırmaları ile bulunmuştur. Bir beyin dalgası araştırması da OSB’li erişkinlerin korteksinde yerel aşırı bağlantı olduğunu ve frontal lob ile korteksin diğer bölgeleri arasında zayıf işlevsel bağlantılar olduğunu göstermiştir. Diğer kanıtlar, düşük bağlantıların korteksin her iki hemisferinde olduğunu ve otizmin assosiasyon korteksinin bir bozukluğu olduğunu gösterir.
Nöropsikoloji
Otistik beyinler ve davranışlar arasındaki bağlantılar arasında iki ana kategorisi önerilmiştir.
İlk kategori sosyal kavramada görülen eksikler üzerine yoğunlaşır. Aşırı sistemlilik varsayımına göre otistik bireyler bulunabilir yani içsel olaylarla başaçıkabilmek için içsel hareket kuralları geliştirebilir ama diğer faktörler tarafından oluşturulan olaylarla başaçıkabilmek için empati yapmakta daha az başarılıdırlar. Bu varsayım aşırı erkek beyni teorisini genişletir. Bu teori, otizmin, psikometrik olarak olan bireyler olarak tanımlanan erkek beyninin aşırı bir durumu olduğunu varsayar. Bu da daha önceki zihin teorisi ile ilişkilidir. Zihin teorisi, otistik davranışın, bireyin zihinsel durumlarını kendisine ya da başkasına yükleme yetisinin olmamasından ortaya çıktığını varsayar. Zihin teorisi, başkalarının güdüleri hakkında yorum yürütme ile ilgili Sally ve Anne testine otistik çocukların verdiği atipik cevaplarla desteklenir ve otizmin ayna nöron sistemi teorisi ile örtüşür.
İkinci kategori sosyallik dışı ve genel süreçler üzerine yoğunlaşır. fonksiyon bozukluğu teorisi otistik davranışın esneklik, planlama ve diğer yönetsel fonksiyonlarda bulunan eksikliklerden kaynaklandığını varsayar. Teorinin güçlü yanı stereotipik davranışları ve sınırlı ilgiyi öngörmesidir; zayıf yanı ise küçük otizmli çocuklarda yönetsel fonksiyon bozukluklarının bulunmamasıdır., büyük resmi görmede sınırlı yeteneğin otizmin merkezî bozukluğunun temelinde yattığını varsayar. Teorinin kuvvetli bir yanı, otistik insanların performansındaki zirveleri ve özel yetenekleri öngörmesidir. Bağlantılı bir teori olan genişlemiş algısal fonksiyon teorisi, daha çok otistik bireylerde yerel olarak yönlenmiş ve algısal işlemlerin üstünlüğü üzerine yoğunlaşır. Bu teoriler otizmin düşük bağlantı teorisi ile örtüşür. İki kategori de kendi başına tatmin edici değildir; sosyal bilişim teorileri otizmin katı ve yineleyici davranışını kolayca açıklayamaz, sosyallik dışı teoriler de sosyal bozukluğu ve iletişim zorluklarını açıklamakta zorluk çeker. Karşılaşılan bozuklukların çoğu üzerine kurulmuş birleşik bir teori daha yararlı olabilir.
Tarama
OSD’si olan çocukların ebeveynlerinin yaklaşık yarısı çocuklarının sıra dışı davranışlarını 18 aylıktan itibaren, yaklaşık beşte dördü de yaklaşık 24 aylıktan itibaren fark ederler. Tedaviyi geciktirmek uzun süreli sonuçlarda etkili olacağından, aşağıdaki belirtilerden herhangi birini gösteren çocukların bir uzman tarafından zaman geçirmeden değerlendirilmesi gerekir:
- 12 aylığa gelindiğinde çocuğun hiç gevelemeye başlamaması.
- 12 aylığa gelindiğinde el işaretlerinin yokluğu (parmakla gösterme, el sallama, vb.)
- 16 aylığa gelindiğinde tek bir kelime bile edilmemesi.
- 24 aylığa gelindiğinde hiç kendiliğinden iki kelimelik konuşma olmaması (ekolali dışında.)
- Herhangi bir yaşta dil ya da sosyal becerilerden herhangi birinin kaybı.
American Academy of Pediatrics (Amerikan Pediatri Akademisi) tüm çocukların, 18 ve 24 aylık doktor muayeneleri sırasında otizme özel tarama testleri ile OSB için taranmasını önermektedir. Buna karşılık UK National Screening Committee (Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Taraması Komitesi), tarama araçlarının tamamen onaylanmadığı ve etkinlikleri için yeterli kanıt bulunmadığı için genel popülasyonda OSB taraması yapılmamasını önermektedir. Tarama araçlarının arasında Modified Checklist for Autism in Toddlers (M-CHAT) (Yürüme çağındaki bebeklerde otizm için değiştirilmiş kontrol listesi), Otistik Özellikler için Erken Tarama Anketi ve İlk Yıl Envanteri gibi araçlar bulunur. M-CHAT ve öncülü CHAT hakkındaki ilk veriler, 18-30 aylık çocuklarda, en iyi klinik ortamlarda kullanıldığını ve düşük hassasiyeti (çok yanlış negatif) ama iyi belirliliği (düşük yanlış pozitif) olduğunu göstermektedir. Bir kültürün normlarına göre (örneğin göz teması normları), geliştirilmiş tarama araçları farklı bir kültürde kullanıldığında uygun olmayabilir. Otizm için genetik tarama henüz pratik değildir.
Tanı
Otizm tanısı, nedenine ya da işleyişine göre değil, davranışlara göre yapılmaktadır.DSM-IV-TR’de otizmin toplamda en az altı belirti gösterdiği tanımlanır; bu belirtilerin en az ikisi sosyal etkileşimde nitel bozukluk, en az bir tanesi iletişimde nitel bozukluk ve en az bir tanesi de sınırlı ve yineleyici davranış olmalıdır. Örnek belirtiler arasında, sosyal ve duygusal karşılıklılık eksikliği, dilin stereotipik ve yineleyici kullanımı ya da idiosinkratik (kişiye özgü) dil kullanımı ve nesnelerin parçaları ile ısrarlı olarak ilgilenme bulunur. Sosyal etkileşimde, sosyal iletişimde kullanılan dilde ya da sembolik ve hayalî oyunlarda görülen anormallikler ve gecikmelerin ortaya çıkışı üç yaşından önce olmalıdır. Ne Rett sendromu ne de çocukluğun dezintegratif bozukluğu bu belirtileri daha iyi açıklamamalıdır.ICD-10 hemen hemen aynı tanımlamayı kullanır.
Tanı koymak için çeşitli araçlar bulunur. Bunlardan, otizm araştırmasında sıklıkla kullanılan ikisi ebeveyn ile görüşmeden oluşan Otizm Tanı Görüşmesi – Gözden Geçirilmiş (ADI-R) ve çocuk ile etkileşim ve gözlemi içeren Otizm Tanı Gözlem Ölçeğidir. (CARS) klinik ortamlarda çocuğu gözlemlemeyi temel alır ve otizmin şiddetini belirlemek için yaygın olarak kullanılır.
Çocuk doktoru genellikle çocuğun gelişim tarihçesini alarak ve çocuğu fiziksel muayeneden geçirerek bir ön inceleme yapar. Eğer izin verilirse, tanı ve değerlendirmeler OSB uzmanlarının yardımıyla yapılır. Bunun için standart araçlar kullanılarak bilişsel, iletişimsel, ailevi ve diğer faktörler değerlendirilir ve gözlemlenir, ayrıca bağlantılı tıbbi durumlar göz önüne alınır. Bu aşamada OSB için ayırıcı tanı, ayrıca zekâ geriliği, duyma kaybı ve Landau-Kleffner sendromu gibi bir da içermelidir. OSB için bazen 14 aylık iken tanı konabilir ama tanı ilk üç yaş için giderek daha kararlı olur. Yani bir yaşında OSB tanı kriterlerine uyan bir çocuğun, üç yaşında bu kriterlere uyan bir çocuğa göre yaşamının ileriki dönemlerinde bu belirtileri göstermeme olasılığı daha fazladır. Birleşik Krallık’ta National Autism Plan for Children (Çocuklar İçin Ulusal Otizm Planı) ilk şikâyetlerden itibaren tanının konması ve değerlendirme için en çok 30 hafta süreyi önerir ama uygulamada çok az vaka bu kadar hızlı değerlendirilebilir. ABD’de 2006 yılında yapılan bir araştırma bir uzman tarafından yapılan ilk değerlendirmenin ortalama 48 aylık iken yapıldığını ve resmî OSB tanısının ortalama 61 aylık iken, yani ortalamada 13 aylık bir fark ile konulduğunu göstermektedir. Bu süreler önerilen sürelerin çok üzerindedir.
Medikal genetik değerlendirmeler, özellikle diğer belirtiler genetik bir neden olduğuna işaret ediyorsa, OSB tanısı konduktan sonra sıklıkla yapılır. Her ne kadar genetik teknoloji, klinik genetikçilerin vakaların tahmini %40’ını genetik nedenlere bağlamasına olanak verse de, ABD ve Birleşik Krallık’ta fikir birliği yönergeleri yüksek çözünürlüklü kromozom ve frajil X testi ile sınırlıdır. Yeni genetik testler ortaya çıktıkça, çeşitli etik, yasal ve sosyal sorunlar ortaya çıkacaktır. Otizmin genetik karmaşıklığı göz önüne alındığında, testlerin piyasaya çıkması, bu test sonuçlarının nasıl kullanılacağının anlaşılmasından önce olacaktır.Metabolik ve testleri bazen yararlı olur ama rutin olarak kullanılmazlar.
Marjinal vakalarda, otizm varken tanı konulamaması ya da yanlışlıkla otizm tanısı konması sorunları ile karşılaşılabilir. Son zamanlarda artan OSB vakalarının nedeni de tanı uygulamalarında yapılan değişikliklerdir. İlaç ile tedavi seçeneklerinin tanınırlığının artması ve sağlanan yararların genişlemesi OSB tanısının konmasını teşvik etmiş, dolayısıyla da belirgin olmayan belirtileri olan çocuklara da otizm tanısı konmuştur. Buna karşın, tarama ve tanı koymanın maliyeti ve bunun karşılanmasının zorluğu tanı konmasını geciktirmekte ve engellemektedir. Görme kaybı olanlarda otizm tanısı koymak oldukça zor olmaktadır çünkü hem tanı kriterlerinin bir kısmı görme ile ilgilidir hem de yaygın körlük belirtileri ile otizm belirtilerinin bazıları örtüşür.
Psikopatolojiler
Otizm ile birlikte hasta üzerinde oluşan çeşitli psikopatolojiler şunlardır:
- Aleksitimi (duygu körlüğü): Duygu algılama zaafı fazladır.
- Dikkat: dış uyarılardan kaynaklanan ve hiperaktivite
- Kromozom: kromozom anormallikleri vardır.
- Depresyon, Fobik bozukluklar, post-travmatik stres bozuklukları, OKB'ler, yemek yeme bozuklukları, uykusuzluk gibi çeşitli ek sorunlar hastada yaygın olabilir. Burada erken tanı çok önemli kılmaktadır.
- Epilepsi, bu durum kendiliğinden defalarca bilinmeyen bir nedenle değil, en az iki nöbet meydana geldiğinde anlaşılır.
- Frajil-X sendromu:
- Öğrenme bozukluğu, özel beceri ve açıkları ile karakterize bir nöropsikolojik sendromu.
- Prosopagnosia (yüz körlüğü): hasta tanıma zorluğu ile karşı karşıyadır. Buna gördüğü bireyleri tanıma zorluğu çeken otistik bireylerde ilave edilebilir.
- Tourette sendromu Tic görünümü ile karakterize bir nöropsikiyatrik durumdur.
- Tuberoskleroz ve malformasyonlar ve beyin, deri değişiklikleri tümörleri genellikle iyi huylu tümörler diğer organ sistemleri ile ilişkili sık epileptik nöbetler ve zihinsel engelli tarafından klinik olarak karakterize genetik bir hastalıktır.
Başa çıkma
Tedavinin ana amaçları, ilgili bozuklukları ve ailenin çektiği sıkıntıyı azaltmak ve yaşam kalitesi ile işlevsel bağımsızlığı artırmaktır. En iyi tedavi yöntemi diye bir şey yoktur ve genellikle tedavi çocuğun gereksinimlerine göre ayarlanır. Küçük yaşlarda yoğun ve sürekli eğitim programları ve davranış terapileri çocukların kendine bakabilme, sosyal ve iş yetileri kazanabilmesine yardımcı olur ve sıklıkla işlevselliği artırır, belirtilerin şiddetini ve uyumsuz davranışları azaltır. İki ile üç yaş arasında müdahale etmenin çok önemli olduğu iddiaları kanıtlanamamıştır. Geçerli yaklaşımlar arasında uygulamalı davranış analizi, gelişimsel modeller, yapısal öğretme, konuşma ve dil terapisi, sosyal yetiler terapisi ve ergoterapi bulunur. Eğitsel müdahalelerin çocuklar üzerinde biraz etkili olduğu görülmüştür, yoğun uygulamalı davranış analizi tedavisinin okulöncesi çocuklarda toptan işlevliliği artırdığı gösterilmiştir ve küçük çocukların entelektüel performanslarını geliştirmek için yararlıdır. Erişkinler için uygulanan programların etkinliği üzerine yapılmış olan sınırlı araştırmalar farklı sonuçlar gösterir.
OSB ile ilgili sorunları tedavi etmek için birçok ilaç kullanılmaktadır. ABD’de OSB tanısı konan çocuklardan yarısından fazlasına psikotrop ilaçlar ya da reçete ile verilmektedir, bunların arasında en yaygın ilaç sınıfları antidepresanlar, stimülanlar ve antipsikotiklerdir. Antipsikotiklerin dışında, OSB’li erişkinler ve yeniyetmeler için ilaç tedavilerinin etkinliği ve güvenliği üzerine yetersiz sayıda güvenilir araştırma bulunmaktadır. OSB’li bir kişi ilaçlara atipik tepkiler verebilir, ilaçların olabilir ve bilinen hiçbir ilaç otizmin ana belirtileri olan sosyal ve iletişimsel bozuklukları dindirmez.
Birçok alternatif terapi ve müdahale yöntemi bulunsa da, bunların çok azı bilimsel araştırmalarla desteklenmektedir. Tedavi yaklaşımlarının yaşam kalitesi kapsamında çok az deneysel desteği bulunur ve birçok program öngörüsel geçerlilik ve gerçek dünyaya uygunluk gibi konuları kapsamayan başarı ölçütleri üzerine yoğunlaşır. Hizmet sağlayıcıları için bilimsel kanıtların, tedavi programı pazarlama, eğitimi sağlama ve ebeveyn istekleri kadar önemli olmadığı görülmektedir.Melatonin gibi birçok alternatif tedavi yönteminin, yalnızca hafif ters etkileri olsa da 2008 yılında yapılan bir araştırmada kazein kullanılmayan diyetin otistik çocuklarda önemli ölçüde kemiklerin ince olmasına neden olduğu bulunmuştur, ve yanlış yapılan bir sonucu 2005 yılında beş yaşında bir otistik çocuk ölmüştür.
Otizm tedavisi pahalıdır ve doğrudan olmayan maliyet oldukça yüksektir. ABD’de yapılan bir çalışma 2000 yılında doğmuş birisi için yaklaşık %10 tıbbi bakım, %30 fazladan eğitim ve %60 kayıp ekonomik verimlilik ile ortalama masrafın 3,2 milyon ABD doları olduğunu göstermiştir. Kamu destekli programlar genellikle herhangi bir çocuk için yetersiz kalmakta ya da uygun olmamakta, tıbbi ya da terapi içerikli masraflar aileler için ekonomik sorunlara neden olmaktadır.; ABD’de 2008 yılında yapılan bir çalışma OSB’li çocukları olan ailelerin yıllık gelirinde ortalama %14’lük bir kayıp olduğunu göstermiştir. Çocukluk döneminden sonra karşılaşılan ana konular ise, evde bakım, iş eğitimi ve yerleştirme, cinsellik, sosyal yetiler ve miras planlamasıdır.
