Akciğer kanseri, akciğer dokularındaki hücrelerin kontrolsüz çoğaldığı bir hastalıktır. Bu kontrolsüz çoğalma, hücrelerin çevredeki dokuları sararak veya akciğer dışındaki organlara yayılmaları ile (metastaz) sonuçlanabilir. Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) raporuna göre akciğer kanseri tüm dünyada kanser türleri arasında en sık ölüme neden olan kanser türüdür ve tüm dünyada her yıl yaklaşık 1,6 milyon ölüme neden olmaktadır.
Akciğer kanseri | |
---|---|
Diğer adlar | Akciğer karsinomu |
Ön-arka (PA - posteroanterior) eksende çekilmiş bir göğüs grafisinde, hastanın her iki akciğerinde, akciğer kanseriyle uyumlu kitlesel lezyonlar izleniyor. | |
Olağan başlangıcı | ~70 yaş |
Uzmanlık | Onkoloji, Pulmonoloji |
Belirtiler | Öksürme (ayrıca Hemoptizi), zayıflama, nefes darlığı, göğüs ağrısı |
Tipler | Küçük hücreli akciğer kanseri, küçük hücreli dışı akciğer kanseri |
Risk faktörü |
|
Tanı | Tıbbi görüntüleme, biyopsi |
Korunma | Sigara içmeme, asbest maruziyetinden kaçınma |
Tedavi | Cerrahi, kemoterapi, radyoterapi |
Prognoz | Beş yıllık sağkalım oranı %19,4 (ABD) %41,4 (Japonya) |
Sıklık | 2015 itibarıyla 3,3 milyon kişi |
Ölüm | 1.7 milyon (2015) |
Ölüm oranı (mortalitesi) oldukça yüksek olan bu kanser türünde dünya genelinde sigara içme alışkanlıklarındaki değişmeye bağlı olarak alttiplerinde ve kadınlarda görülme oranlarında değişimler olmuştur. Akciğer kanserinin en sık nedeni uzun süreli olarak tütün dumanına maruz kalmak olmakla beraber, tüm akciğer kanserli hastaların %15'e ulaşan bir oranı sigara içmeyenlerden oluşmaktadır. Akciğer kanseri birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu nedenler arasında; genetik faktörler,radon gazı,asbest ve hava kirliliği gibi faktörler sorumlu tutulmaktadır.
Akciğer kanserinin belirtileri hastalığın nerede başladığına, nasıl yayılmış olduğuna ve vücudun hastalığa tepkilerinin varlığına bağlı olarak fark edebilir. En sık görülen belirtileri, nefes darlığı (dispne), öksürme (kanlı öksürme da dahil) ve kilo kaybıdır. Bu belirtiler sadece akciğer kanserine özgü olmadıklarından hastaların tanı almaları gecikebilir. Akciğer kanseri, göğüs röntgeni ve bilgisayarlı tomografi (BT) ile görülebilir. Kesin tanı, biyopsi ile konmaktadır. Biyopsi genelde bronkoskopi veya BT-yardımlı biyopsi ile yapılır. Tedavi ve prognozu belirleyen faktörler; kanserin histolojik tipi, kanserin evresi ve hastanın genel performans durumudur. Akciğer kanserinin birçok histolojik alttipi olmasına karşın, klinikte genellikle küçük hücreli ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri olmak üzere iki başlıkta incelenir; çünkü tedavide izlenecek yolu bu gruplandırma belirler. Küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde kemoterapi ve radyoterapi tercih edilirken, küçük hücreli dışı kanserlerde ilk tercih cerrahidir.
Akciğer kanserinin görülme oranı yaşla artar, genelde 50-70 yaşlarında görülür. Akciğer kanserinin erken evrelerde beş yıllık sağkalımı %60-70 iken, ileri evre olgularda bu oran %5'in altına düşmektedir. Tüm alttipler ve evreler göz önüne alındığında, tedavi ile beş yıllık sağkalım oranı Amerika Birleşik Devletleri'nde %18,1'dir (2017 için); ancak sağkalım oranları gelişmekte olan ülkelerde daha düşüktür.
Sıklık ve yaygınlık
Tüm kanser türleri arasında en ölümcül kanser türü olan akciğer kanseri tüm dünyada kanser türleri arasında, erkeklerde en sık ölüme neden olan birinci, kadınlarda ise ikinci kanser türüdür ve tüm dünyada her yıl yaklaşık 1,6 milyon ölüme neden olmaktadır. Bununla beraber ABD'de hem kadın hem de erkeklerde ölüme sebep olan kanser türleri arasında 1. sıradadır. Günümüzde akciğer kanseri, ABD'de kadınlarda ölüme sebebiyet veren kanser türleri arasında en önde gelenidir ve meme kanseri, yumurtalık ve yumurtalık tüpü kanserleri toplamından daha yaygındır. Ancak ABD'de sigara içiminin azalması ile akciğer kanseri sıklığı da azalmaya başlamıştır. Buna karşılık Türkiye'de sigara içimi arttığı için artmaya devam etmektedir. Ancak, başka yönlerden sağlıklı olan ve hayatı boyunca sigara kullanmamış olan insanlar da akciğer kanserine yakalanabilmektedir.
Akciğer kanseri, 20. yüzyılın başlarında nadir bir hastalık iken, bugün her iki cinsiyette de kanserden ölümlerin başında yer almaktadır. Mortalitesi oldukça yüksek olan bu kanser türünde dünya genelinde sigara içme alışkanlıklarındaki değişmeye bağlı olarak histolojik alttiplerinin oranında değişiklik yaşanmış ve kadınlarda sigara kullanımının zamanla artmasının sonucunda kadınlarda görülme sıklığında artma gözlenmiştir. Tarihsel olarak çoğunlukla erkeklerde görülen bu kanser türü zaman içinde meydana gelen sosyolojik değişiklikler sonucunda, kadınların da sigara kullanma alışkanlıklarının artması sonucunda kadınlarda bu kanser türünün görülme sıklığı artmıştır.
Akciğer kanserinin küresel insidans artış hızı yılda %0,5 iken, özellikle kadınlarda her yıl %4,1 artış söz konusudur. Gelişmiş ülkelerde önceleri kanserden ölümlerin %34'ünden akciğer kanserleri sorumlu iken, günümüzde %28'inden sorumludur. Bu azalmaların nedeni gelişmiş ülkelerde sigara kullanımında belirgin azalma ve sigara içeriğinde yapılan değişikliklere bağlanmaktadır. Ancak gelişmekte olan ülkelerde sigara kullanımında azalma olmaması bilakis artması sonucunda hem erkeklerde hem de kadınlarda tüm kanser ölümleri içinde önemli yerini korumakta ve belirgin artış gözlenmektedir.
Belirti ve bulgular
Akciğer ve bronş sisteminin ağrı duyusu içermemesi ve ilk semptom olan öksürüğün sigara içenler tarafından bir hastalık belirtisi olarak değerlendirilmemesi nedeniyle, akciğer kanseri vakalarının tanısı çoğunlukla ileri evrelerde konulmaktadır. Semptomlar tümörün lokal büyümesine bağlı olabileceği gibi metastatik hastalığa veya metastatik olmayan kanserli hücrelerin vücudun diğer dokularına dolaylı etkilerine (paraneoplastik sendromlara) bağlı olabilir.
Semptomlar
Akciğer kanserinin semptomları birincil (primer) tümör tipine, tümörün göğüs kafesi içinde (intratorasik) dağılımına yayılımına, metastazlara veya paraneoplastik sendromlara bağlı olarak ortaya çıkar.American Thoracic Society (ATS) ve European Respiratory Society'nin (ERS), çeşitli araştırmaların verilerine göre yaptığı ortak araştırmaların sonucunda; öksürük %8-75, kilo kaybı %0-68, nefes darlığı (dispne) %3-60, göğüs ağrısı %20-49 ve öksürükle kan tükürme (hemoptizi) %6-35 oranlarında görülebilmektedir.
Tanı konan hastaların %10 ile 25'e varan oranlarda asemptomatiktir yani herhangi bir semptom göstermez. Böyle hastalarda kanser tanısı, tesadüfen çekilen akciğer röntgeni veya bilgisayarlı tomografide saptanan soliter pulmoner nodüllerin incelenmesiyle tanı konmaktadır. Kanserin büyümesi ve akciğer dokusuna yayılması sonucunda öksürük, nefes darlığı, hışıltılı solunum (wheezing), göğüs ağrısı, hemoptizi semptomları görülür. Akciğer kanserinin metastazları ise yayılım gösterdiği organa bağlı olarak bulgu verir. Bu kanserin, beyine yaptığı metastaz nörolojik semptomlara neden olurken, kemiğe metastazıyla ağrı şikayetleri görülür. Tümör hücrelerinden salınan hormonlara dolaylı olarak paraneoplastik sendromlar gelişebilir. Çeşitli hormonların salınımı sonucunda, salınan hormona bağlı olarak çeşitli bulgular görülebilir. Ayrıca akciğer kanserli hastaların çoğunda kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk gibi nonspesifik (özgül olmayan) semptomlar bulunabilir.
Semptomlar, primer tümörlerin lokalizasyonuna göre değişebilir. Bronş içi (endobronşial) merkezi tümörlerde daha çok öksürük, nefes darlığı, hemoptizi; çevresel olanlarda ise sıklıkla plevra kaynaklı göğüs ağrısı ve dispne gibi semptomlar görülür. Bununla beraber hastaların %5-10'nda hiç semptom olmayabilir.
Akciğer kanserine bağlı ortaya çıkan semptomlar primer tümörün yerleşimi ve büyüklüğü, tümörün yayılım yeri ve yayılma derecesi gibi parametrelere göre çeşitlilik gösterebilir. Nefes darlığı genellikle merkezî yerleşimli tümörlerin, bronş içi havayolu tıkanması ile akciğer hacimlerinin azalmasına; göğüs ağrısı ise akciğer çevresi tümörlerde plevra veya göğüs duvarının istilası, brakial pleksusa sızma ve tümöral kitlenin büyümesine bağlıdır. Öksürük merkezî yerleşimli olan tümörlerde çevresel olanlara göre daha sıktır ve havayollarının tıkanması, sıkışması, tümörün içine sızması ve enfeksiyonlarına bağlıdır. Hışırtılı solunum (wheezing) veya stridor hava yolu (trakea veya ana bronş) kısmi tıkanması ile meydana gelir. Ses kısıklığı, özellikle merkezi tümörlerde rekürren larengeal sinir tutulumu ile ilgili; yutma güçlüğü (disfaji) ise, özofagus sıkışması ile ilgili olarak ortaya çıkar. Ayrıca akciğer kanserinde nonspesifik bir bulgu olan ateş; obstrüktif (tıkanmalı) pnömoni ve karaciğer metastazları ile ilgili olup, sıklıkla pürülan (irinli) balgam ve hemoptizi ile birliktedir.
Görülen belirtiler sıklıkla birincil tümörün sebep olduğu belirtilerdir. Birincil tümöre bağlı belirtilere; göğüs ağrısı, öksürük, dispne, hemoptizi örnek verilebilir. Bununla beraber hastaların %40'ında göğüs kafesi içi (intratorasik) yayılıma bağlı semptomlar görülür. İntratorasik yayılıma bağlı olarak bası yaptığı yerlere göre değişik semptomlara sebep olabilir. Boyundaki sempatik sinirlere bası yaptığında horner sendromu; plevraya doğru yayılım gösterdiğinde plevral efüzyon; özafagusa bası yaptığında özafagiyal belirtiler; superior vena cava tıkanması sonucunda superior vena cava sendromu gibi çeşitli klinik bulgulara neden olabilir. Göğüs kafesi dışı (ekstratorasik) yayılımda ise metastaz yapılan organa göre belirtiler ortaya çıkar. Hastaların yaklaşık 1/3'ünde ekstratorasik yayılıma bağlı belirtiler görülür. Bunlar arasında; kemik ağrısı, kırıklar, akıl bulanıklığı (konfüzyon), kişilik değişmesi, alkalin fosfataz seviyelerinde yükselme, sınırlı konumlu (fokal) nörolojik hasar, baş ağrısı, bulantı, kusma, ele gelen lenfadenopati, zayıflık, halsizlik, bayılmalar gibi belirtiler bulunmaktadır. Yaklaşık %10 hastada ise paraneoplastik sendrom görülür.
|
Paraneoplastik sendrom
Paraneoplastik Sendrom, bir tümör veya tümörün metastazları ile doğrudan ilgili olmayan ancak tümörün varlığına bağlı olan ve dolayısı ile tümörün çıkarılmasından sonra gerileyebilen belirtilerdir. Tümör hücrelerinin biyolojik olarak aktif bileşenler salgılaması sonucu meydan gelir. Salgılanan etmenlere (hormon gibi) göre çeşitli belirtilere yol açabilirler. Bunlar arasında; kan sodyum miktarının azlığı (hiponatremi), Cushing sendromu, normalin üstünde kan kalsiyumu (hiperkalsemi), erkek göğüsünde normalden fazla büyüme (jinekomasti) sayılabilir.
Paraneoplastik sendromlar, küçük hücreli akciğer kanserlerinde genellikle daha fazla görülür. Küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde daha sık görülen paraneoplastik sendromlar arasında, hiperkalsemi ve hipertrofik osteoartropati sayılabilir. Hipertrofik osteoartropati, en sık akciğer adenokarsinomlarına eşlik eder.
Fiziki bulgular
İn situ tümör aşamasında fizik bulgu yoktur, tümör büyüdükçe lokal ve genel bulgular ortaya çıkmaktadır. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) ile birlikte ise fizik muayenede hışıltılı solunum (wheezing), her iki akciğerde dağınık ronküsler ve ekspiryum uzaması gibi bulgular bulunabilir. Herhangi bir lenf bezini tutacak şekilde tümör yayılmış ise tutulan lenf bezleri muayenede elle hissedilebilir. Lenf bezlerine metastaz oranları; hiler %90, bronşial %40-60, skalen %85, supraklaviküler %15-20 ve hiler-mediastinal %50'dir. Muayenede nadir olarak karina düzeyinde ana bronşların daralmasına ikincil stridor, daha derindeki hava yollarında yerleşmiş tümörlerde ise hışıltılı solunum (wheezing) ve yerelleşmiş ronküs duyulur. Radyolojik tetkiklerde tek taraflı atelektazi, pnömoni ve plörezi görülebilir, fizik muayenede de bu patolojilere bağlı bulgular saptanabilir. Bu bulgular, muayenede göğüsün yarısındaki solunum hareketlerinde kısıtlılık, solunum sırasında göğüsteki titreşimlerde artma veya azalma, perküsyonda tok ses, stetoskopla dinlemede (oskültasyonda) solunum seslerinde azalma ve hırıltı (ral) duyulması gibi bulgulardır. Karaciğer metastazı halinde karaciğer büyümesi (hepatomegali) görülebilir. Serebral yayılım varsa, seyrek olarak vücudun tek tarafında duyu azalması (hemiparezi) veya hareketsizlik hemipleji veya nöropatiye neden olabilir. Vena cava superior sendromu, Horner sendromu bulguları, çomak parmak ve cilt altında nodüller saptanabilir.
Nedenleri
Tütün ürünleri, endüstriyel ürünler (uranyum, radyasyon, asbest), hava kirliliği, beslenme eksiklikleri kanserin oluşmasında rol alan faktörlerdendir. Son araştırmaların ışığında, akciğer kanseri riskini artıran en önemli faktör kanserojen maddelerin uzun süre boyunca solunumundan kaynaklanmaktadır. Akciğer kanserinin oluşumunda şu faktörler yer alır:
|
Sigara
Sigara kullanımı, akciğer kanserinin en sık görülen nedenidir. Bununla beraber akciğer kanseri, sigara içmeyenlerde de görülebilmektedir. Akciğer kanserli erkeklerin %10 ve kadınların ise %20-25'sinde gelişen kanser sigara ile ilişkili değildir.
Gelişmiş ülkelerde akciğer kanserinden ölümlerin erkeklerde %92-94'ünün, kadınlarda ise %78-80'inin sigaraya bağlı olduğu bildirilmiştir. Ülkelerin tükettikleri sigara miktarı ile akciğer kanseri ölüm oranı arasında doğrusal bir oran vardır. Bu durum son yıllarda tütün tüketiminin arttığı gelişmekte olan ülkelerde belirgin bir şekilde izlenmektedir. Türkiye'de yapılan çalışmalarda akciğer kanserli kadınların %17'sinin, erkeklerin ise %94'ünün sigara içtikleri bildirilmiştir. Pasif sigara içiciliği (sigara içilen ortamda bulunularak sigara dumanına maruz kalma) de sigara kullanmak gibi akciğer kanseri açısından risk faktörüdür.
Kanser gelişme riski; sigara içme süresi, günde içilen sigara sayısı, erken başlama yaşı, derin çekme (inhalasyon), katran ("tar") miktarı ile artar, kullanımı kesme süresi ile azalır. Sigara kullanımı özellikle yılda 20 paketi geçtikten sonra göreceli risk belirgin olarak artış gösterir. Sigara miktarı arttıkça risk katlanarak artmakta ancak sigarayı bıraktıktan sonra risk giderek azalmaktadır. Sigara dışında puro içenlerde risk 3 kat, pipo kullananlarda ise 8 kat artmaktadır. Filtreli ya da düşük katran içeren "light" sigaraları içenlerde kanser riski azalmamaktadır. Sigara ve diğer tütün ürünlerinin kullanım miktarı ve süresi arttıkça akciğer kanseri (ve başka kanserlerin) gelişme ihtimali artmakta, bırakılması durumunda da zamanla azalmaktadır. Akciğer kanseri gelişme riski sigarayı bırakmayı takiben 10-20 yıl içinde hiç içmeyenlerin düzeyine yaklaşmaktadır.
Endüstriyel ve çevresel maruziyet
Meslek
Belirli meslek (gemi yapımı, yapı malzemeleri çıkarımı, çanak-çömlek imalatı, matbaa işleri, madencilik vb.) çalışanlarında akciğer kanseri daha sık görülmektedir. Başlıca mesleki kanserojenler arasında; Asbest, arsenik, alüminyum, , krom, hidrokarbonlar (polisiklik aromatik hidrokarbon gibi), hardal gazı, nikel ve nikel bileşenleri, radyasyon, radon, vinil klorür, berilyum, kadmiyum ve formaldehit sayılabilir.
Sigara dumanı kanser oluşumu sürecinde çevre kirliliği maddeleri ile etkileşmektedir. Bu durum sigara içen uranyum ve asbest işçilerinde çarpıcı bir şekilde izlenir. Öyle ki; akciğer kanseri riski, sigara içen asbest işçilerinde 92 kat, sigara içmeyen asbest işçilerinde sadece 5 kat fazladır.
Radon
Radon gazı, Amerika Birleşik Devletleri'nde akciğer kanserinin ikinci en sık (%10) nedenidir ve her yıl 6.000-360.000 akciğer kanserli kişinin ölümünden sorumludur. Radon, kimyasal inert bir gaz olup uranyumun parçalanma ürünüdür. Solukla alındığında radon gazı akciğer epiteli veya diğer hücreleri ile etkileşip kansere neden olur. Toprakta doğal olarak bulunur ve iyi havalandırılmayan ev ve işyerlerinin altındaki topraktaki miktarına bağlı olarak kapalı mekandaki havadaki radon miktarı yüksek olabilir. Üst sınır 4 pCi/L olup 8 pCi/L'nin üstüne çıktığında kanser riski artmaktadır. Sigara ile radonun etkileşimi sinerjiktir ve kanser riski 1,3-1,8 oranındadır. Zemin kat eski binalarda yaşayanlarda sıktır, bu nedenle metro ve tünel işçileri gibi meslekî gruplarda risk taşır.
Diğer çevresel faktörler
Akciğer kanseri etyolojisinde rol oynayan önemli karsinojenlerden biri de asbesttir. Gerek endüstriyel olarak gemi, izolasyon, otomotiv sanayi gibi alanlarda kullanımının yanında bu minerale çevresel (tremolit içeren ak toprak ve zeolit) maruziyet de kanser gelişme riskini artırır.
Asbest, akciğer kanseri de dahil olmak üzere çeşitli akciğer hastalıklarına neden olabilir. Asbest maruziyeti ve tütün kullanımı sinerjist etki göstererek akciğer kanseri gelişme riskini artırır. İngiltere'de, asbest akciğer kanserinden ölen erkeklerin %2-3'ünün sorumlusudur. Asbest ayrıca mezotelyoma olarak adlandırılan plevranın kanserine de neden olabilir, mezotelyoma bir akciğer kanseri değildir.
Hava kirliliğinin kanser gelişme riskindeki önemi tartışmalıdır. Bununla birlikte yoğun çevre kirliliği akciğer kanseri mortalite istatistiklerine yansımaktadır. Nitekim kentlerde kırsal kesimde oturanlara göre akciğer kanseri gelişimi 1,3-2,3 kat daha fazladır.
Virüsler
Hayvanlarda yapılan çalışmalarda virüslerin akciğer kanserine yol açabildiği gösterilmiştir, son yıllarda yapılan çalışmalarda, insanlarda da virüslerin akciğer kanseri için bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir. İnsanlarda risk faktörü olduğu ileri sürülen virüsler arasında; İnsan papillomavirüs,JC virüs,simian virüs 40, BK virüs ve sitomegalovirüs sayılabilir.
Skar gelişimi – Fibrozis
Silisyum maruziyeti ile ortaya çıkan silikozis gibi akciğer hastalıkları ve akciğer dokusunda fibrozis ile seyreden hastalıklar yara izi (skar) dokusunun kanserojen etkisi nedeniyle malignite insidansını arttırır. Sinirli yerleşimli (lokalize) akciğer skar alanlarında ve diffüz (yaygın) akciğer fibrozisi olan hastalarda akciğer kanseri geliştiği bildirilmiştir. Skar yakınında mikroskopik olarak epitelyal dokuda aşırı büyüme (hiperplazi) saptanmıştır. Skar zemininde kanser gelişiminin patogenezi henüz tam olarak bilinmemektedir. Skar ve fibrozis sonucu gelişen damarlaşma eksikliği (avaskülarite) ve dokuda oksijen yetersizliği (anoksi) epitel metaplazisine yol açtığı ve karsinogenezisi hazırladığı düşünülmektedir. Skar alanlarında yüksek akciğer adenokarsinomu insidansı bildirilmiştir. Çalışmalarda akciğer kanserinin sarkoidozlu hastalarda 3 kat fazla geliştiği, tüberkülozlu hastalarda üst loblarda kanserin de birlikte bulunabildiği ve yaklaşık 8 kat fazla görüldüğü, bronşiolo-alveoler tip kanserlerin aileden gelme (konjenital) kistik akciğer hastalığı ile ilişkili olabileceği belirtilmektedir.
Beslenme
Birçok epidemiyolojik çalışmada besinle sebze alımının akciğer ve diğer kanser risklerini orta derecede düşürdüğü gösterilmiştir. Bunlari takip eden araştırmalarda retinol veya vitamin A içeren retinoidlerin öncülü (prekürsörü) olan beta karotenin akciğer kanseri riski düşüklüğü ile ilişkili olabileceği öne sürülmüştür. Sigara içenlerde serum beta karoten düzeyleri, içmeyenlerden düşük bulunmuştur. Bu düşüklük, beta karotenlerin diyetle daha düşük alımına ve sigaranın absorbsiyon ve metabolizma üzerindeki etkisine bağlanmıştır. Retinoidlerin birçok çalışmada antikarsinojenik etkileri gösterilmiştir. Ayrıca vitamin A eksikliği solunum sistemi epitelinde, skuamöz metaplaziye neden olmaktadır. Yani normaldeki solunum sistemini döşeyen epitel hücreleri özelliklerini kaybedip yassı (skuamöz) hücrelere dönüşür. Vitamin A fakiri diyetle beslenenlerde, vitamin A zengini beslenenlere kıyasla akciğer kanser riski 4,6 kat daha fazla bulunmuştur. Vitamin C ve selenyum eksikliği, siyah çay ve kolesterol de sorumlu tutulmuştur. Sigara içen erkeklerde 5-8 yıl süre ile vitamin E ve beta karoten verilmesi insidansta azalmaya neden olmamaktadır.
Genetik yatkınlık
Akciğer kanserinde kalıtsal ön yatkınlık yaratan faktörlerin varlığı ileri sürülmektedir. Birinci derece akrabalarında akciğer kanseri olan kişilerde kanser geliştirme riski 2-4 kat artmaktadır. Ancak bunun tamamen genetik faktörlere bağlı olmadığı, akrabaların aynı ortamda bulunmasının da etkisi olduğu düşünülmektedir.
Kronik karsinojen maruziyeti sonucunda genetik yapıda hasar oluşmaktadır. Hücreyi kanserleşmeye götüren hasarın temelinde hücre çoğalmasını kontrol eden genlerdeki değişiklik yatar.
Aile öyküsünde akciğer kanseri bulunan kadınlarda risk 5-7 kat artmaktadır. Aile öyküsünde akciğer kanseri bulunmasının yanında sigara içme öyküsü de varsa risk 30 kat artmakta, aile öyküsü olmaksızın sadece sigara öyküsü varsa 15 kata kadar artmaktadır.
