Orhan Veli Kanık (13 Nisan 1914, İstanbul – 14 Kasım 1950, İstanbul), daha çok Orhan Veli olarak tanınan Türk şairdir. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı. Şair otuz altı yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırdı.
Orhan Veli Kanık | |
---|---|
Doğum | Orhan Veli 13 Nisan 1914 İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 14 Kasım 1950 (36 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Defin yeri | Aşiyan Mezarlığı, İstanbul |
Takma ad | Mehmet Ali Sel |
Meslek | Şair |
Milliyet | Türk |
Dönem | Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı (1936 - 1950) |
Edebî akım | Garip akımı |
Akrabalar | Adnan Veli Kanık (kardeşi) |
Etkilendikleri
| |
İmza | |
Yeni bir zevk ortaya çıkarabilmek için eski olan her şeyden uzak duran Orhan Veli, hece ve aruz ölçülerini kullanmayı reddetti. Kafiyeyi ilkel; mecaz, teşbih, mübalağa gibi edebi sanatları gereksiz bulduğunu açıkladı. "Geçmiş edebiyatların öğrettiği her şeyi, bütün geleneği atmak" amacıyla yola çıkan Kanık'ın bu arzusu şiirinde kullanabileceği teknik olanakları azaltsa da şair, ele aldığı konular, bahsettiği kişiler ve kullandığı sözcüklerle kendine yeni alanlar oluşturdu. Yalın bir anlatımı benimseyerek şiir dilini konuşma diline yaklaştırdı. 1941 yılında, arkadaşlarıyla birlikte çıkardıkları Garip adlı şiir kitabında bu fikirlerinin örnekleri olan şiirleri yayınlandı ve Garip akımının doğmasına sebep oldu. Bu akım özellikle 1940-1950 yılları arasında Cumhuriyet dönemi şiirinde büyük etki bıraktı. Garip şiiri hem yıkıcı hem de yapıcı özelliği ile Türk şiirinde bir mihenk taşı kabul edilir.
Kanık, şiire getirdiği bu yenilikler yüzünden önceleri büyük ölçüde yadırgandı, çok sert eleştiriler aldı ve küçümsendi.[I] Geleneklerin dışına çıkan eserleri, önce şaşkınlık ve yadırgama, daha sonra eğlenme ve aşağılamayla karşılansa da hep ilgi uyandırdı. Bu ilgi ise kısa zamanda şaire duyulan anlayış, sevgi ve hayranlığın artmasına yol açtı.Sait Faik Abasıyanık da Orhan Veli'nin bu yönüne dikkat çekerek onu "üzerinde en çok durulmuş, zaman zaman alaya alınmış, zaman zaman kendini kabul ettirmiş, tekrar inkâr, tekrar kabul edilmiş; zamanında hem iyi hem kötü şöhrete ermiş bir şair" olarak tanımladı.
Her ne kadar Garip döneminde yazdığı şiirleriyle öne çıksa da Orhan Veli "tek tür" şiirler yazmaktan kaçınmıştı. Durmadan arayan, kendini yenileyen, kısa yaşamı boyunca uzun bir şiir serüveni yaşayan Kanık'ın edebiyat hayatı farklı aşamalardan oluşmaktadır.Oktay Rifat bu durumu "Orhan Fransız şairlerinin birkaç nesillik şiir macerasını kısacık ömründe yaşadı. Türk şiiri onun kalemi sayesinde Avrupa şiiriyle atbaşı geldi." ve "Birkaç neslin belki arka arkaya başarabileceği bir değişmeyi o birkaç yılın içinde tamamladı." sözleriyle açıkladı.
Hayatı
Çocukluğu ve eğitimi
Orhan Veli Kanık, 13 Nisan 1914'te Beykoz'a bağlı Yalıköyü'nde bulunan İshak Ağa Yokuşu'ndaki Çayır Sokağında 9 numaralı konakta dünyaya geldi. Babası İzmirli tüccar Fehmi Bey'in oğlu Mehmet Veli, annesi ise Beykozlu Hacı Ahmet Bey'in kızı Fatma Nigar Hanım'dır. Nüfus tezkeresi suretine göre asıl ismi Ahmet Orhan olan şairin babasının adı Veli olduğu için, sanatçı Soyadı Kanunu'ndan önce Orhan Veli olarak tanındı. Orhan Veli'nin babası evlendiği sırada Mızıka-yı Hümâyun'da klarnist idi. Cumhuriyet'in ilanından sonra ise Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın şefi oldu. Veli Kanık, hem bu yeni görevi hem de Musiki Muallim Mektebinde (Ankara Konservatuvarı) armoni profesörü olması dolayısıyla 1923-1948 yılları arasında Ankara'da yaşadı. Bu dönemde bir süre Ankara Radyosu'nda müdürlük de yapan Veli Bey, daha sonraki yıllarda İstanbul Konservatuvarında ilmî kurul üyesi ve İstanbul Radyosu'nda ses uzmanı olarak çalıştı. Orhan Veli'nin kendisinden küçük iki kardeşi vardı. Bunlar Vatan Gazetesi muhabirlerinden Adnan Veli Kanık ve Füruzan Yolyapandır. Şairin ayrıca, bir yaşında iken Ankara'da ölen Ayşe Zerrin isminde bir kız kardeşi de vardır.
Orhan Veli'nin çocukluğu Beykoz, Beşiktaş ve Cihangir'de geçti. Mütareke sırasında Akaretler'de bulunan Anafartalar İlkokulunun ana sınıfına devam etti. Bir sene sonra ise bu okuldan alınarak Galatasaray Lisesi'ne yatılı olarak verildi. Yedi yaşındayken Halife Abdülmecit'in Yıldız Sarayı'nda düzenlediği bir düğünde sünnet edildi. 1925'te dördüncü sınıfı tamamladığında babasının isteği ile Galatasaray Lisesi'nden ayrılarak annesiyle birlikte Ankara'ya taşındı. Orada, Gazi İlkokulu'na yazıldı. Bir yıl sonra Ankara Erkek Lisesi'ne (bugünkü adıyla Ankara Atatürk Lisesi) yatılı girdi. Kanık, çocukluğunda bazı hastalıklar ve tehlikeler de yaşadı. Örneğin, beş yaşında yanma tehlikesi geçirdi ve uzun süre tedavi gördü. Şair dokuz yaşında kızamık, on yedi yaşında ise kızıl hastalığına tutuldu.
Kanık'ın edebiyata olan merakı ilkokul sıralarında başladı. Bu dönemde Çocuk Dünyası isimli dergide bir hikâyesi basıldı. Ortaokulun yedinci sınıfındayken Oktay Rifat Horozcu ile tanıştı. Birkaç yıl sonra ise bir müsamere sırasında halk evinde Melih Cevdet Anday ile arkadaş oldu. Lisenin ilk yılında edebiyat öğretmeni Ahmet Hamdi Tanpınar'dı. Tanpınar, öğretmeni olduğu sürece Kanık'a öğütler verdi ve onu yönlendirdi. Şair, lise döneminde arkadaşları Oktay Rıfat ve Melih Cevdet'le birlikte Sesimiz isimli bir dergi çıkardı. Sanatçının yaşamının bu evresi Aruz vezni kurallarını ve ahengini kavradığı ve ilk şiirlerini yazdığı dönem oldu.
Kanık, yine lisede tiyatro çalışmalarına katıldı. Örneğin, Raşit Rıza'nın oynadığı Aktör Kin oyununda rol aldı. Ankara Halkevi'nde Ercüment Behzat Lav'ın sahnelediği Ahmed Vefik Paşa'nın Molière'den uyarladığı Zor Nikâh'ta Üstâd-ı Sanî'yi, Maurice Maeterlinck'in Monna Vanna'sında ise baba rolünü üstlendi. Kanık, sonraki yıllarda tiyatro alanındaki çalışmalarına çevirmen olarak devam etti ve pek çok oyunu Türkçeye çevirdi.[II]
Şair 1932 yılında, liseden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nin felsefe bölümüne kaydını yaptırdı. 1933 yılında Edebiyat Fakültesi Talebe Cemiyeti başkanı seçildi. 1935 yılına kadar devam ettiği üniversiteyi bitirmeden okuldan ayrıldı.İstanbul Üniversitesi'ne giderken bir yandan sürdürdüğü Galatasaray Lisesi'ndeki öğretmen yardımcılığı görevine, okuldan ayrıldıktan sonra bir sene daha devam etti.
Sonraki yaşamı ve sanat hayatı
Kanık, daha sonra, Ankara'ya giderek PTT Umum Müdürlüğü, Telgraf İşleri Reisliği, Milletlerarası Nizamlar bürosuna girdi. Şair, Ankara'ya döndükten sonra eski arkadaşları Oktay Rifat ve Melih Cevdet'le tekrar bir araya geldi ve bu üçlü, benzer tarzda şiirler yazmaya başladı. 1936 yılında, Nahid Sırrı Örik'in şiirlerini yayınlatmaları önerisinin ardından, Varlık dergisinde Orhan Veli'nin, Oaristys, Ebabil, Eldorado, Düşüncelerimin Başucunda isimli şiirleri yayınlandı. Dergide, Orhan Veli ve arkadaşları edebiyat dünyasına şöyle tanıtılmıştı:
“ | Varlık'ın şiir kadrosu yeni ve kuvvetli genç imzalarla zenginleşmektedir. Aşağıda dört şiirini okuyacağınız Orhan Veli, şimdiye kadar yazılarını neşretmemiş olmasına rağmen olgun bir sanat sahibidir. Gelecek sayılarımızda onun ve arkadaşları Oktay Rifat, Melih Cevdet ve Mehmet Ali Sel'in şiirimize getirdikleri yeni havayı daha iyi belirtecektir. | „ |
Bu ilk şiirlerini, bir kısmı Mehmet Ali Sel mahlasını taşıyan diğer şiirleri takip etti. 1936 - 1942 yılları arasında Varlık'ın yanı sıra İnsan, Ses, Gençlik, Küllük, İnkılâpçı Gençlik dergilerinde şiirleri ve yazıları basıldı. Orhan Veli, bu dönemin ilk yıllarında yazdığı şiirlerin şekli, yapısı ve içeriği dolayısıyla hece şairi olarak kabul edildi. 1937 yılından sonra ise hem Kanık hem de Anday ve Horozcu yeni tarzda şiirlerini yayınlamaya başladılar.
1939 yılında, arkadaşı Melih Cevdet Anday'la birlikte araba kazası geçirdi. Bu olayın sonucunda yirmi gün komada kaldı. Kazanın sebebi, Anday'ın sürdüğü arabanın Çubuk Barajı tepesinden aşağı yuvarlanmasıydı. 1941 yılının Mayıs ayında Garip seçkisi yayınlandı. Bu kitapta şairin yirmi dört şiirinin yanı sıra Melih Cevdet'in on altı, Oktay Rifat'ın ise yirmi bir şiiri yer aldı. Kitabın içindeki şiirler kadar ses getiren önsözünü ise Orhan Veli yazdı. Bu kitap sonradan Birinci Yeni olarak da anılacak Garip akımının başlangıcı oldu. Garip akımının kurucuları olan Kanık, Horozcu ve Anday, radikal bir tutumla kendilerinden önce gelen hececilerin ve Ahmet Haşim'in şiirleriyle, Nâzım Hikmet'in toplumcu-gerçekçi şiirlerini reddettiler. Kitaptaki şiirler ve önsöz edebiyat dünyasında büyük tartışmalara sebep oldu. Özellikle Orhan Veli'nin yazdığı "Yazık Oldu Süleyman Efendi'ye" mısrası üzerinde duruldu. Bu mısrayı kimileri tenkit ederken[III], kimileri çalıntı olduğunu iddia etti.[IV] Bir diğer grup ise Türkçede yazılmış en güzel dizelerden biri olduğunu söyledi. Bu münakaşalar sonucunda mısra çok popüler oldu, hatta Nurullah Ataç'ın deyişi ile "vapurlara, tramvaylara, kahvehanelere kadar" girdi ve bir deyim niteliği kazandı. Orhan Veli'nin "Yazık oldu Süleyman Efendi'ye" kadar meşhur olarak gündelik dile giren bir diğer dizesi ise Ahmet Haşim'in "Göllerde bu dem bir kamış olsam" mısrasını hicvetmek için yazdığı "Rakı şişesinde balık olsam" idi.[V]
Şair, PTT'deki görevinden askerlik sebebiyle 1942 senesinde ayrıldı. 1945 yılına kadar Gelibolu'nun Kavak Köyü'nde askerliğini yaptı. Bu dönemde sadece altı şiiri yayımlandı. 1945 yılında teğmen rütbesiyle terhis oldu ve Millî Eğitim Bakanlığı'nın Tercüme Bürosu'nda çalışmaya başladı.Fransızcadan yaptığı çeviriler bakanlığın klasikler serisinden yayınlandı. Şair Şubat 1945'te Vazgeçemediğim isimli şiir kitabını, Nisan 1945'te ise Garip'in sadece kendi şiirlerini içeren ikinci baskısını çıkardı. Bu kitapları 1946 yılında yayımlanan Destan Gibi ve 1947'de basılan Yenisi takip etti.
1946 seçimlerinden sonra Hasan Âli Yücel'in Millî Eğitim Bakanlığı görevinden ayrılması sonucunda Yücel'in kurduğu Tercüme Bürosu da önemini yitirdi. Kısa bir süre sonra Kanık istifa etti. İleriki yıllarda ayrılışına neden olarak Reşat Şemsettin Sirer'in bakan olmasından sonra oluşan baskıcı havadan rahatsız olmasını gösterdi. Bu istifanın sebebini Orhan Veli'nin memuriyete uyum sağlayamaması olarak yorumlayanlar da oldu. Ayrılmasının ardından Mehmet Ali Aybar'ın çıkardığı Hür ve Zincirli Hürriyet gazetelerinde denemeler ve eleştiriler yazdı. 1948'de La Fontaine'nin masallarını Türkçeye çevirdi, Ulus gazetesinde Yolcu Notları'nı yayınladı.
Bakanlıktaki değişimin ardından kendisiyle benzer durumda kalan Bedri Rahmi Eyüboğlu, Abidin Dino, Necati Cumalı, Sabahattin Eyüboğlu, Oktay Rifat ve Melih Cevdet gibi arkadaşlarıyla buluşmaları sonucunda 1948 yılı sonunda bir dergi çıkartmaya karar verdiler. Masraflarını Mahmut Dikerdem'in karşıladığı Yaprak isimli bu dergi on beş günde bir yayınlanıyordu. Dikerdem'in yardımlarına rağmen derginin sahibi ve yazı işleri müdürü Orhan Veli'ydi. Bu yüzden zaman zaman ortaya çıkan para problemleriyle kendisi ilgilendi ve dergiye devam edebilmek için paltosunu satmak zorunda bile kaldı. Son sayıyı yayınlayabilmek için ise Abidin Dino'nun kendine hediye ettiği resimleri elden çıkardı. İlk sayısı 1 Ocak 1949'da çıkan, Cahit Sıtkı Tarancı, Sait Faik Abasıyanık, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Cahit Külebi gibi yazar ve şairlerin eserleri yayınlanan Yaprak, 1 Haziran 1950'ye kadar 28 sayı yayınlandı.Yaprak'la birlikte Orhan Veli'nin şairliğinin yanı sıra fikir adamlığı yönü de ortaya çıktı. Şairin yaklaşan seçimlerle ilgili fikirleri bu dergide yayınlandı. Ayrıca, Melih Cevdet ve Oktay Rifat'ın toplumsal şiirleri de Yaprak'ta yer buldu. Aynı günlerde Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet, Nâzım Hikmet'in hapishaneden çıkartılması için açılan kampanyaya katılarak üç gün açlık grevi de yaptılar. Orhan Veli, Yaprak'ın yayınlandığı 1949 yılı boyunca Nasreddin Hoca hikâyelerini şiirleştirdi, Karşı isimli son şiir kitabını yayınladı ve Charles Lamb'ın uyarladığı Shakespeare'in Hamlet ve Venedik Taciri isimli eserlerini Şehbal Erdeniz'le birlikte Türkçeye çevirdi.
