İstanbul (Türkçe telaffuz: ( dinle)), Türkiye'de Marmara Bölgesi'nde yer alan ve İstanbul ilinin merkezi olan şehirdir. Ekonomik, tarihî ve sosyo-kültürel açıdan önde gelen şehirlerden biridir.Şehir, iktisadi büyüklük açısından dünyada 34. sırada yer alır. Nüfuslarına göre şehirler listesinde belediye sınırları göz önüne alınarak yapılan sıralamaya göre Türkiye ve Avrupa'da birinci, dünyada ise altıncı sırada yer almaktadır.
İstanbul | |
---|---|
Şehir | |
İstanbul'un Türkiye'deki konumu | |
İstanbul haritası | |
İstanbul İstanbul İstanbul (Avrupa) İstanbul İstanbul (Asya) | |
Koordinatlar: 41°00′49″N 28°57′18″E / 41.013611°K 28.955°D | |
Ülke | Türkiye |
Bölge | Marmara Bölgesi |
İl | İstanbul |
İlk yerleşim | MÖ 6. binyıl |
Kuruluş tarihi | MÖ 685 |
İdare | |
• Tür | Belediye başkanı-meclis |
• Organ | |
• Belediye Başkanı | Ekrem İmamoğlu (CHP) |
Rakım | 30 m |
En yüksek nokta | 537 m (1.761 ft) |
En alçak nokta | 0 m (0 ft) |
• Yoğunluk sırası | 1. |
Zaman dilimi | (TRS) |
Posta kodu | 34XXX |
Alan kodu | 212 (Avrupa Yakası) 216 (Anadolu Yakası) |
ISO 3166 kodu | TR-34 |
Plaka kodu | 34 |
GSYİH (nominal) | 2018 |
• Toplam | ₺1,1 trilyon (1.) |
• Kişi başı | ₺76.769 (2.) |
İGE (2013) | 0,828 yüksek · 4. |
İklim | Cfa, Cfb, Csa, Csb |
İnternet alan adı | .istanbul, .ist |
Resmî site İstanbul Büyükşehir Belediyesi |
İstanbul Türkiye'nin kuzeybatısında, Marmara kıyısı ve Boğaziçi boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde kurulmuştur. İstanbul kıtalararası bir şehir olup, Avrupa'daki bölümüne Avrupa Yakası veya Rumeli Yakası, Asya'daki bölümüne ise Anadolu Yakası veya Asya Yakası denir. Tarihte ilk olarak üç tarafı Marmara Denizi, Boğaziçi ve Haliç'in sardığı bir yarımada üzerinde kurulan İstanbul'un batıdaki sınırını İstanbul Surları oluşturmaktaydı. Gelişme ve büyüme sürecinde surların her seferinde daha batıya ilerletilerek inşa edilmesiyle dört defa genişletilen şehrin 39 ilçesi vardır. Sınırları içerisinde ise büyükşehir belediyesi ile birlikte toplam 40 belediye bulunmaktadır.
Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan İstanbul, 330-395 yılları arasında Roma İmparatorluğu, 395-1204 yılları arasında Bizans İmparatorluğu, 1204-1261 yılları arasında Latin İmparatorluğu,1261-1453 yılları arasında tekrar Bizans İmparatorluğu ve son olarak 1453-1922 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yaptı. Ayrıca İstanbul, Hilâfetin Osmanlı İmparatorluğu'na geçtiği 1517'den kaldırıldığı 1924'e kadar İslam dünyasının da merkezi oldu.
Son yıllarda ortaya çıkartılan arkeolojik bulgularla insanlık tarihine ilişkin önemli bilgiler elde edilmiştir. Yarımburgaz Mağarası'ndan çıkarılan taş aletlerle, ilkel insan izlerinin 400.000 yıl öncesine dayandığı ortaya çıkmıştır. Anadolu Yakası'nda yürütülen kazı çalışmaları ve bunlara bağlı araştırmalar, şehirde tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik insan topluluğunun MÖ 5500'lere tarihlenen Fikirtepe Kültürü olduğunu göstermiştir. Bu arkeolojik bulgular yalnızca İstanbul'un değil, tüm Marmara Bölgesi'nin en eski insan izleridir. İstanbul sınırları içinde kent bazında ilk yerleşimler ise Anadolu Yakası'nda Kalkedon; Avrupa Yakası'nda Byzantion'dur. Cumhuriyet dönemi öncesinde egemenliği altında olduğu devletlere yüzlerce yıl başkentlik yapan İstanbul, 13 Ekim 1923 tarihinde başkentin Ankara'ya taşınmasıyla bu özelliğini yitirmiş; ancak ülkenin ticaret, sanayi, ulaşım, turizm, eğitim, kültür ve sanat merkezi olmaya devam etmiştir.
Karadeniz ile Marmara Denizi'ni bağlayan ve Asya ile Avrupa'yı ayıran İstanbul Boğazı'na ev sahipliği yapması nedeniyle, İstanbul'un jeopolitik önemi oldukça yüksektir. Bugün tamamına yakını doldurulmuş olan ya da kaybolan doğal limanları vardır. Bu özellikleri yüzünden bölge toprakları üzerinde uzun süreli egemenlik anlaşmazlıkları ve savaşlar yaşanmıştır. Başlıca akarsular Riva, Kâğıthane ve Alibey dereleridir. İl toprakları az engebelidir ve en yüksek noktası Kartal ilçesindeki Aydos Tepesi'dir. İldeki başlıca doğal göller Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Durusu gölleridir. İl ve yakın çevresinde, Karadeniz ile Akdeniz makro iklimleri arasında geçiş özellikleri görülür. Hava sıcaklıkları ve yağış ortalamaları düzensiz; bitki örtüsü dengesizdir.
Etimoloji ve isimlendirme
Modern Türkçede şehir için en yaygın kullanılan ad İstanbul (Türkçe telaffuz: ve halk arasında bazen ) olmaktadır. Bu adın "eis tin polin" (Yunanca: εις την πόλιν) tamlamasından geldiği sanılmaktadır. Bu tamlama, o dönem Yunancasında "şehirde", "şehrin içinde", "şehir içi" gibi anlamlara gelmekteydi. Ayrıca halk dilinde "n" ünsüzüne bitişen "p" sesi "b" sesine dönüşüyordu. Bu bağlamda İstanbul adının kökeni pek çok kaynakta bu tamlamayla ilişkilendirilmektedir. MS 2. yüzyıldan kalma Ermeni kaynaklarında da Istanbol ya da Istınbol biçiminde anılan şehir adının, Türkçeye bu şekilde girmiş olması olasıdır.İstanbul, Osmanlı döneminde resmi belgelere girdi ve sıkça kullanıldı. Şehrin bu isminin Türkçede en eski kullanımı 1360 yılına tarihlenen Dânişmendnâme eserinde görülür. Osmanlı tarih yazıcılığının ilk dönemlerinde üretilmiş anonim bir gazavatnâme olan adlı eserde şehir İstanbul adı altında ele almıştır.
İstanbul'a çağlar boyunca değişik adlar verilmiştir. Plinius'un aktarımına göre şehri bilinen en eski adı Ligos (Grekçe: Λύγκος) olmakla birlikte bu konuda detaylı bilgi yoktur. Sonraları şehir Bizantion (Yunanca: Βυζάντιον) adını almıştır. MÖ 667'de Antik Yunanistan'daki Megara şehir devletinden gelen Dor asıllı Yunan yerleşimciler bugünkü İstanbul üzerinde bir koloni kurdu ve yeni koloniye kralları Byzas veya Byzantas’ın (Yunanca: Βύζας veya Βύζαντας) şerefine Byzantion adını verdiler.Byzantium, orijinal adı Byzantion olan antik kentin adının 1. yüzyılda, kenti Romalılar ele geçirince, onlar tarafından Latinceleştirilmiş hâlidir. Ancak 337 yılında İmparator I. Konstantin'in ölümüyle kentin adı, onun şerefine "Konstantin’in kenti" anlamına gelen Konstantinopolis'e (Yunanca: Κωνσταντινούπολις, Kōnstantinoúpolis, Latinceleştirilmiş: Constantinopolis) çevrildi. Konstantinopolis, Bizans İmparatorluğu boyunca kentin resmi adı olarak kaldı. Ama Konstantinopolis, kentin yerlileri tarafından sadece Yunanca "kent" anlamına gelen (Πόλις, Polis) olarak anılırdı. 1453 yılında Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet önderliğinde Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethinden sonra bile, Konstantinopolis, Batı'da kullanılan en yaygın ad olarak kaldı. İstanbul adı, ancak 1928'de Latin harflerine geçilmesi sonrası Batı dillerinde Konstantinopolis'in yerini almaya başladı.
Tarihte şehir için kullanılan adlar içinde İslambol, dar kullanım alanına sahip olsa da kayıtlarda görülen adlardandır. İstanbul isminin kökeninin İslam ve bol ekine dayandırılması halk etimolojisi örneklerinden biridir ve etimolojik açıdan doğru değildir.
Tarihçe
Genel tarih
UNESCO Dünya Mirası | |
---|---|
Konum | Türkiye |
(Kriter) | Kültürel: I, II, III, IV |
Referans | 356 |
Tescil | 1985 (9. oturum) |
Bölge | Avrupa ve Kuzey Amerika |
İstanbul, yerleşim tarihi son yapılan Yenikapı'daki kazılarla bulunan liman doğrultusunda 8500 yıl, kentsel tarihi yaklaşık 3.000, başkentlik tarihi 1600 yıla kadar uzanan Avrupa ile Asya kıtalarının kesiştiği noktada bulunan bir dünya kentidir. İstanbul Roma, Bizans ve Osmanlı döneminde başkent olarak kullanılmıştır. Şehir çağlar boyunca farklı uygarlık ve kültürlere ev sahipliği yapmış, yüzyıllar boyu çeşitli din, dil ve ırktan insanların bir arada yaşadığı kozmopolit ve metropolit yapısını korumuş ve tarihsel süreçte eşsiz bir mozaik hâlini almıştır. Uzun zaman dilimleri boyunca her alanda merkez olmayı ve iktidarda kalmayı başaran dünyadaki ender yerleşim yerlerinden biri olan İstanbul geçmişten günümüze bir dünya başkentidir.
İstanbul'un tarihi ana hatlarıyla beş büyük döneme ayrılabilir:
- Tarih öncesi çağlar
- Kuruluş Dönemi ve Byzantion dönemi
- Konstantinopolis dönemi
- Konstantiniyye dönemi
- İstanbul dönemi
Tarih öncesi çağlar
İstanbul'un tarihi üç yüz bin yıl önceye kadar uzanmaktadır. Küçükçekmece Gölü kenarında bulunan Yarımburgaz Mağarasında yapılan kazılarda insan kültürüne ait ilk izlere rastlandı. Bu dönemde gölün çevresinde Neolitik ve Kalkolitik insanların yaşadığı sanılmaktadır. Çeşitli dönemlerde yapılan kazılarda, Dudullu yakınlarında Alt Paleolitik Çağ'a, Ağaçlı yakınlarında ise, Orta Paleolitik Çağ ile Üst Paleolitik Çağ'a özgü aletlere rastlandı.
Bizantion dönemi
2008 yılında İstanbul Metrosu için yapılan Marmaray tüp geçidi kazıları sırasında Cilalı Taş Devri'nin sürdüğü MÖ 6500'lü yıllara ait kalıntılara rastlanan şehrin, Anadolu Yakası'ndaki Fikirtepe'de yapılan kazılarda ise Bakır Çağı'nın sürdüğü MÖ 5500-3500 yıllarına ait kalıntılar bulundu. Bunun yanında Kadıköy'de Fenikelilere ait kalıntılar bulundu. Traklar, kentin yakınlarına MÖ 13. yüzyıl ve 11. yüzyıllarda Semistra kentini kurdu. Kral zamanında Sarayburnu'na, bugünkü Topkapı Sarayı'nın bulunduğu yerde bir Akropolis kuruldu. MÖ 685'te Megara'dan gelen Yunanlar burada bir koloni kurdu, Kral Byzas'ın hüküm sürdüğü MÖ 667 yılında ise Byzantion kuruldu. Kente Roma İmparatorluğu hakim olunca, kentin adı Septimius Severus tarafından kısa süreliğine oğlunun adı Augusta Antonina kondu, ardından İmparator I. Konstantin zamanında kent Roma İmparatorluğu'nun başkenti ilan edildi. Bu sırada Nova Roma olarak değiştirilen kentin adı benimsendi ve 337 yılında İmparator I. Konstantin'in ölümüyle Konstantinopolis'e çevrildi.
Bizans İmparatorluğu dönemi
Bu dönem 324-1453 yılları arasını kapsadı. I. Konstantinus şehri ele geçirip Roma İmparatorluğu'nun başkenti yaptıktan sonra, şehir ayrıca Roma'nın doğusunun yönetim merkezi oldu. Romalı nüfusu bu dönemde, Romalı soyluların göçü de dahil olmak üzere önemli boyutta arttı. Bu dönemde; yeni bir mimari yapıyla şehir oldukça genişledi. 100.000 kişilik bir hipodromun (Sultanahmet Meydanı) yanı sıra, limanlar ve su tesisleri yapıldı.
Konstantinus'un döneminde şehre Nova Roma dese de; 11 Mayıs 330 da şehrin ismi Konstantinopolis oldu. Konstantin, Roma İmparatorluğu'nun dinini de Hristiyanlık olarak değiştirdi. Pagan Roma dinine inanan batı ile ilk kopuş da bu dönemde başladı. Her ne kadar; Bizans İmparatorluğu I. Theodosius'un ölümü ile başlasa da; Bizans İmparatorluğu Konstantinus Hristiyanlığı getirmesine duyduğu saygıdan kendisini hep bir Bizans İmparatoru olarak gördü; 1453'teki çöküşüne kadar da 10 İmparatorunun daha ismi Konstantinus oldu. Bu dönemde İstanbul'un rolü oldukça stratejikti; Avrupa ve Asya arasında bir kapı oldu. Bu vesile ile, ticaret, kültür ve diplomasinin yapıldığı bir merkezdi. Bu dönemde şehrin ismi "Poli" (şehir) de oldu.
476'da Batı Roma'nın yıkılması sonrasında da; Batı Roma İmparatorluğu'ndaki Romalıların büyük çoğunluğu buraya göç etti ve Bizans İmparatorluğu'nun da başkenti İstanbul oldu. 543'te nüfusun yarısının ölümüne sebebiyet veren veba salgınından sonra; şehir İmparator I. Justinianus döneminde yeniden inşa edildi.
700'lü yıllarda Sasaniler ve Avarların saldırısına uğrayan şehir; 800'lü yıllarda Bulgarlar ve Arapların, 900'lü yıllarda ise Ruslar ve Bulgarların saldırısına uğradı.
Ancak; saldırılar arasında en yıkıcı olanı 1204 yılında oldu. Haçlılar tarafından; Dördüncü Haçlı Seferi'nde 1204 yılında ele geçirilen şehir yağmalandı; halkın büyük çoğunluğu şehirden kaçtı; yoksul ve enkaz içinde bir kente dönüştü. Bunun sebebi Batı Roma'da büyüyen Latinlerin; Katolik Hristiyanlık anlayışı ile Bizans'taki Ortodoks Hristiyanlık inanışı arasındaki farklılıklar ve uyumsuzluklardır. Bu dönem sonrasında, 1261 yılında Paleologos Hanedanından; VIII. Mihail şehri tekrar ele geçirmiş ve Latin'lerin dönemini sona erdirdi.
Bu dönemden sonra giderek küçülen Bizans; Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1391'den sonra kuşatılmaya başlandı; en sonunda 29 Mayıs 1453'te Osmanlı İmparatorluğu'nun himayesine geçti. İstanbul'un fethi, Dünya tarihinde Orta Çağ'ın sonunu simgelemektedir.
Osmanlı İmparatorluğu dönemi
Bu dönem 1453-1923 yılları arasını kapsadı. 29 Mayıs 1453'te; Osmanlı Padişahı II. Mehmed'in 53 gün süren kuşatması sonrasında; İstanbul Osmanlı'nın 4. ve son başkenti oldu.
Osmanlı'nın ele geçirmesinden sonra; Topkapı Sarayı ve Kapalıçarşı'nın da kurulması ardından birçok okul ve hamam açıldı. Dünya'nın ve İmparatorluğun dört bir yanından insanların taşındığı şehirde Yahudilerin, Hristiyanların ve Müslümanların beraber yaşadığı kozmopolit bir toplum oluştu. Bizans döneminden kalan, eski binalar ve surlar onarıldı. Fetihten 50 yıl sonra; Dünya'nın en büyük şehirlerinden biri hâline gelen İstanbul'da "Küçük Kıyamet" olarak da adlandırılan; 14 Eylül 1509 İstanbul Depremi sonrasında (8 şiddetinde olduğu ileri sürülmektedir); 45 gün süren artçı sarsıntılarla binlerce bina yıkıldı ve birçok insan yaşamını kaybetti.
1510 yılında; Sultan II. Beyazıd; 80.000 kişinin çalışmasıyla şehri yeniden kurdu. Günümüzde de var olan eserlerin büyük çoğunluğu bu dönemden kaldı. Mimar Sinan'ın camileri ve diğer binaları kurduğu Kanuni Sultan Süleyman döneminde; mimari ve sanat konularına önem verildi. Lale Devri döneminde; Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa 1718 yılından itibaren; itfaiye'yi kurdu, ilk matbaayı açtı ve fabrikalar kurdu. 3 Kasım 1839'da ilan edilen Tanzimat Fermanı sonrasında da batılılaşma süreci hızlandığı dönemde birçok alanda yenilikler yaşandı.
Haliç'in üzerine köprü; Karaköy'e tünel, demiryolları, kentin içindeki deniz taşımacılığı, belediye örgütlerinin, hastanelerin kurulmasıyla modern bir şehir hâlini alan İstanbul, 1894 yılında Üç yüz on Depremi ile birlikte tekrar büyük bir zarar gördü. I. Dünya Savaşı'nın sonlarında ise 13 Kasım 1918'de İtilaf Devletleri donanmasınca da işgal edildi. İstanbul'un 2500 yıllık başkentlik dönemi 13 Ekim 1923'te sona erdi.
Cumhuriyet dönemi
Cumhuriyet sonrası 1923-1950 yılları arasında fiziksel atılımlar oldu. 1900'lerin başında 1 milyon olan nüfus, 1927'de 690.000'e düştü, 1935'te 740.000 ve 1945'te tekrar 900.000'e ulaştı. 1950'lerde Balkanlar'dan göç alan şehirde, bu dönemde şehirleşmede gecekondular ön plana çıkmaktadır. 1960'larda ise gecekonduların yanında, apartmanlaşma başladı. 1970'lerde ise hızlı nüfus artışı ile konut ve ulaşım sorunları önem kazandı. Bu dönemde otomobil sayısının artması ve sonucunda trafiğin artması Boğaziçi Köprüsü'nün yapılmasında etkili oldu ve ulaşımda önemli bir noktaya varıldı. İstanbul metropoliten alanı 1970-1975 yılları arasında merkezde 50 kilometre yarıçaplı iken 1980'de 60 kilometre yarıçapa ulaştı. 1990'ların nüfus artışı, nüfusun dış taraflara yayılması ile sonuçlandı ve sonucunda İETT'nin yetersiz gelmesi ile dolmuş ve minibüsler bu açığı kapatmaya çalıştılar. 70'li yıllarda eski hızı ile olmasa da imar faaliyetleri canlanan şehirde 1973 yılında Boğaziçi Köprüsü açıldı.
İstanbul, 1984 yılında çıkarılan 2972 sayılı kanun ve 195 sayılı kanun hükmünde kararname sonucu Ankara ve İzmir ile birlikte büyükşehir unvanı kazandı. Aynı yıl çıkarılan 3030 sayılı kanun ile büyükşehir ve ilçe belediyeleri statüleri netleşti. 2004 yılında çıkarılan 5216 sayılı kanun ile büyükşehir belediyesinin sınırları il mülki sınırları oldu.
Coğrafya
İstanbul 41°K 29°D koordinatlarında yer alır. Batıda Çatalca Yarımadası, doğuda Kocaeli Yarımadası'ndan oluşur. Kuzeyde Karadeniz, güneyde Marmara Denizi ve ortada İstanbul Boğazı'ndan oluşan kent, kuzeybatıda Tekirdağ'a bağlı Saray, batıda Tekirdağ'a bağlı Çerkezköy, Çorlu, güneybatıda Tekirdağ'a bağlı Marmaraereğlisi, kuzeydoğuda Kocaeli'ye bağlı Kandıra, doğuda Kocaeli'ye bağlı Körfez, güneydoğuda Kocaeli'ye bağlı Gebze ilçeleri ile komşudur. İstanbul'u oluşturan yarımadalardan Çatalca Avrupa, Kocaeli ise Asya anakaralarındadır. Kentin ortasındaki İstanbul Boğazı ise bu iki kıtayı birleştirir. Boğazdaki Fatih Sultan Mehmet, 15 Temmuz Şehitler ve Yavuz Sultan Selim Köprüleri kentin iki yakasını birbirine bağlar. İstanbul Boğazı boyunca ve Haliç'i çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur. İstanbul ilinin yüzölçümü 5.461 km2'dir.
Yer şekilleri
İstanbul'un kurulu olduğu Çatalca ve Kocaeli yarımadaları aşınmış birer platodur. Bu platoların ortasından kabaca kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda İstanbul Boğazı geçer. İstanbul Boğazı'nın oluşumu ile ilgili bilimsel olarak kesin kabul görmüş bir açıklama yoksa da, açıklamalar içinde en yaygın olanı; jeolojik açıdan İstanbul Boğazı'nın deniz suları ile dolmuş bir fay çöküntüsü olduğudur. Buna göre, MÖ 20.000 ilâ 18.000 yılları arasında, Buzul Çağı sonlanmış ve dünyanın büyük bölümünü kaplayan buz kütlelerinin erimeye başlamıştır. Binyıllarca süren bir erime sürecinin sonucunda, MÖ 8.000 ilâ 7.000'lerde Akdeniz'in suları ilk hâlinden yaklaşık 150 metre daha yukarı çıkmıştır. Deniz seviyesindeki bu büyük ölçekli artış nedeniyle Akdeniz'in suları Marmara'yı basmış; Marmara Denizi'nin suları da devam eden yükselmeler sonucunda Karadeniz ile birleşmiştir. Boğaz'ın derinliğinin kuzeyden güneye azalma göstermesi, geçmişte kuzeydeki bu yükseltilerin Marmara'nın sularına karşı bir set görevi gördüğü ve bunların deniz seviyesindeki yükselmeyle aşıldığı savını güçlendirmektedir.
İstanbul genelinde kayda değer yükseltilere de rastlanmaz. Şehirdeki en yüksek üç nokta sırasıyla 537 metrelik Aydos Tepesi, 438 metrelik Kayış Dağı, 442 metrelik Alemdağ'dır. Şehrin topraklarının %74'ünü platolar, %9,5'ini ovalar, %16,1'ini ise alçak dağ ve tepeler kaplamaktadır. Şehrin en önemli gölleri olan Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Durusu gölleri birer lagündür. İstanbul Boğazı'ndaki Haliç, Tarabya ve İstinye koyları ise şehirde ria tipi kıyının en iyi örnekleridir. İstanbul kıyıları son biçimini 10.000 yıl önce gerçekleşen su yükselimleriyle almıştır. Şehirde, Marmara Denizi ve Boğaz'da irili ufaklı 11 adanın yanı sıra, Karadeniz'de ufak kayalıklar ve Haliç'te Bahariye Adaları yer alır.
Bitki örtüsü
İstanbul'un coğrafi özellikleri ve toprak koşulları orman oluşumlarına olanak verir niteliktedir. Ancak şehir içinde ormanların ve ormanlarda görülen ağaç türlerinin dağılımı düzensizdir. Karadeniz'e yakın kuzey kesimlerde ve tepelerin kuzeye bakan yamaçlarında humuslu toprakların varlığı nedeniyle buralarda nemcil ormanlar gelişmiştir. Güney bölgelerde ve güneye bakan yamaçlarda ise kuraklığa dayanıklı ormanlar görülür. İstanbul'un en önemli ormanları Belgrad Ormanı, Aydos Ormanı ve Kayışdağı Ormanı'dır. İstanbul'daki orman arazilerinin yüzölçümü 240.960 hektar ağaçlıklı; 294.299 hektar da açıklık olmak üzere toplam 535.259 hektardır. Genel olarak İstanbul'un her iki yakasında da görülen ağaç ve çalı türleri arasında adi gürgen, adi kızılağaç, adi fındık, doğu kayını, mor çiçekli ormangülü, akçaağaç, muşmula ve ıstranca meşesi sayılabilir.
İstanbul'da ormanlık alanların bütün alana oranı özellikle 1980'lerden günümüze doğru genel olarak azalmıştır. 1971 yılında yapılan araştırmaya göre devlete ait ormanların alanı 264.702,1 ha iken, 2003'teki araştırmada devlete ait ormanların alanı 236.265,5 hektara gerilemiştir.
Doğal ormanların bozulduğu ya da tahrip edildiği bölgelerde psödomaki oluşumları gözlenir. Kuzeyde, Karadeniz yakınlarında görülen psödomakiler, bölgenin toprak yapısı ve iklim özellikleri nedeniyle olağandan çok daha boylu ve gürdür. Son yarım yüzyılda şehirdeki orman varlığı nüfus artışıyla paralel olarak gerilemiştir. Boğaz'a yapılan köprüler nedeniyle şehrin öngörülen doğu-batı doğrultusundaki genişlemesi kuzeye kaymış; bu nedenle orman arazileri yeni yerleşim bölgeleri oluşturmak adına tahrip olmuştur. Yapımı Ağustos 2016'da tamamlanan üçüncü boğaz köprüsü çevreci gruplar tarafından şehirdeki orman varlığına zarar vereceği gerekçesiyle eleştirilmektedir.
Kent büyüdükçe merkezden gitgide uzaklaşan ormanlardan geriye bugün kent koruları kalmıştır. Etrafı çevrilmek suretiyle koruma altına alınan bu yeşil alanların pek çoğu günümüzde kamuya ait olup halka açık rekreasyon alanı olarak hizmet vermektedir. Özellikle Boğaziçi sırtlarında yoğunlaşan kent koruları İstanbulluların en uğrak mekânlarındandır. Avrupa Yakası'nda Yıldız, Naile Sultan, Naciye Sultan, Prens Sabahattin, Emirgân ve Ayazağa koruları; Anadolu Yakası'nda Beykoz, Mihrabad, Küçükçamlıca ve Validebağ koruları İstanbul'da en bilinen korulardır.
Sismoloji
İstanbul'a, yaklaşık 20 km güneyde bulunan Kuzey Anadolu Fay Hattı, Kuzey Anadolu'dan başlayarak Ege Denizi'ne kadar uzanır. İki tektonik plaka olan Avrasya ve Afrika birbirlerini iterler ve buda fayın hareket etmesine sebep olur. Bu fay hattı nedeniyle bölgede tarih boyunca çok şiddetli depremler meydana gelmiştir. 1509 yılında meydana gelen Büyük İstanbul Depremi bunun en büyük örneğidir. Bu deprem İstanbul'da, 100 caminin yıkılmasına ve 10 bin insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur. 1766 yılındaki depremde ise, Topkapı Sarayı, Ayasofya, Eyüp Sultan Camii ve Kapalıçarşı gibi yapılar büyük hasar aldı. 1999 Gölcük depreminde de 18 bin insan ölmüş ve birçok insan da evsiz kalmıştır.Sismolojistler, 2025 yılından önce 7 büyüklüğünde bir depremin olabileceğini belirtmektedirler.
İklim
İstanbul'un iklimi, Türkiye'de Karadeniz iklimi ile Akdeniz iklimi arasında geçiş özelliği gösteren bir iklimdir, dolayısıyla İstanbul'un iklimi ılımandır.Köppen iklim sınıflandırmasına göre İstanbul ılıman dönencealtı iklimi (Cfa), Akdeniz iklimi (Csa) ve okyanusal iklim (Cfb) özellikleri gösteren bir geçiş iklimine sahiptir. Şehrin boyutu, topoğrafik yapısı ve iki farklı denize kuzey ve güney yönlerinde kıyısı olması nedeni ile şehir içinde farklı mikroiklimler görülür. Şehrin kuzey kısmını kapsayan, Karadeniz'e yakın olan bölgeler ile Boğaz kıyıları ılıman dönence altı iklim ve okyanusal iklim etkisi altındadır ve görece yüksek neme ve yoğun bitki örtüsüne sahiptir.
İstanbul'un yazları sıcak ve nemli; kışları soğuk, yağışlı ve bazen karlıdır. Nem yüzünden, hava sıcak olduğundan daha sıcak; soğuk olduğundan daha soğuk hissedilebilir. Kış aylarındaki ortalama sıcaklık 2 °C ile 9 °C civarındadır ve genelde yağmur ve karla karışık yağmur görülür. Kar da yağar ve birkaç gün yerde kalabilir, ancak kar örtüsü genellikle bir veya iki haftadan fazla sürmez. Yaz aylarındaki ortalama sıcaklık 18 °C ile 28 °C civarındadır ve genelde yağmur ve sel görülür. En sıcak aylar Temmuz ve Ağustos aylarıdır ve ortalama sıcaklık 23 °C'dir, en soğuk aylar da Ocak ve Şubat aylarıdır ve ortalama sıcaklık 5 °C'dir. İstanbul'da yılın ortalama sıcaklığı 13,7 derecedir. Şu ana kadar en yüksek hava sıcaklığı; 12 Temmuz 2000'de 40.5 °C olarak kaydedilmiştir. En düşük hava sıcaklığı ise; 9 Şubat 1929'da -16.1 °C olarak kaydedilmiştir.
Toplam yıllık yağış 843,9 mm'dir ve tüm yıl boyunca görülür. Yağışların %38'i kış %18'i ilkbahar, %13'ü yaz, %31'i sonbahar mevsimindedir. Yaz en kuru mevsimdir, ama Akdeniz iklimlerinin aksine kurak mevsim yoktur. İstanbul 1994 yılına kadar susuzluk çekmiştir fakat alınan önlemlerle herhangi bir su sıkıntısı kalmamıştır. Bunlardan biri Melen projesidir. Şehrin Marmara Denizi'ne bakan güney kısımları ise daha kuru ve sıcak bir iklime sahip olup, daha az yağış alır. Bu durum şehrin Bahçeköy (1166.6 mm) gibi bölgelerinde Marmara Denizi'ne bakan Florya'ya (635.0 mm) kıyasla yaklaşık iki kat daha fazla yağış görülmesine yol açar. Güney Karadeniz'in kışın görece ılık olması, çevrede bulunan soğuk ve kuru hava parsellerinin bu alan üzerinden geçerken ısınarak nem kazanmasına neden olur ve bu şiddetli kar sağanakları meydana getirir. olarak isimlendirilen bu durum neredeyse her kış İstanbul'da meydana gelmektedir. İstanbul, Akdeniz Havzası içerisindeki en karlı büyük şehirdir. Şehir içerisindeki en yüksek kar kalınlığı Ocak 1942'de 75 cm olarak kaydedilmiştir. İlin tamamındaki kar kalınlığı rekoru Ocak 2017'de 104 cm ile kuzey bölgelerinde görülmüştür.
Şehir oldukça rüzgârlıdır; rüzgârın ortalama hızı saatte 17 km'dir.
İstanbul iklimi | |||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Aylar | Oca | Şub | Mar | Nis | May | Haz | Tem | Ağu | Eyl | Eki | Kas | Ara | Yıl |
En yüksek sıcaklık (°C) | 22,0 | 23,2 | 29,3 | 33,6 | 34,5 | 40,0 | 41,5 | 39,6 | 36,6 | 34,0 | 26,5 | 25,8 | 41,5 |
Ortalama en yüksek sıcaklık (°C) | 8,5 | 9,0 | 10,8 | 15,4 | 20,0 | 24,6 | 26,6 | 26,8 | 23,7 | 19,1 | 14,7 | 10,8 | 17,5 |
Ortalama sıcaklık (°C) | 5,7 | 5,7 | 7,0 | 11,1 | 15,7 | 20,4 | 22,9 | 23,1 | 19,8 | 15,6 | 11,5 | 8,0 | 13,8 |
Ortalama en düşük sıcaklık (°C) | 3,2 | 3,1 | 4,2 | 7,7 | 12,1 | 16,5 | 19,5 | 20,1 | 16,8 | 13,0 | 8,9 | 5,5 | 10,8 |
En düşük sıcaklık (°C) | −11 | −8,4 | −5,8 | −1,4 | 3,0 | 8,5 | 12,0 | 12,3 | 7,1 | 0,6 | −2,2 | −4 | −11 |
Ortalama yağış (mm) | 105,0 | 78,0 | 70,8 | 45,2 | 34,1 | 35,0 | 31,6 | 40,7 | 59,5 | 90,0 | 101,3 | 122,0 | 813,2 |
Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü |
Çevre
İstanbul'un yüksek nüfusu ve ileri sanayi sektörü çevresel konularda pek çok sıkıntıyı da beraberinde getirmektedir. Hava, su ve toprak kirliliği gibi ana sorunların yanı sıra, çarpık kentleşme ve denetimsizlikten kaynaklanan görüntü ve gürültü kirliği gibi ikincil sorunlar da göze çarpmaktadır. İl genelinde bu sorunlarla birlikte hafriyat, atık yağ, kömür, kimyevî madde ve tıbbî atık denetimleri de İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Çevre Koruma Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
İstanbul'da bugüne dek birkaç çevre faciası yaşanmıştır. 1966, 1979, 1982, 1994, 1999 ve 2004 yıllarında İstanbul Boğazı'nda gelen tanker kazalarında on binlerce ton akaryakıt Boğaz sularına karışmıştır. 1979 yılından bu yana İstanbul Boğazı'nda kaza ya da arıza sonucu sulara gömülen 28 geminin 11'i akaryakıt taşıyan tankerlerdir. Deniz tabanındaki bu batıkların kimilerinden hâlâ akaryakıt sızması olduğu ve bunların Boğaz suyuna karıştığı sanılmaktadır. İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nün yaptığı araştırmaya göre Boğaz'da insan sağlığı açısından denize girmeye elverişli nokta bulunmazken, Marmara Denizi ve Karadeniz kıyılarında halka açık plajlar bulunmaktadır.
