Yaşam veya hayat sinyalizasyon ve kendi kendini idame ettirme süreçleri gibi biyolojik süreçlere sahip olan maddeyi, bu özelliklere sahip olmayan maddeden ayıran bir niteliktir ve büyüme, uyaranlara tepki verme, metabolizma, enerji dönüşümü ve üreme kapasitesi ile tanımlanır.Bitkiler, hayvanlar, mantarlar, protistler, arkealar ve bakteriler gibi çeşitli yaşam biçimleri mevcuttur. Biyoloji, yaşamı inceleyen bilim dalıdır.
Yaşam | ||
---|---|---|
Gri kurt, , Entodinium, Amanita caesarea, Pterois antennata, alg, , likeni, Dictyostelium ve içeren ökaryota çeşitliliği | ||
Biyolojik sınıflandırma | ||
| ||
Üst âlemler ve Süpergruplar | ||
Dünya'da yaşam:
|
Gen kalıtım birimidir, hücre ise yaşamın yapısal ve işlevsel birimidir.Prokaryotik ve ökaryotik olmak üzere iki tür hücre vardır; her ikisi de bir zar içine alınmış sitoplazmadan oluşur ve proteinler ve nükleik asitler gibi birçok biyomolekül içerir. Hücreler, ana hücrenin iki veya daha fazla yavru hücreye bölündüğü ve genlerini yeni bir nesle aktardığı, bazen genetik çeşitlilik üreten bir hücre bölünmesi süreciyle çoğalır.
Organizmalar veya yaşamın bireysel varlıkları, genellikle homeostazı sürdüren, hücrelerden oluşan, bir yaşam döngüsüne sahip, metabolizma geçiren, büyüyebilen, çevrelerine uyum sağlayan, uyaranlara yanıt veren, üreyen ve birden fazla nesil boyunca evrimleşen olarak düşünülür. Diğer tanımlar bazen virüsler ve viroidler gibi hücresel olmayan yaşam formlarını içerir, ancak bunlar genellikle yaşamdan hariç tutulur çünkü kendi başlarına işlev görmezler; daha ziyade konaklarının biyolojik süreçlerini kullanırlar.
Yaşamın kökeni olarak da bilinen abiyogenez, basit organik bileşikler gibi cansız maddelerden ortaya çıkan doğal yaşam sürecidir. İlkel başlangıcından bu yana, Dünya'daki yaşam jeolojik zaman cetvelinde çevresini değiştirmiştir, ancak aynı zamanda çoğu ekosistemde ve koşulda hayatta kalmak için adapte olmuştur. Yeni yaşam formları, kalıtsal varyasyon ve doğal seçilim yoluyla ortak atalardan evrimleşmiştir ve bugün, farklı türlerin sayısına ilişkin tahminler 3 milyon ile 100 milyon arasında değişmektedir.
Ölüm, bir organizmayı ayakta tutan tüm biyolojik süreçlerin kalıcı olarak sona ermesidir ve bu nedenle yaşamının sonudur. Soy tükenmesi, bir grubun veya taksonun, genellikle de bir türün yok olmasını tanımlayan bir terimdir. Nesli tükenen tür ya da takson bir daha hayata dönemez. Fosiller, organizmaların korunmuş kalıntıları veya izleridir.
Tanımlar
Yaşamın tanımı uzun zamandır bilim insanları ve filozoflar için bir meydan okuma olmuştur. Bunun nedeni kısmen yaşamın bir madde değil bir süreç olmasıdır. Bu durum, eğer varsa, Dünya dışında gelişmiş olabilecek canlı varlıkların özelliklerine dair bilgi eksikliği nedeniyle daha da karmaşık bir hal almaktadır. Yaşamın felsefi tanımları da ortaya atılmıştır ve canlıların cansızlardan nasıl ayırt edileceği konusunda benzer zorluklar yaşanmaktadır. Yaşamın da tanımlanmış ve tartışılmıştır, ancak bunlar genellikle bir insanın ölü ilan edilmesi kararına ve bu kararın yasal sonuçlarına odaklanmaktadır. Yaşamın 123 kadar tanımı derlenmiştir.
Biyoloji
Yaşamın tanımı konusunda bir fikir birliği olmadığından, biyolojideki mevcut tanımların çoğu betimleyicidir. Yaşam, belirli bir çevrede varlığını koruyan, ilerleten veya güçlendiren bir şeyin özelliği olarak kabul edilir. Bu özellik aşağıdaki özelliklerin tümünü ya da çoğunu sergiler:
- Homeostaz: sabit bir durumu korumak için iç ortamın düzenlenmesi; örneğin, sıcaklığı düşürmek için terleme
- Organizasyon: yapısal olarak yaşamın temel birimi olan bir veya daha fazla hücreden oluşmak
- Metabolizma: kimyasalları ve enerjiyi hücresel bileşenlere dönüştürerek (anabolizma) ve organik maddeyi ayrıştırarak (katabolizma) enerjinin dönüşümü. Canlılar iç organizasyonlarını (homeostaz) sürdürmek ve yaşamla ilişkili diğer olguları üretmek için ihtiyaç duyarlar.
- Büyüme: katabolizmadan daha yüksek bir anabolizma oranının sürdürülmesi. Büyüyen bir organizma sadece madde biriktirmek yerine tüm parçalarının boyutunu artırır.
- Adaptasyon: bir organizmanın kendi habitatında veya habitatlarında daha iyi yaşayabilir hale geldiği evrimsel süreç.
- Uyaranlara tepki: bir tepki, tek hücreli bir organizmanın dış kimyasallara karşı kasılmasından, çok hücreli organizmaların tüm duyularını içeren karmaşık reaksiyonlara kadar birçok şekilde olabilir. Bir tepki genellikle hareketle ifade edilir; örneğin, bir bitkinin yapraklarının güneşe doğru dönmesi () ve kemotaksi.
- Üreme: tek bir ebeveyn organizmadan eşeysiz olarak ya da iki ebeveyn organizmadan eşeyli olarak yeni bireysel organizmalar üretme yeteneği.
Fizyolojik işlevler olarak adlandırılan bu karmaşık süreçlerin altında yatan fiziksel ve kimyasal temellerin yanı sıra yaşamın sürdürülmesi için gerekli olan sinyalizasyon ve kontrol mekanizmaları vardır.
Alternatif tanımlar
Fizik perspektifinden bakıldığında canlılar, hayatta kalmanın gerektirdiği şekilde kendini yeniden üretebilen ve evrim geçirebilen organize bir moleküler yapıya sahip . Termodinamik açıdan yaşam, kendisinin kusurlu kopyalarını yaratmak için çevresindeki gradyanlardan yararlanan açık bir sistem olarak tanımlanmıştır. Bunu ifade etmenin bir başka yolu da yaşamı "Darwinci evrim geçirebilen, kendi kendini idame ettiren kimyasal bir sistem" olarak tanımlamaktır; bu tanım, Carl Sagan'ın önerisi üzerine, ekzobiyolojinin amaçları doğrultusunda yaşamı tanımlamaya çalışan bir NASA komitesi tarafından benimsenmiştir. Ancak bu tanım yaygın bir şekilde eleştirilmiştir çünkü buna göre cinsel olarak üreyen tek bir birey kendi başına evrim geçiremeyeceği için canlı değildir. Bu potansiyel kusurun nedeni, "NASA'nın tanımının" yaşamı yaşayan bir birey olarak değil, bir olgu olarak ifade etmesi ve bu nedenle eksik kalmasıdır. Alternatif olarak, bir fenomen ve yaşayan bir birey olarak yaşam kavramına dayanan tanımlar, sırasıyla kendi kendini idame ettirebilen bir bilginin sürekliliği ve bu sürekliliğin farklı bir unsuru olarak önerilmiştir. Bu yaklaşımın en güçlü yanı, yaşamı matematik ve fizik terimleriyle tanımlaması ve kaçınılmaz olarak yol açan biyolojik kelime dağarcığından kaçınmasıdır.
Diğerleri ise moleküler kimyaya bağlı olmak zorunda olmayan bir bakış açısına sahiptir. Yaşamın sistemik bir tanımı, canlıların kendi kendini organize eden ve otopoietik (kendi kendini üreten) olmasıdır. Bu tanımın varyasyonları arasında Stuart Kauffman'ın kendini ya da kendilerini yeniden üretebilen ve en az bir termodinamik iş döngüsünü tamamlayabilen ya da olarak tanımı yer almaktadır. Bu tanım, zaman içinde yeni işlevlerin ortaya çıkmasıyla genişletilmiştir.
Virüsler
Virüslerin canlı olarak kabul edilip edilmemesi gerektiği tartışmalıdır. Çoğunlukla yaşam formlarından ziyade sadece çoğaltıcılar olarak kabul edilirler.Genlere sahip olmaları, doğal seçilim yoluyla evrimleşmeleri ve kendi kendilerine bir araya gelme yoluyla kendilerinin birden fazla kopyasını oluşturarak çoğalmaları nedeniyle "yaşamın sınırındaki organizmalar" olarak tanımlanmışlardır. Ancak virüsler metabolize olmazlar ve yeni ürünler oluşturmak için bir konak hücreye ihtiyaç duyarlar. Virüslerin konakçı hücreler içinde kendi kendilerini bir araya getirmeleri, yaşamın kendi kendini bir araya getiren organik moleküller olarak başlamış olabileceği hipotezini destekleyebileceğinden, yaşamın kökeni üzerine yapılan çalışmalar açısından önemli sonuçlar doğurabilir.
Biyofizik
Gerekli asgari olguları yansıtmak için, yaşamın diğer biyolojik tanımları önerilmiştir ve bunların çoğu kimyasal sistemlere dayanmaktadır. Biyofizikçiler canlıların ile işledikleri yorumunu yapmışlardır. Başka bir deyişle, yaşam süreçleri, biyolojik moleküllerin iç enerjisinin daha potansiyel doğru kendiliğinden yayılması veya gecikmesi olarak görülebilir. Daha ayrıntılı olarak, John Bernal, Erwin Schrödinger, Eugene Wigner ve gibi fizikçilere göre yaşam, çevreden alınan ve daha sonra bozulmuş bir biçimde reddedilen maddeler veya serbest enerji pahasına iç entropilerini azaltabilen veya sürekli sistemler olan fenomenler sınıfının bir üyesidir.Biyomimetik veya biyomimikrinin (biyolojik varlıklar ve süreçler örnek alınarak modellenen malzeme, yapı ve sistemlerin tasarımı ve üretimi) ortaya çıkışı ve artan popülaritesi, doğal ve yapay yaşam arasındaki sınırı muhtemelen yeniden tanımlayacaktır.
Canlı sistemler teorileri
Canlı sistemler, çevreleriyle etkileşim halinde olan, kendi kendini organize eden açık canlılardır. Bu sistemler bilgi, ve madde akışları ile sürdürülür.
, Kubyshkin ve Schmidt hücresel yaşamı dört sütun/köşe taşı üzerine oturan bir organizasyon birimi olarak tanımlamıştır: (i) (enerji), (ii) metabolizma, (iii) bilgi ve (iv) biçim. Bu sistem metabolizmayı ve enerji tedarikini düzenleyip kontrol edebilmekte ve bilgi taşıyıcısı (genetik bilgi) olarak işlev gören en az bir alt sistem içermektedir. Kendi kendini idame ettiren birimler olarak hücreler, evrim olarak bilinen tek yönlü ve geri döndürülemez açık uçlu sürece dahil olan farklı popülasyonların parçalarıdır.
Son birkaç on yılda bazı bilim insanları yaşamın doğasını açıklamak için genel bir teorisinin gerekli olduğunu öne sürmüşlerdir. Böyle bir genel teori, ekolojik ve biyolojik bilimlerden doğacak ve tüm canlı sistemlerin nasıl çalıştığına dair genel ilkeleri haritalandırmaya çalışacaktır. Olayları bileşenlerine ayırmaya çalışarak incelemek yerine, genel bir canlı sistemler teorisi, olayları organizmaların çevreleriyle olan ilişkilerinin dinamik kalıpları açısından araştırır.
Gaia hipotezi
Dünya'nın canlı olduğu fikri felsefe ve dinde yer almaktadır, ancak bu konudaki ilk bilimsel tartışma İskoç bilim adamı James Hutton tarafından yapılmıştır. Hutton, 1785 yılında Dünya'nın bir süper organizma olduğunu ve fizyolojisinin incelenmesi gerektiğini belirtmiştir. Hutton jeolojinin babası olarak kabul edilir, ancak yaşayan bir Dünya fikri 19. yüzyılın yoğun indirgemeciliği içinde unutulmuştur.:10 1960'larda bilim adamı James Lovelock tarafından ortaya atılan Gaia hipotezi, Dünya'daki yaşamın, hayatta kalması için gerekli çevresel koşulları tanımlayan ve sürdüren tek bir organizma olarak işlev gördüğünü öne sürer. Bu hipotez, modern temellerinden biri olarak hizmet etmiştir.
Kendi kendini idame ettirebilen bilgi
Tüm canlı varlıklar, adı verilen süreçlerle kendini sürdüren genetik bilgiye sahiptir. Cis-eylem, başlatıcı üzerinde etkisi olan herhangi bir eylemdir ve kimyasal sistemlerde otokatalitik küme olarak bilinir. Canlı sistemlerde, olumsuz etkiye sahip olanlar doğal seçilim tarafından elendiğinden, tüm cis-eylemler genellikle sistem üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Genetik bilgi bir başlatıcı olarak hareket eder ve kendi kendini onarma veya kendi kendini üretme (vücudun parçalarının üretilmesi, tüm varlığın çoğaltılması olan kendi kendini üretmeden ayırt edilmelidir) gibi bir dizi cis-eylem yoluyla kendini sürdürebilir. Çeşitli cis-eylemler varlığa canlı olarak kabul edilmesi için ek özellikler kazandırır. Kendi kendini idame ettirebilen bilgi temel bir gerekliliktir - canlılık kazanmak için sıfırıncı seviyedir ve kendi kendini onarma gibi herhangi bir cis-eylemle elde edilebilir (UV radyasyonunun neden olduğu bir nükleik asitteki değişikliği düzelten bir proteini kodlayan bir gen gibi). Daha sonra, eğer varlık hataya açık bir şekilde kendini yeniden üretebiliyorsa evrim özelliğini kazanır ve kendi kendini idame ettirebilen bilgi sürekliliğine dahil olur - fenomen anlamında yaşayan dünyanın bir parçası haline gelir ancak henüz yaşayan bir birey değildir. Bu yükseltme için varlığın, kendisini kendi kaderine sahip ayrı bir varlık olarak tanımlama yeteneği olarak anlaşılan ayırt edilebilirlik özelliğini işlemesi gerekir. Farklılığa ulaşmanın iki olası yolu vardır: 1) sürdürmek (bir hücre) ve/veya 2) bir aktarım sürecini sürdürmek (zorunlu parazitler için). Bu cis-eylemlerden herhangi birinin yerine getirilmesi varlığı yaşayan birey seviyesine yükseltir - kendi kendini idame ettirebilen bilgi sürekliliğinin farklı bir unsurudur. Son seviye, varlığın durumunu ölü ya da canlı olarak değerlendirir ve işlevsellik özelliğini gerektirir.
Bu yaklaşım, varlıkların kendilerini idame ettirme kabiliyetlerine, evrimleşebilirliklerine ve farklılıklarına bağlı olarak torna tezgahı benzeri bir hiyerarşi sağlar. Ayrıca bir olgu olarak yaşam, yaşayan bir birey ve canlı bir birey arasında da ayrım yapar.
Parçalanamazlık
, 1958'den itibaren kariyerinin büyük bir bölümünü, "etkin nedenselliğe kapalı", kendi kendini organize eden karmaşık bir sistem olarak kapsamlı bir yaşam teorisi geliştirmeye adamıştır. Bir sistem bileşenini "bir organizasyon birimi; bir işlevi olan bir parça, yani parça ile bütün arasında kesin bir ilişki" olarak tanımlamıştır. "Bir organizmadaki bileşenlerin parçalanamazlığını" canlı sistemler ile "biyolojik makineler" arasındaki temel fark olarak tanımlamıştır. Görüşlerini Yaşamın Kendisi adlı kitabında özetlemiştir. Benzer fikirler tarafından yazılan Yaşayan Sistemler kitabında da bulunabilir.
Ekosistemlerin özelliği
Yaşama dair bir sistem görüşü, çevresel akışları ve biyolojik akışları birlikte bir "etki karşılıklılığı" olarak ele alır ve çevre ile karşılıklı ilişki, ekosistemleri anlamak için olduğu kadar yaşamı anlamak için de tartışmasız önemlidir. 'in açıkladığı gibi, yaşam tek bir organizma ya da türden ziyade ekolojik bir sistemin özelliğidir. Morowitz, yaşamın ekosistemik bir tanımının, katı bir biyokimyasal ya da fiziksel tanıma tercih edilebileceğini savunmaktadır. mutualizmi, yaşamın ve ekosistemlerin sistemik, düzen yaratan davranışlarını anlamanın anahtarı olarak vurgulamaktadır.
Karmaşık sistem biyolojisi
Karmaşık sistem biyolojisi (KSB), işlevsel organizmalarda karmaşıklığın ortaya çıkışını dinamik sistemler teorisi açısından inceleyen bir bilim alanıdır. İkincisi genellikle sistem biyolojisi olarak da adlandırılır ve yaşamın en temel yönlerini anlamayı amaçlar. KSB ve sistem biyolojisi ile yakından ilişkili olan ve ilişkisel biyoloji olarak adlandırılan bir yaklaşım, temel olarak yaşam süreçlerini en önemli ilişkiler ve organizmaların temel işlevsel bileşenleri arasındaki bu tür ilişkilerin kategorileri açısından anlamakla ilgilenir; çok hücreli organizmalar için bu, "kategorik biyoloji" veya organizmaların biyolojik ilişkilerin bir kategori teorisi olarak bir model temsili ve ayrıca metabolik, genetik ve epigenetik süreçlerin ve sinyal yollarının dinamik, karmaşık açısından canlı organizmaların işlevsel organizasyonunun cebirsel bir topolojisi olarak tanımlanmıştır. Alternatif ancak yakından ilişkili yaklaşımlar, kısıtlamaların karşılıklı bağımlılığına odaklanır; burada kısıtlamalar enzimler gibi moleküler ya da bir kemiğin veya damar sisteminin geometrisi gibi makroskopik olabilir.
Darwinci dinamik
Canlı sistemlerde ve bazı fiziksel sistemlerde düzenin evriminin Darwinci dinamik olarak adlandırılan ortak bir temel ilkeye uyduğu da ileri sürülmüştür. Darwinci dinamik, ilk olarak termodinamik dengeden uzak basit bir biyolojik olmayan sistemde makroskopik düzenin nasıl oluşturulduğu göz önünde bulundurularak ve daha sonra bu düşünce kısa, çoğalan RNA moleküllerine genişletilerek formüle edilmiştir. Altta yatan düzen oluşturma sürecinin her iki sistem türü için de temelde benzer olduğu sonucuna varılmıştır.
Operatör teorisi
Operatör teorisi olarak adlandırılan bir başka sistemik tanım, yaşamın organizmalarda bulunan tipik kapanışların varlığı için genel bir terim olduğunu; tipik kapanışların hücrede bir zar ve bir otokatalitik küme olduğunu ve bir organizmanın en az hücre kadar karmaşık bir operatör tipine uyan bir organizasyona sahip herhangi bir sistem olduğunu öne sürer. Yaşam, genişleme ve üreme potansiyelinin oluşturduğu üstün bir pozitif geri beslemeye tabi olan düzenleyici mekanizmaların aşağı ağı olarak da modellenebilir.
Çalışmanın tarihçesi
Materyalizm
En eski yaşam teorilerinden bazıları materyalistti; var olan her şeyin madde olduğunu ve yaşamın da maddenin karmaşık bir biçimi ya da düzenlemesi olduğunu savunuyorlardı. Empedokles evrendeki her şeyin dört ebedi "elementin" ya da "her şeyin kökünün" birleşiminden oluştuğunu savunmuştur: toprak, su, hava ve ateş. Tüm değişimler bu dört unsurun düzenlenmesi ve yeniden düzenlenmesiyle açıklanır. Çeşitli yaşam biçimleri, elementlerin uygun bir karışımından kaynaklanır.
Demokritos (MÖ 460) yaşamın temel özelliğinin bir ruha (psyche) sahip olmak olduğunu düşünüyordu. Diğer antik yazarlar gibi o da bir şeyi canlı yapan şeyin ne olduğunu açıklamaya çalışıyordu. Onun açıklaması, ateşli atomların, tıpkı atomların ve boşluğun başka herhangi bir şeyi açıkladığı gibi bir ruh oluşturduğu yönündeydi. O, yaşam ve ısı arasındaki bariz bağlantı ve ateşin hareket etmesi nedeniyle ateş üzerinde ayrıntılı olarak durdu.
Platon'un maddede ilahi bir faal akıl tarafından kusurlu bir şekilde temsil edilen ebedi ve değişmez idealar dünyası, atomculuğun en azından dördüncü yüzyılda en önde geleni olduğu çeşitli mekanistik Weltanschauungen'lerle keskin bir tezat oluşturur ... Bu tartışma antik dünya boyunca devam etmiştir. Stoacılar ilahi bir teleolojiyi benimserken, atomistik mekanizma Epikür'den koluna bir darbe aldı ... Seçim basit görünüyordu: ya yapılandırılmış, düzenli bir dünyanın yönlendirilmemiş süreçlerden nasıl ortaya çıkabileceğini göstermek ya da sisteme zeka enjekte etmek.
— R.J. Hankinson, Cause and Explanation in Ancient Greek Thought
Antik Yunan'da ortaya çıkan mekanistik materyalizm, hayvanların ve insanların birlikte bir makine gibi işleyen parçaların bir araya gelmesinden oluştuğunu savunan Fransız filozof René Descartes tarafından yeniden canlandırılmış ve revize edilmiştir. Bu fikir Julien Offray de La Mettrie tarafından L'Homme Machine adlı kitabında daha da geliştirilmiştir.
19. yüzyılda biyoloji biliminde hücre teorisindeki ilerlemeler bu görüşü teşvik etmiştir. Charles Darwin'in evrim teorisi, doğal seçilim yoluyla türlerin kökenine ilişkin mekanistik bir açıklamadır.
20. yüzyılın başında biyolojik süreçlerin fizik ve kimya açısından anlaşılabileceği ve büyümelerinin sodyum silikat çözeltilerine daldırılmış inorganik kristallerinkine benzediği fikrini destekledi. La biologie synthétique adlı kitabında ortaya koyduğu fikirler, yaşadığı dönemde geniş ölçüde reddedilmiş, ancak Russell, Barge ve meslektaşlarının çalışmalarına olan ilginin yeniden canlanmasına neden olmuştur.
Hilomorfizm
Hilomorfizm ilk olarak Yunan filozof Aristoteles tarafından ifade edilen bir teoridir. Hilomorfizmin biyolojiye uygulanması Aristoteles için önemliydi ve . Bu görüşe göre, maddi evrendeki her şeyin hem maddesi hem de formu vardır ve bir canlının formu onun (Yunanca psyche, Latince anima). Üç tür ruh vardır: bitkilerin büyümesine, çürümesine ve beslenmesine neden olan ama hareket ve duyuma neden olmayan bitkisel ruh; hayvanların hareket etmesine ve hissetmesine neden olan hayvansal ruh; ve (Aristoteles'e göre) yalnızca insanda bulunan, bilincin ve muhakemenin kaynağı olan rasyonel ruh. Her bir yüksek ruh daha düşük ruhların tüm niteliklerine sahiptir. Aristoteles maddenin form olmadan var olabileceğine, formun ise madde olmadan var olamayacağına ve dolayısıyla ruhun da beden olmadan var olamayacağına inanmıştır.
Bu açıklama, olguları amaç ya da hedefe yöneliklik açısından açıklayan teleolojik yaşam açıklamalarıyla tutarlıdır. Dolayısıyla, kutup ayısının kürkünün beyazlığı kamuflaj amacıyla açıklanmaktadır. Nedenselliğin yönü (gelecekten geçmişe), sonucu önceki bir neden açısından açıklayan doğal seçilime ilişkin bilimsel kanıtlarla çelişmektedir. Biyolojik özellikler, gelecekteki optimal sonuçlara bakılarak değil, söz konusu özelliklerin doğal seçilimine yol açan bir türün geçmiş evrimsel tarihine bakılarak açıklanır. fenomenleri amaç veya hedefe yöneliklik açısından açıklayan teleolojik yaşam açıklamalarıyla tutarlıdır. Dolayısıyla, kutup ayısının kürkünün beyazlığı kamuflaj amacıyla açıklanmaktadır. Nedenselliğin yönü (gelecekten geçmişe), sonucu önceki bir neden açısından açıklayan doğal seçilime ilişkin bilimsel kanıtlarla çelişmektedir. Biyolojik özellikler, gelecekteki optimal sonuçlara bakılarak değil, söz konusu özelliklerin doğal seçilimine yol açan bir türün geçmiş evrimsel tarihine bakılarak açıklanır.
Kendiliğinden oluşum
Kendiliğinden oluşum, canlı organizmaların benzer organizmalardan türemeden oluşabileceği inancıydı. Tipik olarak, pire gibi belirli formların toz gibi cansız maddelerden ya da farelerin ve böceklerin çamur veya çöpten sözde mevsimsel olarak oluşabileceği düşünülüyordu.
Kendiliğinden oluşum teorisi, önceki doğa filozoflarının çalışmalarını ve organizmaların ortaya çıkışına ilişkin çeşitli antik açıklamaları derleyen ve genişleten Aristoteles tarafından önerilmiş ve iki bin yıl boyunca en iyi açıklama olarak kabul edilmiştir.Francesco Redi gibi öncüllerin araştırmalarını genişleten Louis Pasteur'ün 1859'daki deneyleriyle kesin olarak çürütülmüştür. Kendiliğinden oluşuma ilişkin geleneksel fikirlerin çürütülmesi biyologlar arasında artık tartışmalı değildir.
Vitalizm
Vitalizm, yaşam ilkesinin maddesel olmadığı inancıdır. Bu görüş ile ortaya çıkmış ve 19. yüzyılın ortalarına kadar popülerliğini korumuştur. Henri Bergson, Friedrich Nietzsche ve Wilhelm Dilthey gibi filozoflara,Xavier Bichat gibi anatomistlere ve Justus von Liebig gibi kimyagerlere hitap etmiştir. Vitalizm, organik ve inorganik maddeler arasında temel bir fark olduğu fikrini ve organik maddelerin yalnızca canlılardan elde edilebileceği inancını içeriyordu. Bu görüş 1828 yılında Friedrich Wöhler'in inorganik maddelerden üre hazırlamasıyla çürütülmüştür. Bu modern organik kimyanın başlangıç noktası olarak kabul edilir. Tarihsel bir öneme sahiptir çünkü ilk kez inorganik reaksiyonlarda organik bir bileşik üretilmiştir.
1850'lerde Julius Robert von Mayer tarafından öngörülen Hermann von Helmholtz, kas hareketinde enerji kaybı olmadığını göstererek bir kası hareket ettirmek için gerekli "vital güçler" olmadığını öne sürdü. Bu sonuçlar, özellikle Buchner'in mayanın hücresiz özütlerinde alkolik fermantasyonun gerçekleşebileceğini göstermesinden sonra, vitalist teorilere olan bilimsel ilginin terk edilmesine yol açmıştır. Yine de bu inanç, hastalıkları ve rahatsızlıkları varsayımsal bir yaşamsal güç veya yaşam gücündeki bozukluklardan kaynaklandığı şeklinde yorumlayan homeopati gibi sözdebilimsel teorilerde hala varlığını sürdürmektedir.
Köken
Dünya'nın yaşı yaklaşık 4,54 milyar yıldır. Kanıtlar, Dünya'daki yaşamın en az 3,5 milyar yıldır var olduğunu ve en eski fiziksel yaşam izlerinin 3,7 milyar yıl öncesine dayandığını göstermektedir; ancak Geç Dönem Ağır Bombardıman gibi bazı hipotezler, Dünya'daki yaşamın 4,1-4,4 milyar yıl kadar önce daha da erken başlamış olabileceğini ve yaşama yol açan kimyanın Büyük Patlama'dan kısa bir süre sonra, 13,8 milyar yıl önce, evrenin sadece 10-17 milyon yaşında olduğu bir dönemde başlamış olabileceğini öne sürmektedir.'de özetlendiği gibi moleküler saatlerden elde edilen zaman tahminleri, yaşamın kökenini genellikle 4 milyar yıl önce veya daha öncesine yerleştirmektedir.