Ölümü
Orhan Veli, Yaprak'ın kapanmasının ardından İstanbul'a geri dönmüştür. Aynı yıl 10 Kasım'da bir haftalığına geldiği Ankara'da belediyenin kazdığı bir çukura düştü ve başından hafifçe yaralanmıştır. İki gün sonra İstanbul'a dönmüştür. 14 Kasım günü bir arkadaşının evinde öğle yemeği yerken fenalık geçiren şair hastaneye kaldırılmıştır. Beyinde damar çatlaması yüzünden başlayan rahatsızlığın sebebi doktor tarafından anlaşılamamış ve Kanık'a alkol zehirlenmesi teşhisiyle tedavi uygulanmıştır[VI] ancak beyin kanaması geçirdiği sonradan anlaşılmıştır. Aynı akşam sekizde komaya giren şair gece 23.20'de komadan çıkamayarak Cerrahpaşa Hastanesi'nde hayata veda etmiştir.
Lisedeki edebiyat hocası Ahmet Hamdi Tanpınar, Kanık'ı hastanede ziyaret etme fırsatı buldu ve bu olayı şöyle anlattı:
“ | Daha orta mektebin birinci sınıfında talebem olan Orhan'ı Cerrahpaşa Hastanesi'nde son defa oksijen çadırının altında yarı çıplak, güçlükle nefes alır ve o kadar güzel hayallerin yakaladığı dünyamızı yalnız akı görünen gözlerinden boşanırken gördüğüm günü hiçbir zaman unutamam. Şiirimize tatlı anlaşmazlığı ve lezzeti getiren zeka, kendisi olmaktan çıkmıştı. | „ |
16 Kasım günü morgda yapılan otopsiden önce Sanat Dostları Cemiyeti tarafından Orhan Veli'nin yüzünün mulajı alındı. 36 yaşında ölen şairin cenazesi 17 Kasım 1950'de, Bayezid Camii'nden kaldırıldı. Cenaze, akademisyenler, yazar ve sanatçılardan oluşan kalabalık tarafından Sirkeci'ye kadar taşındı, oradan bir otomobil ile Aşiyan Mezarlığı'na götürülerek defnedildi. Rahatsızlandığı sırada üstünde bulunan ceketin cebinden bir diş fırçasının sarılı olduğu kâğıda yazılmış Aşk Resmi Geçidi isimli şiiri çıktı. 1 Şubat 1951'de arkadaşları tarafından anısına Son Yaprak çıkarıldı. Tek sayı olarak basılan bu dergide Orhan Veli'nin daha önce yayınlanmamış Aşk Resmi Geçidi şiiri de yer buldu.
Ölümünden sonra
Kaynak ve Varlık dergileri tarafından "Orhan Veli'nin mezarı" kampanyası başlatıldı.Suat Taşer, Osman Attilâ gibi birçok ismin kampanyaya destek vermesinin ardından Abidin Dino, Orhan Veli için bir mezar projesi hazırladı. Nevzat Kemâl ise bu mezarı inşa etti. Ölümünün ardından, şair için, dostlarından Halim Şefik Güzelson Otopsi,Ercüment Behzat Lav Çilelim, Oktay Rifat ise Ağıt isimli şiirler yazdılar. Yüksel Pazarkaya ve Helmut Vader tarafından Almancaya çevrilmiş olan seçilmiş 49 şiiri, 1965 yılında Frankfurt'taki Suhrkamp Verlag yayınevi tarafından Poesie ismiyle yayınlandı. Şair hakkında Almanca bir kitap da bulunmaktadır. Orhan Veli'nin şiirleri İngilizce ve Özbekçeye de çevrildi.
Ölümünden sonra, kardeşi Adnan Veli Kanık, Orhan Veli hakkında yazılanları ve onu tanıyanların ona dair söylediklerini derlediği ismiyle bir kitap yayımladı.
Orhan Veli'nin çevirdiği Jean Anouilh'ten Antigone ve Jean-Paul Sartre'dan Saygılı Yosma ölümünden önce yayınlanamamıştı. Bu eserlerden Antigone şairin vefatından sonra İstanbul Devlet Tiyatrosu'nca sergilendi. Saygılı Yosma ise 1950 sonunda "Saat 6 Tiyatrosu" tarafından bir kez temsil edildi.
1988 yılında yapılan Orhan Veli heykeli Rumelihisarı sahilindeki ufak bir parka kondu. Bu heykelde şairin elinde bir kitap, hemen arkasında ise bir martı durmaktadır. Orhan Veli ise Boğaziçi'ni seyretmektedir.
Mezarı 2020 yılında aslına uygun biçimde İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edildi.
Kişiliği ve fiziksel özellikleri
Orhan Veli'nin kişiliği ve fiziki özelliklerinin şiirleri ve sanat anlayışı ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.Cemal Süreya, Kanık'la ilgili olarak "Yeni şiirimizin, işlev olarak kurucusu olan bu adam kuramını yazılarıyla değil, başka iki şeyiyle yaptı: Hayatıyla (yaşam biçimiyle) ve şiirleriyle" açıklamasını yaptı. Orhan Veli, Garip akımını sadece şiirleriyle değil, günlük hayatıyla, gönül ilişkileriyle, çevresinde kendisi ile ilgili çıkan dedikodularla, fiziği ile yeni bir şair tipi yaratarak oluşturdu.
Kardeşi Adnan Veli'nin "Vücudu oldukça kemikli, kollarıyla bacakları epey uzundu. Göğsünü öne doğru eğerek hafifçe yaylanarak yürürdü. Elleri gayet ince, beyazdı. Parmakları adam akıllı uzun, tırnakları pembe, uzun ve yuvarlaktı. Geniş bir alnı, sivri bir çenesi vardı. Dudakları eni konu etliydi. Burnu tümsekliydi. Yüzü gençlikte çıkardığı ergenlik sivilceleri sebebiyle pürtüklüydü." olarak anlattığı Orhan Veli'yi, yazar arkadaşı Sait Faik ise bir röportajında şöyle betimledi:
“ | İki incecik bacak, kısaca bir trençkot, kanarya sarısı bir kaşkol, müselles bir yüz, şişirilmiş bir göğüse benzeyen bir sırt, -denebilirse- ergenlik bozuğu bir yüz: İşte görünüşte Orhan Veli. | „ |
Herkesle iyi geçinen, kimsenin kalbini kırmayan, çevresindeki insanlara saygı gösteren Orhan Veli'nin yakın arkadaşları arasında Oktay Rifat, Melih Cevdet, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Sait Faik, Suat Taşer, Fikret Adil, Agop Arad gibi isimler yer alıyordu. Son günlerinde en yakın olduğu isim ise Sabahattin Eyüboğlu'ydu. Garip akımını yalnız yazdıklarıyla değil, hayata karşı duruşuyla açıklayan şair, fiziğini bile bu uğurda kullanmaktan çekinmedi. Bu yüzden şiirinin hayatının sonucu olduğuna değil, aksine hayatını şiirine göre yaşadığına inanılır.
Sanat hayatı
Şairliği
Orhan Veli Kanık'ın 1936 yılında başladığı şiir hayatı üç dönemde incelenebilir: Garip öncesi (1936-1941), Garip dönemi (1941) ve Garip sonrası.
Garip öncesi
Bu dönemdeki şiirleri eski ve yeni şiirleri olmak üzere iki devrede incelenebilir.
Eski şiirleri
Orhan Veli'nin ilk şiirleri 1 Aralık 1936 tarihinde Varlık Dergisi'nde yayınlandı. O günlerde Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Muhip Dıranas, Ahmet Kutsi Tecer, Necip Fazıl Kısakürek gibi şairler Ahmet Haşim'in Fransız sembolistlerinden ilham alarak oluşturduğu simgelerin gücünden yararlanan şiirlerinin takipçisiydi. Ahmet Haşim'in saf şiir anlayışını benimseyen bir diğer şair olan Cahit Sıtkı Tarancı ise diğer dönemdaşlarından aksine gündelik yaşamı da şiirlerinin içine almaya çalışıyordu.Nâzım Hikmet ve Ercüment Behzat Lav ise biçim ve özde yenilik yaparak vezinsiz, serbest ve toplumcu şiirler yazıyorlardı.
Kanık'ın ilk şiirleri, Necip Fazıl, Ahmet Muhip, Ahmet Hamdi ve Cahit Sıtkı kuşağına bağlıdır. Bu eserler, içerik, biçim, dil ve tarz olarak klasik ve geleneğe bağlı olarak yazıldılar. Daha sonraki çalışmalarının aksine şiirlerinde uyak da kullanan Orhan Veli ayrıca benzetmelere ve sıfatlara geleneksel bir şekilde yer verdi. Ölüm, doğa, rüya, zaman, aşk gibi temaların işlendiği bu dönem eserlerinde hiç ironiye rastlanmaz. Şair henüz kendine ait bir dil geliştiremediği için şiir anlayışı ve mısra yapısında Baudelaire'in; konu, işleyiş, dil ve üslupta ise Necip Fazıl'ın etkisi altındaydı.
Gün Doğuyor, Oaristys, Ebabil, Eldorado, Kurt, Zeval gibi eserlerini içeren ilk dönem şiirlerinde şair, yalnız ve mutsuz bir kişinin yaşamını anlattı, acılarını, isteklerini, aşklarını dile getirdi. Orhan Veli eski şiirlerinde akıldan çok duyguya, gerçeklikten çok romantikliğe, toplumsallıktan çok bireyselliğe önem verdi. Bu açıdan da Kanık'ın edebiyat dünyasına girişi okuduğu ve sevdiği yabancı şairlerin etkilenerek ve Türkiye'de onları takip eden şairlerin arasına katılarak oldu.
Yeni şiirleri
Şair, 1937 yılından sonra eski şiir anlayışından uzaklaşarak Garip akımının habercisi olan yeni bir tarz benimsedi. Kanık'ın bu yeni şiirleri 1937-1941 yılları arasında Varlık, İnsan, İnkılâpçı Gençlik gibi dergilerde ve ölümünün ardından Vatan (1952) ve Papirüs'te (1967) yayınlandı. Sayıları 51'i bulan Garip'in ilk örnekleri olan bu eserler, abartılı bir dille yazılmıştır.
Dönemin şiirlerinden farklı yapıtlar ortaya koymaya karar veren Orhan Veli, ilk olarak ölçü ve uyağı daha sonra ise tasviri, şairaneliği, hayali, süsü ve zekâ oyunlarını şiirinden çıkarttı. Sadelik ve basitliği önemseyen sanatçı, duygudan çok akla önem vermeye başladı. Halkın kullandığı kelimeleri tercih etmeye başlayan Kanık hayat karşısında kötümser, ironik, ümitsiz, inançsız görünmektedir. Yeni şiirlerinin temaları ise çoğunlukla tabiat, insan, aşk, çocukluk, savaş, hayat, sarhoşluk ve seyahat oldu. Şair bu dönemde, çoğunlukla kısa şiirler yazmayan başladı. Nurullah Ataç bu çalışmaların Fransız sürrealistlerin yazılarını ve Japon haikularını anımsattığını söyledi. Orhan Veli de o yıllarda arkadaşlarıyla birlikte Fransız gerçeküstücüleri sık sık okuduklarını açıklamıştır. Yine de sanatçı, noktalama işaretleri kullanması, imgeyle simgeden kaçınması, şiiri insanın duyularına değil aklına hitap eden bir sanat haline getirmeye çalışması gibi özellikleriyle sürrealistlerden ayrılır.
Kanık'ın bazı şiirlerinde oluşturmaya çalıştığı yeni tarzla ilgili acemiliği ortaya çıkar. Bu şiirlerde mısralar yan yana yazılınca bir nesir oluşur. Şairin bu dönemine ait eserleri arasında Fena Çocuk, Ağaç, Kuş ve Bulut, Tereyağı, Gangster, Pazar Akşamları gelir.
Garip dönemi
1941 yılında Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rifat'la birlikte Garip adlı şiir kitabını yayınladı. Bu kitapla birlikte şairin tarzının önceki dönemine göre daha tutarlılaşmış ve gelişmiş olduğu düşünülür. Kanık, kitabın önsözünü kendi yazdı ve şiir hakkındaki düşüncelerini açıkladı. Bu önsöz Garip akımının manifestosu kabul edilir. Orhan Veli, o günlerin aydınlarının şiir anlayışı sebebiyle kendisine "garip" gözüyle baktıklarını açıklamıştır. Akımın adının da bu bakış açısından geldiği sanılmaktadır. Garip akımı kendisinden önceki şiir anlayışına bir tepki olarak doğdu. Kanık ve arkadaşları Ahmet Haşim'in eserlerini, Nâzım Hikmet'in toplumcu şiirlerini ve hececileri reddetmişlerdi.
Şair bu dönemdeki şiirlerinde klasik uyak düzenini ve vezni kullanmadı. Ona göre hakiki şiir için vezin ve kafiye mutlak gerekli olan şeyler değildi. Kanık, kafiyeyi reddetse de düzensiz ses yinelemelerine sık sık başvurdu ve onlara anlam vurgusunu oluşturan temel bir işlev yükledi. Eserleri incelendiğinde sanatçının ses yinelemeleri, sözcük öbeği yinelemeleri, söz dizimsel yinelemeler, ek yinelemeleri ve dizelerin aynen yinelenmesi gibi tekrarlara başvurduğu görülebilir.
Garip dönemi şiirlerinin bir diğer ortak özelliği ise Orhan Veli'nin konuşma dilinin doğallığını, sokak Türkçesini ve hatta halk argosunu eserlerine taşımış olmasıydı. "Kılıksız", "cıgara", "ıspanak", "rakı", "Hitler", "boyacı sandığı" gibi sözcükler kullanan şairin Kitabe-i Seng-i Mezar isimli şiirinde kullandığı "nasır" kelimesi büyük tartışmalara sebep oldu. Kanık, böylece hem divan hem de halk şiirinde egemen olan romantizm anlayışını da yıkmış oluyordu. Öte yandan teşbih ve istiareyi terk ettiği için şiirinde yalın bir dil ortaya çıktı. Orhan Veli'nin Garip hareketiyle getirdiği yeniliklerin diğer ikisi ise Türk şiirinde öteden beri soyut olarak dile getirilen evrensel hümanizmin yerine somut ve belirgin bir hümanizm koyması ve belirli kişileri hedef alan taşlama geleneğini ilk kez bir şair olarak kendisine yöneltmesiydi.
Orhan Veli, o günlerde kişisel şiirler yazdığı kadar sosyal konulara da eğildi ve dar görüşler ile törelerin gülünçlüğünü alaylı sözcükler kullanarak anlatmaya çalıştı. Ayrıca, şairin hece ve sözcük bakımından boyutunu ve şiirdeki sayısını azaltarak dizenin şiirdeki egemenliğini ortadan kaldırdığı da söylenir.