Cumhuriyet döneminin ilk elli yılında hızla fabrikalarla dolan Haliç kıyılarıysa yakın geçmişte büyük çabalarla temizlenmiş kent içine yaydığı kötü kokudan kurtarılmıştır. İstanbul'da hava kirliliği ise doğalgazın il genelinde yaygınlaştırılmasıyla büyük ölçüde azalma göstermekle birlikte hâlen büyük bir sorundur. İstanbul'da doğalgaz abonesi sayısı 2008 yılında 3.5 milyona yaklaşırken; bunun sonucu olarak 1997 yılında 88 mcg/m3 olan kükürdioksit miktarı, 2007-2008 yıllarında 13-14mcg/m3a kadar düşmüştür. 2004 yılı verilerine göre çevreyi deniz, gürültü ve hava kategorilerinde, Türkiye'de çevreyi en fazla kirleten il İstanbul'dur.
İstanbul'da Marmara sahili kesiminde ciddi oranda kıyı kenar çizgisi kanununa aykırı yapılar bulunmaktadır. Kentin silüetini bozan ve halkın denizle olan bağını koparan projeler özellikle Ataköy ve Zeytinburnu'nda mahkeme kararlarına rağmen yapılmışlardır.
Flora (Bitey)
İstanbul, iklimsel ve coğrafi bakımından sahip olduğu özel konum sayesinde zengin bir doğal yaşam geliştirmiştir. İstanbul genelinde 2.500 bitki türü yaşadığı saptanmıştır. Bu sayı Türkiye genelinde rastlanan türlerin 1/4'ine denk gelmektedir. İstanbul'daki bitki türlerinin 200 kadarı çiçekli bitkiler sınıfına dâhil olup bunlardan yaklaşık 40'ı endemik türlerdir. İstanbul'un endemik bitki türleri doğal alanların kentleşmesi, ormansızlaştırma, yanlış ağaçlandırma, hava, su, toprak kirliliği, bilinçsizlik ve yasa dışı alım-satım gibi nedenlerle büyük tehlike altındadır. İstanbul'da yetişen 270 bitki türü ise Türkiye'nin Tehlike Altındaki Nadir ve Endemik Bitkiler Listesi bünyesinde koruma altına alınmıştır. İstanbul'un tehlike altında olan ender endemik bitkileri arasında İstanbul çiğdemi, (Crocus olivieri) İstanbul kardeleni, (Galanthus plicatus) Çatalca peygamber çiçeği,(Centaurea hermannii) Kilyos peygamber çiçeği,(Centaurea kilaea) (Buplerum pendikum) ve (Linum tauricum) sayılabilir. İstanbul'un ağaç ve çalı türleri arasında en yaygın görülenlerse adi gürgen, adi kızılağaç, adi fındık, doğu kayını, mor çiçekli ormangülü, akçaağaç, muşmula ve Istranca meşesidir.
Çok zengin bir bitki topluluğuna sahip olan İstanbul yöresinde şimşir, meşe, çınar, kayın, gürgen, akçaağaç, kestane, çam, ladin ve servi gibi 2500 kadar bitki türü yetişir. Bu bitkilerden bir kısmı bu yöreye endemiktir. Genellikle ormanları oluşturan ağaçlar, İstanbul'un kuzeydoğusu, Alemdağ'ın kuzeyi ve Polonezköy çevresinde görülen kayın, kestane ve saplı meşedir. Bitki örtüsüne iklimin etkisinin yanında toprağında etkisi vardır. Kayın ağaç topluluğun bulunduğu alanları kireçsiz kahverengi orman toprakları kaplarken, meşe ve kestane topluluğunda bu topraklar kireçsizdir. Yaklaşık 2500 civarında doğal bitki türüne sahip olan İstanbul, bu özelliği ile İngiltere gibi Avrupa ülkelerini tek başına geride bırakabilir durumdadır. Bu aynı zamanda Türkiye'de doğal olarak yetişen on binden fazla bitkinin, yaklaşık 1/4’ünü İstanbul’da barınması demektir; ve bu bitkilerden bazıları endemiktir, yani tüm dünya üzerinde sadece İstanbul’da yaşamaktadır.İstanbul çiğdemi (Crocus olivieri subsp. istanbulensis) bu endemik bitkilere örnektir.
İstanbul'un kuzeyindeki ormanlar ve doğal yaşam mega projelerle ciddi tahribata uğramıştır. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara otoyolu proje güzergahında çok fazla alanda ağaçlar kesilmiştir ve bu durum uydu görüntülerine yansımıştır.Kanal İstanbul da İstanbul'un çevresini olumsuz olarak etkileyecek projelerden biridir. Uzmanlar, Kanal İstanbul'un yeraltı ve yerüstü su kaynaklarını tehdit ettiğini, elde kalan tarım alanlarını yok edeceğini ve depremselliği yüksek bölgede riskler yaratacağını belirtiyorlar.
Fauna (Direy)
İstanbul, sahip olduğu yeşil alanlar ve su havzaları nedeniyle önemli bir yaban hayvan nüfusu barındırmaktadır. Karadeniz ve Ege gibi iki zengin ekosistemi birbirine bağlayan İstanbul Boğazı, göçücü pelajik balıklar için en önemli rotalardan biridir. 70'li yıllara değin İstanbul'u çevreleyen denizlerde 76'nın üzerinde balık türüne rastlanırken, bugün bu sayı 20'li sayılara kadar gerilemiştir. Yakın tarihli kayıtlara bakıldığında İstanbul'da Boğaz, Adalar ve Anadolu Yakası kıyılarında foklara sıkça rastlandığı görülmektedir. Ancak bugün bu canlılar İstanbul direyinden bütünüyle silinmiş durumdadır. İstanbul açıklarında ve bazen Boğaz'da rastlanan tek deniz memelisi yunuslardır.
Kuşlar için de önemli bir göç rotası üzerinde bulunan İstanbul'da, Büyükçekmece ve Küçükçekmece gölleri, çevreleri büyük oranda kentleşmiş olmasına karşın, hâlen kuşlar için önemli birer durak konumundadır. İstanbul'a uğrayan göçücü kuşlar arasında, leylek, , ak pelikan, aynak, boz kaz, atmaca, delice doğan ve Mısır akbabası sayılabilir. İstanbul'un yerli kuşları içinde en yaygın olanlarsa güvercinler, martılar, kargalar, serçeler ve kanaryalardır.
Bunun dışında İstanbul'un özellikle ormanlık kesimlerinde pek çok memeli türü de yaşar. Bunlar arasında yırtıcılara da rastlanır. Başlıca yırtıcılar: çakal, tilki, sansar, gelincik gibi etoburlardır. Diğer yabani hayvan türleri arasında porsuk, ağaç sansarı, kokarca, bayağı yaban domuzu, kirpi, kızıl sincap ve tavşan sayılabilir. Özellikle Ada tavşanı İstanbul'a özgü yabani hayvanlardandır. Belgrad Ormanı ve Çatalca'daki merkezlerdeyse geyik ve karacalar için koruma alanları oluşturulmuştur. Ayrıca kent içinde yaygın olarak başıboş sokak kedileri ve köpekleriyle karşılaşılabilir.
İstanbul'da, kızıl geyik, karaca, alageyik, bayağı yaban domuzu, yaban kedisi, çakal ve tilki gibi bulunan memeli hayvanlar bulunabilir. Bununla beraber önemli bir kuş göç yolu üzerinde yer alan İstanbul'da her ilkbahar ve sonbaharda leylek, kartal, şahin ve atmaca gibi çeşitli kuş türleri gözlemlenebilir. İstanbul'da en yaygın bulunan kuşlar ise serçe, güvercin, kumru, karga ve artık kentin bir simgesi hâline gelen martıdır.
Su kaynakları
İstanbul'da su kaynaklarının, şehirlerin kurulu olduğu kıyı kesimlerine uzaklığı, tarih boyunca yönetimler için sıkıntı olmuştur. İstanbul'da özellikle Avrupa Yakası'nda kurulan ilk kent olan Byzantion'da da, su kaynaklarının kente uzaklığı büyük sorundu. Bu nedenle kente içilebilir su sağlamak için çeşitli yollara başvurulurdu. Kentin suyu Osmanlı döneminde de başka kaynak bulunmadığı için dışarıdan getirilirdi. İstanbul kent merkezinde ve dışında sıkça karşılaşılan sarnıç ve su kemerleri kentin o dönemdeki su kültürünün en önemli göstergeleridir. Osmanlı döneminde bent adı verilen küçük barajlarla tatlı su göletleri oluşturulurken, günümüzde gelişen teknolojinin yardımıyla il genelinde büyük baraj gölleri oluşturulabilmektedir. Günümüzde İstanbul'da hizmet veren 9 adet baraj bulunmaktadır. Bunlar içinde en büyükleri, Ömerli, Terkos, Büyükçekmece, Darlık ve Sazlıdere barajlarıdır.
İstanbul'da akarsu bazında kayda değer bir su kaynağı bulunmamaktadır. İstanbul'un akarsuları içinde başlıca olanları Riva, Kâğıthane, Alibey, Göksu, Kurbağalı ve Ayamama dereleridir. İstanbul derelerinin büyük çoğunluğu sularını Küçükçekmece ve Büyükçekmece gölleriyle Haliç'e boşaltırlar. İstanbul derelerinin büyük bir bölümü ıslah edilerek yer altına alınmış olup, kimileri kanalizasyon aktarımında kullanılmaktadırlar. Beşiktaş, Ortaköy, Sarıyer, Bayrampaşa ve Mecidiyeköy (Büyükdere) dereleri yer altına alınan İstanbul derelerindendir. Düzensiz ve kayıt dışı yapılaşmanın yanı sıra, dere yataklarının gereğinden fazla küçültülerek ıslah edilmesi nedeniyle İstanbul'da sık sık su taşkınları olmakta, can ve mal kaybı yaşanmaktadır.
Nüfus yapısı
İstanbul'un şehir yapısı ve şekli sürekli değişmektedir. Yunan, Roma ve Bizans dönemleri boyunca Konstantinopolis'in tarihi yarımadasında, Galata'da (Pera, sonraki adıyla Beyoğlu), Chalcedon (Kadıköy) ve Hrisopolis'te (Üsküdar) önemli derecede yenilenme ve büyümeler yaşanmıştır. Antik zamanlarda şu anki İstanbul'un tüm ilçeleri birer bağımsız şehirdiler. Bugün İstanbul, eski Konstantinopolis'in metropol hâli olarak kabul edilebilir. Çünkü şehir o dönemlerden beri genişletilmekte ve yenilenmektedir.
Son yıllarda inşa edilen çok yüksek yapılar, nüfusun hızlı büyümesi göz önüne alınarak yapılmışlardır. Şehrin hızla genişlemesinden dolayı konutlaşma, genellikle şehir dışına doğru ilerlemektedir. Şehrin sahip olduğu en yüksek çok katlı ofis ve konutlar, Avrupa Yakası'nda bulunan Levent, Mecidiyeköy ve Maslak semtlerinde toplanmıştır. Levent ve Etiler'de çok sayıda alışveriş merkezi toplanmıştır. Türkiye'nin en büyük şirket ve bankalarının önemli bir kısmı bu bölgede bulunmaktadır.
20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, özellikle Anadolu Yakası'nda denize yakın yazlık konutların ve lüks köşklerin yapımına hız verilmiştir. Kadıköy ilçesindeki Bağdat Caddesi genişliği ve uzunluğuyla birçok alışveriş merkezi ve restoranı barındırmaktadır. Bu gelişmelerde bölgenin gelişimine olumlu katkıda bulunmuştur. Yaka da, son yıllarda gerçekleşen nüfus büyümesinin en büyük faktörü Anadolu'dan gelen göçtür. Günümüzde, İstanbul halkının %66'sı Avrupa Yakası'nda yaşamaktadır.
Tarihsel nüfus
İstanbul'un nüfusu tarih boyunca tahmini olarak (1927-2021 sayımlarının, 1927 öncesi tahmini rakamlarıdır) şöyledir:
|
|
İstanbul il nüfus bilgileri | ||||
---|---|---|---|---|
Yıl | Toplam | Sıra | Fark | Şehir - Kır |
1927 | 794.444 | 1 | %88 695.813 98.631 %12 | |
1935 | 883.599 | 1 | %11 | %86 758.488 125.111 %14 |
1940 | 991.237 | 1 | %12 | %82 815.638 175.599 %18 |
1945 | 1.078.399 | 1 | %9 | %84 908.050 170.349 %16 |
1950 | 1.166.477 | 1 | %8 | %86 1.002.085 164.392 %14 |
1955 | 1.533.822 | 1 | %31 | %85 1.297.372 236.450 %15 |
1960 | 1.882.092 | 1 | %23 | %80 1.506.040 376.052 %20 |
1965 | 2.293.823 | 1 | %22 | %78 1.792.071 501.752 %22 |
1970 | 3.019.032 | 1 | %32 | %73 2.203.337 815.695 %27 |
1975 | 3.904.588 | 1 | %29 | %68 2.648.006 1.256.582 %32 |
1980 | 4.741.890 | 1 | %21 | %61 2.909.455 1.832.435 %39 |
1985 | 5.842.985 | 1 | %23 | %95 5.560.908 282.077 %5 |
1990 | 7.309.190 | 1 | %25 | %92 6.753.929 555.261 %8 |
2000 | 10.018.735 | 1 | %37 | %91 9.085.599 933.136 %9 |
2007 | 12.573.836 | 1 | %26 | %89 11.174.257 1.399.579 %11 |
2008 | 12.697.164 | 1 | %1 | %99 12.569.041 128.123 %1 |
2009 | 12.915.158 | 1 | %2 | %99 12.782.960 132.198 %1 |
2010 | 13.255.685 | 1 | %3 | %99 13.120.596 135.089 %1 |
2011 | 13.624.240 | 1 | %3 | %99 13.483.052 141.188 %1 |
2012 | 13.854.740 | 1 | %2 | %99 13.710.512 144.228 %1 |
2013 | 14.160.467 | 1 | %2 | Şehir ve kır ayrımı kaldırılmıştır. |
2014 | 14.377.018 | 1 | %2 | |
2015 | 14.657.434 | 1 | %2 | |
2016 | 14.804.116 | 1 | %1 | |
2017 | 15.029.231 | 1 | %2 | |
2018 | 15.067.724 | 1 | %0 | |
2019 | 15.519.267 | 1 | %3 | |
2020 | 15.462.452 | 1 | %0 | |
2021 | 15.840.900 | 1 | %2 | |
2022 | 15.907.951 | 1 | %0 | |
2023 | 15.655.924 | 1 | %2 |
Din
İstanbul dünyadaki çoğu metropol gibi birçok insan topluluğu tarafından şekillendirilmiştir. Şehirdeki en büyük mensubu bulunan din İslam'dır. Dini azınlıkları ise Yunan Ortodoks Kilisesi, Ermeni Apostolik Kilisesi ve Sefarad ve Aşkenaz Yahudiler oluşturmaktadır. 2000 yılı nüfus sayımına göre; 2.691 faal cami, 123 faal kilise, 26 faal sinagog mevcuttur. Ayrıca 109 Müslüman mezarlığı, 57 de gayrimüslim mezarlığı bulunmaktadır. Sayıları çok azalmadan önce, belirli ilçelerde bu dini azınlıklar yaşamaktaydı. Örneğin Kumkapı'da Ermeni nüfusu, Balat'ta Yahudi nüfusu ve Fener'de ise Rum nüfusu vardı. Rum Ortodoks Patrikhanesi Fatih'in Fener semtinde bulunmaktadır. Bu patrikhane Hristiyanlık dininin önemli bir kesimini oluşturan Ortodoks mezhebinin merkezidir.
Müslümanlar
Şehrin en büyük dini grubunu Müslümanlar oluşturmaktadır. Bunların yanı sıra, Müslümanların en kalabalık mezhep formunu Sünniler, bu mezhebi takiben de Aleviler nüfusça fazladır. 2007 yılındaki sayıma göre şehirdeki toplam cami sayısı 2.994'tür. İstanbul, İslam Hilafeti'nin son merkezi olmuştur. 1517 yılında Yavuz Sultan Selim ile başlayan halifelik, 3 Mart 1924 yılında Abdülmecid ile sona ermiştir. 2 Eylül 1925 yılında da tekkeler kapatılmış, tarikatlar yasaklanmıştır. Böylelikle ülkede laik sistem başlamış ve bu değişimden en çok etkilenen il İstanbul olmuştur. Halifeliğin kaldırılmasının hemen ardından Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde var olan en yüksek yetkiye sahip Şeyhülislamlar da yerini Diyanet İşleri Başkanına bırakmıştır.
Hristiyanlar
Şehir 4. yüzyıldan beri Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin merkezi olmuş ve diğer Ortodoks kiliselerinde merkezi olarak hizmet vermeye devam etmektedir. Aynı zamanda şehir, Türk Ortodoks Patrikhanesi ve İstanbul Ermeni Patrikhanesi'ninde merkezidir. Eski yıllarda Bulgar Piskoposluğu ön planda iken bu zamanla yerini Ortodoks Kiliselerine bırakmıştır. İstanbul'da yaşayan özellikle Rumlar ve Ermeniler, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü sırasında Türkler ile zaman zaman çatışmalar yaşamış fakat Türkiye'nin kurulmasıyla düzen yeniden sağlanmıştır. Savaşlar nedeniyle de 1914 ve 1927 yılları arasında şehirde bulunan Hristiyan nüfusu hızlı bir düşüş yaşayarak 450.000'den, 240.000'e gerilemiştir. 1923 yılında yapılan Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesiden İstanbul'da yaşayan Yunan Ortodoks toplumu muaf tutulmuştur. Ancak II. Dünya Savaşı yılları bu azınlık için bir dizi vergiler getirilmiştir. (bkz. Varlık Vergisi) 1955 yılında meydana gelen Rum azınlıklara yönelik tahrip ve yağma hareketi olan 6-7 Eylül Olayları'ı 11 Rum'un ölümüne ve 30 ile 300 kişinin yaralanmasına neden olmuştur. Bu olay sonucunda da İstanbul'dan, Yunanistan'a hızlı bir şekilde göç artmıştır ve 12.000 Rum vatandaşlıktan çıkarılmıştır.
İstanbul'un Osmanlılar tarafından ele geçirilmesi ile birlikte birçok kilise, camiye çevrilmiştir. Küçük Ayasofya Camii, Fenari İsa Camii, Arap Camii, Kocamustafapaşa Sümbül Efendi Camii gibi eski yapılarda İstanbul'un Osmanlı hakimiyetine geçmesinden sonra camiye çevrilen kiliselerdendir. Bu camilerden en büyüğü ve en önemlisi Fatih'in Eminönü semtinde bulunan Ayasofya'dır. Ayasofya Atatürk'ün isteğiyle ibadete kapatılmış ve Bakanlar Kurulu'nun da onayıyla 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla müzeye çevrilmiş, 2020 yılında ise bu karar iptal edilerek Ayasofya tekrar camiye çevrilmiştir.
Yahudiler
Sefarad Yahudileri 500 yılı aşkın süredir bu şehirde yaşamaktadırlar. İstanbul'daki Yahudiler'in bugünkü nüfusu 22,000 civarındadır. Aşkenaz Yahudileri, Sefarad Yahudileri'ne nispeten daha yeni ve çok daha küçük bir topluluktur. Yahudilerin ibadethaneleri sinagoglardır. Şehirde bulunan aktif sinagog sayısı ise 20'dir. Bu sinagogların içinde en büyüğü Beyoğlu ilçesinin Karaköy semtindeki Neve Şalom Sinagogu'dur. 1951 yılında ibadete açılan sinagog en büyük cemaate de sahiptir. Sefarad Yahudiler'in dili olan Ladino dili (Yahudi İspanyolcası) 65 yaş üzeri kişiler tarafından konuşulur, 65 yaşın altındaki Yahudiler tarafından anlaşılsa bile artık konuşulamamaktadır. Bu yüzden Ladino ciddi bir yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Ekonomi
İstanbul, Türkiye'nin en büyük şehri ve siyasi olarak eski başkentidir. Kara ve deniz ticaret yollarının bir kavşağı olması ve stratejik konumu nedeniyle Türkiye'de ekonomik yaşamın merkezi olmuştur. Şehir aynı zamanda en büyük sanayi merkezidir. Türkiye'deki sanayi istihdamının %20'sini karşılamaktadır. Yaklaşık olarak %38'lik endüstriyel alana sahiptir. İstanbul ve çevre iller bu alanda; meyve, zeytinyağı, İpek, pamuk ve tütün gibi ürünler elde etmektedir. Ayrıca gıda sanayi, tekstil üretimi, petrol ürünleri, kauçuk, metal eşya, deri, kimya, ilaç, elektronik, cam, teknolojik ürünler, makine, otomotiv, ulaşım araçları, kâğıt ve kâğıt ürünleri ve alkollü içkiler, kentin önemli sanayi ürünleri arasında yer almaktadır. Forbes Dergisi'nin yaptığı araştırmaya göre 2008 yılı Mart itibarıyla 35 milyardere sahip şehir dünya sıralamasında dördüncü olmuştur. Brookings Institution ve JP Morgan'ın 2014 yılı baz alınarak oluşturulan ekonomide yükselen kentler sıralamasında İstanbul 300 şehir arasında İzmir'in ardından 3. sırayı aldı. İstanbul 2013'teki listede 52. sırada yer almaktaydı. Aynı listede Türkiye'den İstanbul ve İzmir dışında Bursa 4 ve Ankara 9. sırada yer almıştır. Yine bu rapora göre İstanbul'daki 2014 yılındaki işsizlik oranı %6,5 olarak gerçekleşmiştir.
İstanbul'da ilk olarak 1866 yılında hizmete giren Dersaadet Tahvilat Borsası, 1986 yılı başlarında mevcut yapı değiştirilerek bugünkü İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) açılmıştır. 19. ve 20. yüzyıl başlarında Galata semtinde bulunan Bankalar Caddesi Osmanlı İmparatorluğu için finans merkezi olmuştur. Bu bölgede Osmanlı'nın merkez bankası olan Bank-ı Osmanî (1856 yılından sonra yeniden düzenlenerek 1863 yılından itibaren Bank-ı Osmanî-i Şahane) ve Osmanlı Borsası bulunurdu. Bankalar Caddesi, 1990 yılına kadar finans ve ekonomi merkezi olmayı korumuş fakat yenileşme hareketi başlaması sonucu modern iş merkezleri Levent ve Maslak bölgeleri olmuştur. 1995 yılında İMKB, Sarıyer'in İstinye semtinde bulunan bugünkü binasına taşınmıştır.
Günümüzde İstanbul, Türkiye'nin %55 üretimine ve %45'lik ticaret hacmine sahiptir. Ülkede Gayrisafi millî hasıla'nın %21.2'lik kısmını oluşturur. Toplam ihracattaki payı %45,2, ithalâttaki payı ise %52,2'dir.
Ticaret ve sanayi
Ticaret, İstanbul'un gelirinde en büyük paya sahip olan sektördür. İlde bu sektörün gelişmesinde Boğaz köprülerinin, Asya ve Avrupa gibi merkezler arasında uzanan otoyolların büyük katkısı vardır. Aynı şekilde demiryoluyla da Asya ve Avrupa'ya bağlanması ve büyük limanları olması da bu konuda etkilidir. İstanbul ticaret sektörü ülke toplamının %27'sini oluşturur. Dışalım ve dışsatım konusunda da İstanbul, Türkiye çapında birinci sıradadır. Türkiye'de hizmet veren özel bankaların tümünün, ulusal çapta yayın yapan gazetelerin, televizyon kanallarının, ulaşım firmalarının ve yayınevlerinin ise tümüne yakınının genel merkezleri İstanbul'dadır. Nitekim, İstanbul ekonomisinde bankacılıkla birlikte ulaştırma-haberleşme sektörü %15'i aşan bir paya sahiptir.
Türkiye'nin büyük sanayi kuruluşlarından pek çoğunun genel merkezi ve fabrikası İstanbul'da bulunmaktadır. İlde madeni eşya, makine, otomotiv, gemi yapımı, kimya, dokuma, konfeksiyon, hazır gıda, cam, porselen ve çimento sanayii gelişkindir. 2000'li yılların başında payı %30'a yakın olan sanayi, ticaretten sonra ildeki ikinci büyük sektördür. Cumhuriyet'in kurulmasıyla hızla sanayileşen İstanbul'da ilk fabrikalar Haliç kıyılarına kurulmuş; ancak şehirde yarattıkları kirlilik ve kargaşadan ötürü birer birer tasfiye edilerek şehrin dışında oluşturulan organize sanayi bölgelerine taşınmışlardır. Atatürk Oto Sanayi Sitesi ve İkitelli Organize Sanayi Bölgesi İstanbul'un en büyük sanayi bölgeleridir. Ancak yerleşim yerlerinin önlenemez genişlemeleri nedeniyle buralar da günümüzde yerleşim yerlerinin arasında kalmışlardır.
Tarım ve hayvancılık
İstanbul, tarih boyunca bir tarım merkezi olmamıştır. İstanbul üretiminde, tarım hep son sıralarda yer almış; il daima üretim merkezi olmaktan çok, tüketimle ön plana çıkmıştır. Buna karşın İstanbul, geçmişte ürettiği az miktarda tarımsal ürünle, kendi gereksiniminin bir bölümünü karşılayabiliyorken; günümüzde tarım alanlarının hızla kentleşmesi ve kırsalda yaşayan halkın daha yüksek yaşam standardı için merkeze yönelmesi nedeniyle, ilde tarımın payı en geri düzeylerine ulaşmıştır.
Günümüzde İstanbul topraklarının %30'u tarıma elverişli olmasına karşın bu alanlar tam değerlendirilmemektedir. 390.150 dekarla, ekim alanlarının yarısından fazlası buğdaya ayrılmış durumdadır. Bunu 159.500 dekarla ayçiçeği izler. Üretimde sebze olarak 4.964 dekarla taze fasulye, meyve olarak 26.617 dekarla fındık birinci sıradadır. Tarımsal üretimde ön plana çıkan ilçeler arasında Çatalca, Silivri, Şile, Eyüpsultan, Beykoz ve Kartal bulunmaktadır.
İstanbul'da hayvancılık da yapılmaktadır. Genel olarak kentin günlük tüketimine yönelik yapılan bu üretim çiftlik, mandıra ve ağıllarda, sığır besiciliği, tavukçuluk ve balıkçılık üzerine yoğunlaşmıştır. Özellikle çevre illerdeki balıkçıların, İstanbul dışında avladıkları balıkları İstanbul'da piyasaya sürmeleri nedeniyle, balıkçılığın hayvancılık alanındaki payı olması gerekenden yüksek görünmektedir. Hayvancılık sektörüyle şehrin günlük süt ve yumurta gereksinimi bir miktar karşılanmaktadır. Ancak İstanbul bu hâliyle kendine yetemediği için, ürettiği miktarın çok daha fazlasını dış illerden satın almaktadır. İstanbul'da sınırlı miktarda arıcılık, ipekböcekçiliği de yapılmakta olup, geçmişte Ayazağa, Kemerburgaz, Hacımaşlı gibi yerlerde domuz çiftlikleri de bulunmaktaydı.
Ormancılık ve madencilik
İstanbul genelinde kayda değer maden oluşumları yoktur. Avrupa Yakası'nın kuzeydoğusunda yer alan Sarıyer ilçesine bağlı Maden mahallesinde altın, gümüş ve bakır damarları olduğu Bizans döneminden bu yana bilinmesine karşın, işletilmeye değmeyecek derecede küçüklerdir. Bu nedenle buralar maden yatağı olarak değerlendirilmezler. İlde metal cevheri olarak çıkartılan tek maden manganezdir. Manganez madenleri şehrin batısında Çatalca ve Silivri ilçelerinde bulunmaktadır. Şehrin batısında, kuzeyinde ve kuzeybatısında kömür ve linyit ocakları vardır. Jeolojik yapısının uygunluğu nedeniyle İstanbul'un pek çok yerinde taş ocakları bulunur. Bu ocaklar Karadeniz kıyılarından Adalar'a kadar hemen her yerde görülebilir. İstanbul'da geçmişte çıkarılan mermer, kalker, kuvarsit, perlit, kaolen, kil ve kum gibi kaynaklardan bazıları inşaat sektöründen gelen yüksek talep sonucunda bugün tükenmiş; ya da tükenme noktasına gelmiştir. Özellikle çıkartılan kuvarsit ve kaolen sayesinde İstanbul'da cam ve seramik sanayii gelişmiştir.
İstanbul genelinde tüm orman alanları koruma altına alınmış olmakla birlikte sınırlı miktarda ormancılık faaliyeti yürütülmektedir. Geçmişte doğal oluşumlu ormanların büyük bir bölümünden kente yakacak odun sağlamak için yararlanılmışsa da, son yıllarda kentin dört bir yanına uzatılan doğalgaz ağıyla bu gereksinim azalma göstermiştir. İstanbul'daki bu baltalık ormanların bir bölümü günümüzde bozuk ormanlara dönüşmüştür.
Turizm
İstanbul'un tarihi, anıtlar ve yapıtların fazlalığı ve Boğaz'a sahip olması nedeniyle gözde turizm merkezlerinden biridir. Turistler arasında en büyük pay Almanlara aittir. Almanları Ruslar, Amerikalılar, İtalyanlar ve Fransızlar izler. 2021 yılında kente 9 milyon 25 bin turist gelmiştir. İstanbul'da her bütçeye uygun otel bulmak mümkündür. 5 yıldızlı zincir otellerden, butik aile işletmesi otellere kadar 1180'den fazla otel bulunmaktadır. Son yıllarda dünya çapında isim yapmış zincir oteller İstanbul'a yoğun ilgi göstermektedirler.
Binlerce yıldır, değişik insan topluluklarına yurt olan İstanbul topraklarının hemen her yöresinde, tarihin çeşitli dönemlerinden kalma tarihî eserlerle karşılaşmak mümkündür. Envanterlerde kayıtlı binlerce tarihî eser arasında, kent duvarları, saraylar, kasırlar, camiler, kiliseler, sinagoglar, çeşmeler ve konaklar bulunur.
2009 yılı istatistiklerine göre İstanbul, Antalya'dan sonra en çok turist ağırlayan ildir. 2009 yılı içinde ile hava, kara ve deniz yoluyla giriş yapan turist sayısı 7,5 milyonun biraz üzerindedir. Bunlar içinde %13,1'lik payla Almanlar birinci, 6,7'lik payla Ruslar ikinci sırada bulunur. İstanbul'un ağırladığı ilk turist kafilesi, 1863 yılında Sergi-i Umumi-i Osmani'yi ziyaret için gelmişti. Daha sonra İstanbul'un demiryoluyla Avrupa'ya bağlanmasıyla turist sayısı daha da artmış, artan konaklama talebini karşılamak için İstanbul'un ilk oteli Pera Palas kurulmuştur.
İstanbul'da 2009 verilerine göre işletme belgeli 371 konaklama ve 405 eğlence tesisi bulunmaktadır. İstanbul'da pek çok müze bulunmaktadır ve bunlar içinde özel müzeler de vardır. 2009 yılında yalnızca devlet müzelerini 6.179.556 kişi ziyaret etmiştir. Ziyaret edilen mekânlar arasında 2.932.429 kişi ile Topkapı Sarayı başı çekerken, onu 2.444.956 kişiyle Ayasofya Müzesi izlemiştir. İstanbul'un tarihsel merkezi konumundaki Fatih ilçesi (Tarihî yarımada), Haliç çevresi yerleşimleri Beyoğlu ve Eyüpsultan; Boğaziçi'nde Beşiktaş ve Sarıyer; Anadolu Yakası'nda Kadıköy, Üsküdar ve Adalar ilçeleri İstanbul'un tarih turizmi açısından zengin merkezleri arasında yer almaktadır. Doğa turizmi içinse Beykoz, Şile, Adalar ve Sarıyer'de ilgi çekici adresler vardır.