Prognoz
Otizmin çaresi yoktur. Çocuklar bazen yoğun bakımdan sonra, bazen bakım görmeden düzelebilmektedir ama bunun ne kadar sıklıkta olduğu bilinmemektedir. Otistik birçok çocuğun sosyal desteği, anlamlı ilişkileri, gelecekte iş olanakları yoktur ve kendi geleceklerini şekillendiremezler. Her ne kadar ana zorluklar kalsa da çocukluk ilerledikçe belirtiler ara sıra daha az şiddetli hâle gelir. Az sayıda yüksek kaliteli araştırma uzun dönem prognoz üzerinedir. Bazı erişkinler iletişim yetilerinde mütevazı oranda gelişme gösterir, ama bir kısmı da kötüleşir; orta yaştan sonraki otizm üzerine hiçbir araştırma yapılmamıştır. Altı yaşından önce dil yetisine ulaşma, IQ’su 50’nin üzerinde olma ve iş yetisi edinme, ilerisi için daha iyi sonuçlar verebilmektedir; ama şiddetli otizmi olanların bağımsız yaşamaları pek mümkün değildir. Birleşik Krallık’ta 2004 yılında yapılan bir araştırmada, 1980 yılından önce otizm tanısı konmuş ve IQ’su 50’nin üzerinde olan 68 erişkinin %12’sinin önemli bir bağımsızlık kazandığını, %10’unun arkadaşları olduğunu, çalıştığını ama biraz desteğe ihtiyacı olduğunu, %19’unun biraz bağımsız olduğunu ama genellikle evde yaşadığını ve gündelik yaşamında önemli desteğe ve bakıma ihtiyacı olduğunu, %46’sının OSB üzerine uzmanlaşmış kurumlarda kaldığını ve çok sınırlı otonomileri olup önemli ölçüde destek gördüğünü ve %12’sinin de hastanede bakım altında olduğunu göstermiştir. İsveç’te 78 erişkin üzerinde 2005 yılında yapılan ve düşük IQ’sü olanların da bulunduğu araştırmada daha kötü bir prognoz çıkmıştır; örneğin yalnızca %4'ün bağımsızlığını kazanabildiği görülmüştür. Kanada’da 2008 yılında okulöncesi dönemde otizm tanısı konmuş 48 genç erişkin üzerinde yapılan araştırma sonucunda, zayıf (%46), orta (%32), iyi (%17) ve çok iyi(%4) olarak çıkmış; yalnızca %56’sının genellikle gönüllü ya da yarı zamanlı işe girdiği görülmüştür. Tanı uygulamalarında değişiklikler ve etkin erken müdahalenin artan kullanılabilirliği bu araştırmaların sonuçlarının yakın zamanda tanı konmuş çocuklar için de geçerli olup olmayacağına açıklık getirmemektedir.
Epidemiyoloji
En güncel araştırmalar otizmin prevalansını 1.000 kişiye 1-2, OSB’nin prevalansını da 1.000 kişiye 6 kadar tahmin etmektedir.; yetersiz veri nedeniyle, bu rakamlar OSB’nin gerçek prevalansını az tahmin etmiş olabilir.YGB-BTA OSB’nin büyük çoğunluğunu oluşturur, Asperger sendromu yaklaşık 1.000 kişi için 0,3 kadardır ve diğer OSB türleri oldukça ender görülür. Bildirilen otizm vakaları 1990’larda ve 2000’lerin başında oldukça önemli oranda artış gösterdi. Bu artışın nedeni büyük oranda tanı uygulamalarında, başvurulan modellerde, hizmetlerin ulaşılabilirliğinde, tanı yaşında ve kamu bilincinde olan değişikliklere yorulabilir, yine de şu anda tanımlanamamış çevresel faktörler göz ardı edilmemelidir. Aynı dönemde otizmin prevalansının artıp artmadığı bilinmemektedir. Prevalanstaki bir artış, genetik üzerine yoğunlaşmaktan çok çevresel faktörleri değiştirmek için daha çok dikkat edilmesi gerektiğini gösterecektir.
Otizm riski, çeşitli prenatal ve perinatal faktörlerle bağlantılıdır. Risk faktörleri üzerine 2007 yılında yapılan bir araştırmada, ilerlemiş annelik yaşı, ilerlemiş babalık yaşı ve annenin Avrupa ile Kuzey Amerika dışında doğmuş olması gibi ebeveyn özellikleri ile de bağlantılar bulunmuştur. Ayrıca düşük doğum ağırlığı, kısa gebelik süresi ve doğum sırasında hipoksi gibi doğuma bağlı faktörlerin de bağlantısı olduğu görülmüştür.
Otizm çeşitli diğer durumlarla da bağlantılıdır:
- Genetik bozukluklar: Otizm vakalarının yaklaşık %10-15’inin nedeni tanımlanabilir Mendel (tek gen) mutasyonu, kromozom anomalileri ya da diğer genetik sendromlardır ve OSB çeşitli genetik bozukluklarla bağlantılıdır.
- Zekâ geriliği: Büyük Britanya’da 2001 yılında 26 otistik çocuk üzerinde yapılan bir araştırma, %30’unun zekâsının normal düzeyde (IQ’su 70'in üzerinde) olduğunu, %50’sinin orta derece zekâ geriliğine, %20’sinin de aşırı zekâ geriliğine (IQ’su 35’in altında) sahip olduğunu göstermiştir. Otizm dışındaki OSB için bu bağlantı daha zayıftır: Aynı çalışma YGB-BTA ya da Asperger sendromu olan 65 çocuğun yaklaşık %94’ünün normal zekâ düzeyine sahip olduğunu göstermiştir.
- Erkeklik: Erkek çocukların otizme yakalanma riski kız çocuklardan daha yüksektir. OSB cinsiyet oranı ortalama 4,3/1’dir ve bilişsel bozuklukla büyük değişiklik gösterir: zekâ geriliğinde 2/1, zekâ geriliği olmadığında ise 5,5/1’dir.
- Epilepsi: Bu durum, yaşa, bilişsel düzeye ve dil bozukluğunun türüne göre çeşitlilik arz eder.
- Çeşitli metabolik bozukluklar, fenilketonüri gibi, otistik belirtilerle bağlantılıdır.
Tarihçe
Otizmin adı konmadan çok önce otistik semptomlar ve tedavisi tanımlanmıştır. Martin Luther’in eserlerinde şiddetli derecede otistik olabilecek olan 12 yaşında bir erkek çocuğun öyküsü vardır. Luther’in yazıcısı Johannes Mathesius’a göre Luther çocuğun şeytan tarafından ruhuna girilmiş, ruhsuz bir et parçası olduğunu düşünmüş ve boğulmasını önermiştir. 1798’de yakalanmış yabani bir çocuk olan Aveyronlu Victor, otizmin çeşitli belirtilerini göstermiştir; tıp öğrencisi Jean Itard, sosyal bağlar kurmasına ve taklit yoluyla konuşmasını sağlamaya yarayan davranışsal bir programla çocuğu tedavi etmiştir.
Neo-Latin autismus sözcüğü İsviçreli psikiyatr Eugen Bleuler tarafından şizofreninin belirtilerini tanımlarken 1910 yılında türetilmiştir. Bleuler sözcüğü Yunanca autos (αὐτός, kendi anlamında) sözcüğünden türetmiş ve kişinin kendisine olan hastalıklı hayranlığı anlamında kullanmıştır: "Dışarıdan gelen herhangi bir etkinin dayanılmaz bir rahatsızlık vermesine karşın hastanın fantezilerine otistik çekilmesi."
Otizm sözcüğü günümüzdeki anlamında ilk defa 1938 yılında Viyana Üniversite Hastanesi’nden Hans Asperger tarafından çocuk psikolojisi üzerine verdiği Almanca bir derste Bleuler’in "otistik psikopatlar" terminolojisi ile kullanılmıştır. Asperger, günümüzde Asperger sendromu olarak bilinen bir OSB türünü araştırıyordu, ancak bu sendrom çeşitli nedenlerden ötürü 1981’e kadar ayrı bir tanı olarak tanınmamıştır. Johns Hopkins Hastanesi’nden Leo Kanner 1943 yılında çarpıcı davranışsal benzerlikler gösteren 11 çocuk hakkında yazdığı raporunda ilk olarak erken infantil otizm terimini kullanmıştır. Kanner’in ilk makalesinde tanımlanan, özellikle "otistik yalnızlık" ve "tekdüzelikte ısrar" gibi özelliklerin hemen hemen tümü hâlâ otistik spektrum bozukluklarının tipik özellikleri olarak görülmektedir. Kanner’in, terimi Asperger’den bağımsız olarak kullanıp kullanmadığı bilinmemektedir.
Kanner'in otizm sözcüğünü tekrar kullanması yıllarca "infantil şizofreni" gibi terminoloji karmaşasına yol açtı ve 20. yüzyılın ortalarında çocuk psikiyatrisinin anne yoksunluğu üzerine yoğunlaşması, otizmin, "buzdolabı annelere" çocuğun tepkisi olduğu gibi yanlış kanılara yol açtı. 1960’ların sonundan başlayarak otizmin, yaşam boyu sürdüğünü, zekâ geriliği, şizofreni ve diğer gelişimsel bozukluklardan farkını ve ebeveynleri aktif terapi programlarına katmanın getirdiği faydaları göstererek ayrı bir sendrom olduğu kabul edildi. 1970'lerin ortalarına kadar otizmde genetiğin rolü üzerine çok az kanıt bulunmaktaydı ancak günümüzde otizmin tüm psikiyatrik durumlar içinde en kalıtsal olanı olduğu düşünülmektedir. Ebeveyn organizasyonlarının ortaya çıkışı ve çocukluk OSB’si hakkındaki sosyal stigmanın yıkılması ile birlikte OSB’nin etkileri, sınırları ve tedavisi hakkında görüşler büyük ölçüde etkilenmiştir.Genel Ağ, otistik bireylere başa çıkmakta zorlandıkları sözsüz işaretlerden ve duygusal paylaşımdan bağımsız olarak çevrimiçi topluluklara katılmalarına ve uzaktan çalışmalarına yardımcı olmuştur. gelişmiştir; topluluk içinde bazıları bir çare aramakta, diğerleri ise otizmin varolmanın yalnızca başka bir yolu olduğuna inanmaktadır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b c d Johnson CP, Myers SM, Council on Children with Disabilities (2007). "Identification and evaluation of children with autism spectrum disorders". Pediatrics. 120 (5). ss. 1183-215. doi:10.1542/peds.2007-2361. (PMID) 17967920. 8 Şubat 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. Diğer özet – AAP (29 Ekim 2007). (İngilizce)
- ^ . 3 Temmuz 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008.
- ^ a b c d Dünya Sağlık Örgütü - WHO (2006). "F84. Pervasive developmental disorders". International Statistical Classification of Diseases and Related Health Problems (10th ed. (ICD-10) bas.). Erişim tarihi: 25 Haziran 2007. (İngilizce)
- ^ a b c d Abrahams BS, Geschwind DH (2008). "Advances in autism genetics: on the threshold of a new neurobiology". Nat Rev Genet. 9 (5). ss. 341-55. doi:10.1038/nrg2346. (PMID) 18414403. (İngilizce)
- ^ a b c Arndt TL, Stodgell CJ, Rodier PM (2005). "The teratology of autism". Int J Dev Neurosci. 23 (2–3). ss. 189-99. doi:10.1016/j.ijdevneu.2004.11.001. (PMID) 15749245. (İngilizce)
- ^ a b c Rutter M (2005). "Incidence of autism spectrum disorders: changes over time and their meaning". Acta Paediatr. 94 (1). ss. 2-15. (PMID) 15858952. (İngilizce)
- ^ ATAGÜN, Zülal. "Otizm tanısı 35 yılda 50 kat arttı". Hürriyet. 22 Aralık 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 22 Aralık 2022.
- ^ a b c d e Newschaffer CJ, Croen LA, Daniels J; ve diğerleri. (2007). "The epidemiology of autism spectrum disorders". Annu Rev Public Health. Cilt 28. ss. 235-58. doi:10.1146/annurev.publhealth.28.021406.144007. (PMID) 17367287. (İngilizce)
- ^ a b Howlin P, Goode S, Hutton J, Rutter M (2004). "Adult outcome for children with autism". J Child Psychol Psychiatry. 45 (2). ss. 212-29. doi:10.1111/j.1469-7610.2004.00215.x. (PMID) 14982237. (İngilizce)
- ^ a b c Rajendran G, Mitchell P (2007). "Cognitive theories of autism". Dev Rev. 27 (2). ss. 224-60. doi:10.1016/j.dr.2007.02.001. (İngilizce)
- ^ a b c Penn HE (2006). "Neurobiological correlates of autism: a review of recent research". Child Neuropsychol. 12 (1). ss. 57-79. doi:10.1080/09297040500253546. (PMID) 16484102. (İngilizce)
- ^ Lord C, Cook EH, Leventhal BL, Amaral DG (2000). "Autism spectrum disorders". Neuron. 28 (2). ss. 355-63. doi:10.1016/S0896-6273(00)00115-X. (PMID) 11144346. (İngilizce)
- ^ American Psychiatric Association (2000). "Diagnostic criteria for 299.80 Asperger's Disorder (AD)". Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (4th ed., text revision (DSM-IV-TR) bas.). ISBN . (İngilizce)
- ^ a b c d e Myers SM, Johnson CP, Council on Children with Disabilities (2007). "Management of children with autism spectrum disorders". Pediatrics. 120 (5). ss. 1162-82. doi:10.1542/peds.2007-2362. (PMID) 17967921. 12 Haziran 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. Diğer özet – AAP (29 Ekim 2007). (İngilizce)
- ^ Freitag CM (2007). "The genetics of autistic disorders and its clinical relevance: a review of the literature". Mol Psychiatry. 12 (1). ss. 2-22. doi:10.1038/sj.mp.4001896. (PMID) 17033636. (İngilizce)
- ^ Geschwind DH, Levitt P (2007). "Autism spectrum disorders: developmental disconnection syndromes". Curr Opin Neurobiol. 17 (1). ss. 103-11. doi:10.1016/j.conb.2007.01.009. (PMID) 17275283. (İngilizce)
- ^ a b Strock M (2008). . National Institute of Mental Health. 4 Ekim 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mart 2008. (İngilizce)
- ^ Piven J, Palmer P, Jacobi D, Childress D, Arndt S (1997). "Broader autism phenotype: evidence from a family history study of multiple-incidence autism families" (PDF). Am J Psychiatry. 154 (2). ss. 185-90. (PMID) 9016266. 8 Ağustos 2007 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 5 Haziran 2008.
- ^ Happé F (1999). (PDF). Psychologist. 12 (11). ss. 540-7. 17 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ a b Baron-Cohen S (2006). "The hyper-systemizing, assortative mating theory of autism". Prog Neuropsychopharmacol Biol Psychiatry. 30 (5). ss. 865-72. doi:10.1016/j.pnpbp.2006.01.010. (PMID) 16519981. (İngilizce)
- ^ Cohen D, Pichard N, Tordjman S; ve diğerleri. (2005). "Specific genetic disorders and autism: clinical contribution towards their identification". J Autism Dev Disord. 35 (1). ss. 103-16. doi:10.1007/s10803-004-1038-2. (PMID) 15796126. (İngilizce)
- ^ OSB alttiplerinin geçerliliği:
- Klin A (2006). "Autism and Asperger syndrome: an overview". Rev Bras Psiquiatr. 28 (suppl 1). ss. S3-S11. doi:10.1590/S1516-44462006000500002. (PMID) 16791390. 29 Eylül 2007 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- Witwer AN, Lecavalier L (2008). "Examining the validity of autism spectrum disorder subtypes". J Autism Dev Disord. doi:10.1007/s10803-008-0541-2. (PMID) 18327636. (İngilizce)
- ^ a b c d Landa RJ (2008). "Diagnosis of autism spectrum disorders in the first 3 years of life". Nat Clin Pract Neurol. 4 (3). ss. 138-47. doi:10.1038/ncpneuro0731. (PMID) 18253102. (İngilizce)
- ^ a b c Landa R (2007). "Early communication development and intervention for children with autism". Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 13 (1). ss. 16-25. doi:10.1002/mrdd.20134. (PMID) 17326115. (İngilizce)
- ^ a b c d Volkmar F, Chawarska K, Klin A (2005). "Autism in infancy and early childhood". Annu Rev Psychol. Cilt 56. ss. 315-36. doi:10.1146/annurev.psych.56.091103.070159. (PMID) 15709938. (İngilizce) Kısmi bir güncelleme burada bulunabilir: Volkmar FR, Chawarska K (2008). "Autism in infants: an update". World Psychiatry. 7 (1). ss. 19-21. (PMID) 18458791. (İngilizce)
- ^ a b c Filipek PA, Accardo PJ, Baranek GT; ve diğerleri. (1999). "The screening and diagnosis of autistic spectrum disorders". J Autism Dev Disord. 29 (6). ss. 439-84. doi:10.1023/A:1021943802493. (İngilizce) "Erratum". J Autism Dev Disord. 30 (1). 2000. s. 81. doi:10.1023/A:1017256313409. (PMID) 10638459. (İngilizce) Bu makalede, ABD’deki dokuz profesyonel ve dört ebeveyn organizasyonunun ortak görüşü verilmiştir.