Garip sonrası
Orhan Veli, "Garip sonrası" olarak adlandırılan 1945-1950 yılları arasında dört kitap yayınladı: Vazgeçemediğim (1945), Destan Gibi (1946), Yenisi (1947) ve Karşı (1949). Ayrıca, şairin 1949-1950 yılları arasında yazılmış fakat vefatı sebebiyle yayınlanamamış şiirleri de mevcuttur. Kanık'ın garip sonrası dönemde yazdığı şiirler "garibin devamı" ve "garipten farklı" olarak iki ana grupta toplanabilir. Şair sanatındaki değişimi 1945 yılında ikinci baskısı yapılan Garip'in önsözünde "Onları beş sene önce yazmıştım. Beş sene sonra da aynı şeyleri söyleyecek olduktan sonra neden yaşadım" diyerek açıkladı.
Bu dönemde düşünceleriyle birlikte eserleri de farklılaşmaya başlayan Orhan Veli'nin yıkıcılıktan ayrılarak yapıcılığa yönlendiği ve şiirinin estetik yönünü zenginleştirmeye çalıştığı gözlemlenebilir. Değişiminin göze çarpan yanlarından biri de şairin Vazgeçemediğim ile birlikte uyak kullanmaya başlaması oldu. Bu döneminin en ayırt edici özelliği ise şairin halk şiirine duyduğu ilginin eserlerine yansımasıydı. Bu konuda Vazgeçemediğim içinde yer alan İstanbul Türküsü isimli şiir bir dönüm noktası kabul edilmektedir.Destan Gibi içinde yer alan Yol Türküsü isimli uzun şiir de sanatçının bu tarza olan yönelişinin bir örneğidir. Orhan Veli bu dönemdeki şiirlerinde gülmece öğelerini azalttı. Halk şiiri tarzında yazdığı eserlerinin konusu çoğunlukla kişisel duygular olsa da özellikle Yenisi ve Karşı'da toplumsal konulara da değindi. Asım Bezirci, Orhan Veli'nin bu tarz konulara eğilmeye başlamasının sebebinin II. Dünya Savaşı ardından pahalılık ve yoksulluğun alt tabaka kadar orta ve üst sınıfı da etkilemesi olduğunu iddia etti.
Kanık'ın kelime kullanımı, dize ve cümle yapısı halk şiiri özellikleri taşıyan eserleri dışında benzer şekilde devam etti. Öte yandan ilk dönem şiirlerinde sık rastlanan yinelemeleri halk şiirine yaklaşması ile daha da fazla kullanmaya başladı. Şairin halk kültürüne olan bu yakınlaşması vefatı sebebiyle yarım kalmıştır.
Diğer çalışmaları
Çevirileri
Orhan Veli, Türkçeye şiir, hikâye ve oyun çevirileri yaptı. İlk kez 1947 yılında Varlık Yayınları tarafından basılan Fransız Şiirleri Antolojisi'nin önsözü ve kitapta yer alan şairlerin biyografileri de sanatçı tarafından yazıldı. Oktay Rifat ve Melih Cevdet'le birlikte çalıştığı Batıdan Şiirler isimli kitaptaki 31 şiirin altı tanesi Kanık tarafından çevrilmişti. 1948 yılında, Doğan Kardeş Yayınları'ndan çıkan La Fontaine'den Masallar'da ise La Fontaine'nin 49 masalını çevirdi. Şairin hayat görüşü ile La Fontaine'nin felsefesi arasında yakın ilişki olduğuna inanılır. Orhan Veli'nin şiirlerinin de hikâye karakteri taşıması ve sanatçının yaşama karşı alaycı duruşu bu inancı destekler.
Orhan Veli, 1937-1941 yılları arasında Ki-Ka-Ku isimli Japon şairinin 30 haikusunu Türkçeye çevirdi. Bu şiirler aralıklarla Varlık Dergisi'nde basıldı. 19 Mart 1946'da ise Tercüme Dergisi'nin Şiir Özel Sayısı'nda Hai-Kai'ler başlığı altında tümü yayımlandı. 1945 yılında yayımlanan Üç Hikâye isimli kitapta Gogol'un üç öyküsü bulunuyordu. Bunlardan Burun ve Fayton'u Orhan Veli çevirmişti. Charles Lamb tarafından çocuklar için hikâyeleştirilmiş William Shakespeare'in Venedik Taciri'ni ise 1949 yılında Şehbal Erdeniz'le birlikte çevirdi.
Kanık ilk oyun tercümesini Oktay Rifat ile birlikte 1943 yılında Alfred de Musset'nin Bir Kapı Ya Açık Durmalı Ya Kapalı isimli eserini çevirerek yaptı. Ertesi yıl aynı yazarın Barberina'sını Türkçeye kazandırdı. Bu çeviri Millî Eğitim Bakanlığı Dünya Edebiyatından Tercümeler serisinin 53. kitabı olarak yayımlandı. Sanatçı, 1944'te Molière'in üç oyununu çevirdi. Orhan Veli'nin çevirisini yaptığı Jean Anouilh'in Antiogone isimli oyunu ise şairin ölümünden önce basılamadı. Bu oyun şairin vefatının ardından İstanbul Devlet Tiyatrosu'nca sergilendi. Ölümünün ardından basılan ve sergilenen bir diğer çevirisi ise Jean-Paul Sartre'ın Saygılı Yosma'sı oldu. Kanık, son olarak İrène Nemirovsky'nin Les Chiens et les Loups adlı oyununu İtlerle Kurtlar ismiyle Türkçeye tercüme ediyordu. Sanatçı, 245 sayfalık bu eserin 105. sayfasını çevirmesinin ardından hayata gözlerini yumdu. Orhan Veli'nin tamamlayamadığı diğer iki çalışma ise Moliere'in Elit Prenses'i ve Madame de Sévigné'nin seçme mektuplarıydı.
Nesir yazıları
Orhan Veli hikâye yazmaya 1947 yılında başladı ve ölümüne kadar altı öykü yazdı. Bu eserler Tanin, Seçilmiş Hikâyeler ve kendi çıkardığı Yaprak dergilerinde yayınlandı. Şair, öykülerinde de tıpkı şiirlerinde olduğu gibi sıradan insanları ve günlük hayatı konu edindi. Zaman zaman ise toplumsal eleştirilerde bulundu. Bu öyküler, Hoşgör Köftecisi başlığı ile 2012 yılında yayımlandı.
Kanık'ın 21 makale, 6 öykü ve 7 eleştiri yazısı kitap olarak, ilk kez 1953 yılında Varlık Yayınevi'nce Nesir Yazıları ismiyle yayınlandı. Daha sonraki yıllarda ise Asım Bezirci, şairin nesirlerini bir araya getirerek farklı kitaplar olarak yayınladı. Bu kitaplardan ikisi 1975 yılında yayınlanan Edebiyat Dünyamız ve 1982 yılında yayınlanan Bütün Yazıları'dır.
Kullandığı temalar
Her şeyin şiire konu edinilebileceğine inanan Orhan Veli ve arkadaşlarının Türk şiirine yaptığı en büyük katkılardan biri de bu inançlarını eserlerinde uygulamaları oldu. Bunun için de ilk olarak sıradan insanı kendilerine konu edindiler. Böylece, eski şiirlerdeki kahramanlaştırılan ideal insan tipinin yıkılmasını sağladılar. Divan şiirinde insan, aşkın arayıcısı olan kusursuz ve soyut bir varlık; Namık Kemal, Tevfik Fikret ve Mehmet Akif gibi şairlerin eserlerinde toplumu için mücadele eden bir kahraman iken Orhan Veli'nin şiirlerinde gündelik sorunların peşinde koşan sıradan bir vatandaştı. Örneğin Kitabe-i Seng-i Mezar şiirinin kahramanı olan Süleyman Efendi, hayattaki en önemli sorunu nasır olan, Allah'ın adını sık anmasa da günahkar sayılmayan, varoluş problemi yaşamayan bir adamdı. Süleyman Efendi'yle ilgili olarak Orhan Veli: "Ben hayatı sadelik içinde geçmiş basit bir adamın hayatından bahsetmek istedim. Acayiplik olsun diye yazmadım şiiri, neşretmeden evvel de bu kadar yadırganacağını tahmin etmiyordum." dedi. Nasırı önemseyip edebiyata soktuğu için eleştirenlere ise şu cevabı verdi: "Hayatından daha büyük manevi ıstırapları olmayan bir insan için nasırın mühim olduğunu telakki ediyorum".
Toplum eleştirisi teması da Orhan Veli tarafından sık sık kullanıldı. Fakat şair, bu konuyu kendisinden önce bu türün örneklerini veren Namık Kemal, Nâzım Hikmet ya da Tevfik Fikret gibi isimlerin aksine ironi ve parodi tekniklerini kullanarak işliyordu. Hardalname, Cımbızlı Şiir, Vatan İçin, Bedava ve Kuyruklu Şiir'in örnek olarak verilebileceği şiirlerinde sadece durum tespiti yapıp herhangi bir ideolojiyi savunmaması sebebiyle sanatçı burjuva şairi olmakla da suçlandı.
Orhan Veli Dedikodu, Söz, Tahattur, Şanolu Şiir, Sereserpe, Eski Karım, Aşk Resmi Geçidi gibi pek çok şiirinde ise aşk ve cinsellik konusunu işledi. Öte yandan çocukluk şairin hem Garip öncesi hem de Garip döneminde sık sık kullandığı temalardan biriydi. Bu temanın örnekleri arasında Ağaç, Kuş ve Bulut, Rüya, Robenson sayılabilir. Sanatçının çocuk algısıyla yazdığı şiirlerde duygu tonu diğer şiirlerine göre çok daha fazladır.
Şairin işlediği diğer temalar arasında yaşama sevinci (Ne Kadar Güzel, Sokakta Giderken, Güzel Havalar, Birdenbire), savaş (Bizim Gibi, Tereyağı, Gangster), yolculuk (Yolculuk, Seyahat) gelir. Talât Sait Halman'a göre var olmanın ve yaşamın sevincini Türk edebiyatına sistemli olarak yerleştiren isim Orhan Veli olmuştur. Ayrıca, Kanık, Nedim ve Yahya Kemal ile birlikte Türk şiirinin sayılı İstanbul şairlerinden biri kabul edilmektedir.
Takma adı
Orhan Veli, Mehmet Ali Sel ismini takma ad olarak kullandı ve pek çok şiirini bu isimle yayımladı. Örneğin, ilk şiirlerinin yayımladığı Varlık Dergisi'nin Aralık 1936'da çıkan sayısında "Varlık'ın şiiri kadrosu yeni ve kuvvetli genç imzalarla zenginleşmektedir. Aşağıda dört şiirini okuyacağınız Orhan Veli, şimdiye kadar yazılarını neşretmemiş olmasına rağmen olgun bir sanat sahibidir. Gelecek sayımızda onun ve arkadaşları Oktay Rifat, Melih Cevdet ve Mehmet Ali Sel'in şiirimize getirdikleri yeni havayı daha iyi belirtecektir." dendi. Arkadaşı Oktay Rıfat, bu isimle ilgili olarak "galiba yırtmaya kıyamadığı şiirlerini bu adla çıkarırdı" açıklamasını yaptı. Orhan Veli ise Baki Süha Ediboğlu'nun konuyla ilgili sorusunu şu şekilde yanıtlamıştı:
O zamanlar çok şiir yayınlıyordum. Adımın her zaman görünmesi hem benim için hem de dergi için doğru değildi. Bir de şu var: Mehmet Ali Sel benim bazı tecrübelerime alet olmuş bir isimdir.
Etkileri
Orhan Veli'nin öncüsü olduğu Garip akımı dönemin genç şairlerine örnek olduğu gibi birçok ünlü şairini de etkiledi. Kanık'ın vefatının ardından Oktay Rifat ve Melih Cevdet yeni bir şiir geliştirmeye yönlenseler de 1950'ler boyunca Garip'in Türk edebiyat dünyası üzerindeki etkisi devam etti. Dergilerde bu akımın kopyası olan şiirlere sık sık rastlanıyordu.Mehmet Doğan bu tarz şiirlerle ilgili "İmzalar olmasa hangi şiirin kime ait olduğu anlaşılmamaktadır" yorumunu yaptı. Muzaffer Erdost'un İkinci Yeni adını verdiği şiir hareketi de o günlerde Garip'e tepki olarak doğdu. Akımın öne çıkan isimleri arasında İlhan Berk, Cemal Süreya, Edip Cansever, Turgut Uyar, Sezai Karakoç ve Ece Ayhan yer alıyordu. Birinci Yeni olarak adlandırılan Garip akımı gibi İkinci Yeni de Türk şiirinin gelişimine büyük katkıda bulundu. İkinci Yeniciler, Garipçilerin aksine anlaşılırlık yerine anlamca kapalılığı, somuta karşılık soyutlamayı, imgeci ve biçimci bir şiir anlayışını savundular.
İkinci Yeni'nin önde gelen bazı isimleri şiire ilk başladıkları günlerde Garip etkisinin altında şiirler de yazmışlardı. Örneğin, Edip Cansever'in ilk denemeleri, yaşama sevincini dile getirdiği bu tarzda eserlerdi. Turgut Uyar'ın 1958 yılında büyük kente yerleşmesinin ardından değişen kültür ve ilişki ortamı şiirine de yansımıştı. Uyar, bu değişimin Orhan Veli etkisinden uzaklaşmasını nasıl sağladığını şu cümlelerle açıkladı: "Beni yazdığım şiiri yazmaya iten neden çevremin değiştiğini görmemdi. Birdenbire kentleşen dünya, birdenbire karşılaştığım neon lambaları, büyük oteller, bir takım yeni gelişmeleri haber veren durumlar beni artık Orhan Veli şiiri yazmakla kurtarmıyordu."
Ahmet Oktay, Orhan Veli ve Garip akımının Rıfat Ilgaz'dan Suphi Taşhan'a pek çok farklı şairi değişik derecelerde etkilediğini söyledi. Oktay'a göre Cahit Irgat'ın imgelerinin altında dahi Garip şiirinden çok şey bulunabilir. Ayrıca, Sabahattin Kudret Aksal, Salah Birsel, Behçet Necatigil, Suat Taşer, Metin Eloğlu, Rüştü Onur, Necati Cumalı gibi isimler de Orhan Veli ve onun önderlik ettiği Garip akımının etki alanından geçmişlerdir.
Şairin pek çok şiiri farklı sanatçılarca bestelendi. Anlatamıyorum Alpay, Hümeyra ve Banu, Bedava Yaşıyoruz Cem Karaca, Özdemir Erdoğan, Dedikodu Levent Yüksel, Pireli Şiir Timur Selçuk ve Vesikalı Yarim Edip Akbayram tarafından seslendirildi.Klasik Türk müziği şarkısı olarak bestelenen İstanbul Türküsü ise Ahmet Özhan tarafından okundu.Murathan Mungan, Orhan Veli'nin şiirlerini Bir Garip Orhan Veli ismiyle oyunlaştırdı. Oğuz Aral'ın yönettiği ve Müşfik Kenter'in rol aldığı tek kişilik oyun 1980 yılından beri Kent Oyuncuları tarafından sergilenmektedir. Oyunun, Müşfik Kenter'in sesinden bir albümü de yayınlanmıştır. Metin Üstündağ ise 2002 yılında Orhan Veli'lemeler isimli bir kitap yayınladı.[VII]
1989 yılında Ramazan Üren'in yazı işleri müdürlüğünde Sunay Akın ve Akgün Akova'nın destekleriyle Yeni Yaprak dergisi çıkmaya başladı. Bu derginin logosu Orhan Veli'nin Yaprak'ı ile aynıydı ve ilk sayısında tıpkı Yaprak'ın ilk sayısında olduğu gibi Orhan Veli'nin Alış-Veriş şiiri yer alıyordu.