Önemli mekânlar
İstanbul Surları
İstanbul'un etrafını çeviren surlar tarihte 7. yüzyıldan başlayarak inşa edilmiş, yıkılmalar ve yeniden yapmalarla dört defa elden geçmiştir. Son yapımı 408'den sonradır. II. Theodosius (408-450) zamanında İstanbul surları Sarayburnu'ndan Haliç kıyısı boyunca Ayvansaray'a bu taraftan ve Marmara kıyısı boyunca Yedikule'ye, Yedikule'den Topkapı'ya, Topkapı'dan Ayvansaray'a uzanıyordu. Surların uzunluğu 22 km.'dir. Haliç surları 5.5 km, kara 6,5 km, Marmara Surları ise 9 km.'dir.
Kara surları üç bölümden oluşur: Hendek, dış sur, iç sur. Hendekler bugün tarım alanı olmuştur. Sura bitişik ve 50 m. aralıklarla kara surları tarafında, birçoğu yıkılmış, çatlamış durumda 96 burç bulunmaktadır. Bu burçlar, boydan boya uzanan sur duvarlarından 10 metrelik çıkıntıda, çoğunlukla kare planlı ve 25 metre yüksekliğindedir.
Dolmabahçe Sarayı
Dolmabahçe Sarayı, Karaköy'den Sarıyer'e uzanan sahil şeridinin Kabataş ile Beşiktaş arasında kalan bölümünde, Marmara Denizi'nden Boğaziçi'ne deniz yoluyla girişte sol sahilde, Üsküdar'ın karşısında yer alan saray. Denizden yer alınıp doldurulmasıyla ortaya çıkan alana yapıldığı için "Dolmabahçe" adını almıştır. Yapımı için dış devletlerden borç alınmıştır. Dolmabahçe Sarayı'nın bugün bulunduğu alan, bundan dört yüzyıl öncesine kadar Osmanlı Kaptan-ı Derya'sının gemileri demirlediği, Boğaziçi'nin büyük bir koyu idi. Geleneksel denizcilik törenlerinin yapıldığı bu koy zamanla bir bataklık hâline geldi. 17. yüzyılda doldurulmaya başlanan koy, padişahların dinlenme ve eğlenceleri için düzenlenen bir "hasbahçe"ye dönüştürüldü. Bu bahçede çeşitli dönemlerde yapılan köşkler ve kasırlar topluluğu, uzun süre Beşiktaş Sahilsarayı adıyla anıldı.
Haliç
Haliç, (batılıların deyişi ile Altın Boynuz) İstanbul'un bir koyudur. Haliç'in kelime anlamı, nehir ağzındaki koy demektir. Yunan efsanesine göre; Megaralılar, kralları Beyaz'ın annesi Keroessa için Altın Boynuz ismini vermişlerdir. Bizans döneminde kolonileşme de burada başlamıştır. Aynı zamanda Bizans İmparatorluğu'nun denizcilik merkeziydi. Sahil boyunca uzanan duvarlar, şehri bir deniz filosu atağından korumak için inşa edilmiştir. Haliç'in girişinde istenmeyen gemilerin girişini engellemek için, şehirden karşıya eski Galata Kulesi'nin kuzeydoğu ucuna uzanan geniş bir zincir vardı. Bu kule Latin haçlılarınca 4. Haçlı seferinde 1204 yılında geniş bir şekilde tahrip edildi. Fakat Cenevizliler yanına yeni bir kule inşa ettiler. Bu kule meşhur Galata Kulesi 1348 Christea Turris (Tower of Christ: İsa'nın Kulesi) diye adlandırılır. Osmanlı döneminde Yoğun Bektaşi nüfusun yaşadığı bir bölge idi. Karaağaç tekkesi, Karyağdı Baba tekkesi, Giresunlu Tekkesi gibi birçok Bektaşi tekkesi bu bölgede idi.
Beylerbeyi Sarayı
Beylerbeyi sarayı 1861-1865 yıllarında, eski ahşap bir sahil sarayının yerinde Sultan Abdülaziz tarafından Sarkis Balyan'a yaptırılmıştır. Yazlık bir saray olarak inşa edilen Beylerbeyi Sarayı, boğazı izleyebilecek bir yere yerleştirilmiştir. Saray, çok büyük olmamakla beraber, güzel işlemeleri ile göz kamaştırır. Sarayın mimarisi, Avrupa mimarisinden çok etkilenmiş olmakla beraber, Osmanlı'ya özgü süslemeler gayet rahat görülebilir. Sarayın içerisi rengârenk çinilerle süslenmiş olup içeride Avrupa'dan getirilen mobilyalar ve değerli eşyalar kullanılmıştır. Sarayın tavanlarında ve duvarlarında özellikle gemi resimleri dikkat çeker.
Topkapı Sarayı
Topkapı Sarayı, İstanbul'da yer alan ve dünyada günümüze gelebilmiş sarayların en eskisi ve genişidir. Konumu, Haliç’i, Boğaziçi’ni ve Marmara Denizi gören, İstanbul’un ilk kuruluş yeri olan bilinen akropol tepesidir. Tarihi İstanbul üçgen yarımadasının en uç noktasında, 5 km'yi bulan surlarla çevrili, 700.000 m2 özel araziye sahip bir komplekstir. Bu özelliği ile saraydan çok küçük bir şehri andıran Topkapı Sarayı, 500 yılı aşkın bir süredir kullanılmıştır. Sonradan padişah, yeni yapılan Dolmabahçe Sarayı'na taşınınca saray, uzun bir süre bakımsız bırakıldı. Saray, Cumhuriyet Dönemi'nde yapılan restorasyon sayesinde eski görkemine geri kavuştu. Şu an bir müze olarak kullanılan sarayda padişaha ait eşyalar sergilenir. Müze koleksiyonunun en değerli parçaları arasında Muhammed'in hırkası, dişi, ayak izi ve kılıcı sayılabilir. Bu nesneler, Yavuz Sultan Selim döneminde Kahire'den getirilmiştir. Başka bir değerli parça ise dünyaca meşhur Kaşıkçı Elması'dır. ise müzede sergilenen başka bir değerli eşyadır.
Yıldız Sarayı
Yıldız Sarayı ilk kez Sultan III. Selim'in annesi Mihrişah Sultan için yaptırılmış, özellikle Osmanlı padişahı II. Abdülhamit zamanında Osmanlı İmparatorluğunun ana sarayı olarak kullanılmış, günümüzde Beşiktaş İlçesi’nde yer alan bir saraydır.Dolmabahçe Sarayı gibi tek bir bina hâlinde değil, Marmara denizi sahilinden başlayarak kuzeybatıya doğru yükselip sırt çizgisine kadar tüm yamacı kaplayan bir bahçe ve koruluk içine yerleşmiş saraylar, köşkler, yönetim, koruma, servis yapıları ve parklar bütünüdür.
Çırağan Sarayı
İstanbul, Beşiktaş ilçesi, Çırağan Caddesi üzerinde bulunan tarihi saray. Haliç ve Boğaziçi’nin en güzel yerleri sultanlar ve önemli kişilere saray ve köşkleri için tahsis edilmişti. Zaman içinde bunların birçoğu yok olmuştur. Büyük bir saray olan Çırağan da 1910 yılında yanmıştı. Önceki bir ahşap sarayın yerinde 1871 yılında Sultan Abdülaziz tarafından Saray Mimarı Serkis Balyan’a yaptırılmıştı. Dört yılda 4 milyon altına mâl olan yapının ara bölme ve tavanı ahşap, duvarlarda mermer kaplıydı. Taş işçiliğinin üstün örnekleri sütunları zengin döşenmiş, mekânlar tamamlardı. Odalar nadide halılarla, mobilyalar altın yaldızlar ve sedef kalem işleri ile süslüydü. Boğaziçi’nin diğer sarayları gibi Çırağan da birçok önemli toplantıya mekân olmuştu. Renkli mermerle süslenmiş cepheleri, abidevi kapıları vardı ve arka sırtlardaki Yıldız Sarayına bir köprü ile bağlanmıştı. Cadde tarafı yüksek duvarlar ile çevriliydi. Yıllar boyu harabe hâlinde duran kalıntı büyük tamirler sonunda yeniden ihya olmuş, yanına ilave edilen eklentiler ile beş yıldızlı, güzel bir sahil oteline dönüştürülmüştür. Bahçesinde süs havuzu, bir iskele ve bir helikopter pisti bulunmaktadır. Günümüzde birçok sosyal aktiviteye ev sahipliği yapmaktadır.
Galata Kulesi
İstanbul Beyoğlu'nda Galata semtinde bulunan 528 yılında inşa edilmiş kuledir. Kuleden şehir panoramik bir şekilde izlenebilmektedir. Bizans imparatoru Anastasius tarafından inşa edilmiştir. Daha sonra 1204 yılında 4. Haçlı Seferleri ile büyük ölçüde tahrip olan kule 1348 yılında İsa Kulesi olarak Cenevizliler tarafından Galata Surlarına tekrar ek olarak yapılmıştır. Galata Kulesinin ilk üç katında Ceneviz, sonraki katlarda ise Osmanlı izleri taşıdığı gözleniyor. Kule girişindeki kitabede yer alan 16 mısralık methiye, II. Mahmut döneminde yapılan restorasyondan dolayı II. Mahmut için yazılmıştır. İçerisinde Galata Kulesi’nin de bulunduğu “Ceneviz Ticaret Yolu’nda Akdeniz’den Karadeniz’e Kadar Kale ve Surlu Yerleşimler” dosyası ile Galata Kulesi 2013 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi, (Türkiye'deki Dünya Mirası Geçici Listesi)’ne dahil edildi. Bugün çok canlı mekanlardan biri olan Galata Meydanı da kulenin yanındadır.
Taksim Meydanı
Taksim semti ve meydanı adını, Osmanlı Devleti'nde zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer olduğundan verilmiştir.
Meydan olmadan önce, eski evlerin sıralandığı dar bir bölge olan semt, meydan hâline getirilip genişletildikten sonra, zamanla bugünkü görünümünü almıştır. Meydanın ortasındaki Cumhuriyet Anıtı ve çevresi bugün tören yeri olarak kullanılıyor ve buluşma yeri işlevini üstleniyor. Meydan'ın başlangıcından Tünel'e kadar Nostaljik tramvay çalışır.
Taksim Meydanı’nın simgesi hâline gelen Cumhuriyet Anıtı İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica'ya yaptırılmış, 1928 yılında yerine yerleştirilmiştir. Anıtın yapımı 2,5 yıl sürmüş, anıt taş ve bronz kullanılarak yapılmıştır. Cumhuriyet dönemi anıtlarından ilk defa figüratif bir anlatımla Atatürk'ü ve yeni düzeni anlatan bir heykeldir.
Sultanahmet Meydanı
İstanbul'un en önemli meydanlarından biri. Bizans devrinde Hipodrom olarak bilinirdi. “Hipodrom” Yunanca "hippos" (at) ve "dromos" (yol) sözcüklerinin bileşiminden oluşan ve "at yolu" anlamına gelen bir kelimedir. Osmanlı döneminde buraya At Meydanı denirdi.
Günümüze çok az kalıntıları kalan Bizans devri önemli yapıları ve abideleri Hipodrom çevresinde inşa edilmişti. “Büyük Saray” diye bilinen İmparatorluk Sarayı Hipodromun yanından başlar, aşağılara, deniz kenarına kadar uzanırdı. Bu Saraydan günümüze bir büyük salonun yer mozaik panosu gelebilmiştir. Şehrin en önemli meydanı Agusteion ve burası ile cadde arasında Milerium zafer takı bulunurdu. Cadde Roma’ya kadar uzanan yolun başlangıcı idi ve ilk kilometre taşı da buradaydı.
Meydanda bulunan sütunlardan ilki aynı zamanda aralarından en eskisidir. Üzerinde hiyeroglifler bulunan bu taş, firavun 'in mezarından taşınmıştır. 2000 yıllık tarihi ile bu taş, aslında Bizans İmparatorluğu'ndan bile daha eskidir. İkinci sütun ise "Yılanlı Sütun" ya da "Burmalı Sütun" olarak adlandırılmaktadır. Bu sütun tunçtan yapılmış olup, birbirine sarılan üç yılan şeklinde yapılmıştır. Sütun Delfi'den getirilmiş olup, kente yılan gelmesini önlediği söylenir. Şu an sütundaki yılanları başları olmayıp, sadece birinin üst çenesi İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Eskiden tepesinde altın, gümüş ve bakırdan yapılma bir kazanın olduğu söylense de doğruluğu ispatlanamamıştır. Üçüncü sütuna ise "Örmeli Sütun" denilir. Bu sütunun taşlarının her biri ayrı bir yerden olmak üzere Anadolu'nun çeşitli yerlerinden geldiği rivayet edilir. Eskiden üzeri altın yaldızlı levhalarla kaplı iken o levhalar kentin yağmalanmasından sonra çalınmıştır. Bu sütunun içinde bir mıknatıs bulunduğu, kenti depremden koruyacağı ve kıyamete kadar dayanacağı rivayet edilir.
Osmanlı zamanında da Yeniçeri isyanları bu bölgede olur, kırk gün kırk gece süren şehzade sünnet düğünleri, şenlikler burada yapılırdı. Halide Edip'in İstanbul'un işgaline karşı konuşma yaptığı Sultanahmet mitingi de burada yapılmıştır. Meydanın orta yerinde Kayzer II. Wilhelm'in ziyaret hatırası olarak yapılmış olan Alman Çeşmesi bulunmaktadır. Meydanın batısında ise İstanbul Adliyesi yer almaktadır. Meydan günümüzde İstanbul'un en önemli turistik merkezidir.
Beyazıt Meydanı
Tarihî yarımada içerisinde bulunan tarihi bir meydandır. İstanbul Üniversitesi ve tarihî Kapalıçarşı'ya ev sahipliği yapmaktadır.Beyazıt Camiini de içinde bulunduran meydan turistlerin uğrak noktasıdır.
Bakırköy Özgürlük Meydanı
Bakırköy ilçesi İstanbul'un en kalabalık ilçelerinden birisidir. Bu ilçenin en popüler mekânlarından biri de Özgürlük Meydanı veya eski adıyla Cumhuriyet Meydanıdır.
Gülhane Parkı
Gülhane Parkı, İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan bir parktır. Park, eskiden Topkapı Sarayı'nın bir bahçesi idi. Padişahın Dolmabaçe Sarayı'na taşınması ile bahçedeki ağaçlar da saraya taşınmıştır. Bu yüzden bahçe, o zamanlar harap bir hâlde idi. 2003 yılında park olarak yeniden düzenlenen bahçe, yeniden eski hâlini alır. Ayrıca parkın Sarayburnu'na doğru olan tarafından, İstanbul'un belki de en güzel manzaralarından biri izlenebilir. Ayrıca parkın tam ortasında Gotlar Sütunu adı verilen bir sütun yer alır. Ve burada İslam tarihleri müzesi ve Fuat Sezgin'in mezarı vardır.
Kültür ve modern yaşam
Sanat
Kent, çok kez el değiştirip, yıprandığından kentte, Roma İmparatorluğu dönemine ait fazla yapı kalmadı. Kalanlar içinde en önemlileri: 330 yılında İmparator I. Konstantin onuruna kentin yedi tepesinden birine dikilen anıt. Sütun her biri 3 ton ağırlığında ve 3 metre çapında olan bileziklerle birbirine bağlanmış toplam 8 adet sütun ve bir kaidenin üst üste konulmasıyla oluşturuldu. Bu dönemden günümüze kalan bir başka yapı da Bozdoğan Kemeri'dir. Kentin su rezerv sisteminin inşası İmparator Hadrianus döneminde başladı. I. Konstantin zamanında kentin yeniden yapılanması ve büyümesiyle birlikte hızla artan nüfusun ihtiyacını karşılamak için sistemin daha da genişletilmesine gerek duyuldu. Kemer, suyunu Kâğıthane ile Marmara Denizi arasında kalan tepelerin yamaçlarından alan ve Trakya'nın tepelik bölgelerinden kente kadar uzanarak kentin su gereksinimini karşılayan geniş kemerler ve kanallar sisteminin son noktasında yer aldı. O zamanlar kente gelen bu su, toplam kapasitesi 1 milyon metreküpten fazla olan üç açık ve Yerebatan Sarnıcı gibi yüzden fazla yer altı sarnıcında depolandı. Bugün Sultanahmet Meydanı olarak bilinen Hipodrom Meydanı ise Circus Maximus tarafından inşa edildi.
Bizans İmparatorluğu dönemi
Bizans İmparatorluğu, kentte bin yıl kadar hüküm sürdü ve burayı başkent olarak kullandı. Bu özelliğinden dolayı İstanbul'da çok sayıda Doğu Roma yapısı vardır. Bunların en önemlileri Eminönü'nde toplanmıştır. Bu yapılar içinde en önemlisi, kilise olarak açılan Ayasofya'dır. Ayasofya Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından 532-537 yılları arasında inşa ettirilmiş bazilika planlı bir patrik katedrali olup, 1453 yılında İstanbul'un Türkler tarafından fethedilmesiyle II. Mehmed tarafından camiye dönüştürülmüş, 2020 yılına kadar müze olarak hizmet vermiş, 2020 yılında ise tekrar camiye dönüştürülmüştür.
Ayasofya'dan sonra yapılan önemli yapılardan biri Fethiye Camii'ydi. Kilise olarak, 13. yüzyıl sonlarında Bizans'ın ileri gelenlerinden Mihail Glabas Tarkaniotes tarafından inşa ettirildi.İstanbul'un Fethi'nden sonra 1454 yılında patrikhane olarak kullanıldı, 1590 yılında İran savaşlarında Gürcistan ve Azerbaycan'ın fethedilmesiyle, fethin hatırası olarak camiye dönüştürüldü.
Gene önemli yapılardan Kariye Camii, manastır olarak 534 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus döneminde Aziz Theodius tarafından yapıldı. 11. yüzyılda I. Aleksios'un kayınvalidesi Maria Doukaina tarafından yeniden inşa ettirildi. 1204-1261 yıllarındaki Latin İmparatorluğu döneminde harap olan manastır, Theodoros Metokhites tarafından 14. yüzyılda onarıldı. Dış narteks ve parekklesion bu dönemde yapıya eklendi.
Osmanlı İmparatorluğu dönemi
İmparatorluk devri boyunca sayısız eser yapılmıştır. Saray tipi 19. asırda Batı'dan gelerek girmiştir. Bir asır yaşayan ve son yarım asrını mimarbaşı olarak geçiren Sinan şu eserleri yapmıştır. 81 cami, 50 mescit, 55 medrese,19 türbe, 14 imaret, 3 hastane, 7 su bendi (baraj), 8 köprü, 16 kervansaray, 33 saray, 32 hamam, 6 mahzen, 7 d'arulkurrâ. Bu 441 eser bütün imparatorluğa dağılmıştır. 1839 yılında Tanzimat Fermanı'nın ilanı ile Avrupalılaşma yolunda önemli adımlar atılmıştır. Osmanlı, 18. yüzyılın sonlarına doğru Avrupa tarzını benimsemiş ve bunu mimariye ve sanata yansıtmıştır. Avrupa'da yaygınlaşan barok stili İstanbul'da da birçok eserin yapımında uygulanmıştır. Barok ve rokoko tarzında yapılan Dolmabahçe Sarayı, Beylerbeyi Sarayı ve Ortaköy Camii dünyada bu tür için önemli bir yer teşkil eder.
Sahne ve güzel sanatlar
İstanbul giderek kültürel açıdan daha önemli bir merkez hâline gelmektedir. Şehir, 2010 Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmiştir
Dünyaca ünlü pop starlar İstanbul stadyumlarını doldururken, opera, bale ve tiyatro gibi sanat dallarında eserler yıl boyu sahnelenir. Mevsimsel festival boyunca, dünyaca ünlü orkestralar, koral müzik grupları ve caz müziğinin efsane isimleri konser vermektedirler. 1982 yılından beri düzenlenmekte olan Uluslararası İstanbul Film Festivali, Avrupa'daki en önemli film festivallerinden birisidir. Güzel sanatlarla ilgili olarak 2 yılda İstanbul Bienali düzenlenmektedir.
2004 yılında açılan İstanbul Modern Sanat Müzesi sık sık Türk ve yabancı sanatçıların sergilerine ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca Pera Müzesi ve Sakıp Sabancı Müzesi'de dünyanın ünlü sanatçılarının sergilerini barındıran kentin önemli müzelerindendir.Haliç'in kıyısında kurulan Rahmi M. Koç Müzesi'nde genellikle sanayi, ulaşım, endüstri ve iletişim tarihine ait 1800 ve 1900'lü yılların araba, lokomotif, tekne, denizaltı ve uçakları sergilenmektedir.
1881 yılında kurulan İstanbul Arkeoloji Müzesi kendi türünde dünyanın en büyük müzelerinden biridir. Müzede Akdeniz Havzası, Balkanlar, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya'ya ait 1 milyon arkeolojik parça bulunmaktadır. İstanbul Arkeoloji Müzesi'nin bünyesine ayrıca Çinili Köşk Müzesi de bulunur. Müzede Selçuklu ve Osmanlı devirlerinden kalma İznik çinisi ve seramik örnekleri sergilenmektedir. Sultanahmet Meydanı'nda bulunan Büyük Saray Mozaikleri Müzesi geç Roma İmparatorluğu dönemi ve erken Bizans İmparatorluğu dönemine ait Büyük Saray'ın taban mozaikleri ve duvar süslerini barındırır. Bu müzeye oldukça yakın olan Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde ise çeşitli İslam uygarlıklarına ait geniş bir koleksiyon bulunmaktadır. Türkiye'nin ilk özel müzesi olan Sadberk Hanım Müzesi'de eski Anadolu uygarlıklarından, Osmanlılara kadar uzanan geniş bir yelpazede birçok eser içerir.
Beşiktaş ilçesinde yer alan Yıldız Sarayı, İstanbul Antika Fuarı'na ev sahipliği yaparak Doğu ve Batı'dan birçok antika eseri bir araya getirmiştir.Şişli'nin Mecidiyeköy semtinde bulunan Çok katlı Mecidiyeköy Antikacılar Çarşısı şehrin en büyük antikacılar çarşısıdır. 1455-1461 yılları arasında II. Mehmed tarafından yaptırılan Eminönü'ndeki Kapalıçarşı mücevher, halı, sanat eseri ve antika eşyalar satan sayısız dükkân vardır.Beyazıt Meydanı'ndaki tarihi ve nadir kitapların satıldığı Sahaflar Çarşısı, dünyanın en eski kitap çarşılarından birisidir. Sürekli olarak geç Roma, Bizans ve Osmanlı döneminden bu yana faaliyet göstermektedir.
Canlı gösteriler ve konserler için ev sahipliği yapan bir numaralı tarihi mekânlar Aya İrini, Rumeli Hisarı, Yedikule Hisarı, Topkapı Sarayı avlusu ve Gülhane Parkı'dır. Önemli bir kültür öğelerinden biri de Türk Hamamı'dır. Osmanlı döneminde yapılan ve buna en iyi örnek olan Çemberlitaş Hamamı (1584), Fatih'in Çemberlitaş semtindedir. 2003 yılında Sertab Erener'in Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'ye getirdiği birincilik sayesinde 2004 Eurovision Şarkı Yarışması istanbulda Abdi İpekçi Arena'da yapılmıştır.
Rekreasyon
Geleneksel plajlar su kirliliği nedeniyle yavaş yavaş kaybolmaktadır. Ancak son zamanlarda şehirde eski plajlar yeniden açılmaktadır. Kentin yüzme için en çok tercih edilen yerleri, Bakırköy, Küçükçekmece, Sarıyer ve Boğaz'dır. Şehir dışında kalan Adalar, Silivri ve Tuzla'nın yanı sıra Karadeniz'e kıyısı bulunan Kilyos ve Şile de yüzmek ve dinlenmek için tercih edilmektedir.
Prens Adaları, Marmara Denizi'ndeki bir grup adadan oluşmaktadır. Kartal ve Pendik ilçelerinin güneyinde kalan adalarda 19. ve 20. yüzyıl başlarından kalma birçok çam ve fıstık çamı vardır. Ayrıca bu dönemden kalma neoclassical and art nouveau tarzında Osmanlı yazlık konakları vardır. Adalarda başlıca balık ve deniz yemekleri yaygındır. İstanbul'a uzak mesafede bulunan Şile ilçesi yazlık ve dinlenme yeri olma özelliği ile bilinir. Şehir merkezine uzaklığı 50 kilometredir. Bozulmamış beyaz kum plajı bulunur.
Alışveriş
İstanbul'da çok sayıda tarihi çarşı vardır. Kapalıçarşı (1461), Mahmutpaşa Çarşısı (1462) ve Mısır Çarşısı bunlardan en önemlileridir. İlk modern alışveriş merkezi ise Bakırköy ilçesinde bulunan Galleria'dır. 20. yüzyılın son yıllarında daha ziyade "alışveriş merkezi" adı verilen modern çarşıların sayısı artmıştır. Bunların en önemlileri, Akmerkez 1993, Capitol Alışveriş Merkezi 1994, Profilo Alışveriş Merkezi 1998, Cevahir Alışveriş Merkezi 2002, Avrupa'nın ve Dünya'nın en iyi alışveriş merkezi ödülünü kazanan Metrocity (2003), Kanyon Alışveriş Merkezi (2006), İstinye Park (2008), Meydan Alışveriş Merkezi (Ümraniye - Merter - 2009).
Restoranlar
İstanbul, geleneksel Türk lokantaları ile birlikte, Avrupa ve Uzak Doğulu birçok restoran ve diğer mutfakları bünyesinde barındırmaktadır. Kentin en önemli meyhane ve barları şehrin en canlı yerlerinden biri olan Beyoğlu ilçesindeki İstiklal Caddesi'nde toplanmıştır. 1876 yılında açılan Çiçek Pasajı, pek çok tarihi meyhane, bar ve restoranı içerisinde bulundurmaktadır. 1870 yılındaki büyük Beyoğlu yangını sonucu yanarak yıkılan Naum Tiyatrosu'nun yerine Hristaki Zografos Efendi tarafından inşa ettirilmiştir. Rum Cleanthy Zanno'nun mimarlığında yeni bir tip çarşı binası olarak Cité de Péra adıyla açılmıştır.
Diğer tarihi bar ve kahvehaneler Tünel Pasajı çevresindeki alanlarda ve Asmalımescit Sokağı yakınlarında ve yine Çiçek Pasajı'nın arka tarafına düşen Nevizade Sokağı'nda yoğunlukla bulunur. İstiklal Caddesi çevresindeki bazı tarih mahalleler farklı şekillerde yeniden restore edilmiştir. Galatasaray Lisesi yakınlarındaki Cezayir Sokağı'nda resmi olmayan adıyla bilinen La Rue Française de (Fransız Sokağı) frankofon barlar, kafeler ve canlı müzik dinletisi sunan restoranlar bulunmaktadır.
İstanbulda tarihi balık lokantaları da oldukça ünlüdür. En popüler balık lokantaları genellikle Boğaz'da ve şehrin güneyindeki Marmara Denizi kıyılarındadır. Ayrıca Marmara Denizi'ndeki en büyük Prens Adaları (Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada) ve İstanbul Boğazı'nın kuzey girişinde bulunan Anadolu Kavağı'da tarihi balık restoranlarıyla ünlüdür.
Gece hayatı
Şehirdeki pek çok gece kulübü, barlar, restoranlar ve tavernalar canlı müzik ile birlikte insanlara hizmet vermektedir. Gece kulüpleri, restoran ve barların sayısında artışla birlikte yaz aylarında artan sıcaklık insanları bu yerlere çekmektedir. Özellikle İstiklal Caddesi ve Nişantaşı çevrelerinde kafeler, restoranlar, barlar, kulüpler, sanat galerileri, tiyatro ve sinemalar yoğunlaşmıştır. Babylon ve Nu Pera Beyoğlu'daki yaz ve kış hizmet veren gece kulüplerindendir.
En popüler açık hava gece kulüpleri İstanbul Boğazı kıyılarında bulunur. Ortaköy semtinde bulunan Sortie,Reina ve Anjelique bunlardan bazılarıdır. Ortaköy semtinin bir diğer önemli mekânlarından Q Caz Bar ise canlı caz müziği ile insanlara şık bir ortam sunmaktadır.
Maslak semtindeki İstanbul Arena ve Boğaziçi'ndeki Kuruçeşme Arena dünyanın dört bir köşesinden gelen ünlü şarkıcı ve orkestraların canlı konserlerine ev sahipliği yapmaktadır. Maslak semtindeki bir başka yerlerden birisi olan Parkorman,Music TV'nin 2002 yılındaki canlı konser ve partilerine ev sahipliği yapmıştır.
Sokak tabelaları
2007 yılında beri İstanbul'da, ve Bülent Erkmen tarafından şehir için özel tasarlanmış ve şehirle özdeşleşmiş sokak tabelaları kullanılmaktadır.
Spor
Bizans ve Roma dönemlerinden beri birçok spor faaliyetine ev sahipliği yapan İstanbul; günümüzde futbol, basketbol, voleybol, hentbol ve çeşitli motor ve spor yarışlarına ev sahipliği yapar. Türkiye liglerinin üç büyüğü olarak adlandırılan Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın antrenman ve maç sahaları da burada bulunmaktadır.
Atatürk Olimpiyat Stadyumu, Rams Park, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu ve Beşiktaş Park, UEFA'nın beş yıldızlı stadyumları arasındadır. Atatürk Olimpiyat Stadyumu, 2005 Şampiyonlar Ligi finaline, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu ise 2009 UEFA Kupası finaline Beşiktaş Park ise 2019 UEFA Süper Kupası finaline ev sahipliği yapmıştır. 2020 Şampiyonlar Ligi Finali Atatürk Olimpiyat Stadyumunda yapılacaktı fakat COVID-19 pandemisi yüzünden ertelenmiştir ve 2023 finalinin İstanbul'da düzenlenmesine karar verilmiştir.
Dünyanın en büyük spor organizasyonlarından biri olan Formula 1 yarışlarına 2005 ila 2011 tarihleri arasına kadar ev sahipliği yapmıştır ve 2012 Grand Prix takviminden çıkarılmıştır. İstanbul Park Pisti, toplam 2 milyon 215 bin m2'lik bir alanı kaplamaktadır. Pist F1'in en zor pislerinden biri olarak gösterilmektedir. Organizasyon 2020'de bir kez daha İstanbul'da düzenlenmiştir. Türkiye FIA'dan 3 yıllık lisans almasına rağmen 2021 takviminde yer almamıştır. 28 Nisan 2021'de; Türkiye, Kanada'nın yerine takvime dahil olmuştur.
Türkiye'nin en önemli hipodromu olan Veliefendi Hipodromu kentteki önemli yarışlara ev sahipliği yapmaktadır.
- Önemli spor tesisleri
Stadyumlar: Atatürk Olimpiyat Stadyumu (76.092), Nef Stadyumu (52.652), Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu (50.509), Vodafone Park (41.903), Fatih Terim Stadı (17.319). Spor Salonları: Sinan Erdem Spor Salonu (16.500), Ülker Spor ve Etkinlik Salonu (13.800), Burhan Felek Spor Salonu (7.500), (7.000), (5.240), Beşiktaş JK Akatlar Spor Salonu (3.200) Diğer tesisler: Kurtköy Olimpik Kapalı Yüzme Havuzu (2.500), Ataköy Sutopu Olimpik Havuzu (1.250), Veliefendi Hipodromu (7.600), (2.000)
Eğitim
İstanbul'da yedisi devlet yirmi dördü vakıf olmak üzere otuz bir üniversite vardır. Özellikle kamuya ait öğretim kurumları ülkenin en saygın ve en donanımlı üniversitelerindendir. Ancak son yıllarda da özel üniversitelerin sayısında bir yükselme olmuştur. Türkiye'nin en eski 3 devlet üniversitesinden ikisi İstanbul'dadır. İstanbul Üniversitesi 1453 yılında kurulmuştur ve Türkiye'nin en eski üniversitesidir.İstanbul Teknik Üniversitesi (1773) ise dünyanın en eski üçüncü teknik üniversitesidir ve tamamen mühendislik bilimleri adanmıştır. İstanbul'da tanınmış diğer devlet üniversiteleri; Boğaziçi Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi'dir. Ayrıca ülkenin en eski 5 vakıf üniversitesinden üçü bu kenttedir. Bunlar 1992 yılında kurulan Koç Üniversitesi ile 1994 yılında kurulan Sabancı Üniversitesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi'dir.