Moleküler genetik ve patogenez
Solunum yolları mukozasının karsinojen etkenlerle uzun süre karşılaşması sonucunda dokularda bir takım değişiklikler olur. Karsinojenler hücre içinde protein, lipid gibi birçok moleküle ve DNA'ya bağlanır. Kronik karsinojen teması ile genetik malzemede hasar oluşur. Bu hasar hücre çoğalmasından sorumlu, , ras gibi onkogenlerin aktivasyonu ve hücre büyümesini baskılayan Rb, p53 gibi tümör supresör genlerin inaktivasyonuna yol açabilir.
Kronik karsinojen maruziyeti sonucunda genetik yapıda hasar oluşmaktadır. Hücre çoğalmasını kontrol eden genlerdeki hasar, kanser oluşumundaki temel unsurdur. Diğer kanser türlerine benzer olarak, akciğer kanserinde de onkogenlerin aktivasyonu ya da tümör baskılayıcı genlerin inaktivasyonu sonucunda gelişir. Son yıllarda proto-onkogen olarak adlandırılan normal ve genellikle hücrenin bölünmesi ile ilgili işlevlerde rol alan genlerin; belirli karsinojenlerle onkogen haline geçerek, karsinogeneziste rol aldıkları anlaşılmıştır. Küçük hücreli karsinomda genellikle c-myc ve Rb; küçük hücreli dışı karsinomda ise genelde ras ve 'de sorun vardır.
Akciğer kanseri ile ilgili etkinleşmiş onkogenlerin 6 familyası vardır; en önemlileri ras (H-ras, K-ras, N-ras) ve myc (N-myc, C-myc, Lmyc)dir. K-ras proto-onkogenindeki mutasyonlar akciğer adenokarsinomlarının %10-30'undan sorumludur.
Epidermal büyüme faktörü (EGF) reseptörünü kodlayan ERBB1 geni ve RAS protoonkogenleri daha çok küçük hücreli dışı akciğer kanseri olgularında izlenen mutasyonlardan sorumludur.Epidermal büyüme faktörü reseptörü (EGFR) hücrelerin profilerasyon, apoptoz, anjiogenezis ve tümör invazyonunda rol alır.
Tümör supresor genlerin inaktivasyonuna neden olacak kromozomal hasarlar da akciğer kanserinde rol alır. İnsan kanserlerinde en sık bulunan tümör supresör geni kromozom 17'de bulunan p53 ve kromozom 13'teki Rb genidir. Rb, hücre siklusu boyunca ilerlemeyi bloke edip, büyümeyi kontrol eder. p53 mutasyonları büyümeyi hızlandırarak kanser oluşumunda rol oynar. Tüm akciğer kanserli hastaların yarısında bu mutasyonlar gözlemlenmektedir. Baskılayıcı genler içinde en fazla araştırılanı p53 geni mutasyonlarıdır. Bir nükleer fosfoprotein olan p53, özellikle DNA hasarına cevap olarak hücre siklusunu, DNA sentezi ve onarımını, hücre farklılaşmasını ve apoptozisi kontrol eden genleri düzenler. p53 tümör supresör geninin mutasyonları akciğer kanseri vakalarının ise %60-75'inde görülür. 3p, 5q, 13q ve 17p konumlarında meydana gelen kromozom hasarları, bilhasa küçük hücreli akciğer kanserleri olmak üzere akciğer kanserlerinde görülür. Küçük hücreli akciğer kanseri olgularının %90'ında ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri olgularının ise %50'sinden fazlasında, 17p konumunda mutasyonlar bulunmuştur.
Tanı
Soliter pulmoner nodül normal akciğer dokusu ile çevrili, herhangi bir adenopati ya da atelektazi ile ilişkisi olmayan bir akciğer radyolojik opasitesidir. Bu opasitenin nedeni, nodül denen, küresel şekilli, nispeten sert, bir hücre kümesine karşılık gelir. En az invaziv (girişimsel) yaklaşımla kötücül nodülleri iyicil nodüllerden ayırmak, doğru ve özgül tanıyı elde etmek soliter pulmoner nodüllü bir hastada temel amaçtır. Soliter pulmoner nodül tanısında ilk adım klinik ve radyolojik değerlendirmedir. Ancak, kanser tanısının kesin olarak konabilmesi için patolojik inceleme yapılması gerekir. Biyopsi sonucu olmaksızın kanser tanısı kesinleşemez. Lenf bezlerine metastaz şüphesi olduğunda lenf bezlerinden biyopsi almak gerekebilir.
Akciğer kanserinin tanısı ve aşamasının saptanması amacıyla, akciğer röntgeni, toraks ve batın BT, Manyetik rezonans görüntüleme, kemik sintigrafisi, beyin BT uygulamalarının yanı sıra bronkoskopi ve mediastinoskopi denilen, lenf bezlerinden biyopsi materyali alınması yöntemleri uygulanır.
Akciğer kanserlerine en sık üst loblarda, özellikle de sağ üst lobda rastlanmaktadır.Bronş kanserleri mukozal yerleşebilecekleri gibi mukoza altı lenfatiklerde veya bronş çevresi (peribronşial) alanda bulunabilirler. Mukozada eritem, bronş düzeninin kaybı, bronşlarda daralma, tren rayı gibi mukozal kalınlaşma (mukozanın demiryolu gibi bir hat üzerinde paralel çizgiler şeklinde kalınlaşması), dışarıdan bası ile bronşta düzensizlikler, darlıklar gibi bulgular görülebilir.
Akciğer kanserlerine kesin tanı en sık bronkoskopik konulmaktadır. Son yıllarda gelişen bronş içinden (transbronşiyal) iğne aspirasyon ve deriden (perkütan) biyopsi teknikleriyle hem merkezi (santral) hem de çevre (periferal) tümörlere tanı konulma olasılıkları artmıştır. Forseps biyopsi ile bronş içinde yüzeye doğru büyüyen (ekzofitik) kitlelerde %55-85, bazen ortalama %90 olan tanısal oranlar, submukozal ve peribronşial yayılmalarda %55 gibi daha düşüktür. Bu oranlar ve bronşial fırçalama ile birlikte %90'ın üzerindedir. Buna ek olarak; nekrotik tümörlerde büyük ve derin biyopsi alınması, submukozal infiltrasyonlarda transbronşial iğne aspirasyonu ile beraber %97 gibi yüksek tanısal oranlar elde edilir. Submukozal tümörlerde transbronşial forseps biyopsisi ile %55, periferik lezyonlarda %30-50 endoskopik tanı oranları bildirilmiştir.
Göğüs radyogramı ve toraks BT tetkikleri ile tümörün lokalizasyonu, büyüklüğü, yayılımı izlenebilir. Bunların yanında, hastanın mevcut olan akciğer hastalıkları (KOAH, amfizem, bronşektazi, atelektazi vs.) ve göğüs duvarındaki yapısal özellikler hakkında bilgi verir. Eşlik eden akciğer hastalıkları hastanın performansının değerlendirilmesi açısından önemlidir.
Temel radyolojik yöntemler arka-ön akciğer grafisi ve toraks BT incelemesidir. Bu incelemeler ile nodüle ait çeşitli özellikler değerlendirilir. Nodül boyutu, kenar özellikleri, iç yapısı, büyüme hızı, stabilite süresi ve lokalizasyonu değerlendirilmesi gereken başlıca özelliklerdir.
Pozitron emisyon tomografisi (PET), iyicil ve kötücül soliter akciğer nodüllerinin tanısında yüksek etkinliğe sahip bir yöntemdir. PET'in kötücül nodüller için; duyarlılığı %96,8, özgüllüğü %77,8'dir. İyicil nodüllerdeki duyarlılığı ise %96 ve özgüllüğü %88 olarak bulunmuştur.
Bronkoskopinin akciğer nodüllerinde tanısındaki değeri, nodülün çapına ve lokalizasyonuna göre değişir. Tanı değeri santral lezyonlarda %82, periferik lezyonlarda ise %53 olarak bulunmuştur. Akciğer tümörlerinde bronkoskopi; tümörün lokalizasyonu, tümörün yaygınlığı, operasyona uygunluğu, histolojik tip tayini, tümörün belirti göstermeyen (asemptomatik) hastada tespiti, tümörün evrelendirilmesi, endobronşial tümör tedavisi gibi önemli rollere sahip bir yöntemdir.
Transtorasik iğne aspirasyonunun tanı değeri kötücül lezyonlarda %64-100 arasında olup özgül iyicil tanı oranı %12-68 arasında değişmektedir.
Soliter pulmoner nodül tanısında kullanılan cerrahi yöntemler video yardımlı torakoskopik cerrahi (VATS) ve torakotomidir. VATS, morbidite ve mortalitesi düşük, etkinliği yüksek bir yöntem olduğundan düşünülen ilk cerrahi yöntemdir. Yapılan bir araştırmada VATS'ın özgüllüğü %100, morbidite oranı %9,6 ve mortalite oranı %0,5 olarak rapor edilmiştir.
Torakotomi yöntemi, hastada radyolojik bulgular ve mevcut risk faktörleri akciğer kanserini düşündürüyor fakat yapılan tetkiklerle kesin tanı konamamış ise tanı koymak amacıyla kullanılabileceği gibi, metastaz taramaları negatif olan hastada rezeksiyon amacıyla da kullanılabilir. Mediastinoskopi, mediastene açılan küçük bir insizyon (kesim) ile bu boşluktan içeri itilen endoskop aracılığı ile soğuk ışık yardımı ile araştırılmasıdır. Akciğer kanserlerinde olguların yaklaşık yarısında mediastinal lenf bezi invazyonu görülebileceğinden mediastinoskopi; trakea, karina, vena kava superior komşuluğundaki lezyonlar ve mediastendeki lenf bezlerinden amaliyat öncesi evreleme amacıyla yapılmaktadır. Mediasten normal ise yapılmayabilir.
Evrelendirme
Akciğer kanseri tanısı konduktan sonra, hastanın prognozu hakkında sağlıklı bir yaklaşımda bulunmak, en etkili tedavi yöntemini belirleyebilmek ve alınan tedavi sonuçlarının bilimsel kıyaslamasını yapabilmek için, hastalığın anatomik yaygınlığının saptanması yani evrelendirilmesi gerekir. Akciğer kanseri için birincil tümörün büyüklüğü ve yayımına (T), bölgesel lenf bezi (nodu) tutulumuna (N), uzak metastaz varlığına (M) dayanan TNM evrelendirmesi yapılmıştır. Sonraki yıllarda daha sağlıklı evrelendirme yapabilmek amacıyla TNM sisteminin yeniden geliştirilmesi ile skuamöz, büyük hücreli ve adenokarsinomlu (Küçük hücreli dışı, Non-small cell, NSCLC) hastalar yapılacak tedavi ve prognoz yönünden Evre IA, IB, IIA, IIB, IIIA, IIIB ve IV şeklinde sınıflandırılmaktadır. Küçük hücreli kanserli hastalarda TNM sistemi yerine VALG (Veterans Administration Lung Cancer Group) tarafından önerilen evreleme sistemi kullanılmaktadır. Buna göre hastalığın konumu göğüs kafesinin yarısında (bir hemitoraksta) ise "sınırlı" ve hemitoraksın dışında daha yaygın ise "yaygın" olarak evrelendirilmektedir. Bununla beraber TNM evreleme sistemi küçük hücreli hastalarda da kullanılabilmektedir.
Akciğer kanserlerinde evreler:
- Evre 1: Tümör, sadece akciğerin küçük bir bölümünde görülme halidir.
- Evre 1A: Kanser sadece bir akciğerdedir.
- Evre 1B: Kanser ya (a) akciğer içinde büyür, ya (b) akciğerin ana bronşa yayılır ya da (c) akciğeri kaplayan plevranın iç tabakasına yayılır.
- Evre 2: Hastalık, en yakın lenf bezelerine atlamış durumdadır.
- Evre 2A: Kanser, göğüste bulunduğu taraftaki lenf bezlerine yayılır
- Evre 2B:Kanser ya Evre 1B'deki gibidir ve aynı taraftaki lenf bezlerine yayılmıştır; veya kanser lenf bezlerine yayılmamıştır ama şunlardan bir veya daha fazlasına yayılmıştır: (a) Göğüs duvarına (b) Diyaframa veya (c) akciğerler arasındaki plevraya, (d) kalbin etrafındaki zara ve/veya (e) ana bronşa.
- Evre 3: Tümör, plevra veya iki akciğer arasındaki mediasten denen boşluğa veya buradaki bezelere yayılmışsa bu durum 3. evredir.
- Evre 3A: Kanser kendisiyle aynı taraftaki lenf bezlerine yayılmıştır. Ayrıca şunlardan bir veya daha fazlasına da yayılmış olabilir: (a) Göğüs duvarına (b) Diyaframa veya (c) akciğerler arasındaki plevraya, (d) kalbin etrafındaki zara (perikardiyum) ve/veya (e) ana bronşa.
- Evre 3B:Kanser köprücük kemiğinin üstündeki lenf bezlerine veya göğsün karşı tarafındaki lenf bezlerine yayılmıştır ve.veya şunlardan biri veya daha fazlasına yayılmıştır: (b) kalbe, (c) aşağı vena kava ve aorta, (d) göğüs duvarına, (e) diyaframa, (f) trakeaya, (g) sternum ve yutağa. Kanser ayrıca plevra tabakaları arasındaki sıvıya da yayılmış olabilir.
- Evre 4: Karaciğer, kemik, böbrek üstü bezi gibi uzak organlara yayılmış durumudur.
Histopatolojik sınıflama
Akciğer kanserlerinin büyük çoğunluğu karsinomdur (epitel hücrelerinden köken alan tümör). Akciğer karsinomlarının iki ana grubu vardır: küçük hücreli dışı (%80,4) ve küçük hücreli (%16,8).Histolojik kriterleri baz alan bu sınıflama, klinik yaklaşım ve hastalığın prognozu açısından önemlidir. Küçük hücreli dışı akciğer karsinomlarının tek bir grupta toplanmasının nedeni, bu gruptaki karsinom tiplerinin prognozları ve tedavi yaklaşımlarının benzer olmasıdır. Başlıca üç alttipi şunlardır: Skuamöz hücreli karsinom, adenokarsinom ve büyük hücreli karsinom.
Histolojik sınıf | Sıklık (%) |
---|---|
Büyük hücreli | 80.4 |
Küçük hücreli | 16.8 |
Karsinoid | 0.8 |
Sarkoma | 0.1 |
Sınıflandırılamayan Akciğer kanseri | 1.9 |
Birincil (primer) akciğer kanserinde tümör tipinin bilinmesi tedavi yönteminin seçilmesi ve prognoz açısından önemlidir. Erkeklerde en sık epidermoid kanser (skuamöz hücreli karsinom) görülürken, kadınlarda en sık görülen tümör adenokarsinomdur. Adenokarsinom daha çok çevresel (periferik) yerleşimlidir. Skuamöz hücreli karsinom ise tipik olarak santral bronş yerleşimli olduğu için hilus ve mediasten civarında izlenir. Büyük hücreli karsinom genellikle periferik yerleşimlidir. Küçük hücreli karsinom, proksimal hava yollarındaki yerleşimi ile yine hilus ve mediasten bölgesinde yerleşir ve olguların %78'inde santral yerleşimli radyolojik lezyon ile karşımıza çıkar. Santral tümörler sıklıkla küçük hücreli veya skuamöz hücreli, periferik tümörler ise adenokarsinom veya büyük hücreli tiptedir.
Histolojik alttipler | Küçük hücreli dışı akciğer kanserilerinin sıklığı (%) | ||
---|---|---|---|
Sigara içenler | Hiç sigara içmemiş olanlar | ||
Skuamöz hücreli karsinom | 42 | 33 | |
Adenokarsinom | Adenokasinom (bronkioalveolar olmayan) | 39 | 35 |
Bronkioalveolar Karsinom | 4 | 10 | |
Karsinoid | 7 | 16 | |
Diğer | 8 | 6 |
Akciğer kanser tipleri:
- Bronkojenik karsinom %90-95
- Nöroendokrin tümörler %5
- Mezenkimal tümörler %2
- Metastatik tümörler
Bronkojenik karsinom
Bronkojenik karsinom, bronş epitelinden kaynaklanır. Her iki cinste de en ölümcül malignitedir. Erkeklerde daha sık görülmektedir. 4 alt tipi vardır. Bunlar Skuamöz hücreli karsinom, Adenokarsinom, Küçük hücreli karsinom ve Büyük hücreli karsinom 'dur:
- Skuamöz Hücreli Karsinom: Erkeklerde daha sık görülür. Sigara kullanımı ile yakın ilişkilidir (bronşlardaki skuamöz metaplazi zemininden kökenlidir). Büyük boyutta, orta çizgi (santral) yerleşimlidir.Komşu dokulara ilerleme (invazyon) gösterir. Metastaz hızı düşüktür. Büyümüş olan bölgesel lenf düğümlerinde granülomatöz reaksiyon bulguları saptanır. Parathormona benzer bir madde üreterek hiperkalsemiye neden olabilir (paraneoplastik sendrom bulgusu).
- Adenokarsinom: Kadınlarda ve sigara içmeyenlerde daha sık görülen tiptir. Daha küçük boyutta ve periferik (plevraya yakın) yerleşimlidir; plevral effüzyona yol açabilir. Tümörün çevresinde kalsifikasyon olabilir. Erken metastaz eğilimi gösterir. Hipertrofik osteoartropati ve tromboflebit gibi paraneoplastik sendrom bulgularına rastlanabilir.
- In situ Pulmoner Adenokarsinom (eski adıyla "bronkioalveolar karsinom"): Tümör hücreleri alveolar septayı döşer, temel alveolar yapı korunur. Soliter (tek kitle), nodüler (küçük-yuvarlak oluşumlar) ya da massif infiltrasyon (pnömoniyi anımsatır) olarak saptanabilir. Nadir görülen bir tip olup, daha çok sigara içmeyenler ve kadınlarda görülür.
- Küçük Hücreli Karsinom: Santral (hilusa yakın) yerleşim gösterir. Bu grup tümör hücrelerinin çoğu nörosekretuvar granül içerir. Tümör adacıklarında değişik genişlikte nekroz alanları görülür. Bununla beraber kemoterapiye yanıt iyidir. Küçük hücreli akciğer kanseri, daha saldırgan seyirli bir tümör olup, uzak metastaz oranı yüksektir. Bu tümör grubu sıklıkla kemoterapi ve/veya radyoterapi ile tedavi edilir. Onkoterapiye duyarlı olduğu için (hipokalsemi, hiperürisemi, hiperfosfatemi, hiperkalemi) gelişebilir. Cushing sendromu (ACTH etkisi) ile hipertrofik osteoartropati bulgularını içeren paraneoplastik sendrom görülür.
- Büyük Hücreli Karsinom: Anaplastiktir. Farklılaşma (diferansiasyon) yoktur. Periperik (plevraya yakın) yerleşim gösterir. Hızla gelişir. Erken metastaz eğilimi gösterir. Jinekomasti (gonadotropin etkisi), hipertrofik osteoartropati gibi paraneoplastik sendrom bulguları görülür.
Nöroendokrin tümörler
- Tümörlet: İyicil nöroendokrin tümördür. Endokrin hücrelerin yerleşik (lokalize) çoğalması veya küçük karsinoid kabul edilir.
- Karsinoid Tümör: Santral, periferik, atipik tipleri vardır. Yerel invazyon eğilimi gösterir. Yinelemeler (residivler) sıktır. Pnömotoraks yapabilir. Paraneoplastik sendrom (ACTH, anti-diüretik hormon, parathormon, gonadotropin), tromboflebit ve DIC, sekonder infeksiyonlar ve akciğer absesi gibi komplikasyonları önemlidir. 3–4 cm çapında polipoid oluşumlar bronş lümenine doğru uzanarak büyürler ve akut obstrüktif akciğer hastalığına yol açabilirler.
Plevra tümörleri
- Mezotelyoma: Mezotel kökenli plevra tümörüdür. Nedenleri arasında asbestozis çok önemli bir yer tutar.
Diğer ve mezenkimal tümörler
Hamartom, , kondrom, lipom, teratom, leyomiyom, endometriozis gibi tümörler örnek verilebilir. Bunlar iyicil tümörlerdir.
Metastatik tümörler
Akciğer, kılcal damar yatağı bol olduğundan sıklıkla metastaz olan bir organdır. En sık meme, , (böbrek) tümörleri metastaz yapar. Metastatik tümörler genellikle çoklu, vücudun iki tarafında ve keskin sınırlı olurlar. Çoğunlukla akciğerlerin alt kesimlerinde ve periferik alanlarda (subplevral) yerleşirler. Genellikle 2 mm-10 cm çapında nodüller oluştururlar; bir tümör embolizmi atağı sırasında gelmiş olan tümör hücreleri ayın büyüklükte çok sayıda nodüller oluşturur (2–4 mm çapındaki mikronodüllerin dağılımı Miliar tüberkülozu çağrıştırır). Rektosigmoid kökenli adenokarsinomlar (10 cm çapından büyük nodül), osteosarkom, böbrek karsinomları, testis tümörleri, maligm melanom, meme karsinomları gibi tümörler tek kitle oluşturur (soliter metastaz). Osteosarkom, Kondrosarkom, Sinovyal sarkom metastazlarında kalsifikasyon görülür. Testis tümörü metastazlarında kemoterapi sonrası kalsifikasyonlara rastlanabilir. Koryokarsinom, Angisarkom, Böbrek hücreli karsinom metastazlarında tümör-içi kanamalar oluşur. Osteosarkomlarda pnömotoraks oluşabilir.
- Önce akciğer metastazı yapan tümörler: , Malign melanom, Osteosarkom, , Böbrek kökenli karsinomlar, Tiroid karsinomları, Hepatosellüler karsinom
- Önce bölgesel lenf düğümü metastazı yapan tümörler: Meme karsinomları, , Yemek borusu (özofagus) ve Mide karsinomları, Prostat karsinomu, Baş-boyun karsinomları
Önleme
Önleme akciğer kanserine karşı savaşın maliyetine oranla en etkili yöntemidir. Çoğu ülkede endüstriyel ve eve ait karsinojenler tespit edilip yasaklanmış olmasına karşın, sigara kullanımı hâlâ yaygındır. Tütün ürünlerinin içilmesinin sona erdirilmesi akciğer kanserine karşı mücadelenin en başta gelen amacıdır, sigarayı bırakma da bu süreçte önemli bir koruyucu önlemdir. Gençleri hedefleyici koruyucu programlar bu girişimlerde özellikle çok önemlidir.
Kamusal mekanlarda (lokanta ve işyerleri gibi) pasif sigara içiciliğini azaltmayı amaçlayan politik müdahaleler çoğu Batı ülkelerinde sıkça uygulanır olmuştur. Bu yönde ilk adımı 1998'de kamu alanlarında sigara içimini yasaklayan ABD'de Kaliforniya eyaleti atmıştır, AB ülkeleri arasında da 2004 İrlanda bu yönde ilk herkete geçmiştir. Türkiye'de devlet dairelerinde sigara içimi 1997'de yasaklanmış, 2008'de ise tüm kapalı mekanlarda (bar, kahve ve lokantalar için kanun 2009 Haziran'ından sonra uygulamaya girecek) ve bazı açık mekanlarda (cami ve hastane bahçeleri, stadyumlar) yasaklandı. Bhutan'da 2005 yılından beri sigara içmek tamamen yasaklanmıştır.
Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO), gençlerin sigaraya başlamasınının önüne geçmek için tüm ülkelerde sigara reklamlarının yasaklanması için çağrıda bulunmuştur. WHO, bu tür yasaklamaların uygulamaya girdiği yerlerde tütün kullanımının %16 azaldığını belirlemiştir.
1998'de ABD'de 46 eyalet, sigara içen kişilere sağladıkları sağlık hizmetlerinin bedelini, dört büyük ABD sigara şirketlerine ödetmek için açtıkları davanın karar aşamasından önce taraflar arasında anlaşmaya varıldı. Anlaşma sonucunda, sigara şirketlerinden şikayetçi olunmayacak ve bu şirketler gelecekte tütün kullanımından kaynaklanan tazminat davalarından muaffiyet elde edeceklerdir. Buna karşın sigara şirketleri pazarlama etkinliklerini sınırlamayı kabul ettiler ve bu 46 eyalete yıllık bir ödeme yapmayı kabul ettiler. ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (Centers for Disease Control and Prevention, CDC) toplanan bu fonların %15'inin sigara içimiyle ilişkili hastalıklara karşı koruyucu sağlık harcamalarına ayrılmasını önermişse de, çoğu eyalet bu oranın çok altında para harcamaktadır.
Tedavi
Klinik ve tedavi açısından, birincil akciğer kanserleri, küçük hücreli akciğer kanseri (KHAK) ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Akciğer kanserinin hücre tipinin belirlenmesi, tedavi planlanması ve prognozu açısından önem taşımaktadır.
Akciğer kanserinde erken dönemde hastalıkta cerrahi tedavi ile uzun süreli yaşam %85 gibi yüksek oranlara varmaktadır. Türk Toraks Derneği'nin yapmış olduğu çok merkezli çalışmada akciğer kanserli hastaların %85'i tanı anında evre III ve IV olarak bulunmuştur. Akciğer kanserinden ölümlerin nedeni çoğunlukla uzak metastazlardır. Bu nedenle erken tanı büyük öneme haizdir.