Şairin 50. ölüm yıldönümü olan 14 Kasım 2000'de M. Şeref Özsoy tarafından Beyoğlu'nda açılan Orhan Veli Şiir Evi, Orhan Veli'nin arşivinin sergilenmesi düşüncesiyle açılan; şiir ve fotoğraf alanında etkinlikler düzenlenen bir mekandır (2014 yılında kapandı). Ayrıca, şairin ölüm yıldönümü olan 14 Kasım'da 1996 yılından beri Orhan Veli yürüyüşü düzenlenmektedir. Yürümeyi çok sevdiği bilinen Kanık'ın anısına sevenleri o günde Taksim'den sanatçının mezarının bulunduğu Aşiyan'a kadar hep birlikte yürümektedirler.
2014 yılının Ocak ayında, Nahit Fıratlı'ya yazdığı mektuplardan Yalnız Seni Arıyorum adlı bir kitap derlenmiştir.
Orhan Veli Kanık 104. doğum günü olan 13 Nisan 2018'de Google tarafından Doodle yapıldı.
Orhan Veli'nin "Anlatamıyorum" şiiri, 2019'da Lyrikline şiir sitesine göre dünyanın en çok okunan ikinci şiiri seçildi. Birinci ise Hermann Hesse'nin Stufen şiiridir.
Seçme bibliyografi
Şiir kitapları
Hikâye
Hikâye/Şiir
Yazılar
Mektuplar
| Çeviri
|
Çeviriler
- Güneş/Sol, Leonardo da Fonseca (Trans.), (n.t.) Revista Literária em Tradução 21 Ağustos 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde ., nº 2 (mar/2011), Fpolis/Brasil, ISSN 2177-5141
Ayrıca bakınız
Notlar
II. ^ Kanık'ın Türkçeye çevirdiği oyunlar arasında Oktay Rıfat'la birlikte çevirdiği Alfred de Musset'nin Bir Kapı Ya Açık Durmalı Ya Kapalı'sı, Jean-Paul Sartre'ın Saygılı Yosma'sı, Moliere'in Tartuffe'ü gibi oyunlar yer alır.
Kaynakça
Kaynak notları
- ^ Özkırımlı, Atilla. 25. ölüm yıldönümünde Orhan Veli: Kendisinden önceki şiir ne değilse onu yazmaya çalışan şair. Milliyet Sanat Dergisi. 14 Kasım 1975. Sayı: 158, Sayfa 6.
- ^ Uyguner 1967, s. 9
- ^ İz Bırakanlar: Orhan Veli. Hürriyet Gazetesi. Sayfa 4
- ^ Sağlam 2002, s. 7
- ^ a b c Bezirci 1991, s. 140
- ^ a b Sağlam 2002, s. 8
- ^ a b Théma Larousse: Tematik Ansiklopedi, Milliyet, 1993-1994. Cilt 6. Sayfa 92.
- ^ Arslanoğlu, Kaan. Memleketimden karakter manzaraları. İthaki Yayınları, 2006. . Sayfa 306
- ^ Bezirci 1991, s. 59
- ^ Abasıyanık, Sait Faik. Orhan Veli Kanık. Yedigün Dergisi, 2 Şubat 1947
- ^ Bezirci 1991, s. 139
- ^ Rifat, Oktay. Orhan Veli Kanık. Yeditepe Dergisi, 1 Şubat 1950
- ^ Rifat, Oktay. Orhan Veli Kanık. Vatan, 16 Kasım 1952
- ^ a b Kurnaz 2000, s. 3
- ^ a b Uyguner 1967, s. 3
- ^ a b c d Taşçıoğlu 2004, s. 23
- ^ Kanık 1953, s. 8
- ^ Ercilasun 2004, s. 15
- ^ Oral 2015, s. 12
- ^ a b Bezirci 1991, s. 15
- ^ Oral 2015, s. 285
- ^ a b Bezirci 1991, s. 16
- ^ Uyguner 1967, s. 4
- ^ a b c Ercilasun 2004, s. 16
- ^ a b c d Bezirci 1991, s. 17
- ^ Anday, Melih Cevdet. Açıklığa Doğru. 1984, sayfa 10.
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 26
- ^ a b c Kanık 1953, s. 9
- ^ a b c d e f Ercilasun 2004, s. 17
- ^ Bezirci 1972, s. 10
- ^ a b c Özkırımlı, Atilla. 25. ölüm yıldönümünde Orhan Veli: Kendisinden önceki şiir ne değilse onu yazmaya çalışan şair. Milliyet Sanat Dergisi. 14 Kasım 1975. Sayı: 158, Sayfa 5.
- ^ a b Bezirci 1991, s. 18
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 29
- ^ a b c d e f g Taşçıoğlu 2004, s. 32
- ^ Okay, Orhan. Şiir Sanatı Dersleri, Cumhuriyet Devri Poetikası. Erzurum, 1984.
- ^ a b c d e f Bezirci 1991, s. 23
- ^ Bezirci 1972, s. 42
- ^ Ercilasun 2004, s. 28
- ^ Bezirci 1991, s. 84
- ^ a b Bezirci 1991, s. 85
- ^ a b Bezirci 1994, s. 19
- ^ Onger, Fahri. Orhan Veli Kanık. Yenilik Dergisi. Aralık 1953
- ^ Kurnaz 2000, s. 8
- ^ Sazyek, Hakan. Cumhuriyet Dönemi Türk Şiirinde Garip Hareketi. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. 1996. Sayfa 257.
- ^ Doğan, Mehmet H., Yaprak döneminde Orhan Veli. Türk Dili, sayı 291. Aralık 1975, sayfa 722 - 731
- ^ a b c d e Kanık 1953, s. 13
- ^ a b Bezirci 1991, s. 20
- ^ a b Taşçıoğlu 2004, s. 33
- ^ Sönmez, Cemil ve Özdamar Necmettin. Acı bir Ölüm Olayı. Antoloji. Sayı 1, 1981. Sayfa 36.
- ^ Altındiş, Ceyla - NTV Tarih - Sayı 34 - Kasım 2011 - İstanbul 1308-7878
- ^ Tanpınar, Ahmet Hamdi. Edebiyat Üzerine Makaleler. Hazırlayan: Zeynep Kerman. İstanbul, 1977. Sayfa 447-448.
- ^ Özsoy 2002, s. 246
- ^ Ercilasun 2004, s. 18
- ^ Kanık 1953, s. 89
- ^ a b c d Ercilasun 2004, s. 34
- ^ Özsoy 2002, s. 226
- ^ "Ölüm yıl dönümünde Orhan Veli'nin İstanbul'daki mezarı restore edildi". Cumhuriyet. 14 Kasım 2020. 14 Kasım 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ocak 2021.
- ^ Özkırımlı, Atilla. 25. ölüm yıldönümünde Orhan Veli: Kendisinden önceki şiir ne değilse onu yazmaya çalışan şair. Milliyet Sanat Dergisi, sayı 158. 14 Kasım 1975, sayfa 4.
- ^ Süreya, Cemal. Papirüs, 1967. Sayfa 8
- ^ a b Kanık 1953, s. 14
- ^ Abasıyanık, Sait Faik. Orhan Veli Kanık. Yedigün Dergisi. 2 Şubat 1947
- ^ Kanık 1953, s. 15
- ^ Bezirci 1991, s. 133
- ^ a b c Ercilasun 2004, s. 21
- ^ a b Taşçıoğlu 2004, s. 63
- ^ Özkırımlı, Atilla. 25. ölüm yıldönümünde Orhan Veli: Kendisinden önceki şiir ne değilse onu yazmaya çalışan şair. Milliyet Sanat Dergisi. 14 Kasım 1975. Sayı: 158, Sayfa 7.
- ^ Bezirci 1977, s. 14
- ^ Bezirci 1991, s. 34
- ^ Bezirci 1991, s. 37
- ^ Bezirci 1991, s. 35
- ^ Bezirci 1972, s. 23
- ^ Bezirci 1972, s. 25
- ^ a b c d Ercilasun 2004, s. 22
- ^ Bezirci 1972, s. 38
- ^ a b Bezirci 1972, s. 27
- ^ Bezirci 1972, s. 34
- ^ Bezirci 1972, s. 35
- ^ Théma Larousse: Tematik Ansiklopedi, Milliyet, 1993-1994. Cilt 6. Sayfa 93.
- ^ Bezirci 1991, s. 64
- ^ a b Taşçıoğlu 2004, s. 70
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 75
- ^ a b Bezirci 1991, s. 72
- ^ a b c Halman 1975, s. 9
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 68
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 71
- ^ Ercilasun 2004, s. 24
- ^ Bezirci 1991, s. 86
- ^ a b Taşçıoğlu 2004, s. 86
- ^ Bezirci 1991, s. 88
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 87
- ^ a b c Ercilasun 2004, s. 30
- ^ a b Ercilasun 2004, s. 33
- ^ Fuat 2000, s. 99
- ^ Fuat 2000, s. 124
- ^ a b Kanık 1953, s. 12
- ^ a b Sağlam 2002, s. 41
- ^ Ercilasun 2004, s. 35
- ^ a b Taşçıoğlu 2004, s. 91
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 94
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 96
- ^ Halman 1975, s. 8
- ^ Taşçıoğlu 2004, s. 101
- ^ Ercilasun 2004, s. 27
- ^ Özsoy 2002, s. 23
- ^ a b c Özsoy 2002, s. 14
- ^ Özkırımlı & Barez 1993, s. 91
- ^ a b Özkırımlı & Barez 1993, s. 139
- ^ Özdemir 1994, s. 221
- ^ Özkırımlı & Barez 1993, s. 145
- ^ a b Özkırımlı & Barez 1993, s. 148
- ^ Özkırımlı & Barez 1993, s. 144
- ^ Oktay, Ahmet. İmkansız Poetika. İthaki Yayınları, 2008. Sayfa 510.
- ^ Oktay, Ahmet. Toplumcu Gerçekçiliğin Kaynakları. İthaki Yayınları. . Sayfa 41
- ^ Oktay, Ahmet. Toplumcu Gerçekçiliğin Kaynakları. İthaki Yayınları. . Sayfa 42
- ^ Bezirci 1991, s. 142
- ^ "Orhan Veli'nin Bestelenmiş Şiirleri". orhanveli.net. 22 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2010.
- ^ Fuat 2000, s. 78
- ^ "Bir Garip Orhan Veli". milliyet.com.tr. 22 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2010.
- ^ "Bir Garip Orhan Veli". tiyatrom.com. 22 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2010.
- ^ a b Özsoy 2002, s. 259
- ^ "Neden Şiir Evi". orhanveli.net. 22 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2010.
- ^ "'Orhan Veli Evi dayanamadı, Milliyet gazetesi, 01.04.2015". 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Nisan 2015.
- ^ Özsoy 2002, s. 219
- ^ "Orhan Veli Kanık'ın 104. Doğum Günü". Google. 13 Nisan 2018. 22 Nisan 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Nisan 2018.
- ^ . www.sozcu.com.tr. 13 Temmuz 2019. 12 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Şubat 2021.