- ^ a b c London E (2007). "The role of the neurobiologist in redefining the diagnosis of autism". Brain Pathol. 17 (4). ss. 408-11. doi:10.1111/j.1750-3639.2007.00103.x. (PMID) 17919126. (İngilizce)
- ^ Oliver Sacks (1995). An Anthropologist on Mars: Seven Paradoxical Tales. Knopf. ISBN . (İngilizce)
- ^ Sigman M, Dijamco A, Gratier M, Rozga A (2004). "Early detection of core deficits in autism". Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 10 (4). ss. 221-33. doi:10.1002/mrdd.20046. (PMID) 15666338. (İngilizce)
- ^ Rutgers AH, Bakermans-Kranenburg MJ, van IJzendoorn MH, van Berckelaer-Onnes IA (2004). "Autism and attachment: a meta-analytic review". J Child Psychol Psychiatry. 45 (6). ss. 1123-34. doi:10.1111/j.1469-7610.2004.t01-1-00305.x. (PMID) 15257669. (İngilizce)
- ^ a b c Sigman M, Spence SJ, Wang AT (2006). "Autism from developmental and neuropsychological perspectives". Annu Rev Clin Psychol. Cilt 2. ss. 327-55. doi:10.1146/annurev.clinpsy.2.022305.095210. (PMID) 17716073. (İngilizce)
- ^ a b c Burgess AF, Gutstein SE (2007). "Quality of life for people with autism: raising the standard for evaluating successful outcomes". Child Adolesc Ment Health. 12 (2). ss. 80-6. doi:10.1111/j.1475-3588.2006.00432.x. (İngilizce)
- ^ a b c d Dominick KC, Davis NO, Lainhart J, Tager-Flusberg H, Folstein S (2007). "Atypical behaviors in children with autism and children with a history of language impairment". Res Dev Disabil. 28 (2). ss. 145-62. doi:10.1016/j.ridd.2006.02.003. (PMID) 16581226. (İngilizce)
- ^ Noens I, van Berckelaer-Onnes I, Verpoorten R, van Duijn G (2006). "The ComFor: an instrument for the indication of augmentative communication in people with autism and intellectual disability". J Intellect Disabil Res. 50 (9). ss. 621-32. doi:10.1111/j.1365-2788.2006.00807.x. (PMID) 16901289. (İngilizce)
- ^ a b c Tager-Flusberg H, Caronna E (2007). "Language disorders: autism and other pervasive developmental disorders". Pediatr Clin North Am. 54 (3). ss. 469-81. doi:10.1016/j.pcl.2007.02.011. (PMID) 17543905. (İngilizce)
- ^ a b Kanner L (1943). "Autistic disturbances of affective contact". Nerv Child. Cilt 2. ss. 217-50. "Reprint". Acta Paedopsychiatr. 35 (4). 1968. ss. 100-36. (PMID) 4880460. (İngilizce)
- ^ a b c Williams DL, Goldstein G, Minshew NJ (2006). "Neuropsychologic functioning in children with autism: further evidence for disordered complex information-processing". Child Neuropsychol. 12 (4–5). ss. 279-98. doi:10.1080/09297040600681190. (PMID) 16911973. (İngilizce)
- ^ a b Bodfish JW, Symons FJ, Parker DE, Lewis MH (2000). "Varieties of repetitive behavior in autism: comparisons to mental retardation". J Autism Dev Disord. 30 (3). ss. 237-43. doi:10.1023/A:1005596502855. (PMID) 11055459. (İngilizce)
- ^ Lam KSL, Aman MG (2007). "The Repetitive Behavior Scale-Revised: independent validation in individuals with autism spectrum disorders". J Autism Dev Disord. 37 (5). ss. 855-66. doi:10.1007/s10803-006-0213-z. (PMID) 17048092.[](İngilizce)
- ^ Treffert DA (2006). . Wisconsin Medical Society. 7 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mart 2008.
- ^ Rogers SJ, Ozonoff S (2005). "Annotation: what do we know about sensory dysfunction in autism? A critical review of the empirical evidence". J Child Psychol Psychiatry. 46 (12). ss. 1255-68. doi:10.1111/j.1469-7610.2005.01431.x. (PMID) 16313426. (İngilizce)
- ^ Ming X, Brimacombe M, Wagner GC (2007). "Prevalence of motor impairment in autism spectrum disorders". Brain Dev. 29 (9). ss. 565-70. doi:10.1016/j.braindev.2007.03.002. (PMID) 17467940. (İngilizce)
- ^ Erickson CA, Stigler KA, Corkins MR, Posey DJ, Fitzgerald JF, McDougle CJ (2005). "Gastrointestinal factors in autistic disorder: a critical review". J Autism Dev Disord. 35 (6). ss. 713-27. doi:10.1007/s10803-005-0019-4. (PMID) 16267642. (İngilizce)
- ^ Montes G, Halterman JS (2007). . Pediatrics. 119 (5). ss. e1040-6. doi:10.1542/peds.2006-2819. (PMID) 17473077. 24 Temmuz 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Orsmond GI, Seltzer MM (2007). (PDF). Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 13 (4). ss. 313-20. doi:10.1002/mrdd.20171. (PMID) 17979200. 22 Nisan 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2008. (İngilizce)
- ^ a b Beaudet AL (2007). "Autism: highly heritable but not inherited". Nat Med. 13 (5). ss. 534-6. doi:10.1038/nm0507-534. (PMID) 17479094. (İngilizce)
- ^ Sebat J, Lakshmi B, Malhotra D; ve diğerleri. (2007). "Strong association of de novo copy number mutations with autism". Science. 316 (5823). ss. 445-9. doi:10.1126/science.1138659. (PMID) 17363630. (İngilizce)
- ^ a b Szpir M (2006). "Tracing the origins of autism: a spectrum of new studies". Environ Health Perspect. 114 (7). ss. A412-8. (PMID) 16835042. (İngilizce)
- ^ Aşılar ve otizm:
- Doja A, Roberts W (2006). "Immunizations and autism: a review of the literature". Can J Neurol Sci. 33 (4). ss. 341-6. (PMID) 17168158. (İngilizce)
- Taylor B (2006). "Vaccines and the changing epidemiology of autism". Child Care Health Dev. 32 (5). ss. 511-9. doi:10.1111/j.1365-2214.2006.00655.x. (PMID) 16919130. (İngilizce)
- ^ Müller RA (2007). "The study of autism as a distributed disorder". Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 13 (1). ss. 85-95. doi:10.1002/mrdd.20141. (PMID) 17326118. (İngilizce)
- ^ a b Amaral DG, Schumann CM, Nordahl CW (2008). "Neuroanatomy of autism". Trends Neurosci. 31 (3). ss. 137-45. doi:10.1016/j.tins.2007.12.005. (PMID) 18258309. (İngilizce)
- ^ Casanova MF (2007). "The neuropathology of autism". Brain Pathol. 17 (4). ss. 422-33. doi:10.1111/j.1750-3639.2007.00100.x. (PMID) 17919128. (İngilizce)
- ^ DiCicco-Bloom E, Lord C, Zwaigenbaum L; ve diğerleri. (2006). . J Neurosci. 26 (26). ss. 6897-906. doi:10.1523/JNEUROSCI.1712-06.2006. (PMID) 16807320. 18 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Courchesne E, Pierce K, Schumann CM; ve diğerleri. (2007). "Mapping early brain development in autism". Neuron. 56 (2). ss. 399-413. doi:10.1016/j.neuron.2007.10.016. (PMID) 17964254. (İngilizce)
- ^ a b Schmitz C, Rezaie P (2008). "The neuropathology of autism: where do we stand?". Neuropathol Appl Neurobiol. 34 (1). ss. 4-11. doi:10.1111/j.1365-2990.2007.00872.x. (PMID) 17971078. (İngilizce)
- ^ a b c Persico AM, Bourgeron T (2006). "Searching for ways out of the autism maze: genetic, epigenetic and environmental clues". Trends Neurosci. 29 (7). ss. 349-58. doi:10.1016/j.tins.2006.05.010. (PMID) 16808981. (İngilizce)
- ^ Ashwood P, Wills S, Van de Water J (2006). . J Leukoc Biol. 80 (1). ss. 1-15. doi:10.1189/jlb.1205707. (PMID) 16698940. 5 Ekim 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Wills S, Cabanlit M, Bennett J, Ashwood P, Amaral D, Van de Water J (2007). "Autoantibodies in autism spectrum disorders (ASD)". Annals of the New York Academy of Sciences. Cilt 1107. ss. 79-91. doi:10.1196/annals.1381.009. (PMID) 17804535. (İngilizce)
- ^ a b Manzi B, Loizzo AL, Giana G, Curatolo P (2008). "Autism and metabolic diseases". J Child Neurol. 23 (3). ss. 307-14. doi:10.1177/0883073807308698. (PMID) 18079313. (İngilizce)
- ^ ANS ve otizm:
- Ramachandran VS, Oberman LM (2006). (PDF). Sci Am. 295 (5). ss. 62-9. (PMID) 17076085. 22 Nisan 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2008. (İngilizce)
- Dinstein I, Thomas C, Behrmann M, Heeger DJ (2008). "A mirror up to nature". Curr Biol. 18 (1). ss. R13-8. doi:10.1016/j.cub.2007.11.004. (PMID) 18177704. (İngilizce)
- ^ a b Iacoboni M, Dapretto M (2006). "The mirror neuron system and the consequences of its dysfunction". Nat Rev Neurosci. 7 (12). ss. 942-51. doi:10.1038/nrn2024. (PMID) 17115076. (İngilizce)
- ^ Frith U, Frith CD (2003). (PDF). Philos Trans R Soc Lond B Biol Sci. 358 (1431). ss. 459-73. doi:10.1098/rstb.2002.1218. (PMID) 12689373. 25 Şubat 2009 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Hamilton AFdC (2008). "Emulation and mimicry for social interaction: a theoretical approach to imitation in autism". Q J Exp Psychol. 61 (1). ss. 101-15. doi:10.1080/17470210701508798. (PMID) 18038342. (İngilizce)
- ^ Kennedy DP, Courchesne E (2008). "The intrinsic functional organization of the brain is altered in autism". Neuroimage. 38 (4). ss. 1877-85. doi:10.1016/j.neuroimage.2007.10.052. (PMID) 18083565. (İngilizce)
- ^ Chiu PH, Kayali MA, Kishida KT; ve diğerleri. (2008). "Self responses along cingulate cortex reveal quantitative neural phenotype for high-functioning autism". Neuron. 57 (3). ss. 463-73. doi:10.1016/j.neuron.2007.12.020. (PMID) 18255038. Diğer özet – Technol Rev (7 Şubat 2007).
- ^ Just MA, Cherkassky VL, Keller TA, Kana RK, Minshew NJ (2007). "Functional and anatomical cortical underconnectivity in autism: evidence from an FMRI study of an executive function task and corpus callosum morphometry". Cereb Cortex. 17 (4). ss. 951-61. doi:10.1093/cercor/bhl006. (PMID) 16772313. 7 Temmuz 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Murias M, Webb SJ, Greenson J, Dawson G (2007). "Resting state cortical connectivity reflected in EEG coherence in individuals with autism". Biol Psychiatry. 62 (3). ss. 270-3. doi:10.1016/j.biopsych.2006.11.012. (PMID) 17336944. (İngilizce)
- ^ Minshew NJ, Williams DL (2007). "The new neurobiology of autism: cortex, connectivity, and neuronal organization". Arch Neurol. 64 (7). ss. 945-50. (PMID) 17620483. (İngilizce)
- ^ Baron-Cohen S (2002). "The extreme male brain theory of autism". Trends Cogn Sci. 6 (6). ss. 248-54. doi:10.1016/S1364-6613(02)01904-6. (PMID) 12039606. (İngilizce)
- ^ Baron-Cohen S, Leslie AM, Frith U (1985). "Does the autistic child have a 'theory of mind'?" (PDF). Cognition. 21 (1). ss. 37-46. doi:10.1016/0010-0277(85)90022-8. (PMID) 2934210. 28 Haziran 2007 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 28 Haziran 2007. (İngilizce)
- ^ Hill EL (2004). "Executive dysfunction in autism". Trends Cogn Sci. 8 (1). ss. 26-32. doi:10.1016/j.dr.2004.01.001. (PMID) 14697400. (İngilizce)
- ^ Happé F, Frith U (2006). "The weak coherence account: detail-focused cognitive style in autism spectrum disorders". J Autism Dev Disord. 36 (1). ss. 5-25. doi:10.1007/s10803-005-0039-0. (PMID) 16450045. (İngilizce)
- ^ Mottron L, Dawson M, Soulières I, Hubert B, Burack J (2006). "Enhanced perceptual functioning in autism: an update, and eight principles of autistic perception". J Autism Dev Disord. 36 (1). ss. 27-43. doi:10.1007/s10803-005-0040-7. (PMID) 16453071. (İngilizce)
- ^ a b Happé F, Ronald A, Plomin R (2006). "Time to give up on a single explanation for autism". Nat Neurosci. 9 (10). ss. 1218-20. doi:10.1038/nn1770. (PMID) 17001340. (İngilizce)
- ^ Williams J, Brayne C (2006). "Screening for autism spectrum disorders: what is the evidence?". Autism. 10 (1). ss. 11-35. doi:10.1177/1362361306057876. (PMID) 16522708. (İngilizce)
- ^ Wallis KE, Pinto-Martin J (2008). "The challenge of screening for autism spectrum disorder in a culturally diverse society". Acta Paediatr. 97 (5). ss. 539-40. doi:10.1111/j.1651-2227.2008.00720.x. (PMID) 18373717. (İngilizce)
- ^ a b McMahon WM, Baty BJ, Botkin J (2006). "Genetic counseling and ethical issues for autism". Am J Med Genet C Semin Med Genet. 142C (1). ss. 52-7. doi:10.1002/ajmg.c.30082. (PMID) 16419100. (İngilizce)
- ^ Baird G, Cass H, Slonims V (2003). "Diagnosis of autism". BMJ. 327 (7413). ss. 488-93. doi:10.1136/bmj.327.7413.488. (PMID) 12946972. 6 Mart 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ American Psychiatric Association (2000). "Diagnostic criteria for 299.00 Autistic Disorder". Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (4th ed., text revision (DSM-IV-TR) bas.). ISBN . Erişim tarihi: 25 Haziran 2007. (İngilizce)
- ^ a b Dover CJ, Le Couteur A (2007). "How to diagnose autism". Arch Dis Child. 92 (6). ss. 540-5. doi:10.1136/adc.2005.086280. (PMID) 17515625. (İngilizce)
- ^ Mantovani JF (2000). "Autistic regression and Landau-Kleffner syndrome: progress or confusion?". Dev Med Child Neurol. 42 (5). ss. 349-53. doi:10.1111/j.1469-8749.2000.tb00104.x. (PMID) 10855658. (İngilizce)
- ^ Wiggins LD, Baio J, Rice C (2006). "Examination of the time between first evaluation and first autism spectrum diagnosis in a population-based sample". J Dev Behav Pediatr. 27 (2 Suppl). ss. S79-87. (PMID) 16685189. (İngilizce)
- ^ a b c d Caronna EB, Milunsky JM, Tager-Flusberg H (2008). "Autism: clinical and research fontiers". Arch Dis Child. doi:10.1136/adc.2006.115337. (PMID) 18305076.