İstanbul'da eğitim veren Üniversiteler:
- Devlet: Boğaziçi Üniversitesi,Galatasaray Üniversitesi,İstanbul Üniversitesi,İstanbul Teknik Üniversitesi,Marmara Üniversitesi,Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi,Yıldız Teknik Üniversitesi,İstanbul Medeniyet Üniversitesi,Türk-Alman Üniversitesi
- Vakıf: Acıbadem Üniversitesi,Altınbaş Üniversitesi,Bahçeşehir Üniversitesi,Beykent Üniversitesi,Doğuş Üniversitesi,Işık Üniversitesi,İstanbul Arel Üniversitesi,İstanbul Aydın Üniversitesi,İstanbul Bilgi Üniversitesi,İstanbul Bilim Üniversitesi,İstanbul Kültür Üniversitesi,İstanbul Medipol Üniversitesi,İstanbul Ticaret Üniversitesi,İstinye Üniversitesi, Kadir Has Üniversitesi,Koç Üniversitesi,Maltepe Üniversitesi,Okan Üniversitesi,Özyeğin Üniversitesi,Piri Reis Üniversitesi,Sabancı Üniversitesi,Yeditepe Üniversitesi,Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Nişantaşı Üniversitesi,Üsküdar Üniversitesi,Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi
Hemen hemen İstanbul'daki tüm özel lise ve üniversitelerde İngilizce, Fransızca ve Almanca gibi ana yabancı dil veya ikincil yabancı dil eğitimi verilmektedir. Galatasaray Lisesi, 1481 yılında Galata Sarayı Enderun-u Hümayunu adıyla kurulmuştur. Daha sonraki adıyla Galatasaray Mekteb-i Sultanisi şehrin en eski lisesi olmakla birlikte, en eski ikinci eğitim veren kurumudur. Fransızca eğitim vermektedir. 1884 yılında kurulan İstanbul Lisesi daha çok bilinen adıyla İstanbul Erkek Lisesi, uluslararası alanda tanınmış en eski liselerden biridir. Almanca eğitim vermektedir.Kadıköy Anadolu Lisesi eski ve daha iyi bilinen adıyla Kadıköy Maarif Koleji, genç cumhuriyete yön verecek üst düzey eğitimli siyasetçi, bilim insanı ve sanatçılar yetiştirmek amacıyla, Bakanlar Kurulu ve Meclis kararıyla 1955 yılında kurulmuştur. İngilizce eğitim vermektedir.Nişantaşı Anadolu Lisesi, 1905 yılında English High School for Boys adıyla özellikle İngiliz topluluğu mensuplarının çocuklarına sağlıklı bir eğitim vermek amacıyla kurulmuştur. 1979 yılında MEB'e bağlanmış ve şimdiki adını almıştır. Cağaloğlu Anadolu Lisesi, (eski adıyla İstanbul Kız Lisesi) 1850 yılında I.Abdülmecit'in annesi Bezmiâlem Valide Sultan'ın isteği üzerine kurulmuş, Osmanlı'nın ilk sivil lisesi unvanına sahiptir. İlk olarak Valide Mektebi ve ardından Darülmaarif isimlerini almış, 1911-1933 yılları arasında İnas İdadisi (Erkek Öğretmen Lisesi), 1933-1983 yılları arasında Türkiye'nin ilk kız lisesi İstanbul Kız Lisesi olarak hizmet vermiş, 1983 yılında ise bugünkü hâlini almıştır. Almanca eğitim vermektedir.
Türkiye'de eğitim veren lise türlerinden biri olan Anadolu Liseleri grubuna giren Kabataş Erkek Lisesi, Haydarpaşa Lisesi, Vefa Lisesi ve Pertevniyal Lisesi Türkiye ve dünya çapında tanınmış liselerdendir. İstanbul'da çok sayıda yabancı azınlık bulunmasından dolayı 19. yüzyılda yabancı liselerde artış görülmüştür. Türkiye'nin kurulmasından sonra birçok yabancı okul Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı idaresine girmiştir. Fakat bazı liseler hâlen yabancı idaresi altındadır. Özel İtalyan Lisesi, İtalya hükûmeti tarafından yönetilmekte ve İtalyan devlet okulu olarak kabul edilmektedir. Ayrıca finansman ve öğretmen ihtiyacı Başkent Roma'dan sağlanmaktadır. 1863 yılında kurulan Robert Koleji ve diğer birçok okul bunların arasında sayılabilir.
İstanbul da iki tane çok köklü askeri lise bulunmaktadır. Birisi Kuleli Askerî Lisesi olup Çengelköy de bulunmaktadır. İkincisi ise Deniz Lisesi olup Heybeliada da eğitimine devam etmektedir. Ayrıca Hava Harp Okulu ve Deniz Harp Okulu da İstanbul'da bulunmaktadır. Heybeliada da bulunan Deniz Lisesi aynı zamanda Türkiye'nin ilk mühendislik fakültesi olan Mühendishane-i Bahr-i Hümâyun olup 1773 tarihinde Osmanlı'da ilk defa mühendislik alanında açılan yüksek öğretim kurumudur.
İstanbul, çoğu Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait geniş koleksiyonları içeren çok sayıda kütüphaneye sahiptir. Tarihi belge koleksiyonları açısından en önemli kütüphaneler, Topkapı Sarayı Kütüphanesi, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Kütüphanesi, Beyazıt Devlet Kütüphanesi, Süleymaniye Kütüphanesi, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi ve İBB'ye bağlı olarak hizmet veren Atatürk Kitaplığı'dır.
6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen Gaziantep-Kahramanmaraş depremleri ardından İstanbul Valiliği tarafından yapılan incelemelerde 2022-23 yılı ikinci eğitim öğretim yılında 93 okulda devam edilmeyeceği açıklandı. Bu okullardan 76 tanesinin yıkılarak tekrardan inşa edileceğini, 17'sinin ise güçlendirme yapılacağı açıklandı.
Medya
İlk Türkçe gazete Takvim-i Vekayi, 1 Ağustos 1831 tarihinde Bâb-ı Âli semtinde basıldı. Bâb-ı Âli böylece medyanın en önemli merkezi hâline gelmiştir. İstanbul, Türkiye'nin medya başkenti olmakla birlikte çeşitli yerli ve yabancı basın kuruluşları arasında büyük bir rekabet vardır. Türkiye'nin önemli ulusal medya ve yayın kuruluşlarının merkezide çoğunlukla İstanbul'dadır. Aynı zamanda Ankara ve İzmir'de de yayın merkezleri vardır. İstanbul merkezli büyük gazete kuruluşları olan; Posta, Hürriyet, Milliyet, Sabah, Cumhuriyet, Türkiye, Akşam, Star, BirGün, Güneş, Vatan, Takvim, Yeni Asır, Yeni Şafak ve Türkiye'nin ilk İngilizce gazetesi olan Hürriyet Daily News bunların başlıcalarıdır. Ayrıca çok sayıda yerel-ulusal TV ve radyo istasyonları da İstanbul'da bulunmaktadır. Habertürk TV, teve2, Haber Global, CNN Türk, Ulusal Kanal, TV100, NOW, TRT (Ana binasının biri de Ankara'dadır.), NTV, Kanal D, ATV, Show TV, Star TV, 360, TGRT Haber, a Haber, 24, Kanal 7, Flash Haber TV, Halk TV, Tele1, KRT TV, Sözcü TV ve diğer birçok sayıdaki TV kuruluşları bunların arasındadır. Şehirde yüzü geçkin FM radyo istasyonu da bulunmaktadır.
Altyapı
Kentin su ihtiyacını karşılamak için yapılan sistemler şehrin kuruluş dönemine kadar uzanmaktadır. İki en önemli su kemeri, Roma döneminde inşa edilmiş Mazul Kemeri ve Bozdoğan Kemeri (Valens Kemeri)'dir. Şehrin Kuruluş dönemlerinde su ihtiyacı, yer altı kaynaklarından sağlanıyordu. İlk önemli su tesisleri Roma döneminde yapılmıştır. Roma İmparatorları'ndan Valens, Halkalı civarından Beyazıt'a kadar su getirtmiş ve bu su yolu için Mazul Kemeri ile Bozdoğan Kemeri'ni inşa ettirmiştir. Ayrıca Valens zamanında Belgrad Ormanları'nda bir bent de yaptırılmıştır. Kâğıthane Deresi'nin suları ızgaralarda toplanarak şehrin su ihtiyacını karşılamak için kullanılmıştır. Toplananlar sular şehrin çeşitli sarnıçlarına toplanmıştır. Bu sarnıçların en büyük ve en önemlileri Binbirdirek Sarnıcı (Philoxenos) ve Yerebatan Sarnıcı'dır. Şehirde nüfusun giderek artması sonucu yine su sıkıntıları çekilmeye başlanmış, bunun üzerine Kanuni Sultan Süleyman bu sorunun çözülmesi için "Ser Mimaran-ı Cihan ve Mühendisan-ı Devran" diye ma'ruf Mimar Sinan'ı görevlendirdi. Böylece 1555 yılında Kırkçeşme Su Tesislerinin inşasına başlanmış oldu. Daha sonraki yıllarda suya olan ihtiyacın ve halkında isteği sonucu, küçük ikmal şebekleriyle halkın kullanımına açık çeşmeler yapılmaya başlandı.
Bugün, suları klorlama, Atık su arıtma, dezenfekte etme ve dağıtma gibi hizmetler İSKİ (İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi) tarafından yürütülmektedir. Ayrıca bazı özel kuruluşlarda temiz su dağıtımı yapmaktadır. İstanbul'da elektrik dağıtımı ve bakımı ise Türkiye Elektrik İletim A.Ş. tarafından yapılmaktadır. Kentin ilk elektrik üretim tesisi ise 1914 yılında kurulan ve 1983 yılına kadar hizmet veren Silahtarağa Elektrik Santrali'dir.
Osmanlı İmparatorluğu'nda ilk Posta ve Telgraf Bakanlığı 23 Ekim 1840 yılında, Tanzimat Fermanı ile yaşanan gelişmelerin sonucu olarak kurulmuştur. İlk postane ofisi olan Postahane-i Amire Yeni Cami avlusu yakınlarındaydı. İlk Uluslararası ise 1876 yılında kurulmuş, 1901 yılında ise havale türü ve kargo gibi işlemlerin kabulüne başlanmıştır. 1847 yılında Samuel Morse tarafından telgrafın patenti alınmıştır. Samuel Morse'un bu yeni buluşu, eski Beylerbeyi Sarayı'nda (Beylerbeyi Sarayı 1861-1865 yıllarında aynı yere yenisi inşa edildi.) bizzat Padişah Abdülmecid tarafından test edilmiştir. Bu başarılı deneme sonrasında, İstanbul ve Edirne arasında ilk telgraf hattı kurulumu 9 Ağustos 1847 yılında başlamıştır. 1855 yılında Telgraf İdaresi kurulmuş, 23 Mayıs 1909 yılında da 50 hat kapasiteli ilk manuel telefon santrali Büyük Postane adıyla Sirkeci'de hizmet vermeye başlamıştır.
Sağlık
İstanbul çok sayıda hastane, klinik ve laboratuvarla birlikte ülkenin tıbbi araştırma merkezidir. Bu tesislerin çoğu yüksek teknolojik ekipmanlara sahiptir. Gelişkin sağlık olanakları ve ülke dışına göre daha uygun fiyatları nedeniyle şehirde sağlık turizmi gelişmiştir. Öyle ki Birleşik Krallık ve Almanya gibi Avrupa ülkeleri dar gelirli hastalarını yüksek teknolojik tıbbi tedavi ve operasyonlar için İstanbul'a göndermektedir. İstanbul özellikle lazer Oftalmoloji (Göz cerrahi) ve plastik cerrahi için küresel bir durak hâline gelmiştir.
Kentte özellikle hava kirliliği sağlık için büyük bir sorun oluşturmaktadır. Özel araçların artması ve kamu ulaşımının yavaş ve yetersiz olması bu sorunu artırmaktadır. Bu sorunla ilgili olarak Ocak 2006'da yalnızca kurşunsuz benzin kullanımı planlanıyordu.
İstanbul genelinde sağlık hizmetleri devlete bağlı ve özel sağlık kuruluşlarınca yürütülmektedir. İl genelinde, tüm ilçelere yayılmış 52 devlet hastanesi vardır. Semt poliklinikleri de buna eklenince bu sayı 111'e çıkmaktadır. Her ilçede, bir ya da birkaç sağlık ocağı da yer almaktadır. Toplam sağlık ocağı sayısı 2004'te 337 olarak belirlenmiştir. İldeki özel sağlık kuruluşlarının sayısı ise 138'dir. Devlete ait, askerî ve özel sağlık kuruluşlarında toplam yatak sayısı 18.375'tir. İldeki toplam eczane sayısı 3.852'dir.
Ulaşım
İstanbul'da ulaşım kara, hava, deniz ve demiryolu gibi farklı şekillerde yapılmaktadır. Şehiriçi, şehirlerarası ve uluslararası taşımacılığın yapıldığı büyük merkezlere sahiptir. İlde havayolu ulaşımının yapıldığı iki sivil havalimanı vardır. Birisi 2019 yılında açılan İstanbul Havalimanı’dır. İstanbul Havalimanı’nda iç ve dış hatlar için 2 ayrı terminal vardır. Atatürk Havalimanı’ndan planlanmış tüm uçuşlar, 6 Nisan 2019 tarihinden beri İstanbul Havalimanı’ndan yapılmaktadır. Atatürk Havalimanı’nın bundan sonraki kullanım şekli henüz netlik kazanmadı. İstanbul Havalimanı; Arnavutköy-Göktürk-Çatalca kavşağında, Akpınar ve Yeniköy mahalleleri arasındaki 7.650 hektarlık alanda yer almaktadır. İstanbul Havalimanının web sitesi aşağıdaki adrestir. Diğer havalimanı ise Anadolu Yakası’nda bulunan Sabiha Gökçen Havalimanı’dır. Yurt içi ve yurt dışı pek çok merkeze aktarma yapmaksızın uçmak mümkündür. İldeki havalimanlarından İstanbul Havalimanı, Avrupa Yakası'nda Arnavutköy ilçesinde; Sabiha Gökçen Havalimanı ise Anadolu Yakası'nda Pendik ilçesinde yer alır. Atatürk Havalimanı ilde alanında ilk olup, hava ulaşımında en büyük paya sahipti. Havalimanından günde ortalama 650-700 uçak havalanmaktaydı. Kent merkezine metro hattı ve otoyollarla bağlıdır.
Karayoluyla ulaşımı ise İstanbul'da özellikle şehirlerarası yolculukta büyük bir paya sahiptir. Türkiye'nin her iline ve ayrıca Gürcistan, Yunanistan, Bulgaristan gibi komşu ülkelere İstanbul'dan doğrudan seferler vardır. Anadolu Yakası'nda , Avrupa Yakası'ndaysa Büyük İstanbul Otogarı hizmet vermektedir. İstanbul Otogarı da metroyla kent merkezine bağlanmaktadır. Bunun dışında şehrin değişik bölgelerinde, kimi büyük seyahat firmalarının işletmesini yaptığı cep otogarları vardır.
Demiryolu ise bu iki ulaşım yoluna oranla daha az tercih edilen bir başka hizmettir. İstanbul'dan Eskişehir, Ankara, Konya, Adana, Bitlis, Van gibi yurt içi merkezlerle; Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan, Macaristan, İran, Suriye ve Irak gibi dış merkezlere tren seferleri vardır. Ankara, Eskişehir ve Konya gibi bazı şehirlere Yüksek Hızlı Tren seferleri vardır. Ayrıca Halkalı - YHT hattının inşası devam etmektedir. Demiryolu ilde ayrıca şehiriçi halk taşımacılığında da kullanılmaktadır.
Deniz yoluyla ise ilde düzenli ulaşım yalnızca yurt içinde gerçekleştirilir. İstanbul'dan Yalova'ya, Balıkesir'e ve Bursa'ya feribot ve araba vapuru seferleri vardır.İstanbul Limanı'na turistik amaçlarla gelen münferit gemiler dışında yurt dışı varışlı gemi seferi yoktur.
İstanbul'da şehiriçi ulaşım ise büyük bir sektördür. Otobüslerle ulaşım sağlayan İETT; şehir hatları vapurlarını ve deniz taksi işleten İDO; tramvay, metro, füniküler ve teleferik hatlarının sahibi Metro İstanbul; banliyö hizmeti sağlayan TCDD Taşımacılık; dolmuşlar, yolcu motorları ve ticari taksilerle İstanbul kompleks bir ulaşım ağına sahiptir. İstanbul'da şehir içi raylı sistem uzunluğu Ekim 2023 itibari ile 328 km'dir. İETT, 5.000 otobüslük filoyla; İDO, 89 gemiden oluşan filosuyla ile 33 hatta, 82 noktaya hizmet vermektedir.Not 3 [›]
İlden , , , ve otoyolları geçer. Otoyollar 15 Temmuz Şehitler (Boğaziçi), Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim Köprüleri ile birbirlerine bağlanır. Köprüler şehir içi ulaşımda da kilit noktalardır. Pik saatlerde 15 Temmuz Şehitler ve FSM köprülerinde sık sık tıkanmalar oluşmaktadır. Euronews’in “Küresel yaşam kalitesi 2019” raporuna göre İstanbul, sürücü ve yolcuların trafikte en fazla zaman kaybettiği 13. şehir olmuştur.
İstanbul'a bağlı köylerle ve Silivri, Çatalca, Şile gibi uzak ilçelere İETT'nin hatlarına ek olarak özel firmalar da ulaşım sağlamaktadır.
Kent dışı ulaşım
Karayolu ile ulaşımda kullanılan Büyük İstanbul Otogarı, 1980'li yıllarda Topkapı'da bulunan İstanbul Trakya Otogarı'nın yetersiz gelmesi üzerine, 1987'de yapımına başlanmış, 1994 yılında hizmete girmiştir.
Kente demiryolu ile ulaşım için kullanılan Haydarpaşa Garı, 1908'de İstanbul-Bağdat Demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak inşa edilmiştir. Gar, TCDD'nin ana istasyonudur. İstanbul'un Anadolu Yakası'nda Kadıköy'de bulunur. Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde bu istasyondan Bağdat Demiryolu yanında Hicaz Demiryolu seferleri de yapılmaya başlanmıştır. Şehrin Avrupa yakasında Eminönü'nde bulunan Sirkeci Garı Trakya ve Avrupa'ya demiryolu ulaşımının başlangıcıdır. Sirkeci garı marmaray açıldığı için, Haydarpaşa garı yenileme çalışmaları sebebiyle kullanım dışıdır.
Kente havayolu ile ulaşım için İstanbul Havalimanı ile Sabiha Gökçen Havalimanları mevcuttur.
Kentin Türkiye'deki önemli merkezlere uzaklığı şöyledir: Kayseri 770 km Adana 939 km, Hatay 1171 km, Ankara 454 km, Antalya 724 km, Bursa 243 km, Edirne 227 km, Kocaeli 103 km, Diyarbakır 1372 km, Gaziantep 1136 km, İzmir 565 km, Konya 663 km, Samsun 733 km, Trabzon 1067 km.
Kent içi ulaşım
İlde kent içi ulaşımda kullanılmak üzere İETT ve İstanbul Ulaşım tarafından işletilen metro, tramvay, metrobüs otobüslerin yanında dolmuş ve İDO tarafından işletilen deniz otobüsleri ve feribotlar da kullanılmaktadır. İstanbul, 1876'da yapılan Tünel ile toplu taşımada metronun ilk kullanıldığı yerlerdendir. Yapımına 2004 yılında başlanan Marmaray 29 Ekim 2013 tarihinde hizmete açılmıştır. Kentte 13 adet raylı sistem hattı vardır ve bu hatların uzatılması ve yenilerinin yapılması projeleri vardır. Kentte ayrıca 1510 m uzunluğundaki Fatih Sultan Mehmet, 1071 m uzunluğundaki Boğaziçi Köprüsü ve 1875 m uzunluğundaki Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile Avrupa Yakası ile Anadolu Yakası arasındaki ulaşım sağlanır.
Metro
İstanbul Metrosu, Türkiye'nin ilk ve en büyük metro ağıdır. Sistem İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilir. 1989 yılında açılan sistemde M1, M2, M3, M4, M5, M6, M7, M8, M9 ve M11 olmak üzere dokuz metro hattı bulunmaktadır. Sistemin uzunluğu 199.26 km'dir. 4 hattın ve mevcut olan altı hattın inşaat ve uzatma çalışmaları da sürmektedir.
İstanbul Teknik Üniversitesi Müzesi'nde, son senelerde eski kitaplar arasında bulunarak sergilenen, Avant Projet d'un Metropoliain a Constantinople (İstanbul'da bir metro ön projesi) L. Guerby Ing. imzasını taşıyor. Projenin eldeki mavi ozalit kopyası 1/5.000 ölçeğinde. Güzergâh üzerindeki 24 istasyon Topkapı suriçi tramvay durağından başlayarak Şişli tramvay durağında son buluyor. İstasyonlarda peron uzunlukları 75 m; en uzun ara 975 m, en kısa ara 220 m olarak önerilen proje, 10 Ocak 1912 tarihini taşıyor.
İstanbul Metrosu ile ilgili yapılan son proje IRTC kapsamında 1987'de gerçekleştirilen çalışmadır. Bu konsorsiyum İstanbul Metrosu ile birlikte "Boğaz demiryolu tüneli" projesini de birlikte hazırlamıştır. Bu etütte metro güzergâhı 16.207 m olup istasyonları Topkapı-Şehremini-Cerrahpaşa-Yenikapı-Unkapanı-Şişhane-Taksim-Osmanbey-Şişli-Gayrettepe-Levent-4. Levent olan bir hat önermiştir. Bu projenin Yenikapı-Hacıosman arası açılmıştır.
2004 yılında temelleri atılan Marmaray Projesi 2013 yılının sonlarında Kazlıçeşme-Ayrılık Çeşmesi arası açılmıştır. Avrupa ve Asya yakasını İstanbul Boğazı'nın altından birleştirmiştir. Marmaray, Manş Denizi'ndeki benzeri bir demiryoludur. 2019 da ise Kazlıçeşme-Halkalı arası ve Ayrılık Çeşmesi-Gebze arası açılmıştır. Bununla beraber İstanbul Metrosuna aktarma bağlantıları da vardır.
Anadolu Yakası'nda ise 2005 yılında Kadıköy-Sabiha Gökçen Havalimanı Metrosu'nun temeli atılmıştır. Hat, Ağustos 2012 tarihinde Kadıköy-Kartal olarak hizmete girdi. 2016 yılında hizmete giren Tavşantepe uzatması ile istasyon sayısı 19'a, 2022 yılında hizmete giren Sabiha Gökçen Havalimanı uzatması ile 23'e yükselmiştir.
Ayrıca M5 Üsküdar-Çekmeköy metro projesinin de 2012 Mart ayı itibarıyla inşaatına başlandı. Üsküdar-Ümraniye arasındaki ilk etap Aralık 2017 tarihinde, ikinci etabı olan Ümraniye-Çekmeköy hattı Ekim 2018 tarihinde hizmete başlamıştır. Hattın Sultanbeyli'ye uzanan projesi inşaat halindedir. Ayrıca bu metro Türkiye'nin ilk sürücüsüz metrosu olma özelliği taşımaktadır.
Avrupa Yakasının ilk sürücüsüz metrosu M7 Mecidiyeköy - Mahmutbey hattı 28 Ekim 2020'de açılmıştır.
M9 Bahariye - Olimpiyat hattı 29 Mayıs 2021'de hizmete girmiştir. M3 hattının İkitelli Sanayi - Olimpiyat kısmı da bu hata devredilmiştir.
Anadolu Yakası'nın 2., şehrin 3. sürücüsüz metrosu M8 Bostancı - Parseller hattı 6 Ocak 2023'te açılmıştır.
İstanbul Havalimanı'nı bağlayan, şu an şehrin 34 kilometre ile en uzun metrosu M11 İstanbul Havalimanı - Gayrettepe hattı ise 22 Ocak 2023'te hizmete girmiştir. Aynı zamanda bu hat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın tek başına açtığı ilk metro hattıdır.
Kardeş şehirler
İstanbul'un dört kıtadan 69 kardeş veya işbirliği protokolü anlaşması olan şehri vardır. Bu sayı 1993 yılından beri yaklaşık iki kat artmıştır.
Kaynakça
- ^ "İmamoğlu, mazbatayı aldı; işte ilk sözleri". T24. 29 Haziran 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 27 Haziran 2019.
- ^ . 22 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2020.
- ^ . dergipark.org.tr. Ocak 2017. 21 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2019.
- ^ "Cumhuriyet Dönemi'nde Ankara başkent yapılmışsa da İstanbul kültürel başkent olma özelliğini korumuştur." İstanbul, Anadolu Yayıncılık (1983), s.4086.
- ^ . 6 Eylül 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Haziran 2009.
- ^ "İki kıta üzerine kurulu İstanbul, Türkiye'nin kültürel ve iktisadi merkezi olmayı sürdürmektedir." ("À cheval sur deux continents Istanbul demeure le pôle culturel et économique de la Turquie.") Istanbul, Michelin (2011), s. 106. , 9782067154384
- ^ "List of cities proper by population". 19 Ağustos 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ağustos 2008.
- ^ PriceWaterhouseCoopers: U.K. Economic Outlook and Global City GDP Ranking 2005-2020 Full Report 28 Mart 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde . (PDF)
- ^ . istanbul.gov.tr T.C. İstanbul Valiliği. 10 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2009.
- ^ [1] 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde . T.C. Kültür Bakanlığı Osmanlı başkentleri sayfası.
- ^ (PDF). hacettepe.edu.tr (Hacettepe Üniversitesi). 12 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (pdf) arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Temmuz 2009.
- ^ Kaya, Önder (2010). "Byzas'ın yerinden Konstantin'in şehrine: İstanbul". Cihan Payitahtı İstanbul. İstanbul: Timaş. ss. sf. 15-23. .
- ^ "Çağlar boyu İstanbul". Erişim tarihi: 29 Haziran 2010.
- ^ "History of sedimentary infilling of Yarimburgaz Cave, Turkey" (PDF). 9 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 29 Haziran 2010. (İngilizce) (WebCite® 11 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- ^ . 22 Ocak 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Haziran 2010. (WebCite® 11 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- ^ a b "Fikirtepe Kültürü". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. III. İstanbul: Tarih Vakfı Yayınları. 1993. ss. sf. 315, 316, 317.
- ^ "İstanbul". Temel Britannica. IX. İstanbul: Ana Yayıncılık. 1993. ss. sf. 115.
- ^ . 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Haziran 2010. (WebCite® 11 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- ^ a b c d e "İstanbul". Temel Britannica. IX. İstanbul: Ana Yayıncılık. 1993. ss. sf. 116.
- ^ a b c "Kelimebaz: İstanbul". Sevan Nişanyan. 29 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Haziran 2010.()
- ^ Göncüoğlu, Süleyman Faruk (2010). "En çok ismi olan şehir". İstanbul'un İlkleri Enleri. İstanbul: Ötüken. s. 233. .
- ^ a b "istanbul". Nişanyan Sözlük. 13 Ekim 2020 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Ekim 2020.
- ^ Dânişmendnâme, 1360: "Niksardan tā İstanbūla varınça lağımdan giderlerdi."
- ^ , 1451 yılından önce: "Tekvur daχı kalyonuŋa süvār olub şehr-i İstanbūla gelüb"
- ^ Sevin, Veli (2016). Anadolu'nun Tarihi Coğrafyası I (4 bas.). Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları. s. 24. ISBN .
- ^ Georgacas, Demetrius John (1947). "The Names of Constantinople". Transactions and Proceedings of the American Philological Association. Cilt 78. The Johns Hopkins University Press. ss. 347-67. doi:10.2307/283503. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 23 Ocak 2011.
- ^ Evans 2000, s. 16
- ^ . 28 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2011.
- ^ Aktan, Sertaç (3 Haziran 2019). "İstanbul ismi nereden geliyor?". euronews. 7 Haziran 2019 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 11 Ekim 2020.
- ^ 3sat HD, Ein Film von Albrecht Knechtel & Tuğrul Artunkal, Kamera Frank-Peter Lehmann, Produktion Albert Knechtel/Rilana Film im Auftrag des 2DF in Zusammenarbeit mit arte, 2010
- ^ . T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı. 20 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Temmuz 2020.
- ^ Yarımburgaz Mağarası kazıları 4 Temmuz 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 1 Nisan 2009
- ^ İstanbul'un Tarihçesi, harika.istanbul.gov.tr 1 Ağustos 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde . 2009-07-28 tarihinde erişildi.
- ^ BBC: "Istanbul's ancient past unearthed" 17 Eylül 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde . Published on January 10, 2009. Retrieved on January 11, 2009.
- ^ "Hürriyet: Bu keşif tarihi değiştirir (2 October 2008)". Hurriyet.com.tr. 23 Mayıs 2009. 1 Eylül 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Mayıs 2009.
- ^ "Hürriyet: Photos from the Neolithic site, circa 6500 BC". Fotogaleri.hurriyet.com.tr. 18 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 28 Mayıs 2009.
- ^ "Cultural Details of Istanbul". Republic of Turkey, Minister of Culture and Tourism. 6 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 2 Ekim 2007.
- ^ Vailhé, S. (1908). "Constantinople". Catholic Encyclopedia. 4. New York: Robert Appleton Company. 22 Temmuz 2010 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Eylül 2007.
- ^ "The Early History of Constantinople". 18 Kasım 2015 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 12 Temmuz 2008.
- ^ İstanbul. Britannica Online. 27 Eylül 2007.
- ^ . Istanbulhotels.net. 16 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2009.
- ^ . 19 Ekim 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Haziran 2009.
- ^ "1509 Büyük İstanbul Depremi". 5 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2020.
- ^ "Tanzimat Fermanı yenilikleri". 11 Ekim 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Haziran 2009.
- ^ . 5 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Haziran 2009.
- ^ . 23 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mart 2012.
- ^ 1973 yılı Boğaziçi Köprüsü'nün açılış videosu.[] 2009-07-28 tarihinde erişildi.
- ^ "Kanun No. 2972" (PDF). 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 10 Ağustos 2014.
- ^ "Kanun No. KHK/195" (PDF). 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 10 Ağustos 2014.
- ^ "Kanun No. 3030" (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 10 Ağustos 2014.
- ^ "Kanun No. 5216". 13 Mart 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 10 Ağustos 2014.
- ^ "İl ve İlçe Yüz Ölçümleri" (PDF). Harita Genel Müdürlüğü. 24 Ekim 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2019.
- ^ a b "Nasıl oluştu". 26 Haziran 2012 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 3 Kasım 2009. (WebCite® 11 Aralık 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde .)
- ^ a b c "Doğal yapı". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. III. İstanbul: Arkın. ss. sf. 76, 77, 78, 79.
- ^ a b c d e "Ormanlar". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. VI. İstanbul: Arkın. ss. sf. 138, 139, 140.
- ^ "İstanbul ormanları". Atlas dergisi. 107. sayı. İstanbul: Doğan. ss. sf. 105.
- ^ ABBAS, Şahin. . www.researchgate.com. armara Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü. 16 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ "İstanbul Boğazı". Aylık coğrafya ve keşif dergisi Atlas. Sayı 180. İstanbul: Doğan Burda. 2008. ss. Sayfa 106.
- ^ a b "Korular". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. V. İstanbul: Arkın. ss. sf. 71, 72, 73, 74, 75.
- ^ . Marmara Üniversitesi. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2009.
- ^ . iski.gov.tr. 10 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2009.
- ^ . Science. 2000. 17 Eylül 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2009.
- ^ "Quake increases risk for temblor in Istanbul". MIT News Office. 25 Eylül 1999. 3 Temmuz 2009 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 20 Ağustos 2006.
- ^ a b c d e . 21 Temmuz 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2009.
- ^ Peel, M.C.; Finlayson, B. L.; McMahon, T. A. (2007). "Updated world map of the Köppen-Geiger climate classification" (PDF). Hydrology and Earth System Sciences. 4 (2). ss. 439-73. doi:10.5194/hessd-4-439-2007. 31 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 3 Kasım 2019.
- ^ a b Efe & Cürebal 2011, ss. 716–17
- ^ (PDF). Meteor.gov.org. 22 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Temmuz 2010.
- ^ . Meteor.gov.tr. 15 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Mayıs 2010.
- ^ . marmara.edu.tr. 17 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Şubat 2016.
- ^ Kindap, T.; Gokturk, O. M. (2006). "The Black Sea impact on the severe snow episode over the city of Istanbul" (PDF). Geophysical Research Abstracts. 8. 27 Ocak 2022 tarihinde kaynağından (PDF). Erişim tarihi: 31 Ocak 2022.
- ^ . www.nimbus.it. 19 Ekim 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2021.
- ^ Arango, Tim (11 Ocak 2017). "Snow Acts as a Magical Balm in an Anxious Turkey (Published 2017)". The New York Times. 1 Mart 2021 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 13 Aralık 2020.
- ^ . mgm.gov.tr. Meteoroloji Genel Müdürlüğü. 23 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2020.