Hastalığın evresi ve histolojik tipini belirledikten sonra, hastanın yaşı ve performans durumu da göz önünde tutularak tedavisi planlanmaktadır.
Genel kural olarak; tüm hastalıkların tedavide yarar/zarar oranı yapılmakta ve buna göre karar verilmektedir. Kanser tedavisinde radyoterapi, kemoterapi ve cerrahi yöntemler uygulanabilmektedir. Kanser tedavisinde de uygulanan tedavi yöntemlerine göre çeşitli yan etkiler görülmekle birlikte bu genel kural göz önüne alınmaktadır. Kanser tadavisinde çeşitli yan etkiler görülebilmektedir. Bununla beraber bu etkiler çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Bunlar arasında; uygulan tedavi yöntemine, tedavide uygulanan kemoterapötik ajana, kemoterapi ve/veya radyoterapinin dozu sayılabilir. Her çeşit yan etki bütün hastalarda görülmeyeceği gibi, bazı yan etkileri hasta kendisi fark edemeyebilir. Bu nedenle çeşitli tetkikler ile ortaya çıkabilecek yan etkilere karşı önlem alınmaya çalışılır.
Histopatolojik evrelendirmeye göre tedavi
Küçük hücreli dışı akciğer kanseri tedavisi
Küçük hücreli dışı akciğer kanserinde, metastatik hastalık saptanmayan olguların büyük çoğunluğunda cerrahi tedaviyle şifa (kür) şansı sağlanmaktadır. KHDAK'lıların altgrupları arasında da, prognoz ve yayılımları açısından farklılıklar vardır. Epidermoid kanserlerin adenokanserlerden daha iyi prognoza sahip olduğu bildirilmiştir. Adenokanser ve büyük hücreli kanserler, epidermoid kanserlere göre daha sık beyin metastazı yapar. Bu nedenle, birçok araştırmacı da adenokanser ve büyük hücreli kanserler için ameliyat öncesi sistemik taramanın rutin olarak yapılmasını önermektedir
Hastalığın ilk evrelerinde (evre 1, evre 2 ve kimi evre 3 durumlarda) cerrahi müdahale uygulanarak tümörlü doku temizlenir. Bu uygulama, tüm bir akciğer lobunun alınmasına kadar gidebilir. Ameliyat sonrası kontroller sonucunda ender olarak radyoterapiye gereksinim duyulduğu görülmektedir. 3. evre kanser tanılarında ameliyatla yokedilme olanağı bulunmayan tümörler için radyoterapi (ışın tedavisi) ya da kemoterapi (ilaç tedavisi) öngörülür. Bu yöntemler sırayla ve hekim denetiminde uygulanır. 4. Evre akciğer kanserinde kemoterapi, yaşam süresini üç ila altı ay kadar uzatmaktadır. Bu durumda kemoterapinin yan etkileri nedeniyle hasta-aile-hekim kararına gerek duyulur.
Küçük hücreli akciğer kanseri tedavisi
En saldırgan seyirli akciğer kanseri tipi olan küçük hücreli akciğer kanserinde, tedavi seçeneği olarak çoğunlukla kemoterapi kombinasyonları tercih edilmektedir. Hastalık çok sınırlı (evre I) ise cerrahi tedavi uygulanabilmektedir. Vakaların büyük çoğunluğunda kemoterapiye yanıt iyidir. Bu sayede sağkalım süresi uzatılmasına karşın, şifa şansı oldukça düşüktür.
Bu türün tedavisinde hastalığın yayılma aşaması, verilecek kararı etkiler. Az yayılma durumunda kemoterapinin ardından radyoterapi uygulanır. Beyne yayılmasının yüksek olasılık içermesinden dolayı, beyne de radyoterapi yapılır. Ender olarak küçük cerrahi müdahaleler gerekebilir. Tümörün yayılmış hallerinde ise kemoterapi uygulanmasına karşın, tekrarlama riskinin yüksek olmasından dolayı radyoterapi yapılabilir.
Tedavi yöntemleri
Akciğer kanserinin tedavisinde uygulanacak prosedüre karar verilirken; kanserin histopatolojik tipi, mevcut evresi ve hastanın performans durumu göz önüne alınmaktadır. Sıklıkla uygulanan tedavi yöntemleri; cerrahi, kemoterapi ve radyoterapidir.
Cerrahi
Yapılan tetkiklerle akciğer kanseri tanısı doğrulanmışsa; bilgisayarlı tomografi ve sıklıkla pozitron emisyon tomografisi kullanılarak kanserin yerleşimine ve cerrahiye uygun olup olmadığına veya cerrahi ile tedavi edilemeyecek yerlere yayılıp yayılmadığına karar vermek amacıyla kullanılır.
Hastaların ameliyata uygun olup olmadığına karar vermek amacıyla ek olarak, kan testleri ve spirometri (akciğer fonksiyon testi) de gerekli olan tetkiklerdir. Spirometride solunum kapasitesi az bulunursa (sıklıkla KOAH nedenli) cerrahi önerilmez. Hastanın akciğer fonksiyonu ve diğer risk faktörlerine bağlı artıp azalmak üzere, cerrahi uygulamalarda ölüm riski yaklaşık %4,4'tür.
Evre IIIA'ya kadar, tek akciğerde yerleşik küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde sıklıkla cerrahi tercih edilmektedir. Akciğer dokusu alındıktan sonra akciğer fonksiyonlarında sorun olmamasını sağlamak için, ameliyat öncesinde solunum kapasitesi yeterli olmalıdır.
Cerrahi yöntemler şunlardır; dilim (wedge) rezeksiyon (bir akciğer lobunun bir parçasını çıkarma), segmentektomi (akciğerin loblarının anatomik parçaları olan segmentlerden birinin çıkarılması), lobektomi (bir lobun çıkarılması), bilobektomi (iki lobun çıkarılması) veya pnömonektomi (bir akciğerin tamamen çıkarılması).
Yeterli solunum kapasitesi olan hastalarda, lobektomi tercih edilebilir, bu prosedür aynı yerde kanserin tekrarlama olasılığını azaltmaktadır. Solunum fonksiyonu yeterli olmayan hastalarda, wedge rezeksiyon uygulanabilir. Yapılan bir çalışmada, ameliyat sırasında brakiterapi uygulamasının kanserin aynı yerde tekrarlama olasılığını azalttığı gösterilmiştir.
Akciğer kanseri ameliyatları açık veya kapalı yöntemle gerçekleştirilir. Amerikan Göğüs Hastalıkları Birliği (ACCP) hastalarda daha az zarar verici ve daha başarılı sonuçları olması sebebiyle akciğer kanseri ameliyatlarında torakoskopi veya VATS denilen kapalı yönteminin tercih edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Tek Port Torakoskopi (VATS) yönteminde 3,5–5 cm arası tek bir kesi yapılarak göğüs boşluğuna ilerletilen bir kamera ile alınan görüntülere göre kanserli akciğer dokusu ve lenf bezleri çıkartılmaktadır.
Kemoterapi
Küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde ilk seçenek kemoterapi ve radyoterapidir. Bu hastalarda cerrahinin hayatta kalma süresine etkisi olduğu gösterilememiştir. Buna ek olarak, kemoterapi metastatik küçük hücreli olmayan akciğer kanserlerinde de ilk tercihtir.
Kemoterapide uygulanacak ajanlara, histopatolojik sınıflamaya göre karar verilir. Küçük hücreli dışı akciğer kanserinde sıklıkla; sisplatin veya karboplatin ve buna ek olarak gemsitabin, paklitaksel, doketaksel, etoposide veya vinoelbine adlı kemoterapötiklerden biri kullanılır. Küçük hücreli akciğer kanserinde, sisplatin ve etoposide en sık kullanılan kombinasyondur. Bununla beraber, sisplatin ile kombinasyon amacıyla şu ajanlar da kullanılabilir; karboplatin, gemcitabine, paclitaxel, vinorelbine, topotecan ve irinotecan.
KHDAK'de adjuvan kemoterapi
Yardımcı (adjuvan) kemoterapi, ameliyat sonrasında uygulanan kemoterapidir. Ameliyat sırasında, lenf nodlarından örnek alınır, şayet örneklerde kanser tespit edilirse hasta evre II veya evre III'dedir. Bu durumda, adjuvan kemoterapi uygulaması, hayatta kalma oranını %15 artırmaktadır. Adjuvan kemoterapide platinum ajanları (sisplatin veya karboplatin gibi) tercih edilir. Evre IB kanser tanısı amış hastalarda, adjuvan kemoterapi uygulaması tartışmalıdır. Şimdiye kadar yapılan klinik araştırmalarda hayatta kalma süresine katkısı net olarak gösterilememiştir.Rezeksiyon yapılmaya uygun küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde, preoperatif kemotrapi uygulaması (neoadjuvan kemoterapi) tesirsizdir.
Radyoterapi
Radyoterapi; genellikle kemoterapinin yanında verilir ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri olan ancak cerrahiye uygun olmayan hastalarda iyileştirme amaçlı kullanılabilir. İyileştirici amaçlı kullanılan radyoterapi yüksek dozda uygulanır, bu uygulama radikal radyoterapi olarak adlandırılır. Bu tekniğin gelişmiş şekli devamlı hiperfraksiyone hızlandırılmış radyoterapi (CHART) tekniğinde, yüksek dozda radyoterapinin kısa zaman aralığında verilmektedir. Küçük hücreli akciğer kanseri vakaları için iyileştirici potansiyeli vardır, kemoterapiye ek olarak göğüse radyoterapi uygulanması sıklıkla önerilen bir uygulamadır. Küçük hücreli akciğer kanserinde, iyileştirme amaçlı cerrahi sonrası yardımcı (adjuvan) torasik radyoterapi uygulamasının yararı kesin olarak kanıtlanamamıştır ve dolayısıyla tartışmalıdır. Yararları, sadece mediastinal lenf nodlarına yayılan tümörlerle sınırlı olabilir.
Hem küçük hücreli hem de küçük hücreli olmayan akciğer kanseri hastaları için; göğüse küçük dozlarda radyoterapi uygulaması belirtilerin kontrolünde işe yarayabilir, bu uygulamaya palyatif radyoterapi adı verilir. Diğer tedavilerden farklı olarak, akciğer kanseri tanısı histolojik olarak onaylanmadan palyatif radyoterapi uygulanabilir.
Eğer kanser bronkusun kısa bir kısmını etkilediyse, brakiterapi direkt havayolu içine uygulanabilir. Ayrıca ameliyat edilemeyen akciğer kanseri büyük havayollarının tıkanmasına sebep olduğunda uygulanabilir.
Erken evre küçük hücreli akciğer kanserinde genellikle profilaktik kraniyal radyasyon (İng. profilactic cranial radiation; PCI) uygulanır. Bu yöntem beyne uygulanan radyoterapi yöntemlerinden biridir, metastaz riskini azaltmak amacıyla kullanılır. Son yıllarda, PCI uygulamasının yaygın küçük hücreli akciğer kanserlerinde de yarar sağladığı gösterilmiştir. Kanserli hastalarda kemoterapi tedavisini takiben PCI uygulamasının bir yıl içinde beyin metastazı olma riskini %40,4 ila %14,6 oranında azalttığı gösterilmiştir.
Erken evre akciğer kanseri tedavisinde stereotaktik radyoterapi uygulaması da mümkündür. Radyoterapinin bu çeşidinde, art arda farklı yönlerden verilen radyasyon ışınları tümörün bulunduğu noktada kesişirler, böylece sağlıklı dokulara olan zarar en azda tutulur, tümörde yüksek miktarda radyasyon dozu birikir. Bu tedavi yöntemi, kansere ek olarak başka hastalıkları nedeniyle cerrahiye uygun olmayan hastalarda ilk tercih edilen yöntemdir.
Ablasyon
(RFA) yöntemi, küçük boyuttaki birincil tümörler veya sınırlı yayılım gösteren metastazlar için, ameliyat mümkün değilse kullanılabilen bir alternatiftir. Bu yöntem, küçük bir sondanın tümör içine sokularak tümör hücrelerine mikrodalga vererek ısıtma yoluyla öldürülmesi şeklinde uygulanır. (MWA) yöntemi aynı sonucu elde eden, mikrodalgayla çalışan daha yeni bir yöntemdir. Özellikle merkezi tümörlerde daha iyi sonuç verdiği düşünüldüğünden radyofrekans ablasyon tekniğinin yerini almaya başlamıştır.
Hedefe yönelik kanser tedavisi
Akciğer tümörlerinin moleküler düzeydeki belli başlı değişiklikler için test edilebilmesi, çeşitli moleküler düzeyde hedefe yönelik kanser tedavi yöntemlerini mümkün kılmıştır. Adenokarsinom tipi küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarının, Asya-Pasifik bölgesinde %48, Avrupa ve Amerika'da %19'unda epidermal büyüme faktörü reseptörünün (EGFR) kansere yol açan mutasyonu görülür. Bu nedenle epidermal büyüme faktörü reseptöründe bulunan tirozin kinazı hedefleyen ilaçlar ( ve ) geliştirilmiştir. Bu ilaçlar, EGFR mutasyonu için test sonucu pozitif çıkan hastalara verilir; özellikle sigara içmemiş hastalar, kadın hastalar ve Asya asıllı hastalarda daha etkili olan ilaçlarda bu sonucun pozitif olma olasılığı daha yüksektir. Gefitinib tipi ilaçlarla, metastatik küçük hücreli dışı akciğer kanserli hastalarda sağkalım süresinde yarar sağlandığı günümüzde bilinmektedir.
EGFR mutasyonu dışındaki durumlarda kullanılabilecek hedefe yönelik tedaviler de geliştirilmiştir. ve genlerinde değişiklik saptandığı takdirde kullanılır.BRAF inhibitörü , direnç oluşmaması için ile beraber kullanımı, BRAF V600 mutasyonu saptanan hastalar için 2017 yılında Avrupa Birliği'nde onaylandı.
Anjiogenez inhibitörü olan bevacizumabın (platin bazlı kemoterapi ile birlikte kullanılır), ileri evre küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarında sağkalım sürelerini uzattığı gösterilmiştir. Bununla beraber, -özellikle squamöz hücreli karsinom hastalarında- akciğerde kanama riski artar.
Sitotoksik ilaçlar,farmakogenetik ve hedefe yönelik ilaçlardaki ilerlemeler umut vadetmektedir. Hedefe yönelik ilaçların çoğu klinik araştırma safhasına ulaşmış olsa da henüz klinik araştırmaların erken safhalarındadır. Bunlardan bazıları; siklo-oksijenaz-2 () inhibitörleri,apoptozisi tetikleyen ilaçlar,proteazom inhibitörleri,beksaroten ve aşılardır. Diğer araştırma alanları şunlardır; ras proto-onkogen inhibisyonu, inhibisyonu, tümör baskılayıcı genleri yerine koyma ve inhibisyonu.
Gidiş ve sonlanış
Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri için prognostik faktörler şunlardır: pulmoner semptomların varlığı ya da yokluğu, tümör büyüklüğü, histolojik tipi (hücre tipi), evresi (yayılım derecesi) ve lenf bezlerine metastaz, damarların tümörü istilası (vasküler invazyon). Cerrahi uygulanmayan hastalarda, %10'dan daha fazla kilo kaybı ve performans durumunun kötü olması prognozu kötü etkiler. Küçük hücreli akciğer kanserinde prognostik faktörler ise şunlardır: performans durumu, cinsiyet, hastalığın evresi, hasta tanı aldığında merkezî sinir sistemi veya karaciğere yayılım olup olmaması.
Küçük hücreli dışı kanserlerin prognozu genellikle kötüdür. Evre IA safhasındaki hastalığın tam cerrahi rezeksiyonu takiben 5-yıllık yaşam %67'dir; evre IB olan hasta için ise 5-yıllık yaşam %57'ye düşer. Evre IV küçük hücreli olmayan akciğer kanseri hastasında 5-yıllık sağkalım oranı yaklaşık %1'dir.
Küçük hücreli akciğer kanserinin de prognozu kötüdür. Tüm evreler göz önüne alındığında 5-yıllık yaşam oranı ortalama %5 civarındadır. İleri evredeki küçük hücreli akciğer kanserilerinde 5-yıllık yaşam oranı %1'den azdır. Ortalama sağkalım zamanı çok ilerlememiş evrelerde 20 ay olup 5-yıllık sağkalım ise %20'dir.
Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü (National Cancer Institute) verilerine göre, akciğer kanseri ortalama tanı alma yaşı 70, ölüm yaşı ise 71'dir.
Küçük hücreli akciğer kanseri, daha saldırgan seyirli bir tümör olup, uzak metastaz oranı daha yüksektir. Bununla beraber kemoterapiye yanıt iyidir. KHDAK'lılarda ise metastatik hastalık saptanmayan olguların büyük çoğunluğunda cerrahi tedaviyle iyileşme şansı sağlanmaktadır. KHDAK'lıların altgrupları arasında da, prognoz ve yayılımları açısından farklılıklar vardır. Epidermoid kanserlerin adenokanserlerden daha iyi prognoza sahip olduğu bildirilmiştir. Adenokanser ve büyük hücreli kanserler, epidermoid kanserlere göre daha sık beyin metastazı yapar.
Tarihçe
1930'lara kadar pek sık görülmeyen primer akciğer kanseri, zaman içinde en sık görülen kanser türlerinde başlarda yer almaya başlamıştır. ABD'de 1920'de 956 akciğer kanseri vakası bildirilmişken, 1950 yılına gelindiğinde artık önemli bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Günümüzde her iki cinsiyette de kanserden ölümlerinin başında yer almaktadır. Akciğer kanseri 1930'lu yıllarda genellikle erkeklerde görülen bir kanser türü iken; 1960'larda kadınlarda görülme sıklığı artmaya başlamış, hâlen de bu artışını sürdürmektedir. 1980'li yıllarda sigara karşıtı kampanyaların başlamasıyla -bilhassa gelişmiş ülkelerde- akciğer kanseri insidansında azalma olmuştur. Özellikle genç nesilde sigara kullanımının az olması sayesinde ABD'de 1980'lerde erkeklerde 87/100.000 olan insidans, 1991'de 80/100.000'e düşmüştür. Ancak gelişmekte olan birçok ülkelerde her yaş grubunda akciğer kanseri oranı artmaya devam etmektedir. Dünyada 1975-1990 yılları arasında akciğer kanseri vakalarında ölüm oranı erkeklerde %66, kadınlarda %110 artmıştır.Batı Avrupa, Kuzey Amerika, Avustralya ve Yeni Zelanda'da erkeklerde kanser insidansı 1980'lerde doruğa ulaşmış ve o zamandan ber azalmaktadır. Buna karşın Doğu ve Güney Avrupa ülkelerinde, Japonya ve Çin'de ve çoğu gelişmiş ülkedeki kadınlarda insidans artmakta veya daha yeni yavaşlamaktadır. Gelişmekte olan ülkelere ait veriler seyrek olmakla beraber; Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde artmaya devam etmesi beklenmektedir.
Sigara içiciliğinin yaygınlaşmasından önce oldukça nadir görülen bir hastalık olan akciğer kanseri; 1761 yılına kadar doğru dürüst tanınan bir hastalık dahi değildir. 1810'larda akciğer kanseri ile ilgili değişik görüşler ortaya atılmaya başlanmıştır. 1878 yılında otopsi materyallerinde yapılan bir çalışmada, tüm kanser türleri içinde kötücül (malign) akciğer kanseri vakaların sadece %1'ini oluşturmuş, fakat 1900'lerin başında %10-15'lere yükselmiştir. 1912 yılında dünya çapında tıbbi literatüre geçen sadece 374 vaka vardır.Otopsi raporlarının derlenmesi yoluyla yapılan bir gözden geçirmede akciğer kanseri insidansı 1852'de %0,3 iken, 1952'de %5,66'e yükseldiği gösterilmiştir. 1929 yılında Almanya'da Fritz Lickint adındaki bir hekim, akciğer kanseri ve sigara arasında bir ilişki olduğunu ilk kez öne sürmüştür. 1950'lerde yayınlanan İngiliz doktorların bir çalışması ile, akciğer kanseri ve sigara arasındaki ilişki ilk kez epidemiyolojik verilerle kanıtlanmıştır. Bunların sonucunda 1964 yılında Birleşik Devletler Askeri Başhekimi (Surgeon General of the United States) tarafından sigara içicilerine sigarayı bırakmaları gerektiği önerilmiştir.
1470 yılından beri gümüş madenleri bulunan, Schneeberg, Saxonya yakınlarındaki Ore Dağları'ndaki madenlerin çevresinde ilk kez radon gazı ile akciğer kanseri arasındaki ilişki fark edilmiştir. Buradaki madenler uranyum açısından zengin olmakla beraber radyum ve radon da ihtiva etmektedir. Burada çalışan madencilerin yüksek oranda akciğer kanserine yakalanmaları sonucunda, 1870'lerde akciğer kanseri ile ilişki tanımlanmıştır. Emekli maden çalışanlarından %75'i akciğer kanserinden ölmüştür. Bu bilgiye rağmen, Sovyetler Birliği'nin uranyum isteği nedeniyle, 1950'lere kadar bu maden çalışmaya devam etmiştir.
Akciğer kanseri için ilk başarılı pnömonektomi 1933 yılında gerçekleştirilmiştir ve pnömonektomi cerrahi tedavi seçeneği olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bununla beraber kanser evrelendirmesi ve cerrahi tekniklerdeki gelişmelerle, lenf nodu diseksiyonu ile beraber lobektomi bugün için daha iyi bir tedavi seçeneğidir.
Palyatif radyoterapi, 1940'lardan beri kullanılmaktadır. Radikal radyoterapi ise 1950'lerden beri kullanılmaktadır. Radikal radyoterapide daha yüksek radyasyon dozları kullanılmakla beraber, bu tedavi göreceli olarak daha erken evredeki ve cerrahi için uygun olmayan hastalarda kullanılan bir tedavi yöntemidir. 1997 yılında, geleneksel radikal radyoterapi yerine CHART (continuous hyperfractionated accelerated radiotherapy) adında yeni bir yöntem geliştirilmiştir. Bu yöntemde bir günde verilecek toplam radyasyon günde üç doz olarak bölüştürülür.
Küçük hücreli akciğer kanserli hastalarda, 1960'larda denenen cerrahi rezeksiyon ve radikal radyoterapi başarısız olmuştur. 1970'lerde başarılı kemoterapi rejimleri geliştirilmesiyle tedavi şansları artmıştır.
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Akciğer kanseri ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Türk Akciğer Kanseri Derneği*6 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Kaynakça
- ^ a b c "Surveillance, Epidemiology and End Results Program". National Cancer Institute. 21 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ a b c d e Minna JD (2004). Harrison's Principles of Internal Medicine. McGraw-Hill, 506–516. .
- ^ . www.cancer.gov (İngilizce). 17 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2021.
- ^ Alberg AJ, Brock MV, Samet JM (2016). "Chapter 52: Epidemiology of lung cancer". Murray & Nadel's Textbook of Respiratory Medicine (6. bas.). Saunders Elsevier. ISBN .
- ^ a b c O'Reilly KM, Mclaughlin AM, Beckett WS, Sime PJ. Asbestos-related lung disease. Am Fam Physician. 2007 Mar 1;75(5):683-8. PMID 17375514 1 Ağustos 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lu C, Onn A, Vaporciyan AA, ve diğerleri. (2010). "Chapter 78: Cancer of the Lung". Holland-Frei Cancer Medicine (8. bas.). People's Medical Publishing House. ISBN .
- ^ a b c d e The Merck Manuals. Lung Carcinoma: Tumors of the Lungs Merck Manual Professional Edition, Online edition. Tam metin 16 Ağustos 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi 2007-08-15.
- ^ . nippon.com. 16 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Şubat 2020.
- ^ Vos T, Allen C, Arora M, Barber RM, Bhutta ZA, Brown A, ve diğerleri. (GBD 2015 Disease and Injury Incidence and Prevalence Collaborators) (October 2016). "Global, regional, and national incidence, prevalence, and years lived with disability for 310 diseases and injuries, 1990–2015: a systematic analysis for the Global Burden of Disease Study 2015". Lancet. 388 (10053): 1545-1602. doi:10.1016/S0140-6736(16)31678-6. (PMC) 5055577 $2. (PMID) 27733282.
- ^ Wang H, Naghavi M, Allen C, Barber RM, Bhutta ZA, Carter A, ve diğerleri. (GBD 2015 Mortality and Causes of Death Collaborators) (October 2016). "Global, regional, and national life expectancy, all-cause mortality, and cause-specific mortality for 249 causes of death, 1980-2015: a systematic analysis for the Global Burden of Disease Study 2015". Lancet. 388 (10053): 1459-1544. doi:10.1016/S0140-6736(16)31012-1. (PMC) 5388903 $2. (PMID) 27733281.