Dünya üzerinde yaşamış beş milyardan fazla canlı türünün %99'undan fazlasının neslinin tükenmiş olduğu tahmin edilmektedir. Dünya'nın kataloglanmış yaşam formu türlerinin sayısı 1,2 milyon ile 2 milyon arasında olmasına rağmen, gezegendeki toplam tür sayısı belirsizdir. Tahminler 8 milyon ile 100 milyon arasında değişmekte olup, daha dar bir aralıkta 10 ile 14 milyon arasında değişmektedir, ancak Mayıs 2016'da gerçekleştirilen çalışmalara göre bu sayı 1 trilyon kadar yüksek olabilir (tanımlanan türlerin yalnızca yüzde birinin binde biri ile). Dünya üzerindeki birbiriyle ilişkili DNA baz çiftlerinin toplam sayısının 5 x 1037 olduğu ve 50 milyar ton ağırlığında olduğu tahmin edilmektedir. Buna karşılık biyosferin toplam kütlesinin 4 TtC (trilyon ton karbon) kadar olduğu tahmin edilmektedir. Temmuz 2016'da bilim insanları, Dünya üzerinde yaşayan tüm organizmaların Son Evrensel Ortak Atası'na (LUCA) ait 355 genden oluşan bir set tespit ettiklerini bildirmişlerdir.
Bilinen tüm yaşam formları, ortak kökenlerini yansıtan temel moleküler mekanizmaları paylaşmaktadır; bu gözlemlere dayanarak, yaşamın kökenine ilişkin hipotezler, basit organik moleküllerden hücre öncesi yaşam yoluyla protosellere ve metabolizmaya kadar evrensel bir ortak atanın oluşumunu açıklayan bir mekanizma bulmaya çalışmaktadır. Modeller "önce genler" ve "önce metabolizma" kategorilerine ayrılmıştır, ancak son zamanlardaki bir eğilim, her iki kategoriyi birleştiren hibrit modellerin ortaya çıkmasıdır.
Yaşamın nasıl ortaya çıktığı konusunda şu anda bilimsel bir fikir birliği yoktur. Ancak kabul gören bilimsel modellerin çoğu Miller-Urey deneyi ve Sidney Fox'un çalışmaları üzerine kuruludur; bu çalışmalar ilkel Dünya'daki koşulların inorganik öncüllerden amino asitleri ve diğer organik bileşikleri sentezleyen kimyasal reaksiyonları desteklediğini ve fosfolipitlerin kendiliğinden hücre zarının temel yapısı olan çift katlı lipit katmanlarını oluşturduğunu göstermektedir.
Canlı organizmalar, deoksiribonükleik asit (DNA) tarafından kodlanan talimatları kullanarak amino asit polimerleri olan proteinleri sentezler. Protein sentezi aracı ribonükleik asit (RNA) polimerleri gerektirir. Yaşamın nasıl başladığına dair bir olasılık, önce genlerin, ardından proteinlerin ortaya çıktığıdır; alternatif ise önce proteinlerin, ardından da genlerin ortaya çıktığıdır.
Ancak, genler ve proteinlerin her ikisi de diğerini üretmek için gerekli olduğundan, hangisinin önce geldiğini düşünme sorunu sorununa benzemektedir. Çoğu bilim insanı, bu nedenle genlerin ve proteinlerin bağımsız olarak ortaya çıkmasının olası olmadığı hipotezini benimsemiştir.
Bu nedenle, ilk olarak Francis Crick tarafından öne sürülen bir olasılık, ilk yaşamın DNA benzeri bilgi depolama ve bazı proteinlerin katalitik özelliklerine sahip olan RNA'ya dayandığıdır. Buna RNA dünyası hipotezi denir ve hücrelerin en kritik bileşenlerinin (en yavaş evrimleşenlerin) çoğunun çoğunlukla ya da tamamen RNA'dan oluştuğu gözlemiyle desteklenir. Ayrıca, birçok kritik kofaktör (ATP, Asetil-CoA, NADH, vb.) ya nükleotittir ya da bunlarla açıkça ilişkili maddelerdir. Hipotez ilk ortaya atıldığında RNA'nın katalitik özellikleri henüz kanıtlanmamıştı, ancak 1986 yılında Thomas Cech tarafından doğrulandı.
RNA dünyası hipoteziyle ilgili bir sorun, RNA'nın basit inorganik öncüllerden sentezlenmesinin diğer organik moleküllerden daha zor olmasıdır. Bunun bir nedeni, RNA öncüllerinin çok kararlı olması ve ortam koşullarında birbirleriyle çok yavaş reaksiyona girmesidir ve ayrıca canlı organizmaların RNA'dan önce başka moleküllerden oluştuğu da öne sürülmüştür. Bununla birlikte, Dünya'da yaşamdan önce var olan koşullar altında belirli RNA moleküllerinin başarılı bir şekilde sentezlenmesi, reaksiyon boyunca mevcut olan öncü fosfat ile belirli bir sırayla alternatif öncülerin eklenmesiyle elde edilmiştir. Bu çalışma RNA dünyası hipotezini daha akla yatkın hale getirmektedir.
2013'teki jeolojik bulgular, reaktif fosfor türlerinin ( gibi) 3.5 Ga'dan önce okyanusta bol miktarda bulunduğunu ve 'in fosfit ve üretmek için sulu gliserol ile kolayca reaksiyona girdiğini göstermiştir.Geç Dönem Ağır Bombardıman'dan gelen içeren meteoritlerin, RNA gibi fosforlanmış biyomoleküller oluşturmak için prebiyotik organik moleküllerle reaksiyona girebilecek erken indirgenmiş fosfor sağlamış olabileceği varsayılmaktadır.
2009 yılında yapılan deneyler, iki bileşenli bir RNA enzim sisteminin (ribozimler) Darwinci evrimini in vitro olarak göstermiştir. Çalışma 'un laboratuvarında gerçekleştirilmiş ve Joyce "Bu, biyoloji dışında, moleküler bir genetik sistemde evrimsel adaptasyonun ilk örneğidir." demiştir.
Prebiyotik bileşikler dünya dışı kaynaklı olabilir. NASA'nın 2011 yılında Dünya'da bulunan meteorlarla yapılan çalışmalara dayanarak elde ettiği bulgular, DNA ve RNA bileşenlerinin (adenin, guanin ve ilgili organik moleküller) uzayda oluşmuş olabileceğini göstermektedir.
Mart 2015'te NASA bilim insanları, urasil, sitozin ve timin de dahil olmak üzere yaşamın karmaşık DNA ve RNA organik bileşiklerinin, meteorlarda bulunan pirimidin gibi başlangıç kimyasalları kullanılarak uzay koşulları altında laboratuvarda ilk kez oluşturulduğunu bildirdi. Bilim insanlarına göre, evrende bulunan karbon bakımından en zengin kimyasal olan polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH'lar) gibi pirimidin de kırmızı devlerde ya da yıldızlararası toz ve gaz bulutlarında oluşmuş olabilir.
Panspermia hipotezine göre, meteorar, asteroitler ve diğer küçük Güneş Sistemi cisimleri tarafından dağıtılan mikroskobik yaşam, evrenin her yerinde var olabilir.
Çevre koşulları
Dünya üzerindeki yaşamın çeşitliliği, (genetik fırsat), metabolik kapasite, çevresel zorluklar ve simbiyoz arasındaki dinamik etkileşimin bir sonucudur. Dünya'nın yaşanabilir ortamı, varlığının büyük bir bölümünde mikroorganizmaların hakimiyetinde olmuş ve onların metabolizmasına ve evrimine maruz kalmıştır. Bu mikrobik faaliyetlerin bir sonucu olarak, Dünya'daki fiziksel-kimyasal ortam jeolojik zaman ölçeğinde değişmekte ve böylece sonraki yaşamın evrim yolunu etkilemektedir. Örneğin, fotosentezin bir yan ürünü olarak siyanobakteriler tarafından moleküler oksijenin salınması, Dünya'nın ortamında küresel değişikliklere neden olmuştur. Oksijen o dönemde Dünya'daki yaşamın çoğu için zehirli olduğundan, bu durum yeni evrimsel zorluklara yol açmış ve nihayetinde Dünya'nın başlıca hayvan ve bitki türlerinin oluşumuyla sonuçlanmıştır. Organizmalar ve çevreleri arasındaki bu karşılıklı etkileşim, canlı sistemlerin doğasında var olan bir özelliktir.
Biyosfer
Biyosfer, tüm ekosistemlerin küresel toplamıdır. Dünya üzerindeki yaşam alanı olarak da adlandırılabilir, kapalı bir sistemdir (güneş ve kozmik radyasyon ve Dünya'nın iç kısmından gelen ısı dışında) ve büyük ölçüde kendi kendini düzenler. En genel biyofizyolojik tanımıyla biyosfer, tüm canlı varlıkları ve bunların litosfer, jeosfer, hidrosfer ve atmosfer unsurlarıyla etkileşimleri de dahil olmak üzere ilişkilerini bütünleştiren küresel ekolojik sistemdir.
Yaşam formları toprak, sıcak su kaynakları, yeraltında en az 19 km (12 mil) derinlikteki , okyanusun en derin kısımları ve atmosferde en az 64 km yükseklik dahil olmak üzere Dünya'nın biyosferinin her yerinde yaşamaktadır. Belirli test koşulları altında, yaşam formlarının uzayın (neredeyse ağırlıksız) ortamında geliştiği ve uzay boşluğunda hayatta kaldığı gözlemlenmiştir. Yaşam formları Dünya okyanuslarının en derin noktası olan Mariana Çukuru'nda gelişiyor gibi görünmektedir. Diğer araştırmacılar, yaşam formlarının Amerika Birleşik Devletleri'nin kuzeybatı kıyılarında okyanusun 2590 metre altındaki deniz tabanının 580 metre altındaki kayaların içinde ve Japonya açıklarında deniz tabanının 2400 metre altında geliştiğine dair ilgili çalışmalar bildirmiştir. Ağustos 2014'te bilim insanları Antarktika'da buzun 800 m altında yaşayan yaşam formlarının varlığını doğruladı. Bir araştırmacıya göre, "Mikropları her yerde bulabilirsiniz - koşullara son derece uyum sağlayabilirler ve nerede olurlarsa olsunlar hayatta kalabilirler."
Biyosferin en az 3,5 milyar yıl önce biyopoesis (basit organik bileşikler gibi cansız maddelerden doğal olarak yaratılan yaşam) veya biyogenez (canlı maddelerden yaratılan yaşam) süreci ile başlayarak evrimleştiği varsayılmaktadır. Dünya üzerindeki yaşama dair en eski kanıtlar arasında Batı Grönland'daki 3,7 milyar yıllık metasedimenter kayalarda bulunan biyojenik grafit ve Batı Avustralya'daki 3,48 milyar yıllık kumtaşında bulunan mikrobiyal mat fosilleri yer almaktadır. Daha yakın bir tarihte, 2015 yılında, Batı Avustralya'daki 4,1 milyar yıllık kayalarda "biyotik yaşam kalıntıları" bulunmuştur. 2017 yılında, Kanada'nın Quebec eyaletindeki 'ndaki hidrotermal menfez çökeltilerinde, 4,28 milyar yıl gibi Dünya'daki en eski yaşam kaydı olan ve 4,4 milyar yıl önce okyanus oluşumundan sonra ve 4,54 milyar yıl önce Dünya'nın oluşumundan kısa bir süre sonra "yaşamın neredeyse anlık olarak ortaya çıktığını" düşündüren varsayılan fosilleşmiş mikroorganizmaların (veya (mikrofosillerin)) keşfedildiği açıklandı. Biyolog 'e göre, "Eğer yaşam Dünya'da nispeten hızlı bir şekilde ortaya çıktıysa... o zaman evrende de yaygın olabilir."
Genel anlamda, biyosferler ekosistemler içeren herhangi bir kapalı, kendi kendini düzenleyen sistemlerdir. Buna Biyosfer 2 ve gibi yapay biyosferler ve potansiyel olarak diğer gezegenlerde veya uydularda bulunanlar da dahildir.
Ttolerans aralığı
Bir ekosistemin hareketsiz bileşenleri, yaşam için gerekli olan fiziksel ve kimyasal faktörlerdir - enerji (güneş ışığı veya kimyasal enerji), su, ısı, atmosfer, , besinler ve ultraviyole güneş radyasyonundan korunma. Çoğu ekosistemde bu koşullar gün içinde ve bir mevsimden diğerine değişiklik gösterir. O halde, çoğu ekosistemde yaşamak için organizmaların "tolerans aralığı" olarak adlandırılan bir dizi koşulda hayatta kalabilmeleri gerekir. Bunun dışında, hayatta kalmanın ve üremenin mümkün olduğu ancak optimal olmadığı "fizyolojik stres bölgeleri" yer alır. Bu bölgelerin ötesinde ise organizmanın hayatta kalmasının ve üremesinin mümkün olmadığı ya da imkansız olduğu "toleranssızlık bölgeleri" yer alır. Geniş bir tolerans aralığına sahip olan organizmalar, dar bir tolerans aralığına sahip olan organizmalara göre daha geniş bir alana yayılmıştır.
Ekstremofiller
Seçilen mikroorganizmalar hayatta kalmak için , , , yüksek düzeyde ve diğer fiziksel veya kimyasal zorluklara dayanmalarını sağlayan formlar alabilirler. Bu mikroorganizmalar haftalar, aylar, yıllar, hatta yüzyıllar boyunca bu tür koşullara maruz kalarak hayatta kalabilirler.Ekstremofiller, yaşamın yaygın olarak bulunduğu aralıkların dışında gelişen mikrobiyal yaşam formlarıdır. Alışılmadık enerji kaynaklarını kullanmakta çok başarılıdırlar. Tüm organizmalar neredeyse aynı moleküllerden oluşurken, evrim bu tür mikropların bu çok çeşitli fiziksel ve kimyasal koşullarla başa çıkmasını sağlamıştır. Bu tür mikrobiyal toplulukların yapısının ve metabolik çeşitliliğinin karakterizasyonu devam etmektedir.
Mikrobiyal yaşam formları, Dünya okyanuslarının en derin noktası olan Mariana Çukuru'nda bile gelişmektedir. Mikroplar ayrıca 2600 m okyanus altında deniz tabanının 580 m altına kadar kayaların içinde de gelişmektedir.'nın keşif gezileri, yitim zonu bölgesinde deniz tabanının 1,2 km altındaki 120 °C'lik tortuda tek hücreli yaşam buldu.
Dünya'daki yaşamın dayanıklılığı ve çok yönlülüğünün araştırılmasının yanı sıra bazı organizmaların bu tür aşırı uçlarda hayatta kalmak için kullandıkları moleküler sistemlerin anlaşılması, Dünya'nın ötesinde yaşam arayışı için önemlidir. Örneğin liken, bir ay boyunca hayatta kalabilir.
Kimyasal elementler
Tüm yaşam formları, biyokimyasal işleyiş için gereken bazı temel kimyasal elementlere ihtiyaç duyar. Bunlar arasında karbon, hidrojen, azot, oksijen, fosfor ve kükürt - tüm organizmalar için temel makro besinler - genellikle kısaltmasıyla temsil edilir. Bunlar birlikte nükleik asitleri, proteinleri ve lipitleri, yani canlı maddenin büyük kısmını oluşturur. Bu altı elementten beşi DNA'nın kimyasal bileşenlerini oluşturmaktadır, bunun istisnası ise kükürttür. Kükürt, sistein ve metiyonin amino asitlerinin bir bileşenidir. Bu elementlerden biyolojik olarak en bol bulunanı, çoklu, kararlı kovalent bağlar oluşturma gibi arzu edilen bir özelliğe sahip olan karbondur. Bu da karbon bazlı (organik) moleküllerin muazzam çeşitlilikte kimyasal düzenlemeler oluşturmasına olanak tanır.[] Bu elementlerden bir veya daha fazlasını ortadan kaldıran, listede olmayan bir elementle değiştiren veya gerekli veya diğer kimyasal özellikleri değiştiren alternatif varsayımsal biyokimya türleri önerilmiştir.
DNA
Deoksiribonükleik asit, bilinen tüm canlı organizmaların ve birçok virüsün büyüme, gelişme, işleyiş ve üremesinde kullanılan genetik talimatların çoğunu taşıyan bir moleküldür. DNA ve RNA nükleik asitlerdir; proteinler ve kompleks karbonhidratlarla birlikte, bilinen tüm yaşam formları için gerekli olan üç ana makromolekül türünden biridir. Çoğu DNA molekülü, oluşturmak üzere birbiri etrafında sarılmış iki biyopolimer iplikten oluşur. İki DNA ipliği, nükleotit adı verilen daha basit birimlerden oluştukları için polinükleotit olarak bilinir. Her bir nükleotid azot içeren bir nükleobazdan (sitozin (C), guanin (G), adenin (A) veya timin (T)), deoksiriboz adı verilen bir şekerden ve bir fosfat grubundan oluşur. Nükleotidler, bir nükleotidin şekeri ve diğerinin fosfatı arasındaki kovalent bağlarla bir zincir halinde birbirine bağlanır ve bu da dönüşümlü bir ile sonuçlanır. Baz eşleştirme kurallarına göre (A ile T ve C ile G), hidrojen bağları iki ayrı polinükleotid ipliğinin azotlu bazlarını bağlayarak çift iplikli DNA oluşturur. Dünya üzerindeki ilgili DNA baz çiftlerinin toplam miktarının 5 x 1037 olduğu ve 50 milyar ton ağırlığında olduğu tahmin edilmektedir. Buna karşılık, biyosferin toplam 4 TtC (trilyon ton karbon) kadar olduğu tahmin edilmektedir.
DNA biyolojik bilgi depolar. DNA omurgası bölünmeye karşı dirençlidir ve çift sarmallı yapının her iki ipliği de aynı biyolojik bilgiyi depolar. Biyolojik bilgi, iki iplik ayrıldıkça çoğaltılır. DNA'nın önemli bir kısmı (insanlar için %98'den fazlası) kodlama yapmaz, yani bu bölümler protein dizileri için kalıp görevi görmez.
DNA'nın iki ipliği birbirine zıt yönlerde ilerler ve bu nedenle . Her bir şekere dört tip nükleobazdan (gayriresmi olarak bazlar) biri bağlanır. Biyolojik bilgiyi kodlayan, omurga boyunca uzanan bu dört nükleobazın dizilimidir. Genetik kod altında, RNA iplikleri proteinler içindeki amino asitlerin sırasını belirtmek üzere çevrilir. Bu RNA iplikleri başlangıçta transkripsiyon adı verilen bir süreçte şablon olarak DNA iplikleri kullanılarak oluşturulur.
Hücreler içinde DNA, kromozom adı verilen uzun yapılar halinde düzenlenmiştir. Hücre bölünmesi sırasında bu kromozomlar DNA replikasyonu sürecinde çoğaltılır ve her hücreye kendi tam kromozom setini sağlar. Ökaryotik organizmalar (hayvanlar, bitkiler, mantarlar ve protistler) DNA'larının çoğunu hücre çekirdeğinde, bir kısmını da mitokondri veya kloroplast gibi organellerde depolar. Buna karşılık prokaryotlar (bakteriler ve arkealar) DNA'larını yalnızca sitoplazmada depolar. Kromozomların içinde, histon gibi kromatin proteinleri DNA'yı sıkıştırır ve düzenler. Bu kompakt yapılar DNA ve diğer proteinler arasındaki etkileşimlere rehberlik ederek DNA'nın hangi kısımlarının kopyalanacağını kontrol etmeye yardımcı olur.
DNA ilk olarak 1869 yılında Friedrich Miescher tarafından izole edilmiştir. Moleküler yapısı 1953 yılında James Watson ve Francis Crick tarafından tanımlanmış ve model oluşturma çabalarına Rosalind Franklin tarafından elde edilen X-ışını kırınım verileri rehberlik etmiştir.
Sınıflandırma
Antik Çağlar
Organizmaları sınıflandırmaya yönelik bilinen ilk girişim Yunan Filozof Aristoteles tarafından gerçekleştirilmiş ve o dönemde bilinen tüm canlı organizmaları esas olarak hareket etme kabiliyetlerine göre bitki ya da hayvan olarak sınıflandırmıştır. Ayrıca, sırasıyla omurgalılar ve omurgasızlar kavramlarıyla karşılaştırılabilecek şekilde, kanlı hayvanları kansız (ya da en azından kırmızı kansız) hayvanlardan ayırmış ve kanlı hayvanları beş gruba ayırmıştır: canlı dört ayaklılar (memeliler), yumurtlayan dört ayaklılar (sürüngenler ve amfibiler), kuşlar, balıklar ve balinalar. Kansız hayvanlar da beş gruba ayrılmıştır: kafadanbacaklılar, kabuklular, böcekler (günümüzde böcek olarak tanımladıklarımıza ek olarak örümcekler, akrepler ve çıyanları da içerir), kabuklu hayvanlar (yumuşakçalar ve echinodermlerin çoğu gibi) ve "" (bitkilere benzeyen hayvanlar). Aristoteles'in zooloji alanındaki çalışmaları hatasız olmasa da zamanının en büyük biyolojik senteziydi ve ölümünden sonraki yüzyıllar boyunca nihai otorite olarak kaldı.
Linnaean
Amerika kıtasının keşfi, tanımlanması ve sınıflandırılması gereken çok sayıda yeni bitki ve hayvanı ortaya çıkarmıştır. Hayvanların dikkatli bir şekilde incelenmesine 16. yüzyılın sonlarında ve 17. yüzyılın başlarında başlandı ve sınıflandırma için anatomik bir temel oluşturmaya yetecek kadar bilgi birikimi oluşana kadar bu çalışmalar kademeli olarak genişletildi.
1740'ların sonlarında Carl Linnaeus, türlerin sınıflandırılması için binomial isimlendirme sistemini tanıttı. Linnaeus, gereksiz retoriği ortadan kaldırarak, yeni tanımlayıcı terimler getirerek ve anlamlarını tam olarak tanımlayarak kompozisyonu iyileştirmeye ve daha önce kullanılan çok kelimeli isimlerin uzunluğunu azaltmaya çalıştı. Linnaean sınıflandırmasının sekiz seviyesi vardır: üst âlem, âlem, şube, sınıf, takım, familya, cins ve tür.
Mantarlar başlangıçta bitki olarak değerlendirilmiştir. Linnaeus kısa bir süre için onları Animalia'da taksonunda sınıflandırmış, ancak daha sonra tekrar Plantae'ye yerleştirmiştir. , mantarları protista içinde sınıflandırmış, böylece kısmen sorundan kaçınmış ancak özel statülerini kabul etmiştir. Sorun en sonunda tarafından, onlara beş âlem sisteminde kendi âlemlerini verdiğinde çözülmüştür. Evrimsel tarih, mantarların bitkilerden ziyade hayvanlarla daha yakın akraba olduğunu göstermektedir.
Yeni keşifler hücrelerin ve mikroorganizmaların detaylı incelenmesine olanak sağladıkça, yeni yaşam grupları ortaya çıkmış ve hücre biyolojisi ve mikrobiyoloji alanları oluşmuştur. Bu yeni organizmalar başlangıçta protozoa olarak hayvanlar ve protophyta/thallophyta olarak bitkiler şeklinde ayrı ayrı tanımlanmış, ancak Haeckel tarafından protista âleminde birleştirilmiştir; daha sonra prokaryotlar monera âleminde ayrılmış ve bu âlem de sonunda bakteriler ve arkealar olmak üzere iki ayrı gruba bölünmüştür. Bu durum altı alem sistemine ve nihayetinde evrimsel ilişkilere dayanan mevcut üç üst alem sistemine yol açmıştır. Bununla birlikte, ökaryotların, özellikle de protistlerin sınıflandırılması hala tartışmalıdır.
Mikrobiyoloji, moleküler biyoloji ve viroloji geliştikçe, virüsler ve viroidler gibi hücresel olmayan üreyen ajanlar keşfedilmiştir. Bunların canlı olarak kabul edilip edilmeyeceği tartışma konusu olmuştur; virüsler hücre zarları, metabolizma ve büyüme ya da çevrelerine tepki verme yeteneği gibi yaşam özelliklerinden yoksundur. Virüsler biyolojileri ve genetiklerine göre hala "türler" olarak sınıflandırılabilir, ancak böyle bir sınıflandırmanın birçok yönü tartışmalıdır.
Mayıs 2016'da bilim insanları, şu anda Dünya'da 1 trilyon türün bulunduğunun tahmin edildiğini ve bunların sadece binde birinin tanımlandığını bildirdi.
Orijinal Linnaean sistemi zaman içinde aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
Linnaeus 1735 | Haeckel 1866 | 1925 | 1938 | 1969 | Woese et al. 1990 | Cavalier-Smith 1998 | Cavalier-Smith 2015 |
---|---|---|---|---|---|---|---|
2 âlem | 3 âlem | 4 âlem | 5 âlem | 3 üst âlem | 2 üst âlem, 6 âlem | 2 üst âlem, 7 âlem | |
(ele alınmadı) | Protista | Prokaryota | Monera | Monera | Bakteri | Bakteri | Bakteri |
Arkea | Arkea | ||||||
Ökaryot | Protoktista | Protista | Ökarya | Protozoa | Protozoa | ||
Kromista | Kromista | ||||||
Vegetabilia | Plantae | Plantae | Plantae | Plantae | Plantae | ||
Fungi | Fungi | Fungi | |||||
Animalia | Animalia | Animalia | Animalia | Animalia | Animalia |
Hücreler
Hücreler her canlının temel yapı birimidir ve tüm hücreler bölünme yoluyla önceden var olan hücrelerden meydana gelir. Hücre teorisi , Theodor Schwann, Rudolf Virchow ve diğerleri tarafından on dokuzuncu yüzyılın başlarında formüle edilmiş ve daha sonra yaygın olarak kabul görmüştür. Bir organizmanın faaliyeti, hücrelerinin toplam faaliyetine bağlıdır ve enerji akışı hücrelerin içinde ve arasında gerçekleşir. Hücreler, hücre bölünmesi sırasında genetik kod olarak ileriye taşınan kalıtsal bilgiler içerir.
İki temel hücre tipi vardır. Prokaryotlar, dairesel DNA ve ribozomlara sahip olmalarına rağmen çekirdek ve diğer zarlı organellerden yoksundur. Bakteriler ve arkealar prokaryotların iki üst âlemidir. Diğer birincil hücre türü, zarla kaplı çekirdeklere ve mitokondri, kloroplast, lizozom, kaba ve düz endoplazmik retikulum ve kofullar dahil olmak üzere zarlı organellere sahip olan ökaryotlardır. Ayrıca, genetik materyali depolayan organize kromozomlara sahiptirler. Çoğu ökaryot türü protist mikroorganizmalar olsa da hayvanlar, bitkiler ve mantarlar da dahil olmak üzere büyük kompleks organizmaların tüm türleri ökaryottur. Geleneksel model, ökaryotların prokaryotlardan evrimleştiği ve ökaryotların ana organellerinin bakteriler ve progenitör ökaryotik hücre arasında endosimbiyoz yoluyla oluştuğu yönündedir.
Hücre biyolojisinin moleküler mekanizmaları proteinlere dayanır. Bunların çoğu ribozomlar tarafından protein biyosentezi adı verilen enzim katalizli bir süreçle sentezlenir. Bir dizi amino asit, hücrenin nükleik asidinin gen ifadesine dayalı olarak bir araya getirilir ve birleştirilir. Ökaryotik hücrelerde, bu proteinler daha sonra varış yerlerine gönderilmeye hazırlanmak üzere Golgi aygıtı aracılığıyla taşınabilir ve işlenebilir.
Hücreler, ana hücrenin iki veya daha fazla yavru hücreye bölündüğü bir hücre bölünmesi süreciyle çoğalır. Prokaryotlar için hücre bölünmesi, DNA'nın kopyalandığı bir fisyon süreciyle gerçekleşir, ardından iki kopya hücre zarının parçalarına bağlanır. Ökaryotlarda ise daha karmaşık bir mitoz süreci izlenir. Ancak sonuç aynıdır; ortaya çıkan hücre kopyaları birbirleriyle ve orijinal hücreyle aynıdır (mutasyonlar hariç) ve her ikisi de bir interfaz dönemini takiben daha fazla bölünme yeteneğine sahiptir.
Çok hücreli organizmalar ilk olarak özdeş hücrelerin koloniler oluşturması yoluyla evrimleşmiş olabilir. Bu hücreler yoluyla grup organizmaları oluşturabilir. Bir koloninin bireysel üyeleri kendi başlarına hayatta kalabilirken, gerçek birçok hücreli organizmanın üyeleri uzmanlık geliştirerek hayatta kalmak için organizmanın geri kalanına bağımlı hale gelmiştir. Bu tür organizmalar olarak ya da yetişkin organizmayı oluşturan çeşitli uzmanlaşmış hücreleri oluşturabilen tek bir germ hücresinden oluşur. Bu uzmanlaşma, çok hücreli organizmaların kaynakları tek hücrelilere göre daha verimli bir şekilde kullanmasını sağlar. Ocak 2016'da bilim insanları, yaklaşık 800 milyon yıl önce, GK-PID adı verilen tek bir moleküldeki küçük bir genetik değişikliğin, organizmaların tek hücreli bir organizmadan çok hücreli bir organizmaya geçmesine izin vermiş olabileceğini bildirdi.
Hücreler, mikroçevrelerini algılamak ve bunlara yanıt vermek için yöntemler geliştirmiş, böylece uyum yeteneklerini artırmışlardır. Hücre sinyalizasyonu hücresel faaliyetleri koordine eder ve dolayısıyla çok hücreli organizmaların temel işlevlerini yönetir. Hücreler arasındaki sinyalleşme, kullanılarak doğrudan hücre teması yoluyla veya endokrin sistemde olduğu gibi ajanların değişimi yoluyla dolaylı olarak gerçekleşebilir. Daha karmaşık organizmalarda, faaliyetlerin koordinasyonu özel bir sinir sistemi aracılığıyla gerçekleşebilir.
Dünya dışı
Yaşam sadece Dünya'da teyit edilmiş olsa da pek çok kişi Dünya dışı yaşamın sadece makul değil, muhtemel ya da kaçınılmaz olduğunu düşünmektedir.Güneş Sistemi'ndeki ve diğer gezegen sistemlerindeki diğer gezegenler ve uydular, bir zamanlar basit yaşamı desteklediklerine dair kanıtlar için incelenmekte ve SETI gibi projeler olası yabancı uygarlıklardan gelen radyo yayınlarını tespit etmeye çalışmaktadır. Güneş Sistemi'nde mikrobik yaşama ev sahipliği yapabilecek diğer yerler arasında Mars'ın yeraltı, Venüs'ün üst atmosferi ve dev gezegenlerin bazı uydularındaki yeraltı okyanusları bulunmaktadır. Güneş Sistemi'nin ötesinde, Dünya benzeri bir gezegende Dünya benzeri yaşamı destekleyebilecek başka bir anakol yıldızının etrafındaki bölge yaşanabilir bölge olarak bilinir. Bu bölgenin iç ve dış yarıçapları yıldızın parlaklığına ve bölgenin hayatta kaldığı zaman aralığına göre değişir. Güneş'ten daha büyük kütleli yıldızlar daha geniş bir yaşanabilir bölgeye sahiptir, ancak daha kısa bir zaman aralığı boyunca yıldız evriminin Güneş benzeri "ana dizisi" üzerinde kalırlar. Küçük kırmızı cücelerde ise tam tersi bir sorun vardır; daha küçük bir yaşanabilir bölge daha yüksek düzeyde manyetik aktiviteye ve yakın yörüngelerden kaynaklanan kütleçekim kilitlenmesinin etkilerine maruz kalır. Bu nedenle, Güneş gibi orta kütle aralığındaki yıldızlar Dünya benzeri yaşamın gelişmesi için daha büyük bir olasılığa sahip olabilir. Yıldızın bir galaksi içindeki konumu da yaşamın oluşma olasılığını etkileyebilir. Gezegen oluşturabilecek daha ağır elementlerin daha fazla bulunduğu bölgelerdeki yıldızların, potansiyel olarak habitata zarar veren süpernova olaylarının düşük oranıyla birlikte, karmaşık yaşama sahip gezegenlere ev sahipliği yapma olasılığının daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir.Drake denkleminin değişkenleri, medeniyetin var olma olasılığının en yüksek olduğu gezegen sistemlerindeki koşulları tartışmak için kullanılır. Ancak denklemin dünya dışı yaşam miktarını tahmin etmek için kullanılması zordur; değişkenlerin çoğu bilinmediğinden, denklem daha çok kullanıcısının halihazırda ne düşündüğünün bir aynası olarak işlev görür. Sonuç olarak, galaksideki uygarlıkların sayısı 9,1 x 10−13 kadar düşük tahmin edilebilir, bu da minimum değerin 1 olduğunu veya 15,6 milyon (1,56 x 108) kadar yüksek olduğunu gösterir.
Dünya dışında yaşam olduğuna dair kanıtların raporlanması için bir "Yaşam Tespitinin Güvenirliği" ölçeği (YTG) önerilmiştir.
Yapay
Yapay yaşam; bilgisayarlar, robotik veya biyokimya aracılığıyla yaşamın herhangi bir yönünün simülasyonudur. Yapay yaşam çalışmaları, biyolojik olayların bazı yönlerini yeniden yaratarak geleneksel biyolojiyi taklit eder. Bilim insanları yapay ortamlar yaratarak canlı sistemlerin mantığını inceler ve bu tür sistemleri tanımlayan karmaşık bilgi işlemeyi anlamaya çalışır. Yaşam, tanımı gereği canlı olsa da yapay yaşam genellikle dijital bir ortama ve varoluşa hapsedilmiş veri olarak adlandırılır.
, bilim ve biyomühendisliği birleştiren yeni bir biyoteknoloji alanıdır. Ortak amaç, doğada bulunmayan yeni biyolojik işlevlerin ve sistemlerin tasarlanması ve inşa edilmesidir. Sentetik biyoloji, bilgiyi işleyen, kimyasalları manipüle eden, malzeme ve yapılar üreten, enerji üreten, gıda sağlayan, insan sağlığını ve çevreyi koruyan ve geliştiren mühendislik ürünü biyolojik sistemler tasarlayabilme ve inşa edebilme nihai hedefleriyle biyoteknolojinin geniş çapta yeniden tanımlanmasını ve genişletilmesini içerir.
Ölüm
Ölüm, bir organizma veya hücredeki tüm hayati fonksiyonların veya yaşam süreçlerinin sona ermesidir.Kaza, şiddet, tıbbi koşullar, , yetersiz beslenme, zehirlenme, yaşlanma veya intihar sonucu meydana gelebilir. Ölümden sonra, bir organizmanın kalıntıları biyojeokimyasal döngüye yeniden girer. Organizmalar bir veya leş yiyici tarafından tüketilebilir ve arta kalan organik madde , yani geri dönüştüren organizmalar tarafından daha fazla ayrıştırılarak besin zincirinde yeniden kullanılmak üzere çevreye geri gönderilebilir.
Ölümü tanımlarken karşılaşılan zorluklardan biri de onu yaşamdan ayırmaktır. Ölüm ya yaşamın sona erdiği anı ya da yaşamı takip eden durumun başladığı zamanı ifade ediyor gibi görünmektedir. Ancak, yaşam fonksiyonlarının sona ermesi genellikle organ sistemleri arasında eşzamanlı olmadığından, ölümün ne zaman gerçekleştiğini belirlemek zordur. Dolayısıyla böyle bir belirleme, yaşam ve ölüm arasında kavramsal çizgiler çizmeyi gerektirir. Ancak bu, sorunludur çünkü yaşamın nasıl tanımlanacağı konusunda çok az fikir birliği vardır. Ölümün doğası binlerce yıldır dünyadaki dini geleneklerin ve felsefi araştırmaların temel meselesi olmuştur. Pek çok din ya bir tür öbür dünyaya ya da ruhun reenkarnasyonuna veya bedenin daha sonraki bir tarihte dirilişine inanmaktadır.
Soy tükenmesi
Soy tükenmesi, bir grup takson veya türün yok olarak biyolojik çeşitliliği azaltması sürecidir. Yok olma anı genellikle o türün son bireyinin ölümü olarak kabul edilir. Bir türün potansiyel menzili çok geniş olabileceğinden, bu anı belirlemek zordur ve genellikle belirgin bir yokluk döneminden sonra geriye dönük olarak yapılır. Türlerin soyu, değişen habitatlarda veya üstün rekabet karşısında artık hayatta kalamadıkları zaman tükenir. Şimdiye kadar yaşamış tüm türlerin %99'undan fazlasının nesli tükenmiştir. Kitlesel yok oluşlar, yeni organizma gruplarının çeşitlenmesi için fırsatlar sağlayarak evrimi hızlandırmış olabilir.
Fosiller
Fosiller, hayvanların, bitkilerin ve diğer organizmaların uzak geçmişe ait korunmuş kalıntıları veya izleridir. Hem keşfedilmiş hem de keşfedilmemiş fosillerin toplamı ve bunların fosil içeren kaya oluşumları ve tortul katmanlardaki () yerleşimi fosil kaydı olarak bilinir. Korunmuş bir örnek, 10.000 yıl önceki keyfi tarihten daha eskiyse fosil olarak adlandırılır. Dolayısıyla, fosillerin yaşları Holosen döneminin başlangıcındaki en genç fosillerden Arkeen dönemindeki en eski fosillere, yani 3,4 milyar yıl öncesine kadar değişmektedir.
Ayrıca bakınız
- Biyoloji, yaşamin incelenmesi
- Astrobiyoloji
- Yaşamın evrimsel tarihi
- Filogenetik
- Santral dogma (moleküler biyoloji)
- Epigenetik
Notlar
- ^ Virüslerin ve diğer benzer formların "evrimi" ve sınıflandırılması hala belirsizdir. Bu nedenle eğer hücresel yaşam, hücresel olmayan yaşamdan evrimleşmişse bu liste parafiletik veya en son ortak ata dahil edilmemişse polifiletik olabilir.
- ^ Bulaşıcı protein molekülleri prionlar canlı organizmalar olarak kabul edilmezler, ancak "organizma ile karşılaştırılabilir organik yapılar" olarak tanımlanabilirler.
- ^ Her ikisi de replikasyonları için başka bir virüse ihtiyaç duyan ve gibi virüse bağımlı varlıklar da dahil olmak üzere, organizma ile karşılaştırılabilir bazı spesifik organik yapılar olarak kabul edilebilir.
- ^ Virüslerin ortak bir atadan türemediğine ve her bir ayrı virüs örneklerinin ortaya çıkmasına karşılık geldiğine inanılmaktadır.
- ^ İlk yaklaşımda bu, sistemin çalışması için gereken enzimlerin sistemin kendi ürünleri olması gerektiği anlamına gelir.
Kaynakça
- ^ International Committee on Taxonomy of Viruses Executive Committee (May 2020). "The New Scope of Virus Taxonomy: Partitioning the Virosphere Into 15 Hierarchical Ranks". Nat Microbiol. 5 (5): 668-674. doi:10.1038/s41564-020-0709-x. (PMC) 7186216 $2. (PMID) 32341570.
- ^ a b "Life". Merriam-Webster Dictionary. 13 Aralık 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2022.
- ^ a b "life | Definition, Origin, Evolution, Diversity, & Facts". Encyclopedia Britannica (İngilizce). 12 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2022.
- ^ "2.2: The Basic Structural and Functional Unit of Life: The Cell". LibreTexts. 2 Haziran 2019. 29 Mart 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Mart 2020.
- ^ Bose, Debopriya (14 Mayıs 2019). "Six Main Cell Functions". Leaf Group Ltd./Leaf Group Media. 29 Mart 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Mart 2020.
- ^ "Virus". Genome.gov (İngilizce). 11 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2022.
- ^ "Are Viruses Alive?". Yellowstone Thermal Viruses (İngilizce). 14 Haziran 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2022.
- ^ "How Many Species Exist?". National Wildlife Federation (İngilizce). 25 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2022.
- ^ a b Tsokolov, Serhiy A. (May 2009). "Why Is the Definition of Life So Elusive? Epistemological Considerations". Astrobiology. 9 (4): 401-12. Bibcode:2009AsBio...9..401T. doi:10.1089/ast.2007.0201. (PMID) 19519215.
- ^ Emmeche, Claus (1997). . Niels Bohr Institute. 14 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012.
- ^ a b McKay, Chris P. (14 Eylül 2004). "What Is Life—and How Do We Search for It in Other Worlds?". PLOS Biology. 2 (9): 302. doi:10.1371/journal.pbio.0020302. (PMC) 516796 $2. (PMID) 15367939.
- ^ Mautner, Michael N. (1997). "Directed panspermia. 3. Strategies and motivation for seeding star-forming clouds" (PDF). Journal of the British Interplanetary Society. 50: 93-102. Bibcode:1997JBIS...50...93M. 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF).
- ^ Mautner, Michael N. (2000). Seeding the Universe with Life: Securing Our Cosmological Future (PDF). Washington D.C. ISBN . 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF).
- ^ McKay, Chris (18 Eylül 2014). "What is life? It's a Tricky, Often Confusing Question". Astrobiology Magazine.
- ^ Nealson, K.H.; Conrad, P.G. (December 1999). "Life: past, present and future". . 354 (1392): 1923-39. doi:10.1098/rstb.1999.0532. (PMC) 1692713 $2. (PMID) 10670014. 3 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ Mautner, Michael N. (2009). "Life-centered ethics, and the human future in space" (PDF). Bioethics. 23 (8): 433-40. doi:10.1111/j.1467-8519.2008.00688.x. (PMID) 19077128. 2 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF).
- ^ Jeuken M (1975). "The biological and philosophical defitions of life". Acta Biotheoretica. 24 (1–2): 14-21. doi:10.1007/BF01556737. (PMID) 811024.
- ^ Capron AM (1978). "Legal definition of death". Annals of the New York Academy of Sciences. 315 (1): 349-62. Bibcode:1978NYASA.315..349C. doi:10.1111/j.1749-6632.1978.tb50352.x. (PMID) 284746.
- ^ Trifonov, Edward N. (17 Mart 2011). "Vocabulary of Definitions of Life Suggests a Definition". Journal of Biomolecular Structure and Dynamics. 29 (2): 259-266. doi:10.1080/073911011010524992. (PMID) 21875147.
- ^ Koshland, Daniel E. Jr. (22 Mart 2002). "The Seven Pillars of Life". Science. 295 (5563): 2215-16. doi:10.1126/science.1068489. (PMID) 11910092.
- ^ "life". The American Heritage Dictionary of the English Language (4. bas.). Houghton Mifflin. 2006. ISBN .
- ^ "Habitability and Biology: What are the Properties of Life?". Phoenix Mars Mission. The University of Arizona. 16 Nisan 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Haziran 2013.
- ^ Trifonov, Edward N. (2012). (PDF). Journal of Biomolecular Structure & Dynamics. 29 (4): 647-50. doi:10.1080/073911012010525017. ISSN 0739-1102. (PMID) 22208269. 27 Ocak 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2012.
- ^ Zimmer, Carl (11 Ocak 2012). "Can scientists define 'life' ... using just three words?". NBC News. 14 Nisan 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Kasım 2016.
- ^ Dobzhansky, Theodosius (1968). "On Some Fundamental Concepts of Darwinian Biology". Evolutionary Biology. Boston, MA: Springer US. ss. 1-34. doi:10.1007/978-1-4684-8094-8_1. ISBN . 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Temmuz 2022.
- ^ Wang, Guanyu (2014). Analysis of complex diseases : a mathematical perspective. Boca Raton. ISBN . OCLC 868928102. 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Temmuz 2022.
- ^ Sejian, Veerasamy; Gaughan, John; Baumgard, Lance; Prasad, C. S., (Ed.) (2015). Climate change impact on livestock : adaptation and mitigation. New Delhi. ISBN . OCLC 906025831. 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Temmuz 2022.
- ^ Luttermoser, Donald G. (PDF). . 22 Mart 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2011.
- ^ Luttermoser, Donald G. (Bahar 2008). (PDF). . 22 Mart 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2011.
- ^ Lammer, H.; Bredehöft, J.H.; Coustenis, A.; Khodachenko, M.L. (2009). (PDF). The Astronomy and Astrophysics Review. 17 (2): 181-249. Bibcode:2009A&ARv..17..181L. doi:10.1007/s00159-009-0019-z. 2 Haziran 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2016.
Life as we know it has been described as a (thermodynamically) open system (Prigogine et al. 1972), which makes use of gradients in its surroundings to create imperfect copies of itself.
- ^ Benner, Steven A. (December 2010). "Defining Life". Astrobiology. 10 (10): 1021-1030. Bibcode:2010AsBio..10.1021B. doi:10.1089/ast.2010.0524. ISSN 1531-1074. (PMC) 3005285 $2. (PMID) 21162682.
- ^ (1995). "The RNA World: Life before DNA and Protein". Extraterrestrials. Cambridge University Press. ss. 139-51. doi:10.1017/CBO9780511564970.017. hdl:2060/19980211165. ISBN . 27 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Mayıs 2012.
- ^ (28 Ekim 2015). "Cassini Seeks Insights to Life in Plumes of Enceladus, Saturn's Icy Moon". The New York Times. 28 Ekim 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Ekim 2015.
- ^ Benner, Steven A. (December 2010). "Defining Life". Astrobiology (İngilizce). 10 (10): 1021-1030. Bibcode:2010AsBio..10.1021B. doi:10.1089/ast.2010.0524. ISSN 1531-1074. (PMC) 3005285 $2. (PMID) 21162682.
- ^ a b c d e Piast, Radosław W. (June 2019). "Shannon's information, Bernal's biopoiesis and Bernoulli distribution as pillars for building a definition of life". Journal of Theoretical Biology (İngilizce). 470: 101-107. Bibcode:2019JThBi.470..101P. doi:10.1016/j.jtbi.2019.03.009. (PMID) 30876803. 15 Aralık 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Nisan 2023.
- ^ Kaufmann, Stuart (2004). "Autonomous agents". Barrow, John D.; Davies, P.C.W.; Harper, Jr., C.L. (Ed.). Science and Ultimate Reality. Science and Ultimate Reality: Quantum Theory, Cosmology, and Complexity. ss. 654-66. doi:10.1017/CBO9780511814990.032. ISBN . 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Longo, Giuseppe; Montévil, Maël; Kauffman, Stuart (1 Ocak 2012). No Entailing Laws, but Enablement in the Evolution of the Biosphere. Proceedings of the 14th Annual Conference Companion on Genetic and Evolutionary Computation. GECCO '12. ss. 1379-92. arXiv:1201.2069 $2. Bibcode:2012arXiv1201.2069L. CiteSeerX 10.1.1.701.3838 $2. doi:10.1145/2330784.2330946. ISBN . 11 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından .
- ^ Koonin, E.V.; Starokadomskyy, P. (7 Mart 2016). "Are viruses alive? The replicator paradigm sheds decisive light on an old but misguided question". Stud Hist Philos Biol Biomed Sci. 59: 125-34. doi:10.1016/j.shpsc.2016.02.016. (PMC) 5406846 $2. (PMID) 26965225.
- ^ Rybicki, EP (1990). "The classification of organisms at the edge of life, or problems with virus systematics". S Afr J Sci. 86: 182-86.
- ^ Holmes, E.C. (October 2007). "Viral evolution in the genomic age". PLOS Biol. 5 (10): e278. doi:10.1371/journal.pbio.0050278. (PMC) 1994994 $2. (PMID) 17914905.
- ^ Forterre, Patrick (3 Mart 2010). "Defining Life: The Virus Viewpoint". Orig Life Evol Biosph. 40 (2): 151-60. Bibcode:2010OLEB...40..151F. doi:10.1007/s11084-010-9194-1. (PMC) 2837877 $2. (PMID) 20198436.
- ^ Koonin, E.V.; Senkevich, T.G.; Dolja, V.V. (2006). "The ancient Virus World and evolution of cells". Biology Direct. 1: 29. doi:10.1186/1745-6150-1-29. (PMC) 1594570 $2. (PMID) 16984643.
- ^ Rybicki, Ed (November 1997). . 9 Mayıs 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2009.
- ^ . Astrobiology Magazine. 15 Eylül 2012. Archived from the original on 17 Eylül 2012. Erişim tarihi: 13 Kasım 2016.
- ^ Popa, Radu (March 2004). Between Necessity and Probability: Searching for the Definition and Origin of Life (Advances in Astrobiology and Biogeophysics). . ISBN .
- ^ Schrödinger, Erwin (1944). What is Life?. Cambridge University Press. ISBN .
- ^ Margulis, Lynn; Sagan, Dorion (1995). What is Life?. University of California Press. ISBN .
- ^ Lovelock, James (2000). Gaia – a New Look at Life on Earth. Oxford University Press. ISBN .
- ^ Avery, John (2003). Information Theory and Evolution. World Scientific. ISBN .
- ^ Nosonovsky, Michael (July 2018). "Cultural implications of biomimetics: changing the perception of living and non-living". Applied Bionics and Biomechanics. 2 (4): 230-6.
- ^ Budisa, Nediljko; Kubyshkin, Vladimir; Schmidt, Markus (22 Nisan 2020). "Xenobiology: A Journey towards Parallel Life Forms". ChemBioChem. 21 (16): 2228-2231. doi:10.1002/cbic.202000141. (PMID) 32323410.
- ^ Clealand, Carol E.; Chyba, Christopher F. (8 Ekim 2007). "Does 'Life' Have a Definition?". Woodruff, T. Sullivan; Baross, John (Ed.). Planets and Life: The Emerging Science of Astrobiology. Cambridge University Press.
In the absence of such a theory, we are in a position analogous to that of a 16th-century investigator trying to define 'water' in the absence of molecular theory. [...] Without access to living things having a different historical origin, it is difficult and perhaps ultimately impossible to formulate an adequately general theory of the nature of living systems
- ^ Brown, Molly Young (2002). . 8 Ocak 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Haziran 2009.
- ^ a b Lovelock, James (1979). Gaia: A New Look at Life on Earth. Oxford University Press. ISBN .
- ^ Lovelock, J.E. (1965). "A physical basis for life detection experiments". Nature. 207 (7): 568-70. Bibcode:1965Natur.207..568L. doi:10.1038/207568a0. (PMID) 5883628.
- ^ Lovelock, James. . Papers by James Lovelock. 6 Mayıs 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ekim 2009.
- ^ Rosen, Robert (1958). "A relational theory of biological systems". The Bulletin of Mathematical Biophysics. 20 (3): 245-260. doi:10.1007/bf02478302.
- ^ Robert, Rosen (November 1991). Life Itself: A Comprehensive Inquiry into the Nature, Origin, and Fabrication of Life. New York: Columbia University Press. ISBN .
- ^ Miller, James Grier (1978). Living Systems. New York: McGraw-Hill. ISBN .
- ^ Fiscus, Daniel A. (April 2002). . Bulletin of the Ecological Society of America. 6 Ağustos 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2009.
- ^ Morowitz, Harold J. (1992). Beginnings of cellular life: metabolism recapitulates biogenesis. Yale University Press. ISBN . 5 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Ulanowicz, Robert W.; Ulanowicz, Robert E. (2009). A third window: natural life beyond Newton and Darwin. Templeton Foundation Press. ISBN . 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Baianu, I.C. (2006). "Robert Rosen's Work and Complex Systems Biology". Axiomathes. 16 (1–2): 25-34. doi:10.1007/s10516-005-4204-z.
- ^ Rosen, R. (1958a). "A Relational Theory of Biological Systems". Bulletin of Mathematical Biophysics. 20 (3): 245-60. doi:10.1007/bf02478302."A Relational Theory of Biological Systems". Bulletin of Mathematical Biophysics. 20 (3): 245–60. :10.1007/bf02478302.
- ^ Rosen, R. (1958b). "The Representation of Biological Systems from the Standpoint of the Theory of Categories". Bulletin of Mathematical Biophysics. 20 (4): 317-41. doi:10.1007/bf02477890."The Representation of Biological Systems from the Standpoint of the Theory of Categories". Bulletin of Mathematical Biophysics. 20 (4): 317–41. :10.1007/bf02477890.
- ^ Montévil, Maël; Mossio, Matteo (7 Mayıs 2015). "Biological organisation as closure of constraints". Journal of Theoretical Biology. 372: 179-91. Bibcode:2015JThBi.372..179M. CiteSeerX 10.1.1.701.3373 $2. doi:10.1016/j.jtbi.2015.02.029. (PMID) 25752259. 17 Kasım 2017 tarihinde kaynağından .
- ^ a b Harris Bernstein; Henry C. Byerly; Frederick A. Hopf; Richard A. Michod; G. Krishna Vemulapalli (June 1983). "The Darwinian Dynamic". The Quarterly Review of Biology. 58 (2): 185. doi:10.1086/413216. JSTOR 2828805.
- ^ Michod, Richard E. (2000). Darwinian Dynamics: Evolutionary Transitions in Fitness and Individuality. Princeton: Princeton University Press. ISBN .
- ^ Jagers, Gerard (2012). The Pursuit of Complexity: The Utility of Biodiversity from an Evolutionary Perspective. KNNV Publishing. ss. 27-29, 87-88, 94-96. ISBN .
- ^ Jagers Op Akkerhuis, Gerard A. J. M. (2010). "Towards a Hierarchical Definition of Life, the Organism, and Death". Foundations of Science. 15 (3): 245-262. doi:10.1007/s10699-010-9177-8.
- ^ Jagers Op Akkerhuis, Gerard (2011). "Explaining the Origin of Life is not Enough for a Definition of Life". Foundations of Science. 16 (4): 327-329. doi:10.1007/s10699-010-9209-4.
- ^ Jagers Op Akkerhuis, Gerard A. J. M. (2012). "The Role of Logic and Insight in the Search for a Definition of Life". Journal of Biomolecular Structure and Dynamics. 29 (4): 619-620. doi:10.1080/073911012010525006. (PMID) 22208258. 16 Nisan 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Nisan 2021.
- ^ Jagers, Gerald (2012). "Contributions of the Operator Hierarchy to the Field of Biologically Driven Mathematics and Computation". Ehresmann, Andree C.; Simeonov, Plamen L.; Smith, Leslie S. (Ed.). Integral Biomathics. Springer. ISBN .
- ^ Korzeniewski, Bernard (7 Nisan 2001). "Cybernetic formulation of the definition of life". Journal of Theoretical Biology. 209 (3): 275-86. Bibcode:2001JThBi.209..275K. doi:10.1006/jtbi.2001.2262. (PMID) 11312589.
- ^ Parry, Richard (4 Mart 2005). "Empedocles". Stanford Encyclopedia of Philosophy. 13 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012.
- ^ Parry, Richard (25 Ağustos 2010). "Democritus". Stanford Encyclopedia of Philosophy. 30 Ağustos 2006 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012.
- ^ Hankinson, R.J. (1997). Cause and Explanation in Ancient Greek Thought. Oxford University Press. s. 125. ISBN . 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ de la Mettrie, J.J.O. (1748). L'Homme Machine [Man a machine]. Leyden: Elie Luzac.
- ^ Thagard, Paul (2012). The Cognitive Science of Science: Explanation, Discovery, and Conceptual Change. MIT Press. ss. 204-05. ISBN . 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Leduc, S (1912). La Biologie Synthétique [Synthetic Biology]. Paris: Poinat.
- ^ Russell, Michael J.; Barge, Laura M.; Bhartia, Rohit; Bocanegra, Dylan; Bracher, Paul J.; Branscomb, Elbert; Kidd, Richard; McGlynn, Shawn; Meier, David H.; Nitschke, Wolfgang; Shibuya, Takazo; Vance, Steve; White, Lauren; Kanik, Isik (2014). "The Drive to Life on Wet and Icy Worlds". Astrobiology. 14 (4): 308-343. Bibcode:2014AsBio..14..308R. doi:10.1089/ast.2013.1110. (PMC) 3995032 $2. (PMID) 24697642.
- ^ Aristotle. On the Soul. Book II.
- ^ Marietta, Don (1998). Introduction to ancient philosophy. M.E. Sharpe. s. 104. ISBN . 31 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ağustos 2020.
- ^ Stewart-Williams, Steve (2010). Darwin, God and the meaning of life: how evolutionary theory undermines everything you thought you knew of life. Cambridge University Press. ss. 193-94. ISBN . 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Stillingfleet, Edward (1697). Origines Sacrae. Cambridge University Press.