- ^ Tayanç, Mete; Karaca, Mehmet; Dalfes, H. Nüzhet (1998). "March 1987 Cyclone (Blizzard) over the Eastern Mediterranean and Balkan Region Associated with Blocking". Monthly Weather Review. 126 (11): 3036. Bibcode:1998MWRv..126.3036T. doi:10.1175/1520-0493(1998)126<3036:MCBOTE>2.0.CO;2 .
- ^ . Meteoroloji Genel Müdürlüğü. 19 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Nisan 2016.
- ^ "Boğaz'daki büyük deniz kazaları". 3 Haziran 2016 tarihinde kaynağından . Erişim tarihi: 24 Kasım 2009. (WebCite® 11 Aralık 2012 tarihinde
wikipedia, wiki, viki, vikipedia, oku, kitap, kütüphane, kütübhane, ara, ara bul, bul, herşey, ne arasanız burada,hikayeler, makale, kitaplar, öğren, wiki, bilgi, tarih, yukle, izle, telefon için, turk, türk, türkçe, turkce, nasıl yapılır, ne demek, nasıl, yapmak, yapılır, indir, ücretsiz, ücretsiz indir, bedava, bedava indir, mp3, video, mp4, 3gp, jpg, jpeg, gif, png, resim, müzik, şarkı, film, film, oyun, oyunlar, mobil, cep telefonu, telefon, android, ios, apple, samsung, iphone, xiomi, xiaomi, redmi, honor, oppo, nokia, sonya, mi, pc, web, computer, bilgisayar
Koordinatlar 41 01 N 29 00 E Istanbul Turkce telaffuz isˈtanbuɫ dinle Turkiye de Marmara Bolgesi nde yer alan ve Istanbul ilinin merkezi olan sehirdir Ekonomik tarihi ve sosyo kulturel acidan onde gelen sehirlerden biridir Sehir iktisadi buyukluk acisindan dunyada 34 sirada yer alir Nufuslarina gore sehirler listesinde belediye sinirlari goz onune alinarak yapilan siralamaya gore Turkiye ve Avrupa da birinci dunyada ise altinci sirada yer almaktadir IstanbulSehir15 Temmuz Sehitler KoprusuAyasofyaOrtakoy CamiiIstiklal CaddesiGalata KulesiLevent is merkezleriIstanbul un Turkiye deki konumuIstanbul haritasiIstanbulTurkiye haritasinda gosterIstanbulIstanbul Avrupa Avrupa haritasinda gosterIstanbulIstanbul Asya Asya haritasinda gosterKoordinatlar 41 00 49 N 28 57 18 E 41 013611 K 28 955 D 41 013611 28 955UlkeTurkiyeBolgeMarmara BolgesiIlIstanbulIlk yerlesimMO 6 binyilKurulus tarihiMO 685Idare TurBelediye baskani meclis OrganIBB Meclisi CHP 184 AKP 130 MHP 2 Belediye BaskaniEkrem Imamoglu CHP Rakim30 mEn yuksek nokta537 m 1 761 ft En alcak nokta0 m 0 ft Yogunluk sirasi1 Zaman dilimiUTC 03 00 TRS Posta kodu34XXXAlan kodu212 Avrupa Yakasi 216 Anadolu Yakasi ISO 3166 koduTR 34Plaka kodu34GSYIH nominal 2018 Toplam 1 1 trilyon 1 Kisi basi 76 769 2 IGE 2013 0 828 yuksek 4 IklimCfa Cfb Csa CsbInternet alan adi istanbul istResmi site Istanbul Buyuksehir Belediyesi Istanbul Turkiye nin kuzeybatisinda Marmara kiyisi ve Bogazici boyunca Halic i de cevreleyecek sekilde kurulmustur Istanbul kitalararasi bir sehir olup Avrupa daki bolumune Avrupa Yakasi veya Rumeli Yakasi Asya daki bolumune ise Anadolu Yakasi veya Asya Yakasi denir Tarihte ilk olarak uc tarafi Marmara Denizi Bogazici ve Halic in sardigi bir yarimada uzerinde kurulan Istanbul un batidaki sinirini Istanbul Surlari olusturmaktaydi Gelisme ve buyume surecinde surlarin her seferinde daha batiya ilerletilerek insa edilmesiyle dort defa genisletilen sehrin 39 ilcesi vardir Sinirlari icerisinde ise buyuksehir belediyesi ile birlikte toplam 40 belediye bulunmaktadir Dunyanin en eski sehirlerinden biri olan Istanbul 330 395 yillari arasinda Roma Imparatorlugu 395 1204 yillari arasinda Bizans Imparatorlugu 1204 1261 yillari arasinda Latin Imparatorlugu 1261 1453 yillari arasinda tekrar Bizans Imparatorlugu ve son olarak 1453 1922 yillari arasinda Osmanli Imparatorlugu na baskentlik yapti Ayrica Istanbul Hilafetin Osmanli Imparatorlugu na gectigi 1517 den kaldirildigi 1924 e kadar Islam dunyasinin da merkezi oldu Son yillarda ortaya cikartilan arkeolojik bulgularla insanlik tarihine iliskin onemli bilgiler elde edilmistir Yarimburgaz Magarasi ndan cikarilan tas aletlerle ilkel insan izlerinin 400 000 yil oncesine dayandigi ortaya cikmistir Anadolu Yakasi nda yurutulen kazi calismalari ve bunlara bagli arastirmalar sehirde tarim ve hayvanciliga dayali ilk yerlesik insan toplulugunun MO 5500 lere tarihlenen Fikirtepe Kulturu oldugunu gostermistir Bu arkeolojik bulgular yalnizca Istanbul un degil tum Marmara Bolgesi nin en eski insan izleridir Istanbul sinirlari icinde kent bazinda ilk yerlesimler ise Anadolu Yakasi nda Kalkedon Avrupa Yakasi nda Byzantion dur Cumhuriyet donemi oncesinde egemenligi altinda oldugu devletlere yuzlerce yil baskentlik yapan Istanbul 13 Ekim 1923 tarihinde baskentin Ankara ya tasinmasiyla bu ozelligini yitirmis ancak ulkenin ticaret sanayi ulasim turizm egitim kultur ve sanat merkezi olmaya devam etmistir Karadeniz ile Marmara Denizi ni baglayan ve Asya ile Avrupa yi ayiran Istanbul Bogazi na ev sahipligi yapmasi nedeniyle Istanbul un jeopolitik onemi oldukca yuksektir Bugun tamamina yakini doldurulmus olan ya da kaybolan dogal limanlari vardir Bu ozellikleri yuzunden bolge topraklari uzerinde uzun sureli egemenlik anlasmazliklari ve savaslar yasanmistir Baslica akarsular Riva Kagithane ve Alibey dereleridir Il topraklari az engebelidir ve en yuksek noktasi Kartal ilcesindeki Aydos Tepesi dir Ildeki baslica dogal goller Buyukcekmece Kucukcekmece ve Durusu golleridir Il ve yakin cevresinde Karadeniz ile Akdeniz makro iklimleri arasinda gecis ozellikleri gorulur Hava sicakliklari ve yagis ortalamalari duzensiz bitki ortusu dengesizdir Etimoloji ve isimlendirmeCemberlitas Sutunu veya Konstantin Sutunu 330 yillarinda Imparator I Konstantin onuruna Cemberlitas semtindeki tepeye dikilmis olan anitsal bir sutundur Modern Turkcede sehir icin en yaygin kullanilan ad Istanbul Turkce telaffuz isˈtanbuɫ ve halk arasinda bazen ɯsˈtambuɫ olmaktadir Bu adin eis tin polin Yunanca eis thn polin tamlamasindan geldigi sanilmaktadir Bu tamlama o donem Yunancasinda sehirde sehrin icinde sehir ici gibi anlamlara gelmekteydi Ayrica halk dilinde n unsuzune bitisen p sesi b sesine donusuyordu Bu baglamda Istanbul adinin kokeni pek cok kaynakta bu tamlamayla iliskilendirilmektedir MS 2 yuzyildan kalma Ermeni kaynaklarinda da Istanbolya da Istinbol biciminde anilan sehir adinin Turkceye bu sekilde girmis olmasi olasidir Istanbul Osmanli doneminde resmi belgelere girdi ve sikca kullanildi Sehrin bu isminin Turkcede en eski kullanimi 1360 yilina tarihlenen Danismendname eserinde gorulur Osmanli tarih yaziciliginin ilk donemlerinde uretilmis anonim bir gazavatname olan adli eserde sehir Istanbul adi altinda ele almistir Istanbul a caglar boyunca degisik adlar verilmistir Plinius un aktarimina gore sehri bilinen en eski adi Ligos Grekce Lygkos olmakla birlikte bu konuda detayli bilgi yoktur Sonralari sehir Bizantion Yunanca Byzantion adini almistir MO 667 de Antik Yunanistan daki Megara sehir devletinden gelen Dor asilli Yunan yerlesimciler bugunku Istanbul uzerinde bir koloni kurdu ve yeni koloniye krallari Byzas veya Byzantas in Yunanca Byzas veya Byzantas serefine Byzantion adini verdiler Byzantium orijinal adi Byzantion olan antik kentin adinin 1 yuzyilda kenti Romalilar ele gecirince onlar tarafindan Latincelestirilmis halidir Ancak 337 yilinda Imparator I Konstantin in olumuyle kentin adi onun serefine Konstantin in kenti anlamina gelen Konstantinopolis e Yunanca Kwnstantinoypolis Kōnstantinoupolis Latincelestirilmis Constantinopolis cevrildi Konstantinopolis Bizans Imparatorlugu boyunca kentin resmi adi olarak kaldi Ama Konstantinopolis kentin yerlileri tarafindan sadece Yunanca kent anlamina gelen Polis Polis olarak anilirdi 1453 yilinda Osmanli Padisahi Fatih Sultan Mehmet onderliginde Osmanli Imparatorlugu tarafindan fethinden sonra bile Konstantinopolis Bati da kullanilan en yaygin ad olarak kaldi Istanbul adi ancak 1928 de Latin harflerine gecilmesi sonrasi Bati dillerinde Konstantinopolis in yerini almaya basladi Tarihte sehir icin kullanilan adlar icinde Islambol dar kullanim alanina sahip olsa da kayitlarda gorulen adlardandir Istanbul isminin kokeninin Islam ve bol ekine dayandirilmasi halk etimolojisi orneklerinden biridir ve etimolojik acidan dogru degildir TarihceGenel tarih Istanbul daki tarihi yerlerUNESCO Dunya MirasiKonum TurkiyeKriterKulturel I II III IVReferans356Tescil1985 9 oturum BolgeAvrupa ve Kuzey Amerika Istanbul yerlesim tarihi son yapilan Yenikapi daki kazilarla bulunan liman dogrultusunda 8500 yil kentsel tarihi yaklasik 3 000 baskentlik tarihi 1600 yila kadar uzanan Avrupa ile Asya kitalarinin kesistigi noktada bulunan bir dunya kentidir Istanbul Roma Bizans ve Osmanli doneminde baskent olarak kullanilmistir Sehir caglar boyunca farkli uygarlik ve kulturlere ev sahipligi yapmis yuzyillar boyu cesitli din dil ve irktan insanlarin bir arada yasadigi kozmopolit ve metropolit yapisini korumus ve tarihsel surecte essiz bir mozaik halini almistir Uzun zaman dilimleri boyunca her alanda merkez olmayi ve iktidarda kalmayi basaran dunyadaki ender yerlesim yerlerinden biri olan Istanbul gecmisten gunumuze bir dunya baskentidir Istanbul un tarihi ana hatlariyla bes buyuk doneme ayrilabilir Tarih oncesi caglar Kurulus Donemi ve Byzantion donemi Konstantinopolis donemi Konstantiniyye donemi Istanbul donemiTarih oncesi caglar Istanbul un tarihi uc yuz bin yil onceye kadar uzanmaktadir Kucukcekmece Golu kenarinda bulunan Yarimburgaz Magarasinda yapilan kazilarda insan kulturune ait ilk izlere rastlandi Bu donemde golun cevresinde Neolitik ve Kalkolitik insanlarin yasadigi sanilmaktadir Cesitli donemlerde yapilan kazilarda Dudullu yakinlarinda Alt Paleolitik Cag a Agacli yakinlarinda ise Orta Paleolitik Cag ile Ust Paleolitik Cag a ozgu aletlere rastlandi Bizantion donemi Istanbul un en onemli tarihi yapilarindan Galata Kulesi 2008 yilinda Istanbul Metrosu icin yapilan Marmaray tup gecidi kazilari sirasinda Cilali Tas Devri nin surdugu MO 6500 lu yillara ait kalintilara rastlanan sehrin Anadolu Yakasi ndaki Fikirtepe de yapilan kazilarda ise Bakir Cagi nin surdugu MO 5500 3500 yillarina ait kalintilar bulundu Bunun yaninda Kadikoy de Fenikelilere ait kalintilar bulundu Traklar kentin yakinlarina MO 13 yuzyil ve 11 yuzyillarda Semistra kentini kurdu Kral zamaninda Sarayburnu na bugunku Topkapi Sarayi nin bulundugu yerde bir Akropolis kuruldu MO 685 te Megara dan gelen Yunanlar burada bir koloni kurdu Kral Byzas in hukum surdugu MO 667 yilinda ise Byzantion kuruldu Kente Roma Imparatorlugu hakim olunca kentin adi Septimius Severus tarafindan kisa sureligine oglunun adi Augusta Antonina kondu ardindan Imparator I Konstantin zamaninda kent Roma Imparatorlugu nun baskenti ilan edildi Bu sirada Nova Roma olarak degistirilen kentin adi benimsendi ve 337 yilinda Imparator I Konstantin in olumuyle Konstantinopolis e cevrildi Bizans Imparatorlugu donemi Bizans Donemi nin en onemli eserlerinden Ayasofya 2006 Bu donem 324 1453 yillari arasini kapsadi I Konstantinus sehri ele gecirip Roma Imparatorlugu nun baskenti yaptiktan sonra sehir ayrica Roma nin dogusunun yonetim merkezi oldu Romali nufusu bu donemde Romali soylularin gocu de dahil olmak uzere onemli boyutta artti Bu donemde yeni bir mimari yapiyla sehir oldukca genisledi 100 000 kisilik bir hipodromun Sultanahmet Meydani yani sira limanlar ve su tesisleri yapildi Konstantinus un doneminde sehre Nova Roma dese de 11 Mayis 330 da sehrin ismi Konstantinopolis oldu Konstantin Roma Imparatorlugu nun dinini de Hristiyanlik olarak degistirdi Pagan Roma dinine inanan bati ile ilk kopus da bu donemde basladi Her ne kadar Bizans Imparatorlugu I Theodosius un olumu ile baslasa da Bizans Imparatorlugu Konstantinus Hristiyanligi getirmesine duydugu saygidan kendisini hep bir Bizans Imparatoru olarak gordu 1453 teki cokusune kadar da 10 Imparatorunun daha ismi Konstantinus oldu Bu donemde Istanbul un rolu oldukca stratejikti Avrupa ve Asya arasinda bir kapi oldu Bu vesile ile ticaret kultur ve diplomasinin yapildigi bir merkezdi Bu donemde sehrin ismi Poli sehir de oldu 476 da Bati Roma nin yikilmasi sonrasinda da Bati Roma Imparatorlugu ndaki Romalilarin buyuk cogunlugu buraya goc etti ve Bizans Imparatorlugu nun da baskenti Istanbul oldu 543 te nufusun yarisinin olumune sebebiyet veren veba salginindan sonra sehir Imparator I Justinianus doneminde yeniden insa edildi 700 lu yillarda Sasaniler ve Avarlarin saldirisina ugrayan sehir 800 lu yillarda Bulgarlar ve Araplarin 900 lu yillarda ise Ruslar ve Bulgarlarin saldirisina ugradi Ancak saldirilar arasinda en yikici olani 1204 yilinda oldu Haclilar tarafindan Dorduncu Hacli Seferi nde 1204 yilinda ele gecirilen sehir yagmalandi halkin buyuk cogunlugu sehirden kacti yoksul ve enkaz icinde bir kente donustu Bunun sebebi Bati Roma da buyuyen Latinlerin Katolik Hristiyanlik anlayisi ile Bizans taki Ortodoks Hristiyanlik inanisi arasindaki farkliliklar ve uyumsuzluklardir Bu donem sonrasinda 1261 yilinda Paleologos Hanedanindan VIII Mihail sehri tekrar ele gecirmis ve Latin lerin donemini sona erdirdi Bu donemden sonra giderek kuculen Bizans Osmanli Imparatorlugu tarafindan 1391 den sonra kusatilmaya baslandi en sonunda 29 Mayis 1453 te Osmanli Imparatorlugu nun himayesine gecti Istanbul un fethi Dunya tarihinde Orta Cag in sonunu simgelemektedir Osmanli Imparatorlugu donemi 18 yuzyildan bir Istanbul resmi19 yuzyil sonlarinda Galata Koprusu ve arka planda Yeni CamiHalic ten bir gorunum 1896 Bu donem 1453 1923 yillari arasini kapsadi 29 Mayis 1453 te Osmanli Padisahi II Mehmed in 53 gun suren kusatmasi sonrasinda Istanbul Osmanli nin 4 ve son baskenti oldu Osmanli nin ele gecirmesinden sonra Topkapi Sarayi ve Kapalicarsi nin da kurulmasi ardindan bircok okul ve hamam acildi Dunya nin ve Imparatorlugun dort bir yanindan insanlarin tasindigi sehirde Yahudilerin Hristiyanlarin ve Muslumanlarin beraber yasadigi kozmopolit bir toplum olustu Bizans doneminden kalan eski binalar ve surlar onarildi Fetihten 50 yil sonra Dunya nin en buyuk sehirlerinden biri haline gelen Istanbul da Kucuk Kiyamet olarak da adlandirilan 14 Eylul 1509 Istanbul Depremi sonrasinda 8 siddetinde oldugu ileri surulmektedir 45 gun suren artci sarsintilarla binlerce bina yikildi ve bircok insan yasamini kaybetti 1510 yilinda Sultan II Beyazid 80 000 kisinin calismasiyla sehri yeniden kurdu Gunumuzde de var olan eserlerin buyuk cogunlugu bu donemden kaldi Mimar Sinan in camileri ve diger binalari kurdugu Kanuni Sultan Suleyman doneminde mimari ve sanat konularina onem verildi Lale Devri doneminde Sadrazam Nevsehirli Damat Ibrahim Pasa 1718 yilindan itibaren itfaiye yi kurdu ilk matbaayi acti ve fabrikalar kurdu 3 Kasim 1839 da ilan edilen Tanzimat Fermani sonrasinda da batililasma sureci hizlandigi donemde bircok alanda yenilikler yasandi Halic in uzerine kopru Karakoy e tunel demiryollari kentin icindeki deniz tasimaciligi belediye orgutlerinin hastanelerin kurulmasiyla modern bir sehir halini alan Istanbul 1894 yilinda Uc yuz on Depremi ile birlikte tekrar buyuk bir zarar gordu I Dunya Savasi nin sonlarinda ise 13 Kasim 1918 de Itilaf Devletleri donanmasinca da isgal edildi Istanbul un 2500 yillik baskentlik donemi 13 Ekim 1923 te sona erdi 1890 li yillarda Galata Kulesi nden manzara Cumhuriyet donemi Ataturk Istanbul da Cumhuriyet sonrasi 1923 1950 yillari arasinda fiziksel atilimlar oldu 1900 lerin basinda 1 milyon olan nufus 1927 de 690 000 e dustu 1935 te 740 000 ve 1945 te tekrar 900 000 e ulasti 1950 lerde Balkanlar dan goc alan sehirde bu donemde sehirlesmede gecekondular on plana cikmaktadir 1960 larda ise gecekondularin yaninda apartmanlasma basladi 1970 lerde ise hizli nufus artisi ile konut ve ulasim sorunlari onem kazandi Bu donemde otomobil sayisinin artmasi ve sonucunda trafigin artmasi Bogazici Koprusu nun yapilmasinda etkili oldu ve ulasimda onemli bir noktaya varildi Istanbul metropoliten alani 1970 1975 yillari arasinda merkezde 50 kilometre yaricapli iken 1980 de 60 kilometre yaricapa ulasti 1990 larin nufus artisi nufusun dis taraflara yayilmasi ile sonuclandi ve sonucunda IETT nin yetersiz gelmesi ile dolmus ve minibusler bu acigi kapatmaya calistilar 70 li yillarda eski hizi ile olmasa da imar faaliyetleri canlanan sehirde 1973 yilinda Bogazici Koprusu acildi Istanbul 1984 yilinda cikarilan 2972 sayili kanun ve 195 sayili kanun hukmunde kararname sonucu Ankara ve Izmir ile birlikte buyuksehir unvani kazandi Ayni yil cikarilan 3030 sayili kanun ile buyuksehir ve ilce belediyeleri statuleri netlesti 2004 yilinda cikarilan 5216 sayili kanun ile buyuksehir belediyesinin sinirlari il mulki sinirlari oldu CografyaIstanbul un uydudan gorunumuSehrin uydudan gece cekilmis goruntusu Nufusu yogun alanlar rahatca gorulebiliyor Istanbul 41 K 29 D koordinatlarinda yer alir Batida Catalca Yarimadasi doguda Kocaeli Yarimadasi ndan olusur Kuzeyde Karadeniz guneyde Marmara Denizi ve ortada Istanbul Bogazi ndan olusan kent kuzeybatida Tekirdag a bagli Saray batida Tekirdag a bagli Cerkezkoy Corlu guneybatida Tekirdag a bagli Marmaraereglisi kuzeydoguda Kocaeli ye bagli Kandira doguda Kocaeli ye bagli Korfez guneydoguda Kocaeli ye bagli Gebze ilceleri ile komsudur Istanbul u olusturan yarimadalardan Catalca Avrupa Kocaeli ise Asya anakaralarindadir Kentin ortasindaki Istanbul Bogazi ise bu iki kitayi birlestirir Bogazdaki Fatih Sultan Mehmet 15 Temmuz Sehitler ve Yavuz Sultan Selim Kopruleri kentin iki yakasini birbirine baglar Istanbul Bogazi boyunca ve Halic i cevreleyecek sekilde Turkiye nin kuzeybatisinda kurulmustur Istanbul ilinin yuzolcumu 5 461 km2 dir Bogazdaki Zarif Mustafa Pasa YalisiYer sekilleri Istanbul un kurulu oldugu Catalca ve Kocaeli yarimadalari asinmis birer platodur Bu platolarin ortasindan kabaca kuzeydogu guneybati dogrultusunda Istanbul Bogazi gecer Istanbul Bogazi nin olusumu ile ilgili bilimsel olarak kesin kabul gormus bir aciklama yoksa da aciklamalar icinde en yaygin olani jeolojik acidan Istanbul Bogazi nin deniz sulari ile dolmus bir fay cokuntusu oldugudur Buna gore MO 20 000 ila 18 000 yillari arasinda Buzul Cagi sonlanmis ve dunyanin buyuk bolumunu kaplayan buz kutlelerinin erimeye baslamistir Binyillarca suren bir erime surecinin sonucunda MO 8 000 ila 7 000 lerde Akdeniz in sulari ilk halinden yaklasik 150 metre daha yukari cikmistir Deniz seviyesindeki bu buyuk olcekli artis nedeniyle Akdeniz in sulari Marmara yi basmis Marmara Denizi nin sulari da devam eden yukselmeler sonucunda Karadeniz ile birlesmistir Bogaz in derinliginin kuzeyden guneye azalma gostermesi gecmiste kuzeydeki bu yukseltilerin Marmara nin sularina karsi bir set gorevi gordugu ve bunlarin deniz seviyesindeki yukselmeyle asildigi savini guclendirmektedir Istanbul genelinde kayda deger yukseltilere de rastlanmaz Sehirdeki en yuksek uc nokta sirasiyla 537 metrelik Aydos Tepesi 438 metrelik Kayis Dagi 442 metrelik Alemdag dir Sehrin topraklarinin 74 unu platolar 9 5 ini ovalar 16 1 ini ise alcak dag ve tepeler kaplamaktadir Sehrin en onemli golleri olan Buyukcekmece Kucukcekmece ve Durusu golleri birer lagundur Istanbul Bogazi ndaki Halic Tarabya ve Istinye koylari ise sehirde ria tipi kiyinin en iyi ornekleridir Istanbul kiyilari son bicimini 10 000 yil once gerceklesen su yukselimleriyle almistir Sehirde Marmara Denizi ve Bogaz da irili ufakli 11 adanin yani sira Karadeniz de ufak kayaliklar ve Halic te Bahariye Adalari yer alir Bitki ortusu Afif Pasa Yalisi Istanbul un cografi ozellikleri ve toprak kosullari orman olusumlarina olanak verir niteliktedir Ancak sehir icinde ormanlarin ve ormanlarda gorulen agac turlerinin dagilimi duzensizdir Karadeniz e yakin kuzey kesimlerde ve tepelerin kuzeye bakan yamaclarinda humuslu topraklarin varligi nedeniyle buralarda nemcil ormanlar gelismistir Guney bolgelerde ve guneye bakan yamaclarda ise kurakliga dayanikli ormanlar gorulur Istanbul un en onemli ormanlari Belgrad Ormani Aydos Ormani ve Kayisdagi Ormani dir Istanbul daki orman arazilerinin yuzolcumu 240 960 hektar agaclikli 294 299 hektar da aciklik olmak uzere toplam 535 259 hektardir Genel olarak Istanbul un her iki yakasinda da gorulen agac ve cali turleri arasinda adi gurgen adi kizilagac adi findik dogu kayini mor cicekli ormangulu akcaagac musmula ve istranca mesesi sayilabilir Istanbul da ormanlik alanlarin butun alana orani ozellikle 1980 lerden gunumuze dogru genel olarak azalmistir 1971 yilinda yapilan arastirmaya gore devlete ait ormanlarin alani 264 702 1 ha iken 2003 teki arastirmada devlete ait ormanlarin alani 236 265 5 hektara gerilemistir Dogal ormanlarin bozuldugu ya da tahrip edildigi bolgelerde psodomaki olusumlari gozlenir Kuzeyde Karadeniz yakinlarinda gorulen psodomakiler bolgenin toprak yapisi ve iklim ozellikleri nedeniyle olagandan cok daha boylu ve gurdur Son yarim yuzyilda sehirdeki orman varligi nufus artisiyla paralel olarak gerilemistir Bogaz a yapilan kopruler nedeniyle sehrin ongorulen dogu bati dogrultusundaki genislemesi kuzeye kaymis bu nedenle orman arazileri yeni yerlesim bolgeleri olusturmak adina tahrip olmustur Yapimi Agustos 2016 da tamamlanan ucuncu bogaz koprusu cevreci gruplar tarafindan sehirdeki orman varligina zarar verecegi gerekcesiyle elestirilmektedir Kent buyudukce merkezden gitgide uzaklasan ormanlardan geriye bugun kent korulari kalmistir Etrafi cevrilmek suretiyle koruma altina alinan bu yesil alanlarin pek cogu gunumuzde kamuya ait olup halka acik rekreasyon alani olarak hizmet vermektedir Ozellikle Bogazici sirtlarinda yogunlasan kent korulari Istanbullularin en ugrak mekanlarindandir Avrupa Yakasi nda Yildiz Naile Sultan Naciye Sultan Prens Sabahattin Emirgan ve Ayazaga korulari Anadolu Yakasi nda Beykoz Mihrabad Kucukcamlica ve Validebag korulari Istanbul da en bilinen korulardir Sismoloji Istanbul un da uzerinde bulundugu Kuzey Anadolu Fay Hatti Istanbul a yaklasik 20 km guneyde bulunan Kuzey Anadolu Fay Hatti Kuzey Anadolu dan baslayarak Ege Denizi ne kadar uzanir Iki tektonik plaka olan Avrasya ve Afrika birbirlerini iterler ve buda fayin hareket etmesine sebep olur Bu fay hatti nedeniyle bolgede tarih boyunca cok siddetli depremler meydana gelmistir 1509 yilinda meydana gelen Buyuk Istanbul Depremi bunun en buyuk ornegidir Bu deprem Istanbul da 100 caminin yikilmasina ve 10 bin insanin hayatini kaybetmesine neden olmustur 1766 yilindaki depremde ise Topkapi Sarayi Ayasofya Eyup Sultan Camii ve Kapalicarsi gibi yapilar buyuk hasar aldi 1999 Golcuk depreminde de 18 bin insan olmus ve bircok insan da evsiz kalmistir Sismolojistler 2025 yilindan once 7 buyuklugunde bir depremin olabilecegini belirtmektedirler Iklim Koppen iklim siniflandirmasina gore Istanbul un mikroiklimleri Istanbul un iklimi Turkiye de Karadeniz iklimi ile Akdeniz iklimi arasinda gecis ozelligi gosteren bir iklimdir dolayisiyla Istanbul un iklimi ilimandir Koppen iklim siniflandirmasina gore Istanbul iliman donencealti iklimi Cfa Akdeniz iklimi Csa ve okyanusal iklim Cfb ozellikleri gosteren bir gecis iklimine sahiptir Sehrin boyutu topografik yapisi ve iki farkli denize kuzey ve guney yonlerinde kiyisi olmasi nedeni ile sehir icinde farkli mikroiklimler gorulur Sehrin kuzey kismini kapsayan Karadeniz e yakin olan bolgeler ile Bogaz kiyilari iliman donence alti iklim ve okyanusal iklim etkisi altindadir ve gorece yuksek neme ve yogun bitki ortusune sahiptir Istanbul un yazlari sicak ve nemli kislari soguk yagisli ve bazen karlidir Nem yuzunden hava sicak oldugundan daha sicak soguk oldugundan daha soguk hissedilebilir Kis aylarindaki ortalama sicaklik 2 C ile 9 C civarindadir ve genelde yagmur ve karla karisik yagmur gorulur Kar da yagar ve birkac gun yerde kalabilir ancak kar ortusu genellikle bir veya iki haftadan fazla surmez Yaz aylarindaki ortalama sicaklik 18 C ile 28 C civarindadir ve genelde yagmur ve sel gorulur En sicak aylar Temmuz ve Agustos aylaridir ve ortalama sicaklik 23 C dir en soguk aylar da Ocak ve Subat aylaridir ve ortalama sicaklik 5 C dir Istanbul da yilin ortalama sicakligi 13 7 derecedir Su ana kadar en yuksek hava sicakligi 12 Temmuz 2000 de 40 5 C olarak kaydedilmistir En dusuk hava sicakligi ise 9 Subat 1929 da 16 1 C olarak kaydedilmistir Toplam yillik yagis 843 9 mm dir ve tum yil boyunca gorulur Yagislarin 38 i kis 18 i ilkbahar 13 u yaz 31 i sonbahar mevsimindedir Yaz en kuru mevsimdir ama Akdeniz iklimlerinin aksine kurak mevsim yoktur Istanbul 1994 yilina kadar susuzluk cekmistir fakat alinan onlemlerle herhangi bir su sikintisi kalmamistir Bunlardan biri Melen projesidir Sehrin Marmara Denizi ne bakan guney kisimlari ise daha kuru ve sicak bir iklime sahip olup daha az yagis alir Bu durum sehrin Bahcekoy 1166 6 mm gibi bolgelerinde Marmara Denizi ne bakan Florya ya 635 0 mm kiyasla yaklasik iki kat daha fazla yagis gorulmesine yol acar Guney Karadeniz in kisin gorece ilik olmasi cevrede bulunan soguk ve kuru hava parsellerinin bu alan uzerinden gecerken isinarak nem kazanmasina neden olur ve bu siddetli kar saganaklari meydana getirir olarak isimlendirilen bu durum neredeyse her kis Istanbul da meydana gelmektedir Istanbul Akdeniz Havzasi icerisindeki en karli buyuk sehirdir Sehir icerisindeki en yuksek kar kalinligi Ocak 1942 de 75 cm olarak kaydedilmistir Ilin tamamindaki kar kalinligi rekoru Ocak 2017 de 104 cm ile kuzey bolgelerinde gorulmustur Sehir oldukca ruzgarlidir ruzgarin ortalama hizi saatte 17 km dir Istanbul iklimi Aylar Oca Sub Mar Nis May Haz Tem Agu Eyl Eki Kas Ara YilEn yuksek sicaklik C 22 0 23 2 29 3 33 6 34 5 40 0 41 5 39 6 36 6 34 0 26 5 25 8 41 5Ortalama en yuksek sicaklik C 8 5 9 0 10 8 15 4 20 0 24 6 26 6 26 8 23 7 19 1 14 7 10 8 17 5Ortalama sicaklik C 5 7 5 7 7 0 11 1 15 7 20 4 22 9 23 1 19 8 15 6 11 5 8 0 13 8Ortalama en dusuk sicaklik C 3 2 3 1 4 2 7 7 12 1 16 5 19 5 20 1 16 8 13 0 8 9 5 5 10 8En dusuk sicaklik C 11 8 4 5 8 1 4 3 0 8 5 12 0 12 3 7 1 0 6 2 2 4 11Ortalama yagis mm 105 0 78 0 70 8 45 2 34 1 35 0 31 6 40 7 59 5 90 0 101 3 122 0 813 2Kaynak Meteoroloji Genel Mudurlugu Cevre Istanbul un yuksek nufusu ve ileri sanayi sektoru cevresel konularda pek cok sikintiyi da beraberinde getirmektedir Hava su ve toprak kirliligi gibi ana sorunlarin yani sira carpik kentlesme ve denetimsizlikten kaynaklanan goruntu ve gurultu kirligi gibi ikincil sorunlar da goze carpmaktadir Il genelinde bu sorunlarla birlikte hafriyat atik yag komur kimyevi madde ve tibbi atik denetimleri de Istanbul Buyuksehir Belediyesi ne bagli Cevre Koruma Mudurlugu tarafindan yurutulmektedir Istanbul da bugune dek birkac cevre faciasi yasanmistir 1966 1979 1982 1994 1999 ve 2004 yillarinda Istanbul Bogazi nda gelen tanker kazalarinda on binlerce ton akaryakit Bogaz sularina karismistir 1979 yilindan bu yana Istanbul Bogazi nda kaza ya da ariza sonucu sulara gomulen 28 geminin 11 i akaryakit tasiyan tankerlerdir Deniz tabanindaki bu batiklarin kimilerinden hala akaryakit sizmasi oldugu ve bunlarin Bogaz suyuna karistigi sanilmaktadir Istanbul Teknik Universitesi Cevre Muhendisligi Bolumu nun yaptigi arastirmaya gore Bogaz da insan sagligi acisindan denize girmeye elverisli nokta bulunmazken Marmara Denizi ve Karadeniz kiyilarinda halka acik plajlar bulunmaktadir Cumhuriyet doneminin ilk elli yilinda hizla fabrikalarla dolan Halic kiyilariysa yakin gecmiste buyuk cabalarla temizlenmis kent icine yaydigi kotu kokudan kurtarilmistir Istanbul da hava kirliligi ise dogalgazin il genelinde yayginlastirilmasiyla buyuk olcude azalma gostermekle birlikte halen buyuk bir sorundur Istanbul da dogalgaz abonesi sayisi 2008 yilinda 3 5 milyona yaklasirken bunun sonucu olarak 1997 yilinda 88 mcg m3 olan kukurdioksit miktari 2007 2008 yillarinda 13 14mcg m3a kadar dusmustur 2004 yili verilerine gore cevreyi deniz gurultu ve hava kategorilerinde Turkiye de cevreyi en fazla kirleten il Istanbul dur Istanbul Avrupa yakasi gorunumu onde Dolmabahce Sarayi Istanbul da Marmara sahili kesiminde ciddi oranda kiyi kenar cizgisi kanununa aykiri yapilar bulunmaktadir Kentin siluetini bozan ve halkin denizle olan bagini koparan projeler ozellikle Atakoy ve Zeytinburnu nda mahkeme kararlarina ragmen yapilmislardir Flora Bitey Istanbul iklimsel ve cografi bakimindan sahip oldugu ozel konum sayesinde zengin bir dogal yasam gelistirmistir Istanbul genelinde 2 500 bitki turu yasadigi saptanmistir Bu sayi Turkiye genelinde rastlanan turlerin 1 4 ine denk gelmektedir Istanbul daki bitki turlerinin 200 kadari cicekli bitkiler sinifina dahil olup bunlardan yaklasik 40 i endemik turlerdir Istanbul un endemik bitki turleri dogal alanlarin kentlesmesi ormansizlastirma yanlis agaclandirma hava su toprak kirliligi bilincsizlik ve yasa disi alim satim gibi nedenlerle buyuk tehlike altindadir Istanbul da yetisen 270 bitki turu ise Turkiye nin Tehlike Altindaki Nadir ve Endemik Bitkiler Listesi bunyesinde koruma altina alinmistir Istanbul un tehlike altinda olan ender endemik bitkileri arasinda Istanbul cigdemi Crocus olivieri Istanbul kardeleni Galanthus plicatus Catalca peygamber cicegi Centaurea hermannii Kilyos peygamber cicegi Centaurea kilaea Buplerum pendikum ve Linum tauricum sayilabilir Istanbul un agac ve cali turleri arasinda en yaygin gorulenlerse adi gurgen adi kizilagac adi findik dogu kayini mor cicekli ormangulu akcaagac musmula ve Istranca mesesidir Cok zengin bir bitki topluluguna sahip olan Istanbul yoresinde simsir mese cinar kayin gurgen akcaagac kestane cam ladin ve servi gibi 2500 kadar bitki turu yetisir Bu bitkilerden bir kismi bu yoreye endemiktir Genellikle ormanlari olusturan agaclar Istanbul un kuzeydogusu Alemdag in kuzeyi ve Polonezkoy cevresinde gorulen kayin kestane ve sapli mesedir Bitki ortusune iklimin etkisinin yaninda topraginda etkisi vardir Kayin agac toplulugun bulundugu alanlari kirecsiz kahverengi orman topraklari kaplarken mese ve kestane toplulugunda bu topraklar kirecsizdir Yaklasik 2500 civarinda dogal bitki turune sahip olan Istanbul bu ozelligi ile Ingiltere gibi Avrupa ulkelerini tek basina geride birakabilir durumdadir Bu ayni zamanda Turkiye de dogal olarak yetisen on binden fazla bitkinin yaklasik 1 4 unu Istanbul da barinmasi demektir ve bu bitkilerden bazilari endemiktir yani tum dunya uzerinde sadece Istanbul da yasamaktadir Istanbul cigdemi Crocus olivieri subsp istanbulensis bu endemik bitkilere ornektir Istanbul un kuzeyindeki ormanlar ve dogal yasam mega projelerle ciddi tahribata ugramistir Yavuz Sultan Selim Koprusu ve Kuzey Marmara otoyolu proje guzergahinda cok fazla alanda agaclar kesilmistir ve bu durum uydu goruntulerine yansimistir Kanal Istanbul da Istanbul un cevresini olumsuz olarak etkileyecek projelerden biridir Uzmanlar Kanal Istanbul un yeralti ve yerustu su kaynaklarini tehdit ettigini elde kalan tarim alanlarini yok edecegini ve depremselligi yuksek bolgede riskler yaratacagini belirtiyorlar Fauna Direy Istanbul sahip oldugu yesil alanlar ve su havzalari nedeniyle onemli bir yaban hayvan nufusu barindirmaktadir Karadeniz ve Ege gibi iki zengin ekosistemi birbirine baglayan Istanbul Bogazi gocucu pelajik baliklar icin en onemli rotalardan biridir 70 li yillara degin Istanbul u cevreleyen denizlerde 76 nin uzerinde balik turune rastlanirken bugun bu sayi 20 li sayilara kadar gerilemistir Yakin tarihli kayitlara bakildiginda Istanbul da Bogaz Adalar ve Anadolu Yakasi kiyilarinda foklara sikca rastlandigi gorulmektedir Ancak bugun bu canlilar Istanbul direyinden butunuyle silinmis durumdadir Istanbul aciklarinda ve bazen Bogaz da rastlanan tek deniz memelisi yunuslardir Kuslar icin de onemli bir goc rotasi uzerinde bulunan Istanbul da Buyukcekmece ve Kucukcekmece golleri cevreleri buyuk oranda kentlesmis olmasina karsin halen kuslar icin onemli birer durak konumundadir Istanbul a ugrayan gocucu kuslar arasinda leylek ak pelikan aynak boz kaz atmaca delice dogan ve Misir akbabasi sayilabilir Istanbul un yerli kuslari icinde en yaygin olanlarsa guvercinler martilar kargalar serceler ve kanaryalardir Bunun disinda Istanbul un ozellikle ormanlik kesimlerinde pek cok memeli turu de yasar Bunlar arasinda yirticilara da rastlanir Baslica yirticilar cakal tilki sansar gelincik gibi etoburlardir Diger yabani hayvan turleri arasinda porsuk agac sansari kokarca bayagi yaban domuzu kirpi kizil sincap ve tavsan sayilabilir Ozellikle Ada tavsani Istanbul a ozgu yabani hayvanlardandir Belgrad Ormani ve Catalca daki merkezlerdeyse geyik ve karacalar icin koruma alanlari olusturulmustur Ayrica kent icinde yaygin olarak basibos sokak kedileri ve kopekleriyle karsilasilabilir Istanbul da kizil geyik karaca alageyik bayagi yaban domuzu yaban kedisi cakal ve tilki gibi bulunan memeli hayvanlar bulunabilir Bununla beraber onemli bir kus goc yolu uzerinde yer alan Istanbul da her ilkbahar ve sonbaharda leylek kartal sahin ve atmaca gibi cesitli kus turleri gozlemlenebilir Istanbul da en yaygin bulunan kuslar ise serce guvercin kumru karga ve artik kentin bir simgesi haline gelen martidir Su kaynaklari Riva Deresi nden bir gorunum Istanbul da su kaynaklarinin sehirlerin kurulu oldugu kiyi kesimlerine uzakligi tarih boyunca yonetimler icin sikinti olmustur Istanbul da ozellikle Avrupa Yakasi nda kurulan ilk kent olan Byzantion da da su kaynaklarinin kente uzakligi buyuk sorundu Bu nedenle kente icilebilir su saglamak icin cesitli yollara basvurulurdu Kentin suyu Osmanli doneminde de baska kaynak bulunmadigi icin disaridan getirilirdi Istanbul kent merkezinde ve disinda sikca karsilasilan sarnic ve su kemerleri kentin o donemdeki su kulturunun en onemli gostergeleridir Osmanli doneminde bent adi verilen kucuk barajlarla tatli su goletleri olusturulurken gunumuzde gelisen teknolojinin yardimiyla il genelinde buyuk baraj golleri olusturulabilmektedir Gunumuzde Istanbul da hizmet veren 9 adet baraj bulunmaktadir Bunlar icinde en buyukleri Omerli Terkos Buyukcekmece Darlik ve Sazlidere barajlaridir Istanbul da akarsu bazinda kayda deger bir su kaynagi bulunmamaktadir Istanbul un akarsulari icinde baslica olanlari Riva Kagithane Alibey Goksu Kurbagali ve Ayamama dereleridir Istanbul derelerinin buyuk cogunlugu sularini Kucukcekmece ve Buyukcekmece golleriyle Halic e bosaltirlar Istanbul derelerinin buyuk bir bolumu islah edilerek yer altina alinmis olup kimileri kanalizasyon aktariminda kullanilmaktadirlar Besiktas Ortakoy Sariyer Bayrampasa ve Mecidiyekoy Buyukdere dereleri yer altina alinan Istanbul derelerindendir Duzensiz ve kayit disi yapilasmanin yani sira dere yataklarinin gereginden fazla kucultulerek islah edilmesi nedeniyle Istanbul da sik sik su taskinlari olmakta can ve mal kaybi yasanmaktadir Nufus yapisi1975 ve 2011 yillari arasinda Istanbul un nufus artisi gri kisimlar binalardir Istanbul un sehir yapisi ve sekli surekli degismektedir Yunan Roma ve Bizans donemleri boyunca Konstantinopolis in tarihi yarimadasinda Galata da Pera sonraki adiyla Beyoglu Chalcedon Kadikoy ve Hrisopolis te Uskudar onemli derecede yenilenme ve buyumeler yasanmistir Antik zamanlarda su anki Istanbul un tum ilceleri birer bagimsiz sehirdiler Bugun Istanbul eski Konstantinopolis in metropol hali olarak kabul edilebilir Cunku sehir o donemlerden beri genisletilmekte ve yenilenmektedir Son yillarda insa edilen cok yuksek yapilar nufusun hizli buyumesi goz onune alinarak yapilmislardir Sehrin hizla genislemesinden dolayi konutlasma genellikle sehir disina dogru ilerlemektedir Sehrin sahip oldugu en yuksek cok katli ofis ve konutlar Avrupa Yakasi nda bulunan Levent Mecidiyekoy ve Maslak semtlerinde toplanmistir Levent ve Etiler de cok sayida alisveris merkezi toplanmistir Turkiye nin en buyuk sirket ve bankalarinin onemli bir kismi bu bolgede bulunmaktadir 20 yuzyilin ikinci yarisindan itibaren ozellikle Anadolu Yakasi nda denize yakin yazlik konutlarin ve luks kosklerin yapimina hiz verilmistir Kadikoy ilcesindeki Bagdat Caddesi genisligi ve uzunluguyla bircok alisveris merkezi ve restorani barindirmaktadir Bu gelismelerde bolgenin gelisimine olumlu katkida bulunmustur Yaka da son yillarda gerceklesen nufus buyumesinin en buyuk faktoru Anadolu dan gelen goctur Gunumuzde Istanbul halkinin 66 si Avrupa Yakasi nda yasamaktadir Tarihsel nufus Istanbul un nufusu tarih boyunca tahmini olarak 1927 2021 sayimlarinin 1927 oncesi tahmini rakamlaridir soyledir Istanbul un gecmisteki nufus sayisi Yil Nufus Yillik artis orani 330 40 000 400 400 000 3 34530 550 000 0 25545 350 000 2 97715 300 000 0 09950 400 000 0 121200 150 000 0 391453 36 000 0 561477 14 803 3 64 Yil Nufus Yillik artis orani 1566 600 000 4 251817 500 000 0 071860 715 000 0 841885 873 570 0 801890 874 000 0 011897 1 059 000 2 781901 942 900 2 861914 909 978 0 27Istanbul il nufus bilgileriYil Toplam Sira Fark Sehir Kir1927 794 444 1 88 695 81398 631 12 1935 883 599 1 11 86 758 488125 111 14 1940 991 237 1 12 82 815 638175 599 18 1945 1 078 399 1 9 84 908 050170 349 16 1950 1 166 477 1 8 86 1 002 085164 392 14 1955 1 533 822 1 31 85 1 297 372236 450 15 1960 1 882 092 1 23 80 1 506 040376 052 20 1965 2 293 823 1 22 78 1 792 071501 752 22 1970 3 019 032 1 32 73 2 203 337815 695 27 1975 3 904 588 1 29 68 2 648 0061 256 582 32 1980 4 741 890 1 21 61 2 909 4551 832 435 39 1985 5 842 985 1 23 95 5 560 908282 077 5 1990 7 309 190 1 25 92 6 753 929555 261 8 2000 10 018 735 1 37 91 9 085 599933 136 9 2007 12 573 836 1 26 89 11 174 2571 399 579 11 2008 12 697 164 1 1 99 12 569 041128 123 1 2009 12 915 158 1 2 99 12 782 960132 198 1 2010 13 255 685 1 3 99 13 120 596135 089 1 2011 13 624 240 1 3 99 13 483 052141 188 1 2012 13 854 740 1 2 99 13 710 512144 228 1 2013 14 160 467 1 2 Sehir ve kir ayrimi kaldirilmistir 2014 14 377 018 1 22015 14 657 434 1 22016 14 804 116 1 12017 15 029 231 1 22018 15 067 724 1 02019 15 519 267 1 32020 15 462 452 1 02021 15 840 900 1 22022 15 907 951 1 02023 15 655 924 1 2 Din Istanbul dunyadaki cogu metropol gibi bircok insan toplulugu tarafindan sekillendirilmistir Sehirdeki en buyuk mensubu bulunan din Islam dir Dini azinliklari ise Yunan Ortodoks Kilisesi Ermeni Apostolik Kilisesi ve Sefarad ve Askenaz Yahudiler olusturmaktadir 2000 yili nufus sayimina gore 2 691 faal cami 123 faal kilise 26 faal sinagog mevcuttur Ayrica 109 Musluman mezarligi 57 de gayrimuslim mezarligi bulunmaktadir Sayilari cok azalmadan once belirli ilcelerde bu dini azinliklar yasamaktaydi Ornegin Kumkapi da Ermeni nufusu Balat ta Yahudi nufusu ve Fener de ise Rum nufusu vardi Rum Ortodoks Patrikhanesi Fatih in Fener semtinde bulunmaktadir Bu patrikhane Hristiyanlik dininin onemli bir kesimini olusturan Ortodoks mezhebinin merkezidir Istanbul daki en onemli camilerden biri olan Sultanahmet CamiiMuslumanlar Sehrin en buyuk dini grubunu Muslumanlar olusturmaktadir Bunlarin yani sira Muslumanlarin en kalabalik mezhep formunu Sunniler bu mezhebi takiben de Aleviler nufusca fazladir 2007 yilindaki sayima gore sehirdeki toplam cami sayisi 2 994 tur Istanbul Islam Hilafeti nin son merkezi olmustur 1517 yilinda Yavuz Sultan Selim ile baslayan halifelik 3 Mart 1924 yilinda Abdulmecid ile sona ermistir 2 Eylul 1925 yilinda da tekkeler kapatilmis tarikatlar yasaklanmistir Boylelikle ulkede laik sistem baslamis ve bu degisimden en cok etkilenen il Istanbul olmustur Halifeligin kaldirilmasinin hemen ardindan Diyanet Isleri Baskanligi kurulmustur Osmanli Imparatorlugu doneminde var olan en yuksek yetkiye sahip Seyhulislamlar da yerini Diyanet Isleri Baskanina birakmistir Hristiyanlar St Antuan Katolik Kilisesi Istanbul un en buyuk ve cemaati en genis Katolik Kilisesi dir Beyoglu ndaki Istiklal Caddesi uzerinde bulunur Sehir 4 yuzyildan beri Rum Ortodoks Patrikhanesi nin merkezi olmus ve diger Ortodoks kiliselerinde merkezi olarak hizmet vermeye devam etmektedir Ayni zamanda sehir Turk Ortodoks Patrikhanesi ve Istanbul Ermeni Patrikhanesi ninde merkezidir Eski yillarda Bulgar Piskoposlugu on planda iken bu zamanla yerini Ortodoks Kiliselerine birakmistir Istanbul da yasayan ozellikle Rumlar ve Ermeniler Osmanli Imparatorlugu nun cokusu sirasinda Turkler ile zaman zaman catismalar yasamis fakat Turkiye nin kurulmasiyla duzen yeniden saglanmistir Savaslar nedeniyle de 1914 ve 1927 yillari arasinda sehirde bulunan Hristiyan nufusu hizli bir dusus yasayarak 450 000 den 240 000 e gerilemistir 1923 yilinda yapilan Turkiye Yunanistan nufus mubadelesiden Istanbul da yasayan Yunan Ortodoks toplumu muaf tutulmustur Ancak II Dunya Savasi yillari bu azinlik icin bir dizi vergiler getirilmistir bkz Varlik Vergisi 1955 yilinda meydana gelen Rum azinliklara yonelik tahrip ve yagma hareketi olan 6 7 Eylul Olaylari i 11 Rum un olumune ve 30 ile 300 kisinin yaralanmasina neden olmustur Bu olay sonucunda da Istanbul dan Yunanistan a hizli bir sekilde goc artmistir ve 12 000 Rum vatandasliktan cikarilmistir Istanbul un Osmanlilar tarafindan ele gecirilmesi ile birlikte bircok kilise camiye cevrilmistir Kucuk Ayasofya Camii Fenari Isa Camii Arap Camii Kocamustafapasa Sumbul Efendi Camii gibi eski yapilarda Istanbul un Osmanli hakimiyetine gecmesinden sonra camiye cevrilen kiliselerdendir Bu camilerden en buyugu ve en onemlisi Fatih in Eminonu semtinde bulunan Ayasofya dir Ayasofya Ataturk un istegiyle ibadete kapatilmis ve Bakanlar Kurulu nun da onayiyla 24 Kasim 1934 tarih ve 7 1589 sayili karariyla muzeye cevrilmis 2020 yilinda ise bu karar iptal edilerek Ayasofya tekrar camiye cevrilmistir Yahudiler Sefarad Yahudileri 500 yili askin suredir bu sehirde yasamaktadirlar Istanbul daki Yahudiler in bugunku nufusu 22 000 civarindadir Askenaz Yahudileri Sefarad Yahudileri ne nispeten daha yeni ve cok daha kucuk bir topluluktur Yahudilerin ibadethaneleri sinagoglardir Sehirde bulunan aktif sinagog sayisi ise 20 dir Bu sinagoglarin icinde en buyugu Beyoglu ilcesinin Karakoy semtindeki Neve Salom Sinagogu dur 1951 yilinda ibadete acilan sinagog en buyuk cemaate de sahiptir Sefarad Yahudiler in dili olan Ladino dili Yahudi Ispanyolcasi 65 yas uzeri kisiler tarafindan konusulur 65 yasin altindaki Yahudiler tarafindan anlasilsa bile artik konusulamamaktadir Bu yuzden Ladino ciddi bir yok olma tehlikesiyle karsi karsiyadir EkonomiIstanbul Turkiye nin iktisadi acidan en buyuk sehridir Levent is merkezleri Nisan 2014 Istanbul Turkiye nin en buyuk sehri ve siyasi olarak eski baskentidir Kara ve deniz ticaret yollarinin bir kavsagi olmasi ve stratejik konumu nedeniyle Turkiye de ekonomik yasamin merkezi olmustur Sehir ayni zamanda en buyuk sanayi merkezidir Turkiye deki sanayi istihdaminin 20 sini karsilamaktadir Yaklasik olarak 38 lik endustriyel alana sahiptir Istanbul ve cevre iller bu alanda meyve zeytinyagi Ipek pamuk ve tutun gibi urunler elde etmektedir Ayrica gida sanayi tekstil uretimi petrol urunleri kaucuk metal esya deri kimya ilac elektronik cam teknolojik urunler makine otomotiv ulasim araclari kagit ve kagit urunleri ve alkollu ickiler kentin onemli sanayi urunleri arasinda yer almaktadir Forbes Dergisi nin yaptigi arastirmaya gore 2008 yili Mart itibariyla 35 milyardere sahip sehir dunya siralamasinda dorduncu olmustur Brookings Institution ve JP Morgan in 2014 yili baz alinarak olusturulan ekonomide yukselen kentler siralamasinda Istanbul 300 sehir arasinda Izmir in ardindan 3 sirayi aldi Istanbul 2013 teki listede 52 sirada yer almaktaydi Ayni listede Turkiye den Istanbul ve Izmir disinda Bursa 4 ve Ankara 9 sirada yer almistir Yine bu rapora gore Istanbul daki 2014 yilindaki issizlik orani 6 5 olarak gerceklesmistir Istanbul da ilk olarak 1866 yilinda hizmete giren Dersaadet Tahvilat Borsasi 1986 yili baslarinda mevcut yapi degistirilerek bugunku Istanbul Menkul Kiymetler Borsasi IMKB acilmistir 19 ve 20 yuzyil baslarinda Galata semtinde bulunan Bankalar Caddesi Osmanli Imparatorlugu icin finans merkezi olmustur Bu bolgede Osmanli nin merkez bankasi olan Bank i Osmani 1856 yilindan sonra yeniden duzenlenerek 1863 yilindan itibaren Bank i Osmani i Sahane ve Osmanli Borsasi bulunurdu Bankalar Caddesi 1990 yilina kadar finans ve ekonomi merkezi olmayi korumus fakat yenilesme hareketi baslamasi sonucu modern is merkezleri Levent ve Maslak bolgeleri olmustur 1995 yilinda IMKB Sariyer in Istinye semtinde bulunan bugunku binasina tasinmistir Atasehir Istanbul un Anadolu yakasinda bulunan bir ilcedir Gunumuzde Istanbul Turkiye nin 55 uretimine ve 45 lik ticaret hacmine sahiptir Ulkede Gayrisafi milli hasila nin 21 2 lik kismini olusturur Toplam ihracattaki payi 45 2 ithalattaki payi ise 52 2 dir Ticaret ve sanayi Istanbul un yeni is bolgelerinden Maslak Ticaret Istanbul un gelirinde en buyuk paya sahip olan sektordur Ilde bu sektorun gelismesinde Bogaz koprulerinin Asya ve Avrupa gibi merkezler arasinda uzanan otoyollarin buyuk katkisi vardir Ayni sekilde demiryoluyla da Asya ve Avrupa ya baglanmasi ve buyuk limanlari olmasi da bu konuda etkilidir Istanbul ticaret sektoru ulke toplaminin 27 sini olusturur Disalim ve dissatim konusunda da Istanbul Turkiye capinda birinci siradadir Turkiye de hizmet veren ozel bankalarin tumunun ulusal capta yayin yapan gazetelerin televizyon kanallarinin ulasim firmalarinin ve yayinevlerinin ise tumune yakininin genel merkezleri Istanbul dadir Nitekim Istanbul ekonomisinde bankacilikla birlikte ulastirma haberlesme sektoru 15 i asan bir paya sahiptir Turkiye nin buyuk sanayi kuruluslarindan pek cogunun genel merkezi ve fabrikasi Istanbul da bulunmaktadir Ilde madeni esya makine otomotiv gemi yapimi kimya dokuma konfeksiyon hazir gida cam porselen ve cimento sanayii geliskindir 2000 li yillarin basinda payi 30 a yakin olan sanayi ticaretten sonra ildeki ikinci buyuk sektordur Cumhuriyet in kurulmasiyla hizla sanayilesen Istanbul da ilk fabrikalar Halic kiyilarina kurulmus ancak sehirde yarattiklari kirlilik ve kargasadan oturu birer birer tasfiye edilerek sehrin disinda olusturulan organize sanayi bolgelerine tasinmislardir Ataturk Oto Sanayi Sitesi ve Ikitelli Organize Sanayi Bolgesi Istanbul un en buyuk sanayi bolgeleridir Ancak yerlesim yerlerinin onlenemez genislemeleri nedeniyle buralar da gunumuzde yerlesim yerlerinin arasinda kalmislardir Tarim ve hayvancilik Kuzguncuk Bostani Istanbul tarih boyunca bir tarim merkezi olmamistir Istanbul uretiminde tarim hep son siralarda yer almis il daima uretim merkezi olmaktan cok tuketimle on plana cikmistir Buna karsin Istanbul gecmiste urettigi az miktarda tarimsal urunle kendi gereksiniminin bir bolumunu karsilayabiliyorken gunumuzde tarim alanlarinin hizla kentlesmesi ve kirsalda yasayan halkin daha yuksek yasam standardi icin merkeze yonelmesi nedeniyle ilde tarimin payi en geri duzeylerine ulasmistir Gunumuzde Istanbul topraklarinin 30 u tarima elverisli olmasina karsin bu alanlar tam degerlendirilmemektedir 390 150 dekarla ekim alanlarinin yarisindan fazlasi bugdaya ayrilmis durumdadir Bunu 159 500 dekarla aycicegi izler Uretimde sebze olarak 4 964 dekarla taze fasulye meyve olarak 26 617 dekarla findik birinci siradadir Tarimsal uretimde on plana cikan ilceler arasinda Catalca Silivri Sile Eyupsultan Beykoz ve Kartal bulunmaktadir Istanbul da hayvancilik da yapilmaktadir Genel olarak kentin gunluk tuketimine yonelik yapilan bu uretim ciftlik mandira ve agillarda sigir besiciligi tavukculuk ve balikcilik uzerine yogunlasmistir Ozellikle cevre illerdeki balikcilarin Istanbul disinda avladiklari baliklari Istanbul da piyasaya surmeleri nedeniyle balikciligin hayvancilik alanindaki payi olmasi gerekenden yuksek gorunmektedir Hayvancilik sektoruyle sehrin gunluk sut ve yumurta gereksinimi bir miktar karsilanmaktadir Ancak Istanbul bu haliyle kendine yetemedigi icin urettigi miktarin cok daha fazlasini dis illerden satin almaktadir Istanbul da sinirli miktarda aricilik ipekbocekciligi de yapilmakta olup gecmiste Ayazaga Kemerburgaz Hacimasli gibi yerlerde domuz ciftlikleri de bulunmaktaydi Ormancilik ve madencilik Istanbul genelinde kayda deger maden olusumlari yoktur Avrupa Yakasi nin kuzeydogusunda yer alan Sariyer ilcesine bagli Maden mahallesinde altin gumus ve bakir damarlari oldugu Bizans doneminden bu yana bilinmesine karsin isletilmeye degmeyecek derecede kucuklerdir Bu nedenle buralar maden yatagi olarak degerlendirilmezler Ilde metal cevheri olarak cikartilan tek maden manganezdir Manganez madenleri sehrin batisinda Catalca ve Silivri ilcelerinde bulunmaktadir Sehrin batisinda kuzeyinde ve kuzeybatisinda komur ve linyit ocaklari vardir Jeolojik yapisinin uygunlugu nedeniyle Istanbul un pek cok yerinde tas ocaklari bulunur Bu ocaklar Karadeniz kiyilarindan Adalar a kadar hemen her yerde gorulebilir Istanbul da gecmiste cikarilan mermer kalker kuvarsit perlit kaolen kil ve kum gibi kaynaklardan bazilari insaat sektorunden gelen yuksek talep sonucunda bugun tukenmis ya da tukenme noktasina gelmistir Ozellikle cikartilan kuvarsit ve kaolen sayesinde Istanbul da cam ve seramik sanayii gelismistir Istanbul genelinde tum orman alanlari koruma altina alinmis olmakla birlikte sinirli miktarda ormancilik faaliyeti yurutulmektedir Gecmiste dogal olusumlu ormanlarin buyuk bir bolumunden kente yakacak odun saglamak icin yararlanilmissa da son yillarda kentin dort bir yanina uzatilan dogalgaz agiyla bu gereksinim azalma gostermistir Istanbul daki bu baltalik ormanlarin bir bolumu gunumuzde bozuk ormanlara donusmustur TurizmHalic ve tarihi yarimada Istanbul un tarihi anitlar ve yapitlarin fazlaligi ve Bogaz a sahip olmasi nedeniyle gozde turizm merkezlerinden biridir Turistler arasinda en buyuk pay Almanlara aittir Almanlari Ruslar Amerikalilar Italyanlar ve Fransizlar izler 2021 yilinda kente 9 milyon 25 bin turist gelmistir Istanbul da her butceye uygun otel bulmak mumkundur 5 yildizli zincir otellerden butik aile isletmesi otellere kadar 1180 den fazla otel bulunmaktadir Son yillarda dunya capinda isim yapmis zincir oteller Istanbul a yogun ilgi gostermektedirler Binlerce yildir degisik insan topluluklarina yurt olan Istanbul topraklarinin hemen her yoresinde tarihin cesitli donemlerinden kalma tarihi eserlerle karsilasmak mumkundur Envanterlerde kayitli binlerce tarihi eser arasinda kent duvarlari saraylar kasirlar camiler kiliseler sinagoglar cesmeler ve konaklar bulunur 2009 yili istatistiklerine gore Istanbul Antalya dan sonra en cok turist agirlayan ildir 2009 yili icinde ile hava kara ve deniz yoluyla giris yapan turist sayisi 7 5 milyonun biraz uzerindedir Bunlar icinde 13 1 lik payla Almanlar birinci 6 7 lik payla Ruslar ikinci sirada bulunur Istanbul un agirladigi ilk turist kafilesi 1863 yilinda Sergi i Umumi i Osmani yi ziyaret icin gelmisti Daha sonra Istanbul un demiryoluyla Avrupa ya baglanmasiyla turist sayisi daha da artmis artan konaklama talebini karsilamak icin Istanbul un ilk oteli Pera Palas kurulmustur Istanbul da 2009 verilerine gore isletme belgeli 371 konaklama ve 405 eglence tesisi bulunmaktadir Istanbul da pek cok muze bulunmaktadir ve bunlar icinde ozel muzeler de vardir 2009 yilinda yalnizca devlet muzelerini 6 179 556 kisi ziyaret etmistir Ziyaret edilen mekanlar arasinda 2 932 429 kisi ile Topkapi Sarayi basi cekerken onu 2 444 956 kisiyle Ayasofya Muzesi izlemistir Istanbul un tarihsel merkezi konumundaki Fatih ilcesi Tarihi yarimada Halic cevresi yerlesimleri Beyoglu ve Eyupsultan Bogazici nde Besiktas ve Sariyer Anadolu Yakasi nda Kadikoy Uskudar ve Adalar ilceleri Istanbul un tarih turizmi acisindan zengin merkezleri arasinda yer almaktadir Doga turizmi icinse Beykoz Sile Adalar ve Sariyer de ilgi cekici adresler vardir Onemli mekanlar Istanbul Surlari Istanbul Surlari Istanbul un etrafini ceviren surlar tarihte 7 yuzyildan baslayarak insa edilmis yikilmalar ve yeniden yapmalarla dort defa elden gecmistir Son yapimi 408 den sonradir II Theodosius 408 450 zamaninda Istanbul surlari Sarayburnu ndan Halic kiyisi boyunca Ayvansaray a bu taraftan ve Marmara kiyisi boyunca Yedikule ye Yedikule den Topkapi ya Topkapi dan Ayvansaray a uzaniyordu Surlarin uzunlugu 22 km dir Halic surlari 5 5 km kara 6 5 km Marmara Surlari ise 9 km dir Kara surlari uc bolumden olusur Hendek dis sur ic sur Hendekler bugun tarim alani olmustur Sura bitisik ve 50 m araliklarla kara surlari tarafinda bircogu yikilmis catlamis durumda 96 burc bulunmaktadir Bu burclar boydan boya uzanan sur duvarlarindan 10 metrelik cikintida cogunlukla kare planli ve 25 metre yuksekligindedir Dolmabahce SarayiHalicBeylerbeyi SarayiTopkapi SarayiYildiz SarayiCiragan SarayiDolmabahce Sarayi Dolmabahce Sarayi Karakoy den Sariyer e uzanan sahil seridinin Kabatas ile Besiktas arasinda kalan bolumunde Marmara Denizi nden Bogazici ne deniz yoluyla giriste sol sahilde Uskudar in karsisinda yer alan saray Denizden yer alinip doldurulmasiyla ortaya cikan alana yapildigi icin Dolmabahce adini almistir Yapimi icin dis devletlerden borc alinmistir Dolmabahce Sarayi nin bugun bulundugu alan bundan dort yuzyil oncesine kadar Osmanli Kaptan i Derya sinin gemileri demirledigi Bogazici nin buyuk bir koyu idi Geleneksel denizcilik torenlerinin yapildigi bu koy zamanla bir bataklik haline geldi 17 yuzyilda doldurulmaya baslanan koy padisahlarin dinlenme ve eglenceleri icin duzenlenen bir hasbahce ye donusturuldu Bu bahcede cesitli donemlerde yapilan koskler ve kasirlar toplulugu uzun sure Besiktas Sahilsarayi adiyla anildi Halic Halic batililarin deyisi ile Altin Boynuz Istanbul un bir koyudur Halic in kelime anlami nehir agzindaki koy demektir Yunan efsanesine gore Megaralilar krallari Beyaz in annesi Keroessa icin Altin Boynuz ismini vermislerdir Bizans doneminde kolonilesme de burada baslamistir Ayni zamanda Bizans Imparatorlugu nun denizcilik merkeziydi Sahil boyunca uzanan duvarlar sehri bir deniz filosu atagindan korumak icin insa edilmistir Halic in girisinde istenmeyen gemilerin girisini engellemek icin sehirden karsiya eski Galata Kulesi nin kuzeydogu ucuna uzanan genis bir zincir vardi Bu kule Latin haclilarinca 4 Hacli seferinde 1204 yilinda genis bir sekilde tahrip edildi Fakat Cenevizliler yanina yeni bir kule insa ettiler Bu kule meshur Galata Kulesi 1348 Christea Turris Tower of Christ Isa nin Kulesi diye adlandirilir Osmanli doneminde Yogun Bektasi nufusun yasadigi bir bolge idi Karaagac tekkesi Karyagdi Baba tekkesi Giresunlu Tekkesi gibi bircok Bektasi tekkesi bu bolgede idi Beylerbeyi Sarayi Beylerbeyi sarayi 1861 1865 yillarinda eski ahsap bir sahil sarayinin yerinde Sultan Abdulaziz tarafindan Sarkis Balyan a yaptirilmistir Yazlik bir saray olarak insa edilen Beylerbeyi Sarayi bogazi izleyebilecek bir yere yerlestirilmistir Saray cok buyuk olmamakla beraber guzel islemeleri ile goz kamastirir Sarayin mimarisi Avrupa mimarisinden cok etkilenmis olmakla beraber Osmanli ya ozgu suslemeler gayet rahat gorulebilir Sarayin icerisi rengarenk cinilerle suslenmis olup iceride Avrupa dan getirilen mobilyalar ve degerli esyalar kullanilmistir Sarayin tavanlarinda ve duvarlarinda ozellikle gemi resimleri dikkat ceker Topkapi Sarayi Topkapi Sarayi Istanbul da yer alan ve dunyada gunumuze gelebilmis saraylarin en eskisi ve genisidir Konumu Halic i Bogazici ni ve Marmara Denizi goren Istanbul un ilk kurulus yeri olan bilinen akropol tepesidir Tarihi Istanbul ucgen yarimadasinin en uc noktasinda 5 km yi bulan surlarla cevrili 700 000 m2 ozel araziye sahip bir komplekstir Bu ozelligi ile saraydan cok kucuk bir sehri andiran Topkapi Sarayi 500 yili askin bir suredir kullanilmistir Sonradan padisah yeni yapilan Dolmabahce Sarayi na tasininca saray uzun bir sure bakimsiz birakildi Saray Cumhuriyet Donemi nde yapilan restorasyon sayesinde eski gorkemine geri kavustu Su an bir muze olarak kullanilan sarayda padisaha ait esyalar sergilenir Muze koleksiyonunun en degerli parcalari arasinda Muhammed in hirkasi disi ayak izi ve kilici sayilabilir Bu nesneler Yavuz Sultan Selim doneminde Kahire den getirilmistir Baska bir degerli parca ise dunyaca meshur Kasikci Elmasi dir ise muzede sergilenen baska bir degerli esyadir Yildiz Sarayi Yildiz Sarayi ilk kez Sultan III Selim in annesi Mihrisah Sultan icin yaptirilmis ozellikle Osmanli padisahi II Abdulhamit zamaninda Osmanli Imparatorlugunun ana sarayi olarak kullanilmis gunumuzde Besiktas Ilcesi nde yer alan bir saraydir Dolmabahce Sarayi gibi tek bir bina halinde degil Marmara denizi sahilinden baslayarak kuzeybatiya dogru yukselip sirt cizgisine kadar tum yamaci kaplayan bir bahce ve koruluk icine yerlesmis saraylar koskler yonetim koruma servis yapilari ve parklar butunudur Ciragan Sarayi Galata Kulesi Istanbul Besiktas ilcesi Ciragan Caddesi uzerinde bulunan tarihi saray Halic ve Bogazici nin en guzel yerleri sultanlar ve onemli kisilere saray ve koskleri icin tahsis edilmisti Zaman icinde bunlarin bircogu yok olmustur Buyuk bir saray olan Ciragan da 1910 yilinda yanmisti Onceki bir ahsap sarayin yerinde 1871 yilinda Sultan Abdulaziz tarafindan Saray Mimari Serkis Balyan a yaptirilmisti Dort yilda 4 milyon altina mal olan yapinin ara bolme ve tavani ahsap duvarlarda mermer kapliydi Tas isciliginin ustun ornekleri sutunlari zengin dosenmis mekanlar tamamlardi Odalar nadide halilarla mobilyalar altin yaldizlar ve sedef kalem isleri ile susluydu Bogazici nin diger saraylari gibi Ciragan da bircok onemli toplantiya mekan olmustu Renkli mermerle suslenmis cepheleri abidevi kapilari vardi ve arka sirtlardaki Yildiz Sarayina bir kopru ile baglanmisti Cadde tarafi yuksek duvarlar ile cevriliydi Yillar boyu harabe halinde duran kalinti buyuk tamirler sonunda yeniden ihya olmus yanina ilave edilen eklentiler ile bes yildizli guzel bir sahil oteline donusturulmustur Bahcesinde sus havuzu bir iskele ve bir helikopter pisti bulunmaktadir Gunumuzde bircok sosyal aktiviteye ev sahipligi yapmaktadir Galata Kulesi Istanbul Beyoglu nda Galata semtinde bulunan 528 yilinda insa edilmis kuledir Kuleden sehir panoramik bir sekilde izlenebilmektedir Bizans imparatoru Anastasius tarafindan insa edilmistir Daha sonra 1204 yilinda 4 Hacli Seferleri ile buyuk olcude tahrip olan kule 1348 yilinda Isa Kulesi olarak Cenevizliler tarafindan Galata Surlarina tekrar ek olarak yapilmistir Galata Kulesinin ilk uc katinda Ceneviz sonraki katlarda ise Osmanli izleri tasidigi gozleniyor Kule girisindeki kitabede yer alan 16 misralik methiye II Mahmut doneminde yapilan restorasyondan dolayi II Mahmut icin yazilmistir Icerisinde Galata Kulesi nin de bulundugu Ceneviz Ticaret Yolu nda Akdeniz den Karadeniz e Kadar Kale ve Surlu Yerlesimler dosyasi ile Galata Kulesi 2013 yilinda UNESCO Dunya Miras Gecici Listesi Turkiye deki Dunya Mirasi Gecici Listesi ne dahil edildi Bugun cok canli mekanlardan biri olan Galata Meydani da kulenin yanindadir Taksim Meydani Taksim Meydani Taksim semti ve meydani adini Osmanli Devleti nde zamaninda sucularin suyu halka taksim ettikleri yer oldugundan verilmistir Meydan olmadan once eski evlerin siralandigi dar bir bolge olan semt meydan haline getirilip genisletildikten sonra zamanla bugunku gorunumunu almistir Meydanin ortasindaki Cumhuriyet Aniti ve cevresi bugun toren yeri olarak kullaniliyor ve bulusma yeri islevini ustleniyor Meydan in baslangicindan Tunel e kadar Nostaljik tramvay calisir Taksim Meydani nin simgesi haline gelen Cumhuriyet Aniti Italyan heykeltiras Pietro Canonica ya yaptirilmis 1928 yilinda yerine yerlestirilmistir Anitin yapimi 2 5 yil surmus anit tas ve bronz kullanilarak yapilmistir Cumhuriyet donemi anitlarindan ilk defa figuratif bir anlatimla Ataturk u ve yeni duzeni anlatan bir heykeldir Sultanahmet Meydani Sultanahmet Meydani Istanbul un en onemli meydanlarindan biri Bizans devrinde Hipodrom olarak bilinirdi Hipodrom Yunanca hippos at ve dromos yol sozcuklerinin bilesiminden olusan ve at yolu anlamina gelen bir kelimedir Osmanli doneminde buraya At Meydani denirdi Gunumuze cok az kalintilari kalan Bizans devri onemli yapilari ve abideleri Hipodrom cevresinde insa edilmisti Buyuk Saray diye bilinen Imparatorluk Sarayi Hipodromun yanindan baslar asagilara deniz kenarina kadar uzanirdi Bu Saraydan gunumuze bir buyuk salonun yer mozaik panosu gelebilmistir Sehrin en onemli meydani Agusteion ve burasi ile cadde arasinda Milerium zafer taki bulunurdu Cadde Roma ya kadar uzanan yolun baslangici idi ve ilk kilometre tasi da buradaydi Meydanda bulunan sutunlardan ilki ayni zamanda aralarindan en eskisidir Uzerinde hiyeroglifler bulunan bu tas firavun in mezarindan tasinmistir 2000 yillik tarihi ile bu tas aslinda Bizans Imparatorlugu ndan bile daha eskidir Ikinci sutun ise Yilanli Sutun ya da Burmali Sutun olarak adlandirilmaktadir Bu sutun tunctan yapilmis olup birbirine sarilan uc yilan seklinde yapilmistir Sutun Delfi den getirilmis olup kente yilan gelmesini onledigi soylenir Su an sutundaki yilanlari baslari olmayip sadece birinin ust cenesi Istanbul Arkeoloji Muzesi nde sergilenmektedir Eskiden tepesinde altin gumus ve bakirdan yapilma bir kazanin oldugu soylense de dogrulugu ispatlanamamistir Ucuncu sutuna ise Ormeli Sutun denilir Bu sutunun taslarinin her biri ayri bir yerden olmak uzere Anadolu nun cesitli yerlerinden geldigi rivayet edilir Eskiden uzeri altin yaldizli levhalarla kapli iken o levhalar kentin yagmalanmasindan sonra calinmistir Bu sutunun icinde bir miknatis bulundugu kenti depremden koruyacagi ve kiyamete kadar dayanacagi rivayet edilir Istanbul Arkeoloji Muzesi Osmanli zamaninda da Yeniceri isyanlari bu bolgede olur kirk gun kirk gece suren sehzade sunnet dugunleri senlikler burada yapilirdi Halide Edip in Istanbul un isgaline karsi konusma yaptigi Sultanahmet mitingi de burada yapilmistir Meydanin orta yerinde Kayzer II Wilhelm in ziyaret hatirasi olarak yapilmis olan Alman Cesmesi bulunmaktadir Meydanin batisinda ise Istanbul Adliyesi yer almaktadir Meydan gunumuzde Istanbul un en onemli turistik merkezidir Beyazit Meydani Beyazit Meydani Tarihi yarimada icerisinde bulunan tarihi bir meydandir Istanbul Universitesi ve tarihi Kapalicarsi ya ev sahipligi yapmaktadir Beyazit Camiini de icinde bulunduran meydan turistlerin ugrak noktasidir Bakirkoy Ozgurluk Meydani Bakirkoy ilcesi Istanbul un en kalabalik ilcelerinden birisidir Bu ilcenin en populer mekanlarindan biri de Ozgurluk Meydani veya eski adiyla Cumhuriyet Meydanidir Gulhane Parki Gulhane Parki Gulhane Parki Istanbul un Fatih ilcesinde yer alan bir parktir Park eskiden Topkapi Sarayi nin bir bahcesi idi Padisahin Dolmabace Sarayi na tasinmasi ile bahcedeki agaclar da saraya tasinmistir Bu yuzden bahce o zamanlar harap bir halde idi 2003 yilinda park olarak yeniden duzenlenen bahce yeniden eski halini alir Ayrica parkin Sarayburnu na dogru olan tarafindan Istanbul un belki de en guzel manzaralarindan biri izlenebilir Ayrica parkin tam ortasinda Gotlar Sutunu adi verilen bir sutun yer alir Ve burada Islam tarihleri muzesi ve Fuat Sezgin in mezari vardir Kultur ve modern yasamSanat Galataport icerisinde bulunan MSU Resim Heykel Muzesi Kent cok kez el degistirip yiprandigindan kentte Roma Imparatorlugu donemine ait fazla yapi kalmadi Kalanlar icinde en onemlileri 330 yilinda Imparator I Konstantin onuruna kentin yedi tepesinden birine dikilen anit Sutun her biri 3 ton agirliginda ve 3 metre capinda olan bileziklerle birbirine baglanmis toplam 8 adet sutun ve bir kaidenin ust uste konulmasiyla olusturuldu Bu donemden gunumuze kalan bir baska yapi da Bozdogan Kemeri dir Kentin su rezerv sisteminin insasi Imparator Hadrianus doneminde basladi I Konstantin zamaninda kentin yeniden yapilanmasi ve buyumesiyle birlikte hizla artan nufusun ihtiyacini karsilamak icin sistemin daha da genisletilmesine gerek duyuldu Kemer suyunu Kagithane ile Marmara Denizi arasinda kalan tepelerin yamaclarindan alan ve Trakya nin tepelik bolgelerinden kente kadar uzanarak kentin su gereksinimini karsilayan genis kemerler ve kanallar sisteminin son noktasinda yer aldi O zamanlar kente gelen bu su toplam kapasitesi 1 milyon metrekupten fazla olan uc acik ve Yerebatan Sarnici gibi yuzden fazla yer alti sarnicinda depolandi Bugun Sultanahmet Meydani olarak bilinen Hipodrom Meydani ise Circus Maximus tarafindan insa edildi Bizans Imparatorlugu donemi Aya Irini Istanbul da bulunan camiye cevrilmemis en buyuk Bizans kilisesidir Bizans Imparatorlugu kentte bin yil kadar hukum surdu ve burayi baskent olarak kullandi Bu ozelliginden dolayi Istanbul da cok sayida Dogu Roma yapisi vardir Bunlarin en onemlileri Eminonu nde toplanmistir Bu yapilar icinde en onemlisi kilise olarak acilan Ayasofya dir Ayasofya Bizans Imparatoru I Justinianus tarafindan 532 537 yillari arasinda insa ettirilmis bazilika planli bir patrik katedrali olup 1453 yilinda Istanbul un Turkler tarafindan fethedilmesiyle II Mehmed tarafindan camiye donusturulmus 2020 yilina kadar muze olarak hizmet vermis 2020 yilinda ise tekrar camiye donusturulmustur Ayasofya dan sonra yapilan onemli yapilardan biri Fethiye Camii ydi Kilise olarak 13 yuzyil sonlarinda Bizans in ileri gelenlerinden Mihail Glabas Tarkaniotes tarafindan insa ettirildi Istanbul un Fethi nden sonra 1454 yilinda patrikhane olarak kullanildi 1590 yilinda Iran savaslarinda Gurcistan ve Azerbaycan in fethedilmesiyle fethin hatirasi olarak camiye donusturuldu Gene onemli yapilardan Kariye Camii manastir olarak 534 yilinda Bizans Imparatoru I Justinianus doneminde Aziz Theodius tarafindan yapildi 11 yuzyilda I Aleksios un kayinvalidesi Maria Doukaina tarafindan yeniden insa ettirildi 1204 1261 yillarindaki Latin Imparatorlugu doneminde harap olan manastir Theodoros Metokhites tarafindan 14 yuzyilda onarildi Dis narteks ve parekklesion bu donemde yapiya eklendi Osmanli Imparatorlugu donemi Yeni Barok tarzda yapilan Ortakoy deki Buyuk Mecidiye Camii Imparatorluk devri boyunca sayisiz eser yapilmistir Saray tipi 19 asirda Bati dan gelerek girmistir Bir asir yasayan ve son yarim asrini mimarbasi olarak geciren Sinan su eserleri yapmistir 81 cami 50 mescit 55 medrese 19 turbe 14 imaret 3 hastane 7 su bendi baraj 8 kopru 16 kervansaray 33 saray 32 hamam 6 mahzen 7 d arulkurra Bu 441 eser butun imparatorluga dagilmistir 1839 yilinda Tanzimat Fermani nin ilani ile Avrupalilasma yolunda onemli adimlar atilmistir Osmanli 18 yuzyilin sonlarina dogru Avrupa tarzini benimsemis ve bunu mimariye ve sanata yansitmistir Avrupa da yayginlasan barok stili Istanbul da da bircok eserin yapiminda uygulanmistir Barok ve rokoko tarzinda yapilan Dolmabahce Sarayi Beylerbeyi Sarayi ve Ortakoy Camii dunyada bu tur icin onemli bir yer teskil eder Sahne ve guzel sanatlar Pera Muzesi Istanbul giderek kulturel acidan daha onemli bir merkez haline gelmektedir Sehir 2010 Avrupa Kultur Baskenti ilan edilmistir Dunyaca unlu pop starlar Istanbul stadyumlarini doldururken opera bale ve tiyatro gibi sanat dallarinda eserler yil boyu sahnelenir Mevsimsel festival boyunca dunyaca unlu orkestralar koral muzik gruplari ve caz muziginin efsane isimleri konser vermektedirler 1982 yilindan beri duzenlenmekte olan Uluslararasi Istanbul Film Festivali Avrupa daki en onemli film festivallerinden birisidir Guzel sanatlarla ilgili olarak 2 yilda Istanbul Bienali duzenlenmektedir 2004 yilinda acilan Istanbul Modern Sanat Muzesi sik sik Turk ve yabanci sanatcilarin sergilerine ev sahipligi yapmaktadir Ayrica Pera Muzesi ve Sakip Sabanci Muzesi de dunyanin unlu sanatcilarinin sergilerini barindiran kentin onemli muzelerindendir Halic in kiyisinda kurulan Rahmi M Koc Muzesi nde genellikle sanayi ulasim endustri ve iletisim tarihine ait 1800 ve 1900 lu yillarin araba lokomotif tekne denizalti ve ucaklari sergilenmektedir Cinili Kosk Muzesi 1881 yilinda kurulan Istanbul Arkeoloji Muzesi kendi turunde dunyanin en buyuk muzelerinden biridir Muzede Akdeniz Havzasi Balkanlar Orta Dogu Kuzey Afrika ve Orta Asya ya ait 1 milyon arkeolojik parca bulunmaktadir Istanbul Arkeoloji Muzesi nin bunyesine ayrica Cinili Kosk Muzesi de bulunur Muzede Selcuklu ve Osmanli devirlerinden kalma Iznik cinisi ve seramik ornekleri sergilenmektedir Sultanahmet Meydani nda bulunan Buyuk Saray Mozaikleri Muzesi gec Roma Imparatorlugu donemi ve erken Bizans Imparatorlugu donemine ait Buyuk Saray in taban mozaikleri ve duvar suslerini barindirir Bu muzeye oldukca yakin olan Turk ve Islam Eserleri Muzesi nde ise cesitli Islam uygarliklarina ait genis bir koleksiyon bulunmaktadir Turkiye nin ilk ozel muzesi olan Sadberk Hanim Muzesi de eski Anadolu uygarliklarindan Osmanlilara kadar uzanan genis bir yelpazede bircok eser icerir Besiktas ilcesinde yer alan Yildiz Sarayi Istanbul Antika Fuari na ev sahipligi yaparak Dogu ve Bati dan bircok antika eseri bir araya getirmistir Sisli nin Mecidiyekoy semtinde bulunan Cok katli Mecidiyekoy Antikacilar Carsisi sehrin en buyuk antikacilar carsisidir 1455 1461 yillari arasinda II Mehmed tarafindan yaptirilan Eminonu ndeki Kapalicarsi mucevher hali sanat eseri ve antika esyalar satan sayisiz dukkan vardir Beyazit Meydani ndaki tarihi ve nadir kitaplarin satildigi Sahaflar Carsisi dunyanin en eski kitap carsilarindan birisidir Surekli olarak gec Roma Bizans ve Osmanli doneminden bu yana faaliyet gostermektedir Canli gosteriler ve konserler icin ev sahipligi yapan bir numarali tarihi mekanlar Aya Irini Rumeli Hisari Yedikule Hisari Topkapi Sarayi avlusu ve Gulhane Parki dir Onemli bir kultur ogelerinden biri de Turk Hamami dir Osmanli doneminde yapilan ve buna en iyi ornek olan Cemberlitas Hamami 1584 Fatih in Cemberlitas semtindedir 2003 yilinda Sertab Erener in Eurovision Sarki Yarismasi nda Turkiye ye getirdigi birincilik sayesinde 2004 Eurovision Sarki Yarismasi istanbulda Abdi Ipekci Arena da yapilmistir Rekreasyon Buyukada Meydani Geleneksel plajlar su kirliligi nedeniyle yavas yavas kaybolmaktadir Ancak son zamanlarda sehirde eski plajlar yeniden acilmaktadir Kentin yuzme icin en cok tercih edilen yerleri Bakirkoy Kucukcekmece Sariyer ve Bogaz dir Sehir disinda kalan Adalar Silivri ve Tuzla nin yani sira Karadeniz e kiyisi bulunan Kilyos ve Sile de yuzmek ve dinlenmek icin tercih edilmektedir Prens Adalari Marmara Denizi ndeki bir grup adadan olusmaktadir Kartal ve Pendik ilcelerinin guneyinde kalan adalarda 19 ve 20 yuzyil baslarindan kalma bircok cam ve fistik cami vardir Ayrica bu donemden kalma neoclassical and art nouveau tarzinda Osmanli yazlik konaklari vardir Adalarda baslica balik ve deniz yemekleri yaygindir Istanbul a uzak mesafede bulunan Sile ilcesi yazlik ve dinlenme yeri olma ozelligi ile bilinir Sehir merkezine uzakligi 50 kilometredir Bozulmamis beyaz kum plaji bulunur Alisveris Kapalicarsi dunyanin en buyuk ve en eski kapali alisveris merkezlerinden birisidir Istanbul da cok sayida tarihi carsi vardir Kapalicarsi 1461 Mahmutpasa Carsisi 1462 ve Misir Carsisi bunlardan en onemlileridir Ilk modern alisveris merkezi ise Bakirkoy ilcesinde bulunan Galleria dir 20 yuzyilin son yillarinda daha ziyade alisveris merkezi adi verilen modern carsilarin sayisi artmistir Bunlarin en onemlileri Akmerkez 1993 Capitol Alisveris Merkezi 1994 Profilo Alisveris Merkezi 1998 Cevahir Alisveris Merkezi 2002 Avrupa nin ve Dunya nin en iyi alisveris merkezi odulunu kazanan Metrocity 2003 Kanyon Alisveris Merkezi 2006 Istinye Park 2008 Meydan Alisveris Merkezi Umraniye Merter 2009 Zorlu Center Alisveris MerkeziRestoranlar Istanbul geleneksel Turk lokantalari ile birlikte Avrupa ve Uzak Dogulu bircok restoran ve diger mutfaklari bunyesinde barindirmaktadir Kentin en onemli meyhane ve barlari sehrin en canli yerlerinden biri olan Beyoglu ilcesindeki Istiklal Caddesi nde toplanmistir 1876 yilinda acilan Cicek Pasaji pek cok tarihi meyhane bar ve restorani icerisinde bulundurmaktadir 1870 yilindaki buyuk Beyoglu yangini sonucu yanarak yikilan Naum Tiyatrosu nun yerine Hristaki Zografos Efendi tarafindan insa ettirilmistir Rum Cleanthy Zanno nun mimarliginda yeni bir tip carsi binasi olarak Cite de Pera adiyla acilmistir Diger tarihi bar ve kahvehaneler Tunel Pasaji cevresindeki alanlarda ve Asmalimescit Sokagi yakinlarinda ve yine Cicek Pasaji nin arka tarafina dusen Nevizade Sokagi nda yogunlukla bulunur Istiklal Caddesi cevresindeki bazi tarih mahalleler farkli sekillerde yeniden restore edilmistir Galatasaray Lisesi yakinlarindaki Cezayir Sokagi nda resmi olmayan adiyla bilinen La Rue Francaise de Fransiz Sokagi frankofon barlar kafeler ve canli muzik dinletisi sunan restoranlar bulunmaktadir Istanbulda tarihi balik lokantalari da oldukca unludur En populer balik lokantalari genellikle Bogaz da ve sehrin guneyindeki Marmara Denizi kiyilarindadir Ayrica Marmara Denizi ndeki en buyuk Prens Adalari Buyukada Heybeliada Burgazada ve Kinaliada ve Istanbul Bogazi nin kuzey girisinde bulunan Anadolu Kavagi da tarihi balik restoranlariyla unludur Gece hayati Istiklal Caddesi cevrelerinde kafeler restoranlar barlar kulupler sanat galerileri tiyatro ve sinemalar yogunlasmistir Sehirdeki pek cok gece kulubu barlar restoranlar ve tavernalar canli muzik ile birlikte insanlara hizmet vermektedir Gece kulupleri restoran ve barlarin sayisinda artisla birlikte yaz aylarinda artan sicaklik insanlari bu yerlere cekmektedir Ozellikle Istiklal Caddesi ve Nisantasi cevrelerinde kafeler restoranlar barlar kulupler sanat galerileri tiyatro ve sinemalar yogunlasmistir Babylon ve Nu Pera Beyoglu daki yaz ve kis hizmet veren gece kuluplerindendir En populer acik hava gece kulupleri Istanbul Bogazi kiyilarinda bulunur Ortakoy semtinde bulunan Sortie Reina ve Anjelique bunlardan bazilaridir Ortakoy semtinin bir diger onemli mekanlarindan Q Caz Bar ise canli caz muzigi ile insanlara sik bir ortam sunmaktadir Maslak semtindeki Istanbul Arena ve Bogazici ndeki Kurucesme Arena dunyanin dort bir kosesinden gelen unlu sarkici ve orkestralarin canli konserlerine ev sahipligi yapmaktadir Maslak semtindeki bir baska yerlerden birisi olan Parkorman Music TV nin 2002 yilindaki canli konser ve partilerine ev sahipligi yapmistir Sokak tabelalari Istanbul daki sokak tabelalari 2007 yilinda beri Istanbul da ve Bulent Erkmen tarafindan sehir icin ozel tasarlanmis ve sehirle ozdeslesmis sokak tabelalari kullanilmaktadir SporIstanbul Park Bizans ve Roma donemlerinden beri bircok spor faaliyetine ev sahipligi yapan Istanbul gunumuzde futbol basketbol voleybol hentbol ve cesitli motor ve spor yarislarina ev sahipligi yapar Turkiye liglerinin uc buyugu olarak adlandirilan Galatasaray Fenerbahce ve Besiktas in antrenman ve mac sahalari da burada bulunmaktadir Ataturk Olimpiyat Stadyumu Rams Park Fenerbahce Sukru Saracoglu Stadyumu ve Besiktas Park UEFA nin bes yildizli stadyumlari arasindadir Ataturk Olimpiyat Stadyumu 2005 Sampiyonlar Ligi finaline Fenerbahce Sukru Saracoglu Stadyumu ise 2009 UEFA Kupasi finaline Besiktas Park ise 2019 UEFA Super Kupasi finaline ev sahipligi yapmistir 2020 Sampiyonlar Ligi Finali Ataturk Olimpiyat Stadyumunda yapilacakti fakat COVID 19 pandemisi yuzunden ertelenmistir ve 2023 finalinin Istanbul da duzenlenmesine karar verilmistir Dunyanin en buyuk spor organizasyonlarindan biri olan Formula 1 yarislarina 2005 ila 2011 tarihleri arasina kadar ev sahipligi yapmistir ve 2012 Grand Prix takviminden cikarilmistir Istanbul Park Pisti toplam 2 milyon 215 bin m2 lik bir alani kaplamaktadir Pist F1 in en zor pislerinden biri olarak gosterilmektedir Organizasyon 2020 de bir kez daha Istanbul da duzenlenmistir Turkiye FIA dan 3 yillik lisans almasina ragmen 2021 takviminde yer almamistir 28 Nisan 2021 de Turkiye Kanada nin yerine takvime dahil olmustur Turkiye nin en onemli hipodromu olan Veliefendi Hipodromu kentteki onemli yarislara ev sahipligi yapmaktadir Onemli spor tesisleri Stadyumlar Ataturk Olimpiyat Stadyumu 76 092 Nef Stadyumu 52 652 Fenerbahce Sukru Saracoglu Stadyumu 50 509 Vodafone Park 41 903 Fatih Terim Stadi 17 319 Spor Salonlari Sinan Erdem Spor Salonu 16 500 Ulker Spor ve Etkinlik Salonu 13 800 Burhan Felek Spor Salonu 7 500 7 000 5 240 Besiktas JK Akatlar Spor Salonu 3 200 Diger tesisler Kurtkoy Olimpik Kapali Yuzme Havuzu 2 500 Atakoy Sutopu Olimpik Havuzu 1 250 Veliefendi Hipodromu 7 600 2 000 EgitimIstanbul da yedisi devlet yirmi dordu vakif olmak uzere otuz bir universite vardir Ozellikle kamuya ait ogretim kurumlari ulkenin en saygin ve en donanimli universitelerindendir Ancak son yillarda da ozel universitelerin sayisinda bir yukselme olmustur Turkiye nin en eski 3 devlet universitesinden ikisi Istanbul dadir Istanbul Universitesi 1453 yilinda kurulmustur ve Turkiye nin en eski universitesidir Istanbul Teknik Universitesi 1773 ise dunyanin en eski ucuncu teknik universitesidir ve tamamen muhendislik bilimleri adanmistir Istanbul da taninmis diger devlet universiteleri Bogazici Universitesi Mimar Sinan Guzel Sanatlar Universitesi Yildiz Teknik Universitesi ve Marmara Universitesi dir Ayrica ulkenin en eski 5 vakif universitesinden ucu bu kenttedir Bunlar 1992 yilinda kurulan Koc Universitesi ile 1994 yilinda kurulan Sabanci Universitesi ve Istanbul Bilgi Universitesi dir Turkiye nin en eski teknik universitesi ITU nun mimarlik fakultesi binasi Istanbul da egitim veren Universiteler Devlet Bogazici Universitesi Galatasaray Universitesi Istanbul Universitesi Istanbul Teknik Universitesi Marmara Universitesi Mimar Sinan Guzel Sanatlar Universitesi Yildiz Teknik Universitesi Istanbul Medeniyet Universitesi Turk Alman Universitesi Vakif Acibadem Universitesi Altinbas Universitesi Bahcesehir Universitesi Beykent Universitesi Dogus Universitesi Isik Universitesi Istanbul Arel Universitesi Istanbul Aydin Universitesi Istanbul Bilgi Universitesi Istanbul Bilim Universitesi Istanbul Kultur Universitesi Istanbul Medipol Universitesi Istanbul Ticaret Universitesi Istinye Universitesi Kadir Has Universitesi Koc Universitesi Maltepe Universitesi Okan Universitesi Ozyegin Universitesi Piri Reis Universitesi Sabanci Universitesi Yeditepe Universitesi Yeni Yuzyil Universitesi Nisantasi Universitesi Uskudar Universitesi Bezmialem Vakif UniversitesiGalatasaray Lisesi giris kapisi Hemen hemen Istanbul daki tum ozel lise ve universitelerde Ingilizce Fransizca ve Almanca gibi ana yabanci dil veya ikincil yabanci dil egitimi verilmektedir Galatasaray Lisesi 1481 yilinda Galata Sarayi Enderun u Humayunu adiyla kurulmustur Daha sonraki adiyla Galatasaray Mekteb i Sultanisi sehrin en eski lisesi olmakla birlikte en eski ikinci egitim veren kurumudur Fransizca egitim vermektedir 1884 yilinda kurulan Istanbul Lisesi daha cok bilinen adiyla Istanbul Erkek Lisesi uluslararasi alanda taninmis en eski liselerden biridir Almanca egitim vermektedir Kadikoy Anadolu Lisesi eski ve daha iyi bilinen adiyla Kadikoy Maarif Koleji genc cumhuriyete yon verecek ust duzey egitimli siyasetci bilim insani ve sanatcilar yetistirmek amaciyla Bakanlar Kurulu ve Meclis karariyla 1955 yilinda kurulmustur Ingilizce egitim vermektedir Nisantasi Anadolu Lisesi 1905 yilinda English High School for Boys adiyla ozellikle Ingiliz toplulugu mensuplarinin cocuklarina saglikli bir egitim vermek amaciyla kurulmustur 1979 yilinda MEB e baglanmis ve simdiki adini almistir Cagaloglu Anadolu Lisesi eski adiyla Istanbul Kiz Lisesi 1850 yilinda I Abdulmecit in annesi Bezmialem Valide Sultan in istegi uzerine kurulmus Osmanli nin ilk sivil lisesi unvanina sahiptir Ilk olarak Valide Mektebi ve ardindan Darulmaarif isimlerini almis 1911 1933 yillari arasinda Inas Idadisi Erkek Ogretmen Lisesi 1933 1983 yillari arasinda Turkiye nin ilk kiz lisesi Istanbul Kiz Lisesi olarak hizmet vermis 1983 yilinda ise bugunku halini almistir Almanca egitim vermektedir Istanbul Erkek Lisesi ya da eski adiyla Istanbul Sultanisi Istanbul un Cagaloglu semtinde Osmanli doneminde kurulmus Numune i Terakki Mektebinin devami niteliginde olan gunumuzde Anadolu Lisesi statusunde hizmet veren egitim kurulusu Turkiye de egitim veren lise turlerinden biri olan Anadolu Liseleri grubuna giren Kabatas Erkek Lisesi Haydarpasa Lisesi Vefa Lisesi ve Pertevniyal Lisesi Turkiye ve dunya capinda taninmis liselerdendir Istanbul da cok sayida yabanci azinlik bulunmasindan dolayi 19 yuzyilda yabanci liselerde artis gorulmustur Turkiye nin kurulmasindan sonra bircok yabanci okul Turkiye Cumhuriyeti Milli Egitim Bakanligi idaresine girmistir Fakat bazi liseler halen yabanci idaresi altindadir Ozel Italyan Lisesi Italya hukumeti tarafindan yonetilmekte ve Italyan devlet okulu olarak kabul edilmektedir Ayrica finansman ve ogretmen ihtiyaci Baskent Roma dan saglanmaktadir 1863 yilinda kurulan Robert Koleji ve diger bircok okul bunlarin arasinda sayilabilir Istanbul da iki tane cok koklu askeri lise bulunmaktadir Birisi Kuleli Askeri Lisesi olup Cengelkoy de bulunmaktadir Ikincisi ise Deniz Lisesi olup Heybeliada da egitimine devam etmektedir Ayrica Hava Harp Okulu ve Deniz Harp Okulu da Istanbul da bulunmaktadir Heybeliada da bulunan Deniz Lisesi ayni zamanda Turkiye nin ilk muhendislik fakultesi olan Muhendishane i Bahr i Humayun olup 1773 tarihinde Osmanli da ilk defa muhendislik alaninda acilan yuksek ogretim kurumudur Kuleli Askeri Lisesi Istanbul Bogazi kiyisinda Anadolu yakasinda yer alan askeri bir okuldur Istanbul cogu Roma Bizans ve Osmanli donemlerine ait genis koleksiyonlari iceren cok sayida kutuphaneye sahiptir Tarihi belge koleksiyonlari acisindan en onemli kutuphaneler Topkapi Sarayi Kutuphanesi Istanbul Arkeoloji Muzeleri Kutuphanesi Beyazit Devlet Kutuphanesi Suleymaniye Kutuphanesi Istanbul Universitesi Kutuphanesi ve IBB ye bagli olarak hizmet veren Ataturk Kitapligi dir 6 Subat 2023 tarihinde gerceklesen Gaziantep Kahramanmaras depremleri ardindan Istanbul Valiligi tarafindan yapilan incelemelerde 2022 23 yili ikinci egitim ogretim yilinda 93 okulda devam edilmeyecegi aciklandi Bu okullardan 76 tanesinin yikilarak tekrardan insa edilecegini 17 sinin ise guclendirme yapilacagi aciklandi MedyaIlk Turkce gazete Takvim i Vekayi 1 Agustos 1831 tarihinde Bab i Ali semtinde basildi Bab i Ali boylece medyanin en onemli merkezi haline gelmistir Istanbul Turkiye nin medya baskenti olmakla birlikte cesitli yerli ve yabanci basin kuruluslari arasinda buyuk bir rekabet vardir Turkiye nin onemli ulusal medya ve yayin kuruluslarinin merkezide cogunlukla Istanbul dadir Ayni zamanda Ankara ve Izmir de de yayin merkezleri vardir Istanbul merkezli buyuk gazete kuruluslari olan Posta Hurriyet Milliyet Sabah Cumhuriyet Turkiye Aksam Star BirGun Gunes Vatan Takvim Yeni Asir Yeni Safak ve Turkiye nin ilk Ingilizce gazetesi olan Hurriyet Daily News bunlarin baslicalaridir Ayrica cok sayida yerel ulusal TV ve radyo istasyonlari da Istanbul da bulunmaktadir Haberturk TV teve2 Haber Global CNN Turk Ulusal Kanal TV100 NOW TRT Ana binasinin biri de Ankara dadir NTV Kanal D ATV Show TV Star TV 360 TGRT Haber a Haber 24 Kanal 7 Flash Haber TV Halk TV Tele1 KRT TV Sozcu TV ve diger bircok sayidaki TV kuruluslari bunlarin arasindadir Sehirde yuzu geckin FM radyo istasyonu da bulunmaktadir AltyapiYerebatan Sarnici nin ic gorunumuBozdogan Kemeri nin gunumuzdeki hali Kentin su ihtiyacini karsilamak icin yapilan sistemler sehrin kurulus donemine kadar uzanmaktadir Iki en onemli su kemeri Roma doneminde insa edilmis Mazul Kemeri ve Bozdogan Kemeri Valens Kemeri dir Sehrin Kurulus donemlerinde su ihtiyaci yer alti kaynaklarindan saglaniyordu Ilk onemli su tesisleri Roma doneminde yapilmistir Roma Imparatorlari ndan Valens Halkali civarindan Beyazit a kadar su getirtmis ve bu su yolu icin Mazul Kemeri ile Bozdogan Kemeri ni insa ettirmistir Ayrica Valens zamaninda Belgrad Ormanlari nda bir bent de yaptirilmistir Kagithane Deresi nin sulari izgaralarda toplanarak sehrin su ihtiyacini karsilamak icin kullanilmistir Toplananlar sular sehrin cesitli sarniclarina toplanmistir Bu sarniclarin en buyuk ve en onemlileri Binbirdirek Sarnici Philoxenos ve Yerebatan Sarnici dir Sehirde nufusun giderek artmasi sonucu yine su sikintilari cekilmeye baslanmis bunun uzerine Kanuni Sultan Suleyman bu sorunun cozulmesi icin Ser Mimaran i Cihan ve Muhendisan i Devran diye ma ruf Mimar Sinan i gorevlendirdi Boylece 1555 yilinda Kirkcesme Su Tesislerinin insasina baslanmis oldu Daha sonraki yillarda suya olan ihtiyacin ve halkinda istegi sonucu kucuk ikmal sebekleriyle halkin kullanimina acik cesmeler yapilmaya baslandi Bugun sulari klorlama Atik su aritma dezenfekte etme ve dagitma gibi hizmetler ISKI Istanbul Su ve Kanalizasyon Idaresi tarafindan yurutulmektedir Ayrica bazi ozel kuruluslarda temiz su dagitimi yapmaktadir Istanbul da elektrik dagitimi ve bakimi ise Turkiye Elektrik Iletim A S tarafindan yapilmaktadir Kentin ilk elektrik uretim tesisi ise 1914 yilinda kurulan ve 1983 yilina kadar hizmet veren Silahtaraga Elektrik Santrali dir Osmanli Imparatorlugu nda ilk Posta ve Telgraf Bakanligi 23 Ekim 1840 yilinda Tanzimat Fermani ile yasanan gelismelerin sonucu olarak kurulmustur Ilk postane ofisi olan Postahane i Amire Yeni Cami avlusu yakinlarindaydi Ilk Uluslararasi ise 1876 yilinda kurulmus 1901 yilinda ise havale turu ve kargo gibi islemlerin kabulune baslanmistir 1847 yilinda Samuel Morse tarafindan telgrafin patenti alinmistir Samuel Morse un bu yeni bulusu eski Beylerbeyi Sarayi nda Beylerbeyi Sarayi 1861 1865 yillarinda ayni yere yenisi insa edildi bizzat Padisah Abdulmecid tarafindan test edilmistir Bu basarili deneme sonrasinda Istanbul ve Edirne arasinda ilk telgraf hatti kurulumu 9 Agustos 1847 yilinda baslamistir 1855 yilinda Telgraf Idaresi kurulmus 23 Mayis 1909 yilinda da 50 hat kapasiteli ilk manuel telefon santrali Buyuk Postane adiyla Sirkeci de hizmet vermeye baslamistir Saglik Basaksehir Cam ve Sakura Sehir HastanesiAcibadem Altunizade Hastanesi Istanbul cok sayida hastane klinik ve laboratuvarla birlikte ulkenin tibbi arastirma merkezidir Bu tesislerin cogu yuksek teknolojik ekipmanlara sahiptir Geliskin saglik olanaklari ve ulke disina gore daha uygun fiyatlari nedeniyle sehirde saglik turizmi gelismistir Oyle ki Birlesik Krallik ve Almanya gibi Avrupa ulkeleri dar gelirli hastalarini yuksek teknolojik tibbi tedavi ve operasyonlar icin Istanbul a gondermektedir Istanbul ozellikle lazer Oftalmoloji Goz cerrahi ve plastik cerrahi icin kuresel bir durak haline gelmistir Kentte ozellikle hava kirliligi saglik icin buyuk bir sorun olusturmaktadir Ozel araclarin artmasi ve kamu ulasiminin yavas ve yetersiz olmasi bu sorunu artirmaktadir Bu sorunla ilgili olarak Ocak 2006 da yalnizca kursunsuz benzin kullanimi planlaniyordu Istanbul genelinde saglik hizmetleri devlete bagli ve ozel saglik kuruluslarinca yurutulmektedir Il genelinde tum ilcelere yayilmis 52 devlet hastanesi vardir Semt poliklinikleri de buna eklenince bu sayi 111 e cikmaktadir Her ilcede bir ya da birkac saglik ocagi da yer almaktadir Toplam saglik ocagi sayisi 2004 te 337 olarak belirlenmistir Ildeki ozel saglik kuruluslarinin sayisi ise 138 dir Devlete ait askeri ve ozel saglik kuruluslarinda toplam yatak sayisi 18 375 tir Ildeki toplam eczane sayisi 3 852 dir Ulasim Istanbul un 1952 yilinda cekilen kusbakisi bir fotografi Istanbul da ulasim kara hava deniz ve demiryolu gibi farkli sekillerde yapilmaktadir Sehirici sehirlerarasi ve uluslararasi tasimaciligin yapildigi buyuk merkezlere sahiptir Ilde havayolu ulasiminin yapildigi iki sivil havalimani vardir Birisi 2019 yilinda acilan Istanbul Havalimani dir Istanbul Havalimani nda ic ve dis hatlar icin 2 ayri terminal vardir Ataturk Havalimani ndan planlanmis tum ucuslar 6 Nisan 2019 tarihinden beri Istanbul Havalimani ndan yapilmaktadir Ataturk Havalimani nin bundan sonraki kullanim sekli henuz netlik kazanmadi Istanbul Havalimani Arnavutkoy Gokturk Catalca kavsaginda Akpinar ve Yenikoy mahalleleri arasindaki 7 650 hektarlik alanda yer almaktadir Istanbul Havalimaninin web sitesi asagidaki adrestir Diger havalimani ise Anadolu Yakasi nda bulunan Sabiha Gokcen Havalimani dir Yurt ici ve yurt disi pek cok merkeze aktarma yapmaksizin ucmak mumkundur Ildeki havalimanlarindan Istanbul Havalimani Avrupa Yakasi nda Arnavutkoy ilcesinde Sabiha Gokcen Havalimani ise Anadolu Yakasi nda Pendik ilcesinde yer alir Ataturk Havalimani ilde alaninda ilk olup hava ulasiminda en buyuk paya sahipti Havalimanindan gunde ortalama 650 700 ucak havalanmaktaydi Kent merkezine metro hatti ve otoyollarla baglidir Karayoluyla ulasimi ise Istanbul da ozellikle sehirlerarasi yolculukta buyuk bir paya sahiptir Turkiye nin her iline ve ayrica Gurcistan Yunanistan Bulgaristan gibi komsu ulkelere Istanbul dan dogrudan seferler vardir Anadolu Yakasi nda Avrupa Yakasi ndaysa Buyuk Istanbul Otogari hizmet vermektedir Istanbul Otogari da metroyla kent merkezine baglanmaktadir Bunun disinda sehrin degisik bolgelerinde kimi buyuk seyahat firmalarinin isletmesini yaptigi cep otogarlari vardir Demiryolu ise bu iki ulasim yoluna oranla daha az tercih edilen bir baska hizmettir Istanbul dan Eskisehir Ankara Konya Adana Bitlis Van gibi yurt ici merkezlerle Yunanistan Bulgaristan Romanya Sirbistan Macaristan Iran Suriye ve Irak gibi dis merkezlere tren seferleri vardir Ankara Eskisehir ve Konya gibi bazi sehirlere Yuksek Hizli Tren seferleri vardir Ayrica Halkali YHT hattinin insasi devam etmektedir Demiryolu ilde ayrica sehirici halk tasimaciliginda da kullanilmaktadir Deniz yoluyla ise ilde duzenli ulasim yalnizca yurt icinde gerceklestirilir Istanbul dan Yalova ya Balikesir e ve Bursa ya feribot ve araba vapuru seferleri vardir Istanbul Limani na turistik amaclarla gelen munferit gemiler disinda yurt disi varisli gemi seferi yoktur Istanbul da sehirici ulasim ise buyuk bir sektordur Otobuslerle ulasim saglayan IETT sehir hatlari vapurlarini ve deniz taksi isleten IDO tramvay metro funikuler ve teleferik hatlarinin sahibi Metro Istanbul banliyo hizmeti saglayan TCDD Tasimacilik dolmuslar yolcu motorlari ve ticari taksilerle Istanbul kompleks bir ulasim agina sahiptir Istanbul da sehir ici rayli sistem uzunlugu Ekim 2023 itibari ile 328 km dir IETT 5 000 otobusluk filoyla IDO 89 gemiden olusan filosuyla ile 33 hatta 82 noktaya hizmet vermektedir Not 3 Ilden ve otoyollari gecer Otoyollar 15 Temmuz Sehitler Bogazici Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan Selim Kopruleri ile birbirlerine baglanir Kopruler sehir ici ulasimda da kilit noktalardir Pik saatlerde 15 Temmuz Sehitler ve FSM koprulerinde sik sik tikanmalar olusmaktadir Euronews in Kuresel yasam kalitesi 2019 raporuna gore Istanbul surucu ve yolcularin trafikte en fazla zaman kaybettigi 13 sehir olmustur Istanbul a bagli koylerle ve Silivri Catalca Sile gibi uzak ilcelere IETT nin hatlarina ek olarak ozel firmalar da ulasim saglamaktadir Kent disi ulasim Istanbul Havalimani Karayolu ile ulasimda kullanilan Buyuk Istanbul Otogari 1980 li yillarda Topkapi da bulunan Istanbul Trakya Otogari nin yetersiz gelmesi uzerine 1987 de yapimina baslanmis 1994 yilinda hizmete girmistir Kente demiryolu ile ulasim icin kullanilan Haydarpasa Gari 1908 de Istanbul Bagdat Demiryolu hattinin baslangic istasyonu olarak insa edilmistir Gar TCDD nin ana istasyonudur Istanbul un Anadolu Yakasi nda Kadikoy de bulunur Osmanli Imparatorlugunun son donemlerinde bu istasyondan Bagdat Demiryolu yaninda Hicaz Demiryolu seferleri de yapilmaya baslanmistir Sehrin Avrupa yakasinda Eminonu nde bulunan Sirkeci Gari Trakya ve Avrupa ya demiryolu ulasiminin baslangicidir Sirkeci gari marmaray acildigi icin Haydarpasa gari yenileme calismalari sebebiyle kullanim disidir Kente havayolu ile ulasim icin Istanbul Havalimani ile Sabiha Gokcen Havalimanlari mevcuttur Kentin Turkiye deki onemli merkezlere uzakligi soyledir Kayseri 770 km Adana 939 km Hatay 1171 km Ankara 454 km Antalya 724 km Bursa 243 km Edirne 227 km Kocaeli 103 km Diyarbakir 1372 km Gaziantep 1136 km Izmir 565 km Konya 663 km Samsun 733 km Trabzon 1067 km Kent ici ulasim Ilde kent ici ulasimda kullanilmak uzere IETT ve Istanbul Ulasim tarafindan isletilen metro tramvay metrobus otobuslerin yaninda dolmus ve IDO tarafindan isletilen deniz otobusleri ve feribotlar da kullanilmaktadir Istanbul 1876 da yapilan Tunel ile toplu tasimada metronun ilk kullanildigi yerlerdendir Yapimina 2004 yilinda baslanan Marmaray 29 Ekim 2013 tarihinde hizmete acilmistir Kentte 13 adet rayli sistem hatti vardir ve bu hatlarin uzatilmasi ve yenilerinin yapilmasi projeleri vardir Kentte ayrica 1510 m uzunlugundaki Fatih Sultan Mehmet 1071 m uzunlugundaki Bogazici Koprusu ve 1875 m uzunlugundaki Yavuz Sultan Selim Koprusu ile Avrupa Yakasi ile Anadolu Yakasi arasindaki ulasim saglanir Metro Istanbul Rayli Sistem HaritasiBogazici Universitesi Hisarustu metro istasyonu M6 Istanbul Metrosu Turkiye nin ilk ve en buyuk metro agidir Sistem Istanbul Buyuksehir Belediyesi tarafindan isletilir 1989 yilinda acilan sistemde M1 M2 M3 M4 M5 M6 M7 M8 M9 ve M11 olmak uzere dokuz metro hatti bulunmaktadir Sistemin uzunlugu 199 26 km dir 4 hattin ve mevcut olan alti hattin insaat ve uzatma calismalari da surmektedir Istanbul Teknik Universitesi Muzesi nde son senelerde eski kitaplar arasinda bulunarak sergilenen Avant Projet d un Metropoliain a Constantinople Istanbul da bir metro on projesi L Guerby Ing imzasini tasiyor Projenin eldeki mavi ozalit kopyasi 1 5 000 olceginde Guzergah uzerindeki 24 istasyon Topkapi surici tramvay duragindan baslayarak Sisli tramvay duraginda son buluyor Istasyonlarda peron uzunluklari 75 m en uzun ara 975 m en kisa ara 220 m olarak onerilen proje 10 Ocak 1912 tarihini tasiyor Istanbul Metrosu ile ilgili yapilan son proje IRTC kapsaminda 1987 de gerceklestirilen calismadir Bu konsorsiyum Istanbul Metrosu ile birlikte Bogaz demiryolu tuneli projesini de birlikte hazirlamistir Bu etutte metro guzergahi 16 207 m olup istasyonlari Topkapi Sehremini Cerrahpasa Yenikapi Unkapani Sishane Taksim Osmanbey Sisli Gayrettepe Levent 4 Levent olan bir hat onermistir Bu projenin Yenikapi Haciosman arasi acilmistir 2004 yilinda temelleri atilan Marmaray Projesi 2013 yilinin sonlarinda Kazlicesme Ayrilik Cesmesi arasi acilmistir Avrupa ve Asya yakasini Istanbul Bogazi nin altindan birlestirmistir Marmaray Mans Denizi ndeki benzeri bir demiryoludur 2019 da ise Kazlicesme Halkali arasi ve Ayrilik Cesmesi Gebze arasi acilmistir Bununla beraber Istanbul Metrosuna aktarma baglantilari da vardir Anadolu Yakasi nda ise 2005 yilinda Kadikoy Sabiha Gokcen Havalimani Metrosu nun temeli atilmistir Hat Agustos 2012 tarihinde Kadikoy Kartal olarak hizmete girdi 2016 yilinda hizmete giren Tavsantepe uzatmasi ile istasyon sayisi 19 a 2022 yilinda hizmete giren Sabiha Gokcen Havalimani uzatmasi ile 23 e yukselmistir Ayrica M5 Uskudar Cekmekoy metro projesinin de 2012 Mart ayi itibariyla insaatina baslandi Uskudar Umraniye arasindaki ilk etap Aralik 2017 tarihinde ikinci etabi olan Umraniye Cekmekoy hatti Ekim 2018 tarihinde hizmete baslamistir Hattin Sultanbeyli ye uzanan projesi insaat halindedir Ayrica bu metro Turkiye nin ilk surucusuz metrosu olma ozelligi tasimaktadir Avrupa Yakasinin ilk surucusuz metrosu M7 Mecidiyekoy Mahmutbey hatti 28 Ekim 2020 de acilmistir M9 Bahariye Olimpiyat hatti 29 Mayis 2021 de hizmete girmistir M3 hattinin Ikitelli Sanayi Olimpiyat kismi da bu hata devredilmistir Anadolu Yakasi nin 2 sehrin 3 surucusuz metrosu M8 Bostanci Parseller hatti 6 Ocak 2023 te acilmistir Istanbul Havalimani ni baglayan su an sehrin 34 kilometre ile en uzun metrosu M11 Istanbul Havalimani Gayrettepe hatti ise 22 Ocak 2023 te hizmete girmistir Ayni zamanda bu hat Ulastirma ve Altyapi Bakanligi nin tek basina actigi ilk metro hattidir Kardes sehirlerIstanbul un dort kitadan 69 kardes veya isbirligi protokolu anlasmasi olan sehri vardir Bu sayi 1993 yilindan beri yaklasik iki kat artmistir AvrupaAtina Yunanistan Barselona Ispanya Belgrad Sirbistan Berlin Almanya Budapeste Macaristan Bruksel Belcika Baku Azerbaycan Lenkeran Azerbaycan Bukres Romanya Dirac Arnavutluk Filibe Bulgaristan Floransa Italya Frankfurt Almanya Grozni Rusya Kazan Rusya Komrat Gagavuzya Kortrijk Belcika Koln Almanya Kostence Romanya Londra Ingiltere Mahackale Rusya Milano Italya Moskova Rusya Napoli Italya St Petersburg Rusya Odessa Ukrayna Paris Fransa Pecs Macaristan Prag Cekya Saraybosna Bosna Hersek Stokholm Isvec Strazburg Fransa Tiflis Gurcistan Uskup Kuzey Makedonya Venedik Italya Varsova Polonya Viyana Avusturya Oslo Norvec Lefkosa KKTC AsyaAlmati Kazakistan Astana Kazakistan Askabat Turkmenistan Biskek Kirgizistan Taskent Ozbekistan Bangkok Tayland Busan Guney Kore Hangzhou Cin Ho Si Min Vietnam Kerkuk Irak Kyoto Japonya Merv Turkmenistan Os Kirgizistan Ulan Batur Mogolistan Semerkand Ozbekistan Seul Guney Kore Sanghay Cin Simonoseki Japonya Tebriz Iran Xi an Cin Guangzhou Cin AmerikaBuenos Aires Arjantin Caracas Venezuela Havana Kuba Houston Amerika Birlesik Devletleri New York Amerika Birlesik Devletleri Meksiko Meksika Rio de Janeiro Brezilya Toronto Kanada Bogota Kolombiya AfrikaAkra Gana Dakar Senegal N Djamena Cad Konakri Gine Monrovia LiberyaKaynakca Imamoglu mazbatayi aldi iste ilk sozleri T24 29 Haziran 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 27 Haziran 2019 22 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Subat 2020 dergipark org tr Ocak 2017 21 Aralik 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Aralik 2019 Cumhuriyet Donemi nde Ankara baskent yapilmissa da Istanbul kulturel baskent olma ozelligini korumustur Istanbul Anadolu Yayincilik 1983 s 4086 6 Eylul 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Haziran 2009 Iki kita uzerine kurulu Istanbul Turkiye nin kulturel ve iktisadi merkezi olmayi surdurmektedir A cheval sur deux continents Istanbul demeure le pole culturel et economique de la Turquie Istanbul Michelin 2011 s 106 ISBN 2 06 715438 9 9782067154384 List of cities proper by population 19 Agustos 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 11 Agustos 2008 PriceWaterhouseCoopers U K Economic Outlook and Global City GDP Ranking 2005 2020 Full Report 28 Mart 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde PDF istanbul gov tr T C Istanbul Valiligi 10 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 28 Temmuz 2009 1 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde T C Kultur Bakanligi Osmanli baskentleri sayfasi PDF hacettepe edu tr Hacettepe Universitesi 12 Nisan 2015 tarihinde kaynagindan pdf arsivlendi Erisim tarihi 29 Temmuz 2009 Kaya Onder 2010 Byzas in yerinden Konstantin in sehrine Istanbul Cihan Payitahti Istanbul Istanbul Timas ss sf 15 23 ISBN 978 605 114 165 5 Caglar boyu Istanbul Erisim tarihi 29 Haziran 2010 History of sedimentary infilling of Yarimburgaz Cave Turkey PDF 9 Agustos 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 29 Haziran 2010 Ingilizce WebCite 11 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde 22 Ocak 2015 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 29 Haziran 2010 WebCite 11 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b Fikirtepe Kulturu Dunden Bugune Istanbul Ansiklopedisi III Istanbul Tarih Vakfi Yayinlari 1993 ss sf 315 316 317 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim Istanbul Temel Britannica IX Istanbul Ana Yayincilik 1993 ss sf 115 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim 5 Mart 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 29 Haziran 2010 WebCite 11 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c d e Istanbul Temel Britannica IX Istanbul Ana Yayincilik 1993 ss sf 116 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim a b c Kelimebaz Istanbul Sevan Nisanyan 29 Haziran 2010 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 30 Haziran 2010 Goncuoglu Suleyman Faruk 2010 En cok ismi olan sehir Istanbul un Ilkleri Enleri Istanbul Otuken s 233 ISBN 978 975 437 753 8 a b istanbul Nisanyan Sozluk 13 Ekim 2020 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Ekim 2020 Danismendname 1360 Niksardan ta Istanbula varinca lagimdan giderlerdi 1451 yilindan once Tekvur daxi kalyonuŋa suvar olub sehr i Istanbula gelub Sevin Veli 2016 Anadolu nun Tarihi Cografyasi I 4 bas Ankara Turk Tarih Kurumu Yayinlari s 24 ISBN 9789751609847 Georgacas Demetrius John 1947 The Names of Constantinople Transactions and Proceedings of the American Philological Association Cilt 78 The Johns Hopkins University Press ss 347 67 doi 10 2307 283503 3 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 23 Ocak 2011 Evans 2000 s 16 28 Temmuz 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Ocak 2011 Aktan Sertac 3 Haziran 2019 Istanbul ismi nereden geliyor euronews 7 Haziran 2019 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 11 Ekim 2020 3sat HD Ein Film von Albrecht Knechtel amp Tugrul Artunkal Kamera Frank Peter Lehmann Produktion Albert Knechtel Rilana Film im Auftrag des 2DF in Zusammenarbeit mit arte 2010 T C Kultur ve Turizm Bakanligi 20 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 3 Temmuz 2020 Yarimburgaz Magarasi kazilari 4 Temmuz 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde 1 Nisan 2009 Istanbul un Tarihcesi harika istanbul gov tr 1 Agustos 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde 2009 07 28 tarihinde erisildi BBC Istanbul s ancient past unearthed 17 Eylul 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde Published on January 10 2009 Retrieved on January 11 2009 Hurriyet Bu kesif tarihi degistirir 2 October 2008 Hurriyet com tr 23 Mayis 2009 1 Eylul 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Mayis 2009 Hurriyet Photos from the Neolithic site circa 6500 BC Fotogaleri hurriyet com tr 18 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 28 Mayis 2009 Cultural Details of Istanbul Republic of Turkey Minister of Culture and Tourism 6 Temmuz 2014 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 2 Ekim 2007 Vailhe S 1908 Constantinople Catholic Encyclopedia 4 New York Robert Appleton Company 22 Temmuz 2010 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Eylul 2007 The Early History of Constantinople 18 Kasim 2015 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 12 Temmuz 2008 Istanbul Britannica Online 27 Eylul 2007 Istanbulhotels net 16 Agustos 2011 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Temmuz 2009 19 Ekim 2008 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Haziran 2009 1509 Buyuk Istanbul Depremi 5 Kasim 2019 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 5 Subat 2020 Tanzimat Fermani yenilikleri 11 Ekim 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Haziran 2009 5 Nisan 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 18 Haziran 2009 23 Mart 2012 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Mart 2012 1973 yili Bogazici Koprusu nun acilis videosu olu kirik baglanti 2009 07 28 tarihinde erisildi Kanun No 2972 PDF 5 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 10 Agustos 2014 Kanun No KHK 195 PDF 5 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 10 Agustos 2014 Kanun No 3030 PDF 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 10 Agustos 2014 Kanun No 5216 13 Mart 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 10 Agustos 2014 Il ve Ilce Yuz Olcumleri PDF Harita Genel Mudurlugu 24 Ekim 2019 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 24 Ekim 2019 a b Nasil olustu 26 Haziran 2012 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 3 Kasim 2009 WebCite 11 Aralik 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde a b c Dogal yapi Dunden Bugune Istanbul Ansiklopedisi III Istanbul Arkin ss sf 76 77 78 79 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim a b c d e Ormanlar Dunden Bugune Istanbul Ansiklopedisi VI Istanbul Arkin ss sf 138 139 140 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim Istanbul ormanlari Atlas dergisi 107 sayi Istanbul Dogan ss sf 105 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim ABBAS Sahin www researchgate com armara Ormancilik Arastirma Enstitusu Mudurlugu 16 Mart 2023 tarihinde kaynagindan arsivlendi Istanbul Bogazi Aylik cografya ve kesif dergisi Atlas Sayi 180 Istanbul Dogan Burda 2008 ss Sayfa 106 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim a b Korular Dunden Bugune Istanbul Ansiklopedisi V Istanbul Arkin ss sf 71 72 73 74 75 erisim tarihi kullanmak icin url gerekiyor yardim Marmara Universitesi 4 Mart 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Temmuz 2009 iski gov tr 10 Mayis 2013 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 24 Temmuz 2009 Science 2000 17 Eylul 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 23 Temmuz 2009 Quake increases risk for temblor in Istanbul MIT News Office 25 Eylul 1999 3 Temmuz 2009 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 20 Agustos 2006 a b c d e 21 Temmuz 2009 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 21 Haziran 2009 Peel M C Finlayson B L McMahon T A 2007 Updated world map of the Koppen Geiger climate classification PDF Hydrology and Earth System Sciences 4 2 ss 439 73 doi 10 5194 hessd 4 439 2007 31 Temmuz 2019 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 3 Kasim 2019 a b Efe amp Curebal 2011 ss 716 17 PDF Meteor gov org 22 Mayis 2014 tarihinde kaynagindan PDF arsivlendi Erisim tarihi 27 Temmuz 2010 Meteor gov tr 15 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 19 Mayis 2010 marmara edu tr 17 Kasim 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 12 Subat 2016 Kindap T Gokturk O M 2006 The Black Sea impact on the severe snow episode over the city of Istanbul PDF Geophysical Research Abstracts 8 27 Ocak 2022 tarihinde kaynagindan PDF Erisim tarihi 31 Ocak 2022 www nimbus it 19 Ekim 2014 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 28 Nisan 2021 Arango Tim 11 Ocak 2017 Snow Acts as a Magical Balm in an Anxious Turkey Published 2017 The New York Times 1 Mart 2021 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 13 Aralik 2020 mgm gov tr Meteoroloji Genel Mudurlugu 23 Aralik 2020 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 13 Aralik 2020 Tayanc Mete Karaca Mehmet Dalfes H Nuzhet 1998 March 1987 Cyclone Blizzard over the Eastern Mediterranean and Balkan Region Associated with Blocking Monthly Weather Review 126 11 3036 Bibcode 1998MWRv 126 3036T doi 10 1175 1520 0493 1998 126 lt 3036 MCBOTE gt 2 0 CO 2 Meteoroloji Genel Mudurlugu 19 Nisan 2016 tarihinde kaynagindan arsivlendi Erisim tarihi 9 Nisan 2016 Bogaz daki buyuk deniz kazalari 3 Haziran 2016 tarihinde kaynagindan Erisim tarihi 24 Kasim 2009 WebCite 11 Aralik 2012 tarihinde