- ^ a b . Dünya Sağlık Örgütü. 28 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ a b c d e Köktürk N, Yeğin D, Ulukavak Çiftçi T, Bilgin Mullaoğlu S, Öztürk C. Akciğer Kanserlerinde Epidemiyolojik Özellikler Yıllar İçinde Değişim Gösteriyor mu? Türk toraks dergisi, Aralık 2004, Cilt 5, Sayı 3, Sayfa(lar) 137-142. Tam metin 9 Kasım 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Thun MJ, Hannan LM, Adams-Campbell LL, Boffetta P, Buring JE, Feskanich D, Flanders WD, Jee SH, Katanoda K, Kolonel LN, Lee IM, Marugame T, Palmer JR, Riboli E, Sobue T, Avila-Tang E, Wilkens LR, Samet JM. Lung Cancer Occurrence in Never-Smokers: An Analysis of 13 Cohorts and 22 Cancer Registry Studies. PLoS Med. 2008 Sep 9;5(9):e185. PMID 18788891 6 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Gorlova OY, Weng SF, Zhang Y, Amos CI, Spitz MR. Aggregation of cancer among relatives of never-smoking lung cancer patients. Int J Cancer. 2007 Jul 1;121(1):111-8. PMID 17304511 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Hackshaw AK, Law MR, Wald NJ. The accumulated evidence on lung cancer and environmental tobacco smoke. BMJ. 1997 Oct 18;315(7114):980-8. PMID 9365295 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Catelinois O, Rogel A, Laurier D, Billon S, Hemon D, Verger P, Tirmarche M. Lung cancer attributable to indoor radon exposure in france: impact of the risk models and uncertainty analysis. Environ Health Perspect. 2006 Sep;114(9):1361-6. PMID 16966089 1 Mayıs 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Kabir Z, Bennett K, Clancy L. Lung cancer and urban air-pollution in Dublin: a temporal association? Ir Med J. 2007 Feb;100(2):367-9. PMID 17432813 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Coyle YM, Minahjuddin AT, Hynan LS, Minna JD. An ecological study of the association of metal air pollutants with lung cancer incidence in Texas. J Thorac Oncol. 2006 Sep;1(7):654-61. PMID 17409932 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Chiu HF, Cheng MH, Tsai SS, Wu TN, Kuo HW, Yang CY. Outdoor air pollution and female lung cancer in Taiwan. Inhal Toxicol. 2006 Dec;18(13):1025-31. PMID 16966302 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Köktürk N, Ulukavak Çiftçi T, Yeğin D, Bilgin Mullaoğlu S, Habeşoğlu MA, Öztürk C. Akciğer Kanserli Olgularımızda Semptomatolojik, Radyolojik ve Endoskopik Bulguların Histopatolojik Bulgularla Birlikte Değerlendirilmesi. Türk toraks dergisi, Aralık 2004, Cilt 5, Sayı 3, Sayfa(lar) 143-147. Tam metin[]
- ^ Vaporciyan AA, Nesbitt JC, Lee JS ve ark. (2000). Cancer Medicine. B C Decker. s. 1227–1292.
- ^ Bozkurt B, Selçuk ZT, Fırat P, Kalyoncu AF, Artvinli M. 1972-2002 Döneminde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde Akciğer Kanseri Tanısı Konulan Hastaların Histolojik ve Epidemiyolojik Değerlendirmesi. Türk toraks dergisi Aralık 2004, Cilt 5, Sayı 3, Sayfa(lar) 148-153. Tam metin 23 Aralık 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Majumder, edited by Sadhan (2009). Stem cells and cancer (Online-Ausg. bas.). New York: Springer. s. 193. ISBN . 2 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ World Health Organization. (2004) The World Health Report Tam metin 5 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Jemal A, Tiwari RC, Murray T, Ghafoor A, Samuels A, Ward E, Feuer EJ, Thun MJ; American Cancer Society. Cancer statistics, 2004. CA Cancer J Clin. 2004 Jan-Feb;54(1):8-29. PMID 14974761 25 Kasım 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b . 9 Temmuz 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2007.
- ^ . U.S. National Cance Institute - Science Behind the News. 17 Şubat 2003 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Şubat 2003.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q Akkoçlu, Atilla. Akciğer kanserleri. Türk Toraks Derneği. Tam metin[]
- ^ a b c d e f g h i j k Göksel, Tuncay. Akciğer kanseri. Türk Toraks Derneği yayınları. Tam metin[]
- ^ a b c d Collins LG, Haines C, Perkel R, Enck RE. Lung cancer: diagnosis and management. Am Fam Physician. 2007 Jan 1;75(1):56-63. PMID 17225705 25 Kasım 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Savaş İ, Kaya A. Akciğer Kanserlerinde Semptomlar ve Bulgular. Türkiye Klinikleri J Surg Med Sci 2006, 2(12):66-71.
- ^ a b c d e f g h i j k Akkoçlu, Atilla. Akciğer kanserlerinde tanı, evreleme ve tedavi öncesi değerlendirme. Türk Toraks Derneği. Tam metin 7 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Palmarini M, Fan H. Retrovirus-induced ovine pulmonary adenocarcinoma, an animal model for lung cancer. J Natl Cancer Inst. 2001 Nov 7;93(21):1603-14. PMID 11698564 13 Ağustos 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Darnton AJ, McElvenny DM, Hodgson JT. Estimating the number of asbestos-related lung cancer deaths in Great Britain from 1980 to 2000. Ann Occup Hyg. 2006 Jan;50(1):29-38. Epub 2005 Aug 26. PMID 16126764 27 Kasım 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Leroux C, Girard N, Cottin V, Greenland T, Mornex JF, Archer F. Jaagsiekte Sheep Retrovirus (JSRV): from virus to lung cancer in sheep. Vet Res. 2007 Mar-Apr;38(2):211-28. Epub 2007 Jan 25. PMID 17257570 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Cheng YW, Chiou HL, Sheu GT, Hsieh LL, Chen JT, Chen CY, Su JM, Lee H. The association of human papillomavirus 16/18 infection with lung cancer among nonsmoking Taiwanese women. Cancer Res. 2001 Apr 1;61(7):2799-803. PMID 11306446 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Zheng H, Abdel Aziz HO, Nakanishi Y, Masuda S, Saito H, Tsuneyama K, Takano Y. Oncogenic role of JC virus in lung cancer. J Pathol. 2007 Jul;212(3):306-15. PMID 17534844 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Giuliani L, Jaxmar T, Casadio C, Gariglio M, Manna A, D'Antonio D, Syrjanen K, Favalli C, Ciotti M. Detection of oncogenic viruses SV40, BKV, JCV, HCMV, HPV and p53 codon 72 polymorphism in lung carcinoma. Lung Cancer. 2007 Sep;57(3):273-81. Epub 2007 Apr 2. PMID 17400331 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Fong KM, Sekido Y, Gazdar AF, Minna JD. Lung cancer. 9: Molecular biology of lung cancer: clinical implications. Thorax. 2003 Oct;58(10):892-900. PMID 14514947 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Herbst RS, Heymach JV, Lippman SM. Lung cancer. N Engl J Med. 2008 Sep 25;359(13):1367-80. PMID 18815398 2 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Aviel-Ronen S, Blackhall FH, Shepherd FA, Tsao MS. K-ras mutations in non-small-cell lung carcinoma: a review. Clin Lung Cancer. 2006 Jul;8(1):30-8. PMID 16870043 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Giles F. Filley Lecture.Devereux TR, Taylor JA, Barrett JC. Molecular mechanisms of lung cancer. Interaction of environmental and genetic factors. Chest. 1996 Mar;109(3 Suppl):14S-19S. PMID 8598134 2 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d e f Yilmazbayhan A, Damadoğlu E, Aybatli A. Soliter pulmoner nodüle tanısal yaklaşım. Tuberk Toraks. 2005;53(3):307-18. PMID 16258894 2 Eylül 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Inci I, Pabuşçu E. Akciğer kanserinin cerrahi tedavisinde preoperatif değerlendirme. Tuberk Toraks. 2005;53(2):210-20. PMID 16100661 15 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Travis WD, Travis LB, Devesa SS. Lung cancer. Cancer. 1995 Jan 1;75(1 Suppl):191-202. PMID 8000996 1 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Morandi U, Casali C, Rossi G. Bronchial typical carcinoid tumors. Semin Thorac Cardiovasc Surg. 2006 Fall;18(3):191-8. PMID 17185178 1 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Etienne-Mastroianni B, Falchero L, Chalabreysse L, Loire R, Ranchère D, Souquet PJ, Cordier JF. Primary sarcomas of the lung: a clinicopathologic study of 12 cases. Lung Cancer. 2002 Dec;38(3):283-9. PMID 12445750 4 Ocak 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c Arinç S, Saltürk C, Ertuğrul M, Sulu E, Tuncer L, Nergis S, Selvi U. Primer akciğer kanserinde bronkoskopik biyopsi ve torakotomi materyalleri arasında hücre tipi uyumu. Tuberk Toraks. 2007;55(4):378-82. PMID 18224506 15 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Bryant A, Cerfolio RJ. Differences in epidemiology, histology, and survival between cigarette smokers and never-smokers who develop non-small cell lung cancer. Chest. 2007 Jul;132(1):185-92. Epub 2007 Jun 15. PMID 17573517 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b c d e f Travis WD, Nicholson AG (editors). WHO Classification of Tumours of the Lung, Pleura, Thymus and Heart. Volume 7 of Medicine Series: WHO Classification of Tumours, International Agency for Research on Cancer, 2015
- ^ a b c d e f g h i j Kumar V, Abbas AK, Aster JC. Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease. 9th edt., Elsevier Saunders, Philadelphia, 2015
- ^ a b Raz DJ, He B, Rosell R, Jablons DM. Bronchioloalveolar carcinoma: a review. Clin Lung Cancer. 2006 Mar;7(5):313-22. PMID 16640802 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Vineis P, Hoek G, Krzyzanowski M, Vigna-Taglianti F, Veglia F, Airoldi L, Overvad K, Raaschou-Nielsen O, Clavel-Chapelon F, Linseisen J, Boeing H, Trichopoulou A, Palli D, Krogh V, Tumino R, Panico S, Bueno-De-Mesquita HB, Peeters PH, Lund E E, Agudo A, Martinez C, Dorronsoro M, Barricarte A, Cirera L, Quiros JR, Berglund G, Manjer J, Forsberg B, Day NE, Key TJ, Kaaks R, Saracci R, Riboli E. Lung cancers attributable to environmental tobacco smoke and air pollution in non-smokers in different European countries: a prospective study. Environ Health. 2007 Feb 15;6:7. PMID 17302981 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Pandey G. Bhutan's smokers face public ban. BBC, Şubat 2005. Tam metin 7 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi 2007-09-07.
- ^ UN health agency calls for total ban on tobacco advertising to protect young. United Nations News service. Tam metin 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi 30 Mayıs 2008.
- ^ a b A Decade of Broken Promises: The 1998 State Tobacco Settlement Ten Years Later. Campaign for Tobacco-Free Kids. Tam metin 17 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi 2008-12-03.
- ^ a b c d Çetinkaya E, Yıldız P, Turna A, Dodurgalı R, Ürer N, Gürses A, Yılmaz V. Akciğer Tümörlerinde Ameliyat Öncesi İnvazif Tanı Yöntemlerinin Hücre Tipini Belirlemedeki Doğruluğu. Türk Toraks Dergisi. Aralık 2002, Cilt 3, Sayı 3, Sayfa(lar) 284-288. Tam metin 9 Kasım 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Öztuna F, Özlü T, Bülbül Y. Akciğer Kanserini Hangi Evrede Yakalıyor ve Nasıl Tedavi Ediyoruz? Tüberküloz ve Toraks Dergisi 2003; 51(2): 152-156. PMID 15143421
- ^ Schiller JH, Vidaver RM, Novello S, Brahmer J, Monroe L (2007). Living with a Diagnosis of Lung Cancer, Standard Treatments for Lung Cancer. National Lung Cancer Partnership. Tam metin 23 Eylül 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Son erişim tarihi:2008-12-01.
- ^ Strand TE, Rostad H, Damhuis RA, Norstein J. Risk factors for 30-day mortality after resection of lung cancer and prediction of their magnitude. Thorax. 2007 Nov;62(11):991-7. Epub 2007 Jun 15. PMID 17573442
- ^ El-Sherif A, Gooding WE, Santos R, Pettiford B, Ferson PF, Fernando HC, Urda SJ, Luketich JD, Landreneau RJ. Outcomes of sublobar resection versus lobectomy for stage I non-small cell lung cancer: a 13-year analysis. Ann Thorac Surg. 2006 Aug;82(2):408-15; discussion 415-6. PMID 16863738
- ^ Fernando HC, Santos RS, Benfield JR, Grannis FW, Keenan RJ, Luketich JD, Close JM, Landreneau RJ. Lobar and sublobar resection with and without brachytherapy for small stage IA non-small cell lung cancer. J Thorac Cardiovasc Surg. 2005 Feb;129(2):261-7. PMID 15678034
- ^ Amerikan Göğüs Hastalıkları Birliği (ACCP 11 Temmuz 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- ^ . 16 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Temmuz 2016.
- ^ Clegg A, Scott DA, Hewitson P, Sidhu M, Waugh N. Clinical and cost effectiveness of paclitaxel, docetaxel, gemcitabine, and vinorelbine in non-small cell lung cancer: a systematic review. Thorax. 2002 Jan;57(1):20-8. PMID 11809985
- ^ Murray N, Turrisi AT 3rd. A review of first-line treatment for small-cell lung cancer. J Thorac Oncol. 2006 Mar;1(3):270-8. PMID 17409868
- ^ Azim HA Jr, Ganti AK. Treatment options for relapsed small-cell lung cancer. Anticancer Drugs. 2007 Mar;18(3):255-61. PMID 17264756
- ^ Winton T, Livingston R, Johnson D, Rigas J, Johnston M, Butts C, Cormier Y, Goss G, Inculet R, Vallieres E, Fry W, Bethune D, Ayoub J, Ding K, Seymour L, Graham B, Tsao MS, Gandara D, Kesler K, Demmy T, Shepherd F; National Cancer Institute of Canada Clinical Trials Group; National Cancer Institute of the United States Intergroup JBR.10 Trial Investigators. Vinorelbine plus cisplatin vs. observation in resected non-small-cell lung cancer. N Engl J Med. 2005 Jun 23;352(25):2589-97. PMID 15972865
- ^ Douillard JY, Rosell R, De Lena M, Carpagnano F, Ramlau R, Gonzáles-Larriba JL, Grodzki T, Pereira JR, Le Groumellec A, Lorusso V, Clary C, Torres AJ, Dahabreh J, Souquet PJ, Astudillo J, Fournel P, Artal-Cortes A, Jassem J, Koubkova L, His P, Riggi M, Hurteloup P. Adjuvant vinorelbine plus cisplatin versus observation in patients with completely resected stage IB-IIIA non-small-cell lung cancer (Adjuvant Navelbine International Trialist Association [ANITA]): a randomised controlled trial. Lancet Oncol. 2006 Sep;7(9):719-27. PMID 16945766 11 Haziran 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Tsuboi M, Ohira T, Saji H, Miyajima K, Kajiwara N, Uchida O, Usuda J, Kato H. The present status of postoperative adjuvant chemotherapy for completely resected non-small cell lung cancer. Ann Thorac Cardiovasc Surg. 2007 Apr;13(2):73-7. PMID 17505412
- ^ Horn L, Sandler AB, Putnam JB Jr, Johnson DH. The rationale for adjuvant chemotherapy in stage I non-small cell lung cancer. J Thorac Oncol. 2007 May;2(5):377-83. PMID 17473651
- ^ Wakelee HA, Schiller JH, Gandara DR. Current status of adjuvant chemotherapy for stage IB non-small-cell lung cancer: implications for the New Intergroup Trial. Clin Lung Cancer. 2006 Jul;8(1):18-21. PMID 16870041
- ^ British Medical Journal (December 2005). Clinical Evidence Concise. BMJ Publishing Group. s. 486–488.
- ^ a b Saunders M, Dische S, Barrett A, Harvey A, Gibson D, Parmar M. Continuous hyperfractionated accelerated radiotherapy (CHART) versus conventional radiotherapy in non-small-cell lung cancer: a randomised multicentre trial. CHART Steering Committee. Lancet. 1997 Jul 19;350(9072):161-5. PMID 9250182 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Wagner H Jr. Radiation therapy in the management of limited small cell lung cancer: when, where, and how much? Chest. 1998 Jan;113(1 Suppl):92S-100S. PMID 9438697 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ PORT Meta-analysis Trialists Group. Postoperative radiotherapy for non-small cell lung cancer. Cochrane Database Syst Rev. 2005 Apr 18;(2):CD002142. PMID 15846628 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lally BE, Zelterman D, Colasanto JM, Haffty BG, Detterbeck FC, Wilson LD. Postoperative radiotherapy for stage II or III non-small-cell lung cancer using the surveillance, epidemiology, and end results database. J Clin Oncol. 2006 Jul 1;24(19):2998-3006. Epub 2006 Jun 12. PMID 16769986 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Raben A, Mychalczak B. Brachytherapy for non-small cell lung cancer and selected neoplasms of the chest. Chest. 1997 Oct;112(4 Suppl):276S-286S. PMID 9337304 7 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Celebioglu B, Gurkan OU, Erdogan S, Savas I, Köse K, Kurtman C, Gonullu U. High dose rate endobronchial brachytherapy effectively palliates symptoms due to inoperable lung cancer. Jpn J Clin Oncol. 2002 Nov;32(11):443-8. PMID 12499415 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Ng M, Chong J, Milner A, MacManus M, Wheeler G, Wirth A, Michael M, Ganju V, McKendrick J, Ball D. Tolerability of accelerated chest irradiation and impact on survival of prophylactic cranial irradiation in patients with limited-stage small cell lung cancer: review of a single institution's experience. J Thorac Oncol. 2007 Jun;2(6):506-13. PMID 17545845 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Slotman B, Faivre-Finn C, Kramer G, Rankin E, Snee M, Hatton M, Postmus P, Collette L, Musat E, Senan S; EORTC Radiation Oncology Group and Lung Cancer Group. Prophylactic cranial irradiation in extensive small-cell lung cancer. N Engl J Med. 2007 Aug 16;357(7):664-72. PMID 17699816 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Hof H, Muenter M, Oetzel D, Hoess A, Debus J, Herfarth K. Stereotactic single-dose radiotherapy (radiosurgery) of early stage nonsmall-cell lung cancer (NSCLC). Cancer. 2007 Jul 1;110(1):148-55. PMID 17516437 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ a b Abbas G, Danish A, Krasna MJ (Temmuz 2016). "Stereotactic Body Radiotherapy and Ablative Therapies for Lung Cancer". Surgical Oncology Clinics of North America. 25 (3). ss. 553-566. doi:10.1016/j.soc.2016.02.008.
- ^ Simon CJ, Dupuy DE, DiPetrillo TA, Safran HP, Grieco CA, Ng T, Mayo-Smith WW. Pulmonary radiofrequency ablation: long-term safety and efficacy in 153 patients. Radiology. 2007 Apr;243(1):268-75. PMID 17392258 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Midha A, Dearden S, McCormack R (2015). "EGFR mutation incidence in non-small-cell lung cancer of adenocarcinoma histology: a systematic review and global map by ethnicity (mutMapII)". American Journal of Cancer Research. 5 (9). ss. 2892-2911. (PMID) 26609494. 22 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ a b Gadgeel, Shirish M. (2015). Personalized Therapy of Non-small Cell Lung Cancer (NSCLC). Springer. ss. 203-222. 28 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ Miyazaki K, Ano T, Nakazawa K, Satoh H, Ohtsuka M. Late fatal recurrence in gefitinib-treated NSCLC patients. Tuberk Toraks. 2007;55(4):400-3. PMID 18224510 27 Kasım 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ . 28 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ağustos 2017.
- ^ Sandler A, Gray R, Perry MC, Brahmer J, Schiller JH, Dowlati A, Lilenbaum R, Johnson DH. Paclitaxel-carboplatin alone or with bevacizumab for non-small-cell lung cancer. N Engl J Med. 2006 Dec 14;355(24):2542-50. PMID 17167137 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Edelman MJ. Novel cytotoxic agents for non-small cell lung cancer. J Thorac Oncol. 2006 Sep;1(7):752-5. PMID 17409954 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Danesi R, Pasqualetti G, Giovannetti E, Del Tacca M. The role of pharmacogenetics in adjuvant treatment of non-small cell lung cancer. J Thorac Oncol. 2007 May;2(5 Suppl):S27-30. PMID 17457227 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Blackhall FH, Shepherd FA. Small cell lung cancer and targeted therapies. Curr Opin Oncol. 2007 Mar;19(2):103-8. PMID 17272981 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lee JM, Mao JT, Krysan K, Dubinett SM. Significance of cyclooxygenase-2 in prognosis, targeted therapy and chemoprevention of NSCLC. Future Oncol. 2007 Apr;3(2):149-53. PMID 17381414 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Whitehead CM, Earle KA, Fetter J, Xu S, Hartman T, Chan DC, Zhao TL, Piazza G, Klein-Szanto AJ, Pamukcu R, Alila H, Bunn PA Jr, Thompson WJ. Exisulind-induced apoptosis in a non-small cell lung cancer orthotopic lung tumor model augments docetaxel treatment and contributes to increased survival. Mol Cancer Ther. 2003 May;2(5):479-88. PMID 12748310 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Scagliotti G. Proteasome inhibitors in lung cancer. Crit Rev Oncol Hematol. 2006 Jun;58(3):177-89. Epub 2006 Jan 19. PMID 16427303 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Dragnev KH, Petty WJ, Shah SJ, Lewis LD, Black CC, Memoli V, Nugent WC, Hermann T, Negro-Vilar A, Rigas JR, Dmitrovsky E. A proof-of-principle clinical trial of bexarotene in patients with non-small cell lung cancer. Clin Cancer Res. 2007 Mar 15;13(6):1794-800. PMID 17363535 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Albright C, Garst J. Vaccine therapy in non-small-cell lung cancer. Curr Oncol Rep. 2007 Jul;9(4):241-6. PMID 17588347 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Sun S, Schiller JH, Spinola M, Minna JD. New molecularly targeted therapies for lung cancer. J Clin Invest. 2007 Oct;117(10):2740-50. PMID 17909619 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ National Cancer Institute. Non-Small Cell Lung Cancer Treatment.Tam metin 8 Nisan 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Son düzenlenme: 08/01/2008.
- ^ National Cancer Institute. Small Cell Lung Cancer Treatment. Tam metin 13 Mayıs 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Son düzenlenme: 05/22/2008.
- ^ Mountain CF. Revisions in the International System for Staging Lung Cancer. Chest. 1997 Jun;111(6):1710-7. PMID 9187198 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ National Cancer Institute, SEER. Search Cancer Statistics Review, 1975-2002. Tam metin 6 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Retrieved 2007-11-18.
- ^ World Health Organization. (2009) WHO Disease and injury country estimates. Tam metin 11 Kasım 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Erişim tarihi 11 Kasım 2009.
- ^ a b Cancer of the Lung (ch.92). Vaporciyan AA, Kies MS, Stevens CW, Komaki R, Jack A. Roth JA., in Cancer Medicine. Kufe, Donald W.; Pollock, Raphael E.; Weichselbaum, Ralph R.; Bast, Robert C., Jr.; Gansler, Ted S.; Holland, James F.; Frei III, Emil, editors. Hamilton (Canada): BC Decker Inc.; c2003. Tam metin
- ^ Notani PN. (2001) Global variation in cancer incidence and mortality . Special section: Cancer. Current Science, vol. 81, No. 5, 10 Eylül 2001. s.465-474. 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde [https://web.archive.org/web/20121222051948/http://www.iisc.ernet.in/currsci/sep102001/465.pdf arşivlendi. 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Tam metin (İngilizce)] 22 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde ..
- ^ Youlden DR, Cramb SM, Baade PD. The International Epidemiology of Lung Cancer: geographical distribution and secular trends. J Thorac Oncol. 2008 Aug;3(8):819-31. PMID 18670299 13 Ocak 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Morgagni GB. (1761). De sedibus et causis morborum per anatomen indagatis. Tam metin 25 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Bayle, Gaspard-Laurent (1810). Recherches sur la phtisie pulmonaire.
- ^ a b Witschi H. A short history of lung cancer. Toxicol Sci. 2001 Nov;64(1):4-6. PMID 11606795 10 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Spiro SG, Silvestri GA. One hundred years of lung cancer. Am J Respir Crit Care Med. 2005 Sep 1;172(5):523-9. Epub 2005 Jun 16. PMID 15961694 10 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Adler, I (1912). Primary Malignant Growths of the Lungs and Bronchi. Longmans, Green, and Company.
- ^ Grannis FW. History of cigarette smoking and lung cancer. smokinglungs.com. Erişim tarihi 2007-08-06. Tam metin 18 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Doll R, Hill AB. Lung cancer and other causes of death in relation to smoking; a second report on the mortality of British doctors. Br Med J. 1956 Nov 10;2(5001):1071-81. PMID 13364389 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ US Department of Health Education and Welfare (1964). Smoking and health: report of the advisory committee to the Surgeon General of the Public Health Service, Washington, DC: US Government Printing Office.
