Türk Ocakları, Türkçülük düşüncesi etrafında İstanbul merkezli olarak 1912'de kurulan ve 1931'de Cumhuriyet Halk Fırkası'na devredilene dek bu yönde faaliyetlerde bulunan cemiyet. Osmanlı İmparatorluğu'nda II. Meşrutiyet döneminde iyiden iyiye görünür olan kimlik probleminde Osmanlıcılık karşıtlığı ve Türkçülük düşüncesi etrafında birleşen çevrenin Türk Derneği (1908) ve Türk Yurdu Cemiyeti (1912) ile örgütlenmesi Türk Ocakları ile devam etti. Her ne kadar siyasi alana dahil olmama gayesi güdülse bile Türkçülüğün siyasal alana evrilmesiyle ilkin İttihat ve Terakki daha sonra ise cumhuriyet ideolojisiyle program ve amaçlar belirlendi. Devlet ve devletçilik ile olan organik bağı Türk Ocakları'nın büyümesinde önemli bir rol oynadı. Ağırlıkla 1925 yılı sonrasında Cumhuriyet devrimlerinin savunucusu, koruyucusu, çağdaşlaşma düşüncesi ve Türkleştirme politikalarının bir parçası oldu. 1927 yılı gücünün zirvesine giden sürecin ilk eşiği olmakla beraber kapatılmasına giden sürecin de başlangıcı oldu. Türk Ocakları bu tarihte CHF siyasetinin resmî olarak bir parçası oldu ve partinin denetimine girdi. 1930'da Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın ortaya çıkışı ve içerideki gelişmeler Türk Ocakları'nın kapatılmasına giden sürecin belirleyicisi oldu. 264 şubesi, 30 binden fazla üyesi ve geniş mal ve menkul varlığıyla önemli bir sivil toplum kuruluşu olan Ocaklar, Türkiye'de tek partili dönemin sivil ve toplumsal yaşama olan müdahalesiyle kapatıldı, tüm varlığı ve üyeleriyle partiye devredildi. Türk Ocakları Türkiye'de çok partili dönemin başlamasıyla birlikte "Ocakların başbuğu" sayılan ve 1912-31 arasında aralıksız genel başkanlık görevinde bulunan Hamdullah Suphi Tanrıöver'le İstanbul merkezli olarak 1949 yılında tekrar faaliyete geçti ve devletle olan organik bağını devam ettirdi. Türk siyasi yaşamındaki muhtelif darbeler Ocakların eski gücüne kavuşmasına engel oldu. Yaşanan kesintilere rağmen "Türk Ocakları" adıyla maruf bir oluşum günümüzde de faaliyetlerine devam etmektedir.
Türk Ocakları | |
---|---|
Türk Ocakları Merkez Binası'nın 1930'lardaki görünümü. | |
Öncül | Türk Derneği Türk Yurdu Cemiyeti |
Kuruluş | 1912 |
Kuruluş yeri | İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu |
Kapanış | 10 Nisan 1931 |
Tür | Türk kültürü cemiyeti |
Yasal statü | Özerk (1912-27) Cumhuriyet Halk Partisi murakabesi (1927-31) |
Amaç | Türk kültür ve lisanını yaymak ve geliştirmek · Türkiye'nin çağdaşlaşmasını sağlamak |
Merkez | İstanbul Ankara (1927'den sonra) |
Konum | |
Hizmet bölgesi | Türkiye geneli |
Başkan | Hamdullah Suphi Tanrıöver |
Gönüllü | 30 bin + |
Resmî site | turkocaklari.org.tr |
Türk Ocakları (1912-31) Türkçülüğün kültürel alandan siyasal alana evrilmesinde belirleyici bir rol üstlendi ve bunun için uygun bir ortam yarattı. Bu yönüyle ilk olarak İttihat ve Terakki Fırkası'nın amaçlarına dolaylı da olsa katkı sundu ancak doğrudan fırkanın denetimine girmeyerek özerk yapısını korudu. Milliyetçiliğin cumhuriyet idaresinde doğrudan devlet politikası olması ve CHF programında yer alması devlet-ocak bütünleşmesini beraberinde getirdi. Zaman içerisinde kapsamlı kültürel faaliyetleri ve halkla olan doğrudan ilişkisi, tüm güçleri tek merkezde toplamak isteyen ve bunun için olası muhalefet odaklarını yok etmeye karar veren CHF hükûmeti Türk Ocakları'nı tehdit olarak görecekti. Türk Ocakları'nın partiye devredilmesiyle CHF geniş ve hazır bir kitle örgütüne sahip olacaktı.
Kuruluş
Türk Ocağı II. Meşrutiyet döneminde kurulan çok sayıda cemiyet arasında şube, üye sayısı ve etkilediği kitle ile Türk Derneği ve Türk Yurdu Cemiyeti'nden daha önemli bir konuma sahip olmakla beraber Türk milliyetçiliğini bilimsel ve kültürel manada gelişmesini sağlayan bir yapıya sahiptir. Kuruluş tarihi olarak 1911 ve 1912 yılı verilse de genel olarak 1912 yılında kurulduğu kabul edilmektedir. Ocağın ilk adımları Askeri Tıbbiye öğrencileri tarafından 1911'de atıldığı bilgisi Yusuf Akçura tarafından paylaşılmaktadır. 1912 sonbaharında Balkan Savaşları nedeniyle Türk Ocağı'na ilişkin bakış açısı iki manada değişti. Ocaklar Osmanlı İmparatorluğu'nun muhtelif toplumlarına ayrılık sokmakla suçlanırken, bir yandan da artan milliyetçiliğin odak noktası olacaktı. Maddi olanaksızlıkların da etkilediği bu süreci ocakların başkanı olan Ahmet Ferit Tek'in istifası ve Edebiyatı Cedide'nin öne çıkan kalemlerinden Hamdullah Suphi Tanrıöver'in başkanlığı ve Yusuf Akçura'nın ikinci başkanlığa gelişi takip edecekti. Cumhuriyet döneminde maarif bakanı ve milletvekili olarak görev alacak olan Tanrıöver, ocakların kapanışa kadar kesintisiz başkanlık görevinde bulundu ve onun zamanında zirvesi 1927 yılı olmak üzere bir canlanma ve gelişme yaşandı. Ülke içinde "vatanda ocaklı" denen ve Osmanlıcılık gibi kimlik bunalımlarına cephe almış bir kitle ile ocağa olan ilginin artması sonrasında düzenli konferans ve etkinlikler Divanyolu'ndaki binadan Beyazıt'taki bir konağa taşınma gerçekleşti ve burası merkez olarak kullanıldı. Belirlenen Türk Ocağı Nizamnâme-i Esâs ve Dâhilisi'nde ocakların amacı şu şekilde açıklandı: "Türklerin millî terbiye ve ilmî, içtimaî, iktisadî seviyelerinin terakki ve ilâsıyla ırk ve dilinin kemâline çalışmaktadır."
Ocak nizamnâmesinde belirlenen "Türk dilinin kemâline çalışmak" amacı belirgin olarak ocağın dergisi olan Türk Yurdu'nda yayımlanan makalelerde kendini göstermektedir. Ocağın bu dönemdeki dil tasavvurunda İstanbul Türkçesi hiçbir sınıfa veya taşraya ait olmadığından önemli sayılmış ve geçer lisan sayılmıştır. Cumhuriyet öncesi ocaklarda kadınların toplumsal yaşama katılımı konusunda teorik tartışmalar yapılsa bile genel manada bir program oluşturulamamıştır. Teorik tartışmalarda Sovyetler Birliği'ne bağlı Türkî devletlerdeki gelişmeler, çağdaşlaşma düşüncesi ve eski Türk kültürüne atıflar görülmekteyken bir programın ortaya konulmaması Peyami Safa gibi gibi yazarlarca eleştiri konusu olmuştur.
İttihat ve Terakki ile ilişkisi
Anılan dönemde ocak nizamnâmesinin dördüncü maddesinde Ocakların sadece millî ve içtimaî bir özellik taşıyacağı, siyasetle ve siyasi partilerle asla ilişiği olmayacağı maddesi bulunmaktaydı. Ancak İttihatçıların Türk Ocağı'na olan nüfuzu Ziya Gökalp ve Hüseyinzade Ali ekseninde başlayacak ve maddi imkânsızlıklar dolaylı da olsa bir ilişiği gerekli kılacak hatta İstişare Heyeti'ne giren İttihatçı isimler olacaktı. Siyasetin Ocaklar üzerindeki nüfuzuna karşı Ocakların belirli düzeyde bağımsız yapıda olması için bir iç muhalefet de bulunuyordu. Türkçülük düşüncesinin Balkan Savaşları sonrasında siyasal hale evrilmesiyle partinin yöneldiği Turan fikrî siyasetin Ocaklara olan ilgisini artırdı ve düşünülen Kafkasya hareketi öncesinde ocaklara kayıtlı subayların listesinin istenmesi gibi doğrudan temaslar gerçekleşiyordu. Hülâsa partinin Ocaklar'a olan bakışı ilkin belirli düzeyde özerklik ve Merkez-i Umumi'nin bir kültür şubesi olmasını desteklemekti ancak I. Dünya Savaşı sonrasında kendine siyasal bir rakip olarak görmeye başladı. Savaş yıllarında Gökalp ocakları bir edebiyat kulübü olması için çabalarken Tanin'in imtiyaz sahibi Hüseyin Cahit Yalçın, Enver Paşa ve Rauf Orbay gibi İttihatçılar da parasal destek sağlıyordu. 1918 Kongresi'nde parti ile ocak arasındaki ilişki organik ve doğrudan bir hal aldı.
1918 Kongresi ve gelişen faaliyetler
14 Haziran 1918 tarihinde başlayan Türk Ocağı Genel Kongresi sırasında Ocakların 2005 üyesi 35 kadar şubesi bulunmakta idi. Kongreye katılım düşük olduğundan çoğunluğu temsil edilmemesi nedeniyle alınacak kararların meşruiyeti bazı delegeler tarafından sorgulanıyordu. Kuruluştan 6 yıl sonra yapılan bu kongrenin gecikmesi ülkenin yaşadığı savaşlar silsilesi ve kimi delegenin muhtelif görevlerde olmasından ötürüydü. İdare Heyeti'nin açıkladığı raporda Ocakların amaçları şu şekilde sıralanıyordu: uygun bir merkez kurmak, halk ile doğrudan temas halinde olmak, milliyetçilik fikrîni basın-yayın yoluyla yaymak ve gelişimine katkı sağlamak, Türk çocuklarına yardım etmek, bir kütüphane kurmak, yapılacak toplantılarla Türkleri birbirleriyle tanıştırmak. Kongre Heyeti'nin sunduğu raporda kuruluştan itibaren hükûmetten yardım ve destek alındığına ilişkin bilgiler bulunmaktadır. Kongrede Türk kadınlarının da Ocağa üye olabilmeleri için nizâmnâmede değişikliğe gidilmiştir. Yeni İdare Heyeti sonrasında verilen konferanslarda da artış yaşandı. Kadınlar için cuma konferansları ve müzik etkinlikleri düzenleniyordu. Verilen konferansların Ocalar'ı Darülfünun işlevine taşıdığı, savaş yıllarında gerileyen düşünce dünyasına katkı sağladığı düşünülüyordu. Parasız geziler ve konserler de sosyal etkinlikler arasındaydı. Yurt dışında Ocaklar'dan yardım alarak okuyan öğrenci sayısı da kongre döneminde 140 kadardı. Ocakların diğer işlevleri arasında iş bulma gibi sınırlı rolü de vardı.