- ^ André Brack (1998). "Introduction" (PDF). André Brack (Ed.). The Molecular Origins of Life. Cambridge University Press. s. 1. ISBN . Erişim tarihi: 7 Ocak 2009.
- ^ Levine, Russell; Evers, Chris. . North Carolina State University. National Health Museum. 9 Ekim 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Şubat 2016.
- ^ Tyndall, John (1905). Fragments of Science. 2. New York: P.F. Collier. Chapters IV, XII, and XIII.
- ^ Bernal, J.D. (1967) [Reprinted work by A.I. Oparin originally published 1924; Moscow: ]. The Origin of Life. The Weidenfeld and Nicolson Natural History. Translation of Oparin by Ann Synge. Londra: . LCCN 67098482.
- ^ Zubay, Geoffrey (2000). Origins of Life: On Earth and in the Cosmos (2. bas.). Academic Press. ISBN .
- ^ Smith, John Maynard; Szathmary, Eors (1997). The Major Transitions in Evolution. Oxford Oxfordshire: Oxford University Press. ISBN .
- ^ Schwartz, Sanford (2009). C.S. Lewis on the Final Frontier: Science and the Supernatural in the Space Trilogy. Oxford University Press. s. 56. ISBN . 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ a b Wilkinson, Ian (1998). (PDF). The Journal of the International Federation of Clinical Chemistry and Laboratory Medicine. 13 (4). 5 Ocak 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Aralık 2015.
- ^ Friedrich Wöhler (1828). "Ueber künstliche Bildung des Harnstoffs". Annalen der Physik und Chemie. 88 (2): 253-56. Bibcode:1828AnP....88..253W. doi:10.1002/andp.18280880206. 10 Ocak 2012 tarihinde kaynağından .
- ^ Rabinbach, Anson (1992). The Human Motor: Energy, Fatigue, and the Origins of Modernity. University of California Press. ss. 124-25. ISBN . 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Cornish-Bowden Athel, (Ed.) (1997). New Beer in an Old Bottle. Eduard Buchner and the Growth of Biochemical Knowledge. Valencia, Spain: Universitat de València. ISBN .
- ^ "NCAHF Position Paper on Homeopathy". National Council Against Health Fraud. February 1994. 25 Aralık 2018 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Haziran 2012.
- ^ "Age of the Earth". U.S. Geological Survey. 1997. 23 Aralık 2005 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Ocak 2006.
- ^ Dalrymple, G. Brent (2001). "The age of the Earth in the twentieth century: a problem (mostly) solved". Special Publications, Geological Society of London. 190 (1): 205-21. Bibcode:2001GSLSP.190..205D. doi:10.1144/GSL.SP.2001.190.01.14.
- ^ Manhesa, Gérard; Allègre, Claude J.; Dupréa, Bernard; Hamelin, Bruno (1980). "Lead isotope study of basic-ultrabasic layered complexes: Speculations about the age of the earth and primitive mantle characteristics". . 47 (3): 370-82. Bibcode:1980E&PSL..47..370M. doi:10.1016/0012-821X(80)90024-2.
- ^ a b Tenenbaum, David (14 Ekim 2002). . Astrobiology Magazine. 20 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Nisan 2014.
- ^ a b c d Borenstein, Seth (19 Ekim 2015). "Hints of life on what was thought to be desolate early Earth". Associated Press. 6 Nisan 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ekim 2018.
- ^ a b c Bell, Elizabeth A.; Boehnike, Patrick; Harrison, T. Mark; Mao, Wendy L. (19 Ekim 2015). "Potentially biogenic carbon preserved in a 4.1 billion-year-old zircon" (PDF). Proc. Natl. Acad. Sci. U.S.A. 112 (47): 14518-21. Bibcode:2015PNAS..11214518B. doi:10.1073/pnas.1517557112. ISSN 1091-6490. (PMC) 4664351 $2. (PMID) 26483481. 6 Kasım 2015 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 20 Ekim 2015.
- ^ a b Courtland, Rachel (2 Temmuz 2008). "Did newborn Earth harbour life?". New Scientist. 14 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Kasım 2016.
- ^ a b Steenhuysen, Julie (20 Mayıs 2009). "Study turns back clock on origins of life on Earth". Reuters. 14 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Kasım 2016.
- ^ Schopf, J. William; Kudryavtsev, Anatoliy B; Czaja, Andrew D; Tripathi, Abhishek B (2007). "Evidence of Archean life: Stromatolites and microfossils". Precambrian Research. 158 (3–4): 141. Bibcode:2007PreR..158..141S. doi:10.1016/j.precamres.2007.04.009.
- ^ Schopf, JW (June 2006). "Fossil evidence of Archaean life". Philos. Trans. R. Soc. Lond. B Biol. Sci. 361 (1470): 869-85. doi:10.1098/rstb.2006.1834. (PMC) 1578735 $2. (PMID) 16754604.
- ^ Hamilton Raven, Peter; Brooks Johnson, George (2002). Biology. McGraw-Hill Education. s. 68. ISBN . Erişim tarihi: 7 Temmuz 2013.
- ^ Milsom, Clare; (2009). Fossils at a Glance (2. bas.). John Wiley & Sons. s. 134. ISBN . 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ a b Ohtomo, Yoko; Kakegawa, Takeshi; Ishida, Akizumi; Nagase, Toshiro; Rosing, Minik T. (8 Aralık 2013). "Evidence for biogenic graphite in early Archaean Isua metasedimentary rocks". . 7 (1): 25-28. Bibcode:2014NatGe...7...25O. doi:10.1038/ngeo2025.
- ^ a b Borenstein, Seth (13 Kasım 2013). "Oldest fossil found: Meet your microbial mom". Associated Press. 29 Haziran 2015 tarihinde kaynağından .
- ^ a b ; Christian, Daniel; Wacey, David; Hazen, Robert M. (8 Kasım 2013). "Microbially Induced Sedimentary Structures Recording an Ancient Ecosystem in the ca. 3.48 Billion-Year-Old Dresser Formation, Pilbara, Western Australia". . 13 (12): 1103-24. Bibcode:2013AsBio..13.1103N. doi:10.1089/ast.2013.1030. (PMC) 3870916 $2. (PMID) 24205812.
- ^ (October 2014). "The Habitable Epoch of the Early Universe". . 13 (4): 337-39. arXiv:1312.0613 $2. Bibcode:2014IJAsB..13..337L. CiteSeerX 10.1.1.680.4009 $2. doi:10.1017/S1473550414000196.
- ^ (2 Aralık 2013). "The Habitable Epoch of the Early Universe". International Journal of Astrobiology. 13 (4): 337-39. arXiv:1312.0613 $2. Bibcode:2014IJAsB..13..337L. CiteSeerX 10.1.1.748.4820 $2. doi:10.1017/S1473550414000196.
- ^ (2 Aralık 2014). "Much-Discussed Views That Go Way Back – Avi Loeb Ponders the Early Universe, Nature and Life". The New York Times. 3 Aralık 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Aralık 2014.
- ^ S. B. Hedges. Life. Pp. 89–98 in The Timetree of Life, S. B. Hedges and S. Kumar, Eds. (Oxford University Press, 2009).
- ^ a b McKinney, Michael L. (31 Aralık 1996). "How do rare species avoid extinction? A paleontological view". Kunin, W.E.; Gaston, Kevin (Ed.). The Biology of Rarity: Causes and consequences of rare—common differences. ISBN . 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 26 Mayıs 2015.
- ^ a b Stearns, Beverly Peterson; Stearns, Stephen C. (2000). Watching, from the Edge of Extinction. . s. preface x. ISBN . 17 Temmuz 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Mayıs 2017.
- ^ a b Novacek, Michael J. (8 Kasım 2014). "Prehistory's Brilliant Future". The New York Times. 29 Aralık 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Aralık 2014.
- ^ a b c G. Miller; Scott Spoolman (2012). Environmental Science – Biodiversity Is a Crucial Part of the Earth's Natural Capital. Cengage Learning. s. 62. ISBN . 18 Mart 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Aralık 2014.
We do not know how many species there are on the earth. Estimates range from 8 million to 100 million. The best guess is that there are 10–14 million species. So far, biologists have identified almost 2 million species.
- ^ a b Mora, C.; Tittensor, D.P.; Adl, S.; Simpson, A.G.; Worm, B. (23 Ağustos 2011). "How many species are there on Earth and in the ocean?". . 9 (8): e1001127. doi:10.1371/journal.pbio.1001127. (PMC) 3160336 $2. (PMID) 21886479.
In spite of 250 years of taxonomic classification and over 1.2 million species already catalogued in a central database, our results suggest that some 86% of existing species on Earth and 91% of species in the ocean still await description.
- ^ a b Staff (2 Mayıs 2016). "Researchers find that Earth may be home to 1 trillion species". . 4 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Mayıs 2016.
- ^ Pappas, Stephanie (5 Mayıs 2016). "There Might Be 1 Trillion Species on Earth". . 7 Haziran 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Haziran 2017.
- ^ a b (18 Temmuz 2015). "Counting All the DNA on Earth". The New York Times. New York. ISSN 0362-4331. 18 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 18 Temmuz 2015.
- ^ a b "The Biosphere: Diversity of Life". Aspen Global Change Institute. Basalt, CO. 10 Kasım 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 19 Temmuz 2015.
- ^ (25 Temmuz 2016). "Meet Luca, the Ancestor of All Living Things". The New York Times. 28 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Temmuz 2016.
- ^ Coveney, Peter V.; Fowler, Philip W. (2005). "Modelling biological complexity: a physical scientist's perspective". Journal of the Royal Society Interface. 2 (4): 267-80. doi:10.1098/rsif.2005.0045. (PMC) 1578273 $2. (PMID) 16849185.
- ^ "Habitability and Biology: What are the Properties of Life?". Phoenix Mars Mission. The University of Arizona. 17 Nisan 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 6 Haziran 2013.
- ^ (1994). Independent birth of organisms. Madison, Wisconsin: Genome Press. ISBN . 5 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Eigen, Manfred; (1992). Steps towards life: a perspective on evolution (German edition, 1987). Oxford University Press. s. 31. ISBN . 31 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ağustos 2020.
- ^ a b Barazesh, Solmaz (13 Mayıs 2009). "How RNA Got Started: Scientists Look for the Origins of Life". U.S. News & World Report. 23 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Kasım 2016.
- ^ Watson, James D. (1993). Gesteland, R. F.; Atkins, J.F. (Ed.). Prologue: early speculations and facts about RNA templates. The RNA World. Cold Spring Harbor, New York: Cold Spring Harbor Laboratory Press. ss. xv-xxiii.
- ^ Gilbert, Walter (20 Şubat 1986). "Origin of life: The RNA world". Nature. 319 (618): 618. Bibcode:1986Natur.319..618G. doi:10.1038/319618a0.
- ^ Cech, Thomas R. (1986). "A model for the RNA-catalyzed replication of RNA". Proceedings of the National Academy of Sciences USA. 83 (12): 4360-63. Bibcode:1986PNAS...83.4360C. doi:10.1073/pnas.83.12.4360. (PMC) 323732 $2. (PMID) 2424025.
- ^ Cech, T.R. (2011). "The RNA Worlds in Context". Cold Spring Harb Perspect Biol. 4 (7): a006742. doi:10.1101/cshperspect.a006742. (PMC) 3385955 $2. (PMID) 21441585.
- ^ Powner, Matthew W.; Gerland, Béatrice; Sutherland, John D. (14 Mayıs 2009). "Synthesis of activated pyrimidine ribonucleotides in prebiotically plausible conditions". Nature. 459 (7244): 239-42. Bibcode:2009Natur.459..239P. doi:10.1038/nature08013. (PMID) 19444213.
- ^ Szostak, Jack W. (14 Mayıs 2009). "Origins of life: Systems chemistry on early Earth". Nature. 459 (7244): 171-72. Bibcode:2009Natur.459..171S. doi:10.1038/459171a. (PMID) 19444196.
- ^ a b Pasek, Matthew A.; et at.; Buick, R.; Gull, M.; Atlas, Z. (18 Haziran 2013). "Evidence for reactive reduced phosphorus species in the early Archean ocean". PNAS. 110 (25): 10089-94. Bibcode:2013PNAS..11010089P. doi:10.1073/pnas.1303904110. (PMC) 3690879 $2. (PMID) 23733935.
- ^ Lincoln, Tracey A.; Joyce, Gerald F. (27 Şubat 2009). "Self-Sustained Replication of an RNA Enzyme". Science. 323 (5918): 1229-32. Bibcode:2009Sci...323.1229L. doi:10.1126/science.1167856. (PMC) 2652413 $2. (PMID) 19131595.
- ^ Joyce, Gerald F. (2009). "Evolution in an RNA world". Cold Spring Harbor Symposia on Quantitative Biology. 74: 17-23. doi:10.1101/sqb.2009.74.004. (PMC) 2891321 $2. (PMID) 19667013.
- ^ Callahan; Smith, K.E.; Cleaves, H.J.; Ruzica, J.; Stern, J.C.; Glavin, D.P.; House, C.H.; Dworkin, J.P. (11 Ağustos 2011). "Carbonaceous meteorites contain a wide range of extraterrestrial nucleobases". PNAS. 108 (34): 13995-98. Bibcode:2011PNAS..10813995C. doi:10.1073/pnas.1106493108. (PMC) 3161613 $2. (PMID) 21836052.
- ^ Steigerwald, John (8 Ağustos 2011). "NASA Researchers: DNA Building Blocks Can Be Made in Space". NASA. 23 Haziran 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Ağustos 2011.
- ^ "DNA Building Blocks Can Be Made in Space, NASA Evidence Suggests". . 9 Ağustos 2011. 5 Eylül 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Ağustos 2011.
- ^ Gallori, Enzo (November 2010). "Astrochemistry and the origin of genetic material". Rendiconti Lincei. 22 (2): 113-18. doi:10.1007/s12210-011-0118-4.
- ^ Marlaire, Ruth (3 Mart 2015). "NASA Ames Reproduces the Building Blocks of Life in Laboratory". NASA. 5 Mart 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 5 Mart 2015.
- ^ Rampelotto, P.H. (2010). "Panspermia: A Promising Field Of Research" (PDF). 27 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 3 Aralık 2014.
- ^ Reuell, Peter (8 Temmuz 2019). "Harvard study suggests asteroids might play key role in spreading life". Harvard Gazette (İngilizce). 25 Nisan 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 16 Eylül 2019.
- ^ a b c d e (September 2003). . NASA. 29 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Temmuz 2009.
- ^ King, G.A.M. (April 1977). "Symbiosis and the origin of life". Origins of Life and Evolution of Biospheres. 8 (1): 39-53. Bibcode:1977OrLi....8...39K. doi:10.1007/BF00930938. (PMID) 896191.
- ^ Margulis, Lynn (2001). The Symbiotic Planet: A New Look at Evolution. London, England: Orion Books Ltd. ISBN .
- ^ Douglas J. Futuyma; Janis Antonovics (1992). Oxford surveys in evolutionary biology: Symbiosis in evolution. 8. London, England: Oxford University Press. ss. 347-74. ISBN .
- ^ . The Columbia Encyclopedia, Sixth Edition. Columbia University Press. 2004. 27 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ University of Georgia (25 Ağustos 1998). "First-Ever Scientific Estimate Of Total Bacteria On Earth Shows Far Greater Numbers Than Ever Known Before". Science Daily. 10 Kasım 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Kasım 2014.
- ^ Hadhazy, Adam (12 Ocak 2015). . . 12 Mart 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Mart 2017.
- ^ Fox-Skelly, Jasmin (24 Kasım 2015). "The Strange Beasts That Live in Solid Rock Deep Underground". . 25 Kasım 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Mart 2017.
- ^ Dvorsky, George (13 Eylül 2017). "Alarming Study Indicates Why Certain Bacteria Are More Resistant to Drugs in Space". Gizmodo. 14 Eylül 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Eylül 2017.
- ^ Caspermeyer, Joe (23 Eylül 2007). "Space flight shown to alter ability of bacteria to cause disease". . 14 Eylül 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 14 Eylül 2017.
- ^ Dose, K.; Bieger-Dose, A.; Dillmann, R.; Gill, M.; Kerz, O.; Klein, A.; Meinert, H.; Nawroth, T.; Risi, S.; Stridde, C. (1995). "ERA-experiment "space biochemistry"". Advances in Space Research. 16 (8): 119-29. Bibcode:1995AdSpR..16h.119D. doi:10.1016/0273-1177(95)00280-R. (PMID) 11542696.
- ^ Horneck G.; Eschweiler, U.; Reitz, G.; Wehner, J.; Willimek, R.; Strauch, K. (1995). "Biological responses to space: results of the experiment "Exobiological Unit" of ERA on EURECA I". Adv. Space Res. 16 (8): 105-18. Bibcode:1995AdSpR..16h.105H. doi:10.1016/0273-1177(95)00279-N. (PMID) 11542695.
- ^ a b c d e Choi, Charles Q. (17 Mart 2013). "Microbes Thrive in Deepest Spot on Earth". . 2 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Mart 2013.
- ^ a b Glud, Ronnie; Wenzhöfer, Frank; Middelboe, Mathias; Oguri, Kazumasa; Turnewitsch, Robert; Canfield, Donald E.; Kitazato, Hiroshi (17 Mart 2013). "High rates of microbial carbon turnover in sediments in the deepest oceanic trench on Earth". . 6 (4): 284-88. Bibcode:2013NatGe...6..284G. doi:10.1038/ngeo1773.
- ^ a b Oskin, Becky (14 Mart 2013). "Intraterrestrials: Life Thrives in Ocean Floor". . 2 Nisan 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 17 Mart 2013.
- ^ (15 Aralık 2014). "Microbes discovered by deepest marine drill analysed". BBC News. 16 Aralık 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 15 Aralık 2014.
- ^ Fox, Douglas (20 Ağustos 2014). "Lakes under the ice: Antarctica's secret garden". Nature. 512 (7514): 244-46. Bibcode:2014Natur.512..244F. doi:10.1038/512244a. (PMID) 25143097.
- ^ Mack, Eric (20 Ağustos 2014). "Life Confirmed Under Antarctic Ice; Is Space Next?". Forbes. 22 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Ağustos 2014.
- ^ Campbell, Neil A.; Brad Williamson; Robin J. Heyden (2006). . Boston, Massachusetts: Pearson Prentice Hall. ISBN . 2 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2016.
- ^ (3 Ekim 2013). "Earth's Oxygen: A Mystery Easy to Take for Granted". The New York Times. 3 Ekim 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Ekim 2013.
- ^ Dodd, Matthew S.; Papineau, Dominic; Grenne, Tor; Slack, John F.; Rittner, Martin; Pirajno, Franco; O'Neil, Jonathan; Little, Crispin T.S. (1 Mart 2017). "Evidence for early life in Earth's oldest hydrothermal vent precipitates". Nature. 543 (7643): 60-64. Bibcode:2017Natur.543...60D. doi:10.1038/nature21377. (PMID) 28252057. 8 Eylül 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Mart 2017.
- ^ (1 Mart 2017). "Scientists Say Canadian Bacteria Fossils May Be Earth's Oldest". The New York Times. 2 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Mart 2017.
- ^ Ghosh, Pallab (1 Mart 2017). "Earliest evidence of life on Earth 'found". BBC News. 2 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Mart 2017.
- ^ Dunham, Will (1 Mart 2017). "Canadian bacteria-like fossils called oldest evidence of life". Reuters. 2 Mart 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Mart 2017.
- ^ . WebDictionary.co.uk. WebDictionary.co.uk. 2 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2010.
- ^ . CMEX-NASA. 17 Ağustos 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Temmuz 2009.
- ^ a b Chiras, Daniel C. (2001). Environmental Science – Creating a Sustainable Future (6. bas.). Sudbury, MA : Jones and Bartlett. ISBN .
- ^ a b Chang, Kenneth (12 Eylül 2016). "Visions of Life on Mars in Earth's Depths". The New York Times. 12 Eylül 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Eylül 2016.
- ^ Rampelotto, Pabulo Henrique (2010). "Resistance of microorganisms to extreme environmental conditions and its contribution to astrobiology". Sustainability. 2 (6): 1602-23. Bibcode:2010Sust....2.1602R. doi:10.3390/su2061602.
- ^ Heuer, Verena B.; Inagaki, Fumio; Morono, Yuki; Kubo, Yusuke; Spivack, Arthur J.; Viehweger, Bernhard; Treude, Tina; Beulig, Felix; Schubotz, Florence; Tonai, Satoshi; Bowden, Stephen A. (4 Aralık 2020). "Temperature limits to deep subseafloor life in the Nankai Trough subduction zone". Science (İngilizce). 370 (6521): 1230-1234. Bibcode:2020Sci...370.1230H. doi:10.1126/science.abd7934. hdl:2164/15700. ISSN 0036-8075. (PMID) 33273103. 31 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 8 Mart 2021.
- ^ Baldwin, Emily (26 Nisan 2012). . Skymania News. 28 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2012.
- ^ de Vera, J.-P.; Kohler, Ulrich (26 Nisan 2012). (PDF). EGU General Assembly Conference Abstracts. 14: 2113. Bibcode:2012EGUGA..14.2113D. 4 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2012.
- ^ Hotz, Robert Lee (3 Aralık 2010). "New link in chain of life". Wall Street Journal. Dow Jones & Company, Inc. 17 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından .
Until now, however, they were all thought to share the same biochemistry, based on the Big Six, to build proteins, fats and DNA.
- ^ Committee on the Limits of Organic Life in Planetary Systems; Committee on the Origins and Evolution of Life; National Research Council (2007). The Limits of Organic Life in Planetary Systems. National Academy of Sciences. ISBN . 10 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Haziran 2012.
- ^ Benner, Steven A.; Ricardo, Alonso; Carrigan, Matthew A. (December 2004). (PDF). Current Opinion in Chemical Biology. 8 (6): 672-89. doi:10.1016/j.cbpa.2004.10.003. (PMID) 15556414. 16 Ekim 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Haziran 2012.
- ^ Purcell, Adam (5 Şubat 2016). . Basic Biology. 5 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ Russell, Peter (2001). iGenetics. New York: Benjamin Cummings. ISBN .
- ^ Dahm R (2008). "Discovering DNA: Friedrich Miescher and the early years of nucleic acid research". Hum. Genet. 122 (6): 565-81. doi:10.1007/s00439-007-0433-0. (PMID) 17901982.
- ^ Portin P (2014). "The birth and development of the DNA theory of inheritance: sixty years since the discovery of the structure of DNA". Journal of Genetics. 93 (1): 293-302. doi:10.1007/s12041-014-0337-4. (PMID) 24840850.
- ^ . University of California Museum of Paleontology. 20 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ ; Lamas, Gerardo; Lughadha, Eimear Nic; Novarino, Gianfranco (April 2004). "Stability or stasis in the names of organisms: the evolving codes of nomenclature". . 359 (1444): 611-22. doi:10.1098/rstb.2003.1445. (PMC) 1693349 $2. (PMID) 15253348.
- ^ Copeland, Herbert F. (1938). "The Kingdoms of Organisms". Quarterly Review of Biology. 13 (4): 383. doi:10.1086/394568.
- ^ Whittaker, R.H. (January 1969). "New concepts of kingdoms or organisms. Evolutionary relations are better represented by new classifications than by the traditional two kingdoms". Science. 163 (3863): 150-60. Bibcode:1969Sci...163..150W. CiteSeerX 10.1.1.403.5430 $2. doi:10.1126/science.163.3863.150. (PMID) 5762760.
- ^ a b Woese, C.; Kandler, O.; Wheelis, M. (1990). "Towards a natural system of organisms:proposal for the domains Archaea, Bacteria, and Eucarya". Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America. 87 (12): 4576–9. Bibcode:1990PNAS...87.4576W. doi:10.1073/pnas.87.12.4576. (PMC) 54159 $2. (PMID) 2112744.
- ^ Adl SM, Simpson AG, Farmer MA, ve diğerleri. (2005). "The new higher level classification of eukaryotes with emphasis on the taxonomy of protists". J. Eukaryot. Microbiol. 52 (5): 399-451. doi:10.1111/j.1550-7408.2005.00053.x. (PMID) 16248873.
- ^ Van Regenmortel MH (January 2007). "Virus species and virus identification: past and current controversies". Infection, Genetics and Evolution. 7 (1): 133-44. doi:10.1016/j.meegid.2006.04.002. (PMID) 16713373.
- ^ Linnaeus, C. (1735). Systemae Naturae, sive regna tria naturae, systematics proposita per classes, ordines, genera & species.
- ^ Haeckel, E. (1866). Generelle Morphologie der Organismen. Reimer, Berlin.
- ^ Chatton, É. (1925). "Pansporella perplexa. Réflexions sur la biologie et la phylogénie des protozoaires". Annales des Sciences Naturelles - Zoologie et Biologie Animale. 10-VII: 1–84.
- ^ Copeland, H. (1938). "The kingdoms of organisms". Quarterly Review of Biology. 13 (4): 383–420. doi:10.1086/394568.
- ^ Whittaker, R. H. (January 1969). "New concepts of kingdoms of organisms". Science. 163 (3863): 150–60. Bibcode:1969Sci...163..150W. doi:10.1126/science.163.3863.150. (PMID) 5762760.
- ^ Cavalier-Smith, T. (1998). "A revised six-kingdom system of life". Biological Reviews. 73 (3): 203–66. doi:10.1111/j.1469-185X.1998.tb00030.x. (PMID) 9809012. 20 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Nisan 2023.
- ^ Ruggiero, Michael A.; Gordon, Dennis P.; Orrell, Thomas M.; Bailly, Nicolas; Bourgoin, Thierry; Brusca, Richard C.; Cavalier-Smith, Thomas; Guiry, Michael D.; Kirk, Paul M.; Thuesen, Erik V. (2015). "A higher level classification of all living organisms". PLOS ONE. 10 (4): e0119248. Bibcode:2015PLoSO..1019248R. doi:10.1371/journal.pone.0119248. (PMC) 4418965 $2. (PMID) 25923521.
- ^ Sapp, Jan (2003). Genesis: The Evolution of Biology. Oxford University Press. ss. 75-78. ISBN .
- ^ Lintilhac, P.M. (Jan 1999). (PDF). BioScience. 49 (1): 59-68. doi:10.2307/1313494. JSTOR 1313494. (PMID) 11543344. 6 Nisan 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2012.
- ^ Whitman, W.; Coleman, D.; Wiebe, W. (1998). "Prokaryotes: The unseen majority". Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America. 95 (12): 6578-83. Bibcode:1998PNAS...95.6578W. doi:10.1073/pnas.95.12.6578. (PMC) 33863 $2. (PMID) 9618454.
- ^ Pace, Norman R. (18 Mayıs 2006). (PDF). Nature. 441 (7091): 289. Bibcode:2006Natur.441..289P. doi:10.1038/441289a. (PMID) 16710401. 16 Ekim 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2012.
- ^ "Scientific background". The Nobel Prize in Chemistry 2009. Royal Swedish Academy of Sciences. 2 Nisan 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Haziran 2012.
- ^ Nakano A, Luini A (2010). "Passage through the Golgi". Curr Opin Cell Biol. 22 (4): 471-78. doi:10.1016/j.ceb.2010.05.003. (PMID) 20605430.
- ^ Panno, Joseph (2004). The Cell. Facts on File science library. Infobase Publishing. ss. 60-70. ISBN . 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Alberts, Bruce; Bray, Dennis; Lewis, Julian; Raff, Martin; Roberts, Keith; Watson, James D. (1994). "From Single Cells to Multicellular Organisms". Molecular Biology of the Cell (3. bas.). New York: Garland Science. ISBN . Erişim tarihi: 12 Haziran 2012.
- ^ (7 Ocak 2016). "Genetic Flip Helped Organisms Go From One Cell to Many". The New York Times. 7 Ocak 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 7 Ocak 2016.
- ^ Alberts, Bruce; Johnson, Alexander; Lewis, Julian; Raff, Martin; Roberts, Keith; Walter, Peter (2002). "General Principles of Cell Communication". Molecular Biology of the Cell. New York: Garland Science. ISBN . 4 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Haziran 2012.
- ^ Race, Margaret S.; Randolph, Richard O. (2002). "The need for operating guidelines and a decision making framework applicable to the discovery of non-intelligent extraterrestrial life". Advances in Space Research. 30 (6): 1583-91. Bibcode:2002AdSpR..30.1583R. CiteSeerX 10.1.1.528.6507 $2. doi:10.1016/S0273-1177(02)00478-7. ISSN 0273-1177.
There is growing scientific confidence that the discovery of extraterrestrial life in some form is nearly inevitable
- ^ Cantor, Matt (15 Şubat 2009). . Newser. 23 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2013.
Scientists now believe there could be as many habitable planets in the cosmos as there are stars, and that makes life's existence elsewhere "inevitable" over billions of years, says one.
- ^ Schulze-Makuch, Dirk; Dohm, James M.; Fairén, Alberto G.; Baker, Victor R.; Fink, Wolfgang; Strom, Robert G. (December 2005). "Venus, Mars, and the Ices on Mercury and the Moon: Astrobiological Implications and Proposed Mission Designs". Astrobiology. 5 (6): 778-95. Bibcode:2005AsBio...5..778S. doi:10.1089/ast.2005.5.778. (PMID) 16379531. 31 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Aralık 2019.
- ^ Woo, Marcus (27 Ocak 2015). "Why We're Looking for Alien Life on Moons, Not Just Planets". . 27 Ocak 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Ocak 2015.
- ^ Strain, Daniel (14 Aralık 2009). "Icy moons of Saturn and Jupiter may have conditions needed for life". The University of Santa Cruz. 31 Aralık 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Temmuz 2012.
- ^ Selis, Frank (2006). "Habitability: the point of view of an astronomer". Gargaud, Muriel; Martin, Hervé; Claeys, Philippe (Ed.). Lectures in Astrobiology. 2. Springer. ss. 210-14. ISBN . 3 Eylül 2016 tarihinde kaynağından .
- ^ Lineweaver, Charles H.; Fenner, Yeshe; Gibson, Brad K. (January 2004). "The Galactic Habitable Zone and the age distribution of complex life in the Milky Way". Science. 303 (5654): 59-62. arXiv:astro-ph/0401024 $2. Bibcode:2004Sci...303...59L. doi:10.1126/science.1092322. (PMID) 14704421. 31 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 30 Ağustos 2018.
- ^ Vakoch, Douglas A.; Harrison, Albert A. (2011). Civilizations beyond Earth: extraterrestrial life and society. Berghahn Series. Berghahn Books. ss. 37-41. ISBN . 31 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 25 Ağustos 2020.
- ^ Green, James; Hoehler, Tori; Neveu, Marc; Domagal-Goldman, Shawn; Scalice, Daniella; (27 Ekim 2021). "Call for a framework for reporting evidence for life beyond Earth". Nature. 598 (7882): 575-579. arXiv:2107.10975 $2. Bibcode:2021Natur.598..575G. doi:10.1038/s41586-021-03804-9. ISSN 0028-0836. (PMID) 34707302. 1 Kasım 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Kasım 2021.
- ^ Fuge, Lauren (30 Ekim 2021). "NASA proposes playbook for communicating the discovery of alien life – Sensationalising aliens is so 20th century, according to NASA scientists". . 31 Ekim 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 1 Kasım 2021.
- ^ . Dictionary.com. 16 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2016.
- ^ Chopra, Paras; Akhil Kamma. "Engineering life through Synthetic Biology". In Silico Biology. 6. 5 Ağustos 2008 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 9 Haziran 2008.
- ^ . 3 Kasım 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b . Encyclopedia of Death and Dying. Advameg, Inc. 3 Şubat 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012.
- ^ (April 2016). "Crossing Over: How Science Is Redefining Life and Death". National Geographic. 1 Kasım 2017 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Ekim 2017.
- ^ "How the Major Religions View the Afterlife". Encyclopedia.com. 4 Şubat 2022 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 4 Şubat 2022.
- ^ . 26 Eylül 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ . Late Triassic. Bristol University. 1 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Haziran 2012.
- ^ Van Valkenburgh, B. (1999). "Major patterns in the history of carnivorous mammals". Annual Review of Earth and Planetary Sciences. 27: 463-93. Bibcode:1999AREPS..27..463V. doi:10.1146/annurev.earth.27.1.463. 29 Şubat 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Haziran 2019.
- ^ . San Diego Natural History Museum. 10 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2012.
- ^ Vastag, Brian (21 Ağustos 2011). "Oldest 'microfossils' raise hopes for life on Mars". The Washington Post. 19 Ekim 2011 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Ağustos 2011.
- ^ Wade, Nicholas (21 Ağustos 2011). "Geological Team Lays Claim to Oldest Known Fossils". The New York Times. 1 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 21 Ağustos 2011.
Konuyla ilgili yayınlar
- Walker, Martin G. (2006). . Dog Ear Publishing. ISBN . 24 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi.
Dış bağlantılar
Vikisöz'de yaşam ile ilgili sözleri bulabilirsiniz. |
Vikisözlük'te hayat veya yaşam ile ilgili tanım bulabilirsiniz. |
- (Systema Naturae 2000) (İngilizce)
- Vitae 28 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (BioLib) (İngilizce)
- (Taksonomikon) (İngilizce)
- Vikitür – ücretsiz bir yaşam dizini (İngilizce)
- Güneş Sistemi ve galaksideki yaşam kaynakları ve kozmolojik gelecekte yaşamın potansiyel kapsamı 17 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (İngilizce)
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Yasam veya hayat sinyalizasyon ve kendi kendini idame ettirme surecleri gibi biyolojik sureclere sahip olan maddeyi bu ozelliklere sahip olmayan maddeden ayiran bir niteliktir ve buyume uyaranlara tepki verme metabolizma enerji donusumu ve ureme kapasitesi ile tanimlanir Bitkiler hayvanlar mantarlar protistler arkealar ve bakteriler gibi cesitli yasam bicimleri mevcuttur Biyoloji yasami inceleyen bilim dalidir Yasam Yasadigi donem araligi 3770 0 myo Arkeen Gunumuz Had nArkeenProterozoyikFa Arkea siyanobakteri Bacillus ve iceren prokaryota cesitliligiGri kurt Entodinium Amanita caesarea Pterois antennata alg likeni Dictyostelium ve iceren okaryota cesitliligiBiyolojik siniflandirmaUst alemler ve SupergruplarDunya da yasam Hucresel olmayan yasamVirusler Virusoidler Viroidler Hucresel yasam Ust alem Bakteri Ust alem Arkea Ust alem Okaryot Archaeplastida Bitki SAR Amoebozoa Opisthokonta Holomycota Mantar Holozoa Hayvan Gen kalitim birimidir hucre ise yasamin yapisal ve islevsel birimidir Prokaryotik ve okaryotik olmak uzere iki tur hucre vardir her ikisi de bir zar icine alinmis sitoplazmadan olusur ve proteinler ve nukleik asitler gibi bircok biyomolekul icerir Hucreler ana hucrenin iki veya daha fazla yavru hucreye bolundugu ve genlerini yeni bir nesle aktardigi bazen genetik cesitlilik ureten bir hucre bolunmesi sureciyle cogalir Organizmalar veya yasamin bireysel varliklari genellikle homeostazi surduren hucrelerden olusan bir yasam dongusune sahip metabolizma geciren buyuyebilen cevrelerine uyum saglayan uyaranlara yanit veren ureyen ve birden fazla nesil boyunca evrimlesen olarak dusunulur Diger tanimlar bazen virusler ve viroidler gibi hucresel olmayan yasam formlarini icerir ancak bunlar genellikle yasamdan haric tutulur cunku kendi baslarina islev gormezler daha ziyade konaklarinin biyolojik sureclerini kullanirlar Yasamin kokeni olarak da bilinen abiyogenez basit organik bilesikler gibi cansiz maddelerden ortaya cikan dogal yasam surecidir Ilkel baslangicindan bu yana Dunya daki yasam jeolojik zaman cetvelinde cevresini degistirmistir ancak ayni zamanda cogu ekosistemde ve kosulda hayatta kalmak icin adapte olmustur Yeni yasam formlari kalitsal varyasyon ve dogal secilim yoluyla ortak atalardan evrimlesmistir ve bugun farkli turlerin sayisina iliskin tahminler 3 milyon ile 100 milyon arasinda degismektedir Olum bir organizmayi ayakta tutan tum biyolojik sureclerin kalici olarak sona ermesidir ve bu nedenle yasaminin sonudur Soy tukenmesi bir grubun veya taksonun genellikle de bir turun yok olmasini tanimlayan bir terimdir Nesli tukenen tur ya da takson bir daha hayata donemez Fosiller organizmalarin korunmus kalintilari veya izleridir TanimlarYasamin tanimi uzun zamandir bilim insanlari ve filozoflar icin bir meydan okuma olmustur Bunun nedeni kismen yasamin bir madde degil bir surec olmasidir Bu durum eger varsa Dunya disinda gelismis olabilecek canli varliklarin ozelliklerine dair bilgi eksikligi nedeniyle daha da karmasik bir hal almaktadir Yasamin felsefi tanimlari da ortaya atilmistir ve canlilarin cansizlardan nasil ayirt edilecegi konusunda benzer zorluklar yasanmaktadir Yasamin da tanimlanmis ve tartisilmistir ancak bunlar genellikle bir insanin olu ilan edilmesi kararina ve bu kararin yasal sonuclarina odaklanmaktadir Yasamin 123 kadar tanimi derlenmistir Biyoloji Yasamin tanimi konusunda bir fikir birligi olmadigindan biyolojideki mevcut tanimlarin cogu betimleyicidir Yasam belirli bir cevrede varligini koruyan ilerleten veya guclendiren bir seyin ozelligi olarak kabul edilir Bu ozellik asagidaki ozelliklerin tumunu ya da cogunu sergiler Homeostaz sabit bir durumu korumak icin ic ortamin duzenlenmesi ornegin sicakligi dusurmek icin terleme Organizasyon yapisal olarak yasamin temel birimi olan bir veya daha fazla hucreden olusmak Metabolizma kimyasallari ve enerjiyi hucresel bilesenlere donusturerek anabolizma ve organik maddeyi ayristirarak katabolizma enerjinin donusumu Canlilar ic organizasyonlarini homeostaz surdurmek ve yasamla iliskili diger olgulari uretmek icin ihtiyac duyarlar Buyume katabolizmadan daha yuksek bir anabolizma oraninin surdurulmesi Buyuyen bir organizma sadece madde biriktirmek yerine tum parcalarinin boyutunu artirir Adaptasyon bir organizmanin kendi habitatinda veya habitatlarinda daha iyi yasayabilir hale geldigi evrimsel surec Uyaranlara tepki bir tepki tek hucreli bir organizmanin dis kimyasallara karsi kasilmasindan cok hucreli organizmalarin tum duyularini iceren karmasik reaksiyonlara kadar bircok sekilde olabilir Bir tepki genellikle hareketle ifade edilir ornegin bir bitkinin yapraklarinin gunese dogru donmesi ve kemotaksi Ureme tek bir ebeveyn organizmadan eseysiz olarak ya da iki ebeveyn organizmadan eseyli olarak yeni bireysel organizmalar uretme yetenegi Fizyolojik islevler olarak adlandirilan bu karmasik sureclerin altinda yatan fiziksel ve kimyasal temellerin yani sira yasamin surdurulmesi icin gerekli olan sinyalizasyon ve kontrol mekanizmalari vardir Alternatif tanimlar Fizik perspektifinden bakildiginda canlilar hayatta kalmanin gerektirdigi sekilde kendini yeniden uretebilen ve evrim gecirebilen organize bir molekuler yapiya sahip Termodinamik acidan yasam kendisinin kusurlu kopyalarini yaratmak icin cevresindeki gradyanlardan yararlanan acik bir sistem olarak tanimlanmistir Bunu ifade etmenin bir baska yolu da yasami Darwinci evrim gecirebilen kendi kendini idame ettiren kimyasal bir sistem olarak tanimlamaktir bu tanim Carl Sagan in onerisi uzerine ekzobiyolojinin amaclari dogrultusunda yasami tanimlamaya calisan bir NASA komitesi tarafindan benimsenmistir Ancak bu tanim yaygin bir sekilde elestirilmistir cunku buna gore cinsel olarak ureyen tek bir birey kendi basina evrim geciremeyecegi icin canli degildir Bu potansiyel kusurun nedeni NASA nin taniminin yasami yasayan bir birey olarak degil bir olgu olarak ifade etmesi ve bu nedenle eksik kalmasidir Alternatif olarak bir fenomen ve yasayan bir birey olarak yasam kavramina dayanan tanimlar sirasiyla kendi kendini idame ettirebilen bir bilginin surekliligi ve bu surekliligin farkli bir unsuru olarak onerilmistir Bu yaklasimin en guclu yani yasami matematik ve fizik terimleriyle tanimlamasi ve kacinilmaz olarak yol acan biyolojik kelime dagarcigindan kacinmasidir Kendi kendini idame ettirebilen bilgi teorisine gore varliklara evrim gecirme ve farkliligini koruma yetenegi kazandirilarak kademeli olarak daha canli bir statu verilir Digerleri ise molekuler kimyaya bagli olmak zorunda olmayan bir bakis acisina sahiptir Yasamin sistemik bir tanimi canlilarin kendi kendini organize eden ve otopoietik kendi kendini ureten olmasidir Bu tanimin varyasyonlari arasinda Stuart Kauffman in kendini ya da kendilerini yeniden uretebilen ve en az bir termodinamik is dongusunu tamamlayabilen ya da olarak tanimi yer almaktadir Bu tanim zaman icinde yeni islevlerin ortaya cikmasiyla genisletilmistir Virusler Elektron mikroskobu altinda gorulen adenovirus Viruslerin canli olarak kabul edilip edilmemesi gerektigi tartismalidir Cogunlukla yasam formlarindan ziyade sadece cogalticilar olarak kabul edilirler Genlere sahip olmalari dogal secilim yoluyla evrimlesmeleri ve kendi kendilerine bir araya gelme yoluyla kendilerinin birden fazla kopyasini olusturarak cogalmalari nedeniyle yasamin sinirindaki organizmalar olarak tanimlanmislardir Ancak virusler metabolize olmazlar ve yeni urunler olusturmak icin bir konak hucreye ihtiyac duyarlar Viruslerin konakci hucreler icinde kendi kendilerini bir araya getirmeleri yasamin kendi kendini bir araya getiren organik molekuller olarak baslamis olabilecegi hipotezini destekleyebileceginden yasamin kokeni uzerine yapilan calismalar acisindan onemli sonuclar dogurabilir Biyofizik Gerekli asgari olgulari yansitmak icin yasamin diger biyolojik tanimlari onerilmistir ve bunlarin cogu kimyasal sistemlere dayanmaktadir Biyofizikciler canlilarin ile isledikleri yorumunu yapmislardir Baska bir deyisle yasam surecleri biyolojik molekullerin ic enerjisinin daha potansiyel dogru kendiliginden yayilmasi veya gecikmesi olarak gorulebilir Daha ayrintili olarak John Bernal Erwin Schrodinger Eugene Wigner ve gibi fizikcilere gore yasam cevreden alinan ve daha sonra bozulmus bir bicimde reddedilen maddeler veya serbest enerji pahasina ic entropilerini azaltabilen veya surekli sistemler olan fenomenler sinifinin bir uyesidir Biyomimetik veya biyomimikrinin biyolojik varliklar ve surecler ornek alinarak modellenen malzeme yapi ve sistemlerin tasarimi ve uretimi ortaya cikisi ve artan popularitesi dogal ve yapay yasam arasindaki siniri muhtemelen yeniden tanimlayacaktir Canli sistemler teorileri Canli sistemler cevreleriyle etkilesim halinde olan kendi kendini organize eden acik canlilardir Bu sistemler bilgi ve madde akislari ile surdurulur Kubyshkin ve Schmidt e gore hucresel yasamin tanimi Kubyshkin ve Schmidt hucresel yasami dort sutun kose tasi uzerine oturan bir organizasyon birimi olarak tanimlamistir i enerji ii metabolizma iii bilgi ve iv bicim Bu sistem metabolizmayi ve enerji tedarikini duzenleyip kontrol edebilmekte ve bilgi tasiyicisi genetik bilgi olarak islev goren en az bir alt sistem icermektedir Kendi kendini idame ettiren birimler olarak hucreler evrim olarak bilinen tek yonlu ve geri dondurulemez acik uclu surece dahil olan farkli populasyonlarin parcalaridir Son birkac on yilda bazi bilim insanlari yasamin dogasini aciklamak icin genel bir teorisinin gerekli oldugunu one surmuslerdir Boyle bir genel teori ekolojik ve biyolojik bilimlerden dogacak ve tum canli sistemlerin nasil calistigina dair genel ilkeleri haritalandirmaya calisacaktir Olaylari bilesenlerine ayirmaya calisarak incelemek yerine genel bir canli sistemler teorisi olaylari organizmalarin cevreleriyle olan iliskilerinin dinamik kaliplari acisindan arastirir Gaia hipotezi Dunya nin canli oldugu fikri felsefe ve dinde yer almaktadir ancak bu konudaki ilk bilimsel tartisma Iskoc bilim adami James Hutton tarafindan yapilmistir Hutton 1785 yilinda Dunya nin bir super organizma oldugunu ve fizyolojisinin incelenmesi gerektigini belirtmistir Hutton jeolojinin babasi olarak kabul edilir ancak yasayan bir Dunya fikri 19 yuzyilin yogun indirgemeciligi icinde unutulmustur 10 1960 larda bilim adami James Lovelock tarafindan ortaya atilan Gaia hipotezi Dunya daki yasamin hayatta kalmasi icin gerekli cevresel kosullari tanimlayan ve surduren tek bir organizma olarak islev gordugunu one surer Bu hipotez modern temellerinden biri olarak hizmet etmistir Kendi kendini idame ettirebilen bilgi Tum canli varliklar adi verilen sureclerle kendini surduren genetik bilgiye sahiptir Cis eylem baslatici uzerinde etkisi olan herhangi bir eylemdir ve kimyasal sistemlerde otokatalitik kume olarak bilinir Canli sistemlerde olumsuz etkiye sahip olanlar dogal secilim tarafindan elendiginden tum cis eylemler genellikle sistem uzerinde olumlu bir etkiye sahiptir Genetik bilgi bir baslatici olarak hareket eder ve kendi kendini onarma veya kendi kendini uretme vucudun parcalarinin uretilmesi tum varligin cogaltilmasi olan kendi kendini uretmeden ayirt edilmelidir gibi bir dizi cis eylem yoluyla kendini surdurebilir Cesitli cis eylemler varliga canli olarak kabul edilmesi icin ek ozellikler kazandirir Kendi kendini idame ettirebilen bilgi temel bir gerekliliktir canlilik kazanmak icin sifirinci seviyedir ve kendi kendini onarma gibi herhangi bir cis eylemle elde edilebilir UV radyasyonunun neden oldugu bir nukleik asitteki degisikligi duzelten bir proteini kodlayan bir gen gibi Daha sonra eger varlik hataya acik bir sekilde kendini yeniden uretebiliyorsa evrim ozelligini kazanir ve kendi kendini idame ettirebilen bilgi surekliligine dahil olur fenomen anlaminda yasayan dunyanin bir parcasi haline gelir ancak henuz yasayan bir birey degildir Bu yukseltme icin varligin kendisini kendi kaderine sahip ayri bir varlik olarak tanimlama yetenegi olarak anlasilan ayirt edilebilirlik ozelligini islemesi gerekir Farkliliga ulasmanin iki olasi yolu vardir 1 surdurmek bir hucre ve veya 2 bir aktarim surecini surdurmek zorunlu parazitler icin Bu cis eylemlerden herhangi birinin yerine getirilmesi varligi yasayan birey seviyesine yukseltir kendi kendini idame ettirebilen bilgi surekliliginin farkli bir unsurudur Son seviye varligin durumunu olu ya da canli olarak degerlendirir ve islevsellik ozelligini gerektirir Bu yaklasim varliklarin kendilerini idame ettirme kabiliyetlerine evrimlesebilirliklerine ve farkliliklarina bagli olarak torna tezgahi benzeri bir hiyerarsi saglar Ayrica bir olgu olarak yasam yasayan bir birey ve canli bir birey arasinda da ayrim yapar Parcalanamazlik 1958 den itibaren kariyerinin buyuk bir bolumunu etkin nedensellige kapali kendi kendini organize eden karmasik bir sistem olarak kapsamli bir yasam teorisi gelistirmeye adamistir Bir sistem bilesenini bir organizasyon birimi bir islevi olan bir parca yani parca ile butun arasinda kesin bir iliski olarak tanimlamistir Bir organizmadaki bilesenlerin parcalanamazligini canli sistemler ile biyolojik makineler arasindaki temel fark olarak tanimlamistir Goruslerini Yasamin Kendisi adli kitabinda ozetlemistir Benzer fikirler tarafindan yazilan Yasayan Sistemler kitabinda da bulunabilir Ekosistemlerin ozelligi Yasama dair bir sistem gorusu cevresel akislari ve biyolojik akislari birlikte bir etki karsilikliligi olarak ele alir ve cevre ile karsilikli iliski ekosistemleri anlamak icin oldugu kadar yasami anlamak icin de tartismasiz onemlidir in acikladigi gibi yasam tek bir organizma ya da turden ziyade ekolojik bir sistemin ozelligidir Morowitz yasamin ekosistemik bir taniminin kati bir biyokimyasal ya da fiziksel tanima tercih edilebilecegini savunmaktadir mutualizmi yasamin ve ekosistemlerin sistemik duzen yaratan davranislarini anlamanin anahtari olarak vurgulamaktadir Karmasik sistem biyolojisi Karmasik sistem biyolojisi KSB islevsel organizmalarda karmasikligin ortaya cikisini dinamik sistemler teorisi acisindan inceleyen bir bilim alanidir Ikincisi genellikle sistem biyolojisi olarak da adlandirilir ve yasamin en temel yonlerini anlamayi amaclar KSB ve sistem biyolojisi ile yakindan iliskili olan ve iliskisel biyoloji olarak adlandirilan bir yaklasim temel olarak yasam sureclerini en onemli iliskiler ve organizmalarin temel islevsel bilesenleri arasindaki bu tur iliskilerin kategorileri acisindan anlamakla ilgilenir cok hucreli organizmalar icin bu kategorik biyoloji veya organizmalarin biyolojik iliskilerin bir kategori teorisi olarak bir model temsili ve ayrica metabolik genetik ve epigenetik sureclerin ve sinyal yollarinin dinamik karmasik acisindan canli organizmalarin islevsel organizasyonunun cebirsel bir topolojisi olarak tanimlanmistir Alternatif ancak yakindan iliskili yaklasimlar kisitlamalarin karsilikli bagimliligina odaklanir burada kisitlamalar enzimler gibi molekuler ya da bir kemigin veya damar sisteminin geometrisi gibi makroskopik olabilir Darwinci dinamik Canli sistemlerde ve bazi fiziksel sistemlerde duzenin evriminin Darwinci dinamik olarak adlandirilan ortak bir temel ilkeye uydugu da ileri surulmustur Darwinci dinamik ilk olarak termodinamik dengeden uzak basit bir biyolojik olmayan sistemde makroskopik duzenin nasil olusturuldugu goz onunde bulundurularak ve daha sonra bu dusunce kisa cogalan RNA molekullerine genisletilerek formule edilmistir Altta yatan duzen olusturma surecinin her iki sistem turu icin de temelde benzer oldugu sonucuna varilmistir Operator teorisi Operator teorisi olarak adlandirilan bir baska sistemik tanim yasamin organizmalarda bulunan tipik kapanislarin varligi icin genel bir terim oldugunu tipik kapanislarin hucrede bir zar ve bir otokatalitik kume oldugunu ve bir organizmanin en az hucre kadar karmasik bir operator tipine uyan bir organizasyona sahip herhangi bir sistem oldugunu one surer Yasam genisleme ve ureme potansiyelinin olusturdugu ustun bir pozitif geri beslemeye tabi olan duzenleyici mekanizmalarin asagi agi olarak da modellenebilir Calismanin tarihcesiMateryalizm Hoh Yagmur Ormani nda bitki buyumesiMasai Mara ovasinda toplanan zebra ve impala suruleriYellowstone Ulusal Parki ndaki Buyuk Prizmatik Kaynak cevresindeki mikrobiyal ortulerin havadan cekilmis bir fotografi En eski yasam teorilerinden bazilari materyalistti var olan her seyin madde oldugunu ve yasamin da maddenin karmasik bir bicimi ya da duzenlemesi oldugunu savunuyorlardi Empedokles evrendeki her seyin dort ebedi elementin ya da her seyin kokunun birlesiminden olustugunu savunmustur toprak su hava ve ates Tum degisimler bu dort unsurun duzenlenmesi ve yeniden duzenlenmesiyle aciklanir Cesitli yasam bicimleri elementlerin uygun bir karisimindan kaynaklanir Demokritos MO 460 yasamin temel ozelliginin bir ruha psyche sahip olmak oldugunu dusunuyordu Diger antik yazarlar gibi o da bir seyi canli yapan seyin ne oldugunu aciklamaya calisiyordu Onun aciklamasi atesli atomlarin tipki atomlarin ve boslugun baska herhangi bir seyi acikladigi gibi bir ruh olusturdugu yonundeydi O yasam ve isi arasindaki bariz baglanti ve atesin hareket etmesi nedeniyle ates uzerinde ayrintili olarak durdu Platon un maddede ilahi bir faal akil tarafindan kusurlu bir sekilde temsil edilen ebedi ve degismez idealar dunyasi atomculugun en azindan dorduncu yuzyilda en onde geleni oldugu cesitli mekanistik Weltanschauungen lerle keskin bir tezat olusturur Bu tartisma antik dunya boyunca devam etmistir Stoacilar ilahi bir teleolojiyi benimserken atomistik mekanizma Epikur den koluna bir darbe aldi Secim basit gorunuyordu ya yapilandirilmis duzenli bir dunyanin yonlendirilmemis sureclerden nasil ortaya cikabilecegini gostermek ya da sisteme zeka enjekte etmek R J Hankinson Cause and Explanation in Ancient Greek Thought Antik Yunan da ortaya cikan mekanistik materyalizm hayvanlarin ve insanlarin birlikte bir makine gibi isleyen parcalarin bir araya gelmesinden olustugunu savunan Fransiz filozof Rene Descartes tarafindan yeniden canlandirilmis ve revize edilmistir Bu fikir Julien Offray de La Mettrie tarafindan L Homme Machine adli kitabinda daha da gelistirilmistir 19 yuzyilda biyoloji biliminde hucre teorisindeki ilerlemeler bu gorusu tesvik etmistir Charles Darwin in evrim teorisi dogal secilim yoluyla turlerin kokenine iliskin mekanistik bir aciklamadir 20 yuzyilin basinda biyolojik sureclerin fizik ve kimya acisindan anlasilabilecegi ve buyumelerinin sodyum silikat cozeltilerine daldirilmis inorganik kristallerinkine benzedigi fikrini destekledi La biologie synthetique adli kitabinda ortaya koydugu fikirler yasadigi donemde genis olcude reddedilmis ancak Russell Barge ve meslektaslarinin calismalarina olan ilginin yeniden canlanmasina neden olmustur Hilomorfizm Aristoteles e gore bitki hayvan ve insan ruhlarinin yapisi Hilomorfizm ilk olarak Yunan filozof Aristoteles tarafindan ifade edilen bir teoridir Hilomorfizmin biyolojiye uygulanmasi Aristoteles icin onemliydi ve Bu goruse gore maddi evrendeki her seyin hem maddesi hem de formu vardir ve bir canlinin formu onun Yunanca psyche Latince anima Uc tur ruh vardir bitkilerin buyumesine curumesine ve beslenmesine neden olan ama hareket ve duyuma neden olmayan bitkisel ruh hayvanlarin hareket etmesine ve hissetmesine neden olan hayvansal ruh ve Aristoteles e gore yalnizca insanda bulunan bilincin ve muhakemenin kaynagi olan rasyonel ruh Her bir yuksek ruh daha dusuk ruhlarin tum niteliklerine sahiptir Aristoteles maddenin form olmadan var olabilecegine formun ise madde olmadan var olamayacagina ve dolayisiyla ruhun da beden olmadan var olamayacagina inanmistir Bu aciklama olgulari amac ya da hedefe yoneliklik acisindan aciklayan teleolojik yasam aciklamalariyla tutarlidir Dolayisiyla kutup ayisinin kurkunun beyazligi kamuflaj amaciyla aciklanmaktadir Nedenselligin yonu gelecekten gecmise sonucu onceki bir neden acisindan aciklayan dogal secilime iliskin bilimsel kanitlarla celismektedir Biyolojik ozellikler gelecekteki optimal sonuclara bakilarak degil soz konusu ozelliklerin dogal secilimine yol acan bir turun gecmis evrimsel tarihine bakilarak aciklanir fenomenleri amac veya hedefe yoneliklik acisindan aciklayan teleolojik yasam aciklamalariyla tutarlidir Dolayisiyla kutup ayisinin kurkunun beyazligi kamuflaj amaciyla aciklanmaktadir Nedenselligin yonu gelecekten gecmise sonucu onceki bir neden acisindan aciklayan dogal secilime iliskin bilimsel kanitlarla celismektedir Biyolojik ozellikler gelecekteki optimal sonuclara bakilarak degil soz konusu ozelliklerin dogal secilimine yol acan bir turun gecmis evrimsel tarihine bakilarak aciklanir Kendiliginden olusum Kendiliginden olusum canli organizmalarin benzer organizmalardan turemeden olusabilecegi inanciydi Tipik olarak pire gibi belirli formlarin toz gibi cansiz maddelerden ya da farelerin ve boceklerin camur veya copten sozde mevsimsel olarak olusabilecegi dusunuluyordu Kendiliginden olusum teorisi onceki doga filozoflarinin calismalarini ve organizmalarin ortaya cikisina iliskin cesitli antik aciklamalari derleyen ve genisleten Aristoteles tarafindan onerilmis ve iki bin yil boyunca en iyi aciklama olarak kabul edilmistir Francesco Redi gibi oncullerin arastirmalarini genisleten Louis Pasteur un 1859 daki deneyleriyle kesin olarak curutulmustur Kendiliginden olusuma iliskin geleneksel fikirlerin curutulmesi biyologlar arasinda artik tartismali degildir Vitalizm Vitalizm yasam ilkesinin maddesel olmadigi inancidir Bu gorus ile ortaya cikmis ve 19 yuzyilin ortalarina kadar populerligini korumustur Henri Bergson Friedrich Nietzsche ve Wilhelm Dilthey gibi filozoflara Xavier Bichat gibi anatomistlere ve Justus von Liebig gibi kimyagerlere hitap etmistir Vitalizm organik ve inorganik maddeler arasinda temel bir fark oldugu fikrini ve organik maddelerin yalnizca canlilardan elde edilebilecegi inancini iceriyordu Bu gorus 1828 yilinda Friedrich Wohler in inorganik maddelerden ure hazirlamasiyla curutulmustur Bu modern organik kimyanin baslangic noktasi olarak kabul edilir Tarihsel bir oneme sahiptir cunku ilk kez inorganik reaksiyonlarda organik bir bilesik uretilmistir 1850 lerde Julius Robert von Mayer tarafindan ongorulen Hermann von Helmholtz kas hareketinde enerji kaybi olmadigini gostererek bir kasi hareket ettirmek icin gerekli vital gucler olmadigini one surdu Bu sonuclar ozellikle Buchner in mayanin hucresiz ozutlerinde alkolik fermantasyonun gerceklesebilecegini gostermesinden sonra vitalist teorilere olan bilimsel ilginin terk edilmesine yol acmistir Yine de bu inanc hastaliklari ve rahatsizliklari varsayimsal bir yasamsal guc veya yasam gucundeki bozukluklardan kaynaklandigi seklinde yorumlayan homeopati gibi sozdebilimsel teorilerde hala varligini surdurmektedir KokenDunya nin yasi yaklasik 4 54 milyar yildir Kanitlar Dunya daki yasamin en az 3 5 milyar yildir var oldugunu ve en eski fiziksel yasam izlerinin 3 7 milyar yil oncesine dayandigini gostermektedir ancak Gec Donem Agir Bombardiman gibi bazi hipotezler Dunya daki yasamin 4 1 4 4 milyar yil kadar once daha da erken baslamis olabilecegini ve yasama yol acan kimyanin Buyuk Patlama dan kisa bir sure sonra 13 8 milyar yil once evrenin sadece 10 17 milyon yasinda oldugu bir donemde baslamis olabilecegini one surmektedir de ozetlendigi gibi molekuler saatlerden elde edilen zaman tahminleri yasamin kokenini genellikle 4 milyar yil once veya daha oncesine yerlestirmektedir Dunya uzerinde yasamis bes milyardan fazla canli turunun 99 undan fazlasinin neslinin tukenmis oldugu tahmin edilmektedir Dunya nin kataloglanmis yasam formu turlerinin sayisi 1 2 milyon ile 2 milyon arasinda olmasina ragmen gezegendeki toplam tur sayisi belirsizdir Tahminler 8 milyon ile 100 milyon arasinda degismekte olup daha dar bir aralikta 10 ile 14 milyon arasinda degismektedir ancak Mayis 2016 da gerceklestirilen calismalara gore bu sayi 1 trilyon kadar yuksek olabilir tanimlanan turlerin yalnizca yuzde birinin binde biri ile Dunya uzerindeki birbiriyle iliskili DNA baz ciftlerinin toplam sayisinin 5 x 1037 oldugu ve 50 milyar ton agirliginda oldugu tahmin edilmektedir Buna karsilik biyosferin toplam kutlesinin 4 TtC trilyon ton karbon kadar oldugu tahmin edilmektedir Temmuz 2016 da bilim insanlari Dunya uzerinde yasayan tum organizmalarin Son Evrensel Ortak Atasi na LUCA ait 355 genden olusan bir set tespit ettiklerini bildirmislerdir Bilinen tum yasam formlari ortak kokenlerini yansitan temel molekuler mekanizmalari paylasmaktadir bu gozlemlere dayanarak yasamin kokenine iliskin hipotezler basit organik molekullerden hucre oncesi yasam yoluyla protosellere ve metabolizmaya kadar evrensel bir ortak atanin olusumunu aciklayan bir mekanizma bulmaya calismaktadir Modeller once genler ve once metabolizma kategorilerine ayrilmistir ancak son zamanlardaki bir egilim her iki kategoriyi birlestiren hibrit modellerin ortaya cikmasidir Yasamin nasil ortaya ciktigi konusunda su anda bilimsel bir fikir birligi yoktur Ancak kabul goren bilimsel modellerin cogu Miller Urey deneyi ve Sidney Fox un calismalari uzerine kuruludur bu calismalar ilkel Dunya daki kosullarin inorganik oncullerden amino asitleri ve diger organik bilesikleri sentezleyen kimyasal reaksiyonlari destekledigini ve fosfolipitlerin kendiliginden hucre zarinin temel yapisi olan cift katli lipit katmanlarini olusturdugunu gostermektedir Canli organizmalar deoksiribonukleik asit DNA tarafindan kodlanan talimatlari kullanarak amino asit polimerleri olan proteinleri sentezler Protein sentezi araci ribonukleik asit RNA polimerleri gerektirir Yasamin nasil basladigina dair bir olasilik once genlerin ardindan proteinlerin ortaya ciktigidir alternatif ise once proteinlerin ardindan da genlerin ortaya ciktigidir Ancak genler ve proteinlerin her ikisi de digerini uretmek icin gerekli oldugundan hangisinin once geldigini dusunme sorunu sorununa benzemektedir Cogu bilim insani bu nedenle genlerin ve proteinlerin bagimsiz olarak ortaya cikmasinin olasi olmadigi hipotezini benimsemistir Bu nedenle ilk olarak Francis Crick tarafindan one surulen bir olasilik ilk yasamin DNA benzeri bilgi depolama ve bazi proteinlerin katalitik ozelliklerine sahip olan RNA ya dayandigidir Buna RNA dunyasi hipotezi denir ve hucrelerin en kritik bilesenlerinin en yavas evrimlesenlerin cogunun cogunlukla ya da tamamen RNA dan olustugu gozlemiyle desteklenir Ayrica bircok kritik kofaktor ATP Asetil CoA NADH vb ya nukleotittir ya da bunlarla acikca iliskili maddelerdir Hipotez ilk ortaya atildiginda RNA nin katalitik ozellikleri henuz kanitlanmamisti ancak 1986 yilinda Thomas Cech tarafindan dogrulandi RNA dunyasi hipoteziyle ilgili bir sorun RNA nin basit inorganik oncullerden sentezlenmesinin diger organik molekullerden daha zor olmasidir Bunun bir nedeni RNA oncullerinin cok kararli olmasi ve ortam kosullarinda birbirleriyle cok yavas reaksiyona girmesidir ve ayrica canli organizmalarin RNA dan once baska molekullerden olustugu da one surulmustur Bununla birlikte Dunya da yasamdan once var olan kosullar altinda belirli RNA molekullerinin basarili bir sekilde sentezlenmesi reaksiyon boyunca mevcut olan oncu fosfat ile belirli bir sirayla alternatif onculerin eklenmesiyle elde edilmistir Bu calisma RNA dunyasi hipotezini daha akla yatkin hale getirmektedir 2013 teki jeolojik bulgular reaktif fosfor turlerinin gibi 3 5 Ga dan once okyanusta bol miktarda bulundugunu ve in fosfit ve uretmek icin sulu gliserol ile kolayca reaksiyona girdigini gostermistir Gec Donem Agir Bombardiman dan gelen iceren meteoritlerin RNA gibi fosforlanmis biyomolekuller olusturmak icin prebiyotik organik molekullerle reaksiyona girebilecek erken indirgenmis fosfor saglamis olabilecegi varsayilmaktadir 2009 yilinda yapilan deneyler iki bilesenli bir RNA enzim sisteminin ribozimler Darwinci evrimini in vitro olarak gostermistir Calisma un laboratuvarinda gerceklestirilmis ve Joyce Bu biyoloji disinda molekuler bir genetik sistemde evrimsel adaptasyonun ilk ornegidir demistir Prebiyotik bilesikler dunya disi kaynakli olabilir NASA nin 2011 yilinda Dunya da bulunan meteorlarla yapilan calismalara dayanarak elde ettigi bulgular DNA ve RNA bilesenlerinin adenin guanin ve ilgili organik molekuller uzayda olusmus olabilecegini gostermektedir Mart 2015 te NASA bilim insanlari urasil sitozin ve timin de dahil olmak uzere yasamin karmasik DNA ve RNA organik bilesiklerinin meteorlarda bulunan pirimidin gibi baslangic kimyasallari kullanilarak uzay kosullari altinda laboratuvarda ilk kez olusturuldugunu bildirdi Bilim insanlarina gore evrende bulunan karbon bakimindan en zengin kimyasal olan polisiklik aromatik hidrokarbonlar PAH lar gibi pirimidin de kirmizi devlerde ya da yildizlararasi toz ve gaz bulutlarinda olusmus olabilir Panspermia hipotezine gore meteorar asteroitler ve diger kucuk Gunes Sistemi cisimleri tarafindan dagitilan mikroskobik yasam evrenin her yerinde var olabilir Cevre kosullariSiyanobakteriler neredeyse yok olmasina yol acarak Dunya daki yasam formlarinin bilesimini dramatik bir sekilde degistirmistir Dunya uzerindeki yasamin cesitliligi genetik firsat metabolik kapasite cevresel zorluklar ve simbiyoz arasindaki dinamik etkilesimin bir sonucudur Dunya nin yasanabilir ortami varliginin buyuk bir bolumunde mikroorganizmalarin hakimiyetinde olmus ve onlarin metabolizmasina ve evrimine maruz kalmistir Bu mikrobik faaliyetlerin bir sonucu olarak Dunya daki fiziksel kimyasal ortam jeolojik zaman olceginde degismekte ve boylece sonraki yasamin evrim yolunu etkilemektedir Ornegin fotosentezin bir yan urunu olarak siyanobakteriler tarafindan molekuler oksijenin salinmasi Dunya nin ortaminda kuresel degisikliklere neden olmustur Oksijen o donemde Dunya daki yasamin cogu icin zehirli oldugundan bu durum yeni evrimsel zorluklara yol acmis ve nihayetinde Dunya nin baslica hayvan ve bitki turlerinin olusumuyla sonuclanmistir Organizmalar ve cevreleri arasindaki bu karsilikli etkilesim canli sistemlerin dogasinda var olan bir ozelliktir Biyosfer Biyosfer tum ekosistemlerin kuresel toplamidir Dunya uzerindeki yasam alani olarak da adlandirilabilir kapali bir sistemdir gunes ve kozmik radyasyon ve Dunya nin ic kismindan gelen isi disinda ve buyuk olcude kendi kendini duzenler En genel biyofizyolojik tanimiyla biyosfer tum canli varliklari ve bunlarin litosfer jeosfer hidrosfer ve atmosfer unsurlariyla etkilesimleri de dahil olmak uzere iliskilerini butunlestiren kuresel ekolojik sistemdir Yasam formlari toprak sicak su kaynaklari yeraltinda en az 19 km 12 mil derinlikteki okyanusun en derin kisimlari ve atmosferde en az 64 km yukseklik dahil olmak uzere Dunya nin biyosferinin her yerinde yasamaktadir Belirli test kosullari altinda yasam formlarinin uzayin neredeyse agirliksiz ortaminda gelistigi ve uzay boslugunda hayatta kaldigi gozlemlenmistir Yasam formlari Dunya okyanuslarinin en derin noktasi olan Mariana Cukuru nda gelisiyor gibi gorunmektedir Diger arastirmacilar yasam formlarinin Amerika Birlesik Devletleri nin kuzeybati kiyilarinda okyanusun 2590 metre altindaki deniz tabaninin 580 metre altindaki kayalarin icinde ve Japonya aciklarinda deniz tabaninin 2400 metre altinda gelistigine dair ilgili calismalar bildirmistir Agustos 2014 te bilim insanlari Antarktika da buzun 800 m altinda yasayan yasam formlarinin varligini dogruladi Bir arastirmaciya gore Mikroplari her yerde bulabilirsiniz kosullara son derece uyum saglayabilirler ve nerede olurlarsa olsunlar hayatta kalabilirler Biyosferin en az 3 5 milyar yil once biyopoesis basit organik bilesikler gibi cansiz maddelerden dogal olarak yaratilan yasam veya biyogenez canli maddelerden yaratilan yasam sureci ile baslayarak evrimlestigi varsayilmaktadir Dunya uzerindeki yasama dair en eski kanitlar arasinda Bati Gronland daki 3 7 milyar yillik metasedimenter kayalarda bulunan biyojenik grafit ve Bati Avustralya daki 3 48 milyar yillik kumtasinda bulunan mikrobiyal mat fosilleri yer almaktadir Daha yakin bir tarihte 2015 yilinda Bati Avustralya daki 4 1 milyar yillik kayalarda biyotik yasam kalintilari bulunmustur 2017 yilinda Kanada nin Quebec eyaletindeki ndaki hidrotermal menfez cokeltilerinde 4 28 milyar yil gibi Dunya daki en eski yasam kaydi olan ve 4 4 milyar yil once okyanus olusumundan sonra ve 4 54 milyar yil once Dunya nin olusumundan kisa bir sure sonra yasamin neredeyse anlik olarak ortaya ciktigini dusunduren varsayilan fosillesmis mikroorganizmalarin veya mikrofosillerin kesfedildigi aciklandi Biyolog e gore Eger yasam Dunya da nispeten hizli bir sekilde ortaya ciktiysa o zaman evrende de yaygin olabilir Genel anlamda biyosferler ekosistemler iceren herhangi bir kapali kendi kendini duzenleyen sistemlerdir Buna Biyosfer 2 ve gibi yapay biyosferler ve potansiyel olarak diger gezegenlerde veya uydularda bulunanlar da dahildir Ttolerans araligi Deinococcus radiodurans asiri soguk dehidrasyon vakum asit ve radyasyona maruz kalmaya karsi direnc gosterebilen bir ekstremofildir Bir ekosistemin hareketsiz bilesenleri yasam icin gerekli olan fiziksel ve kimyasal faktorlerdir enerji gunes isigi veya kimyasal enerji su isi atmosfer besinler ve ultraviyole gunes radyasyonundan korunma Cogu ekosistemde bu kosullar gun icinde ve bir mevsimden digerine degisiklik gosterir O halde cogu ekosistemde yasamak icin organizmalarin tolerans araligi olarak adlandirilan bir dizi kosulda hayatta kalabilmeleri gerekir Bunun disinda hayatta kalmanin ve uremenin mumkun oldugu ancak optimal olmadigi fizyolojik stres bolgeleri yer alir Bu bolgelerin otesinde ise organizmanin hayatta kalmasinin ve uremesinin mumkun olmadigi ya da imkansiz oldugu toleranssizlik bolgeleri yer alir Genis bir tolerans araligina sahip olan organizmalar dar bir tolerans araligina sahip olan organizmalara gore daha genis bir alana yayilmistir Ekstremofiller Secilen mikroorganizmalar hayatta kalmak icin yuksek duzeyde ve diger fiziksel veya kimyasal zorluklara dayanmalarini saglayan formlar alabilirler Bu mikroorganizmalar haftalar aylar yillar hatta yuzyillar boyunca bu tur kosullara maruz kalarak hayatta kalabilirler Ekstremofiller yasamin yaygin olarak bulundugu araliklarin disinda gelisen mikrobiyal yasam formlaridir Alisilmadik enerji kaynaklarini kullanmakta cok basarilidirlar Tum organizmalar neredeyse ayni molekullerden olusurken evrim bu tur mikroplarin bu cok cesitli fiziksel ve kimyasal kosullarla basa cikmasini saglamistir Bu tur mikrobiyal topluluklarin yapisinin ve metabolik cesitliliginin karakterizasyonu devam etmektedir Mikrobiyal yasam formlari Dunya okyanuslarinin en derin noktasi olan Mariana Cukuru nda bile gelismektedir Mikroplar ayrica 2600 m okyanus altinda deniz tabaninin 580 m altina kadar kayalarin icinde de gelismektedir nin kesif gezileri yitim zonu bolgesinde deniz tabaninin 1 2 km altindaki 120 C lik tortuda tek hucreli yasam buldu Dunya daki yasamin dayanikliligi ve cok yonlulugunun arastirilmasinin yani sira bazi organizmalarin bu tur asiri uclarda hayatta kalmak icin kullandiklari molekuler sistemlerin anlasilmasi Dunya nin otesinde yasam arayisi icin onemlidir Ornegin liken bir ay boyunca hayatta kalabilir Kimyasal elementler Tum yasam formlari biyokimyasal isleyis icin gereken bazi temel kimyasal elementlere ihtiyac duyar Bunlar arasinda karbon hidrojen azot oksijen fosfor ve kukurt tum organizmalar icin temel makro besinler genellikle kisaltmasiyla temsil edilir Bunlar birlikte nukleik asitleri proteinleri ve lipitleri yani canli maddenin buyuk kismini olusturur Bu alti elementten besi DNA nin kimyasal bilesenlerini olusturmaktadir bunun istisnasi ise kukurttur Kukurt sistein ve metiyonin amino asitlerinin bir bilesenidir Bu elementlerden biyolojik olarak en bol bulunani coklu kararli kovalent baglar olusturma gibi arzu edilen bir ozellige sahip olan karbondur Bu da karbon bazli organik molekullerin muazzam cesitlilikte kimyasal duzenlemeler olusturmasina olanak tanir kaynak belirtilmeli Bu elementlerden bir veya daha fazlasini ortadan kaldiran listede olmayan bir elementle degistiren veya gerekli veya diger kimyasal ozellikleri degistiren alternatif varsayimsal biyokimya turleri onerilmistir DNA Deoksiribonukleik asit bilinen tum canli organizmalarin ve bircok virusun buyume gelisme isleyis ve uremesinde kullanilan genetik talimatlarin cogunu tasiyan bir molekuldur DNA ve RNA nukleik asitlerdir proteinler ve kompleks karbonhidratlarla birlikte bilinen tum yasam formlari icin gerekli olan uc ana makromolekul turunden biridir Cogu DNA molekulu olusturmak uzere birbiri etrafinda sarilmis iki biyopolimer iplikten olusur Iki DNA ipligi nukleotit adi verilen daha basit birimlerden olustuklari icin polinukleotit olarak bilinir Her bir nukleotid azot iceren bir nukleobazdan sitozin C guanin G adenin A veya timin T deoksiriboz adi verilen bir sekerden ve bir fosfat grubundan olusur Nukleotidler bir nukleotidin sekeri ve digerinin fosfati arasindaki kovalent baglarla bir zincir halinde birbirine baglanir ve bu da donusumlu bir ile sonuclanir Baz eslestirme kurallarina gore A ile T ve C ile G hidrojen baglari iki ayri polinukleotid ipliginin azotlu bazlarini baglayarak cift iplikli DNA olusturur Dunya uzerindeki ilgili DNA baz ciftlerinin toplam miktarinin 5 x 1037 oldugu ve 50 milyar ton agirliginda oldugu tahmin edilmektedir Buna karsilik biyosferin toplam 4 TtC trilyon ton karbon kadar oldugu tahmin edilmektedir DNA biyolojik bilgi depolar DNA omurgasi bolunmeye karsi direnclidir ve cift sarmalli yapinin her iki ipligi de ayni biyolojik bilgiyi depolar Biyolojik bilgi iki iplik ayrildikca cogaltilir DNA nin onemli bir kismi insanlar icin 98 den fazlasi kodlama yapmaz yani bu bolumler protein dizileri icin kalip gorevi gormez DNA nin iki ipligi birbirine zit yonlerde ilerler ve bu nedenle Her bir sekere dort tip nukleobazdan gayriresmi olarak bazlar biri baglanir Biyolojik bilgiyi kodlayan omurga boyunca uzanan bu dort nukleobazin dizilimidir Genetik kod altinda RNA iplikleri proteinler icindeki amino asitlerin sirasini belirtmek uzere cevrilir Bu RNA iplikleri baslangicta transkripsiyon adi verilen bir surecte sablon olarak DNA iplikleri kullanilarak olusturulur Hucreler icinde DNA kromozom adi verilen uzun yapilar halinde duzenlenmistir Hucre bolunmesi sirasinda bu kromozomlar DNA replikasyonu surecinde cogaltilir ve her hucreye kendi tam kromozom setini saglar Okaryotik organizmalar hayvanlar bitkiler mantarlar ve protistler DNA larinin cogunu hucre cekirdeginde bir kismini da mitokondri veya kloroplast gibi organellerde depolar Buna karsilik prokaryotlar bakteriler ve arkealar DNA larini yalnizca sitoplazmada depolar Kromozomlarin icinde histon gibi kromatin proteinleri DNA yi sikistirir ve duzenler Bu kompakt yapilar DNA ve diger proteinler arasindaki etkilesimlere rehberlik ederek DNA nin hangi kisimlarinin kopyalanacagini kontrol etmeye yardimci olur DNA ilk olarak 1869 yilinda Friedrich Miescher tarafindan izole edilmistir Molekuler yapisi 1953 yilinda James Watson ve Francis Crick tarafindan tanimlanmis ve model olusturma cabalarina Rosalind Franklin tarafindan elde edilen X isini kirinim verileri rehberlik etmistir SiniflandirmaBiyolojik siniflandirma hiyerarsisinin sekiz ana taksonu Aradaki kucuk siniflandirmalar gosterilmemektedir Antik Caglar Organizmalari siniflandirmaya yonelik bilinen ilk girisim Yunan Filozof Aristoteles tarafindan gerceklestirilmis ve o donemde bilinen tum canli organizmalari esas olarak hareket etme kabiliyetlerine gore bitki ya da hayvan olarak siniflandirmistir Ayrica sirasiyla omurgalilar ve omurgasizlar kavramlariyla karsilastirilabilecek sekilde kanli hayvanlari kansiz ya da en azindan kirmizi kansiz hayvanlardan ayirmis ve kanli hayvanlari bes gruba ayirmistir canli dort ayaklilar memeliler yumurtlayan dort ayaklilar surungenler ve amfibiler kuslar baliklar ve balinalar Kansiz hayvanlar da bes gruba ayrilmistir kafadanbacaklilar kabuklular bocekler gunumuzde bocek olarak tanimladiklarimiza ek olarak orumcekler akrepler ve ciyanlari da icerir kabuklu hayvanlar yumusakcalar ve echinodermlerin cogu gibi ve bitkilere benzeyen hayvanlar Aristoteles in zooloji alanindaki calismalari hatasiz olmasa da zamaninin en buyuk biyolojik senteziydi ve olumunden sonraki yuzyillar boyunca nihai otorite olarak kaldi Linnaean Amerika kitasinin kesfi tanimlanmasi ve siniflandirilmasi gereken cok sayida yeni bitki ve hayvani ortaya cikarmistir Hayvanlarin dikkatli bir sekilde incelenmesine 16 yuzyilin sonlarinda ve 17 yuzyilin baslarinda baslandi ve siniflandirma icin anatomik bir temel olusturmaya yetecek kadar bilgi birikimi olusana kadar bu calismalar kademeli olarak genisletildi 1740 larin sonlarinda Carl Linnaeus turlerin siniflandirilmasi icin binomial isimlendirme sistemini tanitti Linnaeus gereksiz retorigi ortadan kaldirarak yeni tanimlayici terimler getirerek ve anlamlarini tam olarak tanimlayarak kompozisyonu iyilestirmeye ve daha once kullanilan cok kelimeli isimlerin uzunlugunu azaltmaya calisti Linnaean siniflandirmasinin sekiz seviyesi vardir ust alem alem sube sinif takim familya cins ve tur Mantarlar baslangicta bitki olarak degerlendirilmistir Linnaeus kisa bir sure icin onlari Animalia da taksonunda siniflandirmis ancak daha sonra tekrar Plantae ye yerlestirmistir mantarlari protista icinde siniflandirmis boylece kismen sorundan kacinmis ancak ozel statulerini kabul etmistir Sorun en sonunda tarafindan onlara bes alem sisteminde kendi alemlerini verdiginde cozulmustur Evrimsel tarih mantarlarin bitkilerden ziyade hayvanlarla daha yakin akraba oldugunu gostermektedir Yeni kesifler hucrelerin ve mikroorganizmalarin detayli incelenmesine olanak sagladikca yeni yasam gruplari ortaya cikmis ve hucre biyolojisi ve mikrobiyoloji alanlari olusmustur Bu yeni organizmalar baslangicta protozoa olarak hayvanlar ve protophyta thallophyta olarak bitkiler seklinde ayri ayri tanimlanmis ancak Haeckel tarafindan protista aleminde birlestirilmistir daha sonra prokaryotlar monera aleminde ayrilmis ve bu alem de sonunda bakteriler ve arkealar olmak uzere iki ayri gruba bolunmustur Bu durum alti alem sistemine ve nihayetinde evrimsel iliskilere dayanan mevcut uc ust alem sistemine yol acmistir Bununla birlikte okaryotlarin ozellikle de protistlerin siniflandirilmasi hala tartismalidir Mikrobiyoloji molekuler biyoloji ve viroloji gelistikce virusler ve viroidler gibi hucresel olmayan ureyen ajanlar kesfedilmistir Bunlarin canli olarak kabul edilip edilmeyecegi tartisma konusu olmustur virusler hucre zarlari metabolizma ve buyume ya da cevrelerine tepki verme yetenegi gibi yasam ozelliklerinden yoksundur Virusler biyolojileri ve genetiklerine gore hala turler olarak siniflandirilabilir ancak boyle bir siniflandirmanin bircok yonu tartismalidir Mayis 2016 da bilim insanlari su anda Dunya da 1 trilyon turun bulundugunun tahmin edildigini ve bunlarin sadece binde birinin tanimlandigini bildirdi Orijinal Linnaean sistemi zaman icinde asagidaki sekilde degistirilmistir Linnaeus 1735 Haeckel 1866 1925 1938 1969 Woese et al 1990 Cavalier Smith 1998 Cavalier Smith 20152 alem 3 alem 4 alem 5 alem 3 ust alem 2 ust alem 6 alem 2 ust alem 7 alem ele alinmadi Protista Prokaryota Monera Monera Bakteri Bakteri BakteriArkea ArkeaOkaryot Protoktista Protista Okarya Protozoa ProtozoaKromista KromistaVegetabilia Plantae Plantae Plantae Plantae PlantaeFungi Fungi FungiAnimalia Animalia Animalia Animalia Animalia AnimaliaHucrelerHucreler her canlinin temel yapi birimidir ve tum hucreler bolunme yoluyla onceden var olan hucrelerden meydana gelir Hucre teorisi Theodor Schwann Rudolf Virchow ve digerleri tarafindan on dokuzuncu yuzyilin baslarinda formule edilmis ve daha sonra yaygin olarak kabul gormustur Bir organizmanin faaliyeti hucrelerinin toplam faaliyetine baglidir ve enerji akisi hucrelerin icinde ve arasinda gerceklesir Hucreler hucre bolunmesi sirasinda genetik kod olarak ileriye tasinan kalitsal bilgiler icerir Iki temel hucre tipi vardir Prokaryotlar dairesel DNA ve ribozomlara sahip olmalarina ragmen cekirdek ve diger zarli organellerden yoksundur Bakteriler ve arkealar prokaryotlarin iki ust alemidir Diger birincil hucre turu zarla kapli cekirdeklere ve mitokondri kloroplast lizozom kaba ve duz endoplazmik retikulum ve kofullar dahil olmak uzere zarli organellere sahip olan okaryotlardir Ayrica genetik materyali depolayan organize kromozomlara sahiptirler Cogu okaryot turu protist mikroorganizmalar olsa da hayvanlar bitkiler ve mantarlar da dahil olmak uzere buyuk kompleks organizmalarin tum turleri okaryottur Geleneksel model okaryotlarin prokaryotlardan evrimlestigi ve okaryotlarin ana organellerinin bakteriler ve progenitor okaryotik hucre arasinda endosimbiyoz yoluyla olustugu yonundedir Hucre biyolojisinin molekuler mekanizmalari proteinlere dayanir Bunlarin cogu ribozomlar tarafindan protein biyosentezi adi verilen enzim katalizli bir surecle sentezlenir Bir dizi amino asit hucrenin nukleik asidinin gen ifadesine dayali olarak bir araya getirilir ve birlestirilir Okaryotik hucrelerde bu proteinler daha sonra varis yerlerine gonderilmeye hazirlanmak uzere Golgi aygiti araciligiyla tasinabilir ve islenebilir Hucreler ana hucrenin iki veya daha fazla yavru hucreye bolundugu bir hucre bolunmesi sureciyle cogalir Prokaryotlar icin hucre bolunmesi DNA nin kopyalandigi bir fisyon sureciyle gerceklesir ardindan iki kopya hucre zarinin parcalarina baglanir Okaryotlarda ise daha karmasik bir mitoz sureci izlenir Ancak sonuc aynidir ortaya cikan hucre kopyalari birbirleriyle ve orijinal hucreyle aynidir mutasyonlar haric ve her ikisi de bir interfaz donemini takiben daha fazla bolunme yetenegine sahiptir Cok hucreli organizmalar ilk olarak ozdes hucrelerin koloniler olusturmasi yoluyla evrimlesmis olabilir Bu hucreler yoluyla grup organizmalari olusturabilir Bir koloninin bireysel uyeleri kendi baslarina hayatta kalabilirken gercek bircok hucreli organizmanin uyeleri uzmanlik gelistirerek hayatta kalmak icin organizmanin geri kalanina bagimli hale gelmistir Bu tur organizmalar olarak ya da yetiskin organizmayi olusturan cesitli uzmanlasmis hucreleri olusturabilen tek bir germ hucresinden olusur Bu uzmanlasma cok hucreli organizmalarin kaynaklari tek hucrelilere gore daha verimli bir sekilde kullanmasini saglar Ocak 2016 da bilim insanlari yaklasik 800 milyon yil once GK PID adi verilen tek bir molekuldeki kucuk bir genetik degisikligin organizmalarin tek hucreli bir organizmadan cok hucreli bir organizmaya gecmesine izin vermis olabilecegini bildirdi Hucreler mikrocevrelerini algilamak ve bunlara yanit vermek icin yontemler gelistirmis boylece uyum yeteneklerini artirmislardir Hucre sinyalizasyonu hucresel faaliyetleri koordine eder ve dolayisiyla cok hucreli organizmalarin temel islevlerini yonetir Hucreler arasindaki sinyallesme kullanilarak dogrudan hucre temasi yoluyla veya endokrin sistemde oldugu gibi ajanlarin degisimi yoluyla dolayli olarak gerceklesebilir Daha karmasik organizmalarda faaliyetlerin koordinasyonu ozel bir sinir sistemi araciligiyla gerceklesebilir Dunya disiYasam sadece Dunya da teyit edilmis olsa da pek cok kisi Dunya disi yasamin sadece makul degil muhtemel ya da kacinilmaz oldugunu dusunmektedir Gunes Sistemi ndeki ve diger gezegen sistemlerindeki diger gezegenler ve uydular bir zamanlar basit yasami desteklediklerine dair kanitlar icin incelenmekte ve SETI gibi projeler olasi yabanci uygarliklardan gelen radyo yayinlarini tespit etmeye calismaktadir Gunes Sistemi nde mikrobik yasama ev sahipligi yapabilecek diger yerler arasinda Mars in yeralti Venus un ust atmosferi ve dev gezegenlerin bazi uydularindaki yeralti okyanuslari bulunmaktadir Gunes Sistemi nin otesinde Dunya benzeri bir gezegende Dunya benzeri yasami destekleyebilecek baska bir anakol yildizinin etrafindaki bolge yasanabilir bolge olarak bilinir Bu bolgenin ic ve dis yaricaplari yildizin parlakligina ve bolgenin hayatta kaldigi zaman araligina gore degisir Gunes ten daha buyuk kutleli yildizlar daha genis bir yasanabilir bolgeye sahiptir ancak daha kisa bir zaman araligi boyunca yildiz evriminin Gunes benzeri ana dizisi uzerinde kalirlar Kucuk kirmizi cucelerde ise tam tersi bir sorun vardir daha kucuk bir yasanabilir bolge daha yuksek duzeyde manyetik aktiviteye ve yakin yorungelerden kaynaklanan kutlecekim kilitlenmesinin etkilerine maruz kalir Bu nedenle Gunes gibi orta kutle araligindaki yildizlar Dunya benzeri yasamin gelismesi icin daha buyuk bir olasiliga sahip olabilir Yildizin bir galaksi icindeki konumu da yasamin olusma olasiligini etkileyebilir Gezegen olusturabilecek daha agir elementlerin daha fazla bulundugu bolgelerdeki yildizlarin potansiyel olarak habitata zarar veren supernova olaylarinin dusuk oraniyla birlikte karmasik yasama sahip gezegenlere ev sahipligi yapma olasiliginin daha yuksek oldugu tahmin edilmektedir Drake denkleminin degiskenleri medeniyetin var olma olasiliginin en yuksek oldugu gezegen sistemlerindeki kosullari tartismak icin kullanilir Ancak denklemin dunya disi yasam miktarini tahmin etmek icin kullanilmasi zordur degiskenlerin cogu bilinmediginden denklem daha cok kullanicisinin halihazirda ne dusundugunun bir aynasi olarak islev gorur Sonuc olarak galaksideki uygarliklarin sayisi 9 1 x 10 13 kadar dusuk tahmin edilebilir bu da minimum degerin 1 oldugunu veya 15 6 milyon 1 56 x 108 kadar yuksek oldugunu gosterir Dunya disinda yasam olduguna dair kanitlarin raporlanmasi icin bir Yasam Tespitinin Guvenirligi olcegi YTG onerilmistir YapayYapay yasam bilgisayarlar robotik veya biyokimya araciligiyla yasamin herhangi bir yonunun simulasyonudur Yapay yasam calismalari biyolojik olaylarin bazi yonlerini yeniden yaratarak geleneksel biyolojiyi taklit eder Bilim insanlari yapay ortamlar yaratarak canli sistemlerin mantigini inceler ve bu tur sistemleri tanimlayan karmasik bilgi islemeyi anlamaya calisir Yasam tanimi geregi canli olsa da yapay yasam genellikle dijital bir ortama ve varolusa hapsedilmis veri olarak adlandirilir bilim ve biyomuhendisligi birlestiren yeni bir biyoteknoloji alanidir Ortak amac dogada bulunmayan yeni biyolojik islevlerin ve sistemlerin tasarlanmasi ve insa edilmesidir Sentetik biyoloji bilgiyi isleyen kimyasallari manipule eden malzeme ve yapilar ureten enerji ureten gida saglayan insan sagligini ve cevreyi koruyan ve gelistiren muhendislik urunu biyolojik sistemler tasarlayabilme ve insa edebilme nihai hedefleriyle biyoteknolojinin genis capta yeniden tanimlanmasini ve genisletilmesini icerir OlumBu Afrika mandasi gibi hayvan cesetleri ekosistem tarafindan geri donusturulerek canlilar icin enerji ve besin saglar Olum bir organizma veya hucredeki tum hayati fonksiyonlarin veya yasam sureclerinin sona ermesidir Kaza siddet tibbi kosullar yetersiz beslenme zehirlenme yaslanma veya intihar sonucu meydana gelebilir Olumden sonra bir organizmanin kalintilari biyojeokimyasal donguye yeniden girer Organizmalar bir veya les yiyici tarafindan tuketilebilir ve arta kalan organik madde yani geri donusturen organizmalar tarafindan daha fazla ayristirilarak besin zincirinde yeniden kullanilmak uzere cevreye geri gonderilebilir Olumu tanimlarken karsilasilan zorluklardan biri de onu yasamdan ayirmaktir Olum ya yasamin sona erdigi ani ya da yasami takip eden durumun basladigi zamani ifade ediyor gibi gorunmektedir Ancak yasam fonksiyonlarinin sona ermesi genellikle organ sistemleri arasinda eszamanli olmadigindan olumun ne zaman gerceklestigini belirlemek zordur Dolayisiyla boyle bir belirleme yasam ve olum arasinda kavramsal cizgiler cizmeyi gerektirir Ancak bu sorunludur cunku yasamin nasil tanimlanacagi konusunda cok az fikir birligi vardir Olumun dogasi binlerce yildir dunyadaki dini geleneklerin ve felsefi arastirmalarin temel meselesi olmustur Pek cok din ya bir tur obur dunyaya ya da ruhun reenkarnasyonuna veya bedenin daha sonraki bir tarihte dirilisine inanmaktadir Soy tukenmesi Soy tukenmesi bir grup takson veya turun yok olarak biyolojik cesitliligi azaltmasi surecidir Yok olma ani genellikle o turun son bireyinin olumu olarak kabul edilir Bir turun potansiyel menzili cok genis olabileceginden bu ani belirlemek zordur ve genellikle belirgin bir yokluk doneminden sonra geriye donuk olarak yapilir Turlerin soyu degisen habitatlarda veya ustun rekabet karsisinda artik hayatta kalamadiklari zaman tukenir Simdiye kadar yasamis tum turlerin 99 undan fazlasinin nesli tukenmistir Kitlesel yok oluslar yeni organizma gruplarinin cesitlenmesi icin firsatlar saglayarak evrimi hizlandirmis olabilir Fosiller Fosiller hayvanlarin bitkilerin ve diger organizmalarin uzak gecmise ait korunmus kalintilari veya izleridir Hem kesfedilmis hem de kesfedilmemis fosillerin toplami ve bunlarin fosil iceren kaya olusumlari ve tortul katmanlardaki yerlesimi fosil kaydi olarak bilinir Korunmus bir ornek 10 000 yil onceki keyfi tarihten daha eskiyse fosil olarak adlandirilir Dolayisiyla fosillerin yaslari Holosen doneminin baslangicindaki en genc fosillerden Arkeen donemindeki en eski fosillere yani 3 4 milyar yil oncesine kadar degismektedir Ayrica bakinizBiyoloji yasamin incelenmesi Astrobiyoloji Yasamin evrimsel tarihi Filogenetik Santral dogma molekuler biyoloji EpigenetikNotlar Viruslerin ve diger benzer formlarin evrimi ve siniflandirilmasi hala belirsizdir Bu nedenle eger hucresel yasam hucresel olmayan yasamdan evrimlesmisse bu liste parafiletik veya en son ortak ata dahil edilmemisse polifiletik olabilir Bulasici protein molekulleri prionlar canli organizmalar olarak kabul edilmezler ancak organizma ile karsilastirilabilir organik yapilar olarak tanimlanabilirler Her ikisi de replikasyonlari icin baska bir viruse ihtiyac duyan ve gibi viruse bagimli varliklar da dahil olmak uzere organizma ile karsilastirilabilir bazi spesifik organik yapilar olarak kabul edilebilir Viruslerin ortak bir atadan turemedigine ve her bir ayri virus orneklerinin ortaya cikmasina karsilik geldigine inanilmaktadir Ilk yaklasimda bu sistemin calismasi icin gereken enzimlerin sistemin kendi urunleri olmasi gerektigi anlamina gelir Kaynakca International Committee on Taxonomy of Viruses Executive Committee May 2020 The New Scope of Virus Taxonomy Partitioning the Virosphere Into 15 Hierarchical Ranks Nat Microbiol 5 5 668 674 doi 10 1038 s41564 020 0709 x PMC 7186216 2 PMID 32341570 a b Life Merriam Webster Dictionary 13 Aralik 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2022 a b life Definition Origin Evolution Diversity amp Facts Encyclopedia Britannica Ingilizce 12 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2022 2 2 The Basic Structural and Functional Unit of Life The Cell LibreTexts 2 Haziran 2019 29 Mart 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Mart 2020 Bose Debopriya 14 Mayis 2019 Six Main Cell Functions Leaf Group Ltd Leaf Group Media 29 Mart 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Mart 2020 Virus Genome gov Ingilizce 11 Mayis 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2022 Are Viruses Alive Yellowstone Thermal Viruses Ingilizce 14 Haziran 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2022 How Many Species Exist National Wildlife Federation Ingilizce 25 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2022 a b Tsokolov Serhiy A May 2009 Why Is the Definition of Life So Elusive Epistemological Considerations Astrobiology 9 4 401 12 Bibcode 2009AsBio 9 401T doi 10 1089 ast 2007 0201 PMID 19519215 Emmeche Claus 1997 Niels Bohr Institute 14 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Mayis 2012 a b McKay Chris P 14 Eylul 2004 What Is Life and How Do We Search for It in Other Worlds PLOS Biology 2 9 302 doi 10 1371 journal pbio 0020302 PMC 516796 2 PMID 15367939 Mautner Michael N 1997 Directed panspermia 3 Strategies and motivation for seeding star forming clouds PDF Journal of the British Interplanetary Society 50 93 102 Bibcode 1997JBIS 50 93M 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan PDF Mautner Michael N 2000 Seeding the Universe with Life Securing Our Cosmological Future PDF Washington D C ISBN 978 0 476 00330 9 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan PDF McKay Chris 18 Eylul 2014 What is life It s a Tricky Often Confusing Question Astrobiology Magazine Nealson K H Conrad P G December 1999 Life past present and future 354 1392 1923 39 doi 10 1098 rstb 1999 0532 PMC 1692713 2 PMID 10670014 3 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Mautner Michael N 2009 Life centered ethics and the human future in space PDF Bioethics 23 8 433 40 doi 10 1111 j 1467 8519 2008 00688 x PMID 19077128 2 Kasim 2012 tarihinde kaynagindan PDF Jeuken M 1975 The biological and philosophical defitions of life Acta Biotheoretica 24 1 2 14 21 doi 10 1007 BF01556737 PMID 811024 Capron AM 1978 Legal definition of death Annals of the New York Academy of Sciences 315 1 349 62 Bibcode 1978NYASA 315 349C doi 10 1111 j 1749 6632 1978 tb50352 x PMID 284746 Trifonov Edward N 17 Mart 2011 Vocabulary of Definitions of Life Suggests a Definition Journal of Biomolecular Structure and Dynamics 29 2 259 266 doi 10 1080 073911011010524992 PMID 21875147 Koshland Daniel E Jr 22 Mart 2002 The Seven Pillars of Life Science 295 5563 2215 16 doi 10 1126 science 1068489 PMID 11910092 life The American Heritage Dictionary of the English Language 4 bas Houghton Mifflin 2006 ISBN 978 0 618 70173 5 Habitability and Biology What are the Properties of Life Phoenix Mars Mission The University of Arizona 16 Nisan 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Haziran 2013 Trifonov Edward N 2012 PDF Journal of Biomolecular Structure amp Dynamics 29 4 647 50 doi 10 1080 073911012010525017 ISSN 0739 1102 PMID 22208269 27 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 12 Ocak 2012 Zimmer Carl 11 Ocak 2012 Can scientists define life using just three words NBC News 14 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Kasim 2016 Dobzhansky Theodosius 1968 On Some Fundamental Concepts of Darwinian Biology Evolutionary Biology Boston MA Springer US ss 1 34 doi 10 1007 978 1 4684 8094 8 1 ISBN 978 1 4684 8096 2 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Temmuz 2022 Wang Guanyu 2014 Analysis of complex diseases a mathematical perspective Boca Raton ISBN 978 1 4665 7223 2 OCLC 868928102 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Temmuz 2022 Sejian Veerasamy Gaughan John Baumgard Lance Prasad C S Ed 2015 Climate change impact on livestock adaptation and mitigation New Delhi ISBN 978 81 322 2265 1 OCLC 906025831 30 Temmuz 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Temmuz 2022 Luttermoser Donald G PDF 22 Mart 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 28 Agustos 2011 Luttermoser Donald G Bahar 2008 PDF 22 Mart 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 28 Agustos 2011 Lammer H Bredehoft J H Coustenis A Khodachenko M L 2009 PDF The Astronomy and Astrophysics Review 17 2 181 249 Bibcode 2009A amp ARv 17 181L doi 10 1007 s00159 009 0019 z 2 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 3 Mayis 2016 Life as we know it has been described as a thermodynamically open system Prigogine et al 1972 which makes use of gradients in its surroundings to create imperfect copies of itself Benner Steven A December 2010 Defining Life Astrobiology 10 10 1021 1030 Bibcode 2010AsBio 10 1021B doi 10 1089 ast 2010 0524 ISSN 1531 1074 PMC 3005285 2 PMID 21162682 1995 The RNA World Life before DNA and Protein Extraterrestrials Cambridge University Press ss 139 51 doi 10 1017 CBO9780511564970 017 hdl 2060 19980211165 ISBN 978 0 511 56497 0 27 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Mayis 2012 28 Ekim 2015 Cassini Seeks Insights to Life in Plumes of Enceladus Saturn s Icy Moon The New York Times 28 Ekim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Ekim 2015 Benner Steven A December 2010 Defining Life Astrobiology Ingilizce 10 10 1021 1030 Bibcode 2010AsBio 10 1021B doi 10 1089 ast 2010 0524 ISSN 1531 1074 PMC 3005285 2 PMID 21162682 a b c d e Piast Radoslaw W June 2019 Shannon s information Bernal s biopoiesis and Bernoulli distribution as pillars for building a definition of life Journal of Theoretical Biology Ingilizce 470 101 107 Bibcode 2019JThBi 470 101P doi 10 1016 j jtbi 2019 03 009 PMID 30876803 15 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Nisan 2023 Kaufmann Stuart 2004 Autonomous agents Barrow John D Davies P C W Harper Jr C L Ed Science and Ultimate Reality Science and Ultimate Reality Quantum Theory Cosmology and Complexity ss 654 66 doi 10 1017 CBO9780511814990 032 ISBN 978 0 521 83113 0 3 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Longo Giuseppe Montevil Mael Kauffman Stuart 1 Ocak 2012 No Entailing Laws but Enablement in the Evolution of the Biosphere Proceedings of the 14th Annual Conference Companion on Genetic and Evolutionary Computation GECCO 12 ss 1379 92 arXiv 1201 2069 2 Bibcode 2012arXiv1201 2069L CiteSeerX 10 1 1 701 3838 2 doi 10 1145 2330784 2330946 ISBN 978 1 4503 1178 6 11 Mayis 2017 tarihinde kaynagindan Koonin E V Starokadomskyy P 7 Mart 2016 Are viruses alive The replicator paradigm sheds decisive light on an old but misguided question Stud Hist Philos Biol Biomed Sci 59 125 34 doi 10 1016 j shpsc 2016 02 016 PMC 5406846 2 PMID 26965225 Rybicki EP 1990 The classification of organisms at the edge of life or problems with virus systematics S Afr J Sci 86 182 86 Holmes E C October 2007 Viral evolution in the genomic age PLOS Biol 5 10 e278 doi 10 1371 journal pbio 0050278 PMC 1994994 2 PMID 17914905 Forterre Patrick 3 Mart 2010 Defining Life The Virus Viewpoint Orig Life Evol Biosph 40 2 151 60 Bibcode 2010OLEB 40 151F doi 10 1007 s11084 010 9194 1 PMC 2837877 2 PMID 20198436 Koonin E V Senkevich T G Dolja V V 2006 The ancient Virus World and evolution of cells Biology Direct 1 29 doi 10 1186 1745 6150 1 29 PMC 1594570 2 PMID 16984643 Rybicki Ed November 1997 9 Mayis 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Nisan 2009 Astrobiology Magazine 15 Eylul 2012 Archived from the original on 17 Eylul 2012 Erisim tarihi 13 Kasim 2016 KB1 bakim Uygun olmayan url link Popa Radu March 2004 Between Necessity and Probability Searching for the Definition and Origin of Life Advances in Astrobiology and Biogeophysics Springer ISBN 978 3 540 20490 9 Schrodinger Erwin 1944 What is Life Cambridge University Press ISBN 978 0 521 42708 1 Margulis Lynn Sagan Dorion 1995 What is Life University of California Press ISBN 978 0 520 22021 8 Lovelock James 2000 Gaia a New Look at Life on Earth Oxford University Press ISBN 978 0 19 286218 1 Avery John 2003 Information Theory and Evolution World Scientific ISBN 978 981 238 399 0 Nosonovsky Michael July 2018 Cultural implications of biomimetics changing the perception of living and non living Applied Bionics and Biomechanics 2 4 230 6 Budisa Nediljko Kubyshkin Vladimir Schmidt Markus 22 Nisan 2020 Xenobiology A Journey towards Parallel Life Forms ChemBioChem 21 16 2228 2231 doi 10 1002 cbic 202000141 PMID 32323410 Clealand Carol E Chyba Christopher F 8 Ekim 2007 Does Life Have a Definition Woodruff T Sullivan Baross John Ed Planets and Life The Emerging Science of Astrobiology Cambridge University Press In the absence of such a theory we are in a position analogous to that of a 16th century investigator trying to define water in the absence of molecular theory Without access to living things having a different historical origin it is difficult and perhaps ultimately impossible to formulate an adequately general theory of the nature of living systems Brown Molly Young 2002 8 Ocak 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Haziran 2009 a b Lovelock James 1979 Gaia A New Look at Life on Earth Oxford University Press ISBN 978 0 19 286030 9 Lovelock J E 1965 A physical basis for life detection experiments Nature 207 7 568 70 Bibcode 1965Natur 207 568L doi 10 1038 207568a0 PMID 5883628 Lovelock James Papers by James Lovelock 6 Mayis 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 1 Ekim 2009 Rosen Robert 1958 A relational theory of biological systems The Bulletin of Mathematical Biophysics 20 3 245 260 doi 10 1007 bf02478302 Robert Rosen November 1991 Life Itself A Comprehensive Inquiry into the Nature Origin and Fabrication of Life New York Columbia University Press ISBN 978 0 231 07565 7 Miller James Grier 1978 Living Systems New York McGraw Hill ISBN 978 0070420151 Fiscus Daniel A April 2002 Bulletin of the Ecological Society of America 6 Agustos 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 28 Agustos 2009 Morowitz Harold J 1992 Beginnings of cellular life metabolism recapitulates biogenesis Yale University Press ISBN 978 0 300 05483 5 5 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Ulanowicz Robert W Ulanowicz Robert E 2009 A third window natural life beyond Newton and Darwin Templeton Foundation Press ISBN 978 1 59947 154 9 3 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Baianu I C 2006 Robert Rosen s Work and Complex Systems Biology Axiomathes 16 1 2 25 34 doi 10 1007 s10516 005 4204 z Rosen R 1958a A Relational Theory of Biological Systems Bulletin of Mathematical Biophysics 20 3 245 60 doi 10 1007 bf02478302 A Relational Theory of Biological Systems Bulletin of Mathematical Biophysics 20 3 245 60 10 1007 bf02478302 Rosen R 1958b The Representation of Biological Systems from the Standpoint of the Theory of Categories Bulletin of Mathematical Biophysics 20 4 317 41 doi 10 1007 bf02477890 The Representation of Biological Systems from the Standpoint of the Theory of Categories Bulletin of Mathematical Biophysics 20 4 317 41 10 1007 bf02477890 Montevil Mael Mossio Matteo 7 Mayis 2015 Biological organisation as closure of constraints Journal of Theoretical Biology 372 179 91 Bibcode 2015JThBi 372 179M CiteSeerX 10 1 1 701 3373 2 doi 10 1016 j jtbi 2015 02 029 PMID 25752259 17 Kasim 2017 tarihinde kaynagindan a b Harris Bernstein Henry C Byerly Frederick A Hopf Richard A Michod G Krishna Vemulapalli June 1983 The Darwinian Dynamic The Quarterly Review of Biology 58 2 185 doi 10 1086 413216 JSTOR 2828805 Michod Richard E 2000 Darwinian Dynamics Evolutionary Transitions in Fitness and Individuality Princeton Princeton University Press ISBN 978 0 691 05011 9 Jagers Gerard 2012 The Pursuit of Complexity The Utility of Biodiversity from an Evolutionary Perspective KNNV Publishing ss 27 29 87 88 94 96 ISBN 978 90 5011 443 1 Jagers Op Akkerhuis Gerard A J M 2010 Towards a Hierarchical Definition of Life the Organism and Death Foundations of Science 15 3 245 262 doi 10 1007 s10699 010 9177 8 Jagers Op Akkerhuis Gerard 2011 Explaining the Origin of Life is not Enough for a Definition of Life Foundations of Science 16 4 327 329 doi 10 1007 s10699 010 9209 4 Jagers Op Akkerhuis Gerard A J M 2012 The Role of Logic and Insight in the Search for a Definition of Life Journal of Biomolecular Structure and Dynamics 29 4 619 620 doi 10 1080 073911012010525006 PMID 22208258 16 Nisan 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Nisan 2021 Jagers Gerald 2012 Contributions of the Operator Hierarchy to the Field of Biologically Driven Mathematics and Computation Ehresmann Andree C Simeonov Plamen L Smith Leslie S Ed Integral Biomathics Springer ISBN 978 3 642 28110 5 Korzeniewski Bernard 7 Nisan 2001 Cybernetic formulation of the definition of life Journal of Theoretical Biology 209 3 275 86 Bibcode 2001JThBi 209 275K doi 10 1006 jtbi 2001 2262 PMID 11312589 Parry Richard 4 Mart 2005 Empedocles Stanford Encyclopedia of Philosophy 13 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Mayis 2012 Parry Richard 25 Agustos 2010 Democritus Stanford Encyclopedia of Philosophy 30 Agustos 2006 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Mayis 2012 Hankinson R J 1997 Cause and Explanation in Ancient Greek Thought Oxford University Press s 125 ISBN 978 0 19 924656 4 4 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan de la Mettrie J J O 1748 L Homme Machine Man a machine Leyden Elie Luzac Thagard Paul 2012 The Cognitive Science of Science Explanation Discovery and Conceptual Change MIT Press ss 204 05 ISBN 978 0 262 01728 2 3 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Leduc S 1912 La Biologie Synthetique Synthetic Biology Paris Poinat Russell Michael J Barge Laura M Bhartia Rohit Bocanegra Dylan Bracher Paul J Branscomb Elbert Kidd Richard McGlynn Shawn Meier David H Nitschke Wolfgang Shibuya Takazo Vance Steve White Lauren Kanik Isik 2014 The Drive to Life on Wet and Icy Worlds Astrobiology 14 4 308 343 Bibcode 2014AsBio 14 308R doi 10 1089 ast 2013 1110 PMC 3995032 2 PMID 24697642 Aristotle On the Soul Book II Marietta Don 1998 Introduction to ancient philosophy M E Sharpe s 104 ISBN 978 0 7656 0216 9 31 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Agustos 2020 Stewart Williams Steve 2010 Darwin God and the meaning of life how evolutionary theory undermines everything you thought you knew of life Cambridge University Press ss 193 94 ISBN 978 0 521 76278 6 3 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Stillingfleet Edward 1697 Origines Sacrae Cambridge University Press Andre Brack 1998 Introduction PDF Andre Brack Ed The Molecular Origins of Life Cambridge University Press s 1 ISBN 978 0 521 56475 5 Erisim tarihi 7 Ocak 2009 Levine Russell Evers Chris North Carolina State University National Health Museum 9 Ekim 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 6 Subat 2016 Tyndall John 1905 Fragments of Science 2 New York P F Collier Chapters IV XII and XIII Bernal J D 1967 Reprinted work by A I Oparin originally published 1924 Moscow The Origin of Life The Weidenfeld and Nicolson Natural History Translation of Oparin by Ann Synge Londra LCCN 67098482 Zubay Geoffrey 2000 Origins of Life On Earth and in the Cosmos 2 bas Academic Press ISBN 978 0 12 781910 5 Smith John Maynard Szathmary Eors 1997 The Major Transitions in Evolution Oxford Oxfordshire Oxford University Press ISBN 978 0 19 850294 4 Schwartz Sanford 2009 C S Lewis on the Final Frontier Science and the Supernatural in the Space Trilogy Oxford University Press s 56 ISBN 978 0 19 988839 9 4 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan a b Wilkinson Ian 1998 PDF The Journal of the International Federation of Clinical Chemistry and Laboratory Medicine 13 4 5 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 27 Aralik 2015 Friedrich Wohler 1828 Ueber kunstliche Bildung des Harnstoffs Annalen der Physik und Chemie 88 2 253 56 Bibcode 1828AnP 88 253W doi 10 1002 andp 18280880206 10 Ocak 2012 tarihinde kaynagindan Rabinbach Anson 1992 The Human Motor Energy Fatigue and the Origins of Modernity University of California Press ss 124 25 ISBN 978 0 520 07827 7 4 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Cornish Bowden Athel Ed 1997 New Beer in an Old Bottle Eduard Buchner and the Growth of Biochemical Knowledge Valencia Spain Universitat de Valencia ISBN 978 8437 033280 NCAHF Position Paper on Homeopathy National Council Against Health Fraud February 1994 25 Aralik 2018 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Haziran 2012 Age of the Earth U S Geological Survey 1997 23 Aralik 2005 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Ocak 2006 Dalrymple G Brent 2001 The age of the Earth in the twentieth century a problem mostly solved Special Publications Geological Society of London 190 1 205 21 Bibcode 2001GSLSP 190 205D doi 10 1144 GSL SP 2001 190 01 14 Manhesa Gerard Allegre Claude J Duprea Bernard Hamelin Bruno 1980 Lead isotope study of basic ultrabasic layered complexes Speculations about the age of the earth and primitive mantle characteristics 47 3 370 82 Bibcode 1980E amp PSL 47 370M doi 10 1016 0012 821X 80 90024 2 a b Tenenbaum David 14 Ekim 2002 Astrobiology Magazine 20 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Nisan 2014 a b c d Borenstein Seth 19 Ekim 2015 Hints of life on what was thought to be desolate early Earth Associated Press 6 Nisan 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Ekim 2018 a b c Bell Elizabeth A Boehnike Patrick Harrison T Mark Mao Wendy L 19 Ekim 2015 Potentially biogenic carbon preserved in a 4 1 billion year old zircon PDF Proc Natl Acad Sci U S A 112 47 14518 21 Bibcode 2015PNAS 11214518B doi 10 1073 pnas 1517557112 ISSN 1091 6490 PMC 4664351 2 PMID 26483481 6 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 20 Ekim 2015 a b Courtland Rachel 2 Temmuz 2008 Did newborn Earth harbour life New Scientist 14 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Kasim 2016 a b Steenhuysen Julie 20 Mayis 2009 Study turns back clock on origins of life on Earth Reuters 14 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Kasim 2016 Schopf J William Kudryavtsev Anatoliy B Czaja Andrew D Tripathi Abhishek B 2007 Evidence of Archean life Stromatolites and microfossils Precambrian Research 158 3 4 141 Bibcode 2007PreR 158 141S doi 10 1016 j precamres 2007 04 009 Schopf JW June 2006 Fossil evidence of Archaean life Philos Trans R Soc Lond B Biol Sci 361 1470 869 85 doi 10 1098 rstb 2006 1834 PMC 1578735 2 PMID 16754604 Hamilton Raven Peter Brooks Johnson George 2002 Biology McGraw Hill Education s 68 ISBN 978 0 07 112261 0 Erisim tarihi 7 Temmuz 2013 Milsom Clare 2009 Fossils at a Glance 2 bas John Wiley amp Sons s 134 ISBN 978 1 4051 9336 8 4 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan a b Ohtomo Yoko Kakegawa Takeshi Ishida Akizumi Nagase Toshiro Rosing Minik T 8 Aralik 2013 Evidence for biogenic graphite in early Archaean Isua metasedimentary rocks 7 1 25 28 Bibcode 2014NatGe 7 25O doi 10 1038 ngeo2025 a b Borenstein Seth 13 Kasim 2013 Oldest fossil found Meet your microbial mom Associated Press 29 Haziran 2015 tarihinde kaynagindan a b Christian Daniel Wacey David Hazen Robert M 8 Kasim 2013 Microbially Induced Sedimentary Structures Recording an Ancient Ecosystem in the ca 3 48 Billion Year Old Dresser Formation Pilbara Western Australia 13 12 1103 24 Bibcode 2013AsBio 13 1103N doi 10 1089 ast 2013 1030 PMC 3870916 2 PMID 24205812 October 2014 The Habitable Epoch of the Early Universe 13 4 337 39 arXiv 1312 0613 2 Bibcode 2014IJAsB 13 337L CiteSeerX 10 1 1 680 4009 2 doi 10 1017 S1473550414000196 2 Aralik 2013 The Habitable Epoch of the Early Universe International Journal of Astrobiology 13 4 337 39 arXiv 1312 0613 2 Bibcode 2014IJAsB 13 337L CiteSeerX 10 1 1 748 4820 2 doi 10 1017 S1473550414000196 2 Aralik 2014 Much Discussed Views That Go Way Back Avi Loeb Ponders the Early Universe Nature and Life The New York Times 3 Aralik 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Aralik 2014 S B Hedges Life Pp 89 98 in The Timetree of Life S B Hedges and S Kumar Eds Oxford University Press 2009 a b McKinney Michael L 31 Aralik 1996 How do rare species avoid extinction A paleontological view Kunin W E Gaston Kevin Ed The Biology of Rarity Causes and consequences of rare common differences ISBN 978 0 412 63380 5 5 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 26 Mayis 2015 a b Stearns Beverly Peterson Stearns Stephen C 2000 Watching from the Edge of Extinction s preface x ISBN 978 0 300 08469 6 17 Temmuz 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Mayis 2017 a b Novacek Michael J 8 Kasim 2014 Prehistory s Brilliant Future The New York Times 29 Aralik 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Aralik 2014 a b c G Miller Scott Spoolman 2012 Environmental Science Biodiversity Is a Crucial Part of the Earth s Natural Capital Cengage Learning s 62 ISBN 978 1 133 70787 5 18 Mart 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Aralik 2014 We do not know how many species there are on the earth Estimates range from 8 million to 100 million The best guess is that there are 10 14 million species So far biologists have identified almost 2 million species a b Mora C Tittensor D P Adl S Simpson A G Worm B 23 Agustos 2011 How many species are there on Earth and in the ocean 9 8 e1001127 doi 10 1371 journal pbio 1001127 PMC 3160336 2 PMID 21886479 In spite of 250 years of taxonomic classification and over 1 2 million species already catalogued in a central database our results suggest that some 86 of existing species on Earth and 91 of species in the ocean still await description a b Staff 2 Mayis 2016 Researchers find that Earth may be home to 1 trillion species 4 Mayis 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Mayis 2016 Pappas Stephanie 5 Mayis 2016 There Might Be 1 Trillion Species on Earth 7 Haziran 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Haziran 2017 a b 18 Temmuz 2015 Counting All the DNA on Earth The New York Times New York ISSN 0362 4331 18 Temmuz 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 18 Temmuz 2015 a b The Biosphere Diversity of Life Aspen Global Change Institute Basalt CO 10 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 19 Temmuz 2015 25 Temmuz 2016 Meet Luca the Ancestor of All Living Things The New York Times 28 Temmuz 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Temmuz 2016 Coveney Peter V Fowler Philip W 2005 Modelling biological complexity a physical scientist s perspective Journal of the Royal Society Interface 2 4 267 80 doi 10 1098 rsif 2005 0045 PMC 1578273 2 PMID 16849185 Habitability and Biology What are the Properties of Life Phoenix Mars Mission The University of Arizona 17 Nisan 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 6 Haziran 2013 1994 Independent birth of organisms Madison Wisconsin Genome Press ISBN 978 0 9641304 0 1 5 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Eigen Manfred 1992 Steps towards life a perspective on evolution German edition 1987 Oxford University Press s 31 ISBN 978 0 19 854751 8 31 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Agustos 2020 a b Barazesh Solmaz 13 Mayis 2009 How RNA Got Started Scientists Look for the Origins of Life U S News amp World Report 23 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Kasim 2016 Watson James D 1993 Gesteland R F Atkins J F Ed Prologue early speculations and facts about RNA templates The RNA World Cold Spring Harbor New York Cold Spring Harbor Laboratory Press ss xv xxiii Gilbert Walter 20 Subat 1986 Origin of life The RNA world Nature 319 618 618 Bibcode 1986Natur 319 618G doi 10 1038 319618a0 Cech Thomas R 1986 A model for the RNA catalyzed replication of RNA Proceedings of the National Academy of Sciences USA 83 12 4360 63 Bibcode 1986PNAS 83 4360C doi 10 1073 pnas 83 12 4360 PMC 323732 2 PMID 2424025 Cech T R 2011 The RNA Worlds in Context Cold Spring Harb Perspect Biol 4 7 a006742 doi 10 1101 cshperspect a006742 PMC 3385955 2 PMID 21441585 Powner Matthew W Gerland Beatrice Sutherland John D 14 Mayis 2009 Synthesis of activated pyrimidine ribonucleotides in prebiotically plausible conditions Nature 459 7244 239 42 Bibcode 2009Natur 459 239P doi 10 1038 nature08013 PMID 19444213 Szostak Jack W 14 Mayis 2009 Origins of life Systems chemistry on early Earth Nature 459 7244 171 72 Bibcode 2009Natur 459 171S doi 10 1038 459171a PMID 19444196 a b Pasek Matthew A et at Buick R Gull M Atlas Z 18 Haziran 2013 Evidence for reactive reduced phosphorus species in the early Archean ocean PNAS 110 25 10089 94 Bibcode 2013PNAS 11010089P doi 10 1073 pnas 1303904110 PMC 3690879 2 PMID 23733935 Lincoln Tracey A Joyce Gerald F 27 Subat 2009 Self Sustained Replication of an RNA Enzyme Science 323 5918 1229 32 Bibcode 2009Sci 323 1229L doi 10 1126 science 1167856 PMC 2652413 2 PMID 19131595 Joyce Gerald F 2009 Evolution in an RNA world Cold Spring Harbor Symposia on Quantitative Biology 74 17 23 doi 10 1101 sqb 2009 74 004 PMC 2891321 2 PMID 19667013 Callahan Smith K E Cleaves H J Ruzica J Stern J C Glavin D P House C H Dworkin J P 11 Agustos 2011 Carbonaceous meteorites contain a wide range of extraterrestrial nucleobases PNAS 108 34 13995 98 Bibcode 2011PNAS 10813995C doi 10 1073 pnas 1106493108 PMC 3161613 2 PMID 21836052 Steigerwald John 8 Agustos 2011 NASA Researchers DNA Building Blocks Can Be Made in Space NASA 23 Haziran 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Agustos 2011 DNA Building Blocks Can Be Made in Space NASA Evidence Suggests 9 Agustos 2011 5 Eylul 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Agustos 2011 Gallori Enzo November 2010 Astrochemistry and the origin of genetic material Rendiconti Lincei 22 2 113 18 doi 10 1007 s12210 011 0118 4 Marlaire Ruth 3 Mart 2015 NASA Ames Reproduces the Building Blocks of Life in Laboratory NASA 5 Mart 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 5 Mart 2015 Rampelotto P H 2010 Panspermia A Promising Field Of Research PDF 27 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 3 Aralik 2014 Reuell Peter 8 Temmuz 2019 Harvard study suggests asteroids might play key role in spreading life Harvard Gazette Ingilizce 25 Nisan 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 16 Eylul 2019 a b c d e September 2003 NASA 29 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Temmuz 2009 King G A M April 1977 Symbiosis and the origin of life Origins of Life and Evolution of Biospheres 8 1 39 53 Bibcode 1977OrLi 8 39K doi 10 1007 BF00930938 PMID 896191 Margulis Lynn 2001 The Symbiotic Planet A New Look at Evolution London England Orion Books Ltd ISBN 978 0 7538 0785 9 Douglas J Futuyma Janis Antonovics 1992 Oxford surveys in evolutionary biology Symbiosis in evolution 8 London England Oxford University Press ss 347 74 ISBN 978 0 19 507623 3 The Columbia Encyclopedia Sixth Edition Columbia University Press 2004 27 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi University of Georgia 25 Agustos 1998 First Ever Scientific Estimate Of Total Bacteria On Earth Shows Far Greater Numbers Than Ever Known Before Science Daily 10 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Kasim 2014 Hadhazy Adam 12 Ocak 2015 12 Mart 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Mart 2017 Fox Skelly Jasmin 24 Kasim 2015 The Strange Beasts That Live in Solid Rock Deep Underground 25 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Mart 2017 Dvorsky George 13 Eylul 2017 Alarming Study Indicates Why Certain Bacteria Are More Resistant to Drugs in Space Gizmodo 14 Eylul 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Eylul 2017 Caspermeyer Joe 23 Eylul 2007 Space flight shown to alter ability of bacteria to cause disease 14 Eylul 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 14 Eylul 2017 Dose K Bieger Dose A Dillmann R Gill M Kerz O Klein A Meinert H Nawroth T Risi S Stridde C 1995 ERA experiment space biochemistry Advances in Space Research 16 8 119 29 Bibcode 1995AdSpR 16h 119D doi 10 1016 0273 1177 95 00280 R PMID 11542696 Horneck G Eschweiler U Reitz G Wehner J Willimek R Strauch K 1995 Biological responses to space results of the experiment Exobiological Unit of ERA on EURECA I Adv Space Res 16 8 105 18 Bibcode 1995AdSpR 16h 105H doi 10 1016 0273 1177 95 00279 N PMID 11542695 a b c d e Choi Charles Q 17 Mart 2013 Microbes Thrive in Deepest Spot on Earth 2 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Mart 2013 a b Glud Ronnie Wenzhofer Frank Middelboe Mathias Oguri Kazumasa Turnewitsch Robert Canfield Donald E Kitazato Hiroshi 17 Mart 2013 High rates of microbial carbon turnover in sediments in the deepest oceanic trench on Earth 6 4 284 88 Bibcode 2013NatGe 6 284G doi 10 1038 ngeo1773 a b Oskin Becky 14 Mart 2013 Intraterrestrials Life Thrives in Ocean Floor 2 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 17 Mart 2013 15 Aralik 2014 Microbes discovered by deepest marine drill analysed BBC News 16 Aralik 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 15 Aralik 2014 Fox Douglas 20 Agustos 2014 Lakes under the ice Antarctica s secret garden Nature 512 7514 244 46 Bibcode 2014Natur 512 244F doi 10 1038 512244a PMID 25143097 Mack Eric 20 Agustos 2014 Life Confirmed Under Antarctic Ice Is Space Next Forbes 22 Agustos 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Agustos 2014 Campbell Neil A Brad Williamson Robin J Heyden 2006 Boston Massachusetts Pearson Prentice Hall ISBN 978 0 13 250882 7 2 Kasim 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Haziran 2016 3 Ekim 2013 Earth s Oxygen A Mystery Easy to Take for Granted The New York Times 3 Ekim 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Ekim 2013 Dodd Matthew S Papineau Dominic Grenne Tor Slack John F Rittner Martin Pirajno Franco O Neil Jonathan Little Crispin T S 1 Mart 2017 Evidence for early life in Earth s oldest hydrothermal vent precipitates Nature 543 7643 60 64 Bibcode 2017Natur 543 60D doi 10 1038 nature21377 PMID 28252057 8 Eylul 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Mart 2017 1 Mart 2017 Scientists Say Canadian Bacteria Fossils May Be Earth s Oldest The New York Times 2 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Mart 2017 Ghosh Pallab 1 Mart 2017 Earliest evidence of life on Earth found BBC News 2 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Mart 2017 Dunham Will 1 Mart 2017 Canadian bacteria like fossils called oldest evidence of life Reuters 2 Mart 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Mart 2017 WebDictionary co uk WebDictionary co uk 2 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Kasim 2010 CMEX NASA 17 Agustos 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 14 Temmuz 2009 a b Chiras Daniel C 2001 Environmental Science Creating a Sustainable Future 6 bas Sudbury MA Jones and Bartlett ISBN 978 0 7637 1316 4 a b Chang Kenneth 12 Eylul 2016 Visions of Life on Mars in Earth s Depths The New York Times 12 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Eylul 2016 Rampelotto Pabulo Henrique 2010 Resistance of microorganisms to extreme environmental conditions and its contribution to astrobiology Sustainability 2 6 1602 23 Bibcode 2010Sust 2 1602R doi 10 3390 su2061602 Heuer Verena B Inagaki Fumio Morono Yuki Kubo Yusuke Spivack Arthur J Viehweger Bernhard Treude Tina Beulig Felix Schubotz Florence Tonai Satoshi Bowden Stephen A 4 Aralik 2020 Temperature limits to deep subseafloor life in the Nankai Trough subduction zone Science Ingilizce 370 6521 1230 1234 Bibcode 2020Sci 370 1230H doi 10 1126 science abd7934 hdl 2164 15700 ISSN 0036 8075 PMID 33273103 31 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 8 Mart 2021 Baldwin Emily 26 Nisan 2012 Skymania News 28 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Nisan 2012 de Vera J P Kohler Ulrich 26 Nisan 2012 PDF EGU General Assembly Conference Abstracts 14 2113 Bibcode 2012EGUGA 14 2113D 4 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 27 Nisan 2012 Hotz Robert Lee 3 Aralik 2010 New link in chain of life Wall Street Journal Dow Jones amp Company Inc 17 Agustos 2017 tarihinde kaynagindan Until now however they were all thought to share the same biochemistry based on the Big Six to build proteins fats and DNA Committee on the Limits of Organic Life in Planetary Systems Committee on the Origins and Evolution of Life National Research Council 2007 The Limits of Organic Life in Planetary Systems National Academy of Sciences ISBN 978 0 309 66906 1 10 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Haziran 2012 Benner Steven A Ricardo Alonso Carrigan Matthew A December 2004 PDF Current Opinion in Chemical Biology 8 6 672 89 doi 10 1016 j cbpa 2004 10 003 PMID 15556414 16 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 3 Haziran 2012 Purcell Adam 5 Subat 2016 Basic Biology 5 Ocak 2017 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Russell Peter 2001 iGenetics New York Benjamin Cummings ISBN 978 0 8053 4553 7 Dahm R 2008 Discovering DNA Friedrich Miescher and the early years of nucleic acid research Hum Genet 122 6 565 81 doi 10 1007 s00439 007 0433 0 PMID 17901982 Portin P 2014 The birth and development of the DNA theory of inheritance sixty years since the discovery of the structure of DNA Journal of Genetics 93 1 293 302 doi 10 1007 s12041 014 0337 4 PMID 24840850 University of California Museum of Paleontology 20 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Lamas Gerardo Lughadha Eimear Nic Novarino Gianfranco April 2004 Stability or stasis in the names of organisms the evolving codes of nomenclature 359 1444 611 22 doi 10 1098 rstb 2003 1445 PMC 1693349 2 PMID 15253348 Copeland Herbert F 1938 The Kingdoms of Organisms Quarterly Review of Biology 13 4 383 doi 10 1086 394568 Whittaker R H January 1969 New concepts of kingdoms or organisms Evolutionary relations are better represented by new classifications than by the traditional two kingdoms Science 163 3863 150 60 Bibcode 1969Sci 163 150W CiteSeerX 10 1 1 403 5430 2 doi 10 1126 science 163 3863 150 PMID 5762760 a b Woese C Kandler O Wheelis M 1990 Towards a natural system of organisms proposal for the domains Archaea Bacteria and Eucarya Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America 87 12 4576 9 Bibcode 1990PNAS 87 4576W doi 10 1073 pnas 87 12 4576 PMC 54159 2 PMID 2112744 Adl SM Simpson AG Farmer MA ve digerleri 2005 The new higher level classification of eukaryotes with emphasis on the taxonomy of protists J Eukaryot Microbiol 52 5 399 451 doi 10 1111 j 1550 7408 2005 00053 x PMID 16248873 Van Regenmortel MH January 2007 Virus species and virus identification past and current controversies Infection Genetics and Evolution 7 1 133 44 doi 10 1016 j meegid 2006 04 002 PMID 16713373 Linnaeus C 1735 Systemae Naturae sive regna tria naturae systematics proposita per classes ordines genera amp species Haeckel E 1866 Generelle Morphologie der Organismen Reimer Berlin Chatton E 1925 Pansporella perplexa Reflexions sur la biologie et la phylogenie des protozoaires Annales des Sciences Naturelles Zoologie et Biologie Animale 10 VII 1 84 Copeland H 1938 The kingdoms of organisms Quarterly Review of Biology 13 4 383 420 doi 10 1086 394568 Whittaker R H January 1969 New concepts of kingdoms of organisms Science 163 3863 150 60 Bibcode 1969Sci 163 150W doi 10 1126 science 163 3863 150 PMID 5762760 Cavalier Smith T 1998 A revised six kingdom system of life Biological Reviews 73 3 203 66 doi 10 1111 j 1469 185X 1998 tb00030 x PMID 9809012 20 Agustos 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Nisan 2023 Ruggiero Michael A Gordon Dennis P Orrell Thomas M Bailly Nicolas Bourgoin Thierry Brusca Richard C Cavalier Smith Thomas Guiry Michael D Kirk Paul M Thuesen Erik V 2015 A higher level classification of all living organisms PLOS ONE 10 4 e0119248 Bibcode 2015PLoSO 1019248R doi 10 1371 journal pone 0119248 PMC 4418965 2 PMID 25923521 Sapp Jan 2003 Genesis The Evolution of Biology Oxford University Press ss 75 78 ISBN 978 0 19 515619 5 Lintilhac P M Jan 1999 PDF BioScience 49 1 59 68 doi 10 2307 1313494 JSTOR 1313494 PMID 11543344 6 Nisan 2013 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 2 Haziran 2012 Whitman W Coleman D Wiebe W 1998 Prokaryotes The unseen majority Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America 95 12 6578 83 Bibcode 1998PNAS 95 6578W doi 10 1073 pnas 95 12 6578 PMC 33863 2 PMID 9618454 Pace Norman R 18 Mayis 2006 PDF Nature 441 7091 289 Bibcode 2006Natur 441 289P doi 10 1038 441289a PMID 16710401 16 Ekim 2012 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 2 Haziran 2012 Scientific background The Nobel Prize in Chemistry 2009 Royal Swedish Academy of Sciences 2 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Haziran 2012 Nakano A Luini A 2010 Passage through the Golgi Curr Opin Cell Biol 22 4 471 78 doi 10 1016 j ceb 2010 05 003 PMID 20605430 Panno Joseph 2004 The Cell Facts on File science library Infobase Publishing ss 60 70 ISBN 978 0 8160 6736 7 4 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Alberts Bruce Bray Dennis Lewis Julian Raff Martin Roberts Keith Watson James D 1994 From Single Cells to Multicellular Organisms Molecular Biology of the Cell 3 bas New York Garland Science ISBN 978 0 8153 1620 6 Erisim tarihi 12 Haziran 2012 7 Ocak 2016 Genetic Flip Helped Organisms Go From One Cell to Many The New York Times 7 Ocak 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 7 Ocak 2016 Alberts Bruce Johnson Alexander Lewis Julian Raff Martin Roberts Keith Walter Peter 2002 General Principles of Cell Communication Molecular Biology of the Cell New York Garland Science ISBN 978 0 8153 3218 3 4 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Haziran 2012 Race Margaret S Randolph Richard O 2002 The need for operating guidelines and a decision making framework applicable to the discovery of non intelligent extraterrestrial life Advances in Space Research 30 6 1583 91 Bibcode 2002AdSpR 30 1583R CiteSeerX 10 1 1 528 6507 2 doi 10 1016 S0273 1177 02 00478 7 ISSN 0273 1177 There is growing scientific confidence that the discovery of extraterrestrial life in some form is nearly inevitable Cantor Matt 15 Subat 2009 Newser 23 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 3 Mayis 2013 Scientists now believe there could be as many habitable planets in the cosmos as there are stars and that makes life s existence elsewhere inevitable over billions of years says one Schulze Makuch Dirk Dohm James M Fairen Alberto G Baker Victor R Fink Wolfgang Strom Robert G December 2005 Venus Mars and the Ices on Mercury and the Moon Astrobiological Implications and Proposed Mission Designs Astrobiology 5 6 778 95 Bibcode 2005AsBio 5 778S doi 10 1089 ast 2005 5 778 PMID 16379531 31 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Aralik 2019 Woo Marcus 27 Ocak 2015 Why We re Looking for Alien Life on Moons Not Just Planets 27 Ocak 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Ocak 2015 Strain Daniel 14 Aralik 2009 Icy moons of Saturn and Jupiter may have conditions needed for life The University of Santa Cruz 31 Aralik 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Temmuz 2012 Selis Frank 2006 Habitability the point of view of an astronomer Gargaud Muriel Martin Herve Claeys Philippe Ed Lectures in Astrobiology 2 Springer ss 210 14 ISBN 978 3 540 33692 1 3 Eylul 2016 tarihinde kaynagindan Lineweaver Charles H Fenner Yeshe Gibson Brad K January 2004 The Galactic Habitable Zone and the age distribution of complex life in the Milky Way Science 303 5654 59 62 arXiv astro ph 0401024 2 Bibcode 2004Sci 303 59L doi 10 1126 science 1092322 PMID 14704421 31 Mayis 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 30 Agustos 2018 Vakoch Douglas A Harrison Albert A 2011 Civilizations beyond Earth extraterrestrial life and society Berghahn Series Berghahn Books ss 37 41 ISBN 978 0 85745 211 5 31 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 25 Agustos 2020 Green James Hoehler Tori Neveu Marc Domagal Goldman Shawn Scalice Daniella 27 Ekim 2021 Call for a framework for reporting evidence for life beyond Earth Nature 598 7882 575 579 arXiv 2107 10975 2 Bibcode 2021Natur 598 575G doi 10 1038 s41586 021 03804 9 ISSN 0028 0836 PMID 34707302 1 Kasim 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Kasim 2021 Fuge Lauren 30 Ekim 2021 NASA proposes playbook for communicating the discovery of alien life Sensationalising aliens is so 20th century according to NASA scientists 31 Ekim 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 1 Kasim 2021 Dictionary com 16 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 15 Kasim 2016 Chopra Paras Akhil Kamma Engineering life through Synthetic Biology In Silico Biology 6 5 Agustos 2008 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 9 Haziran 2008 3 Kasim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi a b Encyclopedia of Death and Dying Advameg Inc 3 Subat 2007 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Mayis 2012 April 2016 Crossing Over How Science Is Redefining Life and Death National Geographic 1 Kasim 2017 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Ekim 2017 How the Major Religions View the Afterlife Encyclopedia com 4 Subat 2022 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 4 Subat 2022 26 Eylul 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Late Triassic Bristol University 1 Eylul 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 27 Haziran 2012 Van Valkenburgh B 1999 Major patterns in the history of carnivorous mammals Annual Review of Earth and Planetary Sciences 27 463 93 Bibcode 1999AREPS 27 463V doi 10 1146 annurev earth 27 1 463 29 Subat 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Haziran 2019 San Diego Natural History Museum 10 Mayis 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 25 Mayis 2012 Vastag Brian 21 Agustos 2011 Oldest microfossils raise hopes for life on Mars The Washington Post 19 Ekim 2011 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Agustos 2011 Wade Nicholas 21 Agustos 2011 Geological Team Lays Claim to Oldest Known Fossils The New York Times 1 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 21 Agustos 2011 Konuyla ilgili yayinlarWalker Martin G 2006 Dog Ear Publishing ISBN 978 1 59858 243 7 24 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Dis baglantilarVikisoz de yasam ile ilgili sozleri bulabilirsiniz Vikisozluk te hayat veya yasam ile ilgili tanim bulabilirsiniz Systema Naturae 2000 Ingilizce Vitae 28 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde BioLib Ingilizce Taksonomikon Ingilizce Vikitur ucretsiz bir yasam dizini Ingilizce Gunes Sistemi ve galaksideki yasam kaynaklari ve kozmolojik gelecekte yasamin potansiyel kapsami 17 Mart 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde Ingilizce