Kitap kaynakları
- Bezirci, Asım (1972), Orhan Veli, Oluş Yayınevi
- Bezirci, Asım (1977), Orhan Veli ve Seçme Şiirleri, Cem Yayınevi Eğitim Dizisi
- Bezirci, Asım (1991), Orhan Veli: Yaşamı, Kişiliği, Sanatı, Eserleri, Altın Kitaplar Yayınevi,
- Ercilasun, Bilge (2004), Orhan Veli Kanık, Hayatı, Sanatı, Eserlerinden Seçmeler, Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları,
- Fuat, Memet (2000), Orhan Veli, Adam Yayınları, 9789754186420
- Halman, Talât Sait (14 Kasım 1975), "Orhan Veli'nin edebiyatımıza katkıları ve şiirlerindeki yenilik boyutları", Milliyet Sanat Dergisi (158)
- Kanık, Adnan Veli (1953), Orhan Veli İçin, Yeditepe Yayınları
- Karpat, Kemal H. (2004), Studies on Turkish politics and society: selected articles and essays, Brill,
- Kurnaz, Cemal; Tatcı, Mustafa (2000), Ölümünün 50. Yılında Belgelerle Orhan Veli, Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları,
- Oral, Haluk (Kasım 2015), Bir Roman Kahramanı Olarak Orhan Veli, Yapı Kredi Yayınları,
- Ostle, Robin (1991), Modern literature in the Near and Middle East 1850-1970, Taylor & Francis, * Ostle, Robin (1991), Modern literature in the Near and Middle East 1850-1970, Taylor & Francis,
- Özdemir, Emin (1994), Türk ve Dünya Edebiyatı, T.C. Kültür Bakanlığı yayınları,
- Özkırımlı, Atilla; Baraz, Turhan (1993), Çağdaş Türk Edebiyatı, Anadolu Üniversitesi Yayınları,
- Özsoy, M. Şerif (2002), Kanık'sadığım Biri Orhan Veli, Ayna Yayınları,
- Sağlam, Nuri (2002), Orhan Veli Kanık: Hayatı, Sanatı, Eserleri, Eserlerinden Seçmeler, Hikmet Yayınları,
- Taşçıoğlu, Yılmaz (2004), Türk Şiirinde Bir Garip Adam: Orhan Veli Kanık, Beykoz Belediye Başkanlığı Yayınları
- Uyguner, Muzaffer (1967), Orhan Veli Kanık : hayatı, sanatı, eserleri, Varlık Yayınları
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Orhan Veli Kanık ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
Vikisöz'de Orhan Veli Kanık ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
- Orhanveli.net 18 Temmuz 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Orhan Veli Kanik 13 Nisan 1914 Istanbul 14 Kasim 1950 Istanbul daha cok Orhan Veli olarak taninan Turk sairdir Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikci Garip akiminin kurucusu olan Kanik Turk siirindeki eski yapiyi temelinden degistirmeyi amaclayarak sokaktaki adamin soyleyisini siir diline tasidi Sair otuz alti yillik yasamina siirlerinin yani sira hikaye deneme makale ve ceviri alaninda bircok eser sigdirdi Orhan Veli KanikDogumOrhan Veli 13 Nisan 1914 1914 04 13 Istanbul Osmanli ImparatorluguOlum14 Kasim 1950 36 yasinda Istanbul TurkiyeDefin yeriAsiyan Mezarligi IstanbulTakma adMehmet Ali SelMeslekSairMilliyetTurkDonemCumhuriyet donemi Turk edebiyati 1936 1950 Edebi akimGarip akimiAkrabalarAdnan Veli Kanik kardesi Etkilendikleri Ilk donem eserlerinde Charles Baudelaire Necip Fazil Kisakurek Ahmet Hamdi Tanpinar Ahmet Muhip Diranas Garip ve Garip sonrasinda Paul Eluard Arthur Rimbaud Verlaine Stephane Mallarme Guillaume ApollinaireImza Yeni bir zevk ortaya cikarabilmek icin eski olan her seyden uzak duran Orhan Veli hece ve aruz olculerini kullanmayi reddetti Kafiyeyi ilkel mecaz tesbih mubalaga gibi edebi sanatlari gereksiz buldugunu acikladi Gecmis edebiyatlarin ogrettigi her seyi butun gelenegi atmak amaciyla yola cikan Kanik in bu arzusu siirinde kullanabilecegi teknik olanaklari azaltsa da sair ele aldigi konular bahsettigi kisiler ve kullandigi sozcuklerle kendine yeni alanlar olusturdu Yalin bir anlatimi benimseyerek siir dilini konusma diline yaklastirdi 1941 yilinda arkadaslariyla birlikte cikardiklari Garip adli siir kitabinda bu fikirlerinin ornekleri olan siirleri yayinlandi ve Garip akiminin dogmasina sebep oldu Bu akim ozellikle 1940 1950 yillari arasinda Cumhuriyet donemi siirinde buyuk etki birakti Garip siiri hem yikici hem de yapici ozelligi ile Turk siirinde bir mihenk tasi kabul edilir Kanik siire getirdigi bu yenilikler yuzunden onceleri buyuk olcude yadirgandi cok sert elestiriler aldi ve kucumsendi I Geleneklerin disina cikan eserleri once saskinlik ve yadirgama daha sonra eglenme ve asagilamayla karsilansa da hep ilgi uyandirdi Bu ilgi ise kisa zamanda saire duyulan anlayis sevgi ve hayranligin artmasina yol acti Sait Faik Abasiyanik da Orhan Veli nin bu yonune dikkat cekerek onu uzerinde en cok durulmus zaman zaman alaya alinmis zaman zaman kendini kabul ettirmis tekrar inkar tekrar kabul edilmis zamaninda hem iyi hem kotu sohrete ermis bir sair olarak tanimladi Her ne kadar Garip doneminde yazdigi siirleriyle one ciksa da Orhan Veli tek tur siirler yazmaktan kacinmisti Durmadan arayan kendini yenileyen kisa yasami boyunca uzun bir siir seruveni yasayan Kanik in edebiyat hayati farkli asamalardan olusmaktadir Oktay Rifat bu durumu Orhan Fransiz sairlerinin birkac nesillik siir macerasini kisacik omrunde yasadi Turk siiri onun kalemi sayesinde Avrupa siiriyle atbasi geldi ve Birkac neslin belki arka arkaya basarabilecegi bir degismeyi o birkac yilin icinde tamamladi sozleriyle acikladi HayatiCocuklugu ve egitimi Rumelihisari sahilinde bulunan Orhan Veli heykeli Heykelde elinde kitap tutan saire bir marti eslik etmektedir Orhan Veli Kanik 13 Nisan 1914 te Beykoz a bagli Yalikoyu nde bulunan Ishak Aga Yokusu ndaki Cayir Sokaginda 9 numarali konakta dunyaya geldi Babasi Izmirli tuccar Fehmi Bey in oglu Mehmet Veli annesi ise Beykozlu Haci Ahmet Bey in kizi Fatma Nigar Hanim dir Nufus tezkeresi suretine gore asil ismi Ahmet Orhan olan sairin babasinin adi Veli oldugu icin sanatci Soyadi Kanunu ndan once Orhan Veli olarak tanindi Orhan Veli nin babasi evlendigi sirada Mizika yi Humayun da klarnist idi Cumhuriyet in ilanindan sonra ise Cumhurbaskanligi Senfoni Orkestrasi nin sefi oldu Veli Kanik hem bu yeni gorevi hem de Musiki Muallim Mektebinde Ankara Konservatuvari armoni profesoru olmasi dolayisiyla 1923 1948 yillari arasinda Ankara da yasadi Bu donemde bir sure Ankara Radyosu nda mudurluk de yapan Veli Bey daha sonraki yillarda Istanbul Konservatuvarinda ilmi kurul uyesi ve Istanbul Radyosu nda ses uzmani olarak calisti Orhan Veli nin kendisinden kucuk iki kardesi vardi Bunlar Vatan Gazetesi muhabirlerinden Adnan Veli Kanik ve Furuzan Yolyapandir Sairin ayrica bir yasinda iken Ankara da olen Ayse Zerrin isminde bir kiz kardesi de vardir Orhan Veli nin cocuklugu Beykoz Besiktas ve Cihangir de gecti Mutareke sirasinda Akaretler de bulunan Anafartalar Ilkokulunun ana sinifina devam etti Bir sene sonra ise bu okuldan alinarak Galatasaray Lisesi ne yatili olarak verildi Yedi yasindayken Halife Abdulmecit in Yildiz Sarayi nda duzenledigi bir dugunde sunnet edildi 1925 te dorduncu sinifi tamamladiginda babasinin istegi ile Galatasaray Lisesi nden ayrilarak annesiyle birlikte Ankara ya tasindi Orada Gazi Ilkokulu na yazildi Bir yil sonra Ankara Erkek Lisesi ne bugunku adiyla Ankara Ataturk Lisesi yatili girdi Kanik cocuklugunda bazi hastaliklar ve tehlikeler de yasadi Ornegin bes yasinda yanma tehlikesi gecirdi ve uzun sure tedavi gordu Sair dokuz yasinda kizamik on yedi yasinda ise kizil hastaligina tutuldu Kanik in edebiyata olan meraki ilkokul siralarinda basladi Bu donemde Cocuk Dunyasi isimli dergide bir hikayesi basildi Ortaokulun yedinci sinifindayken Oktay Rifat Horozcu ile tanisti Birkac yil sonra ise bir musamere sirasinda halk evinde Melih Cevdet Anday ile arkadas oldu Lisenin ilk yilinda edebiyat ogretmeni Ahmet Hamdi Tanpinar di Tanpinar ogretmeni oldugu surece Kanik a ogutler verdi ve onu yonlendirdi Sair lise doneminde arkadaslari Oktay Rifat ve Melih Cevdet le birlikte Sesimiz isimli bir dergi cikardi Sanatcinin yasaminin bu evresi Aruz vezni kurallarini ve ahengini kavradigi ve ilk siirlerini yazdigi donem oldu Kanik yine lisede tiyatro calismalarina katildi Ornegin Rasit Riza nin oynadigi Aktor Kin oyununda rol aldi Ankara Halkevi nde Ercument Behzat Lav in sahneledigi Ahmed Vefik Pasa nin Moliere den uyarladigi Zor Nikah ta Ustad i Sani yi Maurice Maeterlinck in Monna Vanna sinda ise baba rolunu ustlendi Kanik sonraki yillarda tiyatro alanindaki calismalarina cevirmen olarak devam etti ve pek cok oyunu Turkceye cevirdi II Sair 1932 yilinda liseden mezun oldu Istanbul Universitesi Edebiyat Fakultesi nin felsefe bolumune kaydini yaptirdi 1933 yilinda Edebiyat Fakultesi Talebe Cemiyeti baskani secildi 1935 yilina kadar devam ettigi universiteyi bitirmeden okuldan ayrildi Istanbul Universitesi ne giderken bir yandan surdurdugu Galatasaray Lisesi ndeki ogretmen yardimciligi gorevine okuldan ayrildiktan sonra bir sene daha devam etti Sonraki yasami ve sanat hayati Kanik daha sonra Ankara ya giderek PTT Umum Mudurlugu Telgraf Isleri Reisligi Milletlerarasi Nizamlar burosuna girdi Sair Ankara ya dondukten sonra eski arkadaslari Oktay Rifat ve Melih Cevdet le tekrar bir araya geldi ve bu uclu benzer tarzda siirler yazmaya basladi 1936 yilinda Nahid Sirri Orik in siirlerini yayinlatmalari onerisinin ardindan Varlik dergisinde Orhan Veli nin Oaristys Ebabil Eldorado Dusuncelerimin Basucunda isimli siirleri yayinlandi Dergide Orhan Veli ve arkadaslari edebiyat dunyasina soyle tanitilmisti Varlik in siir kadrosu yeni ve kuvvetli genc imzalarla zenginlesmektedir Asagida dort siirini okuyacaginiz Orhan Veli simdiye kadar yazilarini nesretmemis olmasina ragmen olgun bir sanat sahibidir Gelecek sayilarimizda onun ve arkadaslari Oktay Rifat Melih Cevdet ve Mehmet Ali Sel in siirimize getirdikleri yeni havayi daha iyi belirtecektir Bu ilk siirlerini bir kismi Mehmet Ali Sel mahlasini tasiyan diger siirleri takip etti 1936 1942 yillari arasinda Varlik in yani sira Insan Ses Genclik Kulluk Inkilapci Genclik dergilerinde siirleri ve yazilari basildi Orhan Veli bu donemin ilk yillarinda yazdigi siirlerin sekli yapisi ve icerigi dolayisiyla hece sairi olarak kabul edildi 1937 yilindan sonra ise hem Kanik hem de Anday ve Horozcu yeni tarzda siirlerini yayinlamaya basladilar Kanik in Rumelihisari sahilinde bulunan heykelinin detayi 1939 yilinda arkadasi Melih Cevdet Anday la birlikte araba kazasi gecirdi Bu olayin sonucunda yirmi gun komada kaldi Kazanin sebebi Anday in surdugu arabanin Cubuk Baraji tepesinden asagi yuvarlanmasiydi 1941 yilinin Mayis ayinda Garip seckisi yayinlandi Bu kitapta sairin yirmi dort siirinin yani sira Melih Cevdet in on alti Oktay Rifat in ise yirmi bir siiri yer aldi Kitabin icindeki siirler kadar ses getiren onsozunu ise Orhan Veli yazdi Bu kitap sonradan Birinci Yeni olarak da anilacak Garip akiminin baslangici oldu Garip akiminin kuruculari olan Kanik Horozcu ve Anday radikal bir tutumla kendilerinden once gelen hececilerin ve Ahmet Hasim in siirleriyle Nazim Hikmet in toplumcu gercekci siirlerini reddettiler Kitaptaki siirler ve onsoz edebiyat dunyasinda buyuk tartismalara sebep oldu Ozellikle Orhan Veli nin yazdigi Yazik Oldu Suleyman Efendi ye misrasi uzerinde duruldu Bu misrayi kimileri tenkit ederken III kimileri calinti oldugunu iddia etti IV Bir diger grup ise Turkcede yazilmis en guzel dizelerden biri oldugunu soyledi Bu munakasalar sonucunda misra cok populer oldu hatta Nurullah Atac in deyisi ile vapurlara tramvaylara kahvehanelere kadar girdi ve bir deyim niteligi kazandi Orhan Veli nin Yazik oldu Suleyman Efendi ye kadar meshur olarak gundelik dile giren bir diger dizesi ise Ahmet Hasim in Gollerde bu dem bir kamis olsam misrasini hicvetmek icin yazdigi Raki sisesinde balik olsam idi V Sair PTT deki gorevinden askerlik sebebiyle 1942 senesinde ayrildi 1945 yilina kadar Gelibolu nun Kavak Koyu nde askerligini yapti Bu donemde sadece alti siiri yayimlandi 1945 yilinda tegmen rutbesiyle terhis oldu ve Milli Egitim Bakanligi nin Tercume Burosu nda calismaya basladi Fransizcadan yaptigi ceviriler bakanligin klasikler serisinden yayinlandi Sair Subat 1945 te Vazgecemedigim isimli siir kitabini Nisan 1945 te ise Garip in sadece kendi siirlerini iceren ikinci baskisini cikardi Bu kitaplari 1946 yilinda yayimlanan Destan Gibi ve 1947 de basilan Yenisi takip etti 1946 secimlerinden sonra Hasan Ali Yucel in Milli Egitim Bakanligi gorevinden ayrilmasi sonucunda Yucel in kurdugu Tercume Burosu da onemini yitirdi Kisa bir sure sonra Kanik istifa etti Ileriki yillarda ayrilisina neden olarak Resat Semsettin Sirer in bakan olmasindan sonra olusan baskici havadan rahatsiz olmasini gosterdi Bu istifanin sebebini Orhan Veli nin memuriyete uyum saglayamamasi olarak yorumlayanlar da oldu Ayrilmasinin ardindan Mehmet Ali Aybar in cikardigi Hur ve