Tan gazetesine göre Ocakların aşıladığı milliyetçi fikirler Türk subaylarının Dünya Savaşı'ndaki motivasyonlarını etkiliyordu. Bu zaman diliminde Ocaklar'ın yayın organı olarak Türk Yurdu yerine başka bir derginin kurulması da tartışıldı ancak tarihsel bütünlük açısından derginin yeniden düzenlenmesi kararlaştırıldı.
Köycüler Cemiyeti
Köycüler Cemiyeti Türk Ocakları bünyesinde halka doğru gitme eğilimin (narodnizim benzeri) bir parçası olarak fiilen 1918'de resmen de 18 Mart 1335'te (1919), Halide Edib (Adıvar) başkanlığında Cağaloğlu'nda kuruldu. Nüfusun %70'inin köylerde yaşaması Türk Ocakları'nı bu eğilime yöneltmişti.
Cumhuriyet döneminde Türk Ocakları
Cumhuriyetin ilanı sonrasında Türk ocakları yurt genelinde hızlı bir örgütlenme içerisine girdi. Geçmişin kritiği ve geçmiş hataların tekrar zuhur etmemesi için bu ikinci dönemde ilkine göre ocak programına ilişkin daha çetin tartışmalar yapıldı. Gökalp'in Ocaklar'ı edebi kulüp yapma eğilimi devam ederken Reşit Galip gibi isimler doğrudan halkın içinde olunması ve pratik amaçlara yönelinmesini öne sürüyordu. Galip aynı zamanda Darülfünun neredeyse ocakların merkezi de orada olmalıdır diyerek adeta ocakların düşün dünyasını etkilemek istediği kesimi belirtiyordu. Ayrıca ikinci dönemin başında Türk Yurdu'nun basımında bir kopukluk doğmuş Yeni Mecmua da bu dönemde bir süreliğine ocakların resmî yayın organı gibi işlev görmüştür. Ocakların hızlı örgütlenmesi ile Mayıs 1923'te 43 şubeye ulaşıldı. "Ocaların başbuğu" olarak anılan Hamdullah Suphi Tanrıöver'in vurguladığı programda her şubenin çalışma programı oluşturması ve üyeler için kimlik çıkartılması gibi şeyler bulunmaktadır. Çeşitli basın ve yayın organının desteği dışında yeni kurulan Türk millî devleti de maddî manevî yardımlarını esirgememektedir. Öyle ki Mustafa Kemal Zonguldak şubesine 200 liralık yardımda bulunurken Erkân-ı Harbiye-i Umumîye Reisi Fevzi Çakmak ve Ferit Fahrettin Paşa da maddi yardımlarda bulunmuştur. Tanrıöver de Ocakların yeni programında temel sac ayaklarından birini, yani devrimlerin şu sözlerle açıklamaktadır:
Türk ocağı dar milliyetperverlik gütmez. Ocaklı bilir ki bu müessese Şarkda Garbın temsilidir. Türk Ocağı Garpçıdır. Kendimizi Garplı hissettikçe Türk kalacağız. Türklüğümüzü Avrupalı olmaya yüz tuttuğumuz zaman bildik.
Türk Ocakları yeni dönemde Türk devrimlerinin rehberliğini yüklenmek amacını güttü. İrticaya karşı mücadeleye verdiği destekteki bu rolü Sebilürreşad dergisiyle doğrudan bir çatışma ortamı yarattı. Bu gibi özelikleriyle ocaklar yeni rejimin desteğini kazandı. Mustafa Kemal İstanbul Türk Ocağı'na bir bina kuruluşu için 3500 liralık maddi yardımda bulundu. Böylece Ocak-devlet ilişkisi daha görünür hale geldi.
Türk Ocakları Kongreleri
Türk Ocakları Birinci Umûmî Kongresi
Birinci Umûmî Kongre 23-25 Nisan 1340 (1924) tarihlerinde eksik temsille ve ağırlıkla asker-sivil bürokratlardan oluşan bir kitlenin katılımıyla gerçekleşti. Kongrenin başkanlığına Tanrıöver'in önerisi üzerine Türkçülük konusunda mühim bir yere sahip olan Ahmet Ağaoğlu seçildi. Kongrede ağırlıkla Türkün tanımı ve şekli ele alınmıştır. Tanrıöver ocakların Türk vatanının ve Türk devrimlerinin bekçiliği gibi iki temel vazifesi olduğunu dile getirmiştir. Bu vazifenin doğrudan siyasetle uğraşmak anlamına geldiği görüşünü paylaşan üyeler de bulunmaktadır. Tartışılan bir diğer konu da kimlerin Ocaklara kabul edilip edilmeyeceğidir. Tanrıöver'in bu konudaki tavrı seçkinci ve elitist, halka üsten bakan bir yaklaşımdır ve "Ocak bir misyoner müessesesidir. Ameleyi aldınız mı, ertesi gün Ocak sosyalist bir kulüp olur" söyleminde bulunmuştur. Kongrede Ocakların yayın organı olan Türk Yurdu'nun ismi ve yayın ilkeleri de tartışılmıştır. Netice olarak yapılan oylamada derginin aynı adla devam etmiş, Yusuf Akçura imtiyaz hakkını Türk Ocağı İdare Heyeti'ne devretmiştir.
Türk Ocakları İkinci Kurultayı
Türk Ocakları İkinci Kurultayı 1925 yılında, Türkiye tarihinde önemli iç olay ve çatışmaların yaşandığı bir yılda gerçekleşti. Şeyh Said İsyanı ve takiben çıkartılan Takrir-i Sükûn Kanunu Ocaklar'da bir hareketlenmeye sebep verdi. Cumhuriyet rejiminin ilkelerini savunan ve yaymaya çalışan Ocaklar'da adeta Büyük Millet Meclisi'ndeki gibi tartışmalar yaşanıyor ve alınacak önlemler konusunda tavsiyeler veriliyordu. Cumhuriyet hükûmetinin emirlerine amade olduğunu açıklayan Ocaklar kimi bölgelerde irtica karşıtı mitingler düzenledi. 1925 yılı Ocak-devlet, Ocak-parti bütünleşmesinin de başlangıcı olacaktı. Türk Ocakları 1925'ten sonra yerli bir Türk burjuvazisinin kurulması ve bu şekilde iktisadi kalkınmanın hızlanması fikrini savunmaya başladı. Latife Hanım ikinci kurultayda fahrî başkanlığa getirilirken Tanrıöver aynı görevine tekrar seçildi, Celâl Bayar ise Muhiddin Baha ile beraber kâtib-i umûmîlğe getirildi. Kurultay da İsmet Paşa Ocaklar'a devletin desteğini vadetti.
Türk Ocakları Üçüncü Kurultayı
Üçüncü Kurultay 22 Nisan 1926'da başladı. Merkez Heyeti Yıllık Faaliyet Raporunda 1925 Kurultayı'nda 135 olan Türk Ocağı sayısının özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki genişlemelerle 217'ye, üye sayısının da 30 bine yükseldiği ifade edilmektedir. 217 Ocak'tan 97'si ise düzenli gelir elde etmektedir. Kurultayda şube ocaklarının ne şekilde hareket edecekleri tartışması yapılmıştır. Bazı delegeler muhtelif ocakların kendi fikirlerine göre hareket ettiği eleştirisini yapmaktadır. Yine Türkiye'de o güne dek okutulmayan Türk hukuk tarihi dersi için kürsü oluşturulması için çalışmalara başlanmıştır. Türk Yurdu'na ilişkin tartışmalarda ise Yusuf Akçura gerileyen satışların nedeni olarak dergide sürekli aynı çevrenin yazılarının yayımlanmasını vermektedir. Kurultayın en önemli ve yoğun tartışmalarından biri de Türk olmayan unsurların ülke içindeki asimilasyonudur. Van delegesi İshak Refet gibi isimler Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da halen Türk lisanının bazı yerlerde kullanılmadığı, efradın yerel dillerini kullanmaya devam ettiğini ifade ederek Ocaklar'ı bu konuda adım atmaya çağırmaktadır. "Türk olmayan unsurlar" deyişi bu devirde mübadelerle gelenleri, Trabzon'daki Rumları, Çerkesleri ve Boşnakları da kapsayan geniş bir tanım olduğu görülmektedir. Hüseyin Enver buna benzer tartışmalarda Ocakların asli görevini reformların halka benimsetilmesi olduğunu ifade ederken benzer görüşteki Yusuf Akçura ise ikinci "sâha bizimdir" diyerek Ocakların hükûmet gibi hareket etmesine mesafelidir. Kurultayın son toplantısında ise 12 Mart 1328 (25 Mart 1912) tarihinin her yıl Ocakların bayramı olarak kutlanması kararlaştırılmıştır.
Türk Ocakları Dördüncü Kurultayı
1927 yılı Türk Ocakları için 1931'de kapatılmasına giden sürecin başlangıcı olması bakımından önemlidir. Ocaklar bu tarihte nüfuzunun zirvesine ulaşmıştır. Bunun farkında olan siyasi iktidar ilkin reformların savunucusu olarak gördüğü ve doğrudan desteklediği Ocakları mürakebe (denetim) altına alma yoluna gidecektir. Türk Ocakları 1927'de yapılan kurultayda Cumhuriyet Halk Fırkası (CHF) ile devlet siyasetinde beraber olduğunu açıklamış ve daha sonra CHF Nizâmnâmesi'nde yer alan 40. maddeye istinaden kendini CHF mürakabesinde yer alan bir kuruluş olarak saymıştır.
Bu kurultayda Türk Ocakları Tüzüğü’nün 2. Maddesi "Türk Ocaklarının fiilen iştigal sahası Türkiye Cumhuriyeti hudutları dahiline münhasırdır." şeklinde ifade edilmiştir. Yapılan bu değişiklikle Türk Ocakları Tüzüğü’nün 2. Maddesindeki "Türkler" veya "bütün Türkler" sözcükleri kaldırılmış ve Ocakların çalışma sahası daraltılmıştır. Bu adımlar Türkiye'nin Sovyetler Birliği ile ilişkilerinin geliştirilmesi ve Türk Ocakları'nın çalışma sahasının daraltılarak CHF ile bütünleşmesine yöneliktir.
Kurultayda 1926 Yılı Faaliyet Raporu sunuldu. Raporda Ziya Gökalp'in Beyazıt'ta bulunan kabri için mermer bir mezarlık yapıldığı, delegeler tarafından matbaa kurulduğunu ve bu matbaada Türk Yurdu dışında resmî kurumlar dahil birçok sipariş alındığı, derginin 1928 abone ile kâra geçtiği bilgisi paylaşılmaktadır. Ocakların gelirlerini artırmak için hükûmete başvurulduğu ve Dahiliye Vekaleti'nin özel tamimle vilâyetlerden bütçe ayırdığı da raporda yer almaktadır. Günümüzde Ankara Resim ve Heykel Müzesi olarak işlev gören Türk Ocakları Merkez Binası'nın temeli ise 21 1927'de atıldı. Törene devlet adına İsmet Paşa katıldı. Başkan Hamdullah Suphi de Türk Ocakları'nın "inkılâpçı ve cumhuriyetçî hükümetin mesâisine kendi mesâisini katarak çalıştığını" ifade etmiştir. 1927 yılı Ocakların kültürel manada ürettiği yayınların ve verdiği konferansların arttığı bir yıl oldu. Türk Ocakları Hars Heyeti milliyetçi ve devletçi inancı pekiştirecek yayınları artırmak için çalışmalarını hızlandırdı. Bu noktada Hafız Ahmet Irsoy, Rauf Yekta ve Ali Rıfat Çağatay'dan Türk müziğine ilişkin görüşler alınırken, Reşat Nuri, ve Refik Ahmet Nuri Sekizinci'den oyunlar ısmarlandı. Ocak üyelerinin kullanacağı rozetler (oran) Almanya'da üretilirken her yıl Türk Yıllığı adıyla bir yıllığın yayımlanması kararlaştırıldı.