- ^ Pirozynski M. 100 years of lung cancer. Respir Med. 2006 Dec;100(12):2073-84. Epub 2006 Oct 23. PMID 17056245 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Greaves M (2000). Cancer: the Evolutionary Legacy. Oxford University Press, 196–197.
- ^ Office of the Home Secretary (1976). Biographical Memoirs. National Academy of Sciences. .
- ^ a b Edwards AT (1946). Carcinoma of the bronchus. Thorax 1: 1–25.
- ^ Scott WJ, Howington J, Movsas B; American College of Chest Physicians. Treatment of stage II non-small cell lung cancer. Chest. 2003 Jan;123(1 Suppl):188S-201S. PMID 12527579 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Smythe WR; American College of Chest Physicians. Treatment of stage I non-small cell lung carcinoma. Chest. 2003 Jan;123(1 Suppl):181S-187S. PMID 12527578 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Kabela M. Experience with radical irradiation of bronchial cancer. Cesk Onkol. 1956;3(2):109-15. PMID 13383622 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Lennox SC, Flavell G, Pollock DJ, Thompson VC, Wilkins JL. Results of resection for oat-cell carcinoma of the lung. Lancet. 1968 Nov 2;2(7575):925-7. PMID 4176258 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Miller AB, Fox W, Tall R. Five-year follow-up of the Medical Research Council comparative trial of surgery and radiotherapy for the primary treatment of small-celled or oat-celled carcinoma of the bronchus. Lancet. 1969 Sep 6;2(7619):501-5. PMID 4184834 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
- ^ Cohen MH, Creaven PJ, Fossieck BE Jr, Broder LE, Selawry OS, Johnston AV, Williams CL, Minna JD. Intensive chemotherapy of small cell bronchogenic carcinoma. Cancer Treat Rep. 1977 May-Jun;61(3):349-54. PMID 194691 5 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde .
Sınıflandırma | D |
---|---|
Dış kaynaklar |
|
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Akciger kanseri akciger dokularindaki hucrelerin kontrolsuz cogaldigi bir hastaliktir Bu kontrolsuz cogalma hucrelerin cevredeki dokulari sararak veya akciger disindaki organlara yayilmalari ile metastaz sonuclanabilir Dunya Saglik Orgutunun WHO raporuna gore akciger kanseri tum dunyada kanser turleri arasinda en sik olume neden olan kanser turudur ve tum dunyada her yil yaklasik 1 6 milyon olume neden olmaktadir Akciger kanseriDiger adlarAkciger karsinomuOn arka PA posteroanterior eksende cekilmis bir gogus grafisinde hastanin her iki akcigerinde akciger kanseriyle uyumlu kitlesel lezyonlar izleniyor Olagan baslangici 70 yasUzmanlikOnkoloji PulmonolojiBelirtilerOksurme ayrica Hemoptizi zayiflama nefes darligi gogus agrisiTiplerKucuk hucreli akciger kanseri kucuk hucreli disi akciger kanseriRisk faktoruTutun kullanimigenetik faktorlerradon gaziasbesthava kirliligiTaniTibbi goruntuleme biyopsiKorunmaSigara icmeme asbest maruziyetinden kacinmaTedaviCerrahi kemoterapi radyoterapiPrognozBes yillik sagkalim orani 19 4 ABD 41 4 Japonya Siklik2015 itibariyla 3 3 milyon kisiOlum1 7 milyon 2015 Olum orani mortalitesi oldukca yuksek olan bu kanser turunde dunya genelinde sigara icme aliskanliklarindaki degismeye bagli olarak alttiplerinde ve kadinlarda gorulme oranlarinda degisimler olmustur Akciger kanserinin en sik nedeni uzun sureli olarak tutun dumanina maruz kalmak olmakla beraber tum akciger kanserli hastalarin 15 e ulasan bir orani sigara icmeyenlerden olusmaktadir Akciger kanseri bircok faktore bagli olarak ortaya cikan bir hastaliktir Bu nedenler arasinda genetik faktorler radon gazi asbest ve hava kirliligi gibi faktorler sorumlu tutulmaktadir Akciger kanserinin belirtileri hastaligin nerede basladigina nasil yayilmis olduguna ve vucudun hastaliga tepkilerinin varligina bagli olarak fark edebilir En sik gorulen belirtileri nefes darligi dispne oksurme kanli oksurme da dahil ve kilo kaybidir Bu belirtiler sadece akciger kanserine ozgu olmadiklarindan hastalarin tani almalari gecikebilir Akciger kanseri gogus rontgeni ve bilgisayarli tomografi BT ile gorulebilir Kesin tani biyopsi ile konmaktadir Biyopsi genelde bronkoskopi veya BT yardimli biyopsi ile yapilir Tedavi ve prognozu belirleyen faktorler kanserin histolojik tipi kanserin evresi ve hastanin genel performans durumudur Akciger kanserinin bircok histolojik alttipi olmasina karsin klinikte genellikle kucuk hucreli ve kucuk hucreli disi akciger kanseri olmak uzere iki baslikta incelenir cunku tedavide izlenecek yolu bu gruplandirma belirler Kucuk hucreli akciger kanseri tedavisinde kemoterapi ve radyoterapi tercih edilirken kucuk hucreli disi kanserlerde ilk tercih cerrahidir Akciger kanserinin gorulme orani yasla artar genelde 50 70 yaslarinda gorulur Akciger kanserinin erken evrelerde bes yillik sagkalimi 60 70 iken ileri evre olgularda bu oran 5 in altina dusmektedir Tum alttipler ve evreler goz onune alindiginda tedavi ile bes yillik sagkalim orani Amerika Birlesik Devletleri nde 18 1 dir 2017 icin ancak sagkalim oranlari gelismekte olan ulkelerde daha dusuktur Siklik ve yayginlikTum kanser turleri arasinda en olumcul kanser turu olan akciger kanseri tum dunyada kanser turleri arasinda erkeklerde en sik olume neden olan birinci kadinlarda ise ikinci kanser turudur ve tum dunyada her yil yaklasik 1 6 milyon olume neden olmaktadir Bununla beraber ABD de hem kadin hem de erkeklerde olume sebep olan kanser turleri arasinda 1 siradadir Gunumuzde akciger kanseri ABD de kadinlarda olume sebebiyet veren kanser turleri arasinda en onde gelenidir ve meme kanseri yumurtalik ve yumurtalik tupu kanserleri toplamindan daha yaygindir Ancak ABD de sigara iciminin azalmasi ile akciger kanseri sikligi da azalmaya baslamistir Buna karsilik Turkiye de sigara icimi arttigi icin artmaya devam etmektedir Ancak baska yonlerden saglikli olan ve hayati boyunca sigara kullanmamis olan insanlar da akciger kanserine yakalanabilmektedir ABD de erkeklerde akciger kanseri ve sigara arasindaki korelasyon Grafik 20 yillik sure araliginda artan sigara icme oranlari ve artan akciger kanseri insidansini gosteriyor Buyutmek icin resme tiklayiniz Akciger kanseri 20 yuzyilin baslarinda nadir bir hastalik iken bugun her iki cinsiyette de kanserden olumlerin basinda yer almaktadir Mortalitesi oldukca yuksek olan bu kanser turunde dunya genelinde sigara icme aliskanliklarindaki degismeye bagli olarak histolojik alttiplerinin oraninda degisiklik yasanmis ve kadinlarda sigara kullaniminin zamanla artmasinin sonucunda kadinlarda gorulme sikliginda artma gozlenmistir Tarihsel olarak cogunlukla erkeklerde gorulen bu kanser turu zaman icinde meydana gelen sosyolojik degisiklikler sonucunda kadinlarin da sigara kullanma aliskanliklarinin artmasi sonucunda kadinlarda bu kanser turunun gorulme sikligi artmistir Akciger kanserinin kuresel insidans artis hizi yilda 0 5 iken ozellikle kadinlarda her yil 4 1 artis soz konusudur Gelismis ulkelerde onceleri kanserden olumlerin 34 unden akciger kanserleri sorumlu iken gunumuzde 28 inden sorumludur Bu azalmalarin nedeni gelismis ulkelerde sigara kullaniminda belirgin azalma ve sigara iceriginde yapilan degisikliklere baglanmaktadir Ancak gelismekte olan ulkelerde sigara kullaniminda azalma olmamasi bilakis artmasi sonucunda hem erkeklerde hem de kadinlarda tum kanser olumleri icinde onemli yerini korumakta ve belirgin artis gozlenmektedir Belirti ve bulgularAkciger ve brons sisteminin agri duyusu icermemesi ve ilk semptom olan oksurugun sigara icenler tarafindan bir hastalik belirtisi olarak degerlendirilmemesi nedeniyle akciger kanseri vakalarinin tanisi cogunlukla ileri evrelerde konulmaktadir Semptomlar tumorun lokal buyumesine bagli olabilecegi gibi metastatik hastaliga veya metastatik olmayan kanserli hucrelerin vucudun diger dokularina dolayli etkilerine paraneoplastik sendromlara bagli olabilir Semptomlar Akciger kanserinin semptomlari birincil primer tumor tipine tumorun gogus kafesi icinde intratorasik dagilimina yayilimina metastazlara veya paraneoplastik sendromlara bagli olarak ortaya cikar American Thoracic Society ATS ve European Respiratory Society nin ERS cesitli arastirmalarin verilerine gore yaptigi ortak arastirmalarin sonucunda oksuruk 8 75 kilo kaybi 0 68 nefes darligi dispne 3 60 gogus agrisi 20 49 ve oksurukle kan tukurme hemoptizi 6 35 oranlarinda gorulebilmektedir Tani konan hastalarin 10 ile 25 e varan oranlarda asemptomatiktir yani herhangi bir semptom gostermez Boyle hastalarda kanser tanisi tesadufen cekilen akciger rontgeni veya bilgisayarli tomografide saptanan soliter pulmoner nodullerin incelenmesiyle tani konmaktadir Kanserin buyumesi ve akciger dokusuna yayilmasi sonucunda oksuruk nefes darligi hisiltili solunum wheezing gogus agrisi hemoptizi semptomlari gorulur Akciger kanserinin metastazlari ise yayilim gosterdigi organa bagli olarak bulgu verir Bu kanserin beyine yaptigi metastaz norolojik semptomlara neden olurken kemige metastaziyla agri sikayetleri gorulur Tumor hucrelerinden salinan hormonlara dolayli olarak paraneoplastik sendromlar gelisebilir Cesitli hormonlarin salinimi sonucunda salinan hormona bagli olarak cesitli bulgular gorulebilir Ayrica akciger kanserli hastalarin cogunda kilo kaybi halsizlik yorgunluk gibi nonspesifik ozgul olmayan semptomlar bulunabilir Semptomlar primer tumorlerin lokalizasyonuna gore degisebilir Brons ici endobronsial merkezi tumorlerde daha cok oksuruk nefes darligi hemoptizi cevresel olanlarda ise siklikla plevra kaynakli gogus agrisi ve dispne gibi semptomlar gorulur Bununla beraber hastalarin 5 10 nda hic semptom olmayabilir Akciger kanserine bagli ortaya cikan semptomlar primer tumorun yerlesimi ve buyuklugu tumorun yayilim yeri ve yayilma derecesi gibi parametrelere gore cesitlilik gosterebilir Nefes darligi genellikle merkezi yerlesimli tumorlerin brons ici havayolu tikanmasi ile akciger hacimlerinin azalmasina gogus agrisi ise akciger cevresi tumorlerde plevra veya gogus duvarinin istilasi brakial pleksusa sizma ve tumoral kitlenin buyumesine baglidir Oksuruk merkezi yerlesimli olan tumorlerde cevresel olanlara gore daha siktir ve havayollarinin tikanmasi sikismasi tumorun icine sizmasi ve enfeksiyonlarina baglidir Hisirtili solunum wheezing veya stridor hava yolu trakea veya ana brons kismi tikanmasi ile meydana gelir Ses kisikligi ozellikle merkezi tumorlerde rekurren larengeal sinir tutulumu ile ilgili yutma guclugu disfaji ise ozofagus sikismasi ile ilgili olarak ortaya cikar Ayrica akciger kanserinde nonspesifik bir bulgu olan ates obstruktif tikanmali pnomoni ve karaciger metastazlari ile ilgili olup siklikla purulan irinli balgam ve hemoptizi ile birliktedir Gorulen belirtiler siklikla birincil tumorun sebep oldugu belirtilerdir Birincil tumore bagli belirtilere gogus agrisi oksuruk dispne hemoptizi ornek verilebilir Bununla beraber hastalarin 40 inda gogus kafesi ici intratorasik yayilima bagli semptomlar gorulur Intratorasik yayilima bagli olarak basi yaptigi yerlere gore degisik semptomlara sebep olabilir Boyundaki sempatik sinirlere basi yaptiginda horner sendromu plevraya dogru yayilim gosterdiginde plevral efuzyon ozafagusa basi yaptiginda ozafagiyal belirtiler superior vena cava tikanmasi sonucunda superior vena cava sendromu gibi cesitli klinik bulgulara neden olabilir Gogus kafesi disi ekstratorasik yayilimda ise metastaz yapilan organa gore belirtiler ortaya cikar Hastalarin yaklasik 1 3 unde ekstratorasik yayilima bagli belirtiler gorulur Bunlar arasinda kemik agrisi kiriklar akil bulanikligi konfuzyon kisilik degismesi alkalin fosfataz seviyelerinde yukselme sinirli konumlu fokal norolojik hasar bas agrisi bulanti kusma ele gelen lenfadenopati zayiflik halsizlik bayilmalar gibi belirtiler bulunmaktadir Yaklasik 10 hastada ise paraneoplastik sendrom gorulur Kronik oksuruk veya olagan oksuruk seklinde degisiklik Nefes darligi ve nefes almada zorlanma Kanli balgam cikarma ve kan tukurme Egzersiz yapmada zorlanma Gogus agrisi Ses kisikligi Kol ve omuz agrisi Yutarken zorlanma ve takinti hissi Kemik agrisi Anemi kansizlik Duzensiz kalp atimlari Lenfadenopati Bas agrisi Sarilik Cilt ve ciltalti nodulleri Istahsizlik halsizlik ve kilo kaybi Hisiltili solunum Wheezing Sik tekrarlayan zaturreler Yutma guclugu Yuzde dolgunluk ve kizarma Gogus kafesi icinde lenf sivisi birikimi Ates Carpinti ve bayilma senkop Goz kapaginda dusme gozun icine cokmesi vb Paraneoplastik sendrom Paraneoplastik Sendrom bir tumor veya tumorun metastazlari ile dogrudan ilgili olmayan ancak tumorun varligina bagli olan ve dolayisi ile tumorun cikarilmasindan sonra gerileyebilen belirtilerdir Tumor hucrelerinin biyolojik olarak aktif bilesenler salgilamasi sonucu meydan gelir Salgilanan etmenlere hormon gibi gore cesitli belirtilere yol acabilirler Bunlar arasinda kan sodyum miktarinin azligi hiponatremi Cushing sendromu normalin ustunde kan kalsiyumu hiperkalsemi erkek gogusunde normalden fazla buyume jinekomasti sayilabilir Paraneoplastik sendromlar kucuk hucreli akciger kanserlerinde genellikle daha fazla gorulur Kucuk hucreli disi akciger kanserlerinde daha sik gorulen paraneoplastik sendromlar arasinda hiperkalsemi ve hipertrofik osteoartropati sayilabilir Hipertrofik osteoartropati en sik akciger adenokarsinomlarina eslik eder Fiziki bulgular In situ tumor asamasinda fizik bulgu yoktur tumor buyudukce lokal ve genel bulgular ortaya cikmaktadir Kronik obstruktif akciger hastaligi KOAH ile birlikte ise fizik muayenede hisiltili solunum wheezing her iki akcigerde daginik ronkusler ve ekspiryum uzamasi gibi bulgular bulunabilir Herhangi bir lenf bezini tutacak sekilde tumor yayilmis ise tutulan lenf bezleri muayenede elle hissedilebilir Lenf bezlerine metastaz oranlari hiler 90 bronsial 40 60 skalen 85 supraklavikuler 15 20 ve hiler mediastinal 50 dir Muayenede nadir olarak karina duzeyinde ana bronslarin daralmasina ikincil stridor daha derindeki hava yollarinda yerlesmis tumorlerde ise hisiltili solunum wheezing ve yerellesmis ronkus duyulur Radyolojik tetkiklerde tek tarafli atelektazi pnomoni ve plorezi gorulebilir fizik muayenede de bu patolojilere bagli bulgular saptanabilir Bu bulgular muayenede gogusun yarisindaki solunum hareketlerinde kisitlilik solunum sirasinda gogusteki titresimlerde artma veya azalma perkusyonda tok ses stetoskopla dinlemede oskultasyonda solunum seslerinde azalma ve hirilti ral duyulmasi gibi bulgulardir Karaciger metastazi halinde karaciger buyumesi hepatomegali gorulebilir Serebral yayilim varsa seyrek olarak vucudun tek tarafinda duyu azalmasi hemiparezi veya hareketsizlik hemipleji veya noropatiye neden olabilir Vena cava superior sendromu Horner sendromu bulgulari comak parmak ve cilt altinda noduller saptanabilir NedenleriTutun urunleri endustriyel urunler uranyum radyasyon asbest hava kirliligi beslenme eksiklikleri kanserin olusmasinda rol alan faktorlerdendir Son arastirmalarin isiginda akciger kanseri riskini artiran en onemli faktor kanserojen maddelerin uzun sure boyunca solunumundan kaynaklanmaktadir Akciger kanserinin olusumunda su faktorler yer alir Tutun urunleri sigara vb kullanimi 90 dan daha fazla Radon 10 15 Asbest Akcigerde skar fibrozis Kronik Intertisyel Pnomonitis Halojen eterler klorometileter Inorganik arsenik Radyoizotoplar Hava kirliligi Agir metaller Krom Nikel Hardal gazi Vitamin A ve E eksikligi Sigara Akciger kanseri tanisi almis hastada akcigerin gorunumu Ust lobdaki beyaz bolge kanserlesmis dokuyu siyahlasmis kisimlarsa hastanin sigara kullandigini gostermekte Sigara kullanimi akciger kanserinin en sik gorulen nedenidir Bununla beraber akciger kanseri sigara icmeyenlerde de gorulebilmektedir Akciger kanserli erkeklerin 10 ve kadinlarin ise 20 25 sinde gelisen kanser sigara ile iliskili degildir Gelismis ulkelerde akciger kanserinden olumlerin erkeklerde 92 94 unun kadinlarda ise 78 80 inin sigaraya bagli oldugu bildirilmistir Ulkelerin tukettikleri sigara miktari ile akciger kanseri olum orani arasinda dogrusal bir oran vardir Bu durum son yillarda tutun tuketiminin arttigi gelismekte olan ulkelerde belirgin bir sekilde izlenmektedir Turkiye de yapilan calismalarda akciger kanserli kadinlarin 17 sinin erkeklerin ise 94 unun sigara ictikleri bildirilmistir Pasif sigara iciciligi sigara icilen ortamda bulunularak sigara dumanina maruz kalma de sigara kullanmak gibi akciger kanseri acisindan risk faktorudur Kanser gelisme riski sigara icme suresi gunde icilen sigara sayisi erken baslama yasi derin cekme inhalasyon katran tar miktari ile artar kullanimi kesme suresi ile azalir Sigara kullanimi ozellikle yilda 20 paketi gectikten sonra goreceli risk belirgin olarak artis gosterir Sigara miktari arttikca risk katlanarak artmakta ancak sigarayi biraktiktan sonra risk giderek azalmaktadir Sigara disinda puro icenlerde risk 3 kat pipo kullananlarda ise 8 kat artmaktadir Filtreli ya da dusuk katran iceren light sigaralari icenlerde kanser riski azalmamaktadir Sigara ve diger tutun urunlerinin kullanim miktari ve suresi arttikca akciger kanseri ve baska kanserlerin gelisme ihtimali artmakta birakilmasi durumunda da zamanla azalmaktadir Akciger kanseri gelisme riski sigarayi birakmayi takiben 10 20 yil icinde hic icmeyenlerin duzeyine yaklasmaktadir Endustriyel ve cevresel maruziyet Meslek Belirli meslek gemi yapimi yapi malzemeleri cikarimi canak comlek imalati matbaa isleri madencilik vb calisanlarinda akciger kanseri daha sik gorulmektedir Baslica mesleki kanserojenler arasinda Asbest arsenik aluminyum krom hidrokarbonlar polisiklik aromatik hidrokarbon gibi hardal gazi nikel ve nikel bilesenleri radyasyon radon vinil klorur berilyum kadmiyum ve formaldehit sayilabilir Sigara dumani kanser olusumu surecinde cevre kirliligi maddeleri ile etkilesmektedir Bu durum sigara icen uranyum ve asbest iscilerinde carpici bir sekilde izlenir Oyle ki akciger kanseri riski sigara icen asbest iscilerinde 92 kat sigara icmeyen asbest iscilerinde sadece 5 kat fazladir Radon Radon gazi Amerika Birlesik Devletleri nde akciger kanserinin ikinci en sik 10 nedenidir ve her yil 6 000 360 000 akciger kanserli kisinin olumunden sorumludur Radon kimyasal inert bir gaz olup uranyumun parcalanma urunudur Solukla alindiginda radon gazi akciger epiteli veya diger hucreleri ile etkilesip kansere neden olur Toprakta dogal olarak bulunur ve iyi havalandirilmayan ev ve isyerlerinin altindaki topraktaki miktarina bagli olarak kapali mekandaki havadaki radon miktari yuksek olabilir Ust sinir 4 pCi L olup 8 pCi L nin ustune ciktiginda kanser riski artmaktadir Sigara ile radonun etkilesimi sinerjiktir ve kanser riski 1 3 1 8 oranindadir Zemin kat eski binalarda yasayanlarda siktir bu nedenle metro ve tunel iscileri gibi mesleki gruplarda risk tasir Diger cevresel faktorler Akciger kanserinden alinan suruntu orneginin sitolojik incelenmesinde asbestos parcaciklari ve ayrica neoplastik hucreler gorulmekte Akciger kanseri etyolojisinde rol oynayan onemli karsinojenlerden biri de asbesttir Gerek endustriyel olarak gemi izolasyon otomotiv sanayi gibi alanlarda kullaniminin yaninda bu minerale cevresel tremolit iceren ak toprak ve zeolit maruziyet de kanser gelisme riskini artirir Asbest akciger kanseri de dahil olmak uzere cesitli akciger hastaliklarina neden olabilir Asbest maruziyeti ve tutun kullanimi sinerjist etki gostererek akciger kanseri gelisme riskini artirir Ingiltere de asbest akciger kanserinden olen erkeklerin 2 3 unun sorumlusudur Asbest ayrica mezotelyoma olarak adlandirilan plevranin kanserine de neden olabilir mezotelyoma bir akciger kanseri degildir Hava kirliliginin kanser gelisme riskindeki onemi tartismalidir Bununla birlikte yogun cevre kirliligi akciger kanseri mortalite istatistiklerine yansimaktadir Nitekim kentlerde kirsal kesimde oturanlara gore akciger kanseri gelisimi 1 3 2 3 kat daha fazladir Virusler Hayvanlarda yapilan calismalarda viruslerin akciger kanserine yol acabildigi gosterilmistir son yillarda yapilan calismalarda insanlarda da viruslerin akciger kanseri icin bir risk faktoru oldugu gosterilmistir Insanlarda risk faktoru oldugu ileri surulen virusler arasinda Insan papillomavirus JC virus simian virus 40 BK virus ve sitomegalovirus sayilabilir Skar gelisimi Fibrozis Silisyum maruziyeti ile ortaya cikan silikozis gibi akciger hastaliklari ve akciger dokusunda fibrozis ile seyreden hastaliklar yara izi skar dokusunun kanserojen etkisi nedeniyle malignite insidansini arttirir Sinirli yerlesimli lokalize akciger skar alanlarinda ve diffuz yaygin akciger fibrozisi olan hastalarda akciger kanseri gelistigi bildirilmistir Skar yakininda mikroskopik olarak epitelyal dokuda asiri buyume hiperplazi saptanmistir Skar zemininde kanser gelisiminin patogenezi henuz tam olarak bilinmemektedir Skar ve fibrozis sonucu gelisen damarlasma eksikligi avaskularite ve dokuda oksijen yetersizligi anoksi epitel metaplazisine yol actigi ve karsinogenezisi hazirladigi dusunulmektedir Skar alanlarinda yuksek akciger adenokarsinomu insidansi bildirilmistir Calismalarda akciger kanserinin sarkoidozlu hastalarda 3 kat fazla gelistigi tuberkulozlu hastalarda ust loblarda kanserin de birlikte bulunabildigi ve yaklasik 8 kat fazla goruldugu bronsiolo alveoler tip kanserlerin aileden gelme konjenital kistik akciger hastaligi ile iliskili olabilecegi belirtilmektedir Beslenme Bircok epidemiyolojik calismada besinle sebze aliminin akciger ve diger kanser risklerini orta derecede dusurdugu gosterilmistir Bunlari takip eden arastirmalarda retinol veya vitamin A iceren retinoidlerin onculu prekursoru olan beta karotenin akciger kanseri riski dusuklugu ile iliskili olabilecegi one surulmustur Sigara icenlerde serum beta karoten duzeyleri icmeyenlerden dusuk bulunmustur Bu dusukluk beta karotenlerin diyetle daha dusuk alimina ve sigaranin absorbsiyon ve metabolizma uzerindeki etkisine baglanmistir Retinoidlerin bircok calismada antikarsinojenik etkileri gosterilmistir Ayrica vitamin A eksikligi solunum sistemi epitelinde skuamoz metaplaziye neden olmaktadir Yani normaldeki solunum sistemini doseyen epitel hucreleri ozelliklerini kaybedip yassi skuamoz hucrelere donusur Vitamin A fakiri diyetle beslenenlerde vitamin A zengini beslenenlere kiyasla akciger kanser riski 4 6 kat daha fazla bulunmustur Vitamin C ve selenyum eksikligi siyah cay ve kolesterol de sorumlu tutulmustur Sigara icen erkeklerde 5 8 yil sure ile vitamin E ve beta karoten verilmesi insidansta azalmaya neden olmamaktadir Genetik yatkinlik Akciger kanserinde kalitsal on yatkinlik yaratan faktorlerin varligi ileri surulmektedir Birinci derece akrabalarinda akciger kanseri olan kisilerde kanser gelistirme riski 2 4 kat artmaktadir Ancak bunun tamamen genetik faktorlere bagli olmadigi akrabalarin ayni ortamda bulunmasinin da etkisi oldugu dusunulmektedir Kronik karsinojen maruziyeti sonucunda genetik yapida hasar olusmaktadir Hucreyi kanserlesmeye goturen hasarin temelinde hucre cogalmasini kontrol eden genlerdeki degisiklik yatar Aile oykusunde akciger kanseri bulunan kadinlarda risk 5 7 kat artmaktadir Aile oykusunde akciger kanseri bulunmasinin yaninda sigara icme oykusu de varsa risk 30 kat artmakta aile oykusu olmaksizin sadece sigara oykusu varsa 15 kata kadar artmaktadir Molekuler genetik ve patogenezSolunum yollari mukozasinin karsinojen etkenlerle uzun sure karsilasmasi sonucunda dokularda bir takim degisiklikler olur Karsinojenler hucre icinde protein lipid gibi bircok molekule ve DNA ya baglanir Kronik karsinojen temasi ile genetik malzemede hasar olusur Bu hasar hucre cogalmasindan sorumlu ras gibi onkogenlerin aktivasyonu ve hucre buyumesini baskilayan Rb p53 gibi tumor supresor genlerin inaktivasyonuna yol acabilir Kronik karsinojen maruziyeti sonucunda genetik yapida hasar olusmaktadir Hucre cogalmasini kontrol eden genlerdeki hasar kanser olusumundaki temel unsurdur Diger kanser turlerine benzer olarak akciger kanserinde de onkogenlerin aktivasyonu ya da tumor baskilayici genlerin inaktivasyonu sonucunda gelisir Son yillarda proto onkogen olarak adlandirilan normal ve genellikle hucrenin bolunmesi ile ilgili islevlerde rol alan genlerin belirli karsinojenlerle onkogen haline gecerek karsinogeneziste rol aldiklari anlasilmistir Kucuk hucreli karsinomda genellikle c myc ve Rb kucuk hucreli disi karsinomda ise genelde ras ve de sorun vardir Akciger kanseri ile ilgili etkinlesmis onkogenlerin 6 familyasi vardir en onemlileri ras H ras K ras N ras ve myc N myc C myc Lmyc dir K ras proto onkogenindeki mutasyonlar akciger adenokarsinomlarinin 10 30 undan sorumludur Epidermal buyume faktoru EGF reseptorunu kodlayan ERBB1 geni ve RAS protoonkogenleri daha cok kucuk hucreli disi akciger kanseri olgularinda izlenen mutasyonlardan sorumludur Epidermal buyume faktoru reseptoru EGFR hucrelerin profilerasyon apoptoz anjiogenezis ve tumor invazyonunda rol alir Tumor supresor genlerin inaktivasyonuna neden olacak kromozomal hasarlar da akciger kanserinde rol alir Insan kanserlerinde en sik bulunan tumor supresor geni kromozom 17 de bulunan p53 ve kromozom 13 teki Rb genidir Rb hucre siklusu boyunca ilerlemeyi bloke edip buyumeyi kontrol eder p53 mutasyonlari buyumeyi hizlandirarak kanser olusumunda rol oynar Tum akciger kanserli hastalarin yarisinda bu mutasyonlar gozlemlenmektedir Baskilayici genler icinde en fazla arastirilani p53 geni mutasyonlaridir Bir nukleer fosfoprotein olan p53 ozellikle DNA hasarina cevap olarak hucre siklusunu DNA sentezi ve onarimini hucre farklilasmasini ve apoptozisi kontrol eden genleri duzenler p53 tumor supresor geninin mutasyonlari akciger kanseri vakalarinin ise 60 75 inde gorulur 3p 5q 13q ve 17p konumlarinda meydana gelen kromozom hasarlari bilhasa kucuk hucreli akciger kanserleri olmak uzere akciger kanserlerinde gorulur Kucuk hucreli akciger kanseri olgularinin 90 inda ve kucuk hucreli disi akciger kanseri olgularinin ise 50 sinden fazlasinda 17p konumunda mutasyonlar bulunmustur TaniToraks BT sinde kitle gorunmekte Soliter pulmoner nodul normal akciger dokusu ile cevrili herhangi bir adenopati ya da atelektazi ile iliskisi olmayan bir akciger radyolojik opasitesidir Bu opasitenin nedeni nodul denen kuresel sekilli nispeten sert bir hucre kumesine karsilik gelir En az invaziv girisimsel yaklasimla kotucul nodulleri iyicil nodullerden ayirmak dogru ve ozgul taniyi elde etmek soliter pulmoner nodullu bir hastada temel amactir Soliter pulmoner nodul tanisinda ilk adim klinik ve radyolojik degerlendirmedir Ancak kanser tanisinin kesin olarak konabilmesi icin patolojik inceleme yapilmasi gerekir Biyopsi sonucu olmaksizin kanser tanisi kesinlesemez Lenf bezlerine metastaz suphesi oldugunda lenf bezlerinden biyopsi almak gerekebilir Akciger kanserinin tanisi ve asamasinin saptanmasi amaciyla akciger rontgeni toraks ve batin BT Manyetik rezonans goruntuleme kemik sintigrafisi beyin BT uygulamalarinin yani sira bronkoskopi ve mediastinoskopi denilen lenf bezlerinden biyopsi materyali alinmasi yontemleri uygulanir Akciger kanserlerine en sik ust loblarda ozellikle de sag ust lobda rastlanmaktadir Brons kanserleri mukozal yerlesebilecekleri gibi mukoza alti lenfatiklerde veya brons cevresi peribronsial alanda bulunabilirler Mukozada eritem brons duzeninin kaybi bronslarda daralma tren rayi gibi mukozal kalinlasma mukozanin demiryolu gibi bir hat uzerinde paralel cizgiler seklinde kalinlasmasi disaridan basi ile bronsta duzensizlikler darliklar gibi bulgular gorulebilir Bilgisayarli tomografiyle saptanmis bir AC CA olgusu Akciger kanserlerine kesin tani en sik bronkoskopik konulmaktadir Son yillarda gelisen brons icinden transbronsiyal igne aspirasyon ve deriden perkutan biyopsi teknikleriyle hem merkezi santral hem de cevre periferal tumorlere tani konulma olasiliklari artmistir Forseps biyopsi ile brons icinde yuzeye dogru buyuyen ekzofitik kitlelerde 55 85 bazen ortalama 90 olan tanisal oranlar submukozal ve peribronsial yayilmalarda 55 gibi daha dusuktur Bu oranlar ve bronsial fircalama ile birlikte 90 in uzerindedir Buna ek olarak nekrotik tumorlerde buyuk ve derin biyopsi alinmasi submukozal infiltrasyonlarda transbronsial igne aspirasyonu ile beraber 97 gibi yuksek tanisal oranlar elde edilir Submukozal tumorlerde transbronsial forseps biyopsisi ile 55 periferik lezyonlarda 30 50 endoskopik tani oranlari bildirilmistir Gogus radyogrami ve toraks BT tetkikleri ile tumorun lokalizasyonu buyuklugu yayilimi izlenebilir Bunlarin yaninda hastanin mevcut olan akciger hastaliklari KOAH amfizem bronsektazi atelektazi vs ve gogus duvarindaki yapisal ozellikler hakkinda bilgi verir Eslik eden akciger hastaliklari hastanin performansinin degerlendirilmesi acisindan onemlidir Temel radyolojik yontemler arka on akciger grafisi ve toraks BT incelemesidir Bu incelemeler ile nodule ait cesitli ozellikler degerlendirilir Nodul boyutu kenar ozellikleri ic yapisi buyume hizi stabilite suresi ve lokalizasyonu degerlendirilmesi gereken baslica ozelliklerdir Pozitron emisyon tomografisi PET iyicil ve kotucul soliter akciger nodullerinin tanisinda yuksek etkinlige sahip bir yontemdir PET in kotucul noduller icin duyarliligi 96 8 ozgullugu 77 8 dir Iyicil nodullerdeki duyarliligi ise 96 ve ozgullugu 88 olarak bulunmustur Bronkoskopi goruntusu Bronkoskopinin akciger nodullerinde tanisindaki degeri nodulun capina ve lokalizasyonuna gore degisir Tani degeri santral lezyonlarda 82 periferik lezyonlarda ise 53 olarak bulunmustur Akciger tumorlerinde bronkoskopi tumorun lokalizasyonu tumorun yayginligi operasyona uygunlugu histolojik tip tayini tumorun belirti gostermeyen asemptomatik hastada tespiti tumorun evrelendirilmesi endobronsial tumor tedavisi gibi onemli rollere sahip bir yontemdir Transtorasik igne aspirasyonunun tani degeri kotucul lezyonlarda 64 100 arasinda olup ozgul iyicil tani orani 12 68 arasinda degismektedir Soliter pulmoner nodul tanisinda kullanilan cerrahi yontemler video yardimli torakoskopik cerrahi VATS ve torakotomidir VATS morbidite ve mortalitesi dusuk etkinligi yuksek bir yontem oldugundan dusunulen ilk cerrahi yontemdir Yapilan bir arastirmada VATS in ozgullugu 100 morbidite orani 9 6 ve mortalite orani 0 5 olarak rapor edilmistir Torakotomi yontemi hastada radyolojik bulgular ve mevcut risk faktorleri akciger kanserini dusunduruyor fakat yapilan tetkiklerle kesin tani konamamis ise tani koymak amaciyla kullanilabilecegi gibi metastaz taramalari negatif olan hastada rezeksiyon amaciyla da kullanilabilir Mediastinoskopi mediastene acilan kucuk bir insizyon kesim ile bu bosluktan iceri itilen endoskop araciligi ile soguk isik yardimi ile arastirilmasidir Akciger kanserlerinde olgularin yaklasik yarisinda mediastinal lenf bezi invazyonu gorulebileceginden mediastinoskopi trakea karina vena kava superior komsulugundaki lezyonlar ve mediastendeki lenf bezlerinden amaliyat oncesi evreleme amaciyla yapilmaktadir Mediasten normal ise yapilmayabilir EvrelendirmeAkciger kanseri tanisi konduktan sonra hastanin prognozu hakkinda saglikli bir yaklasimda bulunmak en etkili tedavi yontemini belirleyebilmek ve alinan tedavi sonuclarinin bilimsel kiyaslamasini yapabilmek icin hastaligin anatomik yayginliginin saptanmasi yani evrelendirilmesi gerekir Akciger kanseri icin birincil tumorun buyuklugu ve yayimina T bolgesel lenf bezi nodu tutulumuna N uzak metastaz varligina M dayanan TNM evrelendirmesi yapilmistir Sonraki yillarda daha saglikli evrelendirme yapabilmek amaciyla TNM sisteminin yeniden gelistirilmesi ile skuamoz buyuk hucreli ve adenokarsinomlu Kucuk hucreli disi Non small cell NSCLC hastalar yapilacak tedavi ve prognoz yonunden Evre IA IB IIA IIB IIIA IIIB ve IV seklinde siniflandirilmaktadir Kucuk hucreli kanserli hastalarda TNM sistemi yerine VALG Veterans Administration Lung Cancer Group tarafindan onerilen evreleme sistemi kullanilmaktadir Buna gore hastaligin konumu gogus kafesinin yarisinda bir hemitoraksta ise sinirli ve hemitoraksin disinda daha yaygin ise yaygin olarak evrelendirilmektedir Bununla beraber TNM evreleme sistemi kucuk hucreli hastalarda da kullanilabilmektedir Akciger kanserlerinde evreler Evre 1 Tumor sadece akcigerin kucuk bir bolumunde gorulme halidir Evre 1A Kanser sadece bir akcigerdedir Evre 1B Kanser ya a akciger icinde buyur ya b akcigerin ana bronsa yayilir ya da c akcigeri kaplayan plevranin ic tabakasina yayilir Evre 2 Hastalik en yakin lenf bezelerine atlamis durumdadir Evre 2A Kanser goguste bulundugu taraftaki lenf bezlerine yayilir Evre 2B Kanser ya Evre 1B deki gibidir ve ayni taraftaki lenf bezlerine yayilmistir veya kanser lenf bezlerine yayilmamistir ama sunlardan bir veya daha fazlasina yayilmistir a Gogus duvarina b Diyaframa veya c akcigerler arasindaki plevraya d kalbin etrafindaki zara ve veya e ana bronsa Evre 3 Tumor plevra veya iki akciger arasindaki mediasten denen bosluga veya buradaki bezelere yayilmissa bu durum 3 evredir Evre 3A Kanser kendisiyle ayni taraftaki lenf bezlerine yayilmistir Ayrica sunlardan bir veya daha fazlasina da yayilmis olabilir a Gogus duvarina b Diyaframa veya c akcigerler arasindaki plevraya d kalbin etrafindaki zara perikardiyum ve veya e ana bronsa Evre 3B Kanser koprucuk kemiginin ustundeki lenf bezlerine veya gogsun karsi tarafindaki lenf bezlerine yayilmistir ve veya sunlardan biri veya daha fazlasina yayilmistir b kalbe c asagi vena kava ve aorta d gogus duvarina e diyaframa f trakeaya g sternum ve yutaga Kanser ayrica plevra tabakalari arasindaki siviya da yayilmis olabilir Evre 4 Karaciger kemik bobrek ustu bezi gibi uzak organlara yayilmis durumudur Histopatolojik siniflamaAkciger kanserlerinin buyuk cogunlugu karsinomdur epitel hucrelerinden koken alan tumor Akciger karsinomlarinin iki ana grubu vardir kucuk hucreli disi 80 4 ve kucuk hucreli 16 8 Histolojik kriterleri baz alan bu siniflama klinik yaklasim ve hastaligin prognozu acisindan onemlidir Kucuk hucreli disi akciger karsinomlarinin tek bir grupta toplanmasinin nedeni bu gruptaki karsinom tiplerinin prognozlari ve tedavi yaklasimlarinin benzer olmasidir Baslica uc alttipi sunlardir Skuamoz hucreli karsinom adenokarsinom ve buyuk hucreli karsinom Akciger kanserinin histolojik sikligi Histolojik sinif Siklik Buyuk hucreli 80 4Kucuk hucreli 16 8Karsinoid 0 8Sarkoma 0 1Siniflandirilamayan Akciger kanseri 1 9 Birincil primer akciger kanserinde tumor tipinin bilinmesi tedavi yonteminin secilmesi ve prognoz acisindan onemlidir Erkeklerde en sik epidermoid kanser skuamoz hucreli karsinom gorulurken kadinlarda en sik gorulen tumor adenokarsinomdur Adenokarsinom daha cok cevresel periferik yerlesimlidir Skuamoz hucreli karsinom ise tipik olarak santral brons yerlesimli oldugu icin hilus ve mediasten civarinda izlenir Buyuk hucreli karsinom genellikle periferik yerlesimlidir Kucuk hucreli karsinom proksimal hava yollarindaki yerlesimi ile yine hilus ve mediasten bolgesinde yerlesir ve olgularin 78 inde santral yerlesimli radyolojik lezyon ile karsimiza cikar Santral tumorler siklikla kucuk hucreli veya skuamoz hucreli periferik tumorler ise adenokarsinom veya buyuk hucreli tiptedir Kucuk hucreli olmayan akciger kanseri alttiplerinin sigara icen ve icmeyenlere gore siklik oranlari Histolojik alttipler Kucuk hucreli disi akciger kanserilerinin sikligi Sigara icenler Hic sigara icmemis olanlarSkuamoz hucreli karsinom 42 33Adenokarsinom Adenokasinom bronkioalveolar olmayan 39 35Bronkioalveolar Karsinom 4 10Karsinoid 7 16Diger 8 6 Akciger kanser tipleri Bronkojenik karsinom 90 95 Noroendokrin tumorler 5 Mezenkimal tumorler 2 Metastatik tumorlerBronkojenik karsinom Bronkojenik karsinom brons epitelinden kaynaklanir Her iki cinste de en olumcul malignitedir Erkeklerde daha sik gorulmektedir 4 alt tipi vardir Bunlar Skuamoz hucreli karsinom Adenokarsinom Kucuk hucreli karsinom ve Buyuk hucreli karsinom dur Skuamoz Hucreli Karsinom Erkeklerde daha sik gorulur Sigara kullanimi ile yakin iliskilidir bronslardaki skuamoz metaplazi zemininden kokenlidir Buyuk boyutta orta cizgi santral yerlesimlidir Komsu dokulara ilerleme invazyon gosterir Metastaz hizi dusuktur Buyumus olan bolgesel lenf dugumlerinde granulomatoz reaksiyon bulgulari saptanir Parathormona benzer bir madde ureterek hiperkalsemiye neden olabilir paraneoplastik sendrom bulgusu Adenokarsinom Kadinlarda ve sigara icmeyenlerde daha sik gorulen tiptir Daha kucuk boyutta ve periferik plevraya yakin yerlesimlidir plevral effuzyona yol acabilir Tumorun cevresinde kalsifikasyon olabilir Erken metastaz egilimi gosterir Hipertrofik osteoartropati ve tromboflebit gibi paraneoplastik sendrom bulgularina rastlanabilir In situ Pulmoner Adenokarsinom eski adiyla bronkioalveolar karsinom Tumor hucreleri alveolar septayi doser temel alveolar yapi korunur Soliter tek kitle noduler kucuk yuvarlak olusumlar ya da massif infiltrasyon pnomoniyi animsatir olarak saptanabilir Nadir gorulen bir tip olup daha cok sigara icmeyenler ve kadinlarda gorulur Bronkoalveolar karsinomun hemotoksilen eozin boyamada mikroskobik goruntusuKucuk Hucreli Karsinom Santral hilusa yakin yerlesim gosterir Bu grup tumor hucrelerinin cogu norosekretuvar granul icerir Tumor adaciklarinda degisik genislikte nekroz alanlari gorulur Bununla beraber kemoterapiye yanit iyidir Kucuk hucreli akciger kanseri daha saldirgan seyirli bir tumor olup uzak metastaz orani yuksektir Bu tumor grubu siklikla kemoterapi ve veya radyoterapi ile tedavi edilir Onkoterapiye duyarli oldugu icin hipokalsemi hiperurisemi hiperfosfatemi hiperkalemi gelisebilir Cushing sendromu ACTH etkisi ile hipertrofik osteoartropati bulgularini iceren paraneoplastik sendrom gorulur Buyuk Hucreli Karsinom Anaplastiktir Farklilasma diferansiasyon yoktur Periperik plevraya yakin yerlesim gosterir Hizla gelisir Erken metastaz egilimi gosterir Jinekomasti gonadotropin etkisi hipertrofik osteoartropati gibi paraneoplastik sendrom bulgulari gorulur Kucuk hucreli akciger kanserinin biyopsi materyalinin boyamada histopatolojik goruntusuNoroendokrin tumorler Tumorlet Iyicil noroendokrin tumordur Endokrin hucrelerin yerlesik lokalize cogalmasi veya kucuk karsinoid kabul edilir Karsinoid Tumor Santral periferik atipik tipleri vardir Yerel invazyon egilimi gosterir Yinelemeler residivler siktir Pnomotoraks yapabilir Paraneoplastik sendrom ACTH anti diuretik hormon parathormon gonadotropin tromboflebit ve DIC sekonder infeksiyonlar ve akciger absesi gibi komplikasyonlari onemlidir 3 4 cm capinda polipoid olusumlar brons lumenine dogru uzanarak buyurler ve akut obstruktif akciger hastaligina yol acabilirler Plevra tumorleri Mezotelyoma Mezotel kokenli plevra tumorudur Nedenleri arasinda asbestozis cok onemli bir yer tutar Diger ve mezenkimal tumorler Hamartom kondrom lipom teratom leyomiyom endometriozis gibi tumorler ornek verilebilir Bunlar iyicil tumorlerdir Metastatik tumorler Akciger kilcal damar yatagi bol oldugundan siklikla metastaz olan bir organdir En sik meme bobrek tumorleri metastaz yapar Metastatik tumorler genellikle coklu vucudun iki tarafinda ve keskin sinirli olurlar Cogunlukla akcigerlerin alt kesimlerinde ve periferik alanlarda subplevral yerlesirler Genellikle 2 mm 10 cm capinda noduller olustururlar bir tumor embolizmi atagi sirasinda gelmis olan tumor hucreleri ayin buyuklukte cok sayida noduller olusturur 2 4 mm capindaki mikronodullerin dagilimi Miliar tuberkulozu cagristirir Rektosigmoid kokenli adenokarsinomlar 10 cm capindan buyuk nodul osteosarkom bobrek karsinomlari testis tumorleri maligm melanom meme karsinomlari gibi tumorler tek kitle olusturur soliter metastaz Osteosarkom Kondrosarkom Sinovyal sarkom metastazlarinda kalsifikasyon gorulur Testis tumoru metastazlarinda kemoterapi sonrasi kalsifikasyonlara rastlanabilir Koryokarsinom Angisarkom Bobrek hucreli karsinom metastazlarinda tumor ici kanamalar olusur Osteosarkomlarda pnomotoraks olusabilir Once akciger metastazi yapan tumorler Malign melanom Osteosarkom Bobrek kokenli karsinomlar Tiroid karsinomlari Hepatoselluler karsinom Once bolgesel lenf dugumu metastazi yapan tumorler Meme karsinomlari Yemek borusu ozofagus ve Mide karsinomlari Prostat karsinomu Bas boyun karsinomlariOnlemeOnleme akciger kanserine karsi savasin maliyetine oranla en etkili yontemidir Cogu ulkede endustriyel ve eve ait karsinojenler tespit edilip yasaklanmis olmasina karsin sigara kullanimi hala yaygindir Tutun urunlerinin icilmesinin sona erdirilmesi akciger kanserine karsi mucadelenin en basta gelen amacidir sigarayi birakma da bu surecte onemli bir koruyucu onlemdir Gencleri hedefleyici koruyucu programlar bu girisimlerde ozellikle cok onemlidir Kamusal mekanlarda lokanta ve isyerleri gibi pasif sigara iciciligini azaltmayi amaclayan politik mudahaleler cogu Bati ulkelerinde sikca uygulanir olmustur Bu yonde ilk adimi 1998 de kamu alanlarinda sigara icimini yasaklayan ABD de Kaliforniya eyaleti atmistir AB ulkeleri arasinda da 2004 Irlanda bu yonde ilk herkete gecmistir Turkiye de devlet dairelerinde sigara icimi 1997 de yasaklanmis 2008 de ise tum kapali mekanlarda bar kahve ve lokantalar icin kanun 2009 Haziran indan sonra uygulamaya girecek ve bazi acik mekanlarda cami ve hastane bahceleri stadyumlar yasaklandi Bhutan da 2005 yilindan beri sigara icmek tamamen yasaklanmistir Dunya Saglik Teskilati WHO genclerin sigaraya baslamasininin onune gecmek icin tum ulkelerde sigara reklamlarinin yasaklanmasi icin cagrida bulunmustur WHO bu tur yasaklamalarin uygulamaya girdigi yerlerde tutun kullaniminin 16 azaldigini belirlemistir 1998 de ABD de 46 eyalet sigara icen kisilere sagladiklari saglik hizmetlerinin bedelini dort buyuk ABD sigara sirketlerine odetmek icin actiklari davanin karar asamasindan once taraflar arasinda anlasmaya varildi Anlasma sonucunda sigara sirketlerinden sikayetci olunmayacak ve bu sirketler gelecekte tutun kullanimindan kaynaklanan tazminat davalarindan muaffiyet elde edeceklerdir Buna karsin sigara sirketleri pazarlama etkinliklerini sinirlamayi kabul ettiler ve bu 46 eyalete yillik bir odeme yapmayi kabul ettiler ABD Hastalik Kontrol ve Korunma Merkezleri Centers for Disease Control and Prevention CDC toplanan bu fonlarin 15 inin sigara icimiyle iliskili hastaliklara karsi koruyucu saglik harcamalarina ayrilmasini onermisse de cogu eyalet bu oranin cok altinda para harcamaktadir TedaviKlinik ve tedavi acisindan birincil akciger kanserleri kucuk hucreli akciger kanseri KHAK ve kucuk hucreli disi akciger kanseri KHDAK olmak uzere ikiye ayrilmaktadir Akciger kanserinin hucre tipinin belirlenmesi tedavi planlanmasi ve prognozu acisindan onem tasimaktadir Akciger kanserinde erken donemde hastalikta cerrahi tedavi ile uzun sureli yasam 85 gibi yuksek oranlara varmaktadir Turk Toraks Dernegi nin yapmis oldugu cok merkezli calismada akciger kanserli hastalarin 85 i tani aninda evre III ve IV olarak bulunmustur Akciger kanserinden olumlerin nedeni cogunlukla uzak metastazlardir Bu nedenle erken tani buyuk oneme haizdir Hastaligin evresi ve histolojik tipini belirledikten sonra hastanin yasi ve performans durumu da goz onunde tutularak tedavisi planlanmaktadir Genel kural olarak tum hastaliklarin tedavide yarar zarar orani yapilmakta ve buna gore karar verilmektedir Kanser tedavisinde radyoterapi kemoterapi ve cerrahi yontemler uygulanabilmektedir Kanser tedavisinde de uygulanan tedavi yontemlerine gore cesitli yan etkiler gorulmekle birlikte bu genel kural goz onune alinmaktadir Kanser tadavisinde cesitli yan etkiler gorulebilmektedir Bununla beraber bu etkiler cesitli faktorlerden etkilenmektedir Bunlar arasinda uygulan tedavi yontemine tedavide uygulanan kemoterapotik ajana kemoterapi ve veya radyoterapinin dozu sayilabilir Her cesit yan etki butun hastalarda gorulmeyecegi gibi bazi yan etkileri hasta kendisi fark edemeyebilir Bu nedenle cesitli tetkikler ile ortaya cikabilecek yan etkilere karsi onlem alinmaya calisilir Histopatolojik evrelendirmeye gore tedavi Kucuk hucreli disi akciger kanseri tedavisi Kucuk hucreli disi akciger kanserinde metastatik hastalik saptanmayan olgularin buyuk cogunlugunda cerrahi tedaviyle sifa kur sansi saglanmaktadir KHDAK lilarin altgruplari arasinda da prognoz ve yayilimlari acisindan farkliliklar vardir Epidermoid kanserlerin adenokanserlerden daha iyi prognoza sahip oldugu bildirilmistir Adenokanser ve buyuk hucreli kanserler epidermoid kanserlere gore daha sik beyin metastazi yapar Bu nedenle bircok arastirmaci da adenokanser ve buyuk hucreli kanserler icin ameliyat oncesi sistemik taramanin rutin olarak yapilmasini onermektedir Hastaligin ilk evrelerinde evre 1 evre 2 ve kimi evre 3 durumlarda cerrahi mudahale uygulanarak tumorlu doku temizlenir Bu uygulama tum bir akciger lobunun alinmasina kadar gidebilir Ameliyat sonrasi kontroller sonucunda ender olarak radyoterapiye gereksinim duyuldugu gorulmektedir 3 evre kanser tanilarinda ameliyatla yokedilme olanagi bulunmayan tumorler icin radyoterapi isin tedavisi ya da kemoterapi ilac tedavisi ongorulur Bu yontemler sirayla ve hekim denetiminde uygulanir 4 Evre akciger kanserinde kemoterapi yasam suresini uc ila alti ay kadar uzatmaktadir Bu durumda kemoterapinin yan etkileri nedeniyle hasta aile hekim kararina gerek duyulur Kucuk hucreli akciger kanseri tedavisi En saldirgan seyirli akciger kanseri tipi olan kucuk hucreli akciger kanserinde tedavi secenegi olarak cogunlukla kemoterapi kombinasyonlari tercih edilmektedir Hastalik cok sinirli evre I ise cerrahi tedavi uygulanabilmektedir Vakalarin buyuk cogunlugunda kemoterapiye yanit iyidir Bu sayede sagkalim suresi uzatilmasina karsin sifa sansi oldukca dusuktur Bu turun tedavisinde hastaligin yayilma asamasi verilecek karari etkiler Az yayilma durumunda kemoterapinin ardindan radyoterapi uygulanir Beyne yayilmasinin yuksek olasilik icermesinden dolayi beyne de radyoterapi yapilir Ender olarak kucuk cerrahi mudahaleler gerekebilir Tumorun yayilmis hallerinde ise kemoterapi uygulanmasina karsin tekrarlama riskinin yuksek olmasindan dolayi radyoterapi yapilabilir Tedavi yontemleri Akciger kanserinin tedavisinde uygulanacak prosedure karar verilirken kanserin histopatolojik tipi mevcut evresi ve hastanin performans durumu goz onune alinmaktadir Siklikla uygulanan tedavi yontemleri cerrahi kemoterapi ve radyoterapidir Cerrahi Akciger kanseri tanisi almis hastada pnomonektomi ile cikarilan materyalin ciplak gozle gorunumu Akciger kanserinin alttipinin yassi hucreli karsinom oldugu tespit edilmis Yapilan tetkiklerle akciger kanseri tanisi dogrulanmissa bilgisayarli tomografi ve siklikla pozitron emisyon tomografisi kullanilarak kanserin yerlesimine ve cerrahiye uygun olup olmadigina veya cerrahi ile tedavi edilemeyecek yerlere yayilip yayilmadigina karar vermek amaciyla kullanilir Hastalarin ameliyata uygun olup olmadigina karar vermek amaciyla ek olarak kan testleri ve spirometri akciger fonksiyon testi de gerekli olan tetkiklerdir Spirometride solunum kapasitesi az bulunursa siklikla KOAH nedenli cerrahi onerilmez Hastanin akciger fonksiyonu ve diger risk faktorlerine bagli artip azalmak uzere cerrahi uygulamalarda olum riski yaklasik 4 4 tur Evre IIIA ya kadar tek akcigerde yerlesik kucuk hucreli disi akciger kanserlerinde siklikla cerrahi tercih edilmektedir Akciger dokusu alindiktan sonra akciger fonksiyonlarinda sorun olmamasini saglamak icin ameliyat oncesinde solunum kapasitesi yeterli olmalidir Cerrahi yontemler sunlardir dilim wedge rezeksiyon bir akciger lobunun bir parcasini cikarma segmentektomi akcigerin loblarinin anatomik parcalari olan segmentlerden birinin cikarilmasi lobektomi bir lobun cikarilmasi bilobektomi iki lobun cikarilmasi veya pnomonektomi bir akcigerin tamamen cikarilmasi Yeterli solunum kapasitesi olan hastalarda lobektomi tercih edilebilir bu prosedur ayni yerde kanserin tekrarlama olasiligini azaltmaktadir Solunum fonksiyonu yeterli olmayan hastalarda wedge rezeksiyon uygulanabilir Yapilan bir calismada ameliyat sirasinda brakiterapi uygulamasinin kanserin ayni yerde tekrarlama olasiligini azalttigi gosterilmistir Akciger kanseri ameliyatlari acik veya kapali yontemle gerceklestirilir Amerikan Gogus Hastaliklari Birligi ACCP hastalarda daha az zarar verici ve daha basarili sonuclari olmasi sebebiyle akciger kanseri ameliyatlarinda torakoskopi veya VATS denilen kapali yonteminin tercih edilmesi gerektigini savunmaktadir Tek Port Torakoskopi VATS yonteminde 3 5 5 cm arasi tek bir kesi yapilarak gogus bosluguna ilerletilen bir kamera ile alinan goruntulere gore kanserli akciger dokusu ve lenf bezleri cikartilmaktadir Kemoterapi Kucuk hucreli akciger kanseri tedavisinde ilk secenek kemoterapi ve radyoterapidir Bu hastalarda cerrahinin hayatta kalma suresine etkisi oldugu gosterilememistir Buna ek olarak kemoterapi metastatik kucuk hucreli olmayan akciger kanserlerinde de ilk tercihtir Kemoterapide uygulanacak ajanlara histopatolojik siniflamaya gore karar verilir Kucuk hucreli disi akciger kanserinde siklikla sisplatin veya karboplatin ve buna ek olarak gemsitabin paklitaksel doketaksel etoposide veya vinoelbine adli kemoterapotiklerden biri kullanilir Kucuk hucreli akciger kanserinde sisplatin ve etoposide en sik kullanilan kombinasyondur Bununla beraber sisplatin ile kombinasyon amaciyla su ajanlar da kullanilabilir karboplatin gemcitabine paclitaxel vinorelbine topotecan ve irinotecan KHDAK de adjuvan kemoterapi Yardimci adjuvan kemoterapi ameliyat sonrasinda uygulanan kemoterapidir Ameliyat sirasinda lenf nodlarindan ornek alinir sayet orneklerde kanser tespit edilirse hasta evre II veya evre III dedir Bu durumda adjuvan kemoterapi uygulamasi hayatta kalma oranini 15 artirmaktadir Adjuvan kemoterapide platinum ajanlari sisplatin veya karboplatin gibi tercih edilir Evre IB kanser tanisi amis hastalarda adjuvan kemoterapi uygulamasi tartismalidir Simdiye kadar yapilan klinik arastirmalarda hayatta kalma suresine katkisi net olarak gosterilememistir Rezeksiyon yapilmaya uygun kucuk hucreli disi akciger kanserlerinde preoperatif kemotrapi uygulamasi neoadjuvan kemoterapi tesirsizdir Radyoterapi Radyoterapi genellikle kemoterapinin yaninda verilir ve kucuk hucreli disi akciger kanseri olan ancak cerrahiye uygun olmayan hastalarda iyilestirme amacli kullanilabilir Iyilestirici amacli kullanilan radyoterapi yuksek dozda uygulanir bu uygulama radikal radyoterapi olarak adlandirilir Bu teknigin gelismis sekli devamli hiperfraksiyone hizlandirilmis radyoterapi CHART tekniginde yuksek dozda radyoterapinin kisa zaman araliginda verilmektedir Kucuk hucreli akciger kanseri vakalari icin iyilestirici potansiyeli vardir kemoterapiye ek olarak goguse radyoterapi uygulanmasi siklikla onerilen bir uygulamadir Kucuk hucreli akciger kanserinde iyilestirme amacli cerrahi sonrasi yardimci adjuvan torasik radyoterapi uygulamasinin yarari kesin olarak kanitlanamamistir ve dolayisiyla tartismalidir Yararlari sadece mediastinal lenf nodlarina yayilan tumorlerle sinirli olabilir Hem kucuk hucreli hem de kucuk hucreli olmayan akciger kanseri hastalari icin goguse kucuk dozlarda radyoterapi uygulamasi belirtilerin kontrolunde ise yarayabilir bu uygulamaya palyatif radyoterapi adi verilir Diger tedavilerden farkli olarak akciger kanseri tanisi histolojik olarak onaylanmadan palyatif radyoterapi uygulanabilir Eger kanser bronkusun kisa bir kismini etkilediyse brakiterapi direkt havayolu icine uygulanabilir Ayrica ameliyat edilemeyen akciger kanseri buyuk havayollarinin tikanmasina sebep oldugunda uygulanabilir Erken evre kucuk hucreli akciger kanserinde genellikle profilaktik kraniyal radyasyon Ing profilactic cranial radiation PCI uygulanir Bu yontem beyne uygulanan radyoterapi yontemlerinden biridir metastaz riskini azaltmak amaciyla kullanilir Son yillarda PCI uygulamasinin yaygin kucuk hucreli akciger kanserlerinde de yarar sagladigi gosterilmistir Kanserli hastalarda kemoterapi tedavisini takiben PCI uygulamasinin bir yil icinde beyin metastazi olma riskini 40 4 ila 14 6 oraninda azalttigi gosterilmistir Erken evre akciger kanseri tedavisinde stereotaktik radyoterapi uygulamasi da mumkundur Radyoterapinin bu cesidinde art arda farkli yonlerden verilen radyasyon isinlari tumorun bulundugu noktada kesisirler boylece saglikli dokulara olan zarar en azda tutulur tumorde yuksek miktarda radyasyon dozu birikir Bu tedavi yontemi kansere ek olarak baska hastaliklari nedeniyle cerrahiye uygun olmayan hastalarda ilk tercih edilen yontemdir Ablasyon RFA yontemi kucuk boyuttaki birincil tumorler veya sinirli yayilim gosteren metastazlar icin ameliyat mumkun degilse kullanilabilen bir alternatiftir Bu yontem kucuk bir sondanin tumor icine sokularak tumor hucrelerine mikrodalga vererek isitma yoluyla oldurulmesi seklinde uygulanir MWA yontemi ayni sonucu elde eden mikrodalgayla calisan daha yeni bir yontemdir Ozellikle merkezi tumorlerde daha iyi sonuc verdigi dusunuldugunden radyofrekans ablasyon tekniginin yerini almaya baslamistir Hedefe yonelik kanser tedavisi Akciger tumorlerinin molekuler duzeydeki belli basli degisiklikler icin test edilebilmesi cesitli molekuler duzeyde hedefe yonelik kanser tedavi yontemlerini mumkun kilmistir Adenokarsinom tipi kucuk hucreli disi akciger kanseri hastalarinin Asya Pasifik bolgesinde 48 Avrupa ve Amerika da 19 unda epidermal buyume faktoru reseptorunun EGFR kansere yol acan mutasyonu gorulur Bu nedenle epidermal buyume faktoru reseptorunde bulunan tirozin kinazi hedefleyen ilaclar ve gelistirilmistir Bu ilaclar EGFR mutasyonu icin test sonucu pozitif cikan hastalara verilir ozellikle sigara icmemis hastalar kadin hastalar ve Asya asilli hastalarda daha etkili olan ilaclarda bu sonucun pozitif olma olasiligi daha yuksektir Gefitinib tipi ilaclarla metastatik kucuk hucreli disi akciger kanserli hastalarda sagkalim suresinde yarar saglandigi gunumuzde bilinmektedir EGFR mutasyonu disindaki durumlarda kullanilabilecek hedefe yonelik tedaviler de gelistirilmistir ve genlerinde degisiklik saptandigi takdirde kullanilir BRAF inhibitoru direnc olusmamasi icin ile beraber kullanimi BRAF V600 mutasyonu saptanan hastalar icin 2017 yilinda Avrupa Birligi nde onaylandi Anjiogenez inhibitoru olan bevacizumabin platin bazli kemoterapi ile birlikte kullanilir ileri evre kucuk hucreli disi akciger kanseri hastalarinda sagkalim surelerini uzattigi gosterilmistir Bununla beraber ozellikle squamoz hucreli karsinom hastalarinda akcigerde kanama riski artar Sitotoksik ilaclar farmakogenetik ve hedefe yonelik ilaclardaki ilerlemeler umut vadetmektedir Hedefe yonelik ilaclarin cogu klinik arastirma safhasina ulasmis olsa da henuz klinik arastirmalarin erken safhalarindadir Bunlardan bazilari siklo oksijenaz 2 inhibitorleri apoptozisi tetikleyen ilaclar proteazom inhibitorleri beksaroten ve asilardir Diger arastirma alanlari sunlardir ras proto onkogen inhibisyonu inhibisyonu tumor baskilayici genleri yerine koyma ve inhibisyonu Gidis ve sonlanisKucuk hucreli olmayan akciger kanseri icin prognostik faktorler sunlardir pulmoner semptomlarin varligi ya da yoklugu tumor buyuklugu histolojik tipi hucre tipi evresi yayilim derecesi ve lenf bezlerine metastaz damarlarin tumoru istilasi vaskuler invazyon Cerrahi uygulanmayan hastalarda 10 dan daha fazla kilo kaybi ve performans durumunun kotu olmasi prognozu kotu etkiler Kucuk hucreli akciger kanserinde prognostik faktorler ise sunlardir performans durumu cinsiyet hastaligin evresi hasta tani aldiginda merkezi sinir sistemi veya karacigere yayilim olup olmamasi Kucuk hucreli disi kanserlerin prognozu genellikle kotudur Evre IA safhasindaki hastaligin tam cerrahi rezeksiyonu takiben 5 yillik yasam 67 dir evre IB olan hasta icin ise 5 yillik yasam 57 ye duser Evre IV kucuk hucreli olmayan akciger kanseri hastasinda 5 yillik sagkalim orani yaklasik 1 dir Kucuk hucreli akciger kanserinin de prognozu kotudur Tum evreler goz onune alindiginda 5 yillik yasam orani ortalama 5 civarindadir Ileri evredeki kucuk hucreli akciger kanserilerinde 5 yillik yasam orani 1 den azdir Ortalama sagkalim zamani cok ilerlememis evrelerde 20 ay olup 5 yillik sagkalim ise 20 dir Amerikan Ulusal Kanser Enstitusu National Cancer Institute verilerine gore akciger kanseri ortalama tani alma yasi 70 olum yasi ise 71 dir Kucuk hucreli akciger kanseri daha saldirgan seyirli bir tumor olup uzak metastaz orani daha yuksektir Bununla beraber kemoterapiye yanit iyidir KHDAK lilarda ise metastatik hastalik saptanmayan olgularin buyuk cogunlugunda cerrahi tedaviyle iyilesme sansi saglanmaktadir KHDAK lilarin altgruplari arasinda da prognoz ve yayilimlari acisindan farkliliklar vardir Epidermoid kanserlerin adenokanserlerden daha iyi prognoza sahip oldugu bildirilmistir Adenokanser ve buyuk hucreli kanserler epidermoid kanserlere gore daha sik beyin metastazi yapar TarihceUlkelere gore trakeal bronsial ve akciger kanserlerine bagli yas gore standardize edilmis olum oranlari her 100 000 kisi basina 2004 yili verileri veri yok 5 5 10 10 15 15 20 20 25 25 30 30 35 35 40 40 45 45 50 50 55 55 1930 lara kadar pek sik gorulmeyen primer akciger kanseri zaman icinde en sik gorulen kanser turlerinde baslarda yer almaya baslamistir ABD de 1920 de 956 akciger kanseri vakasi bildirilmisken 1950 yilina gelindiginde artik onemli bir halk sagligi sorunu olarak kabul edilmeye baslanmistir Gunumuzde her iki cinsiyette de kanserden olumlerinin basinda yer almaktadir Akciger kanseri 1930 lu yillarda genellikle erkeklerde gorulen bir kanser turu iken 1960 larda kadinlarda gorulme sikligi artmaya baslamis halen de bu artisini surdurmektedir 1980 li yillarda sigara karsiti kampanyalarin baslamasiyla bilhassa gelismis ulkelerde akciger kanseri insidansinda azalma olmustur Ozellikle genc nesilde sigara kullaniminin az olmasi sayesinde ABD de 1980 lerde erkeklerde 87 100 000 olan insidans 1991 de 80 100 000 e dusmustur Ancak gelismekte olan bircok ulkelerde her yas grubunda akciger kanseri orani artmaya devam etmektedir Dunyada 1975 1990 yillari arasinda akciger kanseri vakalarinda olum orani erkeklerde 66 kadinlarda 110 artmistir Bati Avrupa Kuzey Amerika Avustralya ve Yeni Zelanda da erkeklerde kanser insidansi 1980 lerde doruga ulasmis ve o zamandan ber azalmaktadir Buna karsin Dogu ve Guney Avrupa ulkelerinde Japonya ve Cin de ve cogu gelismis ulkedeki kadinlarda insidans artmakta veya daha yeni yavaslamaktadir Gelismekte olan ulkelere ait veriler seyrek olmakla beraber Asya Afrika ve Latin Amerika ulkelerinde artmaya devam etmesi beklenmektedir Sigara iciciliginin yayginlasmasindan once oldukca nadir gorulen bir hastalik olan akciger kanseri 1761 yilina kadar dogru durust taninan bir hastalik dahi degildir 1810 larda akciger kanseri ile ilgili degisik gorusler ortaya atilmaya baslanmistir 1878 yilinda otopsi materyallerinde yapilan bir calismada tum kanser turleri icinde kotucul malign akciger kanseri vakalarin sadece 1 ini olusturmus fakat 1900 lerin basinda 10 15 lere yukselmistir 1912 yilinda dunya capinda tibbi literature gecen sadece 374 vaka vardir Otopsi raporlarinin derlenmesi yoluyla yapilan bir gozden gecirmede akciger kanseri insidansi 1852 de 0 3 iken 1952 de 5 66 e yukseldigi gosterilmistir 1929 yilinda Almanya da Fritz Lickint adindaki bir hekim akciger kanseri ve sigara arasinda bir iliski oldugunu ilk kez one surmustur 1950 lerde yayinlanan Ingiliz doktorlarin bir calismasi ile akciger kanseri ve sigara arasindaki iliski ilk kez epidemiyolojik verilerle kanitlanmistir Bunlarin sonucunda 1964 yilinda Birlesik Devletler Askeri Bashekimi Surgeon General of the United States tarafindan sigara icicilerine sigarayi birakmalari gerektigi onerilmistir 1470 yilindan beri gumus madenleri bulunan Schneeberg Saxonya yakinlarindaki Ore Daglari ndaki madenlerin cevresinde ilk kez radon gazi ile akciger kanseri arasindaki iliski fark edilmistir Buradaki madenler uranyum acisindan zengin olmakla beraber radyum ve radon da ihtiva etmektedir Burada calisan madencilerin yuksek oranda akciger kanserine yakalanmalari sonucunda 1870 lerde akciger kanseri ile iliski tanimlanmistir Emekli maden calisanlarindan 75 i akciger kanserinden olmustur Bu bilgiye ragmen Sovyetler Birligi nin uranyum istegi nedeniyle 1950 lere kadar bu maden calismaya devam etmistir Akciger kanseri icin ilk basarili pnomonektomi 1933 yilinda gerceklestirilmistir ve pnomonektomi cerrahi tedavi secenegi olarak kullanilmaya baslanmistir Bununla beraber kanser evrelendirmesi ve cerrahi tekniklerdeki gelismelerle lenf nodu diseksiyonu ile beraber lobektomi bugun icin daha iyi bir tedavi secenegidir Palyatif radyoterapi 1940 lardan beri kullanilmaktadir Radikal radyoterapi ise 1950 lerden beri kullanilmaktadir Radikal radyoterapide daha yuksek radyasyon dozlari kullanilmakla beraber bu tedavi goreceli olarak daha erken evredeki ve cerrahi icin uygun olmayan hastalarda kullanilan bir tedavi yontemidir 1997 yilinda geleneksel radikal radyoterapi yerine CHART continuous hyperfractionated accelerated radiotherapy adinda yeni bir yontem gelistirilmistir Bu yontemde bir gunde verilecek toplam radyasyon gunde uc doz olarak bolusturulur Kucuk hucreli akciger kanserli hastalarda 1960 larda denenen cerrahi rezeksiyon ve radikal radyoterapi basarisiz olmustur 1970 lerde basarili kemoterapi rejimleri gelistirilmesiyle tedavi sanslari artmistir Ayrica bakinizNazi Almanyasinda tutun karsiti hareket Tibbi Onkoloji Dernegi Turk Akciger Kanseri Dernegi Turk Toraks Dernegi Sigara Akciger kanserinde evrelendirme KanserDis baglantilarWikimedia Commons ta Akciger kanseri ile ilgili ortam dosyalari bulunmaktadir Turk Akciger Kanseri Dernegi 6 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kaynakca a b c Surveillance Epidemiology and End Results Program National Cancer Institute 21 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Agustos 2017 a b c d e Minna JD 2004 Harrison s Principles of Internal Medicine McGraw Hill 506 516 ISBN 0 07 139140 1 www cancer gov Ingilizce 17 Mayis 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Nisan 2021 Alberg AJ Brock MV Samet JM 2016 Chapter 52 Epidemiology of lung cancer Murray amp Nadel s Textbook of Respiratory Medicine 6 bas Saunders Elsevier ISBN 978 1 4557 3383 5 a b c O Reilly KM Mclaughlin AM Beckett WS Sime PJ Asbestos related lung disease Am Fam Physician 2007 Mar 1 75 5 683 8 PMID 17375514 1 Agustos 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lu C Onn A Vaporciyan AA ve digerleri 2010 Chapter 78 Cancer of the Lung Holland Frei Cancer Medicine 8 bas People s Medical Publishing House ISBN 978 1 60795 014 1 a b c d e The Merck Manuals Lung Carcinoma Tumors of the Lungs Merck Manual Professional Edition Online edition Tam metin 16 Agustos 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 2007 08 15 nippon com 16 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 2 Subat 2020 Vos T Allen C Arora M Barber RM Bhutta ZA Brown A ve digerleri GBD 2015 Disease and Injury Incidence and Prevalence Collaborators October 2016 Global regional and national incidence prevalence and years lived with disability for 310 diseases and injuries 1990 2015 a systematic analysis for the Global Burden of Disease Study 2015 Lancet 388 10053 1545 1602 doi 10 1016 S0140 6736 16 31678 6 PMC 5055577 2 PMID 27733282 Wang H Naghavi M Allen C Barber RM Bhutta ZA Carter A ve digerleri GBD 2015 Mortality and Causes of Death Collaborators October 2016 Global regional and national life expectancy all cause mortality and cause specific mortality for 249 causes of death 1980 2015 a systematic analysis for the Global Burden of Disease Study 2015 Lancet 388 10053 1459 1544 doi 10 1016 S0140 6736 16 31012 1 PMC 5388903 2 PMID 27733281 a b Dunya Saglik Orgutu 28 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Agustos 2017 a b c d e Kokturk N Yegin D Ulukavak Ciftci T Bilgin Mullaoglu S Ozturk C Akciger Kanserlerinde Epidemiyolojik Ozellikler Yillar Icinde Degisim Gosteriyor mu Turk toraks dergisi Aralik 2004 Cilt 5 Sayi 3 Sayfa lar 137 142 Tam metin 9 Kasim 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde Thun MJ Hannan LM Adams Campbell LL Boffetta P Buring JE Feskanich D Flanders WD Jee SH Katanoda K Kolonel LN Lee IM Marugame T Palmer JR Riboli E Sobue T Avila Tang E Wilkens LR Samet JM Lung Cancer Occurrence in Never Smokers An Analysis of 13 Cohorts and 22 Cancer Registry Studies PLoS Med 2008 Sep 9 5 9 e185 PMID 18788891 6 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Gorlova OY Weng SF Zhang Y Amos CI Spitz MR Aggregation of cancer among relatives of never smoking lung cancer patients Int J Cancer 2007 Jul 1 121 1 111 8 PMID 17304511 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hackshaw AK Law MR Wald NJ The accumulated evidence on lung cancer and environmental tobacco smoke BMJ 1997 Oct 18 315 7114 980 8 PMID 9365295 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Catelinois O Rogel A Laurier D Billon S Hemon D Verger P Tirmarche M Lung cancer attributable to indoor radon exposure in france impact of the risk models and uncertainty analysis Environ Health Perspect 2006 Sep 114 9 1361 6 PMID 16966089 1 Mayis 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kabir Z Bennett K Clancy L Lung cancer and urban air pollution in Dublin a temporal association Ir Med J 2007 Feb 100 2 367 9 PMID 17432813 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Coyle YM Minahjuddin AT Hynan LS Minna JD An ecological study of the association of metal air pollutants with lung cancer incidence in Texas J Thorac Oncol 2006 Sep 1 7 654 61 PMID 17409932 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Chiu HF Cheng MH Tsai SS Wu TN Kuo HW Yang CY Outdoor air pollution and female lung cancer in Taiwan Inhal Toxicol 2006 Dec 18 13 1025 31 PMID 16966302 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Kokturk N Ulukavak Ciftci T Yegin D Bilgin Mullaoglu S Habesoglu MA Ozturk C Akciger Kanserli Olgularimizda Semptomatolojik Radyolojik ve Endoskopik Bulgularin Histopatolojik Bulgularla Birlikte Degerlendirilmesi Turk toraks dergisi Aralik 2004 Cilt 5 Sayi 3 Sayfa lar 143 147 Tam metin olu kirik baglanti Vaporciyan AA Nesbitt JC Lee JS ve ark 2000 Cancer Medicine B C Decker s 1227 1292 ISBN 1 55009 113 1 Bozkurt B Selcuk ZT Firat P Kalyoncu AF Artvinli M 1972 2002 Doneminde Hacettepe Universitesi Tip Fakultesi Hastanesi nde Akciger Kanseri Tanisi Konulan Hastalarin Histolojik ve Epidemiyolojik Degerlendirmesi Turk toraks