Zincirli Hurriyet gazetelerinde denemeler ve elestiriler yazdi 1948 de La Fontaine nin masallarini Turkceye cevirdi Ulus gazetesinde Yolcu Notlari ni yayinladi Bakanliktaki degisimin ardindan kendisiyle benzer durumda kalan Bedri Rahmi Eyuboglu Abidin Dino Necati Cumali Sabahattin Eyuboglu Oktay Rifat ve Melih Cevdet gibi arkadaslariyla bulusmalari sonucunda 1948 yili sonunda bir dergi cikartmaya karar verdiler Masraflarini Mahmut Dikerdem in karsiladigi Yaprak isimli bu dergi on bes gunde bir yayinlaniyordu Dikerdem in yardimlarina ragmen derginin sahibi ve yazi isleri muduru Orhan Veli ydi Bu yuzden zaman zaman ortaya cikan para problemleriyle kendisi ilgilendi ve dergiye devam edebilmek icin paltosunu satmak zorunda bile kaldi Son sayiyi yayinlayabilmek icin ise Abidin Dino nun kendine hediye ettigi resimleri elden cikardi Ilk sayisi 1 Ocak 1949 da cikan Cahit Sitki Taranci Sait Faik Abasiyanik Fazil Husnu Daglarca Cahit Kulebi gibi yazar ve sairlerin eserleri yayinlanan Yaprak 1 Haziran 1950 ye kadar 28 sayi yayinlandi Yaprak la birlikte Orhan Veli nin sairliginin yani sira fikir adamligi yonu de ortaya cikti Sairin yaklasan secimlerle ilgili fikirleri bu dergide yayinlandi Ayrica Melih Cevdet ve Oktay Rifat in toplumsal siirleri de Yaprak ta yer buldu Ayni gunlerde Orhan Veli Oktay Rifat ve Melih Cevdet Nazim Hikmet in hapishaneden cikartilmasi icin acilan kampanyaya katilarak uc gun aclik grevi de yaptilar Orhan Veli Yaprak in yayinlandigi 1949 yili boyunca Nasreddin Hoca hikayelerini siirlestirdi Karsi isimli son siir kitabini yayinladi ve Charles Lamb in uyarladigi Shakespeare in Hamlet ve Venedik Taciri isimli eserlerini Sehbal Erdeniz le birlikte Turkceye cevirdi Olumu Orhan Veli nin Abidin Dino tarafindan tasarlanan ve Nevzat Kemal tarafindan insa edilen Asiyan Mezarligi ndaki mezar tasi Mezar tasindaki Emin Barin tarafindan yazilan Orhan Veli 1914 1950 yazisi sairin siirde karsi ciktigi kafiyeden vefatiyla bile kurtulamadiginin bir kaniti gibidir Orhan Veli Yaprak in kapanmasinin ardindan Istanbul a geri donmustur Ayni yil 10 Kasim da bir haftaligina geldigi Ankara da belediyenin kazdigi bir cukura dustu ve basindan hafifce yaralanmistir Iki gun sonra Istanbul a donmustur 14 Kasim gunu bir arkadasinin evinde ogle yemegi yerken fenalik geciren sair hastaneye kaldirilmistir Beyinde damar catlamasi yuzunden baslayan rahatsizligin sebebi doktor tarafindan anlasilamamis ve Kanik a alkol zehirlenmesi teshisiyle tedavi uygulanmistir VI ancak beyin kanamasi gecirdigi sonradan anlasilmistir Ayni aksam sekizde komaya giren sair gece 23 20 de komadan cikamayarak Cerrahpasa Hastanesi nde hayata veda etmistir Lisedeki edebiyat hocasi Ahmet Hamdi Tanpinar Kanik i hastanede ziyaret etme firsati buldu ve bu olayi soyle anlatti Daha orta mektebin birinci sinifinda talebem olan Orhan i Cerrahpasa Hastanesi nde son defa oksijen cadirinin altinda yari ciplak guclukle nefes alir ve o kadar guzel hayallerin yakaladigi dunyamizi yalniz aki gorunen gozlerinden bosanirken gordugum gunu hicbir zaman unutamam Siirimize tatli anlasmazligi ve lezzeti getiren zeka kendisi olmaktan cikmisti 16 Kasim gunu morgda yapilan otopsiden once Sanat Dostlari Cemiyeti tarafindan Orhan Veli nin yuzunun mulaji alindi 36 yasinda olen sairin cenazesi 17 Kasim 1950 de Bayezid Camii nden kaldirildi Cenaze akademisyenler yazar ve sanatcilardan olusan kalabalik tarafindan Sirkeci ye kadar tasindi oradan bir otomobil ile Asiyan Mezarligi na goturulerek defnedildi Rahatsizlandigi sirada ustunde bulunan ceketin cebinden bir dis fircasinin sarili oldugu kagida yazilmis Ask Resmi Gecidi isimli siiri cikti 1 Subat 1951 de arkadaslari tarafindan anisina Son Yaprak cikarildi Tek sayi olarak basilan bu dergide Orhan Veli nin daha once yayinlanmamis Ask Resmi Gecidi siiri de yer buldu Olumunden sonra Kaynak ve Varlik dergileri tarafindan Orhan Veli nin mezari kampanyasi baslatildi Suat Taser Osman Attila gibi bircok ismin kampanyaya destek vermesinin ardindan Abidin Dino Orhan Veli icin bir mezar projesi hazirladi Nevzat Kemal ise bu mezari insa etti Olumunun ardindan sair icin dostlarindan Halim Sefik Guzelson Otopsi Ercument Behzat Lav Cilelim Oktay Rifat ise Agit isimli siirler yazdilar Yuksel Pazarkaya ve Helmut Vader tarafindan Almancaya cevrilmis olan secilmis 49 siiri 1965 yilinda Frankfurt taki Suhrkamp Verlag yayinevi tarafindan Poesie ismiyle yayinlandi Sair hakkinda Almanca bir kitap da bulunmaktadir Orhan Veli nin siirleri Ingilizce ve Ozbekceye de cevrildi Olumunden sonra kardesi Adnan Veli Kanik Orhan Veli hakkinda yazilanlari ve onu taniyanlarin ona dair soylediklerini derledigi ismiyle bir kitap yayimladi Orhan Veli nin cevirdigi Jean Anouilh ten Antigone ve Jean Paul Sartre dan Saygili Yosma olumunden once yayinlanamamisti Bu eserlerden Antigone sairin vefatindan sonra Istanbul Devlet Tiyatrosu nca sergilendi Saygili Yosma ise 1950 sonunda Saat 6 Tiyatrosu tarafindan bir kez temsil edildi 1988 yilinda yapilan Orhan Veli heykeli Rumelihisari sahilindeki ufak bir parka kondu Bu heykelde sairin elinde bir kitap hemen arkasinda ise bir marti durmaktadir Orhan Veli ise Bogazici ni seyretmektedir Mezari 2020 yilinda aslina uygun bicimde Istanbul Buyuksehir Belediyesi tarafindan restore edildi Kisiligi ve fiziksel ozellikleriOrhan Veli nin kisiligi ve fiziki ozelliklerinin siirleri ve sanat anlayisi ile baglantili oldugu dusunulmektedir Cemal Sureya Kanik la ilgili olarak Yeni siirimizin islev olarak kurucusu olan bu adam kuramini yazilariyla degil baska iki seyiyle yapti Hayatiyla yasam bicimiyle ve siirleriyle aciklamasini yapti Orhan Veli Garip akimini sadece siirleriyle degil gunluk hayatiyla gonul iliskileriyle cevresinde kendisi ile ilgili cikan dedikodularla fizigi ile yeni bir sair tipi yaratarak olusturdu Kardesi Adnan Veli nin Vucudu oldukca kemikli kollariyla bacaklari epey uzundu Gogsunu one dogru egerek hafifce yaylanarak yururdu Elleri gayet ince beyazdi Parmaklari adam akilli uzun tirnaklari pembe uzun ve yuvarlakti Genis bir alni sivri bir cenesi vardi Dudaklari eni konu etliydi Burnu tumsekliydi Yuzu genclikte cikardigi ergenlik sivilceleri sebebiyle purtukluydu olarak anlattigi Orhan Veli yi yazar arkadasi Sait Faik ise bir roportajinda soyle betimledi Iki incecik bacak kisaca bir trenckot kanarya sarisi bir kaskol muselles bir yuz sisirilmis bir goguse benzeyen bir sirt denebilirse ergenlik bozugu bir yuz Iste gorunuste Orhan Veli Herkesle iyi gecinen kimsenin kalbini kirmayan cevresindeki insanlara saygi gosteren Orhan Veli nin yakin arkadaslari arasinda Oktay Rifat Melih Cevdet Bedri Rahmi Eyuboglu Sait Faik Suat Taser Fikret Adil Agop Arad gibi isimler yer aliyordu Son gunlerinde en yakin oldugu isim ise Sabahattin Eyuboglu ydu Garip akimini yalniz yazdiklariyla degil hayata karsi durusuyla aciklayan sair fizigini bile bu ugurda kullanmaktan cekinmedi Bu yuzden siirinin hayatinin sonucu olduguna degil aksine hayatini siirine gore yasadigina inanilir Sanat hayatiSairligi Orhan Veli nin edebiyat dunyasina girdigi gunlerde etkilendigi isimlerin basinda Baudelaire Verlaine Rimbaud gibi Fransiz sairler vardi Onlarin ozellikle de sembolistlerin Turkiye deki temsilcilerinden biri olmustu Orhan Veli Kanik in 1936 yilinda basladigi siir hayati uc donemde incelenebilir Garip oncesi 1936 1941 Garip donemi 1941 ve Garip sonrasi Garip oncesi Bu donemdeki siirleri eski ve yeni siirleri olmak uzere iki devrede incelenebilir Eski siirleri Orhan Veli nin ilk siirleri 1 Aralik 1936 tarihinde Varlik Dergisi nde yayinlandi O gunlerde Ahmet Hamdi Tanpinar Ahmet Muhip Diranas Ahmet Kutsi Tecer Necip Fazil Kisakurek gibi sairler Ahmet Hasim in Fransiz sembolistlerinden ilham alarak olusturdugu simgelerin gucunden yararlanan siirlerinin takipcisiydi Ahmet Hasim in saf siir anlayisini benimseyen bir diger sair olan Cahit Sitki Taranci ise diger donemdaslarindan aksine gundelik yasami da siirlerinin icine almaya calisiyordu Nazim Hikmet ve Ercument Behzat Lav ise bicim ve ozde yenilik yaparak vezinsiz serbest ve toplumcu siirler yaziyorlardi Kanik in ilk siirleri Necip Fazil Ahmet Muhip Ahmet Hamdi ve Cahit Sitki kusagina baglidir Bu eserler icerik bicim dil ve tarz olarak klasik ve gelenege bagli olarak yazildilar Daha sonraki calismalarinin aksine siirlerinde uyak da kullanan Orhan Veli ayrica benzetmelere ve sifatlara geleneksel bir sekilde yer verdi Olum doga ruya zaman ask gibi temalarin islendigi bu donem eserlerinde hic ironiye rastlanmaz Sair henuz kendine ait bir dil gelistiremedigi icin siir anlayisi ve misra yapisinda Baudelaire in konu isleyis dil ve uslupta ise Necip Fazil in etkisi altindaydi Gun Doguyor Oaristys Ebabil Eldorado Kurt Zeval gibi eserlerini iceren ilk donem siirlerinde sair yalniz ve mutsuz bir kisinin yasamini anlatti acilarini isteklerini asklarini dile getirdi Orhan Veli eski siirlerinde akildan cok duyguya gerceklikten cok romantiklige toplumsalliktan cok bireysellige onem verdi Bu acidan da Kanik in edebiyat dunyasina girisi okudugu ve sevdigi yabanci sairlerin etkilenerek ve Turkiye de onlari takip eden sairlerin arasina katilarak oldu Yeni siirleri Sair 1937 yilindan sonra eski siir anlayisindan uzaklasarak Garip akiminin habercisi olan yeni bir tarz benimsedi Kanik in bu yeni siirleri 1937 1941 yillari arasinda Varlik Insan Inkilapci Genclik gibi dergilerde ve olumunun ardindan Vatan 1952 ve Papirus te 1967 yayinlandi Sayilari 51 i bulan Garip in ilk ornekleri olan bu eserler abartili bir dille yazilmistir Donemin siirlerinden farkli yapitlar ortaya koymaya karar veren Orhan Veli ilk olarak olcu ve uyagi daha sonra ise tasviri sairaneligi hayali susu ve zeka oyunlarini siirinden cikartti Sadelik ve basitligi onemseyen sanatci duygudan cok akla onem vermeye basladi Halkin kullandigi kelimeleri tercih etmeye baslayan Kanik hayat karsisinda kotumser ironik umitsiz inancsiz gorunmektedir Yeni siirlerinin temalari ise cogunlukla tabiat insan ask cocukluk savas hayat sarhosluk ve seyahat oldu Sair bu donemde cogunlukla kisa siirler yazmayan basladi Nurullah Atac bu calismalarin Fransiz surrealistlerin yazilarini ve Japon haikularini animsattigini soyledi Orhan Veli de o yillarda arkadaslariyla birlikte Fransiz gercekustuculeri sik sik okuduklarini aciklamistir Yine de sanatci noktalama isaretleri kullanmasi imgeyle simgeden kacinmasi siiri insanin duyularina degil aklina hitap eden bir sanat haline getirmeye calismasi gibi ozellikleriyle surrealistlerden ayrilir Kanik in bazi siirlerinde olusturmaya calistigi yeni tarzla ilgili acemiligi ortaya cikar Bu siirlerde misralar yan yana yazilinca bir nesir olusur Sairin bu donemine ait eserleri arasinda Fena Cocuk Agac Kus ve Bulut Tereyagi Gangster Pazar Aksamlari gelir Garip donemi Orhan Veli soldan birinci Garip akiminin kurucusu olan diger iki sair Oktay Rifat soldan ucuncu ve Melih Cevdet soldan dorduncu ile birlikte Uclunun yanindaki diger kisi Sinasi isimli bir arkadaslaridir 1941 yilinda Orhan Veli Melih Cevdet ve Oktay Rifat la birlikte Garip adli siir kitabini yayinladi Bu kitapla birlikte sairin tarzinin onceki donemine gore daha tutarlilasmis ve gelismis oldugu dusunulur Kanik kitabin onsozunu kendi yazdi ve siir hakkindaki dusuncelerini acikladi Bu onsoz Garip akiminin manifestosu kabul edilir Orhan Veli o gunlerin aydinlarinin siir anlayisi sebebiyle kendisine garip gozuyle baktiklarini aciklamistir Akimin adinin da bu bakis acisindan geldigi sanilmaktadir Garip akimi kendisinden onceki siir anlayisina bir tepki olarak dogdu Kanik ve arkadaslari Ahmet Hasim in eserlerini Nazim Hikmet in toplumcu siirlerini ve hececileri reddetmislerdi Sair bu donemdeki siirlerinde klasik uyak duzenini ve vezni kullanmadi Ona gore hakiki siir icin vezin ve kafiye mutlak gerekli olan seyler degildi Kanik kafiyeyi reddetse de duzensiz ses yinelemelerine sik sik basvurdu ve onlara anlam vurgusunu olusturan temel bir islev yukledi Eserleri incelendiginde sanatcinin ses yinelemeleri sozcuk obegi yinelemeleri soz dizimsel yinelemeler ek yinelemeleri ve dizelerin aynen yinelenmesi gibi tekrarlara basvurdugu gorulebilir Garip donemi siirlerinin bir diger ortak ozelligi ise Orhan Veli nin konusma dilinin dogalligini sokak Turkcesini ve hatta halk argosunu eserlerine tasimis olmasiydi Kiliksiz cigara ispanak raki Hitler boyaci sandigi gibi sozcukler kullanan sairin Kitabe i Seng i Mezar isimli siirinde kullandigi nasir kelimesi buyuk tartismalara sebep oldu Kanik boylece hem divan