Kurultay döneminde tartışılan bir başka konu ise Türkiye'de komünizmin yükselmesiydi. Bu konuya ilişkin Hasan Ferid "Ocaklı denilince komünizm aleyhtarı anlaşılmalıdır" düşüncesini paylaşmaktadır. Ocaklarda maaş alarak görev alanlar da kimi isimlerce eleştirilmektedir. Ahmet Cevdet Ocaklarda görev almayı millî bir hizmet olarak yorumlarken, 1940'lardan sonra Turancılık düşüncesini yeren ve derslerinde komünizm propagandası yapmakla suçlanıp kovuşturmaya uğrayan, bu nedenle Amerika Birleşik Devletleri'ne giden sosyal psikolojinin önemli ismi, kurultay döneminin Ödemiş delegesi Muzaffer Şerif de verilen ücretlerde öğretmen maaşlarının temel alınmasını önermektedir. Maaşlı çalışanlar konusu Zekeriya Sertel gibi sol muhaliflerin ocaklara ilişkin eleştirileri arasındadır.
Türk Ocakları Beşinci Kurultayı
Kurultay 28 Nisan 1928'de başladı ve kurultay başkanlığına Mahmut Esat Bozkurt seçildi. Sunulan raporda Ocakların doktor üyelerinin sağlık hizmeti verdiği, 10 ocakta Fransızca, İngilizce, Almanca, İtalyanca ve Rusça gibi dersler verildiği, 5 ocakta muhasebe ticaret kurslarının bulunduğu, 45 şubede spor faaliyetlerinin yürütüldüğü, 42 şubede müzik, 43 ocakta ise temsil yapıldığı bilgilerine ulaşılmaktadır. Büyük şehirler haricinde kalan ocaklarda konferanslar verilmemesi kurultayda ele alınan bir konu olmuş ve memleket sathına konferansçılar gönderilmesi, Ocaklarda köycülük faaliyetlerinin artırılması vurgulandı. Üyelerden Selim Sırrı da Çekoslovakya'da etkin olan teşkilatına benzer faaliyetlerde bulunulmasına ilişkin bir rapor sundu. Bu zaman diliminde Türk Yurdu dergisinin merkezi de Ankara'ya taşındı.
Kurultayın en önemli konularından biri izlenmesi gereken kültürel asimilasyona ilişkin önerilerdi. Türk lisanına ilişkin öneriler Vatandaş Türkçe konuş! kampanyası ile ilişkiliydi. Siirt Arapları ve Doğu vilayetlerindeki Türk olmayan milletler için de birçok delege ve bürokrat tarafından rapor ve öneriler sunuldu.
Türk Ocakları'nın Altıncı Kurultayı da iki yıl sonra 24 Nisan 1930 tarihinde yapıldı ancak tutulan zabıtlar yayımlanmadığı için tartışılan konular hakkında bilgi bulunmamaktadır.
Kapatılması
Türk Ocakları ve muhalefet
I. Ulusal Mimarlık Akımı'nın öne çıkan eserlerinden biri olan Türk Ocakları Merkez Binası'nın açılışı 23 Nisan 1930'da gerçekleşti. Merkez Ocaklılar için "mabed" niteliğinde idi. Bir başka övünç kaynağı ise çalışır durumda olan matbaa idi. Harf Devrimi sonrasında Ocaklar Latin alfabesinin halka benimseltilmesi konusunda yürütülen kampanyalarda öncü rol üstlendi. Verilen istatistiklere göre Türk Ocakları 1929 yılının ilk üç ayında 50 bin kişinin yeni harfleri öğrenmesini sağladı. Yerli malı kullanımı gibi benzer devlet politikalarında da Türk Ocakları faaliyetlerde bulundu. Sosyal yardımlar ve halk eğitimi de Türk Ocakları'nın faaliyet sahasındaydı. Bir yandan da Türk Tarih Heyeti Türk Ocakları bünyesinde faaliyetlere başladı.
Ocaklar içinde göze çarpan ilk muhalefet kişisel çatışmalar ekseninde başladı. Hamdullah Suphi ile Reşit Galip arasında kişisel çekişmeler bulunmaktaydı. 28 Nisan 1930'da Tanrıöver aleyhine 45 imzalı bir takrir verildi. İsmail Habip Sevük de Türk Ocakları'nın büyük kurultaylar yapmasının Mustafa Kemal Atatürk'ün dikkatini çektiğini ve böylesi bir kitleyi kendi başına bırakmak istemediğini dile getirmektedir. Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın 1930'da ortaya çıkması ve 99 günlük bir muhalefet ortaya koyması özellikle "muhalif Ege'de" SCF'ye olan ilgiyi artırmış, Türk Ocakları da bundan nasibini almıştı. Türk Ocakları üyelerinden Aydın mebusu Reşit Galip, Kars mebusu Ahmet Ağaoğlu ve Şebinkarahisar mebusu Mehmet Emin Yurdakul SCF'ye geçen bazı isimler oldu. Özellikle İzmir Türk Ocağı SCF ile en çok yakınlaşan şube idi ve Temmuz 1930'dan itibaren yoğun bir şekilde eleştiriliyordu. Aynı şubede içkili etkinliklerin yapıldığı iddiası Türk Ocakları'na ilişkin eleştirilerin bir diğer nedeniydi. Hamdullah Suphi burada "Türk Ocakları içki aleyhine daima mücadele edecektir." demiş ve aynı konuşmasında tek partili rejime eleştirel bir tonla seslenmiştir. Türk Ocakları'nın CHF'nin hars şubesi olduğunu söyleyen TBMM Başkanı Kâzım Özalp da SCF'ye geçenlerin ocak üyeliğinden çıkartılması gerektiğini ifade etmiş, bir süre sonra da Türk Ocakları'nın CHF'nin hars şubesi olduğu teyit edilerek Türk Ocakları'na sadece CHF'ye üye olanlar ile hiçbir siyasi partiyle ittisakı bulunmayanların üye olabileceği açıklanmıştır. İstanbul Türk Ocağı'nda ise belediye seçimleri arefesinde Nezihe Muhiddin'in "SCF'nin ülkeyi refaha eriştireceği, esaret zincirlerini kıracağı" söylemleri ve SCF'ye oy istemesi, buna karşın 'in CHF'yi savunan konuşması ilgi çekti.
Türk Ocakları'nın kapatılmasına giden süreçte özellikle Hamdullah Suphi'nin cumhuriyetçiliğini sorgulayan propagandalar basında tartışıldı. Son Posta ve Resimli Ay'da ise Türk Ocakları'na ilişkin sol muhalefetten eleştiriler yükseliyordu. Zekeriya Sertel kendisini Ankara'daki Cumhuriyet balosundan kovan Hamdullah Suphi için "Ocak başkanı gibi değil, aşiret reisi gibi davranırdı" demektedir.
Türk Ocakları Olağanüstü Kongresi
10 Nisan 1931'deki olağanüstü kongre öncesinde Türk Ocakları'nın 250'den fazla alt şubesi ve 30 binden fazla üyesi bulunmaktaydı ve bu yönüyle ciddi bir sivil toplum kuruluşuydu. Füsun Üstel'e göre Serbest Cumhuriyet Fırkası ile gün yüzüne çıkan muhalefet sonrasında "ortak yaşam ve sivil toplumun tüm kalıntılarını ortadan kaldırmaya karar veren tek parti yönetimi" 1931'deki parti kurultayında gençlik kuruluşlarının daha etkin denetimini kararlaştırmıştı. Öte yandan Türk Ocakları'nın kapatılmasına giden süreçte dış etkenlerin de rol aldığı düşünülmektedir. Ocakların Turancı eğilimi dönemin Sovyetler Birliği Türkiye Büyükelçisi 'de rahatsızlık uyandırması ve Tevfik Rüştü Aras'ı uyarması Türk Ocakları'nın kapatılmasına giden sürece etki etmiştir. Hamdullah Suphi de Atatürk'ün ABD'deki muadillerini incelettirip onlardan hareketle Ocakların Halkevleri'ne dönüştürülmesine karar verdiğini dile getirmektedir. Atatürk'e göre Ocaklar Türk kültür ve sosyal yaşamına önemli katkılar yapmıştı ve Ocaklara düşen asli görevi Türkleştirme faaliyetleri idi. O dönem öne sürülen görüşlerden biri de Ocakların kuruluşundaki ilke ve amaçlar parti programında yer alıyor olmasıydı. Bu arada 24 Mart 1931'de Atatürk Hamdullah Suphi ve heyetini kabul etti ve kurultay tarihini aldı. Ruşen Eşref'in anlatımıyla Atatürk gelişmeleri "Milletlerin tarihlerinde bazı devirler vardır ki muayyen maksatlara erebilmek için maddî ve manevî ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve aynı istikamete sevk etmek lazım gelir." sözleriyle açıklıyor ve aynı cinsten olan kuvvetlerin ortak gaye için birleşmesi lazım geldiğini dile getiriyordu. Hamdullah Suphi ise Atatürk'e Türk Ocakları'ndan kendisine yönelik bir muhalefet olmayacağına ikna etmeye çalıştı.
1931 Olağanüstü Kongresi öncesinde Türk Ocakları'nın kapatılacağı kesinleşmiş gibiydi. Bu nedenle kongrede Ocakların faaliyet alanlarının yoğunluğuna ilişkin "prestij metni" sayılabilecek muhtelif raporlar yayımlandı. Yayımlanan raporlarda 20 bin kişinin katıldığı 40 konferansın eksiksiz listesi, köylere götürülen sağlık hizmetleri, eğitim faaliyetleri vb. gibi detaylı malumatlar bulunmaktaydı. Hülâsa ikinci toplantıda CHF'ye katılma kararı alındı. Menkul ve gayrimenkul mallar da partiye devredildi ancak tüm devir ve alacak-verecek işlemleri 1936 yılında bile devam ediyordu.
Türk Ocakları listesi
Füsun Üstel'in Ocaklara ilişkin verdiği liste şu şekildedir:
- Ahlat
- Artvin
- Adana
- Adapazarı
- Afyonkarahisar
- Akçabat (Polathane)
- Akçaşehir (Akçakoca)
- Akhisar (Manisa)
- Akşehir
- Alaşehir
- Alucra
- Amasya
- Amasya
- Antalya
- Ankara
- Ayaş
- Ayancık
- Aydın
- Ayvacık
- Ayvalık
- Acıpayam
- Adıyaman
- Arapkir
- Arabsun (Gülşehri)
- Aziziye
- Arabsun
- Arapkir
- Aziziye (Afyon)
- Aziziye (Sivas)
- Alaiye
- Babaeski
- Bartın
- Bafra
- Balıkesir
- Bâla
- Bandırma
- Bayburt
- Bayramiç
- Bitlis
- Bayındır
- Bergama
- Bursa
- Burhaniye
- Bodrum
- Bor
- Burdur
- Bozova
- Bozöyük
- Bozdoğan
- Boğazlıyan
- Buldan
- Bolvadin
- Bolu
- Bayabat
- Birecik
- Biga
- Bilecik
- Bozok
- Besni
- Bornova
- Cebelibereket
- Cide
- Çarşamba
- Çal
- Çankırı
- Çatalca
- Çeşme
- Çanakkale
- Çorlu
- Çorum
- Çıldır
- Çivril
- Darende
- Dursunbey
- Denizli
- Demirci
- Divrik
- Düzce
- Diyarbakır
- Dinar
- Edirne
- Edremit
- Ezine
- Erbaaa
- Erciyes
- Erdek
- Eruh
- Erzurum
- Ergani
- Ermenek
- Eskişehir
- Eskifoça
- Eğridir
- Elbistan
- Eşme
- Elazığ
- Emdi (Eğrigöz)
- Elmalı
- Emet
- Erciş
- Erzincan
- Fatsa
- Fethiye
- Gaziantep
- Garbikaraağaç
- Giresun
- Göle
- Görele
- Gerze
- Göynük
- Gediz
- Gerede
- Gördes
- Havza
- Haymana
- Harput
- Hopa
- Hayrabolu
- Isparta
- Ilgın
- Iğdır
- İzmir
- İznik
- İstanbul
- İpsala
- İnebolu
- İnegöl
- İskilip
- İslâhiye
- İzmit
- Keskin
- Keşan
- Kilis
- Kemalpaşa (Nif)
- Kütahya
- Kula (Merdenik)
- Konya
- Kığı
- Kars
- Kırkağaç
- Kırklareli
- Karaburun (İzmir)
- Karacabey
- Kağızman
- Kazıkkuyu (Saray)
- Karacasu
- Karadeniz Ereğlisi
- Karaman
- Karaköse
- Karamürsel
- Kastamonu
- Kasaba
- Kandıra
- Kocaeli
- Kozan
- Kuşadası
- Konya
- Könyek
- Gediz
- Gerede
- Gördes
- Konan
- Geyve Akhisarı
- Köyceğiz
- Kağızman
- Kayseri
- Kandıra
- Konya (Ereğlisi)
- Kırşehir
- Kısrı
- Lâdik
- Lüleburgaz
- Mardin
- Mecidiye
- Mudanya
- Muradiye
- Merzifon
- Mersin
- Maraş
- Mürefte
- Marmaris
- Mustafakemalpaşa
- Muğla
- Manisa
- Malatya
- Menemen
- Muş
- Mucur
- Mut
- Milâs
- Mudurnu
- Mihalıçık
- Nazilli
- Nevşehir
- Niğde
- Niksar
- Ordu
- Orhangazi
- Oltu
- Ödemiş
- Polatlı
- Posof
- Palamuut
- Pazarcık
- Palu
- Poshuf (Digor)
- Pınarhisar
- Reşadiye
- Rize
- Sarayköy
- Siirt
- Seferhisar
- Senirkent
- Sükut
- Sultanhisar
- Silifke
- Sürmene
- Söke
- Simav
- Sivas
- Sivrihisar
- Sinop
- Sarıkamış
- Salihli
- Samsun
- Sındırgı
- Sandıklı
- Susurluk
- Soma
- Şarkikaraağaç
- Şarkikarahisar
- Şarkışla
- Tercan
- Terme
- Tefenni
- Tekirdağ
- Tokat
- Tire
- Tirebolu
- Taşköprü
- Tavşanlı
- Taraklı
- Trabzon
- Tarsus
- Tosya
- Uşak
- Urfa
- Urla
- Uzunköprü
- Ulubey
- Uluborlu
- Ulukışla
- Ünye
- Ürgüp
- Varto
- Van
- Vezirköprü
- Vize
- Yalova
- Yalvaç
- Zara
- Safranbolu
- Zonguldak
- Zile
Türk Ocakları yayınları
Füsun Üstel'in Hamdullah Suphi Tanrıöver'in eserinden atıfla verdiği liste şu şekildedir:
|
|
Türk Ocakları (1949)
Türkiye'de tek partili dönemin sivil toplum kuruluşlarını denetim altına alması sonucu 10 Nisan 1931'de kapatılan Türk Ocakları tek partili dönemin sona ermesi ve Türkiye'de çok partili dönemin başlaması sonrasında Hamdullah Suphi Tanrıöver liderliğinde 10 Mayıs 1949'da İstanbul'da yeniden açıldı. 18 yıllık aradan sonra tekrar faaliyete geçen Türk Ocakları'nın üst kadrosunda Hasan Ferit Cansever, Burhanettin Develioğlu, Ahmet Mazhar Akifoğlu, , Ragıp Nurettin Ege, Tevfik Noyan, Cevat Mustafa Emecan ve Cemil Behçet isimleri yer alıyordu. Bu dönemlerde oldukça sınırlı faaliyetlerde bulunabilen Türk Ocakları eski mal varlıklarını Cumhuriyet Halk Partisi'nden geri alabilmek için girişimlerde bulunsa da sonuç alamadı.
CHP grubunda yer almasına rağmen mecliste partisiyle çatışan ve daha sonra istifa eden Hamdullah Suphi, İstanbul Türk Ocağı'nı 10 Mayıs 1949’da kendisine babasından kalan Abdüllâtif Suphi Paşa Konağı’nda açtı ve 7 Ağustos 1949’daki ilk kongrede genel başkan seçildi. Demokrat Parti'nin iktidara gelmesiyle partiden Manisa bağımsız mebusu seçilen Tanrıöver bu dönemden sonra Türk Ocakları'nın yeniden güçlenmesi için çalışmalara başladı ve 15 Mayıs 1954’te Türk Ocakları “kamu yararına çalışır dernek” statüsünü aldı. 1957 yılında Merkez Heyeti'nde Prof. Dr. Mümtaz Turhan, Prof. Dr. Mehmet Kaplan gibi isimler yer alırken Hars Heyeti'nde ise Zeki Velidi Togan, Yahya Kemal Beyatlı, Abdülhak Şinasi Hisar, Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu, Osman Turan, Süheyl Ünver, Oktay Aslanapa gibi isimler mevcuttu. 17 Mayıs 1959’da ocakların merkezi Ankara'ya taşındı, Tanrıöver'in rahatsızlığı nedeniyle ilmi Türkçülerden Prof. Dr. Osman Turan genel başkanlığa seçildi. 27 Mayıs Darbesi sonrasında Hamdullah Suphi liderliğindeki heyetin Cemal Gürsel'le görüşmesi Türk Ocakları'nın yeniden kapatılmasını engelledi. 12 Mart Muhtırası'na kadar ocaklar olağan faaliyetlerine devam etse de muhtıra sonrasında faaliyetlerini bir süreliğine askıya aldı. 12 Eylül Darbesi sonrasında Türk Ocakları askerî rejim tarafından kapatıldı. 1984'e kadar kapalı kalsa bile 1983'teki Dernekler Yasası'na uygun bir şekilde yeni bir tüzükle faaliyete geçti ve genel başkanlığını Prof. Dr. yaptı. 1986 sonrasında asli canlılığını bulan Ocaklar Başbakan Turgut Özal zamanında güçlenmeye başladı.
2012'de 100. yılını kutlayan Türk Ocakları günümüzde "Türk Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı" adıyla, Türkiye ve Türk dünyasındaki gelişmeler ve millî konularda kamuoyu yaratıp faaliyetlerde bulunan bir kurum olarak devam etmektedir. Genel Başkanlık görevini ise Osman Turan'ı takiben Prof. Dr. (1960-1961), Prof. Dr. Emin Bilgiç (1973-1974), Prof. Dr. Orhan Düzgüneş (1974-1994), Sadi Somuncuoğlu (1994-1995), (1996-2012) yaparken mevcut başkanı 2012'den beri Prof. Dr. 'dür. 2020 itibarıyla ikisi Almanya'da olmak üzere 88 şubesi ve biri Kerkük diğeri de Bakü'de olmak üzere 6 temsilciliği vardır. Dernek 15 Temmuz darbe girişimine karşı 16 Temmuz 2016'da bir bildiri yayımladı,2017 Türkiye anayasa değişikliği referandumu için de dernek başkanı Öz tarafından karşı bir makale yayımlanarak endişe ve eksiklikler dile getirildi.
Haziran 2022'de İstanbul Türk Ocaları, İBB ile ortak düzenlenen 110. Yıl Etkinliği kapsamında "Günümüz İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları" başlıklı bir sempozyum düzenledi. Sempozyumda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir konuşma yaparken, aynı etkinliğe CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı. Ardından Türk Ocakları'nın partilerle ilişkisi tartışma konusu oldu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de bu davetleri eleştirdi. Türk Ocakları Genel Merkezi ise özellikle Canan Kaftancıoğlu'nun davet edileceğinin kendilerine bildirilmediğini açıkladı, İstanbul şube yönetimi görevden alındı; tartışma konusu olan sempozyumun Türk Ocaklarının partiler üstü niteliğini değiştirmeyeceğini, Ocaklar'ın siyaset dışı pozisyonundan taviz verilmeyeceği ifade edildi.
Kaynakça
- ^ Füsün Üstel (2010). İmparatorluktan Ulus Devlete Türk Milliyetçiliği: Türk Ocakları. İstanbul: İletişim Yayınları. s. 51-64. ISBN .
- ^ Üstel 2010, s. 64-69.
- ^ Üstel 2010, s. 69-80.
- ^ a b Üstel 2010, s. 92.
- ^ Üstel 2010, s. 80-92.
- ^ Üstel 2010, s. 91.
- ^ a b Üstel 2010, s. 111-115.
- ^ Üstel 2010, s. 125-34.
- ^ Üstel 2010, s. 132-33.
- ^ Üstel 2010, s. 135.
- ^ Üstel 2010, s. 135-45.
- ^ Üstel 2010, s. 145-61.
- ^ Mete Tunçay. "Cumhuriyet Halk Partisi (1923-50)". Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi. Cilt 8. İletişim Yayınları. s. 2020-21.
- ^ Üstel 2010, s. 165-66.
- ^ Üstel 2010, s. 166-79.
- ^ Üstel 2010, s. 198.
- ^ Üstel 2010, s. 180-207.
- ^ Üstel 2010, s. 226-27.
- ^ Özdemir, Yavuz; Aktaş, Elif (2011). "HALKEVLERİ (1932'den 1951'e)". Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi. s. 239. 1 Şubat 2023 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Eylül 2023.
- ^ Üstel 2010, s. 231-34.
- ^ Hasan, Ferid (1928). Ocak Mesaisi Hakkında 1927 Kurultayına Arz Edilen Tekliflerim. Ankara: Türk Ocakları Merkez Heyeti Matbaası. s. 100.
- ^ Sherif, Muzafer (Ana Yayıncılık bas.). AnaBritannica - 19. Cilt. s. 347-48.
- ^ Üstel 2010, s. 291.
- ^ Üstel 2010, s. 285-90.
- ^ Üstel 2010, s. 292-96.
- ^ Üstel 2010, s. 300-306.
- ^ Üstel 2010, s. 324.
- ^ Üstel 2010, s. 321-32.
- ^ Üstel 2010, s. 337.
- ^ Emrence, Cem (2018). 99 Günlük Muhalefet Serbest Cumhuriyet Fırkası. İstanbul: İletişim Yayınları. ISBN .
- ^ Öz, Eyüp (Ağustos 2019). Serbest Cumhuriyet Fırkası ve Muhalif Ege. İstanbul: İletişim. ISBN .
- ^ Üstel 2010, s. 332-346.
- ^ Sertel, Zekeriya (1977). Hatırladıklarım. İstanbul: Gözlem Yayınları. s. 70.
- ^ Üstel 2010, s. 358-59.
- ^ Üstel 2010, s. 375.
- ^ Üstel 2010, s. 379384.
- ^ Üstel 2010, s. 387-90.
- ^ Üstel 2010, s. 393-94.
- ^ . Türk Ocakları. 1 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2019.
- ^ Koçak, Cemil. . Star. 1 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2019.
- ^ Acar, İsmail. . Türk Yurdu. 17 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2019.
- ^ . Türk Ocakları. 28 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ağustos 2023.
- ^ Yusuf, Sarınay (Şubat 2011). "Türk Ocakları ve Siyaset". Türk Yurdu, 282. 21 Eylül 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Eylül 2019.
- ^ . Türk Ocakları. 19 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Eylül 2019.
- ^ . Türk Ocakları. 16 Temmuz 2016. 27 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Şubat 2021.
- ^ Öz, Mehmet (3 Mart 2017). . Türk Ocakları. 28 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Şubat 2021.