dergisi Aralik 2004 Cilt 5 Sayi 3 Sayfa lar 148 153 Tam metin 23 Aralik 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde Majumder edited by Sadhan 2009 Stem cells and cancer Online Ausg bas New York Springer s 193 ISBN 978 0 387 89611 3 2 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Agustos 2017 KB1 bakim Fazladan yazi yazar listesi link World Health Organization 2004 The World Health Report Tam metin 5 Eylul 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde Jemal A Tiwari RC Murray T Ghafoor A Samuels A Ward E Feuer EJ Thun MJ American Cancer Society Cancer statistics 2004 CA Cancer J Clin 2004 Jan Feb 54 1 8 29 PMID 14974761 25 Kasim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b 9 Temmuz 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 29 Ocak 2007 U S National Cance Institute Science Behind the News 17 Subat 2003 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 17 Subat 2003 a b c d e f g h i j k l m n o p q Akkoclu Atilla Akciger kanserleri Turk Toraks Dernegi Tam metin olu kirik baglanti a b c d e f g h i j k Goksel Tuncay Akciger kanseri Turk Toraks Dernegi yayinlari Tam metin olu kirik baglanti a b c d Collins LG Haines C Perkel R Enck RE Lung cancer diagnosis and management Am Fam Physician 2007 Jan 1 75 1 56 63 PMID 17225705 25 Kasim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Savas I Kaya A Akciger Kanserlerinde Semptomlar ve Bulgular Turkiye Klinikleri J Surg Med Sci 2006 2 12 66 71 a b c d e f g h i j k Akkoclu Atilla Akciger kanserlerinde tani evreleme ve tedavi oncesi degerlendirme Turk Toraks Dernegi Tam metin 7 Mart 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Palmarini M Fan H Retrovirus induced ovine pulmonary adenocarcinoma an animal model for lung cancer J Natl Cancer Inst 2001 Nov 7 93 21 1603 14 PMID 11698564 13 Agustos 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde Darnton AJ McElvenny DM Hodgson JT Estimating the number of asbestos related lung cancer deaths in Great Britain from 1980 to 2000 Ann Occup Hyg 2006 Jan 50 1 29 38 Epub 2005 Aug 26 PMID 16126764 27 Kasim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Leroux C Girard N Cottin V Greenland T Mornex JF Archer F Jaagsiekte Sheep Retrovirus JSRV from virus to lung cancer in sheep Vet Res 2007 Mar Apr 38 2 211 28 Epub 2007 Jan 25 PMID 17257570 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cheng YW Chiou HL Sheu GT Hsieh LL Chen JT Chen CY Su JM Lee H The association of human papillomavirus 16 18 infection with lung cancer among nonsmoking Taiwanese women Cancer Res 2001 Apr 1 61 7 2799 803 PMID 11306446 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Zheng H Abdel Aziz HO Nakanishi Y Masuda S Saito H Tsuneyama K Takano Y Oncogenic role of JC virus in lung cancer J Pathol 2007 Jul 212 3 306 15 PMID 17534844 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Giuliani L Jaxmar T Casadio C Gariglio M Manna A D Antonio D Syrjanen K Favalli C Ciotti M Detection of oncogenic viruses SV40 BKV JCV HCMV HPV and p53 codon 72 polymorphism in lung carcinoma Lung Cancer 2007 Sep 57 3 273 81 Epub 2007 Apr 2 PMID 17400331 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Fong KM Sekido Y Gazdar AF Minna JD Lung cancer 9 Molecular biology of lung cancer clinical implications Thorax 2003 Oct 58 10 892 900 PMID 14514947 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Herbst RS Heymach JV Lippman SM Lung cancer N Engl J Med 2008 Sep 25 359 13 1367 80 PMID 18815398 2 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Aviel Ronen S Blackhall FH Shepherd FA Tsao MS K ras mutations in non small cell lung carcinoma a review Clin Lung Cancer 2006 Jul 8 1 30 8 PMID 16870043 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Giles F Filley Lecture Devereux TR Taylor JA Barrett JC Molecular mechanisms of lung cancer Interaction of environmental and genetic factors Chest 1996 Mar 109 3 Suppl 14S 19S PMID 8598134 2 Haziran 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e f Yilmazbayhan A Damadoglu E Aybatli A Soliter pulmoner nodule tanisal yaklasim Tuberk Toraks 2005 53 3 307 18 PMID 16258894 2 Eylul 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Inci I Pabuscu E Akciger kanserinin cerrahi tedavisinde preoperatif degerlendirme Tuberk Toraks 2005 53 2 210 20 PMID 16100661 15 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Travis WD Travis LB Devesa SS Lung cancer Cancer 1995 Jan 1 75 1 Suppl 191 202 PMID 8000996 1 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde Morandi U Casali C Rossi G Bronchial typical carcinoid tumors Semin Thorac Cardiovasc Surg 2006 Fall 18 3 191 8 PMID 17185178 1 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde Etienne Mastroianni B Falchero L Chalabreysse L Loire R Ranchere D Souquet PJ Cordier JF Primary sarcomas of the lung a clinicopathologic study of 12 cases Lung Cancer 2002 Dec 38 3 283 9 PMID 12445750 4 Ocak 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c Arinc S Salturk C Ertugrul M Sulu E Tuncer L Nergis S Selvi U Primer akciger kanserinde bronkoskopik biyopsi ve torakotomi materyalleri arasinda hucre tipi uyumu Tuberk Toraks 2007 55 4 378 82 PMID 18224506 15 Temmuz 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Bryant A Cerfolio RJ Differences in epidemiology histology and survival between cigarette smokers and never smokers who develop non small cell lung cancer Chest 2007 Jul 132 1 185 92 Epub 2007 Jun 15 PMID 17573517 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e f Travis WD Nicholson AG editors WHO Classification of Tumours of the Lung Pleura Thymus and Heart Volume 7 of Medicine Series WHO Classification of Tumours International Agency for Research on Cancer 2015 a b c d e f g h i j Kumar V Abbas AK Aster JC Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease 9th edt Elsevier Saunders Philadelphia 2015 a b Raz DJ He B Rosell R Jablons DM Bronchioloalveolar carcinoma a review Clin Lung Cancer 2006 Mar 7 5 313 22 PMID 16640802 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Vineis P Hoek G Krzyzanowski M Vigna Taglianti F Veglia F Airoldi L Overvad K Raaschou Nielsen O Clavel Chapelon F Linseisen J Boeing H Trichopoulou A Palli D Krogh V Tumino R Panico S Bueno De Mesquita HB Peeters PH Lund E E Agudo A Martinez C Dorronsoro M Barricarte A Cirera L Quiros JR Berglund G Manjer J Forsberg B Day NE Key TJ Kaaks R Saracci R Riboli E Lung cancers attributable to environmental tobacco smoke and air pollution in non smokers in different European countries a prospective study Environ Health 2007 Feb 15 6 7 PMID 17302981 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Pandey G Bhutan s smokers face public ban BBC Subat 2005 Tam metin 7 Nisan 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 2007 09 07 UN health agency calls for total ban on tobacco advertising to protect young United Nations News service Tam metin 4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 30 Mayis 2008 a b A Decade of Broken Promises The 1998 State Tobacco Settlement Ten Years Later Campaign for Tobacco Free Kids Tam metin 17 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 2008 12 03 a b c d Cetinkaya E Yildiz P Turna A Dodurgali R Urer N Gurses A Yilmaz V Akciger Tumorlerinde Ameliyat Oncesi Invazif Tani Yontemlerinin Hucre Tipini Belirlemedeki Dogrulugu Turk Toraks Dergisi Aralik 2002 Cilt 3 Sayi 3 Sayfa lar 284 288 Tam metin 9 Kasim 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde Oztuna F Ozlu T Bulbul Y Akciger Kanserini Hangi Evrede Yakaliyor ve Nasil Tedavi Ediyoruz Tuberkuloz ve Toraks Dergisi 2003 51 2 152 156 PMID 15143421 Schiller JH Vidaver RM Novello S Brahmer J Monroe L 2007 Living with a Diagnosis of Lung Cancer Standard Treatments for Lung Cancer National Lung Cancer Partnership Tam metin 23 Eylul 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Son erisim tarihi 2008 12 01 Strand TE Rostad H Damhuis RA Norstein J Risk factors for 30 day mortality after resection of lung cancer and prediction of their magnitude Thorax 2007 Nov 62 11 991 7 Epub 2007 Jun 15 PMID 17573442 El Sherif A Gooding WE Santos R Pettiford B Ferson PF Fernando HC Urda SJ Luketich JD Landreneau RJ Outcomes of sublobar resection versus lobectomy for stage I non small cell lung cancer a 13 year analysis Ann Thorac Surg 2006 Aug 82 2 408 15 discussion 415 6 PMID 16863738 Fernando HC Santos RS Benfield JR Grannis FW Keenan RJ Luketich JD Close JM Landreneau RJ Lobar and sublobar resection with and without brachytherapy for small stage IA non small cell lung cancer J Thorac Cardiovasc Surg 2005 Feb 129 2 261 7 PMID 15678034 Amerikan Gogus Hastaliklari Birligi ACCP 11 Temmuz 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde 16 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 20 Temmuz 2016 Clegg A Scott DA Hewitson P Sidhu M Waugh N Clinical and cost effectiveness of paclitaxel docetaxel gemcitabine and vinorelbine in non small cell lung cancer a systematic review Thorax 2002 Jan 57 1 20 8 PMID 11809985 Murray N Turrisi AT 3rd A review of first line treatment for small cell lung cancer J Thorac Oncol 2006 Mar 1 3 270 8 PMID 17409868 Azim HA Jr Ganti AK Treatment options for relapsed small cell lung cancer Anticancer Drugs 2007 Mar 18 3 255 61 PMID 17264756 Winton T Livingston R Johnson D Rigas J Johnston M Butts C Cormier Y Goss G Inculet R Vallieres E Fry W Bethune D Ayoub J Ding K Seymour L Graham B Tsao MS Gandara D Kesler K Demmy T Shepherd F National Cancer Institute of Canada Clinical Trials Group National Cancer Institute of the United States Intergroup JBR 10 Trial Investigators Vinorelbine plus cisplatin vs observation in resected non small cell lung cancer N Engl J Med 2005 Jun 23 352 25 2589 97 PMID 15972865 Douillard JY Rosell R De Lena M Carpagnano F Ramlau R Gonzales Larriba JL Grodzki T Pereira JR Le Groumellec A Lorusso V Clary C Torres AJ Dahabreh J Souquet PJ Astudillo J Fournel P Artal Cortes A Jassem J Koubkova L His P Riggi M Hurteloup P Adjuvant vinorelbine plus cisplatin versus observation in patients with completely resected stage IB IIIA non small cell lung cancer Adjuvant Navelbine International Trialist Association ANITA a randomised controlled trial Lancet Oncol 2006 Sep 7 9 719 27 PMID 16945766 11 Haziran 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tsuboi M Ohira T Saji H Miyajima K Kajiwara N Uchida O Usuda J Kato H The present status of postoperative adjuvant chemotherapy for completely resected non small cell lung cancer Ann Thorac Cardiovasc Surg 2007 Apr 13 2 73 7 PMID 17505412 Horn L Sandler AB Putnam JB Jr Johnson DH The rationale for adjuvant chemotherapy in stage I non small cell lung cancer J Thorac Oncol 2007 May 2 5 377 83 PMID 17473651 Wakelee HA Schiller JH Gandara DR Current status of adjuvant chemotherapy for stage IB non small cell lung cancer implications for the New Intergroup Trial Clin Lung Cancer 2006 Jul 8 1 18 21 PMID 16870041 British Medical Journal December 2005 Clinical Evidence Concise BMJ Publishing Group s 486 488 ISBN 1 905545 00 2 a b Saunders M Dische S Barrett A Harvey A Gibson D Parmar M Continuous hyperfractionated accelerated radiotherapy CHART versus conventional radiotherapy in non small cell lung cancer a randomised multicentre trial CHART Steering Committee Lancet 1997 Jul 19 350 9072 161 5 PMID 9250182 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Wagner H Jr Radiation therapy in the management of limited small cell lung cancer when where and how much Chest 1998 Jan 113 1 Suppl 92S 100S PMID 9438697 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde PORT Meta analysis Trialists Group Postoperative radiotherapy for non small cell lung cancer Cochrane Database Syst Rev 2005 Apr 18 2 CD002142 PMID 15846628 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lally BE Zelterman D Colasanto JM Haffty BG Detterbeck FC Wilson LD Postoperative radiotherapy for stage II or III non small cell lung cancer using the surveillance epidemiology and end results database J Clin Oncol 2006 Jul 1 24 19 2998 3006 Epub 2006 Jun 12 PMID 16769986 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Raben A Mychalczak B Brachytherapy for non small cell lung cancer and selected neoplasms of the chest Chest 1997 Oct 112 4 Suppl 276S 286S PMID 9337304 7 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Celebioglu B Gurkan OU Erdogan S Savas I Kose K Kurtman C Gonullu U High dose rate endobronchial brachytherapy effectively palliates symptoms due to inoperable lung cancer Jpn J Clin Oncol 2002 Nov 32 11 443 8 PMID 12499415 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ng M Chong J Milner A MacManus M Wheeler G Wirth A Michael M Ganju V McKendrick J Ball D Tolerability of accelerated chest irradiation and impact on survival of prophylactic cranial irradiation in patients with limited stage small cell lung cancer review of a single institution s experience J Thorac Oncol 2007 Jun 2 6 506 13 PMID 17545845 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Slotman B Faivre Finn C Kramer G Rankin E Snee M Hatton M Postmus P Collette L Musat E Senan S EORTC Radiation Oncology Group and Lung Cancer Group Prophylactic cranial irradiation in extensive small cell lung cancer N Engl J Med 2007 Aug 16 357 7 664 72 PMID 17699816 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Hof H Muenter M Oetzel D Hoess A Debus J Herfarth K Stereotactic single dose radiotherapy radiosurgery of early stage nonsmall cell lung cancer NSCLC Cancer 2007 Jul 1 110 1 148 55 PMID 17516437 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Abbas G Danish A Krasna MJ Temmuz 2016 Stereotactic Body Radiotherapy and Ablative Therapies for Lung Cancer Surgical Oncology Clinics of North America 25 3 ss 553 566 doi 10 1016 j soc 2016 02 008 Simon CJ Dupuy DE DiPetrillo TA Safran HP Grieco CA Ng T Mayo Smith WW Pulmonary radiofrequency ablation long term safety and efficacy in 153 patients Radiology 2007 Apr 243 1 268 75 PMID 17392258 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Midha A Dearden S McCormack R 2015 EGFR mutation incidence in non small cell lung cancer of adenocarcinoma histology a systematic review and global map by ethnicity mutMapII American Journal of Cancer Research 5 9 ss 2892 2911 PMID 26609494 22 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Agustos 2017 a b Gadgeel Shirish M 2015 Personalized Therapy of Non small Cell Lung Cancer NSCLC Springer ss 203 222 28 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Agustos 2017 Miyazaki K Ano T Nakazawa K Satoh H Ohtsuka M Late fatal recurrence in gefitinib treated NSCLC patients Tuberk Toraks 2007 55 4 400 3 PMID 18224510 27 Kasim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde 28 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Agustos 2017 Sandler A Gray R Perry MC Brahmer J Schiller JH Dowlati A Lilenbaum R Johnson DH Paclitaxel carboplatin alone or with bevacizumab for non small cell lung cancer N Engl J Med 2006 Dec 14 355 24 2542 50 PMID 17167137 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Edelman MJ Novel cytotoxic agents for non small cell lung cancer J Thorac Oncol 2006 Sep 1 7 752 5 PMID 17409954 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Danesi R Pasqualetti G Giovannetti E Del Tacca M The role of pharmacogenetics in adjuvant treatment of non small cell lung cancer J Thorac Oncol 2007 May 2 5 Suppl S27 30 PMID 17457227 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Blackhall FH Shepherd FA Small cell lung cancer and targeted therapies Curr Opin Oncol 2007 Mar 19 2 103 8 PMID 17272981 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lee JM Mao JT Krysan K Dubinett SM Significance of cyclooxygenase 2 in prognosis targeted therapy and chemoprevention of NSCLC Future Oncol 2007 Apr 3 2 149 53 PMID 17381414 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Whitehead CM Earle KA Fetter J Xu S Hartman T Chan DC Zhao TL Piazza G Klein Szanto AJ Pamukcu R Alila H Bunn PA Jr Thompson WJ Exisulind induced apoptosis in a non small cell lung cancer orthotopic lung tumor model augments docetaxel treatment and contributes to increased survival Mol Cancer Ther 2003 May 2 5 479 88 PMID 12748310 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Scagliotti G Proteasome inhibitors in lung cancer Crit Rev Oncol Hematol 2006 Jun 58 3 177 89 Epub 2006 Jan 19 PMID 16427303 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Dragnev KH Petty WJ Shah SJ Lewis LD Black CC Memoli V Nugent WC Hermann T Negro Vilar A Rigas JR Dmitrovsky E A proof of principle clinical trial of bexarotene in patients with non small cell lung cancer Clin Cancer Res 2007 Mar 15 13 6 1794 800 PMID 17363535 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Albright C Garst J Vaccine therapy in non small cell lung cancer Curr Oncol Rep 2007 Jul 9 4 241 6 PMID 17588347 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Sun S Schiller JH Spinola M Minna JD New molecularly targeted therapies for lung cancer J Clin Invest 2007 Oct 117 10 2740 50 PMID 17909619 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde National Cancer Institute Non Small Cell Lung Cancer Treatment Tam metin 8 Nisan 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Son duzenlenme 08 01 2008 National Cancer Institute Small Cell Lung Cancer Treatment Tam metin 13 Mayis 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Son duzenlenme 05 22 2008 Mountain CF Revisions in the International System for Staging Lung Cancer Chest 1997 Jun 111 6 1710 7 PMID 9187198 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde National Cancer Institute SEER Search Cancer Statistics Review 1975 2002 Tam metin 6 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Retrieved 2007 11 18 World Health Organization 2009 WHO Disease and injury country estimates Tam metin 11 Kasim 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde Erisim tarihi 11 Kasim 2009 a b Cancer of the Lung ch 92 Vaporciyan AA Kies MS Stevens CW Komaki R Jack A Roth JA in Cancer Medicine Kufe Donald W Pollock Raphael E Weichselbaum Ralph R Bast Robert C Jr Gansler Ted S Holland James F Frei III Emil editors Hamilton Canada BC Decker Inc c2003 Tam metin ISBN 1 55009 213 8 Notani PN 2001 Global variation in cancer incidence and mortality Special section Cancer Current Science vol 81 No 5 10 Eylul 2001 s 465 474 22 Aralik 2012 tarihindeWayback Machine sitesinde https web archive org web 20121222051948 http www iisc ernet in currsci sep102001 465 pdf arsivlendi 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Tam metin Ingilizce 22 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde Youlden DR Cramb SM Baade PD The International Epidemiology of Lung Cancer geographical distribution and secular trends J Thorac Oncol 2008 Aug 3 8 819 31 PMID 18670299 13 Ocak 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Morgagni GB 1761 De sedibus et causis morborum per anatomen indagatis Tam metin 25 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde Bayle Gaspard Laurent 1810 Recherches sur la phtisie pulmonaire a b Witschi H A short history of lung cancer Toxicol Sci 2001 Nov 64 1 4 6 PMID 11606795 10 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Spiro SG Silvestri GA One hundred years of lung cancer Am J Respir Crit Care Med 2005 Sep 1 172 5 523 9 Epub 2005 Jun 16 PMID 15961694 10 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Adler I 1912 Primary Malignant Growths of the Lungs and Bronchi Longmans Green and Company Grannis FW History of cigarette smoking and lung cancer smokinglungs com Erisim tarihi 2007 08 06 Tam metin 18 Temmuz 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde Doll R Hill AB Lung cancer and other causes of death in relation to smoking a second report on the mortality of British doctors Br Med J 1956 Nov 10 2 5001 1071 81 PMID 13364389 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde US Department of Health Education and Welfare 1964 Smoking and health report of the advisory committee to the Surgeon General of the Public Health Service Washington DC US Government Printing Office Pirozynski M 100 years of lung cancer Respir Med 2006 Dec 100 12 2073 84 Epub 2006 Oct 23 PMID 17056245 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Greaves M 2000 Cancer the Evolutionary Legacy Oxford University Press 196 197 ISBN 0 19 262835 6 Office of the Home Secretary 1976 Biographical Memoirs National Academy of Sciences ISBN 0 309 02349 1 a b Edwards AT 1946 Carcinoma of the bronchus Thorax 1 1 25 Scott WJ Howington J Movsas B American College of Chest Physicians Treatment of stage II non small cell lung cancer Chest 2003 Jan 123 1 Suppl 188S 201S PMID 12527579 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Smythe WR American College of Chest Physicians Treatment of stage I non small cell lung carcinoma Chest 2003 Jan 123 1 Suppl 181S 187S PMID 12527578 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Kabela M Experience with radical irradiation of bronchial cancer Cesk Onkol 1956 3 2 109 15 PMID 13383622 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Lennox SC Flavell G Pollock DJ Thompson VC Wilkins JL Results of resection for oat cell carcinoma of the lung Lancet 1968 Nov 2 2 7575 925 7 PMID 4176258 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Miller AB Fox W Tall R Five year follow up of the Medical Research Council comparative trial of surgery and radiotherapy for the primary treatment of small celled or oat celled carcinoma of the bronchus Lancet 1969 Sep 6 2 7619 501 5 PMID 4184834 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde Cohen MH Creaven PJ Fossieck BE Jr Broder LE Selawry OS Johnston AV Williams CL Minna JD Intensive chemotherapy of small cell bronchogenic carcinoma Cancer Treat Rep 1977 May Jun 61 3 349 54 PMID 194691 5 Aralik 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde SiniflandirmaDICD 10 C 1 C 2 ICD 9 CM 162DiseasesDB 7616Dis kaynaklarMedlinePlus 007194eMedicine med 1333Patient UK Akciger kanseriNCI Akciger kanseri