- ^ Schaefer GB, Mendelsohn NJ (2008). "Genetics evaluation for the etiologic diagnosis of autism spectrum disorders". Genet Med. 10 (1). ss. 4-12. doi:10.1097/GIM.0b013e31815efdd7. (PMID) 18197051. Diğer özet – Medical News Today (7 Şubat 2008). (İngilizce)
- ^ Shattuck PT, Grosse SD (2007). "Issues related to the diagnosis and treatment of autism spectrum disorders". Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 13 (2). ss. 129-35. doi:10.1002/mrdd.20143. (PMID) 17563895. (İngilizce)
- ^ Cass H (1998). "Visual impairment and autism: current questions and future research". Autism. 2 (2). ss. 117-38. doi:10.1177/1362361398022002. (İngilizce)
- ^ a b c Rogers SJ, Vismara LA (2008). "Evidence-based comprehensive treatments for early autism". J Clin Child Adolesc Psychol. 37 (1). ss. 8-38. doi:10.1080/15374410701817808. (PMID) 18444052. (İngilizce)
- ^ Pettus A (2008). . Harv Mag. 110 (3). ss. 27-31, 89-91. 17 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ a b Howlin P (2006). "Autism spectrum disorders". Psychiatry. 5 (9). ss. 320-4. doi:10.1053/j.mppsy.2006.06.007. (İngilizce)
- ^ Eikeseth S (2008). "Outcome of comprehensive psycho-educational interventions for young children with autism". Res Dev Disabil. doi:10.1016/j.ridd.2008.02.003. (PMID) 18385012. (İngilizce)
- ^ Van Bourgondien ME, Reichle NC, Schopler E (2003). "Effects of a model treatment approach on adults with autism". J Autism Dev Disord. 33 (2). ss. 131-40. doi:10.1023/A:1022931224934. (PMID) 12757352. (İngilizce)
- ^ Leskovec TJ, Rowles BM, Findling RL (2008). "Pharmacological treatment options for autism spectrum disorders in children and adolescents". Harv Rev Psychiatry. 16 (2). ss. 97-112. doi:10.1080/10673220802075852. (PMID) 18415882. (İngilizce)
- ^ Oswald DP, Sonenklar NA (2007). "Medication use among children with autism spectrum disorders". J Child Adolesc Psychopharmacol. 17 (3). ss. 348-55. doi:10.1089/cap.2006.17303. (PMID) 17630868. (İngilizce)
- ^ Posey DJ, Stigler KA, Erickson CA, McDougle CJ (2008). . J Clin Invest. 118 (1). ss. 6-14. doi:10.1172/JCI32483. (PMID) 18172517. 12 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ İlaç tedavileri üzerine araştırma eksikliği:
- Angley M, Young R, Ellis D, Chan W, McKinnon R (2007). (PDF). Aust Fam Physician. 36 (9). ss. 741-4. (PMID) 17915375. 11 Eylül 2007 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- Broadstock M, Doughty C, Eggleston M (2007). "Systematic review of the effectiveness of pharmacological treatments for adolescents and adults with autism spectrum disorder". Autism. 11 (4). ss. 335-48. doi:10.1177/1362361307078132. (PMID) 17656398. (İngilizce)
- ^ Buitelaar JK (2003). "Why have drug treatments been so disappointing?". Novartis Found Symp. Cilt 251. ss. 235-44; discussion 245-9, 281-97. doi:10.1002/0470869380.ch14. (PMID) 14521196. (İngilizce)
- ^ Müdahaleler için destek eksikliği:
- Francis K (2005). "Autism interventions: a critical update" (PDF). Dev Med Child Neurol. 47 (7). ss. 493-9. doi:10.1017/S0012162205000952. (PMID) 15991872. 17 Ekim 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- Rao PA, Beidel DC, Murray MJ (2008). "Social skills interventions for children with Asperger's syndrome or high-functioning autism: a review and recommendations". J Autism Dev Disord. 38 (2). ss. 353-61. doi:10.1007/s10803-007-0402-4. (PMID) 17641962. (İngilizce)
- Schechtman MA (2007). . Pediatr Ann. 36 (8). ss. 497-8, 500-2, 504-5. (PMID) 17849608. 11 Aralık 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ a b Aman MG (2005). "Treatment planning for patients with autism spectrum disorders". J Clin Psychiatry. 66 (Suppl 10). ss. 38-45. (PMID) 16401149. (İngilizce)
- ^ Stahmer AC, Collings NM, Palinkas LA (2005). "Early intervention practices for children with autism: descriptions from community providers". Focus Autism Other Dev Disabl. 20 (2). ss. 66-79. (PMID) 16467905. (İngilizce)
- ^ Angley M, Semple S, Hewton C, Paterson F, McKinnon R (2007). (PDF). Aust Fam Physician. 36 (10). ss. 827-30. (PMID) 17925903. 25 Ekim 2007 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Hediger ML, England LJ, Molloy CA, Yu KF, Manning-Courtney P, Mills JL (2008). "Reduced bone cortical thickness in boys with autism or autism spectrum disorder". J Autism Dev Disord. 38 (5). ss. 848-56. doi:10.1007/s10803-007-0453-6. (PMID) 17879151. Diğer özet – NIH News (29 Ocak 2008). (İngilizce)
- ^ Brown MJ, Willis T, Omalu B, Leiker R (2006). "Deaths resulting from hypocalcemia after administration of edetate disodium: 2003–2005". Pediatrics. 118 (2). ss. e534-6. doi:10.1542/peds.2006-0858. (PMID) 16882789. 27 Temmuz 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Ganz ML (2007). "The lifetime distribution of the incremental societal costs of autism". Arch Pediatr Adolesc Med. 161 (4). ss. 343-9. (PMID) 17404130. 12 Aralık 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. Diğer özet – Harvard School of Public Health (25 Nisan 2006). (İngilizce)
- ^ Sharpe DL, Baker DL (2007). "Financial issues associated with having a child with autism". J Fam Econ Iss. 28 (2). ss. 247-64. doi:10.1007/s10834-007-9059-6. (İngilizce)
- ^ Montes G, Halterman JS (2008). "Association of childhood autism spectrum disorders and loss of family income". Pediatrics. 121 (4). ss. e821-6. doi:10.1542/peds.2007-1594. (PMID) 18381511. 4 Mart 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Seltzer MM, Shattuck P, Abbeduto L, Greenberg JS (2004). (PDF). Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 10 (4). ss. 234-47. doi:10.1002/mrdd.20038. (PMID) 15666341. 22 Nisan 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2008. (İngilizce)
- ^ Tidmarsh L, Volkmar FR (2003). "Diagnosis and epidemiology of autism spectrum disorders". Can J Psychiatry. 48 (8). ss. 517-25. (PMID) 14574827. 2 Aralık 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Billstedt E, Gillberg C, Gillberg C (2005). "Autism after adolescence: population-based 13- to 22-year follow-up study of 120 individuals with autism diagnosed in childhood". J Autism Dev Disord. 35 (3). ss. 351-60. doi:10.1007/s10803-005-3302-5. (PMID) 16119476. (İngilizce)
- ^ Eaves LC, Ho HH (2008). "Young adult outcome of autism spectrum disorders". J Autism Dev Disord. 38 (4). ss. 739-47. doi:10.1007/s10803-007-0441-x. (PMID) 17764027. (İngilizce)
- ^ Fombonne E (2005). "Epidemiology of autistic disorder and other pervasive developmental disorders". J Clin Psychiatry. 66 (Suppl 10). ss. 3-8. (PMID) 16401144. (İngilizce)
- ^ Tanı uygulamalarında değişiklikler:
- Fombonne E (2003). "The prevalence of autism". JAMA. 289 (1). ss. 87-9. (PMID) 12503982. (İngilizce)
- Wing L, Potter D (2002). "The epidemiology of autistic spectrum disorders: is the prevalence rising?". Ment Retard Dev Disabil Res Rev. 8 (3). ss. 151-61. doi:10.1002/mrdd.10029. (PMID) 12216059. (İngilizce)
- ^ Kolevzon A, Gross R, Reichenberg A (2007). . Arch Pediatr Adolesc Med. 161 (4). ss. 326-33. (PMID) 17404128. 23 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Folstein SE, Rosen-Sheidley B (2001). "Genetics of autism: complex aetiology for a heterogeneous disorder". Nat Rev Genet. 2 (12). ss. 943-55. doi:10.1038/35103559. (PMID) 11733747. (İngilizce)
- ^ Zafeiriou DI, Ververi A, Vargiami E (2007). "Childhood autism and associated comorbidities". Brain Dev. 29 (5). ss. 257-72. doi:10.1016/j.braindev.2006.09.003. (PMID) 17084999. (İngilizce)
- ^ Chakrabarti S, Fombonne E (2001). "Pervasive developmental disorders in preschool children". JAMA. 285 (24). ss. 3093-9. (PMID) 11427137. 28 Ağustos 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Levisohn PM (2007). "The autism-epilepsy connection". Epilepsia. 48 (Suppl 9). ss. 33-5. (PMID) 18047599. (İngilizce)
- ^ Wing L (1997). "The history of ideas on autism: legends, myths and reality". Autism. 1 (1). ss. 13-23. doi:10.1177/1362361397011004. (İngilizce)
- ^ Miles M (2005). . Independent Living Institute. 21 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Temmuz 2007. (İngilizce)
- ^ a b c Wolff S (2004). "The history of autism". Eur Child Adolesc Psychiatry. 13 (4). ss. 201-8. doi:10.1007/s00787-004-0363-5. (PMID) 15365889. (İngilizce)
- ^ Kuhn R; tr. Cahn CH (2004). "Eugen Bleuler's concepts of psychopathology". Hist Psychiatry. 15 (3). ss. 361-6. doi:10.1177/0957154X04044603. (PMID) 15386868. (İngilizce)
- ^ Asperger H (1938). "Das psychisch abnormale Kind". Wien Klin Wochenschr (Almanca). Cilt 51. ss. 1314-7. (Almanca)
- ^ Lyons V, Fitzgerald M (2007). "Asperger (1906–1980) and Kanner (1894–1981), the two pioneers of autism". J Autism Dev Disord. 37 (10). s. 2022–3. doi:10.1007/s10803-007-0383-3. (PMID) 17922179.[](İngilizce)
- ^ Fombonne E (2003). "Modern views of autism". Can J Psychiatry. 48 (8). ss. 503-5. (PMID) 14574825. 2 Aralık 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Haziran 2008. (İngilizce)
- ^ Szatmari P, Jones MB (2007). "Genetic epidemiology of autism spectrum disorders". Volkmar FR (Ed.). Autism and Pervasive Developmental Disorders (2nd ed bas.). Cambridge University Press. ss. 157-78. ISBN . (İngilizce)
- ^ Biever C (30 Haziran 2007). "Web removes social barriers for those with autism". New Scientist (2610). (İngilizce)
- ^ Harmon A (20 Aralık 2004). "How about not 'curing' us, some autistics are pleading". New York Times. 11 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Kasım 2007. (İngilizce)
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Otizm ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
Sınıflandırma | D |
---|---|
Dış kaynaklar |
|
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Otizm uc yasindan once baslayan ve omur boyu suren sosyal etkilesime ve iletisime zarar veren sinirli ve tekrarlanan davranislara yol acan beynin gelisimini engelleyen bir rahatsizliktir Bu belirtiler otizmi Asperger sendromu gibi daha hafif seyreden otistik spektrum bozuklugundan OSB ayirir Otizm kalitimsal kokenlidir ancak kalitsalligi oldukca karmasiktir ve OSB nin kokeninin coklu gen etkilesimlerinden mi yoksa ender gorulen mutasyonlardan mi kaynaklandigi cok acik degildir Nadir vakalarda dogum sakatliklarina neden olan etmenlerle yakindan baglantilidir Diger goruslere gore ise cocuklukta yapilan asilar gibi nedenler tartismalidir ve asi kokenli varsayimlarin ikna edici bilimsel kanitlari yoktur 2007 yilinda yapilan arastirmalara gore otizmin prevalansini 1 000 kisiye bir ya da iki vaka olarak tahmin eder ayni arastirmalardaki tahminlere gore OSB yaklasik 1 000 kiside alti vakadir ve erkeklerde rastlanma orani kadinlara gore 4 3 kat daha fazladir 2022 yili CDC verilerine gore otizmin gorulme sikligi 44 cocuktan 1 e yukselmistir Otizm vakalarinin sayisi 1980 lerden beri oldukca fazla oranda artmistir Bunun nedeni kismen tani koyma yontemlerindeki degisikliklerdir gercek prevalansin artip artmadigi anlasilamamistir OtizmNesneleri surekli olarak ust uste koymak ya da bir hizaya getirmek otizm belirtisi sayilabilirUzmanlikPsikiyatri psikoloji noropsikoloji pedagoji Q17749492 Gelisim psikolojisi Otizm beynin bircok kismini etkiler ama bu etkinin nasil gelistigi cok iyi anlasilamamistir Ebeveynler genellikle cocuklarinin yasaminin ilk iki yilinda belirtileri fark eder Erken davranissal ya da kavrayissal mudahaleler cocuklarin kendine bakabilme yetisi ile sosyal ve iletisimsel yetiler kazanmasina yardimci olabilir Otizm tanili cocuklarin cok azi eriskin olduktan sonra bagimsiz yasamakta bunlardan bir kismi bunda basarili olabilmektedir Bazilarinin otizme bir care aradigi digerlerinin de otizmin bir bozukluktan cok bir durum olduguna inandigi bir ortaya cikmistir SiniflandirmaOtizm ilk belirtilerini bebeklik ya da cocukluk doneminde gosteren ancak remisyon ya da relaps gostermeden duzenli seyir izleyen bir beyin gelisme bozuklugudur Bozulmalar beynin cesitli sistemlerinde olgunlasma ile ilgili degisikliklerden kaynaklanir Otizm yaygin sosyal etkilesim ve iletisim anormallikleri asiri kisitlanmis ilgiler ve oldukca fazla tekrar eden davranislarla tanimlanan bes yaygin gelisimsel bozukluktan YGB biridir Diger dort YGB arasinda Asperger sendromu belirtiler ve olasi nedenler acisindan otizme en yakin olanidir Rett sendromu ve cocuklugun dezintegratif bozuklugunun cesitli belirtileri ortaktir ama nedenleri farkli olabilir baska turlu adlandirilamayan yaygin gelisimsel bozukluk YGB BTA ise olcutler daha belirgin bir bozuklugu gostermediginde teshis edilir Asperger bozuklugunda otizmin aksine dil gelisiminde onemli bir gecikme yoktur Otizmin terminolojisi sasirtici olabilir Otizm Asperger sendromu ve YGB BTA genellikle otistik spektrum bozukluklari OSB ya da bazen otistik bozukluklar olarak adlandirilabilirken otizm siklikla otistik bozukluk cocukluk otizmi erken infantil otizmi ya da bebeklik otizmi olarak adlandirilir Bu maddede otizm klasik otizm bozuklugu icin kullanilmaktadir ancak bazi kaynaklar otizm tanimini OSB den soz etmek icin kullanir ya da OSB ile YGB yi bir tutar OSB goz temasindan kacinmak gibi otizmi benzer kisisel ozelliklere sahip olan ama OSB si oldugu kesin olmayan genis otizm fenotipinin bir alt kumesidir Otizm sessiz kalma zeka engelli olma durmadan el cirpma ya da sallanma gibi ciddi bozukluklar gosteren bireylerden etkin ama belirgin olarak sira disi sosyal yaklasimlar gosteren cok dar ilgi odaklari olan ve laf ebesi bilgiclik taslayan iletisimi olan daha az bozukluk gosteren bireylere kadar cok genis bir spektrumda kendini gosterir Bazen IQ esiklerine ya da bireyin gundelik hayatinda ne kadar destege gereksinimi olduguna gore sendrom dusuk orta ya da yuksek islevli otizm olarak bolumlere ayrilir ancak olcutleri belirlenmemis olan bu bolumlemeler tartismalidir Otizm bazen sendrom ve sendrom disi olarak da ikiye ayrilabilir belirti gosteren otizm genellikle ciddi veya siddetli zeka geriligi ya da tuberoz skleroz gibi fiziksel belirtileri olan dogustan gelen sendromlarla baglantilandirilir Asperger bozuklugu olan bireyler otizm bozuklugu olan bireylere gore kavrama alaninda daha basarili olsa da Asperger bozuklugu yuksek islevli otizm ve sendrom disi otizmin cakisan noktalari cok acik degildir Bazi arastirmalar dil ve sosyal becerilerde ilerleyememe yerine on dort ayliktan sonra bu becerilerin kaybi ile otizm teshisi kondugunu belirtmistir Bu fenomen icin regresif otizm kotuleyen otizm ve gelisimsel duraklama gibi cesitli terimler kullanilmistir Bu ayrimin gecerliligi hala tartismalidir regresif otizmin ozel bir alttip olmasi mumkundur OzellikleriOtizm tek bir belirtiden cok bir dizi belirti ile fark edilir Ana ozellikleri sosyal etkilesim bozukluklari iletisim bozukluklari sinirli ilgi ve yineleyici davranistir Atipik yemek yeme gibi diger ozelliklere siklikla rastlanir ama tani koymak icin gerekli degildir Otizmin belirtileri genel populasyon icinde tek tek gorulur ama patolojik siddette belirtiler ile kisilik ozelliklerini birbirinden kesin hatlarla ayiracak kadar yuksek oranda bagdastirilamaz Sosyal gelisim Otizmi olan kisilerin sosyal bozukluklari vardir ve siklikla cogu insanin farkina varmadan sahip oldugu diger kisiler hakkindaki sezgilere sahip degildirler Taninmis otistik Temple Grandin norotipiklerin sosyal iletisimini anlayamama yetersizliginden oturu kendisini Mars ta bir antropolog gibi hissettigini soylemistir Sosyal bozukluklar cocuklugun erken donemlerinde belirginlesir ve eriskinlige dogru devam eder Otizm tanili bebekler sosyal uyaranlara daha az dikkat eder baskalarina cok daha az bakar ve gulumser ve kendi adlarina cok az tepki verir Otizm tanili cocuklarin daha carpici normal disi sosyal davranislari da vardir ornegin cok az goz temasi kurar ileriyi dusunen tavirlar gosterir ve baska bir kisinin eli ile oynayarak iletisim kurmaya calisirlar Uc ile bes yas arasindaki otism tanili cocuklar baskalarina aniden yaklasmak duygulara karsilik vermek ve taklit etmek konusmadan iletisim kurmak ya da sira ile bir seyler yapmak gibi sosyal kavrayislari daha az sergilerler Ancak kendilerine bakan kisi ile bag kurarlar Normalden biraz daha az guvenli baglilik gosterirler ama bu ozellik zeka gelisimi daha fazla olan ya da daha az siddetli OSB si olan cocuklarda gorulmez OSB si olan daha buyuk cocuklar ve eriskinler yuz ifadesi ve duygu tanima testlerinde daha kotu sonuclar alir Yaygin inanisin aksine otizm tanili cocuklar yalniz kalmayi tercih etmez Otizmi olanlar icin arkadaslik kurmak ve surdurmek zor olmaktadir Ne kadar yalniz olduklarini arkadaslarinin sayisi degil arkadasliklarinin kalitesi belirler OSB si olan bireylerdeki saldirganlik ve siddet hakkinda bircok hikaye anlatilir ama cok az sistematik arastirma bulunmaktadir Eldeki sinirli sayidaki veri zeka geriligi olan cocuklarda otizmi saldirganlik esyalara zarar verme ve ofke nobetleriyle iliskilendirir Dominick et al OSB si olan 67 cocugun ebeveyniyle yaptigi mulakat sonucunda bu cocuklarin ucte ikisinin siddetli ofke nobetleri gecirdigini ve ucte birinin gecmisinde saldirganlik vakalari oldugunu belirtmistir Ofke nobetleri gecmisinde dil ogrenme bozuklugu olan cocuklarda belirgin bir sekilde daha yaygindir Iletisim Otizmi olanlarin ucte biri ile yarisi arasinda bir kismi gundelik iletisim gereksinimlerini karsilayacak kadar dogal konusma becerisi gelistiremez Iletisimdeki farkliliklar bir yasindan itibaren gozlemlenebilir Bu farkliliklar konusmaya baslamadan once anlamsiz sesler cikarmaya baslama doneminin gecikmesi sira disi el hareketleri azalan heveslilik ve bakicinin sesine senkronize olmayan tepkiler olarak sayilabilir Iki ve uc yasindan sonra otizm tanili cocuklarin daha seyrek ve daha az farkli anlamsiz sesler cikardigi sozcukler ve sozcuk gruplari soyledigi el hareketlerinin sozlerle daha az baglantili oldugu gozlemlenir Otizm tanili cocuklar daha az istekte bulunur ya da deneyimlerini paylasir cogunlukla baskalarinin sozlerini tekrar ederler ekolali ya da kisi zamirlerini karistirirlar Islevsel bir konusma icin birlesik dikkat gerekli gibidir Birlesik dikkat eksiklikleri OSB li cocuklarin fark edilmesini saglayabilir ornegin isaret edilen nesne yerine isaret eden ele bakabilirler ve surekli olarak yaslarina uygun olarak deneyimleri hakkinda yorum yapmayi ya da paylasmayi basaramazlar Otizmli cocuklar hayalgucune dayali oyunlarda ve sembolleri dile cevirmede zorlanabilir Birkac calismada yuksek islevli otizm tanili 8 15 yasindaki cocuklar kelime bilgisi ve heceleme gibi temel dil gorevlerinde kisisel olarak eslestirildikleri kontrol denekleri ile ayni performansi gostermis eriskinler ise daha iyi sonuc almistir Her iki otizmli grubu da mecazi anlatim anlama ve sonuc cikarma gibi karmasik dil gorevlerinde kontrol gruplarina gore daha kotu sonuclar almistir Genellikle insanlar baslangicta temel dil yetilerine gore olculdugu icin bu arastirmalar otizmli bireylerle konusan kisilerin cogunlukla karsilarindakinin anlayabileceginden fazla sey anlayacagini dusunebileceklerini gostermektedir Yineleyici davranis Oyuncaklarini duzenli bir hat ustunde dizen otizmi olan kucuk bir cocuk Otizm tanili bireyler yineleyici ve sinirli davranisin bircok turunu gosterirler Bunlar Gozden Gecirilmis Yineleyici Davranis Olcegi ne gore Ingilizce Repetitive Behavior Scale Revised RBS R soyle siniflandirilir Stereotipi el cirpma kafa ve vucut sallama gibi amacsiz hareketlerdir Kompulsif davranis isteyerek yapilir ve nesneleri belirli bir duzende dizmek gibi rutin kurallari izler Tekduzelik degisiklige karsi direnc gostermektir ornegin mobilyalarin yer degistirilmesine karsi cikma ya da yaptigini yarida kesmeye karsi cikma gibi Rutin davranis gunluk etkinlikleri her zaman ayni sekilde yapmaktir ornegin ayni yemeklerin yenmesi ya da ayni giysilerin giyilmesi gibi Bu davranis tekduzelik ile cok yakindan ilgilidir ve bagimsiz bir degerlendirme calismasi sonucu bu iki faktorun birlestirilmesi onerilmistir Sinirli davranis ilgi ve etkinliklerde sinirli olmaktir ornegin tek bir televizyon programi ile ilgilenmek gibi Kendini yaralama kisiyi yaralayan ya da kendini isirma gibi yaralayabilecek hareketleri icerir Dominick et al arastirmalarinda OSB si olan cocuklarin yaklasik 30 unda kendini yaralama davranislarindan etkilendigini belirtmistir Otizme ozel yineleyici bir davranis yoktur ama yalnizca otizmde bu davranislara cok sik rastlanir ve siddetleri daha fazladir Diger belirtiler Otizmli bireyler tani konmasina neden olmayan ama hem bireyi hem de ailesini etkileyen baska belirtiler de gosterebilir OSB si olan bireylerin cok kucuk bir kismi onemsiz bilgilerin ezberlenmesinden otistik savantlarin olaganustu yeteneklerine kadar degisen bir yelpazede sira disi yetenekler sergiler Algisal uyaranlara karsi alisilmadik tepkiler otizmli cocuklarda daha yaygin ve belirgindir ancak algisal belirtilerin otizmi diger gelisim bozukluklarindan ayirdigina dair yeterli kanit bulunmamaktadir Bu tepkilere cocuklarda daha sik rastlanir Otistik yetiskinlerde gorulmemesine ragmen otizm tanili cocuklarda dokunarak algilama bozukluklari oldugunu gosteren birkac calisma vardir Ayni calismalar otizm tanili eriskinlerin karmasik hafiza ve fikir yurutme konularinda daha cok sorunlari oldugunu gostermistir bu sorunlar yetiskinlerde daha belirgindir Cesitli calismalar kas gucsuzlugu hipotoni kaba motor disfonksiyon apraksi ve parmak uclarinda yurume gibi degisik motor bozukluklara rastlandigini gostermistir OSB de siddetli motor bozukluklar gorulmez Atipik yeme davranisi OSB si olan cocuklarin dortte ucunde gorulur ve eskiden tani koymada bir gosterge olarak kullanilirdi Secicilik en yaygin sorundur ama yeme rituelleri ve yemegi reddetmek gibi sorunlarda ortaya cikabilir bunlar yetersiz beslenme ile sonuclanmaz Bazi otizm tanili cocuklarda gastrointestinal GI semptomlar gorulse de otizmli cocuklarin normalden daha fazla GI sorunlari oldugunu destekleyecek yeterli basili veri bulunmamaktadir calismalar celiskili sonuclar vermektedir ve GI sorunlari ile OSB arasindaki baglanti tam olarak belli degildir Gelisimsel bozukluklari olan cocuklarda uyku sorunlarinin cok yaygin oldugu bilinmektedir eldeki kanitlara gore OSB si olan cocuklarin daha da fazla uyku sorunu bulundugu gorulmustur Otizm tanili cocuklar uykuya dalmakta zorlanma sik sik geceleri uyanma ve sabahlari erken kalkma gibi sorunlarla karsi karsiya kalabilmektedirler Dominick et al OSB si olan cocuklarin ucte ikisinin uyku sorunlari oldugunu belirtmistir OSB si olan cocuklarin ebeveynlerinin stres duzeyleri cok yuksektir OSB si olan cocuklarin kardeslerinin OSB den etkilenen kardese daha buyuk ilgi besledigi ve daha az catisma icine girdikleri belirtilmistir Bu kardesler eriskin olduklarinda kardeslik iliskilerinin zayiflamasi ve olumsuz saglik sorunlari yasama riskleri yuksektir NedenleriDelesyon 1 duplikasyon 2 ve inversiyon 3 otizm ile baglantili kromozom anomalileridir Otizm kalitimsal kokenlidir ancak kalitsalligi oldukca karmasiktir ve OSB nin kokeninin coklu gen etkilesimlerinden mi yoksa ender gorulen mutasyonlardan mi kaynaklandigi cok acik degildir Ikizler uzerine yapilan arastirmalar ortak cevre kosullari ve baska genetik ya da tibbi sendromlar olmadigi varsayildiginda otizm riskinin 90 inindan fazlasini kalitsalligin acikladigini gosterir Tipik olarak otizm Mendel tek gen mutasyonu ya da Angelman sendromu veya frajil X sendromu gibi tek kromozom anomalileri ile izlenemez ve OSB ile baglantili genetik sendromlarin yalnizca OSB ye yol actigi da gosterilememistir Cesitli genlerde olan mutasyonlar arasinda ya da cevre ile mutasyona ugramis genler arasinda onemli etkilesimler bulunabilir Cesitli genler bunlara aday olarak saptanmistir ancak her birinin etkisi kendi basina cok kucuktur Ailelerinde baska otistik olmayan otistik bireylerin cogu gen kopya sayisi varyantlarindan Mayoz bolunme sirasinda kendiliginden olusan delesyon ya da duplikasyonlar kaynaklanmis olabilir Dolayisiyla otizmin onemli bir miktarinin kalitsal olmasi mumkundur ama kalitimla gecmemistir yani ebeveyn genomunda otizme neden olan mutasyonlar bulunmamaktadir Dogum kusurlarina yol acan faktorler olan ve otizm riski ile baglantili tum teratojenlerin gebe kalindiktan sonraki ilk sekiz hafta icinde etkilerinin goruldugu bildirilmistir Bu sonuc otizmin daha sonra baslama ihtimalini disarida tutmasa da otizmin gelisimin cok erken doneminde ortaya ciktigina dair cok guclu bir kanittir Cevresel nedenler ile ilgili kanitlar bilimsel olarak bulunmasa da detayli arastirmalar yapilmaktadir Otizmin olusmasina ya da kotulesmesine neden oldugu ileri surulen cevresel faktorler arasinda bazi besinler bulasici hastaliklar agir metaller solventler Dizel egzoz gazi PCBler plastik urunlerde kullanilan ftalatlar ve fenoller pestisitler alkol sigara icme yasadisi uyusturucular ve asilar bulunur Ebeveynler cocuklarindaki otistik belirtilerin ilk olarak rutin asilanma sirasinda farkina varsa da MMR asisi anlasmazligi MMR asisi kizamik kizamikcik kabakulak asisi ve otizm arasinda nedensel bag bulunmadigini gosteren cok sayida bilimsel kanit bulunmaktadir IsleyisiYaygin arastirmalara ragmen otizmin nasil olustugu iyi anlasilamamistir Isleyisi iki alana ayrilabilir Otizm ile ilgili beyin yapilari ve sureclerinin patofizyolojisi ve beyin yapilari ile davranislar arasinda bulunan noropsikolojik baglar Davranislarin bircok patofizyolojisi oldugu gorunmektedir Patofizyoloji Otizm beynin bircok bolumunu etkiler Otizmin beyin islevsel sistemlerinin cogunu ya da tumunu etkileyen gelisimsel faktorlerden kaynaklandigi ve beyin gelisimini bozdugu anlasilmaktadir Noroanatomik arastirmalar ve teratojenler ile olan baglantilar gebe kalindiktan kisa sure sonra beyin gelisimini degistirmesinin otizmin isleyisinde onemli rol oynadigini gostermektedir Bu yerel anomali beyinde cevresel faktorlerin de onemli derecede etkiledigi bir dizi patolojik olguya yol acar Her ne kadar insan beyninin ana yapisi ile ilgili olsa da hemen hemen tum postmortem arastirmalar ayni zamanda zeka geriligi olan bireylerde yapildigindan sonuc cikarmak cok zordur Beyin agirligi hacmi ve kafa cevresi otizli cocuklarda genelde daha buyuktur Patolojik erken asiri buyumenin hucresel ve molekuler temelleri gibi asiri buyumus sinir sistemlerinin otizmin karakteristik belirtilerinin sebebi olup olmadigi bilinmemektedir Guncel varsayimlar soyledir Onemli beyin bolgelerinde yerel asiri baglantiya neden olan noron fazlaligi Gebeligin baslarinda bozulmus noron gocu Dengesiz uyarici kisitlayici aglar Sinaps ve dendritik dallarin anormal olusumu Bagisiklik sistemi ve sinir sistemi arasindaki etkilesimler embriyonik gelisimin baslarinda baslar ve basarili bir sinir sistemi gelisimi dengeli bir bagisiklik sistemi tepkisine baglidir Otizmli cocuklarda kotu ayarlanmis bagisiklik tepkileri ile uyumlu cesitli belirtiler oldugu arastirmalarda belirtilmistir Sinir sisteminin gelisiminin kritik donemlerinde anormal bagisiklik sistemi aktivitesinin OSB nin bazi turlerinin isleyisinin bir parcasi olabilmesi mumkundur OSB den baska hastaliklarda gorulen otoantikorlar patoloji ile baglantili degildir ve OSB de her zaman bulunmazlar Dolayisiyla bagisiklik sistemi bozukluklari ile otizm arasindaki iliski net degildir ve tartisma konusudur Otizmde ozellikle kanda yuksek serotonin duzeyleri gibi cesitli norotransmitter anomalileri tespit edilmistir Bunlarin yapisal ya da davranissal anormaliklere neden olup olmadigi belli degildir Ayrica dogustan metabolizma bozukluklarinin bazilari otizm ile ilskilidir ancak muhtemelen vakalarin 5 inden azinda rastlanir Otizmin ayna noron sistemi ANS teorisi ANS nin gelisimindeki bozukluklarin taklide engel oldugunu ve otizmin ana ozellikleri olan sosyal bozukluklara ve iletisim zorluklarina yol actigini ileri surer ANS bir hayvan bir eylemde bulundugunda ya da kendi turunden bir hayvan ayni eylemi yaptiginda isleyen bir sistemdir ANS baskalarinin eylemlerinin niyetlerinin ve duygularinin somut simulasyonu yoluyla davranislarini modellemeye olanak saglayarak bireyin baskalarini anlamasina yardimci olabilir Bu varsayimi test eden birkac calisma OSB si olan bireylerin ANS bolgelerinde yapisal anormallikler oldugunu gostermistir Asperger sendromu olanlarda taklidin olustugu cekirdek devrede gecikme gibi bu anormalliklerin varligiyla birlikte OSB li cocuklarda azalmis ANS aktivitesiyle belirtilerin siddeti arasinda bir baginti korelasyon oldugu gosterilmistir Ancak otistiklerin ANS disinda bulunan bircok bolgelerinde de anormal beyin aktiviteleri bulunur ve ANS teorisi otizm tanili cocuklarin bir hedef ya da amac iceren taklit gorevlerindeki normal performanslarini aciklamaz Otizmli eriskinler uzerinde 2008 yilinda yapilan bir arastirma sosyal ve duygusal yonlendirme ile ilgili genis beyin agi olan on dikkat sisteminde islevsel duzenin degistigini ama dikkati toplama ve hedefe yonelik dusunme ile ilgili arka dikkat sisteminin bozulmamis oldugunu gostermistir 2008 yilina ait bir beyin goruntuleme arastirmasi OSB li bireylere ozgu bir dizi sinyal bulundugunu ortaya cikardi otizmin baglanti azligi teorisini destekleyen bazi kanitlar saglar Otizmin dusuk baglanti teorisi otizmde ust duzey noral baglantilarin ve senkronizasyonunun dusuk islevselliginin bulundugunu ve bunlarin yani sira alt duzey sureclerin de fazlaligini varsayar Bu teoriyi destekleyen kanitlar otistik bireyler uzerinde yapilan islevsel sinir sistemi goruntuleme arastirmalari ile bulunmustur Bir beyin dalgasi arastirmasi da OSB li eriskinlerin korteksinde yerel asiri baglanti oldugunu ve frontal lob ile korteksin diger bolgeleri arasinda zayif islevsel baglantilar oldugunu gostermistir Diger kanitlar dusuk baglantilarin korteksin her iki hemisferinde oldugunu ve otizmin assosiasyon korteksinin bir bozuklugu oldugunu gosterir Noropsikoloji Otistik beyinler ve davranislar arasindaki baglantilar arasinda iki ana kategorisi onerilmistir Ilk kategori sosyal kavramada gorulen eksikler uzerine yogunlasir Asiri sistemlilik varsayimina gore otistik bireyler bulunabilir yani icsel olaylarla basacikabilmek icin icsel hareket kurallari gelistirebilir ama diger faktorler tarafindan olusturulan olaylarla basacikabilmek icin empati yapmakta daha az basarilidirlar Bu varsayim asiri erkek beyni teorisini genisletir Bu teori otizmin psikometrik olarak olan bireyler olarak tanimlanan erkek beyninin asiri bir durumu oldugunu varsayar Bu da daha onceki zihin teorisi ile iliskilidir Zihin teorisi otistik davranisin bireyin zihinsel durumlarini kendisine ya da baskasina yukleme yetisinin olmamasindan ortaya ciktigini varsayar Zihin teorisi baskalarinin guduleri hakkinda yorum yurutme ile ilgili Sally ve Anne testine otistik cocuklarin verdigi atipik cevaplarla desteklenir ve otizmin ayna noron sistemi teorisi ile ortusur Ikinci kategori sosyallik disi ve genel surecler uzerine yogunlasir fonksiyon bozuklugu teorisi otistik davranisin esneklik planlama ve diger yonetsel fonksiyonlarda bulunan eksikliklerden kaynaklandigini varsayar Teorinin guclu yani stereotipik davranislari ve sinirli ilgiyi ongormesidir zayif yani ise kucuk otizmli cocuklarda yonetsel fonksiyon bozukluklarinin bulunmamasidir buyuk resmi gormede sinirli yetenegin otizmin merkezi bozuklugunun temelinde yattigini varsayar Teorinin kuvvetli bir yani otistik insanlarin performansindaki zirveleri ve ozel yetenekleri ongormesidir Baglantili bir teori olan genislemis algisal fonksiyon teorisi daha cok otistik bireylerde yerel olarak yonlenmis ve algisal islemlerin ustunlugu uzerine yogunlasir Bu teoriler otizmin dusuk baglanti teorisi ile ortusur Iki kategori de kendi basina tatmin edici degildir sosyal bilisim teorileri otizmin kati ve yineleyici davranisini kolayca aciklayamaz sosyallik disi teoriler de sosyal bozuklugu ve iletisim zorluklarini aciklamakta zorluk ceker Karsilasilan bozukluklarin cogu uzerine kurulmus birlesik bir teori daha yararli olabilir TaramaOSD si olan cocuklarin ebeveynlerinin yaklasik yarisi cocuklarinin sira disi davranislarini 18 ayliktan itibaren yaklasik beste dordu de yaklasik 24 ayliktan itibaren fark ederler Tedaviyi geciktirmek uzun sureli sonuclarda etkili olacagindan asagidaki belirtilerden herhangi birini gosteren cocuklarin bir uzman tarafindan zaman gecirmeden degerlendirilmesi gerekir 12 ayliga gelindiginde cocugun hic gevelemeye baslamamasi 12 ayliga gelindiginde el isaretlerinin yoklugu parmakla gosterme el sallama vb 16 ayliga gelindiginde tek bir kelime bile edilmemesi 24 ayliga gelindiginde hic kendiliginden iki kelimelik konusma olmamasi ekolali disinda Herhangi bir yasta dil ya da sosyal becerilerden herhangi birinin kaybi American Academy of Pediatrics Amerikan Pediatri Akademisi tum cocuklarin 18 ve 24 aylik doktor muayeneleri sirasinda otizme ozel tarama testleri ile OSB icin taranmasini onermektedir Buna karsilik UK National Screening Committee Birlesik Krallik Ulusal Saglik Taramasi Komitesi tarama araclarinin tamamen onaylanmadigi ve etkinlikleri icin yeterli kanit bulunmadigi icin genel populasyonda OSB taramasi yapilmamasini onermektedir Tarama araclarinin arasinda Modified Checklist for Autism in Toddlers M CHAT Yurume cagindaki bebeklerde otizm icin degistirilmis kontrol listesi Otistik Ozellikler icin Erken Tarama Anketi ve Ilk Yil Envanteri gibi araclar bulunur M CHAT ve onculu CHAT hakkindaki ilk veriler 18 30 aylik cocuklarda en iyi klinik ortamlarda kullanildigini ve dusuk hassasiyeti cok yanlis negatif ama iyi belirliligi dusuk yanlis pozitif oldugunu gostermektedir Bir kulturun normlarina gore ornegin goz temasi normlari gelistirilmis tarama araclari farkli bir kulturde kullanildiginda uygun olmayabilir Otizm icin genetik tarama henuz pratik degildir TaniOtizm tanisi nedenine ya da isleyisine gore degil davranislara gore yapilmaktadir DSM IV TR de otizmin toplamda en az alti belirti gosterdigi tanimlanir bu belirtilerin en az ikisi sosyal etkilesimde nitel bozukluk en az bir tanesi iletisimde nitel bozukluk ve en az bir tanesi de sinirli ve yineleyici davranis olmalidir Ornek belirtiler arasinda sosyal ve duygusal karsiliklilik eksikligi dilin stereotipik ve yineleyici kullanimi ya da idiosinkratik kisiye ozgu dil kullanimi ve nesnelerin parcalari ile israrli olarak ilgilenme bulunur Sosyal etkilesimde sosyal iletisimde kullanilan dilde ya da sembolik ve hayali oyunlarda gorulen anormallikler ve gecikmelerin ortaya cikisi uc yasindan once olmalidir Ne Rett sendromu ne de cocuklugun dezintegratif bozuklugu bu belirtileri daha iyi aciklamamalidir ICD 10 hemen hemen ayni tanimlamayi kullanir Tani koymak icin cesitli araclar bulunur Bunlardan otizm arastirmasinda siklikla kullanilan ikisi ebeveyn ile gorusmeden olusan Otizm Tani Gorusmesi Gozden Gecirilmis ADI R ve cocuk ile etkilesim ve gozlemi iceren Otizm Tani Gozlem Olcegidir CARS klinik ortamlarda cocugu gozlemlemeyi temel alir ve otizmin siddetini belirlemek icin yaygin olarak kullanilir Cocuk doktoru genellikle cocugun gelisim tarihcesini alarak ve cocugu fiziksel muayeneden gecirerek bir on inceleme yapar Eger izin verilirse tani ve degerlendirmeler OSB uzmanlarinin yardimiyla yapilir Bunun icin standart araclar kullanilarak bilissel iletisimsel ailevi ve diger faktorler degerlendirilir ve gozlemlenir ayrica baglantili tibbi durumlar goz onune alinir Bu asamada OSB icin ayirici tani ayrica zeka geriligi duyma kaybi ve Landau Kleffner sendromu gibi bir da icermelidir OSB icin bazen 14 aylik iken tani konabilir ama tani ilk uc yas icin giderek daha kararli olur Yani bir yasinda OSB tani kriterlerine uyan bir cocugun uc yasinda bu kriterlere uyan bir cocuga gore yasaminin ileriki donemlerinde bu belirtileri gostermeme olasiligi daha fazladir Birlesik Krallik ta National Autism Plan for Children Cocuklar Icin Ulusal Otizm Plani ilk sikayetlerden itibaren taninin konmasi ve degerlendirme icin en cok 30 hafta sureyi onerir ama uygulamada cok az vaka bu kadar hizli degerlendirilebilir ABD de 2006 yilinda yapilan bir arastirma bir uzman tarafindan yapilan ilk degerlendirmenin ortalama 48 aylik iken yapildigini ve resmi OSB tanisinin ortalama 61 aylik iken yani ortalamada 13 aylik bir fark ile konuldugunu gostermektedir Bu sureler onerilen surelerin cok uzerindedir Medikal genetik degerlendirmeler ozellikle diger belirtiler genetik bir neden olduguna isaret ediyorsa OSB tanisi konduktan sonra siklikla yapilir Her ne kadar genetik teknoloji klinik genetikcilerin vakalarin tahmini 40 ini genetik nedenlere baglamasina olanak verse de ABD ve Birlesik Krallik ta fikir birligi yonergeleri yuksek cozunurluklu kromozom ve frajil X testi ile sinirlidir Yeni genetik testler ortaya ciktikca cesitli etik yasal ve sosyal sorunlar ortaya cikacaktir Otizmin genetik karmasikligi goz onune alindiginda testlerin piyasaya cikmasi bu test sonuclarinin nasil kullanilacaginin anlasilmasindan once olacaktir Metabolik ve testleri bazen yararli olur ama rutin olarak kullanilmazlar Marjinal vakalarda otizm varken tani konulamamasi ya da yanlislikla otizm tanisi konmasi sorunlari ile karsilasilabilir Son zamanlarda artan OSB vakalarinin nedeni de tani uygulamalarinda yapilan degisikliklerdir Ilac ile tedavi seceneklerinin taninirliginin artmasi ve saglanan yararlarin genislemesi OSB tanisinin konmasini tesvik etmis dolayisiyla da belirgin olmayan belirtileri olan cocuklara da otizm tanisi konmustur Buna karsin tarama ve tani koymanin maliyeti ve bunun karsilanmasinin zorlugu tani konmasini geciktirmekte ve engellemektedir Gorme kaybi olanlarda otizm tanisi koymak oldukca zor olmaktadir cunku hem tani kriterlerinin bir kismi gorme ile ilgilidir hem de yaygin korluk belirtileri ile otizm belirtilerinin bazilari ortusur Psikopatolojiler Otizm ile birlikte hasta uzerinde olusan cesitli psikopatolojiler sunlardir Aleksitimi duygu korlugu Duygu algilama zaafi fazladir Dikkat dis uyarilardan kaynaklanan ve hiperaktivite Kromozom kromozom anormallikleri vardir Depresyon Fobik bozukluklar post travmatik stres bozukluklari OKB ler yemek yeme bozukluklari uykusuzluk gibi cesitli ek sorunlar hastada yaygin olabilir Burada erken tani cok onemli kilmaktadir Epilepsi bu durum kendiliginden defalarca bilinmeyen bir nedenle degil en az iki nobet meydana geldiginde anlasilir Frajil X sendromu Ogrenme bozuklugu ozel beceri ve aciklari ile karakterize bir noropsikolojik sendromu Prosopagnosia yuz korlugu hasta tanima zorlugu ile karsi karsiyadir Buna gordugu bireyleri tanima zorlugu ceken otistik bireylerde ilave edilebilir Tourette sendromu Tic gorunumu ile karakterize bir noropsikiyatrik durumdur Tuberoskleroz ve malformasyonlar ve beyin deri degisiklikleri tumorleri genellikle iyi huylu tumorler diger organ sistemleri ile iliskili sik epileptik nobetler ve zihinsel engelli tarafindan klinik olarak karakterize genetik bir hastaliktir Basa cikmaTedavinin ana amaclari ilgili bozukluklari ve ailenin cektigi sikintiyi azaltmak ve yasam kalitesi ile islevsel bagimsizligi artirmaktir En iyi tedavi yontemi diye bir sey yoktur ve genellikle tedavi cocugun gereksinimlerine gore ayarlanir Kucuk yaslarda yogun ve surekli egitim programlari ve davranis terapileri cocuklarin kendine bakabilme sosyal ve is yetileri kazanabilmesine yardimci olur ve siklikla islevselligi artirir belirtilerin siddetini ve uyumsuz davranislari azaltir Iki ile uc yas arasinda mudahale etmenin cok onemli oldugu iddialari kanitlanamamistir Gecerli yaklasimlar arasinda uygulamali davranis analizi gelisimsel modeller yapisal ogretme konusma ve dil terapisi sosyal yetiler terapisi ve ergoterapi bulunur Egitsel mudahalelerin cocuklar uzerinde biraz etkili oldugu gorulmustur yogun uygulamali davranis analizi tedavisinin okuloncesi cocuklarda toptan islevliligi artirdigi gosterilmistir ve kucuk cocuklarin entelektuel performanslarini gelistirmek icin yararlidir Eriskinler icin uygulanan programlarin etkinligi uzerine yapilmis olan sinirli arastirmalar farkli sonuclar gosterir OSB ile ilgili sorunlari tedavi etmek icin bircok ilac kullanilmaktadir ABD de OSB tanisi konan cocuklardan yarisindan fazlasina psikotrop ilaclar ya da recete ile verilmektedir bunlarin arasinda en yaygin ilac siniflari antidepresanlar stimulanlar ve antipsikotiklerdir Antipsikotiklerin disinda OSB li eriskinler ve yeniyetmeler icin ilac tedavilerinin etkinligi ve guvenligi uzerine yetersiz sayida guvenilir arastirma bulunmaktadir OSB li bir kisi ilaclara atipik tepkiler verebilir ilaclarin olabilir ve bilinen hicbir ilac otizmin ana belirtileri olan sosyal ve iletisimsel bozukluklari dindirmez Bircok alternatif terapi ve mudahale yontemi bulunsa da bunlarin cok azi bilimsel arastirmalarla desteklenmektedir Tedavi yaklasimlarinin yasam kalitesi kapsaminda cok az deneysel destegi bulunur ve bircok program ongorusel gecerlilik ve gercek dunyaya uygunluk gibi konulari kapsamayan basari olcutleri uzerine yogunlasir Hizmet saglayicilari icin bilimsel kanitlarin tedavi programi pazarlama egitimi saglama ve ebeveyn istekleri kadar onemli olmadigi gorulmektedir Melatonin gibi bircok alternatif tedavi yonteminin yalnizca hafif ters etkileri olsa da 2008 yilinda yapilan bir arastirmada kazein kullanilmayan diyetin otistik cocuklarda onemli olcude kemiklerin ince olmasina neden oldugu bulunmustur ve yanlis yapilan bir sonucu 2005 yilinda bes yasinda bir otistik cocuk olmustur Otizm tedavisi pahalidir ve dogrudan olmayan maliyet oldukca yuksektir ABD de yapilan bir calisma 2000 yilinda dogmus birisi icin yaklasik 10 tibbi bakim 30 fazladan egitim ve 60 kayip ekonomik verimlilik ile ortalama masrafin 3 2 milyon ABD dolari oldugunu gostermistir Kamu destekli programlar genellikle herhangi bir cocuk icin yetersiz kalmakta ya da uygun olmamakta tibbi ya da terapi icerikli masraflar aileler icin ekonomik sorunlara neden olmaktadir ABD de 2008 yilinda yapilan bir calisma OSB li cocuklari olan ailelerin yillik gelirinde ortalama 14 luk bir kayip oldugunu gostermistir Cocukluk doneminden sonra karsilasilan ana konular ise evde bakim is egitimi ve yerlestirme cinsellik sosyal yetiler ve miras planlamasidir PrognozOtizmin caresi yoktur Cocuklar bazen yogun bakimdan sonra bazen bakim gormeden duzelebilmektedir ama bunun ne kadar siklikta oldugu bilinmemektedir Otistik bircok cocugun sosyal destegi anlamli iliskileri gelecekte is olanaklari yoktur ve kendi geleceklerini sekillendiremezler Her ne kadar ana zorluklar kalsa da cocukluk ilerledikce belirtiler ara sira daha az siddetli hale gelir Az sayida yuksek kaliteli arastirma uzun donem prognoz uzerinedir Bazi eriskinler iletisim yetilerinde mutevazi oranda gelisme gosterir ama bir kismi da kotulesir orta yastan sonraki otizm uzerine hicbir arastirma yapilmamistir Alti yasindan once dil yetisine ulasma IQ su 50 nin uzerinde olma ve is yetisi edinme ilerisi icin daha iyi sonuclar verebilmektedir ama siddetli otizmi olanlarin bagimsiz yasamalari pek mumkun degildir Birlesik Krallik ta 2004 yilinda yapilan bir arastirmada 1980 yilindan once otizm tanisi konmus ve IQ su 50 nin uzerinde olan 68 eriskinin 12 sinin onemli bir bagimsizlik kazandigini 10 unun arkadaslari oldugunu calistigini ama biraz destege ihtiyaci oldugunu 19 unun biraz bagimsiz oldugunu ama genellikle evde yasadigini ve gundelik yasaminda onemli destege ve bakima ihtiyaci oldugunu 46 sinin OSB uzerine uzmanlasmis kurumlarda kaldigini ve cok sinirli otonomileri olup onemli olcude destek gordugunu ve 12 sinin de hastanede bakim altinda oldugunu gostermistir Isvec te 78 eriskin uzerinde 2005 yilinda yapilan ve dusuk IQ su olanlarin da bulundugu arastirmada daha kotu bir prognoz cikmistir ornegin yalnizca 4 un bagimsizligini kazanabildigi gorulmustur Kanada da 2008 yilinda okuloncesi donemde otizm tanisi konmus 48 genc eriskin uzerinde yapilan arastirma sonucunda zayif 46 orta 32 iyi 17 ve cok iyi 4 olarak cikmis yalnizca 56 sinin genellikle gonullu ya da yari zamanli ise girdigi gorulmustur Tani uygulamalarinda degisiklikler ve etkin erken mudahalenin artan kullanilabilirligi bu arastirmalarin sonuclarinin yakin zamanda tani konmus cocuklar icin de gecerli olup olmayacagina aciklik getirmemektedir EpidemiyolojiABD de bildirilen otizm vakalarinin sayisi 1996 2005 arasinda onemli olcude artis gostermektedir Otizmin prevalansindan kaynaklanan buyumenin ne oldugu bilinmemektedir En guncel arastirmalar otizmin prevalansini 1 000 kisiye 1 2 OSB nin prevalansini da 1 000 kisiye 6 kadar tahmin etmektedir yetersiz veri nedeniyle bu rakamlar OSB nin gercek prevalansini az tahmin etmis olabilir YGB BTA OSB nin buyuk cogunlugunu olusturur Asperger sendromu yaklasik 1 000 kisi icin 0 3 kadardir ve diger OSB turleri oldukca ender gorulur Bildirilen otizm vakalari 1990 larda ve 2000 lerin basinda oldukca onemli oranda artis gosterdi Bu artisin nedeni buyuk oranda tani uygulamalarinda basvurulan modellerde hizmetlerin ulasilabilirliginde tani yasinda ve kamu bilincinde olan degisikliklere yorulabilir yine de su anda tanimlanamamis cevresel faktorler goz ardi edilmemelidir Ayni donemde otizmin prevalansinin artip artmadigi bilinmemektedir Prevalanstaki bir artis genetik uzerine yogunlasmaktan cok cevresel faktorleri degistirmek icin daha cok dikkat edilmesi gerektigini gosterecektir Otizm riski cesitli prenatal ve perinatal faktorlerle baglantilidir Risk faktorleri uzerine 2007 yilinda yapilan bir arastirmada ilerlemis annelik yasi ilerlemis babalik yasi ve annenin Avrupa ile Kuzey Amerika disinda dogmus olmasi gibi ebeveyn ozellikleri ile de baglantilar bulunmustur Ayrica dusuk dogum agirligi kisa gebelik suresi ve dogum sirasinda hipoksi gibi doguma bagli faktorlerin de baglantisi oldugu gorulmustur Otizm cesitli diger durumlarla da baglantilidir Genetik bozukluklar Otizm vakalarinin yaklasik 10 15 inin nedeni tanimlanabilir Mendel tek gen mutasyonu kromozom anomalileri ya da diger genetik sendromlardir ve OSB cesitli genetik bozukluklarla baglantilidir Zeka geriligi Buyuk Britanya da 2001 yilinda 26 otistik cocuk uzerinde yapilan bir arastirma 30 unun zekasinin normal duzeyde IQ su 70 in uzerinde oldugunu 50 sinin orta derece zeka geriligine 20 sinin de asiri zeka geriligine IQ su 35 in altinda sahip oldugunu gostermistir Otizm disindaki OSB icin bu baglanti daha zayiftir Ayni calisma YGB BTA ya da Asperger sendromu olan 65 cocugun yaklasik 94 unun normal zeka duzeyine sahip oldugunu gostermistir Erkeklik Erkek cocuklarin otizme yakalanma riski kiz cocuklardan daha yuksektir OSB cinsiyet orani ortalama 4 3 1 dir ve bilissel bozuklukla buyuk degisiklik gosterir zeka geriliginde 2 1 zeka geriligi olmadiginda ise 5 5 1 dir Epilepsi Bu durum yasa bilissel duzeye ve dil bozuklugunun turune gore cesitlilik arz eder Cesitli metabolik bozukluklar fenilketonuri gibi otistik belirtilerle baglantilidir TarihceOtizmin adi konmadan cok once otistik semptomlar ve tedavisi tanimlanmistir Martin Luther in eserlerinde siddetli derecede otistik olabilecek olan 12 yasinda bir erkek cocugun oykusu vardir Luther in yazicisi Johannes Mathesius a gore Luther cocugun seytan tarafindan ruhuna girilmis ruhsuz bir et parcasi oldugunu dusunmus ve bogulmasini onermistir 1798 de yakalanmis yabani bir cocuk olan Aveyronlu Victor otizmin cesitli belirtilerini gostermistir tip ogrencisi Jean Itard sosyal baglar kurmasina ve taklit yoluyla konusmasini saglamaya yarayan davranissal bir programla cocugu tedavi etmistir Neo Latin autismus sozcugu Isvicreli psikiyatr Eugen Bleuler tarafindan sizofreninin belirtilerini tanimlarken 1910 yilinda turetilmistir Bleuler sozcugu Yunanca autos aὐtos kendi anlaminda sozcugunden turetmis ve kisinin kendisine olan hastalikli hayranligi anlaminda kullanmistir Disaridan gelen herhangi bir etkinin dayanilmaz bir rahatsizlik vermesine karsin hastanin fantezilerine otistik cekilmesi Otizm sozcugu gunumuzdeki anlaminda ilk defa 1938 yilinda Viyana Universite Hastanesi nden Hans Asperger tarafindan cocuk psikolojisi uzerine verdigi Almanca bir derste Bleuler in otistik psikopatlar terminolojisi ile kullanilmistir Asperger gunumuzde Asperger sendromu olarak bilinen bir OSB turunu arastiriyordu ancak bu sendrom cesitli nedenlerden oturu 1981 e kadar ayri bir tani olarak taninmamistir Johns Hopkins Hastanesi nden Leo Kanner 1943 yilinda carpici davranissal benzerlikler gosteren 11 cocuk hakkinda yazdigi raporunda ilk olarak erken infantil otizm terimini kullanmistir Kanner in ilk makalesinde tanimlanan ozellikle otistik yalnizlik ve tekduzelikte israr gibi ozelliklerin hemen hemen tumu hala otistik spektrum bozukluklarinin tipik ozellikleri olarak gorulmektedir Kanner in terimi Asperger den bagimsiz olarak kullanip kullanmadigi bilinmemektedir Kanner in otizm sozcugunu tekrar kullanmasi yillarca infantil sizofreni gibi terminoloji karmasasina yol acti ve 20 yuzyilin ortalarinda cocuk psikiyatrisinin anne yoksunlugu uzerine yogunlasmasi otizmin buzdolabi annelere cocugun tepkisi oldugu gibi yanlis kanilara yol acti 1960 larin sonundan baslayarak otizmin yasam boyu surdugunu zeka geriligi sizofreni ve diger gelisimsel bozukluklardan farkini ve ebeveynleri aktif terapi programlarina katmanin getirdigi faydalari gostererek ayri bir sendrom oldugu kabul edildi 1970 lerin ortalarina kadar otizmde genetigin rolu uzerine cok az kanit bulunmaktaydi ancak gunumuzde otizmin tum psikiyatrik durumlar icinde en kalitsal olani oldugu dusunulmektedir Ebeveyn organizasyonlarinin ortaya cikisi ve cocukluk OSB si hakkindaki sosyal stigmanin yikilmasi ile birlikte OSB nin etkileri sinirlari ve tedavisi hakkinda gorusler buyuk olcude etkilenmistir Genel Ag otistik bireylere basa cikmakta zorlandiklari sozsuz isaretlerden ve duygusal paylasimdan bagimsiz olarak cevrimici topluluklara katilmalarina ve uzaktan calismalarina yardimci olmustur gelismistir topluluk icinde bazilari bir care aramakta digerleri ise otizmin varolmanin yalnizca baska bir yolu olduguna inanmaktadir Ayrica bakinizDunya Otizm Farkindalik Gunu Asperger sendromuKaynakca a b c d Johnson CP Myers SM Council on Children with Disabilities 2007 Identification and evaluation of children with autism spectrum disorders Pediatrics 120 5 ss 1183 215 doi 10 1542 peds 2007 2361 PMID 17967920 8 Subat 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Diger ozet AAP 29 Ekim 2007 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce 3 Temmuz 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 a b c d Dunya Saglik Orgutu WHO 2006 F84 Pervasive developmental disorders International Statistical Classification of Diseases and Related Health Problems 10th ed ICD 10 bas Erisim tarihi 25 Haziran 2007 Ingilizce a b c d Abrahams BS Geschwind DH 2008 Advances in autism genetics on the threshold of a new neurobiology Nat Rev Genet 9 5 ss 341 55 doi 10 1038 nrg2346 PMID 18414403 Ingilizce a b c Arndt TL Stodgell CJ Rodier PM 2005 The teratology of autism Int J Dev Neurosci 23 2 3 ss 189 99 doi 10 1016 j ijdevneu 2004 11 001 PMID 15749245 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c Rutter M 2005 Incidence of autism spectrum disorders changes over time and their meaning Acta Paediatr 94 1 ss 2 15 PMID 15858952 Ingilizce ATAGUN Zulal Otizm tanisi 35 yilda 50 kat artti Hurriyet 22 Aralik 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 22 Aralik 2022 a b c d e Newschaffer CJ Croen LA Daniels J ve digerleri 2007 The epidemiology of autism spectrum disorders Annu Rev Public Health Cilt 28 ss 235 58 doi 10 1146 annurev publhealth 28 021406 144007 PMID 17367287 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Howlin P Goode S Hutton J Rutter M 2004 Adult outcome for children with autism J Child Psychol Psychiatry 45 2 ss 212 29 doi 10 1111 j 1469 7610 2004 00215 x PMID 14982237 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c Rajendran G Mitchell P 2007 Cognitive theories of autism Dev Rev 27 2 ss 224 60 doi 10 1016 j dr 2007 02 001 Ingilizce a b c Penn HE 2006 Neurobiological correlates of autism a review of recent research Child Neuropsychol 12 1 ss 57 79 doi 10 1080 09297040500253546 PMID 16484102 Ingilizce Lord C Cook EH Leventhal BL Amaral DG 2000 Autism spectrum disorders Neuron 28 2 ss 355 63 doi 10 1016 S0896 6273 00 00115 X PMID 11144346 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce American Psychiatric Association 2000 Diagnostic criteria for 299 80 Asperger s Disorder AD Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders 4th ed text revision DSM IV TR bas ISBN 0890420254 Ingilizce a b c d e Myers SM Johnson CP Council on Children with Disabilities 2007 Management of children with autism spectrum disorders Pediatrics 120 5 ss 1162 82 doi 10 1542 peds 2007 2362 PMID 17967921 12 Haziran 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Diger ozet AAP 29 Ekim 2007 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Freitag CM 2007 The genetics of autistic disorders and its clinical relevance a review of the literature Mol Psychiatry 12 1 ss 2 22 doi 10 1038 sj mp 4001896 PMID 17033636 Ingilizce Geschwind DH Levitt P 2007 Autism spectrum disorders developmental disconnection syndromes Curr Opin Neurobiol 17 1 ss 103 11 doi 10 1016 j conb 2007 01 009 PMID 17275283 Ingilizce a b Strock M 2008 National Institute of Mental Health 4 Ekim 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Mart 2008 Ingilizce Piven J Palmer P Jacobi D Childress D Arndt S 1997 Broader autism phenotype evidence from a family history study of multiple incidence autism families PDF Am J Psychiatry 154 2 ss 185 90 PMID 9016266 8 Agustos 2007 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Happe F 1999 PDF Psychologist 12 11 ss 540 7 17 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce a b Baron Cohen S 2006 The hyper systemizing assortative mating theory of autism Prog Neuropsychopharmacol Biol Psychiatry 30 5 ss 865 72 doi 10 1016 j pnpbp 2006 01 010 PMID 16519981 Ingilizce Cohen D Pichard N Tordjman S ve digerleri 2005 Specific genetic disorders and autism clinical contribution towards their identification J Autism Dev Disord 35 1 ss 103 16 doi 10 1007 s10803 004 1038 2 PMID 15796126 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce OSB alttiplerinin gecerliligi Klin A 2006 Autism and Asperger syndrome an overview Rev Bras Psiquiatr 28 suppl 1 ss S3 S11 doi 10 1590 S1516 44462006000500002 PMID 16791390 29 Eylul 2007 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Witwer AN Lecavalier L 2008 Examining the validity of autism spectrum disorder subtypes J Autism Dev Disord doi 10 1007 s10803 008 0541 2 PMID 18327636 Ingilizce a b c d Landa RJ 2008 Diagnosis of autism spectrum disorders in the first 3 years of life Nat Clin Pract Neurol 4 3 ss 138 47 doi 10 1038 ncpneuro0731 PMID 18253102 Ingilizce a b c Landa R 2007 Early communication development and intervention for children with autism Ment Retard Dev Disabil Res Rev 13 1 ss 16 25 doi 10 1002 mrdd 20134 PMID 17326115 Ingilizce a b c d Volkmar F Chawarska K Klin A 2005 Autism in infancy and early childhood Annu Rev Psychol Cilt 56 ss 315 36 doi 10 1146 annurev psych 56 091103 070159 PMID 15709938 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Kismi bir guncelleme burada bulunabilir Volkmar FR Chawarska K 2008 Autism in infants an update World Psychiatry 7 1 ss 19 21 PMID 18458791 Ingilizce a b c Filipek PA Accardo PJ Baranek GT ve digerleri 1999 The screening and diagnosis of autistic spectrum disorders J Autism Dev Disord 29 6 ss 439 84 doi 10 1023 A 1021943802493 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Erratum J Autism Dev Disord 30 1 2000 s 81 doi 10 1023 A 1017256313409 PMID 10638459 Ingilizce Bu makalede ABD deki dokuz profesyonel ve dort ebeveyn organizasyonunun ortak gorusu verilmistir a b c London E 2007 The role of the neurobiologist in redefining the diagnosis of autism Brain Pathol 17 4 ss 408 11 doi 10 1111 j 1750 3639 2007 00103 x PMID 17919126 Ingilizce Oliver Sacks 1995 An Anthropologist on Mars Seven Paradoxical Tales Knopf ISBN 0679437851 Ingilizce Sigman M Dijamco A Gratier M Rozga A 2004 Early detection of core deficits in autism Ment Retard Dev Disabil Res Rev 10 4 ss 221 33 doi 10 1002 mrdd 20046 PMID 15666338 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Rutgers AH Bakermans Kranenburg MJ van IJzendoorn MH van Berckelaer Onnes IA 2004 Autism and attachment a meta analytic review J Child Psychol Psychiatry 45 6 ss 1123 34 doi 10 1111 j 1469 7610 2004 t01 1 00305 x PMID 15257669 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c Sigman M Spence SJ Wang AT 2006 Autism from developmental and neuropsychological perspectives Annu Rev Clin Psychol Cilt 2 ss 327 55 doi 10 1146 annurev clinpsy 2 022305 095210 PMID 17716073 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c Burgess AF Gutstein SE 2007 Quality of life for people with autism raising the standard for evaluating successful outcomes Child Adolesc Ment Health 12 2 ss 80 6 doi 10 1111 j 1475 3588 2006 00432 x Ingilizce a b c d Dominick KC Davis NO Lainhart J Tager Flusberg H Folstein S 2007 Atypical behaviors in children with autism and children with a history of language impairment Res Dev Disabil 28 2 ss 145 62 doi 10 1016 j ridd 2006 02 003 PMID 16581226 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Noens I van Berckelaer Onnes I Verpoorten R van Duijn G 2006 The ComFor an instrument for the indication of augmentative communication in people with autism and intellectual disability J Intellect Disabil Res 50 9 ss 621 32 doi 10 1111 j 1365 2788 2006 00807 x PMID 16901289 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c Tager Flusberg H Caronna E 2007 Language disorders autism and other pervasive developmental disorders Pediatr Clin North Am 54 3 ss 469 81 doi 10 1016 j pcl 2007 02 011 PMID 17543905 Ingilizce a b Kanner L 1943 Autistic disturbances of affective contact Nerv Child Cilt 2 ss 217 50 Reprint Acta Paedopsychiatr 35 4 1968 ss 100 36 PMID 4880460 Ingilizce a b c Williams DL Goldstein G Minshew NJ 2006 Neuropsychologic functioning in children with autism further evidence for disordered complex information processing Child Neuropsychol 12 4 5 ss 279 98 doi 10 1080 09297040600681190 PMID 16911973 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Bodfish JW Symons FJ Parker DE Lewis MH 2000 Varieties of repetitive behavior in autism comparisons to mental retardation J Autism Dev Disord 30 3 ss 237 43 doi 10 1023 A 1005596502855 PMID 11055459 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Lam KSL Aman MG 2007 The Repetitive Behavior Scale Revised independent validation in individuals with autism spectrum disorders J Autism Dev Disord 37 5 ss 855 66 doi 10 1007 s10803 006 0213 z PMID 17048092 olu kirik baglanti Ingilizce Treffert DA 2006 Wisconsin Medical Society 7 Agustos 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Mart 2008 Rogers SJ Ozonoff S 2005 Annotation what do we know about sensory dysfunction in autism A critical review of the empirical evidence J Child Psychol Psychiatry 46 12 ss 1255 68 doi 10 1111 j 1469 7610 2005 01431 x PMID 16313426 Ingilizce Ming X Brimacombe M Wagner GC 2007 Prevalence of motor impairment in autism spectrum disorders Brain Dev 29 9 ss 565 70 doi 10 1016 j braindev 2007 03 002 PMID 17467940 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Erickson CA Stigler KA Corkins MR Posey DJ Fitzgerald JF McDougle CJ 2005 Gastrointestinal factors in autistic disorder a critical review J Autism Dev Disord 35 6 ss 713 27 doi 10 1007 s10803 005 0019 4 PMID 16267642 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Montes G Halterman JS 2007 Pediatrics 119 5 ss e1040 6 doi 10 1542 peds 2006 2819 PMID 17473077 24 Temmuz 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Orsmond GI Seltzer MM 2007 PDF Ment Retard Dev Disabil Res Rev 13 4 ss 313 20 doi 10 1002 mrdd 20171 PMID 17979200 22 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 17 Nisan 2008 Ingilizce a b Beaudet AL 2007 Autism highly heritable but not inherited Nat Med 13 5 ss 534 6 doi 10 1038 nm0507 534 PMID 17479094 Ingilizce Sebat J Lakshmi B Malhotra D ve digerleri 2007 Strong association of de novo copy number mutations with autism Science 316 5823 ss 445 9 doi 10 1126 science 1138659 PMID 17363630 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Szpir M 2006 Tracing the origins of autism a spectrum of new studies Environ Health Perspect 114 7 ss A412 8 PMID 16835042 Ingilizce Asilar ve otizm Doja A Roberts W 2006 Immunizations and autism a review of the literature Can J Neurol Sci 33 4 ss 341 6 PMID 17168158 Ingilizce Taylor B 2006 Vaccines and the changing epidemiology of autism Child Care Health Dev 32 5 ss 511 9 doi 10 1111 j 1365 2214 2006 00655 x PMID 16919130 Ingilizce Muller RA 2007 The study of autism as a distributed disorder Ment Retard Dev Disabil Res Rev 13 1 ss 85 95 doi 10 1002 mrdd 20141 PMID 17326118 Ingilizce a b Amaral DG Schumann CM Nordahl CW 2008 Neuroanatomy of autism Trends Neurosci 31 3 ss 137 45 doi 10 1016 j tins 2007 12 005 PMID 18258309 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Casanova MF 2007 The neuropathology of autism Brain Pathol 17 4 ss 422 33 doi 10 1111 j 1750 3639 2007 00100 x PMID 17919128 Ingilizce DiCicco Bloom E Lord C Zwaigenbaum L ve digerleri 2006 J Neurosci 26 26 ss 6897 906 doi 10 1523 JNEUROSCI 1712 06 2006 PMID 16807320 18 Mayis 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Courchesne E Pierce K Schumann CM ve digerleri 2007 Mapping early brain development in autism Neuron 56 2 ss 399 413 doi 10 1016 j neuron 2007 10 016 PMID 17964254 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Schmitz C Rezaie P 2008 The neuropathology of autism where do we stand Neuropathol Appl Neurobiol 34 1 ss 4 11 doi 10 1111 j 1365 2990 2007 00872 x PMID 17971078 Ingilizce a b c Persico AM Bourgeron T 2006 Searching for ways out of the autism maze genetic epigenetic and environmental clues Trends Neurosci 29 7 ss 349 58 doi 10 1016 j tins 2006 05 010 PMID 16808981 Ingilizce Ashwood P Wills S Van de Water J 2006 J Leukoc Biol 80 1 ss 1 15 doi 10 1189 jlb 1205707 PMID 16698940 5 Ekim 2006 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Wills S Cabanlit M Bennett J Ashwood P Amaral D Van de Water J 2007 Autoantibodies in autism spectrum disorders ASD Annals of the New York Academy of Sciences Cilt 1107 ss 79 91 doi 10 1196 annals 1381 009 PMID 17804535 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Manzi B Loizzo AL Giana G Curatolo P 2008 Autism and metabolic diseases J Child Neurol 23 3 ss 307 14 doi 10 1177 0883073807308698 PMID 18079313 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce ANS ve otizm Ramachandran VS Oberman LM 2006 PDF Sci Am 295 5 ss 62 9 PMID 17076085 22 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 17 Nisan 2008 Ingilizce Dinstein I Thomas C Behrmann M Heeger DJ 2008 A mirror up to nature Curr Biol 18 1 ss R13 8 doi 10 1016 j cub 2007 11 004 PMID 18177704 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Iacoboni M Dapretto M 2006 The mirror neuron system and the consequences of its dysfunction Nat Rev Neurosci 7 12 ss 942 51 doi 10 1038 nrn2024 PMID 17115076 Ingilizce Frith U Frith CD 2003 PDF Philos Trans R Soc Lond B Biol Sci 358 1431 ss 459 73 doi 10 1098 rstb 2002 1218 PMID 12689373 25 Subat 2009 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Hamilton AFdC 2008 Emulation and mimicry for social interaction a theoretical approach to imitation in autism Q J Exp Psychol 61 1 ss 101 15 doi 10 1080 17470210701508798 PMID 18038342 Ingilizce Kennedy DP Courchesne E 2008 The intrinsic functional organization of the brain is altered in autism Neuroimage 38 4 ss 1877 85 doi 10 1016 j neuroimage 2007 10 052 PMID 18083565 Ingilizce Chiu PH Kayali MA Kishida KT ve digerleri 2008 Self responses along cingulate cortex reveal quantitative neural phenotype for high functioning autism Neuron 57 3 ss 463 73 doi 10 1016 j neuron 2007 12 020 PMID 18255038 Diger ozet Technol Rev 7 Subat 2007 KB1 bakim Digerlerinin yanlis kullanimi link KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Just MA Cherkassky VL Keller TA Kana RK Minshew NJ 2007 Functional and anatomical cortical underconnectivity in autism evidence from an FMRI study of an executive function task and corpus callosum morphometry Cereb Cortex 17 4 ss 951 61 doi 10 1093 cercor bhl006 PMID 16772313 7 Temmuz 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Murias M Webb SJ Greenson J Dawson G 2007 Resting state cortical connectivity reflected in EEG coherence in individuals with autism Biol Psychiatry 62 3 ss 270 3 doi 10 1016 j biopsych 2006 11 012 PMID 17336944 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Minshew NJ Williams DL 2007 The new neurobiology of autism cortex connectivity and neuronal organization Arch Neurol 64 7 ss 945 50 PMID 17620483 Ingilizce Baron Cohen S 2002 The extreme male brain theory of autism Trends Cogn Sci 6 6 ss 248 54 doi 10 1016 S1364 6613 02 01904 6 PMID 12039606 Ingilizce Baron Cohen S Leslie AM Frith U 1985 Does the autistic child have a theory of mind PDF Cognition 21 1 ss 37 46 doi 10 1016 0010 0277 85 90022 8 PMID 2934210 28 Haziran 2007 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 28 Haziran 2007 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Hill EL 2004 Executive dysfunction in autism Trends Cogn Sci 8 1 ss 26 32 doi 10 1016 j dr 2004 01 001 PMID 14697400 Ingilizce Happe F Frith U 2006 The weak coherence account detail focused cognitive style in autism spectrum disorders J Autism Dev Disord 36 1 ss 5 25 doi 10 1007 s10803 005 0039 0 PMID 16450045 Ingilizce Mottron L Dawson M Soulieres I Hubert B Burack J 2006 Enhanced perceptual functioning in autism an update and eight principles of autistic perception J Autism Dev Disord 36 1 ss 27 43 doi 10 1007 s10803 005 0040 7 PMID 16453071 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b Happe F Ronald A Plomin R 2006 Time to give up on a single explanation for autism Nat Neurosci 9 10 ss 1218 20 doi 10 1038 nn1770 PMID 17001340 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Williams J Brayne C 2006 Screening for autism spectrum disorders what is the evidence Autism 10 1 ss 11 35 doi 10 1177 1362361306057876 PMID 16522708 Ingilizce Wallis KE Pinto Martin J 2008 The challenge of screening for autism spectrum disorder in a culturally diverse society Acta Paediatr 97 5 ss 539 40 doi 10 1111 j 1651 2227 2008 00720 x PMID 18373717 Ingilizce a b McMahon WM Baty BJ Botkin J 2006 Genetic counseling and ethical issues for autism Am J Med Genet C Semin Med Genet 142C 1 ss 52 7 doi 10 1002 ajmg c 30082 PMID 16419100 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Baird G Cass H Slonims V 2003 Diagnosis of autism BMJ 327 7413 ss 488 93 doi 10 1136 bmj 327 7413 488 PMID 12946972 6 Mart 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce American Psychiatric Association 2000 Diagnostic criteria for 299 00 Autistic Disorder Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders 4th ed text revision DSM IV TR bas ISBN 0890420254 Erisim tarihi 25 Haziran 2007 Ingilizce a b Dover CJ Le Couteur A 2007 How to diagnose autism Arch Dis Child 92 6 ss 540 5 doi 10 1136 adc 2005 086280 PMID 17515625 Ingilizce Mantovani JF 2000 Autistic regression and Landau Kleffner syndrome progress or confusion Dev Med Child Neurol 42 5 ss 349 53 doi 10 1111 j 1469 8749 2000 tb00104 x PMID 10855658 Ingilizce Wiggins LD Baio J Rice C 2006 Examination of the time between first evaluation and first autism spectrum diagnosis in a population based sample J Dev Behav Pediatr 27 2 Suppl ss S79 87 PMID 16685189 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce a b c d Caronna EB Milunsky JM Tager Flusberg H 2008 Autism clinical and research fontiers Arch Dis Child doi 10 1136 adc 2006 115337 PMID 18305076 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Schaefer GB Mendelsohn NJ 2008 Genetics evaluation for the etiologic diagnosis of autism spectrum disorders Genet Med 10 1 ss 4 12 doi 10 1097 GIM 0b013e31815efdd7 PMID 18197051 Diger ozet Medical News Today 7 Subat 2008 Ingilizce Shattuck PT Grosse SD 2007 Issues related to the diagnosis and treatment of autism spectrum disorders Ment Retard Dev Disabil Res Rev 13 2 ss 129 35 doi 10 1002 mrdd 20143 PMID 17563895 Ingilizce Cass H 1998 Visual impairment and autism current questions and future research Autism 2 2 ss 117 38 doi 10 1177 1362361398022002 Ingilizce a b c Rogers SJ Vismara LA 2008 Evidence based comprehensive treatments for early autism J Clin Child Adolesc Psychol 37 1 ss 8 38 doi 10 1080 15374410701817808 PMID 18444052 Ingilizce Pettus A 2008 Harv Mag 110 3 ss 27 31 89 91 17 Mayis 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce a b Howlin P 2006 Autism spectrum disorders Psychiatry 5 9 ss 320 4 doi 10 1053 j mppsy 2006 06 007 Ingilizce Eikeseth S 2008 Outcome of comprehensive psycho educational interventions for young children with autism Res Dev Disabil doi 10 1016 j ridd 2008 02 003 PMID 18385012 Ingilizce Van Bourgondien ME Reichle NC Schopler E 2003 Effects of a model treatment approach on adults with autism J Autism Dev Disord 33 2 ss 131 40 doi 10 1023 A 1022931224934 PMID 12757352 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Leskovec TJ Rowles BM Findling RL 2008 Pharmacological treatment options for autism spectrum disorders in children and adolescents Harv Rev Psychiatry 16 2 ss 97 112 doi 10 1080 10673220802075852 PMID 18415882 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Oswald DP Sonenklar NA 2007 Medication use among children with autism spectrum disorders J Child Adolesc Psychopharmacol 17 3 ss 348 55 doi 10 1089 cap 2006 17303 PMID 17630868 Ingilizce Posey DJ Stigler KA Erickson CA McDougle CJ 2008 J Clin Invest 118 1 ss 6 14 doi 10 1172 JCI32483 PMID 18172517 12 Ocak 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Ilac tedavileri uzerine arastirma eksikligi Angley M Young R Ellis D Chan W McKinnon R 2007 PDF Aust Fam Physician 36 9 ss 741 4 PMID 17915375 11 Eylul 2007 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Broadstock M Doughty C Eggleston M 2007 Systematic review of the effectiveness of pharmacological treatments for adolescents and adults with autism spectrum disorder Autism 11 4 ss 335 48 doi 10 1177 1362361307078132 PMID 17656398 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Buitelaar JK 2003 Why have drug treatments been so disappointing Novartis Found Symp Cilt 251 ss 235 44 discussion 245 9 281 97 doi 10 1002 0470869380 ch14 PMID 14521196 Ingilizce Mudahaleler icin destek eksikligi Francis K 2005 Autism interventions a critical update PDF Dev Med Child Neurol 47 7 ss 493 9 doi 10 1017 S0012162205000952 PMID 15991872 17 Ekim 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Rao PA Beidel DC Murray MJ 2008 Social skills interventions for children with Asperger s syndrome or high functioning autism a review and recommendations J Autism Dev Disord 38 2 ss 353 61 doi 10 1007 s10803 007 0402 4 PMID 17641962 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Schechtman MA 2007 Pediatr Ann 36 8 ss 497 8 500 2 504 5 PMID 17849608 11 Aralik 2008 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce a b Aman MG 2005 Treatment planning for patients with autism spectrum disorders J Clin Psychiatry 66 Suppl 10 ss 38 45 PMID 16401149 Ingilizce Stahmer AC Collings NM Palinkas LA 2005 Early intervention practices for children with autism descriptions from community providers Focus Autism Other Dev Disabl 20 2 ss 66 79 PMID 16467905 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Angley M Semple S Hewton C Paterson F McKinnon R 2007 PDF Aust Fam Physician 36 10 ss 827 30 PMID 17925903 25 Ekim 2007 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Hediger ML England LJ Molloy CA Yu KF Manning Courtney P Mills JL 2008 Reduced bone cortical thickness in boys with autism or autism spectrum disorder J Autism Dev Disord 38 5 ss 848 56 doi 10 1007 s10803 007 0453 6 PMID 17879151 Diger ozet NIH News 29 Ocak 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Brown MJ Willis T Omalu B Leiker R 2006 Deaths resulting from hypocalcemia after administration of edetate disodium 2003 2005 Pediatrics 118 2 ss e534 6 doi 10 1542 peds 2006 0858 PMID 16882789 27 Temmuz 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Ganz ML 2007 The lifetime distribution of the incremental societal costs of autism Arch Pediatr Adolesc Med 161 4 ss 343 9 PMID 17404130 12 Aralik 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Diger ozet Harvard School of Public Health 25 Nisan 2006 Ingilizce Sharpe DL Baker DL 2007 Financial issues associated with having a child with autism J Fam Econ Iss 28 2 ss 247 64 doi 10 1007 s10834 007 9059 6 Ingilizce Montes G Halterman JS 2008 Association of childhood autism spectrum disorders and loss of family income Pediatrics 121 4 ss e821 6 doi 10 1542 peds 2007 1594 PMID 18381511 4 Mart 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Seltzer MM Shattuck P Abbeduto L Greenberg JS 2004 PDF Ment Retard Dev Disabil Res Rev 10 4 ss 234 47 doi 10 1002 mrdd 20038 PMID 15666341 22 Nisan 2008 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 17 Nisan 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Tidmarsh L Volkmar FR 2003 Diagnosis and epidemiology of autism spectrum disorders Can J Psychiatry 48 8 ss 517 25 PMID 14574827 2 Aralik 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Billstedt E Gillberg C Gillberg C 2005 Autism after adolescence population based 13 to 22 year follow up study of 120 individuals with autism diagnosed in childhood J Autism Dev Disord 35 3 ss 351 60 doi 10 1007 s10803 005 3302 5 PMID 16119476 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Eaves LC Ho HH 2008 Young adult outcome of autism spectrum disorders J Autism Dev Disord 38 4 ss 739 47 doi 10 1007 s10803 007 0441 x PMID 17764027 Ingilizce Fombonne E 2005 Epidemiology of autistic disorder and other pervasive developmental disorders J Clin Psychiatry 66 Suppl 10 ss 3 8 PMID 16401144 Ingilizce Tani uygulamalarinda degisiklikler Fombonne E 2003 The prevalence of autism JAMA 289 1 ss 87 9 PMID 12503982 Ingilizce Wing L Potter D 2002 The epidemiology of autistic spectrum disorders is the prevalence rising Ment Retard Dev Disabil Res Rev 8 3 ss 151 61 doi 10 1002 mrdd 10029 PMID 12216059 Ingilizce Kolevzon A Gross R Reichenberg A 2007 Arch Pediatr Adolesc Med 161 4 ss 326 33 PMID 17404128 23 Mayis 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Haziran 2008 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Folstein SE Rosen Sheidley B 2001 Genetics of autism complex aetiology for a heterogeneous disorder Nat Rev Genet 2 12 ss 943 55 doi 10 1038 35103559 PMID 11733747 Ingilizce Zafeiriou DI Ververi A Vargiami E 2007 Childhood autism and associated comorbidities Brain Dev 29 5 ss 257 72 doi 10 1016 j braindev 2006 09 003 PMID 17084999 KB1 bakim Birden fazla ad yazar listesi link Ingilizce Chakrabarti S Fombonne E 2001 Pervasive developmental disorders in preschool children JAMA 285 24 ss 3093 9 PMID 11427137 28 Agustos 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Levisohn PM 2007 The autism epilepsy connection Epilepsia 48 Suppl 9 ss 33 5 PMID 18047599 Ingilizce Wing L 1997 The history of ideas on autism legends myths and reality Autism 1 1 ss 13 23 doi 10 1177 1362361397011004 Ingilizce Miles M 2005 Independent Living Institute 21 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Temmuz 2007 Ingilizce a b c Wolff S 2004 The history of autism Eur Child Adolesc Psychiatry 13 4 ss 201 8 doi 10 1007 s00787 004 0363 5 PMID 15365889 Ingilizce Kuhn R tr Cahn CH 2004 Eugen Bleuler s concepts of psychopathology Hist Psychiatry 15 3 ss 361 6 doi 10 1177 0957154X04044603 PMID 15386868 Ingilizce Asperger H 1938 Das psychisch abnormale Kind Wien Klin Wochenschr Almanca Cilt 51 ss 1314 7 Almanca Lyons V Fitzgerald M 2007 Asperger 1906 1980 and Kanner 1894 1981 the two pioneers of autism J Autism Dev Disord 37 10 s 2022 3 doi 10 1007 s10803 007 0383 3 PMID 17922179 olu kirik baglanti Ingilizce Fombonne E 2003 Modern views of autism Can J Psychiatry 48 8 ss 503 5 PMID 14574825 2 Aralik 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Haziran 2008 Ingilizce Szatmari P Jones MB 2007 Genetic epidemiology of autism spectrum disorders Volkmar FR Ed Autism and Pervasive Developmental Disorders 2nd ed bas Cambridge University Press ss 157 78 ISBN 0521549574 KB1 bakim Fazladan yazi link Ingilizce Biever C 30 Haziran 2007 Web removes social barriers for those with autism New Scientist 2610 Ingilizce Harmon A 20 Aralik 2004 How about not curing us some autistics are pleading New York Times 11 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Kasim 2007 Ingilizce Dis baglantilarWikimedia Commons ta Otizm ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Curlie de Otizm DMOZ tabanli Ingilizce SiniflandirmaDICD 10 J 1 J 2 ICD 9 CM 487MeSH D001321DiseasesDB 6791Dis kaynaklareMedicine med 1170Patient UK Otizm