- ^ "Kılıçdaroğlu: Her gün binlerce Müslüman bizzat Müslümanlarca öldürülüyor". TRT Haber. 6 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2022.
- ^ "Bahçeli: Ben dalıp uzaklara gittim, Türk Ocakları hiç mi rahatsız olmadı?". Gazete Duvar. 6 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2022.
- ^ "Basın Açıklaması". Türk Ocakları. 1 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2022.
- ^ "TÜRK OCAKLARI GENEL MERKEZİNDEN AÇIKLAMA". Türk Ocakları. 1 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Temmuz 2022.
- Genel
- Üstel, Füsun (2010), İmparatorluktan Ulus Devlete Türk Milliyetçiliği: Türk Ocakları, İstanbul: İletişim Yayınları, s. 422, ISBN
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Turk Ocaklari Turkculuk dusuncesi etrafinda Istanbul merkezli olarak 1912 de kurulan ve 1931 de Cumhuriyet Halk Firkasi na devredilene dek bu yonde faaliyetlerde bulunan cemiyet Osmanli Imparatorlugu nda II Mesrutiyet doneminde iyiden iyiye gorunur olan kimlik probleminde Osmanlicilik karsitligi ve Turkculuk dusuncesi etrafinda birlesen cevrenin Turk Dernegi 1908 ve Turk Yurdu Cemiyeti 1912 ile orgutlenmesi Turk Ocaklari ile devam etti Her ne kadar siyasi alana dahil olmama gayesi gudulse bile Turkculugun siyasal alana evrilmesiyle ilkin Ittihat ve Terakki daha sonra ise cumhuriyet ideolojisiyle program ve amaclar belirlendi Devlet ve devletcilik ile olan organik bagi Turk Ocaklari nin buyumesinde onemli bir rol oynadi Agirlikla 1925 yili sonrasinda Cumhuriyet devrimlerinin savunucusu koruyucusu cagdaslasma dusuncesi ve Turklestirme politikalarinin bir parcasi oldu 1927 yili gucunun zirvesine giden surecin ilk esigi olmakla beraber kapatilmasina giden surecin de baslangici oldu Turk Ocaklari bu tarihte CHF siyasetinin resmi olarak bir parcasi oldu ve partinin denetimine girdi 1930 da Serbest Cumhuriyet Firkasi nin ortaya cikisi ve icerideki gelismeler Turk Ocaklari nin kapatilmasina giden surecin belirleyicisi oldu 264 subesi 30 binden fazla uyesi ve genis mal ve menkul varligiyla onemli bir sivil toplum kurulusu olan Ocaklar Turkiye de tek partili donemin sivil ve toplumsal yasama olan mudahalesiyle kapatildi tum varligi ve uyeleriyle partiye devredildi Turk Ocaklari Turkiye de cok partili donemin baslamasiyla birlikte Ocaklarin basbugu sayilan ve 1912 31 arasinda araliksiz genel baskanlik gorevinde bulunan Hamdullah Suphi Tanriover le Istanbul merkezli olarak 1949 yilinda tekrar faaliyete gecti ve devletle olan organik bagini devam ettirdi Turk siyasi yasamindaki muhtelif darbeler Ocaklarin eski gucune kavusmasina engel oldu Yasanan kesintilere ragmen Turk Ocaklari adiyla maruf bir olusum gunumuzde de faaliyetlerine devam etmektedir Turk OcaklariTurk Ocaklari Merkez Binasi nin 1930 lardaki gorunumu OnculTurk Dernegi Turk Yurdu CemiyetiKurulus1912Kurulus yeriIstanbul Osmanli ImparatorluguKapanis10 Nisan 1931TurTurk kulturu cemiyetiYasal statuOzerk 1912 27 Cumhuriyet Halk Partisi murakabesi 1927 31 AmacTurk kultur ve lisanini yaymak ve gelistirmek Turkiye nin cagdaslasmasini saglamakMerkezIstanbul Ankara 1927 den sonra KonumTurk Ocaklari Merkez BinasiHizmet bolgesiTurkiye geneliBaskanHamdullah Suphi TanrioverGonullu30 bin Resmi siteturkocaklari org tr Turk Ocaklari 1912 31 Turkculugun kulturel alandan siyasal alana evrilmesinde belirleyici bir rol ustlendi ve bunun icin uygun bir ortam yaratti Bu yonuyle ilk olarak Ittihat ve Terakki Firkasi nin amaclarina dolayli da olsa katki sundu ancak dogrudan firkanin denetimine girmeyerek ozerk yapisini korudu Milliyetciligin cumhuriyet idaresinde dogrudan devlet politikasi olmasi ve CHF programinda yer almasi devlet ocak butunlesmesini beraberinde getirdi Zaman icerisinde kapsamli kulturel faaliyetleri ve halkla olan dogrudan iliskisi tum gucleri tek merkezde toplamak isteyen ve bunun icin olasi muhalefet odaklarini yok etmeye karar veren CHF hukumeti Turk Ocaklari ni tehdit olarak gorecekti Turk Ocaklari nin partiye devredilmesiyle CHF genis ve hazir bir kitle orgutune sahip olacakti KurulusTurk Ocagi II Mesrutiyet doneminde kurulan cok sayida cemiyet arasinda sube uye sayisi ve etkiledigi kitle ile Turk Dernegi ve Turk Yurdu Cemiyeti nden daha onemli bir konuma sahip olmakla beraber Turk milliyetciligini bilimsel ve kulturel manada gelismesini saglayan bir yapiya sahiptir Kurulus tarihi olarak 1911 ve 1912 yili verilse de genel olarak 1912 yilinda kuruldugu kabul edilmektedir Ocagin ilk adimlari Askeri Tibbiye ogrencileri tarafindan 1911 de atildigi bilgisi Yusuf Akcura tarafindan paylasilmaktadir 1912 sonbaharinda Balkan Savaslari nedeniyle Turk Ocagi na iliskin bakis acisi iki manada degisti Ocaklar Osmanli Imparatorlugu nun muhtelif toplumlarina ayrilik sokmakla suclanirken bir yandan da artan milliyetciligin odak noktasi olacakti Maddi olanaksizliklarin da etkiledigi bu sureci ocaklarin baskani olan Ahmet Ferit Tek in istifasi ve Edebiyati Cedide nin one cikan kalemlerinden Hamdullah Suphi Tanriover in baskanligi ve Yusuf Akcura nin ikinci baskanliga gelisi takip edecekti Cumhuriyet doneminde maarif bakani ve milletvekili olarak gorev alacak olan Tanriover ocaklarin kapanisa kadar kesintisiz baskanlik gorevinde bulundu ve onun zamaninda zirvesi 1927 yili olmak uzere bir canlanma ve gelisme yasandi Ulke icinde vatanda ocakli denen ve Osmanlicilik gibi kimlik bunalimlarina cephe almis bir kitle ile ocaga olan ilginin artmasi sonrasinda duzenli konferans ve etkinlikler Divanyolu ndaki binadan Beyazit taki bir konaga tasinma gerceklesti ve burasi merkez olarak kullanildi Belirlenen Turk Ocagi Nizamname i Esas ve Dahilisi nde ocaklarin amaci su sekilde aciklandi Turklerin milli terbiye ve ilmi ictimai iktisadi seviyelerinin terakki ve ilasiyla irk ve dilinin kemaline calismaktadir Ocak nizamnamesinde belirlenen Turk dilinin kemaline calismak amaci belirgin olarak ocagin dergisi olan Turk Yurdu nda yayimlanan makalelerde kendini gostermektedir Ocagin bu donemdeki dil tasavvurunda Istanbul Turkcesi hicbir sinifa veya tasraya ait olmadigindan onemli sayilmis ve gecer lisan sayilmistir Cumhuriyet oncesi ocaklarda kadinlarin toplumsal yasama katilimi konusunda teorik tartismalar yapilsa bile genel manada bir program olusturulamamistir Teorik tartismalarda Sovyetler Birligi ne bagli Turki devletlerdeki gelismeler cagdaslasma dusuncesi ve eski Turk kulturune atiflar gorulmekteyken bir programin ortaya konulmamasi Peyami Safa gibi gibi yazarlarca elestiri konusu olmustur Ittihat ve Terakki ile iliskisi Anilan donemde ocak nizamnamesinin dorduncu maddesinde Ocaklarin sadece milli ve ictimai bir ozellik tasiyacagi siyasetle ve siyasi partilerle asla ilisigi olmayacagi maddesi bulunmaktaydi Ancak Ittihatcilarin Turk Ocagi na olan nufuzu Ziya Gokalp ve Huseyinzade Ali ekseninde baslayacak ve maddi imkansizliklar dolayli da olsa bir ilisigi gerekli kilacak hatta Istisare Heyeti ne giren Ittihatci isimler olacakti Siyasetin Ocaklar uzerindeki nufuzuna karsi Ocaklarin belirli duzeyde bagimsiz yapida olmasi icin bir ic muhalefet de bulunuyordu Turkculuk dusuncesinin Balkan Savaslari sonrasinda siyasal hale evrilmesiyle partinin yoneldigi Turan fikri siyasetin Ocaklara olan ilgisini artirdi ve dusunulen Kafkasya hareketi oncesinde ocaklara kayitli subaylarin listesinin istenmesi gibi dogrudan temaslar gerceklesiyordu Hulasa partinin Ocaklar a olan bakisi ilkin belirli duzeyde ozerklik ve Merkez i Umumi nin bir kultur subesi olmasini desteklemekti ancak I Dunya Savasi sonrasinda kendine siyasal bir rakip olarak gormeye basladi Savas yillarinda Gokalp ocaklari bir edebiyat kulubu olmasi icin cabalarken Tanin in imtiyaz sahibi Huseyin Cahit Yalcin Enver Pasa ve Rauf Orbay gibi Ittihatcilar da parasal destek sagliyordu 1918 Kongresi nde parti ile ocak arasindaki iliski organik ve dogrudan bir hal aldi 1918 Kongresi ve gelisen faaliyetler 14 Haziran 1918 tarihinde baslayan Turk Ocagi Genel Kongresi sirasinda Ocaklarin 2005 uyesi 35 kadar subesi bulunmakta idi Kongreye katilim dusuk oldugundan cogunlugu temsil edilmemesi nedeniyle alinacak kararlarin mesruiyeti bazi delegeler tarafindan sorgulaniyordu Kurulustan 6 yil sonra yapilan bu kongrenin gecikmesi ulkenin yasadigi savaslar silsilesi ve kimi delegenin muhtelif gorevlerde olmasindan oturuydu Idare Heyeti nin acikladigi raporda Ocaklarin amaclari su sekilde siralaniyordu uygun bir merkez kurmak halk ile dogrudan temas halinde olmak milliyetcilik fikrini basin yayin yoluyla yaymak ve gelisimine katki saglamak Turk cocuklarina yardim etmek bir kutuphane kurmak yapilacak toplantilarla Turkleri birbirleriyle tanistirmak Kongre Heyeti nin sundugu raporda kurulustan itibaren hukumetten yardim ve destek alindigina iliskin bilgiler bulunmaktadir Kongrede Turk kadinlarinin da Ocaga uye olabilmeleri icin nizamnamede degisiklige gidilmistir Yeni Idare Heyeti sonrasinda verilen konferanslarda da artis yasandi Kadinlar icin cuma konferanslari ve muzik etkinlikleri duzenleniyordu Verilen konferanslarin Ocalar i Darulfunun islevine tasidigi savas yillarinda gerileyen dusunce dunyasina katki sagladigi dusunuluyordu Parasiz geziler ve konserler de sosyal etkinlikler arasindaydi Yurt disinda Ocaklar dan yardim alarak okuyan ogrenci sayisi da kongre doneminde 140 kadardi Ocaklarin diger islevleri arasinda is bulma gibi sinirli rolu de vardi Tan gazetesine gore Ocaklarin asiladigi milliyetci fikirler Turk subaylarinin Dunya Savasi ndaki motivasyonlarini etkiliyordu Bu zaman diliminde Ocaklar in yayin organi olarak Turk Yurdu yerine baska bir derginin kurulmasi da tartisildi ancak tarihsel butunluk acisindan derginin yeniden duzenlenmesi kararlastirildi Koyculer Cemiyeti Koyculer Cemiyeti Turk Ocaklari bunyesinde halka dogru gitme egilimin narodnizim benzeri bir parcasi olarak fiilen 1918 de resmen de 18 Mart 1335 te 1919 Halide Edib Adivar baskanliginda Cagaloglu nda kuruldu Nufusun 70 inin koylerde yasamasi Turk Ocaklari ni bu egilime yoneltmisti Cumhuriyet doneminde Turk OcaklariAtaturk un Adana Turk Ocagi hatira defterine el yazisiyla yazdigi not Turk Ocaklari Merkez Binasi giris levhasi 2024 Cumhuriyetin ilani sonrasinda Turk ocaklari yurt genelinde hizli bir orgutlenme icerisine girdi Gecmisin kritigi ve gecmis hatalarin tekrar zuhur etmemesi icin bu ikinci donemde ilkine gore ocak programina iliskin daha cetin tartismalar yapildi Gokalp in Ocaklar i edebi kulup yapma egilimi devam ederken Resit Galip gibi isimler dogrudan halkin icinde olunmasi ve pratik amaclara yonelinmesini one suruyordu Galip ayni zamanda Darulfunun neredeyse ocaklarin merkezi de orada olmalidir diyerek adeta ocaklarin dusun dunyasini etkilemek istedigi kesimi belirtiyordu Ayrica ikinci donemin basinda Turk Yurdu nun basiminda bir kopukluk dogmus Yeni Mecmua da bu donemde bir sureligine ocaklarin resmi yayin organi gibi islev gormustur Ocaklarin hizli orgutlenmesi ile Mayis 1923 te 43 subeye ulasildi Ocalarin basbugu olarak anilan Hamdullah Suphi Tanriover in vurguladigi programda her subenin calisma programi olusturmasi ve uyeler icin kimlik cikartilmasi gibi seyler bulunmaktadir Cesitli basin ve yayin organinin destegi disinda yeni kurulan Turk milli devleti de maddi manevi yardimlarini esirgememektedir Oyle ki Mustafa Kemal Zonguldak subesine 200 liralik yardimda bulunurken Erkan i Harbiye i Umumiye Reisi Fevzi Cakmak ve Ferit Fahrettin Pasa da maddi yardimlarda bulunmustur Tanriover de Ocaklarin yeni programinda temel sac ayaklarindan birini yani devrimlerin su sozlerle aciklamaktadir Turk ocagi dar milliyetperverlik gutmez Ocakli bilir ki bu muessese Sarkda Garbin temsilidir Turk Ocagi Garpcidir Kendimizi Garpli hissettikce Turk kalacagiz Turklugumuzu Avrupali olmaya yuz tuttugumuz zaman bildik 4 Nisan 1929 tarihli Milliyet gazetesinde Turk Ocagi nda donemin Sihhiye Vekili Refik Bey in agirlandigi gunden bir fotograf 4 Nisan 1929 tarihli Milliyet gazetesinde Turk Ocagi nin tertipledigi piyangonun afisi Turk Ocaklari yeni donemde Turk devrimlerinin rehberligini yuklenmek amacini guttu Irticaya karsi mucadeleye verdigi destekteki bu rolu Sebilurresad dergisiyle dogrudan bir catisma ortami yaratti Bu gibi ozelikleriyle ocaklar yeni rejimin destegini kazandi Mustafa Kemal Istanbul Turk Ocagi na bir bina kurulusu icin 3500 liralik maddi yardimda bulundu Boylece Ocak devlet iliskisi daha gorunur hale geldi Turk Ocaklari Kongreleri Turk Ocaklari Birinci Umumi Kongresi Birinci Umumi Kongre 23 25 Nisan 1340 1924 tarihlerinde eksik temsille ve agirlikla asker sivil burokratlardan olusan bir kitlenin katilimiyla gerceklesti Kongrenin baskanligina Tanriover in onerisi uzerine Turkculuk konusunda muhim bir yere sahip olan Ahmet Agaoglu secildi Kongrede agirlikla Turkun tanimi ve sekli ele alinmistir Tanriover ocaklarin Turk vataninin ve Turk devrimlerinin bekciligi gibi iki temel vazifesi oldugunu dile getirmistir Bu vazifenin dogrudan siyasetle ugrasmak anlamina geldigi gorusunu paylasan uyeler de bulunmaktadir Tartisilan bir diger konu da kimlerin Ocaklara kabul edilip edilmeyecegidir Tanriover in bu konudaki tavri seckinci ve elitist halka usten bakan bir yaklasimdir ve Ocak bir misyoner muessesesidir Ameleyi aldiniz mi ertesi gun Ocak sosyalist bir kulup olur soyleminde bulunmustur Kongrede Ocaklarin yayin organi olan Turk Yurdu nun ismi ve yayin ilkeleri de tartisilmistir Netice olarak yapilan oylamada derginin ayni adla devam etmis Yusuf Akcura imtiyaz hakkini Turk Ocagi Idare Heyeti ne devretmistir Turk Ocaklari Ikinci Kurultayi Turk Ocaklari Ikinci Kurultayi 1925 yilinda Turkiye tarihinde onemli ic olay ve catismalarin yasandigi bir yilda gerceklesti Seyh Said Isyani ve takiben cikartilan Takrir i Sukun Kanunu Ocaklar da bir hareketlenmeye sebep verdi Cumhuriyet rejiminin ilkelerini savunan ve yaymaya calisan Ocaklar da adeta Buyuk Millet Meclisi ndeki gibi tartismalar yasaniyor ve alinacak onlemler konusunda tavsiyeler veriliyordu Cumhuriyet hukumetinin emirlerine amade oldugunu aciklayan Ocaklar kimi bolgelerde irtica karsiti mitingler duzenledi 1925 yili Ocak devlet Ocak parti butunlesmesinin de baslangici olacakti Turk Ocaklari 1925 ten sonra yerli bir Turk burjuvazisinin kurulmasi ve bu sekilde iktisadi kalkinmanin hizlanmasi fikrini savunmaya basladi Latife Hanim ikinci kurultayda fahri baskanliga getirilirken Tanriover ayni gorevine tekrar secildi Celal Bayar ise Muhiddin Baha ile beraber katib i umumilge getirildi Kurultay da Ismet Pasa Ocaklar a devletin destegini vadetti Turk Ocaklari Ucuncu Kurultayi Ucuncu Kurultay 22 Nisan 1926 da basladi Merkez Heyeti Yillik Faaliyet Raporunda 1925 Kurultayi nda 135 olan Turk Ocagi sayisinin ozellikle Dogu ve Guneydogu daki genislemelerle 217 ye uye sayisinin da 30 bine yukseldigi ifade edilmektedir 217 Ocak tan 97 si ise duzenli gelir elde etmektedir Kurultayda sube ocaklarinin ne sekilde hareket edecekleri tartismasi yapilmistir Bazi delegeler muhtelif ocaklarin kendi fikirlerine gore hareket ettigi elestirisini yapmaktadir Yine Turkiye de o gune dek okutulmayan Turk hukuk tarihi dersi icin kursu olusturulmasi icin calismalara baslanmistir Turk Yurdu na iliskin tartismalarda ise Yusuf Akcura gerileyen satislarin nedeni olarak dergide surekli ayni cevrenin yazilarinin yayimlanmasini vermektedir Kurultayin en onemli ve yogun tartismalarindan biri de Turk olmayan unsurlarin ulke icindeki asimilasyonudur Van delegesi Ishak Refet gibi isimler Dogu ve Guneydogu Anadolu da halen Turk lisaninin bazi yerlerde kullanilmadigi efradin yerel dillerini kullanmaya devam ettigini ifade ederek Ocaklar i bu konuda adim atmaya cagirmaktadir Turk olmayan unsurlar deyisi bu devirde mubadelerle gelenleri Trabzon daki Rumlari Cerkesleri ve Bosnaklari da kapsayan genis bir tanim oldugu gorulmektedir Huseyin Enver buna benzer tartismalarda Ocaklarin asli gorevini reformlarin halka benimsetilmesi oldugunu ifade ederken benzer gorusteki Yusuf Akcura ise ikinci saha bizimdir diyerek Ocaklarin hukumet gibi hareket etmesine mesafelidir Kurultayin son toplantisinda ise 12 Mart 1328 25 Mart 1912 tarihinin her yil Ocaklarin bayrami olarak kutlanmasi kararlastirilmistir Turk Ocaklari Dorduncu Kurultayi Ataturk ve Hamdullah Suphi 1927 de temeli atilan Turk Ocaklari Merkez Binasi insaatini gezerken 1929 1927 yili Turk Ocaklari icin 1931 de kapatilmasina giden surecin baslangici olmasi bakimindan onemlidir Ocaklar bu tarihte nufuzunun zirvesine ulasmistir Bunun farkinda olan siyasi iktidar ilkin reformlarin savunucusu olarak gordugu ve dogrudan destekledigi Ocaklari murakebe denetim altina alma yoluna gidecektir Turk Ocaklari 1927 de yapilan kurultayda Cumhuriyet Halk Firkasi CHF ile devlet siyasetinde beraber oldugunu aciklamis ve daha sonra CHF Nizamnamesi nde yer alan 40 maddeye istinaden kendini CHF murakabesinde yer alan bir kurulus olarak saymistir Bu kurultayda Turk Ocaklari Tuzugu nun 2 Maddesi Turk Ocaklarinin fiilen istigal sahasi Turkiye Cumhuriyeti hudutlari dahiline munhasirdir seklinde ifade edilmistir Yapilan bu degisiklikle Turk Ocaklari Tuzugu nun 2 Maddesindeki Turkler veya butun Turkler sozcukleri kaldirilmis ve Ocaklarin calisma sahasi daraltilmistir Bu adimlar Turkiye nin Sovyetler Birligi ile iliskilerinin gelistirilmesi ve Turk Ocaklari nin calisma sahasinin daraltilarak CHF ile butunlesmesine yoneliktir Kurultayda 1926 Yili Faaliyet Raporu sunuldu Raporda Ziya Gokalp in Beyazit ta bulunan kabri icin mermer bir mezarlik yapildigi delegeler tarafindan matbaa kuruldugunu ve bu matbaada Turk Yurdu disinda resmi kurumlar dahil bircok siparis alindigi derginin 1928 abone ile kara gectigi bilgisi paylasilmaktadir Ocaklarin gelirlerini artirmak icin hukumete basvuruldugu ve Dahiliye Vekaleti nin ozel tamimle vilayetlerden butce ayirdigi da raporda yer almaktadir Gunumuzde Ankara Resim ve Heykel Muzesi olarak islev goren Turk Ocaklari Merkez Binasi nin temeli ise 21 1927 de atildi Torene devlet adina Ismet Pasa katildi Baskan Hamdullah Suphi de Turk Ocaklari nin inkilapci ve cumhuriyetci hukumetin mesaisine kendi mesaisini katarak calistigini ifade etmistir 1927 yili Ocaklarin kulturel manada urettigi yayinlarin ve verdigi konferanslarin arttigi bir yil oldu Turk Ocaklari Hars Heyeti milliyetci ve devletci inanci pekistirecek yayinlari artirmak icin calismalarini hizlandirdi Bu noktada Hafiz Ahmet Irsoy Rauf Yekta ve Ali Rifat Cagatay dan Turk muzigine iliskin gorusler alinirken Resat Nuri ve Refik Ahmet Nuri Sekizinci den oyunlar ismarlandi Ocak uyelerinin kullanacagi rozetler oran Almanya da uretilirken her yil Turk Yilligi adiyla bir yilligin yayimlanmasi kararlastirildi Kurultay doneminde tartisilan bir baska konu ise Turkiye de komunizmin yukselmesiydi Bu konuya iliskin Hasan Ferid Ocakli denilince komunizm aleyhtari anlasilmalidir dusuncesini paylasmaktadir Ocaklarda maas alarak gorev alanlar da kimi isimlerce elestirilmektedir Ahmet Cevdet Ocaklarda gorev almayi milli bir hizmet olarak yorumlarken 1940 lardan sonra Turancilik dusuncesini yeren ve derslerinde komunizm propagandasi yapmakla suclanip kovusturmaya ugrayan bu nedenle Amerika Birlesik Devletleri ne giden sosyal psikolojinin onemli ismi kurultay doneminin Odemis delegesi Muzaffer Serif de verilen ucretlerde ogretmen maaslarinin temel alinmasini onermektedir Maasli calisanlar konusu Zekeriya Sertel gibi sol muhaliflerin ocaklara iliskin elestirileri arasindadir Turk Ocaklari Besinci Kurultayi Kurultay 28 Nisan 1928 de basladi ve kurultay baskanligina Mahmut Esat Bozkurt secildi Sunulan raporda Ocaklarin doktor uyelerinin saglik hizmeti verdigi 10 ocakta Fransizca Ingilizce Almanca Italyanca ve Rusca gibi dersler verildigi 5 ocakta muhasebe ticaret kurslarinin bulundugu 45 subede spor faaliyetlerinin yurutuldugu 42 subede muzik 43 ocakta ise temsil yapildigi bilgilerine ulasilmaktadir Buyuk sehirler haricinde kalan ocaklarda konferanslar verilmemesi kurultayda ele alinan bir konu olmus ve memleket sathina konferanscilar gonderilmesi Ocaklarda koyculuk faaliyetlerinin artirilmasi vurgulandi Uyelerden Selim Sirri da Cekoslovakya da etkin olan teskilatina benzer faaliyetlerde bulunulmasina iliskin bir rapor sundu Bu zaman diliminde Turk Yurdu dergisinin merkezi de Ankara ya tasindi Kurultayin en onemli konularindan biri izlenmesi gereken kulturel asimilasyona iliskin onerilerdi Turk lisanina iliskin oneriler Vatandas Turkce konus kampanyasi ile iliskiliydi Siirt Araplari ve Dogu vilayetlerindeki Turk olmayan milletler icin de bircok delege ve burokrat tarafindan rapor ve oneriler sunuldu Turk Ocaklari nin Altinci Kurultayi da iki yil sonra 24 Nisan 1930 tarihinde yapildi ancak tutulan zabitlar yayimlanmadigi icin tartisilan konular hakkinda bilgi bulunmamaktadir KapatilmasiTurk Ocaklari ve muhalefet Serbest Cumhuriyet Firkasi ile yakin iliskiler tesis eden Izmir Turk Ocagi nin binasi Servet i Funun 23 Agustos 1928 gunumuzde Izmir Devlet Tiyatrosu ana salonu olarak hizmet vermektedir I Ulusal Mimarlik Akimi nin one cikan eserlerinden biri olan Turk Ocaklari Merkez Binasi nin acilisi 23 Nisan 1930 da gerceklesti Merkez Ocaklilar icin mabed niteliginde idi Bir baska ovunc kaynagi ise calisir durumda olan matbaa idi Harf Devrimi sonrasinda Ocaklar Latin alfabesinin halka benimseltilmesi konusunda yurutulen kampanyalarda oncu rol ustlendi Verilen istatistiklere gore Turk Ocaklari 1929 yilinin ilk uc ayinda 50 bin kisinin yeni harfleri ogrenmesini sagladi Yerli mali kullanimi gibi benzer devlet politikalarinda da Turk Ocaklari faaliyetlerde bulundu Sosyal yardimlar ve halk egitimi de Turk Ocaklari nin faaliyet sahasindaydi Bir yandan da Turk Tarih Heyeti Turk Ocaklari bunyesinde faaliyetlere basladi Ocaklar icinde goze carpan ilk muhalefet kisisel catismalar ekseninde basladi Hamdullah Suphi ile Resit Galip arasinda kisisel cekismeler bulunmaktaydi 28 Nisan 1930 da Tanriover aleyhine 45 imzali bir takrir verildi Ismail Habip Sevuk de Turk Ocaklari nin buyuk kurultaylar yapmasinin Mustafa Kemal Ataturk un dikkatini cektigini ve boylesi bir kitleyi kendi basina birakmak istemedigini dile getirmektedir Serbest Cumhuriyet Firkasi nin 1930 da ortaya cikmasi ve 99 gunluk bir muhalefet ortaya koymasi ozellikle muhalif Ege de SCF ye olan ilgiyi artirmis Turk Ocaklari da bundan nasibini almisti Turk Ocaklari uyelerinden Aydin mebusu Resit Galip Kars mebusu Ahmet Agaoglu ve Sebinkarahisar mebusu Mehmet Emin Yurdakul SCF ye gecen bazi isimler oldu Ozellikle Izmir Turk Ocagi SCF ile en cok yakinlasan sube idi ve Temmuz 1930 dan itibaren yogun bir sekilde elestiriliyordu Ayni subede ickili etkinliklerin yapildigi iddiasi Turk Ocaklari na iliskin elestirilerin bir diger nedeniydi Hamdullah Suphi burada Turk Ocaklari icki aleyhine daima mucadele edecektir demis ve ayni konusmasinda tek partili rejime elestirel bir tonla seslenmistir Turk Ocaklari nin CHF nin hars subesi oldugunu soyleyen TBMM Baskani Kazim Ozalp da SCF ye gecenlerin ocak uyeliginden cikartilmasi gerektigini ifade etmis bir sure sonra da Turk Ocaklari nin CHF nin hars subesi oldugu teyit edilerek Turk Ocaklari na sadece CHF ye uye olanlar ile hicbir siyasi partiyle ittisaki bulunmayanlarin uye olabilecegi aciklanmistir Istanbul Turk Ocagi nda ise belediye secimleri arefesinde Nezihe Muhiddin in SCF nin ulkeyi refaha eristirecegi esaret zincirlerini kiracagi soylemleri ve SCF ye oy istemesi buna karsin in CHF yi savunan konusmasi ilgi cekti Turk Ocaklari nin kapatilmasina giden surecte ozellikle Hamdullah Suphi nin cumhuriyetciligini sorgulayan propagandalar basinda tartisildi Son Posta ve Resimli Ay da ise Turk Ocaklari na iliskin sol muhalefetten elestiriler yukseliyordu Zekeriya Sertel kendisini Ankara daki Cumhuriyet balosundan kovan Hamdullah Suphi icin Ocak baskani gibi degil asiret reisi gibi davranirdi demektedir Turk Ocaklari Olaganustu Kongresi 10 Nisan 1931 deki olaganustu kongre oncesinde Turk Ocaklari nin 250 den fazla alt subesi ve 30 binden fazla uyesi bulunmaktaydi ve bu yonuyle ciddi bir sivil toplum kurulusuydu Fusun Ustel e gore Serbest Cumhuriyet Firkasi ile gun yuzune cikan muhalefet sonrasinda ortak yasam ve sivil toplumun tum kalintilarini ortadan kaldirmaya karar veren tek parti yonetimi 1931 deki parti kurultayinda genclik kuruluslarinin daha etkin denetimini kararlastirmisti Ote yandan Turk Ocaklari nin kapatilmasina giden surecte dis etkenlerin de rol aldigi dusunulmektedir Ocaklarin Turanci egilimi donemin Sovyetler Birligi Turkiye Buyukelcisi de rahatsizlik uyandirmasi ve Tevfik Rustu Aras i uyarmasi Turk Ocaklari nin kapatilmasina giden surece etki etmistir Hamdullah Suphi de Ataturk un ABD deki muadillerini incelettirip onlardan hareketle Ocaklarin Halkevleri ne donusturulmesine karar verdigini dile getirmektedir Ataturk e gore Ocaklar Turk kultur ve sosyal yasamina onemli katkilar yapmisti ve Ocaklara dusen asli gorevi Turklestirme faaliyetleri idi O donem one surulen goruslerden biri de Ocaklarin kurulusundaki ilke ve amaclar parti programinda yer aliyor olmasiydi Bu arada 24 Mart 1931 de Ataturk Hamdullah Suphi ve heyetini kabul etti ve kurultay tarihini aldi Rusen Esref in anlatimiyla Ataturk gelismeleri Milletlerin tarihlerinde bazi devirler vardir ki muayyen maksatlara erebilmek icin maddi ve manevi ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve ayni istikamete sevk etmek lazim gelir sozleriyle acikliyor ve ayni cinsten olan kuvvetlerin ortak gaye icin birlesmesi lazim geldigini dile getiriyordu Hamdullah Suphi ise Ataturk e Turk Ocaklari ndan kendisine yonelik bir muhalefet olmayacagina ikna etmeye calisti 1931 Olaganustu Kongresi oncesinde Turk Ocaklari nin kapatilacagi kesinlesmis gibiydi Bu nedenle kongrede Ocaklarin faaliyet alanlarinin yogunluguna iliskin prestij metni sayilabilecek muhtelif raporlar yayimlandi Yayimlanan raporlarda 20 bin kisinin katildigi 40 konferansin eksiksiz listesi koylere goturulen saglik hizmetleri egitim faaliyetleri vb gibi detayli malumatlar bulunmaktaydi Hulasa ikinci toplantida CHF ye katilma karari alindi Menkul ve gayrimenkul mallar da partiye devredildi ancak tum devir ve alacak verecek islemleri 1936 yilinda bile devam ediyordu Turk Ocaklari listesiFusun Ustel in Ocaklara iliskin verdigi liste su sekildedir Ahlat Artvin Adana Adapazari Afyonkarahisar Akcabat Polathane Akcasehir Akcakoca Akhisar Manisa Aksehir Alasehir Alucra Amasya Amasya Antalya Ankara Ayas Ayancik Aydin Ayvacik Ayvalik Acipayam Adiyaman Arapkir Arabsun Gulsehri Aziziye Arabsun Arapkir Aziziye Afyon Aziziye Sivas Alaiye Babaeski Bartin Bafra Balikesir Bala Bandirma Bayburt Bayramic Bitlis Bayindir Bergama Bursa Burhaniye Bodrum Bor Burdur Bozova Bozoyuk Bozdogan Bogazliyan Buldan Bolvadin Bolu Bayabat Birecik Biga Bilecik Bozok Besni Bornova Cebelibereket Cide Carsamba Cal Cankiri Catalca Cesme Canakkale Corlu Corum Cildir Civril Darende Dursunbey Denizli Demirci Divrik Duzce Diyarbakir Dinar Edirne Edremit Ezine Erbaaa Erciyes Erdek Eruh Erzurum Ergani Ermenek Eskisehir Eskifoca Egridir Elbistan Esme Elazig Emdi Egrigoz Elmali Emet Ercis Erzincan Fatsa Fethiye Gaziantep Garbikaraagac Giresun Gole Gorele Gerze Goynuk Gediz Gerede Gordes Havza Haymana Harput Hopa Hayrabolu Isparta Ilgin Igdir Izmir Iznik Istanbul Ipsala Inebolu Inegol Iskilip Islahiye Izmit Keskin Kesan Kilis Kemalpasa Nif Kutahya Kula Merdenik