hem de halk siirinde egemen olan romantizm anlayisini da yikmis oluyordu Ote yandan tesbih ve istiareyi terk ettigi icin siirinde yalin bir dil ortaya cikti Orhan Veli nin Garip hareketiyle getirdigi yeniliklerin diger ikisi ise Turk siirinde oteden beri soyut olarak dile getirilen evrensel humanizmin yerine somut ve belirgin bir humanizm koymasi ve belirli kisileri hedef alan taslama gelenegini ilk kez bir sair olarak kendisine yoneltmesiydi Orhan Veli o gunlerde kisisel siirler yazdigi kadar sosyal konulara da egildi ve dar gorusler ile torelerin gulunclugunu alayli sozcukler kullanarak anlatmaya calisti Ayrica sairin hece ve sozcuk bakimindan boyutunu ve siirdeki sayisini azaltarak dizenin siirdeki egemenligini ortadan kaldirdigi da soylenir Garip sonrasi Orhan Veli Garip sonrasi olarak adlandirilan 1945 1950 yillari arasinda dort kitap yayinladi Vazgecemedigim 1945 Destan Gibi 1946 Yenisi 1947 ve Karsi 1949 Ayrica sairin 1949 1950 yillari arasinda yazilmis fakat vefati sebebiyle yayinlanamamis siirleri de mevcuttur Kanik in garip sonrasi donemde yazdigi siirler garibin devami ve garipten farkli olarak iki ana grupta toplanabilir Sair sanatindaki degisimi 1945 yilinda ikinci baskisi yapilan Garip in onsozunde Onlari bes sene once yazmistim Bes sene sonra da ayni seyleri soyleyecek olduktan sonra neden yasadim diyerek acikladi Bu donemde dusunceleriyle birlikte eserleri de farklilasmaya baslayan Orhan Veli nin yikiciliktan ayrilarak yapiciliga yonlendigi ve siirinin estetik yonunu zenginlestirmeye calistigi gozlemlenebilir Degisiminin goze carpan yanlarindan biri de sairin Vazgecemedigim ile birlikte uyak kullanmaya baslamasi oldu Bu doneminin en ayirt edici ozelligi ise sairin halk siirine duydugu ilginin eserlerine yansimasiydi Bu konuda Vazgecemedigim icinde yer alan Istanbul Turkusu isimli siir bir donum noktasi kabul edilmektedir Destan Gibi icinde yer alan Yol Turkusu isimli uzun siir de sanatcinin bu tarza olan yonelisinin bir ornegidir Orhan Veli bu donemdeki siirlerinde gulmece ogelerini azaltti Halk siiri tarzinda yazdigi eserlerinin konusu cogunlukla kisisel duygular olsa da ozellikle Yenisi ve Karsi da toplumsal konulara da degindi Asim Bezirci Orhan Veli nin bu tarz konulara egilmeye baslamasinin sebebinin II Dunya Savasi ardindan pahalilik ve yoksullugun alt tabaka kadar orta ve ust sinifi da etkilemesi oldugunu iddia etti Kanik in kelime kullanimi dize ve cumle yapisi halk siiri ozellikleri tasiyan eserleri disinda benzer sekilde devam etti Ote yandan ilk donem siirlerinde sik rastlanan yinelemeleri halk siirine yaklasmasi ile daha da fazla kullanmaya basladi Sairin halk kulturune olan bu yakinlasmasi vefati sebebiyle yarim kalmistir Diger calismalari Sair 1948 yilinda La Fontaine den 49 fabli manzum olarak Turkceye cevirdi Bu ceviriler Dogan Kardes Yayinlari tarafindan iki cilt olarak yayinlandi Cevirileri Orhan Veli Turkceye siir hikaye ve oyun cevirileri yapti Ilk kez 1947 yilinda Varlik Yayinlari tarafindan basilan Fransiz Siirleri Antolojisi nin onsozu ve kitapta yer alan sairlerin biyografileri de sanatci tarafindan yazildi Oktay Rifat ve Melih Cevdet le birlikte calistigi Batidan Siirler isimli kitaptaki 31 siirin alti tanesi Kanik tarafindan cevrilmisti 1948 yilinda Dogan Kardes Yayinlari ndan cikan La Fontaine den Masallar da ise La Fontaine nin 49 masalini cevirdi Sairin hayat gorusu ile La Fontaine nin felsefesi arasinda yakin iliski olduguna inanilir Orhan Veli nin siirlerinin de hikaye karakteri tasimasi ve sanatcinin yasama karsi alayci durusu bu inanci destekler Orhan Veli 1937 1941 yillari arasinda Ki Ka Ku isimli Japon sairinin 30 haikusunu Turkceye cevirdi Bu siirler araliklarla Varlik Dergisi nde basildi 19 Mart 1946 da ise Tercume Dergisi nin Siir Ozel Sayisi nda Hai Kai ler basligi altinda tumu yayimlandi 1945 yilinda yayimlanan Uc Hikaye isimli kitapta Gogol un uc oykusu bulunuyordu Bunlardan Burun ve Fayton u Orhan Veli cevirmisti Charles Lamb tarafindan cocuklar icin hikayelestirilmis William Shakespeare in Venedik Taciri ni ise 1949 yilinda Sehbal Erdeniz le birlikte cevirdi Kanik ilk oyun tercumesini Oktay Rifat ile birlikte 1943 yilinda Alfred de Musset nin Bir Kapi Ya Acik Durmali Ya Kapali isimli eserini cevirerek yapti Ertesi yil ayni yazarin Barberina sini Turkceye kazandirdi Bu ceviri Milli Egitim Bakanligi Dunya Edebiyatindan Tercumeler serisinin 53 kitabi olarak yayimlandi Sanatci 1944 te Moliere in uc oyununu cevirdi Orhan Veli nin cevirisini yaptigi Jean Anouilh in Antiogone isimli oyunu ise sairin olumunden once basilamadi Bu oyun sairin vefatinin ardindan Istanbul Devlet Tiyatrosu nca sergilendi Olumunun ardindan basilan ve sergilenen bir diger cevirisi ise Jean Paul Sartre in Saygili Yosma si oldu Kanik son olarak Irene Nemirovsky nin Les Chiens et les Loups adli oyununu Itlerle Kurtlar ismiyle Turkceye tercume ediyordu Sanatci 245 sayfalik bu eserin 105 sayfasini cevirmesinin ardindan hayata gozlerini yumdu Orhan Veli nin tamamlayamadigi diger iki calisma ise Moliere in Elit Prenses i ve Madame de Sevigne nin secme mektuplariydi Nesir yazilari Orhan Veli hikaye yazmaya 1947 yilinda basladi ve olumune kadar alti oyku yazdi Bu eserler Tanin Secilmis Hikayeler ve kendi cikardigi Yaprak dergilerinde yayinlandi Sair oykulerinde de tipki siirlerinde oldugu gibi siradan insanlari ve gunluk hayati konu edindi Zaman zaman ise toplumsal elestirilerde bulundu Bu oykuler Hosgor Koftecisi basligi ile 2012 yilinda yayimlandi Kanik in 21 makale 6 oyku ve 7 elestiri yazisi kitap olarak ilk kez 1953 yilinda Varlik Yayinevi nce Nesir Yazilari ismiyle yayinlandi Daha sonraki yillarda ise Asim Bezirci sairin nesirlerini bir araya getirerek farkli kitaplar olarak yayinladi Bu kitaplardan ikisi 1975 yilinda yayinlanan Edebiyat Dunyamiz ve 1982 yilinda yayinlanan Butun Yazilari dir Kullandigi temalar Her seyin siire konu edinilebilecegine inanan Orhan Veli ve arkadaslarinin Turk siirine yaptigi en buyuk katkilardan biri de bu inanclarini eserlerinde uygulamalari oldu Bunun icin de ilk olarak siradan insani kendilerine konu edindiler Boylece eski siirlerdeki kahramanlastirilan ideal insan tipinin yikilmasini sagladilar Divan siirinde insan askin arayicisi olan kusursuz ve soyut bir varlik Namik Kemal Tevfik Fikret ve Mehmet Akif gibi sairlerin eserlerinde toplumu icin mucadele eden bir kahraman iken Orhan Veli nin siirlerinde gundelik sorunlarin pesinde kosan siradan bir vatandasti Ornegin Kitabe i Seng i Mezar siirinin kahramani olan Suleyman Efendi hayattaki en onemli sorunu nasir olan Allah in adini sik anmasa da gunahkar sayilmayan varolus problemi yasamayan bir adamdi Suleyman Efendi yle ilgili olarak Orhan Veli Ben hayati sadelik icinde gecmis basit bir adamin hayatindan bahsetmek istedim Acayiplik olsun diye yazmadim siiri nesretmeden evvel de bu kadar yadirganacagini tahmin etmiyordum dedi Nasiri onemseyip edebiyata soktugu icin elestirenlere ise su cevabi verdi Hayatindan daha buyuk manevi istiraplari olmayan bir insan icin nasirin muhim oldugunu telakki ediyorum Toplum elestirisi temasi da Orhan Veli tarafindan sik sik kullanildi Fakat sair bu konuyu kendisinden once bu turun orneklerini veren Namik Kemal Nazim Hikmet ya da Tevfik Fikret gibi isimlerin aksine ironi ve parodi tekniklerini kullanarak isliyordu Hardalname Cimbizli Siir Vatan Icin Bedava ve Kuyruklu Siir in ornek olarak verilebilecegi siirlerinde sadece durum tespiti yapip herhangi bir ideolojiyi savunmamasi sebebiyle sanatci burjuva sairi olmakla da suclandi Orhan Veli Dedikodu Soz Tahattur Sanolu Siir Sereserpe Eski Karim Ask Resmi Gecidi gibi pek cok siirinde ise ask ve cinsellik konusunu isledi Ote yandan cocukluk sairin hem Garip oncesi hem de Garip doneminde sik sik kullandigi temalardan biriydi Bu temanin ornekleri arasinda Agac Kus ve Bulut Ruya Robenson sayilabilir Sanatcinin cocuk algisiyla yazdigi siirlerde duygu tonu diger siirlerine gore cok daha fazladir Sairin isledigi diger temalar arasinda yasama sevinci Ne Kadar Guzel Sokakta Giderken Guzel Havalar Birdenbire savas Bizim Gibi Tereyagi Gangster yolculuk Yolculuk Seyahat gelir Talat Sait Halman a gore var olmanin ve yasamin sevincini Turk edebiyatina sistemli olarak yerlestiren isim Orhan Veli olmustur Ayrica Kanik Nedim ve Yahya Kemal ile birlikte Turk siirinin sayili Istanbul sairlerinden biri kabul edilmektedir Takma adi Orhan Veli Mehmet Ali Sel ismini takma ad olarak kullandi ve pek cok siirini bu isimle yayimladi Ornegin ilk siirlerinin yayimladigi Varlik Dergisi nin Aralik 1936 da cikan sayisinda Varlik in siiri kadrosu yeni ve kuvvetli genc imzalarla zenginlesmektedir Asagida dort siirini okuyacaginiz Orhan Veli simdiye kadar yazilarini nesretmemis olmasina ragmen olgun bir sanat sahibidir Gelecek sayimizda onun ve arkadaslari Oktay Rifat Melih Cevdet ve Mehmet Ali Sel in siirimize getirdikleri yeni havayi daha iyi belirtecektir dendi Arkadasi Oktay Rifat bu isimle ilgili olarak galiba yirtmaya kiyamadigi siirlerini bu adla cikarirdi aciklamasini yapti Orhan Veli ise Baki Suha Ediboglu nun konuyla ilgili sorusunu su sekilde yanitlamisti O zamanlar cok siir yayinliyordum Adimin her zaman gorunmesi hem benim icin hem de dergi icin dogru degildi Bir de su var Mehmet Ali Sel benim bazi tecrubelerime alet olmus bir isimdir EtkileriOrhan Veli nin oncusu oldugu Garip akimi donemin genc sairlerine ornek oldugu gibi bircok unlu sairini de etkiledi Kanik in vefatinin ardindan Oktay Rifat ve Melih Cevdet yeni bir siir gelistirmeye yonlenseler de 1950 ler boyunca Garip in Turk edebiyat dunyasi uzerindeki etkisi devam etti Dergilerde bu akimin kopyasi olan siirlere sik sik rastlaniyordu Mehmet Dogan bu tarz siirlerle ilgili Imzalar olmasa hangi siirin kime ait oldugu anlasilmamaktadir yorumunu yapti Muzaffer Erdost un Ikinci Yeni adini verdigi siir hareketi de o gunlerde Garip e tepki olarak dogdu Akimin one cikan isimleri arasinda Ilhan Berk Cemal Sureya Edip Cansever Turgut Uyar Sezai Karakoc ve Ece Ayhan yer aliyordu Birinci Yeni olarak adlandirilan Garip akimi gibi Ikinci Yeni de Turk siirinin gelisimine buyuk katkida bulundu Ikinci Yeniciler Garipcilerin aksine anlasilirlik yerine anlamca kapaliligi somuta karsilik soyutlamayi imgeci ve bicimci bir siir anlayisini savundular Beyoglu ndaki Imam Adnan Sokak ta yer alan Orhan Veli Siir Evi Ikinci Yeni nin onde gelen bazi isimleri siire ilk basladiklari gunlerde Garip etkisinin altinda siirler de yazmislardi Ornegin Edip Cansever in ilk denemeleri yasama sevincini dile getirdigi bu tarzda eserlerdi Turgut Uyar in 1958 yilinda buyuk kente yerlesmesinin ardindan degisen kultur ve iliski ortami siirine de yansimisti Uyar bu degisimin Orhan Veli etkisinden uzaklasmasini nasil sagladigini su cumlelerle acikladi Beni yazdigim siiri yazmaya iten neden cevremin degistigini gormemdi Birdenbire kentlesen dunya birdenbire karsilastigim neon lambalari buyuk oteller bir takim yeni gelismeleri haber veren durumlar beni artik Orhan Veli siiri yazmakla kurtarmiyordu Ahmet Oktay Orhan Veli ve Garip akiminin Rifat Ilgaz dan Suphi Tashan a pek cok farkli sairi degisik derecelerde etkiledigini soyledi Oktay a gore Cahit Irgat in imgelerinin altinda dahi Garip siirinden cok sey bulunabilir Ayrica Sabahattin Kudret Aksal Salah Birsel Behcet Necatigil Suat Taser Metin Eloglu Rustu Onur Necati Cumali gibi isimler de Orhan Veli ve onun onderlik ettigi Garip akiminin etki alanindan gecmislerdir Sairin pek cok siiri farkli sanatcilarca bestelendi Anlatamiyorum Alpay Humeyra ve Banu Bedava Yasiyoruz Cem Karaca Ozdemir Erdogan Dedikodu Levent Yuksel Pireli Siir Timur Selcuk ve Vesikali Yarim Edip Akbayram tarafindan seslendirildi Klasik Turk muzigi sarkisi olarak bestelenen Istanbul Turkusu ise Ahmet Ozhan tarafindan okundu Murathan Mungan Orhan Veli nin siirlerini Bir Garip Orhan Veli ismiyle oyunlastirdi Oguz Aral in yonettigi ve Musfik Kenter in rol aldigi tek kisilik oyun 1980 yilindan beri Kent Oyunculari tarafindan sergilenmektedir Oyunun Musfik Kenter in sesinden bir albumu de yayinlanmistir Metin Ustundag ise 2002 yilinda Orhan Veli lemeler isimli bir kitap yayinladi VII 1989 yilinda Ramazan Uren in yazi isleri mudurlugunde Sunay Akin ve Akgun Akova nin destekleriyle Yeni Yaprak dergisi cikmaya basladi Bu derginin logosu Orhan Veli nin Yaprak i ile ayniydi ve ilk sayisinda tipki Yaprak in ilk sayisinda oldugu gibi Orhan Veli nin Alis Veris siiri yer aliyordu Sairin 50 olum yildonumu olan 14 Kasim 