Konya Kigi Kars Kirkagac Kirklareli Karaburun Izmir Karacabey Kagizman Kazikkuyu Saray Karacasu Karadeniz Ereglisi Karaman Karakose Karamursel Kastamonu Kasaba Kandira Kocaeli Kozan Kusadasi Konya Konyek Gediz Gerede Gordes Konan Geyve Akhisari Koycegiz Kagizman Kayseri Kandira Konya Ereglisi Kirsehir Kisri Ladik Luleburgaz Mardin Mecidiye Mudanya Muradiye Merzifon Mersin Maras Murefte Marmaris Mustafakemalpasa Mugla Manisa Malatya Menemen Mus Mucur Mut Milas Mudurnu Mihalicik Nazilli Nevsehir Nigde Niksar Ordu Orhangazi Oltu Odemis Polatli Posof Palamuut Pazarcik Palu Poshuf Digor Pinarhisar Resadiye Rize Saraykoy Siirt Seferhisar Senirkent Sukut Sultanhisar Silifke Surmene Soke Simav Sivas Sivrihisar Sinop Sarikamis Salihli Samsun Sindirgi Sandikli Susurluk Soma Sarkikaraagac Sarkikarahisar Sarkisla Tercan Terme Tefenni Tekirdag Tokat Tire Tirebolu Taskopru Tavsanli Tarakli Trabzon Tarsus Tosya Usak Urfa Urla Uzunkopru Ulubey Uluborlu Ulukisla Unye Urgup Varto Van Vezirkopru Vize Yalova Yalvac Zara Safranbolu Zonguldak ZileTurk Ocaklari yayinlariFusun Ustel in Hamdullah Suphi Tanriover in eserinden atifla verdigi liste su sekildedir EserlerSarkin Masal Analari Samih Rifat Milli Armamiz Nasil Olmali Samih Rifat Mustafa Kemal Mehmet Emin Hamdullah Suphi Uc Medeniyet Agaoglu Ahmet Fichte nin Hitabeleri Tercume Hasan Cemil Turk Yili Yusuf Akcura Turk Sanati Celal Esat Gunebakan Hamdullah Suphi Coban Siirleri Tercume Rusen Esref Turkluk ve Turkculuk Izleri Resit Saffet Cermanya Tercume Cami Baykut Turk Diline Dair Sadri Maksudi Telif ve tercume edilmis olup basilacak olanlarKandit Volter Tercume Nahid Sirri Jeorikler Virjil Tercume Rusen Esref Unaydin Ramzey in Anadolu Tarih ve Cografyasi Tercume Huseyin Ciceron un Nutuklari Tercume Hasan Cemil Fon Lokok un Turhan Abidesi Tercume Orhan Sadettin Aristo nun Politigi Tercume Faik Ali Strabo nun Cografyasi Tercume Cami Baykut Afganistan Zakir Kadiri Ankara ve Havalisinde Sivil Mimari Nakislar Esref Ankara ve Anadolu Seyyahlara rehber olmak uzere Fransizca Galatasaray muallimlerinden Mosyo MamburiTurk Ocaklari 1949 Turk Ocaklari nin yeniden faaliyete basladigi Horhor daki Abdullatif Suphi Pasa Konagi Turkiye de tek partili donemin sivil toplum kuruluslarini denetim altina almasi sonucu 10 Nisan 1931 de kapatilan Turk Ocaklari tek partili donemin sona ermesi ve Turkiye de cok partili donemin baslamasi sonrasinda Hamdullah Suphi Tanriover liderliginde 10 Mayis 1949 da Istanbul da yeniden acildi 18 yillik aradan sonra tekrar faaliyete gecen Turk Ocaklari nin ust kadrosunda Hasan Ferit Cansever Burhanettin Develioglu Ahmet Mazhar Akifoglu Ragip Nurettin Ege Tevfik Noyan Cevat Mustafa Emecan ve Cemil Behcet isimleri yer aliyordu Bu donemlerde oldukca sinirli faaliyetlerde bulunabilen Turk Ocaklari eski mal varliklarini Cumhuriyet Halk Partisi nden geri alabilmek icin girisimlerde bulunsa da sonuc alamadi CHP grubunda yer almasina ragmen mecliste partisiyle catisan ve daha sonra istifa eden Hamdullah Suphi Istanbul Turk Ocagi ni 10 Mayis 1949 da kendisine babasindan kalan Abdullatif Suphi Pasa Konagi nda acti ve 7 Agustos 1949 daki ilk kongrede genel baskan secildi Demokrat Parti nin iktidara gelmesiyle partiden Manisa bagimsiz mebusu secilen Tanriover bu donemden sonra Turk Ocaklari nin yeniden guclenmesi icin calismalara basladi ve 15 Mayis 1954 te Turk Ocaklari kamu yararina calisir dernek statusunu aldi 1957 yilinda Merkez Heyeti nde Prof Dr Mumtaz Turhan Prof Dr Mehmet Kaplan gibi isimler yer alirken Hars Heyeti nde ise Zeki Velidi Togan Yahya Kemal Beyatli Abdulhak Sinasi Hisar Ziyaeddin Fahri Findikoglu Osman Turan Suheyl Unver Oktay Aslanapa gibi isimler mevcuttu 17 Mayis 1959 da ocaklarin merkezi Ankara ya tasindi Tanriover in rahatsizligi nedeniyle ilmi Turkculerden Prof Dr Osman Turan genel baskanliga secildi 27 Mayis Darbesi sonrasinda Hamdullah Suphi liderligindeki heyetin Cemal Gursel le gorusmesi Turk Ocaklari nin yeniden kapatilmasini engelledi 12 Mart Muhtirasi na kadar ocaklar olagan faaliyetlerine devam etse de muhtira sonrasinda faaliyetlerini bir sureligine askiya aldi 12 Eylul Darbesi sonrasinda Turk Ocaklari askeri rejim tarafindan kapatildi 1984 e kadar kapali kalsa bile 1983 teki Dernekler Yasasi na uygun bir sekilde yeni bir tuzukle faaliyete gecti ve genel baskanligini Prof Dr yapti 1986 sonrasinda asli canliligini bulan Ocaklar Basbakan Turgut Ozal zamaninda guclenmeye basladi Turk Ocaklari Il Baskanliklarinin dagilimi Agustos 2023 Turk Ocaklari nin gunumuzde kullandigi amblemi 2012 de 100 yilini kutlayan Turk Ocaklari gunumuzde Turk Ocaklari Egitim ve Kultur Vakfi adiyla Turkiye ve Turk dunyasindaki gelismeler ve milli konularda kamuoyu yaratip faaliyetlerde bulunan bir kurum olarak devam etmektedir Genel Baskanlik gorevini ise Osman Turan i takiben Prof Dr 1960 1961 Prof Dr Emin Bilgic 1973 1974 Prof Dr Orhan Duzgunes 1974 1994 Sadi Somuncuoglu 1994 1995 1996 2012 yaparken mevcut baskani 2012 den beri Prof Dr dur 2020 itibariyla ikisi Almanya da olmak uzere 88 subesi ve biri Kerkuk digeri de Baku de olmak uzere 6 temsilciligi vardir Dernek 15 Temmuz darbe girisimine karsi 16 Temmuz 2016 da bir bildiri yayimladi 2017 Turkiye anayasa degisikligi referandumu icin de dernek baskani Oz tarafindan karsi bir makale yayimlanarak endise ve eksiklikler dile getirildi Haziran 2022 de Istanbul Turk Ocalari IBB ile ortak duzenlenen 110 Yil Etkinligi kapsaminda Gunumuz Islam Dunyasinda Meseleler ve Cozum Yollari baslikli bir sempozyum duzenledi Sempozyumda CHP Genel Baskani Kemal Kilicdaroglu bir konusma yaparken ayni etkinlige CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu ve IBB Baskani Ekrem Imamoglu da katildi Ardindan Turk Ocaklari nin partilerle iliskisi tartisma konusu oldu MHP Genel Baskani Devlet Bahceli de bu davetleri elestirdi Turk Ocaklari Genel Merkezi ise ozellikle Canan Kaftancioglu nun davet edileceginin kendilerine bildirilmedigini acikladi Istanbul sube yonetimi gorevden alindi tartisma konusu olan sempozyumun Turk Ocaklarinin partiler ustu niteligini degistirmeyecegini Ocaklar in siyaset disi pozisyonundan taviz verilmeyecegi ifade edildi Kaynakca Fusun Ustel 2010 Imparatorluktan Ulus Devlete Turk Milliyetciligi Turk Ocaklari Istanbul Iletisim Yayinlari s 51 64 ISBN 9 789754706123 Ustel 2010 s 64 69 Ustel 2010 s 69 80 a b Ustel 2010 s 92 Ustel 2010 s 80 92 Ustel 2010 s 91 a b Ustel 2010 s 111 115 Ustel 2010 s 125 34 Ustel 2010 s 132 33 Ustel 2010 s 135 Ustel 2010 s 135 45 Ustel 2010 s 145 61 Mete Tuncay Cumhuriyet Halk Partisi 1923 50 Cumhuriyet Donemi Turkiye Ansiklopedisi Cilt 8 Iletisim Yayinlari s 2020 21 Ustel 2010 s 165 66 Ustel 2010 s 166 79 Ustel 2010 s 198 Ustel 2010 s 180 207 Ustel 2010 s 226 27 Ozdemir Yavuz Aktas Elif 2011 HALKEVLERI 1932 den 1951 e Ataturk Universitesi Turkiyat Arastirmalari Enstitusu Dergisi s 239 1 Subat 2023 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Eylul 2023 Ustel 2010 s 231 34 Hasan Ferid 1928 Ocak Mesaisi Hakkinda 1927 Kurultayina Arz Edilen Tekliflerim Ankara Turk Ocaklari Merkez Heyeti Matbaasi s 100 Sherif Muzafer Ana Yayincilik bas AnaBritannica 19 Cilt s 347 48 Ustel 2010 s 291 Ustel 2010 s 285 90 Ustel 2010 s 292 96 Ustel 2010 s 300 306 Ustel 2010 s 324 Ustel 2010 s 321 32 Ustel 2010 s 337 Emrence Cem 2018 99 Gunluk Muhalefet Serbest Cumhuriyet Firkasi Istanbul Iletisim Yayinlari ISBN 9789750503955 Oz Eyup Agustos 2019 Serbest Cumhuriyet Firkasi ve Muhalif Ege Istanbul Iletisim ISBN 9789750527128 Ustel 2010 s 332 346 Sertel Zekeriya 1977 Hatirladiklarim Istanbul Gozlem Yayinlari s 70 Ustel 2010 s 358 59 Ustel 2010 s 375 Ustel 2010 s 379384 Ustel 2010 s 387 90 Ustel 2010 s 393 94 Turk Ocaklari 1 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2019 Kocak Cemil Star 1 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2019 Acar Ismail Turk Yurdu 17 Eylul 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2019 Turk Ocaklari 28 Mayis 2022 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Agustos 2023 Yusuf Sarinay Subat 2011 Turk Ocaklari ve Siyaset Turk Yurdu 282 21 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Eylul 2019 Turk Ocaklari 19 Nisan 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Eylul 2019 Turk Ocaklari 16 Temmuz 2016 27 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Subat 2021 Oz Mehmet 3 Mart 2017 Turk Ocaklari 28 Eylul 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Subat 2021 Kilicdaroglu Her gun binlerce Musluman bizzat Muslumanlarca olduruluyor TRT Haber 6 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2022 Bahceli Ben dalip uzaklara gittim Turk Ocaklari hic mi rahatsiz olmadi Gazete Duvar 6 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2022 Basin Aciklamasi Turk Ocaklari 1 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2022 TURK OCAKLARI GENEL MERKEZINDEN ACIKLAMA Turk Ocaklari 1 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Temmuz 2022 GenelUstel Fusun 2010 Imparatorluktan Ulus Devlete Turk Milliyetciligi Turk Ocaklari Istanbul Iletisim Yayinlari s 422 ISBN 9 789754706123