2000 de M Seref Ozsoy tarafindan Beyoglu nda acilan Orhan Veli Siir Evi Orhan Veli nin arsivinin sergilenmesi dusuncesiyle acilan siir ve fotograf alaninda etkinlikler duzenlenen bir mekandir 2014 yilinda kapandi Ayrica sairin olum yildonumu olan 14 Kasim da 1996 yilindan beri Orhan Veli yuruyusu duzenlenmektedir Yurumeyi cok sevdigi bilinen Kanik in anisina sevenleri o gunde Taksim den sanatcinin mezarinin bulundugu Asiyan a kadar hep birlikte yurumektedirler 2014 yilinin Ocak ayinda Nahit Firatli ya yazdigi mektuplardan Yalniz Seni Ariyorum adli bir kitap derlenmistir Orhan Veli Kanik 104 dogum gunu olan 13 Nisan 2018 de Google tarafindan Doodle yapildi Orhan Veli nin Anlatamiyorum siiri 2019 da Lyrikline siir sitesine gore dunyanin en cok okunan ikinci siiri secildi Birinci ise Hermann Hesse nin Stufen siiridir Secme bibliyografiSiir kitaplari 1941 Garip Resimli Ay Matbaasi 1945 Vazgecemedigim Marmara Yayinevi 1946 Destan Gibi Olmez Eserler Yayini 1947 Yenisi Inkilap Yayinevi 1949 Karsi Guney Matbaacilik ve Gazetecilik 1951 Butun Siirleri ilk baski Varlik Yayinlari 2003 ten beri Yapi Kredi Yayinlari ISBN 978 975 08 0528 3 Hikaye 2012 Hosgor Koftecisi Yapi Kredi Yayinlari Hikaye Siir 1949 Nasreddin Hoca Hikayeleri Dogan Kardes Yayinlari Yazilar 1953 Nesir Yazilari Varlik Yayinlari 1975 Edebiyat Dunyamiz Bilgi Yayinlari Hazirlayan Asim Bezirci 1982 Butun Yazilari Can Yayinlari Mektuplar 2014 Yalniz Seni Ariyorum Yapi Kredi Yayinlari Ceviri 1943 Bir Kapi Ya Acik Durmali Ya Kapali Alfred de Musset Maarif Basimevi 1944 Barbarine Alfred de Musset Maarif Basimevi 1944 Scapin in Dolaplari Moliere Maarif Basimevi 1944 Versailles Tuluati Moliere Maarif Basimevi Azra Erhat la birlikte 1944 Sicilyali Yahut Resimli Muhabbet Moliere Maarif Basimevi 1944 Tartuffe Moliere Maarif Basimevi 1945 Uc Hikaye Nikolay Gogol Alaaddin Kiral Basimevi Erol Guney le birlikte 1946 Turcaret Alain Rene Lesage Milli Egitim Basimevi 1947 Fransiz Siir Antolojisi Varlik Yayinevi 1948 La Fontaine in Masallari La Fontaine Dogan Kardes Yayinlari 1949 Hamlet William Shakespeare Charles Lamb uyarlamasi Dogan Kardes Yayinlari 1949 Venedik Taciri William Shakespeare Charles Lamb uyarlamasi Dogan Kardes Yayinlari 1961 Saygili Yosma Jean Paul Sartre Atac Yayinevi 1963 Batidan Siirler Yeditepe Yayinlari 1982 Butun Ceviri Siirleri Can Yayinlari CevirilerGunes Sol Leonardo da Fonseca Trans n t Revista Literaria em Traducao 21 Agustos 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde nº 2 mar 2011 Fpolis Brasil ISSN 2177 5141Ayrica bakinizCumhuriyet donemi Turk edebiyati Garip akimi Oktay Rifat Melih Cevdet Anday MEB 100 Turk edebiyatcisi listesiNotlarI Mehmet Kaplan ileriki yillarda o gunlerde Orhan Veli ye olan tepkisini Yeniye karsi olan kuvvetli temayulume ragmen Orhan Veli ve arkadaslarini bir turlu sair olarak kabul edemiyordum diyerek acikladi Cemil Meric ise Kanik hakkinda Sevimli ama gulunc ve zavalli Kartaldan cok bir kumes hayvanina benziyor bu siir Yumurtasi olmayan garip bir kumes hayvani Orhan nesli yeni fetihlere kosmadi Goz boyaciligini jonglorlugu ucuzu erisilemeyene tercih etti Fikret in Hamit in hatta Hasim in kanat cirpislari yok onlarda Ya kolej talebesinin kucuk sikayetleri ya gazete fikrasi Hangi bati hangi yenilik Bir cuceler edebiyati Bir mikro edebiyat diye yazdi Yahya Kemal 1956 yilinda verdigi bir roportajda Ahmet Hasim siirden ne anlar Nazim Hikmet sair degildir Halit Ziya hicbir sey degildir Sait Faik cok sisirildi Oktay Rifat da Orhan Veli de cahil ve geri kimselerdir diyerek bircok sair ve yazarla birlikte Orhan Veli ve arkadaslarini da elestirmistir II Kanik in Turkceye cevirdigi oyunlar arasinda Oktay Rifat la birlikte cevirdigi Alfred de Musset nin Bir Kapi Ya Acik Durmali Ya Kapali si Jean Paul Sartre in Saygili Yosma si Moliere in Tartuffe u gibi oyunlar yer alir III Yusuf Ziya Ortac Akbaba Dergisi de sert bir elestiri yazisi yayinladi Derginin 28 Mart 1940 tarihinde cikan yazisinda Vezin gitti kafiye gitti mana gitti Turk siirinin berceste misrai diye Yazik oldu Suleyman Efendi ye rezaletini alkisladilar Goguslerinde cehennemler yanan sanat cucelerinin kinalar yakip ziller takip sikir sikir oynadiklarini gorduk Sanatin darulacezesiyle timarhanesi el ele verdi birkac mecmuanin sahifesinde saltanat kurdular Ey Turk gencligi Sizi bu hayasizligin suratina tukurmeye devam ediyorum diye yazdi IV Misranin Verlaine in Priez pour le pauvre Gaspard misrasindan alindigini soyleyenler oldugu gibi Baki nin Berbab kildi taht i Suleyman i ruzigar misrasindan esinlenerek yazildigini iddia edenler de vardir V Ahmet Hasim in ilgili dizesi Piyale isimli kitabinda yer alan Bir Gunun Son Arzusu siirindedir Bu siirin son dortlugu su sekildedir Aksam yine aksam yine aksam Bir sirma kemerdir suya baksam Aksam yine aksam yine aksam Gollerde bu dem bir kamis olsam Divan sairi Nedim in ise Ahmet Hasim e esin kaynagi olan Destide kadehte doyamam gormeye bari Ey gevher i seffaf senin mahzenin olsam dizelerini yazdigi bilinmektedir VI Sairin olum sebebi tedavi eden doktorlarca alkol zehirlenmesi olarak gosterildi Adli tip raporu veren doktorlara gore ise Orhan Veli Ankara da dustugu cukurda basini vurmus ve bu sirada beyin damarlarindan biri catlamisti VII Ustundag in Orhan Veli lemeler isimli kitabi Sel Yayinlari tarafindan 2002 yilinda yayinlandi Eserin ISBN i 9755701699 dur Kaynakca Kaynak notlari Ozkirimli Atilla 25 olum yildonumunde Orhan Veli Kendisinden onceki siir ne degilse onu yazmaya calisan sair Milliyet Sanat Dergisi 14 Kasim 1975 Sayi 158 Sayfa 6 Uyguner 1967 s 9 Iz Birakanlar Orhan Veli Hurriyet Gazetesi Sayfa 4 Saglam 2002 s 7 a b c Bezirci 1991 s 140 a b Saglam 2002 s 8 a b Thema Larousse Tematik Ansiklopedi Milliyet 1993 1994 Cilt 6 Sayfa 92 Arslanoglu Kaan Memleketimden karakter manzaralari Ithaki Yayinlari 2006 ISBN 978 975 273 202 5 Sayfa 306 Bezirci 1991 s 59 Abasiyanik Sait Faik Orhan Veli Kanik Yedigun Dergisi 2 Subat 1947 Bezirci 1991 s 139 Rifat Oktay Orhan Veli Kanik Yeditepe Dergisi 1 Subat 1950 Rifat Oktay Orhan Veli Kanik Vatan 16 Kasim 1952 a b Kurnaz 2000 s 3 a b Uyguner 1967 s 3 a b c d Tascioglu 2004 s 23 Kanik 1953 s 8 Ercilasun 2004 s 15 Oral 2015 s 12 a b Bezirci 1991 s 15 Oral 2015 s 285 a b Bezirci 1991 s 16 Uyguner 1967 s 4 a b c Ercilasun 2004 s 16 a b c d Bezirci 1991 s 17 Anday Melih Cevdet Acikliga Dogru 1984 sayfa 10 Tascioglu 2004 s 26 a b c Kanik 1953 s 9 a b c d e f Ercilasun 2004 s 17 Bezirci 1972 s 10 a b c Ozkirimli Atilla 25 olum yildonumunde Orhan Veli Kendisinden onceki siir ne degilse onu yazmaya calisan sair Milliyet Sanat Dergisi 14 Kasim 1975 Sayi 158 Sayfa 5 a b Bezirci 1991 s 18 Tascioglu 2004 s 29 a b c d e f g Tascioglu 2004 s 32 Okay Orhan Siir Sanati Dersleri Cumhuriyet Devri Poetikasi Erzurum 1984 a b c d e f Bezirci 1991 s 23 Bezirci 1972 s 42 Ercilasun 2004 s 28 Bezirci 1991 s 84 a b Bezirci 1991 s 85 a b Bezirci 1994 s 19 Onger Fahri Orhan Veli Kanik Yenilik Dergisi Aralik 1953 Kurnaz 2000 s 8 Sazyek Hakan Cumhuriyet Donemi Turk Siirinde Garip Hareketi Turkiye Is Bankasi Kultur Yayinlari 1996 Sayfa 257 Dogan Mehmet H Yaprak doneminde Orhan Veli Turk Dili sayi 291 Aralik 1975 sayfa 722 731 a b c d e Kanik 1953 s 13 a b Bezirci 1991 s 20 a b Tascioglu 2004 s 33 Sonmez Cemil ve Ozdamar Necmettin Aci bir Olum Olayi Antoloji Sayi 1 1981 Sayfa 36 Altindis Ceyla NTV Tarih Sayi 34 Kasim 2011 Istanbul 1308 7878 Tanpinar Ahmet Hamdi Edebiyat Uzerine Makaleler Hazirlayan Zeynep Kerman Istanbul 1977 Sayfa 447 448 Ozsoy 2002 s 246 Ercilasun 2004 s 18 Kanik 1953 s 89 a b c d Ercilasun 2004 s 34 Ozsoy 2002 s 226 Olum yil donumunde Orhan Veli nin Istanbul daki mezari restore edildi Cumhuriyet 14 Kasim 2020 14 Kasim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Ocak 2021 Ozkirimli Atilla 25 olum yildonumunde Orhan Veli Kendisinden onceki siir ne degilse onu yazmaya calisan sair Milliyet Sanat Dergisi sayi 158 14 Kasim 1975 sayfa 4 Sureya Cemal Papirus 1967 Sayfa 8 a b Kanik 1953 s 14 Abasiyanik Sait Faik Orhan Veli Kanik Yedigun Dergisi 2 Subat 1947 Kanik 1953 s 15 Bezirci 1991 s 133 a b c Ercilasun 2004 s 21 a b Tascioglu 2004 s 63 Ozkirimli Atilla 25 olum yildonumunde Orhan Veli Kendisinden onceki siir ne degilse onu yazmaya calisan sair Milliyet Sanat Dergisi 14 Kasim 1975 Sayi 158 Sayfa 7 Bezirci 1977 s 14 Bezirci 1991 s 34 Bezirci 1991 s 37 Bezirci 1991 s 35 Bezirci 1972 s 23 Bezirci 1972 s 25 a b c d Ercilasun 2004 s 22 Bezirci 1972 s 38 a b Bezirci 1972 s 27 Bezirci 1972 s 34 Bezirci 1972 s 35 Thema Larousse Tematik Ansiklopedi Milliyet 1993 1994 Cilt 6 Sayfa 93 Bezirci 1991 s 64 a b Tascioglu 2004 s 70 Tascioglu 2004 s 75 a b Bezirci 1991 s 72 a b c Halman 1975 s 9 Tascioglu 2004 s 68 Tascioglu 2004 s 71 Ercilasun 2004 s 24 Bezirci 1991 s 86 a b Tascioglu 2004 s 86 Bezirci 1991 s 88 Tascioglu 2004 s 87 a b c Ercilasun 2004 s 30 a b Ercilasun 2004 s 33 Fuat 2000 s 99 Fuat 2000 s 124 a b Kanik 1953 s 12 a b Saglam 2002 s 41 Ercilasun 2004 s 35 a b Tascioglu 2004 s 91 Tascioglu 2004 s 94 Tascioglu 2004 s 96 Halman 1975 s 8 Tascioglu 2004 s 101 Ercilasun 2004 s 27 Ozsoy 2002 s 23 a b c Ozsoy 2002 s 14 Ozkirimli amp Barez 1993 s 91 a b Ozkirimli amp Barez 1993 s 139 Ozdemir 1994 s 221 Ozkirimli amp Barez 1993 s 145 a b Ozkirimli amp Barez 1993 s 148 Ozkirimli amp Barez 1993 s 144 Oktay Ahmet Imkansiz Poetika Ithaki Yayinlari 2008 Sayfa 510 ISBN 978 975 273 390 9 Oktay Ahmet Toplumcu Gercekciligin Kaynaklari Ithaki Yayinlari ISBN 978 975 273 405 0 Sayfa 41 Oktay Ahmet Toplumcu Gercekciligin Kaynaklari Ithaki Yayinlari ISBN 978 975 273 405 0 Sayfa 42 Bezirci 1991 s 142 Orhan Veli nin Bestelenmis Siirleri orhanveli net 22 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Haziran 2010 Fuat 2000 s 78 Bir Garip Orhan Veli milliyet com tr 22 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Haziran 2010 Bir Garip Orhan Veli tiyatrom com 22 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Haziran 2010 a b Ozsoy 2002 s 259 Neden Siir Evi orhanveli net 22 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Haziran 2010 Orhan Veli Evi dayanamadi Milliyet gazetesi 01 04 2015 6 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Nisan 2015 Ozsoy 2002 s 219 Orhan Veli Kanik in 104 Dogum Gunu Google 13 Nisan 2018 22 Nisan 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Nisan 2018 www sozcu com tr 13 Temmuz 2019 12 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 4 Subat 2021 Kitap kaynaklari Bezirci Asim 1972 Orhan Veli Olus Yayinevi Bezirci Asim 1977 Orhan Veli ve Secme Siirleri Cem Yayinevi Egitim Dizisi Bezirci Asim 1991 Orhan Veli Yasami Kisiligi Sanati Eserleri Altin Kitaplar Yayinevi ISBN 975 405 239 5 Ercilasun Bilge 2004 Orhan Veli Kanik Hayati Sanati Eserlerinden Secmeler Milli Egitim Bakanligi Yayinlari ISBN 975 11 0789 X Fuat Memet 2000 Orhan Veli Adam Yayinlari 9789754186420 Halman Talat Sait 14 Kasim 1975 Orhan Veli nin edebiyatimiza katkilari ve siirlerindeki yenilik boyutlari Milliyet Sanat Dergisi 158 Kanik Adnan Veli 1953 Orhan Veli Icin Yeditepe Yayinlari Karpat Kemal H 2004 Studies on Turkish politics and society selected articles and essays Brill ISBN 978 90 04 13322 8 Kurnaz Cemal Tatci Mustafa 2000 Olumunun 50 Yilinda Belgelerle Orhan Veli Milli Egitim Bakanligi Yayinlari ISBN 975 11 2080 2 Oral Haluk Kasim 2015 Bir Roman Kahramani Olarak Orhan Veli Yapi Kredi Yayinlari ISBN 9789750835155 Ostle Robin 1991 Modern literature in the Near and Middle East 1850 1970 Taylor amp Francis ISBN 978 0 415 05822 3 Ostle Robin 1991 Modern literature in the Near and Middle East 1850 1970 Taylor amp Francis ISBN 978 0 415 05822 3 Ozdemir Emin 1994 Turk ve Dunya Edebiyati T C Kultur Bakanligi yayinlari ISBN 9751714540 Ozkirimli Atilla Baraz Turhan 1993 Cagdas Turk Edebiyati Anadolu Universitesi Yayinlari ISBN 9789754923711 Ozsoy M Serif 2002 Kanik sadigim Biri Orhan Veli Ayna Yayinlari ISBN 9789758297160 Saglam Nuri 2002 Orhan Veli Kanik Hayati Sanati Eserleri Eserlerinden Secmeler Hikmet Yayinlari ISBN 975 6524 85 5 Tascioglu Yilmaz 2004 Turk Siirinde Bir Garip Adam Orhan Veli Kanik Beykoz Belediye Baskanligi Yayinlari Uyguner Muzaffer 1967 Orhan Veli Kanik hayati sanati eserleri Varlik Yayinlari Dis baglantilar Wikimedia Commons ta Orhan Veli Kanik ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Vikisoz de Orhan Veli Kanik ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Orhanveli net 18 Temmuz 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde